24.02.2019 Views

HOTEL_GAZETESI_20_sayi_subat_2019_

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

KÜLTÜR VE TURIZM BAKANI MEHMET NURI ERSOY<br />

TURiZME BAKIŞ AÇIMIZI<br />

DEĞiŞTiRMELiYiZ<br />

Farklı bakış...<br />

Sayfa 4<br />

Sayfa 5<br />

Otelcilerden<br />

başarılı gençlere<br />

iş garantisi<br />

TÜROB Başkanı Timur Bayındır<br />

www.hotelgazetesi.com<br />

Sayfa 7<br />

FİRUZ BAĞLIKAYA<br />

SEYAHAT ACENTALARI<br />

iZMiR’DE BULUŞTU<br />

Sayfa 11<br />

Prof. Dr. Muharrem TUNA<br />

TURİZM GELİRLERİ<br />

NASIL ARTACAK?<br />

TURİZM - OTELCİLİK - TATİL - ETKİNLİK - KÜLTÜR - SANAT Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / ŞUBAT <strong>20</strong>19<br />

Turizm Medya<br />

Grubu Başkanı<br />

Volkan Ataman bu<br />

yıl 6.sı düzenlen<br />

Ace of MICE’ı<br />

üç kelime<br />

ile özetledi<br />

Değişim<br />

Gelecek ve<br />

Sayfa 10<br />

Birol AKMAN<br />

ATiD’DEN ANKARA iÇiN<br />

TANITIM ATAĞI<br />

İnovasyon<br />

Sayfa 16 17<br />

Hüseyin BARANER<br />

<strong>20</strong>19’DA TURIZMDE<br />

BEKLENEN DEĞIŞIMLER<br />

İSTANBUL<br />

ŞEHIR ÖDÜLLERI<br />

SAHIPLERINI<br />

BULDU<br />

Mustafa Alparslan<br />

Remzi Yılmaz<br />

geziyorum<br />

Safranbolu<br />

Remzi YILMAZ<br />

Sayfa 14-15<br />

tesisi yenileyecek<br />

işletmecilere<br />

tavsiyeler<br />

Sayfa 12<br />

Sayfa 21<br />

Sektörün her fuardaki<br />

buluşma noktası<br />

WYNDHAM GRAND<br />

KALAMIŞ <strong>HOTEL</strong><br />

‘YILIN TURİZM MARKASI’<br />

VE ‘YILIN İŞ OTELİ’<br />

SEÇİLDİ Sayfa 19<br />

Profesyonel Havalimanı<br />

Misafir Karşılama Hizmeti<br />

www.laalvip.com


Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19<br />

www.hotelgazetesi.com<br />

editörden<br />

2<br />

Aliye<br />

ÜÇBAŞ<br />

Yazı<br />

İşleri<br />

Müdürü<br />

Güzel haber ve<br />

güzel yazılmış haber!<br />

Merhaba turizm dostları. Yeni bir<br />

gazete, yeni bir sayı ile sizlerin<br />

huzurunda olmaktan mutluyuz.<br />

Tüm zorluklara rağmen yeni bir<br />

sayıyı hazırlayabilmiş olmaktan,<br />

sektörün iyiye gidiyor olmasından,<br />

Kültür ve Turizm Bakanı Sayın<br />

Mehmet Nuri Ersoy’un sektöre<br />

yön veren STK’larla, sektörün<br />

duayenleriyle sürekli temas halinde<br />

olmasından ve fikir alışverişinde<br />

bulunmasından, geleceğe umutla<br />

bakıyor olmaktan dolayı mutluyuz.<br />

Ocak ayında yayınladığımız EMITT<br />

özel sayısı gerçekten çok özel bir<br />

sayı oldu. Koşulları zorlayarak hem<br />

İngilizce ek verdik, aynı zamanda<br />

gazetemiz toplamda 48 sayfa oldu.<br />

Ancak Şubat sayımız 24 sayfa.<br />

Bunun sebeplerini az çok tahmin<br />

edebilirsiniz. Kağıt fiyatları öyle<br />

yüksek ki, biz de yakında kağıt<br />

tanzim satış yerlerinin açılmasını<br />

talep edeceğiz sanırım..<br />

Koşullar gereği başlangıçta olduğu<br />

gibi 24 sayfayız.. Reklamların az<br />

oluşundan dolu dolu haberlerden<br />

oluşan 24 sayfa.<br />

Bundan önceki sayılarımızda<br />

bu köşede gazetemizin<br />

içeriğindeki haberlerle ilgili bilgiler<br />

paylaşıyordum. Ancak bu sayıda<br />

bunun yerine daha önemli bir<br />

konuya değineceğim. Zira gazetenin<br />

içeriği hakkında kapak sayfası<br />

yeterince fikir veriyor.<br />

Her işi ehline bırakın<br />

Burada değinmek istediğim konu<br />

STK’larımız. Sayısını tam bilmemekle<br />

birlikte hemen her konuda faaliyet<br />

gösteren birçok derneğimiz var.<br />

Bu dernekler artık yeterince Hotel<br />

Gazetesini tanıdılar, kabul ettiler<br />

ve haber akışı oldukça iyi. Ancak<br />

bu iki yıllık süreçte gördüğümüz<br />

ve iyileştirmeye çalıştığımız şey şu<br />

ki, sektöre yön veren birçok ciddi<br />

kuruluşun en büyük eksiği Basın ve<br />

Halkla ilişkiler konusu. İsmi önemli<br />

değil, son derece ciddi bir kuruluş,<br />

hatta ciddiyetten öte, sektöre<br />

yön veren bir kurum, Türkiye’nin<br />

herhangi bir yerinde çok önemli bir<br />

toplantı, workshop veya herhangi<br />

bir önemli etkinlik düzenliyor.<br />

Ancak gelin görün ki web sitesinde<br />

bu olaydan tek kelimelik bir<br />

duyuru olmadığı gibi sonrasında<br />

organizasyona ait herhangi bir<br />

haber de yok. Bize not olarak<br />

gönderilen bilgilerden derleyip<br />

toparlayıp haber çıkarmaya<br />

çalışıyoruz. Bu da bize o kurumun<br />

bir basın danışmanlık şirketine, ya<br />

da bünyesinde bu hizmeti verecek<br />

bir-iki kişi bulundurmaya ihtiyacı<br />

olduğunu açıklıyor.<br />

Basın sektöründe birçok holding<br />

gazetesi ve televizyonu çeşitli<br />

nedenlerle yayın hayatına son<br />

verdi. Bu da piyasada işsiz olan<br />

birçok gazetecinin bulunduğu<br />

anlamına geliyor. Biriyle anlaşıp<br />

bu konuda hizmet alınabilir.<br />

Ayrıca profesyonel hizmet veren<br />

PR şirketleri var. Nirvana Tanıtım<br />

olarak biz bu hizmeti veriyoruz.<br />

Önerimiz, bu iki seçenekten<br />

birini seçip, tanıtım işlerini bir<br />

profesyonele emanet etmeniz.<br />

STK’nın başkanı konusunda<br />

uzman, yıllarını vermiş tecrübeli ve<br />

güçlü bir kişi de olsa bu işler için<br />

ayıracak zamanı olmayabilir. Bu iş<br />

ihtisas ve tecrübe gerektiren çok<br />

farklı bir hizmet. Bazı STK’larımız<br />

düzenli olarak bizlere aylık<br />

haber bültenlerini gönderiyor.<br />

Gündemde olan konu varsa<br />

onunla ilgili başkanın görüşünü<br />

alabiliyorsunuz. Son derece düzgün<br />

yazılmış metinler. Belli ki bu iş için<br />

profesyonel biri çalışıyor. Bazen<br />

de bir PR şirketinden geliyor basın<br />

bültenleri.. Son derece medeni,<br />

son derece profesyonel bir<br />

uygulama.. Ancak gelin görün ki, bir<br />

şehirde çok önemli uluslararası bir<br />

organizasyon yapılmış, 3-4 satırlık,<br />

birçok bilginin eksik olduğu, bazı<br />

kelimelerin anlaşılmadığı, SMS<br />

mesajı gibi metin gönderilmiş. Gel<br />

de çık işin içinden…<br />

Biz Hotel Gazetesi olarak bu konuda<br />

profesyonel bir ekiple çalışıyoruz.<br />

Editörümüz aynı zamanda bize<br />

danışmanlık yapan emekli bir<br />

gazeteci. Biz bu kadar kısıtlı<br />

imkanlara rağmen bunu yaparken,<br />

neden milyonlara hükmeden bir<br />

STK, çok cüzi bir bütçe ile bu önemli<br />

konuyu bir bilene emanet etmez?<br />

Turizm sektörüyle ilgili her geçen<br />

gün güzel haberler geliyor. Orda<br />

sıkıntımız yok. Daha güzel yazılmış<br />

haberler almak ümidiyle..<br />

Esentepe Mahallesi Köprülü Sk. 31/A Levent<br />

34394 Şişli / İstanbul<br />

Tel:0212 343 5522 Fax: 0212 343 5521<br />

www.hotelgazetesi.com<br />

info@hotelgazetesi.com<br />

Şubat <strong>20</strong>19 Yıl:3 Sayı: <strong>20</strong><br />

Aylık Süreli Yayın<br />

Turizm Otelcilik<br />

Tatil Etkinlik Kültür ve Sanat Gazetesi<br />

‹mtiyaz Sahibi & Genel Yayın Yönetmeni<br />

Mustafa ÜÇBAŞ<br />

mustafa@hotelgazetesi.com<br />

Sorumlu Yazı işleri Müdürü<br />

Aliye ÜÇBAŞ<br />

aliye@hotelgazetesi.com<br />

Yayın Danışmanı<br />

Remzi YILMAZ<br />

editor@hotelgazetesi.com<br />

Danışma Kurulu<br />

Prof. Dr. Muharrem TUNA<br />

Dr. Nebil ‹LSEVEN<br />

‹hsan TÜRKUS<br />

Hüseyin KURTOĞULLARI<br />

Orhan GENCELİ<br />

Ayça Kuru<br />

Hatice Şule Gökırmak<br />

Aydın Serdar Kuru<br />

Ankara Temsilcisi<br />

Aliihsan ÜÇBAŞ<br />

ankara@hotelgazetesi.com<br />

Avrupa Temsilcisi<br />

Ömer Koray ÜNAL<br />

ömer@hotelgazetesi.com<br />

Grafik Tasarım Uygulama<br />

Nirvana Tanıtım Hizmetleri<br />

Fotograf - Video<br />

Mustafa ÜÇBAŞ - Ahmet Oğuz ÇELiK<br />

Mehmet Kaan AKDEMİR<br />

Karikatür<br />

Emre Can ÜÇBAŞ<br />

Abone - Reklam<br />

Burcu DENKTEN<br />

hotelgazetesi@nirvanatanitim.com<br />

Dağıtım: Etkin Dağıtım<br />

Baskı: Dünya Süper Veb A.Ş.<br />

100. Yıl Mahallesi 34<strong>20</strong>4 Bağcılar/‹stanbul<br />

Gazetemizde yayımlanan haber ve görseller<br />

yasal iznimiz alınmadan kullanılması yasaktır.<br />

yayımlanan köşe yazılarının ve yorumların<br />

sorumluluğu yazarına aittir. İçeriklerinden,<br />

Hotelgazetesi sorumlu tutulamaz.<br />

Hotel Gazetesi’ne<br />

abone olun<br />

Turizm sektöründeki<br />

gelişmelere<br />

uzak kalmayın<br />

Yıllık abonelik:<br />

150 TL (KDV dahil)<br />

Banka Hesap Numaramız:<br />

Hesap Adı: Mustafa Üçbaş<br />

Yapı Kredi Bankası Şb:<br />

Bayrampaşa / Çarşı / 1276<br />

Hesap No: 47403318<br />

İBAN:<br />

TR27 0006 7010 0000<br />

0047 4033 18<br />

Bize yazın!<br />

Kurumunuzda düzenlenen organizasyon,<br />

aktivite ve yaşanan<br />

gelişmeleri bize gönderin,<br />

yayınlayalım. Fotoğraf eklemeyi<br />

unutmayın


akanlık 4<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

TUROYD’UN GALA YEMEĞINE KATILAN KÜLTÜR VE TURIZM BAKANI MEHMET NURI ERSOY, <strong>20</strong>23 HEDEFLERI KONUSUNDA BEKLENTILERINI ANLATTI<br />

TURiZME BAKIŞ AÇIMIZI<br />

DEĞiŞTiRMELiYiZ<br />

BAKAN ERSOY, MALIYET ODAKLI TURIZMDEN GELIR ODAKLI TURIZME GEÇIŞ SÜRECINDE ATILACAK<br />

ADIMLARA VE BU YIL YASALAŞMASI PLANLANAN TURIZM GELIŞTIRME FONU’NA DAIR BILGI VERDI<br />

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Turizm Otel Yöneticileri Derneği<br />

(TUROYD) tarafından İstanbul’da düzenlenen gala yemeğine katıldı.<br />

Bakan Ersoy <strong>20</strong>23 hedeflerine giden yolda turizme bakış açısının değiştirilmesi<br />

gerektiğini anlattı. “<strong>20</strong>23 yılında 70 milyon turist, 70 milyar dolar turizm geliri<br />

hedefliyoruz.” diyen Bakan Ersoy, “Bu hedefe ulaşmak için turizmde köklü bazı<br />

değişikliklere gitmeliyiz. Siz profesyonel yöneticiler olarak çoğunuz bakış açılarının<br />

farkındasınız. Önemli olan turizm yatırımcısının bakış açısını değiştirmek. Artık<br />

maliyet değil gelir odaklı turizme geçmemiz gerekiyor. Arza göre değil talebe göre<br />

bir turizm konsepti geliştirmemiz gerekiyor. Nitelikli turisti hedefleyen yeni bir<br />

Türkiye turizm konsepti yaratmamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.<br />

NİTELİKLİ TURİSTİN<br />

UNSURU İNSAN KAYNAĞI<br />

Bakan Ersoy, Türkiye’yi nitelikli<br />

turistlerin ziyaret etmesini<br />

sağlamak için planlanan<br />

aşamaları da anlattı. En<br />

kritik unsurun insan kaynağı<br />

olduğunu vurgulayan Bakan<br />

Ersoy, şunları kaydetti: “Turizm<br />

ve insan ayrılmaz ikili. İnsana<br />

hizmet ediyoruz, insana<br />

insanla hizmet ediyoruz. İnsan<br />

gücünün çok ciddi bir şekilde<br />

yetiştirilmesi gerekiyor. Bu<br />

bağlamda, turizm meslek<br />

liseleri ile yeni bir çalışma<br />

başlattık. Turizm meslek liseleri<br />

kolej statüsüne getiriliyor.<br />

3 lisan öğretecek şekilde<br />

müfredatı değiştiriyoruz. Ve<br />

<strong>20</strong> Nisan–<strong>20</strong> Ekim tarihleri<br />

arasında da öğrencilerin<br />

eğitimlerini anlaşmalı otellerde<br />

uygulamalı olarak görmelerini<br />

sağlıyoruz. Bu bir staj değil, bu<br />

bir eğitim. Sizlerin gözetiminde<br />

yetiştirilmiş öğrenciler,<br />

gelecekte turizmin yöneticileri<br />

olacaklar.<br />

Geleceğin<br />

müdürlerinin biz F&B ağırlıklı<br />

olması gerektiğine inanıyoruz.<br />

Özellikle bünyesinde F&B<br />

kökenli fakülteler barındıran<br />

üniversitelerde, meslek<br />

liselerinde başarılı olmuş olan<br />

öğrencilerin belli bir kısmına<br />

burs verilmesini sağlayacağız.<br />

Bizim hedefimiz Türk<br />

turizminin artık yönetici ihraç<br />

eder konuma gelmesi.”<br />

HEDEF 70 MİLYON TURİST<br />

10 yıl sonrasının turizmini hazırladıklarını<br />

belirten Bakan<br />

Ersoy, “70 milyon hedefimiz<br />

var. Bu çok daha fazla tesisin<br />

hizmete girmesi, çok daha fazla<br />

yatırımın yapılması anlamına<br />

geliyor. Burada yatırımcıyı doğru<br />

yönlendirecek olan, turizmin<br />

geleceğinin rotasını çizecek<br />

olan sizlersiniz. Konaklama dışı<br />

yatırımların dizaynı anlamında<br />

da önem taşıyor. Türkiye’nin<br />

kişi başı turizm gelirlerinin artması<br />

da ancak sizler gibi bu işe<br />

gönül vermiş yöneticilerin sektörde<br />

kalması ve sizden sonra<br />

gelecek gençlerin çok iyi yetiştirilmesi<br />

ile mümkün.” diye konuştu.<br />

TURİZM GELİŞTİRME FONU<br />

Bakan Ersoy, bu yıl hayata geçmesi<br />

planlanan Turizm Geliştirme<br />

Fonu hakkında da şu bilgileri<br />

verdi: “En büyük sıkıntımız,<br />

bakan veya bürokrat değiştikçe<br />

tanıtma stratejilerinde de değişiklikler<br />

olmasıydı. Artık kalıcı<br />

bir turizm politikası oluşturmamız<br />

gerekiyordu. Biz de dünyada<br />

turizm gelirleri en yüksek<br />

olan ülkeleri inceledik. Hepsinin<br />

ortak yönü, böyle fonlar<br />

kurmuş olmaları. Bu fonlar<br />

kurulduktan sonra çok hızlı bir<br />

şekilde turizm gelirlerinde artışlar<br />

gerçekleştirmişler. Fonun<br />

ağırlıklı bütçesi tanıtma fonu<br />

olarak kullanılıyor, bir kısmı<br />

da turizm geliştirme ve turizm<br />

yatırım fonu olarak kullanılıyor.<br />

Yönetim kurulundaki 11<br />

kişiden 8’i de sektör temsilcileri<br />

olacak. Danışma kurulunda da<br />

profesyonel otel yöneticilerine<br />

koltuk vermeyi planlıyoruz. Bu<br />

platformda doğru politikalarla<br />

yatırımcının yönlendirilmesi<br />

açısından sizin bulunmanızın<br />

hayati önemi var.”


