marketing europe & anatolia Sayı: 079
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
marketing europe & anatolia
Tarih: Kasım 2018 Sayı: 79
retorik
Umudu beslemeyi
seçiyorum...
kelebeğin fırtınası
Topyekün,
kime yükün?
7. Yaşımız Kutlu
olsun...
İçindekiler
Sayı: 79 Tarih: Kasım 2018
İmtiyaz Sahibi
Eksantrik Film Prodüksiyon
P.K.: 112 34725 Fenerbahçe - İstanbul - Tr.
Genel Yayın Yönetmeni ve
Sorumlu Yazı İşler Müdürü
Elvin Ekşioğlu
e-mail: elvineksioglu@gmail.com
Haber ve Fotoğraflar
Agency Europe & Anatolia
http://aea.eksantrik.com
aeanews@gmail.com
Katkıda Bulunanlar
Nurgül Eryıldır Günay
Ali Erdem Ekşioğlu
Seval Duban
Kübra Nebioğlu
Yusuf Yener Günay
Danışman
Abdullah Ekşioğlu
İlan Rezervasyon
Ayşe Yılmaz
Yayın Türü
Süreli Yayın
marketing
europe & anatolia
Yönetim Yeri
Agency Europe & Anatolia
e-mail: meadergi@gmail.com
marketing europe & anatolia
Agency Europe & Anatolia tarafından
Süreli yayınlanan bir e-dergidir.
Bu yayının tüm hakları Eksantrik Film
Prodüksiyon’a aittir. Tamamı ya da bir
bölümü yayıncısının izni olmaksızın
çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.
Tüm ilanların sorumluluğu firmalara,
makalelerdeki görüşler ve hukuki
sorumluluk yazarlara aittir.
Bu derginin yayınlanma sürecinde
hiçbir ağaç zarar görmemiştir.
http://www.meadergi.com
mobil: http://m.meadergi.com
http://www.facebook.com/meadergi
instagram: meadergi
https://twitter.com/meadergi
Bir Ekşioğlu Medya Grup kuruluşudur.
Kısa Kısa 04 - 07
Teknoloji 10 - 11
retorik 13
Medya Dünyası 14 - 15
Röportaj 16 - 20
kelebeğin fırtanası 23
Reklam dünyası 24 - 25
Röportaj 26 - 28
Kampanyalar 29 - 37
Gezi 38 - 44
Game On 46 - 47
Kültür Sanat 48 - 49
marketing europe & anatolia / 1
Köşe
Elvin Ekşioğlu / elvin@eksantrik.com
( editörden
)
7. Yaşımız Kutlu Olsun...
Merhaba,
Dergimiz 7 yaşında mutlu ve gururluyuz.
Yedi yıl boyunca bize inanan, digital ortamda dergimizi
sürekli paylaşarak yaygınlaşmasına katkıda bulunan
dostlarımız oldu ve en önemlisi bize güç veren okuyucu
dostlarımız oldu. Dostluklarımızın baki olmasını diliyorum.
Dergimize haber, röportaj sağlayan sevgili halkla ilişkilerci
dostlarıma ayrı ayrı teşekkürler :)
Bu yedi yıl boyunca benim yanında olan ve bana
tüm yazılarıyla ve fikirleriyle destek veren Gameon
sayfalarımızı hazırlayan oğlum Ali Erdem Ekşioğlu'na
özellikle teşekkür ederim.
Dergimizin danışmanı ve retorik köşesi yazarı reklam
filmi yönetmeni sevgili eşim Abdullah Ekşioğlu'na tüm
bu süreçte dergimize katkılarından dolayı çok çok
teşekkürler :)
Dergimiz reklam yazarı Nurgül Günay Eryıldır'a dergimize
yazılarıyla değer kattığı ve arkadaşım olduğu için
teşekkürler :)
Yedi yıldır neredeyse tüm dünyayı bir ucundan bir ucuna
gezen ve bizimle gezdiği yerleri paylaşan sevgili gezi
yazarımız Seval Duban'a teşekkürler :)
Seval Duban'ın o keyifli yazılarını rahatça okuyabilmemiz
için bir kitapta topladık :) Seval Duban'la Gezi Günlükleri
isimli Kitaba google play kitap'dan ulaşabilirsiniz.
Digital hayata bayılıyorum. Yedi yıldır her ay dergiyi
yayınladığımız anda kaç kişiye ulaştığımızı görmek,
hemen geri dönüş almak en büyük keyiflerimden.
Son zamanlarda Türkiye digital dünyasının en güzel
uygulaması olarak gördüğüm ve alkışladığım HADİ
yarışmasını akıl edenlerin akıllarına sağlık. İnşallah uzun
soluklu olur.
Ben HADİ'yi sadece insanların para kazandıkları canlı
yarışma olarak görmüyorum. HADİ bence Türkiye'nin son
zamanlarda en birleştirici öğelerinden biri oldu. Siyaset
konuşmadan birileriyle iletişim kurmamızı sağladı.
Günde iki kere insanların keyifli ve bir şeyler öğrendikleri
zamanlar armağan etti :) İşyerinde, evlerde, arkadaş
ortamlarında, kahvelerde, davetlerde herkesin birlikte
oynadıkları ve keyifli zaman geçirdikleri bir uygulama
oldu. Komşular, arkadaşlar birbirlerine beraber HADİ
oynamaya gidiyor, günlerde bile HADİ oynanıyor :)
Bilmiyorum HADİ'yi tasarlayan ve hayata geçiren ekip
farkında mı ama bence Türkiye'de sosyal bir devrim
yarattılar. Ayrışan Türkie'yi bir oyun etrafında birleştirdiler.
Bence kocaman bir bravoyu hak ediyorlar :)
Dergimiz yine dopdolu. Haber sayfalarımız, teknoloji
sayfalarımız, kampanya sayfalarımız yine büyük
bir özenle hazırlandı. Ali Erdem Ekşioğlu Gameon
sayfalarımızı hazırladı, Gezi yazarımız Seval Duban
Dracula'nın ülkesini ziyaret etti ve sizin için yazdı.
Yazarımız Kübra Nebioğlu bu ay anne oluyor o yüzden
yazılarına biraz ara veriyor. Nebioğlu ailesine mutluluklar
diliyoruz :) :) Yazarlarımız Abdullah Ekşioğlu, Nurgül
Günay Eryıldır yazılarıyla yine bizlere yeni pencereler
açtılar. Bizim için her ay olduğu gibi bu ay da koşuşturma
ve dergimizi tarafsız bir bakış açısıyla hazırlama telaşıyla
geçti.
Sevgiler,
marketing europe & anatolia / 3
Kısa Kısa
Brand Week Istanbul...
EMEA Bölgesinin en büyük iş ve markalar dünyası
buluşması Brand Week Istanbul, dünyanın en yaratıcı
isim ve projelerini 6’ıncı kez İstanbul’da bir araya getiriyor.
Bu yıl “Sınır Tanımayan Fikirler” temasıyla markaları ve
fikirleriyle sınırları aşarak değişim yaratmak isteyenlerle
ufuk açıcı hikâyeleriyle sektörlerinde fark yaratan isimleri
ağırlayacak olan Brand Week Istanbul; Felis Ödülleri,
Lovemarks Ödül Töreni, Women to Watch: Fark Yaratan
Kadınlar, Brand Week Gastro, Marka İkonları Yürüyüşü,
Portfolyo Değerlendirme Buluşmaları ve Startup Academy
gibi birçok yan etkinlik ve farklı oturumla sektörün
nabzını tutacak.
Ekonomi ve insan psikolojisi arasındaki ilişkileri inceleyen
Prof. Barry Schwartz; işletme alanında uluslararası düzeyde
çok satan yazar, konuşmacı ve stratejik danışman
Bernard Marr; Kellogg School of Management’ta nörobilim
ve işletme profesörü olarak görev yapan Prof. Moran
Cerf; Walt Disney Animasyon Stüdyoları’nın yönetmen,
tasarımcı ve animatörü Eric Goldberg gibi alanında sınırları
aşan pek çok isim, konuşmacı olarak bu sene Brand Week
Istanbul kapsamında tüm şehre yaratıcılık yayacak.
Brand Week Istanbul kapsamında ayrıca bu sene ilk defa
organize edilecek Startup Academy ile Türkiye’de ve globalde
öne çıkan girişimlerin kadın kurucularına ve yöneticilerine;
pazarlama ve iletişim alanlarında iki gün boyunca
konusunun uzmanı yerli ve yabancı eğitmen ve mentorlardan
oluşan bir kadroyla pazarlama ve iletişim konularında
eğitimler verilecek ve networking imkânı sağlanacak.
İş Dünyası Peryön Kongre’de...
Bugün, yarın ve gelecek... Merak uyandıran üç sihirli
PERYÖN, Türkiye İnsan Yönetimi Derneği tarafından 26.
kez düzenlenecek PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresi,
“Bugün, Yarın ve Gelecek” temasıyla bu yıl iş dünyasını
hem günümüz gerçekleri ile yüzleştiriyor hem de geleceğe
dair öngörüleri masaya yatırıyor. 70’i aşkın yerli ve yabancı
konuşmacının ağırlanacağı kongrede; dijital teknolojiler,
mobilite, demografik değişimler, blockchain, eğitimde
teknolojik dönüşüm, endüstriyel nesnelerin interneti, iş
gücündeki gençleşme ve daha pek çok konu irdelenecek.
sözcük. Şimdi iş dünyası bu üç sihirli sözcüğün peşine
düşüyor. Üç bini aşkın katılımcı, 70’i aşkın konuşmacı,
40’dan fazla oturumda; “Bugün, Yarın ve Gelecek” için
anlamı birlikte arayacakları bir yolculuğa çıkıyor.
Dijitalizasyon, otomasyon ve demografik yapıların
değişmesi iş dünyasını bilim kurguyu anımsatan bir noktaya
doğru götürüyor. Yaşanan bu hızlı değişime hazırlıklı
olmak ise bugünü iyi anlayıp, yarını konuşmak ve geleceği
öngörmeye bağlı. Araştırmalar gelecek 10 yıl içinde
yaşanacak teknolojik gelişmelerin, insanların iş yapış
biçimlerini yüzde 53 oranında değiştireceğini gösteriyor.
Peki, bu yüzde 53’lük değişim neleri kapsıyor? Geleceğe
hazırlanmak için hangi teknolojilere yatırım yapmak gerekiyor?
Otomasyon ile dost olmak şart ama yapay zekâlar
işlerimizi elimizden almaya mı çalışıyor? Eğitimde yeni
modeller ne olacak?
İşte tüm bu soruların yanıtları 1 – 2 Kasım 2018 tarihlerinde
PERYÖN, Türkiye İnsan Yönetimi Derneği tarafından
İstanbul Lütfi Kırdar’da düzenlenecek 26. PERYÖN İnsan
Yönetimi Kongresi’nde cevap bulacak.
4 / marketing europe & anatolia
Kısa Kısa
Perakende Günleri 2018...
lerin gücü sektöre ışık tutulacak.
2001 yılından bu yana Türkiye’deki en büyük iş dünyası
organizasyonu ve uluslararası alanda da sayılı organizasyonlardan
biri olan Perakende Günleri, perakende sektörü
ve ilgili tüm sektörlerin güncel durumunu tartışmak,
çözüm yolları üretmek, sektörün geleceğine yön vermek
ve sektördeki yenilikleri paylaşmak üzere alanında uzman
yerli ve yabancı konuşmacılarla sektör temsilcilerini
buluşturmaya hazırlanıyor. Perakende Günleri’18 bu sene
24 farklı oturumda 27 ayrı konuşmacıyı ağırlayacak. İki
gün sürecek organizasyonda deneyimlerinden yola çıkan
profesyonel isimler başarılarının sırlarını paylaşarak sektörün
geleceğine ışık tutacak.
Perakende Günleri’18’in bu seneki yabancı konuşmacıları
Perakende Günleri 2018 Bu Sene 28-29 Kasım’da
arasında yeni çağın çarpıcı düşünürü Peter Hinssen, 23
Perakende sektörünün Türkiye’deki en büyük ve verimli
yıl boyunca ALDI’de üst düzey yönetici ve CEO olarak
buluşma platformu Perakende Günleri, bu sene 28-
görev yapmış Paul Foley, Facebook Küresel Pazarlama
29 Kasım 2018 tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre ve
Çözümleri Kıdemli Başkan Yardımcısı Carolyn Everson,
Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek. Soysal Danışmanlık
Guess Saatleri’nin global başarısının arkasındaki CEO
tarafından 18’incisi düzenlenen Perakende Günleri’nde
Cindy Livingston ve Communisis Global Satış ve Pazarlama
Direktörü Joe Ward yer
bu yıl ‘Retail Experience Exchange’ teması ile deneyimalıyor.
İDA Olağan Genel Kurulu Yapıldı...
İletişim danışmanlığı sektöründeki şirketlerin Türkiye’deki
tek temsilcisi olan İletişim Danışmanlığı Şirketleri Derneği
– İDA’nın Olağan Genel Kurulu yapıldı. Genel Kurul’da
iki yıl süreyle görev yapacak olan yeni Yönetim Kurulu,
Denetim Kurulu ve Etik Kurulu üyeleri seçildi. Seçim
sonuçlarına göre İDA’nın yeni Yönetim Kurulu Başkanı,
Esra Şengülen Ünsür oldu. Artı İletişim Yönetimi Yönetici
Ortağı olan Esra Şengülen Ünsür ile birlikte yönetim kurulundaki
asil üyeler; Lobby İletişim ve Etkinlik Yönetimi
Ajans Başkanı Özge Uzun, M3 Halkla İlişkiler Kurucusu
ve Yöneticisi Melek Manisalı, desiBel Ajans Başkanı Mustafa
Kutlay ve Hill and Knowlton Strategies Türkiye Genel
Müdürü Pelin Kocaalp oldu.
yakalaması için en uygun dönemdeyiz. Güçlü bir birlik
İletişim Danışmanlığı Şirketleri Derneği yeni Yönetim
olacağız. Derneğimizin tüm hücrelerine işleyecek şekilde;
Kurulu Başkanı Esra Şengülen Ünsür 7. Dönem Yönetim
Kurulu’na tüm üyeler adına teşekkür ederek şöyle
rekabetçilik değil, rekaberlik peşinde olacağız.”
İDA 4. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Figen İsbir
konuştu: “Biz yeni yönetim kurulu olarak, İDA’nın önümüzdeki
iki yılı için kendimize bazı hedefler belirledik. Hepsi de
anısına saygı duruşu ile başlayan Genel Kurul, 7. dönem
çalışmalarının paylaşılmasıyla devam etti. Yeni dönem
derneğimizi bugüne getiren kişilerin ve kurumların üst üste
kurulları seçildikten sonra 8. dönem hedefleri açıklandı.
koyduğu tuğlaların daha da yükselmesi amacını taşıyor.
Çünkü inanıyoruz ki, derneğin sürdürülebilir başarıyı
marketing europe & anatolia / 5
Kısa Kısa
İcat Çıkar...
Türk Ekonomi
Bankası (TEB)
tarafından 12 yıldır
düzenlenen, finans
alanında yenilikçi
ve yaratıcı fikirlerin
ödüllendirildiği
TEB Akıl Fikir
Yarışması, yeni
başvuruları kabul
etmeye başladı.
2006 yılından bu
yana sektöre yenilikçi
fikirler ve
yaratıcı projeler
kazandıran TEB Akıl Fikir Yarışması için 15 Ocak’a kadar
yarışmanın web sitesi www.icatcikar.com üzerinden
başvuru yapılabilecek.
Türk Ekonomi Bankası (TEB) ‘İcat Çıkar’ sloganıyla
bu yıl 12.’sini düzenlediği TEB Akıl Fikir Yarışması’nın
başvurularını almaya başladı. TEB tarafından sektöre
yenilikçi ve yaratıcı ürünler kazandırmak, müşteri deneyimini
iyileştirmek ve inovasyon kültürünü yaygınlaştırmak
amacıyla düzenlenen ve her yıl daha da büyüyen bir ilgiyle,
en önemli açık inovasyon uygulamalarından biri olan
TEB Akıl Fikir Yarışması, bu yıl da ‘Üniversite Öğrencisi-
Yeni Mezun’, ‘Müşteri’ ve ‘Teknolojik Girişimci’ olmak üzere
üç ayrı kategoride düzenlenecek.
‘Üniversite Öğrencisi-Yeni Mezun’ ve ‘Müşteri’ kategorilerinde
bankacılık ürün ve hizmetleriyle ilgili yenilikçi, yaratıcı
fikir ve projeler; ‘Teknolojik Girişimci’ kategorisinde ise sektör
bağımsız teknoloji tabanlı projeleri olan tüm girişimciler
15 Ocak 2019 tarihine kadar www.icatcikar.com üzerinden
başvuruda yapabilecek.
