Hotel Restaurant Kasım 2024
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Doğal Sade Yağ<br />
info@bilhansadeyag.com.tr
Dört Mevsim<br />
0216 592 42 70 - 71 -72<br />
info@callipastacilik.com.tr
SPEED-X, kendi kendini yıkayan<br />
ilk kombi hızlı fırın: mükemmel<br />
kombinasyon kalite ve hız.<br />
unox.com<br />
+90 530 176 62 03
Kombi<br />
Modu<br />
HYPER.Speed<br />
Modu<br />
Taviz vermek zorunda<br />
kalmamak için üretildi.<br />
Kusursuz pişirmeyi garanti etmek için<br />
Konveksiyon ve buhar bir araya geliyor.<br />
Türünün<br />
ilk örneği.<br />
Pişirme ve mikrodalgaları bir araya getiren<br />
devrim niteliğindeki teknoloji.<br />
250<br />
makaron<br />
makarna<br />
12 dakika içinde<br />
1.5 kg<br />
bütün<br />
patates<br />
420 saniyede<br />
7.5<br />
kilo sandviç<br />
patates<br />
20 dakika içinde<br />
6 adet fileto<br />
somon ile<br />
sebzeler<br />
150 dakika içinde<br />
15 bölünmüş<br />
korniş tavuk<br />
parçaları<br />
35 dakika içinde<br />
6 adet tavuk<br />
şnitzel ile<br />
mantarlar<br />
180 dakika içinde
“Nerede hareket orada<br />
bereket” diyelim mi?<br />
hotelrestaurantmagazine<br />
@Hitechdergisi<br />
hotelrestaurantmagazine<br />
Ekim ayında turizm sektörü iki önemli fuarla<br />
canlandı. İstanbul ve Antalya, dünya çapında önemli<br />
turizm profesyonellerini bir araya getiren iki büyük<br />
organizasyona ev sahipliği yaptı. İstanbul Turizm<br />
Fuarı (İTF), sektördeki yenilikleri ve global turizm<br />
trendlerini masaya yatırırken, yerel destinasyonlar<br />
ve kültürel mirasın tanıtımına yönelik pek çok fırsat<br />
sundu. Antalya Turizm Fuarı (ATF24) ise özellikle<br />
deniz, güneş ve kültür turizmi açısından zengin olan<br />
Akdeniz Bölgesi'nin cazibesini bir kez daha ön plana<br />
çıkardı. Fuarda, Antalya'nın sadece Türkiye değil,<br />
dünya çapında önemli bir turizm merkezi olduğu<br />
vurgulandı. Turizme yön veren bu iki fuarın<br />
ayrıntılarını “gündem fuar” başlığımızda<br />
bulabilirsiniz.<br />
MSC Cruises & Explora Journeys Türkiye Ülke<br />
Müdürü. 1996 yılından bu yana grup çatısı altında<br />
farklı pozisyonlarda görev alan Işın Hekimoğlu,<br />
lojistikten kruvaziyer turizmine geçerken hiç de<br />
zorlanmadığını söylüyor. Bu hızlı adaptasyonda<br />
şirket kültürüne aşinalığı kadar sıklıkla seyahat<br />
etmesinin ve turizme olan yoğun ilgisinin de büyük<br />
rolünün olduğunu dile getiren Hekimoğlu, "Değişime<br />
hep hazırdım. Buna hazır olmak da her duruma<br />
hızlıca adapte olmayı gerektiriyor. Lojistikten<br />
turizme geçmek de benim için bu zamana kadar<br />
bildiklerimi tamamen değiştirmek demek oldu. Bu<br />
sektörde, Türkiye pazarı ile ilgili geleceği<br />
şekillendirme şansımın olmasından dolayı çok<br />
mutluyum." diyor.<br />
Tecrübeli turizmci Işın Hekimoğlu ile sektöre girişini,<br />
MSC Grubu'nun 2023-<strong>2024</strong> performansını, gelecek<br />
yıla dair büyüme hedeflerini ve kruvaziyer<br />
turizmindeki son gelişmeleri konuştuk.<br />
Geçtiğimiz ay gastronomi sektörü açısından da<br />
oldukça bereketliydi. İstanbul’dan Rize’ye,<br />
Adana’dan Ayvalık’a kadar birçok şehir, mutfak<br />
kültürlerini kutlayan etkinlikler düzenledi. Yerel<br />
ürünlerin ön plana çıktığı, şeflerin ve yemek<br />
tutkunlarının bir araya geldiği organizasyonlarda<br />
katılımcılara hem geleneksel tatları hem de modern<br />
yorumları keşfetme fırsatı sunuldu. Bu tarafıyla<br />
yoğun emekler ve bütçelerle hayata geçirilen<br />
festivalleri değerli buluyorum. Hem kişisel anlamda<br />
yeni lezzetler keşfetmek hem de gastronomi<br />
dünyasında neler olup bittiğini gözlemlemek<br />
açısından iyi bir fırsat olduğu düşüncesindeyim.<br />
Etkinliklere dair özel içeriklere “gastro etkinlik”<br />
sayfalarımızdan ulaşabilirsiniz.<br />
Sunset Grill & Bar <strong>Restaurant</strong>'ın Yunan Şefi Marios<br />
Tsouris, mesleğiyle ilgili en çok bu soruyu<br />
yanıtlamayı seviyor: "Aşçılık hikayen nasıl başladı?"<br />
Öyle ki bu soru, aniden ve spontane bir kararla nasıl<br />
mesleğe başladığını hatırlatıyor, her cevaplayışında.<br />
"Bunu hiç planlamamıştım ve aklımdan bile<br />
geçmemişti." diye başlıyor önce. "Bir gün, serbest<br />
meslekler okuluna gittim ve hangi meslekleri<br />
öğrenebileceğimi sordum. Bana sahip oldukları tüm<br />
meslekleri sıraladılar. Bu olay yaklaşık 23 yıl<br />
önceydi. O sırada aşçılık mesleğinin çok gelecek<br />
vadettiğini ve yükselişte olduğunu söylediler. Ve ben<br />
de birden, ‘Güzel… Hayatımda bunu yapacağım,<br />
aşçı olacağım' diye düşündüm. O gün bu yola adım<br />
attım." diye devam ediyor sonra. Marios Tsouris,<br />
ilham veren mutfak öyküsüyle bu sayımızda!<br />
Keyifli okumalar dilerim.<br />
K<br />
GENEL MÜDÜR<br />
(Sorumlu)<br />
REKLAM SATIŞ PAZARLAMA<br />
REKLAM KOORDİNATÖRÜ<br />
Emir Ömer ÖCAL<br />
emir.ocal@img.com.tr<br />
0212 454 22 22<br />
TEKNIK MÜDÜR<br />
BILGI İŞLEM<br />
TOLGA ÇAKMAKLI<br />
tolga.cakmakli@img.com.tr<br />
TAYFUN AYDIN<br />
tayfun.aydin@img.com.tr<br />
İMG WEB TEAM MAIL<br />
web@img.com.tr<br />
Prof. Dr. HÜSNÜ GÜNDÜZ<br />
Doç. Dr. MURAT DOĞDUBAY<br />
GÜRKAN BOZTEPE<br />
Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı<br />
TEZER ÖNER<br />
Agon Danışmanlık / Gayrimenkul ve<br />
İşletme Yatırım Danışmanı<br />
HÜSEYİN KURT<br />
Uluslararası MICE Endüstrisi Derneği<br />
Başkanı<br />
AYDIN DEMIR<br />
Yeditepe Üniversitesi Gastronmi Mutfak<br />
Sanatları Chef Ögretim Görevlisi/<br />
The Maestro <strong>Hotel</strong> Executive Chef<br />
website<br />
www.hotelrestaurantmagazine.com<br />
e-mail<br />
info@img.com.tr<br />
CTP - BASKI<br />
İRTİBAT BÜROLARIMIZ<br />
ADRES<br />
İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />
No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL<br />
Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94<br />
www.ihlasmatbaacilik.com<br />
BURSA +90.224 211 44 50-51<br />
KONYA +90.332 238 10 71<br />
İSTMAG<br />
Magazin Gazetecilik Yayıncılık<br />
İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.<br />
İHLAS MEDIA CENTER<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi<br />
No: 11 Medya Blok Kat: 1<br />
34197 Yenibosna / İstanbul / Turkey<br />
Tel: 0212 454 22 22<br />
Faks: 0212 454 22 93<br />
hotel & restaurant hi-tech dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. hotel & restaurant hi-tech dergisinin bütün yayın hakları<br />
İSTMAG Magazin Gazetecilik Yayıncılık İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ne aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan hotel & restaurant hi-tech dergisi ayda bir yayınlanır. ISSN:1305-1792
Bu sayımızda<br />
antre<br />
12 Sektörden kısa haberler<br />
gündem<br />
20 ATF24, 30 bin profesyonel ziyaret<br />
hedefini aştı<br />
22 Tatilbudur, Erken Rezervasyon<br />
kampanyasını duyurdu<br />
24 Otel maliyetlerindeki artış %82’yi buldu<br />
36<br />
26 Doğrudan harcamalar umutlandırdı,<br />
reel hayal kırıklığı yaptı<br />
28 MICE pazarı 2032’de 2.3 milyar doları<br />
aşacak<br />
30 Bağlıkaya: Burdur turizmini ortak<br />
akılla geliştireceğiz<br />
32 Eylül’de kur-maliyet makası ne oldu?<br />
34 Mısır 8 ayda 8,4 milyona yakın turist<br />
ağırladı<br />
66 58<br />
36 Konaklamada hizmet üretim fiyatları<br />
ne kadar arttı?<br />
38 Fransa 7 ayda turizm gelirlerini katladı<br />
44 Celestyal, Arap Yarımadası turlarına<br />
fokuslandı<br />
45 <strong>2024</strong> sonu ziyaretçi hedefi 61 milyon<br />
46 Küresel beş yıldızlı otel pazarı 209<br />
milyar doları aşacak<br />
48 BookingAgora, yaza havayolu sektörü<br />
temsilcileriyle veda etti<br />
62
50 EMEC, 2025 yılı için İstanbul'u<br />
ev sahibi şehir ilan etti<br />
52 Devler turizmin geleceğini<br />
İTF’de şekillendirdi<br />
54 TÜRSAB Başkanı İTF’de ortak<br />
akıl çağrısı yaptı<br />
56 Aksu: Otellerde ülke<br />
genelinde markalaşma talebi<br />
artıyor<br />
yeni yatırımlar<br />
58 Radisson Orta Doğu’da daha<br />
da güçleniyor<br />
60 Hilton Grubu artık farklı bir<br />
yolla büyüyecek<br />
62 Levni <strong>Hotel</strong> Istanbul<br />
Handwritten Collection<br />
hizmete girdi<br />
64 Wyndham, Ankara’daki ilk<br />
Trademark Collection otelini<br />
açtı<br />
iş’te kadın<br />
76<br />
66 Hekimoğlu: MSC, kadın<br />
çalışanlarını karada ve<br />
denizde liderliğe teşvik eder<br />
marka<br />
70 Külsan A.Ş. celebrates golden<br />
anniversary with innovative<br />
products<br />
72 Otel ve restoran yönetiminde<br />
dijital dönüşüm<br />
74 Geleceğin misafir ağırlama<br />
deneyimi<br />
şefin gözünden<br />
76 Tsouris: Türk mutfağı beni<br />
her zaman büyülemiştir<br />
gastro etkinlik<br />
80 Rize Gastronomi Günleri<br />
4.sünü düzenledi<br />
84 Adana, “lezzet ateşi”ni 8. kez<br />
yaktı<br />
86 Adana Tarım Zirvesi<br />
gerçekleştirildi<br />
110<br />
88 <strong>Kasım</strong>’da kahve aşkı<br />
Antalya’da bir başka olacak<br />
90 Zeytinyağının başkentinde ilk<br />
hasat gerçekleşti<br />
92 Barilla ve BigChefs’den özel iş<br />
birliği<br />
gastro güncel<br />
94 Doğan ile ‘gastronominin<br />
kültürel kodları’<br />
gastro aktüel<br />
96 Gastronomi sektöründen<br />
haberler<br />
fuar<br />
100 Hostmilano and POLI.<br />
design’s international contest<br />
gets into full swing<br />
102 Keskinoğlu, Sial Paris’te en<br />
trend ürünlerini tanıttı<br />
yeni mekan<br />
104 Karkas Ocakbaşı yeni<br />
konseptiyle Rumelihisarı’nda<br />
106 Take Sushi Kapadokya’dan<br />
sonra Cihangir’de<br />
108 İtalyan mutfağının şehirdeki<br />
yeni ritmi: Monteverdi<br />
Ristorante<br />
110 Happy Group, sektörde 25.<br />
yılını kutladı<br />
112 Qarivo Pizza & Pasta’dan<br />
yeni sürpriz<br />
HoReCa teknoloji &<br />
sistemleri<br />
114 Bilgin: Gelir &Verim Yönetim<br />
programları bir nevi sanal iş<br />
gücü niteliğinde<br />
116 HoReCa teknoloji ve<br />
sistemleri<br />
www.hotelrestaurantmagazine.com
hakiki kahve keyfi<br />
mehmetefendi.com<br />
#hakikikahvekeyfi<br />
#mehmetefendi
12<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
The Ritz-Carlton, Istanbul<br />
23. yaşını kutladı<br />
Misafirperverlik algısıyla İstanbul’un en prestijli<br />
adreslerinden biri haline gelen The Ritz-Carlton,<br />
Istanbul, 23.Yılını özel bir kutlamayla taçlandırdı.<br />
Ayrıcalıklı konaklama hizmetleriyle ‘şehrin içinde misafir olmak’<br />
kavramını konuklarıyla paylaşan The Ritz-Carlton, Istanbul 23. yılını<br />
kutladı. Süzer Grubu Onursal Başkanı Mustafa Süzer, Süzer Grubu<br />
Yönetim Kurulu Başkanı & CEO Sami Çakır, Süzer Grubu Yönetim<br />
Kurulu Başkan Yardımcısı Baran Süzer, The Ritz-Carlton, Istanbul Genel<br />
Müdürü Ela Ergin, Süzer Grubu çalışanları, otel çalışanları ve konaklayan<br />
misafirlerle bir araya gelerek bu özel günü kutladı. Zengin etkinlik<br />
seçkisi ve tüm gün süren gastronomi deneyimleriyle The Ritz-Carlton,<br />
Istanbul, ilham verici mekân tasarımlarına sahip Atölye <strong>Restaurant</strong>, Bleu<br />
Lounge, Nobu Istanbul, ve The Roof gibi özgün alanlarıyla şehrin gözde<br />
The Ritz-Carlton, Istanbul<br />
celebrated its 23rd anniversary<br />
The Ritz-Carlton Istanbul, which has become one of<br />
the most prestigious addresses in Istanbul with its<br />
perception of hospitality, crowned its 23rd anniversary<br />
with a special celebration.<br />
The Ritz-Carlton, Istanbul, which shares the concept of ‘being a guest<br />
in the city’ with its privileged accommodation services, celebrated its<br />
Six Senses<br />
Kaplankaya’ya üç<br />
yeni ödül<br />
Bütünsel wellness felsefesiyle, Ege<br />
Bölgesi'nin muhteşem doğasında<br />
sunduğu konaklama deneyimi<br />
ile fark oluşturan Six Senses<br />
Kaplankaya, aldığı uluslararası<br />
ödüllere yenilerini ekledi.<br />
Dünyaca ünlü sürdürülebilir sağlıklı yaşam<br />
felsefesiyle dikkat çeken Six Senses <strong>Hotel</strong>s<br />
Resorts Spas bünyesinde yer alan; Ege’nin eşsiz doğasında<br />
seçkin mimarisi ve konforu ile bütünsel wellness deneyimi<br />
sunan Six Senses Kaplankaya; Türkiye’deki 7. Yılında Condé<br />
Nast Traveler dergisinin prestijli Readers' Choice Awards<br />
<strong>2024</strong> ödüllerinde, üç kategoride birden seçildi. Six Senses<br />
Kaplankaya, bu yıl Avrupa'nın En İyi 25 Resort'u, Avrupa'nın<br />
En İyi Spaları ve Dünya'nın En İyi Destinasyon Spa Resortları<br />
kategorilerinde Condé Nast Traveler okuyucularının oyları ile<br />
en üst sıralarda yer aldı. Condé Nast Traveler okuyucularının<br />
oylarıyla belirlenen ve seyahat dünyasında en prestijli<br />
ödüllerden biri kabul edilen Readers' Choice Awards, dünya<br />
çapında oteller, tatil köyleri ve spa resortlarını ödüllendiriyor.<br />
buluşma noktalarından biri olmayı sürdürüyor. 28 süit, 40 club odası<br />
ve Nobu Suite olmak üzere 239 odası bulunan otel, toplantı olanakları<br />
sunan 10 toplantı odası ve 3 bölüme ayrılan balo salonu ile kent<br />
yaşantısının tüm ihtiyaçlarına tek bir çatı altında yanıt veriyor.<br />
23rd anniversary. Süzer Group Honorary Chairman Mustafa Süzer,<br />
Süzer Group Chairman & CEO Sami Çakır, Süzer Group Vice Chairman<br />
Baran Süzer, The Ritz-Carlton, Istanbul General Manager Ela Ergin,<br />
Süzer Group employees, hotel employees and guests came together to<br />
celebrate this special day. With its rich selection of events and all-day<br />
gastronomic experiences, The Ritz-Carlton, Istanbul continues to be<br />
one of the city's favourite meeting points with its unique spaces such<br />
as Atölye <strong>Restaurant</strong>, Bleu Lounge, Nobu Istanbul, and The Roof with<br />
inspiring space designs. With 239 rooms including 28 suites, 40 club<br />
rooms and Nobu Suite, the hotel meets all the needs of urban life under<br />
a single roof with 10 meeting rooms offering meeting facilities and a<br />
ballroom divided into 3 sections.<br />
Three new<br />
awards for Six Senses<br />
Kaplankaya<br />
Six Senses Kaplankaya, which<br />
makes a difference with its<br />
holistic wellness philosophy and<br />
the accommodation experience it<br />
offers in the magnificent nature<br />
of the Aegean Region, has added<br />
new ones to the international<br />
awards it has received.<br />
Six Senses Kaplankaya, a part of Six Senses <strong>Hotel</strong>s Resorts Spas,<br />
which draws attention with its world-renowned sustainable wellness<br />
philosophy; Six Senses Kaplankaya, which offers a holistic wellness<br />
experience with its exclusive architecture and comfort in the unique<br />
nature of the Aegean, was selected in three categories in the<br />
prestigious Readers' Choice Awards <strong>2024</strong> of Condé Nast Traveler<br />
magazine in its 7th year in Turkiye. Six Senses Kaplankaya has topped<br />
the list of Europe's 25 Best Resorts, Europe's Best Spas and World's<br />
Best Destination Spa Resorts, as voted by Condé Nast Traveler<br />
readers. The Readers' Choice Awards, which are determined by the<br />
votes of Condé Nast Traveler readers and considered one of the most<br />
prestigious awards in the travel world, reward hotels, resorts and spa<br />
resorts worldwide.
14<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
İlk kristal<br />
elmasını<br />
reklam<br />
kampanyasıyla<br />
aldı<br />
Tatilsepeti, çalışanlarının<br />
da rol aldığı 20. Yıl reklam<br />
kampanyası ile en iyi<br />
film kategorisi kurumsal<br />
imaj dalında Kristal Elma<br />
Ödülü’ne değer görüldü.<br />
Reklam dünyasının Oscar’ı kabul edilen,<br />
36. Kristal Elma Ödül Töreni Rixos Tersane<br />
İstanbul’da gerçekleşirken, Tatilsepeti, 20.<br />
Yıl reklam filmi ile en iyi film kategorisinde<br />
online / kurumsal imaj dalında Kristal<br />
Elma’nın sahibi oldu. Metroda, caddelerde<br />
dev billboard’larla karşımıza çıkan;<br />
TV ekranlarında filmi dönen reklam<br />
kampanyasında ‘’20 yılı aşkın süredir tatil<br />
yapıyoruz’’ sloganı; izleyenleri güldürecek<br />
bir senaryoyla işlendi. Antalya’da 2 tam gün gece gündüz süren çekimlerde; kumsallar, oteller,<br />
restoranlar, macera parkurları Tatilsepeti’ne ‘her yer ofis’ anlayışıyla kurgulandı. Filmde Tatilsepeti<br />
çalışanlarının, 20 yılı aşkın süredir misafirlerine en iyi tatili yaşatmak için harcadığı ‘zorlu çaba’ya dikkat<br />
çekiliyor. Yeni nesil seyahat kavramı ‘’workation’’a da gönderme yapılan filmde; Tatilsepeti çalışanları<br />
ellerinde puanlama tabloları ile harıl harıl, pür dikkat ‘en iyi tatil için’ çalışırken görülüyor. Biri jakuzide<br />
suyun sıcaklığını ölçerek böbreğe iyi gelip gelmediğini test ediyor; bir diğeri lezzet gustoluğu yapıyor,<br />
başka biri kum analisti edasıyla kum inceliğini ölçüyor. Bir başkası gittiği ücra bir adanın yerlisine selam<br />
gönderirken, bir başkası yerel eğlenceleri deneyimliyor.<br />
Amerika'daki operasyon<br />
ağını genişletiyor<br />
Turizm sektöründe 20 yılı aşkın deneyime<br />
sahip Birol Eren ve Nazım Altıkulaç tarafından<br />
Miami'de kurulan Tourcasamia, Amerika<br />
genelindeki operasyonlarını büyüterek hizmet<br />
yelpazesini genişletiyor.<br />
Büyüyen operasyonları hakkında açıklama yapan<br />
Tourcasamia'nın Kurucu Ortağı Birol Eren, “Miami merkezli<br />
olarak kurduğumuz şirketimiz, başlangıçta Miami ve Orlando<br />
turlarına yönelik yer hizmetleri sunuyordu. Hızla artan<br />
taleplerle birlikte New York'ta da hizmet vermeye başladık.<br />
Ardından Los Angeles, Las Vegas ve San Francisco'yu<br />
kapsayan Batı Amerika turlarına geçiş yaptık. 2025 yılı itibarıyla<br />
hizmet ağımıza Washington, Boston, Chicago, Nashville,<br />
Memphis, New Orleans ve Houston gibi şehirleri de ekleyerek<br />
Amerika'nın tamamında var olmayı hedefliyoruz” dedi. Amerika<br />
seyahatlerinde ihtiyaç duyulabilecek tüm hizmetleri tek çatı<br />
altında sunarak fark oluşturmayı amaçlayan Tourcasamia;<br />
konaklama, uçak bileti rezervasyonu, araç kiralama, çevre<br />
gezileri ve rehberlik hizmetleri sağlayarak kusursuz bir tatil<br />
deneyimi vadediyor.
16<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
Skål<br />
İstanbul<br />
Kulübü<br />
hamamda<br />
buluştu<br />
Skål International İstanbul<br />
Kulübü, Eylül ayı toplantısı<br />
için 30 Eylül <strong>2024</strong> Pazartesi<br />
günü, UNESCO Dünya<br />
Mirası listesindeki Zeyrek<br />
semtinde yer alan “Zeyrek<br />
Çinili Hamam”da, işletmecisi<br />
The Marmara Grubu’nun ev<br />
sahipliğinde bir araya geldi.<br />
Toplantıya, Skål International<br />
İstanbul Kulübü Başkanı Selma<br />
Tatar, Yönetim Kurulu ve üyeler ile<br />
TÜROB Başkanı Müberra Eresin,<br />
Uluslararası Skål Dernekleri<br />
Federasyonu Başkanı Orhon<br />
Atameriç, The Marmara Taksim Genel Müdürü Ata Eremsoy ve davetliler katıldı. Açılış<br />
konuşmasında Skål International İstanbul Kulübü’nün yeni dönem çalışma planlarından<br />
bahseden Başkan Selma Tatar ve Skål Dernekleri Federasyonu Başkanı Orhon Atameriç,<br />
16-21 Ekim <strong>2024</strong> tarihleri arasında, Skål İzmir’in ev sahipliğinde İzmir’de gerçekleşecek<br />
olan 83. Skål Dünya Kongresi hakkında bilgi verdiler. UNESCO Dünya Mirası listesindeki<br />
Zeyrek semtinde yer alan Zeyrek Çinili Hamam, Barbaros Hayreddin Paşa tarafından<br />
Mimar Sinan’a yaptırılan 500 yıllık bir Osmanlı hamamıdır. 13 yıllık titiz bir restorasyonun<br />
ardından Eylül 2023’te yeniden açılan hamam, lüks bir hamam deneyimi sunarken, aynı<br />
zamanda müze, Bizans sarnıcı, sanat alanı, özel bir bahçe ve mağaza da içeriyor.<br />
Orkun Petekçi yeniden<br />
TÜROB Yönetim<br />
Kurulu’nda<br />
Elite World <strong>Hotel</strong>s Chief Executive Officer-<br />
CEO’su Orkun Petekçi, TÜROB Yönetim Kurulu<br />
Üyesi oldu.<br />
Elite World <strong>Hotel</strong>s Chief Executive Officer-CEO’su Orkun<br />
Petekçi, Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Yönetim Kurulu<br />
Üyeliği görevine döndü. Swissotel The Bosphorus İstanbul<br />
Temsilcisi Uğur Talayhan’ın görev değişikliği nedeniyle TÜROB<br />
Yönetim Kurulu Üyeliği’nin sona ermesi sonrasında, Petekçi<br />
TÜROB’un yeni yönetim kurulu üyesi oldu. Uğur Talayhan kısa<br />
bir süre önce Rotana <strong>Hotel</strong>s Türkiye, Doğu ve Orta Avrupa<br />
Ülke Müdürü olarak göreve başlamış, TÜROB Tüzüğü gereği<br />
Yönetim Kurulu Üyeliği sona ermişti. TÜROB Yönetim Kurulu<br />
Üyeliği’nden ayrılan Talayhan TÜROB Başkan Danışmanı olarak<br />
kuruma katkı sunmaya devam edecek.
18<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
Kazakistan’ın<br />
Göçebe<br />
Çadırı Lütfi<br />
Kırdar’da<br />
kuruldu<br />
TÜRSAB ile Kazakistan<br />
Cumhuriyeti İstanbul<br />
Başkonsolosluğu iş<br />
birliğinde düzenlenen<br />
“Kazakistan Destinasyon<br />
Tanıtım ve B2B Görüşme<br />
Etkinliği” iki ülkeden çok<br />
sayıda sektör temsilcisini bir<br />
araya getirdi. Kazakistan’ın<br />
geleneksel kültürünü<br />
yansıtan çadır Lütfi Kırdar<br />
Sergi Sarayı’nda kuruldu.<br />
Kazakistan'ın turizm potansiyeli, bölgede yer alan kültür varlıkları, gastronomi<br />
kültürü ve ülke dinamiklerini tanıtmaya yönelik sunumların yapıldığı etkinlik, 22<br />
Ekim <strong>2024</strong> tarihinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda<br />
gerçekleştirildi. Toplantının açılışında TÜRSAB’a teşekkür ederek sözlerine başlayan<br />
Kazakistan Cumhuriyeti Spor ve Turizm Bakan Yardımcısı Yerzhan Yerkinbayev,<br />
Türkiye ve Kazakistan’ın köklü ilişkilere sahip kardeş iki ülke olduğunu vurgulayarak,<br />
yıllardır ortak çalışmalara imza atıldığını söyledi. Türkiye’den Kazakistan’a giden<br />
Türk vatandaşı sayısı son bir yılda çok ciddi artış gösterdiğini belirten Yerkinbayev,<br />
2022’de 106 bin, 2023’te ise 135 bin Türk vatandaşının Kazakistan’ı ziyaret ettiğini<br />
ve yüzde 27 artış yakalandığını açıkladı. Kazakistan turizminin gelişmesine katkı<br />
sağlayan Türk şirketlerine teşekkür eden Yerkinbayev, Türk şirketlerinin Kazakistan’ın<br />
misafirperverlik standartlarını yükselttiğini, önemli projelerde öncülük ettiğini ve<br />
turizm alt yapısına katkı sağladığını kaydetti.<br />
Hayallerin ötesinde…<br />
JW Marriott <strong>Hotel</strong> İstanbul Marmara Sea,<br />
lüks ve zarafeti bir araya getirerek düğün<br />
gününüzü hayal ettiğinizin ötesine taşıyor.<br />
Marmara Denizi’nden ilham alan ünlü<br />
tasarımcı Khuan Chew’un dokunuşlarıyla<br />
hayat bulan bu büyüleyici mekan, çiftlere<br />
unutulmaz bir deneyim sunuyor.<br />
600 metrekarelik şık balo salonu, geniş kapasitesiyle görkemli<br />
bir atmosfer yaratırken, 750 metrekarelik deniz kenarındaki<br />
geniş terası yaz aylarında açık hava düğünlerine, kış aylarında<br />
ise deniz manzaralı zarif bir kapalı alana dönüştürülerek, her<br />
mevsimde mükemmel organizasyonlara ev sahipliği yapıyor.<br />
Çiftlerin en özel gününü mükemmel kılmak için kişiye özel<br />
butler hizmeti sunan JW Marriott <strong>Hotel</strong> İstanbul Marmara Sea,<br />
her detayı titizlikle planlayarak düğün gününü unutulmaz hale<br />
getiriyor. Gelin ve damat için özenle hazırlanmış şık süitler<br />
ve aileler için sunulan hazırlık odaları, konfor ve zarafetin<br />
mükemmel bir kombinasyonunu oluşturuyor.
20<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
ATF24, 30 bin profesyonel<br />
ziyaret hedefini aştı<br />
Bu yıl altıncısını 23-25 Ekim tarihleri arasında Antalya Expo Center’da gerçekleştiren<br />
Antalya Turizm Fuarı (ATF24), 30 bin profesyonel ziyaret hedefini aşarak kapanışını<br />
yaptı.<br />
Bu yıl altıncısı düzenlenen,<br />
Türkiye'nin ve Akdeniz'in en<br />
verimli turizm fuarı Antalya<br />
Turizm Fuarı, 23 - 24 - 25 Ekim tarihleri<br />
arasında Antalya Expo Center’da<br />
gerçekleştirildi. 35 bin metrekare<br />
alanda, 78 ülkeden 30 binin üzerinde<br />
profesyonel ziyaret ile düzenlenen<br />
fuarda, yaklaşık bin marka yer aldı<br />
ve 20 binin üzerinde B2B görüşme<br />
gerçekleştirildi.<br />
ATF24, turizm sektörünün geleceğine<br />
dair zengin içerikli paneller ve iş birliği<br />
fırsatları ile dolu bir program sundu.<br />
Türk tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı,<br />
yazar, şair, hikaye anlatıcısı Sunay<br />
Akın ve Prof. Dr. Özgür Demirtaş gibi<br />
tanınmış isimlerin yer aldığı oturumlar,<br />
ziyaretçilerden büyük ilgi topladı. 3<br />
gün boyunca devam eden oturumlar,<br />
sektördeki güncel dinamikler ve<br />
gelecekteki gelişmeler hakkında değerli<br />
bilgiler sundu.<br />
Antalya Turizm Fuarı Kurucusu Selçuk<br />
Meral açılış konuşmasında fuarın<br />
Türkiye’yi ilgilendiren tüm pazarları<br />
bir çatı altında toplayan dünyadaki<br />
tek fuar olduğuna dikkat çekti. Meral,<br />
yerinde pazarlama ilkesi ile tüm<br />
turizm dünyasını Antalya’da, turizmin<br />
kalbinde bir araya getirmekten<br />
gurur duyduklarını belirtti. Meral,<br />
“Bugün Antalya Turizm Fuarı’ndan<br />
bahsederken, sıkça “Ezberleri<br />
Bozan Fuar” ifadesini kullanıyoruz.<br />
Bunun sebebi, geleneksel fuarcılık<br />
anlayışının dışına çıkarak 360 derece<br />
fuarcılık vizyonunu geliştirmemizdir.<br />
Stantlarımızı her şey dâhil konseptiyle<br />
katılımcılarımıza sunarak fuarcılıkta<br />
adeta bir çığır açtığımızı belirtmek<br />
isterim. Türkiye’nin ve Akdeniz’in en<br />
verimli, en büyük ve en inovatif turizm<br />
fuarı olan ATF, dünya turizm sektörü<br />
için de önemli bir buluşma noktası<br />
haline gelmiş durumda. Cephedeki<br />
bir asker gibi biz de turizmi memleket<br />
meselesi olarak görüyoruz ve bu<br />
şekilde çalışıyoruz” diye konuştu.
5 farklı sahnede 130 konuşmacı<br />
5 farklı sahnede, alanında uzman 130<br />
konuşmacı sektörle ilgili bilgilerini<br />
ziyaretçilerle paylaştı. Bu sahneler;<br />
genel durum ve öngörülerin paylaşıldığı<br />
Ana Sahne, turizm teknolojilerinin<br />
ele alındığı ATF Tech, spor ve sağlık<br />
turizmine odaklanan ATF Sports<br />
& Health, iletişim, görsel sanatlar,<br />
reklamcılık ve turizm fakültesi<br />
öğrencilerine yönelik ATF PR ile insan<br />
kaynakları konularının işlendiği ATF HR<br />
olarak ayrıldı.<br />
Yurt dışından önemli katılımcıları<br />
ağırladı<br />
Türkiye turizm ürünleri ve dünya<br />
resort otelciliğine dair hemen hemen<br />
tüm pazarları bir araya getiren,<br />
dünyadaki tek turizm fuarı olma özelliği<br />
taşıyan fuar, yurt dışından da önemli<br />
katılımcıları stantlarında ağırladı.<br />
Sri Lanka, Kazakistan, Kırgızistan,<br />
Moldova, Gürcistan, Uganda, Mısır,<br />
Belarus gibi ülkeler, ATF24’te stantları<br />
ile yer aldı.<br />
Keyifli kapanış<br />
Fuarın son gününde düzenlenen ATF<br />
Party ise katılımcılara keyifli bir kapanış<br />
yaşattı. Tüm sektör paydaşlarını bir<br />
araya getirmeyi ve yeni iş birliklerine<br />
kapı aralamayı hedefleyen ATF, bu yıl da<br />
sektör temsilcilerinden tam not aldı.
22<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
Tatilbudur, Erken Rezervasyon<br />
kampanyasını ATF’de duyurdu<br />
<strong>2024</strong> yılını rezervasyon bazlı yüzde 40 büyüme ile kapatmayı öngören TatilBudur, 2025 yılı dış<br />
pazar hedeflerine 80 bin kişilik operasyon koydu. TatilBudur Satış ve Operasyondan Sorumlu<br />
Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kemal Çubuk, sektörel değerlendirmeler yaptığı ATF’de<br />
2025 yılı erken rezervasyon kampanyalarını başlattıklarını da duyurdu.<br />
Turizm sektörünün öncü<br />
markalarından TatilBudur; turizm<br />
sektöründeki gelişmeleri ve<br />
değerlendirmelerini Antalya Turizm<br />
Fuarı’nda paylaştı. <strong>2024</strong> yaz sezonu, yurt<br />
içi tatil planlamalarında Türk misafirlerin<br />
payının arttığını belirten TatilBudur Satış<br />
ve Operasyondan Sorumlu Genel Müdür<br />
Yardımcısı Mustafa Kemal Çubuk; Ağustos<br />
ayına kadar otel rezervasyonlarını domine<br />
eden yabancı turist rezervasyonlarının<br />
yerini yerli turiste bıraktığını dile getirdi.<br />
Çubuk bu değişimde dış pazarda beklenen<br />
akışın oluşmaması ve iç pazara yönelik<br />
kampanya / fiyatların avantajlı olmasının<br />
büyük rol oynadığının altını çizdi.<br />
“Dış pazarda 80 bin kişilik operasyon<br />
hedefliyoruz”<br />
İç pazardan beklentilerin artığı dönemde<br />
sahip olduğu otel portfolyosunun<br />
çeşitliliği ve tek yetkili otellerinin oda<br />
stoğu sayesinde pazar ortalamasının<br />
üzerinde büyüme gerçekleştirdiklerini<br />
belirten Çubuk, <strong>2024</strong> yılını rezervasyon<br />
bazlı yüzde 40 büyüme ile kapatacaklarını<br />
ön gördüklerinin altını çizdi. Çubuk<br />
“Türkiye'nin en çok satış yapılan online<br />
seyahat acentesiyiz. Sahip olduğumuz<br />
bu etkiyi daha da artırarak sürdürmek<br />
istiyoruz ve bu minvalde yatırımlarmızı<br />
devam ettiriyoruz. TatilBudur olarak 2025<br />
yılı itibariyle Avrupa operasyonlarımızı<br />
fiilen biz yönetmeye başlayacağız. İç pazara<br />
yönelik kontratlama sürecimiz devam<br />
ederken diğer yandan dış pazara yönelik<br />
çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Deneyimli<br />
ekibimizle önümüzdeki sene Avrupa başta<br />
olmak üzere dış pazarda 80 bin kişilik<br />
operasyon gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.’’<br />
dedi.<br />
“Erken Rezervasyon dönemini<br />
başlattık”<br />
2025 Sezonu Erken Rezervasyon<br />
kampanyalarını Antalya Turizm Fuarı ile<br />
birlikte başlattıklarını belirten Mustafa<br />
Kemal Çubuk, özellikle fiyatlar konusunda<br />
önemli bir değerlendirme yapıp; yıl boyu<br />
uygulanan fiyat artışları, tüketicinin<br />
artışlara tepkisi, maliyet artışlarıyla<br />
orantısız fiyatlamaların tüketici üzerinde<br />
etkisi gibi birçok veriyi iş ortaklarıyla<br />
paylaştıklarını dile getirdi. Çubuk “Bu<br />
analizlere uygun stratejiler oluşturuyoruz.<br />
Bu yıl da otellerimiz ve sunduğumuz<br />
fiyatlarla ilgili iddialıyız. Otellerin iç<br />
pazara yönelik ayırdıkları kapasitenin<br />
fazlasını alarak daha isabetli fiyat tesbiti<br />
sağlıyoruz, isabetli fiyat politikası ile de<br />
daha yüksek satış başarısını yakalıyoruz.”<br />
açıklamasında bulundu.<br />
Turizm sektörünün ilk yapay zeka<br />
Influencer’ı: Yaz Güneş<br />
Sektörün rekabetçi ortamında fark<br />
yaratabilmek ve misafirlerine en iyi hizmeti<br />
sunmak için teknolojiye öncelik verdiklerini<br />
belirten Pazarlamadan Sorumlu Genel<br />
Müdür Yardımcısı Barış Nefesoğlu; “Hem<br />
rekabette fark yaratmak hem de global<br />
arena da dikkat çekmek için teknoloji<br />
odaklı adımları önemsiyoruz. 2022 de<br />
mobil uygulamamızı ve web sitemizi<br />
yenileyerek başladığımız bu süreçte<br />
2023 yılında da veri merkezli aksiyonları<br />
önceliklendirerek ayrışmaya başladık.<br />
Buna eş olarak her sene online da<br />
yüzde 50 ve üzeri büyüme yaşadık. Mobil<br />
uygulama kullanıcılarımız da aynı hızda<br />
artıyor. Satışlarımızın yüzde 10’u sadece<br />
mobil uygulama üzerinden geliyor. 2025<br />
yılında da bu kasımızı güçlü kılmaya devam<br />
edeceğiz.” dedi.<br />
Barış Nefesoğlu, dijital dünyada yakaladığı<br />
farklılaşmayı, pazarlama tarafında<br />
da desteklemek üzere Türkiye’de<br />
turizm sektöründe ilk defa yapay zeka<br />
marka yüzünü hayata geçirdiklerini<br />
belirtti. Nefesoğlu “TatilBudur olarak<br />
teknoloji odaklı dünyamızda insanların<br />
arama sonuçlarına bakarak, nelerden<br />
hoşlandıklarına yönelik veriler toplayıp, üç<br />
farklı yapay zeka modelleme uygulaması<br />
üzerinden bir karakter tasarladık. “Yaz<br />
Güneş” ismini alan influencerımızı marka<br />
yüzümüz olarak da konumlandırdık.<br />
Yaz Güneş’i ilk defa Turizm Fuarı’nda<br />
tamamen 3d bir hologram ekran içinde<br />
ziyaretçilerle tanıştırdık. Biz TatilBudur<br />
olarak bu proje için çok heyecanlyız.<br />
Misafirlerimizin yorumlarını da merakla<br />
bekliyoruz.” açıklamasında bulundu.
