HowdenLife Ocak 2021

OCAK 2021
www.howden.com.tr
2021 hedefi
Howden TMEA Bölge CEO’su
Atınç Yılmaz “Türkiye pazarında
büyümeye devam edeceğiz”
Sayfa 4
Su ürünleri
Başta hastalık ve fırtına risklerine karşı
balık çiftliklerinin 400 milyon Euro’luk
riskini sigortaladık.
Sayfa 12
Havacılık sektörü
Pandeminin en çok etkilediği
sektörlerden havacılıkta doğru brokerle
çalışmanın önemi daha da arttı.
Sayfa 14
DİJİTAL DÖNÜŞÜMDE
ÖNCÜ ROL ÜSTLENİYORUZ
Sektörde öncü olan Howden, ‘dijital dönüşüm ekibi’ kurdu
WeKnowHow

Yeni yıl, yeni umutlarla dolu
Sonunda bizi epeyce yoran bir yılı geride bırakıyoruz.
Bireysel ve toplumsal ölçekte sağlığımızı korumanın birincil önceliğimiz olduğu bugünlerde,
2020 herkes için zor, karmaşık ve zorunlu değişimlerin yaşandığı bir yıl oldu.
Şöyle arkamıza yaslanıp gözlerimizi kapayalım. Neler yaşadık bu yıl, hayat bize ne öğretti?
Neleri fark ettik? Neler değişti, biz nasıl değiştik? İyi veya kötü her ne yaşadıysak hepimiz
için geçmişte kaldı. Küresel anlamda yaşanan kötü olayların tekrar etmeyeceği umudu ile
2021 yılını karşılıyoruz.
Bize düşen, hepimizde büyük bir iz bırakan 2020 yılını geride bırakıp, yeni yılı umutla, iyi
niyetle karşılamak. 2021 yılı hepimize daha fazla mutluluk, daha fazla umut, daha fazla
sevinç getirsin. Tüm insanlığa sağlıklı yarınlar diliyoruz. Howden Türkiye ekibi olarak sizlere
yine çok güzel bir sayı hazırladık. Keyifle okuyacağınız bir sayı sizleri bekliyor.
Keyifli okumalar diliyoruz…
Değerli görüş ve önerilerinizi de bekliyoruz.
ÖZLEM MEŞHUR
Kurumsal İletişim ve
Pazarlama Müdürü
Sağlıkla, güvenle kalın…
SAYI: 2 OCAK 2021
DERGININ ADI: HOWDEN LIFE
İMTIYAZ SAHIBI
HOWDEN ACP SIGORTA VE REASÜRANS
BROKERLIĞI A.Ş.’YI TEMSILEN
ERDAL SEFERBAY
SORUMLU YAZI İŞLERI MÜDÜRÜ
ÖZLEM MEŞHUR
DANIŞMA KURULU
ERCAN ERYAŞAR
VEDAT BASAN
CEMAL ULUDAĞ
BURÇIN BAYRAKGIL
HANDE GÖNÜL
ÇAĞIL ŞIMŞEK
YÖNETIM YERI:
MASLAK MH MASLAK MEYDAN SOK.
BEYBI GIZ PLAZA NO:1 KAT: 4-5 SARIYER,
34485 ISTANBUL, TURKEY
E-POSTA:
KURUMSALILETISIM@HOWDEN.COM.TR
İLETIŞIM IÇIN: ÖZLEM MEŞHUR
OZLEM.MESHUR@HOWDEN.COM.TR
FATIH BATAL
FATIH.BATAL@HOWDEN.COM.TR
YAYIN TÜRÜ:
YAYGIN, SÜRELI
4 Atınç Yılmaz Howden Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Bölge CEO’su
“TÜRKIYE PAZARINDA BÜYÜMEYE DEVAM EDECEĞIZ”
5 Erdal Seferbay Howden ACP Sigorta ve Reasürans Brokerliği İcra Kurulu Başkanı ve CEO’su
“PANDEMIYE RAĞMEN 2020 HEDEFLERIMIZI GERÇEKLEŞTIRDIK”
6 Vedat Basan GRC Howden Reasürans Brokerliği Genel Müdürü
PANDEMI VE DÖNÜŞÜM YOLCULUĞU
Cemal Uludağ Howden Sigorta Brokerliği Genel Müdürü
“ÇOK HIZLI DÖNÜŞÜM YAŞADIK”
7 BİZDEN HABERLER
Röportaj - N. VOLKAN BABÜR
8 “RİKLERE KARŞI FARKINDALIK ÇALIŞMALARI HIZLANDIRILMALI”
10 COVID-19 SÜRECİNDE P&I KULÜP VERİLERİ NASIL DEĞİŞİYOR?
12 “BALIK ÇİFTLİKLERİNE ÖZEL SİGORTA ÜRETİYORUZ”
14 DOĞRU BROKERLE ÇALIŞMANIN ÖNEMİ DAHA DA ARTTI
15 GEÇMİS OLSUN İZMİR
16 HOWDEN ACP YENİ OFİSİYLE EGE’DE DAHA DA İDDİALI
17 DIJITAL DÖNÜŞÜMDE ÖNCÜ ROL ÜSTLENİYOR
18 “PANDEMİ VE SONRASINDA ENERJİ”
19 HOWDEN TÜKİYE’DE ÖNEMLİ ATAMALAR
3
www.howden.com.tr

Atınç Yılmaz
Howden Türkiye,
Orta Doğu ve
Afrika Bölge
CEO’su
“Türkiye
pazarında
büyümeye
devam
edeceğiz”
Değerli Howden Life okurları,
Covid-19 pandemisi nedeniyle zor bir
2020 yılını hep beraber geride bıraktık.
Eminim, bu dönem bir çoğumuz tarafından
uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek
bir dönem olarak hafızalarda yer alacak.
Özellikle Covid’e karşı çözüm umudu
olan aşının son dönemlerde bulunması
ve uygulanmaya başlaması, 2021 için
hepimize daha ümit vadeden bir yıl olacağı
müjdesini de beraberinde getiriyor.
Her endüstrinin iş planlarını tekrar
gözden geçirmek durumunda kaldığı bu
pandemi döneminde sigorta endüstrisi,
diğer endüstrilere göre daha az etkiledi.
Ancak sektör, global ölçekte oluşan
beklenmedik büyük hasarların bir
sonucu olarak, çeşitli coğrafyalarda hem
sigorta kapasitesi hem de bazı alanlarda
müşterilerine sunduğu fiyat ve şartları,
tekrar gözden geçirmek durumunda kaldı.
Türkiye’deki sigorta şirketlerine kapasite
sağlayan bir çok uluslararası reasürans
firması da bu dönemde şartlarını gözden
geçirdiler. Kuşkusuz, sigorta pazarı için
arzın talepten daha kısıtlı olduğu bir
dönem olarak “Hard Market” periyodunda
olduğumuzu, pazarın belli segmentlerinde
açıkça hissediyoruz.
Böyle kritik bir dönemde, lokal ölçeğin
yanı sıra, global ölçekte de kabiliyet
ve imkanları olan sigorta brokerlerinin,
hem alternatif pazarlara hızla
erişebilme hem de bu olumsuz pazarın
etkilerinden müşterilerini en az şekilde
etkilenmesi amaçlı sigorta çözümlerini
getirebilmesinin önemi daha çok ön plana
çıktı. Biz de Howden Grubu olarak 90’ın
üzerinde faaliyet gösterdiğimiz global
networkümüzde, hem kuvvetli sigorta
hublarımızın (Londra, Dubai, Miami,
Singapur, Munich, Zurich gibi) hem de
global ağımızın verdiği avantajla, bu
konumumuzu müşterilerimizin lehine
kullanmaya devam ettik.
Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen,
2020 yılında Howden Türkiye, Ortadoğu
ve Afrika (TMEA) Bölgesi olarak pek çok
güzel başarıları ekip arkadaşlarımız ile
beraber gerçekleştirmeyi de başardık. Bu
dönemde, uzun süreli planlarımızın bir
parçası olarak yatırımlarımıza devam ettik
ve bir çok yeni çalışma arkadaşlarımız
bölgemizde ve Türkiye’de grubumuza
katıldı. Uzman ekiplerimiz yeni ürünler
ve fikirler üreterek, müşterilerimizin
hizmetine sunmaya devam ettiler. Bunun
son örneğini, Londra’daki arkadaşlarımızın
çıkardığı, Covid aşılarının Klinik Deney
Riskleri ve nakliyesi/depolanması gibi
risklerine karşı sigorta çözümleri olarak
belirtebilir ki bu aslında grubumuzun temel
ilkelerinden olan “Önce İnsan” ilkesinden
hareketle “sürdürülebilirlik ve topluma
fayda yaratacak çözümler” prensiplerimizle
de bağdaşan güzel bir çalışma oldu.
Türkiye’de holding ve kurumsal
şirketlerden KOBİ’lere kadar geniş bir
portföyde siz değerli müşterilerimize ve iş
ortaklarımıza hizmet veriyoruz.
2021’de de kuvvetli altyapı ve
ekibimizin verdiği özgüvenle, çok daha
güzel çözüm ve çalışmaları siz değerli
müşterilerimiz ve paydaşlarımız için
gerçekleştireceğimize inancımız tam.
Howden ailesi olarak, tüm
müşterilerimize ve paydaşlarımıza sağlıklı
(ve covidsiz), başarılı ve mutlu bir yıl
diliyorum.
Saygılarımla,
4

