17.11.2014 Views

Diyanet Haber Bülteni - Kasim 2014

Diyanet Haber Bülteni - Kasim 2014

Diyanet Haber Bülteni - Kasim 2014

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>Diyanet</strong> Aylık Dergi’nin ücretsiz ekidir.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Yabancı Dil ve Lehçelerde<br />

Dinî Yayınlar Çalıştayı<br />

Sapanca’da Yapıldı<br />

Başbakan Davutoğlu, <strong>Diyanet</strong>’te<br />

Bilgilendirme Toplantısına Katıldı<br />

Mekke’de Kardeşlik<br />

Buluşması<br />

Camiler Haftası Coşkuyla Kutlandı<br />

Kur’an Kursları Yeni<br />

Eğitim Öğretim Yılına<br />

Başladı


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Makedonya Başbakanı Gruevski’den <strong>Diyanet</strong>’e ziyaret<br />

Makedonya Başbakanı Nikola Gruevski ve beraberinde<br />

Makedonya Devlet Bakanlarının da bulunduğu bir heyet,<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e makamında<br />

nezaket ziyaretinde bulunarak bir süre görüştüler.<br />

Başkan Görmez ile birlikte Ahmet Hamdi Akseki Camii’ni<br />

gezen Makedonya Başbakanı Nikola Gruevski ve beraberindekiler,<br />

cami hakkında bilgi aldılar. Caminin alt katında<br />

bulunan sergi ve fuaye salonunu da gezen Başbakan Gruevski<br />

ve Başkan Görmez, daha sonra basına kapalı olarak<br />

bir süre görüştüler.<br />

Afganistan din adamlarından <strong>Diyanet</strong>’te<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />

Görmez, Afganistan’dan gelen<br />

farklı mezheplerden 24 din adamını<br />

kabul ederek bir süre görüştü.<br />

Başkanlık toplantı salonunda ziyaretçileri<br />

kabul eden Başkan Görmez,<br />

ziyaretten duyduğu memnuniyeti<br />

dile getirerek dost ve kardeş ülke<br />

Afganistan’ın, İslam medeniyet tarihinde<br />

önemli bir yeri olduğunu<br />

kaydetti. Afganistan’ın İslam ilimleri<br />

ve diğer alanlarda büyük âlimler<br />

ve münevverler yetiştirdiğini hatırlatan<br />

Başkan Görmez, Afganistan’ın İslam<br />

medeniyet tarihinde yeri olan<br />

çok önemli bir ülke olduğunu belirterek<br />

şöyle dedi: “Afganistan, İslam<br />

ilimleri ve diğer alanlarda büyük<br />

âlimler, yeryüzünü aydınlatan<br />

büyük münevver aydınlar yetiştiren<br />

bir ülke olmuştur. Afganistan<br />

aynı zamanda barışın merkezi, farklı<br />

mezheplerin ve düşüncelerin birlikte<br />

yaşayabildiği bir ülke olmuştur.<br />

Afganistan’ın son yıllarda karşı karşıya<br />

olduğu acıları değerlendirenler,<br />

bunları Afganistan’ın tarihinde aramamaları<br />

gerekiyor. Afganistan’ın<br />

tarihinde böyle bir şey yoktur.”<br />

Afganistan’ın son yıllarda karşılaştığı<br />

zorluklara da değinen Başkan<br />

Görmez, şiddetin ve savaşların<br />

gölgesinde yaşanan acıların ardından,<br />

Afganistan halkının zorluklarla<br />

karşı karşıya kaldığını, bu kargaşanın<br />

ve yaşanan acıların sebeplerini<br />

hiç kimsenin Afganistan’ın tarihinde<br />

aramaya kalkışmaması gerektiğini<br />

ifade ederek konuşmasına şöyle<br />

devam etti: “Bu acıların sebebi, süper<br />

güçlerin kendi çatışmalarını Afganistan<br />

üzerinden yürütmeye kalkmalarındandır.<br />

Her milletin bilhassa<br />

modern zamanlarda bir imtihanı olmuştur.<br />

Ama üzülerek belirteyim ki<br />

en acı ve uzun imtihanı Afgan halkı<br />

yaşamıştır. Biz millet olarak Afgan<br />

halkının yanında olduk. İslam<br />

dini, tarihin en zor süreçlerinden geçiyor.<br />

Harici sebeplerini biliyoruz.<br />

Ancak sömürüler, istibdat rejimleri,<br />

cehalet, fakirlik, sefalet ve bunların<br />

gölgesinde yetişen nesiller yaralı bilinç<br />

sahibi oldular. Ancak biz bütün<br />

bu hadiselerin sebeplerini hep dışarıda<br />

arayıp, kendimizde aramazsak<br />

düzeltme imkânına da sahip olamayız.<br />

Bizden kaynaklanan da büyük<br />

sebepler var. Bu da din ile hayat arasında,<br />

din ile insan arasında doğru<br />

ilişki kuramamaktan kaynaklanıyor.<br />

Batıda yüzyıl mezhep çatışmaları<br />

oldu ve büyük acılar yaşandı. Bugün<br />

Müslümanların da bir mezhep çatışması<br />

içine girmesi kabul edilemez.<br />

Mezhebe bağlılığı, Hz. Muhammed’e<br />

bağlılığın önüne çıkarmak en büyük<br />

tehlikedir. Hâlâ kavmiyetçilik, ırkçılık<br />

yapmak Müslümanlar için çok<br />

üzüntü vericidir.”<br />

Ziyarette, Başkanlığın yapısı hakkında<br />

bilgi veren Başkan Görmez, heyetin<br />

sorularını da cevaplandırdı.<br />

2<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı Adına Sahibi ve<br />

Genel Yayın Yönetmeni<br />

Dr. Yüksel SALMAN<br />

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü<br />

Dr. Faruk GÖRGÜLÜ<br />

Mali İşler ve Dağıtım Sorumlusu<br />

Mustafa BAYRAKTAR<br />

<strong>Haber</strong>ler<br />

Ahmet ARSLAN, Ali YILDIRIM,<br />

Mehmet GÖNÜLLÜ<br />

aylikhaber@diyanet.gov.tr<br />

avrupahaber@diyanet.gov.tr<br />

Tashih<br />

Said ŞAN<br />

Yönetim Merkezi<br />

Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü<br />

Üniversiteler Mahallesi Dumlupınar<br />

Bulv. No: 147/A 06800 Çankaya/<br />

ANKARA<br />

Tel: 0312 295 7306<br />

Faks: 0312 284 7288<br />

Tasarım<br />

Dorukkaya Matbaacılık Yay. Rekl. Ve<br />

Madencilik Enerji Ve İnşaat A.Ş.<br />

Macun Mah. 3. Cad. No: 2<br />

Yenimahalle/ANKARA<br />

Tel: 0312 397 1197•Faks: 0312 397 1198<br />

Baskı: Korza Yayıncılık Basım Sanayi<br />

Tic. Ltd. Şti. ANKARA<br />

Tel: 0312 342 2208•Faks: 0312 341 2860<br />

www.korzabasim.com.tr<br />

Basım Yeri: ANKARA<br />

ISSN – 1300-8471


Başkan Görmez, Üsküp Büyükelçisini<br />

kabul etti<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez,<br />

Makedonya-Üsküp Büyükelçiliğine atananÖmer Şölendil’i<br />

22.09.<strong>2014</strong> tarihinde makamında kabul ederek bir süre görüştü.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Başbakan Davutoğlu, <strong>Diyanet</strong>’te bilgilendirme toplantısına katıldı<br />

Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu,<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığında bilgilendirme<br />

toplantısına katılarak Başkanlığın<br />

faaliyetleri hakkında bilgi<br />

aldı. <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof.<br />

Dr. Mehmet Görmez, Başkan Yardımcıları<br />

ve Genel Müdürlerin katıldığı<br />

toplantının ardından, Başbakan<br />

Davutoğlu ve <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı<br />

Görmez, bir basın toplantısı düzenleyerek<br />

toplantının mahiyeti ve<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığının hizmet<br />

alanı hakkında açıklamalarda bulundular.<br />

Başbakan Davutoğlu toplantıda yaptığı<br />

konuşmada, hac farizasını yerine<br />

getirerek yurda dönen vatandaşların<br />

ve Başkan Görmez’in haclarını<br />

tebrik ederek Camiler Haftasında bu<br />

yılın teması olarak, ‘Cami ve Gençlik’<br />

konusunun seçilmesinden dolayı<br />

duyduğu memnuniyeti dile getirdi.<br />

Toplantıda dinî hayat ve yapılan<br />

faaliyetler konusunda geniş kapsamlı<br />

bilgi alma imkânı bulduğunu<br />

ifade eden Başbakan Davutoğlu, <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığının neredeyse<br />

cumhuriyetle yaşıt en köklü kurumlardan<br />

biri olduğunu anımsatarak<br />

konuşmasına şöyle devam etti:<br />

“<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı, devletimizin,<br />

toplumsal hayatımızın kültürel<br />

sürekliliği, inanç özgürlüğü, inancımızın<br />

yaşanabilmesi ve son yıllarda<br />

özellikle artan uluslararası misyonuyla<br />

en temel kurumlarımızdan<br />

biridir.”<br />

<strong>Diyanet</strong>, hizmet alanı ve faaliyetleri<br />

bakımından büyük bir kurumdur<br />

<strong>Diyanet</strong>’in çok geniş bir personel<br />

kadrosuyla görevini ifa ettiğini belirten<br />

Başbakan Davutoğlu, bu topraklarda,<br />

inancımızın, kültürümüzün<br />

ve temel değerlerimizin hayatiyetini<br />

devam ettirmesinin sadece dinî<br />

bir konu olmanın ötesinde, aynı zamanda<br />

kültürel birlikteliğimizi, kültürel<br />

mevcudiyetimizi de ilgilendiren<br />

çok temel bir mesele olduğunu<br />

söyledi. Bu açıdan Anadolu’da,<br />

Trakya’da asırlarca süre gelen temel<br />

insani değerlerimiz ve birçok manevi<br />

öncüyle, Hazreti Mevlana’dan Ahi<br />

Evran’a, Hacı Bayram-ı Veli’den Ebu<br />

Eyyub el-Ensari’ye kadar, bu topraklara<br />

bir şekilde bu manevi özü vermiş<br />

şahsiyetlerin diktiği tohumların,<br />

bugünkü kültürümüzün de ana<br />

omurgasını teşkil etmekte olduğunu<br />

belirterek konuşmasına şöyle devam<br />

etti: “<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımızın,<br />

bu çerçevede hem vatandaşlarımızın<br />

din hizmetlerini yerine getirmesi<br />

açısından tanzim edici bir<br />

rolü vardır, kamu görevi rolü vardır.<br />

Hem kültürel sürekliliği devam ettirmesi<br />

bakımından dinî bilginin yaygınlaşması<br />

görevi vardır, hem yurt<br />

dışındaki vatandaşlarımızın, soydaşlarımızın,<br />

gönüldaşlarımızın ve daha<br />

da uzak coğrafyalardaki dindaşlarımızla<br />

ilişkiler bağlamında yurt dışında<br />

yürüttüğü son derece asli görevleri<br />

vardır; hem de dinî bilginin sağlıklı<br />

bir şekilde elde edilmesini temin<br />

edecek eğitim görevi vardır. Bu<br />

bakımdan <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımız<br />

ilk kurulduğu dönemle kıyas<br />

edildiğinde, aslında dünyadaki genel<br />

değişime ve küresel toplumun<br />

ihtiyaçlarına göre de kendini yenilemesi<br />

gereken bir kurumdur. Statik<br />

bir kurum değildir. Kesinlikle temel<br />

bazı itikadî esasları sadece yaymaya<br />

ve bunu korumaya yönelik bir<br />

kurum değildir. Uluslararası sistemdeki,<br />

uluslararası toplumdaki her bir<br />

değişimin etkilediği bir sosyal, kültürel,<br />

manevi ortam söz konusu ve<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımızdan beklediğimiz<br />

temel görev, bu etkiler çerçevesinde<br />

toplumumuzun ihtiyaçlarına<br />

cevap verilmesidir.”<br />

Görevini aşkla yapan, kültürel sürekliliği<br />

aşkla sağlayan bir din<br />

görevlisi anlayışının yerleşmesi<br />

önem taşıyor<br />

2010 yılında <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığıyla<br />

ilgili kanuni düzenleme yapıldığını<br />

hatırlatan Başbakan Davutoğlu<br />

konuşmasında, “Ancak bunun yanında<br />

da bütün bugün aldığım bilgiler<br />

de dünyadaki gelişmelerden<br />

gördüğümüz, bu konularda hâlâ ciddi<br />

bir yeniden yapılandırma ihtiyacı<br />

söz konusu. Şimdi hem din görevlilerimizin<br />

görevlerini ifa ederken,<br />

İslam’ın barış dini olduğu ve bu barış<br />

dini olma özellikleri itibarıyla da<br />

sosyal ahengin korunmasında temel<br />

değerlerin menşei, kaynağı olduğu<br />

gerçeğinden hareketle herkesi kuşa-<br />

3


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

tıcı, içselleştirici bir görev ifa etmeleri<br />

lazım. Bu anlamda dinî hizmetler<br />

bağlamında, atanmış din görevlisi<br />

kavramının yerine gönüllü görevini<br />

ifa eden ve aşkla görevini ifa<br />

eden; bir memur ya da bürokratik<br />

görevlinin ötesinde, bu kültürel sürekliliği<br />

aşkla sağlayan bir din görevlisi<br />

anlayışının yerleşmesi önem<br />

taşıyor.” dedi.<br />

Cami mimarisine estetik boyut<br />

kazandıracak bir denetim mekanizması<br />

kurma ihtiyacı var<br />

Cami mimarisinde söz konusu olabilecek<br />

estetik boyutta zaaf niteliği<br />

taşıyan gelişmelerin önüne geçilmesi<br />

konusunda herkesin sosyal sorumluluğu<br />

bulunduğunu, cami mimarisi<br />

de dahil, İslam’ın bir estetik<br />

dini, sosyal-kültür açısından da barış<br />

dini olduğunu ifade eden Başbakan<br />

Davutoğlu konuşmasına şöyle<br />

devam etti: “İslam’ın herhangi bir<br />

şekilde yurt içinde veya yurt dışında<br />

şiddetle, terörle ilişkilendirilmesine<br />

karşı hepimiz tam bir seferberlik<br />

hâlinde hareket etmeliyiz. İslam, selam<br />

verme anından itibaren muhatabına<br />

her bir inananın, ‘Ben senden<br />

Camiler Haftası coşkuyla kutlandı<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı tarafından<br />

her yıl belirli temalarla düzenlenen<br />

Camiler ve Din Görevlileri Haftası,<br />

bütün yurtta ve yurt dışında düzenlenen<br />

programlarla coşkuyla kutlandı.<br />

Bu yıl “Cami ve Gençlik” temasının<br />

işlendiği, “Camiler ve Din Görevlileri<br />

Haftası”, Kocatepe Camii avlusunda<br />

düzenlenen törenle başladı.<br />

Program, Ahmet Hamdi Akseki Camii<br />

İmam-Hatibi Ali Tel’in Kur’an-ı<br />

Kerim tilavetiyle başladı. Bu yılki Camiler<br />

Haftası’nın ana teması gençler<br />

olduğu için Ankara Tevfik İleri<br />

İmam-Hatip Lisesi öğrencisi Furkan<br />

Demirok, ülke gençliğini temsilen<br />

bir konuşma yaptı. Demirok, konuşmasında<br />

gençler olarak nasıl bir<br />

cami istediklerini belirtti.<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />

Görmez açılış töreninde yaptığı<br />

konuşmada, cami ve gençlik temasının<br />

önemine vurgu yaptı. <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığı olarak Camiler<br />

ve Din Görevlileri Haftasında 2011<br />

eminim, sen de benden emin ol.’<br />

mesajını verdiği bir dindir. Mimari<br />

açıdan ise bir estetik dinidir. Mimari<br />

kargaşanın sürdüğü herkesin<br />

istediği tarz bir mimari anlayışıyla,<br />

bina anlayışına mimari anlayış diyemeyiz.<br />

Cami mimarisi konusu, sadece<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığıyla ilgili<br />

değil, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı<br />

ve belediyelerle de ilgili bir konudur.<br />

Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla<br />

da bunları konuşacağız, cami<br />

mimarisine estetik boyut kazandıracak<br />

bir denetim mekanizması kurma<br />

ihtiyacı var.”<br />

Camilerin devlet dairesi gibi belli saatlerde<br />

açılıp kapanan mekânlar olmaktan<br />

çıkarılıp sosyal işleri yoğun,<br />

toplumun her kesimine hitap eden<br />

bir niteliğe dönüşmesinin büyük<br />

önem taşıdığını belirten Davutoğlu,<br />

gençlerin, çocukların, camilerde belli<br />

kurallara uyup uymamanın ötesinde,<br />

camilere rahatlıkla girip çıkabilecekleri<br />

mekânlar hâline gelmesinin<br />

önemli olduğuna vurgu yaparak<br />

dinî bilginin sağlam kaynaklardan<br />

elde edilmesinin önemi üzerinde<br />

durdu ve şöyle devam etti: “Dinî<br />

yılından bu tarafa, “Cami ve Çocuk”,<br />

“Engelsiz Cami, Engelsiz İbadet”,<br />

“Cami ve Kadın” temalarının işlendiğini<br />

belirten Başkan Görmez, bu<br />

kampanyaların sadece bir haftayla<br />

sınırlı etkinlikler olmadığını söyledi.<br />

Bu yıl belirlenen “Cami ve Gençlik”<br />

temasının da sadece bir haftayla sınırlı<br />

bir etkinlik olarak görülmemesi<br />

gerektiğini vurgulayan Başkan Görmez<br />

konuşmasına şöyle devam etti:<br />

hayat, hiçbir ayrım gözetmeden herkesin<br />

kendi özgür iradesiyle din anlayışını<br />

yaşayabilme hakkıdır. Bu, insanlık<br />

onurunu ilgilendiren bir haktır.<br />

Bu onurun korunması için de bütün<br />

din görevlilerimize, <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığımıza içselleştirici, bütünleştirici<br />

ve birlikte ortak bir sosyal<br />

hayatı paylaşıcı görevler düşmektedir.<br />

Birçok kültürün bir arada yaşadığı<br />

İslam anlayışı, kültürel çoğulculuğu<br />

da bünyesinde barındırır. Bir de<br />

böyle bir çoğulculuk anlayışına sahip<br />

olmadan gelişen dinî telakkiler<br />

var ki maalesef alternatif veya farklı<br />

gördüğü her şeyi yok etmeye, tahrip<br />

etmeye dönük bir anlayış. Bu bazen<br />

farklı din ve mezheplere mensup<br />

dinî mekânların Irak’ta, Suriye’de<br />

görüldüğü gibi bombalanması, tahrip<br />

edilmesi şeklinde tecelli ediyor.<br />

Bazen hiç İslam’la uzlaşması mümkün<br />

olmayacak katliamlar şeklinde<br />

tecelli edebiliyor. Buna karşı İslam’ı<br />

bir barış dini olarak takdim etmek,<br />

korumak, yaymak, başta <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığımız olmak üzere hepimizin<br />

görevidir.”<br />

“<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığımız, yaklaşık<br />

çeyrek asırdır, istiklalimizin ve istikbalimizin<br />

simgesi olan ibadet, bilgi<br />

ve sevgi mekânımız camilerimizi,<br />

hayatın merkezine ve şehrin kalbine<br />

yeniden taşıyabilmek amacıyla<br />

Ekim ayının ilk haftasını, camiler<br />

ve din görevlileri haftası olarak ilan<br />

etti. Bu yıl hac ve kurban vesilesiyle<br />

biraz gecikmiş olarak bu haftayı idrak<br />

ediyoruz. Bu haftayı ihdas eden-<br />

4


lerin niyetlerinin, gayelerinin gerçekleşmesine<br />

vesile olmasını yüce<br />

Allah’tan niyaz ediyorum. Anadolu<br />

topraklarını vatan kıldığımız günden<br />

bugüne kadar, camilerimizin, mescitlerimizin,<br />

imar ve inşasında görev<br />

almış olan, camilerin mihrap, minber,<br />

kürsüsünde görev yapan bütün<br />

büyüklerimize, camilere, mescitlere<br />

emek verip ahirete irtihal eden<br />

büyüklerimize, Cenab-ı Hak’tan rahmet,<br />

berhayat olanlara sıhhat, afiyet<br />

içerisinde daha nice nice hizmetler<br />

nasip etmesini niyaz ediyorum. Son<br />

dört yılda, bu haftanın amacına uygun<br />

olarak kutlanması için Başkanlık<br />

olarak kendi hizmet kusurlarımızı<br />

telafi etmek için önemli başlıklar<br />

altında kutlamaya başladık. 2011 yılında<br />

“Cami ve Çocuk Buluşması”<br />

başlığı altında bu haftayı kutladık.<br />

Camilerimizle çocuklarımızı buluşturmak<br />

ve cami ve mescitlerin çocuklarımızın<br />

ruh dünyasına olan büyük<br />

katkılarını sağlamaya çalıştık.<br />

Milli Eğitim Bakanlığımızın da katkılarıyla<br />

o günden bugüne her yıl, ilkokul,<br />

ortaokul hatta anaokulu çocukları,<br />

senede bir defa camileri ziyaret<br />

ederek camilerle buluştular ve<br />

o kampanyamız devam ediyor. Bütün<br />

öğretmenlerimize, sınıf öğretmenlerimize<br />

ve Milli Eğitim camiamıza<br />

bu çağrımı yineliyorum. Çocukların<br />

mabetlerle buluşturulması,<br />

dünyanın her tarafında başvurulan<br />

bir yöntemdir. Mutlaka senenin<br />

bir gününde dahi olsa, çocuklarımızı<br />

ilkokul, ortaokul ayırmadan camilerimizin<br />

manevi iklimiyle buluşturalım,<br />

tanıştıralım. Çocuklarımız orada<br />

koşuştursunlar. Mihrabı, minberi,<br />

kürsüyü tanısınlar. Ta ki kıblesi olan<br />

bir medeniyetin çocukları olduklarını<br />

hissetsinler, yaşasınlar.”<br />

“Engelsiz Cami ve Engelsiz İbadet”<br />

ile “Kadın ve Cami” temalarına<br />

ilişkin çalışmalar devam ediyor<br />

2012 yılında ülkemizde sayısı milyonları<br />

bulan engelli kardeşlerimizin<br />

camiye engelsiz erişimini sağlamak<br />

için “Engelsiz Cami, Engelsiz<br />

İbadet” kampanyası başlattıklarını<br />

ifade eden Başkan Görmez, bu<br />

kampanyanın da devam ettiğini belirterek<br />

bu vesileyle her il ve ilçede<br />

engelli kardeşlerimizin erişimini<br />

sağlayacak camilerin tasarımı üzerinde<br />

bir kampanya başlattıklarını<br />

ve bu kampanyanın da devam ettiğini<br />

söyledi. 2013 yılında “Cami<br />

ve Kadın” teması üzerinde durduklarını<br />

ve kadınları camilerin izbe<br />

mekânlarında namaz kılmaktan kurtarmak<br />

ve caminin manevi iklimine<br />

dahil olarak namaz kılmalarını sağlamak<br />

için camileri yeniden gözden<br />

geçirmeye çalıştıklarını, bu kampanyanın<br />

da devam ettiğini belirterek<br />

“Bunlar, senede birer haftalık olarak<br />

başlamış kampanyalar değildir. Hâlâ<br />

bu konularda, temalarda yapacağımız<br />

çok şeyler var.” dedi.<br />

Daha sonra gençlere seslenen Başkan<br />

Görmez bu yıl, “Cami ve Gençlik”<br />

başlığı altında; “Geç Kalma,<br />

Genç Gel”, “Cami Gençlerle Daha<br />

Güzel”, “Gençler Mihrab Sizi Özledi”,<br />

“Gençler Kubbeler Sizi Özledi”,<br />

“Gençler Camiler Sizsiz Çok Issız”<br />

gibi başlıklarla cami ile gençlik arasında,<br />

yeniden bir köprü kurmaya<br />

çalışacaklarını; aslında gençlerin camiyle<br />

ilişkisinin bulunduğunu, ancak<br />

bu temadan asıl amacın niceliksel<br />

olarak, sadece cami cemaatini çoğaltmak,<br />

sadece gençleri fiziksel olarak<br />

camiye davet etmek olmadığını;<br />

bu hafta vesilesiyle yine üç büyük<br />

hizmet kusurunu gidermeye çalışacaklarını<br />

söyledi ve bu hizmetleri<br />

şöyle sıraladı: “Birincisi camilerimizi,<br />

gençlerimizin anlam arayışına cevap<br />

veren bir mekân olarak yeniden tasarlamaya<br />

çalışacağız. Öncelikle camilerimizi<br />

size hazır hâle getirmek<br />

için bir kampanya başlatmayı düşünüyoruz.<br />

Bu haftayla asıl amacımız,<br />

camileri gençlerin daha rahat ulaşımını,<br />

camilere gelmesini sağlayacak<br />

şekilde yeniden gözden geçirmek.<br />

İkincisi, camilerde görev yapan arkadaşlarımızın,<br />

din gönüllülerimizin<br />

gençlerle doğru ilişki kurabilecek<br />

yeni bir dil inşa etmelerine yardımcı<br />

olmak. Sevgili gençler! Biz <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığı olarak genç bir<br />

