You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Merhaba,<br />
Yaz bitti. Kayak ve kış sporları tutkunlarının<br />
sabırsızlıkla beklediği aylara girdik. Bütün<br />
kayak merkezleri yeni sezona hazırlanıyor.<br />
Dergimiz bu merkezlerlerdeki hazırlıkları ve<br />
yenilikleri gerçekleştirdiğimiz röportajlarla<br />
ve araştırmalarla siz okurlarımızın bilgisine<br />
sunacak. Birçok farklı konuyla ve özel<br />
kişiyle yaptığımız röportajlarla sizlere<br />
beğeneceğinizi umduğumuz zengin bir<br />
içerik hazırladık.<br />
Tol Grup, SKIDATA ve Doppelmayır gibi<br />
kayak merkezlerine teknolojiyi taşıyan bu<br />
güvenilir markalardan haberler sunacağız.<br />
Tarihin, kültürün ve gizemin kucaklaştığı<br />
Kapadokya bütün yönleriyle yine bu<br />
sayımızda olacak. Pop müziğin sevilen sesi<br />
Simge Sağını yakından tanıyacağız. Bir<br />
doğa ve güç sporu olan dağ bisikleti ile ilgili<br />
bu işin en tepesindeki kişiyle, Federasyon<br />
Başkanı Emin Müftüoğlu’yla konuştuk. Yine<br />
milli bisikletçimiz Ahmet Örken hedeflerini<br />
dergimize anlattı.<br />
Geçtiğimiz sayıyla başladığımız<br />
dergimizin Türkçe ve İngilizce olarak da<br />
yayınlanması ile ilgili birçok okurumuzdan<br />
olumlu tepkiler aldık. Birçok renkli konu<br />
başlıklarıyla bir dahaki sayımızda yeniden<br />
sizlerle olacağız.<br />
Saygılarımla,<br />
SAYI:4 / EYLÜL-EKİM 2015 ISSUE:4 / SEPTEMBER-OCTOBER 2015<br />
Hello,<br />
Summer is over. We are moving through<br />
the months that ski and winter sports<br />
enthusiasts were looking forward to. All ski<br />
resorts are preparing for the new season.<br />
Our magazine will provide information<br />
for our readers about the preparations<br />
and innovations in these ski centres with<br />
the interviews and explorations we have<br />
conducted. We have prepared a rich<br />
content with many different topics that we<br />
hope you will enjoy it.<br />
We will present news from the reliable<br />
brands like Tol Group, SKIDATA and<br />
Dopplemayır that took the technology to<br />
the ski resorts. Cappadocia, where history,<br />
culture and mystery embrace, will be in this<br />
issue with all its aspects. We will be closely<br />
acquainted with pop music’s beloved<br />
singer Simge Sağın. We have talked to<br />
the topmost person Emin Müftüoğlu, the<br />
Federation President, about mountain<br />
biking which is a nature and power sport.<br />
And also our national cyclist Ahmet Örken<br />
has talked to our magazine about his goals.<br />
We have received positive responses<br />
from many of our readers about publishing<br />
our magazine in both Turkish and English.<br />
We will be with you again with various<br />
colourful topic trends in our next issue.<br />
Best regards,<br />
Nurdan Tol Silivri<br />
İmtiyaz Sahibi / Publisher:<br />
Nurdan Tol Silivri<br />
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:<br />
Managing Editor:<br />
Hüseyin Murat Tol<br />
Genel Yayın Yönetmeni / Chief Editor:<br />
Neslihan Durgutlu<br />
Editör / Editor + Çeviri / Translation:<br />
Gülistan Yıldız Menteş<br />
Muhabir / Correspondent:<br />
Adnan Aras<br />
Hukuk Danışmanı / Legal Advisor:<br />
Dede Hukuk Bürosu<br />
Dede Law Office<br />
Görsel Yönetmen / Visual Director:<br />
Bengi Cabacı<br />
Yayına Hazırlık / Editing:<br />
Tolgrup A.Ş.<br />
Katkıda Bulunanlar / Contributors:<br />
Bolu Valiliği<br />
Bolu Belediyesi<br />
Bolu İl Kültür ve Turizm<br />
Müdürlüğü<br />
Ordu Valiliği<br />
Ordu Belediyesi<br />
Ordu İl Kültür ve Turizm<br />
Müdürlüğü<br />
Türkiye Kayak Federasyonu<br />
Türkiye Bisiklet Federasyonu<br />
Bolu Governorate<br />
Bolu Municipality<br />
Bolu Provincial Culture and<br />
Tourism Directorate<br />
Ordu Governorate<br />
Ordu Municipality<br />
Ordu Provincial Culture and<br />
Tourism Directorate<br />
Turkey Ski Federation<br />
Turkey Bicycle Federation<br />
Baskı / Edition:<br />
Şan Ofset Matbaacılık<br />
San. ve Tic. Ltd. Şti.<br />
Hamidiye Mah.<br />
Anadolu Cad. No.50 Kağıthane/<br />
İSTANBUL<br />
T: +90 212 289 24 24<br />
Yayın Türü / Broadcast As:<br />
Süreli Yayındır.<br />
Periodical Publication<br />
İki Ayda Bir Yayınlanır.<br />
Published Once in Two Months<br />
Reklam ve Abonelik:<br />
Advertising and Subscription:<br />
+90 212 222 50 90<br />
mail: info@myski.com.tr<br />
myskilife@myski.at<br />
web: www.myski.com.tr
İçindekiler<br />
Contents<br />
4<br />
TÜRKİYE’DE DAĞ BİSİKLETİ<br />
Mountain Biking in Turkey<br />
10 Kapadokya 22<br />
Cappadocia<br />
30<br />
Bolu<br />
Teknolojiyi Takip Eden<br />
Bir Firma Tol Grup<br />
Following The Footsteps Of Technology<br />
with Forward-Looking Ideas Tol Grup<br />
46<br />
Simge Sağın ile Söyleşi<br />
Interview with Simge Sağın<br />
58 Ordu<br />
74<br />
Doppelmayr/Garaventa Grup<br />
Doppelmayr/Garaventa Group<br />
98<br />
Bunları Biliyor Muydunuz?<br />
Did You Know?<br />
Kitzbühel<br />
76
öportaj<br />
reportage<br />
TÜRKİYE’DE DAĞ BİSİKLETİ<br />
Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı ve Dünya Bisiklet Birliği Yönetim Kurulu<br />
üyesi kimliğiyle Dünya Dağ Bisikleti Komisyonu’na da başkanlık eden Emin<br />
Müftüoğlu ile röportajımızda kendisine Dağ Bisikleti sporu hakkında sorular<br />
yönelttik.<br />
“Dağ bisikleti özgürlüğüne<br />
düşkün genç insanların<br />
dikkatini çekmektedir.’’<br />
Dağ bisikletini diğer bisiklet<br />
disiplinleri ile karşılaştırdığınızda<br />
sizce dağ bisikleti hangi yönleriyle<br />
öne çıkıyor?<br />
Dağ bisikletini diğer disiplinlerden farklı<br />
kılan bir özelliği her yol koşulunda konforlu<br />
sürüş sağlamasıdır. Ayrıca ergonomik<br />
tasarımı olduğu kadar ekipman bakımından<br />
kullanıcılara gerek bisiklet gerek aksesuar<br />
anlamında sınırsız bir seçim yapma<br />
özgürlüğü sunar. Bu nedenle günlük<br />
kullanımda da tercih edildiğini görüyoruz.<br />
Günlük yaşamın parçası olabilen bir sporun,<br />
çok kişiye ulaşması mümkün olacağından<br />
gelişme potansiyelinin de fazla olduğunu<br />
düşünüyorum. Yarışmacı düzeyde ele<br />
alırsak, yol bisikletinde bisikletin sahip<br />
olması gereken teknik özelliklere dair<br />
sayfalar dolusu teknik kural yer alırken bir<br />
dağ bisikletinde aranan tek kural iki tekerlek<br />
çapının eşit olması. Tahmin edeceğiniz gibi<br />
bu ürün çeşitliliğini ve ekipmana yatırımını<br />
beraberinde getiriyor ki bu anlamda<br />
teknolojik olarak her daim gelişmeye açık<br />
ve oldukça büyüyen bir pazar payına sahip.<br />
Dağ bisikleti bu anlamda özgürlüğüne<br />
düşkün, doğayla iç içe olmayı seven macera<br />
düşkünü gençlerin her daim ilgisini çektiği<br />
kadar kendi sınırlarını sürekli zorlayan<br />
geniş bir yaş aralığında genç bir ruha sahip<br />
bisiklet severlerin gözde sporu diyebilirim.<br />
“Ülkemizde yurtdışından<br />
önemli sporcuları ağırlamaya<br />
başladık.’’<br />
Yarışma takvimine baktığımızda<br />
dağ bisikleti başlığı altında dahi<br />
farklı yarışma formatları olduğunu<br />
anlıyoruz. Bu yarışma türleri<br />
hakkında bilgi verir misiniz?<br />
Türkiye’de dağ bisikletinin gelişim<br />
sürecini değerlendirir misiniz?<br />
Dağ bisikleti müsabakalarını dört temel<br />
yarışma formatı başlığı altında saymak<br />
mümkün. Bunlar Cross-country, Downhill,<br />
Four-cross ve Enduro yarışmaları. Sürüş<br />
tekniğinin yanı sıra temel olarak uzun<br />
mesafelerde dayanıklılık performansının<br />
belirleyici olduğu Cross-country başlığı<br />
altında dahi sekiz farklı yarışma formatı<br />
bulunuyor. Downhill yarışmaları ise<br />
sadece inişten oluşan, ağaçlık, asfalt,<br />
toprak ya da kayalık oldukça teknik dar<br />
geçişler içeren parkurlarda yüksek hızlarda<br />
gerçekleşen sporcuların tek tek start aldığı<br />
müsabakalardır.<br />
Diğer yandan yine yerç<strong>ekim</strong>i anlamına<br />
gelen Gravity disiplinleri içerisinde daha<br />
kısa rampalar içeren geniş parkurlarda<br />
dört sporcunun aynı anda yarıştığı<br />
eleme müsabakaları Four-Cross olarak<br />
adlandırılıyor. Son olarak Enduro<br />
yarışmaları en az dört farklı parkurda kimi<br />
zaman Cross-Country formatına yakın ve<br />
kimi zaman tırmanış içeren bölümler olsa<br />
da çoğunlukla teknik inişlerden oluşan<br />
ve etaplı yarış şeklinde gerçekleşen<br />
yani toplam puanın değerlendirildiği<br />
müsabakalardır. Her bir yarışma formatının<br />
o yarışa özgü bisiklet ve özel ekipman<br />
gerekmektedir ve yarış tipine uygun parkur<br />
hazırlığı yapılmaktadır. Sporcular için<br />
antrenman gereksiniminin de olduğunu<br />
belirtmeliyim. Bu nedenle, tüm bu yarışma<br />
türlerini kapsayacak bisiklet parkları<br />
yurt geneline yayılmadıkça uluslararası<br />
rekabete dâhil olmak kısa vadede mümkün<br />
olmayacaktır. Olimpiyatlar kapsamında<br />
yer alması nedeniyle ülkemizde<br />
2000’li yıllarla birlikte Cross-Country<br />
disiplininde farklı illerde organizasyonlar<br />
düzenleyerek yarışma parkurları<br />
oluşturulması ve bu yarışmalara katılan<br />
sporcuların deneyim kazanarak uluslararası<br />
yarışmalara hazırlanması gibi sporun ve<br />
sporcuların gelişmesine yönelik yatırımlar<br />
gerçekleştirdik. Kısmen yeni gelişen bir<br />
spor dalı olması nedeniyle, 2004-2008<br />
yılları arasında bu yatırımlar hızla karşılık<br />
buldu ve uluslararası yarışma takviminde<br />
her yıl 10’un üzerinde uluslararası puanlı<br />
müsabakaya ev sahipliği yapmaya başladık.<br />
Bu sayede uluslararası müsabakalara katılan<br />
ve kürsü gören sporcularımız Olimpiyat<br />
puan mücadelesine dâhil oldu ve 2008<br />
Pekin’de bir sporcumuz ile Olimpiyatlarda<br />
yarışma hakkı elde ettik. Türkiye bisiklet<br />
tarihinde ilk Avrupa Şampiyonası’nın<br />
da bu dönemde gerçekleştirildiğini<br />
belirtmeliyim. Bu tip buluşmaları sadece<br />
bir organizasyon olarak değerlendirmek<br />
çok yanlış olur. Söylediğim gibi aralarında<br />
Olimpiyat ve dünya şampiyonlarının da<br />
olduğu önemli sporcuları bu sayede<br />
ülkemizde ağırlamamız mümkün oldu.<br />
Bunun sporcularımız açısında oldukça<br />
büyük bir deneyim fırsatı oldu. Diğer<br />
yandan o bölgede bisiklet kültürünün<br />
gelişmesi ve yöredeki gençlerin bu spora<br />
yönlendirilmesi, hem özel sektör hem yerel<br />
yönetimlerin desteği bakımından önemli<br />
bir tanıtım fırsatıydı.<br />
MOUNTAIN BIKING IN<br />
TURKEY<br />
We have asked questions to Emin Müftüoğlu about mountain biking who is Turkey<br />
Cycling Federation President and World Cycling Union’s Member of the Board,<br />
chairing World Mountain Bike Commission.<br />
“Mountain biking always<br />
attracts young people’s attention<br />
who are fond of their freedom.’’<br />
When you compare mountain<br />
biking to other cycling disciplines,<br />
in your opinion which aspects of<br />
mountain biking are noticeable?<br />
One of the different features of mountain<br />
biking from other disciplines is it provides<br />
a comfortable ride in all road conditions.<br />
Also it gives the users an unlimited freedom<br />
of equipment choices in terms of bicycles<br />
and accessories along with its ergonomic<br />
design. We see that it is preferred in<br />
everyday use as well. I think a sport which<br />
is a part of daily life has more development<br />
potential because it will be possible for this<br />
sport to be reached by many people. If<br />
we consider a racer’s level, in road cycling<br />
there are full pages of technical rules in<br />
terms of technical features that a road bike<br />
should have whereas the two wheels’<br />
diameters must be equal is the only one rule<br />
in mountain bike. As you will guess it brings<br />
product range and equipment investments<br />
along so in this respect it is always open to<br />
the technological development and is has<br />
a rather growing market share. Mountain<br />
biking always attracts young people’s<br />
attention who are fond of their freedom,<br />
want to be close to nature, are adventurous<br />
as well as it is a popular sport among a wide<br />
range of ages who always want to push<br />
their limits and bicycle lovers who have a<br />
young spirit.<br />
When we look at the race calendar,<br />
we understand that even there<br />
are different race formats under<br />
the mountain biking title. Could<br />
you give information about these<br />
races? Could you evaluate the<br />
development period of mountain<br />
biking in Turkey?<br />
It is possible to have mountain biking races<br />
under four basic race formats. These are<br />
Cross-country, Downhill, Four-cross and<br />
Enduro races. Apart from riding technique,<br />
basically endurance performance is the<br />
determiner in long distances in Crosscountry<br />
and there are eight different race<br />
formats under Cross-country title. Downhill<br />
races only consist of downhill, with highly<br />
technical passages in woody, asphalt,<br />
soil and rocky tracks. Athletes individually<br />
start the race at high speeds. On the other<br />
hand, the Gravity disciplines consist of<br />
shorter ramps on wide tracks and four<br />
athletes race at the same time in elimination<br />
races which is called Four-cross. Lastly, in<br />
Enduro races there are at least four different<br />
tracks and it is sometimes close to Crosscountry<br />
format and sometimes it consists<br />
of climbing parts but it is mostly consists<br />
of downhill. These are staged races where<br />
the total score is assessed. In every race<br />
format specific bicycles and equipment are<br />
needed and track preparation appropriate<br />
for each race is carried out. I should also<br />
point out the need of training requirement<br />
for athletes. Therefore, as long as cycling<br />
parks are not spread nationwide, covering<br />
all races, it will not be possible to be in<br />
the international races in the short term.<br />
We organized events in different cities<br />
in the Cross-country disciplines in order<br />
to join Olympics in 2000s. We carried<br />
out investments for the development<br />
of this sport and the athletes in order to<br />
create race tracks and help athletes gain<br />
experience to prepare for international<br />
races. Partly, because it was a new sport,<br />
our investments became beneficial<br />
between 2004 and 2008. We began to<br />
host over 10 international scored races in<br />
the international race calendar. As a result,<br />
our athletes who joined international races<br />
and saw fame became a part of Olympic<br />
score races and in 2008 in Beijing, one of<br />
our athletes acquired a right to race in the<br />
Olympics. I must say that the first European<br />
Championship was held in that period in<br />
Turkey’s bicycle history. It is very wrong<br />
to evaluate these kinds of meetings as an<br />
organization only. As I indicated before, it<br />
became possible for us to host important<br />
athletes in our country and there were<br />
Olympic and world champions among<br />
them. It was a great experience for our<br />
athletes. On the other hand, it was an<br />
important opportunity of promotion in<br />
terms of getting the support of both private<br />
sector and local authorities to develop<br />
cycling culture in the region and encourage<br />
young people for this sport. In the regions<br />
like Cappadocia and Alanya, our athletes<br />
with fundamental training have become to<br />
take part in the national championships in<br />
the last ten years; to me it is a result of local<br />
investments.<br />
“In our country, we began to<br />
host important athletes from<br />
abroad.’’<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
8 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
9
Kapadokya ve Alanya gibi bölgelerde<br />
son on yıl içerisinde alt yapıdan yetişen<br />
sporcuların ulusal şampiyonalarda kürsüde<br />
yer almaya başlaması bana göre bu tip<br />
bölgesel yatırımların bir sonucu.<br />
“Dağ bisikleti dünyada da<br />
hızla gelişen bir spor dalıdır.’’<br />
Türkiye’nin dağ bisikleti<br />
disiplinleri açısından gerek sporcu<br />
gerekse parkurlar bakımından<br />
potansiyelini değerlendirir<br />
misiniz?<br />
Biliyorsunuz dağ bisikleti bisiklet sporunun<br />
en genç disiplinlerinden birisidir. Dünyada<br />
da hızla gelişen bir spor dalı ve büyük<br />
müsabakaların özelikle canlı yayınlar<br />
ile medyada daha fazla yer bulmasıyla<br />
popülerliği günden güne artıyor.<br />
Türkiye’nin farklı bölgelerinde amatör ve<br />
profesyonel bisikletçilerin beklentisine<br />
uygun farklı nitelikte dağ bisikleti<br />
parkurları mevcuttur. Tatil beldelerine<br />
yakın olan parkurlar özellikle konaklama<br />
ve ulaşım olanaklarının da elverişli olması<br />
nedeniyle hem ülkemizde bu sporu hobi<br />
ya da profesyonel olarak yapan, hem de<br />
yurt dışından Türkiye’ye yarışma ya da<br />
antrenman kampı için gelen sporcuların<br />
ilgisini çekmeyi sürdürüyor. Fakat sadece<br />
Cross-Country disiplininin değil diğer<br />
dağ bisikleti branşlarının da spor turizmi<br />
kapsamında önemli fırsatlar sunacağına<br />
inanıyorum. Buradan sizin aracılığınızla<br />
kışın kayak sporu yapılan bölgelerde<br />
faaliyet gösteren işletme sahipleri ve yerel<br />
yönetimlerin bir konuya dikkatini çekmek<br />
istiyorum. Avrupa ve Amerika kıtasından<br />
birçok kayak merkezinin yaz aylarında<br />
bisiklet parkı olarak bisiklet kullanıcılarına<br />
hizmet verdiğini görüyoruz. Avrupa’da<br />
Avusturya Leogang, Kanada’da Whistler<br />
Mountain Bike Park bu tesislere örnek<br />
gösterilebilir. Kayak merkezlerinde hali<br />
hazırda mevcut konaklama imkânları,<br />
teleferik, telesiyej gibi teknik altyapıların<br />
bulunuyor olması kışın kayak yapılan<br />
bu parkurların yaz aylarında bisiklet<br />
parkurlarına dönüşüm fırsatı sunuyor.<br />
Bu yönüyle bu bölgeler bisiklet sporuna<br />
kapıların açılmasıyla yaz-kış kesintisiz<br />
sürecek bir spor turizmi potansiyeline<br />
sahiptirler.<br />
Özellikle Downhill gibi ülkemizde gelişime<br />
çok açık bisiklet branşlarının da bu sayede<br />
gelişmesi mümkün olacaktır. Dolayısıyla<br />
burada sadece spor teşkilatının kurumları<br />
değil yerel otoriteler ve özel sektörle<br />
işbirliği yapılması da oldukça önemlidir.<br />
Yavaş yavaş bu konuda karar vericileri ikna<br />
etmeye başladığımızı belirtmeliyim.<br />
“Mountain biking is a fast<br />
developing sport in the world.’’<br />
Could you evaluate the potential<br />
of mountain biking disciplines in<br />
Turkey in terms of athletes and<br />
tracks?<br />
As you know mountain biking is one of the<br />
youngest disciplines of the cycling sport. It<br />
is a fast developing sport in the world, too<br />
and its popularity is growing day by day<br />
especially with the live broadcast of great<br />
races, gaining more fame in the media.<br />
There are different bicycle tracks available<br />
in different regions of Turkey suitable<br />
for the expectations of amateur and<br />
professional cyclists. Cycling trails close to<br />
the holiday resorts continue to attract the<br />
attention of people who does this sport<br />
as a hobby or professionally in our country<br />
as well as athletes coming to Turkey for the<br />
races or camping from abroad because<br />
the accommodation and transportation<br />
facilities are convenient in these regions.<br />
I believe that the other mountain biking<br />
branches will provide<br />
important opportunities not only Crosscountry<br />
discipline. I want to arouse<br />
attention of business owners in the ski<br />
resort regions and local authorities through<br />
you. We see that a lot of ski resorts from<br />
the continents of Europe and America<br />
provide service for cyclists as cycling<br />
parks in summer months. In Europe,<br />
Austria Leogang and Canada Whistler<br />
Mountain Bike Parks are good examples<br />
of these facilities. As there are already<br />
accommodation opportunities, technique<br />
infrastructures like chair lifts, ropeways in<br />
ski resorts where winter sports are carried<br />
out; it provides an opportunity to turn<br />
these ski tracks into cycling trails in summer<br />
months. In this respect, these regions have<br />
summer-winter nonstop sports tourism by<br />
opening the doors to the cycling sport. In<br />
our country, therefore, it will be possible<br />
for developing cycling branches to spread,<br />
particularly like Downhill. Accordingly,<br />
it is important to collaborate with local<br />
authorities and private sector along with<br />
sports establishments. I have to say that we<br />
have begun to convince decision makers.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
10 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
11
öportaj<br />
reportage<br />
Başarının Dili<br />
Milli Bisikletçi Ahmet Örken ile keyifli bir söyleşi gerçeklerştirdik.<br />
Okurlarımıza biraz kendinizden<br />
bahseder misiniz?<br />
1993’te doğdum. Konya’nın Çumra<br />
ilçesinde büyüdüm. Bir ablam ve bir<br />
abim var. Ben üç yaşındayken annem ve<br />
babam ayrılmışlar. Bizi annem büyüttü.<br />
İlk spora Çatalhöyük Çumra Belediye<br />
Spor’da başladım. Mustafa Kestek ilk<br />
antrenörümdü. Bana her zaman maddi<br />
ve manevi her konuda yardımcı oldu.<br />
Her zaman konu her ne olursa olsun<br />
dürüst olmamı öğretti. İlk yarışlara<br />
katıldığım yıl 12 madalya kazandım.<br />
2009 yılında Torku Şeker Spor’a<br />
transfer oldum. Orda Mehmet Şafakcı<br />
hocamla tanıştık. Babam olmadığı<br />
için bana her konuda yardımcı oldu.<br />
Zamanla baba oğul gibi olduk. Mehmet<br />
hocam da Mustafa hocam gibi bana<br />
her zaman dürüst olmam gerektiğini<br />
ve elde ettiğim başarıların daha<br />
iyisini yapabilmem için şımarmaman<br />
gerektiğini herzaman hatırlatmıştır<br />
“İlk kez bir yarış bisikleti<br />
gördüğüm zaman çok<br />
heyecanlandım.’<br />
Bisiklet ile ilk ne zaman tanıştınız?<br />
Bisiklet tutkunlarına önerileriniz<br />
nelerdir?<br />
Her çocuk gibi benim de bisikletle ilgim<br />
vardı. Annem yaz tatilinde karne hediyesi<br />
olarak bana bir bisiklet almıştı. Bisiklet<br />
sporu olduğundan haberim yoktu. Sporcu<br />
olmak da hayalimde olan bir şey değildi.<br />
Bir gün abimle yürürken abimin arkadaşıyla<br />
karşılaştık. Bana sporcu olmak isteyip<br />
istemediğimi sordu. Bana ayrıcı fiziğimin<br />
yaşıma göre çok iyi olduğunu söyledi.<br />
Ben de çocukluk heyecanıyla evet isterim<br />
dedim. Bana bisiklet sporunu anlattı.<br />
Beni stadyuma çağırdı. İlk kez o gün yarış<br />
bisikleti görmüştüm. Çok heyecanlandım.<br />
Antrenmanlara başladıktan sonra her gün<br />
daha çok sevmeye başladım bisikleti.<br />
Çocuk olduğum için çok eğlenceli<br />
geliyordu. 2009 yılında yapmış olduğum<br />
başarılar Federasyon Başkanımız Emin<br />
Müftüoğlu’nun dikkatini çekmişti.<br />
Gençlik Spor Bakanlığı’nın desteğiyle<br />
İsviçre Uci Kamp Merkezi’ne gittik.<br />
Bir yıl İsviçre’de Veledrom Yarışları’na<br />
katıldık. 6 ayda Mayorka’da Mutlu<br />
Erçevik ve Amerikalı antrenörle birlikte<br />
çalışmalarımızı sürdürdük. Ailem ve<br />
arkadaşlarımdan uzak kalmak zordu<br />
ama ilki başarmanın verdiği gurur ve<br />
sevince değerdi. Bu bir buçuk yıllık<br />
süreçte kulübümde her zaman maddi<br />
ve manevi destek aldım.<br />
“Olimpiyatlarda ülkemi<br />
temsil etmek ve bir madalya<br />
kazanmak istiyorum.”<br />
Milli bir bisikletçi olarak<br />
çalışmalarınız ne durumda?<br />
Önümüzdeki<br />
günlerdeki<br />
programınız hakkında biraz bilgi<br />
vermek ister misiniz?<br />
Ben Recep Konuk’a ve Kulüp Başkanımız<br />
Yavuz Erence’ye her şey için çok teşekkür<br />
ederim. Öncelikle kendime güveniyorum.<br />
Performansımın artması için ne yapmam<br />
gerekiyorsa uygulamayı hedefliyorum.<br />
Çalışmaktan daha önemli olan dinlememi<br />
her antrenman sonrası yapıyorum. Yaptığım<br />
başarının daha iyisini yapmak her zaman<br />
hedefimde olur. Katılacağım yarışlara göre<br />
antrenman programım değişir. Antrenman<br />
ve yarış tamamen farklı bisiklet sporunda.<br />
Ne kadar çok yarışa katılırsan o kadar çok<br />
performans ve tecrübe artar<br />
Çin’de ilk günler çok zordu ama her geçen<br />
gün daha iyi hissediyordum kendimi.<br />
Genel olarak ilk 10’nun içinde yer aldım.<br />
Bugün birinci olmayı başardık. Takım<br />
olarak çok iyiydik. Tüm takım arkadaşlarıma<br />
teşekkür ederim, hepsi de birinci olmam<br />
için ellerinden geleni yaptılar. Önümüzdeki<br />
etaplarda hedefimiz birinci olmak. Haftanın<br />
6 günü antrenman oluyor. Ortalama<br />
olarak 130~140 km antrenman yapıyoruz.<br />
Kilometre ve içeriği hazırlandığımız<br />
yarışa göre değişiyor. Bisiklet sporunda<br />
antrenmanı bir hafta bıraktığınız zaman bir<br />
ay geriye gidersiniz, onun için antrenman<br />
çok önemli bizim için. Sezon başında<br />
kilo almış olduğum için yediklerime dikkat<br />
ediyorum. Özel diyet programım yok.<br />
Hızlı şekilde kilo vermek benim için çok<br />
zor çünkü yoğun antrenman yaptığım için<br />
harcadıklarımı yerine koymam gerekiyor.<br />
Ekmek ve tatlıdan olabildiğince uzak<br />
duruyorum. Şekerli ve asitli içecekleri<br />
olabildiğince az tüketiyorum. Vücudumda<br />
yağ ne kadar çok olursa o kadar çok acı<br />
çekmeme sebep oluyor. Antrenmanlarımı<br />
aşırı yapmıyorum, olması gerektiği kadar<br />
yapıyorum. Kontrolsüz güç, güç değildir<br />
sözü hep aklımda olur. Önümüzdeki<br />
yıllarda olimpiyatlarda ülkemi temsil<br />
etmek ve madalya kazanmak en büyük<br />
hedefim. Ülkemizde Veledrom Yarışları<br />
yapılırsa Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu<br />
olmayı hedefliyorum. Bisiklet benim<br />
ekmek teknem oldu. Benim için bisikletim<br />
çok önemli. Acı çektiğim zamanlar olsa<br />
da birinci olduğum zaman tüm çektiğim<br />
acıların boşa gitmediğini anlıyorum. Daha<br />
iyisini yapmak için daha çok acı çekmeyi<br />
göze alabiliyorum.<br />
“İyi bisikletçi olmak için sabırlı<br />
olmak gerek.”<br />
Bizimle röportaj yaptığınız için<br />
teşekkür ederiz. Son olarak<br />
eklemek istediğiniz bir şey var mı?<br />
Bisiklet sporcuları kendilerine en uygun<br />
bisikleti almaları ve doğru ölçülerle<br />
antrenmanlarını yapmalılar. İyi bisikletçi<br />
olmak için sabırlı olmak gerek. Bazen<br />
kendini çok iyi hissedersin ama yarışlarda<br />
başarılı olamazsın. Ama kesin eksiklerin<br />
vardır onları en kısa sürede tamamlamalısın.<br />
Tecrübe edinilmelisin ve her yarıştan<br />
kendine ders çıkarmalısın. Ülkemizde<br />
daha çok bisiklet sporcusu ve takımlar<br />
olmalı. Ülkemizin takımlarını İtalya ve<br />
Fransa turunda görmeliyiz. Sporun sadece<br />
futbol olmadığını televizyon kanallarının<br />
anlaması gerekir. Sezonun sonuna doğru<br />
geliyoruz. Önümüzde 4 ya da 5 turumuz<br />
kaldı. 7-11 Ekim’de Konya’da Uluslararası<br />
Mevlana Turu, 23-27 Ekim’de Ege Turu, 30<br />
Ağustos - 18 Eylül’de Çin’de Uluslararası<br />
Turlara katılacağız. Kış döneminde genel<br />
olarak dağ yürüyüşleri yapıyoruz. Geçen<br />
yıl kış dönemini Erciyes Kayak Merkezi’nde<br />
geçirdik.<br />
The Language of Success<br />
We had a nice conversation with Ahmed Örken National Cycling.<br />
Could you tell our readers<br />
about yourself?<br />
I was born in 1993. I grew up in Çumra<br />
District in Konya. I have an elder sister and<br />
an elder brother. My parents divorced<br />
when I was three years old. My mother<br />
raised us. I first started sport in Çatalhöyük<br />
Çumra Municipal Sport. My first coach<br />
was Mustafa Kestek. He always supported<br />
me morally and financially. He always<br />
taught me honesty at all events. I won 12<br />
medals in the first races that I joined. I was<br />
transferred to Torku Şeker Sport in 2009. I<br />
met my coach Mehmet Şafakcı there. He<br />
supported me all the way through because<br />
I did not have a father. We have become<br />
like a father a son in the course of time. My<br />
coach Mehmet Şafakcı always reminded<br />
me to be honest and not to get spoiled<br />
when I have more achievements, just like<br />
my master Mustafa Kestek.<br />
“I got very excited when I saw<br />
a racing bicycle for the first<br />
time.”<br />
When did you first become<br />
acquainted with the bicycle? What<br />
are your suggestions for bicycle<br />
lovers?<br />
I was interested in cycling like every child.<br />
My mother bought me a bicycle as a<br />
present for my school report. I was not<br />
aware of cycle sport. I did not have a dream<br />
to become an athlete. One day, while I was<br />
walking with my brother, I encountered my<br />
brother’s friend. He asked me if I wanted to<br />
be an athlete. He also told me that I had a<br />
very good build for my age. I said ‘yes’ to<br />
him with the excitement of my youth. He<br />
told me about cycle sport. He invited me<br />
to the stadium. . I saw a racing bicycle for<br />
the first time on that day. I got very excited.<br />
I gradually loved the bicycle more after I<br />
had begun training. It seemed a fun activity<br />
to me because I was a child. I drew our<br />
Federation President Emin Müftüoğlu’s<br />
attention with the achievements that I<br />
had in 2009. We went to Switzerland<br />
Uci Camp Centre. One year, we joined<br />
Veledrom Races in Switzerland. We carried<br />
on our trainings with Mutlu Erçevik and an<br />
American trainer for 6 months<br />
in Majorca. It was difficult for me to be<br />
away from my family and friends but the<br />
pride and the joy of succeeding for the first<br />
time was worth it. I have always got moral<br />
and financial support from my club in the<br />
period of the last passing one and half<br />
years.<br />
“I wish to represent my country<br />
and win a medal in the<br />
Olympics.”<br />
How are your works going as a<br />
national cyclist? Would you like<br />
to give some information about<br />
your schedule for the forthcoming<br />
days?<br />
I would like to thank to Recep Konuk and<br />
our Federation President Yavuz Erence for<br />
everything. First of all, I have confidence<br />
in myself. I aim to do my best to increase<br />
my performance. I always rest after training<br />
which is more important than practice. I<br />
always aim for better achievements. My<br />
training schedule changes according to<br />
the races I attend. Training and practice are<br />
completely different in cycle sport. When<br />
you take part in more races you increase<br />
your performance and experience. My<br />
first time in China was very difficult but I felt<br />
better every passing day. I was generally<br />
among the first ten. Today we succeeded<br />
in getting the first place. Our team was<br />
very good. I would like to thank to all of<br />
my teammates. They all did their best to<br />
support me to come first. Our aim is to<br />
come first in the next races. There is training<br />
for 6 days a week. We have our training<br />
approximately between 130 and 140 km.<br />
The distance and the content change<br />
according to the race we prepare for.<br />
When you have a week break in cycle sport<br />
you drop back for one month so training is<br />
very important to us. I am careful about my<br />
diet because I put on weight at the<br />
beginning of the season. I do not have<br />
a special diet program. It is difficult to lose<br />
weight fast for me because I need replace<br />
the calories I burn during training. I do my<br />
best to avoid bread and dessert. I try to<br />
consume less sugary and fizzy drinks. The<br />
more fat I have in my body, the more pain I<br />
feel. I do not over-train; I train as it should<br />
be. I always keep the saying ‘uncontrolled<br />
power is not power’ in my mind. In the<br />
forthcoming years, I wish to represent my<br />
country and win a medal in the Olympics.<br />
That is my biggest target. If Veledrom<br />
Races are held in our country, I aim to be<br />
the World and Olympic Champion. My<br />
bicycle has become my bread and butter.<br />
My bicycle is very important to me. When I<br />
come first I forget all the pain I have. I face<br />
up to more pain to achieve better.<br />
“To be a good cyclist requires<br />
patience.”<br />
Thank you for having an interview<br />
with us. Lastly, would you like to<br />
add anything?<br />
Cyclists should have the right bicycle for<br />
themselves and get the right amount of<br />
training. To be a good cyclist requires<br />
patience. You sometimes feel good but<br />
