06.04.2021 Views

NALBUR TEKNIK NISAN 2021

PDF'lerinizi Online dergiye dönüştürün ve gelirlerinizi artırın!

SEO uyumlu Online dergiler, güçlü geri bağlantılar ve multimedya içerikleri ile görünürlüğünüzü ve gelirlerinizi artırın.

Nisan <strong>2021</strong><br />

yeni<br />

ASKAYNAK PLASMA 45-ULTRA<br />

Hızlı ve Hassas Plazma Kesim için<br />

Daima Yanınızda<br />

LCD<br />

15 mm<br />

Kesme<br />

Kalınlığı<br />

1<br />

FAZ<br />

45A<br />

(%40)<br />

13<br />

KG<br />

47,5<br />

cm<br />

17 cm<br />

31 cm<br />

IOS fotoğraf<br />

kamerası<br />

ve QR Code<br />

tarayıcı ile<br />

açabilirsiniz.<br />

NT Ön Kapak Plasma 45-Ultra 186x207mm 010421V1.indd 1 2.04.<strong>2021</strong> 07:11


TETİK KONTROLÜ İLE<br />

DAHA VERİMLİ<br />

BUDAMA İŞLEMLERİ<br />

Pro Pruner Professional<br />

504<br />

.<br />

Nisan <strong>2021</strong> .<br />

www.istanbulhirdavatfuari.com


YENİ Pro Pruner PROFESSIONAL<br />

Yeni bir verimlilik düzeyi için elektrikli budama<br />

Sınıfının en iyi kesme performansı<br />

Yeni Brushless motor platformu ve optimize edilmiş<br />

mekanik sistem her kesimi verimli hale getirir<br />

Akü başına en fazla kesim sayısı<br />

4.500 kesim/akü, akü endişesi yok<br />

Hafif<br />

3 normal elma ağırlığına eşit, tüm<br />

gün çalışmaya uygun<br />

Sınıfındaki en iyi kesme<br />

çıkış torku<br />

Özel koruyucu eldiven<br />

• Parmağınızın yaralanma olasılığını azaltın<br />

Durum gösteren LED<br />

•Kullanıcıyı alet durumu hakkında<br />

bilgilendirmek için yüksek görünürlük,<br />

güvenlik seviyesini artırır<br />

• Yüksek verimliliğe sahip<br />

tamamen yeni bir fırçasız motor<br />

platformu<br />

Akü başına en yüksek kesim sayısı<br />

4Cr13 paslanmaz bıçaklar<br />

• Yüksek dayanıklılık (kullanım ömrü 500.000 kesimi aşıyor)<br />

• Paslanmaz bıçak, paslanma korozyonu endişesi yok<br />

• Yüksek verimli motor<br />

• Özel eğriye sahip optimize edilmiş bıçak<br />

• Bosch yüksek performanslı akü yönetim sistemi<br />

PCBA, motor, aküye dört<br />

NTC dahildir<br />

• Çalışma sırasında istediğiniz zaman aletlerin<br />

durumunu izleyin<br />

• Aşırı yük koruması, aşırı ısınma koruması<br />

BRUSHLESS<br />

MOTOR<br />

CHARGE LEVEL<br />

INDICATOR<br />

TEKNİK VERİ<br />

Akü gerilimi<br />

Akü Kapasitesi<br />

Max. kesme çapı<br />

Pro Pruner<br />

12V<br />

3.0 Ah<br />

25 mm<br />

Akü başına kesme sayısı (GBA 12V 3.0 Ah) 4.500<br />

Ağırlık<br />

1.0 kg<br />

Teslimat Kapsamı<br />

Pro Pruner<br />

Pro Pruner + 2× GBA 12V 3.0 Ah + GAL 12V-20<br />

Sipariş Kodu<br />

0.601.9K1.020<br />

0.601.9K1.021


www.reismakina.com<br />

www.knipex.com.tr


6 kg<br />

BAHÇE MAKİNALARI<br />

LMS51<br />

BENZİNLİ ÇİM BİÇME MAKİNASI<br />

Motor<br />

LCIP70FA / 196 cc<br />

Çim Haznesi<br />

70L<br />

Tekerlekler<br />

Ön: 8"<br />

Arka: 10"<br />

Yan Tahliye Sistemi<br />

Darbelere karșı dirençli<br />

Yüksek Dayanıklılık<br />

BENZİNLİ<br />

ŞANZIMANLI<br />

37.5 kg<br />

www.maxsafety.com.tr


İçindekiler<br />

1 4 2 8<br />

İstanbul Hırdavat Fuarı <strong>2021</strong>‘de Bölgesinde<br />

Tek Fuar Olacak<br />

Bayem Grup, 33 Ülkeye İhracat Yaparak<br />

Ülke Ekonomisine Katkı Sağlıyor<br />

3 6 8 0<br />

“Çelebi Hırdavat, Evobond Markasının<br />

Türkiye’deki Tek Yetkili Satıcısı”<br />

Türkiye’nin Gelirini Artıracak 10 Öneri<br />

9 4 10 6<br />

E-Ticaret, <strong>2021</strong> Yılında Sektörlerin Odağında Olacak<br />

E- Ticarette En Sık Yapılan 20 Hata<br />

Reklam<br />

İndeks<br />

ACARLAR ............................................ 49<br />

ACISAN................................................. 77<br />

AKÇALI BOYA....................................... 33<br />

FRS MAKİNA.................................... 71-73<br />

GÜLAL................................................... 41<br />

İHF............................................. 13-87-111<br />

OSMANLI OTOMOTİV.......................... 81<br />

PANDA PLASTİK................................... 51<br />

RENK PLASTİK..................................... 83<br />

ASAL İTHALAT.......................................11<br />

İST İŞÇİ SAĞ........................................ 57<br />

REİS MAKİNA...................................... 4-5<br />

ASKAYNAK....................................Ö.K-19<br />

İTO KİLİT............................................... 31<br />

REXON.................................................. 67<br />

ATEŞ İNŞ......................................... 24-25<br />

İZELTAŞ................................................ 15<br />

RİCO EL ALETLERİ.............................. 79<br />

ATG EL ALETLERİ................................ 43<br />

KALE MAKİNA...................................... 6-7<br />

SEDA END........................................... 8-9<br />

BAYEM GRUP..................................Ö.K.K<br />

KANCA.................................................. 75<br />

SELSİL................................................. 2-3<br />

BEYBİ............................................... 20-21<br />

KARAM İŞ GÜV..................................... 45<br />

SERFA TOOLS...................................... 61<br />

BOSCH...........................................Ö.K.İ-1<br />

KARBOSAN........................................ A.K<br />

TİGİAD.................................................. 89<br />

CALDİNİ................................................ 59<br />

MADE ................................................... 85<br />

TUFAN BOYA........................................ 69<br />

ÇELEBİ HIRDAVAT............................... 39<br />

MURATOĞLU MAK............................... 47<br />

TURSAN................................................ 53<br />

ÇELİK HORTUM................64-65 İNSÖRT<br />

MUTLUSAN........................................... 35<br />

UĞUR HIRDAVAT.......................... A.K.İ.K<br />

EBRAR ................................................. 55<br />

NT İMAJ................................................. 93<br />

YAKAR KARDEŞLER............................ 17


NalburTeknik<br />

Dergisi<br />

Sosyal Medya<br />

Çekilişlerine<br />

Devam Edecek!<br />

Voli Fuar Hizmetleri A.Ş.<br />

Adına İmtiyaz Sahibi<br />

Hüseyin Ferruh IŞIK<br />

Sorumlu Müdür<br />

Mustafa Aktaş<br />

mustafa.aktas@voli.com.tr<br />

Diğer sayılarımızda da belirttiğimiz ve altını<br />

çokça çizdiğimiz gibi sektörel yayın konusunda<br />

sektörün tek dergisi olarak online platformlarda<br />

da etkin olmayı sürdürüyoruz. Hem internet<br />

sitemiz hem de sosyal medya hesaplarımızda<br />

hırdavat ve nalburiye sektörünün haber ve<br />

reklamlarına yer vermeye devam ediyoruz.<br />

Yayın Editörü<br />

Murat Uludasdemir<br />

murat.uludasdemir@voli.com.tr<br />

Editörden<br />

Geçen ay yaklaşık 15 gün süren bir etkinlikle<br />

NalburTeknik Dergisi instagram hesabımızda<br />

bir çekiliş düzenledik. Çelebi Hırdavat’ın<br />

sponsorluğunda gerçekleştirdiğimiz çekilişle<br />

20 binden fazla hesaba erişim sağladık.<br />

Çekilişimize 500’ün üzerinde bir katılım<br />

sağlanırken, verdiğimiz ödülü Manisa<br />

esnafından Selticaret kazandı. Dergi olarak<br />

belirlediğimiz konseptte, sadece nalburiye<br />

ve hırdavat sektöründe yer alan firmaların<br />

katıldığı bu etkinliği farklı hediyelerle<br />

sürdürmeyi düşünüyoruz. Bu sayede<br />

firmalarımızda sadece dergide değil; aynı<br />

zamanda sosyal medya mecralarında da<br />

tanıtım yapma fırsatı yakalayarak, hem basılı<br />

hem de dijital platformlarda daha çok sektör<br />

profesyoneline ulaşma şansı yakalıyor. Bizim<br />

dergi olarak buradaki amacımızda genel<br />

olarak bu zaten. Firmalarımız marka bilinirliği<br />

ve tanıtım açısından ne kadar çok kişiye<br />

ulaşırsa sektör etkileşimi açısından bizler de<br />

amacımıza ulaşmış oluyoruz.<br />

Reklam Müdürü<br />

Zülküf Karadayı<br />

zulkuf.karadayi@voli.com.tr<br />

Finans Müdürü<br />

Mustafa Aktaş<br />

mustafa.aktas@voli.com.tr<br />

Kurumsal İletişim Müdürü<br />

Nehir Çetiner<br />

nehir.cetiner@voli.com.tr<br />

Grafik Tasarım<br />

M.Cüneyt Er<br />

cuneyt.er@voli.com.tr<br />

Sizleri de bundan sonraki çekilişlerimize<br />

hem ödül kazanmak hem de sponsor olarak<br />

markanızı ve ürünlerinizi daha çok geniş<br />

kitlelere ulaştırmak için bekliyoruz.<br />

Mayıs sayımızda görüşmek üzere…<br />

Sağlıcakla kalın.<br />

CTP - Baskı<br />

İhlas Matbaacılık<br />

Adres<br />

Yenibosna Merkez Mah. Ladin Sok.<br />

No: 4M İç Kapı No: 1235/605<br />

Yenibosna - Bahçelievler/İstanbul/TURKEY<br />

Tel: +90 212 604 51 00 Fax: +90 212 604 51 35<br />

Murat Uludaşdemir


13


İHF <strong>2021</strong><br />

İstanbul Hırdavat Fuarı <strong>2021</strong>‘de<br />

Bölgesinde Tek Fuar Olacak<br />

Zülküf Karadayı<br />

İstanbul Hırdavat Fuarı Proje Müdürü<br />

Tüm sanayi kolları ile ortak bağı olan ve çarkın<br />

dönmesini sağlayan Hırdavat ve Nalburiye<br />

sektörü; inovasyon yenilik ve çeşitlilik<br />

konusunda dünya çapında bir dinamizme<br />

sahip.<br />

Bu büyük ticari hacim ön görüldüğünde son 4<br />

yıldır dünya markalarının son ürünleri, yerli ve<br />

yabancı üreticilerin geliştirdiği tüm yeni ürünlerin<br />

sergilendiği önemli bir ticari arena olan İstanbul<br />

Hırdavat Fuarı tüm sektör profesyonellerini 5.<br />

kez bir araya getirmeye hazırlanıyor.<br />

.<br />

14 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Dünya ticaretinin Orta Doğu, Afrika, Türk Cumhuriyetleri ve Asya’ya açılan kapısı<br />

Türkiye’nin hırdavat ve nalburiye sektörüne yönelik tek fuarı olan<br />

İstanbul Hırdavat Fuarı 27 - 30 Ekim <strong>2021</strong> tarihinde kapılarını açacak.


15


.<br />

16 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

İHF <strong>2021</strong><br />

5 yıldır bu büyük eksikliği tamamlayan zımpara ve çivi makinaları ve aşındırıcılara;<br />

Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı; son lazer aletleri ve iş güvenliği ekipmanlarından<br />

kullanıcıdan ötesinde üretici, toptancı, izolasyon, yalıtım ve tecrit malzemelerine,<br />

perakendeci, bayii ve yapı market satın alma<br />

profesyonellerinden oluşan ziyaretçi kitlesi ile<br />

boyacı ve kilit aksesuarlarına kadar çok büyük<br />

bir ürün çeşitliliği sunuyor.<br />

önemli ticari arenayı oluşturuyor.<br />

5. kez kapılarını açacak olana fuarın proje<br />

27-30 Ekim <strong>2021</strong> tarihleri arasında İstanbul müdürü Zülküf Karadayı konu ile ilgili<br />

Fuar Merkezi’nde kapılarını açacak olan fuar; açıklamasında;<br />

Elektrikli ve mekanik el aletleri ve Ülkemiz 80 milyonu aşan nüfusu ve güçlü<br />

aksesuarlarından kaynak makinaları ve sanayisiyle şüphesiz ki kendi başına gelecek<br />

elektrotlarına, D.I.Y. (kendin yap) ürünleri, vaat eden bir pazar ve ayrıca komşu ülkeler


İHF <strong>2021</strong><br />

de göz ününe alındığında çok daha geniş bir<br />

pazara ulaşım imkanı sağlıyor. Hırdavat ve<br />

nalburiye sektörünün Orta Doğu, Afrika, Türk<br />

Cumhuriyetleri ve Asya’nın kalbi konumunda<br />

olan ve 5. yılında sizlerin de büyük katkısı<br />

ile artık gelenekselleşen İstanbul Hırdavat<br />

Fuarı bölgenin en önemli ticari arenası olmayı<br />

başarmıştır.<br />

Geçen yıl ki fuarımızda pandeminin ilk haftasında<br />

olmasından kaynaklı olumsuz etkilere rağmen<br />

katılımcılarımıza verdiğimiz sözü yerine<br />

getirerek ihracat ve iç piyasa hedefine yönelik<br />

ticari bağlantılarını geliştirdiklerini duymak<br />

bizleri çok mutlu etmiştir.<br />

içi fuar gün sayısını 3 (çarşamba-cumartesi)<br />

güne çıkartarak yüksek faydayı sağlamayı<br />

hedefliyoruz” dedi.<br />

<strong>2021</strong> yılı hazırlıklarını tüm hızıyla sürdüren<br />

İstanbul Hırdavat Fuarı’nda üretim verimliliğini<br />

ve rekabeti artırmayı hedefleyen KOBİ’leri ile<br />

sektördeki yeni teknolojileri yakından görmek<br />

ürün ve hizmet konusunda bilgi sahibi olmak<br />

isteyen sektör paydaşlarımızla buluşmayı<br />

heyecanla bekliyoruz.<br />

<strong>2021</strong> yılında da bu bilinçle çalışmalarımızı<br />

büyük bir heves ve şevkle yürüttüğümüzü<br />

bilmenizi isteriz. Tüm yaşananlara rağmen<br />

siz paydaşlarımızın ve tüm nalbur ve hırdavat<br />

camiamızın bu büyük buluşmaya enerjilerini<br />

yitirmeden odaklanması en büyük dileğimizdir.<br />

Ayrıca yaşanan pandeminin ekonomimize<br />

yansıttığı olumsuz etkinin azaltılması ve<br />

sektöre katkı sunmak adına <strong>2021</strong> yılında hafta<br />

18<br />

.<br />

Nisan <strong>2021</strong> .<br />

www.istanbulhirdavatfuari.com


Askaynak SuperMIG 505W<br />

MULTI-PROSES SINERJIK INVERTÖR<br />

GAZALTI KAYNAK MAKINESI<br />

yeni<br />

Şimdi<br />

hem yerli,<br />

hem daha güçlü!<br />

500A<br />

(%50)<br />

30V<br />

Boşta Çalışma<br />

Gerilimi<br />

3<br />

FAZ<br />

CO 2<br />

ArCO 2<br />

140<br />

cm<br />

119<br />

cm<br />

53<br />

cm<br />

Detaylı bilgi için<br />

QR kodu okutun<br />

IOS fotoğraf kamerası<br />

ve QR Code tarayıcı ile<br />

açabilirsiniz.<br />

19


Sektörel<br />

.<br />

20 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


21


.<br />

22 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

İGİAD Başkanı Ayhan Karahan<br />

Görevine Devam Ediyor<br />

İGİAD’ın 9. Olağan Genel Kurul Toplantısı, 27 Mart <strong>2021</strong> tarihinde Grand Cevahir<br />

Hotel’de gerçekleştirildi. Toplantıya çok sayıda davetli katıldı.<br />

İkram sonrası başlayan program; Selamlama<br />

Konuşmaları, İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Ayhan Karahan’ın karşılama konuşmaları, Plaket<br />

Takdim töreni, Genel Kurul gündemi ve Teşekkür<br />

ilke” olarak belirlediği düsturlar, iş dünyası için<br />

yol gösterici bir kılavuzdur. Türkiye, herkesin<br />

arzuladığı ve imrendiği bir noktaya ancak böylesi<br />

bir kılavuz sayesinde varacaktır” dedi.<br />

konuşmaları ile son buldu.<br />

İLKE İlim Kültür Eğitim Vakfı yönetim Kurulu Program; İGİAD’da 10. yılını dolduran üyelere,<br />

Başkanı Lütfi Sunar, İstanbul Ticaret Odası komisyonlarda üstün performans sergileyen<br />

Başkan Vekili İsrafil Kuralay, İstanbul Fatih<br />

Belediye Başkanı M. Ergün Turan ve AK Parti<br />

İstanbul Milletvekili Halis Dalkılıç selamlama<br />

üyelere ve bir önceki dönem İGİAD Yönetim<br />

Kurulu görevini devreden üyelere plaket takdim<br />

törenleri ile devam etti.<br />

konuşmaları yaptılar.<br />

İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karahan: 9. Olağan Genel Kurul Toplantısı için divan<br />

“İGİAD Hakkın, hukukun ve adaletin ancak ahlak heyetinin seçimine geçildi. Divan heyeti<br />

temelinde yükseleceği inancıyla “Helal kazanç<br />

ve adil paylaşım” ilkesiyle sadece iş hayatımızın<br />

değil, sosyal hayatımızın da daha huzurlu ve<br />

başkanlığına, önergenin oylanması neticesinde<br />

Reşat Petek, üyeliklerine ise Hasan Faik Tunalı<br />

ve Haydar Temel seçildi.<br />

meşru olacağına inanmaktadır. İGİAD’ın “on


Sektörel<br />

Divan heyeti seçiminin hemen ardından geride<br />

bıraktığımız 2019-2020 yılı faaliyet raporunu<br />

Teşkilatlanma Komisyonu Başkanı Hüseyin<br />

Dinçel delegelere sundu. 2019-2020 dönemi<br />

bütçenin okunması, <strong>2021</strong>-2022 dönemi tahmini<br />

bütçenin sunumu, 2019-2020 dönemi denetleme<br />

kurulu raporunun okunması ve İbrası için Mali<br />

İşler Komisyonu Başkanı Hasan Murat Bezirci<br />

kürsüye gelerek delegelere okudu.<br />

Sunumların akabinde Yönetim Kurulu, Denetleme<br />

Kurulu, Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu<br />

üyelerinin seçimi gerçekleştirildi. Yeniden İGİAD<br />

başkanlığına seçilen Ayhan Karahan kürsüye<br />

gelerek İGİAD Yönetim Kurulu adına delegelere<br />

bir teşekkür konuşması gerçekleştirdi.<br />

Ayhan Karahan başkanlığındaki İGİAD Yönetim<br />

Kurulu şu isimlerden oluştu: Adem Güler, Emrah<br />

Yazıcı, Hüseyin Akça, İsmail Hakkı Karahan,<br />

Mahmut Reşit Üstün, Nuri Ecevit, Orhan Demir,<br />

Ömer Bedrettin Çiçek, Sinan Şahin, Şükrü<br />

Özkara, Yusuf Şentürk, Ali Akyüz, Mikail Karaca,<br />

Muhammet Sait Bozik ve Enes Alkan.<br />

Denetleme Kurulu Üyeleri; Davut Şanver<br />

başkanlığında Yusuf Alpaydın, Orhan Yaşar,<br />

Hüseyin Acar, Mehmet Çakar ve Faruk<br />

Özkaya’dan oluştu.<br />

Disiplin Kurulu Üyeleri; Hüseyin Akkuş<br />

başkanlığında Hamza Keniş, Hasan Faik Tunalı,<br />

Mustafa Karaca ve Hamit Yıldırım’dan oluştu.<br />

Tahkim Kurulu Üyeleri; Nihat Erdoğmuş<br />

başkanlığında Ahmet Karahan, Hamza Keniş,<br />

Hüseyin Akkuş, Hasan Faik Tunalı, Orhan<br />

Sağlam, Kenan Yabanigül ve Abdülkadir Uslu’dan<br />

oluştu.<br />

Genç İGİAD Yönetim Kurulu ise; Enes Alkan<br />

başkanlığında Mehmet Fatih Kıratlı, Refik<br />

Söylemez, Talha Topal Ali Özkan, Bilal Acar,<br />

Cafer Albayrak, Hasan Özkurt, Muhlis Akkaya,<br />

Raşit Genan, Safa Özkara, Taha İslamoğlu ve<br />

Muhammed Emin Memiş’ten oluştu.<br />

İGİAD’ın yeni Yönetim Kurulu’nu ve diğer kurullara<br />

seçilen üyelerimizi tebrik ediyor, hayırlı çalışmalar<br />

diliyoruz.<br />

23


Sektörel<br />

.<br />

24 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


25


.<br />

26 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Dünyanın 7’inci Avrupa’nın ise<br />

En Büyük Çelik Üreticisi Olan Türkiye,<br />

Sıralamadaki Yerini Korudu<br />

Türkiye’nin ham çelik üretimi, <strong>2021</strong> yılının Ocak<br />

ayında, 2020 yılının aynı ayına göre %12,7<br />

ile 1,3 milyon ton, değerde ise %1 azalışla 749<br />

milyon dolar oldu.<br />

oranında artışla 3,4 milyon ton oldu.<br />

2020 yılında 35,8 milyon ton üretim İthalat<br />

gerçekleştirerek dünyanın 7’inci Avrupa’nın ise en<br />

büyük çelik üreticisi olan Türkiye, <strong>2021</strong> yılı ocak<br />

ayında da bu konumunu muhafaza etti.<br />

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği her ay yaptığı<br />

çelik üretim-tüketim ve dış ticaret faaliyetleri ile<br />

ilgili açıklamasında şu detaylara yer verdi.<br />

Çelik Tüketimi<br />

Uluslararası piyasadaki hızlı talep artışının yol<br />

açtığı ürün yetersizliği ve çelik üreticilerimizin<br />

önceliği iç piyasaya vermeleri sebebiyle, Ocak<br />

ayı ithalatı, 2020 yılının aynı ayına göre, miktar<br />

yönünden %14,3 azalış ile 1,2 milyon ton, değerde<br />

%12,2 artışla 872 milyon dolar seviyesinde<br />

gerçekleşti.<br />

<strong>2021</strong> yılının Ocak ayında nihai mamul tüketimi, bir<br />

önceki yılın Ocak ayına kıyasla %15,1 oranında<br />

artış ile 3,1 milyon ton oldu. Uzun ürün tüketimi<br />

%32,9 yassı ürün tüketimi %2,2 oranında artış<br />

gösterdi.<br />

Dış Ticaret Dengesi<br />

<strong>2021</strong> yılı Ocak ayında çelik ürünlerinde ihracatın<br />

ithalatı karşılama oranında düşüş yaşandı. 2020<br />

yılının Ocak ayında % 97,3 olan ihracatın ithalatı<br />

karşılama oranı, <strong>2021</strong> yılı Ocak ayında % 85,9<br />

DIŞ TİCARET<br />

seviyesine geriledi.<br />

İhracat<br />

Çelik ürünleri ihracatı, Ocak ayında, bir önceki<br />

yılın aynı ayına kıyasla, miktarda %15,5 azalış<br />

Dünya Çelik Üretimi<br />

Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından


Sektörel<br />

açıklanan <strong>2021</strong> yılı Ocak ayı verilerine göre,<br />

dünya ham çelik üretimi, 2020 yılının aynı ayına<br />

kıyasla, % 4,8 artış kaydederek 163 milyon ton<br />

seviyesinde gerçekleşti.<br />

<strong>2021</strong> yılının Ocak ayında, Çin’in ham çelik üretimi,<br />

2020 yılının aynı ayına kıyasla %6,8 oranında<br />

artışla 90,2 milyon tona yükselirken, ikinci sırada<br />

yer alan Hindistan’ın ham çelik üretimi %7,6<br />

artışla 10 milyon ton, üçüncü sırada bulunan<br />

Japonya’nın ham çelik üretimi ise %3,9 oranında<br />

azalışla 7,9 milyon ton olarak gerçekleşti.<br />

Değerlendirme<br />

2020 yılının haziran ayından itibaren artış<br />

trendine girmiş olan ham çelik üretimimiz, Ocak<br />

ayında da artış eğilimini sürdürmüş ve %12,7<br />

artış oranıyla 3.4 milyon ton ham çelik üretimi<br />

gerçekleştirilmiştir. Ham çelik üretiminde bu<br />

eğilimin devam etmesi halinde, yıl sonu itibariyle<br />

38 milyon ton üretim seviyesinin aşılması imkân<br />

dâhilinde görülmektedir.<br />

Bununla beraber, dış piyasalarda karşılaşılan<br />

korunma tedbirleri ve Çinin dünya çelik<br />

piyasalarına dönmesine yönelik işaretler, <strong>2021</strong><br />

yılında ihracatımızın önündeki engellerin artarak<br />

devam etmekte olduğunu göstermektedir. Bu<br />

meyanda, en büyük ihraç pazarımız olan AB’ne<br />

ihracatımızdaki düşüş devam etmektedir. 2020<br />

yılında %40 civarında düşüş kaydeden AB’ne<br />

ihracatımız, Ocak ayında da %36,6 oranında<br />

düşmüştür. AB komisyonunun temmuz ayında<br />

sona erecek olan koruma uygulamasının devam<br />

ettirilmesine yönelik soruşturma başlatması,<br />

AB’nin korumacı yaklaşımlarını sürdürebileceği<br />

yönündeki endişelerimizi kuvvetlendirmektedir.<br />

AB’nin çelik ihracatımızı engellemeye<br />

yönelik kararlarının hiçbir haklı gerekçesi<br />

bulunmamaktadır. Aramızdaki Serbest Ticaret<br />

Anlaşmasının ihlali anlamına gelen bu haksız<br />

uygulamalara aynen mukabele edilmesine ve<br />

yurtiçi piyasadaki ithalat eğiliminin kontrol altına<br />

alınmasına ihtiyaç duyulmaktadır.<br />

Ocak ayında 11.4 baz puan gerileme ile %85.9<br />

seviyesine inmiş bulunan ihracatın ithalatı<br />

karşılama oranının tekrar %100’ün üzerine<br />

çıkarılabilmesi için, korumacı uygulamalar<br />

nedeniyle ihracatımızın arttırılamıyor olması<br />

sebebiyle, ithalatı azaltıcı tedbirler alınarak, yurtiçi<br />

çelik tüketiminin yerli tedarike yönlendirilmesine<br />

ihtiyaç duyulmaktadır.<br />

27


.<br />

28 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Bayem Grup, 39 Ülkeye İhracat Yaparak<br />