5 stk<br />

TÜROB’un<br />

geçen yıl<br />

başlattığı<br />

aşçılık<br />

yarışmasının<br />

bu yıl<br />

ikincisi<br />

düzenleniyor<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19<br />

www.hotelgazetesi.com<br />

TÜROB Başkanı<br />

Timur Bayındır, bu<br />

projeyle sadece<br />

yarışmada<br />

dereceye girenler<br />

değil, yarışmaya<br />

katılanların çoğuna<br />

konaklama sektörü<br />

olarak staj imkanı<br />

sunduklarını<br />

belirterek,<br />

“Konaklama sektörü<br />

olarak turizm meslek<br />

liselerinden mezun<br />

olan tüm kalifiye<br />

çalışanlara talip<br />

olmaya devam<br />

ediyoruz” dedi.<br />

Türkiye Otelciler Birliği’nin<br />

(TÜROB), gastronomi turizminin<br />

gelişmesine katkı sağlamasının<br />

yanı sıra turizm meslek liselerinden<br />

mezun olanlara da istihdam<br />

sağlamak amacıyla başlattığı<br />

‘Sektör Yetenek Avında’ projesi bu<br />

yıl da devam ediyor. TÜROB’un<br />

Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle<br />

ilkini geçen yıl düzenlediği Turizm<br />

Meslek Liseleri Arası Aşçılık<br />

Yarışması, 27 Şubat <strong>20</strong>19 tarihinde<br />

ikinci kez gerçekleştirilecek.<br />

12 okul öğrencilerinin kıyasıya<br />

yarışacağı ve jüri başkanlığını Şef<br />

Vedat Başaran’ın yapacağı yarışma<br />

İstanbul Güneşli’de bulunan<br />

GastronoMetro evsahipliğinde<br />

düzenlenecek. Tamamen sosyal<br />

sorumluluk amacını taşıyan<br />

bu projeyle turizm otelcilik<br />

sektörünün nitelikli eleman<br />

ihtiyacının karşılanmasını ve<br />

meslek lisesi mezunlarının eğitim<br />

aldıkları alanda istihdam edilme<br />

imkanlarının artırılması ana hedef<br />

olarak belirlendi.<br />

Otelcilerden<br />

başarılı<br />

gençlere<br />

iş garantisi<br />

KALİFİYE ELEMAN<br />

EKSİKLİĞİ VAR<br />

Projeyle ilgili bilgi veren TÜROB<br />

Başkanı Timur Bayındır,<br />

“Geçen yıl yarışmanın ilkini<br />

gerçekleştirmiştik ve çok başarılı<br />

bir organizasyon oldu. Sadece<br />

yarışmada dereceye girenler<br />

değil, yarışmaya katılanların<br />

çoğuna konaklama sektörü<br />

olarak staj imkanı sunduk.<br />

Amacımız öğrenciler mezun<br />

olduklarında sektörümüzde<br />

kalıcı olarak istiham edilmelerini<br />

sağlamak. Çünkü kalifiye çalışan<br />

eksikliğinin en fazla hissedildiği<br />

sektörlerden biriyiz. Konaklama<br />

sektörü olarak turizm meslek<br />

liselerinden mezun olan tüm<br />

kalifiye çalışanlara talip olmaya<br />

devam ediyoruz” dedi.<br />

DİĞER ALANLARI DA DAHİL<br />

EDECEĞİZ<br />

TÜROB olarak Milli Eğitim<br />

Bakanlığı ile birlikte turizm<br />

otelcilik sektörü ve meslek<br />

liseleri arasında bir köprü<br />

oluşturmak üzere bir<br />

işbirliğine ilk adımı geçen<br />

yılki ilk yarışma ile attıklarını<br />

hatırlatan Bayındır, “Meslek<br />

liselerini sektöre kazandırmayı<br />

hedefiyle yola çıktık. işBöyle bir<br />

yarışma fikrinin doğmasında<br />

en büyük rolü, konaklama<br />

sektörünün yaşadığı kalifiye<br />

çalışan sıkıntısı oynadı. Sadece<br />

aşçılar, mutfak konusunda değil<br />

konaklama sektörünün tüm<br />

çalışma alanlarında bu sıkıntıyı<br />

yaşıyoruz. Bu yüzden geleneksel<br />

hale getirdiğimiz bu yarışmanın<br />

kapsamını genişleteceğiz. Kat<br />

hizmetleri, ön büro, servis vs<br />

kategorilerini de yarışmaya<br />

dahil edeceğiz. Konaklama<br />

sektörü olarak turizm meslek<br />

liselerinden mezun olan tüm<br />

kalifiye çalışanlara talibiz.<br />

Meslek liseleri bizim ana<br />

istihdam kaynağımız olmalı”<br />

diye konuştu.<br />

YARIŞMAYA<br />

KATILACAK OKULLAR<br />

1- Selahattin Eyyübi Mesleki<br />

ve Teknik Anadolu Lisesi<br />

2- Kadıköy Mualla Selcanoğlu<br />

Eyyübi Mesleki ve Teknik<br />

Anadolu Lisesi<br />

3- Kumburgaz Eyyübi Mesleki<br />

ve Teknik Anadolu Lisesi<br />

4- Küçükçekmece İMKB Eyyübi<br />

Mesleki ve Teknik Anadolu<br />

Lisesi<br />

5- Şişli Kervansaray Eyyübi<br />

Mesleki ve Teknik Anadolu<br />

Lisesi<br />

6- Asım Kibar Eyyübi Mesleki<br />

ve Teknik Anadolu Lisesi<br />

7- Etiler Eyyübi Mesleki ve<br />

Teknik Anadolu Lisesi<br />

8- Sarıyer Vehbi Koç Vakfı<br />

Eyyübi Mesleki ve Teknik<br />

Anadolu Lisesi<br />

9- M. İhsan Mermerci Eyyübi<br />

Mesleki ve Teknik Anadolu<br />

Lisesi<br />

10- Selimpaşa İMKB Eyyübi<br />

Mesleki ve Teknik Anadolu<br />

Lisesi<br />

11- Katip Mustafa Çelebi<br />

Eyyübi Mesleki ve Teknik<br />

Anadolu Lisesi<br />

12- Şile Borsa İstanbul Mesleki<br />

ve Teknik Anadolu Lisesi


inceleme 6<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

Yeni<br />

dönem<br />

neler<br />

getirecek?<br />

Cem Polatoğlu<br />

Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy ile<br />

yapılan toplantıya ben de Dış Turlar<br />

Komite başkanı sıfatı ile katıldım.<br />

Bakan Bey’in bizlere ve görüşlerimize<br />

verdiği değer önemliydi. Çünkü düne<br />

kadar değil bakandan yüz yüze<br />

görüş almak, yazılı dilekçelerimiz<br />

bile kaale alınmıyordu. Bu vesile<br />

ile kendisine teşekkür ederiz. Bizler,<br />

Komite başkanlıkları, Yönetim kurulu,<br />

BTK Başkanları, Dernek yöneticileri<br />

vs sıfatları ile katılırken sıfatsız biri<br />

de TÜRSAB’I DOLANDIRANLAR<br />

kontenjanından taaa uzaklardan<br />

buralara gelmişti. Ne yaptı, ne görüş<br />

bildirdi belli değildi ama var mı bir<br />

avanta diye ortam kokladı sanırım.<br />

Anlaşıldığı kadarıyla Kanun taslağı,<br />

11.000 kişiye açılıp, çok polemik<br />

olmasın diye taslak kısmına<br />

kadar sadece yukarıda belirtilen<br />

arkadaşlarla ilerliyor. Kanun, Taslak<br />

haline geldikten sonra 11.000 kişiyle<br />

beraber tartışılacak. Yani benim bile<br />

daha önce eleştirdiğim “dükkandan<br />

mal mı kaçırıyoruz da kapalı kapılar<br />

arkasında kanun hazırlanıyor” fikrimi<br />

çürüttüler. Özür dilerim.<br />

Kanun, tasarlanan şekliyle çıkarsa biz<br />

acentalar lehine çok şey değişecek gibi<br />

gözüküyor. Dışarı laf taşımak gibi olmasın<br />

ama;<br />

1- Artık belgelerimizi şirketimizin haricinde<br />

satabileceğiz. Adı da “belge devri”<br />

değil “işletme devri” olacak. Yani Ali-Veli<br />

değil Veli-Ali. Ancak acentasını devredenden<br />

%25 devir parası alınacak. (Mono<br />

derler buna)<br />

2- Home office çalışabileceğiz. Özellikle<br />

küçük ölçekli veya özel turlar yapan<br />

müşterinin yüzünü dahi görmeyen incoming<br />

firmaları için bu, senede <strong>20</strong>0.000 TL<br />

avantaj demektir.<br />

3- Aynı ofis içerisinde birkaç acenta çalışabilecek.<br />

Yeter ki tabela ve muhasebesi<br />

belli olsun.<br />

4-7.000 TL’lık teminatlar bir işe yaramıyordu.<br />

Kalkacak<br />

5-Belge ücretleri netleşmedi. Türsab<br />

400.000 den kapı açıyor ama Bakanlık<br />

rekabet kurulundan döner diye rakamı<br />

<strong>20</strong>0.000 TL’ya çekmek istiyor.<br />

6- 2.000 küsür TL aidatlar yok artık.<br />

Giriş aidatının binde biri olacak. yani <strong>20</strong>0<br />

TL gibi<br />

7- Şube kuruluş fiyatları da aynı yeni<br />

belge fiyatı kadar olacak. Mantıklı çünkü, özellikle Anadolu’da<br />

1/4 para verip, yerel şirketlerin yanına tezgah kuran ve rakip<br />

olan büyük firmalar vardı. Şimdi şartlar eşit olacak.<br />

8- B2B ilişkilerinde her iki tarafı da koruma amaçlı Mesleki<br />

Hizmet Sigortası geliyor.<br />

9- En büyük problem, nihai müşteri yine %100 korunmuyor<br />

veya vurgun yapan firmanın enkazını kaldırmak yine bize<br />

düşüyor. Açalım konuyu; Eğer “KAMUYA AÇIK” bir tur yapıyor<br />

ve ilan ediyorsanız ki bu mail yolu ile bile olabilir, Siz Tur Operatörü<br />

teminatı vermek zorundasınız. Her Tur Operatörü şirket,<br />

bir önceki senenin cirosunun %10’u kadar teminat verecek (bu<br />

rakam en az giriş aidatı kadar olacak. yani <strong>20</strong>0.000 TL). Olası<br />

bir batma-kaçma durumunda sigorta şirketi tüketicinin %100<br />

zararını karşılayacak...<br />

Dinlerken güzel. İyi de, geçen sene 10 milyon ciro yapan şirket<br />

1 milyon teminat verecek. Ama bu sene çarpma niyeti olup<br />

<strong>20</strong>0 milyonla yok olursa 190 Milyonu Sigorta şirketi ödeyecekmiş.<br />

İyi de arkadaşım, bu sigorta şirketi Hilal-i Ahmer cemiyeti<br />

değil ki. Ya, şimdi olduğu gibi toplamda 300-500 bin TL kadar<br />

öderim diyecek ya da 190 milyonu öderse dönüp bizden ek<br />

prim veya başka bir şekilde bunu tahsil edecek. Kısaca birileri<br />

yine milleti dolandırıp kaçacak, kabak yine bizim başımıza<br />

patlayacak. Felaket tellallığı gibi olmasın ama; DEMEDİ<br />

DEMEYİN..!<br />

Nedir bunun çaresi? 40 defa yazdık çizdik. Hac-Umreciler<br />

gibi kaç paralık tur yapacaksan o kadarlık teminat mektubu<br />

karşılığı sigorta şirketinden KONTÖR alacaksın. Poliçenle birlikte<br />

KONTÖR düşecek, ama tur dönüşü kontör aynen sana iade<br />

olacak... Akıllı dünyada Tüketiciyi %100 koruyan sistem<br />

bu. Diğer tüm sistemler hasar* halinde yani batan-kaçan durumunda<br />

yükü günahı olmayan paydaşlara yani bizlere bölen<br />

bir sistemdir. Ama iddia ediyorum. Kanun yine onların dediği<br />

gibi çıkacak ve yine her sene 3-5 firma %1 teminat yatırıp piyasayı<br />

dolandıracaklar. Hem maddi olarak yük bize binecek hem<br />

de yine Ana-Babalar turculara kız vermemeye devam edecekler...<br />

MARMARA OSMED<br />

Ramada istanbul Taksim<br />

Mustafa Kurt<br />

CANLANMA<br />

<strong>20</strong>18 yılı son altı aylık dönemine<br />

baktığımızda ülkemiz genelinde<br />

turizmde bir canlanma yaşanıyor. Bu<br />

canlanma halen devam ediyor. Bu da<br />

gösteriyor ki artık her kesim, bütün<br />

STK’lar ellerini taşın altına koydular.<br />

Hatta sivil toplum kuruluşları<br />

birbirleri ile adeta takım çalışması<br />

yapmaya başladılar. Ülke turizmimiz<br />

için neler yapabiliriz, neler yapmalıyız<br />

konulu paneller veya farklı etkinlikler<br />

yaparak göz dolduruyorlar.<br />

Sektörel verilere göre Kasım <strong>20</strong>18<br />

ayı turist sayısında %96 artış olmuştur.<br />

Özellik Antalya bölgesine gelen<br />

Avrupalı turist sayısında artış gözlenmiştir.<br />

Aslında turizmde canlanmanın<br />

birinci sebebi yada etkin nedeni turizmin<br />

ehline, bilirkişisine teslim edilmesidir.<br />

Bahsetmek istediğim T.C.<br />

Kültür ve Turizm Bakanımızın (Sn.<br />

Mehmet Nuri Ersoy) turizm sektörünün<br />

içinden gelmesi, 33 yıllık bir<br />

sektör geçmişi olması ve turizmdeki<br />

sıkıntıları çok iyi bilmesinin faydalarıdır.<br />

Göreve geldiği günden beri durmaksızın<br />

turizm acentaları temsilcileri,<br />

çeşitli turizm dernek ve kuruluşları<br />

ile istişare toplantıları yaparak sorunlara<br />

çözüm odaklı yaklaşmakta.<br />

Turizmcilerin beklentileri ve sorunları<br />

çok fazla, bu beklenti ve sorunların<br />

çözümü ancak birlik ve beraberlikle,<br />

çalışmakla mümkün olacaktır.<br />

Bakanlık ve turizmcilerin çok sık istişare<br />

toplantıları yaparak ortak paydada<br />

birleşmeleri gerekmektedir.<br />

OSMED Başkanımızın dediği gibi,<br />

sektör insanların 5 duyu organına<br />

hitap edecek durumda olmalıdır. Ülkemiz<br />

sahip olduğu doğal ve kültürel<br />

değerleri, coğrafi konumu, genç ve<br />

dinamik nüfus potansiyeli ve bunun<br />

gibi nedenlerle son yıllarda önemli<br />

bir turistik cazibe merkezi haline gelmiştir.<br />

Bununla birlikte sahip olduğu<br />

potansiyeli yeterince değerlendirebildiği<br />

söylenemez. Sahip olduğumuz<br />

yöresel değerler ise bu noktada bize<br />

önemli fırsatlar yaratmaktadır. Özellikle<br />

yöresel değerlerin, ziyaretçilerin<br />

gastronomi ve beş duyusuna hitap<br />

edebilecek şekilde etkin sunumu ile<br />

duygusal anlamda etkili bir iletişim<br />

ve bağ kurarak ülkemizin tercih edilebilirliği<br />

artabilecektir.<br />

En önemlisi de Avrupa ile ilişkilerimizin<br />

iyileştirilerek Avrupalı turist sayının<br />

artmasını temenni ediyorum.


7<br />

Sayı:<br />

stk<br />

<strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

SEYAHAT ACENTALARI<br />

iZMiR’DE<br />

BULUŞTU<br />

TÜRSAB, Akdeniz ve Karadeniz’de faaliyet gösteren<br />

seyahat acentalarını İzmir’de topladı. İzmir Turizmini<br />

hareketlendirmek amacıyla yapılan bu İzmir gezisi,<br />

oldukça verimli geçti.<br />

FİRUZ BAĞLIKAYA<br />

TÜRSAB Başkanı<br />

Türkiye Seyahat<br />

Acentaları<br />

Birliği (TÜRSAB),<br />

İzmir turizmini<br />

hareketlendirmek için<br />

Akdeniz ve Karadeniz<br />

Bölgelerinde faaliyet<br />

gösteren 300 seyahat<br />

acentasını, İzmir’e iş<br />

geliştirme ve inceleme<br />

gezisine götürdü.<br />

Akdeniz ve Karadeniz<br />

acentaları Ege<br />

Denizi’nde buluştu.<br />

7 Şubat tarihinde İzmir’e<br />

gelen 300 seyahat<br />

acentası temsilcisi İzmir,<br />

Kemeraltı, Kordon, Birgi,<br />

Ödemiş, Gölcük, Çeşme,<br />

Alaçat, Şirince, Meryem<br />

Ana ve Efes’i içeren 4<br />

günlük tura çıkarıldı.<br />

İç turizmde İzmir’i ön<br />

plana çıkarmak için<br />

yapılan gezinin 3’üncü<br />

gününde, Hilton Otel’de<br />

istişare toplantısı ve<br />

ardından gala yemeği<br />

düzenlendi. İzmir’de<br />

faaliyet gösteren<br />

seyahat acentaları,<br />

yemekte Karadeniz<br />

ve Akdeniz Bölgesi<br />

seyahat acentalarıyla<br />

bir araya geldi. Yemeğe<br />

450 seyahat acentası<br />

temsilcisi katıldı.<br />

SEYAHAT ACENTALARINA<br />

YEMEK<br />

TÜRSAB Başkanı Firuz B.<br />

Bağlıkaya, yemek öncesinde<br />

İzmir’e gelen seyahat acentası<br />

temsilcileriyle buluştu.<br />

Bağlıkaya, acentalara yeni<br />

yasa çalışmaları ve TÜRSAB<br />

faaliyetleri ile ilgili bilgilendirme<br />

yaptıktan sonra sorulara yanıt<br />

verdi. Bir buçuk saat süren<br />

söyleşinin ardından 450 seyahat<br />

acentası temsilcisinin katıldığı<br />

yemeğe geçildi. TÜRSAB Başkan<br />

Yardımcısı Bedirhan Bayka,<br />

Yönetim Kurulu Üyeleri İbrahim<br />

Halil Kalay, Nezih Hacıalioğlu, Ege<br />

BTK Başkanı Tolga Gencer, Batı<br />

Antalya BTK Başkanı Rıza Perçin,<br />

Batı Akdeniz BTK Başkanı Özgen<br />

Uysal, Doğu Karadeniz BTK<br />

Başkanı Hasan Volkan Kantarcı<br />

ve Orta Karadeniz BTK Başkanı<br />

Yılmaz Uzunlar gecede hazır<br />

bulundu. Seyahat acentalarının<br />

yemeğine İzmir İl Kültür Müdürü<br />

Murat Karaçanta, İzmir Kalkınma<br />

Ajansı Genel Sekreteri Mehmet<br />

Yavuz, Ödemiş Ticaret Odası<br />

Başkanı Rıfat Eriş, Selçuk Ticaret<br />

Odası Başkanı Koray Yolcu,<br />

Çeşme Turistik Otelciler Birliği<br />

(ÇETOB) Başkanı Yakup Demir<br />

ve İzmir SKAL Kulübü Başkanı<br />

Emre Gezgin de katılımlarıyla<br />

destek verdi.<br />

BAĞLIKAYA: İZMİR<br />

HAKETTİĞİ YERDE DEĞİL<br />

TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya,<br />

yemekte yaptığı konuşmasında<br />

İzmir’in turizm için önemine<br />

değindi. “Tanıtım neferleri<br />

olan seyahat acentalarını yeni<br />

ürünlerle tanıştırmak üzere<br />

bu toplantıları düzenlemeye<br />

karar verdik. Bölge Temsil Kurullarımızla<br />

iç ilişkilerimizi geliştirmek<br />

için adımlar atıyoruz.<br />

Bugün burada 4 Bölge Temsil<br />

Kurulumuza bağlı seyahat<br />

acentalarını, İzmir bölge acentalarımızla<br />

bir araya getirdik.<br />

Türkiye’ye gelen turistin 25<br />

milyondan fazlası İstanbul ve<br />

Antalya’ya geliyor. İzmir’in hak<br />

ettiği yerde olmadığını düşünüyoruz.<br />

İstanbul gibi önemli<br />

bir turizm pazarına sadece<br />

45 dakikalık uçuş mesafesindeki<br />

İzmir’i, turizm açısından<br />

kalkındırmamız gerekiyor.<br />

Vatandaşlarımızın ve yabancı<br />

turistlerin tatil için buraya<br />

gelmelerini hep beraber sağlamalıyız.<br />

Yeni turlar, yeni iş birlikleri,<br />

ticari ilişkiler tesis edilebilmesi<br />

için buradayız. Bunun<br />

için bu geceyi düzenledik ve sık<br />

sık bu gezileri tekrarlayacağız”<br />

dedi.<br />

İZMİR’İN ÜZERİNDEKİ ÖLÜ<br />

TOPRAĞINI ATALIM<br />

TÜRSAB Ege Bölge Temsil Kurulu<br />

Başkanı Tolga Gencer, yaptığı<br />

konuşmada İpek Yolu’nun doğudaki<br />

son durağı olan İzmir’de<br />

350 seyahat acentasının hizmet<br />

verdiğini ve bölgede 50 bin yatak<br />

kapasitesinin olduğunu söyledi.<br />

“Gelin, hep beraber Ege’nin incisi<br />

İzmir’in üzerindeki bu ölü<br />

toprağını atalım, İzmir markasını<br />

parlatalım. İzmir’i 12 ay<br />

boyunca farklı alternatiflerle<br />

pazarlayabileceğimiz bir destinasyon<br />

haline getirelim” dedi.<br />

İzmir İl kültür Müdürü Murat<br />

Karaçanta TÜRSAB’a İzmir buluşması<br />

için teşekkür etti. “Bu<br />

anlamlı buluşma için İzmir’in<br />

seçilmesi bizi çok mutlu etti”<br />

diyen Karaçanta, konuşmasında<br />

belgesiz acenta faaliyetlerinin<br />

önüne geçmek ve haksız rekabeti<br />

engellemek için <strong>20</strong>17-<strong>20</strong>18<br />

yılları içinde 255 denetim faaliyeti<br />

gerçekleştirildiğini vurgulayarak,<br />

kaçakla etkin mücadele ettiklerini<br />

söyledi.<br />

Konuşmaların ardından Agean<br />

Band Grubu müzik performansıyla<br />

geceye katılanlara keyifli<br />

anlar yaşattı. TÜRSAB seyahat<br />

acentaları buluşmasının bir sonraki<br />

durağı Kapadokya olacak.