you do not succeed in races. This means<br />
you have some inadequacies so you must<br />
close this gap within the shortest time.<br />
You should gain experience and take a<br />
lesson from each race. We should have<br />
more cyclists and teams in our country. We<br />
should see our teams in Italy and France<br />
tournaments. The television channels<br />
should understand that football is not the<br />
only sport. We are moving towards the end<br />
of the season. We have 4 or 5 tournaments<br />
ahead of us. We will join International<br />
Mevlana Tournament in Konya on October<br />
7-11, Ege Tournament on October 23-27<br />
and International Tournaments in China, on<br />
August 30- September 18. We usually go<br />
hiking during the winter season. We spent<br />
last winter season in Erciyes Ski Resort.<br />
12 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
13
Kapadokya<br />
Doğanın, tarihin, sanatın ve kültürün buluştuğu yer: Kapadokya<br />
A unique place where nature, history, art and culture meet: Cappadocia<br />
Türkiye’nin tam ortasındaki<br />
muhteşem harikalar diyarına,<br />
Kapadokya’ya hoş geldiniz.<br />
İlgi alanlarınız ne olursa olsun<br />
Kapadokya’yı sevmekten<br />
kaçamazsınız, burası<br />
Türkiye’nin en güzel ve<br />
tarihi olarak en büyüleyici<br />
yerlerinden biridir.<br />
Welcome to Cappadocia,<br />
the amazing wonderland<br />
right in the middle of Turkey.<br />
No matter what your interest is<br />
you are bound to love<br />
Cappadocia, one of the most<br />
beautiful and historically<br />
fascinating parts of Turkey.<br />
1985 yılında UNESCO tarafından Dünya<br />
Kültür Mirası listesine alınan “Göreme Doğal<br />
ve Tarihi Milli Parkını”, açık hava müzelerini,<br />
yeraltı şehirlerini, muhteşem görünümlü<br />
vadilerini, kayadan oyma kilise ve evlerini,<br />
tarihi konaklarını ve yörede ‘Taş Ormanlar’<br />
denilen doğa harikası peribacalarını, kısacası<br />
Anadolu bozkırının bu müstesna bölgesidir,<br />
Nevşehir. Kapadokya, dünyada benzersiz bir<br />
jeolojik formasyona sahip olmasının yanında<br />
tarihi ve kültürel değerleriyle önemlikültür<br />
ve inanç turizmi merkezlerindenbiri olma<br />
özelliğini taşıyor. ‘Türkiye’ denilince yabancı<br />
turistlerin aklına, genellikle deniz-güneşkum<br />
üçlemesi canlanıyor. Oysa Kapadokya<br />
daha farklı bir şeyler sunuyor turistlere.<br />
Doğanın son derece cömert davrandığı<br />
Kapadokya’nın dokusunu, dünyanın hiçbir<br />
yerinde bulamazsınız. Kapadokya’nın<br />
merkezi konumundaki Nevşehir’in en<br />
belirgin özelliği, 282 bine ulaşan nüfusunun<br />
birkaç misli büyüklüğünde ekonomik<br />
hareket kabiliyetine sahip olmasıdır. Bu<br />
kabiliyet de kendini turizm sektöründe<br />
gösteriyor. Bu nüfusla her yıl 2 milyon turist<br />
tarafından ziyaret ediliyor. Kapadokya’ya<br />
bu tanınmışlığı sağlayan, yakın civarlarında<br />
bulunan Erciyes ve Hasandağı gibi volkanik<br />
dağların su ile olan ilişkisinden oluşan<br />
kendine özgü yapısıdır. Bu doğal kaynaklı<br />
oluşumlar, eşsiz jeolojik yapılar meydana<br />
getiriyor. Bir yanda peribacaları, vadiler,<br />
kanyonlar gibi tabiatın mucizelerine tanık<br />
olurken, bir yandan<br />
da bu jeolojik yapıyla insan aktivitelerinin<br />
bir araya gelmesi sonucu oluşan insan<br />
yerle¬şimlerini görüyoruz. Konutlar, yeraltı<br />
şe¬hirleri, sığınma, savunma amaçlı yapılar,<br />
gizli dini hareketleri barındıran yeraltı<br />
manastırları gibi. Dinin baskı altında olduğu<br />
dönemlerde gizli yapılmış olan manastırlar,<br />
kiliseler sonraki dönemde jeolojik yapının<br />
imkân vermesiyle insanların yine barınmak<br />
için sığındıkları yapılara dönüşmüş.<br />
Doğal oluşumun konut ve ibadet amaçlı<br />
kullanılması, Hititlere kadar uzanıyor. Tüm<br />
bunların oluşturduğu bir de kültürel yapı<br />
var Nevşehir’de. Kiliselerde kullanılan<br />
sanatsal değeri yüksek fresklerin, burada<br />
yaşayan Hıristiyan din adamlarının, azizlerin<br />
bölgeye katmış oldukları farklı bir anlam ve<br />
değer var. Bunları bütünüyle düşünecek<br />
olursak, ilimizin turizm potansiyelinde<br />
kültürel öğeler ağır basıyor. İlginç jeolojik<br />
oluşumlarla bir arada değerlendirildiğinde<br />
de Kapadokya’nın gizemi daha iyi anlaşılıyor.<br />
Bir bakıma doğanın usta elleriyle yonttuğu,<br />
tarihin saklı sırlarını barındıran gizemli bir açık<br />
hava müzesidir, Kapadokya. Antik dönemde<br />
adı “Nyssa” olan Nevşehir, Osmanlı<br />
İmparatorluğu zamanında “Muşkara” olarak<br />
anıldı. Osmanlı Padişahı III. Ahmet’in damadı<br />
ve sadrazamı olan İbrahim Paşa (1660-1730)<br />
doğup büyüdüğü yer olan Nevşehir’e ilgi<br />
gösterir. Ürgüp’e bağlı18 haneli küçük bir<br />
köy olan Muşkara’da camiler, çeşmeler,<br />
okullar, imaretler, hanlar ve hamamlar<br />
yaptırır, adını da ‘Nevşehir’ olarak değiştirir.<br />
Cappadocia is an exceptional region of<br />
Anatolia steppe with its ‘’Goreme Natural<br />
and Historic National Park’ appeared in<br />
UNESCO’s World Heritage List, open air<br />
museums, underground cities, wonderfullooking<br />
valleys, rock-carved churches and<br />
houses, historic mansions and wonder<br />
of nature fairy chimneys which are called<br />
‘’Stone Forests’’ by the locals. Cappadocia<br />
has a unique geological formation in the<br />
world along with historic and cultural<br />
values and it is also one of the culture and<br />
faith tourism centres. When the name of<br />
‘Turkey’ is mentioned, sea-sun-sand trilogy<br />
usually occurs to tourist’s minds. However,<br />
Cappadocia offers very different things<br />
for tourists. You cannot find the texture of<br />
Cappadocia in other parts of the world<br />
where nature extremely acts generously.<br />
Nevsehir is in the centre of Cappadocia<br />
with 282 thousand of population and the<br />
most prominent feature of this city is that it<br />
has an economic activity capability which<br />
is several times larger than its population.<br />
This capability shows itself in tourism<br />
sector. It is visited by 2 million tourists every<br />
year. Mount Erciyes and Hasandagi are<br />
two volcanic mountains near Cappadocia,<br />
providing its recognition because it has a<br />
distinctive structure which was formed by<br />
the relationship of the volcanic mountains<br />
and water. These natural formations<br />
generate unique geological structures.<br />
On the one hand we witness the miracles<br />
of nature like fairy chimneys, valleys and<br />
canyons; on the other hand we see human<br />
settlements as a result of this geological<br />
structure and human activities. Dwellings,<br />
underground cities, shelter, structures for<br />
defence and underground monasteries,<br />
hosting secret religious movements are<br />
some of the examples. Monasteries and<br />
churches were built secretly in the periods<br />
that religion was under duress but in the<br />
following period they were transformed<br />
into human refuges because of the<br />
suitability of the geological structure.<br />
Using natural formations for housing and<br />
faith goes back to the Hittites. There is a<br />
cultural structure in Nevsehir based on<br />
all of these effects. The frescos used in<br />
churches have a high artistic value and the<br />
Christian religious men and saints added<br />
different meanings and value to the<br />
region. If we consider all of these points,<br />
cultural elements of our city outweighs in<br />
the tourism potential. When interesting<br />
geological formations are evaluated<br />
together, the mystery of Cappadocia<br />
makes more sense. In a way Cappadocia<br />
is a mysterious open-air museum,<br />
accommodating the hidden secrets of the<br />
history which was sculptured by the skilled<br />
hands of the nature. The name of Nevsehir<br />
was ‘’Nyssa’’ in ancient times and it began<br />
to be called ‘Muskara’ during Ottoman<br />
Empire. Ottoman Sultan III Ahmet’s sonin-law<br />
and the grand vizier Ibrahim Pasha<br />
(1660-1730) became interested in Nevsehir<br />
as he was born there. Mosques, fountains,<br />
schools, imarets, houses and Turkish baths<br />
were built under his orders in Musakara<br />
which was a small village with 18 dwellings<br />
belonged to Urgup and he also changed<br />
the name of the place as ‘’Nevsehir’’.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
14 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
15
Damat İbrahim Paşa<br />
Külliyesi<br />
Damat İbrahim Paşa zamanında<br />
önem kazanan Nevşehir’de, bu<br />
dönemde imar hareketliliğine başlandı.<br />
Damat İbrahim Paşa tarafından 1726-<br />
1727 yıllarında yaptırılanları; külliye,<br />
cami, medrese, imaret, sıbyan mektebi,<br />
hamam, kervansaray ve çeşmeler<br />
oluşturdu. Damat İbrahim Paşa Külliyesi<br />
içinde yer alan Kurşunlu Cami, 1726’da<br />
tamamlandı. Caminin hemen yanında<br />
külliyeye ait medrese, kütüphane ve<br />
imarethane ile hamam bulunur.<br />
Ortahisar<br />
Nevşehir-Ürgüp karayolu üzerinde<br />
bulunan Ortahisar Kalesi, hem stratejik,<br />
hem de yerleşim amacıyla kullanılmış.<br />
Kale eteklerinde yörenin sivil mimari<br />
örnekleri yer alır. Ortahisar Vadisi’nde<br />
bulunan kilise ve manastırlar şunlardır:<br />
Üzümlü Kilise, Sarıca Kilise, Cambazlı<br />
Kilise, Tavşanlı Kilise, Balkan Deresi<br />
Kilisesi, Hallaç Dere Manastırı. Ayrıca<br />
Ortahisar Vadisi yamaçlarına oyulan<br />
soğuk hava depolarında, bölgede<br />
yetişen patates, elma ve Akdeniz<br />
yöresinden getirilen narenciye ürünleri<br />
saklanır.<br />
Zelve<br />
Göreme-Avanos karayolundan 2km.<br />
içeride olan ve üç vadiden oluşan Zelve,<br />
peribacalarının en yoğun olduğu yerdir.<br />
Hıristiyanların önemli dini merkezlerinden<br />
Zelve’deki en önemli kiliseleri, Üzümlü,<br />
Balıklı ve Haçlı kiliseler oluşturur. Yakın<br />
zamanlara kadar yöre insanının yaşamaya<br />
devam ettiği ilk vadide, yöresel kesme<br />
taştan yapılmış bir de cami bulunur. Zelvenin<br />
en önemli özelliklerinden biri de vadilerin<br />
üst kesimlerinde yer alan güvercinlikleridir.<br />
Buradaki zengin süslemeler, çoğunlukla<br />
çarkı felek motiflerden oluşur.<br />
Zelve<br />
Zelve is 2 km inside from Goreme-Avanos<br />
highroad, consisting of three valleys where<br />
fairy chimneys are the most intense. It was<br />
one of the significant Christian religious<br />
centres; Uzumlu, Balikli and Hacli are the<br />
most important churches. Until recently,<br />
in the first valley, where local people<br />
continued to live, there is also a mosque<br />
made of local cut stones. One of the most<br />
important features of Zelve is the dovecots<br />
located in the upper reaches of the valley.<br />
These rich ornaments usually consist of<br />
wheel of fortune motifs.<br />
Damat Ibrahim Pasha<br />
Complex<br />
Nevsehir gained importance during<br />
Damat Ibrahim Pasha’s period and also<br />
construction activities began in this<br />
period. A complex, a mosque, an imaret,<br />
an Ottoman primary school, a Turkish<br />
bath, a caravansary and fountains were<br />
built by Damat Ibrahim Pasha between<br />
1726 and 1727. Kursunlu Mosque was<br />
completed in 1726 which was in Damat<br />
Ibrahim Pasha’s Complex. There is a<br />
madrasah belonged to the complex, a<br />
library, an almshouse and Turkish bath<br />
right next to the mosque.<br />
Ortahisar<br />
Ortahisar Castle is on Nevsehir-Urgup<br />
highway which was used for strategy and<br />
as a settlement. There are the examples<br />
of civil architecture, situated on the<br />
outskirts of the castle. Uzumlü Church,<br />
Sarica Church, Cambazli Church,<br />
Tavsanli Church, Balkan Church and<br />
Hallac Dere Monastery are in Ortahisar<br />
Valley. Besides, potatoes, apples grown<br />
in the region and citrus fruit products<br />
brought from the Mediterranean region<br />
are stored in cold storages carved in the<br />
valley’s slopes.<br />
Uçhisar<br />
Nevşehir’in 7 kilometre kadar<br />
doğusunda bulunur. Bölgenin en<br />
yüksek yerindeki kale, Roma ve Bizans<br />
döneminde önemli bir savunma<br />
noktasını oluşturdu. Bugün kale ve<br />
çevresindeki kayalarda görülen birçok<br />
oyuk, Roma döneminde mezar olarak<br />
kullanıldı. Kalenin iç kısımlarında birbiri<br />
ile bağlantısı olan çok sayıda tünel ve<br />
mekânlar bulunmasına karşın bunların<br />
yer yer yıkılmaları, ulaşımı imkânsız hale<br />
getirdi. Kalenin zirvesine ulaşım, ancak<br />
dış kesimdeki merdivenler sayesinde<br />
yapılabiliyor. Panoramik bir seyir noktası<br />
olan kalenin zirvesindeki kayaya oyulmuş<br />
mezarların tamamı, Bizans dönemine<br />
endeksleniyor. Ortahisarda başlayıp,<br />
Çavuşin’de son bulan Kızılçukur Vadisi,<br />
trekking yapanlar için son derece<br />
eğlenceli vadilerden birisidir. İçindeki<br />
çok sayıdaki kilise, mezar ile güvercinler,<br />
vadi gezisine katılanlara hoş bir atmosfer<br />
sunar.<br />
Paşabağları<br />
Zelve yakınındaki bir başka ören yeri,<br />
peribacalarının bütün örneklerinin<br />
mevcut olduğu Paşabağları’dır. Eskiden<br />
Rahipler Vadisi olarak da bilinen bu<br />
alan, Erken Hıristiyanlık döneminde<br />
izole hayatı tercih eden keşişler için<br />
önemli bir barınma yerini oluşturdu.<br />
Peribacalarından birinin içinde önemli<br />
keşişlerden Aziz Simeon adına yapılmış<br />
bir şapel bulunur.<br />
Çavusin<br />
Göreme-Avanos yolu üzerindeki eski<br />
bir yerleşim olan Çavuşin’de, volkanik<br />
orijinli kesme taşlardan yapılmış<br />
Kapadokya’ya özgü evler ile kayalara<br />
oyulmuş mağara evler, köye farklı bir<br />
mimari kazandırır. Ancak, evlerin üzerine<br />
kayaların düşmesi nedeniyle bugün bu<br />
alan terk edilmiş. Çavuşin’deVaftizci<br />
Yahya Kilisesi, Güllüdere Kilisesi ve<br />
Nicephorus Phokas Kilisesi bulunur.<br />
Uchisar<br />
It is about 7 km in the east of Nevsehir.<br />
The highest point of the castle of the<br />
region was an important defence point<br />
in the Roman and Byzantine periods.<br />
Today, most of the cavities seen in<br />
rocks in and around the castle were<br />
used as tombs in Roman times. Inside<br />
the castle, there are many tunnels and<br />
other places connected with each other<br />
but the access has become impossible<br />
because some of these places went to<br />
ruin. The access to the top of the castle<br />
can be possible through the external<br />
stairs of the castle. All the tombs carved<br />
into the rocks at the summit of the<br />
castle and they belong to Byzantine<br />
period. The castle has a panoramic<br />
vantage point. Kızılcukur Valley, starting<br />
in Ortahisar and finishing in Cavusin,<br />
is an extremely entertaining valley for<br />
trekking lovers. A number of churches,<br />
the grave and doves inside it offer a<br />
pleasant atmosphere to the participants<br />
who join the valley trip.<br />
Pasabaglari<br />
It is another ruin near Zelve where all<br />
kinds of fair chimneys are available. This<br />
place was known as the Priests Valley,<br />
and it was an important shelter for the<br />
monks who preferred an isolated life<br />
in Early Christianity period. There is a<br />
chapel inside one of the fairy chimneys,<br />
built in the name of Saint Simeon who<br />
was an important monk.<br />
Cavusin<br />
Cavusin is an ancient settlement on<br />
Goreme-Avanos main road, there are<br />
typical volcanic originated Cappadocia<br />
dwellings made of cut stones and cave<br />
houses carved into the rocks which<br />
give the village a different atmosphere.<br />
However, this area is abandoned now<br />
because the rocks fell on the houses.<br />
Vaftizci Yahya Church, Gulludere Church<br />
and Nicephorous Phokas Church are in<br />
Cavusin.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
16 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
17
Mustafapaşa<br />
Mustafapasa<br />
Göreme Açık Hava Müzesi<br />
Goreme Open-Air Museum<br />
Daha önceden Sinasos adıyla<br />
bilinen Mustafapaşa, Kapadokya’nm<br />
tam ortasında Ürgüp’e bağlı ve şehir<br />
merkezine 6 kilometre uzaklıkta bulunan<br />
bir beldedir. Henüz köy olduğu yıllarda,<br />
Rumlarla Türklerin bir arada yaşadığı bu<br />
kasabada, kilisenin çan sesleri ve cami<br />
minaresinden yükselen ezan sesleri<br />
birbirine karışır. 1924 yılında yapılan<br />
nüfus değişimine (mübadele) kadar<br />
kasabada 600 Rum ve 150 Türk aile<br />
yaşar. O dönemlerde Sinasos, Rumların<br />
ağırlıklı olduğu bir nüfusa sahiptir.<br />
1924 yılında yaşanan mübadele ile<br />
deyim yerindeyse Sinasos’un kaderi<br />
tamamen değişir. Mübadele sonrası<br />
burada yaşayan Rum nüfus Yunanistan’a,<br />
Yunanistan’da yaşayan Türk nüfus ise bu<br />
topraklara göç ettirilir. Giden Rumların<br />
yerine, Yunanistan’ın Kastorya kentinin<br />
Jerveni köyünden gelen mübadiller<br />
yerleştirilir. Mübadiller geldikleri yerlerin<br />
havasını, Anadolu’nun içlerine taşır.<br />
Bunu bugün bile hissetmek mümkün.<br />
Kasabanın yarısını oluşturan mübadiller,<br />
Makedonca konuşmayı hala sürdürür,<br />
yemeklerini, müziklerini ve geleneklerini<br />
yaşatır.<br />
Göreme<br />
Nevşehir, Ürgüp ve Avanos arasındaki<br />
etrafı vadilerle çevrili bölgede yer<br />
alır. Göreme kasabasının eski adları,<br />
“Korama, Matiana, Maccan ve Avcılar”<br />
olarak bilinir. Göreme ile ilgili 6. yüzyıla<br />
ait bir belgede ilk olarak ‘Korama’<br />
adına rastlanıldığından, en eski adının<br />
bu olduğu düşünülür. Bu belgede<br />
Aziz Hieron’un 3. yüzyıl sonlarında<br />
Korama’da doğduğu, Malatya’da 30<br />
arkadaşı ile birlikte şehit olduğu ve<br />
elinin kesilerek Korama’da yaşayan<br />
annesine götürüldüğünden söz edilir.<br />
Aziz Hieron’un, Göreme Açık Hava<br />
Müzesi içindeki Tokalı Kilise’de oldukça<br />
büyük boyutta resmedilmiş bir tasviri<br />
bulunur. Göreme ve çevresinin, Roma<br />
döneminde Venessalıların (Avanos)<br />
nekropol alanı olarak kullanıldığı<br />
düşünülür. Göreme’nin merkezindeki<br />
anıt gibi büyük peribacasının içine<br />
oyulmuş iki sütunlu Roma mezarı ile<br />
civarında yer alan çok sayıdaki mezarlar,<br />
bu görüşü destekler. Orta çağın ilk<br />
evrelerinde Hıristiyanlar için önemli<br />
bir dini merkez olan Göreme, 11. ve<br />
13. yüzyılda Aksaray yakınlarındaki<br />
Mokissos’a bağlı bir piskoposluk<br />
merkeziydi.<br />
Goreme<br />
The name ‘Korama’ is considered to be<br />
the oldest because of an old document<br />
belonged to the 6th century. According<br />
to the document, Saint Hieron was born<br />
in Korama in the end of the 3rd century,<br />
he died as a martyr with his other 300<br />
comrades and his hands were cut and<br />
sent to his mother. There is a depiction<br />
of him painted in an extremely big size<br />
inside Tokalı Church in Goreme<br />
Mustafapasa was known as Sinasos<br />
before, which is a town in the middle of<br />
Cappadocia, belonged to Urgup and<br />
6 km from the city centre. When it was<br />
a village, Greeks and Turks lived there<br />
together where the church bells and the<br />
sounds of prayer calls from the mosque’s<br />
minarets were in harmony. Until the<br />
exchange of population in 1924, 600<br />
hundred Greeks and 150 Turks lived<br />
in the town. At that time, the Greek<br />
population was dominant in Sinasos.<br />
With the exchange of population the<br />
Sinasos’ fate completely changed. After<br />
the exchange, the Greek population<br />
living here was displaced and sent to<br />
Greece and Turkish population living<br />
in Greece was displaced and sent to<br />
this land. Refugees from the village of<br />
Kastorya city called Jerveni were placed<br />
the Greeks. The refugees carried the<br />
air that they brought from the places<br />
they came from, into the interior of<br />
Anatolia; even today it is possible to<br />
feel that. The emigrants form the half<br />
of the town, still speaking Macedonian<br />
language, keeping their cuisine, music<br />
and traditions alive.<br />
Open-Air Museum. Goreme and its<br />
surroundings are thought to be used<br />
as necropolises (Avanos). The Roman’s<br />
tomb with two columns inside the fairy<br />
chimney is like a monument in the centre<br />
of Goreme and many other tombs<br />
around it support this idea. Goreme was<br />
an important religious centre in the first<br />
stages of Mediaeval, and in the 11th and<br />
13th centuries it was a bishopric centre<br />
belonged to Mokissos near Aksaray.<br />
Oldukça geniş bir alan yayılan<br />
Göreme Açık Hava Müzesi kaya içine<br />
oyulmuş manastırlar, kiliseler, şapeller,<br />
yemekhaneler, mutfaklar ve yaşam<br />
alanlarından oluşur. Bölgenin en eski<br />
ve en büyük kaya kilisesi olan Tokalı<br />
Kilise ziyaretçilerin en çok ilgi duyduğu<br />
kiliseler arasındadır ve yaklaşık 1000<br />
yıl önce inşa edilmiştir. Bir diğer<br />
önemli kilise de oldukça iyi korunmuş<br />
olan Karanlık Kilisedir. Uluslararası<br />
restorasyon çalışmaları sonucu bugünkü<br />
halini almıştır.<br />
Ürgüp<br />
Nevşehir’in 20 kilometre doğusunda<br />
olan Ürgüp, Kapadokya bölgesinin<br />
en önemli merkezlerindendir.<br />
Göreme’de olduğu gibi tarihsel süreç<br />
içerisinde çok sayıda isme sahip oldu.<br />
Bizans döneminde Osiana (Assiana),<br />
HagiosProkopios; Selçuklular<br />
Döneminde Başhisar; Osmanlılar<br />
zamanında Burgut Kalesi; Cumhuriyetin<br />
ilk yıllarından itibaren de Ürgüp adıyla<br />
anıldı. Bizans döneminde de önemli<br />
bir dini merkez olan Ürgüp, köy, kasaba<br />
ve vadilerindeki kaya kiliselerin ve<br />
manastırların piskoposluk merkeziydi.<br />
11. yüzyılda Ürgüp, Selçukluların<br />
önemli kentleri Konya’ya ve Niğde’ye<br />
açılan bir kale oldu. Bu döneme ait iki<br />
yapı, kentin merkezindeki Altıkapılı<br />
ve Temenni Tepesi türbeleridir.<br />
1515 yılında Osmanlı topraklarına<br />
katılan Ürgüp, 18. yüzyılda Osmanlı<br />
Sadrazamı Damat İbrahim Paşanın,<br />
kadılık makamını doğduğu kent olan<br />
Nevşehir’e (Muşkara) bağlaması<br />
nedeniyle ilk kez ikinci planda kaldı.<br />
Avanos<br />
Antik dönemdeki adı “Venessa” olan<br />
Avanos, Nevşehir’ in 18 kilometre<br />
kuzeyinde yer alır. Çok sayıda çanak<br />
çömlek atölyesi bulunan ilçede, seramik<br />
yapım geleneği, Hititlerden beri<br />
süregelir. Kızılırmak’ın getirdiği kırmızı<br />
toprak ve milden elden edilen seramik<br />
çamuru, Avanoslu seramik sanatçılarının<br />
elinde şekil alır. Avanos’ta 13. yüzyıl<br />
Selçuklu Dönemine tarihlenen Saruhan<br />
Kervansarayı ve Alaaddin Cami bulunur.<br />
Urgup<br />
It is 20 km in the east of Nevsehir which<br />
is one of the most significant centres of<br />
the Cappadocia region. It owned many<br />
names in the historical process like<br />
Göreme. It was called Osiana (Assiana)<br />
and Hagio Procopios in Roman’s<br />
period, Bashisar in Seljuk’s period,<br />
Burgut Castle during Ottoman times<br />
and it has been called Urgup since the<br />
earliest years of the Republic. Urgup<br />
also was an important religious centre<br />
in Byzantine period which was also the<br />
Goreme Open-Air Museum is<br />
spread over a large area which consists<br />
of monasteries carved into the rocks,<br />
churches, chapels, refectories, kitchens<br />
and living areas. Tokali Church is the<br />
region’s oldest and largest rock church<br />
and it is among the most interesting<br />
churches for visitors which was built<br />
about 1000 years ago. Well-preserved<br />
Karanlik Church is another significant<br />
church. It took its present form as a result<br />
of the international restoration works.<br />
bishopric centre of the rock churches<br />
and monasteries in the villages, towns<br />
and valleys. In the 11th century, Urgup<br />
became an opening castle to the<br />
Seljuk’s significant cities Konya and<br />
Nigde. Altikapili and Temenni Hill in<br />
the city centre are shrines and the two<br />
structures belong to that period. Urgup<br />
was annexed to Ottoman’s lands in 1515<br />
and when it became a part of Nevsehir<br />
(Muskara), where cadis’ authority was<br />
born, during the period of Ottoman’s<br />
Grand Vizier Damat Ibrahim Pasha, it<br />
stayed on the second plan for the first<br />
time.<br />
Avanos<br />
It was called “Venessa” in antique times,<br />
which is 18 km in the north of Nevsehir.<br />
There are numerous pottery workshops<br />
in this district and the tradition of<br />
ceramic making has continued since<br />
Hittites. The ceramic mud made of red<br />
soil and shaft takes shape in the hands<br />
of ceramic artists from Avanos. Saruhan<br />
Caravansary and Alaaddin Mosque<br />
are in Avanos, belonged to the 13th<br />
century, in Seljuk’s period.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
18 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
19
Hacıbektaş<br />
İlçeye adını veren Hacı Bektaş-ı Veli,<br />
bugün İran sınırları içerisinde bulunan<br />
Horasan’da 13. yüzyılda dünyaya gelir.<br />
Hacı Bektaş, ilk eğitimini dönemin<br />
ünlü düşünürü Ahmet Yesevi’den<br />
alır.Hacı Bektaş’ın, o yüzyıllarda<br />
Türklerin doğudan batıya göçlerini<br />
izleyerekAnadolu’ya gelişi, Anadolu<br />
Selçuklularının siyasi ve iktisadi<br />
düzenlerinin bozulduğu, yönetimde<br />
bölünmelerin ortaya çıktığı bir döneme<br />
rastlar. Bu dönemde şehir şehir, köy köy<br />
gezerek, Türk birliğinin sağlanması, Türk<br />
gelenek ve göreneklerin İslam inancıyla<br />
birleşmesi için çaba harcayan Hacı<br />
Bektaş, Sulucakarahöyük’te kurduğu<br />
okulda öğrenciler yetiştirdi, Türk dili<br />
ve kültürünün yabancı etkilerden ve<br />
her türlü yozlaşmadan korunması için<br />
çalıştı, içinde Hacı Bektaş Velinin ve<br />
Balım Sultan’ın türbelerinin bulunduğu<br />
3 avlulu külliyede cami, çamaşırhane,<br />
hamam, aş evi, konuk evi ve çeşmeler<br />
yer alır.<br />
Geleneksel Mimari<br />
Kapadokya’da doğal yapı ve çevre koşulları<br />
sonucu oldukça özgün bir konut mimarisi<br />
görülür. Mimari öğeler, doğal konumun<br />
uzantısı gibidir. En kısa ifadesiyle ister in<br />
san eliyle şekillendirilmiş olsun, ister hiçbir<br />
işleme tabi tutulmasın, Kapadokya’da<br />
taş, meskendir. Bu volkanik bölgede taşm<br />
bol, ağacın az olması, halkı taş mimariye<br />
yöneltmiştir. Savunma amaçlı olarak inşa<br />
edilen yeraltı şehirleri en özgün mimari<br />
unsurlarını oluşturur. Jeolojik malzeme<br />
olan tüfün kolayca işlenebilen bir madde<br />
olması nedeniyle dağ, tepe yamaçları, peri<br />
bacaları oyularak, ev biçimine sokulmuştur.<br />
Yamaçlara, kayalara ev yapma geleneği bazı<br />
yörelerde hâlâ devam eder. Eski mağaralar,<br />
kaya evlerinin önemli kısmı bugün narenciye<br />
deposu şaraphane, kiler ya da turistik tesis<br />
(otel, lokanta, bar-disko) olarak kullanılır.<br />
Bugün koruma altına alınan veya turistik tesis<br />
olarak kullanılan kaya oyma evler, modern<br />
mağara görünümündedir. İçerisinde her<br />
türlü donanıma sahip olan yapılardaki odaları<br />
emsallerinden, yöresel mimari ayırır. Ürgüp’te<br />
Esbelli Evi, Ürgüp Evi gibi otel olarak hizmet<br />
veren yapılar, bu mimarinin uluslararası<br />
üne sahip örneklerini oluşturur. En önemli<br />
yapı malzemesi olan taş, tümüyle yöreden<br />
sağlanır. Belli boyutlarda işlenen taşlar,<br />
yapıların revaklı ön yüzlerinde geometrik<br />
bir düzen içinde kullanılarak, devinimli bir<br />
görünüm elde edilir. Yöre ağaçsız olduğu<br />
için ahşap süsleme azdır. Yüklükler perdeyle<br />
örtülür. Tüm kapılar eşiklidir.<br />
Hacibektas<br />
He gave his name to the district<br />
who was born in the 13th century in<br />
today’s Khorasan within Iran borders.<br />
Hacı Bektas received his first education<br />
from the period’s famous thinker Ahmet<br />
Yesevi. He followed the migrations of<br />
the Turks from east to west in that century<br />
and came to Anatolia and it was the<br />
period that the political and economic<br />
orders of Seljuk’s deteriorated and the<br />
division occurred in the authority.<br />
Traditional Architecture<br />
As a result of natural structure and<br />
environmental conditions, a pretty<br />
unique residential architecture is seen in<br />
Cappadocia. Architectural elements are like<br />
an extension of the natural structure. The<br />
dwelling in Cappadocia is stone whether it<br />
is shaped by humans or it is not processed.<br />
In this volcanic region, the abundant of<br />
stones and lack of trees led public to stone<br />
architecture. The underground cities create<br />
the most original architectural elements<br />
which were built for the purpose of defence.<br />
Tuffs were geological substances that could<br />
be processed easily so mountains, hillsides<br />
and fairy chimneys were carved to make<br />
houses. The tradition of building houses<br />
into rocks still continues in some areas. The<br />
ancient caves and most of the rock houses<br />
He endeavoured to ensure the Turkish<br />
union, tried to combine the Turkish<br />
traditions and customs with Islamic faith.<br />
He also trained children in the school<br />
established in Sulucakarahoyuk and<br />
he worked very hard to protect Turkish<br />
language and culture from foreign<br />
effects and corruptions. The tombs of<br />
Haci Bektas and Balim Sultan are in the<br />
social complex with three courtyards.<br />
There is also a church, a laundrette,<br />
a Turkish bath, a meal centre, a guest<br />
house with fountains in the complex.<br />
are used as a citrus reservoir, a winery or a<br />
tourist facility (hotel, restaurant, bar-disco).<br />
Today, rock-hewn houses have modern cave<br />
appearance which are under protection or<br />
used as tourist facilities. Structures like the<br />
rooms with all kinds of equipment separate<br />
from the others by vernacular architecture.<br />
Structures like Esbelli House and Urgup<br />
House constitute internationally renowned<br />
examples which are the structures serving as<br />
hotels. The most important building material<br />
stone is entirely provided from the region.<br />
The stones are processed in certain sizes<br />
which are used on the porches on the frontfaces<br />
of the structures by using geometrical<br />
patterns in order, in this way a view of motion<br />
is obtained. Wooden ornaments are rare<br />
because the region is treeless. All doors have<br />
thresholds.<br />
Derinkuyu Yeraltı Şehri<br />
Nevşehir Niğde karayolu üzerinde<br />
eski adı Melegobia olan Derinkuyu,<br />
Nevşehir’e 29 kilometre uzaklıkta yer<br />
alır. Akarsuyu ve gölü bulunmayan<br />
bu ilçenin içme suyunun, 60-70<br />
metre derinlikteki kuyulardan temin<br />
edilmesi nedeniyle “Derinkuyu” olarak<br />
adlandırılır. İlçede 85 metre derinliğinde<br />
bir yeraltı şehri bulunur. Bu şehir, bir<br />
yeraltı kentinde bulunan bütün özellikleri<br />
barındırır. Yaklaşık otuz bin kişi kapasiteli<br />
yerleşim, barınma, yeme, içme, ibadet<br />
ve savunma ihtiyacını karşılayabilecek<br />
düzeydedir.<br />
Özkonak Yeraltı Şehri<br />
Avanos’a 14 kilometrelik mesafede<br />
yer alan Özkonak Yeraltı Şehri, İdiş<br />
Dağının kuzey yamaçlarına volkanik<br />
granit yapılı tüf tabakalarının oldukça<br />
yoğun bulunduğu yere yapılmıştır.<br />
Geniş alanlara yayılmış olan galeriler,<br />
birbirlerine tünellerle bağlanmıştır.<br />
Kaymaklı ve Derinkuyu Yeraltı<br />
şehirlerinden farklı olarak katlar arası<br />
haberleşmeyi sağlayacak çok dar ve<br />
uzun delikler bulunmaktadır. Yine diğer<br />
yeraltı şehirlerinden farklı olarak sürgü<br />
taşından sonra tünel üzerine (düşmana<br />
kızgın yağ dökülmesi amacıyla) delikler<br />
oyulmuştur.<br />
Şarap üretimi yapılabilen, içinde su<br />
kuyusu ve ahırlar bulunan yeraltı şehri,<br />
8 kattan oluşur. Bazı mekanları hala yöre<br />
halkı tarafından depo, kiler ve ahır olarak<br />
kullanılır.<br />
Derinkuyu Underground City<br />
It’s on Nevsehir-Nigde main road and<br />
it was called Melegobia in the past which<br />
is 29 km away from Nevsehir. This town<br />
does not have any streams and lakes so<br />
the drinking water of this place is supplied<br />
from wells in 60-70 metres depth. That’s<br />
why it is called ‘Derinkuyu’. There is an<br />
underground city at 85 metres<br />
depth in the district. This city reserves all<br />
of the features found in an underground<br />
city. The settlement has about thirty<br />
thousand people capacity and it is<br />
sufficient to meet the needs of housing,<br />
