Devrimci MemurHareketiKamu Emekçilerini PolitikleştirmekMücadeleye Sevk Etmek İçin MemurMeclislerini ÖrgütlemeliyizGazi Ayaklanması’nın, 95-96 1 Mayısları’nınardından halk kitlelerini örgütlemekiçin önerdiğimiz halk meclisleri,Susurluk kazası sonrasında gelişenışık karartma eylemleriyle birlikte,maddi bir güce dönüştü. O dönem mahallelerde,üniversitelerde kimi örneklerinoluştuğu meclisleri kendi özgücümüzleörgütlerken, memurlar olarakmemur meclislerini kurmayı hedefleyenbir sürecin içine girdik. Sol ise yaşananpratiğin dışında kaldı ve uzun uzadıyameclislerin niye kurulamayacağını,mevcut meclislerin kitle örgütlenmesideğil de siyasi bir örgütlenmenin uzantısıolduğunu açıklamaya, sendika vedernekleri meclislere alternatif olarakgöstermeye girişti.Bugün 96’lardan farklı olarak özellikleHalkevleri’nden ÖDP’sine Kürtmilliyetçilerinden çeşitli siyasal anlayışlarakadar kitlelere ulaşmak içinveya kendi siyasal örgütlenme araçlarıolarak meclislerden bahsediyorlar.Sendikal mücadelenin yaşadığı açmazlarnedeniyle de KESK ve bağlı sendikalarbünyesinde meclis örgütlenmesinisavunanlar var.Meclislere NasılBakıyoruz?Meclisler taban örgütlenmesidir. Şuveya bu partiye oy vermesine, şu veyabu sendikaya üye olmasına bakmadan,dil-din farkı gözetmeden, örgütlüörgütsüz, sistemle çelişkisi olan tüm halkıörgütlemeyi hedeflemelidir. Bu yanıylameclisler sendikalara alternatif değildirama kurumlar üstüdür.KESK bünyesinde kurulmak istenenbir meclis ise taban örgütlenmesi olmayacaktır.Çünkü o meclis sadece o işyerindekiKESK üyelerinin meclisi olacaktır.Tabana ulaşmalıyız derken daha baştan buyaklaşımla farklı sendikalara üye ya dahiçbir sendikaya kaydı bulunmayan yüzbinlerce kamu emekçisi meclis örgütlenmesinindışında tutulmaktadır. Elbettesendikalar kendi örgütlenmesini meclisşeklinde örgütleyebilir ve örgütlemelidirde ancak meclisler bu kadar dar biralana hapsedilmemelidir. Kamu emekçisiolup da sendikalı olmayanlara, sendikalıolup da KESK’li olmayanlara,KESK’li olup da sendikal mücadeleningündeminden haberdar olmayanlaraulaşmalıyız.Tüzük tartışmalarında veya başkaplatformlarda kendi anlayışımız çerçevesindemeclisleri savunmalıyız. Kitlelerisöz ve karar sürecine katmak, kitleylepolitika yapmak büyük emek ister.Devrimci çalışma ister. Altı ayda birveya seçimlerden seçime delegeleribelirlemek için işyerlerinin gezildiği,üyelere eylemlerin mesaj yoluyla duyurulduğu,protestoculuğun hak kazanmanınyerine konulduğu sendikatablosunun mimarları sendikalardabuna gelmeyecek, emek harcamayacaktır.Devrimci memurlar olarak kitleleregüvenmeliyiz, yanlış düşüncelerinancak doğru düşünceler kitlelere maledildiğindeönlendiğini hatırlayarakkitleler yanlış kararlar aldıklarında davazgeçmemeliyiz. Sendika bünyesindegündeme gelen meclis tartışmaları isekitleye güvensizliğin itirafıdır. ÖrneğinKESK’li olmayanların da işyerlerindekimeclis toplantılarına katılması, bu haliylemeclisin kağıt üzerinde herkesinmeclisi olması, ancak KESK’li olmayanınoy kullanamaması, kararlara etkiedememesi kimi siyasal anlayışlar tarafındandile getirilebilmektedir.Meclisler doğrudan söz hakkı, doğrudankararlara katılım demektir. Sendikalısendikasız tüm çalışanları kapsayanmeclisler kurmalıyız. Meclisleriörgütlemek bir işyerindeki devrimci