Jürinin sektörün önde gelen isimlerden oluştuğu
yarışmada, katılımcıları finansal ödüllerin yanı sıra TEB’de
kariyer fırsatları, Roland Garros Seyahati ve TEB Girişim
Evi’ne katılım önceliği bekliyor. Ayrıca en inovatif üç proje
sahibi Bahçeşehir Üniversitesi tarafından MBA bursu ile
ödüllendiriliyor.
Atama...
Türkiye İş Bankası’nın üst yönetiminde
gerçekleşen atama ile Cahit
Çınar Genel Müdür Yardımcısı
oldu. Hukuk Müşavirlikleri, Krediler
Portföy Yönetimi, Perakende
Krediler İzleme ve Takip, Ticari
ve Kurumsal Krediler İzleme ve
Takip bölümleri Cahit Çınar’ın
sorumluluk alanında yer alıyor. 1967 yılında Ankara’da
doğan Cahit Çınar, 1988 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal
Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden
mezun oldu. 1991 yılında bankanın İktisadi Araştırmalar
Bölümü’nde Uzman Yardımcısı olarak işe başlayan
Çınar, 1992 yılında müfettiş yardımcısı olarak Teftiş
Kurulu Başkanlığı’na atandı. 2001 ile 2013 arasında Ticari
Krediler Tahsis Bölümü’nün çeşitli kademelerinde
yöneticilik görevinin ardından 2013 yılında Güneşli Kurumsal
Şubesi Müdürlüğüne getirildi. 2016 yılında ise
bankanın iştiraklerinden İşbank AG’nin Genel Müdürü
olarak görevlendirilen Cahit Çınar, Ekim 2018’de Genel
Müdür Yardımcılığı’na atandı.
Atama...
Shell Türkiye’nin İnsan Kaynakları Direktörlüğü
görevine, 2011 yılından beri
Shell’de İK alanında çeşitli kademelerde
çalışan Eda Güzeldemir Demiray
atandı
Türkiye’de akaryakıt sektörüne öncülük
eden ve ilklere imza atan Shell
Türkiye’nin İnsan Kaynakları Direktörlüğü görevine Eda Güzeldemir
Demiray getirildi.
Shell Türkiye ekibine 2011 yılında katılan Eda Güzeldemir
Demiray, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezun
oldu. Ardından Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Endüstriyel
Yönetim Psikolojisi üzerine yüksek lisans yaptı.
Eda Güzeldemir Demiray, kariyerine 2008 yılında Nokia Siemens
Networks şirketinde İnsan Kaynakları Danışmanı olarak
başladı. Yaklaşık üç yıl bu şirkette İnsan Kaynakları Danışmanlığı
ve Türkiye ile Kazakistan İnsan Kaynakları Müdürlüğü
görevini yürüten Güzeldemir, 2011 yılında İnsan Kaynakları
Danışmanı, İK Politika ve Servisler Yöneticisi olarak Shell Türkiye
ekibine katıldı.
Mayıs 2015’te Global İş Değerlendirme görevine atanan Demiray,
kısa dönemli uluslararası görevlendirme ile Hollanda’da
çalıştı, daha sonra Türkiye’ye dönerek görevine devam etti.
6 / marketing europe & anatolia
Kısa Kısa
Dijital Medya Satış Teknikleri...
fesyonelleri, ajansta çalışan medya yöneticileri ve dijital
medya satışı konusunda çalışmayı hedefleyen yeni mezunlar
sektör profesyonellerinin deneyimlerinden faydalanacak.
Türkiye’de ilk ve tek
Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen bu programla katılımcılar
terminolojiye hakim olacak, rapor okumayı öğrenecek,
sektörün önde gelen isimleriyle birebir görüşme imkanı
bulacak.
Programa katılanlar ayrıca başarılı satış görüşmeleri yapma
yöntemleri, müşteri ilişkileri yönetimi, müşteri memnuniyeti,
etkileyici sunum, brieften kampanyaya yaratıcı
süreçler, display reklamcılık nasıl satılır, audience nedir,
nasıl satılır, ölçümleme araçları ve daha birçok konu
Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan Dijital Medya
Satış Teknikleri Eğitimi 10 Kasım’da başlıyor.
hakkında eğitim alabilecek.
Dijital dünyanın nabzını tutan IAB’nin tasarladığı Dijital 10 Kasım-19 Ocak tarihleri arasını kapsayan eğitimde
Medya Satış Teknikleri Eğitimi 10 Kasım’da IAB Türkiye dersler Cumartesi günleri 09.30-16.30 saatleri arasında
ofisinde başlıyor.
yapılacak.
Değişen medya dünyasına uyum sağlamak isteyen herkesin
katılabileceği eğitim 10 hafta sürecek. Eğitimle, https://www.iabturkiye.org/satisteknikleri-basvuru
Başvuru ve ders programı için:
dijital medya satışı yapmak istiyorum diyen sektör pro-
O2 İletişim’e
Yeni Müşteri...
Clonera İletişim
Ajansını Seçti...
21 yıldır Türkel Fuarcılık tarafından Moskova’da başarıyla
düzenlenen LeShow, 24 - 26 Ocak 2019’da ilk kez
İstanbul’da kapılarını açacak. Türk deri firmalarını dünya
pazarı ile buluşturmaya hazırlanan Le Show İstanbul,
iletişim çalışmaları yürütmesi için O2 İletişim’i seçti.
Danışmanlık kapsamındaki tüm hizmetleri tek çatı altında
toplayan O2 İletişim portföyünde; Atasun Optik, Baymak,
Pınar, Tepe Nautilus, Tepe Emlak Yatırım A.Ş., Yaşar,
Mardinli şef ve sosyal girişimci Ebru Baybara Demir
ve “Sana Kalbim Geçti” kitabının yazarı Tansel Baybara
bulunuyor.
Uluslararası standartlarda hizmet yönetimi ile öne çıkan,
yeni nesil yönetilen hizmet sağlayıcısı Clonera, iletişim
ajansı olarak omg!medya’yı seçti.
Şirketlerin bilgi teknolojileri ile ilintili hizmet ihtiyaçlarına
yönelik alışılageldik sistem entegratörü anlayışını
değiştiren ve pazara katma değeri yüksek çözümler sunan
Clonera, iletişim faaliyetlerini omg!medya’ya emanet
etti. Türkiye’nin en ünlü markaları, IT risk ve yüklerini
Clonera ile paylaşıyor.
omg!medya, hizmet ve platformu birleştirerek uçtan
uca felaket kurtarma ve iş sürekliliği çözümleri sunan
yüzde 100 Türk sermayeli Clonera’ya medya ilişkileri,
lider iletişimi, stratejik planlama, kriz iletişimi, pazarlama
iletişimi, etkinlik yönetimi, dijital iletişim, tasarım ve online
reklam yönetimi alanlarında hizmet verecek.
marketing europe & anatolia / 7
Teknoloji
Canon PowerShot SX70 HS...
Canon, PowerShot SX70 HS ile köprü fotoğraf kamerası
ailesine bir yenisini ekliyor. Kasım ayında satışa çıkacak
olan PowerShot SX740 HS, güçlü 65x optik sabit lens zum
kapasitesi sayesinde mezuniyet hikayelerinden vahşi yaşam
fotoğraflarına; spor müsabakalarından uzaktaki uçağın den
ince detayına kadar her türlü anıyı ölümsüzleştiriyor. DSLR
tarzı bir görünüme ve kullanım özelliklerine sahip yeni Canon
kamerası, tek bir lens ile tüm hikayeleri fotoğraflıyor.
7,5 değişken açılı LCD ekrana, 20,3 megapiksel sensöre
ve 4K Ultra Yüksek Çözünürlüklü video çekim gücü
ile PowerShot SX70 HS, özellikle hareketli kareleri net bir
reeder P13...
Reeder, akıllı telefonlarına
yeni bir modeli daha ekleyerek
reeder P13’ü kullanıcılarıyla
buluşturuyor. Şık tasarım,
büyük ekran ve son teknolojinin
bir araya geldiği yeni
P13, 6.99 mm inceliğindeki
ergonomik kullanımını 5.99
inç ekranını Gorilla Glass koruma
teknolojisi ile sunuyor.
3 GB Ram, 32 GB dahili depolama
özelliğine sahip olan
yeni telefon; 13 Megapiksel
çözünürlüklü ana kamerası
ile mükemmel fotoğraflar
çekmenizi sağlıyor. 0,1
saniye içinde okuma yapabilen
geliştirilmiş parmak izi teknolojisine sahip telefon
kullanıcılarıyla buluştuğu şık siyah renkli tasarımı ile tercihini
hızlı, zarif ve büyük ekrana sahip akıllı telefondan yana yapmak
isteyenlerin beklentilerini karşılıyor.
şekilde fotoğraflama fırsatı sunuyor. Power-
Shot SX70 HS ayrıca 5,7 kare/sn’de çekim
yaparken düşük ışıklı ortamlarda spontane
anların kolayca kaydedilmesine de yardımcı
oluyor. Fotoğraf çekmeyi basitleştiren PowerShot
SX70 HS, DIGIC 8 işlemci 4K zaman
aşımlı video, 4K fotoğraf karesi çıkartma dahil
fotoğraf makinesinin 4K Ultra HD video özelliklerini
de destekliyor. Canon PowerShot SX70
HS, Canon Camera Connect uygulaması üzerinden
PC ve Mac’e yönelik Image Transfer Utility
2 uygulamasını kullanarak akıllı cihaza fotoğrafları veya
videoları aktarma kolaylığı sağlıyor.
Temel Özellikleri:
•Kullanımı kolay arayüzle hepsi bir arada DSLR modelinin
görünümü ve hissi
•65x süper zum ve 10 kare/sn çekimle çok yönlü çekimler
•Önemli anları RAW ve 4K UHD videolarla kayda geçirin
•Düşük ışıkta dahi güvenilir, hızlı otomatik odaklanma
•Bluetooth veya Wi-Fi aracılığıyla telefon ve bilgisayar
desteği
P13, 4000 mAH bataryası ile iki
güne varan şarj ömrü sunuyor.
Ayrıca LED flaş desteğine sahip
8 Megapiksel çözünürlük sunan
ön kamerası ve gece çekim modu
sayesinde karanlık ortamlarda dahi
iddialı selfie’ler vaad ediyor.
Reeder P13 ile ilgili olarak
açıklamalarda bulunan reeder
CEO’su Uygar Saral, “Yeni akıllı telefon modellerinde
teknolojimizi son hız geliştirirken, fiyat ve performans
anlamında sınırları zorladığımızı söyleyebiliriz. Özellikle
reeder ailesindeki tüm telefonlarla çeşitli varyasyonlardaki
kullanıcı taleplerini karşılayan çözümler sunuyoruz. Son dönem
araştırmalarımızda artık kuralları genç, yenilikçi ve inovasyonu
seven kitlelerin, moda dahil kurallarını kendilerinin
koyduklarını görüyoruz. Buradan yola çıkarak, teknik özellikleri
üst limitte tutarak şık tasarım ve büyük ekranla daha
uygun fiyatı bir araya getiren yeni P13’ü geliştirdik” dedi.
Yeni reeder P13, 1.699TL fiyat etiketi ile reeder.com.tr ve
teknoloji marketlerinde satışa sunuldu.
10 / marketing europe & anatolia
Teknoloji
Honor 8X Türkiye’ye geliyor...
Honor 8X’i, 6 Kasım tarihinde
Türkiye’de piyasaya
sürecek. Minimalist tasarım
felsefesi ve film üzerine çip
(COF) teknolojisinden yararlanan
akıllı telefon, yüzde
91 gövde ekran oranı bulunan,
6.5 inç FullView ekrana
ve reflektif ayna tasarımı
ile tasarlanmış 2.5D Aurora
cam gövdeye sahip.
Honor 8X, ince çerçevesi
sayesinde 5.5 inç büyüklüğündeki bir telefon kasasına 6.5
inç ekranla mükemmel bir kullanım deneyimi sunuyor. Arka
yüzü açıya göre renk değiştiren bir tasarıma sahip Telefonda
bulunan yapay zeka yani AI sadece kamerada kullanılmıyor.
Honor 8X’te metro veya asansör gibi yerlerden çıkışta 3
saniye içinde şebekeye bağlanma, gürültüyü engelleme gibi
özellikler yapay zeka desteği ile sunuluyor.
Honor Türkiye Başkanı Kevin Wang, Honor 8X modeli için
şunları söyledi: Türk tüketicilerine en yeni Honor modelini getirmekten
büyük heyecan duyuyoruz; “X” serisi, birçok atılım
teknolojisiyle öne çıkan, Honor portföyündeki en önemli telefon
serilerinden biri.
Honor 8’in X teknik özellikleri
6.5 inç 2340 x 1080 piksel
% 91 ekran / kasa oranı
19.5:9 ekran oranı
Kirin 710 - 8 çekirdekli yonga seti (4*CortexA73+4*Cortex-
A534*2.2GHz+4*1.7GHz)
4 GB RAM
64/128 GB Depolama
microSD bellek kartı yuvası
3750mAh batarya
20 MP f/1.8 + 2 MP f/2.4 ana kamera
16 MP f/2.0 öz çekim kamerası
Parmak izi sensörü
Yüz tanıma özelliği
802.11a/b/g/n/ac
Bluetooth 4.2
Android 8 Oreo + EMUI 8.2
LG, “DeepThinQ” Teknolojisi...
LG, “DeepThinQ” teknolojisiyle günlük yaşamlara entegre
ederek, kullanıcılara daha rahat akıllı ev deneyimleri sunuyor.
“DeepThinQ” teknolojisiyle akıllı cihaz ve akıllı ev vizyonu
hayata geçiren LG, hayata geçirdiği cihazların sadece birer
makine değil, aynı zamanda birbirleriyle interaktif ilişki kuran
bir ekosistem oluşturmasını amaçlıyor. Kullanıcılar LG
SmartThinQ® uygulaması ile buzdolaplarını, çamaşır makinelerini,
klimaları ve daha fazlasını kontrol edebiliyorlar
LG teknolojinin insanları bir araya getirmek için de
kullanılabileceğini çok etkili bir biçimde gösteriyor.
Evde pişirilen yemekler, daha düşük kalorisi ve daha yüksek
besin değerleri ile olan dışarıda satılan yiyeceklerden çok
daha besleyici olduğu herkes tarafından bilinir. Yiyecekleri
daha uzun süre taze tutacağına olan güveni pekiştiren
yenilikçi teknolojilere sahip LG InstaView Door-in-Door
buzdolabında bulunan “tıklama” özelliği kullanıcıların
buzdolabının içini kapıyı açmadan görmelerini sağlıyor.
Bunun yanı sıra, geniş Door-in-Door bölmesi tüketicilerin
hızlıca erişmek istedikleri aperatif ve içecekleri kolayca
saklamalarına olanak tanırken, aynı zamanda soğuk hava
kaybını önemli ölçüde azaltıp, gıdaların daha uzun süre
taze kalmasını sağlıyor.
LG akıllı teknolojileri günlük yaşamlara entegre ederek,
kullanıcılara daha rahat akıllı ev deneyimleri sunuyor. LG
InstaView Door-in-Door buzdolabı, Smart ThinQ’yu
desteklerken, böylece kullanıcılar mobil uygulamaları
aracılığıyla buzdolabını uzaktan kontrol edebiliyor. Akıllı
telefonlardan basit bir dokunuşla Control Temperature, Express
Freeze, Smart Diagnosis ve Hygiene Fresh+ Air
Purifying gibi temel özelliklerin kullanımı son derece kolay
hale gelirken, kullanıcılar, akıllı bir evin rahatlığını deneyimleyebiliyorlar.
marketing europe & anatolia / 11
Köşe
Abdullah Ekşioğlu / eksioglu70@gmail.com
(retorik
)
Umudu beslemeyi seçiyorum...
Bir kızılderili hikayesi geldi aklıma, şöyle birşeydi sanırım.
Kafamızda iki kurt vardır biri karamsarlık, biri umut. Bu
iki kurt sürekli savaşırlar ve sen hangi kurdu beslersen
savaşı o kazanır.
ama düşünceleriyle insanlığın tekamülüne büyük katkılar
sağlamış bir çok dahiyi çıkarmış milletimizin, gelecekte
de insanlık yolumuzu aydınlatacak atılımlara imza
atacağını biliyorum.
Ben bugün umudu beslemek istiyorum. Çünkü sonunda
umut kazansın istiyorum. Umut kazansın ki, şu dünyada
geçirdiğimiz kısıtlı süremiz kendi cehennemimiz olmasın.
Umut kazansın ki, dalıp giden gözlerimiz hüzünlere
kapılmasın. Umut kazansın ki, şüphe ve korkularımız
dostluklarımızı yerle bir edemesin. Umut kazansın
ki, bıkkınlık ve yorgunluk kapasitemizi ayaklar altına
alamasın. Umut kazansın ki, bir yaabancının gününü
sıcak bir tebessümle aydınlatabilelim. Umut kazansın ki,
sevgi ve mutluluk yaşamımızı cennete çevirebilsin.