eating, drinking, worship and defence.<br />
Wine production can be done; there are<br />
wells and stables in the underground<br />
city which consists of 8 floors. Some<br />
places are still used as stores, cellars and<br />
stables by the local people. The four<br />
floors of the settlement were unearthed<br />
but it is not known on how much area it<br />
is spread. The supply depots, winery,<br />
kitchen, cellar, store and church can still<br />
be visited.<br />
Ozkonak Underground City<br />
Ozkonak Underground City is 14<br />
kilometres away from Avanos which is<br />
located on the northern slopes of Mount<br />
İdiş where volcanic granite structured<br />
tuff layers are intensive. The galleries<br />
spread over a wide area are connected<br />
to each other through the tunnels.<br />
There are very narrow and long holes to<br />
provide communication between the<br />
floors unlike Kaymakli and Derinkuyu<br />
Underground Cities. Again unlike other<br />
underground cities, holes are carved<br />
over the tunnel (for the purpose of<br />
spilling hot oil over the enemy)<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
20 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
21
tanıtım<br />
presentation<br />
Aydınlı Cave<br />
House Hotel<br />
Aydinli Cave House Oteli manzaralı<br />
Göreme’nin merkezinde kurulmuş<br />
butik bir aile misafirhanesidir. Burası<br />
tamamen eşsizdir. Kapadokya’nın<br />
doğal taş ve kayalarından oyulmuştur.<br />
Bu otel Göreme köy merkezine kısa bir<br />
yürüme mesafesindedir. Kişiye özgü<br />
tasarlanmış 14 tane oda mevcuttur.<br />
Burası yerel halılarla ve ailenin antik<br />
eşyalarıyla döşenmiş konforlu ve rahat<br />
bir barınma yeridir. Misafirhanenin<br />
restorasyonu sırasında binanın<br />
orijinal yapısı korunarak misafirler<br />
için modern konforun sağlanmasına<br />
dikkat edilmiştir.Bu Kapadokya’nın<br />
ünlenmesini sağlayan kaya oymalı<br />
geleneksel mağara evlerinin<br />
özelliklerini içermektedir. . Terastaki<br />
manzara arkasında karlarla kaplı Aragus<br />
Dağı ile Göreme köy merkezinin, ünlü<br />
peribacalarının, Gül Vadisi’nin kesintisiz<br />
manzarasını sunmaktadır.<br />
Aydinli Cave House kasaba<br />
merkezinden her otobüs terminaline,<br />
kafelere, restoranlara ve mağazalara beş<br />
dakikalık bir yürüyüş mesafesindedir.<br />
Egzotik Türkiye’yi gerçekten ziyaret<br />
etmeye karar verdiyseniz gelin ve<br />
yiyeceğimizi, toprağımızı paylaşın;<br />
her şeyden önemlisi evimizi paylaşın.<br />
Aydınlı ideal olarak eski köyün<br />
merkezinin yukarısına kurulmuştur,<br />
bölgenin güzelliğinin avantajını<br />
yakalamak için. Burası Göreme Açık<br />
Hava Müzesi’nden sadece 15 dakika<br />
yürüme mesafesindedir ve Güvercin<br />
Vadisi, Sevgi Vadisi ve Zemi Vadisi ile<br />
yürüme mesafesindedir. Kapadokya’ya<br />
iki havaalanı servisi vardır; Kayseri<br />
Havaalanı ve Nevşehir Kapadokya<br />
Havaalanı. Havaalanı transfer servisleri<br />
kişi başına yaklaşık olarak 10 Avro’dur.<br />
Özel transferler mevcuttur, 60 Avro<br />
olup tek fiyat geçerlidir (4 kişiye kadar).<br />
Göreme’ye Türkiye’nin bütün büyük<br />
şehirlerinden otobüsler kalkmaktadır.<br />
Göreme Otobüs Terminali’nden<br />
ücretsiz aktarmalar sunmaktayız. Araba<br />
kiralama, skooter, otobüsler ve taksiler<br />
hepsiyle ulaşım sağlanmaktadır. Otel’in<br />
yanındaki park ücretsizdir.<br />
Aydinli Cave house is a boutique hotel,<br />
family-run guesthouse set in the heart of<br />
picturesque old town Goreme. Aydinli<br />
Cave House is totally unique. Carved from<br />
the natural rock and stone of Cappadocia,<br />
the guesthouse is located just a short<br />
stroll from the Goreme village centre.<br />
There are fourteen individually-styled<br />
rooms that offer comfortable and relaxed<br />
accomodation furnished with beautiful,<br />
locally-made carpets and family antiques.<br />
During restoration of the guesthouse<br />
every care was taken to provide modern<br />
comforts for guests, while maintaining<br />
the orginal structure of the house. This<br />
includes rock-cut features of the traditional<br />
cave dwellings for which Cappadocia is<br />
famous. Terraced areas offer uninterupted<br />
views over the Goreme village centre<br />
and famous fairy chimneys, the stunning<br />
Rose Valley, and beyond, to the snowcapped<br />
Aragus Mountain. Aydinli Cave<br />
House is a five-minute walk uphill from<br />
the town centre within easy reach of the<br />
bus station, cafes, restaurants and shops.<br />
Come and share our food, our land and,<br />
most importantly, our home when you<br />
decide to truely experince exotic Turkey.<br />
Aydinli is ideally located high above the old<br />
village centre to take full advantage of the<br />
region is beauty. It is just a 15 minute walk<br />
from the Goreme Open Air Museum, and<br />
within walking distance of Pigeon Valley,<br />
Love Valley and Zemi Valley. Cappadocia<br />
is serviced by two airports, Kayseri Airport<br />
and Nevsehir Kapadokya Airport. Airport<br />
transfer services cost around 10 Euros per<br />
person. Private transfers are available at a<br />
flat rate of 60 Euros (for up to 4 people).<br />
There are buses from all major cities of<br />
Turkey to Goreme. We offer complimentary<br />
pick up from the Goreme Bus Station. Car<br />
hire, scooters, buses and taxis are all within<br />
easy access. There is free parking at the<br />
foot of the hotel.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
22 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
23
tanıtım<br />
presentation<br />
KELEBEK<br />
SPECIAL CAVE<br />
HOTEL<br />
Bütün elektrik cihazlarla donanmış<br />
bir mağara otelinde kalmayı hiç<br />
hayal ettiniz mi? Muhteşem Kelebek<br />
Oteli’nde kalarak bütün rüyalarınızı<br />
gerçekleştirme şansını elde edebilirsiniz<br />
ki burası Göreme’nin en popüler<br />
yeridir. Burası antik Göreme Köyü’nün<br />
yukarısına kurulmuştur. Kelebek Special<br />
Cave Hotel köy üzerinde vadilerin<br />
ve arkasında dağların muhteşem<br />
manzaralarını sunmaktadır. 47 tane<br />
özel el emeğiyle yapılmış odasıyla,<br />
yardımsever ve bilgili çalışanlarıyla ve<br />
modern bir gezgincinin istediği bütün<br />
olanaklarla biz mağara veya mağara taşı<br />
deneyimini sunmaktayız. Burası otel<br />
sahibinin ata eviydi. Sahibi Ali Yavuz sırt<br />
çantalı yorgun gezgincileri için küçük<br />
bir misafirhane ile işe koyuldu. Yıllar<br />
sonra, Ali bey’in vizyonuyla ve Göreme<br />
mirasını koruma sevgisiyle, Kelebek<br />
Otel’i kaya oluşumları üzerindeki<br />
geleneksel peribacaları odalarıyla lüks<br />
odaların karışımında oluşan bir yapıya<br />
dönüştü – ve bunların arasında kalan<br />
daha birçok stil var. Kapadokya’nın<br />
merkezinin kapsamlı manzarasıyla,<br />
huzur dolu bir gül bahçesi, enerji veren<br />
açık hava havuzu, lüks spa ve hamamı ve<br />
geleneksel yerel yemeklerin sunulduğu<br />
bir restoran ile Göreme’de Kelebek<br />
Oteli Kapadokya’nın sunacağı şeylerin<br />
yanında rahatlayabileceğiniz ve hayatın<br />
tadını çıkarabileceğiniz bir mekân.<br />
Ever dreamed of staying in a cavehotel<br />
with all mod cons? Well, now’s your<br />
chance to make those dreams come true<br />
with a stay in the gorgeous Kelebek Hotel,<br />
Goreme’s most popular place. Perched<br />
above the quaint village of Goreme,<br />
The Kelebek Special Cave Hotel offers<br />
magnificent views over the village, and to<br />
the valleys and mountains beyond. With<br />
47 specially-crafted rooms we offer the<br />
cave or cave stone experience, helpful &<br />
knowledgeable staff, and all the amenities<br />
a modern traveler requires. The hotel<br />
was the ancestral home of the owner,<br />
Mr. Ali Yavuz and started off as a small<br />
guesthouse for weary backpackers. Over<br />
the decades, with Ali’s vision and love for<br />
preserving the heritage of Goreme - the<br />
Kelebek Hotel has grown into a mix of<br />
traditional fairy chimney rooms at the top<br />
of rock formations to luxury suites - and<br />
many styles in between. With sweeping<br />
views over the heart of Cappadocia, a<br />
tranquil rose garden, refreshing outdoor<br />
swimming pool, luxury spa Hamam and a<br />
restaurant serving traditional local menus -<br />
the Kelebek Special Hotel in Goreme is the<br />
place to relax and enjoy life while exploring<br />
all that Cappadocia has to offer.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
24 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
25
tanıtım<br />
presentation<br />
DOPPELMAYR/<br />
GARAVENTA GRUP<br />
Doppelmayr/Garaventa Group<br />
Kalite olarak, teleferik<br />
mühendisliğinde teknoloji ve pazar<br />
lideri, Doppelmayr/Garaventa<br />
dünya çapında 35 ülkede satış ve<br />
servis merkezinin yanında ürün<br />
tesisleri işletmektedir. Tarihlendirecek<br />
olursak, Grup, müşteriler için 89<br />
ulusta 14,600’ün üzerinde kurulum<br />
gerçekleştirdi. Esneklik, teknik uzmanlık<br />
ve öncü bir ruh Grup’un pazarın<br />
bütün geleneksel ve yeni zorluklarını<br />
karşılamak için ideal olarak donanımlı<br />
olmasını sağlamaktadır. Doppelmayr/<br />
Garaventa’dan yenilikçi taşıma sistemleri<br />
sürekli olarak yeni standartlar tayin<br />
eder. Bizim kurulumlarımızı konfor<br />
ve güvenlik tanımlamaktadır – yaz<br />
ve kış turizmi bölgelerinin yanında<br />
kentsel ulaşım sektöründe. Bizim çığ<br />
patlamasını önleyici taşıma sistemleri<br />
materyalimiz ve teleferiklerimiz etkileyici<br />
verim ve performans sağlamaktadır.<br />
Tüm yıl boyunca tecrübe bizim<br />
geniş portföyümüzün konseptini<br />
tamamlamaktadır. Doppelmayr/<br />
Garaventa ile müşteriler modern<br />
tasarımda, kullanım dostu çözümlerde<br />
ve en iyi servislerde en yüksek kaliteye<br />
sahip olurlar.<br />
As quality, technology and market<br />
leader in ropeway engineering,<br />
Doppelmayr/Garaventa operates<br />
production plants as well as sales and<br />
service centers in over 35 countries<br />
worldwide. To date, the Group has<br />
built more than 14,600 installations<br />
for customers in 89 nations. Flexibility,<br />
know-how und pioneering spirit make<br />
the Group ideally equipped to meet all<br />
the challenges of traditional and new<br />
markets.<br />
Innovative transport systems from<br />
Doppelmayr/Garaventa continually set<br />
new standards. Top comfort and safety<br />
define our installations – in summerand<br />
winter tourism regions as well as in<br />
the urban transit sector. Our material<br />
transport systems and ropeways for<br />
preventive avalanche blasting offer<br />
impressive efficiency and performance.<br />
All-year-round experience concepts<br />
round off our extensive portfolio.<br />
With Doppelmayr/Garaventa,<br />
customers get top quality in modern<br />
design, user-friendly solutions and<br />
optimum service. From the initial idea to<br />
the completed project and beyond.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
26 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
27
Doppelmayr – teleferik<br />
mühendisliğinde dünya<br />
pazarında lider<br />
Doppelmayr/Garaventa Grup dünyanın<br />
dört bir yanında teleferikler inşa etmektedir<br />
– bu dünya pazarı liderinin teleferik<br />
mühendisliğinde temel işidir. Tecrübe ve<br />
teknik uzmanlık kazanımı kış turizminde<br />
diğer iş kollarına da fayda sağlamaktadır.<br />
Nerede teleferik kurulumları görülse orada<br />
turizm ve ticaret canlanmaktadır- özellikle kış<br />
sezonunda. Bu özellikle bir zamanlar ulaşımı<br />
zor olan coğrafik bölgeler için geçerlidir.<br />
Çekici meslekleri yaratmanın yanında, kış<br />
sporları altyapı oluşumunu sağlar, bu da<br />
sırayla sürekli bir değer yaratılması için<br />
önemli bir dürtüdür. Birçok Alp vadileri<br />
ve ünlü kayak merkezleri turizm olmadan<br />
ne olacaklardı? Muhtemelen, özel dağ<br />
yürüyüşçülerinin ücra destinasyonlarından<br />
başka bir şey olmayacaklardı. Başarılı kış<br />
bölgeleri bunların üzerinde devamlı olarak<br />
cesaret ve öncü ruhu gösteren yerler<br />
olmuşlardır ve ki onların teleferikleri ve<br />
sundukları çağdaş eğilimleri yansıtmaktadır<br />
– en küçük kayak merkezlerinden en iyi<br />
uluslararası kayak destinasyonlarına kadar.<br />
Doppelmayr/Garaventa ilk günlerden<br />
itibaren bu öncülerle çalışmanın ayrıcalığını<br />
kazanmıştır. Dünyanın her bir yanından<br />
birçok dönüm noktasını onlarla oluşturmak<br />
için onlara katıldı. Doppelmayr/Garaventa<br />
Grup için Türkiye önemli bir pazar yeridir.<br />
Avusturya şirketi, ülkenin dört bir yanında<br />
kayak alanlarında saygıdeğer müşterilerle<br />
önemli kurulumlar gerçekleştirdi. Hatta yerel<br />
bir bayi bile bulunabilir.<br />
Özetle: Doppelmayr/<br />
Garaventa Grup’un<br />
Türkiye’deki Tarihi<br />
1960’lı yılların başında, Selahattin Ungan<br />
UNGAN şirketini kurdu. 19622de<br />
Doppelmayır’ın Türkiye temsilcisi oldu.<br />
Avusturya şirketini tanıma ve onların<br />
ürünleriyle aşina olmak ve ticaret bu başarılı<br />
ortaklığın en önemli faktörü oldu. En<br />
başından itibaren, karşılıklı güvene dayalı<br />
bir iş ortaklığıydı. 1987’de, Selahattin<br />
Ungan’ın yeğeni, amcasının şirketinde<br />
çalışmaya başladı Ilgaz’daki telesiyejler<br />
ve Kartalkaya’daki kayak asansörleri için.<br />
1989’da Selahattin Ungan öldükten sonra,<br />
Hüseyin N. Alparslan ve Selahattin amcasının<br />
şirketinde çalışmaya başladı Ilgaz’daki<br />
telesiyejler ve Kartalkaya’daki kayak<br />
asansörleri için. 1989’da Selahattin Ungan<br />
öldükten sonra, Hüseyin N. Alparslan ve<br />
Selahattin Ungan’ın eşi Gülsen Ungan<br />
UNGAN Sanayi Tesisleri ve Mak. Müh. Tic.<br />
Ltd. Şti. kurdular. Onlar Arthur Doppelmayr<br />
ile Doppelmayır’n temsilcisi olarak kontrat<br />
imzaladılar. Şirket 2013’te Doppelmayır<br />
Türkiye kurulana kadar temsilci kalmaya<br />
devam etti. Yerel yan kuruluş olarak,<br />
Doppelmayır müşterilerine en hızlı ve en iyi<br />
servisi sunma konumundadır.<br />
1937’de ilk kayak<br />
asansöründen 3S gondol<br />
teleferiğine kadar<br />
Yaratıcı teleferik sistemlerinin gelişiminin<br />
uzun bir geleneği vardır. Doppelmayır bu<br />
geleneğin temelini kurdu, teleferiğin öncüsü<br />
Sepp Bildstein ile beraber, Avusturya’nın ilk<br />
teleferiğinin 1937’de yapılması ile. Buluşların<br />
listesi uzundur ve bu büyümeye devam<br />
ediyor: ısıtmalı telesiyej koltuklarından,<br />
çocuk korumalı koltuk modellerine ve<br />
modern kalkınma konseptine kadar.<br />
Teknoloji ki bu kışın başarıyla denendi ve<br />
test edildi, yolcular için şehirde güvenilir<br />
olacaktır. CEO Michael Doppelmayır bunun<br />
hepsini şu şekilde özetlemektedir: ‘Kış bizim<br />
ekmek teknemizidir, bizim için ‘’kente karşı<br />
kış’’ çok ‘‘her ikisi veya’’ sorusu değildir<br />
fakat ‘sadece fakat hem de’ gibidir.’’<br />
Doppelmayr/Garaventa’nın birleşimi teknik<br />
uzmanlık ve müşteri öngörüsünden oluşur<br />
bu da pratik ve ileri görüşlü yeniliklerin<br />
yapılmasını mümkün kılar. Bugüne kadar,<br />
şirketin kendi araştırması ve geliştirme<br />
departmanı yoktur. Bunun yerine, Grup’un<br />
tasarım mühendisleri dünya pratiğiyle yakın<br />
çalışırlar ve gerçek dünyada gereksinimleri<br />
ve istekleri için direk olarak müşteriyle<br />
işbirliği içerisine girerler. Kış turizminde daha<br />
büyük konfor modası vardır – bütün nesiller<br />
boyunca. Bütün bu isteklere ayak uydurmak<br />
cesaret ve uzak görüşlülük gerektirir,<br />
eğer bir adım ilerde olunmayacaksa. Ve<br />
bu Doppelmayr/Garaventa için başlama<br />
noktasıdır. Doppelmayr/Garaventa’dan<br />
uzmanlar müşterilere elle tutulur destek<br />
sağlarlar, uzun mesafeler giderek onlara<br />
yardımcı olurlar ve onların isteklerini<br />
pratiğeçevirmek için yaratıcı fikirlerle geri<br />
dönerler, özellikle büyük fikrin bölgenin<br />
çekiciliğini arttırdığı zamanlar.<br />
Profesyonellerle birlikte<br />
pistlerin dışında<br />
Dünyanın her yerinde kayak merkezleri<br />
Doppelmayr/Garaventa’ya güvenirler.<br />
Güvenilir ve doğru bir iş ortağı olarak<br />
ünlenmemiz, biz her zaman müşterilerimizi<br />
ve onların misafirlerine en iyi çözümler<br />
sağlayarak onların dağlardaki kış<br />
sporları deneyimini güçlendiririz. Bu<br />
bizim ilk teleferiği yaptığımız günden<br />
bugüne kadar daima amacımız oldu.<br />
Yolcuların farklılık gösteren ihtiyaçları –<br />
çocuklar ya da yetişkinler, acemiler veya<br />
profesyonel sporcular, gruplar veya tek<br />
olanlar – yeni fikirler için dürtüyü sağlar.<br />
Önsezili düşünme ve yılların tecrübesi<br />
Doppelmayr/Garaventa teleferiklerinin<br />
kalitesini arttırmamıza ve arakasındaki<br />
teknolojiyi mükemmelleştirmemize olanak<br />
sağlamaktadır. Bunun sonucu olarak, hem<br />
yolcular hem de çalışan ekip konforun<br />
ve güvenliğin en yüksek seviyede zevkini<br />
çıkarabilirler. Müşterimizle yakın çalışarak<br />
ve iş ortaklarımız bizim yeni dönüm<br />
noktaları oluşturmamızı sağlamaktadırlar<br />
bu da teleferik endüstrisinde gelişmeleri<br />
teşvik eder. Bunların mutabık koltuk<br />
ısıtması, İleri Halat Pozisyon Tespiti (İHP) ve<br />
yenilikçi kalkınma konsepti gibi birçok tipik<br />
örnekleri vardır. Bütün teleferik çeşitleri<br />
planlıdır uygun direktiflerle ve standartlarla<br />
– müşterilerimizin istekleri ve onların<br />
ürünlerimize ve servislerimize güvenmeleri<br />
yaptığımız her şeyde bizi harekete geçiren<br />
güçlerdir. Bu sebeple, bütün yüzey<br />
teleferiklerimiz, telesiyejlerimiz ve gondol<br />
teleferiklerimiz veya hatta standartla<br />
birleştirilmiş çözümler veya müşteri tasarımı<br />
daima sanatın ifadesidirler.<br />
Doppelmayr – world<br />
market leader in ropeway<br />
engineering<br />
The Doppelmayr/Garaventa Group<br />
builds ropeways for ski resorts around the<br />
globe – that’s the core business of the world<br />
market leader in ropeway engineering.<br />
The experience and know-how gained in<br />
the area of winter tourism benefits all other<br />
business divisions.<br />
Wherever modern ropeway installations<br />
are to befound, tourism and trade flourish –<br />
especially inthe winter season. That applies<br />
in particular togeographic regions, which<br />
were once remote and difficult toget to. As<br />
well as creating attractive jobs, winter sports<br />
leadto the creation of infrastructure, which in<br />
turn acts as animportant driver for sustained<br />
value creation. What would many Alpine<br />
valleys and famousski resorts be without<br />
tourism? Perhaps nothing more than anoutof-the-way<br />
destination for individual hikers.<br />
Successful winterregions are above all those<br />
which have continually shown courageand<br />
pioneering spirit, and whose lifts and<br />
offerings reflectcontemporary trends – from<br />
the smallest ski resorts to the topinternational<br />
destinations. Doppelmayr/Garaventa has<br />
beenprivileged to work with these pioneers<br />
right from the early daysand to join them in<br />
setting many milestones all over the world.<br />
Turkey is also a very important market for<br />
the Doppelmayr/Garaventa Group. The<br />
Austrian company completed several<br />
installations with respected customers in<br />
skiing areas throughout the country. Even a<br />
local subsidiary is to be found.<br />
Doppelmayr – world<br />
market leader in ropeway<br />
engineering<br />
In the beginning of 1960,Selahattin Ungan<br />
founded the company UNGAN. In 1962,<br />
he became the Turkish representative<br />
of Doppelmayr. Knowing the Austrian<br />
company and being familiar with their<br />
products and businessmen was an<br />
important factor for this successful<br />
cooperation. Right from the start, it was a<br />
partnership based on mutual trust.In 1987,<br />
Selahattin Ungan’s nephew, Hüseyin N.<br />
Alparslan, started to work with his uncle’s<br />
company for chairlifts in Ilgaz and surface<br />
lifts in Kartalkaya. After Selahattin Ungan<br />
passed away in 1989,Hüseyin N. Alparslan<br />
and Gülsen Ungan, Selahattin’s widow,<br />
founded UNGAN Sanayi Tesisleri ve Mak.<br />
Müh. Tic. Ltd. Şti. They signed the contract<br />
as representative of Doppelmayr with Artur<br />
Doppelmayr. The company remained<br />
representative until Doppelmayr Turkey<br />
was established in 2013. With the local<br />
subsidiary, Doppelmayr is able to offer their<br />
customers the fastest and best service.<br />
From the first ski lift in<br />
1937 to the 3S gondola lift<br />
The development of ingenious ropeway<br />
systems has a long tradition. Doppelmayr<br />
laid the foundation for that tradition,<br />
together with skilift pioneer Sepp Bildstein,<br />
with the building of Austria’s first ski lift in<br />
1937. The list of inventions is long and never<br />
stops growing: from heated chairlift seats,<br />
the child safe chair model and the modern<br />
recovery concept. Technology, which<br />
has been successfully tried and tested in<br />
the winter, will certainly be dependable<br />
for passengers in the city. CEO Michael<br />
Doppelmayr sums it all up as follows:<br />
“The winter is our bread and butter. For<br />
us, the ‘urban versus winter’ question is<br />
not so much an ‘either/or’ but more of a<br />
‘not-only-but-also’.” The combination of<br />
Doppelmayr/Garaventa know-how and<br />
customer foresight is what makes practical<br />
and visionary innovations possible.To this<br />
day, the company does not have its own<br />
research and development department.<br />
Instead, the Group’s design engineers work<br />
in close contact with the world of practice<br />
and collaborate directly with the customer<br />
on real-world requirements and wishes.<br />
In winter tourism there is a trend toward ever<br />
greater comfort – across all generations.<br />
It takes courage and vision to keep pace<br />
with these aspirations, if not to be one step<br />
ahead. And this is the starting point for the<br />
Doppelmayr/Garaventa Group.<br />
The experts from Doppelmayr/Garaventa<br />
provide customers with solid support,<br />
going the extra mile to assist them and<br />
coming up with creative ideas to put their<br />
wishes into practice – particularly when the<br />
ultimate goal is to boost the attractiveness of<br />
a region.<br />
Off to the slopes with the<br />
professional<br />
Ski resorts around the globe place their<br />
trust in Doppelmayr/Garaventa. True to<br />
our reputation as a reliable partner, we<br />
always strive to provide our customers<br />
and their guests with the best possible<br />
solutions to enhance their winter sports<br />
experience on the mountain. That has<br />
always been our aim since building our<br />
very first lift and remains so to this day. The<br />
differing needs of passengers – whether<br />
children or adults, novices or professional<br />
athletes, groups or singles – provide the<br />
trigger for new ideas. Visionary thinking<br />
and many years of experience enable to<br />
us to constantly increase the quality of<br />
Doppelmayr/Garaventa ropeways and<br />
perfect the technology behind them. As a<br />
result, both passengers and operating crew<br />
can enjoy comfort and safety at the highest<br />
level. Working closely with our customers<br />
and partners enables us to continually set<br />
new milestones which inspire advances in<br />
the ropeway industry. These are typified<br />
by many innovations such as the agreeable<br />
seat heating, the progressive Rope Position<br />
Detection (RPD) system and the innovative<br />
recovery concept. All ropeway types are<br />
planned, designed and built using the very<br />
best technology and in compliance with<br />
the appropriate directives and standards –<br />
our customers’ wishes and their trust in our<br />
products and services are the driving force<br />
in everything we do. For that reason, all our<br />
surface lifts, chair and gondola lifts or even<br />
combined solutions in standard or custom<br />
design are always state of the art.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
28 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
29
Doppelmayr/Garaventa<br />
Grup’un Türkiye’deki<br />
dönüm noktaları<br />
1962 UNGAN ilk Doppelmayır<br />
temsilcisi<br />
1964 Sarıkamış Kars’ta Dopplemayır<br />
tarafından ilk yüzey teleferiği<br />
1969 Erzurum’da Dopplemayır tarafından<br />
ilk sabit kavramalı telesiyej<br />
1992 Sarıkamış Kars’ta Doppelmayır<br />
tarafından ilk ayrılabilir telesiyej<br />
1993 İlk grup gondolu Maçka- İstanbul<br />
1996 Girak tarafından Erzurum’da ilk<br />
ayrılabilir gondol<br />
2006 Garaventa tarafından İstanbul’da ilk<br />
ful otomatik funiküler<br />
2007 Garaventa tarafından Tahtalı-<br />
Kemer’de kabinli ilk en büyük tramvay<br />
2011 Dopplemayır tarafından Erciyes’te<br />
telesiyejler için ilk koltuk ısıtma<br />
2011 Dopplemayır tarafından Erciyes’te ilk<br />
6 oturaklı telesiyej<br />
2013 Doppelmayır’ın Türkiye’de oluşumu<br />
2013 VALTER Doppelmayır’ın şehir<br />
temsilcisi olmaya başlar<br />
Milestones of the<br />
Doppelmayr/Garaventa<br />
Kış turizminde bir bakışta<br />
teleferik taşıması<br />
Group in Turkey •İyi düzenlenmiş modüler tasarım<br />
1962 UNGAN is the first Turkish<br />
representative of Doppelmayr<br />
1964 First surface lift by Doppelmayr in<br />
Sarıkamış – Kars<br />
1969 First fixed grip chair lift by<br />
Doppelmayr in Erzurum<br />
1992 SFirst detachable chairlift by<br />
Doppelmayr in Sarıkamış – Kars<br />
1993 First group gondola in Maçka –<br />
İstanbul<br />
1996 First detachable gondola by Girak in<br />
Erzurum<br />
2006 First fully automatic funicular in<br />
İstanbul by Garaventa<br />
2007 Tramway with the biggest cabin in<br />
Tahtalı – Kemer by Garaventa<br />
2011 First seat heating for chairlifts by<br />
Doppelmayr in Erciyes<br />
2011 First detachable 6-seater chairlift by<br />
Doppelmayr in Erciyes<br />
2013 Formation of Doppelmayr Turkey<br />
2013 VALTER becomes the urban<br />
representative of Doppelmayr<br />
sayesinde hızlı kurulum<br />
•Yaralı insanların ulaşımı – dağlardan kolay<br />
dinlenme<br />
•Kaparcıklar ve ısıtmalı koltuklarla en yüksek<br />
kalite yolculuk, iyi keçeli döşemeler<br />
•Koyu renk ifadeleriyle mimari vurgular ve<br />
kişisel tasarımlar<br />
•Üstün teleferik teknolojisiyle rüzgâra ve<br />
havaya dirençli<br />
Ropeway transport for<br />
winter tourism at a glance<br />
•Rapid installation thanks to wellconceived<br />
modular design<br />
•Transportation of people with injuries –<br />
straightforward recovery from the mountain<br />
•Top ride comfort through heated seats,<br />
bubbles, well-padded upholstery<br />
•Architectural highlights with bold color<br />
statements and individual designs<br />
•Resistance to wind and weather through<br />
cutting-edge ropeway technology<br />
Reliability all along the line<br />
The Doppelmayr/Garaventa Group builds ropeways for ski resorts around the globe – that’s the core business of the world<br />
market leader in ropeway engineering. The experience and know-h<br />
business divisions.<br />
As quality, technology and market leader in ropeway engineering, Doppelmayr/Garaventa operates production plants as well<br />
as sales and service centers in over 35 countries worldwide. To date, the Group has built more than 14,600 installations for<br />
customers in 89 nations. Flexibility, know-how und pioneering spirit make the Group ideally equipped to meet all the challenges<br />
of traditional and new markets.<br />
www.doppelmayr.com<br />
From the familiar ...<br />
... to the exceptional.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
30 Doppelmayr Seilbahnen GmbH, Rickenbacherstraße 8-10, Postfach 20, 6922 Wolfurt / Austria<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015 Garaventa AG, Birkenstrasse 47, 6343 Rotkreuz / Switzerland<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
31
öportaj<br />
reportage<br />
Bolu Belediye Başkanı<br />
Alaaddin Yılmaz<br />
İle Röportaj<br />
Sizi tanıyabilir miyiz?<br />
1952 yılında Bolu Seben’de dünyaya<br />
geldim. İlköğrenimimi Seben İlkokulu’nda,<br />
ortaöğrenimimi Bolu Öğretmen Okulu’nda<br />
tamamladım. Çalışma hayatına 1970<br />
yılında, mezun olduğum Seben İlköğretim<br />
Okulu’nda öğretmenlik yaparak başladım.<br />
1972 yılında tekrar eğitim diyerek,<br />
Sakarya Devlet Mimarlık ve Mühendislik<br />
Akademisi’ne başladım. 1976 yılında<br />
akademiden birincilikle mezun oldum.<br />
1976-1977 yıllarında Zirai Donatım Kurumu<br />
Adapazarı Müessese Müdürlüğü ve 1978<br />
yılında Sakarya D.M.M Akademisi Uzman<br />
Mühendislik Kadrosu’nda araştırma<br />
görevlisi olarak görev yaptım. 1980<br />
yılında askerlik görevini tamamlayarak,<br />
1983 yılına kadar serbest mühendislik ve<br />
taahhüt işleri ile meşgul oldum. 1983-1986<br />
yılları arasında Suudi Arabistan’da İnşaat<br />
Mühendisi olarak çalıştım. Suudi Arabistan,<br />
Mısır, İspanya, Fransa, Almanya, Hollanda,<br />
Belçika ve Brezilya gibi birçok ülkenin birçok<br />
kentinde şehircilik ile ilgili pek çok gözlem<br />
ve inceleme yaparak gördüğüm pek çok<br />
yeniliği ve teknolojiyi Bolu’da uygulamaya<br />
geçirdim. 10 yıl Bolu Belediyesi’nde meclis<br />
üyeliği yaptıktan sonra, 28 Mart 2004<br />
yerel seçimlerinde AK Parti’den Belediye<br />
Başkanlığı Makamı’na seçildim. 29 Mart<br />
2009 yerel seçimlerinde ikinci dönem ve<br />
30 Mart 2014 yerel seçimlerde üçüncü<br />
dönem Belediye Başkanlığı Makamı’nı<br />
kazandım. Evli ve iki çocuk babasıyım.<br />
‘“Kayak çok sevdiğim bir spor<br />
dalıdır.”<br />
Kayak sporu ile ilgileniyor<br />
musunuz? İlgilendiğiniz başka<br />
sporlar var mı?<br />
Kayak sporu ile ayakta durmaya<br />
çalışıyorum. Çok sevdiğim bir spor<br />
dalıdır. Ancak zorlu parkurlarda<br />
kayamıyorum. Zorlu kayak pistlerinde<br />
düştüğüm için ürküyorum. Yanımda biri<br />
olduğunda çok rahat kayabiliyorum.<br />
Masa tenisi, yürüyüş, koşu, voleybol,<br />
basketbol, güreş, futbol sporları ile<br />
ilgilendim.<br />
“Kayak dünyada yavaş yavaş<br />
gelişen bir spor dalıdır.’’<br />
Kartalkaya Kayak Merkezi’nin<br />
2014-2015 sezonunu nasıl<br />
değerlendirirsiniz? Kayak<br />
merkezinin turizm açısından<br />
bölgeye kazandırdıkları hakkında<br />
fikirleriniz nelerdir?<br />
Kış sporları turizm ile ilgili sporlardır.<br />
Kayak dünyada yavaş yavaş gelişen<br />
bir spor dalıdır. Kartalkaya mevsim<br />
uzunluğu, kar kalitesi ve kar kalınlığı<br />
açısından doluluk oranı en yüksek olan<br />
yerlerden bir tanesidir. Bu tesisleri<br />
albenili hale getirmeye çalışıyoruz.<br />
Çünkü bu tesisler kış turizmi açısından<br />
Bolu’da çok önemli bir yer tutuyor.<br />
Gerede ve Aladağlardaki kayak<br />
pistlerindeki yarışların hem yöresel hem<br />
uluslararası yarışmalar haline dönüşmesi<br />
için çalışmalar yapılıyor.<br />
Kartalkaya Kayak Merkezi için<br />
geleceğe yönelik plan ve yatırımlar<br />
söz konusu mudur?<br />
Kartalkaya 2. Bölgesi ile ilgili geçmişte<br />
yapılan çok ciddi bir proje var. Bunun<br />
revize edilerek geleceğe taşınması<br />
önemli bir çalışmadır. Orada golf<br />
turizminin de olabileceği yazın da<br />
kullanılabileceği önemli bir bölgeden<br />
bahsediyoruz. Geçmişte yapılan<br />
projelendirme çalışmasında sanırım 10<br />
tane otel planlandı. Günümüz şartları<br />
olarak yerleri, miktarları, kapasite ve<br />
kapsamları değiştirebilir. Ama Bolu’nun<br />
geleceğinde böyle bir alternatife<br />
ihtiyacımız vardır. Bundan önceki Kayak<br />
Federasyonu Başkanımız bana şunu<br />
söylemişti “Bolu Alp’lerden çok daha<br />
önemli bir kayak merkezidir” demişti.<br />
Böyle alternatifli bir mekâna sahip<br />
olduğumuzu söyleyebilirim.<br />
“Bolu’da kayak merkezi olmasına<br />
rağmen Bolu insanının kayak<br />
yapma alışkanlığı çok zayıf.’’<br />
Bolu için yaptığınız ve gelecekte<br />
yapmayı düşündüğünüz yatırımlar<br />
hakkında bilgi verir misiniz?<br />
Bolu’da kayak merkezi olmasına rağmen<br />
Bolu insanının kayak yapma alışkanlığı<br />
çok zayıf. Mevcut kayak merkezi<br />
otellerinin pistlerinde mevsim çok dolu<br />
geçtiği için Bolu insanının kayak yapma<br />
arzusunu tatmin edememekteyiz. Onun<br />
için bir kayak öğrenme pistini hayata<br />
geçirmek için çalışmalarımız sürüyor.<br />
Bunun için Valilik, Bolu Belediyesi,<br />
Ticaret ve Sanayi Odası ve üniversite<br />
ile öğrencilerimizin ve gençlerimizin<br />
