02.03.2023 Views

IT NetWork Şubat-Mart 2023

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>IT</strong><br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

20 <strong>Şubat</strong> • 06 <strong>Mart</strong> • <strong>2023</strong> • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr<br />

Anker Türkiye, İsrail ve Orta Asya<br />

Ülke Müdürü Cem Bodur<br />

Yaşamınıza konfor ve değer katıyoruz…<br />

Türkiye korsan yazılım<br />

kullanımında ilk 15’te!<br />

<strong>2023</strong>’te siber güvenlik alanında<br />

bizi neler bekliyor?


Bilim ve Teknoloji Önceliğimiz Olmalı!<br />

Dünya’nın üzerinde görülen, şiddetiyle ilk sıralarda yer alan Kahramanmaraş merkezli olup 10 ilde hissedilen asrın felaketi olarak<br />

adlandırılan depremin ardından ortaya çıkan büyük yıkımın izleri uzun zaman hafızalarımızdan silinmeyecek. On binlerce<br />

yitirilen canın ardından yaraların sarımı sanırım çok zaman alacak. Ülkemizin altından bu kadar fay hattı geçerken, tehlike yüz<br />

yıllardır böyle sürerken yerleşim yerleri için yapılması gereken o kadar şey varken bu yaşanılanlar büyük can acıtıyor…<br />

1999 depreminin Türkiye tarihinde bir milat olarak kabul edilmesi gerektiğini söyleyerek geçirdiğimiz o kadar yıl sonra görüyoruz<br />

ki; değişen bir şey olmamış, evlerimiz, iş yerlerimiz yani konutlarımız yine bizim birer katilimiz gibi duruyor karşımızda.<br />

Peki, bu tarz bir yer yapısına sahip ülke sadece bizimkisi mi? Tabi ki hayır. Dünya üzerinde depremlerle sallanan ancak kendisine<br />

yaşadığı olumsuzluğu milat kabul edip sonrasında ciddi yaptırımlar ve sıkı tedbirler ile 9 şiddetinde sarsıntılara dayanıklı yapılar<br />

yapan Japonya karşımızda bir örnek olarak duruyor. Şili ve diğerleri gibi birçok örnek verebileceğimiz bu değişimleri biz niye<br />

yapamadık, yapamıyoruz?<br />

Yer etütlerinin, zemin analizlerinin yapıldığı bir alana, çok ciddi yaptırımlar ve üst seviye sağlamlıkla yapılacak yapıların<br />

kontrolleri tavizsiz, kişi ya da kurum ayırt etmeksizin herkes için yapılmalı. Dünyada nasıl yapılıyorsa ülkemizde de yapılmaması<br />

için hiçbir neden yok. Teçhizat dersen var, insan gücü dersen var, bilim dersen var, teknoloji dersen var, akıl dersen var. Yapılması<br />

gereken sadece ahlaklı bir yönetim ve takip ile, gerektiğinde ciddi yaptırımlar uygulayarak sıkı denetleme ışığında yeni yerleşim<br />

alanlarının bundan sonrası için yapılmasıdır. Ha, bundan öncekilerin müsebbibi kim ve kimler ise mutlaka karşılığını bulmalıdır.<br />

Bundan sonrası için daha fazla canlar yanmaması, daha fazla hayaller yok olmaması için herkes üzerine düşeni fazlasıyla yapmalı.<br />

Ülke olarak ilk günden itibaren yaşanılan bu felakette tek vücut olabilmeyi başardığımız gibi, istesek Türk Milleti olarak<br />

yapamayacağımız bir şeyin olduğuna inanmıyorum. Yeter ki; doğruluğu, dürüstlüğü ve ahlakı elden bırakmayalım. Tüm ülkenin,<br />

binlerce STK ve kurumlarının bir arada yaptıkları yardım çalışmaları tüm dünya tarafından takdirle karşılandı. Teknoloji<br />

sektörümüzün de bu yardımlar ve çalışmalar içerisinde önlerde yer alması sektörün bir ferdi olarak bizi gururlandırdı.<br />

Yeni bir umut yeni bir yaşam ve yeni bir anlayış ile bundan sonrasında her şeyin daha iyi olması ümidiyle. Umarım yaşanılanlar son<br />

acılar ve çıkarılacak dersler de son olur.<br />

Bilim ve teknolojinin düstur edinildiği, dost işi değil, hak işi olan, hak edilen gibi yapılan işlerin olduğu güzel günler gelmeli…<br />

Her şeyin en güzelini yaşayacağımız güzel günlerde görüşmek üzere…<br />

Hoşça kalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


8<br />

Türkiye’de<br />

e-ticaret hacmi<br />

geçtiğimiz yıla<br />

oranla %116 arttı<br />

16<br />

Turkcell’in<br />

sürdürülebilir<br />

satış kanalı<br />

uygulamaları<br />

genişliyor<br />

20<br />

Wellbees, 2022<br />

yılının çalışan<br />

esenliği<br />

haritasını<br />

çıkardı


20 <strong>Şubat</strong> - 06 <strong>Mart</strong> <strong>2023</strong><br />

<strong>IT</strong><br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

34<br />

Türkiye’nin<br />

ilk ve tek<br />

dijital stil<br />

danışmanı<br />

‘Elsiva’<br />

31<br />

AR ve VR<br />

Teknolojileriyle<br />

Dijital tat ve<br />

koku alabilecek<br />

miyiz?<br />

44<br />

Acer, <strong>2023</strong><br />

Türkiye Pazarı<br />

hedeflerini<br />

paylaştı<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yaşamınıza konfor<br />

ve değer katıyoruz…<br />

Anker Türkiye, İsrail ve Orta Asya Ülke Müdürü Cem Bodur<br />

Ürün yelpazesi ile kullanıcısının<br />

hemen hemen her alanda<br />

kullanabileceği teknolojileri sunan,<br />

girişim ekosisteminin lider global<br />

markalarından Anker’in 2022 yılı<br />

hedeflerini, öne çıkan ürünleri, <strong>2023</strong><br />

yatırımlarını ve sektörle buluşacak<br />

teknolojik yenilikleri Anker Türkiye,<br />

İsrail ve Orta Asya Ülke Müdürü<br />

Cem Bodur ile konuştuk. Son 5<br />

yılda gerçekleştirdikleri yatırımlarla<br />

Türkiye olarak merkez ülke konumuna<br />

eriştiklerini ve yeni dönemde de<br />

kullanıcıların yaşamlarının her anına<br />

konfor ve değer katmaya devam<br />

edeceklerini söyleyen Bodur, gelecek<br />

hedeflerinin detaylarını; mevcut ürün<br />

gamını genişletirken yepyeni ürün<br />

tiplerini de kullanıcı ile buluşturmak,<br />

perakende tarafında da ayak izlerini<br />

artırmak olarak bahsetti…<br />

4<br />

Anker’in 2022 yılı hedefleri<br />

nelerdi, yılı nasıl kapattı?<br />

Anker olarak geçen yıl dünyanın yetkili pazar<br />

araştırma kuruluşu olan Euromonitor International’ın<br />

perakende satış istatistiklerine<br />

göre, dünyanın 1 numaralı şarj markası seçildik.<br />

2022 yılında müşterilerimizle buluşturduğumuz<br />

inovatif ürünlerimizle hayatları<br />

kolaylaştırmaya devam ettik. Anker Türkiye<br />

olarak son 5 yıl içinde en hızlı büyüyen<br />

pazarlar arasına girmeyi başardık. İsrail ve<br />

Orta Asya ülkelerinin operasyonlarının da<br />

Türkiye’ye bağlanmasıyla birlikte Türkiye,<br />

merkez ülke konumuna geldi. Bu durum da<br />

2018 yılından bu yana hızlı bir büyümeyle<br />

sonuçlandı. Küresel olarak yaşanan finansal<br />

gelişmeleri de göz önüne aldığımızda geçmiş<br />

yıllara oranla sektör zor zamanlardan<br />

geçiyor. Ancak tüketicilerin zorunlu olsa<br />

da ihtiyaçlarını karşılama amacıyla hala<br />

kaliteli ve premium markalara yönelerek<br />

doğru tercih yapması bizim de yılı daha iyi<br />

bir noktada kapatmamızı sağladı.<br />

Globalde ve ülkemizde öne<br />

çıkan ürünlerden bahseder<br />

misiniz?<br />

Yeni ve gelişmiş teknolojilerle müşterilerimizin<br />

yaşamlarının her anına konfor<br />

ve değer katan Anker olarak akıllı yaşam<br />

teknolojilerine öncü yaklaşımlar geliştiriyoruz.<br />

Şarj cihazlarımızda kullandığımız<br />

Power IQ, MultiProtect, GaN II ve IPA<br />

teknolojileri gibi teknolojiler, tüm cihazları<br />

şarj etmek için 6 bağlantı noktasına<br />

ve 10 yıllık kullanım ömrüne ve kesintisiz<br />

güce sahip yeni taşınabilir güç istasyonu<br />

Powerhouse ürünümüz sektörde öncü<br />

olarak kabul ediliyor. Her bütçeye uygun<br />

kulaklık, hoparlör ve ses sistemi sunan<br />

Soundcore kategori markamızdaysa<br />

ACAA, HearID, Aktif Gürültü Engelleyici,<br />

VoiceRadar, VoiceShield ve MagicSight<br />

gibi alanında uzman teknolojilerden yararlanarak<br />

kullanıcılarımızı son teknolojilerle<br />

buluşturuyoruz.<br />

Ev yaşamının konforu ve güvenliği üzerine<br />

teknolojiler geliştiren eufy kategori markamızdaki<br />

robot süpürgelerimizde iPath lazer<br />

navigasyon, AI Map haritalama, güçlü emiş<br />

teknolojisi gibi önemli teknolojilerden yararlanırken;<br />

akıllı güvenlik sistemleri sunduğumuz<br />

eufy security kablosuz güvenlik<br />

kameralarımızda bulunan uçtan uca şifreli<br />

yerel depolama ve yapa zeka destekli cihaz<br />

entegrasyonu, solar enerji ile kesintisiz güç<br />

gibi teknoloji alanında ön plana çıkan özellikleri<br />

kullanıyoruz. Projeksiyon cihazları<br />

alanında taşınabilir ve portatif özellikleriyle<br />

pek çok kullanıcının beğenisini kazanmış<br />

Nebula kategori markamızda ise otomatik<br />

odak, DLP IntelliBright ve sinematik ses<br />

gibi özellikler kullanıcıların beklentilerini<br />

aşıyor. Nebula çatısı altında dünyanın en<br />

kompakt lazer projeksiyon cihazı Cosmos<br />

Laser 4K ile kullanıcılar sinema keyfini her<br />

yere taşıyabiliyor. Kurulumu son derece<br />

kolay olan bu cihaz; 4K ekran kalitesi, AiFi<br />

teknolojisi ve Dolby Ses özellikleri sizi aksiyonun<br />

ortasına davet eden 3 boyutlu bir ses<br />

evreniyle fark yaratıyor.


2022 yılında tüketici<br />

tercihleri nasıl evrildi?<br />

Özellikle Anker ve kategori markalarımız<br />

olarak ülkemizde gelişmesine katkımızın<br />

bulunduğu ve müşteriler ilk giriş seviyesinde<br />

aldıkları ürünlerde 2022 yılında üst<br />

modellere geçtiğini gözlemledik. Bu durum<br />

özellikle robot süpürge ve bluetooth kulaklık<br />

ürün tiplerinde geçerli. Örneğin mopsuz<br />

süpürgeden mopluya, dumb süpürgeden<br />

lazer navigasyonluya, TWS kulaklıktan<br />

ANC kulak üstüne geçiş var. Yani içerisinde<br />

inovasyonu ve teknoloji barındıran ürünler<br />

daha çok tercih ediliyor diyebiliriz. Bunun<br />

yanı sıra verilen teknik servis hizmeti büyük<br />

önem taşıyor. Müşteriler ürünü satın<br />

almadan önce gördükleri ilgiyi, satın aldıktan<br />

sonra da gösteren, ürününün arkasında<br />

duran markaları tercih ediyor.<br />

Dijitalleşmenin tüketici<br />

elektroniğine yansıması<br />

nasıl oldu?<br />

Önemli bir soru var kendimize sormamız<br />

gereken, tüketiciler adına düşünen, onlar<br />

için öğrenen ve karar veren makinelerin<br />

çağında rekabet koşulları ne olacak?<br />

Söz konusu rekabet olduğunda her<br />

yeni gelişmenin markalar açısından<br />

yeni zorluklar getirdiği düşünülür<br />

ancak belirsizlik döneminde fırsat<br />

yaratmak pazarlama biliminin en önemli<br />

fonksiyonlarından biridir.<br />

Her yeni rekabet evresi yeni sadakat koşulları<br />

üretiyor. Web 3.0, blockchain gibi teknolojileri<br />

konuştuğumuz bir dönemde, tüketicilerin sadakatini<br />

kazanma konusunda yetersiz kalan<br />

bazı markalar tutarlı ve işbirliği içinde nesne<br />

iletişim protokolleri geliştirerek rekabet avantajı<br />

elde edebilir, tüketicilerin zihninde yerini<br />

sağlamlaştırmış kimi markalar ise karar verici<br />

makineler nezdinde itibar kaybedebilir.<br />

Tüketiciler yerine nesnelerin karar vermesinin<br />

tüketiciler açısından bir ihtiyaç olduğunu<br />

düşünürsek şimdilik rekabetin yeni döneminde<br />

de inovasyon ile tüketici ihtiyaçlarını<br />

birleştiren markaların avantaj kazanacağını<br />

düşünüyorum. İşte tam da bu noktada Anker<br />

olarak bizim de yeni dönemdeki en önemli<br />

gündem maddelerimizden bir de bu.<br />

Son dönemde tüketicide<br />

öne çıkan başlıklar neler<br />

oldu? Sizin bu talepleri<br />

karşılayan ürünlerinizden<br />

bahseder misiniz?<br />

Tüketiciler artık kullanacakları cihazların<br />

mümkün olduğunca akıllı olmasını, diğer<br />

platformlar ile ortak olarak yönetilebilmesini<br />

bekliyor. Ürünlerimizin Google ve Apple<br />

gibi akıllı ev otomasyonu uygulamalarını<br />

desteklemesinin yanı sıra kendi inhouse<br />

uygulamalarımız üzerinden daha fazla<br />

özelliğe ulaşılması da markamızın tercih<br />

edilmesinin nedenlerinden… Özellikle eufy<br />

Security ürünlerimizde kuracağınız akıllı<br />

bir ekosistem senaryosu ile telefonunuza<br />

dokunmanıza gerek kalmadan alarmlarınızı<br />

kurulması, ışıklarınızın yanıp sönmesi,<br />

temizliğin evi terk ettiğinizde otomatik<br />

başlaması, en önemlisi de kablo sorunundan<br />

kurtularak kolay kurulum gibi birçok<br />

aksiyon alınması mümkün oluyor. Bu da<br />

eufy Security ürünlerine olan ilgiyi artırıyor.<br />

Anker’in Ar-Ge çalışmaları<br />

hakkında bilgi verir misiniz?<br />

Bu noktada önümüzdeki<br />

dönemde yeni ürün grup/<br />

kategori çeşitliliğinde<br />

farklılıklar görecek miyiz?<br />

Girişim ekosisteminden gelen bir marka<br />

olarak Ar-Ge ve inovasyona sürekli<br />

yatırım yapıyoruz. Global olarak Ar-Ge<br />

yatırımlarımız 128 milyon doları aştı. 3 binin<br />

üzerindeki çalışanımızın yarısından fazlası<br />

Ar-Ge departmanında görev alıyor. Anker<br />

olarak 1478’den fazla teknoloji patentine sahibiz.<br />

Uyumluluk, dayanıklılık ve taşınabilirlik<br />

kavramlarını ön planda tutarak ürünlerimizi<br />

tasarlıyoruz. Yatırımlarımızı ve Ar-Ge harcamalarımızı<br />

kullanıcıların ihtiyaç duyduğu<br />

ürünlerde akıllı teknolojilere öncülük etmek<br />

üzere yapıyoruz. Kullanıcıların ihtiyaçlarına<br />

yanıt veren, çözüm olan ürünler geliştiriyoruz.<br />

Tüketicilerin yaşadıkları olumlu ya da<br />

olumsuz deneyimlerde yeni ürün çalışmalarımızda<br />

kritik bir öneme sahip oluyor. Ar-Ge<br />

yatırımlarımızı da bu mantıkla oluşturuyoruz.<br />

Daha iyi bir deneyim için neler yapabiliriz?<br />

Kullanıcılarımızın tercih ettiği ve görmeyi<br />

arzuladığı özellikler neler? Bu gibi soruları<br />

sorarak her yeni ürünümüzde daha önceki<br />

ürünümüzün üzerine koyarak ilerliyoruz.<br />

Anker Türkiye olarak <strong>2023</strong><br />

hedefleriniz nelerdir? Sizce<br />

bu yıl öne çıkacak tercih ve<br />

teknolojiler neler olacak?<br />

<strong>2023</strong> yılında global ciromuzu yüzde 35, Ar-Ge<br />

yatırımlarımızı ise bir önceki yıla göre yüzde<br />

10 oranında arttırmayı hedefliyoruz. Türkiye<br />

pazarında ise 2018 yılından bu yana çift<br />

haneli büyümemizi sürdürüyoruz. 2022’yi<br />

hedeflediğimiz cironun üzerinde kapattık.<br />

<strong>2023</strong> yılında bu başarımızı sürdürmeyi öngörüyoruz.<br />

Mevcut ürün gamımızı genişletirken yepyeni<br />

ürün tiplerini de kullanıcılara sunmak, perakende<br />

tarafında ayak izlerimizi artırmak<br />

öncelikli hedefimiz. <strong>2023</strong> yılı içinde taşınabilir<br />

güç istasyonları, Anker Make 3D printer,<br />

smart glass gibi yeni ürün kategorilerimizle<br />

portföyümüzü genişletmeyi planlıyoruz.<br />

Geçtiğimiz günlerde Anker olarak kiosk konseptiyle<br />

İstanbul Akasya AVM’de tüketicilerle<br />

buluşmaya başladık. Akasya AVM’de hizmet<br />

veren Anker kiosk’u ziyaret edenler tüm kategorilerdeki<br />

marka ve ürünleri detaylı inceleme<br />

ve deneyimleme imkanını yakalıyor. Kiosk’umuz<br />

en yeni ürünleri keşfetmek ve satın<br />

almadan önce test edip deneyimlemek için<br />

benzersiz bir fırsat sunuyor. Bunun yanı sıra<br />

Teknosa, Media Markt ve D&R gibi kanallarda<br />

mevcut olan stant sayımızı artırmayı da<br />

hedefliyoruz. Son olarak gerçekleştirdiğimiz<br />

iş birliği sonucu Vatan mağazalarında da Anker<br />

ürünlerimizin sergileneceği bilgisini de<br />

paylaşmak isteriz.<br />

<strong>2023</strong> sonrasında kısa ve<br />

uzun vadede hem ürün hem<br />

satış stratejilerinizi, yol<br />

haritanızı öğrenebilir miyiz?<br />

2022 yılsonu itibarıyla tüm ana zincir teknoloji<br />

mağazalarında ve online satış sitelerinde<br />

ürünlerimizi bulmak mümkün. <strong>2023</strong><br />

yılında ise özellikle yeni getirmeyi planladığımız<br />

ürün tiplerinde yapı market, spor<br />

mağazalarında ulaşılabilir olmayı planlıyoruz.<br />

Akasya AVM’de ilk kiosk deneyimimize<br />

dayanarak ilk Anker mağaza açılışı<br />

da <strong>2023</strong> planlarımız arasında yer alıyor.<br />

<strong>2023</strong> sonrası için Anker mağaza sayımızı<br />

artırmayı, hedeflediğimiz büyüme rakamını<br />

yakalamayı ve müşterilerimize her<br />

zaman olduğu gibi en iyi hizmeti sunarak,<br />

yüksek müşteri memnuniyetine ulaşmayı<br />

planlıyoruz.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye korsan yazılım<br />

kullanımında ilk 15’te!<br />

Dijitalin iş süreçlerinin merkezine dönüşmesi, korsan<br />

yazılım kullanımında artışı da beraberinde getirdi.<br />

Araştırmalar dünya çapında 5 kişiden yaklaşık ikisinin<br />

yazılımlar için lisans bedeli ödemediğini gösterirken,<br />

Türkiye en çok korsan yazılım kullanılan 14. ülke oldu…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

İş süreçlerinin dijitalleşmeyle ofis programları ve<br />

tasarım yazılımları her iş bilgisayarının olmazsa<br />

olmazına dönüşürken, korsan yazılım kullanımı<br />

da kritik bir sorun halini aldı. Revenera Compliance<br />

Intelligence tarafından yürütülen araştırmalarda,<br />

dünya çapında 5 kişiden yaklaşık ikisinin<br />

(%37) yazılımlara lisans ödemediği görüldü.<br />

Öte yandan Türkiye, dünya sıralamasında en çok<br />

korsan yazılım kullanılan 14. ülke oldu.<br />

Maliyeti 46 milyar doları aştı<br />

Kurumsal ölçekte yazılım geliştiren teknoloji<br />

şirketleri veya platformlar abonelik modelleri<br />

geliştirse de korsan yazılım kullanımının önüne<br />

geçilemedi. Küresel çapta yazılımlara lisans<br />

ödenmemesi probleminin 46,3 milyar dolar maliyete<br />

sebep olduğu tespit edildi. Dünyada en çok<br />

korsan yazılım kullanılan 5 ülke ise Çin, Rusya,<br />

ABD, Hindistan ve Almanya olarak sıralandı.<br />

Bulut dönüşümün ve servis modelinin Türkiye’deki<br />

kullanıcılar ve işletmeler tarafından tam<br />

olarak benimsenemediğini belirten Hepsilisans.<br />

com Kurucusu Emre Arslan, “Kullanıcılar, profesyonel<br />

ihtiyaçları için kullanacakları ofis yazılımlarını,<br />

antivirüs programlarını, işletim sistemi<br />

yükleme dosyalarını yasa dışı yazılım paylaşımı<br />

yapan internet sitelerinden indiriyor. Bunu yalnızca<br />

bireysel kullanıcılar değil, küçük ölçekli işletmeler<br />

dahi yapabiliyor” dedi.<br />

Siber riskler daha çok maliyete<br />

sebep olabilir<br />

Lisanssız yazılım kullanmanın bir suç olmasının<br />

yanı sıra siber güvenlik risklerine de davetiye<br />

çıkardığını vurgulayan Emre Arslan, “Korsan<br />

yazılımları dağıtan yasa dışı internet siteleri, bu<br />

yazılım dosyalarını modifiye ederek içlerine zararlı<br />

yazılımlar yerleştirebiliyor. Bu dosyaların<br />

bilgisayarlarda çalıştırılmasıyla virüs kişisel bilgisayarlara<br />

ve ortak ağa bağlı diğer bilgisayarlara<br />

bulaşabiliyor. Bu durum da kullanıcıların kişisel<br />

bilgilerini ve şifrelerini çaldırmasına yol açabiliyor.<br />

Wordpress gibi içerik yönetim sistemlerinin<br />

eklenti ve temalarına eklenen virüslü kodlar ise<br />

internet sitelerini zararlı sitelere dönüştürebiliyor.<br />

Özellikle işletmeler, aylık lisans bedellerini<br />

ödemekten kaçınmak için tercih ettikleri bu yolla<br />

daha büyük maliyetlerin altına girebiliyor. Üstelik<br />

kişi ve kurumlar Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu<br />

ile Türk Ticaret Kanunu kapsamında hapis cezası<br />

dahi alabiliyor” dedi.<br />

“Kişisel ya da profesyonel<br />

kullanımlar için lisans satın<br />

alınmalı”<br />

Virüs risklerinin yanı sıra korsan yazılımların<br />

üreticilerin yaptığı son güncellemeleri alamadığını,<br />

özellikle işletim sistemleri veya antivirüs yazılımları<br />

söz konusu olduğunda bu durumun programları<br />

zamanla işlevsiz kıldığını da hatırlatan<br />

Hepsilisans.com Kurucusu Emre Arslan, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “İşletim<br />

sistemi, Microsoft Office, antivirüs, VPN, tasarım<br />

ve SEO araçları, Wordpress tema ve eklenti ile<br />

Adobe Creative Cloud çözümlerinin lisanslarını<br />

hesaplı fiyatlarla sunan Hepsilisans olarak bireysel<br />

veya kurumsal her kullanım için lisans<br />

bedelinin ödenmesini, abonelik satın alınmasını<br />

öneriyoruz. Bu yazılımların çoğu Türkiye pazarında<br />

dolar üzerinden fiyatlandığı için işletmeler<br />

veya bireysel kullanıcılar için maliyetler yüksek<br />

olabiliyor. Hepsilisans olarak çeşitli ürün ve platform<br />

için sunduğumuz lisans seçenekleriyle tüm<br />

kullanıcıların profesyonel yazılımları, oyunları ve<br />

platformları engellere takılmadan kullanılabilmesine<br />

olanak tanıyoruz.”<br />

Panasonic Connect, yeni nesil KAIROS Canlı<br />

Prodüksiyon Platformunu duyurdu<br />

6<br />

Panasonic Connect Europe, en gelişmiş canlı prodüksiyon<br />

platformu olan yeni nesil KAIROS’u duyurdu<br />

ve İspanya’nın Barselona kentinde düzenlenen<br />

ISE <strong>2023</strong>’te ziyaretçilere gelişmiş bir önizleme<br />

imkanı sundu. Yeni sürüm, iki yeni güçlü ve sessiz<br />

Core anabilgisayarı ekleyerek platformun halihazırda<br />

yenilikçi GPU işlemesini daha büyük ve<br />

daha karmaşık prodüksiyonları destekleyecek<br />

şekilde genişletiyor. Bu sayede her zamankinden<br />

daha fazla sayıda daha büyük ekrana zengin içerik<br />

sunmasını sağlayarak Kairos ekosistemini<br />

büyütüyor.<br />

Yayın stüdyolarından uzaktan prodüksiyona ve<br />

canlı spor ve konser etkinliklerinin akışına kadar<br />

çeşitli prodüksiyonlar için ideal olan KAIROS,<br />

yenilikçi CPU/GPU mimarisi ile birçok eski anahtarlayıcı<br />

donanım kısıtlamasını ortadan kaldıran<br />

Yeni platform, daha karmaşık prodüksiyonlar için daha<br />

fazla güç, yedeklilik imkanı, giriş ve çıkışlarla donatılıyor<br />

ve her zamankinden daha sessiz çalışıyor…<br />

geleneksel anahtarlayıcı işlevlerini sanallaştırıyor.<br />

Ek olarak sadece SDI ile çalışan anahtarlayıcıların<br />

bire bir giriş kısıtlamalarını ortadan kaldırmak<br />

için çok formatlı Çevik G/Ç özelliğini kullanıyor.<br />

Mevcut giriş seviyesi KC100, 3ME yayın değiştirici<br />

kullanabilecek prodüksiyonları desteklemek için<br />

daha esnek bir platform sunuyor ve KC1000, daha<br />

büyük ve daha karmaşık ekranlar için bu işleme<br />

kapasitesini iki katına çıkarıyor. Duyurulan yeni<br />

sürümler de AT-KC200 ve AT-KC2000 olmak üzere<br />

iki yeni KAIROS Core anabilgisayarını ekliyor.<br />

Yeni KC200, bağlantı seçeneklerini ve işlem gücünü<br />

KC100’ün ötesine taşıyor ve KC2000, kaynak<br />

ve çıkış sayısı için KC1000’in iki katına çıkararak,<br />

işleme performansını en az yüzde 30, klip oynatıcı<br />

kapasitesini toplam 900GB’a kadar yüzde 500<br />

artırarak şimdiye kadarki en yüksek kapasiteyi<br />

sunuyor.<br />

Her iki model de yeni 4RU kasa, düşük fan hızlarında<br />

yüksek hava akışına sahip. Gürültüyü<br />

de önemli ölçüde azaltıyor ve platformun doğrudan<br />

hareketin yanına yerleştirilmesini sağlıyor.<br />

KAIROS platformu, eş zamanlı SDI, ST 2110<br />

ve akış desteği ile IP ve bulut iş akışlarına geçişi<br />

yerel olarak destekliyor. ST 2110 desteği, Panasonic’in<br />

en yeni ST 2110 uyumlu kameraları olan<br />

AW-UE160 PTZ ve AK-PLV100GJ Cinelive stüdyo<br />

kamerasına bağlantıyı kolaylaştırıyor ve çoklu<br />

kamera prodüksiyonları için en uygun seçenek<br />

haline geliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Şirketlerin enerji kaybına dijital takip çözümü<br />

Mevzuattaki değişiklikler, birçok şirketin üretime odaklanmasını<br />

zorlaştırdığı gibi büyük iş ve emek gücü kaybına<br />

da yol açıyor. Şirketler için büyük bir enerji israfına<br />

yol açan mevzuat değişiklikleri, dijitalleşmenin, iş takibi<br />

alanına da sıçramasına yol açarken; risk yönetimi,<br />

mevzuat uyum fonksiyonunun hayata geçirilmesi, cezai<br />

yaptırımlar ve itibar kayıplarının önlenmesi, şirketler<br />

açsından hayati önem taşıyor…<br />

Türkiye’de her geçen gün değişen mevzuat<br />

düzenlemeleri, uyum risklerinin<br />

etkili yönetilmesini zorunluluk haline<br />

getirdi. Değişen mevzuatı takip etmekte<br />

zorlanan ve çeşitli cezai yaptırımlarla<br />

karşı karşıya kalan şirketlerin yardımına<br />

Rasyotek yetişiyor. Sağlıktan eğitime,<br />

bilişimden e-ticarete kadar Türkiye’de<br />

çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren binden<br />

fazla şirket ve kuruma hizmet veren<br />

Rasyotek, geliştirdiği sistem sayesinde<br />

mevzuat değişikliği kaynaklı cezai yaptırımların<br />

yanı sıra şirketlerin maddi kayıplarını<br />

da önlüyor.<br />

Rasyotek Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Haldun Pak, her alanda ve her sektörü<br />

ilgilendiren mevzuat düzenlemelerinin<br />

arttığı günümüzde, uyum risklerinin<br />

yönetilmesinin şirketler açısından hayati<br />

önem taşıdığına dikkat çekti. Mevzuat<br />

uyum fonksiyonunun risk yönetimi,<br />

cezai yaptırımlar ve itibar kayıplarının<br />

önlenmesi bakımından kritik bir rol<br />

üstlendiğini belirten Haldun Pak,<br />

şunları söyledi:<br />

“Türkiye’nin ilk bilişim holdingi<br />

olma yolunda emin adımlarla<br />

ilerliyoruz”<br />

“Mevzuat düzenlemelerine uyum sağlanması<br />

ve oluşabilecek uyumsuzluk<br />

risklerinin etkili bir şekilde yönetilebilmesi<br />

bakımından önemli bir işlev gören<br />

mevzuat uyum fonksiyonunun geliştirilmesi<br />

bakımından Rasyotek olarak önemli<br />

atılımlar gerçekleştiriyoruz. ‘Teknolojik<br />

insan’ ilkesiyle farklı sektörlerden<br />

yüzlerce şirkete sunduğumuz rehberlik<br />

ve danışmanlık hizmeti ile Türkiye’nin<br />

ilk bilişim holdingi olma yolunda emin<br />

adımlarla ilerliyoruz. Eğitimden sağlığa,<br />

bilişimden e-ticarete kadar Türkiye’nin<br />

önde gelen ilk 500 şirketi içerisinde yer<br />

alan 150 kuruluş ve 40 farklı holdinge<br />

sunduğumuz referans projeler ve danışmanlık<br />

hizmetleriyle Amerika ve Avrupa<br />

başta olmak üzere ihracat çalışmalarına<br />

da hız kesmeden devam ediyoruz.”<br />

Sektörün kurucusu ve lideri<br />

Sektörün hem kurucusu hem de lideri<br />

olarak SGK ve İŞKUR teşviklerinin yanı<br />

sıra Kurumsal SGK Danışmanlığı, Bordro,<br />

Bilişim Hukuku, KVKK Farkındalık<br />

Eğitimleri, Veri Güvenliği ve Teknoloji,<br />

Yoğun Bakım Bilgi Yönetim Sistemi,<br />

Sağlık Bilişim Çözümleri ve E-ticaret<br />

gibi farklı işkollarında başarılı girişimleri<br />

sürdürdüklerini ifade eden Haldun<br />

Pak, şöyle konuştu: “Türkiye’de yayımlanan<br />

yeni mevzuatlara uyum günden<br />

güne zorlaşıyor. Tüm sektörlerdeki değişiklikleri<br />

takip etmek ve ceza almadan<br />

tüm süreci yürütmek, işgücü piyasasının<br />

önündeki engellerden biri. Birçok<br />

şirket üretim ve ihracatın dışında kalan<br />

birtakım işleri yürütmekte ve bu süreci<br />

yönetecek yetişmiş personel bulmakta<br />

zorlanıyor.”<br />

EYT’li çalışanları raporluyor<br />

Dijitalleşmenin öneminin farkında<br />

bir kuruluş olarak geliştirdikleri yazılımlarla<br />

şirketlerin insan kaynakları<br />

ve finans departmanlarının yükünü<br />

sırtlandıklarına dikkat çeken Rasyotek<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Haldun Pak,<br />

“Personel teşvik sistemleri yazılımlarının<br />

yanı sıra değişen ve <strong>2023</strong>’te de değişmeye<br />

devam edeceğini ön gördüğümüz bazı<br />

kanunlarda algoritmik hesaplamalarla<br />

danışmanlık vermeye, hızlıca geliştirdiğimiz<br />

EYT modülü ile şirketlerin EYT’li<br />

çalışanları raporlayıp <strong>2023</strong> yılı personel<br />

maliyetlerini öngörülebilir bir şekilde<br />

bütçelendirmesini sağlıyoruz. Öte yandan<br />

şirketlere hiçbir işyükü oluşturmadan<br />

yüksek teşvik kazancı sunmaya ve<br />

şirketleri kendi sektörlerinde yatırım<br />

yapmalarına yardımcı olarak kazançlarına<br />

odaklanmalarına destek oluyoruz”<br />

diye ifade etti.<br />

Süper portal yazılımı ile <strong>2023</strong> yılında<br />

da tedarikçilerine daha güçlü çözümler<br />

üreteceklerini de ifade eden Haldun Pak,<br />

geliştirdikleri yazılımlar ile müşteri süreçlerini<br />

kolaylaştırmaya devam edeceklerini<br />

sözlerine ekledi.<br />

7Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’de e-ticaret hacmi geçtiğimiz<br />

yıla oranla %116 arttı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

8<br />

Pandemi ile hızlı<br />

bir yükseliş<br />

eğilimi gösteren<br />

e-ticaret hacmi,<br />

2022 yılının ilk<br />

6 ayında da büyümeye<br />

devam<br />

etti. T.C. Ticaret<br />

Bakanlığı E-Ticaret<br />

Bilgi Sistemi<br />

(ETBİS) aracılığıyla açıklanan verilere<br />

göre, 2022 yılının ilk 6 ayı itibarıyla Türkiye’de<br />

e-ticaret hacmi bir önceki yılın<br />

aynı dönemine göre yüzde 116’lık artışla<br />

348 milyar TL olarak gerçekleşti. Bunun<br />

yüzde 38’lik kısmı sipariş adetlerindeki<br />

artıştan gelirken, yüzde 57’lik kısmı ise<br />

sepet tutarındaki artışa karşılık geliyor.<br />

Sipariş adetleri 2 milyar 294 milyona<br />

ulaşırken, e-ticaretin genel ticaret içerisindeki<br />

oranı yüzde 17,6’dan yüzde 18,5’e<br />

yükseldi.<br />

Raporda yer alan verilere göre, pandemi<br />

etkisiyle olumsuz yönde etkilenen havayolları,<br />

konaklama, seyahat gibi sektörler,<br />

bu yıl sırasıyla; yüzde 408, yüzde 344,<br />

yüzde 236 olarak e-ticaret hacminde bir<br />

önceki yıla göre ciddi büyüme oranlarına<br />

ulaştı.<br />

2022 yılı ilk 6 ay verilerine göre, toplam<br />

site ziyaretlerinin e-ticarete dönüşüm<br />

oranı yüzde 1,9’dan yüzde 2,5’a yükseldi.<br />

Bu orandaki artış, tüketicilerin e-ticaret<br />

alışkanlığının arttığının bir göstergesi<br />

olarak değerlendiriliyor.<br />

TÜBİSAD Yönetim Kurulu Üyesi ve E-Ticaret<br />

Komisyonu Başkanı Burak ERTAŞ,<br />

son yıllarda hayatımızda ve ticaretteki<br />

önemi iyice artan e-ticaret pazarında<br />

2022 yılının ilk 6 ayında gerçekleşen büyümenin<br />

dikkat çekici olduğunu ve önümüzdeki<br />

yıllarda da pazarın aynı şekilde<br />

büyümeye devam edeceğini düşündüğünü<br />

belirtti. Özellikle sipariş adedindeki<br />

yüzde 38’lik artışın pandemi etkisinin<br />

bitmesine rağmen tüketicilerin alışveriş<br />

davranışlarının kalıcı olarak değiştiğinin<br />

çok önemli bir göstergesi olduğunu<br />

vurguladı. Teknolojinin sürekli gelişmesi<br />

ile tüm dünyada e-ticaretin öneminin<br />

arttığını söyleyen Ertaş, “ETBİS verilerine<br />

göre 2022 yılının ilk 6 ayında ülkemizde<br />

e-ticaret hacmi bir önceki yılın<br />

aynı dönemine göre yüzde 116’lık artışla<br />

348 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu büyüme<br />

ile pazar dinamiklerinin çok hızlı<br />

değiştiği görülüyor. 2022 yılı itibarıyla<br />

ülkemizde ETBİS’e kayıtlı olup pazar<br />

yerlerinde e-ticaret faaliyetinde bulunan<br />

488.706 adet işletme bulunuyor. Bunun<br />

TÜBİSAD, Ticaret Bakanlığı E-Ticaret Bilgi Sistemi’nin<br />

(ETBİS) 2022 yılının ilk 6 ayı için açıkladığı verileri yorumladı.<br />

Sipariş adetleri yüzde 38, sepet tutarı yüzde<br />

57 arttı. Pandemi nedeniyle bir önceki yıl kan kaybeden<br />

sektörler bu yıl yükselişe geçti…<br />

yanında e-ticaret sayesinde tüketiciler<br />

daha fazla ürüne ulaşarak ve ürün seçeneklerini<br />

karşılaştırarak satın almaya<br />

karar verebiliyor. Dolayısıyla e-ticaret<br />

platformları, işletmeler ve tüketiciler için<br />

sağlıklı sektör dinamikleri oluşturulması<br />

en önemli konulardan biri olarak öne<br />

çıkıyor.” dedi.<br />

E-ticaret yasası ile<br />

sürdürülebilir ve sağlıklı bir<br />

büyüme bekleniyor<br />

TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Levent<br />

KIZILTAN, son yıllarda hızla büyüyen<br />

e-ticaret hacmini olumlu olarak değerlendirirken,<br />

bu konuyla ilgili hukuki<br />

düzenlemelerin de gündeme gelmesinin<br />

normal olduğunu söyledi. Haksız ticari<br />

uygulamaların önüne geçerek adil bir<br />

sektör dinamiği tesis etmek ve ülkemizdeki<br />

e-ticaret pazarının sağlıklı bir şekilde<br />

büyümesini sağlamak adına Temmuz<br />

ayında çıkarılan e-ticaret yasasını, sektör<br />

ve tüketici yönünden değerlendirdi.<br />

Kızıltan; e-ticaret yasasının, sektördeki<br />

girişimciliğe olan katkısını yorumlayarak;<br />

yeni girişimlerin sektörde faaliyet<br />

göstermesinin önünü açmak için yararlı<br />

olacak yeni düzenlemeler getirdiği<br />

vurgusunu yaptı. E-ticaret yasasının<br />

sadece işletmelere yönelik değil, tüketicilere<br />

yönelik faydalarına da değindi.<br />

“Platformların ve pazaryerlerinin süreçler<br />

ve organizasyon konusunda firmalara<br />

sağladığı “pazara giriş” olanaklarının<br />

yarattığı faydayı sürdürülebilir kılabilmek<br />

bir taraftan kurumsallaşmaya da<br />

katkıda bulunurken diğer taraftan da<br />

markaların kendi e-ticaret ortamlarının<br />

da sağlıklı çalışabilmesi, rekabet ve ürün<br />

yönetimi konusunda gelişmelerin de temin<br />

edilmesi son kullanıcılara sağlanacak<br />

değer yaratımı için son derece önemlidir.<br />

ABD’de daha serbest olan piyasa<br />

ortamlarına kıyasla Avrupa’nın kendi<br />

pazarlarını, firmalarını ve tüketicilerini<br />

korumaya yönelik önlemleri dikkatle<br />

izlenmeli, fayda sağlayacak düzenlemelerden<br />

yararlanma olanağı da mümkün<br />

olmalıdır. Ülkemizin yararına olan bu<br />

düzenlemenin hızlıca kanunlaştırılmasını<br />

sağlayarak yürürlüğe geçiren Ticaret<br />

Bakanlığı’nı kutlamak gerekir.” dedi.<br />

Dijitalleşen ekonomi olma<br />

yönünde ilerleyen Türkiye’nin<br />

yazılımcı ihtiyacı artıyor<br />

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de<br />

bilişim sektörü çok hızlı bir büyümenin<br />

içinde ve bu alanda nitelikli iş gücüne<br />

talep her geçen gün daha da artıyor.<br />

Dolayısıyla bu talebi karşılayacak<br />

nitelikli insan gücünü yetiştirmek ve<br />

elde tutmak da önemli bir konu olarak<br />

karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin özellikle<br />

yazılım alanında katma değeri oldukça<br />

yüksek olan ülkelerden bir tanesi<br />

olduğuna vurgu yapan Kızıltan; “Yetişmiş<br />

ve yetenekli bir elemanın kaybedilmesi<br />

ile şirketler önemli kayıplar veriyorlar.<br />

Teknolojinin hızının giderek arttığı,<br />

çevikleştiği ve akıllı teknolojilerin daha<br />

fazla gelişim gösterdiği bir dünyada nitelikli<br />

iş gücünün yaratılması ve tutulması<br />

kaçınılmaz önem taşıyor. Bilişim sektörünün<br />

hem ülke içinde hem de globalde<br />

değer yaratabilmesi için Ar-Ge ve Teknoloji<br />

Geliştirme Bölgelerinde (TGB) uzaktan<br />

çalışma şartlarının iyileştirilmesi,<br />

Türkiye genelinin TGB olarak sayılması,<br />

bireylerin özellikle de nitelikli genç iş gücünün<br />

sertifikalandırılması, teşviklerden<br />

faydalandırılması için çalışmaların<br />

hızlandırılması gerekiyor. Son yıllarda<br />

artan beyin göçünün önüne geçebilmek<br />

için ülkemizin gençlerine daha önceden<br />

söylemediğimiz, farklı ve yeni şeyler söylememiz<br />

gerekiyor.” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Tedarik zincirinde yapay<br />

zekalı dijital ağ dönemi<br />

Küresel tedarik zincirinde pandemi ile su yüzüne çıkan<br />

kırılganlıklar dijital dönüşümü hızlandırdı. Sektör<br />

oyuncuları, tedarik zinciri yönetiminde yapay zeka,<br />

IoT, dijital ikizler gibi yeni nesil teknolojilerin kullanımının<br />

2026’da tüm dünyada sektörün yüzde 25’ine<br />

yayılacağına dikkat çekiyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Covid-19 pandemisinin küresel tedarik<br />

zincirinde yarattığı kırılganlıklar,<br />

Rusya-Ukrayna Savaşı, Çin-ABD gerilimi<br />

ve global ekonomideki çalkantılar sonucu<br />

daha da derinlik kazanıyor. Bu süreçte<br />

firmaların tedarik zincirlerindeki<br />

risklere karşı yapay zeka, robotik otomasyon<br />

gibi gelişen dijital teknolojilere<br />

yönelimi de hızlanıyor. Yeni nesil teknolojilerin<br />

tedarik zinciri yönetiminin<br />

baştan sona yeniden kurgulanmasına<br />

olanak tanıdığını söyleyen Türkiye merkezli<br />

global yeni nesil teknoloji şirketi<br />

Cerebrum Tech Kurucusu ve Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Dr. Erdem Erkul, “Tedarik<br />

zinciri veri yoğun ve analitik bir süreç.<br />

Tedarik zincirinde karşılaşılabilecek<br />

temel riskler; tedarikçi kaynaklı, üretici<br />

arzı ve talep kaynaklı, lojistik ve çevresel<br />

faktörler olabilir. Yapay zekanın, daha<br />

doğru olarak insanların yapay zeka kullanımı<br />

becerisinin gelişmesi ile hataları<br />

azaltmak, maliyetleri düşürmek ve karar<br />

alma mekanizmalarını hızlandırmak<br />

adına tedarik zinciri süreçlerinde dijital<br />

bir dönüşüm hız kazanıyor. İnsan emeğine<br />

dayalı, sürecin son çıktı verileriyle<br />

şekillenen ardışık planlama yaklaşımı<br />

yerini eş zamanlılık ve hız odağında yapay<br />

zeka ve blok zincir tabanlı, nesnelerin<br />

interneti gibi gelişen teknolojilerin<br />

öne çıktığı bir dijital tedarik ağ yapısına<br />

bırakmaya başlıyor. Bu yeni yaklaşım şirketlere<br />

tedarik zincirinde optimizasyon<br />

sağlayarak rekabet avantajı sunuyor” değerlendirmesini<br />

yaptı.<br />

navlun yüklerini taşıma kapasitesi ile<br />

eşleştirme, uygun maliyetli rotalama<br />

benzeri uygulamalar ile uzak mesafeli<br />

tedarik zincirleri optimize edilebiliyor.<br />

Bu alana yapılan yatırımlar neredeyse<br />

finans teknolojilerine yapılan yatırımlar<br />

seviyesine yaklaştı. Kısa-orta vadede birçok<br />

ürün için mevcut kıtalararası tedarik<br />

zincirlerinin değiştirilmesi mümkün<br />

olmadığından, tedarik planlarını etkin<br />

yapmak ve en verimli şekilde bu ürünleri<br />

taşımak firmalar için oldukça kritik bir<br />

hal aldı. Depolama ve dağıtım süreçlerinde<br />

ise robotlaşma öne çıkıyor. Tesislerde<br />

insanlar ile direk etkileşimde olan robotlar<br />

(Co-Bot) yapay zeka ile insan zekasını<br />

birleştirerek iş gücü maliyetlerini düşürürken,<br />

insan denetiminin pozitif etkilerini<br />

de koruyor. Tanıma teknolojilerinde<br />

son yıllarda yaşanan hızlı ilerleme yapay<br />

zeka desteği ile birleşerek çalışanların<br />

çok karmaşık üretim aşamalarını hata<br />

yapmadan tamamlamasına, verimlilikte<br />

artışa ve kalite kontrol süreçlerinin iyileşmesine<br />

olanak sağlıyor” diye konuştu.<br />

Dijital ikizler sürecin<br />

optimizasyonunu sağlıyor<br />

Firmaların tedarikçiler, satıcılar ve lojistik<br />

ortakları ile eş zamanlı planlama<br />

ekosistemleri oluşturmalarının öneminin<br />

arttığını vurgulayan Dr. Erkul,<br />

“Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojileri<br />

üretim süreçlerinin dijital ikizlerinin<br />

oluşturulmasını, böylece eş zamanlı<br />

olarak üretim tesisi planının, montaj ve<br />

istasyonların tasarımlarının simüle edilebilmesini<br />

sağlıyor. Bu şekilde üretim<br />

süreçleri optimizasyonu kolaylaşıyor.<br />

Üç Boyutlu Simülasyonlar ve Metaverse<br />

uygulamaları ile de iş gücünün eğitimi,<br />

tasarım süreçleri ve ürünü müşteriyle<br />

buluşturma süreçleri hız kazanıyor.<br />

Gelişen 3D yazıcı teknolojileri ile şirketler<br />

her geçen gün oldukça geniş bir yedek<br />

parça, yarı mamul veya mamul portföyünü<br />

üretebilme imkanı buluyorlar. Bu<br />

şekilde çok sayıda ve uzak mesafedeki<br />

tedarikçiye bağımlı olmaktan kurtularak<br />

üretim süreçlerini kısaltabiliyorlar.<br />

Firmaların bu eş zamanlı dijital ekosisteme<br />

ayak uydurması çok önemli. Ancak<br />

bu dönüşümün tek etapta bir seferde<br />

gerçekleşmesi zor. Öncelikli alanlar<br />

belirlenerek atılacak adımların tespit<br />

edilmesiyle her firma kendi ekosistemini<br />

oluşturabilir” değerlendirmesini yaptı.<br />

10<br />

Dijitalleşme 3 yılda yüzde<br />

25’e ulaşacak<br />

Gartner’ın açıkladığı analize göre tüm<br />

dünyada şirketlerin tedarik zinciri<br />

yönetiminde dijital teknolojileri<br />

kullanım oranı 2026 yılında yüzde 25’e<br />

ulaşacak. Yeni nesil dijital teknolojilerin<br />

kullanım alanlarının her geçen gün<br />

daha da genişlediğini belirten Dr. Erkul,<br />

“Lojistik teknolojileri, depo yönetimi,


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Geleceğin Teknolojileri ‘Turkcell 6GEN<br />