Bun umudu beslemek istiyorum. Kadim milletimiz,
asla hatada birleşmemiştir ve bundan sonra da hatada
birleşmeyeceğine güveniyorum. En koyu karanlığı
yenmenin bir mum yakmakla mümkün olduğunu
biliyorum. İçerisinden Mete Han'ı, Yunus Emre'yi, Fatih
Sultan Mehmet'i, Mimar Sinan'ı, ulu önder Mustafa Kemal
Atatürk'ü, Mehmet Akif Ersoy'u, Nazım'ı, Kısakürek'i,
Dr. Mehmet Öz'ü, Aziz Sancar'ı ve adını şimdi
saymadığım, belki tarih sayfaları arasında kaybolmuş
Siyasi görüşü ne olursa olsun, iktidarıyla, muhalefetiyle
herkesin içten içe benimle aynı hedefi düşlediğini,
belki gidiş yolu olarak farklı yolları tercih etmelerinden
kaynaklanan geçici aksaklıkların yaşandığını
düşünüyorum. Bu fikir ayrılıklarının husumete
dönüşmemesi için bugün umudu beslemek istiyorum.
Umutluyum çünkü babamın benim gözümde gördüğü
ışığı oğlumun gözünde görüyorum. Tüm ebeveynlerin de
kendi çocuklarının gözlerinde aynı ışığı gördüğüne adım
gibi eminim. O halde her jenerasyon bir sonraki nesilde
bu ışığı görürken gelecek nasıl daha karanlık olabilir.
Tek yapmamız gereken hangi kurdu beslediğimize dikkat
etmek. Ben umudu beslemeyi seçiyorum. Siz de öyle
yapın. Göreceğiz ki yarın bugünden çok daha güzel
olacak.
Gülümsemeyle kalın.
marketing europe & anatolia / 13
Medya Dünyası
Görev değişiklikleri...
görevlerinden ayrıldı. İki isimde bundan böyle yollarına TRT’de
aynı görevleri üstlenerek devam edecek.
•Kanal D’de hafta içi her sabah canlı yayınla ekranlara gelen
4 Kadın Zamanı isimli programın Haber Müdürlüğü görevine
haberci Gökay Usanmaz getirildi.
•CNN Türk’ün ekran yüzlerinden Şirin Payzın, kanalla resmi
olarak yollarının ayrıldığını sosyal medya hesabından duyurdu.
•Murat Murathanoğlu, beIN Sports’taki görevinden ayrıldığını
açıkladı.
Yazılı Basında Görev Değişiklikleri
•Posta gazetesinde 12 yıldır ‘Televizyon Hastası’ isimli bir köşesi
bulunan ve burada TV yayınlarını ele alan Mesut Yar, sosyal
medya hesabından görevinden ayrıldığını duyurdu.
•Murat Yetkin, Hürriyet Daily News Genel Yayın
Yönetmenliği’nden ayrıldı. Göreve getirilen yeni isim ise Gökçe
Aytulu oldu.
•Cumhuriyet Gazetesi Ekonomi Müdürlüğü görevine editörmuhabir
Şehriban Kıraç getirildi.
•Cumhuriyet Gazetesi’nde 22 yıldır köşe yazarlığı yapan Deniz
Kavukçuoğlu, sağlık sorunları nedeniyle hem gazeteye
hem de yazarlığa veda ettiğini duyurdu.
•Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Ertuğrul Özkök’ün kızı Gülümsün
Özkök, teve2’deki genel müdürlük görevinden ayrıldı.
•Hürriyet Gazetesi’nde köşe yazarı Deniz Zeyrek ile yollar ayrıldı.
•Cumhuriyet gazetesinde yönetimin değişmesinin ardından
gazeteyle yollarını ayıran Güray Öz’ün yeni adresi Birgün Gazetesi
oldu.
•Hürriyet gazetesi Ankara temsilcisi Hande Fırat, gazetedeki
ilk yazısıyla okuyucularıyla buluştu.
•Hürriyet Gazetesi Reklam Koordinatörü olarak görev yapan
Aykut Şahin ve Ali Murat Kök Hürriyet Gazetesi Reklam Başkan
Yardımcısı oldular.
•Daha önce Akşam, Hürriyet, Digiturk, Lig Tv ve Habertürk gibi
medya kuruluşlarında görev yapan Orçun Çevikoğulları Demirören
Medya Grubu’na transfer oldu. Çevikoğulları, Hürriyet,
Posta, Milliyet, Vatan ve Fanatik Gazetelerinde Bölgeler
Reklamdan sorumlu Başkan Yardımcısı olarak görev yapacak.
•Cumhuriyet Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu,
T24 ile anlaştı.
•Sağlık muhabiri Mesude Erşan Hürriyet Gazetesi’nin yeni Haber
Araştırma Müdürü oldu.
Görsel Basında Görev Değişiklikleri
•Sunucu Seda Akgül, 4 Kadın Zamanı programından ayrıldığını
sosyal medya hesabından duyurdu.
•Gazeteci Uğur Dündar, Halk TV’de yürüttüğü yayın konseyi
görevini bıraktı.
•24 TV kanalının kültür sanat spikeri Özlem Karahan görevinden
ayrıldı.
•Demirören TV Kurumsal İletişim Müdürü Merve Sarıcan Gündoğar
ile Demirören TV Pazarlama Müdürü Elvin Küçükvardar
•CNN Türk Program Yapımcısı Serap Doğan ile Haber Programları
Editörü Gizem Çetin, kendi isteği ile kurum ile ilişkisini
kesti.
•CNN Türk’ün araştırmacı editörü Kerem Şenel kanalla yollarını
ayırdı.
•Kanal D’de hafta içi her sabah canlı yayınla ekranlara gelen 4
Kadın Zamanı isimli programın kadrosuna sunucu ve oyuncu
Seray Sever katıldı.
•Haber Global’in yeni Genel Yayın Yönetmeni Erdoğan Aktaş
oldu.
•“TRT World” ve “TRT Arabi” kanallarını bünyesinde barındıran
TRT Uluslararası Haber Kanalları Genel Yayın Yönetmenliğine
Serdar Karagöz getirildi.
•Ciner Medya Grubu’na bağlı olarak yayın yapan Habertürk
TV’de sürpriz bir ayrılık yaşandı.11 yıldır Habertürk TV’de görev
yapan Gülden Geçgin kanalla yollarını ayırdı.
•Kanal D’den ayrılan Damla Turgutlu Soybaş Haber Global ile
anlaştı.
•Yapılanma sürecinde olan Haber Global Aytaç Kurnaz, Kemal
Hamşıoğlu ve Batuhan Pozut’u kadrosuna kattı.
•Haber Global’de editör olarak görev yapan Güngör Karakuş,
kurum ile yollarını ayırma kararı aldı.
Medya Dünyasından Diğer Haberler
•Türkgün gazetesi 25 Eylül Salı günü yayınlanan ilk baskısı ile
yayın hayatına başladı.
•Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği 2017 yılı basın
ödüllerinde Demirören Haber Ajansı (DHA)’dan Mehmet Çınar
‘Turizm’ dalında Yazılı Basında Yılın Gazetecisi seçilirken, Hasan
Özkay Fotoğraf Yarışması’nda İbrahim Laleli Yılın Haber
Fotoğrafı, Mehmet Çınar Yılın Doğa-Çevre Fotoğrafı ödüllerini
aldı.
•Fatih Oflaz’ın sahibi olduğu SinemaTV kanalı Mükremin Atmaca,
Fatih Atmaca ve Faruk Boyacıoğlu tarafından satın
alındı.
Gazete yayınını durduran Büyük Kocaeli Gazetesi, ‘dijital’ ortamda
internet yayınını sürdürecek.
•Burhan Felek Basın Hizmet Ödülleri’nde gazeteci Ali Açar
ödüle layık görüldü.
•Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından düzenlenen Geleneksel
Anadolu Medya Ödülleri’nde yılın Gazete Ankara Temsilcisi
ödülüne Yeni Akit Gazetesi Ankara Temsilcisi Hacı Yakışıklı
layık görüldü.
14 / marketing europe & anatolia
Medya Dünyası
marketing europe & anatolia / 15
Röportaj
Great Place to Wo
Ebru Odabaşı
Nielsen Türkiye İK Direktörü
Biz Nielsen’da sadece iş hayatında değil
sosyal hayatta da fark yaratmanın önemine inanıyoruz.
Bu amaçla gönüllü çalışanlarımızın üye olduğu,
çeşitli sosyal sorumluluk projelerini
hayata geçirmek
üzere kurulmuş olan ekiplerimiz var.
Elvin Ekşioğlu / elvineksioglu@gmail.com
- Sizce İK departmanı işletmelerin
başarısında ne kadar etkili?
- İnsan kaynakları bölümü, şirketin kurumsal
hedefleri ve stratejisi paralelinde
rekabetçi üstünlük sağlamak amacıyla
gerekli insan kaynağının istihdamı
ve geliştirilmesi ile ilgili politika oluşturma,
planlama, örgütleme, yönlendirme
ve denetleme faaliyetlerini içerir. İnsan
kaynakları bölümü, çalışanların motivasyonunu
ve verimini yükseltecek bir
ortam yaratılması ve bu ortamın korunup
geliştirilmesi için gerekli politikaları
belirler, ilgili araçları ve eğitimleri sağlar.
Dolayısı ile insan kaynakları bölümü,
işini ne kadar iyi yaparsa bir firmanın
rekabetçi üstünlük sağlama şansı
da o kadar artar.
- Nielsen Türkiye olarak Great Place
to Work ödülüne sahipsiniz. Bu ödülü
almanızı sağlayan uygulamalarınız
nelerdir? Örneklerle anlatabilir
misiniz?
- Y kuşağı iş ve özel yaşam dengesine
verdikleri önem, kendi istedikleri konuda
eğitim alma, özerklik ve teknolojiye
yatkın olma özellikleri ile ön plana çıkıyor.
Biz Nielsen’da bu ihtiyaçlara büyük
ölçüde cevap verebildiğimizi düşünüyoruz.
Yönetici ve çalışan arasındaki
karşılıklı güvene dayanan ilişki hem evden
çalışma olanağına hem de esnek
çalışma koşullarına imkan veriyor. Bu
şekilde çalışanlarımız yoğun iş temposuna
rağmen iş ve özel yaşam dengesini
kurarak ve işlerini özerk bir şekilde
yönetebiliyorlar. Gelişimle ilgili olarak
ise Nielsen’da çok zengin kaynaklara
erişme imkanları bulunuyor. Sınıf eğitimlerinin
yanı sıra hem kişisel hem de
teknik gelişimlerini sağlayabilecekleri
Brandon Hall ödüllü bir online eğitim
platformumuz var. Learning Center ile
çalışanlarımız sadece iş ile ilgili değil,
merak ettikleri, ilgi duydukları pek çok
konuda eğitim alma şansına sahipler.
Eğitim için ayrılmış bu ofisimizde hızlı
okumadan tutun işaret dili eğitimine,
16 / marketing europe & anatolia
k ödülü...
Röportaj
İspanyolca’dan tutun yoga, kanaviçe
eğitimine kadar pek çok eğitim veriliyor.
Eğitmenlerimiz ise yine çalışanlarımız.
Bildikleri konuları arkadaşları ile
paylaşmaktan mutluluk duyan pek çok
çalışanımız var. Dolayısı ile bize sadece
her iki tarafı bir araya getirmek kalıyor.
Böylece çalışanlarımıza iş dışında
farklı bir konuyla ilgilenebilecekleri,
vizyonlarını geliştirebilecekleri keyifli
bir platform sunmuş oluyoruz. Gelişim
olanakları bunlarla sınırlı kalmıyor.
Çalışanlarımız ana görevleri dışında
çeşitli projelere dahil olarak da becerilerini
geliştirebiliyor. Yine Y kuşağı için
çok önemli olan sesini duyurma ve fark
yaratma yönünde çalışanlarımıza sunduğumuz
pek çok kanal var. Öncelikle
check-in dediğimiz kanal ile yönetici ve
çalışanlar, ayda en az bir kere toplanıp,
Çalışanlarımızı kariyer
gelişimlerinde, gerek
bireysel gerek takımın
bir parçası ve gerekse
liderler olarak
ilerlemeleri için teşvik ediyoruz.
karşılıklı olarak birbirlerini dinliyorlar.
Yönetici olumlu ve gelişmesi gereken
alanlara yönelik geri bildirim verirken
çalışan da yöneticisinden beklentilerini
ve varsa iş yapış şekilleri ile ilgili önerilerini
iletiyor. Fikirlerini üst yönetim seviyesine
duyurmak isteyen çalışanlarımız
için de programlarımız mevcut. Bunlardan
biri “What is next? - I have an idea”
programı. Bu programda çalışanlarımız
fikrini bir proje çerçevesinde yönetim
kuruluna sunduktan sonra onay alması
durumunda kendi ekibini kurarak fikri
hayata geçirebiliyor. Bir diğer program
ise “Genç Yetenekler Kurulu”. Ülke yönetim
ekibinin bir yansıması olan bu
ekip, 6 ay süre ile bir arada çalışarak
çeşitli projeleri hayata geçiriyor.
Biz Nielsen’da sadece iş hayatında değil
sosyal hayatta da fark yaratmanın
önemine inanıyoruz. Bu amaçla gönüllü
çalışanlarımızın üye olduğu, çeşitli
sosyal sorumluluk projelerini hayata
geçirmek üzere kurulmuş olan ekiplerimiz
var. Lokalde bu ekipler düzenli
projeler üretirken global düzeyde ise
“Global Impact Day” diye adlandırdığımız
ve yılda bir kere gerçekleştirdiğimiz
sosyal sorumluluk gününde tüm
çalışanlarımız izinli sayılıyor ve o gün
her biri farklı bir sosyal sorumluluk aktivitesine
katılıyor.
- Nielsen’da Çalışan memnuniyeti
sağlayan Yönetim anlayışınızı tanımlar
mısınız?
- Yönetim anlayışımızın temelinde kurumsal
değerlerimiz ve kurumsal değerlerimizin
bir yansıması olan çalışan
vaadimiz bulunmaktadır. Nielsen çalışan
vaadini aşağıdaki üç başlıkta tanımlayabiliriz:
Kendin olabilirsin: Nielsen, çalışanlarına
en iyi oldukları konularda çalışabilecekleri
bir ortam sağlar. Çalışanlar
sorumluluklarını yerine getirirken tam
yetki ve esneklikle belli kalıplara konmadan
çalışırlar.
Fark yaratabilirsin: Nielsen’da yaptığımız
çalışmalar sayesinde müşterilerimize,
ekiplerimize, çalışma arkadaşlarımıza
ve yaşadığımız çevreye yararlı
oluyor, fark yaratabiliyoruz.
Bizimle gelişebilirsin: Şirket olarak gelişimimiz
çalışanlarımızın gelişimine
bağlıdır. Çalışanlarımızı kariyer gelişimlerinde,
gerek bireysel gerek takımın
bir parçası ve gerekse liderler olarak
ilerlemeleri için teşvik ediyoruz.
18 / marketing europe & anatolia
Röportaj
- Nielsen’da kadın çalışanlara sağladığınız
avantajlar var mı?
- Nielsen’da erkek çalışan oranı %56,
kadın çalışan oranı ise %44’tür. Saha
kadrolarımızın çoğunluğu fiziksel koşullar
nedeniyle erkeklerden oluştuğu
için bu kadroyu ayrı tutarsak oran %60
kadın %40 erkek olarak değişmektedir.
Bu durum yönetim kadrolarına yansımış
ve kadınların yönetimdeki oranı
Türkiye ve dünya ortalamasının çok
üzerinde bir oranla %60 olarak gerçekleşmiştir.
Kadınların bu kadar yüksek oranla
yönetimde yer almalarında İK uygulamaları
ve Women In Nielsen Çalışan
Kaynak Grubu’nun büyük katkıları bulunmaktadır.
Globalde 2011 yılında
kurulan WIN çalışan kaynak grubu,
Türkiye’de 2013 yılında kuruldu. WIN
grubunun misyonu Nielsen’da çalışan
kadınların gelişimini, iş gücünde kalmasını
ve liderliğini desteklemektir.
Bu çerçevede kadın çalışanlara özel
eğitimler düzenlenmekte, network yapabilecekleri
gruplar oluşturulmakta
ve mentorluk programları uygulanmaktadır.
