PDF'lerinizi Online dergiye dönüştürün ve gelirlerinizi artırın!
SEO uyumlu Online dergiler, güçlü geri bağlantılar ve multimedya içerikleri ile görünürlüğünüzü ve gelirlerinizi artırın.
Nisan <strong>2021</strong><br />
yeni<br />
ASKAYNAK PLASMA 45-ULTRA<br />
Hızlı ve Hassas Plazma Kesim için<br />
Daima Yanınızda<br />
LCD<br />
15 mm<br />
Kesme<br />
Kalınlığı<br />
1<br />
FAZ<br />
45A<br />
(%40)<br />
13<br />
KG<br />
47,5<br />
cm<br />
17 cm<br />
31 cm<br />
IOS fotoğraf<br />
kamerası<br />
ve QR Code<br />
tarayıcı ile<br />
açabilirsiniz.<br />
NT Ön Kapak Plasma 45-Ultra 186x207mm 010421V1.indd 1 2.04.<strong>2021</strong> 07:11
TETİK KONTROLÜ İLE<br />
DAHA VERİMLİ<br />
BUDAMA İŞLEMLERİ<br />
Pro Pruner Professional<br />
504<br />
.<br />
Nisan <strong>2021</strong> .<br />
www.istanbulhirdavatfuari.com
YENİ Pro Pruner PROFESSIONAL<br />
Yeni bir verimlilik düzeyi için elektrikli budama<br />
Sınıfının en iyi kesme performansı<br />
Yeni Brushless motor platformu ve optimize edilmiş<br />
mekanik sistem her kesimi verimli hale getirir<br />
Akü başına en fazla kesim sayısı<br />
4.500 kesim/akü, akü endişesi yok<br />
Hafif<br />
3 normal elma ağırlığına eşit, tüm<br />
gün çalışmaya uygun<br />
Sınıfındaki en iyi kesme<br />
çıkış torku<br />
Özel koruyucu eldiven<br />
• Parmağınızın yaralanma olasılığını azaltın<br />
Durum gösteren LED<br />
•Kullanıcıyı alet durumu hakkında<br />
bilgilendirmek için yüksek görünürlük,<br />
güvenlik seviyesini artırır<br />
• Yüksek verimliliğe sahip<br />
tamamen yeni bir fırçasız motor<br />
platformu<br />
Akü başına en yüksek kesim sayısı<br />
4Cr13 paslanmaz bıçaklar<br />
• Yüksek dayanıklılık (kullanım ömrü 500.000 kesimi aşıyor)<br />
• Paslanmaz bıçak, paslanma korozyonu endişesi yok<br />
• Yüksek verimli motor<br />
• Özel eğriye sahip optimize edilmiş bıçak<br />
• Bosch yüksek performanslı akü yönetim sistemi<br />
PCBA, motor, aküye dört<br />
NTC dahildir<br />
• Çalışma sırasında istediğiniz zaman aletlerin<br />
durumunu izleyin<br />
• Aşırı yük koruması, aşırı ısınma koruması<br />
BRUSHLESS<br />
MOTOR<br />
CHARGE LEVEL<br />
INDICATOR<br />
TEKNİK VERİ<br />
Akü gerilimi<br />
Akü Kapasitesi<br />
Max. kesme çapı<br />
Pro Pruner<br />
12V<br />
3.0 Ah<br />
25 mm<br />
Akü başına kesme sayısı (GBA 12V 3.0 Ah) 4.500<br />
Ağırlık<br />
1.0 kg<br />
Teslimat Kapsamı<br />
Pro Pruner<br />
Pro Pruner + 2× GBA 12V 3.0 Ah + GAL 12V-20<br />
Sipariş Kodu<br />
0.601.9K1.020<br />
0.601.9K1.021
www.reismakina.com<br />
www.knipex.com.tr
6 kg<br />
BAHÇE MAKİNALARI<br />
LMS51<br />
BENZİNLİ ÇİM BİÇME MAKİNASI<br />
Motor<br />
LCIP70FA / 196 cc<br />
Çim Haznesi<br />
70L<br />
Tekerlekler<br />
Ön: 8"<br />
Arka: 10"<br />
Yan Tahliye Sistemi<br />
Darbelere karșı dirençli<br />
Yüksek Dayanıklılık<br />
BENZİNLİ<br />
ŞANZIMANLI<br />
37.5 kg<br />
www.maxsafety.com.tr
İçindekiler<br />
1 4 2 8<br />
İstanbul Hırdavat Fuarı <strong>2021</strong>‘de Bölgesinde<br />
Tek Fuar Olacak<br />
Bayem Grup, 33 Ülkeye İhracat Yaparak<br />
Ülke Ekonomisine Katkı Sağlıyor<br />
3 6 8 0<br />
“Çelebi Hırdavat, Evobond Markasının<br />
Türkiye’deki Tek Yetkili Satıcısı”<br />
Türkiye’nin Gelirini Artıracak 10 Öneri<br />
9 4 10 6<br />
E-Ticaret, <strong>2021</strong> Yılında Sektörlerin Odağında Olacak<br />
E- Ticarette En Sık Yapılan 20 Hata<br />
Reklam<br />
İndeks<br />
ACARLAR ............................................ 49<br />
ACISAN................................................. 77<br />
AKÇALI BOYA....................................... 33<br />
FRS MAKİNA.................................... 71-73<br />
GÜLAL................................................... 41<br />
İHF............................................. 13-87-111<br />
OSMANLI OTOMOTİV.......................... 81<br />
PANDA PLASTİK................................... 51<br />
RENK PLASTİK..................................... 83<br />
ASAL İTHALAT.......................................11<br />
İST İŞÇİ SAĞ........................................ 57<br />
REİS MAKİNA...................................... 4-5<br />
ASKAYNAK....................................Ö.K-19<br />
İTO KİLİT............................................... 31<br />
REXON.................................................. 67<br />
ATEŞ İNŞ......................................... 24-25<br />
İZELTAŞ................................................ 15<br />
RİCO EL ALETLERİ.............................. 79<br />
ATG EL ALETLERİ................................ 43<br />
KALE MAKİNA...................................... 6-7<br />
SEDA END........................................... 8-9<br />
BAYEM GRUP..................................Ö.K.K<br />
KANCA.................................................. 75<br />
SELSİL................................................. 2-3<br />
BEYBİ............................................... 20-21<br />
KARAM İŞ GÜV..................................... 45<br />
SERFA TOOLS...................................... 61<br />
BOSCH...........................................Ö.K.İ-1<br />
KARBOSAN........................................ A.K<br />
TİGİAD.................................................. 89<br />
CALDİNİ................................................ 59<br />
MADE ................................................... 85<br />
TUFAN BOYA........................................ 69<br />
ÇELEBİ HIRDAVAT............................... 39<br />
MURATOĞLU MAK............................... 47<br />
TURSAN................................................ 53<br />
ÇELİK HORTUM................64-65 İNSÖRT<br />
MUTLUSAN........................................... 35<br />
UĞUR HIRDAVAT.......................... A.K.İ.K<br />
EBRAR ................................................. 55<br />
NT İMAJ................................................. 93<br />
YAKAR KARDEŞLER............................ 17
NalburTeknik<br />
Dergisi<br />
Sosyal Medya<br />
Çekilişlerine<br />
Devam Edecek!<br />
Voli Fuar Hizmetleri A.Ş.<br />
Adına İmtiyaz Sahibi<br />
Hüseyin Ferruh IŞIK<br />
Sorumlu Müdür<br />
Mustafa Aktaş<br />
mustafa.aktas@voli.com.tr<br />
Diğer sayılarımızda da belirttiğimiz ve altını<br />
çokça çizdiğimiz gibi sektörel yayın konusunda<br />
sektörün tek dergisi olarak online platformlarda<br />
da etkin olmayı sürdürüyoruz. Hem internet<br />
sitemiz hem de sosyal medya hesaplarımızda<br />
hırdavat ve nalburiye sektörünün haber ve<br />
reklamlarına yer vermeye devam ediyoruz.<br />
Yayın Editörü<br />
Murat Uludasdemir<br />
murat.uludasdemir@voli.com.tr<br />
Editörden<br />
Geçen ay yaklaşık 15 gün süren bir etkinlikle<br />
NalburTeknik Dergisi instagram hesabımızda<br />
bir çekiliş düzenledik. Çelebi Hırdavat’ın<br />
sponsorluğunda gerçekleştirdiğimiz çekilişle<br />
20 binden fazla hesaba erişim sağladık.<br />
Çekilişimize 500’ün üzerinde bir katılım<br />
sağlanırken, verdiğimiz ödülü Manisa<br />
esnafından Selticaret kazandı. Dergi olarak<br />
belirlediğimiz konseptte, sadece nalburiye<br />
ve hırdavat sektöründe yer alan firmaların<br />
katıldığı bu etkinliği farklı hediyelerle<br />
sürdürmeyi düşünüyoruz. Bu sayede<br />
firmalarımızda sadece dergide değil; aynı<br />
zamanda sosyal medya mecralarında da<br />
tanıtım yapma fırsatı yakalayarak, hem basılı<br />
hem de dijital platformlarda daha çok sektör<br />
profesyoneline ulaşma şansı yakalıyor. Bizim<br />
dergi olarak buradaki amacımızda genel<br />
olarak bu zaten. Firmalarımız marka bilinirliği<br />
ve tanıtım açısından ne kadar çok kişiye<br />
ulaşırsa sektör etkileşimi açısından bizler de<br />
amacımıza ulaşmış oluyoruz.<br />
Reklam Müdürü<br />
Zülküf Karadayı<br />
zulkuf.karadayi@voli.com.tr<br />
Finans Müdürü<br />
Mustafa Aktaş<br />
mustafa.aktas@voli.com.tr<br />
Kurumsal İletişim Müdürü<br />
Nehir Çetiner<br />
nehir.cetiner@voli.com.tr<br />
Grafik Tasarım<br />
M.Cüneyt Er<br />
cuneyt.er@voli.com.tr<br />
Sizleri de bundan sonraki çekilişlerimize<br />
hem ödül kazanmak hem de sponsor olarak<br />
markanızı ve ürünlerinizi daha çok geniş<br />
kitlelere ulaştırmak için bekliyoruz.<br />
Mayıs sayımızda görüşmek üzere…<br />
Sağlıcakla kalın.<br />
CTP - Baskı<br />
İhlas Matbaacılık<br />
Adres<br />
Yenibosna Merkez Mah. Ladin Sok.<br />
No: 4M İç Kapı No: 1235/605<br />
Yenibosna - Bahçelievler/İstanbul/TURKEY<br />
Tel: +90 212 604 51 00 Fax: +90 212 604 51 35<br />
Murat Uludaşdemir
13
İHF <strong>2021</strong><br />
İstanbul Hırdavat Fuarı <strong>2021</strong>‘de<br />
Bölgesinde Tek Fuar Olacak<br />
Zülküf Karadayı<br />
İstanbul Hırdavat Fuarı Proje Müdürü<br />
Tüm sanayi kolları ile ortak bağı olan ve çarkın<br />
dönmesini sağlayan Hırdavat ve Nalburiye<br />
sektörü; inovasyon yenilik ve çeşitlilik<br />
konusunda dünya çapında bir dinamizme<br />
sahip.<br />
Bu büyük ticari hacim ön görüldüğünde son 4<br />
yıldır dünya markalarının son ürünleri, yerli ve<br />
yabancı üreticilerin geliştirdiği tüm yeni ürünlerin<br />
sergilendiği önemli bir ticari arena olan İstanbul<br />
Hırdavat Fuarı tüm sektör profesyonellerini 5.<br />
kez bir araya getirmeye hazırlanıyor.<br />
.<br />
14 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Dünya ticaretinin Orta Doğu, Afrika, Türk Cumhuriyetleri ve Asya’ya açılan kapısı<br />
Türkiye’nin hırdavat ve nalburiye sektörüne yönelik tek fuarı olan<br />
İstanbul Hırdavat Fuarı 27 - 30 Ekim <strong>2021</strong> tarihinde kapılarını açacak.
15
.<br />
16 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
İHF <strong>2021</strong><br />
5 yıldır bu büyük eksikliği tamamlayan zımpara ve çivi makinaları ve aşındırıcılara;<br />
Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı; son lazer aletleri ve iş güvenliği ekipmanlarından<br />
kullanıcıdan ötesinde üretici, toptancı, izolasyon, yalıtım ve tecrit malzemelerine,<br />
perakendeci, bayii ve yapı market satın alma<br />
profesyonellerinden oluşan ziyaretçi kitlesi ile<br />
boyacı ve kilit aksesuarlarına kadar çok büyük<br />
bir ürün çeşitliliği sunuyor.<br />
önemli ticari arenayı oluşturuyor.<br />
5. kez kapılarını açacak olana fuarın proje<br />
27-30 Ekim <strong>2021</strong> tarihleri arasında İstanbul müdürü Zülküf Karadayı konu ile ilgili<br />
Fuar Merkezi’nde kapılarını açacak olan fuar; açıklamasında;<br />
Elektrikli ve mekanik el aletleri ve Ülkemiz 80 milyonu aşan nüfusu ve güçlü<br />
aksesuarlarından kaynak makinaları ve sanayisiyle şüphesiz ki kendi başına gelecek<br />
elektrotlarına, D.I.Y. (kendin yap) ürünleri, vaat eden bir pazar ve ayrıca komşu ülkeler
İHF <strong>2021</strong><br />
de göz ününe alındığında çok daha geniş bir<br />
pazara ulaşım imkanı sağlıyor. Hırdavat ve<br />
nalburiye sektörünün Orta Doğu, Afrika, Türk<br />
Cumhuriyetleri ve Asya’nın kalbi konumunda<br />
olan ve 5. yılında sizlerin de büyük katkısı<br />
ile artık gelenekselleşen İstanbul Hırdavat<br />
Fuarı bölgenin en önemli ticari arenası olmayı<br />
başarmıştır.<br />
Geçen yıl ki fuarımızda pandeminin ilk haftasında<br />
olmasından kaynaklı olumsuz etkilere rağmen<br />
katılımcılarımıza verdiğimiz sözü yerine<br />
getirerek ihracat ve iç piyasa hedefine yönelik<br />
ticari bağlantılarını geliştirdiklerini duymak<br />
bizleri çok mutlu etmiştir.<br />
içi fuar gün sayısını 3 (çarşamba-cumartesi)<br />
güne çıkartarak yüksek faydayı sağlamayı<br />
hedefliyoruz” dedi.<br />
<strong>2021</strong> yılı hazırlıklarını tüm hızıyla sürdüren<br />
İstanbul Hırdavat Fuarı’nda üretim verimliliğini<br />
ve rekabeti artırmayı hedefleyen KOBİ’leri ile<br />
sektördeki yeni teknolojileri yakından görmek<br />
ürün ve hizmet konusunda bilgi sahibi olmak<br />
isteyen sektör paydaşlarımızla buluşmayı<br />
heyecanla bekliyoruz.<br />
<strong>2021</strong> yılında da bu bilinçle çalışmalarımızı<br />
büyük bir heves ve şevkle yürüttüğümüzü<br />
bilmenizi isteriz. Tüm yaşananlara rağmen<br />
siz paydaşlarımızın ve tüm nalbur ve hırdavat<br />
camiamızın bu büyük buluşmaya enerjilerini<br />
yitirmeden odaklanması en büyük dileğimizdir.<br />
Ayrıca yaşanan pandeminin ekonomimize<br />
yansıttığı olumsuz etkinin azaltılması ve<br />
sektöre katkı sunmak adına <strong>2021</strong> yılında hafta<br />
18<br />
.<br />
Nisan <strong>2021</strong> .<br />
www.istanbulhirdavatfuari.com
Askaynak SuperMIG 505W<br />
MULTI-PROSES SINERJIK INVERTÖR<br />
GAZALTI KAYNAK MAKINESI<br />
yeni<br />
Şimdi<br />
hem yerli,<br />
hem daha güçlü!<br />
500A<br />
(%50)<br />
30V<br />
Boşta Çalışma<br />
Gerilimi<br />
3<br />
FAZ<br />
CO 2<br />
ArCO 2<br />
140<br />
cm<br />
119<br />
cm<br />
53<br />
cm<br />
Detaylı bilgi için<br />
QR kodu okutun<br />
IOS fotoğraf kamerası<br />
ve QR Code tarayıcı ile<br />
açabilirsiniz.<br />
19
Sektörel<br />
.<br />
20 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
21
.<br />
22 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
İGİAD Başkanı Ayhan Karahan<br />
Görevine Devam Ediyor<br />
İGİAD’ın 9. Olağan Genel Kurul Toplantısı, 27 Mart <strong>2021</strong> tarihinde Grand Cevahir<br />
Hotel’de gerçekleştirildi. Toplantıya çok sayıda davetli katıldı.<br />
İkram sonrası başlayan program; Selamlama<br />
Konuşmaları, İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Ayhan Karahan’ın karşılama konuşmaları, Plaket<br />
Takdim töreni, Genel Kurul gündemi ve Teşekkür<br />
ilke” olarak belirlediği düsturlar, iş dünyası için<br />
yol gösterici bir kılavuzdur. Türkiye, herkesin<br />
arzuladığı ve imrendiği bir noktaya ancak böylesi<br />
bir kılavuz sayesinde varacaktır” dedi.<br />
konuşmaları ile son buldu.<br />
İLKE İlim Kültür Eğitim Vakfı yönetim Kurulu Program; İGİAD’da 10. yılını dolduran üyelere,<br />
Başkanı Lütfi Sunar, İstanbul Ticaret Odası komisyonlarda üstün performans sergileyen<br />
Başkan Vekili İsrafil Kuralay, İstanbul Fatih<br />
Belediye Başkanı M. Ergün Turan ve AK Parti<br />
İstanbul Milletvekili Halis Dalkılıç selamlama<br />
üyelere ve bir önceki dönem İGİAD Yönetim<br />
Kurulu görevini devreden üyelere plaket takdim<br />
törenleri ile devam etti.<br />
konuşmaları yaptılar.<br />
İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karahan: 9. Olağan Genel Kurul Toplantısı için divan<br />
“İGİAD Hakkın, hukukun ve adaletin ancak ahlak heyetinin seçimine geçildi. Divan heyeti<br />
temelinde yükseleceği inancıyla “Helal kazanç<br />
ve adil paylaşım” ilkesiyle sadece iş hayatımızın<br />
değil, sosyal hayatımızın da daha huzurlu ve<br />
başkanlığına, önergenin oylanması neticesinde<br />
Reşat Petek, üyeliklerine ise Hasan Faik Tunalı<br />
ve Haydar Temel seçildi.<br />
meşru olacağına inanmaktadır. İGİAD’ın “on
Sektörel<br />
Divan heyeti seçiminin hemen ardından geride<br />
bıraktığımız 2019-2020 yılı faaliyet raporunu<br />
Teşkilatlanma Komisyonu Başkanı Hüseyin<br />
Dinçel delegelere sundu. 2019-2020 dönemi<br />
bütçenin okunması, <strong>2021</strong>-2022 dönemi tahmini<br />
bütçenin sunumu, 2019-2020 dönemi denetleme<br />
kurulu raporunun okunması ve İbrası için Mali<br />
İşler Komisyonu Başkanı Hasan Murat Bezirci<br />
kürsüye gelerek delegelere okudu.<br />
Sunumların akabinde Yönetim Kurulu, Denetleme<br />
Kurulu, Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu<br />
üyelerinin seçimi gerçekleştirildi. Yeniden İGİAD<br />
başkanlığına seçilen Ayhan Karahan kürsüye<br />
gelerek İGİAD Yönetim Kurulu adına delegelere<br />
bir teşekkür konuşması gerçekleştirdi.<br />
Ayhan Karahan başkanlığındaki İGİAD Yönetim<br />
Kurulu şu isimlerden oluştu: Adem Güler, Emrah<br />
Yazıcı, Hüseyin Akça, İsmail Hakkı Karahan,<br />
Mahmut Reşit Üstün, Nuri Ecevit, Orhan Demir,<br />
Ömer Bedrettin Çiçek, Sinan Şahin, Şükrü<br />
Özkara, Yusuf Şentürk, Ali Akyüz, Mikail Karaca,<br />
Muhammet Sait Bozik ve Enes Alkan.<br />
Denetleme Kurulu Üyeleri; Davut Şanver<br />
başkanlığında Yusuf Alpaydın, Orhan Yaşar,<br />
Hüseyin Acar, Mehmet Çakar ve Faruk<br />
Özkaya’dan oluştu.<br />
Disiplin Kurulu Üyeleri; Hüseyin Akkuş<br />
başkanlığında Hamza Keniş, Hasan Faik Tunalı,<br />
Mustafa Karaca ve Hamit Yıldırım’dan oluştu.<br />
Tahkim Kurulu Üyeleri; Nihat Erdoğmuş<br />
başkanlığında Ahmet Karahan, Hamza Keniş,<br />
Hüseyin Akkuş, Hasan Faik Tunalı, Orhan<br />
Sağlam, Kenan Yabanigül ve Abdülkadir Uslu’dan<br />
oluştu.<br />
Genç İGİAD Yönetim Kurulu ise; Enes Alkan<br />
başkanlığında Mehmet Fatih Kıratlı, Refik<br />
Söylemez, Talha Topal Ali Özkan, Bilal Acar,<br />
Cafer Albayrak, Hasan Özkurt, Muhlis Akkaya,<br />
Raşit Genan, Safa Özkara, Taha İslamoğlu ve<br />
Muhammed Emin Memiş’ten oluştu.<br />
İGİAD’ın yeni Yönetim Kurulu’nu ve diğer kurullara<br />
seçilen üyelerimizi tebrik ediyor, hayırlı çalışmalar<br />
diliyoruz.<br />
23
Sektörel<br />
.<br />
24 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
25
.<br />
26 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Dünyanın 7’inci Avrupa’nın ise<br />
En Büyük Çelik Üreticisi Olan Türkiye,<br />
Sıralamadaki Yerini Korudu<br />
Türkiye’nin ham çelik üretimi, <strong>2021</strong> yılının Ocak<br />
ayında, 2020 yılının aynı ayına göre %12,7<br />
ile 1,3 milyon ton, değerde ise %1 azalışla 749<br />
milyon dolar oldu.<br />
oranında artışla 3,4 milyon ton oldu.<br />
2020 yılında 35,8 milyon ton üretim İthalat<br />
gerçekleştirerek dünyanın 7’inci Avrupa’nın ise en<br />
büyük çelik üreticisi olan Türkiye, <strong>2021</strong> yılı ocak<br />
ayında da bu konumunu muhafaza etti.<br />
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği her ay yaptığı<br />
çelik üretim-tüketim ve dış ticaret faaliyetleri ile<br />
ilgili açıklamasında şu detaylara yer verdi.<br />
Çelik Tüketimi<br />
Uluslararası piyasadaki hızlı talep artışının yol<br />
açtığı ürün yetersizliği ve çelik üreticilerimizin<br />
önceliği iç piyasaya vermeleri sebebiyle, Ocak<br />
ayı ithalatı, 2020 yılının aynı ayına göre, miktar<br />
yönünden %14,3 azalış ile 1,2 milyon ton, değerde<br />
%12,2 artışla 872 milyon dolar seviyesinde<br />
gerçekleşti.<br />
<strong>2021</strong> yılının Ocak ayında nihai mamul tüketimi, bir<br />
önceki yılın Ocak ayına kıyasla %15,1 oranında<br />
artış ile 3,1 milyon ton oldu. Uzun ürün tüketimi<br />
%32,9 yassı ürün tüketimi %2,2 oranında artış<br />
gösterdi.<br />
Dış Ticaret Dengesi<br />
<strong>2021</strong> yılı Ocak ayında çelik ürünlerinde ihracatın<br />
ithalatı karşılama oranında düşüş yaşandı. 2020<br />
yılının Ocak ayında % 97,3 olan ihracatın ithalatı<br />
karşılama oranı, <strong>2021</strong> yılı Ocak ayında % 85,9<br />
DIŞ TİCARET<br />
seviyesine geriledi.<br />
İhracat<br />
Çelik ürünleri ihracatı, Ocak ayında, bir önceki<br />
yılın aynı ayına kıyasla, miktarda %15,5 azalış<br />
Dünya Çelik Üretimi<br />
Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından
Sektörel<br />
açıklanan <strong>2021</strong> yılı Ocak ayı verilerine göre,<br />
dünya ham çelik üretimi, 2020 yılının aynı ayına<br />
kıyasla, % 4,8 artış kaydederek 163 milyon ton<br />
seviyesinde gerçekleşti.<br />
<strong>2021</strong> yılının Ocak ayında, Çin’in ham çelik üretimi,<br />
2020 yılının aynı ayına kıyasla %6,8 oranında<br />
artışla 90,2 milyon tona yükselirken, ikinci sırada<br />
yer alan Hindistan’ın ham çelik üretimi %7,6<br />
artışla 10 milyon ton, üçüncü sırada bulunan<br />
Japonya’nın ham çelik üretimi ise %3,9 oranında<br />
azalışla 7,9 milyon ton olarak gerçekleşti.<br />
Değerlendirme<br />
2020 yılının haziran ayından itibaren artış<br />
trendine girmiş olan ham çelik üretimimiz, Ocak<br />
ayında da artış eğilimini sürdürmüş ve %12,7<br />
artış oranıyla 3.4 milyon ton ham çelik üretimi<br />
gerçekleştirilmiştir. Ham çelik üretiminde bu<br />
eğilimin devam etmesi halinde, yıl sonu itibariyle<br />
38 milyon ton üretim seviyesinin aşılması imkân<br />
dâhilinde görülmektedir.<br />
Bununla beraber, dış piyasalarda karşılaşılan<br />
korunma tedbirleri ve Çinin dünya çelik<br />
piyasalarına dönmesine yönelik işaretler, <strong>2021</strong><br />
yılında ihracatımızın önündeki engellerin artarak<br />
devam etmekte olduğunu göstermektedir. Bu<br />
meyanda, en büyük ihraç pazarımız olan AB’ne<br />
ihracatımızdaki düşüş devam etmektedir. 2020<br />
yılında %40 civarında düşüş kaydeden AB’ne<br />
ihracatımız, Ocak ayında da %36,6 oranında<br />
düşmüştür. AB komisyonunun temmuz ayında<br />
sona erecek olan koruma uygulamasının devam<br />
ettirilmesine yönelik soruşturma başlatması,<br />
AB’nin korumacı yaklaşımlarını sürdürebileceği<br />
yönündeki endişelerimizi kuvvetlendirmektedir.<br />
AB’nin çelik ihracatımızı engellemeye<br />
yönelik kararlarının hiçbir haklı gerekçesi<br />
bulunmamaktadır. Aramızdaki Serbest Ticaret<br />
Anlaşmasının ihlali anlamına gelen bu haksız<br />
uygulamalara aynen mukabele edilmesine ve<br />
yurtiçi piyasadaki ithalat eğiliminin kontrol altına<br />
alınmasına ihtiyaç duyulmaktadır.<br />
Ocak ayında 11.4 baz puan gerileme ile %85.9<br />
seviyesine inmiş bulunan ihracatın ithalatı<br />
karşılama oranının tekrar %100’ün üzerine<br />
çıkarılabilmesi için, korumacı uygulamalar<br />
nedeniyle ihracatımızın arttırılamıyor olması<br />
sebebiyle, ithalatı azaltıcı tedbirler alınarak, yurtiçi<br />
