11.07.2015 Views

download pdf - Journal of Fisheries and Aquatic Sciences

download pdf - Journal of Fisheries and Aquatic Sciences

download pdf - Journal of Fisheries and Aquatic Sciences

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183(%88.7) ve kefal türleridir (%2.5). Diğerav materyalleri ile sağlanan üretim (oltabalıkçılığı ve uzatma ağlar) toplamüretimin %15’ ini oluşturmaktadır.Tarım Orman ve KöyişleriBakanlığı, Proje ve Uygulama GenelMüdürlüğü tarafından 1987 yılındahazırlanan “Ege Denizi ve AkdenizKıyılarında Deniz ÜrünleriYetiştiriciliğine Uygun Alanlar” isimliaraştırmada Ege ve Akdeniz Bölgelerinde9 ilin kıyı şeridinde, içerisinde dalyanlarında bulunduğu toplam 89 adet bölgedeyetiştiricilik yapılabilmesi yönündentemel parametreler incelenmiştir. Buçalışma, deniz kültürü ile ilgilenenlere;tespit edilen yerlerin, mülkiyeti, kirlilikdurumu, sel tehlikesi ve altyapı imkanlarıgibi ön bilgilerin verilmesi ile ne tür biryetiştiricilik yapılabileceği hakkındarehber niteliği taşımaktadır.Alpbaz (1990), “Deniz BalıklarıYetiştiriciliği” isimli Ege Üniversitesi SuÜrünleri Fakültesi’nde okutulan derskitabında dalyanların teknik ve yapısalözellikleri hakkında genel bilgiler vermişve dünya üzerinde bulunan dalyanlardanörneklemeler sunmuştur. Özellikledalyanların çalışma prensipleri konusundatemel kaynak olma özelliğine sahipyayında daly<strong>and</strong>a avcılığı yapılanekonomik türler tanıtılmıştır.Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ nınİtalyan STM şirketine yaptırdığı “TürkiyeKıyılarındaki Lagünlerin Yönetim veGeliştirme Stratejileri ve Islahı’’konusundaki Tarımsal Sanayi Projesi(WB/3077-TV 1997), Türkiye’ deki tümdalyanları kapsayan temel bir envanterçalışması niteliğindedir. Dalyanlarfiziksel, yapısal, yönetsel ve biyolojikyönden incelemeye alınmış ve projeraporunda bir takım önemli ıslahçalışmaları önerilmiştir.Elbek ve Tolon (1999), tarafındanyapılan “Macro Approach to CoastalLagoon Management <strong>and</strong> Necessity <strong>of</strong>Rehabilitation in Turkish CoastalLagoons” isimli çalışmada Türkiyedalyanlarının genel durumu ve sorunlarıortaya koyulmuş ,dalyanlar yönetselaçıdan incelenmiştir. Türkiyedalyanlarında yönetsel boşluklar olduğuve devlet-dalyan yönetimi arasındakiiletişimde bürokratik engellerin varlığınadikkat çekilmiştir. Bafa (Sakızburnu)Dalyanı yönetim sistemi örnek verilerektüm dalyanlarda uygulanabilecek makroyönetim planları önerilmiştir.Materyal ve YöntemKonuyla ilgili kuruluşların kayıtları veraporları, dalyanlarla ilgili yerli, yabancıkaynaklardan derlenen genel bilgileraraştırmanın ikincil verilerinioluşturmaktadır. Araştırmanın özgünverileri ise Ege Bölgesi’ndeki kıyısaldalyanlarda yapılan gözlemler vegörüşmelerle elde edilmiştir.Araştırma Ege Bölgesi’ndeki kıyısaldalyanları kapsamaktadır. Ana kitleninsaptanmasında Tarım Bakanlığıkayıtlarından ve ilgili bölgelerdeki SuÜrünleri Fakültelerinden yararlanılmıştır.Resmi kayıtlara göre araştırmaBölgesi’ndeki dalyanlar 29 adet olarakbelirtilmektedir. İşletmelere ilişkin ensağlıklı ve en güvenilir bilgileriedinebilmek amacıyla tam sayım yöntemikullanılarak tüm işletmeler araştırmakapsamına alınmıştır. Yapılan çalışmasonunda aktif olan 10 dalyan bulunmuş vebu dalyanlar üzerinden tümdeğerlendirmeler yapılmıştır. Anketsırasında kullanılacak soru formu,dalyanlarda aktif olarak görev yapankişilerden, ilgili konuda çalışan kamugörevlilerinden ve öğretim elemanlarındanalınan bilgilerle hazırlanmıştır.Verilerin değerlendirilmesi aşamasında.elde edilen verilerin bilgisayar ortamındaStatistical Packages <strong>of</strong> Social <strong>Sciences</strong>(SPSS 9.05) paket programı yardımıyladökümü yapılmıştır. Verilerin analizindetanımlayıcı istatistikler (minimum,maksimum, ortalama ve st<strong>and</strong>art hata),değişkenler arasındaki ilişkinin derecesi175


