08.03.2023 Views

Hotel Restaurant Mart 2023

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Otomatik UV<br />

Dezenfeksiyon<br />

Sistemi<br />

Aktif<br />

Karbon<br />

Koku Alıcı<br />

Hassas Nem<br />

Kontrolü<br />

%40/%80<br />

Uzaktan Kontrol<br />

ve İzleme<br />

Sistemi<br />

Yeni nesil et yaşlandırma dolaplarımız ile,<br />

beklentilerinizin çok üstünde!<br />

kristalmutfak<br />

#dryaged | crystal.com.tr


YENi EXPERT KOMBi<br />

FIRINLARINI KEŞFEDiN<br />

Hızlı Başlangıç<br />

Yemek pişirmek için<br />

hızlı başlangıç.<br />

Reçete Kitabı<br />

Kategoriler altında<br />

kayıtlı tarifler.<br />

Yıkama<br />

4 farklı yıkama modu ile<br />

kendi kendini temizleme.<br />

Sıralı Program<br />

Kayıtlı tarifler ve<br />

çok seviyeli.<br />

Yeni Reçete<br />

Kendi tarifinizi<br />

oluşturun ve başlayın.<br />

Wi-Fi<br />

Uzaktan kontrol için<br />

internete bağlanın.<br />

crystalexpertoven.com.tr<br />

| kristalmutfak


hotelrestaurantmagazine<br />

@Hitechdergisi<br />

hotelrestaurantmagazine<br />

Sarsıldık!<br />

Ülkemiz zorlu bir sınavdan daha geçiyor. 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli<br />

meydana gelen ve on binlerce insanımızın can kaybına neden olan deprem felaketi,<br />

ülkemiz turizm ve gastronomisinin temel taşlarını da derinden sarstı. Ülkemizin 11 ilinde<br />

büyük hasarlara yol açan afette ilk belirlemelere göre 23 otel yıkıldı. Enkaza gömülen<br />

sadece canlar, konutlar, oteller değil; yüzyıllık bir kültürün gastronomik miraslarıydı da aynı<br />

zamanda. “Kültürel mirasların yok olmamasını sağlamak için gereken tedbirleri almak,<br />

kadim Anadolu mutfak kültürüne olan borcumuz.” diyen Reha Tartıcı, gastronomik mirası<br />

enkazdan çıkarmanın yollarını kaleme aldı.<br />

Türkiye depremin ağır yaralarını sarmaya çalışırken, Türk gastronomisinin duyarlı şefleri de<br />

bir kap sıcak yemek dağıtmak için tek yürek, tek kepçe oldu. Deprem bölgesi üzerindeki<br />

yol kenarlarında bulunan bazı dinlenme tesislerinde 70 TL’ye çorba, 40 TL’le bisküvi satıldığı<br />

görüntüleri sosyal medyada büyük tepki alırken, çok sayıda mutfak şefi ve gönüllüsü<br />

“Vakit tek yürek olma vaktidir” diyerek bildikleri en iyi işi yapmak, bildikleri en iyi işlerle<br />

destek olmak için afetzedelere hem şifa dağıttı hem umut oldu. Haberimize gastro güncel<br />

bölümümüzden ulaşabilirsiniz.<br />

Afet sonrası bina altlarına açılan kafe, restoran ve fırın tarzı işletmelerin deprem<br />

yönetmeliğine uygunlukları sıkça tartışıldı. Apartman altlarında yüksek ısı sebebiyle risk<br />

oluşturan fırınlardan kolonları kesilen restoran ve kafelere kadar pek çok yönetmelik<br />

dışı uygulama bir fay ülkesi olan ülke insanımız için artık çok daha ciddi bir risk sebebi.<br />

Ülkemizde kafe ve restoranların yapıldığı alanlarda deprem yönetmeliklerine tam olarak<br />

uyulmadığına dikkat çeken SEKSENDOKUZ kurucu ortağı Mimar Ayşe Çetin ile yeme içme<br />

alanlarına yönelik deprem yönetmelik esaslarını ve alınması gereken tedbirleri konuştuk.<br />

Ve diğer başlıklarımız!<br />

TÜROB, 2022 yılında Türkiye genelinde otel doluluklarının bir önceki yıla göre yüzde<br />

28 artışla ortalama yüzde 66.7 olduğunu açıkladı. İstanbul doluluklarda, Antalya oda<br />

fiyatlarında genel ortalamayı yükseltti. Türkiye’nin 2022 otel doluluk karnesi gündem<br />

sayfalarımızda.<br />

Ocak 2022 itibariyle The Ritz-Carlton, Istanbul Genel Müdürlüğüne getirilen Ela Ergin,<br />

turizm sektöründe uzun yıllara dayanan tecrübeye sahip başarılı bir yönetici. 25 yıllık<br />

kariyer hayatında iki kez otelciği bırakıp farklı iş alanlarını deneyimlediği zamanları da olan<br />

Ergin, ne var ki kendini en mutlu ve başarılı hissettiği sektörün turizm olduğunu belirtiyor.<br />

Genç ve donanımlı turizmci ile sektör yolculuğunu, kariyer planlarını ve beş yıldızlı otelin<br />

<strong>2023</strong> vizyonunu konuştuk.<br />

Balıkesir doğumlu. Anne tarafı aşçı, baba tarafı tatlıcı. Çocukluğunda spora duyduğu yoğun<br />

ilgiden beden eğitimi öğretmenliğini hayal ediyor, ilk. Ne var ki mutfak onun hayatında<br />

dedelerden kalma bir ata mesleği. Daha 5’ini bulmadan en zor yemekleri pişirme çabası<br />

ve şevki tam da bundan ileri geliyor. Yemeğin içine doğup büyümenin bahşettiği haklı<br />

gururdan söz eden Bahadır Abul, üstelik de bu yolculukta yalnız değil! Kendi gibi ikiz erkek<br />

kardeşi de bir mutfak gönüllüsü ve 13 yıldır Amerika’daki restoranlarda profesyonelce tava<br />

sallıyor. Wolfgang Puck Spago <strong>Restaurant</strong>'ın Executive Şefi Bahadır Abul’un mutfak hikayesi<br />

şefin gözünden sayfamızda.<br />

Keyifli okumalar dilerim.<br />

We're shaken!<br />

Our country is going through another tough test. The earthquake disaster that took place in<br />

Kahramanmaraş on February 6 and caused the loss of lives of tens of thousands of people, also<br />

deeply shook the cornerstones of our country's tourism and gastronomy. According to the first<br />

findings, 23 hotels were destroyed in the disaster that caused severe damage in 11 provinces of<br />

our country. It is not only lives, residences and hotels buried in the wreckage; they were also the<br />

gastronomic legacies of a century-old culture. “It is our debt to the ancient Anatolian culinary culture<br />

to take the necessary measures to ensure that cultural heritages are not destroyed,” Reha Tartici<br />

said, and wrote down the ways to get the gastronomic heritage out of the rubble.<br />

While Türkiye was trying to heal the heavy wounds of the earthquake, the sensitive chefs of Turkish<br />

gastronomy became one heart, one ladle to distribute a bowl of hot food. While the images of<br />

selling soup for 70 TL and biscuits for 40 TL in some roadhouses located on the roadsides on the<br />

earthquake zone received a great reaction on social media, many kitchen chefs and volunteers said,<br />

"It is time to be one heart," to do the best job they know, to do the best they know. They provided<br />

both healing and hope to the survivors to support them with good works. You can reach our news<br />

from our gastro agenda part.<br />

The compliance of the cafes, restaurants and bakeries, which were opened under the buildings<br />

after the disaster, to the earthquake regulations was frequently discussed. Many non-regulatory<br />

practices, from ovens that pose a risk due to high temperatures under apartments to restaurants<br />

and cafes whose columns are cut, are now a much more serious risk for our people in our country,<br />

which is a fault line country. We talked to Architect Ayşe Çetin, founding partner of SEKSENDOKUZ,<br />

who drew attention to the fact that the earthquake regulations are not fully complied with in the<br />

areas where cafes and restaurants are built in our country, and we talked about the principles of<br />

earthquake regulations for eating and drinking areas and the precautions to be taken.<br />

Other titles!<br />

TÜROB announced that the hotel occupancy rate in Türkiye in 2022 increased by 28 percent<br />

compared to the previous year and reached an average of 66.7%. Istanbul increased the overall<br />

average in occupancy rates and Antalya in room prices. Türkiye’s 2022 hotel occupancy report is<br />

on our agenda.<br />

Ela Ergin, who was appointed as the General Manager of The Ritz-Carlton, Istanbul as of January<br />

2022, is a successful manager with many years of experience in the tourism sector. Ergin, who<br />

has left the hotel twice in his 25-year career and experienced different business areas, states that<br />

the sector in which she feels the happiest and most successful, however, is tourism. We talked to<br />

the young and well-equipped tourism professional about her sector journey, the <strong>2023</strong> vision of the<br />

five-star hotel and her career plans.<br />

He was born in Balikesir. Her mother is a cook, her father is a dessert maker. He dreams of becoming<br />

a physical education teacher due to his intense interest in sports in his childhood. However, kitchen is<br />

an ancestral profession inherited from his grandfathers in his life. The effort and enthusiasm to cook<br />

the most difficult dishes before they even find 5 of them comes from this. Talking about the rightful<br />

pride of being born and raised in food, Bahadır Abul is not alone in this journey! Like himself, his<br />

twin brother is a kitchen volunteer and has been professionally shaking pans at restaurants across<br />

America for 13 years. The culinary story of Bahadır Abul, Executive Chef of Wolfgang Puck Spago<br />

<strong>Restaurant</strong>, is on our page through the eyes of the chef.<br />

K<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

REKLAM SATIŞ PAZARLAMA<br />

REKLAM KOORDİNATÖRÜ<br />

Emir Ömer ÖCAL<br />

emir.ocal@img.com.tr<br />

0212 454 22 22<br />

TEKNIK MÜDÜR<br />

BILGI İŞLEM<br />

TOLGA ÇAKMAKLI<br />

tolga.cakmakli@img.com.tr<br />

TAYFUN AYDIN<br />

tayfun.aydin@img.com.tr<br />

İMG WEB TEAM MAIL<br />

web@img.com.tr<br />

Prof. Dr. HÜSNÜ GÜNDÜZ<br />

Doç. Dr. MURAT DOĞDUBAY<br />

ORHAN GENCELİ<br />

Türkiye Otel Yöneticileri Derneği (TUROYD)<br />

Yönetim Kurulu Üyesi<br />

GÜRKAN BOZTEPE<br />

Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı<br />

TEZER ÖNER<br />

Agon Danışmanlık / Gayrimenkul ve<br />

İşletme Yatırım Danışmanı<br />

HÜSEYİN KURT<br />

Uluslararası MICE Endüstrisi Derneği<br />

Başkanı<br />

AYDIN DEMIR<br />

Yeditepe Üniversitesi Gastronmi Mutfak<br />

Sanatları Chef Ögretim Görevlisi/<br />

The Maestro <strong>Hotel</strong> Executive Chef<br />

website<br />

www.hotelrestaurantmagazine.com<br />

e-mail<br />

info@img.com.tr<br />

CTP - BASKI<br />

İRTİBAT BÜROLARIMIZ<br />

ADRES<br />

İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL<br />

Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94<br />

www.ihlasmatbaacilik.com<br />

BURSA +90.224 211 44 50-51<br />

KONYA +90.332 238 10 71<br />

İSTMAG<br />

Magazin Gazetecilik Yayıncılık<br />

İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.<br />

İHLAS MEDIA CENTER<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi<br />

No: 11 Medya Blok Kat: 1<br />

34197 Yenibosna / İstanbul / Turkey<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Faks: 0212 454 22 93<br />

hotel & restaurant hi-tech dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. hotel & restaurant hi-tech dergisinin bütün yayın hakları<br />

İSTMAG Magazin Gazetecilik Yayıncılık İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ne aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan hotel & restaurant hi-tech dergisi ayda bir yayınlanır. ISSN:1305-1792


Emmy<br />

24 Parça<br />

Bambu Yemek Takımı<br />

Dünyada<br />

ve<br />

Türkiye'de tek!<br />

www.bambumstore.com


Bu sayımızda<br />

antre<br />

16 Sektörden kısa haberler<br />

gündem<br />

28 İşte Türkiye’nin 2022 otel<br />

doluluk karnesi<br />

30 Çakay: Turistleri kaptırmamak<br />

için daha fazla kalifiye insan<br />

yetiştirmeliyiz<br />

20<br />

32 Öner: Depremden sonra hiçbir<br />

şey eskisi gibi olmayacak<br />

38 Turizmciler devlet yetkililerine<br />

seslendi: Ne olur bizi<br />

kullanın, destek alın<br />

40 İşsizlik rakamları açıklandı<br />

60 56<br />

42 Yabancılara konut satışı azaldı<br />

44 Çetin: Restoranların birçoğu<br />

deprem yönetmeliğine uygun<br />

değil<br />

46 TÜROFED depremzedelere 50<br />

bin yatak tahsis etti<br />

48 ASSİM’den Antalya için<br />

alternatif barınma önerisi<br />

50 Konut almadan önce bu 15<br />

kurala dikkat edin<br />

42<br />

58


gastro aktüel<br />

92 Gastronomi sektöründen<br />

haberler<br />

fuar<br />

98 Türk HoReCa sektörü<br />

Ambiente’ye çıkarma yaptı<br />

102 HANNOVER MESSE<br />

76’ncısını düzenleyecek<br />

yeni mekan<br />

yeni yatırımlar<br />

56 The Ritz-Carlton, Bakü açıldı<br />

58 Dedeman Kayseri hizmete<br />

girdi<br />

iş’te kadın<br />

60 Ergin: Beni en mutlu ve<br />

başarılı hissettiren meslek,<br />

otelcilik<br />

marka<br />

72<br />

66 RATIONAL 1 milyar euro grup<br />

cirosuna ulaştı<br />

68 Cargill’den profesyonel<br />

mutfaklar için yepyeni inovatif<br />

bir marka: PROVERSE<br />

70 İtalyan HLF kahve<br />

makinelerini Türkiye’de<br />

Sorcan Teknik Danışmanlık<br />

Hizmetleri temsil edecek<br />

şefin gözünden<br />

72 Abul: Tavsiye de olsa Michelin<br />

listesinde olmak güzel<br />

gastro güncel<br />

78 Türkiye'nin duyarlı şefleri<br />

depremzedeler için tek kepçe<br />

oldu<br />

80 Dünya bulut mutfak pazarı<br />

nereye koşuyor?<br />

82 Marex Foood, deniz ürünleri<br />

krallığını tescilledi<br />

84 Tartıcı: Gastronomik<br />

mirasımızı sürdürülebilirlikle<br />

enkazdan çıkarabiliriz<br />

86 Gastronomi köprüsü kurdular<br />

88 <strong>2023</strong>’de en çok konuşulacak<br />

beslenme trendi<br />

gastro etkinlik<br />

78<br />

90 Nadir Gastronomi Platformu<br />

açıldı<br />

104 113. yılında 113 şube<br />

hedefliyor<br />

dekorasyon<br />

106 Türkiye’nin İlk Moxy Oteli’ne<br />

Designist imzası<br />

horeca teknolojileri<br />

108 Kafe ve restoranların açık<br />

alanlarındaki doğal sıcaklık<br />

110 HoReCa teknoloji ve<br />

sistemleri<br />

110<br />

www.hotelrestaurantmagazine.com


KUTUNUN<br />

DIŞINDA<br />

DÜŞÜN<br />

THINK<br />

OUTSIDE<br />

THE BOX<br />

www.konoven.com


Türkiye için çalısıyor, Dünya için üriyoruz.<br />

www.tuluporselen.com.tr kurumsal.tuluporselen.com.tr<br />

0 274 266 25 56 Kütahya / Türkiye


Türkiye için çalısıyor, Dünya için üriyoruz.<br />

www.tuluporselen.com.tr kurumsal.tuluporselen.com.tr<br />

0 274 266 25 56 Kütahya / Türkiye


16<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

Bentour’a<br />

üçüncülük<br />

ödülü<br />

antre<br />

Touristik Aktuel<br />

tarafından<br />

gerçekleşen ve<br />

Almanya’da yapılan<br />

araştırmalar sonucu<br />

verilen Globus Night<br />

ödül töreninde<br />

Bentour en iyi tur<br />

operatörleri arasında<br />

üçüncülük kazandı.<br />

Ödül törenine Bentour<br />

Reisen CEO’su Deniz Uğur<br />

ve Bentour Almanya Genel<br />

Müdürü Songül Göktaş<br />

Rosati birlikte katıldı. Uğur, ödülle ilgili duygularını şöyle paylaştı:<br />

“Ortaklarımız tarafından ilk 3 arasında gösterilmekten büyük<br />

memnuniyet duyuyoruz ve oylarıyla seyahat acentesi hizmetindeki<br />

çabalarımızı onurlandıran herkese yürekten teşekkür ediyoruz”.<br />

Göktaş-Rosati ise, “Globus Gecesi’nde ‘En İyi Seyahat Acentesi<br />

Hizmeti Veren Paket Tur Operatörü’ kategorisinde kazananlar<br />

podyumunda yer almak Bentour için hem bir teşvik hem de bir<br />

taahhüttür. Ne de olsa bu alanda tüm ekip yıllardır büyük bir çaba ile<br />

emek sarf ediyor. Birbirimizle adil ilişkiler kurma kültüründen, yeni<br />

hizmet portalı MyBentour.com'un lansmanına, kendi çağrı merkezine<br />

sahip, Bentour Partner Programına ve çok çeşitli canlı etkinlik ve<br />

teşviklere kadar, seyahat acentesi ortaklarıyla diyalog halinde olmak<br />

Bentour'un en önemli önceliğidir ve öyle de kalacak,” diye konuştu.<br />

Third prize to Bentour<br />

Bentour won the third place among the best tour<br />

operators at the Globus Night award ceremony held<br />

by Touristik Aktuel and given as a result of research<br />

conducted in Germany.<br />

Bentour Reisen CEO Deniz Uğur and Bentour Germany General<br />

Manager Songül Göktaş Rosati attended the award ceremony together.<br />

Uğur shared his feelings about the award as follows: “We are delighted<br />

to be ranked among the top-3 by our partners, and a heartfelt thank<br />

you to everyone who has voted to honor our efforts in travel agency<br />

service”. Göktaş-Rosati, on the other hand, said, “Being on the podium<br />

of the winners in the category of 'Best Travel Agency Service Package<br />

Tour Operator' at the Globus Night is both an encouragement and a<br />

commitment for Bentour. After all, the whole team has been working<br />

hard for years in this field. From the culture of building fair dealings<br />

with each other to the launch of the new service portal MyBentour.<br />

com, to the Bentour Partner Program with its own call center, and to<br />

a wide variety of live events and incentives, dialogue with travel agency<br />

partners is and will remain Bentour's top priority.”<br />

Prontotour, Mısır’a charter<br />

uçuşları başlattı<br />

12 yılın ardından<br />

Mısır’a charter<br />

uçuşlarını başlatan<br />

Prontotour, ilk<br />

uçuşunu 21<br />

Ocak’ta İstanbul<br />

Havalimanı’ndan<br />

gerçekleştirdi.<br />

Mısır’a başlattıkları charter<br />

uçuşların büyük talep<br />

gördüğünü belirten Prontotour<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Ali<br />

Onaran, “Uzun yıllar Mısır’a<br />

çeşitli nedenlerle kitle turları<br />

yapılamadı. Prontotour’un misafir beklenti anketleri biriken talebi<br />

bize gösteriyordu. Pandemiden sonra Mısır tur paketlerini hızla<br />

çeşitlendirdik ve yüksek satış rakamlarına ulaştık. İlgiyi görünce<br />

kendi uçuşlarımızı planlamak istedik ve bu yıl 21 Ocak itibariyle ilk<br />

charter uçuşumuzu başlattık. Yurt dışı turlarda tartışmasız yılın<br />

gözdesi Mısır olacak. <strong>2023</strong> yılı içinde 20 bin seyahatseveri Mısır’a<br />

götürmeyi hedefliyoruz. Kültürel birikimi ve farklı lezzetleriyle<br />

Mısır’ın keşfedilecek çok yönü var. Başta Rixos olmak üzere yerli otel<br />

markalarımız Türk misafirperverliğini yansıtıyor; burada ailenizle<br />

Akdeniz’de aynı profildeki başka bir otelden çok daha uygun fiyata<br />

yaz tatili yapabilirsiniz. Sharm el Sheikh vizesiz ve yılın birçok ayı<br />

denize girebilme olanağı sağlıyor. Şunu da belirtmeliyim ki charter<br />

seferlerimiz tarifeli seferlere göre misafirlerimize uçuş yorgunluğu<br />

yaşatmayacak saatlerde kalkışlarını yapıyor. Tüm seyahat severleri<br />

Prontotour kalitesiyle bu yıl Mısır’ı keşfetmeye davet ediyoruz” dedi.<br />

Prontotour launches charter<br />

flights to Egypt<br />

Prontotour, which started charter flights to Egypt<br />

after 12 years, made its first flight from Istanbul<br />

Airport on January 21.<br />

Stating that the charter flights they started to Egypt were in great<br />

demand, Prontotour Chairman Ali Onaran said, “For many years,<br />

mass tours could not be made to Egypt for various reasons.<br />

Prontotour's guest expectation surveys showed us the accumulated<br />

demand. After the pandemic, we quickly diversified Egypt tour<br />

packages and achieved high sales figures. Seeing the interest,<br />

we wanted to plan our own flights and as of January 21 this year,<br />

we launched our first charter flight. Egypt will be the undisputed<br />

favorite of the year in international tours. We aim to take 20 thousand<br />

travelers to Egypt in <strong>2023</strong>. With its cultural background and different<br />

flavors, Egypt has many aspects to explore. Our domestic hotel<br />

brands, especially Rixos, reflect Turkish hospitality; Here, you can<br />

have a summer vacation with your family in the Mediterranean at a<br />

much more affordable price than in another hotel of the same profile.<br />

Sharm el Sheikh is visa free and provides the opportunity to swim<br />

many months of the year. I should also mention that our charter<br />

flights take off at times that will not cause flight fatigue to our guests<br />

compared to scheduled flights. We invite all travel lovers to explore<br />

Egypt this year with the quality of Prontotour.”


18<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

Cosmos Theatre açıldı<br />

Sanat, eğlence ve gurme gastronomi<br />

kültürünü kusursuz bir şekilde<br />

harmanlayan Türkiye’nin yeni nesil<br />

gösteri merkezi Cosmos Theatre,<br />

Antalya’da kapılarını açtı.<br />

Dijital ve görsel sanatın buluştuğu sıra dışı<br />

atmosferi, VIP locaları, son teknoloji donanımı ve<br />

ışıltılı sahnesi ile evrenin sınırlarını aşan kozmik<br />

bir yolculuğa davetlisiniz. Ünlü Fransız şefler ve<br />

uzman miksologların imza attığı fire dining konsepti,<br />

muhteşem dekorasyonu ve 3D projeksiyon sistemi<br />

beş duyunuzu da etkisi altına alacak. Antalya şehrinin<br />

göz bebeği Nirvana Cosmopolitan bünyesinde yer<br />

alan Cosmos Theatre birbirinden ünlü yerli ve yabancı<br />

sanatçıların konserlerine, tematik etkinliklerine ve<br />

sürpriz organizasyonlarına ev sahipliği yapıyor.<br />

Cosmos<br />

Theater opened<br />

Türkiye's new<br />

generation show<br />

center Cosmos<br />

Theatre, which blends<br />

art, entertainment and<br />

gourmet gastronomy<br />

culture, opened its doors in<br />

Antalya.<br />

You are invited to a cosmic journey that<br />

goes beyond the limits of the universe with<br />

its extraordinary atmosphere where digital<br />

and visual art meet, VIP lounges, state-ofthe-art<br />

equipment and glittering stage. The<br />

fire dining concept signed by famous French<br />

chefs and expert mixologists, its magnificent<br />

decoration and 3D projection system will<br />

impress your five senses. Cosmos Theater,<br />

which is part of Nirvana Cosmopolitan, the<br />

apple of the eye of the city of Antalya, hosts<br />

concerts, thematic events and surprise<br />

organizations of famous local and foreign<br />

artists.<br />

İlk etap elemelerini<br />

tamamladı<br />

Golf sporunun dünya çapında<br />

faaliyet gösteren prestijli<br />

oluşumlarından Legends Tour<br />

Qualifying School <strong>2023</strong> ilk etap<br />

elemeleri Gloria <strong>Hotel</strong>s &<br />

Resorts’de gerçekleşti.<br />

Gloria <strong>Hotel</strong>s & Resorts’ün ev sahipliğinde<br />

gerçekleşen Legends Tour Qualifying School<br />

<strong>2023</strong> ilk etap elemeleri gerçekleşti. Turnuvanın<br />

ikinci etabına katılmaya hak kazanan<br />

finalistlerin de belli olduğu turnuvanın ilk<br />

etabına ilgi büyüktü. 20 ülkeden 82 sporcunun<br />

katıldığı 36 delikli ilk etap elemelerinde finale<br />

kalan 5 finalist; Keith Horne, Sean Whiffin,<br />

Greig Hutcheon, Lionel Alexandre ve Gustavo<br />

Acosta oldu. Finale kalan oyuncular, 20-<br />

23 Ocak tarihleri arasında gerçekleşen 72<br />

delikli final etabına katılmaya hak kazandı.<br />

Legends Tour Qualifying School <strong>2023</strong> ilk etap<br />

finalistleri aynı zamanda Pádraig Harrington,<br />

Ernie Els, Darren Clarke, Paul Lawrie, Colin<br />

Montgomerie ve Paul McGinley gibi golfün en<br />

iyileriyle birlikte oynama fırsatı da elde etti.<br />

Finalistler gösterdikleri performansla para<br />

ödüllerinin yanı sıra, aynı zamanda Legends<br />

Tour Season turnuvalarına 1 yıl boyunca<br />

ücretsiz katılım hakkının da sahibi oldular.<br />

Gloria Golf Club’ın muhteşem sahalarında<br />

gerçekleşen turnuva heyecan dolu anların yanı<br />

sıra golf severlere unutulmaz bir golf deneyimi<br />

yaşattı.<br />

Legends Tour Qualifying School completed<br />

the first stage qualifiers<br />

Legends Tour Qualifying School <strong>2023</strong>,<br />

one of the prestigious formations of<br />

golf sport operating around the world,<br />

took place at Gloria <strong>Hotel</strong>s & Resorts.<br />

The first stage of the Legends Tour Qualifying<br />

School <strong>2023</strong>, hosted by Gloria <strong>Hotel</strong>s & Resorts,<br />

was held. There was great interest in the first<br />

stage of the tournament, where the finalists who<br />

qualified for the second stage of the tournament<br />

were also announced. 5 finalists who made it to<br />

the finals in the 36-hole first stage qualifiers, in<br />

which 82 athletes from 20 countries participated<br />

have been Keith Horne, Sean Whiffin, Greig<br />

Hutcheon, Lionel Alexandre and Gustavo<br />

Acosta. The players who made it to the finals<br />

qualified to participate in the 72-hole final stage,<br />

which took place between 20-23 January. The<br />

players who made it to the finals qualified to<br />

participate in the 72-hole final stage, which took<br />

place between 20-23 January. The Legends<br />

Tour Qualifying School <strong>2023</strong> first stage finalists<br />

also had the opportunity to play alongside golf's<br />

bests including Pádraig Harrington, Ernie Els,<br />

Darren Clarke, Paul Lawrie, Colin Montgomerie<br />

and Paul McGinley. In addition to the cash<br />

prizes for their performance, the finalists also<br />

won the right to participate in the Legends<br />

Tour Season tournaments for 1 year free of<br />

charge. The tournament, which took place on<br />

the magnificent courses of Gloria Golf Club,<br />

provided an unforgettable golf experience to<br />

golf lovers as well as exciting moments.


Sofralarınızın Vazgeçilmezi<br />

PATARA<br />

DecoBoutique<br />

Karaağaç OSB Mahallesi 101. Cadde No:6/2<br />

59510 Kapaklı - Tekirdağ Tlf: 0282 758 26 44<br />

www.kulsan.com.tr<br />

kulsanprofesyonel<br />

kulsanprofesyonel


20<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

Sağlık turizminde köprü olacak<br />

Türkiye ve Almanya arasındaki sağlık turizmi hareketinde<br />

köprü olmayı hedefleyen COOP TRR, Berlin’de ilki<br />

gerçekleştirilen Health Tourism Expo’ya katılarak yeni iş<br />

birlikleri için önemli adımlar attı.<br />

Sağlık turizmi alanında Türkiye ve Almanya arasında yeni bağlantılar kurmak<br />

ve iş birliklerini güçlendirmek amacıyla 16-17 Ocak tarihlerinde Berlin’de<br />

düzenlenen Sağlık Turizmi Fuarı - Health Tourism Expo’ya katılan Avrupa<br />

Türk Seyahat Acenteleri Birliği (COOP TRR), çeşitli toplantılarda sağlık<br />

turizmiyle ilgili görüşlerini paylaştı. <strong>2023</strong>’ün sağlık turizmi paketlerinin<br />

revaçta olacağı bir yıl olacağını savunan COOP TRR Ceo'su Cumhur Sefer,<br />

“Almanya’dan Türkiye’ye yönelik sağlık turizmi talepleri en çok sağlık<br />

sigortası kapsamında olmayan, göz ve diş tedavileri ile estetik amaçlı<br />

operasyonların yanı sıra kaplıca ve termal sağlık hizmetleri gibi ücretini<br />

hastanın kendisinin üstleneceği paketleri içeriyor. Türkiye, bu alanlarda<br />

Almanya’ya göre çok daha ileri seviyede ve fiyatlar da makul. En iyi ve<br />

doğru tedavileri uygulayan, hasta takibinde güvenilir olan sağlık merkezleri<br />

ile çalışacağız. Doğru bir iletişimle kurulacak, karşılıklı güvene dayalı iş<br />

ortaklıkları ile sağlık turizminde çok önemli başarılara imza atabiliriz. Türkiye<br />

ve Almanya arasındaki sağlık turizmi hareketinde köprü olmaya hazırız" diye<br />

konuştu.<br />

To be a bridge in health tourism<br />

Aiming to be a bridge in the health tourism movement<br />

between Türkiye and Germany, COOP TRR participated<br />

in the Health Tourism Expo, the first edition of which<br />

was held in Berlin, and took important steps for new<br />

collaborations.<br />

The European Union of Turkish Travel Agencies (COOP TRR), which<br />

participated in the Health Tourism Fair - Health Tourism Expo held in Berlin<br />

on January 16-17, in order to establish new connections and strengthen<br />

cooperation between Türkiye and Germany in the field of health tourism,<br />

shared its views on health tourism at various meetings. shared. Defending<br />

that <strong>2023</strong> will be a year in which health tourism packages will be popular,<br />

COOP TRR CEO Cumhur Sefer said, “Health tourism demands from Germany<br />

to Türkiye are mostly not covered by health insurance, as well as eye and<br />

dental treatments and aesthetic operations, as well as spas and spas. It<br />

includes packages such as thermal health services, which the patient will pay<br />

for himself. Türkiye is much more advanced than Germany in these areas and<br />

prices are reasonable. We will work with health centers that apply the best<br />

and correct treatments and are reliable in patient follow-up. We can achieve<br />

very important successes in health tourism with business partnerships based<br />

on mutual trust, which will be established with correct communication. We<br />

are ready to be a bridge in the health tourism movement between Türkiye<br />

and Germany," he said.<br />

İstanbul’un En İyi Yeni Butik<br />

Oteli olarak Forbes’da<br />

The Wall Street Journal, Condé Nast Traveler<br />

ve Places Of Juma gibi prestijli yayınların<br />

ardından son olarak Forbes’da İstanbul’un En<br />

İyi Yeni Butik Oteli olarak yer aldı.<br />

İstanbul’un kalbinde<br />

tüm tarihe tanıklık<br />

etmiş, şık atmosfer<br />

ve zarafet yaklaşımını<br />

misafirlerine<br />

sofistike bir<br />

konaklama deneyimi<br />

ile sunan Ecole<br />

St. Pierre <strong>Hotel</strong><br />

açıldığı günden<br />

itibaren şehrin en<br />

gözde adreslerinden<br />

biri haline geldi.<br />

Kuruluşunun<br />

üzerinden bir yıl bile<br />

geçmeden The Wall<br />

Street Journal'da<br />

"En çok tercih<br />

edilen lüks turistik<br />

destinasyonlar"<br />

listesinde ismini<br />

geçiren otel,<br />

şehrin kalbindeki<br />

konumuyla hem<br />

izole hem de güvenilir bir konaklama deneyimini misafirlerine<br />

vadediyor. Condé Nast Traveller'da ise, İstanbul’ un "En sevilen<br />

otelleri" listesinin başında gelen butik otel, Places of Juma "En<br />

özgün oteller" listesine de ilk sıralardan girdi. Son olarak da<br />

dünya basınının en saygın yayınlardan biri olan Forbes dergisi,<br />

Ecole St Pierre <strong>Hotel</strong>’i “İstanbul’un En İyi Yeni Butik Oteli”<br />

olarak nitelendirdi.<br />

In Forbes as Istanbul's Best New<br />

Boutique <strong>Hotel</strong><br />

After prestigious publications such as The Wall<br />

Street Journal, Condé Nast Traveler and Places Of<br />

Juma, it was finally listed as Istanbul's Best New<br />

Boutique <strong>Hotel</strong> in Forbes.<br />

The hotel, which has been listed in The Wall Street Journal's<br />

"Most preferred luxury touristic destinations" list less than a year<br />

after its establishment, promises its guests both an isolated and<br />

reliable accommodation experience with its location in the heart<br />

of the city. In Condé Nast Traveler, the boutique hotel, which is<br />

at the top of the list of "The most loved hotels" of Istanbul, also<br />

entered the list of "The most original hotels" in Places of Juma.<br />

Finally, Forbes magazine, one of the most respected publications<br />

of the world press, described Ecole St Pierre <strong>Hotel</strong> as "Istanbul's<br />

Best New Boutique <strong>Hotel</strong>".