Bunların yanı sıra kadınların iş
hayatında kalmalarını sağlamak üzere
pek çok kolaylık sağlanmıştır. Evden
çalışma ve esnek çalışma saatleri, tüm
çalışanlarımız için iş ve özel yaşam
dengesini sağlamalarını kolaylaştırırken
özellikle kadın çalışanlarımıza
hamilelik dönemi ve sonrasında büyük
destek sağlamaktadır. WIN ekibinin
2016 yılında insan kaynakları birimi ile
ortak çalışması sonucunda “Ebeveynlik
Paketi” hayata geçirilmiştir. Bu paket
kapsamında; hamile çalışanlara özel
park yeri sağlanmış, hamile çalışanlar
daha sık evden çalıştıkları için hamilelikleri
süresince evde bulunduracakları
ikinci bir bilgisayar verilerek lap top taşıma
yükünden kurtarılmışlardır. Ofiste,
“Mom Rocks” isimli, sadece emziren
annelerin kullanımı için ayrılmış, hijyenik
ve özel bir ortamda süt pompalama
imkanı sağlayan bir oda düzenlenmiş,
süt izni 2 hafta daha uzatılmış, dileyen
annelerin süt iznini biriktirerek haftada
bir gün olarak kullanabilmeleri sağlanmıştır.
- İşe aldığınız elemanlarda hangi
özellikleri aradığınızı söyleyebilir misiniz?
Staj sırasında
başarılı olan
arkadaşlarımızı açılan
pozisyonlara
yerleştiriyoruz.
- Bölüm ve pozisyona göre aranan teknik
beceri ve yetkinlikler değişebilmekle
birlikte tüm adayların şirketimizin değerlerine
(Açık, Bağlantılı, Yararlı ve Kişisel)
uygunluğunu değerlendiriyoruz.
Şirket değerlerimiz çerçevesinde temel
olarak göz önünde bulundurduğumuz
ortak nitelikler ise şunlar: Ekip çalışmasına
uygunluk, esnek olma, kendini
geliştirmeye açıklık, çözümcü ve pozitif
yaklaşım.
- Son olarak, işe aldığınız gençleri
hangi sistemle belirliyorsunuz?
- Seçtiğimiz üniversitelerle sıkı iş birliklerimiz
var. Özellikle uzun süreli staj
programlarımız gençlere şirketimizi yakından
tanıma olanağı sağlarken kendilerini
göstermeleri için de fırsat sunuyor.
Stajyer arkadaşlarımıza çalışanlarımız
kadar sorumluluk veriyoruz, hatta isteyen
arkadaşlarımıza rotasyon imkanı
tanıyarak çeşitli bölümleri tanımalarını
sağlıyoruz. Staj sırasında başarılı olan
arkadaşlarımızı açılan pozisyonlara
yerleştiriyoruz. Ayrıca üniversitelerden
direkt alım yaptığımız da oluyor. Doğru
kişileri seçmek için mülakatın yanı sıra
temelinde nörobilim olan ve adayların
potansiyellerini, ilgili pozisyona uygunluklarını
tespit eden bir sistem kullanıyoruz.
Adayların bunun için sanal
ortamda bazı oyunları oynamaları gerekiyor.
Yani seçme sistemimiz tamamen
gençlere hitap ediyor.
marketing europe & anatolia / 19
Köşe
Nurgül Eryıldır Günay / nurguleryildir@gmail.com
(
kelebeğin
fırtınası)
Topyekün, kime yükün?
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın başlattığı
Enflasyonla topyekün mücadele kampanyası yılın son
çeyreğine damgasını vurdu.
Bakanın bütün sektörleri ve bütün markaları bu
kampanyaya katılmaya davet etmesiyle birlikte kara listeye
girmek istemeyen şirketler biribiri ardına kampanyaya
başladı. 3 ay boyunca en az %10 fiyat indirimi esasına
dayanan kampanya logoları köşedeki bakkaldan,
büyük mobilya markalarının vitrinlerine kadar her yerde
görülmeye başladı. Ama gerçekten ez az %10 indirim
yapılıyor mu, işte bundan çok emin değilim!
Son dönemlerde zaten sürekli indirim çılgınlığı yaşanıyor.
Özellikle online satış yapan markalar %80 - 90'a varan
indirimler diye sürekli banner yayınlıyor. Mesela bir
ayakkabı alacaksın, %80 indirim diyor. Bakıyorsun %80
indirimli hali bile 100 liradan fazla. Demek ki ayakkabının
normal fiyatı 600 lira civarı. Çok ünlü bir marka olmadıktan
sonra bir ayakkabı nasıl 600 lira olabilir ki?
Kozmetik zincir mağazalarda da benzer durumları
gözlemliyoruz. %50 indirim başlıyor, mağazaların önünde
uzun kuyruklar oluşuyor, millet birbirini yiyor. Mağazada
etiketlere bakınca %50 indirim var gibi görünüyor. Ama
bunlar gerçek fiyatlar mıdır, yoksa sadece büyük indirim
psikolojisiyle mi alış veriş çılgınlığı yaşıyoruz!
Bunları düşünüyorum, söylüyorum, yazıyorum ama ben de
etkisinden kurtulamıyorum. Yani beni de bir gün kuyrukta
görürseniz şaşırmayın :)
31 Ekim tarihli bir incelememi sizinle paylaşmak istiyorum.
Rastgele bir ürün seçmek istedim ve karşıma Burberry
Classic Edp 100 ml Kadın Parfümü çıktı. Bu parfümün
çeşitli online alışveriş platformlarındaki fiyatlarını inceledim.
Trendyol'da Burberry Classic Edp 100 ml Kadın Parfümü
%45 indirimle 279,99 liraya satılıyor. Aynı sırada Burberry
Türkiye sayfasına bakıyorsun orada fiyatı 300 lira. Yani
aslında %45 değil sadece %7 indirim yapılmış. Watsons'da
ise aynı gün, aynı ürün 330 liradan, 269 liraya inmiş. Yine
aynı parfüm n11.com sitesinde 509,9 liradan %60 indirim
yapılarak 202,9 liraya düşmüş gibi görünüyor.
Aynı ürün için sözde büyük indirimlerle çok farklı fiyatlar.
böyle durumlar var mı diye düşünmeden edemiyor insan.
Yine 31 Ekim günü mobilya, beyaz eşya, motorlu araçlar
gibi birkaç sektörde KDV ve ÖTV indirimleri yapılacağı
açıklandı. Acaba fiyatlar düşecek mi? Hep beraber sonucu
göreceğiz. Açıkça söylemek gerekirse, topyekün mücadele
ediyoruz derken, şişirilmiş fiyatlarla bütün yük bize
kalmasın da!
***
Bugünlerde Renault Megane Sedan'ın reklamına çok
gülüyorum. Güzel bir çift, şık olduğunu tahmin ettiğimiz
ışıltılı bir restorandan çıkıp güzel arabalarına biniyor. Kadın
sevgilisiyle arabada giderken çantasında cep telefonunu
arıyor, ama bir türlü bulamıyor. O sırada arabayı kullanan
erkek arkadaşına "beni arar mısın" diyor. Adam hava
atmak için fırsat bu fırsat diye düşünerek, Apple Car Play
araç kitine "sevgilimi ara" diye sesli komut veriyor. Sevgili
aranıyor, telefon çalıyor, ama o da ne, çalan telefon
kadınınki değil!!! Kadın şaşkınlıkla kapalı olan telefonunu
göstererek adama bakıyor. Adam araç kitine dönüp kapat
kapat diyor ve final! Esprili, keyifli bir reklam. Her seferinde
gülüyorum. Renault bu reklamla çapkın erkekleri etkisi
altına alır mı acaba :)
Nutella reklamından da bahsetmek istiyorum. Nutella'yı
sevmeyen birine henüz rastlamadım. Ben bayılırımmmm.
Bıraksan battaniyeye sarınıp film izleyerek 1 kavanozu
tek başıma bitiririm :) ama şu promosyon kampanyasının
yapmacık ebeveynleri nerdeyse beni bile Nutella'dan
soğutacak! Tatlı markanın, soğuk tipleri Nutella
kavanozundan gece lambası ve hoparlör hediyelerini
anlatırken zorlama mimikleri, okul müsameresi gibi rol
yapmaları ile beni bitiriyor. Hokus pokus, abra kadabra
desem yok olurlar mı acaba?
***
10 Kasım benim için çok hüzünlü, çok duygusal bir
gün. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk'ü ve
canım babamı kaybettiğimiz gün. İkisine de layık olmaya
çalışıyorum, ömrüm olduğu sürece de çalışacağım.
Ruhunuz şad, mekanınız cennet olsun...
Enflasyonla topyekün mücadeleye katılan firmalarda da
marketing europe & anatolia / 21
Reklam Dünyası
Reklamların Cinsiyeti Erkek...
Reklamverenler Derneği’nin reklamda toplumsal cinsiyet
eşitsizliğine yönelik çözümler üretme hedefiyle hayata geçirdiği
ilk proje, Bahçeşehir Üniversitesi Reklamcılık Bölümü işbirliğiyle
gerçekleştirilen “Türkiye’deki Effie Ödüllü Televizyon
Reklamlarının 10 Yıllık Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi
Araştırması” oldu. 2007 yılından bu yana Effie Yarışması’nda
ödül kazanmış toplam 489 televizyon reklamının incelendiği
araştırmanın sonuçları reklamlardaki temsillerin hala cinsiyet
eşitliğinden uzak olduğunu ortaya koydu.
Gerek dünyanın farklı ülkelerinde gerekse Türkiye’de toplumsal
cinsiyet eşitliğine yönelik umut verici gelişmeler yaşansa
da kadın ve erkek rolleri konusunda bazı kalıplar
hala yerini koruyor. Bu durumun en görünür olduğu kültürel
ürünlerden biri de reklamlar olarak karşımıza çıkıyor. Reklamverenler
Derneği ve Bahçeşehir Üniversitesi Reklamcılık
Bölümü işbirliğiyle gerçekleşen ve Effie ödüllü reklamları 10
senelik süreçte incelemesi açısından Türkiye’de bir ilk olma
özelliği taşıyan “Türkiye’deki Effie Ödüllü Televizyon Reklamlarının
10 Yıllık Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi Araştırması”;
algıları değiştiren ve sosyal normları etkileyen en
güçlü araçlardan biri olan reklamların hala yeterince eşitlikçi
bir yaklaşıma sahip olmadığını ortaya koyuyor.
Effie kazanmış 489 reklam analiz edildi
“Türkiye’deki Effie Ödüllü TV Reklamlarının 10 Yıllık Toplumsal
Cinsiyet Eşitliği Karnesi” başlıklı araştırma, kadınlık ve
erkekliğe dair temsil biçimlerinin reklamda kendine ne şekilde
yer bulduğunu masaya yatırıyor. Koordinatörlüğü Bahçeşehir
Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık Bölümü
öğretim üyeleri Dr. Gül Şener ve Dr. Eda Öztürk tarafından
yürütülen çalışma kapsamında, 2007-2018 yılları arasındaki
9 Effie Yarışması’nda ödül kazanmış toplam 489 televizyon
reklamı analiz edildi.
Çalışan kadınlar dahi işyerinde gösterilmiyor
Araştırmaya göre ana karakterlerin yüzde 65’i erkek, yüzde
35’inin kadın olduğu görülüyor. Cinsiyet temsillerindeki en
keskin eşitsizlik dış ses kullanımında göze çarpıyor. Reklamda
erkek dış ses oranı yüzde 89 iken kadın dış ses oranı
sadece yüzde 10. Araştırmaya göre geçtiğimiz 10 yılda bu
oranlarda kayda değer bir farklılık yaşanmadığı da ortaya
çıktı.
Araştırma sonuçları reklamlarda evli olarak resmedilen kadın
ana karakterlerin oranının erkeklere göre iki kat daha fazla
olduğunu gösteriyor. Evli kadın ana karakterlerin oranı yüzde
44 iken, erkek ana karakterlerde bu oranın yüzde 23 olduğu
belirlendi. Benzer bir dengesizlik de kadın ve erkeğin baskın
olarak resmedildiği yerlerde görülüyor. Kadın ana karakterlerin
yüzde 43’ü ev ortamında gösterilirken sadece yüzde 10’u
işyerinde tasvir ediliyor.
Reklamlar hayatın gerçeklerini yansıtmıyor
Reklamverenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet
Pura, “Reklam, algıları değiştirmek ve cinsiyet eşitsizliğini
dönüştürmek adına en güçlü kaynaktır. Türkiye’deki her bir
haneye reklamlarıyla ulaşan, sektörün önde gelen reklam
verenlerini temsil eden bir dernek olarak bu alanda topluma
katkı sağlamak amacıyla projemizi başlattık. Öncelikle Kasım
2017’de toplumsal cinsiyet eşitliğini geliştirmeye yönelik
çalışmaları hayata geçirmek üzere bir Reklamda Toplumsal
Cinsiyet Eşitliği Yürütme Kurulu oluşturduk. Reklamlardaki
dönüşümün bayrağını biz taşıyacağız ve diğer alanlardaki
çabalara da destek olacağız” diye konuştu.
Reklamverenler Derneği olarak önceliklerinin reklamverenler
ve yaratıcı ajanslar için reklamlarda eşitsizliği üreten cinsiyet
temsillerinin önüne geçilmesi konusunda ilkeler oluşturmak
olduğunun altını çizen Pura, “Yakın zamanda çok daha güçlü
rollerde kadınlar görüyoruz, ev işi yapan, çocuğuyla ilgilenen,
özür dileyen ya da ağlayan erkekler görmeye başladık.
Ne kadınları ne de erkekleri tek bir kalıba sıkıştırmak zaten
mümkün değil. Zaten hayatın gerçeği de bu. Araştırmaya
göre söyleyebiliriz ki reklamlar hayatın gerçeklerini yansıtmıyor.
Kadın - erkek ayrımı yapmadan tüm cinsiyetlerin nasıl
temsil edildiği, nasıl gösterildiği, belirli klişe kalıpları üretip
üretmediği ve olumlu rol modeller olarak gösterilip gösterilmediği
bizim için bu konudaki başarı göstergeleri olacak.
Gerek iletişim sektörünün paydaşlarını bir araya getiren
Reklamda Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platformu gerekse yürüttüğümüz
diğer önemli projeler ile toplumsal cinsiyet eşitliğine
yönelik çözümler üretmeye devam edeceğiz” dedi.
22 / marketing europe & anatolia
Reklam Dünyası
Doğru video pazarlamasına 6 öneri...
Video içerik pazarlaması günden güne gelişme gösteren
bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Sanal gerçeklik çözümleri,
360 derece videolar ve live streaming içerikler son yıllarda
video pazarlamasına yeni bir soluk getirdi. We Are Social ve
Hootsuit’in 2018 yılı istatistiklerine göre ülkemizde en aktif
kullanılan sosyal medya mecralarının başında Youtube geliyor.
Dijital Dönüşüm Danışmanı ve Me Consultancy kurucusu
Murat Erdör, dijital dünyanın trendleri arasında yükselişini
sürdüren ve sanal gerçeklik uygulamalarının etkisiyle gelecekte
daha da ilgi çekmesi beklenen video içerik pazarlamasıyla
ilgili öneriler sundu.
Murat Erdör, video pazarlamasıyla ilgili atılabilecek doğru
stratejik hamleleri şu şekilde sıraladı:
Marka ile tutarlılık
Video içerik pazarlaması yaparken dikkat edilmesi gereken
noktalardan ilki, marka ile oluşturulan video arasındaki tutarlılıktır.
Videonun tonu, grafik etkileri, renk ve müzik kullanımı
gibi özgün öğeler, video ile marka arasında köprü görevi
görmelidir.
Akılda kalıcı video
Video içerik pazarlamasının en önemli başarı kriteri içeriğin
kalitesidir. Oluşturulan içeriklerde satış ve pazarlamadan
ziyade hikâyenin ön plana tutulması videonun akılda kalıcı
olmasını sağlayacaktır. Ayrıca video içeriklerinde marka ile
uyumlu bir hikâyesinin olması, markaya güç kazandıracaktır.
İlk 10 saniye!
Hedef kitleniz video içeriklerinizi izlerken tatmin olmalıdır.
Bundan dolayı video içeriklerinizin dikkat çekici olması gerekir.
Hedef özellikle ilk on saniyede hedef kitlenizi etkilemek
olmalıdır. Video içeriklerinizi oluştururken hedef kitlenizin
alışkanlıkları, davranışları, yaşam tarzları, ilgi alanları ve
merak duydukları şeyleri göz önünde bulundurun.
SEO ve özgün içerik
Video içerikleriniz ile ilgili SEO çalışmaları yapmanız ve video
açıklamalarına gereken önemi vermeniz, arama motorlarında
içeriğinizi tanımlar ve ön plana çıkarır. Öte yandan
anahtar kelime seçimleriniz, başlıklarınız ve açıklamalarınız
da özgün olmalıdır. Video içerik optimazasyonunu başarılı
bir biçimde gerçekleştirmeniz video içerik pazarlamasında
sizi rakiplerinize göre bir adım ileriye götürecektir.
Video platformunuzu oluşturun
Dünyada günde bir milyar saatin üzerinde video içeriğinin
tüketildiği ve dünyanın en büyük ikinci arama motoru olarak
anılan Youtube, video içerik pazarlamasında tartışmasız lider
sosyal medya platformu durumunda. Dolayısıyla mevcut
değilse bir YouTube kanalı açmanız ve düzenli olarak markanız
ile uyumlu video içerikleri paylaşmanız, hedef kitlenizle
bağ kurmanızda yardımcı olacaktır.