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183ve ilişkiyi belirlemek için regresyon vekorelasyon analizi yapılmış ve sonuçlaryorumlanmıştır.Bulgularİncelemeye alınan dalyanların toplamalanın 12.095 hektar olduğu saptanmıştır.Karina ve Köyceğiz dalyanları Egedalyanlarının toplam alanının %66’sınıoluşturmaktadır. Ege Bölgesi’nde belirlenendiğer aktif dalyanlar ise kapsadıkları alanitibariyle sırasıyla Homa, Ragıppaşa,Cüzmene, Peso, Akköy Dalyan Grubu,Bafa (Sakızburnu), Boğaziçi (Tuzla), veGüllük dalyanlarıdır (Tablo 1).Tablo 1. Araştırma kapsamına alınan işletmelerin coğrafik özellikleriBölge Ad Coğrafik Koordinat Durumu Alan (ha)Muğla-Güllük Güllük 37° 13’ Kuzey -27° 35’ Doğu Aktif 25Muğla-Bodrum Boğaziçi(Tuzla) 37° 15’ Kuzey - 27° 38’ Doğu Atıl 50Aydın-Bafa Sakızburnu 37° 33’ Kuzey - 27° 24’ Doğu Aktif 65Aydın-Akköy Akköy 37° 29’ Kuzey - 27° 12’ Doğu Aktif 195Edirne Cüzmene 40° 44’ Kuzey - 26° 4’ Doğu Aktif 250Edirne-Enez Peso 40° 43’ Kuzey - 26° 5’ Doğu Aktif 250İzmir Ragıppaşa** 38° 28’ Kuzey - 26° 55’ Doğu Yıkıldı 1500İzmir Homa 38° 32’ Kuzey - 26° 50’ Doğu Aktif 1800Aydın-Söke Karina 37° 36’ Kuzey - 27° 10’ Doğu Aktif 2460Köyceğiz Köyceğiz 36° 52’ Kuzey - 28° 39’ Doğu Aktif 5500Toplam 12095**Araştırma kapsamında İzmir Çiğli’de bulunan Ragıppaşa dalyanının işlevi, çevreye verdiği olumsuz etkisinedeniyle mahkeme tarafından alınan yıkım kararı ile 2000 yılı üretim sezonu sonunda durdurulmuş ve yıkımıyapılmıştır.İnceleme kapsamındaki dalyanlarınortalama derinliği yaklaşık 1.53 m’dir. Enfazla derinliğe sahip olan dalyanmaksimum 5m derinlik ile KöyceğizDalyanı’dır. En sığ olan dalyanlar iseortalama yarım metre derinliği olanBoğaziçi (Tuzla), ve Peso (Enez)dalyanlarıdır. Yazın su sıcaklığı enyüksek olan dalyanlar 30°C ile Boğaziçi(Tuzla) ve Köyceğiz dalyanlarıdır. Kışboyunca en düşük sıcaklığa sahip dalyanise Edirne’deki Cüzmene ve Pesodalyanlarıdır. Tuzluluğu en yüksek ol<strong>and</strong>alyanlar %40 tuzlulukta Sakızburnu(Aydın) ve Homa (İzmir) dalyanlarıdır.En düşük tuzluluk değeri ise %12 tuzluklaKöyceğiz (Muğla) Dalyanı’ndabelirtilmektedir. İncelenen dalyanlarda pH6.5 ile 7.0 arasında değişmektedir.(Tablo.2).Tablo 2. Ege ve Akdeniz Dalyanlarının fiziko-kimyasal özellikleriBölgeEgeN min max Xort seTuzluluk (‰) 10 12 40 30.78 10.92pH 5 6.5 7.0 6.84 0.083Derinlik (m) 10 0.5 5 1.53 1.59Yaz Sıcaklığı ( o C) 10 24 31 27.1 2.64Kış Sıcaklığı ( o C) 10 8 14 8.8 2.89İncelenen dalyanların %50’sindebalığın giriş yaptığı kanal kapı (boğaz)sayısı 2 adettir. En fazla kanal kapı KarinaDalyanı’nda görülmekte olup, 7 adettir.Kuzulukların kurulu olduğukanallarda üretim sezonu öncesi vesonrasında balığın giriş-çıkış yapabilmesiiçin kuzuluklar kaldırılmaktadır.176