24<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
OTEL MALIYETLERINDEKI ARTIŞ<br />
%82’YI BULDU<br />
Increase in hotel costs reached 82%<br />
<strong>2024</strong> yılı 9 aylık dönemde enflasyon TÜİK’e<br />
göre %49,38’e gerilerken, Turizm Databank<br />
tahminlerine göre otel maliyetleri artışı<br />
tahminen %81,9 oldu.<br />
<strong>2024</strong> yılı 9 aylık dönemde enflasyon TÜİK’e göre<br />
%49,38’e gerilerken, Turizm Databank tahminlerine<br />
göre otel maliyetleri artışı tahminen %81,9 oldu.<br />
Sadece Eylül <strong>2024</strong>’te oteller ve benzeri yerlerdeki fiyat<br />
artışı TÜİK’e göre neredeyse sabit kalır veya düşerken,<br />
tur fiyatları hafif yükseldi. Tahmine göre ağustos<br />
ayında otellerde yıllık maliyet artışı; F&B’de %81,3,<br />
F&B+Enerji’de %57 ve F&B+Enerji+Personel’de %75<br />
dolayında oldu.<br />
In the 9-month period of <strong>2024</strong>, inflation decreased<br />
to 49.38% according to TurkStat, while hotel cost<br />
growth was an estimated 81.9% according to<br />
Tourism Databank estimates.<br />
In the 9-month period <strong>2024</strong>, inflation decreased to 49.38%<br />
according to TurkStat, while the increase in hotel costs was an<br />
estimated 81.9% according to Tourism Databank estimates.<br />
Only in September <strong>2024</strong>, the price increase in hotels and similar<br />
places remained almost stable or decreased according to<br />
TÜİK, while tour prices rose slightly. According to the estimate,<br />
the annual cost increase in hotels in August was 81.3 per<br />
cent in F&B, 57 per cent in F&B+Energy and 75 per cent in<br />
F&B+Energy+Personnel.
26<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
DOĞRUDAN<br />
HARCAMALAR<br />
UMUTLANDIRDI,<br />
REEL HAYAL<br />
KIRIKLIĞI YAPTI<br />
‘Direct expenditures’<br />
raised hopes, ‘real’<br />
disappointment<br />
TurizmDatabank’ın yaptığı Turizm Harcamaları<br />
Analizi’ne göre, Türkiye’ye yurt dışından gelen<br />
yabancı ve vatandaş ziyaretçiler ile yurt içinde<br />
yaşayan ve seyahat eden vatandaşların oluşturduğu<br />
toplam turizm harcaması 2023 yılında 74 milyar<br />
doları buldu.<br />
Bu rekor sayı içinde doğrudan turizm harcaması artış<br />
gösterirken, reel olarak hala 2019’un çok gerisinde<br />
bulunuyor.<br />
75 milyar dolara doğru<br />
2023 yılında, yurt dışından gelen yabancı ve vatandaş<br />
ziyaretçiler 55,8 milyar dolar harcadı. Yurt dışına çıkan<br />
vatandaşlar da 8,5 milyar dolar harcadı. Yurt içinde seyahat<br />
edenlerin harcaması da 9,6 milyar dolar. Toplamda yapılan<br />
harcama 74 milyar doları buldu. Bu seviye, 2019 yılında,<br />
2013/2014 rekor sezonlarının da üzerine çıkmıştır. Bu artış<br />
artan maliyet ve fiyatlardan da kaynaklandı.<br />
Reel değerler ele alındığında ise, hala bu rekor yıllara<br />
ulaşılamadı. Turizm harcaması 2013/14 ve 2019’un oldukça<br />
gerisinde bulunuyor.<br />
According to the Tourism Expenditures Analysis<br />
conducted by TurizmDatabank, the total tourism<br />
expenditure of foreign and national visitors<br />
from abroad and citizens living and travelling in<br />
Turkiye reached 74 billion USD in 2023.<br />
While direct tourism expenditure increased in this record<br />
number, it is still far behind 2019 in real terms.<br />
Towards $75 billion<br />
In 2023, foreign and citizen visitors from abroad spent 55.8<br />
billion dollars. Citizens travelling abroad spent $8.5 billion.<br />
Domestic travelers spent 9.6 billion dollars. The total<br />
expenditure reached 74 billion dollars. In 2019, this level<br />
exceeded the record seasons of 2013/2014. This increase was<br />
also due to rising costs and prices.<br />
In real terms, these record years have still not been reached.<br />
Tourism expenditure is well behind 2013/14 and 2019.
28<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
MICE pazarı 2032’de 2.3 milyar<br />
doları aşacak<br />
Dünyada MICE pazarının 2032 yılına kadar yıllık ortalama yüzde 11’lik büyümeyle 2.3 milyar<br />
doları aşacağı tahmin ediliyor.<br />
Www.turkiyeturizmansiklopedisi.<br />
com’un Allied Analytics LLP<br />
Raporu’ndan derlediği bilgilere<br />
göre, küresel MICE pazarı; hibrit ve sanal<br />
etkinliklerdeki artış, sürdürülebilirlik<br />
talepleri, yeşil toplantılar, kişiselleştirme,<br />
etkin katılım, sağlık ve güvenlik önlemleri<br />
tarafından yönlendiriliyor. Söz konusu<br />
raporda küresel MICE pazarının<br />
boyutu 2022 yılında 598.2 milyar dolar<br />
seviyesindeydi. Pazarın 2032'ye kadar<br />
2.309.4 milyar dolara ulaşacağı ve 2023-<br />
2032 yılları arasında yıllık ortalama yüzde<br />
11,6'lık büyümeler kaydedeceği tahmin<br />
ediliyor. Seyahat endüstrisindeki hızlı<br />
ilerleme, dinamiklerin değişmesine yol<br />
açıyor. Bu da hem müşterilerin hem<br />
de organizatörlerin pazarı sorunsuz bir<br />
şekilde organize etmesini kolaylaştırıyor.<br />
Teknoloji kullanımı artıyor<br />
MICE pazarının büyümesi büyük ölçüde<br />
birçok faktörden kaynaklanıyor. MICE<br />
endüstrisi, hibrit ve sanal etkinlik<br />
formatlarını giderek daha fazla<br />
benimsedi. Bu, dünyanın dört bir yanından<br />
katılımcıların fiziksel mevcudiyete ihtiyaç<br />
duymadan konferanslara ve sergilere<br />
katılmalarını sağlayarak daha fazla<br />
erişim ve erişilebilirlik sağladı. Ayrıca,<br />
sürdürülebilirlik MICE endüstrisinde<br />
önemli bir odak noktası haline geldi.<br />
Etkinlik organizatörleri ve mekanları,<br />
toplantı ve konferansların çevresel<br />
etkilerini en aza indirmek için çevre dostu<br />
uygulamaları benimsedi. Bu, sürdürülebilir<br />
malzemeler kullanmayı, atıkları<br />
azaltmayı ve enerji verimli teknolojilerin<br />
uygulanmasını içeriyor.<br />
Buna ek olarak, MICE pazarında teknoloji<br />
entegrasyonu da yaşanıyor. Dolayısıyla,<br />
genel etkinlik deneyimini geliştirmek<br />
için etkinlik yönetimi yazılımı, mobil<br />
uygulamalar, sanal gerçeklik (VR) ve<br />
artırılmış gerçekliğin (AR) kullanımını da<br />
artıyor. Sektörde teknoloji, verimli kayıt<br />
süreçleri, katılım ve veri analitiği için de<br />
kullanılıyor.
7. – 11. 2. 2025<br />
FRANKFURT, ALMANYA<br />
hOSPITaLITY<br />
BREaKS<br />
NEW<br />
gROUND<br />
Misafirperverlik. Uluslararası çeşitlilik. En<br />
son ürün ve trendlere dair benzersiz bir genel<br />
bakış. Her görüşme bir ilham kaynağıdır.<br />
Sektördeki gelişmeleri buradan takip edin<br />
ambiente.messefrankfurt.com/hospitality<br />
info@turkey.messefrankfurt.com<br />
Tel.: +90-216-384 50 50
30<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
FIRUZ BAĞLIKAYA<br />
“Burdur turizmini ortak akılla<br />
geliştireceğiz”<br />
Turizm Yüzyılı Burdur Lansman Toplantısı’nda konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz<br />
Bağlıkaya, kent turizmini ortak akılla geliştirmeyi hedeflediklerini açıklayarak, “Burdur<br />
turizmini ortak akılla geliştireceğiz” dedi.<br />
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin<br />
(TÜRSAB) turizmi ülke geneline ve<br />
12 aya yaymak hedefiyle başlattığı<br />
“Turizm Yüzyılı” projesinin merkezinde<br />
bu defa Burdur vardı. Burdur Valisi Tülay<br />
Baydar Bilgihan, DEİK Başkanı Nail Olpak,<br />
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi<br />
Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar’ın<br />
yanı sıra bürokratlar, akademisyenler,<br />
turizm sektör temsilcileri ve çok<br />
sayıda basın mensubunun katılımıyla<br />
gerçekleştirilen Turizm Yüzyılı Burdur<br />
Lansman Toplantısı’nda konuşan TÜRSAB<br />
Başkanı Firuz Bağlıkaya, kent turizmini<br />
ortak akılla geliştirmeyi hedeflediklerini<br />
açıklayarak şunları söyledi:<br />
“Ortak akılla hareket etmeye büyük<br />
önem veriyoruz”<br />
Turizmde artan uluslararası rekabete<br />
dikkat çeken Bağlıkaya, “Dünyanın<br />
dört bir yanında turizm pastasından<br />
daha fazla pay almak isteyen birçok<br />
ülke, vizyoner yaklaşımlarla yeni<br />
destinasyonlar ve yeni turizm ürünleri<br />
yaratırken biz de 4-5 şehre ve yılın<br />
belli dönemine sıkışan mevcut durumu<br />
değiştirmek, sürdürülebilir başarıyı<br />
yakalamak ve hep daha iyisini yapmak<br />
için yılmadan çalışmaya devam etmeliyiz.<br />
Turizmdeki mevcut başarıların artarak<br />
devam etmesi için ülkemizdeki paha<br />
biçilemeyen, henüz tam anlamıyla<br />
keşfedilmemiş destinasyonları gündeme<br />
getirmek, hatırlatmak en verimli şekilde<br />
tanıtmak ve pazarlamak gerekiyor”<br />
değerlendirmesinde bulundu.<br />
Turizm Yüzyılı projesinde ortak akılla<br />
hareket etmeye büyük önem verdiklerini<br />
belirten Bağlıkaya, “Turizm Yüzyılı<br />
kapsamında düzenlediğimiz geniş<br />
katılımlı toplantılarda ortak akılla, daha<br />
önce yapılmış olan değerli çalışmalarla<br />
birlikte doğru bir yaklaşım ve strateji<br />
oluşturmaya özen gösterdik. Bu vesileyle<br />
projemize inanarak bizimle çalışmalara<br />
katılan destek veren, görüş bildiren, başta<br />
rektörümüze ve akademisyenlerimize,<br />
turizmcilerimize, Burdur halkına ve<br />
değerli basın mensuplarına teşekkür<br />
ediyorum” dedi.<br />
“Burdur’u kitle turizminin tahrip<br />
ediciliğinden uzak tutmalıyız”<br />
Kitle turizminin tahrip ediciliğinden uzak<br />
tutarak ve katma değer oluşturarak kent<br />
turizmini geliştirmek istediklerini ifade<br />
eden Bağlıkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:<br />
“Burdur’u kitle turizminin tahrip<br />
ediciliğinden uzak tutmak çok önemli. Bu<br />
güzel kenti tarihi ve kültürel değerleri,<br />
gastronomisi, el değmemiş güzellikteki<br />
doğasıyla, öne çıkan bir destinasyon<br />
olarak konumlandırmalıyız. Turizmin<br />
kent ekonomisi için katma değer yarattığı<br />
turizm girdisinin bölgede yaşayanlara<br />
katkı sağladığı bir Burdur hayal ediyoruz.<br />
Burdur’u geçip gidilen değil, konaklanan,<br />
gezilen, vakit geçirilen bir şehir olarak<br />
görmek istiyoruz.”<br />
Dalgar: “Burdur turizmi açısından<br />
dönüm noktası”<br />
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü<br />
Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, eğitim verdikleri<br />
tüm alanlarda topluma katkı sağlamaya<br />
büyük önem verdiklerini belirterek,<br />
turizm konusundaki çalışmalarına<br />
değindi. Burdur’da devam eden 3 antik<br />
kent kazı çalışmasının da Mehmet Akif<br />
Ersoy Üniversitesi hocaları tarafından<br />
sürdürüldüğünü vurgulayan Dalgar,<br />
kültür turizminin yanı sıra spor turizmi,<br />
gastronomi turizmi gibi alanlarda da<br />
önemli adımlar attıklarını kaydetti. Rektör<br />
Dalgar, TÜRSAB tarafından hayata<br />
geçirilen Turizm Yüzyılı projesinin Burdur<br />
turizmi açısından bir dönüm noktası<br />
olduğunu da sözlerine ekledi.<br />
Olpak: “Katma değer oluşturan bir<br />
proje”<br />
DEİK Başkanı Nail Olpak ise yaptığı<br />
konuşmada, Burdur’un kamuoyunda<br />
tanınırlığı konusunda eksiklikler olduğunu<br />
ifade ederek “Salda Gölü, Sagalassos
ve Kibyra Antik Kenti, İnsuyu Mağarası<br />
gibi önemli yerlerin Burdur’da yer aldığı<br />
birçok insan tarafından bilinmiyor” dedi.<br />
TÜRSAB’ın ortaya koyduğu Turizm Yüzyılı<br />
projesinin katma değer oluşturduğunu<br />
dile getiren Olpak, Burdur turizminin<br />
şehrin kültürünü ve kendi değerlerini<br />
koruyan bir anlayışla geliştirilmesinin<br />
önemini vurguladı. Olpak, “Kendi<br />
değerlerine sahip olma noktasında<br />
çok fazla bozulmamış bir alt yapıyla<br />
Burdur önümüzde duruyorsa bundan<br />
sonraki süreçte daha fazla sahip çıkmak<br />
hepimizin görevidir” dedi.<br />
Bilgihan: “Burdur güzel ve önemli<br />
bir destinasyon merkezi olacak”<br />
Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan da<br />
yaptığı konuşmada Burdur’un sahip<br />
olduğu ekolojik zenginlikleri korumaya<br />
ve tanıtmaya yönelik adımlar atılacağını<br />
ifade ederek “Salda Gölü çevresinde çok<br />
güzel dokunuşlarla Çevre Bakanlığımızın<br />
önderliğinde güzel çalışmalar başladı.<br />
İnşallah bunların devamını getireceğiz.<br />
Hem yöre insanımızla birlikte hem<br />
bu anlamda sektörü bilen tanıyan<br />
insanlarımızla birlikte ekolojik dengeyi<br />
korumaya, tanıtmaya dönük duyarlı<br />
çevreci yaklaşımları benimsemeye<br />
ve beslemeye dönük mutlaka<br />
projelerimiz, çalışmalarımız olacak”<br />
değerlendirmesinde bulundu.<br />
Burdur’un hem antik kentler hem de<br />
etnografya bakımından çok zengin bir<br />
kültürel mirasa sahip olduğunun altını<br />
çizen Vali Bilgihan, bu özelliklerin de<br />
tanıtılması için çalışacaklarını dile<br />
getirdi. Burdur Valisi Tülay Baydar<br />
Bilgihan sözlerini şöyle sürdürdü:<br />
“Geleneklerimizi, Teke Yöresinin baskın<br />
kültürünü mutlaka çok iyi anlatmamız,<br />
çok iyi tanıtmamız ve planlı bir şekilde<br />
bu çalışmaları yürütmemiz son derece<br />
önemli. Dolayısıyla bugünkü toplantının<br />
da ben güzel sonuçları olacağını temenni<br />
ediyorum. Bu organizasyon için çok<br />
teşekkür ediyorum. Umut ediyorum ki bu<br />
çalışmalar beraberinde diğer çalışmalarla<br />
birlikte Burdur güzel ve önemli bir<br />
destinasyon merkezi olacaktır.”<br />
Şehrin gelişim potansiyeli taşıyan<br />
alanları paylaşıldı<br />
Konuşmaların ardından bir sunum<br />
yapan TÜRSAB Hukuk Başdanışmanı ve<br />
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Görevlisi<br />
İlker Ünsever, Burdur Arama Konferansı<br />
sonuçlarını katılımcılarla paylaştı.<br />
Geçtiğimiz mayıs ayında 45 kişinin<br />
katılımıyla gerçekleştirilen Turizm<br />
Yüzyılı Arama Konferansı’nın son derece<br />
faydalı çıktılar oluşturduğunu belirten<br />
Ünsever, Burdur turizminin geleceği için<br />
seyahat acentalarının hazırlayacakları<br />
tur paketlerinin çok büyük önem arz<br />
ettiğini ifade etti. İlker Ünsever, Arama<br />
Konferansı’nda Burdur’un kültür ve<br />
gastronomi turları için önemli bir<br />
destinasyon olarak yapılandırılması<br />
konusundaki görüşün öne çıktığının<br />
altını çizerken alternatif olarak spor ve<br />
toplantı turizmi açısından da Burdur’un<br />
önemli potansiyel taşıdığını da dile<br />
getirdi. Ünsever, Burdur’un yöresel<br />
kültürel zenginliği çerçevesinde<br />
festivaller düzenlenmesi, doğa ve<br />
macera turlarının organize edilmesi,<br />
balon turları yapılması, yürüyüş rotaları<br />
düzenlenmesi gibi önerilerin de hayata<br />
geçmesinin Burdur turizmine katkı<br />
sağlayacağını söyledi. Burdur’da doğa<br />
ve çevreye saygılı bir turizm anlayışının<br />
kurgulanması gerektiğini vurgulayan İlker<br />
Ünsever, “Bozulmamış doğa konsepti<br />
öne çıkarılarak dengeli ve ölçülü Turizm<br />
Gelişim Planı ve Uygulama Esasları<br />
turizm endüstrisinin gereklerine uygun<br />
olarak belirlenmelidir” dedi.<br />
Turizm Yüzyılı panelinden Burdur<br />
turizmiyle ilgili öne çıkan görüşler:<br />
Konuşma ve sunumların ardından<br />
Gazeteci İhsan Aktaş moderatörlüğünde<br />
gerçekleşen panelde; DEİK Başkanı Nail<br />
Olpak, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin<br />
Dalgar, Sanatçı Sümer Ezgü ve Televizyon<br />
Programcısı Güven İslamoğlu Burdur<br />
turizmiyle ilgili görüşlerini dile getirdiler.<br />
Moderatör İhsan Aktaş, Burdur’u<br />
tanıdıkça sahip olduğu tarihi ve kültürel<br />
değerlerin ne kadar çok olduğunu daha<br />
iyi anladığını ifade ederek Burdur’un daha<br />
çok tanıtıma ihtiyacı olduğunu ifade etti.<br />
DEİK Başkanı Nail Olpak ise tüm dünyada<br />
aşırı turizm konusundaki endişelerin öne<br />
çıktığını belirterek Burdur’un bu anlamda<br />
önemli bir şansa sahip olduğunun ve<br />
bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğinin<br />
altını çizdi. Olpak, TÜRSAB’ın Turizm<br />
Yüzyılı projesiyle Burdur için önemli adım<br />
attığını belirterek bundan sonra kamu<br />
ve özel sektörün hep birlikte daha çok<br />
çalışması gerektiğini söyledi.<br />
MAKÜ Rektörü Hüseyin Dalgar, panelde<br />
yaptığı konuşmada kurum olarak turizmin<br />
her alandaki gelişimi için çalıştıklarını<br />
belirtti.<br />
Sanatçı Sümer Ezgü ise konuşmasında<br />
bir Burdurlu olarak TÜRSAB’ın Turizm<br />
Yüzyılı projesini Burdur’dan başlatması<br />
nedeniyle duyduğu memnuniyeti ifade<br />
etti. Kültür ve turizmin birbirinden ayrı<br />
düşünülemeyeceğini belirterek Burdur’a<br />
gelecek ziyaretçilere yerel kültür ve<br />
lezzetlerinin sunulmasının önemli<br />
olduğuna işaret etti.<br />
TV Programcısı Güven İslamoğlu<br />
ise Burdur’un hala şansı olduğuna<br />
vurgulayarak, sahip olduğu doğal<br />
güzelliklerin ve kültürel değerlerin<br />
korunmasının önemine dikkat çekti.
32<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
EYLÜL’DE KUR-MALIYET<br />
MAKASI NE OLDU?<br />
What was the exchange rate-cost gap in September?<br />
Otel maliyetleri <strong>2024</strong> yılı eylül ayında %81,3<br />
artarken, dolar kuru da %45,8 yükseldi.<br />
Maliyet-Kur makası ise 35,5 puana çıktı.<br />
Turizmdatabank’ın analizine göre otellerin kur artışı<br />
karşısında maliyet baskısı biraz daha yükseldi. Otel<br />
maliyetleri <strong>2024</strong> yılı eylül ayında %81,3 artarken,<br />
dolar kuru da %45,8 yükseldi. Maliyet-Kur makası ise<br />
35,5 puana çıktı. Öte yandan, kur artışı ile fiyat artışı<br />
makası da 1 puanın altına düştü. Turizmdatabank’a göre<br />
otellerin geceleme fiyatları TL bazında geçen yıla göre<br />
%94 ve TÜİK’e göre %45,7 yükseldi.<br />
<strong>Hotel</strong> costs increased by 81.3% in September <strong>2024</strong>,<br />
while the dollar exchange rate rose by 45.8%. The<br />
cost-currency gap increased to 35.5 points.<br />
According to the analysis of Turizmdatabank, the cost pressure<br />
of hotels against the exchange rate increase has increased a<br />
little more. <strong>Hotel</strong> costs increased by 81.3% in September <strong>2024</strong>,<br />
while the dollar exchange rate rose by 45.8%. The cost-exchange<br />
rate gap increased to 35.5 points. On the other hand, the spread<br />
between the exchange rate increase and price increase fell below<br />
1 point. According to Turizmdatabank, overnight stay prices of<br />
hotels increased by 94% in TL terms compared to last year and<br />
by 45.7% according to TÜİK.
34<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
MISIR 8 AYDA<br />
8,4 MILYONA<br />
YAKIN TURIST<br />
AĞIRLADI<br />
Egypt welcomed<br />
nearly 8.4 million<br />
tourists in<br />
8 months<br />
Mısır’ı ziyaret eden turist sayısı <strong>2024</strong> yılı 8 aylık<br />
dönemde %1 dolayında artarak 8,4 milyona<br />
yaklaştı. Ülke turizmi, 2028 hedefini 30 milyon<br />
turist olarak açıkladı.<br />
Turizmdatabank’ın Mısır bakanlağından derlediği<br />
bilgilere göre, Mısır’ı ziyaret eden turist sayısı<br />
<strong>2024</strong> yılı 8 aylık dönemde %1 dolayında artarak<br />
8,4 milyona yaklaştı. Mısır’ın 2023 yılında rekor sayıda<br />
14,9 milyon uluslararası turisti ağırladı ve rekor yıl olan<br />
2010’daki 14,7 milyonu geride bırakmıştı. Mısır 2028<br />
yılında yakın hedef olarak 30 milyon turist açıkladı.<br />
The number of tourists visiting Egypt increased<br />
by around 1% in the 8-month period of <strong>2024</strong>,<br />
approaching 8.4 million. The country's tourism<br />
announced its 2028 target of 30 million tourists.<br />
The number of tourists visiting Egypt increased by around<br />
1% in the 8-month period to 8.4 million in <strong>2024</strong>, according to<br />
information compiled by Turizmdatabank from the Egyptian<br />
ministry. Egypt welcomed a record number of 14.9 million<br />
international tourists in 2023, surpassing the record year of 14.7<br />
million in 2010. Egypt announced a target of 30 million tourists in<br />
2028.
36<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
KONAKLAMADA HIZMET ÜRETIM<br />
FIYATLARI NE KADAR ARTTI?<br />
How much did accommodation service production prices increase?<br />
<strong>2024</strong> yılı Ağustos ayında konaklamada hizmet<br />
üretim fiyatları yıllık %38 yükseldi. En yüksek<br />
oran %71 ile FB’de gerçekleşti.<br />
Hizmet sektöründeki hizmet üretim fiyatlarındaki<br />
yükselme <strong>2024</strong> yılı başından bu yana düşüş<br />
gösterdi. TÜİK verilerine göre, <strong>2024</strong> yılı Ağustos<br />
ayında konaklamada hizmet üretim fiyatları yıllık %38<br />
yükseldi. 2023’teki yükseliş %99 dolayında idi. En yüksek<br />
oran %71 ile FB’de gerçekleşti.<br />
Fiyat kapsamı: Üretici fiyatı, ülke ekonomisinde üretimi<br />
yapılan hizmetlerin, KDV ve benzeri vergiler hariç satış<br />
fiyatıdır. Üreticiden işletmelere (B-to-B), üreticiden<br />
tüketiciye (B-to-C), üreticiden yurt dışına (B-to-E) olmak<br />
üzere, tüm satışlar endeks kapsamındadır. (Turizm<br />
Databank)<br />
In August <strong>2024</strong>, prices for the production of<br />
services in accommodation rose by 38% year-onyear.<br />
The highest rate was in FB with 71%.<br />
The rise in service production prices in the services sector has<br />
declined since the beginning of <strong>2024</strong>. According to TÜİK, service<br />
production prices in accommodation rose by 38% year-on-year in<br />
August <strong>2024</strong>. The rise in 2023 was around 99%. The highest rate<br />
was in FB with 71%.<br />
Price scope: Producer price is the selling price of services<br />
produced in the national economy, excluding VAT and similar<br />
taxes. All sales from producers to enterprises (B-to-B), from<br />
producers to consumers (B-to-C) and from producers to abroad<br />
(B-to-E) are covered by the index. (Tourism Databank)
38<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
FRANSA 7 AYDA<br />
TURIZM GELIRLERINI KATLADI<br />
France doubled its tourism revenues in 7 months<br />
<strong>2024</strong> yılında otel gecelemelerinde ciddi düşüş<br />
yaşayan Fransa’nın 7 aylık turizm geliri %12,5<br />
artarak 40 milyar avroyu aştı.<br />
Turizmdatabank’ın Fransa merkez bankasından<br />
aldığı verilere göre, <strong>2024</strong> yılında tesislerde<br />
gecelemeleri ciddi (-%17,0) düşüş gösteren<br />
Fransa’da 7 aylık turizm geliri %12,5 artarak 40 milyar<br />
avroyu aşarken, gecelik harcamaları da %30 dolayında<br />
yükseldi. Ülke, 2023 yılında 100 milyon turistle dünya<br />
lideri idi. Fransa GB dahil 200 milyon dolayında ziyaretçi<br />
çekmişti.<br />
In <strong>2024</strong>, France's 7-month tourism revenue, which<br />
experienced a serious decline in hotel nights in<br />
France, increased by 12.5% and exceeded 40 billion<br />
euros.<br />
According to the data obtained by Turizmdatabank from the<br />
French Central Bank, in France, where overnight stays in<br />
facilities decreased significantly (-17.0%) in <strong>2024</strong>, 7-month<br />
tourism revenue increased by 12.5% to more than 40 billion<br />
euros, while overnight expenditures increased by around 30%.<br />
The country was the world leader with 100 million tourists in<br />
2023. France attracted around 200 million visitors, including GB.
şıııı<br />
ı ışşııı<br />
ıı ıııışııııııı ıııııı<br />
ş ııııııııışı<br />
ı ğ şş<br />
<br />
<br />
ş ş şşş<br />
ııışşşşşşşşğı ııışşşşşşşşğı ııııııııı
44<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
YUNAN ADALARI UZMANI CELESTYAL,<br />
ARAP YARIMADASI TURLARINA FOKUSLANDI<br />
Greek Islands specialist Celestyal, Focused on Arabian Peninsula tours<br />
Son dönemde Arap Yarımadası programlarına<br />
fokuslanan kruvaziyer markalarından Celestyal, uçaklı<br />
cruise paketlerini gezginlere açtı. Bölgenin önde gelen<br />
havayollarıyla iş birliği yaptıklarını kaydeden Celestyal<br />
Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz, Journey gemisiyle<br />
gerçekleştirecekleri Arap Körfezi turlarına kasım ayı<br />
itibariyle başlayacaklarını duyurdu.<br />
Cruise seyahatinin 4 mevsim olduğuna dikkat çeken Celestyal<br />
Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; cruise’u yine sıcak iklimlere<br />
taşıyacaklarını kaydederek Arap Körfezi programını şöyle anlattı:<br />
‘’Cruise dünyada da ülkemizde de yükselişte, yolcular artıyor. Yeni<br />
destinasyonlar ekleniyor. Türkiye’de cruise’u ilk kez Yunan Adaları<br />
turlarıyla ve bizim gemilerimizde deneyimleyenlerin oranı yüzde 77. Biz<br />
şimdi özellikle bu kitleyi yepyeni bir destinasyona taşımayı hedefliyoruz.<br />
Arap Yarımadası iklimi nedeniyle sonbahar kış mevsiminde en ideal<br />
rotalardan. Bölgenin iki önemli havayoluyla iş birliği yaparak uçaklı<br />
cruise paketleri hazırladık. Uçak biletleri, gemide yemek ve konaklama,<br />
yemeklerde alınan içecekler ve 1 kara turunun dahil olduğu 7 gecelik<br />
tur paketlerimiz yüksek sezonda yurt içinde yapacağınız tatilden çok<br />
daha uyguna geliyor, 899 Euro’dan başlıyor. Bu nedenle yaz tatilini<br />
yapamamışlar için de bir fırsat; ayrıca vize zorlukları nedeniyle yazın<br />
istediği yurtdışı planlarını gerçekleştiremeyenler için de altını çizelim,<br />
kolay vize alınan bir bölge. Hem de yeni ülkeler ve kültürler keşfetmeye<br />
olanak sunuyor.<br />
“Çok yönlü bir perspektif sunuyor”<br />
Bölgenin tüm güzelliklerine zaman ayırmak mümkün olacak, deneyim<br />
odaklı bir cruise programı. Bölge coğrafyasını, doğasını keşfetmek,<br />
ihtişamlı mimarisine, teknoloji ve futurism duraklarına odaklanmak,<br />
geleneklerini izlemek gibi kapsamlı bir program. Bölge düne, bugüne<br />
ve yarına dair çok yönlü bir perspektif sunuyor. Çölde safari, şehrin<br />
simgelerini keşif, Kızıldeniz’de dalışın yanı sıra Dubai Alışveriş Festivali<br />
ve Noel pazarlarını da kapsayacak şekilde planlandı. Yerli turistin bu<br />
avantajları iyi değerlendireceğine ve ilgi göstereceğine kuşkum yok.’’<br />
“Sadece ülkemizde değil…”<br />
Özgü Alnıtemiz, uçaklı cruise paketleriyle sadece Türkiye kruvaziyerinde<br />
değil, bölgede de bir hareket sağlayacakalrını belirterek şunları söyledi:<br />
‘’İstanbul bir hub aynı zamanda. Bu programlarla sadece ülkemizde<br />
değil bölgede de, Türki Cumhuriyetlerde de cruise’a ilgi çekmeyi<br />
hedefliyoruz. Bir kruvaziyer operasyonu sadece cruise tur paketinden<br />
ibaret değildir, gelen bir<br />
cruise turisti öncesi ve<br />
sonrası konaklamaları ile<br />
ekonomimize de önemli katma<br />
değer sağlar. Kış cruise’unun<br />
en iyi destinasyonlarından<br />
biri olan Arap Körfezi’ne<br />
ilgiyi turlarımıza ve<br />
Türkiye pazarına çekmeyi<br />
hedefliyoruz.’’<br />
Celestyal, one of the cruise brands that has recently<br />
focused on the Arabian Peninsula programs, has<br />
opened its cruise packages to travelers. Celestyal<br />
Turkiye Director Özgü Alnıtemiz stated that they are<br />
cooperating with the leading airlines in the region<br />
and announced that they will start their Arabian Gulf<br />
tours with the Journey ship as of November.<br />
Celestyal Turkiye Director Özgü Alnıtemiz<br />
pointed out that cruise travelling has<br />
4 seasons and said that they will carry<br />
cruise to warm climates again and<br />
explained the Arabian Gulf program as<br />
follows: ‘’Cruise is on the rise both in the<br />
world and in our country, passengers are<br />
increasing. New destinations are being<br />
added. The rate of those who experienced<br />
cruise for the first time in Turkiye with<br />
Greek Islands tours and on our ships is<br />
77 per cent. We are now aiming to carry<br />
this audience to a brand-new destination.<br />
The Arabian Peninsula is one of the most<br />
ideal routes in the autumn and winter<br />
seasons due to its climate. In cooperation<br />
with two important airlines of the region,<br />
we have prepared cruise packages with<br />
flights. Our 7-night tour packages, which include flight tickets, meals and<br />
accommodation on board, drinks during meals and 1 land tour, are much<br />
more affordable than a domestic holiday in the high season, starting from<br />
899 Euros. For this reason, it is also an opportunity for those who could<br />
not make their summer holiday; let's also underline for those who cannot<br />
make their plans abroad in the summer due to visa difficulties, it is a<br />
region where visas are easily obtained. It also offers the opportunity to<br />
discover new countries and cultures.<br />
‘Offers a multifaceted perspective’<br />
An experience-oriented cruise program that will allow you to spend<br />
time with all the beauties of the region. A comprehensive program<br />
exploring the region's geography and nature, focusing on its magnificent<br />
architecture, technology and futurism stops, and observing its traditions.<br />
The region offers a multi-faceted perspective of yesterday, today and<br />
tomorrow. In addition to safaris in the desert, exploring the city's<br />
landmarks and diving in the Red Sea, the program also includes the<br />
Dubai Shopping Festival and Christmas markets. I have no doubt that<br />
domestic tourists will make good use of these advantages and show<br />
interest.<br />
“Not only in our country...”<br />
Özgü Alnıtemiz stated that they will provide a movement not only in<br />
Turkiye cruise but also in the region with the cruise packages with<br />
aircraft and said: ‘’Istanbul is a hub at the same time. With these<br />
programs, we aim to attract interest in cruising not only in Turkiye but<br />
also in the region and the Turkic Republics. A cruise operation does not<br />
only consist of a cruise tour package, but also provides significant added<br />
value to our economy with the accommodation before and after the cruise<br />
tourists. We aim to attract interest in the Arabian Gulf, one of the best<br />
destinations for winter cruises, to our tours and the Turkish market.”
<strong>2024</strong> SONU ZIYARETÇI HEDEFI<br />
61 MİLYON<br />
TÜROB’un Ekim Ayı Bilgilendirme Toplantısında konuşan TÜROB Başkanı Müberra<br />
Eresin, ziyaretçi sayısının eylül sonu itibariyle 49 milyonu geçtiğini, yıl sonu hedefinin<br />
61 milyon olarak yukarı yönlü revize edildiğini belirtti.<br />
TÜROB’un Ekim ayı Bilgilendirme<br />
Toplantısı ve Geleneksel Öğle<br />
Yemeği 31 Ekim Perşembe<br />
günü InterContinental İstanbul’da<br />
gerçekleştirildi. TÜROB üyeleri<br />
ve turizm sektörünün önde gelen<br />
temsilcilerinin bir araya geldiği<br />
etkinliğe Kültür ve Turizm Bakanı<br />
Mehmet Nuri Ersoy da katıldı.<br />
Eresin: "Yıl sonu hedefimiz, 61<br />
milyon ziyaretçi"<br />
Toplantının açılışında bir konuşma<br />
yapan TÜROB Başkanı Müberra<br />
Eresin, konaklama sektöründeki<br />
doluluklar hakkında bilgi verdi.<br />
İstanbul’da eylül ayında dolulukların<br />
yüzde 82 olduğunu belirten Eresin,<br />
şunları kaydetti: “<strong>2024</strong> yılı sonunda,<br />
Kültür ve Turizm Bakanlığımızla aynı<br />
paralelde, turizm geliri ve ziyaretçi<br />
sayısına ulaşmayı temel hedefimiz<br />
olarak belirlemiş ve benimsemiş<br />
bulunmaktayız. Kültür ve Turizm<br />
Bakanımızın da açıkladıkları üzere<br />
ziyaretçi sayımız eylül sonu itibariyle<br />
49 milyonu geçmiştir. Yıl sonu ziyaretçi<br />
hedefi 61 milyon olarak yukarı yönlü<br />
revize edilmiştir."<br />
İstanbul dolulukları<br />
Konuşmasında TÜROB üyeleri arasında<br />
yapılan bir araştırma sonucunu<br />
paylaşan Eresin şöyle devam etti:<br />
"İstanbul’da Eylül ayında aylık bazda<br />
dolulukları yüzde 82 oldu. Eylül 2023’te<br />
bu oran yüzde 79 olmuştu. Ocak-<br />
Eylül <strong>2024</strong> döneminde ise yüzde 65,7<br />
doluluğa ulaştık. Ocak-Eylül 2023’te bu<br />
oran yüzde 65,8’di. ADR, yani ortalama<br />
gecelik konaklama ücreti ise Eylül<br />
<strong>2024</strong>’te ortalama 101.1 Euro olarak<br />
kaydedildi. Ocak 2023’te 108 Euro’ydu.<br />
Ocak-Eylül <strong>2024</strong> döneminde ise 107,6<br />
Euro oldu. Ocak-Eylül 2023’te bu tutar<br />
118.4 Euro olmuştu.<br />
Türkiye genelinde son durum<br />
Türkiye genelinde ise dünya çapında<br />
veri ve analiz şirkeri STR’ın TÜROB<br />
için yaptığı araştırmaya göre, eylül ayı<br />
ortalama dolulukları yüzde 71,6 oldu.<br />
Bu oran Eylül 2023’te yüzde 68,9’du.<br />
Ocak-Eylül döneminde ise yüzde 62<br />
olurken, Ocak-Eylül 2023’te yüzde<br />
58,7 olmuştu. Yine STR verilerine göre<br />
ortalama gecelik konaklama ücreti<br />
Eylül <strong>2024</strong>’te 135,2 Euro, Ocak-Eylül<br />
<strong>2024</strong> döneminde ise 128.7 Euro olarak<br />
kaydedildi. ADR, Eylül 2023’te 138,3<br />
Euro, Ocak-Eylül 2023’te 135,2 Euro<br />
olmuştu.”<br />
"Pek çok güncel konunun çözümü<br />
için çalışıyoruz"<br />
Sektörün güncel sorunlarından da<br />
bahseden Eresin’in konuşmasının<br />
satır başları şöyle: “Bazı belediyeler<br />
tarafından yasada olmadığı halde<br />
otellerden talep edilen 'Katı Atık<br />
Bedelleri,' Maliye Bakanlığı tarafından<br />
otellerde geçmişe yönelik yapılan bazı<br />
etkinliklere farklı KDV oranı talepleri,<br />
POS cihazlarına ve özellikle 7 bin TL<br />
üst limitli nakit ödemelere getirilen<br />
sınırlamalar, seyyar POS cihazlarının<br />
iadesinin istenmesi, çalışma hayatına<br />
yönelik mevzuatta yaşanan sorunlar<br />
gibi pek çok güncel konunun çözümü<br />
için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.<br />
Sektörümüzün destekçisi olarak Sayın<br />
Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet<br />
Nuri Ersoy’un her zaman yakın ilgi ve<br />
desteğini yanımızda hissediyoruz.<br />
"Yurt dışı fuarlarda 2025'e dair<br />
olumlu haberler aldık"<br />
Son dönemde turizm sektörümüzde<br />
tanıtım çalışmaları hız kazandı.<br />
Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme<br />
Ajansı'nın düzenlediği workshoplar<br />
ve yurt dışı fuarlardaki tanıtımlar bu<br />
sürece büyük katkı sağladı. Yakın<br />
zamanda Malezya’daki MATTA ve<br />
İtalya’daki Rimini fuarlarına katıldık;<br />
ayrıca WTM Londra, IBTM Barselona<br />
ve ILTM Cannes fuarlarında 2025<br />
öngörülerimizi oluşturacağız.<br />
Fuarlardaki temaslarda, 2025<br />
yılına dair olumlu haberler aldık.<br />
Mevcut uçaklarda transit yolcu<br />
yoğunluğu nedeniyle ilave taleplerin<br />
karşılanamadığı bilgisi her gittiğimiz<br />
fuarda bize iletilen sorunlar arasında<br />
önümüze çıkıyor. Bu sebeple THY başta<br />
olmak üzere AJET, Pegasus, EasyJet,<br />
Ryanair, WizzAir, Vueling gibi düşük<br />
maliyetli havayolu şirketlerinin yeni<br />
seferlerinin başlatılması, turist sayısını<br />
artıracaktır, bu izinlerin verilebilmesi<br />
noktasında geregini özellikle yetkili<br />
makamlardan rica ediyoruz.”
