şanlıurfa il çevre durum raporu - Çevre Durum Raporları
şanlıurfa il çevre durum raporu - Çevre Durum Raporları şanlıurfa il çevre durum raporu - Çevre Durum Raporları
T.C. ŞANLIURFA VALİLİĞİ İL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ ŞANLIURFA İL ÇEVRE DURUM RAPORU ŞANLIURFA – 2004
- Page 2 and 3: T.C. ŞANLIURFA VALİLİĞİ İL Ç
- Page 4 and 5: ÇEVRE DURUM RAPORU REHBERİ (A). C
- Page 6 and 7: D.3.2. Akarsularda Kirlilik D.3.3.
- Page 8 and 9: F.4.2.1. 20/2/1984 Tarih ve 18318 S
- Page 10 and 11: H.2.1.1.3. Yem Bitkileri H.2.1.1.4.
- Page 12 and 13: L.2.3.2. Taşımacılık L.2.4. Hav
- Page 14 and 15: O.1.4.2. Fizyolojik Etkileri O.1.4.
- Page 16 and 17: A.1. Giriş Güneydoğu Anadolu Bö
- Page 18 and 19: Büyük ovalar ilin güney yarısı
- Page 20 and 21: Köprüsü, Resim-A.3’de de Fıra
- Page 22 and 23: Mesozoik Üst Kratase: Şanlıurfa
- Page 24 and 25: Şekil-A.3:Şanlıurfa İli Genelle
- Page 26 and 27: Şekil-A.3:Şanlıurfa İli Deprem
- Page 28 and 29: B.1.2. Su Gücü Başlıca önemli
- Page 30 and 31: B.2. Biyolojik Çeşitlilik B.2.1.
- Page 32 and 33: B.3. Toprak İklim, topoğrafya ve
- Page 34 and 35: İl sınırları içerisinde tespit
- Page 36 and 37: Tablo.C.3. İlimize Ait Ortalama Or
- Page 38 and 39: C.1.1.3. Nem Şanlıurfa İlinin so
- Page 40 and 41: YILLAR Tablo C.12. Aylık ve Yıll
- Page 42 and 43: YILLAR 2001 2002 2003 2004 Rasat S
- Page 44 and 45: YILLAR Tablo C.23. Ortalama Sisli G
- Page 46 and 47: sebeple şehirlerin , akciğerlere
- Page 48 and 49: Aylar İnen -Kalkan Uçak Sayısı
- Page 50 and 51: C.2.3. Karbondioksit Emisyonları H
T.C.<br />
ŞANLIURFA VALİLİĞİ<br />
İL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ<br />
ŞANLIURFA<br />
İL ÇEVRE DURUM RAPORU<br />
ŞANLIURFA – 2004
T.C.<br />
ŞANLIURFA VALİLİĞİ<br />
İL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ<br />
ŞANLIURFA<br />
İL ÇEVRE DURUM RAPORU<br />
Kadri ALYAMAÇ<br />
Abdullah ERDİNÇ<br />
Kadir UĞUŞ<br />
Levent KENDİRCİ<br />
Cem<strong>il</strong> DOĞAN<br />
HAZIRLAYANLAR<br />
İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürü<br />
ÇED ve Planlama Şube Müdürü<br />
<strong>Çevre</strong> Yüksek Mühendisi<br />
Ziraat Mühendisi<br />
Orman Mühendisi<br />
ŞANLIURFA – 2004
İÇİNDEKİLER<br />
Sayfa<br />
A) COĞRAFİ KAPSAM………………………………………...…………...13<br />
B) DOĞAL KAYNAKLAR………………………………………..…………24<br />
C) HAVA (ATMOSFER VE İKLİM)……………………………..………...32<br />
D) SU…………………….…………………………………………..…………49<br />
E) TOPRAK VE ARAZİ KULLANIMI……………………………..………60<br />
F) FLORA-FAUNA VE HASSAS YÖRELER……………………...………78<br />
G) TURİZM……………….………………………………………..………….98<br />
H) TARIM VE HAYVANCILIK…………………………………………....136<br />
I) MADENCİLİK………………………………………………………….....150<br />
J) ENERJİ………………………………………………………………….....154<br />
K) SANAYİ VE TEKNOLOJİ……………………………………………....158<br />
L) ALTYAPI, ULAŞIM VE HABERLEŞME………………………………164<br />
M) YERLEŞİM ALANLARI VE NÜFUS…..………………………………172<br />
N) ATIKLAR…………….……………………………………………………183<br />
O) GÜRÜLTÜ VE TİTREŞİM………………………………………………189<br />
P) AFETLER……………….…………………………………………………196<br />
R) SAĞLIK VE ÇEVRE…...………………………………………………...202<br />
S) ÇEVRE EĞİTİMİ……….………………………………………………...211<br />
T) ÇEVRE YÖNETİMİ VE PLANLAMA….………………………………213
ÇEVRE DURUM RAPORU REHBERİ<br />
(A). COĞRAFİK KAPSAM<br />
A.1. Giriş<br />
A.2. İl ve İlçe Sınırları<br />
A.3. İlin Coğrafi <strong>Durum</strong>u<br />
A.4. İlin Topoğrafyası ve Jeomorfolojik <strong>Durum</strong>u<br />
A.5. Jeolojik Yapı ve Stratiğrafi<br />
A.5.1. Metamorfizma ve Mağmatizma<br />
A.5.2. Tektonik ve Paleocoğrafya<br />
(B). DOĞAL KAYNAKLAR<br />
B.1. Enerji Kaynakları<br />
B.1.1. Güneş<br />
B.1.2. Su Gücü<br />
B.1.3. Kömür<br />
B.1.4. Doğalgaz<br />
B.1.5. Rüzgar<br />
B.1.6. Biyokütle<br />
B.1.7. Petrol<br />
B.1.8. Jeotermal Sahalar<br />
B.2. Biyolojik Çeşitl<strong>il</strong>ik<br />
B.2.1. Ormanlar<br />
B.2.1.1 Odun Üretimine Ayrılan Tarım Alanları<br />
B.2.2. Çayır ve Mera<br />
B.2.3. Sulak Alanlar<br />
B.2.4. Flora<br />
B.2.5. Fauna<br />
B.2.6. M<strong>il</strong>li Parklar, Tabiat Parkları, Tabiat Anıtı, Tabiatı Koruma Alanları ve Diğer<br />
Hassas Yöreler<br />
B.3. Toprak<br />
B.4. Su Kaynakları<br />
B.4.1. İçme Suyu Kaynakları ve Barajlar<br />
B.4.2. Yeraltı Su Kaynakları<br />
B.4.3. Akarsular<br />
B.4.4. Göller ve Göletler<br />
B.5. Mineral Kaynaklar<br />
B.5.1. Sanayi Madenleri<br />
B.5.2. Metalik Madenler<br />
B.5.3. Enerji Madenleri<br />
B.5.4. Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Olan Doğal Malzemeler
(C). HAVA (ATMOSFER VE İKLİM)<br />
C.1. İklim ve Hava<br />
C.1.1. Doğal Değişkenler<br />
C.1.1.1. Rüzgar<br />
C.1.1.2. Basınç<br />
C.1.1.3. Nem<br />
C.1.1.4. Sıcaklık<br />
C.1.1.5. Buharlaşma<br />
C.1.1.6. Yağışlar<br />
C.1.1.6.1. Yağmur<br />
C.1.1.6.2. Kar, Dolu, Sis ve Kırağı<br />
C.1.1.7. Seller<br />
C.1.1.8. Kuraklık<br />
C.1.1.9. Mikroklima<br />
C.1.2. Yapay Etmenler<br />
C.1.2.1. Plansız Kentleşme<br />
C.1.2.2. Yeş<strong>il</strong> Alanlar<br />
C.1.2.3. Isınmada Kullanılan Yakıtlar<br />
C.1.2.4. Endüstriyel Emisyonlar<br />
C.1.2.5. Trafikten Kaynaklanan Emisyonlar<br />
C.2. Havayı Kirletici Gazlar ve Kaynakları<br />
C.2.1. Kükürtdioksit Konsantrasyonu ve Duman<br />
C.2.2. Partikül Madde(PM) Emisyonları<br />
C.2.3. Karbonmonoksit Emisyonları<br />
C.2.4. Azotoksit(NOx) Emisyonları<br />
C.2.5. Hidrokarbon ve Kurşun Emisyonları<br />
C.3. Atmosferik Kirl<strong>il</strong>ik<br />
C.3.1. Ozon Tabakasının İncelmesinin Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.3.2. Asit Yağışlarının Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4. Hava Kirletic<strong>il</strong>erinin <strong>Çevre</strong>ye Olan Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.1. Doğal <strong>Çevre</strong>ye Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.1.1. Su Üzerindeki Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.1.2. Toprak Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.1.3. Flora ve Fauna Üzerindeki Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.1.4. İnsan Sağlığı Üzerindeki Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.2. Yapay <strong>Çevre</strong>ye(Görüntü Kirl<strong>il</strong>iği Üzerine) Etk<strong>il</strong>eri<br />
(D). SU<br />
D.1. Su Kaynaklarının Kullanımı<br />
D.1.1. Yeraltı Suları<br />
D.1.2. Jeotermal Kaynaklar<br />
D.1.3. Akarsular<br />
D.1.4. Göller, Göletler ve Rezervuarlar<br />
D.1.5. Denizler<br />
D.2. Doğal Drenaj Sistemleri<br />
D.3. Su Kaynaklarının Kirl<strong>il</strong>iği ve <strong>Çevre</strong>ye Etk<strong>il</strong>eri<br />
D.3.1. Yeraltı Suları ve Kirl<strong>il</strong>ik
D.3.2. Akarsularda Kirl<strong>il</strong>ik<br />
D.3.3. Göller, Göletler ve Rezervuarlarda Kirl<strong>il</strong>ik<br />
D.3.4. Denizlerde Kirl<strong>il</strong>ik<br />
D.4. Su ve Kıyı Yönetimi, Strateji ve Politikaları<br />
D.5. Su Kaynaklarında Kirl<strong>il</strong>ik Etkenleri<br />
D.5.1. Tuzluluk<br />
D.5.2. Zehirli Gazlar<br />
D.5.3. Azot ve Fosforun Yol Açtığı Kirl<strong>il</strong>ik<br />
D.5.4. Ağır Metaller ve İz Elementler<br />
D.5.5. Zehirli Organik B<strong>il</strong>eşikler<br />
D.5.5.1. Siyanürler<br />
D.5.5.2. Petrol ve Türevleri<br />
D.5.5.3. Polikloro Naftalinler ve Bifen<strong>il</strong>ler<br />
D.5.5.4. Pestisitler ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
D.5.5.5. Gübreler ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
D.5.5.6. Deterjanlar ve Su Kirl<strong>il</strong>igi<br />
D.5.6. Çözünmüş Organik Maddeler<br />
D.5.7. Patojenler<br />
D.5.8. Askıda Katı Maddeler<br />
D.5.9. Radyoaktif Kirletic<strong>il</strong>er ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
E.1. Genel Toprak Yapısı<br />
E.2. Toprak Kirl<strong>il</strong>iği<br />
E.2.1. Kimyasal Kirlenme<br />
E.2.1.1. Atmosferik Kirlenme<br />
E.2.1.2. Atıklardan Kirlenme<br />
E.2.2. Mikrobiyal Kirlenme<br />
E.3. Arazi<br />
E.3.1. Arazi Varlığı<br />
E.3.1.1. Arazi Sınıfları<br />
E.3.1.2. Kullanma <strong>Durum</strong>u<br />
E.3.2. Arazi Problemleri<br />
(E). TOPRAK VE ARAZİ KULLANIMI<br />
(F). FLORA – FAUNA VE HASSAS YÖRELER<br />
F.1. EkosistemTipleri<br />
F.1.1. Ormanlar<br />
F.1.1.1 Ormanların Ekolojik Yapısı<br />
F.1.1.2. İlin Orman Envanteri<br />
F.1.1.3. Orman Varlığının Yararları<br />
F.1.1.4. Orman Kadastro ve Mülkiyet Konuları<br />
F.1.2. Çayır ve Meralar<br />
F.1.3. Sulak Alanlar<br />
F.1.4. Diğer Alanlar(Stepler v.b.)<br />
F.2. Flora<br />
F.2.1. Habitat ve Toplulukları
F.2.2. Türler ve Populasyonları<br />
F.3. Fauna<br />
F.3.1. Habitat ve Toplulukları<br />
F.3.2. Türler ve Popülasyonları<br />
F.3.3. Hayvan Yaşama Hakları<br />
F.3.3.1. Evc<strong>il</strong> Hayvanlar<br />
F.3.3.1.1. Sahipli Hayvanlar<br />
F.3.3.1.2. Sahipsiz Hayvanlar<br />
F.3.3.2. Nesli Tehlike Altında Olan ve Olması Muhtemel Evc<strong>il</strong> ve Yaban Hayvanlar<br />
F.3.3.3. Hayvan Hakları İhlalleri<br />
F.3.3.4. Val<strong>il</strong>ikler, Belediyeler ve Gönüllü Kuruluşlarla İşbirliği<br />
F.4. Hassas Yöreler Kapsamında Olup (*) Bölümündeki B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>erin İsteneceği<br />
Alanlar<br />
F.4.1. Ülkemiz Mevzuatı Uyarınca Korunması Gerekli Alanlar<br />
F.4.1.1. 2873 Sayılı M<strong>il</strong>li Parklar Kanunu’nun 2. Maddesinde Tanımlanan ve Bu<br />
Kanunun 3. Maddesi Uyarınca Belirlenen “M<strong>il</strong>li Parklar”, “Tabiat Parkları”,<br />
“Tabiat Anıtları” ve “Tabiat Koruma Alanları”<br />
F.4.1.2. 3167 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu Uyarınca <strong>Çevre</strong> ve Orman Bakanlığı’nca<br />
Belirlenen “Yaban Hayatı Koruma Sahaları ve Yaban Hayvanı Yerleştirme<br />
Alanları”<br />
F.4.1.3. 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 2. Maddesinin<br />
“a - Tanımlar” Bendinin 1.,2.,3. ve 5. Alt Bentlerinde “Kültür Varlıkları”,<br />
“Tabiat Varlıkları”, “Sit” ve “Koruma Alanı” Olarak Tanımlanan ve Aynı<br />
Kanun <strong>il</strong>e 3386 Sayılı Kanunun (2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını<br />
Koruma Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Değiştir<strong>il</strong>mesi ve Bu Kanuna Bazı<br />
Maddelerin Eklenmesi Hakkında Kanun) İlg<strong>il</strong>i Maddeleri Uyarınca Tespiti ve<br />
Tesc<strong>il</strong>i Yapılan Alanlar<br />
F.4.1.4. 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu Kapsamında Olan Su Ürünleri İstihsal ve<br />
Üreme Sahaları<br />
F.4.1.5. 4/9/1988 Tarihli ve 19919 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Kontrol Yönetmeliği’nin 17 nci ve 1/7/1999 Tarihli ve 23742 Sayılı Resmi<br />
Gazete’de Yayımlanan Yönetmelikle Değişik 18.,19. ve 20. Maddelerinde<br />
Tanımlanan Alanlar<br />
F.4.1.6. 2/11/1986 Tarihli ve 19269 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan Hava<br />
Kalitesinin Korunması Yönetmeliği’nin 49. Maddesinde Tanımlanan “Hassas<br />
Kirlenme Bölgeleri”<br />
F.4.1.7. 2872 Sayılı <strong>Çevre</strong> Kanunu’nun 9. Maddesi Uyarınca Bakanlar Kurulu<br />
Tarafından “Özel <strong>Çevre</strong> Koruma Bölgeleri” Olarak Tespit ve İlan Ed<strong>il</strong>en<br />
Alanlar<br />
F.4.1.8. 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu’na Göre Koruma Altına Alınan Alanlar<br />
F.4.1.9. 6831 Sayılı Orman Kanunu Gereğince Orman Alanı Sayılan Yerler<br />
F.4.1.10. 3621 Sayılı Kıyı Kanunu Gereğince Yapı Yasağı Getir<strong>il</strong>en Alanlar<br />
F.4.1.11. 3573 Sayılı Zeytinc<strong>il</strong>iğin Islahı ve Yaban<strong>il</strong>erinin Aşılattırılması Hakkında<br />
Kanunda Belirt<strong>il</strong>en Alanlar<br />
F.4.1.12. 4342 Sayılı Mera Kanununda Belirt<strong>il</strong>en Alanlar<br />
F.4.1.13. 30.01.2002 Tarih ve 24656 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği”nde Belirt<strong>il</strong>en Alanlar<br />
F.4.2. Ülkemizin Taraf Olduğu Uluslararası Sözleşmeler Uyarınca Korunması<br />
Gerekli Alanlar
F.4.2.1. 20/2/1984 Tarih ve 18318 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi”<br />
(BERN Sözleşmesi) Uyarınca Koruma Altına Alınmış Alanlardan “Önemli<br />
Deniz Kaplumbağası Üreme Alanları”nda Belirt<strong>il</strong>en I. ve II. Koruma<br />
Bölgeleri, “Akdeniz Foku Yaşama ve Üreme Alanları”<br />
F.4.2.2. 12/6/1981 Tarih ve 17368 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Akdeniz’in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesi” (Barcelona<br />
Sözleşmesi) Uyarınca Korumaya Alınan Alanlar<br />
F.4.2.2.1. 23/10/1988 Tarihli ve 19968 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan “Akdeniz’de<br />
Özel Koruma Alanlarının Korunmasına Ait Protokol” Gereği Ülkemizde “Özel<br />
Koruma Alanı” Olarak Belirlenmiş Alanlar<br />
F.4.2.2.2. 13/9/1985 Tarihli Cenova B<strong>il</strong>dirgesi Gereği Seç<strong>il</strong>miş Birleşmiş M<strong>il</strong>letler <strong>Çevre</strong><br />
Programı Tarafından Yayımlanmış Olan “Akdeniz’de Ortak Öneme Sahip 100<br />
Kıyısal Tarihi Sit” Listesinde Yer Alan Alanlar<br />
F.4.2.2.3. Cenova Deklerasyonu’nun 17. Maddesinde Yer Alan “Akdeniz’e Has Nesli<br />
Tehlikede Olan Deniz Türlerinin” Yaşama ve Beslenme Ortamı Olan Kıyısal<br />
Alanlar<br />
F.4.2.3. 14/2/1983 Tarih ve 17959 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Dünya Kültür ve Tabiat Mirasının Korunması Sözleşmesi” nin 1. ve 2.<br />
Maddeleri Gereğince Kültür ve Turizm Bakanlığı Tarafından Koruma Altına<br />
Alınan “Kültürel Miras” ve “Doğal Miras” Statüsü Ver<strong>il</strong>en Kültürel, Tarihi ve<br />
Doğal Alanlar<br />
F.4.2.4. 17/05/1994 Tarih ve 21937 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip<br />
Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi” (RAMSAR Sözleşmesi) Uyarınca<br />
Koruma Altına Alınmış Alanlar<br />
F.4.3. Korunması Gereken Alanlar<br />
F.4.3.1. Onaylı <strong>Çevre</strong> Düzeni Planlarında, Mevcut Özellikleri Korunacak Alan Olarak<br />
Tesbit Ed<strong>il</strong>en ve Yapılaşma Yasağı Getir<strong>il</strong>en Alanlar (Tabii Karakteri<br />
Korunacak Alan, Biogenetik Rezerv Alanları, Jeotermal Alanlar vb.)<br />
F.4.3.2. Tarım Alanları: Tarımsal Kalkınma Alanları, Sulanan, Sulanması Mümkün ve<br />
Arazi Kullanma Kab<strong>il</strong>iyet Sınıfları I, II, III ve IV Olan Alanlar, Yağışa Bağlı<br />
Tarımda Kullanılan I. ve II. Sınıf <strong>il</strong>e, Özel Mahsul Plantasyon Alanlarının<br />
Tamamı<br />
F.4.3.3. Sulak Alanlar: Doğal veya Yapay, Devamlı veya Geçici, Suların Durgun veya<br />
Akıntılı, Tatlı, Acı veya Tuzlu, Denizlerin Gel-Git Hareketinin Çek<strong>il</strong>me<br />
Devresinde 6 Metreyi Geçmeyen Derinlikleri Kapsayan, Başta Su Kuşları<br />
Olmak Üzere Canlıların Yaşama Ortamı Olarak Önem Taşıyan Bütün Sular,<br />
Bataklık Sazlık ve Turbiyeler <strong>il</strong>e Bu Alanların Kıyı Kenar Çizgisinden İtibaren<br />
Kara Tarafına Doğru Ekolojik Açıdan Sulak Alan Kalan Yerler<br />
F.4.3.4. Göller, Akarsular, Yeraltısuyu İşletme Sahaları<br />
F.4.3.5. B<strong>il</strong>imsel Araştırmalar İçin Önem Arzeden ve/veya Nesli Tehlikeye Düşmüş<br />
veya Düşeb<strong>il</strong>ir Türler ve Ülkemiz İçin Endemik Olan Türlerin Yaşama Ortamı<br />
Olan Alanlar, Biyosfer Rezervi, Biyotoplar, Biyogenetik Rezerv Alanları,<br />
Benzersiz Özelliklerdeki Jeolojik ve Jeomorfolojik Oluşumların Bulunduğu<br />
Alanlar<br />
F.4.3.6. Mesire Yerleri; 6831 Sayılı Orman Kanununa Tabi Alanlarda Halkın<br />
Rekrasyonel Kullanımını Düzenleyip, Kullanımının Doğal Yapının Tahribine<br />
Neden Olmadan Yönlendir<strong>il</strong>mesini Sağlamak Üzere Ayrılan Alanlar
(*) Hassas Yöreler Kapsamına Giren F.4. Bölümündeki Alanlar İçin İstenen B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er<br />
1. Alanın Resmi Adı<br />
2. Coğrafi Konumu ve Koordinatları (Rakım vb. b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er dah<strong>il</strong>)<br />
3. Alanı<br />
3.1. Toplam Alan (km 2 )<br />
3.2. Kara Yüzeyi (km 2 )<br />
3.3. Su Yüzeyi (km 2 )<br />
3.4. Kıyı Uzunluğu (m)<br />
4. Alanın Açıklamalı Tanıtımı<br />
5. Yasal Konumu<br />
6. Yerleşimler ve Nüfusları<br />
7. Sosyo-ekonomik-Kültürel-Tarihsel Özellikler<br />
8. Fiziksel Özellikler (Karasal-Denizsel)<br />
8.1. İklim Özellikleri<br />
8.2. Jeomorfoloji (Topografya vb. morfolojik özellikler)<br />
8.3.Jeoloji (Varsa sedimantoloji <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er de dah<strong>il</strong>)<br />
8.4. Hidroloji-Hidrojeoloji (Yerüstü ve yeraltı suları, varsa jeotermal<br />
kaynaklar da dah<strong>il</strong>)<br />
8.5. Toprak Yapısı<br />
8.6. Flora ve Fauna (Karasal, denizsel ve iç sular kapsamında, özellikleri,<br />
endemik ve tehdit altındaki)<br />
9. Alan Kullanımı ve Mevcut <strong>Durum</strong>u (Tarım-envanter ve mülkiyet<br />
b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eri varsa dah<strong>il</strong>, turizm, rekreasyon, ulaşım ve altyapı, vb.)<br />
10. Mevcut Sorunlar (Hassas Bölgenin Doğal Yapıdan Uzaklaştığı<br />
Alanlar, vb.)<br />
G.1. Yörenin Turistik Değerleri<br />
G.1.1. Yörenin Doğal Değerleri<br />
G.1.1.1. Konum<br />
G.1.1.2. Fiziki Özellikler<br />
G.1.2. Kültürel Değerler<br />
G.2. Turizm Çeşitleri<br />
G.3. Turistik Altyapı<br />
G.4. Turist Sayısı<br />
G.5. Turizm Ekonomisi<br />
G.6. Turizm-<strong>Çevre</strong> İlişkisi<br />
H.1. Genel Tarımsal Yapı<br />
H.2. Tarımsal Üretim<br />
H.2.1. Bitkisel Üretim<br />
H.2.1.1. Tarla Bitk<strong>il</strong>eri<br />
H.2.1.1.1. Buğdayg<strong>il</strong>ler<br />
H.2.1.1.2. Baklag<strong>il</strong>lerYem Bitk<strong>il</strong>eri<br />
( G ) . TURİZM<br />
( H ) . TARIM VE HAYVANCILIK
H.2.1.1.3. Yem Bitk<strong>il</strong>eri<br />
H.2.1.1.4. Endüstriyel Bitk<strong>il</strong>er<br />
H.2.1.2. Bahçe Bitk<strong>il</strong>eri<br />
H.2.1.2.1. Meyve Üretimi<br />
H.2.1.2.2. Sebze Üretimi<br />
H.2.1.2.3. Süs Bitk<strong>il</strong>eri<br />
H.2.2. Hayvansal Üretim<br />
H.2.2.1. Büyükbaş Hayvancılık<br />
H.2.2.2. Küçükbaş Hayvancılık<br />
H.2.2.3. Kümes Hayvancılığı (Kanatlı üretim )<br />
H.2.2.4. Su Ürünleri<br />
H.2.2.5. Kürk Hayvancılığı<br />
H.2.2.6. Arıcılık ve İpekböcekç<strong>il</strong>iği<br />
H.3. Organik Tarım<br />
H.4. Tarımsal İşletmeler<br />
H.4.1. Kamu İşletmeleri<br />
H.4.2. Özel İşletmeler<br />
H.5. Tarımsal Faaliyetler<br />
H.5.1. Pestisit Kullanımı<br />
H.5.2. Gübre Kullanımı<br />
H.5.2. Toprak Kullanımı<br />
( I ) . MADENCİLİK<br />
I.1. Maden Kanununa Tabi Olan Madenler ve Taş Ocakları Nizamnamesine<br />
Tabi Olan Doğal Malzemeler<br />
I.1.1. Sanayi Madenleri<br />
I.1.2. Metalik Madenler<br />
I.1.3. Enerji Madenleri<br />
I.1.4. Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Olan Doğal Malzemeler<br />
I.2. Madenc<strong>il</strong>ik Faaliyetlerin Yapıldığı Yerlerin Özellikleri<br />
I.3. Cevher Zenginleştirme<br />
I.4. Madenc<strong>il</strong>ik Faaliyetlerin <strong>Çevre</strong> Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
I.5. Madenc<strong>il</strong>ik Faaliyetleri Sonucunda Arazi Kazanım Amacıyla Yapılan<br />
Rehab<strong>il</strong>itasyon Çalışmaları<br />
( J). ENERJİ<br />
J.1. Brinc<strong>il</strong> Enerji Kaynakları<br />
J.1.1. Taşkömürü<br />
J.1.2. Linyit<br />
J.1.3. Asfaltit<br />
J.1.4. Bitümlü Jist<br />
J.1.5. Ham Petrol<br />
J.1.6. Doğalgaz<br />
J.1.7. Nükleer Kaynaklar(Uranyum ve Toryum)<br />
J.1.8. Orman
J.1.9. Hidrolik<br />
J.1.10. Jeotermal<br />
J.1.11. Güneş<br />
J.1.12. Rüzgar<br />
J.1.13. Biyokütle<br />
J.2. İkinc<strong>il</strong> Enerji Kaynakları<br />
J.2.1 Termik Enerji<br />
J.2.2. Hidrolik Enerji<br />
J.2.3. Nükleer Enerji<br />
J.2.4. Yen<strong>il</strong>eneb<strong>il</strong>ir Elektrik Enerjisi Üretimi<br />
J.3. Enerji Tüketiminin Sektörlere Göre Dağılımı<br />
J.4. Enerji Tasarrufu İle İlg<strong>il</strong>i Yapılan Çalışmalar<br />
(K). SANAYİ VE TEKNOLOJİ<br />
K.1. İl Sanayinin Gelişimi, Yer Seçimi Süreçleri ve Bunu Etk<strong>il</strong>eyen Etkenler<br />
K.2. Genel Anlamda Sanayinin Gruplandırılması<br />
K.3. Sanayinin İlçelere Göre Dağılımı<br />
K.4. Sanayi Gruplarına Göre İşyeri Sayıları ve İstihdam <strong>Durum</strong>u<br />
K.5. Sanayi Gruplarına Göre Üretim Teknolojisi ve Enerji Kullanımı<br />
K.6. Sanayiden Kaynaklanan <strong>Çevre</strong> Sorunları ve Alınan Önlemler<br />
K.6.1. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Hava Kirl<strong>il</strong>iği<br />
K.6.2. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
K.6.3. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Toprak Kirl<strong>il</strong>iği<br />
K.6.4. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Gürültü Kirl<strong>il</strong>iği<br />
K.6.5. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Atıklar<br />
K.7. Sanayi Tesislerinin Ac<strong>il</strong> <strong>Durum</strong> Planı<br />
(L) . ALTYAPI, ULAŞIM VE HABERLEŞME<br />
L.1. Altyapı<br />
L.1.1. Temiz Su Sistemi<br />
L.1.2. Atık Su Sistemi, Kanalizasyon ve Arıtma Sistemi<br />
L.1.3. Yeş<strong>il</strong> Alanlar<br />
L.1.4. Elektrik İletim Hatları<br />
L.1.5. Doğalgaz Boru Hatları<br />
L.2. Ulaşım<br />
L.2.1. Karayolları<br />
L.2.1.1. Karayolları Genel<br />
L.2.1.2. Ulaşım Planlaması<br />
L.2.1.3. Toplu Taşıma Sistemleri<br />
L.2.1.4. Kentiçi Yollar<br />
L.2.1.5. Araç Sayıları<br />
L.2.2. Demir Yolları<br />
L.2.2.1. Kullanılan Raylı Sistemler<br />
L.2.2.2. Taşımacılıkta Demir Yolları<br />
L.2.3. Deniz, Göl, Nehir Taşımacılığı<br />
L.2.3.1. Limanlar
L.2.3.2. Taşımacılık<br />
L.2.4. Hava Yolları<br />
L.3. Haberleşme<br />
L.4. İlin Plan <strong>Durum</strong>u<br />
L.5. İldeki Baz İstasyonları<br />
(M). YERLEŞİM ALANLARI VE NÜFUS<br />
M.1. Kentsel ve Kırsal Planlama<br />
M.1.1. Kentsel Alanlar<br />
M.1.1.1. Doğal Özelliklerin Kent Formuna Etk<strong>il</strong>eri<br />
M.1.1.2. Kentsel Büyüme Deseni<br />
M.1.1.3. Planlı Kentsel Gelişme Alanları<br />
M.1.1.4. Kentsel Alanlarda Yoğunluk<br />
M.1.1.5. Kentsel Yen<strong>il</strong>eme Alanları<br />
M.1.1.6. Endüstri Alanları Yer Seçimi<br />
M.1.1.7. Tarihi, Kültürel, Arkeolojik ve Turistik Özellikli Alanlar<br />
M.1.2. Kırsal Alanlar<br />
M.1.2.1. Kırsal Yerleşme Deseni<br />
M.1.2.2. Arazi Mülkiyeti<br />
M.2. Altyapı<br />
M.3. Binalar ve Yapı Çeşitleri<br />
M.3.1. Kamu Binaları<br />
M.3.2. Okullar<br />
M.3.3. Hastaneler ve Sağlık Tesisleri<br />
M.3.4. Sosyal ve Kültürel Tesisler<br />
M.3.5. Endüstriyel Yapılar<br />
M.3.6. Göçer ve Hareketli Barınaklar<br />
M:3.7. Otel, Motel ve Turizm Amaçlı Diğer Yapılar<br />
M.3.8. Bürolar ve Dükkanlar<br />
M.3.9. Kırsal Alanda Yapılaşma<br />
M.3.10. Yerel Mimari Özellikler<br />
M.3.11. Bina Yapımında Kullanılan Yerel Materyaller<br />
M.4. Sosyo-Ekonomi Yapı<br />
M.4.1. İşAlanları ve İşsizlik<br />
M.4.2. Göçler<br />
M.4.3. Göçebe İşç<strong>il</strong>er ( Mevsimlik )<br />
M.4.4. Kent Toprağının Mülkiyet Dağılımı<br />
M.4.5. Konut Yapım Süreçleri<br />
M.4.6. Gecekondu Islah ve Önleme Bölgeleri<br />
M.5. Yerleşim Yerlerinin <strong>Çevre</strong>sel Etk<strong>il</strong>eri<br />
M.5.1. Görüntü Kirl<strong>il</strong>iği<br />
M.5.2. Binalarda Ses İzolasyonu<br />
M.5.3. Havaalanları ve <strong>Çevre</strong>sinde Oluşturulan Gürültü Zonları<br />
M.5.4. Ticari ve Endüstriyel Gürültü<br />
M.5.5. Kentsel Atıklar<br />
M.5.6. Binalarda Isı Yalıtımı<br />
M.6. Nüfus
M.6.1. Nüfusun Yıllara Göre Değişimi<br />
M.6.2. Nüfusun Yaş, Cinsiyet ve Eğitim Gruplarına Göre Dağılımı<br />
M.6.3. İl ve İlçelerin Nüfus Yoğunlukları<br />
M.6.4. Nüfus Değişim Oranı<br />
( N ) . ATIKLAR<br />
N.1. Evsel Katı Atıklar<br />
N.2. Tehlikeli ve Zararlı Atıklar<br />
N.3. Özel Atıklar<br />
N.3.1. Tıbbi Atıklar<br />
N.3.2. Atık Yağlar<br />
N.3.3. Bitkisel ve Hayvansal Atık Yağlar<br />
N.3.4. P<strong>il</strong> ve Aküler<br />
N.3.5. Cips ve Diğer Yakma Fırınlarından Kaynaklanan Küller<br />
N.3.6. Tarama Çamurları<br />
N.3.7. Elektrik ve Elektronik Atıklar<br />
N.3.8. Kullanım Ömrü Bitmiş Araçlar<br />
N.4. Diğer Atıklar<br />
N.4.1 Ambalaj Atıkaları<br />
N.4.2. Hayvan Kadavraları<br />
N.4.3. Mezbaha Atıkları<br />
N.5. Atık Yönetimi<br />
N.6. Katı Atıkların Miktar ve Kompozisyonu<br />
N.7. Katı Atıkların Biriktir<strong>il</strong>mesi, Toplanması, Taşınması ve Aktarma<br />
Merkezleri<br />
N.8. Atıkların Bertaraf Yöntemleri<br />
N.8.1. Katı Atıkların Depolanması<br />
N.8.2. Atıkların Yakılması<br />
N.8.3. Kompost<br />
N.9. Atıkların Geri Kazanımı ve Değerlendir<strong>il</strong>mesi<br />
N.10. Atıkların <strong>Çevre</strong> Üzerindeki Etk<strong>il</strong>eri<br />
(O).GÜRÜLTÜ VE TİTREŞİM<br />
O.1. Gürültü<br />
O.1.1. Gürültü Kaynakları<br />
O.1.1.1. Trafik Gürültüsü<br />
O.1.1.2 . Endüstri Gürültüsü<br />
O.1.1.3 . İnşaat Gürültüsü<br />
O.1.1.4 . Yerleşim Alanlarında Oluşan Gürültüler<br />
O.1.1.5 . Havaalanları Yakınında Oluşan Gürültü<br />
O.1.2. Gürültü <strong>il</strong>e Mücadele<br />
O.1.3. Gürültünün <strong>Çevre</strong>ye Olan Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.1.3.1. Gürültünün Fiziksel <strong>Çevre</strong>ye Olan Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.1.3.2. Gürültünün Sosyal <strong>Çevre</strong>ye Olan Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.1.4. Gürültünün İnsanlar Üzerine Olan Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.1.4.1. Fiziksel Etk<strong>il</strong>eri
O.1.4.2. Fizyolojik Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.1.4.3. Psikolojik Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.1.4.4. Performans Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
O.2. Titreşim<br />
(P).AFETLER<br />
P.1. Afet Olayları<br />
P.1.1. Depremler<br />
P.1.2. Heyelan ve Çığlar<br />
P.1.3. Seller<br />
P.1.4. Orman, Otlak veb Sazlık Yangınları<br />
P.1.5. Ormanlar Üzerinde Biyotik Veya Abiyotik Faktörlerin Etk<strong>il</strong>eri<br />
P.1.6. Fırtınalar<br />
P.2. Diğer Afetler<br />
P.2.1. Radyoaktif Maddeler<br />
P.2.2. Denize Dökülen Petrol ve Diğer Tehlikeli Atıklar<br />
P.2.3. Tehlikeli Maddeler<br />
P.3. Afetlerin Etk<strong>il</strong>eri ve Yardım Tedbirleri<br />
P.3.1. Siv<strong>il</strong> Savunma Birimleri<br />
P.3.2. Yangın Kontrol ve Önleme Tedbirleri<br />
P.3.3. İlkyardım Servisleri<br />
P.3.4. Afetzedeler ve Mültec<strong>il</strong>erin Yeniden İskanı<br />
P.3.5. Tehlikeli Maddelerin Yurtiçi ve Sınırlararası Taşınımı İçin Alınan Tedbirler<br />
P.3.6. Afetler ve Büyük Endüstriyel Kazalar<br />
(R).SAĞLIK VE ÇEVRE<br />
R.1. Temel Sağlık Hizmetleri<br />
R.1.1. Sağlık Kurumlarının Dağılımı<br />
R.1.2. Bulaşıcı Hastalıklar<br />
R.1.2.1. İçme, Kullanma ve Sulama Suları<br />
R.1.2.2. Denizler<br />
R.1.2.3. Zoonoz Hastalıklar<br />
R.1.3. Gıda Hijyeni<br />
R.1.4. Aşılama Çalışmaları<br />
R.1.5. Bebek Ölümleri<br />
R.1.6. Ölümlerin Hastalık, Yaş ve Cins Gruplarına Göre Dağılımı<br />
R.1.7. A<strong>il</strong>e Planlaması Çalışmaları<br />
R.2. <strong>Çevre</strong> Kirl<strong>il</strong>iği ve Zararlarından Oluşan Sağlık Riskleri<br />
R.2.1. Kentsel Hava Kirl<strong>il</strong>iğinin İnsan Sağlığı Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
R.2.2. Su Kirl<strong>il</strong>iğinin İnsan Sağlığı Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
R.2.3. Atıkların İnsan Sağlığı Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
R.2.4. Gürültünün İnsan Sağlığı Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
R.2.5. Pestisitlerin İnsan Sağlığı Üzerine Etk<strong>il</strong>eri<br />
R.2.6. İyonize Radyasyondan Korunma<br />
R.2.7 Baz İstasyonlarından Yayılan Radyasyonun İnsan Sağlığı Üzerine Etk<strong>il</strong>eri
(S).ÇEVRE EĞİTİMİ<br />
S.1. Kamu Kuruluşlarının <strong>Çevre</strong> Eğitimi <strong>il</strong>e İlg<strong>il</strong>i Faaliyetleri<br />
S.2. <strong>Çevre</strong> <strong>il</strong>e İlg<strong>il</strong>i Gönüllü Kuruluşlar ve Faaliyetleri<br />
S.2.1. <strong>Çevre</strong> Vakıfları<br />
S.2.2. <strong>Çevre</strong> Dernekleri<br />
S.2.3. <strong>Çevre</strong> <strong>il</strong>e İlg<strong>il</strong>i Federasyonlar<br />
(T).ÇEVRE YÖNETİMİ VE PLANLAMA<br />
T.1. <strong>Çevre</strong> Kirl<strong>il</strong>iğinin ve <strong>Çevre</strong>sel Tahribatın Önlenmesi<br />
T.2. Doğal Kaynakların Ekolojik Dengeler Esas Alınarak Verimli Kullanımı,<br />
Korunması ve Geliştir<strong>il</strong>mesi<br />
T.3. Ekonomik ve Sosyal Faaliyetlerin, Sonuçlarının <strong>Çevre</strong>nin Taşıma<br />
Kapasitesini Aşmayacak Biçimde Planlanması<br />
T.4. <strong>Çevre</strong>nin İnsan-Psikososyal İhtiyaçlarıyla Uyumunun Sağlanması<br />
T.5. <strong>Çevre</strong> Duyarlı Arazi Kullanım Planlaması<br />
T.6. <strong>Çevre</strong>sel Etki Değerlendirmesi<br />
(A). COĞRAFİ KAPSAM
A.1. Giriş<br />
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Orta Fırat Bölümü’nde bulunan Şanlıurfa, doğuda<br />
Mardin, kuzeydoğuda Diyarbakır, kuzeybatıda Adıyaman, batıda Gaziantep ve güneyde<br />
Suriye toprakları <strong>il</strong>e <strong>çevre</strong>lenmiş bir sınır şehridir.<br />
Şanlıurfa tarih boyunca coğrafi özelliği nedeniyle üzerinde birçok bağımsız devlet ve<br />
beyliğin kurulmuş olduğu, değişik kültürel oluşumların kaynaştığı bir yerleşim yeri olmuştur.<br />
B<strong>il</strong>inen 11 bin yıllık tarihi süreçte Ebla, Akkad, Sümer, Bab<strong>il</strong>, Hitit, Hurri-Mitanni,<br />
Arami, Asur, Pers, Makedonya Roma, Bizans gibi uygarlıkların egemenlikleri altında yaşayan<br />
Urfa 1094 yılında Selçuklu topraklarına katılmıştır. 1098’de Haçlı Kontluğu idaresine<br />
girmiştir. Eyyubi, Memluk, Türkmen Aşiretleri, Timur Devleti, Akkoyunlular,<br />
Dulkadirbeyliği, Safev<strong>il</strong>erden sonra, 1516’da Osmanlı sınırları içine katılmıştır. Önce<br />
Diyarbakır Eyaleti içinde yer alan Urfa 1876’da Halep V<strong>il</strong>ayetine bağlanmış, 1916’da<br />
bağımsız bir sancak olmuştur. 1919 yılında önce İng<strong>il</strong>izlerin, daha sonrada Fransızların<br />
işgaline uğramış, 11 Nisan 1920’de işgalden kurtarılmıştır. Cumhuriyet sonrasında 1924’de <strong>il</strong><br />
<strong>durum</strong>una getir<strong>il</strong>miştir.<br />
Kent, Güneydoğu Anadolu bölgesinde GAP’ın merkezinde yer almaktadır.<br />
Mezopotamya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Urfa akarsulara yakın olması ve<br />
ticaret yollarının kesiştiği noktada yer almasından ötürü tarihi boyunca stratejik bir öneme<br />
sahip olmuştur. Merkeze bağlı Örencik Köyü Göbeklitepe de 2001 yılında gerçekleştir<strong>il</strong>en<br />
kazı çalışmaları sonucu kentin tarihinin M.Ö. 9 binli Çanak-Çömleksiz Neolitik(Akeramik<br />
Neolitik) döneme kadar uzandığı görülmüştür.<br />
Bu tarihi şehir, bölgede Hz. Adem (a.s.)’in çiftç<strong>il</strong>ik yapması, Hz. İbrahim (a.s), Hz.<br />
Eyyüb (a.s), Hz. Şuayb (a.s), Hz. Yakup (a.s) ve Hz. İsa (a.s) gibi peygamberlerin bu<br />
bölgede yaşamaları nedeniyle “Peygamberler Şehri” olarak anılmaktadır.<br />
Eski devirlerde Diyar-Mudar, Urha, El Ruha, Reha gibi isimlerle de anılan Urfa,<br />
kurtuluş savaşından halkın Fransız işgaline karşı göstermiş olduğu kahramanlık ve 11 Nisan<br />
1920 tarihinde Fransız işgaline son ver<strong>il</strong>mesi nedeniyle 12.06.1984 tarihli resmi gazetede<br />
yayımlanan 3020 sayılı kanunla T.B.M.M’den “Şanlı” payesini almış ve şehrin adı<br />
“Şanlıurfa” olmuştur.<br />
Şanlıurfa’nın peygamberler şehri olması, eski medeniyet kalıntılarının<br />
mevcudiyetlerini muhafaza etmeleri, Hz. İbrahim (a.s)’ın doğduğu rivayet ed<strong>il</strong>en mağara,<br />
ateşe atıldığı makam, Balıklıgöl, Şanlıurfa Kalesi, Hz. Eyyüb(a.s)’ın ç<strong>il</strong>e çektiği mağara ve<br />
diğer tarihi yerler iç ve dış turizm açısından büyük önem kazandırmaktadır.<br />
Ayrıca Şanlıurfa’nın tarihi İpek Yolu üzerinde bulunması, GAP projelerinin<br />
uygulandığı birinci derecede <strong>il</strong> olması, İlde sanayi ve tarımsal yatırımların hızla artması,<br />
üründe bereket ve bolluk olması, İlin yakın gelecekte önemli cazibe merkezlerinden biri<br />
olacağının göstergesidir.<br />
A.2. İl ve İlçe Sınırları
İlimizin ve <strong>il</strong>çelerinin sınrlarını gösteren harita Şek<strong>il</strong>-A.1’de ver<strong>il</strong>miştir. Ayrıca <strong>il</strong>imize<br />
bağlı <strong>il</strong>çeler liste halinde aşağıya çıkartılmıştır.<br />
1. Akçakale 4. Ceylanpınar 7.H<strong>il</strong>van 10.Viranşehir<br />
2. Birecik 5. Halfeti 8. Siverek<br />
3. Bozova 6. Harran 9. Suruç<br />
Şek<strong>il</strong>-A.1: Şanlıurfa İli Haritası<br />
A.3. İlin Coğrafi <strong>Durum</strong>u<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i Güneydoğu Torosların orta kısmının güney etekleri üzerinde olup<br />
38 o .00′.54″ – 36 o .40′.10″ Kuzey Enlemi ve 40 o .12′.11″ - 37 o .50′.15″ Doğu boylamları<br />
arasındadır. Ceylanpınar <strong>il</strong>çesinin doğusunda yer alan Aşağı Hümerra Köyü <strong>il</strong>e en batıdaki<br />
Halfeti <strong>il</strong>çesi arasında 10 dakikalık bir saat farkı mevcuttur. Şanlıurfa <strong>il</strong>i doğuda Mardin,<br />
kuzeydoğuda Diyarbakır, Kuzeybatıda Adıyaman, Batıda Gaziantep ve güneyde ise Suriye’ye<br />
ortak sınırı mevcuttur.<br />
A.4. İlin Topoğrafyası ve Jeomorfolijik <strong>Durum</strong>u<br />
İlin kuzeyinde yer alan dağlar ve yüksek tepeler genellikle güneye doğru gittikçe<br />
alçalır. Ortalama yükselti 518 metredir. Kuzeydoğudaki dağlık alan dışında genellikle<br />
yükseltisi 900 metreyi aşmayan geniş düzlüklere rastlanır. İlin en yüksek noktası<br />
kuzeydoğusundaki Karacadağ (1919 m) sönmüş yanardağ kütlesidir. Öteki yüksek doruklar,<br />
doğuda Tektek dağları (747 m), kuzeydoğuda Susuz dağı (812 m), güneyde Nemrut dağı<br />
(800 m) ve Birecik <strong>il</strong>çesinin doğusundaki Arat dağıdır (714 m). Yükselti güneyde Suriye<br />
sınırında 400 metrenin altına düşer. Harran Ovası’nın denizden yüksekliği 375 metredir.
Büyük ovalar <strong>il</strong>in güney yarısındadır. Sıra tepeler oldukça yaygın olup bunların<br />
arasından batıdan doğuya doğru sıralanan Suruç, Harran ve Viranşehir Ovaları bulunmaktadır.<br />
Batıya doğru kenarları fazla uzamış bir altıgene benzeyen Şanlıurfa’nın yüzölçümü 18.584<br />
km2’dir. Bu Türkiye yüzölçümünün % 3’üne eşdeğerdir. Yüz ölçümü bakımından büyük <strong>il</strong>ler<br />
arasında yer alır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inin geniş <strong>çevre</strong>si, Arap platosunun kuzey bölümleri <strong>il</strong>e Güneydoğu<br />
Toroslar’ın orta kısmının güney etekleri üzerinde yer almaktadır. Muntazam antiklinal ve<br />
senklinal özellikleri gösteren bir takım s<strong>il</strong>ik tepeler ve dağ diyeb<strong>il</strong>eceğimiz bir takım<br />
yükseklikler, tepecikler arasına yer yer serp<strong>il</strong>miştir.<br />
İlimizin topoğrafik haritası elde ed<strong>il</strong>ememiş olup, <strong>il</strong>de yer alan dağlar, ovalar,<br />
akarsular ve göllerin kısa anlatımı aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
İlimizde Yer Alan Dağlar<br />
Karacadağ : Sönmüş bir volkanik dağdır. Yapısı bazalttır. Bu dağ, <strong>çevre</strong>nin su kaynaklarını<br />
beslemektedir. Siverek ve Diyarbakır sınırı arasındadır. 1919 m. yüksekliğindedir.<br />
Tektek Dağları: 801 m. yüksekliğinde olan Tektek dağları, Harran’la Viranşehir Ovaları<br />
arasında kuzeyden güneye doğru uzanan kıvrımlı bir özellik taşımaktadır.<br />
Takırtukur Dağları: Karacadağ’ın batısında yer alır, kalkerli bir yapıya sahiptir.<br />
Yılanlı Dağ: Takırtukur Dağlarının batısında yer almaktadır. Viranşehir’in güneydoğusunda<br />
Karatepe dağ sırası <strong>il</strong>e Kepezli dağları da bulunmaktadır.<br />
Susuz Dağları: Tektek dağlarının kuzeybatısında yer alır. En yüksek noktası 817 m’dir. Çok<br />
susuz bir dağdır.<br />
Germuş Dağları: Merkez İlçe’nin toprakları kuzeyden engebellidir. Güney eteklerinden<br />
çıkan akarsu kaynakları yakınında Germuş Köyü kurulmuştur.<br />
Nemrut Dağları: Şanlıurfa’nın güneyinde yer alır. T<strong>il</strong>ki Dağları da denir. <strong>Çevre</strong>sine göre<br />
oldukça yüksek bir tepenin zirvesinde, sarp, geniş, düz bir kayalıktır. Burasına Nemrut Tahtı<br />
da denir. Yapısı ise kalkerdir. Resim-A.1’de Nemrutun Tahtının bu dağ üzerindeki<br />
görüntüsü ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Şebeke Dağları: 750 m yüksekliğinde, Suruç Şosesi üzerindedir. Oldukça yüksek<br />
görünümlüdür. Şebeke Deresi ve tarihi bir değeri olan Şebeke Köprüsü daha aşağılarda<br />
kalmaktadır. Kalkerli bir yapıya sahiptir.<br />
Arat Dağları: Birecik – Suruç Şosesi bu dağın eteğini izlemektedir. Kıvrımlı bir yapıya sahip<br />
olup yumuşak kalkerden oluşmuştur.
İlimizde Yer Alan Ovalar<br />
Resim-A.1: Nemrut Dağları Üzerindeki Nemrut’un Tahtı<br />
Şanlıurfa yapı itibariyle düz bir arazi üzerine kurulmuştur. Bir çok ovalara sahiptir.<br />
Bunlardan başlıcaları şunlardır:<br />
Harran Ovası: Ortalama yüksekliği 375 metredir. Kot itibarı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>in en az kota sahip<br />
ovasıdır. Doğusunda Viranşehir Ovası, batısında Suruç Ovası yer alır. Toprakları kırmızı<br />
renktedir. Demiroksit, toprağa bu rengi vermiştir. Yıkanmış toprak özelliğindedir. Kınalı<br />
olduğu için yıkama fazla değ<strong>il</strong>dir.<br />
Suruç Ovası: 700 km 2 ’dir. Alüvyon karakteri gösterir. Tıpkı Harran Ovası gibi rengi<br />
kırmızıdır. Toprak tabakasının kalınlığı 50 – 100 cm arasında değişir. Verimli ovalardan<br />
biridir.<br />
Viranşehir Ovası: 1200 km 2 alanlı bu ova dalgalı ve engebeli bir görünüm gösterir.<br />
Temelinde kalker vardır.<br />
Halfeti Ovası: Fırat nehri kenarında olan, Halfeti Ovası yer yer tepelerle çevr<strong>il</strong>idir. Bu<br />
ovaların dışında Şanlıurfa İl sınırlarında kalan Bozova ve H<strong>il</strong>van Ovaları da nemlidir.<br />
İlimizde Yer Alan Akarsular<br />
Şanlıurfa akarsular bakımından zengin değ<strong>il</strong>dir. İl sınırları içerisinde akan akarsular<br />
şunlardır:<br />
Fırat Nehri: Siverek <strong>il</strong>çesinin Dağbaşı Nahiyesi’ne bağlı Maktelen Geçidi civarında<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i topraklarına girer. Sağ yönden gelen Göksu Çayını alır. Gaziantep <strong>il</strong>e sınır<br />
izledikten sonra Suriye topraklarına girer. Birecik’te Fırat’ın debisi 1500 m 3 /sn’dir.<br />
Yer yer geçit vermeyen Fırat’tan ulaşım bakımından yararlanılmamakla beraber<br />
mahelli olarak sallarla geçit imkanları araştırılmaktadır. Türkiye’nin en uzun köprülerinden<br />
birisi olan Birecik Köprüsü bu nehir üzerindedir. Resim-A.2’de Fırat Nehri üzerindeki Birecik
Köprüsü, Resim-A.3’de de Fırat Nehri kenarında bulunan ve bir kısmı Birecik Baraj gölü<br />
altında kalan Halfeti <strong>il</strong>çesi görünmektedir.<br />
Resim A.2. Fırat Nehrinden Bir Görünüş(Birecik Köprüsünün Bulunduğu Kısım)<br />
Resim A.3. Fırat Nehrinden Bir Görünüş(Halfeti İlçesinin Bulunduğu Kısım )<br />
Direkli Suyu: Şanlıurfa’nın kuzey batısındadır. Direkli Deresi’nin kaynağı göl halini almış<br />
bir yer altı nehridir. Son yıllarda bulunmuştur ve yararlanılmaktadır.<br />
Süleyman Pınarı: Şanlıurfa’nın kuzey batısında bağlar arasından çıkan bir küçük sudur.<br />
Cülap Suyu: Şanlıurfa’nın Kabahaydar Bucağı’na bağlı Edene Köyü <strong>il</strong>e Diphisar<br />
Bağlarından çıkar. Daha sonra bir iki kaynak daha aldıktan sonra Cülap Suyu adını alır.<br />
Uzunluğu 60 km’dir. Bunların dışında pek fazla önemli olmamakla beraber habur,
Karakoyun, Aligör, Yukarı Koymat, Gölpınar, Çamurlu, Belik, Cavsak, Karaköprü ve Tülmen<br />
Dere ve akarsuları bulunmaktadır.<br />
İlimizde Yer Alan Göller<br />
Hal<strong>il</strong>-Ür Rahman Gölü: Uzunluğu 150 m ve eni 30 m olan bu göl şehir içinde, Gölbaşı<br />
semtindedir. İçerisinde Şanlıurfa’yı tems<strong>il</strong> eden balıklar yaşamaktadır. Bu balıklar sazan<br />
cinsinden olup, efsanelere konu olmuşlardır. Resim-G.6’de Balıklıgöl ve Şanlıurfa Kalesi,<br />
Resim-G.7’de de Balıklıgölden balıklara yem atma anı görünmektedir.<br />
Aynızeliha Gölü: Bu göl de Gölbaşı civarındadır. 50x30 m ebatında olup, derinliği 1-3 m<br />
arasında değişmektedir. İçindeki balıklar, tıpkı Hal<strong>il</strong>-ür Rahman Gölündeki balıklar gibi<br />
efsanelere konu olmuştur. Resim-G.8’de Aynızeliha Gölü görünmektedir.<br />
Dev Deşti Suyu: Şanlıurfa’nın kuzey batısında Külaflı Tepesinin arkasında 12 m çaplı<br />
dairesel bir göldür.<br />
A.5. Jeomorfolojik Yapı ve Stratigrafi<br />
Jeomorfolojik Yapı: Yörede Senozoyik yaşlı sedimanter ve volkanik kayaç grupları yer<br />
almaktadır. Altta paleosen k<strong>il</strong>li ser<strong>il</strong>eri <strong>il</strong>e başlayıp, bunların üzerine uyumlu olarak Midyat<br />
grubuna tebeşirli Gaziantep formasyonu uyumsuz olarak Oligosen kovasal konglomeratik<br />
olarak serg<strong>il</strong>enmiştir. S<strong>il</strong>van grubuna ait alt miyosen Fırat formasyonu (karbonatlı) ve bunları<br />
örten çok geniş pleyistosen bazalt lavları <strong>il</strong>e petroğrafik diz<strong>il</strong>imlerini tamamlarlar.<br />
Jeomorfolojik olarak yöre üst pliyosen-alt pleyiptosen yaşlı aşınım yüzeyleri<br />
plegistosen yaşlı sek<strong>il</strong>er, Holosen yaşlı birikinti yelpazeleri ve vadi taban düzlüklerinden<br />
ibarettir. Genelde çalışılan alanın kuzey, güneybatı ve batı bölümlerinde aşınım yüzeyleri <strong>il</strong>e<br />
yüksek sek<strong>il</strong>er, güney ve güneydoğu bölümlerinde ise hafif eğimli taban düzlükleri, birikinti<br />
yelpazeleri yer almaktadır. Jeomorfolojik birimler genç tektonizmanın kontrolünde<br />
gelişmiştir. Özellikle sek<strong>il</strong>eri deformasyona uğratarak duyarsız hale sokmuştur. Yörede en<br />
etkin olanı 75 km uzunluğundaki eğim ters ve yanal sağ atılımlı Bozova fayıdır. Bu fayı<br />
Akçakale grabeninin şek<strong>il</strong>lenmesinde önemli rol oynanmış grabenin batı kenarını kontrolünde<br />
tutmuştur.<br />
Jeolojik Yapı: Şanlıurfa yapı bakımından üçüncü jeolojik zamanın son katı olan poliosen<br />
bölümünün karakterini göstermektedir. Eski dünyanın bir bölümü <strong>il</strong>e birlikte oluşmuştur.<br />
Kıvrımlar oluşmadan önce Anadolu’nun bulunduğu sahada Thitys adı ver<strong>il</strong>en bir deniz<br />
bulunmaktaymış. Üçüncü zamanın sonu dördüncü zamanın başlangıcında gerçekleşen yan<br />
basınç ve patlamalardan pek etk<strong>il</strong>enmeyen Şanlıurfa, üzerinde bulunduğu sert kütle üzerinde<br />
biraz yükselmiş ve yer yer kıvrımlara uğramıştır. Şanlıurfa <strong>il</strong>inin kuzeydoğu yöresi özellikle<br />
Siverek, H<strong>il</strong>van ve Viranşehir, Karacadağ’dan fışkırmış bazaltlardan oluşmuştur. İlin bir<br />
kısmı ise kalker formasyonu <strong>il</strong>e kaplıdır. İl jeolojik bakımdan oldukça karmaşık bir yapı<br />
serg<strong>il</strong>emektedir. İlin değişik kesimlerinde farklı özellik ve yaştaki birimler aşağıda ve<br />
belirt<strong>il</strong>diği gibi yaşlıdan gence doğru bir sıralama arz etmektedir. Ayrıca İlimizin 1/500.000<br />
ölçekli Jeolojik Haritası Şek<strong>il</strong>-A.2’de ve Stratigrafik Kesiti de Şek<strong>il</strong>-A.3’de ver<strong>il</strong>miştir.
Mesozoik<br />
Üst Kratase: Şanlıurfa bölgesinin kuzeyinde Bozova <strong>il</strong>çesi civarında görülmektedir. Üst<br />
kratasede başlayan ve paleosende devam eden çökelme, geniş bir yayılım göstermekte ve<br />
değişik litoloj<strong>il</strong>er içermektedir. Genellikle gri, gri-yeş<strong>il</strong>imsi, kalın, marnlı tabakalarla<br />
nöbetleşen k<strong>il</strong>li ve yumuşak bir formasyonla örtülüdür.<br />
Senozoik<br />
Eosen-Oligosen<br />
Alt Eosen- Paleosen: Birecik dolaylarında görülür. Kırmızı k<strong>il</strong>li kumtaşı <strong>il</strong>e başlayan birim<br />
kumtaşı, çakıltaşı, münavebeli kalker ve şeyllerden oluşur.<br />
Orta Eosen-Lütesiyon: Şanlıurfa’nın batısında Halfeti <strong>il</strong>çesinde yayılım göstermektedir. Bu<br />
birim Midyat kalkerleri olarak da adlandırılmaktadır. Genelde iki seviye halinde görülür. Altta<br />
sarımtırak renkli s<strong>il</strong>eks yumrulu ve fos<strong>il</strong> içeren kalker vardır. Üstte ise tebeşirli beyazımtırak,<br />
krem renkli, erime boşluklu, gözenekli ve yumuşak kalkerler vardır. Kalkerler genellikle ince<br />
ve düzgün tabakalıdır. Tabakalar yataya yakın ve az eğimlidir. Bazı seviyelerde kırıklı ve<br />
çatlaklı, bazı seviyelerde çatlaksız ve kırıksızdır.<br />
Miyosen<br />
Alt Miyosen: Eosen kalkerleri üzerine diskordans olarak gelir. Şanlıurfa’nın güneybatı<br />
kısımlarında, Suruç Ovasının doğusunda Akçakale’nin kuzeyinde görülür, kalker, konglomera<br />
ve marn içerir.<br />
Üst Miyosen: Moloz karakterli olup, genellikle ince elemanlı kumtaşı, k<strong>il</strong>, şeyl ve küçük<br />
taneli çakıl taşından oluşur. İyi tabakalanmış ve tabakalar yataya yakındır.<br />
Kuvaterner<br />
Pliokuvarterner: Şanlıurfa’nın doğu kesiminde Halfeti <strong>il</strong>çesinden sonra, Diyarbakır <strong>il</strong>ine<br />
kadar görülür. Birim Karacadağ bazaltları olarak da adlandırılır. Bazaltların en önemli<br />
Karacadağ’dan ve onun yan bacalarından çıkan bazaltik lavlardır. Genelde Miyosen oluşuklar<br />
üzerine gelmişlerdir.<br />
Kuaterner Holosen(Güncel) Yeni Alivyonlar: Şanlıurfa’nın güneydoğusunda Harran Ovası<br />
boyunca alüvyon düzlükler ve nehir boylarındaki mob<strong>il</strong> çakıllar kalın kum yığıntıları, yeni<br />
zamanlarda oluşmuş ve depresyonların dolmasından ibaret alüvyonlardır. Bölgenin önemli<br />
tarım merkezlerinden Suruç Ovasından ve en batıda Fırat Vadisi boyunca görülmektedir.<br />
A.5.1. Metamorfizma ve Mağmatizma<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inin kuzey-kuzeydoğusu özellikle Siverek, H<strong>il</strong>van ve Viranşehir<br />
bölgelerinde Karacadağ volkanizmasının ürünü olan bazaltlar yüzeylemektedir. Bu<br />
volkanizmanın ürünü olan bazaltlarla <strong>il</strong>e kalker kontağında düşük derecede metemorfizma<br />
izlerine rastlanmıştır. Ancak bu metemorfizma iyi derecede bir mermer oluşumunu<br />
sağlayamamıştır.
Şek<strong>il</strong>-A.2:Şanlıurfa İli Jeoloji ve Hidrojeoloji Haritası
Şek<strong>il</strong>-A.3:Şanlıurfa İli Genelleştirimiş Stratigrafik Kesiti.
A.5.2: Tektonik ve Paleocoğrafya<br />
Bölgedeki kayaçların birbirine göre konumları incelendiğinde, Paleozoik’ten bu yana<br />
bölgenin hareketli olduğu görülmektedir. Kretase öncesi bölgede yükselme ve buna bağlı<br />
olarak aşınma görülmektedir. Kretase karbonatları Paleozoik birimleri üzerine doğrudan<br />
gelmektedir.<br />
Arabistan levhasının kuzey kesiminde önülke cephesi üzerindeki inceleme alanı ve<br />
yakın <strong>çevre</strong>sinde çok şiddetli deformasyonla oluşan tektonik yapılar görülmemektedir.<br />
Gözlenen yapılar daha çok açık kıvrımlar, küçük boyutla yırtılma yapıları <strong>il</strong>e en önemli<br />
yapısal öğesi olan kuzey-güney sıkışmanın neticesinde, doğu-batı doğrultusundaki çekme<br />
germesini yarattığı kuzey-güney doğrultulu faylarla karekterize ed<strong>il</strong>en Akçakale Grabenidir.<br />
Üst Kratese sonunda da bir stratigrafik boşluk görülmekte, Paleosen yaşlı Germav<br />
Formasyonu uyumsuz olarak üst Kretase yaşlı karbonatları örtmektedir. Üst Kratese’den<br />
itibaren kapanmaya başlayan Neotetis’in güney kolu Arabistan <strong>il</strong>e Anadolu levhalarını karşı<br />
karşıya getirmiştir. Kratese’den Geç-Tersiyer zamanlarına kadar bu sıkışma tektoniği; Miyo-<br />
Pliyosen esnasıda Anadolu <strong>il</strong>e Arabistan kıtalarının çarpışmalarından sonra, güneyde Ölü<br />
Deniz Transform Fayı, Abba ve Al Furat doğrultu atımlı faylarını meydana getirmiştir.<br />
Eosen yaşlı Midyat Formasyonu çökelimi sonunda da bir yükselim olduğu ve güneyde<br />
yükselim üzerinde bir erozyon dönemi geçtiği, ve yeni bir taban konglomerası <strong>il</strong>e Miyosen<br />
karbonatlarının bölgeye yerleştiği görülmektedir.<br />
Kuzeyde ve Doğuda Akçakale Grabeni <strong>il</strong>e Bozova fay sistemi ve inceleme alanının<br />
batısında Suruç ve Hatay Grabenleri, daha kuzeyde Arabistan Levhasının Anadolu Levhasının<br />
altına daldığı alanda Bitlis-Pötürge Kenet Kuşağı, bölgenin genç tektononiğini<br />
şek<strong>il</strong>lendirmiştir.<br />
Miyosen yaşlı karbonatların oluşumu sonunda, esas blok yükselimleri ve<br />
kıvrımlanmalar başlamış, kuzey-güney doğrultulu normal faylarla Suruç ovası ve Harran<br />
ovası çöküntüleri <strong>il</strong>e Urfa dağları ve Tektek dağlar yükselimi meydana gelmiştir. Orta<br />
Miyosen’deki çarpışma bölgede sınırlı tansiyonel alanlarda riftleşmeler meydana getirmiş ve<br />
riftlerin bir sonucu olarak Akçakale Grabeni <strong>il</strong>e kuzey-güney doğrultulu kırık sistemlerinden<br />
çıkan Karacadağ volkanizması oluşmuştur.Orta Miyosenden itibaren, Arap plakasının kuzeye<br />
doğru hareketi ve Anadolu plakasının altına sıkışması olayı başlamıştır. Arap plakası üzerinde<br />
doğu-batı doğrultulu yükselimler ve alçalımlar oluşmuştur. Kuzeydoğuda Mardin-Derik<br />
yükseliminin batıya doğru Karacadağ volkanikleri altında devam ettiği Urfa-Bozova arasında<br />
üst Kretase yaşlı tortulların yükselimine doğru uzandığı görülmektedir. Arap plakası<br />
üzerindeki doğu-batı yükseliminin güneyi bir fayla kes<strong>il</strong>erek bir çok genç püskürme<br />
merkezlerinin oluşmasına neden olmuştur.<br />
İlimizin deprem haritası Şek<strong>il</strong>-A.4’de ver<strong>il</strong>miş olup, diri faylar harita üzerinde<br />
göster<strong>il</strong>miştir.
Şek<strong>il</strong>-A.3:Şanlıurfa İli Deprem Haritası.<br />
KAYNAKLAR :<br />
1- MTA Genel Müdürlüğü Dökümanları<br />
2- Şanlıurfa İl Yıllığı<br />
3- İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
4- Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu<br />
5- Deprem Araştırma Dairesi Web Sitesi.
B.1. Enerji Kaynakları<br />
B.1.1. Güneş<br />
(B), DOĞAL KAYNAKLAR<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i, yıllar itibariyle güneşlenme süresi göz önünde tutulduğunda, yaklaşık<br />
olarak yılda 3000 saat güneş görmektedir. Güneşleme süresi güneş enerjisinden istifade<br />
bakımından büyük önem arz etmektedir. İlde mevcut binaların yaklaşık % 95’inde güneş<br />
enerjisinden istifade <strong>il</strong>e sıcak su elde etme sistemi bulunmaktadır. Ancak bu sistemlerin<br />
sayıları ve enerji bazında yılda tüket<strong>il</strong>en güneş enerjisi miktarı hakkında herhangi bir çalışma<br />
bulunmamaktadır. Güneşlenme <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i olarak aylar ve yıllar itibariyle güneşlenme süreleri<br />
ve ışınım şiddetleri Tablo B.1. ve Tablo-B.2’de ver<strong>il</strong>miştir<br />
YILLAR<br />
2001<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
2001<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
Tablo-B.1: Günlük Güneşleme Süresinin Aylık Ortalaması(saat;dakika)<br />
I<br />
04.4<br />
05.8<br />
03.1<br />
02.1<br />
04.10<br />
II<br />
04.6<br />
06.9<br />
03.5<br />
03.3<br />
05.24<br />
III<br />
06.5<br />
05.6<br />
04.7<br />
06.9<br />
06.04<br />
IV<br />
07.7<br />
06.5<br />
06.0<br />
08.0<br />
07.28<br />
V<br />
09.l<br />
10.5<br />
09.4<br />
10.2<br />
10.00<br />
A Y L A R<br />
VI<br />
12.5<br />
12.1<br />
12.1<br />
12.5<br />
12.01<br />
VII<br />
12.1<br />
11.8<br />
12.5<br />
12.1<br />
11.53<br />
VII<br />
10.9<br />
11.3<br />
11.4<br />
11.2<br />
11.12<br />
IX<br />
09.6<br />
09.7<br />
09.8<br />
09.5<br />
09.32<br />
Tablo-B.2: Günlük Güneşleme Şiddetinin Aylık Ortalaması (cal/cm 2 .dak)<br />
I<br />
206.2<br />
892.8<br />
165.1<br />
132.5<br />
189.3<br />
II<br />
258.8<br />
312.2<br />
221.4<br />
211.9<br />
277.9<br />
III<br />
391.0<br />
349.4<br />
338.4<br />
385.4<br />
368.2<br />
IV<br />
473.2<br />
427.6<br />
441.6<br />
474.5<br />
470.8<br />
V<br />
568.5<br />
595.7<br />
675.9<br />
562.1<br />
582.6<br />
A Y L A R<br />
VI<br />
696.0<br />
652.0<br />
623.7<br />
642.0<br />
656.7<br />
VII<br />
636.7<br />
622.2<br />
636.7<br />
621.5<br />
625.6<br />
VII<br />
570.2<br />
573.2<br />
545.5<br />
561.9<br />
561.5<br />
IX<br />
472.5<br />
474.5<br />
470.2<br />
463.9<br />
468.7<br />
X<br />
07.9<br />
06.4<br />
07.2<br />
06.9<br />
07.19<br />
X<br />
356.7<br />
338.8<br />
332.8<br />
314.9<br />
344.0<br />
XI<br />
06.0<br />
06.8<br />
05.9<br />
04.9<br />
06.03<br />
XI<br />
247.7<br />
252.5<br />
233.9<br />
210.1<br />
238.8<br />
XII<br />
02.2<br />
03.9<br />
03.4<br />
05.1<br />
03.39<br />
YILLIK<br />
07.8<br />
08.1<br />
07.4<br />
07.7<br />
07.54<br />
XII YILLIK<br />
123.7<br />
180.6<br />
147.5<br />
200.6<br />
161.4<br />
416.8<br />
472.6<br />
402.8<br />
393.4<br />
412.1
B.1.2. Su Gücü<br />
Başlıca önemli akarsu Fırat’tır. Fırat Nehri Siverek <strong>il</strong>çesinin kuzey batısında Şanlıurfa<br />
topraklarına girer. İlin kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanır. İl sınırları içerisinde Şehit<br />
Çayı ve Çam Çayı gibi bir çok küçük dereler <strong>il</strong>e birleşir. Birecik <strong>il</strong>çesinin güneyinde<br />
Suriye’ye geçer. Fırat Nehri’nin yıllık ortalama debisi 973 m 3 /sn’dir. İlimizdeki uzunluğu 215<br />
km’dir.<br />
Fırat Nehri üzerinde sulama ve enerji amaçlı Atatürk Barajı ve Birecik Barajı <strong>il</strong>e<br />
enerji amaçlı Karkamış Barajı yapılmıştır. İlde yapılan diğer bir baraj da Çam Çayı üzerinde<br />
kurulmuş olan sulama amaçlı olan Hacı Hıdır Barajıdır. Şanlıurfa <strong>il</strong> sınırları içerisinde başlıca<br />
Cavsak, Karakoyun, Germuş, Sırrın, Cülap, Hacıkam<strong>il</strong>, Habur ve Hacı Hıdır dereleri sürekli<br />
akış halindedir.<br />
İlimizin denizlerle bir sınırı bulunmamaktadır.<br />
İlimizde bulunan su kaynakları ve bu kaynakların mevsimlere göre deb<strong>il</strong>eri ve akış<br />
hızları Tablo-D.1, Tablo-D.2 ve Tablo-D.3’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.1.3. Kömür<br />
İl sınırları içerisinde tespit ed<strong>il</strong>miş kömür rezervi bulunmamaktadır.<br />
B.1.4. Doğalgaz<br />
B.1.5. Rüzgar<br />
İl sınırları içerisinde tespit ed<strong>il</strong>miş doğalgaz rezervi bulunmamaktadır.<br />
İlimizin genelinde hakim rüzgar yönü (en fazla süre <strong>il</strong>e esen rüzgar) Batı-Güneybatı<br />
olmakla birlikte bu <strong>durum</strong> yıl içinde aylara ve mevsimlere göre değişiklik göstermektedir.<br />
İlimize ait ortalama rüzgar hızı b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eri Tablo-B.3’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
2001<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
Tablo-B.3: Rüzgar Hızı Aylık Ortalaması (m/sn)<br />
I<br />
1.3<br />
2.0<br />
1.5<br />
1.9<br />
1.2<br />
II<br />
2.0<br />
1.9<br />
1.7<br />
2.1<br />
1.4<br />
III<br />
2.0<br />
2.0<br />
1.7<br />
1.9<br />
1.5<br />
IV<br />
2.4<br />
2.1<br />
2.2<br />
2.4<br />
1.7<br />
A Y L A R<br />
V<br />
2.3<br />
2.5<br />
2.1<br />
2.5<br />
1.9<br />
VI<br />
3.0<br />
2.9<br />
2.6<br />
3.0<br />
2.3<br />
VII<br />
2.8<br />
2.4<br />
2.9<br />
2.4<br />
2.2<br />
VII<br />
2.7<br />
3.0<br />
2.3<br />
2.5<br />
2.1<br />
IX<br />
2.3<br />
2.6<br />
3.7<br />
2.0<br />
1.8<br />
X<br />
1.7<br />
1.7<br />
2.1<br />
1.9<br />
1.3<br />
XI<br />
2.1<br />
1.7<br />
1.4<br />
1.3<br />
1.3<br />
XII<br />
1.7<br />
1.6<br />
1.6<br />
1.8<br />
1.2<br />
YILLIK<br />
2.2<br />
2.2<br />
2.2<br />
2.1<br />
1.7
B.1.6. Biyokütle<br />
İlimiz Akaçakale İlçesi sınırları dah<strong>il</strong>inde Şanlıurfa-Akçalkale yolu üzerinde 1 adet<br />
biyodizel tesisi bulunmaktadır. Bu tesis için <strong>Çevre</strong> ve Orman Bakanlığından “ÇED Gerekli<br />
Değ<strong>il</strong>dir” kararı alınmıştır. Tesiste hammadde olarak bitkisel nötr yağ kullanılmakta olup,<br />
üret<strong>il</strong>en biyodizel ve gliserin satış için piyasaya arz ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
B.1.7. Petrol<br />
İl sınırları içinde, Türkiye Petrolleri A.O.nın Bozova, Çaylarbaşı, Doğu Beşikli,<br />
N.V.Turkse Perenco şirketinin Piyanko ve TPAO <strong>il</strong>e N.V.Turkse Perenco ortaklığının<br />
Yalankoz ham petrol sahaları yer almaktadır. Bu petrol sahalarının adı, rezerv miktarları ve<br />
işleten şirketlerin isimleri 2003 sonu itinarı <strong>il</strong>e Tablo-B-4’de ver<strong>il</strong>miştir. 31.12.2003 tarihi<br />
itibariyle 5 sahanın toplam kalan üret<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir rezervi 1 679 042 var<strong>il</strong>dir. (206 237 m.ton)<br />
ŞİRKETİ<br />
İl sınırları içinde herhangi bir rafineri bulunmamaktadır.<br />
Tablo-B.4: Şanlıurfada Yeralan Petrol Sahalarının 2003 Yılı Sonu İtibari İle Rezerv <strong>Durum</strong>u<br />
SAHA ADI<br />
YERİNDE<br />
REZERV<br />
(VARİL)<br />
ÜRETİLEBİLİR<br />
REZERV<br />
(VARİL)<br />
N.V.TURKSE<br />
PERENCO<br />
N.V.TURKSE<br />
PİYANKO 4 550 000 1 974 000<br />
PERENCO-TPAO YALANKOZ 1 644 000 672 000<br />
TPAO<br />
BOZOVA 17 318 000 1 400 000<br />
ÇAYLARBAŞI 73 670 000 500 570<br />
DOĞU BEŞİKLİ 40 954 700 4 095 400<br />
TOPLAM 138 136 700 8 641 970<br />
B.1.8. Jeotermal Sahalar<br />
KÜMÜLATİF<br />
ÜRETİM<br />
(VARİL)<br />
KALAN<br />
ÜRETİLEBİLİR<br />
REZERV(VARİL)<br />
1 865 633 108 367<br />
277 905 394 095<br />
829 469 570 531<br />
397 247 103 323<br />
3 592 674 502 726<br />
6 962 928 1 679 042<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong> sınırları içinde merkez <strong>il</strong>çeye bağlı Karaali köyünün doğusunda, kuzeygüney<br />
doğrultulu, eğim atımlı normal faylarla düşmüş olan saha üzerinde açılan beş adet su<br />
sondaj kuyularından sıcak (termal) su çıkmaktadır.<br />
Açılan her kuyunun özelliği ;<br />
Debisi 40 lt/s<br />
Statik Seviyesi 51 m<br />
Dinamik Seviyesi 51 m<br />
Sıcaklık 49 o C<br />
Bu jeotermal sahalardan çıkan sıcak sular seraların ısıtılmasında, sulamada ve<br />
romatizma v.b hastalıkların tedavisinde(kaplıca olarak) kullanılmaktadır.