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183Dalyanların %70’inde kuzuluk sayısının3, 4 adet olduğu görülmektedir.Kuzulukların %40’ı demir, %30’u kargı,%10’u ağ ve %10’unda ise tel ve kargıbirlikte kullanılarak tesis edilmiştir.Kuzuluklar genellikle Aralık-Ocakaylarında kaldırılırken Haziran ayındayeniden kurulmaktadır. İncelenendalyanlarda kuzulukların kurulu kaldığıortalama süre 5-6 aydır (Tablo 3.).Tablo.3. Dalyanların teknik özellikleriDalyan AdıKanal Kapı Kuzuluk Kuzuluk Kuzuluk Açma Kuzuluk Kapama(Boğaz) Sayısı Materyali Sayısı Tarihi TarihiKarina 7 Kargı 4 Ocak HaziranAkköy 1 Kargı 3 Ocak HaziranSakızburnu 1 Demir 1 Ekim HaziranBoğaziçi (Tuzla) 2 Ağ 4 Ocak HaziranGüllük 2 Tel+Kargı 4 Ocak HaziranHoma 5 Kargı 4 Aralık HaziranCüzmene 2 Demir 2 Aralık HaziranPeso 2 Demir 4 Aralık HaziranRapıppaşa 1 Demir 4 Ocak HaziranKöyceğiz 2 Tel 4 Devamlı kuruluDoğal koruma alanlarının yakınındabulunan bazı dalyanlarda koruma içinbölge j<strong>and</strong>armasının görev yaptığı,bazılarında ise tel örgüler kullanıldığıgörülmüştür (Resim 1). Tüm dalyanalanının kaçak avcılıktan korunması,kamu kolluk gücü denetiminde, kuzulukve dalyan binalarının bulunduğu alanınkorunması ise bekçiler (özel koruma) vetel örgü ile yapılmaktadır. Enez yöresindeincelenen iki dalyan Yunanistan sınırındaolması nedeniyle stratejik ulusal sınırkoruma bölgesinde bulunmaktadır. Budurumun dalyanlara yatırım ve tesisyapılmasını olumsuz etkilemekte olduğuifade edilmiştir.Araştırma sırasında dalyanlarla ilgilikonularda çalışan Tarım ve Köyişleri,Maliye, Turizm, Çevre ve OrmanBakanlığı, Devlet Su İşleri GenelMüdürlüğü, Milli Emlak GenelMüdürlüğü, Doğal Hayatı KorumaDerneği ve yerel yönetimlerinbirbirleriyle iletişim kopukluğu içindeoldukları görülmüştür. Dalyanyöneticilerinin ifadelerine göre, dalyanlarıetkileyen konularda adı geçenkuruluşların birbirinden bağımsız vehabersiz kararlar alması dalyanlarınişleyişini olumsuz yönde etkilemektedir.Sulak alanlarda, yasal yetki ve sorumluktaşıyan kurum ve kuruluşların çok sayıdaolması dikkat çekmektedir. Kuşkusuz budurum, biraz da bu alanlar için değişikkimlik özellikleri taşımalarındankaynaklanmaktadır. Başka söylemle,sulak alanlar giderek önemini arttıranbirer duyarlı bölge olma süreciiçindedirler. Bu bağlamda, ulusal olduğukadar Birleşmiş Milletler Örgütü baştaolmak üzere çok sayıda uluslararasıörgütün işlem alanı konumunagirmişlerdir.Araştırmada, Su ÜrünleriFakültelerinden mezun olanmühendislerin, dalyan yönetimlerinde yeralmadığı görülmektedir. Dalyanyöneticileri, bu durumun mühendislerinücretlerinin yüksek olmasındankaynakl<strong>and</strong>ığını ifade etmektedirler.İşletme ile çalışanlar arasındakiilişkileri açıklamak çalışanların, üretimekatkı düzeylerini belirlemek, işletmedeişgücü kullanımını incelemek, işgücüverimliliğinin ortaya konulmasında önemtaşımaktadır. Bu bağlamda, dalyanlardaişgücü varlığı ve kullanımı incelendiğindearaştırma kapsamındaki tüm dalyanlarda177


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183daimi ve geçici olmak üzere toplam 177personel çalıştığı, çalışanların %69’unundaimi işçilerden %31’inin ise geçiciişçilerden oluştuğu gözlenmektedir (Şekil1). Dalyan başına çalışan işçi sayısı iseortalama 15.56’dır. Geçici işçiler dalyanınyeni sezona hazırlanmasında ve üretimdöneminde çalıştırılmakta, bu dönem 6aylık bir çalışma periyodunukapsamaktadır. En fazla personel istihdameden, Köyceğiz Dalyanı olarakgörülmektedir. Aynı zam<strong>and</strong>a daly<strong>and</strong>açalışan işçi sayısı ile dalyan alanı arasındada kuvvetli ve pozitif yönde bir ilişkidebelirlenmiştir (r=0.87). Diğer bir söylemledalyan alanı büyüdükçe çalışan sayısıartmaktadır. Dalyanların tahsis süresinin 2ile 50 yıl arasında