01.11.2014 Views

1ba2e3e633

1ba2e3e633

1ba2e3e633

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ÜLKEMİZDE özellikle son on yılda<br />

kentsel yaşamı daha iyi hale getirmek<br />

için yapılan mevzuat düzenlemeleri<br />

had safhadadır. Kuşkusuz<br />

bunların başında 5216 sayılı “Büyükşehir<br />

Belediyesi Kanunu” , 5747 sayılı “Büyükşehir<br />

Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe<br />

Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik<br />

Yapılması Hakkında Kanun” gibi kanunlar<br />

toplumsal yaşamanın temelini oluşturan<br />

şehircilik olgusunda bütün yapıları tamamlanmaya<br />

çalışılmıştır. Şehircilik hizmetlerini<br />

vatandaşa sağlayan en önemli<br />

kamu tüzel kişiliklerinin başında belediyeler<br />

gelmektedir. İşte tam bu noktada belediyeler<br />

vatandaşa hizmet sağlarken bir<br />

kısım yasal yükümlülükleri de yerine getirmekle<br />

yükümlüdür. Biryandan imarlı<br />

alanlara hizmet götürme yükümlülüğü<br />

olan belediye diğer yandan da imarsız yapılaşmanın<br />

olduğu mahalleler bütününe<br />

de 21. yüzyıl dünyasında adeta hizmet götürme<br />

bakımından bir çıkmaz içindedir.<br />

İmarsız yapılaşmaların birçok sebepleri<br />

var olmakla beraber konumuzla alakalı<br />

olması bakımından orman vasfını tamamen<br />

kaybetmiş 2B kapsamındaki orman<br />

arazilerine bireylerin ruhsatsız olarak yapı<br />

yapmaları bir nevi işgal etmeleriyle yeni<br />

binalar türemesidir.<br />

Orman Bakanlığı’nca öteden beri yürütülmekte<br />

olan “orman vasfında olmayan bazı<br />

arazilerin orman sınırları dışına çıkarılması”<br />

çalışmalarının tarihini 1945 yılına<br />

kadar götürebiliriz. Bu konuda ilk yasal<br />

düzenleme 1970 yılında anayasada (1961<br />

Anayasası) yapılan değişikliklere paralel<br />

olarak 1974 yılında çıkarılan 1744 Sayılı<br />

Kanunla yapılmıştır. 1982 yılında kabul<br />

edilen mevcut anayasamızda, 1961 Anayasa’sının<br />

ormanlarla ilgili hükümleri aynen<br />

benimsenmiştir. 1961 Anayasa’sındaki<br />

orman vasfının kaybedilme tarihi 15<br />

Ekim 1961 iken bu tarih 1982 Anayasa’sında<br />

31 Aralık 1981 tarihine çekilmiştir.<br />

2003 yılında yapılan ancak cumhurbaşkanınca<br />

tekrar görüşülmek üzere TBMM’ye<br />

geri gönderilen anayasa değişikliği metninde<br />

de 31 Aralık 1981 tarihi aynen korunmuştur.<br />

2B Arazileri sadece konut alanı olan araziler<br />

olmamakla beraber bu tip arazilerin<br />

tanımını irdeleyelim. Anayasa ve yasalara,<br />

6831 Sayılı Orman kanunu’nun 2B maddesine<br />

göre; 31 Aralık 1981 tarihinden önce<br />

bilim ve fen bakımından orman niteliğini<br />

tam olarak kayıp etmiş yerlerden tarla,<br />

bağ, bahçe, meyvelik, zeytinlik, fındıklık,<br />

fıstıklık (antep fıstığı, çam fıstığı) gibi çeşitli<br />

tarım alanları veya otlak, kışlak, yaylak<br />

gibi hayvancılıkta kullanılmasında yarar<br />

olduğu tespit edilen araziler ile şehir,<br />

kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu<br />

yerleşim alanları 2B arazileri<br />

olarak adlandırılmıştır.<br />

Tanımdan da anlaşılacağı üzere 2B arazileri<br />

sadece “şehir, kasaba ve köy yapılarının<br />

toplu olarak bulunduğu yerleşim alanları”nı<br />

kapsamamaktadır. 2B arazileri<br />

dendiğinde akla ilk olarak bu tür yerlerin<br />

gelmesi olsa olsa bu yerlerdeki oluşması<br />

muhtemel rant olarak söyleyebiliriz. Bu<br />

tür arazilerin gerçek sahibi devlet olmakla<br />

beraber ilgili yasalara göre 2B arazileri,<br />

orman kadastro kesin sonuçlarına ve<br />

yasaya göre hak sahibi olan şağilleri (işğal<br />

ederek kullananları) ve yasada belirtilen<br />

şehir kasaba, köy yerleşim yerlerindeki<br />

toplu yerleşim arazileri yasal şağilleri,<br />

orman 2B kadastrosunda kullandıkları<br />

şağili oldukları orman sayılmayan aksine<br />

tarım arazisi olan ve yerleşim yeri arazileri<br />

hak sahibi olarak kadastro tutanağına<br />

yazılanlar, diğer yasal şartlarada sahip<br />

iseler 2B arazilerinde ilgili yasalara göre<br />

hak sahibidirler.<br />

Türkiye’de ilgili bakanlığın açıklamasına<br />

göre 2B arazisi toplamda 250 bin hektar<br />

olduğu ifade edilmektedir. Bilindiği üzere<br />

üç bakanlığın ortak çalışması ile 2B çalışmaları<br />

yürütülmektedir. Çevre ve Orman<br />

Bakanlığı koordinasyonunda Maliye Bakanlığı<br />

ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığından<br />

oluşmaktadır. İlk olarak Tapu Kadastro<br />

Genel Müdürlüğü tarafından bu kapsamdaki<br />

arazilerin durum tespiti yapılarak<br />

envanterleri güncel olarak oluşturulmuştur.<br />

Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nce<br />

envanter tespiti yapılan 2B arazilerinin<br />

değerleri tespit edilmektedir. Bu işlemler<br />

yapılırken arazilerin devlet adına sahibi<br />

Orman Genel Müdürlüğü ile gerekli iletişim<br />

kurularak yasal mevzuatın altyapı çalışmalarının<br />

yürütüldüğü izlenmektedir.<br />

Meclise şubat ayı içerisinde gelecek yasa<br />

tasarısında 2B arazileri hak sahiplerine şu<br />

şekilde verilmesi planlanmaktadır. Yeni<br />

yasa ile rayiç bedel komisyonu ile bina ve<br />

tesisleri fiilen kullananlar yer, mevkii, rayiç<br />

gibi hususları dikkate alarak her taşın-<br />

OCAK-fiUBAT 2011 21

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!