Sofralarınızın Vazgeçilmezi<br />

HAVANA<br />

DecoBoutique<br />

Karaağaç OSB Mahallesi 101. Cadde No:6/2<br />

59510 Kapaklı - Tekirdağ Tlf: 0282 758 26 44<br />

www.kulsan.com.tr<br />

kulsanprofesyonel<br />

kulsanprofesyonel


22<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

Turizmcilerin popüler<br />

destinasyonu: Bulut<br />

Bulut tabanlı sistemlerin turizm hizmetlerini çok<br />

kanallı hale getirerek bağımsızlaştırdığını belirten HMS<br />

Otel Programı Kurucusu Nurettin Sezer, sektöre dair<br />

değerlendirmede bulundu.<br />

Günümüzde tüketici<br />

alışkanlıklarının dijital<br />

kanallara kaymasının<br />

turizm sektörünün de<br />

dijitalleşerek hizmetlerini<br />

kişiselleştirilebilir kılmasını<br />

kaçınılmaz hale getirdiğini<br />

belirten Nurettin Sezer,<br />

“Öyle ki operasyon<br />

süreçleri ve müşteri<br />

ilişkilerinde otomasyon<br />

sistemlerini benimsemek,<br />

hem müşterilerin bireysel<br />

ihtiyaçlarını karşılamasında<br />

kolaylık sağlıyor hem de otellerin kontrol mekanizmasını geliştirerek<br />

maliyet ve yönetim kollarındaki stratejilerini dinamik tutuyor. Globaldeki<br />

gelişmelere uygun olarak sürekli geliştirdiğimiz sistemle yerel turizmin<br />

oyuncularının büyümesine ve niteliklerini artırmasına katkıda bulunuyoruz.”<br />

dedi. Sezer, Pamukkale Üniversite Teknokent bünyesindeki Ar-Ge çalışmaları<br />

sonucunda tasarladıkları otomasyonun avantajlarını şu şekilde anlattı: "Otel<br />

otomasyon sistemi ve kanal yöneticisini birleştiren HMS yazılımı ile otellerin<br />

son teknolojiyi takip etmesini sağlıyoruz. Sadece PMS (otel mülk yönetim<br />

sistemleri) alanında değil, çalıştıkları çevrimiçi kanallar için de profesyonel<br />

çözümler sunmalarına kapı aralıyoruz. Satış kanalları ile bağlantı kurarak<br />

tümünü tek bir ekrandan kontrol etmelerini destekliyoruz. HMS yazılımındaki<br />

lider konumumuzla, gelecek dönemde uluslararası pazarlarda da aktif<br />

olarak rol almayı hedefliyoruz. Globaldeki sektörel faaliyetlerin itici gücünü<br />

yeniliklerimizle birlikte inşa etmeyi planlıyoruz.”<br />

Popular destination for tourism<br />

professionals: Bulut<br />

Nurettin Sezer, Founder of HMS <strong>Hotel</strong> Program,<br />

stating that cloud-based systems have made tourism<br />

services multi-channel and made independent, made<br />

assessments about the industry.<br />

Nurettin Sezer, who stated that the shift of consumer habits to digital<br />

channels makes it inevitable for the tourism sector to digitalize and<br />

personalize its services today, said, “So much so that adopting automation<br />

systems in operation processes and customer relations not only facilitates<br />

meeting the individual needs of customers, but also improves the control<br />

mechanism of hotels, improving their strategies in cost and management<br />

branches by keeping its dynamism. We contribute to the growth and<br />

qualifications of local tourism players with the system that we constantly<br />

develop in line with global developments.” Sezer explained the advantages of<br />

the automation they designed as a result of R&D studies within Pamukkale<br />

University Technopolis as follows: "With the HMS software that combines<br />

the hotel automation system and the channel manager, we enable hotels to<br />

follow the latest technology. We enable them to offer professional solutions<br />

not only in the field of PMS (hotel property management systems), but also<br />

for the online channels they work in. By connecting with sales channels, we<br />

support them to control all of them from a single screen. With our leading<br />

position in HMS software, we aim to take an active role in international<br />

markets in the future. We plan to build the driving force of global sectoral<br />

activities together with our innovations.”<br />

<strong>Hotel</strong>Runner’dan 6,5 milyon<br />

dolarlık yatırım hamlesi<br />

Küresel konaklama ve seyahat teknolojileri<br />

platformu <strong>Hotel</strong>Runner, şirketin Seri A turunda<br />

6,5 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.<br />

Yatırım turuna,<br />

şirketin ilk<br />

yatırımcılarından<br />

212’nin yanı sıra Wix<br />

Capital, Founders<br />

Factory, Ascension<br />

Ventures, DHM<br />

ile seyahat ve<br />

teknoloji alanında<br />

kıdemli isimlerden<br />

Gerry Samuels, Melih Ödemiş, Daniel King ve Niels Gron’un<br />

oluşturduğu aynı zamanda şirketin danışma kuruluna da<br />

dahil olan bir melek yatırımcı grubu katıldı. <strong>Hotel</strong>Runner,<br />

bahse konu olan 6.5 milyon dolarlık finansmanı çevrimdışı<br />

kalmış pazarlarda varlığını güçlendirmek, turizm teknolojileri<br />

alanında yetkin yazılım geliştiricileri, dikey ve sektörel<br />

uzmanları da bünyesinde barındıran yüksek nitelikli yetenek<br />

havuzunu genişletmek ve Türkiye’den tüm dünyaya yazılım<br />

ihraç etmesini sağlayan ileri teknoloji yatırımlarını sürdürmek<br />

için kullanacak. <strong>Hotel</strong>Runner küresel büyüme planına uygun<br />

olarak, önümüzdeki aylarda Amerikalar’da kuracağı yeni ofis<br />

ve ekipleri ile konaklama sektörüne sunduğu ölçeklenebilir<br />

ve herkes için erişilebilir büyüme olanaklarını Kuzey ve Güney<br />

Amerika’da da yaygınlaştırmak niyetinde. Geçmişte ürün ve<br />

yetenek odaklı iki şirket satın alması yapan <strong>Hotel</strong>Runner, çok<br />

sayıda farklı oyuncudan oluşan ve dağınık yapıdaki seyahat<br />

teknolojisi sektörünü kendi çatısı altında birleştirme hedefiyle<br />

farklı pazarlarda yeni satın almalar yapmaya da devam edecek.<br />

$6.5 million investment by<br />

<strong>Hotel</strong>Runner<br />

Global accommodation and travel technologies<br />

platform <strong>Hotel</strong>Runner announced that the company<br />

has received a $6.5 million investment in its Series<br />

A round.<br />

In addition to 212 of the company's first investors, Wix Capital,<br />

Founders Factory, Ascension Ventures, DHM and senior names<br />

in travel and technology Gerry Samuels, Melih Ödemiş, Daniel<br />

King and Niels Gron are also included in the company's advisory<br />

board, an angel investor group also joined. <strong>Hotel</strong>Runner will<br />

use the aforementioned $6.5 million financing to strengthen its<br />

presence in offline markets, to expand its highly qualified talent<br />

pool, which includes software developers who are competent<br />

in tourism technologies, vertical and sectoral experts, and to<br />

continue its advanced technology investments that enable it to<br />

export software from Türkiye to the whole world. In line with its<br />

global growth plan, <strong>Hotel</strong>Runner intends to expand its scalable<br />

and accessible growth opportunities to the hospitality industry<br />

in North and South America, with new offices and teams to be<br />

established in the Americas in the coming months. <strong>Hotel</strong>Runner,<br />

which has made two product and talent-focused acquisitions<br />

in the past, will continue to make new acquisitions in different<br />

markets with the aim of uniting the dispersed travel technology<br />

industry, which consists of many different players, under its own<br />

roof.


24<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

TÜRSAB İŞKUR ile iş<br />

birliğine gitti<br />

Seyahat acentalarına nitelikli personel<br />

kazandırmak amacıyla çalışmalarını<br />

sürdüren Türkiye Seyahat Acentaları<br />

Birliği (TÜRSAB), İŞKUR ile iş birliğine<br />

gitti. İŞKUR’un İşbaşı Eğitim Programı’na<br />

katılan acentalar, 3 ay maaş ve genel<br />

sağlık sigortası desteği alabilecek.<br />

İmza töreninde konuşan TÜRSAB Başkan Yardımcısı<br />

Hasan Eker, iş birliğiyle ilgili şöyle konuştu: “Seyahat<br />

acentalarında en önemli gider kalemini personel<br />

maaşları oluşturuyor. Bu tür teşviklerle bu giderleri<br />

azalttığınızda acentalarımız da nefes alıyor. Bu iş<br />

birliğini nasıl daha fazla geliştiririz diye aylardır<br />

çalışıyoruz. İŞKUR’un işverenlere yönelik mevcut<br />

programlarını ve teşviklerini acentalarımız yeterince<br />

bilmiyor. Bu alan için piyasada danışmanlara ihtiyaç<br />

varmış gibi bir algı mevcut. Ama böyle bir ihtiyaç<br />

yok. İŞKUR’un danışmanları bu konuda seyahat<br />

acentalarımıza her türlü desteği verecek. Bu<br />

programlara ve teşviklerin duyurulması hususunda<br />

TÜRSAB TV de destek sunacak.” Acentaların devletten<br />

beklentilerine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan<br />

Eker, şöyle devam etti: “Turizm sektörünün önemi<br />

konusunda herkes hemfikir. Turizm, bugün 1.2<br />

milyonun üzerinde kişiye doğrudan istihdam sağlıyor.<br />

Cari açığı kapatan bir sektörüz. Ama devletin verdiği<br />

teşviklerden yararlanamıyoruz. Bize teşvik vermek<br />

yerine tam tersi üzerimizdeki yük artırılıyor. Son olarak<br />

Konaklama Vergisi, TGA katkısı ödemeye başladık.<br />

Biz birlik olarak acentalara destek bekliyoruz. Bugün<br />

ülkemizde ihracat yapanlara teşvik veriliyor ama<br />

turizme verilmiyor. İhracatçılara saygımız sonsuz<br />

ancak yapılan ihracatın yüzde 80’i ithalata dayalı. Ama<br />

turizmde elde edilen dövizin tamamı ülkemizde kalıyor.”<br />

Deprem Türkiye’de<br />

23 oteli yıktı<br />

Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve ülkemizin 11<br />

ilini etkileyen deprem felaketinde 23 otelin yıkıldığı<br />

bildirildi. Adıyaman’da 6, Gaziantep’te 1, Hatay’da 6,<br />

Kahramanmaraş’ta 4 ve Malatya’da 6 otelin yıkıldığı<br />

kaydedildi.<br />

Depremde yıkılan otellerin şehir şehir<br />

isimleri şöyle: Adıyaman-Grand İsias<br />

Otel, Bozdoğan Otel, Grant İskender<br />

Otel, Arsemes Otel, Ünal Otel, Yolaç Otel.<br />

Kahramanmaraş- Saffron Otel, Kazancı Otel,<br />

Arıkan Otel, Otel Burcu. Hatay- Güney Otel,<br />

Divan Otel, Savon Otel, Özhan Otel, Arsuz<br />

Otel, Alice Otel (Reyhanlı) ve çok sayıda butik<br />

otel. Gaziantep- Nurdağı Otel. Malatya-<br />

Avşar Otel, Kırçuval Otel, Büyük Otel, Özlem<br />

Otel, Palancı Otel, Trend Garden Residence.<br />

Zeytinburnu, turizmden<br />

daha fazla pay almak istiyor<br />

TÜRSAB TV’de yayınlanan Kültür Keşifleri programının<br />

bu haftaki konuğu Zeytinburnu Belediye Başkanı<br />

Ömer Arısoy oldu. Arısoy, Özgür Ildır Öksüz ve İlham<br />

Seyyale’nin moderatörlüğünde yayınlanan programda,<br />

Zeytinburnu’nun bilinen ve bilinmeyen yönlerini anlattı.<br />

Zeytinburnu’nun İstanbul için önemine<br />

değinen Ömer Arısoy; “Biz Zeytinburnu<br />

için İstanbul’un “Cümle Kapısı”,<br />

İstanbul’un giriş kapısı diyoruz” dedi.<br />

Zeytinburnu için “Bir tarafı tarihi<br />

surlar yani kültür vadisi bir tarafı da<br />

Bakırköy olan Zeytinburnu, bana göre İstanbul’un parlayan yıldızı” diyen<br />

Arısoy, “Sevdiğimiz bir yer, biricik sevdiğimiz bir ilçemiz, memleketimiz.<br />

Ömrümüz orada geçti, geçiyor, oraya hizmet ediyoruz.” ifadelerini kullandı.<br />

Arısoy, ilçenin gastronomik zenginliğiyle ilgili olarak şu bilgileri paylaştı:<br />

“Zeytinburnu’nun yeme-içme kültürü çok zengin. Merkez Efendi’nin<br />

köftecileri meşhur. Arnavut böreğinden, Kazak mantısına aklınıza ne<br />

geliyorsa her tür, her yöreye, kültüre ait yeme mekanlarının bulunabildiği bir<br />

ilçe. O bakımdan yeme-içme kültürümüz çok zengin. Biz İstanbul’un turizm<br />

pastasından payımızı almak istiyoruz. Buraya gelen yerli veya yabancı turist<br />

pişman olmaz.”


28<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem agenda<br />

İŞTE TÜRKIYE’NIN<br />

2022 OTEL DOLULUK KARNESI<br />

Türkiye's 2022 hotel occupancy report<br />

TÜROB, 2022 yılında Türkiye genelinde otel<br />

doluluklarının bir önceki yıla göre<br />

yüzde 28 artışla ortalama yüzde 66.7 olduğunu<br />

açıkladı. İstanbul doluluklarda, Antalya oda<br />

fiyatlarında genel ortalamayı yükseltti.<br />

TÜROB announced that the average hotel<br />

occupancy rate in Türkiye in 2022 was 66.7% with<br />

an increase of 28 percent compared to the previous<br />

year. Istanbul increased the overall average in<br />

occupancy rates and Antalya in room prices.<br />

Konaklama sektöründe 2022 yılının bilançosu belli oldu. Türkiye<br />

genelinde doluluk oranları Aralık 2022’de gerilerken, yıl<br />

genelinde ise dikkat çeken bir artışa ulaştı. Dünya çapında veri ve<br />

analiz şirketi STR'nin Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) için hazırladığı<br />

‘Aralık 2022 Ülke Performans Raporu’ sonuçlandı. TÜROB’un yaptığı<br />

açıklamaya göre, Aralık 2022’de Türkiye genelinde doluluklar yüzde<br />

4.6 düşerek yüzde 57.9 olurken, 2022 yılının tamamında doluluklar bir<br />

önceki yıla göre yüzde 28 artışla 66.7 yüzde olarak gerçekleşti.<br />

2022 yılında Türkiye genelinde günlük satılan oda bedeli ortalaması<br />

(ADR-Average Daily Rate) bir önceki yıla göre yüzde 43 artışla 117.6<br />

Euro; oteller açısından en önemli gelir kriteri olarak kabul edilen oda<br />

başı elde edilen gelirler ise (RevPAR) yüzde 84 artışla 78.4 Euro oldu.<br />

İstanbul 2019’u geçti<br />

İstanbul’da da Aralık 2022’de aylık bazda doluluklar Aralık 2021’e göre<br />

yüzde 3.5 düşüşle yüzde 65.9 oldu. Buna karşılık Ocak-Aralık 2022<br />

döneminde doluluk oranları bir önceki yıla göre yüzde 36.5 artışla<br />

yüzde 74.7 oldu. Pandemi öncesi yıl olan 2019 yılında bu oran yüzde<br />

73.7 olmuştu. Yani İstanbul’da pandemi öncesi doluluk oranı geçilmiş<br />

oldu. İstanbul’da günlük satılan oda bedeli ortalaması 2021 yılına<br />

göre yüzde 49 artışla 136.8 Euro oldu. 2021 yılında bu tutar 91.8 Euro<br />

olmuştu. Oteller açısından en önemli gelir kriteri olarak kabul edilen<br />

oda başı elde edilen gelirler ise (RevPAR) 102.2 Euro’ya ulaştı. 2021<br />

yılında bu tutar 50.2 Euro olmuştu.<br />

Antalya, Anadolu ve Avrupa<br />

Antalya’da Ocak – Aralık 2022 döneminde doluluklar yüzde 22 artışla<br />

yüzde 62.3’e, ortalama günlük satılan oda bedeli yüzde 20 artışla<br />

144.1 Euro’ya, oda başı elde edilen gelir yüzde 46 artışla 89.7 Euro’ya<br />

yükseldi. Aynı dönemde İstanbul ve Antalya dışındaki Anadolu otelleri<br />

ortalaması ise doluluklarda yüzde 53.8, günlük satılan oda bedelinde<br />

47.3 Euro, oda başı elde edilen gelirlerde 25.4 Euro olarak gerçekleşti.<br />

2022 yılında Avrupa destinasyonları doluluk ortalaması ise yüzde 64.6,<br />

oda bedeli 132.3 Euro, oda başı gelirler ise 85.4 Euro olarak tespit<br />

edildi.<br />

Not: İstanbul, Antalya, Ankara ve Anadolu verilerinde ağırlıklı olarak<br />

uluslararası 5 yıldızlı zincir oteller kaynak olarak kullanılmıştır.<br />

Şehirlerdeki yerel işletmeler için söz konusu veriler önemli oranda<br />

farklılık gösterebileceğinden geçerli değildir.<br />

The balance sheet of 2022 in the accommodation sector has been<br />

announced. While the occupancy rates in Türkiye decreased in<br />

December 2022, it reached a remarkable increase throughout the<br />

year. The 'December 2022 Country Performance Report' prepared<br />

by the worldwide data and analysis company STR for the Turkish<br />

<strong>Hotel</strong>iers Association (TÜROB) has been concluded. According to<br />

the statement made by TÜROB, while the occupancy rates in Türkiye<br />

decreased by 4.6 percent and became 57.9 percent in December 2022,<br />

the occupancy rates in the whole of 2022 increased by 28 percent<br />

compared to the previous year and amounted to 66.7 percent.<br />

In 2022, the average daily price of rooms sold in Türkiye (ADR-Average<br />

Daily Rate) is 117.6 Euros, with an increase of 43 percent compared to<br />

the previous year; Revenues per room (RevPAR), which is considered<br />

the most important revenue criterion for hotels, increased by 84<br />

percent to 78.4 Euros.<br />

Istanbul overtook 2019<br />

In Istanbul, monthly occupancy rates in December 2022 decreased by<br />

3.5 percent compared to December 2021 and became 65.9 percent. On<br />

the other hand, occupancy rates in the January-December 2022 period<br />

increased by 36.5 percent compared to the previous year and became<br />

74.7 percent. In 2019, the year before the pandemic, this rate was 73.7<br />

percent. In other words, the pre-pandemic occupancy rate in Istanbul<br />

has been exceeded. The average price of rooms sold per day in<br />

Istanbul increased by 49 percent compared to 2021 and became 136.8<br />

Euros. In 2021, this amount was 91.8 Euros. The revenues per room<br />

(RevPAR), which is considered the most important revenue criterion<br />

for hotels, reached 102.2 Euros. In 2021, this amount was 50.2 Euros.<br />

Antalya, Anatolia and Europe<br />

In the January-December 2022 period in Antalya, occupancy rates<br />

increased by 22 percent to 62.3 percent, the average daily price of<br />

rooms sold increased by 20 percent to 144.1 Euros, and the income<br />

per room increased by 46 percent to 89.7 Euros. In the same period,<br />

the average of Anatolian hotels outside Istanbul and Antalya was 53.8<br />

percent in occupancy, 47.3 Euros in daily room sales, and 25.4 Euros in<br />

revenue per room. In 2022, the average occupancy rate for European<br />

destinations was 64.6 percent, the room price was 132.3 Euros, and<br />

the income per room was 85.4 Euros.<br />

Note: In the data of Istanbul, Antalya, Ankara and Anatolia, mostly<br />

international 5-star chain hotels were used as the source. For local<br />

businesses in cities, these data are not applicable as they may differ<br />

significantly.


Contour


30<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

ERHAN ÇAKAY<br />

“TURISTLERI KAPTIRMAMAK IÇIN DAHA<br />

FAZLA KALIFIYE INSAN YETIŞTIRMELIYIZ”<br />

Cari açığın ilacı olan bacasız sanayi turizm sektöründe sürdürülebilirliğin çok önemli<br />

olduğunun altını çizen Akgün İstanbul <strong>Hotel</strong> Genel Müdürü Erhan Çakay, sektörün en<br />

büyük sorunlarından birisinin kalifiye personel açığı olduğuna vurgu yaparak,<br />

kalifiye insan kaynağı yetiştirilmezse, turistlerin başka destinasyonlara<br />

kaptırılabileceğine dikkatleri çekti.<br />

Haber: Gönül Yıldırım<br />

Cumhuriyetimizin 100. yılı olan <strong>2023</strong>’te<br />

Türkiye’ye en çok döviz kazandıran<br />

turizmin hedefleri büyük! Ülke olarak<br />

yaptığımız her 100 liralık ihracatın 65 doları<br />

ithalata giderken, turizmde dışa bağımlılık<br />

oranı binde 4-5 civarında gerçekleşiyor.<br />

Turizm sektörü, net döviz kazandırması, 54<br />

alt sektörü (gıda, enerji, tekstil, ulaştırma,<br />

inşaat vb.) doğrudan etkilemesi, istihdam<br />

oluşturması, istihdamı ülke geneline yayması<br />

ve ülkeler arası dostluğu pekiştirmesiyle<br />

Türkiye ekonomisine büyük katkıda<br />

bulunuyor.<br />

Ülkemizde 2022 sonu itibariyle konaklama<br />

tesisi 21 bin 100’ü, yatak sayısı ise 1,9<br />

milyonu geçti. Pandeminin ardından<br />

geçtiğimiz yıl 51 milyon turist ve 46 milyar<br />

dolar gelir elde eden turizm sektörü, bu yıl<br />

rekor kırmaya hazırlanıyor. Cumhuriyetimizin<br />

100. yılı olan <strong>2023</strong>’te 60 milyon turist ve 56<br />

milyar dolar dövizin gelmesi planlanıyor.<br />

Dünya turizminde süper ligde olan Türkiye’ye,<br />

2028 yılında ise 90 milyon turistin gelmesi<br />

öngörülüyor.<br />

Cari açığın ilacı olan bacasız sanayi turizm<br />

sektöründe sürdürülebilirliğin çok önemli<br />

olduğunun altını çizen Akgün İstanbul <strong>Hotel</strong><br />

Genel Müdürü Erhan Çakay, sektörün<br />

en büyük sorunlarından birisinin kalifiye<br />

personel açığı olduğuna vurgu yaparak,<br />

kalifiye insan kaynağı yetiştirilmezse,<br />

turistlerin başka destinasyonlara<br />

kaptırılabileceğine dikkatleri çekti. Turizmde<br />

nitelikli insan kaynağı sorununun bir an<br />

önce çözülmesi gerektiğine işaret eden<br />

Çakay, “Cumhuriyetimizin 100. yılı olan <strong>2023</strong><br />

turizmde rekorların kırılacağı bir yıl olacak.<br />

Amerika’dan Avrupa’ya Uzakdoğu’dan<br />

Ortadoğu’ya kadar dünyanın her yerinden<br />

aylar öncesine rezervasyonlar almaya devam<br />

ediyoruz. Ancak, sektörümüzde ciddi bir<br />

kalifiye personel açığı da bulunuyor. Bu sorun<br />

bir an önce çözüme kavuşmaz ise, ülkemize<br />

gelen turistleri, rakip destinasyonlara<br />

kaptırabiliriz.” dedi.<br />

“Hizmet sektöründeyiz, kaliteyi<br />

korumalıyız”<br />

Geçtiğimiz yılın sonu itibariyle ülkemizde<br />

konaklama tesisinin 21 bin 100’ü, yatak<br />

sayısının 1,9 milyonu geçtiğini hatırlatan<br />

Çakay, hizmet sektörü olan turizmde, hizmet<br />

kalitesinin korunması gerektiğini anlatarak<br />

şunları açıkladı: “Sektörümüz pandemi<br />

döneminde insan kaynağı açısından ciddi<br />

yaralar aldı. <strong>2023</strong> yılına geldiğimizde ise, ön<br />

bürodan bankete, kat görevlisinden servis<br />

hizmetlerine kadar hemen hemen her alanda<br />

kalifiye personel bulmak neredeyse imkansız<br />

bir duruma geldi. Bilindiği gibi sektörümüz<br />

olası en küçük krizden bile anında<br />

etkilendiğinden ve bu kriz dönemlerinde de<br />

sektörden personel çıkarılması durumunda<br />

kalınması nedeniyle çalışanlar tarafından<br />

turizm tercih edilen bir sektör olmaktan<br />

çıkmaya başladı. Diğer taraftan sektörde<br />

işler iyiye gittiğinde ise nitelikli personel<br />

bulamayan oteller, farklı sektörlerden<br />

niteliksiz insanları sektörümüze dahil etmek<br />

durumunda kalabiliyor. Bu sektörümüz için<br />

ciddi bir risktir ve nitelikli insan kaynağı<br />

sorunu bir an evvel çözülmelidir. Kısaca,<br />

Türk turizminde hizmet kalitesi bakımından<br />

bir sorun yaşanırsa, ülkemize talep gösteren<br />

turistleri başka destinasyonlara kaptırma<br />

riskiyle karşı karşıya kalırız. Hizmet<br />

sektöründeyiz, hizmet kalitesini mutlaka<br />

korumalıyız.”<br />

Turizm sektörüne örnek olan Akgün İstanbul<br />

<strong>Hotel</strong> yönetiminin pandemi döneminde<br />

hiçbir insan kaynağını kaybetmeden<br />

yoluna devam ettiğini de sözlerine ekleyen<br />

Çakay, “Otelimizde uzun yıllar boyu<br />

çalışıp emekli olan çok sayıda çalışma<br />

arkadaşımız bulunuyor. Aramıza yeni katılan<br />

arkadaşlarımızın da bu motivasyonla işlerine<br />

dört elle sarıldıklarını görüyorum. Bu da<br />

oldukça memnuniyet verici.” diye konuştu.<br />

“Staj süreleri kısaldı, gençler<br />

turizmi tercih etmiyor”<br />

Üniversitelerin turizm bölümleri olmasına<br />

rağmen, bu bölümlerdeki yanlış uygulamalar<br />

nedeniyle öğrencilerin başka sektörleri tercih<br />

etmeye devam ettiğini anlatarak sözlerini<br />

sürdüren Çakay, aynı zamanda turizm<br />

meslek yüksekokullarında geçmişte altı ay<br />

olan staj sürelerinin, bir aya indirilmesinin<br />

de gençlerin turizm sektörünü tercih<br />

etmelerinin önündeki engellerden birisi<br />

olduğunu kaydetti. Sektörde nitelikli insan<br />

kaynağı bulmanın getirdiği zorluklara karşı<br />

uyarılarına devam eden deneyimli turizmci<br />

konuşmasına şöyle devam etti: “Bugün<br />

berber için kalfalık belgesi istenirken,<br />

bacasız sanayi turizm sektöründe hiçbir<br />

niteliği olmayan, yabancı dil bilmeyen<br />

kişiler istihdam edilmek zorunda kalınıyor.<br />

Oysa bir otelde çalışanların en az yüzde<br />

25’nin turizm eğitimine sahip insan kaynağı<br />

olması gerekirken, bu oran yüzde 10’u<br />

bile bulmuyor. Kısaca, Avrupa’dan Güney<br />

Amerika’ya kadar dünyanın her yerinden<br />

turist alan ülkemizin elde ettiği turizm<br />

gelirlerinin daha da artmasını hedefliyorsak,<br />

hizmet kalitemizi korumak adına istihdam<br />

sorununu çözecek önlemlerin bir an önce<br />

alınması zaruridir.” şeklinde konuştu.


32<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem / makale<br />

AGON Danışmanlık ve Mümessillik Hizmetleri CEO’su<br />

Tezer Öner<br />

Ne yatırım ne inşaat ne jeoloji! Artık hiçbir<br />

şey eskisi gibi olmayacak!<br />

Hiç unutmuyorum. Bundan sanırım<br />

17 sene öncesiydi… Endonezya,<br />

Tayland ve Bali kıyılarında tsunami<br />

olmuştu. Hatta konuyla alakalı bol<br />

ödüllü bir sinema filmi de yapılmıştı.<br />

Binlerce kişi yaşamını yitirmişti. O<br />

yıl bu felaketi yaşadıktan sonra çok<br />

istememe rağmen yıllarca eşimi o<br />

bölgeye götürmeyi başaramadım.<br />

Çünkü özellikle de Hollywood yapımı<br />

bir filmle de korku desteklendiği için<br />

(her ne kadar yaşanmış hikâye de<br />

olsa) eşim hiçbir şekilde bu konuda<br />

tam olarak ikna olmadı.<br />

Felaketlerin hafızalarda kalıcı<br />

etkileri vardır. Güzel bir anıyı çok<br />

çabuk unuturuz ama yaşadığımız<br />

bir felaket hiçbir zaman unutulmaz.<br />

Uzaktan şahit olsak, sadece<br />

televizyonlardan izlesek bile<br />

toplumsal ve insancıl etkileri uzun<br />

yıllar sürer.<br />

Deprem ve benzeri felaketlerin<br />

insan yaşamına olan negatif etkileri<br />

yanında elbette turizm sektörü<br />

açısından da olumsuz izleri uzun<br />

yıllar boyunca taşınacaktır. Özellikle<br />

basında fazlaca ön plana çıkarılan<br />

otel enkazları özellikle yurt dışından<br />

gelecek hassas bünyelerde haklı<br />

olarak bir çekince oluşturmuştur.<br />

Özellikle yurdumuzun büyük<br />

bölümünün deprem riski altında<br />

olduğu gerçeğini de düşünerek, bu<br />

konuda ekstra hassas önlemlere<br />

ihtiyacımızın olduğu da bir<br />

gerçektir. Türk milletinin ne kadar<br />

misafirperver olduğunu ve bu<br />

konudaki hassasiyetimizi düşünerek<br />

içinde bulunduğumuz durumu<br />

yönetmemiz de zorlaşmaktadır.<br />

Deprem kurtarma faaliyetleri için<br />

yurdumuza gelen yabancı ekiplere<br />

perişan olmuş haldeki insanlarımızın<br />

çaylarını, yiyeceklerini ikram<br />

ettiklerini fazlasıyla gözlemledik.<br />

Bu haldeyken bile misafirine bu<br />

kadar içten davranan bir toplumun<br />

misafirlerinin kılına zarar gelmesine<br />

izin vermeyeceğini düşünmek çok<br />

da zor değil. Ancak bu esnada<br />

karşımıza çıkan kayıplarla oluşan<br />

tezat hepimizi ziyadesiyle üzmekte<br />

ve hatta utandırmaktadır.<br />

Büyük otel zincirleri veya<br />

komplekslerinde inşaat<br />

hassasiyetinin üst düzeyde<br />

olduğunu mantık çerçevesinde<br />

düşünebiliyorum. Özellikle yabancı<br />

yatırımcının bu konuda daha<br />

hassas olduğunu da varsaymak<br />

mümkündür. Fakat olan, küçük ve<br />

orta işletmelerde yapılan yatırımlara<br />

olmaktadır. Yatırım maliyeti<br />

ve düşük bütçeyle maksimum<br />

kapasiteyi zorlamak adına verilen<br />

tavizler veya ihmaller hepimize çıkan<br />

acı bir faturaya dönüşmektedir.<br />

Bu sebeple hedeflerimizi koyarken<br />

ve bu hedeflere yürürken yatırıminsan<br />

- kazanç üçgeninde kenarların<br />

eşit olmasına dikkat etmek zorunda<br />

olduğumuzu söyleyebiliriz. İnsani<br />

değerlerin her ne şart olursa olsun<br />

ön planda olacağına ve millet<br />

olarak hassas değerlerimize bir<br />

zeval gelmemesine, ayağımıza taş<br />

değmemesine özen göstererek<br />

kazanç ve yatırım dengelerimizi<br />

tekrar değerlendirmek zorundayız.<br />

İnanıyorum ki bu felaket son<br />

olmayacak ama bizim artık bazı<br />

konularda ciddi kararlar almamızı<br />

sağlayacak son afet olacak. Bundan<br />

sonra ne yatırım ne inşaat ne<br />

jeoloji ne de yerleşim konularında<br />

eskisi gibi davranmayacağız ve eski<br />

alışkanlıklarla devam etmeyeceğiz.<br />

Acı tecrübeler ve can acısıyla<br />

alınan dersler bedeli çok yüksek<br />

olmakla birlikte unutulmayacak ve<br />

yıllarca hafızamızda yer edecek. Bu<br />

zamana dek yapılan yanlışların bu<br />

acı dönemden itibaren düzelmesini<br />

ummaktan başka çaremiz yok…<br />

Güzel günlerin gelmesini dileyerek,<br />

saygılar sunuyorum…


Yeni nesil HIZLI PİŞİRME FIRINI<br />

QUICK 1T ödüle doymuyor!<br />

MYCHEF Türkiye Distribötürü<br />

SORCAN Teknik Danışmanlık Hizmetleri Ltd. Şti.<br />

Showroom: Sultan Selim Cad. Turan Sok. No: 21/A<br />

Kağıthane-İstanbul Tel: +90 (212) 269 18 01<br />

www.tecnocoffeeshop.com / info@tecnocoffee.com.tr


38<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

Haber: Hatice Ünal Bilen<br />

TURIZMCILER DEVLET<br />

YETKILILERINE SESLENDI:<br />

"NE OLUR BIZI KULLANIN,<br />

DESTEK ALIN"<br />

Turizmciler, Kahramanmaraş merkezli depremin 20. gününde Deniz Dikkaya İle Turizm Kafası<br />

radyo programı üzerinden verdikleri mesajda devlet yetkililerine "Koordinasyon bizim işimiz.<br />

İletişim becerileri yüksek bir sektörüz. Ne olur bizi kullanın, destek alın" çağrısında bulundu.<br />

Deniz Dikkaya İle Turizm Kafası'nın radyo<br />

konukları Uluslararası MICE Endüstrisi<br />

Derneği (I-MICE) Başkanı Hüseyin Kurt,<br />

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB)<br />

Hatay BTK Başkanı Mehmet Ali Aycıl,<br />

Masterchef programının jürisi şef Mehmet<br />

Yalçınkaya ve Turist Rehberleri Birliği<br />

(TUREB) Başkanı Hakan Eğinlioğlu oldu. 6<br />

Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli<br />

meydana gelen deprem sonrası ilk anlardan<br />

itibaren afet bölgelerine yardıma koşan ve<br />

binlerce cana merhem olan turizmcilerin<br />

devletin ilgili kurum ve kuruluşlarına önemli<br />

mesaj ve çağrılarda bulunduğu o programda<br />

şu önemli konulara değinildi:<br />

Kurt: "Ne olur bizi kullanın,<br />

destek alın"<br />

I-MICE olarak depremin ilk günlerinden<br />

itibaren 30 kişilik Deprem Koordinasyon<br />

Ekibiyle hızlıca afet bölgelerine ulaştıklarını<br />

belirten I-MICE Başkanı Hüseyin Kurt,<br />

"İlk olarak sahadaki sektör paydaşlarıyla<br />

birlikte çok sıkı bir koordinasyon içinde tüm<br />

bölgelerin ihtiyaçlarını tespit ettik. Böylelikle<br />

daha doğru yardım ve desteğin gitmesine<br />

vesile olduk." dedi.<br />

Turizm sektörü çalışanlarının en güçlü<br />

oldukları tarafın organizasyon kabiliyeti<br />

olduğuna vurgu yapan Kurt, "Dolayısıyla<br />

koordine etmek bizim işimiz. İletişim<br />

becerileri yüksek olan bir sektörüz. Bölgede<br />

bizler gibi organizasyon ve koordinasyon<br />

becerisi yüksek kişilerin varlığının ne kadar<br />

önemli olduğuna bizatihi yerinde şahit<br />

olduk. Çünkü orada tuvalet temizlemek<br />

de bir organizasyon, çöp toplamak da bir<br />

organizasyon. Afet bölgelerinde bizim gibilere<br />

çok fazla ihtiyaç vardı, hala da var." dedi.<br />

Devletin tüm yetkililerine seslenen Kurt,<br />

"Biz organizasyon sektörü olarak buradayız.<br />

Elimizi değil, bedenimizi taşın altına koymaya<br />

hazırız. Biz, AFAD ve Kızılay olmak üzere<br />

devletin tüm yetkililerinin yükünü azaltalım<br />

istiyoruz." diyerek "Ne olur bizi kullanın,<br />

ne olur bizden destek alın, biz buradayız."<br />

çağrısını yaptı.<br />

Aycıl: "Keşke devletimiz de<br />

turizmciler kadar organize<br />

olabilseydi"<br />

Depremin 20. gününde Hatay'ın Defne<br />

bölgesinden canlı radyo yayına bağlanan<br />

TÜRSAB Hatay BTK Başkanı Mehmet Ali<br />

Aycıl, "6 Şubat'ta tarihin en büyük felaketini<br />

yaşadık. Biz ilk çağa döndük şu an. Önce<br />

ateşi bulduk. Sonra sağdan soldan tencere<br />

bulduk. Mümkün mertebe günü tek öğünle<br />

geçiştirmeye çalışıyoruz. Bölgede çok büyük<br />

sorunlar yaşıyoruz." dedi. Buna karşın<br />

turizmci olmanın çok büyük faydalarını<br />

gördüğünü ifade eden Aycıl, şöyle devam etti:<br />

"Turizmi icra eden biri olarak değil de bunu<br />

bir vatandaş olarak söylüyorum, lütfen kimse<br />

alınmasın, gücenmesin, keşke devletimiz<br />

de turizmciler kadar organize olabilseydi.<br />

Emin olun çok daha fazla canı kurtarabilirdik.<br />

Her şey çok eksikti ama en doğru işi yapan<br />

kesinlikle turizmciler. TÜRSAB genel<br />

merkezimizden, otellerden Allah hepsinden<br />

razı olsun, nokta atışı yardımlarla biz<br />

hayatta kalanlara yardımlar ulaştı." Aycıl, 20.<br />

gününde bölgede çadır, hijyen sorununun<br />

devam ettiğini hatırlattı. Kentte y sadece<br />

yerle bir olan yapıların binalar değil, kültürel<br />

miras da olduğuna dikkat çeken Aycıl,<br />

"Kültürel zenginliklerimizi de korumak<br />

zorundayız. Bunları da konuşmalıyız. Bu<br />

şehre en çok turizmcilerin örgütlenip sahip<br />

çıkmaları gerekiyor." şeklinde konuştu.<br />

Yalçınkaya: "Mutfak sektörü olarak<br />

iyi bir sınav veriyoruz"<br />

Depremzedelere ilk günlerden beri gönüllü<br />

şef ekipleriyle birlikte onbinlerce tabak<br />

yemek çıkaran Şef Mehmet Yalçınkaya,<br />

İslahiye'den canlı radyo programına<br />

bağlandı. Bu akşam İstanbul'a dönerek yeni<br />

bir ekiple pazartesi günü itibariyle Hatay'a<br />

yoğunlaşacaklarının bilgisini paylaşan ünlü<br />

şef, "Biz tamamen gönüllüyüz. Herhangi<br />

bir sivil toplum örgütü değiliz. Burada 4-5<br />

arkadaşız. Profesyonel ekiplerimizle 7 Şubat<br />

gecesinden beri sahadayız." dedi.<br />

Sektörün çok geniş olduğunu, gönüllü<br />

şeflerin de yoğun bir şekilde afet<br />

bölgelerine yemek desteğini verdiklerini<br />

belirten Yalçınkaya, "Çok da fazla rehavete<br />

kapılınmasın. Bölgede tabii ki bazı yerlerde<br />

normalleşmeye doğru gidiyor ama özellikle<br />

Hatay için hiçbir şey bitmiş değil. Hatay'da<br />

ciddi anlamda çalışmalar devam ediyor<br />

ve belki de yeni başlıyor, O yüzden Hatay'a<br />

yoğunlaşılmasını istiyoruz. Tabii ki insanlar<br />

işlerine devam etmek zorundalar. Ama<br />

her şey bitmiş gibi görüntü vermeyelim,<br />

öyle değil. Biz sektör olarak elimizden<br />

geleni yapmaya çalışıyoruz, daha fazlasını<br />

da yapabiliriz ama şu an yaptıklarımız bile<br />

takdire şayan. Sektör olarak da iyi bir sınav<br />

veriyoruz diye düşünüyorum." ifadelerini<br />

kullandı.<br />

Eğinlioğlu: "Bu otellere nasıl izin<br />

verilmiş?"<br />

TUREB-Turist Rehberleri Birliği Başkanı<br />

Hakan Eğinlioğlu ise, Grand İsias Otel'de<br />

hayatını kaybeden rehberleri üzüntüyle<br />

anarak, "Bir uygulama eğitim gezisinde<br />

meslekdaşlarımızın böyle bir felakete<br />

maruz kalmalarının derin üzüntüsü<br />

içindeyiz. Katliam gibi bir olay. Aslında İsias<br />

dahil turlar boyunca bizler pek çok otelde<br />

kalıyoruz. Bu otellerin ne kadar depreme<br />

dayanıklı olduğunu maalesef bilemiyoruz.<br />

Baktığınız vakit hepsinin belediyeden almış<br />

izinleri, ruhsatnameleri var. Ama sonuçta<br />

depremlerle ne hale geldiklerini de gördük.<br />

Bizzat gözümle de gördüm. Elinizle betonu<br />

sıktığınız vakit kum gibi dağılıyor. Nasıl bu tip<br />

otellere hala izin verilmiş, onu bilemiyorum.<br />

Burada büyük bir sıkıntı var. Bu konuyla<br />

ilgili gerekli yerlere yazılı başvurularımızı<br />

yapıyoruz." dedi. Otellere seslenerek "Lütfen<br />

herkes A'dan Z'ye otellerinin depreme<br />

dayanıklıklarını sağlıklı bir biçimde kontrol<br />

ettirsin." uyarısında bulunan Eğinlioğlu, "Eğer<br />

düzeltilebilecekler varsa düzeltilmesini,<br />

otel olarak açılmasının sakıncalı olarak<br />

görülmesi halinde de artık bu otellerin<br />

ruhsatnamelerinin iptal edilmesini arzu<br />

ederiz." şeklinde konuştu.


