Perde Dergisi Eylül - Eküm 2021 Online Dergi

2

www.toplutekstil.com.tr

28

Zirvelere Meydan Okumak!

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE

40

Tarihi Dokusundan Güncel Modaya

Kravatlar Zamanı

Ömer AŞICI

50

PERDENİN TARİHSEL GELİŞİMİ

Perde ve Perde Çeşitleri

72

Hayrullah Yiğitbaşı ile Perde Analizleri

MACARİSTAN VE UKRAYNA

Dünyada aşıların hızlı bir şekilde yapılması sonucunda fuarlara

da hız verildiği görülmektedir. 2022 yılında sektörün

en önemli fuarlarının peş peşe yapılması planlanıyor. Biz de

sektörle ilgili fuarları yakından takip ediyor ve sizleri de bilgilendirmeye

çalışıyoruz. Bunlardan ilki, Heimtextil – Uluslararası

Ev ve Sözleşme Ticaret Fuarı’dır. Ev tekstilleri için en

büyük uluslararası ticaret fuarı olan Heimtextil, 11-14 Ocak

2022 tarihleri arasında Almanya’nın Frankfurt am Main şehrinde

gerçekleştirilecektir. Sektörün bir diğer önemli fuarlarından

ve üç yılda bir yapılan R+T Stuttgart ise 21 -25 Şubat

2022 tarihleri arasında gerçekleştirilecektir. R +T Stuttgart

fuarının hibrit olarak yapılması planlanmaktadır. Yapılması

planlanan bir diğer fuar ise Türkel fuarcılık tarafından her yıl

düzenlenen HOMEDECO - Kazakistan fuarıdır. Bu fuarın da

28 Şubat- 3 Mart 2022 tarihleri arasında Atakent/ALMATY

‘de düzenlenmesi planlanmaktadır. Son olarak HOMETEX

Ev Tekstli ve Aksesuarları fuarının da 17-21 Mayıs 2022

tarihlerinde yapılması planlanmaktadır.

Biz de Perde Dergisi olarak bu fuarlarda yerimizi alarak dergimizi

dağıtıyor olacağız.

Saygılarımla

Doğan Şimşek

As a result of rapid vaccination in the world, it is seen that fairs are accelerated. it is

planned that the most important fairs of the sector will be held one after another in 2022.

We follow the fairs related to the sector closely and try to inform you as well. The first

of these is the Heimtextil – International House and Contract Trade Fair. Heimtextil,

the largest international trade fair for home textiles, will be held in Frankfurt am Main,

Germany between 11-14 January 2022. R+T Stuttgart, one of the other important fairs

of the sector and held every three years, will be held between 21 and 25 February 2022.

R +T Stuttgart fair is planned to be held as a hybrid. Another fair that is planned to be

held is the HOMEDECO - Kazakhstan fair, which is organized every year by Türkel Fair

Organization. This fair is planned to be held in Atakent / ALMATY between 28 February

- 3 March 2022. Finally, the HOMETEX Home Textiles & Accessories Expotion fair is

also scheduled to be held on May 17-21, 2022.

As Perde Magazine, we will take our place in these fairs and distribute our magazine.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Küçük Sanayi Sitesi 80. Blok No: 67 -68 Nilüfer / Bursa / TÜRKİYE

+90 224 441 37 83 +90 224 441 43 15 info@farbedekor.com www.farbedekor.com

KÖŞE YAZISI

Zirvelere Meydan Okumak!

Azmedenler dünyayı fethederler!

Hayatı istedikleri gibi kucaklar ve koydukları hedeflere de bir gün

mutlaka ulaşırlar! Azim; o yüzden tükenmez bir enerji kaynağıdır ve

başarılı insanların zirveleri fethetmeleri de, bu nedenle şaşırtıcı bir şey

değildir…

Everest dünyanın en yüksek dağı… 8.848 m. yüksekliktedir ve dağcıların,

Alpinistlerin en büyük hedefi de, bir gün onun zirvesine çıkmaktır...

Everest’i ilk fetheden ise bu başarısı sonrası İngiltere Kraliçesi tarafından

kendisine Sir unvanı verilen Edmund Hillary’dir... Hillary,

29 Mayıs 1953 tarihine kadar hiç kimsenin zirvesini göremediği

Everest’e tırmanan ilk kişi olmanın onur ve ayrıcalığını taşıyarak,

tarihe geçti…

Aslında Edmund Hillary, başarıya giden yoldaki ilk Everest tırmanma

denemesini 1952 yılında yapmış, fakat bu girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştı…

Kendisi bu girişiminden birkaç hafta sonra İngiltere’de bir

okulun öğrencilerine konuşma yapmak için davet edilmişti. Konuşmasının

konusu ise onun zirveye tırmanışıydı. Hillary, bu girişiminde

28 Kasım - Aralık 2021 www.perdedergisi.com

başarılı olamadığını kabul ettikten sonra, bir süre durdu ve mikrofonu

bırakıp, konuşma kürsüsünün yanında duran Everest’in büyük boy

fotoğrafı önüne doğru yürüdü… Sonra da fotoğrafa dönüp, yumruğunu

havaya kaldırarak yüksek sesle karlı zirveye meydan okudu:

“Ey Everest! Beni bu ilk denememde yendin ama senle mücadelem

daha bitmedi!”

Sonra heyecanla kendisini izleyen öğrencilere dönerek devam etti:

“Bekle beni! Sana yine geleceğim ve seni bu kez ayaklarımın altına

alacağım!”

Everest’e bu meydan okumasından sonra Edmund Hillary, salondaki

öğrencilere bir yıl sonra ulaşacağı başarısının sırrını o gün açıkladı:

“Beni bu kez yendiği için Everest gözümde şimdi daha da büyüdü!

Ama benim bunu bildiğim gibi; o da şunu iyi bilmek zorunda. Onu

yenemediğim için bendeki inanç ve azim daha da büyüdü, daha da

güçlendi!..”

Bu konuşmadan bir yıl sonra Everest, Hillary’nin ayakları altındaydı!..

O nedenle azmin gücünü yedekleyenler; hayatlarında azimli olmayı

bir güç kaynağı olarak tercih edenler için ulaşılmayacak hiçbir

zirve yoktur!..

www.perdedergisi.com

November - December 2021

29

News about companies / Brillant

Brillant 50.Yıl Koleksiyonu:

Perde Dünyasında

2022 Yılının Starı!

Haber: ÖMER AŞICI

Brillant perde pazarındaki 50 yıllık tecrübesi eşliğinde sektöre getirdiği yenilikler ve farklı

trendler ile dikkat çekmeye ve izlenmeye devam ediyor…

Gerek yurtiçi ve gerekse yurtdışındaki marka özeli ve ürün zenginliği ile Brillant; şimdi sektörde

mükemmel ve yepyeni bir koleksiyon ile 2022 yılının en yeni perdesini aralıyor ve

pazarı canlandırıyor!..

“Brillant 50. Yıl Koleksiyonu” bu nedenle yeni yılın parlayan ve farklı bir starı olarak şimdi

öne çıkıyor, dikkat çekiyor!..

“Brillant 50. Yıl koleksiyonu” yeni sezonun arifesinde yepyeni ve çok farklı bir koleksiyon

konsepti ile Brillant Dostlarının ve sektörün beğenisine sunuluyor!..

Eymes Tekstil, Ekim ve Kasım aylarında 50. Yıl Koleksiyonu’nu ülke genelinde 10 farklı

tanıtım organizasyonuyla bayilerine sunmaya devam edecek.

50 Yıl Koleksiyonu’nun kartelalarının dağıtımı ise 25 Ekim ‘de başlamıştı…




31

News about companies / Brillant

Brillant's 50th Anniversary Collection:

In the Curtain World

Star of the Year 2022!

News: ÖMER AŞICI

With its 50 years of experience in the curtain market, Brillant continues to attract attention

and be followed with the innovations and different trends it has brought to the sector.

Brillant with its brand specialty and product richness both at domestic and abroad; With

an excellent and brand new collection in the sector, it opens the newest curtain of 2022

and revitalizes the market!..

That is why the ”Brillant 50 Years Collection" stands out now as a shining and different star

of the new year, attracting attention!..

On the eve of the new season, the “Brillant 50th Anniversary Collection” is presented to

the taste of Brillant friends and the industry with a brand-new and very different collection

concept!..

Eymes Tekstil will continue to present its 50th Anniversary Collection to its dealers with

10 different introductory organizations across the country in October and November.

The distribution of the swatch card of the 50 Years Collection started on October 25th…




33

News about companies / Taç Perde

TAÇ ‘Anında Perde’ ile tasarlanan

perdeler bir tıkla kapıda!

Trendleri yansıtan yenilikçi ürünleriyle milyonlarca eve giren TAÇ, yepyeni

uygulaması “Anında Perde” hizmeti başlattı. Hayallerindeki perdeyi istediği

stilde ve ölçüde tasarlayıp yaşam alanlarına taşımak isteyenler, tac.com.tr’den

“Anında Perde” uygulamasını kullanarak bir tıkla perde seçebiliyor.

Uzun bir süre evde vakit geçirdiğimiz bu dönemde TAÇ, online perde siparişi vermek

isteyenlere özel yepyeni bir uygulama başlattı. TAÇ’ın hayata geçirdiği “Anında

Perde” uygulaması evinin havasını değiştirmek isteyenlere kolaylık sağlıyor.

Mekânın mobilyalarına, dekorasyonuna ve genel konseptine uygun bir perde arayışında

olanlar tac.com.tr’de yer alan “Anında Perde” hizmetinden faydalanarak

kendi seçtiği deseni ve stili istediği ölçüde hızlı şekilde tasarlayabiliyor. Farklı ev

tarzlarına uygun olarak hazırlanan koleksiyonlar; modern, casual, classic ve basic

gibi farklı renk ve desen gruplarından oluşuyor.

Sade ve ferah mekanlar için hazırlanan modern koleksiyon, ahşap kaplamanın

doğal vurgusuna uyum sağlayan renklerden oluşuyor. Rahatlığı ve günlük stili

öne çıkaran casual koleksiyon’da yer alan birbirinden farklı tonlar; soft renklerde

dekore edilmiş yaşam alanlarına hareket katıyor. Classic koleksiyon, doğu esintilerinden

ve ahenkli formlardan oluşurken, basic koleksiyon kendine ait sade bir

konfor alanı tasarlayanların aradığı yeniliği sunuyor.

TAÇ’ın yepyeni hizmeti Anında Perde’nin koleksiyonlarını görmek için

www.tac.com.tr’yi ziyaret edebilir ve hayalinizdeki perdeyi anında tasarlayabilirsiniz.

https://www.tac.com.tr/t/anindaperde

TAÇ Hakkında

Zorlu Tekstil Grubu'nun önemli markalarından biri olan TAÇ, 1970’li yıllardan bu

yana ev tekstili alanında faaliyet göstererek, önemli yeniliklere ve başarılara imza

atıyor. TAÇ, inovatif ürünler geliştirerek, kullanıcıların hayatını kolaylaştırıyor.

Dünyadaki son moda trendlerini yakından takip eden, bu trendleri Türkiye pazarına

ve müşteri ihtiyacına göre yorumlayıp yeniden şekillendiren TAÇ, yeni ve

farklı ürünler tasarlayarak milyonlarca evi güzelleştiriyor.




37

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE

Ömer AŞICI

Tarihi Dokusundan Güncel Modaya

Kravatlar Zamanı

Zarif bir kostüm ve yelek, beyaz bir gömlek ve elbette tam göğsün ortasında, ipek bir kravat!

Gıcır gıcır, parıldayan ayakkabılar ise bu görüntünün altyapısıdır. Bir erkeği, sosyal bir ortamda, bir

iş toplantısında, bir törende tanımlarken, genelde yüklendiği bu değişik dokumalar parkurundan

gözetlemek ve ona bu açıdan bakmak gerekir.

O parkurda yer alan ve bu yazımızın konusu olan kravatın mesajı da, çok önemli… Prestij, asrilik,

kalite ve itibar, kravatın yer aldığı kostümde, daha da belirgin ve özel hale geliyor…

"Süs olarak, gömlek yakasının altından geçirilip bağlanan ve boyundan aşağı doğru sarkıtılan enlice

kumaş parçası" kravatın sadece sözcük anlamı…

Kimi erkekler kravat takmayı severler.

Gardıroplarında sayısız desen ve renkte kravatları vardır. Kimileri içinse kravat, gırtlağın üstünde

hafakanlar bastırır! Kravat görünce bir çığlık atmadıkları, kaçmadıkları kalır. İki durumda da,

küçük bir dokuma parçası olan kravat, erkekleri etkiler. Bizde genellikle biraz hırpalanarak

"Medeniyet Yuları!" olarak anılsa da, kravatın tarihteki yeri çok ilginç...


Çin'de imparator Shih Huang Ti'nin mezarını çevreleyen 7500 asker heykelinin hepsinin boyunlarında,

modern anlamdaki kravatın atası sayılan boyun bağlarının olması, kravatın geçmişteki

sosyal gücünün simgesi gibidir. Eski Mısır'dan da benzer bir örnek verilebilir. Mısırlı erkeklerin

giyiminde göze çarpan, boyunda düğümlenen ve omuzlara kadar inen dikdörtgen kumaş, son

derece önem taşıyordu. Çünkü aslında bu kumaş, rengiyle onu taşıyan kişinin sosyal kimliğini de

gösteriyordu.

Romalılar döneminde de bir biçimde kravata tanık oluyoruz. O dönemde Romalı erkekler, günümüzdeki

kravata çok benzeyen bir boyun bağı kullanıyorlardı. Bir gün yolunuz Roma'daki

"Triana Sütunu"na düşerse, kabartmalardaki kravatlı askerler sizi sakın şaşırtmasın! "Croatta"

sözüne da dikkat edin. Çünkü bu söz, günümüzdeki kravatın isim atası ve Hırvatça'dan gelmekte…

Bu da çok doğal, çünkü Hırvatistan bir anlamda kravatın doğduğu yer. Modern anlamda

dünyada ilk kravatı 17. yüzyılda bir fular şeklinde Hırvat askerleri taktılar.

Ülkesine gelen Hırvat paralı askerlerin boyunlarına düğümledikleri şerit halindeki kumaşı çok

estetik ve asil bulan 14. Louis sayesinde kravat,

Fransa'da erkeklerce birdenbire büyük bir ilgi

gördü ve modacıların yaratıcılığı sonunda da,

günümüze kadar ki sürecine başlamış oldu. Bu

gelişim içinde özellikle Avrupalı erkekler kravatlarını

yaşadıkları ülkenin geleneklerine uygun

olarak farklı büyüklük ve bağlama stilleri ile kullandılar.

O dönemin gözde modelleri "italyan",

"Rus"," Amerikan" ve "İrlanda" gibi ülke isimleri

ile birlikte anılıyordu. Bunun yanı sıra, toplumsal

ve sosyolojik kimi etkinliklerin oluşturduğu

"Doğu", "Sadakat", "Yolculuk", "Tembellik" ve



41

"Diploması" gibi ilginç konuları simgeleyen bağlama stilleri de vardı. Hemen her konuda olduğu

gibi, kravatın da serüveni zamanla birlikte ileriye doğru yol aldı.

Kravat 19. yüzyılda evrensel bir forma ulaştı ve sonuçta giderek sadeleşti. Boyun çevresini yalnızca

bir kere sarıp düğüm atılmaya bu yıllarda başlandı. 1890 ve 1900 yılları arasında kravatlar daha çok

siyah zemin üzerine beyaz, kırmızı, mavi, yeşil ve sarı renkler de motifler ve çizgiler içeriyordu. Ne

var ki 1. Dünya Savaşı sonrası, belki de savaşın etkisi ile siyah zemin artık kabul görmemeye başladı

ve kravatlar günümüzdeki gibi hemen her renkten zemin üstüne üretilir oldu. Kravat, giderek

sanatla da özdeşleşti.

Bununla ilgili olarak ünlü Fransız şair Baudelaire'nin ilginç bir söylemi var:

"Gerçek çağdaş ressam, bize kravat seçimlerimizle bile şairane olabildiğimizi ve günlük yaşamın

destansı yüzünü gösterebilen kişidir!" Görüldüğü gibi şairlerle kravatın geçmişten gelen özel bir

ikilemi de var. Bununla birlikte, kimi sanat akımları kravata bozuldular da. Örneğin önce fütüristler,

arkasından gerçeküstücüler kravata eğildiler. Fütüristler sert, parlak ve dayanıklı bir metalden

"Anti kravat" yaratarak onu yorumladılar. Gerçeküstücülerse, düşlerden ve hayallerden gündelik

hayata kadar hemen her şeyi kravata yansıtmaya başladılar.

++++

1970'li yıllar kravatın gelişim çehresine ciddi değişiklikler getirdi. Kravatta önce geometrik, puantiyeli,

büyük ve kadınsı fantastik desenler belirdi ve bu arada eni oldukça genişledi. Bu dönemdeki

en ilginç gelişim, baskı tekniği ile kravatta yer alan "pop art" yaklaşımlar oldu. 1980'li yıllarda ise,


bu kez geniş enli kravatların yerini dar enliler almaya başladı. Özellikle İngiliz geleneğine ait zengin

klasik motifler ön plandaydı. Günümüzde ise klasik tasarımlı, ciddi kravatlar hala hüküm sürse

de, erkeklerin en az onlar kadar yeğ tuttukları esprili kravatlar da var artık. Tam bir hayal gücü

platformuna dönüşen kravatlardaki desenlerin ve renklerin çeşitliliği, 90'lardan başlayarak günümüze

kadar bu minval üzerinden geldi. Eğer şu günlerde çevrenize bakacak olursanız, artık kumaş

ve ipek kravatlarda çizgi kahramanları, ekolojik sembolleri, halı motiflerini, resim ya da mimari

unsurları, kimi zamanda hayal ötesi sayısız imgelerden oluşan ultra model ve motifleri görmeniz

olası.

Bu da yine çok doğal, çünkü kravat da tarihin süreci içindeki yolculuğunu pekiştirmeye böyle devam

ediyor. 17. yüzyılda yola çıkan kravat, günümüzün eşliğinde 20. yüzyıla doğru giderken çağdaş

erkeğin her türlü ruh halini yansıtabileceği değişik stiller eşliğinde geleceğe doğru koşturuyor.

Kimi erkekler içine takması bir işkence de olabilse; kravatın değişik formları, renkleri, modelleri ve

bağlama stilleri ile, erkeğin toplumsal statüsüne katkıda bulunduğu da gerçek.

Küçük bir dokuma parçası belki ama büyük vizyonlara ve misyonlara kaynaklık eden karizmatik

özelliği ile kravat, kuşkusuz çağdaş erkeğin işte bu yüzden bir simgesi...



43

PERDENİN

TARİHSEL GELİŞİMİ

Perde ve Perde Çeşitleri

Perde mahremiyeti sağlar. Işığı engeller. Sıcağa

ve soğuğa karşı yalıtımı sağlar.

Perde, dış mekanlardan iç mekanın görünümü engellemek

ve ışığın içeriye girmemesini sağlamak için gerilen

bir örtüdür.

Perde ilk ortaya çıktığı zamanlar bu basit tanımdaki

gibi görünümü engellemek nedeniyle kullanılmış olsa

da günümüzdeki amacı gittikçe değişmektedir.

Günümüzde ev dekorasyonunun da vazgeçilmez bir

parçası haline gelen perde, şıklığı ile evleri süsleyen

önemli bir unsur haline gelmiştir.

PERDEYİ İLK KEZ LATİNLER KULLANDI

Eski mısırda Perde kullanımının yaygın olduğu belirtiliyor. Roma ve Antik Yunan dönemlerinde üzeri baskı

resimli keten kumaşlardan tapınak ve iç mekanların dekorasyonlarında faydalanılmıştır.

Tarihsel kaynaklara göre pencere perdesi ilk kez latinler tarafından kullanılmış.

Ancak ortaçağ da dahil olmak üzere tüm bu süreçte pencereler çok küçük boyutlarda tasarlanmış ve genellikle

tahta kepenklerle kapatılmış.

Günümüzde kullanılan “vual” sözcüğü büyük tören alanlarında gösteri izlemeye gelen Romalıların güneşten

korunmak için kullandıkları “velum” adlı perde sisteminden geliyor.

