Pharma Türkiye May-June 2025
PDF'lerinizi Online dergiye dönüştürün ve gelirlerinizi artırın!
SEO uyumlu Online dergiler, güçlü geri bağlantılar ve multimedya içerikleri ile görünürlüğünüzü ve gelirlerinizi artırın.
May June 2025
Collagen: Meet the
Protein of Youth!
Kolajen: Gençlik
Proteiniyle Tanışın!
Revolutionary
eye drops set to transform
eye care in Türkiye!
Türkiye’ye yeni nesil
göz damlası geliyor!
Nutritional Supplements:
Next Generation Support for Health
Besin Takviyeleri: Sağlık İçin Yeni Nesil Destek
Publisher
H. Ferruh IŞIK
on behalf of
İSTMAG Magazin Gazetecilik
İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.
Managing Editor
(Responsible)
Mehmet SÖZTUTAN
mehmet.soztutan@img.com.tr
Editor–in–Chief
Dilara CİCA
dilara.cica@img.com.tr
Editors
Recep ARSLANTAŞ
recep.arslantas@img.com.tr
Didem IŞIK
didem.isik@img.com.tr
Graphic & Design
Tayfun AYDIN
tayfun.aydin@img.com.tr
Advertising Coordinator
Recep ARSLANTAŞ
recep.arslantas@img.com.tr
Foreign Relations Manager
Ayça SARİOĞLU
ayca.sarioglu@img.com.tr
Digital Assets Manager
Emre YENER
emre.yener@img.com.tr
Accounting Manager
Cuma KARAMAN
cuma.karaman@img.com.tr
Finance Manager
Yusuf Demirkazık
yusuf.demirkazik@img.com.tr
Subscription
İsmail ÖZÇELİK
ismail.özcelik@img.com.tr
Head Office
İHLAS MEDIA CENTER
Merkez Mahallesi 29 Ekim
Caddesi No:11 Medya Blok Kat:1
34197 Yenibosna / İstanbul / Turkey
Tel: 0212 454 22 22
Faks: 0212 454 22 93
Printing
İhlas Gazetecilik A.Ş
Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad.
İhlas Plaza NO: 11/A 41
Yenibosna / İstanbul / TURKEY
Tel: 0 212 454 30 00
Index
İçindekiler
18
Dubai Derma 2025 brought the dermatology industry
together in the Middle East
Dubai Derma 2025, Orta Doğu’da dermatoloji sektörünü bir
araya getirdi
22
Atak Cosmetics Where beauty meets science
ATAK FARMA: Güzelliğin bilimle buluştuğu nokta
32
Executive appointment at Abdi Ibrahim
Abdi İbrahim’de üst düzey görev değişikliği
38
Heart valve diseases carry a life risk!
Kalp kapak hastalıkları hayati risk taşıyor!
62
Review your lifestyle to protect kidney health
Böbrek sağlığını korumak için yaşam tarzınızı gözden geçirin
Healing begins with approach!
Dilara CICA
Health is often a luxury we live without even realizing. Breathing feels
natural, walking seems ordinary, waking up is just another part of
the day… Until one of them is lost. That’s when we understand: our
greatest wealth is our health.
As modern life races on, it becomes harder to hear the silent signals
our bodies send. Sleeplessness is seen as routine, headaches are blamed
on the weather, fatigue is labeled as “just busy.” But the body never
stays silent. It whispers first… then it shouts.
Being healthy is not simply the absence of illness. Health is balance,
awareness, and preventive choices. That’s why health is not just the
doctor’s responsibility — it belongs to the individual as well. From
nutrition to sleep, from stress to movement, every choice we make
writes a line in the future story of our body.
If today we breathe a little easier, if our heart beats just right, then it’s
worth pausing to give thanks — to ourselves, to our health, and to
everyone who helps protect it.
Healing begins with approach. May you always be among those who
care for themselves with kindness.
İyileşmek, yaklaşımla başlar!
from
the
editor
Sağlık, çoğu zaman fark etmeden yaşadığımız bir lükstür. Nefes almak
olağandır, yürümek sıradandır, uyanmak gündeliktir… Ta ki biri
eksilene kadar. O an anlarız işte, aslında sahip olduğumuz en büyük
servet, sağlıktır…
Modern hayat, hızla akarken bedenimizin bize sessizce gönderdiği
sinyalleri duymak giderek zorlaşıyor. Uykusuzluk bir alışkanlık, baş
ağrısı hava değişimi, yorgunluk “yoğunluk” sayılıyor. Oysa beden
susmaz. Önce fısıldar, sonra haykırır.
Sağlıklı olmak, yalnızca hasta olmamak değildir. Sağlık; dengedir,
bilinçtir, önleyici davranışlardır. Bu yüzden sağlık, sadece doktorun
değil, bireyin de sorumluluğudur. Gıdadan uykuya, stresten harekete
kadar her seçim, bedenimizin geleceğine yazılmış birer cümledir.
Bugün bir nefes daha kolay geliyorsa, kalbimiz biraz daha ritminde
atıyorsa, bir an durup teşekkür etmek gerekir. Kendimize, sağlığımıza,
ona değer katan herkese.