B.2. Biyolojik Çeşitl<strong>il</strong>ik<br />
B.2.1. Ormanlar<br />
İlimizin yer aldığı Güneydoğu Anadolu Bölgesi iklimsel özellikleri nedeniyle orman<br />
varlığı bakımından Türkiyenin en fakir bölgesidir. İlimizin orman varlığı <strong>durum</strong>u 2003 ve<br />
2004 sonu itibarı <strong>il</strong>e Tablo-B.5’de ver<strong>il</strong>miştir. İl orman zenginliklerinin yeri, nitelik ve<br />
nicelikleri Bölüm-F’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-B.5: Şanlıurfa İlinin Orman Varlığı <strong>Durum</strong>u<br />
İLÇESİ<br />
Merkez<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
Ceylanpınar<br />
Halfeti<br />
H<strong>il</strong>van<br />
Siverek<br />
İL GENELİ<br />
DOĞAL ORMAN<br />
(Ha)<br />
AĞAÇLANDIRMA<br />
İLE OLUŞAN (Ha)<br />
TOPLAM<br />
(Ha)<br />
2003 2004 2003 2004 2003 2004<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
9.747<br />
9.747<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
---<br />
9.747<br />
9.747<br />
3.575<br />
691<br />
322<br />
1.310<br />
1.306<br />
---<br />
240<br />
582<br />
8.026<br />
B.2.1.1.Odun Üretimine Ayrılan Tarım Alanlar<br />
3.725<br />
691<br />
322<br />
1.310<br />
1.306<br />
76<br />
240<br />
582<br />
8.252<br />
3.575<br />
691<br />
322<br />
1.310<br />
1.306<br />
---<br />
240<br />
10.329<br />
17.773<br />
3.725<br />
691<br />
322<br />
1.310<br />
1.306<br />
76<br />
240<br />
10.329<br />
17.999<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde odun üretmek amacıyla ayrılan tarımalanları<br />
bulunmamaktadır. Ancak İlimiz Birecik İlçesinde Fırat Nehri kenarında az da olsa söğüt,<br />
okaliptus ve kavak bulunmaktadır.<br />
B.2.2. Çayır ve Mera<br />
İlde yağış oranının düşük olması, sıcak ve kurak iklimin hakim olması nedeniyle<br />
kayda değer çayır alanları mevcut değ<strong>il</strong>dir. Bu nedenle çayırlar mera alanları içerisinde<br />
mütaala ed<strong>il</strong>mektedir. Meralar genelde çok fakir olup, bitki örtüsü itibariyle genelde brom,<br />
yabani fiğ, yabani yonca türlerini ihtiva eder. Sıcak ve kurak mevsimin erken başlaması<br />
nedeniyle meralardaki yeş<strong>il</strong>lik Mayıs ayı başlarında sona erer. İlimizdeki Çayır ve Mera<br />
Alanlarının İlçelere Göre Dağılımı Tablo-B.6’de ver<strong>il</strong>miştir.
Tablo. B.6. Çayır ve Mera Alanlarının İlçelere Göre Dağılımı<br />
TOPLAM<br />
ÇAYIR VE MERA<br />
İLÇENİN ADI<br />
YÜZÖLÇÜMÜ (Ha) MİKTAR (Ha) ORAN (Ha)<br />
MERKEZ<br />
AKÇAKALE<br />
BİRECİK<br />
BOZOVA<br />
CEYLANPINAR<br />
HALFETİ<br />
HARRAN<br />
HİLVAN<br />
SİVEREK<br />
SURUÇ<br />
VİRANŞEHİR<br />
İL TOPLAMI<br />
B.2.3. Sulak Alanlar<br />
B.2.4. Flora<br />
379100<br />
110200<br />
85200<br />
155000<br />
199000<br />
64600<br />
80100<br />
127800<br />
431400<br />
79900<br />
146100<br />
1858400<br />
İlde sulak alan bulunmamaktadır.<br />
17000<br />
19982<br />
8200<br />
16780<br />
5935<br />
18000<br />
10828<br />
19477<br />
86965<br />
1990<br />
29200<br />
234357<br />
Bugüne kadar çayır ve mera alanları ve orman alanlarında endemik bitki varlığına<br />
rastlanıldığına dair kayıtlar mevcut değ<strong>il</strong>dir. Sadece Birecik <strong>il</strong>çesinde Fırat Kavağı (Populus<br />
eufratica) endemik ve relik tür olarak bulunmaktadır. Bu ağaçlar uzun boylu olup, Fırat Nehri<br />
kıyısında yaklaşık 23 dönüm alanda koruma altına alınmıştır.<br />
Türkiye Florası kayıtlarına göre Şanlıurfa’dan 32 endemik bitki tespit ed<strong>il</strong>miş<br />
olup, bu bitk<strong>il</strong>erin B<strong>il</strong>imsel ve varsa mahalli isimleri belirt<strong>il</strong>miş olup, lokalite b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eriyle<br />
birlikte Tablo-F.5’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.2.5. Fauna<br />
Endemik hayvan varlığı olarak İlimiz Birecik <strong>il</strong>çesinde Kelaynak kuşları<br />
bulunmaktadır. Göçer kuşlardan olan kelaynaklar, ülkemizde sadece Birecik <strong>il</strong>çesinde<br />
bulunmaktadır. Burada kurulan üretme istasyonunda kontrollü üremeleri sağlanmaktadır.<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i detaylı b<strong>il</strong>gi Bölüm-F.5.10’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.2.6. M<strong>il</strong>li Parklar, Tabiat Parkları,Tabiat Anıtı, Tabiatı Koruma Alanları ve<br />
Diğer Hassas Yöreler<br />
İl sınırları içerisinde M<strong>il</strong>li Park, Tabiat Parkı, Tabiat Anıtı, Tabiatı Koruma Alanları<br />
ve diğer hassas yöreler bulunmamaktadır.<br />
4.5<br />
18.1<br />
9.6<br />
10.8<br />
3.8<br />
27.8<br />
13.5<br />
15.2<br />
20.2<br />
2.5<br />
20<br />
12.6
B.3. Toprak<br />
İklim, topoğrafya ve ana madde farklılıkları nedeniyle Şanlıurfa’da çeşitli büyük<br />
toprak grupları oluşmuştur. Bu toprak gruplarının çeşitleri, özellikleri ve kapladığı alanlar<br />
Bölüm-E’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.4. Su Kaynakları<br />
B.4.1. İçme Suyu Kaynakları ve Barajlar<br />
İlimizde Fırat Nehri üzerinde Atatürk Barajı, Birecik Barajı ve Karkamış Barajı <strong>il</strong>e<br />
Çam Çayı üzerinde kurulan Hacıhıdır barajı bulunmaktadır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inde bulunan su kaynakları ve barajların yerleri,taşıdıkları su miktarı ve<br />
nitrliği, derinliği, nyüzey alanı, hacmi, bu kaynağı besleyen su gird<strong>il</strong>erin ve çıktılarının<br />
yerleri, isimleri ve miktarları Bölüm-D’de ayrıntılı olarak ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.4.2. Yer altı Su Kaynakları<br />
Yer altı su kaynaklarının yerleri, kapasiteleri ve nitelikleri bölüm (D)’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.4.3. Akarsular<br />
İlimizde bulunan başlıca akarsu Fırat Nehridir. Bu nehir üzerinde İlimiz sınırları<br />
dah<strong>il</strong>inde sulama ve enerji amaçlı Atatürk ve Birecik Barajı <strong>il</strong>e enerji amaçlı Karkamış Barajı<br />
yapılmıştır. Bu nehir ve üzerinde yapılan barajlarin yerleri Harita-B.1’dever<strong>il</strong>miştir.<br />
Harita-B.1. İlin Sınırlarındaki Fırat Nehri ve Üzerinde Yapılan Barajlar
Harita-B.2.Şanlıurfa İli Maden Haritası<br />
B.4.4. Göller ve Göletler<br />
Göllerin ve göletlerin mevsimlere göre derinliği ve suyun niteliği, yüzey alanları,<br />
hacimleri, gölleri besleyen ve göllerden çıkan su kaynaklarının yerleri, su miktarları ve<br />
isimleri bölüm (D) ‘de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.5. Mineral Kaynaklar<br />
B.5.1. Sanayi Madenleri<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde tespit ed<strong>il</strong>miş çimento hammaddesi olarak kullanılan pomza,<br />
marn ve kalker bulunmaktadır. Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de ve İlimizde<br />
Maden Kanunu ve Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Doğal Kaynakların Yerleri, Malikleri,<br />
Ruhsat No’ları , Kapasiteleri ve Maden Grupları Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.5.2. Metalik Madenler<br />
İl sınırları içerisinde tespit ed<strong>il</strong>miş metalik maden yatakları bulunmamaktadır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de ve İlimizde Maden Kanunu ve Taş Ocakları<br />
Nizamnamesine Tabi Doğal Kaynakların Yerleri, Malikleri, Ruhsat No’ları , Kapasiteleri ve<br />
Maden Grupları Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.5.3. Enerji Madenleri
İl sınırları içerisinde tespit ed<strong>il</strong>miş enerjide kullanılab<strong>il</strong>ecek maden yatakları<br />
bulunmamaktadır. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalarda Siverek <strong>il</strong>çesinde<br />
işlet<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir rezerve sahip petrol sahaları tespit ed<strong>il</strong>miş ve halen işlet<strong>il</strong>mektedir. Şanlıurfa<br />
<strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de ve İlimizde Maden Kanunu ve Taş Ocakları Nizamnamesine<br />
Tabi Doğal Kaynakların Yerleri, Malikleri, Ruhsat No’ları , Kapasiteleri ve Maden Grupları<br />
Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
B.5.4. Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Olan Doğal Malzemeler<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de ve İlimizde Maden Kanunu ve Taş<br />
Ocakları Nizamnamesine Tabi Doğal Kaynakların Yerleri, Malikleri, Ruhsat No’ları,<br />
Kapasiteleri ve Maden Grupları Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
KAYNAKLAR :<br />
1- D.S.İ. 15. Bölge Müdürlüğü Dökümanları<br />
2- Tarım İl Müdürlüğü Dökümanları<br />
3- Meteoroloji Bölge Müdürlüğü Dökümanları<br />
4- M.T.A. Genel Müdürlüğü Dökümanları<br />
5- İl Planlama Müdürlüğü Dökümanları<br />
6- Şanlıurfa İl Yıllığı<br />
7- İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
8-İl Özel İdare Müdürlüğü Dökümanları<br />
9-Petrol İşleri Genel Müdürlüğü Dökümanları<br />
10-Ş.urfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu<br />
11 Harran Üniversitesi Dökümanları<br />
C.1. İklim ve Hava<br />
(C), HAVA (ATMOSFER VE İKLİM)<br />
Şanlıurfa’da Kontinental iklim ve özelliği ağır basmaktadır. Gece <strong>il</strong>e gündüz ve yaz <strong>il</strong>e<br />
kış ortalama sıcaklıkları arasında büyük farklar vardır. En sıcak ay Temmuz ayında sıcaklık<br />
bazen 46 dereceye ulaşır. En soğuk ay olan Şubat ayında ise ara sıra ısının 0 o C’nin altına<br />
düştüğü görülmektedir.<br />
Şanlıurfa’da yıllık(1994-2003 yılları arası) yağış ortalaması 460.6 mm olarak<br />
hesaplanmıştır. En yüksek yağış ortalaması 1954 yılında 786.9 mm olarak tespit ed<strong>il</strong>miştir. En<br />
düşük yağış ortalaması, 1999 yılında 301.6 mm olmuştur. Yaz mevsimi sıcak ve kurak<br />
geçmektedir. Bu mevsimde hemen hemen hiç yağış düşmemektedir.<br />
C.1.1. Doğal Değişkenler<br />
C.1.1.1.Rüzgar<br />
İlimizin genelinde hakim rüzgar yönü (en fazla süre <strong>il</strong>e esen rüzgar) Batı-Güneybatı<br />
olmakla birlikte bu <strong>durum</strong> yıl içinde aylara ve mevsimlere göre değişiklik göstermektedir.
İlimize ait ortalama rüzgar hızı b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eri Tablo-C.1’de, en hızlı rüzgar hızı ve yönü<br />
b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eri Tablo-C.2’de ve ortalama fırtınalı günler sayısı <strong>il</strong>e ortalama kuvvetli rüzgarlı günler<br />
sayısı b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eri de Tablo-C.3’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
2001<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
2001<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
Tablo-C.1: Rüzgar Hızı Aylık Ortalaması (m/sn)<br />
I<br />
1.3<br />
2.0<br />
1.5<br />
1.9<br />
1.2<br />
II<br />
2.0<br />
1.9<br />
1.7<br />
2.1<br />
1.4<br />
III<br />
2.0<br />
2.0<br />
1.7<br />
1.9<br />
1.5<br />
IV<br />
2.4<br />
2.1<br />
2.2<br />
2.4<br />
1.7<br />
V<br />
2.3<br />
2.5<br />
A Y L A R<br />
VI<br />
3.0<br />
2.9<br />
VII<br />
2.8<br />
2.4<br />
VII<br />
Tablo C.2 İlimize Ait En Hızlı Esen Rüzgar Hızı Ve Yönü (m/sec.)<br />
2.1<br />
2.5<br />
1.9<br />
2.6<br />
3.0<br />
2.3<br />
2.9<br />
2.4<br />
2.2<br />
2.7<br />
3.0<br />
2.3<br />
2.5<br />
2.1<br />
IX<br />
2.3<br />
2.6<br />
3.7<br />
2.0<br />
1.8<br />
X<br />
1.7<br />
1.7<br />
2.1<br />
1.9<br />
1.3<br />
XI<br />
2.1<br />
1.7<br />
1.4<br />
1.3<br />
1.3<br />
XII<br />
1.7<br />
1.6<br />
1.6<br />
1.8<br />
1.2<br />
YILLIK<br />
2.2<br />
2.2<br />
2.2<br />
2.1<br />
1.7<br />
A Y L A R YILLIK<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
N<br />
7.5<br />
WSW<br />
11.0<br />
NNW<br />
8.2<br />
WSW<br />
11.3<br />
WSW<br />
14.7<br />
WSW<br />
20.5<br />
WNW<br />
13.4<br />
W<br />
10.0<br />
WSW<br />
11.0<br />
WSW<br />
20.5<br />
WNW<br />
15.2<br />
NNW<br />
11.8<br />
ENE<br />
9.5<br />
N<br />
12.6<br />
WNW<br />
15.2<br />
W<br />
17.0<br />
WNW<br />
10.5<br />
WSW<br />
10.5<br />
NNW<br />
14.2<br />
W<br />
17.0<br />
WSW<br />
13.9<br />
WNW<br />
8.8<br />
WNW<br />
12.4<br />
N<br />
11.3<br />
WSW<br />
17.0<br />
WSW<br />
15.8<br />
WNW<br />
12.5<br />
NNW<br />
13.0<br />
W<br />
11.3<br />
WSW<br />
15.8<br />
WSW<br />
12.8<br />
WSW<br />
12.4<br />
WSW<br />
9.6<br />
NNE<br />
11.1<br />
WSW<br />
12.8<br />
WSW<br />
11.9<br />
WSW<br />
8.7<br />
WSW<br />
8.9<br />
WSW<br />
9.2<br />
NNW<br />
12.9<br />
WSW<br />
13.4<br />
WSW<br />
12.2<br />
WSW<br />
12.7<br />
W<br />
8.3<br />
WSW<br />
15.0<br />
W<br />
11.7<br />
W<br />
14.6<br />
WSW<br />
12.9<br />
WSW<br />
8.7<br />
W<br />
15.0<br />
NNW<br />
15.3<br />
NE<br />
7.4<br />
WSW<br />
13.1<br />
WSW<br />
9.3<br />
W<br />
15.6<br />
SSE<br />
9.6<br />
NNW<br />
10.5<br />
WSW<br />
9.4<br />
NNW<br />
9.9<br />
ENE<br />
16.0<br />
WSW<br />
20.5<br />
W<br />
14.6<br />
WSW<br />
13.1<br />
NNW<br />
14.2<br />
WSW<br />
20.5
Tablo.C.3. İlimize Ait Ortalama Ortalama Fırtınalı Günler Sayısı Ve Ortalama Kuvvetli Rüzgarlı<br />
Günler Sayısı<br />
RÜZGAR İLE<br />
İLGİLİ<br />
BİLGİLER<br />
Ortalama Fırtınalı<br />
Günler Sayısı<br />
(Ruzgar hızı › 17.2 m/s)<br />
(Rasat Süresi=1995-2003)<br />
Ortalama Kuvvetli<br />
Rüzgarlı Günler Sayısı<br />
(Ruzgar hızı=10.8-17.1 m/s<br />
(Rasat Süresi=1995-2003)<br />
C.1.1.2. Basınç<br />
I<br />
2.7<br />
II<br />
0.2<br />
2.0<br />
III<br />
2.2<br />
IV<br />
3.1<br />
V<br />
2.9<br />
A Y L A R<br />
VI<br />
3.2<br />
VII<br />
4.0<br />
VIII<br />
1.5<br />
IX<br />
1.6<br />
X<br />
1.7<br />
XI<br />
2.3<br />
XII<br />
1.0<br />
YILLIK<br />
Şanlıurfa’da basınç incelenirse ortalama aktüel basıncın yaz aylarında daha düşük<br />
olduğu gözlenir. Bunun nedeni de yaz boyunca İlin Basra alçak basıncının etkisinde kalarak<br />
yağışsız ve sıcak geçmesidir.<br />
İlimize ait ortalama yerel basınç ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.4’de, en yüksek yerel basınç ver<strong>il</strong>eri<br />
Tablo-C.5’de, en düşük yerel basınç ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.6’da ve ortalama buhar basınçı ver<strong>il</strong>eri<br />
de Tablo-C.7’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
Tablo C.4. Ortalama Yerel Basınç (hPa)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
0.2<br />
28.0<br />
YILLIK<br />
2001 955.6 952.1 950.9 950.3 947.8 944.5 940.8 944.2 947.5 951.7 954.2 954.5 949.5<br />
2002 955.3 956.0 950.3 947.9 947.7 945.6 943.5 943.0 949.1 951.6 955.4 954.1 950.0<br />
2003 954.9 949.9 949.7 948.7 949.4 944.4 940.6 943.1 947.1 950.1 953.9 955.4 948.9<br />
2004 950.2 953.7 953.8 948.9 946.3 946.0 942.6 942.8 948.2 953.1 952.6 956.2 949.5<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
953.8 952.5 949.7 948.7 947.5 943.7 940.3 942.3 946.7 951.2 953.8 954.9 948.8
YILLAR<br />
Tablo C.5. En Yüksek Yerel Basınç (hPa)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 960.8 960.2 961.0 955.1 954.7 952.4 944.5 949.7 951.7 950.5 961.0 964.6 964.6<br />
2002 964.5 965.4 962.0 953.7 954.4 954.0 948.2 949.0 954.0 956.1 961.5 963.5 965.4<br />
2003 962.8 963.0 963.0 958.2 958.0 951.8 948.2 947.9 953.5 958.0 961.0 965.5 965.5<br />
2004 958.0 962.9 961.7 957.2 953.0 951.5 948.0 948.0 954.0 957.8 963.5 964.1 964.1<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
964.0 964.1 962.9 958.1 957.3 953.7 947.5 949.4 952.7 958.8 961.7 966.4 966.0<br />
Tablo C.6. En Düşük Yerel Basınç (hPa )<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 949.2 931.1 936.0 945.4 939.8 935.8 936.0 939.0 943.8 948.0 942.6 942.9 931.1<br />
2002 941.7 939.2 938.4 941.5 942.7 938.4 935.7 936.5 944.0 945.5 947.5 931.0 931.0<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
939.7<br />
932.5<br />
931.2<br />
940.0<br />
928.0<br />
942.0<br />
939.8<br />
938.5<br />
940.6<br />
935.1<br />
936.0<br />
938.7<br />
939.4 935.9 933.9 936.9 940.6 934.5 933.9 936.7 939.4 939.5 940.3 932.4 932.0<br />
(1994-2003)<br />
Tablo C.7. Ortalama Buhar Basınçı (hPa)<br />
YILLAR<br />
934.8<br />
938.0<br />
A Y L A R<br />
939.0<br />
936.2<br />
941.4<br />
940.3<br />
935.3<br />
946.0<br />
939.8<br />
940.5<br />
943.5<br />
946.0<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
932.5<br />
928.0<br />
YILLIK<br />
2001 6.8 6.6 9.5 11.4 11.7 11.1 15.7 18.8 14.9 12.2 8.7 8.8 11.4<br />
2002 8.7 7.2 9.0 11.4 12.6 14.6 16.8 18.1 16.3 12.8 10.2 6.6 12.0<br />
2003 8.3 6.9 7.5 11.1 12.5 12.9 13.4 15.0 14.2 12.9 9.1 7.7 11.0<br />
2004 7.7 7.2 7.7 8.5 11.9 12.8 12.9 17.0 12.3 12.5 10.3 5.4 10.5<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
7.4 7.0 8.3 11.1 12.8 14.3 16.8 17.8 15.1 12.4 9.6 8.0 11.7
C.1.1.3. Nem<br />
Şanlıurfa İlinin son on yıllık nem ver<strong>il</strong>eri incelendiğinde en yüksek nem oranı Aralık<br />
ayında, en düşük nem oranı ise Temmuz ayında görülmektedir.<br />
İlimize ait aylık ortalama bağıl nem oranı(%) ver<strong>il</strong>eri Tablo C.8’de ve aylık en düşük<br />
bağıl nem oranı(%) ver<strong>il</strong>eri ise Tablo-C.9’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
Tablo C.8. Aylık Ortalama Bağıl Nem (%)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 63.0 62.2 58.7 60.6 52.8 28.7 32.9 41.9 42.4 52.1 61.2 81.4 53.2<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
64.2<br />
79.6<br />
81.3<br />
60.0<br />
79.1<br />
74.9<br />
63.6<br />
64.7<br />
50.5<br />
69.5<br />
62.3<br />
47.1<br />
50.9<br />
42.4<br />
48.9<br />
38.3<br />
35.1<br />
33.5<br />
37.2<br />
28.5<br />
27.0<br />
73 66 63 62 47 37 35 40 45 52 62 74 54<br />
Tablo C.9. Aylık En Düşük Bağıl Nem (Mb)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
43.7<br />
32.2<br />
40.7<br />
47.8<br />
42.4<br />
34.8<br />
48.6<br />
51.5<br />
48.7<br />
62.4<br />
62.0<br />
72.2<br />
71.8<br />
75.0<br />
56.3<br />
54.8<br />
54.6<br />
51.3<br />
YILLIK<br />
2000 27 22 20 24 13 21 11 16 18 19 27 35 11<br />
2001 24 17 28 18 13 10 10 14 10 16 22 34 10<br />
2002 27 26 18 25 17 14 10 18 15 21 27 32 10<br />
2003 37 26 24 20 16 12 8 9 18 21 24 23 8<br />
2004 40 36 12 16 12 11 9 10 13 12 18 14 9<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
C.1.1.4. Sıcaklık<br />
24 13 18 18 13 10 8 9 10 5 15 19 5<br />
Yaz aylarında sıcaklık çoğu zaman 40 derece ve üzerinde seyretmesine rağmen<br />
Şanlıurfa’da son on yılın(1994-2003) ver<strong>il</strong>erine göre yıllık ortalama sıcaklık 18.8 derecedir.<br />
Şanlıurfa’da en yüksek sıcaklık 30 Temmuz 2000 yılında 46.8 derece olarak tespit ed<strong>il</strong>miştir.<br />
En sıcak aylar Temmuz ve Ağustos aylarıdır. En düşük sıcaklık ise 14 Şubat 1993’de – 6.8<br />
derece olarak tespit ed<strong>il</strong>miştir. En düşük sıcaklığın olduğu aylar Ocak ve Şubat aylarıdır. Yaz
aylarında günlük ortalama sıcaklık 30 derecenin üzerindedir. 59 yılık rasat süresi<br />
incelendiğinde günlük en yüksek sıcaklık farkının Mayıs ayında 22.8 0 C dir. Kış aylarında ise<br />
günlük ortalama sıcaklık 6-8 arasındadır. Donlu günlerin sayısı çok azdır.<br />
Aylık ve yıllık ortalama sıcaklık değerleri Tablo-C.10’de, aylık ve yıllk ortalama en<br />
yüksek sıcaklık değerleri Tablo-C.11’de, aylık ve yıllık ortalama en düşük sıcaklık değerleri<br />
Tablo-C.12’de, aylık ve yıllık en yüksek sıcaklık değerleri, en yüksek sıcaklık günü ve yılı<br />
Tablo-C.13’de, ve aylık ve yıllık en düşük sıcaklık değerleri de Tablo-C.14’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
Tablo C.10. Aylık ve Yıllık Ortalama Sıcaklık Değerleri ( o C)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 7.9 8.1 14.6 17.2 20.1 29.2 32.8 31.5 27.5 20.6 11.6 7.6 19.1<br />
2002 4.9 9.8 12.6 14.7 21.4 28.7 32.0 30.5 26.9 21.8 14.4 5.0 18.6<br />
2003 7.4 4.9 9.0 15.9 24.2 28.6 32.6 32.7 26.4 21.5 12.7 7.2 18.6<br />
2004 6.0 6.2 13.4 16.1 21.9 29.0 32.8 30.8 27.3 21.7 11.7 6.2 18.6<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
6.7 7.5 11.0 16.1 23.1 28.7 32.5 31.4 26.7 20.5 13.3 7.7 18.8<br />
Tablo C.11. Aylık ve Yıllk Ortalama En Yüksek Sıcaklık Değerleri ( o C)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 12.6 13.0 20.3 23.0 26.2 36.1 39.6 38.3 34.9 27.5 17.0 10.8 24.9<br />
2002 10,2 16,0 18,6 20,2 28,2 35,4 43,0 37,5 34,3 28,7 20,9 9,3 25,2<br />
2003 11.2 8.8 14.0 21.7 31.2 35.5 39.7 40.3 34.0 28.4 18.7 11.4 24.6<br />
2004 9.3 10.2 19.8 22.8 28.6 35.7 39.7 38.1 35.3 28.7 16.7 11.8 24.7<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
11.1 12.7 16.6 22.2 29.9 35.5 39.5 38.7 34.0 27.3 19.2 11.9 24.9
YILLAR<br />
Tablo C.12. Aylık ve Yıllık Ortalama En Düşük Sıcaklık Değerleri ( o C)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 4.5 4.0 10.0 12.0 14.7 22.2 25.6 24.8 21.2 15.3 7.5 2.1 13.7<br />
2002 1.1 4.7 8.1 10.1 15.2 21.7 23.5 23.8 20.2 16.7 9.9 2.2 13.1<br />
2003 4.7 2.1 4.7 10.9 17.8 21.4 25.8 26.0 20.2 16.0 8.7 4.2 13.5<br />
2004 3.2 2.7 8.2 10.6 15.6 21.8 25.6 23.6 20.7 16.5 8.5 2.6 13.3<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
3.6 3.4 6.4 10.9 16.7 21.8 25.4 24.4 20.3 15.4 9.1 4.7 13.5<br />
Tablo C.13. Aylık ve Yıllık En Yüksek Sıcaklık Değerleri, En Yüksek Sıcaklık Günü ve Yılı ( o C)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 17.4 20.4 25.2 31.6 35.8 40.4 44.0 42.4 38.0 33.6 26.5 16.2 44.0<br />
2002 17,7 20,5 26,9 25,1 36,3 41,4 43,4 43,1 38,0 36,4 25,3 19,3 43,4<br />
2003 15.8 13.7 20.1 27.3 35.5 39.0 44.3 43.3 41.0 35.5 26.6 16.2 44.3<br />
2004 13.5 20.3 26.7 33.4 35.2 39.4 43.3 43.1 38.5 35.0 26.0 19.6 43.3<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
01<br />
2000<br />
20.5<br />
23<br />
1998<br />
20.8<br />
08<br />
2002<br />
26.9<br />
14<br />
1998<br />
33.4<br />
24<br />
1995<br />
38.6<br />
28<br />
1996<br />
41.6<br />
30<br />
2000<br />
46.8<br />
05<br />
2003<br />
43.3<br />
Tablo C.14. Aylık ve Yıllık En Düşük Sıcaklık Değerleri ( o C)<br />
A Y L A R<br />
03<br />
2003<br />
41.0<br />
01<br />
2002<br />
36.4<br />
05<br />
1998<br />
27.9<br />
18<br />
1999<br />
20..0<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
30<br />
2000<br />
46.8<br />
YILLIK<br />
2001 0.0 -3.3 6.3 7.4 9.3 17.2 22.2 21.1 14.8 9.5 -0.4 -2.1 -3.3<br />
2002 -1,1 1,6 3,7 6,7 10,1 16,0 20,8 19,5 17,5 9,6 5,7 -5,0 -5,0<br />
2003 1.2 -1.0 -0.6 6.6 13.2 14.1 22.9 21.5 15.7 3.8 4.3 -0.3 -1.0<br />
2004 -2.1 -4.7 2.2 -0.7 10.6 17.3 21.1 20.0 16.4 11.3 -0.1 -3.0 -4.7<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
27<br />
1997<br />
-4.2<br />
06<br />
1997<br />
-5.6<br />
C.1.1.5. Buharlaşma<br />
20<br />
1997<br />
-2.5<br />
11<br />
1997<br />
0.6<br />
08<br />
1995<br />
7.4<br />
01<br />
2003<br />
14.1<br />
11<br />
1998<br />
19.8<br />
27<br />
1997<br />
17.3<br />
29<br />
1997<br />
13.4<br />
30<br />
2003<br />
3.8<br />
26<br />
1995<br />
-0.6<br />
06<br />
1994<br />
-5.2<br />
06<br />
1997<br />
-5.6
GAP’ın sulama ünitelerinin devreye girmesiyle Şanlıurfa’daki buharlaşma miktarında<br />
artış gözlenmiştir.<br />
Ortalama buharlaşma değerleri ve günlük en çok buharlaşma miktarı değerleri Tablo<br />
C.15’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
BUHARLAŞMA<br />
İLE İLGİLİ<br />
BİLGİLER<br />
Ortalama<br />
Buharlaşma(mm)<br />
Günlük En Çok<br />
Buharlaşma(mm)<br />
C.1.1.6. Yağışlar<br />
Tablo.C.15. Ortalama Buharlaşma Ve Günlük En Çok Buharlaşma Miktarı Değerleri(mm)<br />
I<br />
0.0<br />
C.1.1.6.1. Yağmur<br />
II<br />
0.0<br />
III<br />
0.0<br />
IV<br />
89.7<br />
7.4<br />
V<br />
169.4<br />
10.0<br />
A Y L A R<br />
VI<br />
250.8<br />
15.0<br />
VII<br />
309.6<br />
14.6<br />
VIII<br />
261.6<br />
14.0<br />
IX<br />
175.3<br />
9.0<br />
X<br />
103.8<br />
7.8<br />
XI<br />
41.1<br />
4.5<br />
XII<br />
0.0<br />
YILLIK<br />
Şanlıurfa’da son on yılın(1994-2003) ortalama yağış miktarı 463.9 mm’dir. En yüksek<br />
yağış 1954 yılında 786.9 mm olarak gerçekleşmiştir. En düşük yağış ise 1999 yılında 301.6<br />
mm olarak ölçülmüştür. Yoğun yağışlar kış ve <strong>il</strong>kbahar aylarında olmaktadır. Yaz aylarında<br />
ise mevsim genel olarak kurak geçmektedir. Yıllık ortalama yağışlı gün sayısı 80 gün<br />
civarındadır.<br />
Ortalama toplam yağış miktarı Tablo-C.17’de ve günlük en çok yağış miktarı ve günü<br />
Tablo-C.18’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
Tablo C.17. Ortalama Toplam Yağış Miktarı (mm)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
15.0<br />
YILLIK<br />
2001 14.0 92.1 66.9 59.9 50.6 --- --- --- 0.0 42.1 41.7 179.1 546.4<br />
2002 25.7 42.7 97.4 47.3 7.4 0.3 4.6 0.0 0.7 6.6 35.9 59.2 327.8<br />
2003 84.6 176.9 90.9 21.6 11.0 5.2 0.1 23.1 36.1 64.4 513.9<br />
2004 138.8 92.0 3.2 51.6 27.3 --- --- --- --- 3.4 187.7 7.8 511.8<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
82.0 71.6 79.5 45.0 19.2 1.9 0.5 2.9 2.3 25.1 49.4 81.2 460.6
YILLAR<br />
2001<br />
2002<br />
2003<br />
2004<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
Tablo C.18. Günlük En Çok Yağış Miktarı ve Günü (mm)<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
23<br />
6.6<br />
13.7<br />
28<br />
26.6<br />
23<br />
34.1<br />
15<br />
20.4<br />
10.1<br />
19<br />
30.8<br />
22<br />
17.9<br />
14<br />
19.9<br />
39.8<br />
26<br />
30.3<br />
12<br />
1.4<br />
04<br />
21.4<br />
15.0<br />
15<br />
6.0<br />
22<br />
32.3<br />
02<br />
15.1<br />
3.2<br />
16<br />
7.7<br />
3<br />
10.9<br />
--- --- ---<br />
0.3<br />
1<br />
3.3<br />
3.7<br />
---<br />
10<br />
0.0<br />
0.5<br />
18<br />
0.1<br />
--- --- --- ---<br />
30<br />
20.0<br />
2.5<br />
29<br />
15.8<br />
30<br />
3.0<br />
22<br />
26.2<br />
15.4<br />
11<br />
13.3<br />
7<br />
41.1<br />
04<br />
34.6<br />
27.1<br />
15<br />
11.4<br />
25<br />
5.1<br />
YILLIK<br />
04<br />
34.6<br />
62.3 43.5 49.6 36.3 33.8 7.7 3.7 26.0 5.8 33.6 49.3 34.6 62.3<br />
(1994-2003)<br />
Not: Yağışlar mm olarak ölçülür. 1 mm ölçülen yağış =1 kg/m 2<br />
Örneğin; 119.5 mm – 1 m 2 alana 119.5 kg yağış almış anlamındadır.<br />
C.1.1.6.2. Kar, Dolu, Sis Ve Kırağı<br />
Kar, don, Sis, dolu ve kırağı Şanlıurfa’da en az rastlanan meteorolojik hadiselerdir.<br />
İlimizin 10 yıllık meteorolojik ver<strong>il</strong>eri incelendiğinde; Sis’in en fazla olduğu aylar Aralık ve<br />
Ocak, en az olduğu aylar Nisan ve Ekim, hiç olmadığı aylar ise Haziran, Temmuz, Ağustos<br />
ve Eylül; Dolu’nun en fazla olduğu aylar Mart ve Nisan, en az olduğu aylar Mayıs ve<br />
Ağustos, diğer aylarda da hiç olmadığı; Kırağı’nın en fazla olduğu aylar Aralık ve Ocak, en az<br />
olduğu aylar Nisan ve Ekim, hiç olmadığı aylar ise Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül<br />
olduğu belirlenmiştir.<br />
Ortalama Kar Yağışlı Günler Sayısı ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.19’da, Ortalama Karla Örtülü<br />
Günler Sayısı ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.20’de, En Yüksek Kar Örtüsü Kalınlığı ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.21’de,<br />
Donlu Gün Sayısı ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.22’de, Ortalama Sisli Günler Sayısı ver<strong>il</strong>eri Tablo-<br />
C.23’de, Ortalama Dolulu Günler Sayısı ver<strong>il</strong>eri Tablo-C.24’de Ortalama Kırağılı Günler<br />
Sayısı ver<strong>il</strong>eri de Tablo-C.25’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
YILLAR<br />
Tablo C.19. Ortalama Kar Yağışlı Günler Sayısı<br />
I<br />
II<br />
III<br />
IV<br />
V<br />
A Y L A R<br />
VI<br />
2001 --- 1 --- --- --- --- --- --- --- --- 1 --- 2<br />
2002 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- 4 4<br />
2003 4 1 --- --- --- --- --- --- --- --- --- 5<br />
VII<br />
VIII<br />
IX<br />
X<br />
XI<br />
XII<br />
39.8<br />
30.8<br />
41.1<br />
YILLIK<br />
2004 3 6 --- --- --- --- --- --- --- --- 1 --- 10<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
1.1 1.3 1.3 0.4 --- --- --- --- --- --- 0.2 0.8 3.8
YILLAR<br />
Tablo C.20. Ortalama Karla Örtülü Günler Sayısı<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
YILLIK<br />
2001 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2002 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2003 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2004 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
0.7 0.8 0.1 --- --- --- --- --- --- --- --- 0.2 1.8<br />
Tablo C.21. En Yüksek Kar Örtüsü Kalınlığı(cm)<br />
A Y L A R<br />
YILLAR<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII YILLIK<br />
2001 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2002 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2003 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2004<br />
Rasat<br />
--- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
Süresi 25.0 7.0 --- --- --- --- --- --- --- --- --- 7.0 25.0<br />
(2001-2003)<br />
Tablo C.22. Donlu Gün Sayısı<br />
YILLAR<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII YILLIK<br />
2001 --- 2 --- --- --- --- --- --- --- --- 1 1 4<br />
2002 12 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- 2 14<br />
2003 --- 9 2 --- --- --- --- --- --- --- --- --- 11<br />
2004 1 6 --- --- --- --- --- --- --- --- 2 6 15<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)
YILLAR<br />
Tablo C.23. Ortalama Sisli Günler Sayısı<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
2001 --- 4 --- --- --- --- --- --- --- --- --- 1 5<br />
2002 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- 2 2<br />
YILLIK<br />
2003 9 6 2 --- --- --- --- --- --- --- 2 7 26<br />
2004 4 2 --- --- --- --- --- --- --- --- 1 --- 7<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(2001-2003)<br />
YILLAR<br />
19.5 5.0 --- --- --- --- --- --- --- --- --- 37.0 35.0<br />
Tablo C.24. Ortalama Dolulu Günler Sayısı<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII<br />
2001 --- --- 1 1 --- --- --- --- --- --- --- --- 2<br />
YILLIK<br />
2002 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2003 --- 3 --- 1 --- --- --- --- --- --- --- --- 4<br />
2004 1 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- 1<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
YILLAR<br />
--- 0.3 0.4 0.8 0.1 --- --- 0.3 --- --- --- --- 1.7<br />
Tablo C.25. Ortalama Kırağılı Günler Sayısı<br />
A Y L A R<br />
I II III IV V VI VII VIII IX X XI XII YILLIK<br />
2001 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2002 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2003 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
2004 --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- --- ---<br />
Rasat<br />
Süresi<br />
(1994-2003)<br />
2.0 1.6 0.2 --- --- --- --- --- --- --- 0.1 0.8 4.7
C.1.1.7. Seller<br />
Şanlıurfa’da tabiatın doğal yapısı ve meteorolojik şartlardan dolayı önemli sel hadisesi<br />
meydana gelmemiştir. Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i kayıtlarda böyle bir <strong>durum</strong> mevcut değ<strong>il</strong>dir. Ancak<br />
zaman zaman ani sağanak yağışlardan dolayı dağlardan, tepelerden yüzey akışa geçen yağmur<br />
suları, yılın çoğu mevsiminde kuru olan derelerde de olsa sel halinde akmakta ve <strong>çevre</strong>sine bir<br />
miktar zarar vermektedir. Bununla <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i olarak kayıtlar tutulmamıştır. Bu olay özellikle<br />
toprağın yağışa doyduğu ve yağışın sağanak şek<strong>il</strong>de aniden meydana geldiği sonbahar ve kış<br />
aylarında olmaktadır.<br />
C.1.1.8. Kuraklık<br />
Şanlıurfa’da son on yılın(1994-2003) yıllık ortalama yağış miktarı 460.6 mm olup,<br />
genel manada az yağış alan bir <strong>il</strong>dir. Tarımsal açıdan yağış <strong>il</strong>e kuraklık arasındaki bağlantı,<br />
yağışın mevsimlere (aylara) dağılışı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>idir. Kış aylarında yağış istendiği gibi Mart ve<br />
Nisan aylarında da özellikle kuru tarım için yağışlar zorunludur. Şanlıurfa, genel manada<br />
kuraklığın hakim olduğu <strong>il</strong>lerdendir.<br />
C.1.1.9. Mikroklima<br />
Dar bir bölgede meteorolojik yönden farklılık gösteren yerler olan mikroklima<br />
bölgelerine, Şanlıurfa’nın topoğrafik yapısı nedeniyle rastlanılmamaktadır.<br />
C.1.2. Yapay Etmenler<br />
C.1.2.1.Plansız Kentleşme<br />
Harran Ovasının sulamaya açılması <strong>il</strong>e cazibe merkezi olan ve GAP projelerinin<br />
ağırlıklı uygulandığı Şanlıurfa’ya; köyler, <strong>il</strong>çeler ve <strong>çevre</strong> <strong>il</strong>lerden yoğun insan göçü olmakta<br />
ve bu insanlar büyük oranda <strong>il</strong>in alt yapısı yetersiz olan gecekondu kısmına yerleşmektedirler.<br />
İl merkezinin güneyi ve batısı plansız kentleşmenin ve kaçak yapılaşmanın yoğun<br />
olduğu bölgelerdir. Bu bölgelerde sayıları 25.000’nin üzerinde olan plansız, projesiz, altyapısı<br />
yeterli olmayan konut bulunmaktadır. Şehrin doğu kısmında yapılaşma ovaya doğru, tarım<br />
arazisi içine kaymaktadır.<br />
Plansız yapılaşma genel manada hava, su, toprak ve görüntü kirl<strong>il</strong>iğine yol açmakta,<br />
imarsız yapılaşma nedeniyle ulaşım, altyapı ve sosyal hizmetler bakımından <strong>çevre</strong> sorunları<br />
bu bölgede ağırlaşmaktadır.<br />
Planlı yapılaşma şehrin kuzey bölgesinde ve ağırlıklı olarak Yenişehir semtinde<br />
Karaköprü Beldesine doğru oluşmaya devam etmektedir..<br />
C.1.2.2. Yeş<strong>il</strong> Alanlar<br />
Şanlıurfa’da kişi başına düşen yeş<strong>il</strong> alan miktarı 2.1 m 2 civarındadır. İl merkezindeki<br />
yeş<strong>il</strong> alanların büyük kısmı resmi kuruluşların mülkiyetindedir. Cadde ve sokak kenarlarında<br />
ağaçlandırma çalışmaları belediyece sürdürülmektedir. Ağaçlandırma hususunda mülki<br />
idarenin ve resmi dairelerin yoğun çabası bulunmaktadır. Nispi nemin düşük olması, yazların<br />
sıcak ve kurak geçmesi gibi etmenler dik<strong>il</strong>en ağaçların tutma oranını etk<strong>il</strong>emektedir. Bu
sebeple şehirlerin , akciğerlere olan yegane oksijen kaynağı ağaçlar ve ağaçlandırma,<br />
Şanlıurfa’da yetersiz olup hayati önem arz etmektedir.<br />
C.1.2.3. Isınmada Kullanılan Yakıtlar<br />
İlde ısınmada sobalarda odun, kömür, likid petrol gazı, motorin, kaloriferlerde fuelo<strong>il</strong><br />
ve kömür kullanılmaktadır. İlde kışların ılık geçmesi nedeniyle ısınmada yoğun olarak<br />
elektrik enerjisi kullanımı da söz konusudur. İlimizde kullanılan yakıtların cins ve miktarları<br />
Tablo-C.26’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-C.26. İlimizde Kullanılan Yakıtların Cins ve Miktarları<br />
2002 2003 2004<br />
Yakıtın<br />
Tüketim Miktarı (ton) Tüketim Miktarı (ton) Tüketim Miktarı (ton)<br />
Cinsi Evsel Isıtmada Sanayide Evsel Isıtmada Sanayide Evsel Isıtmada Sanayide<br />
Tüket<strong>il</strong>en Tüket<strong>il</strong>en Tüket<strong>il</strong>en Tüket<strong>il</strong>en Tüket<strong>il</strong>en Tüket<strong>il</strong>en<br />
İthal Kömür 12.576 15.548 11.228 --- 11.228 22.087<br />
Yerli Kömür 8.305 825 5.727 2.430 5.727 3.818<br />
Taş Kömürü 5.863 13.420 2.024 --- 2.030 ---<br />
Briket Kömürü --- --- 510 --- 510 ---<br />
Fuel-O<strong>il</strong>(6 Nolu) 4.589 2.052 --- 5.085 --- 6.000<br />
Fuel-O<strong>il</strong>(Kal-Yak) 3.030 6.243 5.738 --- 7.738 ---<br />
LPG 8.182 591 8.100 1.000 7.600 1.000<br />
Motorin 3.782 179 3.850 200 3.800 250<br />
Odun 51.123 --- 43.429 --- 40.450 ---<br />
Diğer(Tezek vb.) 25.613 546 24.320 --- 22.300 ---<br />
İl Mahalli <strong>Çevre</strong> Kurulunda alınan kararlar doğrultusunda kükürt oranı yüksek, kalori<br />
değeri düşük kömür ve yakıtların yasaklanması neticesinde <strong>il</strong>de önem arzedecek hava kirl<strong>il</strong>iği<br />
oluşmamaktadır.<br />
İl sınırlarımız içinde doğalgazın kullanımı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i Adıyaman-Diyarbakır Doğalgaz<br />
Boru Hattı için ÇED Olumlu Kararı alınmış ve proje için inşaat çalışmalarına başlanmıştır.<br />
Sözkonusu projenin tamamlanması <strong>il</strong>e <strong>il</strong>imizde doğalgazın kullanımına başlanacaktır.<br />
İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Denetleme Ekipleri düzenli olarak kontrolleri<br />
yapmakta, standartlara uygun yakıtlara satış izin belgesi ver<strong>il</strong>mekte, yasaklanmış yakıtların<br />
kullanımı önlenmekte ve ve <strong>il</strong> dışına çıkarılması sağlanmaktadır.<br />
C.1.2.4. Endüstriyel Emisyonlar<br />
İlde endüstriyel tesisler fazlaca bulunmamakta olup, henüz yoğunlaşmaya<br />
başlamamıştır. GAP <strong>il</strong>e birlikte tarım ağırlıklı sanayi tesisleri 1 Organize Sanayi Bölgesi ve<br />
Akçakale Yolun’da kurulmaya başlamıştır. 2. Organize Sanayi Bölgesinin kurulma<br />
çalışmaları devam etmektedir. Endüstriyel Kaynaklı Hava Kırl<strong>il</strong>iğinin Kontrolü Yönetmeliği<br />
tabi tesis<strong>il</strong>erin emisyon izin belgeleri almaları için çalışmalar başlatılmıştır.<br />
Emisyon izni için müracaat eden kuruluşların emisyon ölçümleri yetk<strong>il</strong>i kuruluşlarca<br />
yapılmakta olup, Endüstriyel Kaynaklı Hava Kırl<strong>il</strong>iğinin Kontrolü Yönetmeliğinde belirt<strong>il</strong>en<br />
standart değerlere uygun olup olmadığı İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğünce<br />
değerlendir<strong>il</strong>mektedir. 2004 yılı sonu itibarı <strong>il</strong>e Şanlıurfa genelinde emisyon izin belgesi alan<br />
işletmelerin sektöreldağılımları ve sayıları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ver<strong>il</strong>er Tablo C.27’de ver<strong>il</strong>miştir.
Tablo-C.27: Emisyon İzin Belgesi Alan Tesislerin Sektörel Dağılımları<br />
İzin Alan Tesis Sayısı<br />
EKHKKY Ek-3 de Yer Alan İzne Tabi Tesislerin Sektörel İsimleri A Grubu B Grubu<br />
01-Isı Üretimi , Maden Enerji<br />
--- ---<br />
02-Taş,Toprak, Cam Seramik Ve Yapı Malzemeleri --- 12<br />
03-Çelik Demir ve Diğer Metallerin Üret<strong>il</strong>mesi ve İşlenmesi 1 1<br />
04-Kimyasal Ürünler, Tıbbi İlaçlar, Mineral Yapıların Rafinesi<br />
05-Organik Maddelerle Yüzeylerin Muamelesi, Prof<strong>il</strong> Biçimindeki Plastik<br />
Malzemelerin Üretimi, Plastik Maddeler ve Reçinelerin Diğer İşleme<br />
1 1<br />
Biçimleri<br />
--- ---<br />
06-Odun ve Selüloz --- ---<br />
07-Besin Maddeleri, İçk<strong>il</strong>er, Yemler ve Tarımsal Ürünler --- 12<br />
08-Artık Maddelerin Değerlendir<strong>il</strong>mesi ve Ortadan Kaldırılması --- ---<br />
09-Maddelerin Depolanması, Doldurma ve Boşaltma 3 125<br />
10 –Diğerleri --- 1<br />
TOPLAM<br />
C.1.2.5. Trafikten Kaynaklanan Emisyonlar<br />
İlimiz plakasına kayıtlı araçların cins ve miktarları Tablo-C.28’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Araçların egsozlarında kaynaklanan hava kirl<strong>il</strong>iğinin asgari seviyeye düşürülmesi için İl<br />
<strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü <strong>il</strong>e <strong>Çevre</strong> Koruma Vakfı müştereken emisyon kontrolleri<br />
yapmaktadır. Bunun için üç adet sabit ve bir adet mob<strong>il</strong> olmak üzere toplam dört adet Egsoz<br />
Emisyon Ölçüm İstasyonu kurulmuştur. İstasyonlarda ve yol kontrollerinde 4 adet benzinli, 3<br />
adet dizel olmak üzere toplam 7 adet egzoz emisyon ölçüm cihazı kullanılmaktadır.<br />
ARAÇ<br />
CİNSİ<br />
Tablo-C.28: İlimize Kayıtlı Araçların Cins ve Miktarları İle Egzoz Emisyon Ölçümü Yapılan Araç Sayısı<br />
2002 2003 2004<br />
ARAÇ<br />
SAYISI<br />
EGZOZ EMİSYON<br />
ÖLÇÜMÜ<br />
YAPILAN ARAÇ<br />
SAYISI<br />
ARAÇ<br />
SAYISI<br />
EGZOZ EMİSYON<br />
ÖLÇÜMÜ<br />
YAPILAN ARAÇ<br />
SAYISI<br />
ARAÇ<br />
SAYISI<br />
5<br />
152<br />
EGZOZ EMİSYON<br />
ÖLÇÜMÜ<br />
YAPILAN ARAÇ<br />
SAYISI<br />
Otomob<strong>il</strong> 31.738 37255 41929<br />
Minibüs 2.858 3364 3103<br />
Midibas --- --- ---<br />
Otobüs 1.160 1161 808<br />
Kamyon 13.251 13606 9839<br />
Traktör 16.077 18177 19213<br />
Kamyonet 2.977 3686 5335<br />
Motorsiklet 16.667 16995 23973<br />
Diğer 1.267 1616 3840<br />
Toplam 85.995 34.319 95860 36.109 108040 23.333<br />
İlimiz Merkez Akçakale Yolu üzeri 8. Km.’de faaliyette bulunan 1 adet hava alanı<br />
mevcut olup, GAP Uluslar arası Hava Limanı inşaatı çalışmaları devam etmektedir. Şanlıurfa<br />
Havaalanı uluslar arası uçuşlara kapalı olduğundan transit uçuşlar yapılmamaktadır. Şanlıurfa<br />
Havaalanından haftalık olarak İstanbul ve Ankara’ya tarifeli seferler yapılmaktadır. Türk<br />
Hava Yolları ve diğer havayollarının <strong>il</strong>imizde yapmış oldukları seferler <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ver<strong>il</strong>er Tablo-<br />
C.29’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-C.29: İlimize Düzenlenen Uçak Seferleri ve Yolcu Sayıları.
Aylar<br />
İnen -Kalkan Uçak Sayısı<br />
Gelen-Giden Yolcu Sayısı<br />
2003<br />
2004<br />
2003<br />
2004<br />
OCAK 56 46 1425 2811<br />
ŞUBAT 21 64 601 3052<br />
MART 30 60 831 3014<br />
NİSAN 10 65 326 4180<br />
MAYIS 89 59 2304 843<br />
HAZİRAN 70 4 2560 ---<br />
TEMMUZ 58 30 2629 683<br />
AĞUSTOS 63 43 2399 1696<br />
EYLÜL 54 50 2621 2479<br />
EKİM 56 34 3055 2359<br />
KASIM 52 47 2346 2477<br />
ARALIK 46 54 2529 2909<br />
TOPLAM 605 556 23.616 26.503<br />
İstanbul-Şanlıurfa-İstanbul seferi yapan THY Uçakları(Geliş-Gidiş) : 3700*2=7.400<br />
Litre Jet A1 yakıtı tüketmektedir.<br />
Ankara-Şanlıurfa-Ankara seferi yapan THY Uçakları(Geliş-Gidiş) : 2500*2=5.000<br />
Litre Jet A1 yakıtı tüketmektedir.<br />
C.2. Havayı Kirletici Gazlar ve Kaynakları<br />
C.2.1. Kükürtdioksit Konsantrasyonu ve Duman<br />
Isınmada kullanılan yakıtlardan kaynaklanan SO2 (kükürtdioksit), PM (partikül<br />
madde) emisyonları <strong>il</strong>e araçların egsoz gazlarından kaynaklanan SO2, Azotdioksit,<br />
Karbonmonoksit. Hidrokarbonlar ve Kurşun Emisyonları hava kirl<strong>il</strong>iğine neden olmaktadır.<br />
İlimizde işletme ve tesislerin baca gazı ölçümleri <strong>Çevre</strong> Koruma Vakfı Başkanlığına<br />
ait cihaz <strong>il</strong>e Müdürlüğümüz elemanlarınca yapılmaktadır.<br />
İl merkezinde hava kirl<strong>il</strong>iğini tespit eden İl Sağlık Müdürlüğüne ait cihaz arızalı<br />
olduğundan Nisan 1999’dan itibaren hava kirl<strong>il</strong>iği ölçümleri yapılmamaktadır. 1998 ve 1999<br />
yılı Kükürtdioksit <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ver<strong>il</strong>er Tablo C.30 ve C.31’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
C.2.2. Partikül Madde Emisyonları<br />
1998 ve 1999 yılı Partikül Madde <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ver<strong>il</strong>er Tablo C.30 ve C.31’de ver<strong>il</strong>miştir.
SO2<br />
mgr/m 3<br />
PM<br />
mgr/m 3<br />
SO2<br />
mgr/m 3<br />
PM<br />
mgr/m 3<br />
Tablo C.30. 1998 Yılına Ait Hava Kalitesi Parametrelerin Değerleri<br />
HAVA KİRLETİCİ<br />
PARAMETRELERİN<br />
İSTATİSTİĞİ Ocak<br />
Aylık Ortalama Değer<br />
Max. Aylık Değer<br />
Max. Değer Tarihi<br />
Min Aylık Değer<br />
Min Değer Tarihi<br />
Ölçüm Yapılan Gün Sayısı<br />
Aylık Ortalama Değer<br />
Max. Aylık Değer<br />
Max. Değer Tarihi<br />
Min Aylık Değer<br />
Min Değer Tarihi<br />
Ölçüm Yapılan Gün Sayısı<br />
203<br />
221<br />
27<br />
152<br />
25<br />
7<br />
84<br />
151<br />
Şuba<br />
t<br />
85<br />
176<br />
16<br />
32<br />
1<br />
28<br />
60<br />
162<br />
Mart<br />
47<br />
93<br />
26<br />
16<br />
1<br />
31<br />
29<br />
60<br />
Nisa<br />
n<br />
Mayı<br />
s<br />
Hazi<br />
ran<br />
Tem<br />
muz<br />
Ağus<br />
tos<br />
42<br />
71<br />
23<br />
22<br />
15<br />
30<br />
77<br />
108<br />
30<br />
42<br />
8<br />
20<br />
30<br />
31<br />
66<br />
100<br />
Tablo C.31. 1999 Yılına Ait Hava Kirletici Parametrelerin Değerleri<br />
HAVA KİRLETİCİ<br />
PARAMETRELERİN<br />
İSTATİSTİĞİ<br />
28<br />
34<br />
25<br />
7<br />
10<br />
14<br />
13<br />
28<br />
Ocak<br />
1<br />
5<br />
23<br />
31<br />
Şubat<br />
5<br />
48<br />
30<br />
30<br />
Mart<br />
Aylık Ortalama Değer 53 58 71<br />
Max. Aylık Değer 85 131 158<br />
Max. Değer Tarihi 13 17 17<br />
Min Aylık Değer 24 17 32<br />
Min Değer Tarihi 29 26 23<br />
Ölçüm Yapılan Gün Sayısı 31 28 31<br />
Aylık Ortalama Değer 52 80 58<br />
Max. Aylık Değer 105 188 152<br />
Max. DeğerTarihi 13 2 14<br />
Min Aylık Değer 20 30 22<br />
Min Değer Tarihi 1 23 29<br />
Ölçüm Yapılan Gün Sayısı 31 28 31<br />
10<br />
32<br />
31<br />
31<br />
Nisan<br />
22<br />
33<br />
6<br />
10<br />
30<br />
30<br />
10<br />
36<br />
1<br />
0<br />
7<br />
30<br />
Mayıs<br />
Eylül<br />
Ölçüm<br />
Yapılmadı.<br />
Ölçüm<br />
Yapılmadı.<br />
Haziran<br />
Temmu<br />
z<br />
Ağustos<br />
Eki<br />
m<br />
Kası<br />
m<br />
Eylül<br />
Ölçüm Yapılmadı.<br />
Ölçüm Yapılmadı.<br />
112<br />
190<br />
3<br />
58<br />
19<br />
30<br />
107<br />
180<br />
24<br />
28<br />
18<br />
30<br />
Ekim<br />
Aralı<br />
k<br />
Kasım<br />
55<br />
96<br />
13<br />
32<br />
17<br />
31<br />
99<br />
145<br />
24<br />
45<br />
17<br />
31<br />
Aralık
C.2.3. Karbondioksit Emisyonları<br />
Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliğinde Karbon Monoksit için ver<strong>il</strong>en Kısa<br />
Vadeli Sınır Değeri 10.000 mgr/m 3 , Uzun Vadeli Sınır Değeri 30.000 mgr/m 3 ’dır. Sabit ve<br />
hareketli kaynaklardan ver<strong>il</strong>en CO miktarı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bir veriye ulaşılmamıştır.<br />
C.2.4. Azotoksit(Nox) Emisyonları<br />
Nitrojen oksitleri <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bir veriye ulaşılmamıştır.<br />
C.2.5. Hidrokarbon ve Kurşun Emisyonları<br />
Hidrokarbon ve kurşun emisyonları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bir veriye ulaşılmamıştır.<br />
C.3. Atmosferik Kirl<strong>il</strong>ik<br />
C.3.1. Ozon Tabakasının İncelmesinin Etk<strong>il</strong>eri<br />
İlimizde ozon tabakasına zararlı bir faaliyete rastlanılmamıştır.<br />
C.3.2. Asit Yağmurlarının Etk<strong>il</strong>eri<br />
Asit yağmurlarının etk<strong>il</strong>eri <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir veriye ulaşılmamıştır.<br />
C.4. Hava Kirletic<strong>il</strong>eri <strong>Çevre</strong>ye Olan Etk<strong>il</strong>eri<br />
C.4.1. Doğal <strong>Çevre</strong>ye Etkisi<br />
C.4.1.1.Su Üzerindeki Etk<strong>il</strong>eri<br />
Bu konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir veriye ulaşılamamıştır.<br />
C.4.1.2.Toprak Üzerindeki Etk<strong>il</strong>eri<br />
Bu konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir veriye ulaşılamamıştır.<br />
C.4.1.3.Flora ve Fauna Üzerindeki Etkisi<br />
Bu konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir veriye ulaşılamamıştır.<br />
C.4.1.4. İnsan Sağlığı Üzerindeki Etkisi<br />
Bu konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir veriye ulaşılamamıştır.<br />
C.4.2. Yapay <strong>Çevre</strong>ye(Görüntü Kirl<strong>il</strong>iği Üzerine) Etk<strong>il</strong>eri<br />
Bu konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir veriye ulaşılamamıştır.
K A Y N A K L A R :<br />
1-DSİ XV. Bölge Müdürlüğü Yazısı<br />
2-Meteoroloji Bölge Müdürlüğü Yazısı<br />
3-İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
4-Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu<br />
5-İl Sağlık Müdürlüğü Dökümanları<br />
D.1. Su Kaynaklarının Kullanımı<br />
D.1.1. Yer Altı Suları<br />
(D), SU<br />
Şanlıurfa İl sınırları içerisindeki mevcut yeraltı suyu havzalarının yerleri,<br />
kapasiteleri ve kalitesine <strong>il</strong>işkin b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-D.1’de ver<strong>il</strong>miştir. Bu yer altı suları yağıştan<br />
ve yüzeysel akıştan süzülmeyle oluşmaktadır.<br />
Tablo-D.1: İlimizdedeki Yeraltı Suyu Havzalarının İsimleri, Kapasiteleri ve Kalitesi<br />
Yer altı Suyu Kalitesi<br />
Rezervi<br />
Havza Adı<br />
(hm 3 Drenaj<br />
/yıl)<br />
Alanı<br />
(m 2 Organik pH Sertlik Fs<br />
)<br />
Madde<br />
(mg/l)<br />
o<br />
Viranşehir-Ceylanpınar<br />
Tektek Dağı<br />
Harran<br />
Suruç<br />
Birecik<br />
Halfetı<br />
Yaylak(Baziki)<br />
Bozova<br />
H<strong>il</strong>van<br />
622.3<br />
52.5<br />
360<br />
50<br />
3.5<br />
7<br />
13.4<br />
5.2<br />
66.9<br />
3782<br />
957<br />
5022<br />
1378<br />
584<br />
1041<br />
584<br />
500<br />
2444<br />
0.88-7.12<br />
0.88-7.12<br />
0.4-7.6<br />
0.56<br />
~0.96<br />
~0.8<br />
~1.2<br />
~2.2<br />
~0.8<br />
Siverek<br />
22 1455 ~0.6<br />
(*) ABD Tuzluluk Laboratuvarı Diyagramına göre sınıfı :C2S1 6.25-8.5<br />
6.25-8.5<br />
7.1-8.3<br />
7.1-8.4<br />
~8.2<br />
~6.5<br />
~7.4<br />
~7.3<br />
~7.8<br />
~7.6<br />
13-44.5<br />
13-44.5<br />
15-30<br />
11.5-27.5<br />
~17.5<br />
~16.7<br />
~17.7<br />
18<br />
~14.5<br />
~18<br />
Tuzluluk<br />
(*)<br />
C 2S 1-C 3S 1<br />
C2S 1-C 3S 1<br />
C2S 1-C 3S 1<br />
C 2S 1<br />
C2S 1<br />
C 2S 1<br />
C 2S 1<br />
C2S 1
Şanlıurfa <strong>il</strong> genelinin içme ve kullanma amaçlı su ihtiyacı; mevcut barajlar, yer altı<br />
suları ve göletlerden karşılanmaktadır. Uzun yıllar kuraklık, yağışların yeterli olmaması ve<br />
derin su kuyuları vasıtasıyla sulu tarım yapılması nedeniyle yer altı su seviyesinde düşmeler<br />
olmuş, bazı derin su kuyuları çalışmaz hale gelmiştir. 1995 yılında Şanlıurfa Tünellerinin<br />
faaliyete geçmesiyle Atatürk Barajı’ndan ovaya su ver<strong>il</strong>miş böylelikle <strong>il</strong>k etapta yüzlerce<br />
köyde sulu tarıma geç<strong>il</strong>miş, bununla birlikte ovadaki taban su seviyesi ve yer altı su seviyesi<br />
yükselmeye başlamıştır. Şanlıurfa İl merkezinin içme suyu ihtiyacı eskide 16 adet derin<br />
kuyudan ve Atatürk barajı Şanlıurfa tünellerin çıkış ağzında alına su <strong>il</strong>e Şanlıurfa Belediyesi<br />
tarafından yapılmış olan içmesuyu pompajı ve arıtma tesisinde sağlanmaktadır. Şehir<br />
merkezinin uzun yıllar içme ve kullanma suyu problemi gider<strong>il</strong>miştir. Şanlıurfa’daki yeraltı<br />
suyu potansiyeli ve dağılımı Tablo-D.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-D.2: Şanlıurfa’daki Yeraltı Suyu Potansiyeli ve Dağılımı.<br />
Ova Adı<br />
YAS Rezervi<br />
(hm 3 /yıl)<br />
YAS Tahsisi<br />
(hm 3 /yıl)<br />
Mardin-Ceylanpınar 1287 345.92<br />
Harran 360 284.74<br />
Siverek-H<strong>il</strong>van 110 20.68<br />
Suruç 50 30.08<br />
Bozova-Yaylak 34 8.56<br />
Birecik-Halfeti 4<br />
Toplam 1845 hm<br />
3.23<br />
3 /yıl<br />
Not: Harran Ovasında, Şanlıurfa tüneli vasıtasıyla yapılan yüzey sulaması sonucu tahsis ed<strong>il</strong>en rezervin büyük bir kısmı<br />
kullanılmamaktadır.<br />
D.1.2. Jeotermak Kaynaklar<br />
Kaarali Kaplıcaları: Şanlıurfa merkez <strong>il</strong>çeye bağlı Karaali köyünün doğusunda açılan<br />
su sondaj kuyularından 45-50 C 0 de sıcak su çıkmaktadır. Sıcak suyun, yağış sularının<br />
süzülerek derinlerde jeotermik gradiyan etkisi <strong>il</strong>e ısınması sonucu oluştuğu düşünülmektedir.<br />
Sondaj kuyularından elde ed<strong>il</strong>en sıcak sular yöredeki kaplıca ve seralarda kullanılmaktadır.<br />
Yapılan etütler sonucunda bölgede 90.000 dekarlık bir alanın sıcak su rezervini kapsadığı<br />
tespit ed<strong>il</strong>miştir.<br />
İstanbul Üniversitesi Tıbbi Ekoloji ve Hidro-Klimatoloji Araştırma ve Uygulama<br />
Merkezi Hidroloji ve Biyoloji Laboratuarlarında yapılan kimyasal ve biyolojik incelemelere<br />
göre; su hipertermal (49.1º), akratotermal (total mineralizasyon 1gr/lt.nin altında), kükürtlü<br />
(eşik değer üstünde 1.58ppm hidrojen sülfür) bir su özelliğini taşımakta olduğu tesbit<br />
ed<strong>il</strong>miştir.<br />
Termomineral kaynak, kükürtlü kaynak olarak Almanya’ daki Oberdof Kaplıcası (H2S<br />
1,1ppm) ve Akratotermal su olarak, Bursa Askeri Hastane Kaplıcası suyuna benzemektedir.<br />
Suyun debisi 70-80lt/sn’ dir.<br />
Kaplıca Otel Tesisleri ve Kapalı Havuz Tesisleri İl Özel İdaresi tarafından yapılmış<br />
olup, 34 odalı 68 yataklıdır. 150.000 m 3 /saat sıcak su kapasitelidir. 1997 yılında hizmete<br />
açılmıştır. 54 daireden oluşan bir apart otel de Şubat 2000 'de hizmete açılmıştır.