Ülke Ekonomisine Katkı Sağlıyor<br />

Kişisel koruyucu donanım alanında iş güvenliği gözlüğü üretimi yapan Bayem<br />

Grup, en önemli duyu organlarından biri olan gözleri koruma altında tutmak<br />

amacıyla üretim yapıyor. 220 farklı çeşitle gözlük üretimi yapan Bayem Grup,<br />

Türkiye’nin en büyük medical ve koruyucu gözlük fabrikası olarak 39 ülkeye<br />

ihracat gerçekleştiriyor.<br />

Murat Erkek / Bayem Grup Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Yeni teknolojileri sürekli yakından takip ettiklerini<br />

veürün gamlarını yeni ürünler eklemek için yoğun<br />

bir çalışma içinde olduklarını belirten Bayem Grup<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Murat Erkek ile firma<br />

faaliyetleri ve Kişisel Koruyucu Donanım sektörü<br />

özelinde bir söyleşi gerçekleştirdik.<br />

Uzun süre Hırdavat sektörünün önde gelen<br />

markalarının ana bayiliği ve Türkiye geneli toptan<br />

pazarlama ve dağıtımını gerçekleştirdik. 2018<br />

senesinde BAYMAX markası ile Koruyucu Gözlük<br />

üretimine yönelik adımlar atmaya başladık. 10<br />

perseonel ile başladığımız üretimimiz şu an 250<br />

Kısaca firmanızın kuruluş hikâyesinden<br />

personel ve 220 çeşit gözlük üretimi ile Türkiye ve<br />

yakın coğrafyanın en büyük medikal ve koruyucu<br />

bahsedip, iş güvenliği alanındaki faaliyetleriniz gözlük fabrikası olmuştur.<br />

hakkında bilgi verir misiniz?<br />

Merhabalar, firmamız 1995 yılından itibaren<br />

sektörde edindiğim tecrübe ve bilgi birikim<br />

İş güvenliği alanında hangi ürün<br />

gruplarınız ile hizmet veriyorsunuz?<br />

doğrultusunda, 2012 yılında Sancaktepe’de Ürün gamınızdan bahseder misiniz?<br />

toptan hırdavat satışı amacı ile kurulmuştur. Başlıca üretim konumuz medikal ve koruyucu


Sektörel<br />

Sağlıktan sanayiye, inşaattan spora, tüm kişisel koruyucu gözlük ihtiyaçlarınıza hitap eden modeller Baymax.com.tr’de<br />

gözlüklerdir. Şu anda toplam 220 çeşit gözlük<br />

üretiyoruz.<br />

İnsan sağlığını doğrudan ilgilendiren<br />

ve sorumluluğu büyük olan bir sektörde<br />

faaliyet gösteriyorsunuz. Bu noktada<br />

doğru ürünü nasıl tanımlarsınız? Kaliteli<br />

KKD ürünlerinde hangi özelliklerin bulunması<br />

gerekiyor? Firmanız bu noktadaki<br />

konumu hakkında neler söylersiniz?<br />

Sizin de malumunuz en önemli duyu<br />

organlarımızdan biri göz ve çalışma alanları<br />

içinde göze zarar verebilecek çok sayıda etken<br />

var. Bizler de bu durumun bilincinde olarak riskleri<br />

ve yaralanmaları en aza indirmek için çalışıyoruz.<br />

Göz koruma için Kullanım alanına göre gözlük<br />

seçmek önem arz ediyor. KKD ürünleri<br />

kullanmadan önce aldığınız ürünün bağımsız ve<br />

yetkin bir kuruluş tarafından test edilmiş olması ve<br />

kullandığınız alan ile ilgili test raporlarında bilgiler<br />

olmasına dikkat etmek gerekir. Doğru yerde<br />

doğru ekipman bir çok kazanın önüne geçecektir.<br />

Ürettiğimiz gözlükleri Avrupa’da saygın ve yetkin<br />

test kuruluşlarında test ettirip kaliteyi hammadde<br />

formundan paketleme sürecine kadar titizlikle<br />

takip ediyoruz.<br />

Satış politikanız ve bayilik çalışmalarınız ile<br />

ilgili bilgi verir misiniz? Türkiye genelinde kaç<br />

bayiniz bulunuyor ve bayilere sunduğunuz<br />

avantajlar nelerdir?<br />

Yurtiçinde çalıştığımız firmaların tamamı toptan<br />

dağıtım ve pazarlama ağı olan, sektörde kendisini<br />

ispatlamış firmalar ile çalışıyoruz. Bayilerimize<br />

fiyat kampanyaları, tanıtım için gerekli ürün ve<br />

tanıtım destekleri sunuyoruz. Birçok sektörde<br />

kullanılan koruyucu gözlükleri tek bir noktadan<br />

temin etmek bayiler için ayrıca bir avantaj sağlıyor.<br />

Bayi bilincini ve bayinin ürüne hâkimiyetini<br />

sağlamak için çalışmalarınız var mı?<br />

Yakın gelecekte uygulamaya geçireceğimiz bir<br />

çalışmamız var. Gezici tanıtım araçları ile hem<br />

göz korumanın yüksek önemini anlatmak hem de<br />

üretmiş olduğumuz ürünleri<br />

tanıtmak için bir ekip oluşturacağız. Bu sayede<br />

hem kullanıcıyı bilinçlendirmek hem de<br />

doğru ürün sunumu için bayilerimize eğitim<br />

vereceğiz.<br />

Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarınız<br />

ile ilgili bilgi verir misiniz?<br />

Ürün gamımıza yeni ürünler eklemek için yoğun<br />

bir çalışma içindeyiz. Yeni modellerimiz yakın<br />

zamanda üretime başlayacak. Yeni teknolojileri<br />

de yakından takip ediyoruz.<br />

Varsa ithalat ve ihracat çalışmalarınız<br />

ile ilgili bilgi alabilir miyiz?<br />

Üretimimiz için gerekli bazı hammaddelerin<br />

29


.<br />

30 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

ithalatını yapıyoruz. İhracat konusunda daha sıkı<br />

çalışıp şu anda 39 ülkeye ihracat yapmaktayız ve<br />

daha sıkı çalışarak bu sayıyı çok daha ilerilere<br />

taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz.<br />

yapacaklarına inancımız tam. Ve sadece Türkiye<br />

pazarına değil dünya pazarına kalitemiz ile sahip<br />

olmak zorundayız.<br />

Sektör açısından yaşanan sıkıntıları başlık<br />

Türkiye içerisinde üretim gücünüzden, altına sıralarsak neler söylemek istersiniz?<br />

istihdamınızdan ve üretim kapasitenizden<br />

bahseder misiniz?<br />

Fabrikamız 250 personel ve yüksek üretim<br />

kapasitesi ile Türkiye’nin ve yakın coğrafyanın en<br />

büyük medikal ve koruyucu gözlük fabrikasıdır.<br />

Yeni modeller ve yeni ürünlerimizle beraber daha<br />

fazla personel istihdam etmeyi planlıyoruz.<br />

Yönetmelikle ilgili sıkıntı ya da değişmesi<br />

gereken maddeler var mı? Bu konudaki<br />

fikirlerinizi almak isteriz.<br />

Sektör olarak en büyük sıkıntımız kendimizi<br />

ifade edemememiz. iş ve işçi güvenliğinin tedbirli<br />

ve düzenli çalışma ile beraber doğru KKD<br />

kullanmaktan geçtiğini, barete- gözlüğe- kulaklığa<br />

veya emniyet kemerine harcanan paraların israf<br />

Dünya genelinde KKD ürünleri ile Türkiye KKD<br />

ürünlerin üretimini karşılaştıracak olursak<br />

Türkiye’yi nasıl konumlandırırsınız?<br />

olmadığını, bu ürünlerin doğru ve kalitelilerini<br />

alarak bir canın emniyetini sağladıkları gerçeğini<br />

daha çok anlatmamız gerekiyor. Çalışma sahaları<br />

Bu konu bizi hem üzen hem de bizi daha çok içinde daha fazla denetleme ve doğru ürün<br />

çalışmaya iten bir konu. Birçok sektörde olduğu<br />

gibi maalesef KKD konusunda da biraz geç kaldık.<br />

Açığı kapatmak için var gücümüzle çabalıyoruz ve<br />

kullanımına teşvik etmek çok önemli. Önceliğimiz<br />

insan sağlığı ve kesinlikle taviz vermemeliyiz.<br />

Bu konuda en büyük görev firmaların İSG<br />

diğer KKD üreticilerinin de aynı şekilde çalışarak uzmanlarına, üretim müdürlerine ve kısım<br />

kalite ve ergonomi- tasarım konusunda yabancı<br />

rakiplerle baş edecek seviyeye gelmelerini<br />

şeflerine düşüyor. Hukuki yaptırım ve cezalardan<br />

önce kendi sorumluluklarında olan çalışanların<br />

istiyoruz. Sektörümüzde bir çok global şirket sağlığı ve emniyeti için taviz vermemek<br />

faaliyet gösteriyor. Türkiye’deki üreticilerin gerektiğine inanıyorum.<br />

daha kalitelisini daha güzelini zorlanmadan


31


Sektörel<br />

Monotip Antipas Boya İle<br />

Paslı Yüzeyler Tarihe Karışıyor<br />

Permolit Boya’nın, her türlü paslı ya da paslanır metal yüzeyde uygulanabilen<br />

astar ve son kat boyası Monotip Antipas Boya, pas oluşumunu engelleyen özel<br />

yapısı, parlak ve mat seçenekleriyle uygulandığı her alana ayrı bir güzellik getiriyor.<br />

Monotip Antipas Boya; solvent bazlı, alkid boya uygulaması gerektirmez; işçilik, zaman ve<br />

bağlayıcı esaslı, kurşun içermeyen, parlak, maliyetten tasarruf sağlar. Mükemmel yapışma<br />

antikorozif, sentetik astar ve son kat boyadır. gücüyle her türlü yüzey üzerine yapışabilir,<br />

örtücülük gücü yüksektir, uygulandığı yüzeyler<br />

Antipas, astar ve son kat boya yerine tek üzerinde darbelere, fiziksel tesirlere ve kimyasal<br />

adımda paslı yüzeylere uygulanabilen ‘’Monotip’’ temizlik maddelerine dayanıklı, koruyucu bir film<br />

ürünü; mükemmel yapışması, hızlı kuruması ile tabakası oluşturur.<br />

yüksek performansını hem hızlı hem de uygun<br />

maliyetli bir şekilde sağlamış oluyor. Yapısındaki Solvent bazlı, alkid bağlayıcı esaslı, kurşun<br />

antikorozif bileşenler sayesinde deniz suyu, içermeyen yapısıyla güvenle uygulayabileceğiniz<br />

nem ve atmosferik etkilere karşı metal yüzeyleri Permolit Monotip Antipas Boya ile paslı yüzeylerle<br />

paslanmaktan korur. Antipas ve son kat boya bir daha karşılaşmamak üzere vedalaşabilirsiniz.<br />

özelliği gösterdiği için ayrı ayrı antipas ve son kat<br />

.<br />

32 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


.<br />

34 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Mutlusan Elektrik 8 Mart Dünya Kadınlar<br />

Gününü Bu Yılda Es Geçmedi<br />

Her yıl olduğu gibi bu yılda 8 Mart Dünya Kadınlar olacaklarını dile getirerek kadınlar gününü<br />

Gününü büyük bir ilgi ile kutlayan Mutlusan<br />

Elektrik Yönetimi, Covid-19 kapsamında alınan<br />

kutladı. Gerçekleştirilen bu anlamlı konuşmanın<br />

ardından Mutlusan yönetim kurulu üyeleri ve<br />

önlemler doğrultusunda bünyesinde birlikte bölüm müdürleri, hanımefendilerin çiçeklerini<br />

çalıştığı kadınlarla bir araya gelerek keyifli sohbet<br />

gerçekleştirdi.<br />

ve onlar için hazırlanan hediyeleri takdim etti.<br />

Özel günlere her zaman kıymet veren Mutlusan<br />

Elektrik, her kadınlar gününde olduğu gibi bu<br />

Mutlusan Yönetim Kurulu Üyeleri Sayın Mustafa senede gerçekleştirmiş olduğu organizasyonla<br />

Kaçmaz, Hıdır Kaçmaz, Hüseyin Kaçmaz, geriye güzel anılar ve izler bıraktı.<br />

Gündüz Kaçmaz ve Melek Sinem Kaçmaz<br />

mevcut olan salgın döneminde geniş bir kitle<br />

oluşturup risk durumu oluşturmamak adına<br />

kadın çalışanları küçük gruplara bölerek onları<br />

yerlerinde ziyaret etti. Sabah saatlerinde<br />

başlayan ziyaret rotasyonu ile Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Sayın Mustafa Kaçmaz, günün anlam<br />

ve önemine ilişkin konuşmasını ziyaret ettiği<br />

bölümlerde gerçekleştirdi.<br />

Sayın Kaçmaz, kadınların tek bir gün değil; 365<br />

gün hatırlanmaları gerektiğini, değerli olduklarını<br />

ve yönetim olarak her zaman onların arkasında


.<br />

36 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

“Çelebi Hırdavat, Evobond Markasının<br />

Türkiye’deki Tek Yetkili Satıcısı”<br />

40 yıla yaklaşan tecrübesi ile hırdavat ve nalburiye sektöründe müşterilerine kaliteli<br />

hizmet sunan Çelebi Hırdavat, müşterilerine ve bayilerine yenilikçi ve ekonomik<br />

çözümler sunarak sektörde öncü olma hedefi ile çalışmalarını sürdürüyor.<br />

Hasan Başlığ – Çelebi Hırdavat<br />

Faik Başlığ – Çelebi Hırdavat<br />

2019 yılından beri Japon yapıştırıcısı Evobond’un Türkiye’deki tek yetkili satıcısı<br />

olduklarını belirten firma yetkilisi Faik Başlığ, Evobond’un piyasadaki taklit ürünleri<br />

ile mücadele ettiklerini ve sahte ürün satanlara kanuni yaptırımlar uygulayarak<br />

markayı güvence altında müşterilerine sunduklarını söylüyor.<br />

Çelebi Hırdavat’ın son dönemde yaptığı ve Hasan Başlığ’ın firmaya ortak olması ile<br />

çalışmalar hakkında da bilgiler veren Faik Başlığ<br />

ile firma faaliyetleri ve sektörle ilgili bir söyleşi<br />

gerçekleştirdik.<br />

birlikte kendi alanında toptan ve ara toptancı ve<br />

nalbur müşterilerine hizmet etmeye başlamıştır.<br />

Amacımız, tedarikçilerimiz ve bayilerimiz ile<br />

birlikte belirlediğimiz vizyon çerçevesinde<br />

Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci yurt içi ve yurt dışı pazarlarda yüksek müşteri<br />

hakkında bilgi verir misiniz?<br />

Çelebi hırdavat Ltd. Şti. 1985 tarihinde İstanbul<br />

Eminönü semtinde kurulmuş olup Faik Başlığ<br />

memnuniyeti sağlayarak ülkemize değer katan<br />

bir kuruluş olmaktır. Hedefimiz, bayilerimizin<br />

beklentilerine yenilikçi ve ekonomik çözümler


Sektörel<br />

sunmak, sanayicinin emeğine değer katmak,<br />

bayilerimiz ve müşterileri ile birlikte uzun vadeli<br />

karlı bir büyüme sağlayarak sektörde öncü<br />

olmaktır.<br />

Evobond markasının Türkiye’deki tek yetkili<br />

satıcısı konumundasınız? Bu konu ile ilgili<br />

neler söylemek istersiniz?<br />

Çelebi Hırdavat Ltd. Şti. olarak Evobond 502<br />

Japon yapıştırıcısının 2019 yılından itibaren<br />

Türkiye’deki tek yetkili satıcısı olarak ürünü<br />

Türkiye ve yurt dışı pazarına sunuyoruz. Mevcut<br />

pazarda kendini kanıtlamış olan Evobond 502<br />

markasını Çelebi Hırdavat güvencesiyle ana<br />

bayiler üzerinden satışını gerçekleştirmekteyiz.<br />

Son dönemde dünya çapında yaşanan<br />

sosyal ve ekonomik gelişmeler paralelinde<br />

değerlendirecek olursanız, yaşanan süreç<br />

firma olarak sizi nasıl etkiledi? Yaşanan<br />

sürecin sektöre ve dolayısıyla size yansımaları<br />

hakkında neler söylersiniz?<br />

2020 Mart ayında İstanbul Hırdavat Fuarında<br />

iken Covid- 19 salgını Türkiye’de de görülmeye<br />

başladı. Bu süreçle birlikte sektörümüz ve tüm<br />

Türkiye üç aylık bir periyotta kısıtlamaların<br />

başlamasıyla birlikte bir daralma yaşadı. Biz de<br />

bu süreçte kendi önlemlerimizi alarak vardiyalı<br />

37


Sektörel<br />

Bu süreçte firma olarak çalışmalarınızı<br />

daha çok hangi alanda (Ar-Ge, inovasyon,<br />

pazarlama, üretim vb.) yoğunlaştırdınız?<br />

2020 yılı sürecinde Evobond Türkiye yetkili satıcısı<br />

olmakla birlikte standart cıvata ve mavi satış<br />

noktası olarak vida ve cıvata satışında Marmara<br />

Bölgesinde ciddi bir satış hacmi yakaladık. Bu da<br />

firmamıza ve standart cıvata ürünlerimize ciddi bir<br />

talebin oluşmasına neden oldu.<br />

2020 yılı itibari ile pazarlama ağımızı İstanbul<br />

ve Ankara’daki çalışma arkadaşlarımızla daha<br />

da genişleterek pazarlama faaliyetlerimizi<br />

hızlandırdık.<br />

2020 yılı itibari ile EvoBond hızlı yapıştırıcının<br />

taklitlerine rastlanmış ve gerekli yasal işlemler<br />

bu süreçte başlatılmıştır. Tabii bu süreç Evobond<br />

502 markasının son kullanıcı tarafından yanlış<br />

ve ucuz mallar almasına neden olup markamıza<br />

ve bize sıkıntı oluşturmaktadır. Biz de bu süreçte<br />

sahada bu malı satan firmaları tespit edip gerekli<br />

yaptırımları bu firmalara uygulamış ve bir yıldan<br />

sistemde müşterilerimize hizmet vermeye devam üç yıla kadar cezai işlemle bu tip taklit mal satan<br />

ettik ve tam kapanmaya geçmedik.<br />

firmalar ve toptancılara bütün yasal işlemleri yaptık.<br />

Daha sonraki kısıtlamalarda insanlar evlerinde<br />

kalarak tamirat ve tadilat ile uğraşmak zorunda<br />

kaldılar. Bahçeli evlerde yaşayanlar ise, bağ<br />

bahçe, tarımsal ürünler ve sarf malzemeler<br />

talep gösterdi ve bizde bu durumdan olumlu<br />

etkilenerek sektörde ciddi satış oranlarını<br />

yakaladık. Bu süreçte daha önce imalatçılarla<br />

yapmış olduğumuz sözleşmeler ve bağlantılar ile<br />

fazla sıkıntı yaşamadık. Bazı fabrikaların yarım<br />

kapanma ve bazı fabrikaların da çalışanlarında<br />

Covid görülmesi nedeniyle ürün tedarik<br />

konusunda bazı sıkıntılar yaşadık. Ama çok şükür<br />

bu süreci, aşının bulunmasıyla birlikte tüm dünya<br />

ve Türkiye olarak yavaş yavaş atlatıyoruz.<br />

.<br />

38 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


Sektörel<br />

TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ<br />

ÖZEFE TEKNİK HIRDAVAT A.Ş.<br />

EVOBOND TÜRKİYE<br />

ÖZEFE TEKNİK HIRDAVAT A.Ş.<br />

Büyükdere Cad. Kirgulu Sk.<br />

Metrocity İş Merkezi No: 4<br />

Kapı No: 38-JR Şişli / İstanbul<br />

T: 0212 366 02 35<br />

Fax: 0212 319 38 02<br />

info@evobondeurope.com<br />

Merkez:<br />

Şube:<br />

ÇELEBİ HIRDAVAT LTD. ŞTİ.<br />

Demirtaş Mh. Kantarcılar. Cd.<br />

No:29 Eminönü FATİH / İSTANBUL<br />

+90 (212) 511 79 97 +90 (212) 511 34 54<br />

info@celebihirdavat.com<br />

Mahmutbey Mah. İSTOÇ 29. Ada<br />

No:90-92 BAĞCILAR / İSTANBUL<br />

+90 (212) 659 69 34 +90 (212) 659 69 35<br />

info@celebihirdavat.com<br />

39


Sektörel<br />

2020’nin Son Çeyreğinde Yaşanan Yüksek<br />

Üretim Artışı Yeni Yılın İlk Ayında da Devam Etti<br />

Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen<br />

aylık sektör raporunu açıkladı. ‘Türkiye İMSAD Mart <strong>2021</strong> Sektör Raporu’na göre,<br />

inşaat malzemeleri sanayi üretimi, yeni yılın ilk ayında geçen yılın aynı ayına göre<br />

yüzde 17,8 arttı. 2020 yılını 2019’a göre üretimde yüzde 9,1 büyüyerek kapatan<br />

inşaat malzemeleri sanayisi, geçen yılın son çeyreğinde yaşanan yüksek üretim<br />

artışını yeni yılın ilk ayında da sürdürdü.<br />

İnşaat malzemesi sektörünün çatı kuruluşu ayında 18 alt sektörde üretim aynı zamanda<br />

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği çift haneli ve yüksek oranlar ile gerçekleşti. En<br />

(Türkiye İMSAD) tarafından hazırlanan ‘Mart yüksek üretim artışı yüzde 76,8 ile tuğla ve kiremit<br />

<strong>2021</strong> Sektör Raporu’nda şu tespitler yer aldı: sektöründe oldu. Seramik kaplama malzemeleri<br />

İnşaat malzemeleri sanayi üretimi yeni yılın ilk üretimi yüzde 33,8, ısıtma ve soğutma donanımları<br />

ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17,8 üretimi yüzde 32,6, çimento ve betondan eşya<br />

arttı. Böylece geçen yılın son çeyreğinde yaşanan yüzde 32 büyüdü. Hazır beton üretimi ve çimento<br />

yüksek üretim artışı ocak ayında da devam etti. üretimi ocak ayında yüzde 23,1 yükseldi.<br />

Üretimde 2020 yılı son çeyreğinde bir önceki<br />

yılın son çeyreğine göre gerçekleşen yüzde Kilit ve donanım eşyaları üretimi yüzde 30,6,<br />

19 yükselişte içeride mevcut inşaat işlerindeki birleştirilmiş parke yer döşemeleri üretimi yüzde<br />

canlanma ve dış pazarlardaki talep artışı etkili 29,9 ve ahşap inşaat malzemeleri üretimi ise<br />

oldu. <strong>2021</strong> yılının ocak ayında yaşanan benzer yüzde 27,2 arttı. Demir çelikten çubuk ve profiller<br />

taleplerin etkileri, üretim artışını destekledi. üretimi yüzde 14,7, demir çelik inşaat ürünleri<br />

üretimi yüzde 13,2 büyüme gösterdi. <strong>2021</strong> yılı<br />

<strong>2021</strong> yılının ocak ayında 22 alt sektörün 21’inde ocak ayında, üretiminde gerileme yaşanan tek alt<br />

üretim 2020 yılı ocak ayına göre arttı. <strong>2021</strong> Ocak sektör yüzde 5,5 ile inşaat camları oldu.<br />

.<br />

40 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


41


.<br />

42 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Ocak ayında inşaat malzemeleri ihracatı<br />

yüzde 3,7 arttı<br />

<strong>2021</strong> yılının ocak ayında inşaat malzemeleri<br />

ihracatı geçen yılın ocak ayına göre yüzde 3,7<br />

arttı ve 1,82 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geçen<br />

yılın ikinci yarısında başlayan ihracattaki büyüme<br />

yeni yılın ilk ayında devam etti. Avrupa başta<br />

olmak üzere pazarlarımızda Covid-19 salgını<br />

sonrası yılın ikinci çeyreğinden itibaren beklenen<br />

canlanmadan dolayı siparişler ocak ayında da<br />

yüksek ihracat yapılmasını sağladı. İhracatın<br />

önümüzdeki aylarda aşılama iyimserliğinden<br />

İnşaat sektöründe büyüme<br />

yılın ikinci yarısında bekleniyor<br />

İnşaat sektörü <strong>2021</strong> yılına bir önceki seneden<br />

gelen likidite olanakları ile göreceli olarak rahat<br />

girdi. 2020 yılında genişleyen kredi olanakları<br />

ve konut satışları inşaat sektörünü destekledi.<br />

<strong>2021</strong> yılının ilk çeyreğinde sıkı para politikası ve<br />

yüksek faiz oranlarının yavaşlatıcı etkileri oldu.<br />

İkinci çeyrekte ise salgının üçüncü dalgası ve<br />

kısıtlamaların sektörü olumsuz etkileyeceği, bu<br />

çerçevede inşaat sektöründe büyümeye geçişin,<br />

yılın ikinci yarısında başlayacağı öngörülüyor.<br />

olumlu etkilenmesi, yeni kapatmaların ise Aşılamanın olumlu sonuçları ve faizlerde gerileme<br />

sınırlayıcı etkisinin olması bekleniyor.<br />

beklentilerinin gerçekleşmesi halinde yılın<br />

ikinci yarısında inşaat sektöründe büyümenin<br />

İthalat ocak ayında 616 milyon dolar<br />

hızlanması bekleniyor.<br />

olarak gerçekleşti<br />

<strong>2021</strong> yılı ocak ayında inşaat malzemeleri ithalatı<br />

geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,5 artarak<br />

616 milyon dolar oldu. İthalat geçen yılın haziran<br />

ayından itibaren büyüme göstermeye devam<br />

ediyor. İnşaat sektöründe devam eden işlerin<br />

hızlanması ithalatı destekledi. Ocak ayında döviz<br />

kurlarının göreceli olarak düşük kalması da ithalatı<br />

özendirdi. İthalatın, yükselen faizler sonrası<br />

inşaat işlerindeki olası yavaşlama ile önümüzdeki<br />

aylarda durağanlaşacağı öngörülüyor.<br />

İnşaat Sektörü Güven Endeksi<br />

mart ayında 0,6 puan arttı<br />

İnşaat Sektörü Güven Endeksi yeni yıla 1,7 puan<br />

artış ile başlamış, şubat ayında da 3,2 puan<br />

daha artarak 85,5 puana yükselmişti. Güven<br />

Endeksi’nde artış mart ayında da devam etti.<br />

İnşaat Sektörü Güven Endeksi mart ayında bir<br />

önceki aya göre 0,6 puan yükseldi. İnşaat sektörü<br />

yeni yıla ilişkin iyimserliğini sürdürüyor. Mevcut<br />

işler seviyesi ve yeni alınan işler seviyesi de<br />

güveni destekliyor.


