You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
<strong>Diyanet</strong> Aylık Dergi’nin ücretsiz ekidir.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Yabancı Dil ve Lehçelerde<br />
Dinî Yayınlar Çalıştayı<br />
Sapanca’da Yapıldı<br />
Başbakan Davutoğlu, <strong>Diyanet</strong>’te<br />
Bilgilendirme Toplantısına Katıldı<br />
Mekke’de Kardeşlik<br />
Buluşması<br />
Camiler Haftası Coşkuyla Kutlandı<br />
Kur’an Kursları Yeni<br />
Eğitim Öğretim Yılına<br />
Başladı
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Makedonya Başbakanı Gruevski’den <strong>Diyanet</strong>’e ziyaret<br />
Makedonya Başbakanı Nikola Gruevski ve beraberinde<br />
Makedonya Devlet Bakanlarının da bulunduğu bir heyet,<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e makamında<br />
nezaket ziyaretinde bulunarak bir süre görüştüler.<br />
Başkan Görmez ile birlikte Ahmet Hamdi Akseki Camii’ni<br />
gezen Makedonya Başbakanı Nikola Gruevski ve beraberindekiler,<br />
cami hakkında bilgi aldılar. Caminin alt katında<br />
bulunan sergi ve fuaye salonunu da gezen Başbakan Gruevski<br />
ve Başkan Görmez, daha sonra basına kapalı olarak<br />
bir süre görüştüler.<br />
Afganistan din adamlarından <strong>Diyanet</strong>’te<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />
Görmez, Afganistan’dan gelen<br />
farklı mezheplerden 24 din adamını<br />
kabul ederek bir süre görüştü.<br />
Başkanlık toplantı salonunda ziyaretçileri<br />
kabul eden Başkan Görmez,<br />
ziyaretten duyduğu memnuniyeti<br />
dile getirerek dost ve kardeş ülke<br />
Afganistan’ın, İslam medeniyet tarihinde<br />
önemli bir yeri olduğunu<br />
kaydetti. Afganistan’ın İslam ilimleri<br />
ve diğer alanlarda büyük âlimler<br />
ve münevverler yetiştirdiğini hatırlatan<br />
Başkan Görmez, Afganistan’ın İslam<br />
medeniyet tarihinde yeri olan<br />
çok önemli bir ülke olduğunu belirterek<br />
şöyle dedi: “Afganistan, İslam<br />
ilimleri ve diğer alanlarda büyük<br />
âlimler, yeryüzünü aydınlatan<br />
büyük münevver aydınlar yetiştiren<br />
bir ülke olmuştur. Afganistan<br />
aynı zamanda barışın merkezi, farklı<br />
mezheplerin ve düşüncelerin birlikte<br />
yaşayabildiği bir ülke olmuştur.<br />
Afganistan’ın son yıllarda karşı karşıya<br />
olduğu acıları değerlendirenler,<br />
bunları Afganistan’ın tarihinde aramamaları<br />
gerekiyor. Afganistan’ın<br />
tarihinde böyle bir şey yoktur.”<br />
Afganistan’ın son yıllarda karşılaştığı<br />
zorluklara da değinen Başkan<br />
Görmez, şiddetin ve savaşların<br />
gölgesinde yaşanan acıların ardından,<br />
Afganistan halkının zorluklarla<br />
karşı karşıya kaldığını, bu kargaşanın<br />
ve yaşanan acıların sebeplerini<br />
hiç kimsenin Afganistan’ın tarihinde<br />
aramaya kalkışmaması gerektiğini<br />
ifade ederek konuşmasına şöyle<br />
devam etti: “Bu acıların sebebi, süper<br />
güçlerin kendi çatışmalarını Afganistan<br />
üzerinden yürütmeye kalkmalarındandır.<br />
Her milletin bilhassa<br />
modern zamanlarda bir imtihanı olmuştur.<br />
Ama üzülerek belirteyim ki<br />
en acı ve uzun imtihanı Afgan halkı<br />
yaşamıştır. Biz millet olarak Afgan<br />
halkının yanında olduk. İslam<br />
dini, tarihin en zor süreçlerinden geçiyor.<br />
Harici sebeplerini biliyoruz.<br />
Ancak sömürüler, istibdat rejimleri,<br />
cehalet, fakirlik, sefalet ve bunların<br />
gölgesinde yetişen nesiller yaralı bilinç<br />
sahibi oldular. Ancak biz bütün<br />
bu hadiselerin sebeplerini hep dışarıda<br />
arayıp, kendimizde aramazsak<br />
düzeltme imkânına da sahip olamayız.<br />
Bizden kaynaklanan da büyük<br />
sebepler var. Bu da din ile hayat arasında,<br />
din ile insan arasında doğru<br />
ilişki kuramamaktan kaynaklanıyor.<br />
Batıda yüzyıl mezhep çatışmaları<br />
oldu ve büyük acılar yaşandı. Bugün<br />
Müslümanların da bir mezhep çatışması<br />
içine girmesi kabul edilemez.<br />
Mezhebe bağlılığı, Hz. Muhammed’e<br />
bağlılığın önüne çıkarmak en büyük<br />
tehlikedir. Hâlâ kavmiyetçilik, ırkçılık<br />
yapmak Müslümanlar için çok<br />
üzüntü vericidir.”<br />
Ziyarette, Başkanlığın yapısı hakkında<br />
bilgi veren Başkan Görmez, heyetin<br />
sorularını da cevaplandırdı.<br />
2<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı Adına Sahibi ve<br />
Genel Yayın Yönetmeni<br />
Dr. Yüksel SALMAN<br />
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü<br />
Dr. Faruk GÖRGÜLÜ<br />
Mali İşler ve Dağıtım Sorumlusu<br />
Mustafa BAYRAKTAR<br />
<strong>Haber</strong>ler<br />
Ahmet ARSLAN, Ali YILDIRIM,<br />
Mehmet GÖNÜLLÜ<br />
aylikhaber@diyanet.gov.tr<br />
avrupahaber@diyanet.gov.tr<br />
Tashih<br />
Said ŞAN<br />
Yönetim Merkezi<br />
Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü<br />
Üniversiteler Mahallesi Dumlupınar<br />
Bulv. No: 147/A 06800 Çankaya/<br />
ANKARA<br />
Tel: 0312 295 7306<br />
Faks: 0312 284 7288<br />
Tasarım<br />
Dorukkaya Matbaacılık Yay. Rekl. Ve<br />
Madencilik Enerji Ve İnşaat A.Ş.<br />
Macun Mah. 3. Cad. No: 2<br />
Yenimahalle/ANKARA<br />
Tel: 0312 397 1197•Faks: 0312 397 1198<br />
Baskı: Korza Yayıncılık Basım Sanayi<br />
Tic. Ltd. Şti. ANKARA<br />
Tel: 0312 342 2208•Faks: 0312 341 2860<br />
www.korzabasim.com.tr<br />
Basım Yeri: ANKARA<br />
ISSN – 1300-8471
Başkan Görmez, Üsküp Büyükelçisini<br />
kabul etti<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez,<br />
Makedonya-Üsküp Büyükelçiliğine atananÖmer Şölendil’i<br />
22.09.<strong>2014</strong> tarihinde makamında kabul ederek bir süre görüştü.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Başbakan Davutoğlu, <strong>Diyanet</strong>’te bilgilendirme toplantısına katıldı<br />
Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu,<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığında bilgilendirme<br />
toplantısına katılarak Başkanlığın<br />
faaliyetleri hakkında bilgi<br />
aldı. <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof.<br />
Dr. Mehmet Görmez, Başkan Yardımcıları<br />
ve Genel Müdürlerin katıldığı<br />
toplantının ardından, Başbakan<br />
Davutoğlu ve <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı<br />
Görmez, bir basın toplantısı düzenleyerek<br />
toplantının mahiyeti ve<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığının hizmet<br />
alanı hakkında açıklamalarda bulundular.<br />
Başbakan Davutoğlu toplantıda yaptığı<br />
konuşmada, hac farizasını yerine<br />
getirerek yurda dönen vatandaşların<br />
ve Başkan Görmez’in haclarını<br />
tebrik ederek Camiler Haftasında bu<br />
yılın teması olarak, ‘Cami ve Gençlik’<br />
konusunun seçilmesinden dolayı<br />
duyduğu memnuniyeti dile getirdi.<br />
Toplantıda dinî hayat ve yapılan<br />
faaliyetler konusunda geniş kapsamlı<br />
bilgi alma imkânı bulduğunu<br />
ifade eden Başbakan Davutoğlu, <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığının neredeyse<br />
cumhuriyetle yaşıt en köklü kurumlardan<br />
biri olduğunu anımsatarak<br />
konuşmasına şöyle devam etti:<br />
“<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı, devletimizin,<br />
toplumsal hayatımızın kültürel<br />
sürekliliği, inanç özgürlüğü, inancımızın<br />
yaşanabilmesi ve son yıllarda<br />
özellikle artan uluslararası misyonuyla<br />
en temel kurumlarımızdan<br />
biridir.”<br />
<strong>Diyanet</strong>, hizmet alanı ve faaliyetleri<br />
bakımından büyük bir kurumdur<br />
<strong>Diyanet</strong>’in çok geniş bir personel<br />
kadrosuyla görevini ifa ettiğini belirten<br />
Başbakan Davutoğlu, bu topraklarda,<br />
inancımızın, kültürümüzün<br />
ve temel değerlerimizin hayatiyetini<br />
devam ettirmesinin sadece dinî<br />
bir konu olmanın ötesinde, aynı zamanda<br />
kültürel birlikteliğimizi, kültürel<br />
mevcudiyetimizi de ilgilendiren<br />
çok temel bir mesele olduğunu<br />
söyledi. Bu açıdan Anadolu’da,<br />
Trakya’da asırlarca süre gelen temel<br />
insani değerlerimiz ve birçok manevi<br />
öncüyle, Hazreti Mevlana’dan Ahi<br />
Evran’a, Hacı Bayram-ı Veli’den Ebu<br />
Eyyub el-Ensari’ye kadar, bu topraklara<br />
bir şekilde bu manevi özü vermiş<br />
şahsiyetlerin diktiği tohumların,<br />
bugünkü kültürümüzün de ana<br />
omurgasını teşkil etmekte olduğunu<br />
belirterek konuşmasına şöyle devam<br />
etti: “<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımızın,<br />
bu çerçevede hem vatandaşlarımızın<br />
din hizmetlerini yerine getirmesi<br />
açısından tanzim edici bir<br />
rolü vardır, kamu görevi rolü vardır.<br />
Hem kültürel sürekliliği devam ettirmesi<br />
bakımından dinî bilginin yaygınlaşması<br />
görevi vardır, hem yurt<br />
dışındaki vatandaşlarımızın, soydaşlarımızın,<br />
gönüldaşlarımızın ve daha<br />
da uzak coğrafyalardaki dindaşlarımızla<br />
ilişkiler bağlamında yurt dışında<br />
yürüttüğü son derece asli görevleri<br />
vardır; hem de dinî bilginin sağlıklı<br />
bir şekilde elde edilmesini temin<br />
edecek eğitim görevi vardır. Bu<br />
bakımdan <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımız<br />
ilk kurulduğu dönemle kıyas<br />
edildiğinde, aslında dünyadaki genel<br />
değişime ve küresel toplumun<br />
ihtiyaçlarına göre de kendini yenilemesi<br />
gereken bir kurumdur. Statik<br />
bir kurum değildir. Kesinlikle temel<br />
bazı itikadî esasları sadece yaymaya<br />
ve bunu korumaya yönelik bir<br />
kurum değildir. Uluslararası sistemdeki,<br />
uluslararası toplumdaki her bir<br />
değişimin etkilediği bir sosyal, kültürel,<br />
manevi ortam söz konusu ve<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımızdan beklediğimiz<br />
temel görev, bu etkiler çerçevesinde<br />
toplumumuzun ihtiyaçlarına<br />
cevap verilmesidir.”<br />
Görevini aşkla yapan, kültürel sürekliliği<br />
aşkla sağlayan bir din<br />
görevlisi anlayışının yerleşmesi<br />
önem taşıyor<br />
2010 yılında <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığıyla<br />
ilgili kanuni düzenleme yapıldığını<br />
hatırlatan Başbakan Davutoğlu<br />
konuşmasında, “Ancak bunun yanında<br />
da bütün bugün aldığım bilgiler<br />
de dünyadaki gelişmelerden<br />
gördüğümüz, bu konularda hâlâ ciddi<br />
bir yeniden yapılandırma ihtiyacı<br />
söz konusu. Şimdi hem din görevlilerimizin<br />
görevlerini ifa ederken,<br />
İslam’ın barış dini olduğu ve bu barış<br />
dini olma özellikleri itibarıyla da<br />
sosyal ahengin korunmasında temel<br />
değerlerin menşei, kaynağı olduğu<br />
gerçeğinden hareketle herkesi kuşa-<br />
3
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
tıcı, içselleştirici bir görev ifa etmeleri<br />
lazım. Bu anlamda dinî hizmetler<br />
bağlamında, atanmış din görevlisi<br />
kavramının yerine gönüllü görevini<br />
ifa eden ve aşkla görevini ifa<br />
eden; bir memur ya da bürokratik<br />
görevlinin ötesinde, bu kültürel sürekliliği<br />
aşkla sağlayan bir din görevlisi<br />
anlayışının yerleşmesi önem<br />
taşıyor.” dedi.<br />
Cami mimarisine estetik boyut<br />
kazandıracak bir denetim mekanizması<br />
kurma ihtiyacı var<br />
Cami mimarisinde söz konusu olabilecek<br />
estetik boyutta zaaf niteliği<br />
taşıyan gelişmelerin önüne geçilmesi<br />
konusunda herkesin sosyal sorumluluğu<br />
bulunduğunu, cami mimarisi<br />
de dahil, İslam’ın bir estetik<br />
dini, sosyal-kültür açısından da barış<br />
dini olduğunu ifade eden Başbakan<br />
Davutoğlu konuşmasına şöyle<br />
devam etti: “İslam’ın herhangi bir<br />
şekilde yurt içinde veya yurt dışında<br />
şiddetle, terörle ilişkilendirilmesine<br />
karşı hepimiz tam bir seferberlik<br />
hâlinde hareket etmeliyiz. İslam, selam<br />
verme anından itibaren muhatabına<br />
her bir inananın, ‘Ben senden<br />
Camiler Haftası coşkuyla kutlandı<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı tarafından<br />
her yıl belirli temalarla düzenlenen<br />
Camiler ve Din Görevlileri Haftası,<br />
bütün yurtta ve yurt dışında düzenlenen<br />
programlarla coşkuyla kutlandı.<br />
Bu yıl “Cami ve Gençlik” temasının<br />
işlendiği, “Camiler ve Din Görevlileri<br />
Haftası”, Kocatepe Camii avlusunda<br />
düzenlenen törenle başladı.<br />
Program, Ahmet Hamdi Akseki Camii<br />
İmam-Hatibi Ali Tel’in Kur’an-ı<br />
Kerim tilavetiyle başladı. Bu yılki Camiler<br />
Haftası’nın ana teması gençler<br />
olduğu için Ankara Tevfik İleri<br />
İmam-Hatip Lisesi öğrencisi Furkan<br />
Demirok, ülke gençliğini temsilen<br />
bir konuşma yaptı. Demirok, konuşmasında<br />
gençler olarak nasıl bir<br />
cami istediklerini belirtti.<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />
Görmez açılış töreninde yaptığı<br />
konuşmada, cami ve gençlik temasının<br />
önemine vurgu yaptı. <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığı olarak Camiler<br />
ve Din Görevlileri Haftasında 2011<br />
eminim, sen de benden emin ol.’<br />
mesajını verdiği bir dindir. Mimari<br />
açıdan ise bir estetik dinidir. Mimari<br />
kargaşanın sürdüğü herkesin<br />
istediği tarz bir mimari anlayışıyla,<br />
bina anlayışına mimari anlayış diyemeyiz.<br />
Cami mimarisi konusu, sadece<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığıyla ilgili<br />
değil, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı<br />
ve belediyelerle de ilgili bir konudur.<br />
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla<br />
da bunları konuşacağız, cami<br />
mimarisine estetik boyut kazandıracak<br />
bir denetim mekanizması kurma<br />
ihtiyacı var.”<br />
Camilerin devlet dairesi gibi belli saatlerde<br />
açılıp kapanan mekânlar olmaktan<br />
çıkarılıp sosyal işleri yoğun,<br />
toplumun her kesimine hitap eden<br />
bir niteliğe dönüşmesinin büyük<br />
önem taşıdığını belirten Davutoğlu,<br />
gençlerin, çocukların, camilerde belli<br />
kurallara uyup uymamanın ötesinde,<br />
camilere rahatlıkla girip çıkabilecekleri<br />
mekânlar hâline gelmesinin<br />
önemli olduğuna vurgu yaparak<br />
dinî bilginin sağlam kaynaklardan<br />
elde edilmesinin önemi üzerinde<br />
durdu ve şöyle devam etti: “Dinî<br />
yılından bu tarafa, “Cami ve Çocuk”,<br />
“Engelsiz Cami, Engelsiz İbadet”,<br />
“Cami ve Kadın” temalarının işlendiğini<br />
belirten Başkan Görmez, bu<br />
kampanyaların sadece bir haftayla<br />
sınırlı etkinlikler olmadığını söyledi.<br />
Bu yıl belirlenen “Cami ve Gençlik”<br />
temasının da sadece bir haftayla sınırlı<br />
bir etkinlik olarak görülmemesi<br />
gerektiğini vurgulayan Başkan Görmez<br />
konuşmasına şöyle devam etti:<br />
hayat, hiçbir ayrım gözetmeden herkesin<br />
kendi özgür iradesiyle din anlayışını<br />
yaşayabilme hakkıdır. Bu, insanlık<br />
onurunu ilgilendiren bir haktır.<br />
Bu onurun korunması için de bütün<br />
din görevlilerimize, <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığımıza içselleştirici, bütünleştirici<br />
ve birlikte ortak bir sosyal<br />
hayatı paylaşıcı görevler düşmektedir.<br />
Birçok kültürün bir arada yaşadığı<br />
İslam anlayışı, kültürel çoğulculuğu<br />
da bünyesinde barındırır. Bir de<br />
böyle bir çoğulculuk anlayışına sahip<br />
olmadan gelişen dinî telakkiler<br />
var ki maalesef alternatif veya farklı<br />
gördüğü her şeyi yok etmeye, tahrip<br />
etmeye dönük bir anlayış. Bu bazen<br />
farklı din ve mezheplere mensup<br />
dinî mekânların Irak’ta, Suriye’de<br />
görüldüğü gibi bombalanması, tahrip<br />
edilmesi şeklinde tecelli ediyor.<br />
Bazen hiç İslam’la uzlaşması mümkün<br />
olmayacak katliamlar şeklinde<br />
tecelli edebiliyor. Buna karşı İslam’ı<br />
bir barış dini olarak takdim etmek,<br />
korumak, yaymak, başta <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığımız olmak üzere hepimizin<br />
görevidir.”<br />
“<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımız, yaklaşık<br />
çeyrek asırdır, istiklalimizin ve istikbalimizin<br />
simgesi olan ibadet, bilgi<br />
ve sevgi mekânımız camilerimizi,<br />
hayatın merkezine ve şehrin kalbine<br />
yeniden taşıyabilmek amacıyla<br />
Ekim ayının ilk haftasını, camiler<br />
ve din görevlileri haftası olarak ilan<br />
etti. Bu yıl hac ve kurban vesilesiyle<br />
biraz gecikmiş olarak bu haftayı idrak<br />
ediyoruz. Bu haftayı ihdas eden-<br />
4
lerin niyetlerinin, gayelerinin gerçekleşmesine<br />
vesile olmasını yüce<br />
Allah’tan niyaz ediyorum. Anadolu<br />
topraklarını vatan kıldığımız günden<br />
bugüne kadar, camilerimizin, mescitlerimizin,<br />
imar ve inşasında görev<br />
almış olan, camilerin mihrap, minber,<br />
kürsüsünde görev yapan bütün<br />
büyüklerimize, camilere, mescitlere<br />
emek verip ahirete irtihal eden<br />
büyüklerimize, Cenab-ı Hak’tan rahmet,<br />
berhayat olanlara sıhhat, afiyet<br />
içerisinde daha nice nice hizmetler<br />
nasip etmesini niyaz ediyorum. Son<br />
dört yılda, bu haftanın amacına uygun<br />
olarak kutlanması için Başkanlık<br />
olarak kendi hizmet kusurlarımızı<br />
telafi etmek için önemli başlıklar<br />
altında kutlamaya başladık. 2011 yılında<br />
“Cami ve Çocuk Buluşması”<br />
başlığı altında bu haftayı kutladık.<br />
Camilerimizle çocuklarımızı buluşturmak<br />
ve cami ve mescitlerin çocuklarımızın<br />
ruh dünyasına olan büyük<br />
katkılarını sağlamaya çalıştık.<br />
Milli Eğitim Bakanlığımızın da katkılarıyla<br />
o günden bugüne her yıl, ilkokul,<br />
ortaokul hatta anaokulu çocukları,<br />
senede bir defa camileri ziyaret<br />
ederek camilerle buluştular ve<br />
o kampanyamız devam ediyor. Bütün<br />
öğretmenlerimize, sınıf öğretmenlerimize<br />
ve Milli Eğitim camiamıza<br />
bu çağrımı yineliyorum. Çocukların<br />
mabetlerle buluşturulması,<br />
dünyanın her tarafında başvurulan<br />
bir yöntemdir. Mutlaka senenin<br />
bir gününde dahi olsa, çocuklarımızı<br />
ilkokul, ortaokul ayırmadan camilerimizin<br />
manevi iklimiyle buluşturalım,<br />
tanıştıralım. Çocuklarımız orada<br />
koşuştursunlar. Mihrabı, minberi,<br />
kürsüyü tanısınlar. Ta ki kıblesi olan<br />
bir medeniyetin çocukları olduklarını<br />
hissetsinler, yaşasınlar.”<br />
“Engelsiz Cami ve Engelsiz İbadet”<br />
ile “Kadın ve Cami” temalarına<br />
ilişkin çalışmalar devam ediyor<br />
2012 yılında ülkemizde sayısı milyonları<br />
bulan engelli kardeşlerimizin<br />
camiye engelsiz erişimini sağlamak<br />
için “Engelsiz Cami, Engelsiz<br />
İbadet” kampanyası başlattıklarını<br />
ifade eden Başkan Görmez, bu<br />
kampanyanın da devam ettiğini belirterek<br />
bu vesileyle her il ve ilçede<br />
engelli kardeşlerimizin erişimini<br />
sağlayacak camilerin tasarımı üzerinde<br />
bir kampanya başlattıklarını<br />
ve bu kampanyanın da devam ettiğini<br />
söyledi. 2013 yılında “Cami<br />
ve Kadın” teması üzerinde durduklarını<br />
ve kadınları camilerin izbe<br />
mekânlarında namaz kılmaktan kurtarmak<br />
ve caminin manevi iklimine<br />
dahil olarak namaz kılmalarını sağlamak<br />
için camileri yeniden gözden<br />
geçirmeye çalıştıklarını, bu kampanyanın<br />
da devam ettiğini belirterek<br />
“Bunlar, senede birer haftalık olarak<br />
başlamış kampanyalar değildir. Hâlâ<br />
bu konularda, temalarda yapacağımız<br />
çok şeyler var.” dedi.<br />
Daha sonra gençlere seslenen Başkan<br />
Görmez bu yıl, “Cami ve Gençlik”<br />
başlığı altında; “Geç Kalma,<br />
Genç Gel”, “Cami Gençlerle Daha<br />
Güzel”, “Gençler Mihrab Sizi Özledi”,<br />
“Gençler Kubbeler Sizi Özledi”,<br />
“Gençler Camiler Sizsiz Çok Issız”<br />
gibi başlıklarla cami ile gençlik arasında,<br />
yeniden bir köprü kurmaya<br />
