01.05.2013 Views

İstanbul'un Acil Eylem Planı İktidarın Rant Planlarının Kurbanı

İstanbul'un Acil Eylem Planı İktidarın Rant Planlarının Kurbanı

İstanbul'un Acil Eylem Planı İktidarın Rant Planlarının Kurbanı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İstanbul’un <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong> <strong>İktidarın</strong> <strong>Rant</strong> <strong>Planlarının</strong> <strong>Kurbanı</strong><br />

Toplum İçin Şehircilik<br />

Hazırlayanlar: Duygu Ağar<br />

Gökçer Okumuş<br />

Nazım Akkoyunlu<br />

Sercan Altan<br />

Bu rapor, yöneticilerin rant peşinde koştuğu, insan hayatının en ucuz değer olduğu bu<br />

ülkede, 2011 Van depreminde hayatını, yakınlarını ve umutlarını kaybeden<br />

depremzedelere adanmıştır.<br />

Kasım 2011


17 Ağustos 1999 depremi sonrasında hazırlanan Afete Yönelik <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>’nı Toplum İçin<br />

Şehircilik elde etmeyi başardı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin web sayfasında acil eylem planı<br />

bölümünde 1 ilçe ilçe yayınlanan planın, üzerinden hiçbir verinin okunamayacağı bir nitelikte<br />

olduğunu sayfayı ziyaret eden herkesin görmesi mümkün. Afet durumunda halkın nasıl hareket<br />

etmesi gerektiğini gösteren, toplumun tüm kesimlerine detaylarıyla anlatılması ve tatbikatlarla<br />

benimsetilmiş olması gereken bir plana web sayfasında bile bu kadar özensiz davranılması planın<br />

içeriğine yönelik kuşkularımızı da beraberinde getirdi. Web sayfasında yayınlanmayan detaylarını<br />

ele geçirdiğimiz planı mevcut durumla karşılaştırdığımızda ise kuşkularımızda hiç de haksız<br />

olmadığımız ortaya çıktı.<br />

Afete Yönelik <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong> ilk bakışta, “Parklanma Yasağı Getirilen Yollar”, “Toplayıcı Yollar”,<br />

“Sağlık Tesisleri”, “İtfaiye”, “Çadırkent” ve Okul alanları gibi afet durumlarında halkı yönlendirerek,<br />

ilk yardım ve kurtarma müdahalelerini kolaylaştıracak, halkın sağlık ve barınma ihtiyaçlarını<br />

karşılayacak önlemleri tanımlayan bir içeriğe sahip olduğu izlenimi veriyor. Ancak planın içeriğine<br />

yakından baktığımızda bütünsellikten ve ciddiyetten uzak, göstermelik bir biçimde hazırlandığı<br />

hemen anlaşılıyor. Örneğin çadırkent alanlarının kapasitesi, hangi bölgelerin hangi çadır alanlarını<br />

kullanacağı ve daha birçok hayati sorunun cevabını planda bulamıyoruz.<br />

Şekil 1: Elde ettiğimiz <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong> Lejandı ve İBB’nin web sayfasında yayınlanan ve hiçbir lejandı okunmayan Maltepe İlçesi<br />

<strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong><br />

<strong>Acil</strong> Afet <strong>Planı</strong> o kadar göstermelik ki planın mevcut mekânsal kararlarının hiçbir bağlayıcılığı<br />

bulunmuyor. Büyükşehir belediyesi hazırladığı 1/5000 ölçekli nazım imar planlarında bile bu planı<br />

bir altlık olarak kullanmazken ilçelerin hazırladığı 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarında bu<br />

plana uymaları üst ölçekli plan kararları nedeniyle pek mümkün değil, zaten ilçe belediyelerinin de<br />

büyükşehir belediyesinin onayladığı planlara bu yönde bir itirazı bulunmuyor. Yani ilçe belediyeleri<br />

de bu tutumdan memnun görünüyor.<br />

Hemen her planı, “planlar esnek olmalı, belirli aralıklarla güncellenmeli” savunmasıyla delik deşik<br />

eden AKP iktidarının aradan geçen 12 yılda <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>nı güncellemek, geliştirmek, topluma<br />

anlatmak bir tarafa, planı adeta çöpe attığı anlaşılıyor. Öyle ki <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>nın sınırları İstanbul<br />