Sektörel<br />

Evde Güvenliğin 5 Temel Püf Noktası<br />

Bahar ayının gelmesiyle birlikte taşınma ve tadilat işleri de hızlanmaya başladı.<br />

Yeni bir eve taşınmak veya oturulan evi yeniden dekore etmek hepimizi<br />

heyecanlandırıyor. Duvarın rengi, koltukların konforu, perdelerin uyumu derken<br />

liste uzayıp gidiyor… Peki, bu listede güvenlik sistemleri kaçıncı sırada? Yeni<br />

taşınacağınız ya da yenileyeceğiniz evinizde güvenlik sistemlerini yapılacaklar<br />

listenizin en başına eklemek güvenli ve konforlu bir yaşamın vazgeçilmezleri<br />

arasında yer alıyor. 70 yıla yaklaşan deneyimiyle tam kapsamlı güvenlik hizmetleri<br />

sunan Kale Endüstri Holding, evinizi ve sevdiklerinizi korumak için alınması gereken<br />

5 temel güvenlik önlemine dikkat çekiyor.<br />

Evinizde alacağınız bazı güvenlik önlemleri 1- Taşınınca güvenlik için<br />

ile hem sevdiklerinizi koruyabilir hem de mal anahtarı değiştiriyoruz, peki ya kapı?<br />

kayıplarınızı en aza indirebilirsiniz. Bunun için Yeni bir eve taşınanların güvenlik için ilk aklına<br />

tek yapmanız gereken ise evinizin ihtiyacı olan gelen önlem kapı kilidini değiştirmek oluyor. Ancak<br />

güvenlik açıklarını tespit ederek o alanları kilidin yanı sıra kapının ne kadar sağlam ve güvenli<br />

güçlendirmek. ‘Tam Kapsam Güvenlik’ anlayışıyla; olduğunu da mutlaka hesaba katmak gerekiyor.<br />

kilitten çelik kapıya, çelik kasadan pencereye Çelik kapı alırken model ve renk seçiminin çok<br />

ve elektronik güvenlik sistemlerine kadar tüm ötesinde kapının sizi ne kadar koruyabileceğini<br />

güvenlik çözümlerini bir arada sunan Kale Kilit sorgulamak kritik önem taşıyor. Bu noktada çelik<br />

Türkiye Satış Pazarlama Direktörü Semih Teker, kapı seçiminde sorulacak soruların başında<br />

evlerdeki güvenlik açıklarını tespit etmek için kapının güvenlik seviyesi geliyor. Çelik kapılarda<br />

rehber niteliğindeki 5 önemli noktayı sıraladı. güvenlik seviyesi 1 ila 6 arasında değişiyor. 5. ve<br />

.<br />

44 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


45


.<br />

46 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

6. güvenlik seviyesine sahip kapılar ise zırhlı kapı<br />

kategorisine giriyor.<br />

4- Deprem sırasında hızlı tahliye sağlayan<br />

kilit sistemi önemli<br />

Kale Çelik Kapı, yüksek güvenliğe ihtiyaç duyulan Aktif fay hatlarının üzerinde konumlanan<br />

mekanlarda tercih edilen zırhlı kapılar ile aynı<br />

güvenlik seviyesine sahip çelik kapıları, istediğiniz<br />

ülkemizde, en önemli gündem maddelerimizin<br />

başında deprem yer alıyor. Bu doğal afete karşı<br />

modelde tasarlayıp üretebiliyor. Böylece bireysel önlemlerin de çok önemli olduğunu her<br />

güvenlikten ödün vermeden hayalinizdeki kapı<br />

tasarımına sahip olmanızı sağlıyor.<br />

bir depremde daha da iyi anlıyoruz. Kale Kilit,<br />

mandal ve sürgü otomatik kilitleme fonksiyonlu<br />

kilitleri ile deprem sırasında hızlı tahliye imkanı<br />

Güvenlik seviyesinden tam not aldıktan sonra<br />

kapınız için diğer önemli noktalardan biri de<br />

tam olarak ölçünüze göre üretilmesi. Bu size<br />

sunuyor. Bu ürün, kilitli bir kapının tüm kilitlerini,<br />

yalnızca hane içerisinden ve kapı kolunu indirmek<br />

suretiyle açabilmenizi sağlıyor.<br />

güvenlik açısından ne sağlar? Satın alacağınız<br />

standart ölçülerdeki bir kapı sizin kapı ölçünüze<br />

uymadığında ölçü farkları genellikle köpük veya<br />

mdf gibi malzemelerle doldurularak gideriliyor.<br />

Elbette bu malzemeler darbe ve zorlama anında<br />

5- Pencereleri dıştan ve içten<br />

koruma altına almak mümkün<br />

Daireniz giriş katı ya da giriş katına yakın bir<br />

katta yer alıyorsa ilk akla gelen önlem parmaklık<br />

gerdirmeye dayanıklı olmuyor ve böylece taktırmak oluyor. Ancak kötü niyetli kişiler bu dış<br />

kötü niyetli kişiler kapınızı kolayca açabiliyor.<br />

Bu nedenle kapının güvenlik işlevini yerine<br />

getirebilmesi için ölçüye uygun şekilde özel olarak<br />

üretilmesi gerekiyor. Hem ölçüye hem de istenilen<br />

model ve renk seçeneğine göre butik kapılar<br />

üreten Kale Çelik Kapı, kişiye özel ürettiği bu<br />

kapılarla zevkinize göre dekore ettiğiniz evinizde<br />

güven ve huzur içinde vakit geçirebilmenize fırsat<br />

tanıyor.<br />

etkeni atlattıktan sonra evinize rahatça girebiliyor.<br />

Ev içinde alacağınız bazı önemler ise evinizi<br />

hem dıştan hem de içten korumanızı sağlıyor.<br />

Bunlardan biri de Kale Alarm’ın cam kırılma<br />

dedektörü. Ses ve cam kırılma esnasında çıkan<br />

akustik frekansları analiz etme teknolojisine<br />

sahip olan bu dedektör, birden fazla pencereyi de<br />

kontrol edebiliyor. Cam kırılma dedektörü, yanlış<br />

alarm engelleyici özelliğiyle gereksiz panikleri de<br />

engelliyor.<br />

2- Alarm sistemi siz yokken de<br />

evinizdeki gözünüz olsun<br />

Ev alarm sistemleri, evinizde güvende olmanızı<br />

sağlamanın yanı sıra siz evde yokken de 7/24<br />

aktif olarak çalışarak gözünüz kulağınız oluyor.<br />

Huzurlu ve güvenli bir yaşam alanına imkan<br />

tanıyan Kale Alarm; izinsiz girişler, su baskınları,<br />

yangın ve benzeri acil durumlarda alarmı<br />

aktifleştirerek gerekli müdahalelerin anında<br />

yapılabilmesini sağlıyor.<br />

3- Evde kasa bulundurmayı ihmal etmeyin<br />

Ama az ama çok, ama çok kıymetli ama manevi<br />

değeri var… Evinizde kaybetmeyi aklınıza bile<br />

getirmek istemeyeceğiniz birçok eşyanız ya da<br />

değerli evraklarınız olabilir. Bu nedenle evinizde<br />

ihtiyacınız olacak boyutta bir kasa bulundurmak<br />

değerlerinizi koruma altına alabilmeniz açısından<br />

önemli. Kale Çelik Kasa’nın ev tipi dijital kasa<br />

modelleri duvara, dolaba, zemine veya yere<br />

uygun montaj özellikleriyle istediğiniz gizlilik<br />

seviyesini sunarak istenmeyen bir olay karşısında<br />

riski minimum düzeye indirebiliyor. Ayrıca geniş<br />

renk seçeneği ile ev dekorasyonunuza kolayca<br />

uyum sağlayabiliyor.


47


.<br />

48 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Röportaj<br />

“Üretimimize Hız, Ürünlerimize Kalite Katarak<br />

Yolumuza Devam Ediyoruz”<br />

Boya sektöründe su bazlı inşaat ve dekorasyon boyaları üretimi yapan<br />

Ayboya Boya ve Kimya Sanayi, yıllık 2 bin 500 ton üretim kapasitesi ile<br />

Arnavutköy’de faaliyetlerini sürdürüyor.<br />

Genellikle yurt içi pazarda etkin olduklarını ve dış<br />

pazarda da gelen talepler doğrultusunda Orta<br />

Doğu ve Kafkas bölgesine hizmet verdiklerini<br />

belirten firma yetkilisi Eyüp Özdemir ile kısa bir<br />

söyleşi gerçekleştirdik.<br />

yapmaktayız. Bununla birlikte Orta Doğu ve<br />

Kafkas ülkelerinden gelen talepler doğrultusunda<br />

zaman zaman yurt dışı satışlarımızda olmaktadır.<br />

Firmanızın içinde bulunduğu sektörle ilgili<br />

olarak genel bir değerlendirme yapacak<br />

olursanız, neler söylemek istersiniz?<br />

Öncelikle firmanızın kuruluş ve bugünlere Boya dünyası inşaat sektörünün hızlı olduğu<br />

geliş süreci hakkında bilgi verir misiniz? ülkemizde, genç nüfus oranının da etkisi ve<br />

2004 yılında Bağcılar’da bir apartman katının yeni yerleşimlerin hızla artmasıyla giderek<br />

altında Ayboya markamızla üretime başladık. büyümektedir.<br />

İlerleyen yıllarda artan talebi karşılayabilmek<br />

maksadıyla 2006 senesinde Arnavutköy Sektörel olarak içinde bulunduğumuz<br />

fabrikamıza taşınarak üretimimize hız, yılın kalan kısmının değerlendirmesini ve<br />

ürünlerimize kalite katarak yolumuza devam<br />

etmekteyiz.<br />

önümüzdeki dönem ile ilgili beklentilerinizi<br />

bizimle paylaşır mısınız?<br />

Pandeminin etkisiyle her sektörde olan tedirgin<br />

Firmanızın faaliyet gösterdiği alan hakkında<br />

bilgi verir misiniz?<br />

Su bazlı inşaat ve dekorasyon boyaları üretimi<br />

yapmaktayız.<br />

Firmanızın ürün gamı hakkında bilgi verebilir<br />

bekleyişin boya sektöründe de olduğu aşikârdır.<br />

Sezona hazırlandığımız bu günlerde hissedilir<br />

hareketlenmeler bizim için önemli bir umut<br />

olmaktadır.<br />

Genel olarak (Türkiye ekonomisi ve sektör<br />

misiniz? Çalışma kapasiteniz ve üretim değerlendirmesi) eklemek istedikleriniz ve<br />

hacminizden bahsedebilir misiniz?<br />

İç ve dış cephe tavan ve duvar boyaları üretimi<br />

yapıyoruz. 2500 ton/yıl üretim kapasitesine<br />

sahibiz.<br />

düşünceleriniz nelerdir?<br />

İkinci yılını yaşadığımız pandemi tüm dünya<br />

ekonomilerini derinden sarstığı gibi bizi de ülke<br />

olarak önemli ölçüde etkilemiştir. Ancak sağlam<br />

temelleri olan bir devlet olmamız, halkımızın dar<br />

İthalat ve ihracat faaliyetleriniz hakkında bilgi<br />

verebilir misiniz?<br />

günlerinde birbirine destekçi ve paylaşımcı olması<br />

bu zor günleri de en az hasarla atlatacağımızın<br />

Genellikle yurt içi müşterilerimize satış işaretidir.


49


.<br />

50 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Lincoln Electric Türkiye’den Yerli Teknolojiye<br />

Sahip Yeni Kaynak Makinesi:<br />

Askaynak SuperMIG 505W<br />

Kaynak sektörünün lider kuruluşlarından Lincoln<br />

Electric Türkiye; yerli teknolojiyle geliştirdiği<br />

Askaynak SuperMIG 505W multi-proses sinerjik<br />

inventör kaynak makinesini piyasaya sürüyor. Yerli<br />

üretim Askaynak SuperMIG 505W, genel imalat<br />

ve inşaatlarda kullanılan düşük karbonlu yapı<br />

çeliklerinin yüksek kaliteli kaynağında mükemmel<br />

sonuçlar veriyor. Makine kaynak profesyonellerinin<br />

0.8 – 1.6 mm çelik teller ve 1.2 – 1.6 mm özlü<br />

Askaynak SuperMIG 505W’nin Ark Force (Ark<br />

Kuvveti) özelliği sayesinde kaynak elektrodunun iş<br />

parçasına yapışması veya arkta kesiklik meydana<br />

gelmesi engelleniyor. Ayar düğmesi ile endüktans<br />

ayarı yapılabiliyor. Makinenin hot start özelliği kirli<br />

veya paslı parçalar üzerinde kaynak yaparken ve<br />

örtüsü nemli elektrodlar kullanılırken karşılaşılan<br />

ark tutuşma problemlerini ortadan kaldırıyor. 2T/4T<br />

tetik moduna sahip olan Askaynak SuperMIG<br />

teller ile kesintisiz kaynak yaparak kusursuz 505W soğutma ünitesinin arttırılmış gücü<br />

görüntüye sahip kaynak dikişleri elde etmelerini<br />

sağlıyor. CO2 gazı ile sıçrama sorunu olmadan<br />

sayesinde soğutma işlemini daha iyi ve hızlı bir<br />

şekilde yapabiliyor.<br />

kaynak yapmaya da olanak sunan Askaynak<br />

SuperMIG 505W dayanıklı tasarımı sayesinde<br />

ağır çalışma koşullarında kaynak yapmayı sorun<br />

olmaktan çıkarıyor. Sinerjik mod, hafıza kaydetme,<br />

yumuşak kaynak başlangıç ve bitiş, Ark Force gibi<br />

özellikleriyle öne çıkan kaynak makinesi kaynak<br />

işlemlerinde tam performans sunuyor. Askaynak<br />

SuperMIG 505W ve Lincoln Electric Türkiye’nin<br />

yenilikçi ürünleri www.askaynak.com.tr adresinden<br />

incelenebiliyor.<br />

Askaynak SuperMIG 505W uzun ömürlü ve<br />

yüksek dayanıma sahip 70x95 mm’lik CE belgeli<br />

kaynak soketleri sayesinde profesyonellere hem<br />

yüksek akımdaki ısınmaların önüne geçilmesini<br />

sağlıyor, hem de CE belgesinin ve EN 60974-1<br />

ile EN 60974-10 standartlarında belirtilen LVD<br />

ve EMC ile ilgili yönetmeliklerin sunduğu tüm<br />

avantajlara ve güvencelere sahip olma imkanı<br />

veriyor. Kaynak makinesi çalışılan<br />

ortama gürültü yaymadığı<br />

Geliştirdiği ürünlerle kaynak sektörünün<br />

için şebekeyi kirletmiyor ve<br />

ihtiyaçlarına cevap veren Lincoln Electirc<br />

Türkiye yerli teknoloji kullanarak geliştirdiği<br />

aynı ortamda bulunan diğer<br />

makinelere ve ölçü cihazlarına<br />

Askaynak SuperMIG 505W ile de<br />

elektromanyetik açıdan zarar<br />

kaynak profesyonellerinin mükemmel<br />

vermiyor. Bunun yanında;<br />

kaynak sonuçları elde etmesini<br />

makine yakınında çalışan<br />

sağlıyor. Makinenin sahip<br />

diğer cihazların yaydığı<br />

olduğu sinerjik mod ile tel<br />

şebeke gürültülerinden<br />

sürme ünitesi üzerinden sadece<br />

veya elektromanyetik<br />

tel sürme hızını ayarlamak<br />

alanlardan etkilenmeyeceği<br />

yeterli olurken voltaj değeri ise<br />

makine tarafından sağlanıyor.<br />

Makinenin sahip olduğu hafıza<br />

için kaynak işlemi sırasında<br />

performans kaybı yaşatmıyor.<br />

Makinenin dayanıklı tasarımı<br />

kaydetme ve çağırma özelliği<br />

sayesinde ağır çalışma<br />

kaynak parametrelerini kaydetme,<br />

koşullarında kaynak yapmak<br />

geri çağırma gibi özellikleriyle<br />

kolaylaşıyor. Ürün parça<br />

hafızasına 4 adet program alabiliyor.<br />

ve işçiliği kapsayan 3 yıllık<br />

Makinede düzgün bir kaynak<br />

garanti sunuyor. Askaynak<br />

başlangıcı ve bitişi için ilk gaz-son<br />

gaz süreleri ayarlanabiliyor ve<br />

SuperMIG 505W ve Lincoln<br />

Electric Türkiye’nin yenilikçi<br />

aynı zamanda gaz sarfiyatında<br />

ürünleri www.askaynak.<br />

tasarruf sağlanıyor.<br />

com.tr adresinden<br />

incelenebiliyor.


Meclis Mah. Teraziler Cad. 31/B2 Sancaktepe / İST.<br />

+90 850 211 13 56 +90 535 924 98 98<br />

pandaplastik.com<br />

info@pandaplastik.com<br />

51


.<br />

52 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Otto M505 W Sinerjik Su Soğutmalı<br />

Gazaltı Kaynak Makinası - 380 V<br />

• Sinerjik fonksiyonu sayesinde her türlü ilave<br />

metal, tel çapı ve koruyucu gaza uygun kaynak<br />

Teknik Özellikler<br />

Gerilim : 400 VAC ± %10<br />

programlarını kullanarak malzeme kalınlığı, Amper Aralığı : 20-500 A<br />

tel hızı veya kaynak akım değerlerinden biri<br />

seçildiğinde kalan tüm kaynak para metreleri<br />

otomatik ayarlar.<br />

Devrede Kalma Oranı (40 derece C)<br />

%60 : 500 A, 32 V /<br />

%100 : 400 A, 29.8 V<br />

Maksimum Giriş Gücü : 14.7 kVA<br />

• Çelik / CrNi / Alüminyum / Bakır kaynakları için<br />

özel programlar ile donatılmış<br />

Açık Devre Voltajı : 90 VDC<br />

Ağırlık : 120 kg<br />

• Dijital ekranı ve kolay kullanımlı ön paneli<br />

sayesinde kaynakçının tel hızı, voltaj ve amper<br />

değerlerini ayarlamasını sağlar<br />

• Ön gaz, sıcak başlangıç, son gaz, krater dolgu<br />

ve geri yanma özellikleri kaynak dikiş görüntüsünü<br />

ve kaynak performansını iyileştirir.<br />

• 3 adet program hafızası tetikten de<br />

değiştirilebilmektedir. Böylece yatay, dikey ve<br />

tavan kaynakları için önceden kaydedilmiş<br />

programlar sadece torç tetiğine basarak<br />

ayarlanabilir.<br />

• 2T-4T fonksiyonu ile tetiğe sürekli basmadan<br />

kaynak yapma olanağı sunar.<br />

• LIFT-TIG fonksiyonu, TIG kaynak<br />

uygulamalarındaki ark oluşumu esnasında<br />

tungstenin malzemeye yapışmasını engeller.<br />

• Termal aşırı yük koruyucu ve dijital ekranda<br />

görünen hata kodları ile aşırı yük altında, veya<br />

makine içerisindeki hava akımını kesilmesi<br />

durumunda makinenin zarar görmesi engellenir.<br />

• Akıllı Soğutma Fan Teknolojisi sadece ihtiyaç<br />

halinde çalışır, gürültüyü, makine içerisinde<br />

biriken tozlanmayı ve enerji tüketimini azaltır.<br />

•Rüzgâr Tüneli Tasarımı ile soğutucu hava<br />

akışının makine içerisindeki elektriksel bileşenlere<br />

ve elektronik kartlara toz, kir ve kum taşınması<br />

önlenir makinenin ömrünü uzatır.<br />

• Jeneratörler ile tam uyumludur.


Güvenilir Kilit Teknolojileri<br />

www.tursankilit.com.tr<br />

53


Sektörel<br />

Altekma Group ve Signatekma<br />

<strong>2021</strong> Yılına Yeni Yatırımlar ile Giriş Yaptı<br />

İzmir’in Torbalı ilçesinde bulunan ve 1997’den beri yol çizgi<br />

makineleri, yol çizgi boyaları, inşaat boyaları makineleri, İSG<br />

çizgi boyaları ve kumlama makineleri alanlarında hizmet<br />

veren 5 grup şirketi bulunan Altekma Group, bünyesinde<br />

bulunan ve uluslararası standartlarda yol çizgi boyaları<br />

üretimini gerçekleştiren Signatekma A.Ş.’nin, sektördeki<br />

gücünü artırmayı hedefliyor.<br />

Yol çizgi boyaları konusunda Türkiye ve çevre ülkelerde<br />

lider konumdaki Signatekma A.Ş., üretim tesisindeki<br />

yeni yatırımlarını hizmete açarak sektördeki öncülüğünü<br />

sürdürüyor. Günlük kapasitesini 3 katına çıkaran Signatekma,<br />

standartların üstünde bir hizmet sunmaya devam ediyor.<br />

“Sürecimiz Tam Otomatik Olarak İlerliyor”<br />

Altekma Group Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Durmuş,<br />

yeni yatırımların duyurusu esnasında büyüme konusundaki<br />

diğer adımların da sinyallerini verdi. Dünya standartlarında<br />

üretim yapıldığına değinen Durmuş, “Kalite, hizmet,<br />

zamanında teslimat ve fiyat prensiplerimizden ödün<br />

vermeden ilerleyecek, sürekli kendimizi geliştirerek teknolojik<br />

yatırımlarımızı gerçekleştireceğiz” diyerek grup şirketlerinin<br />

doğru adımlar atacağının altını çizdi.<br />

.<br />

54 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Altekma Group’a bağlı Signatekma A.Ş., <strong>2021</strong> yılına yeni yatırımlarla başladı.<br />

Mevcut kapasitesini artırma yoluna giden şirket,<br />

bu yıldaki üretimini 3 katına çıkarıyor.


.<br />

56 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Kärcher 22 Mart Dünya Su Günü’nde su tasarrufunun önemine dikkat çekti.<br />

Kärcher Basınçlı Yıkama ve Buharlı Temizlik<br />

Makineleri ile Yüzde 80 Su Tasarrufu Sağlıyor!<br />

Temizlik teknolojilerinde dünya devi olan Kärcher, 22 Mart Dünya Su Günü’nde<br />

su tasarrufunun önemine dikkat çekti. Su kaynaklarını daha verimli kullanmak<br />

için bazı ipuçlarını paylaşan Kärcher Türkiye Pazarlama Yöneticisi Kübra Gegin<br />

Kärcher’in geliştirdiği ürünlerle temizlik yapılırken, harcanan suda yüzde 80<br />

tasarruf sağlandığını söyledi.<br />

Temizlik teknolojilerinde dünya devi olan Kärcher<br />

22 Mart Dünya Su Günü’nde su tasarrufunun<br />

önemine dikkat çekiyor. Kuruluşundan bu yana<br />

dünyanın her yerinde çevre konusuna ayrı bir<br />

önem gösteren ve bu konuda çeşitli çalışmalar<br />

gerçekleştiren Kärcher, geliştirdiği ürünlerde de su<br />

temizlik sağladığı için kimyasal kullanımına olan<br />

ihtiyacı azaltırken çevreye de zarar vermenizin<br />

önüne geçer. Saatte 3.100 litre su tasarrufu imkanı<br />

sunan basınçlı yıkama makineleri, yüzde 80 daha<br />

az su kullanımı ile işlem süresini de kısaltarak etkin<br />

ve çevreci bir temizlik sağlıyor.”<br />

konusunda tasarruf sağlamayı ön planda tutuyor.<br />

Kärcher Türkiye Pazarlama Yöneticisi Kübra Gegin Genel ev temizliğinde de su kullanımında önemli<br />

Kärcher’in geliştirdiği ürünlerle temizlik yapılırken ölçüde tasarruf sağlayarak ev ekonomisine<br />

harcanan suda yüzde 80 tasarruf sağlandığını<br />

aktararak, su kaynaklarını daha verimli kullanmak<br />

için bazı püf noktalarını da paylaştı.<br />

katkıda bulunmanızı sağlayacak bazı ipuçlarını<br />

da paylaşan Kübra Gegin, zemini temizlerken bile<br />

sudan tasarruf edilebileceğini belirterek şu bilgileri<br />

verdi:<br />

Basit yöntemlerle sudan tasarruf<br />

ev ekonomisine katkı sağlıyor<br />

Kärcher’in geliştirdiği basınçlı yıkama makinelerinin,<br />

sudan ciddi ölçüde tasarruf sağladığını aktaran<br />

Kübra Gegin, şu bilgileri verdi:<br />

“Saat başı bahçe hortumundan 3.500 litre su akar.<br />

Kärcher’in yüksek basınçlı yıkama makineleri ise<br />

sadece 400 - 600 litre su kullanarak, gereğinden<br />

fazla su harcamanızı engeller. Basınçlı yıkama<br />

makinelerimiz su tasarrufu sağlamanın yanı sıra<br />

“Zemini paspaslamadan önce süpürmek gerekir.<br />

Bu, kaba kirleri temizler. Böylece silme suyuna<br />

karışmaz, dolayısıyla suyu daha uzun süre<br />

kullanılabilirsiniz. Kärcher’in ikisini aynı anda yapan<br />

zemin temizleme teknolojilerini tercih ederek hem<br />

zaman hem de sudan tasarruf sağlayabilirsiniz.<br />

Doğru sırayla yapılan temizlik, kovanın içindeki<br />

suyu sık sık değiştirmenizi engeller. Bu nedenle işe<br />

en temiz odadan başlamalı ve daha sık kullanılan<br />

alanlara doğru ilerlemelisiniz.”<br />

yüksek basınç teknolojisi sayesinde daha etkin


FYRTEX<br />

ISI VE ALEVE DAYANIKLI<br />

KAYNAKÇI ELBİSESİ<br />

Temizlik sırasında buharlı bir temizleyici<br />

kullanmanız her zaman tasarruf yapmanızı sağlar.<br />

Kärcher buharlı temizlik makineleri bir litre sudan<br />

1.700 litre buhar ürettiği için, temizlik sırasında<br />

yüzde 80 oranında su tasarrufu sağlarsınız. Kirin<br />

türüne bağlı olarak bu, yaklaşık 75 metrekarelik<br />

bir zemin yüzeyinin temizlenmesi için yeterlidir.<br />

Paspas ve kova ile silme işi aynı yüzey için beş litre<br />

su gerektirir. Buhar yardımıyla sadece zeminleri<br />

değil, aynı zamanda armatürleri, derz aralarını<br />

veya duşa kabinlerini herhangi bir kimyasal madde<br />

kullanmadan temizleyebilirsiniz. Duşakabin,<br />

fayans, mutfak tezgahı, pencereler, fırın içi gibi<br />

hassas yüzeyleri temizlerken çok fazla su ve<br />

kimyasal kullanılıyor; bu anlamda buharlı temizlik<br />

makineleri çevreyi koruyarak hijyen sağlıyor.”<br />

Her yıl 75 bin m3 suyu<br />

dünyaya geri kazandırıyor<br />

Küresel Doğa Fonu (GNF) ile işbirliği içinde 2012’de<br />

“Dünyaya Temiz Su” girişimini başlattıklarını<br />

aktaran Gegin, Kärcher’in ayrıca Almanya’daki<br />

Bühlertal fabrikasında kendi atıksu arıtma<br />

tesisini kurarak buradaki geri dönüşüm sistemi<br />

sayesinde, her sene 75.000 m3 suyu dünyaya geri<br />

kazandırdıklarını belirtti. Birleşmiş Milletler’in dünya<br />

üzerinde 1 milyar<br />

400 milyon insanın<br />

susuz kaldığını<br />

açıkladığını aktaran<br />

Gegin, yapılan<br />

araştırmaların<br />

2025 yılında 2<br />

milyar ve 2050<br />

yılında 7 milyar<br />

kişinin su bulma<br />

ihtimalinin<br />

kalmayacağını<br />

o r t a y a<br />

koyduğunu da<br />

söyledi.<br />

SAFECAN<br />

SIRTTA TAŞINABİLİR<br />

PORTATİF PORTATİF<br />

DEKONTAMİNASYON ÜNİTESİ<br />

KAPALI ALANLARA GİRİŞ İÇİN<br />

SOLUNUM HAVASI SAĞLAYICILARI<br />

Osmm Mah. İedik OSB 31. Cad 2269.Sk No:42 - 06374<br />

Yenimahalle , Ankara, Türkiye<br />

www.ist.com.tr


.<br />

58 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Suyun Sonu Var!<br />

GF Hakan Plastik, 22 Mart Dünya Su Günü için “Suyun Sonu Var” diyor<br />

22 Mart Dünya Su Günü’nün <strong>2021</strong> yılı teması,<br />

Suyun Değeri. GF Hakan Plastik, suyun değerini<br />

vurgulamak üzere bu yıl farklı bir çalışmaya imza<br />

Sitede ise Türkiye’nin su konusunda karşı karşıya<br />

kaldığı gerçekler ve yapılabilecekler konusunda<br />

bilgilere ulaşılabiliyor.<br />

atıyor. Hazırladığı kampanya ile su kıtlığının<br />

ülkemiz üzerindeki etkileri ve bu konuda Dünyanın en sürdürülebilir markaları içerisinde<br />

yapılabilecekler konusunda farkındalığı artırmayı<br />

hedefliyor.<br />

ilk 10 firma arasında yer alan GF’in bünyesinde<br />

bulunan GF Hakan Plastik, suyun çıkarılması,<br />

taşınması, depolanması, dağıtılması ve yeniden<br />

GF Hakan Plastik, Engage İstanbul –A Member<br />

of Havas-‘ın hazırladığı kampanyası ile aslında<br />

su fakiri olma yolunda ilerleyen ülkemizde suyun<br />

önemine dikkat çekiyor. Türkiye nüfusunun 2030<br />

yapılandırılması konusunda çalışmalar yürütüyor.<br />

Türkiye’deki tesislerinde ürün geliştirme ve<br />

üretim süreçlerinde de su ve enerji verimliliği için<br />

uygulamalarda bulunuyor.<br />

yılında 100 milyona ulaşacağı ve kişi başına<br />

düşen su miktarının bin 120 m³’e gerileyeceği<br />

öngörülüyor. İklim değişikliğinin neden olduğu<br />

olumsuz etkilerin artmasıyla kuraklık da Türkiye<br />

için önemli bir risk oluşturuyor.<br />

GF Hakan Plastik kampanyası hem açıkhavada<br />

hem de dijital alanda bu konuya temas ediyor.<br />

Öncelikle İstanbul’da çeşitli noktalarda bulunan<br />

acil durum panolarında ”Kuraklık Halinde<br />

Camı Kırın!“ uyarısı ile su tasarrufu konusunda<br />

yapılabilecekler hakkında bilgiler veriyor.<br />

Panolarda yer alan QR kod uygulaması ile www.<br />

suyunsonuvar.com mikrositesine yönlendirme<br />

yapılıyor.