çalışacaklarını; aslında gençlerin camiyle<br />
ilişkisinin bulunduğunu, ancak<br />
bu temadan asıl amacın niceliksel<br />
olarak, sadece cami cemaatini çoğaltmak,<br />
sadece gençleri fiziksel olarak<br />
camiye davet etmek olmadığını;<br />
bu hafta vesilesiyle yine üç büyük<br />
hizmet kusurunu gidermeye çalışacaklarını<br />
söyledi ve bu hizmetleri<br />
şöyle sıraladı: “Birincisi camilerimizi,<br />
gençlerimizin anlam arayışına cevap<br />
veren bir mekân olarak yeniden tasarlamaya<br />
çalışacağız. Öncelikle camilerimizi<br />
size hazır hâle getirmek<br />
için bir kampanya başlatmayı düşünüyoruz.<br />
Bu haftayla asıl amacımız,<br />
camileri gençlerin daha rahat ulaşımını,<br />
camilere gelmesini sağlayacak<br />
şekilde yeniden gözden geçirmek.<br />
İkincisi, camilerde görev yapan arkadaşlarımızın,<br />
din gönüllülerimizin<br />
gençlerle doğru ilişki kurabilecek<br />
yeni bir dil inşa etmelerine yardımcı<br />
olmak. Sevgili gençler! Biz <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığı olarak genç bir<br />
kadroya sahibiz. Ama üzülerek belirteyim,<br />
kullandığımız dil genç değil.<br />
Gençler bugün farklı bir dil kullanıyorlar.<br />
İstiyoruz ki mihrap, minber<br />
ve kürsüde görev yapan arkadaşlarımız<br />
da gençlerin gönül dünyasına<br />
hitap edebilecek yeni bir dil inşa<br />
edebilsinler. Zira gençler, gençlik<br />
dönemi sorgulama çağıdır. Aynı zamanda<br />
soruların ve sorgulamaların<br />
yaşandığı dönemdir. Fakat biz camide<br />
ne sorulara cevap veriyoruz, ne<br />
de sorgulamalara muhatap oluyoruz.<br />
Onun için yeni bir dil, yeni bir<br />
diyalog, yeni bir iletişim dilini camide<br />
inşa etmek, bu hafta ile hedeflediğimiz<br />
ikinci önemli gayedir. Üçüncü<br />
gayemiz, cami cemaatini gençlerin<br />
gelip gidebileceği, gençlerle doğru<br />
iletişim kurabilecek bir bilgiye,<br />
donanıma sahip kılmaya çalışmak.<br />
Her şeyden önce bugün camilerimizin<br />
daha çok orta yaş üzeri büyüklerimize<br />
hitap eden bir mekân hâline<br />
gelmesi üzüntü vericidir. Onların<br />
kendilerini camilerin sahibi gibi görmesi,<br />
gelen gençleri ve kadınları misafir<br />
gibi görmesi doğru değildir. Bu<br />
durumu değiştirmemiz lazım. Her<br />
şeyden önce camiler Allah’ın evleridir.<br />
Hep beraber maziyi ve istikbali<br />
birleştiren, gençleri ve yaşlıları aynı<br />
safta buluşturan bir mekân olarak<br />
yeniden düşünmeliyiz.”<br />
Gençlik, bilinç ve imar vasfının<br />
kazanılacağı en önemli dönemdir<br />
Cami cemaatinin gençlerle ilgili sık<br />
sık kullandığı yanlış bir cümleyi düzeltmek<br />
istediğini ifade eden Başkan<br />
Görmez, camiye gelen gençlerin<br />
birbirleriyle bir iki kelam etmeye<br />
başladıkları zaman, hemen büyüklerinden;<br />
“Evlat, camide dünya kelamı<br />
konuşulmaz.” şeklinde bir ikaz<br />
aldıklarını hatırlatarak <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanı olarak bütün gençlere çağrıda<br />
bulunarak “Camiye gelin, birlikte<br />
dünya kelamı konuşalım. Yeter<br />
ki kelamımız güzel, hoş, anlamlı<br />
ve faydalı olsun.” dedi. Caminin<br />
sadece ahiret kelamının konuşulduğu<br />
yer olmadığını Peygamber Efendimiz<br />
(s.a.s.)’in camiyi aynı zamanda<br />
dünya kelamının konuşulduğu bir<br />
yer hâline getirdiğini; caminin hoş,<br />
güzel, doğru ve anlamlı olmak kaydıyla<br />
her türlü kelamın konuşulabileceği<br />
bir yer olduğunu söyleyerek<br />
konuşmasına şöyle devam etti: “Sevgili<br />
gençler! İnsanoğlu dünyaya bir<br />
kez gelir. Bu bir kez geldiğimizde,<br />
Allah’ın her bir insana verdiği zaman<br />
dilimine biz ömür diyoruz, ha-<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
5
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
yat diyoruz. Bu kelimelerin imar kelimesiyle<br />
aynı kökten gelen ömür,<br />
insanoğlunun aslında yaratılış gayesini<br />
ifade eder. İnsanoğlu dünyayı<br />
imar ettiği oranda ömür sürmüş<br />
olur. İnsanoğlu, dünyanın imarına<br />
katkıda bulunduğu miktarca ömür<br />
yaşamış olur. Hayat kelimesi de<br />
“hay” kökünden gelir, dirilik, bilinçli<br />
ve bilgili olmayı ifade eder. İnsanoğlu<br />
yaşarken, diri olduğu müddetçe,<br />
diriliğini ve gençliğini koruduğu<br />
müddetçe “hay” vasfını taşıdığı<br />
müddetçe hayat yaşamış olur. Aksi<br />
takdirde yaşayan ölüler olur. Ömür<br />
ve hayat içerisinde, şüphesiz en<br />
önemli dönem gençlik dönemidir.<br />
Gençlik dönemi, ömür ve hayat içerisinde<br />
en önemli dönemdir. Bunun<br />
için Peygamberimiz (s.a.s.), ahirette<br />
hesap verirken, “ömür” ve “gençliği”<br />
ayrı ayrı zikretmiştir. “Ömrünü nerede<br />
tükettin? Gençliğini nerede çürüttün”<br />
diye sorulacaktır. İnsanın hem<br />
hay vasfını hem de imar vasfını kazanacağı<br />
en önemli dönem gençlik<br />
dönemidir.”<br />
Modern zamanlarda eğitim, aile<br />
ve cami müesseseleri gücünü kaybetmeye<br />
başladı<br />
Gençlik döneminin önemli olduğu<br />
kadar zor bir dönem olduğunu kaydeden<br />
Başkan Görmez, bunalım, çatışma,<br />
yanılgı, çelişki, kararsızlık,<br />
buhran, tutku, idealizm, hız ve haz,<br />
hayaller, arayışlar, değişim, benlik,<br />
kişilik, kimlik, bütün bunların aynı<br />
zamanda gençliği ifade eden kelimeler<br />
ve kavramlar olduğunu; kadim<br />
zamanlardan bu tarafa gençlerin<br />
bunların üstesinden gelebilmesi<br />
için ev/aile, okul/medrese/üniversite,<br />
cami/mabet gibi üç müessese tarafından<br />
eğitildiğini; ancak modern<br />
zamanlarda bu üç müessesenin de<br />
gücünü kaybetmeye başladığını söyledi.<br />
Gençlerin, kadim zamanlarda<br />
benlik ve kişiliklerini daha çok evde,<br />
ailede; bilgi, bilinç ve kültürün ise<br />
okul ortamlarında; sevgi, duygu ve<br />
aidiyet konularını da camide ve mabette<br />
elde ettiklerini belirten Başkan<br />
Görmez, ancak bugün, bu üç müessesenin<br />
de gücünü kaybetmeye, sanal<br />
ortamlar ve kitle iletişim araçlarının,<br />
ailenin, popüler kültürün, okulun,<br />
üniversitenin önüne geçmeye<br />
başladığını ve camilerimizin de bu<br />
hayatın kıyısında kaldığını söyledi.<br />
Gençlerin anlam arayışına cevap verecek<br />
konumdan biraz uzaklaştığını,<br />
bu sebepten dolayı camiyi yeniden<br />
gençliğin gündemine taşımak camiyi<br />
hayatın merkezine, şehrin kalbine<br />
taşımak ve gençlerle buluşturmayı<br />
hedeflediklerini belirten Başkan<br />
Görmez konuşmasına şöyle devam<br />
etti: “Bu çabalarımıza lütfen siz bizzat<br />
öncülük yapınız. Gelin camilerin<br />
yeni konseptini birlikte konuşalım,<br />
birlikte değerlendirelim. Nasıl bir<br />
cami istediğinizi bizimle paylaşın.<br />
Camilerimiz sizin isteklerini dikkate<br />
alarak nasıl bir dil, nasıl bir iletişim<br />
kurulması gerektiği konusunda,<br />
siz bize öncülük yapınız. Ülkemizde<br />
20 bin civarında cami dernekleri<br />
var. Bu cami derneklerine gençler,<br />
kadınlarımız girmeli, onlarla birlikte,<br />
yeni cami konseptini konuşabilmeliyiz.<br />
Amacımız büyüklerin gölgesinde,<br />
metazori bir ibadet değildir.<br />
Amacımız gönüllü ve iradi bir ibadet<br />
hayatı, Peygamberimiz (s.a.s.)’in<br />
ifadesiyle, “neşeyi ve huzuru Rabbine<br />
ibadette bulan bir gençlik” olmasıdır.<br />
Gençler için en büyük tehlike,<br />
anlam kaybıdır, anlamsızlık girdabıdır.<br />
Hayatın anlamını, var oluş gayesini<br />
kaybetmesidir. Oysa caminin<br />
varlık sebebi, hayatın anlamını, varoluşumuzun<br />
gayesini kazandırmaktır.<br />
Modern dünyada, gençliğin hiçliğe<br />
gitmesi, çağdaş dünyanın en büyük<br />
sorunudur. Tüketimin gençliği<br />
kuşatması, sevgi ve muhabbet yoksunluğu,<br />
merhamet eksikliği, çağımızın<br />
en büyük sorunlarındandır.<br />
Oysa cami bütün bunları kazandırmak<br />
için vardır.”<br />
Gençlik hayatın, cami de şehrin<br />
kalbidir<br />
Gençliğin telaş ve tedirginlik demek<br />
olduğunu vurgulayan Başkan<br />
Görmez, caminin gençlere huzur ve<br />
emniyet ifade ettiğini ifade ederek<br />
“Gençlik, kendini beğenme, varlığıyla<br />
gurur duyma dönemidir. Cami,<br />
ona alnını secdeye koyarak tevazuyu<br />
öğrenme imkânı sunar. Gençlik,<br />
nefsani isteklerin coştuğu dönemdir.<br />
Cami, onu süfli iştahlardan alıkoyup,<br />
ulvi gayelere yükselme fırsatı<br />
verir. Gençlik, gelgitler dönemidir.<br />
Cami, ona ilim, irfan yolunda<br />
rehberlik ederek istikrar sağlar.<br />
Gençlik, tüketim hırsının ve maddiyat<br />
düşkünlüğünün arttığı dönemdir.<br />
Cami, ona maneviyatı, varlığıyla<br />
hayır üretiminin tadını yaşatır.<br />
Gençlik, çalkantı ve fırtına dönemidir.<br />
Cami, açılan ilahi bir kucak, sığınaktır.<br />
Gençlik, dağınıklık ve taşkınlık<br />
demektir. Cami, onu sağlıklı<br />
bir mecraya sokar, ona aynı zamanda<br />
merhamet odaklı bir hedef sunar.<br />
Gençlik, akran ihtiyacının ve arkadaş<br />
tesirinin zirvede olduğu dönemdir.<br />
Cami, ona iyi arkadaşlıklar,<br />
sıcak ve samimi etkileşimler kurar.<br />
Gençlik hayatın, camiler de şehirlerin<br />
kalbidir. Gençlik, kendini tanıma<br />
dönemidir. Cami, kendini bulma<br />
mekânıdır. Gençlik, sosyal hayatın<br />
en yoğun yaşandığı yıllardır. Cami,<br />
sosyal bütünleşmenin, kardeşliğin<br />
yaşandığı mekânlardır. Gençlik, özgürlük<br />
zamanıdır. Cami, yaratıcımıza<br />
kul olmakla yaşanan gerçek özgürlüğün<br />
tadına vardırır. Gençlik, hayatta<br />
gaye edinme dönemidir. Cami, hedef<br />
veren, aynı gaye etrafında bizleri<br />
toplayan mekânlardır.” dedi.<br />
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay<br />
Kılıç da açılışta yaptığı konuşmada,<br />
“Camiler ve Din Görevlileri Haftası”<br />
münasebetiyle gerçekleştirilen<br />
programda Gençlik ve Spor Bakanı<br />
olarak yer almaktan dolayı büyük<br />
bir memnuniyet duyduğunu ifade<br />
ederek programın gerçekleşmesinde<br />
emeği geçen herkese teşekkür etti.<br />
Bakan Kılıç, “Ümit ediyorum ki buradaki<br />
çalışmalar, bu birliktelik gelecekte<br />
çok farklı çalışmaların ve birlikteliklerin<br />
doğmasına vesile olacaktır.<br />
Gençler bu çalışmanın içerisinde<br />
olmasaydı, belki de eksik bir<br />
çalışma olacaktı. Çünkü camilerimizin,<br />
mabetlerimizin gençlerle güzelliğe<br />
varması hepimizin arzuladığı<br />
ve peşinde koştuğu bir durumdur.”<br />
diye konuştu.<br />
Hafta kapsamında yapılacak çalışmaların<br />
içerisinde yer almak üzere<br />
81 ilden gelen gençlik liderlerinin<br />
de olduğuna değinen Bakan Çağatay<br />
Kılıç, “Çalışmaların içerisinde<br />
ümit ediyorum ki farklı arkadaşlıklar,<br />
farklı dostluklar kuracaklardır.<br />
Aynı zamanda çalışmalarında onla-<br />
6
a yardımcı olacak yeni bilgiler, yeni<br />
ziynetler öğreneceklerdir.” dedi.<br />
Camilerin ve mescitlerin önemine<br />
değinen Bakan Çağatay Kılıç konuşmasına<br />
şu sözlerle devam etti: “Bizim<br />
camilerimiz, mabetlerimiz, mescitlerimiz<br />
hepimizin. Camiler, küçük<br />
yaşlardan itibaren buluşmamız gereken<br />
bir yapı. Çünkü birlikteliğin,<br />
kardeşliğin ve ortak bir değerin içerisinde<br />
yer alan tohumlar küçük yaşta<br />
atılmalı. Gençlerimizin, çocuklarımızın<br />
camilerde, evlerde veya farklı<br />
mekânlarda bizlerin ibadetlerini<br />
yaptığı ortamda rahat olmalarına,<br />
onların her şekilde ve şartta yanımızda<br />
olmalarına ön ayak olmalıyız.<br />
Ümit ediyorum ki bunun gibi daha<br />
birçok güzel program gerçekleştirilecek<br />
ve bu çalışmalarda herkesin yararına<br />
olabilecek, hiçbir ayırım gözetmeksizin<br />
herkesin bir araya gelip<br />
sohbet edebileceği programlar<br />
Başkan Görmez, Ankara ve Bursa’da gençlerle buluştu<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />
Görmez, 81 ilimizin gençlik<br />
merkezi liderleri ve üniversitelerin<br />
gençlik kulüplerinin temsilcileri ile<br />
bir araya geldi.<br />
Bu yıl ‘Camiler ve Din Görevlileri<br />
Haftası’nın ana teması olarak belirlenen<br />
‘Cami ve Gençlik’ etkinlikleri<br />
kapsamında ‘<strong>Diyanet</strong>-Gençlik Buluşması’<br />
düzenlendi. <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />
Konferans Salonunda gerçekleşen<br />
buluşmada gençlere bir konuşma<br />
yapan Başkan Görmez, <strong>Diyanet</strong><br />
ile gençlik arasındaki diyaloğun<br />
önemine dikkat çekti. <strong>Diyanet</strong><br />
olarak gençlerle yeni bir iletişim dili<br />
kurmanın gerekliliğine vurgu yapan<br />
Görmez, Kur’an-ı Kerim’den örnekler<br />
vererek Kur’an’ın da Allah ile insanlar<br />
arasında bir diyalog olduğunu,<br />
bir talimat olmadığını dile getirdi.<br />
Camilerde gençlerle iletişim konusunda<br />
yeni bir metoda geçilmesi<br />
gerektiğini anlatan Görmez, “Allah,<br />
kendi varlığını bile insana izah<br />
ederken, diyalog kurarak soru sorarak<br />
izah ediyor. Aklımıza, gönlümüze<br />
hitap ediyor. Bizim de camilerde<br />
bu metoda geçmemiz gerekiyor. Camide,<br />
vaizin kürsüye oturup bir saat<br />
boyunca hiçbir soru almadan, hiçbir<br />
cevap vermeden, hiç kimseyle bir<br />
diyalog kurmadan vaaz etmesi doğru<br />
değildir. Bu peygamberî metoda<br />
da aykırıdır. Hz. Peygamber’in hayatında<br />
böyle bir şey yoktur. Bir saat<br />
boyunca, Resul-i Ekrem’in kürsüden,<br />
insanlara sadece anlatıp, insanların<br />
hiçbir müdahalesini almadan, hiçbir<br />
sorusuna cevap vermeden yaptığı<br />
bir konuşma yoktur. Ancak biz bu<br />
hatalı metotta ısrar ediyoruz. Sonrada,<br />
gençler neden camiye gelmiyor<br />
diye hayıflanıyoruz.” dedi.<br />
Cami ve Gençlik haftasında atacağımız<br />
en büyük adım, camilerin<br />
içini sıcak bir atmosfere dönüştürmektir<br />
Cami ve Gençlik haftasında atılacak<br />
en büyük adımın, camilerin içini<br />
sıcak bir atmosfere dönüştürmek<br />
olduğunu ifade eden Başkan Görmez<br />
konuşmasına şöyle devam etti:<br />
“Peygamber Efendimiz dönemindeki<br />
cami sıcaklığının onda birini bile<br />
biz camilerimize taşıyabilirsek, inanıyorum<br />
ki gençlerimiz camiyi terk<br />
etmezler. O zaman çok daha farklı<br />
olacaktır. Camilerimiz, mescitlerimiz<br />
herkesin birbiriyle dertleşebileceği,<br />
birbirine yardımcı olabileceği ve ülkemizin<br />
geleceğinin şekillenebileceği<br />
mekânlar olsun inşallah.”<br />
Açılış törenine BBP Genel Başkanı<br />
Mustafa Destici, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkan<br />
Yardımcıları, milletvekilleri, <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığı ve Türkiye<br />
<strong>Diyanet</strong> Vakfı yetkilileri ile çok sayıda<br />
genç katıldı.<br />
bir atmosferi, çok daha farklı güzellikleri<br />
birlikte yaşarız. Bunun için de<br />
siz gençlerden destek bekliyoruz. Siz<br />
bize destek vereceksiniz, katkı sunacaksınız.<br />
Bizler de istişarelerle sizin<br />
düşüncelerinizi alarak bu değişiklikleri<br />
yapalım. Hz. Peygamber’in<br />
mescitte gençlerle ve diğer ashabıyla<br />
kurduğu ilişki, her türlü takdirin<br />
fevkindedir. Bu diyalog metodu,<br />
Kur’an’ın metodudur. Camiyle birlikte<br />
gençlerle konuşmamız gereken<br />
en önemli şey, namazdır. Çünkü namaz<br />
insanın miracıdır. Eğer kalbinizin<br />
yücelmesini istiyorsanız, yeryüzünde<br />
yüce duygularla, düşüncelerle<br />
yaşamak istiyorsanız, namaz Allah<br />
ile aranızda bir diyalogdur. Kur’an’da<br />
bazı insanlarla ilgili ‘Namazı kaybettiler<br />
ve şehvetlerine uydular.’ mealinde<br />
bir eleştiri vardır. Bu iki cümle<br />
birbirine bağlıdır. İnsanlık namazı<br />
kaybettiği zaman, o diyaloğu kaybeder,<br />
Allah ile diyaloğunun kendisine<br />
kazandırdığı o yüce duyguları kaybeder.<br />
Bunu kaybettiği zaman da arzularının<br />
esiri olur. Belki gençlik döneminde<br />
hiçbir zaman unutmamamız<br />
gereken bir husustur bu. Namazı<br />
kaybetmek, inanan bir genç için<br />
çok büyük bir eksiklik olur. İkinci<br />
adım ise caminin içindeki atmosferi<br />
hep birlikte değiştirmeliyiz. Oraya<br />
gelen cami cemaati, kendini caminin<br />
yegâne sahibi, sizleri de oraya<br />
ara sıra gelen misafir gibi görmemelidir.<br />
Hangi üniversitede okursanız<br />
okuyun, dört konuda inancınız<br />
ve bilginiz tam olmalıdır. Bir Müslüman<br />
genç, dört konuda donanımlı<br />
olmalıdır. Birincisi varlıktır. Varlık<br />
dendiğinde, varlığın maddeden ve<br />
fizikten ibaret olmadığını, varlığın<br />
ardında bir mana olduğunu, fiziğin<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
7
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
ardında bir metafizik olduğunu bilen<br />
bir anlayışa sahip olmalı. Bunun<br />
hakkında kitaplar okumalı. Çünkü<br />
Müslümanın varlık anlayışı bellidir.<br />
İkincisi bilgi konusudur. Bilginin sadece<br />
aklın ürettiği bilgiden ibaret olmadığını,<br />
vahyin en temel bilgi kaynaklarından<br />
biri olduğunu, ama vahiyle<br />
akıl arasında bir bağ olduğunu<br />
çok iyi bilmelidir. Küçük kitabı<br />
(insan), büyük kitabı (kâinat), en büyük<br />
kitabı (Kur’an-ı Kerim) okumak<br />
gerekmektedir. Bu üç kitap arasında<br />
muhteşem bir ilişki vardır. Dikkat<br />
ederseniz, her üç kitap da ayetlerden<br />
oluşur. İnsanın gözü bir ayet<br />
olduğu gibi, yıldızlar birer ayet olduğu<br />
gibi, Kur’an’ın her bir satırı veya<br />
her bir ifadesi de bir ayettir. Bunlar<br />
hep birlikte yaratıcının varlık ve birliğini<br />
bize hatırlatır. Üçüncüsü, insan<br />
etten ve kemikten ibaret bir varlık<br />
değildir. İnsan, muhteşem bir varlıktır.<br />
Hz. Peygamber, Kâbe’ye şöyle<br />
hitap ediyor: ‘Kâbe, ne kadar yücesin,<br />
hoşsun. Şanın ne kadar yüce.<br />
Ama Allah’a an dolsun ki bir müminin<br />
kalbi senden daha yücedir.’<br />
Dolayısıyla insan değerli bir varlıktır.<br />
Son olarak, bizim âlem tasavvurumuz<br />
dünyadan ibaret değil, hayat<br />
dünyadan ibaret değil. Çok daha<br />
ebedi bir hayat var. Bu dört konuda<br />
bizim oturmuş fikir ve düşüncelerimiz<br />
olmalıdır.”<br />
Programda gençlerin sorun, öneri ve<br />
projelerini de dinleyen Başkan Görmez,<br />
gençlere hayatlarında başarılar<br />
diledi.<br />
Öte yandan hafta münasebetiyle<br />
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve<br />
Bursa Müftülüğü tarafından ortaklaşa<br />
düzenlenen, ‘Gençlik Buluşması’<br />
programına <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı<br />
Prof. Dr. Mehmet Görmez de katılarak<br />
bir konuşma yaptı. Hafta boyunca<br />
farklı platformlarda gençlerle<br />
buluştuğunu ve bu buluşmalardan<br />
büyük bir onur duyduğunu kaydeden<br />
Başkan Görmez, Başkanlık olarak<br />
cami ve gençliği buluşturmada<br />
geç kaldıklarını dile getirerek camilerin,<br />
gençlerin anlam arayışına cevap<br />
verecek şekilde yeniden düzenlenmesi<br />
gerektiğini vurgulayarak konuşmasına<br />
şöyle devam etti: “Sevgili<br />
gençler! Sizin yüreğinizde, kalbinizde,<br />
Allah’ın evi olan camilere karşı<br />
muhabbet olduğunu biliyorum. Ancak<br />
biz büyükler, sizin genç yüreklerinizde<br />
sakladığınız o muhabbete<br />
rehberlik yapamadığımızı düşünüyorum.<br />
Eğer biz hakkıyla rehberlik<br />
yapsaydık; camiler şehrin ve hayatın<br />
kıyısında kalmaz, şehrin ve hayatın<br />
merkezinde olurdu. Orta yaş büyüklerin<br />
mekânı olmaz, sizin de sevgi<br />
ve muhabbet mekânınız olurdu.<br />
Sizin anlam arayışınıza cevaplar veren<br />
mekânlar olurdu. Camilerimizin,<br />
gençlerimizin anlam arayışına yanıt<br />
verecek şekilde yeniden düzenlenmesi<br />
gerekiyor. Camiler, kubbeler,<br />
minberler, mihraplar gençleri özledi.<br />