6. yüzyıldan itibaren Bizans ve ona bağlı eyaletlerde ipek üretimi oldukça büyük boyutlara ulaşmış. Bizans

ipek dokumaları istanbul da bulunan tezgahlarda dokunulup kullanılırdı.

Bu dönemde son derece renkli desen ve şekil açısından zengin kumaşlar üretilmiş. Perde anlayışında bugünde

kullandığımız store perde temelleri atılmıştır.

Ülkemizde Osmanlı döneminde İtalya, Fransa ve Suriyeden kumaşlar getirilerek saraylarda kullanılmıştır.

Geleneksel Anadolu evlerinde pencereler küçüktü. Buldan bezi, Denizli ve kanefiçe işlemleri ve patiskalar

kullanılmıştır.

Cumhuriyet döneminde Bursa, Denizli ve Adana kumaş dokumacılığında

gelişmiştir.

Ülkemizde üretilen her türlü kumaş ve Atatürk tarafından kurulan Sümerbank

fabrikalarında halkımızın her türlü tekstil ve ev tekstili ihtiyaçları karşılanmıştır.

Günümüzde ise ülkemiz perde sektöründe öncü konumdadır.

Ülkemizde üretilen her türlü perde ve tekstil ürünü dünyanın her yerine

satılmaktadır.

Yüzyıllardır önemini sürdüren gelişimini inanılmaz boyutlara getiren ve birçok

çeşitle piyasaya sürülen perde, sektöründe muhteşem gelişmelere imza

atıyor.


PERDE ÇEŞİTLERİNDEN BAZILARI

Kruvaze Perde

Katlanır Perde

Zebra Perde

Zebra Perde

Dikey Perde

Jaluzi Perde

Screen Perde

Stor Perde

Briz Perde

Plise Perde gibi

Pileli Perde: Pileli perdeler çok özel görünüm sağlar. Ve Perdenin uzunluğu boyunca derin kıvrımları ön

plana çıkar.

Salon yemek veya çalışma odası yada daha resmi odalar için ideal perde modelidir.

Kruvaze Perde: Büyük camlarda daha güzel durur. Simetriğinin bozulmaması açısından camlara orantılı

şekilde uygulanmalıdır. Kruvaze perdeler kullanışlı perde olarak bilinir.

Stor Perde: Stor perde çok tercih edilen perde modelleri arasındadır. Genellikle tül perdeleri ile kullanılır. Tül

perdelerin altına takılan stor perdeler daha muntazam görünürler.

Karartma (Blackout ) Stor Perdeler: Evlerde, evi güneşten korumak için ve yatak odalarında karartma stor

perdeler tercih ediliyor.

Zebra Perde: Küçük yerlerde kullanıldığında kullanıldığı

yere bir ferahlık hissi verir. Zebra perde genellikle

oturma

odası çocuk odası ve mutfak pencerelerin de kullanılır.

Şimdi günümüzde hemen hemen her yerde kullanılan

perde modelidir.

Briz Perde: Genellikle lavabo önlerindeki camlarda

yada ocaklara yakın olan camlarda kullanılır.

Dikey Perde: Dikey perde genellikle işyeri ve ofislerde

kullanılır. Sağa, sola veya tek yöne hareket eder.

Jaluzi Perde: Jaluzi perde, ofislerde ve evlerde kullanılır. Kullanımı basittir. İstenilen şekilde ayarlanabilir. Ve

silerek temizliği yapılır.

Secreen Perde: Genellikle ofislerde kullanılır. Güneşin sıcaklığını keserek içeri verir. Camın önünü kapatmadan

dışarısı da rahatlıkla görülebilir.

Plisse Perde: Cam balkonlarda tercih edilir. Yukarıda, aşağıda ve ortada toplanabilir..

Silüet Perde: Hem tül hem güneşlik olarak kullanılabilir. Genellikle ofislerde kullanılır.



51

PERLİN’DEN BİR YENİLİK DAHA

BASKILI ELCEK

Perde sistemleri metal ve plastik aksamlarının yanı sıra, kendi özgün dizaynları ile de sistem

perde imalatçılarının öncü tedarikçilerinden olan Perlin iç ve dış ticaret firma yetkilisi sayın

Algan Karayazgan’la sektörün dikkatini çeken son yenilikleri olan baskılı ELCEK hakkında

konuştuk.

Saygı değer meslektaşlarım. Ben Algan Karayazgan - Perlin iç ve dış ticaret firmasının yetkilisi

olarak. Karşınıza yeniliklerle çıkmaya devam ediyoruz. Kendi üretimimiz olan elceklere

firma logolarınızı baskı yapabiliyoruz. Etiket devrine son veriyor sizi işçiliklerinizden kurtarıyoruz.

Kendi logonuzu renkli bir şekilde baskı yapabilen yeni teknolojimiz ile isteklerinize

cevap vermeye devam ediyoruz. Artık kendinize özel markanızı öne çıkartma zamanı geldi.

Perlin iç ve dış ticaret olarak arge çalışmalarımıza devam etmekteyiz.

Perlin İç ve Dış Ticaret :

2008 yılında Sayın Ali Kemal Karayazgan tarafından kurulan Ankara İvedik Organize Sanayinde yıllardır


istikrarlı bir şekilde yoluna devam eden Perlin İç ve Dış Ticaret; yüksek kalite, uygun fiyat ilkesi ile perde sektörünün

hizmetindedir.

Perde sistemleri metal ve plastik aksamlarının yanı sıra, kendi özgün dizaynları ile de sistem perde imalatçılarının

öncü tedarikçilerinden olan Perlin; arge sürecinde yenilikçi, üretimde kalite, ve estetik tasarımların yanı

sıra kullanıcının rahatlığını ve konforunu da düşünerek; müşteriye özel her türlü tasarımı da sağlamaktadır.

Perlin, kendi markaları olan “P R L” ile her geçen gün müşteri portföyünü genişletmektedir. Stor ve zebra

perde malzemeleri, plastik ve metal zincirler, kruvaze mekanizması, kafa takım setleri, zincirli kafa takım

setleri, boru tıpası, zebra lama boru tıpaları ve çeşitli aparatların üretildiği Perlin, Türkiye’nin her şehrine,

her bölgesine ürün pazarlayan ve sistem imalatçılarI için üretime devam etmektedir.

Her zaman müşteri memnuniyetini gözeten Perlin, müşterisinin yanında olmaya

devam ediyor. Kazandırma politikasını güdümleyen Perlin İç ve Dış Ticaret, kalitesinden

ödün vermiyor. İstikrarli iş gücü, istikrarlı üretim, istikrarlı fiyat politikası,

zamanında löjistik destek gibi yüksek performanslar göstermeye devam ediyor.

Sektöründe ileriye, en ileriye gitmek için ürün çeşitliliğini ve kalitesini yüksekte

tutuyor. Müşterileri ile birlkte alacağı yolu hesaplayarak geleceğe yatırım yapıyor.

En yüksek seviyede olan kalite kontrolünü mühendisleri ile birlikte yaparken; üretim aşamalarını sizler için

yakından takip ediyor. Dürüstlük ilkesi ışığı altında; iş sahasını ve müşteri förtföyünü her geçen gün daha da

genişletiyor.

Sahada ki ekibini sektör ve üretimi hakkında sürekli bilgilendirirken; markası olan " PRLńin " tüm Türkiye

tarafından bilinilirliği karşınıda sorumluluğunu çok iyi biliyor.

Misyonu dürüst ticaret olan Perlin büyümeye devam ediyor. Perlin İç ve Dış Ticaretín en vazgeçilmezi olan

kalitesi; firmayı her zaman ileriye taşıyor. Müşteri kapasitesi ve tüketim doğrultusunda gerçekleştirdiği bilinçli

üretimi, dürüstkük ve kalitesinin ışığı altında Perliné yön veriyor.



57

News about companies / R+T Fair

R+T: Yakın mesafelerde projeler deneyimleyin

Yeni video formatı "R+T projeleri" / Üzüm bağları için açık hava çözümleri üzerinde

duran pilot projeler

Sektör üç yılda bir panjur, tente, kapı-geçiş sistemleri

ve güneşten koruma sistemlerinde dünyanın

lider ticaret fuarı R+T için Stuttgart Ticaret

Fuarları Merkezi’nde buluşuyor. 21 ve 25 Şubat

2022 tarihleri arasında gerçekleşecek olan etkinlik

bu yıl hibrit bir formda düzenlenecek. Katılımcılar

ve ziyaretçiler R+T platformunda bir

araya gelerek kapsamlı teknik görüşmeler, bilgi

alışverişleri ve ticari işlemler gerçekleştirecek.

Dünyanın lider ticaret fuarında tedarik taleple

buluşarak bu etkinliği sektör için bir buluşma

yeri, yeni trendleri tespit eden bir araç ve yaratıcılık

platformu hâline getiriyor. "R+T’nin gücü

insanları bir araya getirmesidir. Messe Stuttgart’ta

Teknoloji Bölüm Başkanı Sebastian Schmid

şunları kaydetti; “Yeni R+T ‘projeleri’ formatımızda

tam da bunun üstünde duruyoruz.

Dış mekânlar, kapı-geçiş veya akıllı evler gibi

tanınmış R+T ürün sınıflarında belirli bir proje

sahibinden doğru çözümleri sunabilen uygun

bir imalatçıya kadar farklı insanları ve projeleri

'R+T projelerinde' bir araya getiriyoruz. Tema

olarak bağlantılı ticaret fuarlarıyla işbirliği anlaşmaları

üzerinden diğer ilgili taraflarda da bu

konu hakkında farkındalık yaratmak istiyoruz."

Seçilen projeler fikrin ortaya atılmasından ilgili

ürünlerin kabul edilmesine kadar desteklenecek.

Bu süreç ilişkili bütün hedef gruplar için

ayrıntılarıyla ve kısa video kliplerle kolay anlaşılır

bir şekilde sunulacak. Eylül ayında başlayan

yeni sosyal medya formatı katılım göseren

bütün ticaret fuarlarının iletişim kanallarında

yayınlanacak.

Dış mekân ürünleri şarap yapımıyla tanışıyor

Sebastian Schmid şunları paylaştı; “R+T projelerinin”

üzerinde duracağı ilk ürün kategorisi

dış mekândır. Bu ürünlere yönelik olarak pazar

birkaç yıldır hızla gelişiyor ve güncel gelişmelerle

daha da canlanacak. Almanya’nın güneyinde

yer alan iki üzüm bağı “R+T projelerinin”

açılışında sunulacak ve desteklenecek olan her

iki projede yer almaktadır. İlk iki pilot projemiz

için güçlü ortaklar bulduk. Gelecekte, seçilen

her iki ürün sınıfından imalatçılar ‘R+T projelerine’

seçilmek için bize başvurabilecek. Sektörün

farklı ve tanınmış temsilcilerinden oluşan

bir jüri bu doğrultuda seçim yapabilecek ve ilgili

imalatçıları projelerde görevlendirebilecek.

Ticaret fuarları arasındaki dönemde bir veya iki

proje uygulanacak ve desteklenecek.

İlk uygulama Eltville am Rhein’da

İlk proje Eltville am Rhein’daki Hirt-Gebhardt

şaraphanesinde uygulandı. Şarap üreticisi ailesinin

şaraphanesinin kökleri, Rheingau bölgesindeki

geleneklerine bağlı şarap köyü Martinsthal’ın

merkezindedir. Aile işini şimdi yedinci

nesil Christian Gebhardt Junior yürütüyor. Yapısal

değişikliklere ve bağcılıktaki gelişmelere

ayak uydurmak için aile, Martinsthal'daki sıkışık

yerden Eltville-Sonnenberg’e taşınmaya karar

vermiştir. Yaklaşık üç yıldır bağın ortasında


geniş bir açık terasa sahip modern bir vinothek

bulunuyor. Şarap üreticisi Christian Gebhardt

şu açıklamalarda bulundu;

“Sonnenberg'e taşındığımızdan beri güneşten

koruma ve hava koşullarına karşı koruma çözümleriyle

meşgul olduk. R+T dijital kapsamında

düzenlenen Gastronomi Günü’ne katıldıktan

sonra bu konuyu gerçekten uygulamaya

koymaya karar verdik. Messe Stuttgart ekibi ile

yapılan bazı görüşmelerin ardından 'R+T projelerine'

ulaştık.”

Şaraphanenin ihtiyaçları için doğru ortak hızla

bulunmuştur. Şarap üreticisi BAHAMA’yı

seçmiştir. Christian Gebhardt şunları kaydetti;

"35 yılı aşkın bir süredir BAHAMA tente kullanıyoruz.

Bu tente her şarap festivaline bizimle

geldi. Her türlü hava koşuluna maruz kaldı ve

hepsinden önemlisi hiçbir zarar görmeden hayatta

kaldı. Bu nedenle yeni güneşten koruma

sistemimiz için bu kendini ispatlamış kaliteye

tekrar güvenmek istediğimizi hemen anladık.”

BAHAMA Genel Müdürü Marcel Schröder:

"1950 yılında kurulan BAHAMA, şimdi çok çeşitli

yüksek kaliteli güneşlikler ve güneşten koruma

ürünleri tasarlıyor ve üretiyor. Bu sayede

şirket her ihtiyaç için doğru çözümü sunuyor.

'Alman Malı' tam entegre üretimimiz hemen

hemen her bileşeni kendi bünyesinde üretebiliyor.

İlk değerlendirme, planlama ve üretimden

güneşliklerin kullanımına kadar bir projenin

farklı aşamalarını 'R+T projelerine' katılarak ayrıntılarıyla

sunmaktan mutluluk duyuyoruz.

Öneriler ve kurulumdan temizlik, kış mevsiminde

depolama ve bakıma kadar müşteri

hizmetlerine de dikkat etmekteyiz. Bunu artık

'R+T projeleri' ile de özgün bir şekilde gösterebiliriz."

Christian Gebhardt şunları eklemiştir:

"Beni en çok memnun eden şey, tüm süreci destekleyebilmek

ve birlikte tasarlayabilmek oldu.

Ayrıca, nihayet misafirlerimize kışın veya kötü

hava koşullarında da ideal gölgeleme ve tenteler

sunabiliyoruz."

Formatta başka bir proje tanımlandı

R+T projeleri' için bir sonraki proje şimdiden sırasını

aldı. Yeni sosyal medya formatının odak

noktası yine bir şaraphane olacak. Bu bağlamda

şaraphanede restoranının açık alanına yeni bir

gölgelik eklenecek. Proje sahibi, Baden-Württemberg,

Oberderdingen’deki Kern şaraphanesidir.

İkinci pilot proje için seçilmiş olan partner

ise güneşlik sektöründe önde gelen Alman

şirketlerden birisi olan markilux şirketidir. İç

Satışlar Ekip Başkanı (Proje Müdürü) Jan Kattenbeck

şunları paylaştı; "Yeni format 'R+T projeleri'nin

bir parçası olmaktan son derece mutlu

ve gururluyuz. Böylece, karmaşık bir projenin

planlanma ve uygulama süreci eğlenceli ve anlaşılır

bir şekilde daha ayrıntılı olarak açıklanabilmek

için benzersiz bir fırsat yakalanmaktadır.

Şarap üreticisi Michael Kern'in bir markilux

pergola arzusunu yerine getirmekten mutluluk

duyuyoruz. Böylece, diğer potansiyel müşterilere

böyle bir projede hangi adımların yer aldığını

da göstereceğiz."

R+T’nin Facebook, Instagram ve LinkedIn

sosyal medya kanallarında ve www.rt-expo.

com/projects sayfasında her hafta kısa klipler

yayınlanacak.



61


R+T: Experience projects at close quarters

New video format "R+T projects" / Pilot projects focusing on outdoor solutions for

vineyards

The industry meets every three years for R+T, the world's leading trade

fair for roller shutters, doors/gates and sun shading systems, at the

Stuttgart Trade Fair Centre. That will also be the case again from 21

to 25 February 2022 – this time actually in a hybrid form. Exhibitors

and visitors come together at the R+T platform – for intensive technical

discussions, exchanges of information and business transactions.

Supply meets demand at the world's leading trade fair, thereby making

it a meeting point for the industry, a trend barometer and an innovation

platform. "The strength of R+T is that it brings people together. We

are focusing on precisely this attribute in our new format R+T 'projects',"

said Sebastian Schmid, Department Director Technology, at

Messe Stuttgart. "In 'R+T projects' we are bringing together different

people and projects from the well-known R+T product categories, e.g.

outdoor, doors/gates or smart homes: from a project owner with specific

requirements through to a suitable manufacturer who can provide the

right solution. Through cooperation agreements with thematically linked

trade fairs, we also want to create awareness of this topic among other

interested parties." The selected projects will be supported from the

formulation of the idea through to the commissioning of the respective

products. This process will be presented for all affected target groups in

detail in an easily understandable way by means of short video clips.

The new social media format started in September and will be published

in the communication channels of each participating trade fair.

Outdoor products meet winemaking

The first product category which "R+T projects" will focus on is outdoor.

The market for these products has been booming for some years

now and has been boosted further by current developments. Two vineyards

in southern Germany are involved in both projects which will be

supported and presented during the première of "R+T projects". "We

found strong partners for our first two pilot projects," said Sebastian

Schmid. "In future, manufacturers in each selected product category

will be able to apply to us for selection as 'R+T projects'. A renowned

jury comprising different industry representatives will then make a

choice in this respect and assign the projects to the respective manufacturers.

During the period between the trade fairs one to two projects

will be perspectively implemented and supported."

First implementation in Eltville am Rhein

The first project was implemented at the Hirt-Gebhardt winery in Eltville

am Rhein. The winery of the winemaking family has its origins

in the centre of the tradition-steeped wine village Martinsthal in the

Rheingau district. Christian Gebhardt Junior is now running the family

business in the seventh generation. In order to keep pace with

structural changes and further developments in winegrowing, the family

decided to move from the cramped location in Martinsthal to Eltville-Sonnenberg.

The modern vinothek with a large outdoor terrace in

the middle of the vineyard has now been there for around three years.

"We have been preoccupied with sun shading and weather protection

solutions ever since we moved to Sonnenberg. After taking part in the

Gastronomy Day during R+T digital, we finally decided to actually

put this topic into practice. Following some discussions with the Messe

Stuttgart team, we arrived at 'R+T projects' said winegrower Christian

Gebhardt.

The right partner for the winery's requirements was quickly found.

The winegrower chose BAHAMA. "We have had a sunshade from BA-

HAMA for more than 35 years. This sunshade came with us to every

wine festival. It has experienced all kinds of weather conditions and,

above all, survived without suffering any damage. We therefore quickly

realised that we wanted to rely again on this proven quality for our

new sun shading system," said Christian Gebhardt. Marcel Schröder,

Managing Director of BAHAMA: "Founded in 1950, BAHAMA now

designs and produces a wide range of high-quality sunshades and sun

sails. The company therefore provides the right solution for every requirement.

Our fully integrated production 'Made in Germany' manufactures

nearly every component in-house. We are delighted to present

the different stages of a project in detail through our participation in

'R+T projects' – from the first discussion, planning and production

through to start of use of the sunshades. We also pay attention to customer

service – from advice and installation through to cleaning, winter

storage and maintenance. We can now also demonstrate this in an authentic

way with 'R+T projects'." Christian Gebhardt added: "What

pleased me the most was being able to support and co-design the entire

process. Furthermore, we can finally offer our guests ideal shading and

covering – also in winter or during poor weather conditions."

Another project in the format already defined

The next project for 'R+T projects' is already lined up. A winery will

again be the focal point of the new social media format. In this context

the winery will receive a new canopy for the outdoor area of its

restaurant. The project owner is the Kern winery in Oberderdingen,

Baden-Württemberg. The already selected partner for the second pilot

project is one of the leading German companies in the sunshade industry:

markilux. "We are extremely happy and proud to be part of the

new format 'R+T projects'. This is a unique opportunity to explain the

process of planning and implementing a complex project in more detail

in an entertaining and comprehensible way. We are pleased to fulfil

the express wish of winegrower Michael Kern for a markilux pergola.

We will therefore also show other potential customers what steps are

involved in such a project," said Jan Kattenbeck, Head of Internal Sales

and team : project Manager.

