20.08.2015 Views

GÜNDEM Tarihi yeniden yazmak veya aslanı kediye boğdurmamak

2 - Birleşik Metal-İş

2 - Birleşik Metal-İş

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Transform your PDFs into Flipbooks and boost your revenue!

Leverage SEO-optimized Flipbooks, powerful backlinks, and multimedia content to professionally showcase your products and significantly increase your reach.

2Birleşik2Metal-İşNisan 2011<strong>GÜNDEM</strong><strong>Tarihi</strong> <strong>yeniden</strong> <strong>yazmak</strong> <strong>veya</strong> <strong>aslanı</strong> <strong>kediye</strong> <strong>boğdurmamak</strong>İsyan etmek, karşı çıkmak, dayatmalara“hayır” demek söylendiği <strong>veya</strong> yazıldığıkadar kolay değildir; hiçbir zaman da kolayolmadı. Ama şimdi isyan etme zamanıdır.İnsanlığa, özgürlüklere, emeğe, suya,toprağa saldıranlara, her şeyi alınıp satılabilenbir mal haline getiren anlayışa isyanetme zamanıdır.Metal işçileri bir bayram arifesinde oldubittiyegetirilen grup sözleşmesine veesaret zammına isyan ettiler; Ortadoğu’dahalklar baskıya, zulme ve yoksulluğa isyanediyorlar; Anadolu’nun dört bir yanındaköylüler sularını peşkeş çekenlere,doğayı tahrip etme pahasına hidroelektriksantralleri kurmaya kalkanlara isyanediyorlar; gençler sınavlardaki skandallara,emeklerinin çalınmasına isyan ediyorlar;Masdaf’da, Casper’de, Çelmer’de,Tecosa’da, Polyplex’de, Bericap’daDesa’da ve daha bir çok yerde işçiler sendikasızlığa,haksızlığa, işten çıkarmalaraisyan ediyorlar.İnsanı köleleştiren, karın tokluğunagünde 12 saat çalıştıran ama bununla yetinmeyip,işçileri ücretinin, çalışma süresininne kadar olduğunu dahi bilmeden çalıştırmakiçin yasalar hazırlayan, “ben yaptımoldu” anlayışıyla yüz binlerce emekçiyibir oldubittiye getirmek isteyen köhneanlayışa karşı bir avuç metal işçisi, BirleşikMetal-İş Sendikası’nın bayraktarlığındaisyan etti.“Hayır!” dedi Birleşik Metal-İş Sendikası,dayatmaya, esnek çalışmaya ve karlarınalabildiğine yükseldiği bir dönemdeyüzde 5.35 oranındaki zamma. “Dur!”dedi Birleşik Metal-İş Sendikası 30 yıllıkişbirlikçi dayatmacı zihniyete.Tam 30 yıldan beri arkalarına çağdışıyasaları, yanlarına kendi yarattıkları işbirlikçi,besleme sendikayı alarak “<strong>aslanı</strong> <strong>kediye</strong>boğduran” zihniyete büyük bir darbevurdu.Elbette hiç de kolay olmadı; aylarcasüren bir mücadelede tam yedi aya yakınzam almadan, fazla mesaiye kalmadan, belirsizbir sürecin içinde dimdik ayakta durmak,eğilmeden, bükülmeden tavrını sürdürmek.Ama yüreklerinde, yasalarda grev hakkıolmadığı halde greve çıkan Kavel Grevcilerinin,sendikaları DİSK’e karşı çıkanyasayı durdurmak için 15-16 Haziranlardayollara düşüp isyan eden direnişçilerin,şanlı MESS grevlerini gerçekleştirenlerinateşini taşıyanların bir gün böylesinebir duruş sergileyeceklerini öngörenler yanılmadılar.Kazandık ve tarihte yerini alacak yenibir sayfayı tırnaklarımızla kazıdık.Grup Toplu İş SözleşmeleriKazanımlarla BittiMESS ve Türk Metal işbirliği ile metalişçilerine dayatılan % 5.35 oranındakiücret zammının ortalama % 82 üzerindeücret artışına tekabül eden anlaşmalarlatamamlanan bir sözleşme imzalanmıştır.22 Mart günü Eskişehir Doruk işçileriningrevi ile yükselen mücadele, Arfesanişyerimizde müzakerelerde mutabakat sağlanmasıve grevin kaldırılmasıyla tamamlanmış,15 Nisan 2011 tarihinde MESS ileyapılan anlaşmayla da süreç sona ermiştir.Diğer yandan, MESS grup sözleşmesigörüşmeleriyle siyasi iktidarın hazırladığıve içinde esneklik ile ilgili maddelerin yeraldığı Torba Yasası aynı döneme denk gelmiştir.Bu yasada yer alan esneklik ile ilgilimaddelerin geri çekilmesi için yurdundört bir köşesinde yaptığımız birçok toplantı,yürüyüş ve basın açıklaması olumlusonuç vermiştir.Torba Yasadan esneklikle ilgili maddelerinson anda çekilmesinde, 28 KasımGebze mitingimiz başta olmak üzere katıldığımızbirçok eylem ve etkinlikle DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası ve üyeleri olarakverdiğimiz mücadelenin önemli birkatkısı olduğunu söylemek hiç de abartılıbir yaklaşım olmayacaktır.Kısacası, toplu sözleşme sürecindeverdiğimiz mücadeleler Torba Yasa ileT.B.M.M’ ine uzanan bir ivme kazanmışve tüm işçi sınıfı açısından olumlu sonuçlardoğurmuştur.Bu mücadelenin kazanılmasında enbüyük pay sahibi, sendikalarına inanan,sendikanın politikalarına sahip çıkan metalişçileridir. Temsilciler başta olmak üzereüyelerimiz ve tüm kadrolarımızla başarılıbir sınav verilmiştir.Bu dönem, herkese ve hepimize, inanan,kararlılıkla mücadele eden ve sınıfdayanışmasını güçlendiren işçilerin yenilmeyeceğinibir kez daha göstermiştir. Artıkhiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağınısöylemek iyimserlik değil gerçekçiliktir.Şimdi, 2010-2012 sözleşmesini en iyisözleşme olarak sunanların metal işçisininkazanımları karşısında ne diyeceklerinigerçekten de merak ediyoruz?Sendikamızın üyeleri sendika içi demokrasiningereği olarak kararları sendikadakiyöneticileriyle birlikte tartışarakvermişler, açıklıkla tüm bilgi ve veriler ışığındasüreci paylaşmışlar, birlikte aldıklarıkararların sonuna kadar arkasında durarakmücadele etmişler ve tarihsel bir zaferkazanmışlardır.Herkese kutlu olsun.İsyan Her Yerde…Unutmamalıyız ki hiçbir mücadele tekbaşına kazanılmaz. Verdiğimiz zorlu mücadeledehiçbir karşılık beklemeden yanımızdayer alanları unutmamalıyız.Ve yine unutmamalıyız hemen yakınımızdaOrtadoğu diye anılan coğrafyadavarlık içinde yokluk yaşayan, ezilen sömürülenve baskı altında yaşayan yüz binlerce,milyonlarca insanın başlattığı haklı isyanı.Evet, Tunus’ta yoksul bir gencin öldürülmesiylebaşlayan küçük bir isyan biranda koskoca bir coğrafyada domino etkisiyarattı ve emekçiler, işsizler, kadınlar vegençler imkansız gibi görünen büyük birbaşkaldırı ile sarsmaya başladılar çarpıkdüzeni. İsyan sürüyor…Umuyor ve diliyoruz ki, bunca zulüm,sıkıntı ve acıdan sonra bu ülkelerde yaşayanhalklar, “yağmurdan kaçarken doluyatutulmadan”, ismen farklı ama düşünceolarak sermayenin ve emperyalizmin güdümündekibir başka iktidarın eline düşmedentamamlarlar demokrasi mücadelelerini.Şimdi hemen yakınımızda böylesinebir isyan ve başkaldırı sürerken, yıllardanberi özlemini çektiğimiz birçok hak veözgürlüğü elde etmek bizler için çok dahaolanaklı olabilir.Çünkü isyan eden halklar gösterdi kihiçbir zulüm, baskı ve sömürü ilelebet devamedemez. Aç, yoksul ve işsiz insanlariçin bıçağın kemiğe dayandığı anlar vardırve işte o anlar toplumların tarihinde keskindönemeçler oluştururlar.Bu keskin dönemeçte uçurumdan aşağısürüklenmek istemeyenler ve Ortadoğucoğrafyasındaki gelişmelerin bizim topraklarada sıçramasından çekinerek bununkabusuyla yaşayanlar, şimdi taleplerimizekarşı daha duyarlı olmak zorundadırlar.Haydi 1 Mayıs’aHaydi Meydanlara…Aynı MESS grup toplu iş sözleşmelerindeolduğu gibi, taleplerimizi daha dayükseltmek, Torba Yasa’da püskürttüğümüzsaldırıyı ve metal işkolunda elde ettiğimizimkansız gibi gözüken kazanımve başarımızı, yasal ve demokratik anlamdada gerçekleştirmek için mücadeleye devametmek başlıca görevimiz olmalıdır.Özellikle Genel Seçimlerin yaklaştığıbir dönemde emekçiler olarak her türlüfarklılığı bir yana bırakarak taleplerimizidile getirmeli, haklarımızı almak içinsesimizi her zaman olduğundan daha fazlayükseltmeliyiz.Sormalıyız bu ülkeyi yönetenlere veyönetmeye talip olanlara;Bu ülkede Asgari Ücret sefalet ücretiolmaya devam edecek mi?Devlet, faiz ödemelerine ve teşviklereayırdığı payı kısıp eğitim ve sağlığa ayırdığıpayı artıracak mı?3 milyonu aşkın işsizin umutsuzluğune zaman sona erecek?Yoksulluk sınırında yaşayan 15 milyonnüfusla dünyada üçüncü durumdaki Türkiye,bu karanlık tablodan ne zaman kurtulacak?En fakir ile en zengin arasında giderekaçılan uçurum ne zaman kapanacak?Emeklilerin yüzü ne zaman gülecek?İlk ve orta öğrenimde okuyan milyonlarcagencin, dershanelere akıtılmak zorundakalınan onca paraya rağmen şaibelisınavların gerilimi içinde yaşadıkları perişanlıkdevam edecek mi?Fabrikalar, hastaneler, okullar derken,enerji santrallerinden sonra suyumuz vetoprağımız da satılacak mı?Bu ülkede çağdaş ve uluslar arası standartlardasendikalaşma hakkı, toplu sözleşmeve grev hakkı ne zaman düzenlenecek?Sendikaların yetki alması için yüzde10 işkolu barajı, yüzde 50+1 işyeri barajıne zaman kalkacak?İnsanlar gözaltına alınma <strong>veya</strong> tutuklanmakorkusu olmadan yazabilecekler vedüşündüklerini rahatça ifade edebileceklermi?Bütün bu soruları ve daha nicelerinisormanın ve yanıtlarını siyasi partilerdennet olarak talep etmenin tam zamanıdır.Şimdi bütün bu haklı sorularımızı haykırmak,cevaplarını alana kadar sormayadevam etmek, daha da ötesi hayata geçmesinisağlamak için haydi 1 MAYIS’a, haydiTAKSİM’e ve Türkiye’deki tüm MEY-DANLARA…Çünkü yeşerdi <strong>yeniden</strong> esin çağlayanıumudumuzun, yüreklerimiz eskisindendaha hızlı çarpmakta şimdi,Alevlendi yüreklerimizde ne zamandırküllenen güven ateşi, şimdi türküler dahabir neşeli, marşlar alabildiğine coşkulu.Kanıksanmış suskunluk sona erdi vesabrın tiryakisi kalabalık şimdi çağıl çağılmeydanlarda.Kısacası meydanlarına bahar geliyormemleketimizin…Haydi Meydanlara…Birleşik Metal İşçileri Sendikası GazetesiSayı:200 / Nisan 2011 (Yerel Süreli Yayın)Sahibi: Birleşik Metal-İş adınaGenel Başkan Adnan SerdaroğluYayın Yönetmeni: Genel Eğitim Sekr.Celalettin AykanatSorumlu Yazı İşleri Müdürü: Sebahattin GerçekerYazı Kurulu: Alpaslan Savaş, Canan Arslan,Elif Sinirlioğlu, Gökhan Düren, Hasan Arslan,Mehmet BeşeliTasarım-Teknik Hazırlık: Birleşik Metal-İş Basın Yayın DairesiAdres: Tünel Yolu Cd. No.2 34744 Bostancı-İstanbulTel: 0216 380 8590 Faks: 0216 410 6626www.birlesikmetal.org e-posta: bilgi@birlesikmetal.orgBaskı: Ömür Matbaacılık A.Ş. Beysan Sanayi Siyesi,Birlik Cd. No:20 Haramidere-İstanbul Tel: 0212 422 7600


METAL İŞÇİLERİ TARİH YAZDIİŞBİRLİKÇİ-DAYATMACITOPLU SÖZLEŞME DÜZENİ YIKILDI3Birleşik Metal-İşNisan 2011 32010-2012 yıllarını kapsayan grup toplu iş sözleşmesisüreci başarıyla sona erdi. Bu mücadelenin kazanılmasındaen büyük pay sahibi sendikalarına inanan,onun politikalarına uyan, kararlı bir şekilde mücadeleeden metal işçileridir.Metal işçileri verdikleri mücadele ile tam 30 yıllıkbir toplu sözleşme düzeninin yıkılabileceğini herkesegöstermiştir.Yıllarca kendi kurdukları düzeni tüm metal işçilerine“en iyi sözleşme imzalandı” yalanı ile yutturmayaçalışanlar bu dönem metal işçilerinden gerekli yanıtıalmışlardır.22 Mart günü, Eskişehir Doruk işçilerinin grevi ileyükselen mücadele, Arfesan işyerimizde müzakerelerdemutabakat sağlanması sonucu grevin kaldırılmasıylatamamlanmış ve 15 Nisan 2011 günü işveren sendikasıMESS ile yapılan anlaşmayla da süreç sona ermiştir.1 yılı aşkın süredir yürütülen mücadele başarıyla vekazanımla tamamlanmıştır.Bu sürece nasıl gelindi?Sendikamız grup toplu iş sözleşmesi hazırlıklarına21-27 Mart tarihlerinde Gönen Kemal TürklerTesisleri’nde, baştemsilciler ve şube yöneticileri ileyapılan 5 günlük eğitim çalışması ile başladı. Sonrakigünlerde, Başkanlar Kurulu gibi kimi organ toplantılarıile gelişmeler değerlendirildi.Sözleşmesi hazırlıkları tüm şubelerimizde ve sözleşmekapsamındaki işyerlerinde 2 aşamalı olarak planlandı.15 Mayıs- 18 Temmuz tarihleri arasında 33 fabrikaile 2 defa toplantı yapıldı.İlk toplantılar şubeler bünyesindeki tüm kurul üyelerininortak katılımıyla gerçekleştirildi. Bu toplantılarda,grup toplu iş sözleşmesinin temel özellikleri, metalişçilerinin yürütmesi gereken hazırlıklar, grup topluiş sözleşmesindeki aktörlerin temel nitelikleri üzerindeduruldu. İkinci toplantılar ise işyeri TİS kurulları ilegerçekleştirildi. Bu toplantılarda ise, toplu iş sözleşmeteklifine yönelik çalışmalar yürütüldü.TİS Kurulları, bu dönemde varolan işyeri komitelerininişyeri büyüklüğüne göre genişletilmesi temelindeoluşturuldu.24 Temmuz 2010’da MerkezTİS Komisyonu toplantısı yapıldıve gelişmeler değerlendirildi.Sendikamız teklifini 3 Eylültarihinde toplanan MerkezTİS Komisyonu ve BaşkanlarKurulu’nun ardından netleştirdi.Merkez TİS Komisyonumuz, içine girilen grup topluiş sözleşmesi sürecini ve bundan sonraki adımları değerlendirmeküzere 6 Kasım Cumartesi günü toplandı.Bu toplantıda, bir dizi eylem ve etkinlik kararı alındı.İhanetçileryine bayram öncesi imzaladıKlasik oyun bu dönemde de oynandı. Türk Metalyine bayram öncesi, yine bir gece yarısı 5,35’e imzaattı. Türk Metal’in bu tavrı kendi üyelerinden de büyüktepki aldı. Tekliflerini MESS’e vermelerinin ardındanbaşlayan tepkiler, imza atılmasının ardından da devametti.İhanetçilerin tekliflerinin duyulmasının ardından,başta Bosch, Tofaş, Renault olmak üzere birçok işyerindeTürk Metal üyeleri çeşitli yöntemlerle tepkilerinigösterdi.Renault’da çalışan işçiler tepkilerini yemekhanedetabak kırarak gösterdiler. Makine başında da demirlerevurup ses çıkartarak tepkilerini sürdüren işçiler,toplu olarak sendikanın temsilciliğine yürüdüler.Bosch’ta, sözleşmenin işverenle birliktehazırlandığının belli olduğunu söyleyen işçilerbaştemsilciyi çağırdı. İstedikleri yanıtı alamayanişçilerden 300’ü sabah vardiya çıkışındatopluca Renault’a yürüdüler.İşçiler polis tarafından engellenmek isterken,işçilerin birleşmemesi için Renault’takiservisler de erken kaldırıldı. Bunun üzerineBosch işçileri Türk Metal’in şubesine yürüdüler.Şube başkanı ile yapılan tartışmanın ardından,şube başkanı gece vardiyasında 2.5’taverilen yemek sırasında yemekhanede konuşmayapmak istedi. Ancak işçiler çatal kaşıklara vurarakprotesto ettiler ve topluca yemekhaneyi boşaltarak sigaraiçme bölümüne gittiler. Tofaş’ta da yine tepki vardı.13 Kasım’da, Türk Metal’in sözleşmeyi imzaladığıhaberi üzerine Arçelik, Autoliv, Renault, Tofaş baştaolmak üzere birçok fabrikada işçiler ayağa kalktı.Eskişehir’deki Arçelik fabrikasında işyeri temsilcileriişçinin karşısına çıkıp konuşma yapmak istediklerindeişçilerin yuhalarıyla karşılaştılar. Şube başkanı işyerinegelip bilgi vermek zorunda kaldı.Autoliv’de bir saat geç işbaşı yapıldı.Renault’da temsilciler işçilerden kaçtı. Sözleşmeninimzalanmasından sonra temsilciler fabrikaya ancak8 güvenlik görevlisini yanlarına alarak girebildiler.Tofaş’ta ise fabrikaya gizlice girip, anlaşma tutanağınıilan panosuna asıp, hızlıca fabrikayı terk ettikler.Bolu’daki Arçelik fabrikasında şubenin açıklamasınaişçiler yemekhanede tepki gösterdiler. Benzer tepkilerbir çok işyerinde de verildi.Gebze’de Coşkulu MitingGönen’de, TİS süreciDeğerlendirildi...Genel Yönetim Kurulu, şube başkanları ve baştemsilciler,19-20 Şubat tarihlerinde Gönen Kemal TürklerTesislerimizde toplandılar. Toplantıda, Grup Topluİş Sözleşmelerinde gelişmeler değerlendirildi, bundansonraki sürecin yol haritası çizildi..Gebze’de düzenlediğimiz mitingte katılım çok yoğunoldu.. Tüm şubelerimize bağlı işyerlerinden gelen üyelerimize,çok sayıda sendika, demokratik kitle örgütleri, siyasipartiler ve Gebze halkı destek verdiler.