Kaplıca suyunun tedavisinde etk<strong>il</strong>i olduğu hastalıklar aşağıda ver<strong>il</strong>miştir:<br />
a-Hareket Sistemi Hastalıkları<br />
b- Sinir Hastalıkları<br />
c-Psikosomatik Hastalıklar<br />
d-Dolaşım Sistemi Hastalıkları<br />
e-Deri Hastalıkları<br />
f-Jinekolojik Hastalıklar<br />
g-Şeker Hastalıkları<br />
h-Yüz Kırışıkları<br />
j-Rinit, farenjit, larenjit, kronik bronşit ve bronşektazi<br />
Karaali Kaplıcalarının suyu iç<strong>il</strong>diğinde; metal zehirlenmeleri, hiperürsemi, diabet<br />
mellitus, idrar yolu <strong>il</strong>tihabi, böbrek taşı proflaksisi gibi hastalıklara fayda vermektedir.<br />
D.1.3. Akarsular<br />
İlmiz sınırları dah<strong>il</strong>inde ir<strong>il</strong>i ufaklı bir çok akarsu bulunmaktadır Özelikle bu akarsular<br />
içinde en önemlisi Fırat Nehri dir. Akar sular <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er konu başlıkları şeklinde aşağıda<br />
açıklanmıştır.<br />
Fırat Nehri Havzası: Siverek <strong>il</strong>çesinin Dağbaşı Nahiyesi’ne bağlı Maktelen Geçidi civarında<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong> sınırlarına giren Fırat Nehri, Gaziantep <strong>il</strong>e sınırı boyunca devam edip Suriye<br />
topraklarına geçmektedir. Birecik <strong>il</strong>çesindeki debisi 1500 m 3 /sn’dir. Su kalitesine <strong>il</strong>işkin<br />
parametrelere ulaşılamamış olmakla beraber, Şanlıurfa <strong>il</strong> merkezi, Halfeti ve Birecik İlçeleri<br />
<strong>il</strong>e birlikte Gaziantepe bağlı Nizip <strong>il</strong>çesi de içme ve kullanma suyunu bu nehir üzerinde<br />
bulunan baraj göllerinden temin etmektedir.<br />
Fırat nehrinin üzerinde Siverek ve H<strong>il</strong>van <strong>il</strong>çe sınırları dah<strong>il</strong>inde Adıyaman <strong>il</strong>ine<br />
ulaşım sallar ve feribotlarla sağlanmaktadır. Türkiye’nin en uzun köprülerinden birisi olan<br />
Birecik Köprüsü bu nehir üzerindedir. Ayrıca yöre halkı tarafından ekonomik amaçlı balık<br />
avcılığı ve tarımsal sulamada yapılmaktadır.<br />
Cülap Suyu: Şanlıurfa’nın Kabahaydar Bucağı’na bağlı Edene Köyü <strong>il</strong>e Diphisar<br />
Bağlarından çıkar. Daha sonra bir iki kaynak daha aldıktan sonra Cülap Suyu adını alır.<br />
Uzunluğu 60 km’dir. Bunların dışında pek fazla önemli olmamakla beraber Habur,<br />
Karakoyun, Aligör, Yukarı Koymat, Gölpınar, Çamurlu, Belik, Cavsak, Karaköprü ve Tülmen<br />
dereleri bulunmaktadır.<br />
DSİ XV Bölge Müdürlüğü Tarafından Ölçülen Akar suların Adları, bulundukları<br />
Yerler ve Ortalama Deb<strong>il</strong>er. Tablo D .3 te ver<strong>il</strong>miştir.
Sıra No<br />
Tablo-D.3: Şanlıurfa’daki Akarsuların Potansiyeli ve Deb<strong>il</strong>eri<br />
Akarsu Adı<br />
Debisi m 3 /s<br />
Yıllık Su Potansiyeli (hm 3 )<br />
1 Sırrın Deresi / Şanlıurfa 0.079 2.491.344<br />
2 Hamdun Çayı / H<strong>il</strong>van 0.424 13.371.264<br />
3 Kahnik Deresi / Bozova 0.114 3.595.104<br />
4 Hacıhıdır Deresi / Siverek 0.660 20.813.760<br />
5 Hacıkam<strong>il</strong> Deresi / Siverek 1.024 32.292.864<br />
6 Özenpınar Kaynağı / Siverek - -<br />
7 (Yağış anında akışa geçer) - -<br />
8 Karahisar Deresi / Viranşehir - -<br />
9 (Yağış anında akışa geçer) - -<br />
10 Kartal Deresi / Viranşehir - -<br />
11 Abanköy Deresi / Viranşehir(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
12 Arıcan AGİ /Akçakale(Ana Tahliye Kanalı Suları Dah<strong>il</strong>) 13.036 411.103.296<br />
13 Aslanbaba Deresi /Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
14 Aliyetelli Deresi/Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
15 Büyük Dere / Ceylanpınar - -<br />
16 Gölyatağı Deresi/Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
17 Habur Deresi / Ceylanpınar 0.223 7.032.528<br />
18 Akbulut Deresi/Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
Not: Tabloda belirlenen akarsu kaynakları çiftç<strong>il</strong>erce tarla ve bahçe sulamasında kullanılmaktadır.<br />
D.1.4. Göller, Göletler ve Rezervuarlar<br />
İlimiz merkezindeki Balıklı göl olarak b<strong>il</strong>inen Hal<strong>il</strong>l’ür-Rahman ve Anzılha Gölleri<br />
<strong>il</strong>e Edene ve Büyük göller doğal olarak oluşmuştur. Atatürk, Birecik ve Hacıhıdır Baraj<br />
Gölleri ise suni olarak oluşturulmuş göllerimizdir. Bu baraj göllerinden elektrik üretimi, içme<br />
ve kullanma suyu <strong>il</strong>e tarımda sulama suyu olarak faydalanılmaktadır. Bu göllere <strong>il</strong>işkin kalite<br />
parametrelerine ulaşılamamıştır.<br />
Hal<strong>il</strong>-Ür Rahman Gölü: Uzunluğu 150 m ve eni 30 m ebadında olup ve derinliği 1-3 m<br />
arasında değişmektedir. İçerisinde Şanlıurfa’yı tems<strong>il</strong> eden balıklar yaşamaktadır. Bu balıklar<br />
sazan cinsinden olup, efsanelere konu olmuşlardır. Suyu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ölçümler tablo 4 ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Aynızeliha Gölü: Bu göl de Gölbaşı civarındadır. 50x30 m ebatında olup, derinliği 1-3 m<br />
arasında değişmektedir. İçindeki balıklar, tıpkı Hal<strong>il</strong>-ür Rahman Gölü’nde balıklar gibi<br />
efsanelere konu olmuştur. Suyu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ölçümler Tablo-5’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-D.4:Hal<strong>il</strong>lürrahman Göl Suyunun Analiz Sonuçları ve Ötrofikasyon Kontrol Sınır Değerleri<br />
Su. Kirl<strong>il</strong>iği .Kontrol<br />
Yönetmeliğinde ver<strong>il</strong>en Doğal<br />
Ölçüm Yapılan Paremetreler.<br />
1. Ölçüm<br />
01.11.2004<br />
2.Ölçüm<br />
08.112004<br />
3. Ölçüm<br />
15.11.2004<br />
4.Ölçüm<br />
22.11.2004<br />
ORTALAA<br />
DEĞERLER<br />
Koruma Alanı ve Rekreasyon<br />
amaçlı Göller, Göletler ve Baraj<br />
Haznelerinin örofikasyon<br />
Kontrol Sınır Değerleri<br />
Tablo -2<br />
PH 7.34 7.33 7.46 7.75 7.47 6,5-8,5<br />
t c 20.07 19.55 18.25 17.80 18.91 ------<br />
ÇO mg/L 6.96 1.16 3.90 8.87 5.20 7,5<br />
AKM mg/L 3 3 5<br />
KOİ mg/L 20.196 20.196 3<br />
Toplam Koliform Sayısı 100 ml 240 240 1000<br />
Toplam Azot mg/L 0.240 0.240 0,1<br />
Toplam Fosfor 0.0247 0.0247 0,005
Tablo-D.5: Anzılha Göl Suyunun Analiz Sonuçları ve Ötrofikasyon Kontrol Sınır Değerleri<br />
Su. Kirl<strong>il</strong>iği Kontrol<br />
Ölçüm Yapılan Paremetreler.<br />
1. Ölçüm<br />
01.11.2004<br />
2.Ölçüm<br />
08.112004<br />
3. Ölçüm<br />
15.11.2004<br />
4.Ölçüm<br />
22.11.2004<br />
ORTALAMA<br />
DEĞERLER<br />
Yönetmeliğinde ver<strong>il</strong>en Doğal<br />
Koruma Alanı ve Rekreasyon<br />
amaçlı Göller, Göletler ve<br />
Baraj Haznelerinin ötrofikasyon<br />
Kontrol Sınır Değerleri<br />
Tablo -2<br />
PH 7.45 7.52 7.51 7.50 7.49 6,5-8,5<br />
t c 19.7 19.42 18.22 18.00 18.83 ------<br />
ÇO mg/L 6.01 1.83 4.32 7.47 4.90 7,5<br />
AKM mg/L 3 3 5<br />
KOİ mg/L 20.196 20.196 3<br />
Toplam Koliform Sayısı 100 ml 240 240 1000<br />
Toplam Azot mg/L 0.240 0.240 0,1<br />
Toplam Fosfor 0.247 0.247 0,005<br />
Barajlar<br />
Hacıhıdır Barajı:Toprak dolgu tipindedir ve sulama amaçlı olarak Çam çayı üzerinde inşaa<br />
ed<strong>il</strong>miştir. Hacıhıdır Barajı hakkındaki genel b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-D.6’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-D.6: Hacıhıdır Barajı Hakkında Genel B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er<br />
Tipi Kaya Dolgu Sulama Şebekesi Klasik<br />
Talvekten Yüksekliği 34.60 Anakanal Uzunluğu 19+051 km<br />
Kret Uzunluğu 737.00 mm Sulama Alanı 2080 ha<br />
Kret Genişliği 10.00 m Anakanal Başlangıç Debisi 2.477 m 3 /s<br />
Toplam Depolama Hacmi 52.95 hm 3<br />
Yedek Kanalların Toplam Uzunluğu 11+075 km<br />
Aktif Depolama Hacmi 46.5 hm 3<br />
Tersiyer Kan. Top. Uzunluğu 40+350 km<br />
Max. Rezervuar Alanı 314.00 ha Drenaj Kan. Top. Uzunluğu 14+35 km<br />
Yıllık Ortalama Su Potansiyeli 25.43 hm 3<br />
Atatürk Barajı: Yurdumuzda yapımı tamamlanan en büyük barajdır. Kaya dolgu tipindedir.<br />
Nehir tabanından yüksekliği 167 m olan Atatürk Barajı, dünyada dolgu tipindeki barajlar<br />
arasında dokuzuncu, gövde dokusu bakımından üçüncü ve baraj gölünde biriktirecek su hacmi<br />
bakımından ise on beşinci sırada yer almaktadır.<br />
Şanlıurfa-Harran-Ceylanpınar ve Mardin Ovalarına 26.400 m uzunluğundaki iki adet<br />
T1-T2 tünelleriyle su akıtılacaktır. Bu tünellerin her biri 7.62 m çapında olup, T1 tüneli<br />
faaliyete geçmiş olup, T2 tüneli de en kısa süre içerisinde faaliyete geçecektir.<br />
Atatürk Barajının yüzölçümü 817 km’dir. Minimum depolama hacmi 37.7 km 3 ’tür.<br />
Toplam depolama hacmi ise 48.7 km 3 ’tür.<br />
Atatürk Barajından enerji üretimi sulamadan önce 8.9 X 10 9 Kwh/yıl, sulamadan<br />
sonra 8.1X10 9 Kwh/yıl’dir.<br />
Barajlardan sulama amaçlı kullanılan su miktarı, Yaslıca Tünellerinden 21.17 m 3 /sn<br />
Şanlıurfa Tünellerinin 21.17 m 3 /sn’dir. Baraj gölü <strong>çevre</strong>sindeki sulamalarla birlikte toplam<br />
882.380hk alan sulanacaktır. Atatürk Barajından bir görünüm Resim-D.2’de, Atatürk Barajı<br />
ve Hidroelektrik Santralı hakkında teknik b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er de Tablo-D.7’de ver<strong>il</strong>miştir.
Resim-D.2.Atatürk Barajından Bir Görünüm<br />
Tablo-D.7: Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santralı Hakkında Teknik B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er<br />
Amaç Sulama ve Enerji<br />
Drenaj Havzası 92.338 km 2<br />
Yıllık Ortalama Su Akışı 26.654 m<strong>il</strong>yar m 3<br />
Barajın Tipi Kaya Dolgu<br />
Atatürk Barajı Karakteristikleri<br />
Drenaj alanı (km 2 ) 92338<br />
Drenaj alanı (km 2 ) 226.54<br />
Baraj Tipi K<strong>il</strong> çekirdekli, Kaya dolgu<br />
Amacı Sulama Enerji, İçmesuyu<br />
Talveg Kotu 380.00<br />
Min İşl. Kotu 526.00<br />
Max. İşl. Kotu 542.00<br />
Taşkın Kotu 544.15<br />
Kret Kotu 594.00<br />
Min. Su dep. Hacmi (km 3 )(526 kotunda) 37.700<br />
Fay. Dep. Hacmi (km 3 ) 11.000<br />
Top. Depo hacmi (km 3 ) 48.700<br />
Göl Alanı (km 2 ) (542 kotunda) 817.00<br />
Talvegten Yüksekliği (m) 169.00<br />
Gövde Dolgu Hacmi (hm 3 ) 84.500<br />
Kret Genişliği (m) 15.00<br />
Kret Uzunluğu (m) 1664.00<br />
Santral Karakteristikleri<br />
Kurulu Güç (MW) 2400<br />
Ünite Sayısı (adet) 8<br />
Ünite Gücü (MW) 300<br />
Yıllık Enerji Üretimi<br />
Sulama Öncesi 8900<br />
Urfa-Harran Sulamalarından sonra 8100<br />
Bütün sulamaların gelişmesinden sonra 600<br />
Su alma yapısı Sağ sah<strong>il</strong>de 70.00 metre yükseklik ve yaklaşık 200.000 metre uzunlukta ve<br />
toplam hacmi 630 bin m 3 olan beton bir yapıdır.<br />
Cebri Borular 8 adet ve her gün 7.25 m çapında8 adet ve her gün 7.25 m çapında m’dir.<br />
Vanalar Herbiri 7.25m çapında, 8 adet kelebek vanadır.<br />
Türbin Jeneratör Grup Adedi 8<br />
Hidrolik Türbin Tipi Düşük eksenli, orta hızlı Fransic<br />
Her bir Grubun Gücü 300.000 k<strong>il</strong>ovat<br />
Toplam Kurulu Güç 2 m<strong>il</strong>yon 400 bin k<strong>il</strong>ovat<br />
Yıllık Enerji Üretimi 8.9 m<strong>il</strong>yar k<strong>il</strong>ovat saat, 1.43 m<strong>il</strong>yar dönüm arazinin sulanmasından sonra yıllık<br />
üretim 8.1 m<strong>il</strong>yar k<strong>il</strong>ovat saat.<br />
Jeneratörler 8 adet olup her birinin gücü 315.000 k<strong>il</strong>o volt amper, çıkış ger<strong>il</strong>imi 15.000 volt,<br />
frekansı 50 hertz ve devir adedi 150 d/dk’dır.<br />
Şalt 8 Şeması Sol sah<strong>il</strong>de 517.50 m kotta 70.000 m 2 saha üzerinde inşaa ed<strong>il</strong>ecek santral <strong>il</strong>e şalt<br />
sahası arasında 4 adet enerji nak<strong>il</strong> hattı inşaa ed<strong>il</strong>ecek; toplam hat uzunluğu 10<br />
km’dir.<br />
Not: Baraj suyu kirl<strong>il</strong>iği, akarsu ve göl kirl<strong>il</strong>iği <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i olarak bu güne kadar henüz bir çalışma yapılmamıştır.
D.1.5. Denizler<br />
İlimizin her hangi bir denize kıyısı bulunmamaktadır.<br />
D.2. Doğal Drenaj Sistemleri<br />
A. Akarsular ve Diğer Yerüstü Suları İçin<br />
İlmiz sınırları içinde bulunan akarsular ve diğer yer üstü suları yıl içinde kurak<br />
aylarda beslenmemektedir. Mevsimsel olarak (Yaz ve Sonbahar) taşıdıklar su miktarları ve su<br />
seviyelerinde büyük düşüşler meydana gelmektedir. Bu çerçevede <strong>il</strong>imiz sınırları dah<strong>il</strong>inde<br />
bulunan akarsular ve diğer yer üstü suları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i DSİ XV Bölge Müdürlüğü Tarafından<br />
Ölçülen Su kaynaklarının Adları, bulundukları Yerler ve Ortalama Deb<strong>il</strong>er. Tablo D .8 te<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-D.8: Şanlıurfa’daki SuKaynaklarının Potansiyeli ve Deb<strong>il</strong>eri<br />
Sıra No Akarsu Adı Debisi m 3 /s Yıllık Su Potansiyeli<br />
(hm 3 )<br />
1 Diphisar Kaynağı/Şanlıurfa 0.306 9.650.016<br />
2 Karatepe Kaynağı/Şanlıurfa 0.340 10.722.240<br />
3 Sırrın Deresi / Şanlıurfa 0.079 2.491.344<br />
4 Bahçecik Kaynağı/ H<strong>il</strong>van(Atatürk Barajı Kuyruk Suları Altında Kalmıştır) 0.642 20.246.112<br />
5 Gürgür Kaynağı / H<strong>il</strong>van(Atatürk Barajı Kuyruk Suları Altında Kalmıştır) 0.579 18259344<br />
6 Hamdun Çayı / H<strong>il</strong>van 0.424 13.371.264<br />
7 Gölebakan Kaynağı / H<strong>il</strong>van 0.558 17.597.088<br />
8 Oymaağaç Kaynağı / H<strong>il</strong>van 0.260 8.199.360<br />
9 Bulaklı Kaynağı / Birecik 0.280 8.830.080<br />
10 Çiçekalan Kaynağı / Birecik 0.081 2.554.416<br />
11 Ayran Kaynağı / Birecik 0.026 0.819.936<br />
12 Fıstıközü Kaynağı / Birecik 0.054 1.702.944<br />
13 Gözeli Kaynağı / Halfeti 0.169 5.329.584<br />
14 Kelefiz Kaynağı / Bozova 0.170 5.361.120<br />
15 İnbaşı Kaynağı / Bozova 0.489 15.421.104<br />
16 Büyükgöl Kaynağı / Bozova 0.143 4.509.648<br />
17 Küçükgöl Kaynağı / Bozova 0.071 2.239.056<br />
18 Kahnik Deresi / Bozova 0.114 3.595.104<br />
19 Hacıhıdır Deresi / Siverek 0.660 20.813.760<br />
20 Hacıkam<strong>il</strong> Deresi / Siverek 1.024 32.292.864<br />
21 Çamurlu Kaynağı / Siverek 0.262 8.262.432<br />
22 Bekirağa Kaynağı / Siverek 0.512 16.146.432<br />
23 Çaylarbaşı Kaynağı / Siverek(Atatürk Barajı Kuyruk Suları Altında Kalmıştır) 1.678 52.917.408,0<br />
24 Özenpınar Kaynağı / Siverek(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
25 Karahisar Deresi / Viranşehir(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
26 Kartal Deresi / Viranşehir(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
27 Duali Köprüsü / Viranşehir 0.065 2.049.840<br />
28 Abanköy Deresi / Viranşehir(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
29 Arıcan AGİ /Akçakale(Ana Tahliye Kanalı Suları Dah<strong>il</strong>) 13.036 411.103.296<br />
30 Aslanbaba Deresi / Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
31 Aliyetelli Deresi / Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
32 Büyük Dere / Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
33 Gölyatağı Deresi / Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
34 Habur Deresi / Ceylanpınar 0.223 7.032.528<br />
35 Akbulut Deresi / Ceylanpınar(Yağış anında akışa geçer) - -<br />
Not: Tabloda belirlenen akarsu kaynakları çiftç<strong>il</strong>erce tarla ve bahçe sulamasında kullanılmaktadır.
B. Yeraltı Suları İçin<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i sınırları içinde bulunan jeolojik yapı; Kretase Yaşlı Karbonat İstifi, Paleosen<br />
Yaşlı Marn (ep), Eosen Yaşlı Kireçtaşı (e,e2), Miyosen Yaşlı Genç Karbonat İstifi (m),<br />
Miyosen Yaşlı K<strong>il</strong>, Pliyosen Yaşlı K<strong>il</strong>, Kum ve Çakıl (pl), ve . Pliyosen Yaşlı Bazalt (β ) ’<br />
tan oluştuğu için Yeraltısuları yağıştan ve yüzeysel akıştan süzülmeyle oluşmaktadır. İlimizde<br />
bulunan yer altı su havzaları ve drenaj alanları Tablo-D.9’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-D.9:İlimizde Bulunan Havzalar ve Drenaj Alanları<br />
HAVZA ADI DRENAJ ALANI( km 2 )<br />
Viranşehir-Ceylanpınar 3782<br />
Tektek Dağı 957<br />
Harran 5022<br />
Suruç 1378<br />
Birecik 584<br />
Halfeti 1041<br />
Yaylak(Baziki) 584<br />
Bozova 500<br />
H<strong>il</strong>van 2444<br />
Siverek 1455<br />
D.3. Su Kaynakların Kirl<strong>il</strong>iği ve <strong>Çevre</strong>ye Etk<strong>il</strong>eri<br />
D.3.1. Yer altı Suları ve Kirl<strong>il</strong>ik<br />
Şanlıurfa İl Sınırları İçerisindeki Yeraltı Suları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i D.S.İ. 15. Bölge Müdürlüğü<br />
tarafından yapılan ölçüm sonuçları Tablo-D.1’de ver<strong>il</strong>miştir. Yer altı suları yağıştan ve<br />
yüzeysel akıştan süzülmeyle oluşmaktadır.<br />
Şanlıurfa Merkez <strong>il</strong>çeye bağlı Karaali köyünün doğusunda açılan sondaj kuyularından<br />
45-50 o C’de sıcak su çıkmaktadır. Sıcak suyun, yağış sularının süzülerek derinlerde jeotermik<br />
gradiyan etkisi <strong>il</strong>e ısınması sonucu oluştuğu düşünülmektedir.<br />
NOT Buraya konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i harita işlenecek<br />
D.3.2. Akarsularda Kirl<strong>il</strong>ik<br />
Akarsulardaki kirl<strong>il</strong>ik <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i olarak D.S.İ. 15. Bölge Müdürlüğü tarafından<br />
akarsularda yaptığı ölçüm sonuçları Tablo-D.10’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Akarsuların kirl<strong>il</strong>iğinin önlenmesi için Su Kirl<strong>il</strong>iği Kontrolü Yönetmenliği<br />
çerçevesinde denetimler yapılıp, <strong>il</strong>g<strong>il</strong><strong>il</strong>erin gerekli tedbirleri almaları sağlanmaktadır.<br />
D.3.3. Göller, Göletler ve Rezervuarlarda Kirl<strong>il</strong>ik<br />
Atatürk Baraj gölüne; Adıyaman şehir merkezinin tüm atık suları, Samsat ve Kahta<br />
<strong>il</strong>çe merkezlerinin atık suları, Şanlıurfa’nın Bozova <strong>il</strong>çe merkezinin atık suları direkt deşarj<br />
ed<strong>il</strong>mektedir.
Birecik ve Karkamış Baraj göllerine Halfeti ve Birecik <strong>il</strong>çe merkezlerinin atık suları<br />
deşarj ed<strong>il</strong>mektedir. Söz konusu baraj göllerinin suları sınır aşan sular konumundadır. Atatürk<br />
Baraj gölünden alınan su numunesinin analiz sonuçları Tablo-D.11’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-D.10: Atatürk Barajı Aks Yerlerinde Yapılan Ölçüm Sonuçları<br />
Simge Birim Parametreler<br />
A Y L A R<br />
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12<br />
Q m³/sn Debi — — — —<br />
T °C Sıcaklık 16 20 26 23<br />
pH 7,73 8,14 8,05 8,16<br />
EC ymho/cm Elektriksel<br />
<strong>il</strong>etkenlik 468 410 412 394<br />
TDS mg/l Toplam<br />
çözünen madde 274 262 263 252<br />
SS mg/l Askıdaki katılar 16,2 4,4 4,6 13,4<br />
Turb NTU Bulanlıklık 10 5 5 10<br />
Col Pt-Co Renk 10 5 5 20<br />
M-Al mg/l,CaCO3 Toplam<br />
alkalinite 155 150 155 130<br />
P-Al mg/l,CaCO3 Fenolftalein<br />
alkalinite 0 0 0 0<br />
Cl mg/l Klorür 26,94 25,66 26,23 25,52<br />
NH3-N mg/l Amonyak azotu 0,32 0,36 0,26 0,26<br />
NO2-N mg/l Nitrit Azotu 0 0 0 0<br />
NO3-N mg/l Nitrat Azotu 3,03 3,45 3,45 3,45<br />
DO mg/l Çözünmüş<br />
Oksijen — — — —<br />
pV mg/l Organik Madde 1,68 1,2 1,2 1,2<br />
BOD5 mg/l Biyokimyasal<br />
Oksijen İhtiyacı — — — —<br />
TH mg/l,CaCO3 Toplam Sertlik 197,5 190 200 170<br />
o-PO4 mg/l Orto-Fosfat 0,04 0,03 0,03 0,02<br />
SO4 mg/l Sülfat 36,85 35 36,24 36,24<br />
CO2 mg/l Karbondioksit 19 18 18 16<br />
Fen mg/l Fenol — — — —<br />
Fe mg/l Demir — — — —<br />
Mn mg/l Mangan — — — —<br />
Na mg/l Sodyum 14,3 14,2 13,4 14,9<br />
K mg/l Potasyum 2,05 1,73 1,48 1,65<br />
Ca mg/l Kalsiyum 55,11 54,1 50,1 48,09<br />
Mg mg/l Magnezyum 14,59 13,37 18,24 12,16<br />
Top.P mg/l Toplam Fosfor — — — —<br />
Top.N mg/l Toplam Azot — — — —<br />
Org.N mg/l Organik Azot — — — —<br />
TKN mg/l Toplam Kjeldahl<br />
Azotu<br />
Toplam<br />
— — — —<br />
T-Coli Sayı/100ml Koliform 80 120 80 60<br />
E-Coli Sayı/100ml Esh. Koliform 60 80 50 40<br />
F-Strp Sayı/100ml Fekal Streptkok 10 20 30 20<br />
COD mg/l Kimyasal<br />
Oksijen İhtiyacı — — — —<br />
Cr mg/l Krom — — — —<br />
Cu mg/l Bakır — — — —<br />
Pb mg/l Kurşun — — — —<br />
As mg/l Arsenik — — — —<br />
Zn mg/l Çinko — — — —<br />
Hg mg/l Civa — — — —<br />
Cd mg/l Kadmiyum — — — —<br />
F mg/l Florür 0,82 0,82 0,82 0,87<br />
B mg/l Bor — — — —
H2S mg/l Hidrojen Sülfür — — — —<br />
CN mg/l Siyanür — — — —<br />
Çöz.Si mg/l Çözünmüş S<strong>il</strong>is — — — —<br />
Yag mg/l Yağ — — — —<br />
Tablo-D.11: Atatürk Baraj Gölünden Alınan Su Numunesinin Analiz Sonuçları<br />
NUMUNE CİNSİ 21.03.2002 NUMUNE CİNSİ 21.03.2002<br />
PH [1] 8.01 Bulanıklık, NTU [7] 5<br />
Debi, m 3 /s -- Renk (Pt-Co skalası) [8] 5<br />
Sıcaklık, O C 15 Biyokimyasal Oksijen İhtiyacı, mg/l [9] -<br />
Elektriksel İletkenlik, µmho/cm [2] 426 Sülfat, mg/l [10] 35.62<br />
Klorür, mg/l [1] 26.23 Sodyum, mg/l [11] 14.5<br />
Amonyak, mg/l [1] 0.48 Potasyum, mg/l [12] 1.62<br />
Nitrit, mg/l [1] 0 Toplam Sertlik(CaCO 3) , mg/l [1] 180<br />
Nitrat, mg/l [3] 11.56 Toplam Demir, mg/l [1] -<br />
Toplam Alkalinite (CaCO 3) , mg/l [4] 140 Toplam Mangan, mg/l [13] -<br />
Çözünmüş Oksijen, mg/l [5] - Kalsiyum, mg/l [1] 50.1<br />
Permanganat Değeri, mg/l [1] 0.96 Magnezyum, mg/l [1] 13.37<br />
Orto Fosfat, mg/l [6] 0.03 Florür, mg/l [14] 0.82<br />
Toplam Çözünmüş Katılar, mg/l [1] 255 Bor, mg/l [15] -<br />
Askıdaki Katılar, mg/l [1] 10.2<br />
D.3.4. Denizlerde Kirl<strong>il</strong>ik<br />
İlimizin her hangi bir denize kıyısı bulunmamaktadır.<br />
D.4. Su ve Kıyı Yönetimi, Strateji ve Politikaları<br />
2872 Sayılı <strong>Çevre</strong> Kanununun Su Kirl<strong>il</strong><strong>il</strong>ği Kontrolü Yönetmeliğinin 16, 17, 18, 19, ve<br />
20. maddeleri çerçevesinde denetlenerek konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i 65 tane v<strong>il</strong>a yıkılmış olup iki adet<br />
yapının yıkım kararı alınmıştır. Denetimlere devam ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
D.5. Su Kaynaklarında Kirl<strong>il</strong>ik Etkenleri<br />
2872 Sayılı <strong>Çevre</strong> Kanununun Su Kirl<strong>il</strong><strong>il</strong>ği Kontrolü Yönetmeliği doğrultusunda<br />
denetimlere devam ed<strong>il</strong>mektedir. Bu bölüme ait alt başlıklarla <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i yeterli b<strong>il</strong>giye<br />
ulaşılamamıştır.<br />
D.5.1. Tuzluluk<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.2. Zehirli Gazlar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.3. Azot ve Fosforun Yol Açtığı Kirl<strong>il</strong>ik<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.4. Ağır Metaller ve İz Elementler<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.
D.5.5. Zehirli Organik B<strong>il</strong>eşikler<br />
D.5.5.1.Siyanürler<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.5.2.Petrol ve Türevleri<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.5.3.Polikloro Naftalinler ve Bifen<strong>il</strong>ler<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.5.4.Pestisitler ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.5.5.Gübreler ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.5.6. Deterjanlar ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.6. Çözünmüş Organik Maddeler<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.7. Patojenler<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.8. Askıda Katı Maddeler<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
D.5.9. Radyoaktif Kirletic<strong>il</strong>er ve Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.
KAYNAKLAR :<br />
1- Şanlıurfa İl Yıllığı<br />
2- DSİ XV. Bölge Müdürlüğü Çalışmaları<br />
4- İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
5- Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu<br />
E. Toprak ve Arazi Kullanımı<br />
E.1.Genel Toprak Yapısı<br />
(E). TOPRAK VE ARAZİ KULLANIMI<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong> genelinde; toprağın bünyesi, reaksiyonu ve toplam tuz, kireç ve organik<br />
madde miktarları gibi genel toprak yapısına dair 2004 yılı ver<strong>il</strong>eri Tablo-E.1, Tablo-E.2,<br />
Tablo-E.3, Tablo-E.4, Tablo-E.5, Tablo-E.6, Tablo-E.7 ve Tablo-E.8’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
İklim, topoğrafya ve ana kaya farklılıkları nedeniyle Şanlıurfa’da çeşitli büyük toprak<br />
grupları oluşmuştur. Bu toprak gruplarının çeşitleri, özellikleri ve kapladığı alanlar aşağıda<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Alüviyal Topraklar: Bu topraklar, akarsular tarafından taşınıp depolanan materyaller üzerinde<br />
oluşan (A) C prof<strong>il</strong>li genç topraklardır. Mineral b<strong>il</strong>eşimleri akarsu havzasının litolojik b<strong>il</strong>eşimi<br />
<strong>il</strong>e jeolojik periyotlarda yer alan toprak gelişimi sırasındaki erozyon ve birikme devrelerine<br />
bağlı olup heterojendir.<br />
Prof<strong>il</strong>lerinde horizonlaşma ya hiç yok ya da çok az belirgindir. Buna karşılık değişik özellikli<br />
katlar görülür. Alüvyal topraklar, bünyelerine veya bulundukları bölgelere yahut evrim<br />
devrelerine göre sınıflandırılırlar. Bunlarda üst toprak, alt toprağa belirsiz olarak geçiş yapar.<br />
İnce bünyeli ve taban suyu yüksek oranlarda geçirgenlik azdır. Yüzey nemli ve organik<br />
maddece zengindir. Alt toprakta hafif seyreden bir indirgenme olayı hüküm sürer. Kaba<br />
bünyel<strong>il</strong>er iyi drene olduklarından yüzey katları çabuk kurur. Üzerlerindeki bitki örtüsü iklime<br />
bağlıdır. Bulundukları iklime uyab<strong>il</strong>en her türlü kültür bitkisinin yetiştir<strong>il</strong>mesine elverişli<br />
üretken topraklardır.<br />
Alüvyal topraklar Şanlıurfa <strong>il</strong>inde daha çok Fırat Nehri <strong>il</strong>e diğer küçük akarsular<br />
boyunca uzanmaktadır. Toplam alanları 7070 hektardır. Bunun 6188 hektarı I.sınıf, 882<br />
hektarı 2.sınıf araz<strong>il</strong>erden oluşmaktadır.<br />
Kolüvyal Topraklar: Genellikle dik eğimli kesimlerin eteklerinde ve vadi ağızlarında<br />
yer alırlar. Yerçekimi, toprak kayması, yüzey akışı ve yan derelere taşınarak biriken<br />
materyallerin üzerinde oluşmuş (A) C prof<strong>il</strong>li genç topraklardır. Ayrıca, özellikleri<br />
bakımından daha çok <strong>çevre</strong>deki yukarı arazi topraklarına benzeseler de ana materyalde<br />
derecelenme ya hiç yok yada yetersizdir. Prof<strong>il</strong>de yağışın yada yüzey akışının yoğunluğuna ve<br />
eğim derecesine göre değişik parça büyüklüğü içeren katlar görülür. Bu katlar alüvyal<br />
topraklarda olduğu gibi birbirlerine paralel <strong>durum</strong>da olmayıp düzensizdir. Dik kesimler ve<br />
vadi ağızlarında bulunanlar çoğunlukla az topraklı olup molozlar içerirler. Yüzey akış hızının<br />
azaldığı oranda parçaların çapları küçülür. Eğimin çok azaldığı yerlerde parçacıklardaki<br />
küçülme alüvyon parçaların düzeyine geldiğinden bu gibi yerlerde kolüvyal topraklar geçişli
olarak alüvyal topraklara karışır. Bunlarda eğim tek tip olup materyalin geldiği yöne doğru<br />
artmaktadır. Arasıra taşkına maruz kalırlarsa da eğim ve bünye nedeniyle drenajları iyidir.<br />
Tuzluluk ve sadiklik gibi sorunları yoktur.<br />
Kolüvyal topraklar Merkez, Akçakale, Bozova, Harran, H<strong>il</strong>van ve Siverek <strong>il</strong>çelerinde<br />
görülür. Yağışın yeterli olması veya sulanmaları halinde verimleri yüksektir. Toplam alanları<br />
16.246 hektardır. Bunun 6.798 hektarı I.sınıf, 5.272 hektarı II.sınıf, 4.123 hektarı III.sınıf ve<br />
53 hektarı IV.sınıf’tır.<br />
Kahverengi Orman Toprakları : Kahverengi Orman Toprakları kireçce zengin ana<br />
kaya üzerinde oluşur. Prof<strong>il</strong>leri A (B) C şeklinde olup horizonlar birbirlerine tedrici geçiş<br />
yapar. A horizonu çok gelişmiş olduğundan iyice belirgindir. Koyu kahverengi ve<br />
dağılgandır. Gözenekli veya granüler bir yapıya sahiptir. Reaksiyonu bazen kalevi bazen de<br />
nötr’dür. B horizonunun rengi açık kahverengi <strong>il</strong>e kırmızı arasında değişir. Reaksiyonu A<br />
horizonundaki gibidir. Yapı granüler veya yuvarlak köşeli bloktur. Çok az miktarda k<strong>il</strong><br />
birikmesi olab<strong>il</strong>ir. Horizonun alt kısmında CaCO3 bulunur.<br />
Kahverengi Orman Toprakları genellikle geniş yapraklı orman örtüsü altında oluşur.<br />
Bunlarda etk<strong>il</strong>i olan toprak oluşum işlemleri kalsifikasyon ve biraz da podzollaşmadır.<br />
Drenajları iyidir. Çoğunlukla orman ve yeş<strong>il</strong> otlak olarak kullanılırlar. Tarıma alınmış<br />
alanların verimleri iyidir.<br />
Bu topraklar Siverek <strong>il</strong>çesinde bulunmaktadır. Eğimleri genellikle dik ve çok diktir.<br />
Buna bağlı olarak derinlikleri sığ ve çok sığdır. İldeki toplam alanları 11.560 hektar olup,<br />
bunun 2.889 hektarı IV.sınıf, 3.919 hektarı VII.sınıf araz<strong>il</strong>erdir.<br />
Kahverengi Toprakları : Çeşitli ana maddelerden oluşan ABC prof<strong>il</strong>li topraklardır.<br />
Oluşumlarında kalsifikasyon rol oynar. Bu işlem sonucu prof<strong>il</strong>lerinde çok miktarda kalsiyum<br />
bulunur. Erozyona uğrayanlarda A ve C horizonları görülür. Doğal drenajlar iyidir. A1<br />
horizonu kahverengi veya grimsi kahverengi, 10-15 cm kalınlığında ve granüler yapıdadır.<br />
Organik madde içeriği ortadır. Reaksiyonu nötr veya kalevidir. B horizonu açık<br />
kahverengiden koyu kahverengiye değişir. Kaba yuvarlak köşeleri blok yapıdadır. Bu horizon<br />
tedrici olarak soluk kahverengi veya grimsi çok kireçli ana maddeye geçiş yapar. Kahverengi<br />
topraklarda bütün prof<strong>il</strong> kireçlidir. B horizonunun altında beyazımsı ve çoğunlukla sertleşmiş<br />
kireç birikme katı bulunur. Bunun altında yazın uzun periyotlar kuru kalır. Bu periyotlarda<br />
kimyasal ve biyolojik etkinlikler yavaştır.<br />
Kahverengi topraklar Merkez, Akçakale, Birecik, Bozova, H<strong>il</strong>van, Siverek ve Suruç<br />
<strong>il</strong>çelerinde görülmektedir. Toplam alanları 154.684 hektar olup, bunun 27.731 hektarı I.-IV.<br />
sınıflarda, toprak işlemeli tarıma uygun 126.955 hektarı ise VI. ve VII.sınıf araz<strong>il</strong>erdir.<br />
Kahverengi topraklar Şanlıurfa araz<strong>il</strong>erinin % 8’ini oluşturmaktadır.<br />
Kırmızımsı Kahverengi Topraklar: Solum rengi hariç, hemen hemen bütün<br />
özellikleri kahverengi toprakların aynı veya benzeridir. A horizonu tipik olarak kırmızımsı<br />
kahverengi daha ağır bünyeli ve oldukça sıkıdır. B horizonu altında CaCO3 birikme horizonu<br />
bulunur. Beyazımsı renkli olan bu horizon yumuşak veya çimentolaşmış olab<strong>il</strong>ir. Kırmızımsı<br />
kahverengi topraklar çeşitli ana maddeler üzerinde oluşur. Doğal bitki örtüsü uzunca otlar ve<br />
çalılardır. Doğal drenajları iyidir.<br />
Bu topraklara Şanlıurfa’nın bütün <strong>il</strong>çelerinde rastlanmaktadır. Eğ<strong>il</strong>imleri orta, sığ ve<br />
çok sığdır. İl genelindeki toprakların % 77’si bu grupta yer almaktadır. Kırmızımsı
kahverengi toprakların toplam alanı 1.268.154 hektar olup, bunun % 65’i toprak işlemeli<br />
tarıma uygun, % 35’i ise ve VII.sınıf araz<strong>il</strong>erdir.<br />
Bazaltik Topraklar: Bu toprakların özellikleri bir dereceye kadar benzer iklim<br />
koşullarında kireç taşı üzerinde oluşmuş topraklarınkine benzemektedir. Bu topraklar<br />
genellikle orta derin veya sığdır. Ağır k<strong>il</strong>li topraklardır ve prof<strong>il</strong>leri iyi gelişmemiştir. A<br />
horizonunun yapısı granülerden bloka kadar değişir. B horizonu genellikle daha ağır bünyeli<br />
ve blok yapıdadır. Bazaltik topraklarda genellikle kireç bulunmaz, reaksiyon nötr <strong>il</strong>e orta<br />
kalevi arasında değişmektedir. Fiziksel özellikleri kötü olduğundan verimleri düşüktür.<br />
Şanlıurfa’da bu topraklar Merkez Ceylanpınar, H<strong>il</strong>van, Siverek ve Viranşehir<br />
<strong>il</strong>çelerinde görülmektedir. Eğ<strong>il</strong>imleri dik ve çok dik buna bağlı olarak derinlikleri sığ ve çok<br />
sığdır. 423.359 hektarlık yüzölçümleri <strong>il</strong>e <strong>il</strong>de % 34’lük yer tutan bazaltik toprakların % 65’i<br />
toprak işlemeli tarıma uygun olup, % 35’i çayır-mera arazisidir.<br />
Çıplak Kaya ve Molozlar: Üzerinde toprak örtüsü bulunmayan parçalanmamış veya<br />
kısmen parçalanmış sert kaya ve taşlarla kaplı sahalardır. Genellikle bitki örtüsünden<br />
yoksundurlar. Bazen arasında toprak bulunan kaya çatlaklıkları veya topraklı küçük ceplerde<br />
yetişen çok seyrek orman ağaçları, çalı ve otlar bulunab<strong>il</strong>ir.<br />
Şanlıurfa’da bu tip araz<strong>il</strong>erin alanı 21.991 hektar olup, <strong>il</strong> genel yüzölçümünün %<br />
1.7’sini oluştururlar.<br />
Irmak Taşkın Yatakları: Akarsuların normal yatakları dışında feyazen halinde iken<br />
yayıldıkları alanlardır. Genellikle kumlu, çakıllı ve molozlu malzeme <strong>il</strong>e kaplıdırlar. Taşkın<br />
suları <strong>il</strong>e sık sık yıkanmaya maruz kaldıklarından toprak materyali ihtiva etmezler ve bu<br />
nedenle arazi tipi olarak nitelendir<strong>il</strong>irler. Tarıma elverişli olmadıkları gibi üzerinde doğal bitki<br />
örtüsüde yoktur. Şanlıurfa’da bu tip araz<strong>il</strong>erin alanı 2.675 hektar olup, <strong>il</strong> genel yüzölçümünün<br />
% 0.2’sini meydana getirirler.<br />
Tablo. E .1: İlçeler İtibariyle Büyük Toprak Gruplarının Alansal Dağılımı ( ha )<br />
İlçe Adı<br />
Alevyol Topraklar<br />
Kolüvyal Topraklar<br />
Kırmızı Kahverengi Topraklar<br />
Bazaltık Topraklar<br />
Merkez 11 758 63 395 334 440 5 317 445 415 355<br />
Akçakale 343 20 759 82 029 103 131<br />
Birecik 3 357 46 459 35 843 480 770 924 87 833<br />
Bozova 2 342 1 384 13 862 130 711 1 167 1 831 655 151 952<br />
Ceylanpınar 179 791 780 180 571<br />
Halfeti 153 54 770 37 8 004 465 63 429<br />
Harran 2 488 83 182 85 670<br />
H<strong>il</strong>van 1 218 113 592 100 721 26 608 813 496 130 561<br />
Siverek 160 11 560 5 991 51 328 314 853 178 6 290 976 391 336<br />
Suruç 3 626 70 123 73 749<br />
Viranşehir 138 026 75 801 4 651 216 478<br />
Su Yüzeyi<br />
Irmak Yatağı<br />
Çıplak Kaya ve Moloz lar<br />
Kahverengi Orman Toprakları<br />
Kahverengi Toprakları<br />
TOPLAM
İL TOPLAMI<br />
7 070 16 246 11 560 154684 1 260 964 423 359 2 675 21 991 3 516 1 902 065<br />
Tablo E.2. İlçeler İtibariyle Büyük Toprak Reaksiyonu Alansal Dağılımı<br />
İlçe Adı<br />
0-4.5 4.5-5.5<br />
Toprak Reaksiyonu (PH)<br />
5.5-6.5 6.5-7.5 7.5-8.5 8.5+<br />
Toplam<br />
(Ha)<br />
Merkez 70371 173767 244138<br />
Akçakale 70560 79061 149621<br />
Birecik 13733 28608 205 42546<br />
Bozova 63402 34049 97451<br />
Halfeti 3150 41930 45080<br />
H<strong>il</strong>van 68441 18438 86879<br />
Siverek 128573 3046 131619<br />
Suruç 13913 54032 67945<br />
Viranşehir 149272 123646 272918<br />
İL TOPLAMI<br />
581514<br />
556577<br />
205<br />
1138197<br />
Tablo E.3. İlçeler İtibariyle Büyük Toprakların Total Tuz İçerikleri Alansal Dağılımı<br />
İlçe Adı<br />
0-0.15<br />
Total Tuz (%)<br />
0.15-0.35 0.35-0.65 0.65+<br />
Toplam<br />
Merkez 244138 244138<br />
Akçakale 148705 916 149621<br />
Birecik 42546 42546<br />
Bozova 987041 410 97451<br />
Halfeti 44955 125 45080<br />
H<strong>il</strong>van 83245 3634 86879<br />
Siverek 129904 1715 131619<br />
Suruç 67945 67945<br />
Viranşehir 268864 4054 272918<br />
İL TOPLAMI<br />
1127343<br />
10854<br />
1138197<br />
Tablo E.4. İlçeler İtibariyle Büyük Toprakların Kireç İçerikleri Alansal Dağılımı<br />
İlçe Adı<br />
0-1 1-5<br />
Kireç (%)<br />
5-15 15-25 25+<br />
Toplam<br />
Merkez 405 12439 30291 129364 71639 244138<br />
Akçakale 404 20671 94310 34236 149621<br />
Birecik 326 2014 12417 27789 42546<br />
Bozova 2408 11650 25240 22553 35600 97451<br />
Halfeti 12548 23895 6149 2125 363 45080<br />
H<strong>il</strong>van 4521 23546 35285 12469 11058 86879<br />
Siverek 29494 62364 36681 3080 131619<br />
Suruç 1050 20444 46451 67945<br />
Viranşehir 37846 25781 67426 136845 5020 272918<br />
İL TOPLAMI<br />
87222<br />
160405<br />
224807<br />
433607<br />
232156<br />
1138197<br />
Tablo E.5.İlçeler İtibariyle Büyük Toprakların Organik Madde İçerikleri Alansal Dağılımı<br />
İlçe Adı<br />
0-1 1-2<br />
Organik Madde (%)<br />
2-3 3-4 4+<br />
Toplam<br />
Merkez 76028 145519 17960 4535 96 244138<br />
Akçakale 26472 113286 9615 248 149621<br />
Birecik 7112 25911 7345 1762 416 42546<br />
Bozova 8421 69340 16474 2566 650 97451
Halfeti 7042 27213 9761 1064 45080<br />
H<strong>il</strong>van 200 4063 29912 1997 707 86879<br />
Siverek 150 99621 31743 105 131619<br />
Suruç 5492 54045 8068 340 67945<br />
Viranşehir 440 179326 86542 5810 800 272918<br />
İL TOPLAMI 131357 768324 217420 18427<br />
Tablo E.6. İlçeler İtibariyle Büyük Toprakların Yarayışlı Fosfor oranı<br />
Merkez<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
Halfeti<br />
H<strong>il</strong>van<br />
Siverek<br />
Suruç<br />
Viranşehir<br />
İlçe Adı<br />
İL TOPLAMI<br />
İlçe Adı<br />
Merkez<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
Halfeti<br />
H<strong>il</strong>van<br />
Siverek<br />
Suruç<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Yarayışlı Fosfor (P 2O 5 Kg/Dekar)<br />
2669<br />
0-3 3-6 6-9 9-12 12+<br />
813<br />
66.25<br />
671<br />
72.15<br />
100158<br />
12<br />
4.27<br />
1434<br />
128<br />
18.00<br />
22229<br />
163<br />
45.27<br />
15280<br />
69<br />
13.82<br />
13044<br />
41<br />
9.58<br />
15583<br />
33<br />
9.82<br />
7331<br />
100<br />
8.00<br />
24118<br />
2030<br />
33.7<br />
362647<br />
308<br />
25.10<br />
59732<br />
210<br />
22.58<br />
39354<br />
20<br />
7.12<br />
5734<br />
397<br />
55.84<br />
48086<br />
61<br />
16.94<br />
7608<br />
201<br />
40.28<br />
38565<br />
175<br />
40.89<br />
64359<br />
120<br />
35.73<br />
22782<br />
472<br />
37.76<br />
10887<br />
1964<br />
32.6<br />
395107<br />
98<br />
8.98<br />
18476<br />
30<br />
3.23<br />
5449<br />
102<br />
36.30<br />
17532<br />
137<br />
19.27<br />
18684<br />
80<br />
22.22<br />
10821<br />
149<br />
29.85<br />
21646<br />
176<br />
41.12<br />
38339<br />
112<br />
33.33<br />
21838<br />
514<br />
41.12<br />
101327<br />
1398<br />
23.2<br />
254112<br />
Tablo E.7. İlçeler İtibariyle İl Topraklarının Saturasyon Oranı<br />
Saturasyon (%)<br />
6<br />
0.48<br />
1260<br />
9<br />
0.96<br />
1634<br />
63<br />
22.42<br />
11246<br />
38<br />
5.34<br />
6804<br />
32<br />
8.88<br />
4634<br />
56<br />
11.22<br />
9510<br />
27<br />
6.31<br />
10095<br />
33<br />
9.82<br />
7807<br />
113<br />
9.04<br />
25977<br />
377<br />
6.3<br />
79870<br />
0-30 30-50 50-70 70-110 110+<br />
2<br />
0.19<br />
1200<br />
10<br />
1.08<br />
1634<br />
84<br />
29.89<br />
6600<br />
11<br />
1.55<br />
1648<br />
24<br />
6.69<br />
6735<br />
24<br />
4.83<br />
4114<br />
9<br />
2.10<br />
3243<br />
38<br />
11.30<br />
7286<br />
51<br />
4.08<br />
126.09<br />
253<br />
4.2<br />
46461<br />
1138197<br />
Toplam<br />
244138<br />
100<br />
244138<br />
930<br />
100<br />
149621<br />
281<br />
100<br />
42546<br />
711<br />
100<br />
97451<br />
360<br />
100<br />
45080<br />
499<br />
100<br />
86879<br />
428<br />
100<br />
131619<br />
336<br />
100<br />
67945<br />
1250<br />
100<br />
272918<br />
6022<br />
100<br />
1138197<br />
Toplam<br />
(ha)<br />
151994 92144 244138<br />
132501 17120 149621<br />
410 30155 11821 160 42546<br />
300 25152 71824 175 97451<br />
4447 38937 1696 45080<br />
10269 61744 14866 86879<br />
24585 107034 131619<br />
25829 41319 797 67945
Viranşehir<br />
İL TOPLAMI<br />
Merkez<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
Halfeti<br />
H<strong>il</strong>van<br />
Siverek<br />
Suruç<br />
Viranşehir<br />
İL TOPLAMI<br />
115493 156430 995 272918<br />
710 520427 598373 18689 1138197<br />
Tablo E.8. İlçeler İtibariyle İl TopraklarınınYarayışlı Potosyum Oranı<br />
İlçe Adı<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
Num. Adı<br />
%<br />
Alan ha.<br />
E.2. Toprak Kirl<strong>il</strong>iği<br />
E.2.1. Kimyasal Kirlenme<br />
E.2.1.1. Atmosferik Kirlenme<br />
0-20<br />
Yarayışlı Potasyum (K2O Kg/Dekar)<br />
20-30<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhamgi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
E.2.1.2.Atıklardan Kirlenme<br />
Bu bölüm katı atıklar bölümünde açıklanmıştır.<br />
E.2.2. Mikrobiyal Kirlenme<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhamgi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
30+<br />
1227<br />
100.00<br />
244138<br />
930<br />
100.00<br />
149621<br />
281<br />
100.00<br />
42546<br />
711<br />
100.00<br />
97451<br />
360<br />
100.00<br />
45080<br />
499<br />
100.00<br />
86879<br />
428<br />
100.00<br />
131619<br />
336<br />
100.00<br />
67945<br />
1250<br />
100.00<br />
272918<br />
6022<br />
100.00<br />
1138197<br />
Toplam<br />
1227<br />
100<br />
244138<br />
930<br />
100<br />
149621<br />
281<br />
100<br />
42546<br />
711<br />
100<br />
97451<br />
360<br />
100<br />
45080<br />
499<br />
100<br />
86879<br />
428<br />
100<br />
131619<br />
336<br />
100<br />
67945<br />
1250<br />
100<br />
272918<br />
6022<br />
100<br />
1138197
E.3. Arazi<br />
E.3.1. Arazi Varlığı<br />
E.3.1.1. Arazi Sınıfları<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong> genelinin arazi kullanım kab<strong>il</strong>iyet sınıflamasına göre dağılımı, araz<strong>il</strong>erin<br />
kullanım kab<strong>il</strong>iyet sınıfları, Büyük Toprak Gruplarının Alansal Dağılımı, kapladığı alanlar ve<br />
yüzdeleri Tablo-E.9, Tablo-E.10 ve Tablo-E.11’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo. E.9. : İl ve İlçe Araz<strong>il</strong>erinin Kab<strong>il</strong>iyet Sınıflamasına Göre Dağılımı<br />
İLÇELER<br />
Yölçümü<br />
(ha)<br />
Arazi Kullanma Kab<strong>il</strong>iyet Sınıfı<br />
I II III IV V VI VII VIII<br />
Merkez 415 355 93 606 28 030 40 613 38 551 - 31 706 182 404 445 -<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
Ceylanpınar<br />
Halfeti<br />
Harran<br />
Su<br />
Yüzeyleri<br />
103 131 54 471 2 228 22 470 3 548 - 3 947 16 467 - -<br />
87 833 10 540 8 707 14 120 5 809 - 19 783 26 700 1 250 924<br />
151 952 26 001 7 959 20 973 19 191 - 16 976 57 199 2 998 655<br />
180 571 96 457 9 590 29 604 9 898 - 3 807 31 215 - -<br />
63 429 1 251 7 508 10 599 3 851 - 4 303 27 411 8 041 465<br />
85 670 40 433 1 731 11 494 8 888 - 4 560 18 564 - -<br />
H<strong>il</strong>van 130 561 34 658 29 982 6 224 19 312 81 16 533 22 462 813 496<br />
Siverek 391 336 29 944 103 691 51 172 60 739 184 26 773 111 389 6 468 976<br />
Suruç 73 749 38 751 11 202 6 191 3 412 - 3 342 10 851 - -<br />
Viranşehir 218 478 74 548 15 277 32 299 21 680 - 3 081 66 942 4 651 -<br />
TOPLAM 1 902 065 500660 225 905 245759 194879 265 134811 571604 24666 3516<br />
Tablo-E.10: İl Genelinde Arazi Kulanım Kab<strong>il</strong>iyet Sınıfları.<br />
Arazi Kullanma Kab<strong>il</strong>iyet Sınıf<br />
I<br />
II<br />
III<br />
IV<br />
V<br />
VI<br />
VII<br />
VIII<br />
1968<br />
454.219<br />
234.903<br />
249.572<br />
239.908<br />
39<br />
134.005<br />
564.693<br />
24.628<br />
1983<br />
500.660<br />
225.905<br />
245.759<br />
194.879<br />
265<br />
134.811<br />
571.604<br />
28.182
Tablo-E.11: İl Genelinde Arazi Kab<strong>il</strong>iyet Alt Sınıfları. Alan ve Yüzdeleri<br />
Kab<strong>il</strong>iyet Alt Sınıfları<br />
E<br />
Es<br />
S<br />
Se<br />
W<br />
Ws<br />
Toplam<br />
Hektar<br />
164198<br />
248568<br />
71736<br />
886337<br />
2151<br />
244<br />
1373234<br />
% Olarak<br />
Arazi sınıflarının tespit ve değerlendir<strong>il</strong>mesi için, gerek etütlerden, gerekse alınan<br />
numunelerin analizleri sonucu tespit ed<strong>il</strong>en toprak özelliklerinin çeşitli yönlerden<br />
değerlendir<strong>il</strong>ip derecelendir<strong>il</strong>meleri yapılmaktadır. Yararlanma olarak da adlandırılan bu<br />
derecelendirmeler toprak <strong>raporu</strong> ve haritalardan çeşitli kurum, kuruluş ve meslek gruplarının<br />
yararlanmalarını sağlar. Değişik topraklar ve kullanma amaçları olduğundan, yorumlamalar<br />
da değişik amaçlarla yapılmaktadır. Bu yorumlamalardan biri olan arazi kullanma kab<strong>il</strong>iyeti<br />
sınıflaması daha çok tarımsal amaçla yapılan bir yorumlama şeklidir. Arazi kullanma<br />
kab<strong>il</strong>iyeti sınıflamasında toprak gruplandırılması (1) kab<strong>il</strong>iyet birimi, (2) kab<strong>il</strong>iyet alt sınıf, (3)<br />
kab<strong>il</strong>iyet sınıfı olmak üzere üç kategoride yapılmaktadır. Kab<strong>il</strong>iyet birimi, kültür bitk<strong>il</strong>eri için<br />
uygulanan toprak idare sistemlerine hemen hemen aynı derecede karşılık veren toprakların bir<br />
arada gruplandırılmalarıdır. Bu değerlendirmede değerlendirmeye esas olan etütlerin ayrıntısı<br />
yeterli olmadığından, kab<strong>il</strong>iyet birimlerine göre gruplandırma yapılmamıştır. Kab<strong>il</strong>iyet alt<br />
sınıfı, tür ve aynı şiddet derecesindeki sınıflandırma ve zararları ihtiva eden kab<strong>il</strong>iyet<br />
birimlerinin gruplandırılmasıdır. Yorum için yapılan değerlendirmelerde etkin olan<br />
sınırlandırma ve zararlar (1), erozyon zararı –e, (2) yaşlılık –w, (3) bitki kök bölgesindeki<br />
toprak sınırlandırmaları –s, (4) iklim –C’dir. Bu sınırlandırmalardan iklim faktörü dikkate<br />
alınmamıştır. Kullanma kab<strong>il</strong>iyeti sınıfları sekiz adet olup, toprak zarar sınırlandırmaları<br />
I.sınıftan VII.sınıfa doğru giderek artmaktadır. İlk dört sınıf arazi, iyi bir toprak idaresi<br />
altında, yöreye adapte olmuş kültür bitk<strong>il</strong>eri <strong>il</strong>e orman mera ve çayır bitk<strong>il</strong>erini iyi bir şek<strong>il</strong>de<br />
yetiştirme tekniğine sahiptir. V., VI., VII.sınıflar adapte olmuş yerli bitk<strong>il</strong>erin gelişmesine<br />
elverişlidir. Bunlardan V. ve VI.sınıflarda toprak ve su koruma önlemleri alındığı takdirde<br />
bazı özel bitk<strong>il</strong>er de yetiştir<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir. VIII.sınıf araz<strong>il</strong>erde çok etkin ve pahalı ıslah çalışmaları<br />
<strong>il</strong>e ürün alınab<strong>il</strong>irse de, mevcut piyasa koşullarında elde ed<strong>il</strong>erek ürün yatırım harcamalarını<br />
karşılayamaz.<br />
Sınıf I: Bu sınıf toprakların, kullanılmalarını kısıtlayan, hafif derecede bir veya iki<br />
sınıf sınırlandırması olab<strong>il</strong>ir. Topoğrafyaları hemen hemen düzdür. Su ve rüzgar erozyonu<br />
zararı yok veya çok azdır. Toprak derinliği fazla drenajı iyidir. Tuzluluk, sadiklik (alkal<strong>il</strong>ik)<br />
ve taşlılık gibi sorunları yoktur. Su tutma kapasiteleri yüksek ve veriml<strong>il</strong>ikleri iyidir.<br />
Gübrelemeye iyi cevap verirler. Çok üretken olup, geniş bir bitki seçim aralığına sahiptirler.<br />
Kültür bitk<strong>il</strong>eri yetiştir<strong>il</strong>mesinde olduğu kadar çayır, mera ve orman içinde güvenli olarak<br />
kullanılab<strong>il</strong>irler. Topraklar kolay işlenmekte olup, gübreleme, kireçleme, yeş<strong>il</strong> gübreleme,<br />
8.6<br />
13.1<br />
3.8<br />
46.6<br />
0.1<br />
0.0<br />
72.2
itki artıkları ve hayvan gübrelerinin toprağa ver<strong>il</strong>mesi, adapte olmuş bitk<strong>il</strong>erin münavebeye<br />
alınması gibi, olağan amenajman işlemlerinden bir veya birkaçının uygulanmasına ihtiyaç<br />
gösterirler.<br />
Birinci sınıf araz<strong>il</strong>erin yayılma alanı toplam 500.660 hektar olup, <strong>il</strong> yüzölçümünün %<br />
26’sını teşk<strong>il</strong> etmektedir. Bu sınıf araz<strong>il</strong>erinin % 90.3’ü kırmızımsı kahverengi % 6’sı<br />
bazaltik, % 1.2’si Alüvyal, % 1.3’ü Kolüvyal, % 1.2’si kahverengi büyük toprak grubunda yer<br />
almaktadır. Şanlıurfa’da I.sınıf araz<strong>il</strong>erin % 98.5’inde eğim % 2’den az, % 1.5’inde ise % 3-6<br />
arasındadır. Toprak derinliği % 76’sında derin, % 23.4’ünde orta, % 0.6’sında ise sığdır. Bu<br />
araz<strong>il</strong>erin 192.676 hektarı nadaslı kuru tarım, 655 hektarı yetersiz sulu tarım, 4988 hektarı<br />
kuru bağ, 189 hektarı sulu bahçe, 5057 hektarı Antepfıstığı, 8 hektarı Turunçg<strong>il</strong>, 315 hektarı<br />
orman, 3477 hektarı yerleşim alanı olarak kullanılmaktadır.<br />
Sınıf II: Bu sınıftaki topraklar kötüleşmeyi önlemek veya toprak işleme sırasında hava<br />
ve su <strong>il</strong>işkisini iy<strong>il</strong>eştirmek için yapılan koruma uygulamalarını içeren dikkatli bir toprak<br />
idaresini gerektirir. Sınırlandırmalar az ve uygulamaca kolaydır. Bu topraklar kültür bitk<strong>il</strong>eri,<br />
çayır, mera ve orman için kullanılab<strong>il</strong>ir, bu sınıftaki toprakların sınırlandırmaları (1) hafif<br />
eğim, (2) su ve rüzgar erozyonunun orta derecedeki erozyonun olumsuz etk<strong>il</strong>eri (3) idealden<br />
daha az toprak derinliği (4) biraz elverişsiz toprak yapısı ve işleneb<strong>il</strong>irliği, (5) hafiften ortaya<br />
kadar değişen kolayca düzelteb<strong>il</strong>en, fakat yine de görüleb<strong>il</strong>ir. Tuzluluk veya sadiklik, (6)<br />
arasıra görülen taşkın zararı, (7) drenajla düzelt<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir. Fakat sürekli olarak orta derecede bir<br />
sınırlandırma şeklinde var olan yaklaşık ve (8) toprak kullanma ve idaresi üzerindeki hafif<br />
iklimsel sınırlandırmaların tek tek veya kombinasyon şeklindeki tetkiklerini içerir. Bu<br />
sınıftaki toprakların gerek bitki seçimi ve amenajman uygulamaları bakımından I.sınıf<br />
topraklarından daha az serbestlik sağlar. Bu grup topraklar özel toprak koruyucu bitki<br />
yetiştirme sistemleri, toprak koruma uygulamaları su kontrol yapıları veya kültür bitk<strong>il</strong>eri için<br />
kullanıldıklarında uygun işleme yöntemleri gerektirirler.<br />
Sınıf III: Bu sınıftaki toprakların II.sınftak<strong>il</strong>erden daha fazla sınırlandırmalara<br />
sahiptir. Kültür bitk<strong>il</strong>eri tarımına alınab<strong>il</strong>ecekleri gibi çayır-mera ve orman arazisi olarak da<br />
kullanılab<strong>il</strong>irler. Fakat sınırlandırmalar bitki seçimini, ekim, dikim, hasat zamanı ve ürün<br />
miktarını etk<strong>il</strong>er.III. Sınıf araz<strong>il</strong>erde şu sınırlandırmaların biri veya birkaçı bulunab<strong>il</strong>ir. (1)<br />
orta derecede eğim, (2) şiddetli su veya rüzgar erozyonuna maruzluk veya geçmişteki<br />
erozyonun şiddetli olumsuz etk<strong>il</strong>eri, (3) ürüne zarar veren sık taşkınlar, (4) alt toprakta çok<br />
yavaş geçirgenlik, (5) drenajdan sonraki yaşlık veya bir süre devam eden göllenme, (6) sığ<br />
kök bölgesi, (7) düşük nem tutma kapasitesi, (8) kolayca düzelt<strong>il</strong>emeyen düşük veriml<strong>il</strong>ik, (9)<br />
orta derecede tuzluluk veya sadiklik.<br />
Bu sınıftaki yaş veya yavaş geçirgen fakat hemen hemen düz toprakların çoğu,<br />
işlendiğinde drenaj ve toprağın yapısı <strong>il</strong>e işleneb<strong>il</strong>irliğini sürdürecek bir ürün yetiştirme<br />
sistemini gerektirir. Balçıklaşmayı önlemek ve geçirgenliği düzeltmek için, böyle topraklara<br />
organik madde <strong>il</strong>ave etmek ve yaş olduklarında işlemeden kaçınmak gerekir. Sulanan<br />
alanlardaki III. Sınıf arazi topraklarının bir kısmı yüksek taban suyu yavaş geçirgenlik, tuz<br />
veya sodyum birikmesinden dolayı sınırlı olarak kullanılab<strong>il</strong>mektedir. III. Sınıf araz<strong>il</strong>er<br />
245.759 hektarlık yüzölçümleri <strong>il</strong>e Şanlıurfa <strong>il</strong>inin % 13.1’ini teşk<strong>il</strong> etmektedir. Bu araz<strong>il</strong>erin<br />
% 1.6’sını Kolüvyal, %4’ünü kahverengi, %68.2’sini kırmızımsı kahverengi, % 26’sını<br />
Bazaltik topraklar oluşturmaktadır. Bu sınıfın % 8.9’unda eğim % 0-2, % 84.0’ında % 2-6, %<br />
4.6’sında % 6-12’dir. Toprak derinliği % 2.9’unda derin, % 32.9 orta, % 63.2’sinde sığ, %<br />
0.8’inde çok sığdır. Bu sınıftaki toprakların % 5.8’inde hafif, % 93.2’sinde orta şiddetli, %<br />
0.4’ünde şiddetli erozyon hüküm sürmektedir.
Sınıf IV: Bu sınıfta toprakların kullanılmasındaki kısıtlamalar III. Sınıftakinden daha<br />
fazla ve bitki seçimi daha sınırlıdır. İşlendiklerinde daha dikkatli bir idare gerektirirler.<br />
Koruma önlemlerinin alınması ve muhafazası daha da zordur. Çayır, mera ve orman için<br />
kullanılab<strong>il</strong>ecekleri gibi, gerekli önlemlerin alınması halinde iklime adapte olmuş tarla veya<br />
bahçe bitk<strong>il</strong>erinden bazıları için kullanılab<strong>il</strong>irler.<br />
Bu sınıf topraklarda (1) dik eğim, (2) şiddetli su veya rüzgar erozyonuna maruzluk, (3)<br />
geçmişteki erozyonun şiddetli olumsuz etk<strong>il</strong>eri, (4) sığ toprak, (5) düşük rutubet tutma<br />
kapasitesi, (6) ürüne zarar veren sık taşkınlar, (7) uzun süren göllenme veya yaşlık, (8)<br />
şiddetli tuzluluk ve sadiklik gibi özelliklerden bir veya bir kaçının sürükle etk<strong>il</strong>enmesi sonucu<br />
kültür bitk<strong>il</strong>eri için kullanım sınırlıdır. Şanlıurfa <strong>il</strong>inde VI. Sınıf araz<strong>il</strong>er 194.879 hektarı<br />
yüzölçümü <strong>il</strong>e % 10.1’lik bir orana sahiptir. Bu sınıfın % 1.4’ünü kahverengi orman<br />
toprakları, % 2.9’unu kahverengi topraklar, % 57.5’ini kırmızımsı kahverengi topraklar, %<br />
37.9’unu bazaltik topraklar teşk<strong>il</strong> etmektedir. Bu sınıf araz<strong>il</strong>erin % 5.1’ini düz, % 64.9’u hafif,<br />
% 29.8’i orta, % 0.1’i de dik eğime sahiptir.<br />
Sınıf V: Beşinci sınıf araz<strong>il</strong>er yetiştir<strong>il</strong>ecek bitki tipini sınırlayan ve kültür bitk<strong>il</strong>erinin<br />
normal gelişmesini önleyen sınırlandırmalara sahiptir. Topoğrafya yönünden hemen hemen<br />
düzdür. Toprakları ya sık sık sel basması nedeniyle sürekli olarak yaş yada çok taşlı veya<br />
kayalıdır. Sık sık taşkınlara maruz kalan taban araz<strong>il</strong>erle düz ve düze yakın eğime sahip çok<br />
taşlı veya orta derecede kayalı araz<strong>il</strong>er yada drenaj bakımından kültür bitk<strong>il</strong>eri tarımına<br />
elverişli olmayan fakat suyu seven ot ve ağaçların yetişmesine uygun göllenme alanları bu<br />
sınıfa örnek olarak göster<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir.<br />
Tarla ve bahçe bitk<strong>il</strong>eri kültürüne uygun olmamakla birlikte çayır ıslahı yapmak ve<br />
uygun ağaç türleri yetiştirmek bu araz<strong>il</strong>erden kazanç sağlamak mümkündür. Bu sınıfta<br />
Şanlıurfa’da 265 hektar arazi haritalanmıştır. 184 hektarı kuru tarımda, 81 hektarı bağ olarak<br />
kullanılan arazinin tamamı düz, çok sığ ve hafif erozyona uğramıştır.<br />
Sınıf VI: Bu sınıfa giren toprakların fiziksel koşulları, gerektiğinde tohumlama,<br />
kireçleme, gübreleme ve kontür karıkları, drenaj hendekleri, saptırma yapıları ve su<br />
dağıtıcıları <strong>il</strong>e su kontrolü gibi çayır ve mera iy<strong>il</strong>eştirmelerinin uygulanmasını pratik kılar. Bu<br />
sınıftaki toprakların (1) dik eğim, (2) ciddi erozyon zararı, (3) geçmişteki erozyonun olumsuz<br />
etk<strong>il</strong>eri, (4) taşlılık, (5) sığ kök bölgesi, (6) aşırı yaşlık ve taşkın, (7) düşük rutubet kapasitesi<br />
yahut, (8) tuzluluk veya sadiklik gibi düzelt<strong>il</strong>emeyecek sürekli sınırlandırmaları vardır. Bu<br />
sınırlandırmalardan bir veya birkaçının bulunduğu topraklarda kültür bitk<strong>il</strong>erinin yetiştir<strong>il</strong>mesi<br />
uygun değ<strong>il</strong>dir. Ancak çayır, mera ve orman için kullanılab<strong>il</strong>irler.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inde % 72.4 hektarlık yüzölçümü <strong>il</strong>e % 5.0’lık orana sahip olan VI. Sınıf<br />
araz<strong>il</strong>erin % 3.5’i kahverengi orman toprağı, % 16.8’i kahverengi, % 60.6’sı kırmızımsı<br />
kahverengi, % 18.9’u bazaltik toprak grubunda yer almaktadır. Bu sınıf araz<strong>il</strong>erin % 0.1’i düz,<br />
% 8.5’i hafif, % 63.5’i orta, % 26.9’u dik eğime sahiptir. Toprakların % 65.4’ü sığ, % 34.6’sı<br />
çok sığdır. Toplam toprakların % 32.7’si orta, % 65.3’ü şiddetli erozyona maruz kalmıştır.<br />
Sınıf VII: Bu sınıfa giren toprakları (1) çok dik eğim, (2) erozyon, (3) toprak sığlığı,<br />
(4) taşlılık, (5) yaşlık, (6) tuzluluk veya sadiklik gibi, kültür bitk<strong>il</strong>erinin yetiştir<strong>il</strong>mesini<br />
engelleyen çok şiddetli sınırlandırmalara sahiptir. Fiziksel özellikleri tohumlama ve kireçleme<br />
yapmak, kontur kartları, drenaj hendekleri, saptırma yapıları ve su dağıtıcıları tespit etmek<br />
gibi iy<strong>il</strong>eştirme, koruma ve kontrol uygulamalarına elverişli olmadığından, çayır ve mera<br />
ıslahı için kullanma olanakları da oldukça sınırlıdır.