değiştiği belirlenmiştir.Bu yasal tahsis süresi devlet kurumlarıtarafından yeni kira sözleşmesi öncesindeve her dalyan için ayrı ayrıbelirlenmektedir.Dalyanlarda kuzuluk, paragat,uzatma ağları, tül ığrıp ve pinterle avcılıkyapılmaktadır. İncelenen dalyanlardatoplam üretim 504.89 ton’dur. Dalyanbaşına yaklaşık 51 ton üretimgerçekleşmekte olduğu saptanılmıştır(Şekil 2). En fazla hasat edilen türler;kefal, çipura ve levrektir (Tablo 4).Boğaziçi Dalyanı’nda, dalyan kanalındaağ kafeslerde çipura yetiştiriciliğiyapılmaktadır (Şekil 3).Şekil 2. Kuzuluklardan balık hasadı (projeekibi, 2001)Şekil 1. İncelenen dalyanlarda devamlı vegeçici olarak çalışan personelin oranıŞekil 3. Boğaziçi (Tuzla) Dalyanı Kanalı’ndaağ kafes yetiştiriciliği (Proje ekibi, 2000)Tablo 4. Dalyanlarda üretim durumuDalyanÜretimHasat Edilen TürlerHasat YöntemiAdıMiktarı (ton)Sakızburnu Kefal, Yılan, Levrek Kuzuluk 8.00HomaKefal, Çipura, Yılan, Lidaki, Levrek, Kuzuluk, Kargılı Ağlar,DilUzatma Ağları25.00Boğaziçi Kefal, Çipura, Lidaki, Levrek Ağ 32.00Akköy Kefal, Çipura, Yılan, Levrek, Dil Ağ, Kuzuluk, Pinter, Paragat 37.00GüllükKefal, Çipura, Yılan, Levrek, Dil,MırmırKuzuluk 54.00Ragıppaşa Kefal, Çipura, Levrek, Dil Kuzuluk, Ağ 59.00Cüzmene Kefal, Çipura, Dil, Mırmır Kuzuluk, Ağ 13.50Peso Kefal, Yılan, Levrek Kuzuluk, Ağ, Pinter 15.50KöyceğizKefal, Çipura, Yılan, Levrek, Mırmır,YengeçKuzuluk, Pinter 128.89Karina Kefal, Çipura, Lidaki Kuzuluk, Ağ 132.00Toplam Üretim 504.89178


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183Dalyanlarda avlanan ve yetiştirilensu ürünlerinin kooperatif ya da aracılartarafından pazarlanması yapılmaktadır.Bu ürünler çoğunlukla yerel pazardadeğerlendirilmekte ve bir kısmı ise büyükmetropol kentler olan İzmir ve İstanbul’agönderilmektedir. Genellikle pazarlananürünler kefal, lidaki, yılan, levrek, dil,çipura balıkları ve havyardır. Kasalaraistiflenip buzlanan balık, pazarakamyonlarla taşınmaktadır. Dalyanlardanelde edilen balıkların tamamı yurtiçipiyasada pazarlanmaktadır. Şahısişletmeleri ürünlerinin büyük birbölümünü kendilerine ait satış yerlerindepazarlamakta, bir kısmını ise büyükşehirlere götürmektedirler. Kamuişletmesinde olan dalyanlar dönersermaye aracılığıyla ürünleri balık halindeve kendi satış yerlerindepazarlamaktadırlar.Tartışma ve SonuçGeçmişten bugüne ve geleceğe yönelikbir değerlendirmede, doğal, kültürel,sosyal ve ekonomik yönleriyle erişilmezulusal varlıklar olan lagüner alanlarıngiderek yozlaştığı, karasallaştığı ve yokoldukları görülmektedir.Kuşkusuz geniş bir coğrafyada yeralan çeşitli lagüner alanların ya da göllerinkendine özgü sorunları bulunmasına karşın,bazıları bir bütün olarak elealındıklarında, benzerlik içeren vebirbirinden soyutlanamayacak nitelikteortak sorunları içerdiklerisaptanabilmektedir.Dalyanlar oldukça geniş yüzeyalanlara sahip, yetiştiricilik şartlarınabüyük or<strong>and</strong>a uygunluk gösteren, doğal suürünleri yetiştiricilik ve avlamabölgeleridir.