Hafif dil, eğlenceli içerik
Video içeriklerinizi oluştururken ağır bir dil kullanmamaya
özen gösterin. Günlük dil ve esprili bir yaklaşım sergilemeniz
hedef kitlenizi cezbetmenize yardımcı olacaktır. Didaktik bir
dil kullanımı ve ciddi bir yaklaşım videolarını sıkıcı kılabilir.
Video içeriklerinizde hedef kitlenize vermek istediğiniz mesajları
her zaman hafif ve eğlenceli bir biçimde yönlendirin.
marketing europe & anatolia /23
Dikiş Dike
Röportaj
n Bilgisayarlar...
Sinem Kınran Parlak
Singer Türkiye Genel Müdürü
Singer, tüketicinin nabzını tutarak taleplere
uygun ürün tasarlayan; dünyadaki
ilk elektrikli dikiş makinesini, ilk elektrikli süpürgeyi,
ilk hafızalı dikiş makinesini (Touch Tronic 2001),
ilk bilgisayarlı dikiş makinesini,
Game Boy teknolojisi ile çalışan
ilk dikiş makinesini (Izek) üreten firma.
Elvin Ekşioğlu / elvineksioglu@gmail.com
- Singer’den kısaca bahseder misiniz?
- Singer, tüketicinin nabzını tutarak
taleplere uygun ürün tasarlayan; dünyadaki
ilk elektrikli dikiş makinesini,
ilk elektrikli süpürgeyi, ilk hafızalı dikiş
makinesini (Touch Tronic 2001), ilk bilgisayarlı
dikiş makinesini, Game Boy
teknolojisi ile çalışan ilk dikiş makinesini
(Izek) üreten firma. Isaac Merritt Singer
ile dikiş makinesinin 1850 yılında
küçük bir atölyede başlayan serüveni,
bugün ileri teknolojiyle donatılmış; “Dikiş
Diken Bilgisayarlara” dönüştü. Dünya
dikiş makinesi pazarında lider olan
Singer, dünyada 23 merkez üzerinden
160 ülkede aktif satış gerçekleştiriyor.
Kurulduğu günden bu yana dikiş makinesi
ile eş anlamlı olarak sektöründe
dünya lideri olmayı sürdürüyor. Singer,
ülkemizde de halen dikiş makinesi dendiğinde
akla gelen ilk firma olarak pazar
lideri konumunda…
- Şirket Türkiye’de ne zamandır faaliyet
gösteriyor?
- Türk hanımları, Singer teknolojisi ve
konforuyla 1886 yılında tanıştı. Singer
dikiş makineleri; Türkiye’de ilk kez İstanbul
ve İzmir’de satılmaya başlandı.
Markamız, Türkiye’deki ilk bayisini ise
1904 yılında İstiklal Caddesi’nde açtı.
Singer, böylece Türkiye’de bayilik açan
ve fatura kesen ilk yabancı şirket oldu.
- Hedef kitleniz ağırlıklı olarak kadınlar.
Özellikle kadın istihdamının
artırılması konusunun gündemde
olduğu bu günlerde siz şirket olarak
bunun için neler yapıyorsunuz?
- Singer olarak; sosyal sorumluluk projelerine
büyük değer ve önem veren bir
kuruluşuz. Bunun yanında kadınlar ve
çocuklarla ilgili konular, başlıca yöneldiğimiz
alanlar arasında diyebilirim. Bu
bağlamda eğitim konusu da sosyal sorumluluk
söz konusu olduğunda öncelik
verdiğimiz bir alan… Eğitimli bireyler
eğitimli toplumları, eğitimli toplumlar
eğitimli milletleri, eğitimli milletler de
eğitimli devletleri oluştururlar. Son olarak
“Eğitimli Birey, Eğitimli Toplum” sloganı
ile çok özel bir proje gerçekleştiriyoruz.
Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye
genelindeki Halk Eğitim Merkezlerinde
5 yıl boyunca eğitim kursları açmak
marketing europe & anatolia /25
Röportaj
ekonomisine katkı sağlamaları, meslek
değiştirebilmeleri, kişisel yeterliliklerinin
açığa çıkarılması, hobilerinin geliştirilmesi,
kolektif çalışma becerililerinin
artırılması ve kendi kendine yetebilmeleri
amaçlanıyor. Bu kurslardan bitirme
belgesi alabilen kursiyerler, makine
bilgisinin yanında kursun cinsine göre
dikiş, nakış, tasarım, mefruşat hazırlama
becerilerini öğrenerek kendi ihtiyaçlarını
karşılayabildikleri gibi dikiş, nakış
atölyeleri açarak profesyonel hizmet
İlk yıl 600 kursiyerin
Singer Makine Eğitimi
kurslarından
faydalandırılmaları planlandı.
Beş yıllık süreçte 3 bin kişiye
ulaşılması
sosyal sorumluluk
planlarımız arasında.
verebilecek kabiliyete de ulaşıyor.
- İlerisi için markanın bu konudaki
plan ve projeleri nelerdir?
- Halk Eğitim Merkezleri ile aramızdaki
protokol doğrultusunda yeni Singer
kursları açmaya devam edeceğiz. Buna
ilave olarak Mesleki Teknik Eğitim ile
protokolümüzü de bu sene yeniliyoruz
ve önümüzdeki sene meslek listeleriyle
de çalışmayı sürdüreceğiz. İleride bunu
meslek olarak yapmak isteyen öğrencileri
ev tipi makinelerle buluşturup,
makinelerin son teknoloji ile nerelere
geldiğini gösteren bir takım workshop
çalışmaları yapıyoruz. Bu çalışmalara
yoğun şekilde devam ediyor olacağız.
Yaptığımız etkinliklerin bazılarına bu
yıl da birlikte çalışacağımız, ünlü Moda
Tasarımcısı Hakan Akkaya ile birlikte
gidip söyleşiler gerçekleştireceğiz. Yine
Hakan Bey ile birlikte üniversite söyleşilerimiz
devam edecek. Önümüzdeki yıl
planlarımız arasında farklı projeler, yarışma
ve sosyal sorumluluk projelerimiz
de olacak.
üzere geçen yıl bir protokol imzalayarak
projemize başladık. Projemiz, ilk
yıl illerde ilçe Halk Eğitimi Merkezlerinde
20 kurs sınıfı olarak planlandı.
Kurslarımız 4 Mayıs 2017 tarihinde
başladı. Her kurs, en çok 20-25 kursiyer
ile başlıyor. Singer Dikiş Makineleri
olarak kurs eğiticisinin, Singer & Pfaff
makine eğitimi kursuna başlamasından
önce bireysel makine eğitimini tamamlamaktayız.
Kurs süreleri değişkenlik
gösteriyor, bölge ve ihtiyaca yönelik
süre kısaltımı ya da uzatmalar olabiliyor.
Kurs sonunda çift imzalı sertifikalar
hazırlayarak kursiyerlere takdim ediyoruz.
İlk yıl 600 kursiyerin Singer Makine
Eğitimi kurslarından faydalandırılmaları
planlandı. Beş yıllık süreçte 3 bin kişiye
ulaşılması sosyal sorumluluk planlarımız
arasında. Bu bağlamda kursiyerlerin
aile bütçelerine ve dolayısı ile ülke
26/ marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Koton’un Marka Yüzü, Fahriye Evcen...
Koton ve Fahriye Evcen iş birliği yeni reklam filmiyle devam
ediyor. Marka yüzü olduğu Koton markası için ekran karşısına
geçen Fahriye Evcen, filmde şehrin ritmine ayak uyduran
ve stiliyle dikkat çeken kadın görünümlerine imza atarken
‘Şimdi Triko Takımlarda Koton Fiyatları Moda’ diyor.
Koton Triko Kampanyası ile kış sezonunun kapılarını açıyor.
Marka yüzü Fahriye Evcen’in rol aldığı reklam filminde, şehrin
ritmine stiliyle ayak uyduran modern kadın kombinleri ön
plana çıkıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Koton
Reklamveren Temsilcisi: Abide Turan, Tuğba Balcı, Gizem
Gürzoğlu
Reklam Ajansı: TBWA\Istanbul
CCO: İlkay Gürpınar
CD: Arkın Kahyaoğlu
Yaratıcı Ekip Lideri: Esma Erdoğan
Yaratıcı Ekip: Renan Erdener, Buğra Koçyiğit
Marka Ekibi: Ela Bilgisel, Funda Eriş, Yekta Öncel,
Tuğçe Saraçoğlu
CSO: Toygun Yılmazer
Stratejik Planlama Direktörü: Ceren Şehitoğlu
Stratejik Planlama Uzmanı: Can Değerli
Produksiyon Ekibi: Evrim Saraçoğlu, Nevra Aydın
Müzik: Jingle Jackson
Fotoğraf: Emre Doğru
marketing europe & anatolia / 29
Kampanyalar
Üç, İki, Bir… CEPTETEB!...
Türk Ekonomi Bankası’nın (TEB) dijital bankacılık platformu
CEPTETEB’in yeni reklam filmi için televizyon ekranlarının
ünlü çifti kamera karşısına geçti. Havaalanından hızlı geçiş,
ücretsiz EFT ve havale, yüksek faizli vadeli hesap gibi avantajların
anlatıldığı yeni reklam filminde son dönemlerin popüler
oyuncularından Demet Özdemir ve Can Yaman rol alıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: TEB
Reklamveren Yetkilileri: Zeynep Demirkol, İlke Erdener,
Murat Olgaç,
Reklam Ajansı: Manajans/ JWT
Ajans Başkanı: Tuğbay Bilbay
Kreatif Direktör: Sami Basut
Yaratıcı Ekip: Deniz Ergin, Hasan Çalışkan, Cem Etyemez,
Şükran Genç, Nurgül İletir,Aykut Küç
Müşteri İlişkileri Ekibi: Fulya Özarı, Setenay Ergin, Barış
Alemdar, Duygu Orakçı, Mert Akgün, Viket Rodrig
Strateji Ekibi: Berkant Avcı, Mervenaz Mete
Medya Ajansı: OMD
KFC’den yeni Twister Turco...
KFC, dürümü sumaklı soğan ve pul bibersiz düşünemeyen
lezzet tutkunları için özel olarak yarattığı Twister Turco Dürüm
için enerji dolu bir reklam filmi hazırladı.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: KFC Türkiye
Reklamveren yetkilileri: Deniz Turna, Baran Kocabaş, İbrahim
Dönmez
Reklamveren Prodüktörü: Figen Korkut
Reklam Ajansı: Medina Turgul DDB
Yönetici Yaratıcı Yönetmen: Ertuğ Tuğalan
Yaratıcı Bölüm Başkanı: Namık Ergin, Ferhan Dayıoğlu
Yaratıcı Ekip: Cem Erguvan, Emre Altundağ, Burcu Salıcı
Marka Ekibi: Elifsu Tufan, Zeynep Kızılcan,
Bengi Ceren Özkoca
Strateji Ekibi: Alper Özcan, Elif Öven
30 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
HSBC Türkiye’den yeni reklam filmi...
kapsamında yenilenen HSBC Mobil Bankacılık uygulamamızla
müşterilerimize dünyanın her yerinde hizmet kalitesi
ve hız anlamında üstün bir bankacılık deneyimi sunuyoruz.
Yeni mobil uygulamamızda daha fazla bankacılık işleminin
çok daha hızlı ve anlık yapılabilmesi mümkün hale geldi. Bu
amaçla başlattığımız yeni iletişim kampanyasında, mobil uygulamamızın
yeni yüzü ve özelliklerini tanıtıyoruz.”
HSBC Türkiye’nin teknolojik dönüşüm programı kapsamında
yenilenen Mobil Bankacılık uygulamasını tanıttığı yeni
iletişim kampanyası yayına girdi. Kampanyanın ana mesajı,
HSBC Türkiye müşterilerinin bankacılık ihtiyaçlarını zamandan
ve mekandan bağımsız olarak mobil uygulama üzerinden
hızlı çözümle karşılamalarının öyküleştirildiği ve ‘anlık
bankacılık’ deneyiminin esprili bir dille anlatıldığı üç video ile
veriliyor.
HSBC Türkiye Bireysel Bankacılık ve Birikim Yönetimi Pazarlama
Grup Başkanı Ayşegül Şenalp kampanya ile ilgili
olarak şunları söyledi: “Teknolojik dönüşüm yatırımlarımız
Kampanya Künyesi
Reklamveren : HSBC Türkiye
Reklamveren Temsilcisi : Ayşegül Şenalp, Özlem Görgöz,
Meltem Gülören
Reklam Ajansı : Saatchi&Saatchi İstanbul
Kreatif Direktör : Utkan Başar
Metin Yazarı : Zeynep Barlas
Sanat Yönetmeni : Tuğçe Türkmen
Müşteri İlişkileri Ekibi : Ayşegül Tavas, Ayşegül Elmas,
Ender Çağrı Çalkın
Ajans Prodüktörü : Mert Bilen
Medya Ajansı: OMD Türkiye
Kullanılan Mecralar : Dijital
n11.com’da 11.11 sirenleri çalıyor...
Binlerce marka ve mağazayı milyonlarca müşteriyle buluşturan
online açık pazar platformu n11.com, Türkiye’de günlük
satış rekorları kırdığı “Yılın Alışveriş Günü 11.11”in 2018
kampanyasını yeni bir reklam filmi ile duyuruyor. Jingle’ını
Ayşe Hatun Önal’ın seslendirdiği reklam filmiyle bu yıl herkes
‘kupon zengini’ oluyor.
Jingle’ı Ayşe Hatun Önal tarafından seslendirilen ve iki günlük
dekor hazırlığının ardından çekimleri de iki günde tamamlanan
reklam filminde, 70 kişiden kalabalık bir set ekibi
ve 28 ana cast görev aldı.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: n11.com
Reklamveren Ekibi: Zafer Özçelik, Tuba Güven, Naz Özerden
İncili
Reklam Ajansı: FCB Artgroup
CCO: Ateş Çavdar
ECD: Erdinç Mutlu
Kreatif Direktör: Ahmet Söğütlüoğlu
Yaratıcı Grup Lideri: Cem Önder Yaşar
Art Direktör: Gözde Pişkin, Berkay Bozyel
Metin Yazarı: Tuna Işın
Grafiker: Erol Orhan
Müşteri İlişkileri Direktörü: Esra Özkan
Marka Direktörü: Deniz Hanaylı
Marka Yöneticisi: Gülşen Turan
Strateji Direktörü: Arda Kuş
Stratejik Planlamacı: Deniz Tulpar
marketing europe & anatolia / 31
Kampanyalar
Genç Emeklilik Planı...
Reklam filminde, bir grup gencin gelecek hayallerine yer veriliyor.
Her büyük fikri mümkün kılacak imkanlarla dolu günümüz
dünyasında, gençlerin hayalleri peşinden koşarken
gelecekleri için de şimdiden birikime başlamasının iyi bir fikir
olduğunun altı çiziliyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Anadolu Hayat Emeklilik
Reklam Ajansı: Project House
Yönetici Kreatif Direktör: Ergin Binyıldız
Kreatif Direktör: Yavuzhan Gel
Yaratıcı Ekip: Benan Aka, Melike Erdemir, Hasan Yıldırım,
Ertürk Düzel
Müşteri İlişkileri: Birol Ecevit, İrem Pusal, Burtay Baştufan
Sosyal Medya Ekibi: Can Sevimli, Mert Tokdemir,
Ece Özmet İşsever, İsmail Postalcıoğlu
Ajans Prodüktörü: Volkan Alkan, Sıla Salgın
Temizlikte Değişimi Yakalayın...
Arzum Olimpia Power’ın kampanyasını
ekranlara taşıdı. Filmin
senaryosunda evinde değişim
arayan tüketiciye, Arzum
Olimpia Power ile yapacakları
temizlik sonrasında bu değişimi
yakalayacakları hissettiriliyor.
4A performans sınıfına sahip
Arzum Olimpia Power, yüksek
performanslı çekiş gücü, kullanım
kolaylığı, şık tasarımı ve
teknolojisi ile evlerde değişimi
başlatıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamın Başlığı: Temizlikte
Değişimi Yakalayın!
Reklamveren: Arzum Elektrikli Ev Aletleri
Reklamveren Temsilcisi: Mehtap Yıldız, Diğdem Cengiz
Gürsel, Neslihan Demir, Buket Onaran
Reklam Ajansı: 911 İstanbul
Kreatif Direktör: Salih Güngör, Ozan Çelebi
Yaratıcı Grup: Hamit Dal, Volkan Ulaş
Müşteri Direktörü : Aslı İzan
32 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Mesai Biter Bu Çocuk Kaçar...