İyileşmek, yaklaşımla başlar; hayatta her zaman kendinize özen
gösterenlerden olmanız dileğiyle...
4 Pharma
Collagen:
Meet the Protein
of Youth!
Kolajen:
Gençlik Proteiniyle
Tanışın!
6 Pharma
The secret to defying the effects of time might lie in the
fundamental building block of our body...
What is collagen, and why is it important?
Collagen, the most abundant protein in the human body,
is considered the main structural component of connective
tissues. Found in the skin, muscles, bones, tendons, and joints,
collagen functions like a structural scaffold, preserving the
body’s integrity. However, starting in the late 20s, collagen
production begins to decline. This reduction leads to visible
signs of aging, such as fine lines, sagging skin, and joint issues.
Collagen is not only vital for aesthetic reasons but also plays
a crucial role in overall health. Known for its positive impact
on the immune system, musculoskeletal system, and gut health,
collagen has become a significant topic of scientific research
in recent years. Can this decline be balanced through collagen
supplements and collagen-friendly nutrition?
Anti-aging benefits: preserve your youth with collagen
Collagen supports skin elasticity and hydration. As we age,
the decline in collagen levels results in dryness, fine lines,
and sagging skin. Collagen supplements have the potential
to slow this process. Scientific studies reveal that the regular
consumption of hydrolyzed collagen peptides improves skin
quality, enhances its glow, and reduces the depth of wrinkles.
To maximize the effects of collagen supplements, it’s
recommended to pair them with supportive components like
Vitamin C. Vitamin C stimulates collagen synthesis in the body
Zamanın etkilerine direnmenin sırrı, vücudumuzun temel
yapıtaşında gizli olabilir…
Kolajen nedir ve neden önemlidir?
Vücudumuzun en çok bulunan proteini olan kolajen, bağ
dokularının temel yapıtaşı olarak kabul edilir. Cilt, kas, kemik,
tendon ve eklemlerde bulunan kolajen, vücudun yapısal
bütünlüğünü koruyan bir yapı iskelesi gibi çalışır. Ancak
20’li yaşların sonlarından itibaren vücuttaki kolajen üretimi
azalmaya başlar. Bu durum, ciltte ince çizgiler, sarkmalar ve
eklem problemleri gibi yaşlanma belirtilerini beraberinde
getirir.
Kolajen sadece estetik açıdan değil, aynı zamanda genel sağlık
için de hayati öneme sahiptir. Bağışıklık sistemi, kas-iskelet
sistemi ve bağırsak sağlığı üzerindeki olumlu etkileriyle
öne çıkan kolajen, bilim dünyasında son yıllarda önemli bir
araştırma konusu haline gelmiştir. Peki, kolajen takviyeleri ve
kolajen dostu beslenme ile bu azalmayı dengelemek mümkün
mü?
Yaşlanma karşıtı etkileri: gençliğinizi kolajenle koruyun
Kolajen, cildin elastikiyetini ve nem seviyesini destekler. Yaş
ilerledikçe azalan kolajen miktarı, ciltte kuruluk, ince çizgiler
ve sarkmalara neden olur. Kolajen takviyeleri ise bu süreci
yavaşlatma potansiyeline sahiptir. Bilimsel araştırmalar,
hidrolize kolajen peptidlerinin düzenli tüketiminin cilt
kalitesini iyileştirdiğini, ışıltısını arttırdığını ve çizgilerin
derinliğini azaltabileceğini göstermiştir.
and helps maintain existing collagen. Additionally, protecting
yourself from UV rays and avoiding habits like smoking that
accelerate collagen breakdown are also essential.
Supporting collagen through nutrition
Reviewing your dietary habits might be necessary to support
collagen synthesis. Collagen-rich foods and nutritional
supplements provide significant benefits not only for the skin
but also for joint and bone health. Here are some suggestions for
collagen-friendly nutrition:
Bone Broth: Rich in natural collagen, bone broth is an easily
digestible collagen source.
Vitamin C-Rich Fruits and Vegetables: Foods like oranges,
kiwis, and bell peppers are essential for collagen synthesis.
Protein Sources: Chicken, fish, and eggs provide the amino
acids used in collagen synthesis.
Antioxidants: Green tea and dark-colored fruits contain
antioxidants that prevent collagen breakdown.
Collagen Supplements: Hydrolyzed collagen supplements
available on the market are an ideal option to complement your
daily diet.
Is collagen just for the skin?
Contrary to popular belief, collagen’s benefits are not limited to
the skin. It is known to reduce joint pain, preserve muscle mass,
Kolajen takviyelerinin etkisini maksimuma çıkarmak için C
vitamini gibi destekleyici bileşenlerle birlikte kullanılması
önerilir. C vitamini, vücutta kolajen sentezini tetikler ve mevcut
kolajenin korunmasına yardımcı olur. Bunun yanında, UV
ışınlarından korunma ve sigara gibi kolajen yıkımını hızlandıran
alışkanlıklardan uzak durmak da önemlidir.