Büyükşehir Belediyesinin bugünkü sınırlarıyla uyuşmuyor. 2004 yılında yayınlanan 5216 sayılı<br />

Büyükşehir Belediye yasasıyla tüm İstanbul sınırları Büyükşehir Belediye Sınırı olarak kabul edilmiş<br />

ilçe sayısı 27’den 32’ye yükselmişti. 2008 yılında yayınlanan 5747 sayılı yasayla da daha önce 32<br />

olan ilçe sayısı yeni kurulan ve birleşen ilçelerle birlikte 39’a yükseldi. Oysa <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong> 1984<br />

yılında yayınlanan 3030 sayılı yasayla belirlenen sınırlar içerisinde sadece 21 ilçe sınırını<br />

1 http://www.ibb.gov.tr/tr-TR/SubSites/IstanbulVeDeprem/Pages/<strong>Acil</strong><strong>Eylem</strong>Plani.aspx


kapsayacak biçimde hazırlanmış. Bu sınırlara göre olası İstanbul depreminde en riskli alanları<br />

oluşturan Avcılar, Küçükçekmece, Sultanbeyli gibi kaçak yapılaşmanın yoğun olduğu deprem riski<br />

yüksek ilçeler başta olmak üzere çok sayıda ilçe <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>nın dışında kalmış durumda.<br />

Her ne kadar eksikleriyle eleştirilerimize maruz kalsa da “hiç değilse bir plan hazırlanmış” diyerek<br />

planı incelemeye devam ediyoruz. <strong>Planı</strong>n can alıcı yönlerinden birisi ise kuşkusuz toplanma ve<br />

barınma amacıyla kullanılması planlanan ve bu nedenle kesinlikle yapılaşma olmaması gereken açık<br />

alanların yapılaşmaya açılması ve bu alanların yerine de yeni açık alanların tanımlanmamasıdır.<br />

Bu alanlara yönelik çeşitli rakamların ve örneklerin verildiği, hatta İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın<br />

“Çadır kent sorunu yok, ama şehir plancıları çıksın açıklama yapsın” 2 diye demeç verdiği bu<br />

günlerde Toplum İçin Şehircilik olarak yaptığımız detaylı karşılaştırmayla açık alanların akıbetini<br />

kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. İşte o alanlar ve bugünkü durumları;<br />

1. Şişli<br />

Nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu ilçelerden birisi olan Şişli aynı zamanda açık alan<br />

sorununun da etkili biçimde hissedildiği bir konumda, hatta ilçede mezarlıklar dışında açık<br />

alan kalmadığını söyleyebiliriz. Yeni açık alanların elde edilmesinin neredeyse imkânsız<br />

olduğu ilçede var olan açık alanların ve kamusal alanlarında rezidansa dönüştüğü görülüyor.<br />

0<br />

Trump Tower<br />

Spor alanından rezidansa dönüştürülen ve 39<br />

katlı iki kuleden oluşan Trump Towers’ta 608<br />

metrekarelik daireler bulunuyor, 1+1 olan<br />

108 metrekarelik en küçük daireler ise 548<br />

bin dolar üzerinden satışa çıktı. 400<br />

metrekaresi teras, 400 metrekaresi daire<br />

olan toplam 800 metrekarelik dairelerde ise<br />

rakamlar 4.5 milyon dolara kadar yükseliyor.<br />

Proje, İmar ve Otopark yönetmeliğine aykırı<br />

olduğu iddia edilen plan değişikliklerinin İBB<br />

meclisinden ve Şişli Belediyesi meclisinden<br />

nasıl geçtiği tartışmaları kadar, Şehir<br />

2 http://haber.sol.org.tr/kent-gundemleri/cadir-kent-sorunu-yok-ama-sehir-plancilari-ciksin-aciklama-yapsin-<br />

haberi-47899<br />

TRUMP TOWERS<br />

ALİ SAMİ YEN


Plancıları Odası’nın söz konusu plan değişikliğine neden dava açmadığına 3 yönelik iddialarla<br />

da gündeme gelmişti. <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> planında kulelerden birisinin bulunduğu alan “çadırkent”<br />