Short clips will be available weekly in the social media channels of R+T

on Facebook, Instagram and LinkedIn, as well as at www.rt-expo.com/

projects


www.messe-stuttgart.de/

safe-expo

Panjur Tente, Kapı / Geçiş Sistemleri ve Güneşten Korunma Sistemleri

alanında Dünya’nın en büyük fuarı olan R+T 2022 ile yarının inşası

için yenilikçi ürünleri keşfedin ve yeni fikirler edinin.

YENI·

PZT − CUM

21 − 25 Şubat 2022

Messe Stuttgart, Almanya

www.rt-expo.com

R+T 2022: Panjur, kapı ve güneşten korunma

sistemleriyle ilgili tüm trendler bir arada

R+T‘ye hoş geldiniz!

R+T panjur, kapı ve güneşten korunma malzemelerinde dünyanın lider fuarıdır. Aynı zamanda sektörlerin

buluşma noktası, trend belirleyici ve yenilikçi bir platformdur. R+T‘de dış bölüm panjurlarından pergola ve

kumandalarına, yangından koruma kapılarından güvenlik sistemlerine kadar panjur, kapı ve güneşten

korunma malzemeleri alanında keşfedilmesi gereken her şeyi bulabilirsiniz. Endüstrinin yeniliklerini ve

yüksek teknolojiyi 21 - 25 Şubat 2022 tarihleri arasında Stuttgart‘ta yakından deneyimleyin.

Hibrit konseptli sektör buluşması

Aralarında sektördeki en önemli pazar

liderlerinin de bulunduğu yaklaşık

700 ulusal ve uluslararası katılımcı,

R + T 2022 için kayıtlarını onayladılar.

«Hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor.

Şubat 2021’de R + T digital’in başarılı

bir şekilde uygulanmasından sonra

ziyaretçilerimizle ve katılımcılarımızla

tekrar buluşmak için sabırsızlanıyoruz»,

diyor Messe Stuttgart Teknoloji

Departmanı Yöneticisi Sebastian

Schmid. «Geçtiğimiz birkaç ay, uzmanlık

alanında fikir alışverişi ve iş ilişkileri

için kişisel olarak buluşmanın ne kadar

önemli olduğunu gösterdi. Bu nedenle

sektörü Stuttgart’taki R+T 2022’de

tekrar bir araya getirecek olmaktan çok

mutluyuz.»

Son birkaç ayın, iş dünyası üzerinde

de büyük bir etkisi oldu. «Yaklaşmakta

olan R+T için hibrit bir etkinlik konsepti,

yani dijital uzantılı bir ticaret

fuarı uygulamayı planlıyoruz. Tüm

ziyaretçilerin, geçerli olabilecek

herhangi bir seyahat kısıtlamasından

bağımsız olarak R + T’ye katılmasını ve

geçtiğimiz aylardan edinilen bilgilerin

yeni formata dahil edilmesini sağlamak

istiyoruz», diyor Sebastian Schmid.


RZ_R+T_2022_Advertorial_TR_220x280.indd Alle Seiten

Stuttgart‘ta gerçekleşecek olan

R + T 2022‘de şu cazip teklifler için hazır olun:

+ Tahrik ve kontrol sistemleri

+ Dış bölüm panjurları

+ Elektrikli güvenlik tertibatları

+ Kepenk ve aksesuarlar

+ Kafes ve çitler

+ İç bölüm güneşten koruma

+ Sineklik

+ Pergola

+ Panjur ve panjur aksesuarları

+ Teknik kumaşlar

+ Geçiş sistemleri

+ Kapılar

+ Hava koşullarına karşı koruma

(Outdoor)

R+T 2022‘yi kaçırmamanız

için 4 sebep:

1. Yenilikleri keşfetmek:

R+T, sektörün en büyük yenilik platformudur. Fuarda, 2021

yılındaki R+T Yenilikçilik Ödülü‘nü kazananlarının yanı sıra

panjur, kapı ve güneşten korunma sistemleri sektöründeki

diğer yenilikler tanıtılacak.

2. Dokunacak kadar yakın bir fuar:

Yenilikçi ürünler ve çözümler R+T‘de canlı olarak deneyimlenebilir

ve derinlemesine incelenebilir. Çerçeve programı, yerinde

uygulanan ürün demoları ve Workshop‘lar ile ürünleri canlı

olarak deneyimlemenize katkı sağlar.

3. Uygulamaya yönelik tüyolar ve çalışmalarınız için

faydalı bilgiler:

Düzenlenen çeşitli forum, Workshop ve özel sergiler Know-how

bilgileri sunar ve sektörün trendleri hakkında bilgi verir. R+T

uzmanlarıyla güncel gelişmeler hakkında fikir alışverişinde

bulunun ve günlük işleriniz için yardımcı pratik bilgiler elde edin.

4. Ağ unsurlarını geliştirme:

R+T fuarında sektör temsilcileri rahat bir ortamda bir araya gelir.

Fuarın düzenlendiği salonlarda bu buluşmalar neredeyse kendiliğinden

gerçekleşir. Hijyen koşullarının göz önünde bulundurulduğu

kişisel fikir alışverişleri de R+T‘nin avantajlarından biridir.

Messe Stuttgart, R + T‘nin güvenli ve kontrollü bir şekilde

uygulanması için, tüm katılımcıların ve ziyaretçilerin sağlığını

korumaya yönelik bir konsept hazırladı.

Safe-Expo konseptiyle ilgili daha fazla bilgi için:

www.messe-stuttgart.de/safe-expo

YENI·

PZT − CUM

Uluslararası öncü

panjur, kapı ve

güneşten korunma

sistemleri fuarı

21 − 25 Şubat 2022


www.rt-expo.com

@rt.stuttgart @rt.expo @rtexpo R+T Alliance



65

12.10.21 16:42


Industry committed to R+T 2022

Large number of leading industry players have confirmed their

participation / Safe live trade fair experience guaranteed

The preparations for the implementation of R+T, the

world's leading trade fair for roller shutters, doors/

gates and sun shading systems, from 21 to 25 February

2022 are in full swing. The industry will finally

meet again in person in Stuttgart in order to obtain

information about product innovations and exchange

ideas relating to current challenges. Around 700

national and international companies have already

registered for R+T 2022. In the case of participants

from Asia, there may still be changes due to travel

restrictions.

"International trade fairs such as R+T are currently

in the spotlight. We realise that internationally operating

companies, in particular, are taking different

decisions regarding their attendance at the trade fair.

Cancellations at short notice by industry players at

this point of the trade fair preparations pose great

challenges for both us as the organiser and other exhibitors,"

explained Sebastian Schmid, Department

Director Technology at Messe Stuttgart. "It goes without

saying that we will stage R+T. Despite these current

circumstances, we are receiving a great response

from the industry which still regards R+T as the trade

fair where it is possible to meet every customer in

one place. The changed situation will also open new

opportunities for the exhibitors who are present. Let

us therefore focus on the future and all participating

companies that are currently right in the middle of

their preparations for R+T 2022 and are eagerly looking

forward to a personal reunion in Stuttgart after

four long years. We can also hardly wait for R+T and

are looking forward to a wide range of exhibitors –

with well-known market players and especially a large

number of new exhibitors."

Leading industry players committed to R+T 2022

"In our opinion, R+T is the most important platform

to present our innovations, new products and existing

products to the industry. We are delighted with

the intensive contacts and exchanges with trade visitors

at the event," said Miriam Albrecht, Managing

Director of Reflexa, who is confident about her company's

participation in R+T 2022. Ulf Kattelmann,

Managing Director of KADECO, also emphasised the

importance of the trade fair: "KADECO will be there

at R+T next spring! We are looking forward to many

personal discussions and also sense this need among

our partners. They can look forward to a first-class

presentation of our products and our brand. A large

number of product innovations will be presented

for the first time at R+T." The preparations for attendance

at R+T and product developments are also in

full swing at the manufacturers heroal and markilux.

Sandra Musculus, President of the Industrial Association

for Technical Textiles, Roller Shutters and Sun

Protection (ITRS), stated clearly: "R+T is an event for

the industry! We are looking forward to R+T 2022 in

a positive mood and are delighted to take part again."

Klaus Braun, Managing Director of ALUKON,

added: "We are clearly committed to R+T and are pleased

to be represented again in an ideal environment

at one of the most relevant trade fairs for our company."

In particular, the long wait until the live event

in Stuttgart is having an impact in the industry. "We

are looking forward enormously to R+T. Especially

in the last few months, it was apparent how much

personal exchanges with customers, suppliers and

colleagues were missed. It will certainly be a special

trade fair in unusual times," enthused Jürgen Schulz,

Managing Director of Leiner, in looking forward to

R+T 2022. "A strong industry needs a strong trade

fair with an international standing," said Manfred

Heissenberger, Managing Director of Sattler Sun-Tex.

"With a powerful presentation we will make every ef-



safe-expo

Dünya çapındaki en büyük stor panjur, kapı ve güneşlik showroom'u

R+T 2022'de, yapı mimarisine uyumlu biçimde entergre edilen,

modern ve enerji yönünden verimli güneş koruma çözümlerini

keşfedin.

YENI·

PZT − CUM

21 − 25 Şubat 2022


www.rt-expo.com


fort to ensure that R+T 2022 is a total success." The

latest list of exhibitors at R+T 2022 will be available

from Friday, 22 October 2021 onwards, at: r-t/en/visitors/index-of-exhibitors

Trade fairs finally being held again!

Trade fairs have been taking place again at the Stuttgart

Trade Fair Centre since September. For example,

the leading international trade fair VISION in the

area of machine vision and SÜFFA, a trade fair for the

meat industry. On the whole, very positive conclusions

were drawn for both industry events. Although

a drop in the number of visitors was recorded compared

with the previous event, the expertise of the

visitors was also much higher. There was enormous

demand for discussions and investments, which was

the main reason for great satisfaction among the exhibitors.

The proportion of international visitors in

attendance was also far higher than expected. For

example, an increased number of visitors came from

Europe, but also from the USA, Korea and Japan.

"This positive outcome of the trade fairs held to date

strengthens our conviction that we can also expect visitors

with high expertise at R+T 2022," said Sebastian

Schmid with confidence. "We want to again offer the

industry a live trade fair experience which we all missed

so much in the previous months! Thanks to R+T

digital, we gathered interesting experiences and learned

a great deal regarding digital events. However,

we also quickly noticed the limits of purely online

offerings." "After the large number of digital product

presentations and video conferences, it can now be

seen what we all painfully missed – haptic touching

and grasping, and direct dealings with one another,"

said Heinrich Abletshauser, President of the Federal

Association for Manufacturers of Roller Shutters and

Sun Protection (BVRS). Andreas Böck, Managing Director

of SELVE, concurred: "Personal contact is vitally

important in our industry and cannot be replaced

by anything." Lars Rippstein, Managing Director of

the Industrial Association for Technical Textiles, Roller

Shutters and Sun Protection (ITRS), added: "It's no

surprise that we are totally looking forward to R+T

2022. The Messe Stuttgart Team will do everything to

ensure that we can meet there safely."

sensed among exhibitors and visitors. Sebastian Schmid:

"Fortunately, the general developments in the

pandemic are heading in the right direction.

I am certain that exhibitors and visitors will find ideal

conditions for their participation in or attendance at

R+T at the end of February 2022." The Safe Expo concept

is also being continuously adapted and relaxed

according to political guidelines. Further information

about this concept can be found online at:

www.messe-stuttgart.de/en/exhibitors/news/.

New opportunities through a supplementary online

offer

"Especially due to the last months, trade fairs play an

important role since personal contact in the business

world cannot be permanently replaced by online offers,"

said Sebastian Schmid. "However, we want to

give all the participating companies the possibility of

a digital extension. This digital extension will enable

the exhibitors at R+T 2022 to extend their presence

on an online platform, fill it with information and

provide the information to their target group in the

long term." The online platform can be accessed via

the known URL www.messe-stuttgart.de/r-t/en/visitors/r-t-digital-2021/

and will be available up until

R+T 2024. Exhibitors can therefore also reach visitors

who cannot come to the trade fair due to any travel

restrictions. Visitors will also have the opportunity to

obtain information online about the trends and product

innovations in the industry. In addition, the accompanying

programme of R+T will be streamed live

and will then be available in the form of on-demand

videos. Visitors who are present in Stuttgart will therefore

be able to call up different content again online

after the trade fair.

By taking part in R+T 2022, every exhibitor will automatically

be given a presence in the digital platform.

This presence may be further extended in relation to

the particular features. In order to demonstrate and

explain the different functionalities, a demo version

of the digital platform for R+T 2022 will be created by

the middle of November 2021. Further information

concerning this demo version will be shortly

available.

Safe attendance at R+T guaranteed

At the trade fairs held so far, the Safe Expo concept of

Messe Stuttgart for safely staging events has already

proved to be very successful. No uncertainty could be



safe-expo

Panjur Tente, Kapı / Geçiş Sistemleri ve Güneşten Korunma Sistemleri

alanında Dünya’nın en büyük fuarı olan R+T 2022 ile yarının inşası

için yenilikçi ürünleri keşfedin ve yeni fikirler edinin.

YENI·

PZT − CUM

21 − 25 Şubat 2022


www.rt-expo.com

Okan AYTAR

İletişim ve Haber Danışmanı

okanaytar@hotmail.com

Hayrullah Yiğitbaşı ile

Perde Analizleri

MACARİSTAN

VE

UKRAYNA

Kuşkusuz ev tekstilinde önemli bir yeri olan perde

günümüzde gelişimi ile görüntüsü ile desenleriyle

çeşitliliğiyle inanılmaz boyutlara ulaşmıştır.

Kruvaze, katlanır, zebra, dikey, jaluzi, screen,

silüet, store perde çeşitleri evimizin ve işyerlerimizin

vazgeçilmez bir parçası olmuştur.

Bu konuda görüşlerini almak için köşemize iş insanı

Hayrullah Yiğitbaşı nı konuk ettik. Hayrullah

Yiğitbaşı Hatay üzümlü köyünde doğmuş. Ailesi

o ilin köklü ve tanınan ailelerinden. Halen Türkiye,

Ukrayna ve Macaristan da birçok iş alanında yatırımlar

yapıyor.

- Hayrullah bey ülkemizde Ukrayna ve Macaristan

da birçok iş alanında yatırımlar yaparak iş faaliyetlerinizi

sürdürüyorsunuz. Bu konuda bize bilgi verir

misiniz?

Esasen tarihçiyim. 1998 yılı başında misafir hoca olarak

gittiğim Macaristan da üç yıl sonra istifa ederek

ilk şirketimi kurdum ve Türkiye Macaristan arasında

dış ticaret sahasında çalışmaya başladım. Sektör olarak

Türkiye’nin dünya çapında çok başarılı bir üretici

durumunda olduğu ev tekstilini seçtim. Kısa bir süre

içinde seçimimizin ne kadar isabetli olduğu kendini

ortaya çıkan sonuçlarla kendini gösterdi. Hep söylüyoruz

Türkiye doğu ve batı kültür ve medeniyetleri

arasında bir köprü niteliğindedir. Bu çok önemli bir

gerçekliktir. Doğunun aile, ev, sosyal yaşam ve kültür

anlayışının gerekleriyle, batının teknolojisini birleştiren

Türk girişimciler ev tekstil sektöründe ülkemizi

Dünya’nın en önde gelen ülkesi durumuna getirmişlerdir.

- Türkiye ve Macaristan arasındaki iş potansiyelini

nasıl görüyorsunuz?

Türkiye ve Macaristan arasında tarihsel bir bağ var.

Macar halkı Türkleri kendilerine daha yakın görüyor.

Onun için iş potansiyeli çok yüksek olabilir. Ancak,

Macaristan ve balkan ülkelerinden daha farklı değerlendirilmelidir.

Batı Avrupa ürünlerinin geleneksel

pazarını teşkil eden bu bölgeye çok daha yüksek

seviyede ve uzun vadeli düşünülerek planlanması

gerekir. Aksi halde bu girişimler hayal kırıklığı ile sonuçlanabilir.

- Size göre ev tekstilinde önemli bir yeri olan perde

sektörümüzün dünya sıralamasında yeri neresi?

Dünya’da ürünleri en çok tercih edilen ülkelerden

biri olduğumuzu söyleyebilirim. Lider ülke olduğumuzu

da söyleyebiliriz. Ürünlerimizi hem çok kaliteli

üretiyor hem de ucuza pazarlıyoruz. Bu konuda rakipsiz

olduğumuz kesin.


- Ev tekstili ve perde sektöründe bizden sonra

gösterilebilecek ülkeler hangileri?

Türkiye’yi lider olarak görebiliriz. Bizden sonra

Hindistan ve bazı Uzakdoğu ülkelerini söyleyebiliriz.

Hayrullah bey ev tekstilinde dolayısı ile perde sektöründe

Türkiye’nin bu alanda lider bir ülke olduğunu

ve ürünlerinin çok tercih edildiğinden sık sık bahsediyorsunuz.

Bu konuda daha detaylı görüşlerinizi

öğrenebilir miyim?

Evet ev tekstilinde ve perde sektöründe dünyanın

en iyi üreticisi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Hep söylüyoruz Türkiye doğu ve batı kültür medeniyetleri

arasında bir köprü durumundadır. Bunu

çok önemsiyorum. Doğunun aile ev sosyal yaşam

ve kültür anlayışının gerekleriyle batının teknolojisini

birleştiren Türk girişimciler ev tekstilini ve perde

sektörünü dünyanın en önde ülkesi durumuna getirmişlerdir.

Ama buna rağmen ürünün pazarlanması

ve piyasaya tanıtılmasında bazı sıkıntıların olduğunu

kabul etmek gerekir.

- Türkiye ve Macaristan arasında tarihsel ve kültürel

alanda bir yakınlık var. Türk ve Macar halkı arasındaki

sevgi bağını da düşünürsek ve durum böyleyken

ev tekstilinin ve perde sektörünün dünyada bu kadar

tercih edilmesinde Macaristan’ın katkısı var mı?


Macaristan’ın Türkiye’nin Avrupa’ya olan tekstil ihracatını

bütünüyle düşünülmesi gerektiği kanısındayım.

10 milyonluk nüfusu nedeniyle hacim olarak

küçük görülse de konumu nedeniyle büyük önem

arz etmektedir. Haritadan incelendiğin de dahi rahatlıkla

görülebilecektir. Macaristan ne doğu ne bati Avrupa’dır.

Ancak her iki bölgenin de özelliklerini taşır.

Aynen Türkiye’nin konumu gibi iki coğrafi bölge arasında

bir kapı ve geçiş bölgesi niteliğindedir. Zaten

maruz kaldığı büyük saldırı ve istraplatin nedeni de

budur. Geçit pozisyonundaki Macaristan doğudan

batıya yada batıdan doğuya yayılmak isteyen her

göçün öncelikli hedefi olmuştur. Buna Osmanlı imparatorluğu

da dahildir. Avrupa’nın içlerine ilerleyen

Osmanlı fetih hareketinin de hedefi olmuş ve 150 yılı

aşkın bir sure imparatorluğun en batıdaki topraklarını

oluşturmuştur. Coğrafi olarak orta Avrupa’nın tam

merkezinde bulunan bu ülke diğer tüm ülkeler gibi

ekonomik ve ticari açıdan göz ardı edilemeyecek bir

öneme sahiptir. Sınırlarını çevreleyen 7 ülkenin ve bu

ülkelerin sahip olduğu büyük nüfusu adeta bir Pazar

yeri gibi görülmelidir.

Avrupa birliği üyesi olan Macaristan’ın Avrupa’nın

ortasında ve yedi ülke sınırında bir ülke olduğunu

düşünürsek ve özelliklerinden dolayı orta Avrupa’nın

bütününe ve diğer ülkelere urun pazarlama

konusunda yayılma çalışma alanında kolaylaştırıcı

etkiye sahip olduğunu söyleyebilir miyiz.