40<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

İŞSIZLIK RAKAMLARI AÇIKLANDI<br />

HIZMET SEKTÖRÜNDE<br />

SON DURUM NE?<br />

TÜİK’in açıkladığı 2022 yılı son çeyrek İşgücü İstatistikleri'ne göre işsiz sayısı 2022 yılı<br />

dördüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 148 bin kişi artarak 3 milyon 583 bin kişi<br />

oldu. İşsizlik oranı ise 0,2 puanlık artış ile yüzde 10,2 seviyesinde gerçekleşti. Mevsim<br />

etkisinden arındırılmış istihdamın yüzde 56,8'i hizmet sektöründe yer aldı.<br />

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK),<br />

2022 yılı son çeyrek İşgücü<br />

İstatistikleri'ni paylaştı. Buna<br />

göre, hanehalkı İşgücü Araştırması<br />

sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı<br />

yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2022 yılı<br />

dördüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe<br />

göre 148 bin kişi artarak 3 milyon<br />

583 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,2<br />

puanlık artış ile yüzde 10,2 seviyesinde<br />

gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde<br />

yüzde 8,5, kadınlarda yüzde 13,6 olarak<br />

tahmin edildi.<br />

Mevsim etkisinden arındırılmış<br />

istihdam oranı<br />

İstihdam edilenlerin sayısı 2022 yılı<br />

dördüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe<br />

göre 565 bin kişi artarak 31 milyon 460<br />

bin kişi, istihdam oranı ise 0,7 puanlık<br />

artış ile yüzde 48,4 oldu. Bu oran<br />

erkeklerde yüzde 65,8 iken kadınlarda<br />

yüzde 31,3 olarak gerçekleşti.<br />

Mevsim etkisinden arındırılmış<br />

işgücüne katılma oranı<br />

İşgücü 2022 yılı dördüncü çeyreğinde bir<br />

önceki çeyreğe göre 714 bin kişi artarak<br />

35 milyon 43 bin kişi, işgücüne katılma<br />

oranı ise 0,9 puanlık artış ile yüzde 53,9<br />

olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma<br />

oranı erkeklerde yüzde 71,9, kadınlarda<br />

ise yüzde 36,2 oldu.<br />

Genç nüfusta mevsim etkisinden<br />

arındırılmış işsizlik oranı<br />

15-24 yaş grubunu kapsayan genç<br />

nüfusta işsizlik oranı bir önceki çeyreğe<br />

göre 0,5 puanlık artış ile yüzde 19,2<br />

oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı;<br />

erkeklerde yüzde 15,8, kadınlarda ise<br />

yüzde 25,5 olarak tahmin edildi.<br />

Mevsim etkisinden arındırılmış<br />

istihdamın yüzde 56,8'i hizmet<br />

sektöründen<br />

Mevsim etkisinden arındırılmış<br />

istihdam edilenlerin sayısı 2022 yılı<br />

dördüncü çeyreğinde bir önceki<br />

çeyreğe göre tarım sektöründe 62 bin<br />

kişi, sanayi sektöründe 90 bin kişi,<br />

inşaat sektöründe 57 bin kişi, hizmet<br />

sektöründe 356 bin kişi arttı. İstihdam<br />

edilenlerin yüzde 15,7'si tarım, yüzde<br />

21,4'ü sanayi, yüzde 6,1'i inşaat, yüzde<br />

56,8'i ise hizmet sektöründe yer aldı.<br />

Mevsim ve takvim etkilerinden<br />

arındırılmış haftalık ortalama fiili<br />

çalışma süresi<br />

İstihdam edilenlerden referans<br />

döneminde işbaşında olanların, mevsim<br />

ve takvim etkilerinden arındırılmış<br />

haftalık ortalama fiili çalışma süresi<br />

2022 yılı dördüncü çeyreğinde bir önceki<br />

çeyreğe göre 0,7 saat artarak 44,3 saat<br />

olarak gerçekleşti.<br />

Mevsim etkisinden arındırılmış atıl<br />

işgücü oranı<br />

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel<br />

işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü<br />

oranı 2022 yılı dördüncü çeyreğinde bir<br />

önceki çeyreğe göre 0,1 puanlık azalış<br />

ile yüzde 20,8 oldu. Zamana bağlı eksik<br />

istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı<br />

yüzde 14,5 iken potansiyel işgücü ve<br />

işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 16,9<br />

olarak tahmin edildi.


42<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

YABANCILARA<br />

KONUT SATIŞI AZALDI<br />

TÜİK, konut satışlarının geçen yıla göre yüzde 10,6 arttığını, ocak ayında 97 bin 708<br />

konut satıldığını açıkladı. Yabancılara konut satışında azalma görülürken, konut<br />

satışlarında Antalya, İstanbul, Mersin ilk 3’te yer aldı.<br />

TÜİK, Ocak <strong>2023</strong> dönemine ilişkin<br />

konut satış istatistiklerini açıkladı.<br />

Buna göre, Türkiye genelinde<br />

konut satışları, ocak ayında bir önceki<br />

yılın aynı ayına göre yüzde 10,6 artarak<br />

97 bin 708 oldu. Konut satışlarında<br />

İstanbul 17 bin 415 konut satışı ve yüzde<br />

17,8 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış<br />

sayılarına göre İstanbul'u 8 bin 808<br />

konut satışı ve yüzde 9 pay ile Ankara,<br />

5 bin 572 konut satışı ve yüzde 5,7 pay<br />

ile Antalya izledi. Konut satış sayısının<br />

en az olduğu iller sırasıyla 23 konut<br />

ile Hakkari, 24 konut ile Ardahan ve 42<br />

konut ile Tunceli oldu.<br />

İlk 3’te Antalya, İstanbul, Mersin var<br />

Yabancılara yapılan konut satışları, ocak<br />

ayında bir önceki yılın aynı ayına göre<br />

yüzde 0,6 azalarak 4 bin 161 oldu. Ocak<br />

ayında toplam konut satışları içinde<br />

yabancılara yapılan konut satışının payı,<br />

yüzde 4,3 oldu. Yabancılara yapılan<br />

konut satışlarında ilk sırayı 1592 konut<br />

satışı ile Antalya aldı. Antalya'yı sırasıyla<br />

1380 konut satışı ile İstanbul ve 331<br />

konut satışı ile Mersin izledi. Ocak<br />

ayında Rusya Federasyonu vatandaşları<br />

Türkiye'den 1557 konut satın aldı. Rusya<br />

Federasyonu vatandaşlarını sırasıyla<br />

526 konut ile İran, 229 konut ile Irak<br />

ve 157 konut ile Ukrayna vatandaşları<br />

izledi.


44<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem röportaj<br />

MIMAR<br />

AYŞE ÇETIN:<br />

“RESTORANLARIN<br />

BIRÇOĞU DEPREM<br />

YÖNETMELIĞINE UYGUN<br />

DEĞIL”<br />

Ülkemizde kafe ve restoranların yapıldığı alanlarda deprem yönetmeliklerine tam olarak<br />

uyulmadığına dikkat eçeken SEKSENDOKUZ kurucu ortağı Mimar Ayşe Çetin Ülkemizde kafe<br />

ve restoran alanlarının birçoğunda deprem yönetmeliğine tam olarak uyulmadığına dikkat<br />

çeken SEKSENDOKUZ kurucu ortağı Mimar Ayşe Çetin ile yeme içme alanlarına yönelik<br />

deprem yönetmelik esaslarını ve alınması gereken tedbirleri konuştuk.<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />

Kahramanmaraş merkezli deprem<br />

sonrası bina altlarına açılan<br />

kafe, restoran ve fırın tarzı<br />

işletmelerin deprem yönetmeliğine<br />

uygunlukları son iki haftadır sıkça<br />

tartışılıyor. Apartman altlarında<br />

yüksek ısı sebebiyle risk oluşturan<br />

fırınlardan kolonları kesilen restoran<br />

ve kafelere kadar pek çok yönetmelik<br />

dışı uygulama bir fay ülkesinde yaşayan<br />

ülke insanımız için artık çok daha<br />

ciddi bir risk sebebi. Ülkemizde kafe<br />

ve restoranların yapıldığı alanlarda<br />

deprem yönetmeliklerine tam<br />

olarak uyulmadığına dikkat çeken<br />

SEKSENDOKUZ kurucu ortağı Mimar<br />

Ayşe Çetin ile yeme içme alanlarına<br />

yönelik deprem yönetmelik esaslarını ve<br />

alınması gereken tedbirleri konuştuk.<br />

Restoran tasarım ve inşasında<br />

deprem yönetmeliği hangi esasları<br />

baz alıyor? Türkiye’deki yeme<br />

içme mekanlarını bu yönüyle nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

Yönetmeliklerde birçok kıstas<br />

belirlenmiş durumda. Özellikle mekan<br />

seçimi, mekanik şartlar, aydınlatma<br />

esasları, müşteri sayısı ile mekan<br />

metrekare oranları, wc sayıları,<br />

personel çalışma alan metrekareleri<br />

gibi. Ancak ülkemizde kafe ve<br />

restoranların yapıldığı alanlarda bu<br />

esaslara tam olarak uyulmadığı bir<br />

gerçek. Gerekli durumlarda kaçış<br />

yollarının açık olması, acil müdahale<br />

ekipmanlarına hızla ulaşım ve minimum<br />

zararla mekan dışına çıkılması tabii ki<br />

çok daha önemli. Yönetmeliklerde yer<br />

verilen kurallara uyulduğu takdirde acil<br />

durumlarda yaşanabilecek sıkıntılar<br />

minimuma inecektir. Hatta mekanın<br />

sağlamlığı ve kurallara uygunluğu<br />

sayesinde oluşabilecek tehlikeler<br />

karşısında can kaybının önlenmesi<br />

konusunda da son derece güvenli<br />

mekanlar tasarlanacaktır.<br />

İşletmeler yönetmeliği ne oranda<br />

dikkate alıyor? Deprem sonrası da<br />

sıkça dillendirildi, alan genişletmek<br />

adına yönetmelik dışı kiriş ve<br />

kolonlara müdahaleleri duyuyoruz.<br />

Bu noktada sizin tutumunuz ne<br />

oluyor?<br />

Müşteri talepleri ile mekan verileri<br />

çoğu kez birbirini karşılamaz. Biz<br />

mimarlar bu talepleri optimumda<br />

çözmeye çalışırız. Bazen müşteri<br />

talepleri o kadar ileri seviyede olur<br />

ki, inanamazsınız. Hiç ummadığınız<br />

kişilerden dahi gelebiliyor böyle<br />

talepler. Bu türlü yaklaşımların<br />

gündeme bile gelmemesi gerekirken<br />

işte ne yazık ki olabiliyor. Ancak bizim<br />

imkansız dediğimiz en önemli konu<br />

bu. İşin içinde mimar varsa, özellikle<br />

de bu sektörde uzmanlaşmış bir<br />

mimarsanız, söz konusu bu isteklerinin<br />

gerçekleşemeyeceğini uygun bir<br />

dille anlatıp, müşterinize en iyiyi, en<br />

güveniliri sunarsınız. Özellikle statik<br />

ve mekanik proje çizilmesi şartlarının<br />

her türlü estetik tasarımın önünde<br />

tutulması olmazsa olmazımızdır.<br />

Statikerlerle ne tür bir dirsek<br />

temasınız var? Kuralına uygun bir<br />

işleyiş ve iş birlikteliğinden söz<br />

edebiliyor musunuz?<br />

Maalesef inşaat yapım aşamasında<br />

fonksiyonu belli olan mekan üretimi<br />

çok az sayıda. Öncelikle restoran<br />

alanları konut projelerinde dükkan<br />

olarak yapılan alanlara konumlandığı<br />

için inşaat aşamasında bu iş birlikleri<br />

pek mümkün olamamakta. Sıfırdan<br />

projelendirilen otel inşaatları ya da<br />

restoran ve kafe gibi projelerde tabii<br />

ki birlikte çalışılması esas tutulmalı.<br />

Mekanın yeme içme sektörüne gerek<br />

müşteri gerekse çalışanlar açısından<br />

en uygun şekilde tasarlanmasının yanı


sıra, güven verici bir ortam olarak da<br />

hizmet vermesi gerekmektedir.<br />

Bugünlerde sıklıkla konuşulan<br />

konulardan biri de, apartman<br />

altlarındaki fırınların depremde<br />

oluşturacağı riskler. Malum,<br />

bina altlarında bulunan fırınlar,<br />

yüksek ısı sebebiyle betona zarar<br />

verebiliyor. Buna yeme içme<br />

mekanları hatta araba galerileri<br />

de dahil. Bu konuda neler<br />

söyleyebilirsiniz?<br />

Bu tür mekanların, bütün içinde<br />

konumlanması sadece ve sadece<br />

fonksiyon çözümleri esas alınarak<br />

yapılmalıdır. Estetik bakış kesinlikle<br />

ikinci planda olmalıdır. Bizim öncelikli<br />

kriterlerimiz, mekanın iş akışı<br />

üzerinden konumlandırılmasından<br />

geçiyor. Bu da öncelikle restoran ya da<br />

perakende satış yapacak mekanların<br />

alt yapı ihtiyaçları ile başlıyor. Olası<br />

fırın ve baca ihtiyacı, ürün giriş çıkışı ile<br />

müşteri giriş çıkışlarının çakışmaması,<br />

mekanik ve elektirik altyapı projelerinin<br />

uygulanabilirliği önceliklidir.<br />

Fırın yerinde örülecek taş fırın ise<br />

oturduğu tabanın önemi çok büyüktür.<br />

Binaya yükleyeceğiniz yükün, statik<br />

olarak uygun olup olmadığının kontrol<br />

edilmesi, gereken statik hesapların<br />

yapılması esastır. Bitmiş endüstriyel<br />

bir ürün ise bu şartlar değişecektir.<br />

Her durumda ürünün ağırlığı statik<br />

olarak yapılacak hesaplara göre<br />

seçilmelidir. Baca bağlantıları da yine<br />

mekanik projeler ile çözülmeli, alev<br />

riskleri minimuma indirilmeli, bakım<br />

standartları iyice netleştirilmeli ve<br />

sonrasında estetik kararlar verilmelidir.<br />

Az önce mekan<br />

projelendirmelerinde müşterilerin<br />

ve çalışanların güvenliğine<br />

de değindiniz. SEKSENDOKUZ<br />

olarak depremde çalışanların<br />

iş güvenliğini ne şekilde<br />

sağlıyorsunuz?<br />

Hızlı nüfus artışı, kadınların iş hayatına<br />

hızlı geçişi, plansız sanayileşme,<br />

yemeklerini restoranda yiyen insan<br />

sayısını da hızla artırdı. Bu da restoran<br />

tasarımının önemini ortaya çıkarttı.<br />

Restoranların ergonomik yerleşiminin<br />

yanı sıra, restoran türü, menüsü,<br />

konumu, mekan özellikleri, müşteri<br />

sayısı ve profili gibi bir dizi faktörün<br />

“Ülkemizde kafe ve<br />

restoranların yapıldığı<br />

alanlarda bu esaslara tam<br />

olarak uyulmadığı bir gerçek.<br />

Gerekli durumlarda kaçış<br />

yollarının açık olması, acil<br />

müdahale ekipmanlarına<br />

hızla ulaşım ve minimum<br />

zararla mekân dışına<br />

çıkılması tabii ki çok daha<br />

önemli. Yönetmeliklerde yer<br />

verilen kurallara uyulduğu<br />

takdirde acil durumlarda<br />

yaşanabilecek sıkıntılar<br />

minimuma inecektir.”<br />

varlığı tasarımın etkilenmesine yol açtı.<br />

İşletmelerde yiyecek ve içeceklerin<br />

hazırlanıp sunulduğu yer, mutfaklar.<br />

İnsan her türlü ihtiyacını doğadan<br />

karşılamış ve hala doğadan karşılamaya<br />

da devam etmektedir. Doğadan bilgi<br />

birikimine, sahip olduğu teknolojik<br />

düzeye, yetenek ve deneyimlerine<br />

bağlı olarak rasyonel ve tatmin edici<br />

düzeyde yararlanabilmiştir. Doğadan<br />

faydalanabildiği ölçüde de yaşam<br />

kalitesi artmıştır. İşletmelerde istenilen<br />

standartta ve kalitede yiyecek ve<br />

içeceklerin üretilmesinin ön koşulu<br />

da, bu ürünleri hizmete hazır hale<br />

getirecek olan bilgili, yetenekli,<br />

deneyimli personel bulundurmaktan<br />

geçiyor. Akabinde de kârlı bir üretimi<br />

gerçekleştirebilecek ergonomik bir<br />

mutfak ve yemek salonuna ihtiyaç<br />

ortaya çıkıyor.<br />

Bütün bunlar yatırımcı ve mimar<br />

tarafından içselleştirilmiş olmalı,<br />

yatırıma ve tasarıma bu algı ile<br />

başlanmalıdır. Mutfaklarda gerekli<br />

önlemler, kurulum aşamasında<br />

alınmalı, hiçbir personelin can<br />

güvenliğine zarar gelmesine müsaade<br />

edilmemelidir. Hatta bunlar ön koşul<br />

kabul edilmelidir. Ekipmanların gazlı<br />

ya da elektrikli seçilmesi, gazlı ise acil<br />

durumlarda otm gaz kesicilerin sisteme<br />

adapte edilmesi, elektrikli ise, doğru<br />

kablolamaların yapılması çok önemlidir.<br />

Davlumbazların acil durumlarda hızla<br />

kendi kendine müdahale edilebilir<br />

olmasının artık lüks değil, standart<br />

ihtiyaç haline geldiğini unutmamalıyız.<br />

Yangın bariyerlerinin oluşturulması,<br />

acil müdahale tatbikatlarının düzenli<br />

olarak yapılması, unutulmaması<br />

gereken konuların başında geliyor.<br />

Bu konularda kesinlikle ekonomik<br />

kısıntıya gidilmemelidir. Bu işlemlerin<br />

teftişler ile takip edilmesi de son derece<br />

önemlidir.


46<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

TÜROFED DEPREMZEDELERE<br />

50 BIN YATAK TAHSIS ETTI<br />

TÜROFED, Türkiye’nin 10 ilinde ağır maddi- manevi hasara ve can kaybına yol açan elim<br />

deprem felaketinin ardından bir açıklama yaptı. Federasyon, ülkemizdeki yardımlaşma<br />

ve dayanışma kampanyalarına ilk etapta 50 bin yatağı depremzedelere tahsis ederek<br />

katıldığını bildirdi.<br />

6<br />

Şubat <strong>2023</strong> Pazartesi günü<br />

meydana gelen depremlerle<br />

yüzyılın en büyük felaketini<br />

yaşayan Türkiye’de, yardımlaşma ve<br />

dayanışma kampanyalarına Türkiye<br />

Otelciler Federasyonu (TÜROFED)<br />

başlangıç için ilk etapta 50 bin yatağı<br />

depremzedelere tahsis ederek<br />

katıldı. Ege Turistik İşletmeler ve<br />

Konaklamalar Birliği(ETİK) Başkanı<br />

ve TÜROFED Başkan Yardımcısı<br />

Mehmet İşler Türkiye’nin hemen her<br />

bölgesinde otellerin depremzedelerin<br />

mağduriyetini gidermek üzere hazır<br />

olduğunu ve gelen ilk depremzedelerin<br />

konuk edilmeye başlandığını açıkladı.<br />

İşler; hedeflerinin, bunu 100 bin yatağa<br />

çıkarmak olduğuna vurgu yaptı.<br />

Her zor koşulda, devlet ve milletimizin,<br />

bir ve beraber olmasının genlerimizden<br />

gelen bir özellik olduğuna dikkat<br />

çeken Mehmet İşler tahsisler için kriz<br />

masaları, AFAD, valilikler ve mülki<br />

amirlerle koordineli olarak çalıştıklarını<br />

söyledi.<br />

17 bölgede 50 bin yatak<br />

Mehmet İşler; “Vatandaşlarımızın<br />

mağduriyetini bir parçada olsa<br />

gidermek ve bu felaketin acısını,<br />

sızısını bir nebze de olsa azaltmak<br />

adına TÜROFED olarak bir çalışma<br />

başlattık. Takribi olarak 17 bölgemizde<br />

50 bin yatağa yakın bir yatak<br />

kapasitesiyle depremzedelerimize<br />

yardım kampanyası başlattık. Onlara<br />

tesislerimizin kapılarını açarak bir<br />

yuva hissinde ağırlamayı ve onları bu<br />

felaketin izlerini silmelerine yardımcı<br />

olmak istiyoruz. Kampanyamızı<br />

özellikle illerimizin mülki amirleri ve<br />

yerel yönetimlerimizin başkanlığında,,<br />

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın<br />

himayelerinde, AFAD Merkezi ile<br />

ve kriz masasıyla senkronize olarak<br />

yapmaktayız. Bu yatak kapasitelerini<br />

bir liste halinde bu kurumlara<br />

iletmekteyiz. O kurumlar oradaki<br />

mağduriyete göre ve bulunduğu illere<br />

göre, yakınlığına uzaklığına göre<br />

gerekli bir taşımacılığı ve iletişimi<br />

de sağlayarak, bizlere isim listesi<br />

vererek, o isim listesiyle kabuller<br />

gerçekleşmeye başlamıştır. İlk<br />

kafile de dün akşam itibariyle bir<br />

Diyarbakırlı işadamının nezdinde<br />

Bodrum ilçemize inmiştir. Bu konuda<br />

Antalya takribi 20 bin, Alanya takribi<br />

10 bin, İzmir 3 bine yakın yatak<br />

kapasitesi ve diğer tüm bölgelerimiz,<br />

Denizli, Kapadokya, Kayseri, Ankara,<br />

Samsun, Bolu, Çanakkale, İzmir, Foça,<br />

Çeşme, Seferihisar, Bursa, Fethiye,<br />

Marmaris, Bodrum, Didim, Uşak,<br />

Afyon bölgelerimiz olmak üzere tüm<br />

Türkiye’de ciddi bir örgütleşmeyle ve<br />

aynı zamanda Türkiye’nin konaklama<br />

sektörünün tek örgütü olan TÜROFED<br />

bu noktada elini taşın altına koyarak ,<br />

vatandaşlarımızın bir nebze de olsa bu<br />

mağduriyetini gidermek adına devletle<br />

elele vermiştir. Sektör devlet işbirliği<br />

ile elele vererek onlara evlerindeki<br />

yuvalarındaki sıcaklığı hissettirecek<br />

şekilde hem barınma hem beslenme<br />

konusunda her türlü desteği vermiştir.<br />

“Önceliğimiz insanımızın<br />

mağduriyetinin giderilmesi”<br />

“Takribi olarak bu sürenin ne kadar<br />

olacağını bilmiyoruz. Birinci önceliğimiz<br />

bu insanların mağduriyetini n<br />

giderilmesidir. Bizim için bu bir tercih<br />

değildir. Bir zorunluluktur. Görevdir.<br />

Çünkü günümüz yardımlaşma günüdür.<br />

Kurtuluş Savaşı’ndan beri bu ülke ve<br />

bu topraklarda yaşayan insanlar kötü<br />

günlerde birlikte olmayı, birlikte her<br />

türlü zorluğa göğüs germe becerisini<br />

göstermiştir. Gün o günlerden bir<br />

tanesidir. Gün birlik olma, beraber<br />

olma , hep birlikte olma zamanıdır.<br />

Sektör olarak ta, bu birlik beraberlik<br />

zamanında önceliğimiz insanlarımızın<br />

sığınması, barınması ve yaşamlarını<br />

sürdürebilmesi dir. Bir nebzede<br />

olsa devletimize, vatandaşlarımıza<br />

sektör olarak destek verebilirsek, bu<br />

ülkenin bize verdikleri, bağışladıkları<br />

konusunda görevimizi bir nebze<br />

yapabiliyorsak, huzur içinde olacağımızı<br />

dile getirebilirim.”<br />

“Bu ülkeyi birlikte inşa ettik,<br />

zorlukları birlikte yeneceğiz”<br />

“TÜROFED olarak devlet sektör<br />

her zaman eleleyiz. Ülkemizin<br />

vatandaşlarımızın yanındayız. Biz<br />

bu ülkeyi hep birlikte inşa ettik. Hep<br />

birlikte, elele, Allah ömür verdikçe<br />

bunu başaracağız. Bizden sonraki<br />

nesillere vereceğiz. Buda büyük<br />

bir örnektir. Ülkemizin böylesi bir<br />

durumunda ele ele ve birlikte olmak en<br />

büyük güvencedir. En büyük başarıdır.<br />

TÜROFED olarak ta biz burada, bu<br />

çorbada bir nebze tuzumuz olursa<br />

bundan da büyük bir onur duyacağımızı<br />

belirtmek isterim” dedi.


48<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

ASSİM’DEN ANTALYA<br />

IÇIN ALTERNATIF BARINMA ÖNERISI<br />

Abdullah Sevimçok Sivil Toplum ve İnovasyon Merkezi (ASSİM) nisan ayı itibariyle<br />

başlayacak turizm sezonu öncesi kamu kurum ve kuruluşlarına seslendi. Afetzedelerin<br />

uzun vadeli konaklama ihtiyaçlarına göre planların yapılması gerektiğine dikkat çeken<br />

ASSİM, Antalya EXPO 2016 gibi alanlara geçici konteynerlerin ve sosyal konutların inşa<br />

edilmesi gerektiğini vurguladı.<br />

ASSİM Turizm Platformu<br />

Bileşenleri tarafından yapılan<br />

açıklamanın detayları şöyle:<br />

“Yakın tarihin en büyük felaketlerinden<br />

biriyle karşı karşıyayız. Yaşadığımız<br />

acının tarifi yok. Ancak bu felaketin<br />

daha büyük bir insanlık dramına<br />

dönüşmemesi için söyleyecek sözümüz<br />

var.<br />

Binlerce insanımızı kaybettiğimiz,<br />

binlerce insanın yerinden yurdundan<br />

olduğu depremin yaralarını sarmak<br />

için kurumlar, belediyeler, sivil toplum<br />

örgütleri ve vatandaşlar seferber<br />

oldular.<br />

Deprem olmadan önce ve olduktan<br />

sonra tüm bu süreçlerde zamanında<br />

alınmayan önlemler, büyük ihmaller,<br />

akademik uyarılara tıkanan kulaklar,<br />

geç müdahaleler, eksiklikler ve<br />

liyakatsizlikler elbette önümüzdeki<br />

süreçte tüm kamuoyu önünde<br />

değerlendirilecektir.<br />

Tarihi bir felaketi yaşayarak canlarını<br />

zor kurtaran afetzedeler, doğup<br />

büyüdükleri, çocukluklarını yaşadıkları,<br />

en güzel anılarını biriktirdikleri<br />

memleketleri yerle bir olan, yakınlarını<br />

toprağa bile veremeden şehirleri terk<br />

etmek zorunda kaldılar. Bu süreç,<br />

yaraların kapanmasının kısa sürede<br />

mümkün olmadığı ağır koşullar<br />

oluşturmuştur.<br />

STK’ların çabaları yeterli<br />

olmayacak<br />

Bu koşullar altında müthiş bir<br />

dayanışma örneği gösteren<br />

vatandaşlarımızın ve STK’ların<br />

çabaları yeterli olmayacaktır. Bizim<br />

en büyük kaygımız, depremin ortaya<br />

koyduğu yıkıntının, tüm ülkede sosyal<br />

ve ekonomik bir yıkıntıya doğru<br />

evirilmemesidir. Bu noktada genel<br />

kamu yönetimine büyük bir görev<br />

düşüyor.<br />

Malını, evini, yerini, yurdunu<br />

kaybeden Antalya’ya ve bölgeye gelen<br />

afetzedelerin barınma, sağlık, beslenme<br />

gibi en temel haklarının sağlanması için<br />

herkes elini taşın altına koydu. Resmî<br />

açıklamalara göre, Antalya’ya gelen<br />

depremzede sayısı 100 bini aştı. Bu<br />

sayının önümüzdeki günlerde artması<br />

bekleniyor.<br />

Turizm sezonuna kısa bir zaman kaldığı<br />

bir dönemde Antalya bölgesine gelen<br />

afetzedelerin çok ciddi bir bölümü<br />

buradaki otellere yerleştiriliyor. Turizm<br />

sezonunun başlayacağı nisan ayından<br />

itibaren hem afetzedeler için ve hem de<br />

direkt ve dolaylı birçok ekonomik katma<br />

değeri sağlayan turizm sektörü için<br />

birtakım sorunlara mahal vermemek<br />

için uzun vadeli konaklama ihtiyacına<br />

göre planlar yapılmalıdır.<br />

“Antalya EXPO 2016 gibi alanlara<br />

geçici konteynerler inşa edilmeli”<br />

Depremle birlikte malını, mülkünü,<br />

işini kaybeden insanlarımızı yaşadıkları<br />

şehre geri döndürmek için başta<br />

barınma imkânı olmak üzere yeni bir iş<br />

ve düzenli bir gelire ihtiyaç duyacakları<br />

aşikâr. Bu süreç hazırlanana kadar atıl<br />

ve kullanılmayan, elektrik su gibi temel<br />

altyapı olanaklarına sahip Antalya EXPO<br />

2016 gibi alanlara geçici konteyner<br />

sosyal konutlar inşa edilmelidir.<br />

Sadece Antalya’da değil, birçok il ve<br />

ilçede konteyner kent ve benzerlerinin<br />

oluşturulması için çalışmalara ivedilikle<br />

başlanmalıdır.<br />

Hal böyleyken; kamu makamlarınca<br />

alınan tedbirlerin uzun vadede hem<br />

afetzedeler açısından ve hem de onlara<br />

kucak açan vatandaşlarımız açısından<br />

daha fazla sosyal ve ekonomik<br />

yıkıntılara doğru ilerlememesi için<br />

geçici süreli değil, sonuç odaklı olması<br />

gerekmektedir.<br />

Bu duygu ve düşüncelerle deprem<br />

felaketinde hayatını kaybeden<br />

vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet,<br />

yakınlarına başsağlığı, yaralanan<br />

vatandaşlarımıza da acil şifalar dileriz.<br />

İlk günden itibaren seferber olan<br />

arama kurtarma ekiplerine, kamu<br />

görevlilerine, belediye emekçilerine,<br />

sivil toplum örgütlerine, gönüllülere<br />

teşekkür ederiz.<br />

Geçmiş olsun Türkiye…"


ÇIRAĞAN PALACE<br />

KEMPINSKI'DEN<br />

DEPREMZEDELERE<br />

1 YILLIK YARDIM<br />

KAMPANYASI<br />

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından afetzedelerin acil ihtiyaçlarının karşılanması için yardım<br />

kampanyası başlatan Çırağan Palace Kempinski İstanbul, konaklama yapılan tüm odalardan her bir gece için 200<br />

TL bağış toplayacak, her ay sonu topladığı miktarın iki katını da Çırağan Sarayı olarak depremzedelere ulaştıracak.<br />

Türkiye'yi derinden sarsan depremler<br />

nedeniyle yardım ve destekler<br />

aralıksız sürerken Çırağan Palace<br />

Kempinski İstanbul, afetzedeler<br />

için bir yıl boyunca devam edecek<br />

yardım kampanyasını duyurdu. Sosyal<br />

medya hesabı üzerinden dünyanın<br />

farklı ülkelerinden gelen konuklarını<br />

kampanyaya dahil edeceğini açıklayan<br />

Türkiye'nin simge oteli, bu kapsamda<br />

konaklama yapılan tüm odalardan her<br />

bir gece için 200 TL bağış toplayacağını<br />

ve her ay sonu toplanan miktarın<br />

iki katını da Çırağan Sarayı olarak<br />

depremden etkilenen depremzedeler için<br />

bağışlayacağını açıkladı.<br />

Destek ve yardımlar devam edecek<br />

İlk etapta, AFAD ve ilgili kurumlarla<br />

koordineli olarak; 3 tır acil durum afet<br />

malzemeleri ile dolu konteynerleri ve<br />

çalışanları tarafından bağışlanan kışlık<br />

giyim ihtiyaçlarını yola çıkaran beş yıldızlı<br />

otel, yardım kampanyasını devam eden<br />

süreçte tüm ilgili kurum ve kuruluşlarla<br />

iletişim halinde olmak suretiyle devam<br />

ettireceğini bildirdi.<br />

TÜRSAB afetzedeler<br />

sokakta kalmasın diye<br />

yeni bir kampanya<br />

daha başlattı<br />

Deprem felaketinin ardından<br />

yardım çalışmaları için hızla<br />

harekete geçen Türkiye Seyahat<br />

Acentaları Birliği (TÜRSAB),<br />

depremzedelerin konaklama<br />

ihtiyacının karşılanması için yeni<br />

bir kampanya daha başlattı.<br />

TÜRSAB'dan yeni kampanyayla ilgili<br />

yapılan duyuruda şu ifadelere yer verildi:<br />

“Kahramanmaraş merkezli yaşanan<br />

deprem felaketinde zarar gören ve barınma<br />

ihtiyacı bulunan afetzedelerimizin geçici<br />

olarak barınabilmelerini sağlayacak ikinci<br />

bir konuta sahip olanların desteğini ihtiyaç<br />

sahiplerine ulaştırma amacıyla Türkiye<br />

Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) olarak<br />

“Afetzedeler Sokakta Kalmasin” isimli bir<br />

proje hazırladık. Proje kapsamında; Yaşanan<br />

felaketten etkilenen ailelerin, yazlık evleri<br />

bulunanların ya da ikinci konut sahiplerinin<br />

kullanmadıkları boş olan konutlarında<br />

barınma ihtiyaçlarının geçici olarak<br />

giderilmesi sağlanacaktır. Projede, konutunu<br />

konaklamaya açmak isteyen vatandaşlarımızın<br />

ve kullanılabilecek konutların envanterinin<br />

oluşturulması ilk aşama olarak belirlenmiştir.<br />

Bu proje kapsamında, yazlık evlerini<br />

veya ikinci konutlarını afetzedelerimize<br />

tahsis etmek isteyen yardımseverlerimiz,<br />

başvurularını linkteki ilgili butona tıklayıp<br />

formu doldurarak bize iletebilirler. https://<br />

online.tursab.org.tr/kapilarimiziacmazamani<br />

Projenin uygulanmasında; İkinci konut<br />

niteliğindeki yapının envanteriyle birlikte<br />

zarar görmemesi, konut sahibinin formda<br />

belirteceği tarihte tahliye ve tesliminin<br />

sağlanması, konutun afetzedeye tesliminde<br />

ve iadesinde kamusal gözetim ve denetimin<br />

yapılması amaçlanmaktadır. Afetzedelerin<br />

tespiti AFAD ve kamu kurumları tarafından<br />

yapılacak olup konutlardan yararlanacak<br />

afetzedelerin belirlenmesinde konut sahibinin<br />

bilgisi ve muvafakati alınarak afetzedeler<br />

konutlara yerleştirilecektir.”


