12.07.2015 Views

Yürüyüş dergisi

Yürüyüş dergisi

Yürüyüş dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

HalkınHukukBürosuHALKIN HUKUK BÜROSUNAYÖNELİK SALDIRILARÇARESİZLİĞİN ÜRÜNÜDÜR! -4-18 Ocak 2013 tarihinde aralarındaavukatların, sanatçıların, TAYAD’lıların,DEV-GENÇ’lilerin olduğu demokratikkitle örgütlerine, kültür merkezlerine,bürolara ve evlere hukuksuzve ahlaksız bir biçimde gece yarısı baskınlarıyaşanmış, onlarca kişi gözaltınaalınmıştı. Hukuk bürosuna yapılanbaskında savcı beklenmeden kapı kırılarakgirilmiş, arama ve elkoyma işlemiyasaya ve usule aykırı bir biçimdeyapılmış, sonrasında avukatlar işkenceylegözaltına alınmışlardı. OperasyonlaHalkın Hukuk Bürosu avukatlarıve Çağdaş Hukukçular Derneğiavukatlarından 9 kişi tutuklanmıştı.Operasyon sonrasında Başbakan’danbaşlayarak devletin bir çok kurumu, bakanıve onların hizmetinde olan burjuvabasın, avukatlara yönelik saldırı ve karalamalarabaşladılar. Yalan haberleriarka arkaya sıraladılar. Çünkü yapılanhukukdışı baskın halkın tepkisine nedenolmuştu. Ulusal ve uluslararası kurumlar,hukuk örgütleri, aydın ve sanatçılarile birlikte halkın her kesimitepkisini dile getirmişti. Operasyonunbu güne kadar yürüttüğümüz adalet mücadelesinesaldırı olduğu konusundakimse teretdüt etmedi. Sahiplenmeninönüne geçmek için yalana başvurdular.Savcılara açıklamalar yaptırdılar. Kuşkusuzbunları yapmaya devam edecekler.Adaletsizliklerini, sömürülerinibaşka türlü devam ettiremezler. Onlaryalanla yönetiyor, biz gerçekleri anlatıp,onların yalanlarla yarattıklarıpusuyu dağıtıyoruz.Baskılarla bizi engelleyeceklerinisanıyorlar. Baskılarla bizi engelleyemeyeceklerinin,yolumuzdan döndüremeyeceklerininen önemli kanıtı tarihimizdir.Büromuz ilk defa basılmıyor.Çalışanları ilk defa gözaltına alınıptutuklanmıyorlar. Büromuz dahaönce defalarca basılmış, çalışanlarıgözaltına alınıp tutuklanmış ve işkenceyetabi tutulmuşlardır. Büro çalışanımızFuat Erdoğan katledilmiş, tehditedilmeyen, polisin şiddetine maruzkalmayan çalışanımız olmamıştır. Bubaskı ve davalar bizi yok edemedi. Aksinegüçlendirdi, sağlamlaştırdı, inancımızıkuvvetlendirdi. Büromuza dönüksaldırıların sadece belli başlı olanlarınıhatırlayalım.Büromuz hakkında ilk dava 10Kasım 1992 tarihinde TCK'nın 169.ve 3713 sayılı yasanın 5. maddesine dayanarakavukatlarının 'Devrimci Sol’ayardım ettikleri gerekçesiyle açılmıştı.22 Şubat 1993 tarihinde ilk duruşmasıyapılan davaya Avrupanın değişikülkelerinden katılan 18 avukat vemeslek örgütleri, mahkemeye sunduklarıortak dilekçede yıllarca devletinher türlü baskısına, işkencelerine,yargısız infazlarına, gözaltında kaybetmelerinekarşı cesurca görev yapanHalkın Hukuk Bürosu’ndaki meslektaşlarınınçalışmalarını yakından izlediklerini,yargılamanın yapıldığı siyasimahkeme olan DGM’yi protesto ettiklerini,meslektaşlarının derhal yargılamalarınason verilmesini talep etmişlerdir.Ayrıca davaya katılmak istediklerinibelirtmişlerdi.27 Eylül 1994 tarihinde müvekkilimizDursun Karataş’ın Fransa’da tutuklanmasıve Türkiye’ye iade edilmesinedeniyle Fransa Büyükelçiliği kanalıylaFransız hükümetine iletilmeküzere yaklaşık 2500 sayfalık dosyalarhazırlanmıştı. Dosyaların elçilige götüreleceğisaatten bir saat önce yani saat14.00’da Ankara Hukuk bürosu basıldı.Baskın DGM Savcısı Nuh MeteYüksel'le birlikte gerçekleşti. İçeriye girenpolisler büroyu adeta talan ettiler.Büroda bulunan ve elçiliğe gitmeye hazırlananAv. Ahmet Düzgün Yükselve Av. Murat Demir ile büro da bulunanherkes gözaltına alındı. Polis bürodakibilgisayar, daktilo, faks vb. hertürlü alete el koydu. Halkın Hukuk Bürosudaha önce de yine başlarındaDGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'inolduğu polisler tarafından basılmış veAv. Murat Demir yoğun işkenceden geçirildiğiiçin aylarca tek elini kullanamamıştı.Müvekkilimiz için hazırladığımızdosyanın sunulması "örgüt adınafaaliyet" olarak değerlendirildi.Bunun üzerine büromuz çalışanları28 Eylül günü süresiz açlık grevinebaşladılar.Yaptığımız açıklamada süresiz açlıkgrevinin nedenlerini “gelinen süreçtemesleğimizin gereklerini sağlıklı bir biçimdeyerine getirebilmemizin koşullarınınkalmadığını düşünüyoruz” şeklindeaçıklanırken, gözaltındaki avukatarkadaşlarımız ve komplonun birparçası olarak kullanılan müvekkillerimizserbest bırakılıncaya ve meslekifaaliyetlerimizi özgür bir biçimde yapabilmeninortamı sağlanıncaya kadaraçlık grevine devam edeceğimiz belirtilmişti.Av. Murat Demir 14 gün sürenişkenceli sorgulardan sonra çıkarıldığıAnkara DGM tarafından tutuklanırkenyanındakiler serbest bırakıldı.16 Aralık 1994 tarihinde büromuzavukatlarından olan Av. Z. F müvekkiliile görüşmek üzere bürodan çıktığında,akşam saatlerinde, müvekkili ilebirlikte iken gözaltına alındı. Gözaltınaalındığının bilinmesine rağmen polislerönce gözaltında olduğunu reddetmiş,İstanbul Baro’sunun başvurususonrasında; gözaltında tutulduğunukabul etmişlerdir.Av. Z. F gözaltı süresi boyunca işkencegördü. Kendisiyle görüşen avukatı,Z. F’nin yoğun işkenceden dolayıkollarının tutmadığını, sağ elinin işlevsizhale geldiğini, kaba dayak ve kü-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!