Toprak muhafaza önlemleri almak veya alttaki araz<strong>il</strong>eri korumak için ağaç dikimi veya<br />
ot tohumu aşılaması yapıldığı hatta istisnai bazı hallerde kültür b<strong>il</strong>e yetiştir<strong>il</strong>diği olursa da bu<br />
<strong>durum</strong>lar VII. Sınıf araz<strong>il</strong>er için genel bir özellik sayılamaz. Şanlıurfa <strong>il</strong>inde VII. Sınıf araz<strong>il</strong>er<br />
571.604 hektarlık yüzölçümü <strong>il</strong>e % 30’luk bir orana sahiptir. Bunun % 0.6’sını kahverengi<br />
orman topraklar, % 18.2’sini kahverengi topraklar, % 60.8’ni kırmızımsı kahverengi<br />
topraklar, % 20.2’sini bazaltik topraklar oluşturmaktadır. Bu sınıf araz<strong>il</strong>erin % 0.2’si düz, %<br />
14.7’si hafif, % 48.6’sı orta, % 36.3’ü dik eğime sahiptir. Toprakların % 0.1’i orta, % 1’i sığ,<br />
% 98.8’i çok sığ derinliğe sahiptir. Bu toprakların % 7.2’sinde orta, % 47.6’sında şiddetli, %<br />
45’inde çok şiddetli erozyon hüküm sürmektedir.<br />
Sınıf VIII: Bu sınıf araz<strong>il</strong>er (1) erozyon, (2) yaşlık, (3) taşlılık, (4) kayalık, (5) düşük<br />
rutubet kapasitesi, (6) tuzluluk veya sadiklik gibi kısıtlayıcılardan bir veya birkaçının<br />
önlenemeyecek derecedeki şiddetli sınırlandırmaları nedeniyle ot, ağaç ve kültür bitk<strong>il</strong>erinin<br />
yetişmesine elverişli değ<strong>il</strong>dir. Çok aşınmış araz<strong>il</strong>er, kumsallar, kayalıklar, ırmak yatakları,<br />
maden işletmesi yapılan eski ocak ve artık alanları bu sınıfa girerler. Bu sınıflar alt sınıflara<br />
ayrılmamıştır. Bitki yetiştir<strong>il</strong>mesine elverişli olmasalar da yaban hayatı için ve dinlenme<br />
yerleri olarak kullanılab<strong>il</strong>irler.<br />
E.3.1.2. Kullanma <strong>Durum</strong>u<br />
İlimizde arazinin kullanım şekli; tarım alanı, orman alanı, mera alanları, tarım<br />
topraklaının amaç dışı kullanımı, kapladıklar alan ve yüzdeleri Tablo-E.12’ de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo- E.12.: İl ve İlçe Araz<strong>il</strong>erinin Kab<strong>il</strong>iyet Sınıflamasına Göre Dağılımı.<br />
İLÇENİN<br />
ADI<br />
Yüz<br />
Ölçümü<br />
(ha)<br />
Tarım<br />
Alanı<br />
Orman ve<br />
Fundalık<br />
Çayır ve Mera<br />
Miktar Oran<br />
(ha) %<br />
Miktar Oran<br />
(ha) %<br />
Miktar Oran<br />
(ha) %<br />
Merkez<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
Ceylanpınar<br />
Halfeti<br />
Harran<br />
H<strong>il</strong>van<br />
Siverek<br />
Suruç<br />
Viranşehir<br />
İl Toplamı<br />
379100<br />
110200<br />
85200<br />
155000<br />
199000<br />
64600<br />
80100<br />
127800<br />
431400<br />
79900<br />
146100<br />
1858400<br />
226000 59.4 1.375 0.36 17000<br />
86188 78.2 - - 19982<br />
61045 71.6 575 0.67 8200<br />
99000 63.9 847 0.55 16780<br />
15900 8.0 - - 5935<br />
38100 59.0 - - 18000<br />
69272 86.5 - - 10828<br />
101500 79.4 - - 19477<br />
223351 51.7 9.020 2.1 86965<br />
69320 86.7 - - 1990<br />
113295 77.5 - - 29200<br />
1102971 59.4 11.817 0.64 234357<br />
4.5<br />
18.1<br />
9.6<br />
10.8<br />
3.8<br />
27.8<br />
13.5<br />
15.2<br />
20.2<br />
2.5<br />
20<br />
12.6<br />
Tarım Dışı<br />
Arazi<br />
Miktar Oran<br />
(ha) %<br />
134725<br />
4030<br />
15980<br />
38373<br />
177165<br />
8500<br />
-<br />
6823<br />
112064<br />
8590<br />
3605<br />
509255<br />
35.5<br />
3.7<br />
18.1<br />
24.8<br />
89.0<br />
13.2<br />
-<br />
5.3<br />
26.0<br />
10.8<br />
2.5<br />
27.4
İl genelinde halihazırda yaklaşık 1 155 813 ha alan işlenmektedir (%60.77’si). Ancak<br />
bu alanın %57’sinde nadaslı kuru tarım yapılmaktadır. Birinci sınıf verimli topraklar üzerinde<br />
yapılan kuru tarım (421 927 ha) sulama için çok elverişli sayılmaktadır.<br />
Kuru tarım araz<strong>il</strong>erinin 87 000 hektarı, güçlükle işlemeli tarım yapılan alanları<br />
kapsamaktadır. Mera olarak kullanılan toplam alan yaklaşık 700 000 ha, daha ziyade<br />
işleneb<strong>il</strong>ir arazi üzerinde kurulan meyve bahçeleri ise 24 009 hektardır. Çalılık (orman ve<br />
fundalık) alan ise sadece 8 502 ha olup en düşük arazi sınıfı üzerinde yer almaktadır. Son<br />
yıllarda sulu tarımda kullanılan alanlar 285 181.6 hektara ulaşmıştır. Mera araz<strong>il</strong>eri 508 172<br />
ha, kuru tarımda kullanılan araz<strong>il</strong>er ise 97 113 ha azalmıştır. Bağ-bahçe ve özel ürün<br />
tarımında kullanılan araz<strong>il</strong>er ise 56 421 hektara ulaşmıştır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i toprakları, arazi kullanma-kab<strong>il</strong>iyet sınıflarına göre, sulamaya uygunluk<br />
bakımından I-IV. sınıf topraklar, 1 167 203 ha’dır . Yerleşim yeri olarak kullanılan işleneb<strong>il</strong>ir<br />
arazi miktarı 6 937 ha’dır. Son yıllarda ise yerleşim alanları 9 293 hektara ulaşmıştır. GAP<br />
Bölgesi’nde amaç dışı ve yanlış kullanılan arazinin (538.373 ha) neredeyse yarısı<br />
(227.157 ha) Şanlıurfa’da bulunmaktadır.<br />
E.3.2. Arazi Problemleri<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i topraklarında kültür bitk<strong>il</strong>erinin yetiştir<strong>il</strong>mesinin ve tarımsal kullanımı<br />
kısıtlayan erozyon, toprak sığlığı, taşlılık, kayalık, drenaj, tuzluluk, sod<strong>il</strong>ik ve erozyon gibi<br />
proplemler <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>gi Tablo-E.13’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo. E .13. : İl ve İlçe Araz<strong>il</strong>erinin Problemleri<br />
İLÇELER<br />
Yüz<br />
Ölçümü<br />
(ha)<br />
Taşlık Alan<br />
Miktar Oran<br />
(ha) (%)<br />
Toprak Sığlığı<br />
Miktar Oran<br />
(ha) (%)<br />
Arazi Problemleri<br />
Erozyon Kayalık<br />
Miktar Oran Miktar Oran<br />
(ha) (%) (ha) (%)<br />
Drenaj<br />
Miktar Oran<br />
(ha) (%)<br />
Sodiklik<br />
Miktar Oran<br />
(ha) (%)<br />
Merkez<br />
Akçakale<br />
Birecik<br />
Bozova<br />
C.pınar<br />
Halfeti<br />
Harran<br />
H<strong>il</strong>van<br />
Siverek<br />
Suruç<br />
V.şehir<br />
415355<br />
103131<br />
87833<br />
151952<br />
180571<br />
63429<br />
85670<br />
130561<br />
391336<br />
73749<br />
218478<br />
10105<br />
18152<br />
13159<br />
52839<br />
29806<br />
11211<br />
19318<br />
35857<br />
227555<br />
10028<br />
93374<br />
24.3<br />
17.6<br />
15.0<br />
34.8<br />
16.5<br />
17.7<br />
22.5<br />
27.5<br />
58.1<br />
13.6<br />
42.7<br />
282139<br />
45862<br />
65 380<br />
110 82<br />
74 162<br />
46 105<br />
41 543<br />
61 641<br />
202 84<br />
23 796<br />
105818<br />
67.9<br />
44.5<br />
74.4<br />
72.9<br />
41.1<br />
72.7<br />
48.5<br />
47.2<br />
51.8<br />
32.3<br />
48.4<br />
TOPLAM 1902065 612404 32.2 1059912 55.7<br />
41410<br />
10331<br />
85659<br />
14899<br />
18071<br />
54923<br />
85670<br />
12952<br />
38392<br />
73749<br />
21327<br />
1 873<br />
883<br />
99.8<br />
100.0<br />
97.5<br />
97.6<br />
100.0<br />
86.8<br />
100.0<br />
99.<br />
98.1<br />
100.0<br />
97.9<br />
27293<br />
-<br />
-<br />
2445<br />
6143<br />
264<br />
-<br />
251<br />
32539<br />
-<br />
8116<br />
6.6<br />
-<br />
-<br />
1.6<br />
3.4<br />
0.4<br />
-<br />
0.2<br />
8.3<br />
-<br />
3.7<br />
98.5 77051 4.0<br />
Toprak Sığlığı: Topraklarda köklerin geliştiği ve bitk<strong>il</strong>erin besin maddeleri <strong>il</strong>e suyun<br />
temin ed<strong>il</strong>diği bölgenin derinliği bitki yetişmesi açısından önemlidir. Bu bölge derin olursa<br />
iklime uyab<strong>il</strong>en her türlü kültür bitkisini yetiştireb<strong>il</strong>mek mümkün olab<strong>il</strong>mektedir. Ancak<br />
Şanlıurfa araz<strong>il</strong>erinin % 22.8’i 90 cm.’den derin topraklara sahiptir. 428.045 hektar olan bu
araz<strong>il</strong>erin de 378.105 hektarı düz-düze yakın eğime sahiptir. Erozyon ya hiç yok yada hafiftir.<br />
Çoğunluğu I. Ve II. Sınıf olup kuru-sulu ve bağ-bahçe tarımı yapılmaktadır. Yüzölçümü<br />
385.893 hektar olan bu orta derin topraklar <strong>il</strong> genelinin % 20.6’sını oluştururlar. Genellikle<br />
hafif orta dik eğimlerde bulunurlar. Orta ve şiddetli erozyona uğramışlardır. Bu araz<strong>il</strong>erin %<br />
80.5’i kuru tarımda, % 2.5’i sulu tarımda, % 2.5’i bağ-bahçe, % 3.1’i Antepfıstığı üretiminde,<br />
% 10.8’i de çayır-mera olarak kullanılmaktadır. Araz<strong>il</strong>er daha çok II.-III. Sınıftır. Sığ<br />
topraklar % 23.7’lik bir oranla 443.708 hektarlık bir alana sahiptir. Bu toprakların % 59.6’sı<br />
hafif, % 23.9’u orta eğime sahiptir. Sığ topraklar % 71.3’ünde şiddetli, % 24.1’inde çok<br />
şiddetli erozyon görülmektedir. % 65.6’sı kuru tarımda, % 27.01’i çayır-mera olarak<br />
kullanılmaktadır. Bu araz<strong>il</strong>er çoğunlukla VI.-VII. Sınıf araz<strong>il</strong>erdir. Çok sığ topraklar % 32.9<br />
oranında ve 616.234 hektarlık yüzölçümüne sahiptir. Çok sık toprakların % 13.6’sı orta, %<br />
44.2’si şiddetli ve % 41.8’i çok şiddetli erozyona uğramıştır. Bu toprakların % 52.6’sı orta, %<br />
33.7’si dik eğime sahiptir. Bu araz<strong>il</strong>erin % 87.3’ü çayır-mera, % 10.1’i kuru tarım arazisi<br />
olarak kullanılmaktadır. Bitki gelişmesi için yeterli olan sığ ve çok sığ toprakların genelindeki<br />
% 56.6’dır.<br />
Taşlık –Kayalık: Toprak işlemeye ve bitki gelişmesine zarar vereb<strong>il</strong>ecek derecede<br />
taşlık ve kayalık ihtiva eden topraklar 689.128 hektar alana ve % 36.8’lik orana sahiptir.<br />
Taşlık ve kayalık hem yüzeyde hem de prof<strong>il</strong>de olab<strong>il</strong>mektedir. Taşlık prof<strong>il</strong>de olursa birim<br />
alanında azalmaktadır. Buna bağlı olarak bitki besin maddeleri ve su da azalmaktadır. Bu<br />
azalış bitki gelişmesini sınırlandırır. Şanlıurfa topraklarında taşlılık genellikle sığ ve çok sığ<br />
topraklarda erozyon şiddetli ve çok şiddetli olduğu alanlarda görülmektedir. Düz araz<strong>il</strong>erin<br />
84.688 hektarı hafif eğimli araz<strong>il</strong>erin 254.241 hektarı, orta eğimli araz<strong>il</strong>erin 203.633 hektarı<br />
dik ve daha yüksek eğimdeki araz<strong>il</strong>erin 69.842 hektarı taşlıdır. Bu araz<strong>il</strong>ere hakim sorun<br />
taşlıklar kayalı araz<strong>il</strong>er oranı çok düşüktür.Bu araz<strong>il</strong>er daha çok çayır- mera olarak<br />
kullanılmaktadır. Çayır-mera araz<strong>il</strong>erinin toprak işleme ve hasat gibi faaliyetler yapılmadığı<br />
ve doğal bitki örtüsünün şartlara adapte olduğu için taşlık fazla problem olmamaktadır.<br />
Drenaj: Alüvyal taban araz<strong>il</strong>erde görülen ve taban suyunun yılın bir bölümünde veya<br />
her zaman bitki gelişmesine zarar verecek düzeyde bulunduğu topraklar 822 hektar alana<br />
sahiptir. Bu toprakların 221 hektarı sulu tarımda 661 hektarı da özel ürün arazisi olarak<br />
kullanılmaktadır.<br />
Toprak İdaresi: Şanlıurfa <strong>il</strong>inde halen kuru ve sulu tarımda kullanılan alanlarla bağbahçe<br />
araz<strong>il</strong>erinin çoğunda erozyon zararı elverişsiz toprak şartları kısmen de aşırı su gibi<br />
toprak muhafaza önlemleri alınmasını gerektiren sonuçlar vardır hiçbir sorunu olmayan I.<br />
Sınıf arazi miktarı ise 500.600 hektar olup, <strong>il</strong>deki toplam araz<strong>il</strong>erin % 26.3’ünü teşk<strong>il</strong><br />
etmektedir. Geri kalan % 73.7’sinin en az bir problemi bulunmakta ve problemin cinsine<br />
uygun bir muhafaza tedbiri alması gerekmektedir.<br />
Sorunların cinsi ve etkinlik derecesi dikkate alınarak tespit ed<strong>il</strong>en kab<strong>il</strong>iyet alt<br />
sınıflarına göre tarım araz<strong>il</strong>erin dağılımı Tablo-E.11’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Görülüyor ki Şanlıurfa <strong>il</strong>indeki tarım araz<strong>il</strong>erinin 412.776 hektarında su erozyonu<br />
958.037 hektarında toprak yetersizliği, 2.395 hektarında ıslaklık birinci derecede etk<strong>il</strong>i<br />
problem olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />
Yüzey akışı toprağın üst katmanın tabakalar halinde taşıyıp, götürdükçe alt katmanlar<br />
ve daha sonra da ana madde sathına çıktığından topraklar verimsiz, hatta ek<strong>il</strong>emez <strong>durum</strong>a
gelmektedir. Çünkü bitki besin maddeleri, organik madde ve toprağa canlılık veren<br />
mikroorganizmalar da toprakla birlikte taşınıp gitmektedir.<br />
Erozyonu önlemede kontur (eğime dik) sürüm, şeritvari ekim ve teraslama etk<strong>il</strong>i<br />
tedbirlerdir. Fakat çoğu tarlanın boyu eğim yönünde olduğundan kontur sürümü uygulamak<br />
oldukça zordur.<br />
Şeritvari ekimde aynı tarla (veya arazi) eğime dik ve birbirine paralel şeritlerin<br />
bölünerek ard arda gelen şeritlerden birinde ekim yapılırken diğerinde nadas uygulanır. Yada<br />
nadasın zorunlu olmadığı iklimlerde bir şeritte baklag<strong>il</strong>lerden bir bitki yetiştir<strong>il</strong>irken diğerinde<br />
bir çapa bitkisi yetiştir<strong>il</strong>ir.<br />
Teraslama en etk<strong>il</strong>i erozyon kontrol tedbiridir. Eğim uzunluğunu kısalttığı ve eğimi<br />
düşürdüğü için yüzey akışı ve erozyonu azaltır. Teraslamada arazinin eğimi, toprak derinliği<br />
ve kullanma şekli çok önemlidir. Bu uygulamada toprak muhafaza <strong>il</strong>e birlikte su toplamaya da<br />
yarar. Fazla eğim toprak sıklığı ve taşlılık veya kayalılık dolayısıyla VI.-VII. Sınıflara giren<br />
araz<strong>il</strong>erde bu tedbirleri uygulamak imkansızdır. Bu nedenle, özellikle VII. Sınıf araz<strong>il</strong>eri hiç<br />
olmazsa işlemeyip meraya terk etmek yerinde olur. Kuru tarım araz<strong>il</strong>erinde bu tedbirler <strong>il</strong>e<br />
birlikte ürün münavebesi de gereklidir. Münavebe yem bitk<strong>il</strong>erine mutlaka yer ver<strong>il</strong>melidir.<br />
Teraslama ve şeritvari ekimde uzun köklü baklag<strong>il</strong>lerin yetiştir<strong>il</strong>mesi toprağın tutulması<br />
bakımından yararlıdır.<br />
Eğimli araz<strong>il</strong>erdeki bağ ve bahçelerde erozyon kontrolü için örtü bitk<strong>il</strong>erine ihtiyaç<br />
vardır. Örtü bitk<strong>il</strong>eri yeş<strong>il</strong> gübreleme için kullanılan bitk<strong>il</strong>er olab<strong>il</strong>ir. Eğimin fazla olduğu<br />
yerlerde seki teraslar yapılmalıdır.<br />
Kuru tarım araz<strong>il</strong>erinin sade küçük bir kısmında görülen drenaj problemi gider<strong>il</strong>mesi<br />
gereken bir <strong>durum</strong>dur. Bunun için uygun drenaj sistemlerinin tesisi gereklidir. Böylece<br />
yüksek taban suyu kontrol ed<strong>il</strong>eceği gibi gerek yüzeysel gerekse dah<strong>il</strong>i drenaj bozukluğundan<br />
<strong>il</strong>eri gelen problemler çözülmüş olacaktır. Taşkına maruz düz tarım araz<strong>il</strong>erinin bu tehlikeye<br />
karşı korunması gerekir. Taşkınlar sıklığı ölçüsünde ürüne zarar vermektedir. Taşkınların<br />
geliş yerine göre tarım araz<strong>il</strong>eri hendek ve setlerle korunmalıdır. Taşkınlardan korunmanın bir<br />
diğer yolu da aynı zamanda su muhafazasına da yarayan gölet rezervlerin yapılmasıdır.<br />
Kuru tarım araz<strong>il</strong>erinin bir çoğunda toprak sığlığı problemi hakimdir. Buralarda toprak<br />
işlemesi daha fazla sığlaşmaya meydan vermeyecek şek<strong>il</strong>de yapılmalıdır. Taşlılık görülen<br />
araz<strong>il</strong>erde ya sürümü ve hasadı kolaylaştırmak için bu problem gider<strong>il</strong>meli veya buraların az<br />
yoğun bir şek<strong>il</strong>de kullanılmasına devam ed<strong>il</strong>melidir.<br />
İl içinde sulu tarım yapılan 79.650 hektarı arazinin 64.381 hektarı problemsiz<br />
araz<strong>il</strong>erdir. Geri kalan araz<strong>il</strong>er erozyon ve toprak yetersizliği problemlerinden bir veya bir<br />
kaçına sahiptir. Diğer problemli tarım araz<strong>il</strong>eri gibi sulu tarım araz<strong>il</strong>erinde de uygun tedbirler<br />
almak gereklidir. Uygun bir sulama suyu bulunab<strong>il</strong>diği takdirde sulamaya elverişli kuru tarım<br />
araz<strong>il</strong>erinin sulamaya alınması bol ve çeşitli ürün elde ed<strong>il</strong>mesi için gereklidir. Sulama b<strong>il</strong>inçli<br />
yapılmalı ve özellikle ağır bünyeli topraklarda aşırı sulamadan kaçınılmalıdır. Sulamanın yanı<br />
sıra gübrelemeye de ihtiyaç vardır. Gübreleme çiftlik gübresi yeş<strong>il</strong> gübre veya ticari<br />
gübrelerle yapılab<strong>il</strong>ir. Çiftlik gübresi toprağın fiziksel özelliklerini düzeltir. Bitki besin<br />
maddeleri <strong>il</strong>e mikroorganizma faaliyetini attırır. Yeş<strong>il</strong> gübrenin de toprak üzerinde olumlu<br />
etk<strong>il</strong>eri vardır. Suni gübreleme ise bitki besin maddeleri açığını kapatır. Fakat toprağın fiziki<br />
özellikleri üzerine olumlu etkisi yoktur. Sulama yapılırken toprak uygun olarak işleme aletleri
<strong>il</strong>e işlenmeli topraklarda pulluk taban oluşumuna izin ver<strong>il</strong>memelidir. Sulamadan iyi sonuç<br />
almak için gübrelemenin yanı sıra tarımsal mücadeleye ve iyi tohumluk kullanmaya dikkat<br />
ed<strong>il</strong>melidir. Şanlıurfa’da toplam 700.275 hektarlık alana sahip olan çayır-mera araz<strong>il</strong>erinin<br />
hemen hepsi az veya çok bir problem arz etmektedir. Meraların <strong>durum</strong>u çoğunlukla kötüdür.<br />
Bu araz<strong>il</strong>erin idaresi düzensiz b<strong>il</strong>giden yoksun ve kaynakların sömürülmesi şeklindedir. Bazı<br />
meralar aşırı otlatılmaktadır. Her mevsim otlatılmaya açık olan bu meralarda doğal bitki<br />
örtüsü önemli ölçüde tahrip olmuştur. Doğal örtünün bu doğal tahribatı erozyonu<br />
şek<strong>il</strong>lendirmekte ve meraların <strong>durum</strong>unu daha da kötüleştirmektedir. Meralarda erozyonu<br />
önlemekte hem buralardaki hem de daha aşağıdaki tarım araz<strong>il</strong>eri kurtarılmış olur. Çünkü<br />
zayıf bitki örtüsü dolayısıyla tutulmayıp yüzey akışına geçen yağmur suları, mera topraklarını<br />
aşındırdığı gibi tarım araz<strong>il</strong>erinde de sel baskınlarına neden olmaktadır. Meralarda erozyonu<br />
hafifletmek için kontur karık kuru eşik, seki taşkın kontrol bentleri gibi toprak ve su muhafaza<br />
tedbirleri alınmalı, otlatma değeri olan bitki türleri geliştir<strong>il</strong>meli ve besin değeri olmayan otlar<br />
yok ed<strong>il</strong>melidir. Tesis ed<strong>il</strong>en örtü sık bir şek<strong>il</strong>de toprağı tam olarak örteb<strong>il</strong>melidir. Islahtan<br />
sonra meralarda kapasitelerine göre kontrollü olarak otlatma yapılmalıdır. Eğimli yerlerde<br />
taşlılık arz eden meralarda taş toplamak genellikle ekonomik olmayacaktır. Aslında erozyonu<br />
azaltmaya katkıda bulunduğu için buralarda taşlılığa göz yummak yerinde olacaktır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>indeki ormanlık alanı 17.999 hektardır. Bunun 9.747 Ha. Doğal orman,<br />
8.252 Ha. ise ağaçlandırma çalışmaları <strong>il</strong>e meydana getir<strong>il</strong>en suniormandır. Bu araz<strong>il</strong>erin<br />
hemen hepsinde erozyon sorunu vardır. İl içerisindeki orman alanlarında başlıca problemin<br />
erozyon olması nedeniyle bu araz<strong>il</strong>erin konumu itibariyle dalgalı ve sarp yerlerde bulunması<br />
ve bitki örtüsünün çok tahrip ed<strong>il</strong>miş olmasıdır. Toprakların korunab<strong>il</strong>mesi için bu tahribata<br />
son ver<strong>il</strong>mesi ve ormanlardan açma yapılmasına engel olması gerekir. Diğer taraftan orman<br />
örtüsünün iy<strong>il</strong>eştir<strong>il</strong>mesi için tedbirler alınmalıdır. Kesim ve yerinden ağaçlandırma<br />
çalışmaları sırasında toprak kaybına yol açılmamalıdır. Sel oyuntuları çeşitli muhafaza<br />
yapılarıyla kontrol ed<strong>il</strong>meli ve otlandırılmalı, bu arada yangın, haşere ve hastalıklara karşı da<br />
etkin tedbir alınmalıdır.<br />
Erozyon: Şanlıurfa’da en yaygın sorun su erozyonudur. Bu sorundan çok az etk<strong>il</strong>enen<br />
veya hiç etk<strong>il</strong>enmeyen alanlar genellikle taban araz<strong>il</strong>erde düze yakın ve hafif eğimli alanlarda<br />
görülür. Bunlar diğer arazi tipleri ve su yüzeyleri dışındaki (1.873.883 hektar) arazinin %<br />
35.4’ünü oluşturur. Erozyondan hafif etk<strong>il</strong>enen 663.027 hektar (%35.4) arazinin 578.529<br />
hektarı düz-düze yakın, 84.427 hektarı hafif eğimli araz<strong>il</strong>erdir. Bu araz<strong>il</strong>erin % 62.0’ı<br />
(411.241 hektar) derin, % 35.2’si (223.695 hektar) orta derin prof<strong>il</strong>e sahiptir. Bu toprakların<br />
% 84.5’i kuru tarımda, % 10.2’si sulu tarımda kullanılmaktadır. Orta derecede erozyona<br />
uğramış topraklar 565.912 hektar alanla % 30.2’lik bir oran tutmaktadır. Orta erozyon<br />
çoğunlukla hafif ve orta eğimlerde görülmektedir. Topraklar orta derin ve sığ prof<strong>il</strong>e sahiptir.<br />
Kuru tarım araz<strong>il</strong>erinin % 69.6’sı kuru tarımda, % 21.9’u çayır-mera olarak kullanılmakta<br />
olup, çoğunlukla III. ve IV. Sınıf araz<strong>il</strong>erden oluşmaktadır.<br />
Şanlıurfa araz<strong>il</strong>erinin çoğunlukla orta ve dik eğime sahip olan 380.664 hektarlık<br />
kısmında erozyon şiddetlidir. Bu araz<strong>il</strong>er orta ve dik eğime sahip olup % 82.8’i çayır-mera, %<br />
15.7’si kuru tarım arazisidir. Bu araz<strong>il</strong>er IV.-VI.-VII. Sınıfta yer almaktadır. Erozyon çok<br />
şiddetli olduğu 263.778 hektar arazi hafif orta dik eğime sahiptir. Bu araz<strong>il</strong>erin büyük<br />
çoğunluğu çayır-mera olarak kullanılmaktadır. Ancak hafif mera eğimlerde kuru tarım<br />
yapılmaktadır. Bu araz<strong>il</strong>er VI.-VII. Sınıflarda yer almakta ve sığ-çok sığ prof<strong>il</strong>e sahiptir.<br />
Araz<strong>il</strong>erin Tarımsal Potansiyellerine Göre Sınıflandırılması: Ülkemizdeki nüfus<br />
artışı nedeniyle ihtiyaç duyulan yeni köy, kasaba ve kentlerin kurulması, mevcutların
geliştir<strong>il</strong>mesi sanayi kuruluşları maden, taş, kum ve tuğla ocakları, hava alanları, turistik ve<br />
sportif tesisler, askeri amaçlı yapılaşmalar ve benzeri ihtiyaçlar için yapılan tarım dışı amaçlı<br />
arazi kullanma uygulamaları, son yıllarda tarım araz<strong>il</strong>eri aleyhine büyük bir gelişme<br />
göstermektedir. Özellikle son on-onbeş yıl içerisinde tarım araz<strong>il</strong>eri adeta tarım dışı amaçlı<br />
kullanımların ist<strong>il</strong>asına uğramış ve çeşitli yapılaşmalar nedeniyle tarımsal potansiyeli yüksek<br />
yüz binlerce dekar arazi meskun alan haline gelmiştir.<br />
Nüfusu gittikçe artan ve büyük bir kalkınma hamlesi içinde bulunan ülkemizde iskan,<br />
ulaştırma, sanayi, turizm gibi konularda <strong>il</strong>eride meydana gelecek gelişmeler, tarım dışı amaçlı<br />
arazi kullanımlarının daha da artmasına ve giderek yurt sathına yayılmasına sebep olacaktır.<br />
Söz konusu gelişmelerin ülkemiz için mutlak gerekli olduğu bir gerçektir. Ancak,<br />
gittikçe artan nüfusumuzun beslenme ihtiyacını karşılaması ve <strong>il</strong>eride bir beslenme ihtiyacıyla<br />
karşılaşmamak için tarımsal üretimin de belirli bir düzeyde ve sürekli olarak arttırılması<br />
zorunludur. Bunun için her şeyden önce üretim ortamı olan toprak kaynağımızı korumak ve<br />
kab<strong>il</strong>iyetlerine uygun olarak b<strong>il</strong>inçli, planlı ve dengeli bir şek<strong>il</strong>de kullanmak zorundayız.<br />
Toprak kaynağımızı korumak ve sürekl<strong>il</strong>iğini sağlamak için alınması gereken<br />
tedbirlerden birisi de tarım dışı amaçlı tüm yapılaşmaların verimsiz veya düşük verimli<br />
araz<strong>il</strong>er üzerinde gerçekleştirmeye yönelik bir “Tarım Dışı Amaçlı Arazi Kullanım<br />
Planlaması”nın ülke çapında ve en kısa zamanda yapılarak uygulamaya konmasıdır.<br />
Söz konusu planlamanın yapılab<strong>il</strong>mesi için öncelikle araz<strong>il</strong>erin tarımsal<br />
potansiyellerinin b<strong>il</strong>inmesi gerekir. Bu husus dikkate alınarak bu çalışmayla tespit ed<strong>il</strong>en<br />
b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er değerlendir<strong>il</strong>mek üzere araz<strong>il</strong>er bu amaçla bir sınıflandırılmaya da tabi tutulmuştur.<br />
Toprak, topoğrafya özellikleri <strong>il</strong>e birlikte iklim şartları, mevcut sulama <strong>durum</strong>u ve<br />
arazinin kullanılma şekli de dikkate alınarak yapılan bu sınıflamaya göre araz<strong>il</strong>er, tarımsal<br />
potansiyelleri itibariyle dört grupta toplanmıştır.<br />
1-Birinci derecede önemli tarım araz<strong>il</strong>eri (Mutlak Tarım Araz<strong>il</strong>eri)<br />
2-İkinci derecede önemli tarım araz<strong>il</strong>eri ( Ülke Ekonomisinde Önemli Yeri Olan,Tahıl<br />
ve Bazı Endüstri Bitk<strong>il</strong>eri Yetiştir<strong>il</strong>en veYetiştir<strong>il</strong>mesine Uygun Araz<strong>il</strong>er)<br />
3-Üçüncü derecede önemli tarım araz<strong>il</strong>eri (Tesis ed<strong>il</strong>miş bağ-bahçe ve özel ürün<br />
araz<strong>il</strong>eri)<br />
4-Diğer Araz<strong>il</strong>er (İşlemeli tarıma uygun olmayan veya sınırlı olarak uygun olan<br />
araz<strong>il</strong>erle orman rejimindeki araz<strong>il</strong>er)<br />
Her gruptaki araz<strong>il</strong>erin genel karakterleri ve <strong>il</strong>deki <strong>durum</strong>ları aşağıda ayrı ayrı<br />
açıklanmaktadır.<br />
(1) Birinci Derecede Önemli Tarım Araz<strong>il</strong>eri: Ülke düzeyinde sınırlı bir alan<br />
teşk<strong>il</strong> eden ve potansiyelleri itibariyle, tarımsal üretimde önemli bir yeri olan bu araz<strong>il</strong>erin<br />
mutlaka tarım altında tutulması gerekir.<br />
Yeterli olarak sulanan araz<strong>il</strong>erle, hangi tarımsal kullanım altında bulunursa bulunsun<br />
aşağıda belirt<strong>il</strong>en özelliklere sahip olan araz<strong>il</strong>er bu grupta toplanmıştır. Toprağın derinliği,<br />
sıcaklığı ve reaksiyonu yöreye adapte olmuş bütün kültür bitk<strong>il</strong>erinin yetişmesinde elverişli<br />
olmalıdır.
Kök bölgesinde bitk<strong>il</strong>ere zarar verecek derecede tuz veya değişeb<strong>il</strong>ir sodyum<br />
bulunmamalıdır.<br />
Toprak geçirgenliği sulamayı sınırlandırmayacak derecede olmalıdır.<br />
Toprak yüzeyinde veya sürüm hattındaki taşlılık % 10’u geçmemelidir.<br />
Eğim en çok % 6 olmalı ve erozyon sorunu bulunmamalı veya çok hafif olmalıdır.<br />
Büyüme mevsiminde topraklar sık sık sel basmasına maruz kalmamalıdır.<br />
Bu grupta yer alan araz<strong>il</strong>er 887.804 hektarlık alanlarıyla <strong>il</strong> toplamının % 46.6’sını<br />
oluşturmaktadır.<br />
(2) İkinci derecede Önemli Tarım Araz<strong>il</strong>eri (Ülke ekonomisinde önemli yeri olan<br />
tahıl ve bazı endüstri bitk<strong>il</strong>eri yetiştir<strong>il</strong>en ve yetiştir<strong>il</strong>mesine uygun olan araz<strong>il</strong>er):Bu<br />
gruptaki araz<strong>il</strong>er kültür bitk<strong>il</strong>erinin gelişmesini sınırlandıran veya yetiştir<strong>il</strong>en bitki çeşidini<br />
azaltan, oldukça şiddetli sorunlara sahip olan fakat ülke ekonomisinde önemli yeri olan tahıl,<br />
endüstri bitk<strong>il</strong>eri yağlı tohumlar ve yem bitk<strong>il</strong>eri yetiştir<strong>il</strong>en veya yetiştir<strong>il</strong>mesine uygun olan<br />
araz<strong>il</strong>er ve I. Grup dışında bulunan yetersiz sulu tarım araz<strong>il</strong>eridir.<br />
Uygun tarım yöntemlerine göre işlenip iyi idare ed<strong>il</strong>diklerinde bunlardan ekonomik<br />
olarak verim alınab<strong>il</strong>ir. Hatta şartlar elverişli olduğunda örneğin uygun iklim şartları altında<br />
bu araz<strong>il</strong>erin bazılarında birinci gruptaki araz<strong>il</strong>erden alınan verim kadar yüksek verim elde<br />
ed<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir. Bu nedenle bunların da tarımsal amaçlarla kullanılmasında mutlak yarar vardır.<br />
Bu grupta yer alan araz<strong>il</strong>er aşağıdaki sorunlardan bir veya bir kaçına sahiptir.<br />
- % 6-12 arasında eğim,<br />
- Şiddetli erozyon,<br />
- Bazı bitk<strong>il</strong>ere zarar verecek derecede sık sık sel basması,<br />
- Alt topraklarda çok yavaş geçirgenlik,<br />
- Bitki gelişmesini kısıtlayacak derecede yaşlık,<br />
- Kök bölgesini sınırlandıran sığ toprak derinliği,<br />
- Düşük su tutma kapasitesi,<br />
- Orta derecede tuzluluk ve alkal<strong>il</strong>ik<br />
Şanlıurfa’da 190.551 hektarlık bir alana sahip olan bu araz<strong>il</strong>er <strong>il</strong> yüz ölçümünün %<br />
10’unu teşk<strong>il</strong> ederler.<br />
3-Üçüncü Derecede Önemli Tarım Araz<strong>il</strong>eri (Tesis ed<strong>il</strong>miş bağ-bahçe<br />
veya özel ürün araz<strong>il</strong>eri): Birinci ve ikinci derecede önemli tarım araz<strong>il</strong>eri dışında kalan ve<br />
araz<strong>il</strong>erden üzerinde ekonomik olarak ürün elde ed<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ecek nitelikte bağ-bahçe tesis ed<strong>il</strong>miş<br />
olanlarla özel ürün yetiştir<strong>il</strong>enler bu gruba girer.<br />
Belirli toprak ve <strong>il</strong>mi istekleri bulunan çay, antepfıstığı, zeytin, fındık, muz,<br />
turunçg<strong>il</strong>ler, incir ve dut bu tasnifte özel ürün adı altında toplanmıştır.<br />
Bu gruptaki araz<strong>il</strong>er üzerinde yetiştir<strong>il</strong>en ürünlerin iç tüketimdeki yerleri yanında,<br />
ihraç ürünleri de olduklarından, ülke ekonomisindeki çok önemli bir payı bulunmaktadır. Bu<br />
nedenle bu araz<strong>il</strong>erin de mevcut kullanım altında tutulmasında büyük yarar vardır. 56.421
hektarlık alanlarıyla <strong>il</strong> yüzölçümünün % 2.9’unu teşk<strong>il</strong> eden bu araz<strong>il</strong>er üzerinde bağ, bahçe,<br />
antepfıstığı tesis ed<strong>il</strong>miştir.<br />
4) Diğer Araz<strong>il</strong>er (İşlemeli tarıma uygun olmayan veya sınırlı olarak uygun olan<br />
araz<strong>il</strong>erle orman rejimindeki araz<strong>il</strong>er):İlk üç grubun dışında kalan araz<strong>il</strong>erle orman<br />
rejimindeki bütün araz<strong>il</strong>er bu grupta yer alır. Bu araz<strong>il</strong>er toplam alanla <strong>il</strong> yüz ölçümünün %<br />
40.3’ünü teşk<strong>il</strong> ederler. Bu araz<strong>il</strong>erin 17.999 hektarı orman örtüsü altındadır.<br />
Tablo-E.15.Şanlıurfa <strong>il</strong>i Problemli Alanların Dağılımı<br />
Büyük Toprak Grubu<br />
Alan (ha)<br />
Kırmızı Kahverengi Topraklar 1236366<br />
Bazaltik Topraklar 431218<br />
Kahverengi Topraklar 167325<br />
Kolüvyal Topraklar 20365<br />
KAYNAKLAR :<br />
1-Topraksu 1971, Şanlıurfa İli Toprak Kaynağı Envanter Raporu<br />
2- KGHM 1988 Şanlıurfa İli Veriml<strong>il</strong>ik Envanteri Ve Gübre İhtiyaç<br />
3- KGHM 1995 Şanlıurfa İli Arazi Varlığı<br />
4- İl Tarım Müdürlüğü<br />
5- Şanlıurfa İli Yıllığı<br />
6- İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
7-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Şanlıurfa Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsü Müd.<br />
8- Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu
F.1. Ekosistem Tipleri<br />
F.1.1. Ormanlar<br />
F.1.1.1. Ormanların Ekolojik Yapısı<br />
(F) . FLORA- FAUNA VE HASAS YÖRELER<br />
Şanlıurfa’da rakım 518 m dir. Anakaya kalker ve bazaltan oluşmaktadır. Bölge<br />
içindeki topraklar çoğunlukla “kırmızı kahverengi” büyük toprak gurubu içinde yer<br />
almaktadır. Organik madde ve fosfor oranları düşük, k<strong>il</strong> oranı yüksektir. (%43-60)<br />
Güney Doğu Anadolu Bölgesinin İklimi ; Doğu Anadolu ve Akdeniz Bölgeleriyle güneydeki<br />
kurak tropikal bölgenin etkisi altında oluşan bir özelliğe sahiptir. Kış mevsimi nemli, soğuk<br />
ve yağışlı geçer. Haziran ayından itibaren ise güneydeki çöl koşulları bölgeye egemen olmaya<br />
başlar ve kuraklık en üst seviyeye çıkar. Ortalama yağış genelde 450-500 mm dir. Kuraklık<br />
Haziran-Eylül arasında hüküm sürer. Bu aylarda buharlaşma çok fazladır. Bu bölgede<br />
genelde step iklim egemendir. Bu step iklimi İç Anadolu Bölgesi step ikliminden yazları sıcak<br />
ve kurak oluşu <strong>il</strong>e ayrılmaktadır. Bu sebepten dolayı orman yetiştirme bakımından çok göç<br />
koşullar mevcuttur.<br />
Bu koşullar nedeniyle bölgenin güney kısmındaki plato düzlükleri üzerinde orman ve<br />
ağaç topluluğuna rastlanmaz. Ormanlar az olsa da steplerde ve <strong>çevre</strong>sindeki dağlarda<br />
bulunmaktadır. Ormanlar insan baskısı ve düzensiz aşırı otlatmadan dolayı bu alanlardaki<br />
varlığı çok azalmış <strong>durum</strong>dadır. Bu nedenlerden dolayı Güney Doğu Anadolu Bölgesi orman<br />
varlığı bakımından Türkiye nin en fakir bölgesidir.<br />
F.1.1.2. İlin Orman Envanteri<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inde <strong>Çevre</strong> ve Orman Bakanlığı <strong>il</strong>e diğer Kamu Kurum ve kuruluşların<br />
yapmış oldukları ağaçlandırma çalışmaları Tablo-F.1’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
İlçesi<br />
Tablo F.1 : İlin Orman Varlığının <strong>Durum</strong>u<br />
Doğal Orman<br />
Alanı<br />
(Ha)<br />
Özel İdare Diğer<br />
Kurumlarca Tesis<br />
Ed<strong>il</strong>en Orman<br />
Alanı<br />
( Ha)<br />
Özel<br />
Ağaçlandırma<br />
İle Tesis Ed<strong>il</strong>en<br />
Orman Alanı<br />
(Ha)<br />
İl <strong>Çevre</strong> ve Orman<br />
Müdürlüğünce<br />
Tesis Ed<strong>il</strong>en<br />
Orman Alanı<br />
(Ha)<br />
TOPLAM<br />
(Ha)<br />
Merkez - 570 - 3.155 3.725<br />
Siverek 9.747 - - 582 10.329<br />
H<strong>il</strong>van - - - 240 240<br />
Bozova - - - 1310 1310<br />
Birecik - - - 322 322<br />
Akçakale - - - 691 691<br />
Ceylanpınar - 1.306 - - 1.306<br />
Suruç - - - - -<br />
Halfeti - - 76 - 76<br />
Harran - - - - -<br />
Viranşehir - - - - -<br />
İL GENELİ<br />
9.747<br />
1.876<br />
76<br />
6.300<br />
17.999
İlimiz Siverek İlçesi Bucak serisinde devlet ormanı konumunda 9.747 ha’lık orman<br />
görünmektedir. <strong>Durum</strong>u itibariyle çok bozuk, baltalık vasfında ve ağır tahrip görmüş<br />
vaziyettedir. Mülkiyet problemleri nedeniyle müdahale ed<strong>il</strong>meyecek <strong>durum</strong>dadır. Geriye<br />
kalan 8.252 Ha’lık alan ağaçlandırma <strong>il</strong>e oluşturulan alandır.<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde bulunan ağaçlandırma sahalarının tamamı erozyon kontrolü<br />
ve yeş<strong>il</strong> kuşak amaçlı tesis ed<strong>il</strong>miş olup endüstriyel amaçlı değ<strong>il</strong>dir.<br />
Bölgede en yaygın tür meşedir. Ak meşeler gurubunda; saplı meşe, ispir meşesi,<br />
sapsız meşe, mazı meşesi, kırmızı meşe gurubunda; doğu plamut meşesi ve lübnan meşesi<br />
başlıca meşe türleridir.<br />
Mahlep, iğde, titrek kavak, fırat kavağı, ak kavağı, söğüt türleri, badem, ahlat, doğu<br />
çınar, adi ceviz, siğ<strong>il</strong>li huş, beyaz yapraklı kuş üvezi, suriye akşaağacı, doğu çitlenbiği,<br />
akçaağaç, kara ağaç, alıç türleri, kızılcık yabani elma , tut türleri karaçalı, yabani gül, zeytin,<br />
ayrıca doğal ve kültürel karakavak taksonlarıda yer almaktadır. İğne yapraklı türler olarak<br />
ardıç türleri, halep çamı ve kızıl çam yayılış gösterir. İl genelinde yıllar itibariyle elde ed<strong>il</strong>en<br />
orman ürünleri Tablo-F.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo -F.2: İl Genelinde Yıllar İtibariyle Elde Ed<strong>il</strong>en Orman Ürünleri.<br />
YILLAR<br />
1996<br />
1997<br />
1998<br />
1999<br />
2000<br />
TOPLAM<br />
ÜRETİMİN YAPILDIĞI YER<br />
Bozova<br />
Bozova<br />
Bozova<br />
Merkez<br />
Merkez<br />
F.1.1.3. Orman Varlığının Yararları<br />
ÜRETİM CİNSİ VE MİKTARI(ster/M3)<br />
Maden Direği(m3)<br />
-<br />
20<br />
9<br />
-<br />
Yakacak (ster)<br />
Toprak ve toprak veriml<strong>il</strong>iğinin korunması ve rekreasyon <strong>il</strong>e orman alanlarının iklim<br />
üzerinde olumlu etk<strong>il</strong>emeyi artırmak amacıyla yapılan Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrollü<br />
Projeleri Tablo-F.3 ve Tablo-F.4 ’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
F.1.1.4. Orman Kadastro ve Mülkiyet Konuları<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bölgede herhangi bir çalışmaya rastlanılmamıştır.<br />
13<br />
42<br />
354<br />
132<br />
99<br />
311<br />
457<br />
1353
Tablo -F.3: Yıllara Göre Tesc<strong>il</strong>i Yapılmış ve Tesise Alınan Orman Alanlarının Miktarı<br />
Yıl<br />
Adı<br />
Toplam<br />
Orman Alanı (ha)<br />
2002 —Siverek Bozuk Meşe Baltalığı<br />
9.747<br />
“ —Birecik Akpınar Erozyon Kontrol ve Uygulama Projesi<br />
100<br />
“ —Akabe Yeş<strong>il</strong> Kuşak Projesi<br />
100<br />
“ —Bağlarbaşı Ağaç.Uyg. Projesi<br />
102<br />
“ —Akçakale Ağaç.Uyg. Projesi<br />
691<br />
“ —Siverek Ağaç.Uyg. Projesi<br />
532<br />
“ —Atatürk Barajı Sol Sah<strong>il</strong> Ağaçlandırma Uyg. Projesi<br />
1310<br />
“ —Karacadağ Eroz.Kont.Uyg.Pr<br />
50<br />
“ —H<strong>il</strong>van Eroz.Kont. Uyg.Proj.<br />
240<br />
“ —Şanlıurfa Yeş<strong>il</strong>kuşak Projesi<br />
1210<br />
“ —Gölpınar Yeş<strong>il</strong>kuşak Projesi<br />
1270<br />
“ —Karaköprü Yeş<strong>il</strong>Kuşak Proj.<br />
145<br />
“ —Tofaş Hatıra Ormanı<br />
230<br />
“ —Kamu Kurumlarınca Yapılan Ağaçlandırma Çalışmaları<br />
1876<br />
2003<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
2004<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
“<br />
—Siverek Bozuk Meşe Baltalığı<br />
—Birecik Akpınar Erozyon Kontrol ve Uygulama Projesi<br />
—Akabe Yeş<strong>il</strong> Kuşak Projesi<br />
—Bağlarbaşı Ağaç.Uyg. Projesi<br />
—Akçakale Ağaç.Uyg. Projesi<br />
—Siverek Ağaç.Uyg. Projesi<br />
—Atatürk Barajı Sol Sah<strong>il</strong> Ağaçlandırma Uyg. Projesi<br />
—Karacadağ Eroz.Kont.Uyg.Pr<br />
—H<strong>il</strong>van Eroz.Kont. Uyg.Proj.<br />
—Şanlıurfa Yeş<strong>il</strong>kuşak Projesi<br />
—Gölpınar Yeş<strong>il</strong>kuşak Projesi<br />
—Tofaş Hatıra Ormanı<br />
—Kamu Kurumlarınca Yapılan Ağaçlandırma Çalışmaları<br />
—Karaköprü Yeş<strong>il</strong> Kuşak Proj.<br />
—Aşağı Çatak Erz.Uyg.Kon.Pr.<br />
—Siverek Bozuk Meşe Baltalığı<br />
—Birecik Akpınar Erozyon Kontrol ve Uygulama Projesi<br />
—Akabe Yeş<strong>il</strong> Kuşak Projesi<br />
—Bağlarbaşı Ağaç.Uyg. Projesi<br />
—Akçakale Ağaç.Uyg. Projesi<br />
—Siverek Ağaç.Uyg. Projesi<br />
—Atatürk Barajı Sol Sah<strong>il</strong> Ağaçlandırma Uyg. Projesi<br />
—Karacadağ Eroz.Kont.Uyg.Pr<br />
—H<strong>il</strong>van Eroz.Kont. Uyg.Proj.<br />
—Şanlıurfa Yeş<strong>il</strong>kuşak Projesi<br />
—Gölpınar Yeş<strong>il</strong>kuşak Projesi<br />
—Tofaş Hatıra Ormanı<br />
—Kamu Kurumlarınca Yapılan Ağaçlandırma Çalışmaları<br />
—Karaköprü Yeş<strong>il</strong>Kuşak Proj.<br />
—Aşağı Çatak Erz.Uyg.Kon.Pr.<br />
— Harran Üni. Yeş<strong>il</strong>kuşak Proj.<br />
—Halfeti Özel Ağaçlandırma Projesi<br />
9747<br />
220<br />
100<br />
102<br />
691<br />
532<br />
1310<br />
50<br />
240<br />
1210<br />
1270<br />
230<br />
1876<br />
145<br />
50<br />
9.747<br />
220<br />
100<br />
102<br />
691<br />
532<br />
1310<br />
50<br />
240<br />
1210<br />
1270<br />
230<br />
1876<br />
50<br />
145<br />
150<br />
76
Tablo-F.4: Şanlıurfa da Uygulanan ve Uygulanacak Projelerin Amaç ve Hedefleri<br />
ALAN<br />
PROJE ADI<br />
(Ha.)<br />
ÇALIŞMANIN İÇERİĞİ<br />
H<strong>il</strong>van Ağaçlandırma<br />
1997 yılında başlanılmış ve uygulama 2000 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Geleceğe dönük<br />
Uygulamam Projesi<br />
240 rekreasyon amaçlı ve ova ormancılığı amaçlanmıştır.<br />
Siverek Ağaçlandırma<br />
1996 yılında başlanılmış ve uygulama 1999 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Rekreasyon amaçlı<br />
Uygulamam Projesi<br />
532 ve ova ormancılığı amaçlanmıştır.<br />
Akçakale Ağaçlandırma<br />
1997 yılında başlanılmış ve uygulama 2000 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Rekreasyon amaçlı<br />
Uygulamam Projesi<br />
691 ve ova ormancılığı amaçlanmıştır.<br />
Tofaş Hatıra Ormanı<br />
GAP İdaresi, TOFAŞ, Şanlıurfa Belediyesi ve Orman Bölge Müdürlüğünce<br />
Ağaçlandırma Uygulamam<br />
Projesi<br />
230 ortaklaşa 1995 boyatılmış ve1996 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Rekreasyon amaçlanmıştır.<br />
Atatürk Barajı Sol sah<strong>il</strong><br />
1992 yılında DSİ <strong>il</strong>e Orman Bölge Müdürlüğünün ortak çalışması şeklinde<br />
Ağaçlandırma ve Erozyon 1310 başlatılmış 1994 yılında tamamlanmıştır. Toprağın korunması amacıyla erozyon<br />
Kontrolü Projesi<br />
kontrolü yapılmış, baraj nedeniyle oluşan iklim değişikliği <strong>il</strong>e ağaçlandırılmak<br />
suretiyle orman oluşturulmuştur.<br />
Akabe Yeş<strong>il</strong> Kuşak<br />
1992-1993 Yılların da yapılmış ve bitir<strong>il</strong>miştir. İleriye yönelik rekreasyon amaçlı bir<br />
Ağaçlandırma Uygulamam<br />
Projesi<br />
100 çalışmadır.<br />
Birecik Bağlarbaşı<br />
1991-1992 Yıllarında yapılmış, Toprak veriml<strong>il</strong>iğinin korunması ve rekreasyon<br />
Ağaçlandırma Uygulamam<br />
Projesi<br />
100 amaçlı bir çalışmadır.<br />
Karaköprü (Tünel Çıkışı) Ek 1993 Yılında başlanılmış, 1996 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Toprak veriml<strong>il</strong>iğinin korunması<br />
Yeş<strong>il</strong> Kuşak Projesi<br />
145 ve rekreasyon amaçlı bir çalışmadır.<br />
Şanlıurfa Yeş<strong>il</strong> Kuşak<br />
1964 Yılında başlanılmış 1975 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Ş.Urfanın piknik ve mesire yeri<br />
Ağaçlandırma Uygulamam<br />
Projesi<br />
1270 ihtiyacını karşılayab<strong>il</strong>ecek konumda orman oluşmuştur.<br />
Şanlıurfa İli Yeş<strong>il</strong> Kuşak<br />
1964 Yılında başlanılmış1975 yılında bitir<strong>il</strong>miştir. Ş.Urfanın piknik ve mesire yeri<br />
Ağaçlandırma Uygulamam<br />
Projesi<br />
1210 ihtiyacını karşılayab<strong>il</strong>ecek konumda orman oluşmuştur.<br />
Akpınar Erozyon Kontrolü<br />
Örencik, Derman, Otaören, Sarışeyh ve Osmanbey sınırları dah<strong>il</strong>inde rekreasyon<br />
Projesi<br />
570 amaçlı yapılan bir çalışmadır.<br />
F.1.2. Çayır ve Meralar<br />
İlde yağış oranının düşük olması, sıcak ve kurak iklimin hakim olması nedeniyle kayda<br />
değer çayır alanları mevcut değ<strong>il</strong>dir. Çayır ve meraların Bölgedeki yayılım amacı hayvanların<br />
kaba yem ihtiyaçlarını karşılamaktır. Mera alanları genellikle problemli, orta şiddetli<br />
erozyona maruz kalmış, taşlık ve kayalık alanlardır. Bunun nedeni kadastro çalışmaları<br />
sırasında mera alanları olarak erozyona müsait taşlık ve kayalık alanların mera yeri olarak<br />
tahsis ed<strong>il</strong>mesidir. Meralardaki bitki örtüsü ise aşırı otlatma ve az yağış sebeplerinden dolayı<br />
zayıf veya orta vejetasyona sahiptir. Meralardaki tahrip ise meranın amacı dışında<br />
kullanılması(sürme, ağaç dikme, ev yapma vb.) <strong>durum</strong>unda görülmektedir Bu nedenle çayırlar<br />
mera alanları içerisinde mütaala ed<strong>il</strong>mektedir. Bitki örtüsü itibarıyla brom, yabani fiğ ve<br />
yabani yonca türlerini ihtiva eder. Sıcak ve kurak mevsimin erken başlaması sonucunda<br />
meralardaki yeş<strong>il</strong>lik mayıs ayı başlarında sona erer. Çayır ve mera alanları Tablo-F.5’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Şanlıurfa’da toplam 234.537 hektarlık alana sahip olan çayır-mera araz<strong>il</strong>erinin hemen<br />
hepsi az veya çok bir problem arz etmektedir. Meraların <strong>durum</strong>u çoğunlukla kötüdür. Bu<br />
araz<strong>il</strong>erin idaresi düzensiz b<strong>il</strong>giden yoksun ve kaynakların sömürülmesi şeklindedir. Bazı<br />
meralar aşırı otlatılmaktadır. Her mevsim otlatılmaya açık olan bu meralarda doğal bitki<br />
örtüsü önemli ölçüde tahrip olmuştur. Doğal örtünün bu doğal tahribatı erozyonu<br />
şek<strong>il</strong>lendirmekte ve meraların <strong>durum</strong>unu daha da kötüleştirmektedir. Meralarda erozyonu<br />
hafifletmek için kontur karık kuru eşik, seki taşkın kontrol bentleri gibi toprak ve su muhafaza<br />
tedbirleri alınmalı, otlatma değeri olan bitki türleri geliştir<strong>il</strong>meli ve besin değeri olmayan otlar
yok ed<strong>il</strong>melidir. Tesis ed<strong>il</strong>en örtü sık bir şek<strong>il</strong>de toprağı tam olarak örteb<strong>il</strong>melidir. Islahtan<br />
sonra meralarda kapasitelerine göre kontrollü olarak otlatma yapılmalıdır. Eğimli yerlerde<br />
taşlılık arz eden meralarda taş toplamak genellikle ekonomik olmayacaktır. Aslında erozyonu<br />
azaltmaya katkıda bulunduğu için buralarda taşlılığa göz yummak yerinde olacaktır.<br />
Mera amenajman çalışması 4342 Sayılı Mera Kanununa göre tahdit işlemi biten<br />
alanlarda yapılma aşamasındadır.<br />
Tablo-F.5: Çayır ve Meraların İlçelere Göre Dağılımı .<br />
ÇAYIR VE MERA<br />
İLÇENİN ADI<br />
YÜZÖLÇÜMÜ<br />
MİKTAR<br />
ORAN<br />
(Ha)<br />
(Ha)<br />
(%)<br />
MERKEZ 379100 1700 4.5<br />
AKÇAKALE 110200 19982 18.1<br />
BİRECİK 85200 8200 9.6<br />
BOZAVA 100000 16780 10.8<br />
CEYLANPINAR 199000 5935 3.8<br />
HALFETİ 64600 18000 27.8<br />
HARRAN 80100 10828 13.8<br />
HİLVAN 127800 19477 15.2<br />
SİVEREK 431400 86965 20.2<br />
SURUÇ 79900 1990 2.5<br />
VİRANŞEHİR 146100 29200 20<br />
İL TOPLAMI 1858400 234537 12.6<br />
F.1.3 Sulak Alanlar<br />
F.2. Flora<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde tespit ed<strong>il</strong>en herhangi bir sulak alan bulunmamaktadır.<br />
F.2.1 Habitat ve Topluluklar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i yeterli b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
F.2.2. Türler ve Populasyonları<br />
Birecik <strong>il</strong>çesinde Fırat Kavağı (Populus eufratica) endemik ve relik tür olarak<br />
bulunmaktadır. Bu ağaçlar uzun boylu olup, Fırat Nehri kıyısında yaklaşık 23 dönüm alanda<br />
koruma altına alınmıştır.<br />
Türkiye Florası kayıtlarına göre Şanlıurfa’dan 32 endemik bitki tespit ed<strong>il</strong>miş<br />
olup, bu bitk<strong>il</strong>erin B<strong>il</strong>imsel ve var olan mahalli isimleri belirt<strong>il</strong>miş olup, lokalite<br />
b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>eriyle birlikte Tablo-F.6’de ver<strong>il</strong>miştir.
Tablo-F.6.İlimiz Sınırlaraı dah<strong>il</strong>indeki Endemik Bitki Türleri<br />
S.<br />
NO BİLİMSEL VE MAHALLİ İSMİ<br />
YERİ VE NİTELİĞİ<br />
Ach<strong>il</strong>lea brachyphylla(Civan perçemi, Akbaş otu ) C7 Urfa: Suruç ve Urfa arası, 360 m, 6.5. 1865. Iran<br />
01<br />
Turan elementi.<br />
02 Ajuga chamaepitys (L) Schreber(Mayasıl otu) C6 Urfa: Rum Kala’a (Halfeti) Iran Turan elementi<br />
03<br />
Asphodelina damascena subsp gigantea (Çiriş otu) C7 Urfa : Urfa-H<strong>il</strong>van arası 10 Km. Iran Turan elementi<br />
Astragalus vex<strong>il</strong>laris ( Dikensiz Geven ) C7 Urfa : Urfa-Akçakale arası 32.Km, 450 m. Iran<br />
04<br />
elementi.<br />
05 Bellevelia grac<strong>il</strong>is Feinbrun Urfa : Birecik, Mezra civarı.<br />
06 Camelina anomala Urfa : Harran, 12.5 1865 Urfa : Birecik<br />
07 Centaurea obtusifolia ( Peygamber Çiçeği ) C7 Urfa:Tek Tek Dağı, 5.1867. Iran Turan elementi<br />
08 Centaurea scklerolepis ( Peygamber Çiçeği ) C7 Urfa : Siverek-Urfa arası, 4.6. 1841<br />
09 Convolvulus assyricus ( Yabani sarmaşık ) C7 Urfa : Birecik-Suruç arası<br />
10 Convolvulus galaticus ( Yabani sarmaşık ) C7 Urfa : Urfa-Siverek arası<br />
11 Crocus leichtlinii ( Safran, çiğdem )<br />
Euphorbia falcata subsp, falcata var. Falcata<br />
C7 Urfa : Karacadağ, 1100 m.<br />
12 (Sütleğen )<br />
C7 Urfa : Viranşehir-Ceylanpınar arası<br />
13 Galium scopulorum C6 Urfa : Birecik civarları. Iran Turan elementi<br />
14 Hesperis hedgei (Akşam sefası ) C7 Urfa : Siverek<br />
15 Hyacinthella siirtensis (Yabani sümbül ) C7 Urfa : Viranşehir civarı<br />
16<br />
Hypericum capitatum var. Capitatum ( Binbir C7 Urfa : H<strong>il</strong>van, 700 m.<br />
delik otu, kantaron )<br />
Hypericum salsolifolium(Binbir delik otu, C7 Urfa : Urfa’nın kuzey kesimleri.<br />
17 kantaron )<br />
18 Leucocylus formosus subsp. Amanicus C7 Urfa : Tek Tek Dağı, 4.1855.<br />
19 Lycium anatolicum C6 Urfa : Birecik<br />
20 Papaver clavatum ( Gelincik, yabani haşhaş ) C6 Urfa : Birecik<br />
21 Paracaryum kurdistanicum C7 Urfa : Karacadağ<br />
22 Rosularia haussknectii C7 Urfa : Mar jacob<br />
23 Sc<strong>il</strong>la mesopotomica C7 Urfa : Halfeti<br />
24 Scorzonera semicana C7 Urfa : Çermelik<br />
25 Scrophularia libanotica subsp armena C7 Urfa : Siverek<br />
26 Scrophularia mesopotomica C7 Urfa : Siverek-Urfa arası<br />
27 Stachys burgsdorfiioides subsp Iadanoides C7 Urfa : Tell Pınar<br />
28 Stachys setifera subsp Iycia C7 Urfa : Urfa civarı<br />
29 TordyIIium cappadocicum C7 Urfa : Üç kara<br />
30 Verbascum Diversifolium ( Sığır kuyruğu ) C7 Urfa : Urfa-Siverek arası<br />
31 Verbascum stepporum ( Sığır kuyruğu ) C7 Urfa : Viranşehir<br />
32 Verbascum temıe ( Sığır kuyruğu ) C7 Urfa : Siverek-Diyarbakır arası<br />
F.3. Fauna<br />
F.3.1. Habitat ve Toplulukları<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>ere ulaşılamamıştır.<br />
F.3.2.Türler ve Populasyonları<br />
İl Genelinde Tespit Ed<strong>il</strong>en Yabani Hayvan Türleri: Kurt,Yabandomuzu, Alakarga,<br />
ekin kargası, Leşkargası, tavşan, Araptavşanı, T<strong>il</strong>ki, Sakarca, Fiyu, Yeş<strong>il</strong>baş, Çamurcun,<br />
Kaşıkgaga, Kınalıkeklik, Bıldırcın, Kızkuşu, Küçüksulluğu, Karatavuk, Çulluk,<br />
Tahtalıgüvercin, Kayagüvercini, Üveyik, Ceylan, Vaşak, Ağaçserçesi, Balaban, Ç<strong>il</strong>keklik,<br />
Delicedoğan, Kumru, Puhu, Şahin, Hazarsumrusu, Karaleylek, Leylek, Toy , Alaca
yalıçapkını, Gri balıkçıl, Suna, Turaç, Sazhorozu, Orman düdükçünü, Bağırtlak, Ağaçkakan,<br />
Boğmaklı toygar, Yalıçapkını, Tepelitoygar, Arapbülbülü, Sazkamışcını, Sığırcık, Saka,<br />
küçükiskele, Mezgeldek, İbibik İlimizde başlıca bulunan yaban hayvan türleridir. Konu <strong>il</strong>e<br />
<strong>il</strong>g<strong>il</strong>i detaylı b<strong>il</strong>gi aşaıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
MEMELİLER<br />
Tavşang<strong>il</strong>ler<br />
Tavşan Lepus capensis<br />
Köpekg<strong>il</strong>ler<br />
T<strong>il</strong>ki Vulpes vulpes<br />
Kurt Canis lupus<br />
Çakal Canis aureus<br />
Kedig<strong>il</strong>ler<br />
Vaşak Felis lynx<br />
Gevişgetirenler<br />
Ceylan Gazella subgutturosa<br />
Sansarg<strong>il</strong>ler<br />
Kayasansarı Martes foina<br />
Ağaçsansarı Martes martes<br />
Gelincik Mustela navalis<br />
Kokarca Mustela putorius<br />
Porsuk Meles meles<br />
Kirpig<strong>il</strong>ler<br />
Kirpi Erinaceus concolor<br />
Oklukirpig<strong>il</strong>ler<br />
Oklukirpi Histrix indica<br />
Yarasag<strong>il</strong>ler<br />
KUŞLAR<br />
Ördekg<strong>il</strong>ler<br />
Çamurcun Anas crecca<br />
Yeş<strong>il</strong>baş Anas platyrhynchos<br />
Kılkuyruk Anas acuta<br />
Küçük sakarca Anser erythropus<br />
Suna Todorna todorna<br />
Dikkuyruk Oxyura leucocephala<br />
Büyük çamurcun Anas falcata<br />
Sülüng<strong>il</strong>ler<br />
Kınalıkeklik Alectoris chukar<br />
Kumkekliği Ammoperdix griseogularis
Bıldırcın Coturnix coturnix<br />
Urkeklik Tetraogallus caspius<br />
Turaç Francolinus francolinus<br />
Ç<strong>il</strong>keklik Perdix perdix<br />
Sutavuğug<strong>il</strong>ler<br />
Sakarmeke Fulica atra<br />
Benekli sutavuğu Porzana porzana<br />
Bataklık sutavuğu Porzana parva<br />
Küçük sutavuğu Porzana pus<strong>il</strong>la<br />
Saz tavuğu Galinula choloropus<br />
Saz horozu Porphyrio porphyrio<br />
Toyg<strong>il</strong>ler<br />
Yakalı toy Chlamydotis undulata<br />
Toy Otis tarda<br />
Kılıçgagag<strong>il</strong>ler<br />
Uzunbacak Himantopus himantopus<br />
Bağırtlakg<strong>il</strong>ler<br />
Bağırtlak Pterocles orientalis<br />
Yağmurkuşug<strong>il</strong>ler<br />
Kızkuşu Vanellus vanellus<br />
Çullukg<strong>il</strong>ler<br />
Küçüksuçulluğu Lymnocryptes minimus<br />
Suçulluğu-bekasin Gallinago gallinago<br />
Çulluk Scolopax rusticola<br />
Güvercing<strong>il</strong>ler<br />
Kayagüvercini Columba livia<br />
Tahtalı Columba palumbrus<br />
Üveyik Streptopelia turtur<br />
Gökçe güvercin Columba oenas<br />
Kumru Streptopelia decaocta<br />
Küçük kumru Streptopelia senegalensis<br />
Papağang<strong>il</strong>ler<br />
Yeş<strong>il</strong>papağan Psittacula krameri<br />
Batağang<strong>il</strong>ler<br />
Karaboyunlu batağan Podiceps nigricollis<br />
Karabatakg<strong>il</strong>ler<br />
Karabatak phalacrocorax carbo<br />
Balıkçıg<strong>il</strong>ler<br />
Balaban Bataurus stellaris
Leylekg<strong>il</strong>ler<br />
Kara leylek Ciconia nigra<br />
Leylek Ciconic ciconia<br />
İbişg<strong>il</strong>ler<br />
Kelaynak Geronticus eremita<br />
Atmacag<strong>il</strong>ler<br />
Küçük akbaba Neophron percnopterus<br />
Saz delicesi Circus aeruginosus<br />
Atmaca Accipiter nisus<br />
Şahin Buteo buteo<br />
Kızılşahin Buteo rifinus<br />
Paçalı şahin Buteo lagopus<br />
Kartal<br />
Baykuşg<strong>il</strong>ler<br />
İshakkuşu Otus scops<br />
Puhu Bubo bubo<br />
Kukumav Athena noctua<br />
Çobanaldatang<strong>il</strong>ler<br />
Çobanaldatan Caprimulgus europaeus<br />
Yalıçapkınıg<strong>il</strong>ler<br />
Alaca Yalıçapkını Ceryle rudis<br />
Yalıçapkını Alcedo atthis<br />
Arıkuşug<strong>il</strong>ler<br />
Arıkuşu Merops aplaster<br />
Yeş<strong>il</strong> arıkuşu Merops superclliosus<br />
Çavuşkuşug<strong>il</strong>ler<br />
İbibik Ubupa epops<br />
Ağaçkakang<strong>il</strong>ler<br />
Ağaçkakan<br />
Tarlakuşug<strong>il</strong>ler<br />
Boğmaklı toygar Melanocorypha calandra<br />
Tepeli toygar Galerida cristata<br />
Tarlakuşu Alauda arvensis<br />
Kırlangıçg<strong>il</strong>ler<br />
Kırkırlangıcı Hirundo rustica<br />
Evkırlangıcı Delichon urbica<br />
Kuyruksallayang<strong>il</strong>ler<br />
İncirkuşu Anthuss sb.