‘Geç Kalma Genç Gel’ sloganıyla<br />
bu haftayı idrak ediyoruz. Niyazım<br />
odur ki bu buluşmalar bir haftaya<br />
özgü olmasın. Bu güzelliğin fitilinin<br />
ateşlenmesi bir başlangıç olsun<br />
ve bundan sonra camilerimiz<br />
asla gençsiz kalmasın. Biz bu haftayla<br />
sadece gençlerimizi camiye davet<br />
etmeyi hedeflemedik. Camilerimizi<br />
gençlerimizin muhabbet mekânı<br />
haline dönüştürelim istedik. Adanmış<br />
din gönüllüleriyle gençlerimiz<br />
camide kucaklaşsın istiyoruz. Camide<br />
kullandığımız dil sizi kuşatmıyor.<br />
Vaazlar sizin yaşınıza hitap etmekten<br />
hâlâ uzak. Hutbeler sizin ilginizi<br />
çekmiyor. Biz gönül dilini, sizinle<br />
beraber inşa etmek istiyoruz. Camiye<br />
gelin, sizlerle beraber sizi kuşatacak<br />
dili birlikte bulalım. Peygamberimizin<br />
hayatına baktığımızda, bir<br />
kürsüye oturup bir saat boyunca sadece<br />
konuştuğu, cemaatin katılmadığı<br />
bir vaazı yoktur. Ama biz kürsüde<br />
bir saat konuşurken, karşımızdaki<br />
gençlerin sorularına cevap vermeden,<br />
diyalog kurmadan konuşuyoruz.<br />
Gelin bu sistemi değiştirelim.<br />
Ancak bu sistemi değiştirmek için<br />
size ihtiyacımız var. Siz geleceksiniz,<br />
sorularınızı soracaksınız. Siz, bizden<br />
nasıl bir cami istediğinizi, nasıl vaaz<br />
istediğinizi söyleyeceksiniz. Biz de<br />
sizden istifade ederek sizinle birlikte<br />
bir dil bulacağız.”<br />
Gençler, aklınızı asla kiraya vermeyin,<br />
hakikatin peşine düşerek<br />
hakikati siz bulun<br />
Gençlerin hakikati bizzat kendilerinin<br />
peşine düşerek aramalarını, zihinlerini<br />
ve kalplerini hiç kimsenin<br />
ipoteği altında bırakmamalarını isteyen<br />
Başkan Görmez, hakikatin hiç<br />
kimsenin avucunda olmadığını belirterek<br />
konuşmasına şöyle devam<br />
etti: “Hakikatin peşine siz düşün ve<br />
kendiniz bulun. Biz hakikatten saparsak,<br />
bize de hakikati siz hatırlatın.<br />
Müminin asla yapmayacağı bir<br />
şey vardır; o da mümin asla aklını<br />
kimseye kiraya vermez. Mümin, aklının<br />
sahibidir. Daima hakikatin peşinde<br />
olur. Aklınızı kiraya vermeyin.<br />
Bu da ülkemin gençlerine benim bir<br />
tavsiyem ve vasiyetimdir. Bugün gerek<br />
ülkemizde gerekse İslam dünyasında<br />
olup bitenlere baktığımızda,<br />
sakın bunların selam ve eman dini<br />
olan İslam’dan kaynaklandığını sanmayın.”<br />
Programın ardından Başkan Görmez<br />
ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı<br />
Recep Altepe, Nilüfer Müftülüğü<br />
tarafından geçtiğimiz yıl temeli atılan<br />
Din Eğitimi Külliyesinde gençler<br />
için planlanan spor kompleksinin<br />
yapımının, Bursa Büyükşehir Belediyesi<br />
tarafından yapılması hususunda<br />
bir protokol imzaladı. İmza protokolünün<br />
ardından, Erguvan Derneği<br />
gençliğinin sunduğu gösteri, izleyiciler<br />
tarafından ilgiyle takip edildi.<br />
8
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı ile Yeşilay arasında işbirliği protokolü imzalandı<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı ile Yeşilay<br />
Başkanlığı arasında bağımlılıkla mücadele<br />
konusunda geniş çaplı bir işbirliği<br />
protokolü imzalandı.<br />
Başkanlığımız toplantı salonunda<br />
düzenlenen imza törenine <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez<br />
ve Yeşilay Başkanı Prof. Dr. İhsan<br />
Karaman da katıldı. Törende konuşan<br />
Başkan Görmez, imzalanan<br />
protokolün her tür bağımlılıkla mücadelede<br />
işbirliğini kapsadığını, bugün<br />
dünyayı kıskaç altına alan ve<br />
sadece bireyleri değil, aileleri, toplumları<br />
tehdit eden en ciddi sorunlardan<br />
birisinin de bağımlılık olduğunu<br />
ifade ederek imzalanan protokolün,<br />
teknoloji bağımlılığı ve tüketim<br />
ekonomisini körükleyen alışveriş<br />
bağımlılığı gibi bağımlılıkları<br />
da içine alan bir protokol olduğunu<br />
söyledi.<br />
Sigara bağımlılığı konusunda önemli<br />
bir detaya dikkat çeken Başkan<br />
Görmez şöyle konuştu:<br />
“Sigarayla ilgili yazılan eski bilgilerin<br />
bugün geçerliliğini kaybettiğini<br />
düşünüyorum. Eski kitaplarımızda<br />
küçücük bir ‘mekruhtur’ kelimesiyle<br />
geçiştirilir. Bu doğru değildir.<br />
Yılda sadece Türkiye’de 100 bin insanın<br />
ölümüne yol açan bir maddeyi<br />
İslam, ‘Helaldir, caizdir’, ‘mekruhtur’<br />
diyerek küçümseyemez. Bu protokol,<br />
din görevlilerimizi bağımlılıklar<br />
konusunda bilgilendirmeyi ve<br />
toplumu bilinçlendirmede seferber<br />
etmeyi amaçlamaktadır. Sentetik<br />
uyuşturucular ve zehir tacirleri konusunda<br />
her gün haberleri üzüntüyle<br />
okuyoruz. Tehdidin boyutları ne kadar<br />
önemliyse, tehdide giden yolları<br />
bulup onları kapatmak çok daha<br />
büyük önem arz ediyor. Bu konuda<br />
din görevlilerinin, <strong>Diyanet</strong> mensuplarının<br />
toplumu doğru bilgilendirme<br />
adına yapacakları daha çok vazifelerin<br />
olduğunu biliyorum.”<br />
Çocuklarımızın ve gençlerimizin<br />
maneviyatını geliştirerek, değerleriyle<br />
tanışmalarını sağlayarak<br />
bu soruna çare olabiliriz<br />
Protokolde tıp ve psikoloji alanında<br />
üretilen bilgileri ahlaki prensiplerle<br />
tıbbın ve psikolojinin verilerini, dinin<br />
ve ahlakın verileriyle birleştirerek,<br />
bunları topluma takdim etmenin<br />
önemli olduğunu belirten Başkan<br />
Görmez, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />
olarak camilerde, yaz kurslarında<br />
ve Kur’an kurslarında bu çalışmaları<br />
yürütmeye devam edeceklerini<br />
söyledi. Gençleri ve yetişkinleri zaman<br />
üretimi, sağlık ve vakit bilinci<br />
konusunda aydınlatmak gerektiğini<br />
vurgulayan Başkan Görmez konuşmasına<br />
şöyle devam etti: “Gençlerimizde<br />
iç disiplin geliştirmek konusunda<br />
çalışmalar yapılacak. Bilhassa<br />
modern zamanlarda dışarıdan<br />
bir dayatmayla bir şey anlatmamız<br />
mümkün değildir. Önemli olan<br />
iç disiplin oluşturmaktır. Bilhassa çocuk<br />
ve gençlerimizin maneviyatını<br />
geliştirmek ve değerleriyle tanışması<br />
konusunda birlikte projeler yapabiliriz.<br />
En önemlisi sadece çocuklarımıza<br />
değil, ailelerimize de farkındalık<br />
oluşturmak için <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığı olarak fiili öncülük yapabiliriz.<br />
Sorunlar ortaya çıktıktan sonra<br />
çözüm aramak yerine, toplum ve<br />
millet olarak başlamadan sebepleri<br />
ortadan kaldırmakla mükellefiz. Her<br />
şey bu manevi hayatın en güzel şekilde<br />
tanzim edilmesiyle gerçekleşir.<br />
Bilinçli nesiller yetiştirerek kalple<br />
akıl, dinle hayat arasındaki köprüyü<br />
doğru kurarak bu sorunun hakkından<br />
gelinebilir.”<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Başkan Görmez, Haseki Dinî Yüksek İhtisas Merkezi öğrencilerine konferans verdi<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />
Görmez, İstanbul Haseki Dinî<br />
Yüksek İhtisas Merkezi öğrencilerine<br />
yönelik “İslam İlim ve Kültür Tarihi”<br />
konulu bir konferans verdi.<br />
Başkan Görmez, konferansında ilim<br />
kavramındaki daralma ve kırılmaların<br />
nedenlerini dönemsel olarak anlattı.<br />
Bilgiyi ifade eden ilim, hikmet<br />
ve marifet kavramlarını da açıklayan<br />
Başkan Görmez, “Bizim medeniyetimizde<br />
bilgiyi ifade eden üç kavram<br />
var, ilim, hikmet ve marifet. İlmin<br />
9
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
sahibine âlim, hikmetin sahibine<br />
hakîm, marifetin sahibine arif diyoruz.<br />
Bugün fakültelerimizin, hocalarımızın<br />
sayısı artmasına rağmen, İslam<br />
dünyasında bir bilgi sorunu varsa,<br />
bu üç kavramı birleştirememekten<br />
kaynaklanıyor.” dedi.<br />
İlmin tarifinde yaşanan iki kırılma<br />
noktasını da paylaşan Başkan Görmez,<br />
konuşmasını şöyle sürdürdü:<br />
“Bizim medeniyetimizde, ilim<br />
ve kültür tarihimizde, ilmin tarifine<br />
göre farklı âlim tanımları olmuştur.<br />
Fakihlerin, karîlerin, tasavvuf ekollerinin,<br />
hadis ekollerinin, usulcülerin<br />
ilim ve âlim tanımlarında çeşitlilik<br />
bulunabiliyor. İslam kültür ve medeniyetinde,<br />
ilmin tarifinde iki daralma<br />
ve bir kırılma olmuştur. Birinci<br />
kırılma, bilhassa âlimlerin sayısı çoğalınca,<br />
her âlimden bir ses çıkınca,<br />
ilim bizi, vahdete, tevhide, birlik ve<br />
beraberliğe götürmesi gerekirken;<br />
bilakis ihtilaf ve tartışmalara götürünce,<br />
dinî saiklerle, “ancak müctehid<br />
olan âlim olur.” gibi anlayışlarla,<br />
ilim kavramında bir daralma yaşanmıştır.<br />
Yani âlim, ‘aynı zamanda<br />
müctehid olmalıdır.’ fikriyle birlikte<br />
bir daralma yaşanmıştır. Dinî saiklerle<br />
din emniyetini sağlamak için,<br />
tartışmaları aza indirgemek için bazı<br />
âlimler bu konu üzerinde ısrar etmişlerdir.”<br />
İlmî tartışmalar, aslında büyük<br />
bir servettir<br />
İkinci daralmanın bilhassa tasavvuf<br />
ehlinin ortaya çıkmasıyla başladığını<br />
belirten Başkan Görmez konuşmasını<br />
şöyle sürdürdü: “Orada da<br />
‘eğer sahibi ilimle amel etmiyorsa,<br />
âlim diyecek miyiz, demeyecek miyiz’<br />
tartışmasını başlatırlar. Haklı ve<br />
doğru bir tartışmadır. Burada da bir<br />
daralma yaşanacaktır. Bu kez, ilim,<br />
hikmet ve marifeti bir olarak ele almaktansa<br />
yalnızca irfan üzerinde durulacaktır.<br />
Belki, ilimden ve hikmetten<br />
zaman zaman kopacaklardır. Felsefeciler,<br />
‘Hikmet bilgisi birinde yoksa,<br />
biz ona âlim diyemeyiz. Önemli<br />
olan hakîm olmaktır.’ diyeceklerdir.<br />
Bunların bizi daha bütüncül bir sisteme<br />
götürmesi gerekirken, bilakis<br />
müesseseler bile ayrılacaktır. Tekke<br />
ve medrese ayrılacaktır. Tekke ehli<br />
medrese ehlini, medrese ehli de tekke<br />
ehlini suçlayacaktır. Bugün bütün<br />
bu tartışmalara sahip olmak aslında<br />
büyük bir servettir. Bu iki daralma<br />
yanında, bir de kırılmamız vardır.<br />
İlim tarihindeki en büyük kırılmamız<br />
ilmin ikiye ayrılmasıdır. Dinî<br />
ilimler, dinî olmayan ilimler diye bir<br />
tasnifin ortaya çıkması ilim tarihimizdeki<br />
en büyük bidattir, en büyük<br />
yanlıştır. Bir kere bu, Kur’an’ın ruhuna<br />
aykırıdır. İlmi, Resul-i Ekrem’in<br />
ifadelerine göre faydalı veya faydasız<br />
diye ayırabilirsiniz. Fakat siz kimya,<br />
matematik ve fiziği gayri dinî<br />
ilim olarak tavsif ederek bir tarafa<br />
atarsanız, Kur’an’ın ruhuna aykırı hareket<br />
etmiş olursunuz.”<br />
İslam âleminin ilim merkezlerinden<br />
bugün ateşler yükseliyor<br />
Bağdat ve Şam’ın tarih boyunca İslam<br />
medeniyetinde büyük âlimler<br />
yetiştirdiğini, her iki başkentten de<br />
bugün ateşler yükseldiğini ifade<br />
eden Başkan Görmez,. “Kahire daima<br />
ilmin minberi oldu. Ancak bugün<br />
neler yaşandığını hepimiz biliyoruz.<br />
Eğer millet ve ülke olarak<br />
âlem-i İslam’ın umudunu yeşerteceksek,<br />
bizim ilim konusunu çözmemiz<br />
gerekir. Biz o noktada ihtiyaçlara<br />
cevap verecek noktada değiliz.<br />
100 ilahiyat fakültesiyle, ihtisas merkezlerimizle<br />
buna karşılık verecek<br />
durumda değiliz. Modern zamanlarda<br />
gayeler değişti. Artık âlimler yetiştirmek<br />
yerine, aydın yetiştirme,<br />
münevver yetiştirme, doktora yapma<br />
benzeri şeyler öne çıktı. Bunlar<br />
gaye hâline gelince o zaman tehlike<br />
başladı.” dedi.<br />
Kur’an kursları yeni eğitim öğretim yılına başladı<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr.<br />
Mehmet Görmez, Kur’an kurslarının<br />
yeni eğitim dönemine başladığı<br />
ilk gün, Pursaklar Ehli Beyt Merkez<br />
Kur’an Kursu’nun açılışını yaptı.<br />
Pursaklar Müftülüğünce yaptırılan<br />
Ehli Beyt Merkez Kur’an Kursu açılış<br />
töreninde bir konuşma yapan<br />
Başkan Görmez, yurt genelinde ihtiyaç<br />
odaklılarla birlikte 24 bin 757<br />
Kur’an kursu bulunduğunu, bu kurslarda<br />
yaklaşık 1 milyon 200 bin öğrencinin<br />
Kur’an eğitimine başladığını<br />
söyledi. Yeni eğitim öğretim yılının<br />
hayırlı olması temennisinde bulunan<br />
Başkan Görmez konuşmasına<br />
şöyle devam etti: “Bir kitap düşünün<br />
ki iman kitabıdır ama ilk kelimesi<br />
‘iman edin’ değildir. Ahlak kitabıdır<br />
ama ilk emri ‘ahlaklı olun’ değildir.<br />
İbadet kitabıdır ama ilk emri ‘namaz<br />
kılın’ değildir. Kur’an, ilk emri ‘oku’<br />
olan bir kitaptır. İman ettiğimiz kitabın<br />
ilk emri ‘oku’ dur. Kur’an’a baktığımızda<br />
üç büyük kitabı okumayı<br />
emrettiğini görürüz. Küçük kitap,<br />
büyük kitap ve en büyük kitap. Küçük<br />
kitap, küçük kâinat olan insandır.<br />
İnsanı okumak Kur’an’ın emridir.<br />
Büyük kitap içinde yaşadığımız<br />
kâinattır. Üçünü kitap da bu iki kitabın<br />
en büyük tercümesi, en büyük<br />
kitap Kur’an-ı Kerim’dir. Bugün<br />
İslam dünyasında olup bitenlerin<br />
10
en büyük sebeplerinden bir tanesi,<br />
bu kitapların birbirinden ayrılmasıdır.<br />
Bunları birlikte okuduğumuz zaman<br />
Kur’an’ın o ilk emri, ‘oku’ emrine<br />
icabet etmiş oluruz.”<br />
Kur’an’ın artık sadece lafzı değil,<br />
manası da öğretilecek<br />
Artık yeni müfredatta sadece<br />
Kur’an’ın lafzını okumaya yönelik<br />
olmayacağını, hafızlık yapanların<br />
aynı zamanda ezberledikleri<br />
Kur’an’ın manasına da nispeten de<br />
olsa vakıf olacaklarını belirten Başkan<br />
Görmez, “Çocuklarımızı sadece<br />
Kur’an’ın lafzı ve nazmıyla ilgili<br />
değil, manası ve hikmetiyle de tanıştırmayı<br />
hedeflediğimizi ifade etmek<br />
istiyorum. İkinci bir müjdemiz<br />
de Başkanlığımızın çalışmasıyla,<br />
artık Türkiye’de gözü görmeyen<br />
ama kalbi gören engelli her kardeşimiz,<br />
parmaklarının ucuyla Kur’an<br />
öğrenebilecek. Aynı şekilde işitme<br />
engelli kardeşlerimiz de işaret diliyle<br />
Kur’an muhtevasından haberdar<br />
olabilecekler. Başkanlık olarak<br />
ilk defa İşaret Diliyle Dinî Kavramlar<br />
Sözlüğü’nü hazırladık. Her ilden,<br />
ilçeden görevliler bu konuda eğitim<br />
aldılar. Bu sayede işitme ve görme<br />
engellilere bunun eğitimi verilebilecek.”<br />
dedi.<br />
Her İslam ülkesi için din eğitimi<br />
ve din hizmetleri meselesini çözmüş<br />
olması son derece önemlidir<br />
Bugün İslam dünyasında herhangi<br />
bir ülkenin ekonomisini canlandırması,<br />
bağımsızlığını, barış ve istikrarı<br />
koruması ne kadar önemliyse;<br />
din eğitimi, din hizmetleri meselesini<br />
çözmüş olmasının da o kadar<br />
önemli olduğunu ifade eden<br />
Başkan Görmez, bugün ülkemizde<br />
90 bin camide günde 5 vakit muntazam<br />
olarak ezanın okunması, barış<br />
ve huzur içinde camilerde ibadetlerimizi<br />
yapmamız, Kur’an kurslarında<br />
hizmetlerin yürütülmesinin<br />
aslında aynı zamanda barışımızın,<br />
huzurumuzun, istikrarımızın en<br />
önemli teminatı olduğunu belirterek<br />
“Din eğitimi ve din hizmetleri<br />
meselesini çözemeyen her Müslüman<br />
ülkede sorunlar giderek büyüyor.<br />
Bilakis bu hizmetleri daha da<br />
geliştirerek hiçbir vehme kapılmadan,<br />
hiçbir endişe taşımadan, mayasında<br />
var olan Kur’an ile doğru tanışmanın<br />
önünü daima açık tutmamız<br />
lazım. Milletimizin her ferdinin<br />
Kur’an’la, İslam’la tanışması, milletimizi<br />
tarih sahnesinde sürekli kılar,<br />
zenginleştirir. Bu bizi asla bir adım<br />
geriye değil, daima yüz adım ileriye<br />
götürür. Yeter ki bunu bilimsel<br />
metotlarla, doğru yöntemlerle, güzel<br />
mekânlarda çocuklarımıza öğretmesini<br />
bilelim.” şeklinde konuştu.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
<strong>Diyanet</strong>, hac organizasyonunda birinci seçildi<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı hac organizasyonu,<br />
Suudi Arabistan Hac Bakanlığı,<br />
Gıda Bakanlığı, Çevre Bakanlığı<br />
ve Mekke Belediye Başkanlığı<br />
tarafından, tüm hac organizasyonları<br />
arasında birinci seçildi.<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı, <strong>2014</strong> yılı<br />
hac organizasyonunda bir ilke imza<br />
atarak Türk hacılarının kaldığı otellere<br />
yemek dağıtımını tek bir merkez<br />
mutfaktan sağladı.<br />
40 bin hacı için her gün yemek çıkaran<br />
merkez mutfakta, tamamı Türklerden<br />
oluşan 130 personel çalıştı.<br />
Aşçı, aşçı yardımcıları, gıda mühendisleri<br />
ve diyetisyenlerden oluşan<br />
mutfak ekibinin hazırladığı yemeklerin<br />
dağıtımı, yemeklerin bozulmadan<br />
dağıtılmasını sağlamak için hijyen<br />
şartlarına uygun özel tasarlanmış<br />
15 tır aracılığıyla sağlandı.<br />
Suudi Arabistan Hac Bakanlığı, Gıda<br />
Bakanlığı, Çevre Bakanlığı, Mekke<br />
Mekke’de kardeşlik buluşması<br />
Geleneksel hâle gelen İslam ülkeleri<br />
hac organizasyon başkanları buluşması<br />
Mekke’de yapıldı. <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığı Hac Organizasyonunun<br />
daveti üzerine, Hac İdare<br />
Merkezi Başkanlığında düzenlenen<br />
davete 40’ın üzerinde İslam ülkesi<br />
katıldı.<br />
Belediye Başkanlığı ve Ümmül Kura<br />
Üniversitesi Mutfak Derecelendirme<br />
Komisyonu tarafından, hijyen, sağlık<br />
ve kalite kontrolü açısından birinci<br />
seçilen merkez mutfakta, Türk<br />
damak tadına uygun yemekler, Türk<br />
hacılarının kaldığı otellere dağıtıldı.<br />
Suudi Arabistan yetkili makamlarınca<br />
sekiz ayrı denetimden geçen merkez<br />
mutfağın resmî açılışına, <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkan Yardımcısı ve Hac<br />
Organizasyon Başkan Yardımcısı Dr.<br />
Ekrem Keleş, Mekke Belediye Başkanı<br />
Dr. Usame El Barr, Hac İdare Merkezi<br />
Başkanı Enver Günenç, Ayniyat<br />
Ekip Başkanı Dr. Fatih Kurt ve diğer<br />
yetkililer katıldı.<br />
İslam ülkelerinin hac organizasyonları<br />
hakkında değerlendirmelerin<br />
de yapıldığı toplantıda konuşan <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanı Prof. Dr. Meh-<br />
11
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
met Görmez, Mekke’de böyle bir<br />
toplantının yapılmasının önemine<br />
dikkat çekerken, diğer yandan İslam<br />
dünyasında yaşanan hadiselerden<br />
dolayı son yıllarda Müslümanların<br />
bayramlara hüzünle girdiğinin<br />
altını çizdi.<br />
Toplantının amacının bayramlaşma<br />
ve tebrikleşme olduğunu kaydeden<br />
Başkan Görmez, bu toplantının<br />
aynı zamanda İslam ülkelerinin<br />
hac organizasyonlarının da bir<br />
değerlendirme toplantısı olduğunu<br />
belirtti.<br />
Toplantıda birlik mesajları veren<br />
Başkan Görmez şöyle konuştu: “Şehirlerin<br />
annesi Mekke’de, bu tertemiz<br />
topraklarda bayramlaşma<br />
için bir araya geldik. Allah’ın ve<br />
Resulü’nün daveti üzerine imanla<br />
geldik. Allah, bizlere burada kardeşlerimizle<br />
birlikte hac yapmayı<br />
nasip etti. Kardeşlerimizle birlikte<br />
bayramlaşmak için bir araya geldik.<br />
Hepinizin, tüm kardeşlerimizin Kurban<br />
Bayramı mübarek olsun. Haccımız<br />
mebrur olsun. Aynı zamanda<br />
<strong>2014</strong> yılının hac organizasyonunu<br />
da burada değerlendirme imkânına<br />
kavuştuk. Allah bizlere burada kardeşlerle<br />
buluşmayı nasip etti. Ancak<br />
kalbimiz hüzünlü. Son yıllarda<br />
İslam dünyası olarak bayramlara<br />
kalbimiz hüzünlü olarak giriyoruz.<br />
Başta Suriye, Irak olmak üzere<br />
İslam beldelerinde yaşananlardan<br />
dolayı kalbimiz hüzünlü. Arafat’ta<br />
hep birlikte Müslümanların birliği<br />
için dualar ettik. Hak ve birlik etrafında<br />
toplanmamız için Allah’a<br />
Arafat’ta dualar ettik. Allah, hacdan<br />