Erdal Seferbay
Howden ACP Sigorta
ve Reasürans
Brokerliği İcra Kurulu
Başkanı ve CEO’su
“Pandemiye
rağmen 2020
hedeflerimizi
gerçekleştirdik”
2020 akıllarımızdan hiç
çıkmayacak, çok zor ve farklı bir
yıl oldu. Çin’de ortaya çıkan ve
tüm dünyayı etkisi altına Covid-19
pandemisi hayatımızda önemli
değişiklikler yaratırken, pek çok şeyi
de öğrenmemizi sağladı. Pandeminin
ülkeler ve sektörler bazında tüm
düzeni yerinden oynattığı dönüşüm,
yeni dönem ve yeni dönemde iş yapış
şekillerinin konusu, ana gündemimiz
oldu.
Howden Grup olarak bu sürece çok
çabuk uyum sağladık. Dijital dönüşüm
ve veri, önem verdiğimiz konuların
başında geliyordu. Grup olarak
yaptığımız yatırımların sonucunda
bu sürece çok çabuk uyum sağladık.
Ekibimiz ile birlikte süreçleri beraber
yönettik. Yaptığımız aksiyon planları
ile hem çalışanlarımızın hem de
müşterilerimizin bu süreçten olumsuz
etkilenmemesi için elimizden geleni
yaptık.
2020 yılında iş yapış şekillerimizin
hızlı bir şekilde değişmesiyle birlikte,
her kurumun iş yönetim süreçleri
de önemli bir dönüşümden geçti
ve geçiyor. Şirketlerin kendilerini ve
çalışanlarını bu yeni döneme karşı
nasıl hazırladığı konusunda yaptıkları
çalışmalar önem kazandı. Kurumların
özellikle çalışanlarının yeteneklerine
değer vermesi, çalışanların liderlik,
dayanıklılık ve dönüşüme hızlı uyum
sağlaması gibi özellikler ön plana çıktı.
Howden Türkiye olarak 2020
yılı için belirlediğimiz hedeflerimizi
gerçekleştirmek bizim için ayrı bir
mutluluk kaynağı oldu. Türkiye’nin
en büyük üç büyük sigorta brokerlik
şirketinden biri olan Howden, İzmir’de
yeni ofisine taşındı. Yeni ofisimizle
İzmir’de ve bölgede daha verimli bir
şekilde hizmet vermeyi amaçlıyoruz.
Geliştirdiğimiz yenilikçi ürünlerle
müşterilerimize poliçe sunmanın
ötesinde her türlü risk yönetiminde
destek olan grubumuz, dünyanın
dengelerinin alt üst olduğu
pandemi döneminde yatırımlarına
ara vermedi. Çalışan verimliliğini
ön planda tutan grubumuz,
Türkiye’deki büyümesine
devam etti. Pandemi sürecinde
çalışanlarımızı işten çıkarma ya
da maaş eksiltme uygulamasına
gitmediğimiz gibi atamalar ile
kadromuza uzman isimler katarak
grubumuzu güçlendirdik ve küresel
vizyonumuzdan aldığımız güçle,
çalışmalarımızı büyük bir ivme ile
sürdürdük.
2020 yılının bize öğrettiği en
önemli kavram ise “sağlık” oldu.
Sağlığımızın en önemli gerçek
olduğunu anlamış olduk. Bu
yüzden ben, yeni bir başlangıç
yapacağımız 2021 yılı için ‘önce
sağlık’ diyorum ve hepinize sağlıklı,
mutlu ve keyifle anacağımız bir yıl
diliyorum.
5
www.howden.com.tr

Vedat Basan GRC Howden Reasürans Brokerliği Genel Müdürü
“Pandemi ve Dönüşüm Yolculuğu“
Karşıtlık İlkesi’ni temsil eden Yin ve Yang, Çin’in en eski
yazıtlarında M.Ö. 2800’lerde tanımlanmaktadır. Evrende her
şeyin iki kutuplu ve karşıt olduğu görüşüne ilave olarak zaman
içerisinde birbirlerine dönüştükleri de aynı kuram içerisinde
yer alır. Özetle uyum ve uyumsuzluk, sonsuz bir devinimi
yansıtır.
Sigortacı olmak, özellikle de sektörün teknik tarafında
görev yapanlar için çoğu zaman “beyazın içerisinde yer alan
siyahı” tanımlamaya çalışmakla çok benzerdir. Değerlendirdiği
bir risk ile ilgili sürekli en kötümser olasılıkları düşünmek ve
bunu bir risk modellemesinde kullanmak maalesef zamanla
kişiye olumsuz bir bakış açısı kazandırabilir. Aynı zamanda
da bu yaklaşım, gerçekleşebilecek bir riski ortaya çıkmadan
engelleyebilmenin de yegâne formülü olup zıt görüşlerin
birlikte dönüşerek fayda yarattığı bir döngüyü tamamlar.
2020 yılı, ilk üç ayı ile bizlere seyrettiğimiz felaket
senaryolu filmlerin açılışı gibi “normal”in ne olduğunu hiç
düşünmediğimiz bir özgürlükler dünyasını yaşattı,
akabinde ise içerisinde bulunduğumuz pandemi süreci
ve hepimizin hayatına yansıttığı gerçekler ve bambaşka
hislerle yüzleştik.
Howden Türkiye ailesi olarak, bu zor dönemde
aile olmanın tüm bileşenlerini çalışma hayatlarımıza
yansıtabilmek adına çok çaba sarf ettik. Grubumuzun da
2020 yılı mottosu olan ‘Önce İnsan” felsefesini yazılı bir
metin değil, hissedilen ve hissettirilen bir anlayış olarak
benimsedik. Başarımızı; ailenin her ferdinin inancına,
katkısına, güvenine ve eşsiz çabasına borçluyuz.
Beyazın içerisindeki siyahtansa, siyahın içerisindeki
beyaza odaklanmak ve dönüşmeye cesaret etmek
benim bu yıl ile ilgili en önemli çıkarımım. Hayaller
kurmak ve onları gerçekleştirmek adına 365 günün
geçmesini beklemediğimiz, özgürce, sağlık ve mutlulukla
deneyimleyeceğimiz nice günlere ve yıllara.
Cemal Uludağ Howden Sigorta Brokerliği A.Ş. Genel Müdürü
“Çok hızlı dönüşüm yaşadık”
“Değişimler çeşitli gelişmelere bağlı olarak zamana yayılarak
belli periyodlarda olur. Ama bazen köklü ve ani değişimler de büyük
ve önemli olayların gerçekleşmesi ile hayat bulur. İnsanlık tarihinde
bu değişimler, genelde önemli buluşlar, keşifler ve savaşlarla
olmuşsa da salgın hastalıkların da böyle değişimlere öncülük
ettiğini, edebileceğini 2020’de acı bir şekilde hatırladık.
Sigortacılık en hızlı dönüşümü yaşayan sektörlerin başında
geliyor. Teknolojinin de doğru kullanımıyla, neredeyse sektörün
tamamı uzaktan çalışıyor. Gerek sigorta şirketleri, gerekse de
aracılar açısından baktığımızda sektördeki çalışanların yarısından
fazlasının uzaktan çalıştığını ve hatta büyük oranda eskisine oranla
daha verimli, hızlı çalıştığını söyleyebiliriz. Salgının etkileri geçtikten
sonra da artık eski düzene geçmeden, yeni bir çalışma anlayışının
hayatımızda olacağını görüyoruz.
Howden olarak biz de salgının ilk ortaya çıktığı andan
itibaren, sahip olduğumuz teknolojik altyapı ve hızlı karar alma
mekanizmalarımız sayesinde yüzde 100 evden çalışma sistemine
geçtik. Bugün de büyük oranda bunu muhafaza ediyoruz.
Şüphesiz, bizler için en üzücü ve can sıkıcı olan, sigortalı
ve danışanlarımızı ziyaret edememek, yüz yüze toplantı
yapamamaktı. Ama yine teknolojinin yardımı ve müşterilerimizin
anlayışı ile online görüşmelerle bir nebze de olsa yanlarında
olduğumuzu hissettirdik. Aynı şekilde hasar, tazminat
süreçlerinde de en ufak bir aksama olmaması için, 24 saat
boyunca, sigortalı, sigortacı, eksper, assistans, anlaşmalı servis,
anlaşmalı kurum, hukuk birimleri gibi ilgili bütün taraflarla iletişimi
en sağlıklı şekilde sağlamaya çalıştık ve gururla söyleyebilirim ki
bunda da başarılı olduk.
Sonuç olarak, bütün güçlüklerine, sıkıntılarına rağmen Howden
olarak başarılı bir yılı daha geride bıraktık. Bu başarıda payı olan,
başta bütün ekip arkadaşlarımız olmak üzere, tüm paydaşlarımıza
ve tabii ki sigortalı ve danışanlarımıza teşekkür ederim.
2021’in insanlık için başta sağlık olmak üzere, huzur, barış ve
ekonomik refah dolu bir yıl olmasını dilerim.”
6