46<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem agenda<br />
Küresel beş yıldızlı otel pazarı<br />
2028’de 209 milyar doları aşacak<br />
Geçen yıl 120 milyar doları aşan küresel 5 yıldızlı otel pazar hacminin bu yıl önceki<br />
yıldan yüzde 11’lik büyümeyle 134 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor.<br />
Www.turkiyeturizmansiklopedisi.<br />
com’un The Business Research<br />
Şirketi’nin “Beş Yıldızlı Otel<br />
Küresel Pazar Raporu, Trendler ve<br />
Küresel Tahmin <strong>2024</strong>-2028” adlı<br />
raporundan derlediği bilgilere göre,<br />
pazar hacmi 2028 yılına gelindiğinde<br />
ise yıllık ortalama 11,7’lik büyümeyle<br />
209,42 milyar dolara ulaşacak.<br />
Şirketin raporunda küresel 5 yıldızlı<br />
otel pazarındaki büyümenin neden<br />
kaynaklandığı ise şöyle özetleniyor:<br />
Uluslararası seyahat yükseliyor, küresel<br />
orta sınıf genişliyor, lüks olanaklara<br />
yönelik talep artıyor, çevrimiçi<br />
rezervasyon ve turizm altyapı yatırımları<br />
sürekli artış kaydediyor.<br />
2028'de yüzde 11,7'lik artışla pazar<br />
hacminin 209,42 milyar dolara<br />
ulaşacağını tahmin eden uzmanlar,<br />
“Bu büyüme, birinci sınıf konaklama<br />
hizmetlerine, kurumsal seyahatlere,<br />
çevre dostu uygulamalara, sağlıklı<br />
yaşam olanaklarına ve dijital<br />
rezervasyon platformlarının kullanımına<br />
yönelik artan talepten kaynaklanıyor”<br />
saptamasını yapıyor.<br />
Kişiselleştirilmiş misafir<br />
deneyimleri<br />
Uzmanlara göre, gelişmiş dijital<br />
teknolojileri, kişiselleştirilmiş misafir<br />
deneyimleri, çevre dostu altyapı,<br />
akıllı oda teknolojisi ve blok zinciri<br />
entegrasyonu büyümeyi tetikleyen<br />
temel trendleri oluşturuyor.<br />
Beş yıldızlı otel pazarının büyümesinin<br />
turizm sektöründeki gelişmelerden<br />
kaynaklanması bekleniyor. Bu<br />
büyüme, ekonomik kalkınma ve artan<br />
harcanabilir gelirlerle desteklenerek<br />
daha fazla bireyin seyahat etmesine<br />
olanak tanıyor. Gelişmiş ulaşım ve<br />
altyapı, varış noktalarına erişimi<br />
iyileştirirken, teknolojik yenilikler<br />
rezervasyon ve seyahat deneyimini<br />
yükseltir. Beş yıldızlı oteller genellikle<br />
kendilerini önemli turistik bölgelerde<br />
konumlandırıyor. Bu da itibarlarını<br />
artırdığı gibi, üstün deneyimler arayan<br />
hem eğlence hem de iş amaçlı seyahat<br />
edenleri cezbediyor.<br />
5 yıldızlı otel pazarının en büyük<br />
oyuncaları ise şöyle sıralanıyor: <strong>Hotel</strong><br />
Group, Kohler Co., Rosewood <strong>Hotel</strong>s<br />
& Resorts LLC, Hilton<br />
Worldwide Holdings,<br />
ITC Limited, Hyatt<br />
<strong>Hotel</strong>s Corporation,<br />
Four Seasons <strong>Hotel</strong>s<br />
Limited, Accor S.A.,<br />
InterContinental<br />
<strong>Hotel</strong>s Group PLC,<br />
Kerzner International<br />
Holdings Limited,<br />
Kempinski <strong>Hotel</strong>s, The<br />
Trump Organization,<br />
Jumeirah International<br />
LLC, Shangri-<br />
La International<br />
<strong>Hotel</strong> Management Ltd, Belmond<br />
Management Limited, The Peninsula<br />
<strong>Hotel</strong>s, Mandarin Oriental <strong>Hotel</strong> Group<br />
International Limited, Soneva, Banyan<br />
Tree <strong>Hotel</strong>s & Resorts, Capella <strong>Hotel</strong><br />
Group, Leela Palaces and Resorts<br />
Limited, The Oberoi Group, The Indian<br />
<strong>Hotel</strong>s Company Limited, Anantara<br />
<strong>Hotel</strong>s, Resorts & Spa.
Global five-star hotel market to<br />
exceed $209 billion in 2028<br />
The global 5-star hotel market volume, which exceeded USD 120 billion last year, is<br />
estimated to exceed USD 134 billion this year with a growth of 11 per cent from the<br />
previous year.<br />
According to the information<br />
compiled by www.<br />
turkiyeturizmansiklopedisi.<br />
com from The Business Research<br />
Company's report titled ‘Five Star <strong>Hotel</strong><br />
Global Market Report, Trends and<br />
Global Forecast <strong>2024</strong>-2028’, the market<br />
volume will reach 209.42 billion dollars<br />
by 2028 with an average annual growth<br />
of 11.7.<br />
The company's report summarizes<br />
the reasons for the growth in the<br />
global 5-star hotel market as follows:<br />
International travel is on the rise,<br />
the global middle class is expanding,<br />
demand for luxury amenities is<br />
increasing, online booking and<br />
investment in tourism infrastructure is<br />
on the rise.<br />
Forecasting that the market volume will<br />
reach $209.42 billion in 2028 with an<br />
increase of 11.7 per cent, experts say,<br />
‘This growth is driven by the increasing<br />
demand for premium accommodation<br />
services, corporate travel,<br />
environmentally friendly practices,<br />
wellness facilities and the use of digital<br />
booking platforms.’<br />
Personalized guest experiences<br />
According to experts, advanced<br />
digital technologies, personalized<br />
guest experiences, eco-friendly<br />
infrastructure, smart room technology<br />
and blockchain integration are the key<br />
trends driving growth.<br />
The growth of the five-star hotel<br />
market is expected to be driven by<br />
developments in the tourism sector.<br />
This growth is supported by economic<br />
development and rising disposable<br />
incomes, allowing more individuals<br />
to travel. Improved transport and<br />
infrastructure improve access to<br />
destinations, while technological<br />
innovations elevate the booking and<br />
travelling experience. Five-star hotels<br />
often position themselves in key tourist<br />
areas. This enhances their reputation<br />
and attracts both leisure and business<br />
travellers seeking superior experiences.<br />
The biggest players in the 5-star hotel<br />
market are as follows: <strong>Hotel</strong> Group,<br />
Kohler Co., Rosewood <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />
LLC, Hilton Worldwide Holdings, ITC<br />
Limited, Hyatt <strong>Hotel</strong>s Corporation,<br />
Four Seasons <strong>Hotel</strong>s Limited, Accor<br />
S.A., InterContinental <strong>Hotel</strong>s Group<br />
PLC, Kerzner International Holdings<br />
Limited, Kempinski <strong>Hotel</strong>s, The Trump<br />
Organization, Jumeirah International<br />
LLC, Shangri-La International<br />
<strong>Hotel</strong> Management Ltd, Belmond<br />
Management Limited, The Peninsula<br />
<strong>Hotel</strong>s, Mandarin Oriental <strong>Hotel</strong> Group<br />
International Limited, Soneva, Banyan<br />
Tree <strong>Hotel</strong>s & Resorts, Capella <strong>Hotel</strong><br />
Group, Leela Palaces and Resorts<br />
Limited, The Oberoi Group, The Indian<br />
<strong>Hotel</strong>s Company Limited, Anantara<br />
<strong>Hotel</strong>s, Resorts & Spa.
48<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem etkinlik<br />
BookingAgora, yaza havayolu<br />
sektörü temsilcileriyle veda etti<br />
Türkiye’nin online seyahat portalı olarak 2016 yılından bu yana hizmet veren, bugün dünya<br />
çapında 47 ülkede 5 binden fazla seyahat acentesi ve 12 binden fazla kullanıcıya seyahat<br />
çözümleri üreten BookingAgora, Sheraton İstanbul Levent Oteli’nde düzenlediği bir davette<br />
havayolu temsilcileri ve GDS sistemleri yöneticileri ile bir araya geldi.<br />
Seyahat alanında kaliteli, hızlı ve<br />
güvenilir bir çözüm ortağı olma<br />
hedefiyle Türkiye’de ve yurtdışında<br />
emin adımlarla büyüyen online<br />
B2B seyahat portalı BookingAgora,<br />
düzenlediği geleneksel sektör<br />
buluşmalarına bir yenisini ekledi; yaza<br />
veda konseptiyle gerçekleşen davete<br />
havayollarının üst düzey temsilcileri<br />
ve GDS sistemleri yöneticileri katıldı.<br />
BookingAgora’nın kurucu ortakları Aziz<br />
Ciga, Mahmut Ciga, Kadri Ciga, Sezgin<br />
Kara ve Murat Kahraman’ın ev sahipliği<br />
yaptığı geceye; THY, Pegasus, Lufthansa,<br />
Emirates Havayolu, Qatar Airways olmak<br />
üzere 20’den fazla havayolu firmasının<br />
üst düzey temsilcileri katıldı. Sheraton<br />
İstanbul Levent Oteli’nin bahçesinde<br />
düzenlenen davette DJ performansı,<br />
barbekü, sokak lezzetleri gibi ikramlar<br />
ve özel hediye çekilişleri de gerçekleşti.<br />
Kahraman: “Yaza birlikte yaza veda<br />
etmek istedik”<br />
BookingAgora Kurucu Ortağı Murat<br />
Kahraman; yaptığı konuşmada<br />
iş ortaklığı yaptıkları havacılık<br />
sektörünün değerli temsilcileri ile bir<br />
araya gelmekten gurur ve mutluluk<br />
duyduğunu belirterek şunları söyledi: ‘’İş<br />
ortaklarımızı iş stresinden kurtarmak,<br />
birlikte yaza veda etmek ve bir arada<br />
olmak istedik. BookingAgora GDS ve<br />
NDC sistemlerini kendi altyapımıza<br />
entegre ederek havayollarını seyahat<br />
acenteleri ile buluşturan, havayolu<br />
biletlerinin satışa sunulduğu bir<br />
platform. Bunu da sadece turizm<br />
otoriteleri tarafından belgelendirilmiş<br />
lisans almış seyahat acentelerine hizmet<br />
vererek satışa sunuyoruz. Havayolu<br />
ve acenteler arasında konsolidatör bir<br />
toptancı platformuz. Yapmış olduğumuz<br />
iş bu tam anlamı ile. Bunun dışında<br />
otel, transfer, paket turlar ve vize gibi<br />
ürünlerimiz de var. Bu gece özelinde<br />
bakarsak tamamen uçak bileti üzerine<br />
olan ürünümüzdeki tedarikçilerimizi,<br />
iş ortaklarımızı, ilgili havayollarını ve<br />
GDS’leri böyle güzel bir bahçede misafir<br />
edip yaza veda etmekti amacımız.<br />
Sektörün yüzde 80-90’ı katıldı. GDS<br />
olarak Sabre ve Travelport yöneticileri<br />
de aramızdaydı. Havacılık sektörü<br />
temsilcilerine bu gece bizi yalnız<br />
bırakmadıkları ve geldikleri için her<br />
birine tek tek teşekkür ediyoruz.’’<br />
“Birlikte güçlenerek büyüyoruz’’<br />
BookingAgora Kurucu Ortağı Kadri Ciga<br />
ise davete katılan misafirlere teşekkür<br />
ederek ‘’BookingAgora 8 ülkede satış<br />
ağı olan, 47 ülkede ise aktif satış<br />
yapan küresel bir seyahat toptancısı.<br />
Yerli ve yabancı birçok tedarikçi firma<br />
ile çalışıyoruz. Bu tedarikçilerin<br />
ulaşamadıkları ağlara da ulaşarak<br />
onların kapasitelerini dolduruyoruz, bu<br />
açıdan hem tedarikçilerimizin hem de<br />
acentelerin yanındayız. Her ikisi ile de<br />
mutluyuz, onlar da bizimle mutlu. Bu<br />
gecenin amacı aslında yaptığımız işin<br />
sadece müşteri odaklı olmadığını aynı<br />
zamanda tedarikçi odaklı olduğunu<br />
onlara anlatmaktı. Birlikte güçlenerek<br />
büyüyoruz’’ dedi.
50<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
EMEC, 2025 yılı için<br />
İstanbul'u ev sahibi<br />
şehir ilan etti<br />
140 bin profesyonelden oluşan küresel bir topluluğa ve 13 bin üyeye sahip dünyanın en<br />
büyük MICE derneği, Meeting Professionals International (MPI), 2025 Avrupa Toplantılar ve<br />
Etkinlikler Konferansı'nın (EMEC) 22-25 Şubat 2025 tarihleri arasında İstanbul, Türkiye'de<br />
gerçekleşeceğini duyurdu.<br />
Avrupa ve Asya'yı birleştiren<br />
benzersiz konumu, zengin tarihi<br />
ve kültürü ile tanınan dinamik<br />
şehir İstanbul, küresel toplantılar ve<br />
etkinlikler topluluğu için canlı bir arka<br />
plan olarak hizmet edecek. EMEC'in<br />
son kez İstanbul'da düzenlendiği tarih<br />
2014'tü ve bu dönüş hem MPI hem de ev<br />
sahibi İstanbul için önemli bir anı işaret<br />
ediyor.<br />
Resmi kayıtlar başladı<br />
EMEC Türkiye için kayıtlar mpi.org/<br />
emec adresinde resmi olarak başladı.<br />
En büyük küresel MICE derneği olarak<br />
hizmet vermenin yanı sıra MPI, 1.000<br />
üyesi ve 10 Bölüm ve Kulübü ile sektörün<br />
en büyük EMEA topluluğuna da sahiptir.<br />
Şu anda 37’nci yılında olan EMEC, her<br />
yıl 300-400 küresel MICE profesyonelini,<br />
BEA ve Gouden Giraffe da dahil olmak<br />
üzere birçok ödül alan bir formatta bir<br />
araya getiriyor.<br />
Paul Van Deventer:” İstanbul’a geri<br />
dönmek heyecan verici”<br />
MPI Başkanı ve CEO'su Paul Van<br />
Deventer, İstanbul'a dönüşün önemini<br />
vurgulayarak şu yorumda bulundu:<br />
"EMEC uzun zamandır küresel etkinlik<br />
camiası için bir mihenk taşı olmuş,<br />
yenilik, ögrenme ve bağlantılar yoluyla<br />
profesyonel gelişimi teşvik etmiştir. 10<br />
yılı aşkın bir sürenin ardından İstanbul’a<br />
geri dönmek, sadece şehrin kalıcı<br />
cazibesinin bir kanıtı değil, aynı zamanda<br />
bu ikonik destinasyonu çevreleyen<br />
heyecan ve popülerliğin de açık bir<br />
göstergesidir. İstanbul, uluslararası<br />
izleyicilerimizde yankı uyandıran gelenek<br />
ve modernliğin eşsiz bir karışımını<br />
sunuyor ve EMEC'i bu canlı şehre geri<br />
getirmekten heyecan duyuyoruz."<br />
EMEC, özünde üç temel ilkeyle<br />
tasarlanmıştır: küresel MICE topluluğu<br />
için bir fikir inkübatörü olarak<br />
hizmet etmek, Avrupalılar tarafından<br />
Avrupalılar için tasarlanmak ve ev sahibi<br />
destinasyonun kültürünü, tarihini ve<br />
mirasını güçlü bir şekilde yansıtmak.<br />
Bütün: EMEC’in geri dönüşü<br />
büyümedeki kararlılığımızı<br />
vurguluyor"<br />
Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme<br />
Ajansı (TGA) Genel Müdürü İsmail<br />
Bütün de Van Deventer’in görüşlerini<br />
yineleyerek, EMEC'in küresel MICE<br />
camiası üzerinde oluşturacağı etkinin<br />
altını çizdi. "EMEC 2025'e ev sahipliği<br />
yapmak, Türkiye’nin küresel MICE<br />
sahnesindeki konumunu sergilemesi<br />
için muazzam bir fırsattır. İstanbul'un<br />
büyük ölçekli uluslararası etkinliklere ev<br />
sahipliği yapma konusunda kanıtlanmış<br />
bir geçmişi var ve EMEC’in geri dönüşü,<br />
toplantı ve etkinlik profesyonelleri<br />
için önde gelen bir destinasyon olarak<br />
büyüme ve gelişme konusundaki<br />
kararlılığımızı vurguluyor."<br />
MPI Türkiye Kulübü çalışmalara<br />
heyecanla devam ederken, MPI, EMEC<br />
2026 ve 2027 ev sahibi destinasyonları<br />
için yakında bir teklif talebi (RFP)<br />
yayınlayacağını duyurdu. 2025’te<br />
EMEC Türkiye ile çıtayı yükselten<br />
MPI, EMEA’nın dört bir yanından<br />
destinasyonları başvuruda bulunmaya<br />
ve bu prestijli konferansa ev sahipliği<br />
yapma becerilerini sergilemeye davet<br />
ediyor.
52<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
Devler turizmin geleceğini<br />
İTF’de şekillendirdi<br />
Turizmin küresel devlerini buluşturan İstanbul Turizm Fuarı (ITF), 9 Ekim’de Yenikapı-<br />
Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi'nde kapılarını açtı. İkinci kez düzenlenen fuar, otel<br />
zincirlerinden seyahat acentelerine, havayolu şirketlerinden kruvaziyer firmalarına kadar<br />
geniş bir katılımcı yelpazesiyle düzenlendi.<br />
Türk Hava Yolları resmi hava<br />
yolu sponsorluğunda, İstanbul<br />
Büyükşehir Belediyesi destekleri,<br />
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği<br />
Stratejik Partnerliği, Türkiye Turizm<br />
Tanıtım ve Geliştirme Ajansı, Ticaret<br />
Bakanlığı, İstanbul Kongre ve Ziyaretçi<br />
Bürosu destekleri ve Türkiye İş Bankası<br />
ana sponsorluğunda, dünya turizminin<br />
büyük oyuncuları İstanbul Turizm<br />
Fuarı’nda (ITF) bir araya geldi.<br />
Ataman: "Turizmin devlerini bu yıl<br />
İstanbul'da buluşturduk”<br />
Fuarın açılış konuşmasını yapan<br />
Dream Project CEO’su Volkan<br />
Ataman, uluslararası hosted buyer<br />
programı kapsamında Avrupa’nın<br />
en seçkin tur operatörlerinden BDT<br />
pazarına, Amerika, Asya, Uzakdoğu,<br />
Afrika ve Okyanusya’ya kadar geniş<br />
bir coğrafyadan gelen potansiyel<br />
tur operatörlerinin ve acentelerin<br />
İstanbul’da ağırlandığını belirtti. "Üç
gün boyunca gerçekleştirdiğimiz<br />
yoğun programda, 8 binin üzerinde<br />
B2B görüşme yapıldı" diyen Ataman,<br />
katılımcı firmaların ticari hacimlerine ve<br />
markalarının global ölçekte tanıtımına<br />
büyük katkı sağlandığını vurguladı.<br />
Ayrıca, BDT (Bağımsız Devletler<br />
Topluluğu) ülkeleri, Orta ve Kuzey<br />
Avrupa, Güney ve Doğu Avrupa gibi<br />
stratejik pazarlardan gelen katılımcılarla<br />
yapılan bu görüşmeler, 2025 sezonuna<br />
yönelik iş anlaşmaları açısından büyük<br />
fırsatlar sundu. İç pazarda ise kontrat<br />
dönemi olması nedeniyle acentaotel<br />
anlaşmaları yoğun bir şekilde<br />
gerçekleşti. Hosted buyer programı<br />
kapsamında Türkiye’yi hedefleyen<br />
potansiyel tur operatörleri, outgoing<br />
acenteleri, luxury travel ve incentive<br />
firmalarından oluşan geniş bir satın alıcı<br />
kitlesi, Türk turizminin dinamiklerini ve<br />
potansiyelini daha yakından görme fırsatı<br />
buldu. İstanbul’un tarihi ve kültürel<br />
zenginliklerinin yanı sıra, modern turizm<br />
altyapısının da tanıtıldığı programda,<br />
katılımcılar hem fuar alanında hem<br />
de şehir gezilerinde İstanbul’un dünya<br />
çapında bir destinasyon olduğunu bir kez<br />
daha teyit etti. "Turizmin devleri, bu yıl<br />
İstanbul'da buluştu ve <strong>2024</strong>'ün turizm yol<br />
haritası bu görüşmelerle netleşti" diye<br />
ekleyen Ataman, bu önemli buluşmanın<br />
sektöre yön vermeye devam edeceğini<br />
belirtti. Geçen yıla göre daha fazla talep<br />
gören ve hacmini 1.5 kat artıran fuar,<br />
bu yıl 10 bin metrekarelik alanda yer<br />
alırken fuarda bir araya gelen otel ve<br />
acentelerin yeni sezon anlaşmaları için<br />
100 milyon euroluk kontrata imza attığı<br />
öngörüldü. İstanbul Turizm Fuarı, hem<br />
Türkiye’nin hem de uluslararası turizm<br />
sektörünün önümüzdeki yıllardaki<br />
büyüme hedeflerine katkı sağlamayı<br />
sürdürecek.<br />
Yıldızlar geçidi<br />
Fuarla eş zamanlı olarak<br />
gerçekleştirilen ‘Turizm Zirvesi’nde,<br />
spor turizmi oturumunda Beşiktaş<br />
Başkanı Hasan Arat, Muğla, Adana ve<br />
Çeşme Belediye Başkanları, Kırgız Tur<br />
Organizasyonları Birliği Başkanı, Cape<br />
Town Ekonomik Büyüme Komitesi<br />
Üyesi ve Endonezya Tur Operatörleri ve<br />
Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı’nın<br />
yanı sıra turizm sektörünün önde<br />
gelen üst düzey yetkilileri, ulusal ve<br />
uluslararası pek çok değerli isim<br />
yer aldı. Zirvede, 12 konu başlığı<br />
altında turizm sektöründeki yeni<br />
trendler belirlenip <strong>2024</strong> yılı sezonu<br />
değerlendirilirken, 2025 yılı beklentileri<br />
masaya yatırıldı. Üç ana oturumun yanı<br />
sıra, sürdürülebilir turizm, sinema<br />
sektörünün turizmdeki yeri ve önemi,<br />
sağlık turizmi, spor turizmi, yapay zeka,<br />
belediye başkanları ile destinasyonlar,<br />
Avrupa-Türkiye Turizm Forumu ve<br />
Ülkeler Oturumu gibi sektörü kapsayıcı<br />
ve katılımcılara ilham verecek<br />
oturumlar da yer aldı. Zirvede bu yıl<br />
sinema ve dizi sektörünün de özel bir<br />
oturumla ele alındığını anlatan Volkan<br />
Ataman, “Dizi ve sinema sektörünün<br />
turizme katkısı yadsınamaz. O nedenle<br />
bu konuyu özel bir oturumla ele aldık.<br />
Bu oturumda psikiyatrist, aynı zamanda<br />
yazar ve senarist Gülseren Budayıcıoğlu<br />
ile Star TV Genel Yayın Yönetmeni<br />
Şebnem Aksoy, Türk sinema ve dizi<br />
oyuncuları Gülçin Santırcıoğlu ve Gözde<br />
Kansu bizlerle oldu" dedi.<br />
Anadolu’nun lezzet zirvesi<br />
Türkiye'nin özgün lezzetlerini küresel<br />
çapta tanıtmak amacıyla bu yıl<br />
'Gastronomi Turizmi' teması da İstanbul<br />
Turizm Fuarı'nda yer aldı. Anadolu'nun<br />
zengin mutfak kültürlerinin "Kardeş<br />
Mutfaklar" başlığı altında tanıtıldığı fuar<br />
süresince yoğun ve zengin bir programa<br />
sahne olurken Volkan Ataman “Ünlü<br />
şeflerin rehberliğinde gerçekleştirilen<br />
atölye çalışmaları ile ziyaretçilere eşsiz<br />
tatlar sunduk. Gastronomi tutkunlarının<br />
damaklarında unutulmaz tatlar,<br />
hafızalarında keyifli anlar bıraktık”<br />
dedi. Gastro Travel Summit adı ile<br />
gerçekleşen oturum ve workshoplarda<br />
yer alan şeflerin bir kısmı: Murat Aslan,<br />
Cüneyt Asan, Özlem Mekik, Hamza<br />
Kalkan, Esra Torlak, Şenol Demirtaş,<br />
Erkan Yeşil, Hazer Amani, Cenk Atalay,<br />
Onur Babacan, Muhittin Fidan, Mehmet<br />
Butcher, Doğa Citci, Yıldız Öz, Samaha,<br />
Bedri Usta, Hasan Usta Kebap (İzzettin),<br />
Önder Köse.
54<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
TÜRSAB Başkanı İTF’de ortak<br />
akıl çağrısı yaptı<br />
2. İstanbul Turizm Fuarı’nın açılışında konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, dünya<br />
turizminde rekabetin giderek keskinleştiğini ve oyunun yeniden kurulduğunu belirterek,<br />
ülkemizi bu yeni rekabet ortamına hazırlarken ortak akılla hareket etmenin önemine<br />
dikkat çekti.<br />
Bu yıl ikinci kez düzenlenen İstanbul<br />
Turizm Fuarı’nın, İstanbul Yenikapı-<br />
Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde<br />
gerçekleştirilen açılış töreninde; Dream<br />
Project CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi<br />
Volkan Ataman, İş Bankası Genel Müdür<br />
Yardımcısı Sezgin Yılmaz, TGA Genel Müdür<br />
Yardımcısı Elif Balcı Fisunoğlu, TTYD Başkanı<br />
Oya Narin, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Bahadır<br />
Yaşık, TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ve<br />
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem<br />
İmamoğlu konuşmacı olarak yer aldılar.<br />
Bağlıkaya: “Turizmde rekabet<br />
keskinleşiyor”<br />
İstanbul Turizm Fuarı’nın açılış töreninde<br />
konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya,<br />
turizm sektöründe uluslararası düzeyde<br />
keskinleşen rekabet ortamına dikkat<br />
çekerek, “Bu rekabetin turizm sektörü<br />
üzerinde oluşturduğu baskı git gide artıyor.<br />
Bir yandan yepyeni, vizyoner projelerle<br />
turizmden pay almak isteyen destinasyonlar<br />
ortaya çıkarken, diğer yandan aşırı turizme<br />
karşı çıkan destinasyon haberlerinden<br />
oyunun yeniden kurulacağının işaretlerini<br />
alıyoruz” dedi.<br />
“Turizmde sıkışmışlığı aşacak bir<br />
vizyonla hareket etmeliyiz”<br />
Dünyanın hızlı bir değişim ve dönüşümden<br />
geçtiğini, tüketici davranış ve beklentilerinin<br />
farklılaştığını belirten Bağlıkaya, sözlerine<br />
şöyle devam etti: “Bu değişimin en çok<br />
hissedildiği alanların başında ise sıkça<br />
seyahat eden gençlerin de etkisiyle turizm<br />
geliyor. Hal böyleyken biz ne yapıyoruz?<br />
Merkezi kararları dayatıyoruz, yenilenmeye<br />
kaynak ayırmak zorunda olan sektöre<br />
yeni mali yükler yüklüyoruz. Turizm<br />
sektörünü güçsüzleştirdiğimiz gibi bir de<br />
dilsizleştiriyoruz. Ülkemizin turizmden hak<br />
ettiğini alabilmesi için doğru stratejiler<br />
geliştirmek ve sürdürülebilir turizm<br />
modelleri oluşturmak zorundayız. Bu ancak<br />
ve ancak ortak akılla, el birliği, güç birliği,<br />
gönül birliğiyle mümkün olur. Stratejimizi<br />
oluştururken ülke turizmimizin içinde<br />
bulunduğu sıkışmışlığı aşacak bir vizyonla<br />
hareket etmemiz ise büyük önem taşıyor.”<br />
“Turizm gelirlerinin adil dağıtımı<br />
konusunda sorunlar yaşanıyor”<br />
Konuşmasında turizm gelirlerinin adil<br />
dağılımı konusunda ciddi sorunlar<br />
yaşandığına dikkat çeken Firuz Bağlıkaya,<br />
şu noktalara işaret etti: “Gerek bölgeler<br />
gerekse de işletmeler arasında daha<br />
geniş ve eşit bir paylaşım ağı oluşturmak<br />
gerektiğini kabul etmeliyiz. Turizm kentleri<br />
oluşturmak yerine turizmin dengeli biçimde<br />
yıl geneline ve ülkenin tamamına yayıldığı bir<br />
model ortaya koymalıyız. Şehir devletlerine<br />
özenerek tek bir üründen ibaret olan ve tek<br />
bir merkezden yapılan tanıtım modellerinde<br />
ısrar etmekten vazgeçmeliyiz. Ulusal<br />
stratejileri yerel taktiklerle donatmalı,<br />
makro pazarlamanın ağırlığını azaltan, her<br />
destinasyonun özelliklerini öne çıkartan<br />
bir yaklaşımı geliştirmeliyiz. TÜRSAB<br />
olarak bu düşünceden hareketle Turizm<br />
Yüzyılı projemizi hayata geçirdik. Burdur’la<br />
başladığımız, turizmi ülke sathına yayma<br />
hedefimizde ilerleyeceğiz. Rekabette üstün<br />
olduğumuz ürün çeşitliliği ile sürdürülebilir<br />
başarıyı yakalamak zorundayız.”<br />
“Yenilenmeyen yenilir, yanlışı<br />
söylemeli, doğruyu savunmalıyız”<br />
Turizmde başarıya ulaşabilmek için yanlışı<br />
söylemek, doğruyu savunmak gerektiğini<br />
dile getiren Bağlıkaya, “Bildiklerimizi gözden<br />
geçirmek, yanıldığımız noktaları bulmak ve<br />
yenilenmek durumundayız. Yenilenmeyen<br />
yenilir. Yanlışı söylemeli, doğruyu<br />
savunmalıyız. Türk turizminin geleceği için<br />
kararları beraber vermeli katılımcı olmalıyız.<br />
Nerede olduğumuzu doğru verilerle doğru<br />
tespit etmeli nereye gideceğimizi doğru<br />
planlamalıyız. O nedenle konuşuyoruz. O<br />
nedenle zaman zaman eleştiriyoruz. Bunu<br />
yaparken sadece sorunu değil, çözümü de<br />
söylemeye, bu çözümleri hayata geçirmeye<br />
gayret ediyoruz” değerlendirmesinde<br />
bulundu.
56<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
ALI CAN AKSU<br />
“OTELLERDE ÜLKE GENELINDE<br />
MARKALAŞMA TALEBI ARTIYOR”<br />
Otellerde ülke genelinde markalaşma talebinin arttığını belirten TURIZOOM<br />
Uluslararası Otel Yatırım ve Yönetim Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Aksu, buna<br />
paralel destinasyon bazlı alternatif markalara ihtiyacın da dikkat çekici oranda<br />
yükseldiğini kaydetti.<br />
Ali Can Aksu’nun konuyla ilgili<br />
değerlendirmesi şöyle:<br />
“Otellerde uluslararası<br />
markalara talep artarken, destinasyon<br />
bazlı alternatif markalara ihtiyaç<br />
duyulmaya başlandı.<br />
Son zamanlarda otellerde uluslararası<br />
markalara talep artarken, destinasyon<br />
bazlı alternatif markalara olan ihtiyaç<br />
da dikkat çekici bir şekilde ortaya<br />
çıkmaya başladı. Bunun başlıca<br />
nedenlerinden bir tanesi, oteller<br />
arasında yaşanan bölgesel rekabetler.<br />
Bunun yanı sıra;<br />
Seyahat edenlerin lüks ile beraber<br />
özgün ve yerel deneyimler sunan<br />
otelleri de tercih etmeleri.<br />
Uluslararası otel zincirleri genellikle<br />
belirli bir standardı korurken,<br />
yeni dönemde yerel markalar gibi<br />
destinasyonun kültürüne uygun<br />
hizmetler sunmaya başladı.<br />
Seyyahların tercihi, çevre dostu ve<br />
sürdürülebilir oteller<br />
Birçok seyyah, çevre dostu ve<br />
sürdürülebilir turizme önem veren<br />
otellere yöneliyor. Uluslararası marka<br />
oteller, genellikle çevresel etkileri<br />
minimize eden uygulamalarla ve<br />
destinasyonun ekosistemiyle uyumlu<br />
projeler hedefliyor.<br />
Yerel markaların son zamanlarda<br />
yapmış olduğu büyüme atağı ve marka<br />
çeşitlendirmesi ümit verici bir seviyeye<br />
ulaşmıştır. Büyük zincir otellere<br />
kıyasla daha ekonomik. Bölgesel<br />
ihtiyaçlara ve müşteri taleplerine daha<br />
esnek yanıt verebiliyorlar.<br />
Özel statülü butik oteller veya<br />
destinasyona özel markalar, seyahat<br />
edenlerin bir bölgeyi keşfetme<br />
arzusuna hitap ediyor. Bu oteller,<br />
konumlarının kültürel ve doğal<br />
güzelliklerini vurgulayarak kendilerini<br />
farklılaştırabiliyor.<br />
Uluslararası markalar, elbette yüksek<br />
güvenilirlik ve tanınmışlık avantajı<br />
sağlarken, destinasyon bazlı alternatif<br />
markalar da seyahat edenlerin özgün<br />
ve yerel deneyimler yaşama talebine<br />
yanıt veriyor. Bu, otelcilik sektöründe<br />
yeni fırsatlar ve iş modellerinin<br />
gelişmesine olanak tanıyor.”
58<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar new investments<br />
Radisson yeni projeleriyle<br />
Orta Doğu’da daha da güçleniyor<br />
Radisson Otel Grubu, Orta Doğu'daki varlığını 58 İşletme ve 30 yeni proje ile<br />
güçlendiriyor.<br />
Konaklama sektöründe küresel bir<br />
lider olan Radisson Otel Grubu, bu<br />
yılki Future Hospitality Summit'te<br />
önemli bir etki oluşturmaya hazırlanıyor ve<br />
Orta Doğu'daki önemli büyüme kilometre<br />
taşlarını duyuruyor. Faaliyette olan 58 otel,<br />
resort, rezidans ve yapım aşamasında olan<br />
30 otel ile Grup, bölgesel ayak izini hızla<br />
genişletiyor. Bu genişlemeyi destekleyen<br />
Radisson Otel Grubu, liderlik ekibini, Grubun<br />
bölgedeki büyüme stratejisini desteklemede<br />
etkili olacak Ayman Ezzeddine'nin Orta<br />
Doğu, Kuzey-Doğu Afrika ve Pakistan<br />
Geliştirme Direktörü olarak atanmasıyla<br />
güçlendirdi.<br />
Stratejik yeni anlaşmalarla Suudi<br />
Arabistan'da büyüme<br />
Radisson Otel Grubu, Al Ahsa, Hail,<br />
Medine'deki stratejik imzalar ve Riyad'daki<br />
üçüncü Radisson Collection oteli ile Suudi<br />
Arabistan'daki ayak izini genişletmeye<br />
devam ediyor ve Grubun büyüme planında<br />
önemli kilometre taşlarına işaret ediyor.<br />
Faaliyette 29 otel ve yapım aşamasında<br />
17 otel ile Grup, 2030 yılına kadar Suudi<br />
Arabistan'da 100 otel işletme hedefine<br />
ulaşmak için aktif olarak çalışıyor. Suudi<br />
Vizyonu 2030 ile uyumlu olan bu gelişmeler,<br />
Radisson Otel Grubu Krallığın büyüyen<br />
turizm ve konaklama sektöründe kilit bir<br />
oyuncu olarak konumlandırırken, ekonomik<br />
çeşitliliğe ve istihdam oluşturulmasına da<br />
katkıda bulunuyor. Yakında GCC genelinde<br />
daha fazla imza ve açılış duyurulacak.<br />
“Elie Younes, Radisson Otel Grubu Küresel<br />
Geliştirme Başkanı: Orta Doğu, faaliyette<br />
veya yapım aşamasında olan yaklaşık<br />
90 oteliyle Radisson Otel Grubu için kilit<br />
bir odak noktası olmaya devam ediyor.<br />
Ortaklarımıza ve mülk sahiplerimize 10<br />
markamıza duydukları güven için teşekkür<br />
ediyor, güçlü ortaklıklar kurmayı ve hizmet<br />
verdiğimiz toplumlarda olumlu bir etki<br />
oluşturmayı dört gözle bekliyoruz” dedi.<br />
Ürdün ve Levant bölgesinin<br />
geri kalanındaki portföyün<br />
güçlendirilmesi<br />
Grup, Ürdün'de iki önemli anlaşmayla<br />
portföyünü genişletti: Radisson Collection<br />
Residence, Amman<br />
Abdoun ve Radisson<br />
RED Amman Downtown.<br />
Her iki tesis de 2028'de<br />
açılacak ve Amman'ın<br />
merkezine lüks ve yaşam<br />
tarzı getirecek ve Grubun<br />
ayak izini faaliyette<br />
ve yapım aşamasında<br />
olan 3 tesise çıkaracak.<br />
Bu imzalar (ve Levant<br />
bölgesinin geri kalanı<br />
için yakında duyurulacak<br />
daha fazlası), Radisson<br />
Otel Grubu’nun önemli<br />
bölgesel pazarlardaki<br />
varlığını güçlendirme ve<br />
konuklara iş ve tatil amaçlı seyahat edenlere<br />
hitap eden benzersiz deneyimler sunma<br />
konusundaki kararlılığını vurguluyor.<br />
Bölgesel genel bakış: Faaliyette ve<br />
yapım aşamasında olan oteller<br />
Radisson Otel Grubu, Orta Doğu'da<br />
toplam 12.704 odalık 58 işletme ve yapım<br />
aşamasında olan 30 ve 5.107 odalık ek tesis<br />
ile güçlü ve büyüyen bir portföy işletmekte.<br />
Grup, <strong>2024</strong> yılında şu ana kadar bölge<br />
genelinde 998 anahtarı temsil eden 7 yeni<br />
otel ve rezidans projesine imza atarak Orta<br />
Doğu'daki varlığını daha da güçlendirdi.<br />
Yakın zamanda açılan Radisson <strong>Hotel</strong><br />
& Residence Riyadh Olaya, Park Inn by<br />
Radisson Makkah Thakher Alsharqi ve<br />
Park Inn by Radisson Makkah Thakher<br />
Algharbi ile birlikte, Grubun bölgede dünya<br />
standartlarında misafirperverlik sunma<br />
konusundaki kararlılığını vurgulamakta.<br />
Yaklaşan açılışlar arasında Radisson Blu<br />
<strong>Hotel</strong>, Riyad Al Sahafa, Radisson <strong>Hotel</strong><br />
Jeddah Tahlia Street ve Kuveyt'teki ilk Park<br />
Inn by Radisson tesisi yer alıyor.<br />
Yeni liderlik ile ekibini de<br />
güçlendiriyor<br />
Grubun bölgesel genişlemesini desteklemek<br />
üzere Ayman Ezzeddine kısa bir süre<br />
önce Orta Doğu, Kuzeydoğu Afrika ve<br />
Pakistan'dan sorumlu Geliştirme Direktörü<br />
olarak atandı. Daha önce bölgenin önde<br />
gelen markalarıyla çalışmış olan Ayman,<br />
konaklama ve geliştirme alanında on yılı<br />
aşkın bir deneyime sahip. Ayman'ın liderliği,<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group'un özellikle Suudi<br />
Arabistan, BAE, Mısır ve Pakistan gibi<br />
pazarlardaki büyümesini hızlandırmada<br />
odak noktası olacak.<br />
Radisson Otel Grubu Orta Doğu, Yunanistan,<br />
Kıbrıs ve Pakistan’dan Sorumlu İş<br />
Geliştirme Başkan Yardımcısı Elie Milky<br />
“Bölgenin ekonomik çeşitliliğine katkıda<br />
bulunmaktan ve hem yatırımcılarımızın<br />
hem de misafirlerimizin isteklerine uygun<br />
konaklama deneyimleri sunmaktan gurur<br />
duyuyoruz. Ayman'ı büyümemize yardımcı<br />
olması için ekibimize katmaktan heyecan<br />
duyuyoruz ve portföyümüzü genişletip<br />
ortaklıklarımızı güçlendirerek paydaşlarımız<br />
için uzun vadeli değer oluştururken, Orta<br />
Doğu'da sürdürülebilirlik ve inovasyona<br />
öncülük ediyoruz” dedi.<br />
Küresel büyüme ile <strong>2024</strong>'ün güçlü<br />
ilk yarısı<br />
<strong>2024</strong>'ün ilk yarısında Radisson Otel Grubu,<br />
EMEA ve APAC'daki kilit pazarlarda 130'dan<br />
fazla yeni imza ve açılışla önemli bir küresel<br />
büyüme elde etti. Buna Radisson Collection,<br />
Radisson Blu ve Radisson RED markalarının<br />
yeni pazarlara eklenmesi de dahil olup,<br />
Grubun dünya çapındaki konaklama<br />
endüstrisinde lider bir oyuncu olarak<br />
konumunu güçlendiriyor.