LAB’ İle Türkiye’de inşa edilecek<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

12<br />

‘Daha iyi bir gelecek için üstün hizmetler’ vizyonuyla<br />

yıllardır teknoloji ve inovasyon alanında<br />

öncülük eden Turkcell, Türkiye’nin teknolojide<br />

sadece tüketen değil aynı zamanda üreten bir<br />

ülke olması yolundaki çalışmalarını sürdürüyor.<br />

1.100’e yakın Ar-Ge çalışanıyla şimdiye kadar<br />

birçok ulusal ve uluslararası projeye imza atan<br />

Turkcell, gelecek odaklı yaklaşımıyla Ar-Ge faaliyetlerini<br />

farklı bir boyuta taşıyor.<br />

Turkcell’in çalışmalarına başladığı “Yapay zeka<br />

yetenekleriyle donatılmış 6G otonom şebekeler”<br />

projesi, TÜBİTAK 1515 Öncül Ar-Ge Laboratuvarları<br />

Destekleme Programı kapsamında desteğe<br />

layık görüldü. Bu projeyle Turkcell, yeni nesil<br />

teknolojiler alanında araştırmalar yürütmek<br />

üzere Türkiye’ye uluslararası standartlarda bir<br />

laboratuvar kazandıracak.<br />

‘Turkcell 6GEN LAB’ projesinin lansman ve<br />

imza töreni; Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Bülent Aksu ile Genel Müdür Murat Erkan’ın ev<br />

sahipliğinde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa<br />

Varank, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı<br />

Ömer Fatih Sayan, Cumhurbaşkanlığı Dijital<br />

Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, TÜBİTAK<br />

Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Bilgi ve İletişim<br />

Teknolojileri Kurumu Başkanı Ömer Abdullah<br />

Karagözoğlu ve akademik dünyadan misafirlerin<br />

katılımıyla Turkcell Küçükyalı Plaza’da<br />

gerçekleşti.<br />

“Teknolojide küresel çekim merkezi<br />

haline geliyoruz”<br />

Turkcell’de düzenlenen törende konuşan Sanayi<br />

ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yüksek teknoloji<br />

üreten Türkiye’nin inovasyon altyapıları<br />

ve nitelikli insan kaynağıyla dünyada önde gelen<br />

cazibe merkezlerinden biri olma yolunda ilerlediğini<br />

söyledi. Değişim ve rekabetin hızlandığı bir<br />

dünyada geleceğe hazır olmak gerektiğini vurgulayan<br />

Varank, şöyle devam etti: “Bu nedenle<br />

inovasyon ekosisteminde en ufak bir boşluk bırakmak<br />

istemiyoruz. Bir destek programımızın<br />

çıktısının diğer destek programının girdisi olmasına<br />

özellikle dikkat ediyoruz. Bu manada Öncül<br />

Ar-Ge Laboratuvarları, önemli bir boşluğu dolduruyor.<br />

Bu laboratuvarlarda teknolojik gelişmelerin<br />

girdisi olan temel araştırmalar yapılıyor.<br />

Buralarda çalışan bilim insanlarının gayretleriyle<br />

ülkemiz; yapay zeka, 6G ağları, katmanlı<br />

imalat teknolojileri, otonom sürüş teknolojileri<br />

ve ileri malzeme teknolojileri gibi alanlarda küresel<br />

çekim merkezi haline geliyor. Bugün imza<br />

törenini gerçekleştirdiğimiz Turkcell 6G ve Yapay<br />

Zeka laboratuvarında; 6G şebekesinin yapay<br />

zeka destekli otonom tasarımı ve bu iş modellerinin<br />

sektörlere yapay zeka destekli entegrasyonu<br />

gibi çalışmalar yürütülecek. Teknoloji odaklı<br />

Ar-Ge faaliyetleri yapılacak. 6G sadece yüksek<br />

veri hızı sağlamayacak, yapay zeka desteği ile<br />

Turkcell, yeni nesil iletişim teknolojileri eksenli projesiyle<br />

Ar-Ge faaliyetlerini farklı bir boyuta taşıyor. TÜBİTAK 1515<br />

kodlu Öncül Ar-Ge Laboratuvarları Destekleme Programı<br />

desteğine hak kazanan ‘Turkcell 6GEN LAB’ projesi, geleceğe<br />

yönelik 6G şebekelerin yapay zeka tabanlı otonom<br />

yetenekler ile geliştirilmesine odaklanacak. Ayrıca proje<br />

sayesinde Turkcell, yerli teknolojiler alanında nitelikli insan<br />

kaynağının yetiştirilmesine ve tersine beyin göçüne<br />

katkı sağlamayı hedefliyor…<br />

akıllı iletişim ortamı da sunacak. Turkcell’in bu<br />

laboratuvardaki çalışmaları, ülkemizin yeni nesil<br />

kablosuz iletişim teknolojilerinde önlerde yer<br />

alabilmesini temin edecek. Öncül Ar-Ge araştırma<br />

laboratuvarları, bir taraftan teknolojik kabiliyetlerimizi<br />

artırırken diğer taraftan ülkemizin<br />

bilim insanları için cazibe merkezi olmasını<br />

sağlayacak, tersine beyin göçüne katkı yapacak.<br />

Türkiye yüzyılı hedeflerine ulaşmanın yolu bilim<br />

ve teknolojiden geçiyor.”<br />

“Türkiye yüzyılına yakışır bir şekilde<br />

çalışmalarımıza devam ediyoruz”<br />

Toplantıda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakan<br />

Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, projeyle ilgili<br />

şunları söyledi: “İnternet ile sadece kişiler arası<br />

haberleşme değil, artık her şeyin kullanıldığı ve<br />

abone sayısının ülkemizde 104 milyonu bulduğu<br />

bir haberleşme ailesinden bahsediyoruz. Bunun<br />

en değerli üyesi bizim için Turkcell. Biz 4.5G’de<br />

yaptığımızın daha da ötesinde ilerleyerek, gerek<br />

Ar-Ge yükümlülüklerini gerekse yerli teknoloji<br />

yükümlülüklerini artırarak Türkiye yüzyılına<br />

yakışır bir şekilde çalışmalarımıza devam ediyoruz.<br />

Bu noktada TÜBİTAK 1515 Öncül Ar-Ge Laboratuvarları<br />

Destekleme Programı çok anlamlı.<br />

Biz Türkiye olarak şimdiye kadar haberleşme<br />

teknolojilerinin sadece kullanıcısı olduk. Belli<br />

merkezlerde geliştirilen teknolojilerin kullanıldığı<br />

bir çevre ülkesi olarak kaldık. Ancak şimdi<br />

teknoloji geliştiren küresel bir merkez olmak için<br />

harekete geçmiş, kolları sıvamış durumdayız.<br />

Özellikle kritik altyapılar bakımından tamamen<br />

yerli ve milli ürün kullanılmasını hedefliyoruz.<br />

Bu kapsamda, Sayın Cumhurbaşkanımızın Milli<br />

Teknoloji hamlesi vizyonu ile sektörümüze yönelik<br />

politika ve stratejilerimizi ortaya koyduk.<br />

5G’ye yerli ve milli ürünlerimiz ile geçme yönünde<br />

önemli çalışmalar yaptık ve bugün geldiğimiz<br />

noktada çalışmaların somut ürünlere dönüşmüş<br />

olmasından büyük mutluluk duyuyoruz.”<br />

“6G’nin hikayesi, ‘her şeyin<br />

interneti’ olacak”<br />

Turkcell mühendislerinin bugüne kadar 4G ve<br />

5G’ye yönelik araştırmalar yaptığını, buradan<br />

elde edilen deneyim ile 6G araştırmalarının da<br />

başarıyla yapılabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanlığı<br />

Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr.<br />

Ali Taha Koç ise şöyle konuştu: “2030’larda 6G’yi<br />

görmüş olacağız. 6G’nin en önemli hikayesi, ‘her<br />

şeyin interneti’ olacak. Yapay zeka, 6G’de olmazsa<br />

olmaz. 6G teknolojisi büyük bir devrim ve bu<br />

devrimi gerçekleştirebileceğimiz mühendislerimiz<br />

var. Turkcell’de de bu konuda çok iyi mühendislerimiz<br />

var. Bu proje kapsamında çok güzel<br />

teknolojilerin üretileceğine eminim.”<br />

“Bizim için Ar-Ge faaliyetleri memleket<br />

meselemizdir”<br />

Projenin hedeflerine değinen Turkcell Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Bülent Aksu, “Sadece ülkemiz<br />

için değil aynı zamanda dünyadaki 6G<br />

standartlarının oluşumu açısından sektörümüz<br />

için de stratejik bir adım atıyoruz. Geleceğe<br />

yönelik teknolojilere katkı sağlayacak yeni<br />

araştırma laboratuvarımızı, Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığımızın himayelerinde TÜBİTAK<br />

desteğiyle hayata geçiriyoruz. Bu projeyi, Turkcell<br />

tarihinin en stratejik ve uzun soluklu Ar-<br />

Ge adımı olarak görüyoruz. Gelecek odaklı<br />

vizyonuyla bizi çok heyecanlandıran bu Ar-Ge<br />

merkezimizi ‘TURKCELL 6GEN LAB’ olarak<br />

isimlendirdik. Özellikle tersine beyin göçüne de<br />

katkı sağlamayı hedeflediğimiz bu proje, nitelikli<br />

insan kaynağını doğru projelerle buluşturma hedefimize<br />

giden yolda çok önemli bir basamaktır.<br />

Projeyle milli kalkınma ve istihdam açısından<br />

çok boyutlu katma değer sağlayacağız. Bilgi ve<br />

verinin stratejik önem kazandığı günümüzde, bu<br />

projeyi ticari kaygıların ötesinde bir ‘memleket<br />

meselesi’ olarak değerlendiriyoruz. ‘Ar-Ge meselesi<br />

de memleket meselemiz’ diyoruz. Turkcell<br />

6GEN LAB, sektörümüz ve ülkemiz için hayırlı<br />

uğurlu olsun” dedi.<br />

“Teknolojik inovasyonda öncülüğümüzü<br />

sürdüreceğiz”<br />

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan ise şunları<br />

söyledi: “Turkcell’in insan ve gelecek odaklı yaklaşımının<br />

bir sonucu olarak, yıllardır teknolojik<br />

inovasyonda öncülüğümüzü sürdürüyoruz. Teknolojide<br />

dışa bağımlılığın azaltılması hedefiyle<br />

çalışan Ar-Ge şirketimiz Turkcell Teknoloji, son<br />

iki yılın ‘Türkiye patent şampiyonu’ bayrağını<br />

gururla taşıyor. Şimdiye kadar 3 binden fazla ulusal<br />

ve uluslararası patent başvurusu sonucunda<br />

900’e yakın patentimiz tescillenirken, çok sayıda<br />

uluslararası Ar-Ge projemizle de ülkemiz için fayda<br />

ürettik. 1.100’e yakın Ar-Ge mühendisimizle<br />

inovatif dijital servis ve uygulamaları geliştirip<br />

dünyanın 40’tan fazla ülkesine ihraç eden bir<br />

teknoloji şirketine dönüştük. Turkcell 6GEN LAB<br />

projemiz sayesinde, yerli teknoloji ekosistemiyle<br />

yeni iş birlikleri geliştirerek sektörümüzde uluslararası<br />

çapta katma değer üreteceğiz. Hedefimiz,<br />

ülkemizin adını gelecek nesil haberleşme teknolojilerinde<br />

söz sahibi olan ülkeler arasına yazdırmak.<br />

Bu projemiz sayesinde dijital ekonomiden<br />

aldığımız payı artıracağız.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Video girişimcilerine 10 milyon dolarlık yatırım kaynağı<br />

Teknoloji ve video yayıncılığı<br />

alanlarında<br />

çok sayıda şirketi çatısı<br />

altında barındıran<br />

Key Networks Group<br />

sahip olduğu bilgi birikimi,<br />

teknoloji ve<br />

inovasyon gücüyle<br />

finansal kaynakları<br />

birleştirerek Power<br />

House’u 2022 yılının ilk yarısında ekosisteme<br />

kazandırdı. Video yayıncılığı dikeyinde<br />

fikir aşamasından başlayarak girişimcilerin<br />

desteklenip iş fikirlerinin hayata geçirilmesi,<br />

hızlandırılması ve global ölçeğe ulaştırılması<br />

hedefiyle ilerleyen Power House kısa sürede<br />

4 önemli yatırım gerçekleştirdi.<br />

Enes Usta, Yiğit Doğan Çelik ve Kerem<br />

Ersoy’un kurucu ortakları oldukları Key<br />

Networks Group bünyesinde faaliyetlerini<br />

sürdüren Power House, uzman kadrosu ve<br />

yatırımlarıyla uzun vadede pazardaki konumunu<br />

güçlendirmeyi hedefliyor.<br />

Rekabetin zorlu olduğu video ekosisteminde<br />

öne çıkabilmek adına teknoloji ve yaratıcılığı<br />

bir arada kullanarak ilerlemeyi hedef edinen<br />

Power House’un yatırım yaptığı markalar<br />

arasında Ollang, Cineshort, Deepzen ve Başlat<br />

gibi girişimler yer alıyor. Video yayıncılığı<br />

dünyasında bu yatırımlarla dikkat çeken<br />

Power House, yaratıcı fikirler ve stratejik<br />

düşünce üzerine geliştirdiği programlar ile<br />

girişimlere önemli geliştirmeler ve inovasyon<br />

imkanı tanıyor.<br />

Yatırım alan yenilikçi girişimler<br />

neler yapıyor?<br />

Ollang, video ve audio içerikleri için uçtan<br />

uca alt yazı ve dublaj teknolojileri sağlayan<br />

Key Networks Group çatısı altında kurulan, video yayıncılığı<br />

alanında yaptığı yatırımlarla dijital altyapıların gelişmesini<br />

ve ekosistemin büyümesini hedefleyen Power House,<br />

Türkiye’de ve Dünya’da yeni teknoloji ve iş modellerini<br />

bünyesine katarak değer yaratmaya odaklanıyor…<br />

bir teknoloji girişimi. TV/Film şirketleri,<br />

Youtube Creator’ları, E-learning platformlarına<br />

AI Dubbing teknolojilerini sunarak<br />

içeriklerini milyonlarca izleyiciyle buluşturmalarına<br />

imkan sağlıyor.<br />

Cineshort, gün içerisindeki kısa vakitlere<br />

nefis filmler sığdırılan yeni nesil streaming<br />

platformu olarak faaliyet gösteriyor. Dikkat<br />

süresi kısa olup içerikte kalite arayanlar için<br />

Cineshort yeni bir eğlence alanı olma özelliği<br />

taşıyor. Uygulama mağazalarından indirip<br />

ücretsiz kayıt olabilir, nefis filmler keşfedebilirsiniz.<br />

DeepZen, metninizi doğal sesin duygu, tonlama<br />

ve ritmiyle zenginleştirilmiş ses içeriğine<br />

dönüştürüyor. Sesli kitaplar, reklam, pazarlama,<br />

marka sesleri ve podcasting, oyun<br />

ve sanal asistanlar dahil olmak üzere diğer<br />

sesli içerik türleri için dijital ses çözümleri<br />

üretiyor.<br />

Başlat, Türkiye’nin ücretsiz dijital içerik ve<br />

yayın platformu olarak yüzde 100 yerli sermaye<br />

ile kuruldu. İçerisinde 6000 saatten<br />

fazla premium film ve dizi içeriği bulundurmasının<br />

yanında 7/24 yayın yapan kendi<br />

kanallarıyla birlikte ulusal TV ve radyo kanallarına<br />

erişebiliyorsunuz. Sadece Başlat’a<br />

özel spor, magazin, eğlence programları da<br />

bulunuyor. Ayrıca yüzbinlerce kısa video ile<br />

kullanıcılarına yepyeni bir deneyim sunmayı<br />

da amaçlıyor.<br />

Yenilikçi fikirlere ve iş<br />

modellerine 10 milyon dolar<br />

kaynak ayırdık<br />

Power House Kurucu Ortağı Enes Usta yaptığı<br />

açıklamada, video yayıncılığı alanında<br />

önemli iştiraklere sahip bir organizasyon<br />

olduklarına dikkat çekerek, “Merzigo markamız<br />

başta olmak üzere grup şirketlerimiz<br />

arasında Keyvod, Voxl, Key Records, Keycon<br />

gibi video yayıncılığı sektöründe global<br />

değer yaratan önemli şirketler yer alıyor. Bu<br />

alandaki odağımızı büyütmek küresel bir<br />

büyüme ve iddia ortaya koymak için yeni<br />

teknolojilere ve yeteneklere ihtiyaç duyuyoruz.<br />

Hem bünyemizdeki şirketlerin gelecek<br />

vizyonuna katkı sağlamak hem de video ekosistemini<br />

geliştirmek amacıyla Power House<br />

platformunu hayata geçirdik. Parlak iş planları<br />

olan girişimciler ile yenilikçi çözümler<br />

ortaya koymuş girişimlere yatırım yapıyor ve<br />

onlara her türlü büyüme desteğini sağlıyoruz.<br />

Power House olarak 2022 içinde önemli<br />

yatırımlar yaptık. Önümüzdeki yıl için 10<br />

milyon dolarlık bir kaynak ayırdık ve gelecek<br />

dönemlerde yenilikçi fikir ve iş modellerine<br />

yaptığımız yatırım miktarını artırmayı da<br />

düşünüyoruz. Burada teknoloji geliştirme,<br />

strateji oluşturma, pazarlama ve iş geliştirme<br />

desteği sunma gibi alanlarda önemli katkılar<br />

sunuyoruz” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Insha Ventures’ta üst düzey atama<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası tarafından hayata geçirilen<br />

ve 2020 yılında FinTech girişim kurucusu olarak faaliyetlerine<br />

başlayan Insha Ventures’ta üst düzey atama<br />

gerçekleşti. Insha Ventures’ın Genel Müdürü Hasan<br />

Sami Bayansar oldu…<br />

Insha Ventures’ın kurulduğu günden bu<br />

yana çeşitli finansal teknoloji ürünlerinin<br />

yöneticiliğini yürüten ve Insha Ventures’ta<br />

2021 yılının Ekim ayından bu yana Genel<br />

Müdür Vekili olarak görev alan Hasan Sami<br />

Bayansar, Genel Müdür koltuğuna atandı.<br />

Hasan Sami Bayansar Kimdi?<br />

Lisans eğitimini 2010 yılında İstanbul Teknik<br />

Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümünde<br />

tamamlayan Hasan Sami Bayansar,<br />

yüksek lisans eğitimini 2021 yılında Boğaziçi<br />

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü<br />

Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü’nde tamamladı.<br />

Profesyonel iş hayatına 2008 yılında<br />

Kuveyt Türk’te başlayan Bayansar, 2010<br />

yılında PwC’de denetim alanında çalışmalar<br />

gerçekleştirdi. 2013 yılında Albaraka Türk’te<br />

strateji bölümündeki faaliyetleriyle iş analizi<br />

ve proje yönetimi konusunda çalışmalar<br />

gerçekleştiren Bayansar, 2016-2020 yılları<br />

arasında Türk Hava Yolları’nda Müşteri Çözümleri<br />

Başkanlığı çatısı altında dijital satış<br />

çözümleri alanında web ve mobil teknolojiler<br />

konusunda iş analistliği ve proje yöneticiliği<br />

görevlerini üstlendi. 2020 yılının Ekim ayında<br />

Insha Ventures’ta Ürün Direktörlüğünde<br />

çeşitli finansal teknoloji ürünlerinin yöneticiliğini<br />

yürüten ve Ekim 2021 tarihi itibarıyla<br />

Insha Ventures Yönetim Kurulu’nun aldığı<br />

karar ile Insha Ventures Genel Müdür Vekilliği<br />

görevine atanan Bayansar, yeni dönemde<br />

Genel Müdür koltuğuna oturdu. Bayansar,<br />

girişim, inovasyon ve fintech ekosistemine<br />

katkılar sağlamak amacıyla çeşitli faaliyetlere<br />

liderlik edecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

<strong>2023</strong>’te siber güvenlik alanında<br />

bizi neler bekliyor?<br />

HP, yakın zamanda Wolf Security Tehdit Öngörüleri Raporu<br />

Q3 2022’yi yayınlandı. HP Türkiye Genel Müdürü<br />

Emre Alaman, <strong>2023</strong>’e dair tehdit öngörülerini anlattı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

14<br />

<strong>2023</strong> yılında siber güvenliğe ayrılacak<br />

sınırsız bir para kaynağı olmayacak, bu<br />

nedenle nereye yatırım yapılacağı konusunda<br />

bilinçli olmak büyük önem taşıyor.<br />

İyi yönetişim sadece uyumluluktan<br />

ibaret değil; bütçeler de dahil olmak üzere<br />

şirketlerin kaynaklarını uygun şekilde<br />

kullanması gerekiyor. Tüm güvenlik sorunlarının<br />

çözümü, bir okyanus dolusu<br />

suyu kaynatmak kadar zor, bu nedenle<br />

hangi alanların şirketi en fazla riske<br />

maruz bıraktığını anlamak çok önemli<br />

olacak.<br />

<strong>2023</strong>’e siber güvenliğe<br />

yönelik bilinçli yatırımlar<br />

damga vuracak<br />

Güvenlik harcamalarından sorumluysanız,<br />

önce kurumunuzun değer önerisini<br />

yani sizi benzersiz kılan özelliğinizi<br />

ilk sıraya koymanız gerekir; bunun<br />

yanı sıra risk iştahını ve iş eğrisindeki<br />

konumunuzu saptamalısınız: Örneğin,<br />

satış için mi hazırlanıyorsunuz, hiper<br />

büyüme mi yaşıyorsunuz veya yeni bir<br />

pazara mı giriyorsunuz? Bu faktörler<br />

yöneticilere bilgi sağlayarak hangi<br />

varlıklara odaklanmanız gerektiğini<br />

anlamanıza ve yeni risklerin nerede<br />

ortaya çıkabileceğini net bir bağlama<br />

yerleştirmenize yardımcı olacaktır. Daha<br />

sonra öncelik verilecek en iyi alanları ve<br />

hangi yatırımlara ihtiyaç duyulduğunu<br />

belirleyebilirsiniz.<br />

Riskleri gruplandırma şekliniz de önemli.<br />

Örneğin, çalışanlarınızın en değerli<br />

‘varlıklarınız’ olduğu bir hizmet kurumuysanız,<br />

izolasyon gibi teknolojileri<br />

uygulamak, bu çalışanları hedef alan<br />

kimlik avı ve sosyal mühendislik gibi<br />

en yaygın saldırılara karşı savunmaya<br />

yardımcı olabilir. Aynı şekilde, tedarik<br />

zinciri de büyük bir risk alanı olabilir.<br />

Tedarik zinciri ayak izinizde temel siber<br />

hijyen konusunda ele alınması gereken<br />

boşluklar olabilir.<br />

Özetle, kurum genelinde en yüksek riskli<br />

alanları tanıyın, nerelerin hedef alınma<br />

olasılığının en yüksek olduğunu saptaın<br />

ve ne kadar yatırım yapabileceğinizi tespit<br />

edin. Sağlam bir siber güvenlik temeli<br />

ile maksimum esneklik sağlayabilirsiniz.”<br />

Siber suçlular uç nokta<br />

cihazlarına yönelik saldırılara<br />

yatırım yapmaya devam<br />

edecek<br />

<strong>2023</strong> yılında kurumların ürün yazılımı<br />

güvenliğini kontrol altına alması gerekiyor.<br />

Ürün yazılımı saldırıları bir zamanlar<br />

yalnızca sofistike APT (Advenced<br />

Persistent Threat - Gelişmiş Kalıcı Tehdit)<br />

grupları ve ulus devletler tarafından<br />

kullanılıyordu. Ancak geçtiğimiz yıl,<br />

BIOS şifrelerini kırmaya yönelik araçlardan,<br />

cihaz BIOS’unu (Basic Input/Output<br />

System - Temel Giriş/Çıkış Sistemi) ve<br />

UEFI’yi (Unified Extensible Firmware<br />

Interface -Birleşik Genişletilebilir Ürün<br />

Yazılımı Arayüzü) hedef alan rootkit’lere<br />

ve truva atlarına kadar, siber suç topluluğunda<br />

yeteneklerin daha fazla geliştirildiğine<br />

ve takas edildiğine dair işaretler<br />

gördük. Artık siber suç pazarlarında<br />

birkaç bin dolara satışa çıkan aygıt yazılımı<br />

rootkit’leri görüyoruz.<br />

Sofistike saldırı yeteneklerinin bu kadar<br />

uygun fiyatlara satılması, artan taleple<br />

el ele gidiyor. Yeraltı siber suç dünyasında<br />

bu türden daha fazla satış ilanı ve<br />

buna bağlı olarak daha fazla ürün yazılımı<br />

saldırısı görmeyi beklemeliyiz.<br />

Aygıt yazılımına saldırmak için tasarlanmış<br />

yazılımların ötesinde, fiziksel<br />

saldırılar konusunda da artan bir endişe<br />

var. Bunlar arasında, cihazları kurcalamak<br />

ve yerel olarak aygıt yazılımına veya<br />

yazılıma kötü amaçlı yazılım enjekte etmek<br />

için bir makineye fiziksel erişimden<br />

yararlanmak gibi kötü niyetli uygulamalar<br />

var.<br />

Aygıt yazılımı seviyesine erişim, saldırganların<br />

kalıcı kontrol elde etmelerini<br />

ve cihaz İşletim Sisteminin altına gizlenmelerini<br />

sağlıyor, bu da, bırakın onları<br />

kaldırmayı ve kontrolü geri almayı,<br />

tespit etmeyi bile çok zorlaştırıyor. Kurumlar,<br />

cihaz donanımı ve ürün yazılımı<br />

güvenliğinde sektördeki en iyi uygulamaları<br />

ve standartları mutlaka iyi anlamalı.<br />

Ayrıca HP Sure Start, Sure Recover,<br />

Sure Admin veya Tamper Lock gibi bu<br />

tür saldırılardan korunmak, tespit etmek<br />

ve kurtarmak için mevcut olan en<br />

son teknolojiyi tanımaları ve değerlendirmeleri<br />

önem taşıyor.<br />

Kurumların, cihazların donanım ve<br />

ürün yazılımı seviyelerine kadar güvenlik<br />

ve esneklik göz önünde bulundurularak<br />

nasıl tasarlandığı konusunda doğru<br />

soruları sormaya başlaması ve gelecek<br />

yıllarda uç nokta altyapılarını desteklemek<br />

için satın alma sırasında bunu göz<br />

önünde bulundurması çok önemli.<br />

Siber suç gruplarının mali<br />

kazanç için yazıcıları istismar<br />

etme olasılığını artırıyor<br />

<strong>2023</strong> yılında, yazıcıları istismar eden<br />

ulus devlet tekniklerinin, tıpkı EternalBlue<br />

sızıntısında gördüğümüz gibi, daha<br />

geniş siber suç ekonomisine yayılmasıyla<br />

baskı güvenliğinin WannaCry anını<br />

görebiliriz. Bu da siber suç gruplarının<br />

yazıcıları finansal kazanç için istismar<br />

etmesine yol açacaktır. Bunu yapmak<br />

için çok fazla motivasyonları var. Yazıcılara<br />

erişmek, saldırganların fidye yazılımı<br />

amacıyla gizli belgeleri ve verileri<br />

ele geçirmesine veya yazıcıyı kurumsal<br />

ağlardaki diğer cihazlara geçiş noktası<br />

olarak kullanmasına olanak sağlayabilir.<br />

Saldırganlara bu çabalarında yardımcı<br />

olan, hassas bilgileri işleyen ve hatta kurumsal<br />

cihazlara bağlanan, açıkta duran<br />

ve güvenli olmayan baskı cihazlarının<br />

sayısının çok olması. Kimse yazıcısını<br />

bir saldırı vektörü olarak görmediği için<br />

bu makineleri ele geçirmek bir bebeğin<br />

elinden şekerini almak kadar kolay.<br />

Yazıcılara yönelik saldırılara karşı korunmak<br />

için kuruluşlar siber güvenlik<br />

hijyenini geliştirmelidir. Yazıcı güvenliği<br />

artık göz ardı edilemez. Güncellemeler<br />

düzenli olarak uygulanmalı ve ihlal edilip<br />

edilmediklerini görmek için cihazlar<br />

mutlaka düzenli olarak izlenmeli ve<br />

analiz edilmeli. Yazıcı güvenliğini göz<br />

ardı etmek, siber güvenlik duruşunda,<br />

saldırganların kurumunuzun en önemli<br />

hazinelerine giden yolda memnuniyetle<br />

geçecekleri bir boşluk bırakır.<br />

Her satın alma bir güvenlik kararıdır.<br />

<strong>2023</strong>’ün tehditlerinden haberdar olun.<br />

Önceden uyarılan önceden önlemini alır!


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Perakende sektöründeki dijital<br />

dönüşüm odaklı iş birliği<br />

Tüketici davranışlarının<br />

sürekli<br />

değişmesi ve müşterilerin<br />

markalardan<br />

beklentilerinin<br />

artması, perakende<br />

sektöründe faaliyet<br />

gösteren şirketlerin<br />

dijital dönüşüm projelerini hızlandırıyor.<br />

Bu kapsamda, müşterilerinin deneyimlerini<br />

izlemek, ölçmek, yönetmek ve geliştirmek için<br />

yapay zekâ tabanlı çözümler üreten Alterna<br />

CX gerçekleştirdiği dijital dönüşüm projeleriyle<br />

hizmet vermeye devam ediyor. Son olarak<br />

CarrefourSA ile iş birliği gerçekleştiren Alterna<br />

CX, sağladığı hizmetle ayda 4 milyon müşteri<br />

sinyalinin analizini sağlıyor. Yapılan bu analizle<br />

şirket, marka ve müşteri deneyiminde gerçek<br />

zamanlı veri analitiği ve tahmin etme yeteneğini<br />

mümkün kılmanın yanı sıra verilerle yönlendirilebilen<br />

karar verme sürecini de hayata<br />

geçiriyor.<br />

Tüketici davranışlarının sürekli olarak değişmesiyle birlikte<br />

ortaya çıkan kusursuz müşteri deneyimi ihtiyacı, perakende<br />

sektöründeki şirketlerin dijital dönüşüm projelerini<br />

hızlandırıyor. Müşterilerinin deneyimlerini izlemek, ölçmek,<br />

yönetmek ve geliştirmek için yapay zekâ tabanlı çözümler<br />

üreten Alterna CX, sunduğu çözümlerle müşteri şikayetlerinde<br />

azalma, net tavsiye skorunda da artış sağlıyor…<br />

İş birliği ile veri analitiğini<br />

kullanarak müşteri<br />

deneyimini iyileştiriyorlar<br />

Müşteri odaklı yaklaşımı şirket kültürünün<br />

temel prensibi olarak uygulayan CarrefourSA,<br />

Alterna CX ile gerçekleştirdiği iş birliğiyle hem<br />

firmanın tamamında hem de mağazalarında<br />

veriye dayalı müşteri deneyimi sistemi kurmaya<br />

yönelik büyük adımlar attı. Bu çalışmaların<br />

başında müşterilerinin beklenti, öneri<br />

ve şikayetlerini hem mağaza hem de yönetim<br />

ekiplerine birinci ağızdan ulaştırmak yer alıyor.<br />

Alterna CX deneyim analitiği çözümü sistemi<br />

sayesinde CarrefourSA, mağaza alışverişleri<br />

sonrasında belirli periyotlarda müşterilere<br />

gönderilen değerlendirme anketleriyle<br />

gelişim kaydedilen alanları müşterilerden<br />

dinleyebiliyor. Bunun yanı sıra Alterna CX’in<br />

rol bazlı raporlama modülleriyle tüm birimlere,<br />

kendi sorumluluk alanlarındaki müşteri<br />

geri bildirimlerini takip edebilecekleri paneller<br />

geliştirildi. Bu yöntemle müşterilerin sesinin<br />

tüm birimler tarafından duyulması sağlandı.<br />

Büyük veri, yapay zekâ, metin analitiği gibi<br />

teknolojilerden yararlanarak müşteri deneyimini<br />

ve çalışma modellerini değiştiren CarrefourSA,<br />

Alterna CX üzerinde yer alan ‘Etki<br />

Simülasyonu’ modülünden de yararlanarak<br />

müşterilerinden çeşitli alanlarda gelen yorumların<br />

skorlamadaki etkilerini tespit edebiliyor.<br />

Spesifik bir alanda skorlamanın geliştirilmesi<br />

halinde ise toplam Net Tavsiye Skoru’nun mağazalar<br />

ve marka özelinde hangi seviyeye ulaşabileceğini<br />

tahmin ettikten sonra bu alanlarda<br />

aksiyon alarak müşteri deneyimini hızlı bir<br />

şekilde iyileştirme konusundaki yetkinliklerini<br />

de güçlendiriyor. Alterna CX’in tahmine dayalı<br />

analitik modeli ‘Etki Simülasyonu’ modülü ile<br />

CarrefourSA’nın, müşteri memnuniyet skorlarının<br />

geleceği yüzde 80 doğruluk payıyla tahminlenebiliyor.<br />

Müşteri memnuniyet skorunu<br />

24 puan artırdılar<br />

Alterna CX ile gerçekleştirdiği iş birliğinde<br />

entegrasyon ve panelin sunduğu yetkinlikleri<br />

avantaja çeviren CarrefourSA, bu yetkinlikler<br />

sayesinde istedikleri sayıda segment için farklı<br />

anket yapıları oluşturabiliyor. Geliştirdiği<br />

çözümlerle müşteri beklentilerini nokta atışı<br />

saptayan CarrefourSA, geldikleri noktada müşteri<br />

şikayetlerini yüzde 20 azaltarak memnuniyet<br />

skorunu da 24 puan artırdı.<br />

İşbirliğinden ilham alıyorlar<br />

Avrupa’nın öncü perakende markası Carrefour-<br />

SA ile elde ettikleri sonuçlardan gurur duyduklarını<br />

belirten Alterna CX CEO’su Gürol Kurt ise<br />

iş birliğine dair görüşlerini şu sözlerle paylaştı:<br />

“CarrefourSA’ya sunduğumuz deneyim analitiği<br />

çözümünün merkezdeki ofis çalışanları ve<br />

tüm mağazalarındaki ekipler tarafından her<br />

gün kullanılması bizim için mutluluk verici. Tüketicilerin<br />

alışveriş deneyimlerindeki tercihleri<br />

anlamlandırmak ve marka deneyimini iyileştirmek<br />

için gerekli olan yol haritasını birlikte oluşturmak<br />

bizim için ilham verici bir durum.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Getir’den SAP ile global iş birliği<br />