Dağ kuyruksallayan Motac<strong>il</strong>la cinera<br />
Akkuyruksallayan Motac<strong>il</strong>la alba<br />
Arap bülbülleri<br />
Arap bülbülü Pycnonotus xanthopygos<br />
Ardıçkuşug<strong>il</strong>ler<br />
Bülbül Luscinia megarhynchos<br />
Kızılkuyruk Phoenicurus phoenicurus<br />
Kuyrukkakan Oenanthe oenanthe<br />
Ötleğeng<strong>il</strong>ler<br />
Kamış bülbülü Cettia cetti<br />
Saz bülbülü Acrosepphalus palustris<br />
Ötleğen<br />
Söğütbülbülü Phylloscopus troch<strong>il</strong>us<br />
Sinekkapang<strong>il</strong>ler<br />
Sinekkapan<br />
Bıyıklı baştankarag<strong>il</strong>ler<br />
Bıyıklı baştankara Panurus biarmicus<br />
Uzunkuyruklu baştankarag<strong>il</strong>ler<br />
Uzunkuyruklu baştankara Aegithalus caudatus<br />
Büyük baştankara Parus major<br />
Sarıasmag<strong>il</strong>ler<br />
Sarıasma Oriolus oriolus<br />
Sığırcıkg<strong>il</strong>ler<br />
Sığırcık Sturnus vulgaris<br />
Ötücükuşlar<br />
Serçe Passer domesticus<br />
İspinozg<strong>il</strong>ler<br />
Küçük iskete Serinus serinus<br />
Saka Carduelis carduelis<br />
BALIKLAR:<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inin baraj gölleri ve diğer akarsularında mevcut balıkların latınce ve yöresel<br />
isimleri<br />
1- S<strong>il</strong>urus paras<strong>il</strong>urus triostegus (Heckel,1843) (Yayın)<br />
2- Mug<strong>il</strong> abu (Heckel 1846) (Kefal)<br />
3- Mastacembelus simack (Walbaum, 1792) (Yılan balığı)<br />
4- Acanthalburnus microlepis (Fılıppı, 1863)<br />
5- Acanthobrama marmid (Heckel, 1843) (Yeş<strong>il</strong> Göz)
6- Aspius vorax (Heckel, 1843) (Def Zurna)<br />
7- Barbus rajanorum mystaceus (Heckel, 1843) (Sore)<br />
8- Capoeta trutta (Heckel, 1843) (Karaca)<br />
9- Carasobarbus Luteus (Heckel, 1843) (Pullu)<br />
10- Chalcalburnus mossulenisis (Heckel, 1843) (Kırmızı Kuyruk)<br />
11- Chondrostoma regium (Heckel, 1843) (Kum)<br />
12- Cyprinion macrostomum macrostomum (Heckel, 1843) (Tahta)<br />
13- Cyprinus carpio (Lunnaeus1758) (Aynalı)<br />
14- Leuciscus lepidus (Heckel, 1843) (Kefal)<br />
15- Tor grypus (Heckel, 1843) (Şaput)<br />
F.3.3. Hayvan Yaşama Hakları<br />
F.3.3.1. Evc<strong>il</strong> Hayvanlar<br />
F.3.3.1.1. Sahipli Hayvanlar<br />
İl düzeyinde sahipli hayvanların türleri ( kedi, köpek vb.) ve sayılarına dair b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>ere<br />
ulaşılamamıştır. Ceylanlar ve Kelaynaklarla <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i açıklamalar Bölüm- F.4.1.2.’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
F.3.3.1.2. Sahipsiz Hayvanlar<br />
Birecik Belediyesinin 1 adet sahipsiz hayvanlar <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i barınağı bulunmaktadır.<br />
Sahipsiz hayvanlar Belediye Zabıta ekiplerince yakalanarak belediye barınağında bakım altına<br />
almaktadır. Şuanda barınakta 9 adet köpek mevcuttur..<br />
F.3.3.2.Nesli Tehlike Altında Olan ve Olması Muhtemel Olan Evc<strong>il</strong> Hayvanlar:<br />
Nesli tehlike altında olan yabani hayvanlar yöresel ve b<strong>il</strong>imsel isimleri Tablo-F.7 de<br />
ver<strong>il</strong>miştir. Bu yabani hayvankarın korunması için koruma çalışmaları ve denetimleri<br />
devametmektedir.<br />
Tablo-F.7.İlimiz Sınırlaraı dah<strong>il</strong>indeki Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvanlar<br />
Sıra No Yöresel Adı B<strong>il</strong>imsel Adı<br />
01 Çizg<strong>il</strong>i Sırtlan Hyaena hyaena<br />
02 Fırat arap Yavşanı Allactage eupratica<br />
03 Fırat Kaplumbağası Rafetus euphraticus<br />
04 Çöl Varanı Varanus Griseus<br />
05 Uzun Kulaklı Çöl Kibrisi Hemiecbinus auritus<br />
06 Çizg<strong>il</strong>i İshak Kuşu Otus brucei<br />
07 Alaca Yalıçapkanı Alcedo atthis<br />
08 Küçük karabatak Phalacrocorax pygmeus<br />
09 Çöl koşarı Cursorius cursor<br />
10 Kılkıyruk Bağırtlak Pterokles alchata<br />
11 Kelaynak Gerenticus eremita<br />
12 Yeş<strong>il</strong> Arıkuşu Merops superc<strong>il</strong>iosus
F.3.3.3. Hayvan Hakları İhlalleri<br />
İl genelinde hayvan hakları ihlalleri <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i av koruma ekiplerinin çalışmaları ve<br />
denetimleri devam etmektedir. Kuralları ihlaledenler hakkında gerekliyasalişlemler<br />
yapılmaktadır.(2004-2005 av sezonu içinde 3.228,79 YTL para cezası kes<strong>il</strong>di.)<br />
F.3.3.4. Val<strong>il</strong>ikler, Belediyeler ve Gönüllü Kuruluşlarla İşbirliği<br />
İl genelinde hayvan yaşam haklar <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i Belediyeler ve gönülü kuruluşlarla işbirliği<br />
devam etmektedir. Bu çerçevede<br />
F.4. Hassas Yöreler Kapsamında Olup (*) Bölümündeki B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>erin İsteneceği Alanlar<br />
F.4.1. Ülkemiz Mevzuatı Uyarınca Korunması Gerken Alanlar<br />
İlimizde M<strong>il</strong>li Parklar,Tabiat Parkları, Tabiat Anıtı, Tabiat Koruma Alanları, Sulak<br />
Alanlar, Biyogenetik Rezerv Alanları, Biyosfer Rezerv Alanları ve Özel <strong>Çevre</strong> Koruma<br />
Bölgeleri bulunmamaktadır. Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i resmi veya b<strong>il</strong>imsel her hangi bir b<strong>il</strong>giye<br />
ulaşılamamıştır.<br />
F.4.1.2. Yöredeki Mevcut Yaban Hayatı Koruma Sahaları ve Yaban Hayvanı<br />
Yerleştirme Alanları<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde Yaban Hayatı Koruma Sahaları ve Yaban Hayvanı<br />
Yerleştirme Alanları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er detaylı bir şek<strong>il</strong>de aşaıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Birecik Kelaynak Üretme İstasyonu: Kelaynaklar 1879 yılından beri Birecik’te<br />
yaşadıkları tespit ed<strong>il</strong>en ve soyu hızla tükenen çok nadir göçmen kuşlardandır. Dünyada<br />
sadece Türkiye ve Fas’ta bulunmaktadır. Birecik’teki kuşları Fas’taki kuşlardan ayıran en<br />
belirgin özellik göçmen Kelaynaklar olmalarıdır.<br />
1950 yıllarında sayıları 1000’lerle ifade ed<strong>il</strong>en Kelaynaklar 1956-59’lı yıllarda sıtma<br />
<strong>il</strong>e mücadele için ve çöl çekirgelerine karşı kullanılan aşırı miktarda ve yüksek dozda tarım<br />
<strong>il</strong>açları nedeniyle yüzlercesi hemen, kalanların yaklaşık yarısı da sonraki yıllarda ölmüşlerdir.<br />
Üstelik sağ kalanların yumurta ve yavrularında biriken <strong>il</strong>aç nedeniyle 1973 yılına kadar bir tek<br />
yavru b<strong>il</strong>e yetişmemiştir.<br />
Sayılarının hızla azalması üzerine ; Orman Bakanlığı’nca 1977 yılında 2 adet ergin ve<br />
9 adet yavru Kelaynak kuşu yakalanarak kafeslere konmuş ve üretimine başlanmıştır, aynı<br />
zamanda da koruma altına alınmıştır.<br />
Birecik <strong>il</strong>çemizin 3 km kuzeyinde tesis ed<strong>il</strong>en Kelaynak Koruma ve Üretme<br />
İstasyonunda, üretim ve koruma faaliyetleri; Birecik Doğa Koruma ve M<strong>il</strong>li Parklar<br />
Mühendisliği çatısı altında devam etmektedir.<br />
Kelaynak kuşları her yıl, doğal hayata uyum sağlamaları ve üremeleri için, şubat ayı<br />
sonları veya mart ayı başlarında mevcut iki adet kafes açılarak, kuşlar tabiata serbest<br />
bırakılmaktadır. Aynı şek<strong>il</strong>de bu yılda 64 adet Kelaynak kuşu tabiata serbest bırakılmıştır.<br />
Yuvalar kurarak üremeleri sağlanmış ve şu an itibariyle 10 adet yavruları mevcut olup henüz<br />
uçamamaktadırlar.
Kelaynak populasyonunun sürdürüleb<strong>il</strong>irliği için b<strong>il</strong>imsel alt yapının oluşturulması ,<br />
koruma çalışmaları için gerekli olan yerel, bölgesel ve ulusal çalışmaların arttırılması ve<br />
Birecik’teki Kelaynak populasyonunun geliştir<strong>il</strong>mesi gayesiyle 02. 09. 2003 tarihinde Doğa<br />
Koruma ve M<strong>il</strong>li Parklar Genel Müdürlüğü <strong>il</strong>e Doğa Derneği arasında bir protokol yapılmıştır.<br />
Bu protokol çerçevesinde çalışmalar devam etmektedir.<br />
Kelaynak kuşları, senede bir defa yuva yaparlar. Yavruları 3-4 yaşlarında ergin hale<br />
gelirler. Kuluçka devreleri 29 gündür. Yavrular aynı yıl uçmayı öğrenirler. Kelaynak<br />
kuşlarının ortalama ömrü 25-30 yıldır.Doğal yiyecekleri arasında; çekirge, danaburnu, suna,<br />
kurbağa gibi canlılar vardır.<br />
Şu anda destekleyici yem olarak sabah ve akşam saatlerinde iki sefer yem<br />
ver<strong>il</strong>mektedir. Bu yemin içerisinde; yağsız kıyma et (100gr/ adet ), tuzsuz tavuk yemi (<br />
2 kg /gün ), beyaz lor peyniri ( 1 kg / gün ), haşlanmış kabuklu yumurta (10 adet / gün ) ve<br />
mevsimine göre rendelenmiş havuçla beslenmeleri sağlanmaktadır.<br />
Halk arasında Keçelaynak da tabir ed<strong>il</strong>en ve “ Bereketin Sembolü “ olarak kabul<br />
gören Kelaynak kuşlarını korumak ve <strong>çevre</strong> b<strong>il</strong>incini arttırmak amacıyla her yıl Birecik<br />
<strong>il</strong>çesinde ‘Kelaynak ve <strong>Çevre</strong> Festivalleri’ düzenlenmektedir.<br />
TİGEM Ceylanpınar Ceylan Üretme İstasyonu: Ceylanpınar Tarım İşletmesi<br />
Müdürlüğünde ceylan yetiştiric<strong>il</strong>iğinin tarihçesi 1977 yıllarına dayanır. Orman Bakanlığı<br />
Avcılık ve Yaban Hayatı Dairesi Başkanlığınca Ceylanları Korumak ve neslinin devamını<br />
sağlamak amacı <strong>il</strong>e 1977 yılında Ceylanpınar Tarım İşletmesinde tesis ed<strong>il</strong>en ceylan parkında<br />
ceylan üretimi başlamıştır. Ancak daha sonra 29/04/1982 yılında adı geçen Daire Başkanlığı<br />
ve TİGEM Genel Müdürlüğü arasında yapılan bir protokol <strong>il</strong>e söz konusu ceylan parkı<br />
içerisinde toplam 23 baş ceylan (13 Baş Dişi 10 Baş erkek) işletmeye devir ed<strong>il</strong>miştir. Burada<br />
amaç; Ceylanların daha iyi şartlarda ve güvenli ortamda neslinin devamını sağlamak,<br />
çoğaltmak ve yurdun çeşitli yerlerinde ceylan yetiştiric<strong>il</strong>iğini yaygınlaştırmaktır. Söz konusu<br />
ceylan parkı ceylan yetiştiric<strong>il</strong>iği açısından yetersiz görülmüş ve 1993 yılı sonbaharında<br />
yeniden tesis ed<strong>il</strong>en ceylan parkına taşınmıştır.Yeni Ceylan parkı İşletme Merkez Sığırcılık<br />
Sitesi <strong>il</strong>e Ceylan Konuk evi arasındaki alana kurulmuş olup, alanı 825 dekar dır. Yeni Ceylan<br />
Parkının etrafı tamamen tel örgülerle çevr<strong>il</strong>miş ve her türlü güvenlik önlemi alınmıştır.<br />
Bünyesinde 800 baş Ceylan bulunduran TİGEM Ceylanpınar İşletmesi; Ceylan neslinin<br />
devamı için her türlü fedakarlığı yapmaktadır. Bu amaçla bakım hizmetleri için 1 İşçi, teknik<br />
hizmetlerin yürütülmesi içinde 1 sorumlu Teknik Eleman İşletmece görevlendir<strong>il</strong>miştir<br />
.Ceylan satışın da gaye parasal gelirinden ziyade ceylanları gerçekten seven ve onları<br />
yetiştirip çoğaltmak isteyen kişi ve kuruluşların almasını sağlamaktadır. Ceylan satışları; özel<br />
ve tüzel kiş<strong>il</strong>erden gelen talepler doğrultusunda her yılın 1 Temmuz <strong>il</strong>e 30 Ekim tarihleri<br />
arasında yani doğumun bitiminden itibaren aşım mevsimi başlangıcına kadar yapılmaktadır.<br />
Ceylan fiyatları Genel Müdürlüğümüzün de görüşleri alınarak arz- talep dengesi<br />
doğrultusunda belirlenmektedir.<br />
Ceylanlar İle İlg<strong>il</strong>i Genel B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er:<br />
Sınıf : Mamalia (Memel<strong>il</strong>er)<br />
Takım : Artiodacfyla (Çift tırnaklılar)<br />
Alt Takım : Ruminantia (Geviş getirenler)<br />
Fam<strong>il</strong>ya : Bovidea (Boynuzlug<strong>il</strong>ler)<br />
Tür : Gazella subgutturosa
Ceylanlar; kuyruğu ince, boynu ve gözleri <strong>il</strong>e güzel ve narin yapılı hayvanlardır.<br />
Anavatanı Moğolistan, Arabistan, Türkmenistan, Suriye,İran <strong>il</strong>e Türkiye’de Güneydoğu<br />
Anadolu Bölgesinde Ceylanpınar ve yöresidir.<br />
Ceylanlar sürüler halinde yaşayan hayvanlardır. Ceylan sürüsü; bölge nöbetç<strong>il</strong>eri, dişi<br />
toplulukları ve erkek toplulukları olmak üzere üçe ayrılır. Bölge nöbetç<strong>il</strong>eri, sürüyü diğer<br />
erkek sürülere karşı korurlar. Erkekler ise sürünün bulunduğu bölgenin etrafında devamlı<br />
gezinirler fakat diş<strong>il</strong>erin içine girmezler. Sürü halindeki Ceylanlar her hangi bir tehlikeyi<br />
sezdikleri anda 200-250 metre kadar koştuktan sonra durarak etrafı kontrol ederler.eğer<br />
tehlike geçmemiş ise tekrar hızla koşmaya başlarlar. Böyle tehlike anlarında saatte 100 km<br />
hızla koşab<strong>il</strong>mektedirler. Ceylanların yaşama süresi 8 <strong>il</strong>a 10 yıl arasında değişmektir.<br />
Ceylanlar genel olarak 1-1,5 yaş arası çiftleşme isteği duyarlar ve diş<strong>il</strong>er kızgınlık gösterirler.<br />
Kızgınlık mevsimi yöremizde Sonbaharın son günlerine (Kasım-Aralık) rastlar. Kızgınlık<br />
mevsiminde erkekler arasında kıyasıya bir mücadele başlar, bu dönemde erkek ceylan telefatı<br />
artar. Kızgınlığın yani aşım döneminin bitiminden sonra hayvanlar sakinleşirler. Ceylanlarda<br />
gebelik süresi 5,5-6 ay (165-180 ) gün kadardır. Ceylanlar genelde yılda bir yavru verirler.<br />
İkizlik oranı oldukça düşük olup %10 <strong>il</strong>a %15 kadardır. Ceylanların doğum mevsimi<br />
İlkbahardır. Nisan –Mayıs Aylarında doğum başlar ve biter. Anne ceylan yavrusunu 1,5 <strong>il</strong>a 2<br />
ay kadar emzirir. Yavru Ceylan doğumu takip eden <strong>il</strong>k 3-4 gün kalkamaz annesi <strong>il</strong>e birlikte<br />
yatar. Daha sonra yürümeye başlar ve 15-20 günden sonra da annesi <strong>il</strong>e dolaşmaya başlar.<br />
Ceylanlar kanaatkar hayvanlar olup genelde mer’a <strong>il</strong>e yetinirler. Ancak uygun<br />
<strong>durum</strong>larda ceylanları <strong>il</strong>ave yemlerle beslemek, hayvanlarda hem canlı ağırlığı almasına hem<br />
de aşım dönemindeki <strong>il</strong>ave besleme, döl veriminin yükselmesine olumlu etki yapmaktadır.<br />
Ceylanlar günde ortalama 0,3 kg. kesif yem tüketmektedir. Ayrıca sürekli olarak önlerinde<br />
kaba yem (kuru yonca otu) bulundurulmalıdır. Ceylanlar özellikle yaz aylarında suya çok<br />
fazla ihtiyaç duyduklarından önünde devamlı temiz su bulundurulmalıdır<br />
F.4.1.3. 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 2.Maddesinin<br />
“a - Tanımlar” Bendinin 1.,2.,3. ve 5. Alt Bentlerinde “Kültür Varlıkları”, “Tabiat<br />
Varlıkları”, “Sit” ve “Koruma Alanı” Olarak Tanımlanan ve Aynı Kanun <strong>il</strong>e 3386<br />
Sayılı Kanunun (2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun Bazı<br />
Maddelerinin Değiştir<strong>il</strong>mesi ve Bu Kanuna Bazı Maddelerin Eklenmesi Hakkında<br />
Kanun) İlg<strong>il</strong>i Maddeleri Uyarınca Tespiti ve Tesc<strong>il</strong>i Yapılan Alanlar<br />
Tarihi Sit<br />
İlimiz sınrları dah<strong>il</strong>inde bulunan tarihi sit alanı sayısı 1 adet olup, bu sit alanı Merkez<br />
<strong>il</strong>çeye bağlı Şanlıurfa–Gaziantep karayolunun 12-14. Km.’ leri arasındaki Şebeke mevkiinde<br />
bulumaktadır. Bu sit alanı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşada ver<strong>il</strong>miştir.<br />
ADI : Şebeke Mevkii<br />
YERİ : Şanlıurfa İli Urfa Gaziantep karayolunun 12-14 KM arasında<br />
TÜRÜ : Şanlıurfanın Kurtuluş Savaşına sahne olan alan<br />
BÜYÜKLÜĞÜ : 2 km çapında<br />
Arkeolojik Sit<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde 116 adet arkeolojik sit bulunmakta olup, bu sit alanlarının<br />
isimleri ve yerleri Tablo-F.8 ve Tablo-F.9’de ver<strong>il</strong>miştir.
Doğal Sit<br />
İlimizde 1 adet doğal sit bulunmakta olup, bu doğal sit’in adı, yeri ve türü aşağıda<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
ADI : Şanlırfa/ Birecik İlçesi<br />
YERİ :Birecik <strong>il</strong>çesi Merkezi/Söğütlük Mevkii<br />
TÜRÜ :Fırat Kavağı<br />
Anıtlar<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde 4 adet anıt mevcut olup, bu anıtların isimleri aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
1- Garnizon Şehitleri<br />
2- Harb-ı Umumi Şehitleri Anıtı<br />
3- M<strong>il</strong>li Mücadele Şehitleri Anıtı<br />
4- Mustafa Kemal Paşa Anıtı ve Çeşmesi<br />
F.4.1.4. 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu Kapsamında Olan Su Ürünleri İstihsal ve<br />
Üreme Sahaları<br />
İl sınırları dah<strong>il</strong>inde su ürünleri üretim sahası mevcut olup, ancak üretim<br />
yapılamamaktadır. Atatürk Barajının yapılamasıyla birlikte baraj gölüne atılan balık<br />
yumurtalarıyla, balık üretimi ve balıkçılığın teşviki hedeflenmiştir. Ancak Hidroelektrik<br />
üretimi, sulama ve içme suyu temini amacıyla yapılan barajda, balık üretimi ve ticari amaçlı<br />
avlanma, 2872 Sayılı <strong>Çevre</strong> Kanununun Su Kirl<strong>il</strong>iği kontrolü yönetmenliğinin <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i<br />
maddeleri gereğince (içme suyu kaynağı olduğundan) yasaklanmıştır.<br />
F.4.1.5. 4/9/1988 Tarihli ve 19919 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Kontrol Yönetmeliği’nin 17 nci ve 1/7/1999 Tarihli ve 23742 Sayılı Resmi<br />
Gazete’de Yayımlanan Yönetmelikle Değişik 18.,19. ve 20. Maddelerinde<br />
Tanımlanan Alanlar<br />
Atatürk Baraj gölü ve Birecik Baraj gölü; Su Kirl<strong>il</strong>iği Kontrol Yönetmenliğine göre<br />
kıta içi yüzey suları kapsamına giren, içme ve kullanma suyu rezervuar alanlarıdır. Bu<br />
alanlarda en çok karşılaşılan problemlerin başında; kaçak yapılaşma, istimlakı yapılmamış<br />
yerleşim birimleri <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i problemler, mevcut yapıların dondurulması, yerleşim birimlerinin<br />
sıvı ve katı atıklarının bertaraf ed<strong>il</strong>me şek<strong>il</strong>leri en önemli sorunlardır.<br />
F.4.1.6. 2/ 11 / 1986 Tarihli ve 19269 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan Hava<br />
Kalitesinin Korunması Yönetmeliği’nin 49. Maddesinde Tanımlanan “Hassas<br />
Kirlenme Bölgeleri”<br />
İlimizde Hava Kalitesi Kontrol Yönetmenliğinde belirt<strong>il</strong>en hassas kirlenme bölgesi<br />
bulunmamaktadır.
F.4.1.7. 2872 Sayılı <strong>Çevre</strong> Kanunu’nun 9. Maddesi Uyarınca Bakanlar Kurulu<br />
Tarafından “Özel <strong>Çevre</strong> Koruma Bölgeleri” Olarak Tespit ve İlan Ed<strong>il</strong>en<br />
Alanlar<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde Özel <strong>Çevre</strong> Koruma Bölgeleri bulunmamaktadır.<br />
F.4.1.8. 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu’na Göre Koruma Altına Alınan Alanlar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
F.4.1.9. 6831 Sayılı Orman Kanunu Gereğince Orman Alanı Sayılan Yerler<br />
Şanlıurfa dah<strong>il</strong>inde toplam 17.999 Ha. Yer orman alanı sayılmaktadır.<br />
F.4.1.10. 3621 Sayılı Kıyı Kanunu Gereğince Yapı Yasağı Getir<strong>il</strong>en Alanlar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
F.4.1.11. 3573 Sayılı Zeytinc<strong>il</strong>iğin Islahı ve Yaban<strong>il</strong>erinin Aşılattırılması Hakkında<br />
Kanunda Belirt<strong>il</strong>en Alanlar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
F.4.1.12.4342 Sayılı Mera Kanununda Belirt<strong>il</strong>en Alanlar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
F.4.1.13. 30.01.2002 Tarih ve 24656 Sayılı Resmi Gazete’de YayımlanarakYürürlüğe<br />
Giren “Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği”nde Belirt<strong>il</strong>en Alanlar<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde korunması gereken sulak alan bulunmamaktır.<br />
F.4.2. Ülkemizin Taraf Olduğu Uluslararası Sözleşmeler Uyarınca Korunması<br />
Gerekli Alanlar<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde Ülkemizin Taraf Olduğu Uluslararası Sözleşmeler Uyarınca<br />
korunması gereken alan bulunmamaktır.<br />
F.4.2.1. 20/2/1984 Tarih ve 18318 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmes”<br />
(BERN Sözleşmesi) Uyarınca Koruma Altına Alınmış Alanlardan “Önemli<br />
Deniz Kaplumbağası Üreme Alanları”nda Belirt<strong>il</strong>en I. ve II. Koruma<br />
Bölgeleri, “Akdeniz Foku Yaşama ve Üreme Alanları”<br />
İlimizin Ak denize kıyısı bulunmamaktadır.
F.4.2.3. 14/2/1983 Tarih ve 17959 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Dünya Kültür ve Tabiat Mirasının Korunması Sözleşmesi” nin 1. ve 2.<br />
Maddeleri Gereğince Kültür ve Turizm Bakanlığı Tarafından Koruma Altına<br />
Alınan “Kültürel Miras” ve “Doğal Miras” Statüsü Ver<strong>il</strong>en Kültürel, Tarihi ve<br />
Doğal Alanlar<br />
Sit Alanları<br />
Kentsel Sit<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde 3 adet Kentsel Sit mevcut olup, bu sitlerin adı, yeri, türü ve<br />
büyüklüğü Tablo-F.7’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-F.8: İlimz Sınırları Dah<strong>il</strong>inde Bulunan Kentsel Sit Alanları<br />
S.<br />
KETSEL SİT ALANININ<br />
NO ADI YERİ TÜRÜ BÜYÜKLÜĞÜ<br />
01<br />
02<br />
03<br />
Şanlıurfa<br />
Birecik<br />
Harran<br />
Arkeolojik Sit<br />
Şanlıurfa Merkezi<br />
Birecik İlçe Merkezi<br />
Harran İlçe Merkezi<br />
Yerleşim Yeri<br />
Yerleşim Yeri<br />
Yerleşim Yeri<br />
Şanlıurfanın eski Edessa Kentinin tamamı<br />
Birecik İlçe Merkezinin tamamı<br />
Harran İlçe Merkezinin tamamı<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde 116 adet Arkeolojik Sit mevcut olup, bu sitlerin adı ve<br />
yerleri Tablo-F.9’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
F.4.2.4. 17/05/1994 Tarih ve 21937 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe<br />
Giren “Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip<br />
Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi” (RAMSAR Sözleşmesi) Uyarınca<br />
Koruma Altına Alınmış Alanlar<br />
Bu bölüm <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i yapılmış her hangi bir çalışmaya ulaşılamamıştır.<br />
F.4.3. Korunması Gereken Alanlar<br />
F.4.3.1. Onaylı <strong>Çevre</strong> Düzeni Planlarında, Mevcut Özellikleri Korunacak Alan Olarak<br />
Tesbit Ed<strong>il</strong>en ve Yapılaşma Yasağı Getir<strong>il</strong>en Alanlar (Tabii Karakteri<br />
Korunacak Alan, Biogenetik Rezerv Alanları, Jeotermal Alanlar vb.)<br />
Bu bölüm <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i yapılmış her hangi bir çalışmaya ulaşılamamıştır.
Tablo-F.9:İlimiz Sınırları Dah<strong>il</strong>inde Bulunan Arkeolojik Sit alanlarının Adı ve Yerlerri<br />
S. ARKEOLOJİK SİT ALANININ S.<br />
ARKEOLOJİK SİT ALANININ<br />
NO ADI YERİ(Köyü) NO ADI YERİ(Köyü)<br />
01 Gültepe Höyük Gültepe MERKEZ 59 Öncüler Höyük Öncüler HARRAN<br />
02 TelKazane Höyük Konuklu MERKEZ 60 Durdular Höyük Durdular HARRAN<br />
03 Gürcütepe Konuklu MERKEZ 61 Sütlüce Höyük Sütlüce HARRAN<br />
04 Göbekli Tepe Örencik MERKEZ 62 Konaga Höyük Konaga HARRAN<br />
05 Keperli Höyük Keperli MERKEZ 63 Uzunyol Höyük Uzunyol HARRAN<br />
06 Müneçir Höyük Münecir MERKEZ 64 Giyimli Höyük Giyimli HARRAN<br />
07 Akçalı Höyük Akçalı MERKEZ 65 Suvacık Höyük Suvacık HARRAN<br />
08 Nalçıhan Höyük Bakruk MERKEZ 66 Çiftlik Höyük Çiftlik HARRAN<br />
09 Anas Höyük Merkez Anas MERKEZ 67 Eski Harran Hy. Eski Harran HARRAN<br />
10 Mereihan Höyük Mereihan MERKEZ 68 Agcıl Höyük Agcıl HARRAN<br />
11 Mamuca Höyük Mamuca MERKEZ 69 Kuruyer Höyük Kuruyer HARRAN<br />
12 Cezmerhamud Hy CezmerhamudMERKEZ 70 Sıralı Höyük Sıralı HARRAN<br />
13 Hanbeyin Höyük Hanbeyn MERKEZ 71 Yardimlı Höyük Yardimlı HARRAN<br />
14 Sultantepe Höyük Sultantepe MERKEZ 72 Çoşanlar Höyük Çoşanlar HARRAN<br />
15 Toytepe Höyük Yardımcı MERKEZ 73 Bükdere Höyük Bükdere HARRAN<br />
16 Gözeler Höyük Gözeler MERKEZ 74 Tartara Höyük Tartara HARRAN<br />
17 Görenler Höyük Görenler MERKEZ 75 Şükürali Höyük Şükürali HARRAN<br />
18 Kırklar Höyük Kırklar MERKEZ 76 Teknel Höyük Teknel HARRAN<br />
19 Selman Höyük Salmanlar MERKEZ 77 Darıca Höyük Darıca HARRAN<br />
20 Seksenören Hy. Seksenören MERKEZ 78 Yünlüce Höyük Yünlüce HARRAN<br />
21 Akd<strong>il</strong>ek Höyük Akd<strong>il</strong>ek MERKEZ 79 Aşağı Yarınca Hy Aşağı Yarınca HARRAN<br />
22 Küpeli Höyük Yardımcı MERKEZ 80 Yukarı Yarınca Höy. Yukarı Yarınca HARRAN<br />
23 Harbetülşerif Höy Harbetül Şerif A.KALE 81 Parapara Höyük Parapara HARRAN<br />
24 Uğraklı Höyük Uğraklı AKÇAKALE 82 Telseyif Höyük Telseyif HARRAN<br />
25 Harebetülsalih Hy Harebetül SalihA.KALE 83 Pırtana Höyük Akarçay BİRECİK<br />
26 Kantara Höyük Kantara AKÇAKALE 84 Cart Höyük Akarçay BİRECİK<br />
27 Hacıekber Höyük Hacıekber AKÇAKALE 85 Akarçay Höyük Akarçay BİRECİK<br />
28 Dodandı Höyük Dodandı AKÇAKALE 86 Virih Höyük Akarçay BİRECİK<br />
29 Elveren Höyük Şehitnusretbey A.KALE 87 Şavi Höyük Şavi BİRECİK<br />
30 Şekertepe Höyük Şehitnusretbey A.KALE 88 Dello Höyük Mezra BİRECİK<br />
31 T<strong>il</strong>k<strong>il</strong>i Höyük T<strong>il</strong>k<strong>il</strong>i AKÇAKALE 89 TellaylatHöyük Mezra BİRECİK<br />
32 Esruklu Höyük Esruklu AKÇAKALE 90 Zeytinlibahçe Höyük Mezra BİRECİK<br />
33 Telseyif Höyük Telseyif KÇAKALE 91 Mezra Höyük Mezra BİRECİK<br />
34 Yeşerti Höyük Yeşerti AKÇAKALE 92 Surtepe Höyük Surtepe BİRECİK<br />
35 Akb<strong>il</strong>ek Höyük Akb<strong>il</strong>ek AKÇAKALE 93 T<strong>il</strong>ves Höyük T<strong>il</strong>ves BİRECİK<br />
36 Gentari Höyük Gentari AKÇAKALE 94 T<strong>il</strong>obur Höyük Geçittepe BİRECİK<br />
37 Demirci Höyük İlçe Merkezi A.KALE 95 T<strong>il</strong>musa Höyük Keskince BİRECİK<br />
38 Balaklar Höyük Balaklar AKÇAKALE 96 T<strong>il</strong>beş Höyük Keskince BİRECİK<br />
39 İkizce Höyük İkizce AKÇAKALE 97 T<strong>il</strong>azze Höyük Kavaklıca BİRECİK<br />
40 İmambakır Höyük İmambakır M.HARRAN 98 Hacınebi Höyük(DY) Hacınebi BİRECİK<br />
41 Gazyazı Höyük Melha HARRAN 99 Ş.Bekir Türbesi Höy. Bahçeönü BİRECİK<br />
42 Belğat Höyük Belğat HARRAN 100 Fıstıklı Höyük Zeytinli Bahçe BİRECİK<br />
43 Gürgelen Höyük Gürgelen HARRAN 101 Akarçay Tepe Akarçay BİRECİK<br />
44 Telmağrum Höy. İlçe Merkezi<br />
102 APEMEİA Düz Keskince<br />
HARRAN<br />
yerleşim yeri<br />
BİRECİK<br />
45 Sugeldi Höyük Sugeldi HARRAN 103 Eğribük Küçük Höy. Keskince BİRECİK<br />
46 Küplüce Höyük Küplüce HARRAN 104 Tatar Höyük Tatar BOZOVA<br />
47 Sefer Höyük Sefer HARRAN 105 Kirli Mevkii Tatar BOZOVA<br />
48 Yukarı Daren Hy Yukarı Daren HARRAN 106 Keluşk Höyük Akçaviran HİLVAN<br />
49 Aşağı Daren Höy Aşağı Daren HARRAN 107 Adsız yerleşme Akçaviran HİLVAN<br />
50 Bulgurlu Höyük Bulgurlu HARRAN 108 Çıkışsırtı(Düz Yerl.) Akçaviran HİLVAN<br />
51 Varlıalan Höyük Varlıalan HARRAN 109 Tarç Tarlası Höyük Bahçeönü HİLVAN<br />
52 Büyük hedbe Büyük hedbe<br />
110 Ambar Köyü içi Anbar<br />
Höyük<br />
HARRAN KayaMezarlığıHöyük<br />
HİLVAN<br />
53 Aşağı hedbe Höy Aşağı hedbe HARRAN 111 Demirtepe Höyük Mirazım HİLVAN<br />
54 Tel İdris Höyük İlçe Merkezi HARRAN 112 Ambar Harabesi Mirazım HİLVAN<br />
55 Sarınca Höyük Sarınca HARRAN 113 Süleymanbey Harb. Süleymanbey HİLVAN<br />
56 Tahılalan Höyük Tahılalan HARRAN 114 Meyan Höyük Meyan HİLVAN<br />
57 Gözelen Höyük Gözelen HARRAN 115 Toprakkale Höyük Kazo SİVEREK<br />
58 Çatalhurma Höy. Çatalhurma HARRAN 116 Kazo(Köyiçi) Kazo SİVEREK
F.4.3.2.Tarım Alanları: Tarımsal Kalkınma Alanları, Sulanan, Sulanması Mümkün ve<br />
Arazi Kullanma Kab<strong>il</strong>iyet Sınıfları I, II, III ve IV Olan Alanlar, Yağışa Bağlı<br />
Tarımda Kullanılan I. ve II. Sınıf <strong>il</strong>e, Özel Mahsul Plantasyon Alanlarının<br />
Tamamı<br />
İlimiz 1.858.400 hektar alan sahip olup, toplam tarım alanı 1.200.572,5 hektardır. Bu<br />
alanın 990 000 hektarı tarla, 97 000 hektarı meyve , 20 000 hektarı sebze , 87 000 hektarı<br />
nadas, 1 845 hektarı örtü altı tarımına ayrılmış <strong>durum</strong>dadır. îlimizde 234.357 hektar mera<br />
alanı, 401 81,3 hektar tarım dışı arazi bulunmaktadır. îlimizde halen 135.000 hektar alanda<br />
devlet sulaması , 150 000 hektar alanda halk sulaması ,olmak üzere toplam 285.000 hektar<br />
alan da sulu tarım yapılmaktadır. İlimizde 64 409 tarım işletmesi bulunmaktadır. Tarım<br />
işletmelerinin % 28.1 i 1-49 da, % 51 i 50-199 da, % 14 ü 200-499 da, % 4 ü 500-999 da ve<br />
%2 si 1 000 da ve daha üzeri araziye sahiptir.<br />
Şanlıurfa’nın yüzölçümü 18.584 km2 olup, ülkemizin % 3’nü oluşturmaktadır. İl<br />
merkezinin rakımı 518’dir. Arazisinin %60,4’ü dalgalı, %22’si dağlık, %16,3’ü ova ve<br />
%1,3’ü yayla karakteri arzetmektedir. Karacadağ 1938 m. rakımı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>in en yüksek<br />
noktasıdır. Harran, Suruç ve Viranşehir ovaları <strong>il</strong>in güneyinde yer almaktadır. İlimizin en<br />
önemli akarsuyu Adıyaman ve Gaziantep <strong>il</strong>leri <strong>il</strong>e aramızda sınır oluşturan Fırat Nehridir.<br />
Aynı nehir üzerinde kurulan Atatürk Barajı <strong>il</strong>e oluşturulan göl, ülkemizin 3. Büyük gölüdür.<br />
F.4.3.3. Sulak Alanlar: Doğal veya Yapay, Devamlı veya Geçici, Suların Durgun veya<br />
Akıntılı, Tatlı, Acı veya Tuzlu, Denizlerin Gel-Git Hareketinin Çek<strong>il</strong>me<br />
Devresinde 6 Metreyi Geçmeyen Derinlikleri Kapsayan, Başta Su Kuşları<br />
Olmak Üzere Canlıların Yaşama Ortamı Olarak Önem Taşıyan Bütün Sular,<br />
Bataklık Sazlık ve Turbiyeler <strong>il</strong>e Bu Alanların Kıyı Kenar Çizgisinden İtibaren<br />
Kara Tarafına Doğru Ekolojik Açıdan Sulak Alan Kalan Yerler<br />
Bu bölüm <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i yapılmış her hangi bir çalışmaya ulaşılamamıştır.<br />
F.4.3.4. Göller, Akarsular, Yeraltısuyu İşletme Sahaları<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
F.4.3.5. B<strong>il</strong>imsel Araştırmalar İçin Önem Arzeden ve/veya Nesli Tehlikeye Düşmüş veya<br />
Düşeb<strong>il</strong>ir Türler ve Ülkemiz İçin Endemik Olan Türlerin Yaşama Ortamı<br />
OlanAlanlar, Biyosfer Rezervi, Biyotoplar, Biyogenetik Rezerv Alanları,<br />
BenzersizÖzelliklerdeki Jeolojik ve Jeomorfolojik Oluşumların Bulunduğu<br />
Alanlar<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.
F.4.3.6. Mesire Yerleri<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde orman içi dinlenme yeri olarak Gölpınar Mesire Yeri<br />
mevcuttur. Bu mesire yeri <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
1.Adı: Gölpınar Mesire yeri<br />
2.Coğrafi Konumu: Şanlıurfa-Diyarbakır Yolunun 10.km sindedir.<br />
3.Alanı:199 ha dır.<br />
4.Alanın açıklamalı tanımı: B tipi Günübirlik Piknik ve Mesire Yeridir.<br />
5.Yasal konumu: 1994 Yılında Doğa Koruma Ve M<strong>il</strong>li Parklar Genel Müdürlüğünce B Tipi<br />
mesire yeri olarak tesc<strong>il</strong> ed<strong>il</strong>miştir.<br />
6.Yerleşimler: Yerleşim yoktur.<br />
7.Sosyo ekonomik..<br />
8.Fiziksel özellikler:.<br />
8.1 .İklim Özellikleri: karasal iklim<br />
8.2 Jeomorfoloji: dağlık arazidir<br />
8.3 Jeoloji:<br />
8.4 Hidroloji: Saha içinde tabi su kaynağı bulunmamaktadır.<br />
8.5 Toprak yapısı:<br />
8.6 Flora ve fauna.: Sahanın tamamı D çağında Kızılçam meşceresidir.<br />
8.7 Alan kullanımı: Rekreasyon amaçlıdır.<br />
K A Y N A K L A R:<br />
1- İl <strong>Çevre</strong> Müdürlüğü Çalışmaları<br />
2- Tarım İl Müdürlüğü<br />
3- Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü<br />
4- Topraksu 1971 Urfa İli Toprak Kaynağı Envanter Raporu<br />
5- KHGM 1988 Şanlıurfa İli Veriml<strong>il</strong>ik Envanteri ve Göbre İhtiyaç Raporu<br />
6- KHGM 1995 Şanlıurfa İli Arazi Varlığı Köy Hiz. Gn. Müd.<br />
7- İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü.<br />
8- İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü<br />
9- Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu
G.1. Yörenin Turistik Değerleri<br />
G.1.1. Yörenin Doğal Değerleri<br />
G.1.1.1.Konumu<br />
(G). TURİZM<br />
İlimizin Turistik kaynakları genelde dağınık bir şek<strong>il</strong> arz etmektedir. Özellikle turistik<br />
kaynakları genellikle İl merkezi, özelikle Harran ve diğer <strong>il</strong>çe sınırları dah<strong>il</strong>inde yer<br />
almaktadır.<br />
G.1.1.2. Fiziki Özellikler<br />
İlimizin Turizmini etk<strong>il</strong>eyen doğal kaynakları hakkında b<strong>il</strong>gi aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
1-Karacadağ: Yörenin engebeli dağ s<strong>il</strong>s<strong>il</strong>esini oluşturan 1938 m. yüksekliğindeki Karacadağ,<br />
sönmüş volkanik bir yükseltidir. Karacadağ yörenin jeolojik yapısını da şek<strong>il</strong>lendirmiştir.<br />
Püskürtülen lavlar k<strong>il</strong>ometrelerce uzak mesafelere dağılmış ve bölgede yoğun bazalt ve bazalt<br />
tüflerinden oluşan tabakalar meydana getirmiştir. Siverek İlçesinin kuzey ve doğusu bu<br />
tabakaların parçalanmasından oluşmuş siyah taşlarla kaplıdır. 2001 yılında Karacadağ’da<br />
yapılan araştırmalarda 236 çeşit bitki türüne rastlanmıştır. Bu bitki türleri arasında MÖ 3000<br />
den daha öncesine ait "Kaplıca" denen yabani buğday türü de vardır. Doğal yapısı çok fazla<br />
bozulmadığından korunmaya alınması gereken doğal bir sit alanıdır.<br />
2-Karacadağ Kayak Merkezi:Tüm Bölge içinde kar tutan ender yerlerden olan<br />
Karacadağ'da Val<strong>il</strong>ik tarafından kayak pistleri düzenlenmiştir. 600 - 700 m. uzunluğunda<br />
pistler için 250 m.lik bir lift yapılmıştır. Siverek İlçemize 60 km. mesafede olan kayak<br />
merkezinde 60 M 2 ’lik bir kafeterya <strong>il</strong>e 30 M 2 ’lik bungalow tipi hizmet evi bulunmaktadır.<br />
Kasım ayından itibaren dört aylık kayma sezonu olmaktadır. Yakınlığı nedeniyle<br />
Siverek ve Diyarbakır talebine cevap vermektedir. Hafta sonu yoğunluğu yaklaşık 150 kişi<br />
olmaktadır. Hukuki sorunların çözümüyle birlikte projelendir<strong>il</strong>en ek tesislerin yapımına<br />
başlanacaktır.<br />
3-Kaarali Kaplıcaları:Şanlıurfa'nın 40 km. güneydoğusunda bulunan Karaali Köyü'ndeki<br />
sıcak su kaplıcası, pamuk sulama amacıyla yapılan sondaj esnasında tesadüfen bulunmuştur.<br />
Yapılan etütler sonucunda bölgede 90.000 dekarlık bir alanın sıcak su rezervini kapsadığı<br />
tespit ed<strong>il</strong>miştir.<br />
İstanbul Üniversitesi Tıbbi Ekoloji ve Hidro-Klimatoloji Araştırma ve Uygulama<br />
Merkezi Hidroloji ve Biyoloji Laboratuarlarında yapılan kimyasal ve biyolojik incelemelere<br />
göre; su hipertermal (49.1º), akratotermal (total mineralizasyon 1gr/lt.nin altında), kükürtlü<br />
(eşik değer üstünde 1.58ppm hidrojen sülfür) bir su özelliğini taşımakta olduğunu<br />
saptamıştır.<br />
Termomineral kaynak, kükürtlü kaynak olarak Almanya’ daki Oberdof Kaplıcası (H2S<br />
1,1ppm) ve Akratotermal su olarak, Bursa Askeri Hastane Kaplıcası suyuna benzemektedir.<br />
Suyun debisi 70-80lt/sn’ dir.
Kaplıca Otel Tesisleri ve Kapalı Havuz Tesisleri İl Özel İdaresi tarafından yapılmış<br />
olup, 34 odalı 68 yataklıdır. 150.000 m 3 /saat sıcak su kapasitelidir. 1997 yılında hizmete<br />
açılmıştır. 54 daireden oluşan bir apart otel de Şubat 2000 'de hizmete açılmıştır.<br />
Kaplıca suyunun tedavisinde etk<strong>il</strong>i olduğu hastalıklar aşağıda ver<strong>il</strong>miştir:<br />
a-Hareket Sistemi Hastalıkları<br />
b- Sinir Hastalıkları<br />
c-Psikosomatik Hastalıklar<br />
d-Dolaşım Sistemi Hastalıkları<br />
e-Deri Hastalıkları<br />
f-Jinekolojik Hastalıklar<br />
g-Şeker Hastalıkları<br />
h-Yüz Kırışıkları<br />
j-Rinit, farenjit, larenjit, kronik bronşit ve bronşektazi<br />
Karaali Kaplıcalarının suyu iç<strong>il</strong>diğinde; metal zehirlenmeleri, hiperürsemi, diabet<br />
mellitus, idrar yolu <strong>il</strong>tihabi, böbrek taşı proflaksisi gibi hastalıklara fayda vermektedir.<br />
G.1.2 Kültürel Değer<br />
Kent, Güneydoğu Anadolu bölgesinde GAP’ın merkezinde yer almaktadır.<br />
Mezopotamya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Urfa akarsulara yakın olması ve<br />
ticaret yollarının kesiştiği noktada yer almasından ötürü tarihi boyunca stratejik bir öneme<br />
sahip olmuştur. Merkeze bağlı Örencik Köyü Göbeklitepe de 2001 yılında gerçekleştir<strong>il</strong>en<br />
kazı çalışmaları sonucu kentin tarihinin MÖ. 9 binli Çanak-Çömleksiz Neolitik(Akeramik<br />
Neolitik) döneme kadar uzandığı görülmüştür.<br />
B<strong>il</strong>inen 11 bin yıllık tarihi süreçte Ebla, Akkad, Sümer, Bab<strong>il</strong>, Hitit, Hurri-Mitanni,<br />
Arami, Asur, Pers, Makedonya Roma, Bizans gibi uygarlıkların egemenlikleri altında yaşayan<br />
Urfa 1094 yılında Selçuklu topraklarına katılmıştır. 1098’de Haçlı Kontluğu idaresine<br />
girmiştir. Eyyubi, Memluk, Türkmen Aşiretleri, Timur Devleti, Akkoyunlular,<br />
Dulkadirbeyliği, Safev<strong>il</strong>erden sonra, 1516’da Osmanlı sınırları içine katılmıştır. Önce<br />
Diyarbakır Eyaleti içinde yer alan Urfa 1876’da Halep V<strong>il</strong>ayetine bağlanmış, 1916’da<br />
bağımsız bir sancak olmuştur. 1919 yılında önce İng<strong>il</strong>izlerin, daha sonrada Fransızların<br />
işgaline uğramış,11 Nisan 1920’de işgalden kurtarılmıştır. Cumhuriyet sonrasında 1924’de <strong>il</strong><br />
<strong>durum</strong>una getir<strong>il</strong>miştir.<br />
A- Arkeolojik Eserler ve Sit Alanları<br />
İlimizde Kültür Bakanlığı tarafından tesc<strong>il</strong> ed<strong>il</strong>miş tarihi ve arkeolojik eserlerin ve sit<br />
alanlarının, konumları, tarihçeleri ve mevcut <strong>durum</strong>ları hakkında b<strong>il</strong>gi aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
a-Arkeolojik Kazılar<br />
Kuzey Mezopotamya’nın tarih ve kültür Şehri Şanlıurfa’nın <strong>il</strong> sınırları içersinde yer<br />
alan höyükler ve diğer arkeolojik alanlar yerli ve yabancı arkeologların her zaman <strong>il</strong>gi-sini<br />
çekmiş ve <strong>il</strong>imizde 1964 yılından bu yana 35 adet arkeolojik kazı gerçekleştir<strong>il</strong>miştir.
Şanlıurfa bu yönü <strong>il</strong>e, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içersinde en çok arkeolojik kazı yapılan<br />
<strong>il</strong> olma özelliğine sahiptir.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i sınırları içersindeki Akarçay Höyük, Akarçay Tepe, Apemeia Antik Kenti,<br />
Bent Bahçesi, Biris Mezarlığı, Çamlık Parkı Nekropolü, Çavi Tarlası, Fıstıklı Höyük,<br />
Göbekli Tepe, Gre Virike, Gürcü Tepe, Hacı Nebi, Harabebezikan Höyük, Harran Höyük,<br />
Hassek Höyük, Kazene Höyük, Kurban Höyük, Lidar Höyük, Mezraa Höyük, Mezrea-<br />
Tele<strong>il</strong>at Höyük, Nevalı Çori, Söğüt Tarlası, Sultan Tepe , Aşağı Yarımca, Şaşkan<br />
Kumartepe, Şavi Höyük, T<strong>il</strong>beş Höyük, T<strong>il</strong>musa, T<strong>il</strong>obur, T<strong>il</strong>vez (Meteler), Titriş, Urfa Ulu<br />
Camii, Urfa Kalesi, Yukarı Göklü Nekropolü, Zeytinli- bahçe Höyük’te yapılan arkeolojik<br />
kazılarda Paleolitik Çağ’dan başlamak üzere Osmanlı dönemine kadar tüm Mezopotamya<br />
kültürlerine ait b<strong>il</strong>gi ve belgeler elde ed<strong>il</strong>miştir.<br />
Bu kazılardan bazıları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
1-Söğüt Tarlası Kazısı:Bozova <strong>il</strong>çe merkezinin yaklaşık 2 km. güney batısında yer alan<br />
Söğüt Tarlası mevkiindeki höyükte, paleolitik malzeme arama amacıyla 1964 <strong>il</strong>kbaharında<br />
arkeolojik kazılar yapılmıştır.Höyüğün ortasına yakın en yüksek yerinde 20 gün süren<br />
kazılarda mimari kalıntılara rastlanılmamış, 1,5 m. derinlikte rastlanılan çanak-çömlek<br />
öncesi bazı minik aletleri kapsayan buluntular paleolitik ve mezolitik döneme tarihlenmiştir.<br />
2-Biris Mezarlığı Kazısı:Bozova <strong>il</strong>çesinin Göller mevkiindeki Biris Mezarlığında 1964<br />
yılında yapılan ve 15 gün süren kazılarda Paleolitik devir sonlarına tarihlenen taş aletler ele<br />
geçmiştir.<br />
3-Sultantepe Kazısı:Şanlıurfa'nın güneydoğusunda yer alan höyükte 1951-1953 yıllarında<br />
yapılan kazı çalışmalarında Asur döneminde önemli bir kent olduğu anlaşılmıştır. Yapılan<br />
kazıların üst tabakalarında Helenistik ve Roma kalıntılarına rastlanmış, alt tabakalarda ise<br />
Asurca çivi yazılı tabletlerden höyüğün Asur İmparatorluğu zamanında büyük bir<br />
kütüphaneye sahip olduğu anlaşılmıştır.<br />
Sultantepe Höyüğü, barındırdığı düşünülen çok sayıdaki tablet <strong>il</strong>e Anadolu Arkeolojisi<br />
içersinde önemli bir yer tutmaktadır.<br />
Aşağı Yarımca Höyüğü'nde de aynı yıllarda Sultantepe Höyüğü <strong>il</strong>e birlikte yapılan kazı<br />
çalışmaları sonucunda Asur ve Bab<strong>il</strong> devrine ait çivi yazılı tabletler ve steller bulunmuştur.<br />
Bu buluntular, Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Şanlıurfa Müzesi'nde<br />
serg<strong>il</strong>enmektedir.<br />
4-Titriş Höyük Kazısı:Bozova <strong>il</strong>çesine bağlı höyükte 1981-1983 yılları arasında yapılan<br />
kazılar sonucun- da taştan yapılmış idoller, çeşitli mutfak araçları, pişmiş topraktan yapılma<br />
hayvan figürleri, bronz b<strong>il</strong>ezik ve iğneler, çakmak-taşı, kesici aletler bulunmuştur. Buluntular<br />
arasında en öneml<strong>il</strong>eri; kireç taşından yapıl-mış s<strong>il</strong>indir mühür <strong>il</strong>e keçi figürlü vazodur.<br />
5-Nevalı Çori Kazısı:H<strong>il</strong>van <strong>il</strong>çesine bağlı Argaç (Kantara) Köyü yakınında yer almaktadır.<br />
1983-1985 yılları arasında yapılan kazı çalışmalarında Neolitik Çağ'dan kalma<br />
çakmaktaşından yapılmış bıçak ve kesici aletler <strong>il</strong>e mızrak uçları, pişmiş topraktan yapılma<br />
idoller ve taş boncuklar bulunmuştur.
6-Şaşkan-Kumartepe Kazısı:Bozova İlçesi'ne bağlı Şaşkan Köyü yakınında küçük ve<br />
büyük Şaşkan olmak üzere iki höyük bulunmaktadır. Bu iki höyük arasında yer alan ve<br />
“Kumartepe” olarak adlandırılan tarlada yapılan kazılar sonucun- da Neolitik Dönem'e ait<br />
yerleşmeler tespit ed<strong>il</strong>miştir. Toprağın 1-2 m. altında Geç Neolitik devre ait mimari kalıntılar<br />
bulun-muştur. Şanlıurfa'daki Neolitik yerleşmeye <strong>il</strong>k kez burada rastlanılmıştır.<br />
Aynı devre ait c<strong>il</strong>alı taş baltalar, çakmaktaşı d<strong>il</strong>gi çekirdekleri, delic<strong>il</strong>er, mızrak ve ok<br />
uçları, pişmiş topraktan yapılma kaseler ve mermerden yapılmış bir adet kadın figürü<br />
bulunmuştur.<br />
7-Lidar Höyük Kazısı:Şanlıurfa'nın Bozova <strong>il</strong>çesine bağlı Lidar (Dik<strong>il</strong>i) Köyü'nde yer alan<br />
höyük, bölgenin en büyük höyüklerinden birisidir. Höyükte M.Ö. 5500-3000 yıllarında<br />
Kalkolitik Çağdan başlamak üzere çeşitli devirlere ait değerli buluntulara rastlanmıştır.<br />
Eteklerinde ise İlk Tunç Çağı'na ait mezarlar, mühürler; Asur devrine ait oturan keçi heykeli,<br />
son demir çağına ait bronz küvet, Eski Bab<strong>il</strong> çağına ait s<strong>il</strong>indir mühür önemli buluntular<br />
arasında yer almaktadır. Bu değer- li eserlerin yanında birçok devre ait çeşitli mutfak<br />
eşyaları, sikkeler, takılar, kesici alet-ler, topraktan yapılmış hayvan ve insan figürleri, kemik<br />
iğneler gibi buluntular Şanlıurfa Müzesi'nde serg<strong>il</strong>enmektedir.<br />
8-Harran Höyük Kazısı:Harran şehrinin ortasında yer alan 22 m. yüksekliğindeki höyük<br />
oldukça geniş bir alana yayılmıştır. M.Ö. III. binden M.S. XIII. yüzyıla kadar kesintisiz<br />
olarak iskân ed<strong>il</strong>en Harran höyüğü, içersinde çeşitli devirlere ait mimari kalıntıları ve<br />
bölgenin tarihini gün ışığına çıkartacak belgeleri barındırmaktadır.<br />
Höyükte <strong>il</strong>k araştırmalara 1951 yılında D.S.Rice tarafından başlanılmış ve bu<br />
araştırmalar aralıklarla 1956 yılına kadar devam etmiştir. O tarihten bu yana arkeologların<br />
gözünden ırak olan Harran höyüğünde 1983 yılında Dr. Nurettin Yardımcı başkanlığında<br />
araştırma ve kazılara yeniden başlanılmış ve M.Ö. III.binden XIII. yüzyıla kadar devreleri<br />
içersine alan çeşitli buluntulara rastlanılmış-tır. Üst tabakada geniş bir alana yayılmış olarak<br />
ortaya çıkartılan XIII. yüzyıl İslami devir şehir kalıntısındaki su kuyularının bulunduğu<br />
avlulara açılan odalardan oluşan kare ve dikdörtgen plânlı, bitişik nizamlı evler, bu evlerin<br />
oluşturduğu dar sokaklar ve ortasında büyük bir kuyunun yer aldığı meydanlar o dönemin<br />
islâm şehirleri ve konut mimarisi hakkında önemli ipuçları vermektedir.<br />
Kazılardan elde ed<strong>il</strong>en çok sayıdaki İslami devir sikke, sırlı ve sırsız seramik kaplar,<br />
taş aletler, çeşitli süs eşyaları, madeni eserler, idol ve hayvan figürinleri Şanlıurfa<br />
Müzesi’nde serg<strong>il</strong>enmektedir.<br />
9-Hasek Höyük Kazısı:Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'ne bağlı T<strong>il</strong>lakin Köyü'nde yer<br />
almaktadır. Hasek Höyük ve <strong>çevre</strong>sinde 1978-1985 yılları arasında yapılan kazılar<br />
sonucunda, M.Ö. 5500-3200 Kalkolitik Dönem ve İlk Tunç Çağları'na (M.Ö. 3000-2500) ait<br />
temel kalıntıları; yukarıda adı geçen diğer höyükler de olduğu gibi topraktan yapılmış çeşitli<br />
mutfak eşyaları, takı parçaları, mühürler ve kesici aletler bulunmuştur. Bunlarla birlikte İlk<br />
Tunç Çağı'na ait bir insan iskeleti de Şanlıurfa Müzesi'nde serg<strong>il</strong>enmektedir.<br />
10-Çavi Tarlası:Siverek İlçesi, Çaylarbaşı Nisibin Köyü yakınındaki Çavi Tarlası'nda 1982-<br />
1985 yılları arasında yapılan yüzey araştırma- larında İlk ve Orta Kalkolitik Çağlar'a tarihlenen<br />
buluntulara rastlanmıştır. Kazılarda ortaya çıkarılan yarı yuvarlak tipteki ev temelleri<br />
Kalkolitik Çağ mimarisinin özellik-lerini yansıtması açısından önemlidir.
11-Kurban Höyük:Bozova İlçesi'ne bağlı Cümcüme Köyü sınırları içersindedir. 1980-1984<br />
yılları arasında yapılan kazılarda Tunç çağı’nın çeşitli devirlerine ait mimari kalıntılar ve<br />
buluntular Şanlıurfa Müzesi'nde teşhir ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
12-Nevalı Çori ve Göbeklitepe Kazıları:Şanlıurfa'nın H<strong>il</strong>van <strong>il</strong>çesine bağlı Nevalı Çori<br />
ören yerinde ve Şanlıurfa merkezine bağlı Göbeklitepe’ de Urfa Müzesi ve Alman Arkeoloji<br />
Enstitüsü adına Prof. Dr. Harald Hauptmann tarafından yürütülen kazı- larda M.Ö. 9000<br />
yıllarına ait (çanak-çömlek- siz Neolitik dönem) dünyanın en eski tapınak kalıntılarına<br />
rastlanılmıştır. Kazılar- da, T şeklinde yekpare taştan yapılmış ve üzerlerin-de çeşitli hayvan<br />
kabartmalarının yer aldığı steller ve çeşitli tanrı heykelleri ortaya çıkarılmıştır. Göbeklitepe<br />
buluntuları bugüne kadar insanlık tarihine ait en eski kült buluntularıdır.<br />
b-Korunan Alanlar<br />
Kuzey Mezopotamya’nın tarih ve kültür Şehri Şanlıurfa’nın <strong>il</strong> sınırları içersinde yer<br />
alan höyükler ve diğer arkeolojik alanlar yerli ve yabancı arkeologların her zaman <strong>il</strong>gisini<br />
çekmiş ve <strong>il</strong>imizde 1964 yılında bu yana 35 adet Arkeolojik kazı gerçekleştir<strong>il</strong>miştir.<br />
Şanlıurfa bu yönü <strong>il</strong>e, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içersinde en çok arkeolojik kazı yapılan <strong>il</strong><br />
olma özelliğine sahiptir.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i sınırları içersindeki Akarçay Höyük, Akarçay Tepe, Apemeia Antik Kenti,<br />
Bent Bahçes, Biris Mezarlığı, Çamlık Parkı Nekropolü, Çavi Tarlası, Fıstıklı Höyük, Göbekli<br />
Tepe, Gre Virike, Gürcü Tepe, Hacı Nebi, Harabebezikan Höyük, Harran Höyük, Hassek<br />
Höyük, Kazene Höyük, Kurban Höyük, Lidar Höyük, Mezraa Höyük, Mezrea-Tele<strong>il</strong>at<br />
Höyük, Nevalı Çori, Söğüt Tarlası, Sultan Tepe , Aşağı Yarımca, Şaşkan Kumartepe, Şavi<br />
Höyük, T<strong>il</strong>beş Höyük, T<strong>il</strong>musa, T<strong>il</strong>obur, T<strong>il</strong>vez (Meteler), Titriş, Urfa Ulu Camii, Urfa<br />
Kalesi, Yukarı Göklü Nekropolü, Zeytinlibahçe Höyük’te yapılan arkeolojik kazılarda<br />
Paleolitik Çağ’dan başlamak üzere Osmanlı dönemine kadar tüm Mezopotamya kürtürlerine<br />
ait b<strong>il</strong>gi ve belgeler elde ed<strong>il</strong>miştir.<br />
c-Hamamlar<br />
Urfa, İstanbul, Bursa, Edirne ve Erzurum’dan sonra Osmanlı Dönemi'nden kalma<br />
sekiz adet hamamı <strong>il</strong>e günümüzde Türkiye’de dördüncü sırayı almaktadır. Son kırk- elli yıl<br />
içersinde yıktırılan 7 adet hamam dikkate alındığında Urfa’nın Osmanlı hamam mimarisi<br />
bakımından ne denli önemli bir şehir olduğu anlaşılacaktır.<br />
Şanlıurfa hamamları, soğukluk, sıcaklık ve ılıklık bölümleri <strong>il</strong>e klasik Osmanlı<br />
hamamları planındır. Cıncıklı, Vezir, Şaban, Velibey, Eski Arasa, Serçe ve Sultan ve Keçeci<br />
hamamları Şanlıurfa’da günümüzde mevcut hamamlardır. Bunlardan Keçeci esnafı tarafından<br />
keçe pişirmek amacıyla kullanılan Keçeci Hamamı ve depo olarak kullanılmakta olan Eski<br />
Arasa Hamamı hariç diğer hamamlar sabah saat 04.00-10.00 saatleri arasında erkeklere,<br />
öğleden sonra 12.00-18.00 saatleri arasında bayanlara hizmet vermektedirler.<br />
1-Cıncıklı Hamam:Karaburç Mahallesi, Hızanoğlu Camii’nin doğusuna inşa ed<strong>il</strong>miştir.<br />
Kitabesi bulunmayan ve inşa tarihi b<strong>il</strong>inmeyen bu hamamın yakınında yer alan ve 1729<br />
tarihinde tamir gördüğü b<strong>il</strong>inen Hızanoğlu Camii <strong>il</strong>e birlikte yaptırılmış olab<strong>il</strong>eceği tahmin<br />
ed<strong>il</strong>mektedir. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde bu hamamdan bahsed<strong>il</strong>miş olması yapının 17.<br />
yüzyıl ortalarında mevcut olduğunu göstermektedir.
2-Sultan Hamamı: Kazancı Mahallesi, Ucuzluk Pazarı mevkiindedir.Giriş kapısı üzerindeki<br />
Osmanlıca kitabe s<strong>il</strong>ik olduğundan ve başka bir kaynakta da b<strong>il</strong>gi bulunmadığından hamamın<br />
ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı b<strong>il</strong>inmemektedir. Halk arasındaki yaygın bir<br />
söylentiye göre, IV. Murad (1623-1640) Bağdat Seferi sırasında bu hamamda yıkanmış ve bu<br />
nedenle hamama Sultan Hamamı adı ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Ancak, hamamın kuzey <strong>il</strong>ersindeki Sultan Bey Camii’ni III. Murad Han zamanında<br />
1568 yılında yaptıran Sultan Ahmet Bey adındaki emirin bu hamamı da yaptırmış olması daha<br />
gerçekçi bir tahmin olmaktadır.<br />
3-Veli Bey Hamamı : Dabbakhane Mahallesi, Mithatpaşa İlköğretim Okulu karşısındadır.<br />
Vakfiyesinde, Veli Bey bin Mahmut adında bir şahıs tarafından 1693 yılında yaptırıldığı<br />
yazılıdır.<br />
d-Kervansaraylar<br />
Eski çağlardan beri önemli bir ticaret yolu üzerinde bulunan Şanlıurfa <strong>il</strong> sınırları<br />
içersinde Han-el Ba'rür, Ilgar (Mırbi) , Çar Melik, ve Titriş Kervansarayı olmak üzere dört<br />
kervansaray bulunmaktadır. Bunlardan Han-el Bar'ür Kervansarayı Eyyub<strong>il</strong>er dönemine, diğer<br />
üçü Osmanlı dönemine aittir.<br />
1-Han-El Ba'rür Kervansarayı:Eyyüb<strong>il</strong>er dönemine ait olan bu kervansaray Harran ören<br />
yerinin 20 km doğusundaki Göktaş köyünde bulunmaktadır. Yolu şose olup otomob<strong>il</strong> ve<br />
otobüsle gid<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir. Kervansaray 'm kuzey cephesindeki portal kitabesinde 1128-1129<br />
tarihinde El Hac Hüsameddin Ali Bey îmad Bin İsa tarafından yaptırıldığı yazılıdır. Ticaret<br />
kervanlarının konaklaması için inşa ed<strong>il</strong>miş olan Han-el Ba'rür, klasik Selçuklu<br />
kervansarayları planındadır.<br />
Kervansaraya giriş kuzey cephesindeki anıtsal portaldan olmaktadır. Giriş eyvanın<br />
sağında mescit, solunda muhafız odası bulunur. Kare avlunun etrafı ahırlar, kışlık ve yazlık<br />
odalarla çevr<strong>il</strong>miştir. Kuzey batı köşesinde ise hamam bulunmaktadır.<br />
2-Çar Melik Kervansarayı: Evliya Çelebi Seyahatnamesinde, Suruç'tan kalkarak batıya<br />
doğru iki saatte Çar Melik Kalesine ulaştığını, burasının dört hükümdar kardeş tarafından<br />
imar ed<strong>il</strong>diğini ve bu nedenle bu ismi aldığını, bir temel üzerindeki küçük bir kalesi<br />
bulunduğunu, kale dizdarı ve askerlerinin Urfa' daki Subaşı'nm emrinde olduklarını<br />
yazmaktadır. Evliya Çelebi ayrıca, burasının 1 00 haneli bir kasaba olduğunu, camisi,<br />
mescitleri, hamamı ve birkaç dükkanının bulunduğunu, bugünkü hanın ise kargir olup içinde<br />
Türkmenlerin yerleştiğini anlatmaktadır.<br />
Kim tarafından ve ne zaman yaptırıldığı kesin olarak b<strong>il</strong>inmeyen hanın inşa tarzı ve<br />
planı ve kışlık odalarında ocak nişlerinin kullanılmış olmasına dayanılarak Osmanlı devrine<br />
ait olması kuvvetli muhtemeldir. 43.80x36.30 m2 ölçüsündeki avluya sahip kervansarayın<br />
kuzey cephesinin ortasında, eyvan şeklinde bir portalin olduğu kalıntılardan anlaşılmaktadır.<br />
Bu gün portalin tamamı, avlunun etrafını <strong>çevre</strong>leyen mekanların büyük bir kısmı yıkılmış<br />
<strong>durum</strong>dadır.<br />
3-Titriş Kervansarayı: Şanlıurfa <strong>il</strong>i Bozova İlçesi'ne bağlı Titriş Köyü'ndeki bu kervansaray<br />
Birecik-Çar Melik-Urfa-Titriş-Siverek-Karabahçe-Diyarbakır kervan yolu üzerinde
ulunmaktadır. Kitabesi bulunmayan kervansarayın inşa tarzına dayanılarak Osmanlı<br />
dönemine ait olduğu söyleneb<strong>il</strong>ir.<br />
Kervansaraya Güney cephedeki basık kemerli kapıdan gir<strong>il</strong>ir. Kısmen direk dam,<br />
kısmen beşik tonozla örtülü giriş eyvanından sonra avluya gir<strong>il</strong>ir. Kare avlunun doğu, batı ve<br />
kuzey yönleri revaklı olup kemerler payeler üzerine oturmaktadır. Revaklarm doğu ve batıda<br />
olanlarının üzeri düz direk damlıdır. Kuzeydeki revakın üzeri sonradan betonla örtülmüş,<br />
gerisindeki kapalı mekanlar yıkılarak yerine betonarme dükkanlar yapılmıştır. Hanın diğer üç<br />
cephesi orijinalliğini kısmen korumuştur. Doğu cephenin batı kesimi önüne sonradan kesme<br />
taşlardan bir köy odası yapılmıştır. Kervansarayın güneydoğu köşesi üzerinde yer alan kerpiç<br />
ikinci kat harap bir <strong>durum</strong>dadır.<br />
B-Müzeler<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong> merkezinde biri Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi, diğeri Devlet Resim<br />
Heykel Müzesi olmak üzere iki müze yer almaktadır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>indeki müzeler ve serg<strong>il</strong>edikleri eserler hakkında b<strong>il</strong>gi aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
1-Arkeoloji ve Etnoğrafya(Şanlıurfa Müzesi)Müzesi:Şehitlik semtinde yer alan Şanlıurfa<br />
Müzesi, arkeolojik ve etnoğrafik eser seksiyonlarından oluşmaktadır. Dört salondan oluşan<br />
müzenin giriş salonunda Asur, Bab<strong>il</strong> ve Hitit dönemlerine ait taş eserler bulunmaktadır. Alt<br />
salonda kronolojik düzende yerleştir<strong>il</strong>miş Atatürk Barajı suları altında kalmış yerleşmelerden<br />
çıkarılan eserler serg<strong>il</strong>enmektedir.Orta salonda yine Atatürk Barajı Suları altında kalmış olan<br />
höyük eserleri, Harran eserleri, Roma dönemine ait cam şişeler, mühürler, figürinler, lahitler<br />
ve küpler serg<strong>il</strong>enmektedir. Üst salonda ise Şanlıurfa kültürünü yansıtan etnoğrafik eserler<br />
bulunmaktadır. Ayrıca müze bahçesinde taş eserler vardır.<br />
Müzede, 20.048 adet arkeolojik eser, 2.645 adet etnografık eser, 48.203 adet sikke,<br />
1.283 adet mühür, 10 adet tablet, 9 adet elyazması kitap, l adet arşiv vesikası olmak üzere<br />
toplam 72.199 adet eser bulunmaktadır.<br />
2-Devlet Resim ve Heykel Müzesi:Bünyesinde Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nin de yer<br />
aldığı Şanlıurfa Devlet Resim Heykel Müzesinde Bakanlık koleksiyonu peryodik serg<strong>il</strong>er<br />
açılmakta ve koleksiyonlarında yer alan çeşitli plastik eserler serg<strong>il</strong>enmektedir.<br />
C- Yöre Halkının Kültürü, Örf ve Adetleri, Yöreye Has Yemekler, Giys<strong>il</strong>er ve<br />
El Sanatları<br />
Yöre Halkının Kültürü, Örf ve Adetleri, Yöreye Has yemekler, Giys<strong>il</strong>er ve El Sanatları<br />
hakkında b<strong>il</strong>gi aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
a-Örf ve Adetler<br />
1-Kirvelik: Bölgemizde sık olarak rastlanan a<strong>il</strong>eler arasında iyi <strong>il</strong>işk<strong>il</strong>er ve dostluklar<br />
kurmaya yarayan geleneksel bir toplumsal davranış kalıbıdır. Oğlunu sünnet ettirecek veya<br />
evlendirecek a<strong>il</strong>enin kirvesi yoksa, a<strong>il</strong>e reisi iyice düşünerek a<strong>il</strong>esine uygun bir kirve tespit<br />
eder. Seç<strong>il</strong>en kişiye kirvelik önerisi götürülür. Kirvelik yapacak kişi genelde bu öneriyi<br />
reddetmez.
Kirve olarak düşünülen kişi, götürülen öneriyi kabul ederse kirveye uygun bir hediye<br />
gönder<strong>il</strong>ir. Sünnet söz konusu ise, çocukların sünnet elbiselerini yaptırır; evl<strong>il</strong>ik için kirve<br />
olmuşsa düğün, süpha ve diğer törenleri üstlenir. Düğünde damadın elbisesini giydirir,<br />
damadın yanında oturur, aşçıya, davulcuya, berbere ve gereken yerlere bahşiş verir. Damadın<br />
gerdeğe konulmasında bulunur. Düğünden sonra uygun bir hediye <strong>il</strong>e evli çifti ziyaret eder.<br />
Kirve, a<strong>il</strong>enin kirvesidir. Genellikle kendisine "Kivre" diye hitap ed<strong>il</strong>ir. Kirve <strong>il</strong>e kirve<br />
olunan a<strong>il</strong>e arasında çok sıkı <strong>il</strong>işk<strong>il</strong>er kurulur. Kirvelik babadan oğula geçer. Eğer arada çok<br />
önemli bir problem çıkmaz ise, kirvelik bağı asla kopmaz, Beş-on kuşak önceden gelen<br />
kirvelikler vardır. Kirvenin oğlu olmaz ise, kendisinden sonra kirvelik son bulur.<br />
2-Sünnet Düğünü:Sünnet Düğününde kivre den<strong>il</strong>en vek<strong>il</strong> vardır. Kirve sünnet olacak çocuğu<br />
veya çocukları kucağına alarak sünnet ettirir.<br />
Sünnet düğününden birkaç gün önce, gelecek olan misafirlere ver<strong>il</strong>mek üzere yemek<br />
hazırlanır. Sünnet düğünü belli başlı yemeği yörede tirit den<strong>il</strong>en yemektir.<br />
Sünnet Düğününden bir gün önce sünnet olacak çocuk at, atlı araba otomob<strong>il</strong> vs. binek<br />
hayvanı veya vasıtalardan biriyle şehirde gezdir<strong>il</strong>ir. Genellikle Dergah den<strong>il</strong>en İbrahim Hal<strong>il</strong><br />
Camii’ ne burada kutsal sayılan suyla yüzü yıkanılıp ve bu sudan içir<strong>il</strong>ir.<br />
Sünnet yapılacak günün (genelde Pazar) sabahı erken saatlerde misafirler toplanır.<br />
Sünnet olacak olan çocuğu kirve kucağına alarak sünnet yapılacak masanın yanına<br />
oturulur.Sünnet anında uyuşturucu iğne yapılmadığından, sünnet olacak çocuk acıyı duymasın<br />
diye sürekli ağzına şeker ve lokum konulur. Hazırlanan yatağa yatırılır.<br />
Yemeğe misafirler gruplar halinde alınır. Yemekten sonra mırra (acı kahve) ikram<br />
ed<strong>il</strong>ir.<br />
3-Evlenme Adetleri:Urfa’da eski bir adet olan eşlerin birbirlerini görmeden, görücü usulüyle<br />
evlenmeleri eskisi kadar olmamakla birlikte bugün karşılaşılması muhtemel bir evlenme<br />
şek<strong>il</strong>dir.<br />
Bu evlenme şekli incelendiğinde Urfa’lıların örf ve adetlerine sıkı sıkıya bağlı<br />
olduklarını görüyoruz. Geleneklerine bu derece bağlı olmanın başlıca üç nedeni vardır.<br />
1-Urfa’lıların <strong>çevre</strong> İller <strong>il</strong>e derin bir <strong>il</strong>gisi yoktur. Köklü ve karabalık a<strong>il</strong>elerin<br />
bulunduğu bir yerleşim birimidir. Daha düne kadar Urfa’lı kızını başka İle gelin vermez ve<br />
Urfa delikanlısı dışarıdan evlenmezdi.<br />
Urfa’ da yabancılara (Kerip), dışarıdan evlenenlere ise “kerip’ ten evlenmiş Kim b<strong>il</strong>ir<br />
kimin nesini almış “ den<strong>il</strong>irdi.<br />
2-Urfa büyük ticaret ve sanayi merkezlerine uzak bir tarım ve hayvancılık kenti<br />
olduğundan büyük yol güzergahlarında birleştiği noktada bulunmaktadır.<br />
Evlenme yaşı gelen delikanlının doğrudan “ben evleneceğim” diye anne ve babasına<br />
söylemesi ayıp sayıldığından bu <strong>durum</strong>u uygun bir şek<strong>il</strong>de yakın arkadaşlarına veya başka bir<br />
kimseyle anne ve babasına <strong>il</strong>etir.