sonra yapmamız gerekenleri<br />
Kur’an’da bizlere anlatıyor. Hacdan<br />
sonra Allah’ı daha fazla anmamız<br />
gerekiyor. Allah’ın bu çağrısı üzerine<br />
burada toplandık ve İslam dünyası<br />
olarak bölgesel ve yerel sorunlarımızı<br />
burada konuşuyoruz. Hac<br />
önemli bir ibadettir. Ancak haccın<br />
kazanımlarını muhafaza etmek<br />
çok daha önemlidir. İslam kardeşliği<br />
daha da önemlidir. İslam kardeşliğini<br />
tesis etmek daha önemlidir.<br />
Dünyadaki mazlumların kurtuluşu<br />
için çalışmak önemlidir.”<br />
40’ın üzerinde İslam ülkesinin katıldığı<br />
toplantıda Ürdün, İran, Irak,<br />
Suriye ve Filistin temsilcileri de birer<br />
konuşma yaptı. Toplantı Kur’an<br />
tilavetiyle sona erdi.<br />
Başkan Görmez, Mekke’de gurbetçilerle buluştu<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr.<br />
Mehmet Görmez, Mekke’de dünyanın<br />
çeşitli ülkelerinden kutsal topraklara<br />
gelen Türk vatandaşlarıyla<br />
bir araya geldi.<br />
Mekke’de Laba Otel’de düzenlenen<br />
buluşmada Kanada, Avustralya,<br />
Amerika Birleşik Devletleri, Almanya,<br />
Belçika, Hollanda, Fransa,<br />
Romanya, İsveç, Norveç, Avusturya<br />
gibi birçok ülkeden hac farizasını<br />
yerine getirmek için gelen gurbetçi<br />
vatandaşlarla bir araya gelen<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Görmez, gurbetçi<br />
vatandaşların her türlü olumsuzluklara<br />
rağmen İslam’ı yaşama<br />
ve sonraki kuşaklara öğretme konusunda<br />
çaba sarf ettiklerini belirterek,<br />
her birinin birer kahraman olduğunu<br />
ifade etti.<br />
Türkiye’den meşhur hafızların<br />
Kur’an ziyafetiyle başlayan programda<br />
konuşan Başkan Görmez, “Aslında<br />
her biriniz birer kahramansınız.<br />
Zira yıllar önce anayurdunuzdan ayrıldınız,<br />
çoluk çocuğunuzun rızkını<br />
temin etmek için terki diyar ettiniz.<br />
Dünyanın muhtelif ülkelerine dağıldınız.<br />
Ailenizi, annenizi, babanızı,<br />
yurdunuzu bırakarak farklı ülkelerde<br />
yaşadınız. Ancak oralarda öyle<br />
bir şey yaptınız ki o her birinizi kahraman<br />
kılan en önemli unsur oldu.<br />
Nerede yaşarsanız yaşayın, dininizi,<br />
kimliğinizi, milletinizi, peygamberinizi,<br />
inancınızı, kitabınız Kur’an’ı,<br />
vatanınızı terk etmediniz. Her türlü<br />
olumsuzluklara rağmen farklı dünyalar<br />
içinde, İslam’ı kendi çocuklarınıza<br />
öğretmeye devam ettiniz.” diye<br />
konuştu.<br />
Başkan Görmez, hac ibadetinin önemine<br />
vurgu yaparak haccın insanı<br />
değiştiren çok müstesna bir ibadet<br />
12
olduğunu ifade ederek “Hac insanı<br />
değiştiren çok müstesna bir ibadettir.<br />
Hac, insanın hayatına yön veren<br />
hatta insana yeni bir hayat kazandıran<br />
bir ibadettir.” dedi.<br />
Peygamber Efendimizin doğduğu ve<br />
gençliğini yaşadığı, Kur’an’ın ilk vahiylerinin<br />
indiği yer olan Mekke’de<br />
olmanın büyük bir bahtiyarlık olduğunu<br />
da ifade eden Başkan Görmez,<br />
Başkan Görmez, Mekke’de basın mensuplarıyla bir araya geldi<br />
kutsal topraklarda bulunmanın bilincinde<br />
olarak gurbetçilere, zamanlarını<br />
dua ve ibadetle geçirmelerini<br />
tavsiye etti ve haccın yapılışı, manası<br />
ve hikmeti üzerinde durdu.<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />
Görmez, Mekke’de Hac İdare<br />
Merkezinde basın mensuplarıyla<br />
kahvaltılı toplantıda bir araya geldi.<br />
Başkan Görmez, basın mensuplarıyla<br />
yaptığı sohbette önemli konulara<br />
temas etti.<br />
Bu sene yapılan haccın Arefe gününe<br />
denk gelmesinden dolayı ‘Haccı<br />
Ekber’ (en büyük hac) olduğunu<br />
kaydeden Başkan Görmez, İslam<br />
dünyasında yeniden barışın, huzurun<br />
ve kardeşliğin egemen olması<br />
niyazında bulundu. Arafat’ta Müslümanların<br />
vakfe duası yaptıkları esnada,<br />
tüm dünyadaki Müslümanların<br />
da bir dua saati olan Cuma namazında<br />
dua edeceklerini ve bu duaların<br />
birbirine karışacağını ifade<br />
eden Görmez, İslam dünyasının içine<br />
düştüğü girdaptan kurtulması<br />
için bu duaların vesile olmasını diledi.<br />
Sohbette, hac ve haccın manasına<br />
da değindi.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Gebze Mehmet Akif Ersoy Camii’nde icazet merasimi<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr.<br />
Mehmet Görmez, Kocaeli-Gebze<br />
Fatih Sultan Mehmet Erkek Yatılı<br />
Kur’an Kursunu törenle hizmete<br />
açtı. Açılışın ardından Mehmet Akif<br />
Ersoy Camii’nde düzenlenen icazet<br />
törenine katılan Başkan Görmez,<br />
hafızlık eğitimini tamamlayan 20<br />
hafızın icazet töreninde bir konuşma<br />
yaparak hafızlığın büyük bir nimet<br />
olduğunu söyledi. Kur’an’ı okumanın,<br />
anlamanın da bir ibadet olduğunu,<br />
ancak en temel gayenin<br />
Kur’an’ı hayata taşıyarak yaşamak<br />
olduğunu kaydetti.<br />
Kur’an’ı güzel okumanın bir ibadet<br />
olduğunu ancak bunun yanında<br />
manasının da öğrenilmesi gerektiğini<br />
söyleyen Başkan Görmez<br />
konuşmasına şöyle devam etti: “İnsan,<br />
yeryüzüne bir kez gelir. O bir<br />
kez geldiğinde, hayatını değerli şeylerle<br />
geçirip bu hayattan gitmekte<br />
var; beyhude işlerle geçirip gitmekte<br />
var. Hayatın anlamlı olması<br />
Kur’an ile tanışmaktır. Bir kitap düşünün<br />
ki, geldi ve bütün insanlığın<br />
ufkunda bir sıçrama meydana getirdi.<br />
Geldi ve insanlığı küfürden, şirkten<br />
rahmete taşıdı. İnsana, Rabbini<br />
tanıttı. Sadece Rabbimizi değil, o<br />
kitap bize kendimizi tanıtmaya geldi.<br />
Kur’an bize aynı zamanda kendimizi<br />
tanıtan bir kitaptır. Kur’an insanı<br />
yüceltmek için geldi. Kur’an insanı<br />
yücelten bir kitaptır. Allah nice<br />
kavimleri, nice milletleri bu kitapla<br />
yüceltti; nice kavimleri, milletleri bu<br />
kitapla düşürdü. Tarihe baktığımız<br />
zaman müminler, bu kitaba sahip<br />
çıktığı sürece, iman edip amel etiği<br />
sürece Allah, müminleri yüceltmiştir.<br />
Kitaba sırt çevirenleri de Allah<br />
düşürmüştür.”<br />
Kalbini imar edemeyen ömür, yaşamış<br />
olmaz<br />
Allah’ın her insana yeryüzünde verdiği<br />
bir zamanın bulunduğunu, bazı<br />
insanların yeryüzüne sadece bir ağlama<br />
sesiyle seslerini duyurup ebediyete<br />
irtihal ettiklerini; bazı insanların<br />
da uzun yıllar yaşadığını ifade<br />
eden Başkan Görmez, “Allah,<br />
her insana verdiği zaman süresine<br />
iki isim vermiştir. Bunlardan birisi<br />
ömür, diğeri ise hayattır. Ömür<br />
‘imar’ kökünden gelir. Yaratılış gayemizi<br />
anlatan bir ayetten mülhemdir.<br />
‘Allah, sizi yerden yarattı ve sizden<br />
yeryüzünü imar etmenizi iste-<br />
13
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
di.’ Ömür, burada geçen imar ile<br />
aynı kökten gelir. Yeryüzünü imar<br />
edersek ömür yaşamış oluruz. Yeryüzünü<br />
imar etmeyen ömür sahibi<br />
olamaz. En hayırlı insan, ömrü<br />
uzun ve ameli güzel olandır. Mühim<br />
olan yaşamak değil, ömür yaşamaktır.<br />
Kalbini imar edemeyen,<br />
ömür yaşamış olmaz. Kalbin imarı<br />
Kur’an’dan geçer. Bir kalpte Kur’an<br />
yoksa, kalbin sahibi kalbini imar<br />
edemez. İmar, kalbin imarıyla başlar.<br />
Kalbini imar edemeyen, yeryüzünü<br />
de imar edemez. Kalbin ve<br />
yeryüzünün imarı ise Kur’an’dan geçer.<br />
Hayat ise ‘hay’ kökünden gelir.<br />
Diri olmak demektir. Kur’an’ı okuduğunuzda<br />
bize nice yaşayan ölülerden<br />
söz eder. Yaşamak ayrı bir<br />
şey, hayat sahibi olmak başka şeydir.<br />
Hayat sahibi olmak için ‘hay’<br />
sahibi olmak lazım. Onun için de<br />
Yabancı Dil ve Lehçelerde Dinî Yayınlar Çalıştayı Sapanca’da yapıldı<br />
Yabancı Dil ve Lehçelerde Dinî<br />
Yayınlar Çalıştayı, Sapanca Güral<br />
Otel’de gerçekleştirildi. Programın<br />
açılış konuşmasını yapan Dinî Yayınlar<br />
Genel Müdürü Dr. Yüksel<br />
Salman, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığının<br />
dinî yayınlar konusundaki tarihsel<br />
gelişimi ve kazandığı ivme<br />
hakkında bilgi verdi. Yabancı dil ve<br />
lehçelerde yayınlanmış ve yayınlanması<br />
planlanan eserlerde karşılaşılan<br />
problemleri masaya yatırmayı<br />
amaçladıklarını ifade eden<br />
Salman, çalıştayla durum tespiti<br />
yapmayı, sorunları ve çözüm önerilerini<br />
ortaya koyarak yayınlar konusunda<br />
ortak bir tavır, ortak bir<br />
hedef ve ortak bir beraberliği oluşturmayı<br />
hedeflediklerini belirtti.<br />
Kur’an ile tanışmak lazım. Kur’an<br />
hayat kitabıdır. Bize hayat vermeye<br />
gelmiştir. Bir hayatta Kur’an yoksa,<br />
orada hayat olmaz.” dedi.<br />
Kur’an’a karşı dört büyük vazifemiz<br />
var<br />
Kur’an’a karşı dört büyük vazifemiz<br />
bulunduğunu, bunlardan birincisinin<br />
şeksiz ve şüphesiz Allah’tan geldiğine<br />
iman etmek olduğunu belirten<br />
Başkan Görmez, ikincisinin ise<br />
Kur’an’ı okumak olduğunu söyledi.<br />
Kur’an’ın okunmak üzere gelen bir<br />
kitap olduğunu belirterek konuşmasına<br />
şöyle devam etti: “Sizi yoktan<br />
var eden, peygamberler gönderen,<br />
Hz. Muhammed (s.a.s.)’i yaratan<br />
Allah’ın, ona ve size gönderdiği<br />
Kur’an’ı nasıl merak edip okumazsınız.<br />
Onu okumadan, öğrenmeden<br />
yeryüzünü terk etmek ne büyük bir<br />
bedbahtlıktır. Kur’an aynı zamanda<br />
bir dua kitabıdır. Kur’an’ı okumadan<br />
kendinizi ve çocuklarınızı sakın<br />
mahrum bırakmayın. Üçüncü vazifemiz,<br />
anlamaktır. Kur’an’ı okumak<br />
yetmez, aynı zamanda anlayacağız.<br />
Rabbimizin ne dediğini bileceğiz.<br />
Kur’an gökten inen bir talimat<br />
değil, Allah ile kul arasında bir konuşmadır.<br />
Kur’an insanla bir sohbet<br />
hâlindedir. İnsan kendini bundan<br />
nasıl mahrum bırakır. Dördüncü ise<br />
yaşamaktır. Kur’an sadece okumak,<br />
anlamak üzere değil, Kur’an bir hayat<br />
kitabıdır; yaşanmak üzere gelen<br />
bir kitaptır. Kur’an’ı okumak, dinlemek,<br />
anlamak, yaşamak hatta ona<br />
dokunmak bile bir ibadettir. Ancak<br />
bütün bunlardan maksat yaşamaktır.”<br />
Başkan Görmez programın sonunda,<br />
genç hafızları tebrik ederek plaketlerini<br />
takdim etti.<br />
Dört ayrı çalıştay grubu ile iki gün<br />
süren programın açılışında konuşan<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkan Yardımcısı<br />
Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar,<br />
küreselleşme ile beraber çeviri<br />
faaliyetlerinin önemi hakkında<br />
bilgi vererek, küreselleşme ile hiçbir<br />
şeyin eskisi gibi kalamayacağını<br />
ve iletişimimizi, işbirliğimizi, etkileşim<br />
parametrelerimizi yeniden<br />
gözden geçirmemiz gerektiğini ve<br />
toplantının bu amaçla düzenlendiğini<br />
söyledi. Küreselleşme ile bilgi<br />
ve kültür mirasının yerkürede saniyeler<br />
içerisinde kitlelere ulaştığını<br />
ifade eden Başkan Yardımcısı Özafşar,<br />
“Bugün doğusu ve batısı ile insanlığın<br />
büyük bir krize savrulduğu<br />
ve insanlık tarihinde en büyük kırılmanın<br />
yaşandığı; bazı düşünürlerin<br />
söylediği gibi en büyük sapmanın<br />
yaşandığı, modernitenin bütün<br />
acımasız dayatmalarıyla insanların<br />
karşı karşıya kaldığı, kültür ve medeniyetlerin<br />
birbirine karıştığı, sınırların<br />
ortadan kalktığı, adına küreselleşme<br />
denilen bir süreci hep<br />
birlikte yaşıyoruz. Bugün artık hiçbir<br />
kültür, medeniyet, yenilik, kendi<br />
içine kapalı kalma lüksüne sahip<br />
değildir. Dolayısıyla çok farklı bir<br />
zaman sürecinde yaşıyoruz. Adına<br />
küreselleşme denilen, küreselleşmenin<br />
zorladığı bir süreçte yaşıyoruz.<br />
Hiçbir şey eskisi gibi kalamaz<br />
ve olamaz. Hiçbir şey eskisi gibi<br />
varlığını sürdüremez; her şey yeniden<br />
düşünülmek, yeniden şekillendirilmek<br />
ve yeniden anlamlandırılmak<br />
zorunda. Böyle olduğu için<br />
biz de kendi bulunduğumuz zaviyeden<br />
kendimizi gözden geçirmek ve<br />
insanlıkla iletişimimizi, işbirliğimizi,<br />
etkileşim parametrelerimizi tekrar<br />
gözden geçirmek üzere bir araya<br />
gelmiş bulunuyoruz.” dedi.<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı’nın tarihsel<br />
gelişimi ve faaliyetleri hakkında<br />
da bilgi veren Özafşar, “<strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığı, artık ulusal sınırlar<br />
14
içerisinde hizmet veren bir kurum<br />
değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />
en kadim kurumlarından bir tanesidir.<br />
1960-70’li yıllardan sonra yurt<br />
dışında hizmet ihtiyacı ortaya çıkmıştır.<br />
1990’lı yıllarla birlikte Kafkaslar,<br />
Balkanlar, Kıta Avrupası;<br />
2000’li yılları da yerkürenin tamamına<br />
hitap eden küresel bir teşkilat<br />
olmuştur. <strong>Diyanet</strong>, bugün 150’ye<br />
yakın ülkede hizmet yürütmektedir.<br />
Sadece millet varlığımıza değil,<br />
aynı inancı paylaştığımız, yerinden<br />
yurdundan edilmiş dünyadaki<br />
Müslüman azınlıklara da hizmet<br />
götürmektedir. Latin Amerika, Afrika,<br />
Avustralya, Japonya, Çin, Türkî<br />
Cumhuriyetler’de ve dünyanın dört<br />
bir tarafında hizmet üretmektedir.<br />
Türkiye her geçen gün nasıl bir<br />
umut ülke oluyorsa, <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığı da bir umut teşkilatı<br />
olarak bütün bu saydığımız coğrafyalara<br />
heyecanla cevap vermektedir,<br />
beklenti oluşturmaktadır, talep<br />
oluşturmaktadır.” dedi.<br />
Çeviri politikası olmadan, ufuk olmadan<br />
bir yayın anlayışının etkisinin<br />
olmayacağını ifade eden Başkan<br />
Yardımcısı Özafşar, <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığının da bir çeviri politikasının<br />
olması gerektiğini söyledi.<br />
Başkanlığın hangi alanlarda çeviriye<br />
ve çevirmene ihtiyacının olduğu<br />
hakkında da bilgi veren Özafşar,<br />
yaygın halk kitlelerine İslam’ı<br />
anlatacak kitap, broşür ve muhtelif<br />
türden ürünlere; İslam, inanç ve<br />
ibadet esasına ilişkin doktrin nitelikli<br />
eserlere ihtiyaç olduğunu vurguladı.<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığının<br />
medya alanında da bir kurumsallaşmaya<br />
gittiğini ve medya dilinde<br />
de çevirmenlere ihtiyaç olduğunu<br />
ifade eden Özafşar, ilerleyen<br />
süreçte <strong>Diyanet</strong> TV’nin de çok dilli<br />
bir yapıya kavuşabileceğini söyledi.<br />
Dinî diplomasi alanında da <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığının çevirmenlere<br />
ihtiyacının olduğunu vurgulayarak<br />
bu çevirmenlerin <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Başkanlığının hassasiyetlerini,<br />
portatif normlarını bilerek çeviriler<br />
yapması gerektiğini söyledi.<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı’nın organizesiyle<br />
gerçekleştirilen programa,<br />
16 ülkeden 50 katılımcı ile toplam<br />
80 davetli katıldı.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Bartın’da Kur’an kursu öğreticilerine seminer verildi<br />
Bartın İl Müftülüğü, <strong>2014</strong>-2015 eğitim<br />
yılının başlaması dolayısıyla, Belediye<br />
Sosyal Tesislerinde, Kur’an<br />
kursu öğreticilerine yönelik eğitim<br />
semineri düzenledi. <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Uzmanı Ömer Faruk Savuran tarafından<br />
verilen seminere, İl Müftüsü<br />
Mahmut Gündüz, Müftü Yardımcısı<br />
Rıdvan Karataş, Şube Müdürü Necmi<br />
Açıkgöz ve Kur’an kursu öğreticileri<br />
katıldı. İl Müftüsü Gündüz programın<br />
açılışında yaptığı konuşmada,<br />
“Öğreticiler olarak vatandaşlarımızla<br />
en güzel şekilde ilgilenerek, onlara<br />
yaşantımız ve öğrettiklerimizle<br />
manevi rehber olmalıyız.” dedi.<br />
Ömer Faruk Savuran da konuşmasında,<br />
“Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek,<br />
anlamak, dinî ve sosyal hayatını<br />
Kur’an ile yapılandırmak isteyen vatandaşlarımıza<br />
manevi rehberlik etmek,<br />
sahih bilgiyi yeni nesillere aktarmak<br />
onlara ahlaki açıdan örnek<br />
olmak ve manevi rehberlik etmek<br />
en önemli görevimizdir.” dedi. Din<br />
eğitiminin önemine de vurgu yapan<br />
Savuran, yeni eğitim yılının hayırlı<br />
olması temennisinde bulundu.<br />
Bartın Merkez Şadırvan Camii’nde,<br />
Cuma öncesi vaaz veren Savuran,<br />
Kur’an kursları ve Kur’an eğitiminin<br />
önemini anlattı.<br />
Öte yandan İl Müftülüğü Aile ve<br />
Dini Rehberlik Bürosu tarafından<br />
hazırlanan, “Aile Okulu Projesi” açılış<br />
semineri, Çatmaca Müftülük Toplantı<br />
Salonunda yapıldı. İl Müftülüğü<br />
tarafından hazırlanan ve 7 kurumun<br />
paydaşlığı ile gerçekleştirilen<br />
seminere, İl Müftüsü Mahmut Gündüz,<br />
Müftü Yardımcısı Rıdvan Karataş,<br />
Şube Müdürü Necmi Açıkgöz,<br />
Aile ve Dinî Rehberlik Bürosunda<br />
görevli vaizler, Milli Eğitim Bakanlığı<br />
Rehberlik Araştırma Merkezi<br />
Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı<br />
Ferdi Baştan, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ve eşleri katıldı.<br />
Programın açılışında Vaiz Feryal<br />
Çolak, projenin tanıtımı ve genel<br />
amacı hakkında katılımcılara detaylı<br />
bilgi verdi. Aile içi problemlerin çoğalması<br />
ve dağılan ailelerin artmasını<br />
önlemek amacıyla proje geliştirdiklerini<br />
belirten İl Müftüsü Gündüz,<br />
“İslam’da Aile İçi Sorumluluklarımız”<br />
konulu sunumunda, bireyin<br />
aile içindeki sorumlulukları hakkında<br />
bilgi vererek, İslam’da aile ve<br />
aile birliğinin önemini anlattı. MEB<br />
Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı<br />
Ferdi Baştan da “Çocuk Yetiştirme<br />
Bilinçli Anne-Baba Rolleri” adlı sunumunda,<br />
çocuk yetiştirmede annebabaların<br />
nasıl hareket etmeleri gerektiğini<br />
anlattı. ‘Projesi kapsamında<br />
kurumların işbirliğiyle alanında uzman<br />
kişiler tarafından, 7 hafta süresince<br />
konu ile ilgili seminerler verileceği<br />
bildirildi.<br />
Erzincan’da Kur’an kursu öğreticilerine eğitim semineri<br />
Erzincan Müftülüğüne bağlı Kur’an<br />
kurslarında <strong>2014</strong>-2015 eğitimöğretim<br />
döneminin başlaması dolayısıyla,<br />
Kur’an kursları eğitim semineri<br />
düzenlendi. <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />
Uzmanı Ahmet Yılmaz’ın konuşmacı<br />
olarak katıldığı ve Müftülük Konferans<br />
Salonu’nda gerçekleştirilen<br />
seminere, İl Müftüsü Yavuz Kara-<br />
15
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
bayır, Müftü Yardımcısı Dr. M. Reşat<br />
Şavlı, daire personeli, din görevlileri<br />
ve Kur’an kursu öğreticileri<br />
katıldı. Ahmet Yılmaz seminerde<br />
yaptığı konuşmada, Kur’an kurslarının<br />
dünü-bugünü ve yarını konusunda<br />
değerlendirmelerde bulundu.<br />
Değişen düzenlemeler karşısında<br />
Kur’an kurslarında yürütülmesi<br />
gereken yeni usuller konusunda<br />
bilgi veren Yılmaz, öğrencilerin<br />
daha başarılı olmaları ve güzel sonuçlara<br />
ulaşabilmek için yeni usullerin<br />
uygulanması gerektiğini söyledi.<br />
İl Müftüsü Yavuz Karabayır da<br />
insanlığın, Kur’an’a ve onun anlaşılmasına<br />
olan ihtiyacın daha da arttığını,<br />
her türlü bilgi çokluğuna, bilgiye<br />
ulaşma imkânlarının bolluğuna<br />
rağmen bu konuda eksikliklerin<br />
olduğunu söyledi. Kur’an eğitiminde<br />
samimiyete, özveriye, heyecana<br />
ve irade sağlamlığına her zamankinden<br />
daha çok ihtiyaç olduğunu<br />
söyleyen Karabayır, din görevlilerinin<br />
bu konuda ellerinden gelenin<br />
en iyisini yapma gayreti içinde olmaları<br />
gerektiğini belirtti.<br />
Bu arada İl Müftülüğü ve Türkiye<br />