Avrupa birliği üyesi olan Macaristan yine Avrupa

birliği üyesi olan Avusturya, Slovenya, Polonya

Slovakya ile Hırvatistan Sırbistan ve Ukrayna ile

sınırlara sahiptir. Bu ülkelerin tamamında Macar sınıra

yakın bölgelerin nüfusu 1. Dünya savaşını takiben

imzalanan Trianon anlaşmasıyla parçalanan Macaristan’dan

kopan azınlıklardan oluşur. Bu durum ister

ab üyesi olsun ister olmasın Macaristan’ı merkezine


73

alan işletmelerin orta Avrupa’nın bütününe yayılma

çalışmalarında kolaylaştırıcı etkiye sahiptir. Bu azınlıklara

mensup Macarların tamamına yakını mevcut

orban victor idaresindeki fidesz partisinin politikasıyla

Macaristan ve ilgili Ülkeler arasında cifte vatandaşlığa

sahip olmuştur. Yani Macaristan da kurulu

bir işletme bu ülkelerin tamamına Macarlar aracılığı

ile nüfus edebilmektedir. Bütün bu bilgiler doğrultusunda

konumuz olan ev tekstili ve onun dahilinde

perde ticareti konusunda durum farklı değildir. Bir

üs olarak Macaristan’da bulunmak sahaya etki açısından

çok önemlidir. Rakipsiz kalite ve fiyat oranına

sahip Türk perdeliklerin hak ettiği ciddiyet ve strateji

ile ele alınması gerekmektedir. Bunun en başında

şüphesiz iyi bir tanıtım ve reklam politikası gereği ortadadır.

Üretimde harikalar yaratan perde üreticilerimizin

tanıtım ve reklam konusunda yeterli eforu gösterdiğini

söyleyemeyeceğim. Bu hususta son yıllarda

gelişmeler olmakla birlikte hala yeterli değildir. Dev

tesislerde dünyanın en modern üretimini yapana kuruluşlarımızın

bile fasonculuğu kabullenip kendi adı

ve markasıyla sahada gerektiği şekilde rol almadığını

görüyoruz.

- Bu konuda sizin önerileriniz var mı?

Türk mali bir ürünü İtalyan ve Belçika gibi bati Avrupa

ülkelerinden ithal edilmiş gibi görebiliyoruz üstelik

ciddi fiyat farklarıyla. Gururla Anadolu aslanları

olarak andığımız üreticilerimizin markalaşma ve sahada

bilinirlik adına çalışmalarına ihtiyacı vardır. Batiı

Avrupa’nın sanayi devriminden bu yana oluşmuş

imajının Macar piyasasında da tesirini görüyoruz. Bu

tesir giderek zayıflarken Türk ürünlerinin kalite imajı

her geçen gün daha iyi noktalara gelmektedir ama bu

sürecin takibi ve bir plan dahilinde desteklenmesi gerekmektedir.

Macar piyasasında hiç şüphesiz dikkat

edilmesi gereken hususlardan biride cin ürünleridir.

Macaristan’da yalnız Çin malları değil bizzat Çinli

tüccar ve iş adamları ve bunlar tarafından kurulmuş

şirket ve pazarlar mevcuttur. Ancak rahatlıkla

söyleyebilirim ki kalitesiyle Türk ev tekstili ürünleri

ve onun önemli kolu olan perde konusunda Çinliler

Türklerin çok gerisindedir. Ancak ülkenin düşük gelir

seviyesine sahip kesiminde tartışmasız bir etkiye sahiptirler.

Esasen bu durum orta ve doğu Avrupa’nın

tümünde durum çokta farklı değildir. Macaristan’daki

Çin varlığı biraz daha yoğun diyebiliriz. Haddim

olmayarak bir önerme şeklinde Türk is camiasında

Çinliler tarafından Budapeşte’de kurulmuş olan ve

200 civarında büyük Çin üreticiliği temsil eden Asıa

Center turu bir yapılanmanın çok faydası olacağı

kanısındayım. Böyle bir merkezin kapısından giren

Macar ve onu çevreleyen ülkelerin toptancı ve perakendeci

tüccar ve işadamları Türk tekstilinin ulaştığı

noktayı ve muhteşem Türk ürünleri ile cazip fiyat kalite

oranlarını bu şekilde bir merkezde görme şansına

sahip olacaktır.

UKRAYNA

- Hayrullah bey Türkiye ve Ukrayna arasındaki Dış

ilişkiler ne durumda? Ev tekstili ve Perde ürünleri,

Ukrayna tarafından tercih ediliyor mu? Genel bir

değerlendirme yapabilir misiniz?

Çok önemli bir Pazar niteliğindedir. Perde ve ev tekstili

ürünleri dışında çocuk giyiminden başlayarak

tekstil adına tüm Türk ürünlerinin beğeniyle rağbet

gördüğünü gözlemliyoruz.

1990 doğu blokunda yaşanan resim değişikliğini

ürünlerin bölgeye etkisi her geçen gün artarak ve nitelik

kazanarak devam etmektedir.

Büyük ölçüde Ukrayna’nın Odesa Limanıyla İstanbul

arasında kurulan otomasyonla işleyen kurumlaşmış


- Son olarak genel bir değerlendirme yapabilir

misiniz?

bir yapı gözleniyor. Gözlemlerimiz kadarıyla bölgede

Türkiye, Polonya ve Çin’le olduğu söylenebilir.

Bavul turizmi ile başlayarak (bavul turizminin halen

devam ettiği söylenebilir) günümüze kadar gelen ve

Odesa’daki dev depolarla ülkeye dağıtımı yapan yapılanmaya

ulaşmıştır.

Bizimde ticaretini yürüttüğümüz karpataltı diye adlandırılan

Macar bu ilgi ve alakası yakinen tecrübe

etme şansına sahip olabiliyoruz.

Biz ülke olarak geçmişten günümüze ev tekstili ürünleri

üretimine çok önem verdik. Macaristan ve diğer

ülkelerde ev tekstili üretimi ve perdelik kumaş üretimi

bizim ülkemizden daha zayıf ve hatta yok denecek

kadar az. Diğer ülkelerde üretim Türkiye’nin üretimiyle

kıyaslanmayacak kadar zayıf. Bu açıdan çok

avantajlıyız. Bu ürünler söz konusu ülkelerin ithal etmek

durumunda kaldıkları ürünlerdir. Ürünlerimiz

diğer ülkelere göre açık ara öndedir. Son olarak aynı

kaliteli ürünleri üretmeye devam edip pazarlama

yöntemleri konusunda daha da geliştirip yolumuza

devam etmeliyiz.

Bu hedef doğrultusunda markalaşmak tanıtım ve

reklam çalışmalarının çok önemli olduğunu söyleyebilirim.

Zaten giderek artan bu faaliyetlerin olumlu

sonuçları da görülmeye başlamıştır.

Türk ev tekstili ürünlerinin haklı şöhretine uygun

olarak büyük ilgi gördüğünü, işletmelerin ürünleri

önemle vurguladıklarını görüyoruz.

Zaman içinde özen gösteren Ukrayna halkının daha

batıdaki ülkelere göre kağıt üzerinde alım gücü daha

düşük görülmesine rağmen çok iyi alıcılar olduğunu

gördük.

Evlerine özen gösteren Ukraynalılar, Ev tekstili

ürünlerimiz açısından iyi bir piyasayı oluşturuyorlar.

Zaten Ukrayna halkının yalnız ev tekstili değil

tüm tekstil ürünlerimizi kullanma konusunda köklü

bir alışkanlık halinde olduğunu gözlemliyoruz.

Sahada faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli diyebileceğimiz

Türk firmaları olmakla birlikle, Ukrayna

firmaları da Türk ürünlerine rağbet gösteriyorlar.

Bundan sonra 30 yılda oluşan alışkanlık ve iyi seviyedeki

ilişkiler kadar mesafenin kısalığı ve etkisi

var. Bugün İstanbul dan alınan ve akşamdan gemiye

yüklenen ürünler ertesi günü Ukrayna tüketicisinin

ve ticaret insanlarının beğenisine sunulabiliyor.

Marka değeri olan bazı Türk firmalarının sahadaki

girişimleri nede şahit oluyorlar. Türkiye ve Ukrayna

arasındaki her sahada gelişen mükemmele yakın

ilişkilerin tekstil, onun içerisinde ve Perde sektörü

nünde birebir yapıldığını söyleyebiliriz.



75

YAŞAYAN TARİH

Uluslararası bir kültür merkezi olan ve eşsiz güzelliği ile dünyada

hayranlık uyandıran bu tarihi yapı, İstanbul Boğazı’nın en güzel

yerinde tüm ihtişamı ile herkesi büyülüyor.

Okan AYTAR

İletişim ve Haber Danışmanı

okanaytar@hotmail.com

Mümkünü yok Dolmabahçe Sarayı’nı anlatmanın...

Düşünüyorum bir şeyler yazmak istiyorum. En

azından bir iki cümle... Ama zorlanıyorum. Meğer o

muhteşem, ünlü yeri yazarak anlatmak ne zormuş.

Rönesans ve barok kırması bir üslupla yapılmış,

harikulâde süslü bu yapı, boğazın en güzel yerinde

Beşiktaş ile kabataş arasında bulunuyor.

Osmanlı mimarisinin de özelliklerini taşıyan

Dolmabahçe Sarayı’nın yapımı 1853 yılında tamamlandı.

Zamanın padişahi Sultan Abdülmecid tarafından

görevlendirilen mimar Garabet ve oğlu Nikagos

Balyon, saray yapımı işini 11 yılda bitirdiler. Edinilen

bilgilere göre saray, beş milyon altına mal olmuştur.

Bugünkü Dolmabahçe Sarayı’nın bulunduğu yerde

eskiden, denizin içeri doğru girdiği bir koy bulunuyordu.

İstanbul'un fethinde Fatih Sultan Mehmet,

donanmanın bir bölümünü burada demirlemişti.


EFSANEVİ SARAY

DOLMABAHÇE SARAYI

1614 yılında 1.Ahmet zamanında, kaptanı derya

Halil Paşa, bu koyu doldurttu ve burasını hünkar

bahçesi haline getirtti. Dolmabahçe Sarayı yapımı

başlamadan önce aynı yerde, birçok kasr, köşk ve

saray olduğu bilinmektedir.

O dönemin Osmanlı sultanları, Dolmabahçe Sarayı

yapılıncaya kadar Topkapı Sarayında otururlardı.

Diğer saraylar yazlık, av ve düğün merasimi için

kullanılırdı. Dolmabahçe Sarayı yapılınca Osmanlı

hanedanı buraya yerleşti. Hanedanın buraya yerleşmesinden

sonra, saraya birçok devlet adamı davet

edilmişti. Bunlar arasında İngiltere kralı Edwards,

Avusturya imparatoru Karl, İmparatoriçe Eugine,

Alman imparatoru Wilhelm, İran şahı Rıza Pehlevi,

Bulgar kralı Ferdinand, Ürdün kralı Abdullah, Rus

grandükü Nikolay, Sırp kralı Aleksandr, Irak Kralı

Faysal bulunuyor.

Biri caddeye, bir diğeri saat kulesine bakan çok süslü

iki ana kapısı olan sarayın dış yapısı, büyük par-

çalardan oluşan suni mermerlere kaplıdır.

Ana kapıdan girilince bahçe içindeki havuz, görülmeye

değer güzelliği ile gözler önüne seriliyor.

1965 yılında monte edilen kuğu işlemeli heykelin,

havuzun içindeki nilüfer yaprakları ile sağladığı

bütünlük kelimenin tam anlamıyla harikulâde...

Az ileride geniş merdivenlerle Sağlamlığın da bulunduğu

birinci kata çıkılıyor. Ortadaki yapıda Taht

(muayede) salonu yer alır. Bunun kuzeyinde Hünkar

Dairesi ile Harem yer alıyor.

Dış bölümü kâgir, içi ahşap olarak yapılmış sarayın

ahşap bölümleri son yıllarda, yangın tehlikesine

karşı çelik olarak yenilenmiştir.

Sarayda 285 oda ve 46 salon bulunuyor. Yüksek

pencereli ve sık kafesli Harem Dairesi ile Hünkar

Dairesini birbirine bağlayan, muntazam sütunlarla

süslü dehliz, sarayın bir başka güzel bölümü.

Sarayın tavanları, İtalya ve Fransa'dan getirilen

dekoratörler tarafından hazırlanmıştı. Sechan adlı

sanatkar sarayın dekorunda ve döşemesinde çalışmıştı.

Ana yapının dışında, tiyatro, cami, serasker dairesi,

gedikli cariyeler ve kızlarağası daireleri, hazine-i

hassa ve mefruşat dairesi, baltacılar, musahiban gibi

daireler d bulunuyordu.

Mabeyn, hünkar ve valide daireleri ile camlı köşk

bölümünde birbirinden güzel döşenmiş sayısız

odalar mevcut.

Mabeyn ve Hünkar dairelerinde 8 büyük salon var.

Bu salonlar, Mavi Salon, Merasim Salonu, Harem

Salonu ve Zülvecin Salonu adını alıyor.

Sarayın içi, birbirinden güzel Çin vazoları, tablolar,

heykeller, şömineler, mangallar, dünyanın hiçbir

yerinde bulunmayan eşsiz güzellikteki Bohemya

kristalleri, Hereke halıları, biblolar, saatler, XVI.

Louis üslubundaki kırmızı möble takımları, benzersiz

şamdanlarla süslüdür.

Elçiler kabul salonun tavanı, eşsiz güzellikteki varak

altını ile kaplanmıştır.

Taht (Mabeyn) Salonundaki dört buçuk ton ağırlığında

750 mumlu büyük avizenin, saray inşası sırasında

İngiltere Kraliçesi Victoria tarafından hediye

edildiği söyleniyor.

Sarayda bulunan padişah ve saltanat kapıları dışında

Veliaht Kapısı, Baltacılar Kapısı, Mutfak Kapısı,

Koltuk kapısı adı altında başka kapılar da bulunuyor.

1 Temmuz 1927 günü, şehrin misafiri olarak

İstanbul'a gelen Atatürk, Dolmabahçe Sarayında

oturmuş, birçok görüşmeleri burada yapmıştır.

19-20 Temmuz 1991 tarihlerinde, ülkemizi ziyaret

eden ABD başkanı George Bush onuruna merhum

Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından sarayın

mabeyn salonunda bir yemek verilmiştir.

Günümüzde Dolmabahçe Sarayı, birçok ünlü ressamın

eserlerini kapsayan yağlı boya resim koleksiyonu

ve çeşitli antika eşyalarıyla “Müze Saray" görüntüsüyle

Türk turizminde önemli bir yer almaktadır.



79

KÖŞE YAZISI

Lincoln'dan On Beş

Yönetim Stratejisi

Zafer Kalayci

Human Resources Director

& Management Consultant

Kurgu dışı eserlerin en çok satan yazarı olan DONALD T. PHILLIPS,

hikayeler anlatma ve tarihi canlı, ilgi çekici düzyazılarla canlandırma

becerisiyle tanınır. Amerikan liderliğiyle ilgili üçlemesi (Liderlik üzerine

Lincoln, Liderlik üzerine Kurucu Babalar, Liderlik üzerine Martin

Luther King, Jr.) dünya çapında beğeni toplayan kkitaplarından. İlk kitabı

Lincoln on Leadership, tarihsel liderlik üzerine yepyeni bir kitap

türünün yaratılmasına giden yolu açmaya yardımcı oldu. Phillips

ayrıca Mike Krzyzewski, Phil Mickelson, Greg Norman, Cal Ripken,

Korgeneral Ricardo Sanchez ve ESPN'den George Bodenheimer ile

kitaplar üzerinde işbirliği yaptı.

Liderlik Üzerine Lincoln

En beğenilen kitaplardan biri, Donald T. Phillips tarafından

yazılan Lincoln on Leadership. Bu kitapta, Bay

Phillips “zor zamanlar için yürütme stratejilerini” tartışıyor.

Siz ve çalışmakta olduğunuz şirketiniz zor günler

yaşıyor olabilirsiniz, son yaşanılan olaylar birçokları

için önemli zorluklar yarattı.

Bu makalede size 15 stratejiden önemli noktalara değineceğim.

Bu ilkeler, yöneticilerin odaklanması için mükemmeldir

ve elde ettiğiniz sonuçlarda büyük bir fark

yaratabilir.

Abraham Lincoln'e giriş

Lincoln her zaman başarılı değildi. Aslında, kariyeri

Amerika Birleşik Devletleri'nin 16. Başkanı seçilmeden

önce kısmi başarısızlıklarla doluydu. Bildiğiniz gibi bu

bir iç çatışma dönemiydi ve göreve başladığında Konfederasyon

Devletleri Birlikten çoktan ayrılmıştı. İç Savaş,

tüm Dünya Savaşlarında Amerika'lılarının toplam

savaştığından daha fazla Amerikan canını aldı.

Pek çok kişi, Lincoln’ün azmi ve Amerika için uzun va

deye odaklanmasının, birçok savaş ve acıya rağmen,

kelimenin tam anlamıyla ülkeyi bir arada tuttuğuna

inanıyor. Geçmişe bakıldığında, o sırada iş için doğru

adamdı.

Lincoln'dan on beş yönetim stratejisi

1. Ofisten çıkın ve birlikler (projeler) arasında dolaşın

Çalışanlarınızın yöneticilerini görmesi ve ondan haber

alması gerekir. Ofisinizde oturarak yapılan (veya yapılmayan)

işi tam olarak ölçmek ve takdir etmek zordur.

İş departmanlarındaki çoğumuz utangaç ve daha içe

dönük durumdayız, bu nedenle "birlikleri" projeleri ziyaret

etmek için dışarı çıkmak bizim için kolay olmayabilir

ama gereklidir.

2. Güçlü ittifaklar kurun

İş dünyasında ortaklarınız olmalıdır - üst yönetim seviyelerinde,

departman yöneticisi seviyelerinde, hatta çalışanlarla.

Başarılı yöneticilerin güçlü bir desteği vardır

ve hem iyi hem de kötü zamanlarda ihtiyaç duyacağınız

desteği bu ittifaklar oluşturur.

3. Zorlamak yerine ikna edin

Bu iyi bir yoldur. Departmanlar'deki yüzde doksanımızın

otoriter bir yönetim tarzı var. Sipariş vermek yerine

ikna etmeyi öğrenmemiz gerekiyor. İkna, daha fazla


iletişim ve diğer tarafın kararlarımızın faydalarını ve

"onlar için neyin var olduğunu" anlamasına yardımcı

olmayı gerektirir. Daha fazla enerji gerektirir, ancak sonuçlar

çok daha iyidir.

4. Dürüstlük ve doğruluk en iyi politikalardır

Er ya da geç sahtekârlık keşfedilecek. Herkese saygılı

ve profesyonelce davranın ve faydası olur.

5. Asla intikam veya kin gütmeyin

Bunu yaptığınızda, gelecekte güvenilirliğinizi ve başarınızı

zayıflatabilecek mantıksız kararlar alırsınız.

Kazan-kazan senaryolarını araştırın ve bunun bir kazan-kazan

olması için önce diğer tarafın kazanması gerektiğini

anlayın.

6. Haksız eleştiriyle başa çıkma cesaretine sahip olun

Bizim gibi yüksek detaylara takılan insanlar için zor.

Eleştirilmekten hoşlanmıyoruz. Bir müşteri bizi hayal

kırıklığından kurtardığında, bunun sadece kılık değiştirmiş

bir fırsat olduğunu bilmeliyiz, bu yüzden bunu

kişiselleştirmeyin. Çatışmanın üzerinde kalın ve hedefe

odaklanın. Eleştiri sözleri acı verebilir ancak sizi doğru

şeyi yapmaktan alıkoymalarına izin vermeyin. Kızgın

bir müşteriyi kazanın ve ömür boyu müttefikiniz olabilir.

7. Paradoksun ustası olun

Tutarlı olmak önemlidir, ancak bazen işleri biraz farklı

yapmanız gerekir. Örneğin, iki farklı programcının ihtiyaç

duyduğu iyileştirmelere odaklanmak, biri için kaliteye,

diğeri için üretkenliğe odaklandığınız anlamına

gelebilir. Lincoln, generallerinden bazılarını daha hızlı

karar almaya zorlarken diğerlerini daha fazla zaman

almaya teşvik etti. İnsanların dinamiklerini anlamak,

onları daha iyi yönetmenize yardımcı olabilir.