Haberi <strong>il</strong>etecek olan kimse erkek ise oğlan babasına “Allah ömürlü etsin, yeğenimiz<br />
artık büyüdü, gözü damlarda duvarlarda” diyerek delikanlının evlenecek yaşa geldiğini bir<br />
kızın aranmasını söylemek ister. Oğlanın babası ise <strong>durum</strong>u hanımına açar. Oğlanın anası ise<br />
“benimde kulağıma değdi, bende işin farkındayım” diye cevap verir. Zaten anne bu hayırlı<br />
işte daima babadan daha fazla çaba harcar.<br />
3-Evlenecek yaşa gelen delikanlı ise annesinin yaptığı yemekleri, yıkadığı çamaşırları,<br />
beğenmemeye başlar. Çeşitli huzursuzluklar çıkarır. Annesi ise “elimden bı kadar geli, yarın<br />
avradı siye pişirir beğenirsen” der. Oğlan ise konunun iyice anlaşıldığını ve ver<strong>il</strong>en mesajın<br />
yerine <strong>il</strong>et<strong>il</strong>diğinin huzur içinde tebessüm eder.<br />
Anne o günden sonra gizliden gizliye kız aramaya başlar. Tanıdıklarının tavsiyelerine<br />
gelinlik çağındaki kızların bir bahaneyle giderek kızın a<strong>il</strong>esinin yaşantısını kendi görüşüne<br />
göre inceler.<br />
4-Kız İsteme:Evlenme çağına gelen erkeğin anne ve babası veya yakınları oğullarına kız<br />
aramaya başlarlar. Anne özellikle yaşlı kadın akrabalarına “oğlumun evereceğem, acaba<br />
münasip bir kız bulabirimiyem? Diye sorar hamamda, düğünlerde, kır gezint<strong>il</strong>erinde kızları<br />
araştırmaya başlarlar. Gözüne kestirdiği bir kız olursa <strong>il</strong>k önce kızın yakın komşularından<br />
sormaya başlar. “Acaba bı kız nasıldır, derdimizi çeker mi, gişi kızımıdır?”. Komşular ise<br />
kend<strong>il</strong>erinden sorulan genç kız tavsiye ed<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir nitelikte ise “ nabalı günahı boynuma”<br />
diyerek teminat verir. Şayet kızı tavsiye etmiyor ise acık açık söylemenin de <strong>çevre</strong>ye göre<br />
ayıp, dini kurallara göre günah sayıldığından “ komşumuzdur ama, pek <strong>il</strong>gimiz yoktur”<br />
diyerek istenmemesi gerektiğini ima ederler.<br />
Oğlanın annesi daha önceden tesbit ed<strong>il</strong>miş olan kızın evine ansızın veya haberli olarak<br />
yanına yakınlarını da alarak gider. Havadan sudan konuşulduktan sonra oğlanın annesi genç<br />
kızdan bir bardak su ister. Su isteme aslında kızın yürüyüşünü, konuşma tarzını becerikl<strong>il</strong>iğini<br />
kontrol etmek, hareketlerini toptan değerlendirmektedir. Oğlan tarafı şayet kızı beğendiyse<br />
kız orada yokken onu fırsat b<strong>il</strong>erek kızın annesine “Allah bağışlasın, sözlüsü, nişanlısı yok<br />
mu?” diye sorarlar. Kızın annesi sorulan sorulara cevap vermezse nişanlısı, sözlüsü yok<br />
demektir.<br />
Daha sonra oğlanın annesi veya yakınları oğullarının özelliklerinden, huyundan,<br />
tahs<strong>il</strong>inden, mesleğinden bahseder.<br />
Kızın annesi ise oğlan tarafının bu konuşmasını dinledikten sonra “ kimlerdensiniz,<br />
nerede oturisiz, oğliz neci” gibi sorular sorar.<br />
Oğlanın anası ise sorulanlara cevap verdikten sonra, birkaç gün sonra bu husus da tekrar<br />
konuşmak üzere geleceklerinden söz ederek kız evinden ayrılırlar.<br />
5-Evlenme ve Düğün:Yörede görücü usulü evlenmenin yanı sıra “Beşik kertme” ve “Berdel”<br />
denen uygulamalar da evlenme adetlerin arasında sayılır.<br />
“Beşik kertme”; yakın a<strong>il</strong>elerin aynı günlerde doğan çocukları (kız ve erkek) arasında<br />
söz kesmeleridir. Çocuklar ergenlik çağına kadar sözlü kalırlar. Daha sonra nişan ve düğünleri<br />
yapılır.
“Berdel”; ise, evlenme çağındaki iki erkeğin kız kardeşlerini birbirleri <strong>il</strong>e<br />
değiştirmesidir. Güvey adayları kardeşlerini biribirleri <strong>il</strong>e değiştirmesidir. Güvey adayları<br />
kendi aralarında anlaşır. A<strong>il</strong>e reislerinin de onayı alınır. İki evden yola çıkan gelin alayları<br />
yarı yolda karşılaşırlar. Yaşlı bir erkek gelinleri değiştirir. Gelinin güvey evine gitmesinden<br />
sonra dini nikah kıyılır. Gelinlerden biri ölürse diğer taraf kızını geri alır. Çocuklu olması<br />
<strong>durum</strong>u değiştirmez. Gelin geri ver<strong>il</strong>mek istenmiyorsa başlık ödenir. Gelinlerden biri küsüp<br />
baba evine geçici bir süre dönmesi <strong>durum</strong>unda halinde diğer gelinde baba evine bir süre geri<br />
döner. Kızların genellikle evlenme yaşı 15-16’ dır. Erkeklerde evlenme çağı ise genellikle<br />
asker dönüşüdür. Şehirlerde iş edinme dönemi de evlenme geldiğinin işaretidir. Güvey<br />
adayının anası, a<strong>il</strong>enin önde gelen kadınları, kız evlerine görücülüğü giderler.<br />
Kız isteme genellikle Perşembe veya Cuma günleri yapılır. Erkek “dünür” kız babasının<br />
evinde ziyaret ederler. Niyet ve isteklerini söylerler. Kız babası birinci ziyarette bu işi<br />
duymazlıktan gelir. İstek ikinci kez tekrarlanır. Topluluktak<strong>il</strong>erden biri , kısmetse “ne<br />
diyelim” diyerek kız babasını uyarır. Bu defada kızın babası veya yakınları mal varlıklarını<br />
sayarak. Güvey adayının <strong>durum</strong>unu <strong>çevre</strong>deki konumunu sorar.<br />
Başlık olarak düşünülen para ve takılacak olan takıların miktarı açıklanır. Pazarlığına<br />
geç<strong>il</strong>ir ve anlaşma sağlandıktan sonra kız evine veya yakınlarına ver<strong>il</strong>ecek ve armağanlar<br />
tesbit ed<strong>il</strong>ir. Nişan için ayrı bir tören düzenlenmesi pek yaygın değ<strong>il</strong>dir. Yalnız nişandan önce<br />
kız evine bir nezaket ziyareti yapılır. Buna “Sakal Öpümü” denir. Oğlan evinin erkekleri kız<br />
evinin erkekleri <strong>il</strong>e, oğlan evinin kadınları kız evinin kadınları bir araya gelirler. Bu ziyarette<br />
genellikle çiğ köfte, baklava, kadayıf çeşitli mevsimlik meyveler çay ve kahve ikram ed<strong>il</strong>ir.<br />
BU ziyarette evlenecek olan kız ve erkek birbirlerini görmezler. Nişan günü dah<strong>il</strong> oğlanla kız<br />
bir araya gelmez. Dini nikah yapılmadığı için nişanlıların birbirlerine görünmeleri<br />
konuşmaları <strong>çevre</strong> örfüne ayıp sayılır. Nikah, dini ve resmi olmak kaydıyla iki şekledir.<br />
Resmi nikaha, yörede ‘saray nikahı’ denir. Dini nikahlar genellikle kız evinde yapılır. Nikahı<br />
kıyacak hocanın karşısına oğlanın ve kızın vek<strong>il</strong>leri oturur. Kız ve oğlan bu kiş<strong>il</strong>ere kendi<br />
rızalarıyla akit vekaletname vermişlerdir. Hoca evvela kızın sonra erkeğin vek<strong>il</strong>lerine sorar.<br />
Topluluğun duyacağı bir sesle oğlan veya kızın vek<strong>il</strong>leri “vekaletim hesabıyla aldım, helalığa<br />
kabul ettim” diyerek dini nikah akdi tesc<strong>il</strong> ed<strong>il</strong>miş olur. Düğün Cuma günü öğleden sonra<br />
davul-zurna eşliğinde başlar, düğünde şehirde kadınlar ayrı erkekler ayrı oynarlar. Köylerde<br />
ise kadın, erkek karışık oynarlar. Cumartesi günü erkek evinin aldığı çeyizler çalgılar içinde<br />
kız evine gönderirler. Kız evinden gönder<strong>il</strong>en erkek giys<strong>il</strong>eri de güveye önceden süslenmiş bir<br />
taht üstünde kirvesi (sağdıç tarafından giydir<strong>il</strong>ir). Bu sırada oyun havaları çalan çalgıcılara,<br />
acı kahve (mırra) dağıtan kahveciye ve yemek pişiren aşçıya bahşişler verirler. Konuklar<br />
akşam yemeğini güvey evinde yerler. Aynı akşam kadınlar arasında “kına gecesi” eğlenceleri<br />
yapılır. İki tarafın konukları kız evinde toplanır. Gelinin yüzü al bir ipek duvakla örtülü olarak<br />
gelin adayı getir<strong>il</strong>ir. Mumlar yakılır, halaylar çek<strong>il</strong>ir. Kirvenin eşi geline verdikten sonra<br />
karşılıklı man<strong>il</strong>er söylenir. Bu sırada gelinin eline kına yakılır. Kınası yakılan gelin baba<br />
evinden ayrılırken küçüklerin yüzlerini, büyüklerin ellerini öperek, ağlayarak ayrılır. Damat<br />
evine gelinle birlikte kız evinin yakınlarından birkaç yaşlıda gider.<br />
Gelin gerdeğe girdikten sonra geri dönerler. Gelin önceden kendisine hazırlanmış özel<br />
bir odada hazırlanır. Kapıdan girerken kendisine ver<strong>il</strong>en bir narı kapının üstüne vurarak kırar.<br />
Gelin geldiği günden gerdeğe gireceği gece kadar kimseyle konuşmaz. Yatsı namazını<br />
müteakip güvey arkadaşlarının yumruklarıyla gerdek odasına sokulur. Düğünden sonra gelin<br />
görme ziyaretleri yapılır. Ziyaret günleri genellikle Cuma günleridir. En çok üç Cuma “Gelin<br />
Göre” merasimleri yapılır. Gelen konuk kadınlar çeşitli hediyeler getirirler. Konuklar<br />
giderken gelinin çeyizi ve oğlan evinin verdiği çeyizleri görürler.
6-Sakal Öpümü:Şanlıurfa evlenme adetlerindendir.Taraflar anlaştıktan sonra nişan<br />
yapılmadan önce, oğlan evi kız evine "Kızınızı bize verdiğiniz için teşekkür ederiz" anlamına<br />
gelen bir ziyaret yapar. Buna sakal öpümü veya teşekkür denir. Oğlan evinin yaşlıları sakal<br />
öpümüne giderler.<br />
Sakal öpümüne gidecek olan oğlan evi, eğer bir başlık konuşulmuşsa kesimde anlaşılan<br />
başlığın tamamını veya bir kısmını beraberinde kızın babasına veya velisine vermek üzere<br />
götürür. Kesimde anlaşılan başlığı ve ziynet eşyalarını götürmeden de gid<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir. Bu yine<br />
tarafların anlaşmalarına bağlıdır.<br />
Oğlan evi ve kız evinin kadın ve erkekleri ayrı ayrı odalarda otururlar, birbirleriyle<br />
tanışırlar. Kız evi gelen misafirlere çeşitli meyveler, çaylar, kahveler, çerezler, genellikle de<br />
yöreye ait çiğköfte ve peynirli kadayıf ikram eder.<br />
Nişan gününün tarihi belirlenir, nişan günü yapılması kararlaştırılan hazırlıklar<br />
konuşulur ve gece ziyaret sona erer.<br />
7-Süpha Yemeği:Şanlıurfa'da gelin, damat evine getir<strong>il</strong>diği günün sabahı gelin evinden başka<br />
bir yerde Süpha yemeği merasimi düzenlenir.<br />
Süpha; pirinç, şeker, et, çekirdeksiz üzüm, nohut ve yağ gibi malzemelerle özel maharet<br />
sahibi aşçılar tarafından hazırlanır. Sabahtan akşama kadar devam eder. Yemekten önce<br />
misafirlere acı kahve ve sigara ikram ed<strong>il</strong>ir. Yemekte misafirlere, kuzu içi, üzlemeli p<strong>il</strong>av, etli<br />
p<strong>il</strong>av; tatlı olarak da zerde ikram ed<strong>il</strong>ir.<br />
Süpha yemeğine, düğün sahiplerince tanınan herkes davet ed<strong>il</strong>ir. Sonradan gelenler de<br />
yine gruplar halinde yemeğe çağrılır. Yemek verme işi devam ederken, damadı tıraş edecek<br />
berber, gelip boş bir odada damadı tıraş eder. Kirve ve damat berbere ve çırağına bahşiş<br />
verirler.<br />
Akşam vakti yaklaştığında damada da bu yemeklerden ver<strong>il</strong>ir. Daha sonra damat ve<br />
arkadaşları Süpha yemeği ver<strong>il</strong>en evden ayrılırlar. Yürüyerek dar sokaklardan geçip gelinin<br />
bulunduğu kendi evine gelir. Damat gerdeğe girmeden önce, hoca dualar okur ve damat evin<br />
kapısından içeri girer. Evin avlusunda baba ve annesinin ellerini öperek zifaf odasına girer.<br />
8-Ashap Gecesi-Kına Gecesi: Gelinin, damadın evine gidişi Şanlıurfa'da genelde pazar veya<br />
perşembe günlerinin gecesinde gerçekleşir. Bir gece öncesinde, oğlan evinde yapılan geceye<br />
"Asbap Gecesi" , kız evinde yapılan geceye ise "Kına gecesi" den<strong>il</strong>ir. Her ikisi de bekârlığın<br />
son geceleridir.<br />
Asbap gecesinde damadın dost ve akrabalarından oluşan erkekler bir evde toplanır.<br />
Sohbet ed<strong>il</strong>ir, çalgılı ve yemekli eğlence yapılır. Ertesi gün öğleden sonra ver<strong>il</strong>en "Süpha<br />
Yemeği"nden sonra akşamla yatsı arasında damat kapı önünde bir hocanın dua okuması ve<br />
hazır olanların aminleri <strong>il</strong>e gerdeğe konulur. Bu geceye kız evinden kimse katılmaz.<br />
Oğlan evinde asbap gecesi eğlenceleri yapılırken kız evinde ise kına gecesi yapılır.<br />
Burada oğlan evi ve kız evinin kadınları ve çocukları toplanmıştır. Eğlenceli başlayan gecenin<br />
geç saatlerinde man<strong>il</strong>er ve yanık türküler okunarak hava değiştir<strong>il</strong>ir.
Kirvenin girişimiyle kına yakılırken söylenen mani ve türküler başta gelin olmak üzere<br />
hazır bulunan herkesi hüzne boğar.<br />
9-Harafene:Yapılan masrafı herhangi bir faaliyet için paylaşma anlamına gelir. Harefene,<br />
akran ve samimi arkadaşlar arasında olur. Varlıklılar ve gençler harefeneye pek itibar<br />
etmezler. Bu bakımdan harefene daha çok dar gelirl<strong>il</strong>er arasında yapılır. Harefenede yapılan<br />
masrafı bölüşmek esastır. Tüm masrafı bir ya da iki kişi yapar, masraf sonra bölüşülür.<br />
10-Sahaniye:Sıra gecesi ve harefeneden bazı farkları olan Şanlıurfa ’ya özgü bir toplantı ve<br />
eğlence biçimidir. Genel olarak orta yaş grubu arasında gerçekleştir<strong>il</strong>en bu yemekli toplantıya<br />
kaç kişinin katılacağı önemli değ<strong>il</strong>dir. Katılacak kiş<strong>il</strong>erin samimi ve akran olması yeterlidir.<br />
Yabancı kiş<strong>il</strong>er pek katılmaz.<br />
Genellikle kış aylarında gerçekleştir<strong>il</strong>en sahaniyelerde kural; herkesin evde değişik bir<br />
yemek pişirip getirmesidir. Aynı yemeklerin getir<strong>il</strong>mesini önlemek için hangi yemeklerin<br />
getir<strong>il</strong>eceği arkadaşlar arasında taksim ed<strong>il</strong>ir. Getir<strong>il</strong>en yemekler genellikle evde yapılan<br />
yemeklerdir.Dışarıdan satın alınarak yemek getir<strong>il</strong>mesi uygun değ<strong>il</strong>dir.<br />
Sahaniyede temel amaç; hem masrafların hem de yapılan işlerin birlikte yapılarak bir<br />
paylaşım duygusunu toplum arasında güçlendirmektir.<br />
Sahaniye toplantıları gece yarısına kadar devam eder. Sahaniyeler her gece olab<strong>il</strong>eceği<br />
gibi gün aşırı veya haftada birkaç gün olarak da yapılab<strong>il</strong>ir.<br />
11- Sıra Geceleri: Şanlıurfa folkloru denince; türküleri, hoyratları, çiğköftesi ve "Sıra<br />
Geceleri" akla gelir. Özellikle kış gecelerinde, yaşları birbirine yakın arkadaş gruplarının, her<br />
hafta bir arkadaşın evinde olmak üzere, haftada bir akşam, belirli bir niteliğe ve düzene göre<br />
sıra <strong>il</strong>e yaptıkları toplantılara "Sıra Gecesi" denmektedir.<br />
Sıraya katılanlar, sıra gecesinin kurallarına uymak zorundadır. Bu kurallardan bazıları<br />
şöyledir: Önceden belirlenen sıraya gelme saatine uyulur, uymayanlara ceza ver<strong>il</strong>ir. Sıraya<br />
gelen misafirler veya yaşça büyük olanlar, saygı ifadesi olarak üst tarafta oturtulur; ev sahibi<br />
ise kapıya yakın oturur. Sıra gecesinde müzik icra ed<strong>il</strong>irken konuşmak, sohbet etmek hoş<br />
karşılanmaz.<br />
Sıra grubunun seç<strong>il</strong>en bir başkanı vardır. Başkan, sıra gecesinin yönetimini üstlenir,<br />
kurallara uymayanlara ver<strong>il</strong>en cezaları uygular.<br />
Sıra gecelerinin en önemli fonksiyonlarından biri sohbettir. Konuşulan konular, sıra<br />
gezenlerin mesleklerine, kültür ve sanat seviyelerine, tahs<strong>il</strong>lerine göre değişirse de, sırada;<br />
sağlık, eğitim, siyaset, ekonomi, sanat, edebiyat, dini konular, Urfa'nın sorunları; Türkiye ve<br />
dünya meseleleri gibi hemen her konu konuşulur.<br />
Bazı sıra gecelerine, sıradak<strong>il</strong>erin merak ettikleri veya <strong>il</strong>gi duydukları konunun uzmanı<br />
bir misafir özellikle çağrılır ve onun konuşması dinlenir, ondan istifade ed<strong>il</strong>meye çalışılır.<br />
Şanlıurfa'da müziğin gelişmesi ve yaşatılmasında, yeni bestelerin ve sanatçıların ortaya<br />
çıkışında en önemli faktör sıra geceleridir. Müziğe yeni başlayanlar, bu gecelerde ustaları<br />
dinleyerek müzik b<strong>il</strong>gisini alır ve makamları öğrenir. Sıra gecelerinde gelenlere acı kahve ve<br />
daha sonra çay ikram ed<strong>il</strong>ir.
Sıra gecelerinde yemek olarak "Çiğköfte" yapılır. Çiğköfte sıra gecelerinin vazgeç<strong>il</strong>mez<br />
ve değişmez yemeğidir. Çiğköfte ikram ed<strong>il</strong>diğinde genellikle herkes tabağındakini bitirir.<br />
Çiğköftenin yanında ayran, nar pekmezli bostana, salatalık veya maruldan yapılmış cacık,<br />
koruk salatası, çoban salatası gibi salatalar ikram ed<strong>il</strong>ir. Çiğköfteden sonra kadayıf, şıllık,<br />
katmer, baklava veya daş ekmeği, küncülü akıt, palıza, şıre gibi mahalli tatlılardan herhangi<br />
biri ikram ed<strong>il</strong>ir.Sıra gecesi, hoşgörü ve sevgi ortamı olup, acıyı ve mutluluğu paylaşmaktır,<br />
tanışmaktır ve kaynaşmaktır. Aynı zamanda bir "Halk Konservatuarı" dır, çok yönlü bir<br />
dernektir, siyaset okuludur, geleneklerin yaşatıldığı gecelerdir, musiki ve muhabbettir.<br />
12-Halk Oyunları:Şanlıurfa halk oyunları, genellikle davul zurna eşliğinde oynanan<br />
halaylardan meydana gelir. Bunun yanında yine davul zurna eşliğinde oynanan kol oyunları,<br />
tef eşliğinde karşılıklı ve gruplar halinde oynanan oyunlar <strong>il</strong>e keman,cümbüş ve darbuka<br />
eşliğinde oynanan oyunları da vardır.<br />
Şanlıurfa halk oyunlarının çoğunda, halkın neşesini, yasını, aşkını, çaresizliğini,<br />
yakarışını, Allah’a yalvarışını, kıskançlığını, mertliğini göreb<strong>il</strong>mek mümkündür.<br />
Şanlıurfa halk oyunları arasında Ğezale, Girani, Düz, Tek Ayak, Kımıl, iki Ayak<br />
(Dınig), Terge, Urfalıyam Ezelden, Abravi (Lorke), Soseh ve Değenek Oyunu'nu sayab<strong>il</strong>iriz.<br />
b-Yerel Giys<strong>il</strong>er<br />
1-Geleneksel Kadın Giyimi: Başa, yaşmak den<strong>il</strong>en ipekli baş örtüsü <strong>il</strong>e kara eşarp bağlanır.<br />
Eşarp, ağzın üstünde elle tutularak (iki parmakla) örtülür. Buna “Bürük” yada “bürüklenme”<br />
denir. Genç Kızlar çarşafa girmeden “fitaya” girer. Fita bir çeşit örtüdür. Genç kızlar al fes<br />
üzerine puşu sararlar. Genç kızların baş örtüsüne de “şarpa” denir. Üstüne “neçek” yada<br />
yaşmak bağlanan tepelik biçiminde altınlarla süslü gelin başlıklarına “köfü” denir. Köylerde<br />
alna puşu bağlanır. Üzerine yaşmak sarılır.<br />
Uzun etekli entar<strong>il</strong>erin üstüne zengin kesimlerden kadifeden sırma işlemeli dize kadar<br />
uzanan ceketler giy<strong>il</strong>ir. Köylerde kadınların entar<strong>il</strong>eri ayak topuklarına kadar uzanır. İçde<br />
dokuma kumaş dan yakasız gömlek giy<strong>il</strong>ir; ayağa “kalıç” denen potin giy<strong>il</strong>ir. Topuksuz ağzı<br />
geniş postalda yaygındır. Bel bağıda kadınların kıyafetinin bir aksesuarıdır. Genellikle<br />
altından olan kadın takılarının başlıcaları şunlardır; ahıtma, b<strong>il</strong>ezik, enselik, gümüş kemer,<br />
gerdanlık, hızma, halhal, kelep, levzik, tepelik, üç kor ve maşallah, bu takılar göğüse, ele,<br />
boyuna, buruna, parmağa, ayak b<strong>il</strong>eklerine ve alına takılır.<br />
2-Geleneksel Erkek Giyimi: Erkek giyiminde önü kapalı, göğsü entar<strong>il</strong>er, abani, cebeliye,<br />
cita, atlas, yandı-döndü, ipekli, alaca kutnu gibi değerli kumaşlardan yapılır. Açık kalan göğüs<br />
“sıkma” den<strong>il</strong>en bir yelek çeşiti <strong>il</strong>e örtülür. Kış aylarında yün dokumadan “aba” giy<strong>il</strong>ir.<br />
“Arakçın” denen takke, işlemeli puşu cemadan denen bir örtü, cemadanı üstüne sırma işlemeli<br />
keçi kılından burma “igal” geçir<strong>il</strong>erek oluşturulan başlıklar bugünde yaygınlığını (özellikle<br />
köylerde) korumaktadır. Gömlek, şalvar, yerli deriden postal, yemeni, erkek giyiminin<br />
vazgeç<strong>il</strong>mez öğeleridir. Şalvar giyiminde bel kısımına özel kumaştan yapılan kuşak sarılır.<br />
Erkekler takı olarak gömleğin iç kısmında, içinde çeşitli ayetler bulunan ve “hamay<strong>il</strong>i”<br />
den<strong>il</strong>en bir deri takı, pazvent ve gümüş yüzük takarlar. Kırsal kesimde ise altın yüzük takılır.<br />
3-Yöresel Takılar: Yöresel takılar <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.
Hışır:Şanlıurfa yöresinde altın ve gümüşten yapılan tüm takılara ver<strong>il</strong>en isimdir. Hışırlar<br />
arasında, gerdanlıklar, kolyeler, b<strong>il</strong>ezikler, yüzükler, küpeler, iğneler ve kemerler sayılab<strong>il</strong>ir.<br />
Hızma.(Yöresel Takı): Şanlıurfa'da daha çok kırsal kesim kadınlarınca kullanılan hızma,<br />
burna takılır. Altın ve gümüş çeşitleri vardır.<br />
c-Geleneksel El Sanatları<br />
Abacılık, Ağaç Oymacılığı, Bakırcılık, Cülhacılık, (bez dokumacılığı), Çulculuk<br />
(Semerc<strong>il</strong>ik), Dabbaklık, Kazzazlık (İpek işlemec<strong>il</strong>iği), Keçec<strong>il</strong>ik, Kürkçülük, Sarraç-lık,<br />
Tarakçılık, Taş Süslemec<strong>il</strong>iği Şanlıurfa’ da sürdürülmekte olan geleneksel el sanatları-dır. Bu<br />
sanatlar günümüzde Gümrük Hanı ve <strong>çevre</strong>sindeki tarihi han ve çarşılarda icra ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
Bu sanatlardan önemli bir kısmı halen yaşatılmaktadır. Bir kısım sanatlar ise fabrikasyon<br />
üretimine geç<strong>il</strong>mesi ya da talep olmayışı nedeniyle günümüzde terked<strong>il</strong>miş bir <strong>durum</strong>dadır.<br />
Bu sanatlardan bazılarının özellikleri <strong>il</strong>e b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
1-Ağaç Oymacılığı:Evlerdeki ve İl Müzesindeki kapı, pencere, dolap kanatlarına, sandık ve<br />
ayna gibi diğer ahşap eserlere bakıldığında ağaç oymacılığın Şanlıurfa'da çok eski ve parlak<br />
bir geçmişe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Marangozluk sanatı Urfa'da "İnce Neccarlar" ve<br />
"Kaba Neccarlar" olmak üzere iki ayrı gruptaki ustalar tarafından sürdürülmektedir. Kaba<br />
neccarlar bugünkü Neccar Pazarı den<strong>il</strong>en çarşıda halen sanatlarını sürdürmekte, adından da<br />
anlaşılacağı üzere kaba ürünler imal etmektedirler. İnce neccarlar ise, Kara-meydan<br />
mevkiinde bugünkü postanenin yerinde bulunan Halkevi <strong>il</strong>e Yusuf Paşa Camii arasındaki<br />
dükkanlarda çalışırlardı. İşlemeli kapı, pencere kanatları, çeyiz sandıkları, çeşitli mob<strong>il</strong>yalar<br />
ve aynalar bu esnaf tarafından üret<strong>il</strong>mekteydi.<br />
2-Kazazlık:İpek ipliğin el <strong>il</strong>e bükülerek işlenme-sine "kazazlık" den<strong>il</strong>mektedir. "Kazaz<br />
Pazarı" den<strong>il</strong>en kapalı çarşıda (Bedesten) eskiden 30-40 dükkanda sürdürülen bu tarihi sanat<br />
günümüzde aynı çarşıdaki bir iki usta tarafın-dan yaşatılmaya çalışılmaktadır. 100-150 yıl<br />
kadar önce ipekç<strong>il</strong>ik Urfa'da önemli bir sektör <strong>durum</strong>undaydı. Bugün Urfa bahçelerinde<br />
görülen çok sayıdaki dut ağacının zamanında ipekç<strong>il</strong>ikte kullanıldığı yaşlılar tarafından<br />
söylen<strong>il</strong>mektedir. Bu sektör günümüzde tamamen terk ed<strong>il</strong>miş bir <strong>durum</strong>da olup kazaz esnafı<br />
tarafından kullanılan ipek iplikleri Diyarbakır ve Bursa'dan getirt<strong>il</strong>mektedir.<br />
3-Cülhacılık (Bez Dokumacılığı):Yün ipliği, pamuk ipliği ve floş'un kamçılı tezgahın tek<br />
ayakla çalışan çeşidi olan "çakarlı" ve 2-4 ayakla çalışan çeşidi olan "çekmeli" tezgahlarda<br />
dokunarak "yaşmah" ve "puşu" gibi baş örtüsü, "ehram" gibi kadın boy örtüsü haline<br />
getir<strong>il</strong>mesi sanatına Urfa'da "cülhacılık" den<strong>il</strong>mektedir. Çulha tezgahlarının kamçılı olmayan,<br />
yani mekiği el <strong>il</strong>e atılan çeşitlerinde "Aba" ve "çaput çul" (k<strong>il</strong>im) dokunmaktadır.<br />
3-Keçec<strong>il</strong>ik:Keçe, koyun yünlerinin hallaç tarafından kabartılarak bir beze ser<strong>il</strong>ip rulo<br />
yapılması, ayakla tep<strong>il</strong>mesi ve keçeci hamamında göğüsle dövülerek pişir<strong>il</strong>mesi işlemleri<br />
sonucunda meydana gelen bir yaygı türüdür. Yüzyıllardan beri Urfa’da sürdürül- mekte olan<br />
bu geleneksel sanat halen Keçeci Pazarı’ndaki dükkanlarda ve Barutçu Hanın-da icra<br />
ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
4-Bakırcılık:Kazancı Pazarı ve Hüseyniye çarşı-larında icra ed<strong>il</strong>en bu sanatın başlıca<br />
ürünlere mutfak kaplarıdır. Ancak son yıllarda Balıklıgöl, Urfa Kalesi ve Harran kompozisyonlarının<br />
kabartma olarak işlendiği teps<strong>il</strong>er turistler tarafından yoğun <strong>il</strong>gi görmektedir.
5-Taşçılık:Şanlıurfa ve <strong>çevre</strong>sinde ağaç malze-menin bulunmayışı, taşın mimaride hakim<br />
malzeme olarak kullanılmasına neden olmuş-tur. Kolay işlenen, ocaktan çıktıktan bir süre<br />
sonra sertleşen ve halk arasında "havara daşı" olarak adlandırılan kireç oluşumlu bu taş, tarih<br />
boyunca Şanlıurfa yapılarında rahatlıkla kullanılmıştır.<br />
Urfa taşının işlemeye son derece elverişli olması, mimaride zengin bir taş süs-leme<br />
geleneğinin doğmasına neden olmuş-tur. Şanlıurfa mimarisindeki taş süslemenin kaynağı<br />
Neolitik Çağ'a kadar inmektedir. Nevala Çori ve Göbekli Tepe'de yapılan arkeolojik<br />
kazılarda bulunan M.Ö. 9000-7000 yıllarına ait insan ve hayvan heykelleri aynı zamanda<br />
Anadolu'nun en eski figürlü plastik örneklerini oluşturmaktadır.<br />
Sultantepe ve Harran'da yapılan arkeolojik kazılarda bulunan ya da köylüler tarafından<br />
bulunarak Urfa Müzesine getir<strong>il</strong>en mimari parçalardaki insan ve hayvan röliyef-leri Bab<strong>il</strong>,<br />
Asur ve Hitit dönemlerine kadar inmektedir.<br />
Şanlıurfa Kalesi'ndeki Roma döne-minden kalma M.S. 240-242 tarihli çift sütunun<br />
akantus yapraklan <strong>il</strong>e süslü kartal başım andırır başlıkları, Ulu Cami avlusunda Bizans<br />
dönemine ait St. Stephan K<strong>il</strong>isesi'nden kalma sütun başlıkları üzerindeki süslemeler o<br />
dönemlerin taş süslemec<strong>il</strong>iği hakkında bizlere önemli fikirler vermektedir.<br />
Urfa taş süslemec<strong>il</strong>iğinde görülen motif zenginliğinin yanında teknik zenginlik de<br />
dikkati çekmektedir. Taş süsleme sanatı tekniklerinden olan kakma, kabartma, şebekeli<br />
oyma, çizikleme ve negatif (oyma) tekniklerinin tamamına Şanlıurfa taş süsleme-c<strong>il</strong>iğinde<br />
yer ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Adeta taş süsleme eserleri müzesi görünümündeki Harran kemer ve sütun başlıklarına<br />
tamamen Selçuklu geleneğine bağlı olarak dantel gibi işlenmiş rum<strong>il</strong>i arabesk<br />
kompozisyonlar <strong>il</strong>e bordürler, başlı başına bir inceleme teşk<strong>il</strong> edeb<strong>il</strong>ecek derecede repertuvar<br />
zenginliği göstermektedir.<br />
Şanlıurfa mimarisinin önemli bir bölümünü oluşturan evlerdeki taş süslemeler anıtsal<br />
eserlere nazaran daha zengin bir <strong>durum</strong>dadır. Hiç süslemesi bulunmayan çok sayıdaki cami,<br />
han, hamam gibi anıtsal eserlere karşılık süslemesiz bir eve rastlamak hemen hemen<br />
mümkün değ<strong>il</strong>dir. Anıtsal eserlerde geometrik süslemeler bir araya toplandığında zengin bir<br />
çeşitl<strong>il</strong>ik gösterir.<br />
d-Yöre Mutfağında Bulunan Başlıca Yemek Çeşitleri<br />
Çorbalar: Ayran şorbası, hamurlu, pıt pıt, sarı şorba.<br />
Yemekler: Çağala aşı, pakla aşı, hıttı bastırması, soğan tavası, su kabağı, bütün balcan,<br />
sarımsak aşı, kaburga, isot çömleği, bamya çömleği, acır annaziği, sac kavurması, tatlı bamya,<br />
erik tavası, lolaz dürmüğü, saca basma, döğmeç, ekmek aşı, kenger aşı, semsek, has (marul)<br />
dolması, mimbar, acır bastırması, soğan tavası, ağzı açık, ağzı yumuk, pendirli ekmek, elma<br />
aşı, masluka, lebeni, boranı.<br />
P<strong>il</strong>avlar: Kuzu içi, duvaklı p<strong>il</strong>av, üzlemeli p<strong>il</strong>av, meyhane p<strong>il</strong>avı, firikli p<strong>il</strong>av, ciğerli bulgur<br />
p<strong>il</strong>avı, baklalı bulgur p<strong>il</strong>avı, mığrıbi p<strong>il</strong>av.
Köfteler: Basma köftesi, aya köftesi, lıklıkı köfte, dolmalı köfte, köfteli erik, tiritli köfte,<br />
yuvalak, kıyma, yumurtalı köfte, mercimekli köfte, firenk<strong>il</strong> köfte, yağlı köfte, etli köfte<br />
(çiğköfte).<br />
Kebaplar: Kıyma kebabı, patatesli kebap, haş haş kebabı, kemeli kebap, tike kebabı, kazan<br />
kebabı, tepsi kebabı, kemeli tas kebabı, balcanlı kebap, soğanlı kebap, müftehi tas kebabı,<br />
frenkli (domatesli) kebap, ciğer kebabı. İlimizde yepılan kebap çeşitlerinden bir görünüm<br />
Resim-G.1’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Resim-G.1.İlimizde Yapılalan Kepaplardan Bir Görünüm.<br />
Salata ve Cacıklar: Kemeli cacık, bostana, zeytun bostanası, koruk salatası, pencer cacığı.<br />
Tatlılar: Peynirli kadayıf, katmer, daş ekmeği, aşır aşı, palıza, fakir şıllığı, şıllık, haside,<br />
küncülü akıt, kuymak, zing<strong>il</strong>, zerde, kadı beyni, pendirli helva, un bulamacı, palıza.<br />
Yöreye Has Yemekler<br />
1-Çiğköfte<br />
Malzemeler: 2 su bardağı köftelik bulgur, 250 gr. dövülmüş yağsız kara et, 6 yemek kaşığı<br />
kuru isot, 1 tatlı kaşığı tuz, biraz tarçın, 8 - 10 adet yeş<strong>il</strong> soğan, 1 kuru soğan, biraz kara biber,<br />
1 demet maydanoz, bir tatlı kaşığı salça. Hazırlanışı: Çiğköftelik bulgur özel olarak<br />
yaptırılmış köfte leğenine konur, tuz, kuru isot, tarçın, kara biber, salça ve et eklenir. Kuru<br />
soğan soyulup doğrandıktan sonra<br />
bu malzemeye eklenir. Yeş<strong>il</strong> soğan ve maydanoz yıkanıp<br />
incecik doğranarak bir tarafa alınır. Leğendeki malzemeler çok az su <strong>il</strong>e yavaş yavaş<br />
bastırarak<br />
bulgur iyice yumuşayıncaya kadar yoğrulur. Doğranmış maydanoz ve soğan<br />
karışımı eklenir, hafifçe ez<strong>il</strong>erek toparlanır. Küçük sıkımlar haline getir<strong>il</strong>erek marul, salatalık,<br />
nane, semiz otu ve turpla servis yapılır.<br />
2-Borani
Malzeme : 500 gr. parça et, 500 gr. yoğurt, 250 gr. kara et, 2 kg. pancar (pazı), 1 su bardağı<br />
nohut, 1 su bardağı lolaz (börülce), 3 diş sarımsak, 3 su bardağı bulgur, 3 yemek kaşığı sade<br />
yağ, 1 çay kaşığı kara biber, 1 çay kaşığı tarçın, 1 tatlı kaşığı tuz, 2 su bardağı sıvı yağ, 1<br />
yemek kaşığı biber, 1 yemek kaşığı un.<br />
Hazırlanışı: 500 gr. parça et yıkanıp kuşbaşı doğranır, 1 yemek kaşığı sade yağla kavrulur.<br />
Nohutlar ayıklanıp<br />
yıkanır, ete <strong>il</strong>ave ed<strong>il</strong>erek25 - 30 dakika yumuşayıncaya kadar haşlanır.<br />
Ayıklanıp<br />
yıkanan lolaz üç bardak su <strong>il</strong>e ayrı bir yerde haşlanır. Pancarlar yeş<strong>il</strong><br />
yapraklarından ayrılır, sadece sapları doğranarak az su <strong>il</strong>e yumuşayıncaya kadar haşlanır.<br />
Fazla suyu sıkılarak alınır, 2 yemek kaşığı yağ <strong>il</strong>e 5 - 10 dakika kavrulur. Haşlanan lolazın<br />
suyu süzülerek nohut tenceresine eklenir. Aynı tencereye kavrulmuş pancar eklenip tuz<br />
katılarak bir taşım kaynatılır.<br />
Bundan sonra "boranının yuvalağı" nın (köftesinin) yapımına geç<strong>il</strong>ir. Bunun için de;<br />
bir tepsiye üç su bardağı köftelik bulgur, isot, tuz, kara biber, tarçın, döğülmüş kara et<br />
konularak az su <strong>il</strong>e yavaş yavaş yoğrulur. Köfte kıvamına gelince (kavrulurken dağılmaması<br />
için) un eklenip yoğurmaya devam ed<strong>il</strong>ir. Yoğrulan köfte bir tarafa alınır. Nohut<br />
büyüklüğünde<br />
parçalar alınarak avuç arasında yuvarlanır. Bir tavaya sıvı yağ konur,<br />
yuvalaklar pembeleşinceye<br />
kadar kızartılır. Sarımsak az tuz <strong>il</strong>e dövülüp yoğurda eklenir.<br />
Birinci<br />
aşamada hazırlanan nohutlu ve pancarlı yemekten tabaklara bir miktar alınır,<br />
üzerlerine kızarmış yuvalaklar konularak sarımsaklı yoğurt dökülür ve servis yapılır.<br />
3-Patlıcanlı Kebap<br />
4 kiş<strong>il</strong>ik malzeme: 1 kg az yağlı kıyma et, 3 kg uzun doğranmaya müsait patlıcan, şiş ve bir<br />
miktar kömür.<br />
Hazırlanışı: Genişçe bir mangalda odun kömürü yakılır.<br />
Kıyma ete tuz katılır ve biraz<br />
yoğrulur.Patlıcanlar<br />
üçe ya da dörde bölünür. Bu işte özel olarak yapılmış şişe, sırasıyla biber<br />
patlıcan ve et sıkıca saplanır ve ateşte yeteri kadar<br />
pişir<strong>il</strong>ir. Pişir<strong>il</strong>en kebap bir kaba çek<strong>il</strong>erek<br />
üzerine çok az miktarda<br />
su tanelenir ve üzeri kapatılır. Biraz bekledikten sonra servis yapılır.<br />
Toplumsal değişme süreci içerisinde, Urfa mutfağının geleneksel türlerinin<br />
kaybolmadan yaşatılmasını sağlamak amacıyla tanıtılmaları gerekmektedir. Türler tek tek ele<br />
alınıp incelendiği taktirde yörenin yemeklerinin lezzetlerinin güzelliği yanında, besleyici<br />
özellikleri ve sağlık açısından değeri de ortaya çıkmış olacaktır.<br />
Yöreye Has Salatalar<br />
Bostana:C vitamini yönünden çok zengin olan ve çok lezzetli bir salata çeşididir.<br />
Malzeme: 4 Domates, 2 yeş<strong>il</strong> biber, 1 soğan, 1/2 demet maydanoz, 100 gr. pırpırım<br />
(semizotu), 1 salatalık, 4-5 nane yaprağı, 1 su bardağı koruk suyu veya nar suyu, tuz.<br />
Hazırlanışı: Sebzeler yıkanır, iyice ayıklanır ve kabukları soyulacak olanların kabukları<br />
soyulur. Bütün sebzeler çok ince doğranır. Tuz atılıp iyice ez<strong>il</strong>ir. Koruk suyu veya nar suyu<br />
eklenir ve istenirse üzerlerine buz konup servis yapılır.<br />
Bostana genellikle çiğköfte gibi acılı yemeklerle yen<strong>il</strong>diği gibi, kebap ve söğülme <strong>il</strong>e d e<br />
yen<strong>il</strong>ir.<br />
Bir görünümü Resim.G.2’de ver<strong>il</strong>miştir.
Resim-G.2. Bostana’den Bir Görünüm.<br />
Yöreye Has Çorba<br />
Lebeni Çorbası<br />
4 kiş<strong>il</strong>ik malzeme: Yarım k<strong>il</strong>o dögme, 2 kg yoğurt ve 250 gr. nohut. Hazırlanışı: Dövme bir<br />
tencereye konur, üzerine bir miktarda su konarak kaynatılır ve suyunu çekmesi beklenir.<br />
Başka bir kapta ıslatılan nohut dövmeye katılır<br />
ve kaynatılır. Kaynayan dövme ve nohut<br />
karışımı<br />
üzerine yavaş yavaş yoğurt dökülür. Pişince tabaklara konur ve biraz beklet<strong>il</strong>dikten<br />
sonra servis yapılır.<br />
Yöreye Has Tatlı<br />
Şıllık Tatlısı<br />
Malzemeler : 2 su bardağı un, 300 gr. ceviz içi, 600 gr. şeker, 3 yemek kaşığı sade yağ.<br />
Hazırlanışı: Derin bir tencerede 2 su bardağı un, 4 su bardağı su <strong>il</strong>e akıcı hamur kıvamına<br />
gelinceye kadar elle çırpılır. Sacın altı yakılır, hamurların yapışmaması için sacın üzeri<br />
yağlanır. Hazırlanan hamurdan bir kepçe alınarak saca dökülür. Oklava ya da tahta bir kaşık<br />
yardımıyla saca incecik yayılır, pişince diğer tarafı çevr<strong>il</strong>ir. Bütün hamura aynı işlem<br />
uygul anır. Bir kaşık yağ tencerede erit<strong>il</strong>ir, üzerine şeker <strong>il</strong>ave ed<strong>il</strong>ir. Üç su bardağı su <strong>il</strong>ave<br />
ed<strong>il</strong>erek şurup kıvamına gelinceye kadar kaynatıldıktan sonra ateşten<br />
alınır. Ceviz içi<br />
dövülerek bir kaba alınır. Sacda pişir<strong>il</strong>miş ekmekler (yufka) sayılarak iki kısma bölünür. Bir<br />
tepsiye<br />
birinci yarısı üst üste ser<strong>il</strong>erek üzerine ceviz serp<strong>il</strong>ir. Sonra ikinci yarısı da üst üste<br />
ser<strong>il</strong>ir. Hazırlanan şurup sıcak olarak üzerine dökülür,<br />
beş on dakika beklet<strong>il</strong>dikten sonra<br />
d<strong>il</strong>imlere kes<strong>il</strong>erek sıcak olarak servis yapılır.<br />
İsot(Şanlıurfaya Özgü Pul Biber)
Yeş<strong>il</strong> ve kırmızı biberin genel adıdır. Kuru isot, kırmızı biberin kurutulup dövüldükten<br />
sonra içerisine azar azar zeytinyağı katılarak küçük pullar halinde elde ed<strong>il</strong>en bir mamulüdür.<br />
Başta çiğköfte olmak üzere yöresel yemeklerin çoğunda kullanılır. Vitaminlerce zengin, iştah<br />
açıcı bir biber mahsulüdür. “ŞPB” rumuzu <strong>il</strong>e patenti alınmış bulunan "Şanlıurfa Pul<br />
Biberi" yurt içinde kullanılmakta, Avrupa ve Amerika'ya ihraç ed<strong>il</strong>mektedir.Biberde bulunan<br />
Capcaisin maddesi tıbbın bir çok alanında analjezik olarak kullanıldığından Urfa biberi<br />
sağlıklı beslenme açısından da önem arz etmektedir. İsot’un hazıralama çalışmalarından bir<br />
görünüm Resim-G.3’de, satışa arz ed<strong>il</strong>işinden bir görünüm de Resim-G.4’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Resim-G.3. İsot’un Hazıralama Çalışmalarından Bir Görünüm<br />
Resim-G.4. İsot’un satışa arz ed<strong>il</strong>işinden bir görünüm<br />
Mırra: Yöresel acı kahve. Mırra, Arapça " Murr " yani acı kelimesinden gelmektedir.
Malzemeler: Yeterli miktarda çekirdek kahve, kahve tavası, kahve kaşığı, kahve dibeği,<br />
kahve<br />
tokmağı, 2 kahve gümgümü, kahve fincanı, kahve ibriği.<br />
Yapılışı:<br />
Kahve günlük kullanıma yetecek kadar kavrulur, dibekte dövülür. Gümgümde bir<br />
miktar kaynatılır dinlendir<strong>il</strong>ir<br />
ve süzülerek diğer gümgüme alınır; tekrar kaynatılır ve süzülür.<br />
Dinlendir<strong>il</strong>en<br />
sıvıya yeniden kahve atılarak tekrar kaynatılır. Bu kaynatma işlemi birkaç kez<br />
devam eder ve kontrol ed<strong>il</strong>erek iç<strong>il</strong>ecek kıvama geldiği anlaşılınca<br />
kahve ibriğine alınır ve<br />
ikram ed<strong>il</strong>ir. Ön ce kahve sahibi içer ve tadına bakar.<br />
İyi bir kahve fincanda iz bırakır ve fincanı tutar. Her misafire iki kez ikram ed<strong>il</strong>ir. Her<br />
defasında fincana az miktarda kahve konulur. Burada amaç, kahvenin mideye ulaşması<br />
değ<strong>il</strong>,<br />
ağızda<br />
kahve tadı bırakmaktır.<br />
Acı kahvenin kendine özgü kuralları vardır. şöyle ki;<br />
kahveyi içen, fincanı yere<br />
koymamalı ve mutlaka dağıtana geri vermelidir. Kahveyi içenin, fincanı yere<br />
veya masaya<br />
koyması, kahveyi verene büyük hakaret sayılır. Eskiden bunun cezası, kahveyi<br />
dağıtan<br />
bekarsa evlendir<strong>il</strong>mesi ya da fincanın altınla doldurulup ona ver<strong>il</strong>mesi<br />
imiş. Bu kuralı<br />
b<strong>il</strong>meyen misafirler,<br />
kahve fincanını yere koyarsa, bu kural hatırlatılır ve de hoş görülür.<br />
Meyan Şerbeti(Biyan Balı):Şanlıurfa’<br />
da halkın “ Biyan Balı” dediği şerbet, meyan<br />
kökünden yapılan bir içecektir. Hekimlik<br />
ve eczacılıkta yeri olan bir bitkinin kök ve<br />
rizomlarının tokmakla ez<strong>il</strong>ip suda beklet<strong>il</strong>mesiyle<br />
elde ed<strong>il</strong>mekte olup, Şanlıurfa’ da sıcak yaz<br />
günlerinde yüzyıllardan beri aranılan, çok lezzetli ucuz ve ideal bir serinletici içecektir.<br />
Bu içeceğin içinde % 10 kadar bitkisel tabii şekerin yanı sıra, balgam ve idrar söktüren<br />
benzoatlı maddeler yer almakta olup, ayrıca tükürük<br />
çoğaltıcı ve terlemeyi kolaylaştırıcı,<br />
reçine <strong>il</strong>e köpüren ve renk veren maddelerde<br />
bulunmaktadır.<br />
Böbrek rahatsızlıkları, her türlü öksürük<br />
ve bronşların temizlenmesinde, nefes darlığına,<br />
mide rahatsızlıklarına, susuzluğu gidermede<br />
, iştahı açmada, hazmı kolaylaştırmada<br />
kullanılmaktadır.<br />
D-Festivaller ve Özel Günler<br />
İlimize ait festivaller ve özel gönler hakkında b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Yerel Etkinlikle r<br />
Etkinlik Ad ı<br />
: Şanlıurfa’nın Kurtuluşu<br />
Etkinlik Tarihi : 11 Nisan<br />
Düzenleyen<br />
kişi, kurum yada kuruluş : Şanlıurfa Val<strong>il</strong>iği – Belediye Başkanlığı<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Şanlıurfa’ nın düşman işgalinden<br />
kurtuluşunun,<br />
tems<strong>il</strong>i göster<strong>il</strong>erle<br />
yeni nes<strong>il</strong>lere göstermek.<br />
Etkinlik Adı : Aşure Şenliği<br />
Etkinlik Ta rihi<br />
: Nisan Ayı 2. Haftası<br />
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Kısas Beldesi Belediye Başkanlığı<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Aşure geleneğini yaşatmak ve tanıtmak.<br />
Etkinlik<br />
Adı : Harran Felsefe Günleri<br />
Etkinlik Tarihi : Mayıs ayı <strong>il</strong>k haftası
Düzenl eyen kişi, kurum yada kuruluş : Harran Kaymakamlığı, Harran<br />
Üniversitesi<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Dünya’ da felsefe alanında üç büyük ekol<br />
vardır.<br />
Bunların biride Harran okuludur.<br />
Her yıl konferans<br />
ve çeşitli konularda tartışma programları<br />
yapılmaktadır.<br />
Etkinlik Adı : Hz.Eyyûp Peygamber Sabır<br />
Günü (Anma<br />
Günü)<br />
Etkinlik Tarihi : Mayıs Ayı İlk Cumartesi<br />
Düzenl eyen kişi, kurum yada kuruluş : Eyyüpnebi Beldesi Koruma<br />
Derneği<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Bu etkinlikle; Hz. Eyyüp Peygamberin Viranşehir /<br />
Eyyüpnebi Beldesinde yaşayıp, öldüğü ve türbesinin<br />
burada olduğunu, düşünceleriyle günümüz<br />
insanlarına verdiği mesajları yaymak amacıyla her<br />
yıl yapılmaktadır.<br />
Etkinlik Adı : Harran Üniversitesi Bahar Şenlikleri<br />
Kutlamaları<br />
Etkinlik Tarihi : Mayıs Ayı İkinci Haftası<br />
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Harran Üniversitesi Rektörlüğü<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Çeşitli etkinliklerle Üniversite Yenişehir kampus<br />
alanı içinde her yıl kutlanmaktadır.<br />
Etkinlik<br />
Adı : Karakeç<strong>il</strong>i Uluslar Arası Kültür<br />
Şenlikleri<br />
Etkinlik Tarihi : Mayıs Ayı<br />
İlk Haftası<br />
Düzenl eyen kişi, kurum yada kuruluş : Siverek Kaymakamlığı<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Siverek İlçesi Karakeç<strong>il</strong>i Köyünde yapılan bu<br />
etkinlikle; yöre halkını kaynaştırmak, yöre kültür ve<br />
adetlerini yaşatmak ve tanıtmak amaçlanmaktadır.<br />
Etkinlik Adı : Kelaynak Ve <strong>Çevre</strong> Festivali<br />
Tarihi : Temmuz Ayı İkinci Haftası<br />
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Birecik Kaymakamlığı – Birecik Belediyesi<br />
Orman Fidanlık Müdürlüğü<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Birecik İlçesinde yapılan bu festivalle; nesli<br />
tükenmekte olan ve koruma altında bulunan nadir<br />
bulunan göçmen kuşlardan KELAYNAK ların<br />
tanıtılması ve korunması.<br />
Etkinlik Adı : Ali Babayı Anma Töreni<br />
Tarihi : Temmuz Ayı İlk Haftası<br />
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Karaköprü Belde Belediye Başkanlığı,<br />
Yöre Halkı<br />
Kısa<br />
B<strong>il</strong>gi : Ali Baba’yı anmak ve anısını yaşatmak amacıyla<br />
düzenlenmektedir.<br />
Etkinlik Adı : Uluslar Arası Atatürk Barajı Su Sporları<br />
Şöleni<br />
Tarihi<br />
: Eylül Ayı Son Haftası
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Şanlıurfa Val<strong>il</strong>iği, DSİ 15. Bölge Müdürlüğü,<br />
Bozova Kaymakamlığı, Su Sporları Federasyonu<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Atatürk Barajı göledinde çeşitli kategor<strong>il</strong>erde yapılan<br />
su sporları yarışmaları Uluslar arası düzeyde<br />
yapılmaktadır.<br />
Etkinlik Adı : Şanlıurfa Uluslararası Kültür Ve Sanat<br />
Haftası<br />
Tarihi : Ekim Ayı İkinci Haftası<br />
Düzenleyen<br />
kişi, kurum yada kuruluş : ŞURKAV (Şanlıurfa İli Kült. Ve Eğt.San. Ve<br />
Arş.Vakfı)<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi :İlin tanıtımı için çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.<br />
Etkinlik Adı : At Yarışları<br />
Tarihi<br />
: Ekim Ayı İkinci Haftası<br />
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Tarım İl Müdürlüğü ve Jokey Kulübü<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi : Şanlıurfa’da yetiştir<strong>il</strong>en Dünyaca ünlü atlarında,<br />
katıldığı yarışmalar.<br />
Etkinlik Adı : Şire Üzüm Festivali<br />
Tarihi : Ekim Ayı Üçüncü Haftası<br />
Düzenleyen kişi, kurum yada kuruluş : Siverek Kaymakamlığı<br />
Kısa B<strong>il</strong>gi<br />
: Yörede yaşayan halkın adet ve geleneklerini<br />
yaşatmak, tanıtmak ve nes<strong>il</strong>lere öğretmek amacıyla<br />
yapılmaktadır.<br />
G.2.Turizm<br />
Çeşitleri<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inde spor, av, doğa, tarihi ve inanç turizmi olarak çok çeşitlik arz eder.<br />
Ancak <strong>il</strong>imizde genellikle tarih ve inanç turizmi daha etk<strong>il</strong>idir. Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>gi aşağıda<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Nevalı Çori ve Göbeklitepe’ de yapılan arkeolojik kazılarda dünyanın en eski tapınak<br />
kalıntılarına rastlanılmış ve Şanlıurfa’nın, inanan insanların dünyadaki en eski merkezi olduğu<br />
anlaşılmıştır. İlkel dinlerin dünyadaki en eski merkezi Şanlıurfa, çok tanrılı (politeist) dinler<br />
<strong>il</strong>e tek tanrılı (monoteist) dinlerin önemli merkezlerinden biridir. Ay, güneş ve gezegenlerin<br />
kutsal sayıldığı eski Mezopotamya’daki Asur ve Bab<strong>il</strong>lerin politeist inancına dayanan<br />
Paganizm’in (putperestlik) önemli merkez şehirleri Harran ve Soğmatar Şanlıurfa sınırları<br />
içersindedir.<br />
Musevi, Hıristiyan ve İslam dinleri peygamberlerinin atası olan Hz.İbrahim<br />
Şanlıurfa’da doğmuş. Nemrut ve halkının taptığı putlarla mücadele ettiği için burada ateşe<br />
atılmıştır. Lut Peygamber, amcası Hz.İbrahim’in Urfa’da ateşe atılmasını görmüş ve daha<br />
sonra buradan Sodom’a doğru yola çıkmıştır.<br />
İbrahim Peygamberin torunu ve İsra<strong>il</strong>oğullarının atası Yakub Peygamber Harran’da<br />
dayısı kızları Lea ve Rahel <strong>il</strong>e evlenmiş, Eyyub Peygamber Şanlıurfa’daki bir mağarada<br />
hastalık çekmiş ve Şanlıurfa’da vefat etmiştir. Elyesa’ Peygamber Eyyub Peygamber’in<br />
yaşadığı Eyyub Nebi Köyü’ne kadar gelmiş, ancak kendisini göremeden orada vefat etmiştir.
Şuayb Peygamber, Harran’a 37 km. mesafedeki Şuayb Şehri’nde yaşamış, Musa Peygamber,<br />
Şuayb Şehri<br />
yakınındaki Soğmatar’da Şuayb Peygamberle buluşmuş ve sihirli asasını Şuayb<br />
Peygamber’den almıştır. Bu özelliklerinden<br />
dolayı Şanlıurfa’nın diğer bir adı da<br />
“Peygamberler Şehri ve İnançlar Diyarı”dır.<br />
İsa Peygamber, Şanlıurfa’yı kutsadığına dair bir mektubunu ve yüzünü s<strong>il</strong>diği mend<strong>il</strong>e<br />
çıkan m ucizevi portresini havar<strong>il</strong>erinden Addai <strong>il</strong>e Urfa Kralı Abgar Ukkama’ya göndermiş,<br />
Hristiyanlık devlet dini olarak dünyada<br />
<strong>il</strong>k defa bu kral tarafından Urfa’da kabul görmüştür.<br />
Üç semavi din tarafından dünyada kutsal olarak tanınan, Mekke, Medine, Kudüs,<br />
Vatikan, Antakya, Efes, İznik, İstanbul, Demre, Kapadokya, Tarsus ve Şanlıurfa’dan oluşan<br />
12 merkez içersinde Şanlıurfa’nın<br />
çok önemli bir yeri vardır. Urfa’nın yukarıda zikred<strong>il</strong>en<br />
inanç değerlerinin zenginliği dikkate alındığında,<br />
Sekizi Türkiye Cumhuriyeti sınırları<br />
içersinde olan bu merkezler içersinde birinci sırada<br />
geldiği kolayca anlaşılab<strong>il</strong>ecektir.<br />
İnanç Turizmi’nin Dünyada ve Türkiye’deki önemli merkezi Şanlıurfa; Harran, Şuayb<br />
Şehri, Soğmatar gibi dünyaca<br />
ünlü ören yerleri <strong>il</strong>e, <strong>il</strong> sınırları içersinde yapılan 33 antik<br />
yerleşm edeki Arkeolojik kazılarıyla, korunarak günümüze ulaşmış tarihi mimari dokusunun<br />
zenginliği <strong>il</strong>e Tarih ve Arkeoloji Turizmi’ni<br />
sevenlerin de <strong>il</strong>gisini çekmektedir. Tarihi mimari<br />
dokusunun zenginliği <strong>il</strong>e Türkiye’nin<br />
önde gelen <strong>il</strong>leri arasında yer alan Şanlıurfa bu<br />
özelliğinden dolayı “Müze<br />
Şehir” adıyla da tanınmaktadır. İl merkezinde Kültür Bakanlığınca<br />
tesc<strong>il</strong> e d<strong>il</strong>miş olan 309 civarında tarihi ev, 36 cami ve mescit, 5 k<strong>il</strong>ise, 8 medrese, 4 tekke ve<br />
zaviye, 20 türbe, 7 köprü, 1 su kemeri, 1 su bendi, 13 çeşme, 1 seb<strong>il</strong>, 8 hamam, 1 çimecek, 1<br />
kale, şe hir suru kalıntıları ve iki sur kapısı, 11 han, 8 kapalı çarşı yer almaktadır. Han, hamam<br />
ve kapalı çarşı sayısı yönünden<br />
Türkiye’nin <strong>il</strong>k üç-dört şehri arasında göster<strong>il</strong>en Şanlıurfa, bu<br />
zengin mimari dokusu <strong>il</strong>e turistlerin büyük ölçüde <strong>il</strong>gisini çekmektedir.<br />
Karacadağ Kayak Merkezi <strong>il</strong>e Kış Turizmi, Karaali Kaplıcaları <strong>il</strong>e Termal Turizmi,<br />
Tek Tek Dağları’ndaki av hayvanları<br />
<strong>il</strong>e Av Turizmi, Atatürk Barajı ve Halfeti İlçesi <strong>il</strong>e Su<br />
Sporları Turizmi, Kelaynak Kuşları,<br />
Keklik ve Urfalılar tarafından evlerde beslenen evc<strong>il</strong><br />
güvercinleri <strong>il</strong>e Ornitoloji Turizmi<br />
potansiyeline sahip Şanlıurfa’nın bu potansiyelinin b<strong>il</strong>inçli<br />
bir şek <strong>il</strong>de harekete geçir<strong>il</strong>mesi, ülkemiz ekonomisine çok önemli katkılar sağlayacaktır.<br />
Tarihi Ve Turistik Yerler<br />
Ulu Cami<br />
Hasan Padişah Camii<br />
Rızvaniye Camii<br />
Hal<strong>il</strong>-ür Rahman Camii<br />
Şanlıurfa Kalesi Ve Şehir Surları<br />
Aynzeliha ve Hal<strong>il</strong>-ür Rahman Gölleri (Balıklıgöl)<br />
İbrahim Peygamber’in Doğduğu Mağara<br />
Mevlid-i Hal<strong>il</strong> Camii<br />
Eyyüp Peygamber Makamı Ve Kuyusu<br />
Eyyübi Medresesi ve Furiz Bey Çeşmesi<br />
Karakoyun Deresi<br />
Karakoyun Su Kemeri<br />
Hızmalı Köprü<br />
Mustafa Kemal Paşa Anıt Çeşmesi (Yol Gösteren Çeşmesi)
Harb-ı Umumi Şehitler Abidesi<br />
Deyr Yakub (Yakub K<strong>il</strong>isesi)<br />
Şanlıurfa Müzesi<br />
Atatürk Barajı<br />
Harran Kümbet Evleri<br />
Harran Şehir Surları<br />
Harran Kalesi<br />
Harran Ulu Cami<br />
Şeyh Hayat-El Harran i Türbesi ve Camii<br />
Harran Höyüğü<br />
Han-El Ba’rur Kervansarayı<br />
Şuayb Şehri Harabeleri<br />
Soğmatar Harabeleri<br />
Eyyüb Nebi Köyü Ve Eyyüb Peygamber Türbesi<br />
Ayn-El Arus<br />
Çarmelik Kervansarayı<br />
1-Av Turizmi<br />
Şanlıurfa'ya 10 km. uzaklıkta bulunan Atatürk Ormanı (Gölpınar Mesire Yeri) , çam<br />
ağaçları <strong>il</strong>e çevr<strong>il</strong>i güzel bir mesire yeridir. Orman Bakanlığı tarafından düzenlenen ormanda<br />
500 masa ve oturma yeri, su, ve WC bulunmaktadır. Hafta sonları yoğun olarak<br />
kullanılmaktadır. (Yaklaşık 1000 otomob<strong>il</strong>)<br />
Kent içinde bulunan Halepli Bahçe toplam<br />
12 ha'lık bir alanı kapsayacak şek<strong>il</strong>de fuar,<br />
lunapark ve diğer açık hava kullanışları için Şanlıurfa İli Kültür Eğitim Sanat ve Araştırma<br />
Vakfı ( ŞURKAV) tarafından projelendir<strong>il</strong>miştir.<br />
Şanlıurfa hayvan türlerinin bol olduğu bir bölgedir. Yaşayan hayvan türlerinin<br />
başlıcaları; kelaynak, keklik, tavşan, üveyik, ceylan, t<strong>il</strong>ki ve bir çok kuş türleridir. Sayılan<br />
giderek<br />
azalmakta olan ceylanlar, Tektek dağlarında yaşamaktadırlar. Şanlıurfa <strong>il</strong>ine 140 km.<br />
uzaklıkta "Ceylanpınar Devlet Üretme Çiftliği" bulunmaktadır. Bu çiftlikte, doğal ortamda<br />
yaşayan ceylanlar korunmakta ve üret<strong>il</strong>mektedir.<br />
Tektek<br />
Dağları ve Karacadağ'da ördek, kaz, keklik ve t<strong>il</strong>ki bulunmaktadır. Fırat nehri<br />
kıyılarında<br />
ise ördek, kuş ve tavşan avlanab<strong>il</strong>mektedir.<br />
Şanlıurfa'da çeşitli balık türleri de yaşamaktadır. Fırat nehrinde<br />
bol miktarda tatlı su<br />
balıkları bulunmaktadır.<br />
Harran’ın doğusundaki Tektek Daları Menengiç ve Fıstık ağaçları <strong>il</strong>e kaplı olup, bu<br />
alanda canlı olarak tuzakla keklik avcığı yapılmaktadır.<br />
Kelayn ak Kuşları :Dünyada soyu tükenmekte olan ve Türkiye'de yalnızca Birecik'te yaşayan<br />
kelaynaklar Şanlıurfa yöresindeki hayvan türlerinden en <strong>il</strong>gincidir. İbidae soyundan olan<br />
Kelaynaklar baş ve gerdanları tüysüz olduğundan bu adla anılmaktadır. Birecik'ten başka Fas<br />
ve Cezayir'de yaşayan Kelaynaklar kış aylarında Etiyopya ve Madagaskar'a göç ederler.<br />
Şubat ayı ortalarında, Birecik'e gelen kelaynak kuşlarının kayalıklara yerleşmeleri<br />
mart ayı ortalarını bulmaktadır. Üremelerinin ardından yavrularını burada büyüttükten sonra
temmuz ayı ortalarında Birecik'ten tekrar yavruları <strong>il</strong>e birlikte ayrılmaktadırlar. Bu<br />
hayvanların Birecik'e üreme için gelmelerinin nedeni, buradaki kayalarda bulunan kalsit<br />
maddesinin kelaynak kuşların üreme gücünü arttırdığı şeklinde yorumlanmaktadır. Tek eşli<br />
olan kelaynak kuşları, her sene aynı eşle yuva yapar ve çiftleşirler. Yuva yapma gücünü<br />
gösterenler ergin olanlardır. Erginlik çağını doldurmaları için 5 yaşına ulaşmaları<br />
gerekmektedir. Ortalama ömürleri 25-30 yıldır.<br />
Yöresel olarak "Keçelaynaklar" olarak adlandırılan Kelaynak kuşları Birecikl<strong>il</strong>erce<br />
kutsal sayılmaktadır. Kelaynak kuşlarının Şubat ortalarında Birecik'e gelişleri Birecik halkı<br />
tarafından İlkbaharın geldiğinin bir işareti olarak yorumlanmaktadır. Kelaynak kuşları için<br />
son yıllarda Birecik'te "Kelaynak Festivali" düzenlenmektedir.<br />
Keklik: Keklik Şanlıurfa’da en sev<strong>il</strong>en kuşlardan biridir. Ötücü bir kuş olan keklik, aynı<br />
zamanda bir av kuşudur. Bir inanışa göre, ava çıkıldığında avcının önüne önce keklik çıkarsa<br />
av uğurlu, kazasız ve bereketli geçer.<br />
Çok iyi işiten, çok hızlı yürüyen ve uçarken kanatlarının çıkardığı sesten dolayı<br />
gürültü bırakan bir kuştur. Başta Tektek Dağları olmak üzere Urfa’nn çeşitli dağlarında çayır<br />
ve süpürge otları arasında , çıplak kayalıklarda ve taşlıklarda yaşar.<br />
Şanlıurfa’da “Dağ Kekliği” olarak adlandırılan türünün gaga ve ayakları kırmızı,<br />
göğsünün alt kısmı ve karnı pas sarısı <strong>il</strong>e gri ve boz kahverengidir. Kuyruk kırmızı <strong>il</strong>e<br />
kahverengi arası, kuyruk altındaki üç beş tüy kül rengindedir. Herzaman dişi-erkek çift<br />
yaşayan kekliklerin dişisi erkeğinden biraz daha küçüktür.<br />
Tuzak kurulmak yoluyla canlı olarak yakalanan keklikler, “Çardaklı Kahve” den<strong>il</strong>en<br />
kuşçu kahvesinde özel kafeslerde serg<strong>il</strong>enerek meraklılarına satılır.<br />
Urfa’da Kuşçuluk (Güvercin Besleme) :İnsanoğlu <strong>il</strong>e kuşların (evc<strong>il</strong> güvercin) dostluğu<br />
insanlık tarihi kadar eskidir. Bu dostluğun başladığı <strong>il</strong>k yer belki de Peygamberler Şehri<br />
Şanlıurfa’dır. Şanlıurfa halkı güvercinleri çok sevmekte, onları beslemekte, küpe, hal hal ,<br />
gerdanlık gibi çeşitli takılarla süslemektedir. Geniş bir kuş kültürü <strong>il</strong>e ünlü olan Şanlıurfa’da<br />
geleneksel avlulu evlerde beslenen güvercinlerin sayısı 50.000’in üzerindedir. Şanlıurfa’da<br />
kuşçuların buluştuğu ve kuşlarını sergiye çıkardığı bir çok “Kuşçu Kahvehanesi” vardır.<br />
Bunların en ünlüsü “Çardaklı Kahve” dir.<br />
Şanlıurfa’da mısırlı, kuzer, fit<strong>il</strong>li, nakışlı, amberli, kınıfirli, kuyrak, perçemli, aynalı, şarabı,<br />
cübbeli,<br />
abalı, mevrendi, kırttelli, şamı, zırhlı, gez, şafra gibi 50 civarında güvercin çeşidi<br />
vardır.<br />
2-Kara<br />
Sporları<br />
Karacadağ<br />
Kayak Merkezi : Tüm Bölge içinde kar tutan ender yerlerden olan Karacadağ'da<br />
Val<strong>il</strong>ik tarafindan kayak pistleri düzenlenmiştir. 600 - 700 m. uzunluğunda pistler için 250<br />
m.'lik bir lift yapılmıştır. Siverek İlçemize 60 km. mesafede olan kayak merkezinde 60 M2’lik<br />
bir kafeterya <strong>il</strong>e 30 M2’lik bungalow tipi hizmet evi bulunmaktadır.<br />
Kasım ayından itibaren dört aylık<br />
kayma sezonu olmaktadır. Yakınlığı nedeniyle Siverek ve<br />
Diyarbakır<br />
talebine cevap vermektedir. Hafta sonu yoğunluğu yaklaşık 150 kişi olmaktadır.<br />
Hukuki sorunların çözümüyle birlikte projelendir<strong>il</strong>en ek tesislerin yapımına başlanacaktır.