<strong>Diyanet</strong> Vakfı Erzincan Şubesi işbirliğiyle,<br />
Erzincan Üniversitesi İlahiyat<br />
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa<br />
Alıcı’nın konuşmacı olarak katıldığı,<br />
“İslam’da Kurban Anlayışı”<br />
konulu bir konferans düzenlendi.<br />
Müftülük Konferans Salonu’nda<br />
gerçekleştirilen konferansı, İl Müftüsü<br />
Yavuz Karabayır, Müftü Yardımcısı<br />
Dr. M. Reşat Şavlı, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri<br />
ve vatandaşlar ilgiyle takip etti.<br />
Iğdır’da Kur’an kursu öğreticilerine eğitim semineri<br />
Iğdır Müftülüğüne bağlı Kur’an kurslarında<br />
<strong>2014</strong>-2015 eğitim-öğretim döneminin<br />
başlaması dolayısıyla Müftülük<br />
Konferans Salonu’nda, Kur’an kursu<br />
öğreticilerine yönelik eğitim semineri<br />
düzenlendi. <strong>Diyanet</strong> İşleri Uzmanı<br />
Dr. Ali Parlak tarafından verilen seminere,<br />
İl Müftüsü Cüneyt Kulaz, İdari<br />
Mali İşler Şube Müdürü Alaaddin Yanardağ,<br />
Din Hizmetleri ve Din Eğitimi<br />
Müdürü Salim Taşkın, müftülük personeli,<br />
imam-hatipler ve Kur’an kursu öğreticileri<br />
katıldı. Seminerin açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü Cüneyt Kulaz, Kur’an öğretiminin önemini anlatarak<br />
tüm öğretici ve öğrencilere eğitim yılında başarılar diledi. Dr. Ali Parlak da seminerde yaptığı konuşmada, <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığının <strong>2014</strong>-2015 eğitim-öğretim yılında, Kur’an kurslarının ve Kur’an kursu öğreticilerinin daha<br />
verimli hâle gelmeleri için Başkanlık tarafından hazırlanan uygulamalar hakkında bilgi verdi. Parlak, Iğdır Merkez<br />
Camii’nde Cuma namazında vatandaşlara, “Kur’an Eğitimi ve Kur’an Sevgisi” konulu bir de vaaz verdi.<br />
Diğer yandan ildeki camilerde ezanların daha güzel ve makamlarına göre okunmasını sağlamak amacıyla düzenlenen,<br />
ezanı güzel okuma hizmet içi eğitim kursu sona erdi. Kursta başarılı olan kursiyerlere Müftülük Konferans Salonunda<br />
düzenlenen törenle, İl Müftüsü Kulaz tarafından katılım belgeleri verildi.<br />
Mersin’de eğitim-öğretim dönemi semineri<br />
Mersin-Yenişehir Müftülüğü, <strong>2014</strong>-<br />
2015 eğitim-öğretim yılının açılışı<br />
dolayısıyla, Kur’an kursu öğreticilerine<br />
yönelik Kur’an kursu uygulama<br />
esasları konulu bir seminer düzenledi.<br />
Muğdat Camii Konferans<br />
Salonu’nda gerçekleştirilen seminere,<br />
ilde görev yapan Kur’an kursu<br />
öğreticileri katıldı. Programda bir<br />
konuşma yapan İl Müftü Yardımcısı<br />
Mahmut Atıcı, eğitim-öğretim yılının<br />
genel değerlendirmesini yaparak<br />
öğretici ve öğrencilere başarılar<br />
diledi. <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />
Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Tahir<br />
Tural da seminerde, Kur’an kursu<br />
öğreticilerinin hizmette verimliliklerini<br />
artırmak öğrencilere manevi<br />
rehber ve ahlaki örnek olmak konusunda<br />
neler yapılması gerektiğini<br />
anlattı. Tural, Kur’an öğreticisinin<br />
daha fazla fedakârlık yapması ve verilen<br />
diğer görevleri de gayretle yürütmesi<br />
gerektiğini söyledi. “Hoca,<br />
talebenin rol modelidir. Talebe sizin<br />
gibi davranır.” diyen Tural, “Sizden<br />
emaneti Allah’a teslim edinceye kadar<br />
çağırılan her hizmete koşmanızı<br />
istiyorum.” dedi. Seminer programa<br />
katılan öğreticilere sunulan ikramlarla<br />
sona erdi.<br />
16
Osmangazi’de Kur’an kursları yeni eğitim sezonuna törenle başladı<br />
Bursa-Osmangazi Müftülüğü,<br />
eğitim-öğretim döneminin başlaması<br />
dolayısıyla Müftülük Konferans<br />
Salonu’nda bir program düzenledi.<br />
Programın açılışında bir konuşma<br />
yapan İl Müftüsü Prof. Dr. Mehmet<br />
Emin Ay, İl Müftülüğü tarafından<br />
geçekleştirilen hizmetler hakkında<br />
bilgi verdi. Başkan Yardımcısı<br />
Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz da törende<br />
yaptığı konuşmada, <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığının kuruluş amacı<br />
ve ibadet yerlerinin tanzimi hakkındaki<br />
görevlerini anlatarak Başkanlığın,<br />
toplumun dinî hayatını yönlendirmedeki<br />
rolünün iyi bilinmesi gerektiğini<br />
söyledi. Bursa İl Müftülüğünün<br />
Kur’an öğretimi ile ilgili yaptığı<br />
çalışmaları takdirle karşıladığını<br />
belirten Başkan Yardımcısı Yılmaz,<br />
Kur’an öğretim ve eğitiminin tarihî<br />
sürecini anlatarak eğitimde son on<br />
yılda daha pedagojik bir süreç başlatıldığını,<br />
hafızlık eğitimine daha çok<br />
önem verilmesi, özellikle erkek hafız<br />
yetiştirmenin daha da önem arz<br />
ettiğini ifade etti. Pedagojik temelli<br />
bir Kur’an eğitimi için Kur’an öğreticilerine<br />
önemli görevler düştüğünü<br />
ifade eden Yılmaz, bilgi temelli bir<br />
Kur’an eğitiminin fonksiyonel olmadığını;<br />
özün, ruhun ve aşkın işin içine<br />
katılması, Kur’an öğreticilerinin<br />
mütebessim, mütevazı, giyiminekuşamına<br />
önem veren, adaleti gözeten,<br />
hedefleri olan, zamanı yöneten<br />
sabırlı kişiler olmaları gerektiğini<br />
söyledi.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Dinî Yüksek İhtisas ve Eğitim Merkezi Müdürleri çalıştayı<br />
<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri<br />
Genel Müdürlüğü tarafından<br />
Ankara Rıfat Börekçi Eğitim<br />
Merkezi’nde Dinî Yüksek İhtisas ve<br />
Eğitim Merkezi Müdürlerinin katılımıyla<br />
bir çalıştay gerçekleştirildi. <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkan Yardımcısı Prof.<br />
Dr. Hasan Kâmil Yılmaz’ın açılış konuşmasıyla<br />
başlayan çalıştaya, Eğitim<br />
Hizmetleri Genel Müdürü Prof.<br />
Dr. Ali Erbaş, Daire Başkanları Kadir<br />
Dinç, Dr. Temel Kacır, Cafer Tayyar<br />
Doymaz ve 21 müdür katıldı. Son 4<br />
yılda gerçekleştirilen hizmet ve faaliyetlerin<br />
değerlendirildiği çalıştayda,<br />
<strong>2014</strong>-2015 eğitim planları, program<br />
ve uygulama yönüyle yapılan eğitimler<br />
müzakere edildi. Dinî Yüksek<br />
İhtisas ve Eğitim Merkezi müdürleri<br />
ayrı oturumlarda bir araya gelerek<br />
kendi eğitim merkezlerinde gerçekleştirdikleri<br />
faaliyetleri değerlendirdiler.<br />
Daha sonra <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı<br />
Prof. Dr. Mehmet Görmez ile<br />
de bir araya gelen müdürler, hizmet<br />
sırasında karşılaştıkları sıkıntılarını<br />
dile getirdiler. Katılımcılara <strong>Diyanet</strong><br />
yayını kitapların hediye edilmesiyle<br />
çalıştay sona erdi.<br />
Kırıkhan Muhabbet Camii ibadete açıldı<br />
Hatay-Kırıkhan İlçesinde hayırsever<br />
Vardı ailesi tarafından yaptırılan<br />
Muhabbet Camii, Vali M. Celalettin<br />
Lekesiz, İlçe Kaymakamı Halil<br />
Uyumaz, İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu,<br />
İlçe Müftüsü Mekki Solmaz,<br />
din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri<br />
ve çok sayıda vatandaşın katıldığı<br />
bir törenle ibadete açıldı. Açılışta<br />
bir konuşma yapan Vali M. Celalettin<br />
Lekesiz, camiyi yaptıran hayırsever<br />
Vardı ailesine ve katkılarda bulunan<br />
hayırseverlere teşekkür etti. İl<br />
Müftüsü Hamdi Kavillioğlu da yaptığı<br />
konuşmada, “Allah’ın mescitlerini<br />
ancak Allah’a ve ahiret gününe<br />
iman eden, namazı dosdoğru kılan,<br />
zekâtı veren ve Allah’tan başkasından<br />
korkmayan kimseler imar eder.<br />
İşte doğru yola ermişlerden olmaları<br />
umulanlar bunlardır.” ayeti ve “Kim<br />
Allah için bir ev inşa ederse (mescit<br />
yaparsa), Allah’ta cennet’te onun<br />
için bir ev yapar.” hadisini hatırlatarak<br />
camilerin aynı zamanda birer<br />
eğitim yuvası olduğunu söyledi. Kavillioğlu,<br />
asıl amacın camilerin cemaatle<br />
doldurulması gerektiğini, bunun<br />
için de din görevlilerine ve vatandaşlara<br />
büyük görevler düştüğünü<br />
belirterek camiyi yaptıran Vardı<br />
ailesine ve hayırseverlere teşekkür<br />
etti.<br />
Orhangazi müftülük sitesinin temeli törenle atıldı<br />
Bursa-Orhangazi Müftülüğü tarafından Hürriyet Mahallesinde yaptırılacak olan Orhangazi Müftülük Sitesinin temeli<br />
törenle atıldı. Orhangazi Belediyesi tarafından tahsis edilen arsa üzerine inşa edilecek Müftülük sitesinin temel atma<br />
17
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
törenine, İlçe Belediye Başkanı Neşet Çağlayan, İlçe Müftüsü Nihat Aktaş, Başkanlık<br />
Müftüsü Yusuf Şahin, İznik İlçe Müftüsü Veli Vehbi Bardakçı, daire<br />
amirleri, siyasi parti temsilcileri, din görevlileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.<br />
Törende konuşan İlçe Müftüsü Nihat Aktaş, 4 katlı olarak inşa edilecek müftülük<br />
sitesinin bünyesinde hizmet birimleri, konferans salonu, kız ve erkek<br />
Kur’an kursları ve lojmanların bulunacağını söyledi. İlçe Müftülüğü olarak gerçekleştirdikleri<br />
hizmetleri anlatan Müftü Aktaş, yapılacak projeler hakkında bilgi<br />
sundu. Başkanlık Müftüsü Yusuf Şahin’in yaptığı dua ile tören sona erdi.<br />
Kumru Gökcebel Kur’an Kursu hizmete açıldı<br />
Hayırsever vatandaşların katkılarıyla<br />
onarımı tamamlanan Ordu-Kumru<br />
İlçesi Ağcaalantürk Mahallesi Gökcebel<br />
Kur’an Kursu, düzenlenen törenle<br />
yeniden hizmete açıldı. Açılışa,<br />
Kaymakam Ahmet Özkan, Belediye<br />
Başkanı Günan Murat Hatipoğlu,<br />
İlçe Emniyet Amir V. İzzet Güldü,<br />
İlçe Müftüsü Aykut İli, siyasi partilerin<br />
temsilcileri, muhtarlar, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ve<br />
çok sayıda vatandaş katıldı. Programda<br />
bir konuşma yapan İlçe Müftüsü<br />
Aykut İli, kısa sürede güzel bir<br />
eserin meydana getirildiğini, birlik<br />
ve beraberlik içerisinde daha güzel<br />
eserlerin meydana getirilebileceğini<br />
söyledi. Kurslarda Kur’an-ı Kerim,<br />
temel dinî bilgiler derslerinin<br />
verildiğini belirten Müftü İli konuşmasında,<br />
“Peygamberimizin sizin en<br />
Akseki Fatih Camii ibadete açıldı<br />
Sincan’da coşkulu icazet merasimi<br />
Ankara-Sincan İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Yenikent Bucuk Hafızlık Kur’an<br />
Kursu’nda hıfzını tamamlayan öğrenciler<br />
için icazet merasimi düzenlendi.<br />
Merasime, 19 Mayıs Üniversitesi<br />
Tefsir Anabilim Dalı Öğretim<br />
Görevlisi Prof. Dr. Mehmet Okuyan,<br />
Antalya-Akseki İlçesi Taşlıca Mahallesi<br />
Fatih Camii törenle ibadete açıldı.<br />
Açılışa, İl Müftüsü Osman Artan,<br />
İlçe Kaymakamı Murat Beşikçi,<br />
Alanya Müftüsü Mustafa Topal,<br />
Serik Müftüsü Dr. Abdulkadir Karakuş,<br />
İbradı Müftüsü Mehmet Arslan,<br />
Demre Müftüsü Bahattin Ataklı, kurum<br />
amirleri, din görevlileri, Kur’an<br />
kursu öğreticileri ile çok sayıda vatandaş<br />
katıldı. Açılışta bir konuşma<br />
yapan İl Müftüsü Osman Artan, camilerin<br />
müminleri toplayan ve birleştiren<br />
mekânlar olduğunu belirterek<br />
caminin yapımında emeği geçenlere<br />
teşekkür etti. Cami hakkında<br />
hayırlınız Kur’an-ı Kerim’i öğrenen<br />
ve öğreteninizdir.” buyruğuna uyarak<br />
bizler de onu hem okuyup, hem<br />
de anlamaya ve yaşamaya çalışacağız.”<br />
dedi. Yapılan ikramlar ve duanın<br />
ardından Kaymakam Ahmet Özkan,<br />
Müftü Aykut İli ve daire amirleri<br />
tarafından Kur’an kursu hizmete<br />
açıldı.<br />
Öte yandan İlçe Müftülüğü ve Kaymakamlık<br />
ve Kızılay şubesince kan<br />
bağışı kampanyası düzenlendi. Kampanyaya,<br />
İlçe Kaymakamı, Müftü,<br />
Garnizon Komutanı, daire amirleri<br />
sivil toplum kuruluşları temsilcileri<br />
ile din görevlileri ve vatandaşlar<br />
katıldı.<br />
Diğer yandan İlçe Müftülüğü, görevlerinde<br />
başarılı olan personelini<br />
ödüllendirdi. Başarılı hizmetleri<br />
dolayısıyla, İlçe Kaymakamı Ahmet<br />
Özkan, İlçe Müftüsü Aykut İli, müftülük<br />
personeli, din görevlileri ve<br />
Kur’an kursu öğreticilerinden oluşan<br />
20 personele, ‘Başarı Belgesi’ verdi.<br />
Ayrıca, Müftülük Konferans Salonunda<br />
düzenlenen toplantıya katılarak<br />
bir konuşma yapan Kaymakam<br />
Ahmet Özkan, din görevlilerinin<br />
toplum üzerindeki etkilerinden<br />
bahsederek halkı bilinçlendirme ve<br />
örnek olma konusunda, din görevlilerine<br />
büyük görevler düştüğünü<br />
söyledi.<br />
bilgi veren İlçe Müftüsü İlyas Eser,<br />
cami için 900 bin lira harcandığını,<br />
375 metrekare alan üzerine inşa edilen<br />
caminin 600 kişi kapasiteli olduğunu<br />
ve bünyesinde, Kur’an kursu,<br />
lojmanlar ve konferans salonu bulunduğunu<br />
söyledi. Akseki Kaymakamı<br />
Murat Beşikçi ve İl Müftüsü<br />
Osman Artan’ın, caminin yapımına<br />
katkılarından dolayı hayırsever Yakup<br />
Esen ve Abdullah Göksoy’a teşekkür<br />
plaketi takdiminin ardından<br />
cami ibadete açıldı.<br />
İlçe Müftüsü Osman Şener, Ayaş<br />
Müftüsü Şükür Küçük, Beypazarı İlçe<br />
Müftüsü Mustafa Düzgüney, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ve<br />
çok sayıda vatandaş katıldı. Programın<br />
açılışında bir konuşma yapan<br />
İlçe Müftüsü Osman Şener, hafızlığın<br />
önemini anlatarak hafızlara öğrendiklerini<br />
hayatlarında tatbik etmeleri<br />
tavsiyesinde bulundu. Prof.<br />
Dr. Mehmet Okuyan da yaptığı konuşmada,<br />
hafızlığın büyük bir mertebe<br />
olduğunu söyledi. Hafızların<br />
sunduğu Kur’an ziyafetinin ardın-<br />
18
Trabzon-Vakfıkebir İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Yalıköy Mahallesi Merkez<br />
Camii yıkılarak yerine yenisi inşa<br />
edildi. Yapımı tamamlanan cami,<br />
Vali Abdil Celil Öz, Çevre ve Şehircilik<br />
Bakan Yardımcısı Muhammet<br />
Balta, İl Müftüsü Keramettin Demir,<br />
İlçe Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy, İl<br />
Emniyet Müdürü Murat Göksal, Espiye<br />
İlçe Kaymakamı Osman Bilgin,<br />
İlçe Belediye Başkanı Muhammet<br />
Balta, İlçe Müftüsü Hüseyin Köksal,<br />
Beşikdüzü İlçe Müftüsü Ömer Tütüncü,<br />
daire amirleri, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda<br />
vatandaşın katıldığı törenle ibadete<br />
açıldı. Törende bir konuşma<br />
dan, Ayaş Müftüsü Şükür Küçük’ün<br />
yaptığı hatim duası ve hafızlara belgelerinin<br />
verilmesi ile çeşitli hediyelerin<br />
takdimiyle program sona erdi.<br />
Diğer yandan İlçe Müftülüğü ile Sincan<br />
İşitme Engelliler İslami Eğitim<br />
ve İlim Derneği tarafından, Asrı Saadet<br />
Camii ve Kur’an Kursu bünyesinde<br />
işitme engellilere yönelik<br />
Kur’an kursu açıldı. Kursta işitme<br />
engelli vatandaşlara Kur’an-ı Kerim<br />
ve dinî bilgiler eğitimi veriliyor. İlçe<br />
Müftüsü Osman Şener kursun açılışında<br />
yaptığı konuşmada, ilçede ilk<br />
defa böyle bir kursun açıldığını belirterek<br />
her insanın Allah’a engelsiz,<br />
özgürce ibadet etme hakkı olduğunu<br />
söyledi.<br />
Öte yandan İlçe Müftülüğü tarafından<br />
cami ve Kur’an kurslarında açı-<br />
Vakfıkebir Yalıköy Mahallesi Merkez Camii ibadete açıldı<br />
Meram Yaylapınar Kız Kur’an Kursunda taç giyme merasimi<br />
Konya-Meram İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Yaylapınar Kız Kur’an<br />
Kursu’nda hafızlıklarını tamamlayan<br />
26 kız öğrenci için Mevlana Kültür<br />
Merkezi’nde taç giyme merasimi<br />
düzenlendi. İl Müftüsü Prof. Dr. Ali<br />
Akpınar, İlçe Müftüsü Sabri Kütükçü<br />
ve Karatay İlçe Müftüsü Hasan Hüseyin<br />
Arslantürk’ün hazır bulunduğu<br />
merasim, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle<br />
başladı. Programın açılışında bir<br />
Çat’ta hafızlık merasimi<br />
lan yaz Kur’an kurslarına devam<br />
eden öğrenciler için mezuniyet merasimi<br />
düzenlendi. Öğrencilerin ve<br />
ailelerinin yoğun ilgi gösterdiği merasimin<br />
açılışında konuşan İlçe Müftüsü<br />
Osman Şener, yaz Kur’an kurslarının<br />
önemini anlattı. Konuşmaların<br />
ardından kurslar arasında düzenlenen<br />
yarışmalarda dereceye giren<br />
öğrencilere çeşitli hediyeler verildi.<br />
Semah ekibinin sunduğu gösteriler<br />
ve seslendirdiği ilahiler davetlilerden<br />
yoğun ilgi gördü.<br />
yapan İl Müftüsü Keramettin Demir,<br />
camilerin insanları günlük hayatın<br />
sıkıntılarından arındırdığını belirterek<br />
onun için müminlerin, camilere<br />
ve ibadethanelere büyük önem<br />
verdiğini söyledi. Törenin sonunda<br />
cami hizmetlerine katkılarından dolayı<br />
hayırsever vatandaşlara plaket<br />
takdim edildi.<br />
Diğer yandan Hafız Hasan Kaan<br />
Kur’an Kursu’nda hafızlığını tamamlayan<br />
20 öğrenci için icazet merasimi<br />
düzenlendi. Törene, Çevre<br />
ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Muhammet<br />
Balta, İl Müftü Yardımcısı<br />
Ahmet Tokdemir, İlçe Müftüsü<br />
Hüseyin Köksal, Belediye Başkanı<br />
Muhammet Balta, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ile çok sayıda<br />
davetli katıldı. Hayırsever vatandaşlar<br />
tarafından umre ile ödüllendirilen<br />
hafızlara, icazet belgeleri ve<br />
çeşitli hediyelerin takdim edilmesiyle<br />
merasim sona erdi.<br />
konuşma yapan Dernek Başkanı Sahip<br />
Eke, hafızlığını tamamlayan öğrencilerin<br />
umre ile ödüllendirileceklerinin<br />
müjdesini verdi. İlçe Müftüsü<br />
Sabri Kütükçü ve İl Müftüsü Prof.<br />
Dr. Ali Akpınar da programda yaptıkları<br />
konuşmalarda, Kur’an eğitimi<br />
ve hafızlığın önemini anlatarak hafızları,<br />
öğretmenlerini ve velilerini<br />
tebrik ettiler. Duygulu anların yaşandığı<br />
merasim, 26 öğrenciye hafızlık<br />
belgelerinin takdimi, taçlarının giydirilmesi,<br />
çeşitli ikramların sunulması<br />
ve yapılan dua ile son buldu.<br />
Erzurum-Çat İlçe Müftülüğü’ne bağlı<br />
Merkez Yatılı Kur’an Kursu’nda hafızlık<br />
eğitimini tamamlayan 7 öğrenci<br />
için Çat Lisesi Kapalı Spor<br />
Salonu’nda icazet merasimi düzenlendi.<br />
Merasime, İl Müftüsü Hasan<br />
Çınar, İlçe Müftüsü Muhammed Sadık<br />
Kılıç, daire amirleri, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler<br />
ve vatandaşlar katıldı. Programın<br />
açılışında konuşan İl Müftüsü<br />
Hasan Çınar, Allah (c.c.)’ın en büyük<br />
mucizesinin Kur’an-ı Kerim olduğunu<br />
ve onun mesajlarının kıyamete<br />
kadar insanlığı aydınlatacağını<br />
söyledi. Kur’an-ı Kerim’in insanlı-<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
19
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
ğa rehberlik etme ve yol göstermede<br />
en büyük kılavuz olduğunu belirten<br />
İl Müftüsü Çınar, hafız öğrencileri<br />
tebrik etti. İlçe Müftüsü Muhammed<br />
Sadık Kılıç da hafızlığın önemini<br />
anlatarak hafızların yetişmesinde<br />
emeği geçen kurs öğreticilerine ve<br />
ailelerine teşekkür etti.<br />
Ayrıca, ilçe genelinde görev yapan<br />
kadın ve erkek din görevlileri ile vatandaşlar<br />
için ayrı ayrı “Cenaze Yıkama<br />
ve Kefenleme Kursu” düzenlendi.<br />
Kursta dersler, teorik ve pratik olmak<br />
üzere 2 aşamalı olarak verildi.<br />
Ölüm gerçeği, ölüme hazırlık, ölüm<br />
anında yapılması gerekenler ve<br />
ölüm sonrası yapılması gerekenlerin<br />
anlatıldığı kursun ikinci bölümünde,<br />
konu mankeni üzerinde cenaze yıkama<br />
ve kefenlemenin nasıl yapılacağı<br />
uygulamalı olarak anlatıldı.<br />
Tavas’ta “İslam’da Nikâh ve Gençliğin Eğitimi” konulu konferans<br />
Denizli-Tavas İlçe Müftülüğü ile Tavas<br />
Din Görevlileri Derneği tarafından,<br />
“İslam’da Nikâh ve Gençliğin<br />
Eğitimi” konulu bir konferans düzenlendi.<br />
Prof. Dr. Cevat Akşit’in konuşmacı<br />
olarak katıldığı konferansa,<br />
İlçe Belediye Başkanı Turhan Veli<br />