52<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

KONUT ALMADAN ÖNCE<br />

BU 15 KURALA DIKKAT EDIN!<br />

Remax Maximum Gayrimenkul Danışmanı Engin Kaya, konut satın<br />

almadan önce dikkat edilecek 15 altın kurala dikkat çekti.<br />

Küresel ekonominin ritmini bozan pandemi<br />

krizinden çıkmaya çalışılsa da; enerji,<br />

metal, değerli metal, gıda, tarım gibi<br />

küresel ölçekte emtia fiyatları arttı. Rusya’nın<br />

Ukrayna’yı işgal etmesiyle başlayan enerji<br />

krizi ise, global ölçekte ekonomik görünüme<br />

damgasını vurdu. Yaşanan bu tablodan inşaat<br />

sektörü de küresel çapta payını aldı. Türkiye’de<br />

faiz, kur ve enflasyon üçgeninde kriz yaşayan<br />

inşaat sektöründe, maliyetler yüzde 100’leri<br />

aştı. Son iki yıldır ülkemizdeki konut satın alma<br />

fiyatlarının 4-5 katına çıktığına işaret eden<br />

Remax Maximum Gayrimenkul Danışmanı<br />

Engin Kaya, aynı zamanda boş dairelerdeki kira<br />

fiyatlarının da aynı hızla 3-4 katına ulaştığını<br />

açıkladı.<br />

Konut stoku yetersiz, sıkıntı büyük!<br />

Son iki yıldır emtia fiyatlarının artmasıyla<br />

konut üretiminin yavaşlama ve hatta durma<br />

noktasına geldiğine vurgu yapan Kaya, diğer<br />

taraftan Türk vatandaşların konuta bir yatırım<br />

aracı olarak yoğun talep gösterdiğini ifade etti.<br />

Bu gelişmelere ek olarak Rusya, İran, Irak,<br />

Almanya, Kazakistan, Afganistan ve Ukrayna<br />

gibi ülkelerden yabancılara konut satılması ve<br />

ülkemizdeki Suriyeli vatandaşların eklenmesiyle<br />

konut stokunun yetersiz kaldığının altını çizen<br />

Kaya, konut sıkıntısının halen devam ettiğini<br />

söyledi. Ayrıca, artan kira fiyatlarıyla barınma<br />

sorununun da son günlerde sıkça gündeme<br />

geldiğini hatırlatan Kaya, “İlk Evim İlk İş Yerim”<br />

projesinin ardından orta ve üst gelir grubuna<br />

yönelik hayata geçirilen konut kampanyasının<br />

büyük önem taşıdığını kaydetti.<br />

Genel olarak bir konut satın alınırken arsa<br />

payının önemli olduğunun altını çizen ve<br />

konutların kış aylarında yaz aylarına oranla<br />

daha uygun fiyatlarda satın alınabileceğini ifade<br />

eden Engin Kaya, projeden konut, sıfır konut<br />

veya ikinci el konut satın alınırken tecrübeli<br />

gayrimenkul danışmanlık firmaları üzerinden<br />

yürütülmesinin önemine vurgu yaparak, konut<br />

satın almadan önce dikkat edilmesi gereken<br />

temel kurallar hakkında şunları anlattı:<br />

Projeden konut satın alırken dikkat<br />

edilecekler:<br />

Her projeden konut satın almayın<br />

Projeden konut satın almanın en önemli 1.’nci<br />

kuralı, her projeden konut satın alınmaz. İlk<br />

olarak projeyi yapacak inşaat firması hakkında<br />

detaylı bilgi edinilmelidir. Firmanın kaç yıllık<br />

olduğu, o tarihe kadar bitirmiş olduğu konut ve<br />

iş yeri projeleri, mali yapısı vs. incelenmelidir.<br />

Ardından projenin yapılacağı bölgenin şehir<br />

planlarındaki durumuna bakılmalıdır. Bölgede<br />

ilerleyen süreçte yapılabilecek üniversite,<br />

hastane, sanayi tesisleri gibi yatırımlar<br />

incelenmelidir ki, bu projeler konutun değerini<br />

artıracaktır.<br />

Projedeki daire tiplerine bakın<br />

Projedeki daire tiplerine bakılmalıdır.<br />

Projede, 1+1 mi, 2+1 mi, 3+1 mi yoğunlukta<br />

incelenmelidir. Örneğin 1+1 dairelerin yoğun<br />

olduğu bir projede, 3+1 dairelerin fiyatları ciddi<br />

bir yükselme göstermez. 3+1 daire satın almak<br />

isteyen geniş aileler, 1+1 konutların ağırlıklı<br />

olduğu bir projede oturmayı çok da talep<br />

etmeyebilirler.<br />

Malzeme kalitesini sorun<br />

İnşaatta kullanılacak malzeme kalitesi<br />

hakkında firmaya sorular sorulmalıdır. Kapılar,<br />

pimapenler, mutfak dolapları, banyo, prizler,<br />

kapı kolları gibi iç malzeme hakkında bilgi<br />

edinilmelidir.<br />

Dairelerin konumlarına bakın<br />

Projedeki dairelerin konumlarına bakılmalıdır.<br />

Dairenin, güney cephe veya kuzey cephede<br />

olması, yine dairenin baktığı manzara fiyatını<br />

etkileyecektir.<br />

Merkeze uzaklığını değerlendirin<br />

Projenin, en yakın merkeze olan uzaklığı<br />

önemlidir. Okula, alışveriş merkezlerine,<br />

hastaneye vs. uzaklığı değerlendirilmelidir.<br />

Sözleşme detaylarına dikkat edin<br />

Projeden almadan önce, gerekli araştırmaların<br />

sonucunda inşaat firmasından ev satın<br />

alınmasına karar verilirse, noterde inşaat firması<br />

ile bir sözleşme imzalanacaktır. Sözleşmede<br />

satın alınacak dairenin özellikleri hakkında<br />

detaylı bilgiler yer almalıdır.<br />

Bitmiş konut satın alırken dikkat edilecekler:<br />

İskana dikkat!<br />

Bitmiş konut satın alınırken, iskanı var mı<br />

bakılmalıdır. İskanı olmayan dairelerin<br />

elektrik, su, maliyeti daha yüksek olacaktır.<br />

Eğer, inşaat firması inşaat bitince iskanının<br />

alınacağını belirtiyorsa, noterden bu konuda<br />

bir yazı alınmalıdır. Ayrıca, iskanı olmayan<br />

dairelere konut kredisi çıkmasında sorunlar da<br />

yaşanabilmektedir.<br />

Projeyi detaylı inceleyin<br />

Belediyeden bitmiş olan konutun projesinin<br />

incelenmesi önemlidir. Projede evin metrekaresi<br />

150 metrekare olurken, gerçekte evin<br />

metrekaresi 90 metrekare olabilir. (Bazı inşaat<br />

firmaları, otopark, kömürlük, çatı, bahçe, havuz<br />

gibi alanları konut sayısına bölerek, bu oranı ilgili<br />

konutun metrekaresine ekleyebilmektedir.)<br />

Malzeme kalitesini iyi değerlendirin<br />

Engin Kaya<br />

Bitmiş bir projede kullanılan malzeme kalitesi<br />

değerlendirilmelidir. Salon, banyo, mutfak,<br />

kapılar, pencereler incelenmelidir.<br />

Merkeze yakınlığını, gelecek yatırımları,<br />

fiyatları bilin<br />

Bitmiş projenin en yakın merkeze olan yakınlığı<br />

ve bölgeye gelecekte yapılabilecek yatırımlar<br />

hakkında bilgiler edinilmelidir. Ayrıca ilgili<br />

bölgedeki bitmiş projelerin yaklaşık satın alma<br />

fiyatları ve kira fiyatları değerlendirilmelidir.<br />

Tapu işlemlerine dikkat edin<br />

Bitmiş projeden daire satın alınmaya karar<br />

verilince, tapu için işlemler başlatılmalıdır.<br />

Burada seçilen konut ile tapuda alınan konutun<br />

aynı konut olup olmadığına özellikle dikkat<br />

edilmelidir. Eğer, konuta ilişkin araştırma<br />

yapmaya ciddi bir zaman süreci yoksa, küçük bir<br />

miktarda banka kredisi kullanılarak, bankanın<br />

yapacağı ekspertiz raporunun incelenmesi fırsatı<br />

oluşacaktır.<br />

İkinci el konut satın alırken dikkat<br />

edilecekler:<br />

Binanın yaşına bakın<br />

İkinci el konutlarda binanın yaşına bakılır. İkinci<br />

el konutlar, 1999 depremi öncesinde yapılanlar<br />

ve sonrasında yapılanlar olarak ikiye ayrılıp<br />

değerlendiriliyor. Binanın yaşı var ise, depremde<br />

hasar alıp almadığına dair ilgili belediyeden<br />

veya AFAD’dan bilgi alınmalıdır. Ayrıca, konutun<br />

kat mülkiyeti var mı, bakılmalıdır. Konutun<br />

iskanı sorgulanmalıdır. Bazen apartmanda<br />

yapılabilecek ilave tadilat çalışmaları nedeniyle<br />

binanın iskanı bozulabileceğinden yeniden<br />

iskanın alınması gerekecektir.<br />

Kat mülkiyeti mi, kat irtifakı mı?<br />

Eğer, ileride dönüşüme gireceği öngörülerek,<br />

yatırım amaçlı hasarlı bir konut alınacaksa,<br />

kat mülkiyeti mi, kat irtifakı mı olduğuna<br />

bakılmalıdır. İskanı var mı, incelenmelidir.<br />

Dairenin arsa payı incelenmelidir. Eğer dairenin<br />

arsa payı küçük ise, bu durumda kentsel<br />

dönüşümden öngörülen fırsat sağlanamayabilir.<br />

Masrafa gerek var mı?<br />

Dairenin iç mekanı olan odaları, mutfağı,<br />

banyosu incelenmelidir. Dairede masrafa gerek<br />

var mı, değerlendirilmelidir.<br />

Satın alma ve kira fiyatlarını iyi değerlendirin<br />

Konutun, en yakın merkeze olan yakınlığı ve<br />

bölgeye gelecekte yapılabilecek yatırımlar<br />

hakkında bilgiler edinilmelidir. Ayrıca, bölgedeki<br />

diğer konutların satın alma fiyatları ve kira<br />

fiyatları değerlendirilmelidir.


58<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni yatırımlar new investments<br />

Aralık 2022’de kapılarını açan<br />

33 katlı The Ritz-Carlton, Bakü,<br />

çoğu özel balkonlu ve teraslı 190<br />

geniş odası, 608 metrekarelik<br />

yaşam alanı ve presidential suiti<br />

ile misafirlerine kusursuz bir<br />

konaklama deneyimi sunuyor.<br />

Mimar Zaha Hadid tarafından tasarlanan,<br />

şehrin modern mimari simgesi olan<br />

Haydar Aliyev Merkezi'nin karşısında<br />

yer alan otelin misafirlerini büyüleyici şehre<br />

bağlamak için pek çok olanak sunacağını<br />

belirten The Ritz-Carlton, Bakü Genel Müdürü<br />

Tino Lindner, "Hem yurt dışından gelen hem<br />

de lokal misafirlerimize, efsanevi Ritz-Carlton<br />

hizmetini ve Azerbaycan'ın yerel kültürünü<br />

kucaklayan zenginleştirici, otantik deneyimler<br />

sunmayı dört gözle bekliyoruz." dedi.<br />

The Ritz-Carlton, Bakü açıldı<br />

The Ritz-Carlton, Baku opened<br />

33 katlı<br />

Azerbaycan - Ateş Ülkesi - Doğu ve Batı<br />

kültürlerini bir araya getiren ülkenin kozmopolit<br />

başkenti Bakü, şehrin hareketli sokakları,<br />

sayısız müze, konser salonu ve restoran imkanı<br />

sunarak unutulmaz bir tatil vadediyor. 33 katlı<br />

The Ritz-Carlton, Bakü; çoğu özel balkonlu ve<br />

teraslı 190 geniş odası, eşsiz süitleri ve 608<br />

metrekarelik bir yaşam alanı, özel oturma odası,<br />

resmi yemek odası ve spor salonuna sahip<br />

Presidential Suiti ile şehrin en büyük suiti olan<br />

otelleri arasında yer alıyor.<br />

Ülkenin eşsiz kültürel dokusu The Ritz-Carlton,<br />

Bakü'nün mimarisinde hayat bulurken otelin<br />

iç tasarımı da ülkenin kültürel dokusundan<br />

ilham alıyor ve modern konukseverliği tarih,<br />

sanat ve kültürle ustaca harmanlıyor. Tasarım,<br />

birçok katmandan oluşan şehri yansıtırken,<br />

Azerbaycan'ın zenginleştirici kontrastları,<br />

Bakü'yü temsil eden desenler ve renkler ile<br />

baştan sona ustaca tasvir ediliyor.<br />

Yepyeni bir yolculuk<br />

Günlük canlı piyano performansı, yerel bir<br />

dansçı eşliğinde geleneksel Azerbaycan<br />

müzikleri de dahil olmak üzere birçok kültürel<br />

deneyimi bir arada sunan The Ritz-Carlton,<br />

Bakü, yerel bitki çayları ve geleneksel tatlılarının<br />

lezzetiyle de adından söz ettiriyor.<br />

Restoranlar arasında klasik New York ve çağdaş<br />

Kaliforniya yemekleri sunan tüm gün açık<br />

restoranı Tribeca ve butik kokteyllerin çeşitli<br />

içerikler ile harmanlandığı zarif, şık ve modern<br />

Blind Tiger Bar’ın, enerjik tasarımı ve zengin<br />

içecek menüsü ile güne sıcak bir içecekle<br />

başlayabilir ya da günün yorgunluğunu güzel bir<br />

kokteyl ile atabilirsiniz.<br />

The 33-floor The Ritz-Carlton Baku, which opened its doors in<br />

December 2022, offers its guests a perfect accommodation experience<br />

with 190 spacious rooms, most of which have private balconies and<br />

terraces, 608 square meters of living space and a presidential suite.<br />

Tino Lindner, General Manager of The Ritz-<br />

Carlton Baku, stated that the hotel, which<br />

was designed by architect Zaha Hadid and<br />

located opposite the Haydar Aliyev Center,<br />

which is the modern architectural symbol<br />

of the city, will offer many opportunities to<br />

connect its guests to the fascinating city.<br />

“We look forward to providing enriching,<br />

authentic experiences that embrace the<br />

legendary Ritz-Carlton service and local<br />

culture of Azerbaijan," Tino Linder said.<br />

33 floors<br />

Azerbaijan - Land of Fire - The<br />

cosmopolitan capital of the country, Baku,<br />

which brings together Eastern and Western<br />

cultures, promises an unforgettable<br />

holiday by offering the lively streets of the<br />

city, numerous museums, concert halls<br />

and restaurants. 33-floor The Ritz-Carlton,<br />

Baku; With 190 spacious rooms, most of<br />

which have private balconies and terraces,<br />

unique suites and the Presidential Suite<br />

with 608 square meters of living space,<br />

private living room, formal dining room<br />

and gym, is among the largest suite hotels<br />

in the city. The country's unique cultural<br />

fabric comes to life in The Ritz-Carlton,<br />

Baku's architecture, while the hotel's<br />

interior design is inspired by the country's<br />

cultural fabric and skillfully blends modern<br />

hospitality with history, art and culture.<br />

The design reflects the city of many layers,<br />

while the enriching contrasts of Azerbaijan<br />

are masterfully depicted throughout, with<br />

patterns and colors representing Baku.<br />

A brand new journey<br />

Offering many cultural experiences<br />

including daily live piano performance,<br />

traditional Azerbaijani music accompanied<br />

by a local dancer, The Ritz-Carlton, Baku<br />

also makes a name for itself with the<br />

taste of local herbal teas and traditional<br />

desserts. Among the restaurants, you<br />

can enjoy Tribeca, the all-day open<br />

restaurant serving classic New York and<br />

contemporary California dishes, and the<br />

elegant, stylish and modern Blind Tiger<br />

Bar, where boutique cocktails are blended<br />

with various ingredients, can start the day<br />

with a hot drink or relieve the tiredness of<br />

the day with its energetic design and rich<br />

beverage menu, and you can get rid of your<br />

daily tiredness with a cocktail.


60<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni yatırımlar<br />

DEDEMAN KAYSERI HIZMETE GIRDI<br />

Dedeman <strong>Hotel</strong>s & Resorts International, 14 Ocak <strong>2023</strong> tarihinde gerçekleştirilen<br />

resmi açılış töreniyle kapılarını açtı.<br />

Dedeman <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />

International, 14 Ocak <strong>2023</strong> tarihinde<br />

Dedeman Kayseri’nin resmi açılışını<br />

gerçekleştirdi. Törende Kaan İnşaat<br />

Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Doğan<br />

ve Ediz Kaan Doğan, turizm sektörünün<br />

önde gelen isimlerinden Ergün Demiray,<br />

Dedeman Turizm Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Banu Dedeman, Başkan Yardımcıları Elçin<br />

Malkır Kırlağaç ve Sinan Mısırlı ile Operasyon<br />

Direktörü Gürkan Kaban hazır bulundu.<br />

Demiray: “En önemli ihracat<br />

kaynaklarımızın başında turizm<br />

geliyor”<br />

Uzun yıllar Dedeman markasına emek veren<br />

Ergün Demiray yaptığı açılış konuşmasında,<br />

Dedeman markasının turizm denildiğinde<br />

Türkiye’de ilk akla gelen markalardan biri<br />

olduğuna dikkat çekerek; “Yerli ve milli<br />

bir marka olarak Dedeman’ın dünyada<br />

konuşulmasını, bilinmesini istiyorum.<br />

Hepinizin bu konuda elinden geleni<br />

yapması gerektiğine inanıyorum. Çünkü<br />

sektörümüzü böyle köklü markalarımızla<br />

ne kadar üst seviyelere çıkarırsak en büyük<br />

ihracatı yapmış oluruz. Turizm açısından<br />

ülkemiz zenginliklerle dolu ve en önemli<br />

ihracat kaynaklarımızın başında turizm<br />

geliyor. Ülkemizdeki tüm şehirlerin inanç,<br />

gastronomi, kültür turizmindeki değerini<br />

ortaya çıkarırsak çok daha başka yerlere<br />

gideriz” dedi.<br />

Doğan: “Turizm sektöründeki ilk<br />

yatırımımızı bugün Dedeman’la<br />

taçlandırdık”<br />

Dedeman Kayseri için Dedeman markası ile<br />

iş birliği yapan Kaan İnşaat’ın Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Mehmet Doğan; “Şirketimiz 20 yılı<br />

aşkın bir süredir inşaat sektöründe hizmet<br />

veriyor. Bu süre içerisinde konut, rezidans ve<br />

ticari alanları kapsayan birçok proje hayata<br />

geçirdik. Turizm sektöründeki ilk yatırımımızı<br />

da bugün Dedeman’la taçlandırdık. 75 yıl<br />

önce tohumlarını bu topraklarda atan ve<br />

ülkemizin gururu olarak büyüyen Dedeman<br />

markası, Kayserimiz için çok özel bir<br />

anlam ifade ediyor. Dedeman’ın Kayseri ile<br />

buluşma serüveninin bir parçası olmaktan<br />

ve şehrimizin turizm potansiyelini daha da<br />

görünür kılacağını inandığımız Dedeman<br />

Kayseri projesini birlikte hayata geçirmekten<br />

büyük bir onur duyuyoruz” açıklamasında<br />

bulundu.<br />

Dedeman: “2024 yılında 50 otel<br />

sayısına ulaşmayı hedefliyoruz”<br />

2022 yılında Dedeman ve Park Dedeman<br />

markalarına ek olarak; 7 yeni markası,<br />

açılışını yaptığı yeni otelleri ve imzaladığı<br />

yeni otel sözleşmeleri ile zincirini hızla<br />

büyüttüklerini söyleyen Dedeman Turizm<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Banu Dedeman;<br />

Kayseri’yle birlikte hizmete açık 22 ve<br />

sözleşme aşaması tamamlanmış 13 olmak<br />

üzere toplam 35 otelde, yaklaşık 5 bin oda<br />

ve 11 bin yatak kapasitesine ulaştıklarını,<br />

yılda yaklaşık 2 milyon misafir ağırladıklarını<br />

belirterek 2024 yılında 50 otele ulaşma<br />

hedefleri olduğunu ifade etti. Türkiye’nin<br />

81 ilinde, başta Balkanlar, Orta Doğu ve<br />

Afrika olmak üzere farklı kıta ve ülkelerde<br />

Dedeman bayrağını dalgalandırma hedefiyle<br />

ilerlediklerini belirten Banu Dedeman, oda<br />

sayısı kriteri olmadan Türkiye’nin her bir<br />

noktasından gelen talepleri değerlendiklerini<br />

belirtti.<br />

Büyükkılıç: “Dedeman’ı özlemiştik”<br />

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.<br />

Memduh Büyükkılıç yaptığı konuşmada<br />

Dedeman markasını Kayseri’de özlediklerini<br />

vurgulayarak, “Dedeman, madencilik<br />

alanında ekonomimize büyük katkıyı sağlıyor<br />

ancak endüstri ve ticaret merkezi olan bu<br />

güzel şehrimizde turizm alanında Dedeman<br />

zincirinin olmaması büyük bir eksiklikti.<br />

Kayseri turizmine değer katacak bu iş birliği<br />

için kendilerini tebrik ediyorum. Kaan İnşaat<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Ali Doğan ve kıymetli<br />

ailesine de ayrıca buradan teşekkür ediyor,<br />

başarılar diliyorum” dedi.<br />

Yavuz: “Dedeman, turizm sektörü<br />

için bir okul niteliğinde”<br />

Türkiye Turizm Tanıtım Geliştirme Ajansı’nın<br />

Türkiye’yi 200’den fazla ülkede tanıttığına<br />

değinen Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı<br />

Özgül Özkan Yavuz, “Bu kapsamda<br />

Kayseri’yi 10 ayrı dilde bütün dünyaya<br />

tanıtıyor, şehrimizin değerlerini anlatmak<br />

için dünyanın her yerinden yabancı basın<br />

mensuplarını ve etkileyicileri ağırlıyoruz.<br />

Elbette, bu tablonun çok daha ileri seviyelere<br />

taşınabilmesi için turizm altyapısının artması<br />

ve sektörümüzde yetişmiş insan kaynağının<br />

olması gerekiyor” diye konuştu. Özkan Yavuz,<br />

Dedeman markasının 75 yıl önce bağrından<br />

çıktığı bu topraklara deneyimini, birikimini<br />

geri getirmiş olmasının bu nedenle son<br />

derece önemli olduğunu belirterek sözlerini<br />

şöyle sonlandırdı: “Bu sadece bir yatırım<br />

değil, bölgeye önemli bir hizmet. Dedeman,<br />

Türk halkının çok sevdiği markalardan biri<br />

ve bu çok büyük bir avantaj. Ayrıca turizm<br />

sektörümüz için de bir okul. Dolayısıyla<br />

Kayseri’de var olması, turizm sektörümüzün<br />

gelişimi için çok kıymetli.”