çelik tüketiminin yerli tedarike yönlendirilmesine<br />
ihtiyaç duyulmaktadır.<br />
27
.<br />
28 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Bayem Grup, 39 Ülkeye İhracat Yaparak<br />
Ülke Ekonomisine Katkı Sağlıyor<br />
Kişisel koruyucu donanım alanında iş güvenliği gözlüğü üretimi yapan Bayem<br />
Grup, en önemli duyu organlarından biri olan gözleri koruma altında tutmak<br />
amacıyla üretim yapıyor. 220 farklı çeşitle gözlük üretimi yapan Bayem Grup,<br />
Türkiye’nin en büyük medical ve koruyucu gözlük fabrikası olarak 39 ülkeye<br />
ihracat gerçekleştiriyor.<br />
Murat Erkek / Bayem Grup Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Yeni teknolojileri sürekli yakından takip ettiklerini<br />
veürün gamlarını yeni ürünler eklemek için yoğun<br />
bir çalışma içinde olduklarını belirten Bayem Grup<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Murat Erkek ile firma<br />
faaliyetleri ve Kişisel Koruyucu Donanım sektörü<br />
özelinde bir söyleşi gerçekleştirdik.<br />
Uzun süre Hırdavat sektörünün önde gelen<br />
markalarının ana bayiliği ve Türkiye geneli toptan<br />
pazarlama ve dağıtımını gerçekleştirdik. 2018<br />
senesinde BAYMAX markası ile Koruyucu Gözlük<br />
üretimine yönelik adımlar atmaya başladık. 10<br />
perseonel ile başladığımız üretimimiz şu an 250<br />
Kısaca firmanızın kuruluş hikâyesinden<br />
personel ve 220 çeşit gözlük üretimi ile Türkiye ve<br />
yakın coğrafyanın en büyük medikal ve koruyucu<br />
bahsedip, iş güvenliği alanındaki faaliyetleriniz gözlük fabrikası olmuştur.<br />
hakkında bilgi verir misiniz?<br />
Merhabalar, firmamız 1995 yılından itibaren<br />
sektörde edindiğim tecrübe ve bilgi birikim<br />
İş güvenliği alanında hangi ürün<br />
gruplarınız ile hizmet veriyorsunuz?<br />
doğrultusunda, 2012 yılında Sancaktepe’de Ürün gamınızdan bahseder misiniz?<br />
toptan hırdavat satışı amacı ile kurulmuştur. Başlıca üretim konumuz medikal ve koruyucu
Sektörel<br />
Sağlıktan sanayiye, inşaattan spora, tüm kişisel koruyucu gözlük ihtiyaçlarınıza hitap eden modeller Baymax.com.tr’de<br />
gözlüklerdir. Şu anda toplam 220 çeşit gözlük<br />
üretiyoruz.<br />
İnsan sağlığını doğrudan ilgilendiren<br />
ve sorumluluğu büyük olan bir sektörde<br />
faaliyet gösteriyorsunuz. Bu noktada<br />
doğru ürünü nasıl tanımlarsınız? Kaliteli<br />
KKD ürünlerinde hangi özelliklerin bulunması<br />
gerekiyor? Firmanız bu noktadaki<br />
konumu hakkında neler söylersiniz?<br />
Sizin de malumunuz en önemli duyu<br />
organlarımızdan biri göz ve çalışma alanları<br />
içinde göze zarar verebilecek çok sayıda etken<br />
var. Bizler de bu durumun bilincinde olarak riskleri<br />
ve yaralanmaları en aza indirmek için çalışıyoruz.<br />
Göz koruma için Kullanım alanına göre gözlük<br />
seçmek önem arz ediyor. KKD ürünleri<br />
kullanmadan önce aldığınız ürünün bağımsız ve<br />
yetkin bir kuruluş tarafından test edilmiş olması ve<br />
kullandığınız alan ile ilgili test raporlarında bilgiler<br />
olmasına dikkat etmek gerekir. Doğru yerde<br />
doğru ekipman bir çok kazanın önüne geçecektir.<br />
Ürettiğimiz gözlükleri Avrupa’da saygın ve yetkin<br />
test kuruluşlarında test ettirip kaliteyi hammadde<br />
formundan paketleme sürecine kadar titizlikle<br />
takip ediyoruz.<br />
Satış politikanız ve bayilik çalışmalarınız ile<br />
ilgili bilgi verir misiniz? Türkiye genelinde kaç<br />
bayiniz bulunuyor ve bayilere sunduğunuz<br />
avantajlar nelerdir?<br />
Yurtiçinde çalıştığımız firmaların tamamı toptan<br />
dağıtım ve pazarlama ağı olan, sektörde kendisini<br />
ispatlamış firmalar ile çalışıyoruz. Bayilerimize<br />
fiyat kampanyaları, tanıtım için gerekli ürün ve<br />
tanıtım destekleri sunuyoruz. Birçok sektörde<br />
kullanılan koruyucu gözlükleri tek bir noktadan<br />
temin etmek bayiler için ayrıca bir avantaj sağlıyor.<br />
Bayi bilincini ve bayinin ürüne hâkimiyetini<br />
sağlamak için çalışmalarınız var mı?<br />
Yakın gelecekte uygulamaya geçireceğimiz bir<br />
çalışmamız var. Gezici tanıtım araçları ile hem<br />
göz korumanın yüksek önemini anlatmak hem de<br />
üretmiş olduğumuz ürünleri<br />
tanıtmak için bir ekip oluşturacağız. Bu sayede<br />
hem kullanıcıyı bilinçlendirmek hem de<br />
doğru ürün sunumu için bayilerimize eğitim<br />
vereceğiz.<br />
Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarınız<br />
ile ilgili bilgi verir misiniz?<br />
Ürün gamımıza yeni ürünler eklemek için yoğun<br />
bir çalışma içindeyiz. Yeni modellerimiz yakın<br />
zamanda üretime başlayacak. Yeni teknolojileri<br />
de yakından takip ediyoruz.<br />
Varsa ithalat ve ihracat çalışmalarınız<br />
ile ilgili bilgi alabilir miyiz?<br />
Üretimimiz için gerekli bazı hammaddelerin<br />
29
.<br />
30 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
ithalatını yapıyoruz. İhracat konusunda daha sıkı<br />
çalışıp şu anda 39 ülkeye ihracat yapmaktayız ve<br />
daha sıkı çalışarak bu sayıyı çok daha ilerilere<br />
taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz.<br />
yapacaklarına inancımız tam. Ve sadece Türkiye<br />
pazarına değil dünya pazarına kalitemiz ile sahip<br />
olmak zorundayız.<br />
Sektör açısından yaşanan sıkıntıları başlık<br />
Türkiye içerisinde üretim gücünüzden, altına sıralarsak neler söylemek istersiniz?<br />
istihdamınızdan ve üretim kapasitenizden<br />
bahseder misiniz?<br />
Fabrikamız 250 personel ve yüksek üretim<br />
kapasitesi ile Türkiye’nin ve yakın coğrafyanın en<br />
büyük medikal ve koruyucu gözlük fabrikasıdır.<br />
Yeni modeller ve yeni ürünlerimizle beraber daha<br />
fazla personel istihdam etmeyi planlıyoruz.<br />
Yönetmelikle ilgili sıkıntı ya da değişmesi<br />
gereken maddeler var mı? Bu konudaki<br />
fikirlerinizi almak isteriz.<br />
Sektör olarak en büyük sıkıntımız kendimizi<br />
ifade edemememiz. iş ve işçi güvenliğinin tedbirli<br />
ve düzenli çalışma ile beraber doğru KKD<br />
kullanmaktan geçtiğini, barete- gözlüğe- kulaklığa<br />
veya emniyet kemerine harcanan paraların israf<br />
Dünya genelinde KKD ürünleri ile Türkiye KKD<br />
ürünlerin üretimini karşılaştıracak olursak<br />
Türkiye’yi nasıl konumlandırırsınız?<br />
olmadığını, bu ürünlerin doğru ve kalitelilerini<br />
alarak bir canın emniyetini sağladıkları gerçeğini<br />
daha çok anlatmamız gerekiyor. Çalışma sahaları<br />
Bu konu bizi hem üzen hem de bizi daha çok içinde daha fazla denetleme ve doğru ürün<br />
çalışmaya iten bir konu. Birçok sektörde olduğu<br />
gibi maalesef KKD konusunda da biraz geç kaldık.<br />
Açığı kapatmak için var gücümüzle çabalıyoruz ve<br />
kullanımına teşvik etmek çok önemli. Önceliğimiz<br />
insan sağlığı ve kesinlikle taviz vermemeliyiz.<br />
Bu konuda en büyük görev firmaların İSG<br />
diğer KKD üreticilerinin de aynı şekilde çalışarak uzmanlarına, üretim müdürlerine ve kısım<br />
kalite ve ergonomi- tasarım konusunda yabancı<br />
rakiplerle baş edecek seviyeye gelmelerini<br />
şeflerine düşüyor. Hukuki yaptırım ve cezalardan<br />
önce kendi sorumluluklarında olan çalışanların<br />
istiyoruz. Sektörümüzde bir çok global şirket sağlığı ve emniyeti için taviz vermemek<br />
faaliyet gösteriyor. Türkiye’deki üreticilerin gerektiğine inanıyorum.<br />
daha kalitelisini daha güzelini zorlanmadan
31
Sektörel<br />
Monotip Antipas Boya İle<br />
Paslı Yüzeyler Tarihe Karışıyor<br />
Permolit Boya’nın, her türlü paslı ya da paslanır metal yüzeyde uygulanabilen<br />
astar ve son kat boyası Monotip Antipas Boya, pas oluşumunu engelleyen özel<br />
yapısı, parlak ve mat seçenekleriyle uygulandığı her alana ayrı bir güzellik getiriyor.<br />
Monotip Antipas Boya; solvent bazlı, alkid boya uygulaması gerektirmez; işçilik, zaman ve<br />
bağlayıcı esaslı, kurşun içermeyen, parlak, maliyetten tasarruf sağlar. Mükemmel yapışma<br />
antikorozif, sentetik astar ve son kat boyadır. gücüyle her türlü yüzey üzerine yapışabilir,<br />
örtücülük gücü yüksektir, uygulandığı yüzeyler<br />
Antipas, astar ve son kat boya yerine tek üzerinde darbelere, fiziksel tesirlere ve kimyasal<br />
adımda paslı yüzeylere uygulanabilen ‘’Monotip’’ temizlik maddelerine dayanıklı, koruyucu bir film<br />
ürünü; mükemmel yapışması, hızlı kuruması ile tabakası oluşturur.<br />
yüksek performansını hem hızlı hem de uygun<br />
maliyetli bir şekilde sağlamış oluyor. Yapısındaki Solvent bazlı, alkid bağlayıcı esaslı, kurşun<br />
antikorozif bileşenler sayesinde deniz suyu, içermeyen yapısıyla güvenle uygulayabileceğiniz<br />
nem ve atmosferik etkilere karşı metal yüzeyleri Permolit Monotip Antipas Boya ile paslı yüzeylerle<br />
paslanmaktan korur. Antipas ve son kat boya bir daha karşılaşmamak üzere vedalaşabilirsiniz.<br />
özelliği gösterdiği için ayrı ayrı antipas ve son kat<br />
.<br />
32 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
.<br />
34 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Mutlusan Elektrik 8 Mart Dünya Kadınlar<br />
Gününü Bu Yılda Es Geçmedi<br />
Her yıl olduğu gibi bu yılda 8 Mart Dünya Kadınlar olacaklarını dile getirerek kadınlar gününü<br />
Gününü büyük bir ilgi ile kutlayan Mutlusan<br />
Elektrik Yönetimi, Covid-19 kapsamında alınan<br />
kutladı. Gerçekleştirilen bu anlamlı konuşmanın<br />
ardından Mutlusan yönetim kurulu üyeleri ve<br />
önlemler doğrultusunda bünyesinde birlikte bölüm müdürleri, hanımefendilerin çiçeklerini<br />
çalıştığı kadınlarla bir araya gelerek keyifli sohbet<br />
gerçekleştirdi.<br />
ve onlar için hazırlanan hediyeleri takdim etti.<br />
Özel günlere her zaman kıymet veren Mutlusan<br />
Elektrik, her kadınlar gününde olduğu gibi bu<br />
Mutlusan Yönetim Kurulu Üyeleri Sayın Mustafa senede gerçekleştirmiş olduğu organizasyonla<br />
Kaçmaz, Hıdır Kaçmaz, Hüseyin Kaçmaz, geriye güzel anılar ve izler bıraktı.<br />
Gündüz Kaçmaz ve Melek Sinem Kaçmaz<br />
mevcut olan salgın döneminde geniş bir kitle<br />
oluşturup risk durumu oluşturmamak adına<br />
kadın çalışanları küçük gruplara bölerek onları<br />
yerlerinde ziyaret etti. Sabah saatlerinde<br />
başlayan ziyaret rotasyonu ile Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Sayın Mustafa Kaçmaz, günün anlam<br />
ve önemine ilişkin konuşmasını ziyaret ettiği<br />
bölümlerde gerçekleştirdi.<br />
Sayın Kaçmaz, kadınların tek bir gün değil; 365<br />
gün hatırlanmaları gerektiğini, değerli olduklarını<br />
ve yönetim olarak her zaman onların arkasında
.<br />
36 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
“Çelebi Hırdavat, Evobond Markasının<br />
Türkiye’deki Tek Yetkili Satıcısı”<br />
40 yıla yaklaşan tecrübesi ile hırdavat ve nalburiye sektöründe müşterilerine kaliteli<br />
hizmet sunan Çelebi Hırdavat, müşterilerine ve bayilerine yenilikçi ve ekonomik<br />
çözümler sunarak sektörde öncü olma hedefi ile çalışmalarını sürdürüyor.<br />
Hasan Başlığ – Çelebi Hırdavat<br />
Faik Başlığ – Çelebi Hırdavat<br />
2019 yılından beri Japon yapıştırıcısı Evobond’un Türkiye’deki tek yetkili satıcısı<br />
olduklarını belirten firma yetkilisi Faik Başlığ, Evobond’un piyasadaki taklit ürünleri<br />
ile mücadele ettiklerini ve sahte ürün satanlara kanuni yaptırımlar uygulayarak<br />
markayı güvence altında müşterilerine sunduklarını söylüyor.<br />
Çelebi Hırdavat’ın son dönemde yaptığı ve Hasan Başlığ’ın firmaya ortak olması ile<br />
çalışmalar hakkında da bilgiler veren Faik Başlığ<br />
ile firma faaliyetleri ve sektörle ilgili bir söyleşi<br />
gerçekleştirdik.<br />
birlikte kendi alanında toptan ve ara toptancı ve<br />
nalbur müşterilerine hizmet etmeye başlamıştır.<br />
Amacımız, tedarikçilerimiz ve bayilerimiz ile<br />
birlikte belirlediğimiz vizyon çerçevesinde<br />
Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci yurt içi ve yurt dışı pazarlarda yüksek müşteri<br />
hakkında bilgi verir misiniz?<br />
Çelebi hırdavat Ltd. Şti. 1985 tarihinde İstanbul<br />
Eminönü semtinde kurulmuş olup Faik Başlığ<br />
memnuniyeti sağlayarak ülkemize değer katan<br />
bir kuruluş olmaktır. Hedefimiz, bayilerimizin<br />
beklentilerine yenilikçi ve ekonomik çözümler
Sektörel<br />
sunmak, sanayicinin emeğine değer katmak,<br />
bayilerimiz ve müşterileri ile birlikte uzun vadeli<br />
karlı bir büyüme sağlayarak sektörde öncü<br />
olmaktır.<br />
Evobond markasının Türkiye’deki tek yetkili<br />
satıcısı konumundasınız? Bu konu ile ilgili<br />
neler söylemek istersiniz?<br />
Çelebi Hırdavat Ltd. Şti. olarak Evobond 502<br />
Japon yapıştırıcısının 2019 yılından itibaren<br />
Türkiye’deki tek yetkili satıcısı olarak ürünü<br />
Türkiye ve yurt dışı pazarına sunuyoruz. Mevcut<br />
pazarda kendini kanıtlamış olan Evobond 502<br />
markasını Çelebi Hırdavat güvencesiyle ana<br />
bayiler üzerinden satışını gerçekleştirmekteyiz.<br />
Son dönemde dünya çapında yaşanan<br />
sosyal ve ekonomik gelişmeler paralelinde<br />
değerlendirecek olursanız, yaşanan süreç<br />
firma olarak sizi nasıl etkiledi? Yaşanan<br />
sürecin sektöre ve dolayısıyla size yansımaları<br />
hakkında neler söylersiniz?<br />
2020 Mart ayında İstanbul Hırdavat Fuarında<br />
iken Covid- 19 salgını Türkiye’de de görülmeye<br />
başladı. Bu süreçle birlikte sektörümüz ve tüm<br />
Türkiye üç aylık bir periyotta kısıtlamaların<br />
başlamasıyla birlikte bir daralma yaşadı. Biz de<br />
bu süreçte kendi önlemlerimizi alarak vardiyalı<br />
37
Sektörel<br />
Bu süreçte firma olarak çalışmalarınızı<br />
daha çok hangi alanda (Ar-Ge, inovasyon,<br />
pazarlama, üretim vb.) yoğunlaştırdınız?<br />
2020 yılı sürecinde Evobond Türkiye yetkili satıcısı<br />
olmakla birlikte standart cıvata ve mavi satış<br />
noktası olarak vida ve cıvata satışında Marmara<br />
Bölgesinde ciddi bir satış hacmi yakaladık. Bu da<br />
firmamıza ve standart cıvata ürünlerimize ciddi bir<br />
talebin oluşmasına neden oldu.<br />
2020 yılı itibari ile pazarlama ağımızı İstanbul<br />
ve Ankara’daki çalışma arkadaşlarımızla daha<br />
da genişleterek pazarlama faaliyetlerimizi<br />
hızlandırdık.<br />
2020 yılı itibari ile EvoBond hızlı yapıştırıcının<br />
taklitlerine rastlanmış ve gerekli yasal işlemler<br />
bu süreçte başlatılmıştır. Tabii bu süreç Evobond<br />
502 markasının son kullanıcı tarafından yanlış<br />
ve ucuz mallar almasına neden olup markamıza<br />
ve bize sıkıntı oluşturmaktadır. Biz de bu süreçte<br />
sahada bu malı satan firmaları tespit edip gerekli<br />
yaptırımları bu firmalara uygulamış ve bir yıldan<br />
sistemde müşterilerimize hizmet vermeye devam üç yıla kadar cezai işlemle bu tip taklit mal satan<br />
ettik ve tam kapanmaya geçmedik.<br />
firmalar ve toptancılara bütün yasal işlemleri yaptık.<br />
Daha sonraki kısıtlamalarda insanlar evlerinde<br />
kalarak tamirat ve tadilat ile uğraşmak zorunda<br />
kaldılar. Bahçeli evlerde yaşayanlar ise, bağ<br />
bahçe, tarımsal ürünler ve sarf malzemeler<br />
talep gösterdi ve bizde bu durumdan olumlu<br />
etkilenerek sektörde ciddi satış oranlarını<br />
yakaladık. Bu süreçte daha önce imalatçılarla<br />
yapmış olduğumuz sözleşmeler ve bağlantılar ile<br />
fazla sıkıntı yaşamadık. Bazı fabrikaların yarım<br />
kapanma ve bazı fabrikaların da çalışanlarında<br />
Covid görülmesi nedeniyle ürün tedarik<br />
konusunda bazı sıkıntılar yaşadık. Ama çok şükür<br />
bu süreci, aşının bulunmasıyla birlikte tüm dünya<br />
ve Türkiye olarak yavaş yavaş atlatıyoruz.<br />
.<br />
38 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
Sektörel<br />
TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ<br />
ÖZEFE TEKNİK HIRDAVAT A.Ş.<br />
EVOBOND TÜRKİYE<br />
ÖZEFE TEKNİK HIRDAVAT A.Ş.<br />
Büyükdere Cad. Kirgulu Sk.<br />
Metrocity İş Merkezi No: 4<br />
Kapı No: 38-JR Şişli / İstanbul<br />
T: 0212 366 02 35<br />
Fax: 0212 319 38 02<br />
info@evobondeurope.com<br />
Merkez:<br />
Şube:<br />
ÇELEBİ HIRDAVAT LTD. ŞTİ.<br />
Demirtaş Mh. Kantarcılar. Cd.<br />
No:29 Eminönü FATİH / İSTANBUL<br />
+90 (212) 511 79 97 +90 (212) 511 34 54<br />
info@celebihirdavat.com<br />
Mahmutbey Mah. İSTOÇ 29. Ada<br />
No:90-92 BAĞCILAR / İSTANBUL<br />
+90 (212) 659 69 34 +90 (212) 659 69 35<br />
info@celebihirdavat.com<br />
39
Sektörel<br />
2020’nin Son Çeyreğinde Yaşanan Yüksek<br />
Üretim Artışı Yeni Yılın İlk Ayında da Devam Etti<br />
Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen<br />
aylık sektör raporunu açıkladı. ‘Türkiye İMSAD Mart <strong>2021</strong> Sektör Raporu’na göre,<br />
inşaat malzemeleri sanayi üretimi, yeni yılın ilk ayında geçen yılın aynı ayına göre<br />
yüzde 17,8 arttı. 2020 yılını 2019’a göre üretimde yüzde 9,1 büyüyerek kapatan<br />
inşaat malzemeleri sanayisi, geçen yılın son çeyreğinde yaşanan yüksek üretim<br />
artışını yeni yılın ilk ayında da sürdürdü.<br />
İnşaat malzemesi sektörünün çatı kuruluşu ayında 18 alt sektörde üretim aynı zamanda<br />
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği çift haneli ve yüksek oranlar ile gerçekleşti. En<br />
(Türkiye İMSAD) tarafından hazırlanan ‘Mart yüksek üretim artışı yüzde 76,8 ile tuğla ve kiremit<br />
<strong>2021</strong> Sektör Raporu’nda şu tespitler yer aldı: sektöründe oldu. Seramik kaplama malzemeleri<br />
İnşaat malzemeleri sanayi üretimi yeni yılın ilk üretimi yüzde 33,8, ısıtma ve soğutma donanımları<br />
ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17,8 üretimi yüzde 32,6, çimento ve betondan eşya<br />
arttı. Böylece geçen yılın son çeyreğinde yaşanan yüzde 32 büyüdü. Hazır beton üretimi ve çimento<br />
yüksek üretim artışı ocak ayında da devam etti. üretimi ocak ayında yüzde 23,1 yükseldi.<br />
Üretimde 2020 yılı son çeyreğinde bir önceki<br />
yılın son çeyreğine göre gerçekleşen yüzde Kilit ve donanım eşyaları üretimi yüzde 30,6,<br />
19 yükselişte içeride mevcut inşaat işlerindeki birleştirilmiş parke yer döşemeleri üretimi yüzde<br />
canlanma ve dış pazarlardaki talep artışı etkili 29,9 ve ahşap inşaat malzemeleri üretimi ise<br />
oldu. <strong>2021</strong> yılının ocak ayında yaşanan benzer yüzde 27,2 arttı. Demir çelikten çubuk ve profiller<br />
taleplerin etkileri, üretim artışını destekledi. üretimi yüzde 14,7, demir çelik inşaat ürünleri<br />
üretimi yüzde 13,2 büyüme gösterdi. <strong>2021</strong> yılı<br />
<strong>2021</strong> yılının ocak ayında 22 alt sektörün 21’inde ocak ayında, üretiminde gerileme yaşanan tek alt<br />
üretim 2020 yılı ocak ayına göre arttı. <strong>2021</strong> Ocak sektör yüzde 5,5 ile inşaat camları oldu.<br />
.<br />
40 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
41
.<br />
42 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Ocak ayında inşaat malzemeleri ihracatı<br />
yüzde 3,7 arttı<br />
<strong>2021</strong> yılının ocak ayında inşaat malzemeleri<br />
ihracatı geçen yılın ocak ayına göre yüzde 3,7<br />
arttı ve 1,82 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geçen<br />
yılın ikinci yarısında başlayan ihracattaki büyüme<br />
yeni yılın ilk ayında devam etti. Avrupa başta<br />
olmak üzere pazarlarımızda Covid-19 salgını<br />
sonrası yılın ikinci çeyreğinden itibaren beklenen<br />
canlanmadan dolayı siparişler ocak ayında da<br />
yüksek ihracat yapılmasını sağladı. İhracatın<br />
önümüzdeki aylarda aşılama iyimserliğinden<br />
İnşaat sektöründe büyüme<br />
yılın ikinci yarısında bekleniyor<br />
İnşaat sektörü <strong>2021</strong> yılına bir önceki seneden<br />
gelen likidite olanakları ile göreceli olarak rahat<br />
girdi. 2020 yılında genişleyen kredi olanakları<br />
ve konut satışları inşaat sektörünü destekledi.<br />
<strong>2021</strong> yılının ilk çeyreğinde sıkı para politikası ve<br />
yüksek faiz oranlarının yavaşlatıcı etkileri oldu.<br />
İkinci çeyrekte ise salgının üçüncü dalgası ve<br />
kısıtlamaların sektörü olumsuz etkileyeceği, bu<br />
çerçevede inşaat sektöründe büyümeye geçişin,<br />
yılın ikinci yarısında başlayacağı öngörülüyor.<br />
olumlu etkilenmesi, yeni kapatmaların ise Aşılamanın olumlu sonuçları ve faizlerde gerileme<br />
sınırlayıcı etkisinin olması bekleniyor.<br />
beklentilerinin gerçekleşmesi halinde yılın<br />
ikinci yarısında inşaat sektöründe büyümenin<br />
İthalat ocak ayında 616 milyon dolar<br />
hızlanması bekleniyor.<br />
olarak gerçekleşti<br />
<strong>2021</strong> yılı ocak ayında inşaat malzemeleri ithalatı<br />
geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,5 artarak<br />
616 milyon dolar oldu. İthalat geçen yılın haziran<br />
ayından itibaren büyüme göstermeye devam<br />
ediyor. İnşaat sektöründe devam eden işlerin<br />
hızlanması ithalatı destekledi. Ocak ayında döviz<br />
kurlarının göreceli olarak düşük kalması da ithalatı<br />
özendirdi. İthalatın, yükselen faizler sonrası<br />
inşaat işlerindeki olası yavaşlama ile önümüzdeki<br />
aylarda durağanlaşacağı öngörülüyor.<br />
İnşaat Sektörü Güven Endeksi<br />
mart ayında 0,6 puan arttı<br />
İnşaat Sektörü Güven Endeksi yeni yıla 1,7 puan<br />
artış ile başlamış, şubat ayında da 3,2 puan<br />
daha artarak 85,5 puana yükselmişti. Güven<br />
Endeksi’nde artış mart ayında da devam etti.<br />
İnşaat Sektörü Güven Endeksi mart ayında bir<br />
önceki aya göre 0,6 puan yükseldi. İnşaat sektörü<br />
yeni yıla ilişkin iyimserliğini sürdürüyor. Mevcut<br />
işler seviyesi ve yeni alınan işler seviyesi de<br />
güveni destekliyor.