8. Güçlü bir el egzersizi yapın - kararlı olun

Yöneticiler karar vermelidir ve kararlarında inanç ve

amaca ihtiyaçları vardır. Ödevinizi yaparak ve hazırlayarak

bir “hazır, nişan al, ateş et” yaklaşımı oluşturun,

başarılı olmanıza yardımcı olacak bir plan geliştirin ve

projeyi başarıyla uygulayın. Sonuçlar olağanüstü olacak.

9. Liderlik ederek liderlik edin

Bir liderde çalışanlarınızın neye ihtiyacı olduğunu anlayın

ve örnek olarak liderlik edin. Çalışanlarınız arasında

yankı uyandıran ve onlara mantıklı gelen şeyler

yapmak, onların misyonlarına ulaşmalarına yardımcı

olacaktır.

10. Hedefler belirleyin ve sonuç odaklı olun

Vizyon veya strateji oluşturan ve sonuçlara ulaşan yöneticiler,

daha fazla sorumluluk verdiğimiz ve başarılı

olmamıza yardımcı olmak için zor zamanlarda aradığımız

yöneticilerdir. Strateji oluşturan, onaylayan ve projeleri

başarıyla teslim eden bir yönetici olun ve kendinizi

meslektaşlarınızdan ayıracaksınız.

11. "Grant" inizi bulana kadar aramaya devam edin

Birkaç başarısızlıktan sonra, Ulysses S. Grant, sonunda

Robert E. Lee liderliğindeki Konfederasyon Ordularını

yenebilen Lincoln’ün generali olarak ortaya çıktı. Lincoln,

beklenenden daha düşük sonuçlarla yetinmek

yerine, doğru formülü elde edene kadar ordusunda en

üst düzeyde organizasyonel değişiklikler yaptı. Koşullar,

zamanlama ve kişilikler, Birlik Ordusunun nihayet

Konfederasyon'u kazanmasına yol açtı. Grant, ise Amerika

Birleşik Devletleri'nin 18. Başkanı oldu.

12. Yeniliği teşvik edin

1860'larda bile Lincoln, yeniliğin ve işleri farklı şekilde

yapmanın önemini anladı. Generallerine yenilik yapmak

ve fark yaratabileceğini düşündükleri şeyleri denemek

için önemli ölçüde esneklik verdi. Risk almayı

teşvik etti ve “bir kedinin derisini yüzmenin birden fazla

yolu vardır” yaklaşımını benimsedi. Lincoln, gerçekten

başkalarını daha fazlasını yapmaya teşvik eden bir

yöneticiydi.

13. Topluluk önünde konuşma sanatında ustalaşın

Yöneticiler için başka bir zor olan ancak kariyerinizi

hızlandırabilecek bir şey. Mükemmel iletişim becerilerine

sahip yöneticileri nadirdir. Bir olun ve kariyerinizi

geliştirin.

14. İnsanları konuşma ve hikaye anlatma yoluyla etkileyin

Başka bir deyişle, onlara bir şeyler dikte etmeyin - müşterileriniz

ve çalışanlarınız ile sohbet etmeyi öğrenin.

Zor konuları hikayelerle ilişkilendirmek bir durumu

etkisiz hale getirebilir ve amacınızı çok etkili bir şekilde

ifade edebilir. Gerçekten başarılı olmak için iletişim becerilerinizi

geliştirin.

15. Bir vizyonu duyurun ve onu sürekli olarak yeniden

onaylayın

Stratejinize ulaşmak için, onu satmanız ve hedeflerinizi

her gün ve tüm taraflarla - departman yöneticileri, üst

düzey yöneticiler ve çalışanlar ile güçlendirmeniz gerekir.

Lincoln “hedefe göz kulak olmasaydı”, şu anda

bildiğimiz gibi Birleşik Devletler bugün ayrı ülkeler

olacaktı.

Özet

Lincoln, başkanlığı sırasında ülkenin yarısı tarafından

nefret edildi ve hor görüldü, ancak azmi ve bağlılığı

daha güçlü ve daha mükemmel bir Birliğe yol açtı. Herhangi

bir Başkan için en zor zamanlardan biri olduğunu

görmek kolay. Kitapta tartışıldığı şekliyle yönettiği ilkeler,

yöneticilerin bugün çalıştığımız karmaşık ve zorlu

ortamlarla başa çıkmalarına yardımcı olabilir.

Lincoln on Leadership, kısa bir okuma ve ilginç bir kitap.

Size okumanızı ve bu 15 ilkeyi organizasyonunuz

yönetme yaklaşımınıza dahil etmenizi öneririm.



83

Alper Aytaç’ın Uçan Halısı - Haliç Kütüphanesi Projesi

Alper Aytaç’ın Uçan Halısı

Haliç Kütüphanesi Projesi

Dünya Ödülü Kazandı.

Mimaride dünyanın lider çevrimiçi platformu olan Architizer

bu yıl dokuzuncusunun yapıldığı Architizer

A+Awards kazananlarını açıkladı. Temelini mimarinin

demokratikleşmesi üzerine kurmuş dünyanın eni iyi mimari

tasarımlarını ve iç mekânlarını onurlandıran A+Ödülleri

uluslararası platformdaki en büyük ve en önemli

ödül programıdır.

Alper Aytaç’ın tasarladığı Haliç Kütüphanesi 2021 Architizer

A+ Juri ödülünü kamusal projeler kategorisinde kazandı.

Haliç Kütüphanesi İstanbul’un kültürel ve görsel

hafızasının kesişim noktası olan tarihi Galata bölgesindedir.

Galata semti geçmişte kendi sur duvarları ve burçlarıyla

çevrelenen bir Ceneviz kolonisiydi. Bugün semte kimliğini

veren Galata Kulesi dışında neredeyse hiçbir sur duvarı

kalmamıştır.

Haliç Kütüphanesi, Haliç kıyısından tarihi yarımadaya

doğru anıtsal yapılarla taçlandırılmış İstanbul’un yedi

tepesine doğru bakar. Karşısında ki manzara güney doğusunda

Aya Sofya, Nuruosmaniye Camii, Süleymaniye

Camii, Mokios Sarnıcı, Fatih Camii, Yavuz Selim Camii ve

Mihrimah Sultan Camii ile kuzey batısında sonlanır. Burada

surlarla çevrelenen yedi tepe eski İstanbul’un tarihini

temsil eder. Yedi tepenin üstünde adeta dans eden kubbeler

ve ikonik Galata Kulesi, Haliç’te İstanbul’un siluetini

oluşturur.

Daha önce benzeri görülmemiş sosyal ve çevresel zorluklarla

geçen bir yıl sonrasında bu senenin teması -Değişen

Dünya için Mimarlık-gelecek nesillere daha dirençli yaşam

alanları tasarlamayı hedefleyen mimar ve tasarımcıları

kutluyor. 100’den fazla ülkeden 5000’den fazla katılımcının

bulunduğu yarışmada Alper Aytaç Türkiye’den

kazanan tek mimar oldu!

Architizer yöneticisi Paul Keskeys, “Bu projelerin arkasında

olan tasarımcılar çok farklı coğrafyalardan ve kişisel

deneyimlerden gelmekte olmalarına rağmen en azından

ortak oldukları tek şey yaratıcı cesaretlerini sadece günümüzü

tekrarlamakla değil gelecek için yepyeni fikirler

işleyerek ortaya koyuyorlar.” İfadesini belirtmiştir. Türkiye’yi

ve özellikle İstanbul’u evrensel mimari platformlarında

ve sayısız uluslararası medya da projesiyle söz ettirdiği

için Alper Aytaç’ı cesaretiyle ve yenilikçi fikirleriyle

kutluyoruz.

Alper Aytaç “ Haliç Kütüphanesi, bulunduğu çevre ve

kültürle adeta dokunup uçan halı misali tasarlandı” vurgusuna

dikkat çeker. Tepelerde bulunan anıtsal yapıların

görünüşleri ve Galata Kulesine doğru akslarının ışıması,

ana çatı örtüsünü oluşturur. Proje alanına görsel teması

olan yakınındaki üç tepe, kütüphane ve çalışma alanının

fonksiyonlarını barındıran çatı örtüsüne ilham olur. Uzağında

kalan diğer tepeler binanın zemin/peyzaj ilişkisini

yumuşatıp iç ile dış mekân arasında kamusal alan oluşturan

bir kaideye dönüşürler. Bu kaide kullanıcıları dışarıdan

içeri giriş esnasında mekânsal olarak hazırlar.

Proje alanının yakınında, Mimar Sinan tarafından tasarlanan,

Azapkapı Sokullu Camii, şehrin gürültüsünden içeriyi

korumak amacıyla adeta havada süzülürcesine zeminden

yükseltilmiş ibadet alanı ile kesit ve oran olarak Haliç

Kütüphanesine örnek teşkil etmiştir.


Bu strateji aynı şekilde kütüphane ve çalışma alanını şehrin

gürültüsünden korumak amacıyla Haliç Kütüphanesinde

kullanılmıştır. Zemin kat sesin ve aktivitenin yoğun

olduğu sarmalsı çocuk kütüphanesi, oditoryum ve restoranı

barındırır.

Alper Aytaç “Haliç Kütüphanesi, İstanbul’un bilgisine ışık

tutan, Haliç’in iki tarafındaki şehrin sembollerini bağlamayı

sağlayan aracı olmayı hedefler. Şehre giren enerjiyi

kendine çekmek yerine, enerjiyi şehre yayar”. diyerek İstanbul

için kütüphanenin önemini vurgulamaktır.

Aytaç Mimarlık Hakkında

Aytaç Mimarlık, mimarinin alışılagelmiş kavram ve sınırlarını

aşarak kullanıcılar, objeler ve mekânlar arasında,

her birinin kendi doğasından gelen gizli kalmış yaratıcı

güçlerini ortaya çıkartmak hedefi ile 2005 yılında Alper

Aytaç tarafından mimarlık ve araştırma pratiği olarak kurulmuştur.

Kalıplaşmış statik mekân olgusunu aktif ve dinamik hale

getirebilmek amacıyla, ofis süreç ağırlıklı dijital ve analog

araçları yoğun olarak kullanarak her projeye özgü yerin

fiziksel ve kültürel sayısız katmanlarıyla ilişkili, yaratıcı

ve güçlü çözümler üretmeyi amaçlar. Aytaç Mimarlık yapı

tasarımı, kentsel tasarım, iç mekânlar ve peyzaj tasarımına

kadar tasarımın her ölçeğinde bütüncül olarak hizmet

vermektedir.

Aytaç Mimarlık yapı ve projeleriyle uluslararası önemli

ödüllerin sahibi olup eserleri tüm dünyada geniş kapsamda

yayınlanmaktadır.

Almış Olduğu Bazı Ödüller

Architizer A+ Awards, Jury Winner, The Golden Horn

Library, 2021

WA Awards, Designed, The Golden Horn Library, 37th

Cycle, 2021

Aga Khan Awards Nomination, Apartman 18, 2019

World Architecture News Award ,Finalist, 2016

Aga Khan Awards Nomination, Hebil 157, 2016

40 Under 40 Awards 2014

International Architecture Awards 2014

American Association of Landscape Architects Proffesional

Honor Award, 2013, Boston, USA.

Yenikapı Transfer Point and Archaeopark, / Eisenman

Architects, 1st prize, Istanbul Greater Municipality

International Competition, Istanbul, Turkey.

Design Turkey / Industrial Design Awards’08, Finalist,

Istanbul, Turkey.

Design Turkey / Interior Design Awards ’05, Finalist,

Istanbul, Turkey.

James GUI Weather Station Competition, Honorable

Mention, Ohio, USA.

www.aytacarchitects.com



87

KÖŞE YAZISI

ZAMANIN ANLAMI

VE

YÖNETİMİ

M.Sami ÖZEREN

Mali Müşavir

ZAMANIN ANLAMI VE YÖNETİMİ

Yaşamda en vazgeçilmez kaynak zamandır, zaman

hayattır. Tek gerçek varlığımız olduğu unutulmamalıdır.

Zamanın nasıl kullanıldığı yaşamımızı doğrudan

etkiler. Bu en değerli kaynağımızın doğru kullanılması

başarının ve huzurun tek unsurudur.

Zaman yönetimi birçok katmanlardan oluşur, burada

zamanı etkin kullanmak üzerine birkaç önemli başlıktan

bahsetmekle yetineceğiz.

Zamanı iki temel biçimde kullanırız;

Üretim ayırdığımız zaman ve kendimize ait olan zaman,

Üretime sarf edilen zaman; ne iş yapıyorsak onun

için harcadığımız zamanı ifade eder,

Kendimize ait zaman ise; ailemiz, gelişimimiz, eğlenmemiz

ve dinlenmemiz gibi konular için ayırdığımız

zamanı belirler. İki zaman alanı dışında boşa geçen

zamanımız yoktur, olmamalıdır. Çünkü zaman satın

alınması, yerine konması mümkün olmayan en değerli

varlığımız, yaşamımızdır, boşa harcanacak saniyemiz

olamaz.

Her insanın dünyada belirlenen birimler çerçevesinde

günlük 24 saati vardır, başarı bu 24 saati nasıl değerlendirdiğinizde

saklıdır. Gerçek manada başarı ve

huzur bu 24 saati nasıl kullandığınız, nasıl değerlendirdiğiniz

ile birebir ilgilidir.

Üretim yapmaya ayırdığımız sürenin en fazla yüz de

otuzunu gerçek amacımız olan ürünü üretmek için

kullanırız. Geri kalan süre iletişim, ön hazırlık, bize

harcatılan diğer sürelerden oluşur. Üretime harcanan

süreyi doğru değerlendirdiğimiz, engelleri ortadan

kaldırdığımızda kazanılacak yüzde onluk süre verimlilik

ve üretkenliğimizde yüzde otuz artış sağlayacaktır,

buda başarımızın artması demektir.

Zaman kayıpları kendimize ayırdığımız zaman

içinde de önemlidir. Bu süreninde planlı, nitelikli olarak

değerlendirilmedir. Zaman israflarının önlenmesi

huzurumuz ve başarımız için önem arz eder.

Harcadığınız her dakikanızı bir birim ile değerlendirin

her yaptığınız işleme harcadığınız süre ile ölçün

bakın o bir daha geri gelmeyecek zamanınızı sarf ettiğinize

değecek mi?

Zamanınızı doğru kullanmanın tek yolu Planlamadır

Zaman planlaması Hayatın planlaması anlamına gelir.

Zamanın planlaması daha hızlı olmak ile ilgili değil

daha verimli olmakla ilgilidir, programa alınan işler;

Muhakkak yapılacak işler, yapılmasa da olabilecek

işler ve yapılmaması gereken işler diye üç şeklinde

derecelendirilmelidir.

Zaman Planlama aşamalarını Üç evrede gözleye biliriz

Kişisel Stratejik plan; Hayatımızın planlaması anlamındadır,

hayattan beklentimiz, kendimizi tanıyarak

ulaşmak istediğimiz yere(Amaç) gidiş planıdır. Uzun

süreli plandır. Belli gelişmelere göre sapmaları revize

edilir, ancak süreçler muhakkak detaylandırılmalı,

nedenleri ile varılmak istenilen sonuçlar belirtilmelidir.

Her insanın muhakkak hedef planı olmalı, bu başarıya

ve huzura varmanın önemli unsurudur. Stratejik

planın süresi hayat boyudur. Ancak hedefi olan

insanlar başardığını bilebilir.

Stratejik Planı olan kişiler, insanlar için büyük bir sorun

olan kararsızlık sorunu yaşamazlar.

Taktik plan (program); Günlük, haftalık gibi kısa vadeli

planlardır, ana stratejik plan ve hedeflere varmak

için uygulanan planlardır. O gün yapılacak işlerin zaman

aralıkları ve ayrıntıları ile yazılmasıdır. Programa

önce ana ve zaman alacak işler yerleştirilir aralara

önemi ve süresi daha az olanlar yerleştirilir, en sonra

da süre bakımında önemsiz olanlar aralara serpilerek

günün planı; uygulama politikalarımız çerçevesinde,

sarkmalar ve ertelenmeler ile bağlantılı olarak hafta-


lık, aylık planlar dönüştürülerek hazırlanır.

Operatif plan (Zaman Analizi); Yapılan işlemler bazında

mikro zaman planlamasıdır. Burada esas yapılan

işlemin zamanında, tam, eksiz olarak yapılıp bitirilmesi

politikası, zamanın doğru olarak kullanıldığı

anlamını taşır.

Programınızı yaparken ve uygularken zamanın doğru

kullanılması için zamanınızın doğru kullanılmasını

engelleyen etkenleri ortadan kaldırdığımız oranda

zamanınızı verimli kullanmış olursunuz.

Zaman kullanımını olumsuz yönde etkileyen bazı

faktörler vardır.

Zamanı doğru kullanmayı engelleyen etmenler

Zamanın doğru kullanılmasını engelleyen İç faktörler

Amaçsızlık; belirtilen planların yapımında hedefler

belirtilmesinde netlik oluşmaması en önemli zaman

kullanım hatalarına sebep olur.

Kararsızlık; daha çok Amaçsızlığın sonucu olarak

ortaya çıkan bu sorun zaman kayıplarının en önemli

unsurudur.

Hayır diyememe; Başarının da temel unsurudur.

Tavrınızı tam ve kesin olarak ortaya koyabilmektir.

Sistemsizlik; düzensiz ve sistemsiz zamanın doğru

kullanılmasından bahsetmek mümkün değildir, Sistemsiz,

kayıt ortamınız, her şeyin bir yeri belirlenmeden

zamanınızı doğru kullanma olanağınız yoktur.

İşi Tamamlamamak; İşleri yarım bırakmak, ertelemek,

her işe atılmak ve sonuçlandırmamak zaman

israfı olduğu kadar yüksek maddi kayıplara da sebebiyet

verir.

Aşırı sosyalleşme; her ortamda zaman kayıplarına

sebep olmaktadır. Seçici olmak ve amaçlara uygun

davranmak gereklidir.

Yetersiz öz disiplin; öz disiplin yukarıda sayılan konuları

yerine getirme iradesi göstermektir. Eğer uygulamıyorsanız

ne kadar iyi plan ve program yaparsanız

yapın hiçbir anlamı olmaz.

Dinlenmeme; tüm çalışmaları yapacağınız dinlenmeye

ve sağlığınıza zaman ayırmama daha çok zaman

kaybına sebep olacaktır.

Yukarıda sayılan zamanın doğru kullanılmasını engelleyen

kişisel etkenlerin bir kısmını aktarıyor, oysa

sizin iradeniz dışında olan etkenlerde var;

Zamanın doğru kullanılmasını engelleyen Dış faktörler

Başkalarına yaptırmama; başkalarına yaptırabileceğiniz

veya devredebileceğiniz işleri yaptırma, size en

çok zaman kazandıracak unsurdur. Sekreter, asistan,

arkadaş gibi tanımlana bilecek kişilerin uzmanlık,

tecrübe ve konumlarından faydalanmak size zaman

kazandıracaktır. Böyle imkanlardan faydalanmamak

doğru zaman kullanmamızı engeller.

Çalışma ortamı; çalışılan yerin düzen, ısı ve ses kalitesi

etkin zaman kullanımı ile doğrudan ilişkilidir.

Programlanmamış işler; sizin iradeniz dışında yapmak

zorunda kaldığınız programlar, toplantı ve iletişimler

sizin iradenizle şekillenmeli ve zaman içinde

daha kontrol edilebilir hale gelmelidir.

Engellerin kontrol altına alınması ve planlar sayesinde

zamanınızı daha verimli kullanarak stresten uzak

huzurlu ve başarılı olacaksınız.

Umarım yazı faydalı olmuştur ve bu yazıyı okumakla

zamanınızı doğru kullanmışsınızdır

Kullandığınız her anın faydalı olmasını sağlamalısınız



91

News about companies / Madame Coco

Madame Coco ile Sonbaharın Turuncu Enerjisi

Evinize Doluyor

Renklerin bitmek bilmeyen enerjisi, içinizi ısıtacak

detaylar ile yaşam alanlarınızda etkinliğini sürdürüyor.

Pantone Color Institute tarafından bu yılın neşeyi

yansıtan rengi kabak turuncusu olarak açıklandı.

