08.10.2017 Aufrufe

EUROPA JOURNAL - HABER AVRUPA OKTOBER 2017

www.europa-journal.net

www.europa-journal.net

MEHR ANZEIGEN
WENIGER ANZEIGEN

Sie wollen auch ein ePaper? Erhöhen Sie die Reichweite Ihrer Titel.

YUMPU macht aus Druck-PDFs automatisch weboptimierte ePaper, die Google liebt.

EKİM <strong>2017</strong><br />

<strong>HABER</strong><br />

<strong>AVRUPA</strong><br />

AVUSTURYA - 2<br />

AKADEMİSYEN GÖRÜŞÜ<br />

Cumhuriyet dönemi romancı, gazeteci<br />

şair ve diplomatlardan olan<br />

Yakup Kadri Karaosmanoğlu (1889-<br />

1974) yazdığı “Yaban” adlı romanda,<br />

I. Dünya Savaşı sonrasında Porsuk<br />

Çayı’nın kenarındaki bir Anadolu<br />

köyüne yerleşen gazi Ahmet Celal’in<br />

dönemin aydınlarına sitem ettiği bir<br />

sözüne yer verilir. Beni çok derinden<br />

etkileyen bu söz, bana sanki Anadolu’nun<br />

değişik yerlerinden Avrupa’ya<br />

göçen soydaşlarımızın durumunu da<br />

anlatır: “Anadolu halkının bir ruhu<br />

vardı, nüfuz edemedin. Bir kafası<br />

vardı; aydınlatamadın. Bir vücudu<br />

vardı besleyemedin. Üstünde yaşadığı<br />

bir toprak vardı; işletemedin.<br />

Onu hayvani duyguların, cehaletin,<br />

yoksulluğun ve kıtlığın eline bıraktın”<br />

(Karaosmanoğlu <strong>2017</strong>, 10) der. Avrupalı<br />

Türkler, yeni bir yüzyılın ilk çeyreği,<br />

yeni bir bin yılın başlangıcında,<br />

bugün kendilerini gurbete mecbur<br />

eden yoksulluğun da cehaletin de<br />

belini kırmış; geleceğe yönelik yeni<br />

ve öngörülmemiş uzak hedeflerin<br />

peşinden gitmektedir.<br />

Dünya’daki gelişmeler küresel güçlerin<br />

siyasi dengeleri yeniden düzenleme<br />

çabası içinde olduğunu alenen<br />

gösteriyor. Yaşananlar hiç de Türklerin<br />

lehine görünmüyor. Avrupa ülkelerinde<br />

giderek yükselen ırkçılık hareketleri,<br />

siyasi kutuplaşmalar neredeyse<br />

Türklerin Avrupa’daki varlıklarını<br />

tehdit edecek boyutlara geliyor.<br />

Ortadoğu ise süper güçlerin, ırkların,<br />

kültürlerin, medeniyetlerin karşılaşma<br />

ve çatışma sahasına dönmüş<br />

durumda. Böyle bir durumda zaman,<br />

Türklerin ayrışmasının değil; nerede,<br />

hangi coğrafyada yaşanıyor olsa da<br />

“dilde birlik, fikirde birlik, dinde birlik<br />

ve işte birlik” felsefesi için ömürlerini<br />

vakfeden İsmail Bey Gaspıralı(1851-<br />

191 4) ve nice Türk aydınının bıraktığı<br />

kültürel mirasa sahip çıkmasının<br />

zamanıdır.<br />

Kültürün en önemli taşıyıcısı ve gelecek<br />

kuşaklara aktarıcısı olan dildir.<br />

Kendi dilini iyi bilen, ikinci veya<br />

üçüncü bir dile de hâkim olur.<br />

Yaşadığı çevrede kişiler arası iletişimi<br />

güçlü, hatırı sayılan bir konumda<br />

yaşar. Dil bu nedenle kişiye özgüven<br />

veren, onu ayakta tutan bir güçtür.<br />

Bununla birlikte, Türk tarihinde anadiline<br />

gereken özenin gösterilmediği<br />

dönemler de yaşanmamış değil.<br />

Örneğin Arapça ve Arap milleti<br />

“kavm-i necip” denilerek yüceltilmiş;<br />

hatta Kur’an-ı Kerim’in Arapça olması<br />

itibarı ile neredeyse kutsanmıştır.<br />

Geçmişte uydurma hadislerle Fars<br />

dilini “cennet dili” olarak gösterenlerin<br />

yerini İngilizce “bilim dili” diyenler<br />

almış durumda. Yani tehlike geçmiş<br />

değil; geçmişte doğu dillerine atfedilen<br />

önem, bugün batı dillerine gösteriliyor;<br />

değişik platformlarda gereksiz<br />

dayatmalarda bulunuluyor; batı dillerinden<br />

birinde kısıtlı dil bilgisi ile de<br />

olsa okuyup yazmaya çalışanlara<br />

özenti yayılıyor. Bununla birlikte, küresel<br />

iletişim dilinin İngilizce olduğu<br />

gerçeği inkâr edilemezse de Türkçe<br />

bizim anadilimiz. Onu öğrenemez,<br />

öğretemezsek, özendiğimiz diğer dilleri<br />

de öğretemeyiz. Dolayısı ile önce<br />

Türkçe, sonra diğer diller…<br />

Ö<br />

S<br />

<strong>EUROPA</strong><br />

T<br />

Prof. Dr. Mustafa ÇAKIR<br />

Anadolu Üniversitesi Yurtdışı Türkler Araştırma Merkezi Müdürü – Eskişehir E-Mail: mcakir@anadolu.edu.tr<br />

