AKP'NİN FUHUŞ DEVLETİNİ - Yürüyüş
AKP'NİN FUHUŞ DEVLETİNİ - Yürüyüş
AKP'NİN FUHUŞ DEVLETİNİ - Yürüyüş
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Sayı: 354<br />
<strong>Yürüyüş</strong><br />
3 Mart<br />
2013<br />
42<br />
Sanatçı Tarafsız Olamaz! Bütün Sanat Eserlerimizi<br />
AKP Faşizmine Karşı Bir Silaha Dönüştürelim!<br />
Çok konuşulur ve tartışılır "Sanat<br />
sanat için mi, sanat halk için mi?"<br />
diye. Bu soruya vereceği cevap, bir<br />
sanatçının hangi safta yer aldığının<br />
da göstergesidir. Ya düzenin, burjuvazinin<br />
tarafında yer alacaktır ya<br />
da halkın tarafında. Artık saflar bu<br />
kadar nettir.<br />
Burjuvazinin yarattığı "sanatçı"lara<br />
baktığımızda kendisinin yaşam içerisinde<br />
herhangi bir tarafı temsil etmediğini<br />
belirtir. Ona göre "sanatçı"<br />
tarafsız olmalıdır. Ama bu mümkün<br />
değildir, bunu söylerken de, sanatını<br />
yaparken de taraftır aslında. İçinde<br />
yer aldığı, bu nedenle para kazandığı<br />
sınıfın, burjuvazinin tarafındadır. Bu<br />
cümleleri kurmak onu taraf olmaktan<br />
kurtaramaz.<br />
"Tarafsızım" demek aslında nedir?<br />
Tarafsızım demek; ben kimseye<br />
dokunmadan sanatımı yaparım demektir<br />
onlara göre. Sanat adına neler<br />
yapılır? Müzik yapılır, film çekilir,<br />
resim yapılır, opera, tiyatro, bale<br />
vb. yapılır. Bunların yapılıyor olması<br />
bir önem taşımamaktadır. Önemli<br />
olan nasıl bir müziğin yapıldığıdır.<br />
Ya da nasıl bir filmin çekildiğidir.<br />
Eğer bir sanatçı tam da düzenin istediği<br />
gibi bunalım bir film, ahlaksızlığı<br />
meşrulaştıran film, şarkı yapıyorsa;<br />
sevginin, saygının altını<br />
boşaltıyorsa zaten tarafsız değildir.<br />
Düzenin yanındadır. Bugün içinse<br />
AKP'nin ekmeğine yağ süren taraftandır.<br />
Bugün hiçbir sanatçı tarafsız olamaz.<br />
Faşizmin en pervasız olduğu<br />
bir süreçten geçiyoruz. AKP faşizmi<br />
her türlü baskıyı, işkenceyi, zoru<br />
kullanıyor. AKP hakkını arayan,<br />
doğruyu söyleyen, emeğinin karşılığını<br />
isteyen herkese, bütün hak<br />
arama taleplerine azgınca saldırıyor.<br />
AKP'nin polisi, savcısı ipinden boşanmış<br />
kuduz köpekler gibi her yere<br />
saldırıyor. Avukata, memura, sanatçıya,<br />
öğrenciye, herkese saldırıyor.<br />
Bu saldırısı boşa değildir tabi.<br />
Bu, halktan korkusundandır. AKP ik-<br />
tidarı çok korkuyor hem de çok. Halkın<br />
örgütlenmesinden, aydınların, sanatçıların,<br />
memurun, işçinin birlik<br />
olup AKP'ye karşı mücadele etmesinden<br />
çok korkuyor. Bütün halkı<br />
dizgine vurmaya çalışıyor. Halkımızın<br />
dediği gibi "Ahali ayaklanırsa padişah<br />
tahttan iner" bunu biliyorlar ve bundan<br />
korkuyorlar ve bu yüzden saldırıyorlar.<br />
Saldırıyor, kırıp parçalamak istiyor<br />
bütün halkı. Böylesi bir süreçte<br />
halktan yana sanat yapıyorum diyen<br />
bütün sanatçı ve aydınların üretimleri<br />
faşizme karşı olmalıdır. Filmlerdeki<br />
sözümüz, sesimiz, müzikteki bestemiz,<br />
sözlerimiz, resim çizen ellerimiz,<br />
hepsi AKP faşizmine karşı çalışmalıdır.<br />
Onurlu olan her aydın, sanatçının<br />
bugünkü görevi SANATINI AKP'YE<br />
KARŞI KONUŞTURMAKTIR!<br />
Her türlü baskıyı yaşıyoruz. Halkımız<br />
açlık, yoksulluk içinde yaşıyor,<br />
