Medikal Teknik Aralık 2024

Publisher

H. Ferruh IŞIK

on behalf of

İstmag Magazin Gazetecilik

İç ve Diş Tic. Ltd. Şti.

Managing Editor

(Responsible)

Mehmet SÖZTUTAN

mehmet.soztutan@img.com.tr

Advertising Coordinator

Recep ARSLANTAŞ

recep.arslantas@img.com.tr

+90 537 441 97 68

Editors

Dilara CİCA

dilara.cica@img.com.tr

Recep ARSLANTAŞ

recep.arslantas@img.com.tr

Didem IŞIK

didem.isik@img.com.tr

Correspondent

Serhan IŞIK

serhan.isik@img.com.tr

Foreign Relations Manager

Ayça SARIOGLU

ayca.sarioglu@img.com.tr

Accounting Manager

Cuma KARAMAN

cuma.karaman@img.com.tr

Finance Manager

Yusuf DEMİRKAZIK

yusuf.demirkazik@img.com.tr

Digital Assets Manager

Emre YENER

emre.yener@img.com.tr

Graphic & Design Advisor

Sami AKTAŞ

sami.aktas@img.com.tr

Subscription

İsmail ÖZÇELIK

ismail.ozcelik@img.com.tr

Bursa Represantation

Ömer Faruk GÖRÜN

omer.gorun@img.com.tr

Buttim Plaza D Blok Kat: 4 No:1267 BURSA

Tel:+90 224 211 44 50 / Fax: 224 211 4481

Head Office

İstanbul Magazin Grubu

İHLAS MEDIA CENTER

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi

No:11 Medya Blok Kat:1

34197 Yenibosna / İstanbul / Turkey

Tel: 0212 454 22 22 Faks: 0212 454 22 93

www.medikalteknik.com.tr

e-mail: info@medikalteknik.com.tr

PRINTED BY:

İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL

Tel: 0212 454 30 00

www.ihlasmatbaacilik.com

İMG - Medikal Teknik dergisinde

yer alan makalelerdeki fikirler

yazarlarına aittir.

Yayınlanan ilanların sorumluluğu

reklam verene aittir.

İMG - Medikal Teknik dergisinin

bütün yayın hakları İstmag Magazin Gazetecilik

İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ne aittir.

Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.

1

8

2

4

3

0

3

8

4

8

Does a positive allergy test

ındicate a risk of allergic disease?

Pozitif alerji testi, alerjik

hastalık riski taşıyor mu?

Huawei accelerates digital transformation

in healthcare with Sant Pau Hospital

Huawei, Sant Pau Hastanesi ile

sağlıkta dijital dönüşümü hızlandırıyor

Scurvy is on the rise in türkiye again!

Skorbüt Türkiye’de yeniden gündemde!

AbbVie Türkiye Strengthens

Leadership Team in 2024

AbbVie Türkiye, 2024’te liderlik

kadrosunu güçlendiriyor

A New Hope for Cancer

Treatment with Kumquat!

Kamkat meyvesiyle kanser

tedavisinde yeni bir umut!

medikalteknik

Recep Arslantaş

The digital revolution accelerating

diagnostic processes

Dilara Cica

From

In recent years, artificial intelligence (AI) technologies have led to

significant advancements in many areas of medicine, with radiology being

at the forefront of this transformation. AI algorithms are assisting human

experts in the analysis of medical images, accelerating the diagnostic

process and increasing accuracy. AI plays a major role, especially in the

early detection of critical conditions such as cancer, brain disorders,

and cardiovascular diseases. AI can analyze intricate details in medical

images with a precision that can elude the human eye, making it easier

for doctors to make accurate decisions.

In radiology practice, AI applications not only speed up the diagnostic

process but also offer new possibilities in treatment planning. By using

information derived from big data analysis, AI suggests more personalized

and effective treatment strategies. These technologies, which lighten the

workload of radiologists, also enable patients to receive faster results.

However, it is important to remember that for AI to be so successful, it

must work in collaboration with human expertise.

the

editor

Tanı süreçlerini hızlandıran dijital devrim

Son yıllarda, yapay zekâ teknolojileri tıbbın birçok alanında önemli

gelişmelere yol açarken, radyoloji bu değişimin ön saflarında yer alıyor.

AI algoritmaları, tıbbi görüntülerin analizi konusunda insan uzmanlarını

destekleyerek, tanı koyma süreçlerini hızlandırıyor ve doğruluğunu

artırıyor. Özellikle kanser, beyin hastalıkları ve kardiyovasküler

rahatsızlıklar gibi kritik durumların erken teşhisinde, yapay zekâ büyük

bir rol oynuyor. AI, tıbbi görüntülerdeki ince detayları, insan gözünden

kaçabilecek kadar hassas bir şekilde analiz edebiliyor, böylece doktorların

doğru kararlar almasını kolaylaştırıyor.

Radyoloji pratiğinde AI uygulamaları yalnızca tanı koyma sürecini

hızlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda tedavi planlamasında da yeni

imkanlar sunuyor. Yapay zekâ, büyük veri analizlerinden elde edilen

bilgileri kullanarak, daha kişiselleştirilmiş ve etkili tedavi stratejileri

öneriyor. Radyologların iş yükünü hafifleten bu teknolojiler, aynı zamanda

hastaların daha hızlı sonuçlar almasını sağlıyor. Ancak, yapay zekanın bu

denli başarılı olabilmesi için insan uzmanlığıyla iş birliği içinde çalışması

gerektiği unutulmamalıdır.

Recep ARSLANTAŞ Koordinatör

Welcome to the HIMSS Eurasia Congress and Fair…

Welcome to our conference and fair focused on healthcare integration and technology education! We have come

together to rediscover and perfect healthcare services in the era of digitalization, where technology and health

go hand in hand.

From December 2nd to 4th, we will be building the future of healthcare together. In our congress, many

distinguished scientists will join us as speakers and share their expertise.

As the Medical Teknik magazine team, we wish success to all esteemed participants and visitors of the HIMSS

Eurasia Congress and Fair. We also look forward to seeing you again in the January 2025 issue of our magazine at

the Arab Health Dubai Fair.

HIMSS Eurasia Kongresi ve Fuarına Hoş Geldiniz…

Sağlık bileşimi ve teknolojileri eğitimine odaklanan konferans ve fuarımıza hoş geldiniz! Teknoloji ile sağlığın bir

araya geldiği dijitalleşme sürecinde, sağlık hizmetlerini yeniden keşfetmek ve mükemmelleştirmek amacıyla bir

araya gelmiş bulunuyoruz.

02-04 Aralık tarihleri arasında, sağlık hizmetlerinin geleceğini birlikte inşa ediyor olacağız. Kongremizde,

birbirinden değerli bilim insanlarımız konuşmacı olarak yer alacak ve bilgi birikimlerini bizlerle paylaşacaklar.

Medikal Teknik dergisi ekibi olarak, HIMSS Eurasia Kongresi ve Fuarı’na katılan tüm değerli katılımcılara ve

ziyaretçilere başarılar diliyoruz. Ayrıca, Medikal Teknik dergisinin Ocak 2025 sayısıyla Arab Health Dubai Fuarı’nda

görüşmek üzere sizlere esenlikler diliyoruz.

KONUŞMACILAR

Erkan Doğan

Yönetim Kurulu Üyesi

Citibank A.Ş.

Pınar Ersoy

DZ Bank AG Baştemsilcisi

ve AHK Türkiye Başkanı

İdil Er Kurucu

Kurumsal Fin. Müd.

İş Yatırım

Meri İstiroti

Grup Koordinatörü

Liv Hospital

Barış Öney

Kurucu Ortak,

Globalturk Capital

Ufuk Eren

CEO

Volitan Global

Orhan Osmansoy

Yönetici Ortak // TVM Capital

Healthcare Partners, Dubai, UAE

Kemal Girginer

Genel Müdür // Siemens

Finansal Kiralama A.Ş.

Zafer Mustafaoğlu

Genel Müdür Yardımcısı

Halk Yatırım

Oben Seymen

Sermaye ve Borç Dan. Hiz.

Direktörü EY Türkiye

Tufan Deriner

Ortak ve Yönetim Kurulu Üyesi

İstanbul Portföy

Prof. Dr. M. Baha Karan

Hacettepe Üniversitesi

İşletme Bölümü

2.

13

Sağlıkta

Finansman ve

Yatırım İmkanları

Konferansı

Aralık Cuma 2024

Wyndham Grand Levent,

İstanbul

Kimler

Katılmalı?

• Hastane ve Benzer Sağlık Kuruluşu Yönetimleri

• Tıbbi Cihaz Tedarikçileri

• Ulusal ve Uluslararası Yatırım ve Katılım Bankaları

• Özel Sermaye Fon Yöneticileri

• M&A’de Uzmanlaşmış Mali Müşavirlik Firmaları ve

Avukatlık Ofisleri

• Yurtdışı Müteahhitlik ve Mimarlık İşleri Yapan Şirketler

• Danışmanlık Firmaları

• Halka Arz Aracı ve Danışmanlık Şirketleri

Sarper Tanlı

Direktör // Mass General

Brigham, Dubai, UAE

Reşat Bahat

Yön. Kur. Bşk.

OHSAD

Levent Özdemir

CEO

Largus Capital Partners

Program

Dr. Cengiz Gül

CEO

EMP Health Group

08.30-09:00 Kayıt

09:00-09:30 Açılış Konuşmaları

09:30-11:00 Türk Yatırımcıların Yurt Dışı

Sağlık Yatırım Tecrübeleri

11:00-11:15 Kahve Arası

11:15-12:45 Yabancı Sermayenin

Sağlık Sektörü İlgisi

12:45-13:30 Öğle Yemeği

13:30-15:00 Özel Sağlık Kuruluşları ve

Halka Arz Süreci

15:00-15:15 Kahve Arası

15:15-16:45 Sağlık Sektörü için Alternatif

Finansman İmkanları

16:45-19:00 Genel Değerlendirme ve

B2B Görüşmeler

Kazım Özalp Mahallesi Kuleli Caddesi No:57 Çankaya, ANKARA

Tel: +90 312 446 91 14 • Fax:+90 312 436 33 47

info@uhs.web.tr

Global Health Conferences bir uhs Eğitim Danışmanlık ve Yayıncılık Limited şirketi markasıdır

ve 2007 yılından bu yana sağlık alanında ulusal ve uluslararası konferanslar düzenlemektedir.

www.globalhealthconferences.com.tr

8

Ortopedide yeni bir dönem!

Son yıllarda ortopedi alanında, kök hücre

tedavisi ve ortobiyolojik uygulamalar büyük bir

ilgi çekiyor. Geleneksel tedavi yöntemlerine

alternatif sunan bu yenilikçi yaklaşımlar,

eklem ve doku hasarlarının onarımında büyük

umutlar vaat ediyor. Ancak, pek çok insan

hala bu konuda tam olarak bilgi sahibi değil.

Peki, kök hücre tedavisi nedir ve ortobiyolojik

uygulamalar nasıl çalışır?

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi

Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden, Doç. Dr. Sinan

Karaca ‘Ortopedide Kök Hücre Tedavisi’ni anlattı.

Kök hücre tedavisi nedir?

“Kök hücreler, vücudumuzda çeşitli hücre türlerine

dönüşme yeteneğine sahip olan özel hücrelerdir. Bu

hücreler, hasarlı dokuları onarabilme ve yenileyebilme

potansiyeline sahiptir. Ortopedi alanında kök hücreler,

özellikle eklem ve kıkırdak hasarlarının tedavisinde

kullanılmaktadır. Kök hücreler, hastanın kendi kemik

iliğinden veya yağ dokusundan elde edilebilir ve hasarlı

bölgeye enjekte edilerek onarım süreci başlatılır.”

A new era in orthopedics!

In recent years, stem cell therapy and

orthobiologic applications have attracted great

interest in orthopedics. Offering an alternative

to traditional treatment methods, these

innovative approaches offer great promise in

the repair of joint and tissue damage. However,

many people are still not fully informed.

So, what is stem cell therapy and how do

orthobiologic applications work?

Assoc. Prof. Dr. Sinan Karaca from the Department of

Orthopedics and Traumatology at Yeni Yüzyıl University

Gaziosmanpaşa Hospital, explained ‘Stem Cell Therapy in

Orthopedics’.

What is stem cell therapy?

“Stem cells are special cells in our body that have the

ability to transform into various cell types. These cells

have the potential to repair and regenerate damaged

tissues. In the field of orthopedics, stem cells are

used especially in the treatment of joint and cartilage

damage. Stem cells can be obtained from the patient’s

own bone marrow or adipose tissue and injected into

the damaged area to start the repair process.”

Kök hücreler nasıl elde edilir?

“Kök hücre tedavisinin temelinde, hastanın kendi

vücudundan elde edilen kök hücrelerin kullanılması yer

alır. Kök hücreler, kemik iliğinden veya yağ dokusundan

(özellikle göbek yağından) toplanabilir. Her iki yöntemin

de kendine özgü prosedürleri ve avantajları vardır.”

1. Kemik İliğinden Kök Hücre Toplama

-Hazırlık: İşlem öncesinde hastaya lokal anestezi

uygulanır, böylece işlem sırasında ağrı hissetmesi

önlenir.

-İşlem: Genellikle pelvik kemik (kalça kemiği)

bölgesinden kök hücreler toplanır. Cerrah, steril bir iğne

kullanarak kemik iliğine ulaşır ve buradan sıvı örnekler

alır. Bu işlem genellikle 30-60 dakika sürer.

-Toplama: Alınan kemik iliği sıvısı, laboratuvar ortamında

işlenir ve kök hücreler ayrıştırılır.

-İyileşme: İşlem sonrasında hastalar genellikle kısa bir

dinlenme süresine ihtiyaç duyar ve birkaç gün içinde

normal aktivitelerine dönebilirler.

2. Göbek Yağından Kök Hücre Toplama

-Hazırlık: Göbek yağından kök hücre toplama işlemi,

lokal anestezi altında gerçekleştirilir.

-Liposuction: Liposuction adı verilen bir işlemle, hastanın

karın bölgesinden (genellikle göbek bölgesinden) yağ

dokusu alınır. Bu işlemde ince bir kanül kullanılarak yağ

dokusu çekilir. İşlem süresi genellikle 1 saati aşmaz.

Aralık - December 2024

9

How are stem cells obtained?

“The basis of stem cell therapy is the use of stem cells

obtained from the patient’s own body. Stem cells can

be harvested from bone marrow or adipose tissue

(especially belly fat). Both methods have their own

procedures and advantages.”

1. Stem Cell Collection from Bone Marrow

-Preparation: Local anesthesia is administered to the

patient prior to the procedure, thus preventing pain

during the procedure.

-Procedure: Stem cells are usually collected from the

pelvic bone (hip bone). Using a sterile needle, the

surgeon accesses the bone marrow and takes fluid

samples. This procedure usually takes 30-60 minutes.

-Collection: The bone marrow fluid is processed in the

laboratory and the stem cells are separated.

-Recovery: Patients usually need a short rest period after

the procedure and can return to their normal activities

within a few days.

2. Stem Cell Harvesting from Belly Fat

-Preparation Stem cell harvesting from belly fat is

performed under local anesthesia.

-Liposuction: In a procedure called liposuction, fat tissue

is removed from the patient’s abdomen (usually the navel

area). In this procedure, a thin cannula is used to pull the

fat tissue. The duration of the procedure usually does not

exceed 1 hour.

-Processing: The fat tissue is centrifuged in a laboratory

environment and the stem cells are separated.

-Recovery: The recovery process after liposuction is

usually fast and patients can return to their normal

activities within a few days.

-İşleme: Alınan yağ dokusu, laboratuvar ortamında

santrifüj edilerek kök hücreler ayrıştırılır.

-İyileşme: Liposuction sonrası iyileşme süreci genellikle

hızlıdır ve hastalar birkaç gün içinde normal aktivitelerine

dönebilirler.

Hangi yöntem daha uygundur?

“Kemik iliğinden veya göbek yağından kök hücre toplama

yöntemlerinin her biri, hastanın genel sağlık durumu ve

tedavi edilecek rahatsızlığın türüne göre seçilir. Kemik

iliği yüksek oranda kök hücre içerirken, göbek yağı da

önemli miktarda kök hücre barındırır ve toplanması daha

az invaziv olabilir. Uzman doktorunuz, sizin için en uygun

yöntemi belirleyerek tedavi planınızı oluşturacaktır.”