4BirleşikMetal-İşNisan 2011Merkez TİS KomisyonumuzMücadeleye devam kararı aldıGrev EğitimlerindenMESS’le görüşmeler 14 Eylül tarihinde başladıve 6 toplantı yapıldı. Bu görüşmelerde, toplam97 maddelik TİS teklifimizden 29 maddede anlaşmasağlandı, 68 madde için ise 9 Kasım tarihindeuyuşmazlık tutuldu.Sendikamız, 11 Aralık 2010 tarihinde MerkezToplu Sözleşme Kurulu’nu topladı. Süreç açısındanönemli dönüm noktalarından birisini oluşturan11 Aralık toplantısında, örgüt içi demokrasi en genişbiçimde işletilerek kararlar alındı.Sendikamız üyeleri sürecin her aşamasında olduğugibi, 11 Aralık öncesi de kararların alınmasınaen aktif biçimde katıldı. Bu toplantıda, tek tekişyerlerinin düşünceleri alındı, bu değerlendirmelerışığında Kurulumuz, MESS’in teklifini reddetti vemücadeleye devam kararı aldı.MESS teklifinin reddedilmesinin 3 temel gerekçesivardı:1- Yüzde 5,35 zam oranı düşüktür. Çünkü 2010yılında metal işkolunda gerçekleştirilen büyümeninhiçbir şekilde karşılığı değildir.2- Ücret zam yöntemi grup sözleşmesinin prensipleriniortadan kaldırmış, her işyerine farklı zamuygulaması, aynı saat ücretini alan ancak farklı işyerlerindeçalışan işçilerin farklı zamlar almalarınaneden olmaktadır.3- İş Yasasındaki değişiklikler ve hükümetintaslakları toplu iş sözleşmesinin, imzalandıktansonra tarafların iradelerinin dışında değişmesineyol açma tehlikesi taşımaktadır. Çünkü toplu işsözleşmemizde iş yasası hükümlerinin geçerli olduğunusöyleyen maddeler vardır.Sonraki süreçteki mücadelemiz, bu talepler eksenindesürdürüldü. Süreç içinde, Torba Kanun’unTBMM gündemine gelmesi ve bu Kanunundaki esneklikleilgili hükümlerin yasadan çıkarılması üzerine,mücadelemiz diğer 2 talep ekseninde sürdürüldü.Örgüt İçi Demokrasi işletildi11 Aralık toplantısı sonrasında, gelişmelerin değerlendirilmesiamacıyla çeşitli dönemler bir diziorgan toplantısı yapıldı. Gelişmelere ve ihtiyacagöre, kimi zamanlar Başkan Kurulumuz toplandı,kimi zamanlar da Gönen’de geniş katılımlı toplantılaryapıldı.Ayrıca bu süreç içerisinde Genel Yönetim Kurulumuzgrup kapsamında işyerlerini defalarca ziyaretederek, üyelerimizle buluştular ve gelişmelerhakkında bilgi verdiler. Sonraki dönemlerde,grev kararlarının alınmasından, kaldırılmasına kadartüm aşamalardaki kararlar üyelerimizin bilgisive onayıyla alındı. Sürecin başarıyla tamamlanmasındakien önemli unsurlardan birisi de, örgüt içidemokratik süreçlerin en aktif biçimde işletilmesiolmuştur.Grev kararları alınıyorResmi arabulucu ile 17 Ocak 2011 tarihindeAnkara’da yapılan toplantıda taraflar arasında biranlaşma sağlanamadı. Böylelikle resmi arabulucununyasal süresi tamamlanmış oldu. Resmi arabulucuraporunun Sendikamıza ulaşmasının ardından,9 Şubat Çarşamba günü toplanan Başkanlar Kurulumuz,grev ilan tarihlerini belirledi. Grev kararlarınınalınmasıyla birlikte yeni bir eylemlilik sürecide başlatıldı.Grev kararlarının alınmasının ardından, topluiş sözleşme kurulları grev komitesine dönüştüler.Toplu iş sözleşmesi ve örgütlenme daireleri birliktegrev komitelerinin eğitimlerine başladı ve bu eğitimlerŞubat ayında tamamlandı.Genel Yönetim Kurulumuz, şube başkanları vebaştemsilciler, 19-20 Şubat tarihlerinde Gönen KemalTürkler Tesislerimizde toplandı ve bu toplantıda,Grup Toplu İş Sözleşmelerinde gelişmeler değerlendirilerek,bundan sonraki sürecin yol haritasıçizildi.ArevaBaşözYücel BoruDemisaşGebze Şb. basın toplantısıYücel Boru Anadolu Şb.Kocaeli Şb. basın toplantısıÇemaşÇimsataş


Birleşik Metal-İşNisan 2011 5Adım adım greve doğru…Bursa Şb. basın toplantısı10 Şubat-15 Şubat tarihleri arasında işyerlerindegrev kararları ilan edildi. Bu grev kararları 21 yıl sonrailk kez gerçekleşiyor ve 28 işletmede 15 bin çalışanıkapsıyordu.MESS, grev kararlarını alınacağını ve metal işçilerininkararlılığını görünce, üyelerini 27 Ocak’ta toplantıyaçağırdı. Bu toplantıda üyelerine dışarıya karşı ağızbirliği etmeleri, kararlılık gösterisinde bulunmaları veişçilerin sendikamıza olan güvenini sarsan spekülasyonlaryapmaları tembihlendi. Ancak toplantıda MESSüyeleri, MESS’i endişelendiren konuşmalar yaptılar.Genel ekonomik durumdaki iyileşme, işyerlerininüretim, satış, siparişlerinde kayda değer büyüme, sözleşmesiimzalanmayan MESS üyelerinin belirsizliğindevamından duydukları rahatsızlığı dile getirmelerineve grevi kaldıramayacaklarını söylemelerine kadar vardı.MESS ise üyelerinin rahatsızlıklarını oyalama taktiğiylegeçiştirmeye çalıştı. Verdiği akıl grev kararlarınınardından grev oylamasına gidilmesi için beyaz yakalılardan“lokavt” tehdidiyle, imza toplanması oldu.MESS, sonraki günlerde de çeşitli toplantılar yaparak,mücadelemizi ve grevleri etkisiz kılmak için birdizi girişimde bulundu.İşverenler, bu girişimler yanında bazı işyerlerindemakineleri kaçırmaya çalıştı. Ancak, bu girişimler üyelerimizinkararlı tavrı ile engellendi ve makinelerin gerigetirilmesi sağlandı.Uluslararası kampanya18 Şubat’ta neden grev kararı alındığı ayrıntılıolarak Uluslararası Metal İşçileri Federasyonu’na(IMF) ve Avrupa Metal İşçileri Federasyonu’na(EMF) ve greve çıkacak çok uluslu şirketlerinmerkez ülkelerinde örgütlü sendikalara bildirildi.Üst Örgütümüz IMF dayanışma kampanyasıkararı aldı. IMF, Labour Start ile ilişkiye geçerekkampanyayı eş zamanlı olarak düzenlemeye kararverdi.Kampanya, MESS’e ve özellikle uluslararasışirketlere baskı ve maddi yardım şeklinde sürecekti.Aynı hafta CGT (Fransa), FNV (Hollanda) veFİOM (İtalya)’dan dayanışma mesajları geldi.Ancak, bu dönemde, işverenlerle görüşmelerinbaşlaması nedeniyle kampanyanın başlatılmasıSendikamız tarafından bekletildi.İşyerlerinde TİS eylemlerindenGrev oylamalarıİşverenler, grev oylaması isteyerek grev silahını etkisizleştirmeyeçalıştılar. 28 işletmeden 14’ünde grevoylaması isteyemediler. Oylama yapılan 14 işyerinden6’sında greve hayır, 8 işyerinde ise greve evet çıktı. Oylamaistenilmeyen ve greve evet diyen işyerlerindekiüyelerimizin toplamına bakıldığında, Sendikamız üyelerininyüzde 90’ı grev demiş oldu.Sendikamız, grev oylamalarında tavrını, “Kararımızıtartıştırmayız, sandığa gitmiyoruz.” şeklinde açıkladı.İşçiler, “Sendikamızın kararı bizim kararımızdır” diyerek,bu kararın bir kez daha sandık aracılığıyla tartıştırılmasınaengel oldular ve sandığa gitmediler.Grev oylamalarında baskılar bitmek bilmedi. Kimiişyerlerinde devreye Kaymakamlar bile girdi. Beyazyakalılar üzerinde özel baskı uygulandı. Buna rağmen,beyaz yakalı işçiler de birçok işyerinde Sendikamızüyeleriyle birlikte davrandı.Bu oylamalarda, greve hayır diyen işyerlerimiz içinSendikamız özel bir çaba içerine girmedi. Çünkü buişyerlerimiz zaten iç süreçlerimizde greve çıkmaktanyana olmadıklarını belirtmişlerdi.Bu dönemde, Çemaş Döküm MESS’ten istifa etti buişyeri ile ayrı sözleşme imzalandı. Kalan 21 işyeri içingrev uygulama kararlarının alınması gündeme geldi.Eskişehir Şb. basın toplantısıTüm TİS süreci boyunca, işyerlerinde yürüyüşler,toplantılar, basın açıklamaları gibi çeşitlieylemler düzenlendi,IsuzuBekaertPaksanStandardRSA


6BirleşikMetal-İşNisan 2011Sürecin her aşamasındaDostlar yanımızdaydıTaksim’de Basın Toplantısı2010-2012 MESS Grup sözleşmesindeyaşanan grev süreci ile ilgili olarakmetal işçilerinin dünya çapındaki örgütleribizlerle dayanışma içinde.Üst örgütlerimiz dünya çapında 25milyon metal işçisini temsil eden Uluslararası Metal İşçileri Federasyonu veAvrupa’da 6,5 milyon metal işçisini temsileden Avrupa Metal İşçileri FederasyonuBirleşik Metal-İş sendikasıyla dayanışmaiçerisinde olacağını açıklayarakmücadele etmeye kararlı metal işçileriniselamladı.Üst örgütümüz IMF grev uygulamasürecinin başlaması ile birlikte BirleşikMetal-İş’in taleplerinin kabul edilmesiamacıyla kampanya düzenleyeceğiniaçıkladı. Bu mücadelenin aynı zamandagüvencesiz çalışmaya karşı da yürütüldüğününaltını çizen IMF önümüzdekisüreçte Birleşik Metal-İş’i yalnız bırakmayacağınıbildirdi.EMF Genel Sekreteri Peter Scherrerve Genel Başkanı Renzo Ambrosetti11-13 Şubat 2011 tarihleri arasındaTürkiye’ye gelerek GREV diyen metalişçilerine destek ziyaretlerinde bulundu.Bunun yanı sıra Bekaert işyeriningrev kararının asılması ve ardından gerçekleştirilenyürüyüşe de katılan EMFGenel Sekreteri ve Başkanı önümüzdekidönemde de Birleşik Metal-İş’in düşükücretler ve güvencesizliğe karşı yürüttüğümücadelede yanında olacağınıaçıkladı.Son olarak grev uygulama kararı alınançok uluslu işyerlerinin ana ülkelerindekisendikalar sürecin yakından takipçisiolduklarını ve metal işçilerinin yanındaolduklarını bildirdiler.Birleşik Metal-İş üyeleri greve uluslararası işçi hareketinin desteği ve dayanışmasıile ilerliyor.Bu sürecin her aşamasında, kamuoyunu bilgilendirmek için, basın açıklamalarıve basın toplantıları düzenlendi.Şubelerde yapılan basın toplantılarının ardından, grev süreci başlarken,Taksim’de DİSK ve KESK Genel Başkanlarının da katıldığı toplantıda, basınave kamuoyuna bilgi verildi.Başkanlar Kurulu toplantıları9 Şubat Çarşamba günü toplanan Başkanlar Kurulumuz, grev ilan tarihlerini belirledi.Toplantı sonrasında, grev kararlarının işyerlerinde aşamalı olarak ilan edileceği,grev kararlarının ilanından önce bölgelerde basın açıklamaları yapılacağı duyuruldu.Eski yöneticilerden destek ziyareti14 Mart Pazartesi günü, geçmişte sendikamızda görev yapmış eski yöneticilerimizve dostlarımız, sendikamızı ziyaret ederek, yönetim kurulu üyeleri ile görüştüler.Toplu sözleşme sürecinde sendikamıza destek ve dayanışma mesajlarını ilettiler.Sosyal-İş yöneticileri destek ziyaretiSosyal-İş Sendikası Genel Başkanı Metin Ebetürk, İstanbul Şube Başkanı MustafaAğuş ve İstanbul Şube Sekreteri Turgut Çivi, 1 Mart 2011 günü SendikamızGenel Merkezi’ni ziyaret ederek, yaklaşan grev sürecinde sendikamız ve üyelerimizledayanışma içinde olacaklarını vurguladılar.