Sonbaharın sıcaklığını içinizde hissettirecek kabak

turuncusu renginde tasarlanan Madame Coco ürünlerini

yaşam alanlarınızdan ayıramayacaksınız.

Yaz aylarının bitmek bilmeyen enerjisi, sonbaharda

da devam ediyor. Madame Coco da bu enerjiden beslenerek

renklerden aldığı ilham ile birbirinden güzel

ve capcanlı ürünleri ziyaretçileriyle buluşturuyor. Bu

yılın nabzını tutacak renklerden birisi de kabak turuncusu.

Kabak turuncusu renginden ilham alınarak

tasarlanan Madame Coco ürünleri, bu sonbaharda

tüm yaşam alanlarınızı renklendirmek için hazır.

Yaz enerjisini, sonbahar mevsimine taşıyın

Her yıl Ekim ayının son haftası kutlanan ve bal kabağı

ile özdeşleşen Cadılar Bayramı’nın da yaklaşmasıyla

birlikte, kabak turuncusu rengi çok daha

popüler hale geldi. Kehribar kahverengi alt tonları

ile kabak turuncusu rengi, Cadılar Bayramı ruhu ile

birleşerek evlerinize sonbaharın ruhunu getiriyor.

Toprağın enerjisinden ilham alan bu sıcacık renk, evinizin

her köşesinde yerini almaya hazır. Canlı tonlar

ile sıcaklığın iç içe geçtiği Madame Coco Sobre Jakarlı

Banyo Havlusu, Répertoire Çubuklu Oda Parfümü

ve Répertoire Ambre Kokulu Çıra Fitilli Bardak Mum

turuncunun enerjisini evlerinize yansıtıyor.

Toprak enerjisi ile yeniden doğmuş gibi uyanın

Günlük rutini devam ettirirken bize enerji veren en

önemli kaynaklardan biri uyku saatleri. Yeniden

doğmuş gibi uyanılan sabahlar mümkün olsun diye

Madame Coco, yatak odası takımlarında kabak turuncusunun

iyileştirici gücünü kullanıyor. Madame

Coco’nun kabak turuncusu renginin ve toprağın

enerjisiyle uykunun birleştirici gücünden ilham alarak

tasarladığı Antonin Welsoft Çift Kişilik Baskılı

Battaniye, Luce Çift Kişilik Baskılı Ranforce Nevresim

Takımı ve Sergent Wellsoft Emboss Çift Kişilik

Battaniye ile enerjinizi gün boyu canlı tutmanıza yardımcı

oluyor.

Mutfaktaki profesyonelliğiniz turuncu ışıklar saçsın

Herkes, kendi mutfağının şefidir. Sonbahar sebzelerinin

çeşitliliği, yemek yapma tutkusu ile birleşince ortaya eşsiz

tariflerle bezenmiş bir sonbahar şöleni çıkıyor. Madame

Coco, 7 parçalı Titanium Professional Tencere seti, Paule

French Press ve Fiori turuncu mutfak önlüğü ile mutfaklara

sonbahar esintisinin yanı sıra turuncunun iç ısıtan sıcaklığını

da getiriyor.

Madame Coco’nun, renklerden ilham alan koleksiyonlarını

keşfetmek için Madame Coco mağazalarını ve

www.madamecoco.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Daha fazla bilgi için:

Communication Partner

Sezen Mutlu | sezenmutlu@cpartner.com.tr

Tel: 0 850 333 65 10 |GSM: 0533 920 26 17


Madame Coco Hakkında

2011 yılında kurulan, ev tekstili ve dekorasyon markası Madame

Coco; Türkiye ve 16 farklı ülkede olmak üzere toplam

300’ün üzerinde mağazasıyla hizmet vermektedir. 17 ülkede

faaliyet gösterdiği mağazalarında, 100 binin üzerinde metrekare

satış alanına ulaşan marka, Madamecoco.com üzerinden

de ürünlerini satışa sunmaktadır. Modern çizgilerden ve

renklerin uyumundan ilham alınarak tasarlanan ürünleriyle,

özgün ve yalın şıklık sunan Madame Coco, birçok farklı kategorideki

geniş ürün yelpazesini ziyaretçileriyle buluşturmaktadır.

Ev tekstili, banyo, mutfak, sofra, cam, porselen, plastik ürünler,

aydınlatma, kişisel bakım ürünleri ve kozmetik gibi birçok

farklı kategoride hizmet veren marka; müşteri ihtiyaç ve

beklentilerine göre hazırladığı, her dönemde trendleri belirleyen

ürünleriyle sektörün lideri konumundadır. Aynı zamanda

global marka olma hedefini de daimi önde tutmakta ve

şeffaflık ilkesinden ödün vermeden, tüketici odaklı yaklaşımıyla

faaliyetlerini sürdürmektedir.

Madame Coco hem mağazalarında hem de Madamecoco.com

online alışveriş adresi üzerinden müşterilerine ziyaretleri sırasında

kendilerini evlerinde gibi rahat hissetmelerini sağlayacak

bir deneyim yaşatmayı hedeflemektedir. Kurulduğu

günden bu yana odağına müşteri memnuniyetini alan marka,

2019’da A.L.F.A. Awards’da ev tekstili kategorisinde

“Müşteri Deneyimini En İyi Yöneten Marka Ödülü”nü kazanmıştır.

Dünyanın

önde gelen araştırma şirketi Nielsen’in hazırladığı 2019 Marka

Bilinirlik Araştırması’na göre ise, Türkiye’de ev tekstili

ve dekorasyon alanında akla gelen ilk marka olmuştur. Aynı

araştırma sonuçlarına göre Madame Coco; en çok alışveriş yapılan,

en çok tavsiye edilen, en çok beğenilen marka olarak da

birinci sırada yer almıştır.



93

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

+90 224 441 10 12 www.scarpela.com info@scarpela.com

YAŞAYAN SANAT

Nina Selvin MUTLU

Röportaj Okan AYTAR

-Selvin Hanım bize kendinizi tanıtır mısınız?

1976 Almanya doğumluyum.1984 yılından bu yana İstanbul'da

yaşamaktayım. Mütevazi bir ailede büyüdüm. Abim ve ben iki

kardeşiz. İlk ,orta ve lise dönemlerimde her zaman resim ve

el sanatlarına ilgim çok fazla idi. Lisede iken matematik bölümü

okurken okul bitiminde öğleden sonraları okulun resim

atölyesinde okul kapanış saatine kadar resim yaparak zaman

geçirirdim. Resim ile meşgulken apayrı bir dünyada huzuru

yaşıyorum.

-Resim yapma merakınız ne zaman başladı ?Bu konuda eğitim

aldınız mı?

Çocukluğumdan bu yana resim yaparak zaman geçirmeyi çok

severim. Bir şeyler üretmek benim için ayrı bir keyif. Lise dönümlerimde

başlayan beş ayrı hocalarımın atölyelerinde anatomi,

desen, renk eğitimleri aldım. Hocalarım; Ali Cengiz Küçükokur,

Vural Yıldırım, Ayşegül Taşçı, Füsun Uçar ve Sadık

Babayev her birinden sanata dair destek ,farklı etkilenişlerim

ve hayranlıklarım olmuştur. Özel bir kurumda bir yıl süreli

Moda Tasarım eğitimi de ayrıca aldım.

-Etkisi altında kaldığınız Türk ve yabancı ressamlar var mı ?

Tabi ki var Jacoba Tintoretto Maniyerizmi kendime çok yakın

buluyorum. Sabit doğrulara kalmadan özgürce resim yapabiliyorsunuz.

Kendi doğrularınız ile. Genç ressamlardan Behzat

Feyzullah'ın tarzını ve çalışmalarını çok beğeniyorum.

-Resim ve tablolarınızı hazırlarken daha çok hangi ögeler ön

plana çıkıyor? Portreler ,manzara resimleri gibi.

Güzel sanatlar denilince ilk akla gelen

Resim ve Heykel sanatları oluyor. Aslında grafik

ve tasarım gibi birçok bölümleri var ama ilk akla

gelen Resim ve Heykel gibi sanatlar oluyor. Ben;

her iki alana karşı ilgi duydum maalesef kabiliyetim

olmadı. Bu alanda başarılı olanları hep

gıpta ve hayranlıkla izledim.

Perde’nin Tuale Süzülüşü

İç dünyamda hissettiğim hep manevi varlıklar aslında ve vahşi

adlettiğimiz canlıları resmetmeği çok seviyorum. Ruhların ortak

dili olduğunu hissederim. Bedenler farklı olsa da . Sanırım

bu hissimi kökenimde kızılderililiğim belki de şamanik duru

görüşlerimin harmanlanması şeklinde özetleyebilirim.

-Şimdiye kadar kaç eserinizi kendi atölyenizde yaptınız?

Açıkçası net bir sayı veremeyeceğim. Her bir eserimi yoğun

duygularımla yapıldığını net söyleyebilirim.

-Halen kozmetik alanında bir firmada yönetici olarak çalıştığınızı

biliyorum. Bu kadar yoğun bir tempoda resim yapmaya

zamanınız olmayabilir. Bunu nasıl başarıyorsunuz?

4 yıllık tekstil pazarlama deneyimimden sonra 2000 yılı itibariyle

kozmetik sektöründe yer aldım. Bunun nedeni ise hayallerime

ve kendimi daha fazla geliştirmeme engellerin olması

idi. Uzun bir süre resim yapmaya ara versem de makyaj uygulamalarımda

(set, özel gün makyajı ) aslında portrelerimi

yapmaya devam ettim. İç dünyam da bu benim en özel sırrımdı.40'lı

yaşlara gelince yapmam gereken sanat ve üretim

için aktif işimden ayrıldım. Bir yıl lise öğretmenim Ali Cengiz

Küçükokur' un Maya resim atölyesinde yeniden resimler yapmaya

başladım. Sonrasında kendi atölyem Atelierninas' ın alt

yapısını oluşturdum.2018 yılında bir günlük one shot olarak

ilk kişisel resim sergimi açtım. Sonrasında yaşam şartlarından

dolayı aktif iş yaşamıma dönmek zorunda kaldım. Bugün lider

bir kozmetik firmasında yönetici olarak görev yapmaktayım.

Bir yandan da üretmeye devam ederken hayallerim beni motive

ediyordu.

Eşim Barbaros Levent Seçkin 'in aktif oyuncu olması, sanat bakış

açısı ve tecrübesi ile her zaman bana destek olması benim

için ayrı bir şansdı. Ailem de özellikle babam (resim sevdam


babamdan geliyor) her daim destek olmuştur. İlk yağlı boya

fırçalarımı ve spatulaları mı almaya gittiğimiz günü bugün

gibi hatırlıyorum. Tasarım sevdam ise terzi olan annemden

geliyor. Abim ise teknik ressam sanırım genetik faktörlerde

oldukça etken. Oğlum Polki ve kızım Perina ise ruhuma çok

iyi geliyor destekleri için çok teşekkür ederim. Zaman konusu

ise her daim vakit bulabiliyorsunuz yeter ki gerçekten yapmak

isteyin.

-Dergimiz Perde sektörü perdenin görüntüsü ve o zerafeti

tablolarınızda yansıtmayı hiç düşündünüz mü ? Böyle bir

tablonuz var mı ?

Aslında perdelerin kumaşlarının dökümünü , zerafetini ben ;

kadın bedeni ile birleştiriyorum. Sanırım kadının mahremiyetinin

korunmasını, hanelerimizin mahremiyetini örten perdelerden

alıyorum.

-Şimdiye kadar kaç serginiz oldu ?

2018 yılında ilk kişisel sergim oldu. Nasip ise 09-15 Kasım 2021

Maltepe Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezinde

ikinci kişisel sergim olacak. Tüm sanat severler ile buluşmak

dileğimdir.

-Resim yapmaya hazırlanan gençlere önerileriniz ?

Şu yaşamda tek beni üzen gerçek sanatçılara değer ne yazık ki

kaybedilince veriliyor. Sanatın her dalı için geçerli. İçinde sanat

aşkı olmayan bir kişiye eğitimlerin en üst düzeylerini verseniz

dahi sonuç ruhu olmadığı için sıfır olacaktır. Resim yaparken

hissetmek hatta konuşmak ki ; bunu yaptığım söylenir...Hissetmek

değerli ve özellikli kılıyor. Ülkem için gerçek ruhlara iyi

eğitimler ve fırsatlar vererek ülkemizin sanatını ilerilere taşımalıyız.

Tek isteğim bu .Nice sanatçılarımız var resim ,heykel,

hat, mozaik ,oyuncu, ses sanatçısı... Değerlerimizi her anlamda

korumalı ve sahiplenmeliyiz. Yoksa dış ülkeler kapılarını

açıyor ve fayda sağlıyorlar. Gençlerden tek isteğim sanatçılara

saygı duymaları, dinlemeleri ve gerekli eğitimleri almaları. Ve

en önemlisi Umutsuz olmamaları ve her daim pes etmeden

üretmeleri ve ölümsüz olmaları için çok çalışmaları olacaktır.

-Son olarak ilave etmek istedikleriniz ?

Öncelikle size ve Perde ailesine sanata duyarlılığınız için çok

teşekkür ederim. 09-15 Kasım 2021 Maltepe Belediyesi Prof.

Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezinde 2. kişisel Yağlı Boya

resim sergim Galeri Maltepe salonunda 16:00 ' da tüm sanat

severler ile bulaşmak dileğim ile ...

Kadının Mahremiyetinin

Korunmasını, Hanelerimizin

Mahremiyetini Örten

Perdelerden Alıyorum.

Konuğumuz Nina Selvin MUTLU 'ya iki kez teşekkür etmek

istiyorum. Önce dergimize konuk olduğu için teşekkür ediyorum.

Diğer teşekkürüm torunum Poyraz için yaptığı muhteşem

portre…O portre bizim için muhteşem hatıra oldu.

Poyraz Demirel



99

News about companies / Kilim

Kilim Mobilya koltuk takımlarında minimal yaklaşımların önünü açıyor

Zarif tasarımlar soft renklerle Tuna Koltuk

Takımı’nda buluşuyor

Türkiye’nin köklü markalarından Kilim Mobilya’nın

tasarladığı koltuk takımları, mobilya trendlerinin geleceğine

yön verirken evlerde şıklığın ve konforun

kapılarını aralıyor. Zarif tasarımlar ve soft renklerin

buluştuğu Tuna Koltuk Takımı, detaylarında gizlenen

kaliteli işçiliğiyle modern yaşamın ruhunu dekorasyona

yansıtıyor.

Her yaştan her tarzdaki kullanıcıların beklentilerini

karşılayan mobilya tasarımlarına imza atan Kilim

Mobilya’nın zarif çizgileri ve işçiliğiyle şekillenen

Tuna Koltuk Takımı, oturma alanlarında minimalist

bakış açısını uygulamak isteyenler için şık bir alternatif

sunuyor. Füme ve çivit renginin zıtlığıyla yakalanan

uyum, kalite hissini artıran kumaşıyla da

dekorasyonda derin izler bırakıyor. Üçlü kanepe ve

tekli berjer koltuktan oluşan takım, yarattığı hisle

evin merkezine oturuyor ve dekorasyonun en önemli

bir parçası oluyor.

Her tarz dekorasyonla kolayca uyum sağlıyor

Tuna Koltuk Takımı, kare formlarıyla her tarzda dekorasyonla

kolayca uyum sağlarken, berjer koltuğun

rengiyle ortak düşünülen koltuk üstü yastıklar ise

renklerdeki bütünlüğü vurguluyor. Sade bir formla

şekillendirilen sırt minderleri konforu üst düzeye taşırken

yastıklardaki dikey dikişler, estetiğe hareketlilik

kazandırıyor. Kolçak yanlarına uygulanan kesit

formlar ise koltuk takımının görüntüsünü tamamlayan,

ayırt edici detay oluyor. Ahşap üstü parlak metal

lama uygulanan ayaklar koltuğun kalitesini üst sıralara

taşıyor.

En zorlu anların kurtarıcısı oluyor

Çift kişilik yatak da olabilen koltuk en zorlu anların

kurtarıcısı oluyor. Oturum ve sırtta kullanılan yüksek

yoğunluklu sünger ve S yay, kanepe ve berjerin gün

boyu yaşanan yorgunluğun atılmasına da yardımcı

oluyor.

http://www.brandworks.com.tr




101

Bursa Etkinliğinde

TETSİAD’dan

Gövde Gösterisi

Ev Tekstili sektörü tek ses tek yürek oldu.

TETSİAD Üyeleri buluşmaları Bursa etkinliğinde

17-21 Mayıs’ta İstanbul Fuar Merkezinde düzenlenecek

HOMETEX Ev Tekstili be Aksesuarları Fuarı’na

sağlanacak güçlü katılımla sektörün gövde gösterisi

yapması kararlaştırıldı.

Türkiye EV tekstili Sanayici ve İş adamları Derneği’nin

(TETSİAD) Bursa’da gerçekleştirdiği Üye buluşmaları

etkinliği sektör temsilcilerini 17-21 Mayıs’ta

İstanbul Fuar Merkezinde yapılacak HOMETEX Ev

Tekstili ve Aksesuarları Fuarı öncesi bir araya getirdi.

Birlik beraberlik mesajlarının verildiği gecede, Mayıs

ayındaki fuara sektör temsilcileri ve yabancı alım heyetlerinin

yoğun ve güçlü katılımının olacağını vurguladı.

25 yıldır dünyanın en büyük iki ev tekstili fuarından

biri olan organizasyonu her yıl daha güçlü

katılımla gerçekleştirdiklerini kaydeden TETSİAD

Başkanı Hasan Hüseyin Bayram, “Aylar öncesinde

20-24 Eylül 2021 tarihleri arasında düzenleyeceğimizi

ilan ettiğimiz fuarımızı, keyfi ve gayri yasal bir şekilde

2022 yılına erteleyen organizatör firma ile yollarımızı

ayırdık.

Bundan sonra yolumuza Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın

iştiraki olan Küresel Fuarcılık Acentesi ( KFA )

ile devam edeceğiz. 17-21 Mayıs 2022’deki fuarımızı

KFA ile birlikte HOMETEX Ev Tekstil ve Aksesuarlar

Fuarı olarak daha güçlü bir şekilde düzenleyeceğiz.

Bugün, sektörümüzün geleceği düne göre daha aydınlık

ve daha umut vericidir.” dedi.

TETSİAD’IN PAYI YÜZDE 50’YE YÜKSELDİ

Ev tekstili sektörünü 25 yıldır TETSİAD’ın öncülüğünde

buluşturan fuarın, ev ve mekan tekstili alanında

dünyanın en prestijli organizasyonlarından biri

haline geldiğini vurgulayan BTSO Başkanı İbrahim

Burkay da “Önce pandemi ile başlayan olumsuz süreç,

ardından da fuarı düzenlemeye taahhüt eden şirketin

içine düştüğü dar boğaz, en son Eylül ayında

düzenlemeyi planladığımız fuarı çıkmaza sürükledi.

Bu noktada TETSİAD Başkanı Hasan Hüseyin

Bayram’ın ve Yönetim Kurulu’ndaki arkadaşlarımızın,

gerek İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekip

Avdagiç ile fuar alanının kiralanması, gerekse de bizlerle

KFA Fuarcılık şirketinin devreye girmesi için

yaptığı girişimler neticesinde bizler de elimizi taşın

altına koyduk. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile

de görüşerek HOMETEX markasıyla düzenlenmeye

devam etmesi planladığımız fuarımızı resmi olarak

fuar takvimine alınmasının müjdesini de paylaşmak

istiyorum. TETSİAD ve BTSO KFA’nın yaptığı protokol

kapsamında geçmişte fuarlardan yüzde 15 pay

alan TETSİAD’ın payını da yüzde 50’ye yükselttik.”

dedi.

Türkiye Genç İş insanları Derneği (TÜGİAD) Genel

başkanı ve Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayi

İş İnsanları Derneği 8 DOSABSİAD) Yönetim Kurulu

Başkanı Nilüfer Çevikel ise Türkiye’nin geleceğinin

ihracat, ihracatın geleceğinin ise fuarlarda olduğunu

kaydetti.