Dil, kültür ve milli birlik<br />

E<br />

R R<br />

<strong>JOURNAL</strong><br />

Yurt dışında, gurbet illerde Türkçe<br />

konuşmak, okuyup yazmak daha da<br />

bir önem ve anlam kazanmaktadır.<br />

Türk olmanın göstergesi, Türkçe konuşmaktır.<br />

Bir kısım çevrelerde Atatürk’ün<br />

“Ne mutlu Türküm diyene”<br />

sözü, Türk kavramına duyulan tepkinin<br />

bilinçli bir karşılığı olarak arka<br />

plana atılmaya çalışılsa da Batı<br />

dünyasında Türklük ve Türk dünyası<br />

kavramları güncelliğini her geçen<br />

gün artırmaktadır. Türkçe, Orta Asya<br />

ve Afrika gibi henüz bütünüyle keşfedilmemiş<br />

bölgelere ulaşan yolların<br />

kesiştiği bir dönel kavşak gibidir.<br />

Bu nedenle her geçen gün önemini<br />

artırmaktadır.<br />

Türk kelimesi bir ırkı tanımlamak için<br />

değil; milli birliğin, dayanışmanın<br />

sembolü olarak kullanılır. Türk milleti<br />

deyince de birbirine tarih, dil, kültür<br />

ve ülkü birliği gibi ortaklıkların ve bu<br />

ortaklığa bağlı olan duygudaşların<br />

oluşturduğu topluluk akla gelmektedir.<br />

Bu topluluğun üyeleri ortak bir<br />

geçmişe, ortak değerlere sahip olup,<br />

bir arada yaşamak için adeta kendiliğinden<br />

anlaşmış; kederde ve kıvançta<br />

bir arada olmaya sözleşmiştir.<br />

Tarihi küresel güçlerin yeniden hayat<br />

bulmak için büyük bir gayret içinde<br />

olduğunu unutmadan; nerede, hangi<br />

coğrafya olursak olalım; milli birliğimizi<br />

ve kardeşliğimizi korumaya<br />

özen göstermeliyiz. Bu şuurla, yani;<br />

heyecanlarımızı, renklerimizi kaybetmeden<br />

yaşarsak; millet olma özelliğimizi<br />

kaybetmeyiz.<br />

Millet varlığını devam ettirebilmek<br />

için kendini koruma ihtiyacı duyar. Bu<br />

I<br />

E<br />

C H<br />

ihtiyaç toplu yaşama ve onun güçlenmiş<br />

şekli olan milli birlik, yani dil, kültür,<br />

tarih birliği yoluyla sağlanır. Milli<br />

birliğimizde söz edersek, Türk Milletinin<br />

tamamı bir bütündür ve Atatürk’ün<br />

sözüyle “Millet ve biz yoktur;<br />

birlik halinde millet vardır. Biz ayrı,<br />

millet ayrı değildir”. Milletin içinde<br />

ayırıcı, bölücü ve etnik adlandırmalar<br />

gibi unsurlara yer verilmez. Bu söylemler,<br />

kadim düşmanların milletin<br />

güçten düşürülmesi için yaptığı girişimlerdir.<br />

Atatürk’ün önemle belirttiği<br />

gibi milletimizin bütün bireyleri, aynı<br />

tarihe, ahlâka, hukuka, aynı ortak<br />

kültüre sahiptir. Tüm yurttaşlar eşittir.<br />

Bu husus “geleceklerini ve yazgılarını<br />

Türk milliyetine vicdanî arzularıyla<br />

bağlamış” olan, Hıristiyan, Musevî<br />

ve benzeri bütün yurttaşlarımız<br />

için de geçerlidir. Müslim ve gayrimüslim,<br />

Türk vatandaşları arasında<br />

hiçbir ayrım yapılmaz (Dura 2016, 6).<br />

İngiliz devlet adamı Lord N. George<br />

Curzon (1859-1925) “Ülkeler, üzerinde<br />

dünya egemenliği için büyük<br />

oyunların oynandığı satranç tahtası<br />

gibidir” demişti. Bu oyundan galip<br />

gelebilmek için, milli birliğin önemi<br />

inkâr edilemez; milli birlik, bir yurdun,<br />

milletin en değerli varlığı ve<br />