Beslenme yoluyla kolajen desteklemek
Kolajen sentezini desteklemek için beslenme alışkanlıklarınızı
da gözden geçirmeniz gerekebilir. Kolajen açısından zengin
gıdalar ve besin destekleri, sadece cilt değil, eklem ve kemik
sağlığı için de büyük fayda sağlar. İşte kolajen dostu beslenme
için öneriler:
Kemik Suyu: Doğal kolajen içeriğiyle öne çıkan kemik suyu,
sindirimi kolay bir kolajen kaynağıdır.
C Vitamini Zengini Meyve ve Sebzeler: Portakal, kivi, dolmalık
biber gibi gıdalar kolajen sentezi için gereklidir.
Protein Kaynakları: Tavuk, balık ve yumurta gibi gıdalar, kolajen
sentezinde kullanılan amino asitleri sağlar.
Antioksidanlar: Yeşil çay ve koyu renkli meyveler, kolajen
yıkımını engelleyen antioksidanlar içerir.
Kolajen Takviyeleri: Piyasada bulunan hidrolize kolajen
takviyeleri, günlük diyetinizi tamamlamak için ideal bir seçenek
olabilir.
Pharma
7
support bone density, and strengthen the gut barrier. Collagen
supplements, which are increasingly popular among athletes
and older adults, are ideal for those looking to enhance mobility
and maintain a high quality of life.
Collagen has become the focal point of both beauty and health
pursuits in today’s fast-paced world. However, the key lies in
adopting a balanced approach. By following a collagen-friendly
diet, using supplements wisely, and maintaining healthy lifestyle
habits, you can preserve your collagen levels and take healthier
steps into the future.
Kolajen sadece cilt için mi?
Sanıldığın aksine kolajenin faydaları yalnızca ciltle sınırlı
değildir. Eklem ağrılarını azaltmak, kas kitlesini korumak,
kemik yoğunluğunu desteklemek ve bağırsak bariyerini
güçlendirmek gibi birçok alanda olumlu etkileri olduğu
bilinmektedir. Sporcular ve yaşlı bireyler arasında giderek
popülerleşen kolajen takviyeleri, hareket kabiliyetini arttırmak
ve günlük yaşam kalitesini yüksek tutmak isteyenler için ideal
bir destektir.
Kolajen, modern yaşamın yoğun temposunda hem güzellik
hem de sağlık arayışının odak noktası haline gelmiştir. Ancak
burada anahtar, dengeli bir yaklaşım benimsemektir. Kolajen
dostu bir beslenme planı, bilinçli takviye kullanımı ve yaşam
tarzı alışkanlıklarıyla kolajen seviyelerinizi koruyabilir ve
geleceğinize daha sağlıklı adımlar atabilirsiniz.
8 Pharma
Approved
International
Event
INTERNATIONAL EXHIBITIONS LTD.
7 th International Exhibition for Cosmetics, Beauty, Hair
Cleaning, Private Label, Packaging and Ingredients
Member
+90 533 4843030
www.beauty-istanbul.com
7-9 MAY 2026
TUYAP Fair Center
Istanbul - Türkiye
1300 Exhibitors
from 60 Countries
THIS FAIR IS ORGANIZED UNDER SUPERVISION OF TOBB (THE UNION OF CHAMBERS AND COMMODITY EXCHANGES OF TURKEY) IN ACCORDANCE WITH THE LAW NO. 5174
We proudly celebrate
National Pharmacy Week and honor our
dedicated pharmacists on May 14
Eczacılarımızın 14 Mayıs Eczacılık Haftası’nı
tebrik ederiz
RECEP ARSLANTAŞ
COORDINATOR
recep.arslantas@img.com.tr
Hair
Care
Solutions
May 14, 1839 marks a turning point in the history of
pharmacy in Türkiye — the date when formal pharmaceutical
education began under the auspices of the Imperial School
of Medicine (Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane).
Recognizing its historical significance, the week of May 14
has been celebrated annually as Pharmacy Week,
commemorating one of the most indispensable professions
in the healthcare system.
From pharmaceutical production to the safe delivery of
medicines to patients, pharmacists carry out this honorable
profession with great dedication, precision, and a strong
sense of responsibility. Pharmacies stand as the most
accessible healthcare units for patients and their families,
offering both proximity and trust.
Pharmacists hold a crucial place among healthcare
professionals — not only in the preparation, storage, and
dispensing of medicines, but also as the most competent
authorities on the use of various health-related products
that may be considered medicinal. Their role in helping
patients manage illness and follow treatment regimens is
undeniably vital.
As the editorial team of Pharma Türkiye, we sincerely
congratulate our pharmacists on the occasion of National
Pharmacy Week and extend our warmest wishes for
continued health and well-being until we meet again in our
next issue.
14 Mayıs 1839, Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane
bünyesinde eczacılık mesleğine yönelik ilk eğitimin
başladığı tarih olarak, eczacılık mesleği açısından
oldukça büyük bir öneme sahiptir. Sağlık sisteminin en
vazgeçilmez unsurlarından biri olan eczacılık mesleği,
bu nedenle her yıl 14 Mayıs haftasında “Eczacılık
Haftası” olarak kutlanmaktadır. İlaç üretiminden
hastaya ulaştırılmasına kadar geçen süreçte yüksek
görev bilinci ve büyük bir hassasiyetle görev yapan
eczacılarımız, bu onurlu mesleği özveriyle icra
etmektedirler. Eczanelerimiz, hasta ve hasta yakınlarının
eczacılarımıza ulaşabildikleri en yakın sağlık birimleri
olma özelliği taşımaktadır.