alanı olarak gösterilirken diğer kulenin bulunduğu alan afet anında acil durumlar için<br />

kullanılması için ayrılan helikopter pisti olarak tanımlanmış.<br />

Ali Sami Yen<br />

Önemli açık alanlardan bir diğeri mülkiyeti<br />

kamuya ait olmasına rağmen TOKİ<br />

marifetiyle plan değişikliği yapılarak<br />

rezidans alanı olarak satışa sunuldu. Mimar<br />

Emre Arolat tarafından hazırlanan projenin<br />

kente yeni kamusal alanlar(?)<br />

kazandıracağı iddia ediliyor. Olası bir<br />

deprem halinde kamusal olduğu iddia edilen<br />

bu alanlara çadır kuracağız anlaşılan(!).<br />

Projeye ait TOKİ tarafından hazırlanan plan<br />

için CHP’li meclis üyelerinin açtığı dava sonucunda yürütmeyi durdurma kararı alındı. Buna<br />

rağmen projenin sahibi olan Torunlar ve Kapıcıoğlu inşat şirketlerinin projenin iptal edilmesi<br />

ihtimalinden çok projede yaşanacak gecikmeden şikayetçi olması dikkat çekiyor. 4<br />

Anthill<br />

Bomonti’de yapılan Anthill projesinin bulunduğu alan <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>’nda “Helikopter Pisti”<br />

ve “Çadırkent Alanı” olarak tanımlanmış.<br />

3 Sabah Gazetesinin haberi ve ŞPO İstanbul Şube’nin Açıklaması:<br />

http://v3.arkitera.com/news.php?action=displayNewsItem&ID=28561,<br />

http://www.planlama.org/index.php?option=com_content&task=view&id=3325&Itemid=126<br />

4 http://www.ntvmsnbc.com/id/25207049/


2. Bahçelievler<br />

Starcity Outlet Center<br />

Özellikle 2009 yılında gerçekleşen sel felaketinin yaşandığı Basın Ekspres Yolu üzerinde ve<br />

Bahçelievler sınırları içerisinde yer alan çadır alanlarından biri Starcity isimli bir alışveriş<br />

merkezine, diğeri köprülü bir kavşağın refüjüne, bir diğeri ise Kuyumcukent ve etrafında<br />

yeni gelişen iş merkezlerine dönüşmüş durumdadır. Dere yatağının nasıl çadırkent alanı<br />

olarak belirlendiğini mi sorgulayalım, nasıl yapılaşmaya açıldığını mı? Nereden baksanız<br />

tutarsızlık...<br />

Zaman Gazetesi<br />

Ağaoğlu MyCity Bahçelievler<br />

Ağaoğlu için söylenecek çok şey var! O da “yaşam mimarı” olarak, hayat kurtarma amaçlı<br />

ayrılan çadırkent alanlarından birini seçmiş.


Meydan AVM<br />

3. Zeytinburnu<br />

Büyükşehir Belediyesinin yaptırdığı “Mikrobölgeleme” çalışmasına göre deprem riskinin en<br />

fazla olduğu ilçelerden biri olan Zeytinburnu, nüfusun yoğun, açık alanların az olduğu<br />

ilçelerden. Açık alanların arttırılması gerekirken mevcut alanların yapılaşmaya açılması<br />

iktidarın deprem hassasiyetini ve genel olarak insana verdiği değeri gözler önüne sermesi<br />

bakımından ibret verici.<br />

Sahilpark Veliefendi<br />

Daha önce Bozkır Amatör Futbol Takımına ait olan futbol sahasında şimdi Sahilpark evleri<br />

yükseliyor. <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>’nda bu alan da Çadırkent Alanı ve Helikopter Pisti olarak<br />

tanımlamış.