söylesi 8<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

Aliye<br />

ÜÇBAŞ<br />

Turizm Medya<br />

Grubu Başkanı<br />

Volkan Ataman<br />

bu yıl 6.sı<br />

düzenlen<br />

Ace of MICE’ı<br />

üç kelime ile<br />

özetledi<br />

Değişim<br />

Gelecek ve<br />

İnovasyon<br />

Türkiye’de<br />

turizm<br />

alanında<br />

organize<br />

edilen uluslararası fuar<br />

ve etkinlik denince akla<br />

gelen ilk isim Turizm<br />

Medya Grubu’dur.<br />

Geçtiğimiz dönemin<br />

bu anlamda en<br />

büyük etkinliği EMITT<br />

fuarının henüz etkisi<br />

tazeliğini korurken,<br />

Turizm Medya Grubu<br />

diğer uluslararası<br />

bir organizasyonun<br />

hazırlıklarını çoktan<br />

tamamladı bile. Bu<br />

etkinlik, <strong>20</strong>-22 Şubat<br />

tarihlerinde İstanbul<br />

Kongre Merkezi’nde<br />

6.sı düzenlenecek ACE<br />

of M.I.C.E. Exhibition.<br />

Yine bu fuarı da<br />

organize eden Turizm<br />

Medya Grubu Başkanı<br />

Volkan Ataman ile<br />

bir söyleşi yaptık.<br />

Ataman sorularımızı<br />

tüm içtenliğiyle<br />

yanıtlarken fuara dair<br />

tüm ayrıntılar hakkında<br />

bilgi verdi.


9<br />

Sayı:<br />

söylesi<br />

<strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

6. ACE of M.I.C.E. Exhibition’da<br />

bizleri neler bekliyor?<br />

Biraz detay verebilir misiniz?<br />

Senelerdir bu endüstri içerisinde<br />

sahip olduğumuz çatı<br />

kuruluş rolünü “Connecting<br />

Dots” mottosu ve onun altında<br />

geliştirdiğimiz konsept tasarımlarıyla<br />

yeniden oluşturmayı<br />

hedefledik. Türkiye’nin ilk<br />

ve tek, dünyanın ise en büyük<br />

üçüncü kongre, toplantı ve etkinlik<br />

fuarı olan ACE of M.I.C.E.<br />

Exhibition by Turkish Airlines’ın<br />

altıncısını, bu mottoyla <strong>20</strong>-22<br />

Şubat <strong>20</strong>19 tarihlerinde İstanbul<br />

Kongre Merkezi – ICC’de<br />

gerçekleştiriyoruz. Türkiye<br />

MICE sektörünün uluslararası<br />

alandaki gelişimi ve pazar payının<br />

büyümesi adına şimdiye<br />

kadar birçok atılım gerçekleştirdik.<br />

Türkiye’nin en kapsamlı<br />

B2B etkinliği olan fuarımız, her<br />

yıl dünyanın dört bir yanından<br />

gelen MICE sektörünün lider<br />

firmalarını; kurumsal şirketler,<br />

dernekler ve MICE profesyonellerinden<br />

oluşan yerli ve yabancı<br />

satın alıcılar ile buluşturuyor.<br />

Bu yıl, 15.000’den fazla ziyaretçiyi<br />

ve 500’den fazla ulusal<br />

sektör paydaşını ağırlayacağız.<br />

Ayrıca, isim sponsorumuz Turkish<br />

Airlines ile beraber yürüttüğümüz<br />

“Uluslararası Hosted<br />

Buyer Programı” için 41 farklı<br />

ülkeden gelecek 250 uluslararası<br />

misafirimiz, 6. ACE of<br />

M.I.C.E. kapsamında katılımcı<br />

firmalarla B2B görüşmeler gerçekleştirecek.<br />

Etkili bir program<br />

düzeni çerçevesinde oluşturduğumuz<br />

online sistem üzerinden<br />

HB’ler ve fuar katılımcıları<br />

karşılıklı olarak randevu alabiliyor<br />

ve kendi isteklerine göre<br />

takvimlerini oluşturabiliyorlar.<br />

Her yıl 1000’den fazla profesyonel<br />

başvuru alan Hosted Buyer<br />

programı sürecinde detaylı<br />

bir filtreleme ve eleme süreci<br />

gerçekleştiriliyor ve süreç sonunda<br />

250 dünyaca tanınan<br />

uluslararası firma fuarda ağırlanmaya<br />

hak kazanıyor. Özellikle<br />

hem kalite hem de nicelik<br />

anlamında katılımcılarımızı çok<br />

daha yüksek düzeyde bir program<br />

bekliyor. Ülkemizin turizm<br />

potansiyelinin çok iyi farkındayız<br />

ve ekonomik olarak sıkıntılı<br />

zamanlardan geçtiğimiz bu süreçte<br />

turizmin nasıl bir değer<br />

taşıdığını da çok iyi biliyoruz.<br />

Bu noktada, <strong>20</strong>19 ACE of M.I.<br />

C.E. Exhibition by Turkish Airlines’a<br />

katılacak firmalarımız<br />

global pazarlara kendilerini tanıtabilecekleri<br />

ve network’lerini<br />

genişletebilecekleri en uygun<br />

platformu bulacaklar. Bu sene<br />

üç anahtar kelimemiz var; değişim,<br />

gelecek ve inovasyon.<br />

Bu yılın içeriğinde neler var?<br />

Fuar boyunca nasıl etkinliklerle<br />

karşılaşacağız?<br />

Fuar kapsamında birçok farklı<br />

etkinlik gerçekleştiriyoruz. Açılış<br />

seremonisi, gala yemeği, boğaz<br />

turu ve tüm sektörün her<br />

yıl dört gözle beklediği artık bir<br />

marka haline gelmiş olan AMEzing<br />

Parti. Fuarımızın resmi açılış<br />

seremonisine; protokol, fuar<br />

katılımcıları, hosted buyer’lar,<br />

basın mensupları, iş, sanat ve<br />

cemiyet hayatından simalar<br />

katılıyor. Performans şovlarıyla<br />

başlayacak olan seremonisi,<br />

protokol konuşmacılarının fuara<br />

takdimleriyle devam ediyor.<br />

ACE of M.I.C.E. Exhibiton by<br />

Turkish Airlines kapsamında<br />

Fuar Resmi Gala Yemeğimiz<br />

Portaxe’da gerçekleşecek. Hosted<br />

buyer ve katılımcıları aynı<br />

masa etrafında bir araya getirerek<br />

keyifli bir ortam sağlayan<br />

yemekte, fuar boyunca oluşturulan<br />

network’ün devamlılığı<br />

sağlanıyor. Uluslararası Hosted<br />

Buyer’ların katılımıyla gerçekleştirdiğimiz<br />

boğaz turunda<br />

profesyonel rehberler eşliğinde,<br />

katılımcılara İstanbul’u tanıtıyor<br />

ve boğazın muhteşem atmosferini<br />

deneyimleme fırsatı<br />

yaratıyoruz. Fuarın ikinci günü<br />

olan 21 Şubat <strong>20</strong>19 tarihindeyse,<br />

41 ülkeden 1000’den fazla<br />

MICE profesyoneli muhteşem<br />

bir parti eşliğinde bir araya geliyor.<br />

Artık bir marka haline gelmiş<br />

olan AMEzing Parti’yi her<br />

yıl ayrı bir konseptte düzenleniyoruz.<br />

Ulusal ve uluslararası<br />

hosted buyerlar, katılımcı firmalar,<br />

konuşmacılar, uluslararası<br />

MICE dernek başkanları,<br />

basın mensupları, sanat, iş, cemiyet<br />

hayatı ve spor camiasından<br />

çok özel isimlerin davetli<br />

olduğu partide, video mapping<br />

şov, müzik grupları, DJ ve sürprizlerle<br />

dolu dans performansları<br />

eşliğinde davetlilere unutulmaz<br />

bir gece yaşatılıyor.<br />

Dünyada şu anda etkinlik teknolojisi,<br />

e-spor, deneyimsel<br />

tasarım ve deneyimsel pazarlama<br />

alanları gelişim gösteriyor.<br />

Biz de tam olarak bu sebeplerden<br />

dolayı, <strong>20</strong>19 yılında gerçekleştireceğimiz<br />

ACE of M.I.C.E.<br />

Exhibition by Turkish Airlines<br />

kapsamındaki Speakers’ Corner<br />

programımızın oturum<br />

başlıklarımızı bu alanlara odakladık.<br />

Dünyanın en büyük MICE<br />

medyalarıyla ve endüstri devleriyle<br />

partnerlik yapıyoruz.<br />

Bu da bizim tüm trendleri ve<br />

gelişmeleri yakından takip etmemize<br />

olanak sağlıyor. Dünyanın<br />

en ünlü markalarının yöneticilerini<br />

ve alanında uzman<br />

konuşmacılarını, Türkiye MICE<br />

sektörünün profesyonelleri<br />

trendleri yakalayabilsin ve sektörün<br />

değişimine doğru şekilde<br />

hazırlanabilsin diye fuarımıza<br />

getiriyoruz. Oturum programımız<br />

içerisinde destinasyon<br />

pazarlaması konusu da bulunuyor.<br />

Rusya, Seul, Sırbistan,<br />

Güney Afrika ve Abu Dhabi gibi<br />

destinasyonların turizm otoriteleri<br />

ve kongre bürolarının<br />

üst düzey yöneticileri, oturum<br />

programımız kapsamında destinasyonlarının<br />

başarıları hakkında<br />

konuşacak. Dünyanın en<br />

hızlı yükselen trendlerinden<br />

biri olan E-spor konusuna özellikle<br />

odaklandık, bu alandaki<br />

en önemli isimler fuar kapsamında<br />

bizlerle olacak.<br />

ACE of M.I.C.E. Exhibition’ın<br />

global MICE endüstrisi içerisindeki<br />

yeri nedir?<br />

6. ACE of M.I.C.E. Exhibition<br />

by Turkish Airlines olarak,<br />

Türkiye’nin uluslararası görünürlüğünü<br />

attırmak adına<br />

uluslararası, yerel turizm ve<br />

MICE turizmi odaklı medya kuruluşlarıyla<br />

çalışıyoruz. Fuarımızı<br />

ve Türkiye MICE pazarını<br />

en geniş kitlelere ulaştıracak<br />

kurumlarla partnerlik ilişkileri<br />

geliştiriyoruz. Uluslararası<br />

MICE endüstrisi birlikleri, aynı<br />

sistemle çalışan çeşitli ülkelerdeki<br />

MICE profesyonellerini bir<br />

araya getiren birlikler ve büyük<br />

MICE organizasyonlarıyla partnerlik<br />

ilişkisi geliştirip Uluslararası<br />

Hosted Buyer programının<br />

tanıtımı, fuarın promosyonu<br />

ve data paylaşımı gibi konular<br />

kapsamında ortak çalışma yürütüyoruz.<br />

Bugüne kadar aralarında<br />

Rusya, Ukrayna, Çin,<br />

Kore, Kenya, İngiltere, ABD,<br />

Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri,<br />

Çek Cumhuriyeti, Litvanya,<br />

Letonya, Almanya, İtalya,<br />

İspanya ve Portekiz gibi ülkeler<br />

dahil olmak üzere 31 medya ve<br />

18 endüstri partneriyle anlaşma<br />

sağladık ve her yıl çıtayı bir<br />

adım yükseğe taşıyoruz. Türkiye<br />

MICE sektörünün tüm paydaşlarından<br />

destek bekliyoruz.<br />

Son olarak şunu eklemek istiyorum.<br />

<strong>20</strong>-22 Şubat’ta İstanbul<br />

Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek<br />

6. ACE of M.I.C.E. Exhibition<br />

by Turkish Airlines’da ve 3<br />

Nisan’da Lütfi Kırdar Kongre ve<br />

Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek<br />

7. ACE of M.I.C.E. Awards ödül<br />

töreninde tüm sektör paydaşlarımızla<br />

buluşmak üzere…


stk 10<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

ATiD’DEN ANKARA iÇiN<br />

Çeşitli ülkelerden<br />

gelen 100 Tur<br />

Operatörüne<br />

Ankara tanıtıldı<br />

TANITIM ATAĞI<br />

Ankara’nın sağlık, termal ve kültür turizmde önemli bir merkez olması<br />

hedefiyle yola çıkan Anadolu, Ankara Turizm İşletmecileri Derneği<br />

(ATİD), bu hedef doğrultusunda çalışmalarına hız verdi. Ankara’nın<br />

tanıtımı için atağa kalkan ATİD, Ankara’nın dünyadaki bilinirliliğini<br />

artırmaya yönelik önemli bir organizasyona ev sahipliği yaptı.<br />

Başta Amerika, İngiltere, İtalya, Rusya, Hindistan, Sudi Arabistan,<br />

Etopya, Fas, Porto Riko, Litvanya, Avusturya, Polonya ve Macaristan<br />

olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen 100 tur operatörü<br />

temsilcisini Ankara’da ağırlayan ATİD, dünyanın önemli tur operatörlerine<br />

Ankara’yı yerinde tanıttı.<br />

TERMALLER HAKKINDA<br />

BİLGİ ALDILAR<br />

Travel Shop ve ATİD iş birliğiyle<br />

dünyanın çeşitli ülkelerinden<br />

Ankara’ya gelen tur operatör<br />

temsilcilerine, organizasyon<br />

kapsamında Ankara tanıtım<br />

gezisi düzenlendi. Başta Haymana<br />

olmak üzere Ankara’nın<br />

termalleri hakkında yerinde<br />

ve görerek bilgi alan yabancı<br />

tur operatör temsilcileri, Ankara’nın<br />

sağlık turizmi potansiyeli<br />

hakkında da kapsamlı bilgi<br />

sahibi oldu. Ankara’nın kültür<br />

değerlerini de yakından inceleme<br />

fırsatı yakalayan yabancı<br />

tur operatörü temsilcileri, aynı<br />

ALI CENK YORULMAZ<br />

ATİD Başkan Yardımcısı<br />

Sağlık Turizmi Komisyon<br />

Başkanı<br />

zamanda Başkent müzelerini<br />

de gezdi.<br />

ATİD tarafından çok iyi ağırlandıklarını<br />

ve misafirperverliklerinden<br />

dolayı ATİD yetkililerine<br />

teşekkür eden tur operatörü<br />

temsilcileri, Ankara’nın turizm<br />

potansiyeli hakkında kapsamlı<br />

bir bilgiye sahip olarak ülkelerine<br />

döneceklerini kaydetti. Organizasyonu<br />

çok beğendiklerini<br />

ve kendileri için önemli olduğunu<br />

belirten temsilciler, Ankara’yı<br />

yakından tanıma fırsatı<br />

yakaladıklarını kaydetti. Temsilciler,<br />

bundan sonra Ankara’ya<br />

daha çok tur programı düzenleyeceklerini<br />

bildirdi.<br />

Termal turizmin ayak bağı kalktı. Kaplıca<br />

otellerinin en çok önünü kesen ve gelişmesine<br />

mani olan yönetmelik açığı kalktı. Müşteri<br />

portföyünün büyük çoğunluğu tedavi<br />

bulmak arzusunda olan kişilerden oluşan<br />

kaplıca otelleri hizmetlerini tedaviye yönelik<br />

vermek istediklerinde sağlık bakanlığından<br />

ruhsatlandırma konusunda engeller ile<br />

karşılaşıyorlardı. Bakanlık Ruhsatı alamayan<br />

kaplıcalar tıbbi kadro kuramıyorlar ve sonuç<br />

olarak örneğin bel-boyun fıtığı tedavisine<br />

kaplıcaya giden bir hasta uzman tabipler,<br />

fizyoterapistler veya hemşirelerle muhatap<br />

ATİD BAŞKANI<br />

Birol AKMAN<br />

AKMAN: ANKARA’NIN<br />

TANITIMI İÇİN DESTEK<br />

BEKLİYORUZ<br />

Ankara turizm potansiyelinin<br />

dünyadaki bilinirliliğini artırmayı<br />

kendilerine görev edindiklerini<br />

belirten ATİD Başkanı<br />

Birol Akman, bu yöndeki çalışmalara<br />

hız verdiklerini söyledi.<br />

Bu kapsamda, dünyanın çeşitli<br />

ülkelerindeki kültür ve sağlık<br />

turizmine yönelik programlar<br />

düzenleyen tur operatör temsilcileriyle<br />

iletişime geçerek,<br />

onları Ankara’da ağırladıklarını<br />

anlattı. Ankara’yı en iyi şekilde<br />

tanıtarak, temsilcilerin buradan<br />

Sağlık Turizminde yeni bir dönem<br />

olması gerekirken bellboy, havuz görevlisi ve<br />

vitamin bar personeli haricinde bir muhatap<br />

bulamıyordu.<br />

15.05.<strong>20</strong>18 tarihinde yürürlüğe giren<br />

Konaklamalı Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon<br />

Merkezleri yönetmeliği bu konunun tam bir<br />

ilacı oldu. Ülke genelinde şimdiden yüzlerce<br />

başvuru sırada bekliyor. Kaplıca otellerinin yanı<br />

sıra huzur evleri ve yaşlı bakım evleri de yeni<br />

yönetmelik kapsamına giren işletmeler arasında.<br />

Derneğimiz üyelerinden birçok termal otele<br />

bu yönetmelikten faydalanması hususunda<br />

yönetmelik detayları, ekipman gereksinimleri<br />

en donanımlı şekilde ayrılmalarını<br />

sağladıklarını dile getiren<br />

Akman, bu tür organizasyonlara<br />

devam edeceklerini bildirdi.<br />

Ankara’nın dünyadaki tanıtımı<br />

için büyük önem taşıyan bir<br />

projenin, hiçbir yerel ve devlet<br />

kurumundan destek görmediğini<br />

dile getiren Akman, Ankara’nın<br />

tanıtımına ve turizminin<br />

gelişmesine katkı sağlayacak<br />

çalışmaları tüm kurumlar tarafından<br />

sahiplenilmesi gerektiğine<br />

de dikkat çekti. Akman,<br />

bundan sonraki projeler için<br />

devlet kurumlarından destek<br />

beklediklerini ifade etti.<br />

ve fiziksel koşulların sağlanması için destekler<br />

verdik. Mayıs ayından beri birçok başvuruyu ve<br />

denetimleri başarı ile geçirdik.<br />

Şimdi son aşama olan sertifikaların onaylanması<br />

ve teslimi beklenmektedir. Birçok otel bu<br />

yönetmelik kapsamındaki gereklilikleri sağlamak<br />

hususunda cömert yatırımlar yaptı, uzman<br />

doktorlar, fizyoterapistler ve hemşirelerden<br />

oluşan yeni kadrolar kuruldu. Temennimiz<br />

bakanlığımızın yatırımcıları fazla bekletmeden<br />

sertifikalarını hazırlaması ve bu güzel hizmetlere<br />

halkımızın tez vakitte kavuşmasıdır.