Dünyada bir ilki<br />

Türkiye’den başlatarak<br />

market<br />

ürünlerini dakikalar<br />

içerisinde<br />

kullanıcılarla buluşturan<br />

Getir, finans, raporlama, planlama,<br />

satın alma ve envanter yönetimi gibi global<br />

iş süreçlerini güçlendirmek amacıyla SAP<br />

ile iş birliğine imza attı. Getir, bu iş birliği ile<br />

faaliyet gösterdiği 9 ülkedeki iş süreçlerini<br />

daha entegre hale getirerek, global bir standardizasyona<br />

ulaşmayı hedefliyor.<br />

Getir, finans, raporlama, planlama, satın alma ve envanter<br />

yönetimi gibi global iş süreçlerini güçlendirmek amacıyla<br />

SAP ile iş birliğine imza attı. Bu sayede şirket, 9 ülkedeki<br />

iş süreçlerini daha entegre hale getirerek, global<br />

bir standardizasyona ulaşmayı hedefliyor…<br />

Getir’in global iş süreçlerinde<br />

standardizasyon<br />

Getir Kurucu Ortağı Tuncay Tütek, “Dünyada<br />

bir ilke imza atarak Türkiye’de başlattığımız<br />

iş modelimizle kısa sürede 3 kıtada, 9 ülkede<br />

milyonlarca müşteriye ulaştık. Faaliyet<br />

gösterdiğimiz ülkelerin düzenlemeleri, mevzuatları<br />

birbirinden farklılık gösterebiliyor.<br />

Binlerce çalışanın da kendine özgü iş yapış<br />

şekilleri olabiliyor. Ulaştığımız bu büyüklükte<br />

artık son derece disiplinli ve olabildiğince<br />

standart bir süreç yönetimi göstermemiz<br />

gerektiriyor. Bu süreçleri kendimiz geliştirmek<br />

yerine alanında son derece tecrübeli<br />

ve lider olan SAP iş birliği ile yapmaya karar<br />

verdik. SAP altyapısı ile tüm ülkelerde özellikle<br />

finans, satın alma ve envanter yönetimi<br />

konularında bize yakışan şekilde mükemmel<br />

iş süreci yönetimi hedefliyoruz.” dedi.<br />

Getir’in SAP ile ilerlemeye karar vermesinden<br />

büyük mutluluk duyduklarını söyleyen<br />

SAP SEFA (Güney Avrupa ve Frankofon<br />

Afrika) Bölge Başkanı João Paulo da Silva;<br />

“Getir’in önce bir unicorn, ardından da decacorn<br />

olmasını büyük bir heyecanla izledik.<br />

Getir’in büyüme stratejisini sunduğumuz,<br />

yenilikçi teknolojilerimiz, kanıtlanmış metodolojimiz<br />

ve en iyi uygulamaları hayata<br />

geçirme konusunda var olan sektörel birikimimiz<br />

ile destekleyeceğiz. Endirekt tedarik<br />

süreçlerinin dijitalleştirilmesiyle başlayacak<br />

projenin ilk aşamasını hızla hayata geçirmeyi<br />

hedefliyoruz.” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell’in sürdürülebilir satış kanalı<br />

uygulamaları genişliyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

16<br />

Turkcell sürdürülebilirlik<br />

odaklı uygulamalarını<br />

ülke genelindeki tüm<br />

mağazalarına ve<br />

pazaryeri platformu<br />

Turkcell Pasaj’a entegre<br />

ediyor. Çevreci ve dönüştürülmüş<br />

ürün ve ambalajlardan<br />

geri dönüşüme,<br />

yenilenmiş cihaz satışından<br />

mağazalardaki enerji<br />

verimliliği ve mağaza<br />

çalışanlarının sürdürülebilirlik<br />

eğitimlerine kadar<br />

halihazırda pek çok uygulamaya yenilerini<br />

ekliyor. 2022 yılında Türkiye’nin 81 ilinde 103<br />

mağazada hayata geçirdiği Engelsiz Mağazacılık<br />

konseptiyle herkes için erişilebilir engelsiz<br />

mağaza hizmeti sunan Turkcell, ‘Eğitime<br />

Dönüştür’ projesiyle dönüştürülen elektronik<br />

atıklara, Pasaj’da fidana dönüşen alışverişten,<br />

ürün tedarik zincirine kadınların dahil edilmesine<br />

ve sokak hayvanlarına kadar pek çok farklı<br />

alanda hayata dokunuyor.<br />

Satış kanallarında bütünleşik<br />

yapı; Dijitalde 160 milyon<br />

tıklanma, 24 milyon ziyaret<br />

Türkiye’nin sadece elektronik kategorisinde<br />

satış yapan ilk pazaryeri platformu Turkcell<br />

Pasaj; Turkcell’in ülke genelindeki 1110 mağazasıyla<br />

entegrasyon sağladığı bütünleşik<br />

kanal yapısı sayesinde, müşterilerine Türkiye<br />

genelinde kapsayıcı bir hizmet sunuyor. Kullanıcılar,<br />

Pasaj’dan aldıkları ürünleri mağazadan<br />

teslim alabiliyor, mağazaya gitmeden önce<br />

ürünlerini Pasaj üzerinden ayırtabiliyorlar.<br />

Mağaza içerisinde aradığı ürünü bulamayanlar<br />

mağazalarda bulunan ekranlar ve tabletler<br />

üzerinden Pasaj’daki ürünleri satın alabiliyor.<br />

İsterlerse 24 saat içinde teslimat seçeneği<br />

ile evlerine hızlı ve ücretsiz kargo hizmeti ile<br />

ulaşmasını sağlayabiliyorlar. Pasaj, müşterilerine<br />

20’den fazla kategoride 25 bin elektronik<br />

ürün ve premium hizmet sunarken, Turkcell<br />

dijital satış kanalları ziyaretçi sayısını aylık 160<br />

milyona, aktif kullanıcı sayısını ise yine aylık<br />

24 milyon seviyesine taşıdı. Pasaj’ın müşteri<br />

memnuniyet skoru 5,0 üzerinden 4,6 ile sektör<br />

ortalamasının üzerinde gerçekleşti.<br />

Okyanusta gezinen<br />

plastiklerden dönüştürülmüş<br />

ürünler<br />

Satış kanallarında çevreyle uyumlu ürünlere<br />

daha çok yer açan Turkcell, <strong>2023</strong> yılından<br />

itibaren fiziksel ve online satış kanallarında<br />

müşterilerine sürdürülebilir yaşama geçişi<br />

destekleyen bir dizi çevre dostu aksesuar sunacak.<br />

Turkcell müşterileri kullanılmış, okyanusa<br />

karışan plastiklerden yapılmış, yüzde 100<br />

biyolojik olarak geri dönüştürülebilir ve doğada<br />

çözülebilir özellikli telefon kılıfları ve telefon<br />

aksesuarları gibi ürünlere <strong>2023</strong>’ten itibaren<br />

hem mağazalardan hem de Pasaj üzerinden<br />

Turkcell, <strong>2023</strong> yılında sürdürülebilirlik dönüşümüne müşterilerini<br />

daha çok dahil edebilmek amacıyla online ve fiziksel satış<br />

kanallarına yönelik mevcut proje ve uygulamalarına yenilerini<br />

ekliyor. Müşterilerine 81 ildeki 1110 Turkcell Mağazası ve<br />

Pasaj aracılığıyla sürdürülebilir ürün seçeneği sunan Turkcell,<br />

hayatın her alanına dokunan faaliyetleriyle de çevresel, sosyal<br />

ve dijital kapsayıcılık değerini artırıyor…<br />

ulaşabilecek. Müşteriler ayrıca normal ve<br />

elektrikli bisiklet gibi sürdürülebilir yaşama<br />

geçiş ürünlerine de bu kanallardan erişebiliyor.<br />

“Müşterilerimize sunduğumuz<br />

sürdürülebilir ürünlerle geri<br />

dönüşüme ve çevreye katkı<br />

sunuyoruz”<br />

Sürdürülebilir ürün seçeneklerini artırdıklarına<br />

dikkat çeken Turkcell Bireysel Satıştan<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kadri Özdal;<br />

“Daha iyi bir gelecek için üstün dijital hizmetler<br />

vizyonumuzla, teknolojinin eşitleyici ve onarıcı<br />

gücünü kullanarak her alanda olumsuz etkimizi<br />

sıfırlamak ve olumlu etkimizi artırmak<br />

için çalışıyoruz. Bu dönüşümü tüm ekosistemimizi<br />

dahil ederek gerçekleştiriyoruz ve birlikte<br />

daha iyiye dönüşüyoruz. Ürün ve servislerimizi<br />

geliştirirken enerjiyi verimli ve yüzde<br />

100 yenilenebilir enerjiden kullanmaya dikkat<br />

ediyoruz; Turkcell Enerjim ile mağazalarımızın<br />

enerji tüketimlerini izlemelerini sağlıyoruz.<br />

Ekolojik ayak izi ve sürdürülebilirlik çalışmalarının<br />

yanı sıra sunduğumuz ürün ve hizmetlerle<br />

iklim değişikliğine çözümler geliştiriyoruz.<br />

Döngüsel işleyişe olan inancımızla ürünlerimizin<br />

kullanım süresini uzatıyor, kullanılamaz<br />

hale gelen ürünlerin yaşam döngülerini ise ‘geri<br />

dönüştürme’ ile tamamlamalarını sağlıyoruz.<br />

Mağazalarda ve Pasaj’da sürdürülebilir bir<br />

hayata geçiş için ürün seçeneklerimiz mevcut.<br />

<strong>2023</strong> yılında sürdürülebilirlik dönüşümüne<br />

müşterilerimizi daha çok dahil edebilmek<br />

amacıyla proje ve uygulamalarımıza yenilerini<br />

ekleyeceğiz. Bunlardan biri de müşterilerimize<br />

mağazalarımızda ve Turkcell Pasaj’da sunacağımız<br />

sürdürülebilir ürün seçenekleri olacak”<br />

dedi.<br />

“Hayata dokunan bir satış<br />

anlayışımız ve sürdürülebilir<br />

tedarik zincirimiz var”<br />

Özdal, satış kanallarındaki sosyal kapsayıcılıkla<br />

odaklanan uygulamalarla ilgili şöyle konuştu:<br />

“Sosyal ve Dijital kapsayıcılık anlamında<br />

teknoloji ile kimseyi geride bırakmamak için<br />

hareket ediyoruz. Bu yıl 81 ilde Engelsiz Mağazacılık<br />

konsepti hayata geçirdik. Engelli bireylerin<br />

sosyal hayata eşit ve bağımsız katılımlarına<br />

destek olmak için engelleri kaldırdık ve<br />

Turkcell deneyimini rahatça yasayabilecekleri<br />

bir konsept oluşturduk. Pasaj‘dan alınan tüm<br />

ürünleri yüzde 100 geri dönüştürülebilir kutularda<br />

gönderiyoruz. Çok yakında bu kutuları<br />

saksıya dönüştürüp içerisinde yetiştirebilecekleri<br />

tohum ile gönderim yapmaya başlayacağız.<br />

Pasaj üzerinden petshop kategorisinden yapılan<br />

alışverişleri de sokak hayvanları için #Bir-<br />

KalpMama’ya dönüştürüyoruz. Ayrıca tedarik<br />

zincirimiz için davranış ilkeleri belirledik, onlara<br />

sürdürülebilirlik için yol haritası çizdik. Raporlama<br />

yapmaları için teşvik mekanizmaları<br />

oluşturduk, sözleşme yapılarımızı değiştirdik.<br />

Bu kapsamda çevreyi gözeten, geri dönüşüme<br />

kazandırılan ürünler üreten; topluma fayda<br />

sağlayan tedarikçilerle çalışıyoruz, ürün tedarik<br />

zincirine üreten kadınları dahil ediyoruz.<br />

Örneğin; Türkiye’deki üretici kadınların en büyük<br />

platformu olan “Kadınların Elinden” sosyal<br />

girişimini Pasaj’da destekleyerek üreticiyle tüketici<br />

arasında bir köprü oluyor, Anadolu’nun<br />

dört bir yanında kadınların ürettiği birbirinden<br />

lezzetli ürünleri müşterilerimizle buluşturuyoruz.<br />

Öte yandan herkesin bilgiye eşit, doğru ve<br />

güvenli erişimi; internetin sunduğu sınırsız<br />

olanakların herkes tarafından kullanılabilmesi<br />

için projeler hayata geçiriyoruz: Pasaj’da<br />

yer alan satıcılara yönelik gelişim programıyla<br />

A’dan Z’ye e-ticaret Eğitimi sunuyor, eğitim<br />

sertifikası sağlıyoruz. Ayrıca mağaza çalışanlarımız<br />

için mağazaların sürdürülebilirliğini<br />

temin edecek bildirge ve eğitimler oluşturduk,<br />

sürdürülebilirlik odaklı İnsan Hakları ve Çevre<br />

Politikalarımızı iştiraklerimize uyarladık.”<br />

“Duyarlı müşterilerle 29 tondan<br />

fazla tekno atık eğitime<br />

dönüştü”<br />

Turkcell’in elektronik atık dönüşümü konusunda<br />

mağaza entegrasyonlarına değinen<br />

Özdal sözlerini şöyle noktaladı: “Turkcell<br />

olarak, ‘daha iyi bir dünya için’ tekno atıkları<br />

değerlendiriyor, eğitime dönüşüyoruz.<br />

2019 yılının Aralık ayından bu yana Turkcell<br />

müşterilerinin, mağazalara getirdikleri<br />

kullanılmaz durumdaki elektronik atıkları<br />

dönüşüme kazandırarak oluşan geliri ‘Eğitime<br />

Dönüştür’ projemizle toplumsal faydaya<br />

dönüştürüyoruz. Projeyle bugüne kadar 29 ton<br />

tekno atık toplanırken yaklaşık 16 bin kişi, geri<br />

dönüşüm için 30 bin adet tekno atığı Turkcell<br />

mağazalarına getirdi. Tekno atıklar, TÜBİSAD<br />

Yetkilendirilmiş Kuruluşu (Bilişim Sanayicileri<br />

Derneği) aracılığıyla geri dönüştürülüyor ve<br />

elde edilen gelir, TEGV’e bağışlanarak çocukların<br />

eğitimine katkı sağlanıyor. Böylece eğitimde<br />

fırsat eşitliğine destek oluyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ORTAK’la “satın alma, kirala” dönemi başladı<br />

Dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla birlikte<br />

yükselişe geçen e-ticaret, tüketici davranışlarına<br />

yön veriyor. Birçok kişi alışverişlerini<br />

artık çevrimiçi platformlar aracılığıyla yapıyor.<br />

Çevrimiçi platformlardaki geniş ürün<br />

yelpazesi tüketiciler için alternatif oluştururken,<br />

bir yandan da satın alma kararlarını<br />

zorlaştırıyor ve tüketicilerin doğru ürünü<br />

seçmelerini güçleştiriyor. Bu belirsizliğin<br />

önüne geçmek ve kendileri için en doğru<br />

ürüne ulaşmak isteyen tüketiciler ise çözümü<br />

satın almak yerine kiralamakta buluyor.<br />

The Business Research Company’nin araştırması<br />

2022’yi 156,66 milyar dolarla kapatması<br />

beklenen küresel ürün kiralama pazarının<br />

2026’da 208,37 milyar dolara ulaşacağına<br />

işaret ederken, 2006’dan bu yana teknoloji<br />

geliştirme hizmeti veren yerli şirket Porte,<br />

yeni kiralama pazar yeri uygulaması ORTAK<br />

ile alışveriş deneyimine yeni bir boyut kazandırıyor.<br />

Uygulamalarıyla P2P ve B2C<br />

kiralamanın önünü açıyorlar<br />

Çevrimiçi pazar yerlerindeki geniş ürün<br />

yelpazesinin yanı sıra pandemiyle birlikte<br />

daha çok hissedilmeye başlanan ekonomik<br />

dalgalanmaların da tüketicileri kiralık ürünlere<br />

yönlendirdiğini söyleyen ORTAK Genel<br />

Müdür Yardımcısı Enes Güren, “Tüketiciler<br />

arasında popüler olan kiralık konut, araba<br />

gibi kategorilere pandemiden sonra yenileri<br />

eklendi. Birçok insan artık yalnızca büyük<br />

Dijital platformlardaki geniş ürün yelpazesi tüketicilerin<br />

satın alma kararlarını güçleştirirken, ortaya çıkan belirsizlik<br />

hali birçok insanın alışveriş deneyimlerine yön veriyor.<br />

Alışverişlerde satın alma trendi geride kalırken, tüketiciler<br />

artık pek çok ürünü kiralama yolunu seçiyor. Yerli teknoloji<br />

şirketi Porte yeni kiralama pazar yeri uygulaması ile hem<br />

kullanıcılarının alışveriş deneyimlerine yeni bir bakış açısı<br />

getiriyor hem de P2P ve B2C kiralamanın önünü açıyor…<br />

değil, küçük ihtiyaçlarını da kiralayarak<br />

karşılamaya başladı. Ürün kiralama hizmeti<br />

tüketicilere satın alacakları ürünü deneme<br />

ve inceleme fırsatı verirken, kendileri için en<br />

doğru ürünü bulmalarına da yardımcı oluyor.<br />

Biz de yeni kiralama pazar yeri uygulamamız<br />

ile hem ürün kiralamak isteyenlerin<br />

tasarruf etmesini hem de sahip olduğu ürünleri<br />

kiralamaya sunmak isteyenlerin ek gelir<br />

kazanmasını sağlayarak kullanıcılarımızın<br />

alışveriş deneyimini değiştiriyoruz. Bunun<br />

yanı sıra ülkemizdeki P2P (eşten eşe) ve B2C<br />

(kurumdan kişiye) kiralama pazarının da<br />

önünü açıyoruz” dedi.<br />

Kullanıcılar hem gereksiz<br />

masraflardan kaçınıyor hem<br />

de ek gelir elde ediyor<br />

Enes Güren, platformlarının avantajlarını şu<br />

sözlerle paylaştı: “Kullanıcılar, ORTAK sayesinde<br />

kısa süreli ihtiyaçları için bir ürünü<br />

satın almak zorunda kalmıyor ya da satın<br />

alıp da aktif olarak kullanmadıkları ürünlerini<br />

kiralayarak ek gelir elde edebiliyorlar.<br />

Bir ürünü satın almadan önce platform<br />

üzerinden dilediği süreyle kiralayarak, satın<br />

alma kararlarını deneyimlerine göre verebiliyorlar.<br />

Böylece gereksiz masraflardan kaçınırken,<br />

bir yandan hem pasif gelir elde edebiliyor,<br />

hem de doğal kaynak israfını önleyip<br />

sürdürülebilirliğe katkıda bulunuyorlar. ”<br />

“Ürün kiralayanların %75’i<br />

kiralama süresini uzatmak<br />

istiyor”<br />

Kullanıcıların spor, ev/yaşam, araç ve elektronik<br />

cihaz kategorilerinde bine yakın ürünü<br />

kiralayabildiğinin altını çizen ORTAK Genel<br />

Müdür Yardımcısı Enes Güren, “Üyelerimizin,<br />

araç ve giysi kategorilerindeki ürünlerin<br />

yanı sıra en çok anne - bebek, kamp, elektronik<br />

cihaz, akıllı ev aletleri ürünlerine ilgi<br />

gösterdiğini kaydediyoruz. Tüketiciler uygulamamız<br />

sayesinde alışveriş deneyimlerini<br />

değiştirirken, biz de globalde halihazırda<br />

büyük bir hacme ulaşan kiralama pazarının<br />

yerelde büyümesini sağlıyoruz. 2 ay kadar<br />

kısa bir sürede internet sitemize 750 üye<br />

kazandık ve 500’ü aşkın rezervasyon talebi<br />

aldık. Uygulamamızı 3 bin 500 kişi yükledi<br />

ve kiralama işlemini gerçekleştirenlerin yüzde<br />

75’i kiralama süresini uzatmak istedi. Bu<br />

da tüketicilerin sistemimizi benimsediğini<br />

gösteriyor. Biz de başarımızın rüzgarını arkamıza<br />

alarak gelecek dönemde kullanıcılarımız<br />

için ürün yelpazemizi genişletmeyi,<br />

kategorilerimizi çeşitlendirmeyi hedefliyoruz”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

HPE Türkiye Genel Müdürü Güngör Kaymak’a yeni görev<br />

Bilgi teknolojileri alanında<br />

dünyanın önde gelen<br />

şirketlerinden Hewlett<br />

Packard Enterprise (HPE)<br />

Türkiye’nin Genel Müdürü<br />

Güngör Kaymak’ın<br />

görev alanı genişledi.<br />

Buna göre Kaymak’ın sorumluluk alanına 1<br />

<strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong> tarihinden itibaren Doğu-Güney<br />

Avrupa, Hazar ve Orta Asya Bölgesi katıldı.<br />

Güngör Kaymak yeni görevinde, Türkiye,<br />

Kazakistan ve Kırgızistan’ın yanı sıra bu<br />

ülkelerde de HPE’nin global stratejileri doğrultusunda<br />

satış ve hizmet faaliyetlerinin<br />

yürütülmesinden sorumlu olacak.<br />

ODTÜ Endüstri Mühendisliği’nden mezun<br />

olan Güngör Kaymak, iş hayatına 1984 yılında<br />

Arçelik’te yatırım ve planlama proje<br />

mühendisi olarak başladı. Daha sonra Auer<br />

HPE Türkiye, Kazakistan ve Kırgızistan Genel Müdürlüğü<br />

görevini yürüten Güngör Kaymak’ın sorumluluk alanı genişledi.<br />

Kaymak, yeni dönemde Türkiye, Kazakistan ve<br />

Kırgızistan’ın yanı sıra Doğu-Güney Avrupa, Hazar ve Orta<br />

Asya Bölgesinin de Genel Müdürlüğü görevini üstlenecek…<br />

ve Arçelik şirketlerinde Yatırım Proje Yöneticisi<br />

ve Planlama Müdürü pozisyonlarında<br />

çalıştı. 1989 yılında sektör değiştirerek IBM’e<br />

katılan ve 8 yıl boyunca farklı görevlerde bulunan<br />

Kaymak, 1997-2001 yılları arasında<br />

Hewlett Packard Türkiye’de Üretim ve Kamu<br />

Sektörlerinden Sorumlu Satış Müdürü, 2001-<br />

2002 yılları arasında ise SAP Türkiye Satış ve<br />

Pazarlama Direktörü olarak görev yaptı.<br />

2002’de Sabancı Grubu’nda çalışmaya başlayan<br />

Güngör Kaymak 2004 yılında BİMSA A.Ş.<br />

Genel Müdürü olarak atandı. 2005 yılında<br />

Sabancı Telekomünikasyon A.Ş. Genel Müdürlüğü’nü<br />

de üstlendi. 2011 yılından itibaren<br />

Bimsa Genel Müdürlüğü ve Sabancı Holding<br />

CIO’luğu görevlerini birlikte yürüttü.<br />

Kaymak, TÜSİAD, YASED, AmCham, YÜD<br />

ve TÜBİSAD üyeliklerinin yanı sıra Kordsa<br />

Teknik Teksitil A.Ş.’ye Bağımsız Yönetim Kurulu<br />

Üyesi olarak destek vermektedir.<br />

17


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’deki ilk Metaverse Lansmanında TECNO,<br />

CAMON 19 Serisi Üyeleri ile MEGABOOK T1’i tanıttı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

18<br />

Yenilikçi yaklaşımları ile tanınan ve Türkiye’deki<br />

teknoloji severler tarafından ilgiyle<br />

takip edilen TECNO, dünyada ilk defa RGBW<br />

sensörü ve G+P lens ile donatılan 64MP kamerasıyla<br />

gece portre çekimlerini kristal parlaklığında<br />

işleyebilen CAMON 19 Serisi’ni Türkiye’de<br />

görücüye çıkardı. CAMON 19 Serisi, gece<br />

yapılan portre çekimlerinde gösterdiği yüksek<br />

performansın yanında, diğer pek çok yeteneğiyle<br />

de üstün bir deneyim vaat ediyor.<br />

CAMON 19 Pro: Gece Portresi<br />

Uzmanı<br />

Düşük ışıklı ortamlarda herkesi kıskandıracak<br />

berraklıkta fotoğraf ve videolar mı çekmek istiyorsunuz?<br />

TECNO CAMON 19 Pro, en küçük<br />

detayına kadar sizler için tasarlanmış bir model.<br />

64MP bir kamerada ilk RGBW sensörü: CA-<br />

MON 19 Serisi’yle beraber 64MP’lik bir kamerada<br />

ilk kez TECNO tarafından kullanılan RGBW<br />

sensörü geleneksel RGB tipi sensörlerin yerini<br />

alırken, G+P lens teknolojisi de alışılageldik<br />

plastik lensleri, yüksek netlikteki kristal lensler<br />

ile değiştirerek kameraya ışık girişini yüzde 208<br />

oranında artırıyor. Böylece, 64MP gece kamerası<br />

ile gece çekimleri ve düşük ışıklı ortamlarda<br />

hem videoların hem de çekilen fotoğrafın<br />

parlaklığı ciddi oranda iyileşiyor.<br />

“Size en yakın siz”: TECNO CAMON 19 Pro, sahip<br />

olduğu 50MP portre kamerası ve 50mm’de<br />

altın oranı yakaladığı odak uzunluğu ile “gerçek<br />

görüntünüze en yakın” portre çekimine<br />

olanak sağlıyor. Ayrıca aksiyon sahnelerine taş<br />

çıkartan videolar çekmek istediğinizde de CA-<br />

MON 19 Pro’nun HDR + OIS + EIS stabilizasyon<br />

destekli lazer odak kamerası yardımınıza koşuyor<br />

ve her durumda son derece keskin video<br />

çekimleri yapabilmenizi sağlıyor.<br />

Kendi başınıza olduğunuz anlarda da CAMON<br />

19 Pro yanınızda. 32MP Pro selfie kamerası<br />

sayesinde ışık yeterli değilken bile mükemmel<br />

netlikte selfieler çekebilmeniz mümkün. Dörtlü<br />

piksel birleştirme (Tetracell) teknolojisine sahip<br />

32MP Pro selfie kamerası sayesinde, daha<br />

iyi renkli görüntüler yakalamak ve düşük ışıklı<br />

ortamlarda eşit derecede etkileyici fotoğraflar<br />

çekmek CAMON 19 Pro ile mükemmel netlikte<br />

mümkün.<br />

Gün boyu yol arkadaşınız: 5000mAh bataryası<br />

ve 33W hızlı şarj özelliği ile de gün boyu çekim<br />

yapabileceksiniz. Laboratuvar testlerindeki sonuçlara<br />

göre tam şarj için 70 dakika yeterli!<br />

Yüksek performans: MediaTek Helio G96 işlemcisi<br />

ile size her türlü deneyimde yüksek<br />

performans vaat eden CAMON 19 Pro, 0,98mm<br />

Türkiye’de her geçen gün atılımlarını sürdüren TECNO, gece<br />

çekimi uzmanı yeni akıllı telefonları CAMON 19 Neo, CAMON<br />

19 ve CAMON 19 Pro’yu Decentraland’de düzenlenen Metaverse<br />

etkinliğinde tanıttı. Ödüllü tasarımıyla öne çıkan<br />

ve gece yapılan portre çekimlerinde olağanüstü sonuçlar<br />

veren CAMON 19 Pro, 8999 TL, CAMON 19 Neo ise 6599 TL<br />

fiyat etiketiyle teknoloji marketlerinde satışa sunuldu…<br />

kalınlığındaki incecik çerçevesi, gökyüzünün<br />

ışıltısını hissettirecek arka kaplaması, 6.8 inçlik<br />

120Hz FHD+ LCD IPS ekranı, 8+5GB (Sanal)<br />

RAM ve 128GB depolama kapasitesi ile 8999 TL<br />

fiyatla, teknoloji marketlerde satışa sunuldu.<br />

CAMON 19: Erişilebilir<br />

Performans ve Aydınlık Gece<br />

Çekimleri<br />

Dilerseniz selfie, dilerseniz portre çekimi, dilerseniz<br />

video…<br />

Düşük ışıkta ve gece çekimlerindeki yeni yol<br />

arkadaşınız olan CAMON 19, tıpkı CAMON 19<br />

Pro gibi, 64MP kameralarda ilk defa TECNO tarafından<br />

kullanılan RGBW sensör teknolojisine<br />

sahip. 16MP selfie kamerasıyla da düşük ışıkta<br />

dahi harika selfie çekimlerini mümkün kılıyor.<br />

6.8 inçlik LCD IPS ekranı, 6GB RAM depolama<br />

alanı ve MediaTek Helio G85 işlemcisiyle<br />

yüksek performans ve ince çerçeveli kasasıyla<br />

görsel şölen vaat eden CAMON 19, 5000mAh<br />

bataryası ve 18W hızlı şarj desteğiyle de yüksek<br />

bir pil dayanımı sunuyor.<br />

Düşük ışıklı ortamda keyifle çekim yapmak<br />

isteyenlerin tercih edeceği CAMON 19’un satış<br />

fiyatı yakında açıklanacak.<br />

CAMON 19 Neo: CAMON<br />

Performansından Geri<br />

Kalmayın<br />

CAMON 19 ailesinin ilk görücüye çıkan modeli<br />

CAMON 19 Neo, teknoloji severlerden aldığı<br />

yüksek notlarla kendini ilk andan itibaren sevdirdi.<br />

Daha Net, Daha Parlak, Daha Renkli mottosunun<br />

altından başarıyla kalkan CAMON 19<br />

Neo’nun 48 MP ultra net kamerasına 2 MP Bokeh<br />

lens eşlik ederken, ön tarafta 32 MP süper<br />

yüksek çözünürlüklü kamera ile çift flaş ışığı<br />

kullanılıyor. CAMON 19 gibi 18W hızlı şarj desteği<br />

ve 5000mAh bataryaya sahip CAMON 19<br />

Neo, işlemci olarak MediaTek Helio G85’ten güç<br />

alıyor. 128 GB ve 6+5GB (Sanal) RAM seçeneği<br />

ile 6599 TL fiyatla raflarda satışta bulunuyor.<br />

TECNO MEGABOOK T1: Ultraince<br />

Yapı, Mega Performans!<br />

2019 yılında TECNO AIoT cephesinde TEC-<br />

NO’nun akıllı telefonlarına eşlik etmek üzere<br />

oluşturacağı ekosistemin ilk örneği olan laptop<br />

cihazları duyurulmuştu.<br />

Sadece 14,8mm’lik kalınlığı ve 1,48kg’lık ağırlığı<br />

ile MEGABOOK T1’in bulunduğu her yer<br />

artık sizin ofisiniz!<br />

Alüminyum-metal kasası ve son derece şık<br />

Startrail Phantom tasarımıyla sunulan ME-<br />

GABOOK T1, genç Z kuşağının kendini ifade<br />

etme beklentilerini karşılamak için 7 renk seçeneğiyle<br />

sunuluyor. 350-nit parlaklığa sahip<br />

15.6 inç FHD IPS ekrana sahip MEGA ekran,<br />

uzun süreli kullanımda konfor sunması adına<br />

yüzde 100 sRGB ve TUV göz korumasını da<br />

barındırıyor. 8GB/12GB/16GB RAM seçenekleri<br />

ve 512GB/1TB depolama alanı ile donatılan<br />

MEGA performans, Intel Core serisi i3 ve i5 işlemciler<br />

ile son derece yüksek performans vaat<br />

ediyor.<br />

Ayrıca MEGABOOK T1, 70Wh pil kapasitesi<br />

ve ebat olarak oldukça ufak olan 65W GaN<br />

tip hızlı şarjı ile şarj etme süresinde yüzde 50<br />

daha hızlı sonuç alırken, 17.5 saate kadar çıkan<br />

pil ömrüyle iş seyahatleriniz ya da uzun<br />

mesailerde size eşlik etmek üzere tasarlandı.<br />

Üstelik tüm bunları, son derece geniş bağlantı<br />

seçenekleri yelpazesi ile sahip olduğunuz iş<br />

ekipmanlarına maksimum düzeyde uyum sağlayarak<br />

yapabiliyor.<br />

TECNO MEGABOOK T1’in ileri<br />

bir tarihte Teknosa’da satışa<br />

sunulması bekleniyor.<br />

TECNO’nun Yeni Ürünleri Metaverse<br />

Dünyasında Tanıtıldı!<br />

İsmi yenilikler ve inovatif yönelimleriyle yan<br />

yana anılan TECNO, yeni ürünlerini tanıtırken<br />

son dönemin yükselen yıldızı Metaverse üzerinden<br />

gerçekleştirdiği lansman ile CAMON 19<br />

Serisi beraberinde MEGABOOK T1’i 27 Aralık<br />

2022 tarihinde basın mensuplarına tanıttı.<br />

Decentraland’de oluşturulan TECNO Club’da<br />

yapılan etkinlikte davetliler Gece Uzmanı Sahnesi<br />

önünde TECNO CAMON 19 PRO ile portre<br />

fotoğraflarını çekip, TECNO NFT galerisindeki<br />

eserleri ve tanıtılan ürünleri inceleme olanağı<br />

buldular. Lansman etkinlikleri sırasında çeşitli<br />

oyun kurguları üzerinden kazanılan dijital hediyeler<br />

sahiplerini bulurken, dans pistinde yeteneklerini<br />

sergileyenler de büyük alkış topladı.<br />

Basına özel yapılan lansman etkinliği yoğun<br />

katılım sayesinde gerçekleştiği esnada globalde<br />

en kalabalık 2. alan sıralamasında Decentraland’de<br />

listelendi.<br />

TECNO Club tüm sürprizleriyle, bir ay boyunca<br />

ilgili linkten veya TECNO Türkiye resmi web<br />

sayfasından giriş yapılarak tüm teknoloji severlerce<br />

ziyaret edilebilecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Girişimciliğin nabzı Maslak’ta atacak<br />

Proptech pazarını desteklemek, sınır ötesi iş birlikleri<br />

ile büyütmek amacıyla GYODER ve YTÜ Yıldız Teknopark<br />

iş birliği ile kurulan “GYODER Proptech HUB YTÜ<br />

Startup House Girişimcilik Merkezi” Maslak’ta açılıyor.<br />

Merkez, gayrimenkul dikeyindeki girişimcileri ve<br />

yatırımcıları bir araya getirecek…<br />

Proptech, insanların bir mülkü araştırma,<br />

kiralama, satın alma, satma ve yönetme<br />

şeklinin teknoloji ile optimize edildiği yenilikçi<br />

bir gayrimenkul yaklaşımı olarak son<br />

zamanların en çok konuşulan konuları arasında.<br />

Gayrimenkul sektöründe fark yaratan yeniliklerin<br />

ve çağın ihtiyaçlarına en iyi şekilde<br />

cevap veren teknolojik çözümlerin hayata<br />

geçmesi için projeler geliştiren GYODER,<br />

üyesi olan yeni nesil girişimcileri aynı çatı<br />

altında toplamak amacıyla GYODER Prop-<br />

Tech HUB YTÜ Startup House Girişimcilik<br />

Merkezi Maslak’ta açılıyor. Merkez; yatırım<br />

fonları, bireysel yatırımcılar, Proptech girişimcileri<br />

ve Proptech’lere ihtiyaç duyan müşterilerin<br />

bir araya gelebildiği bir girişimcilik<br />

merkezi olacak.<br />

GYODER ve YTÜ Yıldız Teknopark iş birliği<br />

ile Maslak 1453 yerleşkesinde kurulacak olan<br />

PropTech HUB, gayrimenkul sektöründe<br />

GYODER üyesi olan yeni nesil girişimcileri<br />

aynı çatı altında toplayarak sektörün yurt<br />

dışına açılan penceresi olacak. Start-Up<br />

House ise; gayrimenkul sektöründe yerel,<br />

bölgesel ve küresel ağı oluşturan liderler ve<br />

öncüler ile iş birliği yapma fırsatı konusunda<br />

destek sağlarken, GYODER üyeleri arasında<br />

bir sinerji ortamı yaratmak adına yeni nesil<br />

Co-Working imkanı sağlayacak.<br />

GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet<br />

Kalyoncu, Proptech’in dünyanın en büyük<br />

pazar büyüklüğüne sahip gayrimenkul<br />

dikeyinin teknoloji açılımı olduğunu<br />

belirterek, “Dönüşmekte olan bu dev sektör,<br />

büyüklüğü ve hacmi ile en büyük teknoloji<br />

fırsatlarını içerisinde barındırıyor. İşlerin<br />

yapılış şeklini değiştirmenin ne kadar zorlu<br />

olduğunun bilincindeyiz. Bu zorlukları,<br />

daha iyi çözümleri daha hızlı geliştirmek,<br />

Türkiye›de ve dünyada daha kapsayıcı, güçlü<br />

ve sürdürülebilir topluluklar oluşturmak<br />

için bir araya gelme fırsatı olarak görüyoruz.<br />

Sektörümüzün öncü isimlerinden olan<br />

ekibimiz, kurumları ve yatırımcıları gelecek<br />

vadeden startup’larla buluşturarak teknolojik<br />

ilerlemeyi hızlandıran toplantı ve etkinlikler<br />

düzenlemek için ekosistemini ve sahip<br />

olduğu deneyimi bu projeyle bir araya getirecek”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Proptech alanında faaliyet gösteren teknoloji<br />

şirketler bu merkezde yer alabilirken, katılım<br />

ve Teknopark’ın sunduğu avantajlara sahip<br />

olmak için başvuru yapılması gerekiyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Inveon 6 yıldır üst üste Deloitte Fast50 listesinde!<br />

E-ticaret sektörünün öncü çözüm sağlayıcısı olarak<br />

yurt içinin yanı sıra global arenada da adından söz ettiren<br />

Inveon ödüle doymuyor. Inveon sürdürülebilir<br />

büyümesini Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji<br />

şirketlerinin belirlendiği Deloitte Technology Fast50’de<br />

üst üste 6’ncı kez ödül alarak taçlandırdı…<br />

Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketlerinin<br />

ödüllendirildiği Deloitte Technology<br />

Fast50 sonuçları düzenlenen bir törenle<br />

açıklandı. Bu yıl 17’ncisi gerçekleştirilen<br />

Deloitte Technology Fast 50’de kurumsal<br />

şirketlere sunduğu üstün yeni nesil e-ticaret<br />

teknolojileri ve dijital büyüme danışmanlığıyla<br />

yalnızca e-ticaret yazılım ve altyapı<br />

çözümleri sağlayıcısı olarak değil sürdürülebilir<br />

büyüme sağlayan güvenilir bir iş ortağı<br />

olan Inveon, üst üste 6’ncı kez ödül aldı.<br />

Globaldeki hızlı büyümemizin<br />

ve başarımızın ispatı<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan<br />

Inveon’un Kurucusu ve Yönetici Ortağı<br />

Yomi Kastro, kuruldukları günden bu yana,<br />

e-ticaret alanında öncü ve sektör liderlerinin<br />

çalıştığı bir firma olarak her geçen gün<br />

başarılarını katlayarak büyümeye devam<br />

ettiklerinin altını çizerek, “Deloitte Technology<br />

Fast50’de 6’ncı kez ödül almaktan dolayı<br />

mutlu ve gururluyuz. Aralıksız aldığımız<br />

bu ödül, Inveon olarak Türkiye’nin yanı sıra<br />

Avrupa, İngiltere ve Körfez bölgesindeki hızlı<br />

ve sürdürülebilir büyümemizin bir sonucu<br />

ve başarılı yönetim anlayışımızı da ispatlar<br />

nitelikte” dedi.<br />

Son 3 yılda yaklaşık 8 kat<br />

büyüdü<br />

Bugün geldikleri noktada hizmet sundukları<br />

alanda hem müşterileri hem de kendileri için<br />

sürdürülebilir kârlılığı inşa edebilmiş tek şirket<br />

olduklarını vurgulayan Kastro, sözlerine<br />

şöyle devam etti: “Globalde dolar bazında<br />

her yıl ortalama yüzde 97 büyürken, son 3<br />

yılda yurt dışında 7.6 kat büyüme gösterdik.<br />

Sahip olduğumuz başarılı ürün ve kaliteli<br />

hizmet anlayışıyla globalde müşteri sayımızı<br />

hızla artırarak yurt dışı gelirlerimizin<br />

payını yüzde 50’nin üzerine taşıdık. Ortaya<br />

koyduğumuz rakamlar alanımızda en iyi<br />

yönetilen ve en başarılı şirket olduğumuzu<br />

bir kez daha bizlere gösterdi. Başarılarımızın<br />

bir meyvesi olarak da küresel teknoloji<br />

endüstrisinin en güvenilir ve itibarlı<br />

değerlendirme platformlarından G2’nin<br />

yayınladığı Grid® Report’ta yer alan ilk ve tek<br />

Türk şirketi olmamızın yanı sıra e-ticaret<br />

kategorisinde birçok raporda da yer alıyoruz.<br />

Başarılı bir yılı geride bırakırken son olarak<br />

Deloitte Technology Fast50’de 6’ncı kez ödül<br />

almak bizleri çok gururlandırdı. <strong>2023</strong> yılında<br />

da başarılı yönetim anlayışımızla sürdürülebilir<br />

ve hızlı büyümeye devam edeceğiz.”<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Wellbees, 2022 yılının çalışan<br />

esenliği haritasını çıkardı<br />

Çalışanların mesleki ve kişisel<br />

hayatlarında kendilerini daha iyi<br />

hissetmelerine katkı sunan yeni nesil<br />

çalışan esenliği platformu Wellbees,<br />

2022 yılının esenlik haritasını çıkardı.<br />

Platformu kullanan 18 ülkedeki 45 şirkette<br />

çalışan 100 bin çalışanın günlük<br />

yaşamları, uyku kaliteleri, katıldıkları<br />

etkinlikler gibi platforma girdikleri bilgilerden<br />

derlenen veriler, pandeminin<br />

ardından yaşanan değişimi de gözler<br />

<strong>IT</strong> network önüne serdi.<br />

Buna göre Wellbees platformuna giriş<br />

yapan kullanıcılara her gün sorulan “Bugün<br />

nasıl hissediyorsun” sorusuna karşılık<br />

kendini iyi hissettiğini söyleyenlerin<br />

oranı yüzde 58 oldu. Kendini iyi hissetmediğini<br />

belirtenlerin oranı ise yüzde 7<br />

olarak kaydedildi.<br />

Sektör Market<br />

20<br />

X kuşağı ve erkekler daha iyi<br />

hissediyor<br />

1 ila 5 arasındaki puanlama sisteminde,<br />

çalışanların 2021 yılında 4,18 olan ortalama<br />

mod puanı 2022 yılında 4,27’ye<br />

yükseldi. Kuşaklara göre bakıldığında X<br />

kuşağının yüzde 65’i ruh halini iyi olarak<br />

değerlendirdi. Y kuşağında bu oran<br />

yüzde 59 olurken, Z kuşağında ise yüzde<br />

56’ya düştü. Ruh halinde cinsiyete göre<br />

de önemli bir farklılık saptandı. Buna<br />

göre kadınların yüzde 50’si ruh halini iyi<br />

olarak ifade ederken, erkeklerde bu oran<br />

yüzde 65 olarak ölçüldü.<br />

7 milyardan fazla adım, 1,1<br />

milyon bardak su<br />

Ruh halinde önemli bir etkisi olan uykuda<br />

da 2022 yılında az da olsa iyileşme<br />

yaşandı. Buna göre 2022 yılında çalışanların<br />

yüzde 45,9’u iyi uyuduklarını belirtti.<br />

Bu oran 2021 yılında yüzde 44,3’tü.<br />

2022’de kalitesiz uyuduğunu belirten çalışanların<br />

oranı ise yüzde 9 oldu.<br />

2022 yılında Wellbees platformuna girilen<br />

toplan adım sayısı 7 milyar 45 milyon<br />

490 bin 80 olurken, 200 ml’lik bardaklarla<br />

1 milyon 184 bin 390 bardak su içildi.<br />

Yeni nesil çalışan esenliği platformu Wellbees, 2022 yılının<br />

esenlik haritasını çıkardı. 18 ülkede 45 şirket üzerinden 100<br />

bini aşkın çalışana ulaşan Wellbees’in verilerine göre kendini<br />

iyi hissettiğini söyleyen çalışanların oranı yüzde 58 oldu. X<br />

kuşağında her 100 kişiden 65’i ruh halini iyi olarak tanımlarken,<br />

bu oran Y kuşağında yüzde 59, Z kuşağında ise yüzde<br />

56 oldu. Bununla birlikte pandemi kısıtlamalarının yaşandığı<br />

2021 yılında kullanıcıların en çok okuduğu konu başlığı olarak<br />

ön plana çıkan sosyal esenlik, 2022 yılında yerini fiziksel ve<br />

duygusal esenliğe bıraktı…<br />

Kışın diyet, baharda spor ve<br />

psikologla görüşme<br />

Wellbees’in 2022 esenlik haritasında,<br />

platform üzerinden hizmet veren uzmanlara<br />

yönelik talep de ölçüldü. Buna<br />

göre uzmanlarla yapılan görüntülü görüşmeler<br />

bir önceki yıla yüzde 75, görüşme<br />

süreleri yüzde 73, yönlendirilen sorular<br />

ise yüzde 31 arttı.<br />

2021 yılına göre yüzde 74 artan diyetisyen<br />

görüşmeleri en çok Kasım ve Aralık<br />

aylarında yapılırken, yüzde 72 artan spor<br />

eğitmeni görüşmeleri Kasım ve Nisan aylarında<br />

gerçekleşti. Görüşmelerin yüzde<br />

66 oranında arttığı psikolog görüşmeleri<br />

de yine spor gibi en çok Kasım ve Nisan<br />

aylarında yapıldı.<br />

Evcil hayvanlar paylaşıldı,<br />

adımlar ve fotoğraflar yarıştı<br />

Wellbees kullanıcılarının gerek çalışma<br />

arkadaşlarıyla gerekse diğer şirketlerde<br />

çalışanlarla etkileşime girdiği ve birbirine<br />

meydan okuduğu uygulamalar 2022<br />

yılında da büyük ilgi gördü. Meydan<br />

okuma (Challenge) bölümünde su içme,<br />

adım atma ve fotoğraf yarışmaları eğlenceli<br />

ve kıyasıya mücadelelere sahne oldu.<br />

Kitap, iyi yaşam, film-dizi, gezi ve sağlıklı<br />

yaşam kulüpleri ise 2022 yılının en çok<br />

paylaşım yapılan kulüpleri olarak ön plana<br />

çıktı. Kullanıcıların bu yarışmalar ve<br />

diğer etkinlikler sonucunda topladıkları<br />

puanlarla satın aldıkları ürünler ise organik<br />

ürünler, bilim setleri, kahve oldu.<br />

Çalışanlar ayrıca bu puanlar ile STK’lara<br />

bağış da yaptı.<br />

Melis Abacıoğlu: “Çalışanlar<br />

mutluluğun formülünü<br />

bulmak istiyor”<br />

2022 yılı çalışan esenliği haritasını değerlendiren<br />

Wellbees CEO’su Melis Abacıoğlu,<br />

“Gerek Wellbees olarak yaptığımız<br />

araştırmalar gerekse de bu alanda<br />

yapılan global çalışmalar, çalışanların<br />

esenlik deneyimine her geçen dönem<br />

daha fazla ilgi duyduğunu ve bunu talep<br />

ettiklerini gösteriyor. Ücret hala ana<br />

faktör olsa da çalışanlar, ruh hallerini<br />

düşünen, kendilerini değerli hissedecekleri<br />

ekipler içerisinde yer almak istiyor.<br />

Biz de 2022 yılı verilerimize baktığımızda<br />

uygulamamızı kullanarak ruh halini,<br />

uyku durumunu paylaşan çalışan<br />

oranında bir önceki göre yüzde 36’lık<br />

bir artış olduğunu gördük. Bu tablo bize<br />

aslında çalışanların kendi ruh hallerine<br />

en uygun esenlik deneyimini talep ettiklerini,<br />

mutluluğun formülünü bulmak<br />

için çaba gösterdiklerini ortaya koyuyor”<br />

dedi.<br />

2021 yılına göre değişiklik gösteren<br />

esenlik talebi hakkında da bilgi veren<br />

Abacıoğlu, “Pandemi döneminde,<br />

özellikle kısıtlamalarda her kesim<br />

gibi çalışanların da sosyalleşme<br />

ihtiyacı en üst noktaya yükseldiğinden<br />

sosyal esenliğe yönelik talepte artış<br />

gözlemlemiştik. 2022’de ise çalışanların<br />

yeniden bir araya gelmeleri, ofislere<br />

dönüşlerin başlamasıyla birlikte fiziksel<br />

esenliğe yönelik ilgi arttı. Nispeten daha<br />

hareketsiz geçen pandeminin ardından<br />

adım yarışmalarına gösterilen büyük ilgi<br />

de bunun bir sonucu. Sosyal esenliğin<br />

önünde, ikinci sırada yer alan duygusal<br />

esenlik ihtiyacı ise içinde olduğumuz belirsizlik<br />

döneminin çalışanlara yansıması”<br />

diye konuştu.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS, Mini PC PL64’ü duyurdu<br />