Vatanımıza kan ağlatılıyor, canından<br />
canlar koparılıyor. Suriye halkı bizim<br />
ülkemizden giden silahlarla bombalanıyor.<br />
Depremlerde, sellerde ölüyor<br />
insanlarımız, sonrasında bu ölümlerin<br />
sorgusu da suali de alınmıyor.<br />
Canı sudan ucuz bizim halkımızın.<br />
Bunlar her köşesi uğruna canlar verilesi<br />
vatanımızda yaşanıyor. Bunlar,<br />
çok uzağımızda değil. Kulağı ve<br />
gönlü halktan yana atan bütün sanatçıların<br />
sanatları da ona göre şekillenmelidir.<br />
Bir müzisyen, bir senarist,<br />
tiyatrocu, ressam bunları işleyebilmelidir.<br />
Sadece işlemekle kalmamalı<br />
nedenlerini-niçinlerini sorgulatabilmeli,<br />
açlığı-yoksulluğu yaratanları<br />
hedef göstermelidir. AKP'nin<br />
yalanlarını, Amerikan uşaklığını gösteren<br />
filmler, müzikler yapabilmelidir.<br />
Halkın acısına merhem olamıyorsa<br />
bir sanatçı, düzene hizmet ediyor<br />
demektir. Halkı örgütlenmeye teşvik<br />
eden filmler ve besteler yapılmalıdır.<br />
Evet yasaklanabilir, soruşturmalar<br />
açılabilir, belki sabahın beşinde kapınızı<br />
çalabilir AKP'nin ipini koparmış<br />
köpekleri. Bunun en yakın<br />
AKP’NİN <strong>FUHUŞ</strong> <strong>DEVLETİNİ</strong><br />
örneği Grup Yorum’dur. Grup Yorum<br />
faşizmin halkın sanatçısı olmanın<br />
bedelini tutsaklıkla, kırılan sazlarıyla,<br />
gasp edilen albüm kayıtları, yasaklanan<br />
konserler, işkenceler, baskılar<br />
ile ödüyor. Ama bunun karşılığında<br />
halkın sanatçısı olmanın onurunu<br />
ve gururunu yaşıyorlar.<br />
Bedel ödemeden hiçbir hak kazanılamaz.<br />
Eğer halkın içinde olursanız,<br />
kaleminiz, müziğiniz, eserleriniz<br />
halk için çalışırsa o halk sizi<br />
yalnız bırakmaz. Eğer yalnız olursak<br />
faşizmin saldırısı daha da artacaktır.<br />
Eğer örgütsüz hareket edersek pervasız<br />
olacaktır faşizm. Korku salmaya<br />
çalışıyor. Bizi korkutursa daha<br />
da saldıracaktır.<br />
Bizim sanatçılarımız kendilerine<br />
Ruhi Sular’ı, Nazım Hikmetler’i,<br />
Yılmaz Güneyler’i, Mahsuni Şerifler’i<br />
örnek almalıdır. Onlar gibi<br />
halka gerçekleri göstermek için üretmelidir<br />
sanatını.<br />
Halkla iç içe olmak zorundadır<br />
sanatçılarımız. Eğer halkın içinde olmazsa<br />
bir sanatçı, onların ne yaşadığını,<br />
ne hissettiğini bilemez, anlayamaz.<br />
Halkın içinde olmak, onların kapısını<br />
çalabilmektir. Uzaktan gözlemlemek<br />
değildir. Onlarla konuşabilmektir. Başka<br />
bir ağızdan dinlemek değildir. Sadece<br />
konser salonlarında değil, müziğimizi<br />
halkımızın yaşadığı mahallelerde<br />
söyleyebilmektir. Bizim sanatçılarımızı<br />
halklaştıracak olan budur. AKP faşizminin<br />
baskıları, yozlaştırma politikası<br />
her geçen gün daha da yoğunlaşıyor.<br />
Buna karşılık, yarın yapacaklarımız<br />
bugünü aşmak zorundadır.<br />
Müzik kulağı, sinema gözü belli<br />
bir eğitimle yaratılabilir. Eğittiğimiz<br />
bu yanımızı eleştiri aracı olarak da<br />
kullanmalıyız. İktidarın baskılarını,<br />
eğitim politikasını, işkencelerini, yıkım<br />
politikasını... eleştirmeliyiz. Halkı<br />
mücadeleye çağıran müzikler, filmler<br />
yapmalıyız. Ve sanatımızı da bu temel<br />
üzerine kurmalıyız. Sanatı halk için<br />
yapmalıyız. Halk düşmanlarını teşhir<br />
etmek için kullanmalıyız!