Birleşik Metal-İşNisan 2011 7Grev ilanları,büyük coşkuylaasıldı işyerlerine


8BirleşikMetal-İşNisan 2011İlk Grev Uygulama Kararı8 Mart’ta açıklandıGreve çıkacak ilk işyerimizingrev uygulama tarihi, 8 Mart’ta GebzeKapalı Spor Salonu’nda yapılanşenlikte açıklandı. İlk ateş, 22 MartSalı günü Eskişehir’de Doruk işyerindeyakılacaktı.Sendikamız grev kararlarını kademeliolarak uygulama kararınıaldı. Doruk işyeri dışında grev uygulamakararları alınan işyerleri:• 24 Mart, Standart Depo• 28 Mart, Kroman Çelik• 29 Mart, Areva• 30 Mart, Bekaert• 1 Nisan, Bosal Mimaysan• 4 Nisan Çimsataş• 6 Nisan ABB’ler• 8 Nisan, Arfesan• 11 Nisan, RSA• 11 Nisan, PaksanDayanışma gecesinde, Emekçi KadınlarGünü kutlaması, Folklor gösterisive Pınar Sağ'ın konseri ardından,Genel Başkanımız AdnanSerdaroğlu ve DİSK Genel BaşkanıSüleyman Çelebi birer konuşmayaptılar.8 Mart'ta Gebze Kapalı SporSalonu'nda yapılan dayanışmagecemizde binlerce metal işçisinincoşkusu vardı..


Birleşik Metal-İşNisan 2011 9Grev önlüğünü ilk giyenDoruk işçileri oldu...22 Mart’ta Eskişehir’de, Doruk işçileri startı verdi.. 21 yıl sonra çıkılanbu ilk grevle, tarihe geçtiler..11 gün devam eden grev süresince, sınıf dostları onları yalnız bırakmadı.Sendikalar, meslek örgütleri, siyasi partiler ve çevre halkı, bugreve destek verdi.....ve Standart Depo grevdeKocaeli Şubemize bağlı, Standard Depo işçileri, 24 Mart Perşembegünü, kitlesel bir basın açıklaması ile grev pankartını işyerine astılar.


Birleşik Metal-İş10 Nisan 2011Grev silahı... ve Arfesan işçileri grevdeEtkisini gösterdiSendikamız, bu süreçte taktik olaraktek tek işverenlerle görüşme ve sorunlarıişverenlerle anlaşmalar yoluyla çözmeyibenimsedi. Grev uygulama tarihlerininaçıklanmasıyla birlikte, işverenlerlegörüşmeler de hızlandı; işverenler Sendikamızlamasaya oturmaya başladı.Bu dönemde, bir anlamda çerçeveanlaşma olarak, işverenlerden 51 krş talepedildi.Görüşmeler sonucunda, işyerlerimizinönemli bir bölümünde bu talebimizinkabul edilmesi sağlandı. Ortalamada5,35 Grup zammının %82 üzerinde kazanımsağlandı.3 işyerinde grevler uygulandı. Dorukişyerinde 11 gün, Standart Depo ve Arfesanişyerlerinde ise 7 gün grev yapıldı.Diğer işyerlerinin kimilerinde greve çıkılacaksabah, kimilerinde de greve çıkmadanbirkaç gün önce anlaşmalar yapıldı.Tüm işyerlerinde işverenlerle yapılananlaşmalar konusunda üyelerimizletoplantılar yapıldı ve üyelerimizin kararlarınagöre adımlar atıldı.Grevde kalan Arfesan işyeri ile deanlaşma yapılınca sürecin sonuna gelindi.Bu gelişmeler çerçevesinde, 15 Nisan2011 günü işveren sendikası MESS ileyapılan görüşme sonucu sözleşme imzalandıve süreç sona erdi.Gebze Şubemize bağlı Arfesan işyerinde, 8 Nisan’da başlayan grev 7 gün varılananlaşma ile sona erdi....Areva’da grev sabahı anlaşma sağlandıMersin Çimsataş’ta da anlaşmaGrevlerle dayanışma için, Haydarpaşa’dan “grev treni”ile yola çıkan emek dostları da, mücadelemize güç kattılar..


Birleşik Metal-İşNisan 201111Mücadele ile kazandığımız haklarıDiğer sendikaların üyeleri için de istiyoruz!Metal işçilerinin mücadelesine başından beri “bu hepimizin mücadelesi” diyerek dayanışmagösterenler de zaferde aynı ölçüde pay sahibidir.Metal işçilerinin zaferi, işçi sınıfı mücadelesine yeni bir soluk getirmiştir.Birleşen, inanan, kararlılıkla mücadele eden ve sınıf dayanışmasını güçlendiren işçilerinyenilmeyeceği bir kez daha ortaya çıkmıştır.Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.30 yıllık işbirlikçi ve dayatmacı toplu sözleşme düzeni yıkılmıştır.Bu mücadele sadece bu düzenin yıkılmasını değil, tüm ezberlerin bozulmasını dasağlamıştır. Herkesin bu yeni koşullara göre kendisini ayarlaması yeni bilgilerle kendisinidonatmasının zamanı gelmiştir.İşbirlikçi besleme sendika Türk Metal yıllardır sürdürdüğü ihaneti, teslimiyetçiliği vedayatmacılığı “en iyi sözleşme” yalanlarıyla artık gizleyemeyecektir.İki bayramı birlikte yaşatıyoruz gibi yalandan şovlarla işçilerin gözünü boyayamayacaklardır.Eğer aynı şeyleri yapacak olurlarsa, başlarına neler geleceğini düşünmek zorundakalacaklardır.“Bizim imzaladığımız sözleşmeyi imzalamak zorundalar”, “fotokopiye imza atarlar”yalanını söyleyemeyecekler ve şu andan itibaren kendi üyelerine hesap vermek zorundadırlar.2010-2012 sözleşmesini en iyi sözleşme olarak sunanların metal işçisinin kazanımlarınınkarşısında ne diyeceklerini merak ediyoruz.Eğer en iyi sözleşmeyi siz imzaladı iseniz, bu sözleşmenin yaklaşık iki mislini mücadeleederek kazananlara ve esnek çalışmayı reddedenlere ne diyeceksiniz?Sendikamız üyesi metal işçilerinin tercih özgürlükleri önlerine konularak, tüm süreçpaylaşılarak, birlikte karar alarak, aldıkları kararların sonuna kadar arkasında durarak vebirlikte mücadele ederek tarihsel bir zafer kazandılar.Bu yola birlikte çıkıldı ve bu yürüyüş onların kararı ve onayıyla birlikte sona erdirildi.Bu mücadele Birleşik Metal-İş üyesi metal işçilerinin yolunu açmıştır ancak diğer metalişçilerinin de artık saflarını netleştirmeleri ve sahte sendikaları yerle bir etmeleri gerekmektedir.TÜRKİYE İŞÇİ SINIFINA SELÂMTürkiye işçi sınıfına selâm!Selâm yaratana!Tohumların tohumuna, serpilip gelişene selâm!Bütün yemişler dallarınızdadır.Beklenen günler, güzel günlerimiz ellerinizdedir,haklı günler, büyük günler,gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde açyatılmayan,ekmek, gül ve hürriyet günleri.Türkiye işçi sınıfına selâm!Meydanlarda hasretimizi haykıranlara,toprağa, kitaba, işe hasretimizi,hasretimizi, ayyıldızı esir bayrağımıza.Düşmanı yenecek işçi sınıfımıza selâm!Paranın padişahlığını,karanlığını yobazınve yabancının roketini yenecek işçi sınıfına selâm!Türkiye işçi sınıfına selâm!Selâm yaratana!


Birleşik Metal-İş12 Nisan 2011İşçiler kararlı, başka yol yok:Casper BilgisayarSendikalı çalışacakCASPER’ın adı bilgisayar sektöründeyaptığı atılımlarla gündeme geldi.Onu, yazılı ve görsel medyada, reklamlardasıkça görüyor ve izliyoruz.Bugünlerde ise CASPERBilgisayar’ın adı, “sendika düşmanı”sıfatıyla gündeme geliyor. Artık CAS-PER Bilgisayar denince akla sendikayaüye olan çalışanlarına karşı yürüttüğüsistematik saldırılar, işten atılan işçilerve çalışanlara yönelik yapılan baskılargeliyor.CASPER’da çalışanların büyük çoğunluğusendikamıza üye oldular. Sendikamızişyerinde 26 Ocak 2011 tarihindeÇalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı’ndan toplu iş sözleşmesi içinyetki tespitini aldı.Yetki tespitinin ardından işveren, işçiçıkarmaya başladı. Kalanların istifa etmeleriiçin olmadık yöntemler denendi.CASPER işçileri tüm bu saldırılararağmen, sendikalı çalışmak için kararlılıklarınısürdürüyorlar. Atılan 8 üyemizÜmraniye’deki CASPER Plaza önündekurduğumuz çadırda direnişlerini sürdürüyor.İçerdeki üyelerimiz ise hem atılanarkadaşlarına, hem sendikalı kimliklerinesahip çıkıyor.Hepimiz kararlıyız. CASPERBilgisayar’da bundan böyle mutlakasendikalı çalışılacak.Taksim’de yürüyüş12 Mart günü Taksim Atatürk Anıtıönünde toplandıktan sonra GalatasarayLisesi önüne kadar gerçekleştirilen yürüyüşünardından bir basın açıklaması gerçekleştirildi.Sendikamız Genel Örgütlenme SekreteriÖzkan Atar’ın yaptığı basın açıklamasında,Konfederasyonumuz DİSKGenel Sekreteri de söz aldı. Yürüyüş veaçıklamada bize destek olan dostlarımızda yanımızdaydı.Demir parmaklıklarİşçilerin mesai bitiminde sendikaya gideceğini öğrenenişveren servisleri içeriye aldı, girişi demir parmaklıklarlakapattı.Kendisi de kapının önüne dikildi. Bu baskıya rağmenişçiler, servislere binmediler, dışarıya çıktılar vesendikanın getirdiği servislerle toplantının yapılacağısendika binasına geldiler.Fabrika önünde basın açıklaması25 Şubat günü CASPER Plaza önünde kitlesel bir basın açıklamasıgerçekleştirildi. Genel Başkanımız Adnan Serdaroğlu’nun yaptığıbasın açıklamasına, konfederasyonumuz DİSK’in yönetim kuruluüyeleri, İstanbul 1 ve 2 Nolu Şube, Gebze Şubelerimize bağlı işyerlerindentemsilci arkadaşlarımız katıldı. Kardeş sendikalarımız vedost siyasi partiler açıklamamıza destek verdiler.Reklamlardaki Casper’ın gerçek yüzüCASPER Bilgisayar’ın hikayesi 40 metrekare ofisten 2007 yılındaaçılışı yapıldığında 40 milyon dolar, bugünkü değeri ile 1 milyardolar olduğu söylenen dev yatırım ile medyaya yansımıştı.Başarı hikayesi olarak anlatıldı bu. 1991 yılında üç ortakla kurulanşirket, 2007 yılında 35 bin metrekarelik “bilgisayar fabrikası”nasahip oldu. Bu fabrikada işçiler saatte 600 bilgisayar üretmeye başladılar.Tesisin açılışını da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Kalabalıkbir devlet erkanıyla kurdeleyi kesen Başbakan, şirketin ortaklarınaövgüler düzerken, “Türkiye’nin prestiji budur” demişti.Oysa basındaki başarı hikayelerinde yada reklamlarda anlatılanCASPER’ın gerçekteki yüzü bambaşka: Anlatılagelen başarı hikayesininarkasında gecelerini gündüzlerine katarak çalışan, kendilerindensürekli fedakarlık istenen, vaatler verilen, ancak şirket büyüdükçetersine ekonomileri küçülen, sorunları artan işçilerden kimse bahsetmedibugüne kadar. Onlar sendikalaşmaya kalktıklarında ise sevimlihayelet bir canavara dönüştü.CASPER, reklam filmlerinde müşterisine “senin hayatın seninteknolojin” sloganı ile sesleniyor. Kendi çalışanlarına ise “senin hayatınve hakların beni ilgilendirmez” diyor.Beyaz yakalılar daCasper işçilerinin yanındaDİSK’e bağlı BANK-SEN öncülüğünde,Çağrı Merkezi Çalışanları Derneği,Plaza Eylem Platformu ve Bilişim veİletişim Çalışanları Dayanışma Ağı, yaptıklarıortak açıklama ve Maslak Plazalarbölgesinde gerçekleştirdikleri bildiri dağıtımıile CASPER işçilerine destek verdiler.Çalışan üyelerimiz direnişçadırını yalnız bırakmıyorTüm baskı ve engellemelere rağmen,içerdeki üyelerimiz her sabah işe gelişteve öğlen arasında direniş çadırına geliyorlar.Sadece çadıra gelmekle kalmıyoryaptıkları yemek boykotlarıyla kararlılıklarınıgösteriyorlar. Ekmeklerini onlarlapaylaşıyorlar.


Casper Bilgisayarkaliteyi sokağa attı14 Şubat 2011 tarihli Radikal Gazetesi’ndeCASPER’ın iki ortağı Altan Aras Fakılı ve Yalçın Yıldırımile şirketin Amerikalı CEO’su Charlotte AnneLamprecht’in iki tam sayfalık bir söyleşisi yayınlandı.Bu söyleşi, Yönetim Kurulu Başkanı Fakılı’nın söyledikleriaçısından da ilginçti. Fakılı röportajda çalışanlarıiçin şöyle söylüyordu:“…krizde hızlı büyüdük. Başarıya birlikte ulaştığımızkişilerle yollarımızı en ufak olumsuzlukta ayırmayıetik ve ahlaki bulmuyoruz”Röportajdan üç gün sonra sendika üyesi çalışanlarişten çıkartılmaya başladı.İşçilerin hak araması sözkonusu olunca “etik” ve“ahlaki” değerler anında çöpe atıldı.Oysa ki işten çıkarılanlar CASPER’ı CASPER yapanişçilerdi.Onların içinde, şirketin kuruluşundan buyana çalışanlarvar. Şirketin her biriminde, hatta kimi sorumluluklarverilerek çalıştılar. Görevleri olmayan işleri bilekaçınmadan yaptılar.Çıkışların ardından sırf işçilerin örgütlülüğü kırmakiçin eş-dost-hemşehri fabrikaya dolduruldu. 40’ayakın işçi işbaşı yaptırıldı. Şimdi “Türkiye’nin prestijiCASPER Bilgisayarlar” bu elden çıkıyor.İşçilerden sonra basına da baskıCASPER Bilgisayar’da sendikalaşmaya karşı yürütülen kampanyayakarşı ulusal ve yerel basında olayların teşhirine yönelikçalışmalarımız sürüyor.İlk olarak “CASPER Bilgisayar’da yaşanan hak ihlalleri hakkında”başlıklı bir mektup 10 Mart 2011 tarihinde tüm ulasal veyerel basın, haber servisleri, muhabirleri ve köşe yazarlarına iletildi.Hazırlanan bir basın dosyası ile birçok köşe yazarı ve gazeteziyaret edildi.Konuya duyarlı yayın organları konuyu gündeme getirdiler,kimi gazeteciler köşelerinde yaşanan olumsuzlukları yazdılar.Markasının olumsuz bir şekilde gündeme gelmesinden çekinenşirket yönetimi, reklam verdiği gazete ve televizyonlara “reklamkarşılığı görmezden gel” pazarlığı yaptığı gündeme geldi.Bunun üzerine sendikamız “Casper Bilgisayar’da yaşananlar basınımızınözgürlük alanına girmez mi?” başlığı ile bir duyuru yayınladı.Basınımızın tüm baskılara rağmen, toplumun vicdanı olma görevinilayıkıyla yerine getireceğine olan inancımızı koruyoruz.Herkese, her yerdeanlatmaya devam edeceğizCASPER Bilgisayar’da işçilerin sendikalaşma hakkına yöneliksaldırıların başladğı günden buyana, yaşananları tüm kamuoyuylapaylaşmaya devam ediyoruz.Onbinlerce teşhir bildirisi: “CASPER Bilgisayar’da yaşananhak ihlallerine ortak olmaman için 5 neden” başlıklı bildirimiz bugünekadar onbinlerce yurttaşa dağıtıldı.CASPER işçileri her cumartesi İstanbul’un birçok noktasındabu bildirileri düzenli bir şekilde dağıtıyor.Üniversite ve lise öğrencilerine mektup: İşten atılan ve atılmatehditi altında çalışan CASPER işçileri, şirketin en geniş müşterikitlesi olan gençliğe iki ayrı mektup çıkardı. CASPER Bilgisayartüm reklamlarında gençlere sesleniyor. Her iki mektupta da gençlerereklamların gizlediği gerçekler anlatılmaya çalışıldı.Üniversite öğrencilerine yazdığımız açık mektup, baştaODTÜ, İstanbul Üniv., İTÜ, Yıldız olmak üzere onlarca üniversitedebinlerce öğrenciye dağıtılmaya devam ediyor. Liseli kardeşlerimizeyazdığımız mektup da onbinlercesine ulaştı.Birleşik Metal-İşNisan 201113Casper işçileribüyük liseli eylemindeCASPER İşçileri, 15 Nisan günü YGSskandalına karşı sokağa dökülen liselilerinyanındaydı. Sürekli gençlere seslenen CAS-PER Bilgisayar’a inat, liselilere yazdıklarımektupları binlerce liseliye ulaştırdılar.Sanatçı dostlarımız yanımızdaAtılan işçiler tiyatro sanatçısı Orhan Aydınve Metin Coşkun’la beraber.AÇLIK ORDUSU YÜRÜYORAçlık ordusu yürüyoryürüyor ekmeğe doymak içinete doymak içinkitaba doymak içinhürriyete doymak için.Yürüyor köprüler geçerek kıldan incekılıçtan keskinyürüyor demir kapıları yırtıp kaleduvarlarını yıkarakyürüyor ayakları kan içinde.Açlık ordusu yürüyoradımları gök gürültüsütürküleri ateştenbayrağında umutumutların umudu bayrağında.Açlık ordusu yürüyorşehirleri omuzlarında taşıyıpdaracık sokakları karanlık evleriyle şehirlerifabrika bacalarınıpaydostan sonralarının tükenmezyorgunluğunu taşıyarak.Açlık ordusu yürüyorayı ini köyleri ardınca çekip götürüpve topraksızlıktan ölenleri bu koskoca toprakta.Açlık ordusu yürüyoryürüyor ekmeksizleri ekmeğe doyurmak içinhürriyetsizleri hürriyete doyurmak içinaçlık ordusu yürüyoryürüyor ayakları kan içinde.Nâzım HİKMET