Radisson strengthens more in the<br />
Middle East with new projects<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group strengthens its presence in the Middle East with<br />
58 properties and 30 new projects.<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group, a global leader<br />
in the hospitality industry, is set to<br />
make a significant impact at this year's<br />
Future Hospitality Summit, announcing<br />
key growth milestones in the Middle East.<br />
With 58 hotels, resorts and residences in<br />
operation and 30 hotels under construction,<br />
the Group is rapidly expanding its regional<br />
footprint. In support of this expansion,<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group has strengthened<br />
its leadership team with the appointment<br />
of Ayman Ezzeddine as Development<br />
Director, Middle East, North-East Africa<br />
and Pakistan, who will be instrumental in<br />
supporting the Group's growth strategy in<br />
the region.<br />
Expansion in Saudi Arabia with<br />
strategic new agreements<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group continues to expand<br />
its footprint in Saudi Arabia with strategic<br />
signings in Al Ahsa, Hail, Medina and the<br />
third Radisson Collection hotel in Riyadh,<br />
marking significant milestones in the<br />
Group's growth plan. With 29 hotels in<br />
operation and 17 hotels under construction,<br />
the Group is actively working towards<br />
achieving its goal of operating 100 hotels<br />
in Saudi Arabia by 2030. Aligned with Saudi<br />
Vision 2030, these developments position<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group as a key player<br />
in the Kingdom's growing tourism and<br />
hospitality sector, contributing to economic<br />
diversification and job creation. More<br />
signings and openings across the GCC will<br />
be announced soon.<br />
‘Elie Younes, Head of Global Development,<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group: The Middle East<br />
continues to be a key focus for Radisson<br />
<strong>Hotel</strong> Group with approximately 90 hotels<br />
in operation or under construction. We<br />
thank our partners and property owners for<br />
their confidence in our 10 brands and look<br />
forward to building strong partnerships and<br />
making a positive impact in the communities<br />
we serve.’<br />
Strengthening the portfolio in<br />
Jordan and the rest of the Levant<br />
The Group expanded its portfolio in Jordan<br />
with two important agreements: Radisson<br />
Collection Residence, Amman Abdoun<br />
and Radisson RED Amman Downtown.<br />
Both properties will open in 2028 and will<br />
bring luxury and lifestyle to the center of<br />
Amman, increasing the Group's footprint<br />
to 3 properties in operation and under<br />
construction. These signings (and more<br />
to be announced soon for the rest of the<br />
Levant region) underline Radisson <strong>Hotel</strong><br />
Group's commitment to strengthening<br />
its presence in key regional markets and<br />
offering guests unique experiences that<br />
appeal to business and leisure travelers.<br />
Regional overview: <strong>Hotel</strong>s in<br />
operation and under construction<br />
Radisson <strong>Hotel</strong> Group operates a strong<br />
and growing portfolio in the Middle East<br />
with 58 properties totaling 12,704 rooms, 30<br />
under construction and an additional 5,107<br />
rooms. The Group has further strengthened<br />
its presence in the Middle East by signing<br />
7 new hotel and residence projects<br />
representing 998 keys across the region so<br />
far in <strong>2024</strong>.<br />
The recently opened Radisson <strong>Hotel</strong> &<br />
Residence Riyadh Olaya, together with<br />
Park Inn by Radisson Makkah Thakher<br />
Alsharqi and Park Inn by Radisson Makkah<br />
Thakher Algharbi, emphasize the Group's<br />
commitment to delivering world-class<br />
hospitality in the region. Upcoming openings<br />
include Radisson Blu <strong>Hotel</strong>, Riyadh Al<br />
Sahafa, Radisson <strong>Hotel</strong> Jeddah Tahlia Street<br />
and the first Park Inn by Radisson property<br />
in Kuwait.<br />
The recently opened Radisson <strong>Hotel</strong> &<br />
Residence Riyadh Olaya, together with<br />
Park Inn by Radisson Makkah Thakher<br />
Alsharqi and Park Inn by Radisson Makkah<br />
Thakher Algharbi, emphasize the Group's<br />
commitment to delivering world-class<br />
hospitality in the region. Upcoming openings<br />
include Radisson Blu <strong>Hotel</strong>, Riyadh Al<br />
Sahafa, Radisson <strong>Hotel</strong> Jeddah Tahlia Street<br />
and the first Park Inn by Radisson property<br />
in Kuwait.<br />
With new leadership, he also<br />
strengthens his team<br />
To support the Group's regional expansion,<br />
Ayman Ezzeddine has recently been<br />
appointed Development Director for the<br />
Middle East, North East Africa and Pakistan.<br />
Ayman has over a decade of experience<br />
in hospitality and development, having<br />
previously worked with leading brands in the<br />
region. Ayman's leadership will be focused<br />
on accelerating Radisson <strong>Hotel</strong> Group's<br />
growth, particularly in markets such as<br />
Saudi Arabia, UAE, Egypt and Pakistan.<br />
‘We are proud to contribute to the region's<br />
economic diversification and deliver<br />
hospitality experiences that meet the<br />
aspirations of both our investors and<br />
guests,’ said Elie Milky, Vice President,<br />
Business Development, Middle East,<br />
Greece, Cyprus and Pakistan, Radisson<br />
<strong>Hotel</strong> Group. ‘We are excited to welcome<br />
Ayman to our team to help us grow<br />
and generate long-term value for our<br />
stakeholders by expanding our portfolio<br />
and strengthening our partnerships, while<br />
pioneering sustainability and innovation in<br />
the Middle East.<br />
Strong first half of <strong>2024</strong> with global<br />
growth<br />
In the first half of <strong>2024</strong>, Radisson <strong>Hotel</strong><br />
Group achieved significant global growth<br />
with more than 130 new signings and<br />
openings in key markets in EMEA and APAC.<br />
This includes the addition of the Radisson<br />
Collection, Radisson Blu and Radisson RED<br />
brands in new markets, strengthening the<br />
Group's position as a leading player in the<br />
hospitality industry worldwide.
60<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar new investments<br />
HİLTON GRUBU ARTIK FARKLI BIR<br />
YOLLA BÜYÜYECEK<br />
Hilton Group will now grow in a different way<br />
Halen dünya çapında 8 bin oteli işleten<br />
Hilton Grubu, bünyesine kattığı butik hizmet<br />
veren Graduate ve NoMad markalarıyla<br />
artık farklı bir yolla büyüyecek.<br />
Www.turkiyeturizmansiklopedisi.com’un<br />
şirket açıklamalarından derlediği bilgilere<br />
göre, şimdiye kadar genellikle kendi yeni<br />
markalarını tasarlayıp büyüme stratejisini bu markalar<br />
üzerine kuran Hilton yönetimi, artık farklı bir yol izliyor.<br />
Hilton yönetimi, 35 mülkü bulunan Graduate <strong>Hotel</strong>s<br />
işletmesini satın aldı. Graduate, İngiltere'de Oxford<br />
ve Cambridge'de eklemelerle uluslararası büyüme<br />
arayışındaydı. Şimdi, Hilton'un desteğiyle, üniversite<br />
şehri markası, dünya çapında 500'e kadar Graduate<br />
oteli potansiyeliyle küresel olarak genişlemeye<br />
hazırlanıyor. Grup, NoMad otel markasını da satın aldı.<br />
Markanın bünyesinde halihazırda Londra’daki amiral<br />
gemisi sadece bir otel bulunuyor. Ancak önümüzdeki<br />
aylar ve yıllar içinde önemli şehir merkezlerinde daha<br />
fazla mülk ekleme fırsatlarının olduğu belirtiliyor.<br />
Konaklama seçeneklerini genişletiyor<br />
Hilton yönetiminin SHL ile (Small Luxury <strong>Hotel</strong>s of<br />
the World) yaptığı ortaklık ise, gruba dünyanın dört<br />
bir yanından çok çeşitli yeni otel envanteri eklemesini<br />
sağladı. SLH'nin 90 ülkede toplam 560 civarında oteli<br />
bulunuyor. Bağımsız lüks ve butik otellerden oluşan<br />
bir koleksiyon markası olan SLH üyeleri, Hilton dağıtım<br />
ve sadakat programlarına eklenme fırsatına sahip<br />
oldu. Hilton için türünün tek örneği olan bu tesisler,<br />
uluslararası konaklama olanaklarını da genişletiyor.<br />
Hilton Grubu ayrıca AutoCamp ile ortaklık kurarak<br />
konaklama seçeneklerini de genişletti. ABD'li bu doğa<br />
kaçamağı sağlayıcısı, orman evlerinden lüks çadırlara<br />
ve Airstream römorklarına kadar çeşitli seçeneklerde<br />
konaklama imkânı sunan, şebekeden bağımsız<br />
yerlerde geceler sunuyor. Bazıları milli parklarda<br />
bulunan sekiz lokasyonda konuklar, yıldızların altında<br />
geceler geçirme ve harika açık havanın tadını çıkarma<br />
fırsatına sahip.<br />
Hilton ayrıca portföyündeki boşlukları doldurmak<br />
için ek markalar tasarlamakla meşguldü. Spark<br />
by Hilton, grubun çok az temsil edildiği bir pazar<br />
segmentine hitap etmek için birinci sınıf bir ekonomi<br />
markası olarak piyasaya sürüldü. ABD'de piyasaya<br />
sürülmesinden bu yana, marka şimdi de Kanada<br />
ve İngiltere'deki ilk otellerini açtı. Almanya'da<br />
onaylanmış bir açılış da gün sayıyor. Mevcut otellerin<br />
dönüştürülmesi için ideal olan esnek bir marka olarak<br />
tasarlanan bu otel, hızlı bir yenilemeyle Spark'ın<br />
Hilton'un gücünü kısa sürede düşük performans<br />
gösteren ekonomik bir otele taşıyabileceğini gösteriyor.<br />
The Hilton Group, which currently operates 8 thousand hotels<br />
worldwide, will now grow in a different way with the Graduate and<br />
NoMad brands, which provide boutique service.<br />
According to the information compiled by www.turkiyeturizmansiklopedisi.com from<br />
company statements, Hilton management, which has generally designed its own<br />
new brands and built its growth strategy on these brands until now, is now following<br />
a different path. Hilton management acquired Graduate <strong>Hotel</strong>s, which has 35<br />
properties. Graduate was looking for international growth with additions in Oxford<br />
and Cambridge in the UK. Now, with the support of Hilton, the university city brand<br />
is set to expand globally, with the potential for up to 500 Graduate hotels worldwide.<br />
The group has also acquired the NoMad hotel brand. The brand currently has<br />
just one flagship hotel in London. However, there are opportunities to add more<br />
properties in key city centers in the coming months and years.<br />
Expanding accommodation options<br />
Hilton management's partnership with SHL (Small Luxury <strong>Hotel</strong>s of the World)<br />
has enabled the group to add a diverse inventory of new hotels from around the<br />
world. SLH has a total of around 560 hotels in 90 countries. As a collection brand of<br />
independent luxury and boutique hotels, SLH members have the opportunity to be<br />
added to Hilton distribution and loyalty programs. These one-of-a-kind properties<br />
are a one-of-a-kind for Hilton, expanding its international accommodation offerings.<br />
The Hilton Group has also expanded its accommodation options by partnering<br />
with AutoCamp. This US provider of outdoor getaways offers nights in off-grid<br />
locations with accommodation ranging from lodges to luxury tents and Airstream<br />
trailers. With eight locations, some in national parks, guests have the opportunity<br />
to spend nights under the stars and enjoy the<br />
great outdoors. Hilton was also busy designing<br />
additional brands to fill gaps in its portfolio. Spark<br />
by Hilton was launched as a premium economy<br />
brand to appeal to a market segment in which the<br />
group was poorly represented. Since its launch in<br />
the USA, the brand has now also opened its first<br />
hotels in Canada and the UK. A confirmed opening<br />
in Germany is also just days away. Designed<br />
as a flexible brand ideal for the conversion of<br />
existing hotels, it demonstrates that with a quick<br />
refurbishment, Spark can bring the power of Hilton<br />
to an underperforming budget hotel in a short<br />
space of time.
62<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar<br />
Levni <strong>Hotel</strong> Istanbul Handwritten<br />
Collection, Accor iş birliğiyle<br />
hizmete girdi<br />
Tarihi Yarımada ve Sirkeci bölgesinde toplam üç otelle faaliyet gösteren Levni Grup<br />
Accor iş birliğiyle Levni <strong>Hotel</strong> Istanbul Handwritten Collection’ı hizmete açtı. Levni<br />
Grup Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Karacabay, 72 odalı yatırımın Accor Grubu'nun<br />
koleksiyon ve butik konseptte Türkiye, Orta Doğu ve Afrika'daki ilk oteli olduğunu<br />
belirtti.<br />
Tarihi Yarımada ve Sirkeci bölgesinde<br />
toplam üç otelle konaklama<br />
faaliyetlerini sürdüren Levni Grup,<br />
Accor Grubu iş birliğinde yaklaşık üç<br />
aydır hizmet veren Levni <strong>Hotel</strong> Istanbul<br />
Handwritten Collection’ın resmi açılışını<br />
bugün basına düzenlediği basın toplantısıyla<br />
duyurdu. Levni <strong>Hotel</strong>s Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Aydın Karacabay ve Levni Grubu<br />
Otelleri Koordinatörü Doruk Aktoprak’ın ev<br />
sahipliğinde düzenlenen toplantıda yatırım<br />
hakkında bilgiler veren Aydın Karacabay,<br />
otelciliğe 1986 yılında Tarihi Yarımada’da<br />
başladıklarını ve tüm yatırımlarını bu bölgeye<br />
yaptıklarını söyledi.<br />
Levni Otel olarak, ilk otellerini 2010 yılında<br />
açtıklarını belirten Karacabay, 2019 yılında<br />
ikinci otelleri olan Levni Plus’u hayata<br />
geçirdiklerini ve şu anda 3 otelde 170 oda ve<br />
400 yatak kapasitesi ile yola devam ettiklerini<br />
ifade ederek şunları kaydetti:<br />
“Yeni otelimizi açmayı planlarken Accor<br />
grubuyla tanıştık. Kendilerine ait Handwritten<br />
Collection markasını Orta Doğu'da ve<br />
Türkiye'de ilk defa lanse etmek istediklerini<br />
ve otelin lokasyonunun ve konseptinin<br />
marka için çok uygun olduğunu belirttiler.<br />
Daha sonra grupla bir sözleşme imzaladık,<br />
yönetmelik ve projelere bazı eklemeler<br />
yaptık. Yaklaşık bir ay gibi bir test sürecinin
ardından soft opening dediğimiz misafir<br />
kabulüne başladık. Otelimizin adını da Levni<br />
<strong>Hotel</strong> Istanbul Handwritten Collection olarak<br />
koyduk. Bu Accor Grubu'nun koleksiyon<br />
ve lüks konseptte Türkiye, Orta Doğu ve<br />
Afrika'daki açılan ilk oteli oldu.”<br />
“Amacımız bölgeye değer katmak”<br />
Handwritten Collection konseptinin<br />
otelcilikte daha çok kişisel ve birebir hizmeti<br />
kapsadığını anlatan Karacabay “Dünyada<br />
da böyle bir trend başladı ve kişisel hizmet<br />
gerçekten ön plana çıktı. İnsanlar artık<br />
toplu yemek yenilen ve kalabalık yerlerden<br />
uzaklaşarak biraz daha özel hizmet alacağı,<br />
kafa dinleyeceği ve trafik derdinin olmadığı<br />
şehir merkezindeki yerleri tercih ediyor. Biz<br />
de tüm tarihi ve turistik yerlerin 10 dakikalık<br />
yürüyüş mesafesinde olduğu bir lokasyonda,<br />
kişisel hizmeti de ön plana çıkararak, bölgeye<br />
yakışır bir yatırım yaptığımızı düşünüyoruz."<br />
dedi.<br />
Otelde Türkiye'nin önde gelen sanatçılarının<br />
eserleriyle dekore edilen 72 tane art deco<br />
odanın olduğunu ve restoranlarından lobisine<br />
her alanın büyük bir emek ve titizlikle dekore<br />
edildiğini kaydeden Karacabay, “Tamamen<br />
amatör bir ruhla ve bölgeye değer katmak<br />
için uğraştık. Projenin sonuçlanması 4 yılı<br />
buldu. Yıllar içinde biriktirdiğimiz sanat<br />
eserlerini burada sergiliyor olmamızın<br />
parasal karşılığı gerçekten yok ve bunun<br />
bize geri dönüşünün çok uzun olacağının<br />
farkındayız. Ancak bölge o kadar değerli ki,<br />
buraya harcayacağımız kaynağı ne yaparsak<br />
yapalım hak ediyor.” ifadelerini kullandı.<br />
Levni Istanbul <strong>Hotel</strong> Handwritten<br />
Collection’ın, tasarım ilhamını Osmanlı<br />
İmparatorluğu'nun zengin mirasından,<br />
özellikle de Lale Devri’nin sanatsal<br />
parlaklığından aldığını dile getiren Aydın<br />
Karacabay, “Yerel sanatçılarla yakın iş<br />
birliği içinde çalışan otel, renkli ve sıradışı<br />
minyatürleriyle tanınan önde gelen Osmanlı<br />
ressamı Abdülcelil Levni'nin eserleriyle<br />
öne çıkıyor. Levni'nin Osmanlı yaşamına<br />
getirdiği renkli yorumlar, otelin iç mekanında<br />
yankılanarak geleneksel motifleri modern<br />
zerafetle harmanlıyor ve konuklar için<br />
sürükleyici bir kültürel deneyim yaratıyor.<br />
Levni Istanbul <strong>Hotel</strong> Handwritten Collection,<br />
Lale Devri’nin zenginliğini sadece tasarımla<br />
değil, aynı zamanda ortak alanlarımızın<br />
duyusal deneyimiyle de yansıtıyor. Koku,<br />
özenle seçilmiş müzik ve personel kıyafetleri<br />
Osmanlı İmparatorluğu'nun en sanatsal<br />
döneminin zerafetini çağrıştırıyor. Konuklar,<br />
geçmişe bir selam niteliğindeki geleneksel<br />
Osmanlı Şerbeti ve Reyhan Şerbeti ile<br />
karşılanıyor.” dedi.<br />
“Ekim ve kasım çok iyi, 2025'e<br />
umutla bakıyoruz”<br />
Turizm sektörü hakkında da<br />
değerlendirmelerde bulunan Karacabay,<br />
Türkiye'nin turizmde henüz hem gelir<br />
anlamında hem de sayı anlamında<br />
potansiyelinin çok uzağında olduğuna daikkat<br />
çekti. Karacabay, “Pandemiden sonra<br />
sektör bir anda çok hızlı gitti ama <strong>2024</strong>’te<br />
İsrail’in Filistin’i işgali, Rusya-Ukrayna<br />
savaşı, jeopolitik gerginlikler, Avrupa Futbol<br />
Şampiyonası, yüksek enflasyon ve birikmiş<br />
talebin bitmesi ile <strong>2024</strong>’te zorlanmaya<br />
başladık. Fakat eylül ve ekim ayları ile<br />
tekrardan bir trend yakaladığımızı görüyoruz.<br />
Yıllardır yaşamadığımız bir ekim yaşıyoruz.<br />
Doluluklar çok iyi durumda. Doluluk arttıkça<br />
fiyatlar da yükseliyor. <strong>Kasım</strong> ayı için de<br />
rezervasyonların iyi geldiğini görünce tekrar<br />
2025 için içimize bir umut doğdu.” diye<br />
konuştu. Tarihi Yarımada’da konaklayan<br />
turistin ağırlıklı olarak Avrupalı olduğunu<br />
belirten Karacabay, Ortadoğulu turistlerin ise<br />
biraz daha AVM’lere yakın ve gösterişli yerleri<br />
tercih ettiğini kaydetti.<br />
“Körfez ülkeleri Türk çalışanları<br />
alıyor”<br />
Turizm sektöründe şimdiye kadar pek<br />
dile getirilmeyen bir riske de dikkat çeken<br />
Karacabay, Körfez ülkelerinin yetişmiş<br />
personeli yüksek maaşlarla kendilerine<br />
çekmeye başladıklarını söyledi. Karacabay,<br />
“Turizm sektörü insan odaklı ve hizmetimizi<br />
devam ettirebilmemiz için çalışanlarımızı,<br />
personelimizi korumamız gerekiyor. Ancak<br />
son yıllarda yakın komşularımız, özellikle<br />
de Körfez ülkeleri turizmde o kadar büyük<br />
yatırımlar yapıyorlar ki personel kaybetmeye<br />
başladık. Yönetim kadrosu, ön büro<br />
çalışanları, satış temsilcileri... Daha çok<br />
yönetici seviyesindeki insanları 3 kat maaşa<br />
kendi ülkelerine çekiyorlar. Pandemide<br />
de kaybettiğimiz ve yeni yeni toparlamaya<br />
başladığımız insan kaynağımızı tekrar<br />
kaybetme riski ile karşı karşıyayız.” diye<br />
konuştu.
64<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar new investments<br />
Wyndham, Ankara’daki ilk Trademark<br />
Collection otelini hizmete açtı<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts, Ankara’daki ilk Trademark Collection by Wyndham<br />
otelinin açılışını gerçekleştirdi.<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts,<br />
Ankara’daki ilk Trademark<br />
Collection by Wyndham otelinin<br />
açılışını gerçekleştirdi. Yeni inşa edilen<br />
ve zarif tasarımıyla öne çıkan Boreas<br />
<strong>Hotel</strong>, Trademark Collection by Wyndham,<br />
başkentin kalbinde çok amaçlı yaşam<br />
alanları sunuyor.<br />
First realised in 2017<br />
Wyndham'ın ilk kez 2017 hayata geçirdiği<br />
Trademark Collection by Wyndham,<br />
konaklama sektörünün “soft brand”<br />
segmentinde dünyanın en hızlı büyüyen<br />
markaları arasında yer alıyor. Boreas <strong>Hotel</strong>,<br />
Trademark Collection’ın yakın zamanda<br />
İstanbul ve İzmir’de açılan otellerin yanı sıra<br />
New York, Berlin, Milano, Doha ve Atina gibi<br />
dünyanın en gözde şehirlerindeki 270’ten<br />
fazla oteli de kapsayan global portföyüne<br />
katılıyor. Wyndham bu açılışla 11 markası<br />
altında yaklaşık 120 otelinin bulunduğu<br />
Türkiye’de tesis sayısı bazında en büyük<br />
uluslararası otel şirketi olma konumunu da<br />
güçlendiriyor.<br />
51 odalı<br />
Mülkiyeti Boreas Gayrimenkul’e ait olan<br />
ve yine aynı şirket tarafından işletilen<br />
51 odalı otel, Çankaya’nın merkezi bir<br />
noktasında yer alıyor ve Ankara’nın iş ve<br />
alışveriş merkezlerine, tarihi yerlerine<br />
ve büyükelçiliklere kolay erişim imkanı<br />
sunuyor.<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye, Orta<br />
Doğu ve Afrika Pazar Yönetici Direktörü<br />
Panos Loupasis, "Tradermark markamız,<br />
portföyündeki her bir otelin kendine<br />
özgü özelliklerini ve cazibesini öne<br />
çıkarıyor. Türkiye’deki otel sahiplerinin<br />
olağanüstü deneyimleri misafirleriyle<br />
buluşturabilmeleri için pek çok fırsat<br />
bulunduğunu görüyoruz. Boreas <strong>Hotel</strong>’in<br />
açılışıyla birlikte Türkiye’nin başkentinin<br />
kalbinde butik bir otel deneyimi ve eşsiz<br />
bir hizmet sunuyoruz ve misafirlerimiz<br />
için büyük bir önem taşıdığını bildiğimiz<br />
bu pazarda büyümeye devam etme<br />
kararlılığımızı tekrar vurguluyoruz” dedi.<br />
Boreas Gayrimenkul Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Alper Önel, “Wyndham’ın<br />
konaklama sektöründeki eşsiz itibarı<br />
ve dünya çapındaki uzmanlığından yola<br />
çıkarak kendileriyle bu ortaklığa imza<br />
attık. Trademark markası bir yandan<br />
Boreas <strong>Hotel</strong>’in kendine özgü cazibesi<br />
ve karakterini muhafaza ederken, aynı<br />
zamanda markanın yaygın ağı, kaynakları<br />
ve destek hizmetlerinden yararlanmamıza<br />
olanak tanıyor. Otellerin bağımsız ruhlarına<br />
değer veren bir dünya markasından destek<br />
aldığımız bu iş birliği sayesinde, Ankara’daki<br />
misafirlerimize yüksek kaliteye sahip bir<br />
butik deneyim sunabileceğiz” dedi.<br />
Çağdaş ve butik bir otel deneyimi<br />
Konfor ve aidiyet duygusu arayan günümüz<br />
ziyaretçilerinin değişen ihtiyaçlarını<br />
karşılayacak şekilde tasarlanan Boreas<br />
<strong>Hotel</strong>, Trademark Collection by Wyndham,<br />
şık bir estetikten daha fazlasını sunuyor.<br />
Otelin mimarisinden iç tasarımına kadar<br />
her bir detayı, tasarım anlayışının odak<br />
noktasındaki zarafet, işlevsellik ve<br />
sürdürülebilirlik unsurlarını yansıtacak ve<br />
misafirleri içine çeken bir deneyim sunacak<br />
şekilde düşünüldü.<br />
Tasarımında hayata geçirdiği lüks projelerle<br />
tanınan mimarlık ofisi Artmim’in imzası<br />
bulunan otelde, taş ve ahşap gibi doğal<br />
malzemelerle iç mekanları gün ışığıyla<br />
dolduran geniş cam yüzeyler bir arada<br />
kullanıldı. Bu malzeme seçimi sayesinde<br />
dingin ve şık bir ortam oluşturulurken,<br />
aynı zamanda misafirlerin Ankara’nın<br />
doğal dokusuyla güçlü bir bağ kurması<br />
sağlanıyor. Geniş lobi alanı misafirlere<br />
davetkar ve sıcak bir karşılama sunarken,<br />
lobiye entegre olan kış bahçesinde çeşitli<br />
aktiviteler için kullanılabilen, aydınlık ve<br />
çok amaçlı bir alan oluşturuldu. İç ve dış<br />
mekanlar arasında kesintisiz geçişler<br />
sağlayan tasarım özellikleriyle, misafirlere<br />
şehrin merkezinde sakin bir ortamda<br />
dinlenme olanağı sunuluyor. Otelin bistro<br />
restoranında ise esneklik öne çıkıyor ve hem<br />
günlük öğünlere hem de iş toplantılarına<br />
adapte edilebilen bir oturma düzenine yer<br />
verilerek tatil ve iş amaçlı seyahat edenlerin<br />
ihtiyaçları birlikte karşılanıyor.<br />
Boreas <strong>Hotel</strong>, göz alıcı tasarımının yanı sıra<br />
Ankara’nın kültürel ve tarihi zenginliklerini<br />
keşfetmek isteyenler için ideal bir konum<br />
da sunuyor. Misafirler, şehirdeki müzeler,<br />
alışveriş mekanları ve Ankara Kalesi gibi<br />
tarihi yerlere kolayca ulaşabiliyor ve otelin<br />
butik konforlarıyla keşif imkanlarından bir<br />
arada yararlanmış oluyor.
Wyndham opens first Trademark<br />
Collection hotel in Ankara<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts opened its first Trademark Collection by<br />
Wyndham hotel in Ankara.<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts has<br />
opened its first Trademark Collection<br />
by Wyndham hotel in Ankara. The<br />
newly built Boreas <strong>Hotel</strong>, Trademark<br />
Collection by Wyndham, which stands<br />
out with its elegant design, offers multipurpose<br />
living spaces in the heart of the<br />
capital.<br />
The first one was launched in 2017<br />
Wyndham's Trademark Collection by<br />
Wyndham, which was first launched<br />
in 2017, is among the world's fastest<br />
growing brands in the ‘soft brand’<br />
segment of the hospitality industry.<br />
Boreas <strong>Hotel</strong> joins the Trademark<br />
Collection's global portfolio of more<br />
than 270 hotels in some of the world's<br />
favorite cities, including New York,<br />
Berlin, Milan, Doha and Athens, as well<br />
as recently opened hotels in Istanbul<br />
and Izmir. With this opening, Wyndham<br />
strengthens its position as the largest<br />
international hotel company in terms of<br />
number of properties in Turkey, where<br />
it has approximately 120 hotels under<br />
11 brands.<br />
51 rooms<br />
Owned and operated by Boreas<br />
Gayrimenkul, the 51-room hotel is<br />
centrally located in Çankaya and offers<br />
easy access to Ankara's business and<br />
shopping centres, historical sites and<br />
embassies.<br />
Panos Loupasis, Managing Director,<br />
Turkey, Middle East & Africa Market,<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts, said:<br />
‘Our Tradermark brand emphasizes<br />
the unique characteristics and<br />
charm of each hotel in our portfolio.<br />
We recognize that there are many<br />
opportunities for hotel owners in Turkey<br />
to bring exceptional experiences to their<br />
guests. With the opening of Boreas<br />
<strong>Hotel</strong>, we are offering a boutique hotel<br />
experience and unparalleled service in<br />
the heart of Turkey's capital city, and we<br />
reiterate our commitment to continue<br />
to grow in a market that we know is of<br />
great importance to our guests.’<br />
Alper Önel, Chairman of the Board<br />
of Directors of Boreas Real Estate,<br />
said: ‘We signed this partnership with<br />
Wyndham based on Wyndham's unique<br />
reputation and worldwide expertise in<br />
the hospitality industry. The Trademark<br />
brand allows us to capitalize on the<br />
brand's extensive network, resources<br />
and support services, while maintaining<br />
the unique charm and character<br />
of Boreas <strong>Hotel</strong>. Thanks to this<br />
collaboration with a global brand that<br />
values the independent spirit of hotels,<br />
we will be able to offer a high quality<br />
boutique experience to our guests in<br />
Ankara.’<br />
Contemporary and boutique hotel<br />
experience<br />
Designed to meet the changing needs<br />
of today's visitors seeking comfort and<br />
a sense of belonging, Boreas <strong>Hotel</strong>,<br />
Trademark Collection by Wyndham<br />
offers more than just a stylish aesthetic.<br />
Every detail of the hotel, from the<br />
architecture to the interior design, has<br />
been thought to reflect the elegance,<br />
functionality and sustainability at the<br />
centre of the design concept and to<br />
provide an immersive experience for<br />
guests.<br />
Designed by Artmim, an architectural<br />
office known for its luxury projects,<br />
the hotel combines natural materials<br />
such as stone and wood with large<br />
glass surfaces that fill the interiors<br />
with daylight. This choice of materials<br />
generates a serene and elegant<br />
ambience, while at the same time<br />
providing guests with a strong<br />
connection with the natural texture<br />
of Ankara. The spacious lobby area<br />
offers an inviting and warm welcome<br />
to the guests, while the winter garden<br />
integrated into the lobby is a bright<br />
and multi-purpose space that can<br />
be used for various activities. With<br />
design features that provide seamless<br />
transitions between indoor and<br />
outdoor spaces, guests are offered<br />
the opportunity to relax in a tranquil<br />
environment in the center of the city. In<br />
the hotel's bistro restaurant, flexibility<br />
is at the forefront, with a seating<br />
arrangement that can be adapted<br />
to both daily meals and business<br />
meetings, meeting the needs of leisure<br />
and business travelers alike.<br />
In addition to its eye-catching design,<br />
Boreas <strong>Hotel</strong> offers an ideal location for<br />
those who want to explore the cultural<br />
and historical richness of Ankara.<br />
Guests can easily reach historical<br />
places such as museums, shopping<br />
centers and Ankara Castle in the city<br />
and benefit from the hotel's boutique<br />
comforts and exploration opportunities.