BİZDEN HABERLER
İsim değişikliği oldu
Hyperion Insurance Group, adını Howden Group Holdings
olarak değiştirdi. Grup, 1994 yılında Howden Pangborn adıyla
kuruldu. Hyperion adı, grubun sigorta şirketi DUAL’in 1998 yılında
kurulmasından sonra ortaya çıktı. Howden Group Holdings CEO’su
David Howden, “Önümüzdeki 25 yıl içinde, 40 ülkede 8 bin çalışanı ve operasyonuyla 1 milyar Sterlin’e yaklaşan bir işletme
olarak hedeflerimizi belirlerken, brokerlik operasyonlarımız Howden markası altında birleşti. Farklılıkla sürdürülebilir bir iş inşa
ettiğimiz konusunda her zaman net oldum ve büyüdükçe, hem köklerimize hem de bizi bugün bulunduğumuz yere götüren
kültüre sadık kalmamızı sağlamalıyız ve aynı zamanda doğru ile yüzleşmeliyiz” dedi. Ad değişikliği, adında Hyperion bulunan
grubun diğer bölümlerinde de olacak. Buna, grubun yardım kuruluşu olan ve Howden Group Foundation olarak bilinen Hyperion
Foundation ve HX olarak ticaret yapacak olan Hyperion X’de dahil.
Grup sanal konferansta buluştu
Howden Group Holdings, 13-15 Ekim 2020 tarihlerinde
kurucu liderleri David Howden, çalışanlar ve Howden One
ortaklarının katılımıyla geniş kapsamlı iki günlük sanal bir
konferans gerçekleştirdi. Her yıl grubun üst yöneticilerinin
katılımıyla gerçekleşen konferansa,
bu yıl grubun tüm çalışanları katıldı.
Yaklaşık 4 bin kişinin katıldığı
konferansta 20’den fazla oturum
gerçekleşti. Çalışanların birbirleri
ile iletişim kurmalarını sağlamayı
amaçlayan konferansta, grup hakkında bilgi paylaşımı da
yapıldı. Bu sanal konferans, gelecekte oluşturulabilecek
konferansların da yolunu açtı. Ayrıca sektörün önde gelen
isimlerinden Evan Greenberg, Scott Gunter ve Peter
Zaffino gibi isimler de konferansa katılarak katkı sundular.
Howden Group, Covid-19 salgını
nedeniyle küresel finans ve ticaret
sisteminin dengelerinin alt üst
olduğu bir yılda geliştirdiği yenilikçi
ürünlerle, dünyanın en prestijli sektör
ödüllerine damgasını vuruyor. Şirket,
Insurance Insider’ın düzenlediği
yarışmada ‘Yılın Broker’i ödülünü
aldı. Howden TMEA ise dünyada
sigorta sektörünün ‘Oscar’ı olarak
bilinen Ortadoğu Sigorta Endüstrisi
Ödülleri’nde (MIIA) ‘Yılın Broker’i
olarak bu yıl üçüncü kez, yarışmaya
bu yıl ilk kez eklenen ‘Yılın Eğitim ve
Öğretim Girişimi’ kategorilerinde de
‘Yılın Broker’i seçildi
2020 WINNER
Broker of the Year
ilk üç finalist arasında yer aldı.
Howden TMEA CEO’su Atınç
Yılmaz; “Ödüller, grubumuzdaki
tüm çabalarımızın ‘sürdürülebilirlik’
anlamında takdiridir. Bu gerçekten de
en önemli varlığımız olan çalışanlarımız
için ‘Önce İnsan’ değerimize önem
vermemizin açık bir göstergesi.
Covid-19 salgını nedeniyle dünyanın
dengelerinin alt üst olduğu bir
dönemde böylesi başarılara imza atmak
gurur verici. Sektörde en üst sıralarda
yer almamızı sağlayan tüm çalışma
arkadaşlarımıza ve yöneticilerimize en
içten teşekkürlerimi sunarım” dedi.
7
www.howden.com.tr

SÖYLEŞİ
N. VOLKAN BABÜR
“RİSKLERE KARŞI
FARKINDALIK ÇALIŞMALARI
HIZLANDIRILMALI”
2020, pandemi ve İzmir depremi nedeniyle sigorta sektörü için hayli hareketli geçti.
Mapfre Sigorta İcra Kurulu Üyesi ve Teknik Alanlar Genel Müdür Yardımcısı N. Volkan Babür,
“Panemide yeni normale uygun olarak online gelişmeler artarak devam edecek” diyor. Babür,
deprem sigortaları kapsamında ise farkındalığı artırma adına çalışmalara hız verilmesini öneriyor.
Pandeminin beraberinde getirdiği ekonomik
sıkıntılardan da kaynaklı olarak konut ve
KOBİ sigortaları alanında düşüş yaşanıyor.
Özellikle sigorta poliçesi satın almama,
teminat eksiltme gibi talepler, önceliklerin başka
olduğu dönemlerde olduğu gibi Covid-19 döneminde
de yaşandı. Pandemi ile birlikte, iş yapış modellerinde
de bir takım değişiklikler söz konusu oldu. Dijital
alanlardaki uygulamalar, sigorta sektöründe de
kendisini artırarak gösterdi. Pandeminin getirdiklerini
ve İzmir’de yaşanan deprem afeti sonrası deprem
sigortalarını Mapfre Sigorta İcra Kurulu Üyesi ve
Teknik Alanlar Genel Müdür Yardımcısı N. Volkan
Babür’le konuştuk.
Bundan sonrası için sektörde değişimler
bekliyor musunuz? Bu süreci değerlendirebilir
misiniz?
Bundan sonra da sektörde, bir çok alanda yeni
normale uygun online gelişmelerin artarak devam
edeceğini söyleyebiliriz. Sağlık sigortaları tarafında,
Covid-19 bazı şirketlerin poliçelerine girdi ve sigorta
sektörü poliçe sahiplerine ‘yalnız değilsiniz’ mesajını
verdi. Bunun yanında, Türkiye Sigorta Birliği’nin (TSB)
tüm sigorta şirketleri adına yaptığı maddi veya tıbbi
malzeme gibi destekler de göz ardı edilmemeli.
Mapfre Sigorta bu süreçte neler yaptı?
Mapfre Sigorta olarak biz hem pandemi
başlangıcında, hem de İzmir depremi sonrasında
şirketimizim vakfı Fundacion Mapfre aracılığı ile zorluk
yaşayan vatandaşlara desteğimizi esirgemedik. Hatta
topluma olan sosyal borç anlayışımız çerçevesinde,
“Doğru
aracılar ile
çalışılmalı”
“Şunu bir kez daha
hatırlayalım, ‘Deprem
öldürmez ancak
yanlış imal edilen
binalar öldürür’.
Buradan hareketle
herhalde şunu
da söyleyebiliriz,
‘Sigorta yetersiz
kalmaz ancak, yanlış
aracılar üzerinde
eksik yönlendirme
ile yapılan hatalı
poliçeler yetersiz
kalır.’ İşte bu yüzden
sigortalılarımızın
doğru yönlendirme
yapabilen doğru
aracılar ile çalışması
elzemdir.”
desteğimizi giderek arttırdık. Bu desteklerin toplamı
bugün itibariyle 2,5 milyon TL’yi aştı. Yine piyasada
sağlık sigortası poliçelerinde teminat kapsamı dışında
kalmasına rağmen; Covid-19 tedavilerine teminat
verilmesi söz konusu oldu.
Sektör için olası riskler nelerdir? Nelere dikkat
edilmeli?
Sigortacıların Covid-19 salgını nedeniyle teknik
sonuçlarının olumlu etkilendiğini söyleyebiliriz. En
azından bu yıl sonunda ortaya çıkan tablo, şirketlere
umut verdi. Ancak frekansın azalmasının yanında
hasar ortalamalarının yabancı para birimine dayalı
olanlarında ciddi artışlar olması, kısa vadede değil
ama orta vadede sigortacıların sonuçlarını menfi
etkileyecektir. Dolayısı ile tüm sigorta şirketlerinin
‘Ağustos Böceği Sendromu’na girmemesi ve karınca
gibi zor günlere karşı rezerv ayırması zorunlu.
Satış ekipleri bu süreçte ne gibi sorunlarla
karşılaştılar?
Burada satış ekiplerinin karşı karşıya kaldığı
durumu ve zorlukları net biçimde ortaya koymak
gerekir. Hele de Türk toplumu üzerinde sigorta
satışı - kurumsal müşterileri dışarıda bırakırsak - yüz
yüze yapılabilen bir faaliyet. Ve bu faaliyet maalesef
pandemi ile çok ciddi miktarda etkilendi. Tüm
satış ekiplerine ister sigorta şirketinde olsunlar,
ister dağıtım kanalı tarafında olsunlar, müteşekkir
olduğumuzu bir kez daha belirtmemiz gerekir.
2020 birçok doğal afetleri yaşadığımız bir
yıl oldu. Bunlardan birisi de deprem. Bunun için
sigorta anlamında ne yapılmalı?
8