Her biri çok sayıda güvenilirlik testinden geçen<br />

PL64 modelleri, fansız tasarımlarıyla sıcaklığı<br />

50°C’ye kadar olan ortamlarda bile en uygun<br />

performansı veriyor. Bu mini PC’de iki adet<br />

LAN bağlantı noktası, 2,5 Gbps Ethernet, iki<br />

adet COM bağlantı noktası, beş adet USB bağlantı<br />

noktası bulunuyor ve 60 Hz’de üç adet 4K<br />

ekrana destek veriliyor.<br />

Fansız tasarım ve uygun<br />

soğutma<br />

Mini PC Pl64’ün yeni ve neredeyse tamamen<br />

sessiz fansız tasarımı kasaya toz girişini en aza<br />

indiriyor ve ürünün ömrünü uzatıyor. 15 watt<br />

CPU’yu destekleyen bu fansız tasarım sayesinde<br />

PL64 güvenilirlik, dayanıklılık ve düşük<br />

gürültü seviyesinin çok önemli olduğu endüstriyel<br />

uygulamalar için ideal hale geliyor.<br />

PL64’ün soğutma sistemi ısıyı verimli bir şekilde<br />

uzaklaştırarak bu mini PC’nin 50°C’ye kadar<br />

sıcak ortamlarda kullanılabilmesini sağlıyor.<br />

EDID emülasyonu ve sanal<br />

ekran<br />

Mini PC PL64 sahip olduğu Extended Display<br />

Identification Data (EDID) emülasyonu özelliği<br />

sayesinde geçici güç veya bağlantı kaybı yaşandığı<br />

anlarda ekranın bundan etkilenmeden<br />

içeriği göstermeye devam etmesini sağlıyor.<br />

PL64 bu sayede dijital tabelalar için ideal bir çözüm<br />

haline geliyor. PL64 ayrıca bağlı bir ekran<br />

olmadan sanal ekranlar oluşturabiliyor. Sanal<br />

Ekran teknolojisi sisteme uzak masaüstü bağlantısıyla<br />

erişim imkanı sağlıyor. Sistem yöneticileri<br />

ekranda gösterilen içeriği etkilemeden<br />

sistemi uzaktan kontrol edebiliyor.<br />

ASUS, gücünü 12. Nesil Intel® Core i7 (15 W) işlemcilerden<br />

alan sürümlerin de yer aldığı, fansız tasarıma<br />

sahip yeni endüstriyel Mini PC PL64 modellerini tanıttı…<br />

4K çözünürlük ve üç ekran<br />

desteği<br />

Mini PC PL64; Intel Iris® Xe Graphics (i5/i7<br />

için) veya Intel UHD Graphics (i3/Celeron® için)<br />

seçenekleriyle 60 Hz’de etkileyici 4K çözünürlükle<br />

video ve görüntü verme imkanı sunuyor.<br />

PL64 ayrıca HDMI üzerinden üç adede kadar<br />

4K ekrana destek verebiliyor. Böylece dijital<br />

tabela, billboard ve reklam uygulamaları için<br />

mükemmel çözüm sunuyor.<br />

Çift LAN ve COM bağlantı<br />

noktaları<br />

İki adet LAN bağlantı noktası sayesinde kullanıcılar<br />

ayrı ağlar kullanıp yedek ağdan yararlanabiliyor.<br />

Bağlantı noktalarından biri 2,5 Gbps<br />

hızlı bağlantı performansı için 2.5GBase-T<br />

(2,5 G) ağ teknolojisini destekliyor. Çift COM<br />

bağlantısı ise barkod tarayıcılar veya fiş<br />

yazıcıları gibi eski cihazlara destek veriyor. RS-<br />

232, RS-422 ve RS-485 standartlarına uyumlu<br />

bu bağlantı noktaları çok yönlü kullanım<br />

sunuyor.<br />

WiFi 6E desteği<br />

Mini PC PL64 tercihe bağlı sunulan yerleşik<br />

bir modül ile WiFi 6E desteği veriyor. Mini PC<br />

PL64 bu sayede yüksek çözünürlüklü videoları<br />

akıcı bir şekilde aktarma imkanı veriyor, bağlantıda<br />

çok daha az kesinti yaşıyor ve kalabalık<br />

ortamlarda router’dan uzakta olsa bile hızlı<br />

kablosuz bağlantıdan yararlanıyor. Ayrıca bu<br />

modül Mini PC PL64’ye bir de yüksek hızlı 160<br />

Mhz kanalı sunuyor.<br />

Duvara monte edilebilen<br />

kompakt kasa<br />

Mini PC PL64’nin 0,81 litrelik kasası yalnızca<br />

199,7 x 119,7 x 33,9 mm boyutlarında. Ürün bu<br />

boyutlarıyla dijital tabela veya bilgilendirme<br />

ekranları gibi dar alanlara sığıyor. Ayrıca VESA<br />

ve duvara montaj uyumu sayesinde çeşitli kullanım<br />

olanakları sunuyor. PL64 sağlam metal<br />

yapısıyla iç mekandaki bilgilendirme ekranları,<br />

dijital tabelalar, otomatlar, gözetleme sistemleri,<br />

fabrika otomasyon sistemleri ve benzeri endüstriyel<br />

uygulamalar için ideal.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

BV Portföy Oyun ve Teknoloji Değişken Fonu kuruldu<br />

Kurucusu ve yöneticisi olduğu yatırım fonları ve özel tasarlanmış<br />

yatırım stratejileri ile yatırımcılara değer katmayı<br />

hedefleyen BV Portföy Oyun ve Teknoloji Değişken<br />

Fonu SPK’dan kuruluş iznini aldığını duyurdu…<br />

Girişim sermayesi<br />

yatırım fonları ile<br />

halka açık teknoloji<br />

şirketlerinin<br />

hisse senetlerine<br />

yatırım yapan<br />

fonlar kurmak ve<br />

yönetmek için yola<br />

çıkan BV Portföy<br />

Yönetimi A.Ş. yatırımcılarının<br />

risk<br />

ve getiri beklentilerini<br />

dengeleyen stratejik yatırım politikası<br />

yaklaşımı ile, yurt içinde ve yurt dışında teknoloji<br />

alanında faaliyet gösteren yenilikçi ve<br />

yükselen trenddeki şirketlerin hisselerinden<br />

oluşan fon seçenekleri sunmayı hedefliyor.<br />

BV Portföy’ün kuruluş izni alan Oyun ve<br />

Teknoloji Değişken Fonu, Türkiye’de fon içeriği<br />

en az yüzde 80 oyun ve ilgili teknolojilerin<br />

hisseleri olan ilk fon oldu.<br />

Geleneksel yatırım yönetimi anlayışı yerine<br />

‘disruptive innovation’ odaklı, yapıcı, yıkım<br />

vaat eden, yenilikçi teknoloji ürünlerine<br />

odaklanarak geleceğe yatırım yapmayı hedefleyen<br />

Boğaziçi Ventures bünyesindeki<br />

BV Portföy, uzun yılların tecrübe ve<br />

uzmanlığını bu yeni fona aktaracak. Türkiye’nin<br />

önde gelen oyun şirketlerinden Joygame’i<br />

kurup, dünyanın en büyük oyun şirketlerinden<br />

Güney Kore’li Netmarble’a satan<br />

Boğaziçi Ventures’ın kurucuları ve ekibinin<br />

oyun sektöründeki tecrübesi ve küresel olarak<br />

bağlantıda olduğu oyun endüstrisinden<br />

derlenen güncel bilgiler ile oyun ve teknoloji<br />

fonunda yatırımcılara özel çözümler sunulacak.<br />

Yeni kurulan fon ile ilgili görüşlerini<br />

paylaşan Boğaziçi Ventures Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Barış Özistek “Girişim sermayesi fon<br />

yönetimi tecrübesi ile birleşen oyun ve teknoloji<br />

sektörleri tecrübemiz ile sadece finansallara<br />

bakmadan, oyunun kurallarına<br />

hakim bir şekilde geleceği şekillendirecek<br />

ve teknolojinin etkisi ile büyüme yaşayacak<br />

oyun ve teknoloji şirketleri hisselerini bu<br />

fona özel terzi işi seçeceğiz” dedi.<br />

BV Portföy Oyun ve Teknoloji Değişken Fonu<br />

stratejik olarak, yerli ve yabancı, yenilikçi,<br />

yıkıcı, değer yaratan dijital oyun ve teknolojilerine<br />

yatırım yapacak. Mobil, konsol ve<br />

PC oyunu geliştiren; oyun sektörünün içerisinde<br />

yer alan ekosistem katılımcıları fonun<br />

yatırım odağında bulunuyor. Oyun sektörünün<br />

gelecekte evrilmesi beklenen Web 3.0<br />

alanında teknoloji üretme potansiyeli yüksek<br />

olan şirketler de fonun yatırım stratejisi<br />

içinde yer alacak.<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Tüketici güven ve garanti istiyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

22<br />

Türkiye’nin en büyük yenilenmiş elektronik<br />

ürün marketi EasyCep, tüketicilerin telefon<br />

alırken ve satarken önem verdikleri konuları,<br />

tercihlerini nelerin etkilediğini, eğilimlerini<br />

gözler önüne seren bir araştırmaya<br />

imza attı. EasyCep’in Sia Insight iş birliği ile<br />

yaptığı ‘Tüketici Tercihleri Araştırması’nın<br />

sonuçlarında sektörde yasal garanti ve güven<br />

unsurları ön plana çıktı.<br />

12 ili kapsayan, son iki yıl içinde akıllı telefonunu<br />

değiştiren kişilere odaklanan, geniş<br />

kapsamlı araştırma sonuçlarına göre tüketicilerin<br />

telefon değiştirme sıklığı ortalama<br />

3.2 yıl. Araştırmaya katılanların yüzde 52’si<br />

telefonlarını 2-3 yılda bir değiştirdiklerini<br />

belirtti. Araştırmaya göre katılımcıların eski<br />

telefonlarını değiştirmelerinin nedenlerinin<br />

başında yüzde 56 ile eski telefonun kırılması,<br />

bozulması, yıpranması geldi. Yeni bir<br />

teknolojiye geçmek için telefon değiştirmek<br />

isteyenlerin oranı ise yüzde 22. Katılımcıların<br />

yüzde 54’ü önümüzdeki dönemde telefonunu<br />

değiştirmeleri halinde eski telefonunu satmayı<br />

ya da takas etmeyi düşündüklerini kaydetti.<br />

Eski telefonunu satacakların da yenilenmiş telefon<br />

alacakların da dikkat ettikleri en önemli<br />

nokta ise ‘güven’ ve ‘yasal garanti.’ Eski telefon<br />

elden çıkarılmak istendiğinde tercih edilecek<br />

kanala karar verirken katılımcıların öne çıkardıkları<br />

kriterlerin başında en iyi fiyatın verilmesi,<br />

paranın anında ve hızlı ödenmesi, aldatılma<br />

riskinin olmaması geldi. Ayrıca cihazın<br />

veri güvenliğinin sağlanması da önemli kriter<br />

olarak yer aldı.<br />

Yenilenmiş telefon konsepti<br />

beğeniliyor<br />

Araştırma sonuçlarına göre; katılımcılar, yenilenmiş<br />

cihazın önümüzdeki dönemde kendileri<br />

için bir alternatif olarak değerlendirilebileceğini<br />

belirtirken yüzde 40’ı yenilenmiş telefon<br />

almayı düşündüklerini belirtti. Tüketicilerin<br />

yüzde 85’i yenilenmiş telefon konseptini beğeniyor.<br />

Katılımcılara, yenilenmiş telefonlarda<br />

en önemli buldukları üç özellik önem sırasına<br />

göre sorulduğunda ilk sırada yasal garantisinin<br />

olması yer alırken, ikinci sırada güvenilir olması<br />

üçüncü sırada ise orijinal ve lisanslı parçalar<br />

kullanılması geldi.<br />

Öte yandan yenilenmiş telefon almayı<br />

düşünenler için daha ekonomik olması, eldeki<br />

para ile daha iyi bir marka/model alma imkânı<br />

sunması, faydalarının sıfır ile fark olmaması<br />

öne çıkan motivasyonlar olarak sıralandı. Katılımcılar,<br />

ikinci el cihaz satın alımında yenilenmiş<br />

cihazın faydaları nedeniyle daha fazla<br />

ödemeye değer bulurken, sertifikalı bir siteden<br />

satın alınmasını tercih edeceklerini belirtti.<br />

Yenilenmiş elektronik ürün market pazarının öncüsü<br />

EasyCep’in ‘Tüketici Tercihleri Araştırması’ndan dikkat<br />

çeken sonuçlar çıktı. Araştırmaya göre telefon<br />

değiştirme sıklığı ortalama 3.2 yıl olurken, tüketicilerin<br />

yenilenmiş telefonda en fazla önem verdikleri konu<br />

yasal garanti ve güven oldu. Tüketicilerin yüzde 85’i<br />

yenilenmiş telefon konseptini beğendiklerini belirtti…<br />

12 ay güvence ve iade hakkı<br />

Araştırma sonuçlarını değerlendiren EasyCep<br />

CEO’su Mehmet Akif Özdemir, “Araştırmamız<br />

gösteriyor ki tüketicilerin önem verdikleri iki<br />

konu var: Yasal garanti ve güven. Türkiye’de<br />

tüketiciyi yenilenmiş elektronik cihaz ile tanıştıran<br />

bir şirket olarak ilk günden bu yana<br />

tüketicilerin akıllarında güvenlik sorusunun<br />

olduğunun farkındayız ve buna göre faaliyetlerimizi<br />

sürdürüyoruz. Kurumsallık ve şeffaflık<br />

ilkemize sıkı sıkıya bağlıyız. Müşterilerimizle<br />

aramızdaki tüm ödeme süreçlerini bankalar<br />

üzerinden yapıyoruz. Fiziksel 26 mağazamız<br />

ve web sitemiz ile her zaman müşterilerimizin<br />

yanındayız. Türk Standartları Enstitüsü’nün<br />

(TSE) yetki belgesine ve Ticaret Bakanlığı’nın<br />

Yenileme Merkezi lisansına sahip olan Easy-<br />

Cep’ten satın alınan her cihaz 12 ay boyunca<br />

EasyCep garantisinde bulunuyor. Müşterilerimiz,<br />

14 gün boyunca iade hakkının yanı sıra<br />

sahip oldukları elektronik cihazları EasyCep’e<br />

anında ve değerinde satarak karşılığında nakit<br />

ödeme ya da takas avantajından da hızlı bir şekilde<br />

yararlanabiliyor. Yine araştırmamız gösteriyor<br />

ki telefon değiştirme sıklığı 3.2 yıl. Bizim<br />

amacımız insanların özgürce, daha kısa süre<br />

içerisinde telefonlarını-elektronik eşyalarını<br />

değiştirebilmeleri ve daha iyi modeline sahip<br />

olabilmeleri” dedi.<br />

Veriler sıfırlanıyor, lisanslı ürün<br />

kullanılıyor<br />

Veri güvenliği konusunda telefonunu satacakları<br />

ya da kullanılmış telefon alacakları uyaran<br />

Özdemir, şunları söyledi: “Kesinlikle Ticaret<br />

Bakanlığı lisansına sahip kurumsal şirketler<br />

tercih edilmeli. Telefonunu satmak isteyen<br />

müşterilerimizden ilk istediğimiz konu telefonlarındaki<br />

verilerini temizlemiş olarak fabrika<br />

ayarlarında sıfırlanmış şekilde bize getirmeleri.<br />

Bu işlemi nasıl yapacakları konusunda<br />

kendilerini adım adım yönlendiriyoruz. Eğer<br />

telefonda herhangi bir veri ile karşılaşırsak hiçbir<br />

işlem yapmadan sahibine teslim ediyoruz.<br />

Sahip olduğumuz Ticaret Bakanlığı lisansı<br />

ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun<br />

veri tabanından IMEI numarası ile yenilediğimiz<br />

tüm cihazların sorgulamalarını yapıyor,<br />

herhangi bir suça karışıp karışmadıklarını ve<br />

kayıp, çalıntı durumlarını kontrol ediyoruz.<br />

Dolayısıyla burada da güvenlik konusunda büyük<br />

bir soru işaretini yok etmiş oluyoruz. Tüm<br />

yenileme süreçlerini bu lisansın esaslarına göre<br />

yapıyoruz. Sattığımız tüm cihazların bakım ve<br />

onarımı için lisanslı ve orijinal ürünler kullanıyoruz.<br />

Yenilenmiş cihazlarda korsan bir yazılım<br />

bulunmaz. İlk sahibinin bilgileri tamamen<br />

sıfırlanır ve satın alan tarafa bu şekilde teslim<br />

edilir. Yenilenmiş cihaz ve ikinci el cihaz arasındaki<br />

fark da aslında burada.”<br />

1 yıl kullanılmayan telefonlara<br />

dikkat!<br />

Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından birisi de<br />

eski telefonların yedek olarak evde tutulması<br />

oldu. Katılımcıların yüzde 31’i yeni bir telefon<br />

aldığında eski telefonunu çeşitli kanallar kullanarak<br />

satarken, yüzde 29’u ise elinde tutmaya<br />

devam ediyor. Yüzde 10’luk bir kısım ise eski<br />

telefonunu attığını belirtiyor. Eski telefonunu<br />

elde tutan veya atanları uyaran Özdemir,<br />

“TBMM Adalet Komisyonu’nda alınan karar ile<br />

daha önce 7 yıl olan elektronik haberleşme şebekelerinden<br />

hizmet almayan cihazların elektronik<br />

kimlik bilgilerinin pasife alınma süresi 1<br />

yıla düşürüldü. Bir yıl geçtikten sonra cep telefonunu,<br />

sadece son kullanan kişi bir sim kart<br />

takarsa çalıştırabilecek. Pasife alınmış bir telefon<br />

bir başkasının sim kartı ile çalışmayacak.<br />

Ayrıca eski telefonların atılmaması, ekonomiye<br />

geri kazandırılması konusu çok önemli. Easy-<br />

Cep olarak, âtıl duran telefonları yedek parça<br />

ve ham madde olarak kullanarak ekonomiye<br />

tekrar kazandırırken çevresel fayda da sağlanmış<br />

oluyoruz” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

2022 Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon raporu yayımlandı<br />

Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü tarafından yayımlanan<br />

Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre<br />

Türkiye, 2022’de 37. sıraya yükseldi. Dört basamaklık<br />

ilerlemeyle ilk kez 40 ülke arasında<br />

yer alan Türkiye’deki Ar-Ge ve inovasyon ortamına<br />

ilişkin yeni bir rapor yayımlandı. Ser Danışmanlık<br />

tarafından hazırlanan ve Ar-Ge’de<br />

insan kaynağı, harcamalar, üretim kapasitesi,<br />

patent, faydalı model ve tasarım tescilleri, inovasyon<br />

faaliyetleri gibi başlıkları içeren 2022<br />

Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu’nda, 2021<br />

ve daha öncesinde yayımlanan veriler analiz<br />

edildi. Rapora göre Türkiye’de Ar-Ge harcamalarının<br />

10 yıldır artış eğilimi gösterdiği,<br />

2021’deki artışın ise yüzde 49 olduğu tespit<br />

edildi.<br />

Ar-Ge danışmanlığında uzmanlaşan Ser Danışmanlık<br />

Genel Müdürü Dr. Ömer Özdinç,<br />

rapora ilişkin değerlendirmelerini paylaştı:<br />

“Türkiye’nin Ar-Ge ve inovasyon sahasındaki<br />

gelişimine dair genel bir perspektif sunmayı<br />

amaçlayan raporumuz, her parametrede benzer<br />

performans görülmese de genel anlamda<br />

2021’in Ar-Ge ve inovasyon performansında<br />

önemli artışların yaşandığı bir yıl olduğunu<br />

gösteriyor.”<br />

Türkiye, OECD ülkeleri arasında<br />

patent başvuru sayısı en çok<br />

artan ülke oldu<br />

Raporda değinilen başlıklar arasında Ar-Ge<br />

ve inovasyon çıktıları başlığı altında patent,<br />

yayın, faydalı model ve tasarım tescilleri<br />

de yer aldı. 2020’de olduğu gibi 2021’de de<br />

Türkiye’de yerleşik girişimci ve iş insanlarının<br />

patent, faydalı model ve tasarım başvuru<br />

ve tescillerinin arttığı görüldü. 2021’de yerli<br />

tasarım başvurularının bir önceki yıla göre<br />

yüzde 41 arttığını, faydalı model tescil oranlarının<br />

ise bir önceki yıla kıyasla yüzde 119 artış<br />

gösterdiğini vurgulayan Dr. Ömer Özdinç,<br />

Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre 2022’de 41. sıradan<br />

37. sıraya yükselen Türkiye’de Ar-Ge ve inovasyon<br />

ortamının durumuna ışık tutan rapor yayımlandı.<br />

Türkiye’nin Ar-Ge harcamalarının 10 yıldır arttığı,<br />

2021’deki artışın ise yüzde 49 olduğu tespit edildi…<br />

“Fransa, Almanya, Japonya, Birleşik Krallık,<br />

Kanada gibi ülkelerde patent başvuru sayıları<br />

son yıllarda azalma eğilimi gösteriyor. Buna<br />

karşın Türkiye, OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında,<br />

söz konusu ülkeler arasında birliğe<br />

yeni katılan ve patent başvuru sayısı az olan<br />

Kolombiya hariç 10 yıl öncesine göre yüzde 111<br />

gibi yüksek bir oranla patent başvurularını en<br />

fazla artıran ülke olarak konumlanıyor. Ar-Ge<br />

personeli başına patent verimliliğinde ise 100<br />

personel başına 4 patent başvurusu görülüyor.<br />

Bu veri de birçok Avrupa ülkesiyle aynı seviyede.<br />

Öte yandan akademisyen başına düşen<br />

bilimsel yayın sayısında da düzenli artış trendi<br />

görülüyor. Tescil ve başvurulardaki artış, ticari<br />

çıktılara da yansıyor. 2021’de Türkiye’de imalat<br />

sektörünün toplam ihracat tutarında önceki<br />

yıla kıyasla yüzde 33 artış olurken, yüksek<br />

teknoloji ihracatında da yüzde 18’lik artış dikkat<br />

çekiyor” dedi.<br />

Ar-Ge personeli sayısı 2021’de<br />

%11 arttı<br />

2022 Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu’nda<br />

ulusal ve uluslararası teşvik istatistikleri incelendi.<br />

KOSGEB’in teknoloji ve bilgi yoğun<br />

sektörlere desteğinin artmaya devam ettiği hususu<br />

öne çıkarken, TÜBİTAK’ın destek tutarlarında<br />

yüzde 28, KOSGEB’inkilerde ise yüzde<br />

45 artış görüldü. Teşvik ve desteklere paralel<br />

olarak istihdamın da arttığını ifade eden Ser<br />

Danışmanlık Genel Müdürü Dr. Ömer Özdinç,<br />

değerlendirmelerini şu sözlerle sonlandırdı:<br />

“İstihdam verilerinde Ar-Ge personeli sayısının<br />

2021’de yüzde 11 arttığını, son 10 yılda çalışan<br />

sayısını en çok artıran sektörün ise bilgisayar<br />

programlama sektörü olduğunu görüyoruz.<br />

2021’deki en yüksek Ar-Ge iş gücü artışının<br />

yüzde 24’le bilgi ve iletişim sektöründe olduğunu<br />

biliyoruz. Teknoparklardaki şirket sayısı<br />

2021’de bir önceki yıla kıyasla yüzde 17 artarken,<br />

teknoparkların ulusal istihdama katkısının<br />

75 bini aştığını tespit ediyoruz. Bugünün<br />

rekabetçi ortamında kamu ve özel sektörün iş<br />

birliği içinde geliştirilmesi gereken yönleri ülke<br />

gerçeklerine uygun olarak güçlendirmesi ve<br />

güçlü yönlerin faydalı çıktılara dönüşmesi için<br />

gerekli araçları devreye alması gerekiyor. Ser<br />

Danışmanlık olarak bu yıl üçüncü kez hazırladığımız<br />

ve Türkiye’nin gelişmiş ekonomiler<br />

arasında yerini almasına katkıda bulunan ve<br />

Ar-Ge ve inovasyon ekosistemine kapsamlı bir<br />

bakış sunması açısından önem arz eden raporumuzun<br />

bu çabalara ışık tutmasını diliyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Teknoloji şirketlerinde işçi çıkarmalar artıyor!<br />

Dünya çapında devam eden<br />

ekonomik kriz ve savaş<br />

ortamı birçok sektörü derinden<br />

etkilemeye devam<br />

ediyor. 2022 yılının son<br />

çeyreğinden itibaren işten<br />

çıkarmaların başladığı teknoloji<br />

sektöründe bu dalga<br />

giderek büyüyor. ABD ve<br />

Avrupa’daki birçok dev teknoloji firması çalışanları<br />

ile yollarını ayıracağını duyurdu.<br />

Giderek artan işten çıkarmalarla ilgili online<br />

kariyer platformu Workindo CEO’su Erhan<br />

Kocabaş şunları söyledi: “Teknoloji şirketleri<br />

2022 yılında dünya genelinde 150 bin kişiyi<br />

işten çıkardı. Layoffs.fyi’nin verilerine bakıldığında<br />

<strong>2023</strong>’ün Ocak ayı bitmeden 173<br />

şirket, 55 binden fazla çalışanının görevine<br />

son verdi. Maalesef ki bu işten çıkarmaların<br />

artarak devam edeceğini tahmin ediyoruz.<br />

Global teknoloji şirketlerinde 2022 sonunda başlayan<br />

toplu işten çıkarmaların <strong>Mart</strong> ayına kadar artarak<br />

devam edeceği öngörülüyor…<br />

Öte yandan bu dalganın Türkiye’de de başladığını<br />

söylemek yanlış olmaz. <strong>Şubat</strong> ve <strong>Mart</strong><br />

ayları Türkiye teknoloji şirketleri için de zorlu<br />

geçecek gibi görünüyor.<br />

Peki bunun sebebi nedir? Pandemide<br />

hızlanan dijital dönüşüm birçok teknoloji<br />

şirketinin de hızlı, plansız büyümesine ve<br />

bunun neticesinde orantısız bir şekilde<br />

çalışan sayısını artırmasına neden oldu.<br />

Pandeminin getirdiği geçici yoğunluğun<br />

normale dönmesi ile birlikte şirketler maalesef<br />

çalışan verimliliğini koruyamaz oldu.<br />

Ayrıca global ölçekte azalan yatırımların da<br />

etkisi yadsınamaz. Örneğin; Amazon 2020-<br />

2021 arasında bünyesine 800 bin yeni çalışan<br />

ekledi. Bugün gelinen noktada ise yüksek<br />

enflasyon ve artan faiz oranları ile birlikte<br />

küresel ekonomik görünümdeki karamsarlık<br />

uluslararası şirketleri maliyetlerini düşürmeye<br />

yönelik adımlar atmaya zorluyor” dedi.<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS Yeni ExpertBook<br />

B1 modellerini duyurdu<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

24<br />

Dünyanın lider bilgisayar üreticilerinden<br />

ASUS, ExpertBook serisinin şirketler<br />

ve eğitim kurumları için en ideal<br />

şekilde donatılan yeni B1 modellerini<br />

kullanımına sundu.<br />

Bir sırt çantasına veya çantaya sığdırılması<br />

kolay kompakt tasarımlar, Intel®<br />

Core i7’ye kadar güçlü işlemciler ve 14<br />

veya 15,6 inç ekran seçenekleriyle yeni<br />

ExpertBook B1 serisi etkileyici bir performans<br />

sunuyor. Kurumsal düzeyde<br />

güvenlik, askeri düzeyde dayanıklılık<br />

ve en son WiFi 6E teknolojisi yeni B1<br />

bilgisayarları mükemmel bir taşınabilir<br />

iş ortağı yapıyor.<br />

Yeni ExpertBook B1 dizüstü bilgisayarlar,<br />

ASUS’un sürdürülebilirlik<br />

taahhüdüne de bağlı olmasıyla<br />

dikkat çekiyor. Her bir cihaz, şirketin<br />

hedefleri, uzun ömürlülük ve döngüsellik<br />

göz önünde bulundurularak çevre<br />

dostu malzemelerin kullanımını en<br />

üst düzeye çıkarırken, ENERGY STAR®<br />

sertifikasının katı gerekliliklerini de<br />

taşıyor.<br />

Yeni B1 modeller artık daha<br />

taşınabilir<br />

Expertbook B1402 ve B1502’nin her<br />

ikisi de son derece taşınabilir şekilde<br />

geliştirildi. Çantaya kolaylıkla sığabilen<br />

bilgisayarlar, hareket halindeyken,<br />

her zaman ve her yerde kullanılmaya<br />

elverişli. Bu özellik bilgisayarları hem<br />

öğrenciler hem de iş insanları için mükemmel<br />

bir seçim haline getiriyor. Yeni<br />

B1 serisi dizüstü bilgisayarlar, daha net<br />

sunumlar ve paylaşımlar için parlak,<br />

geniş ve çok yönlü ekran seçenekleriyle<br />

üretkenliğin artırılmasına olanak sağlıyor.<br />

Özellikle 14 inç ExpertBook B1402 ve<br />

15,6 inç ExpertBook B1502, 178° geniş<br />

görüş açısı sunan NanoEdge ekranlardan<br />

yararlanıyor, bu nedenle ekranı<br />

akla gelebilecek her açıdan görmek<br />

mümkün.<br />

ASUS, kompakt ve çok yönlü oluşuyla hem evde hem<br />

de ofiste kullanımı pratikleştiren, güçlü Intel Core<br />

işlemcisi ve ultra hızlı WiFi 6E ile kapsamlı bağlantı<br />

sunarak üretkenliği artıran, yüz tanıma, parmak iziyle<br />

oturum açma, fiziksel web kamerası kalkanı gibi özellikleriyle<br />

gizliliğe son derece önem veren, askeri sınıf<br />

dayanıklılığı ile darbelerden etkilenmeyen en yeni Expertbook<br />

B1 modellerini duyurdu…<br />

Yüksek performans üretildi<br />

Yeni ExpertBook B1 serisi dizüstü bilgisayarlar,<br />

Intel Core i7’ye kadar güçlü<br />

bir işlemciyle ciddi bir performans<br />

gücü sunuyor. B1402 ve B1502, 48 GB’a<br />

kadar bellek ve 2 TB’a kadar kapasiteli<br />

PCIe® 4.0 M.2 depolama ile birleştiğinde<br />

kullanıcıları en yoğun işlerin bile<br />

üstesinden hızlı bir şekilde gelebiliyor.<br />

Eğitimciler, öğrenciler ve işletmelerin<br />

en çok önem verdiği konulardan biri<br />

de kesintisiz bağlantı. Bu nedenle ExpertBook<br />

B1402 ve B1502, kusursuz iş<br />

akışları için en yeni WiFi 6E teknolojisi<br />

ile donatıldı. Çok çeşitli çevresel aygıtlarla<br />

kolay uyumluluk sağlaması için<br />

de ayrıca geniş bir G/Ç bağlantı noktalarına<br />

sahip.<br />

Tüm veriler güvende<br />

ExpertBook B1 dizüstü bilgisayarlar, iş<br />

ve eğitim dünyasının güvenliğini tam<br />

sağlamak üzere tasarlandı. Kurumsal<br />

düzeyde oturum açma ve kimlik doğrulama<br />

özellikleri, iş açısından kritik<br />

verilerin güvenli ve gizli tutulmasına<br />

yardımcı oluyor. Yerleşik kızılötesi kamera,<br />

yüz yüze hızlı oturum açmaya<br />

olanak tanırken, isteğe bağlı parmak<br />

izi sensörü, başka bir güvenli kimlik<br />

doğrulama katmanını güçlendirerek<br />

işletmelere güçlü savunma seçenekleri<br />

sunuyor. Üstelik anında gizlilik için<br />

fiziksel bir web kamerası kalkanı da<br />

mevcut.<br />

ExpertBook B1 dizüstü bilgisayarlar<br />

ayrıca, kullanıcının özel hayatını veya<br />

iş verilerini korumak için isteğe bağlı<br />

Güvenilir Platform Modülü (TPM)<br />

2.0 da sunuyor. Parolalardan şifreleme<br />

anahtarlarına kadar yazılım tarafından<br />

kullanılan kimlik doğrulama<br />

bilgilerini güvenli bir şekilde depolayabiliyor.<br />

Tüm güvenlik önemlerini düşünen<br />

ExpertBook B1’in fiziksel güvenlik<br />

sağlayan bir Kensington kilit yuvası<br />

da bulunuyor.<br />

B1 bilgisayarlar,<br />

dayanıklılığını ispatladı<br />

ExpertBook B1402 ve B1502 ayrıca,<br />

darbelere aldırış etmeyen bir tasarımla<br />

geliştirildi. Bu özellik, B1 bilgisayarları<br />

hareket halindeki profesyoneller ve öğrenciler<br />

için en yoğun çalışma ve eğitim<br />

ortamlarına uygun hale getiriyor.<br />

Özellikle, yenilenmiş ExpertBook B1<br />

serisi modeller, askeri düzeyde dayanıklılık<br />

için titiz ABD MIL-STD 810H<br />

standardını karşılıyor. Üstün dayanıklılık<br />

özelliği ise kapsamlı ve en sıkı şirket<br />

içi testlere ek olarak, günlük iş ve<br />

öğrenim için olağanüstü koruma güvencesi<br />

anlamına geliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell ile üniversite öğrencileri<br />

‘Zafiyet Avcısı’ oluyor<br />

Türkiye’nin Turkcell’i, eğitime sunduğu desteklerle<br />

gençlere fırsatlar sunan projeleri uygulamaya<br />

almaya devam ediyor. Bunlardan biri<br />

olan Üniversiteler Zafiyet Avcılığı Programı<br />

(Unibounty) ile Turkcell, katılımcılara siber<br />

güvenlik uzmanları tarafından eğitimler veriyor<br />

ve Türkiye’de bir ilk olarak ’zafiyet avcılığı’<br />

(bug bounty) yarışmaları düzenliyor. Bu kapsamda,<br />

Siber Güvenlik Direktörlüğü ve Turkcell<br />

Akademi iş birliğiyle katılımcılara sunulan<br />

eğitim-gelişim yolculuğu, alanında uzman profesyoneller<br />

tarafından veriliyor. Unibounty’de<br />

katılımcıları, uygulamalı zafiyet avcılığı eğitimleri<br />

ve kişisel gelişim eğitimleri bekliyor.<br />

Lisans ve yüksek lisans öğrencilerine yönelik<br />

gerçekleştirilen proje için daha önce 11 üniversiteyle<br />

gerçekleştiren iş birliğinde 1.000’e yakın<br />

başvuru alan Turkcell, bu sene programı Türkiye’deki<br />

tüm üniversitelere açarak kapsamını<br />

genişletiyor. Başvuruları 7 Kasım’da başlayan<br />

Turkcell Zafiyet Avcılığı Unibounty Programı’na,<br />

10 Aralık’taki Uygulamalı Zafiyet Avcılığı<br />

eğitimlerine kadar 5 binden fazla katılımcı<br />

başvuru yaptı. Programa başvurular ise devam<br />

ediyor.<br />

Turkcell, Üniversiteler Zafiyet Avcılığı Programı (Unibounty)<br />

yarışması ile lisans ve yüksek lisans öğrencilerine deneyim<br />

kazanma fırsatı sunuyor. Siber güvenlik uzmanlarının gelişimine<br />

katkı sağlayan program kapsamında, Türkiye’de<br />

üniversitelere yönelik ilk kez ‘zafiyet avcılığı’ (bug bounty)<br />

yarışmaları gerçekleştiriliyor. Turkcell, bu programla tüm lisans<br />

ve yüksek lisans öğrencilerini siber güvenlik alanında<br />

eğitmeyi ve desteklemeyi amaçlıyor. Yüksek katılımın beklendiği<br />

Unibounty’nin uzun dönemli bir program olması ve<br />

başvuru rakamlarına göre eğitimin sürekliliği hedefleniyor…<br />

Gediz Sezgin: “Turkcell’in<br />

zafiyet avcılığı programlarında<br />

öncü bir rol oynamasını<br />

hedefliyoruz”<br />

Turkcell Şebeke Teknolojilerinden Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin, “Turkcell<br />

olarak, üniversite öğrencilerine uygulamalı deneyimler<br />

kazandırarak bilgilerini pekiştirmeyi<br />

ve onları iş hayatına hazırlamayı çok önemsiyoruz.<br />

Bu programla tüm lisans ve yüksek lisans<br />

öğrencilerini siber güvenlik alanında desteklemeyi<br />

amaçlıyoruz. Aynı zamanda zafiyet<br />

avcılığı programlarında Turkcell’in ülkemizde<br />

öncü bir rol oynamasını hedefliyoruz. Programla,<br />

Turkcell uygulamalarının birçok zafiyet<br />

avcısı tarafından test edilmesini sağlayacağız.<br />

Odak alanlarımız ise Turkcell ekosistemi içerisinde<br />

yer alan tüm dijital servisler olacak.<br />

Dünyanın ilk dijital operatörü olma vizyonumuz<br />

doğrultusunda, Türkiye’de siber güvenlik<br />

farkındalığının ve bilincinin yaygınlaşması,<br />

siber güvenlik alanında yetişmiş iş gücünün<br />

artırılması için katkıda bulunmaya devam<br />

ediyoruz. Turkcell bünyesindeki siber güvenlik<br />

uzmanları tarafından verilen zengin içeriğe<br />

sahip eğitimlere katılan tüm katılımcılar,<br />

Turkcell Akademi Katılım Sertifikası’na sahip<br />

olabilecek. Siber güvenliğe ve zafiyet avcılığını<br />

öğrenmeye meraklı tüm genç yetenekleri Unibounty<br />

Programı’na bekliyoruz” dedi.<br />

Zafiyet bulanlar ödüllendirilecek<br />

Unibounty’nin başında gerçekleştirilecek<br />

online eğitimler arasında Siber Güvenliğe<br />

Giriş, Zafiyet Avcılığına Hazırlık, Web<br />

Temelleri, OWASP Top 10 ve Zafiyet Avcılığı<br />

Programlarında Sıkça Karşılaşılan Zafiyetler<br />

(Uygulamalı) yer alıyor. Programa katılacak<br />

öğrencileri bu eğitimlerin yanı sıra ‘Kişisel<br />

Gelişim Eğitimleri’ başlığı altında CV<br />

hazırlama, mülakat teknikleri ve etkili sunum<br />

teknikleri eğitimleri de bekliyor. Tüm bunlara<br />

ek olarak programda mentorluk, sürpriz yarışmalar<br />

ve ödüller de bulunuyor. Bu eğitimler,<br />

üniversite öğrencilerine Turkcell tarafından<br />

ücretsiz olarak sunuluyor. Bu sayede öğrencilere<br />

deneyim kazanma fırsatı verilirken, Türkiye’deki<br />

siber güvenlik uzmanlarının gelişimine<br />

de katkı sağlanıyor.<br />

Katılımcıların başlangıç seviyesinden ileri seviyeye<br />

getirilmesinin hedeflendiği program süresince,<br />

siber güvenlik ve zafiyet avcılığına dair<br />

tüm detaylar uygulamalı olarak katılımcılara<br />

aktarılacak. Ayrıca Turkcell dijital uygulamalarında<br />

zafiyet bulan öğrencilere ödüllendirme<br />

yapılacak.<br />

Yüksek katılım bekleniyor<br />

Bu yıl 2022-23 dönemi lisans ve yüksek lisans<br />

öğrencilerine yönelik gerçekleştirilecek olan<br />

Unibounty ile öğrencilere zafiyet avcılığını<br />

öğrenme, zafiyet avcılığı programını deneyimleme<br />

imkanı sağlanacak. Programa kaydolan<br />

öğrencilere, başvurulardan sonra bir gelişim<br />

programı sunulacak. Unibounty’nin uzun dönemli<br />

bir program olması ve başvuru rakamlarına<br />

göre eğitimin tekrarlanması hedefleniyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

IdeaSoft Pazarlama Direktörü Eray Cemal Şentürk oldu<br />

Kariyeri boyunca yazılım sektöründe satış, iş geliştirme,<br />

satış geliştirme gibi görevlerde bulunan ve Ideasoft’ta 9<br />

yıldır İş Ortaklıkları Müdürü olarak görev yapan Eray Cemal<br />

Şentürk, Ocak ayından itibaren IdeaSoft Pazarlama<br />

Direktörü olarak görevini sürdürmeye başladı…<br />

İş Ortaklıkları<br />

M ü d ü r ü<br />

görevinde<br />

IdeaSoft App<br />

Store, E-ticaret<br />

Çözüm Merkezi,<br />

yapay zeka<br />

destekli Google<br />

AdPilot gibi projelerle IdeaSoft’un bir ekosistem<br />

firmasına dönüşmesine katkı sağlayan ve diğer<br />

teknoloji firmaları tarafından örnek alınan bir<br />

partner sistemi oluşturan Eray Cemal Şentürk,<br />

20 yıllık yazılım sektörü tecrübesini IdeaSoft<br />

Pazarlama Direktörü olarak sürdürecek.<br />

IdeaSoft Pazarlama Direktörü Eray Cemal Şentürk,<br />

IdeaSoft’un 17 bin aktif e-ticaret firmasına<br />

hizmet verdiğini belirterek,”IdeaSoft 2022<br />

yılında Türkiye’de 10 milyon kişinin internet<br />

üzerinden alışveriş yapmasını sağlayan bir<br />

teknoloji firması ve yaklaşık 7 yıldır e-ticaret<br />

sektöründe liderliğini sürdürüyor. <strong>2023</strong> yılında<br />

bir yandan yerimizi daha da sağlamlaştırırken<br />

bir yandan da yapay zeka, metaverse, NFT gibi<br />

konuları ürettiğimiz e-ticaret teknolojileriyle<br />

birleştirerek hem daha fazla işletmeye fırsat<br />

sunmak hem de daha fazla son kullanıcıya<br />

ulaşmak istiyoruz.” dedi.<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TCL, CES <strong>2023</strong>’te yeni ürünlerini duyurdu<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