Özellikle su ürünleri yetiştiricilikişletmelerinin gereksinim duyduğu balıklarvasının doğadan kontrollü temininde vekuluçkahane tesislerinin kurulabilmesiiçin optimum şartları sağlaması yönündenönemli bir kaynaktır. Modern dalyanlarbalık avlama sahasından öte geniş biryetiştiricilik alanıdır. Özellikle yem, sudeğişimi için gerekli enerji, alan, stoktemini gibi maliyet faktörlerinin düşükolması göz önüne alındığında, kontrollü,yarı kontrollü ve kontrolsüz tekniklerlebalık yetiştiriciliğinin yapılmasına olanaksağlarlar (Tolon, 1998).Bu araştırmada, 1997 yılındadalyanlar üzerinde yapılan TarımsalSanayi Projesi verilerine göre 29 olarakgörülen aktif Ege dalyanları sayısının2000 yılında 10’a düşmüş olduğu tespitedilmiştir. Kimi dalyan yöneticileriyüksek kira talep edilmesi, kimileri isevergiler ve kiralama işlemleri için birçokbelge istenmesi gibi nedenlerle dalyanişletmeciliğinden vazgeçildiğini ifadeetmişlerdir. Bu durum, bakımsızlık,yetersiz teknik yatırım ve gerekliiyileştirme çalışmalarının yapılmamasınaneden olmakta ve dalyanlar su ürünleriavlama ve yetiştiricilik alanı olmaözelliğini kaybetmektedirler. Bubağlamda dalyan işletmeciliği teşvikedilerek ve denetleme çalışmalarına dahafazla yer verilerek, dalyanlarda TarımBakanlığı ve dalyan yönetimlerininişbirliği ile ıslah ve bakım çalışmalarınınarttırılması aktif dalyan sayısınınartmasında önemli rol oynayabilecektir.Kimi dalyanlarda ise geliştirme veıslah amacıyla uygulamaya alınanprojeler, yetersiz yatırım, yanlış planlama,teknik eleman ve bilgi eksikliği nedeniyleetkin olarak uygulanamaz durumagelmiştir. Cüzmene Dalyanı’ndaki betonkuzuluk sistemleri, Tuzla (Boğaziçi)Dalyanı’ndaki larva üretim tesisi, KarinaDalyanı’ndaki işleme tesisi ve yaklaşıktüm dalyanlarda bulunan kışlatmahavuzları yüksek yatırım maliyetli ancakaktif olarak kullanılamayan sistemlerdir.Bu bağlamda ilgili projelerde çalışacakkişilerin yapılacak işlere göre formasyonalmış olmasına özen gösterilmesi ile busorunlar nispeten azalacaktır.Yapay dalyanların ve dalyangeliştirme projelerinin planlanmasında179


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183bölgedeki hidrolojik ve çevreselfaktörlerin etkileri, dikkate alınmasıgereken bir konudur. Yanlış yapılaşmanedeniyle İzmir Körfezi’nin doğal denizakıntısı rejimini bozan ve yıkım kararıalınan Ragıppaşa (İzmir) Dalyanıörneğinde olduğu gibi, dalyanın doğayaolan olumsuz etkisinin engellenmesiamacıyla gelecekte düzenlemeyegidilmesi kaçınılmaz olacaktır. Bu tip önçalışmaların eksikliği büyük ekonomikkayıplara yol açabilecektir. Bunun içinyatırım planlaması yapılırken mevcutkoşulların ve gelecekte ortaya çıkabilecekolumsuzlukların su ürünleri ve çevremühendisleri tarafından dikkatledeğerlendirilmesi, risklerin minimizeedilmesi açısından önemlidir.Dalyanlarda sığlaşma, dalyanverimini etkileyen önemli bir olumsuzlukolarak saptanmıştır. İncelenen dalyanlardaortalama derinlik 1.53 m. tespit edilmiş,sığlaşmanın ciddi boyutlara ulaştığıbelirlenmiştir. Sığlaşmanın başlıca nedeniyetersiz deniz suyu değişimi nedeniylesediment birikimi ve bu birikimin bataklıkoluşumuna yol açması olaraktanımlanabilir. Kimi dalyanları besleyentatlı su kaynaklarının taşıdığı erozyon dasığlaşmada etkin rol oynamaktadır. Bununyanında dalyanı besleyen su kaynaklarınınyetersizliği buharlaşma nedeniyle dalyansuyu seviyesinin düşmesine yolaçmaktadır. Sığlaşmada görülen diğer biretken de deniz hareketlerinin yol açtığıkum setlerinin dalyan içindekierozyonudur. Sığlaşmanın önlenmesiamacıyla, su dolaşımının kanallaryardımıyla yeterli düzeye ulaştırılması bubağlamda deniz ve akarsu ilişkisininsağlıklı bir biçimde devamınınsağlanması, düzenli aralarla derinleştirmeçalışmalarının uygulanması ve sazlıklarınkontrol altında tutulması önemarzetmektedir. Bu tip çalışmalar doğrud<strong>and</strong>alyan yönetimi ve Tarım Bakanlığıbünyesinde gerçekleştirebilir.Dalyan alanlarında çevrede bulunanyerleşim, sanayi ve tarım işletmelerindenkaynaklanan kirlilik yüksek düzeydedir.Kirletici etkenler dalyanı besleyen tatlı sukaynakları ile taşınmakta ve dalyanalanında biyolojik hayatı etkilemektedir.