Akyol, İl Müftü Vekili Kazım Tekkoyun,<br />
İlçe Müftüsü Recep Balaban ve<br />
çok sayıda vatandaş katıldı. Programın<br />
açılışında bir konuşma yapan<br />
İlçe Müftüsü Balaban, ailenin önemini<br />
anlatarak bir toplumda aile<br />
sağlam temeller üzerine oturursa, o<br />
toplumun geleceğine güvenle bakabileceğini<br />
söyledi. Prof. Dr. Cevat<br />
Akşit, İslam’a göre nikâhta dikkat<br />
edilmesi gereken hususlar ile evlilikte<br />
eşlerin birbirlerine karşı davranış<br />
biçimleri konusunda aydınlatıcı<br />
bilgi verdi. Akrabaların, eşlerin özel<br />
hayatlarına müdahale etmemeleri<br />
gerektiğine vurgu yapan Akşit, ailelerin<br />
meyvesi olan çocukların yetiştirilmesi<br />
hususunu, Peygamberimizin<br />
ve ashabının hayatından örnekler<br />
vererek anlattı. Programın sonunda<br />
Prof. Dr. Cevat Akşit, davetlilerin<br />
sorularını cevaplandırdı.<br />
Yapraklı’da hafızlık merasimi<br />
Oltu’da yetimler buluştu<br />
Çankırı-Yapraklı İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Yüklü Köyü Kur’an Kursunda<br />
hafızlıklarını tamamlayan öğrenciler<br />
için merasim düzenlendi. Merasime,<br />
Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz,<br />
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı<br />
Dr. Hüseyin Kayapınar, Çankırı Belediye<br />
Başkanı İrfan Dinç, İl Müftüsü<br />
Arslan Türk, İlçe Müftüsü Menderes<br />
Karapunar, din görevlileri, Kur’an<br />
kursu öğreticileri, öğrenciler ve vatandaşlar<br />
katıldı. İlçe Müftüsü Menderes<br />
Karapunar’ın, günün anlam ve<br />
önemini belirten konuşmasının ar-<br />
Erzurum-Oltu İlçe<br />
Müftülüğü, sosyal<br />
ve kültürel etkinlikler<br />
kapsamında,<br />
“Yetimlerle Camide<br />
Buluşuyoruz”<br />
konulu bir etkinlik<br />
düzenledi. Etkinliğe,<br />
İl Müftüsü<br />
Hasan Çınar, Oltu Kaymakamı<br />
Abdullah Şen, Belediye Başkanı İbrahim<br />
Ziyrek, İl Müftü Yardımcısı<br />
Celal Büyük, İlçe Müftüsü Vahittin<br />
Kaim, ilçe müftüleri, müftülük personeli<br />
ile çok sayıda vatandaş katıldı.<br />
Programın açılışında birer konuşma<br />
yapan İlçe Müftüsü Vahittin<br />
Kaim ve İl Müftüsü Hasan Çınar,<br />
günün anlam ve önemini anlattılar.<br />
Program kapsamında din gönüllüleri<br />
tarafından, yetim ve kimsesiz<br />
çocukların ihtiyaçları belirlenerek<br />
dından; İl Müftüsü Arslan Türk de<br />
yaptığı konuşmada, Kur’an kurslarında<br />
verilen eğitim-öğretim hakkında<br />
bilgi vererek hafızları, öğreticilerini<br />
ve velilerini tebrik etti. Din İşleri<br />
Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin<br />
Kayapınar da yaptığı konuşmada,<br />
Kur’an’ı okuma ve hafızlığın önemini<br />
anlattı. Hafızlara belgeleri ve hediyelerinin<br />
takdiminin ardından yapılan<br />
dua ile program son buldu.<br />
yardım kampanyası başlatıldı. Program,<br />
Kaymakam Abdullah Şen tarafından,<br />
yetim öğrencilere kırtasiye<br />
malzemesi, küçük çocuklara da<br />
oyuncak hediye edilmesi ve yapılan<br />
ikramlarla sona erdi.<br />
20
Serik’te Kur’an kursları eğitim-öğretime başladı<br />
Kur’an kurslarında eğitim-öğretim yılının başlaması dolayısıyla,<br />
Antalya-Serik Orta Mahalle Kur’an Kursu’nda açılış töreni yapıldı.<br />
Törene, İlçe Kaymakamı Erol Rüstemoğlu, Belediye Başkan<br />
Yardımcısı Mustafa Aydın, İlçe Müftüsü Dr. Abdulkadir<br />
Karakuş, Mal Müdürü Yusuf Koç, Vergi Dairesi Müdürü Fahri<br />
Gün, İlçe Tarım Müdürü Mustafa Çömezoğlu, Yazı İşleri Müdürü<br />
Melehat Gez, Nüfus Müdürü Hatice Tümer, Orta Mahalle<br />
Kur’an Kursu Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Hasan Akbulut,<br />
din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve öğrenciler katıldı.<br />
İlçe Müftüsü Dr. Abdulkadir Karakuş programda yaptığı<br />
konuşmada, Kur’an kurslarında verilen eğitim-öğretim faaliyetleri<br />
ile ilgili bilgi verdi. İlçede, 39 Kur’an kursunda vatandaşlara<br />
Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler eğitimi verildiğini ifade eden Müftü Karakuş, eğitim yılının hayırlara vesile olması<br />
temennisinde bulundu. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından, Kaymakam Erol Rüstemoğlu ve protokol üyeleri<br />
tarafından öğrencilere ders kitapları dağıtılarak eğitime başlandı.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Çivril’de Kur’an kursları eğitime başladı<br />
Tarsus’ta hafızlar buluşması<br />
Mersin-Tarsus İlçe Müftülüğüne bağlı Merkez Kur’an Kursunda hıfzını tamamlayan hafızlar,<br />
Adana-Pozantı Karboğazı mesire alanında düzenlenen programda bir araya geldiler.<br />
“Hafızlar Buluşması” adıyla ikincisi gerçekleştirilen programın açılışında bir konuşma yapan<br />
Kur’an Kursu Yöneticisi Ahmet Sarman, geçmişten günümüze hafızlık ve hafızlık eğitiminin<br />
önemini anlattı. Hafızların ezberlerini unutmamaları için sürekli kendilerini geliştirmeleri<br />
gerektiğini söyleyen Sarman; hafızların, hafızalarında tuttukları kutsal emaneti ahirete<br />
kadar taşımaları tavsiyesinde bulundu. Programın sonunda çuval yarışı, halat çekme<br />
ve kaşıkta yumurta taşıma oyunları düzenlendi. Etkinlikten duydukları memnuniyeti dile<br />
getiren hafızlar, programın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ettiler.<br />
Ürgüp Müftülüğünden rehabilitasyon merkezlerine ziyaret<br />
Nevşehir-Ürgüp İlçe Müftüsü A. Muhammed<br />
Çınar, din görevlileri ve<br />
Kur’an Kursu öğreticilerinden oluşan<br />
bir ekip, ilçedeki özel rehabilitasyon<br />
merkezlerini ve kreşleri ziyaret<br />
ederek buralarda kalanlarla bir<br />
süre sohbet ettiler. Rehabilitasyon<br />
merkezlerinde kalanların büyük sevinç<br />
duyduğu ziyarette, Musalla Camii<br />
İmam-Hatibi Muhittin Macit’in<br />
Kur’an tilaveti ve seslendirdiği ilahiler,<br />
burada tedavi görenlere duygulu<br />
anlar yaşattı. Dua Yeri Camii<br />
Denizli-Çivril İlçe Müftülüğü,<br />
Kur’an kurslarında eğitim ve öğretimin<br />
başlaması dolayısıyla, bir tören<br />
düzenledi. İlçe Müftüsü Himmet<br />
Metin yaptığı açılış konuşmasında,<br />
kurslara gösterilen ilgiden<br />
duyduğu memnuniyeti dile getirerek<br />
öğrencilere, velilerine ve Kur’an<br />
kursu öğreticilerine teşekkür etti.<br />
İlçe Müftülüğü, din görevlilerine<br />
yönelik bağımlılık yapan maddelerle<br />
mücadele konulu bir bilgilendirme<br />
semineri düzenledi. Seminere<br />
katılan konuşmacılar, madde bağımlılığı<br />
ve önleme yolları hakkında<br />
dinleyicilere bilgi verdi.<br />
Diğer yandan İlçe Müftülüğü tarafından<br />
düzenlenen geleneksel hatim<br />
okuma etkinliği devam ediyor.<br />
Çivril Merkez Saray Camii’nde<br />
41’ncisi gerçekleştirilen programa,<br />
din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri<br />
ve vatandaşlar yoğun ilgi<br />
gösterdi. Cami imam-hatibi Ruhi<br />
Karataş’ın yaptığı duanın ardından,<br />
sunulan ikramlarla program sona<br />
erdi.<br />
İmam-Hatibi Ahmet Acar’ın yaptığı<br />
duanın ardından bir konuşma yapan<br />
İlçe Müftüsü A. Muhammed Çınar,<br />
rehabilitasyon merkezleri ve<br />
kreşlerde kalanlara çeşitli hediyeler<br />
takdim etti. Rehabilitasyon merkezi<br />
çalışanları ve misafir hastalar, ziyaretten<br />
duydukları memnuniyeti<br />
dile getirerek Müftü A. Muhammed<br />
Çınar’a ve müftülük personeline teşekkür<br />
ettiler.<br />
21
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Adilcevaz’da namaz kılan çocuklara tablet bilgisayar<br />
İncesu’da yaz kursları şenliği<br />
Bitlis-Adilcevaz İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı cami ve Kur’an kurslarında açılan<br />
yaz Kur’an kurslarının sona ermesi<br />
dolayısıyla, Merkez İsmail<br />
Efendi Camii’nde mezuniyet programı<br />
düzenlendi. Programa, İlçe Kaymakamı<br />
Özer Özbek, Belediye Başkanı<br />
Necati Gürsoy, İlçe Müftüsü<br />
Sait Dizen, İlçe Emniyet Müdürü Davut<br />
Küçüker, İlçe Jandarma Komutanı<br />
Mesut Başkurt, öğrenciler ve öğrenci<br />
velileri katıldı. Adilcevaz Belediye<br />
Başkanı Necati Gürsoy programda<br />
yaptığı konuşmada, etkinliklerin<br />
önemine değinerek çocukların<br />
Kur’an-ı Kerim okumayı, namaz<br />
kılmayı ve temel dinî bilgiler<br />
öğrenmeleri için camilere gönderilmesi<br />
gerektiğini söyledi. İlçe Müftüsü<br />
Sait Dizen de yaptığı konuşmada<br />
öğrencileri yetiştiren din görevlisine<br />
ve öğrencilerine teşekkür etti. Kız<br />
öğrencilerin sunduğu yardımlaşma<br />
konulu tiyatro gösterisi ve seslendirilen<br />
ilahilerin ardından program<br />
sona erdi. Programın sonunda, yaz<br />
kurslarında başarılı olan ve camide<br />
cemaate katılan öğrenciler, tablet<br />
bilgisayarlarla ödüllendirildiler.<br />
Kayseri-İncesu İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Saraycık Mahallesi Kur’an Kursu<br />
ile Saraycık Camii’nde açılan yaz<br />
Kur’an kurslarına devam eden öğrencilerin<br />
moral ve motivasyonunu<br />
yükseltmek amacıyla, yaz Kur’an<br />
kursları şenliği düzenlendi. Etkinliğe,<br />
İlçe Kaymakamı Ercan Öter, İlçe<br />
Müftüsü Salih Sezik, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ile çok<br />
sayıda vatandaş katıldı. Öğrencilerin<br />
yaz Kur’an kursu döneminde hazırladıkları<br />
el emeği, göz nuru eserleri<br />
ve eğitici materyalleri sergilediği<br />
serginin açılışını yapan İlçe Kaymakamı<br />
Ercan Öter, sergiyi gezerek<br />
öğrencilere ve öğreticilere teşekkür<br />
etti. Yaz kurslarının çok verimli geçtiğini<br />
söyleyen İlçe Müftüsü Salih<br />
Sezik, geçen yıllara göre bu yıl yaz<br />
Kur’an kurslarına ilginin daha yoğun<br />
olduğunu belirterek öğrencilerin<br />
büyük bir özveriyle kursa devam<br />
ettiğini söyledi. Programda, öğrencilerin<br />
okuduğu Kur’an-ı Kerim, dua<br />
ve ilahiler, davetlilere duygulu anlar<br />
yaşattı.<br />
İpsala’da yaz kursları sezon programı<br />
Edirne-İpsala Müftülüğü, Hacı Köyü Merkez Camii’nde açılan yaz Kur’an<br />
kurslarının sona ermesi dolayısıyla düzenlenen programa, İlçe Müftü<br />
Vekili Rahim Duran, çevre köylerin din görevlileri, öğrenci ve öğrenci<br />
aileleri ile vatandaşlar katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda,<br />
öğrencilerin okuduğu ilahiler, şiir ve piyes gösterileri davetliler<br />
tarafından ilgiyle takip edildi. Törende bir konuşma yapan İlçe Müftü<br />
Vekili Rahim Duran, kurslara olan ilgiden duyduğu memnuniyeti dile<br />
getirerek katılımları dolayısıyla öğrencilere, destekleri nedeniyle ailelerine ve din görevlilerine teşekkür etti. Program,<br />
öğrencilerden Musa Baltacı’nın yaptığı duayla sona erdi.<br />
Mamak’ta futbol turnuvası<br />
Ankara-Mamak İlçe Müftülüğüne bağlı Akdere ve çevre camilerde açılan yaz<br />
Kur’an kurslarına devam eden öğrenciler arasında futbol turnuvası düzenlendi.<br />
Öğrencilerin kurslara ilgi ve sevgisini artırmak, camiler arası kaynaşmayı sağlamak<br />
amacıyla düzenlenen turnuva sonunda, Hızır İlyas Camii Kur’an Kursu birinci,<br />
Mutlu Camii Kur’an Kursu ikinci, Cebeli Nur Camii Kur’an Kursu da üçüncülük<br />
kupasını kazandı. Turnuvada, gol kralı ve en centilmen oyuncu seçilen<br />
öğrencilere de çeşitli hediyeler verildi.<br />
Cumayeri yaz kursu öğrencileri piknikte bir araya geldi<br />
Düzce-Cumayeri Avlayan Köyü yaz Kur’an kursu kız ve erkek öğrencileri, Gölyaka İlçesi Kültür Parkta düzenlenen<br />
piknikte bir araya geldiler. Öğrencilerin motivasyonunu artırmak, birlikte güzel vakit geçirmelerini sağlamak amacıyla<br />
düzenlenen piknikte, öğrenciler hoş vakit geçirerek gönüllerince eğlendiler. Kurs öğreticileri yaptıkları konuş-<br />
22
malarda, öğrencilerin yoğun geçen derslerden sonra birbirleriyle tanışıp kaynaşmaları, yaz kurslarına ilgi ve devamlılıklarını<br />
artırmak amacıyla piknik düzenlediklerini söylediler. Kendi aralarında futbol oynayan ve çeşitli etkinlikler<br />
düzenleyen öğrenciler, Gölyaka Kur’an Kursu öğrencileriyle bir de futbol maçı yaptılar.<br />
Gelibolu’da yaz kursları yoğun ilgi gördü<br />
Çanakkale-Gelibolu İlçe Müftülüğünün<br />
düzenlediği yaz Kur’an kursları<br />
düzenlenen bir programla sona erdi.<br />
Atatürk Kız Teknik ve Meslek Lisesi<br />
Konferans Salonunda gerçekleştirilen<br />
program, vatandaşlar tarafından<br />
yoğun ilgi gördü. Programda bir konuşma<br />
yapan İlçe Müftüsü Dr. İbrahim<br />
Özler, <strong>2014</strong> yılı yaz Kur’an kurslarının<br />
başarılı bir eğitim sezonu geçirdiğini<br />
ve kursların sonuna gelindiğini<br />
belirterek tüm anne ve babalar<br />
ile kurslara devam eden öğrencilere<br />
göstermiş oldukları ilgiden dolayı<br />
teşekkür etti. Programda yaz<br />
Kur’an kursu öğrencilerinden oluşan<br />
ilahi korosunun sunduğu ilahiler,<br />
izleyenlere duygulu anlar yaşattı.<br />
Daha sonra program, yaz Kur’an<br />
kurslarına katılan öğrenciler arasında<br />
yapılan yarışmalarda başarılı<br />
olan ve dereceye giren öğrencilere<br />
verilen hediyelerle sona erdi.<br />
Diğer yandan Gelibolu İlçe Müftülüğü<br />
tarafından yaz Kur’an kursu öğrencilerine<br />
yönelik bir piknik düzenlendi.<br />
Gelibolu Müftüsü Dr. İbrahim<br />
Özler piknikte yaptığı konuşmada,<br />
sosyal ve kültürel etkinliklerin öğrencilerin<br />
sosyalleşmesinde önemli<br />
olduğunu söyledi.<br />
Öte yandan İlçe Müftülüğü, yaz<br />
Kur’an kursuna devam ederek<br />
Kur’an-ı Kerim’i hatmeden öğrenciler<br />
için bir merasim düzenledi. Merasimde<br />
bir konuşma yapan İlçe<br />
Müftüsü Dr. İbrahim Özler, Kur’an-ı<br />
Kerim ve dinî bilgiler öğrenmek için<br />
cami ve Kur’an kurslarına gelen öğrencilerin<br />
hatimlerini tamamlamalarından<br />
duyduğu memnuniyeti dile<br />
getirerek öğrencilere, öğreticilerine<br />
ve velilere teşekkür etti. Öğrencilere<br />
hediyelerinin takdimi ve yapılan duanın<br />
ardından merasim sona erdi.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Boğazlıyan’da yaz kursları ödüllü bilgi yarışması<br />
Yozgat-Boğazlıyan Müftülüğü, yaz<br />
Kur’an kurslarına katılan öğrenciler<br />
arasında bilgi yarışması düzenledi.<br />
Anadolu İmam-Hatip Lisesi’nde<br />
gerçekleşen yarışmaya, 37 Kur’an<br />
kursu ve camilerde eğitim gören<br />
yaz kursu öğrencileri katıldı. Yapılan<br />
değerlendirmeler sonunda, Ovakent<br />
Kasabası Yavuz Sultan Selim<br />
Sarıoğlan’da Gaziler Günü programı düzenlendi<br />
Kayseri-Sarıoğlan İlçe Müftülüğü<br />
ve TDV Sarıoğlan Şubesi işbirliğiyle,<br />
Gaziler Günü dolayısıyla bir program<br />
düzenlendi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle<br />
başlayan programa, İlçe Kaymakamı<br />
Hasan Doğan, Belediye Başkanı,<br />
daire amirleri, şehit aileleri, gaziler,<br />
müftülük personeli ve din görevlileri<br />
ile çok sayıda davetli katıldı.<br />
İlçe Kaymakamı Hasan Doğan programda<br />
yaptığı konuşmada, birlik ve<br />
beraberlik duygularının pekiştirilmesi<br />
amacıyla düzenlenen bu tür etkinliklerin<br />
önemini anlattı. İlçe Müftüsü<br />
Necmettin Saydan da yaptığı konuşmada,<br />
vatan için şehit olanlara<br />
Allah (c.c.)’tan rahmet dileyerek gazilere<br />
saygı ve minnet borçlu olduklarını<br />
söyledi. Din görevlileri tarafından<br />
şehitler için okunan hatimlerin<br />
duasının ardından, davetlilere çeşitli<br />
ikramlarda bulunulmasıyla program<br />
sona erdi<br />
Diğer yandan İlçe Müftülüğüne bağlı<br />
cami ve Kur’an kurslarında açılan<br />
yaz kurslarının sona ermesi dolayısıyla,<br />
Belediye Düğün Salonu’nda<br />
Camii’nden Furkan Habil Şahin birinci<br />
olurken, Toki Camii’nden Mustafa<br />
Aksu ikinci, Ovakent Kasabası<br />
Lale Camii’nden Semanur Yüksel<br />
de üçüncü oldu. Yarışmada birinci<br />
olan Furkan Habil Şahin umre, ikinci<br />
olan Mustafa Aksu dizüstü bilgisayar,<br />
üçüncü olan Semanur Yüksel’e<br />
de tablet bilgisayar hediye edildi.<br />
bir program düzenlendi. İlçe Müftüsü<br />
Necmettin Saydan programda<br />
yaptığı konuşmada, “Sizin en hayırlınız<br />
Kur’an’ı öğrenen ve öğreteninizdir.”<br />
hadis-i şerifini hatırlatarak<br />
yaz kursundan sonra da öğrencilerin<br />
Kur’an okumayı terk etmemelerini<br />
istedi. Öğrencilerin seslendirdiği<br />
ilahiler, şiir dinletisi ve skeç gösterileriyle<br />
devam eden programın<br />
sonunda, bilgi yarışmasında birinci<br />
olan Güzelyazı Yaz Kur’an Kursu<br />
ve ikinci olan Çiftlik Ulu Camii öğrencilerine<br />
tablet bilgisayar, üçüncü<br />
olan Mevlana Camii öğrencilerine<br />
ise mp3 çalar verildi. Yarışmaya katılan<br />
tüm öğrenciler de voleybol ve<br />
futbol topu ile ödüllendirildi.<br />
23
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Çatak’ta yaz kursları dönem sonu etkinliği<br />
Van-Çatak İlçe Müftülüğü, yaz<br />
Kur’an kurslarının sona ermesi dolayısıyla,<br />
Atatürk İlköğretim Okulu<br />
Konferans Salonunda bir mezuniyet<br />
programı düzenledi. Programa, İlçe<br />
Kaymakamı, İl Müftü Yardımcısı, İl<br />
Kur’an Kursları Müdürü, İlçe Müftü<br />
Vekili, Emniyet Amiri, Milli Eğitim<br />
Müdürü ve diğer kurum müdürleri,<br />
din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri,<br />
öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.<br />
Programda konuşan İl Müftü Yardımcısı<br />
Abdullah Sağır, yaz kurslarının<br />
önemine değinerek öğrencilere<br />
teşekkür etti. İlçe Müftü Vekili Sezai<br />
Görentaş da çocuklarını kurslara<br />
gönderen velilere ve onları özveriyle<br />
eğiten din görevlilerini tebrik<br />
etti. Öğrencilerin programda okuduğu<br />
sûreler, hadisler, ilahiler, dualar<br />
ve sergiledikleri tiyatro gösterileri ilgiyle<br />
takip edildi. Programın sonunda<br />
Kur’an kurslarında başarılı olarak<br />
dereceye giren öğrencilere çeşitli hediyeler<br />
verildi.<br />
Çubuk’ta yaz kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />
Ankara-Çubuk İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Fatih Camii’nde açılan yaz<br />
Kur’an kursu düzenlenen bir programla<br />
sona erdi. Programda bir konuşma<br />
yapan Çubuk İlçe Müftüsü<br />
Bilal Kara, Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler<br />
öğrenen nesillerden, vatanına,<br />
milletine, ailesine ve kendisine zarar<br />
Ayancık Ortaerkengünez Camii’nde bilgi yarışması<br />
Yenimahalle’de Serhat Huzur Camii’nde mezuniyet töreni<br />
gelmeyeceğini belirterek çocukları<br />
yetiştiren din görevlisi Murat Uçar’a<br />
teşekkür etti. Çubuk Yıldırım Beyazıt<br />
Mahallesi Muhtarı Zeki Avan’ın,<br />
öğrencilere saat, kalem ve kitap hediye<br />
ettiği program, yapılan dua ile<br />
sona erdi.<br />
Sinop-Ayancık Müftülüğüne bağlı<br />
Ortaerkengünez Camii’nde açılan<br />
yaz Kur’an kursuna katılan öğrenciler<br />
arasında bilgi yarışması düzenlendi.<br />
Vaiz Furkan Avcı, Fahri Öğretici Gülsüm<br />
Kaya ve Din Görevlisi Mustafa<br />
Şahin’in jüri üyeliğini yaptığı yarışmada,<br />
öğrencilere kursta öğrendikleri<br />
bilgilerden 30’ar soru soruldu. Yarışma<br />
sonunda Enes Demiryapan birinci<br />
olurken, Alperen Örnek ikinci,<br />
Şafak Çetinkaya da üçüncülüğü elde<br />
etti. Yarışmada dereceye girenlere ve<br />
tüm öğrencilere çeşitli hediyeler verildi.<br />
Yapılan dua ve ikramların ardından<br />
program sona erdi.<br />
Ankara-Yenimahalle İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Serhat Huzur Camii’nde düzenlenen<br />
yaz Kur’an kursu coşkulu<br />
bir törenle sona erdi. Programa, <strong>Diyanet</strong><br />
İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri<br />
Genel Müdürü Prof. Dr. Ali<br />
Erbaş, İlçe Müftü Vekili Günay Özer,<br />