kadroya sahibiz. Ama üzülerek belirteyim,<br />

kullandığımız dil genç değil.<br />

Gençler bugün farklı bir dil kullanıyorlar.<br />

İstiyoruz ki mihrap, minber<br />

ve kürsüde görev yapan arkadaşlarımız<br />

da gençlerin gönül dünyasına<br />

hitap edebilecek yeni bir dil inşa<br />

edebilsinler. Zira gençler, gençlik<br />

dönemi sorgulama çağıdır. Aynı zamanda<br />

soruların ve sorgulamaların<br />

yaşandığı dönemdir. Fakat biz camide<br />

ne sorulara cevap veriyoruz, ne<br />

de sorgulamalara muhatap oluyoruz.<br />

Onun için yeni bir dil, yeni bir<br />

diyalog, yeni bir iletişim dilini camide<br />

inşa etmek, bu hafta ile hedeflediğimiz<br />

ikinci önemli gayedir. Üçüncü<br />

gayemiz, cami cemaatini gençlerin<br />

gelip gidebileceği, gençlerle doğru<br />

iletişim kurabilecek bir bilgiye,<br />

donanıma sahip kılmaya çalışmak.<br />

Her şeyden önce bugün camilerimizin<br />

daha çok orta yaş üzeri büyüklerimize<br />

hitap eden bir mekân hâline<br />

gelmesi üzüntü vericidir. Onların<br />

kendilerini camilerin sahibi gibi görmesi,<br />

gelen gençleri ve kadınları misafir<br />

gibi görmesi doğru değildir. Bu<br />

durumu değiştirmemiz lazım. Her<br />

şeyden önce camiler Allah’ın evleridir.<br />

Hep beraber maziyi ve istikbali<br />

birleştiren, gençleri ve yaşlıları aynı<br />

safta buluşturan bir mekân olarak<br />

yeniden düşünmeliyiz.”<br />

Gençlik, bilinç ve imar vasfının<br />

kazanılacağı en önemli dönemdir<br />

Cami cemaatinin gençlerle ilgili sık<br />

sık kullandığı yanlış bir cümleyi düzeltmek<br />

istediğini ifade eden Başkan<br />

Görmez, camiye gelen gençlerin<br />

birbirleriyle bir iki kelam etmeye<br />

başladıkları zaman, hemen büyüklerinden;<br />

“Evlat, camide dünya kelamı<br />

konuşulmaz.” şeklinde bir ikaz<br />

aldıklarını hatırlatarak <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanı olarak bütün gençlere çağrıda<br />

bulunarak “Camiye gelin, birlikte<br />

dünya kelamı konuşalım. Yeter<br />

ki kelamımız güzel, hoş, anlamlı<br />

ve faydalı olsun.” dedi. Caminin<br />

sadece ahiret kelamının konuşulduğu<br />

yer olmadığını Peygamber Efendimiz<br />

(s.a.s.)’in camiyi aynı zamanda<br />

dünya kelamının konuşulduğu bir<br />

yer hâline getirdiğini; caminin hoş,<br />

güzel, doğru ve anlamlı olmak kaydıyla<br />

her türlü kelamın konuşulabileceği<br />

bir yer olduğunu söyleyerek<br />

konuşmasına şöyle devam etti: “Sevgili<br />

gençler! İnsanoğlu dünyaya bir<br />

kez gelir. Bu bir kez geldiğimizde,<br />

Allah’ın her bir insana verdiği zaman<br />

dilimine biz ömür diyoruz, ha-<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

5


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

yat diyoruz. Bu kelimelerin imar kelimesiyle<br />

aynı kökten gelen ömür,<br />

insanoğlunun aslında yaratılış gayesini<br />

ifade eder. İnsanoğlu dünyayı<br />

imar ettiği oranda ömür sürmüş<br />

olur. İnsanoğlu, dünyanın imarına<br />

katkıda bulunduğu miktarca ömür<br />

yaşamış olur. Hayat kelimesi de<br />

“hay” kökünden gelir, dirilik, bilinçli<br />

ve bilgili olmayı ifade eder. İnsanoğlu<br />

yaşarken, diri olduğu müddetçe,<br />

diriliğini ve gençliğini koruduğu<br />

müddetçe “hay” vasfını taşıdığı<br />

müddetçe hayat yaşamış olur. Aksi<br />

takdirde yaşayan ölüler olur. Ömür<br />

ve hayat içerisinde, şüphesiz en<br />

önemli dönem gençlik dönemidir.<br />

Gençlik dönemi, ömür ve hayat içerisinde<br />

en önemli dönemdir. Bunun<br />

için Peygamberimiz (s.a.s.), ahirette<br />

hesap verirken, “ömür” ve “gençliği”<br />

ayrı ayrı zikretmiştir. “Ömrünü nerede<br />

tükettin? Gençliğini nerede çürüttün”<br />

diye sorulacaktır. İnsanın hem<br />

hay vasfını hem de imar vasfını kazanacağı<br />

en önemli dönem gençlik<br />

dönemidir.”<br />

Modern zamanlarda eğitim, aile<br />

ve cami müesseseleri gücünü kaybetmeye<br />

başladı<br />

Gençlik döneminin önemli olduğu<br />

kadar zor bir dönem olduğunu kaydeden<br />

Başkan Görmez, bunalım, çatışma,<br />

yanılgı, çelişki, kararsızlık,<br />

buhran, tutku, idealizm, hız ve haz,<br />

hayaller, arayışlar, değişim, benlik,<br />

kişilik, kimlik, bütün bunların aynı<br />

zamanda gençliği ifade eden kelimeler<br />

ve kavramlar olduğunu; kadim<br />

zamanlardan bu tarafa gençlerin<br />

bunların üstesinden gelebilmesi<br />

için ev/aile, okul/medrese/üniversite,<br />

cami/mabet gibi üç müessese tarafından<br />

eğitildiğini; ancak modern<br />

zamanlarda bu üç müessesenin de<br />

gücünü kaybetmeye başladığını söyledi.<br />

Gençlerin, kadim zamanlarda<br />

benlik ve kişiliklerini daha çok evde,<br />

ailede; bilgi, bilinç ve kültürün ise<br />

okul ortamlarında; sevgi, duygu ve<br />

aidiyet konularını da camide ve mabette<br />

elde ettiklerini belirten Başkan<br />

Görmez, ancak bugün, bu üç müessesenin<br />

de gücünü kaybetmeye, sanal<br />

ortamlar ve kitle iletişim araçlarının,<br />

ailenin, popüler kültürün, okulun,<br />

üniversitenin önüne geçmeye<br />

başladığını ve camilerimizin de bu<br />

hayatın kıyısında kaldığını söyledi.<br />

Gençlerin anlam arayışına cevap verecek<br />

konumdan biraz uzaklaştığını,<br />

bu sebepten dolayı camiyi yeniden<br />

gençliğin gündemine taşımak camiyi<br />

hayatın merkezine, şehrin kalbine<br />

taşımak ve gençlerle buluşturmayı<br />

hedeflediklerini belirten Başkan<br />

Görmez konuşmasına şöyle devam<br />

etti: “Bu çabalarımıza lütfen siz bizzat<br />

öncülük yapınız. Gelin camilerin<br />

yeni konseptini birlikte konuşalım,<br />

birlikte değerlendirelim. Nasıl bir<br />

cami istediğinizi bizimle paylaşın.<br />

Camilerimiz sizin isteklerini dikkate<br />

alarak nasıl bir dil, nasıl bir iletişim<br />

kurulması gerektiği konusunda,<br />

siz bize öncülük yapınız. Ülkemizde<br />

20 bin civarında cami dernekleri<br />

var. Bu cami derneklerine gençler,<br />

kadınlarımız girmeli, onlarla birlikte,<br />

yeni cami konseptini konuşabilmeliyiz.<br />

Amacımız büyüklerin gölgesinde,<br />

metazori bir ibadet değildir.<br />

Amacımız gönüllü ve iradi bir ibadet<br />

hayatı, Peygamberimiz (s.a.s.)’in<br />

ifadesiyle, “neşeyi ve huzuru Rabbine<br />

ibadette bulan bir gençlik” olmasıdır.<br />

Gençler için en büyük tehlike,<br />

anlam kaybıdır, anlamsızlık girdabıdır.<br />

Hayatın anlamını, var oluş gayesini<br />

kaybetmesidir. Oysa caminin<br />

varlık sebebi, hayatın anlamını, varoluşumuzun<br />

gayesini kazandırmaktır.<br />

Modern dünyada, gençliğin hiçliğe<br />

gitmesi, çağdaş dünyanın en büyük<br />

sorunudur. Tüketimin gençliği<br />

kuşatması, sevgi ve muhabbet yoksunluğu,<br />

merhamet eksikliği, çağımızın<br />

en büyük sorunlarındandır.<br />

Oysa cami bütün bunları kazandırmak<br />

için vardır.”<br />

Gençlik hayatın, cami de şehrin<br />

kalbidir<br />

Gençliğin telaş ve tedirginlik demek<br />

olduğunu vurgulayan Başkan<br />

Görmez, caminin gençlere huzur ve<br />

emniyet ifade ettiğini ifade ederek<br />

“Gençlik, kendini beğenme, varlığıyla<br />

gurur duyma dönemidir. Cami,<br />

ona alnını secdeye koyarak tevazuyu<br />

öğrenme imkânı sunar. Gençlik,<br />

nefsani isteklerin coştuğu dönemdir.<br />

Cami, onu süfli iştahlardan alıkoyup,<br />

ulvi gayelere yükselme fırsatı<br />

verir. Gençlik, gelgitler dönemidir.<br />

Cami, ona ilim, irfan yolunda<br />

rehberlik ederek istikrar sağlar.<br />

Gençlik, tüketim hırsının ve maddiyat<br />

düşkünlüğünün arttığı dönemdir.<br />

Cami, ona maneviyatı, varlığıyla<br />

hayır üretiminin tadını yaşatır.<br />

Gençlik, çalkantı ve fırtına dönemidir.<br />

Cami, açılan ilahi bir kucak, sığınaktır.<br />

Gençlik, dağınıklık ve taşkınlık<br />

demektir. Cami, onu sağlıklı<br />

bir mecraya sokar, ona aynı zamanda<br />

merhamet odaklı bir hedef sunar.<br />

Gençlik, akran ihtiyacının ve arkadaş<br />

tesirinin zirvede olduğu dönemdir.<br />

Cami, ona iyi arkadaşlıklar,<br />

sıcak ve samimi etkileşimler kurar.<br />

Gençlik hayatın, camiler de şehirlerin<br />

kalbidir. Gençlik, kendini tanıma<br />

dönemidir. Cami, kendini bulma<br />

mekânıdır. Gençlik, sosyal hayatın<br />

en yoğun yaşandığı yıllardır. Cami,<br />

sosyal bütünleşmenin, kardeşliğin<br />

yaşandığı mekânlardır. Gençlik, özgürlük<br />

zamanıdır. Cami, yaratıcımıza<br />

kul olmakla yaşanan gerçek özgürlüğün<br />

tadına vardırır. Gençlik, hayatta<br />

gaye edinme dönemidir. Cami, hedef<br />

veren, aynı gaye etrafında bizleri<br />

toplayan mekânlardır.” dedi.<br />

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay<br />

Kılıç da açılışta yaptığı konuşmada,<br />

“Camiler ve Din Görevlileri Haftası”<br />

münasebetiyle gerçekleştirilen<br />

programda Gençlik ve Spor Bakanı<br />

olarak yer almaktan dolayı büyük<br />

bir memnuniyet duyduğunu ifade<br />

ederek programın gerçekleşmesinde<br />

emeği geçen herkese teşekkür etti.<br />

Bakan Kılıç, “Ümit ediyorum ki buradaki<br />

çalışmalar, bu birliktelik gelecekte<br />

çok farklı çalışmaların ve birlikteliklerin<br />

doğmasına vesile olacaktır.<br />

Gençler bu çalışmanın içerisinde<br />

olmasaydı, belki de eksik bir<br />

çalışma olacaktı. Çünkü camilerimizin,<br />

mabetlerimizin gençlerle güzelliğe<br />

varması hepimizin arzuladığı<br />

ve peşinde koştuğu bir durumdur.”<br />

diye konuştu.<br />

Hafta kapsamında yapılacak çalışmaların<br />

içerisinde yer almak üzere<br />

81 ilden gelen gençlik liderlerinin<br />

de olduğuna değinen Bakan Çağatay<br />

Kılıç, “Çalışmaların içerisinde<br />

ümit ediyorum ki farklı arkadaşlıklar,<br />

farklı dostluklar kuracaklardır.<br />

Aynı zamanda çalışmalarında onla-<br />

6


a yardımcı olacak yeni bilgiler, yeni<br />

ziynetler öğreneceklerdir.” dedi.<br />

Camilerin ve mescitlerin önemine<br />

değinen Bakan Çağatay Kılıç konuşmasına<br />

şu sözlerle devam etti: “Bizim<br />

camilerimiz, mabetlerimiz, mescitlerimiz<br />

hepimizin. Camiler, küçük<br />

yaşlardan itibaren buluşmamız gereken<br />

bir yapı. Çünkü birlikteliğin,<br />

kardeşliğin ve ortak bir değerin içerisinde<br />

yer alan tohumlar küçük yaşta<br />

atılmalı. Gençlerimizin, çocuklarımızın<br />

camilerde, evlerde veya farklı<br />

mekânlarda bizlerin ibadetlerini<br />

yaptığı ortamda rahat olmalarına,<br />

onların her şekilde ve şartta yanımızda<br />

olmalarına ön ayak olmalıyız.<br />

Ümit ediyorum ki bunun gibi daha<br />

birçok güzel program gerçekleştirilecek<br />

ve bu çalışmalarda herkesin yararına<br />

olabilecek, hiçbir ayırım gözetmeksizin<br />

herkesin bir araya gelip<br />

sohbet edebileceği programlar<br />

Başkan Görmez, Ankara ve Bursa’da gençlerle buluştu<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />

Görmez, 81 ilimizin gençlik<br />

merkezi liderleri ve üniversitelerin<br />

gençlik kulüplerinin temsilcileri ile<br />

bir araya geldi.<br />

Bu yıl ‘Camiler ve Din Görevlileri<br />

Haftası’nın ana teması olarak belirlenen<br />

‘Cami ve Gençlik’ etkinlikleri<br />

kapsamında ‘<strong>Diyanet</strong>-Gençlik Buluşması’<br />

düzenlendi. <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />

Konferans Salonunda gerçekleşen<br />

buluşmada gençlere bir konuşma<br />

yapan Başkan Görmez, <strong>Diyanet</strong><br />

ile gençlik arasındaki diyaloğun<br />

önemine dikkat çekti. <strong>Diyanet</strong><br />

olarak gençlerle yeni bir iletişim dili<br />

kurmanın gerekliliğine vurgu yapan<br />

Görmez, Kur’an-ı Kerim’den örnekler<br />

vererek Kur’an’ın da Allah ile insanlar<br />

arasında bir diyalog olduğunu,<br />

bir talimat olmadığını dile getirdi.<br />

Camilerde gençlerle iletişim konusunda<br />

yeni bir metoda geçilmesi<br />

gerektiğini anlatan Görmez, “Allah,<br />

kendi varlığını bile insana izah<br />

ederken, diyalog kurarak soru sorarak<br />

izah ediyor. Aklımıza, gönlümüze<br />

hitap ediyor. Bizim de camilerde<br />

bu metoda geçmemiz gerekiyor. Camide,<br />

vaizin kürsüye oturup bir saat<br />

boyunca hiçbir soru almadan, hiçbir<br />

cevap vermeden, hiç kimseyle bir<br />

diyalog kurmadan vaaz etmesi doğru<br />

değildir. Bu peygamberî metoda<br />

da aykırıdır. Hz. Peygamber’in hayatında<br />

böyle bir şey yoktur. Bir saat<br />

boyunca, Resul-i Ekrem’in kürsüden,<br />

insanlara sadece anlatıp, insanların<br />

hiçbir müdahalesini almadan, hiçbir<br />

sorusuna cevap vermeden yaptığı<br />

bir konuşma yoktur. Ancak biz bu<br />

hatalı metotta ısrar ediyoruz. Sonrada,<br />

gençler neden camiye gelmiyor<br />

diye hayıflanıyoruz.” dedi.<br />

Cami ve Gençlik haftasında atacağımız<br />

en büyük adım, camilerin<br />

içini sıcak bir atmosfere dönüştürmektir<br />

Cami ve Gençlik haftasında atılacak<br />

en büyük adımın, camilerin içini<br />

sıcak bir atmosfere dönüştürmek<br />

olduğunu ifade eden Başkan Görmez<br />

konuşmasına şöyle devam etti:<br />

“Peygamber Efendimiz dönemindeki<br />

cami sıcaklığının onda birini bile<br />

biz camilerimize taşıyabilirsek, inanıyorum<br />

ki gençlerimiz camiyi terk<br />

etmezler. O zaman çok daha farklı<br />

olacaktır. Camilerimiz, mescitlerimiz<br />

herkesin birbiriyle dertleşebileceği,<br />

birbirine yardımcı olabileceği ve ülkemizin<br />

geleceğinin şekillenebileceği<br />

mekânlar olsun inşallah.”<br />

Açılış törenine BBP Genel Başkanı<br />

Mustafa Destici, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkan<br />

Yardımcıları, milletvekilleri, <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığı ve Türkiye<br />

<strong>Diyanet</strong> Vakfı yetkilileri ile çok sayıda<br />

genç katıldı.<br />

bir atmosferi, çok daha farklı güzellikleri<br />

birlikte yaşarız. Bunun için de<br />

siz gençlerden destek bekliyoruz. Siz<br />

bize destek vereceksiniz, katkı sunacaksınız.<br />

Bizler de istişarelerle sizin<br />

düşüncelerinizi alarak bu değişiklikleri<br />

yapalım. Hz. Peygamber’in<br />

mescitte gençlerle ve diğer ashabıyla<br />

kurduğu ilişki, her türlü takdirin<br />

fevkindedir. Bu diyalog metodu,<br />

Kur’an’ın metodudur. Camiyle birlikte<br />

gençlerle konuşmamız gereken<br />

en önemli şey, namazdır. Çünkü namaz<br />

insanın miracıdır. Eğer kalbinizin<br />

yücelmesini istiyorsanız, yeryüzünde<br />

yüce duygularla, düşüncelerle<br />

yaşamak istiyorsanız, namaz Allah<br />

ile aranızda bir diyalogdur. Kur’an’da<br />

bazı insanlarla ilgili ‘Namazı kaybettiler<br />

ve şehvetlerine uydular.’ mealinde<br />

bir eleştiri vardır. Bu iki cümle<br />

birbirine bağlıdır. İnsanlık namazı<br />

kaybettiği zaman, o diyaloğu kaybeder,<br />

Allah ile diyaloğunun kendisine<br />

kazandırdığı o yüce duyguları kaybeder.<br />

Bunu kaybettiği zaman da arzularının<br />

esiri olur. Belki gençlik döneminde<br />

hiçbir zaman unutmamamız<br />

gereken bir husustur bu. Namazı<br />

kaybetmek, inanan bir genç için<br />

çok büyük bir eksiklik olur. İkinci<br />

adım ise caminin içindeki atmosferi<br />

hep birlikte değiştirmeliyiz. Oraya<br />

gelen cami cemaati, kendini caminin<br />

yegâne sahibi, sizleri de oraya<br />

ara sıra gelen misafir gibi görmemelidir.<br />

Hangi üniversitede okursanız<br />

okuyun, dört konuda inancınız<br />

ve bilginiz tam olmalıdır. Bir Müslüman<br />

genç, dört konuda donanımlı<br />

olmalıdır. Birincisi varlıktır. Varlık<br />

dendiğinde, varlığın maddeden ve<br />

fizikten ibaret olmadığını, varlığın<br />

ardında bir mana olduğunu, fiziğin<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

