Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
BİNDOKUZYÜZ93 3.SAYI 7
“ANLATILAN SENİN HİKAYENDİR”
Bu yazıda kendisini tekrar eden sıkıcı kariyer öğütlerine veya
makyajlanmış bir başarı öyküsüne yer vermeyeceğim. Sebebi ise
artık böylesi masallar için fazlasıyla büyümüş olmamızdır, hatta
birçoğumuz yaşlandı bile. Oysa ne güzel olurdu hep çocuk kalabilsek...
Mümtaz Budak
‘01
Dürüst olmak gerekirse bu yazı benden istenildiğinde ne kadar çok
sevindiğimi anlatamam, gurur verici bir lütuf oldu benim için. Fakat
kısa bir süre sonra anladım ki istenilen şeyi hafife almışım. Aradan
geçen günler boyunca tek bir cümle bile yazamaz oldum, üzerine
düşündükçe olası tüm geçmişlerim ve geleceklerim içerisinde
savruluyordum. Kendimi, Köy Hizmetleri Anadolu Lisesi sıralarındaki
bana, lise sonrasında yaşadıklarımı ve yaptıklarımı açıklamaya
çalışırken buldum. Açıkçası şu soruların derinliğini fark etmem zaman
aldı: Kimim ben, neler yaptım, ne yapmaktayım?
Gel gör ki İKHAL çatısı altındayken 2000’li yılların gerçekliğinde
beni bekleyen yaşama ilişkin anlamlı bir öngörüm yokmuş. Öte
yandan, yine aynı çatı altından lise sonrasına neleri taşıyacağımı
da pek kestirememişim. Yaşamın yalınlığıyla beraber ihtiyaçlar ve
istekler, özgürlük ve kader, doğrular ve yanlışlar arasındaki çizgiler
giderek daha hızlı silikleşiyor. Lisede özümsenen en sade değerler
hayat boyu rehberlik edermiş, yaşayarak öğrendim. Şimdilik İKHAL
sonrasını yazının ilerleyen paragraflarına bırakıp, öncelikle görece
ortaklaştığımız kısım olan liseli yıllara dönelim.
İstanbul Üniversitesi
İktisat Fakültesi
Çalışma Ekonomisi
ve Endüstri İlişkileri
İKHAL ve Çok Daha Fazlası
İKHAL söz konusu olduğunda teknik olarak iyi bir eğitim seviyesine
sahip olduğu ve üniversite sınavlarında başarılı sonuçlar aldığı
hepimizin tekraren dile getirdiği unsurlar. Peki ya ötesi? Bir okul
sadece diğer okullara kıyasla sıralamalardaki yeri üzerinden mi var
eder kendisini? Onyıllardır yolculuğuna devam eden bir lise, yetiştirdiği
jenerasyonlarla başka anlamlar da kazanmış olmalı mutlaka. İşte bu
noktada, lisemizin ilk yıllarında yer almış ve lise sonrasında da İKHAL
ile bağlarını koparmamış birisi olarak birkaç şeyin altını çizmek isterim.
Mümtaz Budak
Mesela, “Köy Hizmetleri” ve “Köylülük” kavramlarının bizdeki
karşılıklarını ele almamak olmaz. İlk olarak Köy Hizmetleri isminden
başlayalım. Hepimizin bildiği üzere bu isim, okulun kuruluşunda
katkısı olan Köy Hizmetleri kurumundan geliyor. Peki ama mesele
bundan mı ibaret? Çok daha fazlası var. Dün gibi hatırlıyorum, lisenin
henüz daha ilk yıllarında aramızdan bir grup öğrenci imza toplamıştı
İKHAL’in adını değiştirmek için. Sundukları öneri ise gençler arasındaki
tanımla “ciks” bir isimdi ama o kadar karaktersiz bir şeydi ki ne zaman
hafızamı zorlasam yine de hatırlayamıyorum. Ne mutlu ki bir gün bile
geçmeden o öneri için toplanan imza sayısından daha fazlası, hatta
katlayacak sayıda karşıt imza toplandı. İKHAL’in isminin değişmemesi
için imza verenlerden birisi de bendim. Eğer bu satırları okuyanlar
arasında “keşke değişseydi” diyenler varsa mutlaka bilmeliler ki
İKHAL, kimliğine sahip çıkmaktır ve en çok da ısrardır.