kaymayı öğrenecek seviyeye gelmesi<br />
için çalışmalarımız sürüyor. Şu an<br />
prosedürleri aşma aşamasındayız.<br />
Bizimle röportaj yaptığınız için<br />
teşekkür ederiz.<br />
Biz teşekkür ederiz.<br />
An Interview with the Mayor<br />
of Bolu Alaaddin Yılmaz<br />
Could we get to know you?<br />
I was born in 1952 in Bolu Seben. I<br />
completed my primary education in<br />
Seben Primary School and secondary<br />
education in Bolu Training School. I<br />
began my first career in Seben Primary<br />
School as a teacher in 1970 from where<br />
I graduated. I set myself for education<br />
again in 1972 and started Sakarya<br />
State Architecture and Engineering<br />
Academy. I graduated from the<br />
academy in 1976, ranking first in class.<br />
I performed my duty as an Institute<br />
Directorate in Agricultural Equipping<br />
Institute in Adapazarı and in 1978<br />
I worked as a research assistant in<br />
Specialist Engineering Team at D.M.M<br />
Academy. I completed my military<br />
service in 1980 and engaged in selfemployment<br />
engineering and contract<br />
work until 1983. I worked as a civil<br />
engineer between 1983 and 1986 in<br />
Saudi Arabia. I had many observations<br />
and a lot of research about city planning<br />
in many cities of Saudi Arabia, Egypt,<br />
Spain, France, Germany, Holland, Belgium<br />
and Brazil. I witnessed many innovations<br />
and technologies in these places and<br />
transferred them into practice in Bolu. After<br />
working as a councillor in Bolu Municipality,<br />
I was elected as the Mayor of Bolu from Ak<br />
Party on the 28 March 2004 local elections.<br />
I was again elected as the Mayor of Bolu in<br />
the second period on the 29 March 2009<br />
local locations and on the 30 March 2014<br />
local elections in the their period. I am<br />
married and I have two children.<br />
“I love skiing very much.”<br />
Are you interested in skiing? Are<br />
there any other sports that you are<br />
interested in?<br />
I try to remain standing with skiing<br />
activity. I love this sports branch<br />
very much. However, I cannot ski on<br />
challenging tracks. It is because I fell<br />
off on the challenging tracks so I feel<br />
unsafe. When I have someone by my<br />
side I can easily ski. I was interested<br />
in table tennis, trekking, running,<br />
volleyball, basketball, wrestling and<br />
football in the past.<br />
“Skiing has gradually<br />
developed in the world.”<br />
How do you evaluate the season<br />
of 2014-2015 in Kartalkaya Ski<br />
Resort? What are your views about<br />
the contributions that the ski centre<br />
has made to the region in terms of<br />
tourism?<br />
Winter sports are related to tourism.<br />
Skiing is the kind of sport branch<br />
which has gradually developed in the<br />
world. Kartalkaya is one of the places<br />
where the occupancy rate is very high<br />
because of the length of the month,<br />
snow quality and snow depth. We are<br />
trying to make these facilities the centre<br />
of attraction because these facilities<br />
have an important place in Bolu in terms<br />
of winter tourism. Some works are<br />
being carried out to turn Gerede and<br />
Aladağlar ski track races into national<br />
and international races.<br />
Are there any future plans and<br />
investments for Kartalkaya Ski<br />
Resort?<br />
There was a very important project<br />
for Kartalkaya Second Region in the<br />
past. It will be a good work to revise<br />
that project and carry it into future.<br />
We are talking about an important<br />
region where golf tourism will be<br />
possible and will be active in summer.<br />
I suppose 10 hotels were planned in<br />
the previous project. Under today’s<br />
conditions; the location, the numbers,<br />
the capacity and the scope can be<br />
changed. However, we need such an<br />
alternative in Bolu’s future. Our former<br />
Ski Federation President said: ‘Bolu<br />
is a more important ski resort than<br />
the Alps’’. I can say that we own such<br />
centre as an alternative.<br />
“Although there is a ski resort<br />
in Bolu, people’s skiing habit<br />
is very weak in Bolu.”<br />
Could you give us information<br />
about the investments that<br />
you have already had and the<br />
investments you are planning to<br />
make for Bolu?<br />
Although there is a ski resort in<br />
Bolu, Bolu’s people’s skiing habit<br />
is very weak. We are not able to<br />
satisfy people’s skiing desire in Bolu<br />
because the ski resort’s hotels are full<br />
of activities through the season. Our<br />
works still continue about putting a<br />
ski-run into practice for new learners.<br />
The Governorship, Bolu Municipality,<br />
Chamber of Commerce and Industry<br />
and the university are still working<br />
to bring our students and youth to a<br />
level that they can ski. We are passing<br />
through the procedures stage at the<br />
moment.<br />
Thank you for having an interview<br />
with us.<br />
I would like to thank you.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
32 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
33
Bolu<br />
Y<br />
eşil ve mavinin<br />
kucaklaştığı,<br />
birlikte uyuyup uyandığı,<br />
rüzgârın başı dumanlı dağlarda<br />
efsanelerin en dramatiklerinden<br />
birini hâlâ fısıldadığı, binlerce<br />
yıldır birçok uygarlığın filizlenip<br />
boy attığı ve meyvelerini bıraktığı<br />
şehirdir Bolu.<br />
B<br />
olu is a city where the blue<br />
and green embrace<br />
and wake up together,<br />
the wind still whispers the most<br />
dramatic myth on the smoky<br />
mountains and where many<br />
civilizations developed for<br />
thousands of years and left their<br />
fruits.<br />
Yıl boyunca yemyeşil dağları,<br />
gölleri, milli parkları, termal kaynakları,<br />
kışın kış turizmi imkanları ve her kesime<br />
uygun turistik tesisleri ile ülkemizin en<br />
önemli turistik merkezlerinden biri olan<br />
BOLU, İstanbul – Ankara metropolleri<br />
arasında İstanbul’a 250 km., Ankara’ya<br />
180 km. mesafede ülkemizin en<br />
güzel illerinden biridir. Topraklarının<br />
% 64’ünün ormanlarla kaplı olduğu<br />
Bolu’da 14 göl, 147 gölet, 1 milli park,<br />
9 tabiat parkı, 2 orman içi dinlenme<br />
yeri, 3 tabiatı koruma alanı, 3 yaban<br />
hayatı koruma alanı bulunmaktadır.<br />
Bolu’nun, tabiat, insan ve tarihin el<br />
ele verip yoğurduğu güzelliklerini<br />
görmek, dağların söylediği Köroğlu<br />
türkülerini işitmek isteyenlerin şehre<br />
ulaşması hiç de zor değil. Bolu, Ankara<br />
ve İstanbul’un neredeyse tam ortasında<br />
bu iki merkezi birbirine bağlayan ana<br />
yolun üstündedir.<br />
Tarihçe<br />
Yazılı belgeler, arkeolojik eserler<br />
ve tarihî kaynaklara göre, Bolu’nun<br />
tarihi,Bithynialılar ile başlamaktadır.<br />
Sırasıyla Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular<br />
ve Osmanlılar Bolu ve çevresine hâkim<br />
olmuşlardır. Bolu yöresine Osmanlı akını<br />
ilk kez Osman Gazi tarafından<br />
başlatılmış, Bolu yöresinin tümüyle<br />
fethedilmesi ise Orhan Gazi döneminin<br />
ilk yıllarına (1324 -1326) rastlamıştır.<br />
Mustafa Kemal Paşa önderliğinde<br />
yapılan Millî Mücadele sonunda Bolu,<br />
10 Ekim 1923 de yeni düzenlemeler<br />
çerçevesinde vilayet haline getirilerek<br />
yeni bir yönetime kavuştu.<br />
Coğrafya<br />
Topraklarının yarıdan fazlası ormanlarla<br />
kaplı olan Bolu’nun yüzey şekillerinde<br />
dağlar, platolar ve ovalar önemli yer tutar.<br />
Önemli dağları güneyde Bolu Dağları<br />
, Abant Dağları , kuzeyde Sünnice<br />
Dağları , Çele Doruğu , Gerede’nin<br />
kuzeyinde Arkot ve Göl Dağları’dır. En<br />
güneyde ilk iki sıradan daha yüksek<br />
olan ve genel olarak Köroğlu Dağları<br />
adı verilen volkanik dağlar uzanır. Yöre,<br />
yağış zenginliği ve eğimlerin çokluğu<br />
nedeniyle irili ufaklı doğa ve baraj gölleri<br />
açısından zengindir. İldeki göllerden<br />
bazıları, Abant, Yedigöller, Gölcük,<br />
Yeniçağa, Çubuk, Sünnet, Karagöl,<br />
Karamurat, Sülük, Gölköy, Aladağ ve<br />
Saraycık’tır. Bolu genellikle Karadeniz<br />
iklim tipinin içinde yer almaktadır. Bunun<br />
yanında güney bölümlerinde İç Anadolu<br />
iklim tipi de görülmektedir.<br />
With its green mountains all the year<br />
round, lakes, national parks, thermal<br />
springs, winter tourism opportunities in<br />
winter and tourist facilities for everybody;<br />
it is one of the most important centres<br />
of Turkey which is popular with tourists.<br />
It is one of the most beautiful cities of<br />
our country which is between Istanbul<br />
and Ankara metropolises; 250 km from<br />
Istanbul and 180 km from Ankara. % 64 of<br />
its land is covered with forests and there<br />
are 14 lakes, 147 ponds, 1 national park,<br />
9 natural parks, 2 recreation areas in the<br />
forest, 3 nature reserve areas and 3 wildlife<br />
conservation areas. Access to Bolu is not<br />
difficult for people who want to see the<br />
beauties created by the human and history<br />
and listen to the songs of Köroğlu sung by<br />
its mountains. It is almost in the middle of<br />
Istanbul and Ankara which is near the main<br />
roads, connecting these two centres.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
34 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
History<br />
According to the written documents and<br />
historical resources, Bolu’s history began<br />
with Bithyania. Romans, Byzantines,<br />
Seljuks and Ottomans dominated Bolu<br />
and its nearby regions respectively. The<br />
first Ottoman invasion to Bolu region was<br />
begun by Osman Ghazi.<br />
The whole region of Bolu was completely<br />
conquered in the first years of Orhan Ghazi’s<br />
Period (1324-1326). Bolu was turned into a<br />
province with new governance within new<br />
regulations on October 10th, 1923 towards<br />
the end of war of independence under the<br />
leadership of Mustafa Kemal Pasha.<br />
Geography<br />
More than half of the Bolu’s land is covered<br />
with forests where mountains, plateaus and<br />
plains play an important role for forming its<br />
surface features. Its important mountains<br />
are Mount Bolu and Mount Abant in the<br />
south, Sunnice Mountains and Çele Summit<br />
in the north, Arkot and Göl Mountains in<br />
the north of Gerede. In the southernmost,<br />
volcanic mountains stretch, called Köroğlu<br />
Mountains which are higher than the first<br />
two mountain ranges. The region is rich in<br />
large and small nature and dam reservoirs<br />
because of plenty of rainfall and abundance<br />
of slopes. Some of the lakes in the city<br />
are Abant, Yedigöller, Gölcük, Yeniçağa,<br />
Çubuk, Sünnet, Karagöl, Karamurat, Sülük,<br />
Gölköy, Aladağ and Saraycık. Bolu usually<br />
has the Black Sea climate. Beside this,<br />
Central Anatolia climate is dominant in the<br />
south parts.<br />
35
Abant Gölü<br />
Bolu’nun 34 km. güneybatısında,<br />
denizden 1325 m. yükseklikte etrafı çam<br />
ve köknar ağaçları ile kaplı tabii bir göldür.<br />
Tabiat Parkı olarak koruma altında olan<br />
Abant Gölü, nadir su bitkilerinden olan sarı<br />
ve beyaz nilüfer çiçekleri ve lezzetli Abant<br />
alabalığı ile ün yapmıştır. Göl ve çevresi<br />
piknik yapmak, kamp kurmak, balık tutmak<br />
ve tabiatın sessizliği ile baş başa kalmak için<br />
idealdir. Göl etrafında beş yıldızlı 2 adet<br />
otel ile kır lokantaları, bungalov evler, kamp<br />
ve piknik alanları bulunmaktadır.<br />
Lake Abant<br />
It is a natural lake covered by pine and<br />
fir trees which is 34 km in the southwest<br />
of Bolu and 1325 m above sea level. Lake<br />
Abant is conserved as a Nature Park which<br />
has build a reputation for its rare water<br />
plants, alias yellow and white lotus flowers<br />
and succulent Abant trout. The lake and its<br />
surrounding are ideal for having a picnic,<br />
camping, fishing and staying close to the<br />
peaceful atmosphere of the nature. There<br />
are 2 five star hotels, country restaurants,<br />
bungalow houses, camp and picnic areas<br />
near the lake.<br />
Gölcük<br />
Gölcük Gölü, Bolu’nun 14 km.<br />
güneyinde, büyüleyici doğal güzelliği,<br />
tertemiz havası ve berrak suları ile adeta<br />
orman içine saklanmış bir doğa harikasıdır.<br />
Bu dinlendirici ortamda piknik yapmak,<br />
kamp kurmak ve balık tutmak doyulmaz<br />
bir zevktir. Göl çevresinde bulunan konak<br />
şeklinde yapı Devlet Konukevi olarak<br />
hizmet vermektedir. Ayrıca kır lokantaları ve<br />
bungalov evler yıl boyunca halka açıktır.<br />
Golcuk<br />
Lake Gölcük is 14 km from Bolu in the<br />
south which is a real wonder of nature<br />
hidden in the forest with its magical natural<br />
beauty, fresh air and clear water. It is an<br />
endless enjoyment to have a picnic, go<br />
camping and fishing in such a relaxing<br />
atmosphere. The mansion around the lake<br />
provides service as a State Guesthouse.<br />
Moreover, country restaurants and<br />
bungalow houses are open to public all the<br />
year round.<br />
Yedigöller<br />
Milli Parkı<br />
Yurdumuzun en etkileyici ve nefes kesici<br />
güzelliklerinden biri olan Yedigöller Milli<br />
Parkı, Bolu’nun 42 km. kuzeyinde Bolu İl<br />
sınırları içindedir. Dağcılık, kamp ve yürüyüş<br />
için çok uygun olan bu park, harika manzarası<br />
ile doğa hayranlarını büyüler. Yedigöller<br />
özellikle yaz ve sonbahar aylarında doğa ve<br />
fotoğraf tutkunlarının akınına uğramaktadır.<br />
Çeşitli büyüklükte yedi gölden oluşan<br />
bölge, “Milli Park” olarak koruma altındadır.<br />
Doğa güzelliği bakımından kamp için çok<br />
uygun olan park içinde Milli Parlara ait<br />
bungalov evler, kafeterya ve çadırlı kamp<br />
alanı bulunmaktadır.<br />
Yedigoller<br />
National Park<br />
Yedigöller Natural Park is one of the<br />
most impressive and stunning beauties<br />
of our country which is 42 km away from<br />
Bolu within Bolu’s borders. This park is very<br />
suitable for mountaineering, camping and<br />
trekking and it fascinates nature wonderers.<br />
Yedigöller is swarmed by photography<br />
lovers particularly in summer and autumn.<br />
The region consists of seven lakes in various<br />
sizes and it is conserved as a ‘National Park’.<br />
The park is suitable for camping because<br />
of its natural beauty. There are bungalow<br />
houses, a cafeteria and tent camp area in the<br />
park which belong to National Park.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
36 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
37
Sünnet Gölü<br />
Göynük ilçemizin 27 km. doğusundadır.<br />
Gölün alanı 18 hektardır. Çevrenin tek bitki<br />
örtüsü olan karaçamlar gölün kenarına<br />
kadar inmiştir. Göl kenarında 115 yatak<br />
kapasiteli bir tesis hizmet vermektedir.<br />
Lake Sunnet<br />
It is 27 km in the east from Göynük<br />
district. The area of the lake is 18 hectares.<br />
Larches are the only plant cover of this region<br />
which descend through the lakeshore.<br />
There is an establishment providing service<br />
with a 115 bed capacity.<br />
Gerede Esentepe<br />
Arkut Dağı<br />
Bolu’ya 50 km. uzaklıkta bulunan<br />
Gerede ilçesinin kuzeyinde olan Esentepe,<br />
mükemmel bir manzaraya sahiptir. Yalnız<br />
büyüleyici doğal güzelliği ile değil, aynı<br />
zamanda 4 km. kuzeyinde bulunan pistlerde<br />
kışın kış sporları yazın da her türlü spor<br />
aktivitesinin yapılabildiği bölge, İlimizde<br />
önemli bir turistik cazibe merkezidir.<br />
Bölgede 165 yataklı bir tesis yıl boyu açıktır.<br />
Bolu Kaplıcaları<br />
Şehir merkezine 5 km. mesafede,<br />
Karacasu mevkiinde bulunan kaplıcalar,<br />
çevresi ormanlarla kaplı nezih bir dinlenme<br />
yeridir. 44 ºC sıcaklıktaki, mineral bakımından<br />
zengin olan kaplıca suyu, romatizmal<br />
hastalıklara, deri, dolaşım, kalp, kadın,<br />
solunum yolu, sindirim sistemi hastalıklarına,<br />
kemik ve kireçlenme rahatsızlıklarına,<br />
metabolizma bozukluklarına iyi gelmektedir.<br />
Doğal güzellikler içinde dinlenmek, huzur<br />
ve sağlık bulmak için ideal olan bu bölgede;<br />
4 ve 5 yıldızlı termal oteller, Özel İdareye<br />
ait Büyük ve Küçük Kaplıca Tesisleri, Sağlık<br />
Bakanlığı’na ait Fizik Tedavi Hastanesi ile<br />
aile pansiyonları hizmet sunarlar. Ayrıca<br />
İlimiz Mudurnu İlçesinde Babas ve Sarot<br />
Kaplıcaları çevresinde birçok termal tesis<br />
yapılmış ve yapılmaktadır. Seben İlçemizin<br />
Kesenözü köyünde bulunan Pavlu Kaplıcası<br />
ise 78 derece sıcaklığındadır.<br />
Gerede Esentepe<br />
Mount Arkut<br />
Esentepe has a spectacular view which<br />
is 50 km from Bolu in the north of Gerede<br />
district. It is an important tourist attraction<br />
in our city with the tracks, established 4 km<br />
in the north for winter sports and all kinds<br />
of sports activities in summer along with<br />
its magical natural beauties. There is an<br />
establishment open all the year round with<br />
a 165 bed capacity.<br />
Bolu Thermal Springs<br />
The thermal springs are in Karacasu region<br />
which are 5 km from the city centre. It is a<br />
pure recreation area, surrounded by forests.<br />
The thermal spring water is 44 degrees,<br />
rich in minerals and good for rheumatic<br />
diseases, the skin, blood circulation, cardiac<br />
diseases, gynaecological and respiratory<br />
tract diseases, digestive disorders, bones<br />
and calcification disorders and metabolism<br />
disorders. It is an ideal place to relax and<br />
find peace and health among natural<br />
beauties. There are 4 and 5 star hotels,<br />
Local Authority’s Large and Small facilities,<br />
Health Ministry’s Physical Therapy Hospital<br />
and family lodging-houses. Besides, many<br />
thermal facilities have been established and<br />
being established around Babas and Sarot<br />
Thermal Springs in Mudrunu District. The<br />
Pavlu Thermal Spring is in Kesenözü village<br />
in Seben District which is 78 degrees hot.<br />
Mudurnu Ve Göynük<br />
Evleri<br />
Mudurnu And Goynuk<br />
Houses<br />
Yaylalar<br />
Deniz seviyesinden 1000 m. veya daha<br />
yüksekte yer alan ve yazları serin geçen Bolu<br />
çevresindeki birçok yayla ,sıcak yaz ayları<br />
boyunca yöre sakinlerine ev sahipliği yapar.<br />
Yaylaların en büyük özelliği hayvancılığa<br />
elverişli olması ve zengin bitki örtüsüne<br />
sahip olmasıdır. Yaylalar Bolu’nun turistik<br />
çekiciliğinde önemli bir yere sahiptir.<br />
Özellikle Aladağ ve Sarıalan Yaylaları,<br />
çevresinde turistik tesislerin bulunduğu<br />
İlimizin en önemli yaylalarıdır. Seben yolu<br />
üzerinde bulunan Taşlıyayla mevkii ise<br />
Abant’ın 7 katı büyüklüğündeki göletiyle<br />
turistik bir cazibe noktası haline gelmiştir.<br />
Tablelands<br />
Bolu is 1000 m above sea level or more<br />
where it is very cool in summers. Many<br />
tablelands around Bolu host local residents<br />
through the hot summer months. The most<br />
distinguished features of the tablelands are<br />
to be suitable for livestock and own rich<br />
vegetation. Tablelands are very important<br />
tourist attractions of Bolu. Aladağ and<br />
Sarıalan are especially the most important<br />
tablelands of our city with tourist facilities.<br />
Taşlıyayla near Seben Road has become an<br />
attraction point with its lake which is 7 times<br />
larger than Abant.<br />
Tarihi ipek yolu güzergahında bulunan<br />
Mudurnu ve Göynük ilçelerinde, 19. Yy’a ait<br />
tipik Osmanlı evlerinin çok çeşitli örneklerine<br />
rastlanır. Özel mülkiyete ait bu ahşap evlerin<br />
arasında çok iyi korunmuş köşkler de vardır.<br />
Her iki ilçede de bazı konaklar restore<br />
edilerek turizmin hizmetine sunulmuştur.<br />
Geleneksel sivil mimari örneği taşıyan<br />
evlerin bulunduğu her iki ilçe “kentsel sit<br />
alanı” ilan edilerek korumaya alınmıştır.<br />
Mudurnu İlçemiz sahip olduğu tarihi ve<br />
kültürel dokuyla UNESCO Miras Adayı ilan<br />
edilmiştir.<br />
Mudurnu and Göynük district are on<br />
the historic silk road route where we can<br />
see various examples of typical Ottoman<br />
houses, belonged to 19th century. These<br />
frame houses belong to private ownership<br />
and there are also well-protected manors<br />
among them. Some of the manors were<br />
restored in two districts to provide service<br />
for tourism. These two districts were<br />
declared to become ‘municipal protected<br />
areas’ and now they are under protection<br />
because there are examples of traditional<br />
civil architecture houses. Mudurnu district<br />
was announced to be UNESCO’s Heritage<br />
Candidate because of its historic and<br />
cultural fabrics.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
38 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
39
Akşemsettin Türbesi<br />
Fatih Sultan Mehmet’in hocası olan<br />
Akşemsettin’in türbesi, Bolu’ya 95 km<br />
mesafedeki Göynük ilçesinde, Gazi<br />
Süleyman Paşa Camiinin avlusunda<br />
bulunur. Osmanlı ilim dünyasının bu büyük<br />
şahsının adına yapılmış olan türbe, her yıl<br />
binlerce kişi tarafından ziyaret edilmektedir.<br />
Büyük Camii<br />
(Yıldırım Bayezit Camii)<br />
İlimiz merkezinde bulunan camii,<br />
ilk olarak 1382 yılında Yıldırım Beyazıt<br />
tarafından yaptırılmış, 1899 yılında<br />
yenilenmiştir. İç mekanlarında bulunan çok<br />
güzel Türk motifleri ile görülmeye değer bir<br />
eserdir.<br />
Seben Kaya Evleri<br />
Aksemsettin Spulchre<br />
Akşemsettin’s sepulchre is the courtyard<br />
of Gazi Süleyman Pasha Mosque in Göynük<br />
district, 95 km from Bolu. He was Fatih<br />
Sultan Mehmet’s master. He was a great<br />
figure in Ottoman’s science world. So the<br />
sepulchre was built in the name of him and<br />
every year thousands of people visit this<br />
sepulchre.<br />
The Great Mosque<br />
(Yildirim Beyazit Mosque)<br />
The mosque is in our city centre which<br />
was first built by Yıldırım Beyazıt in 1382<br />
and renovated in 1899. It is a worth-seeing<br />
place with its Turkish patterns inside the<br />
building.<br />
Bolu’nun 52 km. güneyinde bulunan<br />
Seben ilçesinin çeşitli köylerinde kayalara<br />
oyularak yapılmış kaya evleri görülmeye<br />
değer yerlerdir.<br />
Seben Rock Houses<br />
These houses are 52 km from Bolu<br />
which were carved into the rocks in Seben<br />
district’s various villages. These rock<br />
houses are worth-seeing.<br />
Yemek Kültürü<br />
Bolu yöresinin tarihi ve turistik<br />
zenginliklerinin yanı sıra yemekleri çok<br />
zengindir. Özellikle Mengen’li aşçılar<br />
dünyaca tanınmışlardır. Günümüzde turistik<br />
tesislerin bir çoğunda Bolulu ve Mengen’li<br />
aşçılara rastlamak mümkündür. Aşçılık<br />
sanatı Mengen İlçesinin ata mesleğidir.<br />
Ayrıca her yıl Haziran ayında Mengen’de<br />
Aşçılar Festivali kutlanmaktadır.<br />
Alışveriş<br />
Bolu’nun çam kolonyası, fındık şekeri,<br />
Bolu çikolatası, çam balı, kaymağı,<br />
tereyağı, kabaklı gözlemesi; Mudurnu’nun<br />
saray helvası, köpük helvası, ipek oyaları;<br />
Gerede’nin deri ve bakır eşyaları;<br />
Göynük’ün şeker fasulyesi, el dokumaları;<br />
Seben’in elması, üzümü; Mengen’in<br />
peyniri; Kıbrıscık’ın pirinci, el dokuması<br />
torbaları ve kilimleri, hediyelik olarak satın<br />
alınabilir.<br />
Shopping<br />
Bolu’s pine cologne, hazelnut sweets,<br />
chocolate, pine honeydew honey, cream,<br />
butter, zucchini pancakes; Mudurnu’s saray<br />
halva, silk embroideries; Gerede’s leather<br />
and copper objects; Göynük’s sweet<br />
beans, hand-made looms; Seben’s apples<br />
and grapes; Mengen’s cheese; Kıbrıscık’s<br />
rice, hand-made bags and rugs can be<br />
bought as souvenirs.<br />
Food Culture<br />
Bolu has a rich cuisine apart from its<br />
historic and touristic sides. Particularly<br />
Mengen’s chefs are renowned worldwide.<br />
Today, it is possible to encounter Bolu’s and<br />
Mengen’s chefs in many tourist facilities.<br />
Cookery art is the ancestry profession<br />
of Mengen district. Besides, Mengen’s<br />
Cookery Festival is celebrated every year<br />
in June.<br />
Sehitlerimizi Rahmetle<br />
Anıyoruz...<br />
,<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
40 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
41
EYLÜL/EKİM 2015<br />
42 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
43
öportaj<br />
reportage<br />
“TÜRKİYE’NİN İNCİSİ’’<br />
BOLU<br />
Bolu Valisi Aydın Baruş ile Röportaj<br />
Sayın Baruş, okurlarımıza biraz<br />
kendinizden bahseder misiniz?<br />
1968’de Edirne’nin doğdum. 1993’te<br />
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler<br />
Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden<br />
mezun oldum. Çeşitli ilçelerde Kaymakam<br />
Vekilliği, Kaymakamlık ve Ardahan İli’nde<br />
Vali Yardımcılığı görevlerinde bulundum.<br />
2008’den itibaren İçişleri Bakanlığı’na bağlı<br />
birimlerde Şube Müdürü, Daire Başkanı ve<br />
Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinde<br />
bulunduktan sonra 19 Şubat 2015’te Bolu<br />
Valisi olarak atandım ve halen bu görevime<br />
devam ediyorum. Evli ve iki kız çocuğu<br />
babasıyım.<br />
‘’Bolu İstanbul ve Ankara<br />
metropol şehirlerini birbirine<br />
bağlayan ana yollar üzerinde<br />
olduğu için, ziyaretçi sayısı<br />
her geçen gün artmaktadır.’’<br />
Tabiat Güzellikleri ve yemekleri ile<br />
meşhur Bolu’yu nasıl ifade edersiniz?<br />
Bolu sahip olduğu doğal güzelliklerle<br />
“Türkiye’nin İncisi” konumundadır.<br />
Özellikle tatil zamanlarında ülkemizin her<br />
tarafından insanların doğal yaşam ile baş<br />
başa kalabilmek için rağbet ettiği bir şehir.<br />
Bolu İstanbul ve Ankara metropol şehirlerini<br />
birbirine bağlayan ana yollar üzerinde<br />
olduğu için, ziyaretçi sayısı her geçen gün<br />
artmaktadır. Bolu’da Abant, Yedigöller,<br />
Gölcük, Sünnet Gölü gibi 14 tabi göl, 320<br />
yayla, 1 milli park, 9 tabiat parkı, 3 tabiatı<br />
koruma alanı, 2 orman içi dinlenme alanı, 3<br />
yaban hayatı geliştirme sahası ve 3 av sahası<br />
bulunmaktadır. Sahip olduğu bu güzellikler<br />
sebebiyle şehrimizi, üç kelimeyle “Tabiatın<br />
Kalbi Bolu” olarak ifade ediyoruz.<br />
Ayrıca Bolu, sağlıklı beslenme bakımından<br />
mutfağı son derece zengin olan bir şehirdir.<br />
Bu özelliği dolayısıyla da “Mutfağın Kalbi<br />
Bolu” sloganımızla lezzetli ve sağlıklı yemek<br />
arzu eden herkesi Bolu Mutfağı’nı yerinde<br />
denemeye davet ediyoruz.<br />
Daha önce hayatınızda hiç kayak<br />
sporu ile ilgilendiniz mi?<br />
Vali Yardımcısı olarak görev yaptığım<br />
Ardahan’da halkı kayak sporuna teşvik<br />
etmek için yapılan kayak tesisine ait pistte<br />
kayma denemelerim olmuştu. Kayak<br />
sporunun zevkini yaşadım ve doğa ile iç içe<br />
olma imkânını buldum.<br />
‘’Bolu zengin bitki örtüsü,<br />
doğal ve suni gölleri, yaz ve kış<br />
sporları için elverişli dinlenme<br />
tesisleri ile yerli ve yabancı<br />
turistler için 4 mevsim boyunca<br />
turizm hareketliliği yaşayan<br />
bir ildir.’’<br />
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi ve Kış<br />
Turizmi hakkında ne düşünüyorsunuz?<br />
Bolu zengin bitki örtüsü, doğal ve suni<br />
gölleri, yaz ve kış sporları için elverişli<br />
dinlenme tesisleri ile yerli ve yabancı turistler<br />
için 4 mevsim boyunca turizm hareketliliği<br />
yaşayan bir ildir. Termal turizm ve kış turizmi<br />
başta olmak üzere doğa, spor, av, kongre,<br />
kültür ve inanç turizmi potansiyeline sahiptir.<br />
Köroğlu Dağları’nda mevcut turizm alanı<br />
içerisinde bulunan Kartalkaya Kayak Merkezi<br />
ülkemizin en önemli kayak merkezlerinden<br />
biridir. İlimizin Gerede İlçesinde bulunan<br />
Esentepe Arkut Dağı da özellikle kayaklı<br />
yürüyüş ve kayaklı koşu yapabilme<br />
bakımından önemli bir merkezimizdir.<br />
“Bolu köroğlu kültür ve turizm<br />
koruma ve gelişim bölgesidir.”<br />
Bolu Valiliği’nin kayak sporuna ve<br />
Kartalkaya Kayak Merkezi’ne yönelik<br />
projeleri var mı?<br />
22 Ağustos 2015 tarihli Bakanlar Kurulu<br />
Kararı ile İl merkezinde bulunan Karacasu<br />
Termal Turizm Merkezinden başlayarak,<br />
Gölcük, Aladağ, Seben Gölü ile Kartalkaya<br />
Kayak Merkezi’nin tamamını kapsayacak bir<br />
alan termal, kış ve doğa turizmi için<br />
“KÖROĞLU KÜLTÜR ve TURİZM KORUMA<br />
ve GELİŞİM BÖLGESİ” ilan edilmiştir. Bu<br />
kapsamda; Köroğlu Dağları’nda yer alan<br />
turizm merkezinde kayak sporuna yönelik<br />
pistlerin ve tesislerin yapılabileceği çok<br />
değerli alanlar bulunmaktadır. “KÖROĞLU<br />
KÜLTÜR ve TURİZM KORUMA ve GELİŞİM<br />
BÖLGESİ” ilan edilmesi ve sonrasında<br />
yapılacak planlama çalışmaları ile turizm<br />
kullanımına ayrılan alanlar yine Kültür<br />
ve Turizm Bakanlığınca ilanen turizm<br />
yatırımcılarının ilgisine sunulacak. Arazi<br />
tahsisleri ile bölgenin hem turizm potansiyeli<br />
iyi bir şekilde değerlendirilecek hem<br />
de yaratılan istihdam imkânları ile Bolu<br />
ekonomisine önemli katkı sağlanacaktır.<br />
Ayrıca, Gerede-Arkut Dağı’nda kayaklı<br />
yürüyüş ve kayaklı koşu alanında, uluslararası<br />
yarışmaların da yapıldığı 5 km.lik mukavemet<br />
pistinde geceleri de kayak yapılabilmesi<br />
için pistin ışıklandırılmasını yapmaktayız. Bu<br />
tesislerde kayak sporunu öğrenen gençler<br />
ve çocuklarımızın yaz aylarında da kayaklı<br />
koşu antrenmanı yapabilmesi için 2,5 km.lik<br />
orman içi pistin asfaltlanması çalışmalarımız<br />
devam etmektedir.<br />
Bolu Valiliği’nin uygulamada olan<br />
turizm faaliyetleri nelerdir?<br />
Bolu’da kış turizmi, av turizmi, spor turizmi,<br />
gençlik turizmi, kültür ve inanç turizmi,<br />
sağlık turizmi, yayla turizmi ile kongre<br />
turizmi dallarında önemli potansiyelimiz<br />
mevcuttur. İlimiz Merkez, Mudurnu ve<br />
Göynük ilçelerimizde termal turizme yönelik<br />
tesislerin yapımına devam edilmektedir.<br />
Dergimizle yaptığınız röportaj için<br />
teşekkür ederiz. Son olarak eklemek<br />
istediğiniz bir şey var mı?<br />
İlimizin ülkemizde ve uluslararası alanda<br />
tanıtımına katkıda bulunacak olan konulara<br />
ve bu röportaja derginizde yer verdiğiniz<br />
için teşekkür ediyorum. Herkesi ve özellikle<br />
turizm yatırımcılarını ilimizi ziyaret etmeye<br />
ve yatırım yapmaya davet ediyorum.<br />
Kendilerini ağırlamaktan son derece<br />
memnun olacağımızı ifade etmek istiyorum.<br />
‘’THE PEARL OF TURKEY’’<br />
BOLU<br />
An interview with the Governor of Bolu, Aydın Baruş<br />
Could you tell our readers about<br />
yourself?<br />
I was born in 1968 in Edirne. I studied<br />
Public Administration at Faculty of Political<br />
Sciences and graduated from University<br />
of Ankara in 1993. I performed a duty as a<br />
Deputy Governor in various counties and<br />
Deputy Governor in the city of Ardahan.<br />
From 2008 I worked as a Department<br />
Manager, Head of Department and<br />
Deputy General Manager in the related<br />
departments of the Ministry of the Interior.<br />
After those duties, I was appointed as Bolu<br />
Governor on February 19th, 2015 and I’m<br />
still performing the same duty. I’m married<br />
and I have two daughters.<br />
‘’The number of visitors in<br />
Bolu is increasing every<br />
passing day because it is<br />
located near the main roads,<br />
connecting the two significant<br />
cities, Istanbul and Ankara.’’<br />
How do you describe Bolu which is<br />
famous for its natural beauties and<br />
cuisine?<br />
Bolu is’ the Pearl of Turkey’ for its natural<br />
beauties. People from different parts of<br />
Turkey come to visit this city, particularly<br />
during their breaks, to get close to nature.<br />
The number of visitors in Bolu is increasing<br />
every passing day because it is located<br />
near the main roads, connecting the two<br />
significant cities, Istanbul and Ankara.<br />
Abant Yedigöller, 14 natural lakes like Lake<br />
Sünnet, 320 highlands, 1 national park, 9<br />
natural parks, 3 nature reserve areas, 2 rest<br />
areas in the forest, 3 wildlife development<br />
areas and 3 hunting grounds are all in Bolu.<br />
We can describe this city in these words<br />
as ‘the Heart of Nature’’ due to its natural<br />
beauties. Moreover, Bolu has a rich cuisine<br />
in terms of a healthy diet. We would like<br />
to invite everybody to taste our dishes in<br />
place who long for tasty and healthy food<br />
with our slogan ‘the Heart of the Kitchen<br />
-Bolu-‘.<br />