62<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

iş’te kadın<br />

Ela<br />

Ergin<br />

"Beni en<br />

mutlu ve<br />

başarılı<br />

hissettiren<br />

meslek,<br />

otelcilik"<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />

Ocak 2022 itibariyle The Ritz-Carlton,<br />

Istanbul Genel Müdürlüğüne<br />

getirilen Ela Ergin, turizm<br />

sektöründe uzun yıllara dayanan<br />

tecrübeye sahip başarılı bir yönetici. 25<br />

yıllık kariyer hayatında iki kez otelciliği<br />

bırakıp farklı iş alanlarını deneyimlediği<br />

zamanları da olan Ergin, ne var ki<br />

kendini en mutlu ve başarılı hissettiği<br />

sektörün turizm olduğunu belirtiyor.<br />

Disiplin ve güven esaslı bir çalışma<br />

stili benimsediğini söyleyen deneyimli<br />

turizmci, Marriott zincirinde lüks<br />

segmentteki kariyerinde ilerlemeyi<br />

amaçladığını anlatıyor. Üst düzey kadın<br />

yönetici sayısının turizmdeki yetersizliğine<br />

dikkat çeken Ergin, kadın liderlerin<br />

gelişimine destek olmayı en büyük<br />

idealleri arasında görüyor.<br />

The Ritz-Carlton, Istanbul Genel Müdürü<br />

Ela Ergin ile turizm sektöründeki<br />

yolculuğunu, kariyer planlarını ve beş<br />

yıldızlı otelin <strong>2023</strong> vizyonunu konuştuk.<br />

Otel sektöründe 20 yılı aşkın aktif<br />

rol alıyorsunuz, biraz geçmişe<br />

dönersek, turizmde yolculuğunuz<br />

nasıl başladı?<br />

Öncelikle bu soru için çok teşekkür<br />

ederim. İtiraf etmeliyim ki; okul<br />

hayatımda aslında çok çalışkan bir<br />

öğrenci olmasam da genellikle son<br />

dakikada çalışıp derslerimi toparlardım.<br />

Üniversiteye hazırlanırken etrafımdaki<br />

birçok arkadaşım gibi özel dersler de<br />

almamıştım. Bir dönem moda tasarımcısı<br />

olmayı hayal ettim. Ancak lisenin son<br />

yılına geldiğimde hedeflerim biraz yön<br />

değiştirdi. Boğaziçi Üniversitesi’nin<br />

Turizm ve Otel Yönetimi Bölümü’ne özel<br />

sınav ile alım yapıldığını öğrendim. Bu<br />

bölümün bana çok uygun olabileceğini<br />

düşünüp hemen başvurdum. Mülakat<br />

sürecinden sonra kazananlar listesinde<br />

adımı gördüğümde çok mutlu olduğumu<br />

hatırlıyorum. Bu anı, benim kariyer<br />

yolculuğum için çok önemli bir yere sahip.<br />

Devamında okul yıllarımda yaptığım<br />

stajlar ve mezun olduktan sonraki<br />

8 aylık çalışma deneyimim bana<br />

turizmin çok da hayal ettiğim gibi bir<br />

meslek olmadığını düşündürdü. Bu<br />

nedenle farklı sektörlerde deneyim<br />

kazanmaya yöneldim. O dönemin en<br />

iyi danışmanlık firmalarından biri olan<br />

Arthur Andersen’de iki yıl çalışma fırsatı


yakaladım. Daha sonra Dubai menşeili<br />

bir telekomünikasyon firmasında finans<br />

alanında tecrübe kazanıp operasyon<br />

ve finans müdürü olarak görev yaptım.<br />

Fakat sonrasında yine bu mesleğin ve<br />

çalışma biçiminin benim doğama biraz<br />

uzak olduğunu fark ettim. Aynı süreçte<br />

babamın da rahatsızlığı sebebiyle işten<br />

ayrıldım. Maalesef babamı kaybettikten<br />

sonra kariyerimle ilgili kararsız kaldığım<br />

bir dönem yaşadım.<br />

Babam her zaman bana “çok güzel<br />

bir mesleğin var” derdi. Sanırım onun<br />

sözleri içimde derinlerde yer etmişti.<br />

Ancak asıl karar verme sürecimde<br />

çocukluk arkadaşımla yollarımızın<br />

tekrar kesişmesi büyük rol oynadı.<br />

Arkadaşım bana; “Sen otelcisin. Neden<br />

otel düşünmüyorsun?” diyerek beni<br />

Hyatt Regency’e tavsiye edeceğini<br />

söyledi. Ertesi gün beni banket satış<br />

koordinatörlüğü pozisyonu için<br />

aradılar. Tam 4 gün sonra otelcilik<br />

sektörüne tekrar adım attım ve 6 yıl<br />

çeşitli pozisyonlarda görev aldım.<br />

The Ritz-Carlton, Istanbul<br />

ailesiyle nasıl tanıştınız?<br />

Hyatt Regency’de çalıştığım<br />

dönemde The Ritz-Carlton,<br />

Istanbul markasını yakından takip<br />

ediyordum. Hedeflerim başında<br />

çalışmalarıyla beni etkileyen otelin<br />

bir parçası olmak yer alıyordu.<br />

Açılan pozisyonlara başvurular<br />

gerçekleştirsem de olumlu bir<br />

dönüş alamıyordum, ta ki Park Hyatt<br />

Dubai’den Satış Direktörü teklifi<br />

gelene dek... O pozisyonu kabul edip<br />

Dubai’ye yerleşme planları yaparken<br />

eş zamanlı olarak The Ritz-Carlton<br />

Satış Direktörü pozisyonu açılmıştı.<br />

Dubai’de işbaşı yapmama 15 gün<br />

kala otelden gelen ani bir telefonla<br />

tüm yurt dışı hazırlıklarımı iptal ettim ve<br />

hayallerimdeki işi kabul ettim.<br />

1 Eylül 2009 itibariyle The Ritz-Carlton,<br />

Istanbul ailesine satış direktörü<br />

pozisyonuyla transfer oldum. Satış<br />

direktörü ve satış ve pazarlama direktörü<br />

görevlerinin ardından, 2017 yılında<br />

satış ve pazarlamadan sorumlu genel<br />

müdür yardımcısı görevine atandım.<br />

Ağırlıklı olarak hep satış ve pazarlama<br />

departmanlarında çalışmama rağmen,<br />

diğer departmanların eğitimlerine ilgi<br />

duydum. Rezervasyon, ziyafet satış,<br />

kurumsal satış ve grup satış gibi<br />

alanlarda çapraz eğitimler alma şansı<br />

yakaladım. İlgim sayesinde kısa bir<br />

sürede operasyon departmanlarında da<br />

tecrübeler kazandım.<br />

“Kendimi şanslı hissediyorum”<br />

Genel sorumluluğum aslında satış ve<br />

pazarlama olsa da pandemi döneminde<br />

otelde yapılan değişikliklerle birlikte<br />

benim görevlerimde de farklılıklar<br />

meydana geldi. Özellikle yiyecek ve<br />

içecek alanlarındaki yatırımların<br />

koordinasyonunda etkili olmaya başladım.<br />

Otel, pandemi döneminde yenilenme ve<br />

yeni yatırım kararları alarak “klasik lüks”<br />

anlayışından “lifestyle lüks” konseptine<br />

doğru bir değişim yaşadı. Nobu Istanbul<br />

ve The Roof’un da içinde bulunduğu tüm<br />

bu dönüşüm sürecinde yer aldığım için<br />

kendimi şanslı hissediyorum. 2022 Ocak<br />

itibariyle de sahip olduğum genel müdür<br />

unvanıyla sektördeki varlığımı devam<br />

ettiriyorum. 25 yıllık çalışma hayatımda<br />

iki kez otelciği bırakıp farklı iş<br />

alanlarını deneyimlediğim dönemler<br />

oldu. Ancak her zaman kendimi<br />

en çok mutlu hissettiğim, kariyer<br />

anlamında önemli başarılar elde<br />

ettiğim meslek otelcilik oldu.<br />

Marriott zincirinde Türkiye’de<br />

lüks otel kategorisinde ilk<br />

kadın genel müdürsünüz. Bu<br />

size neler hissettiriyor, nasıl<br />

bir sorumluluk yüklüyor?<br />

Öncelikle çok gurur veriyor. Kendi<br />

ekibimde kadın liderleri teşvik<br />

edip kadın çalışanların sayılarının<br />

artması adına eğitim planlamaları<br />

gerçekleştiriyoruz. Marriott zinciri,<br />

her bölgede yeni atanacak genel<br />

müdürler için kadın yöneticileri<br />

daha fazla teşvik edecek doğrultuda<br />

hedefler belirledi.<br />

Marriott zinciri, her bölgede<br />

yeni atanacak genel müdürler<br />

için kadın yöneticileri daha fazla<br />

teşvik edecek doğrultuda hedefler


64<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

iş’te kadın<br />

The Ritz-Carlton,<br />

Istanbul’un deneyimli<br />

Genel Müdürü Ela Ergin,<br />

turizmin en çok insan<br />

ilişkilerine dayanan<br />

yeni öğretilerini seviyor.<br />

Otel sektörünün, farklı<br />

kültürlerin içine katma<br />

ve keşfetme imkanlarını<br />

da ciddi bir fırsat olarak<br />

değerlendiren Ergin,<br />

“Belki de işimin beni en<br />

çok heyecanlandıran tarafı<br />

da bu zenginlik. Kariyerim<br />

boyunca turizm dışında<br />

iki ayrı sektörde deneyim<br />

kazanmış olmaktan da<br />

hiç pişmanlık duymadım.<br />

Çünkü o deneyimler doğru<br />

yerde doğru işi yapmamı<br />

sağlayan unsurlar oldu.”<br />

diyor.<br />

belirledi. Bu yılın kadın istihdamı<br />

oranlarıyla, önceki yılları geride<br />

bırakacağımız bir yıl olmasını umarım.<br />

Ancak şunu da ilave etmeliyim,<br />

son yıllarda tüm sektörlerde kadın<br />

istihdam oranının artması yönünde<br />

teşvik edici ve destekleyici çeşitli<br />

politika ve uygulamalar yürütülüyor.<br />

Turizm ise kadın istihdamının<br />

artırılmasında ön plana çıkan<br />

sektörlerden biri oldu. Dünya<br />

genelinde toplam turizm istihdamında<br />

kadın işgücü yüksek oranlara ulaşsa<br />

da maalesef Türkiye’nin turizm<br />

sektöründeki kadın istihdam oranı<br />

dünya ortalamasının çok gerisinde<br />

kalıyor. Ülkemizde kadın istihdam<br />

oranı dünya ortalamasının gerisinde<br />

olmasına rağmen çalıştığım kurumda<br />

kadınlara özel kişiselleştirilmiş<br />

hedefler belirlenerek çeşitli teşvik<br />

planları uygulanıyor. Bu da beni son<br />

derece mutlu ediyor.<br />

Rekabetin yüksek olduğu erkek<br />

egemen bir sektörde çalışıyorsunuz.<br />

Sektörde kadın olmak bir avantaj mı<br />

yoksa dezavantaj mı?<br />

Turizm sektöründe başarılı olmayı<br />

cinsiyetten bağımsız olarak<br />

değerlendirilmeliyiz. Çünkü bu sektörün<br />

dayandığı çok farklı dinamikler söz<br />

konusu. İnsan ilişkilerinde profesyonellik,<br />

gelişime ve değişime açık olmak,<br />

yenilikleri keşfetmek ve tabii işinizi çok<br />

sevmek bunların başında geliyor. Böyle<br />

baktığımızda aslında kadınların daha<br />

avantajlı olduğunu bile söyleyebilirim.<br />

2022 yılı oteliniz için nasıl geçti? Bu<br />

yıla hangi hedeflerle girdiniz?<br />

Pandemi sonrasında özgürce seyahat<br />

etme ihtiyacı artış gösterdiği için 2022 yılı<br />

sektör için beklentinin çok üzerinde geçti.<br />

The Ritz-Carlton, Istanbul olarak biz de<br />

gerek fiyat ortalaması gerek doluluk<br />

oranı olarak 2022 yılını bütçemizin çok<br />

üstünde kapattık. Geçen yıl gündem olan<br />

bazı konu başlıklarının <strong>2023</strong> yılında da<br />

devam edeceğini öngörüyoruz. Bunların<br />

başında bir süredir turizm sektöründe<br />

önemli bir rol oynayan dijital gelişmeler<br />

geliyor. Son dönemde müşterilerin<br />

temassız teknolojileri daha çok tercih<br />

ettiğini gözlemliyoruz. Bir misafir artık<br />

yeni teknolojilerle rezervasyonunu<br />

yapabildiği gibi ödeme sürecini hatta gün<br />

içindeki siparişlerini telefonu üzerinden<br />

gerçekleştirebiliyor. Pandemi sonrasında<br />

kimseyle yüz yüze gelmeden işlemlerini<br />

tek tuşla halledebilmek yükselen<br />

bir değer haline geldi. Hayatlarımıza<br />

yerleşen ve uzun bir süre devam edecek<br />

gibi gözüken bir diğer değer de, hibrit<br />

çalışma düzeni. Artık seyahatler belli<br />

sezonlarla kısıtlı değil. Çalışanlar<br />

işlerini devam ettirebilmek için tek bir<br />

mekânla kısıtlı kalmıyorlar, mesailerine<br />

başlamak için bilgisayarlarının yanında<br />

olması yeterli. Artık yıl içerisinde farklı<br />

dönemlere seyahat planları yerleştirmek<br />

daha kolay. Müşteriler artık konfordan<br />

ödün vermeyen, kişiselleştirilmiş<br />

deneyimlerin peşinde. Birey odaklı,<br />

samimi bir hizmet misafirlerimizin en<br />

çok ilgisini çeken ayrıntılar arasında<br />

yer alıyor. Yerel biyolojik çeşitliliğin<br />

artırılması, lokal ürünlerin tercih edilmesi<br />

ve atılan sürdürülebilir adımlar da hizmet<br />

sektörünün sorumlulukları arasında.<br />

Bu güncel gelişmelerin ışığında geride<br />

bıraktığımız 2022 yılı gibi, <strong>2023</strong>’ü de<br />

aynı ivme ile geçirebilmeyi ve geçen yıl<br />

yakaladığımız turist çeşitliliğini artırmayı<br />

hedefliyoruz.<br />

6 Şubat’ta meydana gelen<br />

deprem felaketi üzerine neler<br />

söyleyebilirsiniz? Depremde pek<br />

çok otel yıkıldı, turizm sektöründen<br />

can kayıpları oldu malum.<br />

Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve<br />

merkezli ve meydana gelen ve çevre 10<br />

ilimizi etkileyen deprem felaketinin acısı<br />

ilk günden bu yana hepimizi derinden<br />

etkiledi. Bölgede yaşanan felaket<br />

sebebiyle çok üzgünüz. Biz de herkes<br />

gibi felaketin yaralarını sarmak için<br />

elimizden gelen tüm çabayı göstermeye<br />

ve ihtiyaçların karşılanması için destek


66<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

iş’te kadın<br />

olmaya devam ediyoruz. Bu süreçte<br />

ilk etapta deprem bölgesinde yaşayan<br />

çocuklar ve aileleri için ihtiyaç listelerinde<br />

bulunan malzemelerin gönderimleriyle<br />

katkı sağlamaya başladık. Marriott<br />

Türkiye olarak, şeflerimiz dönüşümlü<br />

olarak İskenderun’a giderek ailelerin<br />

sıcak yemek ihtiyaçlarını karşılıyor.<br />

The Ritz-Carlton, Istanbul olarak<br />

deprem bölgelerindeki eksikliklerin<br />

tamamlanması doğrultusundaki<br />

seferberliğimiz sürüyor. Yaralarımızın bir<br />

an önce sarılması için elimizden geleni<br />

ortaya koyarak, dayanışma içerisinde<br />

olmaya devam ediyoruz.<br />

İstanbul turizmine dair<br />

değerlendirmeleriniz neler? Beş<br />

yıllık projeksiyonda şehir turizmi ne<br />

şekilde gelişir?<br />

Turizm sektörü kendi içerisinde<br />

dinamikleri olan ve hatta başka<br />

sektörlerdeki gelişmelerden en çok<br />

etkilenen sektör. Çünkü toplumsal,<br />

siyasi ya da ekonomik gelişmeler<br />

insanların seyahat kararlarını bir anda<br />

değiştirmelerinde etkili olabiliyor.<br />

Dolayısıyla turizm anlamında hem<br />

sektörel olarak hem de İstanbul özelinde<br />

5 yıllık bir projeksiyondan söz etmek<br />

ne yazık ki gerçekçi olmayacaktır. Tabii<br />

ki konu İstanbul olunca çok geniş bir<br />

perspektiften bakmak gerekiyor. İstanbul<br />

zaten hem iki kıtayı bağlayan coğrafyası<br />

hem tarihi ve kültürel zenginliği hem de<br />

ticaret merkezi olma özelliği ile sürekli<br />

gelişim gösteren bir şehir. Lüksün en<br />

gözde adresleri arasında da yer alan<br />

İstanbul o nedenle gerek iç gerekse dış<br />

turizmin cazibe noktası olmaya devam<br />

edecek.<br />

Biraz da sizden bahsedelim isterim.<br />

Bize işteki ve evdeki Ela Ergin’i<br />

nasıl anlatırsınız?<br />

Hepimizin bildiği üzere hangi sektörde<br />

çalışırsak çalışalım işimiz hayatımızda<br />

çok önemli bir alanı kaplıyor. Bu<br />

demek oluyor ki, huzurla ve hevesle<br />

gittiğiniz bir işe sahip olmak size aynı<br />

zamanda büyük bir lüks sunuyor. The<br />

Ritz-Carlton, Istanbul bu değeri sunan<br />

başlıca otellerden biri. Uzun yıllardır<br />

bu ailenin bir parçası olarak kalmamın<br />

sebebi de aslında anlayışlı, eğlenerek<br />

çalışmayı seven ve destekleyici bir<br />

yönetici olmamdan kaynaklanıyor. Bu<br />

şekilde aidiyet duygusunun ve bağlılığın<br />

güçlendiğini dolayısıyla verimin aynı<br />

doğrultuda arttığını düşünüyorum.<br />

Disiplin ve güvenin yaşamımda önemli<br />

bir yeri var. Başladığım işi mutlaka<br />

zamanında tamamlamak, güvendiğim<br />

kişilerle birlikte bir takım ruhu yaratarak<br />

çalışmak inandığım değerlerden bazıları.<br />

İşim gereği çok fazla seyahat ettiğim ve<br />

24 saat boyunca işleyen bir meslekte<br />

çalıştığım için iş saatlerim bazen uzun<br />

olabiliyor. Bu yüzden evde geçirdiğim<br />

süre aslında iş yerinde olduğumdan çok<br />

daha az. Evde olduğum kısa sürelerde<br />

de inanın dinlenmeyi ve film seyretmeyi<br />

tercih ediyorum. Hobilerim arasında<br />

yürüyüş yapmak, yeni yerler keşfetmek ve<br />

yeni tatlar denemek var.<br />

Gelecek hedefleriniz nedir?<br />

Öncelikle Marriott zincirinde lüks<br />

segmentteki kariyerimde ilerlemeyi<br />

amaçlıyorum. Sizin de bildiğiniz gibi üst<br />

düzey kadın yöneticilerin sayısı turizm<br />

sektöründe nispeten düşük. Bu nedenle<br />

bir yandan da kadın liderlerin gelişimine<br />

destek olmak en büyük ideallerim<br />

arasında yer alıyor. En büyük ideallerim<br />

arasında, diğer sektörlere oranla kadın<br />

yöneticilerin sayısının daha düşük olduğu<br />

turizm alanındaki gelişmelere destek<br />

olmak yer alıyor.<br />

Kariyer anlamında uzun vadeli hedefim<br />

ise, zincir otellerde genel müdürlük<br />

görevimi tamamladıktan sonra da bölge<br />

ekiplerinde daha üst düzey görevler<br />

üstlenmek.<br />

Son olarak bu sektörde sizin için en<br />

değerli ödül nedir?<br />

Elbette ki kariyer yolculuğunda en<br />

kıymetli hazinelerden bir tanesi verdiğiniz<br />

hizmetin ödüllendirilmesi oluyor.<br />

Çalışma hayatım boyunca aldığım ve beni<br />

gururlandıran ödüller bulunuyor. EMEA<br />

(Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) bölgesinin<br />

2014’te “Yılın En Fazla Grup Konaklama<br />

Segmentini Oluşturan Ekip”, 2015 yılında<br />

Marriott International zinciri bünyesinde<br />

bulunan tüm otellerin katıldığı<br />

Uluslararası Misafir Ödüllendirme<br />

Haftası’nda “En Başarılı Satış ve<br />

Pazarlama Ekibi” ve 2019’da da “Avrupa<br />

Bölgesinin En Başarılı Lideri” ödüllerinin<br />

sahibi oldum.<br />

Dünyadaki gelişmelerle<br />

birlikte insanların istek ve<br />

taleplerinin de farklı yönlere<br />

doğru yöneldiğini vurgulayan<br />

Ela Ergin, farklı dönemlerle<br />

farklı konulara yönelik<br />

eğitimlerin arttığını belirtiyor.<br />

The Ritz-Carlton, Istanbul<br />

olarak değişen tercihleri<br />

doğru okuyabilmeyi ve hızlı<br />

cevap vermeyi lüksün tanımı<br />

olarak değerlendirdiklerinin<br />

altını çizen Ergin, “Turizm<br />

sektöründe etkili olan dijital<br />

gelişmeleri takip ediyor,<br />

sürdürülebilirlik alanında<br />

çalışmalar geliştiriyor,<br />

lokal ve mevsim çeşitliliğine<br />

uygun ürün seçimi<br />

gerçekleştiriyoruz. Ayrıca<br />

birey odaklı kişiselleştirilmiş<br />

hizmete ve hikayesi olan<br />

alanlar oluşturmaya<br />

önem veriyoruz. Tüm ince<br />

düşünülmüş ayrıntıların<br />

lüks tanımını oluşturduğunu<br />

savunuyoruz.” diye belirtiyor.


68<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka<br />

TARIHINDE BIR ILK:<br />

RATIONAL 1 MILYAR EURO GRUP<br />

CIROSUNA ULAŞTI<br />

Endüstriyel Mutfak Ekipmanları Şirketi RATIONAL, 2022 yılında iki farklı pişirme sistemi<br />

olan iVario ve iCombi ile 1 milyar euro grup cirosuna ulaştı.<br />

Bir önceki yıl 780 milyon euro<br />

ciro açıklayan şirketin CEO'su<br />

Peter Stadelmann; “Bu memnun<br />

edici gelişme, yılın ikinci yarısında<br />

tedarik sürecinin rahatlaması, bununla<br />

birlikte üretimin hızlanması ve yığılan<br />

siparişlerin azaltılmasının sonucu” dedi.<br />

Yapılan açıklamaya göre, iCombi ürün<br />

grubunda, yılın ikinci yarısında tedarik<br />

sürecinin iyileşmesi sayesinde, bir<br />

önceki yıl ile karşılaştırıldığında yüzde<br />

28’lik satış büyümesi sağlanmıştır. iVario<br />

ürün grubundaki satışlar ise yüzde 57’lik<br />

bir büyüme kaydetti.<br />

“Tüm pazarlardan iyi performans<br />

aldık”<br />

Amerikan pazarı beklenilenin üstünde<br />

büyüme oranları ile pazarlar arasında<br />

öne çıktığını, genel olarak neredeyse<br />

tüm pazarlardan iyi performans<br />

aldıklarını belirten RATIONAL AG’nin<br />

Satış ve<br />

Pazarlamadan<br />

Sorumlu<br />

Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Markus<br />

Paschmann:<br />

“Bu eşsiz<br />

başarı, müşteri<br />

faydasına<br />

odaklanma ile<br />

birlikte tedarikçi<br />

ve bayiler ile<br />

olan uzun süreli<br />

ortaklıklar ve<br />

çalışanların<br />

bitmez<br />

tükenmez<br />

çabaları sayesinde mümkün<br />

olmuştur” dedi.<br />

RATIONAL AG Finansal İşlerden<br />

Sorumlu Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Jörg Walter; “Vergi ve faiz sonrası<br />

karın yaklaşık 237 milyon Euro olması<br />

bekleniyor, ki bu da rekor bir değerdir.<br />

Bu başarı dünya genelindeki 2.367<br />

çalışanımızın şirkete ve müşterilerine<br />

olan örnek bağlılığını göstermektedir"<br />

ifadelerini kullandı.


70<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka<br />

CARGILL’DEN PROFESYONEL MUTFAKLAR<br />

IÇIN YEPYENI INOVATIF BIR MARKA<br />

PROVERSE<br />

Dünyanın güvenli, sorumlu ve sürdürülebilir beslenmesi için çalışan Cargill, gıdada inovasyona<br />

devam ediyor. HoReCa sektörüne yönelik inovatif ürünlerini PROVERSE markası ile sunan<br />

Cargill, ilk ürünleri pişirme kreması ve krem şanti ile profesyonel mutfakların ihtiyacı olan<br />

lezzet, kolaylık ve performansı bir araya getiriyor.<br />

Gıda ve gıda bileşenlerinde 158<br />

yıllık deneyimiyle inovasyonun<br />

öncüsü olan Cargill, mutfak<br />

profesyonellerinin ihtiyaç ve<br />

beklentilerini karşılayacak ürünlerini<br />

yeni markası PROVERSE ile sektöre<br />

sunuyor. PROVERSE ilk etapta<br />

makarna, et, çorba ve tatlılarda yüksek<br />

performans sunan pişirme kreması ve<br />

pastacılığın vazgeçilmez bileşeni krem<br />

şanti ile usta şeflere farklı bir deneyim<br />

yaşatıyor. HoReCa sektöründeki güncel<br />

tercih ve beğenilere yanıt verecek olan<br />

PROVERSE’ün ürün portföyü, vegan<br />

köfte harcı, dondurma ve jöle harcı gibi<br />

yenilikçi ürünlerle hızla genişleyecek.<br />

Cargill Gıda META Gıda Bileşenleri Ürün<br />

Yönetimi ve Pazarlamadan Sorumlu<br />

İcra Kurulu Üyesi Cem Beysel, gıda<br />

sektörünün tüm alanlarında tüketici<br />

trendlerini yakından takip ettiklerini<br />

söyledi. Beysel, “Cargill olarak global<br />

bilgi birikimimizle Türkiye’deki son<br />

teknolojiye sahip Ar-Ge tesislerimizde<br />

geliştirdiğimiz ürünleri gıda üreticileriyle<br />

buluşturmaya devam ediyoruz.<br />

PROVERSE markamız da HoReCa<br />

sektöründeki mutfak profesyonellerinin<br />

ihtiyaçlarına çözüm sunan yenilikçi<br />

ürünlerden oluşuyor. Günümüz yemek<br />

servisi dünyasında rekabet gücünü<br />

korumanın ne kadar zor olduğunu<br />

biliyoruz. Bu nedenle Cargill olarak,<br />

zamanın değişen ihtiyaçlarını yansıtan<br />

ürünlerimizle müşterilerimiz için<br />

lezzetten, sürdürülebilirlikten ve<br />

performanstan taviz vermeden güçlü bir<br />

tedarik zinciri ile güvenilir bir iş ortaklığı<br />

sunuyoruz” dedi.<br />

Hem lezzette hem sunumda yüksek<br />

kalite<br />

PROVERSE ürünleri lezzetin yanında<br />

sunumda da yüksek performans<br />

sağlamak üzere mart ayından itibaren<br />

Cem Beysel<br />

mutfaklara girecek. PROVERSE pişirme<br />

kreması, sıcak yemek ve tatlıları<br />

hazırlarken yoğun dokusu ile yüksek<br />

kaplama performansı sunuyor. Limon,<br />

baharat, sirke gibi asitli içeriklerle<br />

kesilme yapmayan PROVERSE krema,<br />

yüksek ısıya dayanıklı olan bitkisel yağ<br />

içeriği ile topaklanmayı da önlüyor ve<br />

yemekler servis edilmek üzere bekletilse<br />

dahi üzerinden akmıyor. Farklı<br />

malzemeler ve renklendirici bileşenlerle<br />

uyumlu yapısıyla öne çıkan PROVERSE<br />

krem şanti ise mayıs ayında şeflerle<br />

buluşacak. Çatlama yapmayan yapıya<br />

sahip PROVERSE krem şanti, değişen<br />

ortam sıcaklıklarında bile hacmini uzun<br />

süre kaybetmeyerek görsel olarak da<br />

göz dolduran lezzetler hazırlamayı<br />

mümkün kılıyor.<br />

Şeflerin ilk tercihi olacak<br />

PROVERSE ocak ayında Antalya’da<br />

29’uncu Uluslararası Gıda ve İçecek<br />

İhtisas Fuarı’nda gerçekleşen<br />

lansmanında usta şeflerden de tam<br />

not aldı. Fine dining segmentinde<br />

Türkiye’nin en önde gelen isimlerinden<br />

biri olan ve kurumsal restoranlara<br />

danışmanlık da sunan Şef Murat Bozok,<br />

“HoReCa sektöründe işletmelerin en<br />

temel ikilemi kârlılığı korurken tercih<br />

edilen bir işletme olmayı sürdürebilmek.<br />

Bu nedenle doğru ve kaliteli malzeme<br />

ile güçlü tedarik zinciri oluşturabilmek<br />

çok önemli. Gıda sektörünü çok<br />

yakından tanıyan ve deneyimli Cargill’in,<br />

PROVERSE ile geliştirdiği yenilikçi<br />

ürünlerin, mutfak profesyonellerinin<br />

ihtiyaçlarına yanıt üreteceğine<br />

inanıyorum. PROVERSE yüksek<br />

performanslı ve lezzetli ürünleri ile<br />

işletmelerin öncelikli tercihi olacaktır”<br />

değerlendirmesinde bulundu.<br />

Şef Murat Bozok


72<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka<br />

İTALYAN HLF KAHVE<br />

MAKINELERINI<br />

TÜRKIYE’DE<br />

SORCAN TEKNIK<br />

DANIŞMANLIK<br />

HIZMETLERI TEMSIL<br />

EDECEK<br />

TECNOCOFFEE markasıyla tanınan, Nuova<br />

Simonelli, Sanremo, Mychef gibi markaların<br />

Türkiye distribütörü Sorcan Teknik Danışmanlık<br />

Hizmetleri, İtalyan süper otomatik kahve<br />

makinesi markası HLF’in Türkiye temsilciliğini<br />

bünyesine kattı.<br />

2004 yılından bu yana süper<br />

otomatik kahve makinelerinin<br />

yanı sıra soğuk içecek ve su<br />

dispenserleri üreten ve bu alanda<br />

uzmanlaşan HLF markası, tasarım,<br />

çok yönlü kullanım ve müşteri<br />

ihtiyaçlarına hızlı cevap verebilecek<br />

esneklikte seçenekleriyle öne<br />

çıkıyor. %100 İtalyan üretimi olan<br />

makineler, ofisler, kafe ve pastaneler,<br />

oteller, benzin istasyonları gibi pek<br />

çok alanda kullanılabilecek farklı<br />

kapasitede modeller sunuyor.<br />

Teknoloji ön planda<br />

HLF kahve makinelerinin tüm<br />

modellerinde, dokunmatik ekran,<br />

wi-fi ve bluetooth bağlantısı, uzaktan<br />

erişim gibi teknolojik özellikler<br />

standart olarak geliyor. My HLF<br />

uygulaması sayesinde cihaza uzaktan<br />

erişim ile içecek siparişi vermek<br />

mümkün. Uygulama aynı zamanda<br />

günlük tüketimi izleme imkanı da<br />

tanıyor.<br />

Yine markanın tüm makinelerinde<br />

ödeme sistemi entegrasyonu mevcut.<br />

HLF, tüm modellerinde mükemmel<br />

süt köpüğünü Pro Milk sistemi<br />

ile sağlıyor. Modele göre değişen<br />

sıcak ya da hem sıcak<br />

hem soğuk, kremamsı<br />

ve yumuşacık süt<br />

köpüğü ile kahve keyfini<br />

zenginleştiriyor. Yine her modelde yer<br />

alan çeşitli kapasitelerdeki toz içecek<br />

hazneleriyle işletmenin ihtiyaçlarına<br />

uygun yeni reçeteler geliştirmek ve<br />

kaydetmek mümkün.<br />

HLF, farklı lokasyon ve ihtiyaçlara<br />

hitap eden 1700, 2700, 3700 ve<br />

5700 modelleriyle Sorcan Teknik<br />

Danışmanlık tarafından satışa<br />

sunuluyor.


74<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

BAHADIR<br />

ABUL<br />

“TAVSIYE<br />

DE OLSA<br />

MICHELIN<br />

LISTESINDE<br />

OLMAK<br />

GÜZEL”<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />

Balıkesir doğumlu. Anne tarafı aşçı,<br />

baba tarafı tatlıcı. Çocukluğunda<br />

spora duyduğu yoğun ilgiden beden<br />

eğitimi öğretmenliğini hayal ediyor,<br />

ilk. Ne var ki mutfak onun hayatında<br />

dedelerden kalma bir ata mesleği.<br />

Daha 5’ini bulmadan en zor yemekleri<br />

pişirme çabası ve şevki tam da bundan<br />

ileri geliyor. Yemeğin içine doğup<br />

büyümenin bahşettiği haklı gururdan<br />

söz eden Bahadır Abul, üstelik de bu<br />

yolculukta yalnız değil! Kendi gibi ikiz<br />

erkek kardeşi de bir mutfak gönüllüsü<br />

ve 13 yıldır Amerika’daki restoranlarda<br />

profesyonelce tava sallıyor.<br />

Wolfgang Puck Spago <strong>Restaurant</strong>'ın<br />

Executive Şefi Bahadır Abul’un mutfak<br />

hikayesine okul yıllarıyla devam ediyoruz.<br />

İlkokul 1. sınıfı Van’ın Başkale ilçesinde<br />

okuyan, öğretmen annesinin tayini<br />

sebebiyle ailesiyle Balıkesir’e dönen<br />

Wolfgang Puck Spago <strong>Restaurant</strong>'ın<br />

Executive Şefi Bahadır Abul, 2002 yılında<br />

Anadolu Lisesi sınavlarına girerek<br />

Bolu Mengen Anadolu Aşçılık Meslek<br />

Okulu’nu kaydoluyor. Bu tercihinde en<br />

büyük pay sahibi ise, Aile Ekonomisi<br />

ve Beslenme öğretmeni olan annesi.<br />

Bahadır Abul, anlattığına göre, lise yılları<br />

boyunca hep mutfakta! Yatılı okuduğu<br />

o yıllarda harika dostlar kazandığını,<br />

pek çoğuyla da halen görüştüğünü dile<br />

getiren deneyimli şef, 4 yıl boyunca<br />

aşçılık ve İngilizce eğitimi alırken<br />

diğer yandan da Antalya’daki resort<br />

mutfaklarda stajını yapıyor.<br />

Bahadır Şef, devamında Eskişehir<br />

Anadolu Üniversitesi’nin Halkla İlişkiler<br />

bölümünü bitiriyor. İki yılı tamamlar<br />

tamamlamaz yüksek öğrenimini işletme<br />

fakültesi eğitimiyle desteklediğini<br />

söyleyen Abul, İstanbul koşullarında<br />

aşçılık mesleğini bir örgün eğitimle<br />

birlikte yürütmenin zorluklarına da<br />

değinmeyi ihmal etmiyor.<br />

“Spago, yemek yapmaktan en keyif<br />

aldığım yer”<br />

Profesyonel mutfak yolculuğunu<br />

mezuniyet sonrası iş deneyimleriyle<br />

sürdürüyor, Abul. İstanbul’a taşınmak,<br />

gastronomi kariyerindeki en önemli<br />

adımlarından biri oluyor, Bahadır<br />

Şef’in. Önce İstanbul Doors Group’un,<br />

Doors Catering bünyesinde faaliyet<br />

gösteren Vogue <strong>Restaurant</strong> ve Anjelique<br />

mutfaklarını tecrübe ediyor. Hemen<br />

arkasından da Park Hyatt İstanbul’un<br />

açılış kadrosuna katılarak; Jamie Hagan,


Anne tarafından meyhane<br />

lezzetlerine, baba tarafından<br />

tatlılara sırtını güvenle<br />

yaslayan Bahadır Abul’un<br />

çocuk ellerinin değdiği<br />

ilk tatlısı, şekerpare. Bolu<br />

Mengen Anadolu Aşçılık<br />

Meslek Okulu’nda yaptığı ilk<br />

sınav yemeği ise kuzu pirzola<br />

oluyor. Abul, Türk ve dünya<br />

mutfakları arasında kendini<br />

en fazla Akdeniz, Uzakdoğu<br />

ve Ege lezzetlerine yakın<br />

buluyor. Şefin hem midesine<br />

hem de hafızasına kazıdığı<br />

lezzetler arasında ise, anne<br />

mutfağından çıkan börülcenin,<br />

zeytinyağlıların, karnıyarık<br />

ve pilavın yeri paha biçilmez!<br />

Hele de “çocukluğumun tatlısı,<br />

kaşıklı tatlı derdim ben ona”<br />

dediği keşkülün yeri apayrı!<br />

O kadar ki, amcasının sırf o<br />

seviyor diye her akşam elinde<br />

bir kase keşkülle kapılarını<br />

çalmasını içten bir gülümseme<br />

ve mutlulukla anımsatıyor.<br />

Julien Piguet, <strong>Mart</strong>in Satow ve Fabio<br />

Brambilla gibi sektörün duayen şefleriyle<br />

birlikte çalışma imkanı yakalıyor.<br />

Spago’nun Michelin tescilli genç ve<br />

donanımlı şefi, altı yılın ardından vatani<br />

görevi için Park Hyatt İstanbul’a veda<br />

ediyor. Askerlik sonrası soluğu hiç vakit<br />

kaybetmeden beş yıldızlı mutfaklarda<br />

alan Abul’un bu defa ki mutfağı, The St.<br />

Regis Istanbul’un görkemli terasında<br />

konumlanan, 2 Michelin yıldızlı Wolfgang<br />

Puck Spago <strong>Restaurant</strong> oluyor.<br />

Restoran mutfağındaki ilk iki yılını<br />

Executive Chef Peleg Miron ve Executive<br />

Sous Chef Ryan Cruz gibi gastronominin<br />

yıldız şefleriyle birlikte geçiriyor.<br />

Wolfgang Puck Spago <strong>Restaurant</strong>’ın<br />

Şefi Abul için Maçka’daki restoranın<br />

kıymeti bir başka! O bu yorumunu şu<br />

sözleriyle dillendiriyor: “Spago inanılmaz<br />

bir reçete havuzu olan sahibi Chef<br />

Wolfgang Puck’ın imza yemekleriyle<br />

taçlandırılmış, dünyaca ünlü bir marka,<br />

mesleki kariyerimde yemek yapmaktan<br />

en çok keyif aldığım yer diyebilirim.”<br />

Bahadır Abul, kariyerinin bir döneminde<br />

de Muzaffer Yıldırım ve Mert Fırat<br />

yönetimindeki Das Das projesinde görev<br />

alıyor. Ardından Michelle Brasserie’nin<br />

Vadi İstanbul’daki ilk şubesine Mutfak<br />

Şefi olarak geçen Abul, 2018 yılında<br />

Glens İstanbul ve Glens Roof’un<br />

Executive Chef’i oluyor. 2020 yılı<br />

itibariyle yeniden Wolfgang Puck Spago<br />

<strong>Restaurant</strong>'a Executive Şef olarak geri<br />

dönen Bahadır Şef ile biraz da Michelin<br />

Rehberi başarını konuşalım istiyorum.<br />

“Michelin tavsiye listesinde olmak<br />

da büyük gurur”<br />

Executive Şef Bahadır Abul için Spago<br />

kendini ispat etmiş bir marka. Mevcut<br />

kaliteyi sürdürmenin ve standardı<br />

korumanın yanı sıra üzerine yeni şeyler<br />

katmanın da çok kolay olmadığına<br />

vurgu yapan Bahadır Şef, gelen misafir<br />

beklentilerinin hep daima yüksekte<br />

olduğunun altını çizerek, “Restoran<br />

olarak bu beklentilere cevap verebilmek<br />

için de sürekli araştırmalı ve kendinizi<br />

geliştirmelisiniz.” önerisinde bulunuyor.<br />

Michelin Guide Istanbul <strong>2023</strong>’e tavsiye<br />

listesinden de olsa girmenin çok büyük<br />

bir gurur olduğunu söyleyen Abul, “Yıldız<br />

almak en büyük hayalimizdi, bu başarı<br />

beni ve ekibimi son derece mutlu ve<br />

motive etti.” diyor ve bu başarılarını ise


76<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

el yapımı ürünler kadar tazelik, kaliteli<br />

hizmet, pişirme teknikleri ve imza<br />

yemeklere bağlıyor.<br />

Her ne kadar şef için dünyanın en<br />

ünlü yemek otoritesi haline gelen<br />

bir derecelendirme sistemince<br />

ödüllendirilmek bir övünç kaynağı olsa<br />

da sisteme eleştirileri de yok değil!<br />

Michelin Rehberi’nin ilk defa ülkemize<br />

gelmesinin çeşitli handikaplarını<br />

sektörce yaşadıklarından dem vuran<br />

Abul, “Elbette ki Michelin müfettişlerine<br />

saygım çok fazla. Fakat yine de ilk<br />

kez geldikleri bir coğrafyada daha iyi<br />

araştırma-geliştirme yapmaları, hatta<br />

ciddi bir destek ve tavsiye almaları<br />

gerekirdi.” diyor.<br />

“İlk yılda 38 restoran çok fazla<br />

oldu”<br />

Michelin ödüllerinin adaleti<br />

konusundaysa bir yorum yapmanın<br />

doğru olmadığını söyleyen Abul, ilk yılda<br />

38 restoranın çok fazla olduğunu dile<br />

getiriyor. “Burada herkesin çok ciddi<br />

emeklerinin olduğunun farkındayım<br />

ve kendilerine de saygı duyuyorum.<br />

Ancak bazı tercihlerin doğruluğu da<br />

tartışılabilir. İstanbul’da hak edip listeye<br />

giremeyen benim de tanıdığım çok<br />

kaliteli şefler var. Açıkçası onlar adına<br />

da biraz üzüntü içerisindeyim. Umarım<br />

en kısa zamanda İstanbul dışına da<br />

çıkarlar.” diyor sonra da.<br />

“Her şefin kendi tohum bankası<br />

olmalı”<br />

Bu noktada biraz da şefin mutfak<br />

felsefesini ve lezzet nüanslarını<br />

detaylandırmak istiyorum. Mutfağı, kendi<br />

de dahil tüm ekibi ve gelen misafirleri<br />

mutlu eden bir paylaşım alanı olarak<br />

gören Abul, yapı itibariyle de paylaşmayı<br />

sevdiğini dile getirerek, bu görüşünü<br />

“Hayat paylaştıkça güzel” sözleriyle<br />

destekliyor.<br />

Peki hangi lezzet prensipleriyle? Kış<br />

menüsüyle taze otla kalamar, kaya<br />

barbunu, dana kaburga, kestaneli


78<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

agnolotti gibi pek çok imza yemeği<br />

servis eden Bahadır Şef, mutfağında<br />

mevsimsel ve taze ürünlere öncelik<br />

veriyor. Mevsiminde taze, günlük üretim,<br />

ürünün kendi yapısını ve karakterini<br />

değiştirmeden işleyip sunmak, şefin<br />

lezzeti yakalamaktaki püf noktaları.<br />

Ana yemek - garnitür eşleştirmelerinde<br />

doğru uyum ve bütünlüğü esas alan<br />

Abul, sırf renk olsun düşüncesiyle<br />

uyumsuz bir sosu veya garnitürü<br />

tabağına taşımıyor. Kendini sadeci bir<br />

şef olarak tanımlayan Abul, ”Pişirme<br />

teknikleri, tabağın hazırlanış süreci,<br />

sunumu, ana yemeğe, garnitüre ve<br />

sosa göre değişkenlik gösterebiliyor.<br />

Bir tabağın oluşumunda yemeklerin<br />

zamanında ve en iyi şekilde servis edilme<br />

süresi bile önemli bir etken olabiliyor.”<br />

diye de ekliyor.<br />

Sürdürebilirliğin özellikle tüketimin<br />

ve nüfusun yoğunlaştığı günümüz<br />

dünyasında en fazla dikkat edilmesi<br />

gereken konuların başında geldiğine<br />

dikkat çeken Abul, “Gerçek anlamda<br />

organik ürünlerin üretimi neredeyse<br />

bitmek üzere. Yerli organik ve doğal<br />

ürünleri halen sahiplenen kişiler var”<br />

diyor ve her şefin kendi tohum bankasını<br />

oluşturması gerektiği tavsiyesinde<br />

bulunuyor. Türk gastronomisinin ve<br />

yerel ürünlerinin değerine vurgu yaparak<br />

sözlerini sürdüren Abul, bu değerlerin<br />

yaşatılması ve tanıtılması noktasında her<br />

şefe ciddi sorumluluklar düştüğünü de<br />

hatırlatmayı bir borç biliyor.<br />

O da klasik! Kendi restoranını<br />

açacak<br />

Ekim 2021’de İstanbul’da ilk seçkilerini<br />

belirleyen Michelin Guide <strong>2023</strong> tavsiyeli<br />

restoran şefliğiyle birlikte İncili<br />

Gastronomi’den 4 incisini alan Bahadır<br />

Abul, çalıştığı şirket bünyesinde ise St.<br />

Regis <strong>2023</strong> İkinci Çeyrek En İyi Yöneticisi<br />

unvanlı bir şef. Başarılarını yurt içi ve<br />

yurt dışında katma değerli çalışmalarıyla<br />

sürdüren Bahadır Şef’e son olarak<br />

gelecek planlarını soruyorum. O da<br />

klasik, tıpkı diğer meslekdaşları gibi<br />

vakti geldiğinde kendi restoranını açmak<br />

istediğinden söz ediyor. “Bunu başarmak<br />

ayrı bir keyif olacak” diyen Abul’un yoğun<br />

ve meşakkatli mutfak tecrübelerinden<br />

olsa gerek, bir hayalinde de ailesine ve<br />

dostlarına daha çok zaman ayırabilmek<br />

var. Genç şef bunu da doğru yerde<br />

ve doğru zamanda adımlar atmakla<br />

başarabileceğine inandığını sözlerine<br />

ekliyor.


80<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel<br />

TÜRKIYE'NIN DUYARLI ŞEFLERI<br />

DEPREMZEDELER IÇIN TEK YÜREK,<br />

TEK KEPÇE OLDU<br />

Türkiye, Kahramanmaraş merkezli depremin yaralarını sarmaya çalışırken, bir tas çorbayı 70 TL'ye<br />

satmaya çalışanlar bir yana, Türk gastronomisinin önde gelen duyarlı şefleri depremzedelere sıcak bir<br />

yemek dağıtmak için tek yürek, tek kepçe oldu.<br />

Haber: Hatice Ünal Bilen<br />

Türkiye, 6 Şubat tarihinde<br />

Kahramanmaraş merkezli<br />

meydana gelen ve ülkemizin 11<br />

ilini büyük ölçüde sarsan iki büyük<br />

depremin ardından yaralarını sarmaya<br />

çalışırken, Türk gastronomisinin duyarlı<br />

şefleri de bir kap sıcak yemek dağıtmak<br />

için tek yürek, tek kepçe oldu. Deprem<br />

bölgesi üzerindeki yol kenarlarında<br />

bulunan bazı dinleme tesislerinde 70<br />

TL’ye çorba, 40 TL’le bisküvi satıldığı<br />

görüntüleri sosyal medyada büyük tepki<br />

alırken, aralarında Ebru Baybara Demir,<br />

Mehmet Yalçınkaya, Ali Ronay, Yunus<br />

Emre Akkor, Hazer Amani, Maksut<br />

Aşkar, Danilo Zanna, Serkan Aksoy,<br />

Çiğdem Seferoğlu, Murat Deniz Temel,<br />

Yaren Bahçıvan, Türev Uludağ, Yaren<br />

Çarpar, Pelin Dökmen ve Umut Karakuş<br />

gibi değerli şeflerin yer aldığı gönüllü<br />

şefler ekibi, yaklaşık sekiz gündür<br />

"Vakit tek yürek olma vaktidir" diyerek<br />

bildikleri en iyi işi yapmak, bildikleri en<br />

iyi işlerle destek olmak için afetzedelere<br />

hem şifa dağıttı hem umut oldu...<br />

Afetin ilk saatlerinden beri el ele verip;<br />

insanüstü bir çaba, emek ve sevgiyle<br />

hem kalplere hem de midelere şifa olan<br />

Türkiye'nin duyarlı şeflerinin sosyal<br />

medya hesapları üzerinden verdikleri<br />

mesajlar ve yaptıkları çalışmalar şöyle:<br />

"Vakit tek yürek olma vakti"<br />

Üretim, verimlilik, sürdürülebilirlik<br />

ve kadın istihdamı konusunda ortaya<br />

koyduğu kıymetli çalışmalarıyla Türk<br />

gastronomisinde değer oluşturmaya<br />

devam eden Sosyal Girişimci Şef Ebru<br />

Baybara Demir, sosyal sorumluluk<br />

bilinciyle hareket eden şeflerin yine<br />

başında geldi. Bir taraftan afetzedeler<br />

için yemek pişirirken bir taraftan da<br />

sosyal medya üzerinden faaliyetlere<br />

ilişkin bilgilendirmeler yapan Demir,<br />

"Kahramanmaraş KSÜ Avşar Kampüsü<br />

Kız Yurdu'nda 50 bin öğün yemek<br />

çıkarttık. Osmaniye'de işleyen bir<br />

sistem kurulmak suretiyle Osmaniye<br />

Merkez Kız Öğrenci Yurdu'nda<br />

günlük 25 bin öğün yemek çıkarttık.<br />

Kahramanmaraş Avşar Kız Yurdu<br />

kantinin aşevine çevirdik, üç mutfak<br />

100 bin öğün yemek üretimine geçtik."<br />

diye belirtti. Mustafa Kemal Atatürk'ün<br />

"Bir ulus sımsıkı birbirine bağlı olmayı<br />

bildikçe yeryüzünde onu dağıtacak bir<br />

güç düşünülemez." sözünü anımsatan<br />

ve güç birliği çağrısında bulunan<br />

Mardinli Şef, desteklerin devamlılığının<br />

önemine dikkat çekerek, "Desteklerinizi


ekliyoruz, bunu devam ettirebilmemiz<br />

çok önemli. Vakit tek yürek olma vakti"<br />

ifadelerini kullandı.<br />

"Her şey bir sıcak yemek için"<br />

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın akredite<br />

aşçıbaşılarından Yunus Emre Akkor,<br />

depremin ilk günlerinden beri afet<br />

bölgelerinde mutfak kuran şeflerinden<br />

biri oldu. Aslen Kilisli bir şef olan Akkor;<br />

Hatay, Kahramanmaraş, Gaziantep<br />

ve diğer şehir, ilçe ve yörelerde çeşitli<br />

mutfaklar kurarak depremzedelere şifa<br />

ve destek oldu. Akkor, "Kilis aslında afet<br />

bölgeleri arasında elektiriğin, suyun<br />

ve doğalgazın kesilmeden verildiği tek<br />

il diyebilirim. Bize yakın olan illerin<br />

diğer ilçelerine göndermeye başladık.<br />

Buralarda gerçekten sıcak yemeklerle<br />

ilgili ciddi sorunlar vardı. Biz de<br />

pişirdiğimiz çorbaları ev yemekleri<br />

illere dağıtıyoruz. Yeter ki çocuklarımız,<br />

yaşlılarımız ve depremde etkilenen<br />

herkes sıcak bir şeyler içebilsin. Çünkü<br />

buralar çok soğuk hem de gerçekten<br />

çok fazla desteğe ihtiyaç var." diyerek<br />

AFAD üzerinden gönül rahatlığıyla<br />

bağışlarınızı yapıp bize yardımcı<br />

olabilirsiniz." mesajını verdi.<br />

"Kime alo dersek gıda geliyor"<br />

Master Şef'in jürisi, Bolulu Şef Mehmet<br />

Yalçınkaya, sosyal medya hesabında<br />

"Rabbim kolaylık versin hepimize.<br />

Büyük bir dayanışma var, kime alo<br />

dersek gıda geliyor" ifadelerini kullandı.<br />

Yalçınkaya, afet bölgelerinde özellikle<br />

jeneratör eksikliğine dikkat çekti.<br />

"Biraz daha koordineli çalışalım"<br />

Elbistan Şeker Fabrikası'nda mutfak<br />

kuran Şef Hazer Amani, "Öncelikle<br />

yardımlarınız için çok teşekkür ederim.<br />

Bizim ihtiyacımız olan şeyler, uzun<br />

ömürlü proteinler. Hindi füme, et<br />

kavurma, tavuk olur. Ama rica ediyoruz,<br />

çok fazla ekmek geliyor, biz bunları<br />

dağıtamıyoruz. Rica ediyorum, ekmek<br />

ve çabuk bozulabilecek, soğukta<br />

don yiyebilecek sebzeleri daha fazla<br />

göndermeyin. Ben burada her kes<br />

adına konuşmak istemiyorum. Ben<br />

Elbistan'daki şeker fabrikasındaki<br />

ekip olarak konuşuyorum. İnanın ki<br />

canımız yanıyor. Biraz daha koordineli<br />

çalışalım."<br />

"Gönüllüler çok yardım ediyor,<br />

Allah razı olsun"<br />

Dün itibariyle Malatya'dan Gölbaşı'na<br />

geçtiğini söyleyen İtalyan Şef Danilo<br />

Zanna, "Gönüllüler çok yardım ediyor.<br />

Her zamanki gibi iş başında. İnanılmaz.<br />

Çok teşekkür ederim. Allah razı olsun."<br />

diye belirtti.<br />

"Ürün gönderiminiz bizim için çok<br />

önemli"<br />

Şef Türev Uludağ ise, "Elbistan<br />

Mutlucan Şeker Fabrikası'nda Şef Umut<br />

Karakuş ekibiyle bir mutfak kuruldu.<br />

Adıyaman KYK Kız Öğrenci Yurdu'nda<br />

Murat Deniz Temel önderliğinde bir<br />

ekip kuruldu. Destekleriniz, ürün<br />

gönderiminiz bizim için çok önemli.<br />

Tek kullanımlık, var olan plastiklerin<br />

göndermeniz bizim için çok önemli."<br />

mesajını verdi.