26<br />

TCL Communication İcra Kurulu Başkanı Aaron<br />

Zhang yaptığı açıklamada şunları söyledi:<br />

“TCL’in vizyonu, daha fazla insanın daha dolu,<br />

daha akıllı, daha zengin bir yaşam deneyimleyebilmesi<br />

için mükemmelliğe ilham vermek. Bunu<br />

başarmanın yollarından biri, deneyimleri sürekli<br />

iyileştirmek için müşteri geri bildirimlerini dinlemek.<br />

Bu da yenilikçi, bağlantılı ve sürükleyici<br />

teknolojileri büyük bir değerle sunan gelişmiş bir<br />

ürün yelpazesi sunmamızı sağlıyor.”<br />

TCL 40 Serisi ve MOVEAUDIO Air<br />

- sınırsız eğlence<br />

TCL 40 Serisi; TCL 40 R 5G, TCL 40 SE ve TCL 408<br />

ürünlerinden oluşuyor. Cihazların hepsi gelişmiş<br />

NXTVISION ekran teknolojisine, uzun ömürlü<br />

pile ve 50MP yapay zekâ destekli kameraya sahip.<br />

Böylece kullanıcılar gün boyu sınırsız eğlencenin<br />

tadını çıkarabiliyor. TCL, kullanıcıları bağlantı<br />

kurmaya, keşfetmeye ve paylaşmaya teşvik etmek<br />

amacıyla erişilebilir fiyatlarla üstün kaliteli özellikler<br />

sunarak teknolojileri demokratikleştiriyor.<br />

Ultra hızlı 5G bağlantı sunan TCL 40 R 5G, nerede<br />

olursanız olun bağlantıda kalmanızı sağlamak<br />

için 7nm yüksek performanslı 5G işlemciye sahip.<br />

TCL 40 R 5G, daha fazla insanın ışık hızında,<br />

bağlantılı deneyimlerin keyfini çıkarabilmesi için<br />

TCL’in herkes için 5G sunma konusundaki kararlılığını<br />

da gösteriyor. TCL 40 SE, kendilerini meşgul<br />

edecek tam bir ses ve görsel deneyim yaşamak<br />

isteyenler için 6,75 inç ekranına uygun, çift stereo<br />

hoparlörlerle birlikte geliyor. Ayrıca, 90 Hz yenileme<br />

hızına sahip ekranıyla ultra akıcı bir görsel deneyim<br />

sunuyor. TCL 408 sayesinde ise son derece<br />

ayrıntılı fotoğrafları şık bir şekilde çekebilirsiniz.<br />

2’si 1 arada hiper kamerasında, hayranlık yaratan<br />

yüksek çözünürlükte görüntülerin çekilmesini<br />

sağlayan 50MP ana kamera ve gelişmiş bir makro<br />

lens birleşiyor. TCL 408 ayrıca çift stereo hoparlör<br />

ile birlikte geliyor.<br />

TCL için sürükleyicilik sadece ekrandan ibaret<br />

değil. CES’te ayrıca TCL’in en üst düzey ses deneyimi<br />

sunan en yeni kulaklıkları TCL MOVEA-<br />

UDIO Air de tanıtıldı. Dokuz saate kadar müzik<br />

çalma özelliğine sahip gün boyu dayanan pil ve<br />

süper hızlı ses; hafif ve rahat bir uyum içinde kristal<br />

netliğinde, dengeli ses sunmak için bir araya<br />

geliyor.<br />

TCL, CES <strong>2023</strong>’te yeni ürünlerini duyurdu. Yeni ürün<br />

yelpazesinde TCL 40 Serisi akıllı telefonlar, öncü NXT-<br />

PAPER teknolojisine sahip iki yeni cihaz, kompakt bir<br />

tablet ve TCL’in yeni nesil akıllı giyilebilir gözlüğü TCL<br />

RayNeo X2’nin de olduğu akıllı ürünler yer alıyor…<br />

NXTPAPER ekran inovasyonu<br />

yeni kategorilerde genişliyor<br />

Güzel, canlı ekranlar sadece akıllı telefonlarda<br />

kullanılmıyor. TCL, yenilikçi NXTPAPER ekran<br />

teknolojisini TCL NXTPAPER 12 Pro tablet ve<br />

TCL’in ilk 2’si 1 arada ayrılabilir dizüstü bilgisayarı<br />

TCL BOOK X12 Go ile yeni kategorilere de<br />

getiriyor.<br />

Her iki cihaz da 12,2 inç 2K NXTPAPER ekrana<br />

ve normal ekranlara göre yüzde 61’e kadar daha<br />

fazla zararlı mavi ışığı filtreleyen kâğıt benzeri<br />

görüntü sunan bir ekrana sahip. Göz koruma donanımı<br />

ve yazılımı, göz yorgunluğunu azaltmaya<br />

ve orijinal, canlı renkleri sararmadan korumaya<br />

yardımcı olmak için katmanlıdır.<br />

Göz koruması sunan çoğu tablet ekran parlaklığından<br />

ödün verirken, NXTPAPER ekranlar<br />

hem üstün göz bakımı hem de yüksek kaliteli bir<br />

ekran deneyimi sağlıyor. Yeni nesil NXTPAPER<br />

serisi, parlak ekranlarıyla öne çıkıyor. Bu da gözler<br />

korunurken görsellerin keskin ve net kalması<br />

anlamına geliyor.<br />

Taşıması ve tutması kolay, hafif ve ince TCL NXT-<br />

PAPER 12 Pro 3:2 en boy oranı ile verimliliği artırarak<br />

normal bir 16:9 ekrana göre yüzde 18,5 daha<br />

fazla içeriğin görünmesini sağlıyor. TCL E-Pen<br />

(ürünle birlikte geliyor) ile eşleştirildiğinde, kâğıt<br />

benzeri pürüzsüzlükle şaşırtıcı notlar alabilir,<br />

bir plan çizebilir veya «yapılacaklar» listesini<br />

kontrol edebilirsiniz. Bu özellikleri sayesinde TCL<br />

NXTPAPER 12 Pro’da; ister birden fazla uygulama<br />

kullanın, ister istatistikleri analiz ederken bir<br />

oyun videosu izleyin, ister yeni bir roman okuyun,<br />

sürükleyici bir ekran deneyimi sunuluyor.<br />

TCL BOOK X12 Go ise kullanıcıların asla ödün<br />

vermek zorunda kalmaması için sınırsız yaratıcılık<br />

ve üretkenlik özellikleri sunuyor. Windows 11<br />

Home ön yüklü olarak gelen cihazın güçlü sekiz<br />

çekirdekli işlemcisi ve 14 saatlik uzun ömürlü pili,<br />

tüm gün kullanımı mümkün kılıyor ve daha fazlasını<br />

yapmanızı sağlıyor.<br />

Kompakt Tablet - hareket<br />

halinde olanlar için taşınabilir ve<br />

verimli çoklu görev aracı<br />

TCL TAB 8 LE, kullanıcının evde ve hareket halindeyken<br />

bağlantıda kalmasını sağlayan mükemmel<br />

bir ultra kompakt tablet olarak dikkat<br />

çekiyor. Taşınabilir ve tüy kadar hafif bir tasarıma<br />

sahip olan bu küçük mucize, büyük bir cebe veya<br />

küçük bir çantaya kolayca sığıyor.<br />

TCL TAB 8 LE’de 8 inç HD ekran, dört çekirdekli<br />

işlemci, LTE bağlantısı ve tüm gün dayanan<br />

4080mAh batarya bulunuyor. 5MP ön ve arka<br />

kameraları, tatilde video çekmeniz veya iş<br />

yerindeki arkadaşınızla görüntülü görüşme<br />

yapmanız için ideal. Çift stereo hoparlörler<br />

etkileyici ses sunarken 32GB dâhili depolama<br />

favori uygulamalarınız için yeterli alan sunuyor.<br />

Cihaz ayrıca 512GB›a kadar genişletilebilir microSD<br />

kart depolama alanını da destekliyor,<br />

böylece bir sonraki yolculuğunuzda izlemek istediğiniz<br />

bütün dizileri kolaylıkla yanınızda taşıyabiliyorsunuz.<br />

Akıllı giyilebilir gözlükler -<br />

geleceğin ekran deneyimlerine<br />

doğru bir sonraki adım<br />

TCL, yeni nesil AR gözlükleri TCL RayNeo X2’nin<br />

lansmanıyla <strong>2023</strong> yılına artırılmış gerçeklik alanına<br />

büyük bir adım atarak giriyor.<br />

TCL RayNeo X2, çığır açan bir teknoloji olan binoküler<br />

tam renkli Micro-LED optik dalga kılavuzu<br />

ekranı kullanarak sektöre öncülük yapıyor. Normal<br />

bir gözlük tasarımına sahip olan bu gözlük<br />

akıllı navigasyon, otomatik çeviri, fotoğrafçılık,<br />

film çekme ve müzik çalma gibi çeşitli işlevler sunuyor.<br />

Ekranın 100.000:1’e varan yüksek kontrast<br />

oranı ve 1.000 nit’e varan görüntü parlaklığı gibi<br />

önemli geliştirmeleri gözlüğün hem iç hem de dış<br />

mekân kullanımı için ideal olmasını sağlıyor.<br />

Qualcomm Snapdragon® XR2 platformundan<br />

güç alan TCL RayNeo X2, eş zamanlı konum belirleme<br />

ve haritalama (SLAM) ve hareket tanıma<br />

etkileşimi özelliklerine de sahip. Cihaz seyahat<br />

etmeyi sevenlerin de rüyası. Güçlü haritalama<br />

teknolojisi yakındaki önemli noktaları gösteriyor<br />

ve entegre gelişmiş yapay zekâ çeviri sistemi dil<br />

engellerini ortadan kaldırıyor. TCL RayNeo X2,<br />

konuşmaları çevirebiliyor ve gerçek zamanlı bir<br />

şekilde birkaç farklı dilden altyazıları görüntüleyebiliyor.<br />

Anlık aramalar ve mesaj bildirimleri<br />

zamanında açılıyor. TCL RayNeo X2, iş ve günlük<br />

yaşamınızda akıllı asistanınız olarak hizmet ediyor.<br />

Ayrıca CES’te, TCL NXTWEAR S giyilebilir ekran<br />

gözlükleri de ABD pazarına ilk kez sunuldu.<br />

TCL NXTWEAR S, dört metre uzaklıkta 130 inç<br />

büyüklüğe eş değer yüksek çözünürlüklü izleme<br />

ortamı sunan yeni nesil çift 1080p Micro OLED<br />

ekranı ve benzersiz akustik faz önleme modu ile<br />

her yerde, her zaman sinematik bir görsel-işitsel<br />

deneyim sunuyor.<br />

TCL, NXTWEAR V sanal gerçeklik konseptiyle<br />

de sanal gerçeklik deneyimlerini pazara sunma<br />

konusunda cesur bir adım atıyor. Sadece 236<br />

gram ağırlığındaki bu hafif ve konforlu giyilebilir<br />

cihaz, gerçekçi renk performansı ve etkileşim deneyimi<br />

yaşatarak kullanıcının hangi gerçeklikte<br />

olduğunu unutmasını sağlıyor. TCL CSOT tarafından<br />

geliştirilen ekran, 108 derece görüş alanı<br />

ve 1512ppi piksel yoğunluğu sağlayan VR optik<br />

modülü sayesinde gerçekçi bir renk performansı<br />

üreterek hem görüntü kalitesini artırıyor hem de<br />

baş dönmesini engelliyor. İster metaverse’i keşfedin<br />

ister sürükleyici oyunlar oynayın veya yeni<br />

beceriler öğrenin; TCL NXTWEAR V, kullanıcıları<br />

saatlerce keşfetmek isteyecekleri bir dünyada<br />

büyülüyor.<br />

TCL; TCL akıllı telefonları, kulaklıkları, tabletleri,<br />

dizüstü bilgisayarları ve akıllı giyilebilir cihazlarının<br />

birbirleriyle iletişim kurmasını sağlayan TCL<br />

LINK aracılığıyla ürünleri bağlantılı bir ekosistemde<br />

bir araya getirerek mükemmelliğe ilham<br />

veriyor ve kullanıcılara dünyanın her yerinde<br />

birden fazla cihazın keyfini çıkarma ve yönetme<br />

fırsatı sunuyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Çağrı Merkezleri 2022 yılında insana ve<br />

teknolojiye yatırım yaptı<br />

Bulut tabanlı çağrı<br />

merkezi platformu<br />

ve Call Center Studio<br />

(CCS) markasıyla altı<br />

kıtaya ulaşan AloTech,<br />

müşterilerinin<br />

2022 yılındaki çağrı<br />

merkezi kullanımlarını<br />

analiz etti.<br />

41 ülkede faaliyet<br />

gösteren 600’ü aşkın<br />

şirkete hizmet veren<br />

AloTech’in verilerinde, 2022 yılında insana<br />

ve teknolojiye yönelik yapılan yatırımlar dikkat<br />

çekti. Buna göre AloTech müşterilerinin<br />

bünyelerinde yer alan çağrı merkezlerinde<br />

istihdam edilen müşteri temsilcisi sayısı 30<br />

bin oldu. 76 sektöre hizmet veren AloTech’in<br />

müşterileri arasında çağrı merkezinin en<br />

yoğun kullanıldığı üç sektör ise e-ticaret,<br />

perakende ve lojistik olarak sıralandı.<br />

Tüketiciler chatbot’la<br />

yazışmayı sevdi<br />

2022 yılında çağrı merkezlerindeki en büyük<br />

sıçrama chat ve chatbot kullanımlarında yaşandı.<br />

Tüketicilerin müşteri temsilcileri ile<br />

yazıştığı chat kullanımı bir önceki yıla göre<br />

yüzde 403 artarken, bu oran yapay zekaya<br />

dayalı yazılım programı olan chatbot’lar ile<br />

yapılan yazışmalarda yüzde 740 oldu. Gelen<br />

taleplerin yüzde 64’ü müşteri temsilcisine<br />

bağlanmaya gerek kalmadan bot ortamında<br />

çözüldü.<br />

Bulut tabanlı çağrı merkezi çözümleri ile 41 ülkede faaliyet<br />

gösteren 600’ü aşkın şirkete hizmet veren AloTech, kullanıcılarının<br />

2022 verilerini analiz etti. Buna göre bu şirketlerin<br />

çağrı merkezlerindeki müşteri temsilcisi sayısı 30 bin<br />

oldu. Chat kullanımı bir önceki yıla göre yüzde 403, chatbot<br />

kullanımı ise yüzde 740 arttı…<br />

2022’de AloTech müşterilerinin çağrı<br />

merkezlerine toplam 333 milyon adedin<br />

üzerinde çağrı gelirken, bu çağrılardaki<br />

konuşma süreleri de 667 milyon dakikayı<br />

geçti. 2022 yılında en çok çağrı alınan ay,<br />

kampanyalarıyla ünlü Kasım ayı oldu.<br />

Cenk Soyak: “Çağrı<br />

merkezleri yazışma odaklı<br />

olmaya başladı”<br />

Pandemi döneminde teknolojide yaşanan<br />

gelişmeler ve iletişimde konuşmadan çok<br />

yazışmayı tercih eden Z kuşağının da<br />

etkisiyle çağrı merkezlerinde büyük bir<br />

değişim yaşandığını söyleyen AloTech<br />

CEO’su Cenk Soyak, “Bu dönemde çağrı merkezi<br />

dünyasında en hızlı büyüyen çözümler<br />

bulut sistemleri oldu. Öyle ki analistler 2025<br />

yılında dünyadaki her beş çağrı merkezinden<br />

dördünün bulutta çalışacağını öngörüyor.<br />

Bu teknolojiler ile birlikte chat, chatbot<br />

gibi yazılımlar da çağrı merkezlerinde daha<br />

çok tercih edilmeye başlandı. Başta genç<br />

kuşak olmak üzere tüketicilerin eğiliminin<br />

de bu yönde olması bu trendi daha da hızlandırdı.<br />

Yine 2022 yılı itibarıyla kullanımı<br />

yaygınlaşmaya başlayan voicebot (sesli bot)<br />

teknolojisinin de önümüzde yıllarda ön plana<br />

çıkmasını bekliyoruz” dedi.<br />

“Yazılımlar geliştikçe<br />

verimlilik artıyor”<br />

Çağrı merkezlerinde hem teknolojiye hem<br />

de insana yatırım yapıldığının altını çizen<br />

Soyak şöyle devam etti; “41 ülkede faaliyet<br />

gösteren müşterilerimizin verileri, insan ve<br />

yapay zekaya dayalı yazılımların birlikte<br />

çalışmasının verimliliği ve başarıyı beraberinde<br />

getirdiğini gösteriyor. Bot servisleri,<br />

‘kargom nerede’, ‘iade ve değişim işlemleri<br />

nasıl yapılır’ gibi tekrarlayan sorulara cevap<br />

vererek, müşteri temsilcilerinin işini<br />

hafifletiyor. Böylece müşteri temsilcileri de<br />

daha karmaşık işlere odaklanabiliyor ve tüketicilere<br />

daha fazla zaman ayırabiliyor. Bu<br />

teknolojiler geliştikçe, müşteri temsilcilerine<br />

sağladıkları destek daha da artacak.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Tekno Girişimci Destek Kredisi girişimciye güven verecek!<br />

3 kamu bankası alınan<br />

yeni kararlarla yeni bir<br />

kredi paketi hazırladı.<br />

‘Tekno Girişimci Destek<br />

Kredisi’ ile 6 ay anapara<br />

ödemesiz 60 ay vadeli<br />

kredi sağlanacak.<br />

Firmalara 500 bin lira<br />

tutarında kredi, yıllık<br />

yüzde 13,5 sabit faizle<br />

verilecek. Bu krediyle yazılım, donanım geliştirme,<br />

mobil teknolojiler ve uygulamalar<br />

gibi alanlarda yenilikçi fikirlerini hayata<br />

geçirmek isteyen girişimcilere destek sağlanacak.<br />

Gelişmeleri değerlendiren Keiretsu Forum<br />

Türkiye Genel Müdürü & Keiretsu Forum<br />

Londra Yönetim Kurulu Üyesi Duygu Eren,<br />

atılan bu adımın teknoloji girişimcileri açısından<br />

çok kıymetli bir gelişme olduğunun<br />

altını çizerek, “Özellikle yatırım alsın veya<br />

almasın nakit akış beklentisi istediği gibi<br />

gitmeyen girişimciler için fayda sağlayacak.<br />

Ayrıca melek yatırım kriterlerine göre<br />

yatırım miktarı yüksek, fonlar için düşük<br />

Ziraat Bankası, Vakıf Bank ve Halkbank teknoloji alanında<br />

faaliyet gösteren girişimcileri desteklemek amacıyla yeni bir<br />

kredi paketini devreye aldı. ‘Tekno Girişimci Destek Kredisi’<br />

ile 6 ay anapara ödemesiz 60 ay vadeli kredi sağlanacak…<br />

kalan girişimciler yeni kredi paketiyle “ölüm<br />

vadisi” denilen; sıkıntıya düştüğü yerden<br />

kolaylıkla çıkacaktır. 3 kamu bankasının<br />

sağladığı bu kolaylık girişimcinin tekrar<br />

hayata dönmesi, finansallarını oturtması<br />

açısından da büyük kolaylık sağlayacak. Bu<br />

kolaylık girişimcilerin daha büyük başarılara<br />

imza atmasına da olanak sağlayabilir.<br />

Krediden Teknokent, Teknopark gibi Teknoloji<br />

Geliştirme Bölgeleri’nde faaliyet gösteren<br />

girişimciler faydalanabilecek.“ dedi.<br />

Türkiye’de <strong>2023</strong> için startup ekosistemiyle<br />

ilgili öngörülerini de paylaşan Eren, “<strong>2023</strong><br />

yılı Türk Girişimcilik Ekosistemi için yapılan<br />

ciddi altyapı yatırımlarının meyvelerinin<br />

alınacağı bir yıl olacak. Çok fazla sayıda fon,<br />

teknopark, hızlandırma programı kuruldu.<br />

Bütün bu altyapı organizasyonlarının amacı<br />

girişimcilerin kurulma ve büyümelerine<br />

destek olmak. Türkiye’de teknoloji girişimcisi<br />

olmanın çok avantajlı olduğu bir döneme<br />

giriyoruz. Oyun, fintech, siber güvenlik,<br />

mobilite, Web 3 en sıcak dikeyler olacak. Tohum<br />

yatırım almak için en iyi zaman. Öte<br />

yandan <strong>2023</strong> yılının yatırım ivmesi aynı<br />

kalarak, 2022 yılı ile benzer oranda yatırım<br />

sayısı olacak. Çünkü teknoloji şirketleri fiyatlamalarındaki<br />

düzeltmeler halen devam<br />

ediyor. <strong>2023</strong> yılı, Seri A, B yatırımlarıyla 2022<br />

gibi geçer. Eğer Seri B üzerine çıkan yatırımlar<br />

olursa da, beklentimiz de o yönde milyar<br />

doları geçeriz.” şeklinde konuştu.<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

“Solarşarj” Elektrikli Araç Şarj<br />

İstasyonu Lisansını Aldı!<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

“Solarşarj”, elektrikli<br />

araç şarj istasyonu<br />

kurma ve<br />

altyapı sağlamanın<br />

yanı sıra 49 yıl<br />

süreyle Türkiye<br />

genelinde şarj ağı<br />

işletmeciliğinde<br />

faaliyet gösterecek.<br />

Sıfır emisyonlu gelecek için yenilenebilir<br />

enerji hizmet sağlayıcısı olan Solar Araç Şarj<br />

Hizmetleri A.Ş. olarak artık “Solarşarj” markasıyla<br />

kendi elektrikli araç şarj istasyonlarını<br />

kurarak, 49 yıl süreyle ülke genelinde şarj ağı<br />

işletmeciliğinde faaliyet gösterebilecek. Elektrikli<br />

araçlara elektrik enerjisi temininin sağlandığı<br />

şarj ünitesi ve istasyonlarının kurulması,<br />

şarj ağı ve şarj ağına bağlı şarj istasyonlarının<br />

işletilmesi ile şarj hizmetinin sunulması hizmeti<br />

ile “Solarşarj” artık elektrikli araç ekosisteminin<br />

en önemli oyuncularından biri olarak<br />

teknolojiyi yola çıkarıyor…<br />

“Elektriğin, Aracın Şarjlandığı<br />

Noktada Üretilmesi Çok<br />

Önemli”<br />

Solarçatı CEO’su Utku Korkmaz, “Dünya pazarında<br />

her yıl 10 milyon elektrikli araç trafiğe<br />

Solarçatı iştiraki Solarşarj, Türkiye’de elektrikli araç<br />

şarj ağını genişletmek için lisans başvurusu yaparak,<br />

TC. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan<br />

(EPDK) “Şarj Ağı İşletmeci Lisansı”nı aldı…<br />

çıkıyor. Elektrikli aracın 100 km’de kullanımı<br />

ise 22kw. Bugünkü elektrik fiyatları ile birlikte<br />

elektrikli araçlar 100 km’de 44 TL maliyet<br />

getiriyorlar. Elektrikli araçlar 100 kilometrede<br />

benzinli aracın maliyetine göre 60-70 TL tasarruf<br />

sağlıyor. Örneğin; 20 bin kilometre elektrikli<br />

araç kullanan birisi benzinli araca göre yılda 20<br />

bin TL’nin üzerinde tasarruf sağlar. Tasarruf<br />

beraberinde en önemlisi fosil yakıt zincirinin<br />

kırılması ve “Karbon Salınımı”nı azaltmak üzere<br />

elektrikli araç sayısının artması çok önemli.<br />

EPDK’nın teşvikleriyle lisans alan kurumların<br />

sayısı hızla artıyor. Lisans başvurumuzun<br />

olumlu sonuçlanmasıyla birlikte bizde “Solarşarj”<br />

markamız ile biz de elektrikli araç şarj istasyonu<br />

kurulum hizmetimizi, lisanslı bir operatör<br />

olarak elektrikli araç şarj noktalarının<br />

artması için en iyi ekipmanlarla en doğru çözümü<br />

sağlamak üzere hizmet vereceğiz” dedi.<br />

“Solarşarj, Solarbatarya,<br />

Solarçatı”<br />

Elektrikli araç şarj istasyonlarının enerji şebekesine<br />

etkilerinin minimize edilebilmesi için,<br />

elektrikli araç şarj istasyonunda kullanılan<br />

elektriğin yenilenebilir enerjiden üretilmesinin<br />

önemine dikkat çeken Utku Korkmaz, “Çevreci<br />

olarak ön plana çıkan elektrikli araçların<br />

şarjında kullanılan elektriğin üretim yöntemi<br />

de aynı şekilde karbon ayak izinin takibinde<br />

büyük önem arz etmekte. Birçok elektrikli<br />

aracın aynı anda veya öngörülemeyen zaman<br />

dilimlerinde şarj olması elektrik arz ve talebinde<br />

çok büyük farklara neden olmakta. Şebeke<br />

dengesinin sağlanabilmesi için Solarşarj operasyonunda<br />

Solarçatı ve Solarbatarya sistemlerinin<br />

bir arada kullanılması büyük önem arz<br />

edecek” diye konuştu.<br />

Coinoxs, 2022’de 4 Milyon TL Değerinde<br />

Kripto Para Kurtardı!<br />

28<br />

Blockchain ekosisteminde geliştirdiği ürün ve<br />

hizmetlerle tanınan Coinoxs, ekosistemdeki<br />

paydaşlara alternatif çözümler getiriyor. Bu<br />

kapsamda Coinoxs tarafından hizmete sunulan<br />

OxsFix ile blockchain üzerinde işlem yapan<br />

kullanıcılara çeşitli avantajlar ve ayrıcalıklar<br />

sunuluyor. Böylece hatalı işlem yapan veya işlemleri<br />

askıda kalan kullanıcıların muhtemel<br />

kayıplarının da önüne geçiliyor. Özellikle son<br />

dönemde sektördeki soğuk cüzdan kullanıcılarının<br />

yaptığı hatalar sebebiyle ciddi mali kayıplar<br />

yaşanabiliyor. Bu kayıpların önüne geçilmesi<br />

adına yeni hizmet ve uygulamaların geliştirilmesi<br />

büyük önem taşıyor. Coinoxs tarafından<br />

açıklanan veriye göre OxsFix sayesinde yalnızca<br />

2022’de toplamda 4 milyon TL değerinde kripto<br />

para kurtarıldı.<br />

Blockchain ekosistemi atılan yeni adımlarla<br />

gelişmeye devam ediyor. Bu süreçte mağduriyetlerin<br />

yaşanmaması adına yenilikçi çözümler<br />

sunan hizmet ve uygulamaların geliştirilmesi<br />

sektördeki muhtemel riskleri de önlüyor. OxsFix<br />

hizmeti hem muhtemel para kayıpların önüne<br />

geçilmesi hem de blockchain hakkındaki soruların<br />

cevaplanmasında kullanıcılara önemli<br />

kolaylıklar sağlıyor. Müşteriler belirli hizmet<br />

bedeli karşılığından birçok sorunun cevabına<br />

ulaşıyor, sorunlarına çözüm bulabiliyor.<br />

Blockchain tabanlı ürün ve hizmetleriyle öne çıkan Coinoxs,<br />

OxsFix hizmetiyle blockchain işlemlerinde yaşanan<br />

sorunlara çözüm getiriyor. Bu kapsamda 2022’de hatalı<br />

veya askıda kalan işlemler sebebiyle kaybolması muhtemel<br />

toplamda 4 milyon TL değerinde kripto para kurtarıldı…<br />

OxsFix hizmetiyle ilgili görüşlerini paylaşan<br />

Coinoxs Kurucusu Can Azizoğlu, geliştirdikleri<br />

hizmetlerle blockchain tabanlı teknolojilerin geliştirilmesi<br />

ve yaygınlaştırılması adına çalışmalar<br />

yürüttüklerine dikkat çekti.<br />

“Hatalı işlemlerden kaynaklı<br />

milyonlarca TL’lik kripto parayı<br />

kurtarıyoruz”<br />

OxsFix hizmetinden faydalanan birçok kişinin<br />

sorunlarına çözüm bulduklarını ve ciddi kayıpların<br />

önüne geçtiklerini belirten Can Azizoğlu<br />

şunları kaydetti: “Coinoxs olarak, blockchain<br />

tabanlı teknolojilerin kullanım alanlarının her<br />

geçen gün genişlediğini görüyoruz. Bu kapsamda<br />

yeni teknolojilerin ekosisteme dahil edilmesini<br />

ve kullanıcılarının adaptasyon süreçlerinin<br />

hızlandırılmasını da oldukça önemsiyoruz.<br />

Müşterilerimize sunduğumuz OxsFix hizmeti<br />

ile yalnızca 2022 yılında hatalı işlemlerden kaynaklanan<br />

mağduriyetlerin önüne geçerek 4 milyon<br />

TL değerinde kripto para kurtardık. Ayrıca,<br />

yine bu süreçte profesyonel ekibimizle müşterilerimizin<br />

cevap aradığı sorulara çözümler bulmaya<br />

devam ettik. Önümüzdeki dönemde de<br />

yeni hizmet ve ürünlerle blockchain dünyasını<br />

bir ileri seviyeye taşımak adına çaba göstermeye<br />

devam edeceğiz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Nokia Türkiye Ülke Müdürü Erensoy Bilgin oldu<br />

Nokia, Erensoy Bilgin’i<br />

Türkiye Ülke Müdürü<br />

olarak atadığını duyurdu.<br />

Bilgin, bu görevinde<br />

Nokia’nın Türkiye’deki<br />

operasyonlarını yönetecek<br />

ve Nokia’nın Türkiye’deki<br />

konumunu daha<br />

da güçlendirmeyi amaçlayan<br />

stratejinin uygulanmasından sorumlu<br />

olacak.<br />

Bilgin, 23 yılı telekom endüstrisindeki ileri gelen<br />

Türk şirketleri ve uluslararası şirketlerde<br />

olmak üzere, 27 yılı aşkın pazar ve müşteri deneyimini<br />

Nokia’ya taşıyor.<br />

Bilgin, Türkiye Ülke Müdürü olarak Nokia’nın<br />

ülkedeki stratejik girişimlerine liderlik edecek.<br />

Nokia’yı telekomünikasyon sektörü kuruluşları,<br />

devlet ve düzenleyici kurumlar nezdinde<br />

temsil edecek ve Nokia’nın Türkiye’deki ülke<br />

stratejisinin yürütülmesine liderlik edecek.<br />

Nokia’nın Türkiye’deki müşterileriyle işlerini<br />

daha da büyütmeye ve bu pazarda yeni iş fırsatları<br />

yaratmaya odaklanacak.<br />

Bilgin’i bu görevde görmekten büyük bir memnuniyet<br />

duyduğunu belirten Nokia Türkiye ve<br />

Orta Asya Başkan Yardımcısı Demetrio Russo:<br />

Nokia, Erensoy Bilgin’i Türkiye Ülke Müdürü olarak atadığını<br />

duyurdu. Bilgin, bu görevinde Nokia’nın Türkiye’deki<br />

operasyonlarını yönetecek ve Nokia’nın Türkiye’deki<br />

konumunu daha da güçlendirmeyi amaçlayan stratejinin<br />

uygulanmasından sorumlu olacak…<br />

“Bilgin, Türkiye telekomünikasyon sektöründeki<br />

kapsamlı bilgi birikimi ve deneyimi sayesinde<br />

Nokia’nın ülkedeki işlerini ve ekibini<br />

daha da güçlendirmede önemli bir rol oynayacak.<br />

Türkiye, Nokia için stratejik bir pazar.<br />

Bilgin’e bu yeni görevinde başarılar diliyorum.”<br />

dedi.<br />

Nokia Türkiye Ülke Müdürü Erensoy Bilgin ise:<br />

“Bu pazardaki bilgi birikimim ve deneyimlerimden<br />

yararlanarak Nokia’nın Türkiye’deki<br />

konumunu daha da güçlendirme fırsatı kazandığım<br />

için son derece mutluyum. Ekibimle<br />

birlikte Türkiye’deki işlerimizi büyütmeyi hedefleyeceğiz.”<br />

dedi.<br />

Erensoy Bilgin bu görevi, Nokia’nın Endonezya<br />

Başkan Yardımcısı olarak yeni bir görev üstlenen<br />

Özgür Erzincan’dan devralacak.<br />

Uludağ Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme<br />

Mühendisliği Bölümü mezunu olan Erensoy<br />

Bilgin, Nokia’ya katılmadan önce Türkiye’de<br />

ve yurt dışında telekomünikasyon sektöründe<br />

çeşitli görevlerde bulundu. Ocak 2011’de Türkiye’deki<br />

IRIS servis şirketinin Nokia tarafından<br />

satın alınmasının ardından Nokia’ya katıldı<br />

ve 2018 yılına kadar İRİS Telekomünikasyon<br />

A.Ş.’nin genel müdürlüğünü üstlendi. Ardından<br />

Aralık 2021’e kadar Nokia Mobil Şebekeler<br />

İş Grubu’nda Orta ve Doğu Avrupa ve Orta<br />

Asya Bölgesi Servis ve Satış Sonrası Hizmetler<br />

Direktörü olarak görev yapan Bilgin, Türkiye<br />

Ülke Müdürü olarak atanmadan önce son olarak<br />

Nokia Mobil Şebekeler İş Grubu Türkiye,<br />

Ukrayna ve Orta Asya Bölge Direktörü olarak<br />

görev yaptı.<br />

Sektör Market<br />

Lojistik Sektörünün ilk Yapay<br />

Zekâ Destekli WMS Yazılımı<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye’nin önde gelen lojistik<br />

şirketlerinden Sertrans Logistics,<br />

sektörde bir ilki daha<br />

gerçekleştirerek, ilk yapay<br />

zekâ destekli WMS yazılımı<br />

“Akıl İşi”ni müşterilerinin<br />

hizmetine sundu. Yeni yazılım<br />

sayesinde ürün toplama<br />

sürecinde en kısa mesafe<br />

yapay zekâ tarafından belirleniyor ve bu sayede<br />

sipariş edilen ürün en kısa sürede paketleme<br />

sürecine giriyor. Akıl İşi aynı zamanda ERP<br />

sistemleriyle, e-fatura entegratörleriyle, e-ticaret<br />

platformlarıyla kolayca entegre olabiliyor. Akıl<br />

İşi, firmaların kullanımına sunduğu arayüzlerle;<br />

stok ve siparişlerin grafik destekli raporlarla<br />

takibini mümkün kılıyor, verilen e-ticaret lojistiği<br />

hizmet performansının da firmalar tarafından<br />

izlenebilmesini sağlıyor.<br />

Sertrans Logistics, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na akredite<br />

Ar-Ge merkezi tarafından geliştirilen lojistik sektörünün<br />

ilk yapay zekâ destekli WMS yazılımını müşterilerinin hizmetine<br />

sundu. “Akıl İşi” ile firmalar en temel beklentileri olan<br />

operasyonel verimliliğe, tüketiciler ise hıza kavuşacak…<br />

Sektörümüzün sayılı Ar-Ge<br />

merkezinden birine sahibiz<br />

Satıcı tarafında operasyonel verimliliğin, alıcı<br />

tarafında ise hızın en temel beklenti olduğu<br />

günümüz e-ticaret dünyasında, sektörün yapay<br />

zekâ destekli ilk WMS yazılımı olan Akıl<br />

İşi’nin çok önemli bir görevi üstleneceğini belirten<br />

Sertrans Logistics Yönetim Kurulu üyesi<br />

Batuhan Keleş şunları dile getirdi: “Akıl İşi’nin<br />

şirketimizin kendi iç yazılımı olması övünç<br />

kaynağımız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na<br />

akredite, sektörümüzün sayılı Ar-Ge merkezinden<br />

birine sahibiz. Birçok noktada ihtiyaç duyduğumuz<br />

çözümleri kendi içimizde geliştirme<br />

imkânımız var. E-ticaret lojistiği alanında ihtiyaç<br />

duyduğumuz önemli bir çözümü de Ar-Ge<br />

ekibimiz kısa bir süre önce müşterilerimizin<br />

hizmetine sundu. ‘Akıl İşi’ olarak adlandırdığımız<br />

bu yazılım sayesinde ürün toplama sürecinde<br />

en kısa mesafe yapay zekâ tarafından belirleniyor<br />

ve bu sayede sipariş edilen ürün en kısa<br />

sürede paketleme sürecine sokuluyor. Ayrıca gerek<br />

ERP sistemleri, gerek e-fatura entegratörleri,<br />

gerek e-ticaret platformlarıyla kolayca entegre<br />

olabilen Akıl İşi, en büyüğünden en küçüğüne<br />

e-ticaret pazarında yer alan tüm firmalara hizmet<br />

verebilir noktada.”<br />

Hata kabul etmeyecek bir<br />

süreçten geçiyoruz<br />

Pandeminin etkisiyle ortaya çıkan e-ticaret<br />

oranlarındaki büyüme etkilerinin hâlâ devam<br />

ettiğini ve geçtiğimiz yıla göre e-ticaret<br />

operasyonlarında ciddi bir artışın söz<br />

konusu olduğunu dile getiren Keleş, “Bunun<br />

yansımalarını e-ticaret operasyonlarındaki<br />

ürün çıkış sayılarında çok net görüyoruz.<br />

E-ticarette toplam hacmin neredeyse üçte ikisi<br />

yılın son çeyreğinde yaşanıyor. Bu noktada yılın<br />

en yoğun döneminden geçiyoruz ve operasyonel<br />

süreçlerde hata kabul edilmeyecek bir süreç<br />

söz konusu. Bu süreci yönetebilmek ciddi bir<br />

tecrübe gerektirdiği gibi, sağlam bir teknolojik<br />

altyapıya da ihtiyacınız var. Ar-Ge ekibimizin<br />

geliştirdiği yazılım bu anlamda çok önemli.<br />

Bu tür teknolojik altyapıların gelişiminin,<br />

önümüzdeki dönemde ülkemizin e-ticaret<br />

pazarındaki büyümesinde tetikleyici unsur<br />

olacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

<strong>2023</strong>, Siber Güvenlikte iç tehditlere<br />

dikkat edilmesi gereken bir yıl olacak<br />

Yapay zeka, otomasyon ve makine öğrenmesi gibi<br />

teknolojilerin yaygınlaşması, dijitalleşmenin ivme kazanmasıyla<br />

birleşince, siber güvenlik işletmeler için<br />

daha büyük bir öncelik haline geldi. Araştırmalar, fidye<br />

yazılımlarının sebep olduğu güvenlik ihlallerinin payının<br />

2022’de yüzde 41 arttığını gösterdi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Dijitalleşmenin iş dünyasının her kademesine<br />

yayılması ve pek çok iş sürecinin<br />

dijital ortamda, bulut platformlardan<br />

yürütülebilir hale gelmesi, siber güvenlik<br />

zafiyetlerindeki artışı da beraberinde getirdi.<br />

Bir yandan tehdit yüzeyleri büyürken,<br />

öte yandan saldırı biçimleri daha<br />

karmaşık ve zor tespit edilir hale geldi.<br />

Veri ihlallerinin maliyetlerine ilişkin bir<br />

raporda fidye yazılımlarının neden olduğu<br />

ihlallerin payının 2022’de yüzde 41<br />

arttığı, fidye yazılımı kaynaklı bir ihlalin<br />

tespitinin de 49 gün daha uzun sürdüğü<br />

ortaya kondu. 2017’de işletmelere bilgi<br />

güvenliği konusunda danışmanlık, servis<br />

ve destek hizmetleri vermek amacıyla<br />

kurulan Infinitum<strong>IT</strong>, şirket çapında gerçekleştirdiği<br />

2022-<strong>2023</strong> Yıl Sonu Vizyon<br />

Toplantısı’nda <strong>2023</strong> siber güvenlik trendlerini<br />

değerlendirdi.<br />

<strong>2023</strong>’te siber güvenliğe dört temel başlığın<br />

şekil vereceğini vurgulayan Infinitum<strong>IT</strong><br />

Kurucusu Gökhan Yüceler, “Şirket<br />

ağına erişmeye yetkili çalışanlar, yani iç<br />

tehditlerin yanı sıra saldırı yüzeyi olarak<br />

ifade edilen kurumsal ayak izleri,<br />

farklı envanter türleri üzerinden gelecek<br />

tehditler ve bulut bilişim kaynaklı<br />

tehditler <strong>2023</strong>’te sıkça konuşulacak”<br />

dedi.<br />

kaynaklı tehditlerin maliyeti artarken,<br />

tespit edilmesi de güçleşiyor. Uzaktan<br />

güvenli erişim için sanal özel ağ (VPN)<br />

teknolojileri kullanılsa da, siber saldırganların<br />

kullandıkları teknolojiler, savunmacı<br />

önlemlere karşı geliştirdikleri<br />

proaktif saldırı yöntemleri çeşitleniyor.<br />

Bu durumda işletmelerin ağ güvenliklerini<br />

düzenli testlerle sınaması, çalışan<br />

farkındalığına önem vermesi ve siber<br />

güvenlik yatırımlarının işlevselliğini ölçmesi<br />

gerekiyor. Infinitum<strong>IT</strong> olarak bu<br />

noktada devreye giriyor ve işletmelere siber<br />

güvenlik yaklaşımlarını bir siber saldırgan<br />

gözüyle değerlendirebilme fırsatı<br />

sunuyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

“Tam güvenlik için nitelikli<br />

personel, yeterli altyapı ve<br />

teknoloji yatırımı gerekiyor”<br />

2022’de yaşanan artışın fidye yazılımı<br />

saldırıları açısından <strong>2023</strong>’ün nasıl geçeceğine<br />

dair de ipuçları taşıdığını belirten<br />

Infinitum<strong>IT</strong> Kurucusu Gökhan<br />

Yüceler, değerlendirmelerini şu ifadelerle<br />

sonlandırdı: “Fidye yazılımı saldırıları<br />

sonucu yaşanan veri ihlallerinin ve dağıtılmış<br />

hizmet reddi (DDoS) saldırılarının<br />

<strong>2023</strong>’te de artacağını öngörüyoruz. Dijital<br />

izleri büyüyen işletmeler, saldırılara<br />

açık hale geliyor ve siber güvenlik danışmanlığı<br />

hizmeti liderlerin önemli bir<br />

ihtiyacına dönüşüyor. Zira işletmelerde<br />

tam güvenliği sağlayabilmek için nitelikli<br />

personel, yeterli altyapı ve teknoloji<br />

yatırımları ve süreçlerin uyumlu bir biçimde<br />

ilerlediği bir yapı gerekiyor. Zincirin<br />

bir halkasındaki zafiyet, bütünü etkileyecek,<br />

iş sürekliliğine zarar verebilecek<br />

nitelikte oluyor. Infinitum<strong>IT</strong> olarak sızma<br />

(penetrasyon) testleri, kırmızı takım<br />

/ mavi takım çalışmaları, kaynak kod<br />

analizi, siber tehdit istihbaratı, güvenlik<br />

bilgi ve olay yönetimi (SIEM) sıkılaştırma<br />

ve adli bilişim gibi hizmetlerimizle müşterilerin<br />

sistemlerindeki güvenlik açıklarını<br />

saldırganlardan önce tespit etme ve<br />

bu riskleri erkenden ortadan kaldırma<br />

olanağı sunuyoruz. Sürekli tehdit avcılığı<br />

(Continous Threat Hunting) olarak adlandırdığımız<br />

çözümümüzle yıllık planlamalar<br />

dahilinde müşterilerimizle uzun<br />

soluklu çözümler sunabiliyoruz. Farklı<br />

frekanslarda denetim ve iyileştirmelerle<br />

daha sıkı bir güvenlik süreci inşaa edebiliyoruz.<br />

Güvenliğin bir ürün veya hizmetin<br />

ötesinde, bir süreç olduğunu savunan<br />

yaklaşımımızla her ölçekten işletmenin<br />

siber güvenlikte yetkin, disiplinli, tutkulu<br />

ve kararlı bir iş ortağı oluyoruz.”<br />

30<br />

Siber güvenlik problemlerinin<br />

neredeyse tamamı insan<br />

hatalarından kaynaklanıyor<br />

Siber güvenlik problemlerinin hemen<br />

hepsinin (%95) insan hatalarından kaynaklandığını<br />

belirten Gökhan Yüceler,<br />

“İşgücünün uzaktan veya hibrit çalışma<br />

modellerini benimsemesi, iç tehditleri<br />

daha riskli hale getiriyor. 2022 boyunca<br />

kurum içi tehditlerin yeterince denetlenmediğini<br />

gözlemledik. <strong>2023</strong>, çalışan<br />

kaynaklı tehditlerin önlenebilmesi için<br />

tehdit istihbaratı hizmetlerine yönelik<br />

ihtiyacın artacağı bir yıl olacak. Çalışan


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Ali İlker Yüceer<br />

Artırılmış gerçeklik (AR), genel olarak,<br />

kullanıcılara günlük faaliyetlerine<br />

yardımcı olacak yeni ve geliştirilmiş<br />

bir deneyim sağlamak için sanal<br />

bilgileri mevcut ortamın üzerine yerleştiren<br />

bir teknolojidir. Bununla birlikte<br />

AR, yalnızca sanal görüntülerin<br />

üst üste bindirilmesi yerine insanın<br />

beş duyusunun tümünü geliştirmek<br />

için de kullanılabilir.<br />

İşitme ve görme duyularımızı<br />

kullandığımız bu teknolojilerde, tat<br />

ve koku da aldığımızı hayal edin.<br />

Muazzam deneyimler elde edebiliriz.<br />

İnsanın sahip olduğu beş duyusunu<br />

kopyalayıp cep telefonuna sığdırmaya<br />

yönelik çalışmalar sürüyor. Görmeyi<br />

fotoğraf özelliği, duymayı mikrofon<br />

ve dokunmayı da ekran üzerinden<br />

dijitalleştiren şirketler koku ve tat<br />

alma özelliğini dijitalleştirmek için<br />

çalışıyorlar.<br />

Koku alma duyusunun, kimyasal bir<br />

duyu olduğunu hepimiz biliyoruz.<br />

Binlerce farklı kokuyu algılamak için<br />

nöron sistemi kullanılmaktadır. Bu<br />

teknolojiler, yeni algısal deneyimler<br />

geliştirmek için geçmiş algısal stilleri<br />

ve alışkanlıkları yeniden işleyerek tat<br />

ve koku eşiklerini yapılandırarak değiştirmesi<br />

hedeflemektedir.<br />

Yakın gelecekte en popüler trend duyuların<br />

interneti olacak. Gerçeklikle<br />

neredeyse aynı çoklu duyusal deneyimlerin<br />

yaşanacağı öngörülüyor.<br />

Duyuların dijitalleşmesinde önceliği<br />

görme ve işitme duyularımız almıştı.<br />

Kameralarla dijitalleşen görme<br />

duyumuz, mikrofon ve hoparlörlerle<br />

dijitalleşen işitme duyumuz, her geçen<br />

gün bir yeni gelişmeyle daha da<br />

şekilleniyor.<br />

Artık artırılmış gerçeklik ve sanal<br />

gerçeklik çeşitli teknolojik araçlarla<br />

hayatımıza girmeyi başardı. Gözlükler<br />

aracılığıyla ya da akıllı cihazlarımızla<br />

bulunduğumuz konumdan<br />

uzaklaşarak sanal bir gerçekliği deneyimleyebilir<br />

hale geldik.<br />

Bütün bu gelişmelerin yanı sıra, bir<br />

parfümün ya da ormanın kokusunu,<br />

bir yemeğin ya da meyvenin tadını<br />

alabileceğimiz teknolojileri bugüne<br />

kadar deneyimleyememiştik. Çünkü<br />

ses ve ışık dalga boylarının dijital ortama<br />

aktarılması diğer duyularımıza<br />

nazaran daha kolay yapılabiliyordu.<br />

Ancak son yıllarda elde edilen gelişmeler<br />

bunun da mümkün olabileceğini<br />

düşündürmeye başladı. Koku<br />

ve tat alma duyularının da dijital<br />

olarak algılanabilmesi çok da uzak<br />

gözükmüyor.<br />

AR ve VR<br />

Teknolojileriyle<br />

Dijital tat ve koku<br />

alabilecek miyiz?<br />

Artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik teknolojisi hızla gelişmeye devam ediyor.<br />