7


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

ardında bir metafizik olduğunu bilen<br />

bir anlayışa sahip olmalı. Bunun<br />

hakkında kitaplar okumalı. Çünkü<br />

Müslümanın varlık anlayışı bellidir.<br />

İkincisi bilgi konusudur. Bilginin sadece<br />

aklın ürettiği bilgiden ibaret olmadığını,<br />

vahyin en temel bilgi kaynaklarından<br />

biri olduğunu, ama vahiyle<br />

akıl arasında bir bağ olduğunu<br />

çok iyi bilmelidir. Küçük kitabı<br />

(insan), büyük kitabı (kâinat), en büyük<br />

kitabı (Kur’an-ı Kerim) okumak<br />

gerekmektedir. Bu üç kitap arasında<br />

muhteşem bir ilişki vardır. Dikkat<br />

ederseniz, her üç kitap da ayetlerden<br />

oluşur. İnsanın gözü bir ayet<br />

olduğu gibi, yıldızlar birer ayet olduğu<br />

gibi, Kur’an’ın her bir satırı veya<br />

her bir ifadesi de bir ayettir. Bunlar<br />

hep birlikte yaratıcının varlık ve birliğini<br />

bize hatırlatır. Üçüncüsü, insan<br />

etten ve kemikten ibaret bir varlık<br />

değildir. İnsan, muhteşem bir varlıktır.<br />

Hz. Peygamber, Kâbe’ye şöyle<br />

hitap ediyor: ‘Kâbe, ne kadar yücesin,<br />

hoşsun. Şanın ne kadar yüce.<br />

Ama Allah’a an dolsun ki bir müminin<br />

kalbi senden daha yücedir.’<br />

Dolayısıyla insan değerli bir varlıktır.<br />

Son olarak, bizim âlem tasavvurumuz<br />

dünyadan ibaret değil, hayat<br />

dünyadan ibaret değil. Çok daha<br />

ebedi bir hayat var. Bu dört konuda<br />

bizim oturmuş fikir ve düşüncelerimiz<br />

olmalıdır.”<br />

Programda gençlerin sorun, öneri ve<br />

projelerini de dinleyen Başkan Görmez,<br />

gençlere hayatlarında başarılar<br />

diledi.<br />

Öte yandan hafta münasebetiyle<br />

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve<br />

Bursa Müftülüğü tarafından ortaklaşa<br />

düzenlenen, ‘Gençlik Buluşması’<br />

programına <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı<br />

Prof. Dr. Mehmet Görmez de katılarak<br />

bir konuşma yaptı. Hafta boyunca<br />

farklı platformlarda gençlerle<br />

buluştuğunu ve bu buluşmalardan<br />

büyük bir onur duyduğunu kaydeden<br />

Başkan Görmez, Başkanlık olarak<br />

cami ve gençliği buluşturmada<br />

geç kaldıklarını dile getirerek camilerin,<br />

gençlerin anlam arayışına cevap<br />

verecek şekilde yeniden düzenlenmesi<br />

gerektiğini vurgulayarak konuşmasına<br />

şöyle devam etti: “Sevgili<br />

gençler! Sizin yüreğinizde, kalbinizde,<br />

Allah’ın evi olan camilere karşı<br />

muhabbet olduğunu biliyorum. Ancak<br />

biz büyükler, sizin genç yüreklerinizde<br />

sakladığınız o muhabbete<br />

rehberlik yapamadığımızı düşünüyorum.<br />

Eğer biz hakkıyla rehberlik<br />

yapsaydık; camiler şehrin ve hayatın<br />

kıyısında kalmaz, şehrin ve hayatın<br />

merkezinde olurdu. Orta yaş büyüklerin<br />

mekânı olmaz, sizin de sevgi<br />

ve muhabbet mekânınız olurdu.<br />

Sizin anlam arayışınıza cevaplar veren<br />

mekânlar olurdu. Camilerimizin,<br />

gençlerimizin anlam arayışına yanıt<br />

verecek şekilde yeniden düzenlenmesi<br />

gerekiyor. Camiler, kubbeler,<br />

minberler, mihraplar gençleri özledi.<br />

‘Geç Kalma Genç Gel’ sloganıyla<br />

bu haftayı idrak ediyoruz. Niyazım<br />

odur ki bu buluşmalar bir haftaya<br />

özgü olmasın. Bu güzelliğin fitilinin<br />

ateşlenmesi bir başlangıç olsun<br />

ve bundan sonra camilerimiz<br />

asla gençsiz kalmasın. Biz bu haftayla<br />

sadece gençlerimizi camiye davet<br />

etmeyi hedeflemedik. Camilerimizi<br />

gençlerimizin muhabbet mekânı<br />

haline dönüştürelim istedik. Adanmış<br />

din gönüllüleriyle gençlerimiz<br />

camide kucaklaşsın istiyoruz. Camide<br />

kullandığımız dil sizi kuşatmıyor.<br />

Vaazlar sizin yaşınıza hitap etmekten<br />

hâlâ uzak. Hutbeler sizin ilginizi<br />

çekmiyor. Biz gönül dilini, sizinle<br />

beraber inşa etmek istiyoruz. Camiye<br />

gelin, sizlerle beraber sizi kuşatacak<br />

dili birlikte bulalım. Peygamberimizin<br />

hayatına baktığımızda, bir<br />

kürsüye oturup bir saat boyunca sadece<br />

konuştuğu, cemaatin katılmadığı<br />

bir vaazı yoktur. Ama biz kürsüde<br />

bir saat konuşurken, karşımızdaki<br />

gençlerin sorularına cevap vermeden,<br />

diyalog kurmadan konuşuyoruz.<br />

Gelin bu sistemi değiştirelim.<br />

Ancak bu sistemi değiştirmek için<br />

size ihtiyacımız var. Siz geleceksiniz,<br />

sorularınızı soracaksınız. Siz, bizden<br />

nasıl bir cami istediğinizi, nasıl vaaz<br />

istediğinizi söyleyeceksiniz. Biz de<br />

sizden istifade ederek sizinle birlikte<br />

bir dil bulacağız.”<br />

Gençler, aklınızı asla kiraya vermeyin,<br />

hakikatin peşine düşerek<br />

hakikati siz bulun<br />

Gençlerin hakikati bizzat kendilerinin<br />

peşine düşerek aramalarını, zihinlerini<br />

ve kalplerini hiç kimsenin<br />

ipoteği altında bırakmamalarını isteyen<br />

Başkan Görmez, hakikatin hiç<br />

kimsenin avucunda olmadığını belirterek<br />

konuşmasına şöyle devam<br />

etti: “Hakikatin peşine siz düşün ve<br />

kendiniz bulun. Biz hakikatten saparsak,<br />

bize de hakikati siz hatırlatın.<br />

Müminin asla yapmayacağı bir<br />

şey vardır; o da mümin asla aklını<br />

kimseye kiraya vermez. Mümin, aklının<br />

sahibidir. Daima hakikatin peşinde<br />

olur. Aklınızı kiraya vermeyin.<br />

Bu da ülkemin gençlerine benim bir<br />

tavsiyem ve vasiyetimdir. Bugün gerek<br />

ülkemizde gerekse İslam dünyasında<br />

olup bitenlere baktığımızda,<br />

sakın bunların selam ve eman dini<br />

olan İslam’dan kaynaklandığını sanmayın.”<br />

Programın ardından Başkan Görmez<br />

ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı<br />

Recep Altepe, Nilüfer Müftülüğü<br />

tarafından geçtiğimiz yıl temeli atılan<br />

Din Eğitimi Külliyesinde gençler<br />

için planlanan spor kompleksinin<br />

yapımının, Bursa Büyükşehir Belediyesi<br />

tarafından yapılması hususunda<br />

bir protokol imzaladı. İmza protokolünün<br />

ardından, Erguvan Derneği<br />

gençliğinin sunduğu gösteri, izleyiciler<br />

tarafından ilgiyle takip edildi.<br />

8


<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı ile Yeşilay arasında işbirliği protokolü imzalandı<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı ile Yeşilay<br />

Başkanlığı arasında bağımlılıkla mücadele<br />

konusunda geniş çaplı bir işbirliği<br />

protokolü imzalandı.<br />

Başkanlığımız toplantı salonunda<br />

düzenlenen imza törenine <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez<br />

ve Yeşilay Başkanı Prof. Dr. İhsan<br />

Karaman da katıldı. Törende konuşan<br />

Başkan Görmez, imzalanan<br />

protokolün her tür bağımlılıkla mücadelede<br />

işbirliğini kapsadığını, bugün<br />

dünyayı kıskaç altına alan ve<br />

sadece bireyleri değil, aileleri, toplumları<br />

tehdit eden en ciddi sorunlardan<br />

birisinin de bağımlılık olduğunu<br />

ifade ederek imzalanan protokolün,<br />

teknoloji bağımlılığı ve tüketim<br />

ekonomisini körükleyen alışveriş<br />

bağımlılığı gibi bağımlılıkları<br />

da içine alan bir protokol olduğunu<br />

söyledi.<br />

Sigara bağımlılığı konusunda önemli<br />

bir detaya dikkat çeken Başkan<br />

Görmez şöyle konuştu:<br />

“Sigarayla ilgili yazılan eski bilgilerin<br />

bugün geçerliliğini kaybettiğini<br />

düşünüyorum. Eski kitaplarımızda<br />

küçücük bir ‘mekruhtur’ kelimesiyle<br />

geçiştirilir. Bu doğru değildir.<br />

Yılda sadece Türkiye’de 100 bin insanın<br />

ölümüne yol açan bir maddeyi<br />

İslam, ‘Helaldir, caizdir’, ‘mekruhtur’<br />

diyerek küçümseyemez. Bu protokol,<br />

din görevlilerimizi bağımlılıklar<br />

konusunda bilgilendirmeyi ve<br />

toplumu bilinçlendirmede seferber<br />

etmeyi amaçlamaktadır. Sentetik<br />

uyuşturucular ve zehir tacirleri konusunda<br />

her gün haberleri üzüntüyle<br />

okuyoruz. Tehdidin boyutları ne kadar<br />

önemliyse, tehdide giden yolları<br />

bulup onları kapatmak çok daha<br />

büyük önem arz ediyor. Bu konuda<br />

din görevlilerinin, <strong>Diyanet</strong> mensuplarının<br />

toplumu doğru bilgilendirme<br />

adına yapacakları daha çok vazifelerin<br />

olduğunu biliyorum.”<br />

Çocuklarımızın ve gençlerimizin<br />

maneviyatını geliştirerek, değerleriyle<br />

tanışmalarını sağlayarak<br />

bu soruna çare olabiliriz<br />

Protokolde tıp ve psikoloji alanında<br />

üretilen bilgileri ahlaki prensiplerle<br />

tıbbın ve psikolojinin verilerini, dinin<br />

ve ahlakın verileriyle birleştirerek,<br />

bunları topluma takdim etmenin<br />

önemli olduğunu belirten Başkan<br />

Görmez, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />

olarak camilerde, yaz kurslarında<br />

ve Kur’an kurslarında bu çalışmaları<br />

yürütmeye devam edeceklerini<br />

söyledi. Gençleri ve yetişkinleri zaman<br />

üretimi, sağlık ve vakit bilinci<br />

konusunda aydınlatmak gerektiğini<br />

vurgulayan Başkan Görmez konuşmasına<br />

şöyle devam etti: “Gençlerimizde<br />

iç disiplin geliştirmek konusunda<br />

çalışmalar yapılacak. Bilhassa<br />

modern zamanlarda dışarıdan<br />

bir dayatmayla bir şey anlatmamız<br />

mümkün değildir. Önemli olan<br />

iç disiplin oluşturmaktır. Bilhassa çocuk<br />

ve gençlerimizin maneviyatını<br />

geliştirmek ve değerleriyle tanışması<br />

konusunda birlikte projeler yapabiliriz.<br />

En önemlisi sadece çocuklarımıza<br />

değil, ailelerimize de farkındalık<br />

oluşturmak için <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığı olarak fiili öncülük yapabiliriz.<br />

Sorunlar ortaya çıktıktan sonra<br />

çözüm aramak yerine, toplum ve<br />

millet olarak başlamadan sebepleri<br />

ortadan kaldırmakla mükellefiz. Her<br />

şey bu manevi hayatın en güzel şekilde<br />

tanzim edilmesiyle gerçekleşir.<br />

Bilinçli nesiller yetiştirerek kalple<br />

akıl, dinle hayat arasındaki köprüyü<br />

doğru kurarak bu sorunun hakkından<br />

gelinebilir.”<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Başkan Görmez, Haseki Dinî Yüksek İhtisas Merkezi öğrencilerine konferans verdi<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />

Görmez, İstanbul Haseki Dinî<br />

Yüksek İhtisas Merkezi öğrencilerine<br />

yönelik “İslam İlim ve Kültür Tarihi”<br />

konulu bir konferans verdi.<br />

Başkan Görmez, konferansında ilim<br />

kavramındaki daralma ve kırılmaların<br />

nedenlerini dönemsel olarak anlattı.<br />

Bilgiyi ifade eden ilim, hikmet<br />

ve marifet kavramlarını da açıklayan<br />

Başkan Görmez, “Bizim medeniyetimizde<br />

bilgiyi ifade eden üç kavram<br />

var, ilim, hikmet ve marifet. İlmin<br />

9


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

sahibine âlim, hikmetin sahibine<br />

hakîm, marifetin sahibine arif diyoruz.<br />

Bugün fakültelerimizin, hocalarımızın<br />

sayısı artmasına rağmen, İslam<br />

dünyasında bir bilgi sorunu varsa,<br />

bu üç kavramı birleştirememekten<br />

kaynaklanıyor.” dedi.<br />

İlmin tarifinde yaşanan iki kırılma<br />

noktasını da paylaşan Başkan Görmez,<br />

konuşmasını şöyle sürdürdü:<br />

“Bizim medeniyetimizde, ilim<br />

ve kültür tarihimizde, ilmin tarifine<br />

göre farklı âlim tanımları olmuştur.<br />

Fakihlerin, karîlerin, tasavvuf ekollerinin,<br />

hadis ekollerinin, usulcülerin<br />

ilim ve âlim tanımlarında çeşitlilik<br />

bulunabiliyor. İslam kültür ve medeniyetinde,<br />

ilmin tarifinde iki daralma<br />

ve bir kırılma olmuştur. Birinci<br />

kırılma, bilhassa âlimlerin sayısı çoğalınca,<br />

her âlimden bir ses çıkınca,<br />

ilim bizi, vahdete, tevhide, birlik ve<br />

beraberliğe götürmesi gerekirken;<br />

bilakis ihtilaf ve tartışmalara götürünce,<br />

dinî saiklerle, “ancak müctehid<br />

olan âlim olur.” gibi anlayışlarla,<br />

ilim kavramında bir daralma yaşanmıştır.<br />

Yani âlim, ‘aynı zamanda<br />

müctehid olmalıdır.’ fikriyle birlikte<br />

bir daralma yaşanmıştır. Dinî saiklerle<br />

din emniyetini sağlamak için,<br />

tartışmaları aza indirgemek için bazı<br />

âlimler bu konu üzerinde ısrar etmişlerdir.”<br />

İlmî tartışmalar, aslında büyük<br />

bir servettir<br />

İkinci daralmanın bilhassa tasavvuf<br />

ehlinin ortaya çıkmasıyla başladığını<br />

belirten Başkan Görmez konuşmasını<br />

şöyle sürdürdü: “Orada da<br />

‘eğer sahibi ilimle amel etmiyorsa,<br />

âlim diyecek miyiz, demeyecek miyiz’<br />

tartışmasını başlatırlar. Haklı ve<br />

doğru bir tartışmadır. Burada da bir<br />

daralma yaşanacaktır. Bu kez, ilim,<br />

hikmet ve marifeti bir olarak ele almaktansa<br />

yalnızca irfan üzerinde durulacaktır.<br />

Belki, ilimden ve hikmetten<br />

zaman zaman kopacaklardır. Felsefeciler,<br />

‘Hikmet bilgisi birinde yoksa,<br />

biz ona âlim diyemeyiz. Önemli<br />

olan hakîm olmaktır.’ diyeceklerdir.<br />

Bunların bizi daha bütüncül bir sisteme<br />

götürmesi gerekirken, bilakis<br />

müesseseler bile ayrılacaktır. Tekke<br />

ve medrese ayrılacaktır. Tekke ehli<br />

medrese ehlini, medrese ehli de tekke<br />

ehlini suçlayacaktır. Bugün bütün<br />

bu tartışmalara sahip olmak aslında<br />

büyük bir servettir. Bu iki daralma<br />

yanında, bir de kırılmamız vardır.<br />

İlim tarihindeki en büyük kırılmamız<br />

ilmin ikiye ayrılmasıdır. Dinî<br />

ilimler, dinî olmayan ilimler diye bir<br />

tasnifin ortaya çıkması ilim tarihimizdeki<br />

en büyük bidattir, en büyük<br />

yanlıştır. Bir kere bu, Kur’an’ın ruhuna<br />

aykırıdır. İlmi, Resul-i Ekrem’in<br />

ifadelerine göre faydalı veya faydasız<br />

diye ayırabilirsiniz. Fakat siz kimya,<br />

matematik ve fiziği gayri dinî<br />

ilim olarak tavsif ederek bir tarafa<br />

atarsanız, Kur’an’ın ruhuna aykırı hareket<br />

etmiş olursunuz.”<br />

İslam âleminin ilim merkezlerinden<br />

bugün ateşler yükseliyor<br />

Bağdat ve Şam’ın tarih boyunca İslam<br />

medeniyetinde büyük âlimler<br />

yetiştirdiğini, her iki başkentten de<br />

bugün ateşler yükseldiğini ifade<br />

eden Başkan Görmez,. “Kahire daima<br />

ilmin minberi oldu. Ancak bugün<br />

neler yaşandığını hepimiz biliyoruz.<br />

Eğer millet ve ülke olarak<br />

âlem-i İslam’ın umudunu yeşerteceksek,<br />

bizim ilim konusunu çözmemiz<br />

gerekir. Biz o noktada ihtiyaçlara<br />

cevap verecek noktada değiliz.<br />

100 ilahiyat fakültesiyle, ihtisas merkezlerimizle<br />

buna karşılık verecek<br />

durumda değiliz. Modern zamanlarda<br />

gayeler değişti. Artık âlimler yetiştirmek<br />

yerine, aydın yetiştirme,<br />

münevver yetiştirme, doktora yapma<br />

benzeri şeyler öne çıktı. Bunlar<br />

gaye hâline gelince o zaman tehlike<br />

başladı.” dedi.<br />

Kur’an kursları yeni eğitim öğretim yılına başladı<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr.<br />

Mehmet Görmez, Kur’an kurslarının<br />

yeni eğitim dönemine başladığı<br />

ilk gün, Pursaklar Ehli Beyt Merkez<br />

Kur’an Kursu’nun açılışını yaptı.<br />

Pursaklar Müftülüğünce yaptırılan<br />

Ehli Beyt Merkez Kur’an Kursu açılış<br />

töreninde bir konuşma yapan<br />

Başkan Görmez, yurt genelinde ihtiyaç<br />

odaklılarla birlikte 24 bin 757<br />

Kur’an kursu bulunduğunu, bu kurslarda<br />

yaklaşık 1 milyon 200 bin öğrencinin<br />

Kur’an eğitimine başladığını<br />

söyledi. Yeni eğitim öğretim yılının<br />

hayırlı olması temennisinde bulunan<br />

Başkan Görmez konuşmasına<br />

şöyle devam etti: “Bir kitap düşünün<br />

ki iman kitabıdır ama ilk kelimesi<br />

‘iman edin’ değildir. Ahlak kitabıdır<br />

ama ilk emri ‘ahlaklı olun’ değildir.<br />

İbadet kitabıdır ama ilk emri ‘namaz<br />

kılın’ değildir. Kur’an, ilk emri ‘oku’<br />

olan bir kitaptır. İman ettiğimiz kitabın<br />

ilk emri ‘oku’ dur. Kur’an’a baktığımızda<br />

üç büyük kitabı okumayı<br />

emrettiğini görürüz. Küçük kitap,<br />

büyük kitap ve en büyük kitap. Küçük<br />

kitap, küçük kâinat olan insandır.<br />

İnsanı okumak Kur’an’ın emridir.<br />

Büyük kitap içinde yaşadığımız<br />

kâinattır. Üçünü kitap da bu iki kitabın<br />

en büyük tercümesi, en büyük<br />

kitap Kur’an-ı Kerim’dir. Bugün<br />

İslam dünyasında olup bitenlerin<br />

10


en büyük sebeplerinden bir tanesi,<br />

bu kitapların birbirinden ayrılmasıdır.<br />

Bunları birlikte okuduğumuz zaman<br />

Kur’an’ın o ilk emri, ‘oku’ emrine<br />

icabet etmiş oluruz.”<br />

Kur’an’ın artık sadece lafzı değil,<br />

manası da öğretilecek<br />

Artık yeni müfredatta sadece<br />

Kur’an’ın lafzını okumaya yönelik<br />

olmayacağını, hafızlık yapanların<br />

aynı zamanda ezberledikleri<br />

Kur’an’ın manasına da nispeten de<br />

olsa vakıf olacaklarını belirten Başkan<br />

Görmez, “Çocuklarımızı sadece<br />

Kur’an’ın lafzı ve nazmıyla ilgili<br />

değil, manası ve hikmetiyle de tanıştırmayı<br />

hedeflediğimizi ifade etmek<br />

istiyorum. İkinci bir müjdemiz<br />

de Başkanlığımızın çalışmasıyla,<br />

artık Türkiye’de gözü görmeyen<br />

ama kalbi gören engelli her kardeşimiz,<br />

parmaklarının ucuyla Kur’an<br />

öğrenebilecek. Aynı şekilde işitme<br />

engelli kardeşlerimiz de işaret diliyle<br />

Kur’an muhtevasından haberdar<br />

olabilecekler. Başkanlık olarak<br />

ilk defa İşaret Diliyle Dinî Kavramlar<br />

Sözlüğü’nü hazırladık. Her ilden,<br />

ilçeden görevliler bu konuda eğitim<br />

aldılar. Bu sayede işitme ve görme<br />

engellilere bunun eğitimi verilebilecek.”<br />

dedi.<br />

Her İslam ülkesi için din eğitimi<br />

ve din hizmetleri meselesini çözmüş<br />

olması son derece önemlidir<br />

Bugün İslam dünyasında herhangi<br />

bir ülkenin ekonomisini canlandırması,<br />

bağımsızlığını, barış ve istikrarı<br />

koruması ne kadar önemliyse;<br />

din eğitimi, din hizmetleri meselesini<br />

çözmüş olmasının da o kadar<br />

önemli olduğunu ifade eden<br />

Başkan Görmez, bugün ülkemizde<br />

90 bin camide günde 5 vakit muntazam<br />

olarak ezanın okunması, barış<br />

ve huzur içinde camilerde ibadetlerimizi<br />

yapmamız, Kur’an kurslarında<br />

hizmetlerin yürütülmesinin<br />

aslında aynı zamanda barışımızın,<br />

huzurumuzun, istikrarımızın en<br />

önemli teminatı olduğunu belirterek<br />

“Din eğitimi ve din hizmetleri<br />

meselesini çözemeyen her Müslüman<br />

ülkede sorunlar giderek büyüyor.<br />

Bilakis bu hizmetleri daha da<br />

geliştirerek hiçbir vehme kapılmadan,<br />

hiçbir endişe taşımadan, mayasında<br />

var olan Kur’an ile doğru tanışmanın<br />

önünü daima açık tutmamız<br />

lazım. Milletimizin her ferdinin<br />

Kur’an’la, İslam’la tanışması, milletimizi<br />

tarih sahnesinde sürekli kılar,<br />

zenginleştirir. Bu bizi asla bir adım<br />

geriye değil, daima yüz adım ileriye<br />

götürür. Yeter ki bunu bilimsel<br />

metotlarla, doğru yöntemlerle, güzel<br />

mekânlarda çocuklarımıza öğretmesini<br />

bilelim.” şeklinde konuştu.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

<strong>Diyanet</strong>, hac organizasyonunda birinci seçildi<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı hac organizasyonu,<br />

Suudi Arabistan Hac Bakanlığı,<br />

Gıda Bakanlığı, Çevre Bakanlığı<br />

ve Mekke Belediye Başkanlığı<br />

tarafından, tüm hac organizasyonları<br />

arasında birinci seçildi.<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı, <strong>2014</strong> yılı<br />

hac organizasyonunda bir ilke imza<br />

atarak Türk hacılarının kaldığı otellere<br />

yemek dağıtımını tek bir merkez<br />

mutfaktan sağladı.<br />

40 bin hacı için her gün yemek çıkaran<br />

merkez mutfakta, tamamı Türklerden<br />

oluşan 130 personel çalıştı.<br />

Aşçı, aşçı yardımcıları, gıda mühendisleri<br />

ve diyetisyenlerden oluşan<br />

mutfak ekibinin hazırladığı yemeklerin<br />

dağıtımı, yemeklerin bozulmadan<br />

dağıtılmasını sağlamak için hijyen<br />

şartlarına uygun özel tasarlanmış<br />

15 tır aracılığıyla sağlandı.<br />

Suudi Arabistan Hac Bakanlığı, Gıda<br />

Bakanlığı, Çevre Bakanlığı, Mekke<br />

Mekke’de kardeşlik buluşması<br />

Geleneksel hâle gelen İslam ülkeleri<br />

hac organizasyon başkanları buluşması<br />

Mekke’de yapıldı. <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığı Hac Organizasyonunun<br />

daveti üzerine, Hac İdare<br />

Merkezi Başkanlığında düzenlenen<br />

davete 40’ın üzerinde İslam ülkesi<br />

katıldı.<br />

Belediye Başkanlığı ve Ümmül Kura<br />

Üniversitesi Mutfak Derecelendirme<br />

Komisyonu tarafından, hijyen, sağlık<br />

ve kalite kontrolü açısından birinci<br />

seçilen merkez mutfakta, Türk<br />

damak tadına uygun yemekler, Türk<br />

hacılarının kaldığı otellere dağıtıldı.<br />

Suudi Arabistan yetkili makamlarınca<br />

sekiz ayrı denetimden geçen merkez<br />

mutfağın resmî açılışına, <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkan Yardımcısı ve Hac<br />

Organizasyon Başkan Yardımcısı Dr.<br />

Ekrem Keleş, Mekke Belediye Başkanı<br />

Dr. Usame El Barr, Hac İdare Merkezi<br />

Başkanı Enver Günenç, Ayniyat<br />

Ekip Başkanı Dr. Fatih Kurt ve diğer<br />

yetkililer katıldı.<br />

İslam ülkelerinin hac organizasyonları<br />

hakkında değerlendirmelerin<br />

de yapıldığı toplantıda konuşan <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanı Prof. Dr. Meh-<br />

11


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

met Görmez, Mekke’de böyle bir<br />

toplantının yapılmasının önemine<br />

dikkat çekerken, diğer yandan İslam<br />

dünyasında yaşanan hadiselerden<br />

dolayı son yıllarda Müslümanların<br />

bayramlara hüzünle girdiğinin<br />

altını çizdi.<br />

Toplantının amacının bayramlaşma<br />

ve tebrikleşme olduğunu kaydeden<br />

Başkan Görmez, bu toplantının<br />

aynı zamanda İslam ülkelerinin<br />

hac organizasyonlarının da bir<br />

değerlendirme toplantısı olduğunu<br />

belirtti.<br />

Toplantıda birlik mesajları veren<br />

Başkan Görmez şöyle konuştu: “Şehirlerin<br />

annesi Mekke’de, bu tertemiz<br />

topraklarda bayramlaşma<br />

için bir araya geldik. Allah’ın ve<br />

Resulü’nün daveti üzerine imanla<br />

geldik. Allah, bizlere burada kardeşlerimizle<br />

birlikte hac yapmayı<br />

nasip etti. Kardeşlerimizle birlikte<br />

bayramlaşmak için bir araya geldik.<br />

Hepinizin, tüm kardeşlerimizin Kurban<br />

Bayramı mübarek olsun. Haccımız<br />

mebrur olsun. Aynı zamanda<br />

<strong>2014</strong> yılının hac organizasyonunu<br />

da burada değerlendirme imkânına<br />

kavuştuk. Allah bizlere burada kardeşlerle<br />

buluşmayı nasip etti. Ancak<br />

kalbimiz hüzünlü. Son yıllarda<br />

İslam dünyası olarak bayramlara<br />

kalbimiz hüzünlü olarak giriyoruz.<br />

Başta Suriye, Irak olmak üzere<br />

İslam beldelerinde yaşananlardan<br />

dolayı kalbimiz hüzünlü. Arafat’ta<br />

hep birlikte Müslümanların birliği<br />

için dualar ettik. Hak ve birlik etrafında<br />

toplanmamız için Allah’a<br />

Arafat’ta dualar ettik. Allah, hacdan<br />

sonra yapmamız gerekenleri<br />

Kur’an’da bizlere anlatıyor. Hacdan<br />

sonra Allah’ı daha fazla anmamız<br />

gerekiyor. Allah’ın bu çağrısı üzerine<br />

burada toplandık ve İslam dünyası<br />

olarak bölgesel ve yerel sorunlarımızı<br />

burada konuşuyoruz. Hac<br />

önemli bir ibadettir. Ancak haccın<br />

kazanımlarını muhafaza etmek<br />

çok daha önemlidir. İslam kardeşliği<br />

daha da önemlidir. İslam kardeşliğini<br />

tesis etmek daha önemlidir.<br />

Dünyadaki mazlumların kurtuluşu<br />

için çalışmak önemlidir.”<br />

40’ın üzerinde İslam ülkesinin katıldığı<br />

toplantıda Ürdün, İran, Irak,<br />

Suriye ve Filistin temsilcileri de birer<br />

konuşma yaptı. Toplantı Kur’an<br />

tilavetiyle sona erdi.<br />

Başkan Görmez, Mekke’de gurbetçilerle buluştu<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr.<br />