Sağlık çalışanları arasında önemli bir yere sahip olan
eczacılarımız, yalnızca ilaçların hazırlanması,
saklanması ve reçetelendirilmesi konularında değil; aynı
zamanda ilaç olarak değerlendirilebilecek diğer
ürünlerin kullanımı konusunda da en yetkin kişilerdir.
İnsanların hastalıklarla mücadelesinde, tedavi sürecinde
eczacılarımızın üstlendiği rolün hayati önemde
olduğunu özellikle vurgulamak gerekir.
Pharma Türkiye ekibi olarak, 14 Mayıs Eczacılık
Haftası’nı en içten dileklerimizle kutluyor; bir sonraki
sayımızda görüşünceye dek sağlık ve esenlik diliyoruz.
10 Pharma
Nutritional Supplements:
Next Generation Support for Health
Besin Takviyeleri: Sağlık İçin Yeni Nesil Destek
12 Pharma
In the busy pace of modern life, malnutrition invites health
problems. So, can nutritional supplements close this gap?
Experts draw attention to the importance of correct use.
The fast-paced lifestyle brought by the modern age causes
individuals to move away from regular and balanced eating
habits. Especially busy work schedules, increased consumption
of ready-to-eat foods and environmental factors can leave the
body lacking the essential vitamins and minerals it needs. This
is where nutritional supplements come into play. However, the
debate on whether these products are beneficial or unnecessary
has been on the agenda for a long time. Scientists and health
experts argue that nutritional supplements can be very beneficial
when used by the right people in the right way.
What is a Dietary Supplement?
Nutritional supplements are substances such as vitamins,
minerals, proteins, amino acids, omega-3 fatty acids and herbal
extracts taken in addition to your daily diet. These products,
which are usually offered in pill, powder or liquid form, aim to
complete the missing nutrients.
The reasons for using nutritional supplements may vary from
person to person. Some individuals turn to these products to
support the immune system, others to increase energy levels or
to help control weight. For example, individuals with vitamin D
deficiency may use supplements if they are not getting enough
sunlight.
Who should use nutritional supplements?
Modern yaşamın yoğun temposunda yetersiz beslenme,
sağlık sorunlarına davetiye çıkarıyor. Peki, besin takviyeleri
bu açığı kapatabilir mi? Uzmanlar, doğru kullanımın
önemine dikkat çekiyor.
Modern çağın getirdiği hızlı yaşam tarzı, bireylerin düzenli
ve dengeli beslenme alışkanlıklarından uzaklaşmasına neden
oluyor. Özellikle yoğun iş temposu, hazır gıdaların artan
tüketimi ve çevresel faktörler, vücudun ihtiyaç duyduğu temel
vitamin ve mineralleri eksik bırakabiliyor. İşte tam bu noktada
besin takviyeleri devreye giriyor. Ancak bu ürünlerin faydalı
mı yoksa gereksiz mi olduğu tartışmaları uzun zamandır
gündemde. Bilim insanları ve sağlık uzmanları, besin
takviyelerinin doğru kişilerce, doğru şekilde kullanıldığında
oldukça faydalı olabileceğini savunuyor.
Besin Takviyesi Nedir?
Besin takviyeleri, günlük diyetinize ek olarak alınan vitamin,
mineral, protein, amino asit, omega-3 yağ asitleri ve bitkisel
özütler gibi maddelerden oluşur. Genellikle hap, toz veya
sıvı formda sunulan bu ürünler, eksik kalan besin öğelerini
tamamlamayı hedefler.
Besin takviyelerinin kullanım nedenleri kişiden kişiye
değişiklik gösterebilir. Bazı bireyler bağışıklık sistemini
desteklemek, bazıları ise enerji seviyelerini artırmak veya kilo
kontrolüne yardımcı olmak için bu ürünlere yönelir. Örneğin,
D vitamini eksikliği yaşayan bireyler, güneş ışığından yeterince
faydalanamıyorsa takviye yoluyla bu eksikliği giderebilir.
The need for nutritional supplements is not the same for
everyone. Experts emphasize that it is important to first learn
about the body’s deficiencies by having a regular blood test.
Here are some risk groups:
Pregnant women: Appropriate supplements are vital for
pregnant women, as deficiencies of substances such as folic acid
and iron can cause birth defects.
Older Individuals: Malabsorption and changes in nutrient
needs with age can make supplements, especially vitamin B12
and calcium, essential.
Vegetarians and Vegans: Individuals who avoid animal foods
may have deficiencies such as vitamin B12, iron and omega-3.
Intense Exercisers: Athletes may need protein, creatine and
electrolyte supplements to support muscle repair and energy
levels.
People with Chronic Diseases: For example, conditions that
cause malabsorption, such as celiac disease, may require vitamin
and mineral supplements.
Advantages of nutritional supplements
Fills Deficiencies: Nutritional supplements complement the
components that are missing in individuals’ diets.