Birleşik Metal-İş16 Nisan 2011Güney Kore sermayesiAnayasaya tabi değil mi?Ülkemizde yatırım yapan Güney Koreli firmalarının,sendika düşmanlıkları gündemden hiç eksikolmuyor. Neredeyse tamamının sendikasız olduğubu sermaye grupları, sendikalaşmaya çalışan işçilereyasa tanımaz bir şekilde saldırıyorlar.Son örnek yine Kocaeli’nde yaşandı. DSC OtomotivKoltuk Sistemleri işyerinde çalışan işçilersendikamıza üye oldular ve sendikamız çoğunluktespiti için Bakanlığa gerekli başvurusunu tamamladı.22 Şubat günü işveren, işyerinde üretimi durdurarakişçileri topladı ve “ya sendikadan istifa edersiniz,ya da herkesi işten atarım” tehdidinde bulundu.İşçilerin bunu reddetmesinin üzerine 35 üyemizişten atıldı.İşten çıkarılan üyelerimiz işyeri önündedirenişe başladı.Bununla yetinmeyen Güney Korelipatron, işten haksız ve hukuksuz bir biçimdeçıkardığı işçilerin yerine dışarıdanbir grup işçiyi işbaşı yaptırmak istedi. Bugirişime karşı tepki gösteren işçilere polismüdahale etti.Müdahale sonucu çok sayıda üyemiz yaralanarakhastaneye kaldırıldı. Şube başkanımızında yapılan müdahale sonucu yaralandı.DİSK’ten, geçmiş olsun ziyareti25 Şubat Cuma günü, KonfederasyonumuzDİSK Genel Başkanı Süleyman ÇELEBİ ve SendikamızGenel Başkanı Adnan SERDAROĞLU;DSC önünde, işten atılan ve yaralanan işçilerle birlikteydiler.Konuşma ve sloganlarla, işçilere yapılansaldırılar kınandı, tüm baskılara rağmen sendikalmücadelenin süreceği vurgulandı.Mahle’de yetki sendikamızınİzmir 3. İş Mahkemesi MahleMopisan’da yetkili sendikanın BirleşikMetal-İş olduğuna karar verdi.Manisa’daFCMP işçileri örgütlendiBir yılı aşkın bir süredir devam edensüreçte, bu karar sonucu Mahle örgütlenmesiönemli bir aşamayı geçmiş oldu.Mahle Mopisan’nın İzmir ve Konyafabrikalarında geçtiğimiz yıl örgütlenensendikamızın, birçok olumsuzlukla karşılaşmış,sahte sendika Türk Metal, örgütlenmemiziengellemek için devreye girmişancak işçilerin kararlı tutumu çabalarıboşa çıkarmıştı.Fransız FCMP Industries Group’un 2006 yılından buyanasahibi olduğu ve Manisa’nın Turgutlu ilçesinde faaliyetyüreten KFI Kartal FCMP Otomotiv San.AŞ. işyerindeçalışan işçilerin tamamına yakını sendikamıza üye oldular.İşyerine ilişkin çoğunluk tespiti 17 Mart tarihinde Bakanlıktarafından sendikamıza iletildi.Çoğunluk tespitinin ardından işveren, süreyi uzatmakiçin tespite itiraz etti. Ardından istifa baskılarına başladı.Bir süre devam eden istifa baskısı, işçilerin koyduğu tavırsonucu durduruldu.Yetkiye yapılan itiraz sonrasında üyemiz işçiler yemekboykotu gerçekleştirdiler. Buna paralel olarak her türlü fazlamesaiyi kestiler.Turgutlu’da üyelerimizin kararlılığı oldukça yüksek.Fabrikada toplu sözleşmeli ve sendikalı çalışma düzeninegeçebilmek için olanca örgütlülükleri ile mücadeleyi sürdürüyorlar.Gazetemizde yer alan eylem ve etkinlik haberleriyle ilgili daha fazlafotoğrafı, internet sitemizde bulabilirsiniz.www.birlesikmetal.org


Birleşik Metal-İşNisan 2011 17Tecasa’da örgütlendikBursa Kestel’de kurulu bulunan İspanyolsermayeli Tecasa Isı Sanayi AŞ. işyerinde çalışanişçiler sendikamıza üye oldular.Yasaların öngördüğü yeterli çoğunluktaki işçininsendikamıza üye olmasının ardından Çalışmave Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yetkitespiti için gerekli başvuru yapılmış, Bakanlık9 Şubat tarihinde çoğunluk tespitini yapmıştır.İşyerinde işçilerin sendikalaşmasına yönelikgelişmelerin farkına varan işverenlik, Bakanlığabaşvuru yapmamızın hemen akabinde, işçileribaskı altına almak adına 3 üyemizi işten çıkardı.İşten atılan 3 üyemiz tam 2 ay fabrikanın kapısıönünde direnişlerini sürdürdüler. Çalışan arkadaşlarımızise uzun süre fazla mesaiye kalmayaraktepkilerini gösterdiler.İçeride çalışmaya devam eden üyelerimiz iseörgütlülüklerini gün geçtikçe daha da güçlendirdiler.İşyerinde çoğunluk tespitimize işvereninyaptığı itiraz sürüyor. Yetki mahkemesi devamedecek. Süreyi uzatmaya yönelik bu çabalar dasonuç vermeyecek.Tecasa işçileri kararlı bir şekilde işyerindetoplu sözleşmeli düzen için mücadelelerini sürdürüyorlar.Çel-Mer Çelik’teYine sendika düşmanlığıGebze Şekerpınar kurulu bulunan Çel-MerÇelik’te sendika düşmanlığı sürüyor.Sendikamıza üye oldukları için işten atılanÇel-Mer işçileri, 2010 yılı Haziran ve Temmuzaylarında aylarca sendikal hakları için mücadeleettiler.Son derece ağır koşullarda çalışan Çel-Merişçileri, sendikalı oldukları için işten çıkartıldılar,yılmadılar, direndiler.2010 yılında Kocaeli Valisi’nin devreye girmesive Sendikamız yöneticileriyle işveren temsilcilerinibir araya getirmesi sonucunda imzalananprotokol ile işçiler işbaşı yaptılar ve sendikanınişyerindeki varlığı teminat altına alındı.Ancak işverenlik yazılı ve sözlü tüm anlaşmalarıbir tarafa atarak hem Sendikamızın ÇalışmaBakanlığı’nda toplu iş sözleşme imzalamayetkisine itiraz etti hem de bu süre zarfında üyelerimizinbir kısmını işten çıkarıp diğerlerini desendikadan istifaya zorladı.Son olarak sendikalı işçileri yıldırmak içinişe aldığı ve işçilikle ilgisi olmayan şahıslar, 21Mart 2011 tarihinde öncesinde Sendikamız yöneticilerininadli makamlara şikayette bulunmasınarağmen üyelerimize saldırmışlardır.Ancak Çelmer işverenliği bununla da yetinmemiş,önce Sendika temsilcilerini tazminatsızolarak işten çıkartmış, ardından işçileri tek teksendikadan istifaya davet etmiş ve istifa etmeyenişçileri de yine tazminatsız olarak işten çıkarmıştır.Çel-Mer işyerinde Anayasanın yanı sıra,uluslararası standartların çok gerisinde olmasınarağmen Sendikalar Yasası ile Toplu İş SözleşmesiGrev ve Lokavt Yasası açıkça çiğnenmektedir.Türk Ceza Kanunun 117. ve 118. maddeleride çiğnenmekte, yok sayılmaktadır.Çel-Mer işçileri, 23 Mart 2011 tarihinden itibarenfabrika önünde çadır kurarak tekrar eylemdeler.DSC Otomotiv’deUluslararası dayanışmaDüzce’de kurulu olan DSC Otomotiv işyerinde sendikalörgütlenmeye karşı saldırılarla ilgili olarak şirketin GüneyKore’deki fabrikasında örgütlü KMWU Sendikası yöneticileriTürkiye’deydi.Ha Young Chul ve An Jae Won DSC işçilerini ziyaret ederekKoreli patronun saldırılarını ayrıntıları ile öğrendi ve GüneyKore’ye dönmelerinin ardından da sürecin yakından takipçisiolacaklarının sözünü verdi.


Birleşik Metal-İş18 Nisan 2011Akdeniz Çivi işçileri, sorunlarını anlatmak içinCHP Genel Merkezi’ndeydiler07.01.2011tarihinde, konfederasyonumuzDİSK'in Genel BaşkanıSüleyman Çelebi, sendikamızGenel Başkanı Adnan Serdaroğlu,Genel Merkez ve Şube yöneticilerimizile Akdeniz Çivi işçilerinitemsil eden bir heyet, CHPGenel Merkezini ziyaret ettiler.Sendikamızda örgütlendikleriiçin işten atılan Akdeniz Çivi’de yaşanan sıkıntılar ve atılan işçilerin geri alınmasıtalebi ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bilgi veren heyet; sorunun biran önce çözülmesi talebinde bulundu.Eskişehir ŞubeHalkevlerinin 79. YıldönümüKuruluş kutlamasında Eskişehir’deen iyi emek mücadelesi veren örgütödülü; DİSK Birleşik Metal-İş EskişehirŞubesi’ne verildi.Anadolu ŞubeAnadolu Şubemizde örgütlüKonya Mahle Mopisan’daAvrupa ve Asya fabrikalarınınGenel Personel Müdürü Kostoğlu,IG METAL YöneticileriMattihass ve Sendikamız yöneticilerininkatılımıyla üyelerimizlebilgilendirme toplantısıyapıldı.DİSK Bölge Temsilcisi ve EskişehirŞube Başkanımız BayramKavak; ödül töreninde yaptığı konuşmada;sendika olarak MESSGrup Toplu İş Sözleşmesi sürecindeyaşanan gelişmeleri aktardı. Dayanışmaçağrısında bulundu.İzmir Şube05.01.2011 tarihinde itibaren İzmirŞube Başkanımız Ali Çeltek, DİSK EgeBölge Temsilciliği’ne atandı.2010 yılının Mart ayında örgütlendiğimizEge Serbest Bölgesi’nde faaliyetgösteren Mahle Mopisan yetki davası15 Mart 2011 günü yapılan duruşmadamahkemenin lehimize verdiği kararlasonuçlandı. Tam 1 yıldan beri devameden dava üyelerimiz tarafından da meraklaizlenmekteydi. Taşeron sendikanınher türlü oyunlarına rağmen işyerindekararlı bir şekilde Birleşik Metal-İşSendikası’nı savunan üyelerimiz Hakiminkararı sonrası İzmir Adliyesi’ni mitingalanına çevirdiler. Aynı saatlerde işyerindevardiya da olan üyelerimiz isetezgah başlarında sloganlarla yetkininbizim lehimize çıktığını tüm dosta düşmanabildirdiler. Mahkeme sonrası, işegiden 16.00-24.00 vardiyası ise Ege SerbestBölge girişinden Fabrikaya kadarslogan ve alkışlarla bir yürüyüş gerçekleştirdiler.Onursal Genel Başkanımız KemalTürkler döneminde Maden-İş SendikasıGenel Merkez Yönetim Kurulu üyeliğiyapan, şu anda hastalığı nedeniyleİzmir’de bir huzurevinde kalan BahtiyarERKUL; şube yöneticilerimiz tarafındanziyaret edildi.Emekçilere ağır yükler getiren TorbaYasa Eylemine Şubemize bağlı işyerlerindenüyelerimizle birlikte coşkulu vekitlesel katılım sağlanmıştır.İzmir’de uzunsüredir yapılmayanDİSK TemsilcilerKurulu,22.01.2011 tarihindeMMO Odası’nınBayraklı’da bulunanbinasında gerçekleştirildi.Toplantısonrası temsilcive üyelerimiz GrupSıkıysa Hesap VermesinlerÇalışırım yıllarca yaranamadımZaman nasıl geçti anlayamadımBir baltaya sap olamadımVarsın şimdi bilmesinlerÇok emek verdim bilmedilerYüzüme bir gün gülmedilerEmeğimin karşılığını vermedilerSıkıysa hesap vermesinlerSorsanız acaba boş mu yattık?12 saat çalıştık, gecemizi gündüze kattık.Onlar 12 Eylül’de misafir oldu, bizişkenceye yattık.İşkenceciler hesap vermez demesinler.Yorum’un konserini coşkuyla izlediler.8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günüetkinliği çerçevesinde tüm işyerlerindekibayan üyelerimize karanfiller dağıtıldıve temsilci arkadaşlarımız tüm işyerlerindengünün tarihsel önemini hakkındabilgilendirmelerde bulundu.04.02.2011 tarihinde Delphi işyerindeGenel Başkanımız Adnan Serdaroğlu,Genel Örgütlenme Sekreterimiz ÖzkanAtar ve şube yöneticilerimizin dekatılımıyla ve üyelerimizle birlikte işyeriyemekhanesinde TİS imza töreni düzenlendi.07.03.2011 tarihinde Lisi-Ftb işyerindeGenel Başkanımız Adnan Serdaroğlu,Genel Örgütlenme SekreterimizÖzkan Atar ve şube yöneticilerimizinkatılımıyla ve üyelerimizle birlikte işyeriyemekhanesinde TİS imza töreni düzenlendi.İzmir ve Manisa’da bulunan SchneiderElektrik işyerlerinde yapılan yetkiitirazı davası 15 Nisan 2011 tarihine ertelendi.Manisa-Turgutlu da faaliyet gösterenFransız ortaklı FCMP-TR işyerinde yürüttüğümüzörgütlenme çalışması sonucundayetki için Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı’na müracaat edildi. 17Mart 2011 tarihinde Bakanlık bu işyeriiçin toplu iş sözleşme yetkisini onayladı.Sendikamız saflarına katılan FCMP TRişçilerine hoş geldiniz diyoruz.Sizden GelenlerGün oldu greve direnişlerde yer aldıkHalka gecekondu yaptık, biz evsizkaldıkEvlenmeyi bile aklımıza koymadıkŞimdikiler bize gülmesinlerBakmayın dünya sessiz kalıyorBir çok ülkede halk ayaklanıyorAyak sesleri ülkemizde bile duyuluyorKulakları sağırsa duymasınlarİşçi Resul daha çok yazarHakların kardeşliği için mısralar düzerDünya’da barış olursa bayram ne güzelVarsın “Körler” görmesinlerResul Baysungur(Eski Birleşik Metal üyesi/GU işçisi)