Dijital teknolojilerin günlük hayatımızdaki yeri sağlamlaşırken, sınırları da hayal gücümüzü<br />

zorlamaya devam ediyor.<br />

Tat alma deneyimsel çalışmalarında<br />

henüz bir elmanın tadını, etin tadını<br />

ya da dondurmanın tadını algılayamıyor<br />

ancak tat almanın dört ana bileşeni<br />

olan tatlı, tuzlu, ekşi ve acı hissi<br />

sinir ucuna dokunan gümüş elektrona<br />

yolladığı sinyallerle beyne iletilebiliyor.<br />

Bu teknolojinin özellikle sağlık<br />

sektöründe faydalı olacağını düşünüyorum.<br />

Örneğin, bir şeker hastasının<br />

kan şekeri seviyesine zarar vermeden<br />

şekeri tatması mümkün hale gelebilir.<br />

Koku ve tat tercihleri bir insanı tanımlamamıza<br />

destek olan özelliklerin<br />

başında geliyor. Bu tercihlerin<br />

bilinmesi ve kişiyle eşleştirilmesi ise<br />

insanların dijital dünyada oluşturulmaya<br />

çalışılan dijital profillerinin en<br />

önemli parçalarından biri olacağını<br />

öngörüyorum. Bu verilerin pazarlanması<br />

ise sağlayacağı faydalar yanında<br />

çok ciddi güvenlik sorunlarını da<br />

beraberinde getirecektir. Uç bir örnek<br />

olarak; kimyasal bir saldırının dijital<br />

ortamdan yapılabilmesini verebiliriz.<br />

Bu teknolojiler planlandığı gibi gündelik<br />

hayatımıza geçerse, kızarmış<br />

köfte kokusundan lezzetli bir çileğin<br />

tadına kadar akla gelen her koku ve<br />

tat kopyalanıp aynı ses ve fotoğraflarda<br />

olduğu gibi sanal hayatın bir<br />

parçası haline gelebilir. Diğer yandan<br />

yapılan araştırmalar, koku duyusuna<br />

yönelik hazırlanacak yeni nesil reklamların<br />

dünya çapında milyar dolarlık<br />

yepyeni bir sektör oluşturacağını<br />

gösteriyor.<br />

Bu teknolojinin kullanılabilir düzeyde<br />

hayata geçmesi belki zaman alabilir,<br />

fakat şimdiden oluşacak fırsatları<br />

öngörerek aksiyon almak, ileride büyük<br />

kazançlar elde edilmesini sağlayacaktır.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

HP, CES <strong>2023</strong>’te hibrit yaşam ve oyun<br />

deneyimi için yeni ürün ve çözümlerini duyurdu<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

32<br />

Sürdürülebilirlik için tasarlanan güçlü yeni ürün grubu, kullanıcıların<br />

sorunsuz ve güvenli bir şekilde katkıda bulunmalarını,<br />

işbirliği yapmalarını ve bağlantı kurmalarını sağlıyor. İster ev<br />

ile ofis arasında gidip gelen ister belirli bir ofisi olmayıp hareket<br />

halinde bir serbest çalışan olun, HP, genişletilmiş HP Dragonfly<br />

portföyü kapsamında hibrit yaşam tarzına ve herkesin çalışma<br />

stiline uyacak mükemmel bir çözümler sunuyor…<br />

HP, CES <strong>2023</strong>’te, günümüzün dijital dünyasında<br />

herkesin başarılı olabilmesi amacıyla<br />

hibrit deneyimlere taze bir enerji<br />

vermek üzere tasarlanmış yeni ürün ve<br />

çözümlerini duyurdu.<br />

Dragonfly Pro Chromebook, sürekli internete<br />

bağlı olan, üstün özelliklere ve tasarıma<br />

sahip kullanımı kolay bir cihaz isteyen<br />

ve gittikleri her yerde çeşitli içerikler tüketen<br />

kişiler için tasarlandı. Bu 14 inçlik cihaz,<br />

kapaklı bir Chromebook’ta dünyanın<br />

ilk 8 MP kullanıcıya dönük kamerası ve<br />

bir Chromebook’ta dünyanın en parlak<br />

dokunmatik ekranı ile içeriğinizin<br />

karanlık bir odada veya güneşli bir günde<br />

en iyi şekilde görünmesi için çalışıyor.<br />

Ayrıca hızlı performans, bağlantı ve şarj<br />

için Intel® Evo onaylı ve telefonunuz ile<br />

cihazınız arasında sorunsuz eşleştirme<br />

sağlıyor.<br />

Yeni HP Dragonfly Pro, şirketin gerçek<br />

dünyadaki üretkenlik senaryolarında performansı<br />

optimize eden uyarlanabilir platform<br />

yönetimi çerçevesi kullanan AMD<br />

ile birlikte tasarlandı. Bu aynı zamanda,<br />

cihazın dört kısayol tuşundan biri aracılığıyla<br />

doğrudan HP 7/24 canlı konsiyerj<br />

desteğine tek dokunuşla erişim özelliğine<br />

sahip ilk HP cihazı. Kontrol Merkezi kısayol<br />

tuşu cihazın en yaygın ayarlarına hızlı<br />

erişim sağlarken, kamera kısayol tuşu ile<br />

kullanıcılar kamera ayarlarını kolayca yapabiliyorlar.<br />

HP Presence ile geliştirilen HP Dragonfly<br />

G4, HP EliteBook 1040 G10 ve HP Elite<br />

x360 1040 G10, hibrit çalışmaya taze bir<br />

enerji kazandırmak için yeni sezgisel video<br />

konferans yenilikleriyle daha anlamlı işbirliği<br />

deneyimleri sunuyor. Buna dahil olan<br />

özellikler ise şöyle:<br />

• Çoklu Kamera Deneyimi, kullanıcıların<br />

yüzlerini, nesneleri veya beyaz tahtayı aynı<br />

anda, resim içinde resim olarak veya yan<br />

yana kolayca gösterebilmeleri için çift video<br />

akışını ve kamera değiştirmeyi destekliyor.<br />

Yeni ticari bilgisayarlar, iki kameranın aynı<br />

anda kullanımını destekleyen dünyanın<br />

ilk iş dizüstü bilgisayarları.<br />

• Otomatik Kamera Seçimi, izleyicilerin<br />

göz temasını kesmeden katılımını sağlamak<br />

için kullanıcının hangi kameraya<br />

baktığını algılamak üzere akıllı yüz izleme<br />

özelliğini kullanıyor.<br />

• HP Keystone Correction, kamera beslemesindeki<br />

görüntüleri tek bir tıklamayla<br />

otomatik olarak kırpıp düzleştirerek beyaz<br />

tahta veya fiziksel bir belgeyi paylaşmayı<br />

kolaylaştırıyor.<br />

• HP Be Right Back20, kullanıcıların ara<br />

vermek istediklerinde toplantılarını bölmeden<br />

video akışlarını hareketsiz bir görüntüyle<br />

değiştirmelerini sağlıyor.<br />

Kullanıcılar gün boyunca hareket ettikçe,<br />

yeni özellikler performans ve güç tüketimini<br />

akıllıca optimize etmeye yardımcı<br />

oluyor:<br />

• Intelligent Hibernate PC kullanım modellerini<br />

öğreniyor, böylece cihaz iş gününün<br />

sonunda pil kullanımını en aza indirmek<br />

için otomatik olarak hazırda bekleme<br />

moduna geçiyor. Zaman içinde bilgisayar,<br />

kullanıcının ertesi gün cihazı ne zaman<br />

kullanacağını tahmin edebiliyor ve anında<br />

açılma deneyimi için modern bekleme moduna<br />

geçebiliyor.<br />

• Smart Sense, bilgisayar kullanım modellerini<br />

öğrenmek ve bunlara uyum sağlamak<br />

için yapay zekayı kullanarak bilgisayarın<br />

termal performansını optimize<br />

ediyor. Sonuç olarak daha sessiz ve daha<br />

serin bir dizüstü bilgisayar elde ediliyor.<br />

Çalışması çok rahat olan bu bilgisayar, işlerin<br />

yapılması için gereken gücü sağlamaya<br />

devam ediyor.<br />

En yeni HP Dragonfly ve Elite 1000 Serisi<br />

bilgisayarlar, koruyucu kasalarında yüzde<br />

90 geri dönüştürülmüş magnezyum, hoparlör<br />

muhafazasında yüzde 5 okyanusa<br />

gitmekte olanplastik ve CO2 emisyonlarını<br />

azaltmaya yardımcı olmak için kullanılmış<br />

yemeklik yağ gibi bio-döngüsel içerik<br />

içeriyor. Cihazların tüm dış ambalajları<br />

yüzde 100 sürdürülebilir kaynaklı ve 23<br />

ülkede EPEAT® Gold Tescilli. Ayrıca ENER-<br />

GY STAR® ve TCO Sertifikalı.<br />

Çapraz olarak 21,5 ila 44,5 inç arasında<br />

değişen ekran boyutlarıyla HP E-Serisi<br />

G5 Monitörler, şık ve zarif tasarımlarıyla<br />

ev veya ofislere sorunsuz bir şekilde<br />

uyum sağlıyor. Seri, belirli modellerde 4K<br />

çözünürlük, kavisli ve ultra geniş ekranlar,<br />

yüzde 99 sRGB ve uyumlu aksesuarlarla<br />

hibrit çalışanların odaklanmasına ve bağlantıda<br />

kalmasına yardımcı olmak için çeşitli<br />

seçenekler sunuyor. Kullanıcılar, mavi<br />

ışığa maruz kalmayı azaltan HP Eye Ease<br />

ile rahatça çalışabiliyor ve Ortam Işığı Sensörü<br />

ekran parlaklığını otomatik olarak<br />

ayarlıyor. HP E45c G5 Monitör, daha sürükleyici<br />

bir deneyim için dünyanın ilk 45<br />

inç süper ultra geniş çift QHD kavisli monitörü<br />

olarak ön plana çıkıyor. Yeni Sanal<br />

Çift Ekran özelliği ile iki adet 24 inç QHD<br />

monitörü tek bir 44,5 inç diyagonal monitörle<br />

değiştirilebiliyor. Bu serideki tüm<br />

monitörlerde kahve telvesi ve geri dönüştürülmüş<br />

alüminyum gibi yüzde 90 geri<br />

dönüştürülmüş ve yenilenebilir malzemeler<br />

kullanıldı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Uzaktan teknik destekte dijital dönem<br />

Pandemi sonrası yeni dünya düzeninde<br />

birçok sektör kabuk değiştirdi. İvme kazanan<br />

dijitalleşme süreci, uzaktan çalışma gibi birçok<br />

iş modelinin yeniden tanımlanmasını da<br />

beraberinde getirdi. Çalışanlar da hem yazılım<br />

hem de donanım konusunda alması gereken<br />

teknik desteği uzaktan edinmeye başladı.<br />

Türkiye’nin dijital müşteri deneyimi merkezi<br />

Turkcell Global Bilgi, uzaktan teknik destek<br />

konusunda sağladığı yenilikçi ‘Dijital Yardım<br />

Masası’ hizmetiyle telekomünikasyondan sigortaya,<br />

perakendeden e-ticarete kadar geniş<br />

bir alanda uçtan uca çözüm sunuyor.<br />

Yapay zeka Dijital Yardım<br />

Masası’nda da devrede<br />

Yazılı ve sesli kanallardan ulaşılabilen Dijital<br />

Yardım Masası, yapay zekayla da etkileşim<br />

içinde çalışıyor. Robot yazışma uygulaması sayesinde<br />

yazışma analiz ediliyor ve otomasyon<br />

üzerinden uygulamalara bağlanılarak insan<br />

eforu gerektirmeyen bir süreç yönetiliyor. Ayrıca<br />

dinleme özelliğine sahip ‘speech to text’<br />

teknolojisi ile telefon yoluyla sisteme ulaşan<br />

kullanıcıyı, ilgili uygulamalara bağlayarak sorunu<br />

çözüyor.<br />

“Dijital Yardım Masası’nın<br />

tercih edilmesinde yüzde 133<br />

artış oldu”<br />

Pandemiyle birlikte birçok sektörün dönüşüme<br />

Türkiye’nin dijital müşteri deneyimi merkezi Turkcell Global<br />

Bilgi’nin sunduğu ‘Dijital Yardım Masası’, son kullanıcının<br />

yazılım veya donanım konularında ihtiyaç duyduğu<br />

teknik desteği uçtan uca uzaktan sağlıyor. Uzaktan çözüm<br />

modeli ve teknolojisi sayesinde toplam sorun çözme<br />

süresi kısalarak daha az kişiyle sürece müdahale ediliyor<br />

ve böylece yılda yüzde 30’a varan verimlilik sağlanıyor…<br />

uğradığını, bunlardan birinin de uzaktan teknik<br />

destek hizmeti olduğunu belirten Turkcell Global<br />

Bilgi Teknolojik Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı<br />

Cengiz Arslan, “Artan kira ve ofis maliyetleri<br />

sebebiyle; uzaktan yazılım veya donanım<br />

desteği gün geçtikçe daha çok önem kazanıyor.<br />

Diğer yandan cihazlardaki sorunu kısa sürede<br />

çözüp işe geri dönebilmek de performans kaybının<br />

önüne geçiyor. Son yıllarda etkisini yakından<br />

hissettiğimiz tüm bu dinamikler, Dijital Yardım<br />

Masası’nın tercih edilmesinde yüzde 133 oranında<br />

artışa neden oldu” dedi.<br />

“Müşterilerin ve çalışanların<br />

memnuniyeti yüzde 90’a<br />

ulaşıyor”<br />

Dijital Yardım Masası’nın sunduğu olanaklar<br />

hakkında değerlendirme yapan Cengiz Arslan,<br />

“Dijital Yardım Masası’yla çalışanların bilgisayarlarında<br />

yaşadıkları yazılım bazlı sorunlara<br />

uzaktan bağlanıyoruz veya donanım sorunlarına<br />

yerinde destek veriyoruz. Uzaktan çözüm<br />

teknolojisi sayesinde toplam çözüm bulma süresi<br />

kısalıyor, daha az kişiyle çözüme müdahale<br />

ediliyor ve böylelikle yılda yüzde 30’a varan verimlilik<br />

sağlıyoruz. Bunların sonucunda müşterilerin<br />

ve çalışanların memnuniyeti de yüzde<br />

90’a kadar ulaşıyor” dedi.<br />

Yurt dışında da yerinde destek<br />

hizmeti<br />

Dijital Yardım Masası’nda sesli yanıt sistemi<br />

(IVR) robotunun da rol oynadığını vurgulayan<br />

Arslan, şöyle devam etti: “Bu teknolojinin önleyici<br />

bir özelliği de bulunuyor. Şöyle ki; kullanıcının<br />

cihazına önceden kurulan otomasyon<br />

yazılım, sorunu kullanıcıdan daha önce görebiliyor<br />

ve problem henüz kullanıcı tarafından<br />

hissedilmeden çözüme kavuşturuluyor. Mobil<br />

cihaz desteği de sunduğumuz Dijital Yardım<br />

Masası ile sadece Türkiye’de değil yurt dışında<br />

da yerinde destek hizmeti verebiliyoruz.”<br />

Arslan, pandeminin etkisi ve sonuçları hakkında<br />

ise şunları belirtti: “Salgın öncesinde<br />

odağımıza aldığımız ve ciddi mesafe kat ettiğimiz<br />

dijitalleşme hedefi, teknolojiye rakiplerimizden<br />

çok daha önce sahip olmamızı ve hızla<br />

adapte olmamızı sağladı. Yarattığımız müşteri<br />

memnuniyeti ve verimlilikle Türkiye’nin en<br />

büyük üretim ve teknoloji şirketlerinin Dijital<br />

Yardım Masası’yla buluşmasını sağladık. <strong>2023</strong><br />

yılında da şirketlerin dijital dönüşüm oranını<br />

arttırmasını öngörüyoruz. Çünkü kaynakların<br />

verimli kullanımı, teknoloji payının artırılmasıyla<br />

mümkün olacak.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Funvarse Games’e hisse bazlı yatırım<br />

Yatırım hedefini yüzde 80 oranında tamamlayan<br />

Funverse Games, hedefinin kalan<br />

kısmı için görüşmelere devam ediyor. Bu<br />

yatırım, firmanın geliştirdiği oyunların ve<br />

teknolojilerin geliştirilmesi ve pazarlanması<br />

için kullanılacak.<br />

Funverse Games CEO’su Tolga Öztürk konu<br />

ile alakalı şu sözleri söyledi: “<strong>2023</strong> yılının<br />

ilk yatırımlarından birini duyurmaktan dolayı<br />

çok mutluyuz. Bu sene globaldeki çok<br />

50+ kişilik ekibiyle mid-core PC, mobil ve konsol oyunları<br />

geliştiren Funverse Games, aralarında Weplay Ventures,<br />

Alfin VC, Yıldız Tekno GSYO, Mediterra Capital partneri<br />

Orhan Ayanlar, Astaş Holding Business Development<br />

Executive’i Burak Aşçı ve ismi açıklanmayan birkaç yatırımcıyı<br />

daha içeren yatırım grubu tarafından 6 milyon<br />

dolar değerleme ile hisse bazlı yatırım aldı…<br />

önemli yatırımcılara Türk oyun şirketlerinin<br />

ne kadar iyi işler yaptığını gösterdik ve<br />

göstermeye de devam ediyoruz. Blockchain<br />

ve oyun sektörleri Türkiye için büyük öneme<br />

sahip. Funverse’de biz bu teknolojileri<br />

üretme ve geliştirme aşamalarında ARGE<br />

faaliyetlerinde bulunuyoruz. <strong>Şubat</strong> ayından<br />

itibaren ürünlerimizle piyasaya çıkacağız ve<br />

<strong>2023</strong>’te Funverse’ten çok daha fazla haberler<br />

duyacaksınız.”<br />

Funverse Games, 2022’de LinkedIn’in derlediği<br />

Türkiye’deki En İyi Startup’lar listesinde<br />

3. sırada gösterilmişti. Firma şu anda blockchain<br />

entegrasyonu olan, MOBA ve Battle<br />

Royale türlerindeki Hit and Boom oyununu<br />

geliştirmektedir. Geçtiğimiz yıl Kapalı Alfa<br />

testlerine başlayan oyun, Açık Beta testlerine<br />

hazırlanmaktadır.<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’nin ilk ve tek dijital<br />

stil danışmanı ‘Elsiva’<br />

LC Waikiki, herkesin stiline en uygun ürünleri yapay<br />

zeka teknolojisi ile lcwaikiki.com üzerinden bulabilmelerine<br />

imkan sunan Türkiye’nin ilk ve tek Dijital Stil<br />

Danışmanı Elsiva’yı tanıttı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye’nin lider moda perakende markası<br />

LC Waikiki, “İyi Giyinmek Herkesin<br />

Hakkı” misyonuyla modayı ve kaliteyi<br />

daha fazla kişiye sunmak için çalışmalarını<br />

sürdürüyor.<br />

Moda perakende alanında teknolojik ve<br />

dijital dönüşüme öncülük etmeyi sürdüren<br />

LC Waikiki bu doğrultuda, herkesin<br />

hayatını kolaylaştıran, teknoloji ve modayı<br />

bir arada sunan çözümler tasarlamaya<br />

devam ediyor. Şirket son olarak,<br />

müşterilerin stiline en uygun ürünleri<br />

lcwaikiki.com üzerinden bulabilmelerine<br />

imkan sunan yeni Dijital Stil Danışmanı<br />

Elsiva’yı tanıttı. Elsiva, stil ve danışmanlık<br />

hizmetini ücretsiz bir şekilde<br />

sağlarken, yapay zeka algoritması ile stil<br />

sahibi olmak isteyenlere kişiselleştirilmiş<br />

kombin ve ürün önerileri sunuyor.<br />

LC Waikiki’nin Dijital Stil<br />

Danışmanı Elsiva ile bugün ne<br />

giysem derdine son<br />

LC Waikiki’nin yeni Dijital Stil Danışmanı<br />

Elsiva, kullanıcıların kişiselleştirilmiş<br />

ürün ve kombinlere ulaşmasını sağlayan,<br />

öğrenen ve sürekli gelişen bir yapay<br />

zeka algoritmasına sahip. Bu algoritma;<br />

görsel tarama teknolojisiyle LC Waikiki<br />

kombinleri ve sosyal medyadaki trend<br />

kombinlerden oluşan ve sürekli genişleyen<br />

bir veri havuzundan besleniyor.<br />

Elsiva bir moda danışmanı gibi sorduğu<br />

sorularla kişiye özel kombin ve ürünler<br />

getirirken, kullanıcıların sevdikleri<br />

için de özel ve kişiselleştirilmiş öneriler<br />

bulmasını sağlayabiliyor. Elsiva kişinin<br />

tarzına en uygun, yeni gelen, indirime giren<br />

ürünleri aramasına gerek kalmadan<br />

kullanıcıya ulaştırmayı hedefliyor ve<br />

lcwaikiki.com üzerinden kıyafet tercih<br />

etmeyi, alışveriş yapmayı her aşamada<br />

kolaylaştıran özellikleriyle öne çıkıyor.<br />

“Artık, lcwaikiki.com’da<br />

alışveriş deneyimi çok daha<br />

kolay ve yenilikçi olacak”<br />

LC Waikiki E-ticaret Genel Müdürü<br />

Ömer Barbaros Yiş, Elsiva lansmanında<br />

yaptığı konuşmada şunları kaydetti:<br />

“LC Waikiki olarak, müşterilerimizin<br />

web sitemizi veya mobil uygulamamızı<br />

ziyaret ettiğinde modayla ilgili tüm<br />

ihtiyaçlarına tek adreste ulaşabilmelerini<br />

ve tüm beklentilerini karşılayabilmelerini<br />

hedefliyoruz. Bunun içinde<br />

teknolojik yeniliklerden yararlanmaya<br />

devam ediyoruz. Elsiva’nın çıkış noktası<br />

esasen hepimizin düşündüğü ‹Bugün<br />

ne giysem?›, ‹Tarzıma uygun ürünlere<br />

nasıl ulaşabilirim?› gibi sorulardı.<br />

Sitemizde bulunan binlerce ürün<br />

içinde müşterilerin kendi zevklerine<br />

ve tarzlarına uygun ürün/kombin<br />

bulmasının zorluğu, kendi içimizde<br />

de değerlendirdiğimiz bir konuydu. Bu<br />

kadar çok çeşit bulundururken neden<br />

kişiye özel ürün ve kombin önerisi<br />

yapmayalım ki? dedik ve yola koyulduk.<br />

LC Waikiki olarak, bir ilke daha<br />

imza atarak Elsiva’yı müşterilerimizle<br />

buluşturduk. Türkiye’nin ilk dijital stil<br />

danışmanı olan Elsiva, misafirlerimize<br />

son moda trendler ışığında stillerine<br />

uygun kombin önerileri sunacak. Anket<br />

yardımıyla kullanıcıların kendi stillerine<br />

özel sorular sorarak kullanıcının<br />

cevaplarına göre de kişiselleştirilmiş<br />

ürün ve kombin önerisinde bulunuyor.<br />

Böylece kullanıcı, binlerce ürün arasında<br />

dolaşıp zaman kaybetmiyor ve tarzına<br />

uygun ürünlere, üstelik indirime giren,<br />

yeni gelen kişiye özel ürünlere de çok<br />

hızlı ulaşabiliyor.<br />

“Geleceğin alışveriş<br />

trendlerini müşterilerimize<br />

sunuyoruz”<br />

E-ticarette kişiselleştirmeye yönelik<br />

Bedenimi Bul, Dijital Stil Danışmanı<br />

Elsiva gibi inovatif uygulamalarla geleceğin<br />

alışveriş trendlerini müşterilerine<br />

sunduklarını belirten Yiş, “Yenilik ve ilkleri<br />

hayata geçirmenin marka değerimiz<br />

için çok önemli olduğunu biliyoruz. Bunun<br />

için de teknolojik yenilikleri yakından<br />

takip ederek sistemlerimize entegre<br />

ediyor, birçok yeni projeyi müşterilerimizle<br />

buluşturmak için çalışıyoruz. Ayrıca,<br />

‘Sana özel’ özelliği ile tamamen kullanıcılara<br />

özel kişiselleştirilmiş lcwaikiki.<br />

com sayfası da geliştirilmeye devam ediyor.<br />

Müşterilerimizden sıkça dönüş aldığımız<br />

beden konusunda ise 3D avatar<br />

projemizle, herkesin ürünleri satın almadan<br />

önce kendi üzerinde nasıl duracağını<br />

ve hangi beden satın alması gerektiğini<br />

görebildiği bir sistem üzerinde çalışıyoruz.<br />

Çoklu kanal yetkinliklerimizi öne<br />

çıkaracağımız mağazada dene al servisi,<br />

müşterilerimizin paylaşırken kazanacağı<br />

benim markam platformu, videoda<br />

hazine avı, ödeme kolaylığı sağlamak<br />

üzerine geliştirmekte olduğumuz<br />

projeler, e-ticaret müşterilerine özel<br />

ödül programı, teslimat tarafında<br />

yapacağımız sürprizler, fırsat çarkı<br />

ve fırsat kutusu gibi anlık kazandıran<br />

kurgularla müşterilerimizin alışveriş<br />

deneyimini bir üst seviyeye taşımaya<br />

devam ediyoruz.” diye konuştu.<br />

34


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Sözleşmelerinizi dijital olarak kapınızda imzalayın!<br />

Dijital Kurye Platformu, geleneksel sözleşme<br />

taşımacılığını geleceğe taşıyor. Platform bugün<br />

sadece Türkiye’de değil, dünyada da alanında<br />

bir ilk olma özelliği taşıyor. Hem kurumların<br />

hem de bireylerin kullanabildiği Dijital Kurye<br />

Platformu, geleneksel imza işlemlerinin aksine<br />

imzalatılmak istenen belgelerin, kimliği ve<br />

yüz biyometrisi dijital olarak doğrulanan kişilere<br />

uzaktan ya da kuryeler aracılığıyla kapıda<br />

imzalatılmasını sağlıyor. Platform imza süreci<br />

tamamlandığında belgeyi hem gönderici hem<br />

de imzacıyla paylaşıyor.<br />

Kuryeler, taşıdıkları verileri ve belgeleri hiçbir<br />

şekilde görmüyor. Kuryenin elindeki tablet<br />

aracılığıyla erişilebilen veri ve belgeler, sadece<br />

müşteriye daha önceden iletilen şifre ile açılabiliyor.<br />

Kurye, kapıda müşterinin kimliğini<br />

doğruladıktan sonra gerekli belgeleri yine tablet<br />

üzerinden imzalatıyor.<br />

Kapıdaki işlem iki dakikada<br />

tamamlanıyor<br />

Dijital Kurye CEO’su Oral Başer, müşterilerinin<br />

kuryeleri aracılığıyla gerçekleştirilen kapı önü<br />

işlemlerinin, ortalama 2 dakikada tamamlandığını<br />

belirtti. Başer, ”Bugün herhangi bir kurumun<br />

ikili sözleşme süreci yaklaşık 6 günde<br />

Dijital Kurye Platformu, dünyada örneği olmayan bir hizmeti<br />

müşterilerine sunarak, dijital kontrat yönetimi ve kimlik doğrulama<br />

hizmetlerini müşterilerinin kapısına getiriyor. Platform,<br />

kimliği dijital olarak doğrulanan kişilerin imzalanacak<br />

belgelere uzaktan ya da kapıda dijital imza atmasını, imza<br />

süreci tamamlandığında da belgenin hem gönderici hem de<br />

imzacı ile anında paylaşılmasını sağlıyor…<br />

tamamlanabiliyor. Dijital Kurye ile sunduğumuz<br />

hizmet müşterilerimize büyük zaman<br />

tasarrufu sağlıyor” dedi. Başer Dijital Kurye’de<br />

tüm süreçlerin dijital ortamda yürütüldüğünü,<br />

bu sayede kurumsal müşterilerinin finansal<br />

ve operasyonel risklerini azaltmalarına ve kağıtsızlaşmalarına<br />

büyük katkı sağladıklarını<br />

vurguladı.<br />

Dijital Kurye Platformu’nun Ocak 2022’den bu<br />

yana müşteri portföyüne 40’ı aşkın yeni isim<br />

eklediğini kaydeden Oral Başer, telekomünikasyon,<br />

bankacılık, finans, enerji sektörü gibi<br />

daha birçok sektörün öncü firmalarına dijital<br />

kontrat yönetimi ve uzaktan müşteri edinim<br />

süreci hizmetleri verdiklerinin altını çizdi.<br />

Dijital Kurye’nin başlıca kuruluş amaçlarından<br />

birisinin belge yönetim süreçlerindeki güvenlik<br />

açıklarını minimuma indirmek olduğunu belirten<br />

Başer, bu nedenle geliştirdikleri her çözümün<br />

AB Standartları’na ve Türkiye’deki tüm<br />

regülasyonlara uygun şekilde tasarlandığının<br />

altını çizerken, “BTK, BDDK, EPDK, SPK’ya tabi<br />

olan kurumların ihtiyaçları ile ilgili tanımlanmış<br />

olan regülasyonlara karşı çok hızlı aksiyon<br />

alarak çözüm üretebiliyoruz” diye konuştu.<br />

Veriler sistemden otomatik<br />

siliniyor<br />

Başer, yeni nesil teknolojileri kullanarak geliştirdikleri<br />

altyapılarıyla tüm güvenlik standartlarını<br />

karşıladıklarını söylerken, bu kapsamda<br />

gerçekleştirilen tüm sertifikasyonlara tabi<br />

olduklarını, bu sayede sıklıkla yapılan denetlemelerden<br />

de geçtiklerini belirtti. Oral Başer,<br />

dijital olarak imzalanan sözleşmelerin sadece<br />

mutabakat sürecinde 7 gün geçici olarak saklandığını<br />

sonradan sistemden otomatik olarak<br />

silindiğini sözlerine ekledi.<br />

Boğaziçi Üniversitesi’nden<br />

özel eğitim alıyorlar<br />

Platformda kurye olarak çalışmak isteyen<br />

adaylar, Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu<br />

Eğitim Merkezi tarafından verilen eğitim<br />

programına katılıyor. Eğitimde şirket içi vizyon<br />

ve sorumluluklar, müşteri odaklı hizmet, kişisel<br />

verilerin korunması gibi birçok farklı konu<br />

yer alıyor. Eğitim sonunda sadece yeterlilik sınavından<br />

geçer not alan adaylar Dijital Kurye<br />

olmaya hak kazanıyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

En Çok Z Kuşağı şirket kurdu!<br />

Amerika, İngiltere, Türkiye ve Avrupa Birliği<br />

ülkeleri olan Estonya, Hollanda, Almanya<br />

gibi geniş bir coğrafyaya ticaretini taşımak<br />

isteyen küçük ve orta büyüklükteki şirketlere,<br />

şirket kuruluşundan vergilendirmeye<br />

kadar olan süreçte ürün ve hizmetler sunan<br />

Mükellef, 2022 yılına ilişkin şirket kurma<br />

verilerini paylaştı. Tüm müşterilerini sahip<br />

olduğu teknoloji platformuyla regülasyonlara<br />

uyumlu hale getirmenin yanında global<br />

müşterilerine hizmet vermek için Workhy<br />

markası ile açıldığı yeni ülkelerde yurt dışında<br />

kendi işini kurmak isteyen ve hali hazırda<br />

Şirketini yeni kurmak isteyen girişimcilerin ve hali hazırda<br />

faaliyetine devam eden işletmelerin Amerika, İngiltere,<br />

Türkiye›nin yanı sıra Estonya, Hollanda ve Almanya<br />

gibi Avrupa Birliği ülkelerinde şirket kuruluşundan vergi<br />

süreçlerine kadar tüm ihtiyaçlarını karşılayabildikleri online<br />

bir platform olan Mükellef, 2022 yılında hızlı büyümesini<br />

sürdürdü. Mükellef geçen yıl 6 binin üzerinde şirket<br />

kuruluşunda köprü görevi üstlenirken, yüzde 55 oranla Z<br />

kuşağı birinci sırada yer aldı…<br />

faaliyetine devam edenlerin çalışmalarını<br />

hızlandıran Mükellef, 2022 yılını 6 binin üzerinde<br />

şirket kurulumu ile kapattı.<br />

E-Ticaret Tahtını Korudu<br />

Mükellef’in 2022 senesine ilişkin verileri ışığında<br />

geçen yıl olduğu gibi faaliyet alanlarına<br />

göre şirket kuruluşunda e-ticaret, tahtını<br />

kimseye kaptırmadı. Türkiye’de e-ticaretin<br />

ardından en çok şirket kurulan diğer alanlar<br />

sırasıyla yazılım ve kurye olurken; Amerika<br />

ve İngiltere’de ise şirket kuruluşunda birinciliğini<br />

koruyan e-ticareti, sözleşmeli yazılımcılar<br />

ve tasarımcılar takip etti. Mükellef’in<br />

açıkladığı verilere göre şirket kurulumuna<br />

ülkeler özelinde bakıldığında, şirketlerin<br />

yüzde 86’sı Türkiye’de, yüzde 7’si Amerika’da<br />

ve diğer yüzde 7’si ise İngiltere’de kuruldu.<br />

Bunların yanı sıra astroloji, paramedik, havai<br />

fişek üretimi, baklagil üretimi ve sporcu<br />

yiyecekleri gibi niş alanlarda da şirket kurulumu<br />

gerçekleşti.<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Oxford Economics, YouTube’un<br />

Türkiye’deki etkisini analiz etti<br />

Türkiye’de YouTube’u düzenli olarak<br />

kullanan 45 milyon kişi, YouTube verilerine<br />

göre platformda günde ortalama 45 dakika<br />

zaman geçiriyor. Kullanıcılar YouTube sayesinde<br />

dünyanın dört bir yanından dilediği<br />

içeriğe ulaşarak pek çok yeni şey öğrenebiliyor.<br />

Her yaştan bireyin sesini duyurmasına,<br />

öğrenmesine, araştırmasına ve eğlenmesine<br />

katkı sağlayan YouTube, aynı zamanda içerik<br />

üreticileri ve diğer işletmeler için de önemli<br />

bir gelir imkanı yaratıyor. İçerik üreticilerinin<br />

çalışanlarının yanı sıra tedarik zincirlerinde<br />

yer alan işletmeler ve serbest çalışanlar<br />

da dahil edildiğinde YouTube sayesinde çok<br />

büyük bir ekosistem oluşuyor. Desteklenen<br />

<strong>IT</strong> network bu ekosisteme verilen katkıyı anlamak, platformun<br />

Türkiye ekonomisine, toplumuna ve<br />

kültürüne halihazırda yaptığı önemli katkıyı<br />

ölçmek için bir etki analizi araştırması gerçekleştirildi.<br />

Bağımsız araştırma kuruluşu<br />

Oxford Economics tarafından yürütülen<br />

araştırma, platformun etkisini ölçmeyi, istihdam<br />

ile GSYH üzerindeki etkilerini belirleyip<br />

ilişkili sektörler ile bireylerin yaşam<br />

kalitesi üzerinde nasıl bir etkide bulunduğunu<br />

analiz etmeyi amaçlayan titiz bir çalışma<br />

yürüttü. Raporun önemli bölümleri, düzenlenen<br />

bir basın toplantısı ile paylaşıldı.<br />

Sektör Market<br />

36<br />

“Türkiye’deki içerik üreticileri<br />

dünyanın dört bir yanından<br />

izleyicilerin yaşamını<br />

zenginleştiriyor”<br />

YouTube Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Başkan<br />

Yardımcısı Pedro Pina raporla ilgili şunları<br />

söyledi: “YouTube, yaratıcı girişimcilerin<br />

seslerini dünyaya duyurarak, onların içeriklerinden<br />

elde edilen geliri doğrudan onlarla<br />

paylaşan tek açık platform. Bugün yayınladığımız<br />

rapor, Türkiye’nin her yerinden<br />

YouTube içerik üreticilerinin tam da bunu<br />

başardığını gösteriyor. Ülkenin her yerinde<br />

kendi kurdukları işletmeler üzerinden,<br />

Türk kültürünü dünya çapındaki 2 milyar<br />

izleyiciyle paylaşıyorlar. Biz Türkiye’nin<br />

başarılı içerik üretici topluluğunu bekleyen<br />

yeni gelişmeler için de büyük heyecan<br />

duyuyoruz. <strong>Şubat</strong> ayından itibaren You-<br />

Tube, Türkiye’deki içerik üreticilerinin<br />

YouTube Shorts’taki yaratıcılıklarından<br />

gelir elde etmeleri için daha da fazla yol<br />

sunacak.. İçerik üreticileri ve Türkiye’nin<br />

her yerinden binlerce kullanıcı, şimdiden<br />

dünyanın dört bir yanından izleyicilerin<br />

yaşamını zenginleştiriyor. Ancak ben bunun<br />

Z kuşağından emeklilere kadar herkesin kendi dünyasını<br />

bulabildiği YouTube, içerik üretici topluluklarına, işletmelere<br />

ve kullanıcılara katkı sağlıyor. Bu katkıyı ölçmek<br />

ve daha iyi anlamak amacıyla bağımsız araştırma<br />

kuruluşu Oxford Economics tarafından YouTube Türkiye<br />

Etki Raporu hazırlandı. Rapora göre dünya çapında 2<br />

milyardan fazla insanın ortak platformu haline gelen<br />

YouTube, Türkiye’de 45 binden fazla tam zamanlı işe eşdeğer<br />

istihdamı destekliyor…<br />

onlar için henüz bir başlangıç olduğunu<br />

düşünüyorum.”<br />

“Türkiye’de kullanıcıların<br />

%93’ü YouTube’u bilgi<br />

ve birikim edinmek için<br />

kullanıyor”<br />

Google Türkiye Kamu İlişkileri Direktörü<br />

Pelin Kuzey basın toplantısında etki analizi<br />

raporuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:<br />

“Her gün milyonlarca kullanıcının ziyaret<br />

ettiği YouTube, Türkiye ekonomisine ve sosyo<br />

kültürel hayatına birçok katkı sağlıyor.<br />

Burada YouTube’un sağladığı katkı sadece<br />

içerik üreticileriyle de sınırlı kalmıyor. İçerik<br />

üreticilerinin çalışanlarının yanı sıra tedarik<br />

zincirlerinde yer alan, gelirlerinin önemli bir<br />

kısmını içerik üreticilerden elde eden işletmeler<br />

ve serbest çalışanlar da bu ekosisteme<br />

dahil edildiğinde oldukça geniş bir etki alanından<br />

bahsediyoruz. Raporda gerçekleştirilen<br />

sınıflandırmalar, YouTube’un doğrudan<br />

ve dolaylı olarak küresel bir ekosistem yarattığını<br />

ve 2021 yılında bu ekosistemin Türkiye<br />

ekonomisine toplamda 2 milyar TL’den fazla<br />

katkıda bulunduğunu ve 45.000’den fazla<br />

tam zamanlı işe eşdeğer istihdamı desteklediğini<br />

gösteriyor. Raporun çıktıları arasında<br />

beni en çok heyecanlandıran verilerden<br />

biri de kadın içerik üreticilerle ilgili. Kadın<br />

içerik üreticilerin yüzde 82’si, YouTube’un<br />

tutkularını ve fikirlerini paylaşmalarına yardımcı<br />

olduğunu belirtiyor. 10 Kadından 8’i<br />

bu bilgiyi vermiş. Kadınların sesinin duyulması,<br />

kendilerini özgürce ifade edebilmeleri<br />

anlamında YouTube’un hayatlarımızdaki<br />

önemini çok güzel vurgulayan bir çıktı. Bir<br />

diğer önemli çıktı da kullanıcıların bilgi ve<br />

birikim edinme noktasında Google’ın kapısını<br />

ne kadar sık çaldığıyla ilgili. Türkiye’de<br />

kullanıcıların yüzde 93’ü YouTube’u bilgi ve<br />

birikim edinmek için kullandığını bildiriyor.<br />

Eminim bu hepimizin hayatında deneyimlediği<br />

önemli bir etki.”<br />

“YouTube ve Ben” paneli<br />

ilham verici hikayelere ev<br />

sahipliği yaptı<br />

Türkiye’de ilk kez kamuoyuna sunulan You-<br />

Tube Türkiye Etki Raporu’nda farklı sektör<br />

ve alanlardan YouTube’da ortaya çıkan başarı<br />

hikayeleri de incelendi. Etkinlikte düzenlenen<br />

”YouTube ve Ben” paneliyle bu başarı<br />

hikayelerinin mimarları ile Simge Fıstıkoğlu<br />

moderatörlüğünde bir söyleşi gerçekleştirildi.<br />

Gazeteci ve YouTube İçerik Üreticisi<br />

Cüneyt Özdemir, YouTube İçerik Üreticisi<br />

Orkun Işıtmak, Ebebek Pazarlama Direktörü<br />

Sevda Tarcan Demir, NetD Genel Müdürü Feride<br />

Başbuğ, Ay Yapım CEO’su Kerem Çatay,<br />

TRT Dış Video Platformlar Müdürü Yasin Yavuz,<br />

Tonguç Akademi Dijital İçerik Yöneticisi<br />

Engin Aygan ve Nefis Yemek Tarifleri YouTube<br />

Kanalı Kurucuları Elif Atalar ve Yasemin<br />

Atalar’ın panelist olarak yer aldığı etkinlik,<br />

ilham verici hikayelere ev sahipliği yaptı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TD SYNNEX, Oracle İş Ortaklarına Eğitim Verilecek İş<br />