66<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
iş’te kadın<br />
Işın<br />
Hekimoğlu<br />
"MSC, kadın<br />
çalışanlarını<br />
karada ve<br />
denizde<br />
liderliğe<br />
teşvik eder"<br />
Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />
MSC Cruises & Explora Journeys Türkiye Ülke<br />
Müdürü. 1996 yılından bu yana grup çatısı<br />
altında farklı pozisyonlarda görev alan Işın<br />
Hekimoğlu, lojistikten kruvaziyer turizmine geçerken<br />
hiç de zorlanmadığını söylüyor. Bu hızlı adaptasyonda<br />
şirket kültürüne aşinalığı kadar sıklıkla seyahat<br />
etmesinin ve turizme olan yoğun ilgisinin de büyük<br />
rolünün olduğunu dile getiren Hekimoğlu, "Değişime<br />
hep hazırdım. Buna hazır olmak da her duruma<br />
hızlıca adapte olmayı gerektiriyor. Lojistikten turizme<br />
geçmek de benim için bu zamana kadar bildiklerimi<br />
tamamen değiştirmek demek oldu." diyor ve ekliyor:<br />
"Uzun süren bir kargo deneyiminin ardından daha<br />
farklı bir dünyaya adım atmanın verdiği heyecanı<br />
yaşıyorum ve bu sektörde, Türkiye pazarı ile ilgili<br />
geleceği şekillendirme şansımın olmasından dolayı<br />
çok mutluyum."<br />
MSC Cruises & Explora Journeys Türkiye Ülke<br />
Müdürü Işın Hekimoğlu ile turizm sektörüne<br />
girişini, MSC Grubu'nun 2023-<strong>2024</strong> performansını,<br />
gelecek yıla dair büyüme hedeflerini ve kruvaziyer<br />
turizmindeki son gelişmeleri konuştuk.<br />
Turizm sektörüyle ilk nasıl tanıştınız?<br />
Geçmişe dönüp baktığımda aslında şu an olduğum<br />
kişi, çocukluk zamanlarımın izlerini büyük ölçüde<br />
taşıyor. Hep uykuya direnen, gezmeyi, dışarıda olmayı,<br />
farklı şeyler öğrenmeyi, detayları incelemeyi seven<br />
bir çocuktum. Yurt içi ya da yurt dışı fark etmeksizin<br />
yeni yerler görmenin, yürürken bile her zaman aynı<br />
yerleri farklı yollar seçerek başka gözlerle geçtiğim<br />
sokakları incelemenin, detayları böyle<br />
yakalamamın çocukluğumdan beri beni<br />
beslediğine inanıyorum. Bir dönem<br />
mimar olmayı düşünsem de Marmara<br />
Üniversitesi İşletme Bölümünü keyifle<br />
okudum. Çok da isabetli bir seçim<br />
yaptığımı düşünüyorum.<br />
Denizle hep içli dışlıydım ama ne<br />
lojistik ne de turizm eğitim hayatım<br />
boyunca hiç hayalimde olmayan iki<br />
farklı sektördü. Ama evrenin benim için<br />
hazırladığı yolculukta yıllarca konteyner<br />
taşımacılığı yapmamın ardından yolcu<br />
taşımacılığına geçiş yapmış oldum.<br />
İkisi de birbirinden çok farklı iki sektör<br />
olmasına rağmen, MSC kültürüyle<br />
büyümenin vermiş olduğu özgüvenle<br />
her yeni gelişim fırsatını heyecanla<br />
kucaklayıp bana kazandıracağı yenilikleri<br />
bekledim. Yaptığım işi ve sektörü o<br />
kadar çok seviyorum ki, her gün beni<br />
nelerin beklediğini, neler öğreneceğimi<br />
düşünmek beni bu yolculukta dinç<br />
tutuyor.<br />
MSC Ailesi’ne ne zaman<br />
katıldınız?<br />
1996 yılında MSC Grubu’nun Gemi<br />
Acenteliği firmasında çalışmaya<br />
başladım. Kariyerime İthalat Müşteri<br />
Temsilcisi olarak adım attım ve<br />
daha sonra İstanbul ve Tekirdağ<br />
bölgelerinden sorumlu olduğum<br />
Bölge Müdürü pozisyonuna geçtim.<br />
Hayatın seçimlerden ibaret olduğuna<br />
inanıyorum. Yaptığımız seçimlerle<br />
bir şeyleri tercih ediyor, iyi ya da<br />
kötü sonuçlarını kabulleniyoruz. Ben<br />
ofiste geçirdiğim tüm anları keyifli<br />
hale getirmeyi seçtim. İşe gelirken o<br />
günün bana neler getireceğini, nelerle<br />
karşılaşacağımı düşünerek heyecanla<br />
işe geldim. Burada MSC Ailesi’nin bir
parçası olmamın büyük bir payı da var.<br />
MSC, öyle büyük bir okul ki, her gün<br />
öğrenmenin bir sınırı olmadığını kapısından<br />
ilk girdiğim günden bugüne, tam 28 yıldır<br />
en güzel haliyle gösterdi bana. Sürekli<br />
gelişen, farklılıklar sunan, tüm bireylerini<br />
hızlıca bu akışa adapte edebilen bir yapıya<br />
sahip olması sebebiyle bu dünyanın içinde<br />
büyümekten dolayı şanslı olduğumu<br />
söylemeliyim. Değişime hep hazırdım.<br />
Buna hazır olmak da her duruma hızlıca<br />
adapte olmayı gerektiriyor. Lojistikten<br />
turizme geçmek de benim için bu zamana<br />
kadar bildiklerimi tamamen değiştirmek<br />
demek oldu. Bundan öncesinde evrenden<br />
tek beklentim, değişimi kucaklama<br />
fırsatını bana sunmasıydı. O fırsatı<br />
yakalamak iş yapış şeklimi, bakış açımı,<br />
düşünce tarzımı hatta kullandığım dili<br />
de değiştirmemi sağladı. Değişim insanı<br />
büyütüyor, geliştiriyor, farklı insanlardan<br />
farklı ortamlardan beslenerek yepyeni bir<br />
dünyanın parçası olma şansı tanıyor. Şu an<br />
seyahat acentelerimizden, ajanslarımızdan,<br />
influencerlardan ve çalışma<br />
arkadaşlarımdan kısacası birlikte çalıştığım<br />
herkesten yeni bir şeyler öğreniyorum ve bu<br />
beni canlı tutuyor.<br />
“Süreç ve sonuç odaklılığı<br />
birbirinden ayırmam”<br />
Çalışma şeklime bakıldığında da süreç ve<br />
sonuç odaklılığı birbirinden asla ayıramam.<br />
Ama sürecin doğru olduğunu bilmek,<br />
doğru yönettiğin tüm unsurları bir araya<br />
getirdiğinden emin olmak, sonuca ulaşmanın<br />
en güvenli yoludur diye inanırım. Günün<br />
sonunca süreç odaklı olmamın tek nedeni,<br />
sonuca ulaşma arzum diyebiliriz. Sonuca<br />
yol alırken esnekliğin çok önemli olduğuna<br />
inanırım. Eskiden bir şeyler ters gittiğinde<br />
kafama takar, nedenlerini sorgulardım.<br />
Şimdi ise ters giden şeylerin bana bir<br />
şeyler öğretmesine izin verip buradaki<br />
kazanımlarıma yoluma devam etmeyi<br />
öğrendim. Yanlış da yapsak doğru da yapsak<br />
hepsi bir amaca hizmet ediyor. Her zaman<br />
söylerim: Evren, hareketi alkışlar. Elinden<br />
geleni yaptığında, bir amaç uğruna emek<br />
verdiğinde er ya da geç karşılığını alırsın.<br />
Bu yüzden hem çalışma hayatımda hem<br />
de özel hayatımda elimden geleni, üzerime<br />
düşeni fazlasıyla yapıp gerisini akışa, evrene<br />
bırakmayı ve olacakları iyisiyle kötüsüyle<br />
tanık olmayı seçtim.<br />
Şu an MSC Cruises & Explora<br />
Journeys Türkiye Ülke<br />
Müdürüsünüz. Lojistikten<br />
kruvaziyer turizmine geçişiniz de<br />
tamamen kendi seçiminiz miydi?<br />
Yıllarca edindiğim lojistik ve deniz taşımacılığı<br />
deneyimlerimin ardından, 2023 Eylül ayında<br />
"Tatilin ve seyahatin her<br />
türlüsüne varım. Nasıl ve nerede<br />
olduğundan bağımsız, başka<br />
bir yerde olmanın, yolculuğa<br />
çıkmanın keyif vermesi ve her<br />
zaman bir seyahat planımın<br />
olması beni canlı tutuyor.<br />
Deniz tatili olsun, doğa tatili<br />
olsun ya da kültürel bir tur<br />
olsun hepsinin yeri ayrı.<br />
Her seyahatimden de başka<br />
bir deneyim kazanıp eve<br />
dönüyorum. Gemiyle seyahati<br />
yeni deneyimlemeye başladım<br />
fakat herkesin hayatında<br />
kesinlikle tecrübe etmesi<br />
gereken, her zevke hitap eden<br />
çeşitlilik sunmasından dolayı<br />
herkesin aradığını bulacağı bir<br />
deneyim olduğunu gördüm.<br />
Şu anda kadar her ne kadar<br />
iş için gemiyle seyahat etmiş<br />
de olsam her sabah başka bir<br />
manzaraya uyanmanın verdiği<br />
keyif bambaşkaymış. Bir de<br />
işin mutfağını görmemden<br />
kaynaklı gerek kendi çevreme<br />
gerekse yolcularımıza cruise<br />
seyahatiyle ilgili en ince<br />
detayları paylaşmaktan büyük<br />
keyif alıyorum."<br />
MSC Cruises’ta Türkiye Ülke Müdürü olarak<br />
görev almaya başladım. Lojistik ve turizm<br />
sektörleri birbirinden farklı olsa da MSC<br />
Grubu'nun bünyesinde uzun süre çalışmış<br />
olmanın sağladığı şirket kültürüne aşinalık,<br />
bu yeni pozisyona hızlıca uyum sağlamamı<br />
kolaylaştırdı. Ayrıca, sık seyahat etmem<br />
ve turizme olan ilgim sayesinde kruvaziyer<br />
sektörüne de kısa sürede adapte olabildim.<br />
Bilindiği gibi, MSC Cruises bugün, dünyanın<br />
en büyük üçüncü kruvaziyer şirketi.<br />
Türkiye limanlarını ilk kez 2003 yılında<br />
destinasyonlarına dahil etti. 2005 yılında<br />
Türkiye'de temsilcilik açarak faaliyetlerini<br />
başlattı. 2015 yılında üç gemiyle sefer<br />
sayılarını artırdı ve her yıl daha fazla yolcu<br />
taşıyarak 2018 yılında Türkiye temsilciliğini<br />
yeniden yapılandırdı. Bu sayede, kruvaziyer<br />
şirketleri arasında Türkiye’de ofis açan<br />
tek şirket oldu. 2022 yılına kadar yalnızca<br />
acenteler aracılığıyla yapılan rezervasyonlara<br />
destek veren Türkiye ofisi, Aralık 2022<br />
itibarıyla doğrudan satış yaparak müşterilere<br />
direkt hizmet sunmaya başladı.<br />
MSC, çok büyük bir marka ve ne şanslıyım<br />
ki kariyerim boyunca her iki şirketinin de bir<br />
parçası olabildim. İkisi de dünya markası,<br />
ikisi de Türkiye’ye büyük değerler sunan<br />
markalar. Uzun süren bir kargo deneyiminin<br />
ardından daha farklı bir dünyaya adım<br />
atmanın verdiği heyecanı yaşıyorum ve bu<br />
sektörde, Türkiye pazarı ile ilgili geleceği<br />
şekillendirme şansımın olmasından dolayı<br />
çok mutluyum. Boğaz’da, denizde kargo<br />
gemileriyle cruise gemilerinin aynı anda<br />
görülmesi beni hep gururlandırmıştır.<br />
Çok yakın bir zamanda hem MSC Cruises<br />
hem de lüks markamız Explora Journeys<br />
filolarımıza ait iki gemimiz aynı anda<br />
İstanbul’a demirledi. Böyle anlarda ne<br />
kadar büyük bir ailenin parçası olduğunuzu<br />
daha iyi hissediyorsunuz. Yaptığım işin<br />
detaylarını çevremle paylaşmak beni her<br />
zaman mutlu eder. Bir de cruise gemilerinin<br />
herkes tarafından bilinmemesi, merak<br />
edilmesi, herkeste heyecan uyandırması<br />
sebebiyle detaylarını anlatmaktan, çevremi<br />
bilgilendirmekten ve onları da cruise ile
68<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
iş’te kadın<br />
seyahate teşvik etmekten çok keyif aldığımı<br />
söylemeliyim.<br />
MSC Cruises’da neler oluyor? Bu<br />
yılı hangi rakamlar ve yatırımlarla<br />
kapatmayı hedefliyorsunuz?<br />
MSC Cruises olarak 22 gemilik filomuz<br />
ve 90.000’den fazla yolcu kapasitemizle<br />
dünyanın 5 kıtasında 100’den fazla ülkede<br />
faaliyet gösteriyoruz. 300’den fazla<br />
destinasyona uğrayan gemilerimizle 180’den<br />
fazla milletten yolcumuzu ağırlıyoruz.<br />
Avrupa, Güney Amerika, Orta Doğu ve Güney<br />
Afrika'da pazar lideri olmakla beraber Kuzey<br />
Amerika ile Uzak Doğu'da güçlü ve büyüyen<br />
bir varlığa sahibiz. 2027’ye kadar 3 yeni<br />
gemimiz daha filomuza katılacak.<br />
Global olarak 2023 yılında 31.7 milyon<br />
yolcu, kruvaziyer yolculuğu gerçekleştirdi.<br />
MSC Cruises olarak ise 4 milyondan fazla<br />
yolcumuzu ağırladık. Gelişen filomuzun<br />
buradaki katkısı çok büyük. Her geçen gün<br />
hem yolcu kapasitemizi hem de ağırladığımız<br />
yolcu sayısını artırıyoruz. Global olarak <strong>2024</strong><br />
yılında 34.7 milyon yolcuyla bir önceki yıla<br />
%12 büyüme gerçekleşmesi bekleniyor. Bu<br />
doğrultuda MSC Cruises olarak biz de aynı<br />
eğilimle bir önceki yıla kıyasla daha fazla<br />
yolcuyu taşımış olacağız.<br />
<strong>2024</strong> yılında üç farklı gemimizle<br />
Türkiye limanlarına programlarımızı<br />
gerçekleştiriyoruz. Yaz sezonu kapsamında<br />
İzmir kalkışlı olarak 7 gecelik programlarını<br />
gerçekleştiren MSC Divina gemimiz ve<br />
İstanbul kalkışlı 9 gecelik programlarını<br />
gerçekleştiren MSC Splendida gemimiz,<br />
İtalya ve Yunanistan kıyılarını içeren<br />
rotalarıyla büyük ilgi görüyor. Bu<br />
ilginin karşılığı olarak Türkiye özelinde<br />
yatırımlarımızı geliştirerek <strong>2024</strong>-25 kış<br />
sezonunda İstanbul ve İzmir’den kalkışlı<br />
7 gecelik programlarını gerçekleştirecek<br />
MSC Sinfonia gemimizi karşılamaya<br />
hazırlanıyoruz. Böylece yıl boyu Türkiye’den<br />
hareket eden tek kruvaziyer şirketi olacağız.<br />
“Kruvaziyer seyahatinin bilinirliğini<br />
artırmaya odaklanıyoruz”<br />
MSC Gemi Seyahatleri Bölümümüz altında<br />
bulunan çağdaş markamız MSC Cruises’ın<br />
yanı sıra bir de lüks markamız Explora<br />
Journeys bulunuyor. MSC Grubu’nun 300<br />
yıllık denizcilik mirasından yararlanarak<br />
yeni nesil seçici lüks gezginler için<br />
okyanus deneyimini yeniden tanımlamaya<br />
yönelik vizyonun bir sonucu. Dünyaca<br />
ünlü tasarımcılar tarafından bir cruise<br />
gemisinden çok, süper yat olarak tasarlanan<br />
gemilerimizle konuklarımıza sıra dışı bir<br />
okyanus deneyimi sunmayı amaçlıyoruz.<br />
Alışılmışın dışında, dikkat çekici seyahat<br />
programları, 'Denizdeki Evler' olacak<br />
şekilde tasarlanan tümü muhteşem okyanus<br />
manzaralarına, özel terasa sahip 461<br />
okyanus kıyısı suit, penthouse ve rezidansı;<br />
6 özel restoran ve suitte yemek yeme<br />
imkanına sahip 11 bir farklı mutfak deneyimi<br />
seçeneği, 12 bar ve lounge (8 iç mekan ve 4<br />
açık hava), 4 yüzme havuzu, 64 özel kabanalı<br />
geniş açık teras, sağlıklı yaşam tesisleri<br />
ve kaliteli eğlence olanaklarıyla “Ocean<br />
State of Mind”ı hissedecekleri bambaşka<br />
bir deneyim sunuyoruz. Filonun ilk gemisi<br />
EXPLORA I, 24 Temmuz 2023'te; ikinci gemisi<br />
EXPLORA II ise 15 Eylül <strong>2024</strong>’te hizmete girdi.<br />
EXPLORA I, Karayipler’de geçirdiği başlangıç<br />
sezonunun ardından <strong>2024</strong> yaz sezonu için<br />
Akdeniz’e döndü ve programlarında Türkiye<br />
de yer aldı. Temmuz ve Ekim ayları arasında<br />
toplam 8 uğrak gerçekleştirdi ve İstanbul’un<br />
yanı sıra Bozcaada, Bodrum, Kuşadası ve<br />
Marmaris limanlarımıza da programlar<br />
gerçekleştirdi. Türkiye, MSC Dünya’sında<br />
büyük öneme sahip. Bu yüzden var<br />
gücümüzle kruvaziyer seyahatinin bilinirliğini<br />
artırmaya odaklanıyoruz.<br />
2025 yılında da MSC Cruises filomuzdan 3<br />
gemimizle hem yaz hem de kış sezonunda<br />
faaliyet göstermeye devam edeceğiz ve yine<br />
EXPLORA I gemimizi ağırlayacağız.<br />
Kruvaziyer turizminin <strong>2024</strong><br />
yılı performansını ne şekilde<br />
değerlendirirsiniz? Pazar,<br />
önümüzdeki yıl nasıl bir seyir<br />
gösterir?<br />
Türkiye’de özellikle iki senedir kruvaziyer<br />
turizminin bilinirliğinin arttığını ve buna<br />
bağlı olarak da turizm içindeki değerinin<br />
anlaşıldığını görüyoruz. İstanbul ve Kuşadası<br />
limanları en fazla yolcu ağırlayan limanlar<br />
olarak öne çıkıyor. Bu verilere dayanarak<br />
kruvaziyer turizminin güçlü bir şekilde<br />
arttığını söyleyebiliriz. Türkiye coğrafi<br />
konumu, tarihi, turistik ve kültürel değerleri<br />
sebebiyle kruvaziyer şirketlerinin her zaman<br />
programlarında yer verdiği bir destinasyon.<br />
Bu yüzden şanslı olduğumuzu söylemek<br />
mümkün. Burada önemsediğimiz, yurt<br />
dışından gelen misafirlerimizin gösterdiği<br />
ilgiyi Türk misafirler nezdinde de artırmak.<br />
“Üç yılda 25.000 Türk yolcu<br />
hedefliyoruz”<br />
Yürüttüğümüz iletişim çalışmalarının<br />
tamamında kruvaziyer seyahatinin<br />
bilinirliğini, avantajlarını vurgulamak<br />
amacıyla fiyat açısından ne kadar uygun<br />
fiyatlı, Türkiye limanlarından biniş imkanıyla<br />
biniş kolaylığı sağlaması, ulaşım masrafı<br />
olmadan kolayca yurt dışına çıkabilme<br />
imkanı sunması ve aynı seyahatte birden<br />
fazla destinasyonu keşfedebilme şansıyla<br />
ürünün fiyata kıyasla değerini ön planda<br />
tutuyoruz. Misafirlerimiz, bilgi almak<br />
istediklerinde öncelikle rotayı soruyor fakat<br />
gemilerimiz rotanın kendisi. Gemilerde de<br />
tıpkı uğrayacağı limanlar gibi keşfedilecek<br />
çok fazla imkan bulunuyor. Dolayısıyla<br />
gemiyi deneyimlemek, cruise yolculuğunun<br />
öncelikli hedeflerinden biri olmalı. Geçen<br />
yıla kıyasla Türk misafirlerimizin de gemiyle<br />
seyahat etme konusunda daha ilgili olduğunu<br />
görüyoruz. Bu yüzden her geçen yıl gemilerin<br />
limanlarda gözükmesiyle Türk yolcuların<br />
sayısında da artışın olacağına inanıyoruz.<br />
Hedefimiz ise üç yıl içinde 25.000 Türk<br />
yolcuyu gemilerimizde ağırlayarak cruise<br />
dünyasıyla tanıştırmak.<br />
Biraz da sizi konuşalım. Bize<br />
işteki ve evdeki Işın Hekimoğlu’nu<br />
nasıl tanıtırsınız? İşten arta kalan<br />
zamanları nasıl geçirirsiniz? Özel<br />
zevkleriniz var mı?<br />
Evde vakit geçirmektense dışarıda vakit<br />
geçirmeyi tercih ediyorum. Sosyal hayatta<br />
yaptığım çok aktivite var aslında. Yürüyüş
hayatımın vazgeçilmezlerinden biri. Yürüyüş<br />
yaparken kitap ya da podcast dinlemeyi<br />
tercih ediyorum. Sergileri, yeni tiyatroları,<br />
konserleri ve festivalleri hep takip ederim<br />
ve hepsine zaman ayırmaya çalışırım.<br />
Gençliğimde kadın su topu takımında aktif bir<br />
oyuncuydum. O zamandan beri tüm su topu<br />
turnuvalarını takip ederim. Aynı zamanda<br />
su topu öncesi bir yüzde dönemim olduğu<br />
için yüzme yarışları da ilgi alanlarımdan<br />
biridir. Üniversite yıllarından beri İtalyanca<br />
öğreniyorum ve pratiğime önem veriyorum.<br />
Yeni deneyimler için her zaman fırsat<br />
yaratmaya çalışıyorum. Bir gün antigravity<br />
yoga dersi alırken beni görebilirsiniz, diğer<br />
gün de seramik yaparken, enstrüman<br />
çalarken görebilirsiniz. Seyahat etmek,<br />
hayatımın her zaman bir parçası. Gerek<br />
yurt içi gerekse yurt dışı seyahatlerimi<br />
hep planlar, nereleri gezeceğimi, neler<br />
yiyeceğimi, neler deneyeceğimi en ince<br />
ayrıntısına kadar şekillendirip ona göre<br />
seyahatlerimi gerçekleştiririm. Yeni yemek<br />
tarifleri denemeyi çok severim. Yeni<br />
insanlarla tanışmak, yeni jenerasyonu takip<br />
etmek ve onlarla zaman geçirmek de en keyif<br />
aldığım şeyler arasında. 22 yaşında bir kızım<br />
var. Boğaziçi Üniversitesi Felsefe bölümü<br />
öğrencisi. Onunla yaptığım sohbetlerden<br />
aşırı keyif alıyorum. En çok kızımla seyahat<br />
etmekten hoşlanıyorum. Birbirimize zaman<br />
ayırmak için paha biçilmez bir fırsat oluyor.<br />
Böylece yoğun iş temposuyla sosyal hayatımı<br />
ve ev yaşamımı dengede tutmaya özen<br />
gösteriyorum.<br />
Hayatınızda bundan sonra neler<br />
olsun istiyorsunuz? Turizmde<br />
yolculuğunuza kruvaziyer ile mi<br />
devam edeceksiniz?<br />
Seyahat etmeye devam etmek, görmediğim<br />
ülkeleri, şehirleri görmek çok istiyorum.<br />
Sevdiklerimle, ailem ve arkadaşlarımla daha<br />
fazla vakit geçirmek isterim. Kruvaziyer,<br />
turizmin en güzel alanı. Çok gelişen,<br />
değişen bir alan. Bu yüzden değiştirmeyi hiç<br />
düşünmüyorum.<br />
Turizmin en çok nesini sevdiniz?<br />
Kruvaziyer sektöründe hizmet<br />
veren bir turizmci olmanın<br />
ayrıcalıkları neler?<br />
Turizmin en çok sevdiğim yanı, insanlarla<br />
doğrudan etkileşim içinde olup onlara<br />
unutulmaz deneyimler sunma fırsatı<br />
yaratması. Farklı kültürlerden, farklı yaşam<br />
tarzlarından gelen insanlara hitap etmek,<br />
onların seyahatlerine anlam katabilmek<br />
büyük bir motivasyon kaynağı. Ayrıca,<br />
turizmin sürekli değişen, gelişen ve dinamik<br />
bir sektör olması, her zaman yeni bir şeyler<br />
öğrenmeyi ve kendimi geliştirmeyi sağlıyor.<br />
Her gün farklı bir fırsatı değerlendirmek,<br />
bu işin heyecanını diri tutuyor. Turizmin<br />
sağladığı global perspektif ve insanlarla<br />
kurulan güçlü bağlar, beni bu sektöre bağlı<br />
tutan en önemli etkenler.<br />
Kruvaziyer sektöründe hizmet vermek<br />
ise turizmin bir adım ötesine geçerek<br />
misafirlere benzersiz bir seyahat deneyimi<br />
sunma şansı vermek demek. Denizde geçen<br />
bu yolculuklarda misafirler sadece bir<br />
destinasyonu ziyaret etmekle kalmıyor, aynı<br />
zamanda ulaşılabilir lüks, konfor ve farklı<br />
rotalarla dünyayı keşfetme imkanı buluyor.<br />
Bu süreçte, onlara her an rehberlik etmek<br />
ve farklı deneyimler yaşatmak çok özel bir<br />
duygu.<br />
Sunduğumuz ayrıcalık, hizmetin hem tatil<br />
hem de ulaşımı birleştiren bütünsel bir<br />
deneyim olması. Misafirlerimiz gemiye<br />
adım attığı andan itibaren her şeyin en ince<br />
ayrıntısına kadar planlandığı bir yolculuğa<br />
çıkıyor. Ayrıca, kruvaziyer sektöründe<br />
çalışma imkânı, dünyanın dört bir yanındaki<br />
destinasyonlara erişim sağlayarak sürekli<br />
farklı kültürlerle temas kurmamı ve<br />
sektöre global bir perspektiften bakmamı<br />
sağladı. Kişisel ve profesyonel anlamda<br />
zenginleştiren bir deneyim kesinlikle.<br />
Bunun yanı sıra, kruvaziyer gemileri birer<br />
yüzen şehir gibi; dolayısıyla operasyonel<br />
anlamda oldukça büyük bir sorumluluk<br />
taşıyoruz. Her yolcuya kusursuz bir hizmet<br />
sunma çabası, bu sektördeki yöneticilik<br />
rolümü daha da özel kılıyor. Her şeyin<br />
sorunsuz işlemesi için büyük bir ekip<br />
çalışması ve organizasyon becerisi gerekiyor.<br />
Bu süreçte başarılı olmak da mesleki tatmin<br />
açısından oldukça değerli.<br />
Turizmde kadın olmak üzerine<br />
neler söylemek istersiniz?<br />
MSC Cruises olarak 2023 verilerine<br />
göre karada çalışan ekibimizin %54.7’si,<br />
gemilerimizde çalışan ekibimizin ise %19.7’si<br />
kadınlardan oluşuyor. Sosyal sorumluluk<br />
hedeflerimiz arasında önemli bir yer tutuyor.<br />
Kruvaziyer turizmi gibi dinamik ve hızla<br />
gelişen bir sektörde kadın olmak, hem<br />
fırsatlarla hem de zorluklarla karşılaşmayı<br />
beraberinde getiriyor. Bu sektörde kadın<br />
olarak var olmak, çeşitliliğin ve kapsayıcılığın<br />
artması açısından önemli bir fırsat sunuyor.<br />
Kruvaziyer turizmi, operasyonlar, müşteri<br />
ilişkileri, satış ve pazarlama gibi birçok<br />
farklı alanı kapsadığı için kadınlara liderlik<br />
becerilerini geliştirebilecekleri, inovatif<br />
çözümler üretebilecekleri ve müşteri<br />
deneyimini iyileştirebilecekleri çok sayıda<br />
fırsat sunuyor.<br />
Kruvaziyer turizmi gibi müşteri<br />
memnuniyetine dayalı bir sektörde,<br />
kadınların sezgisel yaklaşımları ve detaylara<br />
olan dikkatleri, iş süreçlerini daha etkili<br />
yönetmelerine katkıda bulunuyor. Ben<br />
de kendi deneyimlerimde, bu özelliklerin<br />
yöneticilik rolümde güçlü bir yanım olduğunu<br />
gözlemledim. Ayrıca, sektörde kadın<br />
liderlerin artmasıyla birlikte çeşitlilik de iş<br />
gücünü güçlendiren bir etken haline geliyor.<br />
Bu da kadınlara rol model olma ve sektörde<br />
fark yaratma fırsatı sunuyor.<br />
Son olarak MSC Cruises bünyesinde<br />
kadın çalışan olmanın ayrıcalığını<br />
birkaç cümle ile anlatmanızı<br />
istesem…<br />
Liderlik ve operasyonel rollerde olmak üzere<br />
iş gücündeki kadın temsilini artırmak için<br />
önemli çabalar sarf edildi. Özellikle denizcilik<br />
rolleri gibi geleneksel olarak erkeklerin<br />
egemen olduğu alanlarda cinsiyet çeşitliliğini<br />
teşvik etmek için proaktif adımlar atıldı.<br />
Cinsiyet çeşitliliği programlarıyla kadınları<br />
hem gemide hem de karada kariyer yapmaya<br />
teşvik eden çalışmalar gerçekleştirildi.<br />
Gemi kaptanlığı rolleri de dahil olmak üzere<br />
kadınlar liderlik pozisyonlarına atandı ki bu,<br />
kruvaziyer endüstrisinde nadirdir. Örneğin,<br />
Kaptan Serena Melani, MSC Seaview<br />
gemimizde kaptanlık yapan ilk kadın oldu.
70<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
brand<br />
Külsan A.Ş. celebrates golden<br />
anniversary with innovative products<br />
Külsan A.Ş., Turkiye's only thermoset manufacturer, celebrates its 50th anniversary<br />
in the HoReCa sector with innovative products that offer durability and<br />
aesthetics together.<br />
Külsan A.Ş., Turkiye's only<br />
thermoset manufacturer,<br />
continues to make a name for<br />
itself with its high-quality products<br />
for the HoReCa sector. Operating in<br />
the sector since 1974, the company<br />
develops designs suitable for the<br />
needs of the sector with its customer<br />
satisfaction-oriented approach and<br />
innovative solutions. Külsan A.Ş., which<br />
produces products with high quality<br />
standards and durability suitable for the<br />
intensive use of hotels and restaurants,<br />
reveals its difference in the sector<br />
by offering durability and aesthetics<br />
together.<br />
Durability and aesthetics together<br />
HoReCa sector needs durable and longlasting<br />
products as they have intensive<br />
usage areas. In order to meet this<br />
need, Külsan A.Ş. becomes the solution<br />
partner of businesses in the sector by<br />
producing durable thermoset plates,<br />
bowls, trays and other kitchenware.<br />
Külsan A.Ş.'s products are resistant<br />
to breakage and also have light and<br />
portable features. In this way, it both<br />
lightens the workload of kitchen staff<br />
and provides businesses with the<br />
advantage of long-lasting use.<br />
Külsan A.Ş. products, which are also<br />
very successful in terms of aesthetics,<br />
attract attention with stylish designs<br />
that will harmonize with the decoration<br />
of hotels and restaurants. Thermoset<br />
products, which are used in hotel<br />
restaurants, open buffet presentations<br />
and luxury venues, become<br />
indispensable for businesses thanks to<br />
their elegant appearance and durable<br />
structures. In addition, thermoset<br />
products offer a wide range of color and<br />
pattern options, providing businesses<br />
with a wide range of choices. Thanks to<br />
this diversity, every business can easily<br />
find products suitable for its own style<br />
and concept.<br />
Sustainable production and<br />
environmental awareness<br />
Külsan A.Ş. not only produces high<br />
quality and durable products, but<br />
also attaches great importance to<br />
environmentally friendly production<br />
processes. The company's sustainable<br />
production techniques focus on<br />
energy efficiency and the protection<br />
of natural resources. In this way, the<br />
company is the pioneer of the sector<br />
as an environmentally sensitive<br />
manufacturer. It minimizes its impact<br />
on nature by using recyclable materials<br />
in the production process and is<br />
appreciated for its innovative steps in<br />
this field.<br />
The company, which contributes to<br />
the sustainability goals of businesses<br />
in the hotel and restaurant sector<br />
thanks to its environmentally friendly<br />
production policies, not only offers<br />
durable products to its customers, but<br />
also pays attention to environmental<br />
responsibility. This helps businesses to<br />
strengthen their brands and generate<br />
an environmentally friendly image.<br />
The solutions offered by Külsan A.Ş.<br />
are not limited to aesthetics and<br />
durability; the company also stands<br />
out with its ability to rapidly adapt to<br />
the ever-changing needs of the sector.<br />
Developing designs in line with new<br />
trends and taking customer feedback<br />
into account, the company continues<br />
to maintain its leadership in the<br />
sector. Produced with over 50 years of<br />
experience, the brand's products offer<br />
both economic and long-term solutions<br />
for hotel and restaurant businesses.<br />
Continuously expanding its product<br />
range, the company aims to lead the<br />
innovations in the sector in the future.
72<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka<br />
Otel ve restoran yönetiminde<br />
dijital dönüşüm<br />
Dijital dönüşüm sürecinde işletmelerin hem verimliliklerini artırmalarına hem de<br />
müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmalarına yardımcı olan AKINSOFT,<br />
yenilikçi yazılımlarıyla dikkat çekiyor.<br />
Günümüzün hızla dijitalleşen<br />
dünyasında, otel ve restoran<br />
işletmelerinin rekabet gücünü<br />
artırmak için teknolojiyi en verimli<br />
şekilde kullanması şart. AKINSOFT<br />
olarak, bu dijital dönüşüm sürecinde<br />
işletmelerin hem verimliliklerini<br />
artırmalarına hem de müşteri<br />
memnuniyetini en üst seviyeye<br />
çıkarmalarına yardımcı olan yenilikçi<br />
yazılımlar sunuyoruz. Ürünlerimizle<br />
işletmelerin iş süreçlerini daha hızlı<br />
ve etkin bir şekilde yönetmesine katkı<br />
sağlarken, sunduğumuz çözümlerle<br />
dijitalleşmenin avantajlarını tam<br />
anlamıyla deneyimleyebilirsiniz.<br />
QR Menü ile kolay ve temassız<br />
müşteri deneyimi<br />
Örneğin, QR Menü çözümümüz,<br />
restoranlarda hijyen standartlarını<br />
yükseltirken müşteri deneyimini de<br />
bir üst seviyeye taşıyor. Müşteriler,<br />
masalarındaki karekodu okutarak<br />
mobil cihazlarından kolayca menüye<br />
erişebiliyor, sipariş verebiliyor, hatta<br />
garson ya da vale çağırma gibi işlemleri<br />
zahmetsizce gerçekleştirebiliyorlar.<br />
Bu pratik çözüm, işletmelere zaman<br />
kazandırırken, müşterilere hızlı ve<br />
modern bir hizmet sunuyor. Ayrıca QR<br />
Menü, WOLVOX Restoran Otomasyonu<br />
ile tam entegre çalışarak siparişlerin<br />
doğrudan sisteme aktarılmasını<br />
sağlıyor. Bu sayede işlemleriniz hızlı<br />
ve hatasız bir şekilde gerçekleşiyor,<br />
operasyonel süreçler daha verimli<br />
hale geliyor. Üstelik Türkçe, İngilizce,<br />
Arapça ve Rusça gibi çoklu dil desteği<br />
sayesinde uluslararası misafirlerinize<br />
de sorunsuz bir deneyim sunabilirsiniz.<br />
Hızlı entegrasyon, sorunsuz iş akışı<br />
Restoranlar için geliştirdiğimiz<br />
WOLVOX Restoran Yönetimi de bu<br />
süreci bir adım daha ileri taşıyor.<br />
Adisyonlardan envanter takibine, sipariş<br />
yönetiminden ödeme sistemlerine<br />
kadar tüm süreçlerinizi daha kolay<br />
yönetmenizi sağlıyor. Özellikle<br />
e-Adisyon entegrasyonu sayesinde<br />
gelir idaresine verilerinizi direkt olarak<br />
iletebilir, böylece resmi süreçlerde hız<br />
kazanabilirsiniz. Ayrıca, YemekSepeti,<br />
Getir ve Trendyol Yemek gibi online<br />
sipariş platformlarıyla uyumlu çalışan<br />
sistemimiz, dijital siparişlerinizi de<br />
kolayca yönetebilmenizi sağlıyor. Mobil<br />
cihazlardan sipariş alabilme özelliği ise,<br />
restoranlarınıza modern bir dokunuş<br />
katarken, operasyonel süreçlerinizi de<br />
hızlandırıyor.<br />
AKINSOFT olarak sunduğumuz bu<br />
çözümler, işletmelerin her alanında<br />
dijital dönüşümü en verimli şekilde<br />
hayata geçirmelerini sağlıyor.<br />
Teknolojiyi iş süreçlerinize en iyi şekilde<br />
entegre ederek, rekabet avantajı elde<br />
edebilir ve müşteri memnuniyetinizi<br />
artırabilirsiniz. Siz de AKINSOFT’un<br />
sunduğu dijitalleşme çözümleriyle<br />
işletmenizi geleceğe taşıyın!
74<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka<br />
Geleceğin misafir ağırlama deneyimi<br />
AKINROBOTICS Robotları<br />
AKINROBOTICS’in sunduğu Sosyal ve Servis Robotları, işletmenizin misafir ağırlama<br />
anlayışını tamamen değiştirecek yenilikler sunuyor.<br />
Otel ve restoran sektöründe<br />
misafir memnuniyetini<br />
artırmanın yolları her geçen<br />
gün çeşitleniyor. Dijitalleşme<br />
ve teknolojik yeniliklerle birlikte artık<br />
işletmeler hem verimliliği artırmak hem<br />
de müşterilere unutulmaz bir deneyim<br />
sunmak için akıllı çözümler arıyor. İşte<br />
tam da bu noktada AKINROBOTICS’in<br />
sunduğu Sosyal ve Servis Robotları,<br />
işletmenizin misafir ağırlama anlayışını<br />
tamamen değiştirecek yenilikler<br />
sunuyor.<br />
Misafirlerle samimi ve etkileşimli<br />
bir deneyim<br />
Sosyal Robotlarımızdan biri olan<br />
ADA-7, sadece bir karşılama robotu<br />
değil, aynı zamanda insanlarla<br />
etkileyici bir bağ kurabilen, duygu,<br />
yaş ve cinsiyet analizleri yapabilen bir<br />
teknoloji harikası. Bir misafir lobinize<br />
girdiğinde ADA-7, onları sıcak bir<br />
şekilde karşılayabilir, randevularını<br />
kontrol edebilir ve otelinizin haritasını<br />
kullanarak misafirin gitmek istediği<br />
yere kadar rehberlik edebilir. Üstelik<br />
çok dilli hizmet desteği sayesinde,<br />
farklı milletlerden gelen misafirlerinize<br />
kendi dillerinde yardımcı olabilir.<br />
Özelleştirilebilir ses, renk ve isim<br />
seçenekleriyle de robotu tamamen<br />
işletmenizin imajına uygun hale<br />
getirebilirsiniz.<br />
Bu robot, işletmenize sadece hız<br />
kazandırmakla kalmaz; aynı zamanda<br />
otonom şarj özelliği sayesinde gün boyu<br />
kesintisiz hizmet verebilir. Üzerindeki<br />
dokunmatik ekran ile misafirleriniz<br />
e-randevu, e-sonuç gibi işlemlerini<br />
rahatlıkla gerçekleştirebilir. ADA-<br />
7, otelinize teknolojiyi getirirken,<br />
misafirlerinizle olan etkileşimi çok daha<br />
kişisel bir hale getirir.<br />
Servis Robotları ile hijyen ve<br />
verimlilik bir arada<br />
Misafirlerinizi etkileyici bir şekilde<br />
karşılamanın yanı sıra, restoran ve<br />
kafeteryalarda servis hizmetlerinin de<br />
hızlı ve hijyenik olması artık hiç olmadığı<br />
kadar önemli. AKINROBOTICS’in<br />
Servis Robotları bu konuda işletmelere<br />
büyük bir avantaj sağlıyor. Bu robotlar,<br />
siparişleri otonom bir şekilde istenilen<br />
masaya veya alana servis ederek hem<br />
müşteri memnuniyetini artırıyor hem de<br />
personel maliyetlerinizi düşürmenize<br />
yardımcı oluyor.<br />
Indoor Mapping teknolojisi sayesinde,<br />
restoranınızın her köşesini öğrenen<br />
servis robotlarımız, dosya, evrak<br />
taşıma gibi görevleri de üstlenebiliyor.<br />
Ayrıca, menü üzerinden sipariş<br />
alabilme özelliği sayesinde, mobil<br />
uygulamalarla entegre çalışan robotlar,<br />
hizmet sürecinizi hızlandırırken,<br />
hijyen standartlarını da en üst düzeye<br />
çıkarıyor. Dilediğiniz sesli komutlarla<br />
robotlar, “Lütfen siparişinizi alınız”<br />
veya “Afiyet olsun” gibi cümlelerle<br />
misafirlerinizle etkileşime geçebilir.<br />
İşletmenizde fark yaratın<br />
Günümüzün hızla değişen rekabet<br />
ortamında, işletmenizin verimliliğini<br />
artırmak ve misafirlerinize eşsiz bir<br />
deneyim sunmak için AKINROBOTICS’in<br />
Sosyal ve Servis Robotları size her<br />
açıdan büyük bir avantaj sunuyor. Hem<br />
hijyen hem de hız açısından mükemmel<br />
sonuçlar elde edebileceğiniz bu<br />
teknolojilerle, misafirlerinize sadece bir<br />
hizmet sunmakla kalmaz, unutulmaz<br />
bir deneyim yaşatabilirsiniz. Otelinizi<br />
veya restoranınızı bir adım öne<br />
çıkarmak için AKINROBOTICS’in<br />
yenilikçi çözümleriyle tanışın!