3-Su Sporları<br />
Atatürk Barajı : Türkiye'nin en büyük barajıdır. Fırat Nehri üzerinde yer almaktadır.<br />
Şanlıurfa'ya 52 km. mesafede bulunan Atatürk Barajı mevcut tesisleri <strong>il</strong>e Bölge'nin en önemli<br />
rekreasyon kaynaklarındandır. D.S.İ.'nin ağaçlandırıp, mesire alanı olarak düzenlediği Seyir<br />
Terası hafta sonlarında yoğunlukla kullanılmaktadır. Bu alanda seyyar büfeler dışında tesis<br />
bulunmamaktadır. Baraj Gölünde yılda bir kere Su Sporları Şenliği düzenlenmektedir.<br />
Şenliklerden bir görünüm Resim-G.5’de ver<strong>il</strong>miştir. Ayrıca Atatürk Baraj Gölü <strong>çevre</strong>sinde<br />
rekreasyon amaçlı olarak BOZOVA <strong>il</strong>çemize İl Özel İdaresi olanaklarıyla Su Sporları<br />
Merkezi yapılmış, yine turizme dönük olarak 1 lokanta ve park hizmete girmiştir. İlimizin<br />
sahip olduğu turizm potansiyeli düşünüldüğünde yapılan yatırımların doğa ve su sporlarına<br />
yönelik yerli ve yabancı turistleri İlimize çekeceği şüphesizdir. İlimize gelecek konuklar<br />
sportif<br />
erekle birlikte varsıl kültürel eserleri de görme imkanına sahip olacaklardır.<br />
Bölgenin en büyük su sathı olması nedeniyle uygun planlama ve yatırımlarla baraj<br />
gölü Güneydoğu Anadolu Bölgesi için bir iç deniz niteliği taşıyacaktır.<br />
Resim-G.5. Atatürk Baraj Gölünde Yapılan Su Sporlarından Bir Görünüm<br />
4-İnanç Turizmi<br />
Şanlıurfa, tarihte dünya kültür ve medeniyetinin merkezi sayılan ve arkeoloji<br />
literatüründe “Bereketli H<strong>il</strong>al” olarak adlandırılan<br />
bölge üzerinde yer almaktadır. En eski<br />
dinlerden<br />
en son dine kadar bütün dinler bu bölgede ortaya çıkmış,<br />
yazı bu bölgede<br />
bulunmuştur. a-İlkel Dinler ve Şanlıurfa<br />
Göbekli Tepe - Nevalı Çori ve Tapınakları : İl merkezi yakınlarındaki Göbekli tepe’de<br />
yapılan arkeolojik kazılarda günümüzden ll.000 yıl öncesine tarihlenen (M.Ö.9000) C<strong>il</strong>alı Taş<br />
Devri (Neolitik Çağ) insanlarına ait dünyanın en eski tapınak kalıntıları bulunmuş ve böylece<br />
Şanlıurfa’nın inanan insanların dünyadaki en eski merkezi olduğu anlaşılmıştır .
Göbekli tepe insanlarının tapındıkları boğa, arslan, kurt, domuz, turna kuşu, ördek ve<br />
yılan başta olmak üzere çeşitli hayvan kabartmalı steller 1997-1999 kazılarında ortaya<br />
çıkartılmıştır.NeolitikÇağ’ın M.Ö.8000-8500 evresine ait ikinci bir tapınak yeri Harran<br />
Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü tarafından 1988 yılında Şanlıurfa <strong>il</strong> sınırları<br />
içersindeki Tektek Dağları mevkiinde yer alan Karahantepe (Keç<strong>il</strong>itepe) ‘de keşfed<strong>il</strong>miş ve<br />
burada yapılan yüzey araştırmasında toprağa gömülü, ancak başları görüleb<strong>il</strong>en çok sayıda<br />
stel tespit ed<strong>il</strong>miş, bunlardan birinin üzerinde Cinsiyet Tanrısı’nı sembolize eden bir yılan<br />
figürüne rastlanılmıştır. Harran Üniversitesi tarafından <strong>il</strong>erki yıllarda burada yapılması<br />
düşünülen arkeolojik kazılar dünya dinler tarihine önemli bulgular kazandıracaktır.<br />
Göbekli tepe ve Karahan tepe tapınakları dışında, H<strong>il</strong>van İlçesi’ne bağlı Nevali<br />
Çori’de yapılan arkeolojik kazılarda Neolitik Çağ’ın M.Ö.7000 evresine bağlanan kare<br />
planlı<br />
bir<br />
tapınak ve içersinde st<strong>il</strong>ize insan figürlü iki stel bulunmuştur. Şanlıurfa bölgesinde yapılan<br />
bir çok arkeolojik kazıda Kalkolitik<br />
çağ ve Eski Tunç Çağı halklarının tapındıkları<br />
şematik<br />
tanrı heykelciklerine (idol) rastlanılmıştır.<br />
Bozova İlçesi’ne bağlı Titriş Höyük nekropolünde ortaya çıkartılan ve insan şeklinde<br />
tanrıları tasvir eden çok sayıda keman tipi idol Şanlıurfa Müzesi’nde serg<strong>il</strong>enmektedir .<br />
b-Çok Tanrılı Dinler Ve Şanlıurfa<br />
İlkel dinlerin<br />
dünyada b<strong>il</strong>inen eski merkezi Şanlıurfa, çok tanrılı dinlerin de dünyadaki<br />
önemli merkezlerinden biridir. Ay, güneş ve gezegenlerin kutsal sayıldığı eski<br />
Mezopotamya’daki Asur ve Bab<strong>il</strong>lerin politeist (çoktanrılı) inancına dayanan paganizm’in<br />
önemli merkez şehirleri Harran ve Soğmatar Şanlıurfa <strong>il</strong> sınırları içersindedir.<br />
c-Harran Ve Paganizm<br />
Bab<strong>il</strong>ler döneminde “<strong>il</strong>u sa <strong>il</strong>ani” (tanrıların tanrısı), “sar <strong>il</strong>ani” (tanrıların kralı) ve<br />
“bel <strong>il</strong>ani” (tanrıların efendisi-rabbi) olarak adlandırılan ay tanrısı “Sin” paganistlerin en<br />
büyük tanrısı olma özelliğini asırlar boyu devam ettirmiş ve Romalılar döneminde “mar<br />
aleha” olarak adlandırılmıştır. M.Ö. 2000 başlarına ait Kültepe ve Mari tabletlerinde<br />
Harran’daki Sin mabedinde bir antlaşma imza ed<strong>il</strong>diğine dair b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er bulunmaktadır. Yine<br />
M.Ö. II. binin ortalarına ait Hitit tabletlerinde, Hititlerle Mitann<strong>il</strong>er arasında yapılan bir<br />
antlaşmaya Harran’daki ay tanrısı Sin’in ve güneş tanrısı Şamas’ın şahit tutulduğu<br />
belirt<strong>il</strong>mektedir. 1950 yılında Harran’da yapılan arkeolojik kazılarda bulunan ve Bab<strong>il</strong> kralı<br />
Nabonid dönemine (M.Ö. V.y.y.) tarihlenen tanrı Sin ve Şamas’ı tems<strong>il</strong> eden çivi yazılı<br />
steller Şanlıurfa Müzesi’nde serg<strong>il</strong>enmektedir .<br />
Dr. Nurettin Yardımcı’nın 1985 yılı kazılarında Harran höyüğünde bulduğu Bab<strong>il</strong><br />
Kralı<br />
Nabonid dönemine ait çivi yazılı iki tablette Sin mabedinden ve E.HUL.HUL<br />
tapınağından söz ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
İslam<br />
kaynaklarında “harran<strong>il</strong>er” (putperestler) adıyla anılan paganistlerin bir kısmı;<br />
Harran’a gelen Abbasi Halifesi Me’mun’un “Kur’an’da geçen semavi dinlerden birini<br />
seçin” tavsiyesi üzerine Hristiyan, bir kısmı da Müslüman olmuş, önemli bir kısmı ise “hiç<br />
kötülük etmeyen yüce bir yaratıcı” nın varlığını kabul eden ve Kur’an’da ehli kitapla beraber<br />
üç yerde zikred<strong>il</strong>en güney Mezopotamya’daki Sabi<strong>il</strong>er’in monotesit (tektanrıcı) inanç<br />
sistemini benimsemiştir. Ancak bu grup, eski paganist inançlarından tam kopmayarak bu yüce<br />
varlığın sadece yaratma gibi önemli işleri gördüğüne, yarattığı varlıklarla <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i diğer işleri ise
aracı <strong>il</strong>ah olarak niteledikleri gezegenlerin ve bunlar adına inşa ed<strong>il</strong>en tapınaklarda onları<br />
tems<strong>il</strong> eden putların yaptığına inançlarında yer vermişlerdir. Bu dönemde Sin hala tanrılar<br />
sisteminin zirvesinde yerini koruyor, “<strong>il</strong>ahü’l-al<strong>il</strong>ah” (tanrıların tanrısı) ve “rabbü’l-al<strong>il</strong>ah”<br />
(tanrıların rabbi) olarak adlandırılıyordu. Böylece güney Mezopotamya’daki esas Sabiizm’den<br />
farklı bir çehreye bürünen bu dinin mensupları “Harranlı Sabi<strong>il</strong>er” olarak anılagelmişlerdir.<br />
Harranlı Sabi<strong>il</strong>er’ in son mabedleri 108l yılında İslam hanedanlarından Numeyr<strong>il</strong>er’in<br />
Harran Valisi Yahya b. el-Şatr tarafından yıktırılmış ve böylece bu din sona ermiştir.<br />
d-Soğmatar Ve<br />
Pagnizm<br />
Harran’a 46 km. mesafede Soğmatar şehri ay, güneş ve gezegenlerin kutsal<br />
sayıldığı Pagan dininin ve bu dinin baştanrısı mar alahe’nin (tanrıların efendisi) merkezidir.<br />
Mar alahe’yi tems<strong>il</strong> eden açık hava mabedi<br />
“Kutsal Tepe” Soğmatar’ın odak noktasını teşk<strong>il</strong><br />
etmektedir.Kutsal<br />
Tepe’nin zirvesinde kaya yüzeyine oyulmuş ve M.S.164-165’lere<br />
tarihlenen Süryanice yazılar bazı önemli kiş<strong>il</strong>erin mar alahe adına bu tepeye diktirdikleri anıt<br />
sütunlar ve sunaklarla <strong>il</strong>g<strong>il</strong>idir.<br />
Tepenin kuzeye bakan yamacındaki biri portre, diğeri boydan tasvir ed<strong>il</strong>miş iki insan<br />
kabartmasının tanrı Sin’i tasvir ettiği yanlarındaki Süryanice kitabelerden anlaşılmaktadır.<br />
Kutsal Tepe’nin batısında, kuzeyinde ve kuzey batısındaki tepelerde<br />
yer alan 7 adet yapı<br />
kalıntısı<br />
Güneş, Ay, Satürn, Jüpiter, Mars, Venüs ve Merkür tanrılarını tems<strong>il</strong> etmektedir.<br />
Kutsal Tepe’ye çıkan Soğmatar’lı Paganlar bu tapınaklara yönelerek ibadet ederler ve kurban<br />
keserlerdi. Harranlı Paganlar da ay tanrısı Sin mabedindeki ibadetleri sırasında baştanrı mar<br />
alahe’nin mabedinin bulunduğu Soğmatar’daki Kutsal Tepe’ye yönelirlerdi . Soğmatar<br />
kalesinin 250 m. kuzey batısında yer alan ve yüzyılımızın başında Fransız Konsolosu Pognon<br />
tarafından keşfed<strong>il</strong>ip yazıları okunan ve “Pognon Mağarası” olarak adlandırılan mağaranın<br />
duvarlarında M.S. 150-200 yıllarına ait tanrıları ve önemli kiş<strong>il</strong>eri tasvir eden insan<br />
kabartmaları bulunmaktadır . Gök cisimlerinin tanrı sayıldığı Asur ve Bab<strong>il</strong> topluluklarında<br />
ayrıca “fırtına tanrısı” ve “kırların koruyucu tanrısı” gibi bir çok tanrı kutsal sayılıyordu.<br />
Urfa Müzesi’nde Asur ve Hitit dönemine ait bu tanrıları tasvir eden bazalt steller<br />
bulunmaktadır.<br />
Politeist inanca sahip Romalıların zafer tanrıçası “Nike” yi tems<strong>il</strong> eden zarif bir<br />
bazalt heykel Urfa Müzesi’nde serg<strong>il</strong>enmektedir<br />
. Ayrıca Harran içkalesinin doğu duvarında<br />
devşirme<br />
malzeme olarak kullanılmış kalker taşından bir nike kabartması yer almaktadır.<br />
e-Tek Tanrılı Dinler (Semavi Dinler) Ve Şanlıurfa<br />
Musevi , Hıristiyan ve İslam peygamberlerinin atası olan Hz. İbrahim Urfa’da<br />
doğmuş, Nemrud ve halkının taptığı putlarla mücadele ettiği için Urfa’da ateşe atılmıştır. Lut<br />
Peygamber amcası Hz. İbrahim’in ateşe atılmasını görmüş ve daha sonra Urfa’dan<br />
ayrılmıştır. İbrahim Peygamber’in torunu ve İsra<strong>il</strong>oğullarının atası Yakub Peygamber<br />
Harran’da bulunmuş ve dayısı kızları lea ve Rahel <strong>il</strong>e Harran’da evlenmiş, Eyyub<br />
Peygamber Urfa’da hastalık çekmiş ve Urfa’da vefat etmiştir. Hz. Eyyub’u arayan Elyasa’<br />
Peygamber<br />
O’nun yaşadığı köye kadar gelmiş, ancak göremeden orada vefat etmiştir. Şuayb<br />
Peygamber Harran’a 37 km. mesafedeki Şuayb Şehri’nde yaşamış, Musa Peygamber Şuayb<br />
Şehri yakınlarındaki Soğmatar’da Şuayb Peygamberle buluşmuştur. İsa Peygamber Urfa’yı<br />
kutsadığına dair bir mektubunu ve yüzünü s<strong>il</strong>diği mend<strong>il</strong>e çıkan mucizevi portresini (Hagion<br />
Mand<strong>il</strong>ion) Urfa Kralı Abgar Ukkama’ya göndermiştir.
Bütün bunlardan dolayı Şanlıurfa “Peygamberler Şehri” ve “Kutsanan Şehir”<br />
adlarıyla tanınmaktadır.<br />
1-İbrahim Peygamber Ve Urfa<br />
Hal<strong>il</strong>-ür Rahman ve Ayn Zeliha Gölleri : Bab<strong>il</strong> Kralı Nemrud bir gece rüyasında<br />
tahtının yıkıldığını ve hükümdarlığının sona erdiğini görür. Müneccimleri O’nun bu rüyasını<br />
“bu yıl bir çocuk doğacak, senin krallığına ve putperest dinine son verecek ve tek tanrılı<br />
dini getirecek” şeklinde yorumlar.<br />
Bunun üzerine Nemrud, o yıl bütün ham<strong>il</strong>e kadınların ve doğan çocukların<br />
öldürülmesini kararlaştırır. İbrahim’e ham<strong>il</strong>e olan Nuna ham<strong>il</strong>eliğini gizlemeyi başararak<br />
İbrahim’i bir mağarada gizlice doğurur . Bir rivayete göre 15 ay, diğer bir rivayete göre 7 sene<br />
bu mağarada gizlice yaşayan İbrahim baba evine döndü. Ancak, Allah’ın bir mucizesi olarak<br />
İbrahim yaşının çok üzerinde bir delikanlı görünümünde idi. Hiç kimse O’nun Nemrud’un<br />
çocukları<br />
öldürdüğü yıllarda doğmuş olab<strong>il</strong>eceğini düşünmüyordu.<br />
Politeist inanca sahip Bab<strong>il</strong>lerde gök cisimlerinin tanrısal gücü olduğuna inanılıyor ve<br />
gök cisimlerini sembolize eden insan şeklindeki heykellere tapılıyordu. İbrahim, Nemrud ve<br />
halkının taptığı putlarla bakarak “Ey kavmim,<br />
bu gördükleriniz ve taptığınız putlar hep yok<br />
olan varlıklardır. Ben bunlara Allah diyemem. Allah; yerleri, gökleri ve kainatta var olan<br />
her şeyi yaratandır” diyerek insanları gerçek Allah’a ibadet etmeye çağırdı. Putları kırıp<br />
parçalamaya başladı. 1993 yılında Balıklıgöl <strong>çevre</strong> düzenleme projesi hafriyatında bulunan<br />
ve Urfa Müzesi’ne götürelen gözleri obsidiyenli kalker heykelin o döneme ait bir tanrı heykeli<br />
olduğu tahmin ed<strong>il</strong>mektedir . Bunun üzerine Kral Nemrud İbrahim’i yakalatarak bugünkü<br />
Şanlıurfa Kalesi’nin bulunduğu tepeden aşağıda yaktırdığı büyük ateşe attı. O sırada Allah<br />
Tarafından ateşe “Ey ateş , İbrahim’e karşı serin ve selamet ol” emri ver<strong>il</strong>di. Bunun üzerine<br />
ateş su (Hal<strong>il</strong>-ür Rahman Gölü-Balıklıgöl), odunlar da balık oldu. Hz.İbrahim salimen bir<br />
gül bahçesinin içersine düştü. Allah sevg<strong>il</strong>i kulu ve peygamberi Hz.İbrahim’i bir mucize<br />
olarak korumuş ve yakmamıştı .<br />
Rivayete göre Nemrud’un kızı Zeliha’da İbrahim’e inandığı için kendini O’nun<br />
peşinden ateşe attı ve düştüğü yerde “Ayn-ı Zeliha” gölü oluştu .<br />
Hz. İbrahim’in doğduğu mağara, O’nun ve Zeliha’nın düştüğü yerde oluşan<br />
Hal<strong>il</strong>-ür Rahman (Balıklıgöl) ve Aynzeliha gölleri<br />
şehir merkezinde olup her yıl onbinlerce<br />
yerli<br />
ve yabancı turist tarafından ziyaret ed<strong>il</strong>mektedir. Her iki göldeki balıklar kutsal kabul<br />
ed<strong>il</strong>diğinden<br />
yen<strong>il</strong>memekte ve korunmaktadır. Balıklıgöl ve Şanlıurfa Kalesinden bir görünüş<br />
Resim-G.6, Balıklıgölde balıklara yem verme anlardan bir görünüş Resim-G.7 ve Aynızeliha<br />
gölünden bir görünüşResim-G.8’de ver<strong>il</strong>miştir.
Resim – G.6. Balıklıgöl ve Şanlıurfa Kalesinden Bir Görünüş<br />
Resim –G.7. Balıklıgölde Balıklara Yem Verme Anlardan Bir Görünüş<br />
Resim-G.8. Aynızeliha Gölünden Bir Görünüş.
Misafirleri çok seven ve misafirsiz sofraya oturmayan Hz.İbrahim’in bu özelliği adeta<br />
günümüzdeki Urfalılara da yansımıştır. Zira, Urfalılar misafir ve ikram sevme özellikleriyle<br />
turistlerin büyük ölçüde takdirini kazanmışlardır.<br />
Hz.İbrahim Urfa’dan Hicaz’a giderken bir süre Harran’da kalmış, bu nedenle Harran’a<br />
“Hz.İbrahim’in<br />
şehri” den<strong>il</strong>mektedir. Bazı tarihi kaynaklar Harran’da İbrahim Peygamber’in<br />
evinin ve mescidinin bulunduğunu, O’nun otururken yaslandığı bir taşın mevcut olduğunu<br />
yazmaktadır.<br />
Hz.İbrahim<br />
birinci evl<strong>il</strong>iğini Sara <strong>il</strong>e Akçakale <strong>il</strong>çesi yakınlarındaki su kaynağında yapmış ve<br />
bu evl<strong>il</strong>ikten İshak adında bir oğlu olmuştur. Bu nedenle günümüzde bu su kaynağına<br />
“Düğün Gözü-Düğün Pınarı” anlamına gelen Ayn El-Arus den<strong>il</strong>mektedir. İkinci evl<strong>il</strong>iğini<br />
Hacer <strong>il</strong>e yapan Hz. İbrahim’in bu evl<strong>il</strong>ikten de İsma<strong>il</strong> adında bir erkek çocuğu olmuştur. Hz.<br />
İshak’ın soyundan Hz.Yakub<br />
ve İsra<strong>il</strong>oğullarına gönder<strong>il</strong>en bir çok peygamber (Hz.Yusuf,<br />
Hz.Musa,<br />
Hz.Harun) gelmiştir. Hz.Hacer’den doğan Hz.İsma<strong>il</strong>’in soyundan ise İslam<br />
peygamberi<br />
Hz.Muhammed (a.s.) gelmiştir. Bunun içindir ki Hz.İbrahim peygamberlerin<br />
atası olarak b<strong>il</strong>inmektedir.<br />
2-Lut Peygamber Ve Urfa<br />
İbrahim Peygamber’in kardeşi Haran’ın oğlu olan Hz.Lut amcası Hz.İbrahim’in<br />
ateşe atıldığını görmüş ve ateşin O’nu yakmadığına<br />
şahit olmuştur. Hz.Lut, amcası İbrahim<br />
Peygamber’le birlikte hayvancılıkla uğraşıyordu. Her ikisinin de malı mülkü pek çoğaldığı<br />
için kaldıkları yer birlikte yaşamalarına<br />
yetmiyordu. Bu nedenle Hz.İbrahim’in çobanlarıyla<br />
Hz.Lut’un çobanları arasında kavga çıktı. İbrahim Lut’a kardeşçe ayrılmasını ve başka bir<br />
yer seçerek gidip oraya yerleşmesini söyledi. Bunu anlayışla karşılayan Lut, Urfa’dan<br />
Sodom’a doğru yola çıkmıştır.<br />
3-İsra<strong>il</strong>oğulları Peygamberleri Ve Şanlıurfa<br />
İsra<strong>il</strong>oğulları<br />
peygamberlerinden Hz.Yakub‘un dayısı kızları <strong>il</strong>e Harran’da<br />
evlendi ğine , Mısır’da Firavun’dan kaçan Hz. Musa’nın Şuayb Şehri yakınındaki Soğmatar’a<br />
gelerek Şuayb Peygamber’in kızı <strong>il</strong>e evlendiğine ve mucizevi asasını Şuayb Peygamber’den<br />
burada aldığına inanılmaktadır.<br />
4-Yakub<br />
Peygamber Ve Urfa<br />
Harran Hz. Yakub Kuyusu :İbrahim Peygamber’in torunu olan Yakub<br />
Peygamber’in babası İshak Peygamber, annesi Rebeka’dır. Yakub’a kin besleyen kardeşi<br />
İys (Esav) O’nu öldürmeyi tasarlıyordu. Esav’ın bu niyetini duyan anne Rebeka, oğlu<br />
Yakub’a<br />
kaçmasını söyledi. Yakup dayısı Laban’ın kaldığı Harran’a geldi . Burada bir<br />
kuyunun başında çobanlarla sohbet ederken dayısının kızı Rahel babasının koyunlarını<br />
suvarmağa getirmişti. Yakub’ dayı kızı Rahel’i görünce, kuyunun ağzındaki taşı kaldırdı ve<br />
dayısının koyunlarını suvardı. Sonra Rahel’i öptü ve O’na halası Rebeka’nın oğlu olduğunu<br />
söyledi. Yakub Harran’da bir ay dayısının yanında kaldı. Laban Yakub’a, ücretsiz hizmet<br />
olmayacağını, hizmetine karşılık ne istedeğini sordu. Yakub Laban’ın küçük kızı Rahel’i<br />
istedi. Ancak Laban, bunun için 7 yıl hizmet etmesi gerektiğini söyledi. Yakub, Rahel’i o<br />
kadar çok seviyordu ki, bu yedi yıl göz açıp kapayıncaya kadar geçti. Bu süre sonunda Laban,<br />
bütün halkın davet ed<strong>il</strong>diği bir ziyafet (düğün) verdi , ancak gece Rahel yerine O’nun ablası<br />
Lea’yı verdi. Yakub sabah olunca bunun farkına vardı. Laban bu davranışına gerekçe olarak
üyük dururken küçük kızın evlendir<strong>il</strong>emeyeceğini gösterdi ve Yakub’a Rahel’i alab<strong>il</strong>mesi<br />
için 7 yıl daha hizmet etmesi şartını koştu. O dönemde henüz iki kardeşle evlenmek<br />
yasaklanmamıştı.<br />
Yakub bu şartı da yerine getirdi ve dayısına ikinci 7 yıl hizmetten sonra<br />
Rahel’i de eş olarak aldı. Yakub’un Lea ve Rahel’den ve onların cariyelerinden çok sayıda<br />
çocuğu oldu. Çocuklarından biri olan Yusuf, en çok sevdiği eşi Rahel’den olmuştur.<br />
Hz. Yakub’un Rahel <strong>il</strong>e karşılaştığında kaldırdığı<br />
kuyu taşının tılsımlı olduğuna<br />
inanılıyor<br />
ve bu taş Harran’da Hz.İbrahim Manastırı’nda saklanıyordu.<br />
Hz.Yakub kuyusunun tılsımlı taşı için İslam öncesine ait Süryanice bir kaynakta şöyle<br />
bir öykü anlatılmaktadır: “Çocuğu olmayan İstanbullu bir hanım Harran’a gidecek bir<br />
tüccara Hz.Yakub kuyusunun tılsımlı taşından bir parça getirmesi ricasında bulunur.<br />
Harran’a gelip İstanbul’a dönen bu tüccara tılsımlı taş parçası sorulur. Fakat tüccar söz<br />
verdiği bu görevi unutmuştu. Hemen şehrin dışına giden tüccar bulduğu taştan bir<br />
parça<br />
kopararak onu ipek mend<strong>il</strong>e sarıp kadına getirdi. Kadın ham<strong>il</strong>e kaldı ve bir kız<br />
çocuğu oldu. Ancak kadın buna üzüldü ve tüccara “-eğer bana daha büyük bir parça<br />
getirseydin oğlum olurdu” diye sitemde bulundu. Tüccar, “Kadına rasgele verdiğim bu<br />
taşın yerine gerçekten Yakub kuyusunun taşından bir parça getirmiş olsaydım belki de<br />
kadının bir kaç çocuğu olacaktı” diye düşündü.<br />
Günümüzde çok sayıda ziyaretçi çeken Harran’daki Yakub Kuyusu <strong>çevre</strong>sinde<br />
Şanlıurfa Val<strong>il</strong>iğince <strong>çevre</strong> düzenlemesi başlatılmış bulunmaktadır.<br />
5-Musa<br />
Peygamber Ve Urfa<br />
Soğmatar Hz. Musa Kuyusu : Hz. Musa , kardeşlerinden birinin bir Mısırlı tarafından<br />
dövüldüğünü<br />
görünce dayanamayıp araya girmiş ve Mısırlıyı öldürerek kuma gömmüştür.<br />
Bunu duyan Firavun, öldürmek için Musa’nın peşine düştü. Firavun’dan kaçan Musa,<br />
Medyen ülkesine geldi.<br />
Orada bir kuyunun başına oturdu. Medyen kâhini‘nin 7 kızı vardı. Kızlar, babalarının<br />
sürüsünü suvarmak için kuyuya geld<strong>il</strong>er. Fakat oradaki çobanlar kızları kovdular. Kızları<br />
savunan Musa, sürüleri suvardı. Bunu duyan kahin, Musa’ya kızlarından birini vererek O’nu<br />
yanına aldı. Bu olayın Şuayb Şehri’ne l6 km. mesafedeki Soğmatar’da geçtiğine, kahinin<br />
Şuayb Peygamber olduğuna, Hz. Musa’ nın mucizevi asasını burada Şuayb Peygamber’den<br />
aldığına inanılmaktadır. Soğmatar’daki bir kuyu Hz.Musa’nın Şuayb Peygamber’in kızları <strong>il</strong>e<br />
karşılaştığı<br />
kuyu olarak ziyaret ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
6-Şuayb Peygamber Ve Şanlıurfa<br />
Şuayb Şehri Harabeleri ve Şuayb Peygamber Mağarası : Şuayb Peygamber’in Harran’a<br />
27 km. mesafedeki Şuayb Şehri adıyla tanının antik kentte yaşadığına inanılmaktadır.<br />
Oldukça geniş bir alana yayılmış olan ve etrafı surlarla çevr<strong>il</strong>i bu tarihi kent içersinde çok<br />
sayıda kaya mezarı ve üzerlerine inşa ed<strong>il</strong>miş yapı kalıntıları vardır . Harabeler arasındaki bir<br />
mağara Şuayb Peygamber’in makamı olarak ziyaret ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
Bu şehire 16 km. mesafedeki Soğmatar’da Şuayb Peygamber <strong>il</strong>e Musa<br />
Peygamber’in buluştuğuna, Musa Peygamber’in, Şuayb Peygamber’in kızı <strong>il</strong>e burada<br />
evlendiğine ve mucizevi asasını Şuayb Peygamber’den bu şehirde aldığına inanılmaktadır.<br />
7-Eyyub Peygamber<br />
Ve Şanlıurfa
Eyyub Peygamber, Hz. Yakub ‘un kardeşi Iys’ın (Esav) oğludur. Dedesi İshak<br />
Peygamber’dır. Annesi Hz.İbrahim a<strong>il</strong>esinden Hz.Lut‘un kızıdır. Bir rivayete göre hanımı<br />
Yakub Peygamber’in kızı Rahime, diğer bir rivayete göre ise Hz.Yusuf‘un oğlu Menşa’nın<br />
kızı Rahime’dir.<br />
Urfa’da yaşayan Eyyub Peygamber çok zengin olup çiftç<strong>il</strong>ik ve hayvancılıkla<br />
uğraşıyordu. Yüce Allah kendisini imtihan etmek için önce mallarını, sonra çocuklarını<br />
elinden aldı ve daha sonra kendisine ağır bir hastalık verdi. Günlerce hasta yatağında yattı,<br />
vücudunu yaralar ve kurtlar sardı. Tüm bu musibetlere sabır ve şükür gösteren Eyyub<br />
Peygamber Cebra<strong>il</strong> (a.s.)’in getirdiği vahiy gereği ayağını yere vurdu ve yerden su fışkırdı.<br />
Bu su <strong>il</strong>e yıkanan Hz. Eyyub vücudunu kaplayan yaralardan hemen kurtuldu. Daha sonra<br />
içtiği bu şifalı su içindeki bütün dertleri de yok etti. Bunun üzerine Allah kendisine hem<br />
çocuklarının, hem mallarının iki katını verdi. Bunun için Eyyub Peygamber “Sabır timsali”<br />
tanınır ve musibete uğramış kimselere “Allah Hz.Eyyub sabrı versin” duasında<br />
bulunulur.Eyyub Peygamber’in hastalık çektiği mağara, yıkanarak ve suyundan içerek şifa<br />
bulduğu kuyu Şanlıurfa’nın Eyyubiye mahallesinde bulunmaktadır .<br />
Bizans döneminde M.S. 460 yılında Piskopos Nona bu kuyunun suyunun cüzzam, f<strong>il</strong><br />
ve gut hastalıklarını iy<strong>il</strong>eştirdiğini keşfedince buraya bir hastane ve hamam yaptırılmıştır.<br />
Yine Bizans döneminde buraya inşa ed<strong>il</strong>en şifacı azizler Cosmas ve Damian manastırlarında<br />
kuyunun şifalı sularıyla hastalar tedavi ed<strong>il</strong>mekteydi.<br />
1145<br />
yılında Urfa’yı Haçlılardan alan İslam komutanı İmadeddin Zengi, Eyyub<br />
Peygamber kuyusunun şifalı suyu <strong>il</strong>e yıkanarak romatizma hastalığından kurtulmuştur.<br />
İmadeddin Zengi bu bölgede büyük bir hayır evi yapılması için emir vermiş ve <strong>çevre</strong>deki<br />
tarlaları bu hayır evine vakfetmiştir. Ancak kısa bir süre sonra Zengi’nin ölümü üzerine bu<br />
proje gerçekleştir<strong>il</strong>ememiştir. İmadeddin Zengi ayrıca sayıları üç yüzün üzerinde Yahudi<br />
a<strong>il</strong>esini eşleri ve çocukları <strong>il</strong>e birlikte Urfa’ ya getirerek yerleştirmiştir.<br />
Eyyub Peygamber ve Hanımı Rahime Hatun Türbesi : Eyyub Peygamber’in ve hanımı<br />
Rahime Hatun’un mezarları (türbe) Şanlıurfa’nın Viranşehir <strong>il</strong>çesine bağlı Eyyub Nebi<br />
Köyü’ndedir<br />
.Eyyup Nebinin bir görüntüsü Resim-G.9’da ver<strong>il</strong>miştir. Bu köyde ayrıca<br />
Elyesa’ Peygamber’in mezarı da bulunmaktadır. Bağdad seferi sırasında<br />
bu köye uğrayarak<br />
mezarları<br />
ziyaret eden Osmanlı padişahı IV.Murad Han <strong>çevre</strong>deki 17 köyün gelirini bu<br />
türbelerin bakımı için vakfetmiştir. Yüzlerce yıldır b<strong>il</strong>hassa dini bayramlarda ve arife<br />
günlerinde<br />
bu mezarlar binlerce kişi tarafından ziyaret ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
Eyyub Nebi Köyü’nün 5 km. güneyindeki Telgoran (mezarlar tepesi) Köyü’nde<br />
bulunan bir mezarın<br />
Hz.Eyyub’un oğlu Sivan’a ait olduğu, kuzeyindeki Gırlavık<br />
Köyü’ndeki bir mezarın ise Hz. Eyyub’un diğer oğluna ait olduğu söylen<strong>il</strong>mektedir.<br />
8-Elyesa’ Peygamber Ve Şanlıurfa<br />
Eyyub Peygamber’i ziyaret etmek isteyen Elyesa’ Peygamber uzun yıllar sonunda<br />
O’nun yaşadığı Eyyub Nebi Köyü’ne ulaşır. Ancak kendisi bunu b<strong>il</strong>memektedir. Karşısına<br />
insan kılığına girmiş Şeytan çıkar ve Eyyub Peygamber’in daha çok uzaklarda olduğunu<br />
söyler. Yaşlanmış ve yorulmuş<br />
olan Elyesa’ Peygamber bunu öğrenince umutsuzluğa düşer,<br />
ve<br />
Eyyub Peygamber’i göremeden orada vefat eder ve Eyyub Nebi Köyü’ne gömülür.<br />
Resim-G.9. Eyyup Nebiden Bir Görünüm.
9-İsa Peygamber - Hıristiyanlık Ve Şanlıurfa<br />
M.Ö.132-M.S.244 yılları arasında Urfa’da bir şehir krallığı olarak hüküm süren<br />
Osrhoene Krallığı dönemi Hıristiyanlık tarihi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu<br />
dönemin kralarından V.Abgar Ukkama M.S. 13-50 yılları arasındaki ikinci saltanatı sırasında<br />
Hz.İsa’ya mektup yazarak halkıyla birlikte dinini kabul ettiğini belirtmiş ve O’nu hem<br />
kendisini tedavi etmek, hem de dinini öğrenmek üzere Urfa’ya davet etmiştir.<br />
Hz. İsa Urfa’ya gelemeyeceğini, ancak Urfa’yı takdis ettiğine dair bir mektubunu ve<br />
yüzünü s<strong>il</strong>diği mend<strong>il</strong>e çıkan mucizevi portresini havvar<strong>il</strong>erinden Thomas da den<strong>il</strong>en Adday<br />
<strong>il</strong>e birlikte Kral Abgar’a göndermiştir. Kral Abgar bu mend<strong>il</strong>e yüzünü s<strong>il</strong>erek sağlığına<br />
kavuşmuştur.<br />
Bu mektubun Grekçesi Urfa’nın Kırkmağara mevkiindeki bir mağaranın girişinde<br />
kaya zeminine işlenmiştir. Son yıllarda gecekondular altında kalarak kaybolan bu mağara<br />
cephesindeki mektup 1914 yılında H. von Oppenheim tarafından tespit ed<strong>il</strong>erek<br />
yayınlanmıştır.<br />
Mektupta şunlar yazılıdır: “Ne mutlu sana Abgar ve Edessa adındaki kentine. Ne<br />
mutlu beni görmeden bana inanmış olan sana. Çünkü sana devamlı sağlıklılık<br />
bahşedecektir. Senin yanına gelmem hususunda bana yazdıklarına gelince; b<strong>il</strong>esin<br />
kigörevlendir<strong>il</strong>miş olduğum her şeyi burada tamamlamak ve bu işi bitirdikten sonra<br />
beni göndermiş olana, Baba’ya dönmem gereklidir. Sana ızdıraplarını (hastalığını)<br />
iy<strong>il</strong>eştirmek, sana ve seninle olanlara ebedi yaşam ve barış bahşetmek, ayrıca senin<br />
şehrine dünyanın sonuna kadar düşmanlar tarafından boyun eğdir<strong>il</strong>memeyi sağlamak<br />
üzere havvar<strong>il</strong>erimden birisini, Thomas da den<strong>il</strong>en Adday’ı göndereceğim. Amin,<br />
efendimiz Christo’nun mektubu”.. Urfa’nın Hz. İsa tarafından kutsanmış olması,<br />
Hıristiyanlığı dünyada <strong>il</strong>k kabul eden krallığın Urfa krallığı olması bu <strong>il</strong>in kutsanan şehir (the<br />
blessed city)” adıyla tanınmasına neden olmuştur.
“Hagion Mand<strong>il</strong>ion” adı ver<strong>il</strong>en kutsal mend<strong>il</strong> üzer indeki portre daha sonra Bizans<br />
ressam larına ve Hıris tiyan sanatçılarına onu olmuş, binlerce<br />
ikona üzerine işlenm iştir. M.S. 944 yılında Bizans imparatorunun doğudaki kuvvetlerinin<br />
komutanı Ioannes Kurkuas Urfa üzerine yürüyerek bu mend<strong>il</strong>i almayı başarmış ve onu<br />
büyük bir törenle İstanbul’a götürmüştür.<br />
İsa Peygamber’in Kutsal Mend<strong>il</strong>i ve Eyyub Peygamber Kuyusu :1145 yılında Urfa<br />
Süryani k<strong>il</strong>isesinin reisi Bas<strong>il</strong> Bar Şumana dost olduğu İmadeddin Zengi’ye şunları<br />
anlatmıştır : “Urfa’yı ziyarete gelenlerden birisi Hz. İsa’nın mucizevi portresinin<br />
b ulunduğu mend<strong>il</strong>i, saklı olduğu Cosmas Manastırı’ndan çalar ve cebine<br />
koyar.<br />
Manastırda geceleyen ziyaretçinin cebindeki mend<strong>il</strong> karanlıkta<br />
ışık ve nur saçmaya<br />
başlar.Yanmaktan korkan hırsız, mend<strong>il</strong>i yakındaki Eyyub Peygamber kuyusuna<br />
atar.Kuyudan güneş misali bir ışık çıkar. Böylece mend<strong>il</strong> kuyudan çıkartılarak<br />
manastırdaki yerine konur”.<br />
İbadete açık Camii, K<strong>il</strong>ise ve Sinagoglarda ziyaret kuralları:<br />
Cami<strong>il</strong>er : Namaz vakitlerinde ibadete açıktır.<br />
K<strong>il</strong>ise<br />
: Cemaati bulunmadığından dolayı ibadete açık değ<strong>il</strong>lerdir.<br />
5-Sağlık<br />
Turizmi<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i açıklama G.1.1.2 de açıklanmıştır.<br />
G.3. Turistik Alt yapı<br />
İlimizde turistik nitelikli otellerle <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-G.1 ve Tablo-G.2’de ver<strong>il</strong>m iştir.<br />
Şanlıurfa İlinde ulaşım karayolu, havayolu ve demiryolu <strong>il</strong>e gerçekleşmektedir. Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i<br />
b<strong>il</strong>gi aşağ ıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Büyük İllerden İle Ulaşım Ola nakları<br />
Karayolu :Büyük <strong>il</strong>lerden <strong>il</strong>imize her gün otobüs işletmelerinin<br />
seferleri<br />
bulunmaktadır. Havayolu : Ankara’dan İlimize Pazar, Pazartesi, Çarşamba, Cuma günleri,<br />
İstanbul’dan Salı, Perşembe günleri uçak seferleri yapılmaktadır.<br />
Demiryolu:Büyük İllerden İlimize(Akçakale istasyonu) Pazar, Salı ve Per şembe<br />
günleri tren seferleri yapılmaktadır. İlden İlçelere U laşım Olanakları<br />
İlimizin bütün <strong>il</strong>çelerine otogardan hareket eden minibüs veya dolmuşlarla her<br />
gün<br />
günün<br />
her saatinde sefer yapılır.
Tablo-G.1: 2004 Yılı Şanlıurfadaki Turizm Belgeli Otellerde Giriş Yapan ve Geceleyenlerin Sayısı<br />
Turizm Belgeli<br />
Oteller<br />
Turist Niteliği İlimize Giriş Yapanları Sayısı İlimiz Otellerinde Geceleyenlerin Say.<br />
Yerli 9314 7897<br />
EDESSA<br />
Yabancı 2711 3098<br />
Toplam 12025 10995<br />
Yerli 21369 3703<br />
HARRAN<br />
Yabancı 1784 490<br />
Toplam 23153<br />
4193<br />
Yerli 6047 7705<br />
KÖRAN<br />
Yabancı 438 242<br />
Toplam 6485 7947<br />
Yerli 7229<br />
684<br />
KARAHAN<br />
Ya bancı 209<br />
27<br />
Toplam 7438<br />
711<br />
Yerli 2004 1604<br />
MİRKELAM<br />
Yab ancı 349<br />
330<br />
Toplam 2353 1934<br />
Yerli 10166 130 69<br />
ASUR<br />
Ya bancı<br />
199 323<br />
Toplam 10365 133 92<br />
Yerli 56129 34 662<br />
TOPLAM<br />
Yabancı 5690 4510<br />
Top lam 61819 3 9172<br />
Tablo-G.2: 2004 Yılı Şanlıurfa Merkezind e Belediye Belgeli Otellerde Giriş Yapan ve Geceleyenlerin Say ısı<br />
Belediye Belgeli Oteller Turist Niteliği<br />
İlimize<br />
BAKAY<br />
DOĞU<br />
GÜVEN<br />
iPEKPALAS<br />
ŞAFAK<br />
İSTİKLAL<br />
TOPLAM<br />
GENELTOPLAM<br />
Giriş yapanları<br />
Sayısı<br />
İlimiz Otellerinde<br />
Geceleyenlerin .<br />
Sayısı<br />
Yerli 19013 23730<br />
Yabancı 497 609<br />
Toplam 19510 24339<br />
Yerli 6980 355<br />
Yabancı 442 33<br />
Toplam 7422 388<br />
Yerli 9272 4979<br />
Yabancı 215 195<br />
Toplam 9487 5174<br />
Yerli 2341 711<br />
Yabancı 298 171<br />
Toplam 2639 882<br />
Yerli 2293 373<br />
Yabancı 318 168<br />
Toplam 2611 541<br />
Yerli 3651 2806<br />
Yabancı 318 484<br />
Toplam 3969 3290<br />
Yerli 43550 32954<br />
Yabancı 2088 1660<br />
Toplam 45638 34614<br />
Yerli<br />
99679 67616<br />
Yabancı 7778<br />
6170<br />
Toplam 107457<br />
73786
G.4. Turist<br />
Sayısı<br />
Şanlıurfa’ya gelen turis tlerin m<strong>il</strong>liyetlerine göre dağılımı Tablo-G.3’de İlimizi 2004 yılı<br />
içinde<br />
ziyaret eden turistlerle <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-G.4’de ve ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo – G.3: 2004 yılı Uyruklarına Göre Otellerde Konaklay an Turist Sayısı<br />
TOPLAM TOPLAM<br />
TOPLAM<br />
TOPLAM<br />
ÜLKE ADI GİRİŞ GECELENE ÜLKE ADI GİRİŞ GECELENEN<br />
SAYISI N SAYSI<br />
SAYISI<br />
SAYISI<br />
A.B.D 794 637 SLOVENYA 12 3<br />
ALMANYA 1751 956 SUDAN 28<br />
56<br />
ARJANTİN 326 331 SURİYE 736 486<br />
SUDİARABİSTAN 5 5 SLOVAKYA 3<br />
3<br />
ROMANYA 30 33 RUSYA FEDERES 13 12<br />
ARNAVUTLUK 12 7 ŞİLİ 0 0<br />
AVUSTRALYA 98 115 TACİKİSTAN 0 0<br />
AVUSTURYA 142 96 TUNUS 0 0<br />
AZERBAYCAN 67 71 TÜRKMENİSTAN 11 4<br />
B.ARAP EMİR. 30 26 UKRANYA 2<br />
4<br />
BAHREYN 15 2 UMMAN 33 28<br />
BANGLADEŞ 0 0 İZLANDA 2 1<br />
BELARUS 22 15 JAPONYA 321 166<br />
BELÇİKA 114 130 K.K.T.C 7 8<br />
BOSNA-HERSEK 0 0 KANADA 70 52<br />
BREZİLYA 0 0 KATAR 0 0<br />
BULGARİSTAN 20<br />
19 KAZAKİSTAN 0 0<br />
CEZAİR 14 8 KIRGIZİSTAN<br />
0 0<br />
ÇEK CU M. 58 49 KOLOMBİYA 0<br />
0<br />
ÇİN HALK CUM. 34 20 KUVEYT<br />
0 0<br />
DANİMARKA 45 41 KÜBA<br />
0 0<br />
ENDONEZYA 0 0 LİBYA 3 0<br />
ERMENİSTAN 2 4 LÜBNAN 0 0<br />
FAS 8 2 LÜKSEMBURG 0 0<br />
FİLANDİYA 3 1 MACARİSTAN 22 22<br />
FİLİPİNLER 0 0 MAKEDONYA 4 5<br />
FRANSA 364 298 MALEZYA 0 0<br />
G. KORE 194 232 MEKSİKA 6 3<br />
G.AFRİKA CUM. 30 19 MISIR 0 0<br />
GÜRCİSTAN 2 1 MOLDOVA 1 1<br />
HİNDİSTAN 17 8 NORVEÇ 6 6<br />
HIRVATİSTAN 28 32 OKYANUSYA 0 0<br />
HOLLANDA 629 586 ÖZBEKİSTAN 0 0<br />
İNGİLTERE 372 351 PAKİSTAN 24 17<br />
IRAK 131 133 POLONYA 56 2<br />
İRAN 183 153 PORTEKİZ 1 1<br />
İRLANDA 32 34 ÜRDÜN 9 10<br />
İSPANYA 88 40 VENEZUELLA 0 0<br />
İSRAİL 455 447 Y. ZELLENDA 20 11<br />
İSVEÇ 112 107 YEMEN 0 0<br />
İSVİÇRE 138 179 YUGOSLAVYA F. 38 1<br />
İTALYA 229 168 YUNANİSTAN 19 12<br />
İZLAND 4 1 MİLLİYETSİZ 0 4<br />
JAPONYA 137 81<br />
T.C. TOPLAM 99679 67616<br />
K.K.T.C. 2 1 YABANCI TOPL.<br />
7778 6170<br />
KANADA 99 97<br />
KATAR 0 0 GENEL TOPLAM 107547 73786
Tablo-G.3: İlimizde 2004 Yılı İçinde Ziyaret Ed<strong>il</strong>en Yerlere Göre Turist<br />
Sayısı<br />
Havayoluyla<br />
Giriş Yapan Sayısı<br />
Yükseklik ve Yaklaşık Yerli<br />
14.267<br />
Yabancı<br />
752<br />
Genel Toplam<br />
15.019<br />
Atatürk Barajında Brifing Alanlar 10.145 613 10.758<br />
Harran İlçesi Ören Yerleri Ziyaretçi Sayısı<br />
Balıklı göl Turizm Polis Noktasında B<strong>il</strong>gi Alınanları Sayısı<br />
Akçakale Gömrük Kapısından Giriş Yapanların Sayısı<br />
Müzeyi Gezen Ziyaretçi Sayısı<br />
Şanlıurfa Kalesi Ziyaretçi Sayısı<br />
16.906<br />
18.216<br />
17.323<br />
8.749<br />
17.449<br />
11.376<br />
5.481<br />
6.930<br />
2.062<br />
8.608<br />
28.282<br />
23.697<br />
24.253<br />
10.809<br />
26.057<br />
Doğa ve Su Sporları İhtisas<br />
Sosyal Merkezi (Bozova) 57.943 1.780 59.723<br />
TOPLAM 160.998 37.602 198.600<br />
İlimiz merkez ve <strong>il</strong>çelerinde turist olarak konaklayanların sayısı ve kaldıkları yerlerle<br />
<strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bi g<strong>il</strong>er Tablo-G.5’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
l<br />
Tablo-G.5: İli 2004 Yılı İçinde Ziyaret Ed<strong>il</strong>en Toplam Turist Sayısı<br />
KonaklamaYeri<br />
Yerli<br />
Yabancı<br />
Genel Toplam<br />
DSİ XV. Bölge Müdürlüğü Misafirhanesinde Konakl. Sayısı 8.367 2.563 10.930<br />
Atatürk Barajı 152.Şube Müd.Misafirhanesinde Konakl. Say. 7.430 276 7.706<br />
V<strong>il</strong>ayet Konukevinde Konaklayan Sayısı 5.908 759 6.667<br />
Öğretmenevinde Konaklayan Sayısı 29.974 88 30.062<br />
Karaali Kaplıcasında Konaklayan Sayısı 28.000 0 28.000<br />
Turizm Belgeli Otellere Giriş Yapan Sayısı 56.129 5.690 61.819<br />
Belediye Belgeli Otellere Giriş Yapan Sayısı 43.550 2.088 45.638<br />
Turizm Belgeli Otellerde Geceleyen Sayısı 34.662 4.510 39.172<br />
Belediye B elgeli Otellerde Geceleyen Sayısı 32.954 1.1660 34.634<br />
TOPLAM<br />
G.5.Turizm Ekonomisi<br />
246.974<br />
17.634<br />
264.608<br />
İlimizde turizm gelirlerinin<br />
yaklaşık %30 ‘u tarıma, %20’si emek sahiplerine, %15’i<br />
endüstri<br />
işletmelerine, %15’inin ticari kuruluşlara gittiği ve %20’sinin de verg<strong>il</strong>er yolu <strong>il</strong>e<br />
kamu gelirlerini oluşturduğu<br />
tespit ed<strong>il</strong>miştir.<br />
G.6.Turizm-<strong>Çevre</strong> İlişkisi<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i herhangi bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
KAYNAKLAR<br />
:<br />
1-İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü<br />
2- Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu
H.1.Genel Tarımsal Yapı<br />
H. TARIM VE HAYVANCILIK<br />
İlimiz 1.858.400 hektar alan sahip olup, toplam tarım alanı 1.200.572,5 hektardır. Bu<br />
alanın 990.000 hektarı tarla, 97.000 hektarı meyve, 20.000 hektarı sebze, 87.000 hektarı<br />
nadas, 1 845 hektarı örtü altı tarımına ayrılmış <strong>durum</strong>dadır. İlimizde 234.357 hektar mera<br />
alanı, 40181,3 hektar tarım dışı arazi bulunmaktadır. îlimizde halen 135.000 hektar alanda<br />
devlet sulaması , 150.000 hektar alanda halk sulaması, olmak üzere toplam 285.000 hektar<br />
alan<br />
da sulu tarım yapılmaktadır.<br />
İlimizde 64.409 tarım işletmesi bulunmaktadır. Tarım işletmelerinin % 28.1 i 1-49 da,<br />
% 51 i 50-199 da, % 14 ü 200-499 da, % 4 ü 500-999 da ve %2 si 1.000 da ve daha<br />
üzeri<br />
a raziye sahiptir.<br />
Şanlıurfa’nın yüzölçümü 18.584 km2 olup, ülkemizin % 3’nü oluşturmaktadır. İl<br />
merkezinin rakımı 518’dir. Arazisinin %60,4’ü dalgalı, %22’si dağlık, %16,3’ü ova ve<br />
%1,3’ü yayla karakteri arzetmektedir. Karacadağ 1938 m. rakımı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>in en yüksek noktasıdır.<br />
Harran, Suruç ve Viranşehir ovaları <strong>il</strong>in güneyinde yer almaktadır.<br />
İlimizin en önemli akarsuyu Adıyaman ve Gaziantep <strong>il</strong>leri <strong>il</strong>e aramızda sınır oluşturan<br />
Fırat Nehridir. Aynı nehir üzerinde kurulan Atatürk Barajı <strong>il</strong>e oluşturulan<br />
göl, ülkemizin 3.<br />
Büyük gölüdür.Kuzeyindeki dağların serin hava kütlelerinin bölgeye girmesine engel<br />
olmasından; diğer tarafında çöl ikliminin etkisi altında bulunmasından çok sıcak bir iklime<br />
sahiptir. Gece <strong>il</strong>e gündüz ve yaz <strong>il</strong>e kış ortalama sıcaklıkları oranında büyük farklar vardır.<br />
Ortalama<br />
sıcaklık 18,1 0C, en yüksek sıcaklık 46,5oC, en düşük sıcaklık –12,4 oC, ortalama<br />
güneşlenme süresi 8,28 saat, ortalama oransal nem (yıllık) %49, ortalama yağış<br />
miktarı 463,1<br />
mm., ortalama yağışlı gün sayısı 74,6 gün, günlük en çok yağış miktarı 119,5 mm.’dir.<br />
İlimizin 2004 yılı tarımsal istatistikleri, toprak varlığı ve dağılımı<br />
Tablo-H.1’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir. H.2.Tarımsal Üretim<br />
İlimizde 2004 yılı içinde yetiştir<strong>il</strong>en bitk<strong>il</strong>erin cinsleri, sulanıp sulanmadığı, kapladığı alanlar v e ürün miktarları Tablo-H.2’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
H.2.1. Bitkisel Üretim<br />
H .2 .1.1. Tarla<br />
Bitk<strong>il</strong>eri<br />
H .2 .1.1. 1.Buğdayg<strong>il</strong>ler<br />
İlimizde yetiştir<strong>il</strong>en başlıca buğdayg<strong>il</strong>ler; buğday, arpa, mercimek,<br />
nohut, çeltik ve<br />
baklad ır. Bu budayg<strong>il</strong>lerin üretim metodları ve üretim dönemle ri aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Buğday: 15 Ekim-15Kasım tarihleri arasında<br />
ekim yapılmalıdır. Mibzerle ekimde dekara 17-<br />
20 kg tohum kullanılmalıdır. Serpme ekim yapılması <strong>durum</strong>unda tohum miktarını 2-3 kg
arttırmak gerekmektedir. En uygun ekim derinliği 4-5 cm. dir. Buğ day ve benz eri ürünler için<br />
mibzerl erin sıra arası 17.5 cm dir.<br />
Arpa: en uygun ekim zamanı 15 Ekim –15 Kasım arasıdır Serpme ekim yapılması <strong>durum</strong>u nda tohum miktarını 2-3 kg artt ırmak gerekmektedir. En uygun ekim derinliği<br />
4-5 cm.<br />
dir. Buğday ve<br />
benzeri ürünler için mibzerlerin sıra arası 17.5 cm dir.<br />
Mercim ek: En uygun ekim zamanı 15 Ekim-15 Kasım arasındadır.Dekara yaklaşık 9-10 kg<br />
toh um kullanılır. Mibzerle<br />
ekimde sıra arası 17.7 cm dir.Mercimek içinde kara 22 kg DAP<br />
(18 -46) kullanmak yeter lidir.kuru şartlarda yetiştir<strong>il</strong>en bir bitkidir. Ancak aşırı<br />
kurak geçen<br />
yıllard a imkan varsa 1-2 su ver<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir.<br />
İlimizde buğdayg<strong>il</strong>lerin değerlendir<strong>il</strong>mesine yönelik aylık ortalama 600 ton kapasiteli 8 a det un fabrikası ve 120 ton aylık kapasiteli 26 adet bulgur fabrikası bulunmaktadır. Bölgede tahıl ve baklag<strong>il</strong> ürünlerinin en önemli alıcısı <strong>durum</strong>unda o lan TMO, yaptığı alımlar sayesinde fiyat oluşumunu etk<strong>il</strong>eyerek piyasada istikrar sağlamayı amaçlamaktadır. Ancak Ofisin ürün bedeli ödemelerini peşin yapmadığı yıllarda, özellikle nakit sıkıntısı çe ken<br />
üretic<strong>il</strong>er, diğer alıcıları tercih etmekte böylece Ofisin piyasadaki etkinliği azalmaktadır.<br />
Bunun yanı sıra alımlarla <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bürokratik işlemlerin<br />
çokluğu organizasyondaki yetersizlikler<br />
nedeniyle ürün tesliminde uzun bekleme<br />
süreleri sorun oluşturmaktadır.<br />
Genelde du rum bu<br />
şek<strong>il</strong>de devam etmiştir. Baklag<strong>il</strong> piyasasında fiyat oluşumuna etki etmeyi am açlayan<br />
Güneydoğu Birliğin alım ları hem sınırlı, hem istikrarsızdır.<br />
İlimizde 2004 yılı içinde yetiştir<strong>il</strong>en buğdayd<strong>il</strong>lerin cins ve üretim miktarları da<br />
Tablo -H.3’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
T ablo– H.1: Şanlıurfa İli 2004 Yılı Tarımsal İstatistikleri, Toprak Varl ığı ve Dağılımı.<br />
Sıra No TOPRAK VARLIĞI<br />
ve DAĞILIMI ALANI (Hektar) PAYI (%)<br />
İlin Yüzölçümü 1.858.400,0 100,00<br />
1 Toplam Tarım Alanı 1.200.572,0 64, 60<br />
a Tarla Ürünleri Alanı (Ha) 964.924,5 80,37<br />
Sulanan 295.320,0 30,61<br />
Kuru 669.604,5 69,39<br />
b Meyve Alanı 106.239,6 8,85<br />
Sulanan 1.292,6 1,22<br />
Kuru 104.947,0 98,78<br />
c Açıkta Sebze A lanı 20.730,0 1,73<br />
Sulanan 16.394,0 79,08<br />
Kuru 4.336, 0 20, 92<br />
d Ö rtü Altı Tarım ı Alanı (Su lu) 18,4<br />
0,002<br />
e Zeytin ve Turunç g<strong>il</strong>ler Alanı<br />
(Kuru) 326,0 0,03<br />
f Nadas Alanı 98.033,5<br />
8,17<br />
g Tarıma Elverişli Olupta Kull anılmayan Alan 10.300,0 0,86<br />
2 Orman ve Fundalık Alan 15.776,0 0,85<br />
3 Çayır ve Mera Alanı 234.357,0 12,61<br />
4 Tarım Dışı Alan 407.695,0<br />
21,94<br />
Toplam Sulanan Alan 313.025<br />
Devlet Sulaması 167.325<br />
Halk Sulaması 145.700<br />
Tablo – H.2: 2004 Yılı İçinde Şanlıurfada Üret<strong>il</strong>en Tarımsal Ürünlerin Cins ve Miktarları.
Ek<strong>il</strong>en Alan Hasat Ed<strong>il</strong>en Verim Kaldırılan Ürün<br />
S.No Ürünler (Ha)<br />
Alan (Ha)<br />
(Kg/Ha)<br />
(Ton)<br />
1 Buğday(<strong>Durum</strong>) 193.350 193.350<br />
3.195 617.800<br />
2 Buğday(Diğer) 178.215 178.215<br />
2.732 486.833<br />
3 Arpa (Biralık) 20.000 20.000<br />
2.563 31.250<br />
4 Arpa (Diğer) 254.750 252.600<br />
2.356 595.080<br />
5 Çavdar 0 0 0<br />
0<br />
6 Yulaf 0 0 0<br />
0<br />
7 Kaplıca 0 0 0<br />
0<br />
8 Darı 0 0 0<br />
0<br />
9 Çeltik 500 500 4.350 2.175<br />
10 Bakla (yemeklik-kuru) 1 1<br />
2.000 4<br />
11 Bakla (Hayvan yemi) 0 0 0 0<br />
12 Bezelye (kuru) 0 0 0<br />
0<br />
13 Nohut 7.870 7.870 962 7.575<br />
14 Fasulye (kuru) 1 1<br />
1.000 1<br />
15 Y.Mercimek 0 0 0<br />
0<br />
16 K.Mercimek 119.350 118.650 1.325 1157.255<br />
17 Börülce (Kuru) 0 0 0<br />
0<br />
18<br />
Fiğ<br />
Dane 0 0<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 287,0 287,0<br />
0 6.046<br />
Kuru<br />
Ot<br />
0 1.700<br />
Dane 0 0<br />
19 Burçak Yeş<strong>il</strong> Ot 5 5<br />
500 25<br />
20 Pamuk<br />
21 Keten<br />
Kuru Ot<br />
0 0<br />
Kütlü 3.934 698.020<br />
Lif 177.450 177.450<br />
1.498 265.763<br />
Çiğit<br />
2.436 432.257<br />
Lif 0 0 0 0<br />
Tohum 0 0 0 0<br />
22 Acı Bakla 0 0 0 0<br />
23 Şerbetçiotu<br />
0 0 0 0<br />
24 Ayçiçeği(Yağlık) 0 0 0 0<br />
25 Ayçiçeği(Çerezlik) 160 160 3.000 480<br />
26 Aspir 0 0 0 0<br />
27 Kanola(kolza) 0 0 0 0<br />
28 Yer elması 0 0 0 0<br />
29 Hayvan pancarı 0 0<br />
0 0<br />
30 Yonca<br />
31 Korunga<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 18.676 6.350<br />
Kuru Ot 340<br />
340<br />
16.765 5.700<br />
Tohum<br />
35 12<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 0 0<br />
Kuru Ot 0 0<br />
0 0<br />
Tohum<br />
0 0<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 0 0<br />
32 Üçgül Kuru Ot 0 0<br />
0 0<br />
Tohum<br />
0 0<br />
Ek<strong>il</strong>en Alan Hasat<br />
Ed<strong>il</strong>en Verim<br />
Ürünler<br />
(Ha)<br />
Al an (Ha)<br />
(Kg/Ha) Kaldırılan Ürün<br />
(Ton)<br />
1 .Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş 1.Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş 1.Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş 1.Ek<strong>il</strong>iş 2. Ek<strong>il</strong>iş<br />
33<br />
Mı<br />
sır<br />
Dane<br />
Hasıl<br />
Slaj<br />
3.860 225<br />
0<br />
5.262<br />
0<br />
500<br />
3.860<br />
225 0<br />
5.252<br />
0<br />
500<br />
8.000<br />
39,556 0<br />
8.820<br />
0<br />
50.000 30.880 56,410<br />
8,900<br />
0<br />
0<br />
25.000<br />
34 Susam 11.295 340 11.295 340 520 574 5,873 195<br />
35 Y erfıstığı 0 5 0 5 0 2.200 0 11<br />
36 Soya 300 50 300 50 2,500 2.200 750 110<br />
37 Patates 0 0 0 0 0 0 0 0<br />
Toplam Tarla Alanı (H a)<br />
Üretim Yılında Arazi Kullanımı<br />
964.924,5<br />
1 Toplam Sulanan Alan(Ha) 314.368<br />
2 Toplam Sulanmayan Alan (Ha)<br />
655.562<br />
3 Toplam Nadas Alanı(Ha): 109.185<br />
Tarıma elverişli olup kullanılmayan arazi:<br />
Tablo- H.3: 2004 Yılı İçinde Şanlıurfada Üret<strong>il</strong>en Buğdayg<strong>il</strong>lerin Cins ve Miktarları.<br />
12.854
Ek<strong>il</strong>en Alan Hasat Ed<strong>il</strong>en Alan Verim Kaldırılan Ürün<br />
S.No Ürünler (Ha) (Ha) (Kg/Ha) (Ton)<br />
1 Buğday(<strong>Durum</strong>) 193.350 193.350 3.195 617.800<br />
2 Buğday(Diğer) 178.215 178.215 2.732 486.833<br />
3 Arpa (Biralık) 20.000 20.000 2.563 51.250<br />
4 Arpa (Diğer) 254.750 252.600 2.356 595.080<br />
5 Çavdar 0 0 0 0<br />
6 Yulaf 0 0 0 0<br />
7 Kaplıca 0 0 0 0<br />
8 Darı 0 0 0 0<br />
9 Çeltik 500 500 4.350 2.175<br />
10 Bakla(yemeklik-kuru) 2 2 2.000 4<br />
11 Bakla(Hayvan emi) 0 0 0 0<br />
12 Bezelye (kuru) 0 0 0 0<br />
13 Nohut 7.700 7.700 946 9.172<br />
14 Fasulye (kuru) 1 1 2,000 2<br />
15 Y.Mercimek 0 0 0 0<br />
16 K.Mercimek 119.3 50 118.650 1,325 157.255<br />
17 Börülce (Kuru) 0 0 0 0<br />
H.2.1.1.2.Baklag<strong>il</strong>ler<br />
H.2.1.1.3.Yem Bitk<strong>il</strong>eri<br />
Hayvansal üretim için kaba yem kaynağı oluşturan yem bitk<strong>il</strong>erinin önemi<br />
bölgemizde yok denecek kadar azdır.<br />
İlimizde yem bitk<strong>il</strong>eri ekimi yok denecek kadar az olup, 2004 yılı içinde yetiştir<strong>il</strong>en<br />
yem<br />
bitk<strong>il</strong>erinin cins ve miktarları Tablo-H.4’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo- H.4: 2004 Yılı İçinde Şanlıurfada Üret<strong>il</strong>en Yem Bitk<strong>il</strong>erin Cins ve Miktarları.<br />
S.No Ürünler<br />
Ek<strong>il</strong>en Alan<br />
(Ha)<br />
Hasat Ed<strong>il</strong>en<br />
Alan (Ha)<br />
Verim<br />
(Kg/Ha)<br />
Kaldırılan Ürün (Ton)<br />
Dane 0 0<br />
1 Fiğ<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 287,0<br />
287,0<br />
0 6.046<br />
Kuru Ot<br />
0 1.700<br />
Dane 0 0<br />
2 Burçak Yeş<strong>il</strong> Ot 5 5<br />
500 25<br />
Kuru Ot<br />
0 0<br />
3 Pamuk<br />
Kütlü<br />
Lif<br />
177.450<br />
177. 450<br />
3.934<br />
1.498<br />
698.020<br />
265.763<br />
Çiğit<br />
2.436 432.257<br />
4 Keten Lif 0 0 0 0<br />
5 Hayvan pancarı 0 0<br />
0 0<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 18,676 6,350<br />
6 Yonca Kuru Ot 340 340 16,765<br />
5,700<br />
Tohum<br />
35<br />
12<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 0 0<br />
7 Korunga Kuru Ot 0 0 0<br />
0<br />
Tohum<br />
0 0<br />
Yeş<strong>il</strong> Ot 0<br />
0<br />
8 Üçgül Kuru Ot 0 0 0 0<br />
Tohum<br />
0 0<br />
H.2.1.1.4 Endüstriyel Bitk<strong>il</strong>er
İlimizde yetiştir<strong>il</strong>en başlıca endüstriyel bitk<strong>il</strong>er; Pamuk, mısır, soya, susam, yer fıstığı<br />
ve<br />
ayçiçeğidir. Bu endüstriyel bitk<strong>il</strong>erin üretim metodları ve üretim dönemleri aşağıda<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Pamuk: 3-4 yılda bir tohumluğu değiştirmek gereklidir. Yöremizde pamuk ekimi nisan<br />
ayının son haftası <strong>il</strong>e Mayıs ayının <strong>il</strong>k haftası arasında yapılmaktadır. Pamuk ekiminde çıplak<br />
tohum<br />
ek<strong>il</strong>ecekse dekar 1.5-2 kg, havlı tohum kullanılacaksa dekara 4-5 kg tohumluk<br />
kullanılmalıdır sıra arası 70 cm , sıra üzeri 10-15 cm olmalıdır.<br />
Mısır: Bölgemizde en uygun ekim zamanı 15 Haziran-7 Temmuz arasındadır. Ek<strong>il</strong>ecek<br />
tohum ir<strong>il</strong>iğine bağlı olarak 2-3 kg/da tohum kullanılır. En uygun ekim derinliği 5-6cm’dir.<br />
Makinalı hasada uygunluk açısından sıra arası 70 cm, sıra üzeri 18-20 cm olmalıdır.Son<br />
toprak işleme sırasında veya ekimle birlikte dekara 40-50 kg 20-20 veya 55-60 kg 15-15-15<br />
ver<strong>il</strong>melidir.Üst gübre olarak bitk<strong>il</strong>er diz boyu olduğunda 35 kg/da üreveya45-50 kg/da A.N.<br />
(%33) veya 60-65 kg/da A.N.(%26) ver<strong>il</strong>melidir.<strong>il</strong>k<br />
sulama çıkıştan 10-15 gün sonra, sonraki<br />
sulamalar<br />
7-10 gün arayla yapılmalıdır.<br />
Soya: En uygun ekim zamanı 15-30 Haziran arasındadır. Dekara 7-8 kg tohum kullanılır. En<br />
uygun ekim derinliği 4-5 cm dir. Sıra arası 70 cm, sıra üzeri 4-5 cm olmalıdır.<br />
Susam : En uygun ekim zamanı 15 Haziran-7 Temmuz arasındadır. Susam çimlenme gücü<br />
yüksek, çıkış gücü zayıf bir bitki olduğundan, ekimin mutlaka tavlı toprağa yapılması gerekir.<br />
Serpme ekimde dekara 0.8-1 kg, mibzerle ekimde ise 0.4-0.6 kg tohumluk kullanılır. En<br />
uygun<br />
ekim derinliği 1.5-2.5 cm’dir. Mibzerle sıraya ekimde, sıra arası 60-70 cm, sıra üzeri<br />
20-25 cm olmalıdır.<br />
İlimizde 2004 yılı içinde üret<strong>il</strong>en endüstriyel bitk<strong>il</strong>erin cins ve üretim miktarları Tablo-<br />
H.5’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo- H.5: 2004 Yılı İçinde Şanlıurfada Üret<strong>il</strong>en Endüstryel Bitk<strong>il</strong>erin Cins<br />
ve Miktarları<br />
S.No Ürünler Ek<strong>il</strong>en Alan (Ha)<br />
Hasat Ed<strong>il</strong>en<br />
Alan (Ha)<br />
Verim<br />
(Kg/Ha)<br />
Kaldırılan Ürün<br />
(Ton)<br />
1 Pamuk<br />
Kütlü<br />
Lif<br />
177.450<br />
177.450<br />
3.934<br />
1.498<br />
698.020<br />
265.763<br />
Çiğit<br />
2.436 432.257<br />
2 Keten<br />
Lif<br />
Tohum<br />
0<br />
0<br />
0<br />
0<br />
0<br />
0<br />
0<br />
0<br />
3 Acı Bakla 0 0 0 0<br />
4 Ayçiçeği(Yağlık) 0 0 0 0<br />
5 Ayçiçeği(Çerezlik) 160 160 3.000 480<br />
6 Aspir 0 0 0 0<br />
Ek<strong>il</strong>en Alan(Ha) H.Ed<strong>il</strong>en lan (Ha) Verim (Kg/Ha) Kaldırılan Ürün (Ton)<br />
S.No Ürünler 1.Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş 1.Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş 1.Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş 1.Ek<strong>il</strong>iş 2.Ek<strong>il</strong>iş<br />
Dane 3.860 5.262 3.860 5.252 8.000 8.820 30.880 56,410<br />
1 Mısır Hasıl 225 0 225 0 39,556 0 8,900 0<br />
Slaj 0 500 0 500 0 50.000 0 25.000<br />
2 Susam 11.295 340 11.295 340 520 574 5,873 195<br />
3 Yerfıstığı 0 5 0 5 0 2.200 0 11<br />
4 Soya 300 50 300 50 2,500 2.200 750 110<br />
5 Patates 0 0 0 0 0 0 0 0<br />
6 Tatlı patates 0 0 0 0 0 0 0 0
H.2.1.2. Bahçe Bitk<strong>il</strong>eri<br />
H.2.1.2.1.Meyve Üretimi<br />
İlimizde yetiştir<strong>il</strong>en başlıca me yve çeşitleri, üret im metotları ve üretim dönemleri<br />
aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Antepfıstığı: Tüplü fidanlarla dikim yapılmalıdır. Çöğ ürle dikim yapılırsa 11-12 yılda, tüplü<br />
fidanla yapılırsa 5- 6 yılda verime yatar.sulanab<strong>il</strong>ir alanlarda 3x6 hatta 1x5 m aralıkla dikim<br />
yapılab<strong>il</strong>ir. Sulanmayan alanlarda 6x8 hatta 5x7m aralıkl arla dikim uygundur. Sonbaharda<br />
dikim en uygun zamandır. Haziran ayından başlayarak 3-4 defa sulama yapılmalıdır. Ağaç<br />
baş ına ve yaşına bağlı olarak Ocak ayında 1-3 kg TSP bantlar çekerek iz düşümüne ver<strong>il</strong>melidir. Azot ise Ş ubat ayında ağaç başına 2-5 kg amonyum nitrat şeklinde veri leb<strong>il</strong>ir.<br />
Çif tlik gübresi ağaç başına<br />
fosforla birlikte 40-70 kg ver<strong>il</strong>melidir. 200 ton/yıl kapas iteli 2<br />
adet antepfıstığı işleme<br />
tesisi bulunmaktadır.<br />
Badem: Tuano, Genco, Plastina hariç bütün çeşitlerde tozlayıcı çeşit dikimi yapılmalıdır.<br />
Zayıf topraklarda d ikim aralığı 5-6 m., kuvvetli topraklarda 7-8m olmalıdır.Nisan-Mayıs aylarında başla yarak toprak yapısına bağlı olarak belli aralıklarla sulamak, sürgün gelişmesini artt ırır.yetiştiric<strong>il</strong>ik genelde fakir topraklarda yapıld ığı için 2 yılda bir dekara 2-3 ton ahır<br />
gübresi kullanmak uygundur. Verim çağı ndaki bir badem için<br />
2 kg Amonyum sülfat ve 0.5 kg<br />
TSP gübresi ver<strong>il</strong>meli TSP’nin tamamı A ralık-Ocak ayında, azotun yarısı tabana, diğer yarısı<br />
çiçeklenmeden sonra ver<strong>il</strong>melidir.<br />
Ce viz: Fidanlar tohumla üret<strong>il</strong>ir veya üstün nitelikli çeşit çöğürlerinin aşılanması şeklinde ya pılır. Dikim tarihinde ortalama sıcaklık 5-10 oC olmalıdır. Erken <strong>il</strong>kbaharda (Şubat- Mart)<br />
ve sonbaharda (Kasım_Aralık) dikim yapılır. Kare dikim yöntemi uygulanır.<br />
10x1* veya<br />
12x12m aralıklarla dikim yapılır. Bir dekara 8-10 fidan yeterlidir.<br />
Dikimde azotlu gübreleme<br />
yapılma. Fidanlar 1. yılından başlayarak ağacın her yaşı için her ağaca 100 gr hesabıyla<br />
toprak pH’sına göre amonyum<br />
nitrat veya amonyun sülfat ver<strong>il</strong>ir.<br />
Nar: Dikim tarihinde ortalama sıcaklık<br />
5-10 oC olmalıdır.<br />
Sonbaharda yaprak dökümünden<br />
başlayarak kış ayları boyunc a ve erken <strong>il</strong>kbaharda dikim<br />
yapılır.2.5x4m veya 3x4m sıra arası<br />
ve sıra üzeri mesafelerde dik<strong>il</strong>ir. Sıralar genellikle kuzey-güney doğrultusunda<br />
olmalıdır.<br />
Azotlu gübreler ağaca erken <strong>il</strong>kbahar (Mart) ve yaz (Haziran-Temmuz) aylarında<br />
olmak üzere<br />
2 defa ver<strong>il</strong>ir. Her ağaca 1-1.5 kg amonyum sülfat ver<strong>il</strong>ir. Fosforlu gübreler ise 250-300 gr.<br />
TSP kış (Aralık-Ocak) aylarında ver<strong>il</strong>ir.<br />
Üzüm: Dikim tarihinde ortalama hava sıcaklığının 5-10 oC olması idealdir. Şubat-Mart<br />
ayı<br />
içerisinde dikim yapılmalıdır. Kasım ayında da sonbahar dikimi yapılab<strong>il</strong>ir. Kare<br />
dikim, 2x2<br />
veya 3x3m, dikdörtgen 3x2m,2.5x2 m veya2x1.5m, üçgen dikim, omcalar arasındaki sıra<br />
arası v e sıra üzeri mesafeler birbirine eşittir. Haziran, temmuz, Ağustos aylarında 3-6 defa<br />
su lama yapılmalı, ayrıca<br />
bağ omcasın ın kök bölgesinde 60-70 cm derinlikte toprak<br />
su <strong>il</strong>e<br />
doyurulmalıdır. Kuru koşullarda<br />
dekara 10 kg saf azot, 8 kg fosfor, sulu koşularda dekara 14<br />
kg saf azot, 9 kg saf fosfor ver<strong>il</strong>ir.Azot lu gübrenin yarısı Şubat-Mart aylarında, diğer yarısı da Nisan- Mayıs aylarında,fosforlu gübre ve çiftlik gübresi ise sonbaharda toprak işlem eden<br />
önce ver<strong>il</strong>ir.