11<br />

Sayı:<br />

akademik bakıs<br />

<strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

TURİZM<br />

GELİRLERİ<br />

NASIL ARTACAK?<br />

PROF. DR.<br />

MUHARREM<br />

TUNA<br />

Turizm<br />

Akademisyenleri<br />

Derneği<br />

Yönetim Kurulu Başkanı<br />

muharrem@gazi.edu.tr<br />

Turizm sektöründe son<br />

yıllarda en çok tartışılan<br />

konuların başında turizm<br />

gelirlerinin düşük olması<br />

sorunu geliyor. Söz konusu<br />

tartışma, geçtiğimiz günlerde<br />

Kültür ve Turizm Bakanı Sayın<br />

Mehmet Nuri ERSOY’un sektör<br />

temsilcileriyle yaptığı toplantıda<br />

“Peynir-ekmek fiyatına<br />

her şey dahil oda satmayın”<br />

sözleriyle iyice alevlendi. Peki,<br />

bu sorunun kaynağı ne, bunun<br />

sorumlusu kim ve bu konuda<br />

neler yapılabilir?<br />

Aslında bu sorulara iktisadın<br />

en temel prensiplerinden<br />

olan arz ve talep<br />

kanunu açısından yaklaşmak<br />

gerekiyor. Bu kanuna<br />

göre, fiyat değişmelerine<br />

satıcıların ve alıcıların tepkileri<br />

genellikle birbirine zıt<br />

yönlerdedir. Piyasada fiyatlar<br />

artarken normal olarak<br />

arz genişler ve talep daralır.<br />

Fiyatlar ucuzladığında ise arz<br />

daralır ve talep genişler. Arz<br />

ve talebin buluştuğu noktada<br />

da fiyat oluşur. Bu durumda<br />

Türkiye’de turistik ürünlerimiz<br />

eğer olması gereken fiyatından<br />

düşük satılıyorsa ya<br />

arz fazladır ya da ürüne olan<br />

talep gerektiği kadar değildir.<br />

Söz konusu soruna bu açıdan<br />

bakıldığında, sorunun bir numaralı<br />

sahibi arz talep dengesini<br />

sağlaması gereken karar<br />

alıcılar gibi görünüyor. Kapitalist<br />

sistemlerde serbest piyasa<br />

ekonomisi kuralları geçerlidir.<br />

Devlet ise bu sistem içerisinde<br />

düzenleyici olarak rol alır.<br />

Dolayısıyla arzı kontrollü bir<br />

biçimde arttırmak piyasalarda<br />

dengenin korunması<br />

adına hayati derecede önem<br />

taşır. Son yıllarda istihdama,<br />

ekonomiye ve yan sektörlere<br />

sağladığı büyük katkılar nedeniyle<br />

arz sürekli büyüdü.<br />

Bunun doğal sonucu olarak<br />

artan rekabet neticesinde<br />

fiyatlar istenen seviyelere çıkamadı.<br />

Bu düşüncelerden<br />

hareketle, turizm gelirlerinin<br />

düşük olmasından çıkarılacak<br />

ilk sonuç devletin arz ve talep<br />

dengesinde düzenleyici rolünü<br />

büyüme beklentisinden<br />

dolayı yerine getirmemesi<br />

veya getirememesi olmaktadır.<br />

Bu kısma bir parantez<br />

açarak önemli bir konuya<br />

temas etmek gerekiyor. Turizm<br />

sektöründe istihdam<br />

son yıllarda yabancı personel<br />

ağırlıklı bir yapıya bürünmeye<br />

başladı. Yani turizmin istihdama<br />

katkı artışı son yıllarda<br />

oransal olarak<br />

azalıyor ve karar alıcıların<br />

üzerinde dikkatle kafa<br />

yorması gereken bir mesele<br />

haline geliyor.<br />

Kişi başına harcama düzeyinin<br />

rakip ülkelere göre<br />

düşük olması sorununun<br />

kaynağına inildiğinde, turizm<br />

politikamızın ağırlıklı olarak<br />

3S (deniz-kum-güneş) eksenli<br />

büyüme üzerine kurgulanmış<br />

olduğu görülmektedir.<br />

Sektörün gelişmeye başladığı<br />

ilk dönemlerde bu politika<br />

elbette doğru ve etkili idi ancak<br />

içinde bulunduğumuz dönemde<br />

3S turizminin tek başına<br />

ülke turizminde hedeflerin<br />

yakalanmasında yeterli olmadığını<br />

ortaya çıkardı. Çünkü<br />

ortalama harcamalara göre<br />

alternatif turizm türleri genel<br />

olarak kitle turizminden daha<br />

fazla gelir getiriyor.<br />

Ülkemizdeki duruma bakacak<br />

olursak, <strong>20</strong>18 yılında<br />

46,1 milyon ziyaretçiden 29,5<br />

milyar ABD Doları gelir elde<br />

edilmiş. Bununla birlikte bir<br />

önceki yıla göre turist sayısında<br />

%21’lik artış gerçekleşirken,<br />

turizm gelirlerindeki artış<br />

%12 olmuş. Yani <strong>20</strong>17-<strong>20</strong>18<br />

dönemlerinde turist sayısı<br />

artmış<br />

ancak turizm gelirleri aynı<br />

oranda artmamış yani kişi başı<br />

harcama azalmış. Geçmişten<br />

günümüze doğru istatistiklere<br />

bakacak olursak kişi başına<br />

harcamalar <strong>20</strong>03 yılında 850<br />

dolar iken bu rakam <strong>20</strong>10 yılında<br />

755 dolara <strong>20</strong>17 yılında<br />

ise 681 dolara düşmüş. <strong>20</strong>18<br />

yılı tahmini harcama ise 647<br />

dolar. Daha da derinlemesine<br />

inersek aslında kişi başına<br />

düşen harcamanın bunun da<br />

altında olduğunu görüyoruz.<br />

İstatistiklerde verilen ziyaretçi<br />

kavramı hem yabancı turistler<br />

hem de yurtdışında yaşayan<br />

Türk vatandaşlarını içeriyor.<br />

Yabancı ziyaretçilerden elde<br />

edilen gelirler ortalama harcamaların<br />

altında gerçekleşiyor.<br />

Bu rakam <strong>20</strong>17 yılında<br />

rakip olarak değerlendirebileceğimiz<br />

İspanya’da 831 dolar,<br />

İtalya’da ise 758 dolar olarak<br />

gerçekleşti. Önde gelen turizm<br />

ülkelerinden ABD turist<br />

başına 2.740 dolar gelir elde<br />

etti.<br />

Mevcut durumu ve sorunu<br />

tanımladıktan sonra bu konuda<br />

neler yapılabilir, turizm<br />

gelirleri ve ortalama harcama<br />

nasıl arttırılabilir meselesine<br />

gelelim. Turizm sektöründe<br />

temel bir kural<br />

vardır: Fiyatlar çok hızlı<br />

düşebilir ancak bunu<br />

arttırmak çok daha fazla<br />

zaman gerektirir. Bu<br />

nedenle öncelikle ani<br />

fiyat düşmelerine neden<br />

olan hususlar, risk<br />

yönetimi çerçevesinde<br />

değerlendirilerek gerekli<br />

önlemler alınmalıdır.<br />

Türk turizminde<br />

karar alıcıların yapması<br />

gerekenlerin<br />

başında hedef pazarları<br />

doğru tanımlamaları<br />

ve bu<br />

pazarların beklentilerini<br />

doğru ölçmeleri<br />

geliyor. Turistik<br />

ürünümüzü de bu beklentileri<br />

karşılayacak hatta ötesine<br />

geçecek biçimde şekillendirmeliyiz.<br />

Buradan hareketle<br />

özellikle yüksek gelir seviyesine<br />

sahip kitleleri cezbedecek<br />

projelere ihtiyaç var. Örneğin<br />

kendine ait havalimanı ve marinası<br />

olan diğer bölgelerden<br />

ayrıştırılmış, alt ve üst yapısında<br />

her türlü konforun sunulduğu<br />

özel turizm merkezleri<br />

kurulabilir. Bu merkezler sadece<br />

dünyanın jet sosyetesine<br />

(en üst gelir grubu) hizmet<br />

edebilir. Bunun dışındaki diğer<br />

gelir gruplarının da ihtiyaçlarına<br />

göre yeni merkezler<br />

tasarlanabilir. Kurulacak yeni<br />

merkezlerin butik otel konseptinde<br />

ve yüksek düzeyde<br />

hizmet sunacak biçimde kurgulanmasında<br />

yarar var.<br />

Yeni dönemde turistin<br />

otelden dışarı çıkmasını sağlayacak<br />

stratejilerin üretilmesi<br />

de bir başka önemli konu.<br />

Burada ön plana festival ve<br />

benzeri etkinlikler çıkıyor. Bu<br />

sayede turistlerin hem ülkemizi<br />

tanıması sağlanabilir<br />

hem de harcama miktarları<br />

arttırılabilir.<br />

Turizmde 3S korunarak alternatif<br />

turizm türleri geliştirilebilir.<br />

Maalesef ki bu zamana<br />

kadar hep konuşuldu ancak<br />

bu konuda önemli mesafeler<br />

alınamadı. Her alternatif turizm<br />

türüne yönelik stratejiye<br />

ve bu stratejilerin uygulanmasına<br />

yönelik eylem planlarının<br />

hazırlanması gerekiyor.<br />

Gastronomi konusu da oldukça<br />

önemli. Turizmde özgünlüğümüzü<br />

öne çıkaracak<br />

önemli bir araç. Ancak bu<br />

aracımızı şu ana kadar yeterli<br />

ölçüde kullanamadık.<br />

Değerlerimizin tanıtımında<br />

sosyal medya ve bloglar<br />

olmak üzere dijital araçların<br />

mümkün olduğunca etkin kullanılması<br />

gerekiyor.<br />

Yukarıda belirtilen önerilerin<br />

başarıyla hayata geçirilmesi<br />

için güçlü bir insan kaynağı<br />

yapısına sahip olmamız şart.<br />

Bu nedenle, turizm eğitiminin<br />

sorunlarını da dikkatle ele almalıyız.<br />

Hem eğitim kalitesini<br />

ve sektörde çalışma şartlarını<br />

iyileştirmeliyiz hem de<br />

mezunların sektörde çalışma<br />

isteğini arttıracak tedbirleri<br />

uygulamaya koymalıyız.<br />

Her şeyden önemlisi kültürel<br />

ve doğal mirasına korunmasına,<br />

turizmin sürdürülebilir<br />

bir anlayışla yapılmasına<br />

ihtiyacımız var. Bu anlayışla<br />

turizmin yönetilmesi durumunda,<br />

Cumhuriyetimizin<br />

kuruluşunun 100. Yılında yani<br />

<strong>20</strong>23 senesinde turist başına<br />

harcamada 1000 Dolar düzeylerini<br />

yakalamamız pek de<br />

zor görünmüyor.


Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

12<br />

Şu an düşük<br />

sezondayız ve çoğu<br />

tesis için bu bir<br />

yenilenme sürecedir<br />

aslında. Şimdi,<br />

özellikle yüksek<br />

sezon dediğimiz<br />

yaz aylarında<br />

hizmet veren<br />

tesislerin tadilata<br />

girdiği bir dönem<br />

içerisindeyiz. Bu<br />

düşük sezonu bu<br />

şekilde verimli<br />

değerlendirebilen<br />

tesis yetkilileri yeni<br />

sezona oldukça<br />

kazançlı başlayacak<br />

diyebiliriz.<br />

Amacınız<br />

misafirlere eşsiz bir<br />

deneyim sunmaksa<br />

eğer, otelinizin<br />

oda tasarımını bir<br />

farklılaşma olarak<br />

görebilirsiniz.<br />

Neticede misafirler<br />

kendileri için<br />

en uygun oteli<br />

ararlarken,<br />

baktıkları ilk şey<br />

odaların nasıl<br />

göründüğü oluyor.<br />

Otelinizin odalarını<br />

benzersiz, çekici ve<br />

estetik kılmanın<br />

belirli püf noktaları<br />

var. Bunlardan en<br />

az bir tanesini bile<br />

yakaladığınızda,<br />

otelinize misafir<br />

çekmekle<br />

kalmayacak,<br />

genel olarak<br />

tesisinize duyulan<br />

memnuniyet<br />

seviyesini de<br />

yükseltmiş<br />

olacaksınız.<br />

tesisi<br />

yenileyecek<br />

işletmecilere<br />

tavsiyeler<br />

1 Bulunduğunuz<br />

Bölgeye Özgü<br />

Unsurlara Yer Verin<br />

Hizmet verdiğiniz bölgeye göre<br />

odalarınızı tasarlamanızı tavsiye<br />

ediyoruz. İnsanlar yöresel duyguları<br />

severler. Odalarınızda kendi kültürünüzü<br />

yansıtmayı başarırsanız,<br />

misafirleriniz yaptıkları geziden de<br />

memnun kalacaklarından, sizin hakkınızda<br />

da oldukça iyi şeyler düşüneceklerdir.<br />

Zira bir insanın tatilinden<br />

veya gezisinden memnun kalmasında<br />

en büyük rolü konakladığı otel ve<br />

oda sağlıyor aslında. Odalarınızda<br />

yörenize özgü geleneksel el sanatlarına<br />

ait, yerel sanatçılara dair objelere<br />

yer verebilirsiniz mesela.<br />

2<br />

Doğal ve<br />

Rahatlatıcı Bir<br />

Ortam Hazırlayın<br />

Tesisiniz, doğasıyla insanları mest<br />

eden bir bölgede bulunuyorsa, bu<br />

konuda oldukça şanslısınız. Ancak<br />

merkezi yerlerde hizmet veren tesisler<br />

de bu öneriyi dikkate alabilirler<br />

elbette. Bu noktada odalarınızı<br />

biraz yeşille buluşturmanızı tavsiye<br />

edeceğiz. Odanızın bir duvarını yeşile<br />

boyayabilir ya da sukulent gibi<br />

modern bitkilere yer verebilirsiniz.<br />

Bununla birlikte doğal aydınlatma<br />

tekniklerini de kullanmanız gerekiyor.<br />

Eğer pencerelerinizden yararlanabiliyorsanız<br />

harika ancak böyle<br />

bir şansınız yoksa gün ışığı ampullerden<br />

de yararlanabilirsiniz. Böylece<br />

misafirleriniz kendilerini çok<br />

daha fazla rahat hissedeceklerdir.<br />

3 Olabildiğince<br />

Sadeleştirmeye<br />

Özen Gösterin<br />

Bir otel kesinlikle göz yormamalı ve<br />

mümkün olduğu kadar hareket alanı<br />

arttırılmalıdır. Elbette odalarınızda<br />

yeterli alan olmayabilir. Ancak hem<br />

kalabalık olmayan hem de üstün kalitedeki<br />

olanaklarla odalarınızı tasarlamanın<br />

da pek çok yolu var. Daha<br />

önce hiç minimalizm diye bir akım<br />

‘dan<br />

tavsiye<br />

SADELİK<br />

Maximum Müşteri Memnuniyeti Sağlar<br />

duydunuz mu? İşte ihtiyacınız olan<br />

yaklaşım tam olarak bu. Bu akımda<br />

sadelik temel prensip olarak alınıyor.<br />

Sadece misafirlerin temel ihtiyaçlarına<br />

odaklanıyor, bunu da en modern ve en<br />

estetik şekilde sunmaya bakıyorsunuz.<br />

Tabi bunu yaparken misafirlerin konforunu<br />

da göz ardı etmemeniz gerekiyor.<br />

Minimalizim, size maksimum misafir<br />

memnuniyeti yakalamanız konusunda<br />

fazlasıyla avantaj sağlayacaktır.<br />

4<br />

Çevre Dostu Olmaya<br />

Çalışın<br />

Yapacağınız küçük değişiklikler ile pek<br />

çok yeniliğe imza atabilirsiniz. Mesela<br />

karbon ayak izlerini azaltarak işe başlayabilirsiniz.<br />

Yani kağıt bardak yerine<br />

cam bardaklar, pet şişeler yerine zarif<br />

cam sürahiler, enerji tasarrufu ampuller<br />

ve güneş enerjisi buna birkaç örnek<br />

sayılabilir. Bir kere bu saydığımız şeyler<br />

odalarınıza fazlasıyla şıklık da katacaktır.<br />

Bu çevre dostu değişimler sayesinde<br />

misafirlerinizden de bir hayli takdir<br />

toplayacağınızı garanti edebiliriz. Tüm<br />

bunların yanı sıra, bu değişimlerin faturalarınıza<br />

yansıması da son derece<br />

olumlu olacaktır.<br />

5 Odalarınız<br />

Birbirinin Kopyası<br />

Olmasın<br />

Amacınız, misafirlerinize benzersiz bir<br />

deneyim yaşatmaksa eğer, o halde bir<br />

odanızı diğerinden ayıracak özelliklere<br />

yer vermenizi öneriyoruz. Her odayı<br />

farklı şekilde dekore edebileceğiniz<br />

gibi, sadece farklı renklerle de birbirinden<br />

ayrıştırabilirsiniz. Birinde duvar<br />

kağıtlarıyla fark yarabilir, bir diğerini<br />

daha sanatsal unsurlarla döşeyebilirsiniz<br />

mesela. Her odanın kendine özgü<br />

olması, misafirlere seçim yapma şansı<br />

tanıyor olduğunuz anlamına gelir. Ve<br />

misafirleriniz de böylesine özel bir odada<br />

kalıyor olmaktan son derece mutlu<br />

olacaklardır. Sadece odalarınızda<br />

kullanacağınız temaların hem hizmet<br />

verdiğiniz bölgeye hem de otelinizin<br />

karakteriyle örtüşmesine dikkat edin.<br />

Odalarınıza farklı isimler vererek, bu<br />

etkileri daha da arttırabilirsiniz.