İmzalanan SözleşmelerDelfhi, Lisi FTB, Çemaş Döküm ve Legrand işyerindedüzenlenen TİS imza törenlerine Genel Merkez veŞube Yöneticilerimiz de katıldılar..DelphiTrakya’da ortak mücadele coşkusuÇorlu’da örgütlülüğü bulunan aralarındaSendikamız Birleşik Metal-İş’in de bulunduğufarklı konfederasyonlara bağlı DİSKTekstil İşçileri Sendikası, TÜRK-İŞ’e bağlıPetrol-İş, Deri-İş ve Kristal-İş Sendikalarıortak örgütlenme ve mücadele kararı aldılar.Velimeşe Avrupa Serbest Bölgesi’nde 3Şubat 2011 tarihinde ortak basın açıklamasıdüzenlendi. Basın açıklamasında bölgedeyürütülen örgütlenme faaliyetleri sonucu yaşanansendikal hak ihlalleri ve AKP iktidarınınişçi ve emekçi halk düşmanı politikalarınınson uzantısı “Torba Yasa”ya karşı tepkilerdile getirildi.Sendikamız Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu,Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş,Deri-İş Başkanı Musa Servi, Petrol- İşBirleşik Metal-İşNisan 201119Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın ve DİSK/Tekstil Genel BaşkanıRıdvan Budak kitleye hitap etti.Sendika genel başkanları yaptıkları konuşmalarda Trakya’daortak mücadele kararları aldıklarını ve bu birlikteliğin bütün ülkeyeyayılması gerektiğini belirttiler. Eylemde işçiler sendikalmücadeledeki kararlılıklarını dile getiren sloganlar haykırdılar.Lisi FtbÇemaş DökümMAHLE MOPİSAN YDK. PAR-ÇA SAN. VE TİC. A.Ş. (İZMİR)Piston Talaşlı İmalat BölümüBaştemsilci: Ali YenişehirTemsilci: Cihat SüngüTemsilci: Hakan SeymenTemsilci: Savaş SeymenPiston Döküm BölümüBaştemsilci: Sıtkı DemircanTemsilci: Şuayip CangürTemsilci: Hüseyin ErginbaşTemsilci: Reyhan BayraktarDepo ve SevkiyatBaştemsilci: Ali KaraoğluTemsilci: Mevlüt KalafatFTB FASTENER TECHNOLGYBAĞ. ELEM. SAN. TİC. A.Ş.Baştemsilci: Evren AktürkTemsilci: Turgay BoraTemsilci: Erkan UğurluelASİL ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.Baştemsilci: Hüseyin KurtYeni Seçilen TemsilcilerimizTemsilci: İsmail KocamanTemsilci: Ali ErginTemsilci: Ahmet DemirtaşPOLY METAL METALURJİ VEDÖKÜM SAN. TİC. A.Ş.Baştemsilci: Şükrü AkTemsilci: Ömer YiğitDELPHİ OTOMOTİV SİSTEM-LERİ SAN. VE TİC. A.Ş.Baştemsilci: Ümit AslanerTemsilci: Ahmet AkgülTemsilci: Aytaç ÇilengerTemsilci: Cengiz UysalASTAŞ ALÜMİNYUM SAN. VETİC. A.Ş.Baştemsilci: Hakan EnginTemsilci: İlker SeverTemsilci: Şafak AkbulutMAS-DAF MAKİNA SAN. A.Ş.Baştemsilci: Hakan AyhanTemsilci: Tarık TemizTemsilci: Salih SatılmışAR YILDIZ MADENİ EŞYA SAN.VE TİC. A.Ş.Baştemsilci: Haydar BolatTemsilci: Bülent AygünTemsilci: Tarkan ŞimşekEREN FREN VE DEBRİYAJ BA-LATALARI SAN. LTD. ŞTİ.Baştemsilci: Engin DemirTemsilci: Abdullah KayaTemsilci: Mustafa ÇaparlıÖZARAR KALDIRMA MAKİNA-LARI SAN. VE TİC.A.Ş.Baştemsilci: Dinçer AlbayrakERCİYAS ÇELİK BORU SAN.A.Ş.Temsilci: İbrahim BaharTemsilci: Adem ÜnalYeni seçilen baştemsilci ve temsilcilerimize,başarılar diliyoruz...Legrand


Birleşik Metal-İş20 Nisan 2011İşyeri ziyaretleriGenel Merkez Yöneticilerimiz, çeşitli tarihlerde, işyerleriniziyaret ederek, üyelerimiz ile tezgah başlarında, yemeklerdebirlikte oldular, karşılıklı sohbetler gerçekleştirdiler...Sendikamız Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, GenelSekreter M. Selçuk Göktaş ile birlikte, 05.04.2011tarihinde, İstanbul 1 Nolu Şubemizde örgütlü ABBElektrik (Kartal/Dudullu) işyerlerini ziyaret edereküyelerimizle toplantı yaptılar.Sendikamız Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, GenelSekreter M. Selçuk Göktaş ve Gebze Şube Yönetimimizile birlikte, 28.03.2011 tarihinde Areva, BosalMimaysan ve ayrıca Kocaeli Şubemizde örgütlü Standardişyerlerimizdeki üyelerimizle toplantı yapıldı.Genel Başkan Adnan Serdaroğlu ve şube yöneticilerimiz,21.02.2011 tarihinde İstanbul 1 Nolu Şubemizdeörgütlü Anadolu Motor işyerindeki üyelerimizle birayageldi.Genel Başkan Adnan Serdaroğlu ve şube yöneticilerimiz,17.02.2011 tarihinde Gebze Şubemizde örgütlüMakine Takım işyerindeki üyelerimizle birlikte olmaküzere işyeri ziyareti gerçekleştirildi.Sendikamız Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, GenelSekreter M. Selçuk Göktaş ve İstanbul 1 Nolu şubeyöneticilerimizle ile birlikte, 17.02.2011 tarihindeABB Elektrik işyerini ziyaret ederek üyelerimizi tezgahbaşı ziyaret gerçekleştirildi.Sendikamız Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, GenelSekreter M. Selçuk Göktaş ve Anadolu Şube yöneticilerimizlebirlikte 14.02.2011 tarihinde Başöz, Çemaş,Çimsataş işyerlerini ziyaret ederek üyelerimizletoplantılar yapıldı ve işyerine grev kararları asıldı.Susmayacağız...“Özgür, laik, demokratik ve bağımsızbir Türkiye için şimdi susmanındeğil ses çıkarmanın zamanıdır”DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 15 Mart 2011tarihinde bir basın açıklamasıyla, emek-meslek örgütlerine,demokrasi güçlerine, "insandan, emektenve özgürlüklerden" yanayım diyen siyasal partilere,"Susmayacağız" diyen herkese eyleme katılımçağrısı yaptı.Dört örgüt, AKP’nin baskı politikalarına karşı“Özgür, laik, demokratik ve bağımsız bir Türkiyeiçin şimdi susmanın değil ses çıkarmanın zamanıdır”demek için 18 Mart 2011 tarihinde üç büyükkentte alanlara çıktı.Basın açıklamasını Ankara`da TMMOB YönetimKurulu Başkanı Mehmet Soğancı, İzmir`deTMMOB İKK Sekreteri Ferdan Çiftçi, İstanbul`daKESK Genel Başkanı Döndü Taka Çınar tarafındanokundu. İstanbul`daki eylemde DİSK GenelSekreteri Tayfun Görgün de bir konuşma yaptı.İstanbul’daki eylemde, Metal İşçileri GreviyleDayanışma Platformu ve direnişteki Ontex-Canbebe işçileri de pankart açtı.Ankara, İstanbul ve İzmir’de gerçekleştirilen eylemlereyoğun yağmura rağmen “susmanın değil, sesçıkarmanın zamanıdır diyen yüzlerce kişi katıldı.


Birleşik Metal-İş22 Nisan 2011IG Metal ile ortak seminerSendikamıza bağlı örgütlüolduğumuz işyerlerindengenç işçi arkadaşlarımızla 16-21.01.2011 tarihleri arasındakardeş sendikamız IG Metal’inen büyük eğitim Merkezinde,Almanya’nın Sprockhövel kentindeeğitim yapıldı. Eğitimeesas itibarıyla 30 yaş altı gençarkadaşlarımız katıldı.Mahle/İzmir, Ejot Tezmak/İstanbul, ZF Lemförder/İzmir,Bekaert/Kocaeli, Demisaş/Eskişehir,ABB/Kartal, Disa/Trakya,Dostel Makine/Gebze, Areva/Gebze, SCM/Bursa ve İSUZU/Kartal işyerlerinden toplam12 kursiyer bu seminere katıldılar.Seminerde ilk gün, IG Metal Sendikasınınyapısı, Birleşik Metal-İş Sendikasınınyapısı, yönetim erki ve görüş oluşturma süreçleri,iki sendika hakkında bazı istatistikîbilgiler ortaya konularak tartışıldı.Her iki sendikanın sendika temsilcileriningörevleri, çalışma yöntemleri, işyerlerinde,toplumsal ve politikada konumları ve yasalçerçeve üzerine eğitim yapıldı.Temsili organlar, çalışmaları, güvencelerive eğitim olanakları -pratikte bu nasıl gerçekleşmektedir-özellikle gençlik ve gençlikeğitimi bağlamında konular ele alındı.Konu başlıklarından birisi de,Almanya’da, özellikle de IG Metal’in örgütlüolduğu sektörlerde performans değerlendirmesihakkında eğitimdi. Bu konuda daeğitim verimli geçti.Toplu Sözleşmelerin, İşyeri Sözleşmelerinin,Bireysel Sözleşmelerin yapılması, görevlerive etkileri, Yasaların Performans değerlendirmesindeyeri ele alındı.Bir diğer konuda, uluslararası sosyalstandartlar ve ülkelerde uygulamaları idi. Bukonuda, hangi standartların olduğu, bu standartlarkullanılarak işçilerin çıkarlarını korumadanasıl başarılı olunabileceği ele alındı.Yine uluslararası alanda üretim yapanşirketlerin işçilerin temsilciliği organlarınınhangi etkileme güçleri olduğu, patronlarınişçileri kendi çıkarları temelinde karşılıklıkullanmalarını engellemek için bu alandanasıl daha iyi birlikte çalışabileceği üzerinedeneyimler aktarıldı.Bunu için de hangi ağların ve kurumlarınbu konuda olduğuve hangilerine ihtiyaçduyulduğu üzerine tartışıldı.Kültürel zenginlikaçısından erken doğankapitalizme bakışile Kapitalizmin ve işçihareketinin doğuşu ilişkisindeMüze gezisi yapıldı.Bunun için FriedrichEngels’in doğduğuve yaşadığı eve gidildi.Aslında bir fabrikaalanı müze olarak kullanılıyordu. Engels’inbabasının, amcalarının patronluğu sırasındakullandıkları bu bina da Feodalizm’den Manifaktüregeçiş ve oradan kapitalist düzenegeçiş o dönemlerde kullanılan üretim araçlarıüzerinden daha anlaşılır şekilde görülebiliniyordu.Müzede patron ve İşçi Hareketinin Örgütlenmesibakışı ile Friedrich Engels üzerinekursiyerlere görüş aktarıldı.Avrupa işyeri konseyleri ve bu konseylerdennasıl yararlanılabileceği üzerine eğitimverildi.Bu konu üzerine 15 bin kişinin çalıştığıFord fabrikası gezilerek bu işyerindeki İşyeriKonsey üyeleri ile konu hakkında konuşuldu.Deneyimlerden öğrenilmeye çalışıldı.Sendika temsilciliği ile işyeri konseyi arasındakiilişki ele alındı.Sprockhövel’deki eğitim merkezinin salonunda70 civarında Almanyalı gençlerleve işçilerle toplantı yapıldı. Ülkemizdeki örgütlenme,işçi hareketinin durumu, siyasetve çıkış yolları üzerine görüşüldü. Toplantınınsonunda kültürel etkinlik düzenlenmişti.Arkadaşlarımız eğlendiler.IG Metal eğitim merkezinde bulunansendikanın kendi medya çalışmaları yerindeincelendi. Eğitim ve medya ilişkisi ele alındı.Dortmund’a Türkiyeli özellikle sol kesimingidip geldiği “Taranta Babu” derneğinegidildi. Burada da Almanya’da çalışan arkadaşlarınhakları ve sorunları ile ülkemizdeişçi hareketinin güncel sorunları ve siyasetele alındı.Sonuç olarak değerlendirildiğinde olumlubir seminer deneyimi yaşandı. Seminerekatılan arkadaşlar seminerin çok iyi geçtiğinive bunu beklemediklerini ifade ettiler.Belçika’da ortak eğitimBelçikalı AC-CSCMetea, Çek OSKOVO,Slovakyalı OZKOVOve Birleşik Metal-İşsendikaları arasındagerçekleştirilen eğitimçalışmalarının üçüncüayağı Belçika’da sendikanıneğitim merkeziElewit Center’da gerçekleştirildi.Eğitime Türkiye’den Prysmian,Cany, Bosal, Areva, Legrand, ABB,GEA, Delphi, Schneider, ZF, SIO veKonvekta işyerlerinde üyelerimizkatıldı.Kapanış KonferansıEğitimin amacı Belçika, Türkiye,Slovakya ve Çek Cumhuriyeti’ndekiişçi hakları üzerine bilgi paylaşımındabulunmak ve ortak bir mücadeleninnasıl örülebileceğini tartışmaktı.Eğitim son ayağını oluşturan kapanışkonferansı 11-14 Nisan tarihleriarasından Belçikalı sendikanıneğitim tesislerinde düzenlendi.Her 4 ülkedeki kemer sıkma politikaları,sosyal politikadaki dönüşümlerve işçi ve emekçi haklarınasaldırının tartışıldığı programıniki temel konusu: 2020 Yılında AvrupaSendikal Hareketi ve AB veTürkiye’de Sendikal ve Sosyal Haklardı.Bu iki oturum eğitime katılmayanancak merkezi Brüksel’de olansendikalardan sendikacıların katılımıylagerçekleştirildi.2020 Yılında Avrupa SendikalHareketi oturumunda her dört sendikanınyöneticileri olan: Selçuk Göktaş,Marc de Wilde, Josef Stredula,Emil Machyna katılırken AvrupaMetal İşçileri Federasyonu’ndanPeter Scherrer de konuşmacılardanbiriydi. Bu bölümde tüm Avrupa’dahükümet politikalarının neredeysebirebir aynı olduğunun altı çizilirkenbunun sermayenin genel yönelimininsonuçları olduğu vurgulandı.Krizin ardından 2011 yılı içerisindeAB’nin temel gündemi olan EuroPlusAnlaşması ile ilgili bilgilendirmeninyapıldığı oturumda, anlaşmanıntemel hedefinin rekabet edebilirliküzerinden sermayeyeyeni alanlar açmakolduğu tartışıldı.Tüm Avrupa’da gerçekleştirilenemeklilikreformları ve yenivergilendirmeleringerekçesinin bu anlaşmaolduğu vurgulandı.Sendikamız açısından bir diğerönemli oturum ise Türkiye’de Sendikalve Sosyal Haklar başlığıyladüzenlendi. Bu oturumda sendikamızGenel Sekreteri Selcuk Goktas,Avrupa Komisyonu Genişlemeve İstihdam’dan sorumlu Jan Behrens,Ankara AB Bürosundan NumanÖzcan, EMF’den Tony Janssen,ETUC’tan Jeff Bridgford veILO’dan Luc Cortebeeck sunumlargerçekleştirdi. Türkiye’de sendikave işçi hakları ihlallerinin tüm yönleriyletartışıldığı bu bölümde katılımcılarınTürkiye’deki sınıf mücadelesihakkında detaylı bilgi edinmesisağlandı.Hükümet, sermaye ve sarı sendikalarınortak çalışması sonucundagerçekleştirilen saldırılar bir kezdaha teşhir edildi. Diğer yandan Torbayasa ve Ulusal İstihdam Stratejisiile gerçekleştirilmeye çalışılan saldırılarıngerekçesinin AB’nin esnekgüvence tanımı olduğu vurgulanmıştır.Dört gün süren kapanış konferansıbu tür çalışmaların arttırılmasıve gelecek dönemde de sürdürülmesidileğiyle sona ermiştir.