Onaltı Dokuz - Sadece silüeti değil, <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>’nı da bozuyorlar<br />

Kazlıçeşmede yükselen Onaltı Dokuz projesi tarihi yarımada silüetine verdiği zararla<br />

gündeme gelmişti. Projenin bulunduğu yapı adası <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> planında çadırkent olarak<br />

tanımlanmış. Bir kısmında Kazlıçeşme mezarlığının bulunduğu adanın, bir kısmında<br />

Kazlıçeşme Abay ilköğretim okulu, geri kalan kısmında ise Onaltı Dokuz Projesi yükseliyor.<br />

Çadırkent’in bu adanın neresine kurulacağı ise soru işareti.<br />

4. Bayrampaşa<br />

AVM, AVM, AVM...... Hayatımız AVM. Yaklaşık 270.000 nüfuslu Bayrampaşa’da<br />

Çadırkent’lerin yerinde AVM’ler yükseliyor.<br />

Ora AVM


Forum İstanbul AVM<br />

5. Üsküdar<br />

Ünalan KİPTAŞ<br />

DMO Arazisi<br />

Kiptaş Ünalan Evleri Devlet Malzeme Ofisi<br />

E-5 kenarında bulunan bu iki alan merkezi konumları ve ulaşılabilirlikleri oranında rantı<br />

yüksek olan alanlar. KİPTAŞ ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın insan ve rant arasındaki<br />

tercihlerinin ne olduğunun yorumunu sizlere bırakıyoruz. Sağda Çadırkent alanına yapılan<br />

KİPTAŞ konutları solda ise yeşil alan yapılması beklenirken, Özelleştirme İdaresi tarafından<br />

plan değişikliğiyle üniversite alanına dönüştürülerek satışa çıkarılan ve henüz kampüsü<br />

olmayan Medeniyet Üniversitesi’ne verileceği söylentisi dilden dile dolaşan Devlet Malzeme<br />

Ofisi arazisi.


6. Tuzla<br />

Kamuya ait araziler İstanbul’da üç farklı yoldan yapılaşmaya açılıyor. TOKİ projeleriyle,<br />

TOKİ satışlarıyla veya KİPTAŞ projeleriyle. Tuzla’da KİPTAŞ yoluyla yapılaşan bu alanda acil<br />

eylem planında çadırkent alanı.<br />

Kiptaş Tuzla 2.3. Etap Konutları<br />

7. Maltepe<br />

DAP Royal Center<br />

8. Gaziosmanpaşa<br />

<strong>Planı</strong>n yapıldığı dönemde 3 milyonun üzerinde nüfusuyla Türkiye’nin en büyük ilçesi olan<br />

Gaziosmanpaşa, 2008 yılında çıkan 5747 sayılı kanunla 3’e bölünmüştü. O dönemdeki<br />

sınırlarına göre hazırlanan planda Gaziosmanpaşa için belirlenen iki büyük çadırkent<br />

alanından birisinde bugün TOKİ’nin Avrupa konutları yükseliyor. Bu alan aynı zamanda<br />

Gaziosmanpaşa TEM güneyi Nazım İmar <strong>Planı</strong>’nda Eğitim ve Sağlık tesisi olarak ayrılmış bir<br />

alandı.<br />

TOKİ Avrupa Konutları


9. Esenler<br />

Esenlerde Oruçreis ve Çiftehavuzlar kentsel dönüşüm projelerinde depremi dillerinden<br />

düşürmeyen belediye yetkililerinin önce çadırkent alanlarının hesabını vermeleri gerekiyor.<br />

Kemerpark Evleri<br />

10. Bağcılar<br />

Çınar Olimpia Park Sitesi<br />

11. Bakırköy<br />

Ataköy Konakları


Capacity AVM<br />

Bakırköyde az alışveriş merkezi var değil mi? Deprem riski fazla! ama olsun bize alışveriş<br />

merkesi lazım.<br />

12. Beşiktaş<br />

Selenium Plaza<br />

Ortaköy Ermeni Vakfı Arazisi (Rezidans)


Beşiktaş Spor Klübü Fulya Projesi<br />

13. Kadıköy<br />

Bu alan henüz yapılaşmamış ve hala çadırkent alanı olarak kullanılabilecek bir alan. Peki bu<br />

rapora nasıl ve neden dahil edildi? İşte cevabı;<br />

3185 ada 60 parsel, 01.08.1997 onanlı Koşuyolu, Acıbadem, Hasanpaşa Mahalleleri 1/5000<br />

ölçekli Nazım İmar <strong>Planı</strong>nda kısmen düşük yoğunluklu konut alanında (net yoğunluk 400<br />

ki/ha -700 ki/ha) kısmen koruma bandı alanında, kısmen yolda kısmen de park alanında<br />

kalmakta olup, aynı onay tarihli 1/1000 ölçekli Kadıköy Acıbadem, Koşuyolu Mahalleleri, D-<br />