‘Ortobiyolojik Uygulamalar’ nedir?

“Ortobiyolojik uygulamalar, biyolojik materyallerin

kullanılarak doku iyileşmesini teşvik eden tedavi

yöntemleridir. Bu uygulamalar arasında kök hücre

tedavisi, PRP (platelet rich plasma - trombositten

zengin plazma) ve büyüme faktörleri gibi yöntemler

bulunmaktadır. Bu biyolojik ajanlar, vücudun doğal

iyileşme sürecini hızlandırmak için kullanılır ve genellikle

minimal invaziv prosedürlerle uygulanır.”

Kök hücre tedavisinin avantajları nelerdir?

-Doğal ve Güvenli: Kök hücre tedavisi, hastanın

kendi hücrelerinin kullanılması nedeniyle alerji veya

reddedilme riski taşımaz.

Which method is more suitable?

“Each method of collecting stem cells from bone marrow

or umbilical fat is chosen based on the patient’s general

health and the type of condition to be treated. While

bone marrow contains a high percentage of stem cells,

belly fat also contains a significant amount of stem cells

and collection can be less invasive. Your specialist doctor

will create your treatment plan by determining the most

appropriate method for you.”

What are ‘Orthobiologic Applications’?

“Orthobiologic applications are treatment methods that

promote tissue healing using biological materials. These

include methods such as stem cell therapy, PRP (platelet

rich plasma) and growth factors. These biological agents

are used to accelerate the body’s natural healing process

and are usually administered through minimally invasive

procedures.”

What are the advantages of stem cell therapy?

-Natural and Safe: Stem cell therapy carries no risk of


10

allergy or rejection due to the use of the patient’s

own cells.

-Fast Recovery: It offers a faster healing process

compared to traditional surgical interventions.

-Non-Surgical Solution: Being a non-surgical method

allows patients to return to their daily lives quickly.

-Pain Reduction: It can help reduce pain and

inflammation.

In which cases is it used?

Stem cell therapy and orthobiologic applications

can be used in the treatment of various orthopedic

conditions. These include:

-Osteoarthritis (arthritis)

-Meniscus tears

-Cartilage damage

-Tendon and ligament injuries

-Bone necrosis (death of bone tissue)

What are the recommendations for patients?

“It is important to determine whether stem cell

therapy and orthobiologic applications are suitable

for each patient. Therefore, patients considering

these treatment methods should first consult

an orthopedic specialist. Specialized doctors will

evaluate the patient’s medical history and create the

most appropriate treatment plan.”

What is the treatment and application

process?

“The collected stem cells are injected into the

damaged area through a special procedure. This is

usually performed using imaging techniques such as

ultrasound or fluoroscopy to ensure that the stem

cells are placed in the right area. Stem cells repair

damaged tissues over time, speeding up the healing

process.”

Advanced technology treatments improve

quality of life

“Stem cell therapy and orthobiological applications

offer revolutionary innovations in the field of

orthopedics. These methods, which support the

natural healing process of patients, are among the

treatment options of the future. These cutting-edge

treatments can improve the quality of life of patients

and help them lead a healthier and more active life.

Don’t forget to contact your specialist doctor to

follow these exciting developments in the field of

orthopedics and to be informed about your own

health status.”

-Hızlı İyileşme: Geleneksel cerrahi müdahalelere göre daha

hızlı iyileşme süreci sunar.

-Ameliyatsız Çözüm: Cerrahi olmayan bir yöntem olması,

hastaların günlük yaşamlarına hızlıca dönebilmesini sağlar.

-Ağrının Azalması: Ağrının ve iltihabın azalmasına yardımcı

olabilir.

Hangi durumlarda kullanılır?

Kök hücre tedavisi ve ortobiyolojik uygulamalar, çeşitli

ortopedik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabilir. Bunlar

arasında:

-Osteoartrit (kireçlenme)

-Menisküs yırtıkları

-Kıkırdak hasarları

-Tendon ve bağ yaralanmaları

-Kemik nekrozu (kemik dokusunun ölümü)

Hastalar için öneriler nelerdir?

“Kök hücre tedavisi ve ortobiyolojik uygulamaların her hasta

için uygun olup olmadığını belirlemek önemlidir. Bu nedenle,

bu tedavi yöntemlerini düşünen hastaların öncelikle bir ortopedi

uzmanına danışmaları gerekmektedir. Uzman doktorlar,

hastanın tıbbi geçmişini değerlendirerek en uygun tedavi

planını oluşturacaktır.”

Tedavi ve uygulama süreci nasıldır?

“Toplanan kök hücreler, özel bir işlemle hasarlı bölgeye

enjekte edilir. Bu işlem, genellikle ultrason veya floroskopi gibi

görüntüleme teknikleri kullanılarak gerçekleştirilir, böylece

kök hücrelerin doğru bölgeye yerleştirilmesi sağlanır. Kök

hücreler, zamanla hasarlı dokuları onararak iyileşme sürecini

hızlandırır.”

İleri teknoloji tedaviler yaşam kalitesini artırıyor

“Kök hücre tedavisi ve ortobiyolojik uygulamalar, ortopedi

alanında devrim niteliğinde yenilikler sunmaktadır. Hastaların

doğal iyileşme sürecini destekleyen bu yöntemler, geleceğin

tedavi seçenekleri arasında yer alıyor. Bu ileri teknoloji

tedaviler, hastaların yaşam kalitesini artırarak daha sağlıklı ve

aktif bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.

Ortopedi alanındaki bu heyecan verici gelişmeleri takip etmek

ve kendi sağlık durumunuz hakkında bilgi sahibi olmak için

uzman doktorunuzla görüşmeyi unutmayın.”


12

Dr. Öğretim Üyesi

Ömer Özyiğit

The key to effective treatment

The early diagnosis of diseases and the

effective management of treatment processes

are made possible through the power

of medical imaging. These technologies

significantly improve patients’ quality of

life while also greatly increasing treatment

success rates. Dr. Ömer Özyiğit, the Head of

the Medical Imaging Techniques Program at

Istanbul Atlas University Vocational School,

made important statements regarding the role

of medical imaging in the healthcare sector.

The Critical Role of Medical Imaging in

Healthcare

Dr. Özyiğit emphasized that medical imaging

technologies not only play a role in diagnosing diseases

but also have an important place in monitoring the

treatment process. “Imaging technologies enable both

the early diagnosis of diseases and the monitoring of

results during the treatment process. Thanks to medical

imaging, doctors can examine organs in much more

detail and can manage treatment processes more

effectively,” he said, highlighting the importance of

these technologies in healthcare.

Medical imaging not only aids in diagnosis but also

makes a significant contribution to treatment processes.

With early diagnosis, diseases can be treated with

less invasive methods, and treatment plans can be

developed in a more specific and effective way. This

improves patients’ quality of life and increases the

success rates of treatment.

In his statement, Dr. Özyiğit expressed the critical

importance of radiology in the medical world: “Radiology

is of critical importance in the diagnosis and treatment

of diseases and is an inseparable part of modern

medicine. As one of the most important tools in early

diagnosis and the proper management of the treatment

process, medical imaging enhances the quality of

healthcare services.”

Etkili tedavinin anahtarı

Hastalıkların erken teşhisi ve tedavi

sürecinin etkin bir şekilde yönetilmesi, tıbbi

görüntülemenin gücüyle mümkün oluyor.

Bu teknolojiler, hastaların yaşam kalitesini

artırırken, tedavi başarı oranlarını da önemli

ölçüde yükseltiyor. İstanbul Atlas Üniversitesi

Meslek Yüksekokulu Tıbbi Görüntüleme

Teknikleri Programı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi

Ömer Özyiğit, tıbbi görüntülemenin sağlık

sektöründeki rolüne dair önemli açıklamalarda

bulundu.

Tıbbi Görüntülemenin Sağlık Alanındaki

Kritik Yeri

Dr. Özyiğit, tıbbi görüntüleme teknolojilerinin sadece

hastalıkların teşhisiyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda

tedavi sürecinin izlenmesinde de önemli bir yer

tuttuğunu vurguladı. “Görüntüleme teknolojileri hem

hastalıkların erken teşhisini hem de tedavi sürecinde

alınan sonuçların izlenmesini mümkün kılar. Tıbbi

görüntüleme sayesinde doktorlar, organları çok daha

detaylı inceleyebilir ve tedavi süreçlerini daha etkili bir

şekilde yönlendirebilirler,” diyerek, bu teknolojilerin

sağlık alanındaki önemine değindi.

Tıbbi görüntüleme, yalnızca tanı değil, aynı zamanda

tedavi süreçlerinde de büyük bir katkı sağlar. Erken

teşhis sayesinde hastalıkların daha az invaziv

yöntemlerle tedavi edilmesi mümkün hale gelirken,

tedavi planları daha spesifik ve etkili bir şekilde

oluşturulabilir. Bu durum, hastaların yaşam kalitesini

artırırken tedavi sürecinde başarı oranlarını da yükseltir.

Dr. Özyiğit, yaptığı açıklamada, radyolojinin tıp

dünyasında ne denli önemli bir yere sahip olduğunu

şu şekilde ifade etti: “Radyoloji, hastalıkların teşhisi ve

tedavisinde kritik bir öneme sahiptir ve modern tıbbın

ayrılmaz bir parçasıdır. Erken teşhis ve tedavi sürecinin

doğru yönetilmesinde en önemli araçlardan biri olan

tıbbi görüntüleme, sağlık hizmetlerinin kalitesini

artırmaktadır.”


13

Areas of Use for Medical Imaging

Medical imaging is used in a variety of medical fields,

each requiring different imaging techniques and devices.

Dr. Özyiğit listed several key areas where medical

imaging plays an essential role:

Cardiology: Medical imaging plays an important role in

diagnosing and treating heart and vascular diseases.

Techniques such as echocardiography and angiography

are used to monitor heart function and detect heart

diseases in the early stages.

Neurology: Medical imaging techniques used in the

diagnosis of brain and nervous system diseases examine

the structure of the brain in great detail. MRI (Magnetic

Resonance Imaging) and CT (Computed Tomography)

are used to diagnose brain tumors, strokes, and other

neurological conditions.

Oncology: Medical imaging is indispensable for cancer

diagnosis, treatment, and follow-up. Methods such as

PET (Positron Emission Tomography) and MRI are used

to determine the location and spread of tumors and

track treatment progress.

Orthopedics: Medical imaging is of great importance in

diagnosing bone and joint diseases. X-rays, CT, and MRI

are used to diagnose fractures, dislocations, and joint

disorders.

Gastroenterology: Imaging techniques like ultrasound,

CT, and MRI are used in the diagnosis of diseases of the

liver, pancreas, and digestive system.

Tıbbi Görüntülemenin Kullanım Alanları

Tıbbi görüntüleme, bir dizi farklı tıbbi alanda kullanılır.

Her bir alan, farklı görüntüleme tekniklerinin ve

cihazlarının kullanımını gerektirir. Özyiğit, tıbbi

görüntülemenin kullanıldığı birkaç önemli alanı şöyle

sıraladı: Kardiyoloji: Kalp ve damar hastalıklarının teşhis

ve tedavi süreçlerinde tıbbi görüntüleme önemli bir rol

oynar. Ekokardiyografi ve anjiyografi gibi yöntemlerle

kalbin fonksiyonları izlenir, kalp hastalıkları erken evrede

tespit edilir.

Nöroloji: Beyin ve sinir sistemi hastalıklarının teşhisinde

kullanılan tıbbi görüntüleme teknikleri, beynin

yapısını detaylı bir şekilde inceler. Manyetik rezonans

görüntüleme (MRG) ve bilgisayarlı tomografi (BT), beyin

tümörleri, inme gibi hastalıkların erken teşhisinde

kullanılır. Onkoloji: Kanser teşhisi, tedavi süreci ve

takiplerinde tıbbi görüntüleme vazgeçilmezdir. PET

(Pozitron Emisyon Tomografisi) ve MRG gibi yöntemlerle

tümörlerin yeri ve yayılımı belirlenir, tedavi süreçleri

takip edilir.

Ortopedi: Kemik ve eklem hastalıklarının teşhisinde tıbbi

görüntüleme büyük bir öneme sahiptir. Röntgen, BT ve

MRG, kırıklar, çıkıklar ve eklem hastalıkları gibi ortopedik

rahatsızlıkların tanısında kullanılır.

Gastroenteroloji: Sindirim sistemi hastalıklarının

tanısında ultrason, BT ve MRG gibi görüntüleme

teknikleri kullanılır. Karaciğer, pankreas ve bağırsak

hastalıkları bu yöntemlerle teşhis edilir.


14

Obstetrics and Gynecology: Ultrasound is one of the

most commonly used methods in medical imaging

for monitoring pregnancy and diagnosing women’s

health issues. It allows tracking fetal development and

diagnosing gynecological diseases.

Medical Imaging and Treatment Success Rates

Medical imaging not only helps diagnose diseases but

also plays a significant role in guiding the treatment

process. Dr. Özyiğit stated, “Thanks to medical imaging,

doctors can detect diseases in their early stages,

allowing for faster and more effective treatment. Early

diagnosis enables a more successful treatment process

and plays a crucial role in improving the quality of life for

patients.”

Important Considerations During Medical

Imaging

There are several factors that need to be considered

to ensure accurate results during medical imaging. Dr.

Özyiğit highlighted these points:

Patient Preparation: Proper preparation of the patient

before the imaging process is crucial for the accuracy of

the results. Patients should be informed about removing

metal jewelry, wearing appropriate clothing, and the use

of contrast agents when necessary.

Positioning: Correct positioning of the patient is

critical for obtaining high-quality and clear images. The

technical team must ensure the patient is positioned

correctly and comfortably.

Radiation Dose: The radiation dose used during medical

imaging should be kept to a minimum. Unnecessary

repeat scans should be avoided, and low-dose

techniques should be used whenever possible.

Device Maintenance and Calibration: Regular

maintenance and calibration of imaging devices are

essential to ensure accurate and reliable results.

Healthcare staff must ensure that the devices are

properly maintained and calibrated.

Safety Precautions: It is important to take the necessary

precautions to ensure the safety of both patients and

healthcare staff. Protective equipment should be used,

and unnecessary individuals should be kept out of the

imaging room.

Contribution to Early Diagnosis and Treatment

Thanks to medical imaging technologies, early diagnosis

has become more accessible. This allows for the

development of more effective treatment plans and

higher success rates. Dr. Özyiğit concluded, “Radiology

plays a critical role in the early diagnosis of diseases and

the correct management of the treatment process. As

a result, treatment success rates increase, and patients’

quality of life improves.”

Obstetrik ve Jinekoloji: Gebelik takibi ve kadın

hastalıklarının teşhisinde ultrason, tıbbi görüntüleme

alanında en yaygın kullanılan yöntemlerden biridir. Fetal

gelişim, jinekolojik hastalıklar bu sayede izlenebilir.

Tıbbi Görüntüleme ve Tedavi Başarı Oranları

Tıbbi görüntüleme, sadece hastalıkları teşhis etmekle

kalmaz, aynı zamanda tedavi sürecini de etkili bir şekilde

yönlendirebilir. Dr. Özyiğit, “Tıbbi görüntüleme sayesinde

doktorlar, hastalıkları erken evrelerinde tespit edebilir

ve bu sayede tedavi sürecini daha hızlı ve etkili hale

getirebilirler. Erken teşhis, tedavi sürecinin daha başarılı

olmasına olanak tanırken, hastaların yaşam kalitesini

artırmakta da önemli bir rol oynar,” diye belirtti.

Tıbbi Görüntüleme Sırasında Dikkat Edilmesi

Gerekenler

Tıbbi görüntüleme sırasında doğru sonuçlar elde

etmek için dikkat edilmesi gereken pek çok faktör

bulunmaktadır. Özyiğit, bu faktörlere dikkat edilmesi

gerektiğinin altını çizdi:

Hastanın Hazırlığı: Çekim öncesinde hastanın doğru

şekilde hazırlanması, görüntülemenin doğruluğunu

etkileyebilir. Metal takıların çıkarılması, uygun kıyafetler

giymek ve gerekli durumlarda kontrast madde kullanımı

konusunda hastaların bilgilendirilmesi önemlidir.