Temsa Motorlu Araçlar’ın, geçtiğimiz Nisan ayında Türkiye’de
de satışa sunduğu yeni Mitsubishi Eclipse Cross SUV aracı
için hazırladığı video klip, “En İyi Reklam Müziği” dalında
Kristal Elma kazandı. Reklamda sıkıcı iş yaşamından bunalan
üç beyaz yakalının Cuma günü mesai bitimini ve Mitsubishi
Eclipse Cross’larına kavuşmayı iple çekmesi “Mesai
Biter Bu Çocuk Kaçar” şarkısıyla anlatılıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Temsa Motorlu Araçlar A.Ş./Mitsubishi
Motors
Reklam Veren Temsilcileri: Aytuğ Bük, Zeynep Özen,
Hamza Özgören, Duygu Şentürk
Ajans: Batesmotelpro
Kreatif Direktör: Volkan Öge
Müşteri Yönetimi: Tansu Tunçel
Nescafé 3ü1 Arada Yeni Lezzeti...
Yenilenen formülüyle daha dolu dolu bir kahve deneyimi
sunan Nescafé 3ü1 Arada, lezzetine duyduğu güveni reklam
filminde ünlü oyuncu Kerem Bursin’e yer vererek ortaya
koydu. Yeni reklam filminde Nescafé 3ü1 Arada’nın daha
zengin lezzetinin bütün ilgiyi üzerine toplaması nedeniyle
Kerem Bursin’in bir türlü ön plana çıkamayışı esprili bir dille
anlatılıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren Temsilcileri: Burçin Alev Ekşi, Yeşim Akduman
Erişmiş, Mert Büyükkoç, Günce Öztürk
Reklam Ajansı: Publicis İstanbul
ECD: Can Faga
Yaratıcı Ekip: Cihangir Gümüş, Erdem Köksal, Asil Yıldız,
Özlem Özel
Müşteri İlişkileri Ekibi: Letisya Taşçı, Yasemin Baykara,
Ecem Özçelik
CSO: Selda Sedes
Stratejik Planlama Ekibi: Zeynep Bortaçina
marketing europe & anatolia / 33
Kampanyalar
İstanbul Havalimanı Reklam Filmi...
Havalimanı projesinin inşaatını ve 25 yıllığına işletmesini
üstlenen İGA’nın, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na denk
gelen büyük açılış için hazırladığı reklam filmi dün akşam
itibariyle tüm ulusal TV kanallarında ve dijital – sosyal medya
mecralarında yayınlanmaya başladı.
Filmde; “Güçlü Türkiye ekonomisinin benzersiz eseri İstanbul
Yeni Havalimanı, Cumhuriyetimizin 95. Yılında hizmetinizde”
denilerek Cumhuriyet Bayramı ile İstanbul Yeni
Havalimanı’nın hizmete girmesi birlikte kutlanıyor.
Kampanya Künyesi
Reklam veren: İGA – İstanbul Yeni Havalimanı
Reklam veren Yetkilileri: Gökhan Şengül, Hatice Alioğlu,
Emrah Akalın
Reklam Ajansı: Alaaddin
Kreatif Grup Başkanı: Murat Doğu
Kreatif Ekip: Hande Çeviköz Doğru, Cem Abbas, Erdinç
Üskent, Erdi Koçak, Cemal Çoban, Selim Özübek
Müşteri Süpervizörü: Aysim Sepet
Strateji Direktörü: İmer Kamadan Şen
Ateşliyoruz...
“Ateşliyoruz!” kampanyası ile Burger King® bu büyük sponsorluğun
ilk kıvılcımını yakıyor. Kampanyanın reklam filminde
Fenerbahçe takımında Jan Vesely, Anadolu Efes’ten
Shane Larkin, Darüşşafaka’dan Jeremy Evans ve Jon Diebler
rol alıyor. Filmde, Vesely’nin başlattığı Ateşliyoruz Challenge,
diğer basketbolcu ve basketbolseverlerin katılımıyla
gitgide büyüyor. Bu tatlı rekabetin sonunda Vesely, Whopper®
sayesinde en heyecan verici ateşi paylaşarak herkesi
alt ediyor. Sosyal medya ünlülerinin katılımıyla ve spor
camiasının tanınan yüzlerinin öncülüğünde yürütülen teaser
aşamasının ardından yayına çıkan film, online mecralar ve
TV kanallarında yayında olacak.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Tab Gıda / Burger King®
Reklamveren Yetkilileri: Seçil Demiralp, Burak Akın, Yasemin
Ağırdır, Emel Onganer, İrem Güler, Görkem Akyavuz,
Cansu Değerli, Melis Demircigil, Elif Müftüoğlu,
Kağan Sevinçli
Reklam Ajansı: Muhabbet
Yönetici Kreatif Direktörler: Emrah Karpuzcu,
Kenan Ünsal
Kreatif Direktör: Ufuk Işık
Yaratıcı Ekip: Şadi Akbudak, Yaprak Koçak, Ahmet Kaval,
Yağız Akgün
Stratejik Planlama: Sedcan Altundal
Müşteri İlişkileri: Anıl Erensoy
34 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Keyfine Bak, MediaMarkt...
Teknoloji ve elektronik alışverişi MediaMarkt’ın sunduğu
ürün, hizmet ve avantajlarla keyifli ve güvenilir bir deneyime
dönüşüyor. MediaMarkt’ın TBWA\Istanbul tarafından hazırlanan
yeni reklam kampanyasında MediaMarkt farkı, “Keyfine
Bak, MediaMarkt” sloganı ile güçlü ve enerjik bir şekilde
dile getiriliyor.
Avrupa‘nın 1 numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt,
yeni reklam ajansı ile birlikte iletişim dilini de yeniledi. TBWA\
Istanbul tarafından hazırlanan ve Keyfine Bak, MediaMarkt”
sloganıyla yola çıkılan kampanyada MediaMarkt’ın sağladığı
keyifli ve güvenli alışveriş deneyimi vurgulanıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Media Markt
Reklamveren ekibi: Çağanur Atay Uçtu, Sinem Görgözlü
İnnice, Levent Göksu Özsaygı, İhsan Aktürk, Neslihan Yurt
Reklam Ajansı: TBWA\Istanbul
Yaratıcı Ekip: TBWA\Istanbul Kreatif ekibi
Marka Ekibi: TBWA\Istanbul Marka ekibi
Stratejik Planlama Ekibi: TBWA\Istanbul Strateji ekibi
Prodüksiyon Ekibi: TBWA\Istanbul Prodüksiyon ekibi
DeFacto’nun reklam yüzü Aslı Enver...
DeFacto, yeni sezonda kadın reklam yüzü olarak güzelliği
ve sempatik tavırlarıyla sevilen oyuncu Aslı Enver ile anlaştı.
Yeni reklam filminde Aslı Enver ile gerçekleştirilen iş birliği
duyuruldu. DeFacto’nun iki yıldır birlikte çalıştığı karizmatik
oyuncu Aras Bulut İynemli’nin ve Aslı Enver’in rol aldığı filmde,
genç yıldızların kusursuz performansı göz doldurdu.
Kampanya Künyesi
Ajans: Mccann
Kreatif Direktör: Can Bilginer, Neslihan Soydaş
Yaratıcı Ekip: Demeter Dinler, Melda Börekçioğlu,
Burcu Deniz
Müşteri İlişkileri Ekibi: Funda Hergül Akın,
Clara Sera Altıparmak, Ceyda Öztopçu
Stratejik Planlama Ekibi: Zeynep Yağcı Yıldızlı,
Gizem Yalçın
Ajans Prodüksiyon Ekibi: Zeynep Doğu, Saygın Saral
marketing europe & anatolia / 35
Kampanyalar
şayane...
Çocuk ya da büyük herkesi mutlu eden HARIBO’nun “Kids’
Voices” filmi yayında.
Film, insanların bulunmaktan pek keyif almadığı sıradan
bir toplantı odasında başlıyor. Odanın ağır atmosferiyse
HARIBO’nun ortaya çıkmasıyla bir anda değişiyor ve içlerindeki
çocuğu ortaya çıkaran beyaz yakalılar, hepimizin yüzünü
güldürüyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: HARIBO
Reklamveren yetkilileri: Tamer Karabay, Hande Toprak
Gültekin, Onat Şenkal
Reklam Ajansı: Publicis İstanbul
ECD: Can Faga
Yaratıcı Ekip: Cihangir Gümüş, Erdem Köksal, Asil Yıldız,
Özlem Özel, Eda Dereli, Cemre Pekşen
Müşteri İlişkileri: Emre Küçüksöz, Joel Erikman, Gamze
Kaplan
Stratejik Planlama: Zeynep Bortaçina, Ayşe Yavuz
Prodüksiyon: Arzu Köksal, Hüseyin Sert, Derya Sezgin
Canlanan Desenler...
Özdilek, “Canlanan Desenler” reklam filmi ile yayında. Sonbahar
havasını, yatak odalarına nasıl taşıyacağınızı anlatan
yeni reklam filminde, sevilen oyuncu Jessica May rol aldı.
Özdilek, güzelliği ile ön plana çıkan Brezilyalı oyuncu Jessica
May ile yeni reklam filminde sonbaharın enerjisini ekranlara
yansıtıyor. Doğadan ve sonbaharın renklerinden ilham
alınarak hazırlanan reklam filminde, evini yenilemek isteyenler
için ipuçları veriliyor. Özdilek, yeni sezon ürünlerine
ulaşmak isteyen herkesi, Özdilek mağazalarına ve www.ozdilekteyim.com.tr
sitesine davet ediliyor.
Kampanya Künyesi
Reklam veren: Özdilek Holding
Reklam Ajansı: ZIT Görsel ve İşitsel Sanatlar
Kreatif Direktör: Ramiz Bayraktar
Oyuncu: Jessica May
Müzik: The Gentle Waves - Falling from Grace
Kullanılan Mecralar: TV - Radyo
36 / marketing europe & anatolia
Kampanyalar
Hayata İz Bırak...
Samsung Electronics Türkiye, yeni telefonu Galaxy Note9
için hazırladığı 3 filmden oluşan dijital reklam kampanyası
ile içindeki gücü henüz ortaya çıkarmamış insanları harekete
geçirmeyi hedefliyor. #hayataizbırak mottosu ile izleyicilerle
buluşan filmlerde Galaxy Note9’un hayatın önündeki engelleri
kaldırma hikayesi anlatılıyor.
Kampanya Künyesi
Reklamveren: Samsung Türkiye
Reklamveren Temsilcileri: Ayşenur Özbekli, Fulya Gürsel,
Hakan Şık, Mert Uygur, Ogün Coşkun, Tolga Aydınlı
Reklam Ajansı: Cheil Turkey
Executive Direktör: Mehmet Özkanoğlu
Kreatif Direktör: Cihan Kavaklıpınar
Kreatif Ekip: Mert Bitmez, Selim Küçükkutlu, Zehra Başgöl,
Alper Karan, Selver Yılmaz, Gökhan Duyar
Stratejik Planlama Direktörü: Pamir Gündüz
Müşteri İlişkileri Yöneticisi: Selen Keskin
Dijital Pazarlama Yöneticisi: Doruk Bayer
Sosyal Medya Yöneticisi: Emre Arısoy
Özenle Seçilen Balparmak...
Balparmak, TBWA\Istanbul tarafından hazırlanan yeni reklam
filminde, doğal ve özel balın peşinden giden Aslı’nın
hikayesi üzerinden, 38 yıldır balı, Türkiye’nin dört bir yanından
nasıl seçtiğini keyifli bir dille anlatıyor. Sevilen genç
oyuncu Aslı Bekiroğlu’nun rol aldığı reklam filminde, “Doğal
bal için her yere giderim” diyen Aslı, aradığı özel balı bulmak
için dağ tepe dolaşıyor. Ardından balını Yaşar Amca’dan alıp
geri dönerken Yaşar Amca’nın eşi, Aslı’nın bu kadar yorulmasına
gerek olmadığını, Balparmak’ın da onların balını seçip
aldığını söylüyor.
Sloganı “Özenle Seçilen Balparmak” olan ve Balparmak
ballarının tüm doğallığıyla sofralara geldiğine vurgu yapan
reklam filminin yönetmenliğini Ozan Yalabık üstleniyor.
Kampanya Künyesi
Reklam veren: Balparmak
Reklamın Başlığı: Balparmak - Özenle Seçilen Bal
Reklamveren Temsilcisi: Dr. Pınar Nokay, Cemil Durgun,
Demet Umezu, Ayça Zengin Sarı, Elif Gökçe Aydoğmuş,
Gülay Yalçınkaya
Reklam Ajansı: TBWA\Istanbul
marketing europe & anatolia / 37
Balkanlar’ın en f
Gezi
antastik ülkesi...
Ortaçağ’da geçen filmlerde gördüğüm
şatolar ve kaleler her zaman beni büyülemiştir.
Çeşitli Avrupa ülkelerine yaptığım gezilerde bunların
bir kısmını görüp, hayran kalmıştım.
Ancak beni en çok heyecanlandıran Transilvanya bölgesinde
bulunan şato ve kalelerdi.
Fotoğraflar ve yazı Seval Duban / seval@sevalduban.com
Ortaçağ’da geçen filmlerde gördüğüm
şatolar ve kaleler her zaman beni büyülemiştir.
Çeşitli Avrupa ülkelerine
yaptığım gezilerde bunların bir kısmını
görüp, hayran kalmıştım. Ancak beni
en çok heyecanlandıran Transilvanya
bölgesinde bulunan şato ve kalelerdi.
Bu heyecanımı daha fazla gemleyemeyip,
Romanya’ya doğru yola koyulduk.
Türk Hava Yolları’nın Bükreş’e direk
uçuşu var. 1,5 saatlik bir uçuşun ardından
Bükreş’e vardık. Transilvanya bölgesini,
kafamıza göre gezebilmek için
bir araba kiraladık. Olur da siz de araç
kiralayacaksanız, kapsamlı bir sigorta
yaptırmanız önerilir. Zaten arabadan
çok sigortaya para ödüyorsunuz. Çok
gerekli mi, bence değil. Ama yine de
gözünüzü korkutup, sigorta yapmanızda
ısrarcı oluyorlar.
Kiralama şirketinden aracımızı da aldıktan
sonra başlıyoruz Romanya’yı keşfe.
İlk rotamız Sinaia. Havaalanından, Sinaia
yaklaşık 2 saat sürüyor. Biz havaalanında
para bozdurmayı unuttuğumuz
için Sinaia merkezde durup para bozdurduk.
Aklınızda bulunsun, para bozdurmak
için havaalanın içi en doğru yer.
Yüksek kurdan exchange yapıyorlar.
Exchange işini hallettikten sonra Peleş
Sarayı ziyaretine başlıyoruz.
Peleş Sarayı’nın giriş ücreti 30 Lei.
Prahova Vadisi’ nde, Bucegi Dağları’nın
eteğinde yer alan Peleş Kalesi, Romanya
kralı I. Carol tarafından inşaa
ettirilmiş. Dağın eteğindeki muhteşem
manzaraya hayran kalan kral, oraya
Peleş Kalesi’ni yaptırmış. Kale, Osmanlı’daki
adı Erdel (Transilvanya) ve
Eflak (Wallacia) olan bölgeleri birbirine
bağlayan geçiş yolunda inşaa edilmiş.
Yapımına 1875 yılında başlanan kale
için 400 usta binlerce de işçi çalışmış.
Fakat Kral Carol’a kalenin tamamlanmış
halini görmek nasip olmamış. O,
kaleyi görememiş ama kaleye gelenler,
onun muhteşem heykelini kalenin bahçesinde
görebiliyorlar. İç dekorasyonunu
Kraliçe Elisabeta’nın yaptığı kalenin
duvarları orijinal Gustav Klimt tabloları
ile süslenmiş.
Neo-Rönesans tarzında inşa edilmiş
olan kalenin içi de en az dışı kadar
görkemli ve güzel. Duvarlarda ahşap
oymalar, mermerden işlenmiş tablolar,
ahşap işlemeleri mobilyalar, ipek halılar
vs., kaleyi çok zarif bir mekana dönüştürmüş.
Kale inşa edilirken herşey düşünülmüş.
İçeride tiyatro salonu bile var. Kalenin
içinde ısıtma sistemi, elektrik alt yapısı
ve bir de asansör mevcut.
Benim en çok büyülendiğim şeyler ise
aynalardı. Büyük salonda 6 tane dev
gibi ayna var. Her birinin kalınlığı 4,5
cm imiş. Aynalar İtalya’ dan gelmiş. Benim
hayret ettiğim şey ise o aynaların
nasıl kırılmadan İtalya’dan Romanya’ya
marketing europe & anatolia / 39
Gezi
geldiği. O dönemin şartlarında, aynaların
Romanya’ ya gelmesi bence bir mucize:)
Bu muhteşem kale, yapıldığı günden
beri herkesin gözdesi olmuş. Oraya
postu sermek isteyen de çok olmuş
tabii. Bunlardan biri de Çavuşesku. Ancak
ona bile yar olmamış kale. Zamanında
Nixon’dan Ford’a, Gaddafi’den
Arafat’a kadar birçok ünlü isim burada
ağırlanmış.