59


.<br />

60 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Serfa Tools Olarak İşimizi Aşkla Yapıyor,<br />

Fark Yaratıyoruz<br />

2020 yılında pandemiden dolayı yaşanan En kritik hedefimiz ise mart sonuna kadar tüm<br />

sıkıntılar, <strong>2021</strong> yılında artarak devam ediyor. Sene<br />

başında çelik saclarda ve plastik hammaddelerde<br />

tüm dünya çapında fiyat artışları ve belirsizlikler<br />

yaşandı. Pandeminin neden olduğu sıkıntılar<br />

hala devam ederken, bir ok Avrupa ülkesi tam<br />

kapanmışken, bu hammadde krizi tüm dünyayı<br />

makine ve yeni tasarımlı ürün kalıplarımızı<br />

bitirmekti ki çok şükür bunları başardık. Şimdi<br />

ise ihracat anlamında ve fiyat istikrarı sağlamada<br />

doğru hamlelerimizin neticelerini alıyoruz. Bu<br />

verimliliği daha da arttırmak için var gücümüzle<br />

çalışmaya da devam ediyoruz. Bunları yaparken<br />

ticari anlamda daha çok ön görülemez ve kaotik de tüm kadromuzla işimizi aşkla yapıyor,<br />

bir duruma soktu.<br />

Ülkemizde ise maalesef Mart sonundan itibaren<br />

döviz kurlarında Türk lirasına karşı çok ciddi<br />

yükselişler meydana geldi. İthal edilen ve dahi<br />

yerli üretilen hammaddelerin de çoğu maalesef<br />

döviz bazında satıldığı için, maliyet artışları, yerli<br />

üreticiler için duble yaşandı. Bununla beraber,<br />

yaptığımız işten keyif alıyor ve fark yaratıyoruz.<br />

Bizler pandeminin etkilerinin en geç mayıs sonu<br />

gibi çok çok azalacağını umuyoruz. Bundan<br />

dolayı da sene sonuna kadar hem ülkemiz, hem<br />

de firmamız adına ticari anlamda çok hareketli<br />

ve bereketli bir dönem geçirmeyi umuyoruz. Bir<br />

sonraki sayıda yine görüşmek üzere…<br />

ihracat anlamında avantajları da beraberinde<br />

getirdi.<br />

Biz açıkçası krizlerle büyüyen bir ülke olduğumuz<br />

için, bu tür dalgalanmalara karşı alışığız. Neleri<br />

yapmanın doğru sonuçlar vereceğini çok iyi<br />

biliyoruz. Bu senenin de pandemiden dolayı<br />

zor olacağını düşünmüştük bunu avantaja<br />

sağlamanın yollarını aradık ve kendi içimizde bir<br />

strateji oluşturduk.


Kimya Sektörü İhracatı<br />

İlk Çeyrekte Yüzde 14 Büyüdü<br />

Sektörel<br />

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine<br />

göre, <strong>2021</strong> yılı Mart ayında yüzde 34,60 artışla 2 milyar dolar değerinde kimyevi<br />

maddeler ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildi. Bu rakam ile aylık bazda şimdiye<br />

kadar en yüksek ihracat rakamına ulaşılarak rekor kırıldı. Sektör, ilk çeyrekte<br />

gerçekleştirdiği 5,31 milyar dolarlık ihracat ile yüzde 14 büyüdü.<br />

Kimya sektörünün Mart ayı ihracat rakamlarını<br />

değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve<br />

Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Ülkemiz bu yıl Mart<br />

ayında 18,98 milyar dolar ile tüm zamanların aylık<br />

rekoruna ulaştı. Kimya sektörümüz de bu yıl Mart<br />

ayında aylık bazda rekor kırarak yüzde 34,60<br />

artışla 2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. İlk<br />

üç ayda ihracatımız yüzde 14 artışla 5,31 milyar<br />

dolara ulaştı. Sektörümüz hem aylık bazda hem<br />

de yıllık bazda en çok ihracat gerçekleştiren ikinci<br />

sektör olmaya devam ediyor. Tüm zamanların<br />

en iyi performansını gerçekleştirmiş olduk.<br />

Tüm zorlu koşullara rağmen bizi rekora taşıyan<br />

ihracatçılarımızla gurur duyuyoruz. Diğer yandan<br />

son zamanlarda yaşadığımız lojistik ve tedarik<br />

problemleri, hammadde fiyatlarındaki artışlar,<br />

dolar kurundaki volatilite, finansmana ulaşmadaki<br />

zorluklar gibi sektörümüzü zorlayan sebepler de<br />

var. Lojistik problemlerimizin ve konteynır bulma<br />

problemlerimizin olması, hammadde fiyatlarındaki<br />

yükselişe bağlı olarak da hammadde tedariğindeki<br />

sorunlardan dolayı bu rakamın çok üstüne<br />

çıkamadık. Ayrıca, son dönemde tüm dünyada<br />

ve ülkemizde artışa geçen Covid-19 vakalarının<br />

da tekrar kontrol altına alınması ticaretimizin<br />

geleceği için çok önemli. Hedeflerimize ulaşmada<br />

bizi zorlayan bu koşulların en kısa zamanda<br />

düzelmesini bekliyoruz. Türkiye İhracatçılar<br />

Meclisimiz (TİM) yakın zamanda lojistik platformu<br />

çalışması yaptıklarını duyurdu. Bu çalışmanın<br />

ihracatçılarımız için özellikle de KOBİ’lerimiz<br />

için önemli bir görev üstleneceğine inanıyoruz.<br />

Diğer yandan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi<br />

programına alınan kimya sektörümüz için Sanayi<br />

ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından Mayıs veya<br />

Haziran ayında çağrıya çıkılması planlanıyor.<br />

Yatırım ortamının da iyileştirilmesi ile birlikte<br />

sektörümüzde yatırımların artmasını umuyoruz”<br />

62<br />

.<br />

Nisan <strong>2021</strong> .<br />

www.istanbulhirdavatfuari.com


Sektörel<br />

Mart ayında en fazla ihracat<br />

yapılan ülke ABD oldu<br />

ABD, Mart ayında en çok ihracat yapılan ülke oldu.<br />

Mart ayında ABD’yi takip eden ilk onda yer alan<br />

diğer ülkeler ise Almanya, İtalya, Irak, Yunanistan,<br />

Hollanda, İngiltere, İspanya, Nijerya ve İsrail oldu.<br />

Mart ayında en çok ihracat yapılan 10 ülkeden<br />

9’una ihracat artışı olurken, Hollanda’ya yapılan<br />

ihracatta azalma oldu. İlk 10 ülke arasında en çok<br />

artış yüzde 798,27 ile Nijerya’ya gerçekleştirildi.<br />

ABD’ye yapılan kimya ihracatı <strong>2021</strong> yılı Mart<br />

ayında 121 milyon 708 bin dolar olarak gerçekleşti.<br />

Geçen yıl aynı döneme kıyasla yüzde 81,81 arttı.<br />

Mart ayında ABD’ye en çok “mineral yakıtlar,<br />

mineral yağlar ve ürünler”, “plastikler ve mamulleri”,<br />

“anorganik kimyasallar” ve “kauçuk, kauçuk eşya”<br />

ihraç edildi.<br />

<strong>2021</strong> yılı Ocak-Mart döneminde en çok kimya<br />

ihracatı yapılan ülkeler ise sırasıyla Almanya,<br />

İtalya, ABD, Irak, Yunanistan, İspanya, Hollanda,<br />

İngiltere, Belçika ve Lübnan olarak ilk onda yer aldı.<br />

Mart ayında en çok “plastikler ve<br />

mamulleri” ihracatı gerçekleştirildi<br />

Mart ayında kimyevi maddeler ve mamulleri ürün<br />

gruplarında plastikler ve mamulleri ihracatı, 732<br />

milyon 480 bin dolarla kimya ihracatında ilk sırada<br />

yer aldı. İkinci sırada 373 milyon 220 bin dolarlık<br />

ihracatla mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler<br />

yer alırken, anorganik kimyasallar ihracatı 185<br />

milyon 579 bin dolarla üçüncü sırada yer aldı.<br />

‘Anorganik kimyasallar’ı takiben ilk onda yer alan<br />

diğer sektörler ise; ‘kauçuk, kauçuk eşya’, ‘uçucu<br />

yağlar, kozmetikler ve sabun’, ‘eczacılık ürünleri’,<br />

‘boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları’,<br />

‘muhtelif kimyasal maddeler’, ‘organik kimyasallar’<br />

ve ‘yıkama müstahzarları’ oldu. Mart ayında alt<br />

sektörlerde en çok ihracat artışı yüzde 84,74 ile<br />

organik kimyasallar sektöründe gerçekleşti.<br />

Covid-19 ürünlerinde Mart ayında<br />

en çok tanı kitleri ihraç edildi<br />

Kimyevi maddeler ve mamulleri sektöründe yer<br />

alan dezenfektan, kolonya, ilaç, sabun ve tanı kitleri<br />

olmak üzere Covid-19 ürünleri ihracatı Mart ayında<br />

geçen sene Mart ayına göre yüzde 9,93 artış<br />

göstererek 27,7 milyon dolar olarak gerçekleşti.<br />

Bu yıl Mart ayında ihracatı yapılan Covid-19<br />

ürünlerinde, tanı kitleri ihracatı yüzde 100,57 artışla<br />

15 milyon 398 bin dolar ile ilk sırada yer alırken,<br />

dezenfektan ihracatı yüzde 45,51 azalarak 5 milyon<br />

273 bin dolar ile ikinci, sabun ihracatı yüzde 39,11<br />

azalışla 3 milyon 616 bin dolar ile üçüncü, ilaç<br />

ihracatı yüzde 101,30 artışla 1 milyon 767 bin dolar<br />

ile dördüncü ve kolonya ihracatı yüzde 60,10 artışla<br />

1 milyon 646 bin dolar ile beşinci sırada yer aldı.<br />

Mart ayında tanı kitleri ihracatında ilk üçte yer alan<br />

ülkeler Almanya, Libya ve Birleşik Arap Emirlikleri<br />

olurken, dezenfektan ihracatında ABD, Libya ve<br />

Irak, sabun ihracatında Irak, İsrail ve ABD, ilaç<br />

ihracatında Bulgaristan, Almanya ve Azerbaycan-<br />

Nahçıvan, kolonya ihracatında ise Almanya, ABD<br />

ve Hollanda ilk üçte yer aldı.<br />

Bu yıl Ocak-Mart döneminde ise kimyevi maddeler<br />

ve mamulleri sektöründe Covid-19 ürünleri ihracatı<br />

yüzde 41,92 artarak 74 milyon 133 bin dolara<br />

ulaştı. İlk çeyrekte 36,1 milyon dolar ile en fazla tanı<br />

kitleri ihracatı yapılırken, en çok ihracat artışı yüzde<br />

147,05 ile yine tanı kitlerinde oldu.<br />

63


Makale<br />

Âlet İşler, El Övünür<br />

İnsanlığın var oluşundan bugüne kadar kullanılan mümkün değildir. Bunun için bir taş parçası bile<br />

alet, araç ve gereçler insanoğlunun bir ihtiyacına kullansak, kullandığımız bu taş parçası bir araç<br />

cevap vermesi için bulunmuş ve geliştirilmiştir. haline dönüşür.<br />

Birçok meslekte alet, araç ve gereç sahibi olmadan<br />

iş yapmak mümkün değildir. Günlük hayatımızda İnsanoğlu her şeyi el ve vücuduyla yapamadığı<br />

da birçok alet, araç ve gereci kullanırız. Çok basit için değişik işler için değişik aletler ve araçlar<br />

bir örnekle hazır olarak yapılmış aldığımız bir icat etmiştir. Bir insan yaptığı işte ne kadar iyi<br />

duvar askısını asabilmek için bir çivi ve bir çekiç bir usta olsa da işinin icrası için bir takım alet ve<br />

kullanırız. Çoğu zaman işimizi gördükten sonra araçlara ihtiyaç duyar. Alet ve araçlar insan eli ve<br />

başarımız ile övünür, bir sonraki ihtiyacımıza vücuduyla yapılamayacak işlerde insanoğlunu<br />

kadar kullandığımız araçları hatırlamayız.<br />

başarıya ve verimli çalışmaya götürmüştür.<br />

Sonuçta yapılan işten dolayı başarı alet ve aracın<br />

Alet, araç ve gereçler zamandan tasarruf etmek değil o aleti yönlendiren elin olur.<br />

ve işimizi kolaylaştırmak için vardır. Bazı araçlar<br />

olmasaydı, isteğimiz işi yapmamız bile mümkün Alet, araç ve gereçler işimizi kolaylaştırmak<br />

olmazdı. Çekiç sahibi olmadan duvara çivi çakmak ve zamandan tasarruf etmek için var demiştik,<br />

.<br />

64 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


Makale<br />

ne yazık ki bazı kullanıcılar bunun bilincinde<br />

değillerdir. Gerekli araç ve gereçleri kullanmalarına<br />

rağmen, zamandan tasarruf ettikleri söylenemez,<br />

çünkü kullandıkları alet ve araçların hakkını<br />

veremezler.<br />

İnsanın öğrendiği hünerini gösterebilmesi için<br />

gerekli donanım illa ki birinci şarttır. İnsan ne kadar<br />

usta ne kadar becerikli olursa olsun, yapılan işin<br />

gereği olan alet ve araçlar olmadıkça kusursuz iş<br />

yapamaz. Kusursuz iş yapamadığı gibi icra ettiği<br />

işi geliştiremez ve yenilikler kapısını aralayamaz.<br />

İnsanın var oluşundan itibaren ve tarihin akışında<br />

değişik zamanlarda bir çok alet ve araçlar icat<br />

edilmiştir. Sürekli olarak değişik ihtiyaçlar ve işleri<br />

daha da kolaylaştırma hedefiyle geliştirilerek<br />

kullanımı kolay ayrıca işte verimliği artıran alet ve<br />

araçlar birbirine eklenmiştir.<br />

Yapılacak için cinsine göre (inşaat, elektrik,<br />

mekanik, otomotiv…) en iyi alet ve araçlar<br />

seçilmelidir. Bu seçilen alet ve araçlarda ne iş<br />

için yapıldı ise o iş için kullanılmalıdır. Mesela<br />

bir duvar yıkılacak ise keser veya çekiç ile değil<br />

uygun bir balyoz ile yapılmalıdır. Bu da bizlere<br />

kullandığımız alet ve araçlardan tam bir verim<br />

almamızı ayrıca işte zaman kaybının önüne<br />

geçmemizi sağlar.<br />

Bir diğer önemli konuda almış ve işlerimiz<br />

için kullanmakta olduğumuz alet ve araçların<br />

ihtiyacı olan periyodik bakımlarını uygun bir<br />

yolla yapmalıyız. Bu bakımlar sayesine yapılana<br />

işlerimizde alet ve araçlarımızda tam verim<br />

alabileceğimiz gibi diğer istenmeyen zararlardan<br />

da kendimizi koruyabiliriz.<br />

Alet, araç ve gereçlerin verimli kullanılmasını<br />

çalışan kadar hatta daha fazla çalıştığı firma<br />

yönetimi de ister. Bundan ötürü kullanılan<br />

tüm alet ve araçlar yapılma sebebi dışında<br />

kullanılmamalı ve periyodik bakımları yapılmalıdır.<br />

Bu nedenlerden dolayı alet ve araçların<br />

verimliliğinden yönetimden kullanıcısına kadar<br />

herkes sorumludur.<br />

İnsanların el emeği ve beden gücü ile<br />

gerçekleştirdikleri bir çok alanda işler vardır.<br />

Ancak günümüzde teknoloji seviyesi öyle hızlı<br />

gelişmiştir ki bir çok sektörde gerek üretim<br />

gerekse ulaşım ve pazarlama da bir çok işimizi<br />

çeşitli alet, araç ve cihazlar görmektedir.<br />

Eski tarihlerde bir tarladan ürün toplamak insan<br />

gücüyle ve küçük el aletleriyle haftalar sürer iken<br />

şimdiki zamanda biçerdöverler aracılığıyla bir<br />

gün içinde toplanabiliyor. Başka bir örnek daha<br />

verecek olur isek eskiden 2 ila 5 yıl sürede inşası<br />

tamamlanan orta büyüklükte bir binanın inşası<br />

günümüzde kullanılan alet, araç ve cihazlar<br />

sayesinde 1 yıl içerisinde tamamlanabiliyor.<br />

İnsanların hünerini gösterebilmesi için gerekli<br />

donanım şarttır. İnsan ne kadar usta olursa olsun,<br />

gerekli araçlar olmadıkça kusursuz iş yapamaz.<br />

Elimizin övünmesini istiyorsak, kullandığımız alet<br />

ve araçlara hakim olduğumuzu yapılan işin en<br />

iyisini yaparak göstermeliyiz.<br />

Kullandığımız alet, araç ve gereçler sonucu<br />

işlerimiz kolaylaşsa da yinede o alet ve araçları<br />

yapanında, kullananında insan olmasından dolayı<br />

yüzyıllarca önce söylenmiş ve günümüze bir<br />

atasözü olarak gelmiş olan “Âlet işler, El Övünür”<br />

sözüyle de anlatıldığı gibi işlerimizi birçok değişik<br />

sektör için bir çok tasarımda bulunulan alet, araç<br />

ve gereçler aracılığıyla yapsak ta övünç tarafı<br />

insanlara kalmaktadır.<br />

65


.<br />

66 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

TİM’den İhracatın Yarınlarına<br />

Işık Tutacak Rapor<br />

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türk bayrağını 220’den fazla ülkede<br />

dalgalandıran ihracatçı için yeni yol haritası ve yeni vizyon niteliğindeki çalışması<br />

‘İhracat <strong>2021</strong> Raporu’nu kamuoyu ile paylaştı. Türkiye ekonomisine ve ihracat<br />

ekosistemine fayda sağlayacak raporda; odak tema ise ‘Küresel Tedarik<br />

Zincirindeki Değişim’ olarak belirlendi.<br />

İhracatın yarınlarına ışık tutacak dört ana<br />

başlıktaki raporda; gelecekte ihracatta en çok<br />

hangi sektörlerin yıldızının parlayacağı ve yıllık<br />

ihracat öngörüleri de yer aldı. 2035 yılında<br />

69,9 milyar dolarlık ihracat yapması beklenen<br />

Otomotiv Endüstrisi’nin ilk sırada, 42,2 milyar<br />

sektörünün takip edeceği öngörüsü de raporda<br />

aktarıldı. ‘Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye’<br />

hedefi için projelerini bir bir hayata geçiren TİM,<br />

rapor lansmanında tek tuşla ihracatçıyı dünya ile<br />

buluşturarak ihracat hacmini artıracak bir lojistik<br />

portalın da faaliyete geçireceği müjdesi verdi.<br />

dolar ile Kimyevi Maddeler ve Mamulleri’nün<br />

ikinci sırada, 24 milyar dolar ile Hazır giyim ve TİM Başkanı İsmail Gülle, “Son 6 aylık<br />

Konfeksiyon sektörünün üçüncü sırada olacağı<br />

öngörüsü rapora yansıdı.2035’te ihracat artışının<br />

en yüksek yaşanacağı sektörün, yüzde 425’le<br />

Savunma ve Havacılık Sanayii olacağı öngörüsü<br />

raporda belirtildi. Bu sektörü sırasıyla yüzde<br />

297 artışla Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller,<br />

yüzde 179 artışla Makine ve Aksamları, yüzde<br />

164 artışla Halı ve yüzde 156 artışla Mücevher<br />

ihracatımız, 100 milyar doları aştı. Önümüzdeki<br />

15 yıl içerisinde, ihracatımızın büyük ivmeyle<br />

artacağını bekliyoruz. Göreve geldiğimizden beri,<br />

yıllık ihracat hedeflerimizi her seferinde fazlasıyla<br />

aştık. Ülkemiz için daha fazla üretmeye, ihraç<br />

etmeye devam ediyoruz. TİM olarak, lojistikte<br />

küresel olarak yaşanan soruna, ulusal bir çözüm<br />

getirmek adına hazırlıklarımızı tamamladık. Çok


.<br />

68 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

yakında, Türkiye Lojistik Portalımızı faaliyete<br />

geçirerek, bu portalı ihracatçılarımızın dünyaya<br />

olarak belirlendi. Rapor; ‘Küresel Ekonomi ve<br />

Türkiye Ekonomisi: 2020 Performansı ve <strong>2021</strong><br />

açılan kapısı haline getireceğiz.Portalı ile, Beklentileri, Küresel Ticarette Orta Ve Uzun<br />

ihracat hacmimiz artarken, lojistik noktasında<br />

önemli avantajlar elde edeceğiz. Portal, lojistik<br />

firmalarıyla ihracatçılarımız arasında bir köprü<br />

vazifesi görecek. Ürünlerimiz, dünyanın dört bir<br />

köşesine artık daha hızlı, daha ucuz ve daha<br />

güvenli bir şekilde ulaşacak” dedi.<br />

Vadeli Trendler: Türkiye İçin Fırsatlar ve Riskler,<br />

Odak: Küresel Tedarik Zincirlerindeki Dönüşüm<br />

Süreci ve TİM <strong>2021</strong> Ajandası’nı içeriyor. Raporun<br />

basın lansmanına, TİM Başkanı İsmail Gülle’nin<br />

yanı sıra TİM Yönetim Kurulu Üyeleri ile Birlik<br />

Başkanları da katıldı. Lansmanda, rapora katkıda<br />

bulunan Prof. Dr. Emre Alkin, Dr. Can Fuat<br />

61 İhracatçı Birliği, 27 sektörü ile 100 bin<br />

ihracatçının tek çatı kuruluşu olan Türkiye<br />

Gürlesel ve Prof. Dr. Çağrı Erhan da yer aldı.<br />

Alkin ve Gürlesel raporla ilgili birer sunum yaptı.<br />

İhracatçılar Meclisi (TİM), ihracat hedefine Tek tuşla ihracatı artıracak portal geliyor<br />

ulaşmak ve ‘Made in Türkiye’ markasını Lansmanda ayrıca ihracat hacmini artıracak<br />

güçlendirmek amacıyla çalışmalarını tüm hızıyla<br />

sürdürüyor. Bu kapsamda TİM, ihracatçı için yeni<br />

yol haritası ve yeni vizyon niteliğindeki çalışması<br />

‘İhracat <strong>2021</strong> Raporu’nu kamuoyu ile paylaştı. Bu<br />

bir projenin de hayata geçeceği müjdesi verildi.<br />

İhracatçılar, dünyaya açılacağı portal sayesinde<br />

hem daha çok ihracat yapacak hem de lojistik<br />

noktasında önemli avantajlar elde edecek.<br />

yılla birlikte üçüncüsü yayınlanan; ihracat beklenti<br />

ve öngörülerin detaylarıyla yer aldığı rapor, “Her senaryoya hazırlıklı olmalıyız”<br />