Birleşik Metal-İş24 Nisan 2011Torba Yasa’ya karşıEmeğin Güç BirliğiVerilen mücadele sonucu,tasarıda yer alan, hak kayıplarınaneden olan esneklik maddelerinin,yasada yer almaması sağlandıKamuoyunda Torba Yasa ismi ile bilinen 6111 sayılı“Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalarve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer BazıKanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde DeğişiklikYapılmasına Dair Kanun” TBMM’de görüşülmesi sürecindeDİSK, KESK, TMMOB, TTB, emek örgütleri birliktegüç birliği yaparak, farklı tarihlerde Türkiye’ye çapındave bir dizi eylem ve etkinliğin yanı sıra Ankara’yayürüyüş ve miting gerçekleştirildi.Torba Yasa’nın TMBM’nden onaylanıp Cumhurbaşkanlığıgönderilmesi üzerine DİSK, KESK, TMMOB veTTB, Cumhurbaşkanlıktan randevu talep edilmiş, ayrıcayasa hakkında dört örgütün ortak değerlendirmeleri bir önraporla sunularak, yasanın veto edilmesi istenmişti.Ortak Değerlendirmede;• “Resmi 3 milyon işsize karşın, sadece 170 bin kişininfaydalanabildiği İşsizlik Fonu’nun prim gelirlerinin yarısının,taşeron firmalara, Özel İstihdam Bürolarına aktarılmasınınyolu açılmıştır.• Belediye işçilerine sürgün yolu açıldı. Sendikasızlaştırmakapıda. Norm kadroda ya da değil, belediye işçileri“İhtiyaç fazlası” ilan edildikleri taktirde, Milli Eğitim<strong>veya</strong> Emniyet teşkilatının taşra teşkilatlarına gönderilecek.Atandıkları yere 5 günde başlamazlarsa işlerini kaybedecekler.(…) Taşeronlaşma yaygınlaşacak.• Kriz döneminde, şirketler krizdeyiz diyerek işçi ücretleriniödemediler. İşçilerin ücretleri İşsizlik Fonu’ndan,işçilerin kendi haklarından ödendi. Şimdi bu uygulamasadece genel kriz koşullarına tabi olmayacak, sektörelve bölgesel düzeyde de uygulanabilecek. Şirketler herdara düştüğünde ücretsiz izinler, kısa çalışma ödeneğidevreye girecek. Bu uygulamanın olduğu işyerlerinde iştençıkartmalar kolaylaşacak. (..).• Torba Yasa ile kamuda esnek istihdam artık yasalhale getiriliyor. Öngörülen değişiklik ile bir kamu emekçisibirkaç farklı kurumda çalıştırılabileceği gibi, 8 saatlikçalışma süresinin dışında farklı şekillerde çalıştırılabilecektir.• Kamu emekçileri, rızaları dışında kurum içi ve kurumlararasında 1 yıldan 6 aya kadar görevlendirilebilecek.Sürgün kural haline gelecek.• Özel sektörde 10 yılın üzerinde yöneticilik yapmışkişiler, kamu kurumlarının başına getirilecekler. Böyleliklekamu yararı ilkesinin yerine, piyasa koşullarına uyumsağlanmaya çalışılacak. Özel sektör zihniyeti kamuyuyönetecek.• İşyeri denetimlerini iş müfettişlerinin yerine çalışmabakanlığının memurları yapacak. İşçi daha korumasızhale gelecek. İş kazaları konusunda yaşanan süreçortada. Böylelikle kamuda nüfuzu olan şirketler denetimdenkaçabilecek.• İş öğrenimi adı altında, daha kuralsız ve düşük ücretleçalışmanın aracı olan stajyerlik uygulamasında ücretlerdüşürüldü. Stajyerler 229 TL yerine 178 TL alacak.20’den az kişi çalıştıran iş yerlerinde stajyer ücretleri 89TL olacak. Stajyer uygulamasının yapılabileceği yerlerdeişçi sınırı 20’den, 5’e çekildi.• Böylelikle denetimin en az olduğu alanlar stajyerkullanımına açılıyor. Gençler ve meslek lisesi öğrencileriyoğun bir emek sömürüsüne ve iş güvenliğinden yoksunortamlara mahkum ediliyor.• İstihdamı teşvik adı altında yeni işsizler yaratılacak.18-29 yaş arası erkekleri istihdam edenlerin sigortaprimlerinin İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanması sonucunda30 yaş ve üzeri çalışan işçilerin işe alınması neredeyseimkânsız hale gelecek.• Kısmi süreli çalışan işçiler eksik sigorta primlerinikendi cebinden ödeyecek.• 81 No’lu ILO Sözleşmesi’ne ve Anayasanın 90.maddesine rağmen sözleşmeli çalışanlara grev yasaklanıyor,en temel sendikal eylemlerin ise, “memuriyettençıkarılma” tehdidi ile önüne geçilmek isteniyor.KocaeliKadıköyDüzceGebze• Sicil yerine disiplin kavramı getirilerekcezalandırma mantığı öne çıkarılıyor. Bu düzenlemeylebir anlamda Hükümet açısından“uslu durmayan”, onun işaret ettiği sendikayaüye olmayan, hakkına sahip çıkan kamuemekçileri cezalandırılacak.• Kamuda daha az engelli istihdam edilecek.”DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak,“Torba Yasa ile emeğin kazanılmış haklarınayönelik yapılan saldırının, arkadan gelecekdaha büyük hak gasplarına zemin hazırladığınıdüşünmekteyiz” denildi.EskişehirAnkaraİzmir


Birleşik Metal-İşNisan 201125Bericap işçileri işleri, ekmekleri ve gelecekleri içinDireniştelerGebze’de kurulu bulunanBericap KapakSanayi’nde 2010 yılı başındaörgütlenen Petrol-İşSendikası ilk toplu iş sözleşmesiniimzaladı. İşyerindesendikal örgütlülüğübir türlü kabullenemeyenişveren, ilk fırsatta işçi atmayabaşladı. 23 Aralık'tadört işçiyi tazminatsız olarakişten çıkardı.Bericap işçileri sendikalörgütlülüklerine sahipçıkarak atılan arkadaşlarınasahip çıkınca toplam 88işçi daha tazminatsız olarakişten atıldı.Nemtrans işçileri mücadele ettiler ve kazandılarBursa’nın Gemlik ilçesinde, İşBankası’na bağlı olan NemtransLojistik’te çalışan işçiler KonfederasyonumuzDİSK’e bağlı Nakliyat-İş’e üyeoldukları için işten atıldılar. Toplam 68işçinin çalıştığı lojistik firmasında örgütlenmeçalışmaları tamamlanıp çoğunluksağlandıktan sonra, sendika topluiş sözleşmesi yapabilmek için 5 Kasım2010’da Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığına yetki başvurusunda bulundu.Ancak işçilerin örgütlenmesini hazmedemeyenNemtrans işvereni 46 işçiyiişten attı.Nemtrans işçileri bu saldırısı karşısındasessiz kalmayarak işyeri önündedireniş başlattı. Yeniyıla direniştegiren işçiler bir süre sonra eylemleriniİstanbul’a taşıdılar.Levent’te İş Bankası Kuleleri önündeeylemlerine devam Nemtrans işçilerini2 Şubat 2011 günü Sendikamız GenelYönetim Kurulu üyeleri ve metal işçileriyalnız bırakmadı.Direnişin 38. Gününde gerçekleştirilendayanışma ziyaretinde Genel BaşkanımızAdnan Serdaroğlu işçilere hitapetti.Serdaroğlu; “İşçiler olarak dayanışmayaher zamankinden daha fazla ihtiyaçduyduğumuz bir dönem yaşıyoruz”Fabrika önünde direnişte olan işçiler işleri,ekmekleri ve gelecekleri için mücadele yürütüyorlar.İşçilerin fabrika önünde direniş çadırıkurmalarına dahi tahammül edemeyen işveren,direniş çadırlarını söktürdü, kalın brandalarlafabrikanın çevresine utanç duvarı çekti.12 Şubat 2011 tarihinde; Sendikamız GenelYönetim Kurulu üyeleri, şube yöneticilerimizve işyeri temsilcilerinden oluşan bir heyetkardeş sendika üyesi Bericap işçilerini ziyaretgerçekleştirildi. Ziyarette Sendikamız GenelBaşkanı Adnan Serdaroğlu direnişçi işçilerehitap etti.diyerek dayanışma çağrısında bulundu.Konuşma boyunca, “Nemtrans işçisiyalnız değildir!”, “İnadına sendikainadına DİSK!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!”,“Sendika düşmanı İş Bankası!”,“Yaşasın onurlu direnişimiz!” sloganlarıatıldı.Sendikal örgütlülüğün tanınması vevarılan anlaşma sonucu Nemtrans işçileri11 Şubat 2011 tarihinde işbaşı yaptı.Düzce’deki direnişçi işçilere ortak dayanışmasıDüzce’deki Sendikamızdaörgütlendikleriiçin işten atılan ve işyerleriönünde direnişte bulunanMas-Daf ve Deri-İşSendikası’nda örgütlendikleriiçin 2008 yılındanbu yana sendikal örgütlülükmücadelesi yürütenDesa işçilerine destekamacıyla sendikalar, 20Nisan 2011 tarihinde birdayanışma ziyareti gerçekleştirildi.Sendikamız Genel Başkanı AdnanSerdaroğlu ve Genel Yönetim Kuruluüyelerinin yanı sıra; Türk-İş’e bağlıHava-İş, TÜMTİS, Tek Gıda İş, Kristalİş, Petrol-İş, Deri-İş Sendikası başkanve yöneticileri ve ayrıca Düzce’de örgütlüBasın-İş, Belediye-İş, Teksif’e vePetrol-İş’e bağlı şube yineticileriyle birlikteilk once Mas-Daf işçilerine bir destekziyareti gerçekleştirildi.Mas-Daf ziyaretinden sonra;DESA’ya doğru yürüyüşe geçildi.TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, DİSK,MEMUR-SEN, KAMU-SEN, KESK,TMMOB, TTB, TEB, TÜED, TÜR-MOB, 1 Mayıs için’ta ortak hareket edeceklerKonfederasyonumuz DİSK, 20Nisan’da 1 Mayıs 1977 katliamının, failimeçhul ve siyasi cinayetlerin aydınlatılmasıiçin Şişli’den Taksim’e yürüdü.Şişli’de bulunan DİSK Genel Merkeziönünde toplanan kitle, “Siyasi cinayetlerinaydınlatılması için, 1 Mayıs’taJandarma, Düzce Valiliğinin ve Savcılığınınyürüyüşe izin vermediğini belirterekyolu kesti. Bunun üzerine sendikacılarantidemokratik uygulamaya derhalson verilmesini dile getirerek “Savcılıkve valilik dayanışma yapmamızaengel olacaklarsa bizleri gözaltına alsınlar”diyerek yola devam edince jandarmageri çekildi.Desa’ya doğru yapılan yürüyüş boyunca“Birleşe birleşe kazanacağız”,“Desa’da sendika kazanacak”, “Mas-Daf’da sendika kazanacak”, “Yaşasınsınıf dayanışması”, “Sendika hakkımızsöke söke alırız” vb. sloganlarıatıldı.Desa önünde gerçekleştirileneylemde; Sendikamız GenelBaşkanı Adnan Serdaroğlu,Hava-İş Genel Başkanı AtilayAyçin, Deri-İş Genel BaşkanıMusa Servi, Petrol-İş GenelBaşkanı Mustafa Öztaşkınbirer konuşma yaptılar.Dayanışma ziyareti, horonve halaylarla sona erdi.1 Mayıs YürüyüşleriFaili meçhuller ve siyasi cinayetlerin aydınlatılsın!Sağlık emekçileri GöREV’deTaksim’deyiz” pankartı ile “1 Mayıs’ta1 Mayıs alanındayız”, “Katiller bulunsunhesap sorulsun”, “Yaşasın 1 Mayıs”vb. sloganları atarak Taksim’e yürüdü.Yürüyüşe; Kemal Türkler, HrantDink ve Necdet Bulut’un ailelerinin dedestek verdi.Taksim Tramvay Durağı’nda basınaçıklamasını okuyan DİSK Genel BaşkanYardımcısı İsmail Yurtseven, tümemekçileri 1 Mayıs 2011’de TaksimMeydanı’na davet etti.“İş güvencesi, gelir güvencesi, cangüvencesi, mesleki bağımsızlık ve herkeseeşit, parasız sağlık hizmeti” talepleriylesağlık emekçileri, GöREV’de…AKP’nin Sağlıkta Dönüşüm Paketiile birlikte sağlık alanındaki piyasacı uygulamalarınakarşı sağlık çalışanlarınınmücadelesi sürüyor.13 Mart’ta Ankara’da buluşarak SağlıkBakanlığı’nı uyaran emekçiler, Ankarave İzmir’deki iş bırakma eylemlerininardı sıra, 19-20 Nisan tarihlerindeEdirne’den Hakkari’ye tüm ülke çapındayaklaşık 600 bin sağlık çalışanınıniki günlük iş bırakma eylemi, üniversitehastaneleri başta olmak üzere pek çokdevlet ve özel hastanesinde gerçekleştirildi.Eylemlerde; “küçük marjinal gruplarıneylemi” olarak nitelendiren SağlıkBakanı Recep Akdağ protesto edildi.