Dask poliçesinin teminat
kapsamındaki kalemler
• Binaların temelleri
• Ana duvarlar
• Bağımsız bölümleri ayıran ortak duvarlar
• Bahçe duvarları
• İstinat duvarları
• Tavan ve tabanlar
• Merdivenler
• Asansörler
• Sahanlıklar
• Koridorlar
• Çatılar
• Bacalar
• Yapının yukarıdakilerle benzer nitelikteki diğer
tamamlayıcı bölümleri.
Halkın bu konudaki bilincini ve farkındalığını
arttırmak için Kamu önderliğinde topyekün olarak
ortak çalışmalara imza atılmalı ve sigortanın önemi ve
gereği her platformda (okullar-SKT’lar-sosyal mecralar)
paylaşılarak sigortalılık oranlarının artmasına katkı
sağlanmalı. Bu konuda TSB ciddi efor sarf ediyor.
Ancak bu yetersiz. Bu konuda merkezi bir destek ile
deprem ve sigorta konuları küçük ve taze beyinlere
anlatılmalı ve özümsetilmeli. Deprem sigortasının
aslında çok kocaman primleri olmadığını da anlatmak
sanırım bizim, acentelerimizin ve brokerlerimizin
görevi. Bu konuda da kendimizi ve faaliyetlerimizi iyi
değerlendirmemiz gerekir.
Deprem için alınabilecek en önemli
önlemlerden birisi de sigorta. Deprem sigortası ne
sağlıyor?
Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) ile depremin
ve deprem sonucu konut ve konut binaları içinde yer
alan ticarethanelerde meydana gelen yangın, infilak,
tsunami ve yer kaymasının doğrudan neden olacağı
maddi zararlar, poliçenizde belirtilen limitler dahilinde
teminat altına alınıyor. Tam hasar yada kısmi hasar
durumunda bu kapsam ile değerlendirilerek ödeme
yapılıyor.
DASK kapsamında olmayan konutlar dışındaki ticari
işletmeler için de olası istenmeyen bir hasarda, ticari
faaliyetini yeniden hayata geçirebilmek için deprem
teminatı içeren bir yangın sigortası yaptırması önem
arz ediyor. Hatta burada ticarethanelerin deprem
sonrası aksayan faaliyetleri nedeniyle doğabilecek kâr
kaybı sigortaları da günümüzde unutulmaması gereken
bir sigorta türü.
Neden zorunlu deprem sigortası yaptırmalıyız?
Ülkemiz deprem kuşağında yer alıyor ve bir çok
ilimiz Kuzey Anadolu fay fattı üzerinde. Bu nedenle tabi
ki ilk önceliğimiz hayatta kalmak olmakla birlikte deprem
geçtikten sonra maddi kayıpları en aza indirmek için
en güvenilir yöntem ‘sigorta’ olarak karşımıza çıkıyor.
Konut branşında yapı stokunun sadece yüzde 55’ine ait
DASK poliçesinin mevcut olduğu, Doğal Afet Sigortaları
Kurumu’nca paylaşılıyor. Görülüyor ki maddi kayıpları en
aza indirmek için sigorta poliçesinin yaptırılması, deprem
kuşağında yer alan bir ülke olarak büyük önem kazanıyor.
Deprem sonrasında sigortalı ne yapmalı?
Deprem sonrasında sigortalı, ilk önce Zorunlu
Deprem Poliçesi için, DASK çağrı merkezini (Alo 125)
arayarak hasar ihbarında bulunmalı. Zorunlu deprem
sigorta poliçesi kapsamı dışındaki konut içerisindeki
eşyalar ve ticari rizikolar içinse poliçelerinde deprem
teminatının bulunması durumunda, poliçelerini tanzim
ettirmiş oldukları sigorta şirketini veya aracılarını
arayarak hasar ihbarında bulunmaları ve yapılacak
ekspertiz çalışması sonrasında hasar miktarlarının
ödenmesini beklemeleri gerekiyor. Bu süreç çok uzun
olmaz. Zira sigorta şirketleri ya da DASK Kurumu,
bu konuda oldukça iyi sınavlar verdi. Çok büyük
endüstriyel riskler veya kâr kaybı sigortası gibi hasar
miktarının tespiti zaman alabilecek riskler haricindeki
diğer hasarlar, hızlıca sigorta şirketleri tarafından
ödenebiliyor. Mapfre Sigorta olarak, İzmir depreminde
oluşan konut hasarlarının çok büyük bir kısmının
tazminini önceliklendirerek, ivedilikle ödedik.
9
www.howden.com.tr

HABER
P&I kulüplerin finansal durum incelemelerini, tüm sektörleri etkileyen
ve etkilemeye devam edecek olan Covid-19 salgını sırasında
yazıyoruz. Bunun denizcilik ve dolayısıyla P&I sektörünü nasıl
etkilediğini özellikle bu özetin ilerleyen kısımlarında yorumlayacağız.
Kulüp sigortası (P&I Club Insurance), tekne ve
makine sigortası teminatının dışında kalan, kulübe
üye donatanın üçüncü şahıslara karşı doğan
sorumluluk ve masraflarının sigortalandığı bir sigorta
türü. Haberimizde pandeminin P&I sigorta sektörünü nasıl
etkilediğini inceledik.
İlk olarak, Kulüplerin yüzde 2,5 ila yüzde 7,5 aralığında
genel artışlar istediği 2020/2021 yenileme dönemi ,ardından
2019/2020 poliçe yılının sonuçları henüz yayınlandı. Yalnızca
bir Kulüp, Steamship, yüzde 100’ün altında bir sigorta sonucu
yayınladı. Diğer tüm Kulüpler, en yüksek oran yüzde 137 ile
Kulüplerin 2021 yılı için öz
kaynaklarındaki riski azaltarak yatırım
portföylerini ne ölçüde “riske atmaya”
karar verdiklerini de görmemiz gerekiyor.
London Club olmak üzere, “Underwriting Results” verilerini
negatif yönde bildirdi ve çoğu Kulüp bu kayıpları önemli
yatırım geliri kazançlarına karşı dengeleyebilse de gerçek
şu ki, bazı Kulüpler hala sağladıkları teminatı uygun şekilde
fiyatlandırmıyor.
EN KÖTÜ SENARYO
Elbette, Kulüplerin tahminleri belirlerken kötümser bir
bakış açısına sahip olduklarını varsaymak doğru olacaktır.
Birkaç Kulüp tarafından kullanılan ifade, herhangi bir
olaydaki rezerv seviyesinin “en kötü durum senaryosunu”
yansıtması. Bu, hak taleplerinin Kulüp tarafından başlangıçta
belirlenen rezerv seviyesinde veya daha düşük seviyede
sonuçlanacağına dair makul bir beklenti olduğu anlamına
geliyor.
Kulüpler, 2019 yılında yatırım geliri kazanımları açısından
zorlu bir yıl geçirdi. Vakaların çoğunda (Standard Club ve North
of England dışında) bu, serbest rezervlerini fiilen artırmalarını
10