Sektörel<br />
Evde Güvenliğin 5 Temel Püf Noktası<br />
Bahar ayının gelmesiyle birlikte taşınma ve tadilat işleri de hızlanmaya başladı.<br />
Yeni bir eve taşınmak veya oturulan evi yeniden dekore etmek hepimizi<br />
heyecanlandırıyor. Duvarın rengi, koltukların konforu, perdelerin uyumu derken<br />
liste uzayıp gidiyor… Peki, bu listede güvenlik sistemleri kaçıncı sırada? Yeni<br />
taşınacağınız ya da yenileyeceğiniz evinizde güvenlik sistemlerini yapılacaklar<br />
listenizin en başına eklemek güvenli ve konforlu bir yaşamın vazgeçilmezleri<br />
arasında yer alıyor. 70 yıla yaklaşan deneyimiyle tam kapsamlı güvenlik hizmetleri<br />
sunan Kale Endüstri Holding, evinizi ve sevdiklerinizi korumak için alınması gereken<br />
5 temel güvenlik önlemine dikkat çekiyor.<br />
Evinizde alacağınız bazı güvenlik önlemleri 1- Taşınınca güvenlik için<br />
ile hem sevdiklerinizi koruyabilir hem de mal anahtarı değiştiriyoruz, peki ya kapı?<br />
kayıplarınızı en aza indirebilirsiniz. Bunun için Yeni bir eve taşınanların güvenlik için ilk aklına<br />
tek yapmanız gereken ise evinizin ihtiyacı olan gelen önlem kapı kilidini değiştirmek oluyor. Ancak<br />
güvenlik açıklarını tespit ederek o alanları kilidin yanı sıra kapının ne kadar sağlam ve güvenli<br />
güçlendirmek. ‘Tam Kapsam Güvenlik’ anlayışıyla; olduğunu da mutlaka hesaba katmak gerekiyor.<br />
kilitten çelik kapıya, çelik kasadan pencereye Çelik kapı alırken model ve renk seçiminin çok<br />
ve elektronik güvenlik sistemlerine kadar tüm ötesinde kapının sizi ne kadar koruyabileceğini<br />
güvenlik çözümlerini bir arada sunan Kale Kilit sorgulamak kritik önem taşıyor. Bu noktada çelik<br />
Türkiye Satış Pazarlama Direktörü Semih Teker, kapı seçiminde sorulacak soruların başında<br />
evlerdeki güvenlik açıklarını tespit etmek için kapının güvenlik seviyesi geliyor. Çelik kapılarda<br />
rehber niteliğindeki 5 önemli noktayı sıraladı. güvenlik seviyesi 1 ila 6 arasında değişiyor. 5. ve<br />
.<br />
44 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
45
.<br />
46 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
6. güvenlik seviyesine sahip kapılar ise zırhlı kapı<br />
kategorisine giriyor.<br />
4- Deprem sırasında hızlı tahliye sağlayan<br />
kilit sistemi önemli<br />
Kale Çelik Kapı, yüksek güvenliğe ihtiyaç duyulan Aktif fay hatlarının üzerinde konumlanan<br />
mekanlarda tercih edilen zırhlı kapılar ile aynı<br />
güvenlik seviyesine sahip çelik kapıları, istediğiniz<br />
ülkemizde, en önemli gündem maddelerimizin<br />
başında deprem yer alıyor. Bu doğal afete karşı<br />
modelde tasarlayıp üretebiliyor. Böylece bireysel önlemlerin de çok önemli olduğunu her<br />
güvenlikten ödün vermeden hayalinizdeki kapı<br />
tasarımına sahip olmanızı sağlıyor.<br />
bir depremde daha da iyi anlıyoruz. Kale Kilit,<br />
mandal ve sürgü otomatik kilitleme fonksiyonlu<br />
kilitleri ile deprem sırasında hızlı tahliye imkanı<br />
Güvenlik seviyesinden tam not aldıktan sonra<br />
kapınız için diğer önemli noktalardan biri de<br />
tam olarak ölçünüze göre üretilmesi. Bu size<br />
sunuyor. Bu ürün, kilitli bir kapının tüm kilitlerini,<br />
yalnızca hane içerisinden ve kapı kolunu indirmek<br />
suretiyle açabilmenizi sağlıyor.<br />
güvenlik açısından ne sağlar? Satın alacağınız<br />
standart ölçülerdeki bir kapı sizin kapı ölçünüze<br />
uymadığında ölçü farkları genellikle köpük veya<br />
mdf gibi malzemelerle doldurularak gideriliyor.<br />
Elbette bu malzemeler darbe ve zorlama anında<br />
5- Pencereleri dıştan ve içten<br />
koruma altına almak mümkün<br />
Daireniz giriş katı ya da giriş katına yakın bir<br />
katta yer alıyorsa ilk akla gelen önlem parmaklık<br />
gerdirmeye dayanıklı olmuyor ve böylece taktırmak oluyor. Ancak kötü niyetli kişiler bu dış<br />
kötü niyetli kişiler kapınızı kolayca açabiliyor.<br />
Bu nedenle kapının güvenlik işlevini yerine<br />
getirebilmesi için ölçüye uygun şekilde özel olarak<br />
üretilmesi gerekiyor. Hem ölçüye hem de istenilen<br />
model ve renk seçeneğine göre butik kapılar<br />
üreten Kale Çelik Kapı, kişiye özel ürettiği bu<br />
kapılarla zevkinize göre dekore ettiğiniz evinizde<br />
güven ve huzur içinde vakit geçirebilmenize fırsat<br />
tanıyor.<br />
etkeni atlattıktan sonra evinize rahatça girebiliyor.<br />
Ev içinde alacağınız bazı önemler ise evinizi<br />
hem dıştan hem de içten korumanızı sağlıyor.<br />
Bunlardan biri de Kale Alarm’ın cam kırılma<br />
dedektörü. Ses ve cam kırılma esnasında çıkan<br />
akustik frekansları analiz etme teknolojisine<br />
sahip olan bu dedektör, birden fazla pencereyi de<br />
kontrol edebiliyor. Cam kırılma dedektörü, yanlış<br />
alarm engelleyici özelliğiyle gereksiz panikleri de<br />
engelliyor.<br />
2- Alarm sistemi siz yokken de<br />
evinizdeki gözünüz olsun<br />
Ev alarm sistemleri, evinizde güvende olmanızı<br />
sağlamanın yanı sıra siz evde yokken de 7/24<br />
aktif olarak çalışarak gözünüz kulağınız oluyor.<br />
Huzurlu ve güvenli bir yaşam alanına imkan<br />
tanıyan Kale Alarm; izinsiz girişler, su baskınları,<br />
yangın ve benzeri acil durumlarda alarmı<br />
aktifleştirerek gerekli müdahalelerin anında<br />
yapılabilmesini sağlıyor.<br />
3- Evde kasa bulundurmayı ihmal etmeyin<br />
Ama az ama çok, ama çok kıymetli ama manevi<br />
değeri var… Evinizde kaybetmeyi aklınıza bile<br />
getirmek istemeyeceğiniz birçok eşyanız ya da<br />
değerli evraklarınız olabilir. Bu nedenle evinizde<br />
ihtiyacınız olacak boyutta bir kasa bulundurmak<br />
değerlerinizi koruma altına alabilmeniz açısından<br />
önemli. Kale Çelik Kasa’nın ev tipi dijital kasa<br />
modelleri duvara, dolaba, zemine veya yere<br />
uygun montaj özellikleriyle istediğiniz gizlilik<br />
seviyesini sunarak istenmeyen bir olay karşısında<br />
riski minimum düzeye indirebiliyor. Ayrıca geniş<br />
renk seçeneği ile ev dekorasyonunuza kolayca<br />
uyum sağlayabiliyor.
47
.<br />
48 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Röportaj<br />
“Üretimimize Hız, Ürünlerimize Kalite Katarak<br />
Yolumuza Devam Ediyoruz”<br />
Boya sektöründe su bazlı inşaat ve dekorasyon boyaları üretimi yapan<br />
Ayboya Boya ve Kimya Sanayi, yıllık 2 bin 500 ton üretim kapasitesi ile<br />
Arnavutköy’de faaliyetlerini sürdürüyor.<br />
Genellikle yurt içi pazarda etkin olduklarını ve dış<br />
pazarda da gelen talepler doğrultusunda Orta<br />
Doğu ve Kafkas bölgesine hizmet verdiklerini<br />
belirten firma yetkilisi Eyüp Özdemir ile kısa bir<br />
söyleşi gerçekleştirdik.<br />
yapmaktayız. Bununla birlikte Orta Doğu ve<br />
Kafkas ülkelerinden gelen talepler doğrultusunda<br />
zaman zaman yurt dışı satışlarımızda olmaktadır.<br />
Firmanızın içinde bulunduğu sektörle ilgili<br />
olarak genel bir değerlendirme yapacak<br />
olursanız, neler söylemek istersiniz?<br />
Öncelikle firmanızın kuruluş ve bugünlere Boya dünyası inşaat sektörünün hızlı olduğu<br />
geliş süreci hakkında bilgi verir misiniz? ülkemizde, genç nüfus oranının da etkisi ve<br />
2004 yılında Bağcılar’da bir apartman katının yeni yerleşimlerin hızla artmasıyla giderek<br />
altında Ayboya markamızla üretime başladık. büyümektedir.<br />
İlerleyen yıllarda artan talebi karşılayabilmek<br />
maksadıyla 2006 senesinde Arnavutköy Sektörel olarak içinde bulunduğumuz<br />
fabrikamıza taşınarak üretimimize hız, yılın kalan kısmının değerlendirmesini ve<br />
ürünlerimize kalite katarak yolumuza devam<br />
etmekteyiz.<br />
önümüzdeki dönem ile ilgili beklentilerinizi<br />
bizimle paylaşır mısınız?<br />
Pandeminin etkisiyle her sektörde olan tedirgin<br />
Firmanızın faaliyet gösterdiği alan hakkında<br />
bilgi verir misiniz?<br />
Su bazlı inşaat ve dekorasyon boyaları üretimi<br />
yapmaktayız.<br />
Firmanızın ürün gamı hakkında bilgi verebilir<br />
bekleyişin boya sektöründe de olduğu aşikârdır.<br />
Sezona hazırlandığımız bu günlerde hissedilir<br />
hareketlenmeler bizim için önemli bir umut<br />
olmaktadır.<br />
Genel olarak (Türkiye ekonomisi ve sektör<br />
misiniz? Çalışma kapasiteniz ve üretim değerlendirmesi) eklemek istedikleriniz ve<br />
hacminizden bahsedebilir misiniz?<br />
İç ve dış cephe tavan ve duvar boyaları üretimi<br />
yapıyoruz. 2500 ton/yıl üretim kapasitesine<br />
sahibiz.<br />
düşünceleriniz nelerdir?<br />
İkinci yılını yaşadığımız pandemi tüm dünya<br />
ekonomilerini derinden sarstığı gibi bizi de ülke<br />
olarak önemli ölçüde etkilemiştir. Ancak sağlam<br />
temelleri olan bir devlet olmamız, halkımızın dar<br />
İthalat ve ihracat faaliyetleriniz hakkında bilgi<br />
verebilir misiniz?<br />
günlerinde birbirine destekçi ve paylaşımcı olması<br />
bu zor günleri de en az hasarla atlatacağımızın<br />
Genellikle yurt içi müşterilerimize satış işaretidir.
49
.<br />
50 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Lincoln Electric Türkiye’den Yerli Teknolojiye<br />
Sahip Yeni Kaynak Makinesi:<br />
Askaynak SuperMIG 505W<br />
Kaynak sektörünün lider kuruluşlarından Lincoln<br />
Electric Türkiye; yerli teknolojiyle geliştirdiği<br />
Askaynak SuperMIG 505W multi-proses sinerjik<br />
inventör kaynak makinesini piyasaya sürüyor. Yerli<br />
üretim Askaynak SuperMIG 505W, genel imalat<br />
ve inşaatlarda kullanılan düşük karbonlu yapı<br />
çeliklerinin yüksek kaliteli kaynağında mükemmel<br />
sonuçlar veriyor. Makine kaynak profesyonellerinin<br />
0.8 – 1.6 mm çelik teller ve 1.2 – 1.6 mm özlü<br />
Askaynak SuperMIG 505W’nin Ark Force (Ark<br />
Kuvveti) özelliği sayesinde kaynak elektrodunun iş<br />
parçasına yapışması veya arkta kesiklik meydana<br />
gelmesi engelleniyor. Ayar düğmesi ile endüktans<br />
ayarı yapılabiliyor. Makinenin hot start özelliği kirli<br />
veya paslı parçalar üzerinde kaynak yaparken ve<br />
örtüsü nemli elektrodlar kullanılırken karşılaşılan<br />
ark tutuşma problemlerini ortadan kaldırıyor. 2T/4T<br />
tetik moduna sahip olan Askaynak SuperMIG<br />
teller ile kesintisiz kaynak yaparak kusursuz 505W soğutma ünitesinin arttırılmış gücü<br />
görüntüye sahip kaynak dikişleri elde etmelerini<br />
sağlıyor. CO2 gazı ile sıçrama sorunu olmadan<br />
sayesinde soğutma işlemini daha iyi ve hızlı bir<br />
şekilde yapabiliyor.<br />
kaynak yapmaya da olanak sunan Askaynak<br />
SuperMIG 505W dayanıklı tasarımı sayesinde<br />
ağır çalışma koşullarında kaynak yapmayı sorun<br />
olmaktan çıkarıyor. Sinerjik mod, hafıza kaydetme,<br />
yumuşak kaynak başlangıç ve bitiş, Ark Force gibi<br />
özellikleriyle öne çıkan kaynak makinesi kaynak<br />
işlemlerinde tam performans sunuyor. Askaynak<br />
SuperMIG 505W ve Lincoln Electric Türkiye’nin<br />
yenilikçi ürünleri www.askaynak.com.tr adresinden<br />
incelenebiliyor.<br />
Askaynak SuperMIG 505W uzun ömürlü ve<br />
yüksek dayanıma sahip 70x95 mm’lik CE belgeli<br />
kaynak soketleri sayesinde profesyonellere hem<br />
yüksek akımdaki ısınmaların önüne geçilmesini<br />
sağlıyor, hem de CE belgesinin ve EN 60974-1<br />
ile EN 60974-10 standartlarında belirtilen LVD<br />
ve EMC ile ilgili yönetmeliklerin sunduğu tüm<br />
avantajlara ve güvencelere sahip olma imkanı<br />
veriyor. Kaynak makinesi çalışılan<br />
ortama gürültü yaymadığı<br />
Geliştirdiği ürünlerle kaynak sektörünün<br />
için şebekeyi kirletmiyor ve<br />
ihtiyaçlarına cevap veren Lincoln Electirc<br />
Türkiye yerli teknoloji kullanarak geliştirdiği<br />
aynı ortamda bulunan diğer<br />
makinelere ve ölçü cihazlarına<br />
Askaynak SuperMIG 505W ile de<br />
elektromanyetik açıdan zarar<br />
kaynak profesyonellerinin mükemmel<br />
vermiyor. Bunun yanında;<br />
kaynak sonuçları elde etmesini<br />
makine yakınında çalışan<br />
sağlıyor. Makinenin sahip<br />
diğer cihazların yaydığı<br />
olduğu sinerjik mod ile tel<br />
şebeke gürültülerinden<br />
sürme ünitesi üzerinden sadece<br />
veya elektromanyetik<br />
tel sürme hızını ayarlamak<br />
alanlardan etkilenmeyeceği<br />
yeterli olurken voltaj değeri ise<br />
makine tarafından sağlanıyor.<br />
Makinenin sahip olduğu hafıza<br />
için kaynak işlemi sırasında<br />
performans kaybı yaşatmıyor.<br />
Makinenin dayanıklı tasarımı<br />
kaydetme ve çağırma özelliği<br />
sayesinde ağır çalışma<br />
kaynak parametrelerini kaydetme,<br />
koşullarında kaynak yapmak<br />
geri çağırma gibi özellikleriyle<br />
kolaylaşıyor. Ürün parça<br />
hafızasına 4 adet program alabiliyor.<br />
ve işçiliği kapsayan 3 yıllık<br />
Makinede düzgün bir kaynak<br />
garanti sunuyor. Askaynak<br />
başlangıcı ve bitişi için ilk gaz-son<br />
gaz süreleri ayarlanabiliyor ve<br />
SuperMIG 505W ve Lincoln<br />
Electric Türkiye’nin yenilikçi<br />
aynı zamanda gaz sarfiyatında<br />
ürünleri www.askaynak.<br />
tasarruf sağlanıyor.<br />
com.tr adresinden<br />
incelenebiliyor.
Meclis Mah. Teraziler Cad. 31/B2 Sancaktepe / İST.<br />
+90 850 211 13 56 +90 535 924 98 98<br />
pandaplastik.com<br />
info@pandaplastik.com<br />
51
.<br />
52 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Otto M505 W Sinerjik Su Soğutmalı<br />
Gazaltı Kaynak Makinası - 380 V<br />
• Sinerjik fonksiyonu sayesinde her türlü ilave<br />
metal, tel çapı ve koruyucu gaza uygun kaynak<br />
Teknik Özellikler<br />
Gerilim : 400 VAC ± %10<br />
programlarını kullanarak malzeme kalınlığı, Amper Aralığı : 20-500 A<br />
tel hızı veya kaynak akım değerlerinden biri<br />
seçildiğinde kalan tüm kaynak para metreleri<br />
otomatik ayarlar.<br />
Devrede Kalma Oranı (40 derece C)<br />
%60 : 500 A, 32 V /<br />
%100 : 400 A, 29.8 V<br />
Maksimum Giriş Gücü : 14.7 kVA<br />
• Çelik / CrNi / Alüminyum / Bakır kaynakları için<br />
özel programlar ile donatılmış<br />
Açık Devre Voltajı : 90 VDC<br />
Ağırlık : 120 kg<br />
• Dijital ekranı ve kolay kullanımlı ön paneli<br />
sayesinde kaynakçının tel hızı, voltaj ve amper<br />
değerlerini ayarlamasını sağlar<br />
• Ön gaz, sıcak başlangıç, son gaz, krater dolgu<br />
ve geri yanma özellikleri kaynak dikiş görüntüsünü<br />
ve kaynak performansını iyileştirir.<br />
• 3 adet program hafızası tetikten de<br />
değiştirilebilmektedir. Böylece yatay, dikey ve<br />
tavan kaynakları için önceden kaydedilmiş<br />
programlar sadece torç tetiğine basarak<br />
ayarlanabilir.<br />
• 2T-4T fonksiyonu ile tetiğe sürekli basmadan<br />
kaynak yapma olanağı sunar.<br />
• LIFT-TIG fonksiyonu, TIG kaynak<br />
uygulamalarındaki ark oluşumu esnasında<br />
tungstenin malzemeye yapışmasını engeller.<br />
• Termal aşırı yük koruyucu ve dijital ekranda<br />
görünen hata kodları ile aşırı yük altında, veya<br />
makine içerisindeki hava akımını kesilmesi<br />
durumunda makinenin zarar görmesi engellenir.<br />
• Akıllı Soğutma Fan Teknolojisi sadece ihtiyaç<br />
halinde çalışır, gürültüyü, makine içerisinde<br />
biriken tozlanmayı ve enerji tüketimini azaltır.<br />
•Rüzgâr Tüneli Tasarımı ile soğutucu hava<br />
akışının makine içerisindeki elektriksel bileşenlere<br />
ve elektronik kartlara toz, kir ve kum taşınması<br />
önlenir makinenin ömrünü uzatır.<br />
• Jeneratörler ile tam uyumludur.
Güvenilir Kilit Teknolojileri<br />
www.tursankilit.com.tr<br />
53
Sektörel<br />
Altekma Group ve Signatekma<br />
<strong>2021</strong> Yılına Yeni Yatırımlar ile Giriş Yaptı<br />
İzmir’in Torbalı ilçesinde bulunan ve 1997’den beri yol çizgi<br />
makineleri, yol çizgi boyaları, inşaat boyaları makineleri, İSG<br />
çizgi boyaları ve kumlama makineleri alanlarında hizmet<br />
veren 5 grup şirketi bulunan Altekma Group, bünyesinde<br />
bulunan ve uluslararası standartlarda yol çizgi boyaları<br />
üretimini gerçekleştiren Signatekma A.Ş.’nin, sektördeki<br />
gücünü artırmayı hedefliyor.<br />
Yol çizgi boyaları konusunda Türkiye ve çevre ülkelerde<br />
lider konumdaki Signatekma A.Ş., üretim tesisindeki<br />
yeni yatırımlarını hizmete açarak sektördeki öncülüğünü<br />
sürdürüyor. Günlük kapasitesini 3 katına çıkaran Signatekma,<br />
standartların üstünde bir hizmet sunmaya devam ediyor.<br />
“Sürecimiz Tam Otomatik Olarak İlerliyor”<br />
Altekma Group Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Durmuş,<br />
yeni yatırımların duyurusu esnasında büyüme konusundaki<br />
diğer adımların da sinyallerini verdi. Dünya standartlarında<br />
üretim yapıldığına değinen Durmuş, “Kalite, hizmet,<br />
zamanında teslimat ve fiyat prensiplerimizden ödün<br />
vermeden ilerleyecek, sürekli kendimizi geliştirerek teknolojik<br />
yatırımlarımızı gerçekleştireceğiz” diyerek grup şirketlerinin<br />
doğru adımlar atacağının altını çizdi.<br />
.<br />
54 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Altekma Group’a bağlı Signatekma A.Ş., <strong>2021</strong> yılına yeni yatırımlarla başladı.<br />
Mevcut kapasitesini artırma yoluna giden şirket,<br />
bu yıldaki üretimini 3 katına çıkarıyor.
.<br />
56 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Kärcher 22 Mart Dünya Su Günü’nde su tasarrufunun önemine dikkat çekti.<br />
Kärcher Basınçlı Yıkama ve Buharlı Temizlik<br />
Makineleri ile Yüzde 80 Su Tasarrufu Sağlıyor!<br />
Temizlik teknolojilerinde dünya devi olan Kärcher, 22 Mart Dünya Su Günü’nde<br />
su tasarrufunun önemine dikkat çekti. Su kaynaklarını daha verimli kullanmak<br />
için bazı ipuçlarını paylaşan Kärcher Türkiye Pazarlama Yöneticisi Kübra Gegin<br />
Kärcher’in geliştirdiği ürünlerle temizlik yapılırken, harcanan suda yüzde 80<br />
tasarruf sağlandığını söyledi.<br />
Temizlik teknolojilerinde dünya devi olan Kärcher<br />
22 Mart Dünya Su Günü’nde su tasarrufunun<br />
önemine dikkat çekiyor. Kuruluşundan bu yana<br />
dünyanın her yerinde çevre konusuna ayrı bir<br />
önem gösteren ve bu konuda çeşitli çalışmalar<br />
gerçekleştiren Kärcher, geliştirdiği ürünlerde de su<br />
temizlik sağladığı için kimyasal kullanımına olan<br />
ihtiyacı azaltırken çevreye de zarar vermenizin<br />
önüne geçer. Saatte 3.100 litre su tasarrufu imkanı<br />
sunan basınçlı yıkama makineleri, yüzde 80 daha<br />
az su kullanımı ile işlem süresini de kısaltarak etkin<br />
ve çevreci bir temizlik sağlıyor.”<br />
konusunda tasarruf sağlamayı ön planda tutuyor.<br />
Kärcher Türkiye Pazarlama Yöneticisi Kübra Gegin Genel ev temizliğinde de su kullanımında önemli<br />
Kärcher’in geliştirdiği ürünlerle temizlik yapılırken ölçüde tasarruf sağlayarak ev ekonomisine<br />
harcanan suda yüzde 80 tasarruf sağlandığını<br />
aktararak, su kaynaklarını daha verimli kullanmak<br />
için bazı püf noktalarını da paylaştı.<br />
katkıda bulunmanızı sağlayacak bazı ipuçlarını<br />
da paylaşan Kübra Gegin, zemini temizlerken bile<br />
sudan tasarruf edilebileceğini belirterek şu bilgileri<br />
verdi:<br />
Basit yöntemlerle sudan tasarruf<br />
ev ekonomisine katkı sağlıyor<br />
Kärcher’in geliştirdiği basınçlı yıkama makinelerinin,<br />
sudan ciddi ölçüde tasarruf sağladığını aktaran<br />
Kübra Gegin, şu bilgileri verdi:<br />
“Saat başı bahçe hortumundan 3.500 litre su akar.<br />
Kärcher’in yüksek basınçlı yıkama makineleri ise<br />
sadece 400 - 600 litre su kullanarak, gereğinden<br />
fazla su harcamanızı engeller. Basınçlı yıkama<br />
makinelerimiz su tasarrufu sağlamanın yanı sıra<br />
“Zemini paspaslamadan önce süpürmek gerekir.<br />
Bu, kaba kirleri temizler. Böylece silme suyuna<br />
karışmaz, dolayısıyla suyu daha uzun süre<br />
kullanılabilirsiniz. Kärcher’in ikisini aynı anda yapan<br />
zemin temizleme teknolojilerini tercih ederek hem<br />
zaman hem de sudan tasarruf sağlayabilirsiniz.<br />
Doğru sırayla yapılan temizlik, kovanın içindeki<br />
suyu sık sık değiştirmenizi engeller. Bu nedenle işe<br />
en temiz odadan başlamalı ve daha sık kullanılan<br />
alanlara doğru ilerlemelisiniz.”<br />
yüksek basınç teknolojisi sayesinde daha etkin
FYRTEX<br />
ISI VE ALEVE DAYANIKLI<br />
KAYNAKÇI ELBİSESİ<br />
Temizlik sırasında buharlı bir temizleyici<br />
kullanmanız her zaman tasarruf yapmanızı sağlar.<br />
Kärcher buharlı temizlik makineleri bir litre sudan<br />
1.700 litre buhar ürettiği için, temizlik sırasında<br />
yüzde 80 oranında su tasarrufu sağlarsınız. Kirin<br />
türüne bağlı olarak bu, yaklaşık 75 metrekarelik<br />
bir zemin yüzeyinin temizlenmesi için yeterlidir.<br />
Paspas ve kova ile silme işi aynı yüzey için beş litre<br />
su gerektirir. Buhar yardımıyla sadece zeminleri<br />
değil, aynı zamanda armatürleri, derz aralarını<br />
veya duşa kabinlerini herhangi bir kimyasal madde<br />
kullanmadan temizleyebilirsiniz. Duşakabin,<br />
fayans, mutfak tezgahı, pencereler, fırın içi gibi<br />
hassas yüzeyleri temizlerken çok fazla su ve<br />
kimyasal kullanılıyor; bu anlamda buharlı temizlik<br />
makineleri çevreyi koruyarak hijyen sağlıyor.”<br />
Her yıl 75 bin m3 suyu<br />
dünyaya geri kazandırıyor<br />
Küresel Doğa Fonu (GNF) ile işbirliği içinde 2012’de<br />
“Dünyaya Temiz Su” girişimini başlattıklarını<br />
aktaran Gegin, Kärcher’in ayrıca Almanya’daki<br />
Bühlertal fabrikasında kendi atıksu arıtma<br />
tesisini kurarak buradaki geri dönüşüm sistemi<br />
sayesinde, her sene 75.000 m3 suyu dünyaya geri<br />
kazandırdıklarını belirtti. Birleşmiş Milletler’in dünya<br />
üzerinde 1 milyar<br />
400 milyon insanın<br />
susuz kaldığını<br />
açıkladığını aktaran<br />
Gegin, yapılan<br />
araştırmaların<br />
2025 yılında 2<br />
milyar ve 2050<br />
yılında 7 milyar<br />
kişinin su bulma<br />
ihtimalinin<br />
kalmayacağını<br />
o r t a y a<br />
koyduğunu da<br />
söyledi.<br />
SAFECAN<br />
SIRTTA TAŞINABİLİR<br />
PORTATİF PORTATİF<br />
DEKONTAMİNASYON ÜNİTESİ<br />
KAPALI ALANLARA GİRİŞ İÇİN<br />
SOLUNUM HAVASI SAĞLAYICILARI<br />
Osmm Mah. İedik OSB 31. Cad 2269.Sk No:42 - 06374<br />
Yenimahalle , Ankara, Türkiye<br />
www.ist.com.tr
.<br />
58 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Suyun Sonu Var!<br />
GF Hakan Plastik, 22 Mart Dünya Su Günü için “Suyun Sonu Var” diyor<br />
22 Mart Dünya Su Günü’nün <strong>2021</strong> yılı teması,<br />
Suyun Değeri. GF Hakan Plastik, suyun değerini<br />
vurgulamak üzere bu yıl farklı bir çalışmaya imza<br />
Sitede ise Türkiye’nin su konusunda karşı karşıya<br />
kaldığı gerçekler ve yapılabilecekler konusunda<br />
bilgilere ulaşılabiliyor.<br />
atıyor. Hazırladığı kampanya ile su kıtlığının<br />
ülkemiz üzerindeki etkileri ve bu konuda Dünyanın en sürdürülebilir markaları içerisinde<br />
yapılabilecekler konusunda farkındalığı artırmayı<br />
hedefliyor.<br />
ilk 10 firma arasında yer alan GF’in bünyesinde<br />
bulunan GF Hakan Plastik, suyun çıkarılması,<br />
taşınması, depolanması, dağıtılması ve yeniden<br />
GF Hakan Plastik, Engage İstanbul –A Member<br />
of Havas-‘ın hazırladığı kampanyası ile aslında<br />
su fakiri olma yolunda ilerleyen ülkemizde suyun<br />
önemine dikkat çekiyor. Türkiye nüfusunun 2030<br />
yapılandırılması konusunda çalışmalar yürütüyor.<br />
Türkiye’deki tesislerinde ürün geliştirme ve<br />
üretim süreçlerinde de su ve enerji verimliliği için<br />
uygulamalarda bulunuyor.<br />
yılında 100 milyona ulaşacağı ve kişi başına<br />
düşen su miktarının bin 120 m³’e gerileyeceği<br />
öngörülüyor. İklim değişikliğinin neden olduğu<br />
olumsuz etkilerin artmasıyla kuraklık da Türkiye<br />
için önemli bir risk oluşturuyor.<br />
GF Hakan Plastik kampanyası hem açıkhavada<br />
hem de dijital alanda bu konuya temas ediyor.<br />
Öncelikle İstanbul’da çeşitli noktalarda bulunan<br />
acil durum panolarında ”Kuraklık Halinde<br />
Camı Kırın!“ uyarısı ile su tasarrufu konusunda<br />
yapılabilecekler hakkında bilgiler veriyor.<br />
Panolarda yer alan QR kod uygulaması ile www.<br />
suyunsonuvar.com mikrositesine yönlendirme<br />
yapılıyor.