Kur’an kursu öğreticileri, din görevlileri,<br />
öğrenci velileri ve cami cemaati<br />
katıldı. Programda bir konuşma<br />
yapan İlçe Müftü Vekili Günay Özer,<br />
yaz Kur’an kurslarının önemine vurgu<br />
yaparak öğrenci ve velilerin kurslara<br />
gösterdikleri ilgiden duyduğu<br />
memnuniyeti dile getirdi. Eğitim<br />
Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr.<br />
Ali Erbaş da bu yıl yaz kurslarına katılımın<br />
beklenenin üzerinde olduğunu,<br />
bundan büyük mutluluk duyduklarını<br />
belirterek hizmette kalite<br />
verimliliğinin yükselmesi için teşkilat<br />
olarak çalışmalara devam ettiklerini<br />
söyledi. Programda, öğrenciler<br />
arasında düzenlenen “Dinî Bilgiler<br />
ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma<br />
Yarışması”nda birinci olan öğrencilere<br />
tablet PC, ikincilere bisiklet, üçüncülere<br />
kol saati, dördüncülere çanta,<br />
beşincilere de mp3 çalar hediye<br />
edildi. Program, yapılan ikram ve<br />
dualarla sona erdi.<br />
Sivas ilçe müftüler toplantısı Doğanşar’da yapıldı<br />
Din hizmetlerinin daha etkili ve verimli<br />
bir şekilde yürütülmesi için Sinasyonu<br />
güçlendirmek, din hizmetlerde<br />
birlikteliği sağlamak, koordivas<br />
İl Müftülüğü ile ilçe müftülükleri<br />
arasında yürütülen iş ve işlemla<br />
düzenlenen ilçe müftüleri<br />
lerinde verimliliği artırmak amacıy-<br />
toplantısı,<br />
Doğanşar İlçe Müftülüğünde<br />
gerçekleşti. Sivas İl Müftüsü Recep<br />
Şükrü Balkan’ın başkanlığında<br />
yapılan toplantıya, İl Müftü yardım-<br />
24
cısı ve ilçe müftüleri katıldı. Toplantıda,<br />
<strong>2014</strong> yılı Camiler ve Din Görevlileri<br />
Haftası Etkinlikleri, Kurban<br />
Bayramı yapılan hizmetlerin değerlendirilmesi<br />
yapıldı. Sivas İl Müftüsü<br />
Balkan ve ilçe müftüleri, Doğanşar<br />
Müftülüğüne atanan Recep<br />
Eren’i tebrik ederek kendisine başarılar<br />
dilediler. İlçe Kaymakamı Hakan<br />
Kafkas ve Belediye Başkanı Necdet<br />
Oktay Karaman’ın da katıldığı<br />
program, iyi dilek ve temennilerle<br />
sona erdi.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Koramanlar Köyü yaz kursu öğrencileri piknikte buluştular<br />
Zonguldak-Çaycuma İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Koramanlar Köyü Şeyhler<br />
Mahallesi Camii’nde düzenlenen<br />
yaz Kur’an kursu öğrencilerine yönelik<br />
gezi ve piknik düzenlendi. Din<br />
Görevlisi Hüseyin Altuncu’nun refakatinde<br />
gerçekleştirilen program<br />
kapsamında, Gökçebey Hayvanat<br />
Bahçesi, Ensar Yatılı Kur’an Kursu ve<br />
Çaycuma İmam-Hatip Lisesi ziyaret<br />
edildi. Ardından Çaycuma Şehir Ormanında<br />
düzenlenen piknikte, güzel<br />
bir gün geçirmenin sevincini yaşayan<br />
öğrencilere katılım belgeleri ile<br />
çeşitli ödüller verildi. Din görevlisi<br />
Altuncu, yaz kursuna katılan öğrencilerini<br />
tebrik ederek kursa gösterdikleri<br />
ilgiden dolayı teşekkür etti.<br />
Kabataş’ta yaz kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />
Ordu-Kabataş İlçe Müftülüğüne bağlı<br />
Merkez Camii’nde düzenlenen<br />
yaz Kur’an kursunun sona ermesi<br />
dolayısıyla bir program düzenlendi.<br />
Programa, Kaymakam Vekili Osman<br />
Bilici, Belediye Başkanı Yakup<br />
Yılmaz, İlçe Müftüsü Mahmut Çelikoğlu,<br />
daire amirleri, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler<br />
ve vatandaşlar katıldı. İlçe Müftüsü<br />
Mahmut Çelikoğlu açılışta yaptığı<br />
konuşmada, yaz Kur’an kurslarının<br />
çok verimli geçtiğini ve bundan<br />
büyük memnuniyet duyduklarını<br />
söyledi. Müftü Çelikoğlu, yaz Kur’an<br />
kurlarına devam eden öğrencilere,<br />
Başkanlığımız Dini Yayınlar Genel<br />
Müdürlüğü tarafından gönderilen<br />
elif-be cüzleri ile Kur’an-ı Kerim ve<br />
dinî bilgiler kitaplarının dağıtıldığını<br />
söyledi. Programın sonunda, ilçe genelinde<br />
başarılı olan 160 yaz Kur’an<br />
kursu öğrencisine birer kol saati hediye<br />
edildi. Yapılan duayla program<br />
son buldu.<br />
Yunak’ta yaz kursları mezuniyet programı<br />
Konya-Yunak İlçe Müftülüğü tarafından açılan yaz Kur’an kurslarının<br />
mezuniyet programı, YİBO Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa,<br />
İlçe Belediye Başkanı, İlçe Müftüsü, İlçe Milli Eğitim Müdürü,<br />
kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, din görevlileri, Kur’an kursu<br />
öğreticileri, öğrenciler ve velileri katıldı. Programın açılışında konuşan<br />
İlçe Müftüsü Ali Ünal, yaz Kur’an kurslarının önemi ve eğitim süreci<br />
hakkında bilgi vererek çocukların eğitiminde anne-babalara düşen<br />
sorumlulukları anlattı. Ardından öğrenciler arasında Kur’an’ı güzel okuma,<br />
sûre ezberleme ve dinî bilgiler kategorilerinde yapılan yarışmalarda<br />
birinci olan Selçuk Yeni Camii öğrencisi Nisa Nur Aysal, Fatiha ve İhlas surelerini okuyarak anlamlarını verdi.<br />
Kur’an kursu öğrencileri tarafından seslendirilen ilahiler, şiirler, tiyatro ve Hacivat-Karagöz gösterileri davetlilere<br />
unutulmaz anlar yaşattı. Yarışmada dereceye giren 5 öğrenciye tablet bilgisayar, beş öğrenciye çeyrek altın, diğer öğrencilere<br />
de Başkanlığımız yayını Kur’an-ı Kerim ve İslam İlmihâli hediye edildi.<br />
Akhisar’da yaz kursları veda programı<br />
Manisa-Akhisar İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Çamönü Mahallesi Merkez<br />
Camii’nde yaz Kur’an kursu mezuniyet<br />
programı düzenlendi. Programa,<br />
İlçe Müftüsü Ramazan Orhanlı,<br />
din görevlisi Mehmetcan Gündüz,<br />
öğrenciler ve velileri katıldı. Din<br />
Görevlisi Mehmetcan Gündüz’ün<br />
25
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Kastamonu-İnebolu İlçe Müftülüğü<br />
tarafından açılan yaz Kur’an kursuna<br />
katılan öğrenciler arasında bilgi<br />
yarışması düzenlendi. 7-9, 10-12 ve<br />
13-15 yaş grupları arasında üç kategoride<br />
düzenlenen yarışma, İnebolu<br />
Anadolu İmam-Hatip Lisesinde gerçekleştirildi.<br />
Yarışmada dereceye girenlere<br />
ödülleri, Müftülük Toplantı<br />
Salonunda İlçe Kaymakamı Gökhan<br />
Görgülüarslan, siyasi partilerin temsilcileri,<br />
din görevlileri, Kur’an kursu<br />
öğreticileri, veliler ve öğrencilerin<br />
katıldığı törende verildi. İlçe Müftüsü<br />
Naci Çakmakçı törende yaptığı<br />
konuşmada, yaz Kur’an kursları ve<br />
Belen’de yaz Kur’an kursları sona erdi<br />
İnebolu’da yaz kursları arası bilgi yarışması<br />
Kur’an öğrenmenin önemini anlattı<br />
ve öğrencileri ve hocalarını başarılarından<br />
dolayı tebrik etti. Programın<br />
sonunda yarışmada dereceye giren<br />
öğrencilere, TDV İnebolu Şubesi ve<br />
hayırseverler tarafından çeşitli hediyeler<br />
verildi.<br />
Hatay-Belen Müftülüğü tarafından<br />
düzenlenen yaz Kur’an kursları gerçekleştirilen<br />
etkinliklerle sona erdi.<br />
Merkez Gaziosmanpaşa Camii ve<br />
Kur’an Kursu ile Tepebaşı Camii’nde<br />
açılan yaz kurslarına katılan ve kursu<br />
başarıyla tamamlayan öğrencilere,<br />
din görevlileri tarafından çeşitli<br />
hediyeler verildi. Kursların sona ermesi<br />
dolayısıyla öğrencilere yönelik<br />
piknik ve gezi programı düzenlendi.<br />
Kurslara katılımı teşvik etmek,<br />
öğrencilerin moral ve motivasyonunu<br />
arttırmak amacıyla düzenlenen<br />
yaz Kur’an kurslarının önemi hakkında<br />
yaptığı konuşmanın ardından,<br />
İlçe Müftüsü Ramazan Orhanlı<br />
tarafından öğrencilere katılım<br />
belgeleri verildi. Programda,<br />
yaz Kur’an kursu süresince namazlara<br />
en çok gelen öğrencilere çeşitli<br />
hediyeler verildi. Tören, kurs öğrencileri<br />
tarafından yapılan dua ile<br />
sona erdi. Ayrıca, kurs öğrencileri<br />
için piknik ve futbol turnuvası düzenlendi.<br />
Ayrıca, Karadeniz Mahallesi<br />
Camii’nde açılan yaz Kur’an kursunun<br />
sona ermesi dolayısıyla mezuniyet<br />
programı düzenlendi. Kurs<br />
öğrencilerinin hazırlayıp sunduğu<br />
programda, öğrencilerin okuduğu<br />
sûreler, seslendirdikleri ilahi ve şiirler<br />
davetlilere duygulu anlar yaşattı.<br />
Programda bir konuşma yapan İlçe<br />
Müftüsü Naci Çakmakçı, yaz Kur’an<br />
kurslarının önemini anlatarak katılımlarından<br />
dolayı öğrencilere ve<br />
velilere; gayretli çalışmalarından dolayı<br />
da din görevlilerine teşekkür<br />
etti. Programın sonunda davetlilere<br />
çeşitli ikramlarda bulunuldu.<br />
etkinliklerde, çocuklar gönüllerince<br />
eğlenme imkânı buldu.<br />
Mahmudiye’de “Her Kursa Bir Bisiklet” kampanyası<br />
Eskişehir-Mahmudiye İlçe Müftülüğü<br />
tarafından düzenlenen, “Her Kursa<br />
Bir Bisiklet” kampanyası çerçevesinde<br />
yaz Kur’an kurslarına katılan<br />
ve en az devamsızlığı olan her<br />
kurstan bir öğrenciye bisiklet hediye<br />
edildi. Kampanya ile ilgili bilgi<br />
veren İlçe Müftüsü H. Hüseyin Kılınçal,<br />
öğrencilerin yaz Kur’an kurslarına<br />
ilgilerini ve devamlılığını sağlayabilmek<br />
amacıyla ‘Her Kursa Bir Bisiklet’<br />
kampanyası başlattıklarını ve<br />
Muratpaşa’da yaz kursları futbol turnuvası<br />
Antalya-Muratpaşa İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı camilerde açılan yaz Kur’an<br />
kursları arasında futbol turnuvası<br />
düzenlendi. 8 takımın katıldığı turnuvada,<br />
Şehadet Camii öğrencileri<br />
tüm rakiplerini yenerek birinci<br />
oldu. Dereceye giren takımlara çeşitli<br />
ödüllerin verildiği törende bir konuşma<br />
yapan İl Müftü Yardımcısı<br />
İbrahim Keser, bu tür sportif etkinliklerin<br />
öğrencilerin birbirleriyle kaynaşmalarına<br />
vesile olduğunu ve camilere<br />
ilgilerinin artması açısından<br />
önemli olduğunu belirterek turnuvaya<br />
katılan öğrencilere ve kursa emeği<br />
geçenlere teşekkür etti. Programın<br />
sonunda turnuvada görev alan<br />
öğreticilere plaket verilirken, bütün<br />
öğrencilere de çeşitli hediyeler takdim<br />
edildi.<br />
meyvelerini de aldıklarını belirterek<br />
öğrencilere ve kurs öğreticilerine teşekkür<br />
etti. Ayrıca, yaz kurslarına katılan<br />
öğrenciler arasında düzenlenen<br />
bisiklet yarışında dereceye giren öğrencilere<br />
de çeşitli hediyeler verildi.<br />
İlçedeki her camiye bir dizüstü bilgisayar<br />
ve projeksiyon cihazı kazandırılarak<br />
öğrencilere, dinî ve ahlaki<br />
filmler izlettirildi.<br />
26
Yeşilli’de yaz kursları mezuniyet töreni<br />
Mardin-Yeşilli İlçe Müftülüğü tarafından<br />
açılan yaz Kur’an kursunu tamamlayan<br />
öğrenciler için mezuniyet<br />
töreni düzenlendi. Törene İl Müftüsü<br />
Dursun Ali Coşkun, İlçe Müftüsü<br />
Selahaddin Yılmaz, din görevlileri,<br />
Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler<br />
ve vatandaşlar katıldı. İl Müftüsü<br />
Coşkun törende yaptığı konuşmada,<br />
Kur’an kursları ve hafızlığın önemini<br />
anlattı. İlçe Müftüsü Selahaddin<br />
Yılmaz da kurs süresince öğrencilere<br />
Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler dersleri<br />
verildiğini söyledi. Çeşitli etkinliklerin<br />
düzenlendiği programda, çocuklar<br />
kursta öğrendiklerini davetliler<br />
huzurunda sergileme imkânı buldular.<br />
Değişik cami ve mahalle kurslarından<br />
seçilen öğrencilerin seslendirdikleri<br />
ilahi, kaside ve sundukları<br />
gösteriler, katılanlara duygulu anlar<br />
yaşattı. Öğrencilere katılım belgelerinin<br />
takdimi ve yapılan duanın ardından<br />
program sona erdi.<br />
Diğer yandan Müftülük ve Tüm<br />
Din Hizmetleri Derneğinin işbirliğiyle,<br />
06-12 yaş grubu çocukları namaza<br />
alıştırmak ve camiye teşvik<br />
etmek amacıyla Merkez Yeşilvadi<br />
Mezitli’de Suriyeli öğrencilere Kur’an-ı Kerim ve Türkçe kursu<br />
Camii’nde, “7 Yaşındayım Namaz Kılıyorum”<br />
etkinliği düzenlendi. Aileler<br />
ve çocukların yoğun ilgi gösterdiği<br />
programda, çocukların imamlık<br />
ve müezzinlik yapmaları davetlilere<br />
duygulu anlar yaşattı.<br />
Mersin-Mezitli Müftülüğü, yaz<br />
Kur’an kurslarına katılan Suriyeli<br />
140 öğrenciye yönelik Kur’an-ı Kerim<br />
ve Türkçe eğitim kursu düzenledi.<br />
Kursun sona ermesi dolayısıyla<br />
merkez Ayşe Arslan Camii’nde bir<br />
program düzenlendi. Programa, İlçe<br />
Müftüsü Nusret Karabiber, Kur’an<br />
kursu öğreticileri, din görevlileri, öğrenciler<br />
ve velileri katıldı. Programın<br />
açılışında konuşan İlçe Müftüsü<br />
Nusret Karabiber, yaz kurslarında verilen<br />
Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler<br />
eğitiminin önemini anlattı. Başarılı<br />
öğrencilere, İlçe Müftüsü Nusret Karabiber<br />
tarafından belgeleri ile çeşitli<br />
hediyelerin takdim edildiği program,<br />
Suriyeli öğrencilerin hazırlayıp<br />
sunduğu etkinliklerle sona erdi. Ayrıca,<br />
“Müezzinimi Yetiştiriyorum Projesi”<br />
kapsamında, yaz Kur’an kurslarına<br />
devam eden yaklaşık 1000 genç<br />
müezzinlik yapmayı öğrendi.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Çamlıdere’de yaz Kur’an kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />
Ankara-Çamlıdere İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Şeyh Ali Semerkandi Külliye<br />
Camii yaz Kur’an kursunda başarılı<br />
olan öğrenciler, düzenlenen bir<br />
törenle ödüllendirildiler. Merasime<br />
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,<br />
Çamlıdere Kaymakam Vekili Halid<br />
Yıldız, Belediye Başkanı Hazım Caner<br />
Can, Müftü Hüseyin Dinler, din<br />
görevlileri, öğrenciler ile çok sayıda<br />
vatandaş katıldı. Programın sonunda,<br />
yaz Kur’an kursunda başarılı<br />
Süleymanpaşa yaz kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />
Tekirdağ-Süleymanpaşa Müftülüğü<br />
ve Sivil Toplum Kuruluşlarının katkılarıyla,<br />
Tekirdağ Belediyesi Sahil<br />
Anfi Tiyatroda, yaz Kur’an kursları<br />
mezuniyet ve ödül töreni düzenlendi.<br />
Din görevlileri, öğrenci velileri,<br />
öğrenciler ve çok sayıda vatandaşın<br />
ilgiyle takip ettiği program, Kur’an-ı<br />
Kerim tilavetiyle başladı. Büyük beğeni<br />
toplayan, “Kardeşlik ve Salavat”<br />
konulu sinevizyon gösterimi ile devam<br />
eden programda, öğrencilerin<br />
sunduğu tiyatro gösterileri, skeçler,<br />
seslendirdikleri ilahi ve kasideler,<br />
davetlilere duygulu anlar yaşattı.<br />
Program sonunda düzenlenen yarışmaya<br />
katılan 1200 yaz kursu öğrencisine,<br />
lunapark giriş bileti ile çeşitli<br />
kırtasiye malzemesi hediye edildi.<br />
Ayrıca, dereceye giren öğrencilere<br />
de 6 adet dizüstü bilgisayar, 6 adet<br />
tablet bilgisayar, 6 adet cep telefo-<br />
olan öğrencilere, Başbakan Yardımcısı<br />
Bülent Arınç, Kaymakam Vekili<br />
Halid Yıldız, Belediye Başkanı Hazım<br />
Caner Can, Müftü Hüseyin Dinler tarafından,<br />
18 adet tablet bilgisayar ile<br />
çeşitli hediyeler verildi.<br />
İlçe Müftülüğüne bağlı yaz Kur’an<br />
kurslarında başarılı olan diğer öğrencilere<br />
de <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />
yayını kitaplar hediye edildi.<br />
nu, 6 adet dijital fotoğraf makinesi,<br />
2 öğrenciye bir yıllık burs imkânı,<br />
2 adet bisiklet ve 1 adet lazer yazıcı<br />
hediye edildi.<br />
27
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Eskipazar’da yaz Kur’an kursları arası spor etkinlikleri<br />
Karabük-Eskipazar Müftülüğü, yaz<br />
Kur’an kursları etkinlikleri kapsamında,<br />
camiler arası futbol, voleybol,<br />
masa tenisi ve satranç turnuvası<br />
düzenledi. Futbol turnuvasında Hanköy<br />
Köyü Camii öğrencileri birinci<br />
olurken, voleybol turnuvasında Kurbantepe<br />
Kur’an Kursu, masa tenisi<br />
turnuvasında ise Babalar Köyü Yaylar<br />
Mahallesi Camii’nden Yasin Can<br />
Aytepe, santranç turnuvasında ise<br />
Pazarüstü Mahallesi Camii Kur’an<br />
Kursu’ndan Ferhat Emin Kaplan birinci<br />
oldu. Diğer yandan Eskipazar<br />
Müftülüğüne bağlı Kur’an kurslarında<br />
eğitim-öğretim döneminin başlaması<br />
münasebetiyle Halk Eğitim<br />
Merkezinde bir açılış programı düzenlendi.<br />
İlçe Müftüsü M. Rauf Arcaklıoğlu<br />
açılışta yaptığı konuşmada,<br />
yeni eğitim-öğretim yılının hayırlı<br />
olması temennisinde bulunarak<br />
öğrenci ve öğretmenlerine başarılar<br />
diledi.<br />
Ayrıca, Eskipazar Müftülüğü, 4-6<br />
yaş grubu çocuklar için Kur’an kursu<br />
açtı. Açılışta bir konuşma yapan<br />
İlçe Müftüsü Arcaklıoğlu, ilçede ilk<br />
olan kursta minik öğrencilere dinî<br />
ve ahlaki değerler eğitimi verileceğini,<br />
sosyal ve kültürel etkinliklerle de<br />
çocuklara kursları sevdirmek istediklerini<br />
söyledi. İlçe Müftülüğüne bağlı<br />
Merkez, Yamanlar ve Mermer’de<br />
açılan 3 kursta, toplam 60 minik öğrencinin<br />
eğitim göreceği bildirildi.<br />
Ayrıca, <strong>2014</strong>-2015 eğitim-öğretim döneminin<br />
başlaması dolayısıyla Müftülük<br />
Sitesi Toplantı Salonunda,<br />
Kur’an kursu öğreticileri ile istişare<br />
ve tanışma toplantısı düzenlendi.<br />
Toplantıda yeni eğitim yılında uygulanacak<br />
programlar ve projeler değerlendirildi.<br />
Yeşilyurt’ta yaz kursu öğrencilerine bisiklet hediye edildi<br />
Malatya-Yeşilyurt İlçe Müftülüğüne<br />
bağlı Gedik Camii’nde açılan yaz<br />
Kur’an kursunun sona ermesi dolayısıyla<br />
mezuniyet töreni düzenlendi.<br />
Kursa katılarak başarılı olan 9 öğrenci<br />
bisikletle ödüllendirilirken, diğer<br />
çocuklara da çeşitli hediyeler verildi.<br />
Kurs hakkında bilgi veren Gedik Camii<br />
İmam-Hatibi Birkan Yazıcı, kurslara<br />
ilgiyi artırmak, cami ve cemaate<br />
katılmalarını sağlamak amacıyla,<br />
esnaf ve hayırseverlerin katkılarıyla<br />
kursa devam eden tüm öğrencileri<br />
ödüllendirdiklerini söyledi.<br />
Doçent Oldu<br />
Doç. Dr. Mustafa Baş<br />
1959 yılında Giresun-Tirebolu ilçesinde doğdu. İlkokul’u Tirebolu’da, İmam-Hatip Lisesini<br />
Giresun’da tamamladı. 1977-78 eğitim yılında Trabzon Fatih Eğitim Enstitüsünde eğitime<br />
başladı. 1983’te A.Ü. İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 1994 yılında “İslam’ın Doğuş<br />
Döneminde Hicaz Bölgesinde Yahudilik ve Hıristiyanlık” isimli çalışmayla yüksek lisansını,<br />
2003 yılında da “Kuruluşundan Günümüze Türk Ortodoks Patrikhanesi” isimli<br />
çalışmayla doktorasını tamamladı. 1987-89 yılları arasında <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığınca<br />
bilgi ve görgüsünü artırmak üzere Mısır’da görevlendirildi. Burada değişik hocalardan, İslam<br />
Hukuku, Hadis, Tefsir ve diğer dinî ilimlerde dersler aldı.<br />
1982 yılında imam-hatip olarak göreve başlayan Baş, 1984 yılında Altındağ Müftülüğüne Murakıp olarak tayin oldu.<br />
1987’de DİB Kadro Şubesi Müdürlüğüne memur olarak atandı. Mısır dönüşünde Altındağ Müftülüğüne Murakıp<br />
olarak atandı. 1995 yılında açılan müfettişlik sınavını kazanarak Müfettiş Yardımcısı, 1998 yılında müfettiş oldu.<br />
2003 yılında da başmüfettişliğe atandı.<br />
53. Dönem Milli Güvenlik Akademisine devam ederek mezun oldu. 2003-2004 eğitim yılı ikinci dönem 19 Mayıs<br />
İlahiyat Fakültesinde, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığınca misafir öğretim görevlisi olarak Dinî Hitabet Derslerini vermek<br />
üzere görevlendirildi. 2005-2009 yılları arasında Sidney Din Hizmetleri Ataşesi olarak görev yaptı. 15.09.<strong>2014</strong> tarihinde<br />
girdiği doçentlik sınavında başarılı olarak Dinler Tarihi Bilim Doçenti oldu.<br />
Çeşitli bilimsel dergilerde yayınlanmış makale, ulusal ve uluslararası sempozyumlarda bildirileri bulunan Baş’ın yayınlanmış<br />