Mehmet Görmez, Mekke’de dünyanın<br />

çeşitli ülkelerinden kutsal topraklara<br />

gelen Türk vatandaşlarıyla<br />

bir araya geldi.<br />

Mekke’de Laba Otel’de düzenlenen<br />

buluşmada Kanada, Avustralya,<br />

Amerika Birleşik Devletleri, Almanya,<br />

Belçika, Hollanda, Fransa,<br />

Romanya, İsveç, Norveç, Avusturya<br />

gibi birçok ülkeden hac farizasını<br />

yerine getirmek için gelen gurbetçi<br />

vatandaşlarla bir araya gelen<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Görmez, gurbetçi<br />

vatandaşların her türlü olumsuzluklara<br />

rağmen İslam’ı yaşama<br />

ve sonraki kuşaklara öğretme konusunda<br />

çaba sarf ettiklerini belirterek,<br />

her birinin birer kahraman olduğunu<br />

ifade etti.<br />

Türkiye’den meşhur hafızların<br />

Kur’an ziyafetiyle başlayan programda<br />

konuşan Başkan Görmez, “Aslında<br />

her biriniz birer kahramansınız.<br />

Zira yıllar önce anayurdunuzdan ayrıldınız,<br />

çoluk çocuğunuzun rızkını<br />

temin etmek için terki diyar ettiniz.<br />

Dünyanın muhtelif ülkelerine dağıldınız.<br />

Ailenizi, annenizi, babanızı,<br />

yurdunuzu bırakarak farklı ülkelerde<br />

yaşadınız. Ancak oralarda öyle<br />

bir şey yaptınız ki o her birinizi kahraman<br />

kılan en önemli unsur oldu.<br />

Nerede yaşarsanız yaşayın, dininizi,<br />

kimliğinizi, milletinizi, peygamberinizi,<br />

inancınızı, kitabınız Kur’an’ı,<br />

vatanınızı terk etmediniz. Her türlü<br />

olumsuzluklara rağmen farklı dünyalar<br />

içinde, İslam’ı kendi çocuklarınıza<br />

öğretmeye devam ettiniz.” diye<br />

konuştu.<br />

Başkan Görmez, hac ibadetinin önemine<br />

vurgu yaparak haccın insanı<br />

değiştiren çok müstesna bir ibadet<br />

12


olduğunu ifade ederek “Hac insanı<br />

değiştiren çok müstesna bir ibadettir.<br />

Hac, insanın hayatına yön veren<br />

hatta insana yeni bir hayat kazandıran<br />

bir ibadettir.” dedi.<br />

Peygamber Efendimizin doğduğu ve<br />

gençliğini yaşadığı, Kur’an’ın ilk vahiylerinin<br />

indiği yer olan Mekke’de<br />

olmanın büyük bir bahtiyarlık olduğunu<br />

da ifade eden Başkan Görmez,<br />

Başkan Görmez, Mekke’de basın mensuplarıyla bir araya geldi<br />

kutsal topraklarda bulunmanın bilincinde<br />

olarak gurbetçilere, zamanlarını<br />

dua ve ibadetle geçirmelerini<br />

tavsiye etti ve haccın yapılışı, manası<br />

ve hikmeti üzerinde durdu.<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet<br />

Görmez, Mekke’de Hac İdare<br />

Merkezinde basın mensuplarıyla<br />

kahvaltılı toplantıda bir araya geldi.<br />

Başkan Görmez, basın mensuplarıyla<br />

yaptığı sohbette önemli konulara<br />

temas etti.<br />

Bu sene yapılan haccın Arefe gününe<br />

denk gelmesinden dolayı ‘Haccı<br />

Ekber’ (en büyük hac) olduğunu<br />

kaydeden Başkan Görmez, İslam<br />

dünyasında yeniden barışın, huzurun<br />

ve kardeşliğin egemen olması<br />

niyazında bulundu. Arafat’ta Müslümanların<br />

vakfe duası yaptıkları esnada,<br />

tüm dünyadaki Müslümanların<br />

da bir dua saati olan Cuma namazında<br />

dua edeceklerini ve bu duaların<br />

birbirine karışacağını ifade<br />

eden Görmez, İslam dünyasının içine<br />

düştüğü girdaptan kurtulması<br />

için bu duaların vesile olmasını diledi.<br />

Sohbette, hac ve haccın manasına<br />

da değindi.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Gebze Mehmet Akif Ersoy Camii’nde icazet merasimi<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı Prof. Dr.<br />

Mehmet Görmez, Kocaeli-Gebze<br />

Fatih Sultan Mehmet Erkek Yatılı<br />

Kur’an Kursunu törenle hizmete<br />

açtı. Açılışın ardından Mehmet Akif<br />

Ersoy Camii’nde düzenlenen icazet<br />

törenine katılan Başkan Görmez,<br />

hafızlık eğitimini tamamlayan 20<br />

hafızın icazet töreninde bir konuşma<br />

yaparak hafızlığın büyük bir nimet<br />

olduğunu söyledi. Kur’an’ı okumanın,<br />

anlamanın da bir ibadet olduğunu,<br />

ancak en temel gayenin<br />

Kur’an’ı hayata taşıyarak yaşamak<br />

olduğunu kaydetti.<br />

Kur’an’ı güzel okumanın bir ibadet<br />

olduğunu ancak bunun yanında<br />

manasının da öğrenilmesi gerektiğini<br />

söyleyen Başkan Görmez<br />

konuşmasına şöyle devam etti: “İnsan,<br />

yeryüzüne bir kez gelir. O bir<br />

kez geldiğinde, hayatını değerli şeylerle<br />

geçirip bu hayattan gitmekte<br />

var; beyhude işlerle geçirip gitmekte<br />

var. Hayatın anlamlı olması<br />

Kur’an ile tanışmaktır. Bir kitap düşünün<br />

ki, geldi ve bütün insanlığın<br />

ufkunda bir sıçrama meydana getirdi.<br />

Geldi ve insanlığı küfürden, şirkten<br />

rahmete taşıdı. İnsana, Rabbini<br />

tanıttı. Sadece Rabbimizi değil, o<br />

kitap bize kendimizi tanıtmaya geldi.<br />

Kur’an bize aynı zamanda kendimizi<br />

tanıtan bir kitaptır. Kur’an insanı<br />

yüceltmek için geldi. Kur’an insanı<br />

yücelten bir kitaptır. Allah nice<br />

kavimleri, nice milletleri bu kitapla<br />

yüceltti; nice kavimleri, milletleri bu<br />

kitapla düşürdü. Tarihe baktığımız<br />

zaman müminler, bu kitaba sahip<br />

çıktığı sürece, iman edip amel etiği<br />

sürece Allah, müminleri yüceltmiştir.<br />

Kitaba sırt çevirenleri de Allah<br />

düşürmüştür.”<br />

Kalbini imar edemeyen ömür, yaşamış<br />

olmaz<br />

Allah’ın her insana yeryüzünde verdiği<br />

bir zamanın bulunduğunu, bazı<br />

insanların yeryüzüne sadece bir ağlama<br />

sesiyle seslerini duyurup ebediyete<br />

irtihal ettiklerini; bazı insanların<br />

da uzun yıllar yaşadığını ifade<br />

eden Başkan Görmez, “Allah,<br />

her insana verdiği zaman süresine<br />

iki isim vermiştir. Bunlardan birisi<br />

ömür, diğeri ise hayattır. Ömür<br />

‘imar’ kökünden gelir. Yaratılış gayemizi<br />

anlatan bir ayetten mülhemdir.<br />

‘Allah, sizi yerden yarattı ve sizden<br />

yeryüzünü imar etmenizi iste-<br />

13


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

di.’ Ömür, burada geçen imar ile<br />

aynı kökten gelir. Yeryüzünü imar<br />

edersek ömür yaşamış oluruz. Yeryüzünü<br />

imar etmeyen ömür sahibi<br />

olamaz. En hayırlı insan, ömrü<br />

uzun ve ameli güzel olandır. Mühim<br />

olan yaşamak değil, ömür yaşamaktır.<br />

Kalbini imar edemeyen,<br />

ömür yaşamış olmaz. Kalbin imarı<br />

Kur’an’dan geçer. Bir kalpte Kur’an<br />

yoksa, kalbin sahibi kalbini imar<br />

edemez. İmar, kalbin imarıyla başlar.<br />

Kalbini imar edemeyen, yeryüzünü<br />

de imar edemez. Kalbin ve<br />

yeryüzünün imarı ise Kur’an’dan geçer.<br />

Hayat ise ‘hay’ kökünden gelir.<br />

Diri olmak demektir. Kur’an’ı okuduğunuzda<br />

bize nice yaşayan ölülerden<br />

söz eder. Yaşamak ayrı bir<br />

şey, hayat sahibi olmak başka şeydir.<br />

Hayat sahibi olmak için ‘hay’<br />

sahibi olmak lazım. Onun için de<br />

Yabancı Dil ve Lehçelerde Dinî Yayınlar Çalıştayı Sapanca’da yapıldı<br />

Yabancı Dil ve Lehçelerde Dinî<br />

Yayınlar Çalıştayı, Sapanca Güral<br />

Otel’de gerçekleştirildi. Programın<br />

açılış konuşmasını yapan Dinî Yayınlar<br />

Genel Müdürü Dr. Yüksel<br />

Salman, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığının<br />

dinî yayınlar konusundaki tarihsel<br />

gelişimi ve kazandığı ivme<br />

hakkında bilgi verdi. Yabancı dil ve<br />

lehçelerde yayınlanmış ve yayınlanması<br />

planlanan eserlerde karşılaşılan<br />

problemleri masaya yatırmayı<br />

amaçladıklarını ifade eden<br />

Salman, çalıştayla durum tespiti<br />

yapmayı, sorunları ve çözüm önerilerini<br />

ortaya koyarak yayınlar konusunda<br />

ortak bir tavır, ortak bir<br />

hedef ve ortak bir beraberliği oluşturmayı<br />

hedeflediklerini belirtti.<br />

Kur’an ile tanışmak lazım. Kur’an<br />

hayat kitabıdır. Bize hayat vermeye<br />

gelmiştir. Bir hayatta Kur’an yoksa,<br />

orada hayat olmaz.” dedi.<br />

Kur’an’a karşı dört büyük vazifemiz<br />

var<br />

Kur’an’a karşı dört büyük vazifemiz<br />

bulunduğunu, bunlardan birincisinin<br />

şeksiz ve şüphesiz Allah’tan geldiğine<br />

iman etmek olduğunu belirten<br />

Başkan Görmez, ikincisinin ise<br />

Kur’an’ı okumak olduğunu söyledi.<br />

Kur’an’ın okunmak üzere gelen bir<br />

kitap olduğunu belirterek konuşmasına<br />

şöyle devam etti: “Sizi yoktan<br />

var eden, peygamberler gönderen,<br />

Hz. Muhammed (s.a.s.)’i yaratan<br />

Allah’ın, ona ve size gönderdiği<br />

Kur’an’ı nasıl merak edip okumazsınız.<br />

Onu okumadan, öğrenmeden<br />

yeryüzünü terk etmek ne büyük bir<br />

bedbahtlıktır. Kur’an aynı zamanda<br />

bir dua kitabıdır. Kur’an’ı okumadan<br />

kendinizi ve çocuklarınızı sakın<br />

mahrum bırakmayın. Üçüncü vazifemiz,<br />

anlamaktır. Kur’an’ı okumak<br />

yetmez, aynı zamanda anlayacağız.<br />

Rabbimizin ne dediğini bileceğiz.<br />

Kur’an gökten inen bir talimat<br />

değil, Allah ile kul arasında bir konuşmadır.<br />

Kur’an insanla bir sohbet<br />

hâlindedir. İnsan kendini bundan<br />

nasıl mahrum bırakır. Dördüncü ise<br />

yaşamaktır. Kur’an sadece okumak,<br />

anlamak üzere değil, Kur’an bir hayat<br />

kitabıdır; yaşanmak üzere gelen<br />

bir kitaptır. Kur’an’ı okumak, dinlemek,<br />

anlamak, yaşamak hatta ona<br />

dokunmak bile bir ibadettir. Ancak<br />

bütün bunlardan maksat yaşamaktır.”<br />

Başkan Görmez programın sonunda,<br />

genç hafızları tebrik ederek plaketlerini<br />

takdim etti.<br />

Dört ayrı çalıştay grubu ile iki gün<br />

süren programın açılışında konuşan<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkan Yardımcısı<br />

Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar,<br />

küreselleşme ile beraber çeviri<br />

faaliyetlerinin önemi hakkında<br />

bilgi vererek, küreselleşme ile hiçbir<br />

şeyin eskisi gibi kalamayacağını<br />

ve iletişimimizi, işbirliğimizi, etkileşim<br />

parametrelerimizi yeniden<br />

gözden geçirmemiz gerektiğini ve<br />

toplantının bu amaçla düzenlendiğini<br />

söyledi. Küreselleşme ile bilgi<br />

ve kültür mirasının yerkürede saniyeler<br />

içerisinde kitlelere ulaştığını<br />

ifade eden Başkan Yardımcısı Özafşar,<br />

“Bugün doğusu ve batısı ile insanlığın<br />

büyük bir krize savrulduğu<br />

ve insanlık tarihinde en büyük kırılmanın<br />

yaşandığı; bazı düşünürlerin<br />

söylediği gibi en büyük sapmanın<br />

yaşandığı, modernitenin bütün<br />

acımasız dayatmalarıyla insanların<br />

karşı karşıya kaldığı, kültür ve medeniyetlerin<br />

birbirine karıştığı, sınırların<br />

ortadan kalktığı, adına küreselleşme<br />

denilen bir süreci hep<br />

birlikte yaşıyoruz. Bugün artık hiçbir<br />

kültür, medeniyet, yenilik, kendi<br />

içine kapalı kalma lüksüne sahip<br />

değildir. Dolayısıyla çok farklı bir<br />

zaman sürecinde yaşıyoruz. Adına<br />

küreselleşme denilen, küreselleşmenin<br />

zorladığı bir süreçte yaşıyoruz.<br />

Hiçbir şey eskisi gibi kalamaz<br />

ve olamaz. Hiçbir şey eskisi gibi<br />

varlığını sürdüremez; her şey yeniden<br />

düşünülmek, yeniden şekillendirilmek<br />

ve yeniden anlamlandırılmak<br />

zorunda. Böyle olduğu için<br />

biz de kendi bulunduğumuz zaviyeden<br />

kendimizi gözden geçirmek ve<br />

insanlıkla iletişimimizi, işbirliğimizi,<br />

etkileşim parametrelerimizi tekrar<br />

gözden geçirmek üzere bir araya<br />

gelmiş bulunuyoruz.” dedi.<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı’nın tarihsel<br />

gelişimi ve faaliyetleri hakkında<br />

da bilgi veren Özafşar, “<strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığı, artık ulusal sınırlar<br />

14


içerisinde hizmet veren bir kurum<br />

değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />

en kadim kurumlarından bir tanesidir.<br />

1960-70’li yıllardan sonra yurt<br />

dışında hizmet ihtiyacı ortaya çıkmıştır.<br />

1990’lı yıllarla birlikte Kafkaslar,<br />

Balkanlar, Kıta Avrupası;<br />

2000’li yılları da yerkürenin tamamına<br />

hitap eden küresel bir teşkilat<br />

olmuştur. <strong>Diyanet</strong>, bugün 150’ye<br />

yakın ülkede hizmet yürütmektedir.<br />

Sadece millet varlığımıza değil,<br />

aynı inancı paylaştığımız, yerinden<br />

yurdundan edilmiş dünyadaki<br />

Müslüman azınlıklara da hizmet<br />

götürmektedir. Latin Amerika, Afrika,<br />

Avustralya, Japonya, Çin, Türkî<br />

Cumhuriyetler’de ve dünyanın dört<br />

bir tarafında hizmet üretmektedir.<br />

Türkiye her geçen gün nasıl bir<br />

umut ülke oluyorsa, <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığı da bir umut teşkilatı<br />

olarak bütün bu saydığımız coğrafyalara<br />

heyecanla cevap vermektedir,<br />

beklenti oluşturmaktadır, talep<br />

oluşturmaktadır.” dedi.<br />

Çeviri politikası olmadan, ufuk olmadan<br />

bir yayın anlayışının etkisinin<br />

olmayacağını ifade eden Başkan<br />

Yardımcısı Özafşar, <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığının da bir çeviri politikasının<br />

olması gerektiğini söyledi.<br />

Başkanlığın hangi alanlarda çeviriye<br />

ve çevirmene ihtiyacının olduğu<br />

hakkında da bilgi veren Özafşar,<br />

yaygın halk kitlelerine İslam’ı<br />

anlatacak kitap, broşür ve muhtelif<br />

türden ürünlere; İslam, inanç ve<br />

ibadet esasına ilişkin doktrin nitelikli<br />

eserlere ihtiyaç olduğunu vurguladı.<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığının<br />

medya alanında da bir kurumsallaşmaya<br />

gittiğini ve medya dilinde<br />

de çevirmenlere ihtiyaç olduğunu<br />

ifade eden Özafşar, ilerleyen<br />

süreçte <strong>Diyanet</strong> TV’nin de çok dilli<br />

bir yapıya kavuşabileceğini söyledi.<br />

Dinî diplomasi alanında da <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığının çevirmenlere<br />

ihtiyacının olduğunu vurgulayarak<br />

bu çevirmenlerin <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Başkanlığının hassasiyetlerini,<br />

portatif normlarını bilerek çeviriler<br />

yapması gerektiğini söyledi.<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı’nın organizesiyle<br />

gerçekleştirilen programa,<br />

16 ülkeden 50 katılımcı ile toplam<br />

80 davetli katıldı.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Bartın’da Kur’an kursu öğreticilerine seminer verildi<br />

Bartın İl Müftülüğü, <strong>2014</strong>-2015 eğitim<br />

yılının başlaması dolayısıyla, Belediye<br />

Sosyal Tesislerinde, Kur’an<br />

kursu öğreticilerine yönelik eğitim<br />

semineri düzenledi. <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Uzmanı Ömer Faruk Savuran tarafından<br />

verilen seminere, İl Müftüsü<br />

Mahmut Gündüz, Müftü Yardımcısı<br />

Rıdvan Karataş, Şube Müdürü Necmi<br />

Açıkgöz ve Kur’an kursu öğreticileri<br />

katıldı. İl Müftüsü Gündüz programın<br />

açılışında yaptığı konuşmada,<br />

“Öğreticiler olarak vatandaşlarımızla<br />

en güzel şekilde ilgilenerek, onlara<br />

yaşantımız ve öğrettiklerimizle<br />

manevi rehber olmalıyız.” dedi.<br />

Ömer Faruk Savuran da konuşmasında,<br />

“Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek,<br />

anlamak, dinî ve sosyal hayatını<br />

Kur’an ile yapılandırmak isteyen vatandaşlarımıza<br />

manevi rehberlik etmek,<br />

sahih bilgiyi yeni nesillere aktarmak<br />

onlara ahlaki açıdan örnek<br />

olmak ve manevi rehberlik etmek<br />

en önemli görevimizdir.” dedi. Din<br />

eğitiminin önemine de vurgu yapan<br />

Savuran, yeni eğitim yılının hayırlı<br />

olması temennisinde bulundu.<br />

Bartın Merkez Şadırvan Camii’nde,<br />

Cuma öncesi vaaz veren Savuran,<br />

Kur’an kursları ve Kur’an eğitiminin<br />

önemini anlattı.<br />

Öte yandan İl Müftülüğü Aile ve<br />

Dini Rehberlik Bürosu tarafından<br />

hazırlanan, “Aile Okulu Projesi” açılış<br />

semineri, Çatmaca Müftülük Toplantı<br />

Salonunda yapıldı. İl Müftülüğü<br />

tarafından hazırlanan ve 7 kurumun<br />

paydaşlığı ile gerçekleştirilen<br />

seminere, İl Müftüsü Mahmut Gündüz,<br />

Müftü Yardımcısı Rıdvan Karataş,<br />

Şube Müdürü Necmi Açıkgöz,<br />

Aile ve Dinî Rehberlik Bürosunda<br />

görevli vaizler, Milli Eğitim Bakanlığı<br />

Rehberlik Araştırma Merkezi<br />

Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı<br />

Ferdi Baştan, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ve eşleri katıldı.<br />

Programın açılışında Vaiz Feryal<br />

Çolak, projenin tanıtımı ve genel<br />

amacı hakkında katılımcılara detaylı<br />

bilgi verdi. Aile içi problemlerin çoğalması<br />

ve dağılan ailelerin artmasını<br />

önlemek amacıyla proje geliştirdiklerini<br />

belirten İl Müftüsü Gündüz,<br />

“İslam’da Aile İçi Sorumluluklarımız”<br />

konulu sunumunda, bireyin<br />

aile içindeki sorumlulukları hakkında<br />

bilgi vererek, İslam’da aile ve<br />

aile birliğinin önemini anlattı. MEB<br />

Rehberlik Hizmetleri Bölüm Başkanı<br />

Ferdi Baştan da “Çocuk Yetiştirme<br />

Bilinçli Anne-Baba Rolleri” adlı sunumunda,<br />

çocuk yetiştirmede annebabaların<br />

nasıl hareket etmeleri gerektiğini<br />

anlattı. ‘Projesi kapsamında<br />

kurumların işbirliğiyle alanında uzman<br />

kişiler tarafından, 7 hafta süresince<br />

konu ile ilgili seminerler verileceği<br />

bildirildi.<br />

Erzincan’da Kur’an kursu öğreticilerine eğitim semineri<br />

Erzincan Müftülüğüne bağlı Kur’an<br />

kurslarında <strong>2014</strong>-2015 eğitimöğretim<br />

döneminin başlaması dolayısıyla,<br />

Kur’an kursları eğitim semineri<br />

düzenlendi. <strong>Diyanet</strong> İşleri<br />

Uzmanı Ahmet Yılmaz’ın konuşmacı<br />

olarak katıldığı ve Müftülük Konferans<br />

Salonu’nda gerçekleştirilen<br />

seminere, İl Müftüsü Yavuz Kara-<br />

15


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

bayır, Müftü Yardımcısı Dr. M. Reşat<br />

Şavlı, daire personeli, din görevlileri<br />

ve Kur’an kursu öğreticileri<br />

katıldı. Ahmet Yılmaz seminerde<br />

yaptığı konuşmada, Kur’an kurslarının<br />

dünü-bugünü ve yarını konusunda<br />

değerlendirmelerde bulundu.<br />

Değişen düzenlemeler karşısında<br />

Kur’an kurslarında yürütülmesi<br />

gereken yeni usuller konusunda<br />

bilgi veren Yılmaz, öğrencilerin<br />

daha başarılı olmaları ve güzel sonuçlara<br />

ulaşabilmek için yeni usullerin<br />

uygulanması gerektiğini söyledi.<br />

İl Müftüsü Yavuz Karabayır da<br />

insanlığın, Kur’an’a ve onun anlaşılmasına<br />

olan ihtiyacın daha da arttığını,<br />

her türlü bilgi çokluğuna, bilgiye<br />

ulaşma imkânlarının bolluğuna<br />

rağmen bu konuda eksikliklerin<br />

olduğunu söyledi. Kur’an eğitiminde<br />

samimiyete, özveriye, heyecana<br />

ve irade sağlamlığına her zamankinden<br />

daha çok ihtiyaç olduğunu<br />

söyleyen Karabayır, din görevlilerinin<br />

bu konuda ellerinden gelenin<br />

en iyisini yapma gayreti içinde olmaları<br />

gerektiğini belirtti.<br />

Bu arada İl Müftülüğü ve Türkiye<br />

<strong>Diyanet</strong> Vakfı Erzincan Şubesi işbirliğiyle,<br />

Erzincan Üniversitesi İlahiyat<br />

Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa<br />

Alıcı’nın konuşmacı olarak katıldığı,<br />

“İslam’da Kurban Anlayışı”<br />

konulu bir konferans düzenlendi.<br />

Müftülük Konferans Salonu’nda<br />

gerçekleştirilen konferansı, İl Müftüsü<br />

Yavuz Karabayır, Müftü Yardımcısı<br />

Dr. M. Reşat Şavlı, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri<br />

ve vatandaşlar ilgiyle takip etti.<br />

Iğdır’da Kur’an kursu öğreticilerine eğitim semineri<br />

Iğdır Müftülüğüne bağlı Kur’an kurslarında<br />

<strong>2014</strong>-2015 eğitim-öğretim döneminin<br />

başlaması dolayısıyla Müftülük<br />

Konferans Salonu’nda, Kur’an kursu<br />

öğreticilerine yönelik eğitim semineri<br />

düzenlendi. <strong>Diyanet</strong> İşleri Uzmanı<br />

Dr. Ali Parlak tarafından verilen seminere,<br />

İl Müftüsü Cüneyt Kulaz, İdari<br />

Mali İşler Şube Müdürü Alaaddin Yanardağ,<br />

Din Hizmetleri ve Din Eğitimi<br />

Müdürü Salim Taşkın, müftülük personeli,<br />

imam-hatipler ve Kur’an kursu öğreticileri<br />

katıldı. Seminerin açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü Cüneyt Kulaz, Kur’an öğretiminin önemini anlatarak<br />

tüm öğretici ve öğrencilere eğitim yılında başarılar diledi. Dr. Ali Parlak da seminerde yaptığı konuşmada, <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığının <strong>2014</strong>-2015 eğitim-öğretim yılında, Kur’an kurslarının ve Kur’an kursu öğreticilerinin daha<br />

verimli hâle gelmeleri için Başkanlık tarafından hazırlanan uygulamalar hakkında bilgi verdi. Parlak, Iğdır Merkez<br />