gücüdür. Bu güç, maddi menfaate<br />

dayalı değil; ancak, yurttaşların<br />

birbirlerine millet bilinci etrafında<br />

bağlanması, kenetlenmesi ile gerçekleşir.<br />

Bir milletin çocuklarının birbirini<br />

tanıması, iyi geçinmesi ve birbirini<br />

sevmesi gerekir. Milletleri diğerlerinden<br />

farklı kılan özellikler; dil, kültür,<br />

tarih gibi altbirliklerin özelliklerinde<br />

saklıdır. Birliklerin yok olması, milli<br />

birliği, milletin yok olması, dolayısı ile<br />

Ahmet’in, Ayşe’nin ve pek çok bireyin<br />

teker teker yok olup gitmesidir. Bu<br />

anlamda dil, milli birliği kuran; kültürünü<br />

ve tarihini gelecek nesillere<br />

aktaran ve milleti bir arada daha canlı<br />

tutan çimentodur.<br />

Bütün bu birliklerin düzenlenmesi,<br />

gelecek kuşaklara aktarılması milli<br />

duygularla, karşılık gözetilmeden<br />

doğal yollarla yapılır. Bu çabanın temelinde<br />

ırkçılık yok; kültürel rekabet<br />

vardır. Kültürün yaşatılması da dilin<br />

yaşatılmasına bağlıdır. Türkler bu rekabetten<br />

galip geldiğinde rakiplerine<br />

karşı mağrur değil, müşfik ve alçak<br />

gönüllü davranırlar. Bu nedenle, Türk<br />

tarihinde ne kölelik, ne de ırk<br />

ayrımının izleri vardır. Tarih bunun<br />

sayısız örnekleri ile doludur.<br />

Bitirirken; milli duygular ile anadili<br />

arasındaki bağ çok kuvvetlidir ve anadilinin<br />

yaşatılması, milli duyguların<br />

yaşatılması ile eş değerdedir. Birlik ve<br />

beraberliklerine sahip çıkamayan, onları<br />

gelecek kuşaklara aktaramayan<br />

milletler, birlik ve beraberliklerinin yanı<br />

sıra yaşama dair umutlarını da kaybeder.<br />

Unutulmamalıdır ki Musa olmak<br />

isteyen, Firavun’un aklına uymaz.<br />

Önerilen Kaynaklar<br />

Cihan DURA (2015). “Milli Birlik… Hemen Şimdi!...”<br />

Bilgi Yurdu Gençlik Dergisi. Yıl 9, Sayı 51. ss. 6-7.<br />

Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU (<strong>2017</strong>). Yaban. 77. Baskı. İstanbul:<br />

İletişim Yayınları. (İlk yayın yılı: 1932. ISBN: 9789754700060)<br />

6€<br />

Hızlı Havale*<br />

Havalenizi DenizBank ile yapın, Türkiye’nin 81 şehrinde 4.200 noktaya anında ulaşın!<br />

• DenizBank A.Ş.’nin 700’ü aşkın şubesine göndereceğiniz havaleleri<br />

bir saat içinde Türkiye’de hiçbir ek masraf kesilmeden<br />

memlekete gönderiyoruz.<br />

• Havalelerinizi ister Avusturya genelindeki 27 şubemizden,<br />

ister internet şubemiz üzerinden online yapın, paranızı hesaplı,<br />

güvenli ve hızlı bir şekilde memlekete ulaştıralım!<br />

Haftaiçi uzun çalışma<br />

saatlerimizle hizmetinizdeyiz.<br />

Ayrıca Viyana şubelerimiz<br />

Cumartesi günleri de açık!<br />

* Bireysel müşterilerin DenizBank A.Ş., İş Bankası ve Halk Bankası’na yaptıkları 200 Euro’ya kadar olan havaleleri için bir sonraki değişikliğe kadar geçerli ücret.<br />

Müşteri Hizmetleri 0800 88 66 00, www.denizbank.at<br />

DenizBank bir Sberbank grubu kuruluşudur.<br />

Entgeltliche Einschaltung

Hurra! Ihre Datei wurde hochgeladen und ist bereit für die Veröffentlichung.

Erfolgreich gespeichert!

Leider ist etwas schief gelaufen!