59
.<br />
60 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Serfa Tools Olarak İşimizi Aşkla Yapıyor,<br />
Fark Yaratıyoruz<br />
2020 yılında pandemiden dolayı yaşanan En kritik hedefimiz ise mart sonuna kadar tüm<br />
sıkıntılar, <strong>2021</strong> yılında artarak devam ediyor. Sene<br />
başında çelik saclarda ve plastik hammaddelerde<br />
tüm dünya çapında fiyat artışları ve belirsizlikler<br />
yaşandı. Pandeminin neden olduğu sıkıntılar<br />
hala devam ederken, bir ok Avrupa ülkesi tam<br />
kapanmışken, bu hammadde krizi tüm dünyayı<br />
makine ve yeni tasarımlı ürün kalıplarımızı<br />
bitirmekti ki çok şükür bunları başardık. Şimdi<br />
ise ihracat anlamında ve fiyat istikrarı sağlamada<br />
doğru hamlelerimizin neticelerini alıyoruz. Bu<br />
verimliliği daha da arttırmak için var gücümüzle<br />
çalışmaya da devam ediyoruz. Bunları yaparken<br />
ticari anlamda daha çok ön görülemez ve kaotik de tüm kadromuzla işimizi aşkla yapıyor,<br />
bir duruma soktu.<br />
Ülkemizde ise maalesef Mart sonundan itibaren<br />
döviz kurlarında Türk lirasına karşı çok ciddi<br />
yükselişler meydana geldi. İthal edilen ve dahi<br />
yerli üretilen hammaddelerin de çoğu maalesef<br />
döviz bazında satıldığı için, maliyet artışları, yerli<br />
üreticiler için duble yaşandı. Bununla beraber,<br />
yaptığımız işten keyif alıyor ve fark yaratıyoruz.<br />
Bizler pandeminin etkilerinin en geç mayıs sonu<br />
gibi çok çok azalacağını umuyoruz. Bundan<br />
dolayı da sene sonuna kadar hem ülkemiz, hem<br />
de firmamız adına ticari anlamda çok hareketli<br />
ve bereketli bir dönem geçirmeyi umuyoruz. Bir<br />
sonraki sayıda yine görüşmek üzere…<br />
ihracat anlamında avantajları da beraberinde<br />
getirdi.<br />
Biz açıkçası krizlerle büyüyen bir ülke olduğumuz<br />
için, bu tür dalgalanmalara karşı alışığız. Neleri<br />
yapmanın doğru sonuçlar vereceğini çok iyi<br />
biliyoruz. Bu senenin de pandemiden dolayı<br />
zor olacağını düşünmüştük bunu avantaja<br />
sağlamanın yollarını aradık ve kendi içimizde bir<br />
strateji oluşturduk.
Kimya Sektörü İhracatı<br />
İlk Çeyrekte Yüzde 14 Büyüdü<br />
Sektörel<br />
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine<br />
göre, <strong>2021</strong> yılı Mart ayında yüzde 34,60 artışla 2 milyar dolar değerinde kimyevi<br />
maddeler ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildi. Bu rakam ile aylık bazda şimdiye<br />
kadar en yüksek ihracat rakamına ulaşılarak rekor kırıldı. Sektör, ilk çeyrekte<br />
gerçekleştirdiği 5,31 milyar dolarlık ihracat ile yüzde 14 büyüdü.<br />
Kimya sektörünün Mart ayı ihracat rakamlarını<br />
değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve<br />
Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Ülkemiz bu yıl Mart<br />
ayında 18,98 milyar dolar ile tüm zamanların aylık<br />
rekoruna ulaştı. Kimya sektörümüz de bu yıl Mart<br />
ayında aylık bazda rekor kırarak yüzde 34,60<br />
artışla 2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. İlk<br />
üç ayda ihracatımız yüzde 14 artışla 5,31 milyar<br />
dolara ulaştı. Sektörümüz hem aylık bazda hem<br />
de yıllık bazda en çok ihracat gerçekleştiren ikinci<br />
sektör olmaya devam ediyor. Tüm zamanların<br />
en iyi performansını gerçekleştirmiş olduk.<br />
Tüm zorlu koşullara rağmen bizi rekora taşıyan<br />
ihracatçılarımızla gurur duyuyoruz. Diğer yandan<br />
son zamanlarda yaşadığımız lojistik ve tedarik<br />
problemleri, hammadde fiyatlarındaki artışlar,<br />
dolar kurundaki volatilite, finansmana ulaşmadaki<br />
zorluklar gibi sektörümüzü zorlayan sebepler de<br />
var. Lojistik problemlerimizin ve konteynır bulma<br />
problemlerimizin olması, hammadde fiyatlarındaki<br />
yükselişe bağlı olarak da hammadde tedariğindeki<br />
sorunlardan dolayı bu rakamın çok üstüne<br />
çıkamadık. Ayrıca, son dönemde tüm dünyada<br />
ve ülkemizde artışa geçen Covid-19 vakalarının<br />
da tekrar kontrol altına alınması ticaretimizin<br />
geleceği için çok önemli. Hedeflerimize ulaşmada<br />
bizi zorlayan bu koşulların en kısa zamanda<br />
düzelmesini bekliyoruz. Türkiye İhracatçılar<br />
Meclisimiz (TİM) yakın zamanda lojistik platformu<br />
çalışması yaptıklarını duyurdu. Bu çalışmanın<br />
ihracatçılarımız için özellikle de KOBİ’lerimiz<br />
için önemli bir görev üstleneceğine inanıyoruz.<br />
Diğer yandan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi<br />
programına alınan kimya sektörümüz için Sanayi<br />
ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından Mayıs veya<br />
Haziran ayında çağrıya çıkılması planlanıyor.<br />
Yatırım ortamının da iyileştirilmesi ile birlikte<br />
sektörümüzde yatırımların artmasını umuyoruz”<br />
62<br />
.<br />
Nisan <strong>2021</strong> .<br />
www.istanbulhirdavatfuari.com
Sektörel<br />
Mart ayında en fazla ihracat<br />
yapılan ülke ABD oldu<br />
ABD, Mart ayında en çok ihracat yapılan ülke oldu.<br />
Mart ayında ABD’yi takip eden ilk onda yer alan<br />
diğer ülkeler ise Almanya, İtalya, Irak, Yunanistan,<br />
Hollanda, İngiltere, İspanya, Nijerya ve İsrail oldu.<br />
Mart ayında en çok ihracat yapılan 10 ülkeden<br />
9’una ihracat artışı olurken, Hollanda’ya yapılan<br />
ihracatta azalma oldu. İlk 10 ülke arasında en çok<br />
artış yüzde 798,27 ile Nijerya’ya gerçekleştirildi.<br />
ABD’ye yapılan kimya ihracatı <strong>2021</strong> yılı Mart<br />
ayında 121 milyon 708 bin dolar olarak gerçekleşti.<br />
Geçen yıl aynı döneme kıyasla yüzde 81,81 arttı.<br />
Mart ayında ABD’ye en çok “mineral yakıtlar,<br />
mineral yağlar ve ürünler”, “plastikler ve mamulleri”,<br />
“anorganik kimyasallar” ve “kauçuk, kauçuk eşya”<br />
ihraç edildi.<br />
<strong>2021</strong> yılı Ocak-Mart döneminde en çok kimya<br />
ihracatı yapılan ülkeler ise sırasıyla Almanya,<br />
İtalya, ABD, Irak, Yunanistan, İspanya, Hollanda,<br />
İngiltere, Belçika ve Lübnan olarak ilk onda yer aldı.<br />
Mart ayında en çok “plastikler ve<br />
mamulleri” ihracatı gerçekleştirildi<br />
Mart ayında kimyevi maddeler ve mamulleri ürün<br />
gruplarında plastikler ve mamulleri ihracatı, 732<br />
milyon 480 bin dolarla kimya ihracatında ilk sırada<br />
yer aldı. İkinci sırada 373 milyon 220 bin dolarlık<br />
ihracatla mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler<br />
yer alırken, anorganik kimyasallar ihracatı 185<br />
milyon 579 bin dolarla üçüncü sırada yer aldı.<br />
‘Anorganik kimyasallar’ı takiben ilk onda yer alan<br />
diğer sektörler ise; ‘kauçuk, kauçuk eşya’, ‘uçucu<br />
yağlar, kozmetikler ve sabun’, ‘eczacılık ürünleri’,<br />
‘boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları’,<br />
‘muhtelif kimyasal maddeler’, ‘organik kimyasallar’<br />
ve ‘yıkama müstahzarları’ oldu. Mart ayında alt<br />
sektörlerde en çok ihracat artışı yüzde 84,74 ile<br />
organik kimyasallar sektöründe gerçekleşti.<br />
Covid-19 ürünlerinde Mart ayında<br />
en çok tanı kitleri ihraç edildi<br />
Kimyevi maddeler ve mamulleri sektöründe yer<br />
alan dezenfektan, kolonya, ilaç, sabun ve tanı kitleri<br />
olmak üzere Covid-19 ürünleri ihracatı Mart ayında<br />
geçen sene Mart ayına göre yüzde 9,93 artış<br />
göstererek 27,7 milyon dolar olarak gerçekleşti.<br />
Bu yıl Mart ayında ihracatı yapılan Covid-19<br />
ürünlerinde, tanı kitleri ihracatı yüzde 100,57 artışla<br />
15 milyon 398 bin dolar ile ilk sırada yer alırken,<br />
dezenfektan ihracatı yüzde 45,51 azalarak 5 milyon<br />
273 bin dolar ile ikinci, sabun ihracatı yüzde 39,11<br />
azalışla 3 milyon 616 bin dolar ile üçüncü, ilaç<br />
ihracatı yüzde 101,30 artışla 1 milyon 767 bin dolar<br />
ile dördüncü ve kolonya ihracatı yüzde 60,10 artışla<br />
1 milyon 646 bin dolar ile beşinci sırada yer aldı.<br />
Mart ayında tanı kitleri ihracatında ilk üçte yer alan<br />
ülkeler Almanya, Libya ve Birleşik Arap Emirlikleri<br />
olurken, dezenfektan ihracatında ABD, Libya ve<br />
Irak, sabun ihracatında Irak, İsrail ve ABD, ilaç<br />
ihracatında Bulgaristan, Almanya ve Azerbaycan-<br />
Nahçıvan, kolonya ihracatında ise Almanya, ABD<br />
ve Hollanda ilk üçte yer aldı.<br />
Bu yıl Ocak-Mart döneminde ise kimyevi maddeler<br />
ve mamulleri sektöründe Covid-19 ürünleri ihracatı<br />
yüzde 41,92 artarak 74 milyon 133 bin dolara<br />
ulaştı. İlk çeyrekte 36,1 milyon dolar ile en fazla tanı<br />
kitleri ihracatı yapılırken, en çok ihracat artışı yüzde<br />
147,05 ile yine tanı kitlerinde oldu.<br />
63
Makale<br />
Âlet İşler, El Övünür<br />
İnsanlığın var oluşundan bugüne kadar kullanılan mümkün değildir. Bunun için bir taş parçası bile<br />
alet, araç ve gereçler insanoğlunun bir ihtiyacına kullansak, kullandığımız bu taş parçası bir araç<br />
cevap vermesi için bulunmuş ve geliştirilmiştir. haline dönüşür.<br />
Birçok meslekte alet, araç ve gereç sahibi olmadan<br />
iş yapmak mümkün değildir. Günlük hayatımızda İnsanoğlu her şeyi el ve vücuduyla yapamadığı<br />
da birçok alet, araç ve gereci kullanırız. Çok basit için değişik işler için değişik aletler ve araçlar<br />
bir örnekle hazır olarak yapılmış aldığımız bir icat etmiştir. Bir insan yaptığı işte ne kadar iyi<br />
duvar askısını asabilmek için bir çivi ve bir çekiç bir usta olsa da işinin icrası için bir takım alet ve<br />
kullanırız. Çoğu zaman işimizi gördükten sonra araçlara ihtiyaç duyar. Alet ve araçlar insan eli ve<br />
başarımız ile övünür, bir sonraki ihtiyacımıza vücuduyla yapılamayacak işlerde insanoğlunu<br />
kadar kullandığımız araçları hatırlamayız.<br />
başarıya ve verimli çalışmaya götürmüştür.<br />
Sonuçta yapılan işten dolayı başarı alet ve aracın<br />
Alet, araç ve gereçler zamandan tasarruf etmek değil o aleti yönlendiren elin olur.<br />
ve işimizi kolaylaştırmak için vardır. Bazı araçlar<br />
olmasaydı, isteğimiz işi yapmamız bile mümkün Alet, araç ve gereçler işimizi kolaylaştırmak<br />
olmazdı. Çekiç sahibi olmadan duvara çivi çakmak ve zamandan tasarruf etmek için var demiştik,<br />
.<br />
64 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
Makale<br />
ne yazık ki bazı kullanıcılar bunun bilincinde<br />
değillerdir. Gerekli araç ve gereçleri kullanmalarına<br />
rağmen, zamandan tasarruf ettikleri söylenemez,<br />
çünkü kullandıkları alet ve araçların hakkını<br />
veremezler.<br />
İnsanın öğrendiği hünerini gösterebilmesi için<br />
gerekli donanım illa ki birinci şarttır. İnsan ne kadar<br />
usta ne kadar becerikli olursa olsun, yapılan işin<br />
gereği olan alet ve araçlar olmadıkça kusursuz iş<br />
yapamaz. Kusursuz iş yapamadığı gibi icra ettiği<br />
işi geliştiremez ve yenilikler kapısını aralayamaz.<br />
İnsanın var oluşundan itibaren ve tarihin akışında<br />
değişik zamanlarda bir çok alet ve araçlar icat<br />
edilmiştir. Sürekli olarak değişik ihtiyaçlar ve işleri<br />
daha da kolaylaştırma hedefiyle geliştirilerek<br />
kullanımı kolay ayrıca işte verimliği artıran alet ve<br />
araçlar birbirine eklenmiştir.<br />
Yapılacak için cinsine göre (inşaat, elektrik,<br />
mekanik, otomotiv…) en iyi alet ve araçlar<br />
seçilmelidir. Bu seçilen alet ve araçlarda ne iş<br />
için yapıldı ise o iş için kullanılmalıdır. Mesela<br />
bir duvar yıkılacak ise keser veya çekiç ile değil<br />
uygun bir balyoz ile yapılmalıdır. Bu da bizlere<br />
kullandığımız alet ve araçlardan tam bir verim<br />
almamızı ayrıca işte zaman kaybının önüne<br />
geçmemizi sağlar.<br />
Bir diğer önemli konuda almış ve işlerimiz<br />
için kullanmakta olduğumuz alet ve araçların<br />
ihtiyacı olan periyodik bakımlarını uygun bir<br />
yolla yapmalıyız. Bu bakımlar sayesine yapılana<br />
işlerimizde alet ve araçlarımızda tam verim<br />
alabileceğimiz gibi diğer istenmeyen zararlardan<br />
da kendimizi koruyabiliriz.<br />
Alet, araç ve gereçlerin verimli kullanılmasını<br />
çalışan kadar hatta daha fazla çalıştığı firma<br />
yönetimi de ister. Bundan ötürü kullanılan<br />
tüm alet ve araçlar yapılma sebebi dışında<br />
kullanılmamalı ve periyodik bakımları yapılmalıdır.<br />
Bu nedenlerden dolayı alet ve araçların<br />
verimliliğinden yönetimden kullanıcısına kadar<br />
herkes sorumludur.<br />
İnsanların el emeği ve beden gücü ile<br />
gerçekleştirdikleri bir çok alanda işler vardır.<br />
Ancak günümüzde teknoloji seviyesi öyle hızlı<br />
gelişmiştir ki bir çok sektörde gerek üretim<br />
gerekse ulaşım ve pazarlama da bir çok işimizi<br />
çeşitli alet, araç ve cihazlar görmektedir.<br />
Eski tarihlerde bir tarladan ürün toplamak insan<br />
gücüyle ve küçük el aletleriyle haftalar sürer iken<br />
şimdiki zamanda biçerdöverler aracılığıyla bir<br />
gün içinde toplanabiliyor. Başka bir örnek daha<br />
verecek olur isek eskiden 2 ila 5 yıl sürede inşası<br />
tamamlanan orta büyüklükte bir binanın inşası<br />
günümüzde kullanılan alet, araç ve cihazlar<br />
sayesinde 1 yıl içerisinde tamamlanabiliyor.<br />
İnsanların hünerini gösterebilmesi için gerekli<br />
donanım şarttır. İnsan ne kadar usta olursa olsun,<br />
gerekli araçlar olmadıkça kusursuz iş yapamaz.<br />
Elimizin övünmesini istiyorsak, kullandığımız alet<br />
ve araçlara hakim olduğumuzu yapılan işin en<br />
iyisini yaparak göstermeliyiz.<br />
Kullandığımız alet, araç ve gereçler sonucu<br />
işlerimiz kolaylaşsa da yinede o alet ve araçları<br />
yapanında, kullananında insan olmasından dolayı<br />
yüzyıllarca önce söylenmiş ve günümüze bir<br />
atasözü olarak gelmiş olan “Âlet işler, El Övünür”<br />
sözüyle de anlatıldığı gibi işlerimizi birçok değişik<br />
sektör için bir çok tasarımda bulunulan alet, araç<br />
ve gereçler aracılığıyla yapsak ta övünç tarafı<br />
insanlara kalmaktadır.<br />
65
.<br />
66 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
TİM’den İhracatın Yarınlarına<br />
Işık Tutacak Rapor<br />
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türk bayrağını 220’den fazla ülkede<br />
dalgalandıran ihracatçı için yeni yol haritası ve yeni vizyon niteliğindeki çalışması<br />
‘İhracat <strong>2021</strong> Raporu’nu kamuoyu ile paylaştı. Türkiye ekonomisine ve ihracat<br />
ekosistemine fayda sağlayacak raporda; odak tema ise ‘Küresel Tedarik<br />
Zincirindeki Değişim’ olarak belirlendi.<br />
İhracatın yarınlarına ışık tutacak dört ana<br />
başlıktaki raporda; gelecekte ihracatta en çok<br />
hangi sektörlerin yıldızının parlayacağı ve yıllık<br />
ihracat öngörüleri de yer aldı. 2035 yılında<br />
69,9 milyar dolarlık ihracat yapması beklenen<br />
Otomotiv Endüstrisi’nin ilk sırada, 42,2 milyar<br />
sektörünün takip edeceği öngörüsü de raporda<br />
aktarıldı. ‘Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye’<br />
hedefi için projelerini bir bir hayata geçiren TİM,<br />
rapor lansmanında tek tuşla ihracatçıyı dünya ile<br />
buluşturarak ihracat hacmini artıracak bir lojistik<br />
portalın da faaliyete geçireceği müjdesi verdi.<br />
dolar ile Kimyevi Maddeler ve Mamulleri’nün<br />
ikinci sırada, 24 milyar dolar ile Hazır giyim ve TİM Başkanı İsmail Gülle, “Son 6 aylık<br />
Konfeksiyon sektörünün üçüncü sırada olacağı<br />
öngörüsü rapora yansıdı.2035’te ihracat artışının<br />
en yüksek yaşanacağı sektörün, yüzde 425’le<br />
Savunma ve Havacılık Sanayii olacağı öngörüsü<br />
raporda belirtildi. Bu sektörü sırasıyla yüzde<br />
297 artışla Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller,<br />
yüzde 179 artışla Makine ve Aksamları, yüzde<br />
164 artışla Halı ve yüzde 156 artışla Mücevher<br />
ihracatımız, 100 milyar doları aştı. Önümüzdeki<br />
15 yıl içerisinde, ihracatımızın büyük ivmeyle<br />
artacağını bekliyoruz. Göreve geldiğimizden beri,<br />
yıllık ihracat hedeflerimizi her seferinde fazlasıyla<br />
aştık. Ülkemiz için daha fazla üretmeye, ihraç<br />
etmeye devam ediyoruz. TİM olarak, lojistikte<br />
küresel olarak yaşanan soruna, ulusal bir çözüm<br />
getirmek adına hazırlıklarımızı tamamladık. Çok
.<br />
68 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
yakında, Türkiye Lojistik Portalımızı faaliyete<br />
geçirerek, bu portalı ihracatçılarımızın dünyaya<br />
olarak belirlendi. Rapor; ‘Küresel Ekonomi ve<br />
Türkiye Ekonomisi: 2020 Performansı ve <strong>2021</strong><br />
açılan kapısı haline getireceğiz.Portalı ile, Beklentileri, Küresel Ticarette Orta Ve Uzun<br />
ihracat hacmimiz artarken, lojistik noktasında<br />
önemli avantajlar elde edeceğiz. Portal, lojistik<br />
firmalarıyla ihracatçılarımız arasında bir köprü<br />
vazifesi görecek. Ürünlerimiz, dünyanın dört bir<br />
köşesine artık daha hızlı, daha ucuz ve daha<br />
güvenli bir şekilde ulaşacak” dedi.<br />
Vadeli Trendler: Türkiye İçin Fırsatlar ve Riskler,<br />
Odak: Küresel Tedarik Zincirlerindeki Dönüşüm<br />
Süreci ve TİM <strong>2021</strong> Ajandası’nı içeriyor. Raporun<br />
basın lansmanına, TİM Başkanı İsmail Gülle’nin<br />
yanı sıra TİM Yönetim Kurulu Üyeleri ile Birlik<br />
Başkanları da katıldı. Lansmanda, rapora katkıda<br />
bulunan Prof. Dr. Emre Alkin, Dr. Can Fuat<br />
61 İhracatçı Birliği, 27 sektörü ile 100 bin<br />
ihracatçının tek çatı kuruluşu olan Türkiye<br />
Gürlesel ve Prof. Dr. Çağrı Erhan da yer aldı.<br />
Alkin ve Gürlesel raporla ilgili birer sunum yaptı.<br />
İhracatçılar Meclisi (TİM), ihracat hedefine Tek tuşla ihracatı artıracak portal geliyor<br />
ulaşmak ve ‘Made in Türkiye’ markasını Lansmanda ayrıca ihracat hacmini artıracak<br />
güçlendirmek amacıyla çalışmalarını tüm hızıyla<br />
sürdürüyor. Bu kapsamda TİM, ihracatçı için yeni<br />
yol haritası ve yeni vizyon niteliğindeki çalışması<br />
‘İhracat <strong>2021</strong> Raporu’nu kamuoyu ile paylaştı. Bu<br />
bir projenin de hayata geçeceği müjdesi verildi.<br />
İhracatçılar, dünyaya açılacağı portal sayesinde<br />
hem daha çok ihracat yapacak hem de lojistik<br />
noktasında önemli avantajlar elde edecek.<br />
yılla birlikte üçüncüsü yayınlanan; ihracat beklenti<br />
ve öngörülerin detaylarıyla yer aldığı rapor, “Her senaryoya hazırlıklı olmalıyız”<br />
özellikle pandemi sonrası için ihracatçıya rehber İhracatın yarınlarına ışık tutacak çalışmalar<br />
niteliği taşıyor.<br />
gerçekleştirdiklerine dikkat çeken TİM Başkanı<br />
İsmail Gülle “İhracat <strong>2021</strong> Raporumuz da, bu<br />
Raporda odak tema ‘Küresel<br />
Tedarik Zincirindeki Değişim’<br />
TİM Başkanı İsmail Gülle tarafından içeriğinin<br />
paylaşıldığı dört ana başlıktaki raporda odak<br />
tema ‘Küresel Tedarik Zincirindeki Değişim’<br />
vizyonun önemli bir parçası. Yarına hazırlanmak<br />
için geleceği bugünden görmeli; her senaryoya<br />
hazırlıklı olmalıyız. Gerek ihracat ailemiz gerekse<br />
dünyada ilklerle dolu, zorlu bir yılı geride bıraktık.<br />
2020; ekonomiyi, ticareti ve iş yapma biçimlerini
.<br />
70 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
dünya ticaretinde değişimin ve dönüşümün bu denli<br />
hızlı olduğu bir dönemde, ihracatçımızın dünden<br />
ve bugünden kopmadan, geleceğe emin adımlarla<br />
yürümesini sağlamak… Her geçen gün daha<br />
yüksek ihracat hedeflerine yürüyor, rekorlarda<br />
çıtamızı yükseltiyoruz. Bu başarıları sürdürülebilir<br />
kılmak, gelişmeleri doğru okumak, oluşan fırsatları<br />
değerlendirmek zorundayız. Raporumuzda<br />
yer alan, sektörel ve hedef pazar bazlı, orta ve<br />
uzun vadeli projeksiyonlarımızla, ihracatçıların<br />
sektörlerinde potansiyeli yüksek pazarlara<br />
yönelmelerini hedefliyoruz. Raporumuzda,<br />
Türkiye’nin küresel tedarik zincirlerindeki dönüşüm<br />
sürecinde durumunu analiz ettik. Ülkemiz<br />
doğrudan etkilediği bir yıl olarak tarihe geçti. İkinci<br />
Dünya Savaşından bu yana ekonomideki en ciddi<br />
küresel tedarik yapılarındaki değişimden en çok<br />
yararlanabilecek ülkeler arasında.<br />
durgunluk yaşandı. Ancak ülkemiz G-20 ülkeleri<br />
arasında, böylesine zorlu bir yılı, ekonomik büyüme<br />
ile kapatan iki ülkeden biri oldu. Tüm zorluklara<br />
rağmen üretimi, ihracatı hiçbir zaman durdurmadık.<br />
Birçok sektörde yıllık bazda ihracat rekorları<br />
kırarken, özellikle nisan ve mayıs aylarında, tüm<br />
dünyada ticaretin durmasının etkisiyle yaşadığımız<br />
“Önümüzdeki 15 yıl içerisinde ihracatımızın<br />
büyük ivmeyle artacağını bekliyoruz”<br />
2025-2030 ve 2035 için küresel ticaret ve ekonomi<br />
projeksiyonlarına da raporda yer verdiklerinin<br />
altını çizen Gülle, şunları söyledi: Önümüzdeki<br />
15 yıl içerisinde, ihracatımızın büyük ivmeyle<br />
daralmanın olumsuz etkilerini yıl sonuna kadar artacağını bekliyoruz.İhracatçılarımızdan en<br />
bertaraf ettik. Hatta aralık ayında da tüm zamanların büyük beklentimiz, mevcut projeksiyonlarımızı<br />
en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirdik. Bu yıl dahi yanıltmaları. O günler geldiğinde,<br />
artık geleneksel bir yapıya kavuşan raporumuzun<br />
üçüncüsünü, yeni vizyonumuzu, yeni yol haritamızı<br />
paylaşıyoruz” dedi.<br />
2030 yılında, 2035 yılında, sizlerle buluşup<br />
‘İhracatçılarımız öyle bir performans gösterdi<br />
ki, <strong>2021</strong> yılında öngördüğümüz rakamlar düşük<br />
kaldı’ demek istiyorum. Bu cümleyi kurabilmek,<br />
“Ülkemiz güvenilir tedarikçi olarak öne çıktı”<br />
Geçtiğimiz yıl tedarik zincirlerinde yaşanan<br />
projeksiyonların üzerine çıkabilmek amacıyla<br />
aralıksız bir şekilde çalışıyoruz.<br />
sıkıntılar neticesinde, ithalatçı ülkelerin tedarikte<br />
tek kaynağa bağımlılığın olumsuzluklarını tecrübe<br />
ettiğini kaydeden Gülle “Raporumuzda bu yılki<br />
tema, pandemiyle beraber hız kazanan ‘Küresel<br />
Tedarik Zincirindeki Dönüşüm Süreci’ oldu.<br />
Dünya artık tek bir bölgeden, tek bir fabrikadan<br />
çıkan ürünlere bağımlı olamayacağının farkında.<br />
Tedarik krizinin zirve yaptığı anlarda, ülkemiz<br />
alternatif bir güvenilir tedarikçi olarak öne çıktı.<br />
Raporumuzda, bu değişimin doğru anlaşılması<br />
anlamında ihracatçımıza yol göstermek için<br />
yaptığımız çalışmalara yer verdik. Raporumuz<br />
dört ana başlıktan meydana geliyor; Küresel<br />
Ekonomi Ve Türkiye’nin 2020 Performansı ve<br />
<strong>2021</strong> Beklentileri, Küresel Ticarette Orta ve Uzun<br />
Vadeli Trendler, Küresel Tedarik Zincirlerindeki<br />
Dönüşüm Süreci ve Meclisimizin <strong>2021</strong> Ajandası”<br />
ifadelerini kullandı.<br />
Türkiye Lojistik Portalı ile hızlı çözüm<br />
Rapor lansmanında ihracatçıya büyük kolaylık<br />
sağlayacak olan lojistik portalı müjdesi de<br />
veren Gülle “TİM olarak, lojistikte küresel olarak<br />
yaşanan sorunları dikkatle takip ediyoruz. Bu<br />
küresel soruna, ulusal bir çözüm getirmek adına<br />
hazırlıklarımızı tamamladık. Çok yakında Türkiye<br />
Lojistik Portalımızı faaliyete geçireceğiz. Bu<br />
portal, ihracatçılarımızın dünyaya açılan kapısı<br />
haline getireceğiz. Türkiye Lojistik Portalı ile<br />
ihracat hacmimiz artarken, lojistik noktasında<br />
önemli avantajlar elde edeceğiz. Portal, lojistik<br />
firmalarıyla ihracatçılarımız arasında bir köprü<br />
vazifesi görecek. Ürünlerimiz, dünyanın dört<br />
bir köşesine artık daha hızlı, daha ucuz ve<br />
daha güvenli bir şekilde ulaşacak. Önümüzdeki<br />
günlerde, Türkiye Lojistik Portalımızın detaylarını<br />
sizlerle paylaşacağız. www.türkiyelojistikportalı.<br />
“Rapor, ihracatçımıza pusula olacak”<br />
Gülle, şöyle devam etti: İhracat ailemize bir pusula<br />
olacak raporu yayımlamaktaki asıl amacımız;<br />
com adresinde hazırladığımız ankete katılarak<br />
platformun geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz”<br />
şeklinde konuştu.