Have you ever been interested in<br />
skiing before?<br />
I had a couple of testing about skiing at<br />
the ski centre in Ardahan to encourage<br />
our fellow citizens to ski during my duty as<br />
the Deputy Governor. I experienced the<br />
pleasure of ski and I had an opportunity to<br />
live closer to nature.<br />
“Bolu is a city where tourism<br />
is vibrant in all seasons for<br />
local and foreign tourists<br />
because of its rich vegetation,<br />
natural and artificial lakes<br />
and appropriate recreational<br />
facilities for both winter and<br />
summer sports.’’<br />
What do you think about Bolu<br />
Kartalkaya Ski Resort and Winter Sport<br />
Tourism?<br />
Bolu is a city where tourism is vibrant in<br />
all seasons for local and foreign tourists<br />
because of its rich vegetation, natural and<br />
artificial lakes and appropriate recreational<br />
facilities for both winter and summer<br />
sports. Thermal tourism and winter tourism<br />
being in the first place; it has a potential of<br />
nature, sport, hunting, conference, culture<br />
and faith tourism. Kartalkaya is one of the<br />
most important ski resorts of our country<br />
which is in the tourism area on Köroğlu<br />
Mounts. Esentepe Mount Arkut in Gerede<br />
County is one of the important centres of<br />
our city especially in terms of ski walking<br />
and ski running.<br />
“Bolu is köroğlu culture<br />
and tourism protection and<br />
development zone.”<br />
Does Bolu Governorship have any<br />
projects for skiing and Kartalkaya Ski<br />
Resort?<br />
The area starting from Karacasu Thermal<br />
Tourism Centre, Gölcük, Aladağ, Seben<br />
Gölü, including the whole Kartalkaya Ski<br />
Resort has been declared to be ‘’KÖROĞLU<br />
CULTURE AND TOURISM PROTECTION<br />
AND DEVELOPMENT ZONE’’ for winter and<br />
nature tourism by the Council of Ministers’<br />
Decision, dated as August 22, 2015.<br />
Within this framework, there are invaluable<br />
areas on Köroğlu Mounts to establish ski<br />
tracks and facilities for skiing. After the<br />
declaration of becoming ‘’KÖROĞLU<br />
CULTURE AND TOURISM PROTECTION<br />
AND DEVELOPMENT ZONE’’; works on<br />
planning will take place and these areas<br />
for tourism will be put on the market to<br />
attract investors’ attraction by the Ministry of<br />
Culture and Tourism. With land allocations,<br />
tourism potential will be put to good<br />
use and employment opportunities will<br />
provide an important contribution to the<br />
economy of Bolu. Besides, we are working<br />
on a lighting system on the ski walking and<br />
running area at Mount Gerede-Arkut to<br />
make skiing available at nights. International<br />
competitions are held on this ski track which<br />
is 5 km. Young people and children learn<br />
how to ski on these facilities and now we<br />
are paving a 2.5 km track with asphalt in the<br />
forest for our young people and children to<br />
do ski running in summers.<br />
Does Bolu Governorship have any<br />
tourism activities in practice?<br />
We have a high potential for winter tourism,<br />
hunting tourism, sports tourism, youth<br />
tourism, culture and faith tourism, health<br />
tourism, highland tourism and convention<br />
tourism. The thermal tourism facilities are<br />
still under construction in the city centre,<br />
Mudumu County and Göynük County.<br />
Thank very much for having an<br />
interview with us. Lastly, is there<br />
anything you would like to add?<br />
I wish to thank you for having this interview<br />
in your magazine which will contribute<br />
to promote our city both nationally and<br />
internationally. I invite everybody, especially<br />
tourism investors to visit our city and have<br />
investments. I would like to emphasise that<br />
I will be extremely pleased to host them.<br />
Mudumu County and Göynük County.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
44 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
45
haber<br />
news<br />
Snowboard Milli Takım Hazırlık Kampı Avusturya’da 15-30 Eylül 2015 Tarhlerinde Gerçekleştir<br />
Snowboard National Training Camp Was Carried Out In Austria Between September 15 And September 30, 2015.<br />
Snowboard Milli Takımımızın, kar<br />
üzerinde hazırlık kampı, 15 - 30 Eylül 2015<br />
2015 tarihleri arasında, Avusturya Mölltaler<br />
Gletscher’de başarı ile tamamlandı.<br />
Mölltaler Gletscher’de düzenlenen kampa<br />
katılmış olan kadroda yer alan antrenör ve<br />
sporcularımız;<br />
1) Serdar Özger (Milli Takım Antrenörü)<br />
2) Tuğhan Kırbaç (Milli Takım Antrenörü)<br />
3) Dieter Krassnig (Milli Takım Antrenörü)<br />
4) Hamza Polat (Sporcu)<br />
5) İsa Baysal (Sporcu)<br />
6) Elif Kübra Geneşke (Sporcu)<br />
7) Muhammed Cem Boydak (Sporcu)<br />
8) Muhammed İkbal Yılmaz(sporcu)<br />
9) Muhammed Polat (Sporcu)<br />
Our Snowboard National Team, training<br />
camp on snow, between September<br />
15 and September 30, was successfully<br />
completed in Mölltaler Gletscher, Austria.<br />
Our coaches and athletes who took part in<br />
the arranged camp are as follows;<br />
1) Serdar Özger (National Team Coach)<br />
2) Tuğhan Kırbaç (National Team Coach)<br />
3) Dieter Krassnig (National Team Coach)<br />
4) Hamza Polat (Athlete)<br />
5) İsa Baysal (Athlete)<br />
6) Elif Kübra Geneşke (Athlete)<br />
7) Muhammed Cem Boydak (Athlete)<br />
8) Muhammed İkbal Yılmaz(Athlete)<br />
9) Muhammed Polat (Athlete)<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
46 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
47
öportaj<br />
reportage<br />
ERCİYES KAYAK MERKEZİ’NDE<br />
KONFOR VE RAHATLIK<br />
COMFORT AND EASE IN ERCIYES SKI RESORT<br />
Dr. Murat Cahid CINGI<br />
Erciyes Kayak Merkezi’nde şu anda<br />
canlı yayın hizmeti vermekte olan<br />
mySKI CAM hakkında okurlarımıza<br />
neler söylemek istersiniz? Canlı yayın<br />
hizmetinin Erciyes Kayak Merkezi’ne<br />
ve misafirlerine ne tür avantajları<br />
vardır?<br />
Yaşadığımız çağ teknoloji ile hayat<br />
bulmakta, tıpkı hayatımıza yön veren mobil<br />
telefonlar gibi her anımız teknolojik kolaylık<br />
ve konforla süslenmektedir. Artık şehir<br />
merkezlerinden uzak, ulaşım, haberleşme<br />
ve teknolojik gelişmelerin daha az olması<br />
beklenen dağlarımız için bile bu teknoloji<br />
geçerli. Biliyorsunuz Türkiye’deki en son<br />
teknoloji altyapısına sahip kayak merkezi<br />
olarak geri kalmamak için teknolojiyi ve<br />
bu alanda yapılan yatırımları yakinen takip<br />
etmemiz ve uygulamamız gerekiyor.<br />
Hizmet vermeye başladığımız 2011<br />
yılından itibaren biletleme sistemlerinde<br />
dünya kayak merkezlerinde kabul görmüş<br />
olan SKIDATA markası ile çalışmaktayız.<br />
Markanın Türkiye temsilcisi Tol Grup da<br />
özellikle kayak merkezleri için geliştirdikleri<br />
teknolojik canlılığa bir yenisini daha katarak<br />
kayak merkezlerinin canlı görüntülenmesi<br />
ve anlık yayın yapılması maksadına yönelik<br />
‘’mySKI CAM’’ adı altında bir çalışma<br />
başlattı.Erciyes Kayak Merkezi’nde biz<br />
zaten daha öncesinden dağın toplam dört<br />
farklı giriş noktasında bütün teleferiklerin<br />
alt ve üst istasyonlardan 30 adet IP kamera<br />
vasıtasıyla kullanıcıların Erciyes’i bütün<br />
yönlerden izlemesini sağlayan görüntü<br />
sistemini kurmuştuk. Tol Grup’un ‘’mySKI<br />
CAM’’i Erciyes’e tatbik etmesiyle şu anda<br />
bizim kameralarımıza ek olarak‘’mySKI<br />
CAM’’ ile 360 derece dönebilen canlı<br />
yayın kamerası sisteme eklendi ve yayın<br />
portföyümüz çok daha genişledi. Bu da<br />
kayak merkezimize katma değer sağlayan<br />
yüksek çözünürlüklü, kaliteli bir canlı<br />
yayın vasıtası olarak bizleri çok mutlu etti.<br />
Kayseri Erciyes A.Ş. olarak Web, Android<br />
ve IOS veri tabanlı geliştirdiğimiz mobil<br />
uygulamalarda kayak merkezimiz hakkında<br />
hava-pist-yol durumu, bilet fiyatları, otel<br />
bilgileri ve etkinlikler gibi konularda<br />
halkımıza online anlık bilgiler sunan yayınlar<br />
yapıyoruz. Danışma ofislerimize kurulmuş<br />
olan danışman hatlarımızdan kayak severler<br />
telefonla da bilgi alabiliyorlar. Fakat bundan<br />
sonra mySKI CAM ve diğer IP kamera<br />
sistemleri ile misafirlerimizle teknolojik<br />
iletişim kurarak internet sitesinden ve akıllı<br />
cep telefonlarından anlık güncellenen<br />
görüntü sistemi vasıtasıyla Erciyes’te<br />
hava durumu, pistler ve mekanik tesisler<br />
gibi bilgileri Erciyes’e gelmeden sunmuş<br />
olacağız. Real-time kamera sistemleri ile<br />
misafirlerimiz hiç sıra beklemeden, hiçbir<br />
aksaklık yaşamadan ve olabildiğince hızlı<br />
ve konforlu şekilde kayak merkezinden<br />
haberdar olabilecekler. Daha da önemlisi<br />
bu sistemi Android ve IOS uyumlu cep<br />
telefonlarına‘’Mobil Erciyes’’ uygulamasını<br />
indirerek bu canlı kameraları anında takip<br />
edebilecekler. Bu uygulamanın Erciyes<br />
Kayak Merkezi’ne en büyük faydalarından<br />
biri de kayak merkezinin sadece<br />
Türkiye’de değil yurtdışında bulunan kış<br />
ve doğaseverlerin de anında ulaşabileceği<br />
görsel bir iletişim platformu özelliğinin<br />
olmasıdır.Teknolojiye ve kayak merkezlerine<br />
yapmış olduğu bu önemli ve faydalı<br />
katkılarından dolayı Erciyes Dağı ve şahsım<br />
adına TOL Grup’a çok teşekkür ediyorum.<br />
What would you like to tell our<br />
readers about mySKI CAM, providing<br />
live broadcast now in Erciyes Ski<br />
Resort? What kinds of benefits does<br />
live broadcasting have for Erciyes Ski<br />
Resort and its guests?<br />
Our era enlivens with technology, just like<br />
cell phones, guiding our lives. Our every<br />
moment is decorated with technological<br />
ease and comfort. This technology is<br />
even valid for our mountains that are away<br />
from city centres where transportation,<br />
communication and technological<br />
development are expected to be less. As<br />
you know, as the ski resort with the latest<br />
technological infrastructure we need to<br />
follow up the technology and committed<br />
investments closely and implement in<br />
order to not to fall behind. We have been<br />
working with SKIDATA brand for ticketing<br />
systems, recognised in the world ski resorts<br />
since 2001 we began to serve. The brand’s<br />
Turkey representative Tol Group has added<br />
something new to their technological<br />
vitality that they developed. They initiated<br />
a work under ‘mySKI CAM’ name for the<br />
purpose of live viewing of the ski resorts<br />
and instant broadcasting.<br />
In Erciyes Ski Resort, we already set up<br />
display system in four different entry<br />
points of the mountain via 30 IP cameras<br />
from lower and upper stations of all the<br />
ski lifts, providing customers to watch<br />
Erciyes from all directions. After Tol Grup<br />
applied ‘’mySKI CAM in Erciyes, now a 360<br />
degrees rotating live broadcasting camera<br />
has been added to the system with ‘’mySKI<br />
CAM’’ and our broadcasting portfolio has<br />
expanded more. This has made us very<br />
happy as a resource of high resolution,<br />
quality live broadcasting, providing added<br />
value to our ski resort. As Kayseri Erciyes<br />
Inc. via Web, Android and IOS databasedriven<br />
mobile applications that we have<br />
developed; we do online broadcasting<br />
for our public, offering instant information<br />
about weather forecast – ski slopes- road<br />
conditions, ticket prices, hotel information<br />
and activities in our ski resort. Ski lovers<br />
can get information over the telephone<br />
from our line consultants in our information<br />
offices. However, from now on, we offer<br />
our guest information on weather forecast,<br />
ski slopes and mechanical facilities before<br />
they arrive in Erciyes through mySKI CAM<br />
and other IP camera systems by establishing<br />
technological communication on the<br />
internet website and smart phones via<br />
instant updated display system. With realtime<br />
cameras our guests will be informed<br />
about the ski resort without waiting in a<br />
queue, without any problems and in the<br />
fastest and most comfortable way. Most<br />
importantly, they will be able to follow these<br />
live cameras instantly by downloading<br />
the ‘Mobile Erciyes’ application on their<br />
Android and IOS compatible mobile<br />
phones. The greatest benefit of this<br />
application to Erciyes Ski Resort is it has a<br />
visual communication platform feature for<br />
winter and nature lovers from abroad that<br />
they can reach not only from Turkey. I would<br />
like to thank to Tol Grup on behalf of myself<br />
and Mount Erciyes due to their significant<br />
and useful contribution they have made to<br />
technology and ski resorts.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
48 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
49
öportaj<br />
reportage<br />
İLERİYE YÖNELİK FİKİRLERLE<br />
TEKNOLOJİYİ TAKİP EDEN BİR<br />
FİRMA TOL GRUP<br />
“ Yenilikçi çalışmalarla dünyanın bütün kıtalarında şube<br />
açmak bizim hedefimizdir.”<br />
FOLLOWING THE FOOTSTEPS<br />
OF TECHNOLOGY WITH<br />
FORWARD-LOOKING IDEAS<br />
TOL GRUP<br />
“Our aim is to open new branches in all the continents of the<br />
world with innovative works.”<br />
Russian General Staff, Africa Presidents<br />
Convention Centre, Saud Arabia<br />
Ministry of Energy, Azerbaijan Customs<br />
Department and Belgium European<br />
Union Court Twin Towers are among<br />
our references.<br />
“Every year, as TOL Group<br />
we regularly host ski resort<br />
investments from abroad in<br />
Turkey.’<br />
Hüseyin Bey, okurlarımıza biraz<br />
kendinizden bahseder misiniz?<br />
1982 yılında Mersin’de doğdum.<br />
Piri Reis İlköğretim Okulu’nu ve Hacı<br />
Sabancı Lisesi’ni bitirdim. Gaziantep<br />
Bilgisayar Teknolojileri Bölümü<br />
ve Atılım Üniversitesi Bilgisayar<br />
Mühendisliği Bölümü’nden mezun<br />
oldum. Askerliğimi Çanakkale Boğaz<br />
Komutanlığı’nda tamamladıktan sonra<br />
TOL Grup A.Ş. firmamızı kardeşlerimle<br />
beraber kurduk.<br />
Teknoloji ile ilk tanışmanız nasıl oldu<br />
hatırlıyor musunuz?<br />
Tabi ki hatırlıyorum, küçük yaşta babam<br />
bana uzaktan kumandalı araba almıştı.<br />
O zamanlarda kendi kendine hareket<br />
edebilen, konuşabilen yapay zekâlı<br />
Michael Knight’in arabası, otomobil<br />
KITT yani Kara Şimşek’in bir hayranıydım.<br />
Ağabeyim, babamın aldığı uzaktan<br />
kumandalı arabayı, aynı Kara Şimşek’in<br />
önündeki kırmızı LED yapmıştı. Bu<br />
benim teknoloji ve Ar&Ge ile tanıştığım<br />
ilk andı.<br />
TOL Grup olarak hedefleriniz<br />
nelerdir?<br />
TOL Grup olarak hedefimiz Türkiye<br />
merkezli firmamızın teknoloji, Ar&Ge<br />
ve yenilikçi çalışmalarla beraber<br />
dünyanın bütün kıtalarında şube<br />
açmak ve uluslararası piyasada<br />
firmamızı geliştirmektir. Uluslararası<br />
pazarın en beğenilen şirketi olarak<br />
Türkiye ekonomisine büyük katkılar<br />
sağlayarak TOL Grup firmamızı en<br />
büyük 500 sanayi kuruluşu arasında<br />
yer alması hedeflerimizden biridir. TOL<br />
Grup cirosunun büyük bir bölümünü<br />
AR&GE’ye ayırmaktadır. TOL Grup her<br />
yıl piyasaya sunduğu yeni ürünlerinin<br />
tanıtımını yapar. TOL Grup Türkiye genel<br />
merkezli bir firma olup Avusturya’da,<br />
Kanada’da ve Makedonya’da şubeleri<br />
bulunmaktadır.<br />
Okurlarımız için bize ByTOL<br />
hakkında genel bilgi verir misiniz?<br />
ByTOL, özel tasarım LCD ekran<br />
üretimi yapmaktadır. Dijital<br />
Bilgilendirme Ekranları, Ayna TV,<br />
Asansör Bilgilendirme Ekranları,<br />
Videowall, Dokunmatik Ekranlar,<br />
Toplantı Rezervasyon Bilgi Ekranları<br />
üretmektedir. ByTOL markasının ilk<br />
ürünü olan Panora Ürünü hareketli LCD<br />
ekrandır. 2000’li yılların başlarında bu<br />
ürünümüzü çıkardığımızda birçok kişi<br />
toplantı masası üzerinde hareketli LCD<br />
ekran olacağına daha düşük maliyetli<br />
sabit ekran olmasını tercih ediyordu.<br />
Ürünlerimiz projelerin bütçelerini<br />
aştığı içinde projelerde yer almamız<br />
çok kolay olmuyordu. Ancak zaman<br />
içinde proje gruplarının hareketli LCD<br />
ekran gerekliliğini anladıktan sonra<br />
ürünlerimiz hızla birçok projede yer<br />
almaya başladı. 15 yıllık zaman içerisinde<br />
kamu binalarından, özel sektöre kadar<br />
yüzlerce toplantı masasında, binlerce<br />
ürünlerimiz bulunmaktadır. ByTOL<br />
markasının iki yüzün üzerinde hareketli<br />
LCD ekran ve toplamda iki binin<br />
üzerinde ekran modeli bulunmaktadır.<br />
Hareketli LCD ekran üreten markalar<br />
arasında dünyada ilk üç firma arasında<br />
bulunmaktadır. ByTOL markasının 14<br />
ülkede distribütörleri bulunmaktadır.<br />
Referanslarımız arasında, Rusya<br />
Başkanlık Merkezi, Rusya Genel<br />
Kurmay Başkanlığı, Afrika Başkanları<br />
Toplantı Merkezi, Suudi Arabistan<br />
Enerji Bakanlığı, Azerbeycan Gümrük<br />
Bakanlığı, Belçika Avrupa Birliği<br />
Mahkemesi İkiz Kulesi bulunmaktadır.<br />
“TOL Grup düzenli olarak her<br />
yıl yurtdışından kayak merkezi<br />
yatırımcılarını Türkiye’de<br />
misafir etmektedir.”<br />
Sizce Kış Sporları ve teknoloji arasında<br />
nasıl bir bağ var? Bu konuda ileriye<br />
dönük fikirleriniz var ise okurlarımızla<br />
paylaşmak istermisiniz?<br />
Kış sporlarıyla, teknoloji arasında tabi<br />
ki bir bağ vardır. Aslında günümüzde<br />
teknolojiyle bağı olmayan bir sektör<br />
yoktur. Teknoloji kış sporlarını yapmayı<br />
daha rahatlatmıştır. Evinizde otururken<br />
dünyanın herhangi bir kayak merkezinde<br />
kayak tatiline gitmek için bilgisayardan<br />
veya herhangi bir mobil cihazdan girerek<br />
kayak otelinize ulaşımınız için uçak<br />
biletinizi alabilirsiniz, otel transferinizi<br />
ayarlayabilirsiniz, konaklamanız için<br />
otelinizi seçebilirsiniz, kayak ekipmanı<br />
kiralayabilirsiniz veya satın alabilirsiniz,<br />
kayak öğrenmek için kayak hocanızı<br />
tek bir sayfadan teknolojinin yardımıyla<br />
seçebilirsiniz. Kayak merkezindeki hava<br />
durum bilgilerini, kar durumu, kayak<br />
yapacağınız pistlerin açık veya kapalı<br />
olduğunu, hangi liftlerin açık olduğu<br />
gibi birçok bilgiyi teknoloji sayesinde<br />
tek bir ekrandan görebiliyorsunuz.<br />
Kış sporlarına olan ilginin arttırılması<br />
ve kayak merkezlerimizin yurtdışında<br />
daha fazla tanıtılması gerekmektedir.<br />
TOL Grup olarak düzenli olarak her yıl<br />
yurtdışından kayak merkezi yatırımcılarını<br />
Türkiye’de misafir etmekteyiz. Kayak<br />
merkezlerimizin uluslararası pazarda<br />
tanıtımına fayda sağlamak için, TOL<br />
Grup olarak sağladığımız teklnolojiyle<br />
akıllı telefon, tablet ve bilgisayarlardan<br />
kayak merkezlerimizin tanıtımını canlı<br />
olarak yapmaktayız.<br />
Mr Hüseyin, could you tell our<br />
readers about yourself?<br />
I was born in 1982 in Mersin. I finished<br />
Piri Reis Elementary School and Hacı<br />
Sabancı High School. I graduated from<br />
Gaziantep Computer Technologies<br />
Department and Atılım University<br />
Computer Engineering Department.<br />
After completing my military service<br />
at Boğaz Commander, we established<br />
our TOL Grup Inc. Company with my<br />
brothers.<br />
Do you remember your first<br />
encounter with technology?<br />
Of course, I remember. At a young age,<br />
my father bought a remote controlled<br />
car for me. At that time, I was a fan of<br />
Michael Knight’s self-moving car with<br />
artificial intelligence that could also<br />
talk and automobile KITT, alias Black<br />
Thunder. My elder brother made a red<br />
led on the front of my remote controlled<br />
car just like it was on the front of Black<br />
Thunder. That was the first time I met<br />
with technology and R&D.<br />
What are your goals as TOL Group?<br />
As TOL Grup our aim is to open new<br />
branches in all the continents of the<br />
world and develop our company in<br />
the international market with R&D<br />
and innovative works in our Turkey<br />
headquartered company. As the most<br />
popular company in the international<br />
market, one of our goals is to be among<br />
the 500 industrial companies as TOL Gr<br />
up by providing great contributions to<br />
Turkey’s economy. TOL GRUP devotes<br />
a large part of<br />
its turnover for R&D. Every year, TOL<br />
Group promotes the products offered<br />
to the market. TOL Grup is a Turkey<br />
headquartered company which has<br />
branches in Austria, Canada and<br />
Macedonia.<br />
Could you give some general<br />
information to our readers about<br />
ByTOL?<br />
ByTOL produces custom designed<br />
LCD screens. We produce Digital<br />
Information Displays, Mirror TV, Lift<br />
Information Displays, Video wall, Touch<br />
Screens and Convention Reservation<br />
Information Screens. The first product<br />
of ByTOL Panora is a moving LCD<br />
screen. When we manufactured this<br />
product in the beginning of 2000,<br />
many people around the meeting<br />
table preferred the lower cost fixed<br />
screen to the moving screen. It was<br />
not easy for us to take part in projects<br />
because our products exceeded the<br />
projects’ budgets. However, in the<br />
course of time, after the project groups<br />
understood the necessity of moving<br />
LCD screens, our products took part<br />
in many projects rapidly. In 15 years<br />
time, there have been thousands of our<br />
products on the hundreds of meeting<br />
tables from public buildings to private<br />
sector. ByTOL brand has over two<br />
hundred moving LCD screens and over<br />
two thousand screen models in total. It<br />
is among top three moving LCD screen<br />
producing companies in the world.<br />
ByTOL brand has distributors in 14<br />
countries. Russian Presidential Centre,<br />
In your opinion, it there a link<br />
between winter sports and<br />
technology? If you have any<br />
forward-looking ideas, would you<br />
like to share with our readers?<br />
Of course, there is a link between<br />
winter sports and technology. In fact,<br />
there is not a sector which is not linked<br />
to technology. Technology has made<br />
winter sports easier. While you are<br />
sitting in your house, you can buy your<br />
flight ticket to reach your hotel, arrange<br />
your hotel transfers, choose the hotel<br />
you want to stay, hire ski equipment<br />
or purchase, choose a ski instructor<br />
for learning how to ski with the help of<br />
technology on your computer or any<br />
mobile device to go on a ski holiday<br />
in any of these ski resorts. You can see<br />
lots of information on one screen about<br />
the weather forecast in the ski resort,<br />
snow conditions, whether the ski<br />
slopes are open or closed which you<br />
will ski on and whether lifts are open<br />
owing to technology. It is necessary<br />
to increase interests in winter sports<br />
and promote ski resorts abroad more.<br />
Every year, as TOL Grup we regularly<br />
host ski resort investments from abroad<br />
in Turkey. As TOL Grup we broadcast<br />
the promotions of ski resorts alive via<br />
the technology we have provided<br />
such as smart phones, tablets and<br />
computers to contribute to our ski<br />
resorts’ promotions in the international<br />
market.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
50 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
51
Modern, fonksiyonel ve prestijli...<br />
PANORA<br />
VIDEOWALL<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
52 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
52 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
DIGITOTEM<br />
53
Çambaşı<br />
Kayak<br />
Merkezi<br />
Cambasi Ski Centre<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
54 EYLÜL/EKİM TEMMUZ/AĞUSTOS 2015 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER JULY/AUGUST 2015<br />
2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
55
2010 yılında Ordu’da bir kayak kulübü<br />
kuruldu. Aynı yıl 500 kişiye kayak<br />
eğitimi verildi. Kayak sporuna yönelik<br />
potansiyelin yoğunluğu üzerine gerekli<br />
fizibilite çalışmaları yapılarak Çambaşı<br />
Yaylası’na Çambaşı Kayak Merkezi’nin<br />
yapılmasına karar verildi.<br />
Alanın toplam büyüklüğü 256 hektar.<br />
Yapımı henüz devam eden Çambaşı<br />
Kayak Merkezi’nde uzunlukları<br />
1189 ve 1109 metre olan iki adet<br />
telesiyej bulunuyor. Öte yandan<br />
4980 metrekarelik bir alan içerisinde;<br />
günübirlik tesisler, ticarethane tesisleri,<br />
spor mağazası, turizm danışma, kayak<br />
okulu, arama - kurtarma birimi, sağlık<br />
ve ilkyardım birimi, idari birim, teknik<br />
altyapı alanı, helikopter pisti, 150 araçlık<br />
otopark, buz pisti, misafirhane, gezinti<br />
parkurları ve park alanları yapılmaktadır.<br />
Kayak merkezinde konaklama tesisi<br />
bulunmamaktadır. Çevresinde bulunan<br />
turizm tesis alanında yapım aşamasında<br />
ve mevcutta bulunan otel ve<br />
pansiyonların yatak kapasiteleri ise 200<br />
civarındadır. Proje toplam 650 dönüm<br />
arazi üzerinde oluşturulacak ve bunun<br />
sadece 30 dönümlük bölümünde tesis<br />
yapılacaktır. Kayak sporu için yaklaşık<br />
5000 metre uzunluğunda ve 35 metre<br />
genişliğinde bir parkur alanı, tesiste<br />
yazın da hizmet verilebilmesi için 750<br />
metrekare büyüklüğünde bir buz pisti<br />
inşa edilecektir.<br />
A ski club was established in Ordu<br />
in 2010. 500 people were trained in the<br />
same year. A feasibility study was carried<br />
out because of the high potential for ski<br />
sport and then the decision of building<br />
Çambaşı Ski Centre on Çambaşı<br />
Highland was made. The total size of<br />
the area is 256 hectare. The facility is<br />
still under construction with two 1189<br />
and 1109 m chairlifts. On the other<br />
hand, on 4980 square m area excursion<br />
facilities, business facilities, a sports<br />
store, a tourist information centre, a ski<br />
school, a search-rescue unit, a health<br />
and first-aid unit, an administrative<br />
unit, a technical infrastructure area, a<br />
helipad, a car park for 150 cars, an ice<br />
rink, a guesthouse, walking tracks and<br />
park areas are being built. There is not<br />
a facility of accommodation. At existing<br />
neighbourhood there are hotels and<br />
lodging-houses with about a capacity<br />
of 200 beds including the tourism<br />
facility area around the ski centre which<br />
is still under construction. The project<br />
will be formed on a 650 decare area<br />
and only on 30 decare area the facility<br />
will be built. An about 5000 m long<br />
and 35 m wide track area for ski sport<br />
will be established and an ice rink at<br />
a 750 square m size will be built to<br />
provide service in summer.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
56 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
57
öportaj<br />
reportage<br />
Karadeniz’in Parlayan<br />
Yıldızı Çambaşı Kayak Merkezi<br />
Enver Yılmaz Ordu ili ve Çambaşı Kayak Merkezi’ne ait<br />
fikir ve planlarını bizlerle paylaştı<br />
Sayın Yılmaz, öncelikle bize biraz<br />
kendinizden bahseder misiniz?<br />
20 Mart 1970 yılında Ordu’da doğdum.<br />
İlkokula, Aydınlar Köyü İlkokulu’nda başlayıp,<br />
eğitimimi H. Suphi Tanrıöver Ortaokulu’nda<br />
ve Ordu Lisesi’nde sürdürdüm. Lisans<br />
eğitimimi 1992 yılında girdiğim İstanbul<br />
Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde başarı ile<br />
tamamladım. 1992 – 1996 yılları arasında<br />
hâkimlik yaptım. 1996 yılında hâkimlik<br />
görevimden ayrılarak Ordu’da serbest<br />
avukat olarak çalışmaya başladım. Refah<br />
Partisi Merkez İlçe Başkanlığı, Fazilet Partisi<br />
İl Başkanlığı ve Ak Parti Kurucu İl Başkanlığı<br />
görevlerini yürüttüm. Ordu’da bir çok sivil<br />
toplum kuruluşunda ve vakıflarda görev<br />
aldım. Kasım 2002 ve Temmuz 2007 de<br />
yapılan Genel Seçimlerde AK Partiden Ordu<br />
Milletvekili, Haziran 2011 seçimlerinde AK<br />
Parti İstanbul Milletvekili olarak seçildim.<br />
Mecliste Divan Üyeliği yaptım. Ak Parti<br />
Merkez Disiplin Kurulu Başkan Vekilliği<br />
ve AK Parti Teşkilat Başkan Yardımcılığı<br />
Görevinde bulundum. Adalet, Anayasa,<br />
Dilekçe ve Darbeleri Araştırma Komisyonları<br />
üyeliğinde bulunup, 1960 – 1971 Darbeleri<br />
Alt Komisyonu ve birçok alt komisyona<br />
başkanlık görevi yürüttüm. 2014 Mahalli<br />
İdareler Seçimlerinde Ordu Büyükşehir<br />
Belediye Başkanı olarak seçildim. Evli ve iki<br />
çocuk babasıyım.<br />
Düzenli olarak yaptığınız bir spor var<br />
mı?<br />
Düzenli olarak haftanın en az dört günü<br />
9 bin metre yüksek tempolu yürüyüş<br />
gerçekleştiririm. Ayrıca fırsat buldukça halı<br />
saha maçları yaparım.<br />
“2010 yılında 500 kişiye<br />
kayak eğitimi verildi. Ordu<br />
sakinleri, yabancı olduğu bu<br />
sporu çok sevdi ve ilgi her<br />
geçen gün biraz daha arttı.”<br />
Ordu yaylaları ile meşhur bir kentimiz.<br />
Çambaşı Yaylası üzerinde Çambaşı<br />
Kayak Tesisi yapılıyor. Bize Çambaşı<br />
Kayak Tesisi ile ilgili bilgiler verebilir<br />
misiniz?<br />
Marka şehir olma yolunda önemli adımlar<br />
atan Ordu, Karadeniz’de turizm başkenti<br />
olma yolunda önemli mesafeler kat<br />
etmeye devam ediyor. Bu manada Ordu<br />
Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan<br />
ve Çambaşı’nda yapımına devam edilen<br />
Çambaşı Kış Sporları ve Kayak Merkezi,<br />
Ordu’da turizm adına atılmış dev adımlardan<br />
biri olacak. 26 kayak merkezinin bulunduğu<br />
Türkiye’de, 5-6 kayak merkezi bilinirliliği<br />
ve elverişli olması ile öne çıkıyor. Ordu<br />
Çambaşı Kayak Merkezi’nin elverişliliği<br />
sayesinde bilinen kayak merkezleri arasında<br />
yerini alacağını tahmin ediyoruz. Çambaşı<br />
Kayak Merkezi, toplam 650 dönümlük<br />
bir arazi üzerine kurulurken, bunun 30<br />
dönümlük bölümü tesislerden oluşacak.<br />
Kayak sporu için yaklaşık 5.000 metre<br />
uzunluğunda 35 metre genişliğinde parkur<br />
alanı bulunuyor. Tesisin yaz mevsiminde de<br />
hizmet verebilmesi için 750 m2’lik bir buz<br />
pistimiz olacak. Kayak Ordu’ya emekli bir<br />
asker tarafından getirildi. Ordu’da ilk kayak<br />
kulübü, 2010 yılında kuruldu. Mekanik<br />
tesisleri olmayan ve malzeme sıkıntısı<br />
yaşayan bir ortamda olağan üstü zorluklar<br />
ve imkânsızlıklar çerçevesinde Ordu’da<br />
kayak eğitimi yapılmaya başlandı. 2010<br />
yılında 500 kişiye kayak eğitimi verildi.<br />
Ordu sakinleri, yabancı olduğu bu sporu<br />
çok sevdi ve ilgi her geçen gün biraz<br />
daha arttı. 2010 yılında, kayak sporunu<br />
öğrenenler arasında sporcu olabilecek<br />
kayakçılar, teşvik yarışları sonucunda tespit<br />
edilip lisansları çıkartılarak il birinciliği<br />
yarışlarına gönderildi. Daha sonra bu<br />
sporcular, Türkiye Kayak Şampiyonalarında<br />
ilimizi temsil ettiler. Ordu ilinin bir kayak<br />
merkezi ihtiyacı olduğu artık kaçınılmaz bir<br />
hal alınca, sivil idare ve devlet organlarının<br />
ortak çalışmaları sonucunda Çambaşı<br />
Yaylasına kayak merkezi yapılması fikri<br />
ortaya çıktı. Büyük çabalar sonucunda<br />
uzun süredir açılmayan Kayak Hakemliği<br />
Kursu, 2014 Yılı Aralık Ayında, Ordu’da<br />
açılarak 50 kişi Ulusal Kayak Hakemi olmaya<br />
hak kazandı. Büyükşehir Belediyemiz<br />
bünyesinde yapımı devam eden Çambaşı<br />
Kayak Tesisi tamamlandığında, Türkiye’nin<br />
denize en yakın kayak tesisi olacak.<br />
Karadeniz Bölgesi’nde bir ilk olacak olan<br />
kayak tesisimiz, Çambaşı’na akın akın turist<br />
çekecek. Yapımı devam eden oteller ve tüm<br />
saydığımız yatırımların tamamlanmasıyla<br />
birlikte Çambaşı Ordu’nun parlayan yıldızı<br />
olurken, Ordu Karadeniz’de turizmin<br />
başkenti olacak.<br />
Daha önce hiç kayakla ilgilendiniz<br />
mi? Çambaşı Kayak Tesisi açıldığında<br />
kayak yapmayı planlıyor musunuz?<br />
Daha önce Alp’lerde kayak yapma fırsatı<br />
bulmuştum. Çok eğlenceliydi. İnşallah<br />
Çambaşı Kayak Tesisi tamamlandığında biz<br />
de yöremizde bol bol kayak yaparızsaha<br />
maçları yaparım.<br />
“Aybastı Perşembe<br />
Yaylası’nda tam 909<br />
yıldan bu yana güreş<br />
festivalleri yapılıyor. Tarihi,<br />
Kırkpınar’dan daha eski<br />
olan bu şenlikleri artık daha<br />
geniş kapsamlı yapmayı<br />
planlıyoruz.”<br />
The Shining Star of the Black<br />
Sea Çambaşı Ski Resort<br />
Enver Yilmaz shared his plans about Ordu and<br />
Cambasi Ski Center…<br />