News about companies /

Alerjiniz Varsa Yatak ve Yastık Seçiminizi Doğru Yapın

Tüm dünyada alerjilerin en önemli sebeplerinin başında ev tozu akarı geliyor. Ev tozu akarından kurtulmak için evinizi

sık sık temizlemek yetmiyor, yatak ve yastığınızı da doğru seçmeniz büyük önem taşıyor. Yataş Uyku Kurulu Üyesi

Kulak Burun Boğaz Uzmanı, Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Sezim Şafak, alerjisi olan kişilerin sağlığı için önemli önerilerde bulunuyor.

Alerjik rinit, bağışıklık sisteminin soluk alma yoluyla vücuda alınan maddelere aşırı tepki vermesiyle gelişen alerjik bir

reaksiyon olarak tanımlanıyor. Kişide basit bir burun kaşıntısı ve hapşırıktan solunum zorluğu ve astıma kadar ilerleyen

tablolara neden olabilen alerjik rinitin tedavisinde farklı ilaçların yanı sıra yüksek alerjili hastalarda immünoterapi

denilen aşı tedavisi uygulanıyor. Yataş Uyku Kurulu Üyesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı, Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Sezim

Şafak, alerjik rinitte en önemli noktanın kişinin neye karşı alerjisinin olduğunu bilmesi ve hayat rutininde ondan uzak

durmaya çalışması olduğunun altını çiziyor.

Dünyada alerjik rinite en çok neden olan şeyin ev tozu akarı olduğunu söyleyen Dr.

Öğr. Üyesi Şafak, ev tozu akarını minimum düzeyde tutmaya çalışmanın, ev ve özellikle

kişinin uyuduğu odayı arındırması gerektiğini belirtiyor. Kaliteli yaşamın kaliteli

uykudan geçtiğini hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Şafak, kişinin yatak ve yastık seçimini

de sağlık durumu, ihtiyaçlarına göre yapmasını öneriyor. Dr. Öğr. Üyesi Şafak, diğer

önerilerini ise şöyle sıralıyor:

• Yatağınızı, fermuarlı, sentetik bir kılıf içinde tam olarak koruyun, sık sık bu kılıfı

yıkayın ya da yatağın kendisini vakumla (elektrik süpürgesi) temizleyin.

• Yıkanabilir battaniyeleri tercih edin ve nevresime geçirilerek kullanın.

• Çarşaf ve yatak örtülerini her gün güneşte havalandırın ya da silkeleyin.

• Yastık yüzü ve çarşafları her hafta değiştirin ve 60 derecede yıkayın.

• Toz deterjan yerine sıvı deterjan kullanın, keskin kokulu temizlik maddelerinden

sakının.

Yataş Grup’tan 80 Yeni Mağaza

Mobilya ve yatak sektörünün lider şirketlerinden

Yataş Grup, 2021 yılı tamamlanmadan yeni mağaza

sayısını 80’e ulaştırdı. Pandemiye rağmen yeni açılan

44 Yataş Bedding, 20 Divanev ve 16 Enza Home mağazasıyla

daha da güçlenen Yataş Grup, yıl sonuna

kadar daha çok tüketiciyi Yataş kalitesiyle buluşturmayı

hedefliyor.

Yataş Grup, birçok sektörün durma noktasına geldiği

pandemi sürecinin başından bu yana hız kesmeden

sürdürdüğü büyümesini, yeni mağazalarla daha da

güçlendiriyor. Ağustos ayı itibarıyla grup markaları

Yataş Bedding, Divanev ve Enza Home için toplam

80 mağaza açan Yataş Grup, yılsonuna dek bu sayıyı

100 Yataş Bedding, 40 Enza Home ve 80 Divanev mağazası

ile toplam 220’ye ulaştırmayı hedefliyor.

44 Yataş Bedding, 20 Divanev ve 16 Enza Home mağazası

açtık. Şu anda sözleşme sürecinde olan ya da

tadilatları devam eden mağazalarımız mevcut. Planlarımız

2021’i toplam 220 yeni mağazayla tamamlamak.

Bunun yanı sıra yurtdışı yatırımlarımız da var.

Tüm Türkiye’yi olduğu gibi dünyayı da Yataş Grup

güvencesinde Yataş Bedding, Divanev ve Enza Home

farkıyla tanıştırmayı arzu ediyoruz. Herkes markalarımıza

rahatça ulaşabilsin diye dijital yatırımlarımızı

da sürdürüyoruz. Önümüzdeki günlerde online

mobilya ve yatak alışverişinde de sektörün en iddialı

markalarından biri olmayı hedefliyoruz.”

Konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunan Yataş

Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, “Ocak ayından bu yana


"Dünyanın üçüncü büyük

franchise fuarı"

Bayim Olur Musun? - 19.

Franchising ve Markalı Bayilik

Fuarı, Medyafors organizasyonu

ve Ufrad desteğiyle, bir kez daha,

Türkiye franchise sektörünün nabzının

atacağı, franchise ve markalı

bayilik sisteminin on binlerce paydaşını

yine tek bir çatı altında buluşturarak

öne çıkacak.

13-16 Ocak 2022'de Hannover'de gerçekleşecek ve şimdiden 75.000

m²'si satılan DOMOTEX'e 154 firmayla başvuran Türkiye de yoğun

ilgi gösteriyor. Almanya, Belçika, Hollanda, İran ve Hindistan gibi

ülkeler de fuarda yerlerini almaya hazırlanıyorlar.

Ticari Fuar Dönemi Hannover'da Yeniden Başlıyor!

Almanya Aşağı Saksonya Eyaleti ticaret fuarları ve etkinliklerin

yapılmasını serbest bırakmıştır.

Aşağı Saksonya eyaletinin yeni Corona düzenlemesi, fuarların ve

etkinliklerin organize edilmesini mümkün kılıyor. Hastalığın şu

anki daha hafif seyri ve hastaneye yatış rakamlarının yanı sıra aşılamadaki

ilerlemeyi de dikkate alan yeni düzenleme, büyük fuarların

katılımcı/ziyaretçi sayısı sınırlaması olmaksızın yapılmasına

imkan veriyor.

ROBODER - Robotik ve Yüksek Teknolojili

Üretim Sistem Entegratörleri

Derneği, sektöre yön veren üyeleriyle

yeniden WIN EURASIA'da!

Üretimde kalite, verimlilik ve hız sağlayacak

çözümler için 10-13 Kasım

tarihlerinde Türkiye'nin ilk hibrit sanayi

fuarı WIN EURASIA'yı ziyaret

etmeyi unutmayın!

WIN EURASIA, 10 - 13 Kasım 2021

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi

LİBYA FURNİTURE &

HOME

4. Uluslararası Mobilya ve

Ev Tekstili Fuarı

25 – 27 Şubat 2022 / TRAB-

LUS - LİBYA

Libya Furniture & Home Libya’nın

en büyük Uluslararası

Mobilya ve Ev Tekstili fuarıdır.

Başta Libya Hükümetinin ve bir

çok ticaret odası tarafından desteklenen

fuardır. Libya Furniture

Home & Home Profesyonel

ziyaretçi ile, Avrupa, Asya, Afrika

ve Ortadoğu'dan Mobilya ve

Ev Tekstili sektöründe hizmet

veren kuruluşlarla, sektörün

profesyonelleri ve ticareti ile uğraşan

yöneticilerinin buluştuğu,

ticari ilişkilrin doğmasını sağlayan

profesyonel bir platformdur.

Libya hükümeti hızlı bir şekilde

istikrarlı günlere kavuşuyor. Bu

olumlu gelişmeler ile birlikte Libya

da ki gelişmeler ekonomi ve

ticarette de kendini göstermeye

başladı. Libya da kurulması

için girişimlere başlanan lojistik

merkezi ile birlikte ilişkileri

daha da geliştirmesine katkı

sağlayacak olup, Afrika kıtasının

tamamı için açılan bir kapı

vazifesi de görecektir.


Jaluzi

Pergola

Panjur

İç ve dış alanlar için

ilham veren çözümler!

20 - 22.10.2022

Destekleyen Kuruluşlar

İstanbul Fuar Merkezi

www.rt-turkey.com

“BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİ TOBB (TÜRKİYE ODALAR BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.”

Puffy ile Herkes İyi

Uykuyla Tanışacak

Yataş Grup’un herkesi hayal ettiği iyi uykuyla

buluşturmak için yola çıkan yeni markası

Puffy, farklı vücut tiplerine ve farklı ihtiyaçlara

yanıt veren kaliteli uyku ürünlerini ulaşılabilir

fiyatlarla sunuyor.

Türkiye’de “yatak” denince ilk akla gelen firma ve

uyku konusunda yılların tecrübesine sahip Yataş

Grup’un yeni markası Puffy, herkesi kaliteli uyku

ürünleriyle buluşturuyor. İyi bir uykunun herkesin

ihtiyacı olduğu fikrinden yola çıkan Puffy’nin ürün

yelpazesinde yatak, baza, başlık setleri, tamamlayıcı

aksesuarların yanı sıra yastık, yorgan ve alez gibi

beyaz tekstil ürünleri yer alıyor. Puffy 400 satış noktasıyla

Türkiye’nin dört bir yanında tüketicilerle buluşuyor.

Puffy yatak koleksiyonunda yer alan Elegant Prime

yatak, pocket yaylar sayesinde özellikle bel ve omurga

bölgesine doğru basıncı uygulayarak vücudunuza

gereken desteği veriyor. Elegant Prime yatak,

antialerjik yüzeyiyle toz akarı kaynaklı alerji riskini

önlemeye, uzun süreli hijyen sağlayan teknolojisiyle

kötü koku oluşumunu engellemeye yardımcı oluyor.

Ayrıca akıllı malzemesi ve teknolojisi sayesinde ise

bir klima gibi davranarak kişiye özel uyku sıcaklığı

sağlıyor.

Hybrid Pro Lateks yatak ise doğal içerikli lateks ve 7

bölgeli pocket yaylarla oluşturulan hibrit yapısı sayesinde

vücudu dinlendirerek konforlu bir uyku sunuyor.

Sırt ve bel belgesini doğru destekleyerek sırt

ağrılarını önlemeye yardımcı olan Hybrid Pro Lateks,

bağımsız hareket eden yaylar sayesinde eşlerin birbirlerinin

uyku sırasındaki dönüş hareketlerinden

etkilenmemelerini sağlıyor. Yatakta kullanılan Sanitized®

teknolojisi ise alerji riskini azaltmaya yardımcı

oluyor.

İnsan sağlığı ve rahatı için en uygun dolgu malzemeleri

ve kaliteli kumaşlarla üretilen Puffy beyaz ev

tekstil ürünleri, hava alan, terlemeyi önleyen özellikleriyle

uyku kalitesini artırıyor. Melly Anti-Stress

Yastık ve Yorgan, vücuttaki statik elektriklenmeyi gideren

karbon lifleri ve anti-stress özelliği sayesinde

dinlendirici ve yenileyici bir uyku sunuyor. Dulcet

Yün Yastık ve Yorgan pamuk kumaşı ve hafif bir yapıya

sahip özel yün dolgusuyla sıcak, doğal ve sağlıklı

bir uyku arayanlara hitap ediyor. Suprelle Clean

yastık ve yorgan ise özel teknolojili dolgu malzemesi

ile solunum yolu hastalıklarına neden olan bakteri ve

toz akarlarını ortadan kaldırmaya yardımcı oluyor.


28FEBRUARY-3МАRCH2022

15THINTERNATIONALEXHIBITIONFOR

HOME-INTREIORDESIGN-HOUSEWARE

Prof.Dr. Birtan Boran

Kadın Genital Sisteminin En Sık Görülen

İyi Huylu Tümörleri: Leiyomyomlar

Röportaj Okan AYTAR

Prof.Dr. Boran: zayıflık, sigara, egzersiz gibi ostrojen

düzeyini azaltan faktörler myom riskini azaltır.

Prof.Dr. Birtan Boran, uterusun kas ve bağ dokusundan

kaynaklanan ve en sık rastlanan pelvik tümörü

leiyomyomları (fibrom, fibromyom, fibroid,myom

adları da verilir) olduğunu söyledi. Bunların yerleştikleri

yere göre submüköz, subseröz intramural ve

intraligamenter olarak adlandırıldıklarını ifade eden

Prof.Dr. Birtan Boran sorularımızı cevaplandırdı.

Hastalığın görülme sıklığı nedir?

Genellikle 30-35 yaş arasında ve en sık 45 yaşında görülür.

35 yaş üstünde %40 oranında rastlanır. Kadınların

%20-25 inde myom gelişmektedir. Her yıl ABD

de 175.000 kadın primer myom endikasyonuyla histerektomi

olmaktadır. Hastanelere jinekolojik şikayetle

başvuran hastaların 1/3 ünü myomlu hastalar

oluşturur.

Etyolojide rol oynayan faktörler nelerdir?

Myomların gelişmesinde ovaryumların aktivitesi

önemlidir. Myomların üreme cağında büyümesi menopozda

küçülmesi bunu destekler. Özellikle östradiol

gelişmesinde etkendir. Endometrial hiperplazı,

endometriosis ve endometrium kanseri gibi östrojene

bağımlı olduğu bilinen patolojik durumların myomlu

kadınlarda daha sık olduğu bilinmektedir. Gebelik

sırasında büyüme eğilimi göstermesi ve GnRH

analogları ile küçülmeleri yine östrojen etkisini düşürmektedir.

Myomların içindeki ortam hiperostrojeniktir

ve çok sayıda ostrojen reseptörü ihtiva ederler.

Ayrıca progestagenlerde myomlar üzerinde hem

regresyon hem de büyüme yapabilmektedir. Östrojen

ve progestinlerin myomlar üzerinde etkileri büyüme

faktörleri aracılığı ile olur. Epitelyal Growth Factor

(EGF) reseptörleri myomlar da bulunur. Ayrıca insülün

like growth factor 1 ve 2 (IGF 1 ve 2) myometrium

ve leiyomyomlarda aktiftir. Ayrica uterus kasındaki

immatür kas hücrelerinin myom oluşumunda etkili

olabileceği düşünülmektedir. Myomlarin damar duvarındaki

düz kas hücrelerinden orjin alabilecekleri

de iddia edilmektedir. Sismanlardaki yağ dokusunda

androjenlerin ostrojene dönüşmesi myom gelişim riskini

azaltır. Sigara olası ostrojen düzeyindeki azalma

sebebiyle myom riskini azaltırken vücut ağırlığındaki

her fazla 10 kilo myom riskini %21 artırır. Gerçekte

zayıflık, sigara, egzersiz gibi ostrojen duzeyini azaltan

faktörler myom riskini azaltır. Doğum kontrol

haplarından östrojen miktarı yüksek olan grup myomu

büyütebilir. Myomlar yüksek okul mezunlarında

düşük, sosyoekonomik seviyede olanlara göre daha

sık vr siyah ırkta beyaz ırka göre daha sık rastlanır.

Hastalar hangi şikayetlerle başvururlar?

En sık görülen şikayet vaginal kanama ve buna bağlı

olarak gelişen hipokrom mikrositer anemidir. Ağrı

sık görülmesine rağmen dolaşımın tıkanması veya

enfeksiyon sonrası tümör içindeki dejenerasyon sonrası

pediküllü tümörün torsiyonu veya submukoz

myomların kabızlığa ağrılı dafekasyona uterin kaviteden

atılması için myometriom kasılmaları sonucu

olabilir.

Bazı semptomları: hasta pelviste dolgunluk hisseder.

Rektuma baskı yaparak hidro nefroza, parazitik

myomlar intestinal obstruksiyona yol açabilir.


İnfertilite : lokalizasyonuna ve büyüklüğüne bağlı

olarak %2-20 arasında infertiliteye yol açar. Kavitede

basınç ve şekil bozuklukları yaparak abortusa ya da

erken doğuma yol açabilirler. Plasental yapışma anomalileri

olabilir.

Hastalık tanısı nasıl konur?

Bimanuel vaginal muayene + ultrasonoğrafi %94 oranında

tanıyı koydurur.

Myomlarda komplikasyonlar nelerdir?

Torsiyon – Pediküllü subseroz myom torsiyone olunca

önce venöz sonra arteryal dolaşım tıkanır ve damar

dışına sızıntı olur ve periton tahrişi olur.

Enfeksiyon – özellikle submüköz myomlar ülsere ve

dejenere olabilirler. Malign değişiklik -%0,5 den az

bir oranda leiyomyo sarkma dönüşür. Myom çok hızlı

büyüyorsa, ağrı oluyor, ateş ortaya çıkıyorsa maligniteden

şüphelenmek gerekir. Dejenerasyon – Myomun

beslenme yetersizliğine bağlıdır. Atrofik, hyalin,

kistik, kalsifik, septik, karne öz ve yağlı dejenerasyon

görülebilir. Kanama ve uterus inversiyonuda görülebilir.

Beraberinde özellikle hangi hastalık araştırılmalıdır?

Yaptığımız çalışmalarda uterin fibroidleri ile safra kesesi

taşlarının birlikte görülme sıklığı anlamlı olarak

yüksek bulundu. Bu nedenle myom ön tanısı ile başvuran

hastalara rutin olarak kolesistosoografi uygulaması

ile safra kesesi taşı tanısı konularak yapılacak

müdahaleyle ileride oluşabilecek komplikasyonlar

en aza indirgenebilir. Safra kesesi taşı olan hastalar

klasik 5F ile adlandırılırken (female: kadın, fourty:

kırk yaş, fertile: doğurgan, fair: sarışın, fat: şişman)

bu çalışma sonucu altıncı F olarak Fibroid i ekledik.

Tedavi seçenekleri nelerdir?

Menopoza yakın hastalarda periyodik olarak 3-6 aylık

muayenelerle takibe alınabilir. Medikal tedaviye

gelince progesinler yüksek dozda kullanılabilirler.

Myom boyutunu küçültebilirler ancak dejenerasyonu

hızlandırırlar. Gestrinon uterus boyutlarında %20

-25 küçülme yaparken ciddi androjenik yan etkileri

vardır. GNRH Analogları: Hipoestrojenik ortam

meydana getirerek myom boyutlarında küçülme sağlar.

GNRH analogları daha ziyade 3-6 aylık süreyle

operasyon öncesi dönemde kullanılmaktadır. Çünkü

ilaç bırakıldıktan sonra myomlar tekrar büyüme göndermektedirler.

Periyodik izlem sırasında hızla büyüyen

medikal tedaviye cevap vermeyen, kanamaya

neden olan, 10 gebelik haftası büyüklüğüne erişen,

vajinaya doğmuş myomlarda cerrahi tedavi uygulanmalıdır.

40 yaş altı çocuk beklentisi olan kadınlarda

myomektromi önerilir. 40 üzerinde ise total histerektomi

yapılmalıdır. Vajine doğmuş myomlar vaginal

yoldan pedikülleri bulunarak çıkarılabilir. Histereskopi

yardımı ile submüköz myomların çıkartılması

mümkün olabilmektedir.

Rekurrens (tekrarlama) oranı nedir?

Myomektomi sonrası rekurrens oranı %27 dir. Myomektomi

sonrası gebe kalanlarda 10 yıllık rekurrens

%15 iken, gebe kalmayanlarda % 30 civarındadır.

Prof.Dr. Birtan Boran kimdir?

1955 yılında Bolu'da doğdu. İlk orta ve lise tahsilini

Ankara'da tamamladı. 1979 yılında Hacettepe Ünv.

Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. Mesleğe Denizcilik

Okulunda gemi doktoru olarak başladı. 1980 yılında

S.S.Y.B Kadın Hastalıkları ve Doğum Asistanlık sınavını

kazandı. 1981 yılında Dr. Zekai Tahir Burak Kadın

Hastalıkları ve Doğum Hastanesinde asistanlığa

başladı. 1982 senesinde Zeynep Kamil Hastanesine

tayin oldu. Bir süre Erciyes Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları

ve Doğum Anabilim Dalı'nda öğretim görevlisi

olarak çalıştı. 1986 yılında yardımcı doçent oldu.

1991 yılında doçent oldu. 1992 yılında Edinburg Üniversitesi’nde

Assisted Conception unit ve Perintoloji

Kliniği'nde görev aldı. Uzun süre İstanbul Eğitim

ve Araştırma Hastanesinde 1. Kadın Hastalıkları ve

Doğum Kliniği Şefi olarak görev yaptı. 21 Nisan 2021

de profesör olan Birtan Boran halen Sağlık Bilimleri

Üniversitesi İstanbul Sağlık uygulamaları ve Araştırmaları

merkezinde öğretim üyesi görevini sürdürmektedir.