71
.<br />
72 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Lincoln Electric Türkiye’den<br />
Yeni Kaynak Makineleri:<br />
Inverter 315-TIG AC/DC Ve<br />
Inverter 315-TIG Pulse<br />
Kaynak sektörünün lider kuruluşları arasında<br />
yer alan Lincoln Electric Türkiye, en son invertör<br />
teknolojisi kullanılarak üretilen, TIG ve örtülü<br />
elektrod kaynağı yapabilen Inverter 315-TIG AC/<br />
ayarlanabiliyor. Hafıza özelliği sayesinde sadece<br />
butona basılarak daha önce kaydedilen kaynak<br />
parametrelerine ya da son yapılan kaynağın<br />
parametrelerine erişim kolaylaşıyor.<br />
DC ve Inverter 315-TIG Pulse kaynak makinelerini<br />
piyasaya sürüyor. Askaynak markalı kaynak Makinelerin sahip olduğu mikrokontrolör sistemi<br />
makineleri; paslanmaz çelik, karbon çeliği, kaynaktaki değişimlere anlık cevap verebilirken<br />
alaşımlı çelik, titanyum, magnezyum gibi çeşitli<br />
malzemelerin kaynağında, boru montajı, kalıp<br />
torç ve pedal ile akım kontrol seçenekleri kaynak<br />
işlemlerini kolaylaştırıyor. Ters kutup ateşlemesiyle<br />
tamiri, petro-kimya, mimari dekorasyon, otomobil makineler ateşleme arkının başarı oranını<br />
tamiri, bisiklet, hobi işleri ve genel üretim işleri için<br />
geliştiriliyor. Sinerjik ve pulse TIG modları, hafıza<br />
özelliği, LCD ekran, torç ve pedalle akım kontrolü<br />
gibi pek çok özelliğe sahip makineler kaynak<br />
garantiye alıyor. Makineler ark kopmasını önleme<br />
ya da ark kopması olsa bile yüksek frekans (HF) ile<br />
arkı stabil tutma özellikleriyle de öne plana çıkıyor.<br />
Makineler; IGBT ve gelişmiş PWM teknolojisi ile<br />
profesyonellerinin başarılı kaynak sonuçları AC TIG, DC TIG ve MMA kaynağında mükemmel<br />
elde etmesini sağlıyor. Inverter 315-TIG AC/DC<br />
ve Inverter 315-TIG Pulse ile Lincoln Electric<br />
Türkiye’nin yenilikçi ürünleri www.askaynak.com.tr<br />
adresinden incelenebiliyor.<br />
performans sunuyor. Yüksek gerilim, düşük<br />
gerilim, aşırı akım ve aşırı ısınma koruma özellikleri<br />
kaynak güvenliğini destekliyor. Mükemmel kaynak<br />
kabiliyetine sahip makineler çalışma ortamına<br />
ve CE normlarına uygunluklarıyla kaynak<br />
Kaynak sektöründe profesyonellerin kullanımına<br />
sunduğu yenilikçi ürünlerle dikkat çeken Lincoln<br />
Electric Türkiye yeni kaynak makineleri Inverter<br />
315-TIG AC/DC ve Inverter 315-TIG Pulse ile TIG<br />
profesyonellerine güven veriyor. Uzun ömürlü CE<br />
belgeli soketleri, paslanmaya karşı dayanıklı metal<br />
gövdesi zorlu koşullarda başarılı performans elde<br />
edilmesini sağlıyor.<br />
ve örtülü elektrod kaynağında başarılı sonuçlar<br />
sunuyor. Makinelerin sahip olduğu sinerjik mod<br />
sayesinde sadece malzeme kalınlığını ayarlamak<br />
yeterli oluyor. Akım değeri makine tarafından
73
.<br />
74 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Filli Boya Ekipleri Termal Kamerayla<br />
50.000 Üzerinde Binanın Isı Kayıplarını Ölçtü<br />
Enerjinin daha verimli kullanılması amacıyla 2020 yılından bu yana Türkiye<br />
genelinde 40’in üzerinde ilde termal kameralarla çekim yapan Filli Boya Isı kaybı<br />
Ölçüm Ekipleri, 50.000’den fazla binanın ısı kayıplarını ücretsiz tespit etti. İki etaptan<br />
oluşan roadshow kapsamında illeri ziyaret eden uzman ekipler, ısı kaybı ölçüm<br />
raporlarında binalarda belirlenen ciddi ısı kayıplarını bina sahiplerine sundu.<br />
Filli Boya 2003 yılından bu yana 190 milyon evlerinde konforlu ve sağlıklı bir yaşama alanına<br />
m2 üzerinde Isı Yalıtım uygulanmasını sahip olmaları için en uygun ısı yalıtım sistem<br />
gerçekleştirerek ekonomiye ve çevreye verdiği çözümlerini sundu.<br />
değerin yansıra toplamda yaklaşık 7,6 milyon<br />
hane halkına çağdaş yaşam koşulları yaratarak,<br />
daha konforlu ve sağlıklı ortamda yaşamalarını<br />
Isıtma ve soğutmada %50’ye varan<br />
tasarruf sağlanabiliyor<br />
sağladı. Yenilikçi ürün ve teknolojileri ile binaların Filli Boya’nın Dalmaçyalı İleri Isı Yalıtım<br />
sadece ısıtmada elde ettiği tasarruf ile yaklaşık Sistemleri’ni binalarına uygulayanlar ısıtma<br />
9,6 milyar m3 daha az doğalgaz kullanılmasını ve soğutma giderlerinde yarı yarıya tasarruf<br />
sağlayarak ülke ekonomisine de katkıda bulundu. sağlayabiliyor. Dalmaçyalı İleri Isı Yalıtım<br />
Sistemleri, sunduğu ayrıcalıklarla tüketicileri<br />
Filli Boya Isı Ölçüm Ekipleri 2020 yılında<br />
40’ın üzerinde ilde binalarda ısı ölçümleri<br />
gerçekleştirirken bu yıl da 19 Ocak-12 Mart<br />
tarihleri arasında 30 ili ziyaret etti. Isıtma ve<br />
yıllar boyu ilk günkü performansını koruyan, uzun<br />
ömürlü sistemlerle, yani ısı yalıtımını “Doğrusu”<br />
ile buluşturuyor. Bina sakinleri, dört mevsim<br />
evlerinin tadını çıkarıyor.<br />
soğutmada kullanılan enerjinin daha verimli<br />
tüketilmesi amacıyla yola çıkan Isı Kaybı Ölçüm<br />
Ekipleri binalarda termal kamera ile çekim<br />
yaparak her bina özelinde farklı derecelerde tespit<br />
edilen ısı kayıplarını belirledi. Isı Kaybı Ölçüm<br />
Ekibi raporlarını bina yönetimlerine sunarak<br />
bina sakinlerinin önemli ölçüde tasarruf etmeleri,<br />
Filli Boya Isı Yalıtımı Ölçüm Ekipleri tarafından<br />
binalarında ücretsiz keşif yaptırmak isteyenler<br />
Dalmaçyalı’nın yenilenen web sitesi https://<br />
www.dalmacyali.com.tr/hizmetlerimiz/ucretsizkesif<br />
üzerinden ya da 444 1 222 numaralı hattan<br />
ücretsiz olarak taleplerini iletebiliyor.
Tam<br />
ustanın<br />
istediği<br />
gibi...<br />
kaliteli<br />
ve<br />
sağlam<br />
YIL<br />
DESIGN FORGE SAFETY<br />
www.kanca.com.tr
.<br />
76 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Normalleşme Adımları ile<br />
İnşaat Sektörünün Güveni Devam Ediyor<br />
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla<br />
bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri<br />
ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” <strong>2021</strong> Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı.<br />
Rapor, işlerdeki mevsime bağlı yavaşlamaya rağmen sektörün güveninin ve<br />
beklentisinin yüksek kalmasında, Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme<br />
adımlarının etkisinin olduğunu gösterdi.<br />
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay<br />
açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de<br />
inşaat sektöründeki ve bağlantılı imalat ve<br />
Geçen yılın normalleşme adımları ile yükselişe<br />
geçen inşaat ve hazır beton sektörü, yılın ilk<br />
ayında bir miktar gerilemiş olsa da şubat ayında<br />
hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve hareketlenerek eşik değere yaklaşmıştır. Sektör<br />
beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat<br />
sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı<br />
zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde<br />
stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla<br />
ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını<br />
<strong>2021</strong> yılına hem beklentisi hem de güveni<br />
yüksek başlamış, şubatta da bu durum devam<br />
etmiş görünmektedir. Bu ay, faaliyet ile beklenti<br />
arasındaki marj kapanmış, beklenti düşse de eşik<br />
değerin üzerinde kalmıştır.<br />
ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.<br />
Hazır Beton Endeksi Şubat Ayı Raporu verilerine<br />
THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton<br />
Endeksi’nin <strong>2021</strong> Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı.<br />
göre şubat ayında beklenti ve güvende geçen yıla<br />
kıyasla bir yükseliş görülmektedir. Beklentideki
.<br />
78 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
gerilemeye rağmen geçen yıla kıyasla beklenti<br />
düzeyi hâlen yüksektir. Faaliyet Endeksi ise<br />
diğerlerinin aksine azalış göstermiştir. İşlerdeki<br />
mevsime bağlı yavaşlamaya rağmen sektörün<br />
güveninin ve beklentisinin yüksek kalmasında,<br />
Türkiye’de geçen hafta atılan normalleşme<br />
adımlarının etkisinin olduğu tahmin edilmektedir.<br />
İnşaat sektörünün yoluna devam etmesi<br />
enflasyonda istenilen noktaya gelmesine bağlı<br />
görünmektedir.<br />
Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Türkiye’de<br />
geçen hafta atılan normalleşme adımları,<br />
mevsime bağlı işlerdeki yavaşlamaya rağmen<br />
sektörün güveninin ve beklentisinin yüksek<br />
kalmasında etkisi olmuştur.” dedi.<br />
Ekonomi yönetiminin yeni politikasını<br />
değerlendiren Yavuz Işık, “Ekonomi<br />
yönetiminin yeni politikası, uluslararası yatırım çekmede aceleci davranmayacağının sinyalini<br />
derecelendirme kuruluşlarınca dikkat çekici veren ekonomi yönetiminin bu şekilde yoluna<br />
bulunmuş, bu politikanın geçen yıl düşen devam etmesidir. Bu koşullar altında Türkiye<br />
uluslararası rezervlerden, yüksek cari açık ve ekonomisinin ağır faiz yükünün etkisinde<br />
kötüleşen yatırımcı güveninden kaynaklanan<br />
kısa vadeli dış finansman risklerini hafifletmeye<br />
yardımcı olduğu ifade edilmiştir. Beklenti, son<br />
dönemdeki enflasyon odaklı bir politika setini<br />
uygulamaya koyan Türkiye’nin, yani faizi aşağı<br />
kalmaması için bir an önce enflasyonun istenilen<br />
noktaya gelmesi gerekmektedir. İnşaat gibi diğer<br />
sektörlere kıyasla faize çok daha hassas olan<br />
bir sektörün yoluna devam etmesi buna bağlı<br />
görünmektedir.” diye konuştu.
Kalte İnsana Saygıdır...<br />
Profesyonel<br />
ÇÖZÜM Ortağınız...<br />
KARAKUŞ HIRDAVAT<br />
SANAYİ VE İMALAT LİMİTED ŞİRKETİ<br />
İstoç Toptancılar Çarşısı 16. Ada No: 20-22 Mahmutbey - İSTANBUL<br />
Tel: (0 212) 659 07 09 - 659 32 26 - 27 Fax: (0 212) 659 07 08<br />
www.rico.com.tr
.<br />
80 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Türkiye’nin Gelirini Artıracak 10 Öneri<br />
Sürdürülebilir ekonomik kalkınma için Türkiye’nin<br />
her bölgesinin, her ilinin, ilçesinin potansiyellerini<br />
1- Sanayi<br />
Kalkınma hamlesini istenilen düzeyde<br />
tespit etmeli, planlamalı ve bir program oluşturarak<br />
bunları hayata geçirmeliyiz. Bu noktada Ulusal<br />
İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı<br />
Ömer Niziplioğlu’nun, Türkiye’nin gelirini artıracak<br />
10 önerisi şöyle:<br />
gerçekleştiremedik bunun en büyük nedeni<br />
planlamanın eksikliğidir. Hangi bölgede, hangi<br />
şehir ve ilçede, hangi sanayi kurulmalı araştırılıp<br />
ona göre sanayi imar izni verilmeli. Kişi başına<br />
okul, hastane, düşünülürken kişi başına iş<br />
de düşünülmelidir. İnsanlar geçinebilmek için<br />
memleketini terk etmek zorunda kalmamalı.<br />
Her bölgenin kendi has özelliği göz önünde<br />
bulundurularak sanayi alanları oluşturulmalıdır.<br />
Planlama yapılmadan sanayi imar izni verilmeden<br />
nasıl fabrika yapılacak anlamak mümkün<br />
değildir. Bu devletin en önemli görevidir. İzinleri<br />
devlet verir şu an planlamaya başlansa yasal<br />
izinlerin bitirilmesi seneleri alabilir. Bu yasal<br />
izinler konusunda da hızlanmak için bürokrasiyi<br />
hızlandırmak gerekir. Şu an sanayi var denilen<br />
illerin o sanayisinde araba tamircisi veya buna<br />
benzer atölyeler bulunmaktadır, uluslararası
81
.<br />
82 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
ihracat yapılacak türde çok az sanayi bölgemiz<br />
var. Her ilde organize sanayi olduğu iddia ediliyor,<br />
bunların yetersiz olduğunu bilinmeli hatta illere<br />
endüstriler kurulmalı her ilçenin organize sanayisi<br />
olmalı.<br />
2- Ormancılık<br />
Petrolden sonra en büyük ithal kalemimiz orman<br />
ürünleridir. Halbuki ülkemizin 3’te 1’i resmiyette<br />
orman gözükürken nerdeyse ihtiyacımız olan<br />
tüme yakın orman ürünlerini neden ithal ediyoruz?<br />
Çünkü özel ve endüstriyel ormancılığı yeterince<br />
Almanya’da nerdeyse her köyde bir fabrika<br />
varken bizim ilçelerimizde hatta çoğu ilimizde<br />
dahi organize sanayi yok. Sanayisiz kalkınma<br />
modeli mümkün değildir. Devletin burada görevi<br />
sanayi imar iznini verip yatırımcılara sunmaktır.<br />
Bu arazileri istimlak edip imarını çıkardıktan sonra<br />
bedelli veya bedelsiz dağıtabilir hatta geri kalmış<br />
bölgeler için fabrikasının binasını dahi yapıp çok<br />
uygun bütçelerle kiraya verebilir.<br />
kullanmıyoruz, ağırlıkla ormanlarımıza çam ağacı<br />
dikiyoruz. Bu da sadece odun olarak kullanılıyor.<br />
Kendi ihtiyacımız olan ağaçlar dikip kendi<br />
ihtiyacımızı karşılamalıyız. Aynı şekilde ormanlık<br />
alanlarımızda zeytin ve meyve ağaçlarını orman<br />
ağacı olarak kabul edilse ve bu ormanlık alanlar<br />
çiftçilere verilse kırsaldaki birçok insanın geçimi<br />
sağlanmış olur ve ülke ekonomisine katkı sağlarız.<br />
Hatta Toros dağlarındaki maki bitki örtüsüyle kaplı<br />
Üretimi kırsal bölgelere götürmeliyiz. Bir iplik<br />
olan alan atıl bir durumda duruyor. Tropikal meyve<br />
olan muz, kivi ve ananas yetişicilerine sunulsa,<br />
üretmek için dolar milyoneri olmaya gerek<br />
olmamalı sanayi imarlı arsaların tarlaya göre<br />
10-20 kat daha değerli. Bunun önüne geçmek<br />
için daha çok sanayi imarlı araziler üretmeli ve<br />
teraslama sistemiyle saksı gibi düşünülerek<br />
yetiştirme yapılsa alan toprak olarak zenginleşip<br />
erozyonun da önüne geçilerek daha yeşil bir ülke<br />
konumuna gelebiliriz.<br />
yatırımcılara sunmalıyız. Üretim yapabilmek<br />
daha kolay olmalı örneklemek gerekirse pamuk Ormancılığı da hayvan besiciliği gibi görmeli<br />
ağırlıkla Çukurova’da, Amik Ovası’nda ve ihtiyacımız olan orman ürünleri üretmeliyiz.<br />
Harran Ovası’nda yetişir. Şanlıurfa’ya tekstil<br />
organize sanayi kurulsa burada çıkan pamuk<br />
burada ipliğe dönüşüp daha sonra kumaş olsa<br />
Birçok ülke kendi ihtiyacı olan ürünleri üretirken<br />
biz her ihtiyaç duyduğumuz ürünleri neden ithal<br />
ediyoruz anlamak mümkün değil. Eğer endüstriyel<br />
hatta konfeksiyon ürünleri yapılıp İskenderun ormancılığı daha yaygın kullanabilirsek<br />
Limanı’ndan dünyaya dağılsa güzel olmaz mıydı? yüzbinlerce insana iş bulunmuş olup ve<br />
Tekstil üretiminin büyük bölümünü Çin aldı büyük<br />
bir organize sanayi kurarak bu üretimi buraya<br />
alabilir, işsizliği bitirebilir milyarlarca dolarlık<br />
ihracat yapabilirdik. Bunun için sadece planlayıp<br />
gerekli izinlerin verilmesi yeterlidir eminim ki bu alt<br />
yapı oluştuğunda birçok yatırımcı buraya yatırım<br />
için sıraya girecektir.<br />
milyarca dolarlık ithal ürünleri biz üretmiş oluruz.<br />
Ormancılık ülkemizde yok sınıfındadır. Meslek<br />
olarak dahi görülmemektedir. Bunu değiştirmeli<br />
her toprak parçasını ayrı ayrı değerlendirmeliyiz.<br />
Ayrıca devlette bütçe ve yeterli personel olmadığı<br />
için resmiyette orman olarak gözüken alanlar<br />
boş olarak duruyor. Sizce bu çorak duran alanlar<br />
orman mı? Eğer ormancılığı geliştirsek ülke<br />
Her il nüfusuna göre ihracat hedefi konmalıdır. Şu<br />
an sanayisi yeterli olmadığı için üretim yapamayan<br />
ekonomisine senede 5 milyar dolardan daha fazla<br />
katkı sağlayacaktır.<br />
30 milyon insanımız senede 2 bin dolarlık üretim<br />
yapabilse senelik ekstra 60 milyar dolarlık ihracat 3- Gemi üretimi ve taşımacılığı<br />
gerçekleşirdi.