Supports Immunity: Vitamin C, zinc and probiotics, which
strengthen immunity, provide protection against diseases such
as flu and colds.
Increased Energy and Performance: Ingredients such as vitamin
B complex, iron and coenzyme Q10 can boost energy levels.
Supports Skin Health: Supplements such as collagen and
Kimler besin takviyesi kullanmalı?
Besin takviyesi ihtiyacı herkes için aynı değildir. Uzmanlar,
öncelikle düzenli bir kan testi yaptırarak vücudun eksikliklerini
öğrenmenin önemli olduğunu vurguluyor. İşte bazı risk
grupları:
Hamile Kadınlar: Folik asit ve demir gibi maddelerin eksikliği
doğum kusurlarına neden olabileceğinden, hamileler için
uygun takviyeler hayati öneme sahiptir.
Yaşlı Bireyler: Yaşla birlikte emilim bozuklukları ve besin
ihtiyaçlarının değişmesi, özellikle B12 vitamini ve kalsiyum
takviyelerini gerekli hale getirebilir.
Vejetaryen ve Veganlar: Hayvansal gıdalardan uzak duran
bireylerde B12 vitamini, demir ve omega-3 gibi eksiklikler
görülebilir.
Yoğun Spor Yapanlar: Sporcular, kas onarımı ve enerji
seviyelerini desteklemek için protein, kreatin ve elektrolit
takviyelerine ihtiyaç duyabilir.
Kronik Hastalığı Olanlar: Örneğin, çölyak hastalığı gibi emilim
bozukluklarına neden olan durumlar, vitamin ve mineral
takviyesini gerektirebilir.
Besin takviyelerinin avantajları
Eksiklikleri Giderir: Besin takviyeleri, bireylerin diyetlerinde
eksik olan bileşenleri tamamlar.
Bağışıklığı Destekler: Özellikle bağışıklığı güçlendiren C
vitamini, çinko ve probiyotikler, grip ve soğuk algınlığı gibi
hastalıklara karşı koruma sağlar.
Enerji ve Performans Artışı: B vitamini kompleksi, demir ve
Pharma
13
14 Pharma
vitamin E can improve skin elasticity and reduce signs of aging.
Quick and Easy Consumption: It offers a practical alternative to
get the necessary nutrients at a busy pace of life.
Things to watch out for
When used uncontrolled, nutritional supplements can cause
serious health problems. Experts recommend paying attention
to the following points:
Warning Against Overdose Risk: For example, excessive
consumption of vitamin A can cause liver damage.
Label Reading Habits: The content of the products and the rates
of meeting daily needs should be carefully examined.
Doctor’s Approval: Individuals, especially those with chronic
conditions, should always consult their doctor before using any
supplements.
Correct Storage Conditions: It is important to store nutritional
supplements in a cool, dry place to preserve their effectiveness.
Nutritional supplements and misconceptions
“Natural” is not always safe: Even herbal supplements can have
side effects.
Unnecessary for Healthy Individuals: If a person is eating a
balanced diet, there may be no need to use supplements.
Expectation of Fast Results: The effects of nutritional
supplements are seen over time; it is misleading to expect
immediate improvement.
Popular nutritional supplements
Here are some of the nutritional supplements that stand out
today:
Omega-3 Fatty Acids: Supports heart and brain health.
Vitamin D: Important for bone health.
koenzim Q10 gibi bileşenler, enerji seviyelerini artırabilir.
Cilt Sağlığını Destekler: Kolajen ve E vitamini gibi takviyeler,
cildin elastikiyetini artırarak yaşlanma belirtilerini azaltabilir.
Hızlı ve Kolay Tüketim: Yoğun yaşam temposunda gerekli besin
öğelerini almak için pratik bir alternatif sunar.
Dikkat edilmesi gerekenler
Besin takviyeleri kontrolsüz kullanıldığında ciddi sağlık
sorunlarına yol açabilir. Uzmanlar, şu noktalara dikkat
edilmesini öneriyor:
Doz Aşımı Riskine Karşı Uyarı: Örneğin, aşırı A vitamini
tüketimi karaciğer hasarına neden olabilir.
Etiket Okuma Alışkanlığı: Ürünlerin içeriği ve günlük ihtiyacı
karşılama oranları dikkatlice incelenmelidir.
Doktor Onayı: Özellikle kronik rahatsızlıkları olan bireyler,
herhangi bir takviye kullanmadan önce mutlaka doktorlarına
danışmalıdır.
Doğru Saklama Koşulları: Besin takviyelerinin etkisini
koruması için serin ve kuru bir yerde saklanması önemlidir.
Besin takviyeleri ve yanlış bilinenler
“Doğal” Her Zaman Güvenli Değildir: Bitkisel içerikli takviyeler
bile yan etki gösterebilir.
Sağlıklı Bireyler İçin Gereksizdir: Eğer kişi dengeli bir şekilde
besleniyorsa, takviye kullanmaya gerek olmayabilir.
Hızlı Sonuç Beklentisi: Besin takviyelerinin etkileri zamanla
görülür; ani iyileşme beklemek yanıltıcıdır.