Mr Yılmaz, first of all could you tell<br />
us about yourself?<br />
I was born on March 20, 1970 in Ordu. I<br />
began my primary education at Aydınlar<br />
Village Primary School and continued at<br />
H. Suphi Tanrıöver Secondary School. I<br />
finished Ordu High School. I successfully<br />
completed my undergraduate studies at<br />
Istanbul University Faculty of Law in 1992.<br />
I worked as an adjudicator between 1992<br />
and 1996. I resigned from my job and<br />
started to work as a self-employed lawyer<br />
in Ordu in 1996. I performed key tasks in<br />
Refah Party as a Central District President,<br />
Fazilet Party Provincial Chairman and<br />
Ak Party Provincial Founding President.<br />
I worked with many non-governmental<br />
organisations and foundations in Ordu. In<br />
November 2002 and July 2007 General<br />
Elections I was elected as a Deputy of<br />
Ordu in Ak Party. In July 2011 elections<br />
I was elected as a Deputy of Istanbul in<br />
Ak Party. I performed a task as a Council<br />
Minister Member at the Parliament. I was<br />
a Deputy Chairman in Ak Party Discipline<br />
Committee and a Vice President at Ak<br />
Party Governance. I was a member of<br />
Commission of Investigation about Justice,<br />
Constitution, Motion and Coups. I acted<br />
as the Chairman of a Sub-Commission and<br />
many other sub-commissions about 1960-<br />
1971 Coups. I was elected the Mayor of<br />
Ordu in 2014 General Local Elections. I am<br />
married with two children.<br />
Do you do any sports regularly?<br />
I regularly do a 9000 meter high tempo<br />
walking at least four days a week. Besides,<br />
when I have a chance I play football on astro<br />
turf pitches.<br />
“In 2010, 500 people had<br />
ski training. The residents of<br />
Ordu were not familiar with<br />
this sport but they loved it<br />
so the interest in skiing has<br />
increased day by day.”<br />
Ordu is famous for its plateaus.<br />
Çambaşı Ski Resort is being built on<br />
Çambaşı Plateau. Could you give us<br />
some information about Çambaşı Ski<br />
Resort?<br />
Ordu is taking important steps to become a<br />
branded city. It is a well-suited candidate to<br />
become the capital of tourism in the Black<br />
Sea Region. In this sense, Çambaşı Winter<br />
Sports and Ski Centre will be two giant<br />
steps in the name of tourism in Ordu. It is<br />
being constructed by Ordu Metropolitan<br />
Municipality in Çambaşı. There are 26 ski<br />
centres in Turkey. Only 5 or 6 of them are<br />
well-known and convenient. We believe<br />
that Ordu Çambaşı Ski Centre will become<br />
one of the well-known ski centres owing<br />
to its convenience. Çambaşı Ski Centre<br />
is established on 650 decare of land area<br />
and 30 decare of land area will consist of<br />
facilities. The track is 5000 metres long<br />
and 35 metres wide. To provide service in<br />
summer, there will be a 750 meter square<br />
ice rink. The ski activity was brought to Ordu<br />
by a retired soldier. In 2010 the first ski club<br />
was established in Ordu. At the beginning,<br />
there were no facilities and there were<br />
lack of supplies. Under extremely difficult<br />
circumstances and impossibilities ski training<br />
started in Ordu. In 2010, 500 people had<br />
ski training. The residents of Ordu were<br />
not familiar with this sport but they loved it<br />
so the interest in skiing has increased day<br />
by day. In 2010, some ski learners had a<br />
potential of becoming professional skiers.<br />
Their professionalism was confirmed in the<br />
incentive races. They got their licenses and<br />
were sent to Province Championship races.<br />
Later these skiers represented our city in<br />
Turkey Ski Championships. It was inevitable<br />
that there was a need for a ski centre in the<br />
city of Ordu. The idea of establishing a ski<br />
centre in Çambaşı was brought forward<br />
with the collaborative work of civil authority<br />
and government bodies. There was not a ski<br />
refereeing course for a long time but after<br />
a great endeavour it started in December,<br />
2014 in Ordu. 50 people were entitled to<br />
become National Ski Referees.<br />
The construction of Çambaşı Ski Resort<br />
is still continuing under the authority of<br />
Ordu Metropolitan Municipality. It will be<br />
the nearest ski resort to the sea in Turkey<br />
when it is completed. It will be the first ski<br />
resort in the Black Sea. Çambaşı will also<br />
be the central attraction of many tourists.<br />
The constructions of many hotels are still<br />
continuing and with the above mentioned<br />
investments Çambaşı has already become<br />
the shining star of Ordu. For sure Ordu will<br />
be the capital of tourism in the Black Sea<br />
Region.<br />
Have you been interested in skiing<br />
before? Are you planning to ski when<br />
Çambaşı Ski Resort opens?<br />
I had an opportunity to ski in the Alps. It<br />
was very entertaining. We hope to ski a<br />
lot in our region when Çambaşı Resort is<br />
completed.<br />
“There have been wrestling<br />
festivals since 909 in Aybastı<br />
Perşembe which are older<br />
than the historic Kırkpınar<br />
Wrestling. We are planning<br />
to hold these festivals<br />
inclusively.”<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
58 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
59
Merkezin açılışı ile birlikte yerli<br />
yabancı birçok turistin Ordu’ya<br />
gelmesi öngörülüyor. Kayak dışında<br />
Ordu’da turizm açısından başka<br />
projeler var mı?<br />
Avrupa’nın ve Türkiye’nin denize dolgu ilk<br />
havalimanının geçen Mayıs ayında açtık.<br />
Tamamen deniz dolgusuyla yapılan bu<br />
havaalanı yerli ve yabancı turistlerin ilgisini<br />
çekecek. Ayrıca Türkiye’nin dördüncü<br />
botanik bahçesini Ordu’da inşa ediyoruz.<br />
116 dönümlük bir alanda uygulanacak<br />
projenin içerisinde 3 bin çeşit bitki türü<br />
yer alacak. Yayla yollarına ulaşmak için<br />
tüm grup yollarını sıcak asfalt yapıyoruz.<br />
152 kilometrelik sahil bandında kaçak<br />
yapıların tamamını yıkıyoruz. Ayrıca üç<br />
ilçemizde kadınlar plajını bu ay hizmete<br />
açıyoruz. Karadeniz Bölgesi’nin ilk mavi<br />
bayraklı iliyiz. Aybastı Perşembe Yaylası’nda<br />
tam 909 yıldan bu yana güreş festivalleri<br />
yapılıyor. Tarihi, Kırkpınar’dan daha eski<br />
olan bu şenlikleri artık daha geniş kapsamlı<br />
yapmayı planlıyoruz. Bu yıl Doğu Karadeniz<br />
Bölgesi’nin ilk arkeolojik kazısının yapıldığı<br />
Kurul Kalesi’ne 1 milyon liralık ödenek<br />
ayırdık. 6. Mithriadates Dönemi kalesi<br />
olduğu tespit edilen 2 bin 300 yıllık Kurul<br />
Kalesi’nde kazılar devam edecek. Burada<br />
Ordu’nun saklı tarihi var. Geçen yıl kazı için<br />
50 bin liralık ödenek ayrılmıştı. Büyükşehir<br />
Belediyesi olarak bu yıl kazı çalışmaları için<br />
1 milyon liralık kaynak ayırdık. Ayrıca Fatsa<br />
Cıngırt ve Ünye Kaleleri de turistlerin ilgisini<br />
çekecek bölgelerdir. Ordu yeşili, denizi ve<br />
bol oksijeniyle herkesin görmesi gereken<br />
bir şehirdir.<br />
Sizin gözünüzden Ordu nasıl bir kent?<br />
Ordu; yeşili ve mavisi ile eşsiz doğal<br />
güzelliklerini içinde barındıran,<br />
Karadeniz’in parlayan bir yıldızıdır. Hayata<br />
geçen projeler ve planlanan yatırımlarla<br />
birlikte vizyonu açık olan Ordu’da<br />
yaşamaktan ve bu kentin Büyükşehir<br />
Belediye Başkanı olmaktan gurur ve onur<br />
duyuyorum. Yemeği, doğal güzellikleri,<br />
kültürü, tarihi ve en önemlisi her köşesinde<br />
misafirlerine kucak açan insanları ile Ordu<br />
yaşanılacak bir kenttir.<br />
It is predicted that great numbers<br />
of local and foreign tourists will come<br />
to Ordu with the opening of the ski<br />
centre. Are there any other projects<br />
related to tourism except skiing in<br />
Ordu?<br />
We opened Europe’s and Turkey’s first<br />
sea filling airport last May. The sea was<br />
filled with large amounts of heavy rock<br />
for the construction of heavy rock for the<br />
construction of the airport. This airport<br />
will attract the attention of both many local<br />
and foreign tourists. Moreover, we are<br />
constructing the fourth botanical garden<br />
of Turkey in Ordu. It will be established<br />
on 116 declare of land area. In this project<br />
there will be 3 thousand plant species. We<br />
are making the groups of roads hot mix<br />
asphalt to reach the plateaus’ paths. We<br />
are demolishing all unlicensed buildings<br />
on 152 kilometres shoreline. Furthermore,<br />
we will bring women’s beaches into service<br />
in our three districts. We are the first<br />
blue flagged city in the Black Sea Region.<br />
was established in Ordu. There have been<br />
wrestling festivals since 909 in Aybastı<br />
Perşembe. We are planning to hold these<br />
festivals inclusively which are older than<br />
the historic Kırkpınar Wrestling. This year<br />
we have appropriated 1 million TL funds for<br />
the first archaeological excavation in Kurul<br />
Kulesi in the Eastern Black Sea Region. The<br />
castle belongs to Mithridates VI Period (163-<br />
34 BC.) The excavations will continue in<br />
Kurul Kulesi because there is Ordu’s hidden<br />
history. Last year 50 thousand TL funds<br />
were appropriated for the excavation. As<br />
the Metropolitan Municipality we funded<br />
1 million TL for the excavation works.<br />
Moreover, Fatsa Cıngırt and Ünye Castles are<br />
the two other regions to draw the attention<br />
of tourists. Everybody must see Ordu to feel<br />
the amazing combination of green and blue<br />
with plenty of oxygen.<br />
How would you describe Ordu?<br />
Ordu hosts unique natural beauties with<br />
the harmony of the green and blue. It is the<br />
shining star of the Black Sea. It has a broad<br />
vision with both accomplished projects and<br />
planned investments. I am very proud and<br />
honoured to live here as the Mayor of this<br />
city. Ordu is an amazing place to live with<br />
its food, natural beauties, culture, history<br />
and most importantly with its welcoming<br />
people.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
60 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
61
Doğa, Tarih, Kültür ve<br />
Turizm Yan Yana<br />
Ordu<br />
Ordu Şehri<br />
The Harmony Of Nature, History,<br />
Culture and Tourism in Ordu<br />
Ordu doğal<br />
zenginlikleri<br />
tarihi dokusu,<br />
denizi, dereleri,<br />
yaylalarıyla dünyanın<br />
en güzel köşelerinden<br />
biridir.<br />
W<br />
ith its wealth<br />
of nature,<br />
historical texture,<br />
proximity to the sea,<br />
highlands, and rivers,<br />
Ordu is one of the most<br />
beautiful corners of<br />
the World.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
62 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
63
Karadeniz Bölgesinde yer alan<br />
ilin kuzeyinde Karadeniz, güneyinde<br />
Tokat ve Sivas illeri, batısında Samsun,<br />
doğusunda Giresun ili vardır. Büyükşehir<br />
statüsünde olan Ordu ili, 19 ilçeden<br />
oluşmaktadır. Yüz ölçümü bakımından<br />
en büyük 57. il, 2014 nüfus sayımına<br />
göre de 724.268 kişiyle Türkiye’nin<br />
en kalabalık 30. ili olarak belirtilmiştir.<br />
1920 yılında bağlı olduğu Trabzon’dan<br />
ayrılmış, 4 Nisan 1920 tarihinde il<br />
statüsüne kavuşmuştur.<br />
Tarihçe<br />
Ordu ili MÖ 400 yılından önce şehir<br />
merkezinin 5 kilometre dışında olan<br />
halk arasında Bozukkale olarak bilinen<br />
bölgede ‘Kotyora’ (Kut Yöresi) adıyla<br />
kurulmuştur. Kotyora (Cotyora), “Kut<br />
Yöresi” anlamına gelmektedir. Kut<br />
Türklerinin MÖ 2500-2400 yıllarında<br />
Hazar Gölü çevresinde otururken<br />
batıya göçen ve Türkçe konuşan bir<br />
kavim olduğunu ifade eden tarihçiler,<br />
Kut Kavminin Türk kökenli olduğunu<br />
Sümerolog Benna Landsberger,<br />
1937’de yapılan Tarih Kurultayı’nda<br />
Atatürk’ün huzurunda bizzat söylemiştir.<br />
Karadenizli Yazar Özhan Öztürk’e<br />
göre ise Kotyora adı bölgenin eski<br />
sakinleri olan Kolhislilerden (Tzan/<br />
Lazlardan) mirastır. Ayrıca 1831’de ise<br />
Fatsa sınırlarından itibaren Ordu, Ulubey,<br />
Gölköy yöreleri tamamen Mesudiye ve<br />
Aybastı ilçeleri Erzurum eyaletine bağlı<br />
Şarkikarahisar livasına, Fatsa’nın iç ve<br />
batı kısımlarıyla Ünye, Canik (Samsun)<br />
livasına bağlanmıştır.<br />
Ordu is in the Black Sea Region<br />
which has the Black Sea in the north,<br />
Tokat and Sivas cities in the South,<br />
Samsun in the west and Giresun in<br />
the east. The city is a metropolis and<br />
consists of 19 counties. It is the 57th city<br />
in terms of area, and it became the 30th<br />
most crowded city of Turkey according<br />
to the census in 2014. It separated from<br />
Trabzon in 1920 and became a city on<br />
April 4th, 1920.<br />
History<br />
The city of Ordu was established<br />
under the name ‘Cotyora’ (also spelled<br />
Kotyora) before 400 BC. It is known as<br />
Bozukkale among public which is 5 km<br />
away from the city centre. ‘Cotyora’<br />
‘means ‘Cotyora Region’. Some<br />
historians state that Cotyora Turks Tribe<br />
resided around the Caspian Sea in<br />
2500-2400 BC who immigrated to the<br />
west and spoke Turkish. Sumerologist<br />
Benna Landsberger declared in the<br />
presence of Ataturk in the History<br />
Congress in1937 that Cotyora Tribe<br />
was originally Turk. According to<br />
Author Özhan Öztürk, the name of<br />
Cotyora was inherited from the old<br />
residents of the region called Colchis<br />
(Tzan/Lazlar). Moreover, starting form<br />
Fatsa borders; the whole region of<br />
Ordu, Ulubey, Golkoy, Mesudiye and<br />
Aybasti Districts became a part of<br />
Şarkikarahisar Shire which belonged<br />
to Erzurum Province and the interior<br />
and west parts of Fatsa and Unye were<br />
attached to Canik (Samsun) Shire.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
64 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
65
Perşembe Yaylası<br />
1991 yılında Bakanlar Kurulu Kararı<br />
ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir. Aybastı<br />
ilçemize 17 km. mesafede bulunur.<br />
Rakımı yaklaşık 1.500 m. civarındadır.<br />
Her yıl Temmuz ayı içinde yayla şenlikleri<br />
yapılmaktadır. Şenliklerde çeşitli<br />
yarışmalar, folklor gösterileri, konserler,<br />
sosyal ve kültürel etkinlikler, güreş<br />
müsabakaları, at yarışları vb. etkinlikler<br />
düzenlenmektedir. Yayla yolunun büyük<br />
kısmı asfalt, kalanı stabilize yoldur. Burası<br />
yorgunluk atmak, piknik yapmak, safari<br />
ve yamaç paraşütü için idealdir. Yaylada<br />
aynı zamanda, eşsiz güzelliğe sahip<br />
tabiat harikaları, tarihi eserler ve alanlar<br />
mevcuttur. Kümbetler, Çiseli Şelalesi,<br />
Karga Tepesi bunlara örnektir.<br />
Pösküden Şelalesi<br />
Kumru ilçesine 6 km mesafede bulunur.<br />
Burada, piknik alanı, balık çiftlikleri,<br />
ihtiyaç yerleri mevcuttur. Burası ailece<br />
görüp gezilecek yerlerimizdendir. Her<br />
türlü motorlu araçla ulaşım sağlanabilir.<br />
Persembe Tableland<br />
It was declared as a Tourism Centre<br />
by the Council of Ministers’ Decision in<br />
1991. It is 17 km away from our Aybasti<br />
district. The altitude is about 1500 m.<br />
Tableland festivals are held in July every<br />
year. Various competitions, folk dance<br />
shows, concerts, social and cultural<br />
activities, wrestling matches, horse<br />
races and other similar activities are<br />
organized at the festivals. The most part<br />
of the tableland road is asphalt and the<br />
rest of it is a stabilized road. It is an ideal<br />
place to relieve tirdness, have a picnic,<br />
for safari and paragliding. There are<br />
also unique natural beauties, historical<br />
art crafts and areas at the tableland.<br />
Cupolas, Ciseli Waterfall and Karga Hill<br />
are some of the examples.<br />
Poskuden Waterfall<br />
It is 6 km from Kumru District. There are<br />
fish farms, a picnic site and rest areas. It<br />
is one of our sightseeing for the whole<br />
family. The access can be possible with<br />
all motor vehicles.<br />
Çambaşı Yaylası<br />
Karadeniz Bölgesi’nin en önemli<br />
yaylalarındandır. Hem yaz hem kış<br />
aylarında turizm için bulunmaz doğal<br />
güzellik ve özelliklere sahiptir. Deniz<br />
seviyesinden 1,850 m. yükseklikte<br />
olan yayla’nın ulaşımı, Ordu - Kabadüz<br />
- Çambaşı güzergâhını oluşturan asfalt<br />
yol ile sağlanmaktadır. Bu yaylanın<br />
çarşısı, pazarı, piknik yerleri ve<br />
lokantaları vardır. Doğal güzellikleri ile<br />
muhteşemdir. Bu yörede bütün doğa<br />
sporlarını profesyonel olarak yapmak<br />
mümkündür. Sahil kesimindeki nüfusun<br />
büyük bir bölümü yaz mevsiminde bu<br />
yaylaya çıkmaktadır. İlimizin 61 km.<br />
güneyinde olan bu yaylada, birkaç tane<br />
alabalık üretim çiftliği vardır. 72 obası ve<br />
100 bin dönümlük alanı ile ülkemizin en<br />
geniş yaylalarından biridir. Şehir ile yayla<br />
arasında düzenli olarak minibüs seferleri<br />
düzenlenmektedir. Yaylada elektrik ve<br />
telefon mevcuttur. Burada ayrıca bakkal,<br />
kasap, et lokantaları, sağlık ocağı ve<br />
Jandarma karakolu bulunmaktadır.<br />
Karadeniz Bölgesi’nin en önemli<br />
yaylalarındandır. Hem yaz hem kış<br />
aylarında turizm için bulunmaz doğal<br />
güzellik ve özelliklere sahiptir. Deniz<br />
seviyesinden 1,850 m. yükseklikte<br />
olan yayla’nın ulaşımı, Ordu - Kabadüz<br />
- Çambaşı güzergâhını oluşturan asfalt<br />
yol ile sağlanmaktadır. Bu yaylanın<br />
çarşısı, pazarı, piknik yerleri ve<br />
lokantaları vardır. Doğal güzellikleri ile<br />
muhteşemdir. Bu yörede bütün doğa<br />
sporlarını profesyonel olarak yapmak<br />
mümkündür. Sahil kesimindeki nüfusun<br />
büyük bir bölümü yaz mevsiminde bu<br />
yaylaya çıkmaktadır. İlimizin 61 km.<br />
güneyinde olan bu yaylada, birkaç tane<br />
alabalık üretim çiftliği vardır. 72 obası ve<br />
100 bin dönümlük alanı ile ülkemizin en<br />
geniş yaylalarından biridir.<br />
Şehir ile yayla arasında düzenli olarak<br />
minibüs seferleri düzenlenmektedir.<br />
Yaylada elektrik ve telefon mevcuttur.<br />
Burada ayrıca bakkal, kasap, et<br />
lokantaları, sağlık ocağı ve Jandarma<br />
karakolu bulunmaktadır.<br />
Cambasi Tableland<br />
It is one of the most important<br />
tablelands of the Black Sea Region. It<br />
owns natural beauties and features for<br />
summer tourism and winter tourism. The<br />
tableland is 1850 m above sea level and<br />
the transportation is supplied by land<br />
at Ordu- Kabaduz- Cambaşi route. The<br />
tableland has a market, a bazaar, picnic<br />
sites and restaurants. It is wonderful with<br />
its natural beauties. It is possible to do<br />
all natural sports professionally in this<br />
region. Most people from the coastal<br />
area go to the tableland in summer.<br />
The tableland is 61 km in the southern<br />
part of our city and there are several<br />
trout production farms at this tableland.<br />
It is one of the widest tablelands of<br />
our country with its 72 nomad tents<br />
and 100.000 decare areas. There are<br />
minibus shuttles between the city and<br />
the tableland. There is electricity and<br />
telephone in the tableland. There are<br />
also grill houses, a grocery, a butcher,<br />
a primary healthcare centre and a<br />
gendarmerie station.<br />
Ulugöl Tabiat Park<br />
Ulugol Natural Park<br />
Gölköy ilçe merkezine 17 km mesafede<br />
bulunan krater gölüdür. 26.5 hektar<br />
büyüklüğündeki alan Tabiat Parkı’dır.<br />
Doğal yapısı itibariyle yüksek peyzaj<br />
değerine sahiptir. Özellikle güz<br />
mevsiminde yaprakların sararmasıyla<br />
oluşan renk armonisi görenleri<br />
büyülemektedir. Alan içerisinde üç<br />
adet heyelan set gölü bulunmaktadır.<br />
Göllerden birisi büyük diğer ikisi ise<br />
sazlıkla kaplı küçük yapıda göllerdir.<br />
Büyük gölde Abant Alası türü balık<br />
yaşamaktadır.<br />
It is a crater lake which is 17 km away<br />
from the centre of Golkoy District. It is<br />
a 26.5 hectare Natural Park. It is valued<br />
as a landscape because of its natural<br />
structure. The harmony of colours with<br />
leaves turning yellow; dazzles those<br />
who have seen this beauty. There are<br />
three landslide barrier lakes inside the<br />
area. One of the lakes is big and the<br />
other two lakes are small lakes covered<br />
with reeds. Abant trout live in the big<br />
lake.<br />
Boztepe<br />
Boztepe<br />
Ordu şehri Boztepe’nin yamaçlarına<br />
serilmiştir. Denizden 450 m yükseklikte<br />
olup, ilimizin tüm güzelliklerini,<br />
Karadeniz’in<br />
muhteşemliğini<br />
Boztepe’den seyretmek doyumsuzdur.<br />
İl merkezine 6 km. mesafede olan<br />
Boztepe’ye asfalt yolla veya dilerseniz<br />
teleferikle ulaşmak mümkündür. Yeme<br />
içme ve dinlenme tesisleri ile ormanlık<br />
piknik alanları mevcuttur.<br />
The city of Ordu is spread on the hillsides<br />
of Boztepe. It is 450 m above sea level<br />
from where watching the whole beauty<br />
of our city and the grandiosity of the<br />
Black Sea is spectacular. It is 6 km from<br />
the city centre and access to Boztepe<br />
is possible by land or cable car if you<br />
wish to. There are food and beverage<br />
facilities with forestry picnic sites.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
66 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
67
Ünye Kalesi<br />
Ünye merkeze 7 km mesafededir.<br />
Asfalt yolla ulaşım sağlanmaktadır.<br />
İlimiz Ünye ilçesinde Ünye - Niksar<br />
karayolunun 7. kilometresinde yolun<br />
solunda kalan bir tepenin üzerinde<br />
kurulu, ilçenin 5 km. güney doğusunda,<br />
2500 yıllık bir kaledir. Kale köyü sınırları<br />
içindedir. Yalçın dik yamaçlar üzerine<br />
kurulan duvarlar ve sütreler hala yeniliğini<br />
korumakta olup turistlerin ilgisini<br />
çekmektedir. Kale çok yüksek olduğu<br />
için XI - XII. yüzyıllarda müstahkem mevki<br />
olarak kullanılmıştır.<br />
Kapısı 5 m yüksekliğinde olup,<br />
incelemeler bu kapının II. Midridat<br />
zamanında yapıldığı ihtimalini<br />
kuvvetlendirmektedir. Kale girişi<br />
güneydoğudadır. Bu cephede yerden<br />
on metre yüksekliğinde, genişliği 3<br />
metre, yüksekliği 2 metre olan bir<br />
kaya mezarı bulunmaktadır. Mezarın<br />
üçgen kalınlığının her üç noktasında<br />
birer kabartma kartal bulunmaktadır,<br />
sağ uçtaki kabartma iyi korunmuş<br />
durumdadır. Zirveye yakın bölgede 45<br />
derece meyille kuzeybatı yönünde iki<br />
adet dehliz ve bir sarnıç bulunmaktadır.<br />
Unye Castle<br />
It is 7 km away from Unye centre.<br />
Transportation is made via an asphalt<br />
road. The castle was established on<br />
a hill which is 7 km away from Unye-<br />
Niksar highway; on the left side of the<br />
highway, and 5km in the south-east<br />
of Ünye District. It has been there for<br />
2500 years. The castle is within the<br />
borders of Kalekoy Village. Its walls<br />
established over steep slopes and<br />
crests which have been kept new,<br />
attracting tourists’ attention. The castle<br />
was used as a stronghold in the XI-XII<br />
centuries because of its height. Its gate<br />
was 5 m high and analyzes corroborate<br />
the possibility that this gate was made<br />
during the period of Midridat II. The<br />
entrance of the castle is in the southeast.<br />
At this side, there is a sepulchre<br />
which is 10 metres from the ground,<br />
3 metres wide and 2 metres high. At<br />
the three points of the triangle shaped<br />
sepulchre; there is an embossed eagle<br />
at each point. The embossed part on<br />
the right is well-protected. Near the<br />
peak of the castle, with 45 degrees<br />
inclination northwestwardly there are<br />
two tunnels, and a cistern.<br />
Ordu Paşaoğlu Konağı<br />
Etnoğrafya Müzesi<br />
Ordu Müzesi, il merkezinde,<br />
Selimiye Mahallesi, Taşocak Caddesi<br />
üzerinde yer almaktadır. “Paşaoğlu<br />
Konağı” adı ile anılan bina birinci sınıf<br />
bir sivil mimarlık örneğidir. Ordu’nun<br />
zengin eşraflarından Paşaoğlu Hüseyin<br />
Efendi diye bilinen şahıs tarafından<br />
1896 yılında yaptırılmıştır. Bahçesiyle<br />
birlikte 625 m²’lik bir alanı kapsayan<br />
bu konağın taşları Ünye’den, ahşap<br />
ve çini malzemeleri Romanya’dan<br />
getirilmiştir. Yapımında İstanbullu<br />
ustalar çalıştırılmıştır. 19. yüzyıl sivil<br />
mimarimizin en güzel örneklerinden biri<br />
olan Paşaoğlu Konağı zemin dâhil olmak<br />
üzere üç katlıdır. Zemin katı idare, birinci<br />
katı etnografik eserler bölümü, ikinci katı<br />
ise konak özelliklerini taşıyacak şekilde<br />
düzenlenmiştir. Paşaoğlu Konağı, Kültür<br />
ve Turizm Bakanlığı, Eski Eserler ve<br />
Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından<br />
1982 yılında kamulaştırıldıktan sonra,<br />
1983 tarihinden itibaren onarılmaya<br />
başlanmıştır. Onarımı ve teşhir tanzimi<br />
tamamlanarak 18 Kasım 1987’de<br />
Paşaoğlu Konağı ve Etnografya<br />
Müzesi olarak hizmete açılmıştır.<br />
Ordu Paşaoğlu Konağı’nın onarılması<br />
ve müze olarak ziyarete açılması ile<br />
Karadeniz Bölgesi’nde bulunan ve<br />
geçen yüzyıldan zamanımıza ulaşan sivil<br />
mimarimizin ender örneklerinden biri<br />
daha gelecek nesillere bırakılmak üzere<br />
değerlendirilmiş bulunmaktadır<br />
Ordu Pasaoglu Mansion<br />
Etnography Museum<br />
Ordu Museum is in Selimiye<br />
Neighbourhood on Taşocak Street in<br />
the city centre. It is named as ‘Paşaoğlu<br />
Konağı’ which is an example of first class<br />
civil architecture.It was built in 1896 by a<br />
notable person of Ordu called Pasaoglu<br />
Huseyin Efendi. It is 625 m2 including<br />
the garden; the stones of this mansion<br />
were brought from Unye and wood<br />
materials and the ceramics were brought<br />
from Romania. The constructors from<br />
Istanbul built it. Paşaoglu Konagi is one<br />
of the most beautiful examples of civil<br />
architecture of the 19th century. It has<br />
three floors including the basement.<br />
The each floor was arranged for<br />
different purpose as the administration<br />
is on the basement floor, the first floor is<br />
the part of ethnographic works and the<br />
second floor carries the features of the<br />
mansion. The mansion was publicised<br />
in 1982 by the Ministry of Culture and<br />
Tourism, general Directorate of Ancient<br />
Arts and Museum which was began to<br />
be restored in 1983. The restoration and<br />
merchandising were completed on 18<br />
November 1987. It was put into service<br />
as Pasaoglu Konagi and Ethnography<br />
Museum. In this way, with the restoration<br />
of Pasaoglu Konagı and the opening<br />
of Ethnography Museum; one of our<br />
unique examples of civil architecture<br />
from the last century to the present time<br />
has been put to good use as a heritage<br />
to be left to our next generations.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
68 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
69
Bolaman Kalesi ve<br />
Hazinedaroğlu Konağı<br />
Ordu-Samsun karayolu üzerinde<br />
Bolaman Beldesi’nde yer almaktadır.<br />
Ordu – Bolaman arası 30 km. Fatsa<br />
– Bolaman 4 km civarıdır. Fatsa ilçesi<br />
Bolaman beldesinde denize doğru<br />
hafifçe sokulan burun üzerinde,<br />
zincirleme bir şekilde inşa edilmiş<br />
kaledir. Gözetleme ve karakol görevi<br />
için iç ve dış olmak üzere iki bölümden<br />
oluşmuştur. İç kale, kalenin batı ucunda<br />
yer almaktadır, çok yüksek duvarlardan<br />
oluşmuştur ve kesme taşlar kullanılmıştır.<br />
İçinde bazilika planlı küçük bir şapel<br />
bulunmaktadır. İç kale üzerine 18.<br />
yüzyılda ahşap bir konak yapılmıştır.<br />
Kademoğlu Konağı olarak bilinen bu<br />
ev, iç kale üzerine çift cumbalı olarak<br />
yapılmıştır. Bölgemizin sivil mimarlık<br />
örneğini teşkil eder. Kültür ve Turizm<br />
Bakanlığı tarafından aslına uygun olarak<br />
onarılmıştır. 2009 yılında Geleneksel El<br />
Sanatları ve Yöresel Yemekler Lokantası<br />
olarak hizmete açılmıştır.<br />
Bolaman Castle and<br />
Hazinedaroglu Mansion<br />
It is near Ordu-Samsun highway in<br />
Bolaman Town. The distance between<br />
Ordu and Bolaman is 30 km, and<br />
between Fatsa and Bolaman is 4 km<br />
which was built like a chain on the<br />
headland, slightly projecting into the<br />
sea. It mainly consists of two sections<br />
as interior and exterior for guarding<br />
and patrol duty. The interior castle is at<br />
the west side of the castle which was<br />
formed with very high walls and face<br />
stones were used in its construction.<br />
There is a small basilica chapel in the<br />
interior castle. A wooden mansion<br />
was built with double bay windows on<br />
the interior castle in the 18th century.<br />
It is known as Kademoglu Konagi. It is<br />
an example of civil architecture of our<br />
region. It was restored in accordance<br />
with the original structure by the Ministry<br />
of Culture and Tourism. It was put into<br />
service as Traditional Handicrafts and<br />
Local Dishes Restaurant in 2009.<br />
Atik İbrahim Paşa Cami<br />
Ordu merkezde bulunan camii 1770<br />
yılında Atik İbrahim Paşa tarafından<br />
inşa edilmiş fakat zaman içinde tahrip<br />
olması sebebiyle 1802 yılında tekrar<br />
inşa edilmiştir. Camii dikdörtgen<br />
planlıdır ve iki şerefeli bir minaresi<br />
vardır. Camiinin en güzel kısmı barok<br />
tarzında yapılmış olan mihrabıdır.<br />
Atik Ibrahim Pasha Mosque<br />
The mosque is in the centre of Ordu<br />
which was built in 1770 by Atik Ibrahim<br />
Pasha but as it fell into ruin in the course<br />
of time; it was rebuilt in 1802. The<br />
mosque is rectangle shaped and it has<br />
a double honour minaret. The baroque<br />
style shrine is the most beautiful part of<br />
the mosque.<br />
TOL GRUP A.Ş. Gürsel Mah. Kağıthane Cad. Tol Plaza No:36<br />
34400 Kağıthane/İSTANBUL/TÜRKİYE<br />
Tel:+90 212 222 50 90 Fax:+90 212 320 48 58 Mail:info@tolgrup.com<br />
www.tolgrup.com<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
70 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
71
öportaj<br />
reportage<br />
Karadeniz’in Özeti<br />
Ordu<br />
Şehrin geleceği hakkında Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu’nun<br />
röportajı...<br />
Sayın Balkanlıoğlu, okurlarımıza<br />
biraz kendinizden bahseder misiniz?<br />
1960 Çorum-Sungurlu doğumluyum.<br />
1983 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk<br />
Fakültesinden iyi derece ile mezun oldum.<br />
Bir yıl hakim adaylığı yaptıktan sonra,<br />
1985 yılında naklen atandığım Kırklareli<br />
Kaymakam Adaylığından sonra, İpsala ve<br />
Ulus Kaymakam Vekilliğinde bulundum.<br />
Daha sonra sırasıyla Kütahya-Aslanapa<br />
(Kurucu İlk Kaymakam), Muş-Malazgirt,<br />
Erzincan-Refahiye, Balıkesir-Sındırgı,<br />
Edirne-Uzunköprü, İstanbul-Bağcılar<br />
ilçelerinde Kaymakam olarak görev<br />
yaptım. Edirne-Uzunköprü Kaymakamlığı<br />
görevindeyken, ‘Yılın İdarecisi’ seçildim<br />
ve 10 Ocak 2005 Türk İdareciler Günü’nde<br />
“Vali Galip Demirel Başarı Ödülü” aldım.<br />
‘Yılın İdarecisi’ seçilmemi sağlayan örnek<br />
çalışmalarım konusunda, Başbakanlığın<br />
çağrısı üzerine 27.06.2005 tarihinde<br />
Bakanlar Kurulu’nda brifing verdim. 1989-<br />
1990 yıllarında ABD’de incelemelerde<br />
bulundum ve lisan eğitimi aldım.<br />
18.12.2007 - 03.01.2011 tarihleri arasında<br />
Bingöl Valiliği, 04.01.2011 - 15.06.2014<br />
tarihleri arasında Afyonkarahisar Valiliği<br />
görevlerinde bulundum. 23.05.2014<br />
tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan<br />
21.05.2014 tarihli ve 6366 sayılı Bakanlar<br />
Kurulu kararıyla Ordu Valiliğine atandım.<br />
Evli ve iki çocuk babasıyım.<br />
Tabiat güzellikleri, yaylaları ve<br />
yemekleri ile meşhur Ordu, sizin<br />
gözünüzde nasıl bir kent?<br />
Ordu’nun tanıtımına yer veren bir dergide,<br />
Ordu için “Karadeniz’in Özeti” şeklinde<br />
bir tanımlama yapılmıştı. Karadeniz<br />
bölgesi için söylenen tüm güzellikleri<br />
Ordu’da görmek ve bulmak mümkün.<br />
Ordu, gerçekten Karadeniz Bölgesi’nin<br />
bir özetidir. Ordu, Türkiye’nin en güzel ili<br />
desek abartmış olmayız. Bu kadar iddialıyız.<br />
Mavi Bayrak almış denizi, nefis sahilleri<br />
ve koyları, Türkiye’nin en büyük yaylaları,<br />
yemyeşil uçsuz bucaksız ormanları, derin<br />
vadileri, yeşillikler içinde şırıl şırıl akan<br />
dereleri, doğa harikası şelaleleri, şelalelerin<br />