.<br />
84 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Dünyanın en ucuz taşımacılığı deniz taşımacılığı<br />
olduğu düşünüldüğünde ülkemiz bu alanda<br />
liderliğe oynamalıdır. 3 tarafı denizlerle çevrili, 3<br />
kıtanın ortasında Ortadoğu, Avrupa, balkanlar,<br />
Kafkasların deniz taşımacılığını biz üstlenmeliyiz.<br />
Bu konumumuzda daha başka bir ülke olmadığı<br />
bilmeliyiz.<br />
Karadeniz kıyıları denizi soğuk ve dalgalı olduğu<br />
için turizme çok uygun değildir. Buradaki denizi<br />
tersaneler bölgesi ilan edip her ile irili ufaklı<br />
tersane izinleri çıkarıp yatırımcılara sunmalıyız.<br />
Böylelikle şu an atılı durumdaki Karadeniz sahili<br />
uluslararası gemi üretimi yapan bölge durumuna<br />
ulaşacaktır. Ülke ekonomisine katkı sağlayacak<br />
binlerce insana iş sağlayacaktır. Dünyanın en katılmasını sağlamalıyız hediyelik eşya, oyuncak,<br />
büyük gemilerinin yapıldığı 3 tersane yapılsa süs ürünleri, bijuteri, cam, tekstil montaj gibi<br />
yaklaşık 3 milyar dolarlık ekonomi oluşturulmuş<br />
olur.<br />
evde, köyde basit atölye içinde yapılabilecek<br />
ürünleri kırsal bölgede ürettirmeye çalışılmalıyız.<br />
Örnek olarak yılbaşı süslerini çam ağacı, kapı<br />
süsü tahta oyuncak gibi ürünleri kadınlar evde<br />
rahatlıkla yapabilir ve bunların özellikle Avrupa’ya<br />
ihracatı ile önemli kazanç sağlayabiliriz. Bunun<br />
için yasal engeller kaldırılmalı, ürün imalatı<br />
yaptırmak isteyen firmalar istediği ürünü ilan<br />
etmeli üretim yapmak isteyen kişilerle temasa<br />
geçilmeli işin nasıl yapılacağını öğretilmelidir.<br />
Böylelikle kırsaldaki iş gücünü değerlendirmeliyiz.<br />
Köydeki kasabadaki atıl durumdaki istihdamımızı<br />
kazanmalı, kırsalda yaşayan insanları gelirini<br />
arttırmalıyız.<br />
4- Deniz ürünleri<br />
3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizin denizlerinden<br />
yeterince yararlanabiliyor muyuz? Norveç’in<br />
sadece somon balığından senelik 6 milyar dolar<br />
geliri var. Marmara Karadeniz balık ve deniz<br />
ürünleri yetiştirmek için ruhsatlar düzenlenmeli.<br />
Midye, kalamar, karides ve balık türlerinin<br />
birçoğunu üretmeli ihtiyacımızı karşılamalı ve<br />
ihracat yapmayız. Denizleri ekonomik getirisi<br />
olduğunu hatırlamayız çok yetersiz ruhsat<br />
verilmesine rağmen levrek ve çupra da dünya<br />
rekorunu kırıyorken daha çok çeşit ve yasal izinle<br />
denizlerimizden daha çok fayda sağlamalıyız.<br />
Denizleri, deniz ürünleri yetiştirme tarlası gibi<br />
düşündüğümüzde ne kadar avantajlı olduğumuzu<br />
daha net anlarız. Gerekli deniz ürünleri yetiştirme<br />
6- Yazılım<br />
Yazılımın bir makinesi yoktur, insan eliyle yapılır.<br />
Ücretlerin yüksek olduğu ülkeler bu maliyeti<br />
düşürmek için başta Hindistan gibi ülkelere<br />
ruhsatları düzenlendiğinde şu an 1 milyar dolar yaptırmaktadır. Yazılımdaki kodları yazmak<br />
olan ihracatımızı 4-5 milyar dolara çıkarabiliriz. için bilgisayar mühendisi olmaya gerek yoktur.<br />
Kodların nasıl ve hangi düzende yapılacağı<br />
5- Kırsal bölge<br />
Kırsal bölgede yaşayan vatandaşlarımızı üretime<br />
öğretildiği takdirde çoğu kimse rahatlıkla yazılım<br />
yapabilir. Genç nüfusumuzu bu şekilde iş sahibi
85 67
.<br />
86 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
yapabilir, evinde yazılım yaparak geçimini turizm havzasıyken biz sadece Antalya ilimizden<br />
sağlattırabiliriz. Hindistan’ın bu yolla 100 milyar<br />
dolar kazandığını unutulmamalıdır. Dünyada<br />
yazılımcıya çok büyük ihtiyaç duyulduğu göz<br />
önünde bulundurulmalıdır. Ülkemizin yazılım<br />
konusunda ilerletirsek dünyaya daha çok entegre<br />
olur bu sektörünü genç insanlarımıza yaptırmayı<br />
başarabilirsek 3-5 milyar dolarlık ek gelirimiz olur.<br />
yararlanıyoruz. Oysa Hatay Mersin ve Adana da<br />
aynı potansiyel vardır. Buralar da turizm bölgesi<br />
ilan edilirse Antalya gibi işsizlik biter ekonomik<br />
olarak kalkınma sağlanır. Aynı şekilde Avrupa’da<br />
birçok ülke kayak turizmiyle geçimini sağlarken<br />
özellikle Avusturya ülke ekonomisinin yüzde<br />
60’ını turizm ve kayaktan karşılıyorken bizim<br />
dağlarımız da kayak turizmi istenilen düzeyde<br />
değildir. Bunun nedeni dağlarımızı planlayıp<br />
kayak turizmine açmamamızdır. Yine aynı şekilde<br />
doğa harikası yaylalarımızı da turizm planlaması<br />
yapılmadığından bu şekilde atılı olarak kalıyor.<br />
İsviçre’nin Alpleri örnek alınmalıdır. Kültür<br />
şehirleri olan Mardin, Şanlıurfa’yı da turizme<br />
kazandırmalıyız.<br />
9- Tarım<br />
7- Sinema<br />
Türk dizilerinin dünyada satış rekorları kırdığını<br />
biliyoruz. Bunun en büyük nedeni oyuncu<br />
maliyetinin düşük olması. Bunu göz önünde<br />
bulundurarak İstanbul’a Hollywood tarzında<br />
film, dizi ve program çekim platformu yapılmalı<br />
bu sayede hem çekimlerin maliyeti düşürülmeli<br />
hem de istihdam sağlanmalıdır. Ayrıca özellikle<br />
Avrupa’da maliyetli çekimlerin burada çekilmesi<br />
sağlanmalı. Birçok Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin<br />
yetersizliklerinden dolayı çekemediği çekimleri Ülkemiz tarım ülkesi olarak bilinse de çiftçi<br />
de buraya çekme imkânı sağlanmalıdır. başına düşen toprak alanı 4 dekardır. Bu<br />
Hollywood’un senelik 100 milyar dolar geliri<br />
olduğunu göz önünde bulundurulduğunda şu an<br />
kadar parçalanmış tarım arazisiyle kârlı tarım<br />
yapmak mümkün değildir. En büyük sorunumuz<br />
500 milyon olan dizi satışımız 3 milyar dolara parçalanmış toprak meselesidir. Bunları<br />
rahatlıkla çıkarabiliriz. Çünkü çekimler için dekor<br />
teknik eleman ve oyuncuya sahibiz.<br />
birleştirerek daha verimli ve daha az maliyetli<br />
üretimin yollarını bulmalıyız bireysel üretimle<br />
uluslararası ihracat düşünülemez. Ayrıca tarım<br />
borsaları kurularak üreticinin eline hak ettiği para<br />
geçmesi sağlanmalıdır çiftçilerin gelir düzeyi<br />
yükseldikçe tarıma olan ilgi ve yatırımda artacaktır.<br />
Hollanda’da çiftçiler bağlı bulunduğu kurumdan<br />
toprağın türüne ülke ve ihracat ihtiyacına göre<br />
ekim izin verilir. Ülkemizde ne yazık ki herkes<br />
kendi bilgisi ve öngörüsüyle hareket etmektedir.<br />
Tüm çiftçilerimiz bir platformda üreteceği ürünü<br />
deklare etmeli böylelikle çoğu zaman yetersiz<br />
bazen de ihtiyaç fazlası üretim yapılmasının,<br />
8- Turizm<br />
mağduriyetlerin önüne geçilmesi sağlanmalıdır.<br />
Ülkemiz dini geçişlerin aynı zamanda da tarih, Tarımı ülkemizin ihtiyaçlarının karşılanması<br />
kültürler beşiğidir. Bunun yanında deniz, dağ,<br />
doğa için mükemmel durumdadır. Turizmde<br />
dünya birincisi olabilme imkânı vardır. Akdeniz<br />
yeterli olarak görülüyor oysa ülkemizi ayağa<br />
kaldıracak olan ihracattır. Bunun için stratejiler<br />
geliştirilmeliyiz. Örnek olarak Fransa’daki üzüm
87
.<br />
88 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
bağlarının alanı 850 bin hektarken ülkemiz de<br />
650 bin hektardır. Ekili asma alanlarımız bu kadar<br />
yakınken Fransa üzümden şarap yaparak sadece<br />
şarap ihracatından 12 milyar Euro kazanırken<br />
bizim üzüm olarak ihracatımızdan 150 milyon<br />
dolar kazanç elde edebiliyoruz. Eğer biz de<br />
üzümü şarap veya kuru üzüm yapabilseydik<br />
şu an Fransa’ya yakın gelirimiz olurdu. Aynı<br />
şekilde zeytini, zeytinyağı olarak satabilseydik<br />
veya kaysıyı kuru kayısı olarak Çin gibi kalabalık<br />
ülkelere pazarlayabilseydik durum daha farklı<br />
olabilirdi. Aynı şeyler sebzelerde de geçerli.<br />
Gelişmiş ülkeler çalışanın maliyeti düşürmek için<br />
soyulmuş donuk ürünler alıyor. Nerdeyse her<br />
sofrada patates bulunuyor. Avrupa, Ortadoğu,<br />
Rusya veya dünyanın donmuş patates ihtiyacı<br />
ülkemiz maden çeşitliliği bakımından dünyada<br />
ilk 10’dadır. Yine dünya metalik madeninin<br />
yüzde 40’ını içinde barındıran tetis kuşağının<br />
üstünde en büyük alana sahip ülkelerden biridir.<br />
Dünya mermer rezervinin yüzde 40’ına bor<br />
madeninin yüzde 78’ine sahipken gelirimiz buna<br />
paralel bu kadar yüksek değildir. Dünya mermer<br />
pazarının büyüklüğü 40 milyar dolarken yüzde 40<br />
rezervimiz varken 16 milyar dolar gelirimiz olması<br />
gerekirken 2 milyar dolardır. Bunun nedeni başta<br />
mermer olarak birçok madeni ham halinde veya<br />
blok olarak satıyoruz. Katma değerli ürün haline<br />
getiremiyoruz.<br />
Çin mermeri ülkemizde alıp okyanusu geçip<br />
dünyaya satarken bizim yeterli mermer işleye<br />
göz önünde bulundurulduğunda nasıl bir fabrikalarımız olmadığı için 140 milyon yılda<br />
pazardan bahsettiğimiz daha net anlaşılır. Aynı<br />
şekilde ürettiğimiz ürünü paketleyip dondurulmuş<br />
veya kurutulmuş hale getiremezsek yaş sebze<br />
ve meyveci olarak bu kadar gelirde kalırız. Bu<br />
oluşan mermeri çok komik fiyata satıyoruz. Oysa<br />
Burdur, Denizli, Isparta’da mermer organize<br />
sanayileri kurulsa bu illerin işsizliği bitebilirdi şu<br />
anki mermer sanayilerinin çok yetersiz olduğu<br />
yolla senelik 20-30 milyar dolar kazancı organize mermer ihracatından anlayabiliyoruz. Aynı<br />
olamadığımız için kaçırıyoruz. Konya kadar<br />
alanı olan Hollanda’nın senelik 150 milyar dolar<br />
tarımdan geliri olduğunu unutmamak gerekir.<br />
Başta Avrupa’nın süt ve süt ürünlerini büyük<br />
bölümünü kendi karşılayabiliyorken süt ve süt<br />
ürünleri olarak Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin<br />
baş tedarikçisi olmalıyız. Tüm tarımı planlamalı,<br />
üretimden önce ve sonrasını bilgilendirmeli,<br />
borsalardan ürünler alınmalı, sağlıklı depolanmalı<br />
paketlenmeli ve uluslar arası pazarda profesyonel<br />
pazarlanmanın yolu bulunmalıdır. Ham haliyle<br />
satışın ülkemize kazancı yok kadar azdır.<br />
zamanda bu mermeri alan firmalar, bu taşların en<br />
güzeli olan yüzde 5’lik kısmını alırlarken yüzde<br />
90 atık malzeme olarak çevre felaketi olarak bize<br />
bırakıyorlar. Bu taşları işleyip ebatlı hale getirip<br />
satabilseydik 2 milyar dolarlık ihracatımızı İtalya<br />
gibi 20 milyar dolar olurdu. Yine kromun tonunu<br />
200-300 dolara satıyoruz ama bir paslanmaz<br />
çelik için 3000-4000 dolar ödüyoruz. Dünya<br />
krom üretiminde 5. sıradayken aldığımız pay çok<br />
yetersizdir. Bordan senede 500 milyon dolarlık<br />
ihracat yaparken Kanadalı bir firma bu aldığı<br />
boru işleyerek birçok ürünün ham maddesi olarak<br />
senelik 12 milyar dolara satıyor.<br />
10- Maden<br />
Tarım ürünlerimizi ve madenlerimizi<br />
işlemediğimiz için katma değersiz sattığımız için<br />
gelirimiz düşük kalıyor kırsal kesimde yaşayan<br />
insanlarımızı üretime katamadığımız için<br />
gelişemiyoruz, denizimizi, dağımızı, sahilimizi,<br />
planlayamadığımız için kişi başına milli gelirimizi<br />
arttıramıyoruz.<br />
Saydığım sektörleri gerektiği gibi kullanabilseydik<br />
150-200 milyar dolar artı gelirimiz olurdu.<br />
Sağladığımız her bir dolar ekonomiye 4 kat etki<br />
ettiği düşünüldüğünde 800 milyar dolarlık ilave bir<br />
ekonomimiz olurdu. Bu da ülkemizin kişi başına<br />
gelirinin 2 katına çıkması anlamına gelir.
.<br />
90 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
Kimya Sektörüne Yatırımda Hamle Zamanı<br />
Kimya sektörünün çatı kuruluşu İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri<br />
İhracatçıları Birliği (İKMİB) tarafından Kimya Sektöründe Teknoloji Odaklı Sanayi<br />
Hamlesi Programı webinarı gerçekleştirildi. Webinarda kimya, tıbbi cihaz<br />
ve eczacılık sektörlerinde öncelik verilen ürünler ve yatırım yapmak isteyen<br />
firmaların hangi desteklerden nasıl faydalanacağı hakkında bilgiler paylaşıldı.<br />
Kimya sektörü için <strong>2021</strong> yılı Mayıs-Haziran aylarında çağrıya çıkılması planlanıyor.<br />
Kimya Sektöründe Teknoloji Odaklı Sanayi<br />
Hamlesi Programı webinarı, İKMİB Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Adil Pelister, T.C. Sanayi ve<br />
Şubat’ta Resmi Gazete’de yayınlanarak öncelikli<br />
ürün listesine alınan kimya, eczacılık ve tıbbi<br />
cihaz ile ilgili ürünlere ilişkin sektörü bilgilendirmek<br />
Teknoloji Bakanlığı Stratejik Araştırmalar ve amacıyla düzenlenen webinarda, yatırım<br />
Verimlilik Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar<br />
ve T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Program<br />
Yönetimi Daire Başkanı Hakan Erten’in katılımıyla<br />
9 mart <strong>2021</strong> tarihinde dijital olarak gerçekleştirildi.<br />
desteklerinden yararlanmak isteyen sanayicilere<br />
detaylı bilgiler aktarıldı. Kimya sektöründe 281<br />
ürün, tıbbi cihaz sektöründe 46 ürün, eczacılık<br />
sektöründe 82 ürün yatırımı desteklenecek<br />
öncelikli ürün listesine alındı. İKMİB’in ithalatı<br />
T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Teknoloji<br />
Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında 27<br />
önlemek ve yüksek katma değerli ürün üretimini<br />
artırmak amacıyla hazırladığı Türk Kimya Sektörü
Sektörel<br />
Yatırım Öncelikli Ürünler Raporundaki birçok ürün<br />
de söz konusu listede yer alıyor.<br />
Kimya, eczacılık ve tıbbi cihaz ürünleri için Mayıs-<br />
Haziran aylarında çağrıya çıkılması planlanıyor.<br />
Yatırım yapmak isteyen sanayicilerin yapılacak<br />
çağrı sonrası www.hamle.gov.tr üzerinden ön<br />
başvurularını yapması gerekiyor.<br />
Adil Pelister: “Kimya sektörümüz ekonomik<br />
zincirin en önemli halkalarından biri”<br />
Kimya sektörünün 2019 yılından bu yana toplam<br />
ihracatı baz alındığında üst üste ikinciliğini<br />
koruduğunu vurgulayan İKMİB Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Adil Pelister, “Küresel korona salgını<br />
sürecinde etkilenen ekonomiler içerisinde<br />
maalesef ülke ekonomimiz de bundan payını aldı.<br />
Yine de biz sektörel açıdan baktığımızda hedef<br />
ihracat rakamlarımıza en çok yaklaşan sektörlerin<br />
başında geliyoruz. Bu açıdan kimya sektörü iş<br />
dünyamıza ve bizlere sıkıntılarımızın çözülmesi<br />
noktasında desteklerini esirgemeyen siz değerli<br />
kamu idarecilerimize şükranlarımı arz ediyorum.<br />
İnşallah <strong>2021</strong> hedeflerimize yine birlikte çalışıp<br />
birlikte başararak ulaşacağız” dedi.<br />
Pelister: “Umut ediyorum ki, Kimya Teknoloji<br />
Merkezi projemizi 2022-2023 döneminde<br />
faaliyete geçireceğiz”<br />
Salgın süresince bir yandan üretip ihracat<br />
yaparken diğer yandan da salgın sonrası oluşacak<br />
yeni küresel ekonomik düzende hak ettikleri<br />
yeri alabilmek için var güçleriyle çalıştıklarını<br />
söyleyen Pelister, “Kimya sektörümüz doğası<br />
itibariyle her sektöre ve iş koluna katkı veren,<br />
hammadde ve mamul temin eden bir sektör<br />
olarak ekonomik zincirin en önemli halkalarından<br />
biri. Dolayısıyla kimya sektörümüzde ortaya<br />
91
.<br />
92 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
konacak olan her bilimsel, teknolojik ve ticari<br />
gelişme bütüncül olarak ülke ekonomimize katma<br />
değer sağlayacaktır.<br />
Bu sebeple Kimya Teknoloji Merkezi projemizi<br />
hayata geçirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.<br />
Hakan Erten: “Başvuru ve değerlendirme<br />
süreci hamle web sitesi üzerinden yürütülüyor”<br />
Webinarda Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi<br />
Programıyla ilgili sunum gerçekleştiren T.C.<br />
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Program Yönetimi<br />
Daire Başkanı Hakan Erten ise kimya sektörünün<br />
Umut ediyorum ki 2022-2023 döneminde başından beri program kapsamında olduğunu,<br />
faaliyete geçireceğiz. Yine İKMİB olarak uzun ve<br />
yoğun bir uğraş ve çalışma sonucu sektörümüzde<br />
ithalatı frenleyecek ve ülke cari açığını azaltmaya<br />
katkıda bulunacak ‘Türk Kimya Sektörü Yatırım<br />
Öncelikli Ürünler’ raporumuzu hazırlayarak ilgili<br />
bakanlıklarımıza arz etmiştik. Yerli ve milli sanayi<br />
hamlemize katkıda bulunabilmek için elzem<br />
olduğunu düşündüğümüz çalışmamızın sonuç<br />
vermesini ve yine kamu otoritemizle yakın çalışarak<br />
raporumuzdaki birçok ürünün Teknoloji Odaklı<br />
Sanayi Hamlesi Programı’nda desteklenecek<br />
pilot uygulamanın makine sektörü için yapıldığını,<br />
şimdi ise orta-yüksek ve yüksek teknolojili<br />
olan kimya sektörü de dahil diğer sektörler<br />
için uygulama aşamasına gelindiğini söyledi.<br />
Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’nın<br />
Türkiye’de katma değerli üretimin artırılması<br />
amacıyla, Bakanlık ve bağlı/ilgili kuruluşları<br />
tarafından sağlanan destek ve teşviklerin tek<br />
pencereden yönetilerek orta-yüksek ve yüksek<br />
teknoloji seviyeli sektörlere yoğunlaştırılmasına<br />
yönelik özel bir program olduğunu ifade eden<br />
ürünler kategorisine alınması bizi ziyadesiyle Erten, “Türkiye’de orta-yüksek ve yüksek<br />
sevindirdi. Çabalarımızın sonuç vermesinden<br />
dolayı mutluyuz ve daha çok çalışarak el birliğiyle<br />
daha güzel günlere erişeceğimizden kuşkumuz<br />
yok. Yeni küresel büyüme dalgalanmasının<br />
inovasyon odaklı ve yüksek teknoloji gerektiren<br />
katma değerli ürünlerin üretilmesinden geçtiğinin<br />
teknoloji seviyeli, katma değeri yüksek ürünlerin<br />
ve bu sektörlerin gelişimi için kritik önemi haiz<br />
ürünler arasından nitelik, kod veya teknolojilere<br />
göre Öncelikli Ürün Listesi Tebliği ile belirlenen<br />
ürünlerin üretiminin artırılmasını ve bu çerçevede<br />
yeni üretim imkan ve kabiliyetlerinin ülkemize<br />
farkında olduğumuzu ve buna ilişkin olarak da kazandırılmasını hedefliyoruz. <strong>2021</strong> çağrı<br />
çalışmalarımızı sürdüreceğimizi belirtmek isterim”<br />
diye konuştu.<br />
planımızda kimya, eczacılık ve tıbbi cihaz ürün<br />
grubu için Mayıs-Haziran <strong>2021</strong> döneminde çağrıya<br />
çıkılması planlanıyor. Öncelikli ürünlerin temel<br />
Prof. İlker Murat Ar: “Toplam 919 ürün<br />
öncelikli ürün olarak belirlendi”<br />
Webinarda konuşan T.C. Sanayi ve Teknoloji<br />
Bakanlığı Stratejik Araştırmalar ve Verimlilik<br />
Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar, “Teknoloji<br />
Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında<br />
ilk bilgilendirme toplantımızı İKMİB ile kimya<br />
sektörümüz için yapıyoruz. İnşallah buradan<br />
seçim kriterleri olarak, cari açığa katkısı ve ihracat<br />
potansiyeli, ürün karmaşıklık ve yoğunlaşma<br />
endeksleri, yatırım başına katma değer, ürün<br />
ileri-geri bağlantılarını değerlendiriyoruz. Ürün<br />
listesinde 12 haneli GTİP kodlarının yanı sıra<br />
yenilikçi teknoloji alanları da bulunuyor. Yenilikçi<br />
teknoloji alanları, TÜBİTAK tarafından yapılan Ar-<br />
Ge faaliyetlerinde öne çıkan başlıklar ve geleceğin<br />
aldığımız motivasyon ve enerji ile çeşitli teknolojileri değerlendirilerek oluşturuldu.<br />
sektörlerimize yönelik bilgilendirme toplantılarımız Sanayilerimiz öncelikli ürünler ve yenilikçi<br />
devam edecek. Sanayicilerimizde çok güçlü<br />
bir istek, motivasyon ve ihtiyaç ortaya çıktığını<br />
teknoloji alanları için yapılacak ön başvuruları<br />
ilgili sektörlerde çağrıya çıkıldığında yapabilirler.<br />
görüyoruz. Sanayicilerimiz öncelikli ürünler Başvuru ve değerlendirme süreci www.hamle.<br />
listesinde yer alan ürünler için <strong>2021</strong> yılında hangi<br />
dönemde hangi sektör için çağrıya çıkacağımızı<br />
taslak da olsa web sitemizden girip görebilirler.<br />
gov.tr sitesi üzerinden yürütülüyor. Türkiye’de<br />
yerleşik sermaye şirketleri başvurabiliyor. Şahıs<br />
şirketleri yararlanamıyor” açıklamasını yaptı.<br />
Farklı sektörlerden toplam 919 ürün öncelikli<br />
olarak belirlendi. Orta-yüksek ve yüksek teknoloji Erten, yaptığı sunumda Hamle programının<br />
sektörlerdeki katma değerli ya da kritik öneme<br />
sahip bu ürünleri ve 300’e yakın yenilikçi teknoloji<br />
tanıtımının yanı sıra makine sektörü için yapılan ilk<br />
çağrıya ilişkin bilgileri, <strong>2021</strong> yılı çağrı planlaması,<br />
alanına ilişkin projeleri desteklemek istiyoruz” başvuru ve değerlendirme süreci, program<br />
dedi.<br />
kapsamında sağlanan destekler, desteklenen örnek<br />
projeler ve sıkça sorulan sorular konularına değindi.
.<br />
94 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
E-Ticaret, <strong>2021</strong> Yılında<br />
Sektörlerin Odağında Olacak<br />
JLL Türkiye, 2020 yıl sonu Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı Görünümü Araştırma<br />
Raporu’nu açıkladı. Yatırım, perakende, ofis ve lojistik sektörünün 2020 yılının<br />
son 6 ayı baz alınarak değerlendirildiği raporda, özellikle kurdaki hareketliliğin<br />
ve pandemiye yönelik küresel faaliyetlerin sektörlere etkileriyle birlikte <strong>2021</strong> yılı<br />
öngörüleri yer alıyor.<br />
Ticari gayrimenkul alanında finansal ve İstanbul’daki A sınıfı ofis arzı ise 5,6 milyon<br />
profesyonel hizmetler veren ve yatırım yönetimi<br />
danışmanlığı sunan JLL Türkiye’nin raporuna<br />
göre, <strong>2021</strong> yılında sektörlerin yeniden talep<br />
görmesi için pandemi tedbirlerinin sona ermesi<br />
bekleniyor.<br />
metrekareye ulaşırken, inşaat halindeki yeni<br />
projelerin büyük kısmına - İstanbul Finans<br />
Merkezi’nin de etkisiyle - Anadolu Yakası<br />
ev sahipliği yapıyor. Yılın son çeyreğindeki<br />
kiralama işlemlerinde, Merkezi İş Alanı (MİA)<br />
13 bin metrekare ile öne çıkan alt pazar olarak<br />
Rapora göre Türkiye’deki toplam AVM sayısı<br />
447 olarak görünürken, Toplam Kiralanabilir Alan<br />
görünürken, MİA’daki A sınıfı boşluk oranı yüzde<br />
17,4 seviyesine geriledi.<br />
(TKA) 13,6 milyon metrekareye yaklaştı. Alışveriş<br />
merkezi arzında önemli bir paya sahip olan<br />
İstanbul’un TKA’nın yüzde 37’sine ev sahipliği<br />
yaptığı hesaplandı.<br />
E-ticaretin ivme kazandırdığı lojistik sektöründeki<br />
kiralama işlem hacmi yıl sonu itibarıyla 300 bin<br />
metrekare seviyesini aşarak geçtiğimiz yılı 3’e<br />
katladı.