özellikle pandemi sonrası için ihracatçıya rehber İhracatın yarınlarına ışık tutacak çalışmalar<br />

niteliği taşıyor.<br />

gerçekleştirdiklerine dikkat çeken TİM Başkanı<br />

İsmail Gülle “İhracat <strong>2021</strong> Raporumuz da, bu<br />

Raporda odak tema ‘Küresel<br />

Tedarik Zincirindeki Değişim’<br />

TİM Başkanı İsmail Gülle tarafından içeriğinin<br />

paylaşıldığı dört ana başlıktaki raporda odak<br />

tema ‘Küresel Tedarik Zincirindeki Değişim’<br />

vizyonun önemli bir parçası. Yarına hazırlanmak<br />

için geleceği bugünden görmeli; her senaryoya<br />

hazırlıklı olmalıyız. Gerek ihracat ailemiz gerekse<br />

dünyada ilklerle dolu, zorlu bir yılı geride bıraktık.<br />

2020; ekonomiyi, ticareti ve iş yapma biçimlerini


.<br />

70 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

dünya ticaretinde değişimin ve dönüşümün bu denli<br />

hızlı olduğu bir dönemde, ihracatçımızın dünden<br />

ve bugünden kopmadan, geleceğe emin adımlarla<br />

yürümesini sağlamak… Her geçen gün daha<br />

yüksek ihracat hedeflerine yürüyor, rekorlarda<br />

çıtamızı yükseltiyoruz. Bu başarıları sürdürülebilir<br />

kılmak, gelişmeleri doğru okumak, oluşan fırsatları<br />

değerlendirmek zorundayız. Raporumuzda<br />

yer alan, sektörel ve hedef pazar bazlı, orta ve<br />

uzun vadeli projeksiyonlarımızla, ihracatçıların<br />

sektörlerinde potansiyeli yüksek pazarlara<br />

yönelmelerini hedefliyoruz. Raporumuzda,<br />

Türkiye’nin küresel tedarik zincirlerindeki dönüşüm<br />

sürecinde durumunu analiz ettik. Ülkemiz<br />

doğrudan etkilediği bir yıl olarak tarihe geçti. İkinci<br />

Dünya Savaşından bu yana ekonomideki en ciddi<br />

küresel tedarik yapılarındaki değişimden en çok<br />

yararlanabilecek ülkeler arasında.<br />

durgunluk yaşandı. Ancak ülkemiz G-20 ülkeleri<br />

arasında, böylesine zorlu bir yılı, ekonomik büyüme<br />

ile kapatan iki ülkeden biri oldu. Tüm zorluklara<br />

rağmen üretimi, ihracatı hiçbir zaman durdurmadık.<br />

Birçok sektörde yıllık bazda ihracat rekorları<br />

kırarken, özellikle nisan ve mayıs aylarında, tüm<br />

dünyada ticaretin durmasının etkisiyle yaşadığımız<br />

“Önümüzdeki 15 yıl içerisinde ihracatımızın<br />

büyük ivmeyle artacağını bekliyoruz”<br />

2025-2030 ve 2035 için küresel ticaret ve ekonomi<br />

projeksiyonlarına da raporda yer verdiklerinin<br />

altını çizen Gülle, şunları söyledi: Önümüzdeki<br />

15 yıl içerisinde, ihracatımızın büyük ivmeyle<br />

daralmanın olumsuz etkilerini yıl sonuna kadar artacağını bekliyoruz.İhracatçılarımızdan en<br />

bertaraf ettik. Hatta aralık ayında da tüm zamanların büyük beklentimiz, mevcut projeksiyonlarımızı<br />

en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirdik. Bu yıl dahi yanıltmaları. O günler geldiğinde,<br />

artık geleneksel bir yapıya kavuşan raporumuzun<br />

üçüncüsünü, yeni vizyonumuzu, yeni yol haritamızı<br />

paylaşıyoruz” dedi.<br />

2030 yılında, 2035 yılında, sizlerle buluşup<br />

‘İhracatçılarımız öyle bir performans gösterdi<br />

ki, <strong>2021</strong> yılında öngördüğümüz rakamlar düşük<br />

kaldı’ demek istiyorum. Bu cümleyi kurabilmek,<br />

“Ülkemiz güvenilir tedarikçi olarak öne çıktı”<br />

Geçtiğimiz yıl tedarik zincirlerinde yaşanan<br />

projeksiyonların üzerine çıkabilmek amacıyla<br />

aralıksız bir şekilde çalışıyoruz.<br />

sıkıntılar neticesinde, ithalatçı ülkelerin tedarikte<br />

tek kaynağa bağımlılığın olumsuzluklarını tecrübe<br />

ettiğini kaydeden Gülle “Raporumuzda bu yılki<br />

tema, pandemiyle beraber hız kazanan ‘Küresel<br />

Tedarik Zincirindeki Dönüşüm Süreci’ oldu.<br />

Dünya artık tek bir bölgeden, tek bir fabrikadan<br />

çıkan ürünlere bağımlı olamayacağının farkında.<br />

Tedarik krizinin zirve yaptığı anlarda, ülkemiz<br />

alternatif bir güvenilir tedarikçi olarak öne çıktı.<br />

Raporumuzda, bu değişimin doğru anlaşılması<br />

anlamında ihracatçımıza yol göstermek için<br />

yaptığımız çalışmalara yer verdik. Raporumuz<br />

dört ana başlıktan meydana geliyor; Küresel<br />

Ekonomi Ve Türkiye’nin 2020 Performansı ve<br />

<strong>2021</strong> Beklentileri, Küresel Ticarette Orta ve Uzun<br />

Vadeli Trendler, Küresel Tedarik Zincirlerindeki<br />

Dönüşüm Süreci ve Meclisimizin <strong>2021</strong> Ajandası”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

Türkiye Lojistik Portalı ile hızlı çözüm<br />

Rapor lansmanında ihracatçıya büyük kolaylık<br />

sağlayacak olan lojistik portalı müjdesi de<br />

veren Gülle “TİM olarak, lojistikte küresel olarak<br />

yaşanan sorunları dikkatle takip ediyoruz. Bu<br />

küresel soruna, ulusal bir çözüm getirmek adına<br />

hazırlıklarımızı tamamladık. Çok yakında Türkiye<br />

Lojistik Portalımızı faaliyete geçireceğiz. Bu<br />

portal, ihracatçılarımızın dünyaya açılan kapısı<br />

haline getireceğiz. Türkiye Lojistik Portalı ile<br />

ihracat hacmimiz artarken, lojistik noktasında<br />

önemli avantajlar elde edeceğiz. Portal, lojistik<br />

firmalarıyla ihracatçılarımız arasında bir köprü<br />

vazifesi görecek. Ürünlerimiz, dünyanın dört<br />

bir köşesine artık daha hızlı, daha ucuz ve<br />

daha güvenli bir şekilde ulaşacak. Önümüzdeki<br />

günlerde, Türkiye Lojistik Portalımızın detaylarını<br />

sizlerle paylaşacağız. www.türkiyelojistikportalı.<br />

“Rapor, ihracatçımıza pusula olacak”<br />

Gülle, şöyle devam etti: İhracat ailemize bir pusula<br />

olacak raporu yayımlamaktaki asıl amacımız;<br />

com adresinde hazırladığımız ankete katılarak<br />

platformun geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz”<br />

şeklinde konuştu.


71


.<br />

72 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Lincoln Electric Türkiye’den<br />

Yeni Kaynak Makineleri:<br />

Inverter 315-TIG AC/DC Ve<br />

Inverter 315-TIG Pulse<br />

Kaynak sektörünün lider kuruluşları arasında<br />

yer alan Lincoln Electric Türkiye, en son invertör<br />

teknolojisi kullanılarak üretilen, TIG ve örtülü<br />

elektrod kaynağı yapabilen Inverter 315-TIG AC/<br />

ayarlanabiliyor. Hafıza özelliği sayesinde sadece<br />

butona basılarak daha önce kaydedilen kaynak<br />

parametrelerine ya da son yapılan kaynağın<br />

parametrelerine erişim kolaylaşıyor.<br />

DC ve Inverter 315-TIG Pulse kaynak makinelerini<br />

piyasaya sürüyor. Askaynak markalı kaynak Makinelerin sahip olduğu mikrokontrolör sistemi<br />

makineleri; paslanmaz çelik, karbon çeliği, kaynaktaki değişimlere anlık cevap verebilirken<br />

alaşımlı çelik, titanyum, magnezyum gibi çeşitli<br />

malzemelerin kaynağında, boru montajı, kalıp<br />

torç ve pedal ile akım kontrol seçenekleri kaynak<br />

işlemlerini kolaylaştırıyor. Ters kutup ateşlemesiyle<br />

tamiri, petro-kimya, mimari dekorasyon, otomobil makineler ateşleme arkının başarı oranını<br />

tamiri, bisiklet, hobi işleri ve genel üretim işleri için<br />

geliştiriliyor. Sinerjik ve pulse TIG modları, hafıza<br />

özelliği, LCD ekran, torç ve pedalle akım kontrolü<br />

gibi pek çok özelliğe sahip makineler kaynak<br />

garantiye alıyor. Makineler ark kopmasını önleme<br />

ya da ark kopması olsa bile yüksek frekans (HF) ile<br />

arkı stabil tutma özellikleriyle de öne plana çıkıyor.<br />

Makineler; IGBT ve gelişmiş PWM teknolojisi ile<br />

profesyonellerinin başarılı kaynak sonuçları AC TIG, DC TIG ve MMA kaynağında mükemmel<br />

elde etmesini sağlıyor. Inverter 315-TIG AC/DC<br />

ve Inverter 315-TIG Pulse ile Lincoln Electric<br />

Türkiye’nin yenilikçi ürünleri www.askaynak.com.tr<br />

adresinden incelenebiliyor.<br />

performans sunuyor. Yüksek gerilim, düşük<br />

gerilim, aşırı akım ve aşırı ısınma koruma özellikleri<br />

kaynak güvenliğini destekliyor. Mükemmel kaynak<br />

kabiliyetine sahip makineler çalışma ortamına<br />

ve CE normlarına uygunluklarıyla kaynak<br />

Kaynak sektöründe profesyonellerin kullanımına<br />

sunduğu yenilikçi ürünlerle dikkat çeken Lincoln<br />

Electric Türkiye yeni kaynak makineleri Inverter<br />

315-TIG AC/DC ve Inverter 315-TIG Pulse ile TIG<br />

profesyonellerine güven veriyor. Uzun ömürlü CE<br />

belgeli soketleri, paslanmaya karşı dayanıklı metal<br />

gövdesi zorlu koşullarda başarılı performans elde<br />

edilmesini sağlıyor.<br />

ve örtülü elektrod kaynağında başarılı sonuçlar<br />

sunuyor. Makinelerin sahip olduğu sinerjik mod<br />

sayesinde sadece malzeme kalınlığını ayarlamak<br />

yeterli oluyor. Akım değeri makine tarafından


73


.<br />

74 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Filli Boya Ekipleri Termal Kamerayla<br />

50.000 Üzerinde Binanın Isı Kayıplarını Ölçtü<br />

Enerjinin daha verimli kullanılması amacıyla 2020 yılından bu yana Türkiye<br />

genelinde 40’in üzerinde ilde termal kameralarla çekim yapan Filli Boya Isı kaybı<br />

Ölçüm Ekipleri, 50.000’den fazla binanın ısı kayıplarını ücretsiz tespit etti. İki etaptan<br />

oluşan roadshow kapsamında illeri ziyaret eden uzman ekipler, ısı kaybı ölçüm<br />

raporlarında binalarda belirlenen ciddi ısı kayıplarını bina sahiplerine sundu.<br />

Filli Boya 2003 yılından bu yana 190 milyon evlerinde konforlu ve sağlıklı bir yaşama alanına<br />

m2 üzerinde Isı Yalıtım uygulanmasını sahip olmaları için en uygun ısı yalıtım sistem<br />

gerçekleştirerek ekonomiye ve çevreye verdiği çözümlerini sundu.<br />

değerin yansıra toplamda yaklaşık 7,6 milyon<br />

hane halkına çağdaş yaşam koşulları yaratarak,<br />

daha konforlu ve sağlıklı ortamda yaşamalarını<br />

Isıtma ve soğutmada %50’ye varan<br />

tasarruf sağlanabiliyor<br />

sağladı. Yenilikçi ürün ve teknolojileri ile binaların Filli Boya’nın Dalmaçyalı İleri Isı Yalıtım<br />

sadece ısıtmada elde ettiği tasarruf ile yaklaşık Sistemleri’ni binalarına uygulayanlar ısıtma<br />

9,6 milyar m3 daha az doğalgaz kullanılmasını ve soğutma giderlerinde yarı yarıya tasarruf<br />

sağlayarak ülke ekonomisine de katkıda bulundu. sağlayabiliyor. Dalmaçyalı İleri Isı Yalıtım<br />

Sistemleri, sunduğu ayrıcalıklarla tüketicileri<br />

Filli Boya Isı Ölçüm Ekipleri 2020 yılında<br />

40’ın üzerinde ilde binalarda ısı ölçümleri<br />

gerçekleştirirken bu yıl da 19 Ocak-12 Mart<br />

tarihleri arasında 30 ili ziyaret etti. Isıtma ve<br />

yıllar boyu ilk günkü performansını koruyan, uzun<br />

ömürlü sistemlerle, yani ısı yalıtımını “Doğrusu”<br />

ile buluşturuyor. Bina sakinleri, dört mevsim<br />

evlerinin tadını çıkarıyor.<br />

soğutmada kullanılan enerjinin daha verimli<br />

tüketilmesi amacıyla yola çıkan Isı Kaybı Ölçüm<br />

Ekipleri binalarda termal kamera ile çekim<br />

yaparak her bina özelinde farklı derecelerde tespit<br />

edilen ısı kayıplarını belirledi. Isı Kaybı Ölçüm<br />

Ekibi raporlarını bina yönetimlerine sunarak<br />

bina sakinlerinin önemli ölçüde tasarruf etmeleri,<br />

Filli Boya Isı Yalıtımı Ölçüm Ekipleri tarafından<br />

binalarında ücretsiz keşif yaptırmak isteyenler<br />

Dalmaçyalı’nın yenilenen web sitesi https://<br />

www.dalmacyali.com.tr/hizmetlerimiz/ucretsizkesif<br />

üzerinden ya da 444 1 222 numaralı hattan<br />

ücretsiz olarak taleplerini iletebiliyor.


Tam<br />

ustanın<br />

istediği<br />

gibi...<br />

kaliteli<br />

ve<br />

sağlam<br />

YIL<br />

DESIGN FORGE SAFETY<br />

www.kanca.com.tr


.<br />

76 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Normalleşme Adımları ile<br />

İnşaat Sektörünün Güveni Devam Ediyor<br />

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla<br />

bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri<br />

ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” <strong>2021</strong> Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı.<br />

Rapor, işlerdeki mevsime bağlı yavaşlamaya rağmen sektörün güveninin ve<br />

beklentisinin yüksek kalmasında, Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme<br />

adımlarının etkisinin olduğunu gösterdi.<br />

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay<br />

açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de<br />

inşaat sektöründeki ve bağlantılı imalat ve<br />

Geçen yılın normalleşme adımları ile yükselişe<br />

geçen inşaat ve hazır beton sektörü, yılın ilk<br />

ayında bir miktar gerilemiş olsa da şubat ayında<br />

hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve hareketlenerek eşik değere yaklaşmıştır. Sektör<br />

beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat<br />

sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı<br />

zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde<br />

stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla<br />

ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını<br />

<strong>2021</strong> yılına hem beklentisi hem de güveni<br />

yüksek başlamış, şubatta da bu durum devam<br />

etmiş görünmektedir. Bu ay, faaliyet ile beklenti<br />

arasındaki marj kapanmış, beklenti düşse de eşik<br />

değerin üzerinde kalmıştır.<br />

ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.<br />

Hazır Beton Endeksi Şubat Ayı Raporu verilerine<br />

THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton<br />

Endeksi’nin <strong>2021</strong> Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı.<br />

göre şubat ayında beklenti ve güvende geçen yıla<br />

kıyasla bir yükseliş görülmektedir. Beklentideki


.<br />

78 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

gerilemeye rağmen geçen yıla kıyasla beklenti<br />

düzeyi hâlen yüksektir. Faaliyet Endeksi ise<br />

diğerlerinin aksine azalış göstermiştir. İşlerdeki<br />

mevsime bağlı yavaşlamaya rağmen sektörün<br />

güveninin ve beklentisinin yüksek kalmasında,<br />

Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme<br />

adımlarının etkisinin olduğu tahmin edilmektedir.<br />

İnşaat sektörünün yoluna devam etmesi<br />

enflasyonda istenilen noktaya gelmesine bağlı<br />

görünmektedir.<br />

Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Türkiye’de<br />

geçen hafta atılan normalleşme adımları,<br />

mevsime bağlı işlerdeki yavaşlamaya rağmen<br />

sektörün güveninin ve beklentisinin yüksek<br />

kalmasında etkisi olmuştur.” dedi.<br />

Ekonomi yönetiminin yeni politikasını<br />

değerlendiren Yavuz Işık, “Ekonomi<br />

yönetiminin yeni politikası, uluslararası yatırım çekmede aceleci davranmayacağının sinyalini<br />

derecelendirme kuruluşlarınca dikkat çekici veren ekonomi yönetiminin bu şekilde yoluna<br />

bulunmuş, bu politikanın geçen yıl düşen devam etmesidir. Bu koşullar altında Türkiye<br />

uluslararası rezervlerden, yüksek cari açık ve ekonomisinin ağır faiz yükünün etkisinde<br />

kötüleşen yatırımcı güveninden kaynaklanan<br />

kısa vadeli dış finansman risklerini hafifletmeye<br />

yardımcı olduğu ifade edilmiştir. Beklenti, son<br />

dönemdeki enflasyon odaklı bir politika setini<br />

uygulamaya koyan Türkiye’nin, yani faizi aşağı<br />

kalmaması için bir an önce enflasyonun istenilen<br />

noktaya gelmesi gerekmektedir. İnşaat gibi diğer<br />

sektörlere kıyasla faize çok daha hassas olan<br />

bir sektörün yoluna devam etmesi buna bağlı<br />

görünmektedir.” diye konuştu.


Kalte İnsana Saygıdır...<br />

Profesyonel<br />

ÇÖZÜM Ortağınız...<br />

KARAKUŞ HIRDAVAT<br />

SANAYİ VE İMALAT LİMİTED ŞİRKETİ<br />

İstoç Toptancılar Çarşısı 16. Ada No: 20-22 Mahmutbey - İSTANBUL<br />

Tel: (0 212) 659 07 09 - 659 32 26 - 27 Fax: (0 212) 659 07 08<br />

www.rico.com.tr


.<br />

80 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Türkiye’nin Gelirini Artıracak 10 Öneri<br />

Sürdürülebilir ekonomik kalkınma için Türkiye’nin<br />

her bölgesinin, her ilinin, ilçesinin potansiyellerini<br />

1- Sanayi<br />

Kalkınma hamlesini istenilen düzeyde<br />

tespit etmeli, planlamalı ve bir program oluşturarak<br />

bunları hayata geçirmeliyiz. Bu noktada Ulusal<br />

İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı<br />

Ömer Niziplioğlu’nun, Türkiye’nin gelirini artıracak<br />

10 önerisi şöyle:<br />

gerçekleştiremedik bunun en büyük nedeni<br />

planlamanın eksikliğidir. Hangi bölgede, hangi<br />

şehir ve ilçede, hangi sanayi kurulmalı araştırılıp<br />

ona göre sanayi imar izni verilmeli. Kişi başına<br />

okul, hastane, düşünülürken kişi başına iş<br />

de düşünülmelidir. İnsanlar geçinebilmek için<br />

memleketini terk etmek zorunda kalmamalı.<br />

Her bölgenin kendi has özelliği göz önünde<br />

bulundurularak sanayi alanları oluşturulmalıdır.<br />

Planlama yapılmadan sanayi imar izni verilmeden<br />

nasıl fabrika yapılacak anlamak mümkün<br />

değildir. Bu devletin en önemli görevidir. İzinleri<br />

devlet verir şu an planlamaya başlansa yasal<br />

izinlerin bitirilmesi seneleri alabilir. Bu yasal<br />

izinler konusunda da hızlanmak için bürokrasiyi<br />

hızlandırmak gerekir. Şu an sanayi var denilen<br />

illerin o sanayisinde araba tamircisi veya buna<br />

benzer atölyeler bulunmaktadır, uluslararası


81


.<br />

82 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

ihracat yapılacak türde çok az sanayi bölgemiz<br />

var. Her ilde organize sanayi olduğu iddia ediliyor,<br />

bunların yetersiz olduğunu bilinmeli hatta illere<br />

endüstriler kurulmalı her ilçenin organize sanayisi<br />

olmalı.<br />

2- Ormancılık<br />

Petrolden sonra en büyük ithal kalemimiz orman<br />

ürünleridir. Halbuki ülkemizin 3’te 1’i resmiyette<br />

orman gözükürken nerdeyse ihtiyacımız olan<br />

tüme yakın orman ürünlerini neden ithal ediyoruz?<br />

Çünkü özel ve endüstriyel ormancılığı yeterince<br />

Almanya’da nerdeyse her köyde bir fabrika<br />

varken bizim ilçelerimizde hatta çoğu ilimizde<br />

dahi organize sanayi yok. Sanayisiz kalkınma<br />

modeli mümkün değildir. Devletin burada görevi<br />

sanayi imar iznini verip yatırımcılara sunmaktır.<br />

Bu arazileri istimlak edip imarını çıkardıktan sonra<br />

bedelli veya bedelsiz dağıtabilir hatta geri kalmış<br />

bölgeler için fabrikasının binasını dahi yapıp çok<br />

uygun bütçelerle kiraya verebilir.<br />

kullanmıyoruz, ağırlıkla ormanlarımıza çam ağacı<br />

dikiyoruz. Bu da sadece odun olarak kullanılıyor.<br />

Kendi ihtiyacımız olan ağaçlar dikip kendi<br />

ihtiyacımızı karşılamalıyız. Aynı şekilde ormanlık<br />

alanlarımızda zeytin ve meyve ağaçlarını orman<br />

ağacı olarak kabul edilse ve bu ormanlık alanlar<br />

çiftçilere verilse kırsaldaki birçok insanın geçimi<br />

sağlanmış olur ve ülke ekonomisine katkı sağlarız.<br />

Hatta Toros dağlarındaki maki bitki örtüsüyle kaplı<br />

Üretimi kırsal bölgelere götürmeliyiz. Bir iplik<br />

olan alan atıl bir durumda duruyor. Tropikal meyve<br />

olan muz, kivi ve ananas yetişicilerine sunulsa,<br />

üretmek için dolar milyoneri olmaya gerek<br />

olmamalı sanayi imarlı arsaların tarlaya göre<br />

10-20 kat daha değerli. Bunun önüne geçmek<br />

için daha çok sanayi imarlı araziler üretmeli ve<br />

teraslama sistemiyle saksı gibi düşünülerek<br />

yetiştirme yapılsa alan toprak olarak zenginleşip<br />

erozyonun da önüne geçilerek daha yeşil bir ülke<br />

konumuna gelebiliriz.<br />

yatırımcılara sunmalıyız. Üretim yapabilmek<br />

daha kolay olmalı örneklemek gerekirse pamuk Ormancılığı da hayvan besiciliği gibi görmeli<br />

ağırlıkla Çukurova’da, Amik Ovası’nda ve ihtiyacımız olan orman ürünleri üretmeliyiz.<br />

Harran Ovası’nda yetişir. Şanlıurfa’ya tekstil<br />

organize sanayi kurulsa burada çıkan pamuk<br />

burada ipliğe dönüşüp daha sonra kumaş olsa<br />

Birçok ülke kendi ihtiyacı olan ürünleri üretirken<br />

biz her ihtiyaç duyduğumuz ürünleri neden ithal<br />

ediyoruz anlamak mümkün değil. Eğer endüstriyel<br />

hatta konfeksiyon ürünleri yapılıp İskenderun ormancılığı daha yaygın kullanabilirsek<br />

Limanı’ndan dünyaya dağılsa güzel olmaz mıydı? yüzbinlerce insana iş bulunmuş olup ve<br />

Tekstil üretiminin büyük bölümünü Çin aldı büyük<br />

bir organize sanayi kurarak bu üretimi buraya<br />

alabilir, işsizliği bitirebilir milyarlarca dolarlık<br />

ihracat yapabilirdik. Bunun için sadece planlayıp<br />

gerekli izinlerin verilmesi yeterlidir eminim ki bu alt<br />

yapı oluştuğunda birçok yatırımcı buraya yatırım<br />

için sıraya girecektir.<br />

milyarca dolarlık ithal ürünleri biz üretmiş oluruz.<br />

Ormancılık ülkemizde yok sınıfındadır. Meslek<br />

olarak dahi görülmemektedir. Bunu değiştirmeli<br />

her toprak parçasını ayrı ayrı değerlendirmeliyiz.<br />

Ayrıca devlette bütçe ve yeterli personel olmadığı<br />

için resmiyette orman olarak gözüken alanlar<br />

boş olarak duruyor. Sizce bu çorak duran alanlar<br />

orman mı? Eğer ormancılığı geliştirsek ülke<br />

Her il nüfusuna göre ihracat hedefi konmalıdır. Şu<br />

an sanayisi yeterli olmadığı için üretim yapamayan<br />

ekonomisine senede 5 milyar dolardan daha fazla<br />

katkı sağlayacaktır.<br />

30 milyon insanımız senede 2 bin dolarlık üretim<br />

yapabilse senelik ekstra 60 milyar dolarlık ihracat 3- Gemi üretimi ve taşımacılığı<br />

gerçekleşirdi.


.<br />

84 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Dünyanın en ucuz taşımacılığı deniz taşımacılığı<br />

olduğu düşünüldüğünde ülkemiz bu alanda<br />

liderliğe oynamalıdır. 3 tarafı denizlerle çevrili, 3<br />

kıtanın ortasında Ortadoğu, Avrupa, balkanlar,<br />

Kafkasların deniz taşımacılığını biz üstlenmeliyiz.<br />

Bu konumumuzda daha başka bir ülke olmadığı<br />

bilmeliyiz.<br />

Karadeniz kıyıları denizi soğuk ve dalgalı olduğu<br />

için turizme çok uygun değildir. Buradaki denizi<br />

tersaneler bölgesi ilan edip her ile irili ufaklı<br />

tersane izinleri çıkarıp yatırımcılara sunmalıyız.<br />

Böylelikle şu an atılı durumdaki Karadeniz sahili<br />

uluslararası gemi üretimi yapan bölge durumuna<br />

ulaşacaktır. Ülke ekonomisine katkı sağlayacak<br />

binlerce insana iş sağlayacaktır. Dünyanın en katılmasını sağlamalıyız hediyelik eşya, oyuncak,<br />

büyük gemilerinin yapıldığı 3 tersane yapılsa süs ürünleri, bijuteri, cam, tekstil montaj gibi<br />

yaklaşık 3 milyar dolarlık ekonomi oluşturulmuş<br />

olur.<br />

evde, köyde basit atölye içinde yapılabilecek<br />

ürünleri kırsal bölgede ürettirmeye çalışılmalıyız.<br />

Örnek olarak yılbaşı süslerini çam ağacı, kapı<br />

süsü tahta oyuncak gibi ürünleri kadınlar evde<br />

rahatlıkla yapabilir ve bunların özellikle Avrupa’ya<br />

ihracatı ile önemli kazanç sağlayabiliriz. Bunun<br />

için yasal engeller kaldırılmalı, ürün imalatı<br />

yaptırmak isteyen firmalar istediği ürünü ilan<br />

etmeli üretim yapmak isteyen kişilerle temasa<br />

geçilmeli işin nasıl yapılacağını öğretilmelidir.<br />

Böylelikle kırsaldaki iş gücünü değerlendirmeliyiz.<br />

Köydeki kasabadaki atıl durumdaki istihdamımızı<br />

kazanmalı, kırsalda yaşayan insanları gelirini<br />

arttırmalıyız.<br />

4- Deniz ürünleri<br />

3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizin denizlerinden<br />

yeterince yararlanabiliyor muyuz? Norveç’in<br />

sadece somon balığından senelik 6 milyar dolar<br />

geliri var. Marmara Karadeniz balık ve deniz<br />

ürünleri yetiştirmek için ruhsatlar düzenlenmeli.<br />

Midye, kalamar, karides ve balık türlerinin<br />

birçoğunu üretmeli ihtiyacımızı karşılamalı ve<br />

ihracat yapmayız. Denizleri ekonomik getirisi<br />

olduğunu hatırlamayız çok yetersiz ruhsat<br />

verilmesine rağmen levrek ve çupra da dünya<br />

rekorunu kırıyorken daha çok çeşit ve yasal izinle<br />

denizlerimizden daha çok fayda sağlamalıyız.<br />

Denizleri, deniz ürünleri yetiştirme tarlası gibi<br />

düşündüğümüzde ne kadar avantajlı olduğumuzu<br />

daha net anlarız. Gerekli deniz ürünleri yetiştirme<br />

6- Yazılım<br />

Yazılımın bir makinesi yoktur, insan eliyle yapılır.<br />

Ücretlerin yüksek olduğu ülkeler bu maliyeti<br />

düşürmek için başta Hindistan gibi ülkelere<br />

ruhsatları düzenlendiğinde şu an 1 milyar dolar yaptırmaktadır. Yazılımdaki kodları yazmak<br />

olan ihracatımızı 4-5 milyar dolara çıkarabiliriz. için bilgisayar mühendisi olmaya gerek yoktur.<br />