Ortağı Mükemmeliyet Merkezi fiziksel olarak açıldı<br />

Dijital dönüşümün etkisi ile BT çözümleri kurumların<br />

yeni iş modellerini hayata geçirmelerini<br />

sağlamaya devam ediyor. Dünyanın önde<br />

gelen küresel teknoloji distribütörü TD SYN-<br />

NEX de iş ortakları için oluşturduğu ve adeta<br />

bir laboratuvar ortamı sunan İş Ortağı Mükemmeliyet<br />

Merkezi (Partner Center of Excellence<br />

- PCoE) ile iş ortaklarının çevik bir şekilde<br />

yenilikleri uygulamalarına ve pazara daha hızlı<br />

girmelerine yardımcı oluyor.<br />

TD SYNNEX ile dünyanın en büyük yazılım<br />

şirketlerinden biri olan Oracle arasında yapılan<br />

ve Oracle’ın EMEA bölgesinde bir ilk olan<br />

iş birliği kapsamında, TD SYNNEX Türkiye’nin<br />

İş Ortağı Mükemmeliyet Merkezi’nde<br />

Oracle Türkiye’nin iş ortaklarına yeni ürün<br />

ve hizmetler hakkında eğitimler verilecek.<br />

İstanbul’daki merkezde, mevcut ve potansiyel<br />

müşteriler yeni teknolojilerin sunduğu fırsatları<br />

öğrenirken yeni potansiyelleri keşfetme imkânı<br />

da bulacak. TD Synnex Türkiye bünyesinde<br />

açılışı gerçekleştirilen PCoE merkezi, pandemi<br />

sonrası Avrupa ve Orta Doğu bölgesinde açılan<br />

ilk fiziksel eğitim merkezi olması nedeniyle<br />

önem taşıyor.<br />

Küresel teknoloji distribütörü TD SYNNEX ile dünyanın en<br />

büyük yazılım şirketlerinden biri olan Oracle arasında yapılan<br />

iş birliği kapsamında, TD SYNNEX’in İstanbul’daki İş Ortağı<br />

Mükemmeliyet Merkezi’nde Oracle Türkiye’nin iş ortaklarına<br />

yeni ürün ve hizmetler hakkında eğitimler verilecek. İş<br />

ortakları bu merkezde sadece yeni teknolojilerin sunduğu<br />

fırsatları öğrenmekle kalmayacak aynı zamanda Oracle<br />

ürünleri ile yeni projelerin hayata geçirilmesi konusunda<br />

uzmanlardan rehberlik de alacak. İş birliği, Oracle’ın EMEA<br />

bölgesinde ilk kez iş ortaklarına bir distribütörünün ofisinde<br />

eğitimler verilecek olması açısından da önem taşıyor…<br />

TD SYNNEX Türkiye Ülke Müdürü Behçet<br />

Yumrukçallı, iş birliği ile ilgili yapığı açıklamada,<br />

“İş Ortağı Mükemmeliyet Merkezimiz ile<br />

2019 yılının sonlarından bu yana iş ortaklarımıza<br />

online ortamda hizmet veriyorduk. Üç yıl<br />

içerisinde iş ortaklarımızın 472 çalışanına eğitimler<br />

verdik. Ürün ve hizmetlerinin distribütörlüğünü<br />

de yaptığımız Oracle’ın iş ortaklarına<br />

da TD SYNNEX’ten eğitmenlerin yanı sıra<br />

Oracle’dan eğitmenlerin de katılımıyla online<br />

ortamda düzenlenen dijital atölyelerde eğitimler<br />

veriyorduk. Yeni dönemde eğitimlerimizi<br />

artık İstanbul’daki ofisimizde fiziksel dünyaya<br />

da taşıyoruz. Buradaki İş Ortağı Mükemmeliyet<br />

Merkezimizde Oracle’ın iş ortaklarını<br />

ağırlayacağız. Vereceğimiz eğitimlerimizin<br />

odak noktası ise ilk etapta bulut teknolojileri<br />

olacak. Eğitimlerimizin konusu her çeyrek<br />

dönem sektörlerdeki trend ve ihtiyaçlara göre<br />

belirlenecek. Teknik danışmanlarınız ve eğitmenlerimiz<br />

ayrıca bu merkezimizde Oracle’ın<br />

iş ortaklarının teknik sorularını yanıtlarken<br />

karşılaştıkları problemleri çözmelerine de<br />

destek olacak. Yazılım ve donanım dünyasının<br />

önde gelen şirketlerinden olan Oracle, yaklaşık<br />

150 milyon dolarlık bir pazarda yüzde 70’lik bir<br />

paya sahip. Bu eğitimlerimiz ile Oracle’ın ürün<br />

ve hizmetleri hakkında daha fazla kurumsal ve<br />

KOBİ müşterisini bilgilendirmeyi hedeflerken<br />

aynı zamanda mevcut müşterilerine de henüz<br />

kullanmadıkları Oracle ürünleri ile yeni projelerin<br />

hayata geçirilmesi konusunda rehberlik<br />

etmeyi de amaçlıyoruz. Ayrıca yılın ilk yarısı ve<br />

sonunda katılımı en yüksek ve başarılı gerçekleştiren<br />

bireysel katılımcılara sürprizlerimiz de<br />

olacak.” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

“Pomega Energy Storage Technologies” Amerika<br />

Fabrikasının temeli atıldı<br />

Colleton ilçesinde toplam 320 dönüm arazi<br />

üzerine kurulacak ve ‘Pomega Energy Storage<br />

Technologies Inc.’ adıyla hizmet verecek olan<br />

yıllık 3 GWh kapasiteli fabrika, Lityum-İyon<br />

(LiFePO4) teknolojisiyle pil hücreleri üretmenin<br />

yanı sıra ev ve şebeke tipi enerji depolama<br />

çözümlerini de üretecek.<br />

‘Küresel Marka Olma’ Yolunda<br />

Güçlü Adım<br />

‘Pomega Enerji Depolama Teknolojileri’ şirketiyle<br />

Ankara Polatlı’ya Türkiye’nin ilk özel<br />

sektör enerji depolama fabrikasını inşa eden<br />

Kontrolmatik Teknoloji, küresel pazardaki ihtiyacı<br />

da görerek bu alandaki ikinci yatırımını<br />

Mühendislik ve teknoloji şirketi Kontrolmatik Teknoloji’nin ‘Pomega<br />

Energy Storage Technologies’ iştiraki ile Amerika’nın Güney<br />

Carolina eyaletinde inşa edeceği 279 milyon dolarlık enerji<br />

depolama fabrikasının temeli 2 <strong>Şubat</strong>’ta Güney Carolina Valisi<br />

Henry McMaster’ın da katıldığı bir törenle atıldı…<br />

Amerika’da gerçekleştireceğini Aralık 2022’de<br />

duyurmuştu.<br />

ABD’nin Güney Carolina eyaletindeki Colleton<br />

ilçesinde inşa edilecek ve ‘Pomega Energy<br />

Storages Inc.’ hizmet verecek olan yıllık 3GWh<br />

kapasiteli fabrikanın temel atma töreni, Eyalet<br />

Valisi Henry McMaster ve diğer eyalet yöneticilerinin<br />

de katılımıyla 2 <strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong>’te gerçekleştirildi.<br />

Kontrolmatik Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Sami Aslanhan ve ABD’de kurulu Kontrolmatik<br />

Technologies şirketinin CEO’su Bahadır<br />

Yetki’nin de katıldığı tören eyalet basını tarafından<br />

da yoğun ilgiyle takip edildi. Fabrika,<br />

Kontrolmatik’in ‘küresel marka olma’ yolculuğunda<br />

güçlü bir adımı temsil ediyor.<br />

2024’te faaliyete geçmesi planlanan fabrikanın<br />

finansmanı için özkaynakların yanı sıra için<br />

federal hükümetin ve Güney Carolina eyaletinin<br />

sunduğu teşviklerden de yararlanılıyor.<br />

BMW, Boeing, Continental, Mercedes-Benz,<br />

Samsung gibi dünyanın ileri gelen teknoloji ve<br />

üretim devlerinin yatırım yaptığı alanda kurulacak<br />

olan fabrika ilk etapta 3 GWh kapasite ile<br />

faaliyet gösterecek ve LFP hücrelerin yanı sıra<br />

batarya modülleri ve bütünleşik enerji depolama<br />

sistemleri üretimi yapacak.<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kobiler için siber güvenlik yatırımı<br />

kolaylaşıyor<br />

e-posta güvenliği, DLP çözümü, Microsoft365 güvenliği,<br />

XDR, Sandbox gibi birçok uç nokta koruması…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Pandemiyle birlikte dijitalleşen çalışma<br />

hayatı, online alışverişteki yükseliş<br />

ve mobil cihazların kullanımındaki artış,<br />

siber güvenlik ihtiyacının daha da<br />

artmasına neden oldu ve geçtiğimiz iki<br />

yılda küresel çapta büyük işletmelere<br />

yönelik saldırılar yüzde 75 artarken küçük<br />

işletmelere yönelik veri ihlallerinin<br />

yüzde 152 arttığı görüldü. Çok uluslu şirketlerden<br />

küçük işletmelere kadar birçok<br />

farklı segmentte siber güvenlik çözümleri<br />

sağlayan ve bu pazarın katma değerli<br />

distribütörü olan Axoft, 2021 yılında<br />

Türkiye ofisinin açmasından buyana,<br />

uç nokta güvenlik çözümleri, gelişmiş<br />

tehdit aktörlerine yönelik katma değerli<br />

güvenlik servisleri, son kullanıcı güvenlik<br />

farkındalığı eğitimleri, endüstriyel<br />

sistemlere yönelik güvenlik çözümleri,<br />

bulut uygulamaları güvenliği ve devsecops<br />

gibi alanlarda güvenlik çözümleri<br />

sağlıyor.<br />

Axoft ve Trend Micro’nun yeni duyurulan<br />

iş birliği, ileri düzey güvenlik sağlayan<br />

“Worry-Free Services” güvenlik<br />

çözümünü yönetilen hizmet modeliyle<br />

Türkiye’deki şirketlerle buluşturuyor.<br />

İhtiyaçlara göre farklı paketlerle sunulan<br />

ve aylık abonelik modeli ile verilecek<br />

hizmet kapsamında, Axoft çözümleri<br />

müşterileri adına yönetebiliyor ve yeni<br />

nesil makine öğrenimi, web filtreleme<br />

ve veri korumasından Microsoft 365›te<br />

e-posta taramasına ve müşteriler<br />

genelinde tehditlerin tespit edilmesi için<br />

XDR teknolojisine kadar tüm alanlarda<br />

Trend Micro çözümlerini iş ortakları ile<br />

buluşturuyor.<br />

bulundu: “SOC As A Service (Co-Managed<br />

XDR), Trend Micro’nun SMB segmentinde<br />

yer alan kobiler için sağlamış<br />

olduğu güvenlik çözümleri portföyünü<br />

kapsıyor. Kobi segmentinde yer alan<br />

kurumlarımızın, siber güvenlik yatırımlarında<br />

karşısına çıkan iki büyük<br />

ve önemli zorluk bulunuyor. Bunlardan<br />

ilki yetişmiş insan kaynağı problemi, bir<br />

diğeri ise dolar kuru nedeniyle özellikle<br />

güvenlik çözümlerine yapılacak olan<br />

yatırımların ikinci plana bırakılması.<br />

Güvenlik yatırımlarının eksik yapılması<br />

ya da ilgili zorluklardan ötürü hiç yapılmaması<br />

da kobi segmentinde yer alan<br />

kurumlarımızın saldırı yüzeyini her<br />

geçen gün arttırıyor. Kobi segmentinde<br />

yer alan kurumlarımız için bahsetmiş<br />

olduğum bu zorlukların üstesinden gelinmesi<br />

ve güvenlik risklerini azaltmaya<br />

yönelik çözümlerin de işin uzmanlarına<br />

teslim edilmesi sürecini Trend Micro ile<br />

başladığımız iş birliği çerçevesinde gerçekleştirmeyi<br />

planlıyoruz. Trend Micro<br />

Worry-Free Managed/Co-Managed XDR<br />

çözümü ile kobi segmentinde yer alan<br />

kurumlarımıza SOC hizmeti ile birleştirip;<br />

7/24 kritik uyarı ve izleme, ile birlikte<br />

tam kapsamlı bir güvenlik yaklaşımıyla<br />

sunuyoruz. Üstelik bunu da kurumlarımızın<br />

bütçelerini yormayacak, güvenlik<br />

çözümlerine yönelik yatırımlarını ertelemelerine<br />

gerek kalmayacak bir finansal<br />

yaklaşım ile sağlıyoruz.”<br />

Güvenlik Çözümlerinde<br />

Kobilere Yüksek Fayda<br />

Trend Micro Bölge Kanal & MSP Müdürü<br />

Mehmet Dağdevirentürk ise “Trend<br />

Micro geçen yıl itibarıyla Türkiye’de siber<br />

güvenlik çözümlerinde yönetilebilir<br />

hizmetler modelini duyurdu. Axoft un<br />

sahip olduğu kanal gücüyle XDR ve MDR<br />

çözümlerini KOBİ’lerin maksimum fayda<br />

sağlayacağı şekilde iş ortaklarımıza<br />

duyurmanın ve özellikle KOBİ segmentinde<br />

en iyi teknolojileri sunabilmenin<br />

heyecanını paylaşıyoruz” dedi.<br />

Kurumlara her türlü gelişmiş tehdide<br />

karşı ileri düzey güvenlik vaat eden<br />

Trend Micro Worry-Free Services kapsamında<br />

ihtiyaca yönelik olarak Worry-Free<br />

Services, Worry-Free Services<br />

Advanced, Worry-Free XDR ve Worry-Free<br />

with Co-Managed XDR olmak<br />

üzere farklı paketler bulunuyor. Kötü<br />

amaçlı yazılımlara karşı koruma ve davranış<br />

analizi, önleyici ve çalışma zamanı<br />

makine öğrenimi, güvenlik açığı koruma<br />

ve sanal yama, tam disk şifrelemesi,<br />

uygulama denetimi, entegre uç nokta<br />

veri kaybı önleme, cihaz denetimi, Web<br />

güvenliği, web itibarı ve URL filtreleme,<br />

mobil güvenlik ve mobil cihaz yönetimi,<br />

Windows, macOS, iOS ve Android desteği,<br />

farklı ihtiyaçlara yönelik olarak<br />

tasarlanan paketlerde standart olarak<br />

bulunuyor.<br />

Dijital hizmetlerde kanal uzmanı olan<br />

Axoft, Trend Micro ile yaptığı iş birliğiyle<br />

Türkiye pazarına sunduğu bilgi güvenliği<br />

hizmetlerini genişletmeye ve iş ortaklarına<br />

ulaştırmaya devam ediyor.<br />

38<br />

Türkiye’de Kobilere Yönelik<br />

İlk XDR ve MDR Yaklaşımı<br />

Axoft Türkiye Ülke Müdürü Bahar<br />

Pınarlı, iş birliğinin kapsamı ve dikkat<br />

çeken yönleri hakkında şu yorumlarda


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

HPE (Aruba), 17 yıldır lider olarak konumlanıyor<br />

Bir Hewlett Packard Enterprise şirketi olan<br />

Aruba, HPE’nin (Aruba) Gartner’ın en son<br />

yayınladığı “Kurumsal Kablolu ve Kablosuz<br />

LAN Altyapısı Magic Quadrant” raporunda<br />

bir kez daha Liderler Çeyreği’nde yer aldığını<br />

duyurdu. Aruba ek olarak, Gartner’ın “Kurumsal<br />

Kablolu ve Kablosuz LAN Altyapısı<br />

için Kritik Yetenekler” raporundaki Uzaktan<br />

Çalışan Şubeler ve Sadece WLAN Refresh/<br />

New Build senaryolarında mümkün olan en<br />

yüksek puanları aldı ve toplam beş senaryonun<br />

tamamında en yüksek puan alan üç firma<br />

arasına girdi.<br />

Gartner’ın Magic Quadrant Kurumsal Kablolu<br />

ve Kablosuz LAN Altyapısı raporuna buradan<br />

ve Kritik Yetenekler raporuna ücretsiz<br />

olarak buradan ulaşabilirsiniz.<br />

Aruba; dijital dönüşüm projelerini hızlandırmak,<br />

altyapıyı yenilemek ve ağ güvenliğini<br />

geliştirmek isteyen müşteriler için hem Uygulama<br />

Yeteneği hem de Vizyonun Tamamlanması<br />

açısından Magic Quadrant Lideri<br />

olarak kabul edildi. Bu kabulün, aşağıdaki<br />

maddeleri içeren yapay zeka destekli Aruba<br />

Aruba Kurumsal Kablolu ve WLAN Altyapısı Kritik Yetenekler<br />

Raporundaki senaryoların tamamında en<br />

yüksek puan alan üç üretici arasında yer aldı…<br />

ESP (Kenar Servisleri Platformu) mimarisinin<br />

gücünü gösterdiğine inanıyoruz:<br />

• Birleşik kablolu, kablosuz ve SD-WAN yönetimi<br />

için sektör lideri bulut tabanlı çözümümüz<br />

Aruba Central<br />

• Veri merkezleri, kampüsler, şubeler ve<br />

uzaktan çalışma ortamları için kapsamlı bir<br />

Wi-Fi 6, 6E sertifikalı AP’ler ve akıllı anahtarlar<br />

portföyü<br />

• Buluttan kampüslere ve evlere uzanan Secure<br />

Zero Trust ve SASE çözümleri<br />

• Hem <strong>IT</strong> verimliliğini hem de ağ performansını<br />

artıran ve kullanıcı deneyimini geliştirmek<br />

için geniş ve çeşitlendirilmiş bir veri<br />

gölünden yararlanan yerleşik ağ ve AIOps<br />

özellikleri<br />

• Müşterilere zaman, kaynak ve bütçe kısıtlamaları<br />

dahilinde inovatif operasyonel sonuçlar<br />

elde etme çevikliği sağlayan esnek hizmet<br />

olarak ağ edinme, yerleştirme ve yönetme<br />

modelleri<br />

Gartner, Kritik Yetenekler raporunda Aruba’yı<br />

beş senaryonun her biri için en yüksek<br />

puanı alan üç üretici arasında konumlandırdı:<br />

Birleştirilmiş Kablolu ve WLAN Erişimi,<br />

Hands-Off NetOps, Uzaktan Çalışan Şubeler,<br />

Sadece Kablolu Refresh/New Build ve Sadece<br />

WLAN Refresh/New Build.<br />

Bir Hewlett Packard Enterprise şirketi olan<br />

Aruba’nın Ürün ve Teknolojiden Sorumlu<br />

Başkanı David Hughes; “Gartner tarafından<br />

kurumsal kablolu ve kablosuz LAN altyapısında<br />

17. kez Lider olarak lanse edilmekten<br />

onur duyuyoruz, Kritik Yetenekler raporunun<br />

sonuçları bizi çok mutlu etti. Kurumların<br />

Aruba’nın yapay zeka destekli çözümlerinin<br />

ve uzun vadeli değer sağlayan NaaS<br />

modelinin ticari faydalarını fark etmesinin<br />

yanı sıra inovasyon ve müşterilere olan bağlılığımızın<br />

lider olarak tanımlanmamıza neden<br />

olduğuna inanıyoruz.” dedi.<br />

Bu yılın başlarında Gartner, HPE’yi (Aruba)<br />

SD-WAN için 2022 Gartner Magic Quadrant’ta<br />

Lider olarak kabul etti ve böylece HPE<br />

(Aruba) Liderler Çeyreğinde üst üste beşinci<br />

kez yer almış oldu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Mercusys’den WiFi 6 teknolojili sinyal genişletici<br />

Bütçe dostu ağ markası Mercusys, vites büyüttü<br />

ve üst segment ağ çözümlerinde de<br />

kullanıcılara seçenek olmaya başladı. Marka<br />

son olarak WiFi 6 teknolojisine sahip yeni bir<br />

sinyal genişleticiyi duyurdu. ME70X model<br />

WiFi sinyal genişletici <strong>Şubat</strong> ayında Türkiye’de<br />

satışa sunulacak. Evlerde WiFi sinyalleri her<br />

noktaya yüksek hızda ulaşamayabiliyor. Pek<br />

çok evde yaşanan bu soruna en uygun maliyetli<br />

çözümler sinyal genişleticiler (range extender).<br />

Modem ya da yönlendiriciden aldıkları<br />

WiFi sinyallerini kuruldukları noktada tekrarlayarak<br />

evin diğer bölümlerine ileten bu ürünler,<br />

genelde prize takılarak kullanılıyorlar. Mercusys<br />

ME70X de prize takılıp kolayca kurulan<br />

ve WiFi 6 teknolojisi sayesinde yüksek kablosuz<br />

hızlar sunan bir ürün. Çift kanal desteği<br />

olan ve toplamda 1800 Mbps kablosuz hızlara<br />

ulaşabilen ME70X, 4K film, online oyun gibi<br />

yüksek hız gerektiren uygulamaları sorunsuzca<br />

yapmayı sağlıyor. Üzerinde iki adet yüksek<br />

kazançlı anten bulunan sinyal genişletici, WiFi<br />

sinyallerini geniş bir alana aktarabiliyor. Böylece<br />

evde WiFi çekmeyen ‘ölü bölge’ kalmıyor.<br />

Mercusys, WiFi 6 teknolojisine sahip ve evlerdeki<br />

WiFi sinyal sorunu için çözüm olan yeni bir WiFi sinyal<br />

genişleticiyi satışa sunuyor. ME70X model ürün,<br />

sinyal sorununu yüksek hızlarda çözerken aynı zamanda<br />

Gigabit hızda kablolu bağlantı da sağlıyor…<br />

Gigabit bağlantı noktası<br />

Mercusys ME70X, kablosuz bağlantının yanı<br />

sıra kablolu bağlantıda da yüksek hızlar sunan<br />

ve kullanıcılara hem kablolu hem kablosuz<br />

bağlantı seçeneği sağlayan bir ürün. Üzerinde<br />

1 adet Gigabit Ethernet girişi olan ürüne, IPTV,<br />

oyun konsolu gibi cihazlar yüksek hız avantajıyla<br />

bağlanabiliyor. Aynı zamanda bu Ethernet<br />

girişi cihazın erişim noktası (access point) olarak<br />

da işlev görmesini sağlıyor. Yani Mercusys<br />

ME70X hem sinyal genişletici hem erişim noktası<br />

modlarıyla çift işlevli bir ürün. Bu sayede<br />

evdeki internet ihtiyacı tek bir cihazla çözülmüş<br />

oluyor. Tüm modem ve yönlendiricilerle<br />

ve geriye dönük olarak tüm WiFi standartlı cihazlarla<br />

uyumlu olan ME70X’in kurulumu ve<br />

kullanımı da son derece kolay. Android ve iOS<br />

destekli Mercusys uygulaması üzerinden adım<br />

adım kurulumu yapılabilen cihaz, yine bu uygulama<br />

ile her yerden, her zaman kolayca yönetilebiliyor.<br />

Ev dışındayken dahi sinyal genişleticinin<br />

ayarlarını yapmak mümkün oluyor.<br />

<strong>Şubat</strong> ayında satışa sunulacak olan ürünün<br />

fiyatı 1209 TL olarak açıklanıyor.<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Shen Wei: “vivo’nun Altın Çağı Gelecekte”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

40<br />

vivo Kurucusu, Yönetim Kurulu Başkanı<br />

ve CEO’su Shen Wei, önemli eşikleri<br />

aştıkları 2022 yılının vivo için çok<br />

önemli bir atılım yılı olduğunu ifade<br />

etti. Tüm başarılarına ve büyümelerine<br />

rağmen vivo’nun ulaşması gereken birçok<br />

hedef olduğunun altını çizen Wei,<br />

“Temel arzuya sadık kalarak uzun vadeli<br />

planlarımızı takip edeceğiz, yenilikçi<br />

ruhumuzu besleyerek, verimliliğimizi<br />

sürdürerek ve maliyetlerimizi düşürerek<br />

vivo için başarılı sürdürülebilir bir<br />

iş modeli oluşturacağız” dedi.<br />

Shen Wei vivo’nun uzun vadeli hedefini<br />

“vivo’nun 28 yıllık geçmişine<br />

baktığımızda, zorluklar ve krizlerle<br />

karşılaştığımız dönemlerin bu krizleri<br />

fırsata çevirdiğimiz en verimli dönemler<br />

olduğunu görüyoruz. Karşılaştığımız<br />

her zorluk vivo’nun farkındalığını<br />

yükselten, becerilerini pekiştiren ve<br />

daha uzağı görüp daha uzun bir yol<br />

gitmesine olanak tanıyan teşvik edici<br />

bir faktör oldu. Önümüzdeki on yılda<br />

akıllı telefon sektörünü zorlu dönemler<br />

bekliyor. Ancak vivo olarak öngördüğümüz<br />

güçlüklerin aynı zamanda<br />

sınırsız bir fırsat alanı yarattığının da<br />

farkındayız. Merkezimize kullanıcıları<br />

alarak, BenFen felsefesi doğrultusunda<br />

yapmamız gerekenleri doğru yöntemlerle<br />

ve doğru şekilde yaparak, karşılıklı<br />

kazan-kazan anlayışını sürdürerek,<br />

hedef odaklı yaklaşımımızla tüm<br />

zorluklara göğüs gererek uzun soluklu<br />

büyük bir şirket olma yolunda sağlam<br />

adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz.<br />

vivo’nun altın çağının geçmişte değil,<br />

gelecekte ve önümüzdeki bu yolculukta<br />

atacağımız her adımda olduğuna<br />

yürekten inanıyoruz” sözleriyle anlattı.<br />

“2022 yılında vivo global<br />

marka olma yolculuğunda<br />

önemli kilometre taşlarını<br />

aştı”<br />

Shen Wei vivo ekosistemi ile gerçekleştirdiği<br />

toplantıda 2022 yılında karşılaştıkları<br />

birçok zorluğa rağmen<br />

yüksek donanımlı modellerinin kayda<br />

değer başarılar kazandığını, böylece<br />

vivo’nun başarılı bir global marka yaratma<br />

ideali yolculuğunda önemli kilometre<br />

taşlarını aştıklarını söyledi.<br />

“2022 yılında vivo Merkez Araştırma<br />

Enstitüsü bünyesinde kullanıcı inovasyon<br />

laboratuvarı, XR laboratuvarı, çip<br />

laboratuvarı ve deniz aşırı pazarlardaki<br />

iş birliği merkezi gibi kuruluşları<br />

hayata geçirdik. Temel teknolojiye yaptığımız<br />

birkaç yıllık stratejik yatırımın<br />

Dünyanın en çok satan ilk 5 akıllı telefon markasından<br />

biri olan vivo’nun kurucusu Shen Wei, deniz aşırı pazarlara<br />

rakiplerinden daha sonra açılmış olmasına rağmen<br />

hızlı bir büyüme gerçekleştiren markanın 2022 yılında<br />

atılım dönemini tamamladığını, altın çağının yeni başladığını<br />

söyledi. vivo’nun istikrarlı, uzun vadeli organizasyon<br />

olma temel hedefine dikkat çeken Wei; fiyat savaşlarından<br />

kaçınarak, inovasyonla yarattıkları değeri<br />

iş ortakları ile paylaşarak vivo’yu daha uzun ömürlü ve<br />

sağlıklı bir yapıya kavuşturacaklarını vurguladı…<br />

ardından vivo; tasarım, görüntüleme,<br />

sistem ve performanstan oluşan dört<br />

uzun yolda niteliksel değişiklikler başlattı.<br />

Temel teknolojinin iyileştirilmesi,<br />

vivo’ya büyük bir ivme kazandırdı. vivo<br />

X80, X90 ve X Fold serilerinin yanı sıra<br />

S16 serisi ve iQOO dijital serileri de geniş<br />

kitlelere ulaşmamızı sağladı. Kullanıcı<br />

tavsiye skorları (Net Promoter<br />

Score) yeni zirvelere ulaşırken pazar<br />

sonuçlarımız da her geçen gün daha iyi<br />

bir noktaya geliyor” diye konuştu.<br />

“Fiyat savaşlarından<br />

kaçınmalıyız”<br />

vivo’nun stratejik fırsatının markanın<br />

üst segment modellerdeki atılımında<br />

yattığına dikkat çeken Shen Wei,<br />

“Kullanıcıların temel ihtiyaçlarına ve<br />

sıkıntı yaşadıkları noktalara ve hem<br />

donanım hem de yazılım tarafında<br />

harika ürünler yaratmaya odaklanmalı,<br />

önemli teknolojilerde çığır açmalı,<br />

trendlere öncülük etmeli, kullanıcılar<br />

için sürprizler yaratmaya ve vivo’nun<br />

sürdürülebilir bir marka olarak<br />

gelişmesine hizmet etmeliyiz” dedi.<br />

Kusursuz ürünlerin ve yüksek kaliteli<br />

servisin rekabette fark yaratmanın<br />

anahtarı olduğunu belirten vivo<br />

CEO’su, satış rakamlarının cezbedici<br />

büyüsüne kapılmamaları ve fiyat savaşlarından<br />

kaçınmak için ellerinden<br />

geleni yapmaları gerektiğini vurguladı.<br />

Wei “vivo’nun temel misyonu; kullanıcılarını,<br />

çalışanlarını, ortaklarını<br />

ve paydaşlarını mutlu etmektir. Maliyetleri<br />

düşürmek için; kaliteyi düşürmek,<br />

riskleri başkalarına aktarmak<br />

ve paydaşların çıkarlarını aşındırmak<br />

gibi kısa vadeli ve sağlıksız yöntemlere<br />

asla başvurmamalıyız. Lider teknoloji<br />

markası yaklaşımıyla yüksek teknoloji<br />

geliştirmenin ve inovasyona devam<br />

etmenin önünde bir darboğaz olan düşük<br />

kâr marjı tuzağından kurtulmalıyız.<br />

İnovasyonun kaldıraç etkisiyle<br />

değer yaratmaya ve yarattığımız bu<br />

değeri iş ortaklarımız ile paylaşarak<br />

vivo’yu daha uzun ömürlü ve sağlıklı<br />

bir yapıya kavuşturmalıyız” diye konuştu.<br />

vivo’nun temel hedefinin istikrarlı,<br />

uzun vadeli ve sağlıklı bir organizasyon<br />

olmak olduğunu kaydeden Wei,<br />

rekabetten büyük pay almak için asla<br />

kısa vadeli çıkarları hedeflemeyeceklerinin<br />

de altını çizdi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

İşitme kaybına çözüm getiren teknolojiler<br />

Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı rapora göre; dünyada<br />

32 milyonu çocuk olmak üzere 360 milyon insan işitme kaybı<br />

yaşıyor, Türkiye’de ise bu rakam 2,2 milyon kişiyi buluyor.<br />

İnsanların duymasına ve seslerini duyurmalarına yardımcı<br />

olma misyonuyla hareket eden Cochlear ise bireylerin eksiksiz<br />

bir yaşam sürmeleri adına işitme yetisini geri kazandıran<br />

inovatif teknolojiler sunuyor…<br />

Sesleri duymanın hayatı duymak olduğu dünyamızda<br />

birçok kişi işitme kaybı sorunu ile<br />

karşı karşıya kalabiliyor. İşitme kaybına erken<br />

ve doğru müdahale yapılmadığında ise bireylerde<br />

sosyal aktivitede azalma ve sosyal izolasyon<br />

görülüyor, bu da dışlanmışlık hissine<br />

yol açarak bireyin yaşam kalitesini düşürüyor.<br />

Türkiye’nin doğuştan işitme kayıplarının<br />

en çok görüldüğü ülkelerden biri olduğuna<br />

dikkat çeken Cochlear Türkiye Genel Müdürü<br />

Gül Erden, çocuklardan yetişkinlere her<br />

yaştan insanın hayatını zorlaştıran işitme<br />

kaybının çözümsüz olmadığının ve kullanılan<br />

yöntemlerin ülkemizde devlet güvencesiyle<br />

geri ödeme kapsamında olduğunun altını çizdi.<br />

Koklear implant, işitme<br />

performansını artırarak yaşam<br />

kalitesini yükseltiyor<br />

Sosyal yaşamı olumsuz etkileyen, hatta başka<br />

hastalıklara neden olabilen işitme kaybının<br />

giderilmesi için uygulanabilecek yeni teknolojileri<br />

toplumsal bir kazanım olarak değerlendirdiklerini<br />

ifade eden Gül Erden; “Hayattan<br />

sesleri aldığınızda geriye ne kalır? En sevdiklerimizin<br />

sesi, güzel bir şarkının tınıları, kuşların<br />

gökyüzüne bıraktığı cıvıltılar, belki bebeğinizin<br />

ilk sözcükleri… Ses, hayattır; işte bu yüzden<br />

işitme sağlığı konusunda hayati adımlar atıyor,<br />

insanların bugün, yarın ve her zaman duyabilmesi<br />

için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.<br />

Bu noktada geliştirdiğimiz implante edilebilir<br />

işitme çözümlerimizle ileri ve çok ileri derecede<br />

işitme kaybı olan bireylerde hem işitme performansını<br />

hem de yaşam kalitesini artıracak<br />

pozitif sonuçlar sunmaya yardımcı oluyoruz”<br />

dedi.<br />

İleri derecedeki işitme<br />

kayıplarında en etkili çözüm<br />

koklear implant<br />

Ülkemizde her yıl yaklaşık 3 bin 900 bebeğin<br />

doğuştan işitme kaybı ile dünyaya geldiğini<br />

belirten Erden; “Dünya Sağlık Örgütü’nün<br />

hazırladığı rapora göre; dünyada 32 milyonu<br />

çocuk olmak üzere 360 milyon insan işitme<br />

kaybı yaşıyor. Türkiye’de ise bu rakam 2,2<br />

milyon kişiye ulaşıyor. Dünyada ve Türkiye’de<br />

işitme kaybının çözümü hafif ve orta<br />

kayıplarda işitme cihazı kullanmak, ileri ve çok<br />

ileri derecedeki kayıplarda ise koklear implanttır.<br />

Özellikle yeni doğanlarda görülen işitme<br />

kaybı ve işitmesini yavaş yavaş ya da ani şekilde<br />

kaybeden kişiler için koklear implant etkin bir<br />

çözüm sunuyor. Böylece birey sosyal hayatın<br />

sürekli içerisinde yer alarak örgün eğitim ve<br />

üniversite hayatını sağlıklı ve verimli bir şekilde<br />

sürdürebilme, mesleki kariyerini devam<br />

ettirebilme ve sosyal hayatın içine dahil olabilme<br />

fırsatına sahip oluyor. Kısacası her yaştan<br />

insanın hayatını zorlaştıran işitme kaybının<br />

çözümsüz olmadığının ve kullanılan en temel<br />

yöntem olan koklear implantasyonun ülkemizde<br />

devlet güvencesiyle geri ödeme kapsamında<br />

olduğunun altını çizmek isterim” diye konuştu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Binance Türkiye, yılın ilk topluluk buluşmasını<br />

İstanbul’da düzenledi<br />

Dünyanın lider blokzincir ekosistemi ve kripto<br />

para altyapı sağlayıcısı Binance, geleceğin teknolojileri<br />

ve finansal okuryazarlık alanlarında<br />

farkındalığın artırılması amacıyla yürüttüğü<br />

çalışmalara tüm hızıyla devam ediyor. Binance<br />

Türkiye bu kapsamda yılın ilk topluluk<br />

buluşmasını İstanbul’da gerçekleştirdi.<br />

İstanbul Ataşehir’de düzenlenen etkinliğe<br />

Türkiye’nin farklı illerinden 250’den fazla kişi<br />

katıldı. Sosyal medya etkinliği ile başlayan<br />

toplantıda konuşan Binance Türkiye<br />

Pazarlama ve Topluluk Müdürü Alper Bulut,<br />

Binance’in ekosistemin gelişimine destek<br />

olmak adına yürüttüğü çalışmaları anlattı.<br />

Binance’in kurulduğu ilk günden bu yana kullanıcı<br />

odaklı bakış açısıyla hizmet verdiğinin<br />

altını çizen Bulut, Binance’in bu kapsamda<br />

geliştirdiği ürün ve hizmetlerle sektöre öncülük<br />

ettiğini söyledi. Binance’in misyonunu ve<br />

Binance, geleceğin teknolojileri konusunda farkındalığın<br />

artırılması için yürüttüğü faaliyetlere aralıksız devam<br />

ediyor. Binance Türkiye, bu hedef doğrultusunda<br />

yılın ilk topluluk buluşmasını İstanbul’da gerçekleştirdi.<br />

Etkinlikte; Binance ekosistemi, Türkiye’de yürütülen faaliyetler<br />

ile kullanıcı odaklı ürün ve hizmetler hakkında<br />

katılımcılara ayrıntılı bilgiler verildi…<br />

hedeflerini anımsatan Bulut, Binance Akademi<br />

ile Binance Charity çatısı altında yürütülen<br />

örnek çalışmalar ile birlikte Binance Labs’in<br />

faaliyetlerini katılımcılarla paylaştı. Blokzincir<br />

ekosisteminin en aktif toplulukları arasında<br />

yer alan Binance Angel ekibinden Umut Hüseyin<br />

Kaya ise “Grild Trading” uygulaması hakkında<br />

ayrıntılı bilgiler verdi.<br />

“Güvenli Alım Satım” paneli<br />

düzenlendi<br />

Organizasyon kapsamında düzenlenen dijital<br />

penaltı oyunu katılımcılardan yoğun ilgi<br />

gördü. Toplantı “Güvenli Alım Satım” başlıklı<br />

panel ile devam etti. Etkinlikte katılımcılara<br />

yatırım kararı vermeden önce kendi risk yönetimlerini<br />

yapmaları gerektiği ifade edildi.<br />

Topluluk buluşması eğlenceli<br />

anlara sahne oldu<br />

Binance’in bu yıl düzenlenen ilk topluluk<br />

buluşmasında yine eğlenceli anlar yaşandı.<br />

Etkinlik kapsamında düzenlenen anketlerde<br />

katılımcılara ekosistem ile ilgi sorular yöneltildi.<br />

Soruları doğru cevaplayan katılımcılardan<br />

bazıları çeşitli ödülleri kazanma şansı elde etti.<br />

İstanbul topluluk buluşması Kahoot etkinliği<br />

ve ödüllü anket yarışması ile sona erdi.<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Insha Ventures,<br />

<strong>2023</strong> Yılında Spin-off’a Hazırlanıyor!<br />

FinTech girişim kurucusu Insha Ventures, hızlı büyümesini<br />

sürdürüyor. 9 FinTech ürünüyle ekosisteme çözüm sunan<br />

Insha Ventures, spin-off çalışmalarına başlarken, <strong>2023</strong><br />

yılında en az bir ürünü şirketleştirmeyi hedefliyor. Insha<br />

Ventures ayrıca bünyesine yenilikçi ürünler de ekleyecek…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası tarafından<br />

hayata geçirilen ve “uçtan uca FinTech inşa<br />

eder, büyütür ve yatırım yapar” anlayışıyla<br />

çalışmalarını sürdüren Insha Ventures, geliştirdiği<br />

çözümlerle büyümeye devam ediyor.<br />

Sunduğu 9 farklı ürünle şirketlerin ve<br />

bireylerin hayatını kolaylaştırırken tasarruf<br />

etmelerine katkı sağlayan Insha Ventures,<br />

cep POS çözümü Alneo ile geçen üç yılda olduğu<br />

gibi rekorlara imza attı. Alneo, geçen<br />

yıl işlem hacmini yüzde 213 artırırken, aynı<br />

dönemde sanal POS ürünü PosBasit ile yüzbinlerce<br />

işlem gerçekleşti. Türkiye’nin tek dijital<br />

senet yönetim platformu Semosis’te ise<br />

milyonlarca liralık senet ödemesi gerçekleşti.<br />

Finansal teknolojinin dijital bankacılık, açık<br />

bankacılık, regülasyon teknolojileri (RegTech)<br />

ve ödeme sistemleri alanında 9 FinTech<br />

ürünüyle hizmet sunan Insha Ventures, <strong>2023</strong><br />

yılında bünyesine inovatif ürünler ekleyerek,<br />

en az bir ürünü için spin-off’a (şirketleşme)<br />

hazırlanıyor.<br />

“Semosis’i şirketleştirmeyi<br />

planlıyoruz”<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan<br />

Insha Ventures Genel Müdürü Hasan Sami<br />

Bayansar, şunları söyledi: ”Geçen yıl büyüyen<br />

ekibimiz ve iş ortaklarımızla beraber başarılı<br />

işlere imza attık. 2022 yılında toplam kullanıcı<br />

sayısı 68’den fazla sektörde, 27 binin<br />

üzerinde olan cep POS çözümümüz Alneo ile<br />

önümüzdeki sene uygulamamızın kullanım<br />

alanını genişletmeye devam edeceğiz. Sanal<br />

POS çözümümüz PosBasit ile bu yıl mevcut<br />

müşteri kitlemizi 3 katına ulaştıracağız. Türkiye’de<br />

KYC çözümü kullanan 100 şirketten<br />

10’ununa hizmet sağlayan uzaktan müşteri<br />

edinme platformumuz KimlikBasit ile başarılı<br />

sonuçlar elde etmeye devam ediyoruz.<br />

Semosis ile bankalar için büyük bir operasyon<br />

yüküne sebep olan senetli işlemlerin<br />

dijitalleşebildiğini ve büyük ilgi gördüğünü<br />

bu sene daha iyi deneyimledik. Önümüzdeki<br />

dönemde Semosis’i şirketleştirmeyi planlıyoruz.<br />

1.200’ün üzerinde noktaya ulaşan<br />

zincir market ve ödeme noktalarını ATM’ye<br />

dönüştüren mobil uygulamamız NakitBasit<br />

ile yeni dönemde yeni iş ortaklarını da<br />

bünyemize ekleyerek, daha fazla noktaya<br />

ulaşmayı hedefliyoruz. Online tahsilat platformumuz<br />

Kozmos’a sadece aidat yönetimi<br />

değil aynı zamanda dairelerin kira, teminat<br />

ve depozito gibi ödemelerinin takip edilmesi<br />

ve yönetilmesi süreçlerini de dahil edeceğiz.<br />

Almanya’da faaliyetlerini sürdüren getinsha<br />

ile sürdürülebilir ve inovatif dijital hesap<br />

hizmetlerimizi hız kesmeden sürdürüyoruz.<br />

FinTech girişimlerinin ihtiyaç duydukları<br />

API servislerini ise <strong>2023</strong>’te de sunmaya devam<br />

edeceğiz. Özetle; Insha Ventures olarak<br />

<strong>2023</strong> yılında da FinTech çözümleri üretmeyi<br />

ve global bir Venture Builder olarak büyümeyi<br />

hedefliyoruz.”<br />

AlbarakaTech Global’de Üst Yönetim Atamaları<br />

42<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası’nın iştiraki<br />

olarak 2019 yılında kurulan, Türkiye’de ve yurt<br />

dışında birçok banka ve finansal kurumun teknoloji<br />

süreçlerini tasarlayan, katma değerli BT<br />

ve yapay zekâ çözümleri üreten AlbarakaTech<br />

Global, yeni dönem stratejileri doğrultusunda<br />

büyümeye devam ediyor. Satış ve pazarlama<br />

faaliyetlerini merkeze alacağı bir döneme giren<br />

şirket, Genel Müdür Ali Tuğlu liderliğinde<br />

organizasyon değişikliğine giderek üst yönetimine<br />

iki yeni genel müdür yardımcısı atadı.<br />

AlbarakaTech Global’in yeni organizasyon<br />

yapısında “Ana Bankacılık Çözümleri”, “Dijital<br />

Bankacılık Çözümleri”, “Strateji ve İş Geliştirme”<br />

ve “Veri ve Temel Fonksiyonlar” adlarında<br />

dört genel müdür yardımcılığı bulunuyor.<br />

Bu kapsamda, Ana Bankacılık Çözümlerinden<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine<br />

