Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Sayfa 48<br />
sözleşmenin uyarlanması sadece<br />
ekonomik krizlere özgülenemez ancak<br />
ülkemizdeki uygulama genellikle bu yönde<br />
olmuştur.<br />
Türk hukukunda sözleşmelerin<br />
uyarlanması sıklıkla ekonomik krizler<br />
sonucu edimler arasındaki dengenin<br />
bozulmasında gündeme gelmiştir.<br />
Sözleşmenin uyarlanması hususundaki<br />
önemli yargı kararları yaşanan iki<br />
önemli ekonomik kriz sonucu alınmıştır.<br />
Bunlardan ilki 1994, diğeri ise 2001<br />
ekonomik krizleridir. Bu ekonomik<br />
krizler sonucu, sözleşmede edimler<br />
arasındaki denge bozulmuş ve mağdur<br />
taraf, sözleşmenin değişen koşullara<br />
uyarlanmasını talep etmiştir. Ekonomik<br />
krizlerin sözleşmelerin uyarlanmasına<br />
ilişkin teorilerin doğmasına ve<br />
gelişmesine katkısı tüm ülkelerde<br />
gözlemlenmiştir.<br />
Japon Yeni davaları olarak bilinen<br />
ve Japon Yeninin Türk Lirası karşısında<br />
aşırı değer kazanması nedeniyle açılan<br />
son dönem uyarlama davalarında ise<br />
Yargıtay’ın tutumu ekonomik krizlerin<br />
öngörülebilirliğine vurgu yaparak<br />
uyarlamanın kabul edilmemesi yönünde<br />
olmuştur. 2014 yılında Yargıtay Hukuk<br />
Genel Kurulu oldukça tartışma doğuran<br />
bir karar vermiş ve sözleşmenin<br />
uyarlanmasını ekonomik krizlerde bile<br />
mümkün olmadığı yönünde katı bir<br />
tutum benimsemiştir. Bu karar özellikle<br />
ekonomik krizlerin Türkiye’de öngörülebilir<br />
olduğu gerekçesi bakımından belirli<br />
tartışmalar doğurmuştur<br />
SÖZLEŞMENİN UYARLANMASI<br />
SADECE ÜLKEMİZDE GÜNCEL<br />
BİR KONU DEĞİL. SON OLARAK<br />
KARŞILAŞTIRMALI HUKUK<br />
ALANINDA DA UZMANLAŞMIŞ BİR<br />
HUKUKÇU OLARAK BU KONUDAKİ<br />
GÖZLEMLERİNİZİ DE MERAK<br />
EDİYORUZ.<br />
Kitabın yayınlandığı 2009 yılından<br />
bugüne sözleşmenin uyarlanması ile<br />
ilgili birçok çalışma ve sunum yapma<br />
fırsatı bulduk. Bu nedenle uyarlama<br />
ile ilgili düşüncelerimiz de belirli bir<br />
olgunluğa erişti. Bugün sözleşmenin<br />
uyarlanması ile ilgili karşılaştırmalı bir<br />
değerlendirme yaptığımda, size belki<br />
şaşırtıcı gelecek ama kurumun kanun<br />
hükmü ile düzenlenmesinin uygun<br />
www.hplusdergi.com<br />
“TÜRK<br />
HUKUKUNDA<br />
SÖZLEŞMELERIN<br />
UYARLANMASI<br />
SIKLIKLA<br />
Ekonomik Krizler<br />
SONUCU<br />
EDIMLER<br />
ARASINDAKI<br />
DENGENIN<br />
BOZULMASINDA<br />
GÜNDEME<br />
GELMIŞTIR.”<br />
TÜRKİYE GSYH BÜYÜME<br />
ORANLARI 2000 - 2015<br />
Kaynak: TCMB<br />
5,3<br />
2003<br />
-5,7<br />
2001<br />
Ekonomik<br />
Kriz<br />
3,0<br />
2014<br />
2,1<br />
2012<br />
-4,8<br />
2009<br />
Küresel<br />
Ekonomik<br />
Kriz<br />
olmadığını düşünüyorum. Sözleşmeye<br />
bağlılık ilkesinin temel ilke olduğu bir<br />
düzende, sözleşmenin uyarlanması<br />
nesnel ve muğlaklıktan uzak ölçütlere<br />
bağlanmalıdır. BK m. 138 hükmü<br />
yukarıda açıkladığımız üzere böyle<br />
ölçütler sunmamıştır. BK m. 138 ile<br />
objektif ölçütler getirilmeyip oldukça<br />
genel ifadeler kullanılarak uygulamaya<br />
çok iş bırakılmıştır. İncelediğimiz birçok<br />
hükümde de durum farklı değildir. İşlem<br />
temelinin çökmesi teorisi temelinde<br />
düzenlenmiş olan ve en nesnel ölçütleri<br />
sunan § 313 BGB hükmü bile özellikle<br />
işlem temeli kavramının belirsizliği<br />
nedeniyle eleştiriye maruz kalmaktadır.<br />
Sözleşmenin uyarlanması konusundaki<br />
Avrupa sözleşme hukuku uyumlaştırma<br />
çalışmaları da sonuçta birer uzlaşma<br />
ürünüdür ve eleştirilen hükümlerde hep bu<br />
göze çarpar.<br />
Bu nedenle üzerinde düşünmeye<br />
devam ettiğimiz bir soru ile bitirmek<br />
isteriz: Sözleşmenin uyarlanması<br />
gibi bir kurumun son yıllarda artan<br />
eğilimlere uygun olarak yasal bir<br />
düzenlemeye kavuşturulması gerçekten<br />
en uygun çözüm müdür? Kitabın bu yeni<br />
basısında vardığımız sonuç sözleşmenin<br />
uyarlanması kurumunun bir kanun<br />
hükmüne hapsedilmesinin yerinde<br />
olmadığı yönünde olmuştur. Sözleşmenin<br />
uyarlanması kurumu açısından<br />
hâkimin, somut olay adaleti temelinde<br />
nesnel ölçütler sunmak konusunda<br />
kanunkoyucuya nazaran daha iyi bir<br />
konumda olduğu düşüncesindeyiz.<br />
BK m. 138’in varlığı içtihat hukuku<br />
yoluyla nesnel ölçütlerin getirilmesini<br />
engeller nitelikte değildir; hükmün<br />
yürürlüğe girmesi hâkimlerin somut olay<br />
adaleti sağlama noktasındaki önemlerini<br />
azaltmamıştır, bu konuda onlara<br />
daha çok iş düşmektedir, özellikle kriz<br />
zamanlarında sözleşme hukukunun temel<br />
ilkelerini zedelemeden objektif ölçütlerle<br />
sözleşmeyi uyarlamak kolay olmayan<br />
ancak sadece borçlar hukuku açısından<br />
değil ülke ekonomisi bakımından da<br />
önemli bir görevdir.