Türkiye’nin<br />

en modern köyü<br />

Riva deresinin kenarında,<br />

ormanların kucağında<br />

bambaşka bir ortam.<br />

Aradığınız her şeyin doğalını<br />

bünyesinde barındıran tesisimiz,<br />

Kır düğünleri,<br />

Şirket organizasyonları<br />

ve<br />

Okul gezileri için<br />

en ideal organizasyonu vadediyor.<br />

Köyümüz içersinde birçok aktivite yer almaktadır. Ata<br />

binme, Deniz bisikleti ,Çocuk parkı (haftasonları bakıcı<br />

ile), Çocuklar ve yetişkinler için ödüllü yarışmalar, Sanat<br />

Atölyesinde el becerisine yönelik çalışmalar, Çim alanda<br />

futbol ve voleybol, Haftasonları kış ve yaz aylarında<br />

canlı müzik,Yaz akşamları açık hava sineması, Kapalı<br />

mekanımızda Tavla, okey, Tabu, İskambil oynama imkanı,<br />

Nargile (çok yakında) Top havuzu (çok yakında)<br />

gibi etkinliklerimiz köyü yaşanabilir hale getiren etkinliklerdir.<br />

Baraka köyünde 35 çeşitten oluşan ve sınırsız çayla<br />

servis edilen serpme kahvaltımız ve yoğun zamanlarda<br />

sunulan açık büfe kahvaltımız bulunmaktadır. Öğle ve<br />

Akşam yemekleri mekanımızda Alakart menüde bulunan<br />

Türk mutfağı başlangıçlar,salatalar,makarnalar,et<br />

ve tavuk ürünlerinden oluşan ana yemek ve tatlılardan<br />

oluşmaktadır.İçecek menümüzde ise bitki çayları ve<br />

filtre kahve seçenekleri farklı sunumlarıyla gününüzü<br />

geçirmenize yardımcı olur.<br />

Baraka köyü 10000 m2 alanı ile misafirlerimizin Şirket<br />

aktiviteleri ve organizasyonları, Kır Düğünleri, Okulların<br />

ve Seyahat acentalarının Kültür gezileri ve piknik organizasyonları<br />

için ideal büyüklükte ve aynı anda birçok<br />

kişiye hitap edecek servis organizasyonuna hazır durumda<br />

bulunmaktadır. Tüm istekleriniz ve programınız<br />

çözüm odaklı ekibimiz tarafından isteğinize göre<br />

şekillendirilmektedir. Gruplarınıza özel tur programları<br />

oluşturulur...(Cam atölyesi etkinliği, Tekne turu, Riva sahilinde<br />

yüzme ve güneşlenme vb...)


geziyorum 14<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

Benim için geç kalınmış bir keşifti yolculuğumuz.<br />

Kendi memleketime turist gitmenin dayanılmaz<br />

ağırlığını hissediyordum…<br />

Remzi YILMAZ<br />

Safranbolu<br />

Siz hiç doğup büyüdüğünüz<br />

memleketinize yıllar<br />

sonra turist olarak gittiniz<br />

mi? Soru biraz garip oldu galiba.<br />

Açalım.. Daha önceki yazılarımda<br />

da sözünü ettiğim gibi,<br />

güzel ülkemizin büyük bir bölümünü<br />

gezdim, gördüm, lezzetlerini<br />

tattım. Bunların arasında<br />

Sinop, Adıyaman, Mersin,<br />

Aydın gibi turizm açısından<br />

çok fazla özelliği bulunan, Çanakkale<br />

gibi destan yazdığımız,<br />

Sivas gibi Cumhuriyet’in<br />

temellerinin atıldığı, İzmir gibi<br />

Atatürk’ün ordularına Akdeniz’i<br />

hedef gösterdiği kentlerimiz<br />

de vardı. Her gittiğimiz kentin<br />

Üniversiteler Fair Play Kervanı<br />

programı kapsamında gençlerimize<br />

Fair Play’i anlatmaktı.<br />

Benim çocukluğum doğum<br />

yerim olan Bartın ile ortaokul<br />

ve liseyi yatılı olarak okuduğum<br />

Kastamonu’da geçti. İlkokuldan<br />

sonra sınavla girdiğim Göl<br />

Öğretmen Okulu’na (Önceleri<br />

Köy Enstitüsü, sonra öğretmen<br />

okulu, daha sonra öğretmen<br />

lisesi, anadolu lisesi ve nihayetinde<br />

kapatılarak jandarma birliği<br />

oldu) 6 yıl boyunca, tatillerde<br />

ve dönüşlerde okula gidip<br />

gelirken Safranbolu’dan geçer,<br />

o tarihi evleri dışardan seyre-<br />

rini anladıkça o kartpostallarına<br />

bile bakmak istemediğim<br />

kenti gezmek geldi içimden.<br />

Sömestr tatili için bir hafta<br />

izin alan eşim Gülay ve sömestr<br />

tatilinde olan oğlum Berkay (22<br />

yaşında Üniversite öğrencisi)ile<br />

birlikte hem çocukluğumda dışardan<br />

baktığım evleri görmek,<br />

hem de memleketimi ziyaret<br />

etmek için güzel bir fırsattı.<br />

yaptırdıktan sonra odalarımıza<br />

eşyaları bırakıp, hemen akşam<br />

yemeği için Fair Play Kervanı<br />

olarak daha önce gittiğimiz<br />

İki Kaşık adlı restoranta gidip<br />

oturduk. Amacım daha önce<br />

tattığım ve anlatmaktan yorulduğum,<br />

bölgeye has yemekleri,<br />

Giresunlu olan eşim ve<br />

köfte-pilav-kızarmış patatesten<br />

başka bir şey yemeyen oğlum<br />

Berkay’a tattırmaktı. Tabi bu<br />

bahane ile ben de o bayıldığım<br />

yemekleri ikinci kez yemiş olacaktım.<br />

İçeri girdiğinizde öncelikle<br />

bir restoranta değil, eski<br />

bir eve misafirliğe gitmiş gibi<br />

hissediyorsunuz. Zaten sahibesi<br />

Zuhal Kahraman da sizi nazik<br />

bir ev sahibi gibi karşıladıktan<br />

sonra yemeğinizi yerken gelip<br />

sizinle sohbet ediyor, sipariş<br />

verirken de yemekler hakkında<br />

bilgi veriyor..<br />

Masanıza önce, adları ‘Hicran,<br />

Sarıçiçek, Lübnan Humusu<br />

ve Mor Menekşe’ olan 4 çeşit<br />

meze geliyor. Bu mezeler Zuhal<br />

hanım tarafından geliştirilmiş<br />

ve adlarını da eşi ile birlikte<br />

koydukları lezzetler. Ben adı<br />

hicran olana bayıldım.<br />

Göbü denilen bölgenin küçücük<br />

ve sıcacık özel ekmeğiyle<br />

birlikte siparişleriniz gelene<br />

kadar bu mezelerle karnınız<br />

doyuyor. Hatta ekmek o kadar<br />

güzel ki, mezeye bile gerek kalmadan<br />

yiyebilirsiniz.<br />

FERUHİ Mİ YAYIM MI<br />

İSTERDİNİZ?<br />

Berkay ve ben, bizim Bartın’da<br />

cevizli erişte olarak bildiğimiz<br />

ve Safranbolu’da adına<br />

Yayım dedikleri yemekten<br />

sipariş verdik. Bartın’dakinden<br />

farkı biraz daha sulu oluşuydu.<br />

Gülay ise Feruhi denilen içinde<br />

önemli yerlerini, müzelerini<br />

gezdik, aklımızda kalan tarih<br />

bilgilerimizle pekiştirdik, yöresel<br />

lezzetlerini tattık. Bu seyahatlerimizin<br />

asıl nedeni TMOK<br />

Fair Play Komisyonu olarak,<br />

derdik. Her taşı tarih kokan<br />

Kastamonu’yu ise 6 yıl boyunca<br />

hiç mi hiç sevememiş, bir daha<br />

da sınırları içinden geçmemeye<br />

yemin etmiştim. Ancak yıllar<br />

geçtikçe ve bazı şeylerin değe-<br />

İKİ KAŞIK VE DOYUMSUZ<br />

LEZZETLER<br />

İlk durağımız Safranbolu<br />

oldu. Karabük Üniversitesi’nin<br />

Safranbolu’daki uygulama oteli,<br />

en uygun fiyatı verince orası<br />

için rezervasyon yaptırdık. Tarihi<br />

kente gelince navigasyonun<br />

azizliğine uğrayıp, o daracık<br />

sokaklarda fazladan turlar atarak<br />

otelimizi bulduk. Kaydımızı


15 geziyorum<br />

et yerine süzme yoğurt olan bir<br />

çeşit mantıdan istedi. Önceki<br />

gittiğimizde Beyran çorbası<br />

(Gaziantep yöresinden) ve yaprak<br />

sarma yemiş tadına doyamamıştık.<br />

Zaten meze ve ekmekle doyduğumuz<br />

için bitirmek biraz<br />

zor oldu. Ardından ikram ettikleri<br />

Bulgur Tatlısını ise sadece<br />

tadabildik..<br />

BÖYLE ‘UYGULAMA’ OLMAZ<br />

Çaylarımızı içtikten sonra<br />

doğruca otelimize geçtik. Bu<br />

defa taş merdivenlerden çıkarak,<br />

bize verdikleri Çiçekler Konukevi’ne<br />

döndük. Adları farklı<br />

farklı birkaç tarihi binadan<br />

oluşan otelin bizim kaldığımız<br />

bölümü diğer evler gibi iki katlı<br />

ve odalarımız da ikinci kattaydı.<br />

Yol yorgunluğu nedeniyle<br />

dım. İyi ki de sadece bizim kaldığımızı<br />

bize söylememişlerdi.<br />

Çünkü en az 100 yıllık binada<br />

sadece bizim kalıyor olmamız<br />

beni ürkütürdü ve uykusuz bir<br />

gece geçirebilirdim.<br />

Otelin dekorasyonu oldukça<br />

aslına uygun ve etkileyici idi..<br />

Huzur veriyordu. Koridorlarında<br />

biraz oturup fotoğraflar çektirdik.<br />

Odalar da aynı şekilde. Kendinizi<br />

evinizde kendi yatak odanızda<br />

hissettiriyor. Ancak içinde<br />

duş ve tuvaletlerin bulunduğu<br />

dolapların kapılarının hem gürültü<br />

ile açılıyor olması, hem de<br />

içeriye döşenen fayansların bugüne<br />

ait, işçiliğinin de özensiz<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19<br />

olmasına rağmen güneşliydi.<br />

Resepsiyondakilere suyun soğukluğunun<br />

nedenini sorduğumda<br />

yine yanıt şaşırtıcıydı..<br />

Görevli öğrenci bilmediğini<br />

www.hotelgazetesi.com<br />

evlerini ne satabiliyorlar, ne de<br />

yıkıp yenisini yaptırabiliyorlarmış.<br />

Daha sonra bu mirasları<br />

devralan çocuklar ve torunlar<br />

bunun değerini anlamışlar.<br />

Çünkü Safranbolu’nun geçim<br />

kaynağı neredeyse tamamen<br />

bu. Bir turistik kente yakışır<br />

şekilde hem temiz, hem dokusu<br />

korunmuş, hem de her yer<br />

tesis haline gelmiş. Bütün eski<br />

binalar ya otel, ya pansiyon, ya<br />

hatıra eşya satan dükkan ya da<br />

turistik restoran.<br />

KRİSTAL CAM TERAS’I<br />

ZOR BULDUK!<br />

Biraz dolaştıktan sonra adını<br />

çok duyduğumuz kristal cam<br />

ATÖLYE DEĞİL<br />

RESTORANT OLSUN<br />

Restoranın hikayesi de oldukça<br />

ilginç. Zuhal hanım, eşiyle<br />

birlikte ahşap ürün imalatı<br />

yaparken, işyerlerini buraya<br />

taşımak için evi satın almışlar.<br />

Ancak turistik merkezin tam<br />

göbeğinde yer alan bu binaya<br />

böyle bir iş için izin vermemişler.<br />

Aile de bir iki yıl bina boş<br />

kaldıktan sonra bu restoranı<br />

açmaya karar vermiş. Ancak<br />

bu işten hiç anlamadıkları için<br />

Adapazarı’nda yaşayan eğitimci<br />

usta Bekir Ülter ile anlaşıp 1,5<br />

yıl boyunca hem işletme hem<br />

aşçılık üzerine eğitim almışlar.<br />

Bu arada Bekir Ülter genç birini<br />

usta olarak yetiştirmiş ve işler<br />

yoluna girince memleketine<br />

dönmüş. Şu an arada bir gelip<br />

kontrol ediyor, yanlış giden bir<br />

şeyler varsa müdahale ediyormuş.<br />

Bir nevi danışmanlık yapıyor<br />

yani. Ben buradan hem ev<br />

sahipliği, hem girişimciliği hem<br />

de o güzel lezzetler için Zuhal<br />

hanım ve Erzurumlu eşini kutluyor<br />

ve teşekkür ediyorum.<br />

Safranbolu’ya yolunuz düşerse<br />

İki Kaşık’a uğramadan<br />

dönmeyin. İçeri girince ister iki<br />

kaşık ister bol bol yiyin, orası<br />

sizin bileceğiniz iş. Sonrasında<br />

bana teşekkür etmek isterseniz,<br />

gazetemizin iletişim adreslerini<br />

kullanabilirsiniz.<br />

gezmeyi sabaha bırakıp odalarımıza<br />

çekildik. Otelimizin merdivenlerini<br />

çıkarken çıkardığı<br />

ses nedeniyle dikkatli yürümeye<br />

çalışıyorduk. Odalarımızda<br />

gezerken de, tuvalete giderken<br />

de kapıların çıkardığı ses insanı<br />

tedirgin ediyor ama, diğer odalardan<br />

benzer seslerin gelmeyişi<br />

mevsim nedeniyle bizden<br />

başka kalan olmayabileceği hissini<br />

veriyordu.<br />

Sabah sorduğumda öğrencilerden<br />

beklediğim cevabı alma-<br />

olması beni şaşırttı. Ancak perdeler,<br />

o küçük ve giyotin tarzında<br />

açılıp kapanan pencereler,<br />

insana adını koyamayacağı bir<br />

duygu veriyor. İster yıllarca dışardan<br />

bakıp hiç merak etmediğim<br />

yerin bu defa içinde olmak<br />

deyin, ister aradan geçen 40 yılı<br />

unutup, çocukluğuma dönmek.<br />

Garip bir duyguydu işte.<br />

Ertesi günü duş almak için<br />

girdiğimde suyun soğuk olduğunu<br />

görünce biraz sinirlendim..<br />

Kahvaltının da beklediğimiz<br />

çeşitliliğin çok altında<br />

olması biraz neşemizi kaçırsa<br />

da aldırmadık. Çünkü ‘ucuz etin<br />

yahnisi’ diye bir deyimimiz var<br />

ya onu hatırladım ve kendimi<br />

teselli ettim.<br />

Şansımıza hava çok soğuk<br />

söyledi. Sistemi nasıl kurdularsa<br />

artık, yazık ediyorlar o güzelim<br />

tesislere ve yatırıma. Bunu<br />

daha sonra arayıp Üniversite<br />

yönetimine de ilettim.<br />

SAFRANBOLU KENDİNİ<br />

NASIL KORUDU?<br />

UNESCO’nun Dünya Mirası<br />

listesinde bulunan Safranbolu’nun<br />

nasıl böyle kaldığını<br />

daha önceki bir seyahatimizde<br />

Karabük Belediye Başkanı<br />

Rafet Vergili anlatmıştı. 70’li<br />

yıllarda Safranbolu Belediye<br />

Başkanı olan bir zat, insanların<br />

evlerini yıkmalarını, tadilat<br />

yapmalarını yasaklamış ve bu<br />

yasaklamadan dolayı büyük<br />

tepkiler almış. Çünkü insanlar<br />

terası görmek üzere yola çıktık.<br />

Tabelalar bizi Bartın yoluna<br />

soktu. Ancak neredeyse 15-<strong>20</strong><br />

dakika gitmemize rağmen terasa<br />

sapacak bir tabela göremeyince<br />

telaşa kapıldık. Birkaç<br />

kilometre daha gittikten sonra<br />

uygun bir yer bulup döndük ve<br />

navigasyonu açtık. Onun tarifiyle<br />

terasa geldik. Yine mevsim<br />

nedeniyle pek hareketlilik<br />

yoktu ama en azından görmüş<br />

olduk. Kristal Cam Terasın hemen<br />

yanına yapılmış ancak ters<br />

duran ev dikkatimizi çekti çekmesine<br />

ama, neden böyle bir<br />

şey yapma gereği duyduklarını<br />

anlamadım.<br />

KASTAMONU<br />

GELECEK SAYIDA<br />

Ardından Karabük içinde<br />

bir-iki tur attıktan sonra her<br />

yıl tatil dönüşü bana işkence<br />

gibi gelen Kastamonu yollarına<br />

düştük. Ama bu defa yanımda<br />

eşim ve oğlumla birlikte, gezmek,<br />

görmek, incelemek, farkına<br />

varmak amacıyla.. ‘Burası<br />

tarihi bir şehir değil, tarihin şehir<br />

halini aldığı yer’ diye tanımladığım<br />

Kastamonu’yu ise gelecek<br />

sayımızda anlatacağım.


