Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
S a y f a | 173<br />
önünde, bu son fırsatı değerlendirebilmek için. Bu kez aklı başına sonradan gelmeyecekti,<br />
düşünecek çözüm üretecekti.<br />
Ayağa kalktı yürümeye başladı. Farkında olmadan, sanki kırk yıldır aynı eve, kendi evine<br />
gidip gelen bir insanın alışkanlığıyla, bir gün önce yanında konuk olduğu yaşlı kadının evine<br />
doğru yürüyordu. Oraya gittiğinin ayrımında bile değildi, ayakları oraya doğru götürüyordu<br />
kendisini bilmeden. O sadece düşünmeye çalışıyordu ama kafasının içi boşalmış gibiydi, bir çöl<br />
gibi ıssızdı şu an. Yanına yaklaşıp, kendisine doğru elini uzatarak sadaka isteyen dilenciyi<br />
farketmedi bile.<br />
Eve vardığında kadın delikanlıyı karşısında görünce şaşırdı;<br />
– Hayırdır oğul, birşey mi oldu?<br />
Tanay Ana’nın sesini duyan Batur Han irkildi. Ne zaman, nasıl gelmişti buraya, kendisi de<br />
şaşırdı.<br />
– Uykum var ana. Uyumak istiyorum, diye yanıtladı.<br />
– Geç içerde uyu, dedi kadıncağız şaşkın şaşkın.<br />
Batur Han içeriye girdi. Üzerine bir çarşaf aldı, kafasını koyar koymaz da uyudu.<br />
Karmakarışık rüyalar gördü. Uyandıktan sonra kalktı bahçeye çıktı, kuyudan su çekip elini<br />
yüzünü yıkadı. Tanay Ana yine birşeylerle uğraşıyordu. Kadın, yalazlanarak yanan bir ateşe odun<br />
attıktan sonra elindeki bıçakları alevlere tutarak temizledi, atasından dedesinden öğrendiği<br />
göreneklere uyarak. Batur, kadının yanına varıp yaptığı şeyi bir müddet izledi. İhtiyar, üçayaklı<br />
sacı da alevlerle temizledikten sonra ateşin üzerine oturtarak ekmek pişirmeye koyulunca kendi<br />
de ateşi beslemek için odun kırmaya başladı. Böylece çalışmaya başladı. Tüm beyni, zihinsel<br />
faaliyetleri durmuş gibiydi, hiçbirşey düşünemiyordu.<br />
Ertesi gün de çalışmaya devam etti. Yaşlı kadın sadece evin önündeki küçük bir kısmı<br />
ekebilmiş, o yüzden arka taraflar bütünüyle boş kalmış, ot bürümüştü her yanı. Batur Han bütün<br />
bahçeyi elden geçirdi; toprağı belledi, tırmıkladı, yabâni otları temizledi. Aynı şekilde ev de<br />
yıllardır bakım yüzü görmemişti. Duvarları badana etti, elediği toprağa komşu evlerden aldığı<br />
samanı da katarak çamur kardı. Kadıncağızın çaput parçaları teperek tıkamaya çalıştığı kapıların,<br />
pencerelerin aralarındaki boşlukları, gedikleri kapattı. Çalışmak büyük bir mutluluk veriyordu ve<br />
kafasını boşaltıp doğru düşünme fırsatı tanıyordu. Tanay Ana ise evin ve bahçenin topu topu<br />
birkaç gün içinde böylesine değiştiğine inanamıyordu.<br />
Batur tüm beynini akşama kadar boşaltıyor, gece yatağa girdiği zaman ise düşünüyordu<br />
ne yapabileceğini. Saatlerce düşünüyordu hem de. Ama kesin, sağlam bir çözüm üretemiyordu.<br />
Elini kolunu sallayarak saraya girip, olan biten herşeyi anlatabilirdi. İnanırlardı, inanmazlardı<br />
D e n i z K a r a k u r t<br />
<strong>ELMA</strong>