İncelenen dalyanların hepsinde kirleticietkenlerin sığlaşma ve ötr<strong>of</strong>ikasyonunartması gibi olumsuz etkileri ortayaçıkmaktadır. Kirlilik, dalyan alanına balıkgirişini ve daly<strong>and</strong>a bulunan balıkpopulasyonunu etkileyen faktörlerdenbiridir. Bununla beraber yoğun sanayikirliliğinin varlığı, gıda olarak tüketilenbalıklarda pestisit ve ağır metal birikimineneden olmakta ve bu durum besin zinciriiçinde insan sağlığını etkileyebilmektedir.Özellikle DSI drenaj kanalları ilebeslenen dalyanlarda tarımsal kirlilikgörülmektedir. Ancak son zamanlardadalyanlara daha rasyonel yaklaşımlariçinde bakılması koruma konusundagiderek artan duyarlılık daha iyi birgelecek beklentisi getirmektedir.Dalyanların su kalitesininkorunmasında deniz kanalları önemtaşımaktadır. Deniz kanalları, sudeğişiminin yanı sıra, balık giriş-çıkışınıda belirleyen etkenlerden en önemlisidir.İncelenen dalyanların %30’unda sadece 1adet deniz bağlantı kanalı saptanmıştır.Bu durum dalyan verimini olumsuzetkilemektedir. Dalyanların deniz ilebağlantı kanallarının arttırılması, mevcutkanalların denize açılan ucundadalgakıran veya benzeri korumauygulanması kanalın işlevselliğiniarttıracak ve dalyan verimliliğini olumluyönde etkileyecektir. Yanı sıra kanallarınyeterli derinlik ve geçitlere sahipolmasının balık girişini arttıracağı daifade edilebilir.Kanalların işlevselliği, dalyansuyunun, tuzluluk başta olmak üzere tümsu parametrelerini düzenlemede önemlietkendir. Tatlı su kaynağı olmay<strong>and</strong>alyanlarda buharlaşmaya bağlı tuzluluğutamponlayan tek faktör su değişimidir. Sudeğişiminin azlığı aynı zam<strong>and</strong>a bataklıkbölgelerin artmasına ve dalyan içindesediment birikimine neden olmaktadır.180


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183Tuzlanma görülen dalyanlarda su bitkileriyoğunluğunda azalma kaydedilmiştir. Subitkilerinin varlığı doğal denge ve sudakioksijen dengesini sağlamasının yanısırabalıklar için yumurtlama alanı ve korunakolarak da önem taşımaktadır.Topografik yapısı nedeniyleolumsuz doğa şartlarına karşı korunmasızbir konumda bulunan dalyanlar, özellikleşiddetli fırtına ve yıkıcı dalgalar gibidoğal faktörlerin etkisi altındadır.Fırtınaların etkisiyle meydana gelenyüksek dalgalar özellikle kumsetleri,kargı materyalden yapılmış kuzuluk veçitleri bozabilmektedir. Bu durum dalyaniçindeki balıkların açık denizekaçmalarına neden olabilmektedir.Bununla beraber sığ dalyanlarda havasıcaklığı ve rüzgarların neden olduğuyüzey soğuması etkisiyle dalyan suyusıcaklığı hızlı değişim göstermekte ve susıcaklıklarında uç değerler kaydedilebilmektedir.Böyle durumlar toplu balık ölümlerininbaşlıca nedenlerindendir. Dalyanlardamodernizasyona gidilmesi, doğakoşullarına göre uygun materyallerkullanılması faydalı olabilecektir.Elektrik tesisatı bulunmay<strong>and</strong>alyanlarda, elektrik hat maliyeti yerleşimdışı bölgelerde kısıtlayıcı bir faktörolabilmektedir. Bu bağlamda dalyanlarınrüzgar hareketlerine açık alanlar olduğugöz önüne alınırsa, düşük maliyetli rüzgarenerjisi veya güneş ışığını elektrikenerjisine çeviren foto-voltrik sistemlerkullanılabilir.Doğal balık yatakları olarakdeğerlendirilen dalyanlarda, başatfaaliyetin balıkçılık olduğu saptanmıştır.Balıkların