Popüler besin takviyeleri
Günümüzde öne çıkan bazı besin takviyeleri şunlardır:
Omega-3 Yağ Asitleri: Kalp ve beyin sağlığını destekler.
D Vitamini: Kemik sağlığı için önemlidir.
Probiotics: They have positive effects on the digestive system.
Creatine: Helps to increase muscle mass.
Multivitamins: Contains essential vitamins and minerals for
general health.
Conscious use is important
While nutritional supplements are not a substitute for a
balanced diet, they have an important role to play in addressing
deficiencies and supporting overall health. However, it is
important to remember that these products are not medicines.
Choosing the right supplements with expert advice instead of
unconscious use can positively affect your health. The primary
goal for a healthy life should always be a natural and balanced
diet.
Probiyotikler: Sindirim sistemi üzerinde olumlu etkileri vardır.
Kreatin: Kas kütlesini artırmaya yardımcı olur.
Multivitaminler: Genel sağlık için temel vitamin ve mineralleri
içerir.
Bilinçli kullanım önemli
Besin takviyeleri, dengeli bir diyetin yerini almasa da, eksiklikleri
gidermek ve genel sağlığı desteklemek adına önemli bir role
sahiptir. Ancak bu ürünlerin bir ilaç olmadığını unutmamak
gerekir. Bilinçsiz kullanım yerine, uzman tavsiyesi ile doğru
takviyeleri seçmek, sağlığınızı olumlu yönde etkileyebilir.
Sağlıklı bir yaşam için öncelikli hedef her zaman doğal ve
dengeli beslenme olmalıdır.
This article is for informational purposes. Always consult your
doctor before using nutritional supplements.
Bu yazı bilgilendirme amaçlıdır. Besin takviyelerini kullanmadan
önce mutlaka doktorunuza danışınız.
Pharma
15
The power of Speech and Language Therapists in
neurodegenerative diseases
Nörodejeneratif hastalıklarda Dil ve Konuşma Terapistlerinin gücü
Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Anuş Tahmincioğlu,
dil ve konuşma terapistlerinin bu süreçte kritik bir rol
oynayarak, hastaların bağımsızlıklarını korumalarına
yardımcı olduklarını belirtiyor. Terapistler, erken müdahale
ile bireylerin yaşamlarını daha kaliteli hale getirmek için
çalışıyor.
Speech and Language Therapy Specialist
Anuş Tahmincioğlu
Speech and Language Therapy Specialist Anuş Tahmincioğlu
emphasizes the critical role that speech and language therapists
play in helping patients maintain their independence
throughout the progression of neurodegenerative diseases.
By providing early intervention, therapists work to enhance
patients’ quality of life.
Neurodegenerative diseases not only impair physical abilities but
also negatively impact speech, communication, and swallowing
functions. Conditions such as Parkinson’s, Alzheimer’s, ALS,
and Huntington’s disease can profoundly affect a patient’s
quality of life.
Speech and language therapists develop personalized therapies
for individuals affected by neurodegenerative disorders,
helping to preserve both communication skills and swallowing
functions, thus preventing social isolation. Anuş Tahmincioğlu
highlights that alternative communication methods and voice
therapy allow patients to maintain their independence for longer.
Additionally, for individuals at risk of dysphagia, therapists
provide safe eating strategies to support their nutrition. Early
intervention offers a significant advantage, enabling patients
to retain their communication and swallowing abilities for an
extended period.
DOI Number: https://doi.org/10.32739/uha.id.59435
Nörodejeneratif hastalıklar, yalnızca fiziksel yetileri değil,
aynı zamanda dil, iletişim ve yutma becerilerini de olumsuz
etkileyebiliyor. Parkinson, Alzheimer, ALS ve Huntington gibi
hastalıklar, hastaların yaşam kalitesini derinden etkileyebilir.
Dil ve konuşma terapistlerinin, nörodejeneratif hastalıkların
etkisi altındaki bireylere yönelik geliştirdiği kişiselleştirilmiş
terapiler hem iletişim becerilerini hem de yutma yetilerini
destekleyerek hastaların sosyal hayattan kopmalarını engelliyor.
Anuş Tahmincioğlu, alternatif iletişim yöntemleri ve ses
terapisiyle hastaların daha uzun süre bağımsız kalmalarını
sağladıklarını, ayrıca disfaji riski taşıyan bireyler için güvenli
beslenme stratejileri sunduklarını ifade etti. Erken müdahale,
bu süreçte büyük bir avantaj sağlıyor, böylece hastalar iletişim
ve yutma becerilerini daha uzun süre koruyabiliyor.
Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.59435
16 Pharma
Dubai Derma 2025 brought the dermatology industry
together in the Middle East
Dubai Derma 2025,
Orta Doğu’da dermatoloji sektörünü bir araya getirdi
18 Pharma
Held from April 14 to 16, 2025, at the Dubai World Trade
Centre, Dubai Derma 2025 made a significant mark on
the sector as one of the world’s leading gatherings in the
field of dermatology. In its 24th edition, the event united
dermatology professionals, industry leaders, and pioneers
in skincare and laser technologies under one roof for three
dynamic days.