76<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
şefin gözünden<br />
MARIOS<br />
TSOURIS<br />
"TÜRK<br />
MUTFAĞI BENI<br />
HER ZAMAN<br />
BÜYÜLEMIŞTIR"<br />
Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />
Sunset Grill & Bar <strong>Restaurant</strong>'ın Yunan<br />
Şefi Marios Tsouris, mesleğiyle ilgili<br />
en çok bu soruyu yanıtlamayı seviyor:<br />
"Aşçılık hikayen nasıl başladı?"<br />
Öyle ki bu soru, aniden ve spontane<br />
bir kararla nasıl mesleğe başladığını<br />
hatırlatıyor, her cevaplayışında. "Bunu<br />
hiç planlamamıştım ve aklımdan bile<br />
geçmemişti." diye başlıyor önce. "Bir gün,<br />
serbest meslekler okuluna gittim ve hangi<br />
meslekleri öğrenebileceğimi sordum. Bana<br />
sahip oldukları tüm meslekleri sıraladılar.<br />
Bu olay yaklaşık 23 yıl önceydi. O sırada<br />
aşçılık mesleğinin çok gelecek vadettiğini<br />
ve yükselişte olduğunu söylediler. Ve ben de<br />
birden, ‘Güzel… Hayatımda bunu yapacağım,<br />
aşçı olacağım' diye düşündüm. O gün bu<br />
yola adım attım." diye devam ediyor sonra.<br />
"Aşçılık, beni kendine çekti"<br />
Atış o atış... Üstelik ailesinde ne profesyonel<br />
bir aşçı ne de adayı varken. Atina'da doğan,<br />
dört yaşına kadar büyükanne eliyle büyüten<br />
Marios Tsouris, büyükannesinin harika bir<br />
aşçı olduğunu çok iyi biliyor o gün de, bugün<br />
olduğu gibi. Bunu çok anlamlı ve özel bir<br />
miras kabul ederek onurlandırmayı bir borç<br />
biliyor, her konusu açılışında.<br />
Şef Marios'un çocuk yaşlarında<br />
büyüdüğünde ne olacağıyla ilgili en ufak bir<br />
fikri, büyük hayalleri yok! Tek hatırladığı,<br />
çocukken devamlı basketbol oynadığı ve<br />
piyano çaldığı. Büyük bir piyanist olma<br />
hevesi var olsa da bunu gerçekleştiremiyor<br />
ama.<br />
Devamında bir meslek okuluna kaydoluyor.<br />
Orada aşçılık dahil pek çok mesleğin<br />
sunulduğu bir eğitim programının içinde<br />
buluyor kendini. Okula başladığı ilk günden<br />
itibaren restoranda çalıştığını söyleyen<br />
Tsouris, stajını Atina’da, o dönemin Michelin<br />
yıldızına sahip tek restoranı Spondi'de<br />
yapıyor.<br />
"Bugün bile Yunanistan’ın en iyi<br />
restoranlarından biri olarak biliniyor”<br />
diye anlattığı o restoranda yaklaşık altı ay<br />
boyunca Fransız mutfağı temelinde tecrübe<br />
ediniyor. Hemen arkasından da aşçılık<br />
eğitimine Londra’da devam ediyor.<br />
Aşçılık dünyası onu kendine öyle bir çekiyor<br />
ki, o bile şaşıyor. 15 yaşında tesadüfen<br />
çıktığı aşçılık yolculuğunun bir yazgı ve<br />
şans meselesi olduğunu söyleyen Tsouris<br />
şöyle devam ediyor: "Bu seçimin bana<br />
uygun olduğunu gördüm ve bu konuda<br />
şanslı olduğumu söyleyebilirim. Şu anda şef<br />
olduğum için çok mutluyum çünkü yaptığım<br />
işi seviyorum ve mutfağı çok seviyorum;<br />
artık bu, benim için bir yaşam ve ifade biçimi<br />
haline geldi. Çünkü bu meslek müthiş bir<br />
yaratıcılık barındırıyor."<br />
Hafızasında iz bırakan ilk yemeği<br />
Şef Marios, hafızasında iz bırakan ilk<br />
yemeğini Yunanistan’da öğrenciler arasında<br />
düzenlenen bir yemek yarışması için<br />
hazırladığını dile getiriyor. Altın madalyayla<br />
ödüllendirildiği o yarışmayla ilgili hatırında<br />
kalanlar ise şöyle: "Yarışmada, içi kırlangıç<br />
balığı ve karidesle doldurulmuş ıspanak<br />
rulosu ile kırmızı biber sosu hazırladım.<br />
Bu yemekle yarışmada altın madalya<br />
kazandım. Bu benim için çok cesaret verici<br />
ve kariyerimde ileriye doğru atılmış önemli
“Mutfak benim için özgürlük,<br />
yaratıcılık ve tutkuyla hayat<br />
bulduğum bir alan; ruhumu<br />
ifade ettiğim bir dünya.”<br />
bir adım oldu. O gün, mutfakta olmaktan<br />
ve yemek yapmaktan büyük keyif aldığımı,<br />
bu mesleğin bana ne kadar uyduğunu<br />
anladım."<br />
Özel bağları, dönüm noktaları<br />
Sunset Grill & Bar'ın Executive Şefi Marios<br />
Tsouri'nin ilk profesyonel deneyimi,<br />
Atina’daki Nobu <strong>Restaurant</strong>. Arkasından<br />
Paris’teki Nobu ekibine dahil olan Şef<br />
Marios, Japon mutfağıyla özel bağını<br />
da, sushi ustalığını da bu tecrübeleriyle<br />
kazanıyor.<br />
Tsouris'in mesleki kariyerindeki önemli<br />
bir dönüm noktası da, Barselona’nın üç<br />
Michelin yıldızlı restoranı, Lasarte oluyor.<br />
Şef Marios, bu deneyimini de ufkunu<br />
açan, mutfağa farklı bir bakış açısıyla<br />
yaklaşmasını sağlayan bir fırsat olarak<br />
yorumluyor.<br />
Artık şef!<br />
Şef Marios'un şefliğini ilan ettiği, ilk kez<br />
bir restoranın başına geçtiği yıl, 2011.<br />
Yer, Mykonos’taki Solymar <strong>Restaurant</strong>.<br />
Yedi yıl çalıştığı restoranda hem mutfak<br />
olarak gelişim gösterdiğini hem de bir<br />
mutfağı yönetme konusunda büyük tecrübe<br />
kazandığını anlatan Şef Marios, ardından<br />
yurt dışı mutfaklara açılıyor. Ünlü COYA<br />
<strong>Restaurant</strong>'ın Baş Aşçılığı da bunların<br />
başında geliyor.<br />
10 yıl önce müşterisiydi<br />
Ya Sunset Grill & Bar <strong>Restaurant</strong> ile yolları<br />
nasıl birleşiyor? "2005 yılında Mykonos’ta<br />
çalışmaya başladım ve yakın zamana<br />
kadar orada yaşıyordum. Şimdiyse yeni bir<br />
başlangıç yaparak İstanbul’a gelmeye karar<br />
verdim." diye anlatan Tsouris, İstanbul’u,<br />
büyüleyici kültürü için sıkça ziyaret edermiş<br />
zaten o vakitlerde. Türk mutfağının zengin<br />
malzemeleri ve yoğun emek gerektiren<br />
yemekleriyle dünya çapında ünlü olduğunu<br />
da pekala bilirmiş.<br />
Anlattığına göre, Sunset'i ilk defa 10 yıl önce<br />
müşteri olarak ziyaret etmiş ve sahibi Barış<br />
(Tansever) ile tanışmış. Restoranın Boğaz<br />
manzarasıyla büyülenmiş, restoranda nadir<br />
bulunan sanat koleksiyonuna hayran kalmış.<br />
Yunan şefin İstanbul ile ilgili yorumları ise<br />
şöyle: “İstanbul benim için büyüleyici bir<br />
şehir; kültürü, tarihi ve enerjisiyle kendine<br />
has bir ruhu var. Her köşesinde farklı bir<br />
hikaye saklı ve bu çeşitlilik ilham verici.<br />
Boğaz’ın manzarası, tarihi dokusu ve<br />
farklı kültürlerin buluştuğu bir yer olması<br />
İstanbul’u benim için özel kılıyor. Bu şehirde<br />
bulunmak, yaratıcılığımı besliyor ve her<br />
defasında yeni bir keşif hissi veriyor.”<br />
Kalabalıktan uzak dengeli ve akılda<br />
kalıcı tabaklar<br />
Marios Tsouri'nin tabaklarını birkaç kez<br />
deneyimleme fırsatım oldu. Ama bir de o<br />
anlatsın istiyorum, sunumdaki imzasını...<br />
Tabakta kompozisyon yaratmanın<br />
püf noktalarını... Ana yemek, garnitür<br />
eşleştirmelerindeki kıstaslarını...<br />
“Sunumda imzam, sadelik ve doğallığın<br />
uyum içinde olduğu, malzemelerin ön<br />
planda olduğu tabaklar." diye anlatmaya<br />
koyulan Şef Marios, kompozisyon<br />
yaratırken her malzemenin renk, doku ve<br />
tat olarak birbirini tamamlamasına özen<br />
gösterdiğini vurguluyor. Tabakta aşırı<br />
kalabalık yerine, dengeli ve akılda kalıcı<br />
bir düzen oluşturmayı tercih ettiğini dile<br />
getiren Tsouris, ana yemek ve garnitür<br />
eşleştirmelerinde ise, birbirine zıt tat ve<br />
dokuların uyumunu yakalamaya önem<br />
verdiğini söylüyor. "Her bir öğenin hem<br />
görsel hem de lezzet olarak uyum içinde<br />
olması, hem göze hem damağa hitap eden<br />
bir deneyim yaratır.” eklemesini de yaparak.<br />
Tabakta lezzeti dengeli bir tat<br />
profiliyle yakalıyor<br />
Şef Marios tabakta lezzeti, malzemelerin<br />
doğal tadını ön plana çıkararak ve dengeli<br />
bir tat profili oluşturarak yakaladığını<br />
söylüyor. Bu noktada kendine özgü<br />
karakterini koruyabilen taze ve kaliteli
78<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
şefin gözünden<br />
ürünlerle çalışmanın öneminden söz eden<br />
Tsouris, böylece lezzetin de en üst seviyeye<br />
taşınacağını ileri sürüyor.<br />
Yerellik ve sürdürülebilirlik ise, mutfakta<br />
hem lezzet hem de etik açıdan büyük<br />
önem taşıyan iki kavram şef için. "Yerel<br />
ürünleri kullanmak, hem bölgeye destek<br />
sağlar hem de malzemelerin en taze halini<br />
sunar." diyen Şef Marios, "Sürdürülebilirlik<br />
ise doğaya saygıyı ifade eder; gelecekte de<br />
bu lezzetlerin var olabilmesi için çevreyi<br />
ve kaynakları korumamız gerektiğine<br />
inanıyorum.” diyor.<br />
"Reçetelendirme ve<br />
standardizasyon, mutfak<br />
yönetiminde hayati öneme sahip"<br />
Şefin reçetelendirme ve standardizasyona<br />
konusuna bakışı da mühim geliyor bana.<br />
Bu temellerin mutfak yönetiminde hayati<br />
öneme sahip olduklarının altını çizen<br />
Tsouris, "Reçetelendirme, hem malzeme<br />
kullanımını hem de maliyetleri kontrol<br />
etmeye yardımcı olurken, aynı zamanda<br />
yemeğin kalitesini sürekli kılmayı sağlar.<br />
Standartizasyon, her defasında aynı lezzeti<br />
ve sunumu elde etmeyi mümkün kılar, bu da<br />
misafir memnuniyetini artırır. Bu süreçler,<br />
ekip içinde de bir uyum sağlamak açısından<br />
önemlidir; herkesin aynı kalitede yemek<br />
yapabilmesi için gerekli olan bilgilerin<br />
paylaşılmasını sağlar. Sonuç olarak, bu<br />
uygulamalar, profesyonel bir mutfakta<br />
hem verimliliği artırır hem de lezzet<br />
standartlarını korur.” diyor.<br />
"Mutfakta disiplin, başarıya<br />
yaklaştırır"<br />
Mutfağa giriş hikayesinden ve mesleki<br />
tecrübelerinden sonra biraz da şefi<br />
konuşalım istiyorum. Genel olarak iletişimi<br />
seven biri olduğundan bahsediyor ve<br />
“Hobilerim oldukça çeşitli. Çok aktif bir<br />
insanım. Her gün spor yapıyorum ve spor<br />
salonunda birçok saat geçiriyorum. Piyano<br />
çalmayı çok seviyorum ve daha gençken<br />
bu benim günlük rutinimdi. Kitesurfing<br />
yapıyorum. Ekstrem sporları seviyorum.<br />
Ayrıca basketbol oynamayı da çok<br />
seviyorum." diye devam ediyor.<br />
Mutfaktaysa bilgi ve tecrübelerini aktarmak,<br />
öğrenmeyi kolaylaştırmak önemli unsurlar<br />
onun için. "Bilgileri paylaşmak gerekir,<br />
tıpkı eski zamanlarda olduğu gibi gizlemek<br />
yerine." diyen Tsouris, mutfakta fazlaca<br />
disiplinli olduğunu, bunun da kendisini<br />
başarıya daha da yaklaştırdığını söylüyor.<br />
Bunları anlatırken yeni nesil mutfak<br />
adaylarıyla ilgili tespit ve tavsiyelerini de<br />
paylaşan Tsouris, "Yeni nesille iletişimimde<br />
oldukça diyalog kuran bir yaklaşım<br />
sergiliyorum, çünkü zamanın çok hızlı<br />
değiştiğini, insanların farklı bir algıya ve<br />
bakış açısına sahip olduklarını biliyorum.<br />
Onlara geçmişte nasıl olduğunu, bilginin<br />
ne kadar değerli olduğunu, hayatta başarılı<br />
olmanın zorluklarını anlatmak, daha fazla<br />
açıklama yaparak yön göstermek gerekiyor."<br />
diyor.<br />
Günümüzde özellikle mutfaklarda, pek<br />
çok kişinin mutfağın dövme, tarz, moda,<br />
instagram ve TikTok gibi platformlarda<br />
görünürlükle bağlantılı olduğunu<br />
düşündüğünü söyleyen Şef Marios, "Yeni<br />
nesil için internet sayesinde bilgiye erişim<br />
çok daha kolay olsa da, bu kaynakları<br />
yeterince değerlendirmiyorlar. Mutfak,<br />
disiplin, bilgi, araştırma ve gerçekten<br />
çok fazla çalışma gerektirir. Gerçekler,<br />
televizyonlardaki yemek yarışmalarında<br />
gördüklerimizden çok farklıdır; ekranlarda
“Türkiye’de Michelin ve<br />
Gault Millau gibi prestijli<br />
rehberler tarafından tanınan<br />
restoranların varlığı, Türk<br />
gastronomisinin ne kadar<br />
geliştiğini ve dünyada daha<br />
çok tanınmaya başladığını<br />
gösteriyor. Bu ödüller,<br />
hem yerel mutfağa hem de<br />
inovasyona verilen değerin<br />
bir yansıması olarak, Türk<br />
mutfak kültürüne uluslararası<br />
düzeyde ilgi çekiyor.<br />
Özellikle İstanbul’daki bazı<br />
Michelin yıldızlı restoranlar,<br />
geleneksel lezzetleri modern<br />
dokunuşlarla harmanlayarak<br />
mükemmel bir deneyim<br />
sunuyor. Favorilerim<br />
arasında, malzeme seçimi,<br />
lezzet uyumu ve sunum<br />
açısından fark yaratan, yerel<br />
tatları dünya standartlarında<br />
yorumlayan restoranlar<br />
bulunuyor.”<br />
izlediklerimiz mutfakta gerçekte yaşananları<br />
yansıtmaz.” tespitini de yapıyor.<br />
"Türk mutfağı beni her zaman<br />
büyülemiştir"<br />
Şef Marios, kendini en fazla Akdeniz, İtalyan<br />
ve Japon mutfaklarına yakın hissediyor.<br />
Alanında her birinin malzeme kalitesine<br />
ve tazeliğine büyük önem verdiğine dikkat<br />
çeken Marios, bu yaklaşımından da kendl<br />
mutfak felsefesine çok uyduğunu söylüyor.<br />
Türk mutfağı ise, Yunan şefin zenginliği ve<br />
çeşitliliği ile daima etkilendiği mutfakların<br />
arasında geliyor. Geleneksel tariflerin<br />
ve tekniklerin yanı sıra günümüzde Türk<br />
gastronomisinin modern dokunuşlarla<br />
yeniden yorumlandığına dikkat çeken<br />
Marios, "Bu, hem kültürel bir miras hem<br />
de yenilikçi bir yaklaşım sunuyor. Türk<br />
mutfağının tatları, renkleri ve sunumları<br />
beni her zaman büyülemiştir ve bu kültürü<br />
dünyaya tanıtmak için elimden geleni<br />
yapıyorum." diye özetliyor.<br />
Dolma, kebap, mantı, pideci<br />
Peki Türk yemeklerinden en çok neleri<br />
seviyor? Onu da şöyle aktarıyor: “En<br />
sevdiğim Türk yemekleri arasında, özellikle<br />
zengin aromaları ve taze malzemeleri ile<br />
öne çıkan; dolma, kebap, mantı ve özellikle<br />
de pide yer alıyor. Ayrıca, mezelerden<br />
humus ve haydariyi de çok severim. Türk<br />
mutfağının tatlıları da ayrı bir yere sahip;<br />
baklava ve künefe gibi geleneksel tatlılar<br />
her zaman favorim olmuştur.”
80<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Rize Gastronomi Günleri<br />
4.sünü düzenledi<br />
Rize’nin Karadeniz ile Kaçkar Dağları arasındaki eşsiz coğrafyasında şekillenen mutfak<br />
kültürü, Rize Gastronomi Günleri ile hayat buldu. Bu yıl dördüncüsü gerçekleşen festivalle<br />
şehrin coğrafi işaretli lezzetlerinin ve yerel malzemelerinin tanıtılmasının yanı sıra<br />
bölgenin kadim gastronomik mirasının sürdürülebilirlik merkezinde geleceğe taşınması<br />
da hedeflendi.<br />
Rize’nin zengin mutfak kültürü, 11-13<br />
Ekim <strong>2024</strong> tarihlerinde düzenlenen<br />
Rize Gastronomi Günleri ile gastronomi<br />
sahnesine çıktı. Şehrin geleneksel tariflerinin<br />
ve yöresel lezzetlerinin keşfedildiği etkinlik,<br />
bölgenin gastronomi hazinesini yerel ve<br />
uluslararası sahnede tanıtmayı amaçlıyor.<br />
Rize Çay Çarşısı yanında kurulan festival<br />
alanında gerçekleşen etkinlik, bu yıl yalnızca<br />
merkezde değil, Doğu Karadeniz ilinin<br />
11 ilçesini kapsadı. İlk gününde kavurma<br />
ateşinin yakılmasıyla başlayan etkinlik,<br />
ilçelere özgü yemekler ve eşsiz malzemelerin<br />
yer aldığı tadım stantları, panel ve şef<br />
sunumlarıyla ziyaretçilere unutulmaz bir<br />
deneyim sundu.<br />
Ünlü şefler yerel lezzetlerini tanıttı<br />
Gastronomi dünyasının ünlü isimleri de<br />
etkinlikte sahne aldığı festivalde tanınmış<br />
şefler, Rize’nin mutfak kültürünü yansıtan<br />
özel lezzetleri tanıtarak katılımcılara lezzetli<br />
anlar yaşattı. İyidere’den Pileki Taşında Pişen<br />
Mısır Ekmeği, Çamlıhemşin’den Isırgan<br />
Çorbası, Fındıklı’dan Süt Helvası ve Pazar’a<br />
özgü Muhlama gibi bölgenin farklı lezzetleri<br />
sahnede tanıtıldı.<br />
Coğrafi işaretli lezzetler dünya<br />
sahnesinde<br />
Rize’nin coğrafi işaretli ürünleri ve işaret<br />
almaya aday 100'den fazla yerel ürünü,<br />
festival boyunca katılımcılarla buluştu.<br />
Coğrafi işaretli Rize Çayı, Rize Kavurması,<br />
Rize Simidi, Rize Baston Ekmeği, Enişte<br />
Lokumu, Rize Muhlaması, Pepeçura, Rize<br />
Etli Karalahana Sarması, Çayeli Koloti<br />
Peyniri, Çayeli Kuru Fasulye, Anzer Balı,<br />
Ayder Balı ve Derepazarı Pidesi gibi yöresel<br />
lezzetler ön plana çıktı. İyidere'den Çayeli'ne<br />
kadar uzanan farklı yörelerden geleneksel<br />
yemekler, yerel malzemelerle sahnede<br />
hazırlanarak tanıtıldı.<br />
Sürdürülebilirlik odaklı<br />
Etkinlik, sadece lezzetleri tanıtmakla<br />
kalmayıp, yerel mutfak kültürünün<br />
sürdürülebilirliğini de merkezine aldı. Bu<br />
kapsamda düzenlenen panellerde, uzman<br />
isimler yerel çiftçiler ile sürdürülebilir tarım,<br />
turizm ve gastronomi üzerine konuştu. Rize<br />
Lokantaları, Çay Turizmi ve Rize’de Balık<br />
Yetiştiriciliği gibi konular da ele alındı. 4. Rize<br />
Gastronomi Günleri, yerel tatların, kültürel<br />
mirasın ve sürdürülebilirliğin buluştuğu<br />
bir etkinlik olarak gastronomi tutkunlarına<br />
unutulmaz bir deneyim yaşattı.<br />
Etkinlik Programından Öne<br />
Çıkanlar:<br />
Rize’nin Kadim Mutfak Mirası:<br />
Gelenekten Geleceğe Bir Lezzet<br />
Yolculuğu<br />
Rize’nin zengin ve kadim mutfak mirasını<br />
kutlamak için düzenlenen bu özel oturumda,<br />
geleneksel tarifler ve yerel malzemelerin<br />
nasıl geleceğe taşınacağına dair ilham<br />
verici bir sohbet gerçekleştirildi. Şef Pınar<br />
Ishakoğlu, Rize mutfağının inceliklerini ve<br />
yerel lezzetlerin nasıl ustalıkla hazırlandığını<br />
anlattı. Mutfak Kültürü Araştırmacısı Nevin<br />
Halıcı, Rize’nin gastronomi tarihinde yatan<br />
derin kökleri ve bu mirasın korunması
için atılması gereken adımları aktardı.<br />
Ayrıca, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi<br />
Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm<br />
Başkanı Dr. Burcu Ayşenur Saklı, akademik<br />
perspektiften yerel mutfak kültürünün<br />
önemine ve sürdürülebilir gastronomi<br />
yaklaşımlarına ışık tuttu. Oturumun bir diğer<br />
heyecan verici kısmı ise Şef Tuğba Yazıcı<br />
tarafından yönetilen "Sarma Atölyesi." Bu<br />
atölye, Rize’nin otantik sarma tariflerini<br />
öğrenmek ve uygulamak isteyen katılımcılar<br />
için eşsiz bir deneyim sundu.<br />
Rize Mutfağının Tanıtım Elçileri:<br />
Rize Lokantaları İle Eşsiz Bir<br />
Gastronomi Deneyimi<br />
Rize’nin zengin ve özgün mutfak kültürünü<br />
tanıtmak amacıyla düzenlenen bu özel<br />
oturum, bölgenin tanınmış lokantalarının<br />
temsilcilerini bir araya getirdi. Moderatör<br />
Ebru Köktürk Koralı’nın rehberliğinde<br />
gerçekleştirilen oturumda, Rize mutfağının<br />
lezzetlerini ve yerel ürünlerini ön plana<br />
çıkaran lokantaların şefleri, gastronomi<br />
tutkunları ile bilgi ve deneyimlerini<br />
paylaştı. Panelin katılımcıları arasında,<br />
Abdullah Hüsrev (Hüsrev Lokantası), İsmail<br />
Reyhanoğlu (Liman Lokantası), Süleyman<br />
Tarakçı (Nalia) ve Hızır Keskin (Havyore)<br />
yer aldı. Oturumun özel bir parçası olarak,<br />
Şef Çiğdem Seferoğlu tarafından sunulan<br />
Rize’den Türk Mutfağına Armağan Kuru<br />
Fasulye ve Pilav oldu.<br />
Sürdürülebilir Tarım Ve<br />
Sürdürülebilir Gastronomi:<br />
Geleceğe Yön Veren Lezzetler<br />
4. Rize Gastronomi Günleri’nde sürdürülebilir<br />
tarım ve gastronomi temalı oturum,<br />
önemli isimleri bir araya getirerek bu<br />
alandaki yenilikçi yaklaşımları tartışmak<br />
için hazırlandı. Moderatör Mine Ataman’ın<br />
yönetiminde gerçekleştirilen bu oturum<br />
hem tarım hem de gastronomi alanında<br />
sürdürülebilir uygulamaların önemine<br />
ışık tuttu. Oturumun konukları Seda<br />
Kazdal (Slow Food Rize), Dr. Kübra Sultan<br />
Yüzüncüyıl, Cansu Dirim (Eataly), Bahar<br />
Okyar (RECOLTEM) oldu. Oturumda ayrıca<br />
Şef Ekin Can Kün ve Ege Üzrek bir sunum<br />
gerçekleştirdi. Ardından Asuman Kerkez,<br />
Çamlıhemşin'den hazırladığı Isırgan Çorbası,<br />
İkizdere'den Paluze Tatlısı ve Ardeşen'den<br />
Ğhoğlli Hamsi gibi yerel lezzetlerin,<br />
sürdürülebilir tarım uygulamaları ile nasıl bir<br />
araya getirildiğini göstererek katılımcılara<br />
eşsiz bir deneyim sundu.<br />
Geleceğe Miras: Rize’nin Yerel<br />
Ürünleri Küresel Pazarlara<br />
Açılmasında Fırsatlar ve Yeni<br />
Sürdürülebilir Stratejiler<br />
Rize’nin kadim mutfak kültürünü ve yerel<br />
ürünlerinin küresel pazarlara açılma<br />
potansiyelini ele alan “Geleceğe Miras”<br />
başlıklı panel, sürdürülebilir stratejilere<br />
odaklanarak gastronomi dünyasında büyük<br />
bir vizyon sundu. 45 dakikalık bu oturumda,<br />
yerel üreticilerden küresel markalara uzanan<br />
bir yol haritası çizilerek, coğrafi işaretli Rize<br />
ürünlerinin dünya çapında nasıl hak ettiği<br />
yere gelebileceği tartışıldı.<br />
Moderatörlüğünü deneyimli gazeteci<br />
Şeref Oğuz’un üstlendiği bu panelde,<br />
Gıda Kategori Müdürü ve Coğrafi İşaretler<br />
uzmanı Birol Uluşan, eski Tarım Bakan<br />
Yardımcısı Ayşin Işık Gece ve Recep Tayyip<br />
Erdoğan Üniversitesi Ardeşen Turizm<br />
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alaaddin<br />
Kızıltan, Rize’nin tarım ve gastronomi<br />
geleceğine dair sürdürülebilir yaklaşımları<br />
değerlendirdi. Yerel ürünlerin tanıtımı<br />
ve sürdürülebilir büyüme için yapılması<br />
gerekenler konuşulurken, katılımcılar<br />
Rize’nin gastronomi dünyasında güçlü bir yer<br />
edinmesi için atılacak adımları da öğrendi.<br />
Ayrıca, şef Melih Demirel ve Doğa Özkaya<br />
mutfakta Rize’nin geleneksel yemeklerini<br />
hazırlayarak gastronomi tutkunlarına eşsiz<br />
bir lezzet deneyimi sundular.<br />
Pide Mucizesi: Gelenekten Geleceğe<br />
Bir Lezzet Yolculuğu<br />
4. Rize Gastronomi Günleri’nde yer alan bu<br />
özel oturum, pide kültürünün derinliklerine<br />
inerek, yerel malzemelerin ve ustaların<br />
birleşimiyle ortaya çıkan mucizeleri<br />
keşfetmeyi amaçladı. Moderatör Ebru<br />
Koralı, oturumu yönlendirerek katılımcılara<br />
zengin bir içerik sundu. Şevket Alaeddinoğlu<br />
(Doğal Dükkan TİREBOLU), doğal ve yerel<br />
malzemelerle hazırlanan pidelerin tarihini ve<br />
üretim süreçlerini aktardı. Murat Samangül<br />
(Derepazarı Pidecisi), Derepazarı’nın özel<br />
pidelerinin sırlarını paylaşarak, bu lezzetin<br />
ardındaki gelenekleri ve yerel kültürü tanıttı.<br />
vVolkan Aslan (Aşçı Milli Takım Kaptanı),<br />
pide yapımında ustalığını sergileyerek,
82<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
katılımcılara gastronomik teknikler ve<br />
yaratıcı sunumlar hakkında bilgiler verdi.<br />
Sınırsız Çay: Türk Çayının Geleceği<br />
Ve Sürdürülebilirlik<br />
Rize Gastronomi Günleri’nde yer alacak olan<br />
"Sınırsız Çay" oturumunda, moderatör Ebru<br />
Erke, Türk çayının bugünü ve yarını üzerine<br />
derinlemesine bir sohbet gerçekleştirdi.<br />
Bu oturum, Türkiye'nin çay üretimindeki<br />
yenilikleri, geleneksel değerleri ve<br />
sürdürülebilirlik perspektifini ele aldı.<br />
Türk Çayının Bugünü, Yarını bölümünde,<br />
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Çay<br />
ve Çay Ürünleri Uygulama ve Araştırma<br />
Merkez Müdürü Prof. Dr. Kezban Yazıcı, Türk<br />
çayının mevcut durumu ve geleceği hakkında<br />
bilgiler verdi. Çay Çarşısı Genel Müdürü<br />
ve TMC Türkiye Temsilcisi Hasan Önder,<br />
çay sektöründeki gelişmeleri ve fırsatları<br />
paylaştı. Çaykur Genel Müdürü Yusuf Ziya<br />
Alim ise çay üretiminin sürdürülebilirliği<br />
üzerine konuştu.<br />
Çay Turizmi başlıklı bölümde, Dr. Bilgen<br />
Mete ve Yuchi Pirim ile çay turizminin<br />
potansiyeli, yerel deneyimler ve kültürel<br />
mirasın korunması üzerine bir sohbet<br />
gerçekleştirdi. Yuchi Pirim, uluslararası<br />
çay demleme ve sunum konusundaki<br />
bilgilendirme yaptı.<br />
Son olarak, Yeni Nesil Çay Üreticileri<br />
oturumunda, Aytül Turan, Muhammet<br />
Çomoğlu ve Önder Saroğlu gibi genç ve<br />
dinamik çay üreticileri, yenilikçi üretim<br />
yöntemleri ve sürdürülebilir tarım<br />
uygulamaları ile ilgili görüşlerini paylaştı.<br />
Ayrıca, Prof. Dr. Metin Turan, geri dönüşüm<br />
ve tarım ticareti üzerine önemli bilgiler<br />
aktardı.<br />
Kuzeyin Sağlıklı Mutfağı: Eşsiz<br />
Lezzetler ve Geleneksel Tarifler<br />
Rize Gastronomi Günleri'nde yer alan<br />
"Kuzeyin Sağlıklı Mutfağı" oturumunda,<br />
Prof. Dr. Taylan Kümeli sağlıklı beslenme<br />
ve yerel mutfakların besin değerleri üzerine<br />
derinlemesine bilgiler paylaştı. Katılımcılar,<br />
Karadeniz mutfağının zenginliklerini<br />
keşfederek ve sağlıklı beslenme konusunda<br />
ilham aldı.<br />
Şef Sunumu: Şef Tolgahan Tabak ve Berrak<br />
Tuna, geleneksel Karadeniz tariflerini<br />
modern dokunuşlarla birleştirerek,<br />
katılımcılara eşsiz lezzetler sundu. Özellikle,<br />
İdilika tarafından hazırlanan özel yemekler<br />
ile oturumun lezzetini artırarak: Bu oturum,<br />
Kuzey'in zengin mutfak kültürünü tanımanın<br />
yanı sıra, sağlıklı beslenmenin yollarını<br />
keşfetmek isteyenler için kaçırılmayacak bir<br />
fırsat sundu.<br />
Rize’de Balık Yetiştiriciliği: Lezzetli<br />
Fırsatlar ve Yeni Tarifler<br />
Oğuz Otay moderatörlüğünde gerçekleşen<br />
"Rize’de Balık Yetiştiriciliği" oturumunda,<br />
Prof. Dr. İlker Kurtoğlu ve Prof. Dr. Emre<br />
Çağlak; Rize’nin su ürünleri potansiyeli ve<br />
özellikle Gökkuşağı Alabalığı ile Mersin Balığı<br />
üzerine derinlemesine bilgiler paylaştı.<br />
Katılımcılar, Rize’nin zengin balık çeşitlerini<br />
ve bunların gastronomik değerlerini keşfetti.<br />
Ayrıca, bu oturumda yer alan şef Çiğdem<br />
Alagök misafirlere konuyla ilgi verirken ve<br />
bu lezzetli balık türlerini kullanarak yeni ve<br />
yaratıcı tarifler sundu.<br />
Rize’nin Katma Değerli Turizm<br />
Potansiyeline Bir Bakış<br />
Moderatör Bihter Ayyıldız liderliğinde<br />
gerçekleşen bu oturum, Rize'nin turizm<br />
potansiyeline odaklandı. Olgun Atagün,<br />
Sabriye Kocabalkan ve Umut Karakuş gibi<br />
isimler, Rize’nin turizm ve destinasyon<br />
geliştirme stratejilerini tartıştı. Merve Gültan,<br />
Çamlıhemşin’in ünlü pasta şefi olarak bu<br />
oturumda, yerel malzemelerle hazırlayacağı<br />
lezzetli tatlılar ile katılımcılara unutulmaz bir<br />
deneyim sundu. Bu iki oturum, Rize'nin doğal<br />
zenginliklerini ve kültürel mirasını keşfetmek<br />
için mükemmel bir fırsat sunarken, yerel<br />
lezzetleri ve turizm potansiyelini de gözler<br />
önüne serdi. Katılımcılar hem gastronomi<br />
hem de turizm alanında bilgi ve deneyim<br />
paylaşımına tanıklık etti.
84<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Adana, “lezzet ateşi”ni<br />
8. kez yaktı<br />
800 binin üzerinde ziyaretçisi ve 3.7 milyar TL’lik ekonomik katkısıyla Uluslararası Adana<br />
Lezzet Festivali bu yıl 8.sini düzenledi. Adana Valiliği öncülüğünde gerçekleşen festivalde<br />
500 bin şiş et, 400 bin şişe şalgam dağıtıldı.<br />
Adana Valiliği öncülüğünde<br />
Adana Büyükşehir Belediyesi,<br />
ilçe belediyeleri, odalar ve sivil<br />
toplum kuruluşlarının iş birliğiyle<br />
bu yıl “Kökleriyle Adana” temasıyla<br />
kapılarını açan 8. Uluslararası Adana<br />
Lezzet Festivali, binlerce kişiye dört gün<br />
boyunca muhteşem bir lezzet şöleni<br />
yaşattı. Birbirinden özel etkinliklerin<br />
yer aldığı festivalde; Tarım Zirvesi,<br />
Adana mutfağı ve sokak lezzetlerinin<br />
tanıtılmasının yanı sıra şef sunumları,<br />
söyleşiler, yemek yarışmaları, Michelin<br />
yıldızlı şeflerin Adana lezzetlerini<br />
yorumladığı etkinlikler, tadım etkinlikleri<br />
ile ödüllü festival koşusu katılımcılara<br />
unutulmaz anlara sahne oldu.<br />
Köşger: “13 bin yatak kapasitesinin<br />
tamamı doldu”<br />
Festivalden geriye tadı damaklarda<br />
kalan lezzetler ve geçirilen hoş<br />
vakitler kalırken festivalle ilgili bir<br />
değerlendirme yapan Vali Yavuz Selim<br />
Köşger, gördükleri ilgiden çok memnun<br />
olduklarını söyledi. Uluslararası Adana<br />
Lezzet Festivali’nin kente hem ekonomik<br />
anlamda hem de tanıtım anlamında<br />
büyük katkılar sağladığını aktaran Vali<br />
Köşger, “Festival boyunca Adana’mızda<br />
otellerdeki 13 bin yatak kapasitesinin<br />
tamamı doldu. Festivalimizin Tarsus<br />
ve Mersin gibi çevre il ve ilçelerdeki<br />
otellerin doluluk oranına da etkisi çok<br />
yüksek oldu. Sadece bu verilere bakarak<br />
bile festivalin ne kadar ilgi gördüğünü<br />
anlamak mümkün” dedi.<br />
“Gastronomi turizminin önemli bir<br />
parçasıyız artık”<br />
Adana’nın artık gastronomi turizminin<br />
önemli bir parçası olduğunu aktaran<br />
Vali Köşger, “Festivali 800 binin üzerinde<br />
kişi ziyaret etti. Bu yılki festival; kadim<br />
kentimizin zengin mutfak kültürünü,<br />
tarihi ve turistik değerlerini tanıtmakla<br />
kalmayıp aynı zamanda Adana<br />
ekonomisine büyük katkı sağladı. Öyle<br />
ki hem Adanalı hemşerilerimiz hem<br />
de ülkemizin çeşitli yerlerinden ve<br />
yurt dışından gelen misafirlerimizin<br />
yaptığı harcamalarla birlikte toplam 3,7<br />
Milyar TL’lik bir ekonomik değerden<br />
bahsedebiliriz. Bunun dışında sosyal<br />
medya, yazılı ve görsel basında çıkan<br />
haber eş değerlerinin çok yüksek<br />
olduğunu değerlendiriyoruz. Bu tanıtım<br />
çalışmaları da önümüzdeki dönemlerde<br />
Adana turizmine büyük katkı
sağlayacaktır. Biraz önce de değindiğim<br />
gibi şehrimiz yemek kültürüyle<br />
gastronomi turizminde önemli bir marka<br />
değeri. Adana, Hatay, Gaziantep eksenli<br />
Kahramanmaraş, Nevşehir, Mersin<br />
ve Şanlıurfa’nın da eklenebileceği<br />
bir destinasyon oluşturmayı<br />
hedefliyoruz. Bu hususta bölge belediye<br />
başkanlarımızın da destekleri büyük.<br />
Ben onlara da verdikleri bu destek için<br />
teşekkür ediyorum” dedi.<br />
500 bin şiş et, 400 bin şişe şalgam<br />
tüketildi<br />
Merkez Park’taki alanda 76 stantta satış<br />
yapıldığını, 48 kadın kooperatif standı<br />
ile 13 belediye standının yer aldığını<br />
ifade eden Vali Köşger, “Adana sadece<br />
kebaptan ibaret olmayan bir şehir ama<br />
Adana deyince de akla ilk gelen lezzetler<br />
tabi ki kebabı ve kebabın yanında<br />
olmazsa olmaz şalgamı. Bu sene<br />
festivalimizde yaklaşık olarak 500 bin şiş<br />
et ve 400 bin şişe şalgam tüketildi” dedi.<br />
Böylesine kadim bir dokuya, yeme-içme<br />
kültürüne sahip olan bu güzel kentin<br />
hem ulusal hem de uluslararası arenada<br />
daha fazla tanınması için ellerinden<br />
gelen gayreti göstermeye devam<br />
edeceklerini vurgulayan Vali Köşger, “8.<br />
Uluslararası Adana Lezzet Festivali’miz<br />
hem Adana halkının misafirperverliği<br />
hem firmalarımızın özeni hem de<br />
festivalimize destek verenlerin emeği<br />
ile gönüllerde de iz bırakan bir festival<br />
oldu. Festival kültürünü özümsemiş<br />
bir şehir olarak bu etkinliğimizi de<br />
yüz akıyla tamamlamış olmanın haklı<br />
gururunu yaşıyoruz. Ben festivalimizin<br />
düzenlenmesinde büyük katkıları<br />
bulunan belediyelerimize, odalarımıza,<br />
meslek kuruluşlarımıza, sivil toplum<br />
kuruluşlarımıza, sponsorlarımıza, basın<br />
mensuplarımız ile influencerlerimize<br />
ve en önemlisi festivali yüreği ile<br />
sahiplenen Adanalı hemşerilerimize<br />
şükranlarımı sunuyorum. İnanıyorum<br />
ki bu festival, bir Adana markası olarak<br />
çok daha uzun yıllarca lezzet serüvenini<br />
emin adımlarla sürdürecek” şeklinde<br />
konuştu.
86<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Türkiye’nin ilk sosyal gastronomi<br />
odaklı tarım zirvesi Adana’da<br />
düzenlendi<br />
8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali kapsamında Türkiye’nin ilk sosyal gastronomi<br />
odaklı tarım zirvesi Şef Ebru Baybara Demir’in katkılarıyla düzenlendi.<br />
Adana Valiliği himayesinde Adana<br />
Büyükşehir Belediyesi, dört merkez<br />
ilçe belediyesi ve oda başkanlarının<br />
katkılarıyla düzenlenen 8. Uluslararası<br />
Adana Lezzet Festivali önemli bir zirveye<br />
de ev sahipliği yaptı. Social Gastronomy<br />
Movement iş birliği ve Şef Ebru Baybara<br />
Demir’in katkılarıyla 17 Ekim’de düzenlenen<br />
zirvenin teması “Toprağın Lezzeti” olarak<br />
belirlendi. Birbirinden ilginç konu başlıkları<br />
altında uzmanlıklarını, tecrübelerini ve<br />
çözüm önerilerini paylaşan konuşmacıların<br />
anlattıkları dinleyiciler tarafından ilgiyle<br />
dinlendi. Dünyanın farklı ülkelerinden<br />
sosyal gastronomi alanında uzman şef,<br />
çiftçi, girişimci ve geliştiriciyi Adana’da yerel<br />
çiftçiler ve uzmanlar ile bir araya getiren<br />
Tarım Zirvesi gün boyu birbirinden önemli<br />
ve bir o kadar da çarpıcı konuşmalara sahne<br />
oldu. Tarımda ulusal ve küresel sorunlar<br />
yerel lehçeyle renkli ve dikkat çekici hale<br />
getiren panelin açılış konuşmaları, ardından<br />
oturumlarda ele alınan konu başlıkları ve<br />
uzmanların konuşmalarından öne çıkan<br />
detaylar şöyle oldu.<br />
Şef Ebru Baybara Demir’e<br />
‘kahraman’ unvanı<br />
16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde BM tarafından<br />
Küresel Gıda Kahramanı – Global Food Hero<br />
unvanına layık görülen şef Ebru Baybara<br />
Demir zirvenin açılış konuşmasını yaptı:<br />
“Ülkem adına çok heyecanlıyım. Bu yıl BM<br />
Gıda ve Tarım örgütü tarafından “Dünya Gıda<br />
Kahramanı” – Global World Hero unvanıyla<br />
onurlandırıldım. Bu yıl belirlenen 7 isimden<br />
biri oldum. Bu unvan toprak, tarım ve gıda<br />
için yapılması gerekenler konusunda bana<br />
yeni bir sorumluluk daha eklemiş oldu. Bu<br />
kapsamda Sosyal gastronomi merkezinde<br />
düzenlediğimiz bu Tarım Zirvesi de ayrı<br />
bir önem taşıyor. Daha önce defalarca<br />
bulunduğum Adana’yı, son iki buçuk ayda<br />
bugüne hazırlanırken çok daha farklı<br />
yönleriyle tanıma fırsatım oldu. Topraktaki<br />
ürün çeşitliğinden, balıkçılığa sofraya gelen<br />
lezzetlere ve ürünün topraktan tüketiciye<br />
ulaşan tüm sürecini yakından öğrenme<br />
fırsatını yakaladım. Gıdanın 24 saat boyunca<br />
devam eden bir yemek hareketine sahip<br />
olduğu bir düzene sahip Adana. Adana’nın<br />
yemek ve tarım kültürünün sosyolojik olarak<br />
kitaplaştırılması gerektiğine inanıyorum.<br />
Bugün de burada Çukurova’nın sahip<br />
olduğu bu zengin yapının süreçlerini<br />
akademisyenlerimiz, çiftçilerimiz, sivil<br />
toplum kuruluşlarımız ve dünyanın farklı<br />
noktalarından hem öğrenmek hem de<br />
bilgilerini bizimle paylaşmak için bulunan<br />
isimlerle tartışacağız. Türkiye’de tarım<br />
konusunda fark yarattığımız bir zirve olmasını<br />
diliyorum.”<br />
Gryczka: “Bu bir ilk ve gelecekteki<br />
çalışmaların temeli”<br />
Sosyal Gastronomi Hareketi kurucularından<br />
Nicola Gryczka: “Bu etkinliğin bir parçası<br />
olarak burada bulunduğumuz için çok<br />
mutluyum. Dünyanın dört bir yanında<br />
insanları sorumlu bir şekilde nasıl gıda<br />
seçmeleri, almaları, yetiştirmeleri gerektiği<br />
konusunda eğitiyoruz. Yerel kuruluşlarla<br />
küresel çapta çalışarak çözümler üretiyoruz.<br />
Farklı ülkelerdeki uygulamaların birbirlerine<br />
örnek olmasını ve dünyada gıda konusunda<br />
çalışanların ortak bilgi birikimiyle hareket<br />
etmesi için çalışıyoruz. Adana’da Tarım<br />
Zirvesi ile başlayan bu iş birliğinin de<br />
çalışmalarımızı güçlendireceğine inanıyoruz.<br />
Bu bir ilk ve gelecekte yapacağımız<br />
çalışmaların temelini oluşturdu.” diye<br />
konuştu.<br />
Paneller dikkatle dinlendi<br />
Adana Müzesi Konferans salonunda tam gün<br />
süren zirve; Adana’nın En Gıymatlısı Toprak,<br />
Senede iki ürün artık hayal mi’, Adana’da<br />
bu sene ne ekek, Karagülle karpuzuna ne<br />
oldu, Yedik yedik doymadık, ovada küçükbaş<br />
koymadık, Vermeden almak olmaz, ayakizinin<br />
bedelini öde, Tarımda atık var mı, Sorbonne’a<br />
da gitsen o traktöre binecen başlıklı panel<br />
oturumlarıyla devam etti.
88<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
<strong>Kasım</strong>’da kahve aşkı<br />
Antalya’da bir başka olacak!<br />
Türkiye’nin kahve festivalleri kurucusu Dream Sales Machine tarafından<br />
gerçekleştirilerek tam 10 yıldır İstanbullu kahveseverleri bir araya gelen Coffee<br />
Festival şimdi Antalyalı kahve severlerle buluşmaya hazırlanıyor.<br />
Türkiye'nin en önemli<br />
etkinliklerine imza atan Dream<br />
Sales Machine tarafından<br />
hayata geçirilen "Şehri Uyandıran<br />
Festival" serisi, <strong>2024</strong> <strong>Kasım</strong> ayında<br />
yeni şehri Antalya ile buluşmaya<br />
hazırlanıyor. Antalya’nın ilk kahve<br />
festivali için geri sayım başladı.<br />
Eşsiz kahve deneyimi, ücretsiz<br />
seminerler ve kesintisiz müzik<br />
22-23-24 <strong>Kasım</strong>’da Cam Piramit’te<br />
gerçekleşecek.<br />
İstanbul, Ankara ve İzmir’in<br />
ardından…<br />
Nitelikli kahveler, kahve dükkanları,<br />
kavurmahaneler, artizan lezzetler,<br />
uluslararası ve ulusal büyük kahve<br />
markaları, makine, ekipman<br />
üreticileri ve tüm diğer kahve<br />
endüstrisi paydaşları İstanbul,<br />
Ankara ve İzmir’in ardından<br />
Antalyalı kahveseverlerle Antalya<br />
Coffee Festival’de buluşacak.<br />
En eğlenceli konserlerin<br />
gerçekleşeceği festivale katılanlar,<br />
dünyanın her yerinden kahve<br />
kültürü ile tanışma fırsatı bulacak.<br />
Festival katılımcıları özel<br />
tadımlar, atölye uygulamaları,<br />
seminerler, canlı konserler ve<br />
sahne performansları ile dolu<br />
dolu bir deneyim yaşayacak.