degisim 16<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

<strong>20</strong>19’DA TURiZMDE<br />

BEKLENEN DEĞiŞiMLER<br />

TTurizmi çeşitlendirmek,<br />

sanat ve kültür turlarını<br />

ön plana çıkarmak, turizmi<br />

12 aya yaymak, üst gelir<br />

seviyesine sahip turistlerin<br />

sayısını artırmak, dünyada<br />

sektör olarak bir üst lige çıkmak<br />

söylendiği kadar kolay<br />

işler değil.<br />

Yanlış büyüyerek ancak kalıcı<br />

küçülebiliriz<br />

Turizmi çeşitlendirmek, sanat<br />

ve kültür turlarını ön plana<br />

çıkarmak, turizmi 12 aya<br />

yaymak, üst gelir seviyesine<br />

sahip turistlerin sayısını artırmak,<br />

dünyada sektör olarak<br />

bir üst lige çıkmak söylendiği<br />

kadar kolay işler değil.<br />

Ülkemizin turizm<br />

hedefleri büyük.<br />

Hüseyin BARANER<br />

PEKI NASIL<br />

ILERLEYECEĞIZ?<br />

Bu hedeflerin neticeye<br />

varabilmesi için bir taraftan<br />

sektörümüzün işlev, temsil<br />

ve denetim yapısını zamana<br />

ve rakip piyasalara uygun olarak<br />

değiştirmek ve yüzde yüz<br />

yetkili/yasal duruma getirmek<br />

gerekirken; diğer tarafta gerekli<br />

bürokratik düzenlemeleri<br />

hızlandırmak, her katmanda<br />

temsil ve icraatta ilgililerin<br />

görev tayinlerini doğru yapmak<br />

ve en önemlisi sektörümüz<br />

için en doğru ve uygun<br />

belediye başkanlarını seçmeyi<br />

başarmak lazım geliyor.<br />

Bu beklentileri bir araya<br />

getirmek, sağlam bir ‘Turizm<br />

Kalkınma’ ve ‘Gelişme Çatısı’<br />

kurmak gerçekten zor.<br />

Ancak, başarmak zo-runda-yız<br />

The Twin Cities World Tourism Association<br />

TCWTA Genel Sekreteri<br />

Ülkemizin kültür ve turizm<br />

konularındaki gayretlerini verimlilik<br />

esasından taviz vermeden<br />

Bakanlığımız, sektör<br />

teşkilat ve kurumlarını, kamu<br />

yönetimini ve özellikle iş<br />

başına gelecek yeni<br />

belediyeleri armonik<br />

bir orkestraya<br />

dönüştürmeden,<br />

yukarıdaki hedeflere<br />

ulaşmamız<br />

imkansız.<br />

Adam kayırıcı<br />

ortamlarda<br />

ayak üstü alınan<br />

kararlarla,<br />

bilimsellikten<br />

ve uluslararası<br />

piyasa şartlarından,<br />

dünya<br />

gerçeklerinden<br />

uzak<br />

göz boyayan,<br />

geleceğimizi<br />

ucuzlatan projelerle<br />

ilerleyeceğimize artık kimse<br />

inanmıyor zaten.<br />

Yanlış alışkanlıkları ve<br />

umursamazsızlıkları devam<br />

ettirerek, sıkıntı ve tehlikeleri<br />

hasır altı ederek, geleceğin<br />

hızla acımasızlaşan piyasalarında<br />

düşmeden, ezilmeden<br />

koşamayız.<br />

Yanlış büyüyerek, ancak<br />

kalıcı küçülebiliriz<br />

Şimdi herkes, her turizm<br />

paydaşı, her ilgili turizm dinamiği<br />

kendisine “Ben yukarıda<br />

yazılı hedeflere ne katkı verebilirim?”<br />

diye sormalı.<br />

Bu konuda en samimi ve<br />

gerçekçi tavrı, Kültür ve Turizm<br />

Bakanı Mehmet Nuri Ersoy<br />

sergiledi.<br />

Ersoy, yedi aylık bakanlığında<br />

sektörün proje/vizyon/<br />

hizmet/fiyatlandırma strateji/<br />

planlama/yaklaşım ve düşünce<br />

yapısını önemli ölçüde değiştirmeyi<br />

başardı. Yukarıdaki<br />

konulara bu zamana kadar<br />

tanıdığımız bakanlar arasında<br />

Yarınımızı<br />

karartacak<br />

tehlikelerin<br />

üzerine ışık<br />

tuttu<br />

hem daha profesyonel, hem<br />

daha bilimsel, hem de daha<br />

samimi ve dürüst bir yaklaşım<br />

sergiledi.<br />

Adam kayırmadan, siyasete<br />

bulaşmadan, kanayan<br />

noktaların üzerini açarak artı<br />

ve eksileri ile durumumuzu<br />

açıkça kamuoyu ve sektörün<br />

gözlerinin önüne serdi.<br />

Yarınımızı karartacak tehlikelerin<br />

üzerine ışık tuttu<br />

“Peynir ekmek fiyatına<br />

oda satıyoruz! diyerek yarınımızı<br />

karartacak tehlikelerin<br />

üzerine ışık tuttuğunda,<br />

ömrü boyu kapı arkalarında<br />

saklanarak hayatta sadece<br />

başkaları başarısız olursa<br />

ben ilerlerim zihniyeti üzerine<br />

ekonomisini ve kariyerini kurmuş<br />

kişilerin Ersoy için “yapsın<br />

da görelim” dediklerini<br />

duysak da, sektörün bu kişilere<br />

artık pek aldırmayışı<br />

müşterek geleceğimiz için<br />

bir başka güzellik sunmakta.<br />

Bazılarımız için alışkanlıklardan<br />

kopmak, vites değiştirmek<br />

zor olacak gibi görünse<br />

de, en geç beş yıl sonra sektörümüz<br />

verimlilik bazında güçlenerek<br />

ülke ekonomimizin iç<br />

ve dış ödemelerde önemli bir<br />

garantör kaynağı durumuna<br />

dönüşmesini sağlayacaktır.<br />

Türk turizmi çeşitlenerek<br />

büyüyecek, Türk turizmi büyüdükçe<br />

çeşitlenecek<br />

Turizm çeşitlendikçe turizm<br />

yatırımcılarını çeşitlenecek,<br />

turizmi güçlendikçe çok<br />

değişik yatırım fonları, kredi<br />

ve finansman imkanları bizleri<br />

daha da büyük hedeflere<br />

kilitleyecektir.<br />

Önemli olan dünya piyasalarını<br />

doğru okuyup değişen<br />

müşteri talepleri için kendimizi<br />

devamlı yenilemektir.


17<br />

Sayı:<br />

trendler<br />

<strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

<strong>20</strong>19’un<br />

turizm<br />

trendleri<br />

neler<br />

olacak?<br />

1<br />

Dünya otel ve konaklama<br />

yatırımları durmak<br />

bilmiyor. <strong>20</strong>19’da dünyada<br />

projesi devam eden 17 bin<br />

otel var. Otelcilik ve konaklama<br />

hizmetleri kendi hizmet<br />

yapısı ve işletme geleneğinde<br />

farklılık kazanacak.<br />

Longstay ve otel odasında<br />

rezidans türü yaşama talep<br />

artacak.<br />

Sakin ve gürültüsüz otel<br />

arayışı içinde olan müşterilerin<br />

sayıları her yıl artış gösterecek.<br />

Otellerde Kripto Para ile<br />

ödeme imkanları daha resmiyet<br />

kazanacak.<br />

2<br />

Dünya<br />

ekonomide resesyon<br />

yıllarına giriyor.<br />

Parası olanların bir kısmı<br />

tutacak, diğer kısmı çok<br />

özel ve elit yörelerde veya<br />

çok özel ve exclusive tesislerde<br />

tatil yapacak. Parası az<br />

olanlar ise, ekonomik paket<br />

imkanlarını takip edecek. Last<br />

minute satışları Türkiye’de<br />

ve Yunanistan’da azalacak;<br />

Bulgaristan, Tunus, Fas ve İspanya’da<br />

artacak. Dünyada<br />

Mısır’a büyük özlem var. Talep<br />

yoğun ancak, <strong>20</strong>19 Mısır<br />

satışları hem çok iyi, hem de<br />

beklenmedik terör saldırıları<br />

yüzünden çok kötü olabilir.<br />

3<br />

Anadolu<br />

turizmi yeniden<br />

doğacak. Suriye’deki<br />

durumun son<br />

safhasının yaşatacağı birkaç<br />

çok çetin aydan sonra, bölgede<br />

güvenlik daha sağlam<br />

temele kavuşacak. Truva’nın<br />

başarısından etkilenerek Göbeklitepe<br />

için yapılacak daha<br />

deneyimli ve profesyonel<br />

7<br />

Genel Müdür Avrupa yüksek sezonda<br />

charter uçuşlarında<br />

uluslararası heyecan verici tanıtımlar<br />

ve etkinlikler, küresel sıkıntı yaşayacak. Uçakçılık<br />

piyasalarda daha çok kültür<br />

sektöründe giderlerin ve<br />

ve sanat ağırlıklı hizmet veren müşteri hakları koruma mevzuatının<br />

tur operatörlerini harekete<br />

yüklediği sorumlu-<br />

geçirecek. Özelikle Amerika lukların artması, bu sektöre<br />

kıtasında, Japonya ve Batı Avrupa<br />

olan ilgi ve yatırımları frenli-<br />

pazarlarında Anadolu yor.<br />

turlarına ilgi artacak.<br />

İstanbul Havaalanı’ndan<br />

Anadolu’ya gün içi aktarmalı<br />

uluslararası bağlantıların sayısının<br />

artması ile uluslararası<br />

piyasalarda Anadolu turları<br />

için garantili tur teklifleri çoğalacak.<br />

4<br />

Mavitur (Blauereise)<br />

yeniden keşfedilecek.<br />

Deniz üstü lüks butik<br />

yaşam tarzı, içine wellness<br />

hizmetleri de dahil edilerek<br />

giderek artacak. Yunan adaları<br />

ve Türkiye sahilleri arası<br />

maritim bağlantılara müşteri<br />

talebi artacak.<br />

5<br />

Tur<br />

operatörlerinin kendi<br />

otel yatırımları ve ortaklıkları<br />

hızla devam<br />

edecek. Tatil ve denizi çağrıştıran<br />

güzel isimler ile kendi<br />

seyahat satış kataloglarını devamlı<br />

olarak kendi otel markaları<br />

ile süsleyecek. Mayorka<br />

ve Belek’te sürpriz alımlar<br />

olacak .<br />

6<br />

Glamping<br />

5 kıtaya yayılacak.<br />

Doğayı bozmadan,<br />

sezonluk lüks, hatta ultra<br />

lüks çadırlarda Sibirya’dan,<br />

Patagonya’ya kadar doğa ve<br />

kültür içinde en otantik - özel<br />

günlere ve sıra dışı yeni deneyimlere<br />

ilgi artacak.<br />

İspanya-Birleşik Krallık<br />

arası <strong>20</strong>19 için planlanan milyonlarca<br />

koltuk hem pahalılaşacak,<br />

hem kısmen talep eksikliğinden<br />

dolayı uçuş planı<br />

değişikliğine sebep olacak.<br />

Kendi marka uçak şirketleri<br />

ve filoları olan ülkeler büyümeye<br />

devam edecek.<br />

Türkiye bu konuda THY gibi<br />

global markanın muhteşemliği<br />

yanında (alfabetik sıra)<br />

Anadolujet, Atlasglobal, Corendon,<br />

Freebird, Onur, Pegasus,<br />

SunExpress ve Tailwind<br />

gibi uzun yıllardır uluslararası<br />

standartlarla hizmet veren<br />

büyük filosu ile en iyi duruma<br />

sahip <strong>20</strong>19’a giren ülke olarak<br />

gösteriliyor.<br />

8<br />

Tur operatörlüğünün<br />

online hizmetleri Alibaba<br />

konsepti gibi ürünlerin<br />

alıcılara sergilendiği<br />

açık platformlara dönüşmeye<br />

başlayacak. Ürün sahibi<br />

tur operatörü platformlarına<br />

kontrolden geçmiş, ürünlerini,<br />

turlarını vs yükleyip Tur<br />

Operatörü Platformu (TOP)<br />

üzerinden müşteriye ulaştırmaya<br />

çalışacak.<br />

9<br />

Tehlikeli destinasyon<br />

kavramından sonra turizm<br />

sektörü ‘Sağlıksız<br />

destinasyon’<br />

kavramı ile tanışacak. Destinasyonların<br />

‘Hava su ve genel<br />

görüntü temizliği’ müşteri dikkatinde<br />

en önemli puanlama<br />

ve satış alış kriterini oluşturacak.<br />

10<br />

Afrika’da turizmin<br />

gelişmesi için AB’nin<br />

teşvikleri artacak.<br />

Afrika’nın yeraltı kaynaklarının<br />

sömürüsü istihdam yaratamadı.<br />

Mülteci korkusuna<br />

karşılık AB Afrika’da yeni, yaratıcı,<br />

koruyucu ve istihdam<br />

sağlayan projeler arasında<br />

özelikle turizmi destekleyecek.<br />

Ayrıca Afrika turizmi yeni<br />

İstanbul Airoprt ile beş kıtada<br />

çok daha farklı ve yüksek sayıda<br />

şehirden ulaşabilir olacak.<br />

THY ile Afrika’nın 37 ülkesindeki<br />

55 önemli şehri dünyaya<br />

açılacak.<br />

turizmi artacak:<br />

‘Büyük aile büyük<br />

11Aile<br />

mutluluk’, ‘3 nesil<br />

aile bir arada’ turizm pazarlama<br />

müdürlerinin dikkatini<br />

giderek daha fazla çekiyor.<br />

Bu yeni konsept ile dedeler,<br />

anneanneler, babaanneler,<br />

torunlar, hatta akrabalar otel<br />

aile odalarını birbirine bağlayarak<br />

veya otel içinde mevcut<br />

villaları kiralayarak tatile çıkacak.<br />

Online satış sitelerinde<br />

‘XXL Aileler’ için 8 yataklı ve<br />

üstü villalara ve bağlantılı otel<br />

odalarına olan talep, yüzde 28<br />

arttı.<br />

12<br />

Lüks kavramı<br />

hissedilir<br />

konfor,<br />

zarafet<br />

ve ambiyansın ana hatlarının<br />

yanında koruyucu ve sağlıklı<br />

kavramları ile bütünleşerek<br />

sadeleşecek; içi temiz ürün ile<br />

sağlık fışkıran yeni lüks tarz<br />

otel işletmeciliği abartı ve süsten<br />

arınacak.<br />

Lüks kavramının trilogisi:<br />

Büyüleyici ambiyans, şaşırtıcı<br />

hizmet, koruyucu donanımın<br />

yanında sağlıklı beslenme<br />

lüks tatilin en değerli hizmeti<br />

olacak.<br />

13<br />

Küresel müşteri<br />

profilinde en çok<br />

rağbet gören ve<br />

otel pazarlama müdürleri tarafından<br />

hedeflenen en üst<br />

segment ve millenials müşteri<br />

taleplerinde bünyesinde<br />

çeşitli, içi zengin, inandırıcı,<br />

dop dolu vegan hizmet sunan<br />

tesislere artış giderek hızlanacak.<br />

turizm, özelikle<br />

kruvaziyer turizminin<br />

4 ana limanını 14Aşırı<br />

Mayorka, Venedik, Barcelona<br />

ve Atina’yı zorlayacak. Akdeniz’de<br />

kruvaziyer hareketliliği<br />

özelikle yüksek sezonda limitlerine<br />

teslim olacak. İstanbul<br />

bilinen özeliklerinin yanında<br />

bir fiziki denge sahası olarak<br />

ayrıca özel önem kazanacak.<br />

turizminde<br />

hastaneden çok,<br />

15Sağlık<br />

doktor gücü önemsenecek.<br />

Paralı ve varlıklı sağlık<br />

turistinin arayışı nitelikli<br />

bina yatırımlarından daha çok<br />

konusunda yüksek ihtisas<br />

yapmış, derin tecrübeye sahip<br />

donanımlı doktorlara kayacak.<br />

uluslararası spor<br />

16Destinasyonların<br />

etkinlikleri büyük<br />

müşteri kitlelerinin gözünde<br />

seyahat kararı için çok daha<br />

önem kazanacak. Yılda en az<br />

bir büyük veya önemli spor<br />

etkinliğine kendi ülkesinin dışında<br />

katılan müşteri sayısı,<br />

son üç yılda yüzde 23 arttı.<br />

17<br />

Hızla yaşlanan yüksek<br />

sayıda ‘3’üncü<br />

nesil Avrupalı müşterileri’<br />

hayata bağlamak, zinde<br />

kılmak ve yaşam sevincini<br />

yüksek tutmak için yeni tarz,<br />

kısmen terapik spor, yürüyüş,<br />

wellness ve eğlence programlarına<br />

kurumsal çözüm getiren<br />

‘Age friendly’ destinasyon<br />

ve beldelere ilgi artacak.