memurlarındiğer memurlara öncülük yapmasıylamümkündür. Bir tek insanımızınolduğu yerde bile arkadaşlarımızmeclis perspektifiyle çalışabilir. Bunuişyerlerinde de, örgütlü olduğu sendikadada yapabilir, insanları birleştirebilirve mücadeleye sevk edebilir.Yönetiminde olduğumuz sendikaşubelerini meclis tarzında işletmemizinönünde bir engel yoktur. Çalıştığımız işyerlerindeise devrimci memurlar olarakher sorunun çözümüne bütün kitleyikatmayı hedeflemeli, bunun için çabasarfetmeliyiz.Kitlelerin meclislerde aldığı kararlarişyerinde örgütlü olan sendikalara daöneri olarak yansıtılır. Sendikalar bu önerileridikkate alır veya almaz, temeldebelirleyici olan bu değildir. Belirleyiciolan kitlelerin meclislerde aldığı kararasendikanın yaklaşımıdır. Meclis kararlarınauymayan sendika zamanlateşhir olur. Meclis kararlarına uyansendikalar ise kitlelerin önerilerinidikkate aldığı ve onun için mücadele ettiğiiçin kitleler nezdinde itibar kazanır.Böylelikle meclisler sendikalarıda besleyen bir rol oynar.Bugün kitlelerin politika yapmakiçin can attığını söyleyemeyiz. Kitleleriniktidarın hışmına uğramaktan başınınbelaya girmesinden korktuğu bir gerçek.Bu gerçeğe teslim olmamalı, pratiğimizle,kişiliğimizle kitlelere güven vermeliyiz.Ancak o zaman kamu emekçilerininde yılların birikiminin sonucu ortayaçıkan geri yanlarını mücadele içindeaşmalarını, örgütlü bir güce dönüşmelerinisağlayabiliriz.Hedefimiz* Kitleleri politikleştirmek, mücadeleyesevk etmek, kitlelerden beslenmekiçin,* Çözümü devrime ertelemeden bugündenbir kısım sorunlarımızı yardımlaşmave dayanışma ile çözmek için,* İktidarı alabilecek bir mücadele veörgütlenme seviyesine ulaşmak, kendikendimizi yönetebileceğimiz göstermekiçin,* Kreş, servis gibi işyerlerimizeözgü; hekime, öğretmene şiddet gibimesleğimize özgü; sağlığın, eğitiminözelleştirmesine, hastane okul arazilerininsatışına karşı ortak sorunlarımızınçözümü için,* Örgütsüz hak alamayacağımız için,* Kısır tartışmaların, delege pazarlıklarınınarasında boğulmamak, kalıcıtaban örgütleri oluşturmak için, işyerlerimizinasli unsurlarıyla MEMURMECLİSLERİNİ ÖRGÜTLEMEKOLMALIDIR!40<strong>HASAN</strong> <strong>SELİM</strong> GÖNEN’İN <strong>KATİLİNİ</strong> <strong>İSTİYORUZ</strong>!
AKP’ni̇n Geri̇ci̇ Faşi̇st Eği̇ti̇mi̇ne Karşı Eği̇ti̇mEmekçi̇leri̇ ve Halk Ankara’da BuluştuHalk İçi̇n Parasız Bi̇li̇mselDemokrati̇k Eği̇ti̇m İsti̇yoruz!Ankara’da 15 Eylül günü, 4+4+4eğitim sistemiyle ABD işbirlikçisi birgençlik yaratılmak istenmesine karşımiting yapıldı. Mitinge binlerce insankatıldı. Sabahın erken saatlerindeşehir dışından gelen emekçilerinAnkara Hipodrom’da buluşarak Sıhhıye’yedoğru kortejlerini oluşturmasıylamiting başladı. Halk düşmanıAKP polisinin Ankara Garı'nın üzerindençekim yaptığı gözlendi.4+4+4 eğitim sistemine karşı yapılanmitingde Halk Cepheliler, üçayrı pankart altında bir araya geldiler.