eserleri şunlardır: Kuruluşundan Günümüze Türk Ortodoks Patrikhanesi, İslam’ın Doğuş Döneminde Yahudilik<br />
ve Hıristiyanlık, Orhun Abideleri Işığında Göktürklerin Dini, İslam Tarihi ve Tarihçileri (tercüme), İslam Hukuk<br />
Felsefesi (tercüme, heyet), Gönül Sohbetleri (gazete yazıları), Hz. Peygamberden Davranış Örnekleri, İslam, Yahudilik<br />
ve Hıristiyanlıkta Hz. Zekeriyya.<br />
28
Doktor oldular<br />
Ahmet Bayındır<br />
1973 yılında Muş’ta doğdu. 1992 yılında Sivas İmam-Hatip Lisesinden, 1998 yılında Uludağ Üniversitesi<br />
İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Bir süre TDV kanalıyla Bulgaristan’ın Rusçuk Şehrinde<br />
öğretmen ve müdür yardımcısı olarak görev yaptı.<br />
2006 yılında Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde yüksek lisansını tamamlayarak<br />
mezun oldu. Aynı üniversiteye bağlı Sosyal Bilimler Enstitüsünde Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim<br />
Dalında, “Ockhamli William’ın Din Felsefesi” tezini hazırlayarak <strong>2014</strong> yılında doktor oldu.<br />
Kayseri-Develi İlçesi M. Asım Köksal Camii’nde İmam-Hatip olarak görev yapan Bayındır, evli ve üç çocuk babası<br />
olup, İngilizce, Arapça ve Bulgarca bilmektedir.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Mehmet Sami Yıldız<br />
1966 yılında Kayseri’nin Kirazlı Köyü’nde doğdu. Kayseri Taşçı Oğlu Kur’an Kursunda hafızlığını<br />
tamamladıktan sonra, Yahyalı İmam-Hatip Lisesinden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Siyasal<br />
Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümünden 1996 yılında mezun oldu. Fakültede öğrenci iken<br />
imam-hatip olarak göreve başladı.<br />
2003 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Aynı yıl Pendik Haseki<br />
Eğitim Merkezini kazandı. Burada öğrenciyken Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde<br />
Temel İslam Bilimleri Bölümü Tefsir Dalında, “Mekkî Sûreler’de İktisadi Alana İlişkin Kelimeler” isimli tezi<br />
ile yüksek lisansını tamamladı. Yozgat’ın Akdağmadeni İlçesinde vaizlik yaptı. 2010 yılında Şırnak’ın Cizre ilçesine<br />
müftü olarak atandı. Hâlen bu görevi sürdürmekte olan Yıldız, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde Temel<br />
İslam Bilimleri Bölümü Tefsir Dalında, “Medenî Sûreler’de İktisada İlişkin Kelimeler ve İlgili Ayetlerin Yorumları”<br />
isimli tezi ile doktorasını tamamladı.<br />
Yıldız, evli ve 3 çocuk babasıdır.<br />
Mustafa Yalçınkaya<br />
1962 yılında Kayseri Develi İlçesi Sarıca Köyünde dünyaya geldi. 1982 yılında Develi İmam-<br />
Hatip Lisesinden mezun olan Yalçınkaya, 1987 yılında Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesini<br />
bitirdi.<br />
1993 yılında Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde, “İbn-i Hümam’ın Müsâyere Adlı<br />
Eserindeki İman ve İslam İle İlgili Konuların İmam Gazali İle Karşılaştırılması” başlıklı teziyle<br />
Kelâm Anabilim Dalında Yüksek Lisansını tamamladı. 18.07.<strong>2014</strong> tarihinde Erciyes Üniversitesi<br />
Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Kelâm Anabilim Dalında, “Mâtürîdî de İman-Amel İlişkisi” başlıklı<br />
teziyle doktor oldu. Memuriyete 1982 yılında Ankara Bala İlçesi Keklicek Köyünde imam-hatip olarak başlayan Yalçınkaya,<br />
Kayseri-Bünyan’da İlçe Vaizliği, Fransa’da 6 yıl din görevlisi olarak çalıştı.<br />
2002 yılında Kayseri İl Müftülüğü Vaizliğine atandı ve on yıl bu görevde bulunduktan sonra, 2012 yılında Kayseri<br />
İl Müftülüğüne Eğitim Uzmanı olarak atandı. Hâlen bu görevini yürüten Yalçınkaya, evli ve üç çocuk babası olup,<br />
Arapça ve Fransızca bilmektedir.<br />
Raşit Çavuşoğlu<br />
1976 yılında İzmir-Menemen İlçesinde doğdu. İlkokuldan sonra, 1989 yılında İzmir Kestanepazarı<br />
Kur’an Kursu’nda hafızlığını tamamladı. 1996 yılında İzmir İmam-Hatip Lisesini, 2001 yılında<br />
Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi.<br />
2001 yılında İmam-Hatip olarak göreve başladı. İzmir-Karşıyaka İlçe Müftülük Murakıplığı ve İzmir<br />
İl Müftülük Murakıplığı görevlerinden sonra 20.01.<strong>2014</strong> tarihinde İzmir İl Müftülüğü Hac<br />
ve Umre Hizmetleri Şube Müdürlüğü görevine atandı. 2007 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi,<br />
Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Şâh Velî Ayıntâbî’ninRisâletü’l-Bedriyyesi (Metin-Muhtevâ-Tahlîl)” adlı teziyle yüksek<br />
lisansını, <strong>2014</strong> yılında “Ferah-nâmeler ve Kemâloğlu’nun Ferah-nâmesi (İnceleme-Metin)” adlı teziyle de doktorasını<br />
tamamladı.<br />
İngilizce ve Arapça bilen Çavuşoğlu, evli ve iki çocuk babasıdır.<br />
29
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Atamalar<br />
Prof. Dr. Nevzat Yaşar Aşıkoğlu<br />
1962 yılında Sivas’ta doğdu. İlk ve orta öğrenimini Sivas’ta tamamladı. 1984 yılında<br />
Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nden mezun oldu ve 1986’da A.Ü. İlâhiyat Fakültesi<br />
Din Eğitimi Anabilim Dalı’na araştırma görevlisi olarak atandı.<br />
1987-1989 yılları arasında Almanya’da bulunan Aşıkoğlu, Goethe Enstitüsü’nde dil<br />
öğrenimini tamamladıktan sonra Bamberg Üniversitesi’nde Din Pedagojisi, Teoloji,<br />
Oriyantalistik ve Germanistik alanlarındaki ders ve seminerlere, ayrıca Kuzey Ren-<br />
Vestfalya’da (KRV) geliştirilen İslam din dersleri müfredat programı ile ilgili öğretmen<br />
yetiştirme çalışmalarına katıldı. Almanya’da bulunduğu süre içinde yaptığı alan araştırmasına<br />
dayalı olarak hazırladığı, “Almanya’daki Türk Çocuklarının Temel Eğitiminde<br />
Din Eğitiminin Yeri ve Bavyera ile Baden-Württemberg Eyaletlerinde Mukayeseli<br />
Bir Alan Araştırması” konulu teziyle 1992 yılında doktor unvanını aldı. 1994 yılında din eğitimi dalında doçent,<br />
2000 yılında ise aynı alanda profesör oldu. 1995 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi<br />
Anabilim dalına naklen atandı.<br />
İlk ve orta öğretimde okutulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri ile imam-hatip lisesi öğretim programlarını<br />
hazırlayan komisyonda görev aldı. Milli Eğitim Bakanlığınca öğretmenlere yönelik düzenlenen hizmetiçi eğitim<br />
seminerlerinde, din eğitimi ve öğretim metodolojisi konularında dersler verdi.<br />
YÖK ve MEB’nın bilgisi dahilinde, Osnabrück projesi adıyla bilinen ve akademik işbirliği ile Almanya için din dersi<br />
öğretmeni yetiştirmeyi öngören proje çalışmalarına katıldı. Din eğitimi, kültürlerarası eğitim, dinler arası ilişkiler<br />
konularında Türkçe ve Almanca yayınlar yaptı. 24.09.<strong>2014</strong> tarihinde Almanya-Berlin Din Hizmetleri Müşavirliğine<br />
atanan Aşıkoğlu, evli ve üç çocuk babası olup, Almanca ve Arapça biliyor<br />
Prof. Dr. Nebi Gümüş<br />
Gümüş, 1969 yılında Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Yanıklı Köyü’nde doğdu. İlkokulu<br />
köyünde, İmam-Hatip Lisesini 1985’te Kars’ta tamamladı. 1990’da Marmara Üniversitesi<br />
İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde<br />
yüksek lisansını 1993, doktorasını ise 2000 yılında tamamladı. 1990 yılında Kâğıthane<br />
İmam-Hatip Lisesi’nde öğretmen olarak göreve başladı. 1994’de Karadeniz Teknik Üniversitesi<br />
Rize İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Araştırma Görevlisi kadrosuna atandı. 2001<br />
yılında yardımcı doçent kadrosuna atanarak öğretim üyesi oldu. 2004-2007 yılları arasında<br />
İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığı görevini yürüttü. 08.01.2008’de doçent,<br />
08.02.2013 tarihinde profesör oldu. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi<br />
İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığı ve Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Karadeniz<br />
Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürütmekte iken, 05.09.<strong>2014</strong> tarihinde Tiflis Din Hizmetleri<br />
Müşavirliği’ne atanan Gümüş, evli ve üç çocuk babasıdır.<br />
Prof. Dr. Nebi Gümüş’ün yayınlanan eserleri ise şunlardır: İlk Dönem İslam-Gürcü İlişkileri, Gürcistan’da Müslümanlar<br />
ve Sorunları, Rize-İyidere İlçesi Tarihi Mezar Kitabeleri (Recep Koyuncu ve A. İshak Güvelioğlu ile ortak)<br />
Ahmet Aktürkoğlu<br />
1970’de Kocaeli Gölcük’te doğdu. İstanbul Fatih-Draman Tercüman Yunus Erkek Kur’an Kursunda<br />
hafızlığını tamamladıktan sonra, 6 yıl süreyle İsmailağa Kur’an Kursunda tanınmış hocalardan<br />
Klasik Usul Arapça ve dinî ilimler tahsil etti. İmam-hatip lisesini dışarıdan bitirdi.<br />
1990 yılında Mısır El-Ezher Üniversitesi Usulüddin Fakültesine kaydoldu ve beş yılda mezun<br />
oldu.1996’da imam-hatip olarak göreve başladı ve 1997 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat<br />
Fakültesinde lisansını tamamladı. 2000 yılına kadar Ankara Mamak Çarşı Camii’nde müezzinkayyımlık<br />
yaptı. 2003 yılında Trabzon-Akçaabat-Darıca Eğitim Merkezi 1. dönem kursiyerliğini tamamladı ve 2005<br />
yılına kadar Yozgat-Akdağmadeni’nde vaiz, 2008 yılına kadar da Elazığ-Karakoçan İlçe Müftüsü olarak görev yaptı.<br />
2008 yılında Düzce-Cumayeri İlçe Müftülüğüne atanan Aktürkoğlu bu görevini yürütürken, 15.09.<strong>2014</strong> tarihinde<br />
Somali Din Hizmetleri Müşavirliğine atandı. Aktürkoğlu, evli ve iki çocuk babası olup, iyi derecede Arapça bilmektedir.<br />
30
Ahmet Dilek<br />
1970 yılında Trabzon-Çaykara ilçesi Uzungöl beldesinde dünyaya geldi. Tekirdağ İmam-Hatip Lisesini<br />
bitirdikten sonra, İstanbul-Bayrampaşa Yeşil Camii Kur’an Kursunda hafızlığını ikmal etti.<br />
1995 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Kars’ta 1 yıl Din Kültürü<br />
ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak çalıştıktan sonra, İstanbul’a tayin edildi ve çeşitli okullarda 3<br />
yıl öğretmen olarak görev yaptı.<br />
1999 yılında İlçe Müftülüğü sınavını kazanarak Bingöl Karlıova İlçe Müftülüğüne atandı. Yaklaşık<br />
1 yıl süreyle vekâleten Bingöl İl Müftülüğü görevini yürüttü. 2002 yılında Kastamonu Devrekâni İlçe Müftülüğüne<br />
atandı. Buradaki görevine devam ederken Kasım-2005 itibariyle Almanya Hannover Din Hizmetleri Ataşeliği emrinde<br />
yaklaşık 1,5 yıl Bad Essen’de, 2,5 yıl da Hannover Merkez Camii’nde din görevlisi olarak çalıştı.<br />
04 Aralık 2009 tarihinde atandığı Yeniçağa İlçe Müftülüğü görevini sürdürürken, 17 Mart 2011 tarihinde Dış İlişkiler<br />
Genel Müdürlüğü Yurtdışı Eğitim ve Rehberlik Daire Başkanlığına vekâleten atandı. 23.09.<strong>2014</strong> tarihinde Köln Din<br />
Hizmetleri Ataşeliğine atanan Dilek, evli ve 4 çocuk babası olup Arapça, Almanca ve İngilizce bilmektedir.<br />
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Yusuf Ay<br />
1977 yılında Antalya’nın Kemer İlçesinde dünyaya geldi. İmam-hatip lisesini Antalya’da tamamladı.<br />
2001 yılında 19 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2001 yılında<br />
Kırşehir-Kaman İlçesine bağlı Kızıközü Köyünde İmam-Hatip olarak göreve başladı. 2002 yılında<br />
Müezzin-Kayyım olarak Kaman İlçesinde görev yaptı. 2006 yılında Kayseri Eğitim Merkezi İhtisas<br />
Kursunu bitirdi. 2006-2009 yılları arasında Melikgazi İlçe Müftülüğünde vaiz olarak görev<br />
yaptı. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Hadis Anabilim Dalında Yüksek Lisansını tamamladı.<br />
2009 yılında Antalya İl Vaizliğine atandı. 2010-2013 yılları arasında Berlin Din Hizmetleri<br />
Ataşeliğine bağlı Berlin Merkez Camii’nde din görevlisi olarak görev yaptı. 03.01.2013 tarihinde Sivas-Divriği İlçe<br />
Müftülüğüne atandı. Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslami Bilimler Hadis Ana Bilim Dalında<br />
doktora çalışmasına devam etmekte olan Ay, 21.09.<strong>2014</strong> tarihinde Almanya-Berlin Büyükelçiliği Hannover Din<br />
Hizmetleri Ataşeliğine atandı. Evli ve üç çocuk babası olan Ay, Almanca ve Arapça bilmektedir.<br />
Mehmet Tekin<br />
1972 yılında Erzurum-İspir İlçesi Yeşilyurt Köyünde doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra, 1985 yılında<br />
Rize-Kalkandere ilçesinde hafızlığını bitirdi. Lise tahsiline İspir İmam-Hatip Lisesinde başladı<br />
ve Ankara Merkez İmam-Hatip Lisesinde 1993 yılında tamamladı. 1998 yılında Marmara Üniversitesi<br />
İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler<br />
Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Tefsir Bölümünde, “Kur’an’da Liderlik ve Liderlerin Toplumlar<br />
Üzerindeki Etkisi” adlı tezle yüksek lisansını tamamladı. Aynı yıl İstanbul Haseki Eğitim Merkezi<br />
İhtisas bölümünü bitirdi. <strong>2014</strong> yılında Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde,<br />
‘‘Kur’an’da Toplumların Liderlere Tepkileri’’ adlı tezle doktora çalışmasını tamamladı. 1997 yılında Ankara-Güdül ilçesinde<br />
imam-hatip olarak göreve başladı ve İstanbul-Sarıyer’de 2003 yılına kadar devam etti. 2003 yılında Balıkesir-<br />
Gönen İlçesine Eğitim Merkezi Öğretmeni olarak atandı. 2005 yılında aynı görevle Tekirdağ Eğitim Merkezine tayin<br />
oldu. 2009-2011 yıllarında Berlin DİTİB Eyalet Birliği Başkan Yardımcılığı, yönetim kurulu ve İstişare Kurulu üyeliği<br />
yaptı. 2008-2011 yıllarında Berlin Merkez Camii, 2011-2013 tarihleri arasında ise Berlin Türk Şehitlik Camii’nde<br />
din görevlisi olarak çalıştı. Tekirdağ <strong>Diyanet</strong> Eğitim Merkezinde Eğitim Görevlisi olarak görevine devam etmekteyken,<br />
01 Ekim <strong>2014</strong> tarihinde Almanya Karlsruhe Din Hizmetleri Ataşesi olarak atandı. Evli ve iki çocuk babası olan<br />
Tekin, Arapça, İngilizce ve Almanca biliyor.<br />
Mustafa Acar<br />
1971 yılında Sivas’ta doğdu. 1989 yılında Sivas İmam-Hatip lisesinden mezun oldu. 1992 yılında<br />
Suudi Arabistan-Riyad İmam Muhammed Bin Suud İslam Üniversitesi Arap Dili Enstitüsünden,<br />
1996 yılında aynı üniversitenin İslam Hukuku Fakültesinden mezun oldu. 1998 yılında Ankara<br />
Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde lisans eğitimini tamamladı. Sivas-Hafik İlçesi Oymadere<br />
Köyü Camii’nde imam-hatip ve Ankara-Çankaya Öveçler Kandil Camii’nde müezzin-kayyım<br />
olarak görev yaptı. 2000-2002 yılları arasında Konya-Selçuk Eğitim Merkezinde ihtisas eğitimini<br />
tamamladıktan sonra, İzmir-Tire İlçe Vaizliğine atandı. 2005 yılında Ardahan-Çıldır İlçe Müftülüğüne<br />
tayin olan Acar, 2006 yılında Ardahan İl Müftülüğüne tedviren görevlendirildi. 2008-2010 yılları arasında<br />
Denizli-Güney İlçe Müftülüğü, 2010-2013 yılları arasında ise Mekke Din Hizmetleri Ataşeliği nezdinde 3 yıl görev<br />
yaptı. Isparta-Senirkent İlçe Müftüsü iken, 28.09.<strong>2014</strong> tarihinde Etiopya-Addisababa Din Hizmetleri Müşavirliğine<br />
atanan Acar, evli ve üç çocuk babası olup iyi derecede Arapça bilmektedir.<br />
31
Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />
Mustafa Şanver<br />
1975 yılında Erzurum’da doğdu. İlkokulu İstanbul’da, ortaokulu Sinop’ta, liseyi de Balıkesir’de<br />
okudu. 2000 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu.<br />
1997 yılında Sivas’ta imam-hatip olarak memuriyet hayatına başlayan Şanver, 2001 yılında Konya<br />
Selçuk Yüksek İhtisas Merkezini kazanarak 2004 yılında mezun oldu.<br />
2004-2006 yılları arasında Tokat-Niksar İlçesinde Vaiz olarak görev yaptı. 2007-2012 yıllarında<br />
Almanya Berlin’de (OKK kararıyla) 5 yıl din görevlisi olarak görev yaptı. 2012 yılında Tunceli-<br />
Çemişgezek İlçesi Müftülüğüne atandı ve üç yıl görev yaptı.<br />
Çemişgezek İlçe Müftüsüiken, 30.09.<strong>2014</strong> tarihinde Kırgızistan’ın Oş şehrine, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri<br />
Koordinatörü olarak atandı.<br />
Müfettiş Yardımcısı Oldular<br />
Mehmet Aydın<br />
1980 yılında Erzurum-Narman İlçesi Samikale Köyünde doğdu. Oltu İmam-Hatip Lisesini bitirdikten<br />
sonra, 2002 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2007 yılında<br />
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tasavvuf Tarihi Ana Bilim Dalında yüksek lisansını<br />
tamamladı. Aynı yıl Erzurum’da <strong>Diyanet</strong> Eğitim Merkezi Hizmetçi Eğitim İhtisas Kursunu<br />
bitirdi. 2003 yılında başladığı imam-hatiplik görevine Ankara ve Sakarya’da devam etti. 2008 yılında<br />
Şanlıurfa-Halfeti İlçe Vaizliğine atandı. 2009-<strong>2014</strong> yılları arasında TC. Rotterdam Başkonsolosluğu<br />
Din Hizmetleri Ataşelik bölgesinde din görevlisi olarak görev yaptı. 16.06.<strong>2014</strong> tarihinde<br />
DİB Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Müfettiş Yardımcılığına atanan Aydın, evli ve iki çocuk babasıdır.<br />
Bilal Karaağaç<br />
1980 yılında Taşova’da doğdu. Lise tahsilini Suluova’da yaptı. 2002 yılında Uludağ Üniversitesi<br />
İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2003 yılında Samsun-Asarcık ilçesinde imam-hatip olarak<br />
göreve başladı. 2008 yılında Trabzon Eğitim Merkezinde V. dönem ihtisas kursunu bitirdikten<br />
sonra, Samsun-İlkadım İlçesine Müezzin-Kayyım olarak atandı. 2009 yılında Iğdır-Tuzluca İlçesine<br />
Vaiz olarak atanan Karaağaç, 2010 yılında Almanya -Stuttgart Din Hizmetleri Ataşeliği bünyesinde<br />
din görevlisi olarak görevlendirildi. 16.06.<strong>2014</strong> tarihinde Müfettiş Yardımcılığına atandı.<br />
İngilizce, Almanca ve Arapça bilen Karaağaç, evli ve üç çocuk babasıdır.<br />
Musa Polat<br />
1980 yılında Tokat-Reşadiye ilçesinde doğdu. İlkokuldan sonra hafızlığını Reşadiye’de tamamladı.<br />
1999 yılında Tokat İmam-Hatip Lisesinden, 2003 yılında da Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden<br />
mezun oldu. Aynı yıl Kayseri’de imam-hatip olarak göreve başladı. 2010 yılında<br />
Kayseri Eğitim Merkezi İhtisas Kursunu (6. dönem) tamamladı. Daha sonra İstanbul-Sarıyer’de<br />
müezzzin-kayyımlık, Beşiktaş’ta imam-hatiplik yaptı. 2012 yılında Samsun Aşıkkutlu Eğitim Merkezinde<br />
Eğitim Görevlisi olarak göreve başladı. 16.06.<strong>2014</strong> tarihinde DİB Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına<br />
Müfettiş Yardımcısı olarak atanan Polat, evli ve bir çocuk babasıdır.<br />
Bülent Eroğlu<br />
1979 yılında Erzurum-Tortum İlçesi Kaleboynu Köyü’nde doğdu. Hafızlığını Erzurum Yıldırım<br />
Bayazıd Kur’an Kursunda bitirdi. Erzurum İmam-Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra, 2003 yılında İstanbul<br />
Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2007 yılında Erciyes Üniversitesi Sosyal<br />
Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalında yüksek lisansını tamamladı. Aynı<br />
yıl Erzurum’da Ömer Nasuhi Bilmen Dinî Yüksek İhtisas Merkezini bitirdi. 2001 yılında başladığı<br />
imam-hatiplik görevine, Nevşehir ve Erzurum’da devam etti. 2008 yılında Iğdır-Aralık ilçe vaizliğine<br />
atandı. 2010 yılında Almanya Frankfurt’ta din görevlisi olarak görev yaptı.<br />
16.06.<strong>2014</strong> tarihinde DİB Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına Müfettiş Yardımcısı olarak atanan Eroğlu, Arapça ve Almanca<br />
biliyor, evli ve iki çocuk babasıdır.<br />
Vefat Edenler<br />
Zehra Karataş Kur’an Kursu Öğrt. Bartın<br />
Cihan Çollak İmam-Hatip Kadıköy-İstanbul<br />
Akif Gülsün İmam-Hatip Bayındır-İzmir<br />
Nihat Göker İmam-Hatip Tomarza-Kayseri<br />
Vefat eden personelimize Allah (c.c.)’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve<br />
<strong>Diyanet</strong> camiasına başsağlığı dileriz.<br />
Yasin Kandemir İmam-Hatip<br />
Muharrem Ünal İmam-Hatip<br />
Güneysu-Rize<br />
Ilgaz-Çankırı<br />
İsmail Karayel Müezzin-Kayyım Ilgaz-Çankırı<br />
Halil Söndüren Müezzin-Kayyım Yalvaç-Isparta<br />
32