Alper Uncuoğlu; Veri ve Temel Fonksiyonlardan<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine<br />

ise Ufuk Şengel’in ataması gerçekleşti.<br />

Alper Uncuoğlu Kimdir?<br />

İstanbul Üniversitesi Elektronik Mühendisliği<br />

bölümünden mezun olan Alper Uncuoğlu,<br />

2015 yılında İstanbul Sabahattin Zaim<br />

Üniversitesi’nde Uluslararası Finans ve<br />

Katılım Bankacılığı alanında yüksek lisans<br />

yapmıştır. 20 yılı aşkın süre Albaraka Türk<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası’nın iştiraki olan Albaraka-<br />

Tech Global’e yeni dönem stratejileri doğrultusunda iki<br />

yeni genel müdür yardımcısı atandı. Yeni organizasyon<br />

yapısında; Ana Bankacılık Çözümlerinden Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcılığı görevini Alper Uncuoğlu, Veri ve Temel<br />

Fonksiyonlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı<br />

görevini ise Ufuk Şengel üstlenecek…<br />

Bilgi Teknolojileri Grubu’nda Temel Bankacılık<br />

ve Şube İşlemleri, Dış İşlemler, Proje Yönetim<br />

Ofisi, Kredi Kartları ve Pos Çözümleri,<br />

Hazine ve Yatırım Bankacılığı Çözümleri<br />

bölümlerinde yöneticilik görevlerinde<br />

bulunmuştur. 2020 yılından bu yana AlbarakaTech<br />

Global şirketinde Dış Ticaret ve Hazine<br />

Çözümleri Birim Müdürü olarak görev yapan<br />

Uncuoğlu, 1 <strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong> tarihi itibarıyla AlbarakaTech<br />

Global’in Ana Bankacılık Çözümlerinden<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak<br />

atanmıştır.<br />

Ufuk Şengel Kimdir?<br />

Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği<br />

mezunu Ufuk Şengel 17 yıldır Albaraka Türk<br />

Bilgi Teknolojileri grubunda Dijital Kanallar,<br />

Temel Bankacılık ve Şube İşlemleri, Nakit Yönetimi<br />

bölümlerinde yöneticilik görevlerinde<br />

bulunmuştur. 2020 yılından itibaren AlbarakaTech<br />

Global şirketinde Veri Yönetimi ve İş<br />

Zekâsı Çözümleri Birim Müdürü olarak çalışan<br />

Şengel, 1 <strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong> tarihi itibarıyla Veri ve<br />

Temel Fonksiyonlardan sorumlu Genel Müdür<br />

Yardımcısı olarak atanmıştır.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TP-Link’ten WiFi 6’lı yeni modemi satışa sundu<br />

TP-Link, WiFi 6 teknolojili modem arayanlar için uygun<br />

fiyatlı VX230v model modemi satışa sundu…<br />

Modemini yenilemek ve WiFi 6 teknolojisine<br />

geçmek isteyenler için TP-Link®, yeni bir<br />

ürünü satışa sundu. VX230v model modem,<br />

WiFi 6 teknolojili, çift kanallı bir ADSL/<br />

VDSL modem/router. Türkiye’de satışa sunulan<br />

ürün ile yüksek kablosuz hızlara ulaşılabiliyor<br />

ve WiFi sinyalleri daha geniş alana<br />

yayılarak daha çok cihaza destek veriyor.<br />

TP-Link VX230v modem/router, kablosuz<br />

bağlantıda toplamda 1800 Mbps hızlara<br />

ulaşabiliyor. Standart bir evin ihtiyacını<br />

fazlasıyla karşılayan ve WiFi 6 teknolojisinin<br />

sağladığı tüm avantajları kullanıcılara<br />

sunan modem, yüksek hız gerektiren online<br />

oyun, 4K film izleme gibi uygulamalar<br />

için ideal bir çözüm. Çift kanal desteği olan<br />

modem, yüksek hız gerektiren uygulamaları<br />

5 GHz bandında ve gigabit hızlarda (1201<br />

Mbps) yaparken, e-posta, web’te gezinti gibi<br />

uygulamaları ise 2.4 GHz bandına (574 Mbps)<br />

yönlendirerek ağdaki sıkışıklığı engelliyor.<br />

WiFi 6 teknolojisi, sadece yüksek kablosuz<br />

hız sunmuyor. Aynı zamanda OFDMA,<br />

MU-MIMO, BSS-Color gibi birlikte gelen teknolojiler<br />

sayesinde çok daha geniş bir kapsama<br />

alanı olan, pürüzsüz, parazitsiz, yüksek<br />

verimlilikte bir WiFi ağı oluşturuyor ve bu<br />

ağa çok daha fazla cihaz bağlanabiliyor.<br />

VX230v modem ile performansı yüksek, verimli<br />

bir ev ağı kuruluyor.<br />

Gençlerin yeni kariyer alanı:<br />

Blockchain Teknolojileri<br />

Çoklu bağlantı desteği,<br />

Gigabit hızlar<br />

TP-Link’in WiFi 6 teknolojili modemi, kablolu<br />

bağlantıda da Gigabit hız sunuyor. Modem<br />

üzerinde 4 adet (1’i WAN) Gigabit Ethernet<br />

girişi bulunuyor. Bu girişlere oyun konsolu,<br />

akıllı TV gibi cihazlar kablo ile yüksek hızda<br />

bağlanabiliyor. Netflix, Disney, Exxen gibi<br />

platformlara Gigabit hızda bağlanılarak çok<br />

daha yüksek kalitede TV keyfi yapılıyor.<br />

Hem ADSL hem VDSL (VDSL2 desteği var)<br />

hem de fiber bağlantılarla uyumlu olan TP-<br />

Link VX230v, yeni modem almak isteyenlerin<br />

son teknolojiye geçmesi için uygun bir çözüm<br />

sunuyor. EasyMesh desteği olan ürün,<br />

böylece Mesh WiFi ağı kurmaya da olanak<br />

sağlıyor.<br />

En gelişmiş güvenlik standardı olan WPA3<br />

desteği ile güçlü olmasının yanında güvenli<br />

bir ev ağı oluşturan TP-Link VX230v WiFi 6<br />

modemi 1,839 TL (KDV dahil) fiyatla satışa<br />

sunuluyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Blockchain teknolojilerinde yaşanan gelişmeler iş dünyası<br />

tarafından ilgiyle takip ediliyor. Sektör özelinde yapılan<br />

yatırımlar yeni iş kollarının ortaya çıkmasını sağlarken,<br />

iyi bir kariyer hedefleyen gençler blockchain alanına<br />

yöneliyor. Peki gençler neden bu alana yöneliyor?<br />

Blockchain teknolojilerinin sunduğu özelliklerle<br />

iş dünyasını yeniden dizayn edeceği<br />

düşünülüyor. Alanın uzmanları blockchain<br />

uygulamalarının yapısı itibarıyla operasyon<br />

yükünü hafifletme, verimliliği artırma ve maliyetleri<br />

azaltma gibi avantajlarla öne çıktığını<br />

ifade ediyor. Tüm bunlar hem iş dünyasındaki<br />

profesyonellerin ilgisini blockchain teknolojilerinin<br />

üzerine çekiyor hem de yeni iş kollarının<br />

gelişmesine katkı sağlıyor. Öte yandan, sektöre<br />

yapılan yatırımların da günden güne arttığı<br />

görülüyor. Bu gelişmeler özellikle gençlerin<br />

kariyer planlarını belirlemelerinde etkin bir rol<br />

oynarken, birçok gencin de blockchain alanına<br />

yönelmesini sağlıyor.<br />

Blockchain, mevcut sektörlerin büyük bir bölümünü<br />

şekillendirme ve yeni iş alanları oluşturma<br />

potansiyeline sahip bir teknoloji. Özellikle<br />

kripto paraların yaygınlaşması, NFT’lerin<br />

ortaya çıkması ve Metaverse dünyasının<br />

gelişmesiyle birlikte yeni iş fırsatları da ortaya<br />

çıkıyor. Halihazırda NFT tasarımcıları, DeFi<br />

uzmanları ve Web3 geliştiricileri gibi meslek<br />

grupları sektörde önemli roller üstleniyor. Gelecekte<br />

bu iş alanlarının genişlemesine paralel<br />

olarak yeni meslek profesyonellerine duyulan<br />

ihtiyacın da artması bekleniyor. Tüm bu yaşananlar<br />

gençlerin kariyer yolculuklarında yeni<br />

alternatifler oluşturuyor.<br />

Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Coinoxs Kurucusu<br />

Can Azizoğlu, gençlerin sektöre olan ilgisinin<br />

günden güne arttığını vurgularken,<br />

birçok gencin kariyer planlamalarında blockchain<br />

alanına yöneldiğine dikkat çekti.<br />

Gelecekte blockchain tabanlı teknolojilerin<br />

günlük hayattaki kullanımının artmasının<br />

yeni mesleklerin gelişmesine yol açacağını belirten<br />

Can Azizoğlu şunları kaydetti: “Teknoloji<br />

tarihin her döneminde toplumların iş yapış biçimini<br />

değiştiren itici bir güç oldu. İnsanlığın<br />

teknolojik gelişmelere uyum sağlamasıyla da<br />

yeni iş kolları ortaya çıktı. Yenilikçi özellikler<br />

taşıyan blockchain teknolojileri iş dünyasını<br />

yeniden şekillendirebilecek bir potansiyele<br />

sahip. Coinoxs olarak, vizyonumuz doğrultusunda<br />

geliştirdiğimiz ‘OxsStart İnkübasyon<br />

Programı’ ile blockchain, Web3, kripto para,<br />

NFT ve Metaverse endüstrilerinde yenilikçi fikirleri<br />

olan girişimlere danışmanlık ve teknik<br />

inşa hizmeti sağlıyoruz. Söz konusu teknolojiler<br />

halihazırda birçok sektördeki iş geliştirme<br />

süreçlerinde etkin bir rol oynuyor ve yeni kariyer<br />

alanlarının ortaya çıkmasını tetikliyor. Bu<br />

noktada, gençlerin kariyer tercihlerinde blockchain<br />

alanını tercih etmeleri gelecekte fark yaratmalarına<br />

sebep olabilir. Hem alanın henüz<br />

yeterince keşfedilmemiş olması hem de yenilikçi<br />

uygulamaların kazandıracağı farklı bakış<br />

açıları alanı daha cazip hale getiriyor. Bizler,<br />

gelecekte blockchain ekosisteminin yakaladığı<br />

ivmeyi devam ettirerek iş süreçlerine ve istihdama<br />

önemli katkılar sağlamasını bekliyoruz.”<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Acer, <strong>2023</strong> Türkiye Pazarı hedeflerini paylaştı<br />

Acer, Türkiye pazarı için 2022 yılına dair değerlendirmelerini<br />

ve <strong>2023</strong> hedeflerini aktardığı toplantıda, ocak<br />

ayında tanıttığı yeni ürünleri de ilk defa Türkiye’de<br />

görücüye çıkardı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

44<br />

Dünyanın en büyük bilgisayar üreticilerinden<br />

Acer, pandeminin etkisini yitirmesi<br />

ve küresel çip tedarik sorunlarının<br />

baş göstermesi ile pazarda satışların<br />

düştüğü geçtiğimiz yıl sektördeki olumsuz<br />

havaya rağmen en son teknolojilere<br />

sahip yeni ürünleri kullanıcıları ile buluşturmaya<br />

devam etti. Bu olumlu tablonun<br />

yansımaları globalde olduğu gibi<br />

Türkiye’de de rakamlarla kendini gösterdi.<br />

2022 yılında pazardaki geliri dolar bazında<br />

yüzde 24 artan Acer’ın GFK verilerine<br />

göre 2022 yılı 4. çeyrek dizüstü bilgisayar<br />

satışlarındaki payı yüzde 10’u geçti.<br />

Acer’ın elde ettiği gelire en büyük katkıyı<br />

yapan ürün grubu ise başta oyun kategorisi<br />

olmak üzere bireysel tüketicilere yönelik<br />

sunduğu dizüstü bilgisayarlar oldu.<br />

Acer’ın oyun dizüstü bilgisayarlarındaki<br />

geliri yıllık bazda yüzde 105 arttı.<br />

Her zaman tüketicisinin ihtiyaçlarına<br />

karşılık gelen ürün ve teknolojiler<br />

geliştiren bir marka olan Acer’ın geçtiğimiz<br />

günlerde tanıttığı yeni ürünlerinde,<br />

oyun başta olmak bireysel tüketici segmentindeki<br />

dizüstü bilgisayarlara artan<br />

talebin etkileri somut bir şekilde görülüyor.<br />

Ocak ayında Las Vegas’ta düzenlenen<br />

dünyanın en büyük tüketici elektroniği<br />

fuarı CES öncesinde gerçekleştirdiği<br />

etkinlikte yeni ürünleri ile sahne alan<br />

Acer, özellikle bireysel kullanıcılar için<br />

sunduğu dizüstü bilgisayar serilerinde<br />

yaptığı performans ve tasarım odaklı<br />

geliştirmeler ile dikkat çekiyor. Bu<br />

etkinlikte tanıtılan Predator, Aspire,<br />

Nitro ve Swift serilerinin en son üyelerini<br />

Acer, yakın zamanda Türkiye’de de satışa<br />

sunmaya hazırlanıyor.<br />

İstanbul Feriye’de gerçekleşen basın<br />

toplantısında Türk basınının karşısına<br />

çıkan ve Türkiye pazarının kendileri için<br />

öneminin altını her fırsatta çizen Acer<br />

EMEA Başkan Yardımcısı Grigory Nizovsky,<br />

“Acer olarak son kullanıcıya ne<br />

sunduğumuza her zaman öncelik veriyoruz<br />

ve son kullanıcı için en uygun, erişilebilir<br />

cihazları onlarla buluşturuyoruz.<br />

Yeni dizüstü bilgisayarlarımız, modern,<br />

çarpıcı bir görsel çekicilik sunan yepyeni<br />

tasarımlarının yanında gelişmiş performans<br />

özellikleri ile de dikkat çekiyor.<br />

Mevcut durumda Acer ürünlerinin Türk<br />

tüketicisinde iyi bir algısı olduğunu biliyoruz.<br />

Bu noktada bizim için her zaman<br />

çok önemli bir pazar olan Türkiye’deki<br />

kullanıcılarımıza en iyi teknolojiyi ve en<br />

iyi deneyimi, en iyi fiyatlarla sunmaya<br />

devam edeceğimizi belirtmek isterim.<br />

2022 yılı 4. çeyrek verilerine göre grup<br />

düzeyinde, bilgisayar dışı ürünlerimizin<br />

payı yüzde 26,3’e ulaştı. Bu bizim için<br />

son derece sevindirici bir gelişme. Türkiye’de<br />

de bu yıl bilgisayar aksesuarlarından<br />

e-mobilite cihazlarına ve Altos<br />

sunucularına kadar birçok yeni ürünü<br />

Türk kullanıcılarımız ile buluşturmayı<br />

hedefliyoruz. Bu ürünlerin bazılarını<br />

EMEA ülkelerinde sunmaya başladık.<br />

Türkiye’deki <strong>2023</strong> yılı için dizüstü bilgisayar<br />

pazar payı hedefimiz yüzde 12.<br />

Ancak belirttiğim gibi yol haritamızda<br />

bundan çok daha fazlası var. Tüm bu<br />

yeni gelişmelerle birlikte Türkiye’de <strong>2023</strong><br />

yılındaki gelirimizin 100 milyon doların<br />

üzerine çıkmasını bekliyoruz” dedi.<br />

Yeni Predator Helios 16 iyi bir<br />

oyun bilgisayarında olması<br />

gereken tüm özellikleri<br />

taşıyor<br />

Acer’ın güçlü oyun portföyünü daha da<br />

zenginleştirdiği, Predator Helios 16, yepyeni<br />

tasarımı ve 16 inç ekranı ile dikkat<br />

çekiyor. Cihaz, en yeni 13. Nesil Intel®<br />

Core mobil işlemciler ve NVIDIA® Ge-<br />

Force RTX 40 Serisi GPU’lardan güç<br />

alıyor ve bu özellikleri ile Acer’ın bugüne<br />

kadarki en güçlü oyun dizüstü bilgisayarları<br />

olma özelliklerini taşıyor. Bu<br />

yeni güçlü bileşenleri serin tutmak için<br />

Predator dizüstü bilgisayarlarda, özel<br />

olarak tasarlanmış ikili 5. Nesil AeroBlade<br />

3D metal fanlar ve daha iyi ısı transferi<br />

için dikdörtgen şeklindeki vektör ısı<br />

boruları ile gelişmiş termal çözümler<br />

bulunuyor. Ek olarak, sıvı metal termal<br />

gresin soğutma etkileri, cihazın gelişmiş<br />

termal performansını tamamlıyor.<br />

Hareket halindeyken üretken<br />

ve bağlantıda kalmak<br />

isteyenlerin tercihi Acer Swift<br />

Go<br />

Acer’ın yeni Swift Go 14 modeli en son<br />

teknolojileri, 2880x1800 çözünürlük ve<br />

90 Hz yenileme hızına sahip 14 inçlik<br />

2,8K OLED ekranla bir araya getiriyor.<br />

13. Nesil Intel® Core işlemcilerden güç<br />

alan cihaz, 9,5 saatten fazla pil ömrü sunuyor.<br />

Cihazın 1,3 kg’dan daha hafif olan<br />

14,9 mm inceliğindeki alüminyum kasası,<br />

yüzde 90 ekran-gövde oranı ve ultra<br />

ince yan çerçevelerle optimize edilmiş<br />

zarif tasarımları ile öne çıkıyor. Ayrıca<br />

TwinAir çift fan sistemi, çift D6 bakır<br />

ısı boruları ve cihazları düşük sıcaklıkta<br />

tutmak için ısıyı dışarı atan, gittiğiniz<br />

her yerde performansı ve güvenilirliği<br />

artıran bir hava girişli klavye yer alıyor.<br />

Yeni Nitro 16, zorlu<br />

oyunlardan keyif alan<br />

oyuncular için tasarlandı<br />

Acer’ın, 13. Nesil Intel Core işlemciler ve<br />

NVIDIA GeForce RTX 40 Serisi GPU’lar<br />

ile güncellediği 165 Hz yenileme hızına<br />

sahip, 16 inç ekrana sahip yeni Nitro<br />

dizüstü bilgisayarı daha kompakt, ince<br />

ve hafif form faktörleri yanında yüzde<br />

84 ekran-gövde oranı ile dikkat çekiyor.<br />

Cihazın çift fanları, yanlarında ve arkalarında<br />

bulunan dört fan çıkışı, üst<br />

hava girişi donanımın soğuk kalmasını<br />

sağlarken, sistem ayrıca yoğun oyun dönemlerinde<br />

soğutmaya yardımcı olmak<br />

için sıvı metal termal gres ile desteklenir.<br />

Yeni Aspire 5 serisi, tüm aile<br />

için üretkenlik ve kullanım<br />

kolaylık sunuyor<br />

Acer Aspire 5 serisinin yeni modeli,<br />

güçlü 13. Nesil Intel Core işlemciler<br />

ve ışın izleme için gelişmiş yapay zekâ<br />

teknolojisi ile donatılmış NVIDIA Ge-<br />

Force RTX 2050 GPU’lardan güç alıyor.<br />

Bu özellikleriyle Aspire 5, performans<br />

ve çok yönlülük isteyen kullanıcılar için<br />

ideal bir seçim oluyor. 15 inçlik QHD bir<br />

ekrana ve 16:9 en boy oranına sahip olan<br />

cihaz kullanıcılara net ve rahat bir izleme<br />

deneyimi sunuluyor. 1080p FHD web<br />

kamerası ve dijital mikrofonları, yayın<br />

veya konferans görüşmeleri yaparken<br />

yüksek kaliteli video ve net ses çıkışı<br />

sağlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küresel ödeme hacminin 36 trilyon doları dijitalden<br />

Gelişen teknolojiler, ödeme noktası deneyimini kusursuzlaştırmak<br />

isteyen ve ana faaliyet alanı finans<br />

olmayan şirketleri de finansal teknoloji iş modellerine<br />

yönlendirdi. Tahminler, 2030’da tüketici ödemelerinin<br />

yüzde 74’ünün finansal kuruluş olmayan işletmelerin<br />

platformları üzerinden gerçekleştirileceği yönünde…<br />

Müşteri deneyimi, son kullanıcıya hizmet veren<br />

işletmeler için rekabet avantajı elde etmenin<br />

anahtarına dönüştükçe, bu deneyimin her<br />

adımı yıllar içinde yeniden tasarlandı. Ödeme<br />

süreçleri de bu dönüşümün en önemli parçası<br />

oldu. Hayatımıza yeni giren açık bankacılık ile<br />

ödeme ve gömülü finans teknolojileri sayesinde<br />

son kullanıcıyla temas eden, ödeme noktasındaki<br />

deneyimi kusursuzlaştırmak isteyen ve ana<br />

faaliyet konusu finans olmayan şirketler fintek<br />

yetkinliklerini geliştirmeye başladı. Küresel pazar<br />

araştırma şirketi IDC’nin (International Data<br />

Corporation) öngörüleri, 2030 yılında ödemelerin<br />

yüzde 74’ünün finans kuruluşu olmayan dijital<br />

platformlardan yapılacağını gösterdi. İşletmelere<br />

ödeme geçidi, sanal pos sistemi ve dijital cüzdan<br />

odaklı yazılım çözümleri üreten SoftRobotics<br />

Şirket Ortağı ve Teknoloji Lideri Bruce Afruz, finansal<br />

teknolojileri şekillendiren büyük trendleri<br />

değerlendirdi.<br />

IDC öngörülerinin 2030 yılına kadar her 4<br />

ödemeden üçünün, ana faaliyet kolu finansal<br />

hizmetler olmayan işletmeler üzerinden gerçekleştirileceğini<br />

gösterdiğini söyleyen Bruce<br />

Afruz, “Gelişen finansal teknolojiler, her işletmeyi<br />

birer fintek şirketine dönüştürebilir bir<br />

noktaya getirdi.” dedi.<br />

Küresel ödeme hacminin 36<br />

trilyon doları dijital platformlar<br />

ve pazaryerlerinden geliyor<br />

Yatırım bankası JPMorgan tarafından derlenen<br />

veriler, küresel ödeme hacminin 36 trilyon<br />

dolarının, ödeme yöntemlerinin geleceğini<br />

şekillendiren dijital platformlardan geldiğine<br />

işaret etti. Bu payın ilerleyen yıllarda daha da<br />

artacağını söyleyen Bruce Afruz, “Tüketicilere<br />

aynı anda pek çok hizmet sunmayı başaran süper<br />

uygulamaları konuştuğumuz bu dönemde,<br />

e-ticaret devlerinin ve sosyal ağ platformlarının<br />

öncü olduğu yeni ekosistemler kuruluyor.<br />

Bu iş modelleri, kullanıcıların uygulamadan<br />

veya platformdan çıkmadan ödeme dahil tüm<br />

işlemlerini yapabilmesini hedefliyor. Teknoloji<br />

konusunda dışa bağımlılığını azaltmak<br />

isteyen şirketler, ödeme altyapılarını da içeride<br />

geliştirmek ve yönetmek istiyor. SoftRobotics<br />

olarak bu noktada devreye giriyor ve geliştirdiğimiz<br />

fintek çözümleriyle işletmelere yeni<br />

iş modelleri oluşturma ve bu doğrultuda ek<br />

gelir kaynakları yaratma ile mevcut müşteri<br />

deneyimini iyileştirme olanağı sunuyoruz”<br />

diye konuştu.<br />

“Gömülü finans çözümleri ve<br />

açık bankacılık teknolojileriyle<br />

işletmeler fintek olabilir”<br />

Dijital platformların, pazaryerlerinin ve gömülü<br />

finans teknolojilerinin günümüzde öne çıkan<br />

en güçlü trendler olduğunu vurgulayan Bruce<br />

Afruz, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:<br />

“Gömülü finans ve açık bankacılık teknolojileri<br />

sayesinde bugün işletmeler birer fintek<br />

olabilir. SoftRobotics olarak farklı sektörlerde<br />

faaliyet gösteren, fakat finansal teknoloji bağlamında<br />

elini güçlendirerek rekabet avantajı<br />

elde etmek isteyen işletmelere temel bankacılık,<br />

gömülü finans çözümleri, açık bankacılık,<br />

ödeme geçidi, sanal pos, dijital cüzdan, yenilikçi<br />

iş modelleri ve entegrasyonlar ile düzenleyici<br />

kurumların yayınladığı regülasyonlara uyum<br />

konusunda olmak üzere uçtan uca finansal<br />

teknoloji yetenekleri kazandırıyoruz. İşletmelere<br />

kazandırdığımız finansal ödeme çözümlerimiz<br />

ile, bölgesel pazarlarda kendilerinin daha<br />

iyi performans gösterebilmeleri için çözüm<br />

ortaklığı yapıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Yeni kimlik kartı tapuda sahteciliğin önüne geçiyor!<br />

2017 yılında dağıtıma<br />

başlanan<br />

çipli kimlik kartı<br />

kullanıcı sayısı 80<br />

milyona yaklaştı.<br />

Bununla beraber<br />

kurumlar da yasal<br />

güvenli biyometrik<br />

kimlik doğrulama<br />

cihazı kullanarak<br />

kimlik sahteciliğinin<br />

ve dublör kullanımını<br />

önlemek için harekete geçti.<br />

E-kimlik ve e-imza alanında Ar-Ge çalışmaları<br />

yapan EGA, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüyle<br />

yaptığı işbirliği kapsamında 2 bin biOnay<br />

cihazıyla parmak izi ile kimlik doğrulama<br />

yapıyor. <strong>2023</strong> yılı içerisinde KDHS platformu<br />

ve biOnay cihazlarının tapu sistemlerine tam<br />

entegrasyonu ve kimliklere yüklenecek e-imzalarla<br />

güvenilir ve hızlı elektronik işlemler<br />

gerçekleştirilmesi hedefleniyor.<br />

Geçtiğimiz iki ayda yeni kimlik kartıyla 700 bin<br />

kişi işlem yaptı, bu sayının yıl sonuna kadar 5<br />

milyonu aşması bekleniyor.<br />

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, EGA’nın sağladığı<br />

Bionay Kimlik Doğrulama Hizmet Sağlayıcı (KDHS)<br />

platform yazılımlarıyla Türkiye genelinde 973 tapu ve<br />

kadastro müdürlüğünde 2 bin biOnay cihazıyla hizmet<br />

veriyor. EGA tarafından üretilen Türkiye’nin ilk onaylı<br />

mobil kimlik doğrulama cihazı biOnay, tapu ve kadastro<br />

müdürlüklerinde çipli kimlik kartı kullanımı ile parmak izi<br />

doğrulamasını sağlıyor. Son iki ayda yeni kimlik kartıyla<br />

işlem yapanların sayısı 700 bini bulurken, bu süreçte<br />

sahte kimlik ve dublör kullanımının önüne geçildi…<br />

Mağduriyet ve dolandırıcılık<br />

hadisesinin önüne geçiliyor<br />

EGA iştiraki olan biOnay’ın Kurucu Ortağı<br />

Ümit Yaşar Usta, “Yeni dönemle birlikte yaşanan<br />

pek çok mağduriyetin ve dolandırıcılık hadisesinin<br />

önüne geçilebiliyor. Tapu ve Kadastro<br />

Genel Müdürlüğüyle işbirliğimiz bir başlangıç.<br />

Önümüzdeki süreçte devletin diğer kurumlarıyla<br />

da işbirliklerimiz olacak. biOnay’ın sunduğu<br />

pek çok avantaj var. Kimlik sahteciliğinin<br />

önüne geçerek şahısların mağduriyetini engeller,<br />

kurumların maddi kayıplarını azaltır, işlem<br />

hızını artırarak verimi yükseltir, güvenlik önlemleri<br />

sayesinde itibarı güçlendirir ve sunulan<br />

uçtan uca yazılım hizmeti sayesinde kişisel<br />

verilerin korunmasını sağlar” dedi.<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS, Geleceği Bugüne Getiren 4 Yeni<br />

Teknolojisiyle Dikkat Çekiyor<br />

Dünyanın lider bilgisayar üreticisi ASUS, ekran deneyimini<br />

farklı bir boyuta taşıyan, dayanıklılığı maksimize<br />

etmeyi hedefleyen ve sürdürülebilirliği merkezine<br />

alan ürünleriyle, sektöründe yine ezberleri bozuyor ve<br />

kullanıcıları inanılmaz bir deneyime davet ediyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Yenilikçiliği DNA’sında taşıyan ASUS,<br />

güçlü Ar-Ge yatırımları ve ekibiyle geliştirdiği<br />

teknolojileri sektöre kazandırıyor.<br />

Bununla birlikte neredeyse yılda<br />

iki kez inovasyonun sınırlarını zorlayan<br />

ürün portföyü sunuyor. <strong>2023</strong> yılına da<br />

güçlü bir giriş yapan ASUS, dünyayı dört<br />

önemli teknolojiyle tanıştırdı.<br />

Dünyanın ilk gözlüksüz 3D OLED ekranı,<br />

performans artışı sağlayan termal<br />

teknolojisi, dayanıklılığı en yüksek seviyeye<br />

çıkarmak için her dizüstü bilgisayarın<br />

tabi tutulacağı ABD Askeri 810H testi,<br />

bilgisayar yüzeyinde bakteri ve virüs<br />

yayılmasını engelleyen antimikrobiyel<br />

koruma ve her ürünün kapsamında yer<br />

alan sürdürülebilirlik çalışmaları…<br />

Dünyanın ilk gözlüksüz<br />

3D OLED teknolojisi: ASUS<br />

Spatial Vision<br />

Dünyanın ilk gözlüksüz 3D OLED teknolojisini<br />

sunarak sınırları yeniden<br />

tanımlayan ASUS Spatial Vision, lentriküler<br />

lens ve gelişmiş göz takibi özellikli<br />

kamera sistemiyle gözlerin her bir<br />

pozisyonunu tespit ederek kullanıcıya<br />

3D deneyimini yaşatıyor. 2D ve 3D arası<br />

geçişleri zahmetsizce yapma imkanı<br />

sağlayan ürün, 3D videolar izlemek ve<br />

oyunlar oynamaktan 3D ürün ve içerik<br />

geliştirmeye hem sınırsız hem de yaratıcı<br />

potansiyeliyle ekran deneyimini çok<br />

farklı bir boyuta taşıyor.<br />

Tüm dizüstü bilgisayarlarda<br />

dünyanın en zorlu ABD Askeri<br />

sınıfı dayanıklılık testi<br />

ASUS, bu seneden itibaren tüm dizüstü<br />

bilgisayarlarını MIL-STD 810H ABD askeri<br />

sınıfı standartlarına göre hazırlanan<br />

en kapsamlı ve zorlu aşamalardan<br />

oluşan 26 teste tabi tutma kararı aldı.<br />

Dayanıklılık ve güvenilirlik seviyesini<br />

maksimuma çıkarmayı garantilemek<br />

için cihazlar, aşırı ısı ve nemden şok testlerine<br />

kadar çok zorlu çevre koşullarının<br />

simülasyonunda test edilecek.<br />

Yeni ASUS Antimicrobial<br />

Guard Plus’la %99 virüs<br />

önleyici etki<br />

ASUS Antimicrobial Guard Plus, dizüstü<br />

bilgisayarda en sık dokunulan yüzeylerde<br />

24 saat içerisinde neredeyse tüm<br />

bakteri ve virüsler üzerinde engelleyici<br />

etkiye sahip. Bilgisayar yüzeyini pozitif<br />

gümüş iyonları içeren kaplama sayesinde<br />

hijyenik tutan işlem, en az 3 yıllık kalıcı<br />

koruma imkanı garantisini veriyor.<br />

Sürdürülebilir teknoloji,<br />

sürdürülebilir gelecek<br />

ASUS; iklim eylemi, sorumlu üretim,<br />

döngüsel ekonomi, değer oluşturma<br />

ana başlıkları rehberliğinde sürdürülebilirliği<br />

iş modelinin merkezine alıyor.<br />

Tüm faaliyetlerini bu ana başlıklara<br />

göre yürüten ASUS’un sürdürülebilir<br />

gelecek için hedefleri arasında; sera<br />

gazı yayılımını yarıya kadar azaltırken<br />

cihazlarının enerji verimliliğini aynı<br />

oranda yükseltmek, ürün imalatında ve<br />

paketlemede sürdürülebilir malzeme<br />

kullanımını artırmak, toplumu çevre<br />

dostu adımlar atmaya teşvik etmek için<br />

yapılan planlar var.<br />

46


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Pointship, Startup Wise Guys’dan yatırım aldı<br />

Mil ve puanlar, oyun kredileri,<br />

etkinlik biletleri,<br />

otel ödülleri gibi kullanılmayan<br />

ödül ve avantajları<br />

NFT’lere dönüştüren ve<br />

token’larla üyeler arasında<br />

alınıp satılmasına<br />

aracılık eden Estonya<br />

merkezli girişim Pointship,<br />

yeni bir yatırıma imza<br />

attı. Ocak 2021 yılında beta versiyonu ile hayata<br />

geçen ve şu anda dünya genelinde 25.000’i<br />

aşkın üyesi bulunan Pointship, Startup Wise<br />

Guys’dan aldığı yatırımla ekibini genişleterek<br />

yeni ülke pazarlarına girmeyi hedefliyor. Pointship<br />

bu yatırımı, uygulamada sunulan özellikleri<br />

geliştirme ve çoğaltmanın yanı sıra pazarlama<br />

faaliyetlerini Avrupa, Güney Amerika<br />

ve Orta Doğu gibi bölgeler başta olmak üzere<br />

uluslararası alanda artırmak için kullanacak.<br />

Kullanıcılarının sahip olduğu her türlü ödül ve puanların<br />

son kullanım süreleri geçmeden değerlendirmesini sağlayan<br />

yeni nesil dijital varlık pazaryeri Pointship, Startup<br />

Wise Guys’dan yatırım aldı. Pointship, aldığı bu yatırımı<br />

ürün geliştirme ve yeni pazarlara açılmada kullanacak…<br />

Çakmak: “Her türlü ödül ve<br />

değerin paylaşılabilir olmasını<br />

hedefliyoruz”<br />

Aldıkları yatırıma ilişkin değerlendirmede<br />

bulunan Pointship Kurucu Ortağı ve CEO’su<br />

Egemen Çakmak, şunları söyledi: “Tüketiciler<br />

kurumlardan edindikleri ödül ve puanları<br />

süreleri geçmeden kullanmayı unutabiliyorlar<br />

veya o an için lazım olmadığından kullanmayabiliyorlar.<br />

Oysa bunların hepsi edinilmiş dijital<br />

varlıklar. Dolayısıyla bunların korunması<br />

ve istenildiği takdirde dönüştürülebilmesi ihtiyacı<br />

vardı. Buradan hareketle kullanılmayan<br />

ödül ve puanların tek bir çatıda toplanıp güvenli<br />

şekilde saklandığı, kullanıcılar arasında<br />

alınıp satılabildiği dijital varlık pazaryeri olan<br />

Pointship doğdu. Her geçen gün gelişerek büyüyen<br />

girişimimiz, Startup Wise Guys’dan ilk<br />

kurumsal yatırımını aldığı için mutluyuz. Platformumuzun<br />

üzerinden her türlü ödül ve değerin<br />

paylaşılabilir olmasını hedefliyoruz.”<br />

Ünsal: “Oyun endüstrisine<br />

girmeyi hedefliyoruz”<br />

Pointship Kurucu Ortağı Merter Ünsal ise<br />

“Oluşturduğumuz bu platformun birçok tüketiciye<br />

çözüm olduğuna inanıyoruz. Aldığımız<br />

bu yatırım da doğru yolda olduğumuza ve uygulamamızın<br />

yüksek potansiyeline işaret ediyor.<br />

Startup Wise Guys gibi Avrupa’daki çok<br />

önemli bir FinTech hızlandırma programına<br />

seçilmiş olmak mutluluk verici. Startup<br />

Wise Guys’ın yapmış olduğu yatırım dışında<br />

network’ü ve sağlayacağı faydalar bizleri oldukça<br />

heyecanlandırıyor. Yatırım ile ürün geliştirme<br />

sürecimizi hızlandırıp oyun endüstrisinde<br />

büyüyerek dijital platform oyuncularının<br />

ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz” dedi.<br />

Önür: “Mentorluk desteği<br />

ve geniş networkümüzle de<br />

girişimleri destekliyoruz”<br />

2012 yılında Estonya’da kurulan Doğu Avrupa’nın<br />

lider yatırım fonu Startup Wise Guys’ın<br />

Partneri Günce Önür, yaptıkları yatırımla ilgili<br />

şunları aktardı: “Startup Wise Guys olarak<br />

yenilikçi çözümler sunarak tüketicilerin ihtiyaçlarına<br />

çözüm üreten FinTech girişimlerini<br />

desteklemek önceliklerimiz arasında yer alıyor.<br />

Bu kapsamda para kavramına yeni bir soluk<br />

getiren Pointship’in, bütün dünyanın enflasyon<br />

gerçeğiyle yüzleştiği bu dönemde kullanıcıların<br />

hayatlarını kolaylaştıracağına inanıyoruz.<br />

Startup Wise Guys olarak girişimlere<br />

sunduğumuz değerin sadece yatırımlarımız<br />

olmadığının; alanında uzman kişiler tarafından<br />

mentorluk desteği ve geniş network ağımız<br />

gibi desteklerimizin de olduğunun altını<br />

çizmek isterim.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

AloTech, Kenya’da E-Ticarete yön verecek<br />

Türkiye’nin en büyük bulut<br />

tabanlı çağrı merkezi platformu<br />

olan ve Call Center<br />

Studio (CCS) markasıyla altı<br />

kıtada 44 ülkeye ulaşan Alo-<br />

Tech, Kenya’nın en büyük<br />

e-ticaret pazar yerlerinden<br />

Copia Kenya’ya vermeye başladığı<br />

hizmetle bu ülkedeki<br />

e-ticaretin yeniden şekillenmesinde önemli bir<br />

rol üstlenecek. İnternet erişiminin sınırlı olmasından<br />

dolayı e-ticareti internet üzerinden değil<br />

ülke geneline yayılan dağıtım noktaları üzerinden<br />

yürüten Copia Kenya’da, AloTech’in interaktif<br />

sesli yanıt (IVR) sistemleri kullanılmaya<br />

başlandı.<br />

Cenk Soyak: “Telefon ile<br />

başladık, yakında chat’e<br />

geçeceğiz”<br />

AloTech CEO’su Cenk Soyak, Kenya’daki e-ticaret<br />

sistemini şu sözlerle anlattı; “Kenya’da internet<br />

ve hatta pek çok bölgede telefon erişimi sınırlı<br />

olduğu için e-ticarette kendilerine özel bir sistem<br />

kurmuşlar. Copia Kenya da bu sistemin öncüsü.<br />

Buna göre e-ticaret alışverişi yapmak isteyen bir<br />

kişi, Copia Kenya’nın ülke geneline yayılan 40 bin<br />

civarındaki dağıtım noktasından birine giderek<br />

AloTech, Kenya’nın en büyük e-ticaret pazar yerlerinden<br />

biri olan Copia Kenya’ya hizmet vermeye başladı. İnternet<br />

erişimi sınırlı olduğu için e-ticaret alışverişini ülke geneline<br />

yayılan 40 bin civarında dağıtım noktası üzerinden sağlayan<br />

Copia Kenya, AloTech sayesinde alışverişin çağrı merkezi<br />

üzerinden yürütülmesini sağlayacak…<br />

almak istediği ürünü seçiyor. Ürün, o dağıtım<br />

noktasında varsa hemen tedarik ediliyor yoksa<br />

da sipariş edilerek temini sağlanıyor. Ancak bu<br />

sistem, en büyük avantajlarından biri hız olan<br />

e-ticaret için ciddi bir zaman ve verimlilik kaybı.<br />

Diğer taraftan entegre bir sistemleri olmadığı<br />

için siparişler, ödeme sistemleri ve teslimat süreçlerini<br />

ayrı ayrı yürütüyorlar. AloTech olarak<br />

sağladığımız hizmetle tüm bu sistemlerin birbirine<br />

entegrasyonunu sağladık. Şu anda Copia<br />

Kenya’nın Kenya’daki 300, Uganda’daki ise 100<br />

müşteri temsilcisi bizim sistemimiz üzerinden<br />

müşterilerine hizmet veriyor. İlk etapta telefonla<br />

görüşme üzerinden ilerleyen bu hizmetin ikinci<br />

aşamasında chat servislerine geçeceğiz. Bunun<br />

için demo çalışmalarına başladık” dedi.<br />

Soyak, regülasyonlar gereği Kenya’ya bir veri merkezi<br />

kurmaları gerektiğini, bağlantının kesintisiz<br />

olması için bu merkezi ülkenin en büyük telekomünikasyon<br />

şirketine kurduklarını belirtti.<br />

“Afrika pazarında hızla<br />

büyüyoruz”<br />

Daha önce Afrika pazarında Kuzey Afrika’da ve<br />

Nijerya’da hizmet verdiklerini söyleyen Soyak,<br />

Copia Kenya ile birlikte Sahraaltı Afrika pazarında<br />

kısa sürede hızlı bir büyüme yakalayacaklarını<br />

ifade ederek, “Kenya’da Copia Kenya’nın<br />

yanı sıra bir enerji şirketi ve iki STK ile çalışmaya<br />

başladık. Çevre ülkelerde de hava yolu, fintech<br />

gibi farklı sektörlerden şirketlere hizmet veriyoruz.<br />

Günümüz itibarıyla aralarında Cezayir, Fas,<br />

Tanzanya ve Namibya’nın da olduğu 10’un üzerinde<br />

Afrika ülkesine ulaştık. Bu pazarda istikrarlı<br />

bir büyüme yakalama hedefiyle bu yıl Kenya’da<br />

bir ofis açmayı planlıyoruz” diye konuştu.<br />

47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!