Camii’nde Cuma namazında vatandaşlara, “Kur’an Eğitimi ve Kur’an Sevgisi” konulu bir de vaaz verdi.<br />

Diğer yandan ildeki camilerde ezanların daha güzel ve makamlarına göre okunmasını sağlamak amacıyla düzenlenen,<br />

ezanı güzel okuma hizmet içi eğitim kursu sona erdi. Kursta başarılı olan kursiyerlere Müftülük Konferans Salonunda<br />

düzenlenen törenle, İl Müftüsü Kulaz tarafından katılım belgeleri verildi.<br />

Mersin’de eğitim-öğretim dönemi semineri<br />

Mersin-Yenişehir Müftülüğü, <strong>2014</strong>-<br />

2015 eğitim-öğretim yılının açılışı<br />

dolayısıyla, Kur’an kursu öğreticilerine<br />

yönelik Kur’an kursu uygulama<br />

esasları konulu bir seminer düzenledi.<br />

Muğdat Camii Konferans<br />

Salonu’nda gerçekleştirilen seminere,<br />

ilde görev yapan Kur’an kursu<br />

öğreticileri katıldı. Programda bir<br />

konuşma yapan İl Müftü Yardımcısı<br />

Mahmut Atıcı, eğitim-öğretim yılının<br />

genel değerlendirmesini yaparak<br />

öğretici ve öğrencilere başarılar<br />

diledi. <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />

Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Tahir<br />

Tural da seminerde, Kur’an kursu<br />

öğreticilerinin hizmette verimliliklerini<br />

artırmak öğrencilere manevi<br />

rehber ve ahlaki örnek olmak konusunda<br />

neler yapılması gerektiğini<br />

anlattı. Tural, Kur’an öğreticisinin<br />

daha fazla fedakârlık yapması ve verilen<br />

diğer görevleri de gayretle yürütmesi<br />

gerektiğini söyledi. “Hoca,<br />

talebenin rol modelidir. Talebe sizin<br />

gibi davranır.” diyen Tural, “Sizden<br />

emaneti Allah’a teslim edinceye kadar<br />

çağırılan her hizmete koşmanızı<br />

istiyorum.” dedi. Seminer programa<br />

katılan öğreticilere sunulan ikramlarla<br />

sona erdi.<br />

16


Osmangazi’de Kur’an kursları yeni eğitim sezonuna törenle başladı<br />

Bursa-Osmangazi Müftülüğü,<br />

eğitim-öğretim döneminin başlaması<br />

dolayısıyla Müftülük Konferans<br />

Salonu’nda bir program düzenledi.<br />

Programın açılışında bir konuşma<br />

yapan İl Müftüsü Prof. Dr. Mehmet<br />

Emin Ay, İl Müftülüğü tarafından<br />

geçekleştirilen hizmetler hakkında<br />

bilgi verdi. Başkan Yardımcısı<br />

Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz da törende<br />

yaptığı konuşmada, <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığının kuruluş amacı<br />

ve ibadet yerlerinin tanzimi hakkındaki<br />

görevlerini anlatarak Başkanlığın,<br />

toplumun dinî hayatını yönlendirmedeki<br />

rolünün iyi bilinmesi gerektiğini<br />

söyledi. Bursa İl Müftülüğünün<br />

Kur’an öğretimi ile ilgili yaptığı<br />

çalışmaları takdirle karşıladığını<br />

belirten Başkan Yardımcısı Yılmaz,<br />

Kur’an öğretim ve eğitiminin tarihî<br />

sürecini anlatarak eğitimde son on<br />

yılda daha pedagojik bir süreç başlatıldığını,<br />

hafızlık eğitimine daha çok<br />

önem verilmesi, özellikle erkek hafız<br />

yetiştirmenin daha da önem arz<br />

ettiğini ifade etti. Pedagojik temelli<br />

bir Kur’an eğitimi için Kur’an öğreticilerine<br />

önemli görevler düştüğünü<br />

ifade eden Yılmaz, bilgi temelli bir<br />

Kur’an eğitiminin fonksiyonel olmadığını;<br />

özün, ruhun ve aşkın işin içine<br />

katılması, Kur’an öğreticilerinin<br />

mütebessim, mütevazı, giyiminekuşamına<br />

önem veren, adaleti gözeten,<br />

hedefleri olan, zamanı yöneten<br />

sabırlı kişiler olmaları gerektiğini<br />

söyledi.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Dinî Yüksek İhtisas ve Eğitim Merkezi Müdürleri çalıştayı<br />

<strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri<br />

Genel Müdürlüğü tarafından<br />

Ankara Rıfat Börekçi Eğitim<br />

Merkezi’nde Dinî Yüksek İhtisas ve<br />

Eğitim Merkezi Müdürlerinin katılımıyla<br />

bir çalıştay gerçekleştirildi. <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkan Yardımcısı Prof.<br />

Dr. Hasan Kâmil Yılmaz’ın açılış konuşmasıyla<br />

başlayan çalıştaya, Eğitim<br />

Hizmetleri Genel Müdürü Prof.<br />

Dr. Ali Erbaş, Daire Başkanları Kadir<br />

Dinç, Dr. Temel Kacır, Cafer Tayyar<br />

Doymaz ve 21 müdür katıldı. Son 4<br />

yılda gerçekleştirilen hizmet ve faaliyetlerin<br />

değerlendirildiği çalıştayda,<br />

<strong>2014</strong>-2015 eğitim planları, program<br />

ve uygulama yönüyle yapılan eğitimler<br />

müzakere edildi. Dinî Yüksek<br />

İhtisas ve Eğitim Merkezi müdürleri<br />

ayrı oturumlarda bir araya gelerek<br />

kendi eğitim merkezlerinde gerçekleştirdikleri<br />

faaliyetleri değerlendirdiler.<br />

Daha sonra <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanı<br />

Prof. Dr. Mehmet Görmez ile<br />

de bir araya gelen müdürler, hizmet<br />

sırasında karşılaştıkları sıkıntılarını<br />

dile getirdiler. Katılımcılara <strong>Diyanet</strong><br />

yayını kitapların hediye edilmesiyle<br />

çalıştay sona erdi.<br />

Kırıkhan Muhabbet Camii ibadete açıldı<br />

Hatay-Kırıkhan İlçesinde hayırsever<br />

Vardı ailesi tarafından yaptırılan<br />

Muhabbet Camii, Vali M. Celalettin<br />

Lekesiz, İlçe Kaymakamı Halil<br />

Uyumaz, İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu,<br />

İlçe Müftüsü Mekki Solmaz,<br />

din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri<br />

ve çok sayıda vatandaşın katıldığı<br />

bir törenle ibadete açıldı. Açılışta<br />

bir konuşma yapan Vali M. Celalettin<br />

Lekesiz, camiyi yaptıran hayırsever<br />

Vardı ailesine ve katkılarda bulunan<br />

hayırseverlere teşekkür etti. İl<br />

Müftüsü Hamdi Kavillioğlu da yaptığı<br />

konuşmada, “Allah’ın mescitlerini<br />

ancak Allah’a ve ahiret gününe<br />

iman eden, namazı dosdoğru kılan,<br />

zekâtı veren ve Allah’tan başkasından<br />

korkmayan kimseler imar eder.<br />

İşte doğru yola ermişlerden olmaları<br />

umulanlar bunlardır.” ayeti ve “Kim<br />

Allah için bir ev inşa ederse (mescit<br />

yaparsa), Allah’ta cennet’te onun<br />

için bir ev yapar.” hadisini hatırlatarak<br />

camilerin aynı zamanda birer<br />

eğitim yuvası olduğunu söyledi. Kavillioğlu,<br />

asıl amacın camilerin cemaatle<br />

doldurulması gerektiğini, bunun<br />

için de din görevlilerine ve vatandaşlara<br />

büyük görevler düştüğünü<br />

belirterek camiyi yaptıran Vardı<br />

ailesine ve hayırseverlere teşekkür<br />

etti.<br />

Orhangazi müftülük sitesinin temeli törenle atıldı<br />

Bursa-Orhangazi Müftülüğü tarafından Hürriyet Mahallesinde yaptırılacak olan Orhangazi Müftülük Sitesinin temeli<br />

törenle atıldı. Orhangazi Belediyesi tarafından tahsis edilen arsa üzerine inşa edilecek Müftülük sitesinin temel atma<br />

17


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

törenine, İlçe Belediye Başkanı Neşet Çağlayan, İlçe Müftüsü Nihat Aktaş, Başkanlık<br />

Müftüsü Yusuf Şahin, İznik İlçe Müftüsü Veli Vehbi Bardakçı, daire<br />

amirleri, siyasi parti temsilcileri, din görevlileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.<br />

Törende konuşan İlçe Müftüsü Nihat Aktaş, 4 katlı olarak inşa edilecek müftülük<br />

sitesinin bünyesinde hizmet birimleri, konferans salonu, kız ve erkek<br />

Kur’an kursları ve lojmanların bulunacağını söyledi. İlçe Müftülüğü olarak gerçekleştirdikleri<br />

hizmetleri anlatan Müftü Aktaş, yapılacak projeler hakkında bilgi<br />

sundu. Başkanlık Müftüsü Yusuf Şahin’in yaptığı dua ile tören sona erdi.<br />

Kumru Gökcebel Kur’an Kursu hizmete açıldı<br />

Hayırsever vatandaşların katkılarıyla<br />

onarımı tamamlanan Ordu-Kumru<br />

İlçesi Ağcaalantürk Mahallesi Gökcebel<br />

Kur’an Kursu, düzenlenen törenle<br />

yeniden hizmete açıldı. Açılışa,<br />

Kaymakam Ahmet Özkan, Belediye<br />

Başkanı Günan Murat Hatipoğlu,<br />

İlçe Emniyet Amir V. İzzet Güldü,<br />

İlçe Müftüsü Aykut İli, siyasi partilerin<br />

temsilcileri, muhtarlar, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ve<br />

çok sayıda vatandaş katıldı. Programda<br />

bir konuşma yapan İlçe Müftüsü<br />

Aykut İli, kısa sürede güzel bir<br />

eserin meydana getirildiğini, birlik<br />

ve beraberlik içerisinde daha güzel<br />

eserlerin meydana getirilebileceğini<br />

söyledi. Kurslarda Kur’an-ı Kerim,<br />

temel dinî bilgiler derslerinin<br />

verildiğini belirten Müftü İli konuşmasında,<br />

“Peygamberimizin sizin en<br />

Akseki Fatih Camii ibadete açıldı<br />

Sincan’da coşkulu icazet merasimi<br />

Ankara-Sincan İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Yenikent Bucuk Hafızlık Kur’an<br />

Kursu’nda hıfzını tamamlayan öğrenciler<br />

için icazet merasimi düzenlendi.<br />

Merasime, 19 Mayıs Üniversitesi<br />

Tefsir Anabilim Dalı Öğretim<br />

Görevlisi Prof. Dr. Mehmet Okuyan,<br />

Antalya-Akseki İlçesi Taşlıca Mahallesi<br />

Fatih Camii törenle ibadete açıldı.<br />

Açılışa, İl Müftüsü Osman Artan,<br />

İlçe Kaymakamı Murat Beşikçi,<br />

Alanya Müftüsü Mustafa Topal,<br />

Serik Müftüsü Dr. Abdulkadir Karakuş,<br />

İbradı Müftüsü Mehmet Arslan,<br />

Demre Müftüsü Bahattin Ataklı, kurum<br />

amirleri, din görevlileri, Kur’an<br />

kursu öğreticileri ile çok sayıda vatandaş<br />

katıldı. Açılışta bir konuşma<br />

yapan İl Müftüsü Osman Artan, camilerin<br />

müminleri toplayan ve birleştiren<br />

mekânlar olduğunu belirterek<br />

caminin yapımında emeği geçenlere<br />

teşekkür etti. Cami hakkında<br />

hayırlınız Kur’an-ı Kerim’i öğrenen<br />

ve öğreteninizdir.” buyruğuna uyarak<br />

bizler de onu hem okuyup, hem<br />

de anlamaya ve yaşamaya çalışacağız.”<br />

dedi. Yapılan ikramlar ve duanın<br />

ardından Kaymakam Ahmet Özkan,<br />

Müftü Aykut İli ve daire amirleri<br />

tarafından Kur’an kursu hizmete<br />

açıldı.<br />

Öte yandan İlçe Müftülüğü ve Kaymakamlık<br />

ve Kızılay şubesince kan<br />

bağışı kampanyası düzenlendi. Kampanyaya,<br />

İlçe Kaymakamı, Müftü,<br />

Garnizon Komutanı, daire amirleri<br />

sivil toplum kuruluşları temsilcileri<br />

ile din görevlileri ve vatandaşlar<br />

katıldı.<br />

Diğer yandan İlçe Müftülüğü, görevlerinde<br />

başarılı olan personelini<br />

ödüllendirdi. Başarılı hizmetleri<br />

dolayısıyla, İlçe Kaymakamı Ahmet<br />

Özkan, İlçe Müftüsü Aykut İli, müftülük<br />

personeli, din görevlileri ve<br />

Kur’an kursu öğreticilerinden oluşan<br />

20 personele, ‘Başarı Belgesi’ verdi.<br />

Ayrıca, Müftülük Konferans Salonunda<br />

düzenlenen toplantıya katılarak<br />

bir konuşma yapan Kaymakam<br />

Ahmet Özkan, din görevlilerinin<br />

toplum üzerindeki etkilerinden<br />

bahsederek halkı bilinçlendirme ve<br />

örnek olma konusunda, din görevlilerine<br />

büyük görevler düştüğünü<br />

söyledi.<br />

bilgi veren İlçe Müftüsü İlyas Eser,<br />

cami için 900 bin lira harcandığını,<br />

375 metrekare alan üzerine inşa edilen<br />

caminin 600 kişi kapasiteli olduğunu<br />

ve bünyesinde, Kur’an kursu,<br />

lojmanlar ve konferans salonu bulunduğunu<br />

söyledi. Akseki Kaymakamı<br />

Murat Beşikçi ve İl Müftüsü<br />

Osman Artan’ın, caminin yapımına<br />

katkılarından dolayı hayırsever Yakup<br />

Esen ve Abdullah Göksoy’a teşekkür<br />

plaketi takdiminin ardından<br />

cami ibadete açıldı.<br />

İlçe Müftüsü Osman Şener, Ayaş<br />

Müftüsü Şükür Küçük, Beypazarı İlçe<br />

Müftüsü Mustafa Düzgüney, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ve<br />

çok sayıda vatandaş katıldı. Programın<br />

açılışında bir konuşma yapan<br />

İlçe Müftüsü Osman Şener, hafızlığın<br />

önemini anlatarak hafızlara öğrendiklerini<br />

hayatlarında tatbik etmeleri<br />

tavsiyesinde bulundu. Prof.<br />

Dr. Mehmet Okuyan da yaptığı konuşmada,<br />

hafızlığın büyük bir mertebe<br />

olduğunu söyledi. Hafızların<br />

sunduğu Kur’an ziyafetinin ardın-<br />

18


Trabzon-Vakfıkebir İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Yalıköy Mahallesi Merkez<br />

Camii yıkılarak yerine yenisi inşa<br />

edildi. Yapımı tamamlanan cami,<br />

Vali Abdil Celil Öz, Çevre ve Şehircilik<br />

Bakan Yardımcısı Muhammet<br />

Balta, İl Müftüsü Keramettin Demir,<br />

İlçe Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy, İl<br />

Emniyet Müdürü Murat Göksal, Espiye<br />

İlçe Kaymakamı Osman Bilgin,<br />

İlçe Belediye Başkanı Muhammet<br />

Balta, İlçe Müftüsü Hüseyin Köksal,<br />

Beşikdüzü İlçe Müftüsü Ömer Tütüncü,<br />

daire amirleri, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda<br />

vatandaşın katıldığı törenle ibadete<br />

açıldı. Törende bir konuşma<br />

dan, Ayaş Müftüsü Şükür Küçük’ün<br />

yaptığı hatim duası ve hafızlara belgelerinin<br />

verilmesi ile çeşitli hediyelerin<br />

takdimiyle program sona erdi.<br />

Diğer yandan İlçe Müftülüğü ile Sincan<br />

İşitme Engelliler İslami Eğitim<br />

ve İlim Derneği tarafından, Asrı Saadet<br />

Camii ve Kur’an Kursu bünyesinde<br />

işitme engellilere yönelik<br />

Kur’an kursu açıldı. Kursta işitme<br />

engelli vatandaşlara Kur’an-ı Kerim<br />

ve dinî bilgiler eğitimi veriliyor. İlçe<br />

Müftüsü Osman Şener kursun açılışında<br />

yaptığı konuşmada, ilçede ilk<br />

defa böyle bir kursun açıldığını belirterek<br />

her insanın Allah’a engelsiz,<br />

özgürce ibadet etme hakkı olduğunu<br />

söyledi.<br />

Öte yandan İlçe Müftülüğü tarafından<br />

cami ve Kur’an kurslarında açı-<br />

Vakfıkebir Yalıköy Mahallesi Merkez Camii ibadete açıldı<br />

Meram Yaylapınar Kız Kur’an Kursunda taç giyme merasimi<br />

Konya-Meram İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Yaylapınar Kız Kur’an<br />

Kursu’nda hafızlıklarını tamamlayan<br />

26 kız öğrenci için Mevlana Kültür<br />

Merkezi’nde taç giyme merasimi<br />

düzenlendi. İl Müftüsü Prof. Dr. Ali<br />

Akpınar, İlçe Müftüsü Sabri Kütükçü<br />

ve Karatay İlçe Müftüsü Hasan Hüseyin<br />

Arslantürk’ün hazır bulunduğu<br />

merasim, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle<br />

başladı. Programın açılışında bir<br />

Çat’ta hafızlık merasimi<br />

lan yaz Kur’an kurslarına devam<br />

eden öğrenciler için mezuniyet merasimi<br />

düzenlendi. Öğrencilerin ve<br />

ailelerinin yoğun ilgi gösterdiği merasimin<br />

açılışında konuşan İlçe Müftüsü<br />

Osman Şener, yaz Kur’an kurslarının<br />

önemini anlattı. Konuşmaların<br />

ardından kurslar arasında düzenlenen<br />

yarışmalarda dereceye giren<br />

öğrencilere çeşitli hediyeler verildi.<br />

Semah ekibinin sunduğu gösteriler<br />

ve seslendirdiği ilahiler davetlilerden<br />

yoğun ilgi gördü.<br />

yapan İl Müftüsü Keramettin Demir,<br />

camilerin insanları günlük hayatın<br />

sıkıntılarından arındırdığını belirterek<br />

onun için müminlerin, camilere<br />

ve ibadethanelere büyük önem<br />

verdiğini söyledi. Törenin sonunda<br />

cami hizmetlerine katkılarından dolayı<br />

hayırsever vatandaşlara plaket<br />

takdim edildi.<br />

Diğer yandan Hafız Hasan Kaan<br />

Kur’an Kursu’nda hafızlığını tamamlayan<br />

20 öğrenci için icazet merasimi<br />

düzenlendi. Törene, Çevre<br />

ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Muhammet<br />

Balta, İl Müftü Yardımcısı<br />

Ahmet Tokdemir, İlçe Müftüsü<br />

Hüseyin Köksal, Belediye Başkanı<br />

Muhammet Balta, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ile çok sayıda<br />

davetli katıldı. Hayırsever vatandaşlar<br />

tarafından umre ile ödüllendirilen<br />

hafızlara, icazet belgeleri ve<br />

çeşitli hediyelerin takdim edilmesiyle<br />

merasim sona erdi.<br />

konuşma yapan Dernek Başkanı Sahip<br />

Eke, hafızlığını tamamlayan öğrencilerin<br />

umre ile ödüllendirileceklerinin<br />

müjdesini verdi. İlçe Müftüsü<br />

Sabri Kütükçü ve İl Müftüsü Prof.<br />

Dr. Ali Akpınar da programda yaptıkları<br />

konuşmalarda, Kur’an eğitimi<br />

ve hafızlığın önemini anlatarak hafızları,<br />

öğretmenlerini ve velilerini<br />

tebrik ettiler. Duygulu anların yaşandığı<br />

merasim, 26 öğrenciye hafızlık<br />

belgelerinin takdimi, taçlarının giydirilmesi,<br />

çeşitli ikramların sunulması<br />

ve yapılan dua ile son buldu.<br />

Erzurum-Çat İlçe Müftülüğü’ne bağlı<br />

Merkez Yatılı Kur’an Kursu’nda hafızlık<br />

eğitimini tamamlayan 7 öğrenci<br />

için Çat Lisesi Kapalı Spor<br />

Salonu’nda icazet merasimi düzenlendi.<br />

Merasime, İl Müftüsü Hasan<br />

Çınar, İlçe Müftüsü Muhammed Sadık<br />

Kılıç, daire amirleri, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler<br />

ve vatandaşlar katıldı. Programın<br />

açılışında konuşan İl Müftüsü<br />

Hasan Çınar, Allah (c.c.)’ın en büyük<br />

mucizesinin Kur’an-ı Kerim olduğunu<br />

ve onun mesajlarının kıyamete<br />

kadar insanlığı aydınlatacağını<br />

söyledi. Kur’an-ı Kerim’in insanlı-<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