100 Kuzey Revizyon İmar planında kısmen E: 1.5 yapılanma şartlarında konut alanında,<br />

kısmen dere koruma bandı, park alanı ve yolda kalmaktaydı.<br />

2005 yılında Taşyapı ve Selçuklu İnşaat ortaklığının mülkiyetine geçmesiyle birlikte parselin<br />

imar haklarında artış sağlayan plan değişikliği serüveni başlamış oldu. 12.06.2006 onanlı<br />

plan değişikliğiyle imar haklarında olağanüstü bir artış yapıldı. Yapılan plan değişikliğinde<br />

parselin fonksiyonu Ticaret+Turizm+Konaklama, başka bir deyişle “Rezidans”, Özel Kültürel<br />

Tesis Alanı, Yeşil Alan ve Dere Koruma Alanı olarak değiştirilirken Emsal:3’e Hmaks: 40<br />

kat’a yükseliyor. Ayrıca bodrum katlar, tesisat katları vb. alanlar imar yönetmeliğine aykırı<br />

biçimde emsal harici tutularak ve parselin dere koruma alanında kalan kısmı Emsal<br />

hesabına dahil edilerek fazladan yapılaşma hakları veriliyor. Toplam büyüklüğü 18.000 m²<br />

olan parselde bu imar hakları ile 84.000 m² inşaat yapılabiliyor.<br />

Araştırmamız esnasında ilgi çekici bazı bilgiler elde ediyoruz. Büyükşehir Belediyesi<br />

Planlama müdürlüğünün, söz konusu plan değişikliğiyle, gerçek Emsalin:10.15 olduğu ve<br />

Hmaks:40 kat olarak yapılanma şartları ile bölge yapılanma şartlarının çok üzerinde<br />

olduğundan plan bütünlüğünü bozucu emsal teşkil edici nitelik taşıdığı görülmüştür."<br />

denilerek konuyu Büyükşehir Belediye Meclisine havale ettiği, meclisin ise bu olumsuz<br />

görüş doğrultusunda planı reddetmesi gerekirken yeniden değerlendirilmek üzere plan


teklifini Planlama Müdürlüğü’ne iade ettiğini, 17.02.2006 tarih ve 225 sayılı meclis kararı<br />

tutanaklarından öğreniyoruz. Meclisin teklifi yeniden değerlendirmesi için müdürlüğüne iade<br />

etmesinin karşısında Planlama Müdürlüğü’nün cevabını virgülüne dahi dokunmadan buraya<br />

aktarmak istiyoruz:<br />

“Büyükşehir Belediye Meclisinin 16.12.2005 gün ve 3370 sayılı kararında "Kadıköy-<br />

Koşuyolu Mahallesi, 55 pafta, 3185 ada, 60 parsele ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Plan<br />

değişikliği teklifi incelenmiş olup Müdürlüğüne iadesi uygun görülmüştür" denilmekte,<br />

teklife ilişkin Müdürlüğümüzce ilave edilecek herhangi bir konu bulunmamakta olup, ilgi<br />

dilekçe eki plan değişikliği teklif yukarıda açıklanan konulara göre Müdürlüğümüzce uygun<br />

görülmemektedir.” denilerek, karara bağlanmak üzere meclise havale edilmiştir.”<br />

( <strong>Planı</strong>n iade edildiği planlama müdürlüğü daha önceki görüşünde ısrar etmesinin ötesine<br />

geçerek ilave edecek herhangi bir konu bulunmadığını da ekleyip bu defa teklifin uygun<br />

görülmediğini net bir biçimde ifade ediyor)<br />

Planlama Müdürlüğü’nden umduğu cevabı alamayan Belediye Meclisi çareyi, müdürlük<br />

görüşünü görmezden gelerek üstüne iki yeni plan notu eklemek suretiyle plan değişikliğini<br />

tadilen onaylamakta bulmuş. Eklenen bu notlarla 3185 ada 60 parsel, Emsal:3.0<br />