Pozisyonlama: Hastanın doğru pozisyonda olması, kaliteli

ve net görüntüler elde edilmesi açısından kritik bir rol

oynar. Teknik ekip, hastanın rahatlığını da göz önünde

bulundurarak doğru pozisyonu sağlamalıdır.

Radyasyon Dozu: Tıbbi görüntüleme sırasında kullanılan

radyasyon dozu minimum seviyede tutulmalıdır. Gereksiz

tekrar çekimlerden kaçınılmalı ve düşük doz teknikleri

kullanılmalıdır

Cihaz Bakımı ve Kalibrasyonu: Cihazların düzenli bakımı

ve kalibrasyonu, doğru ve güvenilir sonuçlar elde

edilmesini sağlar. Sağlık personelinin bu konuda dikkatli

olması gerektiği unutulmamalıdır.

Güvenlik Önlemleri: Hem hastaların hem de sağlık

personelinin güvenliği için gerekli koruyucu ekipmanların

kullanılması ve gereksiz kişilerin çekim odasından uzak

tutulması büyük önem taşır.

Erken Teşhis ve Tedaviye Katkı

Tıbbi görüntüleme teknolojileri sayesinde, erken

teşhis daha ulaşılabilir hale gelmiştir. Bu da tedavi

planlarının daha etkili bir şekilde oluşturulmasını ve

başarı oranlarının artmasını sağlar. Özyiğit, sözlerini şu

şekilde tamamladı: “Radyoloji, hastalıkların erken teşhisi

ve tedavi sürecinin doğru şekilde yönetilmesinde kritik

bir rol oynamaktadır. Bu sayede, tedavi başarı oranları

artmakta ve hastaların yaşam kalitesi yükselmektedir.”


16

Bayer Türkiye to global senior appointment

Erdem Kumcu, Country Division Head at Bayer Türkiye has been

appointed to a new role in the company’s global operations.

Kumcu will move to Italy as ITAGRIS Cluster Lead as of November

1, 2024 and will be responsible for Italy, Greece and Israel regions.

Erdem Kumcu, who started his career at Bayer in 2019 as Sales Director for

Consumer Healthcare, was appointed Country Division Head for Consumer

Healthcare in Türkiye in November 2020. During his tenure, he contributed

to Bayer’s strategic growth targets in Consumer Healthcare and led key

innovative projects.

Kumcu’s new role is considered as an important step towards strengthening

Bayer’s vision in international health and consumer health.

Bayer Türkiye’den globale üst düzey atama

Bayer Türkiye Tüketici Sağlığı Ülke Müdürü Erdem Kumcu, şirketin küresel operasyonlarında yeni bir

göreve atandı. Kumcu, 1 Kasım 2024 itibarıyla ITAGRIS Cluster Lead olarak İtalya’ya taşınarak, İtalya,

Yunanistan ve İsrail bölgelerinden sorumlu olacak.

Bayer’deki kariyerine 2019 yılında Tüketici Sağlığı Satış Direktörü olarak başlayan Erdem Kumcu, Kasım 2020’de Türkiye

Tüketici Sağlığı Ülke Müdürü olarak atanmıştı. Görev süresi boyunca, Bayer’in Tüketici Sağlığı alanındaki stratejik büyüme

hedeflerine katkı sağladı ve önemli yenilikçi projelere liderlik etti.

Kumcu’nun yeni görevi, Bayer’in uluslararası sağlık ve tüketici sağlığı alanlarındaki vizyonunu güçlendirme yolunda önemli

bir adım olarak değerlendiriliyor.


18

Does a positive allergy test ındicate a risk of allergic disease?

Pozitif alerji testi, alerjik hastalık riski taşıyor mu?

Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi

Çocuk Alerjisi ve İmmünolojisi Uzmanı Prof.

Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, ailelere önemli

uyarılarda bulundu.

Alerji ve atopi, sıklıkla birbirine karıştırılan, ancak

farklı tıbbi durumlar olan iki kavramdır. Çocuklarda

yapılan alerji testlerinin pozitif çıkması, mutlaka aktif

bir alerji olduğu anlamına gelmez. Çocukların yalnızca

“atopi” nedeniyle yaşamlarını kısıtlamak ya da gereksiz

diyetlerle büyüme süreçlerini olumsuz etkilemekten

kaçınılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Sarıçoban,

alerji testlerinin pozitif çıkmasının her zaman tedavi

gerektirmediğini belirtti.

Professor Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, a

specialist in Pediatric Allergy and Immunology

at Yeditepe University Kozyatağı Hospital,

issued important warnings to parents regarding

allergy testing.

Allergy and Atopy: Understanding the Difference

Allergy and atopy are two frequently confused terms,

but they represent different medical conditions. A

positive allergy test in children does not necessarily

indicate an active allergic disease. Professor Dr.

Sarıçoban emphasized the importance of avoiding

unnecessary dietary restrictions that could negatively

impact a child’s growth and development, simply due

to atopy. A positive allergy test does not always require

treatment.

Alerji ve atopi arasındaki farkı anlamak önemli!

Alerji testleri pozitif çıkan her çocuk, hemen alerjik bir

hastalıkla karşı karşıya demek değildir. Atopi ve alerji

arasındaki farkı açıklayan Prof. Dr. Sarıçoban, “Atopi,

genetik bir yatkınlık sonucu vücudun belirli maddelere

karşı aşırı tepki verme eğilimidir, ancak bu durum her

zaman aktif bir alerji anlamına gelmez,” dedi. Örneğin,

bir çocuk fındık alerjisi testi pozitif olsa da, fındık

yediğinde herhangi bir sağlık problemi yaşamıyorsa,

sadece atopik bir duyarlılık söz konusudur. Ancak aynı

çocuk fındık yediğinde döküntü, kaşıntı veya nefes darlığı

gibi belirtiler gösteriyorsa, alerji gelişmiş demektir.

Understanding the Difference Between Allergy

and Atopy

It is crucial to understand the difference between

allergy and atopy. Professor Dr. Sarıçoban explained that

“Atopy is a genetic predisposition that makes the body

more likely to react to certain substances, but this does

not always mean the child has an active allergy.” For

instance, a child may test positive for a peanut allergy,

but if they do not experience any health issues after

consuming peanuts, it only indicates an atopic sensitivity.

However, if the same child develops symptoms such

as rashes, itching, or shortness of breath after eating

peanuts, then an allergic reaction is present.


19

Atopy Does Not Cause Allergy,

But It Can Trigger It

Atopy may predispose individuals to allergic diseases.

Professor Dr. Sarıçoban noted, “Individuals with an atopic

predisposition may be more prone to allergic conditions

because atopy genes are often similar to allergy genes.”

However, not every individual with atopy will necessarily

develop an allergic disease. Environmental factors also

play a significant role in the development of allergic

diseases, and these factors can trigger atopy.

Environmental Factors Can Accelerate Disease

Development

Environmental factors such as air pollution, cigarette

smoke, processed foods, and stress can make it easier

for allergic diseases to develop. Professor Dr. Sarıçoban

stressed the importance of avoiding these factors to

prevent the onset of allergic conditions. It is essential

to prevent atopic individuals from being exposed to

substances they are sensitive to, as this is a fundamental

step in managing their condition.

Growth and Development: What Parents Should

Pay Attention To

In treating allergic diseases, the first step is typically to

avoid substances that may trigger allergic reactions.

For example, a child with a cat allergy should avoid cats.

However, a child with atopy who does not react to a

Atopi, alerjinin önünde durmaz, ama

tetikleyebilir

Atopi, aktif alerjik hastalıkların gelişimine zemin

hazırlayabilir. Prof. Dr. Sarıçoban, “Atopik yapıya sahip

bireyler, alerjik hastalıklar için daha yatkın olabilirler

çünkü atopi genleri ile alerji genleri sıklıkla birbirine

benzer,” dedi. Bununla birlikte, her atopik kişi alerjik

bir hastalık geliştirecek diye bir kural yoktur. Alerjik

hastalıkların gelişmesinde çevresel faktörlerin de

önemli rol oynadığını vurgulayan Prof. Dr. Sarıçoban, bu

faktörlerin atopiyi tetikleyebileceğini ifade etti.

Çevresel faktörler hastalıkları hızlandırabilir

Alerjik hastalıkların gelişimini kolaylaştıran çevresel

etkenler arasında hava kirliliği, sigara dumanı, işlenmiş

gıdalar ve stres gibi unsurlar bulunuyor. Prof. Dr.

Sarıçoban, bu tür faktörlerden kaçınılmasının alerjik

hastalıkların önlenmesi açısından önemli olduğunu

belirtti. Özellikle, atopik bireylerin duyarlı olduğu

maddelerle karşılaşmalarını engellemek, tedavi

sürecinin temel adımlarından biridir.

Büyüme ve gelişimde dikkat edilmesi

gerekenler

Alerjik hastalıkların tedavisinde, genellikle ilk adım,

alerjik reaksiyonlara neden olabilecek maddelerden

uzak durmaktır. Örneğin, kedi alerjisi olan bir çocuğun

kedilerden uzak durması gerekmektedir.


20

particular substance does not need to avoid it. Professor

Dr. Sarıçoban emphasized, “If a child with a positive

atopy test does not show any reaction when exposed

to the substance, there is no need to completely

eliminate it from their diet.” She urged parents to avoid

unnecessary restrictions that could negatively affect

their child’s development.

Parents Should Avoid Unnecessary Dietary

Restrictions

Professor Dr. Sarıçoban emphasized the importance

of not restricting children with atopy unnecessarily. “It

is crucial not to deprive children of essential nutrients

for their growth and development,” she stated. She

also pointed out that while children with atopy but no

allergies should not be overly restricted, environmental

factors should be managed to improve their quality

of life. Creating a healthy environment for children to

grow and develop, free from harmful triggers, is key in

managing both allergy and atopy.

Don’t Panic If an Allergy Test Is Positive

A positive allergy test does not necessarily indicate

a disease. Atopy may be a risk factor, but it does not

always lead to the development of an allergic disease.

Professor Dr. Sarıçoban reminded parents that with the

right knowledge and approach, they can support their

children’s healthy development without unnecessarily

restricting their lives.

Ancak atopisi olan bir çocuk, belirli bir maddeye karşı

tepki vermiyorsa, bu maddeden kaçınmak gerekmez.

Prof. Dr. Sarıçoban, “Atopi testi pozitif çıkan bir çocuk,

eğer o maddeyi tükettiklerinde bir tepki göstermiyorsa,

o maddeyi hayatından tamamen çıkarmasına gerek

yoktur,” diyerek ailelere gereksiz kısıtlamalardan

kaçınmaları gerektiğini vurguladı.

Ebeveynlere uyarı: çocukları gereksiz diyetlerle

kısıtlamayın!

Prof. Dr. Sarıçoban, “Ailelerin atopisi olan çocuklarını

gereksiz yere kısıtlamamaları çok önemli. Çocukların

büyüme ve gelişimleri için gereken besinlerden mahrum

bırakılmamaları gerekir,” diyerek, alerjisi olmayan ancak

atopisi olan çocukların yaşam kalitesinin arttırılması

gerektiğini belirtti. Özellikle çevresel faktörlerden

kaçınarak, çocukların sağlıklı bir şekilde büyüyebileceğini

söyleyen uzman, alerjinin ve atopinin tedavisinde çevresel

düzenlemelerin önemli bir rol oynadığını ifade etti.

Alerji testi pozitifse hemen panik yapmayın

Alerji testi pozitif çıkan bir çocuk, mutlaka hastalık

belirtisi göstermez. Atopi, bir risk faktörü olabilir ancak

her zaman hastalık gelişmesini engellemek mümkündür.

Ailelerin bu konuda daha bilinçli olmaları, çocuklarının

sağlıklarını gereksiz yere kısıtlamamaları gerektiği

konusunda uyarıda bulunan Prof. Dr. Sarıçoban, doğru

bilgi ve yaklaşımlarla çocukların sağlıklı gelişimlerini

desteklemenin mümkün olduğunu belirtti.


22

Botox in the battle

against migraines!

Migrenle savaşta botoks!

Experts point out that the Botox used in

migraine treatment is different from aesthetic

Botox, emphasizing that the treatment and

follow-up of migraine disease should be

conducted by neurology specialists.

Prof. Dr. Sultan Tarlacı, a Neurology Specialist,

highlighted that the application points and dosages

of Botox used for migraines are very different from

those in aesthetic Botox treatments. He stressed the

importance of proper treatment and monitoring for

patients. Prof. Dr. Tarlacı also noted that migraine

sufferers sometimes seek alternative treatments,

mentioning acupuncture as a potential option. However,

he emphasized that it is crucial to consult a neurology

specialist in any case.

Prof. Dr. Sultan Tarlacı from Üsküdar University

NPİSTANBUL Hospital made important statements about

Botox for migraines and alternative treatment methods.

Migren tedavisinde kullanılan botoksun,

estetik botoks uygulamasından farklı olduğunu

belirten uzmanlar, migren hastalığının tedavi

ve takibinin nöroloji uzmanları tarafından

yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, migren

botoksunun uygulama noktalarının ve dozlarının

estetik botoks uygulamalarından çok farklı olduğunu

belirterek, hastaların uygun şekilde tedavi edilip takip

edilmesi gerektiğini vurguladı. Migren hastalarının

bazen alternatif tedavi arayışlarına girebildiğini dile

getiren Prof. Dr. Tarlacı, akupunkturun bir alternatif

tedavi seçeneği olabileceğini, ancak yine de bir nöroloji

uzmanına başvurulması gerektiğine dikkat çekti.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Nöroloji

Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, migren botoksu

ve alternatif tedavi yöntemleri hakkında önemli

açıklamalarda bulundu.


23

Botox for Migraines Should Be Administered by

a Specialist

Stating that migraine is a neurological condition, Prof.

Dr. Sultan Tarlacı emphasized that migraines should

be monitored and treated by neurology specialists.

He pointed out that sometimes Botox is administered

under the guise of migraine treatment during aesthetic

Botox procedures. However, he clarified that “Botox

for migraines is very different from aesthetic Botox.

The application points and doses are significantly

different. Such treatments should ethically, legally, and

professionally be performed by neurology specialists.”

Alternative Treatment: Acupuncture

Prof. Dr. Sultan Tarlacı noted that migraines are a

chronic condition, and patients often seek alternative

treatments when their pain becomes uncontrollable.

He stressed the importance of always consulting a

neurology specialist or a pain clinic. “Acupuncture is

one of the alternative treatment options for migraines.

Many studies show that when applied appropriately and

by experts, it can reduce the frequency and duration of

headaches. However, it is crucial to have the treatment

assessed by a qualified doctor,” he said.

DOI: https://doi.org/10.32739/uha.id.57186

Migren botoksu uzman hekimler tarafından

uygulanmalı

Migrenin nörolojik bir hastalık olduğunu belirten Nöroloji

Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, “Migrenin, nöroloji

uzmanları tarafından takip edilmesi ve tedavi edilmesi

gereken bir hastalık olduğunu” vurguladı. Estetik

botoks uygulaması sırasında bazen migren tedavisi adı

altında da botoks yapılabildiğine dikkat çeken Prof. Dr.

Tarlacı, “Migrende uygulanan botoks, estetik botoks

uygulamasından çok farklıdır. Uygulama noktaları ve

dozlar büyük bir farklılık gösterir. Bu tür tedavilerin etik,

yasal ve hukuksal açıdan nöroloji uzmanları tarafından

yapılması gerekmektedir.” dedi.

Alternatif tedavi: Akupunktur

Migrenin kronik bir hastalık olduğuna dikkat çeken

Prof. Dr. Sultan Tarlacı, hastaların genellikle ağrıların

kontrol edilemez hale geldiğinde alternatif tedavi

arayışına girdiğini ifade etti. Ancak, her durumda nöroloji

uzmanına veya ağrı polikliniklerine başvurulmasının

önemli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Tarlacı, “Akupunktur,

migren tedavisinde uygulanabilecek alternatif tedavi

yöntemlerinden biridir. Birçok çalışmada uygun şekilde

ve uzmanlar tarafından uygulandığında, baş ağrılarının

sıklığı ve süresi azalabiliyor. Ancak yine de uzman bir

hekim tarafından değerlendirilmesi önemlidir.” dedi.