19


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

ğa rehberlik etme ve yol göstermede<br />

en büyük kılavuz olduğunu belirten<br />

İl Müftüsü Çınar, hafız öğrencileri<br />

tebrik etti. İlçe Müftüsü Muhammed<br />

Sadık Kılıç da hafızlığın önemini<br />

anlatarak hafızların yetişmesinde<br />

emeği geçen kurs öğreticilerine ve<br />

ailelerine teşekkür etti.<br />

Ayrıca, ilçe genelinde görev yapan<br />

kadın ve erkek din görevlileri ile vatandaşlar<br />

için ayrı ayrı “Cenaze Yıkama<br />

ve Kefenleme Kursu” düzenlendi.<br />

Kursta dersler, teorik ve pratik olmak<br />

üzere 2 aşamalı olarak verildi.<br />

Ölüm gerçeği, ölüme hazırlık, ölüm<br />

anında yapılması gerekenler ve<br />

ölüm sonrası yapılması gerekenlerin<br />

anlatıldığı kursun ikinci bölümünde,<br />

konu mankeni üzerinde cenaze yıkama<br />

ve kefenlemenin nasıl yapılacağı<br />

uygulamalı olarak anlatıldı.<br />

Tavas’ta “İslam’da Nikâh ve Gençliğin Eğitimi” konulu konferans<br />

Denizli-Tavas İlçe Müftülüğü ile Tavas<br />

Din Görevlileri Derneği tarafından,<br />

“İslam’da Nikâh ve Gençliğin<br />

Eğitimi” konulu bir konferans düzenlendi.<br />

Prof. Dr. Cevat Akşit’in konuşmacı<br />

olarak katıldığı konferansa,<br />

İlçe Belediye Başkanı Turhan Veli<br />

Akyol, İl Müftü Vekili Kazım Tekkoyun,<br />

İlçe Müftüsü Recep Balaban ve<br />

çok sayıda vatandaş katıldı. Programın<br />

açılışında bir konuşma yapan<br />

İlçe Müftüsü Balaban, ailenin önemini<br />

anlatarak bir toplumda aile<br />

sağlam temeller üzerine oturursa, o<br />

toplumun geleceğine güvenle bakabileceğini<br />

söyledi. Prof. Dr. Cevat<br />

Akşit, İslam’a göre nikâhta dikkat<br />

edilmesi gereken hususlar ile evlilikte<br />

eşlerin birbirlerine karşı davranış<br />

biçimleri konusunda aydınlatıcı<br />

bilgi verdi. Akrabaların, eşlerin özel<br />

hayatlarına müdahale etmemeleri<br />

gerektiğine vurgu yapan Akşit, ailelerin<br />

meyvesi olan çocukların yetiştirilmesi<br />

hususunu, Peygamberimizin<br />

ve ashabının hayatından örnekler<br />

vererek anlattı. Programın sonunda<br />

Prof. Dr. Cevat Akşit, davetlilerin<br />

sorularını cevaplandırdı.<br />

Yapraklı’da hafızlık merasimi<br />

Oltu’da yetimler buluştu<br />

Çankırı-Yapraklı İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Yüklü Köyü Kur’an Kursunda<br />

hafızlıklarını tamamlayan öğrenciler<br />

için merasim düzenlendi. Merasime,<br />

Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz,<br />

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı<br />

Dr. Hüseyin Kayapınar, Çankırı Belediye<br />

Başkanı İrfan Dinç, İl Müftüsü<br />

Arslan Türk, İlçe Müftüsü Menderes<br />

Karapunar, din görevlileri, Kur’an<br />

kursu öğreticileri, öğrenciler ve vatandaşlar<br />

katıldı. İlçe Müftüsü Menderes<br />

Karapunar’ın, günün anlam ve<br />

önemini belirten konuşmasının ar-<br />

Erzurum-Oltu İlçe<br />

Müftülüğü, sosyal<br />

ve kültürel etkinlikler<br />

kapsamında,<br />

“Yetimlerle Camide<br />

Buluşuyoruz”<br />

konulu bir etkinlik<br />

düzenledi. Etkinliğe,<br />

İl Müftüsü<br />

Hasan Çınar, Oltu Kaymakamı<br />

Abdullah Şen, Belediye Başkanı İbrahim<br />

Ziyrek, İl Müftü Yardımcısı<br />

Celal Büyük, İlçe Müftüsü Vahittin<br />

Kaim, ilçe müftüleri, müftülük personeli<br />

ile çok sayıda vatandaş katıldı.<br />

Programın açılışında birer konuşma<br />

yapan İlçe Müftüsü Vahittin<br />

Kaim ve İl Müftüsü Hasan Çınar,<br />

günün anlam ve önemini anlattılar.<br />

Program kapsamında din gönüllüleri<br />

tarafından, yetim ve kimsesiz<br />

çocukların ihtiyaçları belirlenerek<br />

dından; İl Müftüsü Arslan Türk de<br />

yaptığı konuşmada, Kur’an kurslarında<br />

verilen eğitim-öğretim hakkında<br />

bilgi vererek hafızları, öğreticilerini<br />

ve velilerini tebrik etti. Din İşleri<br />

Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin<br />

Kayapınar da yaptığı konuşmada,<br />

Kur’an’ı okuma ve hafızlığın önemini<br />

anlattı. Hafızlara belgeleri ve hediyelerinin<br />

takdiminin ardından yapılan<br />

dua ile program son buldu.<br />

yardım kampanyası başlatıldı. Program,<br />

Kaymakam Abdullah Şen tarafından,<br />

yetim öğrencilere kırtasiye<br />

malzemesi, küçük çocuklara da<br />

oyuncak hediye edilmesi ve yapılan<br />

ikramlarla sona erdi.<br />

20


Serik’te Kur’an kursları eğitim-öğretime başladı<br />

Kur’an kurslarında eğitim-öğretim yılının başlaması dolayısıyla,<br />

Antalya-Serik Orta Mahalle Kur’an Kursu’nda açılış töreni yapıldı.<br />

Törene, İlçe Kaymakamı Erol Rüstemoğlu, Belediye Başkan<br />

Yardımcısı Mustafa Aydın, İlçe Müftüsü Dr. Abdulkadir<br />

Karakuş, Mal Müdürü Yusuf Koç, Vergi Dairesi Müdürü Fahri<br />

Gün, İlçe Tarım Müdürü Mustafa Çömezoğlu, Yazı İşleri Müdürü<br />

Melehat Gez, Nüfus Müdürü Hatice Tümer, Orta Mahalle<br />

Kur’an Kursu Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Hasan Akbulut,<br />

din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve öğrenciler katıldı.<br />

İlçe Müftüsü Dr. Abdulkadir Karakuş programda yaptığı<br />

konuşmada, Kur’an kurslarında verilen eğitim-öğretim faaliyetleri<br />

ile ilgili bilgi verdi. İlçede, 39 Kur’an kursunda vatandaşlara<br />

Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler eğitimi verildiğini ifade eden Müftü Karakuş, eğitim yılının hayırlara vesile olması<br />

temennisinde bulundu. Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından, Kaymakam Erol Rüstemoğlu ve protokol üyeleri<br />

tarafından öğrencilere ders kitapları dağıtılarak eğitime başlandı.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Çivril’de Kur’an kursları eğitime başladı<br />

Tarsus’ta hafızlar buluşması<br />

Mersin-Tarsus İlçe Müftülüğüne bağlı Merkez Kur’an Kursunda hıfzını tamamlayan hafızlar,<br />

Adana-Pozantı Karboğazı mesire alanında düzenlenen programda bir araya geldiler.<br />

“Hafızlar Buluşması” adıyla ikincisi gerçekleştirilen programın açılışında bir konuşma yapan<br />

Kur’an Kursu Yöneticisi Ahmet Sarman, geçmişten günümüze hafızlık ve hafızlık eğitiminin<br />

önemini anlattı. Hafızların ezberlerini unutmamaları için sürekli kendilerini geliştirmeleri<br />

gerektiğini söyleyen Sarman; hafızların, hafızalarında tuttukları kutsal emaneti ahirete<br />

kadar taşımaları tavsiyesinde bulundu. Programın sonunda çuval yarışı, halat çekme<br />

ve kaşıkta yumurta taşıma oyunları düzenlendi. Etkinlikten duydukları memnuniyeti dile<br />

getiren hafızlar, programın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ettiler.<br />

Ürgüp Müftülüğünden rehabilitasyon merkezlerine ziyaret<br />

Nevşehir-Ürgüp İlçe Müftüsü A. Muhammed<br />

Çınar, din görevlileri ve<br />

Kur’an Kursu öğreticilerinden oluşan<br />

bir ekip, ilçedeki özel rehabilitasyon<br />

merkezlerini ve kreşleri ziyaret<br />

ederek buralarda kalanlarla bir<br />

süre sohbet ettiler. Rehabilitasyon<br />

merkezlerinde kalanların büyük sevinç<br />

duyduğu ziyarette, Musalla Camii<br />

İmam-Hatibi Muhittin Macit’in<br />

Kur’an tilaveti ve seslendirdiği ilahiler,<br />

burada tedavi görenlere duygulu<br />

anlar yaşattı. Dua Yeri Camii<br />

Denizli-Çivril İlçe Müftülüğü,<br />

Kur’an kurslarında eğitim ve öğretimin<br />

başlaması dolayısıyla, bir tören<br />

düzenledi. İlçe Müftüsü Himmet<br />

Metin yaptığı açılış konuşmasında,<br />

kurslara gösterilen ilgiden<br />

duyduğu memnuniyeti dile getirerek<br />

öğrencilere, velilerine ve Kur’an<br />

kursu öğreticilerine teşekkür etti.<br />

İlçe Müftülüğü, din görevlilerine<br />

yönelik bağımlılık yapan maddelerle<br />

mücadele konulu bir bilgilendirme<br />

semineri düzenledi. Seminere<br />

katılan konuşmacılar, madde bağımlılığı<br />

ve önleme yolları hakkında<br />

dinleyicilere bilgi verdi.<br />

Diğer yandan İlçe Müftülüğü tarafından<br />

düzenlenen geleneksel hatim<br />

okuma etkinliği devam ediyor.<br />

Çivril Merkez Saray Camii’nde<br />

41’ncisi gerçekleştirilen programa,<br />

din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri<br />

ve vatandaşlar yoğun ilgi<br />

gösterdi. Cami imam-hatibi Ruhi<br />

Karataş’ın yaptığı duanın ardından,<br />

sunulan ikramlarla program sona<br />

erdi.<br />

İmam-Hatibi Ahmet Acar’ın yaptığı<br />

duanın ardından bir konuşma yapan<br />

İlçe Müftüsü A. Muhammed Çınar,<br />

rehabilitasyon merkezleri ve<br />

kreşlerde kalanlara çeşitli hediyeler<br />

takdim etti. Rehabilitasyon merkezi<br />

çalışanları ve misafir hastalar, ziyaretten<br />

duydukları memnuniyeti<br />

dile getirerek Müftü A. Muhammed<br />

Çınar’a ve müftülük personeline teşekkür<br />

ettiler.<br />

21


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Adilcevaz’da namaz kılan çocuklara tablet bilgisayar<br />

İncesu’da yaz kursları şenliği<br />

Bitlis-Adilcevaz İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı cami ve Kur’an kurslarında açılan<br />

yaz Kur’an kurslarının sona ermesi<br />

dolayısıyla, Merkez İsmail<br />

Efendi Camii’nde mezuniyet programı<br />

düzenlendi. Programa, İlçe Kaymakamı<br />

Özer Özbek, Belediye Başkanı<br />

Necati Gürsoy, İlçe Müftüsü<br />

Sait Dizen, İlçe Emniyet Müdürü Davut<br />

Küçüker, İlçe Jandarma Komutanı<br />

Mesut Başkurt, öğrenciler ve öğrenci<br />

velileri katıldı. Adilcevaz Belediye<br />

Başkanı Necati Gürsoy programda<br />

yaptığı konuşmada, etkinliklerin<br />

önemine değinerek çocukların<br />

Kur’an-ı Kerim okumayı, namaz<br />

kılmayı ve temel dinî bilgiler<br />

öğrenmeleri için camilere gönderilmesi<br />

gerektiğini söyledi. İlçe Müftüsü<br />

Sait Dizen de yaptığı konuşmada<br />

öğrencileri yetiştiren din görevlisine<br />

ve öğrencilerine teşekkür etti. Kız<br />

öğrencilerin sunduğu yardımlaşma<br />

konulu tiyatro gösterisi ve seslendirilen<br />

ilahilerin ardından program<br />

sona erdi. Programın sonunda, yaz<br />

kurslarında başarılı olan ve camide<br />

cemaate katılan öğrenciler, tablet<br />

bilgisayarlarla ödüllendirildiler.<br />

Kayseri-İncesu İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Saraycık Mahallesi Kur’an Kursu<br />

ile Saraycık Camii’nde açılan yaz<br />

Kur’an kurslarına devam eden öğrencilerin<br />

moral ve motivasyonunu<br />

yükseltmek amacıyla, yaz Kur’an<br />

kursları şenliği düzenlendi. Etkinliğe,<br />

İlçe Kaymakamı Ercan Öter, İlçe<br />

Müftüsü Salih Sezik, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ile çok<br />

sayıda vatandaş katıldı. Öğrencilerin<br />

yaz Kur’an kursu döneminde hazırladıkları<br />

el emeği, göz nuru eserleri<br />

ve eğitici materyalleri sergilediği<br />

serginin açılışını yapan İlçe Kaymakamı<br />

Ercan Öter, sergiyi gezerek<br />

öğrencilere ve öğreticilere teşekkür<br />

etti. Yaz kurslarının çok verimli geçtiğini<br />

söyleyen İlçe Müftüsü Salih<br />

Sezik, geçen yıllara göre bu yıl yaz<br />

Kur’an kurslarına ilginin daha yoğun<br />

olduğunu belirterek öğrencilerin<br />

büyük bir özveriyle kursa devam<br />

ettiğini söyledi. Programda, öğrencilerin<br />

okuduğu Kur’an-ı Kerim, dua<br />

ve ilahiler, davetlilere duygulu anlar<br />

yaşattı.<br />

İpsala’da yaz kursları sezon programı<br />

Edirne-İpsala Müftülüğü, Hacı Köyü Merkez Camii’nde açılan yaz Kur’an<br />

kurslarının sona ermesi dolayısıyla düzenlenen programa, İlçe Müftü<br />

Vekili Rahim Duran, çevre köylerin din görevlileri, öğrenci ve öğrenci<br />

aileleri ile vatandaşlar katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda,<br />

öğrencilerin okuduğu ilahiler, şiir ve piyes gösterileri davetliler<br />

tarafından ilgiyle takip edildi. Törende bir konuşma yapan İlçe Müftü<br />

Vekili Rahim Duran, kurslara olan ilgiden duyduğu memnuniyeti dile<br />

getirerek katılımları dolayısıyla öğrencilere, destekleri nedeniyle ailelerine ve din görevlilerine teşekkür etti. Program,<br />

öğrencilerden Musa Baltacı’nın yaptığı duayla sona erdi.<br />

Mamak’ta futbol turnuvası<br />

Ankara-Mamak İlçe Müftülüğüne bağlı Akdere ve çevre camilerde açılan yaz<br />

Kur’an kurslarına devam eden öğrenciler arasında futbol turnuvası düzenlendi.<br />

Öğrencilerin kurslara ilgi ve sevgisini artırmak, camiler arası kaynaşmayı sağlamak<br />

amacıyla düzenlenen turnuva sonunda, Hızır İlyas Camii Kur’an Kursu birinci,<br />

Mutlu Camii Kur’an Kursu ikinci, Cebeli Nur Camii Kur’an Kursu da üçüncülük<br />

kupasını kazandı. Turnuvada, gol kralı ve en centilmen oyuncu seçilen<br />

öğrencilere de çeşitli hediyeler verildi.<br />

Cumayeri yaz kursu öğrencileri piknikte bir araya geldi<br />

Düzce-Cumayeri Avlayan Köyü yaz Kur’an kursu kız ve erkek öğrencileri, Gölyaka İlçesi Kültür Parkta düzenlenen<br />

piknikte bir araya geldiler. Öğrencilerin motivasyonunu artırmak, birlikte güzel vakit geçirmelerini sağlamak amacıyla<br />

düzenlenen piknikte, öğrenciler hoş vakit geçirerek gönüllerince eğlendiler. Kurs öğreticileri yaptıkları konuş-<br />

22


malarda, öğrencilerin yoğun geçen derslerden sonra birbirleriyle tanışıp kaynaşmaları, yaz kurslarına ilgi ve devamlılıklarını<br />

artırmak amacıyla piknik düzenlediklerini söylediler. Kendi aralarında futbol oynayan ve çeşitli etkinlikler<br />

düzenleyen öğrenciler, Gölyaka Kur’an Kursu öğrencileriyle bir de futbol maçı yaptılar.<br />

Gelibolu’da yaz kursları yoğun ilgi gördü<br />

Çanakkale-Gelibolu İlçe Müftülüğünün<br />

düzenlediği yaz Kur’an kursları<br />

düzenlenen bir programla sona erdi.<br />

Atatürk Kız Teknik ve Meslek Lisesi<br />

Konferans Salonunda gerçekleştirilen<br />

program, vatandaşlar tarafından<br />

yoğun ilgi gördü. Programda bir konuşma<br />

yapan İlçe Müftüsü Dr. İbrahim<br />

Özler, <strong>2014</strong> yılı yaz Kur’an kurslarının<br />

başarılı bir eğitim sezonu geçirdiğini<br />

ve kursların sonuna gelindiğini<br />

belirterek tüm anne ve babalar<br />

ile kurslara devam eden öğrencilere<br />

göstermiş oldukları ilgiden dolayı<br />

teşekkür etti. Programda yaz<br />

Kur’an kursu öğrencilerinden oluşan<br />

ilahi korosunun sunduğu ilahiler,<br />

izleyenlere duygulu anlar yaşattı.<br />

Daha sonra program, yaz Kur’an<br />

kurslarına katılan öğrenciler arasında<br />

yapılan yarışmalarda başarılı<br />

olan ve dereceye giren öğrencilere<br />

verilen hediyelerle sona erdi.<br />

Diğer yandan Gelibolu İlçe Müftülüğü<br />

tarafından yaz Kur’an kursu öğrencilerine<br />

yönelik bir piknik düzenlendi.<br />

Gelibolu Müftüsü Dr. İbrahim<br />

Özler piknikte yaptığı konuşmada,<br />

sosyal ve kültürel etkinliklerin öğrencilerin<br />

sosyalleşmesinde önemli<br />

olduğunu söyledi.<br />

Öte yandan İlçe Müftülüğü, yaz<br />

Kur’an kursuna devam ederek<br />

Kur’an-ı Kerim’i hatmeden öğrenciler<br />

için bir merasim düzenledi. Merasimde<br />

bir konuşma yapan İlçe<br />

Müftüsü Dr. İbrahim Özler, Kur’an-ı<br />

Kerim ve dinî bilgiler öğrenmek için<br />

cami ve Kur’an kurslarına gelen öğrencilerin<br />

hatimlerini tamamlamalarından<br />

duyduğu memnuniyeti dile<br />

getirerek öğrencilere, öğreticilerine<br />

ve velilere teşekkür etti. Öğrencilere<br />

hediyelerinin takdimi ve yapılan duanın<br />

ardından merasim sona erdi.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Boğazlıyan’da yaz kursları ödüllü bilgi yarışması<br />

Yozgat-Boğazlıyan Müftülüğü, yaz<br />

Kur’an kurslarına katılan öğrenciler<br />

arasında bilgi yarışması düzenledi.<br />

Anadolu İmam-Hatip Lisesi’nde<br />

gerçekleşen yarışmaya, 37 Kur’an<br />

kursu ve camilerde eğitim gören<br />

yaz kursu öğrencileri katıldı. Yapılan<br />

değerlendirmeler sonunda, Ovakent<br />

Kasabası Yavuz Sultan Selim<br />

Sarıoğlan’da Gaziler Günü programı düzenlendi<br />

Kayseri-Sarıoğlan İlçe Müftülüğü<br />

ve TDV Sarıoğlan Şubesi işbirliğiyle,<br />

Gaziler Günü dolayısıyla bir program<br />

düzenlendi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle<br />

başlayan programa, İlçe Kaymakamı<br />

Hasan Doğan, Belediye Başkanı,<br />

daire amirleri, şehit aileleri, gaziler,<br />

müftülük personeli ve din görevlileri<br />

ile çok sayıda davetli katıldı.<br />

İlçe Kaymakamı Hasan Doğan programda<br />

yaptığı konuşmada, birlik ve<br />

beraberlik duygularının pekiştirilmesi<br />

amacıyla düzenlenen bu tür etkinliklerin<br />

önemini anlattı. İlçe Müftüsü<br />

Necmettin Saydan da yaptığı konuşmada,<br />

vatan için şehit olanlara<br />

Allah (c.c.)’tan rahmet dileyerek gazilere<br />

saygı ve minnet borçlu olduklarını<br />

söyledi. Din görevlileri tarafından<br />

şehitler için okunan hatimlerin<br />

duasının ardından, davetlilere çeşitli<br />

ikramlarda bulunulmasıyla program<br />

sona erdi<br />

Diğer yandan İlçe Müftülüğüne bağlı<br />

cami ve Kur’an kurslarında açılan<br />

yaz kurslarının sona ermesi dolayısıyla,<br />

Belediye Düğün Salonu’nda<br />

Camii’nden Furkan Habil Şahin birinci<br />

olurken, Toki Camii’nden Mustafa<br />

Aksu ikinci, Ovakent Kasabası<br />

Lale Camii’nden Semanur Yüksel<br />

de üçüncü oldu. Yarışmada birinci<br />

olan Furkan Habil Şahin umre, ikinci<br />

olan Mustafa Aksu dizüstü bilgisayar,<br />

üçüncü olan Semanur Yüksel’e<br />

de tablet bilgisayar hediye edildi.<br />

bir program düzenlendi. İlçe Müftüsü<br />

Necmettin Saydan programda<br />

yaptığı konuşmada, “Sizin en hayırlınız<br />

Kur’an’ı öğrenen ve öğreteninizdir.”<br />

hadis-i şerifini hatırlatarak<br />

yaz kursundan sonra da öğrencilerin<br />

Kur’an okumayı terk etmemelerini<br />

istedi. Öğrencilerin seslendirdiği<br />

ilahiler, şiir dinletisi ve skeç gösterileriyle<br />

devam eden programın<br />

sonunda, bilgi yarışmasında birinci<br />

olan Güzelyazı Yaz Kur’an Kursu<br />

ve ikinci olan Çiftlik Ulu Camii öğrencilerine<br />

tablet bilgisayar, üçüncü<br />

olan Mevlana Camii öğrencilerine<br />

ise mp3 çalar verildi. Yarışmaya katılan<br />

tüm öğrenciler de voleybol ve<br />

futbol topu ile ödüllendirildi.<br />

23


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Çatak’ta yaz kursları dönem sonu etkinliği<br />

Van-Çatak İlçe Müftülüğü, yaz<br />

Kur’an kurslarının sona ermesi dolayısıyla,<br />

Atatürk İlköğretim Okulu<br />

Konferans Salonunda bir mezuniyet<br />

programı düzenledi. Programa, İlçe<br />

Kaymakamı, İl Müftü Yardımcısı, İl<br />

Kur’an Kursları Müdürü, İlçe Müftü<br />

Vekili, Emniyet Amiri, Milli Eğitim<br />

Müdürü ve diğer kurum müdürleri,<br />

din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri,<br />

öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.<br />

Programda konuşan İl Müftü Yardımcısı<br />

Abdullah Sağır, yaz kurslarının<br />

önemine değinerek öğrencilere<br />

teşekkür etti. İlçe Müftü Vekili Sezai<br />

Görentaş da çocuklarını kurslara<br />

gönderen velilere ve onları özveriyle<br />

eğiten din görevlilerini tebrik<br />

etti. Öğrencilerin programda okuduğu<br />

sûreler, hadisler, ilahiler, dualar<br />

ve sergiledikleri tiyatro gösterileri ilgiyle<br />

takip edildi. Programın sonunda<br />

Kur’an kurslarında başarılı olarak<br />

dereceye giren öğrencilere çeşitli hediyeler<br />

verildi.<br />

Çubuk’ta yaz kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />

Ankara-Çubuk İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Fatih Camii’nde açılan yaz<br />