Bu muhteşem kaleyi gezecekseniz
mutlaka bir rehber eşliğinde gezin. Öğreneceğiniz
çok sihirli şeyler var, çünkü
:) Biz, kaleyi hayran hayran gezdikten
sonra büyülenmiş vaziyette dışarı çıktık.
Çok fazla dolandığımız için yorulduk
ve aynı mekanda kalan diğer kaleleri
gezmedik. Hazır oraya gitmişken,
Pelişör Kalesi’ ni de gezebilirsiniz. Oranın
girişi ücretsiz.
Peleş Kalesi’nden çıktıktan sonra Sinaia
Manastırı’nı gördük. Orayı da gezelim
dedik ve giriş için 5 Lei de oraya verdik.
Ancak baktık ki içeride bir numara yok.
Daha fazla oyalanmadan kendimize
kahve içecek yer bakındık. Kafamıza
göre yer bulamayınca da araba atlayıp
Busteni’ye doğru yola çıktık.
Busteni, Sinaia’den 12 km uzaklıkta,
40 / marketing europe & anatolia
Kale inşa edilirken
herşey düşünülmüş.
İçeride
tiyatro salonu bile var.
Cantacuzino Castle’e ev sahipliği yapan
bir kasaba. 1911’ de, eski Romanya
Bakanı Prens George Grigore Cantacuzino’
nun isteği üzerine inşa edilen
kalenin manzarası muhteşem. Yakın
dönemin izlerini taşıyan kalede o döneme
ait eşyalar sergileniyor. Eşyalardan
ziyade içeride sergilenen heykel ve
materyaller daha çok dikkat çekiyor. Bu
kale, daha çok sergiler ve restaurantı
için kullanılıyor. İçerisinde muhteşem
bir restaurant var. Sadece yemek için
bile oraya gidilir. Biz yemek işini önceden
hallettiğimiz için kahve içmeye karar
verdik. Bahçedeki en güzel masaya
oturup kahvelerimizi söyledik. Kahvesi
de en az manzarası kadar güzeldi. Acelemiz
olmadığı için manzaranın keyfini
çıkararak kahvelerimizi yudumladık.
Peleş Kalesi ve Cantacuzino Kalesini
gezmek yarım gününüzü alıyor. Bunlar
harİcinde pek de bir şey yok aslında
görülecek. Kale haricinde bir de
Mănăstirea Caraiman (Caraiman Manastırı)
var ancak biz internetten fotoğ-
Gezi
raflarına baktıktan sonra gitmekten vaz
geçtik. Onun yerine arabaya atlayıp
Raşnov’a, Rasnov Kalesini görmek için
yola çıktık.
Busteni ile Raşnov arası arabayla yaklaşık
bir saat sürüyor. Raşnov’a vardığımızda
yemek yemek bir mekanda
durduk ve yemek söyledik. Restaurant
sahibi, Türkiye’den geldiğimizi duyunca
oldukça hoşnut oldu. Türkiye’yi çok iyi
bildiğini, sık sık alışveriş için geldiğini
söyledi. Alış veriş derken; mücevherlerden
bahsediyor. Tur firması bunlarar
uçak rezervasyonu yaptırıp, havaalanından
alıyor. Sonra kuyumcuları gezdiriyor,
ardından otel konaklamaları vs.
Tüm bunlar Antalya’ da oluyor. Ondan
sonra anladım; neden, güneydeki kuyumcuların
bu kadar ihtişamlı binalarda
olduklarını.
Teyzeyle sohbet sırasında, yakınlarda
bir de mağara olduğunu öğrendik. Rasnov
Kalesi’ne çıkmadan önce de kaleyi
gezmeye karar verdik.
Valea Cetatii Cave’in girişi otoyola yakın.
Arabayı parke ettikten sonra epey
bir yokuş çıkıyorsunuz. İhtişamlı ormanı
görünce de insan fantastik bir mağara
bekliyor tabii. Nefes nefes mağaranın
Mağara genişlik olarak
oldukça minnak
bir yer ama
baya bir yüksek.
girişine varıp, bilet alıyoruz. Bileti okutup
içeriye girmeye çalışırken bir tane
hatun gelip bizi azarlamaya başladı.
Neden onu beklememişiz diye. Niye
bekelemiz gerektiğini de söylemediği
için afalladık, biz. Meğerse abla rehbermiş
ve bizi o gezdirecekmiş. Neyse,
marketing europe & anatolia /41
Gezi
Raşnov ile Bran
arası
20 dakika kadar sürüyor.
bizi soktu içeri başladık gezmeye. Mağara
genişlik olarak oldukça minnak bir
yer ama baya bir yüksek. Hala da sarkıtlar
oluşumuna devam ediyor. Mağara
yakın zamanda dağcılar tarafından
bulunmuş ve içinde ısınmak için ateş
yakmışlar. Yani mağaranın içine etmişler,
anlayacağınız. O yüzden duvarlar
kapkara :( Aslında bu mağara gezmekten
çok konser dinlemek için uygun.
Eğer grup olarak önceden rezervasyon
yapıp, ödemeyi de yaparsanız, sizin
için konser veriyorlar içerde. Özetle,
mağara son derece tırt bir yer. Gitmeye
ve vakit kaybetmeye hiç gerek yok.
Bu sefer de yokuş aşağı salarak arabamıza
gidip Rasnov Kalesi’ne çeviriyoruz
rotayı.
Rasnov Kalesi’ne çıkmak için arabamızı
otoparka park ettik sonra da bir traktörün
çektiği entersan bir alete bindik.
Tıngır mıngır kaleye çıkarken de yol
üzerinde Dino Park’ı gördük. Çocuklar
için eğlence mekanı varmış orada ama
biz gezmedik.
Tangır tungur kaleye çıktıktan sonra,
traktörden inip kaleyi gezmeye koyulduk.
Kalenin içinde bazı binalarda turistik
eşyalar satılıyor. Etrafta o dönemlerde
kullanılan materyaller var. Gezmek
için çok keyifli bir yer. Hele bir de surların
üzerinde gözetleme yerleri var ki,
manzarası muhteşem. Surlar içerisinde,
Ortaçağ kostümleri giyinmiş görevliler
çocukları at bindiriyor, ok atışları
yaptırıyor ve gelen turistlerin hoş vakit
geçirmelerini sağlıyorlar. Rasnov Kalesi
1850’ lerden sonra kaderine terk edilmişken
son yıllarda, restorasyonlarla,
eski görkemine kavuşturulmuş.
Raşnov Kalesi’nin inşaasına 13. Yüzyılda,
Töton Şövalyeleri tarafından
başlanmış. Kale, dış istilalara maruz
kalan, Transilvanya köylerine yönelik
bir savunma sisteminin bir parçası
olarak inşa edilmiş. Kaleyi burada inşa
etmenin nedeni, bu bölgenin, Bran geçişinden
gelen, Braşov ve Burzenland’
ın diğer bölgelerine giden yol boyunca
Râșnov’dan geçmekte olan işgalci orduların,
rotası olmasıymış. Raşnov Kalesi,
Cristian ve Ghimbav’lı yerel halkın
sığınağı olmuş zamanlar. İki bölgeyi
bağlayan bir geçitte olması sebebiyle
ve sürekli tehdit altında oldukları için
de bir süre sonra kalede yerleşik olarak
yaşama başlamış, Cristian ve Ghimbav’
lar.
Almancası Rosenau olan Raşnov’un,
isminin gül anlamına gelen “rose”den
geldiği tahmin ediliyor.
Karpat dağlarının tepesinde, çam ormanları
manzarasına sahip bu kalede
gezip dolaştıktan sonra yemek yiyecek
yer aramak üzere Bran’a doğru yola
koyulduk.
Biz, yola çıkmadan önce otel ayarlamamıştık.
O yüzden otel de bakmamız
lazım ama Romanya’da otel pek yok.
O yüzden pansiyon bakacağız sanırım.
Raşnov ile Bran arası 20 dakika kadar
sürüyor.
Bran’a vardıktan sonra yemek yemek
için mekan bakınmaya başladık. Foursquare
falan açtık ama orada pek bir
öneri bulamadık. Epeyce uğraştıktan
sonra Villa Bran diye bir yer bulduk. Villa
Bran aslında bir tatil köyü ve restaurantı
da var. Ancak o kadar kalabalık
42 / marketing europe & anatolia
Gezi
ve gürültülü ki, oturmak mümkün değil.
Fakat çok acıktığımız için de başka yer
aramak istemedik. Ben et ve bira söyledim.
Şimdiye kadar yediğim en kötü
et budur her halde. Askeri postal yeseydim
daha kolay keser ve çiğnerdim.
Çok az bir şeyler kemirip, kalktık masadan.
Zaten benim mide o kadar kayış
gibi eti ancak 3 – 5 günde sindirir.
Yemek sonrasında da arabayla dolaşarak
kiralık ev aradık. Neyse ki çok
dolaşmadan bir tane bulduk. Eski bir
ev ama temiz. Hemen odalara çıkıp eşyaları
bıraktık sonra da markete gittik.
Otelde kahvaltı olmadığı için kahvaltılık
ve yolda içmek için kahve alacağız.
Ertesi gün kahvaltımızı ettikten sonra
Bran Kalesi’ ni keşfe çıktık. Bran Kalesi,
şehrin hemen göbeğinde. Panayır
alanından geçip kaleye çıkılıyor. Bu
bölgede çok şirin restaurant ve kafeler
var. Yemek için burası tercih edilebilir.
Bran Kalesi, Osmanlı tarihinde, Kazıklı
Voyvoda olarak bilinen, III. Vlad’ ın,
Kont Drakula filmlerine konu olmuş ve
vampir efsanesinin doğduğu gizemli bir
saray. Ama aslında Kont Drakula ile hiç
bir alakası yok. Tamamen kurgu. Fakat
turistlerin ilgisini çektiği için bu şekilde
pazarlıyorlar.
Erdel Prensliği ve Eflak sınırları arasında
yer alan kale, Osmanlılara karşı
savunma amacıyla inşa edilmiş. Yani
Osmanlı olmasa, Romanya’ da bir tane
kale bile olmayacakmış. Bugün ki turizm
zenginliğini tamamıyla Osmanlı’ya
borçlu, romanya.
Bran Kalesi
mutlaka
gezilmeli :)
Bran Kalesi’nin içinde, Kraliçe Marie
tarafından toplanan, mobilya ve sanat
eserlerini sergileniyor. Şatoda yaşayan
prenslerin şahsi eşyaları, haritalar, kitaplar,
vs. Benim en çok ilgimi çeken
şey ise sobalar oldu. Seramik kaplamalı
kocaman kocaman sobalar. Çok
estetik ve şık duruyorlardı. Tabii şatoda
Kont Drakula da unutulmamış. Ona
ait bir kaç giysi ver resim de bu şatoda
sergileniyor.
Şatonun içinde ekstra ücret ödenip,
rehber eşliğinde gezilen bölümler de
var. İşkence odası, vs. Biz o kısımlara
girmediğimiz için yorum yapamıyorum.
Şatonun içinde dolaşırken bana çok ilginç
geldi bina. Binada dolaşmak, dar
koridorlardan geçerken ahşabın gıcırtısını
duymak. Cam kenarında oturup,
Bran manzarasını izlemek. Çok büüyüleyiciydi.
Orada yaşamayı isterdim
doğrusu :)
Bran Kalesi mutlaka gezilmeli :)
Kalenin hemen aşağısında, panayırın
kurulduğu yerin arkasınada, bir etnoğrafya
müzesi bulunuyor. Burası, Romanya
köylülerinin, ev, kulübe, ahır,
vs. sergilendiği bir açık hava müzesi.
Ancak, Bran Kalesi’ni gezdikten sonra
insanın dönüp oraya bakası gelmiyor.
Bran Kalesi’ni de gezdikten sonra sırada
var Braşov.
Braşov, Romanya’nın yedinci büyük
marketing europe & anatolia /43
Gezi
kenti. Kent adını Almanca’ dan alıyor.
Ortaçağ ve Alman kültürü burada da
kendini hissettiriyor. Romanya’da, iç
turizm hareketli olduğundan, tüm ülke
haftasonu Braşov’a akın ediyor. Braşov,
kışın kayak merkezi, yazın ise
yayla merkezi olduğundan Romanya’
nın en gözde tatil bölgesi. Braşov, iki
bölüme ayrılıyor. İlki, Poiana Braşov,
burası kayak merkezi ve oteller olan
kısım. Diğer tarafı ise Bran Kalesi’nin
bulunduğu yer. Yani kitaplara ve filmlere
konu olan Dracula’nın yaşadığı rivayet
edilen Bran Kale’ si. Dracula rivayet
olabilir ancak Osmanlı askerlerinin bu
kalede gördüğü işkenceler gerçek.
İsmini Almanca’ dan alan bu şehir,
Münih’ten de pek geri kalmıyor. Oktoberfest
burada da Almanya’daki ile eşzamanlı
düzenleniyor.
Braşov’ un en gözde mekanı ise Black
Church. Arabamızı park ettik ettikten
sonra Kara Kilise’ye gitmek üzere yola
koyulduk. Ancak uzaktan bakınca etrafının
restorasyon için kapatıldığını gördük.
Bir umut, yanına gittik ve gördük
ki kilise restorasyondan dolayı ziyarete
kapalı. Gotik mimarıya olan hayranlığım
sebebiyle, kiliseyi gezemediğim
için gerçekten çok üzüldüm. Mecburen
etrafını dolaşmakla yetinmek zorunda
kaldık.
Almanlar tarafından yaptırılan kilise en
önemli ve popüler bir Luteryan kilisesi.
Kilisenin yapımına 1380’li yıllarda başlanıldığı
sanılıyor ve kiliseyle ilgili birsürü
rivayet var.
Rupea ve sonraki
muhteşem yerlerin
yazıları da
bir sonraki sayıya.
Kilise inşatı sırasında Alman bir çocuk,
Bulgar işçiye kilisenin duvarının yamuk
olduğunu ve yıkılacağını söylüyor.
Buna sinirlenen işçi, çocuğu kilisenin
kulesinden atıyor. Daha sonra da suçunu
gizlemek için cesedini kiliseye gömüyor.
Bir başka rivayet de kilisenin ilk
rahibi olan Thomas’ ın mezarının kilise
korosunun altında bulunuyor olması.
Bunlar gibi bir sürü rivayet var.
Kilisenin yapımına 1380’lerde başlanmış
ama hemen tamamlanmamış. Şimdiki
halini alması 1450’li yıllarda John
Hunyadi’nin müdahalesi sonucunda olmuş.
John Hunyadi ismini yazının ilerleyen
sayfalarında göreceksiniz. Fantastik
bir adammış.
21 Nisan 1689’da olan savaşta ise kilise
yanarak çok büyük bir tahribat görmüş.
Ondan sonra da ismi kara kilise
olarak anılmış. Geçmiş dönemlerde de
masonlar tarafında finanse edilen kilise
yine Danzig’ den gelen masonların yardımıyla
onarılmış. Ancak yerel zanaatkarlar
muazzam tonozları tamamlama
konusunda yetenekli olmadıkları için
hasarlı tonozlar Barok tarzında tamamlanmış.
Bu muhteşem kiliseyi gezemeden, tekrar
meydan dönüp bir kafeye oturduk.
Kahvelerimizi içerken de meydandan
gelip geçenleri izledik. Eskiden cadıların
yakıldığı bu meydan şimdi güneşin
altında pırıl pırıl ışıldarken geçmişin
tüm izlerini silmiş gibi.
Meydanda yer alan saat kulesinin altındaki
bina Tarih Müzesi olarak hizmet
veriyor. Ancak biz onu sadece uzaktan
izlemekle yetindik.
Kilisenin ön tarafında ise Kent Medeniyeti
Müzesi (Museum of Urban Civilisation
Brasov) bulunuyor. Bu müze
gerçekten gezilmeye değer çünkü içeride
Romanya kültürüne dair bir çok
şey var. Üstelik binanın mimarisi de
çok güzel. Macaristan egemenliğinde
Transilvanya’yı Osmanlı’dan koruması
için Macar kralı, Alman kökenli bir şövalye
topluluğunu (Teutonic Knights)
Transilvanya’ ya davet etmiş. Bu sayede
de 13. yy’da Alma şövalyeler sayesinde
Braşov kurulmuş. Braşov’un en
yüksek noktasında bulunan ve müthiş
manzaraya sahip olan kale de bu şövalyelerin
eseri.
Bunlar haricinde Braşov’da gezilecek
yerler olarak Catherine Kapısı (Poarta
Ecaterinei), Cetățuia de pe Strajă, Bastionul
Ţesătorilor, Casa Mureșenilor,
Turnul Alb gibi müzeler var. O yüzden
Braşov gezisi için en az bir tam gün
ayırmak gerekli.