Birleşik Metal-İş26 Nisan 2011Devlet, kendi koyduğu parayı aldığı gibi, nihai olarak işçinin parasına da el koymuş oldu.İşçi parasıyla kalkınma!İşsizlik sigortası fonu, açılan deliklerle kevgiredönmeye aday. Üç yılda 10 milyarı harcandı. 2008’deyatırımlara para aktarma bahanesiyle başlayan süreçdevam ediyor. Çıkarılan yasa ile işsizlik sigortası fonunundönemsel nemasından 2008 yılında 1.3 milyar TLaktarma kararı alınmıştı. 2009-2012 yıllarında ise fontarafından tahsil edilecek nema gelirlerinin dörtte biri,başta GAP öncelikli olmak üzere yatırımlara aktarılmaküzere bütçeye gelir yazılacaktı. Burada kalmadı,her yıl yapılan değişikliklerle işsizlik fonunun nemalarını“Daha fazla nasıl bütçeye gelir kaydederiz?” girişimleribaşarıyla uygulandı.2009’da bir yasal düzenleme ile 2008’deki yasayla2009 ve 2010 için belirlenen nemalardan bütçeye aktarımdakidörtte birlik tahsis oranı arttırıldı. Fondan bütçeyeaktarılacak kaynağın oranı, 2009’da nema gelirlerinindörtte birinden üçte birine, 2010 içinse dörttebirden dörtte üçe çıkarıldı. Böylece ‘disiplinli’ bütçeningelirlerinin yüzde 1.5-2 arası işsizlik fonundan gelmişoldu!Kapı açılıncaYine 2009’da, gençlerde ve kadınlarda yeni istihdamedilenlerin sigorta primlerinin işveren payı, beşyıl boyunca kademeli olarak azalsa da istihdamı teşvikbahanesiyle işsizlik fonuna fatura edilme kararı alındı.2007 yılında, TOBB’un önerdiği ve de benim itiraz ettiğimmodel yaşama geçmiş oluyordu. Sürpriz değildi;bir kapı açılınca, başka kapıların açılacağı belliydi.Peki, 2008’deki bu karardan sonra işsizlik fonundanharcanan ‘amaç dışı’ para ne kadar olmuş?CHP’nin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu 2011 BütçeKanunu Tasarısı Raporu’ndaki karşı oy yazısında bututar yer alıyor: 10 milyar TL. Bu tutar Çalışma ve SosyalGüvenlik Bakanı Ömer Dinçer’in komisyon sunuşundayer alan verilerden hesaplanmış.TEPAV’ın hesaplamalarına göre, işsizlik ödemeleridışındaki aktarımlar 2008’de 1.4 milyar TL, 2009’da4.9 milyar TL, 2010’da ise 3.5 milyar TL olmuş. Bunlarıntoplamı da 10 milyar TL’yi doğruluyor. 2011 ve2012’de mevcut durum değişmezse her yıl 1’er milyarTL bütçeye aktarılacak. Böylece 5 yılda 12 milyaralınmış olacak. Peki, 1999’dan bu yana devletin toplamkatkısı neydi? Kasım sonu itibariyle toplam 6.5milyar TL. Yani devlet, kendi koyduğu parayı aldığıgibi, nihai olarak işçinin parasına da el koymuş oluyor!Fondan amaca uygun olarak yapılan ödemelerin 9 yıldakitoplamı ise 3.7 milyar TL.Sormadan parası alındıUğur Gürses, 27.12.2010 / Radikalİşsizlik fonunun kuruluş felsefesine de yasayla belirlenenamaç ve çerçevesine de aykırı bu aktarım veharcamalar. Ayrıca, fona yatırılan primlerin bir bölümüişveren payı da olsa ücretin bir parçası; bu yasalar çıkarılırken,ne işçilerin düşüncesi soruldu, ne de itirazlarıdinlendi.İşin en tuhaf tarafını söyleyelim; bu fonun gelirleribol keseden harcanırken, bunun geriye nasıl ödeneceğineilişkin hiçbir yasal çerçeve de çizilmemiş durumda.Bütçe karşı oy yazısında yapılan aktarımları elealan CHP; “Bir hukuk devletinde, ne işçi, ne işveren,ne de devlet; sigortacılık mantığı ile kurulan fona yatırdıklarıparaları geri talep edebilirler” derken, fon nemalarınıbütçeye aktarmanın ‘yasa çıkararak kişilerinbankalardaki özel hesaplarına el koymaktan’ farkı olmadığınıanlatıyor.Sizden GelenlerGrevlerden yeni bir gün doğacakYırtılıp karanlık sabah olacakDostlar olacakMESS patronlarından hesap sorulacakYanımıza gelenlere bin selam dostlarBize omuz verenlere bin selam dostlarBin selam dostlarBir hazırız böylesi bir kavgayaGeçit vermiyoruz faşist baskıyaDostlar baskıyaSömürüsüz bir düzeni kurmayaYanımıza gelenlere bin selamDostlar bin selamBize omuz verenlere bin selamDostlar bin selamALi Kaplan(Eski Birleşik Metal-İş Mecidiyeköy Şube Başkanı)Ucuzcu veAciz BurjuvaziMustafa Sönmez, 4.02.2011 / CumhuriyetTürkiye kapitalizmi, emeği olabildiğince ucuzlatarakburadan, küresel arenada rekabet gücü bulma acizliğindenvazgeçemiyor. Meclisteki “Torba Yasa” yı, emek blokununmuhalefetini göğüsleyerek militanca sahiplenmeside bu acizliğinden. Emeği bugün olduğundan daha çokucuzlatarak ancak rekabet gücü bulabileceğini varsayıyor.Asya’daki emsalleri ile “dibe doğru yarışta”, ancakböyle güç kazanacağını sanıyor.Oysa OECD’deki çoğu Batılı diğer ülkeler, emeğiucuzlatmak gibi demode yollar yerine, eğitim, ileri teknoloji,iyi iş örgütlenmeleri ile birim emekten en yüksek verimi(gerçekte sömürüyü) sağlama derdindeler. Bu yollaküresel pazarda yer edinip sermaye biriktirme derdindeler.OECD verilerine göz atalım. Norveç’i bir yana bırakırsak,ABD, krizdeki gerilemesine rağmen 2009’da mal vehizmet üretiminde, çalışılan saat başına en yüksek değeriüreten ülke durumunda. ABD, bu haliyle G7 ülkelerindenemek üretkenliğinde 12, AB’den 15, Japonya’dan 33, Türkiye’den ise 56 puan ileride. Türkiye, kişi başına gelirve emek üretkenliğinde, OECD’nin 30 ülke sıralamasında,Polonya, Rusya ve Meksika ile son dörtte.Üretkenlikte bu kadar farklılık olunca, haliyle ABD, kişibaşına gelirde (Satın alma gücü paritesine göre), OECDortalamasından neredeyse 30 puan ileride ve Türkiye’ninkişi başına geliri de OECD ortalamasının ancak yüzde40’ı. Türkiye kapitalizmi şunu göremedi, ya da görmek işinegelmedi: 1980 sonrasının küresel kapitalizm koşullarında, uluslararası piyasalarda uzmanlaşma ve teknolojigeliştirme yetkinliği rekabet gücünün önemli unsurlarıhaline geldi. Hızla gelişen ve değişen bilgi ve iletişimteknolojileri, iş yapma biçimlerinde köklü değişiklikler yarattı.Bilgi yoğun ve yüksek katma değerli mal ve hizmetüretimi ön plana çıktı. İşgücünün ucuzluğu değil, işgücününeğitim seviyesi ve gerekli yeteneklere sahip olmasıönem kazandı. Akıllı kapitalistler, akıllı işçiye yatırım yaptılar.Bizimkiler gibi çapaçul kapitalistler ise varsa yoksaucuz emekten ve kamu malı yağmasından nasiplenmeyebaktılar.Sonra bir de dönüp baktılar ki, Çin ve Hindistan gibi,ibadullah ucuz emeği olan ülkelerle tekstil, giyim, deri gibigeleneksel sektörlerde rekabet mümkün olmaktan çıkmış…Otomotiv, makine, beyaz eşya, ana metal ve petrolürünlerinde ihracata odaklanmayı deneseler de, çoğuçakma ihracatçı kaldı. Net ihracat, birkaç sektörden öteyegeçemedi. Çoğu sektörde net ithalatçılığı aşamadılar. Sıcakpara morfinmanlığı, onun ithalatı kışkırtması karşısında,birçok sektör, iyice havlu atar hale geldi ve bir kısmıdışarı ile rekabeti bırakıp içeride konut, plaza, AVM sektörlerinden;devletin terke zorlandığı sektörlerden parakazanma yolunu seçti. Ama, bunun da bir sonu var tabi ki.***Torba yasaları ile ucuz ve güvencesiz emeğe ihtiyaçduyan aciz burjuvazi, teknoloji üretiminde yetersiz, modernteknoloji kullanımını yaygınlaştıramıyor, işgücüne nitelikkazandırmaya niyeti ve sabrı yok, yüksek katma değerliürünlerde üretim yeteneği çok sınırlı, tesislerin üretimve yönetim yapılarında modernizasyon ihtiyacına cevapveremiyor. Bu acizlik içinde saplantı halinde, hep işgücünüucuzlatmanın, onu, ihbar-kıdem tazminatı engelinetakılmadan şekillendirmenin derdinde. Devleti de ucuzhizmete, bunun için de ucuz ve güvencesiz memur istihdamınayönlendiriyor.Bu kafa, istediği kadar emeği ucuzlatsın, yine krizdenkrize sürüklenir, toplumu da perişan eder.Bu kafa, gelişmeyetisini kaybetmiştir, ehliyeti elinden alınmalı, kamusalyarara dayalı, planlı atılım devri başlatılmalıdır.


TÜSİAD ve DİSKTürk Sanayici ve İşadamları Derneği TÜ-SİAD 1971 yılında kuruldu. Meral TamerMilliyet’teki köşesinde kuruluş gerekçesin içinşunları yazıyordu:“Yıl 1971 sendikaların ve solun yükseldiği,aylarca süren grevler nedeniyle fabrikalarınüretimlerinin durduğu günler… Büyük sermayeböylesi bir ortamda kendini korumak amacıylaTÜSİAD’ı kuruyor. Ülke sendikaların solun elinegeçer mi, endişeleri var…”Minik bir düzeltme yapalım: 1971’de 12 MartAskeri Muhtırası verildiğinden ülkede sıkıyönetimilan edilmişti. Bırakın grev yapmayı yaprakbile kıpırdamıyordu. Zaten güvenlik güçleri kıpırdayanıda vuruyorlardı!Ama TÜSİAD’ın kuruluş amacındaki “büyüksermayeyi güçlendirmek” amacı doğru bir tespitolarak kayıtlara geçmelidir.Tamer, deneyimli bir ekonomi gazetecisiolarak, bazı önemli saptamalar yapıyor. 2005yılında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eleştirdiğiMustafa Koç’a DİSK Başkanı SüleymanÇelebi’nin sahip çıktığını yazdıktan sonra şöylediyor:-Anlayacağınız 40 yılda köprülerin altındançok sular aktı!Buna da eyvallah… Ancak bu akan sularınTürkiye’deki büyük sermayeyi pek fazla etkilediğinisöylemek doğru olmaz!..Büyük sermayeye mensup işadamları1970’lerde sendikalara karşı ne hissedip, nedüşünüyorlarsa 2011’de de aynı yerde, aynıdüşüncelerle dimdik duruyorlar!Bunun o kadar çok örneği var ki…2000’li yıllara geldik, daha hala sendikayakendisini alıştıramamış büyük işadamlarımızgururla dolaşıyorlar:-Ben fabrikama sendika sokmam!Bunun bir numara küçüğü ise “sendikayaeyvallah ama” diyor:-İşyerime DİSK’i sokmam!Elbette yazılı- basılı ilkeler değil bunlar.Ama çalışma hayatının tam ortasında kıpırdamadanduruyor.En uygar büyük sermaye denildiğinde aklakim gelir?Elbette Türkiye’nin 1 numarası Koç değilmi?Onun da sendika seçimi konusunda yazılıolmayan kararları var.Koç işyerlerine DİSK üyesi sendikaların örgütlenmesi1980’den sonra neredeyse imkansızhale geldi. 1970’lerde de böyleydi. İşçiler biryere kadar sabrettiler, sonra patladılar. İşçi sınıfıtarihine onurlu bir sayfa eklediler:-Demir döküm direnişi!12 Eylül 1980’de sendikal faaliyet durduruluncaVehbi Koç, Günaydın gazetesinin manşetindenherkesi uyardı:-Sendikaların yokluğu istismar edilmemelidir!Aynı günlerde Koç’un iftihar kaynağıArçelik’te fabrika yöneticileri DİSK’e bağlıBasındanNazım Alpman , 24.01.2011 / BirgünMaden-İş Sendikasının işyeri temsilcilerini odalarınaçağırarak, uygarca(!) seçim yapmalarınıteklif ediyorlardı:-Kendiliğinizden mi gidersiniz, yoksa sizi sıkıyönetimebiz mi teslim edelim?1980’den sonra Koç Holding’in fabrikalarındakiişçiler “teslim etme uzmanları” tarafındanTürk Metal’e teslim edildi!Karşılığını da fazlasıyla alıyorlar. MadeniEşya Sanayicileri Sendikası MESS “Grup Topluİş Sözleşmeleri” adı altında Türk Metal’le işçileribir güzel bağlıyor, sonra DİSK’e dönüp gösteriyor:-Ben bu sözleşmenin dışına çıkamam!Biliyorlar ki, işçi sınıfının üzerinden 12 Eylülgeçmiştir. Askerlerle birlikte büyük sermaye desevinç içindeydi:-İşçileri DİSK’ten kurtardık!TÜSİAD o yıllarda bırakın DİSK’i, BülentEcevit’in CHP’sini bile tehlikeli bir sol örgüt olarakgörüyorlardı. İktidardan düşürmek için gazeteleretam sayfa ilanlar bile verdiler!Komünist, sosyalist, sol sosyal demokrat,sağ sosyal demokrat, varsa hepsinin üzerindentank paletleriyle geçtiler.DİSK yöneticileri için idam sehpaları hazırlanırkenbüyük sermayenin üst örgütü ülkeyi“oh canıma değsin” nidalarıyla inletiyordu. Türkiyeİşveren Sendikaları Konfederasyonu TİSKBaşkanı Halit Narin, büyük sermaye adına işçisınıfı için şöyle diyordu:-Yirmi yıldır onlar (işçiler) güldü biz (patronlar)ağladık!Satır arasını okuyamamak için eşek olmakgerekiyordu: Şimdi gülme sırası bizde!DİSK’liler Davutpaşa’da idam sehpalarınıngölgesinde yıllarca mahpus tutulurken, işverenlerde güle oynaya ülkeye <strong>yeniden</strong> çeki-düzenverdiler.Eğlencenin sonu geldiğinde bir de baktılarki, laiklik tehlikede!Siyasal İslam ezici bir çoğunlukla iktidaragelmiş!!!Bununla da kalmamış, kendi sermayesinide getirmiş. Eski büyük sermayenin yeni ortaklarıolmuşlar.Ne diyecekler?Ey uygunu rejim olur diyerek haykırmayabaşladılar:-Laiklik tehlikede, yaşam tarzındaki farklılıklarkaygı veriyor!Başbakandan fırçayı yiyince bir bakıyorlarki, yanlarında (Davutpaşa kapısında hala coplanan)bir DİSK kalmış!Köprülerin altından çok sular aktı. Doğru.Ama akan suların işverenleri değiştirmediği dedoğru.TÜSİAD’ın işçi sınıfına karşı bir özeleştiriborcu var. Bir de eskiden yaptıkları DİSK düşmanlığını2011’lerde yapmaktan vazgeçecekçağdaş özel sektör temsilcilerine ihtiyaçları var.Birleşik Metal-İşNisan 201129Asgari değil sapsarı ücretAziz Çelik, 06.01.2011 / BirgünGeçen hafta asgari ücretin asgari ilkelerden yoksun olarak belirlendiğiniyazmıştım. Asgari ücret 2011 yılının ilk altı ayı için brüt 795 lira,net 630 lira olarak saptandı. Bugün size asgari ahlak ve etikten yoksunbir ücretten söz etmek istiyorum. Önce bir alıntı:“2003 yılında yapılan ilk genel kurul toplantısında 25.10.2003-25.10.2007 arasında uygulanmak üzere genel merkez yönetim kuruluüyelerinin her biri için aylık olarak asgari ücretin 26 katının net ücretolarak ödeneceği kararlaştırılmıştır. Yine genel merkez profesyonelyöneticileri için yılda 4 brüt maaş tutarında ikramiye öngörülmüş, yıldaiki defa 15’er günlük ücret tutarında giyim yardımı, Ramazan ve Kurbanbayramları için birer maaş tutarında bayram harçlığı, ayrıca yıllıkizin harçlığı ile yolluk ve hizmet ödenekleri öngörülmüştür.”Sadeleştirelim: İlgili kişilere genel kurul kararı ile 1) Asgari ücretinbrütünün 26 katının aylık net ücret olarak ödenmesi, 2) Ayrıca 4 brütaylık ücret tutarında ikramiye ödenmesi, 3) 1 aylık ücret tutarında giyimyardımı ödenmesi, 4) 2 aylık ücret tutarında bayram harçlığı ödenmesi,5) İzin harçlığı ve yolluk ödenmesi kararlaştırılmış. Dolayısıylabu muhterem zatların yıllık giydirilmiş toplam ücretleri (12+4+1+2+1)20 aylık ücret tutarındadır. Her aylıkları asgari ücretin 26 katı olduğunagöre yıllık ücretleri (20x26) 520 asgari ücret tutarındadır. Aylık ücretleriaslında asgari ücretin 43 katıdır. Ancak bu ücretin net olarak saptandığıunutulmamalıdır. Dolayısıyla gerçek karşılaştırma net ücret üzerindenyapılmalıdır.Hesabın daha iyi anlaşılması için 2010 asgari ücreti ile hesaplayalım.Bu muhterem zevatın giydirilmiş aylık ücretleri (43x795) 34.185lira düzeyindedir. Asgari ücretin netinin 630 lira olduğu dikkate alınırsabu zevatın asgari ücretlinin eline geçen paranın tam 54 (elli dört) katıücret almalarına karar verildiği ortaya çıkmaktadır.Şaka yaptığımı sanmayın. Bu ahlaktan yoksun ücret konusu yargıyaintikal etti ve yargı kararıyla sabit hale geldi. Yukarıda yaptığımalıntı 28.9.2010 tarih 2010/26099 karar sayılı Yargıtay 9. Hukuk Dairesikararından kısa bir bölüm.Peki kim bunlar? Ne yazık ki bunlar sendikacı. Emekli aylığı ile yaşamınısürdüren, kirada oturan, mutevazı bir ücretle yaşamını sürdürendürüst sendikacılar olduğu gibi asgari ücretin 50 katından fazlaücret almayı içine sindiren bu yönde genel kurul kararı alabilen böylesendikacılar da var.Biliyorum merak ediyorsunuz kim bunlar diye. Biraz ip ucu vereyim.Bu sendika 2003 yılında bağımsız olarak kuruldu. Kurulduğu yılbir konfederasyona üyelik başvurusunda bulundu ve üyelik talebi kabuledildi. Bu fahiş ücret kararını aldığında üye sayısı 700’den azdı.Üç yıl sonra başarılı bir sendikacılıkla (!) üye sayılarını 19.000’e yükselttiler.Kısaca üye sayılarını 27 kat artırdılar. Eee... olacak o kadarüye sayısını 27 kat artıran sendikacıya asgari ücretin 54 katı ücret helalolsun!Sakın bu sendikacılık başarısı “orman” kanununa göre sağlanmışolmasın. Hatırlıyor musunuz? 2004 yılıydı, bir kamu işletmesinde yıllardırörgütlü bir sendika varken birden bire bürokrasinin ve siyasilerindesteği ile bir başka sendika bu işyerinde örgütlenmeye başlamıştı.Yetki davası yıllarca sürmüştü...Kim bunlar? Hangi işkolunda faaliyet yürütüyorlar? Hangi konfederasyonbunları bağrına bastı? Bağrına basarken bu ahlak dışı ücretkonusunu sordu mu? Yoksa asgari ücretin 54 katı bu sapsarı ücret güdümlüsendikacılık primi miydi?Bu soruların yanıtları Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2010/26099 sayılıkararında. Kararın tam metni Çalışma ve Toplum dergisinin önümüzdekigünlerde yayımlanacak olan 28. sayısında yer alıyor. Yargıyaintikal etmiş ve kesinleşmiş bu rezaletin ayrıntılarını önümüzdeki günlerdewww.calismatoplum.org adresinden okuyabilirsiniz.Sendikacılığın ve emek hareketinin bu kirlerden arınması ve güçlenmesiiçin bu rezalet (ve elbette başkaları da) unutulmasın ve örtbasedilmesin...