Kur’an kursu düzenlenen bir programla<br />

sona erdi. Programda bir konuşma<br />

yapan Çubuk İlçe Müftüsü<br />

Bilal Kara, Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler<br />

öğrenen nesillerden, vatanına,<br />

milletine, ailesine ve kendisine zarar<br />

Ayancık Ortaerkengünez Camii’nde bilgi yarışması<br />

Yenimahalle’de Serhat Huzur Camii’nde mezuniyet töreni<br />

gelmeyeceğini belirterek çocukları<br />

yetiştiren din görevlisi Murat Uçar’a<br />

teşekkür etti. Çubuk Yıldırım Beyazıt<br />

Mahallesi Muhtarı Zeki Avan’ın,<br />

öğrencilere saat, kalem ve kitap hediye<br />

ettiği program, yapılan dua ile<br />

sona erdi.<br />

Sinop-Ayancık Müftülüğüne bağlı<br />

Ortaerkengünez Camii’nde açılan<br />

yaz Kur’an kursuna katılan öğrenciler<br />

arasında bilgi yarışması düzenlendi.<br />

Vaiz Furkan Avcı, Fahri Öğretici Gülsüm<br />

Kaya ve Din Görevlisi Mustafa<br />

Şahin’in jüri üyeliğini yaptığı yarışmada,<br />

öğrencilere kursta öğrendikleri<br />

bilgilerden 30’ar soru soruldu. Yarışma<br />

sonunda Enes Demiryapan birinci<br />

olurken, Alperen Örnek ikinci,<br />

Şafak Çetinkaya da üçüncülüğü elde<br />

etti. Yarışmada dereceye girenlere ve<br />

tüm öğrencilere çeşitli hediyeler verildi.<br />

Yapılan dua ve ikramların ardından<br />

program sona erdi.<br />

Ankara-Yenimahalle İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Serhat Huzur Camii’nde düzenlenen<br />

yaz Kur’an kursu coşkulu<br />

bir törenle sona erdi. Programa, <strong>Diyanet</strong><br />

İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri<br />

Genel Müdürü Prof. Dr. Ali<br />

Erbaş, İlçe Müftü Vekili Günay Özer,<br />

Kur’an kursu öğreticileri, din görevlileri,<br />

öğrenci velileri ve cami cemaati<br />

katıldı. Programda bir konuşma<br />

yapan İlçe Müftü Vekili Günay Özer,<br />

yaz Kur’an kurslarının önemine vurgu<br />

yaparak öğrenci ve velilerin kurslara<br />

gösterdikleri ilgiden duyduğu<br />

memnuniyeti dile getirdi. Eğitim<br />

Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr.<br />

Ali Erbaş da bu yıl yaz kurslarına katılımın<br />

beklenenin üzerinde olduğunu,<br />

bundan büyük mutluluk duyduklarını<br />

belirterek hizmette kalite<br />

verimliliğinin yükselmesi için teşkilat<br />

olarak çalışmalara devam ettiklerini<br />

söyledi. Programda, öğrenciler<br />

arasında düzenlenen “Dinî Bilgiler<br />

ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma<br />

Yarışması”nda birinci olan öğrencilere<br />

tablet PC, ikincilere bisiklet, üçüncülere<br />

kol saati, dördüncülere çanta,<br />

beşincilere de mp3 çalar hediye<br />

edildi. Program, yapılan ikram ve<br />

dualarla sona erdi.<br />

Sivas ilçe müftüler toplantısı Doğanşar’da yapıldı<br />

Din hizmetlerinin daha etkili ve verimli<br />

bir şekilde yürütülmesi için Sinasyonu<br />

güçlendirmek, din hizmetlerde<br />

birlikteliği sağlamak, koordivas<br />

İl Müftülüğü ile ilçe müftülükleri<br />

arasında yürütülen iş ve işlemla<br />

düzenlenen ilçe müftüleri<br />

lerinde verimliliği artırmak amacıy-<br />

toplantısı,<br />

Doğanşar İlçe Müftülüğünde<br />

gerçekleşti. Sivas İl Müftüsü Recep<br />

Şükrü Balkan’ın başkanlığında<br />

yapılan toplantıya, İl Müftü yardım-<br />

24


cısı ve ilçe müftüleri katıldı. Toplantıda,<br />

<strong>2014</strong> yılı Camiler ve Din Görevlileri<br />

Haftası Etkinlikleri, Kurban<br />

Bayramı yapılan hizmetlerin değerlendirilmesi<br />

yapıldı. Sivas İl Müftüsü<br />

Balkan ve ilçe müftüleri, Doğanşar<br />

Müftülüğüne atanan Recep<br />

Eren’i tebrik ederek kendisine başarılar<br />

dilediler. İlçe Kaymakamı Hakan<br />

Kafkas ve Belediye Başkanı Necdet<br />

Oktay Karaman’ın da katıldığı<br />

program, iyi dilek ve temennilerle<br />

sona erdi.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Koramanlar Köyü yaz kursu öğrencileri piknikte buluştular<br />

Zonguldak-Çaycuma İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Koramanlar Köyü Şeyhler<br />

Mahallesi Camii’nde düzenlenen<br />

yaz Kur’an kursu öğrencilerine yönelik<br />

gezi ve piknik düzenlendi. Din<br />

Görevlisi Hüseyin Altuncu’nun refakatinde<br />

gerçekleştirilen program<br />

kapsamında, Gökçebey Hayvanat<br />

Bahçesi, Ensar Yatılı Kur’an Kursu ve<br />

Çaycuma İmam-Hatip Lisesi ziyaret<br />

edildi. Ardından Çaycuma Şehir Ormanında<br />

düzenlenen piknikte, güzel<br />

bir gün geçirmenin sevincini yaşayan<br />

öğrencilere katılım belgeleri ile<br />

çeşitli ödüller verildi. Din görevlisi<br />

Altuncu, yaz kursuna katılan öğrencilerini<br />

tebrik ederek kursa gösterdikleri<br />

ilgiden dolayı teşekkür etti.<br />

Kabataş’ta yaz kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />

Ordu-Kabataş İlçe Müftülüğüne bağlı<br />

Merkez Camii’nde düzenlenen<br />

yaz Kur’an kursunun sona ermesi<br />

dolayısıyla bir program düzenlendi.<br />

Programa, Kaymakam Vekili Osman<br />

Bilici, Belediye Başkanı Yakup<br />

Yılmaz, İlçe Müftüsü Mahmut Çelikoğlu,<br />

daire amirleri, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler<br />

ve vatandaşlar katıldı. İlçe Müftüsü<br />

Mahmut Çelikoğlu açılışta yaptığı<br />

konuşmada, yaz Kur’an kurslarının<br />

çok verimli geçtiğini ve bundan<br />

büyük memnuniyet duyduklarını<br />

söyledi. Müftü Çelikoğlu, yaz Kur’an<br />

kurlarına devam eden öğrencilere,<br />

Başkanlığımız Dini Yayınlar Genel<br />

Müdürlüğü tarafından gönderilen<br />

elif-be cüzleri ile Kur’an-ı Kerim ve<br />

dinî bilgiler kitaplarının dağıtıldığını<br />

söyledi. Programın sonunda, ilçe genelinde<br />

başarılı olan 160 yaz Kur’an<br />

kursu öğrencisine birer kol saati hediye<br />

edildi. Yapılan duayla program<br />

son buldu.<br />

Yunak’ta yaz kursları mezuniyet programı<br />

Konya-Yunak İlçe Müftülüğü tarafından açılan yaz Kur’an kurslarının<br />

mezuniyet programı, YİBO Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa,<br />

İlçe Belediye Başkanı, İlçe Müftüsü, İlçe Milli Eğitim Müdürü,<br />

kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, din görevlileri, Kur’an kursu<br />

öğreticileri, öğrenciler ve velileri katıldı. Programın açılışında konuşan<br />

İlçe Müftüsü Ali Ünal, yaz Kur’an kurslarının önemi ve eğitim süreci<br />

hakkında bilgi vererek çocukların eğitiminde anne-babalara düşen<br />

sorumlulukları anlattı. Ardından öğrenciler arasında Kur’an’ı güzel okuma,<br />

sûre ezberleme ve dinî bilgiler kategorilerinde yapılan yarışmalarda<br />

birinci olan Selçuk Yeni Camii öğrencisi Nisa Nur Aysal, Fatiha ve İhlas surelerini okuyarak anlamlarını verdi.<br />

Kur’an kursu öğrencileri tarafından seslendirilen ilahiler, şiirler, tiyatro ve Hacivat-Karagöz gösterileri davetlilere<br />

unutulmaz anlar yaşattı. Yarışmada dereceye giren 5 öğrenciye tablet bilgisayar, beş öğrenciye çeyrek altın, diğer öğrencilere<br />

de Başkanlığımız yayını Kur’an-ı Kerim ve İslam İlmihâli hediye edildi.<br />

Akhisar’da yaz kursları veda programı<br />

Manisa-Akhisar İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Çamönü Mahallesi Merkez<br />

Camii’nde yaz Kur’an kursu mezuniyet<br />

programı düzenlendi. Programa,<br />

İlçe Müftüsü Ramazan Orhanlı,<br />

din görevlisi Mehmetcan Gündüz,<br />

öğrenciler ve velileri katıldı. Din<br />

Görevlisi Mehmetcan Gündüz’ün<br />

25


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Kastamonu-İnebolu İlçe Müftülüğü<br />

tarafından açılan yaz Kur’an kursuna<br />

katılan öğrenciler arasında bilgi<br />

yarışması düzenlendi. 7-9, 10-12 ve<br />

13-15 yaş grupları arasında üç kategoride<br />

düzenlenen yarışma, İnebolu<br />

Anadolu İmam-Hatip Lisesinde gerçekleştirildi.<br />

Yarışmada dereceye girenlere<br />

ödülleri, Müftülük Toplantı<br />

Salonunda İlçe Kaymakamı Gökhan<br />

Görgülüarslan, siyasi partilerin temsilcileri,<br />

din görevlileri, Kur’an kursu<br />

öğreticileri, veliler ve öğrencilerin<br />

katıldığı törende verildi. İlçe Müftüsü<br />

Naci Çakmakçı törende yaptığı<br />

konuşmada, yaz Kur’an kursları ve<br />

Belen’de yaz Kur’an kursları sona erdi<br />

İnebolu’da yaz kursları arası bilgi yarışması<br />

Kur’an öğrenmenin önemini anlattı<br />

ve öğrencileri ve hocalarını başarılarından<br />

dolayı tebrik etti. Programın<br />

sonunda yarışmada dereceye giren<br />

öğrencilere, TDV İnebolu Şubesi ve<br />

hayırseverler tarafından çeşitli hediyeler<br />

verildi.<br />

Hatay-Belen Müftülüğü tarafından<br />

düzenlenen yaz Kur’an kursları gerçekleştirilen<br />

etkinliklerle sona erdi.<br />

Merkez Gaziosmanpaşa Camii ve<br />

Kur’an Kursu ile Tepebaşı Camii’nde<br />

açılan yaz kurslarına katılan ve kursu<br />

başarıyla tamamlayan öğrencilere,<br />

din görevlileri tarafından çeşitli<br />

hediyeler verildi. Kursların sona ermesi<br />

dolayısıyla öğrencilere yönelik<br />

piknik ve gezi programı düzenlendi.<br />

Kurslara katılımı teşvik etmek,<br />

öğrencilerin moral ve motivasyonunu<br />

arttırmak amacıyla düzenlenen<br />

yaz Kur’an kurslarının önemi hakkında<br />

yaptığı konuşmanın ardından,<br />

İlçe Müftüsü Ramazan Orhanlı<br />

tarafından öğrencilere katılım<br />

belgeleri verildi. Programda,<br />

yaz Kur’an kursu süresince namazlara<br />

en çok gelen öğrencilere çeşitli<br />

hediyeler verildi. Tören, kurs öğrencileri<br />

tarafından yapılan dua ile<br />

sona erdi. Ayrıca, kurs öğrencileri<br />

için piknik ve futbol turnuvası düzenlendi.<br />

Ayrıca, Karadeniz Mahallesi<br />

Camii’nde açılan yaz Kur’an kursunun<br />

sona ermesi dolayısıyla mezuniyet<br />

programı düzenlendi. Kurs<br />

öğrencilerinin hazırlayıp sunduğu<br />

programda, öğrencilerin okuduğu<br />

sûreler, seslendirdikleri ilahi ve şiirler<br />

davetlilere duygulu anlar yaşattı.<br />

Programda bir konuşma yapan İlçe<br />

Müftüsü Naci Çakmakçı, yaz Kur’an<br />

kurslarının önemini anlatarak katılımlarından<br />

dolayı öğrencilere ve<br />

velilere; gayretli çalışmalarından dolayı<br />

da din görevlilerine teşekkür<br />

etti. Programın sonunda davetlilere<br />

çeşitli ikramlarda bulunuldu.<br />

etkinliklerde, çocuklar gönüllerince<br />

eğlenme imkânı buldu.<br />

Mahmudiye’de “Her Kursa Bir Bisiklet” kampanyası<br />

Eskişehir-Mahmudiye İlçe Müftülüğü<br />

tarafından düzenlenen, “Her Kursa<br />

Bir Bisiklet” kampanyası çerçevesinde<br />

yaz Kur’an kurslarına katılan<br />

ve en az devamsızlığı olan her<br />

kurstan bir öğrenciye bisiklet hediye<br />

edildi. Kampanya ile ilgili bilgi<br />

veren İlçe Müftüsü H. Hüseyin Kılınçal,<br />

öğrencilerin yaz Kur’an kurslarına<br />

ilgilerini ve devamlılığını sağlayabilmek<br />

amacıyla ‘Her Kursa Bir Bisiklet’<br />

kampanyası başlattıklarını ve<br />

Muratpaşa’da yaz kursları futbol turnuvası<br />

Antalya-Muratpaşa İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı camilerde açılan yaz Kur’an<br />

kursları arasında futbol turnuvası<br />

düzenlendi. 8 takımın katıldığı turnuvada,<br />

Şehadet Camii öğrencileri<br />

tüm rakiplerini yenerek birinci<br />

oldu. Dereceye giren takımlara çeşitli<br />

ödüllerin verildiği törende bir konuşma<br />

yapan İl Müftü Yardımcısı<br />

İbrahim Keser, bu tür sportif etkinliklerin<br />

öğrencilerin birbirleriyle kaynaşmalarına<br />

vesile olduğunu ve camilere<br />

ilgilerinin artması açısından<br />

önemli olduğunu belirterek turnuvaya<br />

katılan öğrencilere ve kursa emeği<br />

geçenlere teşekkür etti. Programın<br />

sonunda turnuvada görev alan<br />

öğreticilere plaket verilirken, bütün<br />

öğrencilere de çeşitli hediyeler takdim<br />

edildi.<br />

meyvelerini de aldıklarını belirterek<br />

öğrencilere ve kurs öğreticilerine teşekkür<br />

etti. Ayrıca, yaz kurslarına katılan<br />

öğrenciler arasında düzenlenen<br />

bisiklet yarışında dereceye giren öğrencilere<br />

de çeşitli hediyeler verildi.<br />

İlçedeki her camiye bir dizüstü bilgisayar<br />

ve projeksiyon cihazı kazandırılarak<br />

öğrencilere, dinî ve ahlaki<br />

filmler izlettirildi.<br />

26


Yeşilli’de yaz kursları mezuniyet töreni<br />

Mardin-Yeşilli İlçe Müftülüğü tarafından<br />

açılan yaz Kur’an kursunu tamamlayan<br />

öğrenciler için mezuniyet<br />

töreni düzenlendi. Törene İl Müftüsü<br />

Dursun Ali Coşkun, İlçe Müftüsü<br />

Selahaddin Yılmaz, din görevlileri,<br />

Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler<br />

ve vatandaşlar katıldı. İl Müftüsü<br />

Coşkun törende yaptığı konuşmada,<br />

Kur’an kursları ve hafızlığın önemini<br />

anlattı. İlçe Müftüsü Selahaddin<br />

Yılmaz da kurs süresince öğrencilere<br />

Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler dersleri<br />

verildiğini söyledi. Çeşitli etkinliklerin<br />

düzenlendiği programda, çocuklar<br />

kursta öğrendiklerini davetliler<br />

huzurunda sergileme imkânı buldular.<br />

Değişik cami ve mahalle kurslarından<br />

seçilen öğrencilerin seslendirdikleri<br />

ilahi, kaside ve sundukları<br />

gösteriler, katılanlara duygulu anlar<br />

yaşattı. Öğrencilere katılım belgelerinin<br />

takdimi ve yapılan duanın ardından<br />

program sona erdi.<br />

Diğer yandan Müftülük ve Tüm<br />

Din Hizmetleri Derneğinin işbirliğiyle,<br />

06-12 yaş grubu çocukları namaza<br />

alıştırmak ve camiye teşvik<br />

etmek amacıyla Merkez Yeşilvadi<br />

Mezitli’de Suriyeli öğrencilere Kur’an-ı Kerim ve Türkçe kursu<br />

Camii’nde, “7 Yaşındayım Namaz Kılıyorum”<br />

etkinliği düzenlendi. Aileler<br />

ve çocukların yoğun ilgi gösterdiği<br />

programda, çocukların imamlık<br />

ve müezzinlik yapmaları davetlilere<br />

duygulu anlar yaşattı.<br />

Mersin-Mezitli Müftülüğü, yaz<br />

Kur’an kurslarına katılan Suriyeli<br />

140 öğrenciye yönelik Kur’an-ı Kerim<br />

ve Türkçe eğitim kursu düzenledi.<br />

Kursun sona ermesi dolayısıyla<br />

merkez Ayşe Arslan Camii’nde bir<br />

program düzenlendi. Programa, İlçe<br />

Müftüsü Nusret Karabiber, Kur’an<br />

kursu öğreticileri, din görevlileri, öğrenciler<br />

ve velileri katıldı. Programın<br />

açılışında konuşan İlçe Müftüsü<br />

Nusret Karabiber, yaz kurslarında verilen<br />

Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgiler<br />

eğitiminin önemini anlattı. Başarılı<br />

öğrencilere, İlçe Müftüsü Nusret Karabiber<br />

tarafından belgeleri ile çeşitli<br />

hediyelerin takdim edildiği program,<br />

Suriyeli öğrencilerin hazırlayıp<br />

sunduğu etkinliklerle sona erdi. Ayrıca,<br />

“Müezzinimi Yetiştiriyorum Projesi”<br />

kapsamında, yaz Kur’an kurslarına<br />

devam eden yaklaşık 1000 genç<br />

müezzinlik yapmayı öğrendi.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Çamlıdere’de yaz Kur’an kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />

Ankara-Çamlıdere İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Şeyh Ali Semerkandi Külliye<br />

Camii yaz Kur’an kursunda başarılı<br />

olan öğrenciler, düzenlenen bir<br />

törenle ödüllendirildiler. Merasime<br />

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,<br />

Çamlıdere Kaymakam Vekili Halid<br />

Yıldız, Belediye Başkanı Hazım Caner<br />

Can, Müftü Hüseyin Dinler, din<br />

görevlileri, öğrenciler ile çok sayıda<br />

vatandaş katıldı. Programın sonunda,<br />

yaz Kur’an kursunda başarılı<br />

Süleymanpaşa yaz kursu öğrencileri ödüllendirildi<br />

Tekirdağ-Süleymanpaşa Müftülüğü<br />

ve Sivil Toplum Kuruluşlarının katkılarıyla,<br />

Tekirdağ Belediyesi Sahil<br />

Anfi Tiyatroda, yaz Kur’an kursları<br />

mezuniyet ve ödül töreni düzenlendi.<br />

Din görevlileri, öğrenci velileri,<br />

öğrenciler ve çok sayıda vatandaşın<br />

ilgiyle takip ettiği program, Kur’an-ı<br />

Kerim tilavetiyle başladı. Büyük beğeni<br />

toplayan, “Kardeşlik ve Salavat”<br />

konulu sinevizyon gösterimi ile devam<br />

eden programda, öğrencilerin<br />

sunduğu tiyatro gösterileri, skeçler,<br />

seslendirdikleri ilahi ve kasideler,<br />

davetlilere duygulu anlar yaşattı.<br />

Program sonunda düzenlenen yarışmaya<br />

katılan 1200 yaz kursu öğrencisine,<br />

lunapark giriş bileti ile çeşitli<br />

kırtasiye malzemesi hediye edildi.<br />

Ayrıca, dereceye giren öğrencilere<br />

de 6 adet dizüstü bilgisayar, 6 adet<br />

tablet bilgisayar, 6 adet cep telefo-<br />

olan öğrencilere, Başbakan Yardımcısı<br />

Bülent Arınç, Kaymakam Vekili<br />

Halid Yıldız, Belediye Başkanı Hazım<br />

Caner Can, Müftü Hüseyin Dinler tarafından,<br />

18 adet tablet bilgisayar ile<br />

çeşitli hediyeler verildi.<br />

İlçe Müftülüğüne bağlı yaz Kur’an<br />

kurslarında başarılı olan diğer öğrencilere<br />

de <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı<br />

yayını kitaplar hediye edildi.<br />

nu, 6 adet dijital fotoğraf makinesi,<br />

2 öğrenciye bir yıllık burs imkânı,<br />

2 adet bisiklet ve 1 adet lazer yazıcı<br />

hediye edildi.<br />

27


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Eskipazar’da yaz Kur’an kursları arası spor etkinlikleri<br />

Karabük-Eskipazar Müftülüğü, yaz<br />

Kur’an kursları etkinlikleri kapsamında,<br />

camiler arası futbol, voleybol,<br />

masa tenisi ve satranç turnuvası<br />

düzenledi. Futbol turnuvasında Hanköy<br />

Köyü Camii öğrencileri birinci<br />

olurken, voleybol turnuvasında Kurbantepe<br />

Kur’an Kursu, masa tenisi<br />

turnuvasında ise Babalar Köyü Yaylar<br />

Mahallesi Camii’nden Yasin Can<br />

Aytepe, santranç turnuvasında ise<br />

Pazarüstü Mahallesi Camii Kur’an<br />

Kursu’ndan Ferhat Emin Kaplan birinci<br />

oldu. Diğer yandan Eskipazar<br />

Müftülüğüne bağlı Kur’an kurslarında<br />

eğitim-öğretim döneminin başlaması<br />

münasebetiyle Halk Eğitim<br />

Merkezinde bir açılış programı düzenlendi.<br />

İlçe Müftüsü M. Rauf Arcaklıoğlu<br />

açılışta yaptığı konuşmada,<br />

yeni eğitim-öğretim yılının hayırlı<br />

olması temennisinde bulunarak<br />

öğrenci ve öğretmenlerine başarılar<br />

diledi.<br />

Ayrıca, Eskipazar Müftülüğü, 4-6<br />

yaş grubu çocuklar için Kur’an kursu<br />

açtı. Açılışta bir konuşma yapan<br />

İlçe Müftüsü Arcaklıoğlu, ilçede ilk<br />

olan kursta minik öğrencilere dinî<br />

ve ahlaki değerler eğitimi verileceğini,<br />

sosyal ve kültürel etkinliklerle de<br />

çocuklara kursları sevdirmek istediklerini<br />

söyledi. İlçe Müftülüğüne bağlı<br />

Merkez, Yamanlar ve Mermer’de<br />

açılan 3 kursta, toplam 60 minik öğrencinin<br />

eğitim göreceği bildirildi.<br />

Ayrıca, <strong>2014</strong>-2015 eğitim-öğretim döneminin<br />

başlaması dolayısıyla Müftülük<br />

Sitesi Toplantı Salonunda,<br />

Kur’an kursu öğreticileri ile istişare<br />

ve tanışma toplantısı düzenlendi.<br />

Toplantıda yeni eğitim yılında uygulanacak<br />

programlar ve projeler değerlendirildi.<br />

Yeşilyurt’ta yaz kursu öğrencilerine bisiklet hediye edildi<br />

Malatya-Yeşilyurt İlçe Müftülüğüne<br />

bağlı Gedik Camii’nde açılan yaz<br />

Kur’an kursunun sona ermesi dolayısıyla<br />

mezuniyet töreni düzenlendi.<br />

Kursa katılarak başarılı olan 9 öğrenci<br />

bisikletle ödüllendirilirken, diğer<br />

çocuklara da çeşitli hediyeler verildi.<br />

Kurs hakkında bilgi veren Gedik Camii<br />

İmam-Hatibi Birkan Yazıcı, kurslara<br />

ilgiyi artırmak, cami ve cemaate<br />

katılmalarını sağlamak amacıyla,<br />

esnaf ve hayırseverlerin katkılarıyla<br />

kursa devam eden tüm öğrencileri<br />

ödüllendirdiklerini söyledi.<br />

Doçent Oldu<br />

Doç. Dr. Mustafa Baş<br />

1959 yılında Giresun-Tirebolu ilçesinde doğdu. İlkokul’u Tirebolu’da, İmam-Hatip Lisesini<br />

Giresun’da tamamladı. 1977-78 eğitim yılında Trabzon Fatih Eğitim Enstitüsünde eğitime<br />

başladı. 1983’te A.Ü. İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 1994 yılında “İslam’ın Doğuş<br />

Döneminde Hicaz Bölgesinde Yahudilik ve Hıristiyanlık” isimli çalışmayla yüksek lisansını,<br />

2003 yılında da “Kuruluşundan Günümüze Türk Ortodoks Patrikhanesi” isimli<br />

çalışmayla doktorasını tamamladı. 1987-89 yılları arasında <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığınca<br />

bilgi ve görgüsünü artırmak üzere Mısır’da görevlendirildi. Burada değişik hocalardan, İslam<br />

Hukuku, Hadis, Tefsir ve diğer dinî ilimlerde dersler aldı.<br />

1982 yılında imam-hatip olarak göreve başlayan Baş, 1984 yılında Altındağ Müftülüğüne Murakıp olarak tayin oldu.<br />

1987’de DİB Kadro Şubesi Müdürlüğüne memur olarak atandı. Mısır dönüşünde Altındağ Müftülüğüne Murakıp<br />

olarak atandı. 1995 yılında açılan müfettişlik sınavını kazanarak Müfettiş Yardımcısı, 1998 yılında müfettiş oldu.<br />

2003 yılında da başmüfettişliğe atandı.<br />

53. Dönem Milli Güvenlik Akademisine devam ederek mezun oldu. 2003-2004 eğitim yılı ikinci dönem 19 Mayıs<br />

İlahiyat Fakültesinde, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığınca misafir öğretim görevlisi olarak Dinî Hitabet Derslerini vermek<br />