Science, innovation, and business connections on a single
platform
Organized by INDEX Conferences & Exhibitions in
collaboration with the Pan Arab League of Dermatology, the
Arab Academy of Dermatology and Aesthetics (AADA), and the
GCC League of Dermatologists, the event offered participants a
unique experience with its scientific sessions, advanced training
courses, live demonstrations, and a comprehensive exhibition
area.
This year’s edition hosted more than 25,000 visitors, featured
over 1,500 international brands, and welcomed 301 speakers
from more than 112 countries. The latest technologies and
scientific advancements in dermatology, medical aesthetics,
and laser treatments were addressed from both academic and
commercial perspectives.
14-16 Nisan 2025 tarihleri arasında Dubai World Trade
Centre’da gerçekleşen Dubai Derma 2025, dermatoloji
alanındaki en büyük küresel buluşmalardan biri olarak
sektöre damga vurdu. 24. edisyonuyla düzenlenen etkinlik,
üç gün boyunca dermatoloji uzmanlarını, sektör liderlerini
ve cilt bakımı ile lazer teknolojileri alanındaki yenilikçileri
aynı çatı altında topladı.
Bilim, inovasyon ve iş bağlantıları tek platformda
Pan Arap Dermatoloji Ligi, Arap Dermatoloji ve Estetik
Akademisi (AADA) ve GCC Dermatologlar Birliği’nin iş
birliğiyle INDEX Conferences & Exhibitions tarafından
organize edilen etkinlik; bilimsel oturumlar, ileri düzey eğitim
kursları, canlı uygulamalar ve kapsamlı bir fuar alanı ile
katılımcılarına benzersiz bir deneyim sundu.
Bu yılki Dubai Derma, 25.000’den fazla ziyaretçiyi, 1.500’ün
üzerinde uluslararası markayı ve 112’den fazla ülkeden gelen
301 konuşmacıyı ağırladı. Dermatoloji, medikal estetik ve lazer
tedavilerine dair en son teknolojiler ve bilimsel gelişmeler hem
akademik hem ticari boyutlarıyla ele alındı.
A hub for education, technology, and business
The conference sessions delved into the most current topics in
dermatological sciences, while advanced courses and handson
workshops provided participants with valuable clinical
knowledge and practical skills. The exhibition area, which
offered business development opportunities for industry
professionals, served as a strategic platform for forming key
connections across the Middle East, Africa, and the Indian
subcontinent.
The pulse of the industry beat here
Dubai Derma 2025 was not only a scientific platform but also
a major hub for global trade and professional networking.
Hundreds of product launches, brand promotions, and
strategic partnerships took place throughout the event. The
exhibition shed light on the global transformation underway in
dermatology and aesthetic medicine.
High expectations for the next edition
Garnering great interest from participants, Dubai Derma 2025
once again proved to be one of the most prestigious events in
the field with its scientific depth and commercial potential.
Excitement is already building as the countdown begins for the
next edition.
Eğitim, teknoloji ve iş dünyası bir aradaydı
Etkinlik boyunca düzenlenen konferans oturumlarında
dermatolojik bilimlerdeki en güncel konular tartışıldı. İleri
düzey kurslar ve atölye çalışmaları hem klinik bilgi hem de
uygulama becerileri açısından katılımcılara büyük katkı sağladı.
Aynı zamanda, sektör profesyonelleri için iş geliştirme fırsatları
sunan fuar alanı, Orta Doğu, Afrika ve Hint alt kıtası pazarları
için stratejik bağlantılara zemin hazırladı.
Sektörün nabzı burada attı
Dubai Derma 2025, yalnızca bilimsel bir platform değil; aynı
zamanda küresel ticaret ve iş ağları açısından da önemli bir
merkez hâline geldi. Yüzlerce yeni ürün lansmanı, marka
tanıtımı ve stratejik iş birliği bu platformda hayata geçirildi.
Etkinlik, dermatoloji ve estetik tıpta küresel ölçekteki dönüşüme
ışık tuttu.
Bir sonraki buluşma için beklentiler yükseldi
Katılımcılar tarafından büyük ilgi gören Dubai Derma 2025,
bilimsel derinliği ve iş potansiyeliyle bir kez daha sektörün en
prestijli etkinliklerinden biri olduğunu kanıtladı. Şimdiden, bir
sonraki edisyon için heyecanla geri sayım başladı.
Pharma
19
FEMININE CARE
SKIN CARE
Eye
Under Eye
Whitening
Cream
Eye
Roller
for catalogue
ACNE
treatment
haır loss TreATMENT
ALİYE OKÇU KOZMETİK SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
+90 850 644 73 10 +90 542 644 73 10
info@okcucosmetics.com
www.okcucosmetics.com / www.purgene.com
Atak Cosmetics
Where beauty meets science
ATAK FARMA: Güzelliğin bilimle buluştuğu nokta
With its experience in the beauty and personal care industry
since 2008, Atak Cosmetics continues to lead the sector
through an R&D-driven approach, an innovative product
portfolio, and a global vision. As a company under the Çetin
Group, Atak Cosmetics also shapes global beauty trends
thanks to its export network spanning six continents.
