marketing europe & anatolia Sayı: 091
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Gezi
kurulmuş olan Ayla, İslamiyet’in 622
yılında kente ulaşması ile, 7 ve 11.
yüzyıllar arasında Filistin’in en önemli
limanı olarak kullanılmış. Bu antik kent
hem Hicaz’ın ambarı, hem de Mısır’dan
gelen hacıların, Mekke’ye giderken konakladıkları
şehir ve ticari bir liman olmuş.
Emevilerin inşaa ettiği ve daha sonra
Haçlı Seferleri sırasında saldırıya uğrayan
bu şehir zengin bir ticaret merkeziymiş.
Misr adı verilen mimariye
dayanarak inşa edilmiş olan Ayla’da
kazı çalışmaları 1989 yılında başlamış.
Buradan çıkan tarihi eserler Arkeoloji
Müzesi’nde sergileniyormuş. Tabiisi de
biz müzeyi gezmedik.
Ayla tarihi kentinin hemen yanında bir
de kilise kalıntıları bulunuyor. 4. yüzyıldan
kalma Roma Kilisesi’nin kalıntılarını
görülebilirsiniz ancak pek bir şey
kalmamış.
Akabe’deki tarihi yapıların en önemlisi,
Akabe Kalesi. Memluk Sultanı Kansu
Gavri tarafından yaptırılan kale hala
çok heybetli görünüyor.
Bunların haricinde, Aqaba Heritage Museum
ve Şerif Hüseyin Camii’ni de ge-
Antik kent,
K. Hussein St.’te (K. Hussein
Caddesi) yer alıyor.
zebilirsiniz. Şerif Hüseyin, İngiliz Ajansı
Lawrence ile Arap isyanına öncülük
eden kişi. Bu cami de onun adına yaptırılmış.
Akabe’nin sembolü olan beyaz
renkli Şerif Hüseyin Cami, Ürdün’ün en
büyük kubbeli camisiymiş.
Eveeett, az biraz Akabe’deki gezilecek
yerlerden bahsettikten sonra gezimize
dönelim. Akşam otelde kalıp, sabah da
kahvaltımızı ettikten sonra tekrar tekneye
gittik. Ancak teknedeki misafirler
hala oradaydılar. Neyseki odaların bir
kısmını boşaltmışlardı. Biz kamaraya
eşyalarımızı koyup, yerleştik. Sonra da
dalış bölgesine doğru yola çıktık.
Dalış yapacağımız yer Japanese Garden.
Maximum 30 metre derinliğinde
olan Japanese Garden’da, ateş mercanları,
lahanaya benzeyen mercanlardan,
siyah mercanlar, aslan balıkları,
melekbalıkları, cornetfish (bunun Türkçe’sini
bilmiyorum) , müren, orfozlar,
resifler, kelebek balıkları gibi bissürü,
rengarenk şey var. biz bütün ekip atladık
suya.
Bu sefer gruplara ayrılmadık. Hep birlikte
dalıp goy goy yapalım dedik. Hep
birlikte olunca daha eğlenceli oluyor.
Japanese Garden’da çok eğlendik. Arkadaşlarımızın
bir kısmı fotoğraf çekerken
biz de etraftaki canlılarla oynaştık.
Yanlız, bir tane kutu balığı bana fena
sardırdı. Uzun süre peşimde dolaştı.
Dönüp baktığımda, göz göze gelince
daha da hızlanıp göz hizama gelmeye
başladı. Paletimle, uzaklaştırmaya çalışıyorum
ama umurunda değil. Sonra
umudu kesmiş olacak ki peşimi bıraktı.
Keyifli Japanese Garden dalışından
sonra hepimiz mtlu bir şekilde tekneye
döndük. Yine aynı menüden oluşan
öğle yemeğinin ardından biraz şekerleme
yaptık sonra ikinci dalış olan Cedar
Pride wreck (gemi batığı) için hazırlandık.
Bu sefer gruplara ayrıldık ancak
Nilüfer kulağındaki problemden dolayı
dalışa katılmadı. Sadece ben ve dalış
rehberi kaldık.
Cedar Pride gemi batığı, Akabe’nin en
popüler dalış noktası. Lübnan bandıralı
olan bu yük gemisi, 1982’de çıkan
yangında çok büyük hasar almış. 27 m
derinlikte bulunan enkazdan çok şahane
bir resif oluşmuş. İçeride çok çeşitli
canlılardan oluşan bir yaşam başlamış.
Gemi batırılırken içeride bir kısım hava
boşluğu oluşmuş. Gemi içinden oraya
girip, yukarı çıktığınızda o hava boşluğuna
erişiyorsunuz. Hatta oraya ulaşıp
ağzınızdan regülatörün maps’ı çıkarıp
nefes alabiliyorsunuz. Biz de rehberle
o boşluğa çıktık ama ben maps’ımı çıkarmadım.
Kim bilir kaç kişinin nefesi
vardır ve çok pistir. Hijyenik olmaz düşüncesiyle
maps ağzımda, bakındıktan
sonra dalışa devam ettik. Hijyen önemli.80
metre uzunluğunda olan gemi dalış
için çok eğlenceli. Bir yerinden girip
diğer tarafından çıkıyorsunuz. Daracık
koridorlar, karanlık odalar, içinde yaşayan
canlılarla tam eğlencelik olmuş.
38 / marketing europe & anatolia