DOI numarası: https://doi.org/10.3 2739/uha.id.57186


24

Huawei accelerates digital transformation

in healthcare with Sant Pau Hospital

Huawei, Sant Pau Hastanesi ile sağlıkta dijital dönüşümü hızlandırıyor

Dijital sağlık çözümleriyle hastanelerin

verimliliğini artırmayı hedefleyen Huawei,

Barselona’daki tarihi Sant Pau Hastanesi ile iş

birliği yaparak sağlık hizmetlerinde dönüşüm

sağlıyor.

Aiming to enhance hospital efficiency through

digital health solutions, Huawei collaborates

with Barcelona’s historic Sant Pau Hospital to

drive transformation in healthcare services.

Huawei showcased its digital health solutions at an event

held at the Sant Pau Art Nouveau Hospital in Barcelona.

At the event, which was attended by Sant Pau Hospital’s

Medical Director Dr. Alfons Torrego and Huawei officials,

discussions focused on the contributions of digital

health solutions to hospitals and patient care. Topics

included how technologies like artificial intelligence and

3D modeling can be integrated into healthcare services,

with emphasis on data security and efficiency-boosting

applications in healthcare.

Sant Pau Hospital’s Director of Imaging Services, Dr.

Josep Munuera, highlighted the innovations AI brings

to imaging diagnostics, noting its significant benefits

in personalized treatment applications. Dimension

Lab Director Dr. Abdel Hakim Moustafa spoke about

the opportunities that 3D modeling and digital twin

technologies offer in surgical planning, emphasizing the

hospital’s commitment to personalized healthcare.

Biomedical engineers, doctors, and nurses presented

examples of how they collaborate to integrate

digital health solutions into clinical practices. This

interdisciplinary approach, they noted, contributes

to patient-centered improvements in healthcare,

enhancing care quality.

Sant Pau Hospital’s digital transformation journey is also

featured in the documentary series Being Digi-Sapiens,

produced with Huawei’s support. Host Simone Giertz

emphasized the shift from handwritten medical records

Huawei, dijital sağlık alanındaki çözümlerini

Barselona’da bulunan Sant Pau Art Nouveau

hastanesinde düzenlenen etkinlikte tanıttı. Sant

Pau Hastanesi Tıbbi Direktörü Dr. Alfons Torrego ve

Huawei yetkililerinin katıldığı etkinlikte, dijital sağlık

çözümlerinin hastanelere ve hasta bakımına olan

katkıları ele alındı. Yapay zeka ve 3D modelleme

gibi teknolojilerin sağlık hizmetlerine nasıl entegre

edilebileceği konuşulurken, hasta verilerinin güvenliği

ve sağlık hizmetlerinde verimlilik artırıcı uygulamalar da

vurgulandı.

Sant Pau Hastanesi Görüntüleme Hizmetleri Direktörü

Dr. Josep Munuera, yapay zekanın görüntüleme

tanısında sağladığı yenilikleri anlatırken, bu teknolojinin

bireyselleştirilmiş tedavi uygulamalarında büyük

faydalar sunduğunu belirtti. Dimension Lab Direktörü

Dr. Abdel Hâkim Moustafa ise 3D modelleme ve

dijital ikiz teknolojilerinin cerrahi planlamada

sunduğu olanaklardan bahsederek, hastane olarak

kişiselleştirilmiş sağlık hizmetlerine önem verdiklerini

ifade etti.

Etkinlikte, biyomedikal mühendisler, doktorlar

ve hemşireler dijital sağlık çözümlerinin klinik

uygulamalara entegrasyonu konusunda nasıl iş birliği

yaptıklarını örneklerle aktardılar. Bu disiplinler arası

yaklaşımın, sağlık hizmetlerinde hasta odaklı gelişmelere

katkıda bulunarak bakım kalitesini artırdığına dikkat

çekildi.

Sant Pau Hastanesi’nin dijital dönüşüm yolculuğu,

Huawei’in desteğiyle hazırlanan ‘Being Digi-Sapiens’ adlı

belgesel serisinde de izleyicilere sunuluyor. Belgeselin

sunucusu Simone Giertz, geçmişte yalnızca el yazısı

notlardan oluşan hasta kayıtlarının, günümüzde veri

tabanlı dijital sistemlere dönüştüğüne ve güvenli erişimin

önemine vurgu yaptı.

2020 yılından bu yana Sant Pau’nun stratejik ortağı olan

Huawei, hastaneye gelişmiş veri depolama çözümleri

sunuyor. Huawei’in tüm flaş depolama çözümü, tıbbi


25

to data-driven digital systems today and the importance of

secure access to these records.

Since 2020, Huawei has been a strategic partner for Sant Pau,

providing advanced data storage solutions. Huawei’s all-flash

storage solution enables healthcare staff to quickly access

patient data while incorporating security measures such

as backup, recovery, and ransomware protection. Kenneth

Fredriksen, Huawei’s Senior Vice President for Europe,

reiterated their commitment to delivering digital solutions for

a safer, more connected life in European communities.

The event highlighted that the volume of healthcare

data grows by 48% annually, as well as the challenges

of digitalization and Huawei’s high-performance, cloudbased

data management solutions. The benefits of China’s

Longgang Regional Medical Imaging Platform, which connects

12 hospitals to improve the speed and quality of healthcare

services, were cited as an example.

The importance of cybersecurity was also discussed, with

Huawei’s multi-layered security solutions offering effective

protection against cyberattacks in the healthcare sector and

enabling a proactive approach to threats. Huawei announced

that it would expand its digital transformation solutions by

introducing its next-generation OceanStor Dorado All-Flash

Storage solution at the upcoming HUAWEI CONNECT 2024

event in Paris.

personelin hasta verilerine hızla erişmesini sağlarken,

veri güvenliği için yedekleme ve fidye yazılımlarına

karşı koruma önlemlerini içeriyor. Huawei Avrupa

Bölgesi Kıdemli Başkan Yardımcısı Kenneth

Fredriksen, Avrupa’daki topluluklar için güvenli ve

bağlantılı bir yaşam hedefi doğrultusunda dijital

çözümler sunduklarını belirtti.

Sağlık sektöründeki veri hacminin her yıl %48

oranında büyüdüğü belirtilen etkinlikte, dijitalleşmenin

getirdiği zorluklar ve Huawei’in sunduğu yüksek

performanslı bulut tabanlı veri yönetimi çözümleri

de ele alındı. Sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmak

amacıyla Çin’in Longgang Bölgesi’nde oluşturulan

tıbbi görüntüleme platformunun sağladığı faydalar

örnek olarak gösterildi.

Siber güvenliğin önemine de değinilen etkinlikte,

Huawei’in sunduğu çok katmanlı güvenlik

çözümlerinin sağlık sektöründeki siber saldırılara

karşı etkin bir koruma sağladığı ve tehditlere karşı

proaktif bir yaklaşım geliştirdiği belirtildi. Huawei’in

dijital dönüşüm alanındaki çözümlerini genişletme

hedefiyle Paris’te düzenlenecek ‘HUAWEI CONNECT

2024’ etkinliğinde yeni nesil OceanStor Dorado Tüm

Flaş Depolama çözümünü tanıtacağı da duyuruldu.


28

Technology is reducing risks!

Teknoloji, riskleri azaltıyor!

Spine surgery stands out as a challenging field

due to its complex structure and sensitive

nerve structures. Experts state that developing

technologies will reduce the risks in this field.

Challenges in spine surgery

The biggest challenges in spine surgery are the

complex structure of the spine and the sensitivity of

the surrounding nerves. Dr. Avcı says, “Each patient’s

case should be evaluated individually. Any surgical

intervention can have serious consequences.”

Early diagnosis and the right treatment plan

Neck and back pain are among the most common

complaints in the spine outpatient clinic. However, most

of them are muscle-related problems and only a small

proportion require surgical intervention. Dr. Avcı emphasizes

the importance of physical examination and states that

emergencies should be identified with “red flags”.

Omurga cerrahisi, karmaşık yapısı ve hassas

sinir yapıları nedeniyle zorlu bir alan olarak

öne çıkıyor. Uzmanlar, gelişen teknolojilerin bu

alandaki riskleri azaltacağını belirtiyor.

Omurga cerrahisinde karşılaşılan zorluklar

Omurga cerrahisinde en büyük zorluklar, omurganın

karmaşık yapısı ve çevresindeki sinirlerin hassasiyetidir.

Dr. Avcı, “Her hastanın durumu özel olarak

değerlendirilmeli. Herhangi bir cerrahi müdahale ciddi

sonuçlar doğurabilir.” diyor.

Erken teşhis ve doğru tedavi planı

Omurga polikliniğinde en sık görülen şikayetler arasında

boyun ve bel ağrıları yer alıyor. Ancak çoğu kas kaynaklı

sorunlar ve yalnızca küçük bir kısmı cerrahi müdahale

gerektiriyor. Dr. Avcı, fizik muayenenin önemini

vurgularken, acil durumların “kırmızı bayraklar” ile

belirlenmesi gerektiğini belirtiyor.


29

Security with artificial intelligence and

neuronavigation

Artificial intelligence-supported programs are

used to reduce risks in spine surgery. “Thanks to

these programs, we can predict the alignment

of the spine in preoperative planning,” says Dr.

Avcı. Neuromonitors are used to minimize nerve

damage, while neuronavigation reduces the

risks of screw placement.

Future innovations

With the advancement of technology, spine surgery will

become safer and more effective in the future. Robotic

surgeries and 3D printing technology will enable the

production of customized implants. In addition, artificial

intelligence-enabled systems will help surgeons make

better decisions.

Post-operative recovery

In order to prevent postoperative complications,

patients’ health conditions need to be evaluated in

detail. “The rehabilitation process and compliance

with hygiene rules are very important,” says Dr. Avcı,

adding that following the doctor’s recommendations

contributes positively to the healing process.

Spine surgery will become more reliable and effective

with the innovations offered by technology.

Yapay zekâ ve nöronavigasyon ile

güvenlik

Omurga cerrahisinde riskleri azaltmak için

yapay zekâ destekli programlar kullanılmakta.

Dr. Avcı, “Ameliyat öncesi planlamada bu

programlar sayesinde omurganın dizilimini

öngörebiliyoruz.” diyor. Nöromonitörler, sinir

hasarını minimize etmek için kullanılırken,

nöronavigasyon ile vida yerleştirme riskleri

azaltılıyor.

Gelecekteki yenilikler

Teknolojinin ilerlemesiyle gelecekte omurga cerrahisi

daha güvenli ve etkili hale gelecek. Robotik cerrahiler

ve 3D baskı teknolojisi, kişiye özel implant üretimini

mümkün kılacak. Ayrıca, yapay zekâ destekli sistemler

cerrahların daha iyi kararlar almasına yardımcı olacak.

Ameliyat sonrası iyileşme süreci

Ameliyat sonrası komplikasyonları önlemek için

hastaların sağlık durumlarının detaylı bir şekilde

değerlendirilmesi gerekiyor. Dr. Avcı, “Rehabilitasyon

süreci ve hijyen kurallarına uyulması çok önemli.”

diyerek, doktorun önerilerine uymanın iyileşme sürecine

olumlu katkı sağladığını belirtiyor.

Omurga cerrahisi, teknolojinin sunduğu yeniliklerle daha

güvenilir ve etkili bir hale gelecektir.


30

Scurvy is on the rise in türkiye again!

Skorbüt Türkiye’de yeniden gündemde!

Yetersiz C vitamini alımına bağlı olarak

denizciler arasında sıkça görülen skorbüt,

günümüzde Türkiye’de yeniden artış

göstermeye başladı. Avrupa Estetik Diş

Hekimliği Derneği Üyesi Uzman Dt. Funda

Özsarı, skorbütün diş sağlığı üzerindeki

olumsuz etkilerine dikkat çekerek, dengeli

beslenmenin önemini vurguladı. Özellikle

gençlerin risk altında olduğunu belirten

Özsarı, sağlıklı bir ağız yapısının korunabilmesi

için doğru beslenme alışkanlıklarının hayati

olduğunu ifade etti.

Scurvy, which occurs due to insufficient vitamin C intake

and was once common among sailors, has been seeing

a resurgence in Türkiye today. Expert Dentist Dr. Funda

Özsarı, a member of the European Society of Aesthetic

Dentistry, drew attention to the negative effects of

scurvy on oral health, emphasizing the importance of

a balanced diet. She highlighted that young people are

particularly at risk and stressed that proper nutrition

habits are vital for maintaining a healthy mouth

structure.

Skorbüt, Sadece Tarihte Kalmadı…

Uzman Dt. Funda Özsarı, skorbütün geçmişte

denizcilerle özdeşleştiğini, çünkü uzun deniz

yolculuklarında taze meyve ve sebze tüketiminin

imkânsız hale geldiğini belirtti. Ancak, modern yaşamda

fast food tüketiminin artması ve taze gıda alımının

azalmasıyla birlikte skorbüt vakalarının yeniden arttığını

söyledi. “Skorbüt, diş etlerinde kanama, diş kaybı ve diş

eti çekilmesi gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle

C vitamini alımını ihmal etmemek çok önemlidir,” dedi.

Diş Sağlığınız İçin C Vitamini Şart

Diş sağlığının korunmasında C vitamininin önemli bir rol

oynadığını belirten Dt. Özsarı, “C vitamini eksikliği, diş

etlerini zayıflatır, hassaslaştırır ve kanamaya yatkın hale

getirir. Diş etlerindeki bu zayıflama, diş kaybına neden

olabilir. Taze sebze ve meyveler tüketmek, diş sağlığınız

Scurvy Hasn’t Just Stayed in History…

Dr. Funda Özsarı explained that scurvy was historically

associated with sailors who couldn’t access fresh fruits

and vegetables during long sea voyages. However, with

the rise of fast food consumption and a decrease in fresh

food intake in modern life, scurvy cases have started to

increase again. “Scurvy can cause serious issues such as

gum bleeding, tooth loss, and gum recession. Therefore,

it is crucial not to neglect vitamin C intake,” she said.

Vitamin C Is Essential for Your Dental Health

Dr. Özsarı pointed out that vitamin C plays a significant

role in maintaining oral health, stating, “Vitamin C


31

deficiency weakens the gums, makes them more

sensitive, and prone to bleeding. This weakening of the

gums can lead to tooth loss. Consuming fresh fruits and

vegetables is vital for your oral health.” She emphasized

the need to reconsider dietary habits.

Don’t Ignore Early Signs of Scorbut

Dr. Özsarı warned that gum bleeding and tooth

sensitivity could be early signs of scurvy, urging people

to take these symptoms seriously. “If you experience

gum bleeding while brushing your teeth or eating hard

foods, it could be a sign of scurvy. If not addressed early,

it can lead to serious problems, including tooth loss,” she

cautioned.

Healthy Eating for an Aesthetic Smile

Dr. Funda Özsarı emphasized the importance of

healthy gums in aesthetic dentistry, stating that strong,

healthy gums are essential for a beautiful smile. “Smile

aesthetics are not only about white and straight

teeth, but also about healthy gums. Therefore, foods

rich in vitamin C, such as oranges, kiwis, strawberries,

and broccoli, should be included in our diet for an

aesthetically pleasing smile,” she said.

Raising Awareness to Fight Scurvy Is Crucial

Dr. Özsarı stressed that the rise in scurvy cases poses a

significant threat to public health, and awareness needs

to be raised about this issue. “It is particularly important

for young people to pay attention to healthy eating

habits. To prevent gum diseases, one should focus on

balanced nutrition and have regular dental check-ups,”

she concluded.

için hayati önem taşır,” diyerek beslenme alışkanlıklarını

gözden geçirmenin gerekliliğini vurguladı.

Skorbütün Erken Belirtilerini Göz Ardı Etmeyin

Diş eti kanamaları ve diş hassasiyetinin skorbütün

ilk belirtileri olabileceğini belirten Özsarı, bu tür

semptomları ciddiye almanın önemli olduğunu ifade

etti. “Diş fırçalarken ya da sert yiyecekler yerken diş eti

kanaması yaşanıyorsa, bu skorbütün bir belirtisi olabilir.

Erken müdahale edilmezse, diş kaybına yol açabilecek

ciddi problemlere neden olabilir,” diyerek uyarılarda

bulundu.