Kodların nasıl ve hangi düzende yapılacağı<br />

5- Kırsal bölge<br />

Kırsal bölgede yaşayan vatandaşlarımızı üretime<br />

öğretildiği takdirde çoğu kimse rahatlıkla yazılım<br />

yapabilir. Genç nüfusumuzu bu şekilde iş sahibi


85 67


.<br />

86 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

yapabilir, evinde yazılım yaparak geçimini turizm havzasıyken biz sadece Antalya ilimizden<br />

sağlattırabiliriz. Hindistan’ın bu yolla 100 milyar<br />

dolar kazandığını unutulmamalıdır. Dünyada<br />

yazılımcıya çok büyük ihtiyaç duyulduğu göz<br />

önünde bulundurulmalıdır. Ülkemizin yazılım<br />

konusunda ilerletirsek dünyaya daha çok entegre<br />

olur bu sektörünü genç insanlarımıza yaptırmayı<br />

başarabilirsek 3-5 milyar dolarlık ek gelirimiz olur.<br />

yararlanıyoruz. Oysa Hatay Mersin ve Adana da<br />

aynı potansiyel vardır. Buralar da turizm bölgesi<br />

ilan edilirse Antalya gibi işsizlik biter ekonomik<br />

olarak kalkınma sağlanır. Aynı şekilde Avrupa’da<br />

birçok ülke kayak turizmiyle geçimini sağlarken<br />

özellikle Avusturya ülke ekonomisinin yüzde<br />

60’ını turizm ve kayaktan karşılıyorken bizim<br />

dağlarımız da kayak turizmi istenilen düzeyde<br />

değildir. Bunun nedeni dağlarımızı planlayıp<br />

kayak turizmine açmamamızdır. Yine aynı şekilde<br />

doğa harikası yaylalarımızı da turizm planlaması<br />

yapılmadığından bu şekilde atılı olarak kalıyor.<br />

İsviçre’nin Alpleri örnek alınmalıdır. Kültür<br />

şehirleri olan Mardin, Şanlıurfa’yı da turizme<br />

kazandırmalıyız.<br />

9- Tarım<br />

7- Sinema<br />

Türk dizilerinin dünyada satış rekorları kırdığını<br />

biliyoruz. Bunun en büyük nedeni oyuncu<br />

maliyetinin düşük olması. Bunu göz önünde<br />

bulundurarak İstanbul’a Hollywood tarzında<br />

film, dizi ve program çekim platformu yapılmalı<br />

bu sayede hem çekimlerin maliyeti düşürülmeli<br />

hem de istihdam sağlanmalıdır. Ayrıca özellikle<br />

Avrupa’da maliyetli çekimlerin burada çekilmesi<br />

sağlanmalı. Birçok Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin<br />

yetersizliklerinden dolayı çekemediği çekimleri Ülkemiz tarım ülkesi olarak bilinse de çiftçi<br />

de buraya çekme imkânı sağlanmalıdır. başına düşen toprak alanı 4 dekardır. Bu<br />

Hollywood’un senelik 100 milyar dolar geliri<br />

olduğunu göz önünde bulundurulduğunda şu an<br />

kadar parçalanmış tarım arazisiyle kârlı tarım<br />

yapmak mümkün değildir. En büyük sorunumuz<br />

500 milyon olan dizi satışımız 3 milyar dolara parçalanmış toprak meselesidir. Bunları<br />

rahatlıkla çıkarabiliriz. Çünkü çekimler için dekor<br />

teknik eleman ve oyuncuya sahibiz.<br />

birleştirerek daha verimli ve daha az maliyetli<br />

üretimin yollarını bulmalıyız bireysel üretimle<br />

uluslararası ihracat düşünülemez. Ayrıca tarım<br />

borsaları kurularak üreticinin eline hak ettiği para<br />

geçmesi sağlanmalıdır çiftçilerin gelir düzeyi<br />

yükseldikçe tarıma olan ilgi ve yatırımda artacaktır.<br />

Hollanda’da çiftçiler bağlı bulunduğu kurumdan<br />

toprağın türüne ülke ve ihracat ihtiyacına göre<br />

ekim izin verilir. Ülkemizde ne yazık ki herkes<br />

kendi bilgisi ve öngörüsüyle hareket etmektedir.<br />

Tüm çiftçilerimiz bir platformda üreteceği ürünü<br />

deklare etmeli böylelikle çoğu zaman yetersiz<br />

bazen de ihtiyaç fazlası üretim yapılmasının,<br />

8- Turizm<br />

mağduriyetlerin önüne geçilmesi sağlanmalıdır.<br />

Ülkemiz dini geçişlerin aynı zamanda da tarih, Tarımı ülkemizin ihtiyaçlarının karşılanması<br />

kültürler beşiğidir. Bunun yanında deniz, dağ,<br />

doğa için mükemmel durumdadır. Turizmde<br />

dünya birincisi olabilme imkânı vardır. Akdeniz<br />

yeterli olarak görülüyor oysa ülkemizi ayağa<br />

kaldıracak olan ihracattır. Bunun için stratejiler<br />

geliştirilmeliyiz. Örnek olarak Fransa’daki üzüm


87


.<br />

88 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

bağlarının alanı 850 bin hektarken ülkemiz de<br />

650 bin hektardır. Ekili asma alanlarımız bu kadar<br />

yakınken Fransa üzümden şarap yaparak sadece<br />

şarap ihracatından 12 milyar Euro kazanırken<br />

bizim üzüm olarak ihracatımızdan 150 milyon<br />

dolar kazanç elde edebiliyoruz. Eğer biz de<br />

üzümü şarap veya kuru üzüm yapabilseydik<br />

şu an Fransa’ya yakın gelirimiz olurdu. Aynı<br />

şekilde zeytini, zeytinyağı olarak satabilseydik<br />

veya kaysıyı kuru kayısı olarak Çin gibi kalabalık<br />

ülkelere pazarlayabilseydik durum daha farklı<br />

olabilirdi. Aynı şeyler sebzelerde de geçerli.<br />

Gelişmiş ülkeler çalışanın maliyeti düşürmek için<br />

soyulmuş donuk ürünler alıyor. Nerdeyse her<br />

sofrada patates bulunuyor. Avrupa, Ortadoğu,<br />

Rusya veya dünyanın donmuş patates ihtiyacı<br />

ülkemiz maden çeşitliliği bakımından dünyada<br />

ilk 10’dadır. Yine dünya metalik madeninin<br />

yüzde 40’ını içinde barındıran tetis kuşağının<br />

üstünde en büyük alana sahip ülkelerden biridir.<br />

Dünya mermer rezervinin yüzde 40’ına bor<br />

madeninin yüzde 78’ine sahipken gelirimiz buna<br />

paralel bu kadar yüksek değildir. Dünya mermer<br />

pazarının büyüklüğü 40 milyar dolarken yüzde 40<br />

rezervimiz varken 16 milyar dolar gelirimiz olması<br />

gerekirken 2 milyar dolardır. Bunun nedeni başta<br />

mermer olarak birçok madeni ham halinde veya<br />

blok olarak satıyoruz. Katma değerli ürün haline<br />

getiremiyoruz.<br />

Çin mermeri ülkemizde alıp okyanusu geçip<br />

dünyaya satarken bizim yeterli mermer işleye<br />

göz önünde bulundurulduğunda nasıl bir fabrikalarımız olmadığı için 140 milyon yılda<br />

pazardan bahsettiğimiz daha net anlaşılır. Aynı<br />

şekilde ürettiğimiz ürünü paketleyip dondurulmuş<br />

veya kurutulmuş hale getiremezsek yaş sebze<br />

ve meyveci olarak bu kadar gelirde kalırız. Bu<br />

oluşan mermeri çok komik fiyata satıyoruz. Oysa<br />

Burdur, Denizli, Isparta’da mermer organize<br />

sanayileri kurulsa bu illerin işsizliği bitebilirdi şu<br />

anki mermer sanayilerinin çok yetersiz olduğu<br />

yolla senelik 20-30 milyar dolar kazancı organize mermer ihracatından anlayabiliyoruz. Aynı<br />

olamadığımız için kaçırıyoruz. Konya kadar<br />

alanı olan Hollanda’nın senelik 150 milyar dolar<br />

tarımdan geliri olduğunu unutmamak gerekir.<br />

Başta Avrupa’nın süt ve süt ürünlerini büyük<br />

bölümünü kendi karşılayabiliyorken süt ve süt<br />

ürünleri olarak Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin<br />

baş tedarikçisi olmalıyız. Tüm tarımı planlamalı,<br />

üretimden önce ve sonrasını bilgilendirmeli,<br />

borsalardan ürünler alınmalı, sağlıklı depolanmalı<br />

paketlenmeli ve uluslar arası pazarda profesyonel<br />

pazarlanmanın yolu bulunmalıdır. Ham haliyle<br />

satışın ülkemize kazancı yok kadar azdır.<br />

zamanda bu mermeri alan firmalar, bu taşların en<br />

güzeli olan yüzde 5’lik kısmını alırlarken yüzde<br />

90 atık malzeme olarak çevre felaketi olarak bize<br />

bırakıyorlar. Bu taşları işleyip ebatlı hale getirip<br />

satabilseydik 2 milyar dolarlık ihracatımızı İtalya<br />

gibi 20 milyar dolar olurdu. Yine kromun tonunu<br />

200-300 dolara satıyoruz ama bir paslanmaz<br />

çelik için 3000-4000 dolar ödüyoruz. Dünya<br />

krom üretiminde 5. sıradayken aldığımız pay çok<br />

yetersizdir. Bordan senede 500 milyon dolarlık<br />

ihracat yaparken Kanadalı bir firma bu aldığı<br />

boru işleyerek birçok ürünün ham maddesi olarak<br />

senelik 12 milyar dolara satıyor.<br />

10- Maden<br />

Tarım ürünlerimizi ve madenlerimizi<br />

işlemediğimiz için katma değersiz sattığımız için<br />

gelirimiz düşük kalıyor kırsal kesimde yaşayan<br />

insanlarımızı üretime katamadığımız için<br />

gelişemiyoruz, denizimizi, dağımızı, sahilimizi,<br />

planlayamadığımız için kişi başına milli gelirimizi<br />

arttıramıyoruz.<br />

Saydığım sektörleri gerektiği gibi kullanabilseydik<br />

150-200 milyar dolar artı gelirimiz olurdu.<br />

Sağladığımız her bir dolar ekonomiye 4 kat etki<br />

ettiği düşünüldüğünde 800 milyar dolarlık ilave bir<br />

ekonomimiz olurdu. Bu da ülkemizin kişi başına<br />

gelirinin 2 katına çıkması anlamına gelir.


.<br />

90 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

Kimya Sektörüne Yatırımda Hamle Zamanı<br />

Kimya sektörünün çatı kuruluşu İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri<br />

İhracatçıları Birliği (İKMİB) tarafından Kimya Sektöründe Teknoloji Odaklı Sanayi<br />

Hamlesi Programı webinarı gerçekleştirildi. Webinarda kimya, tıbbi cihaz<br />

ve eczacılık sektörlerinde öncelik verilen ürünler ve yatırım yapmak isteyen<br />

firmaların hangi desteklerden nasıl faydalanacağı hakkında bilgiler paylaşıldı.<br />

Kimya sektörü için <strong>2021</strong> yılı Mayıs-Haziran aylarında çağrıya çıkılması planlanıyor.<br />

Kimya Sektöründe Teknoloji Odaklı Sanayi<br />

Hamlesi Programı webinarı, İKMİB Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Adil Pelister, T.C. Sanayi ve<br />

Şubat’ta Resmi Gazete’de yayınlanarak öncelikli<br />

ürün listesine alınan kimya, eczacılık ve tıbbi<br />

cihaz ile ilgili ürünlere ilişkin sektörü bilgilendirmek<br />

Teknoloji Bakanlığı Stratejik Araştırmalar ve amacıyla düzenlenen webinarda, yatırım<br />

Verimlilik Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar<br />

ve T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Program<br />

Yönetimi Daire Başkanı Hakan Erten’in katılımıyla<br />

9 mart <strong>2021</strong> tarihinde dijital olarak gerçekleştirildi.<br />

desteklerinden yararlanmak isteyen sanayicilere<br />

detaylı bilgiler aktarıldı. Kimya sektöründe 281<br />

ürün, tıbbi cihaz sektöründe 46 ürün, eczacılık<br />

sektöründe 82 ürün yatırımı desteklenecek<br />

öncelikli ürün listesine alındı. İKMİB’in ithalatı<br />

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Teknoloji<br />

Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında 27<br />

önlemek ve yüksek katma değerli ürün üretimini<br />

artırmak amacıyla hazırladığı Türk Kimya Sektörü


Sektörel<br />

Yatırım Öncelikli Ürünler Raporundaki birçok ürün<br />

de söz konusu listede yer alıyor.<br />

Kimya, eczacılık ve tıbbi cihaz ürünleri için Mayıs-<br />

Haziran aylarında çağrıya çıkılması planlanıyor.<br />

Yatırım yapmak isteyen sanayicilerin yapılacak<br />

çağrı sonrası www.hamle.gov.tr üzerinden ön<br />

başvurularını yapması gerekiyor.<br />

Adil Pelister: “Kimya sektörümüz ekonomik<br />

zincirin en önemli halkalarından biri”<br />

Kimya sektörünün 2019 yılından bu yana toplam<br />

ihracatı baz alındığında üst üste ikinciliğini<br />

koruduğunu vurgulayan İKMİB Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Adil Pelister, “Küresel korona salgını<br />

sürecinde etkilenen ekonomiler içerisinde<br />

maalesef ülke ekonomimiz de bundan payını aldı.<br />

Yine de biz sektörel açıdan baktığımızda hedef<br />

ihracat rakamlarımıza en çok yaklaşan sektörlerin<br />

başında geliyoruz. Bu açıdan kimya sektörü iş<br />

dünyamıza ve bizlere sıkıntılarımızın çözülmesi<br />

noktasında desteklerini esirgemeyen siz değerli<br />

kamu idarecilerimize şükranlarımı arz ediyorum.<br />

İnşallah <strong>2021</strong> hedeflerimize yine birlikte çalışıp<br />

birlikte başararak ulaşacağız” dedi.<br />

Pelister: “Umut ediyorum ki, Kimya Teknoloji<br />

Merkezi projemizi 2022-2023 döneminde<br />

faaliyete geçireceğiz”<br />

Salgın süresince bir yandan üretip ihracat<br />

yaparken diğer yandan da salgın sonrası oluşacak<br />

yeni küresel ekonomik düzende hak ettikleri<br />

yeri alabilmek için var güçleriyle çalıştıklarını<br />

söyleyen Pelister, “Kimya sektörümüz doğası<br />

itibariyle her sektöre ve iş koluna katkı veren,<br />

hammadde ve mamul temin eden bir sektör<br />

olarak ekonomik zincirin en önemli halkalarından<br />

biri. Dolayısıyla kimya sektörümüzde ortaya<br />

91


.<br />

92 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

konacak olan her bilimsel, teknolojik ve ticari<br />

gelişme bütüncül olarak ülke ekonomimize katma<br />

değer sağlayacaktır.<br />

Bu sebeple Kimya Teknoloji Merkezi projemizi<br />

hayata geçirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.<br />

Hakan Erten: “Başvuru ve değerlendirme<br />

süreci hamle web sitesi üzerinden yürütülüyor”<br />

Webinarda Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi<br />

Programıyla ilgili sunum gerçekleştiren T.C.<br />

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Program Yönetimi<br />

Daire Başkanı Hakan Erten ise kimya sektörünün<br />

Umut ediyorum ki 2022-2023 döneminde başından beri program kapsamında olduğunu,<br />

faaliyete geçireceğiz. Yine İKMİB olarak uzun ve<br />

yoğun bir uğraş ve çalışma sonucu sektörümüzde<br />

ithalatı frenleyecek ve ülke cari açığını azaltmaya<br />

katkıda bulunacak ‘Türk Kimya Sektörü Yatırım<br />

Öncelikli Ürünler’ raporumuzu hazırlayarak ilgili<br />

bakanlıklarımıza arz etmiştik. Yerli ve milli sanayi<br />

hamlemize katkıda bulunabilmek için elzem<br />

olduğunu düşündüğümüz çalışmamızın sonuç<br />

vermesini ve yine kamu otoritemizle yakın çalışarak<br />

raporumuzdaki birçok ürünün Teknoloji Odaklı<br />

Sanayi Hamlesi Programı’nda desteklenecek<br />

pilot uygulamanın makine sektörü için yapıldığını,<br />

şimdi ise orta-yüksek ve yüksek teknolojili<br />

olan kimya sektörü de dahil diğer sektörler<br />

için uygulama aşamasına gelindiğini söyledi.<br />

Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’nın<br />

Türkiye’de katma değerli üretimin artırılması<br />

amacıyla, Bakanlık ve bağlı/ilgili kuruluşları<br />

tarafından sağlanan destek ve teşviklerin tek<br />

pencereden yönetilerek orta-yüksek ve yüksek<br />

teknoloji seviyeli sektörlere yoğunlaştırılmasına<br />

yönelik özel bir program olduğunu ifade eden<br />

ürünler kategorisine alınması bizi ziyadesiyle Erten, “Türkiye’de orta-yüksek ve yüksek<br />

sevindirdi. Çabalarımızın sonuç vermesinden<br />

dolayı mutluyuz ve daha çok çalışarak el birliğiyle<br />

daha güzel günlere erişeceğimizden kuşkumuz<br />

yok. Yeni küresel büyüme dalgalanmasının<br />

inovasyon odaklı ve yüksek teknoloji gerektiren<br />

katma değerli ürünlerin üretilmesinden geçtiğinin<br />

teknoloji seviyeli, katma değeri yüksek ürünlerin<br />

ve bu sektörlerin gelişimi için kritik önemi haiz<br />

ürünler arasından nitelik, kod veya teknolojilere<br />

göre Öncelikli Ürün Listesi Tebliği ile belirlenen<br />

ürünlerin üretiminin artırılmasını ve bu çerçevede<br />

yeni üretim imkan ve kabiliyetlerinin ülkemize<br />

farkında olduğumuzu ve buna ilişkin olarak da kazandırılmasını hedefliyoruz. <strong>2021</strong> çağrı<br />

çalışmalarımızı sürdüreceğimizi belirtmek isterim”<br />

diye konuştu.<br />

planımızda kimya, eczacılık ve tıbbi cihaz ürün<br />

grubu için Mayıs-Haziran <strong>2021</strong> döneminde çağrıya<br />

çıkılması planlanıyor. Öncelikli ürünlerin temel<br />

Prof. İlker Murat Ar: “Toplam 919 ürün<br />

öncelikli ürün olarak belirlendi”<br />

Webinarda konuşan T.C. Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığı Stratejik Araştırmalar ve Verimlilik<br />

Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar, “Teknoloji<br />

Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında<br />

ilk bilgilendirme toplantımızı İKMİB ile kimya<br />

sektörümüz için yapıyoruz. İnşallah buradan<br />

seçim kriterleri olarak, cari açığa katkısı ve ihracat<br />

potansiyeli, ürün karmaşıklık ve yoğunlaşma<br />

endeksleri, yatırım başına katma değer, ürün<br />

ileri-geri bağlantılarını değerlendiriyoruz. Ürün<br />

listesinde 12 haneli GTİP kodlarının yanı sıra<br />

yenilikçi teknoloji alanları da bulunuyor. Yenilikçi<br />

teknoloji alanları, TÜBİTAK tarafından yapılan Ar-<br />

Ge faaliyetlerinde öne çıkan başlıklar ve geleceğin<br />

aldığımız motivasyon ve enerji ile çeşitli teknolojileri değerlendirilerek oluşturuldu.<br />

sektörlerimize yönelik bilgilendirme toplantılarımız Sanayilerimiz öncelikli ürünler ve yenilikçi<br />

devam edecek. Sanayicilerimizde çok güçlü<br />

bir istek, motivasyon ve ihtiyaç ortaya çıktığını<br />

teknoloji alanları için yapılacak ön başvuruları<br />

ilgili sektörlerde çağrıya çıkıldığında yapabilirler.<br />

görüyoruz. Sanayicilerimiz öncelikli ürünler Başvuru ve değerlendirme süreci www.hamle.<br />

listesinde yer alan ürünler için <strong>2021</strong> yılında hangi<br />

dönemde hangi sektör için çağrıya çıkacağımızı<br />

taslak da olsa web sitemizden girip görebilirler.<br />

gov.tr sitesi üzerinden yürütülüyor. Türkiye’de<br />

yerleşik sermaye şirketleri başvurabiliyor. Şahıs<br />

şirketleri yararlanamıyor” açıklamasını yaptı.<br />

Farklı sektörlerden toplam 919 ürün öncelikli<br />

olarak belirlendi. Orta-yüksek ve yüksek teknoloji Erten, yaptığı sunumda Hamle programının<br />

sektörlerdeki katma değerli ya da kritik öneme<br />

sahip bu ürünleri ve 300’e yakın yenilikçi teknoloji<br />

tanıtımının yanı sıra makine sektörü için yapılan ilk<br />

çağrıya ilişkin bilgileri, <strong>2021</strong> yılı çağrı planlaması,<br />

alanına ilişkin projeleri desteklemek istiyoruz” başvuru ve değerlendirme süreci, program<br />

dedi.<br />

kapsamında sağlanan destekler, desteklenen örnek<br />

projeler ve sıkça sorulan sorular konularına değindi.


.<br />

94 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

E-Ticaret, <strong>2021</strong> Yılında<br />

Sektörlerin Odağında Olacak<br />

JLL Türkiye, 2020 yıl sonu Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı Görünümü Araştırma<br />

Raporu’nu açıkladı. Yatırım, perakende, ofis ve lojistik sektörünün 2020 yılının<br />

son 6 ayı baz alınarak değerlendirildiği raporda, özellikle kurdaki hareketliliğin<br />

ve pandemiye yönelik küresel faaliyetlerin sektörlere etkileriyle birlikte <strong>2021</strong> yılı<br />

öngörüleri yer alıyor.<br />

Ticari gayrimenkul alanında finansal ve İstanbul’daki A sınıfı ofis arzı ise 5,6 milyon<br />

profesyonel hizmetler veren ve yatırım yönetimi<br />

danışmanlığı sunan JLL Türkiye’nin raporuna<br />

göre, <strong>2021</strong> yılında sektörlerin yeniden talep<br />

görmesi için pandemi tedbirlerinin sona ermesi<br />

bekleniyor.<br />

metrekareye ulaşırken, inşaat halindeki yeni<br />

projelerin büyük kısmına - İstanbul Finans<br />

Merkezi’nin de etkisiyle - Anadolu Yakası<br />

ev sahipliği yapıyor. Yılın son çeyreğindeki<br />

kiralama işlemlerinde, Merkezi İş Alanı (MİA)<br />

13 bin metrekare ile öne çıkan alt pazar olarak<br />

Rapora göre Türkiye’deki toplam AVM sayısı<br />

447 olarak görünürken, Toplam Kiralanabilir Alan<br />

görünürken, MİA’daki A sınıfı boşluk oranı yüzde<br />

17,4 seviyesine geriledi.<br />

(TKA) 13,6 milyon metrekareye yaklaştı. Alışveriş<br />

merkezi arzında önemli bir paya sahip olan<br />

İstanbul’un TKA’nın yüzde 37’sine ev sahipliği<br />

yaptığı hesaplandı.<br />

E-ticaretin ivme kazandırdığı lojistik sektöründeki<br />

kiralama işlem hacmi yıl sonu itibarıyla 300 bin<br />

metrekare seviyesini aşarak geçtiğimiz yılı 3’e<br />

katladı.


“Alışveriş merkezleri, pandemiye rağmen en<br />

değerli yatırım sınıfı”<br />

Türkiye Gayrimenkul Yatırım Pazarı Görünümü<br />

Araştırma Raporu’na göre, dünya piyasalarıyla<br />

benzer şekilde COVID-19 salgını nedeniyle<br />

durgun bir dönem geçiren Türkiye’de, alternatif<br />

yatırım kaynaklarının yüksek getiri sunması ve<br />

sıkılaşan para politikasının etkisiyle kira getirili<br />

mülk arayışındaki yatırımcı adaylarının özellikle<br />

yaz aylarında bekle-gör stratejisini benimsediği<br />

görüldü.<br />

Yatırımlarda güvenilir kiracı ve sürdürülebilir<br />

sözleşme koşullarının mülkün değerini artırdığı<br />

göz önüne alındığında, pandemi tedbirlerinin<br />

sona ermesiyle tek ve uzun süreli kiracı<br />

barındıran mülklerin yeniden ciddi bir talep<br />

görmesi bekleniyor. Pandemi döneminde hızla<br />

büyüyen e-ticaret sektörünün etkisiyle, lojistik<br />

depoların dayanıklı varlık sınıfı olarak öne çıktığı<br />

ve uzun vadeli yatırımlar için yatırımcı ilgisini<br />

çektiği gözleniyor. Ancak, yatırım yapılabilir mülk<br />

fırsatlarının sınırlı olması nedeniyle işlem hacmi<br />

beklendiği ölçüde büyümediği de elde edilen<br />

verilerin sonuçlarından biri olarak öne çıkıyor.<br />

<strong>2021</strong> yılında aynı ivme ile büyümesi beklenen<br />

e-ticaretin de etkisiyle depolama ve lojistik<br />

merkezi ihtiyacının artması ise, geliştiricilerin<br />

bu alana yoğunlaşmasının öngörüldüğünü<br />

gösteriyor. Rapor incelendiğinde, yıl boyunca<br />

konut satışlarında görülen artış sonrası, arsa<br />

yatırımlarının yeni geliştirme alanları ile İstanbul<br />

ve Bodrum gibi oturmuş pazarlarda canlandığı<br />

gözleniyor. Bu bağlamda, geliştiricilerin ve<br />

yatırımcıların yeni arsa arayışları ve taleplerinin<br />

önemli oranda arttığı sonucu ortaya çıkıyor.<br />

Perakende sektöründe gözlenen daralmaya<br />

rağmen, alışveriş merkezleri yatırıma elverişli en<br />

önemli gayrimenkul varlık sınıflarından biri olarak<br />

ön planda yer almaya devam ediyor. İstinye Park<br />

ve Palladium Ataşehir gibi yüksek performansa<br />

sahip alışveriş merkezlerindeki işlemlerin yanı<br />

sıra, özellikle konum avantajı sayesinde gelişime<br />

açık ve nüfus yoğunluğu yüksek alışveriş<br />

merkezlerine yönelik talep ve gerçekleşen<br />

işlemler de dikkat çekiyor. Pandemi sonrası için<br />

yapılan öngörülerde bazı olumsuz senaryolar olsa<br />

da alışveriş merkezleri en değerli gayrimenkul<br />

sınıflarından biri olmaya devam etmesi de <strong>2021</strong><br />

yılının fırsatlarından biri olarak değerlendiriliyor.<br />

Tüketici alışveriş merkezlerine sadece<br />

alışveriş için gitti, harcamalar 2 katına çıktı<br />

2020 yılının üçüncü çeyreğinde salgın<br />

kısıtlamalarının gevşemesinden sonra,<br />

alışveriş merkezlerindeki perakendecilerin<br />

ciro rakamlarında kayda değer bir toparlanma<br />

görünse de Kasım ve Aralık aylarında, yeniden<br />

artan kısıtlamalarla birlikte alışveriş merkezi<br />

95


.<br />

96 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

odaklandıkları bir dönem öngörülüyor. Özellikle<br />

yüksek ciro beklenen 2020 yılının son döneminde,<br />

COVID-19 kısıtlamalarının yeniden uygulanmaya<br />

başlanması <strong>2021</strong> beklentilerinin kayda değer bir<br />

şekilde revize edilmesine neden olmasının da söz<br />

konusu ciro düşüşünün etkisinin – yılın özellikle ilk<br />

çeyreğinde – markalar açısından hissedilmesiyle<br />

karşılık bulması bekleniyor.<br />

Rapora göre, <strong>2021</strong> yılında çoklu satış kanallarıyla<br />

entegrasyonu yüksek, mağaza portföyü<br />

optimizasyonunu tamamlayan, değişen müşteri<br />

taleplerini doğru analiz eden ve katma değerli<br />

performans kriterlerinde tekrar bir gerileme<br />

yaşandığı görülüyor.<br />

ürünler sunan markaların söz konusu dönemi<br />

en sağlıklı şekilde atlatarak ivme kazanacağı<br />

öngörülüyor.<br />

Alışveriş merkezi ziyaretçilerinin harcama ve<br />

ziyaret tutumlarında ciddi bir değişimin yaşandığı<br />

2020 yılının son 6 ayı incelendiğinde, tüketicilerin<br />

sadece doğrudan alışveriş amacıyla ve ihtiyacı<br />

karşılamak üzere alışveriş merkezlerine geldiği<br />

gözleniyor. Bu da kişi başına düşen harcamanın<br />

önceki yılın aynı dönemine göre neredeyse<br />

iki katına çıkmasıyla sonuçlara pozitif olarak<br />

yansıyor.<br />

<strong>2021</strong> yılı için en önemli beklentiler arasında,<br />

alışveriş merkezlerinde alan kullanımı noktasının<br />

gözden geçilmesi ve atıl alanların şehir içi dağıtım<br />

merkezi, çalışma alanı, eğitim kurumu ve farklı<br />

eğlence konseptleriyle alternatif kullanımların<br />

hızlıca uyumlandırılması yer alıyor. Salgın sonrası<br />

dönemde alışveriş merkezlerinin, daha fazla açık<br />

alan barındıran ve yeşil alanlarla daha entegre<br />

olacak dönüşüm süreçlerine ağırlık vermesi<br />

Rapora göre, evde daha fazla vakit geçirdiğimiz bekleniyor.<br />

pandeminin etkisiyle, 2020’nin ikinci yarısında<br />

yükseliş gösteren perakende kategorisi olarak Ofislerde “ortak alan kavramı” değişiyor<br />

elektronik marketler ön plana çıkıyor. Sinema ve JLL Türkiye’nin 2020 yılının son yarısını<br />