2021/2022 P&I yenileme
döneminin son yılların
en zorlu süreçlerinden
biri olacağı öngörülüyor.
Yenileme süreci,
ustaca ve pragmatik bir
sigortalama müzakeresi
gerektirecek.
sigortacılar gibi daha fazla risk almak için gelir baskısı altındayken
ödeme marjlarının kötüleşmesi geliyor.
Sigortacılar yatırım gelirlerine güvenirler, çünkü bu genellikle
toplam kazancın yaklaşık yüzde 75’ine denk geliyor ve bu
kavram, yüklenim dalgalanmasını tamamlamaya daha fazla
odaklanılması gereken bir P&I Kulübü’nde farklı değildir. Gemi
sahibi üyelerin yararına Kulüplerin yatırım geliri elde etmek için
rezervasyonlarını sürmesini sağlamak için izin verme, ihtiyacının
en fazla olduğu bir finansal istikrarın sürmesini sağladı.
sağladı. American Club’ın 2016 ve 2017 için bütçesiz
“supplementary calls” açıkladığını hatırladığımızda, artan
rezervler bir dereceye kadar tartışmalı bir nokta olmaya
devam ediyor. Bu, rezervlerinin seviyesinin, tarihsel olarak
korudukları seviyelerle olumsuz bir şekilde karşılaştırılabilir
olmadığı bir zamandır. Sigortalama açığını kapatmak için
rezervleri kullanmak yerine bütçesiz çağrılar yapmayı
seçtiler. Bu, muhtemelen herhangi bir uluslararası grup P&I
Kulübü arasında en düşük olan S&P derecelendirmesini
daha da zayıflatmamak için yapıldı.
ÖZ KAYNAKLAR ÖNEMLİ
Ayrıca, Kulüplerin 2021 için öz kaynaklarındaki riski
azaltarak yatırım portföylerini ne ölçüde “riske atmaya”
karar verdiklerini de görmemiz gerekiyor. Çünkü bizim
görüşümüze göre bu, Kulüplerin yatırım performansının
etkinliğini belirlemede çok önemli olacaktır.
Covid-19’un devam eden belirsizliği, küresel büyümeye
yönelik güven seviyelerine daha uzun bir düşük faiz oranı
ortamına neden oldu. Bu, ABD / İngiltere / AB’de yaşanan
faiz oranlarındaki 10 yıllık keskin düşüş, hisse senedi
piyasaları ve kurumsal kredi marjlarının genişlemesinden
kaynaklandı. Bu, tüm sigortacılar için ve tüm sigortacılardan
bağımsız olmayan P&I kulüplerinin önemli ortak bir riski
olarak ortaya çıktı. Bunun sebebi olarak en başta, diğer tüm
PRİM ARTIŞLARI VAR
Sosyal enflasyon ortamında artan sigorta baskısı ile karşı
karşıya kalındığında, daha fazla afet olayları sıklığı, önemli aşırı
sermaye ve daha katı yüklenim kuralları, finansal istikrarın
sürdürülmesini ve gemi sahiplerinin güveninin sağlıklı kalmasını
sağlamak için P&I sigortacılarının piyasa türbülansı yoluyla
dengeyi sürdürmesi, giderek daha önemli hale geliyor. Yine
de, bir süredir, tüm denizcilik (ve diğer) iş sınıflarında yenileme
sürecinde prim artışları görüyoruz.
Endişemiz, pek çok P&I Kulübünün bu sertleşen pazarı 20
Şubat 2021’de, geçmiş kayıp verilerini ve finansal modellemeyi
kullanarak yönetim kurulu genelinde genel artışları duyurmak için
bir fırsat olarak görmesi. Yine muhtemelen her ikisinin de genel
olarak denizcilik endüstrisi ve potansiyelleriyle ve özellikle ileriye
dönük P&I riskleri ile ilgili olmayacağı.
Durum böyleyken, 2021/2022 P&I yenileme döneminin
birkaç yıldır en zorlu P&I yenileme dönemlerinden biri olacağı
görünüyor. Yenileme süreci, ustaca ve pragmatik bir sigortalama
müzakeresi gerektirecek. İndirimli prim elde edebilmek, ancak
sigortalının, sigortacılarla risk paylaşımına fazla katılmaya hazır
olduğunu göstermesiyle dikkate alınabilir.
11
www.howden.com.tr

HABER
“BALIK ÇİFTLİKLERİNE
ÖZEL SİGORTA ÜRETİYORUZ”
Türkiye özellikle 2000’li yılların başından itibaren su ürünleri sektöründe önemli
atılımlar yaptı. Bugün 2 bin 300 civarında tesis yıllık 5,6 milyar TL’yi bulan üretim
yapıyor. Sektörde oluşabilecek başta hastalık ve fırtana risklerine karşı Howden,
çözümler geliştiriyor. 400 milyon Euro’luk riski sigortalayan şirket, sadece son 5
yılda 100 milyon TL’lik hasar ödemesi gerçekleştirdi.
Üç tarafı denizlerle çevrili ve zengin
iç su kaynaklarına sahip olan
Türkiye’de balık ürünleri önemli bir
yere sahip. Son yıllarda özellikle
balık üretim tesislerinin gösterdiği
büyüme performansı da dikkat çekiyor.
Başta alabalık, çipura ve levrek olmak
üzere çiftliklerde farklı türlerde
üretim gerçekleşiyor. Rakamlarla
ifade etmek gerekirse 2000 yılında
sadece 79 bin ton olan üretim
günümüzde 300 bin tonların üzerine
çıkmış durumda. Ülkemizde 2 bin
300’e yakın üretim tesis yer alıyor ve
bu tesislerde 500 bin tona yakın üretim
kapasitesi bulunuyor.
İHRACAT DA SIÇRADI
Geçtiğimiz yıl bu kapasitenin
yüzde 65’i kullanılarak 5,6 milyar
TL değerinde 314 bin ton üretim
gerçekleştirildi. Bu üretimin
yüzde 67’si denizlerden yüzde
33’ü ise iç sulardan sağlandı.
Bunun yanında, üretimde
yaşanan artış eğilimi ihracat
tarafına da pozitif yönde
yansımış durumda. Geçen yıl
4,5 milyar TL değerinde 178 bin
ton ihracat gerçekleştirildi. Ürün
bazında ise levrek, çipura ve
orkinos ihracatı öne çıktı.
hangi çözümleri
sunuyor?
• Su ürünleri Hayvan Hayat Poliçesi
(Onshore/Offshore)
• Yüzen Ekipman Poliçesi
• Su ürünleri Hayvan
Hayat Nakliyat poliçesi
+ Kafes çekme
• Kuluçkahaneler ve
anaç balıklar için
düzenlenen poliçe
STRATEJİK SEKTÖR
Avlanılarak elde edilen su ürünleri zaman
içerisinde gerek yanlış avlanma gerekse
doğal kaynakların tükenmesi ile talepleri
karşılayamayacak noktalara doğru gidiyor.
Global Aquaculture Alliance’a göre
besin kaynaklarının yüzde 62’si
2030 yılına kadar su ürünlerinden
karşılanıyor olacak. Bu nedenle su
ürünleri üreticiliği sadece ülkemizde
değil tüm dünyada çok önemli,
stratejik bir sektör haline geliyor.
SİGORTANIN ÖNEMİ
Balık tüketiminin yüzde 70’inden
fazlasını sağlayan balık çiftliklerine
yönelik olarak düzenlenen özel sigortaların
öneminin arttığı ve riskler de dikkate
alındığında yaygınlaşma eğiliminde
olduğu görülüyor. 2012 yılından bu
yana Türkiye’de balık çiftliklerine özel
bir sigorta yapıyor.
Howden Türkiye Yönetim
Kurulu Üyesi Erdal Seferbay, su
ürünleri sektöründeki 400 milyon
Euro’luk riskin Howden aracılığı ile
Türkiye’de balık çiftlikleri için dizayn
edilen sigorta poliçesi ile teminat
altına alındığını söyledi. Akuakültür
projesinin dünya piyasasının önde
gelen reasürörleri ile yapılan
anlaşmalarla 2012 yılından bu
12
Su Ürünleri Yetiştiriciliği