30Birleşik Metal-İşNisan 20118 Mart deyince...8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü nedeniyleAks Otomotiv’de çalışan kadın üyelerimizden, çalışmayaşamında bir kadın çalışan olarak yaşadıklarısıkıntı ve talepleri başta olmak üzere 8 Marthakkındaki görüşlerini aldık.Kadıköyde yapılan 8 Mart yürüyüşüne, sendikamız korteji de katıldı..Ardından sendikamız Genel Merkezinde de bir etkinlik düzenlendi..Fatma Avseren:Yaklaşık 3 yılı aşan bir süredir Aks Otomotivde çalışıyor.“Bir kadın olarak çalışmanın tabii ki zorluklarıvar. Özellikle metal sektöründe çalıştığımız içinçalışma koşullarımız daha ağır. Türkiye’de kadınınmaaşı hala yan gelir olarak görülüyor. Evlenmedenönce çalışmıyordum. Hayat şartlarındandolayı çalışmaya başladım. Evliyim ama henüzçocuğum yok… Kadınlar olarak bir de evde yerinegetirmemiz gereken sorumluluklarımız var. Benimşansıma eşim çok anlayışlı ve bana yardımcıoluyor ama yine de tüm ev işleri kadının asli göreviolarak görülüyor. Çocuklu arkadaşlarımın dahaçok zorlandıklarını görüyorum. Yemek, evin temizliği,çocuk bakımı her şey kadının görevi olarakgörülüyor.Sendikasız olarak çalıştığımız dönemde de kadınlarolarak kendi aramızda 8 Mart Kadınlar Gününükutluyorduk. Sendikalı olduktan sonra sendikamızındüzenlemiş olduğu eylem, panel vb. etkinliklerlekutlamaya başladık. Bu yıl, SendikamızınGebze’de düzenlenmiş olduğu geceye katıldım.Sendikasız çalışırken bazen çalışma saatlerimizuzuyordu. Sendika geldikten sonra; iş güvencesisağlanması ve birlik olmak işçilere kendilerinegüven sağladı. Sendikalı olunca daha güçlü olduk.Çalışma koşullarımız ve saatlerimiz netleşti.Zorluklarına rağmen bir kadının kendi parasını kazanması,kendine güven sağlıyor.”Aysel Dalga:Aks Otomotiv’te yemekhanede çalışan üyemizAysel Dalga’nın 2 çocuğu var. 24 yaşında lise mezunuve çalışan bir kızı, 17 yaşında lisede okuyanbir oğlu var. Aysel Dalga Aks Otomotiv’den önceev işlerinde uzun yıllar sigortasız olarak çalışmış.Şimdi; Sendikamız üyesi…“Bir kadın olarak tüm zorluklarına rağmençok güzel… Eşim inşaatlarda çalışıyordu. Bypassameliyatı olduğu için artık çalışamıyor. Eşiminsağlık harcamaları bakımı ve tabii ki evin geçiminiben sağlıyorum. Uzun yıllar sigortasız çalışmıştımşimdi sigortalı ve sendikalı olarak çalıştığımiçin çok memnunum”.Fazilet Yurtsever:4,5 yıldır Aks Otomotiv’de çalışıyor. Aks’tanönce 7 yıl tekstil sektöründe çalışmış:“Bana göre Türkiye’de ve özellikle çalışmayaşamında kadın olmak çok zor. Çalışma ortamındaerkeklerin gözünde hep ikinci planda olduğumuzuhissediyorum. Özellikle de ücret farklılığıçok fazla. Oysa hepimiz aynı çalışma koşullarındaçalışıyoruz yeri geliyor bende ağır işlerde çalışıyorum.Bekar olduğum ve ailemle yaşadığımiçin evde yük ve sorumluluğum çok fazla yok. Buişyerinde 6 arkadaşımız evli. Evli arkadaşlarımızbir de evde yemek, çocuk bakımı ve eş sorumluluğuile üzerinde çok daha fazla yük olduğunu biliyorum.1993 yılında İstanbul’a gelir gelmez çalışmayabaşladım. Aldığım ücret çok tatmin edici olmasada sağlığı elverdiği ölçüde bir kadının çalışmasınısavunuyorum. Ekonomik olarak bağımsız olmakerkek eline bakmamak kendine kadına güvenveriyor. Bir kadın evli ya da bekar bir kadın kesinliklekendi parasını kazanmalı. Kendi ihtiyaçlarımve tabii ki aileme katkı sağlamak için çalışıyorum.İstersem çalışmayabilirim ama babamın <strong>veya</strong> kardeşlerimineline bakmak istemiyorum. İşim varve ekonomik olarak özgürüm bu benim için çokönemli.8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle HabertürkGazetesi’nde bir yazı okudum. “Bu ülkedeneyi kutluyoruz” başlıklı bir yazıydı. Bir araştırmadanbahsediyordu. Türkiye’de kadınların çoğunluğununeşleri tarafından şiddete maruz kaldığınıgösteriyordu. Bunun yanı sıra, kuma, nikahsızyaşamlar ve töre cinayetleri de var. 8 Mart’ıntarihini ve verilen mücadeleleri unutmamak lazımama sadece bir günle de sınırlı kalmaması gerektiğineinanıyorum. Kadınlar olarak alınterimize,emeğimize ve gururumuza sahip çıkmamız gerekiyor.Son söz olarak: Biz kadınlar her şeye rağmenayaklarımızın üzerinde durmasını bilmeliyiz.Kadın komisyonumuzun düzenlediği etkinlik, katılanların da çoşkuylaeşlik ettiği güzel bir konserle noktalandı.8 Mart ‘ta, çeşitli işyerlerimizde de kadın üyelerimizle kutlamalaryapıldı.


Birleşik Metal-İşNisan 201131ÜZÜNTÜLERİMİZT. Maden-İş Sendikası Genel Başkanı, BirleşikMetal-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı,DİSK Eski Genel Sekreteri MURATTOKMAK’ı kaybettik.15 Ocak’ta Fethiye’de toprağa verdiğimizbaşkanımızın, ailesine, sendikamız üyelerineve mücadele arkadaşlarına baş sağlığı diliyoruz...Anısı işçi sınıfımızın mücadelesinde yaşayacaktır.Kocaeli Şubemizdeörgütlü Elkim’den üyemizAbdullah Aytaç vefat etti.Eskişehir Şubemizdeörgütlü Demisaş işyerindenüyemiz Refik Gacavvefat etti.Delphi Otomotiv’denüyemiz Tamer Aydoğanvefat etti.İstanbul 1 Nolu Şubemizde örgütlü AnadoluMotor’da Muharrem Çınar ve TevfikBesli’nin babaları vefat etti. AnadoluIsuzu’dan Erbil Uçar’ın babası, VedatEkmekçi’nin annesi, Hüseyin Kılıçaslan’ınbabası vefat etti. Aksan’dan Hasan Avşar’ınannesi vefat etti.Eskişehir Şubemizde örgütlü Hapalki’denAbdurrahman Akın ve Recep Gesge iş kazasıgeçirdi. Seydi Bozkaya ve Celal Özdağameliyat oldu. Doruk’tan üyemiz MehmetKaya vefat etti. Demisaş’tan Tayfun Doğanve Rahmi Ellidört’ün babaları ve Hüseyinİkibaş’ın anneannesi vefat etti.İzmir Şubemizde örgütlü ZFLEMFÖRDER’den Önder Aslan’ın ablası vefatetti. Delphi’den Yusuf Akçiçek’in oğlu, HüseyinSarı’nın Annesi, Güner Özdemir’in Kayınpederivefat etti. Jantsa’dan Arif Eski’ninKardeşi, Ali Dönmezer’in Amcası ve Yeğenivefat etti. Yunus Baran, Mehmet Yıldız, YaşarÇakmak iş kazası geçirdiler. Polkima’danHilmi Uçak ve Fırat Uçak’ın babası vefatetti. LİSİ-FTB’den Serkan Karabacak, ÖzerHakan’ın babaları, Erkan Uğurluel’in Dedesivefat etti. Totomak’tan Zehra Garip’in annesivefat etti.Kaybettiklerimize Tanrı’dan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Ameliyat ve iş kazası geçiren arkadaşlarımıza geçmiş olsun deracil şifalar dileriz.MUTLULUKLARIMIZİstanbul 1 Nolu Şubemizde örgütlü Aksan’danRamazan Kamış’ın Beyza Nur adında kızı oldu.Anadolu Isuzu’dan Uğur Kalaycı, Kemal Ovacık,Fahrettin Koç evlendi. Kamil Yıldırım, Refik Sarısoy,Mehmet Erol, İ. Murat Toygan, Mehmet Saruhan,Bülent İzgi, Ağa Yılmaz’ın çocukları dünyaya geldi.ABB Elektrik (Kartal) Suphiye ve Ahmet Metin çiftininçocukları dünyaya geldi. Mahmut Sarıtaş evlendi.Remas’tan Bayram Akyıldız’ın oğlu dünyaya geldi.Mert Akışkan Gücü’nden Savaş Çoruh’un çocuğuoldu. Anadolu Motor’dan Murat Özbay evlendi. SezginEngin’in çocuğu oldu.Eskişehir Şubemizde örgütlü Hapalki’den EmirSultan Özkan, Yılmaz Keskin, Recep Gesge kızları,İbrahim Toran’ın torunu dünyaya geldi. Demisaş’tanAli Ateş, Selim Özsarı, Levent Canbaşak, Adem Etike,Eskender Kurt’un çocukları dünyaya geldi veMurat Ateş evlendi.İzmir Şubemizde örgütlü ZF LEMFÖRDER’denOktay Demircan, Mesut Ankara, Ahmet Aras, AhmetAy, Benhur Şola, Sadık Ermete’nin çocuklarıdünyaya geldi. Delphi’den Ali Köleoğlu, KemalettinTanay’ın oğulları ve Ferudun Kaya’nın kızı dünyayageldi. Aydın Saraç, İbrahim Gürbüz, MehmetAli Başeğmez, Mehmet Nar evlendi. Jantsa’dan HüseyinKaradeniz’in kızı dünyaya geldi. Polkima’danGökay Bulut’un kızı oldu ve Sebahattin Çelik’in kızıevlendi. LİSİ-FTB’den İlker Doğan, İlker Bulak, YavuzAteş, Serdar Taşar, Özer Hakan’ın oğulları, SedatBirkan ve İsmail Hakkı Nazlıgil’in kızı dünyayageldi. Totomak’tan Yusuf Bağcı evlendi, Elvan Koşar,Cengiz Duman, Umut Çakır, Orhan Oral, MustafaGüler, Metin Yılmaz’ın kız çocukları.Erhan Şahin, Ercan Uygunlar, Sema Genç’inoğulları dünyaya geldi.Dünyaya yeni gelen minik kardeşlerimize hoş geldiniz diyor,sağlıklı bir yaşam temenni ediyoruz. Yeni evli çiftlere ömürboyu mutluluklar dileriz.1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12Hazırlayan: Şahin KarayılanSOLDAN SAĞA:1) Eski eserleri aslına uygun olarak tamir etmek. 2) En yüce değer./Bir askeri birlik./Argoda konu. 3) Su yolu./Kedi, köpek yavrusu./Maden Teknik Aramanın kısa yazılışı.4) Eskiden giyilen yakası, kolları ceket biçiminde cübbe./Türk malını simgeleyenharfler./Bir yağış türü. 5) Bir açıyı ölçmeyi <strong>veya</strong> belli bir ölçüdeki açıyı çizmeye yarayanalet, minkale./Ülkemizde bir körfez adı. 6) Eski günler, zaman, devir./Numaranınkısa yazılışı. 7) Bir besin maddesi./Tanrı tanımaz./Fransa’da bir nehir. 8) Temel düşünce,prensip./Yardımcı yemek. 9) İridyumun simgesi./Zamanın bölünemeyecek kadarkısa parçası./Bir yüzeyin üzerindeki ince çizgi. 10) Anlam, kavram, mefhum./Eskibir deniz taşıtı. 11) Bir şeyin gerçek sebebi gizlenerek ileri sürülen sözde sebep./Üzme,acı çektirme, sıkıntı verme. 12) Avuç içi./Çanakkale’nin bir ilçesi./Hollanda’nın plakaimi.YUKARIDAN AŞAĞIYA:1) Gerçek, gerçekçilik./yazım. 2) Bir hayvan adı./İzmir’in bir ilçesi. 3) Katı, hoşgörüsüz./Kalınve kaba kumaş. 4) Takım kısa yazılışı./Bir hayvan adı./Amerikan pamuğu.5) Bir çeşit yuvarlak çörek./Helyumun simgesi. 6) Bankada bulunan paranın <strong>veya</strong>hisse senedini faiziyle yaşayan kimse./Alev, yalaz. 7) Bilgin./Kalayın simgesi./Nikelinsimgesi. 8) Gözü açık./Bir sinir hastalığı./Fransa’da bir nehir. 9) Yüzyılın kısa yazılışı./Çaygillerdenbüyük beyaz, pembe <strong>veya</strong> kırmızı renkte çiçekler açan dayanıklıyapraklı bir bitki, Japon Gülü. 10) Eski dilde yılan./Bir bayan adı. 11) Bir atom bombasınınadı./Televizyon kısa yazılışı./Çinkonun simgesi. 12) Uzaklık ifade eder./Büyükbakıları tutmakta kullanılan küçük balık biçiminde ucu iğneli kurşun parçası./Ağacın kolu.123456789101112

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!