düştüğü yerde oluşan son derece<br />
güzel doğal gölleri, eşsiz menderesleri,<br />
doyumsuz tabiat manzaraları ve bin bir<br />
çeşit bitki örtüsüyle, nadide kültür ve tabiat<br />
varlıklarıyla, el sanatlarıyla, zengin yöresel<br />
lezzetleriyle Ordu, insana huzur veren bir<br />
kenttir.<br />
Daha önce hayatınızda hiç kayak<br />
sporu ile ilgilendiniz mi?<br />
Daha önce görev yaptığım yerler içinde<br />
kayak sporu yapabileceğim yer Erzincan’ın<br />
Refahiye ilçesi ve Bingöl vilayeti idi. Refahiye<br />
Kaymaklığı ve Bingöl Valiliği görevim<br />
esnasında kayak sporuyla biraz ilgilenmiş,<br />
biraz da eğitimini almıştım. Benim kayak<br />
sporuyla ilgim tamamen amatörce oldu.<br />
Kayaktan keyif alacak ve idare edecek kadar<br />
bu spora aşinayım. Kayak sporu, her yaştaki<br />
insanın rahatlıkla yapabileceği son derece<br />
zevkli ve heyecanlı bir spor dalıdır.<br />
Çok yakında Ordu’da Çambaşı Kayak<br />
Merkezi açılıyor. Bu konu hakkında<br />
neler düşünüyorsunuz?<br />
Türkiye’nin en büyük yaylası olan<br />
Çambaşı Yaylası’na yapılmakta olan<br />
Çambaşı Kayak Merkezi, Ordu’nun<br />
prestij ve vizyon projelerinden biridir.<br />
Kabadüz Kaymakamlığı Köylere Hizmet<br />
Götürme Birliği tarafından 2012 yılının<br />
sonlarında merkezin ihalesi yapılmış ve<br />
2013 yılında yapımına başlanmıştır. Şuan<br />
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından<br />
sürdürülen proje, bitme aşamasına<br />
gelmiştir. 650 dönüm arazi üzerinde<br />
yaklaşık 28 milyon liraya mal olacak<br />
Çambaşı Kayak Merkezi’nde, biri 1.200<br />
metre, diğeri 1.100 metre uzunluğunda<br />
2 ayrı pist, 4 kişilik koltuklu 2 ayrı telesiyej<br />
hattı, günübirlik tesisler, ticarethane<br />
tesisleri, spor mağazası, turizm danışma,<br />
kayak okulu, arama-kurtarma, sağlık ve<br />
ilk yardım, idari bina, teknik altyapı alanı,<br />
helikopter pisti, 150 araçlık otopark, gezinti<br />
parkurları ve park alanları, konuk evi ile 1<br />
adet buz pisti yer alacak.<br />
Ordu’da kış turizmine önemli katkı<br />
sağlayacak Çambaşı Kayak Merkezi,<br />
Türkiye’nin ilk 5 tesisinden birisi olacak.<br />
Çambaşı Kayak Tesisi tamamlandığında,<br />
bölgemiz turistlerin cazibe merkezi olacak.<br />
Ordu, su altı sporları içinde son derece<br />
elverişli bir ildir. Türkiye Sualtı Sporları<br />
Federasyonu’nun bazı planlı faaliyetleri<br />
ile milli takıma sporcu seçme kampları,<br />
Valiliğimizin de destekleri ile ilimizde<br />
yapılmaktadır.<br />
The Summary of the<br />
Black Sea Ordu<br />
Governor Irfan Balkanlıoğlu gave us detailed informations about<br />
Ordu’s future…<br />
Mr Balkanoğlu, could you tell our<br />
readers about yourself?<br />
I was born in Sungurlu, Çorum. I graduated<br />
with a good grade from Faculty of Law at<br />
Istanbul University in 1983. After a year of<br />
adjudicating candidacy, I was assigned<br />
as Kırklareli District Governor Candidate<br />
in 1985. Then I performed my duty as<br />
the Deputy Governor of İpsala and Ulus.<br />
Thereafter I became the first Founding<br />
District Governor in Aslanapa, Kütahya.<br />
I continued the same duty respectively<br />
in Muş-Malazgirt, Erzincan-Refahiye,<br />
Balıkesir-Sındırgı, Edirne- Uzunköprü<br />
and Istanbul-Bağcılar. I was selected ‘the<br />
Administrator of the Year’ during my duty<br />
in Edirne-Uzunköprü. On January 10, 2005<br />
at Turkish Administrators’ Day I received<br />
‘Governor Galip Demirel Sucess Award.’<br />
On June 27, 2005 I gave a briefing about<br />
my modal works as ‘the Administrator of<br />
the Year’ at the Council of Ministers with<br />
the invitation of the Prime Ministry. I did<br />
some research and received language<br />
education in America between 1989<br />
and 1990. I worked as the Governor of<br />
Bingöl Province from December 18, 2007<br />
to January 03, 2011 and the Governor<br />
of Afyonkarahisar Province from January<br />
04, 2011 to June 15, 2014. On May 23,<br />
2014 I was assigned as the Governor of<br />
Bingöl Province with 6366 the Council of<br />
Ministers’ Decision dated 21/05/2014<br />
and issued in the official journal. I am<br />
married with two children.<br />
We will not exaggerate if<br />
we say Ordu is the most<br />
beautiful city of Turkey.<br />
Ordu is famous for its natural beauties,<br />
plateaus and food. What kind of a city<br />
is Ordu in your eyes?<br />
Ordu was defined as ‘The summary of<br />
Black Sea in one of the magazines that<br />
introduced Ordu. In Ordu, it is possible to<br />
find all beauties together that are<br />
that are related to the Black Sea Region.<br />
Ordu is really the summary of Black Sea.<br />
We will not exaggerate if we say Ordu is<br />
the most beautiful city of Turkey. We can<br />
talk assertively in this respect. Ordu makes<br />
us feel peaceful with its blue flagged sea,<br />
brilliant seacoasts, recesses, the biggest<br />
plateaus in Turkey, green vast forests, deep<br />
valleys, brooks flowing with a pleasant<br />
sound among greens, natural wonders of<br />
waterfalls, extremely beautiful natural lakes<br />
underneath the of waterfalls, unmatched<br />
meanders, amazing landscapes, various<br />
kinds of vegetation covers, unique culture<br />
and natural heritages, handicrafts and rich<br />
local tastes.<br />
Have you ever been interested in ski<br />
sport in your life?<br />
Erzincan-Refahiye District and Bingöl<br />
Province were the two places where I<br />
could do ski sport during my official duties.<br />
I took an interest in skiing when I was the<br />
governor of these both places. I had some<br />
training about skiing. My interest in skiing<br />
sport was completely unprofessional but<br />
I am familiar with this sport enough to<br />
make the most of it. Ski is an enjoyable and<br />
exciting sports branch and the good thing<br />
is people in all ages can easily do this sport.<br />
Cambası Ski Resort will<br />
make tourism industry<br />
boom in Ordu<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
72 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
73
Ordu Valiliği’nin kayak sporuna<br />
ve Çambaşı Kayak Merkezine yönelik<br />
projeleri var mı?<br />
Çambaşı Kayak Merkezi’nin yapımına<br />
başlanmasıyla birlikte Ordu’da kayak<br />
sporuna olan ilgi her geçen gün<br />
artmaktadır. Kayak sporunu yaygınlaştırmak<br />
ve geliştirmek amacıyla spor kulüpleri<br />
kurulmuş ve bu spor kulüplerince kayak<br />
sporuna ilgi duyanlara yönelik eğitim<br />
faaliyetleri verilmektedir. Bu kış sezonunda<br />
Türkiye Kayak Federasyonunca, Türkiye’nin<br />
değişik illerinden gelen kayak antrenörleri<br />
ve milli kayak sporcularının katılımıyla<br />
Çambaşı Kayak Merkezi’nde bazı aktiviteler<br />
gerçekleştirildi. Öte yandan yörenin<br />
tanıtımına katkı sağlamak ve kış sporlarını<br />
geliştirmek amacıyla, her yıl “Kar Şenliği”<br />
düzenlenmektedir. Farklı etkinlik ve<br />
aktivitelerin yer aldığı Kar Şenliği’nde, kayak<br />
yarışmaları da düzenlenmektedir. Ordu<br />
Valiliği olarak, Ordu’da kayak sporunun<br />
gelişmesi ve yaygınlaşması için yapılan<br />
tüm çalışmalara gerekli desteği vermekte<br />
ve katkıyı sağlamaktayız. Çambaşı Kayak<br />
Merkezi, yakın bir gelecekte kış sporları için<br />
cazibe merkezi haline gelecektir. Şimdiden<br />
turizm yatırımcılarımız Çambaşı Kayak<br />
Merkezi’nin bulunduğu bölgeye yakın<br />
yerlere konaklama tesisi ve turistik amaçlı<br />
işletme yapabilmek için arazi arayışı içine<br />
girmişlerdir.<br />
Ordu Valiliği’nin turizm faaliyetleri<br />
nelerdir?<br />
Ordu, turizm potansiyeli oldukça yüksek<br />
olan bir ildir. Fakat bu potansiyel bugüne<br />
kadar tam manasıyla değerlendirilememiş.<br />
Ordu, bu yönden bakir kalmış bir şehir.<br />
Ordu’nun var olan turizm potansiyelinin<br />
ortaya çıkarılıp, tanıtılması ve<br />
pazarlanmasına ihtiyaç duyulmaktaydı.<br />
Ben de Ordu’da göreve başladığımda<br />
öncelikle tüm ilçeleri, beldeleri ve hatta<br />
köyleri gezerek, Ordu’nun turizm alanında<br />
değerlendirilebilecek ne gibi değerleri<br />
var bunların bir tespitini yaptım. Gördüm<br />
ki, Ordu’nun her yönüyle çok zengin<br />
bir turizm potansiyeli ve enstrümanı var.<br />
Bu potansiyeli değerlendirmek için işe<br />
tanıtımdan başladık. Tanıtım faaliyetlerine<br />
önem verdik. Bunun için öncelikle ulusal<br />
televizyon kanallarında yayınlanan önemli<br />
programların ç<strong>ekim</strong>lerinin ilimizde<br />
yapılmasını sağladık. Turizm sektörüne<br />
yönelik dergilerde Ordu’nun geniş<br />
bir şekilde tanıtımını yaptık. Ulusal ve<br />
uluslararası turizm fuarlarına katılarak,<br />
Ordu’yu tüm dünyaya tanıtmanın çabası<br />
içinde olduk. Bir proje kapsamında,<br />
önümüzdeki haftalarda körfez ülkelerindeki<br />
önemli medya kuruluşlarının temsilcilerini<br />
ilimizde ağırlayacağız. Körfez ülkelerindeki<br />
Arap turistlerin dikkatini Ordu’ya<br />
çekebilmek için bu tanıtım faaliyetlerimizi<br />
sürdüreceğiz. Öte yandan, Ordu’da<br />
eko-turizm her geçen gün gelişmektedir.<br />
Otantik yapısını koruyan bazı köylerimizde<br />
eko-turizm yaygınlaşmaktadır. Ekoturizm<br />
yapılan köylerimize dünyanın<br />
değişik ülkelerinden turistler gelmektedir.<br />
Her gelen turist gördüklerine hayran<br />
kalmaktadır.<br />
Ordu coğrafyası gereği trekking,<br />
yamaç paraşütü, rafting gibi ekstrem<br />
sporları yapmaya müsait bir şehir. Bu<br />
dallarda projeleriniz var mı?<br />
Ordu, coğrafi yapısı gereği her türlü doğa<br />
sporunu yapmaya müsaittir. Dünya’da<br />
şehrin üzerinden yamaç paraşütü yapılan<br />
ender yerlerden birisidir. Şehrin terası<br />
konumundaki 510 rakımlı Boztepe<br />
yamaç paraşütçülerinin gözdesi haline<br />
gelmiştir. Türkiye’nin değişik illerden çok<br />
sayıda yamaç paraşütü sporcusu Ordu’ya<br />
gelmekte ve doyumsuz bir manzara<br />
eşliğinde atlayışlarını yapmaktadır. Dere<br />
ve ırmak vadileri ile yaylalarda belirlenen<br />
rota üzerinde oldukça keyifli ve maceralı<br />
trekking yapabilmek mümkündür. Off Road<br />
sporu için Ordu’da özel olarak hazırlanmış<br />
parkurlar vardır. Ordu, Off Road sevenlerin<br />
vazgeçemeyeceği bir yerdir. Ordu, özel<br />
avlaklarıyla sportif avcılık alanında da cazip<br />
fırsat ve imkanlar sunmaktadır.<br />
Dergimizle röportaj yaptığınız için<br />
teşekkür ederiz. Son olarak eklemek<br />
istediğiniz bir şey var mı?<br />
Türkiye’nin vizyon ve prestij projelerinden<br />
birisi Ordu’da gerçekleşmektedir.<br />
Türkiye’nin ve Avrupa’nın ilk ve tek<br />
deniz üzerine inşa edilen havalimanı<br />
olma özelliğini taşıyan Ordu-Giresun<br />
Havalimanı projesi tamamlanmak üzeredir.<br />
Bu proje, Ordu’nun ekonomik, sosyal<br />
ve kültürel yönden gelişimine önemli<br />
katkılar sağlayacaktır. Ordu’ya olan ulaşımı<br />
kolaylaştıracak ve turizm hareketliliğine<br />
ivme kazandıracaktır. Ordu-Giresun<br />
Havalimanı projesinin yanında, diğer<br />
önemli ulaşım projelerimiz olan Karadeniz-<br />
Akdeniz yolu projesi, Ordu Çevre yolu<br />
projesi, Ünye-Akkuş-Niksar yolu projesi<br />
tamamlandığında Ordu’ya ulaşım daha<br />
kolay hale gelecektir. Tüm bunların yanında,<br />
Türkiye’nin 4’üncü, Karadeniz Bölgesinin<br />
ilk Botanik Parkı’nın yapımı hızla devam<br />
etmektedir. Yine Karadeniz Bölgesi’nin ilk<br />
ve tek Çikolata Park projesinin yapımına<br />
bu yıl içinde, Ordu-Giresun Havalimanı’nın<br />
hemen batısında başlanacaktır. Tüm bu<br />
projelerin tamamlanmasıyla birlikte Ordu,<br />
çok daha cazip bir il haline gelecektir.<br />
Bu vesileyle herkesi Ordu’yu görmeye,<br />
gezmeye davet ediyoruz.<br />
Ordu Çambaşı Ski Resort will be<br />
opened very soon. What would you<br />
like to say about this?<br />
Çambaşı is the largest plateau in Turkey.<br />
Çambaşı Ski Resort is one of the prestigious<br />
projects of Ordu with a broad vision.<br />
Towards the end of 2012 the centre’s<br />
tender was made by Kabadüz District<br />
Governorship Village Services Union and<br />
the construction was started in 2013.<br />
Now Ordu Metropolitan Municipality<br />
is resuming the Project which is on the<br />
point of finishing. It is on 650 decare land<br />
of area, costing approximately 28 million<br />
TL. There will be two separate tracks-<br />
1200 metres and 1100 metres long-, two<br />
separate ski lifts with seats for four people,<br />
one-day facilities, business facilities, a<br />
sport store, tourist information point, ski<br />
school, search and rescue team, health<br />
and first aid, an administrative building, a<br />
technical infrastructure area, a helicopter<br />
pad, a parking lot taking 150 cars, walking<br />
tracks and picnic areas, a guest house<br />
and an ice rink. Çambaşı Ski Centre will<br />
have an important contribution to winter<br />
tourism in Ordu which will be one of the<br />
first five facilities in Turkey. When Çambaşı<br />
Ski Resort is completed it will be the centre<br />
of attraction in the region. Ordu is very<br />
suitable for underwater sports. Turkey<br />
Underwater Sports Federation’s some<br />
planned events and selection camps for<br />
the national team are held in our city with<br />
the support of our Governorship.<br />
Does Ordu Governorship have any<br />
projects for ski sport and Çambaşı Ski<br />
Centre?<br />
In Ordu, the interest in skiing is increasing<br />
day by day because of the construction of<br />
Çambaşı Ski Centre. Ski clubs have been<br />
established to popularise and develop<br />
ski sport. There are training activities for<br />
people who are interested in this sport.<br />
Turkey Ski Federation held some activities<br />
in Çambaşı Ski Centre with the participation<br />
of ski trainers coming from different cities<br />
of Turkey and national skiers. On the other<br />
hand, ‘the Snow Festival’ is organized<br />
every year to contribute to the promotion<br />
of the region and the development of<br />
winter sports. There are ski races at the<br />
‘Snow Festival’ as well as different events<br />
and activities. Ordu Governorship gives<br />
the necessary support and provides a<br />
contribution to develop and spread the<br />
ski sport in Ordu. Çambaşı Ski Centre will<br />
definitely be the centre of attraction in<br />
the near future for winter sports. Tourism<br />
investors are already looking for land to<br />
construct rest areas and touristic based<br />
facilities.<br />
What events and activities does Ordu<br />
Governorship have for tourism?<br />
There is a high potential for tourism in<br />
Ordu. However, this potential could not<br />
be appraised in the strictest sense for a<br />
long time so Ordu remained untouched<br />
in this sense. There was an urgent need to<br />
bring its existing tourism potential forward,<br />
promote and market. When I started<br />
my duty in Ordu, I immediately went to<br />
all districts, towns and even villages to<br />
determine what values there were in the<br />
field of tourism. I realized that Ordu had a<br />
rich tourism potential and instrument. We<br />
began with the introduction to bring the<br />
hidden potential forward. We attached<br />
importance to the promotion activities.<br />
We encouraged national TV channels to<br />
broadcast their important programmes in<br />
our city. We promoted Ordu widely in the<br />
magazines that related to tourism sector.<br />
We did our best to introduce Ordu to the<br />
world at both national and international<br />
tourism fairs. In the forthcoming weeks<br />
we will host the Gulf Countries media<br />
organisations representatives in our city.<br />
We will continue our promotion activities<br />
to draw Arabian tourists’ attention in these<br />
countries. Furthermore, eco-tourism is<br />
developing each passing day in Ordu. Ecotourism<br />
has become widespread in some<br />
villages with their authentic structures.<br />
Many tourists came to these villages from<br />
different countries. Every tourist was<br />
struck with admiration when they saw the<br />
untouched beauty.<br />
Ordu is a prosperous city for extreme<br />
sports such as trekking, paragliding<br />
and rafting. Do you have any projects<br />
in these fields?<br />
Ordu is a convenient place for nature sports<br />
due to its geographical structure. It is one<br />
of the rare places in the world to paraglide.<br />
Boztepe at an altitude of 510 is the terrace<br />
of the city which has become the centre<br />
attention of the paraglide parachutists.<br />
Many parachutists come to Ordu from<br />
different cities of Turkey for paragliding<br />
who do their jumping in company with<br />
the extraordinary view. It is possible to do<br />
trekking through the determined routes of<br />
brooks, rivers, valleys and plateaus. There<br />
are also special tracks for off-road sports in<br />
Ordu. It is a unique place for off-road sports<br />
lovers. Ordu also, presents appealing<br />
opportunities for sportive hunting with its<br />
special hunting grounds.<br />
One of Turkey’s most prestigious<br />
projects is about to take place in<br />
Ordu<br />
Thank you for having an interview<br />
with our magazine. Lastly, is there<br />
anything you would like to add?<br />
One of Turkey’s most prestigious projects is<br />
about to take place in Ordu. Ordu-Giresun<br />
Airport Project is about to come to an end<br />
which is Turkey’s and Europe’s first and<br />
only airport established on the sea. This<br />
Project will contribute to the economical,<br />
social and cultural development of Ordu.<br />
The transportation will be convenient<br />
and easy which will mean an accelreation<br />
in tourism. Access to Ordu will become<br />
more practical with the completion of<br />
Ordu-Giresun Airport as well as with our<br />
other transportation projects like Black<br />
Sea-Mediterranean Road Project, Ordu<br />
Beltway Project and Unye-Akkuş-Niksar<br />
Road Project. In addition to all these, the<br />
construction of Turkey’s fourth and Black<br />
Sea’s first botanical park is continuing<br />
expeditiously. And the construction of<br />
Black Sea’s first and only Chocolate Park<br />
Project will start in this year in the western<br />
part of Ordu-Giresun Airport. With the<br />
completion of all of these projects Ordu<br />
will be an attractive city. Finally, we would<br />
like to invite everybody to visit Ordu to<br />
explore more.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
74 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
75
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
76 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
77
öportaj<br />
reportage<br />
Simge Sağın ile Kayak Sporu<br />
Hakkında Keyifli Bir Söyleşi<br />
Gerçekleştirdik.<br />
We had a pleasant conversation about ski sport with Simge Sağın.<br />
BİYOGRAFİ<br />
Simge Sağın 1981’de İstanbul Şişli’de dünyaya geldi. Müzisyen bir babanın kızı<br />
oluşu hayatının her anında müzikle iç içe büyümesini sağladı. 12 yaşında gitar<br />
çalmaya ve besteler yapmaya başladı. İçindeki müzik sevgisini hiç kaybetmeyen<br />
Simge Sağın, müzikle ilgili çalışmalarını İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet<br />
Konservatuarı Ses Eğitimi Bölümü’nü kazanarak devam ettirdi. Okulda<br />
Alaattin Yavaşça, Selahaddin İçli gibi pek çok değerli müzisyenle çalışma şansını<br />
buldu. Öğrencilik sürecinde popüler müzik camiasında çalışmaya başlayan Simge<br />
Sağın, ilk profesyonel deneyimini Zeynep Dizdar orkestrasında kazandı. Daha<br />
sonrasında Gülşen’e 4, Yaşar’a 2 ve Serdar Ortaç’a 2 sene sahnede vokalist olarak<br />
eşlik etti. Geçtiğimiz yıllarda “Yeni Çıktı” adlı albümüyle müzik piyasasına ilk<br />
solo albümü ile giriş yaptı. Şimdi ise Prodüktörlüğünü Ozan Bayraşa ile beraber<br />
üstlendiği Riff Cohen’in Dans Mon Quartier adlı şarkısıyla müzik listelerinin<br />
başında yer almaktadır. Türkçe sözü Sibel Algan’a ait şarkının orijinal sözleri<br />
ise Partirica Cohen’e ait. Şarkıdaki “miş miş miş de muş muş muş” repliği ise bir<br />
Sezen Aksu fikri. Yaz aylarında radyo, TV ve gece kulüplerinde en çok çalan<br />
şarkılar arasında yer alan ‘Miş Miş’i dinleyenler kıpır kıpır, eğlenceli söz ve<br />
müziği ile yerlerinde duramıyorlar.<br />
BIOGRAPHY<br />
Simge Sağın was born in1981; in Istanbul Şişli. She is the daughter of a<br />
musician father so she grew up very close to music in every moment of her life.<br />
She began to play the guitar and compose at the age of twelve. She has never lost<br />
her passion for music in her heart so she kept the ball rolling by entering State<br />
Conservatory Voice Training Department at Istanbul Technical University.<br />
She had an opportunity to work with some of the dignified musicians like<br />
Alaattin Yavaşça and Selahaddin İçli. She started to work with popular music<br />
community during her studies, and she gained her first professional experience<br />
in Zeynep Dizdar Orchestra. Later, she worked along with Gülşen as a<br />
vocalist for 4 years, with Yaşar for 2 years and with Serdar Ortaç for 2 years.<br />
In the past years, she entered into the music market with her solo album called<br />
‘Yeni Çıktı’. Now, she is at the top of the music charts with Riff Cohen’s song<br />
Dans Mon Quartier, working as producer along with Ozan Bayraşa at the<br />
same time. The Turkish lyrics belong to Sibel Algan and the original lyrics<br />
belong to Partirica Cohen. The ‘miş miş de muş muş’ catchword in the song is<br />
an idea of Sezen Aksu. The song ‘Miş Miş’ is one of the most played songs on<br />
television and in night clubs in summer months, which makes people full of life<br />
when they listen to it.<br />
Merhaba Simge Hanım,<br />
okurlarımıza biraz kendinizden<br />
bahseder misiniz?<br />
Müziksever, hayvan sever, hümanist, spor<br />
yapan, Beşiktaşlı, Arnavut kızı, evcimen ve<br />
iyi bir aşık olarak kendimi tanıtabilirim.<br />
Sportif bir kişiliğiniz olduğunu<br />
biliyoruz. Formda kalmak için neler<br />
yapıyorsunuz?<br />
Pilates ve kardiyo yapıyorum. Sağlıklı<br />
besleniyorum. Vakit buldukça tenis<br />
oynuyorum.<br />
Şimdiye kadar kayak veya Snowboard<br />
yaptınız mı? Varsa deneyimlerinizi<br />
bizimle paylaşır mısınız?<br />
Vakit buldukça kayak yapmayı seviyorum.<br />
Tabii profesyonel olarak yapmadığım<br />
için çok da anlatabileceğim deneyimler<br />
yaşamadım.<br />
Kayak için yurtiçini mi yurt dışını mı<br />
tercih ediyorsunuz?<br />
Yurt dışını tercih ediyorum.<br />
“İlk Kartepe’de kayak<br />
yaptım.’’<br />
Kayak yapmayı kimden ve nereden<br />
öğrendiniz?<br />
Çok yakın arkadaşım kayak hocasıydı.<br />
Onunla beraber ilk Kartepe’ye gittik. Orada<br />
ilk defa kayak yaptım.<br />
Kayak merkezi seçiminizde nelere<br />
önem veriyorsunuz?<br />
Çok kalabalık kayak merkezlerini pek tercih<br />
etmiyorum. Daha sakin ve büyük pistleri<br />
tercih ediyorum.<br />
Kayak malzemesi alırken nelere dikkat<br />
edersiniz?<br />
Kıyafet, estetik, renk ve sağlamlık benim için<br />
önemlidir.<br />
Sporun sanat üzerindeki olumlu<br />
etkileri için neler söylersiniz?<br />
Sanat disiplin ister. Spor da aynı disiplini<br />
gerektiriyor. Özellikle müzik alanındaki<br />
sanatçıların çalışma saatleri çok düzensiz.<br />
Spor yaptığım zamanlarda kendimi daha<br />
motive olmuş ve zinde hissediyorum.<br />
“Sanat disiplin ister. Spor da<br />
aynı disiplini gerektiriyor.”<br />
Önümüzdeki dönem planlarınız<br />
hakkında biraz bilgi vermek ister<br />
misiniz?<br />
Önümüzdeki dönem çıkarmayı<br />
planladığım yeni bir single var. Çok fazla<br />
detay verip sihrini bozmak istemem.<br />
Biraz da sürpriz olsun!<br />
Bizimle röportaj yaptığınız için<br />
teşekkür ederiz. Son olarak<br />
eklemek istediğiniz bir şey var mı?<br />
Ben de teşekkür ederim. Son olarak<br />
ekleyeceğim şudur; ülkem için barış,<br />
huzur ve sağlık diliyorum.<br />
Hello, could you tell our readers<br />
about yourself?<br />
I can introduce myself as a music lover, an<br />
animal lover, a humanist, a sports lover, a<br />
Beşiktaş fan, an Albanian girl, home-loving<br />
and a good lover.<br />
We know that you have a sporty<br />
personality. What do you do to stay in<br />
shape?<br />
I do Pilates and cardiovascular exercise. I<br />
eat healthy food. I play tennis when I have<br />
time.<br />
Have you ever skied or gone<br />
snowboarding? If you have any<br />
experiences could you share them<br />
with us?<br />
I like to go skiing when I have time. I do not<br />
do these sports professionally so I do not<br />
have any worthy experiences to tell about.<br />
time.<br />
Do you prefer Turkey or abroad for<br />
skiing?<br />
I prefer abroad.<br />
“I skied in Kartepe for the<br />
first time.’’<br />
Who and where did you learn skiing<br />
from?<br />
A very close friend of mine was a ski<br />
instructor. We first went to Kartepe<br />
together. I skied there for the first time.<br />
What points are important for you<br />
when you choose a ski resort?<br />
I do not really prefer very crowded ski<br />
resorts. I choose quieter and bigger skitracks.<br />
When you buy ski items what points<br />
to you pay attention to?<br />
Clothing, aesthetics, colour and durability<br />
are important to me.<br />
What do you say about the positive<br />
effects of sports on art?<br />
Art required discipline. Sports require the<br />
same discipline. The working hours of<br />
performers in the music field are irregular.<br />
When I do sports I feel more motivated and<br />
energetic.<br />
“Art required discipline. Sports<br />
require the same discipline.”<br />
Would you like to give some<br />
information about your works and<br />
plans for the next period?<br />
I am planning to release a single in the<br />
coming period. I do not want to spoil the<br />
magic of it by giving too many details. It’s a<br />
bit of surprise!<br />
Thank you for having an interview<br />
with us. Lastly, would you like to add<br />
anything?<br />
I would like to thank you, too. Finally, I<br />
wish peace, tranquillity and health form my<br />
country.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
78 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
79
gezi<br />
trip<br />
Kışın Kitzbühel. Kitzbühel geçmişte özel bir yeri olan bir gelenekle,<br />
var olan koşulsuz büyüsüyle ve cazibesiyle övünebilen bir kış tatili varış<br />
noktasıdır. Bu Alp Dağları’na ait merkez başarıyla kayak tarihini yazan<br />
bir spor efsanesidir. Bulunduğu konum ve iklimi 120 yıldan beri mükemmel<br />
kayak koşullarını sağladı. Burası ayrıca Hahnenkamm Yarışması gibi özel<br />
organizasyonlara da ev sahipliği yapmaktadır. Kayak alanlarından uzakta<br />
bile Kitzbühel kışın çok şey sunmaktadır. Kayak üzerinde sınırsız eğlence<br />
için ihtiyaç olan bütün olanaklara sahiptir<br />
Kitzbühel in winter. Kitzbühel is a winter holiday destination that can<br />
boast both a past steeped in tradition and a present oozing glamour and charm.<br />
This Alpine resort is a sporting legend that has successfully written skiing<br />
history. Its location and climate have supplied perfect skiing conditions for 120<br />
years. In addition, it hosts numerous special events, such as the world-famous<br />
Hahnenkamm race. But even away from the ski slopes, Kitzbühel in winter has<br />
a lot to offer. It has all the facilities needed for unlimited fun on skis.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
80 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
81
Kolay ulaşım, uzun bir kış ve yüksek kar<br />
güvencesi Kitzbühel Alp bölgesine farklı<br />
bir cazibe kazandırmaktadır. Kitzbühel<br />
kayak bölgesi Aralık’tan Nisan’a kadar<br />
hemen aşağıda vadinin içi kar alır. Burası<br />
Kitzbüheler Horn ve Hahnenkamm<br />
arasında konumlanmış olup, avantajlı bir<br />
kuzey-batı eğiliminin zevkini çıkarmaktadır.<br />
Özel bölgesel bir mikro-iklim 2000 metre<br />
yüksekliğine kadar olan dağların otla<br />
kaplanmasını sağlamaktadır, bu nedenle<br />
yamaçlarda sonsuz eğlence isteyen kış<br />
sporları hayranları için sadece küçük<br />
miktarda kar gerekmektedir.<br />
Kitzbühel kayak bölgesi bütün kayak<br />
becerisi seviyelerinde 68’e yakın muhteşem<br />
bakımlı kayak parkurları sunmaktadır. Toplam<br />
uzunluk= 173 kilometre. 2015/2016 sezonu<br />
için Bichlalm’de iki oturaklı bir telesiyeji<br />
ve Brunn’da hava kapağı ve konforlu<br />
ısıtılmış 8 oturaklı yüksek hızlı bir telesiyeji<br />
içermektedir. 54 ultra-modern teleferikler<br />
ve asansör sistemleri bütün pistlere rahat<br />
ulaşım sağlamaktadırlar: kolay bölümlerden<br />
hızlı inişlere kadar Steinbergkogel’ın kuzey<br />
yamaçları gibi. 3S-Bahn sayesinde, üç<br />
kablo döngülü telesiyej hattı, kar-güvenlikli<br />
Pass Thurn Dağları’na hızlı ve kolay şekilde<br />
ulaşmayı mümkün kılmaktadır.<br />
Alp Dağları alakart spor<br />
panosu: serbest<br />
aktiviteden kros kayağına<br />
kadar.<br />
Geniş çaplı derin kar yokuşları, tümsekli<br />
kar yamaçları, ayrıca serbest kayak ve yarış<br />
olanakları başlangıç seviyesinden ileri<br />
seviyedeki kayakçılara en yüksek kış zevkini<br />
sunmaktadırlar. Snowboard yapanlar ve<br />
pist dışı kayakçıları bozulmamış doğadan<br />
36 kilometrelik işaret levhalı kayak rotalarını<br />
dört gözle bekleyebilirler. Bichlalm alanı<br />
veya Zweitausender gibi etkileyici derinkar<br />
yokuşlarıyla ülkenin ücra köşelerine<br />
kolaylıkla ulaşılmaktadır. Burası en iyi şekilde<br />
idmanlı kayak ve dağ rehberleriyle keşfedilir.<br />
Patenciler ve kros-kayak kayakçıları özlem<br />
duydukları spor maceralarını Wilder Kaiser<br />
etrafındaki yüzlerce kilometrelik bakımlı<br />
kayak alanlarında ve yürüyüş parkurlarında<br />
bulabilecekler. En etkileyici manzaralar<br />
deniz seviyesinde 1200 metre yüksekte olan<br />
kayak güvenlikli yüksek irtifalı Pass Thurn kros<br />
kayağı alanıdır. Kitzbühel ve çevresindeki<br />
bütün kros kayağı alanlarına ulaşım bütün kış<br />
sporları tutkunlarına ücretsizdir.<br />
Easy access, a long winter and high<br />
snow assurance are what give the Kitzbühel<br />
Alpine region its distinctive appeal. The<br />
Kitzbühel ski region gets snow right down<br />
into the valley from December to April.<br />
Nestling between the Kitzbüheler Horn and<br />
the Hahnenkamm, it enjoys a favourable<br />
north-west orientation. A particular regional<br />
micro-climate gives the mountains a<br />
covering of grass up to an altitude of 2,000<br />
metres, and so only small quantities of snow<br />
are required for those winter sports fans who<br />
want boundless fun on the slopes.<br />
Kitzbühel ski region can offer no fewer than<br />
68 superbly groomed descents at all skill<br />
levels. Total length = 173 kilometres. New<br />
attractions for the 2015/16 season include<br />
the 2-seater chair lift on the Bichlalm and<br />
the Brunn 8-seater high-speed chair lift with<br />
weather hood and comfortable heated<br />
seating. The 54 ultra-modern cable cars and<br />
lift systems allow convenient access to all<br />
pistes: from easy sections to fast descents,<br />
e.g. the Steinbergkogel north slopes.<br />
Thanks to the 3S-Bahn, a spectacular three<br />
cable loop ropeway, it’s now possible<br />
to reach the snow-assured Pass Thurn<br />
mountains quickly and simply.<br />
Alpine board sports à<br />
la carte: from leisure<br />
carving to cross-country.<br />
The wide range of deep-snow descents,<br />
mogul slopes, plus the opportunities<br />
for leisure and race carving, gives<br />
both beginners and more advanced<br />
skiers the ultimate in winter enjoyment.<br />
Snowboarders and off-piste skiers<br />
can look forward to 36 kilometres of<br />
waymarked ski routes through unspoilt<br />
countryside. The easy-to-reach back<br />
country with its impressive deep-snow<br />
descents, such as the Bichlalm area or<br />
the Zweitausender, is best explored in<br />
the company of trained ski and mountain<br />
guides. Skaters and cross-countryers<br />
will find the sporting challenges they<br />
crave on the hundreds of kilometres of<br />
groomed trails and winter walking trails<br />
around the Wilder Kaiser. The most<br />
impressive views are to be had on the skiassured<br />
high-altitude Pass Thurn crosscountry<br />
trail at 1,200 metres above sea<br />
level. Access to all cross-country trails in<br />
and around Kitzbühel is free of charge<br />
for all winter sports enthusiasts.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