çocuk oyun alanları gibi etkinlik alanlarının ise<br />

ciddi bir dönüşüm sürecinden geçeceği ve daha<br />

esnek ve modüler çözümlerin sunulacağı <strong>2021</strong><br />

yılı için perakende sektörüne yönelik öngörüler<br />

arasında yer alıyor.<br />

değerlendirdiği Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı<br />

Görünümü Araştırma Raporu’na göre, COVID-19<br />

salgınıyla birlikte ofis sektöründeki belirsizlik yılın<br />

ikinci yarısında da devam ettiği gözleniyor. Evden<br />

çalışmanın ve uzaktan çalışmanın salgın sonrası<br />

dönemde yeni çalışma modelleri haline geldiği<br />

Pandemi kısıtlamaları <strong>2021</strong>’den beklentileri<br />

düşürdü<br />

göz önüne alındığında, çok sayıda şirket merkez<br />

ofislerini küçültmeye odaklandığı sonucu, ofis<br />

JLL Türkiye’nin 2020 yılının son yarısını taleplerinde fiziksel açıdan önemli bir değişiklik<br />

değerlendirdiği Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı yaratıyor.<br />

Görünümü Araştırma Raporu’na göre, alışveriş<br />

merkezlerinin mümkün olan en sağlıklı şekilde Salgının yanı sıra yıl içerisinde yaşanan deprem<br />

devamlılığının sağlanması alışveriş merkezi afetlerinin ardından açılabilir pencereli, modern<br />

yatırımcılarının öncelikli konusuyken, finansal havalandırma sistemleri olan ve teras, bahçe<br />

açıdan güçlü yatırımcıların pandemi dönemini gibi açık hava bileşenleri mevcut yeni inşa edilen<br />

güçlü bir şekilde geride bırakması öngörülüyor. A sınıfı ofis binaları 2020 yılının son 6 ayından<br />

Ancak, refinansman noktasında elverişli koşullara itibaren yoğun talep görüyor. Sosyal mesafe<br />

sahip olmayan yatırımcıların etkisiyle <strong>2021</strong> yılında zorunluluğu nedeniyle hazır ofislerdeki ortak<br />

kayda değer bir konsolidasyonun söz konusu alan kavramı olumsuz etkilendiği için, çalışma<br />

olabileceği yorumlanıyor.<br />

alanı ve konum açısından esneklik sağlayabilen<br />

hazır ofis çözümlerine yönelik taleplerde artış<br />

Perakendecilerin, pandemi nedeniyle ciddi gözlemleniyor. Ayrıca rapora göre, metro<br />

bir oranda gerileyen ciro düzeylerini <strong>2021</strong> yılı hatlarına erişilebilirliği yüksek bölgeler, önceki<br />

sonuna kadar, salgın öncesi döneme çıkarmaya yıllarda olduğu gibi 2020 yılının son 6 ayında da


talebin en yüksek olduğu birincil ofis pazarları<br />

olarak öne çıkıyor.<br />

<strong>2021</strong>’in ofis trendi: UYDU OFİS<br />

Uzaktan çalışmanın yeni normal haline gelmesiyle,<br />

“uydu ofis” konseptinin <strong>2021</strong> yılının ilk aylarında,<br />

özellikle hazır ofislerinde hayata geçirilmesi<br />

bekleniyor. 2022 yılında açılması planlanan<br />

İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin de ofis<br />

gündemin ilk sıralarında yer alacağı öngörülüyor.<br />

Piyasaya eklenecek 1 milyon metrekarenin<br />

üzerinde yeni arz ve artması muhtemel boşluk<br />

oranı göz önüne alındığında, yeni ofis geliştirme<br />

projelerinin ortaya çıkması beklenmiyor.<br />

“E-ticaret lojistik pazarına yön veriyor”<br />

JLL Türkiye’nin 2020 yılının son yarısını<br />

değerlendirdiği Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı<br />

Görünümü Araştırma Raporu’nda, Türkiye’nin<br />

birincil lojistik pazarı İstanbul ve Kocaeli illerini<br />

kapsayan Marmara Bölgesi, başlıca lojistik alt<br />

pazarları ise İstanbul Avrupa yakasında Hadımköy<br />

ve Esenyurt, Asya yakasında Tuzla, Kocaeli’de<br />

ise Gebze, Çayırova ile Dilovası olarak görülüyor.<br />

COVID-19 salgınının etkisiyle perakendecilerin<br />

çevrimiçi satış kanallarına yaptığı yatırımların,<br />

kayda değer bir ivme kazandırdığı e-ticaret, 2020<br />

yılının ikinci yarısında da lojistik pazarına yön<br />

vermeye devam ediyor.<br />

Depoların fiziksel özellikleri de perakende<br />

lojistiğini etkileyen diğer bir faktör olarak ön plana<br />

çıkıyor. 2020 yılının ikinci yarısında e-ticaret<br />

operasyonlarına uyumlu ve otonom sistemlerinin<br />

kurulumuna elverişli depolara yönelik talepte<br />

artış gözlemlenirken, inşaat ve arsa maliyetlerinin<br />

yüksek seyrinin yanı sıra, TL’nin hızla değer<br />

kaybetmesi sonrası Türk Lirası üzerinden kira<br />

sözleşmelerinin yapılmasına ilişkin yapılan<br />

düzenlemeler de kira gelirlerinde yaşanan kayda<br />

değer düşüş nedeniyle depo geliştiricilerin yeni<br />

depo iştahını olumsuz etkiliyor.<br />

“Lojistik sektörünü <strong>2021</strong> yılında e-ticaret<br />

yönlendirecek”<br />

Rapora göre, e-ticaretin depo talebini yönlendiren<br />

birincil sektör olarak <strong>2021</strong> yılında da önemini<br />

koruması bekleniyor. Özellikle perakendeden<br />

kaynaklanan depo talebindeki artış ivmesinin<br />

<strong>2021</strong>’de benzer bir düzeyde devam edeceği<br />

öngörülürken, inşaat halindeki arzın sınırlı olması<br />

nedeniyle kira fiyatları üzerinde yukarı yönlü bir<br />

baskı söz konusu olabileceği belirtiliyor.<br />

Pandemi nedenli kısıtlama kararlarıyla birlikte<br />

ortaya çıkan kayda değer talebi karşılamak<br />

için, perakende lojistik süreçlerini iyileştiren<br />

marketlerin etkisiyle kent lojistiği kavramının<br />

gündeme geldiği de <strong>2021</strong> yılı beklentileri<br />

arasında yer alıyor. E-ticaretin hitap ettiği müşteri<br />

tabanının genişlemesi ile kent lojistiğine yönelik<br />

dönüşümlerin ivme kazanabileceği ön görülüyor.<br />

Genel anlamda yerli aktörlerin hakim olduğu<br />

lojistik piyasasının değerlendirildiği raporda, 2020<br />

yılının ikinci yarısında farklı ülkelerden yabancı<br />

kiracıların ve yatırımcıların ilgisinde kayda değer<br />

bir artış gözlemlendiği, söz konusu ilginin artan bir<br />

ivme ile <strong>2021</strong> yılında da devam edeceği ve piyasa<br />

aktörlerinin menşei bakımından çeşitleneceği<br />

belirtiliyor.<br />

97


.<br />

98 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

İklim Krizine Dur Demek Aslında Mümkün<br />

Yıllardır bahsedilen küresel ısınma tehdidinin etkilerini yadsınamaz hale geldiği<br />

bugünlerde, iklim krizinin etkilerini durdurmak adına herkesin elini taşın altına<br />

koyması gerekiyor. İlkim krizinin en büyük iki sorumlusu hava kirliliği ve sera etkisi.<br />

Ekolojik dengenin de bozulmasına neden olan iklim krizinin etkilerini azaltmak ise<br />

yalıtımla mümkün olabiliyor.<br />

Küresel ısınma; ulaşım, üretim, kullanılan sıcaklık dengesinden, kutuplardaki buzulların<br />

kimyasal kirleticiler, fosil yakıtların kullanımı<br />

gibi günlük bireysel ve endüstriyel faaliyetlerin<br />

sonucu ortaya çıkan kirletici gazların atmosfere<br />

erimesine, yeryüzü sularının buharlaşmasına<br />

kadar birçok olumsuz durumla karşı karşıya<br />

kalınıyor.<br />

salımı sonucu oluşan gaz katmanının güneş ve<br />

dünyamız arasındaki ışınım (radyasyon) ile ısı<br />

transferi dengesini bozması sonucu dünyamızın<br />

Atmosferdeki değişimle birlikte, artık meteorolojik<br />

olaylarda da ani değişimler yaşanıyor. Bazı<br />

sıcaklığının artması olarak özetlenebilir. bölgelerde normalin üzerinde sıcaklık dalgaları,<br />

Atmosferde biriken karbondioksit, metan, kükürt<br />

dioksit gibi atmosferin yapısında olmayan bu gaz<br />

bileşikleri nedeniyle havada oluşan katman, tıpkı<br />

bir sera etkisi ile dünyamızı sarmış durumda.<br />

İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Öğretim Üyesi<br />

Prof. Hüseyin Toros, son 100 yılda dünyanın<br />

sıcaklığının 1 derece arttığına dikkat çekiyor.<br />

bazı bölgelerde ise bunun tam tersi sıcaklık<br />

düşüşleri, bölgesel yağışların dengesizleşmesi,<br />

ani ve yoğun dolu şeklinde yağışlar, hortum<br />

felaketleri ve ekolojinin bozulması sonucu su<br />

dengesinin bozulması gibi konular da iklim<br />

değişikliğinin artık ciddiye alınması gerektiğini<br />

gösteriyor.<br />

Artan dünya sıcaklığı nedeniyle, mevsimler arası


Sektörel<br />

otobüsler gibi şehirlerarası ve uluslararası<br />

seyahat aktivitelerinin de kısıtlanması/azalması<br />

ile doğaya salınan kirletici gazların büyük oranda<br />

azaldığı görüldü. Dolayısıyla doğa bu dönemde<br />

nefes aldı, yenilendi. Pandemi dönemi nedeniyle,<br />

yaklaşık bir yıldır yaşanan olumsuzlukların<br />

neredeyse bir ödülü gibi, hava kirliliğinde 2019<br />

ve 2018 yıllarına kıyasla %25-30’lara varan bir<br />

oranda azalma meydana geldi. Benzer şekilde<br />

kısa çalışma düzeni nedeniyle azalan iş yükü<br />

ve mesai süreleri, endüstriyel tesislerde de iş<br />

sürelerinin azalmasına ve dolayısıyla üretim<br />

faaliyetlerinin azalarak, bu faaliyetler sonucu<br />

doğaya salınan kirletici gazların da azalmasına<br />

neden oldu.<br />

İklim Krizine Neler Yol Açtı?<br />

Isıtma ve soğutma faaliyetlerinden en temel<br />

ihtiyaçlarımızı karşılamaya kadar hayatın<br />

her evresinde enerjiye ihtiyaç duyuluyor. Bu<br />

enerji ihtiyacı kimi zaman elektrik enerjisi ile<br />

sağlanırken, özellikle ısıtma amacıyla doğalgaz,<br />

fosil yakıtlar, petrol gibi doğal kaynaklara da<br />

gereksinim duyuluyor. Özellikle günümüzde<br />

enerji pazarının %80’ini halen fosil yakıtların<br />

oluşturması nedeniyle bu kaynakların ısıtmada<br />

kullanımı, atmosfere karbondioksit gibi kirletici<br />

gazların salınmasına ve sera etkisini artırmada<br />

rol oynuyor.<br />

Uzmanlara göre önümüzdeki yıllarda iklim<br />

değişikliğinin etkisi gerek Türkiye’de gerekse<br />

dünyanın diğer bölgelerinde çok daha fazla<br />

hissedilecek. Bu nedenle atılacak her adımda iklim<br />

değişimini hesaba katmak gerekiyor. Gelecekte<br />

çok daha büyük sorunlarla karşılaşılmaması<br />

için daha fazla geç kalınmadan hazırlıklara<br />

başlanması şart.<br />

Normalleşme adımlarının tartışıldığı bugünlerde,<br />

yapılacak ilk adım evde kalınan süreç dolayısıyla<br />

azalan hava kirliliğinin azalması avantajını<br />

sürdürmek yönünde olmalı. Tüm dünya<br />

insanlarında oluşacak toplam bir sürdürülebilirlik<br />

bilinci ile doğal enerji kaynaklarının tüketilmesinin<br />

azaltılması gerekiyor. Enerji kaynaklarının az<br />

kullanılmasındaki en büyük rolü yalıtımlı ve hatta<br />

mümkünse sıfır enerjili binalarda yaşayabilmek<br />

mümkün kılıyor. Ülkemizden yola çıkıldığında;<br />

mevcut yapı stoğunun %80’inin yalıtımsız<br />

olduğunu görülüyor. Yaşamın her alanında,<br />

kullanılan beyaz eşyalarda bile enerji verimli<br />

ürünler almaya özen gösterirken; evlerin dış<br />

cephe yalıtımlarını doğru şekilde yapmamak,<br />

enerjinin havaya uçmasına neden oluyor. Evlerin<br />

içi yerine atmosferi ısıtmaya bir son verilmesi<br />

gerekiyor. Enerjiden tasarruf ederek kişisel<br />

bütçenin korunması, doğal kaynakların tüketimini<br />

azaltarak sürdürülebilirliğe katkı sağlanması ve<br />

dünyanın daha az kirletilerek iklim krizine dur<br />

denebilmesi için mevcut tüm binaların yalıtımlı<br />

hale getirilmesi, enerji bakımından dışa bağımlı<br />

ülkemizin kalkınmasına da fayda sağlayacaktır.<br />

Pandemi Dönemi Doğaya Nefes Aldırdı<br />

11 Mart 2020 itibari ile ülkemizde çıkan ilk<br />

koronavirüs vakasının ardından artan pandemi<br />

önlemleri çerçevesinde evde kalınan süre<br />

neredeyse 1 yılı buluyor. Bu süre zarfında çoğu iş<br />

yeri evden çalışma düzenine geçti, okullar online<br />

eğitime başladı, sosyal hayatta da kısıtlamalar<br />

ve alınan tedbirler neticesinde evlerde kalındı<br />

ve araç/toplu taşıma kullanımı azaldı. Uçaklar,<br />

99


Sektörel<br />

Çalışma Ortamının Güvenliğini ve Kontrolünü<br />

Sağlayan Yeni Nesil Teknoloji<br />

Endüstriyel IoT alanının öncü oyuncusu Wipelot’un Ceo’su Rifat Ok, İş Sağlığı<br />

ve Güvenliği Haftası’nda personellerin her türlü koşul ve alanda güvenle<br />

çalışabilmeleri gerektiğine dikkat çekti. İş sağlığı ve güvenliği alanında kalıcı<br />

ve etkin önlemler alınmasının önemli bir zorunluluk olduğunu ifade eden Ok,<br />

tehlikeli ortamlarda çalışanların durumlarından anlık olarak haberdar olmayı<br />

sağlayan yeni nesil teknolojiler hakkında bilgi verdi.<br />

Hâlihazırda dünyanın önde gelen firmalarına alan iş sağlığı ve güvenliği alanında kalıcı ve etkin<br />

gerçek zamanlı izleme teknolojileriyle çeşitli önlemler alınması büyük bir zorunluluk. Çünkü<br />

çözümler sunan Wipelot, Türkiye’nin ilk ve tek personellerin her türlü koşul ve alanda güvenle<br />

kablosuz konum tabanlı çalışan güvenliği sistemi çalışabilmeleri gerekiyor. Biz de endüstriyel IoT<br />

olma özelliğine sahip Wipelot ISG ile çalışma alanında üretim yapan teknoloji şirketi Wipelot<br />

ortamının güvenliğini ve kontrolünü sağlıyor. 4-10 olarak, Türkiye’nin ilk kablosuz konum tabanlı<br />

Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası kapsamında çalışan güvenliği sistemi olma özelliğine sahip<br />

açıklamalarda bulunan Wipelot CEO’su Rifat Ok; Wipelot ISG ile iş güvenliği açısından yüksek risk<br />

maden ocakları, tersaneler ya da şantiyeler gibi taşıyan tehlikeli ya da ulaşılması zor ortamlarda<br />

riskli işlerde görev alanlar ve yalnız çalışanların çalışanların durumlarından anlık olarak haberdar<br />

gerçek zamanlı olarak takip edilebilmesinin olabilmeyi ve müdahale sürelerini kısaltmayı<br />

önemini vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu: sağlıyoruz.”<br />

“Çalışma hayatının en temel konuları arasında yer<br />

.<br />

100 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


Sektörel<br />

Ortama ve ihtiyaca uygun ISG çözümleri<br />

Her sektörün kendi ihtiyaçlarına nokta atışı<br />

çözümlerle cevap verdiklerini söyleyen Ok,<br />

“Wipelot ISG kategorileri altında sunduğumuz bu<br />

çözümlerden bir diğeri; iş makineleri, çalışanlar<br />

veya ekipmanlar arasında meydana gelebilecek<br />

kazaları önlemeye yönelik bir yaklaşma-çarpışma<br />

uyarı sistemi olan Wipelot SafeZone. Başka bir<br />

çözümümüz ise koronavirüs pandemisine karşı<br />

sosyal mesafe kurallarına uygun, güvenli ve izole<br />

bir çalışma ortamı oluşturmaya katkı sağlayan<br />

Wipelot SDS Sosyal Mesafe İzleme ve Uyarı<br />

Sistemi. Riskli işlerde çalışan veya yalnız başına<br />

çalışan işçinin durumunun ve konumunun gerçek<br />

zamanlı olarak izlenmesini sağlayan Wipelot<br />

Lone Worker ve çalışma ortamındaki sıcaklık,<br />

nem, gaz, ışık gibi bilgileri ölçerek değerlendirme<br />

imkânı sunan Wipelot OTX de iş sağlığı ve<br />

güvenliğine yönelik çözümlerimiz arasında yer<br />

alıyor.” şeklinde konuştu.<br />

7/24 kesintisiz ve gerçek zamanlı takip<br />

Sadece yeni nesil teknolojik çözümlerle özellikle<br />

havaalanları, şantiyeler, maden ocakları gibi<br />

kilometrelerce karelik alanlarda tam kontrol<br />

sağlamanın mümkün olduğu belirten Ok,<br />

sözlerine şöyle devam etti: “Wipelot IoT sistemleri;<br />

işçinin çalışma anında durumunu gözetim altında<br />

tutuyor, kaza geçiren işçinin bulunduğu bölgeyi<br />

bildiriyor ve işçiye müdahale süresini kısaltarak<br />

çalışma ortamını güvenli hale getiriyor. Ayrıca iş<br />

ortamının ve çevrenin zarar görmesini engelliyor.<br />

Çalışma ortamının nem, sıcaklık, gaz gibi<br />

değerlerinin artması veya azalması durumunda<br />

olayı sorumlulara bildiren Wipelot IoT, acil durum<br />

anında işçi yoklaması yapıyor. 7 gün 24 saat<br />

kesintisiz ve gerçek zamanlı olarak çalışan Wipelot<br />

sistemi, işçi veya ekipmanın hangi bölgede, ne<br />

kadar süre çalıştığını belirleyip işçi performans<br />

değerlendirmelerinde kullanılacak verileri toplayarak<br />

işgücü ve zaman kaybını da önlüyor.”<br />

101


.<br />

102 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Makale<br />

Bir Bayilik Örneği<br />

ZAFER ÖZCİVAN<br />

Sektör Uzmanı / Ekonomist<br />

zozcivan@hotmail.com<br />

Biraz geriye gidelim… 2000’li yıllarda büyük bir Satış modeli konusunda bayilik sistemi<br />

üretim işletmesinin satış müdürlüğü görevinde<br />

bulunuyorum. 1979 yılında İstanbul Üniversitesi<br />

İşletme Fakültesi ikinci sınıfta iken Tahtakale’de<br />

açtığım kendi firmamın faaliyetlerine son verip söz<br />

konusu firmaya geçmiştim. Kendi işimi bırakma<br />

nedenim ekonomik verileri çok okuduğum için<br />

benim gibi sermayesiz kimselerin döneminin<br />

benimsemiş, Türkiye genelinde 10-15 tane uzun<br />

vadeli iş birliği yapabilecek bir nevi satış ortakları<br />

arayışı içindeydik. Çünkü patronların diğer işi bu<br />

modelde oluşmuştu. Türkiye genelinde bayilik ağı<br />

oluşmasını sağlamak sadece benim görevimdi.<br />

Tabii ki benimle birlikte patronlarım da bu<br />

oluşumun içinde idi. Patronlara sunduğum listede<br />

sona ereceğini öngörebilmemdir. Ardından 330 müşteri ismi belirlemiştim ama yukarıdaki<br />

kamuoyunda anayasa fırlatması diye anılan 2001<br />

ekonomik krizi çıktı. O dönemde sabit kur sistemini<br />

benimseyen Bülent Ecevit, Mesut Yılmaz, Devlet<br />

Bahçeli koalisyonu tarafından kurulan hükümet iş<br />

başındaydı. Krizler birlikte dolar 685 TL’den 1500<br />

TL seviyelerine çıktı. Birçok meslektaşım ya işi<br />

bırakmak zorunda kaldı ya da zorunlu olarak işini<br />

kaybetme durumuyla karşılaştı.<br />

Satış müdürlüğünü üstlendiğim işletmede patronlar<br />

son derece çalışkan ve işlerini iyi yapan kişilerdi.<br />

kritere göre kabul görmeyince 50 veya 60’a kadar<br />

indirgedim. Bunların firma detay bilgilerini, satış<br />

potansiyellerini, rakiplere karşı tutumunu, personel<br />

durumlarını, araç ve donanımlarını tek tek çok iyi<br />

bildiğim için son derece detaylı rapor etmiştim.<br />

Çünkü daha önce de aynı sektörün içinde<br />

olduğumdan neredeyse bütün Türkiye’yi ve bizim<br />

sektör mensuplarını son derece iyi tanımaktaydım.<br />

Mantık olarak bize bağımlı olarak çalışabilecek<br />

(rakiplerin ürünleri satmasına engel olmayacak<br />

Bu işle birlikte yürüyen ikinci işleri de sektöründe şekilde), fabrikayı kendi fabrikasıymış gibi<br />