Önde Halk Cephesi pankartı,ardında üzerinde “AKP'nin Gerici-Faşist Eğitim Sistemine Teslim Olmayacağız!Halk İçin Parasız, Bilimsel,Demokratik Eğitim İstiyoruz!”yazılı Kamu Emekçileri Cephesiimzalı pankart vardı. Anadolu'nunher yerinden gelen KamuEmekçileri Cephesi pankartın ardındabir araya geldiler.Gençlik Federasyonuüyeleride, ellerinde Dev-Genç flamaları,üzerlerinde “Halk İçin Parasız, Bilimsel,Demokratik Eğitim İstiyoruz","AKP'nin Gerici ABD İşbirlikçisiGençliği Olmayacağız", "Halk İçinBilim Halk İçin Eğitim” yazılı dövizleriile yer aldılar Halk Cephesikortejinde. Liseli Dev-Genç'liler de“AKP'nin Gerici, Faşist, İşbirlikçiGençliği Olmayacağız” pankartlarıile alandaydılar. Ayrıca mitingteKamu Emekçileri Cephesin’den tutukluMehmet Ali Aslan ve HalilTop’un serbest bırakılmasını isteyendövizler de taşındı.Devrimci Alevi Komitesi ise4+4+4 eğitimi sistemi ile zaten yıllardanberi asimile edilmeye çalışılan,katledilen Alevi halkının dahaçok baskı göreceğinin anlatıldığı,üzerinde “AKP'nin Zorunlu DinDersi Dayatmasını Kabul Etmiyoruz!Zorunlu Din Dersi AleviliğinAsimilasyonudur” yazılı pankartıtaşıdılar.Saat 12.00'ye doğru toplanan kitleSıhhiye'ye doğru yürüyüşe geçti.Eğitim emekçileri, AKP'nin eğitimöğretimpolitikalarını protesto etmekiçin yurdun dört bir yanındanAnkara'ya gelmişti.250 kişilik Halk Cephesi kortejiyürüyüş kolundaki yerini aldıktansonra “Mahir Hüseyin Ulaş KurtuluşaKadar Savaş”, “KurtuluşKavgada Zafer Cephede” sloganlarıylaalana girdi. Miting alanındaköprüden Kamu Emekçileri Cephesiimzalı “Grevli Toplu SözleşmeliSendika Hakkı İstiyoruz, Alacağız!”pankartı asıldı. Halk Cephesikorteji Sıhhiye köprüsünün altındangeçerken yürüyüş kolunun etrafındakortejin geçişini izleyenler tarafındanalkışlarla, coşkuyla karşılandı. “İbrahimÇuhadar Ölümsüzdür” sloganlarıatılırken coşku doruğa çıktı.“Parasız Eğitim İstiyoruz Alacağız,Yaşasın DEV-GENÇ, YaşasınDEV-GENÇ'liler, Hasan Selim GönenÖlümsüzdür, Halkız HaklıyızKazanacağız” sloganları da atıldı.Sayı: 331<strong>Yürüyüş</strong>23 Eylül2012SENDİKACILAR TUTUKLANDIMersin BES Şube Eski Başkanı Gürsel SIĞINIR, SESŞube Eski Başkanı Yılmaz BOZKURT ve Eğitim SenMersin Şube Eski Başkanı Orhan YILDIRIM hakkında2005 yılında 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ndeyapmış oldukları basın açıklaması nedeniyle verilen 15ay hapis cezası Yargıtay tarafından onaylanarak kesinleşti.2005 yılında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde yaptıklarıyürüyüş ve basın açıklaması sonrasında Toplantıve Gösteri <strong>Yürüyüş</strong>leri Kanunu'na muhalefetten Mersin3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından açılan dava sonundasendikacılara, 2911 sayılı yasaya aykırı hareket ettiklerigerekçesiyle 15'er ay hapis cezası verilmişti. Yargıtaykararının ardından SES Genel Merkez Yöneticisi ve Şubeeski Başkanı Yılmaz Bozkurt ile Eğitim SenMersin Şube Eski Başkanı, halen BirleşikKamu-İş Yönetim Kurulu Üyesi Orhan Yıldırım 23 Ağustos’tapolis tarafından evinden gözaltına alınarak MersinAçık Cezaevi İnfaz Kurumu'na götürüldü. Cezası onanansendikacılardan infaz savcılığına erteleme talebindebulunan dönemin KESK Mersin Şubeler Platformu DönemSözcüsü ve BES Şube Başkanı Gürsel (Sığınır) Şenşafakise 2 Eylül’de Eskişehir’deki evinden gözaltına alınıptutuklanarak Eskişehir Cezaevi’ne konuldu.BES Yönetim Kurulu tarafından 27 Ağustos 2012 tarihindeyapılan açıklamada yapılan eylemin KESK tarafındankararlaştırıldığı belirtilerek “aynı suçu bizler deişledik, işlemeye devam edeceğiz” denildi. Tutuklamalarsendikalar ve demokratik kitle örgütleri tarafından daprotesto edildi.VERMEZSENİZ, ZORLA ALMAYA DEVAM EDECEĞİZ! 41