İnsanın Hedefi Nedir? - arad : : ankara ruhsal araştırmalar derneği
İnsanın Hedefi Nedir? - arad : : ankara ruhsal araştırmalar derneği
İnsanın Hedefi Nedir? - arad : : ankara ruhsal araştırmalar derneği
PDF'lerinizi Online dergiye dönüştürün ve gelirlerinizi artırın!
SEO uyumlu Online dergiler, güçlü geri bağlantılar ve multimedya içerikleri ile görünürlüğünüzü ve gelirlerinizi artırın.
12<br />
ARAD BÜLTENİ • ŞUBAT 2012<br />
mızı yaratan motor sinir sistemine<br />
gelirler.<br />
B sistemi aşırı karmaşık ve hayli<br />
ilginç bir yapıdır çünkü B sisteminin<br />
temel refleksler gibi pek çok unsuru<br />
açıkça kararlı biçimde işlev yaparken<br />
diğer önemli unsurlarının pek çoğu ise<br />
yan gelişigüzel veya tam gelişigüzel<br />
süreçlerin kontrolü altındaymış gibidirler;<br />
bunlar çok hafif uyaranlarla<br />
kolayca harekete geçen, sıklıkla tam<br />
olarak ateşlenmeye hazır olmayan haldeki<br />
nöronlar veya sinir gruplarıyla<br />
kontrol edilirler. "Ortaya Çıkan Etkileşim"<br />
adını verdiğim düalist şuur kuramım,<br />
Z/H ve B sistemlerinin psi sayesinde<br />
karşılıklı etkileştiklerini önermektedir.<br />
Ayrıntısıyla söylersek, Z/H<br />
sistemi beynin fizik halini ve dolayısıyla<br />
da ortamda B sistemindeki fizik<br />
modeller olarak temsil edilen etkenleri<br />
en azından ara sıra durugörü aracılığıyla<br />
tanımaktadır. Dahası, B sisteminin<br />
ateşleme modelleri, B sisteminde<br />
bulunan kararlı ve kendi kendini organize<br />
edebilen özellikler tarafından<br />
zorla kabul ettirilen organizasyona ek<br />
olarak, kritik bağlantı noktalarında Z/H<br />
sisteminden gelen psikokinetik etki<br />
tarafından da etkilenmektedir. Bu iki<br />
sistemin karşılıklı etkileşmesinden<br />
bütünsel olarak ortaya çıkan sistem<br />
veya daha teknik deyimiyle B ve Z/H<br />
sisteminin karşılıklı etkileşmesinden<br />
ortaya çıkan daha üst sistem, tecrübe<br />
ettiğimiz haliyle şuurdur. Başka şekilde<br />
ifade edersek, şuurumuz olarak dikkate<br />
aldığımız şey yalnızca B sisteminin<br />
veya yalnızca Z/H sisteminin tecrübesi<br />
değildir; karmaşık karşılıklı modellemelerden<br />
ve organizmanın normal hali<br />
olan karşılıklı olarak birbirinin içine<br />
işlemekten ortaya çıkan bir tecrübedir.<br />
Psi'nin ender görülen bir olay<br />
olmadığı fakat sürekli devam eden bir<br />
şey olduğu gibi kural dışı bir iddiada<br />
bulunuyorum. Normal koşullar altında<br />
psi, organizmanın içerisinde sıkça<br />
meydana gelmektedir. Psi, zihin ve<br />
beden (Z/H) sistemi ve B sisteminin<br />
birbirini etkiledikleri bir mekanizmadır<br />
ve filozofların düalist tutum takındıklarında<br />
daima dışladıkları şey budur.<br />
Tartışmayı açık halde tutmak için organizma<br />
içindeki psi'ye oto-psi veya daha<br />
özel olarak oto-durugörü ve otopsikokinezi<br />
adını vereceğim. Birinci<br />
olarak kendisini bize alışılmadık bir<br />
tezahür olarak fark ettiren psi'nin<br />
uzaktaki ve organizma için örtülmüş<br />
olaylar hakkında bilgi toplamak<br />
şeklindeki kullanımına allo-psi adını<br />
vereceğiz ve bunu allo-durugörü, allopsikokinezi,<br />
allo-telepati vs. gibi özel<br />
biçimlere böleceğiz. Şekil 1'deki Ortaya<br />
Çıkan Etkileşimci yaklaşım modeli<br />
kuşkusuz çok basitleştirilmiştir çünkü<br />
bildiğimiz gibi B sistemi kendi içinde<br />
çok karmaşık, kendi kendini büyük<br />
oranda organize edebilen hiyerarşik bir<br />
sistemdir. Kararlı özelliklerini sadece<br />
bileşen kısımlarının özel seviyelerinde<br />
tezahür ettirmez, herhangi bir karmaşık<br />
sistemdeki gibi çeşitli seviyelerde<br />
tezahür ederek ortaya çıkan özellikleri<br />
de vardır. Bu tür Ortaya Çıkan Etkileşim'in<br />
daha gerçekçi bir şeması Şekil<br />
2'de verilmiştir. Bu, bir dizi yeni<br />
düşünceyi içermektedir.<br />
Öncelikle, yalnızca B sistemi içinde<br />
bile daha Z/H sisteminin karşılıklı<br />
etkileşmesini düşünmeye başlamadan<br />
sistem karmaşıklığına yol açan çeşitli<br />
hiyerarşik organizasyon seviyeleri<br />
olduğunu anlamalıyız. Şekil 2'nin sol<br />
tarafında gösterilen en düşük seviye,<br />
tekil sinirlerin olduğu yerdir ve onların<br />
yalıtılmış özellikleri olduğundan, bu<br />
sinirlerin ortaya çıkan sistem özelliklerinin<br />
başladığı bir seviye olan ve