yana sürdürüldüğünü kaydeden Erdal Seferbay,
Avrupa’ya yapılan su ürünleri ihracatında önemli
payı olan firmaların ve sektörün önde gelen
isimlerinin risklerinin bu poliçe ile teminat altına
alındığını ifade etti.
RİZİKO TEFTİŞİ
Howden aracılığı ile sunulan hizmetlerin en
başında tekliften önce gerçekleştirilmesi gereken
su üstünde ve su altında yapılan ‘Riziko Teftişi’
bulunuyor. Su ürünleri mühendisleri tarafından
gerçekleştirilen bu riziko teftişler, çiftlik sahiplerine
mevcut ve oluşabilecek riskler hakkında kapsamlı
bir rapor sağlıyor. Bununla birlikte iyileştirilmesi
gereken konular üzerinde gerek Türkiye’den
gerekse uluslararası pazardan elde edilen özel
tecrübelerle çözüm önerileri sunulup kapsamlı bir
şekilde hasar yönetimi sağlanıyor.
NEDEN HOWDEN
Howden dünyanın en büyük uluslararası
bağımsız brokeri. Dünya çapında 10 binden fazla
çalışanı ile 90’dan fazla ülkede faaliyet gösteriyor.
Howden, bünyesinde bulundurduğu tecrübeli su
ürünleri mühendisleri ve brokerleri ile müşterilerinin
isteğine uygun, özel sigorta poliçe dizayn
edebiliyor. Bununla birlikte su ürünleri mühendisleri
tarafından risk kabulü öncesi gerçekleştirilen
riziko teftişi ile Howden müşterilerilerine risklerin
azaltılması üzerine öneriler sunabiliyor. Bu
riziko teftiş raporu, aynı zamanda riskin doğru
tanımlanması ve uygun sigorta ürününü en uygun
fiyatla müşteriye sunmasında yardımcı oluyor.
Howden ACP İcra Kurulu Başkanı ve CEO’su Erdal Seferbay
“Sektör için özel ürünler hazırladık”
“Türkiye su ürünleri sektöründeki 400 milyon Euro’luk risk, Howden
aracılığı ile sigortalanıyor. Son 10 yılda Türkiye’de yaşanan
hasarların başında fırtına ve hastalık geliyor. Sadece son
5 yılda Howden aracılığı ile ödenen hasar miktarı ise 100
milyon TL rakamına ulaştı. Türkiye su ürünleri sektörü için
özel olarak hazırladığımız ürün ile her türlü balık hastalığı,
yetiştiricinin kontrolü dışındaki kirlenme ve zehirlenmeler,
doğal afetler, kazalar, hırsızlık, sabotaj, operasyonel kazalar
ve limitli olmayan birçok risk teminat altına alınabiliyor.”
13
www.howden.com.tr

HAVACILIK SEKTÖRÜ
Pandeminin en çok etkilediği
sektörlerden biri olan havacılığın 2020-
2021 dönemi zararının yaklaşık 157
milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.
Pandeminin etkileri ile birlikte havacılık
sektöründe sigortanın önemi daha da
arttı. Bu dönemde havacılık sektöründe
sigorta yönetim hizmetinin işinde
uzman ve yetkin brokerler tarafından
verilmesi, çok daha önemli.
DOĞRU BROKERLE
ÇALIŞMANIN ÖNEMİ
DAHA DA ARTTI
Covid-19’un dünyada çok hızlı yayılması, sınırların
kapatılması ve seyahat yasaklarının alınmasıyla
birlikte havacılık, pandemiden en çok etkilenen
sektörlerin başında yer alıyor. Havayolu şirketlerinin
uçuşlarının büyük kısmını iptal etmesiyle, park halinde duran
uçak sayısının artması, 2020 yılının ilk beş ayında sivil uçuş
trafiğinin, havayolu yolcu ve kargo taşıma hacminin azalmasına
dolayısıyla bazı şirketlerin iflasın eşiğine gelmesine neden oldu.
Son verilere göre, Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA),
2020’de Covid-19 salgınında ikinci dalga nedeniyle hava yolu
şirketlerinin 2020 ve 2021 yılında toplamda 157 milyar dolar
zarar edebileceğini duyurdu.
Yaşanan pandeminin etkileri, havacılık sektöründe
sigortanın önemini daha da artırdı. Türkiye Sigorta, Reasürans
ve Emeklilik Şirketleri Birliği resmi sonuçlarına göre 2018 yılı
sonu itibariyle havacılık branşının toplam prim üretimi 374,2
milyon TL iken bu rakam 2019’da yüzde 30 artışla 487,7 milyon
TL‘ye ulaştı. 2020 Eylül sonu itibariyle söz konusu üretim ise
yaklaşık 135 milyon TL.
REVİZYONLAR YAŞANDI
Tüm dünyası sarsan Covid-19, havacılık sigorta
programlarında negatif yansımalı revizyonları hem teminat
kapsamları hem de sigorta masrafları bakımından gerekli kıldı.
Salgın nedeniyle, ticari ve özel uçuşların çoğunun iptal edilmesi
neticesinde sigortalanan hava araçlarının kullanım amaçlarının
daralması, beraberinde finansal sıkıntıları doğurdu. Daha önce
‘uçuş ve yer rizikoları’ için teminat alan müşteriler, bu daralmayla
beraber sadece ‘yer rizikoları’ için geçerli olan teminatlara geçiş
yapıyor.
Havacılık sektörüne
özel poliçeler
Kendine mahsus özellikleri gereği her bir risk
profilinin farklılıklar içermesiyle havacılık ve
uzay sigortalarının karmaşık yapısı HOWDEN
uzmanlığında yönetilerek, geniş teminat kapsamı,
en uygun poliçe şartları ile optimize ediliyor.
• Hava Araçları Tekne (Gövde) ve Savaş (Harp)
Sigortaları
• Hava Araçları Yedek Parça, Makine, Ekipman
Sigortaları
• Hava Araçları Hukuki Sorumluluk (Üçüncü
Şahıs, Yolcu, Yük ve Posta) Sigortaları
• Bina, Hangar ve Ürün & Hizmet Sorumluluk
Sigortaları
• Mürettebat ve/veya Yolcu Koltuk Ferdi Kaza
Sigortaları
• Hava Araçları Tekne (Gövde) ve Sorumluk
Sigortaları ile bağlantılı olabilecek Diğer
Sorumluluk Sigortaları
• Hava Limanı İşletme Sorumluluk Sigortaları
• Pilot Lisans Kaybı Sigortaları
Havacılık sigorta piyasasında teminat veren sigortacılar da iş
kabul kriterlerinde ciddi değişikliklere gitti. Mevcut kapasitelerinin
arzını düşürdü ve hatta bazı sigortacılar piyasadan çekildi.
Yaşanan süreç nedeniyle yüzde 20-25 bandında prim/fiyat
artışları gözlemleniyor. Piyasa pratikleri ve yerel regülasyonlar
çerçevesinde, Covid-19’a bağlı riskler özelinde sigortaya konu
tüm tarafların (sigortalı, sigortası, reasürör ve broker) her bir işi
kendi içinde değerlendirme gayretini oldukça güçleştirdi. Global
olarak zor bir dönemden geçen havacılık piyasasında sigorta
yönetim hizmetinin işinde uzman ve yetkin brokerler tarafından
verilmesi, günümüz şartlarında ayrıca önem kazandı.
14