“Alışveriş merkezleri, pandemiye rağmen en<br />
değerli yatırım sınıfı”<br />
Türkiye Gayrimenkul Yatırım Pazarı Görünümü<br />
Araştırma Raporu’na göre, dünya piyasalarıyla<br />
benzer şekilde COVID-19 salgını nedeniyle<br />
durgun bir dönem geçiren Türkiye’de, alternatif<br />
yatırım kaynaklarının yüksek getiri sunması ve<br />
sıkılaşan para politikasının etkisiyle kira getirili<br />
mülk arayışındaki yatırımcı adaylarının özellikle<br />
yaz aylarında bekle-gör stratejisini benimsediği<br />
görüldü.<br />
Yatırımlarda güvenilir kiracı ve sürdürülebilir<br />
sözleşme koşullarının mülkün değerini artırdığı<br />
göz önüne alındığında, pandemi tedbirlerinin<br />
sona ermesiyle tek ve uzun süreli kiracı<br />
barındıran mülklerin yeniden ciddi bir talep<br />
görmesi bekleniyor. Pandemi döneminde hızla<br />
büyüyen e-ticaret sektörünün etkisiyle, lojistik<br />
depoların dayanıklı varlık sınıfı olarak öne çıktığı<br />
ve uzun vadeli yatırımlar için yatırımcı ilgisini<br />
çektiği gözleniyor. Ancak, yatırım yapılabilir mülk<br />
fırsatlarının sınırlı olması nedeniyle işlem hacmi<br />
beklendiği ölçüde büyümediği de elde edilen<br />
verilerin sonuçlarından biri olarak öne çıkıyor.<br />
<strong>2021</strong> yılında aynı ivme ile büyümesi beklenen<br />
e-ticaretin de etkisiyle depolama ve lojistik<br />
merkezi ihtiyacının artması ise, geliştiricilerin<br />
bu alana yoğunlaşmasının öngörüldüğünü<br />
gösteriyor. Rapor incelendiğinde, yıl boyunca<br />
konut satışlarında görülen artış sonrası, arsa<br />
yatırımlarının yeni geliştirme alanları ile İstanbul<br />
ve Bodrum gibi oturmuş pazarlarda canlandığı<br />
gözleniyor. Bu bağlamda, geliştiricilerin ve<br />
yatırımcıların yeni arsa arayışları ve taleplerinin<br />
önemli oranda arttığı sonucu ortaya çıkıyor.<br />
Perakende sektöründe gözlenen daralmaya<br />
rağmen, alışveriş merkezleri yatırıma elverişli en<br />
önemli gayrimenkul varlık sınıflarından biri olarak<br />
ön planda yer almaya devam ediyor. İstinye Park<br />
ve Palladium Ataşehir gibi yüksek performansa<br />
sahip alışveriş merkezlerindeki işlemlerin yanı<br />
sıra, özellikle konum avantajı sayesinde gelişime<br />
açık ve nüfus yoğunluğu yüksek alışveriş<br />
merkezlerine yönelik talep ve gerçekleşen<br />
işlemler de dikkat çekiyor. Pandemi sonrası için<br />
yapılan öngörülerde bazı olumsuz senaryolar olsa<br />
da alışveriş merkezleri en değerli gayrimenkul<br />
sınıflarından biri olmaya devam etmesi de <strong>2021</strong><br />
yılının fırsatlarından biri olarak değerlendiriliyor.<br />
Tüketici alışveriş merkezlerine sadece<br />
alışveriş için gitti, harcamalar 2 katına çıktı<br />
2020 yılının üçüncü çeyreğinde salgın<br />
kısıtlamalarının gevşemesinden sonra,<br />
alışveriş merkezlerindeki perakendecilerin<br />
ciro rakamlarında kayda değer bir toparlanma<br />
görünse de Kasım ve Aralık aylarında, yeniden<br />
artan kısıtlamalarla birlikte alışveriş merkezi<br />
95
.<br />
96 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
odaklandıkları bir dönem öngörülüyor. Özellikle<br />
yüksek ciro beklenen 2020 yılının son döneminde,<br />
COVID-19 kısıtlamalarının yeniden uygulanmaya<br />
başlanması <strong>2021</strong> beklentilerinin kayda değer bir<br />
şekilde revize edilmesine neden olmasının da söz<br />
konusu ciro düşüşünün etkisinin – yılın özellikle ilk<br />
çeyreğinde – markalar açısından hissedilmesiyle<br />
karşılık bulması bekleniyor.<br />
Rapora göre, <strong>2021</strong> yılında çoklu satış kanallarıyla<br />
entegrasyonu yüksek, mağaza portföyü<br />
optimizasyonunu tamamlayan, değişen müşteri<br />
taleplerini doğru analiz eden ve katma değerli<br />
performans kriterlerinde tekrar bir gerileme<br />
yaşandığı görülüyor.<br />
ürünler sunan markaların söz konusu dönemi<br />
en sağlıklı şekilde atlatarak ivme kazanacağı<br />
öngörülüyor.<br />
Alışveriş merkezi ziyaretçilerinin harcama ve<br />
ziyaret tutumlarında ciddi bir değişimin yaşandığı<br />
2020 yılının son 6 ayı incelendiğinde, tüketicilerin<br />
sadece doğrudan alışveriş amacıyla ve ihtiyacı<br />
karşılamak üzere alışveriş merkezlerine geldiği<br />
gözleniyor. Bu da kişi başına düşen harcamanın<br />
önceki yılın aynı dönemine göre neredeyse<br />
iki katına çıkmasıyla sonuçlara pozitif olarak<br />
yansıyor.<br />
<strong>2021</strong> yılı için en önemli beklentiler arasında,<br />
alışveriş merkezlerinde alan kullanımı noktasının<br />
gözden geçilmesi ve atıl alanların şehir içi dağıtım<br />
merkezi, çalışma alanı, eğitim kurumu ve farklı<br />
eğlence konseptleriyle alternatif kullanımların<br />
hızlıca uyumlandırılması yer alıyor. Salgın sonrası<br />
dönemde alışveriş merkezlerinin, daha fazla açık<br />
alan barındıran ve yeşil alanlarla daha entegre<br />
olacak dönüşüm süreçlerine ağırlık vermesi<br />
Rapora göre, evde daha fazla vakit geçirdiğimiz bekleniyor.<br />
pandeminin etkisiyle, 2020’nin ikinci yarısında<br />
yükseliş gösteren perakende kategorisi olarak Ofislerde “ortak alan kavramı” değişiyor<br />
elektronik marketler ön plana çıkıyor. Sinema ve JLL Türkiye’nin 2020 yılının son yarısını<br />
çocuk oyun alanları gibi etkinlik alanlarının ise<br />
ciddi bir dönüşüm sürecinden geçeceği ve daha<br />
esnek ve modüler çözümlerin sunulacağı <strong>2021</strong><br />
yılı için perakende sektörüne yönelik öngörüler<br />
arasında yer alıyor.<br />
değerlendirdiği Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı<br />
Görünümü Araştırma Raporu’na göre, COVID-19<br />
salgınıyla birlikte ofis sektöründeki belirsizlik yılın<br />
ikinci yarısında da devam ettiği gözleniyor. Evden<br />
çalışmanın ve uzaktan çalışmanın salgın sonrası<br />
dönemde yeni çalışma modelleri haline geldiği<br />
Pandemi kısıtlamaları <strong>2021</strong>’den beklentileri<br />
düşürdü<br />
göz önüne alındığında, çok sayıda şirket merkez<br />
ofislerini küçültmeye odaklandığı sonucu, ofis<br />
JLL Türkiye’nin 2020 yılının son yarısını taleplerinde fiziksel açıdan önemli bir değişiklik<br />
değerlendirdiği Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı yaratıyor.<br />
Görünümü Araştırma Raporu’na göre, alışveriş<br />
merkezlerinin mümkün olan en sağlıklı şekilde Salgının yanı sıra yıl içerisinde yaşanan deprem<br />
devamlılığının sağlanması alışveriş merkezi afetlerinin ardından açılabilir pencereli, modern<br />
yatırımcılarının öncelikli konusuyken, finansal havalandırma sistemleri olan ve teras, bahçe<br />
açıdan güçlü yatırımcıların pandemi dönemini gibi açık hava bileşenleri mevcut yeni inşa edilen<br />
güçlü bir şekilde geride bırakması öngörülüyor. A sınıfı ofis binaları 2020 yılının son 6 ayından<br />
Ancak, refinansman noktasında elverişli koşullara itibaren yoğun talep görüyor. Sosyal mesafe<br />
sahip olmayan yatırımcıların etkisiyle <strong>2021</strong> yılında zorunluluğu nedeniyle hazır ofislerdeki ortak<br />
kayda değer bir konsolidasyonun söz konusu alan kavramı olumsuz etkilendiği için, çalışma<br />
olabileceği yorumlanıyor.<br />
alanı ve konum açısından esneklik sağlayabilen<br />
hazır ofis çözümlerine yönelik taleplerde artış<br />
Perakendecilerin, pandemi nedeniyle ciddi gözlemleniyor. Ayrıca rapora göre, metro<br />
bir oranda gerileyen ciro düzeylerini <strong>2021</strong> yılı hatlarına erişilebilirliği yüksek bölgeler, önceki<br />
sonuna kadar, salgın öncesi döneme çıkarmaya yıllarda olduğu gibi 2020 yılının son 6 ayında da
talebin en yüksek olduğu birincil ofis pazarları<br />
olarak öne çıkıyor.<br />
<strong>2021</strong>’in ofis trendi: UYDU OFİS<br />
Uzaktan çalışmanın yeni normal haline gelmesiyle,<br />
“uydu ofis” konseptinin <strong>2021</strong> yılının ilk aylarında,<br />
özellikle hazır ofislerinde hayata geçirilmesi<br />
bekleniyor. 2022 yılında açılması planlanan<br />
İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin de ofis<br />
gündemin ilk sıralarında yer alacağı öngörülüyor.<br />
Piyasaya eklenecek 1 milyon metrekarenin<br />
üzerinde yeni arz ve artması muhtemel boşluk<br />
oranı göz önüne alındığında, yeni ofis geliştirme<br />
projelerinin ortaya çıkması beklenmiyor.<br />
“E-ticaret lojistik pazarına yön veriyor”<br />
JLL Türkiye’nin 2020 yılının son yarısını<br />
değerlendirdiği Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı<br />
Görünümü Araştırma Raporu’nda, Türkiye’nin<br />
birincil lojistik pazarı İstanbul ve Kocaeli illerini<br />
kapsayan Marmara Bölgesi, başlıca lojistik alt<br />
pazarları ise İstanbul Avrupa yakasında Hadımköy<br />
ve Esenyurt, Asya yakasında Tuzla, Kocaeli’de<br />
ise Gebze, Çayırova ile Dilovası olarak görülüyor.<br />
COVID-19 salgınının etkisiyle perakendecilerin<br />
çevrimiçi satış kanallarına yaptığı yatırımların,<br />
kayda değer bir ivme kazandırdığı e-ticaret, 2020<br />
yılının ikinci yarısında da lojistik pazarına yön<br />
vermeye devam ediyor.<br />
Depoların fiziksel özellikleri de perakende<br />
lojistiğini etkileyen diğer bir faktör olarak ön plana<br />
çıkıyor. 2020 yılının ikinci yarısında e-ticaret<br />
operasyonlarına uyumlu ve otonom sistemlerinin<br />
kurulumuna elverişli depolara yönelik talepte<br />
artış gözlemlenirken, inşaat ve arsa maliyetlerinin<br />
yüksek seyrinin yanı sıra, TL’nin hızla değer<br />
kaybetmesi sonrası Türk Lirası üzerinden kira<br />
sözleşmelerinin yapılmasına ilişkin yapılan<br />
düzenlemeler de kira gelirlerinde yaşanan kayda<br />
değer düşüş nedeniyle depo geliştiricilerin yeni<br />
depo iştahını olumsuz etkiliyor.<br />
“Lojistik sektörünü <strong>2021</strong> yılında e-ticaret<br />
yönlendirecek”<br />
Rapora göre, e-ticaretin depo talebini yönlendiren<br />
birincil sektör olarak <strong>2021</strong> yılında da önemini<br />
koruması bekleniyor. Özellikle perakendeden<br />
kaynaklanan depo talebindeki artış ivmesinin<br />
<strong>2021</strong>’de benzer bir düzeyde devam edeceği<br />
öngörülürken, inşaat halindeki arzın sınırlı olması<br />
nedeniyle kira fiyatları üzerinde yukarı yönlü bir<br />
baskı söz konusu olabileceği belirtiliyor.<br />
Pandemi nedenli kısıtlama kararlarıyla birlikte<br />
ortaya çıkan kayda değer talebi karşılamak<br />
için, perakende lojistik süreçlerini iyileştiren<br />
marketlerin etkisiyle kent lojistiği kavramının<br />
gündeme geldiği de <strong>2021</strong> yılı beklentileri<br />
arasında yer alıyor. E-ticaretin hitap ettiği müşteri<br />
tabanının genişlemesi ile kent lojistiğine yönelik<br />
dönüşümlerin ivme kazanabileceği ön görülüyor.<br />
Genel anlamda yerli aktörlerin hakim olduğu<br />
lojistik piyasasının değerlendirildiği raporda, 2020<br />
yılının ikinci yarısında farklı ülkelerden yabancı<br />
kiracıların ve yatırımcıların ilgisinde kayda değer<br />
bir artış gözlemlendiği, söz konusu ilginin artan bir<br />
ivme ile <strong>2021</strong> yılında da devam edeceği ve piyasa<br />
aktörlerinin menşei bakımından çeşitleneceği<br />
belirtiliyor.<br />
97
.<br />
98 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
İklim Krizine Dur Demek Aslında Mümkün<br />
Yıllardır bahsedilen küresel ısınma tehdidinin etkilerini yadsınamaz hale geldiği<br />
bugünlerde, iklim krizinin etkilerini durdurmak adına herkesin elini taşın altına<br />
koyması gerekiyor. İlkim krizinin en büyük iki sorumlusu hava kirliliği ve sera etkisi.<br />
Ekolojik dengenin de bozulmasına neden olan iklim krizinin etkilerini azaltmak ise<br />
yalıtımla mümkün olabiliyor.<br />
Küresel ısınma; ulaşım, üretim, kullanılan sıcaklık dengesinden, kutuplardaki buzulların<br />
kimyasal kirleticiler, fosil yakıtların kullanımı<br />
gibi günlük bireysel ve endüstriyel faaliyetlerin<br />
sonucu ortaya çıkan kirletici gazların atmosfere<br />
erimesine, yeryüzü sularının buharlaşmasına<br />
kadar birçok olumsuz durumla karşı karşıya<br />
kalınıyor.<br />
salımı sonucu oluşan gaz katmanının güneş ve<br />
dünyamız arasındaki ışınım (radyasyon) ile ısı<br />
transferi dengesini bozması sonucu dünyamızın<br />
Atmosferdeki değişimle birlikte, artık meteorolojik<br />
olaylarda da ani değişimler yaşanıyor. Bazı<br />
sıcaklığının artması olarak özetlenebilir. bölgelerde normalin üzerinde sıcaklık dalgaları,<br />
Atmosferde biriken karbondioksit, metan, kükürt<br />
dioksit gibi atmosferin yapısında olmayan bu gaz<br />
bileşikleri nedeniyle havada oluşan katman, tıpkı<br />
bir sera etkisi ile dünyamızı sarmış durumda.<br />
İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Öğretim Üyesi<br />
Prof. Hüseyin Toros, son 100 yılda dünyanın<br />
sıcaklığının 1 derece arttığına dikkat çekiyor.<br />
bazı bölgelerde ise bunun tam tersi sıcaklık<br />
düşüşleri, bölgesel yağışların dengesizleşmesi,<br />
ani ve yoğun dolu şeklinde yağışlar, hortum<br />
felaketleri ve ekolojinin bozulması sonucu su<br />
dengesinin bozulması gibi konular da iklim<br />
değişikliğinin artık ciddiye alınması gerektiğini<br />
gösteriyor.<br />
Artan dünya sıcaklığı nedeniyle, mevsimler arası
Sektörel<br />
otobüsler gibi şehirlerarası ve uluslararası<br />
seyahat aktivitelerinin de kısıtlanması/azalması<br />
ile doğaya salınan kirletici gazların büyük oranda<br />
azaldığı görüldü. Dolayısıyla doğa bu dönemde<br />
nefes aldı, yenilendi. Pandemi dönemi nedeniyle,<br />
yaklaşık bir yıldır yaşanan olumsuzlukların<br />
neredeyse bir ödülü gibi, hava kirliliğinde 2019<br />
ve 2018 yıllarına kıyasla %25-30’lara varan bir<br />
oranda azalma meydana geldi. Benzer şekilde<br />
kısa çalışma düzeni nedeniyle azalan iş yükü<br />
ve mesai süreleri, endüstriyel tesislerde de iş<br />
sürelerinin azalmasına ve dolayısıyla üretim<br />
faaliyetlerinin azalarak, bu faaliyetler sonucu<br />
doğaya salınan kirletici gazların da azalmasına<br />
neden oldu.<br />
İklim Krizine Neler Yol Açtı?<br />
Isıtma ve soğutma faaliyetlerinden en temel<br />
ihtiyaçlarımızı karşılamaya kadar hayatın<br />
her evresinde enerjiye ihtiyaç duyuluyor. Bu<br />
enerji ihtiyacı kimi zaman elektrik enerjisi ile<br />
sağlanırken, özellikle ısıtma amacıyla doğalgaz,<br />
fosil yakıtlar, petrol gibi doğal kaynaklara da<br />
gereksinim duyuluyor. Özellikle günümüzde<br />
enerji pazarının %80’ini halen fosil yakıtların<br />
oluşturması nedeniyle bu kaynakların ısıtmada<br />
kullanımı, atmosfere karbondioksit gibi kirletici<br />
gazların salınmasına ve sera etkisini artırmada<br />
rol oynuyor.<br />
Uzmanlara göre önümüzdeki yıllarda iklim<br />
değişikliğinin etkisi gerek Türkiye’de gerekse<br />
dünyanın diğer bölgelerinde çok daha fazla<br />
hissedilecek. Bu nedenle atılacak her adımda iklim<br />
değişimini hesaba katmak gerekiyor. Gelecekte<br />
çok daha büyük sorunlarla karşılaşılmaması<br />
için daha fazla geç kalınmadan hazırlıklara<br />
başlanması şart.<br />
Normalleşme adımlarının tartışıldığı bugünlerde,<br />
yapılacak ilk adım evde kalınan süreç dolayısıyla<br />
azalan hava kirliliğinin azalması avantajını<br />
sürdürmek yönünde olmalı. Tüm dünya<br />
insanlarında oluşacak toplam bir sürdürülebilirlik<br />
bilinci ile doğal enerji kaynaklarının tüketilmesinin<br />
azaltılması gerekiyor. Enerji kaynaklarının az<br />
kullanılmasındaki en büyük rolü yalıtımlı ve hatta<br />
mümkünse sıfır enerjili binalarda yaşayabilmek<br />
mümkün kılıyor. Ülkemizden yola çıkıldığında;<br />
mevcut yapı stoğunun %80’inin yalıtımsız<br />
olduğunu görülüyor. Yaşamın her alanında,<br />
kullanılan beyaz eşyalarda bile enerji verimli<br />
ürünler almaya özen gösterirken; evlerin dış<br />
cephe yalıtımlarını doğru şekilde yapmamak,<br />
enerjinin havaya uçmasına neden oluyor. Evlerin<br />
içi yerine atmosferi ısıtmaya bir son verilmesi<br />
gerekiyor. Enerjiden tasarruf ederek kişisel<br />
bütçenin korunması, doğal kaynakların tüketimini<br />
azaltarak sürdürülebilirliğe katkı sağlanması ve<br />
dünyanın daha az kirletilerek iklim krizine dur<br />
denebilmesi için mevcut tüm binaların yalıtımlı<br />
hale getirilmesi, enerji bakımından dışa bağımlı<br />
ülkemizin kalkınmasına da fayda sağlayacaktır.<br />
Pandemi Dönemi Doğaya Nefes Aldırdı<br />
11 Mart 2020 itibari ile ülkemizde çıkan ilk<br />
koronavirüs vakasının ardından artan pandemi<br />
önlemleri çerçevesinde evde kalınan süre<br />
neredeyse 1 yılı buluyor. Bu süre zarfında çoğu iş<br />
yeri evden çalışma düzenine geçti, okullar online<br />
eğitime başladı, sosyal hayatta da kısıtlamalar<br />
ve alınan tedbirler neticesinde evlerde kalındı<br />
ve araç/toplu taşıma kullanımı azaldı. Uçaklar,<br />
99
Sektörel<br />
Çalışma Ortamının Güvenliğini ve Kontrolünü<br />
Sağlayan Yeni Nesil Teknoloji<br />
Endüstriyel IoT alanının öncü oyuncusu Wipelot’un Ceo’su Rifat Ok, İş Sağlığı<br />
ve Güvenliği Haftası’nda personellerin her türlü koşul ve alanda güvenle<br />
çalışabilmeleri gerektiğine dikkat çekti. İş sağlığı ve güvenliği alanında kalıcı<br />
ve etkin önlemler alınmasının önemli bir zorunluluk olduğunu ifade eden Ok,<br />
tehlikeli ortamlarda çalışanların durumlarından anlık olarak haberdar olmayı<br />
sağlayan yeni nesil teknolojiler hakkında bilgi verdi.<br />
Hâlihazırda dünyanın önde gelen firmalarına alan iş sağlığı ve güvenliği alanında kalıcı ve etkin<br />
gerçek zamanlı izleme teknolojileriyle çeşitli önlemler alınması büyük bir zorunluluk. Çünkü<br />
çözümler sunan Wipelot, Türkiye’nin ilk ve tek personellerin her türlü koşul ve alanda güvenle<br />
kablosuz konum tabanlı çalışan güvenliği sistemi çalışabilmeleri gerekiyor. Biz de endüstriyel IoT<br />
olma özelliğine sahip Wipelot ISG ile çalışma alanında üretim yapan teknoloji şirketi Wipelot<br />
ortamının güvenliğini ve kontrolünü sağlıyor. 4-10 olarak, Türkiye’nin ilk kablosuz konum tabanlı<br />
Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası kapsamında çalışan güvenliği sistemi olma özelliğine sahip<br />
açıklamalarda bulunan Wipelot CEO’su Rifat Ok; Wipelot ISG ile iş güvenliği açısından yüksek risk<br />
maden ocakları, tersaneler ya da şantiyeler gibi taşıyan tehlikeli ya da ulaşılması zor ortamlarda<br />
riskli işlerde görev alanlar ve yalnız çalışanların çalışanların durumlarından anlık olarak haberdar<br />
gerçek zamanlı olarak takip edilebilmesinin olabilmeyi ve müdahale sürelerini kısaltmayı<br />
önemini vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu: sağlıyoruz.”<br />
“Çalışma hayatının en temel konuları arasında yer<br />
.<br />
100 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
Sektörel<br />
Ortama ve ihtiyaca uygun ISG çözümleri<br />
Her sektörün kendi ihtiyaçlarına nokta atışı<br />
çözümlerle cevap verdiklerini söyleyen Ok,<br />
“Wipelot ISG kategorileri altında sunduğumuz bu<br />
çözümlerden bir diğeri; iş makineleri, çalışanlar<br />
veya ekipmanlar arasında meydana gelebilecek<br />
kazaları önlemeye yönelik bir yaklaşma-çarpışma<br />
uyarı sistemi olan Wipelot SafeZone. Başka bir<br />
çözümümüz ise koronavirüs pandemisine karşı<br />
sosyal mesafe kurallarına uygun, güvenli ve izole<br />
bir çalışma ortamı oluşturmaya katkı sağlayan<br />
Wipelot SDS Sosyal Mesafe İzleme ve Uyarı<br />
Sistemi. Riskli işlerde çalışan veya yalnız başına<br />
çalışan işçinin durumunun ve konumunun gerçek<br />
zamanlı olarak izlenmesini sağlayan Wipelot<br />
Lone Worker ve çalışma ortamındaki sıcaklık,<br />
nem, gaz, ışık gibi bilgileri ölçerek değerlendirme<br />
imkânı sunan Wipelot OTX de iş sağlığı ve<br />
güvenliğine yönelik çözümlerimiz arasında yer<br />
alıyor.” şeklinde konuştu.<br />
7/24 kesintisiz ve gerçek zamanlı takip<br />
Sadece yeni nesil teknolojik çözümlerle özellikle<br />
havaalanları, şantiyeler, maden ocakları gibi<br />
kilometrelerce karelik alanlarda tam kontrol<br />
sağlamanın mümkün olduğu belirten Ok,<br />
sözlerine şöyle devam etti: “Wipelot IoT sistemleri;<br />
işçinin çalışma anında durumunu gözetim altında<br />
tutuyor, kaza geçiren işçinin bulunduğu bölgeyi<br />
bildiriyor ve işçiye müdahale süresini kısaltarak<br />
çalışma ortamını güvenli hale getiriyor. Ayrıca iş<br />
ortamının ve çevrenin zarar görmesini engelliyor.<br />
Çalışma ortamının nem, sıcaklık, gaz gibi<br />
değerlerinin artması veya azalması durumunda<br />
olayı sorumlulara bildiren Wipelot IoT, acil durum<br />
anında işçi yoklaması yapıyor. 7 gün 24 saat<br />
kesintisiz ve gerçek zamanlı olarak çalışan Wipelot<br />
sistemi, işçi veya ekipmanın hangi bölgede, ne<br />
kadar süre çalıştığını belirleyip işçi performans<br />
değerlendirmelerinde kullanılacak verileri toplayarak<br />
işgücü ve zaman kaybını da önlüyor.”<br />
101
.<br />
102 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Makale<br />
Bir Bayilik Örneği<br />
ZAFER ÖZCİVAN<br />
Sektör Uzmanı / Ekonomist<br />
zozcivan@hotmail.com<br />
Biraz geriye gidelim… 2000’li yıllarda büyük bir Satış modeli konusunda bayilik sistemi<br />
üretim işletmesinin satış müdürlüğü görevinde<br />
bulunuyorum. 1979 yılında İstanbul Üniversitesi<br />
İşletme Fakültesi ikinci sınıfta iken Tahtakale’de<br />
açtığım kendi firmamın faaliyetlerine son verip söz<br />
konusu firmaya geçmiştim. Kendi işimi bırakma<br />
nedenim ekonomik verileri çok okuduğum için<br />
benim gibi sermayesiz kimselerin döneminin<br />
benimsemiş, Türkiye genelinde 10-15 tane uzun<br />
vadeli iş birliği yapabilecek bir nevi satış ortakları<br />
arayışı içindeydik. Çünkü patronların diğer işi bu<br />
modelde oluşmuştu. Türkiye genelinde bayilik ağı<br />
oluşmasını sağlamak sadece benim görevimdi.<br />
Tabii ki benimle birlikte patronlarım da bu<br />
oluşumun içinde idi. Patronlara sunduğum listede<br />
sona ereceğini öngörebilmemdir. Ardından 330 müşteri ismi belirlemiştim ama yukarıdaki<br />
kamuoyunda anayasa fırlatması diye anılan 2001<br />
ekonomik krizi çıktı. O dönemde sabit kur sistemini<br />
benimseyen Bülent Ecevit, Mesut Yılmaz, Devlet<br />
Bahçeli koalisyonu tarafından kurulan hükümet iş<br />
başındaydı. Krizler birlikte dolar 685 TL’den 1500<br />
TL seviyelerine çıktı. Birçok meslektaşım ya işi<br />
bırakmak zorunda kaldı ya da zorunlu olarak işini<br />
kaybetme durumuyla karşılaştı.<br />
Satış müdürlüğünü üstlendiğim işletmede patronlar<br />
son derece çalışkan ve işlerini iyi yapan kişilerdi.<br />
kritere göre kabul görmeyince 50 veya 60’a kadar<br />
indirgedim. Bunların firma detay bilgilerini, satış<br />
potansiyellerini, rakiplere karşı tutumunu, personel<br />
durumlarını, araç ve donanımlarını tek tek çok iyi<br />
bildiğim için son derece detaylı rapor etmiştim.<br />
Çünkü daha önce de aynı sektörün içinde<br />
olduğumdan neredeyse bütün Türkiye’yi ve bizim<br />
sektör mensuplarını son derece iyi tanımaktaydım.<br />
Mantık olarak bize bağımlı olarak çalışabilecek<br />
(rakiplerin ürünleri satmasına engel olmayacak<br />
Bu işle birlikte yürüyen ikinci işleri de sektöründe şekilde), fabrikayı kendi fabrikasıymış gibi<br />
lider durumundaydılar.<br />
görebilecek, şahsi menfaatlerini ön planda
Makale<br />
tutmayan, bizim de adayın şirketini kendimizin<br />
gibi düşünebileceğimiz, uzun vadeli düşünen<br />
bayi adaylarını patronlarla birlikte ziyaretlere<br />
başlamıştık. Bu ziyaretlerde kendi başıma gittiğim<br />
de oluyordu ama her konuyu detaylı olarak rapor<br />
ediyordum. Öte yandan biz de bayinin haklarını<br />
koruyacağımızı, bölgelerde bayilerin satış<br />
olayında karşılaşmayacakları şekilde bayilikler<br />
kurmak istiyorduk. Başka bir deyişle her bayilik<br />
isteyenin teklifini kabul etmiyorduk. Çünkü her<br />
sektörde olduğu gibi bizim sektörde de rekabet<br />