Estetik Gülüş İçin Sağlıklı Beslenme

Dt. Funda Özsarı, estetik diş hekimliğinde sağlıklı diş

etlerinin önemine dikkat çekerek, güçlü ve sağlıklı diş

etlerinin estetik bir gülüş için vazgeçilmez olduğunu

söyledi. “Gülüş estetiği, sadece beyaz ve düzgün

dişlerden ibaret değil, aynı zamanda sağlıklı diş etleriyle

tamamlanır. Bu yüzden C vitamini açısından zengin

gıdalar, özellikle portakal, kivi, çilek ve brokoli gibi

meyve ve sebzeler, estetik bir gülüş için diyetimize dahil

edilmelidir,” dedi.

Skorbütle Mücadelede Toplum Bilincinin

Artması Şart

Skorbütün artış göstermesinin, toplum sağlığı açısından

ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirten Dt. Özsarı, bu

konuda farkındalık sağlanması gerektiğini vurguladı.

“Özellikle gençlerin sağlıklı beslenme alışkanlıklarına

özen göstermesi çok önemli. Diş eti hastalıklarının

önlenebilmesi için dengeli beslenmeye dikkat etmeli ve

düzenli diş hekimi kontrolleri yapılmalıdır,” dedi.


32

Misuse of antibiotics ıncreases the threat of resistant bacteria!

Yanlış antibiyotik kullanımı dirençli bakteri tehdidini artırıyor!

Antibiyotiklerin yalnızca hekim önerisiyle ve

bilinçli bir şekilde kullanılması hem bireysel

hem de toplumsal sağlığı korumada hayati

önem taşıyor.

The conscious and physician-recommended

use of antibiotics is crucial for protecting both

individual and public health.

İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon

Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim

Üyesi Prof. Dr. Fatma Bozkurt, antibiyotiklerin yalnızca

doktor önerisiyle kullanılması gerektiğini belirterek,

antibiyotiklerin ateş düşürücü ya da ağrı kesici özellikleri

olmadığını vurguladı. Bilinçsiz antibiyotik kullanımının

dirençli bakteriyel enfeksiyonlara yol açtığını söyleyen

Bozkurt, antibiyotiklerin belirtilen dozda ve sürede

kullanılmasının önemini ifade etti. Yanlış kullanımda

enfeksiyonun tekrarlayabileceği uyarısında bulundu.

Antibiyotiklerin sadece bakteriyel enfeksiyonları tedavi

ettiğini belirten Bozkurt, viral enfeksiyonlara karşı etkisiz

olduğunu hatırlattı. Grip ve nezle gibi üst solunum yolu

enfeksiyonlarının büyük ölçüde viral kaynaklı olduğunu

ve bu durumlarda antibiyotik kullanımının gereksiz

olduğunu, aksine direnç gelişimine yol açabileceğini

Prof. Dr. Fatma Bozkurt, a faculty member of Istanbul

Atlas University Faculty of Medicine, Department

of Infectious Diseases and Clinical Microbiology,

emphasized that antibiotics should only be used

upon a doctor’s recommendation. She highlighted

that antibiotics do not possess fever-reducing or

pain-relieving properties. Bozkurt pointed out that

the misuse of antibiotics leads to resistant bacterial

infections and underlined the importance of using them

in the prescribed dose and duration. She warned that

improper use might cause the infection to recur.

Bozkurt explained that antibiotics only treat bacterial

infections and are ineffective against viral infections.

She noted that upper respiratory tract infections such

as the flu and colds are predominantly viral in origin,

making the use of antibiotics unnecessary in these cases.

On the contrary, such usage could contribute to the

development of resistance, which affects not only the

individual but the entire community due to its spread.

Key Considerations in Antibiotic Use

Bozkurt emphasized the need for antibiotics to be

taken strictly under medical supervision and shared the

following recommendations:


33

Do not use antibiotics based on advice from others:

Symptoms can vary from person to person; therefore,

taking antibiotics based on someone else’s suggestion is

not appropriate.

Antibiotics are not fever reducers: Antibiotics lack

fever-reducing or pain-relieving effects. Using them this

way can disrupt gut flora and promote the spread of

resistant bacteria.

Follow the prescribed dose and duration: Take antibiotics

according to the dose and duration recommended by

your doctor. Otherwise, the infection may not heal

properly or could recur shortly.

Stick to the schedule: It is crucial to take antibiotics at

the prescribed times; irregular use can contribute to

resistance development.

Antibiotic Resistance is Becoming

a Global Issue

Bozkurt stated that antibiotics taken without a doctor’s

recommendation contribute to the spread of resistant

bacteria, leading to infections that are harder to treat.

She explained that bacteria spread their resistance

mechanisms, escalating the problem to a global scale.

She also mentioned that the World Health Organization

(WHO) has declared November 18–24 as World

Antibiotic Awareness Week to address this issue.

Lastly, Bozkurt emphasized the positive impact of the

conscious use of antibiotics on public health, highlighting

the importance of using them strictly under medical

supervision.

söyledi. Ayrıca bu direncin sadece bireyi değil, yayılım

göstererek tüm toplumu etkilediğine dikkat çekti.

Antibiyotik kullanımında dikkat

edilmesi gerekenler

Bozkurt, antibiyotiklerin yalnızca doktor önerisiyle

kullanılması gerektiğine dikkat çekerek şu önerilerde

bulundu:

Komşu tavsiyesiyle antibiyotik kullanmayın: Hastalık

belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterir; bu nedenle

başkalarının önerileriyle antibiyotik almak doğru değildir.

Ateş düşürmek için antibiyotik kullanılmaz:

Antibiyotiklerin ateş düşürücü veya ağrı kesici özellikleri

yoktur. Bu şekilde kullanımı bağırsak florasını bozarak

dirençli bakterilerin yayılmasına sebep olabilir.

Doz ve süreye dikkat edin: Antibiyotikleri, doktorun

önerdiği doz ve süreye uygun olarak kullanın. Aksi halde

enfeksiyon yeterince iyileşmeyebilir veya kısa sürede

tekrar edebilir.

Saatlere uyun: Antibiyotiklerin belirtilen saatlerde

alınması önemlidir; düzensiz alım direnç gelişimine yol

açabilir.

Antibiyotik direnci küresel bir sorun

haline geliyor

Bozkurt, doktor önerisi olmadan kullanılan

antibiyotiklerin dirençli bakterilerin yayılmasına yol

açarak, tedavisi zor enfeksiyon hastalıklarına sebep

olabileceğini söyledi. Bakterilerin direnç mekanizmalarını

yayarak bu sorunu küresel boyuta taşıdığını ve Dünya

Sağlık Örgütü’nün bu nedenle 18-24 Kasım’ı Antibiyotik

Farkındalık Haftası ilan ettiğini belirtti.

Son olarak Bozkurt, antibiyotiklerin bilinçli kullanımının

toplum sağlığı üzerindeki olumlu etkilerine dikkat

çekerek, hekim önerisiyle kullanılmasının önemini

vurguladı.


36

Critical warning from Novo Nordisk:

Counterfeit medicine is life-threatening!

Novo Nordisk’ten kritik uyarı: Sahte ilaç hayat tehdit ediyor!

Dünya genelinde sahte ilaçların yol açtığı sağlık

tehditleri artarken, Novo Nordisk Türkiye,

diyabet ve obezite tedavisinde kullanılan

ilaçların yalnızca doktor kontrolünde ve

eczanelerden temin edilmesi gerektiğini

vurguluyor.

Dr. Ömer Buğra Bahadır, Senior Clinical, Medical and Regulatory

Director at Novo Nordisk Türkiye and Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, Vice

President of Turkish Diabetes Association

As the health threats caused by counterfeit

medicines increase worldwide, Novo Nordisk

Türkiye emphasizes that medicines used in

the treatment of diabetes and obesity should

only be obtained from pharmacies under the

supervision of a doctor.

Global healthcare company Novo Nordisk has pointed

out that counterfeit versions of injection pens used in

the treatment of diabetes and obesity pose a rapidly

increasing threat in Türkiye. The company launched

the “İlaç Sahteye Gelmez” campaign to raise public

awareness of the risks posed by counterfeit medicines.

Novo Nordisk Türkiye Senior Clinical, Medical and

Regulatory Director Dr. Ömer Buğra Bahadır hosted the

press conference, which was also attended by Prof. Dr.

Zeynep Oşar Siva, Vice President of the Turkish Diabetes

Association. At the meeting, the increasing trend of

counterfeit medicines worldwide and the ways in which

these products threaten human health were explained

with data.

Counterfeit drugs claim 1 million

lives every year

Stating that counterfeit drugs have become a serious

health problem on a global scale, Prof. Dr. Ömer Buğra

Bahadır said, “More than 1 million people die every

year worldwide due to counterfeit drugs. The global

counterfeit drug market is estimated to be between 200

billion and 432 billion dollars annually.

Global sağlık şirketi Novo Nordisk, Türkiye’de özellikle

diyabet ve obezite tedavisinde kullanılan enjeksiyon

kalemlerinin sahte versiyonlarının hızla artan bir tehdit

oluşturduğuna dikkat çekti. Şirket, sahte ilaçların

oluşturduğu risklere karşı kamuoyunu bilinçlendirme

amacıyla “İlaç Sahteye Gelmez” kampanyasını başlattı.

Novo Nordisk Türkiye Kıdemli Klinik, Medikal ve Ruhsat

Direktörü Dr. Ömer Buğra Bahadır’ın ev sahipliğinde

gerçekleştirilen basın toplantısına, Türk Diyabet

Cemiyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva

da katıldı. Toplantıda, sahte ilaçların dünya genelindeki

artış trendi ve bu ürünlerin insan sağlığını tehdit etme

şekilleri verilerle anlatıldı.

Sahte ilaçlar her yıl 1 milyon can alıyor

Dr. Ömer Buğra Bahadır, küresel ölçekte sahte ilaçların

ciddi bir sağlık sorunu haline geldiğini belirterek, “Dünya

genelinde her yıl sahte ilaçlar nedeniyle 1 milyondan

fazla insan hayatını kaybediyor. Küresel sahte ilaç

pazarının yıllık 200 milyar ila 432 milyar dolar arasında

olduğu tahmin ediliyor. Sahte ilaçların çoğu, düşük

ve orta gelirli ülkelerde merdiven altı üretimle pazara

sürülüyor” dedi.

Türkiye’nin de bu sorunun içinde yer aldığını vurgulayan

Bahadır, “Avrasya Bölgesi, dünya genelindeki yasa dışı

ilaç faaliyetlerinin en yüksek olduğu bölgelerden biri.

Son dönemde Türkiye’de özellikle diyabet ve obezite

tedavisinde kullanılan enjeksiyon kalemlerinin sahte

versiyonlarında artış gözlemleniyor” ifadelerini kullandı.

”İlaç Sahteye Gelmez” kampanyası başlatıldı

Novo Nordisk, sahte ilaç kullanımının oluşturduğu

tehlikeleri önlemek amacıyla “İlaç Sahteye Gelmez”

isimli farkındalık kampanyasını başlattı. Dr. Bahadır,

“Sahte ilaçların en büyük tehlikesi, ölümcül sonuçlara

yol açabilmesidir.

Bu nedenle ilaçların sadece doktor önerisiyle ve

eczanelerden temin edilmesi çok önemli. İnternetten

veya elden yapılan satışlar büyük bir risk taşıyor” dedi.


37

Most of the counterfeit drugs are marketed in low

and middle-income countries through under-the-stairs

production.”

Emphasizing that Türkiye is also involved in this problem,

Bahadır said, “The Eurasia Region is one of the regions

with the highest level of illegal pharmaceutical activities

worldwide. Recently, there has been an increase in

counterfeit versions of injection pens used in the

treatment of diabetes and obesity in Türkiye.”

“Medicine Does Not Come to Counterfeit”

campaign launched

Novo Nordisk has launched the awareness campaign “İlaç

Sahteye Gelmez” to prevent the dangers of counterfeit

medicines. Dr. Bahadır said, “The biggest danger of

counterfeit medicines is that they can lead to fatal

consequences. For this reason, it is very important to

obtain medicines only on doctor’s recommendation and

from pharmacies. Sales over the internet or by hand carry

a great risk.” The campaign aims to protect patients and

healthcare professionals from counterfeit medicines.

Counterfeit drugs on the rise in obesity

treatment

Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, Vice President of the Turkish

Diabetes Association, touched upon the serious effects

of the increasing use of counterfeit drugs in obesity

treatment on health. “These drugs, which are sold

without a prescription, are usually obtained from the

internet and often contain toxic substances. Counterfeit

drugs can contain toxic chemicals, heavy metals,

stimulants such as ephedrine, amphetamine, and even

dangerous substances such as insulin. The use of such

drugs can lead to serious health problems.”

Prof. Dr. Oşar Siva stated that patients who have recently

used fake injection pens have experienced serious health

problems and said, “Drugs containing excessive thyroid

hormone can lead to hyperthyroidism and other heart

diseases. We even encounter fatal cases such as blood

sugar drops due to insulin in fake injection pens,” he said,

drawing attention to the seriousness of this problem.

Kampanya ile hastaların ve sağlık profesyonellerinin

sahte ilaçlardan korunması hedefleniyor.

Obezite tedavisinde sahte ilaçlar artıyor

Türk Diyabet Cemiyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr.

Zeynep Oşar Siva, obezite tedavisinde sahte ilaç

kullanımının artmasının sağlık üzerindeki ciddi etkilerine

değindi. “Reçetesiz olarak satılan bu ilaçlar, genellikle

internetten temin ediliyor ve çoğu zaman toksik maddeler

içeriyor. Sahte ilaçlar, toksik kimyasallar, ağır metaller,

efedrin, amfetamin gibi uyarıcılar, hatta insülin gibi

tehlikeli maddeler içerebiliyor. Bu tür ilaçların kullanımı,

ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor” diye konuştu.

Özellikle son dönemde sahte enjeksiyon kalemi kullanan

hastaların ciddi sağlık sorunları yaşadığını belirten

Prof. Dr. Oşar Siva, “Aşırı tiroid hormonu içeren ilaçlar,

hipertiroidi ve diğer kalp rahatsızlıklarına yol açabiliyor.

Hatta, sahte enjeksiyon kalemleri içindeki insülin

nedeniyle kan şekeri düşüşü gibi ölümcül durumlarla

karşılaşıyoruz” diyerek bu sorunun ciddiyetine dikkat

çekti.

Türkiye’de obezite oranı artıyor

Prof. Dr. Oşar Siva, Türkiye’deki obezite oranlarının

hızla arttığını ve bunun zayıflama ilaçlarına olan talebi

artırdığını belirtti. “Her 3 yetişkinden 1’i obeziteli ve 1’i

fazla kilolu. Bu nedenle obezite tedavisine olan ilgi büyük.

Ancak, doktor kontrolü olmadan alınan ilaçlar ciddi sağlık

tehditleri oluşturuyor” dedi.

Novo Nordisk, sahte ilaçlarla mücadelede yalnız

olmadığını, sağlık makamları ve yerel yetkililerle birlikte

bu sorunla etkin bir şekilde mücadele ettiğini belirtti.

Türkiye’de sağlık profesyonelleri, eczacılar ve yetkililerle

yakın iş birliği içinde olduklarını vurgulayan Dr. Bahadır,

bu soruna karşı toplumsal farkındalık sağlamaya devam

edeceklerini söyledi.

Obesity rate is increasing in Türkiye

Prof. Dr. Oşar Siva stated that obesity rates in Türkiye

are increasing rapidly and this has increased the demand

for slimming drugs. “1 out of every 3 adults is obese

and 1 is overweight. Therefore, there is great interest in

obesity treatment. However, medicines taken without

a doctor’s supervision pose serious health threats,” he

said. Novo Nordisk stated that it is not alone in the fight

against counterfeit medicines and that it is effectively

combating this problem together with health authorities

and local authorities. Emphasizing that they are in close

cooperation with healthcare professionals, pharmacists

and authorities in Türkiye, Dr. Bahadır said that they will

continue to raise public awareness against this problem.


38

AbbVie Türkiye Strengthens Leadership Team in 2024

AbbVie Türkiye, 2024’te liderlik kadrosunu güçlendiriyor

AbbVie Türkiye, a global leader in the

development of innovative medicines, has

made significant appointments to strengthen

its organizational structure and enhance its

leadership team. As of 2024, professionals with

extensive experience in various fields have

been assigned to new roles to contribute to

AbbVie Türkiye’s strategic objectives.