lider durumundaydılar.<br />

görebilecek, şahsi menfaatlerini ön planda


Makale<br />

tutmayan, bizim de adayın şirketini kendimizin<br />

gibi düşünebileceğimiz, uzun vadeli düşünen<br />

bayi adaylarını patronlarla birlikte ziyaretlere<br />

başlamıştık. Bu ziyaretlerde kendi başıma gittiğim<br />

de oluyordu ama her konuyu detaylı olarak rapor<br />

ediyordum. Öte yandan biz de bayinin haklarını<br />

koruyacağımızı, bölgelerde bayilerin satış<br />

olayında karşılaşmayacakları şekilde bayilikler<br />

kurmak istiyorduk. Başka bir deyişle her bayilik<br />

isteyenin teklifini kabul etmiyorduk. Çünkü her<br />

sektörde olduğu gibi bizim sektörde de rekabet<br />

ortamı gündemde idi. Ayrıca anlaşma yaptığımız<br />

bayimize kazanç sağlamak temel ilkelerimizden<br />

sadece bir tanesi idi.<br />

Yaklaşık iki ay süren bayi adaylarını ziyaret ettikten<br />

sonra patronların bana olan güveni iyice artmıştı.<br />

Fabrika açılış merasiminde benim öngördüğüm<br />

bayi adaylarını beş yıldızlı bir otelde İstanbul’da<br />

misafir etmiştik ve patronların bayi adaylarına<br />

en azından göz aşinalığı olmuştu. Ziyaretler<br />

sırasındaki izlenimleri ise yaptığım raporlamanın<br />

doğru olduğunu kanıksadılar. Bir de benim<br />

çalışkanlığım ve açık sözlülüğüm büyük patronun<br />

çok hoşuna gitmişti ve işimi severek ve isteyerek<br />

yaptığım alenen ortadaydı.<br />

Bayilik oluşturmak kolay bir işlem değildir. Her<br />

iki tarafın menfaat çizgilerinin kesişme noktasını<br />

bulmak gerekir.<br />

Bu arada 8 veya 10 bayi istediğimiz çizgilerde<br />

oluşturmuş ve verimli şekilde çalışmalara<br />

başlamıştık. İşletme prensiplerimiz gereği Türkiye<br />

genelinde optimal bayi ağını oluşturmamız<br />

gerekiyordu ve bunun için aradığımızı buluncaya<br />

kadar zamanımız vardı.<br />

Bölgenin birinde 1-2 meslektaşımızla çalışmaya<br />

başlamıştık ama bir türlü verim alamıyorduk ve<br />

bizim prensiplerimizle bağdaşmayan, sadece<br />

kendi çıkarları doğrultusunda faaliyet göstermekte<br />

idiler. Ben de tabii ki satıcılık gereği yaptığım<br />

ziyaretlerde bunları irdeliyor, kendime göre çözüm<br />

üretmeye çalışıyordum.<br />

Söz konusu bölgede yeni faaliyete başlamış daha<br />

önceden tanıdığım dürüst, ilkeli, hesabını bilen,<br />

kendine güven sahibi, müşteri portföyü oldukça<br />

geniş, yeterli araç ve gereç donanımına sahip,<br />

personeli son derece çalışkan bir meslektaşıma<br />

hayırlı olsun ziyaretine gittim. Biraz genel sohbetten<br />

sonra sıra iş sohbetine gelmişti. Sayın arkadaşım<br />

o gün bütün işlerini bırakmış ve zamanının çoğunu<br />

bana ayırmıştı. Birbirimize çalışma koşullarımızı<br />

anlatarak söze başlamıştım. Bizim firmanın<br />

bayilerine karşı tutumunu, ileriye dönük amaçlarını<br />

detaylı olarak anlatınca, bayi adayımızın gözleri<br />

açılmış, “böyle bir firma ben iş hayatında görmedim”<br />

demişti. Diğer bir deyişle iş birliği yapabileceğimiz,<br />

bizim prensiplerimizi kabul eden, bizim de ona<br />

elimizden geleni yapabileceğimiz kanısı karşılıklı<br />

olarak oluşmuştu. Bir yerde çok uzun vadeli bir<br />

satış ortaklığının temellerini atmaktaydık. Bir<br />

müddet daha detaylardan bahsettikten sonra artık<br />

benim ayrılma vaktim gelmişti ve vedalaşarak<br />

ayrılıp arabayla İstanbul yoluna aynı akşam<br />

çıkmıştım.<br />

Sıra, patronlara yaptığım görüşmeyi raporlayarak<br />

onların düşüncelerini almaya gelmişti. Öyle ki son<br />

derece sevinçliydim ve patronların hayır diyeceği<br />

aklımın ucundan bile geçmiyordu. İstanbul’a<br />

sabaha karşı gelmiştim ve eve uğrayıp direk<br />

şirkete gitmiştim. Derken patronlarla toplantıda<br />

olayı detaylarına kadar anlattım. Tesadüf olacak<br />

ya ikinci işimizin toplantısı varmış ve ertesi gün<br />

patronlar o bölge yolcusuymuş. Sevincim bir kat<br />

daha artmıştı. Çünkü patronlar bayi adayımızın<br />

kendisi ile tanışacak, yerini yurdunu göreceklerdi<br />

ve benim işim kolaylaşacaktı.<br />

Aynen düşündüğüm gibi oldu ve patronlar<br />

adayımızı çok beğenmişler. Özellikle büyük<br />

patronum o kişiyi çok beğendiğini ifade etmişti<br />

ve biz bayimizi belirlemiş olduk, hemen ardından<br />

çalışmaya başladık. Hafızam beni yanıltmıyorsa<br />

2002 yılı idi.<br />

Bayilik görüşmeleri yaparken söz verdiğimiz<br />

desteklere epey bir ilave yaparak desteğimizi<br />

esirgemedik. 8-10 ilde yemekli, müzikli müşteri<br />

toplantılarında davetleri bayimiz yapıyordu. Biz<br />

sadece sponsorluğu üstlenmiştik. Bunun yanında<br />

promosyonlar, özel bilgilendirme ziyaretleri gibi<br />

bayimizin istekleri doğrultusunda destek vermeye<br />

devam ettik.<br />

Bu arada beklediğimizin üstünde satış rakamları<br />

elde ettiğimizi de belirtmek isterim. Bugün <strong>2021</strong><br />

yılı olduğuna göre neredeyse 20 yıl süren bir iş<br />

birliğinin tamamlanmasına az kaldı. Bu arada<br />

ben sağlık problemlerim nedeniyle 2011 yılında<br />

görevimden ayrılmıştım. Buna rağmen patronlarla<br />

görüşmelerimiz devam etmektedir.<br />

SÖZÜN ÖZETİ: Başarı için inanmak, güvenmek<br />

herkes için esas alınmalıdır. Güven olmayan,<br />

birbirlerine inanmayan birliktelikler uzun vadeli<br />

olamayacağı kesindir.<br />

103


.<br />

104 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Makale<br />

Bilgisizi İkna!<br />

Alim Doğan Özcivan<br />

Metalürji Yüksek Mühendisi<br />

Açıkça anlaşılan bu pek olası bir durum değildir.<br />

Zira cahilin kafasında kendi bildiğini doğru sanma<br />

ve inat vardır. Bu nedenle de kendi ego dünyası<br />

haricini kabullenmeyi küçüklük ve yenilgi sayar,<br />

kendi kendine kusursuzluğuna inanmıştır. Asla<br />

kendi dediğinden başka fikirlere itibar etmez,<br />

edemez.<br />

demişti ki Rahmetli hocamız ABD de MIT’den<br />

birincilikle mezun olmuş süper zeki ve son<br />

derece mütevazı birisi idi. Arkadaşlardan birisi<br />

hocam Amerika’da 3 ayda İngilizceden “derslere<br />

başlayabilir” sertifikasını nasıl alabildiniz? Diye<br />

sorduğunda, arkadaşlar Türkiye’de Fransızca<br />

biliyordum da o nedenle İngilizce kolay oldu<br />

diyecek kadar mütevazi.<br />

Aynı zamanda cahilin kafasında acaba veya<br />

hangisi doğru diye bir kavram olmayıp genelde<br />

peşin hükümlüdür. “Bir cahili 40 âlim ikna edemez”<br />

denir ya. Tam tamına gerçektir. Belki de kendi<br />

dünyasında bu kavramları düşünebilme yetisi<br />

yoktur. Amacı ne ise beyin ona yönelik çalışır.<br />

Çok eskilerde Malzeme hocamız Prof.Dr. Recep<br />

SAFOĞLU anlatmıştı. Perşembe Pazarından bir<br />

banyo bataryası alıp takmış. Ama batarya arızalı<br />

Cahil bilmediğini fark etmediğinden ikna mümkün<br />

olmaz veya çok çok zor. Evde vakumlu süpürgenin<br />

sık sık kâğıt torba patlatmasına mühendis<br />

olan koca, vakum, ters basınç artışı nedeniyle<br />

patladığını, bunun olmaması için süpürge fırçası<br />

ya da borunun hava alamayacak şekilde yere<br />

yapıştırılmaması gereğini söylediğinde, sevgili<br />

eşi kocasının sözüne asla itibar etmez. Patlayan<br />

akıtıyor. Götürüp satıcıya batarya arızalı diyecek torbaları değiştirip süpürmeye devam eder.<br />

olmuş ki der demez olmaz yanlış takmışlardır. Ben<br />

taktım deyince bak tabii gördün mü bir tamirciye<br />

taktıracaktın. Yav kardeşim tamirci benden iyi<br />

takacak değil ya deyip kendini tanıtmak zorunda<br />

Hâlbuki kocasının hayatı fabrikalarda çok değişik<br />

iş ortamlarında vakum pompalında geçmiş,<br />

fizikokimya okumuş birisidir amma hiç bunlardan<br />

haberi olmayan eş her zaman galiptir.<br />

kalmış. Ve neden sonra değiştirmeyi başarabildim


Makale<br />

İnsanların bulunduğu konumu erişilmez görmesi<br />

de bir cehalet çeşididir. Köyde içme suyu kabotajı<br />

yapılacaktır. Köyün öğretmeni, öğrencisinin İller<br />

Bankasında bu işleri yaptığını, gelip nezaret<br />

etmesini rica edebileceğini muhtara söyler. Peki<br />

denip telefon açılır. Çalışmada ilgili mühendis<br />

gelip yardımcı olacaktır. Zaman geçer; öğretmen<br />

köye gelir su işini sorar. -Falanca geldi mi yardım<br />

etti mi? Muhtar “hayır gelmedi” der. - Yav muhtar<br />

mühendis işi etüt edip sizi yönlendirecekti. Muhtar,<br />

gayet kendinden emin, “gerekli etüdü ben yaptım”<br />

der. Öğretmen pes eder. Yav bunca okudum<br />

ben bile etüt yapamam diye kafasından geçirip<br />

uzaklaşır. Birkaç yıl sonra durum anlaşılır. Köy<br />

Hizmetleri mühendisi suyun kaynağına gelip bir<br />

bakar ki perişan. Köylüler yıllarca dış kirliliğe açık<br />

bir kaynaktan su içmişler. Ama muhtar gene Özel<br />

İdare teknik ekibini yönlendirmeye çalışmaya<br />

devam eder. Boru döşemesi için yükselti farkına<br />

bakılırken, muhtar gene karışır. Boru şuradan<br />

gedecek değilse bu evlere su gitmez deyince,<br />

ekipten birisi Muhtar sus artık suyun çıkmasının<br />

sadece yüksekliğe bağlı olduğunu yola bağlı<br />

olmadığını sertçe söylemek zorunda kalır. Böyle<br />

söylediği için de üzülmüştür görevli ama arkadaşı,<br />

o adam ikide bir küstahça konuşmaktan, işe<br />

karışmaktan çekinmiyor sen de biraz sertçe izah<br />

ettiğin için üzülüyorsun. Üzülme kumaşa göre<br />

makas der.<br />

Her zaman nezaketle davranış toplumda hâkim<br />

olmalı ancak herkesin kavrayış ve olgunluğu aynı<br />

değil.<br />

Üniversiteden çok kıymetli ve mütevazı bir<br />

profesör her yıl memleketine gelip eş dost<br />

akrabaları ile yemekte buluşup hasbihal<br />

ederler. Ancak oradakilerin çoğu onun titrinden<br />

habersizdirler. Haberi olan ilçe ricalinin de halk<br />

içinde tanındıklarından egoları tavan modundadır.<br />

Hoca ilçesindeki ortaokul-lise öğrencilerinin<br />

eksikleri olanları İstanbul’daki iş adamlarından<br />

temin edebileceğini nelerin ihtiyaç olduğunun<br />

listelenmesini ister. Yemekte bulunan İlçe Müftüsü<br />

son derece mağrur bir eda ile “listeler bana gelsin<br />

ben sana gönderirim” diye hiç de inceliği olmayan<br />

bir cümle kurar, ortalık yaz ortasında buz kesilip<br />

sessizlik çöker.<br />

Derken hocanın bir öğrencisi hocam neler ihtiyaç<br />

biz okulları bir bir gezer bilgi alır ve listeyi size<br />

takdim ederiz der nezaketle.<br />

Umarız yurdumuz bilgi ile yüklü görgülü, birbirine<br />

saygılı çok geniş halk katmanlarına kavuşur.<br />

105


Sektörel<br />

E- Ticarette En Sık Yapılan 20 Hata<br />

Pandemi başladıktan itibaren bugüne kadar 2- E-ticaret sitesi kaotik bir temaya sahipse,<br />

küçüklü büyüklü 40 bin yeni e-ticaret sitesi hey yerden pop-up’lar, renkli kutular çıkıp<br />

açıldığını ifade eden TOBB E-ticaret Meclisi duruyorsa, kullanıcı hiçbir şey satın almadan<br />

Üyesi, Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu siteden çıkacaktır. Aynı şekilde sitenin çok yavaş<br />

Cenk Çiğdemli, “Pandemiyle beraber e-ticaret olması, ödeme adımı dahil her kategoride uzun<br />

sektöründeki bu hızlı büyüme, sektöre hareket süre beklemek zorunda kalması da kullanıcı<br />

kazandırdığı gibi bazı hataların da göze batmasına deneyimini negatif yönde etkileyecektir. Siteye<br />

neden oldu” dedi. Çiğdemli, altyapıdan kargo mobilden giriş yapan kullanıcıya masaüstü site<br />

süreçlerine, reklamdan müşteri deneyimine kadar gösterilmesi de siteden derhal çıkma sebebidir.<br />

e-ticarette en sık yapılan ve tüketicileri online Bu tür siteler Google’da bile artık görünür<br />

alışverişten soğutan 20 hatayı sıraladı.<br />

olamamalarına rağmen hala var.<br />

1- Bir e-ticaret sitesinin yapabileceği en hatalı 3- Alışveriş adımlarında formu ne kadar uzatır<br />

davranışlardan biri, KVKK kapsamında izinli ve gereksiz bilgi isterseniz müşteriyi o kadar çok<br />

dahi olsa cep telefonu numaralarına devamlı itersiniz. Bir e-posta adresi, cep telefonu, şifre<br />

mesaj atmak olacaktır. Potansiyel müşterinin ve adres bilgisi yeterlidir. Bazı eski sitelerde,<br />

alışveriş yapacağı varsa da bu kadar sık rahatsız kullanıcı siteye üye olmasına rağmen her<br />

edildiğinde yapmayacaktır. Bir site, SMS ve seferinde adres ve kredi kartı bilgilerini yeniden<br />

bildirim göndermek için izinli olduğu kendi kayıtlı girmek zorunda kalıyor. Bu tür sitelerde kaydet<br />

müşterisine bile ayda birkaç seferden faza mesaj özelliği bulunmuyor. Bu da alışverişlerde pratiklik<br />

veya e-posta göndermemelidir. Mobil uygulama arayan e-ticaret müşterisi için sıkıcı bir durum.<br />

üzerinden ise haftada bir iki defadan fazla bildirim<br />

göndermek itici olur.<br />

4- E-ticaret altyapısını mutlaka profesyonel bir<br />

.<br />

106 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


altyapı firmasından sağlamalısınız. Çok ucuza<br />

e-ticaret sitesi yapılamaz. Yapılan en büyük<br />

hatalardan biri ucuza, firma bile olmayan şahıslara<br />

site yaptırmaktır. İnternette ucuza e-ticaret<br />

sitesi ilanı veren firmalarla çalışmamalısınız. Bu<br />

tür ilanlar veren yazılım firmalarının paravan,<br />

sahte yapılanmalar olma olasılığı var. Ayrıca<br />

sitenizde açık kaynak kodlu ücretsiz yazılımlar<br />

kullanılmadığından da emin olmalısınız. Ücretsiz<br />

yazılımlar başınıza dert açabilir, yaşayacağınız<br />

problemler zarar etmenize yol açarak atarı<br />

yüzünden pahalıya denk gelecektir.<br />

5- Ürün fotoğrafının çok küçük olması, üzerinde<br />

oynanarak gerçek ürünle alakasız hale getirilmiş<br />

olması, satılan ürün yerine daha kaliteli bir<br />

benzerinin fotoğrafının konulması sahtekarlıktır<br />

ve kullanıcıları sitenizden soğutur. Ürün görselleri<br />

müşterinin ürünü kafasında canlandırabileceği<br />

kadar net olmalıdır. Birkaç farklı açıdan fotoğraf<br />

çekilmelidir.<br />

6- Ürün açıklamaları detaylı olmalı ancak en<br />

önemli bilgiler ilk üç cümlede aktarılmış olmalıdır.<br />

Çünkü çoğu insan uzun açıklamaları okumak<br />

istemez. Ancak okumak isteyen detaycılar için de<br />

özenli bir açıklama yazısı hazırlanmalıdır.<br />

7- Müşterinizi doğru entegre edilmemiş<br />

reklamlarla da bezdirebilirsiniz. Örneğin müşteri<br />

bir paten aldı diyelim, site müşterinin bilgisayarına<br />

bir çerez atıyor ve ürünü satın almış olsa bile<br />

aylarca internette çeşitli sayfalarda paten reklamı<br />

göstermeye devam ediyor. Bu da kullanıcı<br />

deneyimini negatif etkiliyor.<br />

8- Çalışmayan ve yanlış yönlendirilen butonlar<br />

e-ticaret sitelerinde sık yapılan hatalardan biridir.<br />

Mesela sepete eklenen ürünü göstermeyen<br />

butonlar yüzünden birçok müşteri sepete<br />

geldiğinde aynı üründen on tane eklemiş<br />

olduğunu fark ediyor. Mutlaka eklenen ürünlerin<br />

sepette olduğu bilgisi verilmeli, hatta müşteri önce<br />

sepete yönlendirilmeli, ardından alışverişe kaldığı<br />

yerden devam etme butonuyla devam etme<br />

seçeneği olmalı. En büyük sorunlardan biri de<br />

geri git butonlarında yaşanıyor. Geri git butonları<br />

daima bir önceki sayfaya götürmelidir ama çoğu<br />

zaman en başa, ana sayfaya yönlendirir. Bu da<br />

kullanıcının tüm adımları baştan alması anlamına<br />

gelir ki çoğu kişi bunu yapmak istemez ve siteden<br />

çıkar.<br />

9- Kullanıcı müşteri hizmetlerinden bilgi almak<br />

isteyip de ulaşamazsa, yaptığı alışveriş hakkında<br />

sorgulama yapamazsa siteye olan güveni<br />

sarsılır. En başarılı e-ticaret sitelerinin müşteri<br />

hizmetlerine en çok önem veren firmalar olması<br />

tesadüf değildir.<br />

10- İnternetten alışverişin en önemli kuralı,<br />

sitelerin bir iade politikası olmasıdır. Kullanıcı,<br />

hangi şartlarda ürünü iade etme hakkı olduğuna<br />

dair mutlaka bilgilendirilmelidir.<br />

11- Mobil uygulamanın çok yavaş çalışması<br />

ve uygulamanın kullanıcı deneyimine önem<br />

verilmeden geliştirilmiş olması da sık rastlanan<br />

sıkıntılardan biri.<br />

12- Uygulamanın web siteden farklı içeriğe<br />

sahip olması yapılan hatalardan biridir. Web<br />

sitesiyle mobil uygulama arasında kampanya,<br />

indirim veya stok bilgileri konusunda entegrasyon<br />

yapılmayabiliyor bazen. Uygulamada görünen<br />

bir ürün aslında stoklarda bitmiş olabiliyor. Aynı<br />

anda güncelleme olmaması tüketicinin sinirlerini<br />

bozacak ve sosyal medyada sizi şikayet edecek<br />

duruma gelecektir.<br />

107


.<br />

108 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />

Sektörel<br />

13- Web sitesi ile mobil uygulamanın fırsatlar<br />

konusunda birbirinden ayrılmaması da büyük<br />

15- Sitenizi açtıktan sonra dikkat etmeniz gereken<br />

en kritik konulardan biri de veri yedeklemesidir.<br />

hata. Eğer biri sizin uygulamanızı telefonuna Verilerinizi en azından birkaç günde bir<br />

indirmişse ona bir ayrıcalık tanımanız, özel yedeklemelisiniz. Böylece sitenizin olası bir siber<br />

fırsatlar, kampanyalar sunmanız gerekir. saldırıya uğrama ihtimaline karşı verilerinizi<br />

Uygulamayı indirmenin bir avantajı olmayacaksa,<br />

kullanıcı biraz inceleyip, alacağını alıp uygulamayı<br />

telefonundan silmeye meyilli olacaktır.<br />

korumuş olursunuz. Veri yedeklememek sık<br />

karşılaşılan hatalardan biri. Ayrıca bir e-ticaret<br />

sitesinde SSL sertifikası mutlaka olmalıdır. Bunun<br />

yanı sıra 3D Secure hizmetinin de açık olması<br />

14- Sosyal medya hareketlerine bakacak olursak,<br />

markanın hesaplarında fazlaca paylaşım yapması<br />

da bir hatadır. Kullanıcı zaman akışında her an<br />

sizi görmeyi istemez. Ayrıca sosyal medyada<br />

paylaşılan ürünün, sitede veya uygulamada nasıl<br />

bulunacağına dair bir ibare yazılmaması veya bir<br />

yönlendirme yapılmaması da en sık karşılaşılan<br />

yanlışlardan biri. Sosyal medya hesaplarında<br />

sahte takipçi satın alınması çok sık yapılan bir<br />

yanlış. Ne kadar çok takipçim olursa o kadar<br />

tavsiye edilir. Çünkü 3D Secure ile müşteri,<br />

ödemeyi yaptığına dair bir SMS onaylaması<br />

yapmak zorundadır. Bu onaylama, hem müşteri<br />

hem de satıcı için güveni artırır. Özellikle e-ihracat<br />

için 3D Secure çok kritik. Bazen art niyetli kişiler<br />

ürün eline ulaştıktan sonra ‘ben böyle bir alışveriş<br />

yapmadım’ diyerek bankasından para iadesi<br />

alabiliyor. Bu durumda mağdur olan site sahibi<br />

oluyor. Hem parasını alamıyor hem de üründen<br />

oluyor.<br />

güvenilir veya popüler görüneceğini sanıyor bazı<br />

satıcılar. Oysa sosyal medyada aktif olan hemen<br />

herkes artık sahte takipçili hesabı ayırt edebilecek<br />

tecrübeye sahip. Her şeyin organik büyümesi<br />

lazım. 100 bin takipçiniz var ama paylaşımlarınızı<br />

16- Sadece Instagram gibi sosyal medya<br />

hesaplarından satış yaparak, kullanıcının sizi<br />

ziyaret edebileceği bir e-ticaret sitenizin olmaması<br />

da hata. Sosyal medya hesapları aracılığıyla<br />

3 kişi beğeniyorsa, bu durum marka algısı yapılan e-ticaret modeli s-ticaret olarak<br />

açısından güçsüz görünmenize yol açar.<br />

adlandırılıyor ve gitgide yaygınlaşıyor. Ama bir<br />

e-ticaret siteniz olmadığı sürece insanlara kredi


kartıyla satış yapmak zor olur. E-ticaret sitesi<br />

olmayan bir sosyal medya satıcısına kimse güven<br />

duymayacaktır. Bir kere alışveriş yapanın da ikinci<br />

defa yapması zor olacaktır. Güven sorunundan<br />

dolayı kredi kartı ile ödeme alamaması satıcının<br />

işlerinin büyümesine engel olduğu gibi, kapıda<br />

ödeme seçeneğinin dezavantajlarına da maruz<br />

kalıyor. Müşteri vazgeçtiği zaman kapıda ürünü<br />

çevirebiliyor.<br />

17- Sosyal medyada gelen iyi veya kötü yorumlara<br />

mutlaka hızla geri dönüş yapmak gerekir. Aldığı<br />

üründen hayal kırıklığına uğramış, memnun<br />

olmamış tek bir kişi kısa sürede binlerce, on<br />

binlerce kişiye ulaşarak markanızı kötüleyebilir.<br />

Buna meydan vermemek için en ufak bir sorunda<br />

bile müşterinin gönlünü alacak şekilde samimi bir<br />

diyalog kurmalı ve sorunu halletmelisiniz.<br />

18- Çok fazla reklam vermek de hatalı bir<br />

davranış. Özellikle Y kuşağı, samimi olmayan, her<br />

yerde önüne çıkan, sosyal bir yanı bulunmayan<br />

tanıtımları itici buluyor. Yeni trend inanılır ve<br />

gerçek hikayeler üretmek. Bunun için güvenilir<br />

sosyal medya fenomenleri ve takipçi sayısı<br />

çok olmasa da saygınlığı olan influencer’lar<br />

ile kampanyalar düzenlenebilir. Görece az<br />

takipçisi olan influencer’ları küçümsemeyin. Sizin<br />

markanıza uygun 30 bin takipçili bir hesap, sizinle<br />

alakasız olan 1 milyon takipçili hesaptan daha<br />

iyidir.<br />

19- Eğer e-ihracat yapacaksanız profesyonel bir<br />

altyapı firması ile çalışmalısınız. Sitenizin çoklu dil<br />

ve lokasyon seçeneğine sahip olması, her ülkenin<br />

kendi para birimiyle mal alımı yapabilmesine<br />

olanak sağlayacak bir altyapıya sahip olması<br />

gerekir. Özellikle hedeflediğiniz bir ülke var<br />

ise, o ülkenin kültürel kodlarına uygun bir web<br />

sitesi tasarlanması da önemlidir. Bunun için site<br />

arayüzü ülkelere göre ayarlanabilecek bir altyapı<br />

gerekir. Aksi halde yaptığınız reklam harcamaları<br />

boşa gidecektir.<br />

20- Kargo ücretleri ne kadar yüksek ve kargo<br />

hizmeti ne kadar kalitesizse müşterinin sitenizden<br />

ikinci kez alışveriş yapma olasılığı o kadar düşer.<br />

Ürünü geç çıkarmak en büyük hatadır. Söz<br />

verilen güne kadar gönderim yapılmalıdır. Online<br />

alışveriş yapan müşteriler, yaptıkları alışverişin<br />

kendilerine tam olarak kaça mal olacağını da<br />

bilmek ister. Alışveriş tamamlanmadan önce,<br />

sepet bedeline ilave olarak gönderinin kargo<br />

bedelinin de eklenmesi, belirsizliğin giderilmesi<br />

adına önemlidir.<br />

109


Sektörel<br />

Ahşap, Metal ve Cam Yüzeylerde<br />

Kalekim’den “1411 Technopur” Çözümü<br />

Ürün performansı ve uygulamada sağladığı kolaylıklarla profesyonellere en<br />

iyi çözümleri üreten Kalekim, ahşap, metal ve cam gibi zorlu yüzeylerdeki<br />

seramik uygulamalarına, reçine esaslı yapıştırıcı grubunda bulunan ürünü 1411<br />

Technopur ile güçlü çözümler sunuyor.<br />

Farklı kullanım alanlarında güçlü etki<br />

Beton, metal, ahşap yongalı çimentolu<br />

levha, ahşap ve alçıpanel gibi yüzeylerin<br />

yapıştırılmasında son derece etkili olan 1411<br />

Technopur çok amaçlı kullanıma sahip olup,<br />

alttan ısıtmalı zemin uygulamalarında, parke<br />

yapıştırılmasında ve Kalebodurun Türkiye<br />

seramik sektörüne kazandırdığı dünyanın en<br />

ince seramiklerinden biri olan Kalesinterflex’in<br />

yapıştırılmasında mükemmel çözüm sunmaktadır.<br />

Yüzey hazırlığı nasıl olmalı?<br />

• Uygulama yapılacak yüzey mutlaka temiz, kuru<br />

Ahşap, metal, ahşap yongalı çimento levha<br />

ve sağlam olmalıdır.<br />

veya epoksi ile kaplanmış zorlu yüzeylere<br />

• Metal yüzeylerde paslanmış bölgeler varsa<br />

yapılacak seramik uygulamalarında mükemmel<br />

zımparalama veya kumlama gibi mekanik<br />

ve uzun ömürlü bir yapışma için reçine esaslı<br />

yöntemlerle temizlenmelidir.<br />

yapıştırıcıların kullanılması önerilmektedir.<br />

• Metal ve cam yüzeyler yapışmayı engelleyecek<br />

kalıntıların temizlenmesi için asetonla silinmelidir.<br />

Kalekim’in geliştirdiği yüksek esnekliğe ve<br />

• Ahşap yüzeylerde mutlaka sağlamlık kontrolü<br />

yapışma gücüne sahip solvent içermeyen<br />

yapılmalı, gerekli durumlarda tamir edilmelidir.<br />

poliüretan yapıştırıcısı 1411 Technopur, ahşap,<br />

• Eski epoksi boya kaplı yüzeyler ise mutlaka yağ<br />

metal, cam gibi zorlu yüzeylerde, kaplama<br />

gibi kalıntılardan arındırılmalıdır.<br />

malzemelerini astar kullanımına dahi gerek<br />

kalmadan yapıştırmaya imkan sağlıyor.<br />

1411 Technopur’dan tam performans almak için<br />

ise derz dolgu uygulamasında poliüretan esaslı<br />

derz dolgu mastiği 8021 Kalepolymas kullanımı<br />

öneriliyor.<br />

İç ve dış mekanlarda uygulanabilen, yüksek<br />

yapışma ve hareket kabiliyetine sahip Kalepolymas,<br />

birleşim noktalarındaki derz hareketini karşılar ve<br />

sızdırmazlık özelliğini korur. Birçok yüzeyde astar<br />

kullanımına gerek kalmadan mükemmel yapışma<br />

sağlayan ürün, hacim kaybına uğramayarak,<br />

çekme ve büzüşme yapmaz. Metal, alüminyum,<br />

ahşap, cam, paslanmaz, galvanizli veya siyah<br />

çeliklerin, mermer, doğal taş, granit gibi farklı yapı<br />

elemanlarının birleşim noktalarının yalıtımında<br />

kullanılır.<br />

.<br />

110 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com


113

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!