82<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel gastro current<br />

DÜNYA BULUT MUTFAK PAZARI<br />

NEREYE KOŞUYOR?<br />

What is the world cloud kitchen market up to?<br />

Dünyada paket servisle yemek<br />

siparişi alan bulut mutfaklar<br />

toplam pazarın yüzde 9’una<br />

ulaşırken, bu rakamın yıl içinde<br />

yüzde 16’ya yükselmesi, 2030’da<br />

ise 6 kat büyüyerek 373 milyar<br />

dolara ulaşması öngörülüyor.<br />

Türkiye’de bulut mutfak sektörünün öncü<br />

şirketi Rafinera Cloud Kitchen (RCK) CEO’su<br />

Didem Altınbaşak Tulgan, “Halen 63 milyar<br />

dolar büyüklüğünde olduğu tahmin edilen pazarın,<br />

2030’da 6 kat büyüyerek 373 milyar dolara<br />

ulaşacağı öngörülüyor. Bulut mutfak konsepti son<br />

yılllarda ortaya çıkmış bir kavram. 2018 yılında<br />

yaygınlaşmaya başladı, pandemi dönemindeki<br />

karantinaların ve fiziki restoranların kapalı<br />

olmasıyla çok hızlı büyüdü. Buna bir de maliyet<br />

avantajı eklendi. Biz de RCK’i pandemi döneminde<br />

kurduk. Konsept sadece Avrupa ve Amerika’da<br />

değil, Dubai, Hindistan gibi bölgelerde de hızla<br />

yaygınlaşıyor. Türkiye’de büyük potansiyel var, bu da<br />

pazarı hızla büyütüyor” dedi.<br />

Bulut mutfakta RCK modeli<br />

Bulut mutfak modelinin coğrafi bölgelere ve pazar<br />

dinamiklerine göre farklı şekillerde uygulandığına<br />

dikkat çeken Tulgan, “Bulut mutfağın dünyada farklı<br />

modelleri var. Tek bir markaya ait mutfaklar, birkaç<br />

şirketin ortak kullandığı mutfaklar, bölmelere<br />

ayrılmış ve her bölmenin bir restorana kiralandığı<br />

modeller mevcut. Bizim RCK modelimiz tüm<br />

bunların farklı ve benzersiz olanı. Merkezi mutfak<br />

ve ona bağlı uydu mutfaklardan oluşuyor. Arkasında<br />

ciddi bir arge çalışması var. Ürünlerimiz büyük<br />

bölümü merkezde hazırlanıyor ve uydu mutfaklarda<br />

son dokunuşları yapılarak tüketiciye ulaştırılıyor. Bu<br />

da bize kalite ve standartizasyon imkanı sunuyor.<br />

Özellikle büyüme evresinde büyük avantaj sağlıyor.”<br />

dedi.<br />

Maliyetlerde yüzde 30’lara varan tasarruf<br />

Bulut mutfakların paket servis odaklı olmasının<br />

tüketiciye olumlu yansıdığına dikkat çeken Didem<br />

Altınbaşak Tulgan “Fiziki restoranlarda söz<br />

konusu olan restoran kirası, servis, garson vb. pek<br />

çok gider bulut mutfaklarda bulunmuyor. Ortak<br />

giderler çok sayıda marka arasında bölüşülüyor,<br />

bu da yüzde 30’lara varan tasarruf sağlıyor.<br />

Ayrıca paket servise özel hazırlanan lezzetler ve<br />

sunumlarla tüketici memnuniyeti her zaman ön<br />

planda tutuluyor” dedi. Öncelikli hedeflerinin yeni<br />

marka ve yeni mutfaklarla hızlı büyüme olduğunu<br />

belirten RCK CEO’su Tulgan, “Amacımız Türkiye<br />

penetrasyonu tamamladıktan sonra yurt dışına<br />

açılmak” diye konuştu.<br />

Didem Altınbaşak Tulgan, CEO of Rafinera<br />

Cloud Kitchen (RCK), the leading company<br />

of the cloud kitchen industry in Turkey, said,<br />

“The market, which is currently estimated<br />

to be 63 billion dollars, is expected to<br />

grow 6 times in 2030 and reach 373 billion<br />

dollars. The cloud kitchen concept has<br />

emerged in recent years. It started to<br />

become widespread in 2018, and grew very<br />

rapidly with the quarantines and physical<br />

restaurants closed during the pandemic<br />

period. Added to this is a cost advantage. We<br />

also established RCK during the pandemic<br />

period. The concept is rapidly spreading<br />

not only in Europe and America, but also in<br />

regions such as Dubai and India. There is<br />

great potential in Turkey, which is rapidly<br />

expanding the market.”<br />

RCK model in cloud kitchen<br />

Pointing out that the cloud kitchen model<br />

is applied in different ways according to<br />

geographical regions and market dynamics,<br />

Tulgan said, “Cloud kitchen has different<br />

models in the world. There are kitchens<br />

belonging to a single brand, kitchens<br />

shared by several companies, models that<br />

are divided into compartments and each<br />

compartment is rented to a restaurant. Our<br />

While cloud kitchens, which take<br />

food orders via takeaway, reach 9<br />

percent of the total market, this<br />

figure is expected to increase to 16<br />

percent throughout the year, and to<br />

reach 373 billion dollars by growing<br />

6 times in 2030.<br />

RCK model is different and unique among<br />

all these. It consists of a central kitchen and<br />

satellite kitchens attached to it. There is a<br />

serious research and development behind<br />

it. Most of our products are prepared in<br />

the center and delivered to the consumers<br />

by making the final touches in satellite<br />

kitchens. This offers us the opportunity of<br />

quality and standardization. It provides a<br />

great advantage especially during the growth<br />

phase.”<br />

Savings up to 30 percent in costs<br />

Didem Altınbaşak Tulgan, who pointed out<br />

that cloud kitchens' takeaway oriented<br />

approach reflects positively on the<br />

consumer, explained, “The expenses of<br />

physical restaurants such as restaurant rent,<br />

service, waiter etc. many expenses do not<br />

exist in cloud kitchens. Common costs are<br />

shared between multiple brands, resulting<br />

in savings of up to 30 percent. In addition,<br />

consumer satisfaction is always kept at<br />

the forefront with tastes and presentations<br />

specially prepared for takeaway.” Stating<br />

that their primary goal is rapid growth with<br />

new brands and new kitchens, RCK CEO<br />

Tulgan said, "Our aim is to expand abroad<br />

after completing the penetration in Turkey."


84<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel gastro current<br />

MAREX FOOOD, DENIZ ÜRÜNLERI KRALLIĞINI<br />

FOOD PRODUCT’TA TESCILLEDI<br />

Marex Foood registered the seafood kingdom in Food Product<br />

İçecek İhtisas Fuarı’nda inovatif ürünleriyle deniz ürünleri krallığını tescilledi.<br />

The king of seafood, Marex Food, registered the kingdom of seafood with its innovative products at the International<br />

Food and Beverage Specialization Fair held in Antalya.<br />

Yarım asırlık bir geleneğe sahip<br />

Marex Food, 17-20 Ocak tarihleri<br />

arasında Antalya’da düzenlenen Food<br />

Product- Uluslararası Gıda ve İçecek İhtisas<br />

Fuarı’nda inovatif ürünleriyle tüm dikkatleri<br />

üzerine çekti. Kaplanmış ve dondurulmuş<br />

su ürünleri üreticisi konumuyla İzmir<br />

Menderes İTOB OSB tesislerinde faaliyet<br />

gösteren gıda firması, hem yurt içi<br />

hem de yurt dışı pazarlarda ürünlerin<br />

satışını gerçekleştiriyor. Kadın gücünü<br />

destekleyen Marex Food, kuruluşundan<br />

bugüne sürdürülebilir kalkınmanın öznesi<br />

olan kadınların iş gücü piyasasında<br />

güçlendirilmesi ve çalışma hayatına<br />

katılımlarının artırılmasını da ilke ediniyor.<br />

Her porsiyonda aynı lezzet ve kalite<br />

güvencesi<br />

En iyi hammaddeleri seçen, hiçbir katkı<br />

maddesi kullanmayan, düzenli olarak<br />

organoleptik analizler yapan gıda firması,<br />

her porsiyonda aynı lezzet ve kalite<br />

güvencesiyle tüketicilerine ulaşıyor.<br />

Karides Bohça<br />

Tüm yıl boyunca hem donmuş hem de taze<br />

olarak tüketilebilen deniz canlısı karides,<br />

sağlık açısından oldukça yararlı. Balıktan<br />

sonra en çok tüketilen deniz ürünü olan<br />

karides, çok güçlü bir protein kaynağına<br />

sahip olup, D vitamini içeriği yüksek, aynı<br />

zamanda da kalsiyum ve fosfor dengesinin<br />

sağlanmasına yardımcı. Marex Food,<br />

‘Karides Bohça’ ile deniz ürünleri severleri<br />

yepyeni bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor.<br />

Dondurulmuş ‘Karides Bohça’, pratik<br />

pişirimi ve sunumuyla<br />

damaklarda iz bırakıyor.<br />

Simit Levrek<br />

Hem mineral hem vitamin<br />

açısından zengin bir içeriğe<br />

sahip olan levrek balığı,<br />

vücudun ihtiyaç duyduğu<br />

Omega- 3 ve Omega- 6 yağ<br />

asitlerini karşılamakta güçlü<br />

bir etki sağlıyor. Çinko, iyot, selenyum,<br />

magnezyum, kalsiyum, potasyum ve demiri<br />

bünyesinde barındıran balıkta kalsiyum<br />

ve bolca fosfor da bulunuyor. Marex Food,<br />

bu bilgilerden yola çıkarak, Simit Levrek’i<br />

lezzetseverlerin beğenisine sunuyor.<br />

Kadayıflı Karides<br />

Dünya mutfağında yer alan özel tatları,<br />

Türk damak kültürüne ait lezzetlerle<br />

ustalıkla buluşturan Marex Food, Kadayıflı<br />

Karides ile hem tanıdık hem de yepyeni<br />

bir harman ortaya çıkarıyor. Farklı tatlar<br />

arayanlar için, alışılmışın dışında bir lezzet<br />

sunan ürün, karides etinin sahip olduğu<br />

nefis doku ve tel kadayıfın tarifi imkansız<br />

çıtırlığı ile damaklarda şölen etkisi yapıyor.<br />

Balık Köftesi<br />

Balık etinde bulunan taurin, özellikle<br />

genç ve sağlıklı hücreler olmak üzere<br />

hücre büyümesinin aktivasyonunu teşvik<br />

ederek metabolik süreçleri iyileştiriyor.<br />

B12 vitamini ise, insan vücudundaki DNA<br />

sentezi üzerinde olumlu bir etkiye sahip.<br />

Bu nedenle balık iyi bir protein kaynağı<br />

olarak kabul görüyor. Balık Köftelerini<br />

susam, badem ve çiğdem ile kaplayarak<br />

lezzetine lezzet katan Marex Food,<br />

unutulmaz deneyimlere imza atıyor.<br />

Çıtır Balık<br />

Marex Food, yüksek protein içeren<br />

levrek balığının özenle fileto edilmesi ile<br />

hazırladığı Çıtır Balık Crunchy Fish ile<br />

tüketicilere çıtır çıtır ve eğlenceli bir lezzet<br />

deneyimi sunuyor.<br />

With a half-century-old tradition, Marex Food attracted all<br />

the attention with its innovative products at the Food Product<br />

- International Food and Beverage Specialization Fair held<br />

in Antalya between 17-20 January. The food company, which<br />

operates in Izmir Menderes ITOB OSB facilities as a producer<br />

of coated and frozen seafood, sells its products in both<br />

domestic and international markets. Supporting women's<br />

power, Marex Food also adopts the principle of empowering<br />

women, who are the subject of sustainable development, in<br />

the labor market and increasing their participation in working<br />

life since its establishment.<br />

Same taste and quality assurance in every portion<br />

The food company, which chooses the best raw materials,<br />

does not use any additives, and regularly performs<br />

organoleptic analyzes, reaches its consumers with the same<br />

taste and quality assurance in every portion.<br />

Shrimp Bundle<br />

Sea creature shrimp, which can be consumed both frozen<br />

and fresh all year round, is very beneficial for health. Shrimp,<br />

which is the most consumed seafood product after fish, has<br />

a very strong protein source, high vitamin D content, and also<br />

helps to maintain the balance of calcium and phosphorus.<br />

Marex Food takes seafood lovers on a brand new journey of<br />

taste with its 'Shrimp Pack'. Frozen 'Shrimp Bundle' leaves its<br />

mark on the palate with its practical cooking and presentation.<br />

Simit (Bagel) Sea Bass<br />

Sea bass fish, which has a rich content of both minerals and<br />

vitamins, has a strong effect on meeting the Omega-3 and<br />

Omega-6 fatty acids that the body needs. Fish, which contains<br />

zinc, iodine, selenium, magnesium, calcium, potassium and<br />

iron, also contains calcium and plenty of phosphorus. Based<br />

on this information, Marex Food offers Simit Sea Bass to taste<br />

lovers.<br />

Shrimp with Kadayif (an oven baked shredded pastry with<br />

pistachio filling in thick syrup angel’s hair dessert)<br />

Marex Food, which expertly brings together the special<br />

tastes of the world cuisine with the flavors of the Turkish<br />

palate culture, develops a both familiar and brand-new blend<br />

with Kadayif Shrimp. Offering an unusual flavor for those<br />

looking for different flavors, the product makes a feast on<br />

the palate with the delicious texture of shrimp meat and the<br />

indescribable crispiness of the string kadayıf.<br />

Fish Meatballs<br />

Taurine found in fish meat improves metabolic processes by<br />

promoting the activation of cell growth, especially young and<br />

healthy cells. Vitamin B12, on the other hand, has a positive<br />

effect on DNA synthesis in the human body. For this reason,<br />

fish is considered a good source of protein. Adding flavor to<br />

Fish Meatballs by coating them with sesame, almond and<br />

crocus, Marex Food generates unforgettable experiences.<br />

Crispy Fish<br />

With its Crispy Fish Crunchy Fish, which is prepared by<br />

carefully filleting the high protein-containing sea bass, Marex<br />

Food offers consumers a crispy and fun taste experience.


86<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel / makale<br />

Gusto-Akademisyen<br />

Reha Tartıcı<br />

"Gastronomik mirasımızı sürdürülebilirlikle<br />

enkazdan çıkarabiliriz"<br />

Anadolu mutfağında önemli bir yere<br />

sahip olan ve aralarında Adıyaman,<br />

Kahramanmaraş, Gaziantep, Kilis,<br />

Diyarbakır, Malatya ve Hatay’ın<br />

da bulunduğu şehirler bir yandan<br />

deprem felaketinin yaralarını<br />

sarmaya çalışırken bir yandan da<br />

sahip oldukları kültürel mirasları<br />

yaşatmak için bir mücadele veriyor.<br />

Evet biliyorum… Acımız derin… Can<br />

kayıplarımız yürek parçalayacak<br />

kadar fazla. Ama dikkatlerden<br />

kaçmaması gereken bir konu daha<br />

var ki, bunu konuşmanın bence<br />

tam da zamanı! Nitekim yüzyıllık<br />

bir kültürün gastronomik mirasları<br />

asrın felaketiyle birlikte tıpkı<br />

insanlarımız gibi enkaza gömüldü.<br />

Kültürel mirasların yok olmamasını,<br />

unutulmamasını sağlamak ve<br />

gerekli tedbirleri almak kadim<br />

Anadolu mutfak kültürüne karşı olan<br />

borcumuz.<br />

İşte tam da bu noktada karşımıza<br />

yine “sürdürülebilirlik” kavramı<br />

çıkıyor. Peki bizler sürdürülebilirliğin<br />

daha da doğrusu “gastronomide<br />

sürdürülebilirliğin” ne anlama<br />

geldiğini ve onu sağlayabilmek için<br />

yapılması gerekenleri yeterince<br />

biliyor muyuz?<br />

Son yıllarda bölgelerin sürdürülebilir<br />

gelişiminde gıda ve gastronomi,<br />

belirleyici unsurlar olarak daha fazla<br />

kabul görüyor. Buradan hareketle<br />

bölgelerin çekiciliğini ve rekabet<br />

gücünü artıran faktörlerin ekonomik,<br />

sosyal ve çevresel sürdürülebilirliğe<br />

katkıda bulunabileceği teorisi<br />

pek çok alanda yaygın bir kanı<br />

haline dönüşüyor. Kabul gören bu<br />

yaklaşıma göre ise sürdürülebilirlik<br />

genel olarak sürekliliğin sağlanması,<br />

bir ekosistemin veya sürekli bir<br />

sistemin varlığının sürdürülmesi,<br />

bozulmaması ve aşırı kullanımla<br />

tüketilmeden korunabilmesi<br />

anlamına da geliyor.<br />

Sürdürülebilirlik adına kaynaklar<br />

süreklilikle değerlendirilirken,<br />

aynı zamanda bu kaynakların<br />

korunmasına da özen göstermek<br />

artık zaruridir.<br />

Diğer bir ifade ile sürdürülebilirlik,<br />

“toplumların sosyal, kültürel,<br />

bilimsel ve doğal tüm kaynaklarının<br />

etkin kullanımını sağlayan ve bu<br />

kaynakların korunması ve geleceğe<br />

aktarılmasına dayanan bir süreç”<br />

olarak tanımlanmalıdır. Bölgenin<br />

karşılaştığı bu büyük deprem felaketi<br />

sonrasında yaşanan yıkım bizlere<br />

bir kez daha sahip olduğumuz<br />

kültürel varlıkların yok olma ya<br />

da yaşanan kayıplarla kültürel<br />

hafızanın kaybolma noktasına<br />

geldiğini gösterdi. Yaşanan bu<br />

acı tecrübe sürdürülebilirliği<br />

sadece çevresel etkiler açısından<br />

değerlendirmememiz gerektiğini bir<br />

kez daha gösterdi. Bizler de artık<br />

sürdürülebilirliği sadece çevresel<br />

yönüyle değil, sahip çıkılması<br />

gereken değerlerin sonraki nesillere<br />

kayıpsız aktarılabilmesi yönüyle<br />

anlamalı ve uygulamalıyız.<br />

Kısacası asrın felaketi olarak<br />

niteleyebileceğimiz deprem<br />

felaketi hepimizin bir kez daha<br />

aynaya bakmasını sağladı ve<br />

yıllardır bildiğimiz ama görmek<br />

istemediğimiz deprem gerçeği ile<br />

bizleri yüzleştirdi.<br />

Hiç vakit kaybetmeden yaralarımızı<br />

sararken geçmişimizden gelen<br />

değerlerimizi gelecek nesillere<br />

taşıyacak adımları atmalıyız.


88<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel<br />

GASTRONOMI KÖPRÜSÜ<br />

KURDULAR…<br />

Türkiye’nin gıda ihracatı her geçen gün artarken, yerel üretimlerin toplamdaki payının düşük olması<br />

yeni nesil gıda teknolojileri şirketlerini harekete geçirdi. Bu tabloyu tersine çevirmeyi hedefleyen gıda<br />

teknolojileri platformu Çiftçi Gurme, Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra, stratejik iş birliklerine de imza atarak<br />

yerli üreticiler ve global pazarlar arasında gastronomi köprüsü oluşturuyor.<br />

Türkiye’nin gıda ihracatı her geçen gün<br />

artıyor. Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi<br />

Dernekleri Federasyonu’nun açıkladığı<br />

son veriler, Türkiye’nin 2022’nin ilk 8 ayında<br />

tarım, gıda ve içecek sektörü ihracatının<br />

geçen yılın aynı dönemine göre %18,4 artarak<br />

15,8 milyar dolara ulaştığına işaret ediyor.<br />

Ülkemiz gıda ihracatında rekora koştuğu<br />

halde yerelde yapılan üretimin yalnızca<br />

%10’luk bir kapasitesinin ihraç edilmesi, yeni<br />

nesil gıda teknolojileri şirketlerini harekete<br />

geçiriyor. Mevcut tabloyu tersine çevirmeyi<br />

hedefleyen gıda teknolojisi platformu Çiftçi<br />

Gurme, ülkemizdeki tarım ürünlerinin toplam<br />

ihracattaki payını artırmak ve sahibi ya da<br />

yönetim hakkına sahip olduğu çiftlik, bahçe<br />

ve tarlalarda üretilen ürünleri katma değerli<br />

ürünlere dönüştürerek global pazarlara<br />

ulaştırmak için Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra<br />

ekosistemi geliştirecek stratejik iş birliklerine<br />

imza atıyor. Tarım teknolojisini gıda<br />

sektörüyle birleştirerek katma değeri yüksek<br />

gastronomik ürünlerin üretimini kontrollü<br />

bir şekilde artırıp, bu sayede ihracattaki<br />

gıda payını yükseltmeyi hedeflerken başta<br />

seçilmiş kooperatifler ve küçük ölçekli<br />

üreticileri pazara dahil ettiklerini aktaran<br />

Çiftçi Gurme Kurucu Ortaklarından Ozan<br />

İnan, konuya dair şu açıklamada bulundu:<br />

“Ülkemizin temiz kalmış topraklarında<br />

yetişen sebze, meyve, et ve süt ürünlerinin<br />

en iyilerini keşfetmek, henüz fark edilmemiş<br />

lezzetleri bulup tüketicilere ulaştırmak için<br />

teknolojiyi avantaja çeviriyoruz. Çanakkale<br />

başta olmak üzere, birebir sahibi ve yönetim<br />

hakkına sahip olduğumuz çiftlik, bahçe ve<br />

tarlalarda tarımı teknoloji ile bütünleştiren<br />

platformumuz aracılığıyla hem yerel hem de<br />

global pazarlara en özel ürünleri sunuyoruz.<br />

Bu kapsamda Ar-Ge faaliyetlerimizi<br />

sürdürmenin yanı sıra, stratejik iş birlikleri<br />

yaparak sektörde hem rekabet avantajı<br />

sağlıyor hem de üretimden lojistiğe kadar<br />

tüm aşamalardaki ağları güçlendirerek<br />

tarımda sürdürülebilirliği destekliyoruz.”<br />

Üreticiler ve global pazarlar arasında<br />

gastronomi köprüsü kurdular<br />

İşbirlikleri sayesinde çiftçilerin değer<br />

zincirine entegre olmasını sağladıklarını<br />

söyleyen Çiftçi Gurme Kurucu Ortaklarından<br />

Ozan İnan, anlaşmalarına dair şu bilgileri<br />

paylaştı: “Yeni nesil bir gıda teknolojisi<br />

şirketi olarak, kendi sahip olduğumuz<br />

çiftliklerin haricinde kooperatiflerle çalışarak<br />

başta küçük ölçekli çiftçiler olmak üzere<br />

tüm üreticilerin işlerine katma değer<br />

kazandırıyoruz. Onlara küresel pazarlara<br />

kapı açılmalarını sağlayan, standartları<br />

oluşmuş ve sürdürülebilir bir gastronomi<br />

köprüsü kuruyoruz. Bu çerçevede<br />

Çanakkale Bayramiç Değişim Kooperatifi<br />

ve reçetelendirmede bölgemizin yeni nesil<br />

şeflerinden Artizan Vera ile kurduğumuz<br />

iş ortaklıklarımızla ekosistemimizi<br />

güçlendiriyoruz. Çanakkale Bayramiç<br />

Değişim Kooperatifi’yle ortak finansman<br />

modellerimiz sayesinde ölçek ekonomisine<br />

ulaşıyor, planlı üretime yön veriyoruz. Artizan<br />

Vera ile ise dünya markaları yaratabilecek<br />

reçeteler ediniyor ve yeni ticari ilişkiler<br />

yaratıyoruz. Tüm bu çalışmalarla yereldeki<br />

üreticilerin iş süreçlerini standarta<br />

kavuşturup büyümesine yardımcı olurken,<br />

bereketli topraklarımızda yetişen yüksek<br />

kaliteli tarım lezzetlerini yeni pazarlara<br />

ulaştırıyoruz.”<br />

"Üretim bandımızı kadınlara<br />

ayırıyoruz"<br />

Değer analizinden üretim faaliyetleri ve<br />

katma değeri yüksek nihai ürünlerin pazara<br />

ulaştırılmasındaki tüm sürecin daha doğru ve<br />

etkili bir şekilde yönetildiğini belirten Şef Vera<br />

Didem Piyan ise “Öğrenmenin ve gelişimin<br />

sürekliliğine inanıyoruz. Bu yüzden kadınların<br />

ekonomik çizelgede hak ettiği yeri henüz<br />

bulamadığını görüyor ve üretim bandımızı<br />

kadınlara ayırıyoruz. Bu topraklardan gelen<br />

kazancımızı yine pozitif ayrımcılık yaparak<br />

satılan her ürünün belli bir oranını ülkemizin<br />

geleceği olan kız çocuklarına eğitim desteği<br />

olarak fonluyoruz” dedi.<br />

Tarımsal arzın sürekliliğini<br />

sağlıyorlar<br />

Çanakkale Bayramiç Değişim Kooperatifi<br />

Başkanı Coşkun Yılmaz ise: "Son dönemde<br />

gübre ve üretim maliyetlerindeki artış, satış<br />

zincirlerindeki kâr dağılımı ve yeni pazarlara<br />

ulaşmadaki zorluklar tarımsal verimliliğin<br />

düşmesine neden oluyor. Biz de tarımsal<br />

örgütlenme oluşturmak, gıda zincirlerini<br />

iyileştirmek, iklim değişikliği kapsamında<br />

arzın sürdürülebilirliğini sağlamak için<br />

çıktığımız yolda küçük ölçekli üreticiyi hem<br />

bilgi ve deneyim açısından hem de maddi<br />

olarak destekliyoruz. Üretimin verimliliğini<br />

artırıyoruz" ifadelerini kullandı.<br />

Gelecek yıl global pazarlara<br />

odaklanacaklar<br />

Gelecek dönemde teknoloji ve Ar-Ge<br />

çalışmalarına odaklanarak tarım ve gıda<br />

sektörünün global pazarlardaki lokal<br />

damak zevklerine göre konumlanmış<br />

lider bir marka olmayı hedeflediklerini<br />

aktaran Çiftçi Gurme Yönetici Ortağı Orçun<br />

Özalp da <strong>2023</strong> planlarına ilişkin şu bilgileri<br />

paylaştı: “Gelecek yıl daha çok yurt dışı<br />

satış kanallarına odaklanmayı düşünüyoruz.<br />

Bu kapsamda platformumuzu gıda<br />

üretimi, işleme ve gıda perakendeciliğini<br />

uçtan uca yönetebileceğimiz şekilde<br />

geliştireceğiz. Temiz tarımda veri işleme<br />

ve geliştirme yaparak Tarım 4.0 alanında<br />

öne çıkan foodtech alanında örnek olacağız.<br />

Permakültürel tarımda ve gastronomik<br />

ürünler ile global rekabette ülkemize<br />

ödüller kazandırmak için çalışmalarımızı<br />

hızlandıracağız.”


Oda İçi<br />

Ekipmanlarımızla<br />

Tanışın<br />

Lifetech Türkiye Distribütörü<br />

Yeni Mahalle Kuzey Yanyol Caddesi No.65 34530<br />

Kumburgaz/Büyükçekmece - İstanbul | Türkiye<br />

Tel/Phn : +90 212 580 1 590 - Fax: +90 212 580 1 581<br />

www.otelurunleri.com.tr


90<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel<br />

<strong>2023</strong>’TE EN ÇOK<br />

KONUŞULACAK BESLENME TRENDI<br />

SÜRDÜRÜLEBILIR BESLENME<br />

Sofra/Compass Group Türkiye Ülke Diyetisyeni Emel Terzioğlu Arslan, <strong>2023</strong> yılının en trend<br />

beslenme yaklaşımlarından birinin “sürdürülebilir beslenme” olacağını belirtti.<br />

İçinde bulunduğumuz dünya; iklim<br />

değişikliklerinin yaşandığı, sağlık<br />

problemlerinin sıklaştığı, biyolojik<br />

çeşitliliğin azaldığı ve küresel ısınmanın<br />

inanılmaz bir boyut aldığı yer haline<br />

geldi. Bunun en önemli sebeplerinden<br />

biri de beslenme. Dünya genelinde 1,4<br />

milyar hektar alan gıdaların üretimi için<br />

kullanılıyor ve taze su kaynaklarının %25’i<br />

israf edilen gıdalar için harcanıyor. Küresel<br />

ısınma ve iklim değişikliklerinin en önemli<br />

sebeplerinden biri olan sera gazı salınımının<br />

%25’i tahıl üretimi, hayvancılık ve ormancılık<br />

kaynaklı. Bu nedenlerle sürdürülebilir bir<br />

dünya için sürdürülebilir bir beslenme<br />

tarzını benimsemek gerekiyor. BM Gıda<br />

ve Tarım Örgütü (FAO), sürdürülebilir<br />

beslenmeyi güvenli, sağlıklı ve düşük<br />

çevresel etkiye sahip olarak tanımlıyor.<br />

Ayrıca bu beslenme şekli, kültürel<br />

olarak kabul edilebilir, ulaşılabilir, adil,<br />

ekonomik olarak karşılanabilir, doğal<br />

kaynakları koruyan, çevreyi kirletmeyen,<br />

gıda güvenliğine katkı sağlayan ve gelecek<br />

nesillerin ihtiyaçlarından ödün vermeyen<br />

bir model. Bu beslenme şekli ile çevresel<br />

sorunların azaltılması ve sürdürülebilir bir<br />

dünya adına olumlu yönde büyük değişimler<br />

elde edilebilir.<br />

Emel Terzioğlu Arslan, sürdürülebilir<br />

beslenme için yapılması gerekenleri şöyle<br />

sıraladı: Besin çeşitliliğini artırın, yeterli<br />

ve dengeli beslenin. Özellikle kırmızı et<br />

ve işlenmiş et tüketimini azaltın. Bitkisel<br />

bazlı beslenin. (Günde en az 5 porsiyon<br />

sebze ve meyve tüketin.) Protein ihtiyacını<br />

çoğunlukla kuru baklagiller, badem, ceviz,<br />

fındık gibi yağlı tohumlardan karşılayın.<br />

Sürdürülebilir balıkçılık yoluyla elde edilmiş<br />

balıkları tüketin. Yüksek yağlı, şekerli ve<br />

tuzlu gıdaları nadiren tüketin. Besinleri iyi<br />

muhafaza edin ve israftan kaçının.<br />

Vegan beslenme yine popüler<br />

Son dönemlerde bilinirliği giderek artan<br />

vegan beslenme, <strong>2023</strong>’te de en çok<br />

konuşulan beslenme modellerinden biri<br />

olacak. Veganlığın temelinde sağlıklı<br />

beslenme, dini ve etik inanışlar, çevreyi<br />

koruma gibi birçok neden var. Bu<br />

nedenlere sahip olan veganlar arasına<br />

bir de sürdürülebilir yaşamı benimseyen<br />

ve çevreyi korumak isteyen bireyler de<br />

katıldı. Çünkü vegan beslenmede sera gazı<br />

salınımını artıran en önemli nedenlerden<br />

biri olan hayvansal kaynaklı gıdalar (özellikle<br />

kırmızı et) tüketilmiyor. Vegan beslenme<br />

tarzında bitki temelli beslenme mevcut.<br />

Ve vejeteryan beslenmeden farklı olarak<br />

da bal dahil hiçbir hayvansal gıdaya yer<br />

yok. Yani diyet sadece bitkisel kaynaklı<br />

gıdalardan oluşuyor. Protein ihtiyaçlarını<br />

bezelye, fasulye, nohut, mercimek ve<br />

soya gibi kuru baklagiller ile tofu, fıstık<br />

ezmesi, kaju ve diğer yağlı tohumlardan<br />

karşılıyorlar. Veganlar için hem protein hem<br />

de lif açısından zengin sağlıklı karbonhidrat<br />

kaynakları ise esmer pirinç, kinoa, yulaf<br />

ezmesi, bulgur ve chia tohumu gibi gıdalar.<br />

Sebze ve meyvelerin ise her türlüsünü<br />

tüketebilirler. Hayvansal kaynaklı süt ve<br />

ürünlerini de tüketmediklerinden süt olarak<br />

Hindistan cevizi sütü, badem sütü ve soya<br />

sütü gibi bitkisel kaynaklı sütleri tercih<br />

etmek durumundalar. Her ne kadar besinsel<br />

ihtiyaçlarını karşılasalar da hayvansal<br />

kaynaklı gıdaları tüketmedikleri için B12,<br />

demir, kalsiyum gibi mikro besin öğeleri<br />

açısından zaman zaman eksiklik yaşanabilir.<br />

Bu nedenle belirli aralıklarla kan tahlili<br />

yaptırıp eksik vitamin ve minerallerle ilgili<br />

takviye alınabilir.<br />

Bağışıklığı güçlendirmek için temiz<br />

beslenme<br />

Son dönemlerin en çok konuşulan<br />

beslenme modellerinden biri de temiz<br />

beslenme. Temiz beslenme, vücudun<br />

kolay hazmedebileceği, yakarken<br />

toksin oluşumuna sebep olmayan, taze,<br />

organik, besin değeri yüksek, mevsimine<br />

uygun, yerel, kimyasal işlemlerden<br />

geçmemiş yiyeceklerden oluşan ve iyi<br />

yağlar kullanılarak, çoğunlukla ev yapımı<br />

beslenmeyi ön plana çıkaran bir beslenme<br />

modeli. Temiz beslenmenin temelini, uzun<br />

ve sağlıklı yaşamın sırrı olarak kabul edilen<br />

Akdeniz mutfağı oluşturuyor. Balık, otlar,<br />

sebze ve meyveler ile zeytinyağından oluşan<br />

Akdeniz mutfağı, yüksek besin değeri içeren<br />

bir yapıya sahip.<br />

Nasıl temiz beslenilir?<br />

Günde en az 2 öğününüze koyu yeşil<br />

yapraklı sebzeleri dahil edin. Farklı sebze<br />

ve meyveler ile tabağınızı renklendirin.<br />

Mevsiminde ve yerel ürünleri tercih edin.<br />

Etiket okumayı alışkanlık haline getirin.<br />

İşlenmiş ve paketli gıdalardan uzak durun.<br />

Şeker ve tuz tüketimini minimuma indirin.<br />

Kızartmalardan uzak durun.