111

News about companies / Kelebek

metal gold kaplama, Tv ünitelerinde yer alan kapak ve

çekmece kullanımı ise fonksiyonelliği arttırıyor.

Hibrit yapısıyla rahatlık ön planda

Norel koleksiyonunda ekstra konfor, koltuk içinde kullanılan

35 HR ultra soft sünger, zikzag yay ile hibrit yapıda

birleştirilmesi ile sağlanıyor. 3’lü ve 2’li koltuk takla atan

sırt mekanizmasının yer aldığı koleksiyon, metal gold ve

ahşap ayak olmak üzere 2 farklı ayak seçeneği ile sunulmaktadır.

Kelebek Mobilya’dan, zamansız tasarımı, yalınlığın

en şık görünümü ile Norel Koleksiyonu

KELEBEK’TEN DOĞADAN

İLHAM ALARAK HAZIRLANAN

YENİ “NOREL KOLEKSİYONU”

Değişen ve dönüşen tüketici anlayışını tasarımlarına

uyarlayan Kelebek Mobilya, yeni Norel Koleksiyonunu

doğadan ilham alarak tasarladı. Özel tasarlanmış keten

görünümlü kapaklar ile cevizin sıcaklığının birleştiği,

gold detaylar ile şıklığın seviye atladığı yeni koleksiyon

natürel atmosferi evlere taşıyacak.

Evlerinde hem doğallık hem de şıktan vazgeçemeyenlerin

tercihi olacak Norel Koleksiyonunun döşeme kumaşında

seçilen renk ve desenler huzur veren görünüm sağlarken,

hibrit yay teknolojisi ile konfor ön planda tutuldu. Norel

Koleksiyonu aynı zamanda insan sağlığına zararlı emisyon

gazları ve kanserojen kimyasallar içermeyen E1 standartlarında

malzemelerden üretildi.

Norel yemek odasının doğallık ve şıklığı ön planda

Açılır ve sabit masa alternatifinin yer aldığı Norel koleksiyonunda

açılır masada ahşap ayak ile doğallık, sabit

masada ise gold kaplama metal ayak ise zarif ve şıklık ön

planda tutuluyor. Konsol içi çekmece kullanımı ile fonksiyonelliğin

arttığı yemek odasında doğallık ve şıklık çerçevesinde

ayna tasarımı da yer alıyor.

Gold kaplı metal detay ile şıklık yatak odasında

5 kapılı, 6 kapılı ve Sürgülü olmak üzere 3 farklı dolap

alternatifinin yer aldığı Norel koleksiyonunda, dolap içlerine

yerleştirilen led askılık kullanımı ile takımın fonksiyonelliğini

bir adım daha öteye taşınıyor. Yatak odası

takımın karyola kumaşlarında ise doğallık ve sadelik ön

planda tutulurken yatak başlıklarında gold kaplı metal

detay ile şıklık dikkat çekiyor. Koleksiyonda yer alan ayakucu

ve makyaj masası pufu seçenekleri yatak odalarındaki

rahatlığı artırıyor.

Zamansız tasarımı, yalınlığın en şık görünümü ile Norel

Koleksiyonu natürel atmosferi evlere taşımanın tam zamanı!

Detaylı bilgi için https://www.kelebek.com/

search?q=NOREL adresini ziyaret edebilirsiniz.

Kelebek Mobilya Hakkında: Türkiye'nin ilk panel

mobilya ve mutfak üreticisi olan Kelebek, Cumhuriyet

tarihinin en köklü sanayi kuruluşlarındandır.

Kitlesel ve küresel bir marka olma hedefiyle Düzce’de

55 bin metrekare kapalı olmak üzere toplam 186 bin

metrekarelik bir alanda üretimine devam eden kuruluş,

bugün ürünlerini yurt içinde 160’ın üzerinde

mağazada tüketicilerin beğenisine sunmakta, yaklaşık

30 ülkeye gerçekleştirdiği standart ve özel Kelebek

ürünleri ihracatı ve yurtdışında yer alan konsept

mağazalarıyla uluslararası pazarda da faaliyet göstermektedir.

Özel tasarlanmış keten görünümlü Tv ünitesi ile oturma

alanına şık bir dokunuş

Kapaklarda Kelebek’e özel hazırlanmış keten desen ile

tasarlanan Tv ünitesi, Tv üst raf, üst modül ve kulplarda


News about companies / Fortuna Koltuk

Rahatlık ve Estetik

Bir Arada

Fortuna Koltuk Takımı

Benzersiz tasarımlarıyla dokunduğu her mekanda fark yaratan Enza Home, Fortuna Koltuk

Takımı ile yüksek konfor ve şıklığı buluşturuyor. Modern tarzıyla göz alan Fortuna Koltuk

Takımı, seçkin ve özgün tasarımlardan hoşlananların büyük beğenisini topluyor.

Bir mobilyadan daha fazlasını arayanlara benzersiz tasarımlar sunan Enza Home, Fortuna

Koltuk Takımı ile sıradanlığa meydan okuyor. Özgün tasarımıyla dikkat çeken Fortuna Koltuk

Takımı, yüksek konforla şekillenen yeni nesil koltuk tasarımlarının şık bir örneğini sunuyor.

Antrasit ve ceviz olmak üzere iki farklı ayak rengi alternatifi ve zengin kırlent uygulamaları

ise Fortuna’nın estetik duruşunu taçlandırıyor.

Rahat oturum yapısını metal destekli ahşap konstrüksiyonla buluşturan Fortuna Koltuk Takımı,

bu sayede size uzun yıllar keyifle kullanabileceğiniz bir konfor alanı yaratıyor. 3’lü koltuk

modülünün yatak olabilme özelliği sayesinde gerektiğinde ekstra bir yatağa dönüşerek çok

yönlü kullanım imkanı da sağlıyor. Fortuna Koltuk Takımı’nın 3’lü yataklı koltuk ve 2,5’lu

koltuk ile berjerden oluşan üç farklı modülü bulunuyor.

Ayrıntılı bilgi için:

Ezgi Aktaş, ezgi.aktas@excel.com.tr, 0533 283 09 23


Jaluzi

Pergola

Panjur

İç ve dış alanlar için

ilham veren çözümler!

20 - 22.10.2022

Destekleyen Kuruluşlar

İstanbul Fuar Merkezi

www.rt-turkey.com

“BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİ TOBB (TÜRKİYE ODALAR BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.”

News about companies / Lines

Linens ile zamansız

stiller odalarda!

Yeni sezonda evinde farklılık isteyenler, değişime

Linens ile yatak odalarından başlıyor.

Mevsim konseptine uygun olarak öne çıkan

Linens Organic and White Nevresim koleksiyonundan

sade tasarıma sahip nevresim

takımı, özel deseni ve organik dokusuyla şık

bir görünüm yakalıyor.

Ev yaşamına dair birbirinden farklı ve stil sahibi

ürünleri tek bir çatı altında sunan Linens,

yeni sezon koleksiyonuyla iddialı tasarımlar

ortaya koymaya devam ediyor. Dokusuyla

fark yaratan Linens nevresim takımı, doğal

ve soft görünümüyle yatak odalarında sadeliği

yakalıyor. Beyazın zarif çizgilerle buluş

tuğu nevresim takımı, naif çiçek desenleriyle

yatak odalarını sarıyor.

Ev modasına dair estetik seçenekler sunan

Linens’in yeni sezon nevresim takımlarını

görmek için Linens mağazalarını ve

www.linens.com.tr‘yi ziyaret edebilirsiniz.

Linens Hakkında

Zorlu Tekstil Grubu bünyesinde 2000 yılında

kurulan Linens, Türkiye'den yurtdışına açılan

ilk ev tekstili zinciri olma özelliğini taşıyor.

Linens, sunduğu zengin ürün çeşitliliği,

ürün ve hizmet kalitesi ile kullanıcıların hayatını

kolaylaştırıyor. Ev tekstili sektörünün

gelenekselleşmiş pazarlama kalıplarını kırarak,

"uzmanlaşma" ve "farklılaşma" üzerine

inşa ettiği "A'dan Z'ye Hizmet" anlayışı ile

sektörde fark yaratan Linens, alışverişi bir

keyfe dönüştürmeyi ve müşteri memnuniyetini

her şeyin üzerinde tutuyor.


M - C

TSE - ISO

10002

TS EN ISO 9001:2015

‹STANBUL

TÜYAP FUAR VE KONGRE MERKEZ‹

TÜYAP FAIR CONVENTION AND CONGRESS CENTER

Büyükçekmece, ‹stanbul / Turkey

DLT 2021, MTKT 2021 ve FURNÈQUIP 2021'in

29 Eylül-01 Ekim 2021 tarihlerin de Ukrayna / Kiev’de yılın ev modası trendleri sergisi

DLT Ev Tekstili, МТКТ Mobilya ve Aksesuarları ile FURNÈQUIP Mobilya Üretim

Ekipmanları Alet Fuarları eş zamanlı olarak başarıyla gerçekleştirmiştir.

Covid 19 Pandemisi nedeniyle bazı kısıtlamalar

halen devam ederken fuarın hem katılımcıları

hem de ziyaretçileri, gelecek konusunda

iyimser tavırlar sergilemişlerdir. Yenilikleri,

yaratıcılığı ve cesur fikirleri desteklemek için

sorumluluk almaya istekliydiler. İşte bu nedenle;

fuarın stantlarından, tasarımcı alanlarından,

konuşmacıların ve konferans alanında

misafirlerinin sunduğu projelerden ve tartışma

panellerinde ele alınan problemlerden bu

çok net görülebiliyordu.


DLT 2021 mümkün olduğunca çok profesyoneli,

tek yerde bir araya getirme hedefi ve

uzun süredir devam eden otoritesiyle, Ukrayna'nın

ana ve en prestijli tasarım endüstrisi

etkinliği statüsünü bir kez daha kanıtlayarak,

tek ve en etkili fuar olmaya devam ettiğini yeniden

ispatlamayı başarmıştır.

Bu başarı da uzun yılardır Türkiye satış ağımızı

oluşturan ve fuarın büyük bir bölümün

de DLT’nin iş ortağı olan Türkel Fuarcılık A.Ş

tarafından katılım sağlanmıştır.

Türkiye Ticaret Bakanlığı desteği ile

Türkiye Pavilyonu olarak Milli Katılım yaparak,

iç mekâna yönelik Mobilya, Tül-Perde,

Stor perde ve Aksesuarlarının yanı sıra Yatak

odası tekstili ve Banyo tekstili ile 15 Türk

firması yer almıştır. (Acatay Tekstil, Aydın

Örme, Bayramlar Dokuma, Baytek Mefruşat,



121

Calipso Tekstil, Enas Tesktil, Ersinteks Tekstil, Jalpersan

Perde, Karaduman Tekstil, Kılıç Tekstil, Maslina Tekstil,

Meksan, Nil Tekstil, Nurvar Tekstil ve Sandalyeci )

DLT 2021, MTKT 2021 ve FURNÈQUIP 2021'in gerçekler

ve rakamlar.

• 3 gün boyunca yoğun toplantıların ve yeniliklerin, yeni

koleksiyonların ve teknolojilerin tanıtılması,

• Ukrayna'nın tüm bölgelerinden ve yabancı ülkelerden

yaklaşık 9000 profesyonel ziyaretçi, 200’ü aşkın katılımcı

firma,

• Net sergi alanı 10.000 m²,

• Uluslararası katılımcı olan ülkeler Türkiye, Beyaz

Rusya, Çin, Almanya, İtalya, Polonya, Romanya, İspanya

ve Ukrayna

• DLT, her yıl Ukrayna iç tasarım pazarının ana etkinliği

haline gelen B2B organizasyonu,

• 40'tan fazla konferans, seminer, çalıştay ve tartışma paneli,

DLT hakkında söylenecek daha çok şey var ama

Ukrayna'nın iç tasarım yaşamındaki işbirliği ve ilgi için her

katılımcımıza ve ziyaretçilerimize,

“Çalışalım, tarih yazalım ve birbirimizi destekleyen en

cesur fikirlerimizi gerçekleştirelim’’ diyoruz.


DLT 2022 fuarında sizleri

aramızda görmek için sabırsızlanıyoruz!

Kaynak: Fuar Organizatör,

KYIV INTERNATIONAL

CONTRAC FAIR, LTD.

Türkel Fuarcılık A.Ş.



123

TARİHİ FRİG VADİSİ AFYONKARAHİSAR’DA TURİZMİ ATAĞA KALDIRDI

AFYONKARAHİSAR 2022 YAZINDA 4 MİLYON TURİST HEDEFLİYOR!

HEDİYE GÜRAL GÜR: “FRİG VADİSİ BALON UÇUŞLARININ BÖLGE TURİZMİNE

BÜYÜK KATKILARI OLACAK”

BALON UÇUŞLARI FRİG VADİSİ’NİN TÜM İHTİŞAMINI GÖKYÜZÜNDEN İZLEME

FIRSATI SUNUYOR

Afyonkarahisar Valiliği öncülüğünde Kültür ve

Turizm Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik bakanlığının

desteği ile başlayan Frig Vadisi çalışmaları bölgenin

turizmine büyük katkı sağladı. Türkiye’nin termal

turizm merkezi Afyonkarahisar, Frig Vadisi’nde başlayan

sıcak hava balon uçuşları ve Ayazini Köyü’ndeki

restorasyon çalışmalarıyla gezginler için alternatif

bir destinasyon olarak öne çıkıyor.

FRİG VADİSİ BALON UÇUŞLARIYLA GÖRSEL

BİR ŞÖLEN

Frig Vadisi ve Emre Gölü üzerinde uçuşları başlayan

balonlar, vadinin tarihi ve doğal güzelliklerini havadan

görme imkanı sağlıyor. Uçuşlar özellikle manzara

ile seyrine doyumsuz anlar oluştururken, bölgenin

turizmine de katkı sağlıyor. Toplam alanı 55 hektar

büyüklüğünde olan ve adını bu geniş topraklarda

uygarlık kurmuş olan Frigler'den alan vadi, oyma

kaya mezarları, şapelleri, Bizans ve Roma dönemlerinin

önemli eserleriyle Anadolu’nun tarihinde önemli

bir yere sahip.

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ TANITIM

OFİSİ KOORDİNATÖRÜ İBRAHİM OKUMUŞ:

2022 YAZI İÇİN ORTALAMA 4 MİLYON TURİST

BEKLENTİMİZ VAR

Afyonkarahisar Valiliği’nin Ayazini köyünde ve

bölgede yaptığı restorasyon, reklam ve tanıtım çalışmalarıyla

birlikte bölgeye ilginin arttığını belirten

Afyonkarahisar Valiliği Tanıtım Ofisi Koordinatörü

İbrahim Okumuş şu açıklamalarda bulundu: “Üç

ay önce hafta sonları bölgeye 10 araç geliyorsa şimdi

1000-1500 araç geliyor. 2019 yılı turist sayımız 2.2

milyondu. Pandemi sonrasında Frigya’yla ilgili ilk

beklentimiz 1 milyon. Bu 1 milyonun direkt Frigya

amaçlı gelmesini bekliyoruz, eğer bunu termalle de

birleştirirsek 2022 yazı için ortalama 4 milyon turist

beklentimiz var.”

“Yatırımlarımızı Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Çevre

ve Şehircilik Bakanlığı’ndan alıyoruz. Şu anda 8 aylık

süreçte yatırım harcamalarımız 14 milyona yaklaştı.

Bunun 4 milyonunu Emre Gölü’nün etrafındaki tesislere

harcadık. Şimdi oraya Frigya atla binicilik yapıyoruz.

Ayazini’de 50 evin restorasyon çalışmalarını

tamamladık. 25 tane evin daha restorasyon çalışmalarını

planladık. Sonrası için Ayazini Köyü’nde eski

ve taş yapılar var. Bunların restorasyon çalışmaları

var. Restorasyon çalışmaları tamamlandığında top


lam 50 milyonluk yatırım yapmış olacağız. Burada 50 milyon,

100 milyon harcadım demek aslında yanlış bir ölçü.

Bu çalışmalar daha çok eskiyi korumak adına yapılıyor.

Tek bir köyle de kalmayacağız. Bölgede diğer köylerimizde

var. Bu köylerle ilgili alt yapı ve proje çalışmalarımız da

devam ediyor.”

HEDİYE GÜRAL GÜR: “TARİH VE KÜLTÜR

ATAĞI TURİZME DE OLUMLU YANSIDI”

NG HOTELS Yönetim Kurulu Başkanı Hediye Güral Gür,

bölgedeki bu tarih ve kültür atağının termal turizme de

katkı sağladığını belirterek, NG AFYON’un şu anda da

yüzde 70 dolulukta olduğunu söyledi. Bölge tanıtımı için

yoğun gayret gösteren NG HOTELS Yönetim Kurulu

Başkanı Hediye Güral Gür, basın mensuplarına bölgeyi

gezdirdi ve şu açıklamalarda bulundu: “Afyon’da balon

turizmi dört ay önce başladı. Balon uçuşlarının bölge turizmine

büyük katkıları olacaktır. Talep arttıkça burada

balon sayısının artması da bekleniyor. Balonlar arttıkça

burada Kapadokya’da gördüğümüz şekilde görsel bir

şölen oluşacak ve her şey yolunda gittiği takdirde balon

turizmi mutlaka Afyon’a büyük katkılar sağlayacak. Balon

turizmi ve termal turizm mutlaka birbirini destekleyecektir

diye düşünüyorum. Termal aslında hep yanlış algılanan

turizm türü. Yaşlanınca, hastalanınca gidilir diye

düşünülüyor. Oysa gençler için de bakımlar ve kürler var.

Gençlerimizin termale ilgisini arttırdıkça, balon, tarih ve

termal turizm türlerinin birleşeceğini ve birbirlerine katkı

sağlayacağına olan inancımız tam. NG AFYON şu anda

yüzde 60 dolulukta ve ilerleyen günlerde termal sezonuyla

birlikte bu rakamın daha da artarak yüzde 75'leri bulmasını

bekliyoruz.”

NG AFYON’DA GASTRONOMİ, TERMAL VE

KÜLTÜR BULUŞMASI

Termal keyfini lüksle harmanlayan NG AFYON, gastronomi

tutkunlarını Afyonkarahisar mutfağının tüm zenginlikleriyle

ağırlıyor. Afyon’un tarihi kültüründen gelen

izleri lüks ve konforla birleştiren, yüksek standartları ve

misafirlerinin konforu için sunduğu ayrıcalıklı imkanlarıyla

dikkat çeken NG AFYON, yedi kalite belgesine sahip

olma özelliğiyle öne çıkıyor. Termal Wellness programları

ile konuklarını sağlıkla buluşturan, uluslararası

standartlardaki toplantı salonlarıyla bayi toplantılarından

seminerlere, eğitim ve satış toplantılarından lansmanlara

birçok etkinliğe ev sahipliği yapan NG AFYON, Afyon’un

yerel lezzetleriyle de konuklarına eşsiz bir deneyim sunuyor.

Kaymak, lokum, sucuk, kaymaklı ekmek kadayıfı denilince

ülkemizin akla gelen ilk şehri olan Afyonkarahisar,

2019 yılında attığı adımla ve UNESCO’ya yaptığı müracaatta

gastronomi şehri unvanını elde etti. Termal, sağlık ve

kongre turizminden sonra gastronomi turizmi konusunda

da öne çıkan Afyonkarahisar’ın yerel lezzetlerini usta

şeflerin elinden konuklarıyla buluşturan NG

AFYON, tadına doyulmaz lezzetlerle termal tatil

keyfini taçlandırıyor. Sabah kahvaltıları ve akşam

yemeklerinin açık büfe olarak sunulduğu Erguvan

Restoran yerel ve dünya lezzetlerinden her damak

tadına hitap eden açık büfe sunarken, Farina Restoran,

zengin menüsüyle misafirlerine özel bir deneyim

yaşatıyor.



125

Perde Dergisi Eylül - Eküm 2021 Online Dergi

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?