dijital 18<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

Murat<br />

Arıncı<br />

OSMED<br />

Yönetim Kurulu<br />

Başkanı<br />

Bilgilendirmeye devam<br />

SİNOP<br />

yapılmış ve Osmanlı İmparatorluğu<br />

çok ağır bir yenilgi almış. Sinop,<br />

Rus donanması tarafından<br />

çok ağır tahribata uğratılmış.<br />

Dışarıda deli dalgalar,<br />

Gelip duvarları yalar,<br />

Seni bu sesler oyalar,<br />

Aldırma gönül, aldırma.<br />

*<br />

Bu dörtlüğü bilmeyen<br />

yoktur. Edip Akbayram’ın<br />

seslendirdiği o müthiş<br />

eser: Aldırma Gönül’den<br />

bir dörtlük bu.<br />

*<br />

Yunan Irmak Tanrısı Asopos’un<br />

kızı su perisi Sinope’nin M.Ö. 4.<br />

yılında kurduğuna inanılan Sinop’a<br />

gelirken, Kürk Mantolu<br />

Madonna, Kuyucaklı Yusuf gibi<br />

son yılların en çok satanlar listesinden<br />

düşmeyen romanların<br />

yazarı Sabahattin Ali’nin 1933’te,<br />

ömrünün beş ayının Sinop Cezaevinde<br />

geçtiğini hiç bilmiyordum<br />

ve tabii Aldırma Gönül’ü bu dört<br />

duvar arasında yazdığını da...<br />

Harikulade bir şehir burası.<br />

Şehirdeki ilk yaşam belirtileri<br />

M.Ö. 4500 yılına dayanıyor.<br />

Anadolu’nun Karedeniz’e uzanan<br />

en uç noktası Sinop; Hititliler’den<br />

Romalılar’a, Selçuklular’dan<br />

Bizans’a pek çok<br />

medeniyete ev sahipliği yapmış.<br />

Uzunca süre bir ticaret ve liman<br />

kenti kimliğini korumuş. Osmanlı<br />

donanmasına ev sahipliği<br />

yapmış. Osmanlı’ya yıllar boyunca<br />

hizmet veren tersanelerden<br />

biri de Sinop’taymış. Şehrin popüleritesi<br />

ve gelişimi 30 Kasım<br />

1853’te değişmiş. Denizcilik tarihinde<br />

önemli bir savaş olan Sinop<br />

Baskını bu tarihte Ruslar tarafından<br />

Osmanlı donanmasına<br />

Ömer Koray Ünal<br />

1877’den sonra da tersane ve<br />

kale bir sürgün yeri olmuş. Sinop,<br />

Bodrum’dan sonra Osmanlı’nın<br />

bir başka kalebenti olmuş.<br />

Pek çok suçlu bu şehirde hapsedilmiş.<br />

Şimdilerde bir müze olarak<br />

gezilebilen Sinop Cezaevi, o<br />

günkü fiziksel özelliklerine<br />

bağlı bırakılarak<br />

ziyaretçilerini bekliyor.<br />

Enfes bir doğası<br />

bulunan Sinop’un<br />

bende<br />

bıraktığı iz<br />

ne 28 gözlü<br />

şelalesi, ne<br />

kalesi ne de<br />

dünyanın<br />

en büyük girişi<br />

bulunan<br />

mağaralar<br />

sıralamasında<br />

dördüncü<br />

olan İnaltı<br />

mağarası.<br />

Anadolu’nun<br />

en ucuna iliştirilmiş<br />

bu güzide<br />

şehirde beni derinden<br />

etkileyen<br />

iki şey var. Birincisi<br />

cezaevinin bedenleri<br />

çaresiz bırakan kaleden bozma<br />

dörtduvarı, diğeri de Sinop’lu<br />

ünlü bir filozofun zihnin özgür<br />

dünyasına atfedilen o müthiş<br />

sözü...<br />

Sinop’a girişte sizi beyaz bir heykel<br />

karşılar. Bu heykel; M.Ö. 423<br />

yılında Sinop’ta doğan filozof<br />

Diyojen’in heykelidir. Heykel; Diyojen’i<br />

elinde sadece gündüzleri<br />

yaktığı meşhur feneri, yanında<br />

köpeği bir fıçının üzerinde duruşunu<br />

tasfir eder. Filozof Diyojen<br />

bu fıçının içinde yaşamaktadır.<br />

Gündüz vakti elinde fener ile<br />

“dürüst insan” aramak için etrafta<br />

gezinir durur.<br />

Makedonya Kral<br />

ı, Mısır Firavunu, Antik İran Kralı<br />

ve Asya Kralı ünvanlarını elinde<br />

bulunduran Büyük İskender<br />

bir gün filozof Diyojen’in<br />

yanına Sinop’a gelir. Büyük<br />

İskender, fıçısının<br />

içinde Diyojen’e sorar:<br />

“Dile benden ne<br />

dilersen?” Diyojen’in<br />

cevabı şöyledir:<br />

“Gölge etme, başka<br />

ihsan istemem!”<br />

Diyojen’in düşünce<br />

dünyasının özgürlüğüne,<br />

düşünce<br />

dünyanın ötesinde<br />

hiçbir şeyin olamayacağı<br />

durumunu<br />

anlatan bu sözü, Sinop’ta<br />

beni derinden<br />

sarsan ikinci olay oldu.<br />

Bendeki Sinop şudur;<br />

Devasa kalesine, hırçın dalgalarına,<br />

korkunç cezaevine ve<br />

kapkaranlık hücrelerine rağmen<br />

Diyojen’in aklındaki özgür düşünce.<br />

Hırçın dalgaların denizi Karadeniz’e<br />

karşı, sarsılmaz bir duruşla,<br />

dimdik sivrilen Sinop; başka nasıl<br />

ifade edilebilir ki!<br />

Türkiye Otel Satınalma Müdürleri ve Eğitimi Derneği<br />

8.’sini düzenlediğimiz Satınalma gastronomi teknik<br />

toplantımızı Bodrum’da gerçekleştirdik.<br />

15-17 Şubat <strong>20</strong>19’daki bu organizasyonumuzda<br />

turizm konaklama sektörünün otellerdeki üst düzey<br />

yöneticileri, işletme sahipleri, patronlarımız, tüm<br />

departman müdürlerimiz, gastronomi mekanları ve<br />

ustaları, kısacası yiyecek içecek sektörünün tamamının<br />

bu buluşmaya katılımıyla önemli bir iş başardığımızın<br />

bilincindeyiz..<br />

Bundan sonraki Türkiye Otel Satın Alma Müdürleri ve<br />

Eğitimi Derneği olarak 13 bölgemizde yol haritamızdaki,<br />

faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz.<br />

Eğitimin önemini ülkemizde vazgeçmediğimiz eğitim<br />

hedefimize, Prof. Dr. Ahmet Aktaş Hocamızla, sektörde<br />

büyük oluşumlarla değerlendirmeleri ve yapmış<br />

olduğumuz eğitim projelerle insanları bilgilendirme,<br />

departmanları müşteri memnuniyeti konusunda<br />

bilgilendirmeye akademik eğitimlere devam edeceğiz.<br />

Bu yolda, eğitimin her zaman öncelikli olduğu dünya<br />

standartlarında Türk turizmine fayda sağlayacağımız<br />

her alanda var olacağımızı bildirmek isteriz...<br />

Toplantımıza, Bodrum, Muğla, Kuşadası, Marmaris,<br />

Fethiye bölgelerindeki turizm konaklama sektörünün<br />

üst düzey yöneticileri ve departman liderleri ve işletme<br />

sahipleri keyifli şekilde ağırlayarak memnuniyetlerini<br />

aldık.<br />

Ayrıca Ramada Resort BODRUM’da düzenlenen<br />

Geleneksel Satınalma, Gastronomi ve Teknik Sektör<br />

Buluşması açılışına katılarak bizi onurlandıran Tarım<br />

ve Orman Bakanımız Sayın Bekir PAKDEMİRLİ, Muğla<br />

Valisi Sayın Ezengül CİVELEK, Bodrum Kaymakamı Sayın<br />

Bekir YILMAZ, AKP İl Başkanı Sayın Kadem METE, AKP<br />

ilçe Başkanı Sayın Ömer ÖZMEN, AKP Bld. Bşk. Adayı<br />

Sayın Tahir ATEŞ ve Sayın Prof. Dr. Ahmet AKTAŞ’a çok<br />

teşekkür ederiz.<br />

Bu geçirdiğimiz 3 gün içerisinde ürün bazında yenilikler,<br />

sistemsel farkındalık, gıda güvenliği öğretmenliği<br />

doğrultusunda önemli ürünlerle tanışma şansımız<br />

oldu. <strong>20</strong>19’u karşılama ve önemli bir yol olduğundan<br />

dolayı misafir, müşteri memnuniyeti ve kalite marka<br />

ile buluşturmak amaçlı çok önemli seminerler yaptık.<br />

Bununla beraber turizm konaklama sektörünün<br />

arıtma sistemleri üzerine ürün bazında tanıtımlar ve<br />

stantlarımızda çok önemli ürünleri sektörün satın alma<br />

liderleri ile buluşturmayı başardık.<br />

Bundan sonraki Türkiye otel satın alma müdürleri<br />

eğitim derneği olarak 13 bölgemizde yol haritamızdaki<br />

faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz.<br />

Geleneksel hale getirdiğimiz bu büyük buluşmayı, her<br />

yıl Şubatın 2. haftasında gerçekleştirmeyi hedefliyoruz..


19 ödül<br />

İSTANBUL ŞEHIR ÖDÜLLERI<br />

SAHIPLERINI BULDU<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19<br />

www.hotelgazetesi.com<br />

Mustafa Alparslan<br />

Wyndham Grand Kalamış Hotel<br />

Genel Müdürü<br />

WYNDHAM GRAND KALAMIŞ <strong>HOTEL</strong><br />

‘YILIN TURİZM MARKASI’ VE ‘YILIN İŞ OTELİ’ SEÇİLDİ<br />

W<br />

yndham<br />

Grand İstanbul<br />

Kalamış<br />

Marina Hotel, İstanbul<br />

Şehir Ödülleri gecesinde<br />

‘Yılın Turizm<br />

Markası’ ödülü ile<br />

‘Yılın İş Oteli’ ödülüne<br />

layık görüldü.<br />

Konuyla ilgili açıklamalarda<br />

bulunan<br />

Wyndham Grand<br />

Kalamış Hotel’in Genel<br />

Müdürü Mustafa<br />

Alparslan, “<strong>20</strong>19<br />

yılının ödül açılışını<br />

yaptığımız ve başarılarımıza<br />

başarı eklediğimiz<br />

bu gecede iki<br />

ödül birden almanın<br />

sevincini yaşıyoruz,<br />

tüm ekibimle bir kez<br />

daha gurur duydum”<br />

dedi.<br />

Anadolu Yakasının en prestijli<br />

otelllerinden Wyndham Grand<br />

İstanbul Kalamış Marina Hotel<br />

başarılarına bir gecede iki yeni<br />

ödül birden ekledi. Altın şehrin<br />

altın ödüllerinin dağıtıldığı<br />

İstanbul Şehir Ödülleri çerçevesinde<br />

gerçekleşen gecede<br />

‘Yılın Turizm Markası’ ödülü<br />

ile ‘Yılın İş Oteli’ ödülü Wyndham<br />

Grand İstanbul Kalamış<br />

Marina Hotel’in oldu.<br />

Napolyon’un da dediği gibi<br />

‘Dünya tek bir ülke olsaydı<br />

başkenti İstanbul olurdu’ ifadesinin<br />

hakkının verildiği özel<br />

gecede, İstanbul’un en önemli<br />

değerlerine ödülleri dağıtıldı.<br />

Ödül alanlar arasında birçok<br />

ünlü isim, program, kurum ve<br />

kuruluş yer aldı. Televizyon<br />

dünyasının sevilen ismi Mesut<br />

Yar’dan ödülünü alan Wyndham<br />

Grand İstanbul Kalamış<br />

Marina Hotel’in Genel Müdürü<br />

Mustafa Alparslan yaptığı açıklamada<br />

“İstanbul dünyanın<br />

incisi, hepimizin doyduğu ve<br />

borçlu olduğu şehir. Şehrimize<br />

bir turizm markası olarak<br />

büyük katkılarda bulunduğumuza<br />

inanıyoruz. Dolayısıyla<br />

<strong>20</strong>19 yılının ilk ödüllerine,<br />

İstanbul Şehir Ödülleri<br />

gibi anlamlı bir organizasyon<br />

kapsamında layık görülmekten<br />

büyük onur duyuyoruz”<br />

diye konuştu.<br />

BİR GECEDE İKİ ÖDÜL<br />

<strong>20</strong>18 yılında her alanda büyük<br />

başarılara imza attıklarını da<br />

belirten Alparslan, “<strong>20</strong>19 yılında<br />

da <strong>20</strong>18 yılında olduğu gibi<br />

çok daha iyi yerlere geleceğiz.<br />

Biz bunun için var gücümüzle<br />

çalışacağız ve en değerli turizm<br />

markası olarak yolumuza<br />

devam edeceğiz. Bu gece burada<br />

çalışmalarımızın taçlandırıldığı<br />

iki ödülü birden aldık.<br />

Tüm ödülleri, emekçi dostlarım<br />

olan değerli ekibim, Wyndham<br />

Grand Kalamış Hotel çalışanları<br />

adına kabul ediyorum” açıklamasında<br />

bulundu.<br />

İSTANBUL TANITIM ELÇİSİ:<br />

MESUT YAR<br />

Televizyon dünyasının sevilen<br />

ismi, sunucu ve yazar Mesut<br />

Yar ‘Yılın Televizyoncusu’<br />

ödülüne layık görüldü.<br />

Ödülünü Wyndham Grand İstanbul<br />

Kalamış Marina Hotel<br />

Genel Müdürü Mustafa Alparslan<br />

tarafından alan Mesut Yar,<br />

ödül törenindeki konuşmasında<br />

“52 yıldır İstanbulluyum.<br />

Hayatımın 12 yılını ise Ön<br />

Asya arkeolojisine verdim.<br />

Bu ülkenin tarihini yakından<br />

inceledim, doktoram ile<br />

uluslararası makalelerim ve<br />

bugüne<br />

kadar en<br />

çok istediğim<br />

ödül ‘tanıtım<br />

elçiliği’ idi.<br />

belgesellerim<br />

oldu.<br />

Dolayısıyla bugüne<br />

kadar en çok<br />

istediğim ödül ‘tanıtım<br />

elçiliği’ idi. Ve<br />

ben bu ödülü yaptığım<br />

belgeseller için<br />

almış kabul ediyorum<br />

çünkü İstanbul’un belgesellerimde<br />

müstesna bir yeri<br />

var. Ödülü, vahşetten ziyade<br />

toplumsal ve fikir olarak<br />

uzlaşmak adına hepimizi bir<br />

araya getiren sevgili Özgecan<br />

için alıyorum” dedi.


farkındalık <strong>20</strong><br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

Turizmde engelli misafirlere davranış standartları<br />

Onlara doğru mu davranıyoruz, yanlış ya da eksik mi? Seminerler, paneller, bilgilendirme eğitimleri, farkındalık workshopları<br />

yaygınlaşmasına rağmen, maalesef otelcilerimiz henüz bu konuda yeteri kadar bilinçli değil. Otele sadece engelli odası yapmakla iş<br />

bitmiyor. Engelli odası fiziki olarak yeterli olmayacağı gibi, otel çalışanlarının da bu konuda yeterli eğitime ve bilince sahip olması gerekiyor.<br />