90<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Zeytinyağının başkentinde<br />
ilk hasat gerçekleşti<br />
Zeytinyağının başkenti Ayvalık, ilk hasadını 2 <strong>Kasım</strong> Cumartesi günü, 19. Ayvalık<br />
Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali kapsamında gerçekleştirdi.<br />
Zeytinyağının başkenti Ayvalık’ta,<br />
Ayvalık Ticaret Odası tarafından<br />
1-3 <strong>Kasım</strong> tarihleri arasında<br />
düzenlenen “19. Ayvalık Uluslararası<br />
Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali”<br />
son buldu. 2 <strong>Kasım</strong> Cumartesi günü<br />
gerçekleşen hasatta, 1000 yıllık<br />
ağaçlardan toplanan zeytinler sıkıldı.<br />
Dünya zeytinyağı literatürüne girmiş<br />
3 zeytinyağından biri olan Ayvalık'taki<br />
hasat, sezonun bereketli geçeceğinin<br />
sinyallerini de verdi.<br />
Uçar: "Önceliğimiz, Ayvalık<br />
Zeytinyağı"<br />
Konuyla ilgili açıklama yapan Ayvalık<br />
Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, “Yönetim<br />
olarak göreve geldiğimizde önceliklerimiz<br />
arasında yer alan Ayvalık Zeytinyağı'nın<br />
AB tescili ile ilgili ciddi çalışma içine<br />
girdik ve Ulusal Zeytinyağı Coğrafi işaret<br />
tescillerden sınıfında ilk olan 'Ayvalık<br />
Zeytinyağı' Coğrafi işaretinin zorunlu<br />
olan tescil revizyonu üzerinde Türk<br />
Marka ve Patent Kurumu ile yaklaşık 1.5<br />
yıl çalıştık, ilgili kurum ve kuruluşların<br />
görüşleri doğrultusunda tescilimizin<br />
revizyonu tamamladık. Ayvalık Zeytinyağı,<br />
Avrupa Birliği tescil süreci devam<br />
eden sınıfında 3 üründen biridir. UZZK<br />
verilerine göre bu sene 475 bin ton rekor<br />
bir zeytinyağı üretimi bekleniyor. Yurt içi<br />
ambalajlı yağ satışlarında da yüzde 15-20<br />
fiyatlarda gerileme mevcut. Zeytinyağı<br />
sektöründe kaliteyi bozan saklama<br />
koşullarının iyileştirilmesi, üreticinin,<br />
fabrikacının, tüccarın ve ihracatçının<br />
yıl boyunca ihtiyacını karşılayacak ve<br />
borsasını oluşturacak 'Zeytinyağında<br />
Lisanslı Depoculuk' sisteminin bir an<br />
önce kurulması, gerekirse sektördeki<br />
kooperatifler ile de iş birliklerine gidilmesi<br />
önem arz etmektedir. Ambalajlı ürünlerin,<br />
katma değer yaratması açısından teşvik<br />
edilmesi gerekmektedir. Ambalajlı<br />
ürünlerin AB piyasasına girebilmesinin<br />
önünde engel olan gümrük birliği<br />
anlaşmasının revize edilmesi önemlidir.<br />
Türk zeytinyağının ambalajlı ihracatının<br />
artırılması için tanıtım faaliyetlerinin<br />
desteklenmesi, marka adlarının<br />
duyurulabilmesi için yarışmalara katılımlar<br />
ile reklam çalışmalarının da artırılması<br />
gerekmektedir" dedi.<br />
Her mevsim Ayvalık<br />
Bu sene festivalin konsepti “Turizmin<br />
Değeri, Zeytinyağının Başkenti” oldu ve
"Her mevsim Ayvalık" diyerek Ayvalık'ın<br />
turizmdeki değerlerine de dikkat çekildi.<br />
Ayvalık, irili ufaklı şirin koyları, doğal<br />
tarihsel ve kültürel değerleri ile yalnız<br />
Ege’nin değil, Türkiye’nin en güzel tatil<br />
merkezlerinden birisi olduğunu belirten<br />
Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar,<br />
"İklimi, yeterli turistik alt yapısı, sayısız<br />
ve eşsiz güzellikteki koyları, berrak ve<br />
tertemiz suları ile su altı turizmi merkezi<br />
olabilecek ideal bir konumdadır. 14 bin<br />
500 yatağa sahip konaklama kapasitesi,<br />
dalış turizmine elverişli 23 adası, dünyanın<br />
sadece iki yerinde var olan kırmızı<br />
mercanları, turizmde markalaşmış Cunda<br />
Adası ve mübadele ile gelmiş olan özellikli<br />
bir mutfak kültürüyle gastronominin yıldızı,<br />
tarihi kent dokusu, tabiat parkları, eşsiz<br />
gün batımı ve birçok özelliğiyle Türkiye’nin<br />
nadide kentlerinden Ayvalık, her mevsim<br />
ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Bu doğal<br />
zenginlik bize zeytinyağı dışında diğer bir<br />
gelir kaynağı turizmden faydalanmamamızı<br />
da sağlıyor. Her sene Ayvalık’ımızda 400<br />
bine yakın misafir ağırlıyoruz. Bayramlarda<br />
bu sayı 1 milyonun üzerine çıkıyor. 14<br />
bin 500 yatağa sahip beş yıldızlı otelden<br />
butik otellere kadar herkesin istediğine<br />
sahip konaklama seçeneklerimiz mevcut.<br />
Misafirlerimizin yüzde 30’unu yerli turist,<br />
yüzde 70’ini ise yabancı turist oluşturuyor.<br />
Turizmi bu kadar hareketlendiren<br />
konulardan bir tanesi hem Osmangazi<br />
hem de Çanakkale köprüleriyle birlikte<br />
yeni İstanbul-İzmir otoyolu oldu. Böylece<br />
Bursa, İzmir, İstanbul gibi şehirlerle<br />
mesafelerimiz daha da azaldı. Bu sayede<br />
artık sürdürülebilir turizm konusunda<br />
daha iddialıyız. Öyle ki hafta sonları yüzde<br />
100 doluluk rakamlarına ulaşabiliyoruz.<br />
Biz sadece deniz, kum, güneş lokasyonu<br />
değiliz. Aynı zamanda bir kültür-sanat<br />
gastronomi tatili sunuyoruz. Son rakamlar<br />
da bize gösteriyor ki, gastronomi nedeniyle<br />
konaklama yapanların oranı yüzde 70 ve<br />
gelen misafirler yedikleri tatları bir dahaki<br />
gelişlerinde başkalarına da tattırmak<br />
istiyorlar. Gastronomi nedeniyle tatile<br />
çıkanların oranı deniz kum güneş olarak<br />
tatile çıkanlara göre yüzde 30 artmıştır"<br />
dedi.<br />
19. Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat<br />
ve Turizm Festivali kapsamında<br />
düzenlenen "Zeytin ve Zeytinyağı<br />
Sektörü” panelinde konuşan<br />
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği<br />
(TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu,<br />
"Zeytinyağı yiyemem’ diye sipariş<br />
türkülerle zeytinyağı tüketiminin<br />
önüne geçtiler. Zeytinyağı tüketimine<br />
gelince diğer ülkelere göre çok<br />
gerilerdeyiz. Bunu çok ileriye<br />
taşımalıyız. Zeytinyağı tüketiminin<br />
pazarlama sorunu olmamalı. Bir<br />
hedefimiz dünyaya açılmak olmalı.<br />
Bunun önü markalaşmaktan geçiyor."<br />
diye konuştu.
92<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Barilla ve BigChefs<br />
Dünya Makarna Günü’nü özel<br />
bir iş birliğiyle kutladı<br />
Türkiye’nin lider makarna üreticilerinden Barilla, Dünya Makarna Günü’nü bu yıl<br />
Türkiye’nin tüm gün hizmet veren en yaygın zincir restoranı BigChefs’le yaptığı iş<br />
birliği ile kutladı.<br />
Türkiye’nin lider makarna<br />
üreticilerinden Barilla, Dünya<br />
Makarna Günü’nü bu yıl<br />
Türkiye’nin tüm gün hizmet veren en<br />
yaygın zincir restoranı BigChefs’le<br />
yaptığı iş birliğiyle kutladı. Dünya<br />
Makarna Günü’nün içerisinde<br />
bulunduğu ekim ayı boyunca, Barilla’nın<br />
en özel makarna reçeteleri ve<br />
BigChefs’in mutfak ekibinin yaratıcılığı<br />
ile hazırlanan menü BigChefs<br />
şubelerinde misafirlere sunuldu.<br />
Dünya Makarna Günü için yaptıkları iş<br />
birliğini 8 Ekim’de Tarabya BigChefs’te<br />
düzenlenen özel bir davetle duyuran<br />
Barilla Türkiye ve BigChefs, sektörün<br />
önemli isimlerini de bu özel davette<br />
ağırladı. Barilla Group Executive Chef<br />
Andrea Tranchero ve BigChefs Mutfak<br />
Koordinatörü Murat Aslan’ın tecrübe ve<br />
yaratıcılıklarını ortaya koyarak, özenle
hazırladığı makarnalar davetlilerden<br />
büyük beğeni aldı. Tüm davetliler<br />
makarnanın lezzetiyle aynı masada<br />
keyifle buluşmanın mutluluğunu yaşadı.<br />
Menü, ekim ayı boyunca sunuldu<br />
Ekim ayı boyunca BigChefs’lerde<br />
makarnaseverlerin beğenisine sunulan<br />
menüde her dönemin favorisi olan<br />
makarna çeşitlerine mevsimsel ve özel<br />
malzemeler eşlik etti. Kuşkonmazlı<br />
Barilla Tortiglioni Cacio e Pepe,<br />
Ispanak ve Porcini Mantarlı Barilla<br />
Linguine, Ağır Ateşte Pişirilmiş Dana<br />
Eti ve Ricotta Peynirli Barilla Lazanya,<br />
Somonlu & Mascarpone Peynirli Barilla<br />
Fusilli’den oluşan menü makarnadan<br />
vazgeçemeyenleri BigChefs şubelerinde<br />
karşıladı.<br />
Aslan: “Bu özel menü eminim tüm<br />
makarnaseverleri mutlu edecek”<br />
Dünya Makarna Günü için yapılan iş<br />
birliğine reçetelere yaratıcı dokunuşları<br />
ile destek veren BigChefs Mutfak<br />
Koordinatörü Murat Aslan; “1154 yılında<br />
Sicilya’da doğan makarna; pratikliği,<br />
besleyiciliği ve lezzetiyle her mutfak<br />
kültüründe farklı şekillerde karşımıza<br />
çıkan bir yemek. Türkiye’de onlarca<br />
çeşidiyle mutfağımızın vazgeçilmezleri<br />
arasında yer alan makarnanın lezzetini<br />
kutlamak için BigChefs olarak<br />
oluşturduğumuz bu özel menüde,<br />
klasik tariflere kendi dokunuşlarımızı<br />
katarak bilinen reçeteleri daha lezzetli<br />
hale getirdik. Barilla’nın kalitesi ve<br />
uzmanlığı ile BigChefs’in mutfak<br />
yaklaşımından doğan bu özel menü<br />
eminim ki tüm makarnaseverleri mutlu<br />
edecek.”<br />
Tranchero: “Makarnayı özenle<br />
seçtiğimiz malzemelerle buluştuk”<br />
Barilla Group Executive Chef Andrea<br />
Tranchero ise bu lezzetli iş birliği<br />
için şunları söyledi: “Yemek; herkesi<br />
birleştiren evrensel bir güç. Makarna<br />
da bu gücü pekiştiren en önemli<br />
yemeklerden bir tanesi. Dünyanın lider<br />
makarna markalarından Barilla olarak<br />
üstün kalite ve uzmanlıkla ürettiğimiz<br />
makarna çeşitlerimizle lezzetli<br />
reçeteler oluşturmak için çalışıyoruz.<br />
Herkes tarafından sevilen, birlikteliğin<br />
tarifi olarak adlandırdığımız makarnayı<br />
Türkiye’deki taptaze ve özenle seçilen<br />
malzemelerle buluşturduk. Dünya<br />
Makarna Günü’ne özel hazırladığımız<br />
enfes Barilla tariflerimizi denemek<br />
için herkese BigChefs’e uğramayı<br />
öneririm.”
94<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro güncel / makale<br />
DrṀurat<br />
İstanbul Gelişim Üniversitesi<br />
Dogan<br />
Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı<br />
Doç.<br />
)<br />
Günümüzde gastronomi, kültürün en<br />
önemli ve ayrılmaz bir parçası haline<br />
gelmiştir. Daha antik çağlarda, salt<br />
fizyolojik bir ihtiyaç olmaktan çıkmış.<br />
Günümüzde ise kültürel kodların<br />
en önemli unsurlarından biri haline<br />
gelmiştir.<br />
Gastronomik hayat<br />
Tarih boyunca, avcı-toplayıcı<br />
dönemlerden yerleşik hayata geçişle<br />
birlikte gastronomik hayat büyük ölçüde<br />
dönüşmüştür. Antik çağlardan modern<br />
zamanlara, her toplumun sosyokültürel<br />
ve ekonomik yapıları, tarihsel süreçleri<br />
ve dini inançları gastronomisini<br />
şekillendirmiştir. Aile sofralarından<br />
uluslararası mutfaklara, yemekler aynı<br />
zamanda sosyal etkileşimin, kültürel<br />
kimliğin ve ekonomik statünün bir<br />
göstergesi olmuştur. Günümüzde ise<br />
sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik<br />
gibi konular, yemek kültürünün<br />
geleceğini şekillendiren önemli<br />
faktörler arasındadır. Gastronominin<br />
kültürel kodlarının tarihsel süreci ve bu<br />
süreçte dinlerin, savaşların, göçlerin ve<br />
keşiflerin rolü çok büyüktür.<br />
Gastronominin kültürel kodlarının<br />
tarihsel yolculuğu<br />
Beslenme, insanların ihtiyaç duyduğu<br />
enerjiyi sağlayan temel bir hayatta<br />
kalma biçimidir. Tarih boyunca, yemek<br />
insan yaşamının vazgeçilmez bir parçası<br />
olmuştur. Avcı-toplayıcı dönemde,<br />
Gastronominin kültürel kodları<br />
erkekler avlanırken kadınlar toplayıcılık<br />
yapmış. Sonrasında gıda üretme ve<br />
saklama yöntemleri geliştirilmeye<br />
başlanmıştır. Bu ise yerleşik yaşam<br />
tarzlarına yol açmıştır.<br />
Yapılan arkeolojik kazılar gastronominin<br />
tarihsel yolculuğuna ilişkin bize<br />
birçok ipucu vermekte. Birkaç örnek<br />
vermekte yarar var. Çatalhöyük gibi<br />
antik yerleşimlerde mutfak aletleri<br />
ve fırınlar kullanmış. İspanya'daki<br />
Alta Mira mağarasında kutsal kabul<br />
edilen hayvan tasvirleri keşfedilmiştir.<br />
Toplumlar incelendiğinde her birinin<br />
kendine özgü sosyokültürel ve ekonomik<br />
yapıları, tarihleri, yeme alışkanlıkları ve<br />
dini inançları tarafından şekillendirilen<br />
farklı mutfak kültürlerinin ortaya<br />
çıktığı görülmektedir. Dinler, hangi<br />
hayvanların ve bitkilerin yenebileceğini,<br />
nasıl hazırlanmaları gerektiğini,<br />
kurban ritüellerini ve özel günler için<br />
yiyecekleri belirlemiştir. Dinler, yeme<br />
alışkanlıklarını ve böylece yemek<br />
kültürünü şekillendiren birçok kural<br />
vazetmiştir. Özünde, gastronomi ve<br />
yemek kültürü derinlemesine iç içe<br />
geçmiştir ve asla birbirinden ayrılamaz.<br />
Yemek kültürü, tarih boyunca<br />
savaşlar, iklim değişikliği, göçler ve<br />
keşif yolculukları gibi faktörler ile<br />
şekillenmiştir. Avrupa'daki yemek<br />
kültürünün sosyoekonomik ve kültürel<br />
izleri Antik Yunan, Roma İmparatorluğu,<br />
Helenistik dönem, Orta Çağ ve<br />
Rönesans'a kadar uzanmaktadır. Antik<br />
çağlarda Babiller, Eski Mısırlılar ve<br />
Eski Yunanlılar gibi medeniyetler yeme<br />
alışkanlıkları ve mutfak kültürleriyle öne<br />
çıkmıştır.<br />
Avrupa mutfağının kökeni olarak<br />
kabul edilen Roma mutfağı; ağır<br />
soslar, baharatlar ve egzotik<br />
malzemeler kullanıyordu. Orta Çağ'da<br />
Kavimler Göçü ve Endülüs Emevi<br />
Devleti ile etkileşimler Avrupa'nın<br />
yemek kültürünü zenginleştirmiştir.<br />
Avrupalılar, Arapça kaynaklardan<br />
yapılan çeviriler aracılığıyla yiyecekiçecek<br />
ve pişirme teknikleri hakkında<br />
yeni bilgiler edindiler. Yeni Çağ'ın<br />
başlamasıyla birlikte barutun, pusulanın<br />
ve matbaanın icadı Avrupa'nın yemek<br />
kültürünü dönüştürmüştür. Matbaa<br />
sayesinde yemek kitapları yaygınlaştı.<br />
Amerika'nın keşfi, patates, domates ve<br />
mısır gibi yiyecekleri Avrupa mutfağına<br />
tanıttı. Rönesans, mutfak kültürüne<br />
yansıyan sanat, bilim ve kültürde önemli<br />
değişikliklerin yaşandığı bir dönemdi. Bu<br />
dönemde mutfak, malzeme çeşitliliği,<br />
pişirme teknikleri ve sunumda önemli<br />
ilerlemeler kaydetti.<br />
Sanayi Devrimi, gıda üretimini tarımsal<br />
faaliyetlerden endüstriyel süreçlere<br />
dönüştürdü ve bu da besin değerlerinin<br />
azalmasına ve tüketim alışkanlıklarında<br />
radikal bir değişikliğe yol açmıştır.
Günümüzdeki gıda sorunun ezici<br />
çoğunluğunun kökleri bu döneme<br />
dayanmaktadır. 19. ve 20. yüzyıllardaki<br />
sömürgecilik ve işçi göçleri, gıda<br />
kültürlerinin küreselleşmesine katkıda<br />
bulundu. Göçmenler, kendi gıda<br />
kültürlerini yeni yerleşim yerlerine<br />
getirdi ve melez mutfaklar ortaya koydu.<br />
Çin ve İtalyan mutfakları bu sürecin<br />
önemli örnekleridir. Göç, gıdanın nesiller<br />
arasında yaşadığı değişikliklere rağmen<br />
kendine özgü lezzetlerini korumasını<br />
sağladı ve küresel tatların yayılmasına<br />
yol açtı.<br />
19. ve 20. yüzyıllardaki göçler, yemek<br />
kültürlerinin küreselleşmesinde<br />
önemli bir rol oynamıştır. İşçi göçleriyle<br />
insanlar kendi ülkelerinin yemeklerini<br />
yeni yerlere getirip yerel mutfaklarla<br />
harmanlayarak dünya mutfaklarında<br />
büyük bir çeşitlilik oluşturmuşlardır.<br />
Bu süreçte farklı kültürlerin lezzetleri<br />
birleşmiş, yeni ve orijinal tatlar ortaya<br />
çıkmıştır. Birinci ve İkinci Dünya<br />
Savaşları'ndan sonra fastfood kültürü<br />
hızla yayılmıştır. Savaş zamanında<br />
askerleri beslemek için geliştirilen<br />
konserve et ve bisküvi gibi gıdalar,<br />
fastfood’un temellerini atmıştır.<br />
Savaştan sonra McDonald's gibi<br />
zincir restoranların yaygınlaşmasıyla<br />
fastfood kültürü küresel bir ritüel haline<br />
gelmiştir. Ancak bu kültürün sağlıksız<br />
beslenme, obezite ve çevre sorunları gibi<br />
olumsuz sonuçları olmuştur.<br />
Gastronominin kültürel kodlarının<br />
tarihsel yolculuğu: Türkiye<br />
Günümüz Türk yemek kültürünü<br />
anlamak için Türklerin Orta Asya'dan<br />
Anadolu'ya göç yollarını ve bu yolculuk<br />
sırasında yaşadıkları sosyal ve kültürel<br />
değişimleri incelemek önemlidir. Bu<br />
göçler ve kültürel etkileşimler, Türk<br />
mutfağının zenginleşmesinde önemli rol<br />
oynamıştır. Türk mutfağının kökenleri<br />
Hitit ve Urartu medeniyetlerinin yemek<br />
kültürlerinden etkilenmiş, su ve<br />
ekmeğin merkezi rolü Türkler tarafından<br />
benimsenmiştir.<br />
Türk mutfağının gelişimi Orta Asya,<br />
Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet olmak<br />
üzere dört ana dönemde incelenebilir.<br />
Bu dönemler boyunca sosyal, ekonomik<br />
ve kültürel değişimler mutfağın gelişim<br />
ve dönüşümünü etkilemiştir. Orta Asya<br />
döneminde Türkler tarım, hayvancılık<br />
ve avcılıkla uğraşmış, beslenmeleri<br />
çoğunlukla at ve koyun etinden<br />
oluşmuştur. Kımız gibi içecekler de bu<br />
dönemde önemli bir öneme sahipti.<br />
Selçuklu döneminde Türk mutfağı<br />
Anadolu'ya yerleşmiş ve zenginleşmiştir.<br />
Misafirperverlik önemli bir rol oynamış<br />
ve şölenler yaygın olarak düzenlenmiştir.<br />
Kaşgarlı Mahmud'un “Divanu Lugati't-<br />
Türk” adlı eseri Selçukluların yemek<br />
tercihleri, pişirme yöntemleri ve tarifleri<br />
hakkında bilgi vermektedir. Pilav, borani,<br />
güveç, kebap, helva ve kadayıf gibi<br />
çeşitli yemekler Selçuklu mutfağında<br />
önemli bir yer tutmuştur. Bu dönemde<br />
sebze, meyve ve tahıl tüketimi artmış,<br />
kuzu, keçi ve tavuk eti yaygın olarak<br />
kullanılmıştır.<br />
Osmanlı mutfağı, Türk mutfağı ve İslam<br />
kültürünün temelleri üzerine inşa<br />
edilmiştir. Et ve süt ürünlerinin hâkim<br />
olduğu bu mutfakta alkollü içecekler<br />
yer almamıştır. Osmanlı mutfağı,<br />
saray ve halk mutfağı olmak üzere iki<br />
kategoriye ayrılabilir. Saray mutfağı<br />
muhteşem sofralarıyla bilinirken,<br />
halk mutfağı mütevazı ancak lezzet ve<br />
çeşitlilik açısından zengindir. Osmanlı<br />
İmparatorluğu'nun geniş coğrafyası<br />
mutfak kültürüne çeşitlilik katmış ve<br />
Batılılaşma hareketleri de bu kültürü<br />
etkilemiştir. Fatih Sultan Mehmet<br />
döneminde saray mutfağı gelişmiş,<br />
yemeklerde sebze ve meyve kullanımı<br />
ve deniz ürünlerinin tüketimi artmıştır.<br />
Saray ziyafetleri, sosyoekonomik statüyü<br />
güçlendiren ve toplumsal dayanışmayı<br />
besleyen önemli etkinlikler haline<br />
gelmiştir. Bizans'tan miras kalan<br />
gelenekleri sürdüren Osmanlı mutfağı,<br />
çeşitli etnik gruplardan da etkilenmiştir.<br />
Osmanlı döneminde yazılan yemek<br />
kitapları, mutfak kültürünü belgeleyen<br />
değerli kaynaklardır. 13. yüzyıldan<br />
itibaren yazılmış olan bu kitaplar, yemek<br />
kültürünün dönüşümünü anlamak için<br />
çok önemlidir. Tanzimat döneminden<br />
sonra Batı etkileri artmış ve 19. yüzyıl<br />
yemek kitapları bu değişiklikleri<br />
yansıtmıştır. Batı yemekleri ve yemek<br />
alışkanlıkları özellikle yüksek sosyetede<br />
benimsenmiş ve dönemin yemek<br />
kitapları bu dönüşümleri yakalamıştır.<br />
Türk mutfağı, tarih boyunca birçok<br />
kültürle bir arada var oldu ve çeşitli<br />
coğrafyaların sunduğu çeşitli ürünlerle<br />
zenginleşti. Bu mutfak zenginliği,<br />
Türklerin Orta Asya'dan Anadolu'ya<br />
yaptığı yolculuğun ve yol boyunca<br />
deneyimledikleri kültürel etkileşimlerin<br />
bir sonucudur.
96<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro aktüel<br />
İç ısıtacak<br />
kış lezzetleri<br />
Nitelikli kahve akımının<br />
en önemli temsilcisi<br />
Espressolab, kış<br />
mevsimine özel<br />
hazırladığı iç ısıtan<br />
lezzetleri misafirlerine<br />
sunuyor. Bu kışın yeni<br />
içeceği ise, Cinnamon<br />
Roll Latte!<br />
Müdavimlerinin kendilerini her<br />
daim özel hissetmeleri için<br />
menüsünü her sezon yenileyen<br />
Espressolab, lezzet yolculuğuna keyifli ve unutulmaz dokunuşlar<br />
eklemeye devam ediyor. Espressolab’in uzun yıllardır menüsünde<br />
bulunan ve büyük beğeni toplayan imza içecekleri Honey Bear<br />
Latte, Salted Caramel Latte ve Lotus Latte, bu sezon da menüdeki<br />
yerini korurken, bu yıl ilk kez tanıtılacak olan 'Cinnamon Roll Latte'<br />
ile misafirlerine yeni bir lezzet deneyimi sunuyor. Cinnamon Roll<br />
Latte’de tarçının sıcak ve davetkar aroması, kahvenin eşsiz tadıyla<br />
birleşerek hem ruhunuzu hem de içinizi ısıtacak bir deneyim<br />
vadediyor.<br />
Okyanus ötesinden<br />
yeni lezzetler<br />
Şehrin Meksikalısı Ranchero menüsüne, içerikleri kadar iştah açıcı<br />
görüntüleriyle de Meksika mutfağı tutkunlarının favorileri arasına<br />
girmeye aday yeni yemekler ekledi. Tortilla arasında farklı bir lezzet<br />
Enchiladas Suizas, Meksika’dan özel olarak getirilen özel volkanik taşta<br />
servis edilen Molcajete con Mole Verde, nachosların ve misket köftelerin<br />
başrolde olduğu damak çatlatan Nachos & Meatball, alışılmışın dışında<br />
bir burger deneyimi sunan Truffle Cheese Burger ve mekana özgü<br />
Sazanador baharatı ile hazırlanan özel bir atıştırmalık Garlic Parmesan<br />
Truffle Fries. Ranchero’nun okyanus ötesinden gelen bu yeni tariflerini<br />
deneyimlemek isteyenler, İstanbul ve Ankara’daki şubelerini ziyaret<br />
edebilir.<br />
Her zaman<br />
yanlarında!<br />
Yüzde yüz yerli<br />
üretim gücüyle<br />
dünyanın dört bir<br />
yanında şeflerin<br />
ilk tercihlerinin<br />
arasında yer<br />
alan İnoksan,<br />
20 Ekim Dünya Aşçılar Günü’nü profesyonel mutfaklara<br />
getirdiği inovatif çözümlerle kutluyor. Türk mutfağından<br />
alınan ilham ve teknolojinin birleştiği İnosmart Kombi<br />
Fırın, şeflerin aradığı yüksek performansı ve lezzeti bir<br />
arada sunarken, dünyada 5 kıtada kullanılan sektördeki<br />
ilk yerli kombi fırın olma özelliğini de taşıyor. Şef Didem<br />
Şenol, İnoksan’ın inovatif çözümleriyle ilgili şunları söyledi:<br />
“İnoksan’ın inovatif çözümleriyle Şef Didem Şenol, “<strong>2024</strong><br />
yılında gerçekleşen pişirim etkinliklerinde İnoksan tecrübesi<br />
ve kalitesiyle tanıştım. İnoksan’ın tamamen şef gibi düşünüp<br />
geliştirdiği İnosmart Kombi Fırın ailesi, 5 farklı pişirme<br />
moduyla şeflere istedikleri yüksek performansı her üründe<br />
sunuyor. Böylece bizlerin yaratıcılığını geliştirmelerine<br />
vesile olurken, dokunmatik dijital ekranıyla da kullanım<br />
kolaylığı sağlıyor ve %40’a varan enerji tasarrufuyla doğaya<br />
da geleceğe de sahip çıkıyor.”<br />
SushiCo’dan Uzak Doğu<br />
mutfağı eğitimi<br />
1997’den bu yana<br />
Türkiye’de Uzak Doğu<br />
mutfağının öncüsü<br />
olan SushiCo, bir ilke<br />
imza atarak Bahçeşehir<br />
Üniversitesi Gastronomi<br />
Bölümü ile Uzak<br />
Doğu mutfağı dersini<br />
başlattı. Lezzeti eğitimle<br />
buluşturan bu özel ders,<br />
öğrencilere SushiCo'nun<br />
eşsiz tariflerini, kullanılan<br />
malzemeleri ve pişirme<br />
tekniklerini öğretmeyi<br />
amaçlıyor. Ders boyunca,<br />
SushiCo’nun yıllardır<br />
süregelen kalite anlayışı<br />
öğrencilere aktarılırken,<br />
Uzak Doğu mutfağının tüm incelikleri keyifli bir deneyimle<br />
sunuluyor. SushiCo’nun Türk gastronomisine olan katkısını<br />
eğitimle buluşturan bu program, geleceğin şeflerine<br />
rehberlik etmeyi hedefliyor.
98<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro aktüel<br />
Mersin’in gastronomi<br />
potansiyelini dünyaya tanıtacak<br />
Denizi ve güneşi ile öne<br />
çıkan Mersin’e, termal<br />
değeri de ekleyen ve<br />
Avrupa’nın en iyi lüks<br />
termal oteli ve spası<br />
seçilen BN <strong>Hotel</strong><br />
Thermal&Wellness,<br />
Mersin’in coğrafi işaretli<br />
ürünlerini ve yerel<br />
lezzetlerini dünyaya<br />
daha yakından tanıtmak<br />
için harekete geçti.<br />
348 dönüm meyve<br />
bahçeleri ve 102 dönüm<br />
otel yerleşkesinde<br />
yer alan tesis, hasat<br />
dönemlerinde<br />
düzenlediği festivallere<br />
bir yenisini ekledi.<br />
‘Bahçeden Sofraya’ konseptiyle misafirlerini doğayla buluşturmaya<br />
devam eden tesis; mandalina, erik, zeytin hasatlarının ardından<br />
bu kez de nar hasadıyla gastronomi tutkunları için unutulmaz bir<br />
etkinliğe imza attı. Konuklar, nar hasadına katılırken Mersin’in<br />
coğrafi işaretli ürünlerini ve kendileri için özel hazırlanan yerel<br />
lezzetlerini deneyimleme fırsatı buldu. Mersin’in farklı kültürlerin<br />
etkisiyle eşsiz bir mutfağa sahip olduğunu ve çok sayıda coğrafi<br />
işaretli ürünü olduğuna dikkat çeken BN <strong>Hotel</strong> Thermal & Wellness<br />
Genel Müdürü Suat Delidere, gastronomi turizmi sayesinde şehrin<br />
eşsiz lezzetlerini dünyaya daha yakından tanıtacaklarını söyledi.<br />
SIAL <strong>2024</strong>’ten ödülle döndü<br />
Chef Seasons, sürdürülebilirlik alanındaki çalışmaları, sorumlu<br />
tedarik yönetimi ve gezegene olumlu katkı sağlama taahhüdü ile<br />
öne çıkarak, SIAL Paris <strong>2024</strong>’te Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS)<br />
girişimleri kapsamında ödüle layık görüldü. Ödülle ilgili düşüncelerini<br />
paylaşan Chef Seasons CEO’su Burak Hucuptan şunları söyledi: “Bu<br />
prestijli ödül, sürdürülebilirlik, sorumlu tedarik ve hem insanlara<br />
hem de gezegenimize olumlu katkı sağlama taahhüdümüzün bir<br />
yansımasıdır. Büyümeye devam ederken, Ar-Ge çalışmalarımızla<br />
inovasyonun sınırlarını zorlamaya ve herkes için daha iyi bir gelecek<br />
yaratma misyonumuza bağlılığımızı sürdürüyoruz. Bu değişime<br />
inanan ve bizimle çalışan tüm ekibimize ve iş ortaklarımıza teşekkür<br />
ederiz.”<br />
Dünyanın en yetkin<br />
10 tesisi arasında<br />
Uluslararası Adana<br />
Lezzet Festivali’nin 8 yıldır<br />
destekçisi olan Anavarza<br />
Bal, Türkiye’de en çok bal<br />
üreten Adana’nın Kozan<br />
ilçesinde faaliyetlerini<br />
sürdürüyor. Dünyanın en<br />
yetkin 10 tesisi arasında<br />
yer alan Anavarza Bal,<br />
Türkiye’ de ilk kez toz bal<br />
üreten bir marka aynı<br />
zamanda. Anavarza Bal<br />
Genel Müdürü Can Sezen,<br />
“Biz Kozanlı’yız, dedelerimiz de burada yaşıyordu. Bu bölgenin üretim<br />
gücünü ve bölgedeki arıcılığı iyi biliyoruz. Arıcılığın bu bölgenin bir<br />
değeri olduğunu düşünerek 1995 yılında Anavarza Bal markası ile<br />
Türkiye’nin en fazla bal üretilen ilçesi olan Kozan’da bal ambalajlama<br />
ve paketleme sürecine başladık. Tesisimiz bugün dünyanın en<br />
yetkin 10 tesisinden biri konumunda. Tesisimizde tam akredite ve<br />
bağımsız laboratuvarımız yer alıyor. Dünyada balla ilgili yapılabilen<br />
tüm analizleri yapabiliyoruz. Bu sayede de dünyanın en büyük gıda<br />
markalarından bazılarının tedarikçisi konumundayız.’’ diye konuştu.<br />
Amerika’da Türk kahvesi<br />
Kahve sektörünün önde gelen<br />
isimlerinden Kahve Danışmanı &<br />
Gastronomi Yazarı Cenk Girginol,<br />
1 -16 Ekim tarihleri arasında<br />
Chicago’da Türk kahvesi<br />
söyleşileri ve workshopları<br />
ile büyük ilgi gören kahve<br />
turnesine imza attı. Oromo Cafe<br />
ev sahipliğinde düzenlenen<br />
aktivitelerde Türk kahvesi<br />
ve kültürü öncelikle tanıtıldı.<br />
Dünyanın ilk kahvehanesinin<br />
İstanbul’da açılmasından<br />
telvesiyle pişen tek kahve<br />
oluşuna, sunumunda yanında<br />
eşlikçisi olan Türk lokumundan<br />
kahve falına kadar en ince<br />
detaylarına kadar anlatılan<br />
kültür yapısı ve farklılıklarının<br />
sonrasında konuklar ile beraber<br />
hem geleneksel yöntem cezveler<br />
hem de günlük hayatın içinde<br />
pratikliği ile Türk kahvesi<br />
makinelerinde kahveler pişirildi, tadımlandı. Soy Türkiye’nin cezveleri<br />
ve Arzum Okka’nın makineleri ile destek olduğu aktivitelerde Girginol,<br />
“Türk kahvesinin bir kahve çeşidi olmadığı, bir pişirme yöntemi ve servis<br />
edilen içeceğin adı olduğunu, her yöresel kahve ile damak zevkine göre<br />
Türk kahvesi pişirilip içilebileceği” vurgusu takipçiler ve katılanların en<br />
çok dikkatini çeken noktaların başında geldi. Chicago Kahve Turnesi,<br />
Girginol ile Chicago ve diğer eyaletlerde de periyodik olarak yapılmaya<br />
önümüzdeki aylarda da devam edecek.
üfelerimizin farkındayız...<br />
büfelerrmmzzn farkındayız...<br />
www.monotech.com.tr<br />
biz işimizi çok seviyoruz<br />
her mekana özel açıkbüfe tasarlıyoruz ve ürettyoruz.<br />
Kirman Arycanda De Luxe<br />
özenle tasarlıyoruz. itina ile üretiyoruz. yaptığımız işten keyif alıyoruz.
100<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
fiar<br />
Smart Label - Host Innovation Award 2025:<br />
Hostmilano and POLI.design’s international<br />
contest gets into full swing<br />
The Ho.Re.Ca. industry is back to growth. In its analysis of a report by FIPE, the<br />
Italian association of public establishments, Bain & Company Italy highlights a 4 to<br />
5 percent revenue increase in <strong>2024</strong>. In turn, a McKinsey & Company study shows<br />
tourism –a relevant contribution to the out-of-home business– represents about 10<br />
percent of Italy’s GDP.<br />
These figures are fostering<br />
investment: on the one hand,<br />
through the creation of phygital<br />
experiences and, especially, by<br />
integrating artificial intelligence;<br />
on the other, in the development of<br />
eco-friendly materials, multisensory<br />
interactions, biomaterials, and carbonfree<br />
production processes. These<br />
innovations and innovative design<br />
approaches will have an increasing<br />
impact on restaurants and hospitality.<br />
For the past thirteen years, the<br />
relationship between innovative design<br />
and Ho.Re.Ca. has been explored by<br />
Smart Label - Host Innovation Award,<br />
the award promoted by HostMilano and<br />
Fiera Milano in partnership with POLI.<br />
design and under the patronage of<br />
ADI - Association for Industrial Design.<br />
The award is a reference for designers<br />
who want to offer the market cuttingedge<br />
answers that stand out in terms<br />
of change, functions, technological<br />
development, and environmental, social<br />
and economic sustainability. During the<br />
previous six editions, a total of about<br />
950 applications were submitted, with<br />
more than 280 products awarded.<br />
The nominated projects explore four<br />
macro-areas: Smart Label, Innovation<br />
Smart Label, Green Smart Label, and<br />
Special Mentions. Over time, many<br />
proposals have emphasized cocreation<br />
and user experience, shared<br />
products and activities where users<br />
increasingly become part of processes,<br />
thanks to devices and technologies<br />
empowering them. These include<br />
award-winning automated or semiautomated<br />
systems for real-time food<br />
preparation. A certainly important<br />
trend is sustainability: recycled<br />
materials and technologies that reduce<br />
consumption are highly valued by the<br />
contest. Connectedness is the third<br />
theme. Smart and connected objects<br />
that create ecosystems to optimize<br />
use, initiate planned and preventive<br />
maintenance processes, control costs<br />
and avoid malfunctions or block the<br />
supply chain, such as IoT projects<br />
capable of connecting different realities<br />
and generating ecosystems for use by<br />
the supply chain). Finally, solutions that<br />
meet new food styles and facilitate food<br />
inclusion, i.e., those “flexible” products<br />
that meet user needs and preferences,<br />
such as devices to manage preparations<br />
in parallel and, therefore, respond to<br />
special nutritional needs or specific<br />
ethical choices.<br />
For the seventh edition too, prizes<br />
will be awarded during HostMilano,<br />
the world’s leading exhibition for<br />
professional hospitality and out-fromhome,<br />
that will be held at fieramilano<br />
- Rho from 17 to 21 October 2025. A<br />
committee composed of Politecnico di<br />
Milano professors and industry experts<br />
will evaluate proposals for the Smart<br />
Label, Innovation Smart Label and<br />
Green Smart Label categories. Special<br />
Mentions are also planned for food &<br />
beverage products. The deadline for<br />
submissions is 30 April 2025.<br />
As for the previous editions, awarded<br />
products will be displayed in the Smart<br />
Label area during HostMilano 2025, and<br />
an INDEX will be released. The area<br />
will be complemented by the Design<br />
Talks, refresher seminars dedicated to<br />
architects and experts in the hospitality<br />
sector that will delve into the themes<br />
of sustainable innovation in design,<br />
concepts and formats. This initiative<br />
is another outcome of the partnership<br />
between HostMilano and POLI.design,<br />
under the patronage of NEWH - The<br />
Hospitality Industry Network.