Dilek Gündüz has been appointed as the Human

Resources Director of AbbVie Türkiye starting in March

2024. Having held various human resources positions

in different sectors since 2009, Gündüz joined AbbVie

Türkiye in 2017 and has been serving as the Human

Resources Manager since 2020.

Feyza Yılmaz Mutlu has been appointed as the

Corporate Communications Director of AbbVie Türkiye

in September 2024. Mutlu began her career in Human

Yenilikçi ilaçlar geliştirme misyonuyla küresel

alanda önemli bir yere sahip olan AbbVie

Türkiye, organizasyonel yapısını daha da

güçlendirmek amacıyla liderlik kadrosunda

önemli atamalar gerçekleştirdi. 2024 yılı

itibarıyla, farklı alanlarda derin tecrübeye

sahip profesyoneller, yeni görevlerinde

AbbVie Türkiye’nin stratejik hedeflerine katkı

sağlamak üzere atandı.

Dilek Gündüz, 2024 Mart itibarıyla AbbVie Türkiye İnsan

Kaynakları Direktörü olarak atanırken, 2009 yılından bu

yana çeşitli sektörlerde insan kaynakları görevlerinde

bulunan Gündüz, 2017’de AbbVie Türkiye’ye katıldı ve

2020’den bu yana İnsan Kaynakları Müdürü olarak görev

yapıyordu.

Feyza Yılmaz Mutlu, AbbVie Türkiye Kurumsal İletişim

Direktörü olarak 2024 Eylül ayında atandı. Abbott’ta


39

Resources at Abbott in 2008 and has worked in various

human resources roles in different countries and regions

since AbbVie Türkiye’s establishment.

Adem Akar has been appointed as the Immunology

Business Unit Director of AbbVie Türkiye in July

2024. Akar, who has held various sales and marketing

management responsibilities in the company’s

Immunology business unit since 2009, gained experience

in various sectors before joining AbbVie.

Serkan Ün has been appointed as the Business

Excellence Director of AbbVie Türkiye in September

2024. Ün, who has gained significant experience in

technology and project management since 2005, was

previously serving as the Country Lead for Information

Systems at AbbVie Türkiye.

Hilal Özcan Eren has been appointed as the Country Lead

for Information Systems at AbbVie Türkiye in September

2024. Having held key roles in Business Excellence and

Marketing functions, Özcan Eren most recently served as

the Senior Business Intelligence & Training Manager.

Important appointments were also made at Allergan

Aesthetics. Fulya Coşkunol Celep has been appointed as

the Business Excellence Director of Allergan Aesthetics

in March 2024. Having worked in various roles at AbbVie

Türkiye since 2011, Celep will now be responsible

for ensuring excellence in Allergan Aesthetics’ field

operational processes. Özlem Önal Baran has been

appointed as the Marketing Director of Allergan

Aesthetics in June 2024. Baran, who has held various

sales and marketing positions at AbbVie Türkiye since

2013, was most recently the Director of the Eye Care

Business Unit, and she will now lead the development of

marketing strategies for Allergan Aesthetics’ brands.

2008’de İnsan Kaynakları alanında kariyerine başlayan

Mutlu, AbbVie Türkiye’nin kuruluşundan bu yana farklı

ülke ve bölge insan kaynakları rollerinde görev almıştı.

Adem Akar, 2024 Temmuz itibarıyla AbbVie Türkiye

İmmünoloji İş Birimi Direktörü oldu. 2009 yılından bu

yana şirketin İmmünoloji iş biriminde satış ve pazarlama

yönetiminde görev alan Akar, AbbVie’ye katılmadan önce

de farklı sektörlerde deneyim kazandı.

Serkan Ün, 2024 Eylül ayında AbbVie Türkiye İş

Mükemmelleştirme Direktörü olarak atandı.

2005 yılından bu yana teknoloji ve proje yönetimi alanında

önemli deneyimler kazanan Ün, AbbVie Türkiye’de Bilgi

Sistemleri Ülke Lideri olarak görev yapıyordu.

Hilal Özcan Eren, 2024 Eylül itibarıyla AbbVie Türkiye

Bilgi Sistemleri Ülke Lideri olarak atandı.

Şirketin İş Mükemmelleştirme ve Pazarlama

fonksiyonlarında önemli görevler üstlenen Özcan Eren,

son olarak Kıdemli İş Zekası ve Eğitim Müdürü olarak

görev yapıyordu.

Allergan Aesthetics’te de önemli atamalar gerçekleşti.

Fulya Coşkunol Celep, 2024 Mart itibarıyla Allergan

Aesthetics İş Mükemmelliği Direktörü olarak atandı.

2011 yılından bu yana AbbVie Türkiye bünyesinde

çeşitli görevlerde bulunan Celep, yeni görevinde,

Allergan Aesthetics’in saha operasyonel süreçlerinin

mükemmelliğini sağlamakla sorumlu olacak.

Özlem Önal Baran ise, Haziran 2024 itibarıyla Allergan

Aesthetics Pazarlama Direktörü olarak atandı. 2013

yılından bu yana AbbVie Türkiye’de farklı satış ve

pazarlama görevlerinde bulunan Baran, son olarak Göz

Sağlığı İş Birimi Direktörü olarak görev yapıyordu ve

bu yeni görevinde markaların pazarlama stratejilerini

geliştirecek.


40

GEN’s uniGEN Project continues to prepare students

for the pharmaceutical industry

GEN’in uniGEN Projesi, öğrencileri ilaç sektörüne

hazırlamaya devam ediyor

As one of Türkiye’s fastest growing

pharmaceutical companies, GEN continues

to add value to the sector with the uniGEN

project, organized for the 3rd time this

year, which offers university students the

opportunity to get to know the pharmaceutical

industry. The project, which is carried out in

cooperation with Türkiye’s leading universities,

has reached more than 1,000 students so far

and offers more young people the opportunity

to shape their careers every year.

GEN makes significant contributions to the Turkish

pharmaceutical industry not only with its production

power, but also with the projects it realizes. With its

people-oriented vision, strong investments and global

partnerships, the company is increasing its influence in

the sector day by day. The uniGEN project, developed

by GEN for students by sharing its experiences in the

industry, carries these goals even further.

Industrial Experience and Career Opportunities

for University Students

GEN’s uniGEN project is a first of its kind in Türkiye,

targeting students in the Faculty of Pharmacy, Chemical

Engineering and Chemistry departments of Hacettepe

University, Ankara University and Gazi University. The

project offers the elective course “Industrial Applications

in Pharmacy”, which has been added to the curricula of

the relevant departments to help students get to know

GEN, Türkiye’nin en hızlı büyüyen ilaç

şirketlerinden biri olarak, üniversite

öğrencilerine ilaç sektörünü tanıma fırsatı

sunan ve bu yıl 3. kez düzenlenen uniGEN

projesi ile sektöre değer katmaya devam

ediyor. Türkiye’nin önde gelen üniversiteleriyle

iş birliği içinde yürütülen proje, şimdiye kadar

1.000’den fazla öğrenciye ulaştı ve her yıl

daha fazla gencin kariyerine yön verme fırsatı

sunuyor.

GEN, sadece üretim gücüyle değil, aynı zamanda

gerçekleştirdiği projelerle de Türk ilaç sektörüne önemli

katkılarda bulunuyor. Şirket, insan odaklı vizyonu,

güçlü yatırımları ve küresel ortaklıklarıyla sektördeki

etkisini her geçen gün artırıyor. GEN’in, sektörle ilgili

deneyimlerini paylaşarak öğrencilere yönelik geliştirdiği

uniGEN projesi, bu hedefleri daha da ileriye taşıyor.

Üniversite Öğrencilerine Endüstriyel Deneyim

ve Kariyer Fırsatları

GEN’in uniGEN projesi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara

Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi’nin Eczacılık Fakültesi,

Kimya Mühendisliği ve Kimya bölümlerindeki öğrencilere

yönelik olarak Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyor.

Proje, öğrencilerin sektörü daha yakından tanımalarına

yardımcı olmak amacıyla, ilgili bölümlerin müfredatına

eklenen “Eczacılıkta Endüstriyel Uygulamalar” seçmeli


41

the industry better. Thanks to this course, students have

the opportunity to see GEN’s industrial applications

on site and gain important practical knowledge about

the sector. At the same time, they get the chance to

determine their career goals by working in different

departments of GEN.

With the uniGEN project, GEN aims not only to provide

academic knowledge, but also to contribute to students’

career development through direct interaction with

the industry. GEN İnsan ve Kültür (People and Culture)

Director Erdal Çam states that the project attracts

more and more attention every year and that students

take this opportunity with great enthusiasm. “Through

uniGEN, we are proud to contribute academically to

students and strengthen their ties with the industry,”

said Çam, adding that some students who graduated

from the project continue their careers in different

departments within GEN. These students worked in the

Licensing, Technology Transfer, R&D and Quality Control

departments and quickly identified their industry

targets.

Award-winning Project Shapes the Future of

Young People

uniGEN proved its success with the “Bronze Award”

at the 2024 Brandon Hall Group HCM Excellence

Awards®. With this award, GEN has taken an important

step towards bringing young talents to the sector

by signing one of the best training and development

projects in the sector. With uniGEN, GEN continues

to contribute to students’ dreams and career goals

while adding value to the manpower in the Turkish

pharmaceutical industry. With the mission of raising

the leading pharmaceutical professionals of the future,

GEN will continue the uniGEN project to increase young

people’s interest in the pharmaceutical industry and

guide them towards successful careers in this field.

dersini sunuyor. Bu ders sayesinde öğrenciler, GEN’in

endüstriyel uygulamalarını yerinde görme fırsatı buluyor

ve sektöre dair önemli uygulamalı bilgiler ediniyorlar.

Aynı zamanda, GEN’in farklı departmanlarında çalışarak

kariyer hedeflerini belirleme şansı da elde ediyorlar.

GEN, uniGEN projesiyle sadece akademik bilgi sağlamayı

değil, öğrencilerin sektörle doğrudan etkileşimde

bulunarak kariyer gelişimlerine katkıda bulunmayı

amaçlıyor. GEN İnsan ve Kültür Direktörü Erdal Çam,

projenin her geçen yıl daha fazla ilgi gördüğünü ve

öğrencilerin bu fırsatı büyük bir istekle değerlendirdiğini

belirtiyor. “uniGEN aracılığıyla, öğrencilere akademik

katkı sağlamaktan ve sektörle olan bağlarını

güçlendirmekten gurur duyuyoruz,” diyen Çam, projeden

mezun olan bazı öğrencilerin GEN bünyesinde farklı

departmanlarda kariyerlerine devam ettiklerini belirtti.

Bu öğrenciler, Ruhsat, Teknoloji Transfer, Ar-Ge ve Kalite

Kontrol bölümlerinde görev alarak sektör hedeflerini hızlı

bir şekilde belirlemiş oldular.

Ödüllü Proje, Gençlerin Geleceğini

Şekillendiriyor

uniGEN, 2024 Brandon Hall Group HCM Excellence

Awards®’ta kazandığı “Bronze Ödül” ile başarısını

kanıtladı. GEN, bu ödülle sektördeki en iyi eğitim ve

gelişim projelerinden birine imza atarak, genç yetenekleri

sektöre kazandırma yolunda önemli bir adım attı. GEN,

uniGEN ile Türk ilaç sektöründeki insan gücüne değer

katarken, öğrencilerin hayallerine ve kariyer hedeflerine

ulaşmalarına da katkı sağlamaya devam ediyor.

GEN, geleceğin lider ilaç profesyonellerini yetiştirme

misyonuyla uniGEN projesini sürdürerek, gençlerin ilaç

sektörüne olan ilgisini artırmayı ve onları bu alanda

başarılı kariyerlere yönlendirmeyi sürdürecek.


42

Boehringer Ingelheim Türkiye has been contributing to public

health with innovative health solutions for 30 years

Boehringer Ingelheim Türkiye, 30 yıldır yenilikçi sağlık

çözümleriyle toplum sağlığına katkı sunuyor

In its 30-year history, Boehringer Ingelheim

Türkiye has been contributing to Türkiye’s

development in the field of healthcare with

innovative medicines for human and animal

health and local production projects. While

strengthening the country’s economy with the

large investments and R&D activities it has

realized in recent years, the company also plays

an important role in the healthcare ecosystem.

Growth in Domestic Production,

High Investment in R&D

Boehringer Ingelheim started to produce its innovative

medicines for type 2 diabetes, cardiovascular diseases

and central nervous system treatments in Türkiye with

the local production projects launched in 2021. While

the company invested approximately half a billion TL

in these projects between 2020-2021, it reached one

of the highest investment rates in the industry by

Boehringer Ingelheim Türkiye, 30 yıllık

geçmişinde, insan ve hayvan sağlığına yönelik

yenilikçi ilaçlar ve yerli üretim projeleriyle

Türkiye’nin sağlık alanındaki gelişimine katkı

sağlıyor. Şirket, son yıllarda gerçekleştirdiği

büyük yatırımlar ve Ar-Ge faaliyetleri ile

ülke ekonomisini güçlendirirken, sağlık

ekosisteminde de önemli bir rol üstleniyor.

Yerli Üretimde Büyüme, Ar-Ge’ye

Yüksek Yatırım

Boehringer Ingelheim, 2021 yılında başlattığı yerli üretim

projeleriyle, tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalıklar

ve merkezi sinir sistemi tedavilerine yönelik yenilikçi

ilaçlarını Türkiye’de üretmeye başladı. Şirket, 2020-2021

yılları arasında bu projelere yaklaşık yarım milyar TL

yatırım yaparken, 2023 yılı itibarıyla Ar-Ge harcamalarına

net konsolide satışlarının %22,5’ini ayırarak sektördeki

en yüksek yatırım oranlarından birine ulaştı.


43

allocating 22.5% of its net consolidated sales to R&D

expenditures by 2023. As of 2024, Boehringer Ingelheim

Türkiye continues its clinical research in more than 50

centers in Türkiye.

Sustainable Studies Strengthening

Public Health

Boehringer Ingelheim Türkiye not only produces

pharmaceuticals, but also undertakes projects to support

public health. The company established a 25-bed

field hospital in Nurdağı, Gaziantep, to provide access

to healthcare services for earthquake victims in 11

provinces. It also opened a veterinary clinic in Islahiye,

Gaziantep to support veterinarians in the region and

donated medicines to protect the health of animals in the

region.

Social Responsibility Projects for Foster

Families

Boehringer Ingelheim Türkiye also plays an active role in

social responsibility. In order to support the foster family

service model, the company collaborates with the Kalben

Association and carries out various projects for young

people under state protection. In the summer of 2024,

together with company volunteers, Kalben Children’s

Village contributed to the social development of children.

Leadership in Innovation and Sustainability

Okan Güner, General Manager of Boehringer Ingelheim

Türkiye, summarizes the company’s 30-year journey

in the following words: “As Boehringer Ingelheim, we

realize projects focused on innovation, sustainability

and contribution to public health in all our activities in

Türkiye. With these projects, we play an important role

not only in the field of healthcare, but also in terms of

social development and economic growth.”

The company continues its innovative approach in the

field of healthcare and social responsibility projects

to ensure a healthier and more inclusive society in the

future.

Boehringer Ingelheim Türkiye, 2024 yılı itibarıyla,

Türkiye’deki 50’yi aşkın merkezde klinik araştırmalarını

sürdürüyor.

Toplum Sağlığını Güçlendiren

Sürdürülebilir Çalışmalar

Boehringer Ingelheim Türkiye, sadece ilaç üretmekle

kalmıyor, aynı zamanda toplum sağlığını destekleyecek

projelere de imza atıyor. Şirket, 11 ildeki depremzedelere

yönelik olarak Gaziantep Nurdağı’nda 25 yataklı bir sahra

hastanesi kurarak, sağlık hizmetlerine erişimi sağladı.

Ayrıca, bölgedeki veteriner hekimlere destek olmak

için Gaziantep Islahiye ilçesinde veteriner kliniği açtı

ve bölgedeki hayvanların sağlığını korumak adına ilaç

bağışlarında bulundu.

Koruyucu Aileler İçin Sosyal

Sorumluluk Projeleri

Boehringer Ingelheim Türkiye, toplumsal sorumluluk

alanında da aktif rol alıyor. Şirket, koruyucu aile hizmet

modeline destek olmak amacıyla Kalben Derneği ile iş

birliği yaparak, devlet korumasındaki gençler için çeşitli

projeler yürütüyor. 2024 yazında, şirket gönüllüleriyle

birlikte Kalben Çocuk Köyü’nde çocukların sosyal

gelişimine katkı sağladı.