DEPREM
Bu yıl tüm dünyayı etkisi altına covid-19
pandemisinin yanında ülkemiz özelinde İzmir ve
bölgesinde yaşanan deprem ve 100’ün üzerindeki
can kaybı ve binin üzerindeki yaralı sayısı
büyük üzüntüye neden oldu. Türkiye’nin deprem
gerçeğini tekrar hatırlattı. Öncelikle başta İzmir
depremi olmak üzere yaşanan doğal afetlerde
yaşamını kaybedenlere rahmet diliyoruz.
Deprem, önlenemeyen bir doğa olayı ve bu yıl
içinde yaşadığımız doğal afetlerden en önemlisi de
İzmir depremi oldu. Türkiye’nin bir deprem ülkesi
olması nedeniyle bu doğa olayı karşısında nasıl bir
önlem alabileceğimiz hakkında bilinçli ve duyarlı olmak adına
yapılabilecek önlemleri paylaşmak istedik.
DEPREM ÖNCESİ
• Yerleşim bölgelerini titizlikle belirlemeliyiz. Evimizi depreme
uygun yerlere yapmalıyız.
• Yapıları deprem etkilerine karşı dayanıklı yapmalıyız.
• İmar planında konuta ayrılmış yerler dışındaki yerlere ev ve
bina yapılmamalıdır.
• Mevcut binaların dayanıklılıklarını arttırmalıyız.
• Sigorta sistemine dahil olmalıyız. DASK Zorunlu Deprem
Sigortası yaptırmalıyız.
• Günlük kullandığımız eşyalarımızın konut ve iş yerinde
yerleştirilmesini depreme uygun şekilde yapmalıyız.
• Binadan acilen kaçmak için kullanılacak yollardaki tehlikeleri
ortadan kaldırmalı, bu yolları işaretlemeli, buralara gereksiz eşya
ve malzeme koymamalıyız.
• Bir deprem planı hazırlayıp, bu plana göre nasıl
davranmamız gerektiğinin tatbikatını yapmalıyız.
• Gerekli İlk yardım malzemesi, yedek pil ve pilli radyo, el
feneri, temizlik malzemeleri,
düdük, mum, kibrit, kuru gıda ve bisküvi gibi malzemeleri bir
çanta içerisinde her an hazır bir şekilde bulundurmalıyız.
• Aile bireyleri ile topluca deprem sırasında nasıl
korunacağımız hususunda mutlaka konuşulmalı ve aile
bireylerimiz ile iletişimi nasıl sağlayacağımız hakkında karara
varılmalı, ulaşamayacağımız durumlar için alternatif buluşma
yerlerini planlamalıyız.
• Başımızı iki elimizin arasında alarak veya bir koruyucu
(yastık, kitap vb) malzeme ile korunmalıyız. Sarsıntı geçene dek
beklemeliyiz.
• Mutfak, imalathane gibi iş aletlerinin bulunduğu yerlerde;
ocak, fırın gibi cihazları kapatmalıyız. Dökülebilecek malzeme ve
maddelerden uzaklaşmalıyız.
• Sarsıntı geçtikten sonra elektrik, gaz ve su vanalarını
kapatmalıyız.
• Daha önceden hazırlanmış acil durum çantası ile binayı
derhal daha önce tespit ettiğimiz yoldan terk edip toplanma
bölgesine gitmeliyiz.
• Merdiven, balkon, koridor ve geniş alanlı yerlerden,
kolonlardan ve pencerelerden uzaklaşmalıyız.
• Kesinlikle asansör kullanmamalıyız. Asansörde kalmış isek
kat çıkış düğmesine basarak asansörü terk etmeliyiz.
DEPREM SIRASINDA
• Kesinlikle panik olmamalıyız. Sabitlenmemiş dolap,
raf, pencere vb. eşyalardan uzak durmalıyız. Varsa
sandalyelerle desteklenmiş masa altına veya dolgun ve
hacimli koltuk, kanepe, içi dolu sandık gibi koruma
sağlayabilecek eşya yanına çömelmeli veya uzanmalıyız.
15
www.howden.com.tr

HABER
HOWDEN ACP
YENİ OFİSİYLE
EGE’DE
DAHA DA İDDİALI
Türkiye’nin en büyük üç büyük sigorta brokerlik
şirketinden biri olan Howden, İzmir’deki yeni ofisine
taşındı. Howden ACP İzmir’de açtığı yeni ofisiyle
birlikte Ege Bölgesi’nde daha verimli ve daha güçlü
şekilde büyümeyi ve hizmet vermeyi hedefliyor.
Dünyanın dengelerinin alt üst olduğu pandemi döneminde
yatırımlarına ara vermeyen şirket, çalışan verimliliğini ön
planda tutarak, Türkiye’deki büyümesine devam ediyor.
İzmir ve Ege Bölgesi sanayi ve turizm özelinde, son
yıllarda ciddi bir ivme yakaladı.
Geliştirdiği yenilikçi ürünlerle müşterilerine poliçe sunmanın
ötesinde her türlü risk yönetiminde destek olan Howden
Türkiye, İzmir’de yeni adresinde hizmet vermeye devam
edecek. Dünyanın dengelerinin alt üst olduğu pandemi
döneminde yatırımlarına ara
vermeyen şirket, çalışan
verimliliğini ön planda tutarak,
Türkiye’deki büyümesine
devam ediyor.
İzmir merkezli Erna
Sigorta, 2015 yılında ACP
tarafından satın alındı.
Böylece ACP’nin İzmir
bölge müdürlüğü olarak
faaliyetlerine devam etti. 2018 yılına gelindiğinde ise Howden ACP’nin
çoğunluk hisselerini satın aldı.
SON YILLARDA ARTAN İVME
Erna’nın kurucu ortağı ve yönetici olan Erdal Seferbay, yapılan
varlık satışları sonrasında kariyerini Howden ACP’de sürdürüyor. Şu
anda da Howden ACP’nin CEO’su olarak görevine devam eden Erdal
Seferbay, yeni İzmir ofisi ve bölgede şirketin hedefleriyle ilgili olarak şu
değerlendirmelerde bulundu:
“Howden’ın küresel vizyonu hizmet verdiği her ülkede ve o ülkenin
her bölgesinde kendisini hissettiriyor. İzmir ve Ege Bölgesi sanayi ve
turizm özelinde, son yıllarda ciddi bir ivme yakaladı. İzmir Konak’taki
yeni ofisimizle, çalışan verimliliğini ve performansını ön planda tutarak
paydaşlarımıza hizmet vermeyi sürdüreceğiz” dedi.
16

DIJITAL
Howden Group’un ana prensiplerinden biri de sektörde öncü olmak ve farklı projeler geliştirerek
sigorta sektörüne yenilikler getirmek. Bu prensipten yola çıkan şirketin pek çok konu başlığında
yaptığı çalışmalardan biri dijital dönüşüm. Bunun için dijital dönüşüm ekibi kuruldu.
Howden Group, sektöründe öncü olabilecek
farklı projelere imza atarak yenilikler getiriyor.
Bu, şirketin ana prensiplerinden biri ve
üzerinde çalışılan konulardan biri de dijital
dönüşüm. Özellikle pandemi ile birlikte dijitalleşmenin,
dijital dönüşümün önemi artarak devam ediyor.
Dijital dönüşüme önem veren ve bu anlamda grup
içinde dijital çalışmaları ve veri işlemlerini yürüten
Hyperion-X şirketi ile ortaklaşa yenilikçi projelere
imza atılıyor. Bu alanda yapılan yatırım ve çalışmaların
en önemli sonuçları yaşanan pandemi sürecinde
görülmüş oldu.
Dijital çalışma sistemine geçilmesi sayesinde
Türkiye’de Mart 2020’de başlayan Covid-19 salgını ile
birlikte tüm şirket çalışanları bir hafta gibi kısa bir süre
içerisinde evden çalışma sistemine geçti. Böylece eski
normal düzende, müşterilere hizmet verilmeye devam
edildi.
NOVIDEA SİSTEMİNE GİRİLDİ
Dijital dönüşüm ekibi, grup tarafından gelen istekleri
Türkiye bölgesinde başarıyla hayata geçirmek ve sonrasında
bu projeleri TMEA bölgesi genelinde uyarlamak hedefiyle
emin adımlarla ilerliyor. Kasım ayı içerisinde grubun
dijitalleşme yönündeki projelerinin temelinde yer alan
Novidea sistemine dahil olundu. Bir brokerin ihtiyacı
olabilecek bütün süreçleri kapsayan Novidea sisteminde,
Howden Türkiye satış ekiplerinin front-office süreçleri önceliği
ile sisteme ilk adım atıldı.
2021’de şirkette müşteri ilişkileri yönetiminde,
müşterilerin ihtiyaç ve taleplerini daha hızlı çözümlemek adına
hasar, operasyon, plasman, reasürans ve finans süreçlerinin
Novidea ekosisteminde faaliyete geçirilmesi kapsamında,
proje çalışmaları gerçekleştirilecek.
EKİP KURULDU
2020 yılının Nisan ayında Howden Türkiye bünyesinde
özel bir dijital dönüşüm ekibi oluşturuldu ve bu alanda
çalışmalar hızlandırıldı. Ekip. ilk etapta üç ana alanda
çalışmalarına başladı. Şirket içi iş süreçlerini uçtan uca
dijitalleştirme, operasyonel verimliliği artırmaya yönelik
akılcı iş çözümleri geliştirme ve Howden Türkiye’nin dijital
sigortacılık çağındaki rolü ve konumunu belirleyecek bir
altyapı oluşturma hedefleri belirlendi.
İş ve ihtiyaç analizlerini toparlama esnasında Howden
Group ile gerçekleştirilen siber güvenlik değerlendirmesi
sonrasında bilgi güvenliği kapsamında alınacak
aksiyonların, dijital dönüşüm ekibinde toplanmasına karar
verildi.
Howden Group global prosedür ve standartlarının
Türkiye’ye uyarlanması, PCI-DSS uyumluluğu, GDPR
(KVKK) kanunlarına tam uyum sağlayabilme amaçlarıyla
proje çalışmalarına başlandı.
17
www.howden.com.tr