H(yükseklik):Serbest, yapılaşma koşullarında otel + turizm tesis alanı olarak tanımlanmış,<br />

uygulamanın ise 1/5000 plan (yani bu plan) üzerinden Büyükşehir Belediyesi’nce<br />

onaylanacak avan projeye göre hazırlanacağı belirtilmiştir. 1/5000 üzerinden uygulama<br />

yapılmasının anlamı 1/1000 plan sürecinin ve bu süreci yürütecek olan ilçe belediyesinin<br />

(Kadıköy) devre dışı bırakılmasıdır. Eklenen ikinci not ise Bodrum katların emsale dahil<br />

edilmeyeceğidir. Bu not, bodrum kat yapımını zeminin elverdiği ölçüde serbest bırakan<br />

diğer plan notuyla birleştiğinde uçsuz bucaksız bir imar hakkı anlamına gelmektedir.<br />

Burada bir parentez açarak Belediye Meclisi’nin dayatması karşısında dik duran ve direnen<br />

plancı arkadaşlarımıza teşekkür etmemiz gerekir. Bugün nerede olduklarını bilmediğimiz bu<br />

arkadaşlarımızın, 2011 yılında bu alanda yapılan yeni plan değişiklikleri ve meclis<br />

kararlarından anladığımız kadarıyla artık aynı yerde olmadıklarını söyleyebiliriz. Ancak<br />

meclise yazdıkları yazıdan başlayarak devam eden itiraz ve dava süreçleri bu talana bugüne<br />

kadar dur demeyi başarmıştır.


Geçmişten Haberler, Tarih 17.08.2001, Milliyet Gazetesi


Haberdeki bilgilere kısaca değinecek olursak, çok kapsamlı olduğu belirtilen İl Afet <strong>Planı</strong>’nın<br />

başlıklarının altında şu bilgiler yer alıyor.<br />

1.196.757 çadır kapasiteli 484 çadırkent yeri tespit edildi.<br />

2001 yılında her ilçede 2 çadırkent alanının altyapısının tamamlandı.<br />

219 helikopter pisti tespit edildi. 152 adet soğuk hava deposu yeri belirlendi.<br />

Yardım malzemeleri için 241 depo belirlendi.<br />

Ntvmsnbc’nin Anadolu Ajansı kaynaklı haberi 5 de yine dönemin İstanbul Vali Yardımcısı<br />

Cafer Akyüz tarafından verilen aşağıdaki bilgiler açısından ilgi çekici.<br />

Doğal afetlere karşı halkı bilgilendirmek ve eğitmek amacıyla kurulan Afet FM ile<br />

“www.aym.org.tr“ adlı internet sitesi aracılığıyla halka duyurular yapılırken, basınyayın<br />

organlarına da, görevlendirilen bir vali yardımcısı tarafından sürekli bilgi akışı<br />

sağlanacak.<br />

İki büyük felaketi üst üste yaşadık ve bu felaketlerden gereken dersleri aldık. Bıçak<br />

kemiğe dayanmadan harekete geçmiyoruz. Ama şu anda gayet iyi bir noktadayız.<br />

En küçük detayları düşünerek önlemlerimizi geliştiriyoruz. Bu alanda bir eylem planı<br />

da var. <strong>Acil</strong> eylem planımız, olası bir afet durumunda en kötü ihtimaller<br />

düşünülerek, her türlü ayrıntısıyla hazır durumda. Halkın eğitilmesine yönelik<br />

yaptığımız faaliyetler, okullarda gerçekleştirdiğimiz tatbikatlar bu planın birer<br />

parçası.<br />

5 http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/69194.asp


Cevap Bekleyen Sorular<br />

İstanbul halkına;<br />

<strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>ndan haberiniz var mı?<br />

Afet anında nasıl hareket edeceğinizi,<br />

Nerede toplanmanız gerektiğini,<br />

Çadırkentlerin nerelere kurulacağını biliyor musunuz?<br />

Toplanma ve Çadırkent alanlarının nerelerde olacağını biliyorduysanız talan edilmelerine<br />

neden seyirci kaldınız?<br />

Başbakan’a<br />

Seçim döneminde gündeme getirdiğiniz çılgın projelerinizle toplumu ranta teşvik etmek<br />

yerine İstanbul’un hala tamamlanmayan Mikrobölgeleme çalışmalarını tamamlatmayı,<br />