İnovasyon ve Sürdürülebilirlikte Liderlik

Boehringer Ingelheim Türkiye Genel Müdürü Okan

Güner, şirketin 30 yıllık yolculuğunu şu sözlerle özetliyor:

“Boehringer Ingelheim olarak, Türkiye’deki tüm

faaliyetlerimizde inovasyon, sürdürülebilirlik ve toplum

sağlığına katkı odaklı projeleri hayata geçiriyoruz. Bu

projelerle sadece sağlık alanında değil, aynı zamanda

toplumsal kalkınma ve ekonomik büyüme açısından da

önemli bir rol üstleniyoruz.”

Şirket, sağlık alanındaki yenilikçi yaklaşımını ve

toplumsal sorumluluk projelerini sürdürerek, gelecekte

daha sağlıklı ve kapsayıcı bir toplum sağlama hedefini

sürdürüyor.


44

GSK and Flagship Pioneering Form Strategic Partnership for

Next-Generation Treatments and Vaccines

GSK has entered into a significant collaboration

with Flagship Pioneering, a leader in

biotechnology, to discover new treatments and

vaccines that could revolutionize respiratory

and immunology therapies. The partnership,

backed by an initial funding of $150 million,

aims to explore rapidly evolving scientific

concepts and advance them to the clinical

stage.

Global pharmaceutical giant GSK has teamed up

with Flagship Pioneering, a pioneer in biotechnology

innovation, to join forces in the discovery of new

treatments and vaccines. The collaboration will initially

focus on respiratory diseases and immunology, with

the goal of developing transformative therapies and

vaccines in the coming years.

By combining the expertise of both companies, the

partnership aims to accelerate scientific progress in

GSK ve Flagship Pioneering,

yeni nesil tedavi ve aşılar için

güç birliği yaptı

GSK, biyoteknoloji alanındaki lider şirket

Flagship Pioneering ile solunum ve immünoloji

alanlarında devrim sağlayacak yeni tedavi ve

aşıların keşfi için önemli bir iş birliğine imza

attı. Ortaklık, 150 milyon dolarlık başlangıç

fonu ile hızla gelişen bilimsel konseptlerin

araştırılması ve klinik aşamaya taşınmasını

hedefliyor.

Global ilaç devi GSK, biyoteknoloji inovasyonu konusunda

öncü olan Flagship Pioneering ile stratejik bir ortaklık

başlatarak, yeni tedavi ve aşıların keşfi konusunda

güçlerini birleştirdi. Bu iş birliği, öncelikle solunum

hastalıkları ve immünoloji alanlarında başlayarak,

ilerleyen yıllarda dönüştürücü tedavi ve aşılar

geliştirmeyi amaçlıyor.

Ortaklık, her iki şirketin uzmanlık alanlarını birleştirerek,

sağlık alanındaki bilimsel ilerlemeleri hızlandırmayı

hedefliyor. GSK’nın geniş tecrübesi ile Flagship


45

the healthcare sector. GSK’s extensive experience and

Flagship Pioneering’s innovative biotechnology ecosystem

are expected to play a critical role in the development of

future treatments and vaccines. In addition, healthcare

professionals and researchers will have the opportunity

to witness and contribute to the new treatment methods

that emerge from this process.

10 New Treatments and Vaccine Targets

Under the partnership, GSK and Flagship Pioneering aim

to develop 10 new treatments and vaccines. To support

this goal, GSK will provide funding for preclinical stages

and commit to making incremental royalty payments.

GSK’s Chief Scientific Officer Tony Wood commented

on the partnership: “Together with Flagship, we will

leverage the best of science and technology to rapidly

bring innovative treatments and vaccines to life. By

collaborating with Flagship’s experienced team and

its biotechnology companies, we aim to discover

groundbreaking treatments and vaccines for patients.”

Flagship Pioneering’s General Partner Paul Biondi added:

“Flagship and GSK share a common vision to deliver

groundbreaking treatment options for patients. This

collaboration is the latest example of Flagship’s Innovation

Supply Chain Partnership model, which leverages

our biotechnology ecosystem to provide sustainable

treatment resources in collaboration with pharmaceutical

companies.”

Pioneering’in yenilikçi biyoteknoloji ekosistemi, gelecekteki

tedavi yöntemlerinin ve aşıların geliştirilmesinde önemli

bir rol oynayacak. Ayrıca, sağlık profesyonelleri ve

araştırmacılar, bu süreçte ortaya çıkacak yeni tedavi

yöntemlerine tanıklık etme ve katkı sağlama fırsatına sahip

olacaklar.

10 Yeni Tedavi ve Aşı Hedefi

GSK ve Flagship Pioneering, ortaklık kapsamında

10 yeni tedavi ve aşının geliştirilmesini amaçlıyor. Bu

hedef doğrultusunda, GSK preklinik aşama için finansman

sağlayacak ve kademeli telif hakkı ödemelerini yapmayı

taahhüt edecek.

GSK’nın Bilimsel Direktörü Tony Wood, ortaklık hakkında

şunları söyledi: “Flagship ile birlikte bilim ve teknolojiyi en

iyi şekilde kullanarak, yenilikçi tedavi ve aşıları hızla hayata

geçireceğiz. Flagship’in deneyimli ekibi ve biyoteknoloji

şirketleriyle iş birliği yaparak, hastalar için çığır açan

tedavi ve aşılar keşfetmeyi hedefliyoruz.”

Flagship Pioneering Genel Ortağı Paul Biondi ise şunları

ekledi: “Flagship ve GSK, hastalar için çığır açan tedavi

seçenekleri sunma konusunda ortak bir vizyona sahip.

Bu iş birliği, Flagship’in İnovasyon Tedarik Zinciri

Ortaklık modelinin en son örneği olup, biyoteknoloji

ekosistemimizden yararlanarak ilaç firmalarıyla

sürdürülebilir tedavi kaynakları sağlamayı amaçlıyor.”


48

A New Hope for Cancer Treatment with Kumquat!

Kamkat meyvesiyle kanser tedavisinde yeni bir umut!

İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve

Biyomühendislik Bölümü öğrencileri

Zeynep Gezer ve İrem Okyay, meme kanseri

tedavisinde etkinliği artırabilecek yenilikçi bir

sistem geliştirdi. TÜBİTAK 2209-A Üniversite

Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme

Programı tarafından desteklenen proje,

kamkat meyvesi ekstratının kanser ilaçlarının

etkinliğini artırarak tedavi sürecini iyileştirme

potansiyeli taşıyor.

Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyeleri

Dr. Öğr. Üyesi Ali Deniz Dalgıç ve Dr. Öğr. Üyesi Sesil

Çınar’ın rehberliğinde yürütülen çalışmada, kamkat

meyvesinin özü, kanser ilaçlarıyla birleştirilerek yeni

bir ilaç salım sistemi oluşturuldu. Bu sistem, tümör

ameliyatları sonrası geride kalabilecek mikro düzeydeki

kanser hücrelerini hedef almayı amaçlıyor.

Yapılan deneylerde, kamkat ekstratının kanser

hücrelerini yüzde 70 oranında küçülttüğü gözlemlendi.

Bu etkinin, ilaçların daha düşük dozlarla kullanılmasıyla

Zeynep Gezer and İrem Okyay, students

from the Department of Genetics and

Bioengineering at İstanbul Bilgi University,

have developed an innovative system that

could enhance the effectiveness of breast

cancer treatment. Supported by the TÜBİTAK

2209-A University Students Research

Projects Support Program, the project shows

that kumquat fruit extract increases the

effectiveness of cancer drugs, offering the

potential to improve the treatment process.

The study, carried out under the supervision of Dr.

Faculty Member Ali Deniz Dalgıç and Dr. Faculty Member

Sesil Çınar, combines kumquat fruit extract with cancer

drugs to create a new drug delivery system. This system

aims to target micro-level cancer cells that may remain

after tumor surgery.

Experiments have shown that kumquat extract reduced

cancer cells by 70%. This effect, achieved with lower

doses of the drug, indicates that successful results

can be obtained with fewer side effects during the

treatment process.


49

elde edilmesi, tedavi sürecinde daha az yan etkiyle

başarılı sonuçlar alınabileceğini gösteriyor.

Kamkat: Doğal Bir Anti-Kanser Kaynağı

Kamkat meyvesinin, biyolojik olarak aktif bileşikler

bakımından zengin olduğu biliniyor. Flavonoidler,

fenolik bileşikler ve karotenoidler gibi maddeler, kanser

hücrelerinin çoğalmasını engelleyici özelliklere sahip.

Kamkat, aynı zamanda güçlü bir antioksidan kaynağı

olarak, oksidatif stresi azaltarak hücresel hasarı önlüyor

ve kanser gelişimine karşı koruyucu bir etki sağlıyor.

Zeynep Gezer ve İrem Okyay, bu doğal bileşiklerin kanser

tedavisinde kritik bir rol oynayabileceğini belirtiyor.

Projelerini daha da geliştirmeyi ve kamkat meyvesinin

potansiyelini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyorlar.

Kumquat: A Natural Anti-Cancer Source

It is known that kumquat fruit is rich in biologically

active compounds. Flavonoids, phenolic compounds,

and carotenoids are among the substances that

have inhibitory effects on cancer cell proliferation.

Kumquat also acts as a powerful antioxidant,

reducing oxidative stress, preventing cellular damage,

and providing a protective effect against cancer

development.

Zeynep Gezer and İrem Okyay believe that these

natural compounds could play a critical role in cancer

treatment. They are working to further develop their

project and maximize the potential of kumquat fruit.

Alternatif Tedavi Yaklaşımları Geliştiriliyor

Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyelerinden

Dr. Öğr. Üyesi Ali Deniz Dalgıç, öğrencilerinin bu alandaki

katkılarından gurur duyduklarını vurguluyor. Kamkat

meyvesinin kanser tedavisindeki etkinliğini artıran

bu yenilikçi proje, sadece bilimsel yenilik sunmakla

kalmıyor, aynı zamanda daha düşük yan etkilerle etkili

tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine de yardımcı oluyor.

Şu anda proje ekibi, bu araştırmanın sonuçlarını

uluslararası bir dergide yayımlamak için çalışmalarını

sürdürüyor. Öğrencilerin ve araştırmacıların bu tür

projeler aracılığıyla Türkiye’nin bilim dünyasında önemli

bir yer edinmesi hedefleniyor.

Developing Alternative Treatment

Approaches

Dr. Faculty Member Ali Deniz Dalgıç, one of the

academic advisors from the Department of Genetics

and Bioengineering, emphasizes that they are

very proud of their students’ contributions to this

field. This innovative project, which enhances the

effectiveness of cancer treatment using kumquat

fruit, not only presents scientific innovations but also

helps in developing effective treatment methods with

fewer side effects.

The research team is currently preparing to publish

the results of this study in an international journal.

These types of projects are expected to help young

researchers secure a prominent place in Turkey’s

scientific community.


50

A New Guide to Healthy Living from the Sabri Ülker

Foundation: “The Psychology of Eating”

Sabri Ülker Vakfı’ndan sağlıklı yaşam için yeni bir kılavuz: “Yeme Psikolojisi”

The Sabri Ülker Foundation, which aims to

raise public awareness on food, nutrition, and

health issues, has introduced a new resource

to support healthy living. The book titled “The

Psychology of Eating – From Biology to Culture

and Politics” is now part of the foundation’s

publications and offers valuable insights on a

wide range of topics, from the psychological

and biological foundations of eating habits to

eating disorders and the issue of obesity.

The Impact of Food, Psychology, and Society

Food is not only a basic necessity but also a cultural

element that sits at the heart of human life. But how

deep is humanity’s relationship with food? Is this interest

unique to humans? How do food-related rituals and

habits shape societies? What are the solutions to obesity

and eating disorders?

Gıda, beslenme ve sağlık konularında toplumu

bilinçlendirmeyi hedefleyen Sabri Ülker

Vakfı, sağlıklı yaşamı destekleyen yeni bir

kaynağı daha okurlarla buluşturdu. Vakfın

yayınları arasında yer alan “Yeme Psikolojisi –

Biyolojiden Kültür ve Politikaya” başlıklı eser,

yeme alışkanlıklarının psikolojik ve biyolojik

temellerinden yeme bozukluklarına, obezite

sorununa kadar geniş bir yelpazede değerli

bilgiler sunuyor.

Yemek, Psikoloji ve Toplum Üzerindeki Etkileri

Yemek, insan hayatının merkezinde yer alan bir ihtiyaç

ve aynı zamanda bir kültürdür. Peki, insanların yemeğe

olan ilgisi ne kadar derin? Bu ilgi, yalnızca insanlara

mı özgüdür? Yemekle ilgili ritüeller ve alışkanlıklar

toplumları nasıl şekillendiriyor? Obezite ve yeme

bozukluklarıyla ilgili çözüm önerileri neler?


51

Sabri Ülker Vakfı, bu ve benzeri soruları mercek

altına alarak, bilimsel bir bakış açısıyla beslenme

alışkanlıklarını ve yeme psikolojisini ele alıyor.

Yeme Bozuklukları ve Çözüm Yolları

Kitap, obezite, anoreksiya ve bulimia nevroza gibi teşhis

edilebilir yeme bozukluklarının biyolojik ve kültürel

boyutlarını derinlemesine inceliyor. “Yeme Psikolojisi”

aynı zamanda bu sorunlarla başa çıkmanın yolları ve

sağlıklı beslenme alışkanlıkları oluşturmanın önemine

vurgu yapıyor.

Bilimsel ve Kültürel Perspektif

Kitap, Prof. Dr. Emily Crews Splane, Prof. Dr. Neil E.

Rowlad ve Doç. Dr. Anaya Mitra gibi alanında uzman bilim

insanlarının katkılarıyla kaleme alındı. Ayrıca, Buket

Sözan’ın Türkçeye çevirdiği eser hem akademik hem de

popüler bilim kategorisinde yer alıyor ve Sabri Ülker Vakfı

Yayınları tarafından tüm kitapevlerinde satışa sunuluyor.

Sağlıklı Yaşam İçin Rehber Niteliğinde

Sabri Ülker Vakfı, “Yeme Psikolojisi” kitabı ile

toplumu, beslenme ve sağlık konusunda daha bilinçli

hale getirmeyi hedefliyor. Kitap, sadece beslenme

alışkanlıkları değil, aynı zamanda sağlıklı yaşam için

biyolojik, psikolojik ve kültürel perspektifler sunarak,

okuyucularına kapsamlı bir rehber olma niteliği taşıyor.

The Sabri Ülker Foundation addresses these and other

questions, examining eating habits and food psychology

from a scientific perspective.

Eating Disorders and Solutions

The book delves deeply into the biological and cultural

dimensions of diagnosable eating disorders such as

obesity, anorexia, and bulimia nervosa. “The Psychology

of Eating” also highlights ways to cope with these issues

and the importance of adopting healthy eating habits.

A Scientific and Cultural Perspective

The book was written with contributions from leading

experts such as Prof. Dr. Emily Crews Splane, Prof. Dr.

Neil E. Rowlad, and Assoc. Prof. Dr. Anaya Mitra. The

work was translated into Turkish by Buket Sözan and

is available both in the academic and popular science

categories. It is published by the Sabri Ülker Foundation

and is available in bookstores nationwide.

A Guide for Healthy Living

With “The Psychology of Eating”, the Sabri Ülker

Foundation aims to make the public more conscious

about nutrition and health. The book not only covers

eating habits but also offers biological, psychological,

and cultural perspectives on healthy living, making it a

comprehensive guide for readers.


52

Vitamin IV Therapy: A Fast and Effective Health Boost

Vitamin IV Terapisi: Hızlı ve etkili bir sağlık desteği

Medical Aesthetic Specialist Dr. Sinan Akyürek highlights the growing popularity of Vitamin IV Therapy,

emphasizing its ability to deliver high doses of vitamins and minerals directly into the bloodstream,

providing quick and effective support. “This method allows vitamins and minerals to reach the cells

directly, ensuring high bioavailability,” Akyürek said, adding that the faster absorption of nutrients is a

significant advantage of this therapy.