ENERJİ
İnsanlık tarihinde çağları belirtmek için farklı isimler
kullanıldı. Günümüz çağını adlandırmak gerekirse bu
konuda birçok farklı görüş var: Kimisi internet çağı,
kimisi hız çağı diye adlandırıyor. Bizim içinse 19’uncu
yüzyılın sonunda başlayan, devam etmekte olan ve
uzun süre de devam edecek olan çağı ‘Enerji Çağı’
olarak adlandırmak yanlış olmaz.
“PANDEMİ VE
SONRASINDA ENERJİ”
Makinelerin üretimde kullanılmaya, motorlu
ulaşım araçlarının hayata girmeye ve
elektriğin yaygın olarak şebekelerle
kullanılmaya başladığı 19’uncu yüzyılın
sonlarından itibaren enerji, insanlığın ihtiyaç kalemlerinin
üst sıralarına gittikçe daha fazla tırmandı. Bu, aynı
zamanda teknolojik ve insani gelişmede de insanlık
tarihinde görülmedik hızların ortaya çıkmasını sağladı.
Bununla birlikte enerjiye duyulan ihtiyaç ve enerji
kaynaklarının kısıtlı olmasıyla birlikte savaşlar,
enerji üretiminin çevreye verdiği zararlar
gibi olumsuz etkileri de gördük.
KESİNTİSİZ ENERJİ
Günlük hayatımızı gözümüzün
önüne getirdiğimizde, kesintisiz
enerjiye, uyanık olduğumuz her an
ne kadar bağımlı olduğumuzu da
fark edebiliriz. İlerleyen teknoloji
ve alışkanlıkların etkisiyle bu
ihtiyacın günden güne artacağı da
aşikar. Sadece tamamen elektrikli
otomobillerin çok daha yoğun bir şekilde
hayatımıza girmesi bile şu anki ihtiyaç ve alt
yapıyı tamamen farklı noktaya çekecektir. Yapılan
genel projeksiyonlara göre Türkiye’de 2030’de satılan her
iki yeni otomobilden birisi elektrikli olacak ve bu dönemde
trafikteki bütün araçların en az yüzde 10’u elektrikli
olacak. Ben bu sayılara 2030’dan önce ulaşılabileceğini
düşünüyorum ve buna bağlı olarak kesintisiz elektrik
ihtiyacı da günbegün artacaktır.
Pandemi nedeniyle de birçok alanda yaşanan
“Arz güvenliği
öncelikli”
Kullanım alanları değişse de elektrikte
arz güvenliği ve devamlılığı son derece
önemli. Bu doğrultuda zaten son derece
riskli bir iş kolu olan elektrik üretim,
iletim ve dağıtımında, yedi gün
yirmi dört saat çalışan yüzbinlerce
emekçiye, gizli kahramanlara
hepimizin teşekkür borcu var.
değişimlerin elektrik tüketimine etkisi birçok alanda geçici
olduğu gibi, bazı alanlarda kalıcı olacaktır. Özellikle uzaktan
çalışma modeliyle birlikte elektrik tüketiminin ticari ofis,
AVM gibi alanlardan konutlara kayması büyük oranda kalıcı
olacak. Nitekim, EPDK tarafından açıklanan enerji tüketim
verilerine bakacak olursak ülkemizde ilk vakanın görüldüğü
ve kısmi kapanma tedbirlerinin alınmaya başladığı mart ayı
ile tedbirlerin gevşetildiği haziran ayları arasında bu durum
net olarak görüldü.
HİZMET VE PERAKENDE ETKİLENDİ
Genel toplam tüketim yüzde 10
gibi bir oranda düşmüşken, konut ve
tarımsal sulamada artış olduğunu
görebiliyoruz. En büyük düşüş olan
tüketici kanalları ticarethaneler
ve sanayi tesisleri. Tedbirlerin
gevşetildiği Haziran ayı sonrasında
sanayi tesislerindeki düşüş durdu
hatta artıya geçti. Ticarethanelerdeki
düşüş ise oran olarak azalmakla birlikte
devam etti. Sonuç olarak bu tablonun
ortaya koyduğu gibi pandemiden en çok
hizmet sektörü ile geleneksel perakende
sektörleri etkilendi.
Pandeminin enerji sektörünü etkilediği bir diğer
nokta ise özellikle son dönemde artan yenilenebilir enerji
yatırımlarında tedarik zincirindeki gecikmeler nedeniyle
yatırımların tamamlanmasında yaşanan gecikmeler.
Ülkemiz bu konudan asgari şekilde etkilenmiş olmakla
birlikte farklı coğrafyalarda, özellikle ABD gibi salgından en
fazla etkilenen ülkelerde önemli gecikmeler yaşandı.
18

ATAMALAR
HOWDEN TÜKİYE’DE
ÖNEMLİ ATAMALAR
Howden Türkiye, beş önemli pozisyon için kritik atamalar gerçekleştirdi. Howden
Türkiye şirketlerinden Howden ACP’nin Ticari Alacak Sigortaları Direktörlüğü’ne Serdar
Yaray getirildi. Özel Riskler Kıdemli Direktörlüğü’ne Özge Duygulu ve Kıdemli Plasman
Direktörü görevine Gökben An atandı. GRC Howden Reasürans şirketinde ise
Müge Karabağlı İş Geliştirme Direktörlüğü görevini üstlendi.
SERDAR YARAY KİMDİR?
Lisans eğitimini Kocaeli
Üniversitesi İşletme Bölümü’nde
tamamlayan Serdar Yaray,
Galatasaray Üniversitesi Ekonomi
Hukuku Bölümü’nde yüksek
lisansına devam ediyor. HSBC
Bank, Finansbank ve Fibabank’ta
ticari bankacılık portföy yöneticisi
olarak görev aldıktan sonra Aon
Sigorta ve Reasürans Brokerliği
ve en son Integra Sigorta
Reasürans Brokerliği’nde ticari
alacak sigortaları departmanında
görev aldı.
MÜGE KARABAĞLI
KİMDİR?
GRC Howden Reasürans
şirketimizde, “İş
Geliştirme Direktörü”
unvanı ile aramıza
katılmıştır. Marmara
Üniversitesi Ekonometri
Bölümü mezunu olup,
IBS Sigorta ve Reasürans
Brokerliği’nde çalışma
hayatına başladı.
Sonrasında sırasıyla
Nart, Gras Savoye,
AON Benfield’da ve
son olarak Integra’da
reasürans alanında
görev aldı.
ÖZGE DUYGULU KİMDİR?
Özel riskler kıdemli
direktörlüğüne getirilen Özge
Duygulu, İstanbul Üniversitesi
İktisat Fakültesi mezunu olup,
Milli Reasürans’ta marin uzmanı,
Demir Sigorta ve Mapfre
Sigorta’da reasürans ve özel
riskler müdürü olarak görev
yaptı. Son olarak IBS Sigorta’da
reasürans müdürü ve ardından
da müşteri yönetimi genel
müdür yardımcılığına
kadar yükseldi.
GÖKBEN AN
KİMDİR?
Kıdemli plasman
direktörü görevine
atanan Gökben
An, İstanbul
Üniversitesi’nde
Sigortacılık Bölümü’nü
tamamladıktan sonra
Güven Sigorta’da kaza
servisi uzmanı ve
son olarak da Marsh
Sigorta’da plasman
direktörü olarak
görev aldı.
19
www.howden.com.tr

www.howden.com.tr
Bizi sosyal medya
hesaplarımızdan da
takip edebilirsiniz.
HowdenTurkey