Çağdaş değerlere sevdalı Bir Beşiktaş kentlisi: Türkan Saylan
Çağdaş değerlere sevdalı Bir Beşiktaş kentlisi: Türkan Saylan
Çağdaş değerlere sevdalı Bir Beşiktaş kentlisi: Türkan Saylan
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Kitabın Vizörü: Cengiz Kahraman<br />
Arşivci olarak tanımlanmaktan hoşlanmayan Cengiz Kahraman, yaptığı işi<br />
fotoğraf toplayıcılığı ve fotoğraf editörlüğü olarak görüyor. Çalışmalarında<br />
erken Cumhuriyet ve sonrası döneme ayrı bir önem veriyor. Kahraman<br />
“Güle Güle Çocuklar” Kitabında kendi arşivi ile birlikte kitaba değer katacak<br />
farklı fotoğrafları da bir araya getirmiş. Atatürk’ü karizmatik ve fotojenik<br />
olarak tanımlıyor.<br />
Fotoğraf toplama işi nasıl başladı?<br />
C.K: Tümüyle sevmekle ve merakla ilgili. Hoşunuza giden şeyler topladığınızda,<br />
ilgi alanlarınız oluşuyor. Çalıştığım projeler için yapıyorum. Türkiye’de<br />
Kimdir?<br />
Necdet Sakaoğlu<br />
20 Eylül 1939 Sivas, Divriği doğumlu. Hasan Âli Yücel döneminde<br />
yapılmış Divriği Atatürk İlkokulu’nu (1951), Nuri Demirağ<br />
Ortaokulu’nu (1954), İttihatçı Sivas Valisi Muammer Bey’in öğretmen<br />
okulunu (1957) ve en son olarak da İstanbul Çapa’daki Eğitim<br />
Enstitüsü’nü bitirdi. 1957 yılında Harran yakınlarındaki Parapara’da<br />
başöğretmen olarak göreve başladı. Bu deneyimden sonra Çapa<br />
Eğitim Enstitüsü’nü kazanan Sakaoğlu, 1961’de buradan mezun<br />
oldu, Trabzon Öğretmen Okulu’na edebiyat öğretmeni olarak<br />
atandı. Daha sonra sırasıyla Amasra’da ortaokul-lise öğretmenliği<br />
ve müdürlüğü, Bakanlık müfettişliği ve Talim Terbiye Kurulu üyeliği<br />
görevlerinde bulundu ve 38 yıllık meslek yaşamının ardından 18<br />
Ocak 1998’de de emekliye ayrıldı. Yerel tarih, kent tarihi, Selçuklu,<br />
Osmanlı ve eğitim tarihi konularında çalışmaları olan Sakaoğlu’nun<br />
yayımlanmış birçok eseri bulunuyor.<br />
Cengiz Kahraman<br />
Cengiz Kahraman 1965 yılında İstanbul’da doğdu. Türkiye Ekonomik<br />
ve Toplumsal Tarih Vakfı tarafından Kültür Bakanlığı’nın desteğiyle<br />
hazırlanan “Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi”nde<br />
fotoğraf editörü olarak çalıştı. Çeşitli kitap, ansiklopedi ve sergi<br />
projelerinde çalıştı. 2007 yılında Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları<br />
tarafından yayınlanan, “1929 Kışı <strong>Bir</strong> Şehir Efsanesi” isimli bir<br />
kitap hazırladı.<br />
özellikle bazı projelerde çalışırken kullanabileceğimiz fotoğraflarda problemler<br />
oluyor. Bu büyük bir handikap.<br />
Belli dönem tercihleriniz var mı?<br />
C.K: Erken Cumhuriyet ve sonrası dönem tercihim. Atatürk’ün ölümüne<br />
dek olan süreç. Çünkü o dönem fotoğraflarına baktığım zaman, insanların<br />
gözlerinde, yüzlerinde geleceğe inanma duygusunu, hayattan keyif alma<br />
duygusunu görüyorum. Yokluk var. Ama umut da var.<br />
Fotoğraf toplamak kadar, fotoğraf çekmeyi de sevdiğinizi<br />
biliyoruz. Atatürk’ün bir fotoğrafını çekecek olsaydınız,<br />
mekânın neresi olmasını tercih ederdiniz?<br />
C.K: Öncelikle, fotoğrafını çekeceğim kişiyle belli bir zaman dilimini paylaşmalıyım<br />
diye düşünüyorum. Önce Atatürk’ün çok yakınında olmak isterdim,<br />
onun dostu olmak isterdim ki, istediğim resmi çekebileyim. Çağrılı fotoğrafçı<br />
olmak istemezdim yani. Özel şeyler olmalı çektiklerim. Mekâna gelince,<br />
Dolmabahçe’de kendisine özel bir deniz hamamı yapıldığını biliyorum. Orada<br />
denize girdiği anı yakalamak güzel olurdu. Atatürk’ü bir fotoğrafçı gözüyle<br />
karizmatik ve fotojenik bulduğumu da söylemek istiyorum.<br />
Sizi bu kitapta en çok hangi fotoğraf etkiledi?<br />
C.K: Kitabın 78-79. sayfalarındaki fotoğraflar beni çok etkiledi örneğin.<br />
Atatürk’ün Yalova’da bir sandaldaki fotoğrafı. <strong>Bir</strong> de bu kitabın kapak fotoğrafı.<br />
Fotoğrafçının bakışı, arka fon çok güzel.<br />
<strong>Beşiktaş</strong>’la bağınız peki?<br />
C.K: <strong>Beşiktaş</strong> Yıldız’da Tarih Vakfı’nın yayın bölümünde İstanbul Ansiklopedisi<br />
yayınlandığı zaman çalıştım. Çok güzel bulurum <strong>Beşiktaş</strong>’ı. İşimle ilintili olarak<br />
düşünürsek, belediyelerin yayıncılık anlayışını pek beğenmiyorum. Özellikle<br />
Büyükşehir Belediyesi’nin meselâ. Kaynaklarını israf ediyorlar. <strong>Beşiktaş</strong><br />
Belediyesi’nin ise şu an ürettiği işlerde başarılı olduğunu düşünüyorum.<br />
B+ YAZ 17