İlimizde 2004 yılı içinde üret<strong>il</strong>en meyvelerin cins ve üretim miktarları Tablo-H.6,<br />
zeytin ve turunçg<strong>il</strong>erin cins ve miktarları ise Tablo-H.7’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo- H.6: 2004 Yılı İçinde<br />
Şanlıurfada Üret<strong>il</strong>en Meyvelerin Cins ve Miktarları<br />
Sıra<br />
No<br />
Meyve adı<br />
Kapladığı<br />
Alan (Ha)<br />
Meyve Veren<br />
Ağaç(adet)<br />
Meyve Vermeyen<br />
Ağaç (adet)<br />
Üretim<br />
(Ton)<br />
1 Armut 6,9 3,800 3,120 31,04<br />
2 Ayva 0,1 415 155 5,40<br />
3 Elma (Golden) 2,0 1,480 1,305 35,60<br />
4 Elma (Starking) --- 850 300 4,50<br />
5 Elma (Diğer) 3,2 1,630 2,320 32,48<br />
6 Erik 197.5 49,695 23,955 357.40<br />
7 Kaysı 43.7 32,190 15,035 302.20<br />
8 Kiraz 2.2 865 1,445 4.65<br />
9 Şeftali (Nektarin) 27.0 7,500 1,050 51.00<br />
10<br />
11<br />
Şeftali (Diğer) 22.0 5,120 4,876 66.80<br />
Vişne 1.2 650 730 3.20<br />
12 Zerdali 0.3 5,150 5,505 50.40<br />
13<br />
14<br />
15<br />
16<br />
17<br />
Antep Fıstığı 77,069.0 9,011,330 6,084,330 7,332.48<br />
Badem 86.0 16,790 14,291 105.60<br />
Ceviz 68.6 11,685 3,601 142.45<br />
Ç<strong>il</strong>ek 0.1 --- --- 0.10<br />
Dut 8.1 23,050 7,490 300.70<br />
18 incir 3.0 21,425 6,120 173.50<br />
19<br />
Nar 90.2 46,385 12,785 862.95<br />
20 Trabzon Hurma. - 50 300 0.20<br />
21<br />
22<br />
23<br />
Üzüm (Sofralık) 8,204.0 7.071 Ha 1.133 Ha 53,162.50<br />
Üzüm(Kurutmalık) 6,642.0 5.421 Ha 1.221 Ha 33,896.00<br />
Üzüm (Şaraplık) 4,092.0 3.642 Ha 450 Ha 7,835.00<br />
TOPLAM 96,569.1 9,239,640 6,188,713 104,756.15<br />
Ürün Adı Ek<strong>il</strong>en Alan<br />
BAHARAT BİTKİLERİ<br />
Üretim Verim<br />
(Ha) (Ton) (Kğ/da)<br />
Kırmızı Biber 895 7090 792<br />
Kimyon 6650 3655 55.0<br />
TOPLAM 7545 10745 847<br />
GENEL TOPLAM (MeyveAlanı(Ha))= 104,114.1<br />
Sulanan 1,565.7<br />
Kuru 102,548.4<br />
Tablo- H.7: 2004 Yılı İçinde Şanlıurfada Üret<strong>il</strong>en Zeytin ve Turinçg<strong>il</strong>er Miktarları<br />
Sıra Kapladığı Meyve Veren Ağaç Meyve Vermeyen Üretim<br />
Meyve adı<br />
No<br />
Alan (Ha) (adet) Ağaç (adet) (Ton)<br />
1 Zeytin (Sofralık) 221 30,105 15,204 191<br />
2 Zeytin (Yağlık) 105 18,750 3,150 459<br />
3 Limon 0 0 200 0<br />
TOPLAM 326 48,855 18,554 650<br />
Not: Meyve ağaçları <strong>il</strong>e Zeytin ve Turunçg<strong>il</strong>ler toplu ve dağınık ağaç olarak ayrılmaktadır. Alan toplu meyveliklere aittir.
H.2.1.2.2. Sebze Üretimi İlimizde yetiştir<strong>il</strong>en ba şlıca sebze çeşitleri, üretim metodları ve ür etim dönemleri aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
çeşit k nıld nda tohuml er yı <strong>il</strong>en elidir. Hava akl 5 o Biber: Hibrit ulla ığı uk h l yen m sıc ığı 1 C’nin<br />
üzerine çıktığında<br />
tarlaya dikim yapılmalıdır. Dikimde sıra arası mesafe 70 cm, sıra üzeri ise<br />
40 cm olmalıdır. Dekara yaklaşık 3600 fide gereklidir. Tarla hazırlığı sırasında 3 t on/da ahır gübresi ver<strong>il</strong>melidir. Saf olarak 22 kg/da azot, 9 kg/da fosfor uygulanmalıdır. Azotlu gübre nin<br />
yarısı <strong>il</strong>e fosforlu<br />
gübrenin tamamı dikimle birlikte uygulan ır. Azotlu gübre nin diğer y arısı ise<br />
<strong>il</strong>k sulamadan önce<br />
ver<strong>il</strong>melidir. Biber sulamasına dikimden 10-15 gün sonra başlanmalıdır.<br />
Domates: Hibrit çeşit kullanıldığında tohumluk her yıl<br />
yen<strong>il</strong>enmelidir. Hava sıcaklığı 15<br />
o<br />
C’nin üzerine çıktığında tarlaya dikim yapılmalıdır. Nisan<br />
ayının ikinci yarısından sonra<br />
fideler tarlaya dik<strong>il</strong>ir. Dekara yaklaşık 1600 fide gereklidir. Tarla hazırlığı<br />
sırasında 3 ton/da<br />
ahır gübresi ver<strong>il</strong>melidir. Saf olarak 15 kg/d a azot, 9 kg/da fosfor uygulanmalıdır.<br />
Azotlu<br />
gübrenin yarısı <strong>il</strong>e fosforlu gübrenin tamamı dikimle<br />
birlikte uygulanır. Azotlu gübrenin diğer<br />
yarısı ise <strong>il</strong>k sulamadan önce ver<strong>il</strong>melidir. Biber sula masına dikimden 10-15 gün sonra<br />
başlanmalıdır. Bölgemizde domatesin su ihti yacı genel olarak Mayıs ayında 10 gün arayla 3<br />
su, haziran ayında 7 gün arayla 4 su, Temmuz ayında 6 gün arayla 5 su, Ağustos ayında 7 gün<br />
arayla 4 su, Eylül ayında ise 15 gün arayla 2 su olmak üzere toplam 18 su ver<strong>il</strong>melidir.<br />
Patl ıcaklığı 15 o ıcan: Hava s C’nin üzerine çıktığında tarlaya dikim yapılmalıdır. Tohumlar Şubat ayının ikinci yarısından sonra sıcak yastı klara ek<strong>il</strong>ir ve fideler 3-4 yapraklı olunca<br />
plastik torbalara şaşırtılır. Dikim önceden hazırlanan sırtlara yapılmalı ve<br />
maşara usulü tercih<br />
ed<strong>il</strong>memelidir. Dikimde sıra arası mesafe 70 cm, sıra üzeri 90 cm olmalıdır. Dekara yaklaşık<br />
3900 fide gereklidir. Dikimden önce dekara 4-6 toniyi vas ıflı ve yanmış ahır gübresi<br />
ver<strong>il</strong>melidir. Sa f olarak 21 kg/da azot, 10kg/da fosfor uygulanm alıdır. Azotlu gübrenin yarısı<br />
<strong>il</strong>e fosforlu gübrenin tamamı dikimle birlikte uygulanır. Azotlu gübrenin diğer y arısı <strong>il</strong>k<br />
sulamadan önce ver<strong>il</strong>melidir.sulamamda karık yöntemi kullanılmalıdır. Patlıcan yetişme<br />
devresinde 7-8 günde bir sulanması gereklidir. Ortalama 40 ton/yıl k apasiteli 3 adet kırmızı<br />
p ul biber, yıllık 11 220 ton kapasiteli 1 adet domates salçası fabrikası bulunmaktadır.<br />
Bütün bitkisel ürünlerin pazarlanması nda tüccarlar en önemli<br />
aracı grubunu<br />
oluşturmaktadır. Daha çok pazarlamanın <strong>il</strong>k kademelerinde yoğun faaliyette bulunan<br />
tüccarlar, üreticiden aldıkları ürünleri işleme tesislerine satab<strong>il</strong>dikleri gibi<br />
iç ve dış pazarlara<br />
da satab<strong>il</strong>mektedirler.<br />
Tüccarlar ürün alım işlemini, baz ı yörelerde genellikle üretic<strong>il</strong>ere avans<br />
vermek suretiyle<br />
yerine getirmektedirler.bu da ürünlerin düşük fiyatla üreti c<strong>il</strong>erden<br />
alınmasına sebep olmaktadır.<br />
Bölgede meyve<br />
sebze Pazar yerleri (toptancı halleri)mevcut üretim hacminde b<strong>il</strong>e<br />
yetersiz kalmaktadır. Komisyoncu ve tüccarların depo<br />
olanakları yetersizdir.<br />
İlimizde üret<strong>il</strong>en meyvelerin cins ve üretim miktarları Tablo-H.8 ve Tablo-H.9’da<br />
ver<strong>il</strong>miştir.
Tablo- H.8: Şanlıurfa İli<br />
2004 yılı Örtü AltıTarımı ( Sebzec<strong>il</strong>ik ve Meyvec<strong>il</strong>ik )İsatistikleri.<br />
Cam Sera Plastik Sera Yüksek Tünel Alçak Tünel TOPLAM<br />
Ürün Alan Üreti Alan Üreti Alan Üretim Alan Üreti Alan Üreti<br />
(da) (ton) (da) (ton) (da) (ton) (da) (ton) (da) (ton)<br />
Hıyar 0 0 0.5 0.1 0 0 0 0 0.5 0.1<br />
Patlıcan 0 0 0 0 0 0 100 150 100 150<br />
Domates 3 90 22 400.5 0 0 10 50 35 540.5<br />
Biber(Dolma) 0 0 0 0 0 0 5 25 5 25<br />
Biber(Sivri) 0 0 16.5 135 0 0 10 20 26.5 155<br />
Marul(Göbekli) 0 0 15 180 0 0 5 10 20 190<br />
Fasulye 15.8 197.5 62 756.5 0 0 0 0 77.8 954<br />
Ç<strong>il</strong>ek 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0<br />
Karpuz 0 0 0 0 0 0 0 0 0<br />
TOPLAM 18.8 --- 116.00 --- 0.00 --- 130 --- 264.8 ---<br />
Kullanılmayan<br />
Örtü Altı<br />
Alanlar<br />
12 0 0 0 12<br />
Tablo- H.9: Şanlıurfa İli 2004 yılı Açıkta Sebze yetiştiric<strong>il</strong>iği<br />
2004 YILI ŞANLIURFA İLİ AÇIKTA SEBZE YETİŞTİRİCİLİĞİ<br />
Ek<strong>il</strong>en Alan<br />
Üretim<br />
Verim<br />
1<br />
Ürün<br />
( Ha )<br />
( Ton )<br />
( Kg./da)<br />
2 Marul (Göbekli) 101 1,478.5 1,463.9<br />
3 Ispanak 2 10 500.0<br />
4 Pazı 2 12 600.0<br />
5 Semiz Otu 4 25 625.0<br />
6 Tere 54 164 303.7<br />
7 Nane 10 10 100.0<br />
8 Maydanoz 51 124 243.1<br />
9 Fasulye (Taze) 11 195 1,772.7<br />
10 Bamya 410 9,077.5 2,214.0<br />
11 Kavun 204 2,050 1,004.9<br />
12 Karpuz 1,555 47,440 3,050.8<br />
13 Sakız kabağı 146 381 261.0<br />
14 Hıyar 3,111 92,900 2,986.2<br />
15 Patlıcan 313 6,100 1,948.9<br />
Domates<br />
16<br />
1,477 22,800 1,543.7<br />
Biber (Dolmalık)<br />
17<br />
3,855 87,925 2,280.8<br />
Biber (Sivri,Çarliston)<br />
18<br />
7,494 272,625 3,637.9<br />
Biber (Salçalık)<br />
19<br />
1,201 30,040 2,501.2<br />
Sarımsak (Taze)<br />
20<br />
4 33 825.0<br />
Sarımsak (Kuru) 102 2,030 1,990.2<br />
21<br />
22<br />
23<br />
24<br />
25<br />
26<br />
Soğan<br />
(Taze) 200 1,000 500.0<br />
Soğan (Kuru) 339 5,490 1,619.5<br />
Havuç 240 1,420 591.7<br />
Turp ( Kırmızı) 1 20 2,000.0<br />
Acur 11 240 2,181.8<br />
TOPLAM 20,898 583,590.0 36,746.0<br />
Açıkta Sebze Alanı 20,730<br />
Sulanan 16,394<br />
Kuru 4,336
H.2.1.2.3. Süs Bitk<strong>il</strong>eri<br />
İlimizde 2004 yılı içinde yetiştirlen süs bitk<strong>il</strong>erinin alanı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i ver<strong>il</strong>er<br />
Tablo-H.10’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
era<br />
Plastik Sera (da) Yüksek Tünel Alçak Tünel TOPLAM<br />
Tablo- H.10: Şanlıurfa İli 2004 yılı İç Mekan Süs Bitk<strong>il</strong>eri Yetiştiric<strong>il</strong>iği (örtü altı)<br />
Cam S<br />
(da)<br />
(da)<br />
Süs Bitkisi 4.6 4.5 0 0 9.1<br />
TOPLAM ÖRTÜ ALTI ALANI<br />
(Da)<br />
H.2.2. Hayvansal Üretim<br />
H.2.2.1. Büyükbaş Hayvancılık<br />
35.4 120.50 0.00 130 285.90<br />
Büyükbaş hayvancılık <strong>il</strong>imiz merkez ve <strong>il</strong>çeler dah<strong>il</strong> olmak üzre toplam 126<br />
655<br />
büyükbaş hayvan mevcudu bulunmaktadır. Bu toplam miktarın yaklaşık %20’sini kültür ve<br />
ıslah ed<strong>il</strong>miş kültür ırkı (Holstein ve Simental) sığırlar oluşturmaktadır. Bü yükbaş hayvancılık<br />
<strong>il</strong>imiz merkeze bağlı Kabahaydar ve Akziyaret nahiyelerinde daha yoğun şek<strong>il</strong>de<br />
yapılırken,<br />
<strong>il</strong>çelerimizde yoğunluk sırasına göre Siverek, Viranşehir, Suruç, H<strong>il</strong>van ve Bozova’da yapılmaktadır. Büyükbaş hayvancılığı<br />
<strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-H.11’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
İlimizde son yıllarda canlı büyükbaş hayvan ihracatı yapılamamaktadır. Sayıları az<br />
olmakla birlikte varolan büyükbaş hayvan işletmeler i hem et, hem süt yönlü faaliyet<br />
göstermektedirler. Mağaralarda ise sadece<br />
besi yönlü yetiştiric<strong>il</strong>ik yapılamaktadır.<br />
Modern işletmeler elde ettikleri sütleri kend<strong>il</strong>eri<br />
işley erek, süt ürünlerine<br />
dönüştürmekte ve kend<strong>il</strong>erine ait ticari isimle pazarlamaktadırlar.<br />
Et ürünü açısından<br />
genellikle canlı satış yönünden değerlendir<strong>il</strong>mektedir. Hayvancılık işletmelerindeki<br />
hayv an gübreleri modern işletmelerde organik gübre<br />
şeklinde tarım araz<strong>il</strong>erinde kullanılmaktadır.<br />
Diğer işletmeler<br />
ise daha çok yakıt ürünü (tezek)<br />
olarak kullanılmaktadır.<br />
H.2.2.2.Küçükbaş Hayvancılık<br />
Küçükbaş hayvancılık <strong>il</strong>imiz m erkez ve <strong>il</strong>çeleri dah<strong>il</strong> olamka ü zere toplama<br />
1.428.903 koyun ve 129.917 keçi bulunmaktadır.bu<br />
koyunların büyük bölümü Akkaraman<br />
ırkına aittir. İlimizde küçümsenmeyecek oranda ivesi ırkı koyunlar da bulunmaktadır.<br />
Ceylanpı nar TİGEM’in ivesi ırkı koyunların niteliklerini ve ırk vasıflarını korumaya yönelik<br />
çalışmaları bulunmaktadır. Koyunculuk <strong>il</strong>imizin bütün yerleşim birimlerinde yetiştir<strong>il</strong>mekle birlikte daha yoğun olarak me rkeze bağ lı Yardımcı, Çamlıdere, Payamlı nahiyeleri <strong>il</strong>e<br />
Siverek, Viranşehir, Suruç, H<strong>il</strong>van, Akçakale, Harran <strong>il</strong>çelerinde yetiştir<strong>il</strong>m ektedir. İlimizde<br />
koyunculuk işletmeleri çoğunlukla kombine verim üzerine yapılmaktadır. Koyun sütü daha<br />
ziyade peynir ve tereyağı elde ed<strong>il</strong>mesinde kullanılır. İlimizde son yıllarda canlı koyun<br />
ihracatı yapılamamıştır. Üretim <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er yukarıdaki tabloda ver<strong>il</strong>miştir. İlimizde keçi<br />
yetiştiric<strong>il</strong>iği çok azdır. Genellikle koyun yetiştiric<strong>il</strong>iği yapan işletmelerde az sayıda
yetiştir<strong>il</strong>ir. Kıl keçisi, K<strong>il</strong>is keçisi daha yoğunlukla bölgemizde bulunmaktadır. Küçükbaş<br />
hayvancılığı<br />
<strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-H.11’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
H.2.2.3.Kümes<br />
Hayvancılığı (Kanatlı Üretim)<br />
Bölgemizde modern anlamda tavukçuluk tesisleri bulunmamaktadır. Kanatlı varlığı<br />
<strong>il</strong>imiz merkez ve <strong>il</strong>çelerinde köy bazında yetiştir<strong>il</strong>mektedir. Kümes hayvancılığı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i<br />
b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-H.10’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
H.2.2.4 Su Ürünleri<br />
İlimizde 35 ortaklı 2 adet su ürünleri kooperatifi bulunmaktadır. 1 adet aynalı sazan<br />
yetiştiric<strong>il</strong>iği tesisi mevcut olup, 12 m<strong>il</strong>yon yavru kapasitesine sahiptir.Yine Bölgemizde<br />
Harran Üniversitesi Bozova Meslek Yüksekokulu’na ait araştırma amaçlı olarak kullanılan 1<br />
adet 25 000 adet kapasiteli alabalık yetiştirme ünitesi mevcuttur.<br />
Tablo-H.11: 2004 Yılı İçinde Şanlıurfadaki Hayvan Sayısı, Hayvansal Üretim ve Çiftçi A<strong>il</strong>elerle İlg<strong>il</strong>i B<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er<br />
HAYVAN SAYILARI HAYVANSAL ÜRÜNLER<br />
Hayvan Cinsi<br />
Hayvan Sayısı<br />
(Adet) Ürün Cinsi Miktarı Birimi<br />
Koyun 1,428,903 Süt 124,829 Ton<br />
Kıl Keçisi 129,917 Et 9,587 Ton<br />
Sığır (Saf Kültür) 7,596 Yapağı 1,407.5 Ton<br />
Sığır (Kültür Melezi) 30,065 Kıl 42.8 Ton<br />
Sığır (Yerli-Diğer)<br />
88,930 Deri 153,247 Adet<br />
Manda 730<br />
Deve 35 ARICILIK<br />
At 10,725<br />
Arı<br />
Kovanları<br />
Sayısı<br />
(Adet)<br />
Ürünler<br />
Üretim<br />
(Ton)<br />
Eski Usul<br />
Eşek 1,810<br />
Kovan 2,492 Bal 448<br />
Yeni Usul<br />
Katır 252 Kovan 21,697 Bal Mumu 16<br />
Şanlıurfa İli Tarım İşletmeleri (Çiftçi<br />
A<strong>il</strong>eleri)'nin <strong>Durum</strong>u KÜMES HAYVANCILIĞI<br />
İşletme Büyüklüğü<br />
(da)<br />
A<strong>il</strong>e Sayısı<br />
(Adet)<br />
Kümes<br />
Hayvanları<br />
Hayvan Sayısı<br />
(Adet)<br />
Yumurta<br />
Üretimi<br />
(Adet)<br />
5' ten az 700<br />
Yumurtacı<br />
Tavuk 778,500 36,723,920<br />
5-9 905 Ördek 20,700 847,650<br />
10-19 3.946 Kaz 35,400 956,000<br />
20-49 13.907 Hindi 182,250 4,775,000<br />
50-99 12.883<br />
100-199 14.686<br />
200-499 12.856<br />
500-999 956<br />
1000-2499 405<br />
2500-4999 30<br />
5000'den fazla 1<br />
TOPLAM 61.275
H.2.2.5. Kürk Hayvancılığı<br />
İlimizde kürk hayvanı yetiştiric<strong>il</strong>iği yapan bir işletme bulunmamaktadır.<br />
H.2.2.6. Arıcılık ve İpekböcekç<strong>il</strong>iği<br />
İlimizde ekonomik anlamda ipekböcekç<strong>il</strong>iği yapılmamaktadır. Arıcılık <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er<br />
Tablo-H.11’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
H.3. Organik Tarım<br />
İlimizde 2000 yılı içerisinde GAP GİDEM tarafından geniş katılımlı bir toplantı<br />
yapılmıştır. Bu toplantıdan<br />
sonra arardan geçen iki yıl içerisinde 3 yerel firma üretime<br />
başlamışlardır. 2003 yılının başında yine GAP GİDEM’ce düzenlenen toplantı sonrasında<br />
‘Şanlıur fa Ekolojik Tarım Danışma Kurulu’ kurulmuştur. Önümüzdeki yıllarda bu kurul,<br />
ekolojik tarımın yaygınlaştırılması,<br />
üretim yapan çiftç<strong>il</strong>erin örgütlenmesi, sertifikasyon<br />
işleminin ucuza mal ed<strong>il</strong>mesi , Pazar ağının geliştir<strong>il</strong>mesi<br />
ve sözleşmeli ekolojik tarımın<br />
uygulamaya konm ası gibi organik tarımın belli başlı sorunlarını<br />
halletmek üzere çalışacaktır<br />
<strong>il</strong>imizd e organik tarımla üret<strong>il</strong>en başlıca ürünler antepfıstığı,<br />
buğday, soya fasulyesi ve<br />
kimyondur.<br />
H.4.<br />
Tarımsal İşletmeler<br />
H.4.1. Kamu İşletmeleri<br />
2004 yılı itibarıyle (Ocak, Şubat, Mart, Nisan) kamu mezbahalarında kes<strong>il</strong>en küçükbaş<br />
hayvan sayııs 7529 adet, et miktarı 144 107 kg, büyükbaş hayvan sayısı 834 adet, et miktarı<br />
ise 151 108 kg’dır.<br />
H.4.2. Özel İşletmeler<br />
2004 yılı itibarıyla (Ocak, Şubat, Mart, Nisan) özel mezbahalarda kesimi<br />
gerçekleştir<strong>il</strong>en küçükbaş hayvan sayısı 16 524 adet, elde<br />
ed<strong>il</strong>en kırmızı et miktarı 303 624<br />
kg, büyükbaş hayvan sayısı 7 872 adet, et miktarı 1 320 155 kg’dır.<br />
İlimizde faaliyet gösteren büyük tarımsal işletmelerden birisi de Koç-Ata Besi ve<br />
Tarım Ürünleri A.Ş.’dir. Bu firma bölge yatırım amaç lı kurdukları proje içeriğinde öncelikle<br />
ortalama 1000 baş/süt sığır<br />
yetiştiric<strong>il</strong>iği yılda<br />
9 m<strong>il</strong>yon litre süt üretimi, ortalama 5000<br />
baş/yıl sığır besic<strong>il</strong>iği<br />
<strong>il</strong>e 3000 ton canlı dana eti<br />
bulunmaktadır.<br />
Projenin olgunluk safhası kuruluş itibarı <strong>il</strong>e 5. yılı olup 1999 yılında kurulan çiftlikte<br />
besi tesislerinde 5000’e yakın sığır ve 6 41 süt veren ine k <strong>il</strong>e günde 19 ton süt alınmaktadır.<br />
H.5.<br />
Tarımsal Faaliyetler<br />
H.5.1. Pestisit Kullanımı<br />
Bölgede bazı ürünlerde entegre mücadele yapılmaktadır. Ancak, Bölgedeki yoğun<br />
tarımsal faaliyetler nedeniyle çok miktarda zirai <strong>il</strong>aç da kullanılmaktadır.<br />
1994-98 yılları<br />
arasında pamuk hastalık ve zararlılarına karşı kullanılan <strong>il</strong>aç miktarı 10 kattan daha fazla<br />
artmıştır.<br />
Bazı tarım uzmanları, aşırı <strong>il</strong>aç kullanılmasının yanlış tavsiyelerden kaynaklandığını<br />
söylemektedirler.<br />
Çiftç<strong>il</strong>er ise genelde uzman olamayan kiş<strong>il</strong>ere danıştıkları için <strong>il</strong>açlamaya
gerek olmadığı halde kend<strong>il</strong>erine <strong>il</strong>açlama tavsiye ed<strong>il</strong>mektedir. İlimizde pestisit<br />
kullanımı <strong>il</strong>e<br />
<strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-H.12 ’ de ver <strong>il</strong>miştir.<br />
Yıl<br />
Tablo-H.12 20 02–2004 Yılları Arasınd a İl Sınırları İçinde Kullanılm akta Olan Zirai Mücadele İlaçları<br />
Zirai Mücadele İlacının Grup Adı<br />
İnsekdisitler<br />
Herbisitler<br />
Fungisitler<br />
2002<br />
Rodentisitler<br />
Nematositler<br />
2003<br />
2004<br />
İnsekdisitler<br />
Herbisitler<br />
Fungisitler<br />
Rodentisitler<br />
Nematositler<br />
İnsekdisitler<br />
Herbisitler<br />
Fungisitler<br />
Rodentisitler<br />
Nematositler<br />
H.5.2. Gübre Kullanımı<br />
Kullanılan Miktarı<br />
(Ton)<br />
792<br />
200<br />
276<br />
0.4<br />
---<br />
749.88<br />
276.60<br />
336.79<br />
0.5<br />
---<br />
528.15<br />
474.00<br />
238.90<br />
0.5<br />
---<br />
Kullanıldığı Alan<br />
(ha)<br />
8.118,50<br />
1.478,90<br />
3.890,20<br />
517.00<br />
---<br />
5.477,90<br />
3.667,50<br />
3.820,30<br />
615.00<br />
---<br />
6.163,90<br />
3.809,50<br />
3.750,50<br />
614.00<br />
---<br />
İlimizde 2004 yılıiçinde kullanılan gübre miktarları Tablo-H.13’de ve buğdayg<strong>il</strong>ler ve<br />
endüstri bitk<strong>il</strong>eri için kullanılacak gereken gübre miktarları da Tablo-H.14’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Gübre kullanımı için çiftç<strong>il</strong>ere toprak analizi yaptırmaları tavsiye ed<strong>il</strong>mekle birlikte genellikle<br />
çiftç<strong>il</strong>erimiz toprak analizi yaptırmamaktadırlar.<br />
Topraktaki birikim miktarları <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bir<br />
çalışma mevcut değ<strong>il</strong>dir.<br />
Tablo-H.13: İlimizde 2004 Yılında Tüket<strong>il</strong>en Gübre Miktarı<br />
Şanlıurfa’daGübre Çeşitleri<br />
Amonyum Sülfat %21<br />
Amonyum Nitrat %26<br />
Amonyum Nitrat %33<br />
Üre %46<br />
Triple Super Fosfat % 42–44<br />
DAP 18–46–0<br />
Kompoze 20.20.0<br />
Kompoze 20.20.0+Zn<br />
Kompoze 15.15.15<br />
Gübre Miktarları<br />
5200<br />
35550<br />
37870<br />
23605<br />
4502<br />
17690<br />
39335<br />
18040<br />
167<br />
Gübrenin Bitki Çeşitleri<br />
Mevcut kayıtlar gübre tüketimi <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>idir.<br />
Ek<strong>il</strong>en ürün cinslerine göre dekara farklı<br />
miktarlarda gübre kullanımı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i net bir<br />
rakam ver<strong>il</strong>mesi güçtür.
Tablo-H.14: Buğdayg<strong>il</strong>ler ve Endüstri bitk<strong>il</strong>eri İçin Kullanılacak gübre<br />
miktarları<br />
Azot<br />
Fosfor<br />
Potasyum<br />
Ürün (kg/da)<br />
(kg/da) (kg/da)<br />
Açıklamalar<br />
Azotun 1/3’ü ekimle, 1/3’ ü I. Suda,<br />
Pamuk 17 7 - 1/3 ‘ ü II. Suda<br />
Azotun yarısı ekimle, yarısı<br />
Buğday (Sulu) 16<br />
13 - kardeşlenme başlangıcı<br />
Azotun yarısı ekimle, yarısı<br />
Buğday(kuru) 8<br />
9<br />
- kardeşlenme başlangıcı<br />
Azotun yarısı ekimle, yarısı<br />
Arpa (kuru) 7 9 - kardeşlenme başlangıcı<br />
Azotun yarısı ekimle, yarısı bitk<strong>il</strong>er diz<br />
II. ürün Mısır 19<br />
8<br />
- boyu olduğunda<br />
azot ve fosforun tamamı ekimle, 4.4<br />
II.Ürün soya 36<br />
9<br />
16 kg7da Ca, 2.6 kg/da Mg<br />
Tamamı ekimden önce<br />
Susam<br />
7 5 5-10<br />
H.5.3.<br />
Toprak Kullanımı<br />
Tarımsal faaliyetlerde toprak kaybını (erozyonu)<br />
engellemek üzere yapılan çalışmalar<br />
<strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>giye ulaşılmamıştır.<br />
KAYNAKLAR<br />
:<br />
1- GAPBKİ Şanlıurfa <strong>il</strong>i Tarım Sanayi, Pazarlama ve Eğitim <strong>Durum</strong> Raporu, 1999) Çiftçi el<br />
kitabı GAP MOM GAP Sulama Sisitemlerinin İşletme Bakım veYönetimi, ÇEY Şb.<br />
Müdürlüğü<br />
2- Çiftçi el kitabı GAP MOM GAP Sulama Sisitemlerinin İşletme Bakım<br />
ve Yönetimi, ÇEY<br />
Şb.<br />
Müdürlüğü, Kontrol Şb. Müd.<br />
3- Proje<br />
ve İstatistik Şube Müdürlüğü<br />
4- Çiftçi El Kitabı<br />
5- GAP Alanındaki Tarım İşletmelerinin Ekonomik Analizi Çalışması<br />
6-<br />
Tarım İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Müdürlüğü, Proje ve İstatistik Şube Müdürlüğü<br />
8- GAPBKİ Şanlıurfa <strong>il</strong>i Tarım Sanayi, Pazarlama ve Eğitim <strong>Durum</strong> Raporu, 1999<br />
9-<br />
Tarım İl Müdürlüğü Bitki Koruma Şube Müdürlüğü
(I). MADENCİLİK<br />
I.1. Maden Kanununa Tabi Olan Madenler ve Taş Ocakları Nizamnamesin e Tabi<br />
Olan Doğal Malzemeler I.1.1. Sanayi Madenleri<br />
İlimiz sınırları dâh<strong>il</strong>inde sanayi madeni olarak tespit ed<strong>il</strong>miş<br />
çimento<br />
hammaddesi<br />
olarak kullanılan ponza,<br />
marn ve kalker bulunmaktadır. Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-<br />
B. 2’d e ve İlimizde Maden Kanunu ve Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Doğal Kaynakların Yerleri, Malikleri, Ruhsat No’ları , Kapasiteleri ve Maden Grupları<br />
Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
I.1.2. Metalik Madenler<br />
İl sınırları içerisin de tespit ed<strong>il</strong>miş metalik m aden<br />
yatakları bulunmamaktadır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
I.1.3. Enerji Madenleri<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>gi bölüm J.1.5. ver<strong>il</strong>miştir. Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de<br />
ve İlimizde Maden Kanunu ve Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Doğal Kaynakların Yerleri,<br />
Malikleri, Ruhsat No’ları , Kapasiteleri ve Maden Grupları Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
I.1.4. Taş Ocakları Nizamnamesine Tabi Olan Doğal Malzemeler<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>i Maden Haritası Harita-B.2’de ve İlimizde Maden Kanunu ve Taş<br />
Ocakları Nizamnamesine Tabi Doğal Kaynakların Yerleri, Malikleri, Ruhsat No’ları ,<br />
Kapasiteleri ve Maden Grupları Tablo-I.1 ve Tablo-I.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
I.2. Madenc<strong>il</strong>ik Faaliyetlerinin Yapıldığı Yerlerin Özellikleri<br />
Bu sahaların <strong>çevre</strong>sel özellikleri hakkında b<strong>il</strong>gi alınamamıştır.<br />
I.3. Cevher Zenginleştirme<br />
İlimizde Maden Kanununa tabi madenler <strong>il</strong>e Taş Ocakları Nizamnamesine tabi doğal<br />
malzemelerin çıkarılmasını müteakiben herhangi bir cevher zenginleştirme faaliyeti<br />
yapılmamaktadır. Çıkarılan madenler (pomza) kamyonlarla kullanıcılara (Çimento<br />
Fabrikaları) nakled<strong>il</strong>mektedir. Tabi malzemeler de konkasörlerde değişik ebatlarda kırılıp<br />
elenmekte ve stoklanmaktadır. Bu malzemeler daha sonra piyasaya arz ed<strong>il</strong>mektedir.<br />
I.4. Madenc<strong>il</strong>ik Faaliyetlerinin <strong>Çevre</strong> Üzerine Etkisi<br />
Üretim sırasında hafriyat yapılmaktadır. Hafriyat bazı <strong>durum</strong>larda kazıcı <strong>il</strong>e<br />
yapılmakta bazı <strong>durum</strong>larda da patlayıcı kullanılarak yapılmaktadır. Patlayıcı kullanma<br />
esnasında gerekli emniyet tedbirleri alınmaktadır. Maden alanlarında ve tabi malzemelerin<br />
çıkarıldığı alanlarda ağaç bulunmadığından ağaç kesimi yapılmamaktadır.
S.NO<br />
1<br />
2<br />
3<br />
4<br />
5<br />
6<br />
7<br />
8<br />
9<br />
10<br />
11<br />
12<br />
13<br />
14<br />
15<br />
16<br />
17<br />
18<br />
19<br />
20<br />
21<br />
22<br />
23<br />
24<br />
25<br />
26<br />
27<br />
28<br />
29<br />
30<br />
31<br />
32<br />
Tablo-I.1. İlimizde Bulunan Malzeme Ocaklarının İsimleri, Yerleri, Kapasiteleri ve Ruhsat Tarihleri<br />
REZEV RUHSAT<br />
YERLERİ İŞLETİCİNİN ADI SOYADI MİKTARI SAYILARI<br />
1999/10<br />
TÜRLERİ<br />
Birecik Saha Mah.<br />
Karayolları 9.Böl.Müdürlüğü -----<br />
2004/14<br />
Kumocağı<br />
Ş.Urfa Kapaklı Köyü " "<br />
-----<br />
2004/13<br />
Taşocağı<br />
Siverek Alagün Köyü " "<br />
-----<br />
1999/8<br />
"<br />
C.Pınar Yk.Arbit Köyü " "<br />
-----<br />
2004/ 9<br />
"<br />
Bozova Gölbaşı Köyü " "<br />
-----<br />
1999/14<br />
"<br />
Birecik Kocaali Köyü " "<br />
-----<br />
2000/1<br />
"<br />
Ş.Urfa Hancağız Köyü " "<br />
-----<br />
2000/2<br />
"<br />
Birecik Haydarahmet Köyü " "<br />
-----<br />
2000/3<br />
"<br />
Birecik Almasar Köyü " "<br />
-----<br />
2000/4<br />
"<br />
Bozova Küç.Tülmen Köyü " "<br />
-----<br />
2000/5<br />
"<br />
H<strong>il</strong>van Kucak Köyü<br />
" "<br />
-----<br />
2000/6<br />
"<br />
H<strong>il</strong>van Göktepe Köyü " "<br />
-----<br />
2002/1<br />
"<br />
Bozova Kırmızıpınar Mah. " "<br />
-----<br />
2004/ 5<br />
"<br />
Ş.Urfa Akçamescit Köyü " "<br />
-----<br />
2004/8<br />
"<br />
Ş.Urfa Akçamescit Köyü Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü -----<br />
1997/1<br />
"<br />
Ş.Urfa Karaali Dibe Mezrası DSİ XV.Bölge Müdürlüğü<br />
-----<br />
1999/15<br />
"<br />
Ş.Urfa İkiağız Köyü " "<br />
-----<br />
1999/3<br />
"<br />
Suruç Ezg<strong>il</strong> Köyü<br />
Suruç İlçe Köy.Hiz.Göt.Birl. -----<br />
2004/11<br />
"<br />
H<strong>il</strong>van Aş.Külünçe Köyü Hava Meydan İnş.Gen.Müd.<br />
-----<br />
2003/6<br />
"<br />
Birecik Uğurcuk Köyü K.Yolları 5.Böl. Müd.Mersin -----<br />
2004/ 3<br />
Ariyet Oc.<br />
Ş.Urfa Büy.Karğılı Köyü Ş.Urfa Çimento Fabrikası<br />
-----<br />
2004/2<br />
Marnocağı<br />
Ş.Urfa Çömlekçi Köyü " "<br />
-----<br />
2004/1<br />
K<strong>il</strong>ocağı<br />
Bozova Yaslıca Köyü " "<br />
-----<br />
K<strong>il</strong>ocağı<br />
Ş.Urfa Akçamescit Köyü Necmettin ŞAKAK<br />
168.637 m 2 2001/2<br />
.<br />
2004/6<br />
Taşocağı<br />
Ş.Urfa Yenice Köyü Enver GÜLEL<br />
-----<br />
2004/16<br />
"<br />
Ş.Urfa Başören Köyü M.BADILLI- A.AKBIYIK<br />
-----<br />
"<br />
Ş.Urfa Küçükler Köyü<br />
Birecik Karşıyaka Mah.<br />
Birecik Surtepe Köyü<br />
Ş.Urfa Küçükler Köyü<br />
Merkez Otlukalanı<br />
Merkez Dağeteği<br />
Emin YETİM<br />
A.Rıza ERKOYUNCU<br />
Köylere Hiz. Götürme Birliği<br />
Mehmet DOĞAN<br />
Ad<strong>il</strong> GÜLEL<br />
Mehmet GÖNÜLLÜ<br />
42.000 m 2<br />
113.927 m 2 .<br />
7000 m 2<br />
9400 m 2<br />
21293 m 2<br />
50000 m 2<br />
2004/4<br />
2004/12<br />
2004/ 15<br />
2004/18<br />
2004/17<br />
2004/10<br />
Taşocağı<br />
Kumocağı<br />
Kumocağı<br />
Taşocağı<br />
Taşocağı<br />
Taşocağı
Tablo-I.2. İlimizde Bulunan Ruhsatlı Maden Alanları<br />
İlçe Köy Sic<strong>il</strong> No Ruhsat Maden Ruhsat<br />
Ruhsat Sahibi<br />
Alanı Grubu safhası<br />
BİRECİK SURTEPE 20051668 127.5 IV. GRUP Arama İBRAHİM FEVZİ KARADENİZ<br />
BİRECİK 65850 250 MERMER Arama SABAHATTİN TÖLÜK<br />
BOZOVA YASLICA 543385 32.56 I-B GRUBU İşletme ŞANLIURFA ÇİMENTO SAN.T.A.Ş.<br />
BOZOVA 36020 122.35 II. GRUP İşletme ŞANLIURFA ÇİMENTO SAN.T.A.Ş.<br />
C.PINAR 20051583 75 II. GRUP Arama İSMAİL GÜLEL<br />
HALFETİ SAYLAKKAYA 59211 250 MERMER Arama ATILGAN İNŞ. TAAH.MER.MAD.<br />
SAN.TİC.A.Ş.<br />
HALFETİ SAYLAKKAYA 59209 250 MERMER Arama ATILGAN İNŞ.TAAH.MER.MAD.<br />
SAN.TİC.A.Ş.<br />
HALFETİ ARGAÇ 65222 249.02 MERMER Arama ADATEPE İNŞ.MÜH.MÜŞ.GIDA<br />
MAD.ELEKT.VE ELEKT.SAN.<br />
TAAH.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
HARRAN BÜYÜKTÜRBE 58741 209 MERMER Arama M.YAŞAR KÖMÜRCÜOĞLU<br />
HARRAN BÜYÜKTÜRBE 58714 245 MERMER Arama M. YAŞAR KÖMÜRCÜOĞLU<br />
MERKEZ YENİCE 20051020 99.96 II. GRUP Arama İBRAHİM HALİL ŞAKAK<br />
MERKEZ KÜÇÜKLER 20051630 9.53 II. GRUP Arama MEHMET DOĞAN<br />
MERKEZ KÜÇÜKLER 20051631 41.24 II. GRUP Arama ABDULHAMİT ÇELİK<br />
MERKEZ AKÇAMESCİT 20051632 46.6 II. GRUP Arama DOĞAN İNŞ. İTH. İHR. TURZ. SAN.<br />
VE TİC. LTD. ŞTİ.<br />
MERKEZ AKÇAMESCİT 20051633 38.71 II. GRUP Arama ÖM-MEÇ İNŞ. TUR. TEKS. PET.<br />
İTH. VE İHR. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.<br />
MERKEZ BY. KARGILI 20052095 97.13 II. GRUP Arama ABDULHAMİT ÇELİK<br />
MERKEZ KÜÇÜKLER 20050114 97.11 II. GRUP Arama MEHMET YETİM<br />
MERKEZ AKCAMESCİT 20050291 0.97 II. GRUP Arama ÖM-MEÇ İNŞ. TUR. TEKS. PET.<br />
İTH. VE İHR. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.<br />
MERKEZ DAĞETEĞİ 67499 250 MERMER Arama SELİM BÜKÜLMEZOĞLU<br />
MERKEZ ÇALIŞKANLAR 57145 200 MERMER Arama BER - ONER MAD.SAN. TİC. A.Ş.<br />
MERKEZ KEBERLİ 56479 250 MERMER Arama BER - ONER MAD.SAN. TİC. A.Ş.<br />
MERKEZ 58006 185 MERMER Arama BER - ONER MAD.SAN. TİC. A.Ş.<br />
MERKEZ KIZILKUYU 535331 53.37 MERMER Arama ESİN OZGAN<br />
MERKEZ ÇÖMLEKÇİ 543384 35.06 I-B GRUBU İşletme ŞANLIURFA ÇİMENTO SAN.T.A.Ş.<br />
MERKEZ BÜYÜKKARGILI 543275 40.07 I-B GRUBU İşletme ŞANLIURFA ÇİMENTO SAN.T.A.Ş.<br />
MERKEZ BÜYÜKKARGILI 543288 9.89 I-B GRUBU İşletme ŞANLIURFA ÇİMENTO SAN.T.A.Ş.<br />
MERKEZ KÜÇÜKLER 72406 2.49 II. GRUP İşletme EMİN YETİM<br />
MERKEZ AKÇAMESCİT 543265 2 II. GRUP İşletme ŞAKAK İNŞ.TİC.VE SAN. LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ OTLUKALAN 72773 2.07 II. GRUP İşletme SIRAT İNŞ.TAAH.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ KARABAHÇE 37499 94.37 MADEN İşletme BETONSAN-BETON VE ÇİMENTO<br />
SAN. İŞL.VE TİC.A.Ş.<br />
MERKEZ RUBİ 45028 250 MERMER İşletme ÜNALLAR MER.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ RUBİ 37168 250 MERMER İşletme ÜNALLAR MER.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ RUBİ 37172 250 MERMER İşletme ÜNALLAR MER.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ PARMAKKAPI 23768 167.5 MERMER İşletme MERSA MERMER SAN. TİC.A.Ş.<br />
MERKEZ PARMAK KAPI 17909 67.5 MERMER İşletme MERSA MERMER SAN.TİC.A.Ş.<br />
MERKEZ KIZILKUYU 57119 190.87 MERMER İşletme BER - ONER MAD.SAN. TİC. A.Ş.<br />
MERKEZ MEŞREFE 49914 250 MERMER Ön İşletme FEDERAL MERMER MAD.ELK.<br />
TAAH.TİC.VE SAN.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ MEŞREFE 49915 250 MERMER Ön İşletme FEDERAL MERMER MAD.ELK.<br />
TAAH.TİC.VE SAN.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ RUBİ 45022 250 MERMER Ön İşletme ÜNALLAR MER.SAN. TİC.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ RUBİ 45023 250 MERMER Ön İşletme ÜNALLAR MER.SAN. TİC.LTD.ŞTİ.<br />
MERKEZ RUBİ 45039 250 MERMER Ön İşletme ÜNALLAR MER.SAN. TİC.LTD.ŞTİ.<br />
SİVEREK KARABAHÇE 58504 249.98 MERMER Arama GLOBMAR MAD.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
SİVEREK KARABAHÇE 58505 250 MERMER Arama GLOBMAR MAD.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.<br />
SİVEREK KARABAHÇE 17492 62.87 MADEN İşletme MERSA MERMER SAN. VE TİC.A.Ş.<br />
SİVEREK MEZRAA 46331 231.25 MERMER Ön İşletme M.MURAT ÖZKAYNAK<br />
V.ŞEHİR KIRBALIKÖYÜ 20052174 99.89 II. GRUP Arama İPEKYOL İNŞ. HAFR. BETON SAN.<br />
VE TİC. LTD. ŞTİ.<br />
V.ŞEHİR EKŞİN 58272 200 MERMER Arama İNTAŞ İNŞ.MAD.MAK.İMALAT<br />
SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.
I.5. Madenc<strong>il</strong>ik Faaliyetleri Sonucunda Arazi Kazanım Amacıyla Yapılan<br />
Rehab<strong>il</strong>itasyon Çalışmaları<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde ekonomik ömürlerini tamamlayan Maden Kanunu ve<br />
Taşocakları Nizamnamesi kapsamındaki işletmeler için herhangi bir rehab<strong>il</strong>itasyon (Ziraat,<br />
ormancılık, rekreasyon gibi geri kazanım faaliyetleri) işlemi yapılmamıştır.<br />
K A Y N A K L A R :<br />
1-Maden İşleri Genel Müdürlüğü Yazısı<br />
2-İl Özel İdare Müdürlüğü Yazısı<br />
3-İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
4-Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu
J.1. Birinc<strong>il</strong> Enerji Kaynakları<br />
(J). ENERJİ<br />
İlde ısınmada sobalarda odun, kömür, likid petrol gazı, motorin, kaloriferlerde fuel-o<strong>il</strong><br />
ve kömür kullanılmaktadır. İlde kışların ılık geçmesi nedeniyle ısınmada yoğun olarak<br />
elektrik enerjisi kullanımı da söz konusudur. İlimizde kullanılan yakıtların cins ve miktarları<br />
Tablo-C.26’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
İl Mahalli <strong>Çevre</strong> Kurulunda alınan kararlar doğrultusunda kükürt oranı yüksek, kalori<br />
değeri düşük kömür ve yakıtların yasaklanması neticesinde <strong>il</strong>de önem arzedecek hava kirl<strong>il</strong>iği<br />
oluşmamaktadır.<br />
İl sınırlarımız içinde doğalgazın kullanımı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i Adıyaman-Diyarbakır Doğalgaz<br />
Boru Hattı için ÇED Olumlu Kararı alınmış ve proje için inşaat çalışmalarına başlanmıştır.<br />
Sözkonusu projenin tamamlanması <strong>il</strong>e <strong>il</strong>imizde doğalgazın kullanımına başlanacaktır.<br />
İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Denetleme Ekipleri düzenli olarak kontrolleri<br />
yapmakta, standartlara uygun yakıtlara satış izin belgesi ver<strong>il</strong>mekte, yasaklanmış yakıtların<br />
kullanımı önlenmekte ve ve <strong>il</strong> dışına çıkarılması sağlanmaktadır.<br />
J.1.1. Taş Kömürü<br />
J.1.2. Linyit<br />
J.1.3. Asfaltit<br />
İlimiz sınırları dah<strong>il</strong>inde tespit ed<strong>il</strong>en kömür rezervi bulunmamaktadır.<br />
İlimiz sınırlarında Linyit kaynağı bulunmamaktadır.<br />
İlimiz sınırlarında Asfatit kaynağı bulunmamaktadır.<br />
J.1.4. Bitümlü Şist:<br />
İlimiz sınırlarında Bitümlü Şist kaynağı bulunmamaktadır.<br />
J.1.5. Ham Petrol<br />
Şanlıurfa İli sınırları içinde, Türkiye Petrolleri A.O.nın Bozova, Çaylarbaşı, Doğu<br />
Beşikli, N.V.Turkse Perenco şirketinin Piyanko ve TPAO <strong>il</strong>e N.V.Turkse Perenco ortaklığının<br />
Yalankoz ham petrol sahaları yer almaktadır. 31.12.2003 tarihi itibariyle 5 sahanın toplam<br />
kalan üret<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir rezervi 1 679 042 var<strong>il</strong>dir. (206.237 m.ton) İlimizdeki sahalardan 2003 yılı<br />
içinde toplam 358 882 var<strong>il</strong> (52.404 m.ton) ham petrol üretimi yapılmıştır. Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i<br />
tablolar Bölüm-B.1.7’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
İl sınırları içinde herhangi bir rafineri bulunmamaktadır. Üret<strong>il</strong>en ham petrol kara<br />
tankerleri vasıtası <strong>il</strong>e ana toplama istasyonlarına taşınmaktadır.
Şanlıurfada 2003 yılı içinde; 35 066 ton LPG, 3 151 ton Süper Benzin, 5 619 ton<br />
Kurşunsuz Super Benzin, 240 ton Gazyağı, 40 704 ton Motorin, 5 738 ton Kalorifer Yakıtı, 5<br />
085 ton Fuel O<strong>il</strong>–6, 459 ton Madeni Yağ olmak üzere LPG hariç toplam 60 994 ton petrol<br />
ürünleri tüket<strong>il</strong>miştir.<br />
J.1.6. Doğalgaz Enerjisi<br />
İl sınırlarımız içinde doğalgazın kullanımı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i Adıyaman-Diyarbakır Doğalgaz<br />
Boru Hattı için ÇED Olumlu Kararı alınmış ve proje için inşaat çalışmalarına başlanmıştır.<br />
Sözkonusu projenin tamamlanması <strong>il</strong>e <strong>il</strong>imizde doğalgazın kullanımına başlanacaktır.<br />
J.1.7. Nükleer Kaynaklar<br />
J.1.8. Orman<br />
J.1.9. Hidrolik<br />
İl sınırları içerisinde tespit ed<strong>il</strong>miş uranyum ve toryum rezervi bulunmamaktadır.<br />
İl sınırları içerisindeki Orman varlığı (P) ve (F) bölümlerinde ayrıntılı anlatılmıştır.<br />
J.1.10. Jeotermal<br />
J.1.11. Güneş<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>giye ulaşılmamıştır.<br />
Konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>gi D.1.2 bölümlerinde ayrıntılı olarak anlatılmıştır.<br />
Tükenme niteliğine sahip ve giderek pahalılaşan konvansiyonel enerji kaynakları<br />
(petrol, kömür, odun, doğalgaz, vb.) yerine alternatif enerji kaynakları arasında yer alan güneş<br />
enerjisi; <strong>il</strong>etim, dağıtım gibi sorunları olmaması, <strong>çevre</strong> kirl<strong>il</strong>iği oluşturmaması nedeniyle diğer<br />
enerji kaynaklarına göre üstünlük taşımaktadır.<br />
Güneş enerjisinden faydalanmak için geliştir<strong>il</strong>en sistemleri üç ana başlıkta<br />
toplayab<strong>il</strong>iriz.<br />
a) Termal Güneş Santralleri<br />
b) Güneş Kolektörleri<br />
c) Güneş P<strong>il</strong>leri<br />
Bölgemizin iklim özelliği nedeniyle her mevsim güneşi görmek mümkün<br />
olduğundan(yıllık güneşleme süresi 3000 saat) güneş enerjisinden faydalanmak için tabii<br />
şartların var olduğunu göstermektedir.<br />
Şanlıurfa’da güneş enerjisi, pasif güneş enerjisi sistemleri <strong>il</strong>e konut ve işyerlerinde en<br />
çok su ısıtmada kullanılmaktadır. İlde bulunan işyeri ve konutların % 95’inde güneş<br />
enerjisinden faydalanılmaktadır. Termal güneş santralleri ve güneş p<strong>il</strong>leri gibi sistemlerle<br />
<strong>il</strong>g<strong>il</strong>i henüz bir proje bulunmamaktadır. Günlük güneşleme sürelerinin aylık ortalaması Bölüm<br />
B’deki Tablo-B.1’de, ışınım şiddeti ise Bölüm B’deki Tablo-B.2’de ver<strong>il</strong>miştir.
J.1.12. Rüzgar<br />
Güneşin yeryüzünü ve atmosferi farklı derecede ısıtmasından rüzgar adı ver<strong>il</strong>en hava<br />
akımları meydana gelir. Rüzgar enerjisinden faydalanmak için rüzgar hızının 3 m/sn ‘den<br />
fazla olması gerekmektedir. İlimizin 1991-2001 tarihleri arasındaki ortalama rüzgar hızı<br />
ortalaması 1.5 m/sn’dir. Bu da <strong>il</strong>imizin rüzgar enerjisinden yararlanması için gerekli olan<br />
potansiyele sahip olmadığını göstermektedir. İlimizin rüzgar hızı aylık ortalaması Bölüm<br />
C’deki Tablo-C.1’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
J.1.13. Biyokütle<br />
Bu konu Bölüm-B.1.6’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
J.2. İkinc<strong>il</strong> Enerji Kaynakları<br />
J.2.1. Termik Enerji<br />
İl sınırları içerisinde kurulu bulunan termik enerji santrali bulunmamaktadır.<br />
J.2.2. Hidrolik Enerji<br />
İlimiz sınırları dâh<strong>il</strong>inde 4 adet hidroelektrik santrali bulunmaktadır. Bu hidroelektrik<br />
santralleri; Fırat Nehri üzerinde Bozova <strong>il</strong>çesi sınırları içerisinde kurulan Atatürk Barajı,<br />
Şanlıurfa sulama tünelleri çıkışındaki hidroelektrik santrali. Fırat Nehri üzerinde Birecik <strong>il</strong>çesi<br />
sınırları içerisinde kurulan Birecik Barajı ve Karkamış Atatürk Barajının yıllık enerji üretimi,<br />
sulamadan önce 8.9x10 k.Wh/yıl, sulamadan sonra ise 8.1x10 9 k.Wh/yıl’dir. Bu barajlardan<br />
sadece Atatürk barajı <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er aşağıda ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santralı hakkında teknik b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Bölüm-D’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
J.2.3. Nükleer Enerji<br />
İlimizde tespit ed<strong>il</strong>en radyoaktif Enerji kaynağı bulunmamaktadır.<br />
J.2.3. Yen<strong>il</strong>eb<strong>il</strong>ir Elektrik Enerjisi Üretimi<br />
İlimizde rüzgar, jeotermal, güneş ve biyokütle enerjisinin üret<strong>il</strong>mesi <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i<br />
herhangi bir proje bulunmamaktadır.<br />
J.3. Enerji Tüketiminin Sektörlere Dağılımı<br />
İldeki enerji tüketiminin sektörler bazındaki dağılımı Tablo-J.2.’te ver<strong>il</strong>miştir.
Tablo-J..2 : 2004 Yılında İlimizde Kullanılan Enerjinin Sek törel Dağılımı ve Miktarı<br />
KULLANILAN ENERJİNİN CİNSİ VE MİKTARLARI<br />
SEKTÖRLER<br />
KÖMÜR<br />
(TON)<br />
PETROL<br />
ÜRÜNLERİ<br />
(TON)<br />
DOĞALGAZ<br />
3<br />
(MP P)<br />
ELEKTRİK<br />
(Kwh)<br />
ODUN<br />
(TON)<br />
Mesken 19.495 11.538 7.600 ( L.P.G) 278.871.815 40.450<br />
Ticaret ---- ---- ---- 519.130.502 ---<br />
Sanayi 25.905 6.250 1000 ( L.P.G) 359.154.874 ---<br />
Resmi Daire, KİT,<br />
---<br />
Belediye<br />
---- ---- ---- 7.341.991<br />
Tarımsal Sulama ---- ---- ----<br />
---<br />
253.965.906<br />
İçme Suyu ---- ---- ---- ---<br />
Hayır Kurumu ---- ---- ---- 19.945.327<br />
---<br />
Şantiye ---- ---- ----<br />
----<br />
T O P L A M 45.400 17.788 8.600 ( L.P.G) 1.438.442.126 40.450<br />
Diğer<br />
J.4. Enerji Tasarrufu İle İlg<strong>il</strong>i Çalışmalar<br />
Enerji tasarrufu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i olarak güneş enerjisinden daha fazla yararlanmak için ülke<br />
genelinde uygulanan yaz saati uygulaması <strong>il</strong>imizde de uygulanmaktadır.<br />
UK A Y N A K L A R :<br />
1-Maden İşleri Genel Müdürlüğü Yazısı<br />
2-DSİ XV. Bölge Müdürlüğü Yazısı<br />
3-TEDAŞ Müessese Müdürlüğü Yazısı<br />
4-İl <strong>Çevre</strong> ve Orman Müdürlüğü Çalışmaları<br />
5-Şanlıurfa İli 2003 Yılı <strong>Çevre</strong> <strong>Durum</strong> Raporu
(K), SANAYİ VE TEKNOLOJİ<br />
K.1 İl Sanayinin Gelişimi, Yer Seçimi Süreçleri ve Bunu Etk<strong>il</strong>eyen Etkenler<br />
Şanlıurfa İlinde Cumhuriyetin <strong>il</strong>k kuruluş yıllarında dokumacılık, keçec<strong>il</strong>ik kürkçülük,<br />
deric<strong>il</strong>ik, sarrafçılık, bakırcılık, kazazlık gibi küçük el sanatları <strong>il</strong>e iştigal eden esnaflık daha<br />
yaygındı. Bu yıllarda hiçbir sanayi kuruluşu yoktu. Balıklı gölün suyunun şehir merkezinden<br />
geçtiği güzergâhlarda sayılı 4–5 civarında un değirmenleri vardı.<br />
08.06.1992 tarih ve 92/3095 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı <strong>il</strong>e Şanlıurfa İlinin Birinci<br />
derecede öncelikli İller listesine alınması, Organize Sanayi Bölgesinin kurularak 1992 yılında,<br />
sanayi yatırımlarına başlanılması. Ayrıca 1995 yılında Şanlıurfa Tünellerinden Harran<br />
Ovasına suyun ver<strong>il</strong>mesi <strong>il</strong>e sulu tarıma geç<strong>il</strong>miş ve pamuk üretiminde büyük ölçüde artış<br />
sağlanmıştır. Bütün bu sayılan gelişmeler sonucunda halkımız arasında tarımsal ürünlerin<br />
değerlendir<strong>il</strong>mesi ve ayrıca tarımdan elde ed<strong>il</strong>en gelirin sanayi sektörüne kanalize ed<strong>il</strong>me<br />
fikrini geliştirmiş ve bunun sonucunda Şanlıurfa <strong>il</strong>inde sanayi kuruluşu sayısında artış<br />
gözlenmiştir.<br />
1923 yılında <strong>il</strong>imizde herhangi bir fabrika yok iken 2004 yılına gelindiğinde <strong>il</strong>imiz<br />
merkez <strong>il</strong>çe, diğer <strong>il</strong>çeler <strong>il</strong>e Organize Sanayi Bölgesinde faaliyete geçen sanayi kuruluşu<br />
sayısı 338 olmuştur.<br />
Halkımızda tarım toplumundan sanayi toplumuna doğru hızlı bir yönelme başlamıştır.<br />
Şanlıurfa da sanay<strong>il</strong>eşmede önemli bir mesafe kayded<strong>il</strong>miş ve ayrıca Şanlıurfalı da<br />
müteşebbis fikri oluşmuştur. Bir fabrikası olan sanayici ikinci bir fabrika daha planlamaktadır<br />
veya teşebbüs etmektedir.<br />
Sanay<strong>il</strong>eşmenin isten<strong>il</strong>en düzeyde gerçekleşmesi için yatırımcılara özel teşvik<br />
tedbirlerinin uygulanması gerekmektedir.<br />
Şanlıurfa da Organize Sanayi Bölgesi yeraltı yapısı tamamlanmadan önce<br />
müteşebbisler Akçakale yolu etrafındaki tarımsal araz<strong>il</strong>erde sanayi kurulmasına yönelmiş ve<br />
hatta 20’ye yakın çırçır ve pamuk yağ fabrikası kurulmuştur. Organize Sanayi Bölgesinin<br />
faaliyete geçmesiyle müteşebbisler bu alana yönelmişlerdir.<br />
K.2. Genel Anlamda Sanayi Gruplandırılması<br />
Sanayi Kuruluşlarının dağılıma <strong>il</strong>işkin harita bulunamamıştır.<br />
K.3. Sanayinin İlçelere Göre Dağılımı<br />
Sanayi Kuruluşlarının Dağılımı Ek-1’de ver<strong>il</strong>miştir. Şanlıurfa İlinde Kurulu bulunan<br />
sanayi kuruluşlarının sektörel dağılımı Tablo-K.1’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
K.4. Sanayi Gruplarına Göre İşyeri Sayıları ve İstihdam <strong>Durum</strong>u<br />
İlimizde bulunan sanayi kuruluşlarının isimleri, adresleri, üretim konuları, teorik<br />
kapasiteleri ve istihdam <strong>durum</strong>ları Ek-1’de ver<strong>il</strong>miştir.
Tablo-K.1. Sanayi Kuruluşlarının Sek törel Dağılımı<br />
SEKTÖR SANAYİ<br />
1. GIDA İÇKİ VE<br />
TÜTÜN SANAYİ<br />
2. TEKSTİL<br />
ÖRME<br />
KONFEKSİYON<br />
VE<br />
DERİ SANAYİ<br />
3. KİMYA<br />
KİMYASAL<br />
ÜRÜNLER<br />
PETROL<br />
KÖMÜR VE<br />
PLASTİK<br />
MERKEZ<br />
A.KALE<br />
BİRECİK<br />
A. BUĞDAY UNU 7 1 8<br />
B. BULGUR MERCİMEK 23 1 1 1 26<br />
C. HAM YAĞ 26 1 27<br />
D. RAFİNE YAĞ 4 4<br />
E. MARGARİN 1 1<br />
F. SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ 3 2 5<br />
G. HAYVAN YEMİ 2 1 3<br />
H. MEZBAHA ÜRÜNLERİ 2 2<br />
I. URFA FISTIĞI 1 1 2<br />
J. URFA BİBERİ(İSOT)<br />
K. DOMATES SALÇASI<br />
3 3<br />
L. UNLU MAMÜLLER 7 1 8<br />
M. SUMA ÜRETİMİ 1 1<br />
N. HAZIR YEMEK 5 1 6<br />
O. MUHTELİF GIDA 10 10<br />
A. PAMUK ÇIRÇIR, PRESE 106 12 4 4 2 10 138<br />
B. PAMUK İPLİĞİ 20 1 21<br />
C. DOKUMA SANAYİ 3 3<br />
D. HAZIR GİYİM 5 5<br />
E. EV TEKSTİLİ 1 1<br />
F. ÖRME SANAYİ 2 2<br />
A. BOYA 2 2<br />
B. TEMİZLİK MADDELERİ<br />
C. KİMYASAL İLAÇ 2 2<br />
D. MADENİ YAĞ<br />
E. PLASTİK SANAYİ 10 1 1 12<br />
F. LPG DOLUM 2 2<br />
SANAYİ G. BİODİZEL 1 1<br />
A. TEL VE ÇİVİ 1 1<br />
B. DALGIÇ POMPA 2 2<br />
4. METAL VE<br />
METAL<br />
EŞYA SANAYİ<br />
5.ENERJİ<br />
ELEKTRİKLİ<br />
MAKİNALAR<br />
CİHAZLAR<br />
ALET VE MALZ.<br />
C. TARIM MAKİNALARI 3 3<br />
D. GÜNEŞ ENERJİ SİSTEML. 1 1<br />
E.BORU,PROFİL,SUSTURUCU 2 2<br />
F. MUHTELİF METAL 3 3<br />
A.ELEKTRİK ÜRETİMİ 1 1<br />
B. TRANSFORMATÖR 5 5<br />
C. BUZDOLABI 1 1<br />
D. ELEKTRİKLİ EV ALETLERİ 1 1<br />
SANAYİ E. TELEFON MONTAJI 4 4<br />
6.AĞAÇ,MANTAR<br />
ÜRÜNLERİ VE<br />
MOBİLYASANAYİ<br />
7. TAŞ,TOPRAK<br />
VE TAŞA<br />
DAYALI<br />
SANAYİ<br />
8.HİZMETLER<br />
A.SERA İMALATI 1 1<br />
A.ÇİMENTO, KARO,HAZIR<br />
BETON, MERMER<br />
ÇİT DİREĞİ,BORDÜR,<br />
6 1 2 9<br />
PARKE TAŞI,<br />
MUFLU BETON BÜZ<br />
1 1<br />
YER KAROSU 2 2<br />
CAM MOZAİK 2 2<br />
B.TAŞ OCAKLARI 2 2<br />
A.SOĞUK HAVA DEPOSU 1 1<br />
TOPLAM 287 14 4 2 7 4 1 1 6 11 337<br />
K.5. Sanayi Gruplarına Göre Üretim Teknolojisi ve Enerji Kullanımı<br />
BOZOVA<br />
C.PINAR<br />
HARRAN<br />
HİLVAN<br />
SİVEREK<br />
SURUÇ<br />
V.ŞEHİR<br />
TOPLAM
Şanlıurfa İlinde bulunan sanayi guruplarının hangi tip teknoloj<strong>il</strong>eri kullanıp<br />
kullanmadığı veya hangi teknoloj<strong>il</strong>erin verimli olduğu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bir b<strong>il</strong>giye ulaşılamamıştır.<br />
Şanlıurfa İlinde 2004 yılında kullanılan enerjinin sek törel dağılımı Tablo-K.2’de ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-K.2 2004 Yılında Şanlıurfa da Tüket<strong>il</strong>en Enerjinin Sınıflarına Göre Dağılımı<br />
SEKTÖRLER ELEKTRİK(Kwh)<br />
Mesken 278.871.815<br />
Ticaret 519.130.502<br />
Sanayi 359.154.874<br />
Resmi Daire, KİT, Belediye 7.341.991<br />
Tarımsal Sulama<br />
İçme Suyu<br />
253.965.906<br />
Diğer<br />
Hayır Kurumu<br />
Şantiye<br />
19.945.327<br />
T O P L A M 1.438.442.126<br />
K.6. Sanayiden Kaynaklanan <strong>Çevre</strong> Sorunları ve Alınan Önlemler<br />
K.6.1. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Hava Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Endüstriyel Kaynaklı Hava Kirl<strong>il</strong>iğinin Kontrolü Yönetmeliği gereğince emisyon izin<br />
belgesi alması gereken tesisler <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i çalışma başlatılmıştır. Bu çalışmalar sonucu emisyon<br />
izin belgesi alan tesisler listesi sektörel bazda Tablo-C.26’da ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Eski teknolojinin uygulandığı ve ekonomik ömrünü doldurmuş tesislerle <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i<br />
herhangi bir veri bulunamamıştır.<br />
Yüksek kükürtlü ve düşük kaliteli yakıtların kullanımı yasaklanmış olup, bu yakıtların<br />
kullanımının engellenmesi ve kullanalar hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması için<br />
çalışmalar ve denetimler devam etmektedir.<br />
İlimizde Merkez Bozova yolu 13 km. de Şanlıurfa Çimento T.A.Ş.’ye ait Çimento<br />
Fabrikası bulunmaktadır. Bu işletmenin elektro f<strong>il</strong>tresi bulunmaktadır. İşletme Emisyon<br />
İznine tabi olup Emisyon İzni İşlemleri devam etmektedir.<br />
İlimizde asbestin üret<strong>il</strong>diği ve işlendiği tesisler bulunmamaktadır.<br />
Maden izabe ve asit fabrikalarında yayılan SO2, NO, HF gazların insan sağlığına ve<br />
kültür bitk<strong>il</strong>erine etkisi <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i bir çalışma mevcut değ<strong>il</strong>dir.<br />
İlimizde atıkların yakıldığı tesis bulunmamaktadır.<br />
K.6.2. Sanayi Tesislerinden Kaynaklanan Su Kirl<strong>il</strong>iği<br />
Yer altı suyu, yerüstü suyu, göller ve denizler için en önemli kirl<strong>il</strong>ik kaynakları,<br />
endüstriyel atık sularıdır.<br />
Şanlıurfa <strong>il</strong>inde endüstriyel atık su oluşturan sektörler; yağ fabrikaları(pamuk yağı),<br />
süt ve süt mamulleri üreten fabrikalar, CPT boru fabrikası, Gıda sanayi(konserve), içki sanayi<br />
(meşrubat) ve maden sanayine ait tesisler. Endüstriyel atık su oluşturan tesisler <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i
<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er Tablo-K.3, Tablo-K.4, Tablo-K.5, Tablo-K.6, Tablo-K.7 ve Tablo-K.8’de<br />
ver<strong>il</strong>miştir.<br />
Tablo-K.3. Şanlıurfa İlinde Endüstriyel Atık Suyu Olan Yağ Fabrikaları<br />
Atık su Ölçüm Sonuçları<br />
Yönetmelik Standartları (5.4<br />
tablosu,2 saatlik Kop. Num.)<br />
Tesisin Adı Mevkisi Üretim<br />
Konusu<br />
KOİ Yağ-Gres PH KOİ Yağ- Gres PH<br />
Aygün Yağ Onbirnisan Nötr Yağ İşletme nötr yağ üretimi yapmıyor. 200 60 6-9<br />
Fab.<br />
Beldesi<br />
Umut (Murat) Akçakale Yolu Nötr Yağ Arıtma Tesisi mevcut olup, Deşarj 200 60 6-9<br />
Yağ Fab. 20.km<br />
işlemleri devam etmektedir.<br />
Tablo-K.4. Şanlıurfa İlinde Atık Suyu Olan Süt ve Süt Ürünleri Üretim Tesisi<br />
Atıksu Ölçüm Sonuçları Yönetmelik Standartları(5.3<br />
tablosu,2 saatlik Kop. Num.)<br />
Tesisin Adı<br />
Mevkisi Üretim<br />
Yağ-<br />
Yağ-Gres<br />
Konusu KOİ BOİ Gres PH KOİ BOİ<br />
Rensan Süt ve<br />
Süt Mamülleri<br />