En kötüsü ise, engelli denildiğinde<br />

herkesin aklına tekerlekli sandalyesi<br />

olan engellilerin gelmesi.<br />

Oysa sadece hareket kabiliyeti<br />

engeli olan değil; konuşma, görme,<br />

duyma, zihinsel bozukluğu<br />

olan birçok engelli çeşidi var.<br />

Bunları hiç düşünen, hatta ön<br />

gören bile yok. Onlar otellerde<br />

kalmıyor mu?<br />

Engelli nüfusun yaklaşık yüzde<br />

70’i seyahat ediyor<br />

Desteklenen birçok yerli üretici<br />

firmanın bu konudaki yenilik<br />

projeleri ne kadar yaygın? Hayatı<br />

kolaylaştırmak için bir şeyler<br />

keşfediliyor, sosyal medyada<br />

ballandırılarak paylaşılıyor ama,<br />

ortada somut bir şey yok. Ortada<br />

olanlar da, kesinlikle yetersiz.<br />

Önemli olan, projelerin sürdürülebilir<br />

yani devamlılığı olması ve<br />

yaygınlaştırılması.<br />

Dünya genelinde 1 milyar kişi<br />

engelli. Avrupa’da ise, 150- <strong>20</strong>0<br />

milyon kişi civarında. Yani büyük<br />

bir turizm payı da var ortada.<br />

Araştırma sonuçlarına göre, engelli<br />

nüfusunun yaklaşık yüzde<br />

70’i seyahat ediyor. Bu kişilerin<br />

genellikle bir ya da birkaç kişinin<br />

refakatiyle seyahat ettikleri<br />

düşünüldüğünde, Avrupa’da bu<br />

kapsamda seyahat eden potansiyel<br />

rakamın 130 milyon kişi ve<br />

bunların yaklaşık turizm harcamasının<br />

da 80 Milyar Euro’dan<br />

fazla olduğu söyleniyor.<br />

BIZDE DURUM NE?<br />

Ama biz, otellerimizdeki engelli<br />

odalarını dahi dolduramıyoruz.<br />

Eksiğiz çünkü. Ne onlar gibi düşünebilme<br />

empatisine, ne de<br />

onlarla doğru iletişim kurabilme<br />

yetisine sahibiz. Çünkü diye başladığımız<br />

cümlelerimiz çok fazla.<br />

Türkiye’de kaç engelli var merak<br />

ettim. Sordum, araştırdım, sayıya<br />

ulaşamadım. İstatistiğini tutmakta<br />

bile yetersiziz. Aslında engelli<br />

olan bizleriz. Onlar engelsiz.<br />

Otelciler olarak engellilere nasıl<br />

davranmalıyız?<br />

Bir elin parmağını geçmese de,<br />

büyük otellerde engellilerle ilgili<br />

bazı standartlar yavaş yavaş geliştirilmeye<br />

başlandı. Ama fiziki<br />

alt yapı maalesef yeterli değil.<br />

‘Herkes kendi evinin önünü<br />

süpürürse, şehir tertemiz<br />

kalır’ sözünden hareketle, engelliler<br />

konusunda önce kendi<br />

otelimizde çalışan engelli arkadaşlarımıza<br />

yaklaşımımızı değiştirmeliyiz.<br />

Onlara saygı göstermekle ve<br />

iletişimi çoğaltmakla işe başlamalı,<br />

sonrasında konaklayan<br />

misafirlere kadar durumu vardırmalıyız.<br />

REZERVASYON<br />

AŞAMASINDA NELER<br />

YAPILMALI?<br />

Otelin hem internet sitesinde,<br />

hem de mobil uygulamalarında,<br />

rezervasyon aşaması da dahil<br />

olmak üzere engellilere uygun<br />

bol bol açıklayıcı yazılar olmalı.<br />

Duyma ve bedensel engeliler<br />

için otele nasıl daha kolay gelinebileceği<br />

ile ilgili bilgilendirmeler,<br />

görme engelliler içinse, otele<br />

gelecek yolların detaylı tarifini<br />

yapmalıyız. Ki onlar özel aygıtlar<br />

ve özel web uygulamaları (W3C-<br />

WAI) teknolojisi sayesinde internete<br />

giriş yapabiliyorlar, yazılmış<br />

yazıları dinleyebiliyorlar ya da<br />

ses kaydı ile tarif alabiliyorlar.<br />

Genelde rezervasyon aşamasında<br />

engeli misafir kendini tanıtır.<br />

Siz de misafirin ne tür engeli olduğunu<br />

kendisini rahat ettirmek<br />

ve ihtiyaçlarına yönelik neler yapabileceğinizi<br />

sorun.<br />

Görme engellilere rezervasyon<br />

aşamasında kalacağı otel hakkında<br />

bilgiler verilmeli, otele girişi<br />

esnasında da tesisteki aktiviteler<br />

ve restoranların konumları,<br />

açılış kapanış saatler ve hangi<br />

tür yemekler olduğu bilgisi paylaşılmalıdır.<br />

GÖRME ENGELLILER IÇIN<br />

CHECK IN STANDARTLARI<br />

F Otele geldiğinde kendisinden<br />

müsaade isteyip, kolunuza tutunmasını<br />

sağlayın<br />

F İşlemlerini resepsiyonda alanında<br />

veya eğer isterse odasında<br />

yapılabileceğini söyleyin<br />

F Otele giriş kaydını doldurmasına<br />

yardım edin<br />

F Otel hakkında ve kalacağı oda<br />

hakkında bilgiler verin, hangi<br />

katta olduğunu, yardım istediğinde<br />

nasıl size ulaşacağını, oda<br />

servisini ve yemeklerin ne şekilde<br />

servis edildiğini anlatın.<br />

F Beraberinde odaya giderken<br />

çevreyi tanıtın, yürüyeceği yolda<br />

set, basamak, koridor, sehpa,<br />

çiçeklik, asansör varsa kendisine<br />

anlatın. Avrupada otellerde<br />

yerleştirilen cihazlarla genel<br />

alanlarda görme engelliler için<br />

kulaklıkla misafirlere hem tanıtım,<br />

hem bilgilendirme hem de<br />

yol gösterme yapabiliyorlar. Bu<br />

yenilik bizde de var ama henüz<br />

yaygınlaşmadı.<br />

F Uyandırma veya yemek saatinde<br />

restorana inmek isteyip<br />

istemediğini sorun<br />

F Misafirin çıkışında ise, hesabındaki<br />

detayları kendisine okuyup<br />

eğer nakit ödeyecekse, alacağınız<br />

ve vereceğiniz parayı tek<br />

tek söyleyin.<br />

F Yabancı dil bilgisi gibi, resepsiyon<br />

ve serviste çalışanların işaret<br />

dilindeki en az beş veya altı<br />

kelimeyi bilmesini sağlayın.<br />

F Resepsiyon görevlisinin en<br />

önemli görevi, diğer vardiyada<br />

çalışan arkadaşlarına engelli<br />

misafir konakladığını bildirmek,<br />

restoran, kat hizmetleri, güvenlik,<br />

teknik servis ,sağlık kulübü<br />

gibi bazı departmanlara da haber<br />

vermektir.<br />

F Görme engelliler için telefonun<br />

hemen yanında kabartma<br />

harfli telefon numarası olmalı.<br />

Restoranda kendisinin kapıda<br />

karşılanması ve masaya kadar<br />

eşlik edilmesi gerekir. Hatta açık<br />

büfe servisi varsa, büfedeki yemekler<br />

kendisine anlatılmalı, yemekleri<br />

tabağına doldurulması<br />

için de yardım edilmelidir. Ya da<br />

menüden bir şeyler isteyecekse,<br />

menü kendisine okunmalıdır.<br />

Her restoranda görme engelliler<br />

için brail alfabesi (kabartma<br />

harfler) bulundurmalı. Hatta<br />

duyma engelliler için henüz keşfedildi<br />

mi bilmiyorum ama, önceden<br />

kaydedilmiş sesli ve yönlendirmeli<br />

bir restoran menüsü<br />

de yerinde bir yenilik olur.<br />

Kat hizmetlerinde çalışanlar ise,<br />

odaya girerken daha hassas<br />

davranmalı, temizlik için müsaade<br />

istemeli, herhangi bir isteği<br />

olup olmadığını sormalıdır. Ayrıca<br />

yürüme yolunda, koridorda<br />

kendilerine engel olacak malzemelerin,<br />

kat arabalarının olmaması<br />

için çaba harcamalıdır.<br />

Güvenlik departmanı da, olası<br />

bir yangın, deprem veya diğer<br />

acil tahliye durumları için kendisine<br />

yardımcı olmalıdır.<br />

Teknik bölüm odasındaki acil<br />

durum iplerinin çalışır durumda<br />

olması için tekrar denetlemeli,<br />

misafir eğer görme engelli ise,<br />

sesli ve titreşimli uyarı ekipmanını<br />

yerleştirmeli, duyma engelli<br />

ise, görüntülü uyarı sistemlerini<br />

çalışır hale getirmelidir.<br />

Duyma engelliler için ise; titreşimli<br />

uyarı yastığı, görsel uyarılar,<br />

kapı ziline entegre görsel<br />

uyarının harekete geçip geçmediğini<br />

kontrol etmelidir.<br />

DUYMA ENGELLILER IÇIN<br />

CHECK IN STANDARTLARI<br />

F Duyma engelli misafirlerde<br />

iletişim için en önemli unsur,<br />

vücut hareketleridir.<br />

F Misafirin gözlerini takip<br />

etmeli, kendisini dikkatli<br />

dinlediğiniz görsel olarak<br />

ifade edilmelidir.<br />

F İletişim halindeyken<br />

söylenilen kelimeleri<br />

dudak okuyarak anlayacağı<br />

için, ağız kapatılmamalı,<br />

uzun cümleler<br />

yerine net ve kısa<br />

cümleler kurulmalıdır.<br />

F Bir şeyler anlatırken<br />

eller, parmaklar ve kollar<br />

kullanılmalıdır.<br />

F Yemek yiyeceği restoranı<br />

veya odasının hangi<br />

katta olduğunu anlatmak<br />

zor olmayacaktır.<br />

F Herhangi bir şey istediğinde<br />

ise, yazılı mesaj atması gerektiğini<br />

istemeniz kadar doğal bir<br />

şey yok. Sürekli takip ettiğiniz bir<br />

mail adresi veya sms bilgisini verin.<br />

Aslında hemen hemen çoğu<br />

duyma engellide iletişimle ilgili<br />

özel makineleri var.<br />

F Diğer engelli misafirlerde<br />

olduğu gibi duyma engelli misafirler<br />

için de resepsiyonda<br />

çalışanlar, diğer vardiyadakilere<br />

ve diğer departmanlara haber<br />

vermelidir.<br />

Hareket engelli olan misafirlerin<br />

oteli ve odası nasıl olmalı?<br />

F Otel girişinde standartlara<br />

göre eğimli rampa olmalı, otele<br />

giriş çıkış kapılarının, asansörlerin,<br />

restoran kapılarının ve yüksekliklerinin,<br />

acil çıkışların uygun<br />

genişliği standartlara göre olmalı.<br />

F Odalar acil çıkışlara veya merdivenlere<br />

yakın olmalı.<br />

F Oturma grubu ve yatak yüksekliği,<br />

çalışma masası yüksekliği,<br />

kapıların genişliği yeterli ve<br />

oda içinde engelli arabasının rahat<br />

gezinebilmesi için de rahat<br />

genişlikler olmalı.<br />

F Ütü masası, askılar, banyodaki<br />

tutunma barları, ekipman<br />

ve eşyalar, standartlara uygun<br />

olmalı.<br />

F En önemlisi, acil müdahale<br />

iplerinin hem banyolarda, hem<br />

yatak başında hem de oda içinde<br />

çalışıyor ve cevap veriliyor<br />

olması.<br />

Aykut BAKAY<br />

TUROYD Yönetim Kurulu Üyesi


21<br />

Sayı:<br />

tarih<br />

<strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

SEKTÖRÜN HER FUARDAKI BULUŞMA NOKTASI<br />

EMITT’e<br />

da m g ası<br />

HotelRunner, 23.<br />

Doğu Akdeniz<br />

Uluslararası Turizm ve<br />

Seyahat Fuarı (EMITT<br />

<strong>20</strong>19) Türkiye’den<br />

ve dünyadan iki<br />

binden fazla turizm<br />

profesyoneliyle bir<br />

araya geldi<br />

Dünyanın en büyük dört turizm fuarından biri<br />

olan Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve<br />

Seyahat Fuarı (EMITT) bu yıl 31 Ocak - 3 Şubat<br />

tarihleri arasında 23. Kez İstanbul’da, TÜYAP<br />

Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.<br />

Dünyanın dört bir yanından gelen sektör<br />

profesyonellerini ziyaretçileriyle buluşturan<br />

fuarda 94 ülkeden 5.6<strong>20</strong> katılımcı ve 57.470<br />

ziyaretçi yer aldı.<br />

Turizm sektörünün dijital dönüşümüne öncülük<br />

eden, dijital satış ağı ve kanal yönetim platformu<br />

HotelRunner, bu yıl da fuarda yerini alarak,<br />

dijital dönüşümün konuşulduğu standında,<br />

değerli iş ortaklarıyla ve sektörün önde gelen<br />

isimleriyle buluştu, yeni ortaklıklara imza attı.<br />

Turizm ve konaklama sektörünün nabzının<br />

tutulduğu ve en son trendlerin tartışıldığı<br />

HotelRunner standını 2706 kişi ziyaret etti ve<br />

219 yeni tesis HotelRunner ailesine katıldı.<br />

GELECEĞE YOLCULUK<br />

4 gün boyunca devam eden, 15<br />

oturum, 40’ın üzerinde konuşmacı<br />

ve 50’nin üzerinde sahne<br />

şovundan oluşan EMITT <strong>20</strong>19<br />

etkinlik programına da sektör<br />

profesyonelleri, otelciler, blogger’ler<br />

ve influencer’lar olmak<br />

üzere turizm sektörünün her<br />

dalından geniş bir katılım oldu.<br />

Etkinlik kapsamında, “Geleceğe<br />

Yolculuk: Dijital Acenteler<br />

Beş Sene Sonra Nerede Olacaklar?”<br />

başlıklı panelde, Hotel-<br />

Runner Kurucu Ortağı Arden<br />

Agopyan konuşmacı olarak yer<br />

aldı. Enuygun.com’dan Çağlar<br />

Erol’un moderatörlüğünde gerçekleşen<br />

panelde, Tatilsepeti.<br />

com’dan Koray Küçükyılmaz,<br />

Otelz.com’dan Orkun Tekin ve<br />

Neredekal.com’dan Özkan Hacıoğlu<br />

da konuşmacı olarak katılan<br />

isimler arasındaydı.<br />

AGOPYAN: DİJİTALLEŞMEYE<br />

OTELLERDEN BAŞLADIK<br />

“Hem sektörle iç içe olmak<br />

hem de dijital dönüşüm konuşabilmek<br />

için HotelRunner<br />

olarak böyle platformları çok<br />

seviyoruz.” diyerek konuşmasına<br />

başlayan Arden Agopyan,<br />

“Dijitalleştirmeye otellerden<br />

başladık. Rezervasyon modülü<br />

ve web sitesi gibi özelliklerle<br />

önce otellerimizi dijitalleştirdik.”<br />

dedi. Arden Agopyan,<br />

panelin başlığı itibariyle, Çağlar<br />

Erol’un yönelttiği “Siz 5 yıl sonrası<br />

için neler yapıyorsunuz?”<br />

sorusunu, “HotelRunner olarak<br />

önümüzdeki 5 yılda temel<br />

amacımızdan şaşmadan inovasyonlar<br />

yapmaya devam<br />

edeceğiz. Sadeleştirme, otomasyon<br />

ve veri olmak üzere<br />

üç ana değer etrafında otellerin<br />

ve acentelerin masraflarını<br />

azaltarak, gelirlerini artıracağız.”<br />

şeklinde yanıtladı.<br />

Türkiye’de yüzde 100 Türk mühendisliğiyle<br />

geliştirdiği teknolojisini<br />

7 yıldır 193 ülkeye ihraç<br />

eden HotelRunner, <strong>20</strong>14 yılında<br />

başlattığı “turizmde dijital dönüşüm<br />

ve bilinçlenme hareketine”<br />

sektörün desteğiyle öncülük etmeye<br />

devam edecek.<br />

HotelRunner<br />

Hakkında:<br />

HotelRunner, <strong>20</strong>11 yılının son çeyreğinde<br />

kurulan ve turizm sektörüne<br />

özel olarak geliştirdiği dijital<br />

satış ağı ve kanal yönetim platformu<br />

ile 193 ülkede 35.000’den<br />

fazla otel ve 150’den fazla turizm<br />

acentesinin online ortamda buluşmalarını<br />

sağlayan yenilikçi bir<br />

teknoloji şirketidir. Ortakları arasında<br />

uluslararası yatırım fonları<br />

da bulunan şirket, aynı zamanda<br />

TÜBİTAK ve KOSGEB tarafından<br />

desteklenmektedir. ETS, Odamax.<br />

com, TatilSepeti.com, Setur, IATI,<br />

Neredekal.com gibi Türkiye’nin<br />

önde gelen seyahat platformlarının<br />

tercih edilen iş ortağı olan<br />

HotelRunner, aynı zamanda Booking.com<br />

Premier, Oracle Gold,<br />

Airbnb Tercih Edilen, Skyscanner<br />

ve Google iş ortağıdır.<br />

HotelRunner<br />

Kurumsal İletişim<br />

marketing@hotelrunner.com<br />

http://www.hotelrunner.com<br />

http://blog.hotelrunner.com


kültür & sanat 22<br />

Sayı: <strong>20</strong> Yıl: 3 / Şubat <strong>20</strong>19 www.hotelgazetesi.com<br />

İhsan<br />

TÜRKUS<br />

TUROYD<br />

Turizm Otel Yöneticileri Derneği<br />

Onursal Başkanı<br />

YÖNETİYOR MUSUN?<br />

YÖNETİLİYOR MUSUN?<br />

Emitt’in 2. günü Türkiye’nin otel yöneticileri olarak epey<br />

heyecanlıydık.<br />

Sağ olsun Sayın Bakan, meslektaşımız,<br />

Turoyd Gala yemeğinde bizlerle birlikte oldu...<br />

“Sektörün Generalleri” diyerek hitap etti bizlere...<br />

Ruhumuzu okşadı...<br />

Onur duyduk...<br />

Teşekkür ediyorum Sayın Mehmet Ersoy’a...<br />

Olması gerekeni ifade etti sayın Bakan..<br />

İyi de gerçekte öyle mi acaba?<br />

Kurumsal işletmeler dışında, görüntü pek de iç açıcı değil..<br />

Oysa öncelikle akla yatkın bir bütçeyle işe başlamalı yönetici...<br />

Öyle zorlama değil, hayali olmayan, uçmayan bir bütçe...<br />

Bütçe hedeftir...<br />

Ve o hedef için harekete geçer yönetici..<br />

Tüm departmanlarını ona göre kurgular, hedefi onlarla paylaşır ve tüm<br />

ekip odaklanır...<br />

Doğal olarak kuralları vardır bu odaklanmanın...<br />

Çalışma yaşamı diyoruz...<br />

Artık otelcilikte, çalışanların ne denli önem arzettiğini söylemeye gerek<br />

bile yok...<br />

Hele o çalışanların, sizin yöneten mi, yoksa yönetilen mi olduğunuzu<br />

anlamaları hiç uzun sürmez...<br />

Yöneticinin kişiliği işte burada kendini gösterir...<br />

Yönetici, ekibiyle birlikte patronu için çalışmakta, her fırsatta da<br />

patronuna daha fazla kazanç sağlayabilmenin derdindedir..<br />

Burada gerek patronuyla, gerekse çalışanlarla kuracağı diyalog çok<br />

önemlidir...<br />

Adil olmak zorundadır, yönetici...<br />

Her türlü haksızlığın önünde duvar örebilmeli, haksızlığa uğrayanı<br />

korumalıdır ..<br />

Akıllı patronlar yöneticilerinin işine karışmaz..<br />

Süreklilik ve sonuç bekler...<br />

Ve gereğini yaptığınızda uzun vadeli birlikte çalışırsınız, huzur içinde...<br />

Personel de mutludur, akıllı patronların işletmelerinde...<br />

Mutlu personel, mutlu müşteri ...<br />

Otelciliğin sihirli formülü...<br />

Nedense, bir de bu işi yıllardır yaptıkları halde, her yıla ayrı bir yönetici,<br />

sürekli değişen bir personel portresi yerleştirebilen, kendilerinden<br />

başka hiç kimseye güven duymayan patronlar vardır ki...<br />

Oralarda general olmak cidden zordur...<br />

Sizden habersiz herhangi bir personelin iş akdi sona erdirilebilir..<br />

Personel hakedişlerinde, tedarikçilerin ödemelerinde aksaklıklar<br />

yaşanabilir..<br />

En önemlisi çalışanlarınızın gözünde büyük değer kaybedersiniz...<br />

İşte böyle işletmelerden kesinlikle uzak durmak gerekir...<br />

Hele sizin adınızı da kullanarak, fayda sağladıkları halde, yönetmenize<br />

fırsat vermeyen patronlarla çalışmak sadece size, çalışanlara ve<br />

konuklara değil,<br />

ülke turizmine de zarardan başka bir şey değildir...<br />

İşte bu yüzden meslek yasası istiyoruz otelcilikte...<br />

Yönetilen değil, yöneten olabilmek için.<br />

Kötü yönetilen tesisleri de turizme kazandırabilmek için...<br />

Şövalye’den<br />

İstanbul’un tarihine<br />

ışık tutacak bir eser<br />

İstanbul’u anlatan metinler<br />

genellikle ‘İki kıtayı birleştiren<br />

şehir’ diye başlar. Ancak bu tarihi<br />

kente ‘Dünyanın Başkenti’<br />

denecek kadar güzelleştiren<br />

İstanbul Boğazı’dır. Köprüleriyle,<br />

tünelleriyle, yalılarıyla,<br />

eşsiz güzellikleriyle şarkılara<br />

konu olan Boğaziçi, aslında iki<br />

kıtayı birleştiren İstanbul’u neredeyse<br />

tam ortadan ikiye ayıran<br />

bir doğa harikasıdır. Ona<br />

bakan kim olursa olsun başka<br />

bir güzellik görür orada.<br />

İtalyan Lisesi’nde ve Boğaziçi<br />

Üniversitesi’nde okuduğu yıllarda<br />

Fenerbahçe’deki evinden<br />

okuluna gidip gelirken bu<br />

eşsiz güzelliği yaşayan ve içine<br />

çeken Dr. Sedat Bornovalı ise<br />

belki bir daha hiç kimsenin<br />

bakmadığı bir gözle bakmış,<br />

kimsenin göremeyeceği şeyleri<br />

görüp, hissedemeyeceği<br />

şeyleri hissetmiş. O kadar<br />

etkilenmiş ki bu doğal güzellikten<br />

ve tarihinden, sadece<br />

kendisine saklamanın haksızlık<br />

olacağını düşünmüş ve bir<br />

kitap haline getirmiş.<br />

Sanat ve mimarlık tarihçisi Dr.<br />

Sedat Bornovalı’nın ‘Boğaziçi’nin<br />

Tarih Atlası’ adını verdiği<br />

bu çalışması, resimleri, gravürleri,<br />

çizimleri ve ilk kez yayınlanan<br />

fotoğraflarıyla tadına<br />

doyulmayacak bir İstanbul<br />

kitabı.<br />

Öğretim Üyesi olduğu Nişantaşı<br />

Üniversitesi’nde<br />

birikimini mimarlık tarihi<br />

dersleri vererek gençlerle<br />

paylaşan, çeşitli<br />

sivil toplum ve meslek<br />

kuruluşlarında yöneticilik<br />

görevi üstlenen,<br />

çalışma alanları arasında<br />

İstanbul ve İtalyan<br />

kültür mirası özel<br />

bir yer tutan Dr. Sedat<br />

Bornovalı, İtalya’nın<br />

Cumhurbaşkanı tarafından<br />

Devlet Nişanı<br />

ve Şövalye unvanı ile<br />

taltif edilmiş.<br />

YANIBAŞIMIZDAKİ<br />

HAZİNELERİ<br />

BİZİMLE BULUŞTURDU<br />

Kitabını arka kapağında eseri<br />

hakkında görüşlerini yazan<br />

hocası da şu ifadeleri kullanmış.<br />

“…Dr. Sedat Bornovalı’nın<br />

“Boğaziçi’nin Tarih<br />

Atlası” kitabı, mütevazı bir<br />

hacim içinde kalarak bütüne<br />

ulaşabilmiş nadir örneklerden.<br />

Kitapta Boğaz hem tarih<br />

derinliği içinde bir sahne halinde<br />

hem de günümüzden<br />

kesitlerle canlandırılıyor...”<br />

Dr. Bornovalı’nın Boğaziçi’nin<br />

Tarih Atlası” kitabıyla ilgili<br />

Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan<br />

bir değerlendirmede<br />

ise “…Kitabı klişe İstanbul gezmelerinden<br />

ayıran bir diğer<br />

özellik de Dr. Sedat Bornovalı’nın<br />

yıllarca kapalı bulunan,<br />

bazıları da restore edilen yanı<br />

başımızdaki hazineleri bizimle<br />

buluşturması…” gibi, edebi<br />

övgüler var.<br />

İstanbul’un tarihine ışık tutan<br />

bu kültür hazinesini anlatmaya<br />

çalışmak, aslında pek de<br />

kolay değil. İyisi mi siz bu kitabı<br />

alın, ister boğaz turuna çıkın,<br />

ister kitaplığınızda tozlanmaya<br />

bırakın, ama emin olun<br />

ki bundan böyle İstanbul’a ve<br />

Boğaziçi’ne baktığınızda görecekleriniz<br />

şimdikinden çok<br />

ama çok daha farklı ve anlamlı<br />

olacak.


Maltepe Üniversitesi Marmara Eğitim<br />

Köyü Yerleşkesi’ nde bulunan Marma<br />

Otel, yeşilin en güzel tonlarıyla<br />

misafirlerini kucakladığı beş yıldızlı,<br />

şehrin içerisinde resort keyfini<br />

yaşayabileceğiniz doğayla iç içe<br />

konaklama imkanı sunuyor.<br />

İstanbulun tarihi adalarına ve bir çok<br />

AVM’ ye kolay ulaşımı mevcut olan<br />

Sabiha Gökçen Havalimanı’ na 24 km,<br />

Atatürk Havalimanı’ na 41 km, İstanbul<br />

Havalimanına 77 km, İstanbul şehir<br />

merkezine 30 km mesafededir.<br />

Marma Hotel İstanbul, 10 kişiden 550<br />

kişiye kadar açık ve kapalı alanlarında<br />

misafirlerinin organizasyon, toplantı,<br />

düğün vb. taleplerine cevap<br />

verebilmektedir.<br />

Marma Hotel İstanbul yapısı itibarıyla<br />

ve sahip olduğu ünitelerle, kongre oteli<br />

niteliği de taşımaktadır.<br />

Marma Hotel İstanbul içinde<br />

bulunduğu Maltepe Üniversitesi<br />

Marmara Eğitim Köyü bünyesinde<br />

bulunan diğer tessleri de kullanım<br />

imkanına sahiptir. Farklı dallardaki<br />

spor klüplerinin (futbol sahası,<br />

basketbol sahası, açık ve kapalı tenis<br />

kortu, olimpik yüzme havuzu, jimnastik<br />

salonu) ihtiyacı doğrultusunda<br />

kullanımına tahsis edilebilmektedir.<br />

www.marmahotel.com<br />

Maltepe Üniversitesi, Marmara Eğitim Köyü<br />

34857 Maltepe, İstanbul / Türkiye<br />

P:+90 216 626 12 00 F:+90 216 626 11 68<br />

E:info@marmahotel.com<br />

Marma Hotel

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!