102<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
fuar<br />
KESKINOĞLU<br />
Sial Paris’te en trend<br />
ürünlerini tanıttı<br />
<strong>2024</strong> yılının ilk 9 ayında 26 ülkeye ihracat<br />
gerçekleştiren Keskinoğlu, Paris’te iki<br />
yılda bir düzenlenen Sial Paris’de en trend<br />
ürünlerini tanıttı.<br />
2023 yılında Türkiye’nin en büyük ilk<br />
100 sanayi kuruluşu içinde yer alan<br />
Matlı Holding bünyesine katılan<br />
Keskinoğlu, 19 - 23 Ekim tarihleri arasında<br />
dünya gıda devlerini ağırlayan Sial Paris’te<br />
Mexico shots, fileturca, chicken rings,<br />
döner, jambon ile sofralık ve pastörize<br />
sıvı yumurta gibi hem geleneksel hem de<br />
yenilikçi ürünlerini tanıttı. 130 ülkeden 7 bin<br />
500 firmanın katıldığı fuarda, Keskinoğlu<br />
standı yoğun ziyaretçi akınına uğradı. Stant,<br />
ağırlıklı olarak Irak, Libya, Rusya, Gürcistan,<br />
Afrika, Uzak doğu, Güney Amerika, Körfez<br />
ülkeleri ve Türki Cumhuriyetleri dahil<br />
6 kıtadan global sektör profesyonelleri<br />
tarafından ziyaret edildi.<br />
Matlı: “2025 yılında Uzakdoğu<br />
pazarını genişletmeyi hedefliyoruz”<br />
Dünyanın lider üreticileri ile perakendeci<br />
ve alıcılarını buluşturan Sial Paris Fuarı’nı<br />
değerlendiren Keskinoğlu Genel Müdürü<br />
Önder Matlı, “Sial Paris’te ülkemizi temsil<br />
etmekten dolayı mutlu ve gururluyuz.<br />
Standımıza ilgi büyük oldu. Çok önemli<br />
alıcılarla görüşmeler gerçekleştirdik. <strong>2024</strong><br />
yılının ilk 9 ayında ürünlerimizin yüzde<br />
20’sini, 26 ülkeye ihraç ederek yaklaşık 1.2<br />
milyar TL ciroya ulaştık. 2025 yılında ihracat<br />
oranımızı daha da artırmayı ve Japonya<br />
gibi uzak doğu pazarlarını genişletmeyi<br />
hedefliyoruz. Kalitemiz ve üstün hizmet<br />
anlayışımız ile Balkanlar’dan Uzakdoğu’ya,<br />
Güney Amerika’dan Afrika’ya, Ortadoğu’dan<br />
Pasifik Adaları’na kadar Keskinoğlu<br />
markası olarak dünyada birçok ülkeye<br />
hizmet vermekteyiz. Paris Sial’de müşteri<br />
pörtföyümüzü daha da geliştirdik ve varolan<br />
müşterilerimizle de önümüzdeki dönem için<br />
planlamalar yaptık.” dedi.<br />
“Türkiye’nin ve dünyanın önde<br />
gelen protein sağlayıcısı olmaya<br />
talibiz”<br />
Keskinoğlu, Avrupa Birliği standartlarındaki<br />
en modern üretim teknolojileriyle donatılmış<br />
2 milyon 75 bin 375 m2 kapalı alana<br />
sahip tesislerinde en güncel teknolojileri<br />
kullanıyor ve en yüksek hijyen standartlarını<br />
uygulayarak üretim gerçekleştiriyor. Firma,<br />
Akhisar’daki 4 farklı tam entegre yumurta<br />
işleme tesisinde günlük 5 milyon adedin<br />
üzerinde yumurta ve 400 bin adet piliç eti<br />
işleme kapasitesine sahip. Keskinoğlu,<br />
ileri işlem tesisinde yılda 30 bin ton<br />
üretim yaparken, yılda 95 milyon adet etlik<br />
piliç üretiyor, 2.5 milyon adet de yarka<br />
yetiştiriyor.<br />
“Ürünlerimizi besin değerlerini<br />
en yüksek oranda koruma altına<br />
alıyoruz”<br />
Firma, ürünlerini tüketiciye ulaşana kadar<br />
en iyi şekilde muhafaza etmek için karton<br />
freezer ve soğuk hava muhafaza depoları<br />
kullanırken, saatte 7.800 kg şoklama<br />
kapasitesi ile ürünlerinin besin değerlerini<br />
en yüksek oranda koruma altına alıyor.<br />
Pastörize olarak tam otomatik makinelerde<br />
işlenen yumurtaları da isteğe göre ak, sarı<br />
ve bütün olmak üzere pastörize sıvı yumurta<br />
olarak piyasaya sunuyor.
104<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
Karkas Ocakbaşı yeni<br />
konseptiyle<br />
Rumelihisarı’nda…<br />
İstanbul’un yeni lezzet noktası Karkas Ocakbaşı, ikinci şubesini Boğaz’ın en özel<br />
noktalarından biri olan Rumeli Hisarı’nda açtı. Özenle seçilen et ve kebap çeşitlerinin<br />
nefes kesen Boğaz manzarasıyla buluştuğu yeni mekan, misafirlerine unutulmaz bir<br />
gastronomi deneyimi sunuyor.<br />
Karkas Ocakbaşı, geçtiğimiz<br />
günlerde gerçekleştirdiği soft<br />
ppening ile kapılarını açarak<br />
Boğaz’ın eşsiz manzarasında<br />
müdavimlerini ağırlamaya başladı.<br />
Et ve kebap çeşitlerinin yanı sıra<br />
enfes ara sıcakları ve özel soslarıyla<br />
da misafirlerinin damaklarında iz<br />
bırakıyor. Geniş lezzet yelpazesiyle, her<br />
damak zevkine hitap eden Karkas, dj<br />
performanslarıyla da ocakbaşı keyfini<br />
eğlenceli bir atmosferle birleştiriyor.<br />
lezzetleriyle hem de manzarasıyla<br />
misafirlerinin hafızasında iz bırakıyor.<br />
Mekanın dikkat çeken bir diğer detayı ise<br />
zengin kokteyl menüsü. Şehrin en popüler<br />
kokteyllerini sunan Karkas, Boğaz’a karşı<br />
içilen her yudumun keyfini ikiye katlıyor.<br />
Keyfi ikiye katlıyor<br />
Boğaz’ın ruhunu, geleneksel ocakbaşı<br />
kültürüyle buluşturan mekan, hem
106<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
TAKE SUSHI<br />
KAPADOKYA’DAN<br />
SONRA<br />
CIHANGIR’DE!<br />
Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki turizm ve konaklama yatırımlarıyla her geçen gün büyüyen<br />
Dorak Holding tarafından hayata geçirilen Take Sushi; şimdi de Cihangir’in etkileyici tarihi dokusunu<br />
en güzel yansıtan binada Japon mutfağının en orijinal ve seçkin tatlarını misafirlerine sunmayı<br />
hedefliyor.<br />
Turizm sektöründe yurt içi ve<br />
yurt dışında yaptığı yatırımlarla<br />
her geçen gün büyüyen Dorak<br />
Holding’in en yeni konseptlerinden biri<br />
olan Take Sushi, yeni şubelerle büyüyor.<br />
Uzakdoğu mutfağı sevenlere birbirinden<br />
farklı seçenekler sunan Take Sushi’nin<br />
geçtiğimiz aylarda Kapadokya’da hizmete<br />
açılan ilk şubesinin ardından, 2. şubesi de<br />
İstanbul’un en popüler lokasyonlarından<br />
olan Cihangir’de lezzet meraklılarıyla<br />
buluşuyor.<br />
Dünyaca ünlü şefin adını taşıyor<br />
Üst katında Dorak Holding’e ait butik<br />
otel, teras katında ise yine holdingin<br />
yatırımı olan ve Türkiye’nin ilk zincir<br />
balık restoranı olan Sur Balık’ın yer<br />
aldığı Take Sushi Cihangir şubesi,<br />
Kapadokya’dan sonra İstanbul’daki<br />
Uzakdoğu mutfağı sevenleri Japon şef<br />
Hiroki Takemura’nın spesiyalleriyle<br />
buluşturuyor.<br />
74 farklı sushi servis ediliyor<br />
Sadece benzersiz lezzetteki sushi<br />
seçenekleriyle değil, ağırlıklı olarak<br />
Japon mutfağı lezzetlerinden oluşan<br />
alternatif lezzetleriyle de misafirlerine<br />
unutamayacakları bir deneyim yaşatan<br />
ve zengin menüsüyle dikkat çeken<br />
Take Sushi’nin imza lezzetleri arasında<br />
ramen shoyu yer alıyor. Set menüler<br />
dahil yaklaşık 74 farklı sushi, noodle<br />
çeşitleri ve ana yemeklerle misafirlerini<br />
bekliyor.<br />
Adını, mekanın<br />
danışmanlığını da yapan<br />
dünyaca ünlü Japon şef<br />
Hiroki Takemura’dan<br />
alan Take Sushi; Japon<br />
mutfağına ait en seçkin sushi<br />
seçeneklerinin yanı sıra<br />
menüsünde yer alan 70’ten<br />
fazla alternatifle, yepyeni bir<br />
lezzet deneyimi sunuyor.
108<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
İtalyan mutfağının<br />
şehirdeki yeni ritmi<br />
Monteverdi Ristorante<br />
Lombardiya’nın zengin gastronomi kültürünü İstanbul’a taşıyan Monteverdi, Conrad<br />
İstanbul Bosphorus’ta kapılarını açtı.<br />
Kuzey İtalya’nın Lombardiya<br />
Bölgesi’ndeki Cremona<br />
yamaçlarının görkemli silüetinden<br />
ve ünlü İtalyan Barok besteci Claudio<br />
Monteverdi’den ilham alan Monteverdi,<br />
modern-klasik tasarımıyla, menüsünden<br />
sunumuna, İtalyan mutfağındaki renk,<br />
tat ve koku yelpazesini, lezzet odaklı,<br />
yenilikçi yorumuyla misafirlerine<br />
sunuyor. Monteverdi, İtalyan Şef Nicole<br />
Scandella’nın menüsü ve özenle<br />
tasarlanmış atmosferi ile, İstanbul’un<br />
en çok konuşulan restoranlarından biri<br />
olmaya aday.<br />
Gerçek İtalyan mutfağı<br />
Monteverdi, Lombardiya mutfağının<br />
peynir ve şarküteri ürünlerindeki<br />
zenginliğini menüsüne taşıyor. Kuzey<br />
İtalya’dan gelen özel Grana Padano,<br />
Gorgonzola ve Tellegio peynirleri; Coppa<br />
ve Salame Milano başta olmak üzere<br />
Lombardiya’nın ünlü kurutulmuş etleri<br />
ile misafirler bölgeye özgü geleneksel<br />
lezzetleri diledikleri gibi deneyimleme<br />
fırsatını yakalıyor.<br />
Orijinal Lombardiya reçetelerinin<br />
kültürünün önemli parçası olduğunu<br />
ve kendisini yuvada hissettirdiğini<br />
söyleyen Şef Scandella, özgün reçete<br />
denemelerinden de büyük bir keyif<br />
aldığını belirtiyor. “Her reçete denemesi<br />
farklı tat ve kokuları bir araya getirmeyi<br />
arzuladığım özel bir yolculuk ve bununla<br />
Şef Nicole Scandella<br />
kendime özgür bir ortam oluşturmaya<br />
çalışıyorum. Doğup büyüdüğüm<br />
bölgenin geleneksel reçeteleriyle
farklı tatları buluşturmak mutluluk<br />
verici. Burada sadece yemek değil,<br />
her tabakta bir sanat eseri sunuyoruz,<br />
Monteverdi’nin farkı burada başlıyor.”<br />
Geleneksel tarifleri modern bir yorumla<br />
birleştiren Şef Scandella, tamamen<br />
el yapımı makarnaları özgün soslarla<br />
birleştirerek lezzetli dokunuşlar<br />
sunuyor. Monteverdi ayrıca taze<br />
meyveler ve hafif kremalarla hazırlanan<br />
tatlılarla misafirlerinin tatlı keyfini de<br />
zirveye taşıyor.<br />
Geniş şarap kavı<br />
Monteverdi’nin şarap seçkisi farklı<br />
bölgelerden gelen çeşitli şarap stillerini<br />
bünyesinde barındırıyor. Seçkide yalnızca<br />
İtalya'nın ünlü bölgeleri ve üreticileri<br />
değil, aynı zamanda şarap listelerinde<br />
nadiren bulunan, daha az bilinen gizli<br />
mücevherler de var. Türk şarapları ise<br />
kült klasikler de dahil olmak üzere,<br />
geniş şarap kavında özel bir yere sahip.<br />
Etkileyici bir şarap yelpazesi sunan<br />
Monteverdi’nin sommelieri Türker<br />
Serdar Sümer ise <strong>2024</strong> Genç Sommelier<br />
Yarışması birincisi.<br />
İlhamını sanattan alan kokteyller<br />
Miksolojistlerini birer sanatçı olarak<br />
nitelendiren Monteverdi’nin, sanat<br />
tarihinden ilham alan bakış açısı ile tüm<br />
kokteylleri birer sanat eseri konumunda.<br />
Geniş kokteyl yelpazesinin üyelerinden<br />
olan Negroni Primavera Boticelli’nin<br />
ünlü eseri Primavera’dan, Negroni<br />
Artista Yayoi Kusama’nın yenilikçi<br />
Haftanın yedi günü açık<br />
olan Monteverdi’de Cuma<br />
ve Cumartesi günleri ünlü<br />
DJ’lerini ağırlıyor. DJ<br />
performanslarıyla gece 01.00‘e<br />
kadar unutulmaz anlar<br />
yaşayacağınız Monteverdi’de,<br />
akşam yemekleri 18.30- 23.00<br />
saatleri arasında. Restoran,<br />
Ekim sonu itibarı ile öğle<br />
yemekleri için de servis vermeye<br />
başlayacak.<br />
Conrad İstanbul Bosphorus<br />
Genel Müdürü Todori<br />
Kalamaris, “Misafirlerimize<br />
her anı özenle tasarlanmış<br />
bir deneyim sunmayı<br />
hedefleyerek çıktığımız bu<br />
yolculuğun sonunda, şehrin<br />
İtalyan restoranı seçeneklerine<br />
yeni bir soluk getirecek<br />
olan Monteverdi’yi sizlerle<br />
buluşturmanın mutluluğu<br />
içindeyiz. Conrad İstanbul<br />
Bosphorus ve Monteverdi<br />
ekipleri olarak hem otelimize<br />
hem de İstanbul’a yeni bir<br />
değer kazandırmanın gururunu<br />
yaşıyoruz.” dedi.<br />
sanatından, Artemisia ise Artemisia<br />
Gentileschi’nin tablolarından ilham<br />
alıyor. Monteverdi miksolojisti ve bar<br />
şefi Zeynep Özgüvenç ile ekibinin özel<br />
reçeteleriyle hazırlanan limoncello ve<br />
ev yapımı vermut ise her biri bir hikâye<br />
anlatıcısı konumunda olan Monteverdi<br />
kokteyllerinin fark yaratan tadını ortaya<br />
çıkarıyor.
110<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
HAPPY GROUP, SEKTÖRDE<br />
25. YILINI KUTLADI<br />
Bünyesinde Happy Moon's, İkon, Manhattan ve Little Buddha markalarını barındıran Happy<br />
Group; sektördeki 25. yılını görkemli bir geceyle kutladı.<br />
Yeme-içme sektörünün öncü<br />
markalarından Happy Group,<br />
sektördeki 25. yılını genç şarkıcı<br />
Begüm Obiz ve ünlü DJ Valeron’un<br />
sahne aldığı görkemli bir geceyle<br />
kutladı. Bünyesindeki Happy Moon's,<br />
İkon, Manhattan ve Little Buddha<br />
markalarıyla yerel ve global anlamda<br />
büyümesini sürdüren grubun en yeni<br />
mekanlarından Fenerbahçe’deki<br />
Manhattan’da düzenlenen gecede<br />
konuklar, 25. yıl coşkusuna eşlik etti.<br />
Gecede konuşan Happy Group Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Hüseyin Aymutlu,<br />
“1999 yılında Kadıköy’de ilk şubesini<br />
açtığımız Happy Moons’u 68 şubeli bir<br />
yeme içme zinciri haline getirmekten<br />
duyduğum mutluluk ve gururu tarif<br />
etmem çok zor. Tek markaya sığamadık<br />
yıllar içindeki gelişimimiz ve pazarlama<br />
stratejimizin bir sonucu olarak Happy<br />
Moon's markamıza, İkon, Manhattan<br />
ve Little Buddha markalarımızı<br />
ekleyerek güçlenerek yolumuza<br />
devam ettik. Bu sayede misafirlerimizi<br />
dünya lezzetleri ile buluşturarak<br />
onlara farklı bir gastronomi deneyimi<br />
yaşatmayı amaçladık” diyerek başladığı<br />
konuşmasında sözlerini şöyle sürdürdü:<br />
“Ne mutlu bize ki bugün 25 yılın bilgi,<br />
tecrübe, deneyimine ve 25 yaşın enerji,<br />
cesaret ve atılımcı ruhuna sahibiz. 25 yıl<br />
önce sadece tek bir restoranla çıktığımız<br />
yolda; bugün uluslararası bir marka<br />
olma yolunda ilerliyoruz.”<br />
Yeme-içme sektöründe “ulaşılabilir<br />
lüks”<br />
Tüm markalarıyla yeme-içme<br />
sektöründe “ulaşılabilir lüks” kavramını<br />
ziyaretçileriyle buluşturan grup; <strong>2024</strong><br />
yılı itibari ile 68 şube ve 3 bin 500’ün<br />
üzerinde çalışanıyla faaliyet gösteriyor<br />
ve 5 kıtada 4 markayla, global bir<br />
restoran zinciri olma vizyonuyla,<br />
yurtdışında da büyüme çalışmalarına<br />
hızla devam ediyor.
112<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
QARIVO PIZZA<br />
& PASTA’DAN<br />
YENI<br />
SÜRPRIZ<br />
Hem mutfağı hem ambiyansıyla “İşte şehrin gerçek İtalyanı” dedirten Qarivo Pizza & Pasta’dan<br />
müdavimlerine müjde! Executive Şef Muhittin Kabasakal'ın titizlikle hazırladığı lezzetlere bundan<br />
böyle birbirinden farklı aromalara sahip seçkin içki menüsü de eşlik edecek!<br />
Wish More <strong>Hotel</strong> Şişli'nin çatısı altında<br />
lezzet tutkunlarını ağırlayan Qarivo<br />
Pizza & Pasta, İtalyan mutfağının<br />
sıcaklığı ve sempatikliğiyle konforu da ön<br />
planda tutan mekanı keşfetmek isteyen<br />
misafirlerini bekliyor. El yapımı pizza<br />
ve makarnalar, Executive Şef Muhittin<br />
Kabasakal'ın titizlikle seçtiği malzemelerle<br />
hazırlanarak ağızda lezzet şölenine<br />
dönüşüyor.<br />
Menü yelpazesini genişletti<br />
Qarivo Pizza&Pasta, menüsünde her damak<br />
tadına uygun her biri özenle hazırlanan<br />
başlangıçlar, çorbalar, salatalar, pizzalar<br />
ve özel soslarla donatılmış keyifli bir<br />
yemek deneyimi sunarken menüsüne ilave<br />
ettiği birbirinden farklı aromalardaki içki<br />
seçeneklerini de menü yelpazesine ekledi.<br />
Mekan, içki seçenekleri arasında birbirinde<br />
renkli likörler, baharatlı kokteyller, biralar,<br />
farklı viskiler ve şarapseverlere de farklı<br />
tadım alternatifleri sunuyor. Vazgeçilmez<br />
kokteylleri arasında Negroni ve Chilli<br />
Passion Margarita ön sırada yer alıyor.<br />
Taş fırında çıtır çıtır pizza ziyafeti<br />
Başlangıçlar arasında yer alan Kızarmış<br />
Gnocchi, Mozzarella Caprese ile çorbalarda<br />
İtalyan usulü Minestrone Çorbası öne<br />
çıkarken, salata menüsünde Domatesli<br />
Semizotu Salatası, Patlıcanlı Ricotta Salatası<br />
ve Stracciatella Soslu Göbek Salata gibi<br />
seçenekler bulunuyor.<br />
Taş fırında pişen pizzalar, çıtır çıtır hamurun<br />
üzerindeki taptaze malzemelerle mükemmel<br />
bir uyum yakalıyor. Klasik Margherita<br />
ve Diavola gibi favorilerin yanı sıra şefin<br />
imzası olan Di Chef de mutlaka denenmesi<br />
gerekenler arasında yer alıyor. Özel soslarla<br />
tatlandırılmış makarnalar ise damak<br />
zevkinize uygun alternatifler sunuyor.<br />
Business Lunch Menüsü ile lezzetli<br />
bir mola<br />
Qarivo Pizza&Pasta, öğle aralarında iş<br />
stresinden uzaklaşmak isteyenlerin de artık<br />
vazgeçilmez mekanı oluyor. Business Lunch<br />
Menüsü ile çalışma günlerinin en tatlı saati<br />
olan öğle arasında sizleri lezzetli bir molaya<br />
davet ediyor. 11.30-13.30 saatleri arasında<br />
hazırlanan menüsüyle fark yaratarak<br />
lezzetten gelen motivasyon ile gününüze<br />
devam etmenize yardımcı oluyor.<br />
Ayrıca sevdiklerinizle keyifli bir akşam<br />
yemeği için de ideal bir ambiyans sunan<br />
restorana da cadde üzerinden giriş yapmak<br />
mümkün.
114<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
horeca teknolojileri makale<br />
Shine Hospitality Kurucusu<br />
AYÇA BILGIN<br />
“Gelir &Verim Yönetim programları bir nevi<br />
sanal iş gücü niteliğinde”<br />
Maliyet artışları, lokasyona bağlı arz & talep dengesizlikleri, rekabet koşulları, insan<br />
kaynağı sıkıntıları derken ‘ekmeğin aslanın ağzında olma’ hali hepimizin gözüne daha<br />
çok çarpmaya başladı. Konaklama sektörü hızla değişiyor ve bu değişimin merkezinde,<br />
bahsettiğim bu etkilerin yanında, hakkında konuşmaya son derece düşkün olduğumuz<br />
Z kuşağı başta olmak üzere yeni nesil tüketiciler, zihnini diri ve genç tutan kitlenin<br />
beklentileri de var!<br />
Günden güne daha da bilinçlenen,<br />
kıyaslamayı eskiye göre daha titiz<br />
yapan ve seçeneği çok olduğu için<br />
sadık misafir haline gelmeden önceki<br />
yolculuğu iyi okuyan yeni nesil tüketici<br />
profilinden söz ediyorum. Seyahatlerinde<br />
sadece konfor aramakla kalmayan; aynı<br />
zamanda sürdürülebilir politikalara önem<br />
veren, teknolojiyle entegre çözümler ve<br />
özgün deneyimler bekleyen bu profile<br />
‘dijital etkileşimler sağlanması’ da bir o<br />
kadar önemli. Digital etkileşimden ya da<br />
dönüşümden kastım, ‘fiziki olarak daha<br />
smart otel’ demek değil. Pazarlama<br />
safhasında da veri odaklı iç görülerden<br />
faydalanan, hedef tüketicilerin harcama<br />
alışkanlıklarını anlık takip eden, pazarını<br />
iyi okuyan ve bu doğrultuda stratejiler<br />
geliştirmek için büyük fırsatları kovalayan<br />
bir dijitalleşmeden de bahsediyorum. Yani<br />
satış ve pazarlama safhasında da teknolojinin<br />
nimetlerinden yararlanmaktan…<br />
Teknoloji ve otomasyonun gün geçtikçe<br />
otel operasyonlarını iyileştirdiği, verimliliği<br />
artırdığı ve bütçe yönetiminde avantajlar<br />
sağladığı hepimizin malumu. Özellikle<br />
gelişmiş rezervasyon motorları ve<br />
otomatik gelir yönetim sistemleri, yapay<br />
zeka (YZ) gibi teknolojiler, gelir ve verim<br />
yönetiminde son yıllarda devrim niteliğinde<br />
değişiklikler sağladı. Bu teknolojiler, talep<br />
tahminlerini, fiyatlandırma fırsatlarını ve<br />
dağıtım kanallarını optimize ederken, bilinçli<br />
tüketicilerin değişken taleplerini bir adım<br />
önde takip etmenize de yardımcı oluyor.<br />
YZ destekli sistemler, sürekli olarak veri<br />
öğreniyor ve zamanla daha etkili tahminler<br />
yaparak otellerin potansiyel hedef misafir<br />
beklentilerine daha iyi yanıt verdiği için<br />
değişen pazar koşullarına hızlı bir şekilde<br />
uyum sağlamanıza yardımcı oluyor.<br />
Tüm bu gelişmiş analitik araçlar, misafirlerin<br />
davranışlarına ve tercihlerine dair<br />
derinlemesine bilgiler sunarak otellere hedef<br />
pazarına ‘dinamik’ teklifler geliştirme imkanı<br />
tanıyor. Dinamik fiyatlandırma, otelinizin<br />
gerçek zamanlı olarak talep, mevsimsellik<br />
ve pazar koşullarına göre oda fiyatlarını<br />
ayarlamasına olanak tanıdığı gibi, bu esnek<br />
ve akıl odaklı yaklaşım tüketicinin güvenini<br />
kazanmak için de son derece kritik bir<br />
avantaj olarak karşınıza çıkıyor.<br />
Modern araçların katkıları çok büyük<br />
Gelir ve verim yönetiminde şüphesiz ki<br />
modern araçların, uygulamaların katkısı,<br />
özellikle son yıllarda da buna bağlı olarak da<br />
ciddi bir artış gösterdi Bu araçlar, otellere<br />
dinamik fiyatlandırma, gelir optimizasyonu<br />
ve pazar analizi konularında büyük avantajlar<br />
sunarken, insan kaynağı konusunda ciddi<br />
sorun yaşayan sektörümüze de bir nevi<br />
iş gücü desteği de vermiş oluyor. Kişiye<br />
sizin ne yapmasını söylemenize gerek<br />
kalmadan sistem size talep trendlerini<br />
analiz etme, rekabetçi fiyat stratejileri<br />
geliştirme, performans verilerini optimize<br />
etme ve en önemlisi raporlama konularında<br />
oldukça net ve doğru önerilerle yardımcı<br />
oluyor. Kârlılığınızı artırıyor ve misafir<br />
memnuniyetinde istikrar sağlamak için<br />
kullanabileceğiniz önemli bir yol haritası<br />
görevini görüyor. Bu yaklaşımın otelcilik<br />
sektörüne ‘doğru’ uygulandığında büyük<br />
avantajlar sunduğu kesin. Ancak dinamik<br />
fiyatlandırma stratejileri, otellerin talep,<br />
mevsimsellik ve pazar koşullarına göre<br />
oda fiyatlarını ayda bir iki kez optimize<br />
etmelerinden ibaret değil. Şehirdeki<br />
hava koşulundan tutun bölgedeki etkinlik<br />
hareketliliğine, rakibinizin tutarlı ya da<br />
tutarsız taktiklerine, kanallardaki minik fiyat<br />
eşitsizliklerin görünürlüğünüze olan negatif<br />
etkisine kadar devam eden bir sürü algoritma<br />
var, takip edilmesi gereken. Ve bunu ne yazık<br />
ki saf insan gücüyle etkin şekilde yapabilmek<br />
imkansız.<br />
O nedenle geçmişte yalnızca havacılık<br />
sektöründe olduğunu sandığımız ancak<br />
günümüzde otel yönetiminde de operasyonel<br />
verimliliği artıran bu modern ‘revenue<br />
management’ sistemleri kesinlikle<br />
desteklenmeli. Manuel veri analizinden<br />
kurtularak, otomatik raporlamalar ve<br />
tahminler sayesinde hata payı neredeyse<br />
hiç olmayan bu sistemler sayesinde gelirin<br />
artması kaçınılmaz.<br />
Hem özel hayatımızda hem de iş hayatımızda<br />
sağlıktan sonra en önemli şey zaman ve<br />
emek! Bu da ancak; insan kaynağının verimli<br />
kullanılmasına, çalışanların daha stratejik<br />
görevlere odaklanmasına olanak tanıyan<br />
ve en mühimi çok hızla akan zamana karşı<br />
yarışı kazanmamıza imkan sağlayan bu tür<br />
yeniliklere kapıyı daha da fazla aralamakla<br />
mümkün.<br />
Parlamaya devam!
116<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
Dijital İkiz teknolojisiyle<br />
yenilikçi misafir deneyimi<br />
39 Kalamış Marina <strong>Hotel</strong>, Kalamış’ın tarihî dokusunu<br />
ve sıcaklığını, teknoloji odaklı modern bir otelcilik<br />
anlayışıyla yeniden şekillendiriyor.<br />
Mahalle kültürünün, yardımlaşma ve<br />
paylaşma gibi değerlerinin yaşatıldığı<br />
bu özel semtte, “Urban Oasis”<br />
konseptiyle şehre modern bir vaha<br />
sunan 39 Kalamış Marina <strong>Hotel</strong>,<br />
MediaRubic Eğitim Teknolojileri ile<br />
yaptığı iş birliği ile dijital dönüşüm<br />
sürecinde yeni bir döneme imza<br />
atarak misafir deneyimini ve çalışan<br />
oryantasyon süreçlerini ileriye<br />
taşımaya devam ediyor. Tarama<br />
cihazlarıyla gerçekleştirilen dijital<br />
ikiz teknolojisi, otelin fiziksel<br />
yapısının birebir dijital bir kopyasını<br />
oluştururken, her alanını sanal<br />
ortamda erişilebilir hale getiriyor.<br />
Misafirler, otelin tüm alanlarını,<br />
odalardan sosyal alanlara kadar, önceden dijital olarak keşfetme<br />
fırsatına sahip oluyor. Bu teknoloji, konukların rezervasyon<br />
yapmadan önce detaylı bir inceleme yapmalarını ve ihtiyaçlarına<br />
en uygun seçeneği belirlemelerini sağlıyor. Bu yenilikçi yaklaşım,<br />
konukların kendilerini daha rahat ve güvende hissetmelerini<br />
sağlarken, konaklama deneyimlerini kişiselleştiriyor.<br />
Hyatt Regency otellerinin<br />
dijital dönüşüm sürecine katkı<br />
Protel, dünya genelinde binden fazla otelinde Oracle<br />
Opera Cloud platformuna geçen Hyatt Regency'e<br />
Oracle'ın Türkiye'deki tek çözüm ortağı olarak destek<br />
verecek.<br />
5.000'den fazla işletmeye teknoloji<br />
merkezli yönetim ve operasyon<br />
çözümleri sunarak yiyecek-içecek ve<br />
konaklama sektörlerine değer katan<br />
Protel, konaklama alanında çözüm<br />
ortağı olduğu Oracle'ın Opera Cloud<br />
platformunu kullanmaya karar veren<br />
Hyatt Regency'nin Türkiye'deki otellerinin<br />
geçiş sürecine destek verecek. Konuyla<br />
ilgili görüşlerini belirten Protel'in<br />
Satış Direktörü Fatih Tenel şunları<br />
dile getiriyor: “Oracle Opera Cloud gibi<br />
yenilikçi bulut tabanlı çözümler, dönüşüm<br />
sürecinde otellerin hem operasyonel hem de stratejik açıdan büyük<br />
kazanımlar elde etmesine imkan tanıyor. Protel olarak, Türkiye'deki<br />
otellerin dijital dönüşüm süreçlerine liderlik ederek, operasyonel<br />
verimliliği optimize ediyor, müşteri deneyimlerini daha kişisel hale<br />
getiriyor ve işletme maliyetlerini azaltıyoruz. Hyatt Regency gibi<br />
prestijli global markaların bu dönüşümü önceliklendiriyor olması,<br />
sektördeki yönelimin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.”<br />
Türkiye’nin<br />
kadim tarihini,<br />
17 dilde dünyaya<br />
tanıtıyor<br />
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Saraylar ve<br />
Çanakkale Alan Başkanlığı’na bağlı müze ve ören<br />
yerlerinde, toplam 84 noktada hizmet veren SICPA<br />
Türkiye, ziyaretçilere yönelik sesli rehberlik desteğini<br />
dijitale taşıdı.<br />
Gece Müzeciliği<br />
kapsamında<br />
Hierapolis ve Efes<br />
antik kentlerini<br />
aydınlatan,<br />
uygulamaya<br />
koyduğu “Hacivat<br />
ve Karagöz<br />
Müzede”<br />
isimli sosyal<br />
sorumluluk<br />
projesiyle şimdiye<br />
kadar 60 ayrı<br />
gösteride 5 bin<br />
çocuğa dokunup<br />
onları müzelerle<br />
tanıştıran,<br />
başlattığı<br />
Arkeoloji<br />
Öğrencileri Keşif<br />
Destek Programı<br />
ile öğrencilerin<br />
Türkiye’nin farklı yerlerindeki müze ve örenyerlerini detaylı<br />
tanımalarına olanak sağlayan SICPA Türkiye, dijitale taşıdığı<br />
sesli rehberlik hizmetiyle de Türkiye’nin kadim tarihini 17<br />
dilde dünyaya tanıtıyor. Dijital sesli rehberlik uygulaması,<br />
mobil cihazlara indirilen Türkiye’nin Müzeleri aplikasyonu<br />
üzerinden kolayca kullanılabiliyor. Şu anda Türkçe ve işaret<br />
dili ile birlikte İngilizce, Almanca, Fransızca, Çince, Arapça,<br />
Japonca, Rusça, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce, Yunanca,<br />
Ukraynaca, Farsça, Korece ve Flemenkçe’de sunulan dijital<br />
sesli rehberlik hizmeti, yerli ve yabancı müze ziyaretçilerinin,<br />
daha bilinçli bir tarih ve kültür gezisi yapmalarını, ziyaret<br />
ettikleri mekanların önemli detaylarını öğrenmelerini<br />
sağlıyor.
118<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
Ingredy.app İstanbul<br />
faaliyetlerini başlattı<br />
Gastronomi dünyasının teknoloji<br />
şirketi, Ingredy.app, gıda<br />
tedariğinde yeni bir dönem<br />
başlatmaya hazırlanıyor. Platformun<br />
kurucularından Betül Bildik, öncelikli<br />
olarak İstanbul'da canlıya alınan<br />
bu yeni nesil tedarik platformunun<br />
teknolojinin gücüyle restoranları<br />
kaliteli, lezzetli ve hızlı ürün<br />
tedarik edebilecekleri üreticilerle<br />
buluşturma misyonu üstlendiğini,<br />
böylece sektöre verimlilik ve şeffaflık<br />
getirmeyi hedeflediklerini belirtti.<br />
Ingredy aynı zamanda bünyesinde<br />
bulundurduğu yapay zeka modeli<br />
ile restoranlara farklı sipariş ve tedarik çözümleri de sunmaya<br />
hazırlanıyor. Türkiye İş Bankası iştiraki Moka Ödeme ve Elektronik<br />
Para Kuruluşu'nun yenilikçi ve güvenilir ödeme çözümleri sayesinde<br />
müşterilerine ve tedarikçilerine güçlü bir ödeme altyapısı sunuyor.<br />
Ingredy.app’in misyonlarından bir tanesi de, farklı ürünleri ve<br />
farklı tedarikçileri şeflerle buluşturmak. Bu amaçla, önde gelen<br />
gastronomi uzmanlarının, tedarikçilerin ve şeflerin yer aldığı bir<br />
YouTube kanalı da bulunuyor. Kanalda, gastronomide trendler,<br />
yenilikçi ürünler, sürdürülebilirlik gibi güncel konular ele alınıyor.<br />
Ingredy.app, sektör tecrübesine sahip deneyimli isimlerle; teknoloji<br />
konusunda genç ve dinamik bir ekibi bir araya getiriyor.<br />
Isıtma pazarının dönüşümüne<br />
liderlik ediyor<br />
Radyant ısıtma pazarında yüzde 65’lik bir pazar payına<br />
sahip olan Çukurova Isı’nın Pazarlama Müdürü Osman<br />
Ünlü, markayı liderliğe taşıyan kriterleri paylaştı.<br />
“Markamızı liderliğe taşıyan birçok<br />
unsur bulunuyor. Öncelikle,‘yenilikçi bir<br />
firma olma’ vizyonu iledeğişen tüketici<br />
beklentilerini yakından takip ederek,<br />
ürünlerimizi, bu ihtiyaçları karşılayacak<br />
biçimde dönüştürüyoruz. Gücümüzü ise<br />
AR-GE’mizden alıyoruz. Geliştirdiğimiz tüm<br />
ürünlerde, sınırlı olan enerji kaynaklarını<br />
verimli kullanmayı ve müşterilerimize<br />
yüksek konfor sunmayı amaçlıyoruz.<br />
Bununla beraber kurulduğumuz günden bu yana markamıza önemli<br />
yatırımlar yapıyoruz. Hatta ‘yenilikçi iletişim çalışmalarımızla da<br />
sektörümüze öncülük ediyoruz’, diyebiliriz. Çünkü marka değerinin<br />
yatırımcıların ürün tercihindeki etkisine inanıyoruz. Yurt genelindeki<br />
yaygın bayi ve servis organizasyonumuz da markamızın tercih<br />
edilmesinde önemli rol oynuyor. Yatırımcı ve işletmeciler, sistem<br />
seçimi yaparken bayi organizasyonu güçlü firmalarla çalışmayı tercih<br />
ediyor. Çünkü yanlış firma tercihi, yanlış projelendirme gibi sorunları<br />
beraberinde getirebiliyor. Çukurova Isı olarak, uzman ekiplerden<br />
oluşan güçlü bayi ve servis teşkilatımız sayesinde müşterilerimize;<br />
projeden kuruluma, devreye almadan bakım ve onarıma kadar tüm<br />
süreçlerde en iyi desteği sunuyoruz. Dolayısıyla, işimizi; kaliteli, hızlı<br />
ve sorunsuz bir şekilde yaparak sağladığımız müşteri memnuniyeti de<br />
bizi, liderliğe taşıyor.”<br />
iFLYTEK Akıllı Çevirmen<br />
artık Türkiye'de<br />
Datagate markalarından iFLYTEK Akıllı<br />
Çevirmen, sesli çevrimiçi çeviri özelliğiyle<br />
yaklaşık 200 ülke ve bölgeyi kapsayan diller<br />
arasında iletişim engelini ortadan kaldırıyor.<br />
Kullanıcılar, 60 dilde çevrimiçi ve 18 dilde<br />
çevrimdışı çeviri yapabiliyor.<br />
AI teknolojileri üreticisi iFLYTEK'in kullanıcıların dil<br />
engellerini aşmalarını sağlayarak, onlara hassas ve hızlı<br />
çeviri hizmeti sunan Akıllı Çevirmen ürünü Türkiye'de<br />
kullanıcılarıyla buluşuyor. iFLYTEK Akıllı Çevirmen, dil<br />
engelini zahmetsizce aşmak üzere tasarlanan ve üstün<br />
teknolojiyle desteklenen bir cihaz. İleri AI teknolojisiyle<br />
donatılmış cihaz, 60 dilde anlık, doğruluğu yüksek tercüme<br />
sunuyor. Turistler, iş insanları ve iletişim kurmak için anlık<br />
yardıma ihtiyaç duyan herkese uygun Akıllı Çevirmen,<br />
iş toplantılarından sosyal görüşmelere pek çok alanda<br />
sorunsuz, etkili iletişim kurmayı sağlıyor. Akıllı Çevirmen,<br />
WiFi veya eSIM ile iki yıl boyunca yüzden fazla ülkede hiçbir<br />
ilave ücret ödenmeden kullanılabiliyor. Akıllı Çevirmen'in<br />
çevrimdışı çeviri kapsamında İngilizce, Almanca, Fransızca,<br />
İspanyolca, İtalyanca, Portekizce, Rusça, Çince, Japonca,<br />
Korece, Vietnamca, Tayca, Arapça ve Hintçe dilleri bulunuyor.<br />
iFLYTEK'in bir diğer ürünü Akıllı Sözlük Kalemi. Akıllı Sözlük<br />
Kalemi, dil öğrenen ve öğreten kişilere özel tasarlanmış,<br />
yenilikçi bir araç olarak öne çıkıyor. Akıllı Sözlük Kalemi<br />
yalnızca tercüme etmekle kalmayıp, telaffuz desteği ve<br />
ayrıntılı açıklamalar sunarak, kullanıcıların dille ilgili daha<br />
derin bir anlayış kazanmasına yardımcı olmayı hedefliyor.