Biz tamamını gezemeden Rupea’ ya
doğru yola koyulduk.
Belli mi olur belki bir dahaki sefere kayağa
gideriz, Braşov’ a :)
Rupea ve sonraki muhteşem yerlerin
yazıları da bir sonraki sayıya.
44 / marketing europe & anatolia
Gameon
Post Malone, HyperX Gaming’de...
Kingston
Technology
Company Inc’in
oyunculara
yönelik
bölümü olan HyperX,
çok sayıda ödül almış
dünyaca ünlü
yıldız Post Malone’un
HyperX Gaming için
marka elçisi olduğunu
duyurdu. Konsol
oyunlarında sıkı bir
Call of Duty oyuncusu
olan Post Malone,
oyun oynarken ve yayın
yaparken HyperX
kulaklıklarını kullanacak.
HyperX de Post
Malone’un 28 Ekim
2018 tarihinde Dallas’ta düzenlenecek ve yetenekli sanatçıların
yer alacağı “Posty Fest” adlı ilk festivaline sponsor
olacak. “HyperX, oyunlar ve oyun toplulukları konusundaki
tutkumu paylaşan yenilikçi bir şirket.” diyen Post Malone,
sözlerini şöyle sürdürüyor: “HyperX Gaming markasının elçileri
arasına katılan ilk müzisyen olmaktan gurur duyuyorum
ve birlikte yapacağımız projeler için de heyecanlıyım.”
Post Malone, gaming kulaklığı kapsamında gerçekleştirilen
ortaklık çerçevesinde, HyperX’in 2019’daki pazarlama ve
reklam çalışmalarında yer alacak. Ayrıca Twitch kanalında
da HyperX markasını kullanmaya başlayacak.
HyperX Kurumsal Pazarlama Direktörü Daniel Kelley, “Post
Malone’un HyperX ailesine katılmasından dolayı çok mutluyuz.
HyperX’in sponsor olduğu ilk müzisyen olan Post
Malone’un yeteneği, tarzı ve oyunlara karşı inanılmaz tutkusuyla
marka hikayemizin önemli bir parçası olacağından
eminiz.” dedi.
İlk kez düzenlenecek ve Post Malone, Tyler, The Creator
ve Travis Scott gibi ünlü sanatçıların sahne alacağı “Posty
Fest”in sponsoru olan HyperX bu etkinlikte, oyunlar için kablolu
olarak; müzik dinlemek veya sohbet içinse Bluetooth
bağlantı seçeneğiyle sunulan yeni Cloud MIX modelinin
de dahil olduğu gaming kulaklıklarını sergileyecek.
Fortnite’ın tek kişilik modu...
Epic Games Fortnite’ın tek kişilik modu olan Dünyayı Kurtar
ile ilgili geliştirme çalışmaları hakkında bilgi verirken
bu modun ücretsiz olması için çalışmaların devam ettiğini
açıkladı. O zamana kadar beklemek istemeyen oyuncular
içinse firma, çeşitli paketlerde %50 indirim yaptı!
Epic Games, tüm dünyada 125 milyondan fazla oyuncusu
olan oyunu Fortnite’ı geliştirmeye ara vermiyor. Firma
yayınladığı bir açıklamayla oyunun tek kişilik modu olan
Dünyayı Kurtar ile ilgili geliştirme süreçlerine ışık tutarken,
gelecekte bu modu da “Battle Royale” modu gibi ücretsiz
yapmayı planladığını belirtti. Firma, geliştirici ekibin
oyunculara daha iyi bir oyun deneyimi sunmak için oyunun
arayüzünde ve karakter sisteminde de bir takım değişikliklerin
yolda olduğunu açıkladı.
Yapılan açıklamada önümüzdeki günlerde oyunda çok daha
“cilalanmış” ve temiz bir arayüz bulunacağı belirtilmekte.
Epic Games bu yılın başlarında çanta menüsünü görünür
ve ulaşılabilir bir yere taşıyarak kullanıcı dostu arayüz
geliştirmelerinin ilk sinyallerini vermişti. İlerleyen günlerde
menü seçeneklerinin çok daha kolay ulaşılabilir bir
yapıya bürüneceği, tüm güncellemeler tamamlandığında
ise oyun akışını bozmadan menü seçeneklerine erişim
sağlamayı hedeflediklerini belirten firma, üzerinde
çalıştıkları geliştirmeleri önümüzdeki haftalarda yavaş yavaş
kullanıcılarla paylaşmaya başlayacaklarının altını çizdi.
Geliştiriciler karakter sistemine de el atarak kahraman dizilimini
özelleştiren ve kullanıcılara daha fazla opsiyon veren
bir sisteme geçiş yapacaklarını ifade ediyorlar. Artık oyuncular
üç değil toplam altı kahraman yuvasına sahip olacak,
kontrol ettikleri ana kahramanı seçtikten sonra diğer beş
kahramanlarıyla da sahip olacakları avantajları ve özellikleri
belirleyecekler. Epic Games bu geliştirmeyle oyuncuların
oluşturabilecekleri dizilim çeşitliliğini daha da genişletmeyi
hedeflediklerini belirtiyor.
46 / marketing europe & anatolia
Gameon
Playstatıon®Plus’ın Kasım Oyunları...
Sony Interactive Entertainment (SIE), üyelerine
PlayStation’da çevrimiçi multiplayer oyun oynama, aylık
bedava oyunlar ve daha birçok ayrıcalıklı hizmet sunan
PlayStation®Plus servisinin Kasım ayı oyunlarını duyurdu.
PlayStation®Plus üyeliği bulunan PS4 sahipleri, 6 Kasım
tarihinden itibaren Bulletstorm: Full Clip Edition ve Yakuza
Kiwami oyunlarını hiçbir ek ücret ödemeden kütüphanelerine
ekleyip oynayabilecekler.
Bulletstorm: Full Clip Edition (PlayStation®4)
Terk edilmiş gezegene düşen Grayson Hunt’ın önünde artık
iki seçenek vardır; hayatta kalmaya çalışacak ya da intikamını
alacaktır. Elit suikast grubu Dead Echo’nun bir üyesi
olan Grayson, kendisine yapılanların intikamını almak için
bu gezegenden kurtulmak zorundadır. Bulletstorm, tek kişilik
senaryosunun yanı sıra birbirinden eğlenceli multiplayer
modlarıyla uzun süren bir eğlence sunuyor.
Yakuza Kiwami (PlayStation®4)
Kazuma Kiryu, 10 yıl önce en yakın arkadaşını suç çetelerinin
elinden kurtaramamıştır. Yakuza ailesinden kovulduktan
sonra hapse düşen Kiryu, serbest kalsa da şehir artık tanıyamadığı
bir hal almıştır. Kiryu, kendini Haruka isimli gizemli
kız ile birlikte, Tojo Clan’ın kasasından çalınan 10 milyon yen
sonrası oluşan kaosun tam ortasında bulur. Şimdi hayatta
kalmaya çalışıp bu gizemli olayı çözmek zorundadır.
Kütüphanenize Eklemeyi Unutmayın
PlayStation®Plus Kasım ayı oyunları olan Bulletstorm: Full
Clip Edition ve Yakuza Kiwami’yi 6 Kasım tarihinden itibaren
kütüphanenize ekleyebilir, üyeliğiniz süresince oynayabilirsiniz.
Henüz eklemediyseniz Ekim ayı bedava oyunları olan
Laser League ve Friday the 13th: The Game’i şimdiden kütüphanenize
eklemeyi unutmayın.
Kasım ayında PlayStation 3 sahipleri Jackbox Party Pack 2
ve Arkedo Series oyunlarını, PS Vita sahipleri ise Burly Men
Sınırların Olmadığı NBA 2K...
At Sea ve Roundabout oyunlarını ücretsiz olarak indirebilecek.
Sınırların Olmadığı NBA 2K Playgrounds 2 Piyasaya Çıktı
Aksiyon bazlı ikiye iki sokak basketbol oyunu NBA 2K Playgrounds
2, yeni oyuncular, yeni sahalar ve yeni hareketleriyle
piyasaya çıktı
2K, Saber Interactive ve 2K tarafından geliştirilen tamamen
yeni ikiye iki arcade tarzı basketbol oyunu NBA 2K Playgrounds
2’nin PlayStation 4 için piyasaya çıktığını duyurdu.
NBA 2K Playgrounds 2 kendi başınıza, arkadaşlarınızla ya
da dünyaya karşı oynamak için birçok yeni özelliğiyle birlikte
geliyor. Playgrounds Championship modunda tek başınıza
ya da bir arkadaşınızla co-op olarak dünya çapındaki ligin
basamaklarını tırmanabilirsiniz. Yeni tek kişilik sezon
modunda ise seçtiğiniz takımla tüm sezonu ve playoff’ları
oynayabilirsiniz. Oyunda ayrıca dört kişilik çevrimiçi maçlar,
yapay zekaya karşı co-op maçlar, özel sunucular ile
geliştirilmiş oyuncu eşleştirme sistemi, üç sayı yarışması,
birbirinden acayip geliştirmeler, özel ayarlanabilir maçlar ve
daha fazlası bulunuyor.
Sporun en büyük efsaneleri ile yeni oyuncuları birleştiren,
birçok geliştirme ve yeni sahalara sahip olan NBA 2K Playgrounds
2’nin kapağında Julius “Dr. J” Erving, Kevin Garnett,
Karl-Anthony Towns ve Jayson Tatum bulunuyor. Oyun daha
çıkış gününden aralarında tüm zamanların en iyilerinden Michael
Jordan ve Kobe Bryant’ın da bulunduğu 300’den fazla
oyuncuyla birlikte geliyor. Ayrıca güncellemeler sonrasında
Kareem Abdul-Jabbar’ın da bulunduğu 180 oyuncu
daha oyuna eklenecek. Tamamen yeni ve heyecan dolu
dünya çapında, aralarında Washington, St. Louis, Seul ve
Avustralya’nın bulunduğu on farklı saha bulunuyor. İlerleyen
dönemde yeni sahalar da eklenmeye devam edecek.
marketing europe & anatolia / 47
Kültür - Sanat
Klasik Otomobiller Sergisi...
Jaguar MK II, 1968 Mercedes 280SL, 1964 Cadillac Eldorado,
1974 Rolls Royce Convertible model klasik otomobiller
bulunuyor.
Yıllara meydan okuyan klasik otomobillerin yer aldığı
sergide ayrıca otomobillerin yanı sıra eski dönemlere ait
radyo ve motorlar da yer alıyor.
Klasik otomobil tutkunları, Süzer Plaza’nın ev sahipliğinde
gerçekleştirilen Klasik Otomobiller Sergisi’nde buluştu.
Sergi, 30 Kasım 2018 tarihine kadar gezilebilecek.
Klasik otomobil meraklıların 30 Kasım 2018 tarihine kadar
gezebilecekleri sergide; 1929 Ford Model A, 1947 Mercury
Sedan, 1949 Plymouth Convertible, 1951 Mercedes
220S, 1956 Ford Fairlane, 1961 Rolls Royce Silver, 1961
Seval Duban’la Gezi
Günlükleri...
marketing europe & anatolia
ailesi olarak büyük emeklerle
sizin için çok faydalı
olacağına
inandığımız
yeni bir başvuru kaynağı
hazırladık.
Modern seyyah ve dergimizin
gezi editörü Seval
Duban bir çok farklı ülkeden
53 destinasyonu bizzat
gezip, fotoğraflayıp,
yaşayarak
deneyimlerini,
gözlemlerini sizler için kaleme aldı.Hiç bir alıntı
kullanmaksızın sadece Seval Duban’ın deneyimlerine,
önyargısız ve tarafsız şekilde yer veren
Seval Duban’la Gezi Günlükleri, seyahatlarınızı planlamadan
önce mutlaka okumanız gereken titiz bir çalışma.
Seval Duban’la Gezi Günlüklerine Google Play kitaplardan
bu haberin fotoğrafına tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Kötü Niyet
Öyküleri...
İspanyolcanın en heyecan verici
yazarlarından Javier Marías’tan
zeki ve tedirgin edici öyküleri
Kötü Niyet Öyküleri can
yayınlarından çıktı.
“Herkesin kendi hayatı vardır,
bir tanecik hayatı, kimse onun
arzularına göre gerçekleştiğini
görmekten vazgeçmeye razı
olmaz, arzuları olmayanlar
dışında, ki onlar aslında çoğunlukta. İnsanlar istediklerini
söylerler, özveriden, vazgeçmekten, cömertlikten
dem vururlar, hepsi yalandır, normali insanın doğal
olarak başına geleni, giderek olup biteni, eline geçeni ya
da kendisine verileni istediğine inanmasıdır, onlar öncesinde
gerçek arzular olmamış da olsa.”El País gazetesi
okurlarınca 2012’nin en iyi öykü kitabı seçilen Kötü Niyet
Öyküleri, İspanya’nın önde gelen edebî kişiliklerinden
Javier Marías’ın en kapsamlı öykü külliyatı.
48 / marketing europe & anatolia
Kültür - Sanat
Verdi’nin “Falstaff” Operası...
Verdi’nin Son Başyapıtı , “Falstaff” Operası, yeni sezonda
sahnede. Geçtiğimiz sezon , İstanbul Devlet Opera ve
Balesi tarafından , Prömiyeri yapılan ve çok büyük ilgi ile
karşılanan “Falstaff” Operası, 1 Kasım’dan itibaren
Kadıköy Süreyya Opera Sahnesi’nde.
Dünyada ilk kez, 1893 yılında Milano’da prömiyeri ya-
pılan, “Falstaff” operası, Giuseppe Verdi’nin son başyapıtı
olması özelliğini taşıyor. William Shakespeare’in
“Windsor’un Şen Kadınları” ve “IV. Henry”oyunlarından
uyarlanarak hazırlanmış olan eserin, Verdi tarafından
bestelenmek istenmesinin en büyük nedenlerinden birinin,
Verdi’nin Shakespeare’e olan hayranlığı olduğu
bilinmektedir. Eserin librettosu ise Arrigo Boito tarafından
yazılmıştır. Verdi, birçok dramatik ve trajik opera bestesinin
ardından, bu gülünç, muzip ve nükteli opera eserinini
bestelerken büyük bir keyif aldığından bahsetmiştir.
Falstaff, sahnelenme ve müzikal çalışmaları bakımından
dünyanın en zor operalarından biri olarak bilinir. Ancak
bir o kadar da eğlenceli olduğu sanat çevrelerince kabul
görmüştür. 14.yy’da İngiltere’sinde geçen eserde,
Shakespeare’in yarattığı en eğlenceli karakterlerden biri
olan şişman çapkın Falstaff’ın , aynı anda evli ve iki iyi
dost olan Alice Ford’u ve Meg Page’i baştan çıkarmaya
çalışması ile zincirleme olaylar başlar.
Eser, 1-3-6-7-9-10 Kasım 2018 tarihlerinde Kadıköy Belediyesi
Süreyya Opera Sahnesi’nde.
MIX Festival...
Farklı müzik türlerini iki günlük bir festivale sığdıracak ve
Zorlu PSM’yi kocaman bir dans pistine çevirecek MIX Festival,
16-17 Kasım’da müzikseverler için 3. Kez kapılarını
açacak. Festival, iki günde toplamda 20 saate yakın programıyla
müzik ve dans severleri Zorlu PSM’de bir araya
getirecek.
İlk akşamında son zamanların en çok konuşulan elektronik
müzik ikilisi Polo & Pan’in sahne alacağı MIX Festival,
ikinci akşamında pistin ritmi, karanlık pop’un elektronik ve
güzel yüzü Aurora’ya emanet olacak. Program detayları
açıklanan MIX Festival’in biletleri biletix.com ve Zorlu PSM
gişelerinden satışta...
3. senesinde de müzikseverlere iki gün boyunca dopdolu
bir program sunacak olan MIX Festival, dansın hiç
kesilmeyeceğinin garantisini Paris’in old-school disco kulüplerinden
Le Baron’dan yükselen duo Polo & Pan ve
Norveç’in soğuk elektroniklerini sıcak vokaliyle buluşturan
Aurora ile veriyor. Aurora, Her, Otzeki, Kazy Lambist,
Undo ilk kez Türkiye’de!Fransa’nın en sevilen elektronik
duo’larından Her, indie’nin Montpellier hali Kazy Lambist,
iki kuzenin elektronik
müzik ekseninde
büyüleyici
şarkılar yarattığı
proje Otzeki, Norveç
topraklarının
bugüne kadar en
yetenekli sanatçılarından
biri olan
karanlık popun
kraliçesi Aurora,
ilk kez Türkiye’de
Zorlu PSM’de
performans sergileyecek.
Tarih: 16-17 Kasım 2018
Yer: Zorlu PSM, Turkcell Sahnesi “Sahne üstü ayakta”,
Studio
Kombine Bilet Fiyatı (3. Dönem Ön Satış): 180.TL
marketing europe & anatolia /49