82 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
83
EYLÜL/EKİM 2015<br />
84 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
85
Streif’e yakınlaş ve Dünya<br />
Kupası anını tat.<br />
Streif bile, dünyanın en mükemmel<br />
kayak alanı, kışın kayakçılara açıktır. Fakat<br />
eğer dünyanın en iyi yorumcuları tarafından<br />
alınan kursu takip etmek istiyorsanız,<br />
çok tecrübeli olmalısınız. Mausefalle,<br />
Steilhang veya Hausbergkante gibi ana<br />
bölümler ‘ekstrem kayak rotaları’ olarak<br />
belirlenmiştir ve bu alanlar sadece en<br />
usta kayakçılar için tasarlanmıştır. Bu zor<br />
bölümler kırmızı Aile Streif’de yanından<br />
geçilmektedir. Başlangıç seviyesinde<br />
olanlar Mini-Streif’te kendilerini test<br />
edebilirler, burası Hahnenkamm<br />
yokuşu eteklerinde bir beceri alanıdır.<br />
Ganslernhang’da gerçek Dünya Kupası<br />
duygusunu tecrübe etme şansı var, klasik<br />
Dünya Kupası slalom bölümleri.<br />
Zevk, rahatlama ve<br />
çeşit – kayak üzerinde<br />
olmadığınız zaman bile.<br />
Hahnenkamm ve Resterhöhe arasında<br />
56’dan fazla dağ kulübesi, bazılarına<br />
kayak malzemesi olmadan bile arabayla<br />
kolaylıkla ulaşılabilir, etkili manzaralarıyla<br />
ve geleneksel bölgesel yemeğiyle<br />
baş döndürücü güneş teraslarını<br />
sunmaktadırlar. Sonra karda aktif bir<br />
günden sonra, Kitzbühel’in efsanevi<br />
kayak sonrası aktivitesi pisti bulunacak<br />
mükemmel bir yerdir. Eğer Kitzbühel’e<br />
geldiyseniz ve kayakla ilgilenmiyorsanız,<br />
karda kızakla kayma, kar ayakkabısıyla<br />
yürüyüş ve atlı kızaklar mevcuttur. Ya da<br />
belki muhteşem manzaralı şehir merkezine<br />
bir yürüyüş yapmayı tercih edersiniz.<br />
Kitzbühel’de rahatlama:<br />
alış-veriş, sağlık ve<br />
geleneksel Kitzbühel<br />
misafirperverliği.<br />
Bu kış sporları cazibe merkezi misafirlerine<br />
soğukta en üst düzeyde hem geleneksel<br />
farkındalık hem de kozmopolit bir ortam<br />
sunmaktadır. Bu 700 yaşındaki şehir<br />
merkezinin sokaklarında veya Kitzbühel’de<br />
ayrıcalıklı oteller var, misafirler şehrin her<br />
yönünü tecrübe edebilirler, tipik olarak<br />
Tyrolean misafirperverliğinin zevkini ilginç<br />
misafirhanelerde çıkartabilirler ve birçok<br />
uluslararası tasarımcı butiklerinde ölçüsüz<br />
alış-veriş çılgınlığına çıkabilirler. Kitzbühel<br />
sağlık en sağlıklı seyahat eden misafirleri<br />
bile etkileyecektir. Söz konusu sağlık<br />
olunca, sayısızca kaplıca çok fazla tedavi<br />
yöntemini ve ürünleri geliştirmeye devam<br />
ediyor, bunların hepsi de yüksek-eğitimli<br />
uzamanlar tarafından uygulanmaktadır.<br />
Bunun dışında, katkısız, yüksek irtifa havası<br />
stresi dağıtmaya ve enerji depolamaya da<br />
katkı sağlamaktadır. Tabi bir de orda yemek<br />
ve içecek var: Kitzbühel’de bölgesel<br />
yemeklerden uluslararası yemeklere kadar<br />
gerçekleştirilebilir her şey var. Ödüllü<br />
birçok şef, artı birçok muhteşem şarküteri<br />
dükkânı, en mükemmel lezzetlerle tat<br />
alma duyunuzu canlandırmaktadırlar.<br />
Gece eğlencesine düşkün olanlar<br />
yeteri kadar bar, kulüp ve diğer trendi<br />
yerleri bulacaklardır. Şehir merkezindeki<br />
kasinoyu ziyaret etmek ayrıca ödüllendirici<br />
bir tecrübe olacaktır. Aynı çatı altında<br />
eğlence, oyun ve yaşam tarzı boş zaman<br />
uğraşları hepsi bir arada sunulmaktadır.<br />
Get close up to the Streif and<br />
sample that World Cup moment.<br />
Even the Streif, the world’s most<br />
spectacular ski slope, is open to skiers<br />
in winter. However, if you want to follow<br />
the course taken by the world’s top<br />
exponents, you must be very experienced.<br />
The key sections, such as the Mausefalle,<br />
the Steilhang or the Hausbergkante,<br />
are designated as “extreme ski routes”<br />
and are intended solely for the most<br />
proficient of skiers. These difficult sections<br />
are bypassed on the red Family Streif.<br />
Beginners can test themselves out on<br />
the Mini-Streif, a skill trail at the foot of<br />
the Hahnenkamm descent. There’s the<br />
chance to experience that genuine World<br />
Cup sensation on the Ganslernhang,<br />
one of the last classic World Cup slalom<br />
sections.<br />
Enjoyment, relaxation and variety<br />
– even if you’re not on skis<br />
No fewer than 56 cosy mountain<br />
huts between then Hahnenkamm<br />
and Resterhöhe, some of them easily<br />
accessible by car even without ski<br />
equipment, offer stunning sun terraces<br />
with picturesque views and traditional<br />
regional cuisine. And then after an active<br />
day in the snow, Kitzbühel’s legendary<br />
après-ski strip is the perfect place to be. If<br />
you’ve come to Kitzbühel and you’re not<br />
into skiing, then there’s tobogganning,<br />
snowshoe walking and horse-drawn<br />
sleigh rides. Or perhaps you’d just prefer<br />
to take a stroll through the picturesque<br />
town centre.<br />
Relaxation in Kitzbühel:<br />
shopping, wellness and good oldfashioned<br />
Kitzbühel hospitality.<br />
The face this winter sports mecca presents<br />
to its guests is both tradition-aware,<br />
cosmopolitan and the ultimate in cool. In<br />
the lanes of this 700-year-old town centre<br />
or in Kitzbühel’s exclusive hotels, guests<br />
can experience city sophistication, enjoy<br />
typically Tyrolean hospitality in quaint<br />
guesthouses and can go on an extravagant<br />
shopping spree in the many international<br />
designer boutiques. Kitzbühel’s wellness<br />
offering will impress even the most welltravelled<br />
guests. When it comes to wellbeing,<br />
the countless spas are continuing<br />
to develop a wide range of treatments and<br />
products, all applied by highly-trained<br />
specialists. In addition, the pure, highaltitude<br />
air plays its part in relieving stress<br />
and also in recharging batteries. And<br />
then there’s food and drink: Kitzbühel has<br />
everything from down-to-earth, regional<br />
fare to international haute cuisine.<br />
Many award-winning chefs, plus many<br />
outstanding delicatessen shops, meet the<br />
demand for top treats for the taste-buds.<br />
Late-night revellers will find no shortage of<br />
bars, clubs and other trendy hang-outs. A<br />
visit to the casino in the town centre could<br />
also be a rewarding experience. It brings<br />
entertainment, gambling and lifestyle<br />
leisure pursuits altogether under one roof.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
86 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
87
Noel, özel organizasyonlar<br />
ve kışın önemli olayları.<br />
Kış sporlarının yanı sıra, bu kasaba<br />
aynı zamanda organizasyonlar için de<br />
popüler bir mekandır ki bu Kitzbühel’ü<br />
ziyaret etmek için yeterli bir sebeptir.<br />
Kitzbüheler Noel Öncesi Dört Hafta,<br />
şehir merkezindeki Geleneksel Noel<br />
pazarı veya Rasmusleiten’de Yeni Yıl<br />
havai fişek gösterisi olmaktadır. Bu ikisi<br />
de huzurlu kasabanın romantik yanını<br />
göstermektedirler. Diğer çok yönlü ve<br />
uluslararası organizasyonlar Hahnenkamm<br />
Yarışı ve Valartis Kar Polosu Dünya Kupası.<br />
Mercedes 4MATIC Tecrübesi bütün kış<br />
boyunca süren özel organizasyonlardan<br />
biridir. Bu meraklılara Alman araba<br />
üreticisinin en son modellerinin<br />
testten geçirilmelerini izleme olanağını<br />
vermektedir.<br />
Kitzbühel’de kış herkes için<br />
Kitzbühel birçok büyük cazibe mekânıyla<br />
hem ülke içinden hem de yurtdışından<br />
misafirler için popüler bir tatil destinasyonu<br />
olmaya başladı. Burası ünlüler için, ilgi<br />
odağı olmak isteyen insanlar için, tutkulu<br />
kış sporları hayranları için, kültür avcıları<br />
için, doğaseverler için, çiftler için, bekârlar<br />
için ve ayrıca aileler için bir uğrak yeri<br />
oldu. Gamsstadt (diğer adı Kitzbühel),<br />
tatil köyleriyle beraber Aurach’daki oyun<br />
parkından Aquarena’ya kadar, çocuklar<br />
için özel kayak derslerinin yanı sıra kızak<br />
macerasına kadar ve daha fazlasıyla<br />
aileler için ve gençler için heyecanlı<br />
bir kış programı sunmaktadır. Arkadaş<br />
canlısı yatak+kahvaltıdan, aile otellerine<br />
ve özel beş yıldızlı otellere kadar, bütün<br />
kategorilerde geniş seçeneklerle her<br />
misafir Kitzbühel’de kendi kış tatili için<br />
doğru kalacak yeri bulacaktır.<br />
Kitzbühel – eski bir<br />
gelenekle beraber bir kış<br />
sporları destinasyonu<br />
. Kitzbühel eski bir kış sporları geleneğine<br />
dönüp bakabilir ve bu şekilde kayak<br />
sporlarının doğum yerlerinden biri<br />
olduğunu doğrulayabilir. En erken 1893’te<br />
Franz Reisch Kitzbüheler Horn Dağın’da<br />
ilk kayağını kaydı. Bu öncü, modern<br />
kayağın kurucusu olarak kabul edilir, ki<br />
bu kış sporunda bir bomba etkisi yarattı.<br />
Daha sonraki yıllarda daha fazla yerel insan<br />
ve misafir bu yeni sporun zevkini çıkardı.<br />
Kitzbühel süratli biçimde Avusturya’nın<br />
ilk kış sporları destinasyonu oldu, burası<br />
o zamana kadar yaz tatilcilerinin popüler<br />
bir mekânıydı. Kitzbüheler Kayak Kulübü<br />
kuruldu (K.S.C.), burası muhtemelen<br />
dünyanın en ünlü kayak kulübüdür. İlk<br />
kez 1931’de gerçekleşen Hahnenkamm<br />
yarışıyla birlikte, Kitzbüheler Kayak<br />
Kulübü buranın haritada Alplerin spor<br />
kasabası adıyla anılmasını sağladı.<br />
1966’da Seidlalm’da Dünya Kupası fikri<br />
doğduğunda adı çıkmış Streif yokuşunda<br />
kayak tarihinde önemli bir bölüm yazıldı.<br />
Ertesi yıl ilk Hahnenkamm Dünya Kupası<br />
organizasyonu gerçekleşti. Şimdi her yıl,<br />
binlerce hayran hangi sporcunun Streif’i<br />
kapladığını ve Ganslernhang’da en hızlı<br />
slalomu görmek için Kitzbühel’a seyahat<br />
etmektedirler. Kayak tarihinde çok özel<br />
olan bu yer Avusturya’nın 1950 efsanevi<br />
takımı Toni Sailer, Ernst Hinterseer, Hias<br />
Leitner, Andrel Molterer, Fritz Huber ve<br />
Christian Pravda’ya aittir. Yukarda sayılanlar<br />
arasında Sailer en çok popülariteye ulaştı<br />
ve dünyada ilk kış sporları süper yıldızı<br />
olmaya başladı.<br />
Kitzbühel ‘de kış sporları tatilleriyle ilgili<br />
ihtiyacınız olan bütün bilgiler için lütfen<br />
www.kitzbuehel.com sitemizi ziyaret<br />
ediniz.<br />
Christmas, special events and<br />
winter highlights.<br />
As well as the wide winter sports<br />
offering, the town is also a popular venue<br />
for events, which give ample cause to visit<br />
Kitzbühel. There’s Kitzbüheler Advent, the<br />
traditional Christmas market in the town<br />
centre or the New Year’s firework display<br />
on the Rasmusleiten, both of which show<br />
off the idyllic town’s romantic side. Other<br />
sophisticated and international events<br />
include the Hahnenkamm race and the<br />
Valartis Snow Polo World Cup. . One<br />
particular highlight is the Mercedes<br />
4MATIC Experience, an event<br />
which runs throughout the whole of<br />
winter. It gives enthusiasts the opportunity<br />
to watch the German car manufacturer’s<br />
latest models undergoing testing.<br />
Winter in Kitzbühel is for<br />
everyone<br />
With so many major attractions, Kitzbühel<br />
has become a very popular holiday<br />
destination – for guests from home and<br />
abroad, for celebrities and for people<br />
who shun the limelight, for passionate<br />
winter sports fans, for culture vultures, for<br />
nature lovers, for couples, for singles and<br />
also for families. The Gamsstadt<br />
(another name for Kitzbühel), together<br />
with its holiday villages, lays on an<br />
exciting winter programme for families<br />
and their younger guests: from the<br />
game park in Aurach to the Aquarena,<br />
not to mention the special skiing lessons<br />
for children, toboggan adventures<br />
and lots more. From friendly bed and<br />
breakfasts, family hotels or exclusive<br />
five-star hotels – with this very wide<br />
range of hotels in all categories, every<br />
guest in Kitzbühel will find just the right<br />
accommodation for their Alpine winter<br />
holiday.<br />
Kitzbühel – a winter sports<br />
destination with a long tradition.<br />
Kitzbühel can look back at a long<br />
winter sports tradition and so can<br />
justifiably describe itself as one of ski<br />
sports’ birthplaces. As early as 1893<br />
Franz Reisch made the first descent<br />
of the Kitzbüheler Horn. This pioneer<br />
is therefore regarded as the founder<br />
of modern skiing, setting in train the<br />
boom in winter sports. In the following<br />
years more and more local people and<br />
guests took pleasure in this new sport.<br />
Kitzbühel, which up until then had<br />
been been a popular spot for summer<br />
holidaymakers, quickly made the<br />
transition to Austria’s first winter sports<br />
destination. The Kitzbüheler Ski Club<br />
(K.S.C.), probably the most famous<br />
ski club in the world, was founded.<br />
Together with the Hahnenkamm race,<br />
which took place for the first time in<br />
1931, the K.S.C. helped to put the<br />
town on the map as the Alpine sports<br />
town. In 1966 an important chapter<br />
in skiing history was written on the<br />
notorious Streif downhill, when the<br />
idea of the World Cup was conceived<br />
on the Seidlalm. The next year saw<br />
the first Hahnenkamm World Cup<br />
event. Now every year thousands of<br />
fans make the journey to Kitzbühel to<br />
see which athlete can cover the Streif<br />
and the slalom on the Ganslernhang<br />
in the fastest time. A very special<br />
place in skiing history belongs to<br />
Austria’s legendary 1950s ski team<br />
of Toni Sailer, Ernst Hinterseer, Hias<br />
Leitner, Anderl Molterer, Fritz Huber<br />
und Christian Pravda. Sailer, above<br />
all, achieved enormous popularity<br />
and was to become the first winter<br />
sports global superstar. For all the<br />
information you need about the winter<br />
holidays in Kitzbühel, please see<br />
www.kitzbuehel.com<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
88 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
89
tanıtım<br />
presentation<br />
Kitzbühel’de<br />
Kayak<br />
Ski in/ski out in Kitzbühel<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
90 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
91
Dört yıldızlı bir aile oteli olan<br />
Rasmushof Hahnenkamm’ın eteklerine<br />
kurulmuştur, hemen dünyaca ünlü kayak<br />
pisti Streif’in bitiş çizgisinin yanında.<br />
Franz Reisch, bugünün yöneticisi Signe<br />
Reisch’ın büyük büyükbabası Kitzbühel’<br />
kayağı getirdi. Bu nedenle ailenin kayağa<br />
olan ilgisi genlerinde var. Dünyanın dört<br />
bir yanından misafirler, Rasmushof’u<br />
mükemmel bir lokasyonda bir kayak oteli<br />
olarak değerlendirirler. Sabahları, otel<br />
kapısından direk piste kadar kayabilirsiniz<br />
ve akşamları son dönüşünüz sizi hemen<br />
hemen odanızın içine kadar götürür.<br />
Bunun dışında, Kitzbühel’ün büyüleyici<br />
eski kasabasına yürüyerek bir kaç dakikada<br />
ulaşabilirsiniz. Buradaki özel butikler<br />
alışverişe gitmeniz için aklınızı başınızdan<br />
alabilir. Birçok bardan bir tanesinde<br />
buluşabilirsiniz veya bir kasinoda şansınızı<br />
deneyebilirsiniz.<br />
Rahat bir Tirol atmosferi<br />
Rasmushof’e geri dönecek olursak,<br />
konforlu bir Tirol atmosferiyle<br />
birleşen modern konforun zevkini<br />
çıkarın. Rasmushof ekibi bölgeden<br />
ve Avusturya’nın dört bir yanından<br />
özel spesiyallerle size şımartırken,<br />
sıcak hollerdeki ateş çıtırtısının sesini<br />
duyacaksınız.<br />
İster Tirol meyveli böreği olsun, Wiener<br />
Schnitzel ve ister Kaiserschmarrn olsun:<br />
Baş aşçı Christian Dorfer ve onun ekibi<br />
kendilerini sevgiyle ve özenle sanatlarına<br />
adamışlardır. Yarattıkları eserler için en<br />
iyi malzemeleri kullanırlar – ki onları siz<br />
tadabilirsiniz! Ayrıca şarap mahzeninin<br />
ziyaret etmenize değer, burada 400 farklı<br />
çeşit, iyi şarap sevenler için hazırdır.<br />
The family-run four-star hotel<br />
Rasmushof is situated right at the foot of<br />
the Hahnenkamm, by the finishing line of<br />
the world-famous Streif downhill ski run.<br />
Franz Reisch, the great-grandfather of<br />
today’s manager Signe Reisch, brought<br />
skiing to Kitzbühel. So the family’s passion<br />
for skiing is in their genes. Guests from all<br />
over the world value the Rasmushof as a<br />
ski in/ski out hotel in a perfect location.<br />
In the mornings, you can ski directly from<br />
the hotel door up to the piste, and in the<br />
evenings your last turn will almost take you<br />
right into your room. In addition, you can<br />
reach Kitzbühel’s charming old town in<br />
just a few minutes on foot. Here, exclusive<br />
boutiques will tempt you to go shopping,<br />
you can meet up in one of the many bars<br />
or try your luck at the casino.<br />
A comfortable,<br />
Tyrolean ambience<br />
Back at the Rasmushof, enjoy modern<br />
comfort combined with a comfortable,<br />
Tyrolean ambience. The open fire crackles<br />
in the cosy lounges, while the Rasmushof<br />
team treats you to fresh specialities from<br />
the region and all over Austria. Whether it’s<br />
Tyrolean dumplings, Wiener Schnitzel or<br />
Kaiserschmarrn: The head chef Christian<br />
Dorfer and his team devote themselves<br />
to their art with great love and care, and<br />
use only the very best ingredients for their<br />
creations - which you can taste! It’s also<br />
worth visiting the wine cellar, since it has<br />
over 400 different varieties ready for those<br />
who love fine wines.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
92 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
93
EYLÜL/EKİM 2015<br />
94 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
95
Dünyadaki en iyi kayak<br />
merkezi<br />
Ferah odalar ve süit odalar Tirol kır<br />
evi tarzında döşenmişlerdir, onları sıcak<br />
ve konforlu yapmak için yeteri kadar<br />
odunla birlikte. Her odadan etkileyici<br />
Kitzbühel Alplerinin ve Kitzbühel Kayak<br />
Merkezi’nin harika manzarası var, ki<br />
burası üç kere artarda dünyanın en iyi<br />
kayak merkezi olarak anıldı (skiresort.<br />
de). Dahası, çocuklar için kayak okulu<br />
ve bizim Kinderland hemen otelin<br />
bitişiğinde konumlanmışlardır –<br />
burada, ufaklıklar kardaki ilk dönüşlerini<br />
deneyebilirler.<br />
Kayak, serbest kayak, kros<br />
kayağı, kar ayakkabısı<br />
yürüyüşü<br />
Rasmushof’da sadece kayak popular<br />
değil. Kross kayağı ve kış yürüyüşleri<br />
de ayrıca çok zevklidir. Kar ayakkabısı<br />
yürüyüşünde, Kitzbühel’ün dinlendirici<br />
yanını keşfedin ve doğanın sükûnetinde<br />
huzur bulun. Pist dışı kayakçılar ve<br />
serbest kayakçılar ayrıca Kitzbühel’de<br />
mükemmel vakit geçirirler, örneğin<br />
Bichlalm’a yeni bir dağ asansörüyle<br />
ulaşılması mümkün hale getirildi.<br />
Resepsiyondaki ekip yardım etmek için<br />
daima mutluluk duyarlar, onlar sizin<br />
kayak biletlerinizi hazır tutarlar ve size<br />
beklerler, serbest kayak için büyüleyici<br />
bir tecrübe kazanmanızı ayarlarlar veya<br />
açık arazi üzerinde kar ayakkabısıyla<br />
yürüyüş yapmanız için size bir rehber<br />
ayarlarlar.<br />
...ve sonra dinlenin<br />
Harika bir kış gününden sonra,<br />
Rasirena’nın saunasında ve buhar<br />
banyosunda başdöndürücü dağ<br />
manzarası eşliğinde dinlenebilirsiniz.<br />
Kurumlanma masajının zevkini çıkarın,<br />
panoramik yüzme havuzunda yüzmeye<br />
gidin veya fitnes stüdyosunda yeni<br />
enerjiyi ve gücü keşfedin. Rasmushof’da<br />
tatiller çeşitli ve aktivitelerle doludur. Her<br />
şeyden önce, onlar her açıdan eğlence<br />
doludurlar - her açıdan. Kitzbühel’de<br />
yakında görüşürüz!<br />
...and then relax<br />
After a wonderful winter’s day, you<br />
can relax in the Rasirena, in its sauna,<br />
steam bath and sanarium, with a<br />
stunning view of the mountains. Enjoy<br />
soothing massages, go for a swim in<br />
the panoramic pool, or discover new<br />
energy and strength in the fitness<br />
studio.<br />
Holidays at the Rasmushof are full of<br />
variety and activity. But above all, they<br />
are full of enjoyment – in every respect.<br />
See you soon in Kitzbühel!<br />
The best ski resort<br />
in the world<br />
The spacious rooms and suites are<br />
furnished in a Tyrolean country-house<br />
style, with plenty of wood to make<br />
them warm and cosy. From every<br />
room, there is a wonderful view of the<br />
impressive Kitzbühel Alps and the ski<br />
resort of Kitzbühel, which has been<br />
named the best ski resort in the world<br />
three times in a row (skiresort.de). And<br />
what’s more, the children’s ski school<br />
and our Kinderland are situated right<br />
next to the hotel here, the little ones<br />
can try out their first turns in the snow.<br />
Skiing, freeriding, crosscountry<br />
skiing, snowshoe<br />
hikes<br />
It’s not only skiing that’s so popular<br />
at the Rasmushof. Cross-country<br />
skiing and winter hikes are also very<br />
enjoyable. On a snowshoe hike,<br />
discover Kitzbühel’s restful side, and<br />
find a sense of peace in the tranquillity<br />
of nature. Off-piste skiers and freeriders<br />
also have a fantastic time in Kitzbühel,<br />
for example on the Bichlalm, which<br />
has been made accessible with a new<br />
mountain lift. The team at reception<br />
is always happy to help you, keeps<br />
your ski tickets ready and waiting for<br />
you, arranges for you the fascinating<br />
experience of nature that is freeriding,<br />
or organises a guide for a snowshoe<br />
hike over open terrain.<br />
...and then relax<br />
After a wonderful winter’s day, you<br />
can relax in the Rasirena, in its sauna,<br />
steam bath and sanarium, with a<br />
stunning view of the mountains. Enjoy<br />
soothing massages, go for a swim in<br />
the panoramic pool, or discover new<br />
energy and strength in the fitness<br />
studio.<br />
Holidays at the Rasmushof are full of<br />
variety and activity. But above all, they<br />
are full of enjoyment – in every respect.<br />
See you soon in Kitzbühel!<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
96 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
97
haber<br />
news<br />
Türk Kayakla Atlama Milli̇ Takim Sporcularimizdan Uluslararasi<br />
Fis Karpat Kupasinda Tarihi̇ Zafer<br />
A Historical Victory From Our Turkish Ski Jumping National Team Athletes In The International Fis Karpat Cup<br />
Türk Kayakla Atlama Milli Takım sporcularımız, 24 Eylül 2015 Perşembe günü, Romanya’da Rasnov’da düzenlenen; Uluslararası FIS<br />
Kayakla Atlama Karpat Kupası’nda, Birincilik, İkincilik ve Üçüncülük derecelerini elde ederek tarihi bir zafer kazandılar.<br />
Uluslararası FIS Kayakla Atlama Karpat Kupası’na 60 sporcu katılmıştır. Kayakla Atlama Türk Milli Takım Sporcularımızdan; İrfan Cintimar,<br />
Birinci, Ayberk Demir İkinci ve Arda İpçioğlu, Üçüncü olarak, gurur veren bu başarı ile tarihi bir zafer kazanmışlardır. Münir Güngen’de 60<br />
sporcu arasında Beşincilik elde etmiştir.<br />
Geçtiğimiz yaz döneminde, Rasnov’da düzenlenmiş olan FIS Karpat Kupası’nda elde edilmiş olan en iyi dereceler, dördüncülük, sekizincilik<br />
ve dokuzuculuktur. 24 Eylül 2015 tarihinde Birincilik, İkincilik ve Üçüncülük derecelerini kazanarak büyük bir aşama kaydetmiş olan Kayakla<br />
Atlama Milli Takım Sporcularımız, Kurban Bayramının birinci gününde, ülkemize gurur verici bir bayram hediyesi vermişlerdir.<br />
Türkiye Kayak Federasyon Başkanı Erol Yarar; Kayakla Atlama Milli Takımımızı, çalıştırmakta olan; Finlandiya ve Japonya Milli Takımlarının Baş<br />
Antrenörlüğünü yapmış olan; Niemela Pekka’yı, uzun süren görüşmelerden sonra ikna edebildiklerini belirtti. Kayakla Atlama sporunda bir<br />
yıl içinde elde edilen başarılı sonuçlar sebebi ile Pekka’nın da mutlu olduğunu ve sporcularımızın Dünya Şampiyonalarında, olimpiyatlarda<br />
podyumlarda görebilmenin en önemli hedef olduğunu belirtti.<br />
Kayakla Atlama Milli Takım Baş Antrenörü Niemela Pekka “ Spor yaşamında “Başarıya giden kısa yol yoktur.” Cümlesinin en önemli sloganı<br />
olduğunu söyledi. Benim açımdan, bu slganın anlamı; adım adım ilerlemek ve sabırla bir üst seviyeye geçmek ve uzun öğrenme sürecidir.<br />
Takımımızda ki sporcularımız, fiziksel,mental ve teknik olarak çok daha fazla kapasiteye sahiplerdir. Dünya da seviye çok yüksektir. Her ülke<br />
sporcularının limitleri zorlayarak çalıştırmaktadırlar. Olimpiyat seviyesinde başarılı olabilmek için çok güçlü ve yüksek seviyede bulunulması<br />
gerekmektedir.<br />
Our Turkish Ski Jumping National Team athletes, won a historic victory with the First, Second and Third places in the International FIS Ski<br />
Jumping Karpat Cup, held in Rasnov, Romania on September 24, 2015, on Thursday. 60 athletes joined the International FIS Ski Jumping<br />
Karpat Cup. Our National Team Athletes; İrfan Cintimar came in First, Ayberk Demir came in Second and Arda İpçioğlu came in Third, and<br />
with the proud of this success they won a historic victory. Münir Güngen got the fifth place among 60 athletes.<br />
Last summer period, the fourth, eightieth and ninth places were the best obtained grades in the International Karpat Cup, organized in<br />
Rasnov. Our Ski Jumping National Team Athletes won the First, Second and Third places on September 24, 2015. They gave a proud<br />
present to our country on the first day of the Feast of Sacrifice.<br />
Turkey’s Ski Federation President Erol Yarar; stated that they could convince Niemela Pekka to train our National Team after protracted<br />
negotiations who worked as the Head Coach of Finland’s and Japan’s National Teams. He indicated that Pekka was happy as well for the<br />
successful results achieved within one year in ski jumping. And he also pointed out that it was the main target to see our athletes in the World<br />
Championships and Olympics.<br />
Ski Jumping National Team’s Head Coach Niemela Pekka said that “There is no shortcut to success’’ in Sports life. This sentence is the most<br />
important slogan for him. ‘The meaning of this slogan to him is to advance step by step and pass to a higher level patiently which is a long<br />
learning process.<br />
Our athletes in our team have more physical, mental and technical capacity. It is a very high level in the world. Every country trains its athletes<br />
by forcing their limits. To become successful at the Olympic level, it is necessary to be very powerful and be at a high level.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
98 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
99
EKİM<br />
CUMHURİYET<br />
BAYRAMIMIZ<br />
KUTLU OLSUN<br />
Dergimize myskilife@myski.com.tr adresine e-posta göndererek<br />
abone olabilirsiniz.<br />
You can subscribe our magazine by sending an e-mail to<br />
myskilife@myski.at<br />
Happy OCTOBER 29 REPUBLIC DAY<br />
100 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
Ailesi<br />
www.myski.com.tr<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
100 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
101
•Chionophobia kar korkusuna tıbben<br />
verilen addır.<br />
•Kar tahmini yapılınca diğer gıda<br />
maddelerinden daha fazla kek, bisküvi ve<br />
şekerleme satın alıyormuşuz.<br />
•Tek bir kar fırtınası 39 milyar tondan daha<br />
fazla kar yağdırabilir ve 120 atom bombasına<br />
eşdeğer enerjiye sahip olabilir.<br />
•Yıldırım ve gök gürültüsüyle beraber kar<br />
yağışı da olabilir<br />
•Taze kar, çok düşük yoğunluğu yüzünden<br />
çok iyi bir ısı yalıtım malzemesidir.<br />
•Aslında kar kristalleri renksizdir. Temiz kar,<br />
görünür ışığını çok az yutup büyük ölçüde<br />
her yönde yansıttığı için beyaz görünür.<br />
•Hava kirliği ve karın yağdığı yüzeydeki<br />
bakteriler yüzünden kar kırmızı, sarı vb.<br />
renklerde de olabilir. Örneğin, Kanada’nın<br />
Rockie Dağları’nda kar üzerinde yetişen<br />
yosun yüzünden oluşan kırmızı kara “Karpuz<br />
Kar” denir.<br />
•Dünyanın en yüksek tepesinde Everest<br />
Dağı’nda bile örümceklerden kaçınmak<br />
mümkün değil. Euophrys omnisuperstes<br />
örümcekleri aynı zamanda Himalaya’nın<br />
Zıplayan Örümceği olarak da bilinirler ve<br />
tepeye çıktıkça bunlarla karşılaşabilirisiniz.<br />
Küçücük ama o yükseklikte burnunuzun<br />
dibine zıplarsa ne yaparsınız bilemiyoruz!<br />
•Bugüne kadar Everest’in zirvesine en çok<br />
çıkış yapabilen iki insan var. İkisi de 21’er kere<br />
çıktı. Bu yüksek övgüyü hak eden iki dağcı<br />
ise Apa Sherpa ve Phurba Tashi.Aslında<br />
Himalayalar 60 milyon yıllık bir geçmişe<br />
sahip. Fakat Everest Dağı’nın ayrı bir özelliği,<br />
henüz Himalayalar şekillenmeden önce var<br />
olması. Tarihçiler bu tepenin 450 milyon<br />
yıldan beri var olduğunu öne sürüyor!<br />
•Everest’in dünya üzerindeki en yüksek tepe<br />
olduğu çok açık. Ama kaç metre yüksekte<br />
olduğu bir muamma. Çünkü bu sizin<br />
durduğunuz yere göre değişiyor. Mesela<br />
Çin sınırı, 8.844 metre olarak ölçülürken,<br />
Nepal bu yüksekliği 8.848 metre olarak<br />
açıklıyor.<br />
Did You Know?<br />
•‘’Chionophobia’’ is the medically<br />
given name of fear of snow.<br />
•We purchase more muffins, biscuits and<br />
confectionery than other food items when<br />
there is a snow forecast.<br />
•Only a snowstorm can make over 39<br />
million tons snow fall and it can have<br />
energy equal to 120 atom bombs.<br />
•There can be a snowfall with lightning and<br />
thunder.<br />
•Fresh snow is a good heat insulation<br />
material because of its low density.<br />
•In fact, snow crystals are colourless. Clean<br />
snow looks white because inhales its visible<br />
light only a little and gives out it on every<br />
hand on a large scale.<br />
•Snow can be in red and yellow colours<br />
due to air pollution and the bacteria on<br />
the surface that snow falls. For instance,<br />
the red snow formed on Rockie Mountain<br />
in Canada is called ‘Watermelon Snow’<br />
because of the moss growing there.<br />
•It is not possible to avoid spiders even on<br />
Mount Everest at the highest peak of the<br />
world. Euophrys omnisuperstes spiders<br />
are at the same time known as the hopper<br />
spiders of Himalayas and when you get<br />
to the peak you can encounter them. We<br />
don’t know what you do when they hop<br />
under your nose at such altitude!<br />
•There have only been two people up<br />
until today to be on the summit of Mount<br />
Everest many times. They have both got<br />
there 21 times. These two people are the<br />
two mountaineers Apa Sherpa and Phurba<br />
Tashi who deserve the highest praise.<br />
In fact, Himalayas have 60 million years<br />
in history but Mount Everest has a special<br />
meaning because it already existed before<br />
Himalayas were formed. Some historians<br />
claim that it has existed for 450 million<br />
years!<br />
•It is obvious that Everest is the highest<br />
peak on Earth but how many meters it<br />
is high is still a mystery. It is because it<br />
changes according where you stand. For<br />
example, in Chinese border it is measured<br />
as 8.844 meters whereas it is 8.848 metres<br />
in Nepal.<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
102 TEMMUZ/AĞUSTOS 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER JULY/AUGUST 2015 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
103
Sudoku<br />
1<br />
2<br />
1<br />
2 3<br />
1<br />
2 3<br />
4<br />
3<br />
5<br />
6<br />
2<br />
4<br />
3 5<br />
3<br />
7<br />
5<br />
6 7<br />
2 1<br />
8<br />
7 6 9<br />
5<br />
1<br />
4<br />
4<br />
1<br />
7 4<br />
8 9<br />
3<br />
2<br />
4<br />
2 5<br />
7<br />
3<br />
2<br />
6<br />
7<br />
3<br />
8<br />
6<br />
9<br />
2<br />
3<br />
6 9<br />
5<br />
2<br />
1<br />
7<br />
1<br />
4<br />
5<br />
9<br />
4<br />
2<br />
6<br />
8<br />
3<br />
4<br />
1<br />
2 3<br />
1<br />
2 3 4<br />
4<br />
5 6<br />
4<br />
1<br />
5<br />
5<br />
6<br />
7<br />
8<br />
6 3<br />
7<br />
1<br />
2<br />
8<br />
5 7 9<br />
7 5 1<br />
9<br />
1<br />
2 6 8<br />
5<br />
7 3<br />
2<br />
6 8<br />
9 4<br />
6<br />
7<br />
1<br />
9 6<br />
8 9<br />
3<br />
6<br />
6 2<br />
4<br />
8<br />
6 9<br />
9<br />
8<br />
3<br />
4<br />
7<br />
1<br />
2<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
EYLÜL/EKİM 2015<br />
104 SEPTEMBER/OCTOBER 2015 SEPTEMBER/OCTOBER 2015<br />
105
106 EYLÜL/EKİM 2015<br />
SEPTEMBER/OCTOBER 2015