doğal göçüne dayanan kuzulukavcılığının yanı sıra dalyan içinde uzatmave kargılı ağlar, serpme, pinter veparagatla avcılık yapılmaktadır. Dalyaniçi avcılık verimi, kullanılan avmateryalinin uygunluğu ile doğruilişkilidir. Dalyan içinde vejetatifaktivitenin yüksek olmasına bağlı algbiomasının yoğunluğu, kullanılan ağlarınçok kısa sürede bu alglerle kaplanmasınave gözlerin kapanmasına nedenolabilmektedir. Bu durum ağlarınyıpranmasına ve av veriminde azalmalarayol açmaktadır. Araştırma kapsamındayer alan dalyanlarda, ağların yılda en azbir kez yenilendiği saptanmıştır.Geleneksel avcılık sistemi olarakbilinen kuzuluk sistemleri av miktarınınbelirlenmesinde önem taşımaktadır.İncelemeye alınan dalyanların tümündedaly<strong>and</strong>an denize geçen balığınyakalanmasına olanak tanıyan tek yönlükuzuluk sistemleri bulunmaktadır. Budurum denizden dalyana beslenmek üzeregiriş yapan balıkların avlanmasına olanaktanımamakta ve av verimini düşürmektedir.Bunun yanı sıra kuzuluk materyali, avverimi ve bunun yanında dalyangiderlerini belirleyen bir etkendir.Dalyanların %60’ında kullanılan kargımateryali her yıl değişmek zorunda olup,ek işçilik ve malzeme maliyetiyaratmaktadır. Bununla beraber av verimiyönünden incelendiğinde sert denizşartlarında dayanıklılığının az olması vekargılardan yapılan kuzuluk ve setlerdeızgara aralıklarının tam ölçülerdeayarlanamaması, daly<strong>and</strong>a bulunanbalıkların denize kaçmasına veya ızgaraaralıklarının tıkanarak yavru balık girişçıkışına engel olmaktadır (Angelis, 1982).Modern kuzuluk sistemleri olarakadl<strong>and</strong>ırılan ve beton kuzuluk ayakları ilepaslanmaz veya plastik kaplı ızgaralardanoluşan sistemler, hem çift yönlü kurulmauygunluğu hem de az işçilik ile kurulupkaldırılabilmesi yönünden avantajlartaşımaktadır. Bunun yanı sıra her yıldeğiştirme zorunluluğunun olmaması,işletme giderlerinde de düşmelersağlayabilecek bir etkendir. İncelemeyealınan dalyanlardan sadece Peso,Cüzmene ve Sakızburnu Dalyanlarındabeton kuzuluk ve metal ızgara kullanıldığıgörülmüştür. Köyceğiz Dalyanı’nda iseplastik kaplı ızgara ve metal kuzulukayakları bulunmakta ve bu durumkuzulukların tüm yıl boyunca kurulukalmasına olanak tanımaktadır.181


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183Balıkların doğal göçüne bağlı olarakstok miktarı belirlenen dalyanlarda,bölgede var olan balık stoğu dalyan içibalık stoğunda belirleyici etkendir. Yoğunkıyı balıkçılığı bölgedeki balık stoklarınıhızla azaltabilmekte veya yokedebilmektedir. Bu durum dalyanlardabalık girişini ve dolaylı olarak dalyanverimini azaltmaktadır. Kıyı balıkçılığındaaşırı avcılığın engellenmesinin yanı sıradalyanların bulunduğu bölgelerde stoklarıdüzenlemek ve korumak amacıyla,avcılığın daha sıkı denetlenmesinegereksinim duyulmaktadır.İncelemeye alınan dalyanlarınekonomik balık verimi tüm dalyanyönetiminin bir göstergesi durumundadır.Yönetimin uygunluğu balık veriminidoğrudan etkileyen bir etmendir. Buanlamda Homa (İzmir) Dalyanı’ndauygulanan yönetim, modern sistemlereuygunluk göstermektedir. Bu dalyanınEge Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nebağlı araştırma merkezi olması teknolojikve bilimsel yöntemlerin uygulanmasındaetkendir. Diğer dalyanlarda ise su ürünlerimühendisi istihdamı yoktur. Teknikpersonel yetersizliğinin yönetime olumsuzetkisi olduğu ifade edilebilir.Dalyanlar, doğal su ürünleriyetiştiricilik çiftlikleri olarak tanımlanabilecekve