92<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro etkinlik<br />

NADIR GASTRONOMI<br />

PLATFORMU AÇILDI<br />

Karaköy Güllüoğlu çatısı altında özerk bir yapı olarak kurulan, gastronomi ve kültür alt<br />

başlıklarında birleştirici ortak projeler geliştirmeyi, sunmayı hedefleyen deneyim alanı Nadir<br />

Gastronomi Platformu açıldı.<br />

Farklı disiplinlerden oluşturulan<br />

etkinlik ajandası ile her ay farklı<br />

içerikler sunmayı planlayan<br />

Nadir Gastronomi Platformu, Türk<br />

gastronomisini dünyaya tanıtmak,<br />

geleneksel lezzetleri hatırlatmak,<br />

arşiv altına almak, yerli ve uluslararası<br />

şefler ile ortak projeler geliştirmek ve<br />

alanında başarılı, yeni şefler keşfetmek<br />

misyonuyla ilerliyor.<br />

Küçük topluluklardan geniş<br />

gruplara, esnek kapasite imkânı<br />

Karaköy Güllüoğlu’nun yeni mağazası<br />

içerisinde, mekânın ikinci ve üçüncü<br />

katlarında konumlandırılmış platform;<br />

Karaköy Güllüoğlu çatısı altında<br />

olmakla birlikte aynı zamanda özerk<br />

ve mağazadan bağımsız şekilde<br />

tasarlanmış durumda. Gastronomi<br />

ve kültür alt başlıklarında birleştirici<br />

ortak projeler geliştirmeyi ve sunmayı<br />

hedefleyen ‘Nadir Gastronomi<br />

Platformu’, kullanım amacına ve içeriğe<br />

göre, küçük topluluklardan geniş<br />

gruplara, esnek bir kapasite sunuyor.<br />

Geleceğe yönelik bir gastronomi<br />

arşivi<br />

Nadir Gastronomi Platformu’nda,<br />

sanat, tarih, sosyoloji ve kültür konuları<br />

çerçevesinde; panel, seminer, konuşma,<br />

tadım ve şef yemekleri gibi etkinliklerin<br />

organize edilmesi planlanıyor.<br />

Geliştirilen her içeriğin kayıt altına<br />

alınmasıyla, gelecek nesiller için bir<br />

gastronomi arşivi oluşturulması da<br />

hedefleniyor. Gastronomi ile ilişkili farklı<br />

bakış açılarıyla kurgulanacak ilham<br />

verici içerikler sunma amacıyla kurulan<br />

platformda, alanında uzman isimlerin<br />

de konuşmacı olarak yer alması<br />

planlanıyor.<br />

Çağrı Başkurt’un sunumuyla<br />

“İmparatorluk Düğünlerinde<br />

İmparatorluk İstanbul’undan<br />

Gastronomi Hikayeleri”<br />

Saray ve Kültür Tarihçisi ve aynı<br />

zamanda Çırağan Sarayı Küratörü olan<br />

A. Çağrı Başkurt’un sunumuyla Topkapı<br />

Sarayı Koleksiyonu’nda yer alan 16. ve<br />

18. yüzyıllar minyatürlerin eşliğinde<br />

gerçekleşen İmparatorluk Düğünlerinde<br />

İmparatorluk İstanbul’undan Gastronomi<br />

Hikayeleri (16. ve 18. Yüzyıllar)’nin<br />

konuşulduğu renkli sunum, Nadir<br />

Gastronomi Platformu’nun şu ana<br />

kadar gerçekleştirdiği en kalabalık<br />

etkinlik oldu. Farklı disiplinlerden<br />

pek çok tanınmış ismin bir araya<br />

geldiği sunum boyunca tüm anlatımını<br />

minyatürler üzerinden devam ettiren A.<br />

Çağrı Başkurt, minyatürler üzerinden<br />

dünyanın gelmiş geçmiş en büyük<br />

düğün organizasyonu olan 55 gün 55<br />

gece süren 1582 düğününü ve Lale<br />

Devri’nde 23 gün 23 gece devam eden<br />

1720 düğününün eğlenceli atmosferini<br />

yeniden dinleyicileriyle buluşturdu.<br />

Bununla da kalmayan Başkurt,<br />

imparatorluk düğün ziyafetlerinde<br />

misafirlere ikram edilen safranlı,<br />

tavuklu, şekerli ve badem şekerli<br />

“muza’afiye pilavı” ile sumaklı, ballı, gül<br />

sulu “palûze”yi Güllüoğlu mutfağında<br />

bizzat hazırlayarak dinleyicilerine<br />

ikram etti. Oldukça büyük beğeni<br />

alan bu iki lezzette yine düğünlerin<br />

vazgeçilmezlerinden olan “kapak<br />

böreği” eşlik etti. Hazırlandıktan sonra<br />

ikram esnasında içindeki bir başka<br />

sahandan canlı kuşun çıkmasıyla<br />

meşhur olan kıymalı, tarçınlı ve fıstıklı<br />

börekse, Başkurt’un ricasını kırmayarak<br />

Güllüoğlu mutfağına giren Bir Dünya<br />

Börek kitabının yazarı Ayfer Yavi<br />

tarafından hazırlandı.<br />

Ayver Yavi


94<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

Şampiyonların tercihi<br />

Şeflerin Ballon d’Or’u olarak nitelendirilen,<br />

dünyanın en iyilerinin seçildiği Bocuse d’Or <strong>2023</strong>’ün<br />

dünya finalinin premium sponsoru, Türkiye’nin üç<br />

yıldır üst üste ihracat şampiyonu, en iyilerin tercihi<br />

Güral Porselen oldu.<br />

İlham veren hikaye NFT oldu<br />

Türkiye’nin yerel malzemelerini ve yemeklerini<br />

modern dokunuşlarla yorumlayan BigChefs,<br />

“Toprağın Kadınlarından Sofralara” NFT<br />

koleksiyonunun 2. NFT’sini kurucu ortağı Gamze<br />

Cizreli’ye ithafen yayına aldı.<br />

BigChefs’in “Toprağın Kadınlarından Sofralara” NFT koleksiyonunun<br />

ikinci eseri, kurucu ortağı Gamze Cizreli’nin girişimcilik<br />

yolculuğundan ilham alınarak tasarlandı. BigChefs’in Ankara’daki<br />

ilk şubesinden başlayan hikayesiyle, bugün dünyanın dört bir yerine<br />

ulaşan şube sayısının betimlendiği eserde “Infinite Zoom Art” tekniği<br />

kullanıldı. Türkiye ve dünyada yayılarak büyüyen BigChefs’in hikayesi,<br />

sunulan her tabakta ve güler yüzlü ekibinin her bir üyesiyle yazılmaya<br />

devam ediyor. BigChefs, bu NFT’yi hem kurucu ortağı Gamze<br />

Cizreli’ye hem de bugün geldiği noktada büyük paya sahip olan tüm<br />

BigChefs çalışanlarına ithaf ediyor. Her biri farklı sanat eseri olan<br />

“Toprağın Kadınlarından Sofralara” NFT koleksiyonunun ikinci eseri,<br />

“Infinite Zoom Art” tekniği ile Studio Sigun tarafından tasarlandı.<br />

BigChefs, “Toprağın Kadınlarından Sofralara” NFT koleksiyonunun<br />

yeni NFT’sini dünyanın en bilinen NFT pazar yeri OpenSea’de yayına<br />

aldı.<br />

NFT becomes he inspiring story<br />

Interpreting Turkey's local ingredients and dishes<br />

with modern touches, BigChefs has launched the 2nd<br />

NFT of the NFT collection "From Women of the Land<br />

to Tables", dedicated to Gamze Cizreli, its founding<br />

partner.<br />

The second piece of BigChefs' "From Women of the Land to Tables"<br />

NFT collection was designed with inspiration from the entrepreneurial<br />

journey of its founding partner, Gamze Cizreli. The "Infinite Zoom Art"<br />

technique was used in the work, which depicts the story of BigChefs<br />

starting from its first branch in Ankara and the number of branches<br />

reaching all over the world today. The story of BigChefs, which has<br />

grown by spreading in Türkiye and the world, continues to be written on<br />

every plate served and with each member of its friendly team. BigChefs<br />

dedicates this NFT to both its founding partner Gamze Cizreli and all<br />

BigChefs employees who have a large share in the point it has reached<br />

today. The second piece of the NFT collection, "From Women of the<br />

Earth to Tables", each of which is a different piece of art, was designed<br />

by Studio Sigun with the "Infinite Zoom Art" technique. BigChefs has<br />

released the new NFT of the NFT collection "From the Women of<br />

the Earth to the Tables" on OpenSea, the world's most known NFT<br />

marketplace.<br />

Güral Porselen, ilk defa bir Türk markası olarak bugünün ve yarının<br />

en yetenekli şeflerini öne çıkaran, dünyanın en prestijli mutfak<br />

yarışması olmasıyla sektöründe çok önemli bir yer tutan<br />

Bocuse d'Or’a premium sponsoru oldu. Güral Porselen’in 1989’dan<br />

beri kusursuz porselen üretmek için var gücüyle çalıştığını söyleyen<br />

Güral Porselen Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Harika Güral,<br />

Bocuse d'Or yarışmasının premium sponsoru olmaktan duydukları<br />

mutluluğu dile getirerek, “Bir Türk markası olarak dünyaya adımızı<br />

duyurmanın gururunu yaşıyoruz. Bocuse d'Or, bugünün ve yarının en<br />

yetenekli şeflerine ışık tutan, dünyanın en prestijli mutfak yarışması<br />

olmasıyla öne çıkıyor ve dünya mutfağının gelişimini vurguladığı için<br />

gastronomi dünyasına her yıl ilham veriyor. Yeni tekniklere, büyük<br />

sosyal değişimlere, gelecekteki trendlere ve tüketicilerin isteklerine<br />

saygı gösterilmesini sağlama açısından bu etkinliği çok önemsiyoruz.”<br />

dedi.<br />

Champions' choice<br />

Gural Porselen (Porcelain), the premium sponsor<br />

of the world final of Bocuse d'Or <strong>2023</strong>, which is<br />

described as the Ballon d'Or of chefs and where the<br />

best of the world is selected, has been the export<br />

champion of Türkiye for three consecutive years,<br />

and the choice of the best.<br />

Güral Porselen, as a Turkish brand for the first time, highlights<br />

the most talented chefs of today and tomorrow, and gains a very<br />

important place in its industry as the world's most prestigious<br />

culinary competition and became the premium sponsor of the<br />

Bocuse d'Or. Stating that Güral Porselen has been working hard to<br />

produce flawless porcelain since 1989, Great Gural, Vice Chairman<br />

of the Board of Gural Porcelain, expressed their happiness for being<br />

the premium sponsor of the Bocuse d'Or competition and said, "As<br />

a Turkish brand, we are proud to announce our name to the world.<br />

Bocuse d'Or stands out as the world's most prestigious culinary<br />

competition, shedding light on the most talented chefs of today and<br />

tomorrow, and inspires the world of gastronomy every year as it<br />

emphasizes the development of world cuisine. We take this event very<br />

seriously to ensure that new techniques, major social changes, future<br />

trends and consumer wishes are respected.”


96<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

300 bininci üyesine<br />

ömür boyu kahve sözü<br />

Mobil uygulamasında 300 bininci üyesine<br />

ulaşmasına çok az kalan Espressolab, “Ömür Boyu<br />

Bedava Kahve” kampanyası ile sisteme dahil olan<br />

300 bininci üyesine ömür boyu kahve ikramında<br />

bulunacak.<br />

Paylaşmaya değer<br />

“Bi’ Baydöner’i hak ettin!” söylemiyle tüketicilere<br />

hak ettikleri iskender lezzetini sunan Baydöner,<br />

“Bi’ Baydöner Paylaşmaya Değer!” diyerek İhtiyaç<br />

Haritası’nın belirleyeceği 1000 üniversiteliyi<br />

ağırlayacak.<br />

Apaz Group markalarından Baydöner; ihtiyaç sahiplerini destek olmak<br />

isteyen birey, kurum ve kuruluşlarla buluşturan sosyal kooperatif<br />

İhtiyaç Haritası iş birliğiyle yeni bir sosyal sorumluluk projesini<br />

hayata geçiriyor. Baydöner, “Bi’ Baydöner Paylaşmaya Değer!”<br />

sloganıyla başlattığı kampanyayla üniversite öğrencilerine destek<br />

oluyor. Proje ile verilen destek kapsamında 5 ilden 1000 üniversite<br />

öğrencisi, lezzetli iskender öğününü Baydöner’in bereketli sofrasında<br />

deneyimleyecek. Sosyal sorumluluk kampanyası ile İstanbul, Ankara,<br />

İzmir, Eskişehir ve Bursa’da öğrenim gören gençlere ulaşılacak.<br />

İhtiyaç Haritası tarafından belirlenen ve gerekli koşulları sağlayan<br />

öğrenciler, Baydöner’in kendilerine ulaştıracağı kodla ikram<br />

yemeklerini yiyebilecek.<br />

Worth sharing<br />

Baydöner, which offers consumers the taste of<br />

İskender they deserve with the motto “You deserve a<br />

Baydöner!”, will host 1000 university students to be<br />

determined by the Needs Map by saying "A Baydöner<br />

is Worth Sharing!"<br />

Baydöner, one of the Apaz Group brands, which brings people in need<br />

together with individuals, institutions and organizations that want to<br />

support, is launching a new social responsibility project in cooperation<br />

with The social cooperative Needs Map. Baydöner, It supports<br />

university students with the campaign it started with the slogan of "A<br />

Baydöner is Worth Sharing!". Within the scope of the support given with<br />

the project, 1000 university students from 5 provinces will experience<br />

the delicious İskender meal at Baydöner's fertile table. The social<br />

responsibility campaign will reach young people studying in Istanbul,<br />

Ankara, Izmir, Eskişehir and Bursa. Students who meet the necessary<br />

conditions determined by the Needs Map will be able to eat catering<br />

with the code that Baydöner will send to them.<br />

Mobil uygulaması ile müşterilerinin kahve içme deneyimini<br />

kolaylaştıran ve kısa sürede 300 bine yakın üyeye ulaşan Espressolab,<br />

“Ömür Boyu Bedava Kahve”<br />

kampanyası başlatarak 300<br />

bininci üyesine ömür boyu<br />

kahve ikram edecek. Hediye<br />

kahve her gün 00:00’da<br />

sistemden otomatik olarak<br />

kazanan kişinin mobil<br />

uygulamadaki hesabına<br />

yüklenecek ve böylece<br />

kasada mobil uygulamadaki<br />

QR okutularak ikram içecek<br />

alınabilecek. Kampanya<br />

dahilinde kazanılan hak<br />

sadece Türkiye’deki<br />

Espressolab mağazalarında<br />

geçerli olurken, ikram<br />

kahve aromalı, aromasız;<br />

sıcak, soğuk içeceklerde<br />

geçerli olacak. 300 bininci<br />

üye panel üzerinden kontrol<br />

edilerek noter huzurunda<br />

dijital medya hesaplarından<br />

açıklanacak.<br />

A lifetime coffee promise to its<br />

300 thousandth member<br />

Espressolab, which is very close to reaching its 300<br />

thousandth member in its mobile application, will<br />

offer lifetime coffee to its 300 thousandth member<br />

included in the system with the "Lifetime Free<br />

Coffee" campaign.<br />

Espressolab, which facilitates the coffee drinking experience of<br />

its customers with its mobile application and has reached nearly<br />

300 thousand members in a short time, will start a "Lifetime Free<br />

Coffee" campaign and will offer a lifetime coffee to its 300 thousandth<br />

member. Gift coffee will be automatically uploaded to the winner's<br />

account in the mobile application at 00:00 every day, and thus,<br />

refreshments can be purchased by scanning the QR in the mobile<br />

application at the checkout. While the right won within the scope<br />

of the campaign is valid only in Espressolab stores in Turkey, the<br />

catering is coffee flavored or unflavored; Applies to hot and cold<br />

drinks. The 300 thousandth member will be controlled through the<br />

panel and announced in the presence of a notary public through their<br />

digital media accounts.


98<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

İşletmenizin altın değeri<br />

Seğmen piknik grubu ve kova bal çeşitleri<br />

Müşteri memnuniyetini her<br />

şeyden önde tutan işletmeler<br />

Seğmen kalitesini tercih ediyor.<br />

Otel, restoran, yurt, kafe ve diğer işletmeler<br />

için zengin bal çeşitlerini farklı ölçeklerde<br />

sunan yılların lezzeti Seğmen; kilogramlık<br />

kovalardan gramlık piknik grubuna kadar<br />

pek çok bal türünü Seğmen kalitesi ile<br />

HoReCa sektörüyle buluşturuyor. Küçük<br />

ölçekli Seğmen piknik grubu, genellikle açık<br />

büfe gibi kahvaltı organizasyonlarında tercih<br />

edilirken, kovalık ürünler tatlı yapımında ve<br />

sunumlarda kullanılıyor. 15g/20g/30g/40<br />

gramlık piknik grubu ürünlerinden 4, 5 ve 20<br />

kilogramlık kovalara kadar geniş bir ölçek<br />

yelpazesine sahip Seğmen ile işletmenize<br />

altın değeri katın. Siz de işletmenizi Seğmen<br />

markalı ürünler ile buluşturarak markanızın<br />

değerini artırabilirsiniz. Bunun için<br />

bulunduğunuz ilin Seğmen bölge temsilcisi<br />

ile iletişime geçmeniz yeterli!<br />

ÖzDöner’e ortak<br />

ÖzDöner’in yüzde elli hissesinin Maydonoz<br />

Döner tarafından satın alınması ile döner<br />

sektörü, <strong>2023</strong>’e girişte önemli bir güç birliğine<br />

sahne oldu.<br />

Radisson Blu <strong>Hotel</strong> İstanbul<br />

Ottomare’ye yeni şef<br />

Radisson Blu <strong>Hotel</strong> İstanbul Ottomare, mutfağını<br />

zenginleştiriyor. Otelin yeni Executive Chef’i olarak göreve<br />

başlayan Şef Bayram Yılmaz, güçlü mutfak bilgisiyle ve<br />

yaratıcı tabaklarıyla misafirlerine benzersiz lezzetler<br />

hazırlayacak.<br />

Meslek hayatına Dubb Indian <strong>Restaurant</strong>’ta başlayan Bayram Yılmaz,<br />

turizm ve otelcilik sektöründeki 25 yılı aşkın tecrübesine her gün<br />

yenilerini katmaya başarıyla devam ediyor. Radisson Blu <strong>Hotel</strong> İstanbul<br />

Ottomare’nin Executive Chef’i olarak göreve gelen Yılmaz, mutfak ve<br />

otelcilik kariyerine 1998’de adım attı. Komi olarak kariyerine başlayan<br />

Yılmaz, Elite World <strong>Hotel</strong>, Swissôtel, Park Inn by Radisson, DoubleTree<br />

By Hilton İstanbul Avcılar ve Lazzoni <strong>Hotel</strong> gibi lüks segment otellerin<br />

mutfaklarında çeşitli görev ve sorumluluklar aldı. Şef Bayram Yılmaz<br />

ayrıca, Viyana kökenli bir zincir grubu Coffeeshop Company’nin<br />

Türkiye’ye gelmesiyle mutfak kurulumlarından 7 şubenin açılışına<br />

önemli süreçlerde yer aldı. Deneyimli Şef, Ayasofya Hürrem Sultan<br />

Hamamı'nın bahçesinde bulunan Mihri <strong>Restaurant</strong>’ta büyük gruplara<br />

hizmet verdi. Çalışma hayatının yanı sıra katıldığı seminerlerle ve sahip<br />

olduğu sertifikalarla her daim kendini geliştiren ve ustalığını pekiştiren<br />

Şef Bayram Yılmaz, yeme-içme sektöründeki uzun yıllara dayanan<br />

tecrübesini seçkin ve sıra dışı lezzetlerle Radisson Blu <strong>Hotel</strong> İstanbul<br />

Ottomare’de misafirlerine aktarmaya devam edecek.<br />

Perakende ve hazır gıdanın önemli segmentlerinden olan<br />

döner sektörü, <strong>2023</strong>’de önemli bir güç birliğine sahne<br />

oldu. Türkiye’nin sayılı hazır döner üreticilerinden biri olan<br />

ÖzDöner’in yüzde 50 hissesinin ülke genelinde 120 şubesi<br />

bulunan Maydonoz Döner’e satışı sektörde yankı uyandırdı.<br />

ÖzDöner Kurucu Genel Müdürü Bahar Özürün, söz konusu<br />

güç birliğinin döner sektöründe yeni bir sayfa açacağını<br />

söyledi. Özürün, “ÖzDöner 2020’de faaliyete geçmiş de olsa<br />

kurucularının sektördeki deneyimi ile kısa sürede döner<br />

üretimindeki uzmanlığı ve titizliği ile ön plana çıkmış önemli bir<br />

marka. Maydonoz Döner de özel soslu döneri, her yaş grubuna<br />

hitap eden inovatif ürünleri ile sektörün hızlı büyüyen önemli bir<br />

oyuncusu. Yakın zamanda gerçekleşecek AB ve MENA bölgeleri<br />

açılımı ile de büyümesini katlayarak sürdürecek. Yurt dışı<br />

operasyonlarını da birlikte ve Maydonoz Döner markası altında<br />

gerçekleştireceğiz. Ayrıca tüm bu süreçte ortağımıza kaliteli ve<br />

kesintisiz ürün tedariki ile tam destek vereceğiz. Bu birlikteliğin<br />

hem yurt içinde hem de yurt dışı pazarda fark yaratacak<br />

sonuçlar üreteceğine inanıyorum” diye konuştu.


100<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

fuar fair<br />

SANSASYONEL GERI DÖNÜŞ<br />

TÜRK HORECA SEKTÖRÜ AMBIENTE’YE<br />

ÇIKARMA YAPTI<br />

HoReCa sektörüne de ayrı bir önem veren Ambiente, bu sene daha geniş bir alan olan 11.O<br />

holünde sektör katılımcılarını ağırladı.<br />

Önde gelen uluslararası tüketim ürünleri<br />

fuarları Ambiente, Christmasworld ve<br />

Creativeworld, gelecek yaşam tarzı<br />

trendleri için küresel bir merkez olarak<br />

ilham vermek üzere ilk kez 3-4-7 Şubat<br />

<strong>2023</strong> tarihleri arasında güçlerini birleştirdi.<br />

Karma fuar yaşam tarzlarının giderek daha<br />

fazla birleşmesini yansıttı ve en önemli<br />

tema olan sürdürülebilirliğe odaklandı.<br />

352.950 brüt metrekarelik Frankfurt fuar<br />

merkezinin tamamını kaplayan 4.561<br />

katılımcı, yenilikleriyle dünyanın her yerinden<br />

154.000 perakendeciyi cezbetti. 170'in<br />

üzerinde ülkeden katılımcılar kalabalık<br />

ziyaretçinin coşkusunu kutladı. Frankfurt,<br />

küresel tüketim malları pazarının her<br />

zamankinden daha fazla evi haline geldi.<br />

Beş gün boyunca, tamamen dolu olan sergi<br />

salonları, toplantılar ve enerjik bir düzen<br />

havasıyla dolup taştı. Toplam 154.000 alıcı,<br />

trendleri canlı olarak deneyimlemek ve<br />

tüketicilerin ruh halini harekete geçirecekleri<br />

koleksiyonlarını sipariş etmek için<br />

Frankfurt'a geldi.<br />

Uluslararası memnuniyet<br />

Uluslararası düzeyde tüm beklentileri<br />

karşılayan fuarda, ziyaretçilerin yüzde 70'i<br />

yurt dışından geldi. Almanya'nın yanı sıra<br />

en güçlü katılımcı ülkeler arasında İtalya,<br />

Fransa, Hollanda, ABD, İngiltere, İspanya,<br />

Türkiye, İsviçre, Yunanistan ve Polonya yer<br />

aldı. EVL (Avrupa Yaşam Tarzı Derneği)<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Lars Adler, "Bu<br />

olağanüstü bir fuar oldu ve aşırı uluslararası<br />

ziyaretçi sıklığı beklenenden ve hatta<br />

pandemiden önce 2020'de düzenlenen<br />

fuardan çok çok daha fazla gerçekleşti.<br />

Müşteriye doyduk, böylesini kimse<br />

beklemiyordu ve dolayısıyla çok mutluyuz.<br />

Christmasworld, Ambiente ve Creativeworld<br />

birleşimi, hem katılımcılar hem de ticari<br />

alıcılar için çok hayırlı bir çözüm olduğunu<br />

ve kesinlikle sürdürülmesi gerektiğini<br />

kanıtlıyor" diye vurguladı.<br />

Alman ve uluslararası perakende ticaretinin<br />

tüm yelpazesi fuar alanında yerini aldı. Ayrıca<br />

mega etkinlik, Amazon, Illums Bolighus,<br />

Galeries Lafayette, El Corte Ingles, KaDeWe,<br />

John Lewis, E. Leclerc, Marks & Spencer,<br />

Museum of Modern Art, Rinascente ve<br />

Stapels gibi büyük uluslararası alıcıların<br />

seçkin yöneticilerini cezbetti. Ayrıca dünyanın<br />

dört bir yanından büyük otel ve restoran<br />

malzemeleri distribütörleri ile Marriott<br />

International, Hilton <strong>Hotel</strong>s & Resorts ve<br />

Hyatt <strong>Hotel</strong>s gibi otel zincirleri de katıldı.<br />

Sektörün Ambiente, Christmasworld ve<br />

Creativeworld'ü yeni başarı platformu<br />

olarak gördüğü gerçeği, Messe Frankfurt<br />

ziyaretçi anketi ile doğrulandı. Çok yüksek<br />

olan memnuniyet dereceleri fuarın son günü<br />

itibariyle %94 seviyesinde idi.<br />

“Ticaret fuarları önemli bir<br />

ekonomik faktör”<br />

Frankfurt am Main Bölge Derneği, DEHOGA<br />

Hessen, Frankfurt’ta düzenlenen karma<br />

fuarın sektördeki işlerin yeniden yola<br />

girdiğinin işaretlerini verdiği için memnun<br />

olduklarını bildirdi. Konaklama Endüstrisi<br />

Derneği için Frankfurt'un ulusal ve<br />

uluslararası algıda bir toplantı, girişim,<br />

konferans ve sergi (MICE) destinasyonu<br />

olarak güçlendirilmesi son derece önemlidir.<br />

DEHOGA Frankfurt Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Robert Mangold, "Özellikle otel ve ikram<br />

sektörünü vuran kriz yıllarının ardından,<br />

ticaret fuarları ve kongrelerinin iş seyahati<br />

turizmini yeniden canlandırması son derece<br />

önemli" olduğunun altını çizdi ve "Ticaret<br />

fuarları, hem şehrin imajı hem de Frankfurt<br />

ve Ren-Main bölgesindeki tüm turizm<br />

fırsatçılarının genel yapısı için önemli bir<br />

ekonomik faktördür" dedi.


SENSATIONAL<br />

COMEBACK:<br />

TURKISH HO.RE.CA<br />

SECTOR LANDED IN<br />

AMBIENTE<br />

Attaching a special importance<br />

to the ho.re.ca sector, Ambiente<br />

hosted the participants from<br />

this sector in Hall 11.0, which is<br />

even larger area compared to<br />

previous editions.<br />

The leading international consumer goods<br />

fairs Ambiente, Christmasworld and<br />

Creativeworld have joined forces for the first<br />

time from February 3-4 to 7, <strong>2023</strong>, to inspire<br />

as the global hub for upcoming lifestyle<br />

trends. They reflect the increasing merging<br />

of lifestyles and focus on the top theme of<br />

sustainability. 4,561 exhibitors occupied the<br />

entire Frankfurt exhibition center on 352,950<br />

gross square meters and impressed 154,000<br />

retailers from all over the world with their<br />

innovations. Participants from more than 170<br />

nations celebrated the personal encounter.<br />

More than ever, Frankfurt became the home<br />

of the global consumer goods market. For<br />

five days, the fully booked exhibition halls<br />

were buzzing with reunions and an energetic<br />

ordering mood. A total of 154,000 buyers<br />

came to Frankfurt to experience trends live<br />

and to order for their collections, with which<br />

they stimulate the consumer mood.<br />

International satisfaction<br />

At the fair that exceeded all expectations at<br />

the international level, 70 percent of visitors<br />

came from abroad. In addition to Germany,<br />

the strongest participating nations included<br />

Italy, France, the Netherlands, the USA,<br />

Great Britain, Spain, Turkey, Switzerland,<br />

Greece and Poland. "It's gigantic and the<br />

visitor frequency super international - even<br />

far more than expected and far more than in<br />

2020 before the pandemic. We are overrun,<br />

nobody expected that and we are very<br />

happy. The combination of Christmasworld,<br />

Ambiente and Creativeworld is proving to<br />

be a very fortunate solution for exhibitors<br />

and trade buyers alike, and one that should<br />

definitely be maintained," emphasized Lars<br />

Adler, Chairman of the Board EVL (European<br />

Lifestyle Association).<br />

The entire spectrum of German and<br />

international retail trade was on site. In<br />

addition, the mega event attracted the who's<br />

who of major international buyers such as<br />

Amazon, Illums Bolighus, Galeries Lafayette,<br />

El Corte Ingles, KaDeWe, John Lewis,<br />

E. Leclerc, Marks & Spencer, Museum<br />

of Modern Art, Rinascente and Stapels.<br />

Moreover, major distributors of hotel and<br />

restaurant supplies from around the world,<br />

as well as hotel chains such as Marriott<br />

International, Hilton <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />

and Hyatt <strong>Hotel</strong>s, were also attending.<br />

The fact that the trade sees Ambiente,<br />

Christmasworld and Creativeworld as its<br />

new platform for success is also confirmed<br />

by Messe Frankfurt's visitor survey. The<br />

satisfaction ratings are at a very high level<br />

and currently stand at 94 percent.<br />

DEHOGA Hessen, Frankfurt am Main District<br />

Association, was also pleased that the<br />

launch of the Ambiente, Christmasworld<br />

and Creativeworld <strong>2023</strong> consumer goods<br />

fairs in Frankfurt has set the signals back in<br />

the right direction. It is extremely important<br />

to the hospitality industry association that<br />

Frankfurt is strengthened as a MICE[1]<br />

destination in national and international<br />

perception. "After the crisis years, which<br />

hit the hotel and catering industry in<br />

particular, it is extremely important that the<br />

trade fairs and congresses boost business<br />

travel tourism again," emphasizes Robert<br />

Mangold, Chairman of DEHOGA Frankfurt.<br />

"The trade fairs are an important economic<br />

factor for the city's image as well as for the<br />

overall structure of all tourism profiteers in<br />

Frankfurt and the Rhine-Main region."


102<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

fair<br />

HOSPITALITY GETS A MAKEOVER,<br />

STARTING WITH THE MISE EN PLACE<br />

THE TRENDS FOR THE NEXT MONTHS<br />

What will be the predominant<br />

style for next season's table?<br />

HostMilano asked some of its<br />

stakeholders, including producers in the<br />

tableware sector, HostAmbassadors and<br />

starred chefs, to discover the current<br />

trends in terms of equipment to create<br />

the right atmosphere in moments of<br />

conviviality. Classic style never goes<br />

out of fashion: elegant and sober, it<br />

is perfect for any occasion. But bright<br />

notes of color and materials such as<br />

suitably treated wood and stoneware<br />

also stand out.<br />

From the kitchen to the table<br />

<strong>Restaurant</strong>s and many bars are focusing<br />

on the recognisability of the design<br />

and the quality of the furnishings, in<br />

order to offer the final customer a<br />

real 360-degree experience. Starting<br />

from the table, which is renewed in<br />

shapes and colors. The work carried<br />

out in the kitchens increasingly focuses<br />

on sustainability by using intelligent<br />

energy-saving equipment that helps<br />

professional to halve time and costs,<br />

for more careful management of waste.<br />

The chef's experience and commitment,<br />

supported by technology, must then<br />

be enhanced with great care in the<br />

plating to highlight the research and<br />

preparation work that lies behind each<br />

recipe. Choosing an adequate mise en<br />

place is important to satisfy the view of<br />

the diner, enhance all the flavors to the<br />

fullest and underline the attention and<br />

care in the service.<br />

To better understand the current trends,<br />

HostMilano consulted the starred<br />

chef Davide Oldani - D'O restaurant<br />

in Cornaredo (MI) – who signed some<br />

furniture collections for his restaurant,<br />

born in collaboration with important<br />

companies in the sector, as well as<br />

various lines of table service carefully<br />

designed to enhance his creations.<br />

“Right now – explains chef Oldani – the<br />

trend of our set up service is wood,<br />

obviously treated with a sanitizing paint<br />

suitable for contact with food."<br />

Inspirations around the world: we<br />

give the floor to HostAmbassador<br />

HostMilano asked some<br />

HostAmbassadors their opinions on<br />

this subject, to illustrate new points of<br />

view, stories and curiosities, news and<br />

trends from their different markets. If in<br />

Italy there is a return to the use of local<br />

products, inclusive menus and a service<br />

that focuses on the customer with a<br />

greener and more sustainable proposal<br />

also for the equipment, in Argentina the<br />

focus is on Materials and colors in the<br />

foreground.<br />

Always listening to companies in the<br />

sector, HostMilano reveals that one<br />

of the trends of the next months is<br />

equipment made up of crockery with<br />

eccentric and colorful shapes, which<br />

also features the color of the year:<br />

a vibrant red with hints of pink. The<br />

nuances of pale yellow, aquamarine and<br />

lavender are also combined. Today many<br />

companies are able to easily combine<br />

reactive glazes with a porcelain base,<br />

to create beautiful but long-lasting sets<br />

that stand up to daily use between uses<br />

and washings. As for the materials,<br />

there are various stoneware proposals<br />

that give an artisanal and rustic touch,<br />

suggesting a warm and welcoming<br />

atmosphere. Then there are the classic<br />

porcelain services, always loved and very<br />

resistant, which give the table an aura<br />

of great elegance and sobriety. This is<br />

confirmed by the starred chef Enrico<br />

Bartolini of the Mudec restaurant in<br />

Milan.<br />

The Furniture and Tableware areas<br />

complete the offer of HostMilano which<br />

will also present a panorama of future<br />

trends. The appointment with the future<br />

of the out-of-home is at fieramilano Rho<br />

from 13 to 17 October <strong>2023</strong>, and on all<br />

social channels for constant updates on<br />

new trends.