Doğru düzgün bir afet eylem planı yaptırmayı neden akıl edemediniz?<br />

Duyarlı meslek odalarını Dubai şeyhlerinden gelecek ranta engel oldukları için her<br />

fırsatta suçladınız. Şu anda Şişli’de deprem anında Çadırkent kurulabilecek 3 alandan<br />

birisinin İETT arazisi, bir diğerinin yargı kararıyla yürütmesi durdurulan Ali Sami Yen<br />

arazisi olduğunu biliyor musunuz?<br />

Yapılan kanunsuz işlemlere dur dedikleri için suçladığınız bu örgütlerden özür dilemeyi<br />

düşünüyor musunuz?<br />

3. Köprüye akıtılacak paraların küçük bir bölümüyle deprem anında en çok ihtiyaç<br />

duyulacak devlet Hastaneleri’nin hepsinin yenilenebileceğini, 12 yıl geçmesine rağmen<br />

İstanbul’da ki hastanelerin hala güçlendirilmeyi beklediğini biliyor musunuz?<br />

Yoksa bu hastanelerle ilgili başka planlarınız mı var?<br />

Kadir Topbaş’a,<br />

Belediyenizin web sayfasında yayınlanan <strong>Acil</strong> <strong>Eylem</strong> <strong>Planı</strong>!ndan haberiniz var mı?<br />

Bu planı uygulamadığınıza göre neden hala sayfada yayınlıyorsunuz? Kimi kandırmak<br />

için bu plan sayfada duruyor?<br />

Yoksa bu planda gösterilen çadırkent alanlarının helikopter pistlerinin talan edildiğinden<br />

haberiniz yok mu?<br />

Bu alanları yapılaşmaya açan plan değişikliklerinde sizin imzanız yok mu?<br />

Peki bu alanlarda yapılaşan KİPTAŞ size bağlı bir şirket değil mi?<br />

İstanbul için bir deprem master planı yapıldığından haberiniz var mı? Varsa neden<br />

uygulamıyorsunuz? Ne zaman uygulamayı planlıyorsunuz? Yeni ölümler mi gerekiyor?<br />

İstanbul’u gerçekten siz mi yönetiyorsunuz?


İstanbul Vali’lerine (Başta Muammer Güler’e)<br />

İstanbul halkına meydanları yasaklamaktan, gaz bombası emri vermekten başka<br />

İstanbul için ne yaptınız?<br />

Unutmuşuz kusura bakmayın! <strong>Rant</strong>ı yüksek okul alanlarının satılmasına yönelik<br />

genelgeyi sizler yayınladınız? (Böylece bu okulların güçlendirilmesinden de<br />

kurtuldunuz.)<br />

Hastanelerin güçlendirilmesi sizin sorumluluğunuzda değil mi? Kaç devlet hastanesi<br />

güçlendirildi İstanbul’da. Yoksa onları da mı satmayı planlıyorsunuz.<br />

TOKİ’ye ve Erdoğan Bayraktar’a<br />

TOKİ konutlarının deprem denetimini yine TOKİ’nin yaptığını biliyor musunuz?<br />

Bir kurumun kendi yaptığı işleri kendinin denetlemesinin sağlıklı bir örneğini verebilir<br />

misiniz?<br />

Kaç TOKİ projesi fay hattı üzerine yapıldı?<br />

İstanbul’daki çadırkent alanlarında yapılan TOKİ konutları hakkında ne<br />

düşünüyorsunuz?<br />

İlçe Belediye Başkanları ve tüm yöneticilere,<br />

Kentsel dönüşüm projelerinde Depremi bir pazarlık ve tehdit aracı olarak kullandınız!<br />

Sorumlu olduğunuz yerlerde yaşayan insanları afet konularında bilgilendirmek için ne<br />

yaptınız?<br />

Sorumlu olduğunuz kurumların binalarında gerekli önlemleri almadınız?<br />

Yaptığınız planlara uymadınız? Bu planlar göstermelikti diyeceksiniz haklısınız?<br />

Bilimsel araştırmaları ve deprem master planını uygulamaya sokmadınız?<br />

GECELERİ RAHAT UYUYABİLİYORMUSUNUZ?<br />

Toplum İçin Şehircilik


www.toplumicinsehircilik.org

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!