Medikal Estetik Hekimi Dr. Sinan Akyürek, Vitamin IV Terapisi’nin son dönemde artan popülaritesine

dikkat çekerek, yüksek dozda vitamin ve minerallerin doğrudan kan dolaşımına verilmesiyle hızlı ve

etkili bir destek sunduğunu belirtti. “Bu sayede vitamin ve mineraller doğrudan hücrelere ulaşarak

yüksek biyoyararlanım sağlıyor,” diyen Akyürek, bu yöntemin daha hızlı emilimle vücutta etkisini

göstermesinin önemli bir avantaj olduğunu söyledi.

Dr. Akyürek explained that supplements taken orally

undergo liver elimination, which reduces absorption,

while the vitamins and minerals administered

intravenously directly reach the cells. “Vitamin IV

Therapy hydrates the body, helping individuals feel more

energetic and healthier,” he said.

Dr. Akyürek, ağızdan alınan takviyelerin karaciğer

eliminasyonuna uğrayarak emiliminin azaldığını, ancak

damar yoluyla verilen vitamin ve minerallerin doğrudan

hücrelere ulaştığını vurguladı. “Vitamin IV Terapisi, vücudu

hidrasyona kavuşturarak insanların kendilerini daha

enerjik ve sağlıklı hissetmelerine katkı sağlıyor,” dedi.


54

Ideal for Strengthening

Immunity and Skin Health

Vitamin IV Therapy offers a wide

range of benefits, from boosting the

immune system to improving skin

health, according to Dr. Akyürek. He

stated that this method effectively

supports chronic fatigue, rapid

recovery, and increased energy levels.

He also mentioned that special vitamin

blends, like the “Myers Cocktail,”

are particularly helpful in reducing

fatigue and boosting energy, allowing

individuals to feel more revitalized.

Supporting Cancer Treatment

Vitamin IV Therapy is also offered as a supportive option

for cancer patients. Dr. Akyürek noted, “Research shows

that this treatment doesn’t directly cure cancer, but it

can help reduce fatigue and improve the quality of life

for patients during their treatment process.”

A Safe and Effective Therapy Under Expert

Supervision

Dr. Akyürek emphasized the importance of having

Vitamin IV Therapy administered by expert doctors,

highlighting that this method is increasingly being

preferred as a health support tool. “Vitamin IV Therapy

offers a modern solution for those seeking fast and

effective health support,” he added.

Bağışıklık Güçlendirme ve Cilt

Sağlığı İçin İdeal

Vitamin IV Terapisi’nin bağışıklık

sistemini desteklemekten cilt sağlığını

iyileştirmeye kadar geniş bir kullanım

alanı sunduğunu söyleyen Dr. Akyürek,

bu yöntemin kronik yorgunluk, hızlı

iyileşme ve enerji artışı gibi durumlar

için etkili bir destek sunduğunu ifade

etti. Özellikle “Myers Kokteyli” gibi

özel vitamin karışımlarının yorgunluk

ve bitkinliği azaltarak bireylerin

kendilerini daha zinde hissetmelerine

yardımcı olduğunu belirtti.

Kanser Tedavisine Destek Olarak Kullanılıyor

Vitamin IV Terapisi kanser tedavisi gören hastalar

için de destekleyici bir seçenek olarak sunuluyor. Dr.

Akyürek, “Araştırmalar, bu tedavinin kanseri doğrudan

iyileştirmediğini, ancak tedavi sürecindeki yorgunluk ve

bitkinlik hissini azaltarak hastaların yaşam kalitesini

artırdığını gösteriyor,” dedi.

Uzman Kontrolünde Güvenli ve Etkili Bir Terapi

Dr. Akyürek, Vitamin IV Terapisi’nin medikal alanda

uzman doktorlar tarafından uygulanmasının önemine

vurgu yaparak, yöntemin giderek daha çok tercih edilen

bir sağlık destek aracı haline geldiğini belirtti. “Vitamin

IV Terapisi, sağlığına hızlı ve etkili bir şekilde destek

arayanlar için modern bir çözüm sunuyor,” diye ekledi.


56

A new era in digital health from Bupa Türkiye: Blua

Bupa Türkiye’den dijital sağlıkta yeni bir dönem: Blua

Bupa Türkiye has introduced Blua, an innovative

platform that will revolutionize the digital

health sector. This groundbreaking application

offers users 24/7 access to online medical

consultations, chronic disease management,

healthy lifestyle coaching, and symptom

assistance, providing personalized solutions

to help individuals maintain and improve their

health. Blua aims to make health management

more efficient and convenient.

As Türkiye’s leading integrated health company, Bupa

Türkiye takes digital health services to the next level

with Blua. The platform simplifies health monitoring for

senCard members, offering services designed to prevent

health risks and save time. Users can consult with expert

doctors through the senCard app, join chronic disease

management programs, and benefit from healthy

lifestyle coaching services.

Bupa Türkiye, dijital sağlık alanında çığır açacak

bir yenilik olan Blua uygulamasını tanıttı.

Bu yenilikçi platform, kullanıcılarına online

sağlık danışmanlığı, kronik hastalık takibi,

sağlıklı yaşam koçluğu ve semptom asistanı

gibi hizmetlerle 7/24 erişim olanağı sunuyor.

Blua, sağlığı koruma ve iyileştirme amacıyla

kişiye özel çözümler sunarak, kullanıcıların

sağlık süreçlerini daha verimli ve pratik bir hale

getiriyor.

Türkiye’nin öncü entegre sağlık şirketi Bupa Türkiye, Blua

ile dijital sağlık hizmetlerini bir adım öteye taşıyor. Blua,

senCard üyelerinin sağlık takibini kolaylaştırarak, sağlık

risklerini önlemeye yönelik hizmetler sunuyor ve zaman

kazandırıyor. Kullanıcılar, senCard uygulaması üzerinden

alanında uzman hekimlerle danışmanlık alabilir, kronik

hastalıklar için takip programlarına katılabilir ve sağlıklı

yaşam koçluğu hizmetlerinden yararlanabilir.


58

A New Way to Use Time Effectively: Blua

Blua provides a fast and easy digital health experience

accessible from anywhere with internet connectivity.

The ability to access healthcare services 24/7 enables

individuals to save time in their daily lives and opens the

door to a sustainable, healthy lifestyle.

Bupa Türkiye: Transforming Traditional

Healthcare Services with Blua

Ebru Keskin Kulalar, Deputy General Manager of Strategy

and Transformation at Bupa Türkiye, introduced Blua

with the following statement: “As part of the Bupa

Group, we integrate the latest technologies and most

effective approaches into healthcare services. With

Blua, we eliminate the limitations of time and space

in healthcare. Our goal is to adapt to the fast pace

of modern life and make healthcare accessible at all

times. With Blua, we aim to contribute to people living

healthier, happier, and longer lives.”

Through Blua, Bupa Türkiye is shaping the future of

digital healthcare and taking a significant step in the

global healthcare ecosystem.

Zamanı Etkili Kullanmanın Yeni Yolu: Blua

Blua, kullanıcılarına internet erişimi olan her yerden

hızlı ve kolay bir dijital sağlık deneyimi sunuyor. Sağlık

hizmetlerine 7/24 ulaşılabilmesi, bireylerin günlük

yaşamında zaman tasarrufu sağlamalarına olanak

tanıyor ve sürdürülebilir bir sağlıklı yaşam tarzının

kapılarını aralıyor.

Bupa Türkiye: Blua ile Geleneksel Sağlık

Hizmetlerini Dönüştürüyor

Bupa Türkiye Strateji ve Transformasyon Genel Müdür

Yardımcısı Ebru Keskin Kulalar, Blua’yı tanıtarak

şu açıklamayı yaptı: “Bupa Grubu’nun bir parçası

olarak, en son teknolojileri ve en etkili yaklaşımları

sağlık hizmetlerine entegre ediyoruz. Blua ile sağlık

hizmetlerini zaman ve mekân kısıtlamalarından bağımsız

hale getiriyoruz. Blua’nın hedefi, modern yaşamın hızlı

temposuna uyum sağlamak ve sağlık hizmetlerini her an

erişilebilir kılmak. Blua ile insanların daha sağlıklı, mutlu

ve uzun yaşamalarına katkı sağlamak istiyoruz.”

Bupa Türkiye, Blua ile dijital sağlık hizmetlerinin

geleceğini şekillendiriyor ve küresel sağlık ekosisteminde

önemli bir adım atıyor.


60

Being aware of hepatitis protects the liver!

Hepatitin farkında olmak karaciğeri koruyor!

Hepatit; virüsler, alkol kullanımı, ilaçlar,

toksinler veya otoimmün hastalıklar gibi

çeşitli nedenlerle ortaya çıkabiliyor. Hepatit,

karaciğer iltihaplanması anlamına geliyor ve

dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen

ciddi bir sağlık sorunu oluyor.

Viral nedenlerin en yaygın olanları ise A, B, C, D ve E

tipi hepatit virüsleri olarak biliniyor. Bu virüsler farklı

yollarla bulaşabiliyor. Hepatit A ve E kirli su ve gıda ile

bulaşırken, Hepatit B, C ve D ise kan ve vücut sıvıları ile

temas sonucu bulaşıyor. Viral hepatitler yılda 1,3 milyon

ölüme ve 2,2 milyon yeni enfeksiyona neden oluyor.

Memorial Bahçelievler Hastanesi Gastroenteroloji

Bölümü’nden Prof. Dr. Emre Yıldırım, hepatit ve

hepatitten korunma yöntemleri hakkında ilgili bilgi verdi.

Hepatitis can occur for a variety of reasons,

including viruses, alcohol abuse, medications,

toxins or autoimmune diseases. Hepatitis

means inflammation of the liver and is a serious

health problem affecting millions of people

worldwide.

The most common viral causes are known as type A,

B, C, D and E hepatitis viruses. These viruses can be

transmitted in different ways. While hepatitis A and E

are transmitted through contaminated water and food,

hepatitis B, C and D are transmitted through contact

with blood and body fluids. Viral hepatitis causes 1.3

million deaths and 2.2 million new infections annually.

Prof. Dr. Emre Yıldırım from Memorial Bahçelievler

Hospital Gastroenterology Department gave

information about hepatitis and hepatitis prevention

methods.

Hepatit B ve C hastalarında karaciğer kanseri

riski artıyor!

“Hepatit, çoğunlukla viral bir enfeksiyonun neden

olduğu karaciğer iltihabıdır. A, B, C, D ve E tipleri olarak

adlandırılan beş ana hepatit virüsü vardır. Son verilere

göre dünyada 1.1 milyon, Türkiye’de ise yaklaşık 15-20

bin kişi her yıl hepatit B ve hepatit C’ye bağlı karaciğer

sirozu ve karaciğer kanserinden hayatını kaybetmektedir.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de erken teşhisle tedavisi

olabileceği halde hayatını kaybedenleri sayısında yükseliş

gözlemlenmektedir. Araştırmalar insanların en az

yarısının hepatit B ve hepatit C’nin en önemli karaciğer

kanseri sebebi olduğunu bilmediklerini göstermektedir.

Hepatit B ve hepatit C hastalarında kanser gelişme riski,

günde bir paket sigara içen insanlardaki kanser riskine

eşit hatta daha fazladır.”

The risk of liver cancer increases in hepatitis B

and C patients!

“Hepatitis is an inflammation of the liver, mostly caused

by a viral infection. There are five main hepatitis viruses,

called types A, B, C, D and E. According to the latest

data, 1.1 million people in the world and about 15-20

thousand people in Turkey die every year from liver

cirrhosis and liver cancer due to hepatitis B and hepatitis


62

C. As in the world, there is an increase in the number of

people who lose their lives in our country even though

they can be cured with early diagnosis. Research shows

that at least half of people do not know that hepatitis

B and hepatitis C are the most important causes of liver

cancer. The risk of developing cancer in people with

hepatitis B and hepatitis C is equal to or even higher

than the risk of cancer in people who smoke a pack of

cigarettes a day.”

Beware of fatigue, abdominal pain or darkening

of urine color!

“Symptoms of hepatitis can vary from person to person,

but common symptoms include fatigue, abdominal

pain, loss of appetite, yellowing (of the skin and eyes),

darkening of urine color and weight loss. When hepatitis

becomes chronic over the long term, it can lead to

serious complications such as life-threatening liver

cirrhosis or liver cancer. With one person dying every

30 seconds from a hepatitis-related disease, it is vital to

accelerate action to better prevent, diagnose and treat

hepatitis to save lives and improve health outcomes.”

Vaccination and compliance with hygiene rules

protect against hepatitis

“Vaccination, compliance with hygiene rules and

sterilization measures are important to prevent the

spread of hepatitis viruses. In terms of treatment, early

diagnosis and appropriate medical intervention are

of great importance. Even though there is a method

of protection against infection with vaccination for

hepatitis B, unfortunately, only 45% of newborn babies

in the world can be protected by vaccination. Although

there are effective antiviral drugs for hepatitis B and C,

identifying infected patients and starting treatment as

soon as possible minimizes the possibility of cirrhosis and

liver cancer. The infectiousness of these patients under

treatment is also prevented. The way to eliminate viral

hepatitis worldwide is through vaccination and finding

and treating infectious patients. World Hepatitis Day

raises public awareness about the effects of hepatitis

viruses and emphasizes the

importance of early diagnosis

and treatment. It also seeks

to encourage global action to

improve health policies, increase

vaccination rates and implement

infection control strategies. For

this purpose, the awareness day

is very important.

The motto “be aware, be tested,

be treated” can only be realized

by taking action. Achieving the

WHO target of elimination by

2030 is still possible if action is

taken quickly now.”

Yorgunluk, karın ağrısı veya idrar renginde

koyulaşmaya dikkat!

“Hepatit belirtileri kişiden kişiye değişebilir, ancak yaygın

semptomlar arasında yorgunluk, karın ağrısı, iştah kaybı,

sararma (cilt ve gözlerde), idrar renginde koyulaşma ve

kilo kaybı bulunmaktadır. Hepatit uzun dönemde kronik

hale geldiğinde ise yaşamı tehlikeye sokan karaciğer

sirozu veya karaciğer kanseri gibi ciddi komplikasyonlara

yol açabilmektedir. Her 30 saniyede bir kişinin hepatitle

ilişkili bir hastalıktan ölmesi nedeniyle, hayat kurtarmak

ve sağlık sonuçlarını iyileştirmek için hepatiti daha iyi

önleme, teşhis ve tedavi konusunda harekete geçmeyi

hızlandırmak hayati öneme sahip olmaktadır.”

Aşılama ve hijyen kurallarına uymak hepatite

karşı koruyor

“Hepatit virüslerinin yayılmasını önlemek için aşılama,

hijyen kurallarına uyulması ve sterilizasyon önlemlerinin

alınması önemlidir. Tedavi açısından ise erken teşhis ve

uygun tıbbi müdahale büyük önem taşımaktadır. Hepatit

B için aşılama ile enfeksiyondan korunma yöntemi varken

bile maalesef dünya üzerinde yeni doğan bebeklerin

sadece %45’i aşılanarak korunabilmektedir. Hepatit B ve

C için etkili antiviral ilaçlar bulunmakla birlikte enfekte

hastaların saptanması ve bir an önce tedaviye başlanması

siroz ve karaciğer kanseri olasılığını minimuma

indirmektedir. Tedavi altındaki bu hastaların bulaşıcılığı

da önlenmektedir. Dünya üzerinde viral hepatitlerin

ortadan kaldırılmasının yöntemi aşı ve bulaşıcılığı olan

hastaları bulup tedavi etmekten geçmektedir. Dünya

Hepatit Gününde, toplumları hepatit virüslerinin etkileri

konusunda bilinçlendirerek, erken teşhisin ve tedavinin

önemini vurgulamaktadır. Ayrıca sağlık politikalarının

geliştirilmesi, aşılanma oranlarının artırılması ve

enfeksiyon kontrolü stratejilerinin uygulanması

konusunda küresel çapta harekete geçilmesini teşvik

etmeye çalışmaktadır. Bu amaçla farkındalık günü çok

önemlidir. Farkında ol, test ol, tedavi ol mottosu ancak

hareket geçerek gerçekleşebilir. DSÖ’nün 2030 yılına

kadar ortadan kaldırma hedefine ulaşılması, şimdi hızlı bir

şekilde harekete geçilmesi halinde hala mümkün olabilir.”


Medikal Teknik Aralık 2024

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template ?