düşük maliyetli balık yetiştiriciliğiyapılmasına imkan tanıyan oluşumlardır.Geniş su ve karasal alanı, besince zenginsu kütlesi, optimum düzeyde bulunan susıcaklığı, su temininin kolay ve masrafsızolması gibi faktörler su ürünleri çiftlikleriiçin öncelikli aranan etmenlerdir. Balıkyetiştiriciliği için büyük önem taşıyankuluçkahaneler, dalyanlar için tercihedilebilecek işletmelerdir. AraştırmadaTuzla (Boğaziçi) Dalyanı deniz bağlantıkanalında, ağ kafes yetiştiriciliği yapıldığıgözlenmiştir. Tuzla (Boğaziçi) Dalyanı’ndadış destek ile kurulan larva üretim tesisiteknik eleman yetersizliği nedeniylekullanılamaz durumdadır. Dalyanlardayetiştiricilik aktivitelerinin desteklenmesiöncelikle yöresel refaha katkı sağlayacakve makro açıdan bakılıdığında ülkeekonomisine artı fayda getirecektir.Dalyanlarda vallikültürün yapılmasıiçin diğer ülkelerdeki uygulamalardanyararlanılarak dalyan koşullarına göremodeller geliştirilmesi verimliliğinarttırılmasında önemli yararlar sağlayacaktır.Olumsuz hava şartlarının hakimolduğu kış aylarında toprak yapıdakidalyan yolları bozulmakta ve ulaşımızorlaştırmaktadır.Dalyanlar çevre yerleşimbirimlerinin geçim kaynağı olmasıyönünden önemli ekonomik değeresahiptir. Bu anlamda çevre halkınınekonomik durumu ile dalyan arasındayüksek bir etkileşim bulunmaktadır.Dalyan veriminin arttırılması halkın gelirdüzeyinin yükseltilmesini doğrudanetkileyebilecektir.Dalyanlarda yoğunlaşan, teknik,sosyal ve ekonomik sorunların elimineedilmesinde, dalyanların verimliliğininsürdürülebilirliğinde ve arttırılmasında,sektörel entegre gelişim planlamasınınyapılması büyük önem taşımaktadır. Buanlamda ilgili konuda yetki vesorumluluğu üstlenen tek bir kurumunolması, dalyanlarda rehabilitasyonu temelalan bir yönetim modelinin benimsenmesive uygulanması ile, üretimde önemli birartış gerçekleşecektir.KaynakçaAlpbaz, A.G., 1990. Deniz BalıklarıYetiştiriciliği, Ege Üniversitesi SuÜrünleri Yüksekokulu Yayınları, No:20,Bornova-İzmir, s:335.Angelis, R., Fishing Installations in SalineLagoons, FAO Technical Papers, No:34,Rome, pp: 3-11.Ardizzone, G.D.,Cataudella, S., Rossi, R.,1988. Managment <strong>of</strong> Coastal Lagoon<strong>Fisheries</strong> <strong>and</strong> Aquaculture in Italy, FAOTechnical Paper, No:299, Rome-Italy,pp:93.Elbek, A.G., Tolon, M.T., 1999. MacroApproach to Coastal LagoonManagement<strong>and</strong> Necessity <strong>of</strong> Rehabilitation in TurkishCoastal Lagoons, 1. Balkan Aquaculture182


Elbek ve diğ., / E. Ü. Su Ürünleri Dergisi 20(1-2): 173 - 183Conference, 17-20 Semtember 1998,Thessaloniki, Greece.N’Goran, Y.N., 1998. Fishing Statistics in AbyLagoon (Cote d’Ivoire) Evolution <strong>of</strong> Effort<strong>and</strong> Capture From 1979 to 1990, <strong>Journal</strong>Ivoirien d’oceanologie et de limnologie,Vol:3, No:1, pp:25-37.Ravagnan, G., 1978. Coastal AquacultureSystems for Fish <strong>and</strong> Crustacea in theMediterrenean, Unep, Vol:15-4, pp:1-51,14-18 March, Athens.STM., 1997. Türkiye Kıyılarındaki LagünlerinYönetim ve Geliştirme Stratejileri veIslahı, Tarımsal Sanayi Projesi (WB/3077-TV 1997), Ankara.TOK.,1984. Ege Denizi ve Akdeniz KıyılarındaDeniz Ürünleri Yetiştiriciliğine UygunAlanlar, Tarım Orman ve KöyişleriBakanlığı, Proje ve Uygulama GenelMüdürlüğü, Ankara, pp:63.Tolon., M.T.,1998. Kaybedilen Balık Alanları-Dalyanlarımız, Ziraat Mühendisleri Odası.183

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!