104<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

fuar fair<br />

HANNOVER MESSE 76’NCISINI<br />

DÜZENLEYECEK<br />

HANNOVER MESSE, 17 - 21 Nisan <strong>2023</strong> tarihleri arasında global arenadan 4 bini<br />

aşkın katılımcı firma ve 100 binin üzerinde ziyaretçiye ev sahipliği<br />

yapmaya hazırlanıyor.<br />

Deutsche Messe AG bu yıl 76’ncısı<br />

düzenlenecek olan HANNOVER<br />

MESSE <strong>2023</strong>’e ilişkin tanıtım<br />

toplantısı gerçekleştirdi. Hannover Fairs<br />

Türkiye Fuarcılık A.Ş. Genel Müdür<br />

Yardımcısı Belkıs Ertaşkın, HANNOVER<br />

MESSE Ticaret Fuarı ve Ürün Yönetimi<br />

Global Direktörü Hubertus von Monschaw,<br />

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Salih Sami Atılgan katılımı ile<br />

yapılan tanıtım toplantısında fuarın 76 yıllık<br />

yolculuğunun yanı sıra <strong>2023</strong> yılına ilişkin<br />

detay bilgileri paylaşıldı.<br />

Sürdürülebilirliğe odaklanacak<br />

‘Endüstriyel Dönüşüm – Fark Yaratan<br />

Teknoloji’ teması ile gerçekleşecek olan<br />

fuarda Otomasyon ve Akışkan Sistemleri,<br />

Dijital Ekosistemler, Enerji Çözümleri,<br />

Mühendislik Çözümleri, Geleceğin<br />

Merkezi, Basınçlı Hava & Vakum ve Global<br />

Pazarlar & İş Dünyası olmak üzere yedi<br />

ürün grubu sergilenecek. Sektördeki<br />

başlıca eğilimlerin arasında; Endüstri 4.0,<br />

dekarbonizasyon, yapay zekâ ve makine<br />

öğrenimi, enerji yönetimi ve hidrojen<br />

& yakıt hücreleri yer alıyor. Fuarın<br />

katılımcıları arasında Autodesk, Bosch,<br />

Dassault Systemes, Microsoft, NOKIA,<br />

Salzgitter, ServiceNow, Schneider Electric<br />

ve Siemens gibi global şirketlerle birlikte<br />

Beckhoff Automation, GP Joule, Festo,<br />

Harting, ifm, Kaeser Compressors Pepperl<br />

+ Fuchs, Phoenix Contact, Rittal, SEW<br />

ve Ziehl-Abegg gibi KOBİ’ler bulunuyor.<br />

Fraunhofer ve Karlsruhe Teknoloji<br />

Enstitüsü (KIT) gibi tanınmış araştırma<br />

enstitüleri, geleceğe yönelik endüstriyel<br />

çözümler tasarlarken çeşitli teknoloji<br />

alanlarında 300'den fazla startup, yenilikçi<br />

potansiyele sahip inovasyonlarını fuarda<br />

sergiliyor.<br />

Tanıtım toplantısında Hannover Fairs<br />

Türkiye’in dünyanın çeşitli ülkelerinde<br />

Deutsche Messe AG tarafından düzenlenen<br />

fuarlara Türkiye'den katılımları organize<br />

ettiğine değinen Hannover Fairs Türkiye<br />

Fuarcılık Genel Müdür Yardımcısı<br />

Belkıs Ertaşkın, “Dünyanın farklı kıta ve<br />

ülkelerinden 4 binden fazla katılımcının yer<br />

alacağı fuarda bu yıl İstanbul Ticaret Odası<br />

(İTO) desteği ve Hannover Fairs Türkiye<br />

organizasyonu ile Türkiye’den 170’in<br />

üzerinde firma 6.000 m²’ye yakın bir alanda<br />

katılım sağlayacak. Türkiye, fuarda iki yılda<br />

bir yer alan Basınçlı Hava ve Kompresör<br />

alanında en büyük uluslararası katılımcı<br />

statüsünde yer alıyor. Fuarda aralıklı<br />

olarak işlenen bu sektörde lider firmalar<br />

yüksek katılım gösterirken, son yıllarda<br />

yaptığı önemli ataklarla Türkiye öne<br />

çıkıyor. Elektrik enerjisi kullanımının uygun<br />

olmadığı ya da tehlikeli olduğu ortamlarda,<br />

üretim ve servis sektörü gibi çeşitli<br />

sektörlerde kullanılan ve depolanabilen<br />

basınçlı hava enerjisini üreten bu<br />

teknolojiler konusunda sürekli olarak yeni<br />

teknolojiler üreten Türk firmaları fuarda<br />

satın alma profesyonellerinin ilgisini<br />

çekiyor” şeklinde konuştu.<br />

Partner ülke: Endonezya<br />

Fuarda düzenlenecek etkinliklere değinen<br />

HANNOVER MESSE Global Direktörü<br />

Hubertus von Monschaw, fuarın her<br />

yıl yüzbinlerce ziyaretçi ve sektör lideri<br />

firmayı bir araya getirdiğini aktardı. Fuar<br />

rakamları ve partner ülke konularına<br />

değinen Hubertus von Monschaw,<br />

“Geçtiğimiz yıl fuarımızda 2 bin 500’den<br />

fazla katılımcıyı ve 75 binden fazla<br />

ziyaretçiyi ağırladık. Ziyaretçiler fuar<br />

boyunca 8 binden fazla ürün ve çözüm<br />

sistemlerini inceleme fırsatı buldular. Bu<br />

yıl partner ülkemiz son yıllarda yakaladığı<br />

başarılı ihracat grafiği ile dikkatleri üzerine<br />

çeken Endonezya olacak. Fuar boyunca<br />

katılımcı ve ziyaretçiler, ihracatta yüzde<br />

40’tan fazla artış yakalayarak 230 milyar<br />

dolar seviyelerine gelen ve bu başarıyı<br />

sürdürmekte kararlı olan Endonezya’yı<br />

daha yakından tanıma fırsatı bulacaklar”<br />

dedi.<br />

80’in üzerinde Türk firması<br />

katılacak<br />

Türkiye sanayisinin giderek büyüdüğüne<br />

ve fuarın bu konuda büyük katkıları<br />

olduğuna değinen İstanbul Ticaret Odası<br />

(İTO) Yönetim Kurulu Üyesi Salih Sami<br />

Atılgan, “Dış pazarlar ve uluslararası<br />

ilişkiler deyince akla ilk önce fuarlar<br />

geliyor. Bu bağlamda İTO olarak milli<br />

katılım organizasyonlarına da büyük önem<br />

atfediyoruz. Dövme ve döküm ürünleri yan<br />

sanayi, enerji, lojistik, hidrolik, pnomatik<br />

sektörlerinde dünyaca ünlü bir fuar ve biz<br />

de 1992 yılından bu yana bu fuara iştirak<br />

ediyoruz. Fuara daha önce ‘partner ülke’<br />

olarak katılma tecrübesini de yaşadık.<br />

Geçen sene, HANNOVER MESSE Türkiye<br />

milli katılım organizasyonunu 4 salonda<br />

toplamda 1.020 m² alanda 49 katılımcının<br />

iştiraki ile gerçekleştirmiştik. Ne mutlu ki<br />

bu sene çok daha büyük bir talep oldu, fuar<br />

idaresinden ekstra yer talep ettik ve 1.800<br />

m²’lik bir alanda olacağız. Güncel katılımcı<br />

sayımız ise 82. Bu sene de çok verimli bir<br />

organizasyona imza atacağımıza ilişkin<br />

güvenim tam.” dedi.


HANNOVER MESSE TO HOLD<br />

ITS 76 TH EDITION<br />

HANNOVER MESSE is preparing to host more than 4 thousand exhibitors and more<br />

than 100 thousand visitors from the global arena, 17 - 21 April <strong>2023</strong>.<br />

Deutsche Messe AG held an introductory<br />

meeting for HANNOVER MESSE <strong>2023</strong>,<br />

which will be held for the 76th time this<br />

year. Hannover Fairs Türkiye Fairs Inc.<br />

In the introductory meeting held with the<br />

participation of Deputy General Manager<br />

Belkıs Ertaşkın, HANNOVER MESSE<br />

Trade Fair and Global Director of Product<br />

Management Hubertus von Monschaw, and<br />

Istanbul Chamber of Commerce (ICO C)<br />

Board Member Salih Sami Atılgan, detailed<br />

information about the fair's 76-year journey<br />

as well as <strong>2023</strong> road map was detailed.<br />

The focus will be sustainability<br />

At the fair, which will be held with the theme<br />

of 'Industrial Transformation - Technology<br />

Making a Difference', seven product groups<br />

will be exhibited, namely Automation<br />

and Fluid Systems, Digital Ecosystems,<br />

Energy Solutions, Engineering Solutions,<br />

Center of the Future, Compressed Air &<br />

Vacuum and Global Markets & Business<br />

World. Among the main trends in the<br />

sector are Industry 4.0, decarbonization,<br />

artificial intelligence and machine learning,<br />

energy management and hydrogen & fuel<br />

cells. Among the exhibitors of the fair<br />

are global companies such as Autodesk,<br />

Bosch, Dassault Systemes, Microsoft,<br />

NOKIA, Salzgitter, ServiceNow, Schneider<br />

Electric and Siemens, along with Beckhoff<br />

Automation, GP Joule, Festo, Harting, ifm,<br />

Kaeser Compressors Pepperl + Fuchs,<br />

Phoenix Contact, Rittal, SEW and SMEs such<br />

as Ziehl-Abegg. Among the exhibitors of the<br />

fair are global companies such as Autodesk,<br />

Bosch, Dassault Systemes, Microsoft,<br />

NOKIA, Salzgitter, ServiceNow, Schneider<br />

Electric and Siemens, along with Beckhoff<br />

Automation, GP Joule, Festo, Harting, ifm,<br />

Kaeser Compressors Pepperl + Fuchs,<br />

Phoenix Contact, Rittal, SEW and SMEs<br />

such as Ziehl-Abegg. Well-known research<br />

institutes such as Fraunhofer and Karlsruhe<br />

Institute of Technology (KIT) design futureoriented<br />

industrial solutions, while more<br />

than 300 startups in various technology fields<br />

showcase their innovations with innovative<br />

potential at the fair.<br />

Pointing out that Hannover Fairs Türkiye<br />

organizes participations from Türkiye to<br />

the fairs organized by Deutsche Messe<br />

AG in various countries of the world at<br />

the introductory meeting, Hannover Fairs<br />

Türkiye Fairs Deputy General Manager Belkıs<br />

Ertaşkın said, “This year, Istanbul Trade Fairs<br />

will host more than 4 thousand participants<br />

from different continents and countries of<br />

the world. With the support of the Chamber<br />

of Commerce (ICOC) and the organization<br />

of Hannover Fairs Turkey, more than 170<br />

companies from Türkiye will participate in<br />

an area of close to 6.000 m². Türkiye is the<br />

largest international participant in the field<br />

of Compressed Air and Compressors, which<br />

takes place every two years at the fair. While<br />

the leading companies in this sector, which<br />

is covered intermittently at the fair, show<br />

high participation, Türkiye stands out with the<br />

important progresses it has made in recent<br />

years.<br />

Turkish companies, which continuously<br />

produce new technologies in these areas<br />

that produce compressed air energy that<br />

can be used and stored in various industries<br />

such as production and service sector in<br />

environments where the use of electrical<br />

energy is inappropriate or dangerous,<br />

attracts the attention of purchasing<br />

professionals at the fair.<br />

Partner country: Indonesia<br />

Referring to the events to be held at the<br />

fair, HANNOVER MESSE Global Director<br />

Hubertus von Monschaw stated that the<br />

fair brings together hundreds of thousands<br />

of visitors and industry-leading companies<br />

every year. Referring to the fair figures and<br />

partner countries, Hubertus von Monschaw<br />

said, “Last year, we hosted more than 2,500<br />

exhibitors and more than 75,000 visitors<br />

at our fair. Visitors had the opportunity to<br />

examine more than 8 thousand products<br />

and solution systems during the fair. This<br />

year, our partner country will be Indonesia,<br />

which draws attention with its successful<br />

export graphic in recent years. During the<br />

fair, exhibitors and visitors will have the<br />

opportunity to get to know Indonesia better,<br />

which has achieved an increase of more than<br />

40 percent in exports and reached the level<br />

of 230 billion dollars and is determined to<br />

continue this success.<br />

More than 80 Turkish companies<br />

will participate<br />

Istanbul Chamber of Commerce (ITO)<br />

Member of the Board of Directors Salih<br />

Sami Atılgan, who mentioned that the<br />

Turkish industry is growing and the fair has<br />

made great contributions to this subject,<br />

said, “When we talk about foreign markets<br />

and international relations, the first thing<br />

that comes to mind is fairs. In this context,<br />

as ICOC, we attach great importance to<br />

national participation organizations. Forging<br />

and casting products is a world-renowned<br />

fair in the sub-industry, energy, logistics,<br />

hydraulic, pneumatic sectors and we have<br />

been participating in this fair since 1992. We<br />

had the experience of participating in the fair<br />

as a 'partner country' before. Last year, we<br />

held the HANNOVER MESSE Türkiye national<br />

participation organization in 4 halls on a<br />

total area of 1.020 m² with the participation<br />

of 49 participants. Happily, this year there<br />

was a much greater demand, we requested<br />

extra space from the fair administration<br />

and we will be in an area of 1,800 m². Our<br />

current number of participants is 82. I have<br />

full confidence that we will put our signature<br />

under a very productive organization this year<br />

as well.”


106<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

113. YILINDA<br />

113 ŞUBE HEDEFLIYOR<br />

Artukbey Kahve yeni konsepti ‘Sentez’ ile büyük yatırım atağına geçti. 113. yılda 113<br />

şube hedefi ile yola çıkan Artukbey Kahve, 550 milyonluk yatırım ve 400 yeni çalışanla<br />

istihdam sayısını bin 500’e çıkarmayı hedefliyor.<br />

Ankara Başkent Organize<br />

Sanayi Bölgesi’nde robotik<br />

teknolojilerle çalışacak 10 bin<br />

metrekarelik yeni fabrika, AR-GE<br />

merkezi, 400 kişilik yeni istihdam ve<br />

toplam 550 milyon liralık yatırımla<br />

<strong>2023</strong>’ü karşıladı. Bu yeni yatırımıyla<br />

toplamda 1.500 kişilik istihdama<br />

ulaştıklarını belirten Artukbey Kahve<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Tacettin<br />

Yertüm, yatırımla ilgili şu bilgileri<br />

paylaştı: “113 yaşında olsanız bile<br />

değişim, dönüşüm her zaman gerekli.<br />

Mardin’de Mezopotamya’nın eşsiz<br />

güzelliklerinden, çok renkli çok<br />

kültürlü ve ahlaklı bir ticaret yapma<br />

usulü devraldık. Bu mirası 113.<br />

yaşımızda 113 şube ile taçlandırma<br />

hedefindeyiz. Biz Mardin’de dibek<br />

kahvemizle ünlendik. Kahvelerimizle<br />

ön plandayız ve kahve markası olarak<br />

algılanmak istiyoruz.”<br />

“Kahvenin formülü bize ait”<br />

Kahvenin formülünün kendilerine ait<br />

olduğunu aktaran Yertüm, ‘’Formülü<br />

bize ait olan bu kahve, 35 metrekarelik<br />

dükkânda kuyruklar oluşturan bir<br />

lezzet. Ayrıca Süryani kahvesi gibi yerel<br />

lezzetleri de ulusal pazara çıkardık. Tek<br />

kullanımlık Türk kahvesi, dibek kahvesi,<br />

Süryani kahvesi, damla sakızlı kahveler,<br />

menengiç kahvesi, badem şekerleri,<br />

tramisu draje, kolonya gibi ürünlerden<br />

oluşan yelpazemizle ulusal perakende<br />

zincirleri için de ürün yapıyoruz. Yakında<br />

200 civarında yeni ürün eklenecek. 1998<br />

yılından bugüne yaptığımız yatırımlarla<br />

ülke genelinde 73 şubeye çıktık. Başta<br />

Irak ve Dubai olmak üzere 9 yurt dışı<br />

şubemiz de katarsak şube sayımız şu<br />

an 82’ye ulaştı. İyi yönetilen ve sağlam<br />

büyüyen yerel bir kahve zinciri olma<br />

yolundayız.” dedi.


108<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

dekorasyon decoration<br />

TÜRKIYE’NIN İLK MOXY OTELI’NE<br />

DESIGNIST IMZASI<br />

Designist signature on Turkey's first Moxy <strong>Hotel</strong><br />

Beyoğlu’ndaki tarihi Afrika Han’da Venue International tarafından 2024’te açılması planlanan<br />

Türkiye’nin ilk Moxy otelini, Aslı Arıkan Dayıoğlu liderliğindeki Designist tarafından tasarlıyor.<br />

Designist led by Aslı Arıkan Dayıoğlu is designing Turkey's first Moxy <strong>Hotel</strong>, which is planned to be opened by Venue<br />

International in 2024 in the historical Afrika Inn located in Beyoğlu, Istanbul.<br />

Standart otel konseptlerinden çok farklı bir tasarım çizgisine sahip olan<br />

Marriott International bünyesindeki Moxy <strong>Hotel</strong>s zincirinin Türkiye’deki<br />

ilk oteli Designist tarafından Beyoğlu’ndaki Afrika Han’da tasarlanıyor.<br />

Yeni nesil turistleri hedefleyen eğlenceli, dinamik ve şık bir yaşam tarzı<br />

sunacak olan Moxy Afrika Han’ın Beyoğlu’nun dinamik karakteriyle<br />

özdeşleşmesi hedefleniyor. Minimal oda tasarımının sıra dışı genel mekan<br />

tasarımıyla dengelendiği markada, Grab&go konsepti uygulanıyor. Kullanıcıyı<br />

genel mekanda sosyalleşmeye teşvik eden yapıda, lobi, bar, retail alanları<br />

bir arada akışkan bir şekilde kurgulanıyor. Gece/gündüz tüm buluşmalara ev<br />

sahipliği yapacak genel mekanın Beyoğlu’nun ruhunu taşıması amaçlanıyor.<br />

Designist, yapıya ruhunu veren mimari elementleri zekice kullanarak,<br />

Moxy’nin enerjik, eğlenceli, endüstriyel konseptini mekanın tarihiyle<br />

bütünleştirmeyi planlıyor. 15 yıldır çeşitli büyük zincirlerin otel tasarımına<br />

imza atmış olan Aslı Arıkan Dayıoğlu ve ekibi, tarihi yapının teknik olarak<br />

zorlayıcı olduğunu, fakat bunun yeni teknikler geliştirmek için bir avantaj<br />

olduğunu belirtiyor. Tarihi yapı olmasının getirdiği zorunlulukların en iyi<br />

şekilde üstesinden geleceklerini ve bu konuda çok heyecanlı olduklarını<br />

belirten İç Mimar Aslı Arıkan Dayıoğlu, projenin tarihine saygı gösteren ve<br />

çevresine katma değer katan bir merkez olarak hayata geçeceğine inanıyor.<br />

Afrika Han’ın zamanda yolculuğu<br />

Beyoğlu Büyükparmakkapı Sokak’ta yer alan ve Ragıp Sarıca tarafından<br />

inşa edilen Afrika Han, Anadolu Han, Rumeli Han ve Sirkeci Gar Binası’nı<br />

da tasarlayan Alman mimar Agust Jasmund tarafından tasarlanmış. Yeni<br />

tip inşa tekniği olarak adlandırılan çimentolu harçlı volta döşeme ile inşa<br />

edilmiş olması, 1905-1915 yılları arasında yapıldığının ipucunu veriyor. İki<br />

sokak arasında kalan bir han yapısı olan Afrika Han’ın eklektik bir üslubu<br />

bulunuyor. Küçükparmakkapı Sokak cephesi daha sakin bir tasarıma<br />

sahipken, Büyükparmakkapı Sokağı’na bakan cephe daha gösterişli şekilde<br />

inşa edilmiş. Tarihe tanıklık eden, 7 katlı, 57 daireli konut olarak tasarlanan<br />

Afrika Han, Pera’nın en köklü ailelerine, Osmanlı paşalarına ev sahipliği<br />

yapmış. Zamanının çok ötesinde bir anlayışla 55-60 metrekare daireler<br />

olarak tasarlanmış yapı, günümüzün stüdyo daire anlayışının ilk temsilcisi<br />

olmuş.<br />

Aslı Arıkan Dayıoğlu<br />

The first hotel of the Moxy <strong>Hotel</strong>s chain of Marriott International,<br />

which has a very different design line from standard hotel<br />

concepts, is being designed by Designist in Afrika Han in<br />

Beyoğlu. Moxy Afrika Han, which will offer a fun, dynamic<br />

and stylish lifestyle targeting the new generation of tourists,<br />

is aimed to identify with the dynamic character of Beyoğlu.<br />

Grab&go concept is applied in the brand, where the minimal<br />

room design is balanced with the extraordinary general space<br />

design. In the structure that encourages the user to socialize<br />

in the general area, the lobby, bar and retail areas are fluidly<br />

constructed together. The general space, which will host all<br />

meetings day and night, is aimed to carry the spirit of Beyoğlu.<br />

By cleverly using the architectural elements that give the<br />

building its spirit, Designist plans to integrate Moxy's energetic,<br />

fun, industrial concept with the history of the place. Aslı Arıkan<br />

Dayıoğlu and her team, who have been designing hotels<br />

for various big chains for 15 years, state that the historical<br />

building is technically challenging, but this is an advantage<br />

for developing new techniques. Interior Architect Aslı Arıkan<br />

Dayıoğlu, who stated that they will overcome the obligations of<br />

being a historical building in the best way and that they are very<br />

excited about this issue, believes that the project will come to<br />

life as a center that respects its history and adds added value to<br />

its surroundings.<br />

The time travel of Afrika Han<br />

Located in Beyoğlu Büyükparmakkapı Street and built by Ragıp<br />

Sarıca, Afrika Han, Anadolu Han, Rumeli Han and Sirkeci<br />

Station Building were designed by German architect Agust<br />

Jasmund. The fact that it was built with cement-mortared<br />

voltaic flooring, which is called a new type of construction<br />

technique, gives the clue that it was built between 1905-1915.<br />

Afrika Han, which has an inn structure between two streets, has<br />

an eclectic style. While the Küçükparmakkapı Street facade has<br />

a calmer design, the facade facing Büyükparmakkapı Street<br />

is more ostentatious. Designed as a 7-storey residence with<br />

57 flats, witnessing history, Afrika Han has hosted the oldest<br />

families of Pera, the Ottoman pashas. The building, designed<br />

as apartments of 55-60 square meters with an understanding<br />

far ahead of its time, became the first representative of today's<br />

studio apartment concept.


Banyolara<br />

online<br />

dokunuş<br />

Banyo yenileme sürecindeki<br />

sorunları gözlemleyen ve doğru<br />

çözümü hedefleyen Eczacıbaşı<br />

Topluluğu, banyo yenileme<br />

alanında hizmet veren e-ticaret<br />

sitesi Decoverse.com’u hayata<br />

geçirdi.<br />

Eczacıbaşı Topluluğu’nun güvencesiyle yayına alınan Decoverse.<br />

com, dekorasyon tarafında büyük bir açığı ve ihtiyacı görerek,<br />

oldukça yetkin bir hizmet anlayışı ile öne çıkıyor. www.decoverse.<br />

com adresi üzerinden banyoya dair farklı markalardan binlerce<br />

ürünü zengin bir çeşitlilikte tüketicilere ulaştırırken e-ticaretin de<br />

ötesinde mimar ve iç mimarlar tarafından özel olarak tasarlanan<br />

ilham veren banyo tasarımları, 15 dk ücretsiz görüşme imkanı<br />

sunan “Mimara Sor” butonu ve usta hizmeti konusunda da total<br />

bir hizmet sunuyor. Decoverse.com blog yazıları, ilham veren<br />

banyo tasarım örnekleri ile kullanıcılarının banyo yenileme<br />

süreçlerine “hayal etme” aşamalarından itibaren dahil oluyor.<br />

Mimarlar ve iç mimarlar tarafından e-ticaret sitesinde bulunan<br />

ürünlerden tasarlanan farklı tarzda banyo tasarımlarından<br />

beğenilen ürünleri satın alabilmek de mümkün. Decoverse.<br />

com kullanıcı istediği takdirde bu ürünleri uygulayacak doğru<br />

ustaları da temin ederek banyo yenileme konusunda anahtar<br />

teslim bir hizmet veriyor. Şu an banyo yenileme konusunda aktif<br />

olan e-ticaret sitesi, ilerleyen süreçte dekorasyon alanındaki<br />

tüm tecrübesini yaşam alanlarının diğer kısımlarına da taşıyarak<br />

bütünsel bir şekilde evrilmeyi hedeflediğinin de müjdesini veriyor.<br />

140 bini aşkın<br />

ziyaretçi ağırladı<br />

TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi ile İstanbul Fuar<br />

Merkezi’nde eş zamanlı olarak toplam 28 salon 120.000<br />

m2 ve 3000’in üzerinde markanın katılımıyla gerçekleşen<br />

IIFF <strong>2023</strong>’te, 150’ye yakın ülkeden 20 binin üzerinde<br />

yabancı olmak üzere 140 binden fazla ziyaretçiyi ağırladı.<br />

24 – 29 Ocak <strong>2023</strong> tarihleri<br />

arasında TÜYAP Fuar ve<br />

Kongre Merkezi ile İstanbul<br />

Fuar Merkezi’nde eş zamanlı<br />

olarak gerçekleşen ve<br />

Türk fuarcılık tarihinin en<br />

büyük fuarı olarak IIFF <strong>2023</strong><br />

İstanbul Mobilya Fuarı,<br />

mobilya sektörünü iki ayrı<br />

fuar merkezinde buluşturdu.<br />

Türkiye Mobilya Sanayicileri<br />

Derneği (MOSDER)’nin desteklediği ve 53 üye markasıyla<br />

katılım sağladığı fuar, Mobilya Dernekleri Federasyonu<br />

desteği ile TÜYAP Tüm Fuarcılık ve Mos Fuarcılık iş birliğiyle<br />

toplam 28 salonda gerçekleşti. Mobilya Sanayicileri Derneği<br />

(MOSDER) Başkanı Mustafa Balcı, “IIFF 2022 İstanbul Mobilya<br />

Fuarı, yurt içinden 107 bin, yurt dışındaki 138 ülkeden yaklaşık<br />

14 bin olmak üzere toplam yaklaşık 122 bin ziyaretçiyi<br />

ağırladı. 850 katılımcı ve 3000’i aşkın markanın yer aldığı<br />

fuarda 3 milyar dolarlık iş bağlantısının temeli atıldı. Geçen<br />

sene hem yurt dışından hem de ülkemizden büyük ilgi gören<br />

fuarımıza bu yıl geçen yıla oranla daha büyük ilgi oldu. Mobilya<br />

sanayisi için çok önemli olan bu fuarda yurt içinden ve yurt<br />

dışından gelen ziyaretçilerimizi en iyi şekilde ağırladık ve<br />

yeni iş anlaşmalarına imza attık. Avrupa’nın en büyük ve<br />

dünyanın 3. büyük olan fuarında bu yıl 6,5 milyar dolar olarak<br />

belirlediğimiz ihracat hedefimize önemli ölçüde ulaştık.<br />

Hedefimiz, dünyada ilk 3’e girmek.” diye konuştu.


110<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

horeca teknolojileri<br />

KAFE VE RESTORANLARIN AÇIK ALANLARINDAKI<br />

DOĞAL SICAKLIK: GOLDSUN ELITE<br />

Çukurova Isı, estetik ve kullanışlı tasarıma sahip Goldsun Elite Seramik Plakalı Radyant<br />

Isıtıcılar ile cafe ve restoranların açık alanlarında istenen konfor şartlarını kolayca<br />

sağlıyor. Piyasadaki muadillerine göre ısıtmada yüzde 40’a varan enerji tasarrufu sağlayan<br />

Goldsun Elite, işletmelerin ısıtmadan kaynaklı enerji giderlerini de düşürüyor.<br />

Kafe ve restoranlar, odağında konfor<br />

olan işletmelerdir. Bu nedenle<br />

kafe ve restoranların iç ve dış<br />

mekân konfor şartlarının misafirlerin<br />

ihtiyaçlarını karşılayabilir olmasına dikkat<br />

edilmelidir. Isıtma sistemleri de konfor<br />

şartlarının sağlanmasında ve beklentilerin<br />

karşılanmasında kritik rol oynuyor. Özellikle<br />

soğuk havalarda kafe ve restoranların açık<br />

alanlarında konfor şartlarını sağlamak<br />

amacıyla kullanılan ısıtma sistemleri,<br />

müşterilerin mekân tercihini etkileyen<br />

kriterler arasında ilk sıralarda yer alıyor.<br />

Çukurova Isı, estetik ve kullanışlı tasarıma<br />

sahip Goldsun Elite Seramik Plakalı<br />

Radyant Isıtıcılar ile cafe ve restoranların<br />

açık alanlarında istenen konfor şartlarını<br />

kolayca sağlıyor. Piyasadaki muadillerine<br />

göre ısıtmada yüzde 40’a varan enerji<br />

tasarrufu sağlayan Goldsun Elite,<br />

işletmelerin ısıtmadan kaynaklı enerji<br />

giderlerini de düşürüyor.<br />

Pandemi önlemlerinin kalkmasıyla beraber<br />

kafe ve restoran dünyası hareketlenmeye<br />

başladı. Ancak kafe ve restoranlarda<br />

müşteri sadakati oluşturmak pek de<br />

kolay değil. Tercih edilen bir işletme<br />

olmak için yalnızca iyi bir menü sunmak<br />

yeterli olmuyor. Rekabetin yoğun bir<br />

şekilde yaşandığı kafe ve restoranlarda;<br />

sunulan yemeğin lezzeti, hizmet kalitesi<br />

ve ortamdaki konfor şartları, müşterilerin<br />

restoran seçimlerini etkileyen faktörler<br />

arasında yer alıyor.<br />

Soğuk havalarda, kafe ve restoranların açık<br />

alanlarında konfor şartlarını sağlayabilmek<br />

amacıyla kullanılan ısıtma sistemleri de<br />

müşterilerin mekân tercihinde önemli rol<br />

oynuyor.<br />

Müşterilerine konforlu ortamlar sunmak ve<br />

böylece rekabetin yoğun olarak yaşandığı<br />

endüstri içerisinde ön plana çıkmak isteyen<br />

işletmeler, açık alan ısıtmasına hassasiyetle<br />

yaklaşıyor. İşletmelerin ısıtıcı tercihindeki<br />

kriterleri ise; tasarruf, estetik ve konfor<br />

oluyor.<br />

Isıtma sektörünün lider markası Çukurova<br />

Isı, kafe ve restoranların ısıtmasında<br />

konforlu ve bütçe dostu çözümler sunuyor.<br />

Konforlu, hızlı ve tasarruflu ısıtma<br />

Estetik ve kullanışlı tasarıma sahip<br />

Goldsun Elite seramik plakalı radyant<br />

ısıtıcıların üç kademeli yakma sistemi<br />

ile kafe ve restoranlarda istenen konfor<br />

şartları kolayca sağlanıyor. Goldsun Elite<br />

ısıtıcılarda bulunan reflektör de konfor<br />

şartlarının sağlanmasında önemli rol<br />

oynuyor. Cihazlardan yayılan enerjinin<br />

havaya değil, mekândaki müşterilere<br />

doğru yönlendirmesini<br />

sağlayan reflektör<br />

aynı zamanda hızlı ve<br />

tasarruflu ısıtma avantajı<br />

da sunuyor.<br />

Rüzgâr akımlarını<br />

yüzde 100 kesiyor<br />

Elite serisi ısıtıcılarda<br />

seramik plakaların<br />

önüne yerleştirilen saydam seramikten<br />

üretilen camlar da karşıdan gelen rüzgâr<br />

akımlarını yüzde 100 kesiyor. Isındıkça<br />

saydamlığı artan cam, ışınımın daha geniş<br />

alanlara yayılmasını sağlıyor.<br />

Uzun ömürlü<br />

Üstün donanımsal özelliklere sahip olan<br />

Goldsun Elite, 600 derece sıcaklığa dayanıklı<br />

dış kasası ile açık alanlarda uzun yıllar<br />

kullanım avantajı da sunuyor. Goldsun<br />

Elite’nin ön yüzeyindeki ızgara ve ısı<br />

kalkanı ise 1000 derece sıcaklığa dayanıklı,<br />

paslanmayan ve dökülmeyen seramik ile<br />

kaplanıyor.<br />

Yüzde 20 daha verimli<br />

Piyasadaki en yüksek yanma ve ışınım<br />

verimine sahip olan bu plakaların önüne<br />

takılan paslanmaz çelik ızgaralar sayesinde<br />

cihaz veriminde yüzde 20 artış sağlanıyor.<br />

Yüzde 40’a varan enerji tasarrufu<br />

Piyasadaki muadillerine göre ısıtmada<br />

yüzde 40’a varan enerji tasarrufu sağlayan<br />

Goldsun Elite Seramik Plakalı Radyant<br />

Isıtıcılar, 1 ila 3 yıl kadar kısa bir sürede<br />

kendini amorti ediyor.


112<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

horeca teknolojileri<br />

Mychef’in 20 katlı kombi fırınları<br />

en yoğun mutfaklar için tasarlandı<br />

TECNOCOFFEE markasıyla tanınan, Nuova Simonelli, Sanremo ve HLF gibi kahve<br />

makineleri markalarının Türkiye distribütörü Sorcan Teknik Danışmanlık Hizmetleri,<br />

geçtiğimiz yıl İspanyol Mychef profesyonel fırınlarının Türkiye temsilciliğini bünyesine kattı.<br />

1991 yılında profesyonel mutfak ekipmanları<br />

üretimiyle yola çıkan Distform, ilerleyen zamanlarda<br />

ödüllü şef Joan Roca’nın iş birliğinde pişirme grupları<br />

geliştirmeye başladı. 2011 yılında Mychef adı altında<br />

Tektherm teknolojisine sahip ilk fırını piyasaya süren<br />

marka bain-marie kullanmadan düşük ısıda pişirme<br />

yapabilen fırınlarla profesyonel mutfaklarda yeni bir<br />

çağ başlattı. Yıllar içinde pek çok önemli uluslararası<br />

ödüle sahip olan markanın farklı kapasitelere sahip ve<br />

farklı amaçlara hitap eden patentli buhar ve sıcaklık<br />

ayarı teknolojileriyle donanmış konveksiyonel ve<br />

kombi gastronom fırınları bulunuyor.<br />

Akıllı fırınlar<br />

Farklı tepsi yüksekliklerine sahip gastronom özellikli<br />

iCOOK ve pastane tarzı işletmelere uygun tasarlanmış<br />

iBAKE serileri Wi-Fi seçeneği sayesinde fırının akıllı<br />

telefon ya da tablet üzerinden tam kontrolüne imkan<br />

tanıyor ve özellikle standardizasyona önem veren<br />

zincir işletmelerin işini kolaylaştırıyor. MyCloud bulut<br />

sistemi üzerinden pişirmeyi kontrol ederken aynı<br />

zamanda reçete oluşturup uzaktan yollanabiliyor.<br />

Google Asistant desteği ile de sesli iletişim kurmaya<br />

imkan tanıyor. Zincir işletmeler için tam kontrol<br />

olanağı sağlıyor.<br />

FANUC Akademi eğitimleriyle<br />

maksimum verimlilik<br />

Dünyanın lider fabrika otomasyonu üreticilerinden<br />

FANUC, müşteri ihtiyaçları doğrultusunda sunduğu<br />

FANUC Akademi eğitimleri ile iş süreçlerinin tamamında<br />

verimlilik sağlıyor.<br />

Japonya merkezli CNC, robot ve<br />

makine üreticisi FANUC, Türkiye’de<br />

her geçen gün daha da gelişen fabrika<br />

otomasyon sistemleri konusundaki<br />

verimlilik ve sürdürülebilir başarıya<br />

sunduğu eğitimlerle destek oluyor.<br />

Standart format ve müşterilerin<br />

talebine uygun özel içeriklerle sahadaki<br />

kalifiye iş gücünü geliştirici eğitimler<br />

sunan akademi, robotik sistemlerin<br />

çalışma kabiliyetinin anlaşılmasına<br />

olanak tanıyor. Günümüzde makine<br />

veya robotları kullanabilmeleri için<br />

fabrikadaki çalışanların belirli bir<br />

beceri seviyesine sahip olmalarının gerekliliğine dikkat çeken<br />

FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, “Müşterilerimizin<br />

talepleri değişim gösterdiğinden fabrika üretiminin yeni parçalar için<br />

gelişmiş teknolojiler ve üretim yöntemleri doğrultusunda uyarlanması<br />

gerekiyor. Biz de bunu FANUC Akademi aracılığıyla sunduğumuz<br />

farklı eğitim seçenekleriyle gerçekleştiriyoruz. Avrupa’daki FANUC<br />

akademilerimizde yılda 10 binden fazla kişiye makine ve robot<br />

kullanımı ile programlaması üzerine eğitimler verirken 2012<br />

yılından bu yana da Türkiye’de eğitim sunuyoruz. 2022 yılında ise<br />

toplam 300’den fazla kişiye eğitim sunduk. Deneyimli eğitmenlerle<br />

küçük gruplara verdiğimiz eğitim sayesinde kişiselleştirilmiş, hızlı<br />

ve etkili öğrenmeyi teşvik ediyor, her zaman ulaşılabilir olmaya ve<br />

ihtiyaçlara özen gösteriyoruz. Eğitimlerimiz tüm düzeyleri kapsıyor<br />

ve yeni başlayanlar için giriş kurslarından, daha deneyimli kişilerin<br />

özel uygulamalarını ve gereksinimlerini karşılamak için kişiye özel<br />

kurslara kadar geniş bir perspektifimiz yer alıyor. Böylelikle teknik<br />

mühendisler tarafından verilen eğitim sayesinde programlama<br />

hataları veya yanlış kullanım riskini önemli ölçüde azaltmaya yardımcı<br />

olarak verimliliği artırıyoruz” dedi.<br />

Çevresel sürdürülebilirliğe destek<br />

Tam 32 yıldır sürdürülebilirliği tüm faaliyetlerinin<br />

merkezine alan Metro Türkiye, Zorlu Enerji’nin<br />

yenilenebilir enerji kaynakları ve elektrikli araç şarj<br />

istasyon altyapısı markası ZES ile iş birliği gerçekleştirdi.<br />

Yapılan iş birliği kapsamında Ocak sonuna kadar Türkiye<br />

genelindeki tüm Metro Türkiye mağazalarında, çevre dostu,<br />

enerji tasarruflu, düşük emisyonlu ve sessiz olmaları<br />

nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kullanım<br />

oranı her geçen gün artan elektrikli otomobiller için şarj<br />

istasyonları kurulumu gerçekleşecek. Aralarında İstanbul,<br />

Ankara, İzmir, Gaziantep ve Antalya illerindeki mağazalarının<br />

da yer aldığı 21 mağazada istasyon kurulumunu tamamlayan<br />

Metro Türkiye, Ocak sonuna kadar 35 mağazasında toplamda<br />

70 adet ZES istasyonunu hizmete açacak. Bu sayede Metro<br />

Türkiye’nin elektrikli araç kullanan müşterileri alışveriş<br />

yaparken araçlarını 30 ila 60 dakika gibi kısa bir sürede,<br />

I-REC sertifikalı temiz enerji ile şarj etme imkânı bulacak.


TV + İnternet<br />

Fırsat Bu Fırsat<br />

Kampanyası<br />

Kablonet (16 mbps sınırsız)<br />

KabloTV (giriş paket)<br />

İnternetten yeni abonelik başvurusunda<br />

İlk Ay Bedava<br />

12 ay sözünüze<br />

ilk 3 ay<br />

ayda<br />

99,00TL<br />

sonraki 9 ay<br />

ayda<br />

189,00TL<br />

FIRSAT<br />

TV + İnternet + Bulut<br />

4’ü Bir Arada<br />

Kampanyası<br />

Kablonet (25 mbps sınırsız)<br />

KabloTV (temel paket)<br />

Gümüş Sinema<br />

Kablo Bulut (25 gb)<br />

İnternetten yeni abonelik başvurusunda<br />

İlk Ay Bedava<br />

12 ay sözünüze<br />

ayda<br />

230,00TL<br />

24 ay sözünüze<br />

ilk 12 ay<br />

ayda<br />

199,00TL<br />

sonraki 12 ay<br />

ayda<br />

249,00TL

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!