üzere görevlendirildi. 2005-2009 yılları arasında Sidney Din Hizmetleri Ataşesi olarak görev yaptı. 15.09.<strong>2014</strong> tarihinde<br />

girdiği doçentlik sınavında başarılı olarak Dinler Tarihi Bilim Doçenti oldu.<br />

Çeşitli bilimsel dergilerde yayınlanmış makale, ulusal ve uluslararası sempozyumlarda bildirileri bulunan Baş’ın yayınlanmış<br />

eserleri şunlardır: Kuruluşundan Günümüze Türk Ortodoks Patrikhanesi, İslam’ın Doğuş Döneminde Yahudilik<br />

ve Hıristiyanlık, Orhun Abideleri Işığında Göktürklerin Dini, İslam Tarihi ve Tarihçileri (tercüme), İslam Hukuk<br />

Felsefesi (tercüme, heyet), Gönül Sohbetleri (gazete yazıları), Hz. Peygamberden Davranış Örnekleri, İslam, Yahudilik<br />

ve Hıristiyanlıkta Hz. Zekeriyya.<br />

28


Doktor oldular<br />

Ahmet Bayındır<br />

1973 yılında Muş’ta doğdu. 1992 yılında Sivas İmam-Hatip Lisesinden, 1998 yılında Uludağ Üniversitesi<br />

İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Bir süre TDV kanalıyla Bulgaristan’ın Rusçuk Şehrinde<br />

öğretmen ve müdür yardımcısı olarak görev yaptı.<br />

2006 yılında Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde yüksek lisansını tamamlayarak<br />

mezun oldu. Aynı üniversiteye bağlı Sosyal Bilimler Enstitüsünde Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim<br />

Dalında, “Ockhamli William’ın Din Felsefesi” tezini hazırlayarak <strong>2014</strong> yılında doktor oldu.<br />

Kayseri-Develi İlçesi M. Asım Köksal Camii’nde İmam-Hatip olarak görev yapan Bayındır, evli ve üç çocuk babası<br />

olup, İngilizce, Arapça ve Bulgarca bilmektedir.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Mehmet Sami Yıldız<br />

1966 yılında Kayseri’nin Kirazlı Köyü’nde doğdu. Kayseri Taşçı Oğlu Kur’an Kursunda hafızlığını<br />

tamamladıktan sonra, Yahyalı İmam-Hatip Lisesinden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Siyasal<br />

Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümünden 1996 yılında mezun oldu. Fakültede öğrenci iken<br />

imam-hatip olarak göreve başladı.<br />

2003 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Aynı yıl Pendik Haseki<br />

Eğitim Merkezini kazandı. Burada öğrenciyken Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde<br />

Temel İslam Bilimleri Bölümü Tefsir Dalında, “Mekkî Sûreler’de İktisadi Alana İlişkin Kelimeler” isimli tezi<br />

ile yüksek lisansını tamamladı. Yozgat’ın Akdağmadeni İlçesinde vaizlik yaptı. 2010 yılında Şırnak’ın Cizre ilçesine<br />

müftü olarak atandı. Hâlen bu görevi sürdürmekte olan Yıldız, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde Temel<br />

İslam Bilimleri Bölümü Tefsir Dalında, “Medenî Sûreler’de İktisada İlişkin Kelimeler ve İlgili Ayetlerin Yorumları”<br />

isimli tezi ile doktorasını tamamladı.<br />

Yıldız, evli ve 3 çocuk babasıdır.<br />

Mustafa Yalçınkaya<br />

1962 yılında Kayseri Develi İlçesi Sarıca Köyünde dünyaya geldi. 1982 yılında Develi İmam-<br />

Hatip Lisesinden mezun olan Yalçınkaya, 1987 yılında Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesini<br />

bitirdi.<br />

1993 yılında Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde, “İbn-i Hümam’ın Müsâyere Adlı<br />

Eserindeki İman ve İslam İle İlgili Konuların İmam Gazali İle Karşılaştırılması” başlıklı teziyle<br />

Kelâm Anabilim Dalında Yüksek Lisansını tamamladı. 18.07.<strong>2014</strong> tarihinde Erciyes Üniversitesi<br />

Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Kelâm Anabilim Dalında, “Mâtürîdî de İman-Amel İlişkisi” başlıklı<br />

teziyle doktor oldu. Memuriyete 1982 yılında Ankara Bala İlçesi Keklicek Köyünde imam-hatip olarak başlayan Yalçınkaya,<br />

Kayseri-Bünyan’da İlçe Vaizliği, Fransa’da 6 yıl din görevlisi olarak çalıştı.<br />

2002 yılında Kayseri İl Müftülüğü Vaizliğine atandı ve on yıl bu görevde bulunduktan sonra, 2012 yılında Kayseri<br />

İl Müftülüğüne Eğitim Uzmanı olarak atandı. Hâlen bu görevini yürüten Yalçınkaya, evli ve üç çocuk babası olup,<br />

Arapça ve Fransızca bilmektedir.<br />

Raşit Çavuşoğlu<br />

1976 yılında İzmir-Menemen İlçesinde doğdu. İlkokuldan sonra, 1989 yılında İzmir Kestanepazarı<br />

Kur’an Kursu’nda hafızlığını tamamladı. 1996 yılında İzmir İmam-Hatip Lisesini, 2001 yılında<br />

Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi.<br />

2001 yılında İmam-Hatip olarak göreve başladı. İzmir-Karşıyaka İlçe Müftülük Murakıplığı ve İzmir<br />

İl Müftülük Murakıplığı görevlerinden sonra 20.01.<strong>2014</strong> tarihinde İzmir İl Müftülüğü Hac<br />

ve Umre Hizmetleri Şube Müdürlüğü görevine atandı. 2007 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi,<br />

Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Şâh Velî Ayıntâbî’ninRisâletü’l-Bedriyyesi (Metin-Muhtevâ-Tahlîl)” adlı teziyle yüksek<br />

lisansını, <strong>2014</strong> yılında “Ferah-nâmeler ve Kemâloğlu’nun Ferah-nâmesi (İnceleme-Metin)” adlı teziyle de doktorasını<br />

tamamladı.<br />

İngilizce ve Arapça bilen Çavuşoğlu, evli ve iki çocuk babasıdır.<br />

29


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Atamalar<br />

Prof. Dr. Nevzat Yaşar Aşıkoğlu<br />

1962 yılında Sivas’ta doğdu. İlk ve orta öğrenimini Sivas’ta tamamladı. 1984 yılında<br />

Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nden mezun oldu ve 1986’da A.Ü. İlâhiyat Fakültesi<br />

Din Eğitimi Anabilim Dalı’na araştırma görevlisi olarak atandı.<br />

1987-1989 yılları arasında Almanya’da bulunan Aşıkoğlu, Goethe Enstitüsü’nde dil<br />

öğrenimini tamamladıktan sonra Bamberg Üniversitesi’nde Din Pedagojisi, Teoloji,<br />

Oriyantalistik ve Germanistik alanlarındaki ders ve seminerlere, ayrıca Kuzey Ren-<br />

Vestfalya’da (KRV) geliştirilen İslam din dersleri müfredat programı ile ilgili öğretmen<br />

yetiştirme çalışmalarına katıldı. Almanya’da bulunduğu süre içinde yaptığı alan araştırmasına<br />

dayalı olarak hazırladığı, “Almanya’daki Türk Çocuklarının Temel Eğitiminde<br />

Din Eğitiminin Yeri ve Bavyera ile Baden-Württemberg Eyaletlerinde Mukayeseli<br />

Bir Alan Araştırması” konulu teziyle 1992 yılında doktor unvanını aldı. 1994 yılında din eğitimi dalında doçent,<br />

2000 yılında ise aynı alanda profesör oldu. 1995 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi<br />

Anabilim dalına naklen atandı.<br />

İlk ve orta öğretimde okutulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri ile imam-hatip lisesi öğretim programlarını<br />

hazırlayan komisyonda görev aldı. Milli Eğitim Bakanlığınca öğretmenlere yönelik düzenlenen hizmetiçi eğitim<br />

seminerlerinde, din eğitimi ve öğretim metodolojisi konularında dersler verdi.<br />

YÖK ve MEB’nın bilgisi dahilinde, Osnabrück projesi adıyla bilinen ve akademik işbirliği ile Almanya için din dersi<br />

öğretmeni yetiştirmeyi öngören proje çalışmalarına katıldı. Din eğitimi, kültürlerarası eğitim, dinler arası ilişkiler<br />

konularında Türkçe ve Almanca yayınlar yaptı. 24.09.<strong>2014</strong> tarihinde Almanya-Berlin Din Hizmetleri Müşavirliğine<br />

atanan Aşıkoğlu, evli ve üç çocuk babası olup, Almanca ve Arapça biliyor<br />

Prof. Dr. Nebi Gümüş<br />

Gümüş, 1969 yılında Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Yanıklı Köyü’nde doğdu. İlkokulu<br />

köyünde, İmam-Hatip Lisesini 1985’te Kars’ta tamamladı. 1990’da Marmara Üniversitesi<br />

İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde<br />

yüksek lisansını 1993, doktorasını ise 2000 yılında tamamladı. 1990 yılında Kâğıthane<br />

İmam-Hatip Lisesi’nde öğretmen olarak göreve başladı. 1994’de Karadeniz Teknik Üniversitesi<br />

Rize İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Araştırma Görevlisi kadrosuna atandı. 2001<br />

yılında yardımcı doçent kadrosuna atanarak öğretim üyesi oldu. 2004-2007 yılları arasında<br />

İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığı görevini yürüttü. 08.01.2008’de doçent,<br />

08.02.2013 tarihinde profesör oldu. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi<br />

İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığı ve Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Karadeniz<br />

Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürütmekte iken, 05.09.<strong>2014</strong> tarihinde Tiflis Din Hizmetleri<br />

Müşavirliği’ne atanan Gümüş, evli ve üç çocuk babasıdır.<br />

Prof. Dr. Nebi Gümüş’ün yayınlanan eserleri ise şunlardır: İlk Dönem İslam-Gürcü İlişkileri, Gürcistan’da Müslümanlar<br />

ve Sorunları, Rize-İyidere İlçesi Tarihi Mezar Kitabeleri (Recep Koyuncu ve A. İshak Güvelioğlu ile ortak)<br />

Ahmet Aktürkoğlu<br />

1970’de Kocaeli Gölcük’te doğdu. İstanbul Fatih-Draman Tercüman Yunus Erkek Kur’an Kursunda<br />

hafızlığını tamamladıktan sonra, 6 yıl süreyle İsmailağa Kur’an Kursunda tanınmış hocalardan<br />

Klasik Usul Arapça ve dinî ilimler tahsil etti. İmam-hatip lisesini dışarıdan bitirdi.<br />

1990 yılında Mısır El-Ezher Üniversitesi Usulüddin Fakültesine kaydoldu ve beş yılda mezun<br />

oldu.1996’da imam-hatip olarak göreve başladı ve 1997 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat<br />

Fakültesinde lisansını tamamladı. 2000 yılına kadar Ankara Mamak Çarşı Camii’nde müezzinkayyımlık<br />

yaptı. 2003 yılında Trabzon-Akçaabat-Darıca Eğitim Merkezi 1. dönem kursiyerliğini tamamladı ve 2005<br />

yılına kadar Yozgat-Akdağmadeni’nde vaiz, 2008 yılına kadar da Elazığ-Karakoçan İlçe Müftüsü olarak görev yaptı.<br />

2008 yılında Düzce-Cumayeri İlçe Müftülüğüne atanan Aktürkoğlu bu görevini yürütürken, 15.09.<strong>2014</strong> tarihinde<br />

Somali Din Hizmetleri Müşavirliğine atandı. Aktürkoğlu, evli ve iki çocuk babası olup, iyi derecede Arapça bilmektedir.<br />

30


Ahmet Dilek<br />

1970 yılında Trabzon-Çaykara ilçesi Uzungöl beldesinde dünyaya geldi. Tekirdağ İmam-Hatip Lisesini<br />

bitirdikten sonra, İstanbul-Bayrampaşa Yeşil Camii Kur’an Kursunda hafızlığını ikmal etti.<br />

1995 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Kars’ta 1 yıl Din Kültürü<br />

ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak çalıştıktan sonra, İstanbul’a tayin edildi ve çeşitli okullarda 3<br />

yıl öğretmen olarak görev yaptı.<br />

1999 yılında İlçe Müftülüğü sınavını kazanarak Bingöl Karlıova İlçe Müftülüğüne atandı. Yaklaşık<br />

1 yıl süreyle vekâleten Bingöl İl Müftülüğü görevini yürüttü. 2002 yılında Kastamonu Devrekâni İlçe Müftülüğüne<br />

atandı. Buradaki görevine devam ederken Kasım-2005 itibariyle Almanya Hannover Din Hizmetleri Ataşeliği emrinde<br />

yaklaşık 1,5 yıl Bad Essen’de, 2,5 yıl da Hannover Merkez Camii’nde din görevlisi olarak çalıştı.<br />

04 Aralık 2009 tarihinde atandığı Yeniçağa İlçe Müftülüğü görevini sürdürürken, 17 Mart 2011 tarihinde Dış İlişkiler<br />

Genel Müdürlüğü Yurtdışı Eğitim ve Rehberlik Daire Başkanlığına vekâleten atandı. 23.09.<strong>2014</strong> tarihinde Köln Din<br />

Hizmetleri Ataşeliğine atanan Dilek, evli ve 4 çocuk babası olup Arapça, Almanca ve İngilizce bilmektedir.<br />

Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Yusuf Ay<br />

1977 yılında Antalya’nın Kemer İlçesinde dünyaya geldi. İmam-hatip lisesini Antalya’da tamamladı.<br />

2001 yılında 19 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2001 yılında<br />

Kırşehir-Kaman İlçesine bağlı Kızıközü Köyünde İmam-Hatip olarak göreve başladı. 2002 yılında<br />

Müezzin-Kayyım olarak Kaman İlçesinde görev yaptı. 2006 yılında Kayseri Eğitim Merkezi İhtisas<br />

Kursunu bitirdi. 2006-2009 yılları arasında Melikgazi İlçe Müftülüğünde vaiz olarak görev<br />

yaptı. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Hadis Anabilim Dalında Yüksek Lisansını tamamladı.<br />

2009 yılında Antalya İl Vaizliğine atandı. 2010-2013 yılları arasında Berlin Din Hizmetleri<br />

Ataşeliğine bağlı Berlin Merkez Camii’nde din görevlisi olarak görev yaptı. 03.01.2013 tarihinde Sivas-Divriği İlçe<br />

Müftülüğüne atandı. Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslami Bilimler Hadis Ana Bilim Dalında<br />

doktora çalışmasına devam etmekte olan Ay, 21.09.<strong>2014</strong> tarihinde Almanya-Berlin Büyükelçiliği Hannover Din<br />

Hizmetleri Ataşeliğine atandı. Evli ve üç çocuk babası olan Ay, Almanca ve Arapça bilmektedir.<br />

Mehmet Tekin<br />

1972 yılında Erzurum-İspir İlçesi Yeşilyurt Köyünde doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra, 1985 yılında<br />

Rize-Kalkandere ilçesinde hafızlığını bitirdi. Lise tahsiline İspir İmam-Hatip Lisesinde başladı<br />

ve Ankara Merkez İmam-Hatip Lisesinde 1993 yılında tamamladı. 1998 yılında Marmara Üniversitesi<br />

İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler<br />

Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Tefsir Bölümünde, “Kur’an’da Liderlik ve Liderlerin Toplumlar<br />

Üzerindeki Etkisi” adlı tezle yüksek lisansını tamamladı. Aynı yıl İstanbul Haseki Eğitim Merkezi<br />

İhtisas bölümünü bitirdi. <strong>2014</strong> yılında Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde,<br />

‘‘Kur’an’da Toplumların Liderlere Tepkileri’’ adlı tezle doktora çalışmasını tamamladı. 1997 yılında Ankara-Güdül ilçesinde<br />

imam-hatip olarak göreve başladı ve İstanbul-Sarıyer’de 2003 yılına kadar devam etti. 2003 yılında Balıkesir-<br />

Gönen İlçesine Eğitim Merkezi Öğretmeni olarak atandı. 2005 yılında aynı görevle Tekirdağ Eğitim Merkezine tayin<br />

oldu. 2009-2011 yıllarında Berlin DİTİB Eyalet Birliği Başkan Yardımcılığı, yönetim kurulu ve İstişare Kurulu üyeliği<br />

yaptı. 2008-2011 yıllarında Berlin Merkez Camii, 2011-2013 tarihleri arasında ise Berlin Türk Şehitlik Camii’nde<br />

din görevlisi olarak çalıştı. Tekirdağ <strong>Diyanet</strong> Eğitim Merkezinde Eğitim Görevlisi olarak görevine devam etmekteyken,<br />

01 Ekim <strong>2014</strong> tarihinde Almanya Karlsruhe Din Hizmetleri Ataşesi olarak atandı. Evli ve iki çocuk babası olan<br />

Tekin, Arapça, İngilizce ve Almanca biliyor.<br />

Mustafa Acar<br />

1971 yılında Sivas’ta doğdu. 1989 yılında Sivas İmam-Hatip lisesinden mezun oldu. 1992 yılında<br />

Suudi Arabistan-Riyad İmam Muhammed Bin Suud İslam Üniversitesi Arap Dili Enstitüsünden,<br />

1996 yılında aynı üniversitenin İslam Hukuku Fakültesinden mezun oldu. 1998 yılında Ankara<br />

Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde lisans eğitimini tamamladı. Sivas-Hafik İlçesi Oymadere<br />

Köyü Camii’nde imam-hatip ve Ankara-Çankaya Öveçler Kandil Camii’nde müezzin-kayyım<br />

olarak görev yaptı. 2000-2002 yılları arasında Konya-Selçuk Eğitim Merkezinde ihtisas eğitimini<br />

tamamladıktan sonra, İzmir-Tire İlçe Vaizliğine atandı. 2005 yılında Ardahan-Çıldır İlçe Müftülüğüne<br />

tayin olan Acar, 2006 yılında Ardahan İl Müftülüğüne tedviren görevlendirildi. 2008-2010 yılları arasında<br />

Denizli-Güney İlçe Müftülüğü, 2010-2013 yılları arasında ise Mekke Din Hizmetleri Ataşeliği nezdinde 3 yıl görev<br />

yaptı. Isparta-Senirkent İlçe Müftüsü iken, 28.09.<strong>2014</strong> tarihinde Etiopya-Addisababa Din Hizmetleri Müşavirliğine<br />

atanan Acar, evli ve üç çocuk babası olup iyi derecede Arapça bilmektedir.<br />

31


Kasım <strong>2014</strong> • Sayı: 287<br />

Mustafa Şanver<br />

1975 yılında Erzurum’da doğdu. İlkokulu İstanbul’da, ortaokulu Sinop’ta, liseyi de Balıkesir’de<br />

okudu. 2000 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu.<br />

1997 yılında Sivas’ta imam-hatip olarak memuriyet hayatına başlayan Şanver, 2001 yılında Konya<br />

Selçuk Yüksek İhtisas Merkezini kazanarak 2004 yılında mezun oldu.<br />

2004-2006 yılları arasında Tokat-Niksar İlçesinde Vaiz olarak görev yaptı. 2007-2012 yıllarında<br />

Almanya Berlin’de (OKK kararıyla) 5 yıl din görevlisi olarak görev yaptı. 2012 yılında Tunceli-<br />

Çemişgezek İlçesi Müftülüğüne atandı ve üç yıl görev yaptı.<br />

Çemişgezek İlçe Müftüsüiken, 30.09.<strong>2014</strong> tarihinde Kırgızistan’ın Oş şehrine, <strong>Diyanet</strong> İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri<br />

Koordinatörü olarak atandı.<br />

Müfettiş Yardımcısı Oldular<br />

Mehmet Aydın<br />

1980 yılında Erzurum-Narman İlçesi Samikale Köyünde doğdu. Oltu İmam-Hatip Lisesini bitirdikten<br />

sonra, 2002 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2007 yılında<br />

Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tasavvuf Tarihi Ana Bilim Dalında yüksek lisansını<br />

tamamladı. Aynı yıl Erzurum’da <strong>Diyanet</strong> Eğitim Merkezi Hizmetçi Eğitim İhtisas Kursunu<br />

bitirdi. 2003 yılında başladığı imam-hatiplik görevine Ankara ve Sakarya’da devam etti. 2008 yılında<br />

Şanlıurfa-Halfeti İlçe Vaizliğine atandı. 2009-<strong>2014</strong> yılları arasında TC. Rotterdam Başkonsolosluğu<br />

Din Hizmetleri Ataşelik bölgesinde din görevlisi olarak görev yaptı. 16.06.<strong>2014</strong> tarihinde<br />

DİB Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Müfettiş Yardımcılığına atanan Aydın, evli ve iki çocuk babasıdır.<br />

Bilal Karaağaç<br />

1980 yılında Taşova’da doğdu. Lise tahsilini Suluova’da yaptı. 2002 yılında Uludağ Üniversitesi<br />

İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2003 yılında Samsun-Asarcık ilçesinde imam-hatip olarak<br />

göreve başladı. 2008 yılında Trabzon Eğitim Merkezinde V. dönem ihtisas kursunu bitirdikten<br />

sonra, Samsun-İlkadım İlçesine Müezzin-Kayyım olarak atandı. 2009 yılında Iğdır-Tuzluca İlçesine<br />

Vaiz olarak atanan Karaağaç, 2010 yılında Almanya -Stuttgart Din Hizmetleri Ataşeliği bünyesinde<br />

din görevlisi olarak görevlendirildi. 16.06.<strong>2014</strong> tarihinde Müfettiş Yardımcılığına atandı.<br />

İngilizce, Almanca ve Arapça bilen Karaağaç, evli ve üç çocuk babasıdır.<br />

Musa Polat<br />

1980 yılında Tokat-Reşadiye ilçesinde doğdu. İlkokuldan sonra hafızlığını Reşadiye’de tamamladı.<br />

1999 yılında Tokat İmam-Hatip Lisesinden, 2003 yılında da Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden<br />

mezun oldu. Aynı yıl Kayseri’de imam-hatip olarak göreve başladı. 2010 yılında<br />

Kayseri Eğitim Merkezi İhtisas Kursunu (6. dönem) tamamladı. Daha sonra İstanbul-Sarıyer’de<br />

müezzzin-kayyımlık, Beşiktaş’ta imam-hatiplik yaptı. 2012 yılında Samsun Aşıkkutlu Eğitim Merkezinde<br />

Eğitim Görevlisi olarak göreve başladı. 16.06.<strong>2014</strong> tarihinde DİB Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına<br />

Müfettiş Yardımcısı olarak atanan Polat, evli ve bir çocuk babasıdır.<br />

Bülent Eroğlu<br />

1979 yılında Erzurum-Tortum İlçesi Kaleboynu Köyü’nde doğdu. Hafızlığını Erzurum Yıldırım<br />

Bayazıd Kur’an Kursunda bitirdi. Erzurum İmam-Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra, 2003 yılında İstanbul<br />

Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. 2007 yılında Erciyes Üniversitesi Sosyal<br />

Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalında yüksek lisansını tamamladı. Aynı<br />

yıl Erzurum’da Ömer Nasuhi Bilmen Dinî Yüksek İhtisas Merkezini bitirdi. 2001 yılında başladığı<br />

imam-hatiplik görevine, Nevşehir ve Erzurum’da devam etti. 2008 yılında Iğdır-Aralık ilçe vaizliğine<br />

atandı. 2010 yılında Almanya Frankfurt’ta din görevlisi olarak görev yaptı.<br />

16.06.<strong>2014</strong> tarihinde DİB Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına Müfettiş Yardımcısı olarak atanan Eroğlu, Arapça ve Almanca<br />

biliyor, evli ve iki çocuk babasıdır.<br />

Vefat Edenler<br />

Zehra Karataş Kur’an Kursu Öğrt. Bartın<br />

Cihan Çollak İmam-Hatip Kadıköy-İstanbul<br />

Akif Gülsün İmam-Hatip Bayındır-İzmir<br />

Nihat Göker İmam-Hatip Tomarza-Kayseri<br />

Vefat eden personelimize Allah (c.c.)’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve<br />

<strong>Diyanet</strong> camiasına başsağlığı dileriz.<br />

Yasin Kandemir İmam-Hatip<br />

Muharrem Ünal İmam-Hatip<br />

Güneysu-Rize<br />

Ilgaz-Çankırı<br />

İsmail Karayel Müezzin-Kayyım Ilgaz-Çankırı<br />

Halil Söndüren Müezzin-Kayyım Yalvaç-Isparta<br />

32

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!