ortamı gündemde idi. Ayrıca anlaşma yaptığımız<br />
bayimize kazanç sağlamak temel ilkelerimizden<br />
sadece bir tanesi idi.<br />
Yaklaşık iki ay süren bayi adaylarını ziyaret ettikten<br />
sonra patronların bana olan güveni iyice artmıştı.<br />
Fabrika açılış merasiminde benim öngördüğüm<br />
bayi adaylarını beş yıldızlı bir otelde İstanbul’da<br />
misafir etmiştik ve patronların bayi adaylarına<br />
en azından göz aşinalığı olmuştu. Ziyaretler<br />
sırasındaki izlenimleri ise yaptığım raporlamanın<br />
doğru olduğunu kanıksadılar. Bir de benim<br />
çalışkanlığım ve açık sözlülüğüm büyük patronun<br />
çok hoşuna gitmişti ve işimi severek ve isteyerek<br />
yaptığım alenen ortadaydı.<br />
Bayilik oluşturmak kolay bir işlem değildir. Her<br />
iki tarafın menfaat çizgilerinin kesişme noktasını<br />
bulmak gerekir.<br />
Bu arada 8 veya 10 bayi istediğimiz çizgilerde<br />
oluşturmuş ve verimli şekilde çalışmalara<br />
başlamıştık. İşletme prensiplerimiz gereği Türkiye<br />
genelinde optimal bayi ağını oluşturmamız<br />
gerekiyordu ve bunun için aradığımızı buluncaya<br />
kadar zamanımız vardı.<br />
Bölgenin birinde 1-2 meslektaşımızla çalışmaya<br />
başlamıştık ama bir türlü verim alamıyorduk ve<br />
bizim prensiplerimizle bağdaşmayan, sadece<br />
kendi çıkarları doğrultusunda faaliyet göstermekte<br />
idiler. Ben de tabii ki satıcılık gereği yaptığım<br />
ziyaretlerde bunları irdeliyor, kendime göre çözüm<br />
üretmeye çalışıyordum.<br />
Söz konusu bölgede yeni faaliyete başlamış daha<br />
önceden tanıdığım dürüst, ilkeli, hesabını bilen,<br />
kendine güven sahibi, müşteri portföyü oldukça<br />
geniş, yeterli araç ve gereç donanımına sahip,<br />
personeli son derece çalışkan bir meslektaşıma<br />
hayırlı olsun ziyaretine gittim. Biraz genel sohbetten<br />
sonra sıra iş sohbetine gelmişti. Sayın arkadaşım<br />
o gün bütün işlerini bırakmış ve zamanının çoğunu<br />
bana ayırmıştı. Birbirimize çalışma koşullarımızı<br />
anlatarak söze başlamıştım. Bizim firmanın<br />
bayilerine karşı tutumunu, ileriye dönük amaçlarını<br />
detaylı olarak anlatınca, bayi adayımızın gözleri<br />
açılmış, “böyle bir firma ben iş hayatında görmedim”<br />
demişti. Diğer bir deyişle iş birliği yapabileceğimiz,<br />
bizim prensiplerimizi kabul eden, bizim de ona<br />
elimizden geleni yapabileceğimiz kanısı karşılıklı<br />
olarak oluşmuştu. Bir yerde çok uzun vadeli bir<br />
satış ortaklığının temellerini atmaktaydık. Bir<br />
müddet daha detaylardan bahsettikten sonra artık<br />
benim ayrılma vaktim gelmişti ve vedalaşarak<br />
ayrılıp arabayla İstanbul yoluna aynı akşam<br />
çıkmıştım.<br />
Sıra, patronlara yaptığım görüşmeyi raporlayarak<br />
onların düşüncelerini almaya gelmişti. Öyle ki son<br />
derece sevinçliydim ve patronların hayır diyeceği<br />
aklımın ucundan bile geçmiyordu. İstanbul’a<br />
sabaha karşı gelmiştim ve eve uğrayıp direk<br />
şirkete gitmiştim. Derken patronlarla toplantıda<br />
olayı detaylarına kadar anlattım. Tesadüf olacak<br />
ya ikinci işimizin toplantısı varmış ve ertesi gün<br />
patronlar o bölge yolcusuymuş. Sevincim bir kat<br />
daha artmıştı. Çünkü patronlar bayi adayımızın<br />
kendisi ile tanışacak, yerini yurdunu göreceklerdi<br />
ve benim işim kolaylaşacaktı.<br />
Aynen düşündüğüm gibi oldu ve patronlar<br />
adayımızı çok beğenmişler. Özellikle büyük<br />
patronum o kişiyi çok beğendiğini ifade etmişti<br />
ve biz bayimizi belirlemiş olduk, hemen ardından<br />
çalışmaya başladık. Hafızam beni yanıltmıyorsa<br />
2002 yılı idi.<br />
Bayilik görüşmeleri yaparken söz verdiğimiz<br />
desteklere epey bir ilave yaparak desteğimizi<br />
esirgemedik. 8-10 ilde yemekli, müzikli müşteri<br />
toplantılarında davetleri bayimiz yapıyordu. Biz<br />
sadece sponsorluğu üstlenmiştik. Bunun yanında<br />
promosyonlar, özel bilgilendirme ziyaretleri gibi<br />
bayimizin istekleri doğrultusunda destek vermeye<br />
devam ettik.<br />
Bu arada beklediğimizin üstünde satış rakamları<br />
elde ettiğimizi de belirtmek isterim. Bugün <strong>2021</strong><br />
yılı olduğuna göre neredeyse 20 yıl süren bir iş<br />
birliğinin tamamlanmasına az kaldı. Bu arada<br />
ben sağlık problemlerim nedeniyle 2011 yılında<br />
görevimden ayrılmıştım. Buna rağmen patronlarla<br />
görüşmelerimiz devam etmektedir.<br />
SÖZÜN ÖZETİ: Başarı için inanmak, güvenmek<br />
herkes için esas alınmalıdır. Güven olmayan,<br />
birbirlerine inanmayan birliktelikler uzun vadeli<br />
olamayacağı kesindir.<br />
103
.<br />
104 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Makale<br />
Bilgisizi İkna!<br />
Alim Doğan Özcivan<br />
Metalürji Yüksek Mühendisi<br />
Açıkça anlaşılan bu pek olası bir durum değildir.<br />
Zira cahilin kafasında kendi bildiğini doğru sanma<br />
ve inat vardır. Bu nedenle de kendi ego dünyası<br />
haricini kabullenmeyi küçüklük ve yenilgi sayar,<br />
kendi kendine kusursuzluğuna inanmıştır. Asla<br />
kendi dediğinden başka fikirlere itibar etmez,<br />
edemez.<br />
demişti ki Rahmetli hocamız ABD de MIT’den<br />
birincilikle mezun olmuş süper zeki ve son<br />
derece mütevazı birisi idi. Arkadaşlardan birisi<br />
hocam Amerika’da 3 ayda İngilizceden “derslere<br />
başlayabilir” sertifikasını nasıl alabildiniz? Diye<br />
sorduğunda, arkadaşlar Türkiye’de Fransızca<br />
biliyordum da o nedenle İngilizce kolay oldu<br />
diyecek kadar mütevazi.<br />
Aynı zamanda cahilin kafasında acaba veya<br />
hangisi doğru diye bir kavram olmayıp genelde<br />
peşin hükümlüdür. “Bir cahili 40 âlim ikna edemez”<br />
denir ya. Tam tamına gerçektir. Belki de kendi<br />
dünyasında bu kavramları düşünebilme yetisi<br />
yoktur. Amacı ne ise beyin ona yönelik çalışır.<br />
Çok eskilerde Malzeme hocamız Prof.Dr. Recep<br />
SAFOĞLU anlatmıştı. Perşembe Pazarından bir<br />
banyo bataryası alıp takmış. Ama batarya arızalı<br />
Cahil bilmediğini fark etmediğinden ikna mümkün<br />
olmaz veya çok çok zor. Evde vakumlu süpürgenin<br />
sık sık kâğıt torba patlatmasına mühendis<br />
olan koca, vakum, ters basınç artışı nedeniyle<br />
patladığını, bunun olmaması için süpürge fırçası<br />
ya da borunun hava alamayacak şekilde yere<br />
yapıştırılmaması gereğini söylediğinde, sevgili<br />
eşi kocasının sözüne asla itibar etmez. Patlayan<br />
akıtıyor. Götürüp satıcıya batarya arızalı diyecek torbaları değiştirip süpürmeye devam eder.<br />
olmuş ki der demez olmaz yanlış takmışlardır. Ben<br />
taktım deyince bak tabii gördün mü bir tamirciye<br />
taktıracaktın. Yav kardeşim tamirci benden iyi<br />
takacak değil ya deyip kendini tanıtmak zorunda<br />
Hâlbuki kocasının hayatı fabrikalarda çok değişik<br />
iş ortamlarında vakum pompalında geçmiş,<br />
fizikokimya okumuş birisidir amma hiç bunlardan<br />
haberi olmayan eş her zaman galiptir.<br />
kalmış. Ve neden sonra değiştirmeyi başarabildim
Makale<br />
İnsanların bulunduğu konumu erişilmez görmesi<br />
de bir cehalet çeşididir. Köyde içme suyu kabotajı<br />
yapılacaktır. Köyün öğretmeni, öğrencisinin İller<br />
Bankasında bu işleri yaptığını, gelip nezaret<br />
etmesini rica edebileceğini muhtara söyler. Peki<br />
denip telefon açılır. Çalışmada ilgili mühendis<br />
gelip yardımcı olacaktır. Zaman geçer; öğretmen<br />
köye gelir su işini sorar. -Falanca geldi mi yardım<br />
etti mi? Muhtar “hayır gelmedi” der. - Yav muhtar<br />
mühendis işi etüt edip sizi yönlendirecekti. Muhtar,<br />
gayet kendinden emin, “gerekli etüdü ben yaptım”<br />
der. Öğretmen pes eder. Yav bunca okudum<br />
ben bile etüt yapamam diye kafasından geçirip<br />
uzaklaşır. Birkaç yıl sonra durum anlaşılır. Köy<br />
Hizmetleri mühendisi suyun kaynağına gelip bir<br />
bakar ki perişan. Köylüler yıllarca dış kirliliğe açık<br />
bir kaynaktan su içmişler. Ama muhtar gene Özel<br />
İdare teknik ekibini yönlendirmeye çalışmaya<br />
devam eder. Boru döşemesi için yükselti farkına<br />
bakılırken, muhtar gene karışır. Boru şuradan<br />
gedecek değilse bu evlere su gitmez deyince,<br />
ekipten birisi Muhtar sus artık suyun çıkmasının<br />
sadece yüksekliğe bağlı olduğunu yola bağlı<br />
olmadığını sertçe söylemek zorunda kalır. Böyle<br />
söylediği için de üzülmüştür görevli ama arkadaşı,<br />
o adam ikide bir küstahça konuşmaktan, işe<br />
karışmaktan çekinmiyor sen de biraz sertçe izah<br />
ettiğin için üzülüyorsun. Üzülme kumaşa göre<br />
makas der.<br />
Her zaman nezaketle davranış toplumda hâkim<br />
olmalı ancak herkesin kavrayış ve olgunluğu aynı<br />
değil.<br />
Üniversiteden çok kıymetli ve mütevazı bir<br />
profesör her yıl memleketine gelip eş dost<br />
akrabaları ile yemekte buluşup hasbihal<br />
ederler. Ancak oradakilerin çoğu onun titrinden<br />
habersizdirler. Haberi olan ilçe ricalinin de halk<br />
içinde tanındıklarından egoları tavan modundadır.<br />
Hoca ilçesindeki ortaokul-lise öğrencilerinin<br />
eksikleri olanları İstanbul’daki iş adamlarından<br />
temin edebileceğini nelerin ihtiyaç olduğunun<br />
listelenmesini ister. Yemekte bulunan İlçe Müftüsü<br />
son derece mağrur bir eda ile “listeler bana gelsin<br />
ben sana gönderirim” diye hiç de inceliği olmayan<br />
bir cümle kurar, ortalık yaz ortasında buz kesilip<br />
sessizlik çöker.<br />
Derken hocanın bir öğrencisi hocam neler ihtiyaç<br />
biz okulları bir bir gezer bilgi alır ve listeyi size<br />
takdim ederiz der nezaketle.<br />
Umarız yurdumuz bilgi ile yüklü görgülü, birbirine<br />
saygılı çok geniş halk katmanlarına kavuşur.<br />
105
Sektörel<br />
E- Ticarette En Sık Yapılan 20 Hata<br />
Pandemi başladıktan itibaren bugüne kadar 2- E-ticaret sitesi kaotik bir temaya sahipse,<br />
küçüklü büyüklü 40 bin yeni e-ticaret sitesi hey yerden pop-up’lar, renkli kutular çıkıp<br />
açıldığını ifade eden TOBB E-ticaret Meclisi duruyorsa, kullanıcı hiçbir şey satın almadan<br />
Üyesi, Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu siteden çıkacaktır. Aynı şekilde sitenin çok yavaş<br />
Cenk Çiğdemli, “Pandemiyle beraber e-ticaret olması, ödeme adımı dahil her kategoride uzun<br />
sektöründeki bu hızlı büyüme, sektöre hareket süre beklemek zorunda kalması da kullanıcı<br />
kazandırdığı gibi bazı hataların da göze batmasına deneyimini negatif yönde etkileyecektir. Siteye<br />
neden oldu” dedi. Çiğdemli, altyapıdan kargo mobilden giriş yapan kullanıcıya masaüstü site<br />
süreçlerine, reklamdan müşteri deneyimine kadar gösterilmesi de siteden derhal çıkma sebebidir.<br />
e-ticarette en sık yapılan ve tüketicileri online Bu tür siteler Google’da bile artık görünür<br />
alışverişten soğutan 20 hatayı sıraladı.<br />
olamamalarına rağmen hala var.<br />
1- Bir e-ticaret sitesinin yapabileceği en hatalı 3- Alışveriş adımlarında formu ne kadar uzatır<br />
davranışlardan biri, KVKK kapsamında izinli ve gereksiz bilgi isterseniz müşteriyi o kadar çok<br />
dahi olsa cep telefonu numaralarına devamlı itersiniz. Bir e-posta adresi, cep telefonu, şifre<br />
mesaj atmak olacaktır. Potansiyel müşterinin ve adres bilgisi yeterlidir. Bazı eski sitelerde,<br />
alışveriş yapacağı varsa da bu kadar sık rahatsız kullanıcı siteye üye olmasına rağmen her<br />
edildiğinde yapmayacaktır. Bir site, SMS ve seferinde adres ve kredi kartı bilgilerini yeniden<br />
bildirim göndermek için izinli olduğu kendi kayıtlı girmek zorunda kalıyor. Bu tür sitelerde kaydet<br />
müşterisine bile ayda birkaç seferden faza mesaj özelliği bulunmuyor. Bu da alışverişlerde pratiklik<br />
veya e-posta göndermemelidir. Mobil uygulama arayan e-ticaret müşterisi için sıkıcı bir durum.<br />
üzerinden ise haftada bir iki defadan fazla bildirim<br />
göndermek itici olur.<br />
4- E-ticaret altyapısını mutlaka profesyonel bir<br />
.<br />
106 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
altyapı firmasından sağlamalısınız. Çok ucuza<br />
e-ticaret sitesi yapılamaz. Yapılan en büyük<br />
hatalardan biri ucuza, firma bile olmayan şahıslara<br />
site yaptırmaktır. İnternette ucuza e-ticaret<br />
sitesi ilanı veren firmalarla çalışmamalısınız. Bu<br />
tür ilanlar veren yazılım firmalarının paravan,<br />
sahte yapılanmalar olma olasılığı var. Ayrıca<br />
sitenizde açık kaynak kodlu ücretsiz yazılımlar<br />
kullanılmadığından da emin olmalısınız. Ücretsiz<br />
yazılımlar başınıza dert açabilir, yaşayacağınız<br />
problemler zarar etmenize yol açarak atarı<br />
yüzünden pahalıya denk gelecektir.<br />
5- Ürün fotoğrafının çok küçük olması, üzerinde<br />
oynanarak gerçek ürünle alakasız hale getirilmiş<br />
olması, satılan ürün yerine daha kaliteli bir<br />
benzerinin fotoğrafının konulması sahtekarlıktır<br />
ve kullanıcıları sitenizden soğutur. Ürün görselleri<br />
müşterinin ürünü kafasında canlandırabileceği<br />
kadar net olmalıdır. Birkaç farklı açıdan fotoğraf<br />
çekilmelidir.<br />
6- Ürün açıklamaları detaylı olmalı ancak en<br />
önemli bilgiler ilk üç cümlede aktarılmış olmalıdır.<br />
Çünkü çoğu insan uzun açıklamaları okumak<br />
istemez. Ancak okumak isteyen detaycılar için de<br />
özenli bir açıklama yazısı hazırlanmalıdır.<br />
7- Müşterinizi doğru entegre edilmemiş<br />
reklamlarla da bezdirebilirsiniz. Örneğin müşteri<br />
bir paten aldı diyelim, site müşterinin bilgisayarına<br />
bir çerez atıyor ve ürünü satın almış olsa bile<br />
aylarca internette çeşitli sayfalarda paten reklamı<br />
göstermeye devam ediyor. Bu da kullanıcı<br />
deneyimini negatif etkiliyor.<br />
8- Çalışmayan ve yanlış yönlendirilen butonlar<br />
e-ticaret sitelerinde sık yapılan hatalardan biridir.<br />
Mesela sepete eklenen ürünü göstermeyen<br />
butonlar yüzünden birçok müşteri sepete<br />
geldiğinde aynı üründen on tane eklemiş<br />
olduğunu fark ediyor. Mutlaka eklenen ürünlerin<br />
sepette olduğu bilgisi verilmeli, hatta müşteri önce<br />
sepete yönlendirilmeli, ardından alışverişe kaldığı<br />
yerden devam etme butonuyla devam etme<br />
seçeneği olmalı. En büyük sorunlardan biri de<br />
geri git butonlarında yaşanıyor. Geri git butonları<br />
daima bir önceki sayfaya götürmelidir ama çoğu<br />
zaman en başa, ana sayfaya yönlendirir. Bu da<br />
kullanıcının tüm adımları baştan alması anlamına<br />
gelir ki çoğu kişi bunu yapmak istemez ve siteden<br />
çıkar.<br />
9- Kullanıcı müşteri hizmetlerinden bilgi almak<br />
isteyip de ulaşamazsa, yaptığı alışveriş hakkında<br />
sorgulama yapamazsa siteye olan güveni<br />
sarsılır. En başarılı e-ticaret sitelerinin müşteri<br />
hizmetlerine en çok önem veren firmalar olması<br />
tesadüf değildir.<br />
10- İnternetten alışverişin en önemli kuralı,<br />
sitelerin bir iade politikası olmasıdır. Kullanıcı,<br />
hangi şartlarda ürünü iade etme hakkı olduğuna<br />
dair mutlaka bilgilendirilmelidir.<br />
11- Mobil uygulamanın çok yavaş çalışması<br />
ve uygulamanın kullanıcı deneyimine önem<br />
verilmeden geliştirilmiş olması da sık rastlanan<br />
sıkıntılardan biri.<br />
12- Uygulamanın web siteden farklı içeriğe<br />
sahip olması yapılan hatalardan biridir. Web<br />
sitesiyle mobil uygulama arasında kampanya,<br />
indirim veya stok bilgileri konusunda entegrasyon<br />
yapılmayabiliyor bazen. Uygulamada görünen<br />
bir ürün aslında stoklarda bitmiş olabiliyor. Aynı<br />
anda güncelleme olmaması tüketicinin sinirlerini<br />
bozacak ve sosyal medyada sizi şikayet edecek<br />
duruma gelecektir.<br />
107
.<br />
108 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com<br />
Sektörel<br />
13- Web sitesi ile mobil uygulamanın fırsatlar<br />
konusunda birbirinden ayrılmaması da büyük<br />
15- Sitenizi açtıktan sonra dikkat etmeniz gereken<br />
en kritik konulardan biri de veri yedeklemesidir.<br />
hata. Eğer biri sizin uygulamanızı telefonuna Verilerinizi en azından birkaç günde bir<br />
indirmişse ona bir ayrıcalık tanımanız, özel yedeklemelisiniz. Böylece sitenizin olası bir siber<br />
fırsatlar, kampanyalar sunmanız gerekir. saldırıya uğrama ihtimaline karşı verilerinizi<br />
Uygulamayı indirmenin bir avantajı olmayacaksa,<br />
kullanıcı biraz inceleyip, alacağını alıp uygulamayı<br />
telefonundan silmeye meyilli olacaktır.<br />
korumuş olursunuz. Veri yedeklememek sık<br />
karşılaşılan hatalardan biri. Ayrıca bir e-ticaret<br />
sitesinde SSL sertifikası mutlaka olmalıdır. Bunun<br />
yanı sıra 3D Secure hizmetinin de açık olması<br />
14- Sosyal medya hareketlerine bakacak olursak,<br />
markanın hesaplarında fazlaca paylaşım yapması<br />
da bir hatadır. Kullanıcı zaman akışında her an<br />
sizi görmeyi istemez. Ayrıca sosyal medyada<br />
paylaşılan ürünün, sitede veya uygulamada nasıl<br />
bulunacağına dair bir ibare yazılmaması veya bir<br />
yönlendirme yapılmaması da en sık karşılaşılan<br />
yanlışlardan biri. Sosyal medya hesaplarında<br />
sahte takipçi satın alınması çok sık yapılan bir<br />
yanlış. Ne kadar çok takipçim olursa o kadar<br />
tavsiye edilir. Çünkü 3D Secure ile müşteri,<br />
ödemeyi yaptığına dair bir SMS onaylaması<br />
yapmak zorundadır. Bu onaylama, hem müşteri<br />
hem de satıcı için güveni artırır. Özellikle e-ihracat<br />
için 3D Secure çok kritik. Bazen art niyetli kişiler<br />
ürün eline ulaştıktan sonra ‘ben böyle bir alışveriş<br />
yapmadım’ diyerek bankasından para iadesi<br />
alabiliyor. Bu durumda mağdur olan site sahibi<br />
oluyor. Hem parasını alamıyor hem de üründen<br />
oluyor.<br />
güvenilir veya popüler görüneceğini sanıyor bazı<br />
satıcılar. Oysa sosyal medyada aktif olan hemen<br />
herkes artık sahte takipçili hesabı ayırt edebilecek<br />
tecrübeye sahip. Her şeyin organik büyümesi<br />
lazım. 100 bin takipçiniz var ama paylaşımlarınızı<br />
16- Sadece Instagram gibi sosyal medya<br />
hesaplarından satış yaparak, kullanıcının sizi<br />
ziyaret edebileceği bir e-ticaret sitenizin olmaması<br />
da hata. Sosyal medya hesapları aracılığıyla<br />
3 kişi beğeniyorsa, bu durum marka algısı yapılan e-ticaret modeli s-ticaret olarak<br />
açısından güçsüz görünmenize yol açar.<br />
adlandırılıyor ve gitgide yaygınlaşıyor. Ama bir<br />
e-ticaret siteniz olmadığı sürece insanlara kredi
kartıyla satış yapmak zor olur. E-ticaret sitesi<br />
olmayan bir sosyal medya satıcısına kimse güven<br />
duymayacaktır. Bir kere alışveriş yapanın da ikinci<br />
defa yapması zor olacaktır. Güven sorunundan<br />
dolayı kredi kartı ile ödeme alamaması satıcının<br />
işlerinin büyümesine engel olduğu gibi, kapıda<br />
ödeme seçeneğinin dezavantajlarına da maruz<br />
kalıyor. Müşteri vazgeçtiği zaman kapıda ürünü<br />
çevirebiliyor.<br />
17- Sosyal medyada gelen iyi veya kötü yorumlara<br />
mutlaka hızla geri dönüş yapmak gerekir. Aldığı<br />
üründen hayal kırıklığına uğramış, memnun<br />
olmamış tek bir kişi kısa sürede binlerce, on<br />
binlerce kişiye ulaşarak markanızı kötüleyebilir.<br />
Buna meydan vermemek için en ufak bir sorunda<br />
bile müşterinin gönlünü alacak şekilde samimi bir<br />
diyalog kurmalı ve sorunu halletmelisiniz.<br />
18- Çok fazla reklam vermek de hatalı bir<br />
davranış. Özellikle Y kuşağı, samimi olmayan, her<br />
yerde önüne çıkan, sosyal bir yanı bulunmayan<br />
tanıtımları itici buluyor. Yeni trend inanılır ve<br />
gerçek hikayeler üretmek. Bunun için güvenilir<br />
sosyal medya fenomenleri ve takipçi sayısı<br />
çok olmasa da saygınlığı olan influencer’lar<br />
ile kampanyalar düzenlenebilir. Görece az<br />
takipçisi olan influencer’ları küçümsemeyin. Sizin<br />
markanıza uygun 30 bin takipçili bir hesap, sizinle<br />
alakasız olan 1 milyon takipçili hesaptan daha<br />
iyidir.<br />
19- Eğer e-ihracat yapacaksanız profesyonel bir<br />
altyapı firması ile çalışmalısınız. Sitenizin çoklu dil<br />
ve lokasyon seçeneğine sahip olması, her ülkenin<br />
kendi para birimiyle mal alımı yapabilmesine<br />
olanak sağlayacak bir altyapıya sahip olması<br />
gerekir. Özellikle hedeflediğiniz bir ülke var<br />
ise, o ülkenin kültürel kodlarına uygun bir web<br />
sitesi tasarlanması da önemlidir. Bunun için site<br />
arayüzü ülkelere göre ayarlanabilecek bir altyapı<br />
gerekir. Aksi halde yaptığınız reklam harcamaları<br />
boşa gidecektir.<br />
20- Kargo ücretleri ne kadar yüksek ve kargo<br />
hizmeti ne kadar kalitesizse müşterinin sitenizden<br />
ikinci kez alışveriş yapma olasılığı o kadar düşer.<br />
Ürünü geç çıkarmak en büyük hatadır. Söz<br />
verilen güne kadar gönderim yapılmalıdır. Online<br />
alışveriş yapan müşteriler, yaptıkları alışverişin<br />
kendilerine tam olarak kaça mal olacağını da<br />
bilmek ister. Alışveriş tamamlanmadan önce,<br />
sepet bedeline ilave olarak gönderinin kargo<br />
bedelinin de eklenmesi, belirsizliğin giderilmesi<br />
adına önemlidir.<br />
109
Sektörel<br />
Ahşap, Metal ve Cam Yüzeylerde<br />
Kalekim’den “1411 Technopur” Çözümü<br />
Ürün performansı ve uygulamada sağladığı kolaylıklarla profesyonellere en<br />
iyi çözümleri üreten Kalekim, ahşap, metal ve cam gibi zorlu yüzeylerdeki<br />
seramik uygulamalarına, reçine esaslı yapıştırıcı grubunda bulunan ürünü 1411<br />
Technopur ile güçlü çözümler sunuyor.<br />
Farklı kullanım alanlarında güçlü etki<br />
Beton, metal, ahşap yongalı çimentolu<br />
levha, ahşap ve alçıpanel gibi yüzeylerin<br />
yapıştırılmasında son derece etkili olan 1411<br />
Technopur çok amaçlı kullanıma sahip olup,<br />
alttan ısıtmalı zemin uygulamalarında, parke<br />
yapıştırılmasında ve Kalebodurun Türkiye<br />
seramik sektörüne kazandırdığı dünyanın en<br />
ince seramiklerinden biri olan Kalesinterflex’in<br />
yapıştırılmasında mükemmel çözüm sunmaktadır.<br />
Yüzey hazırlığı nasıl olmalı?<br />
• Uygulama yapılacak yüzey mutlaka temiz, kuru<br />
Ahşap, metal, ahşap yongalı çimento levha<br />
ve sağlam olmalıdır.<br />
veya epoksi ile kaplanmış zorlu yüzeylere<br />
• Metal yüzeylerde paslanmış bölgeler varsa<br />
yapılacak seramik uygulamalarında mükemmel<br />
zımparalama veya kumlama gibi mekanik<br />
ve uzun ömürlü bir yapışma için reçine esaslı<br />
yöntemlerle temizlenmelidir.<br />
yapıştırıcıların kullanılması önerilmektedir.<br />
• Metal ve cam yüzeyler yapışmayı engelleyecek<br />
kalıntıların temizlenmesi için asetonla silinmelidir.<br />
Kalekim’in geliştirdiği yüksek esnekliğe ve<br />
• Ahşap yüzeylerde mutlaka sağlamlık kontrolü<br />
yapışma gücüne sahip solvent içermeyen<br />
yapılmalı, gerekli durumlarda tamir edilmelidir.<br />
poliüretan yapıştırıcısı 1411 Technopur, ahşap,<br />
• Eski epoksi boya kaplı yüzeyler ise mutlaka yağ<br />
metal, cam gibi zorlu yüzeylerde, kaplama<br />
gibi kalıntılardan arındırılmalıdır.<br />
malzemelerini astar kullanımına dahi gerek<br />
kalmadan yapıştırmaya imkan sağlıyor.<br />
1411 Technopur’dan tam performans almak için<br />
ise derz dolgu uygulamasında poliüretan esaslı<br />
derz dolgu mastiği 8021 Kalepolymas kullanımı<br />
öneriliyor.<br />
İç ve dış mekanlarda uygulanabilen, yüksek<br />
yapışma ve hareket kabiliyetine sahip Kalepolymas,<br />
birleşim noktalarındaki derz hareketini karşılar ve<br />
sızdırmazlık özelliğini korur. Birçok yüzeyde astar<br />
kullanımına gerek kalmadan mükemmel yapışma<br />
sağlayan ürün, hacim kaybına uğramayarak,<br />
çekme ve büzüşme yapmaz. Metal, alüminyum,<br />
ahşap, cam, paslanmaz, galvanizli veya siyah<br />
çeliklerin, mermer, doğal taş, granit gibi farklı yapı<br />
elemanlarının birleşim noktalarının yalıtımında<br />
kullanılır.<br />
.<br />
110 Nisan <strong>2021</strong> . www.istanbulhirdavatfuari.com
113