Sustainable production and scientific R&D
Operating from a GMP-certified facility covering 10,000 m²
and reaching a monthly production capacity of 9.5 million
units, Atak Cosmetics places sustainability at the core of its
manufacturing processes. Its R&D department develops ecofriendly,
effective, and trend-focused products in compliance
with industry regulations. Every new product released is proven
through scientific testing and designed to be both consumerand
environmentally friendly.
2008 yılından bu yana güzellik ve kişisel bakım sektöründe
kazandığı deneyimle sektöre yön veren ATAK FARMA, Ar-Ge
odaklı yaklaşımı, yenilikçi ürün yelpazesi ve küresel vizyonu
ile liderliğini pekiştiriyor. Ayrıca, Çetin Group bünyesinde
yer alan firma, 6 kıtaya yayılan ihracat ağı sayesinde dünya
çapında güzellik trendlerini şekillendiriyor.
Sürdürülebilir üretim ve bilimsel Ar-Ge
ATAK FARMA, 10.000 m² kapalı alana sahip GMP sertifikalı
fabrikasında, ayda 9.5 milyon adet ürün üretim kapasitesine
ulaşarak, üretim süreçlerinde sürdürülebilirliği merkezine
alıyor. Ar-Ge departmanı, sektördeki regülasyonlara uygun,
çevre dostu, etkili ve trend odaklı ürünler geliştiriyor. Firmadan
çıkan her yeni ürün, bilimsel testlerden başarıyla geçerek hem
tüketici hem de doğa dostu olma özelliği taşıyor.
22 Pharma
A new face of sun care: SUNOF+ multifunctional sun care
series
Defining its mission as “seeing beauty not just as appearance but
as confidence and well-being,” Atak Cosmetics stands out with
R&D-centered innovations and products that are kind to both
the skin and the planet. Viewing beauty as both a physical and
inner state of wellness, the brand offers each product not only as
an aesthetic solution but also as part of a healthy lifestyle.
A new face of sun care: SUNOF+ multifunctional sun care
series
Protecting skin from harmful UV rays—whether during hot
summer days or amid the hustle of urban life—is no longer
just a need, but a conscious lifestyle choice. This is where the
SUNOF+ series comes in. Catering to various skin needs and
usage preferences, SUNOF+ transforms sun protection into a
versatile and enjoyable experience.
SUNOF+ Sun Screen Spray provides SPF 50 high protection
for both face and body through its eco-friendly aerosol system
powered by nitrogen gas. Water- and sweat-resistant, its
lightweight, non-greasy texture makes it a summer essential.
For those seeking a radiant glow and bronzed finish, Shimmer
Bronzing Spray delivers instant luminosity. Meanwhile, Tinted
Sunscreen Cream evens out skin tone while providing SPF 30 or
50 protection, with a formula enriched with BiEau® Actif Green
Algae, Vitamin B3, and Vitamin E for a naturally glowing finish.
For fans of traditional sunscreens, Sunscreen Cream offers SPF
50 protection, helping to prevent UV-induced sunburns and
photoaging. Its bioferment complex reinforces the skin’s barrier
against external aggressors.
The after-sun care series completes the sun protection ritual
with soothing products. Hyaluron Spray, with its fragrance-free
and vegan formula, replenishes skin moisture, while Aloe Vera
Spray, enriched with aloe vera, soothes and repairs sun-exposed
skin for added comfort.
Kozmetiğe bilimle yön veren bir felsefe
Misyonunu, “Güzelliği sadece dış görünüş değil, özgüven ve iyi
oluş hali olarak görmek” şeklinde tanımlayan ATAK FARMA,
Ar-Ge merkezli inovasyonlarla hem cilt hem de doğa dostu
ürünlerle öne çıkıyor. Firma, güzelliği hem fiziksel hem de içsel
bir iyilik hali olarak ele alıyor, böylece her bir ürünü sadece estetik
değil, sağlıklı bir yaşam biçimi olarak sunuyor.
Güneşten korunmanın yeni yüzü: SUNOF+ Çok Amaçlı
Güneş Bakım Serisi
Sıcak yaz günlerinde ya da yoğun şehir yaşamında güneşin
zararlı ışınlarından korunmak artık sadece bir ihtiyaç değil, aynı
zamanda bilinçli bir yaşam tarzının parçası haline gelmiştir.
İşte bu noktada SUNOF+ serisi devreye giriyor. Farklı cilt
ihtiyaçlarına ve kullanım alışkanlıklarına hitap eden çeşitliliğiyle
SUNOF+, güneş korumasını çok yönlü ve keyifli bir deneyime
dönüştürüyor.
SUNOF+ Sun Screen Spray, nitrojen gazı ile çalışan çevre
dostu aerosol sistemiyle hem yüz hem de vücut için SPF 50
yüksek koruma sağlıyor. Suya ve tere dayanıklı yapısı, yağlı his
bırakmayan dokusu ile yaz çantalarının vazgeçilmezi oluyor.
Ayrıca, sağlıklı parlaklık ve bronzluk isteyenler için geliştirilen
Shimmer Bronzing Spray, anında ışıltı sunuyor. Tinted Sunscreen
Cream ise, cilt tonunu eşitleyerek SPF 30 ve 50 koruma sağlıyor,
BiEau® Actif Green Algae ve Vitamin B3 ve E içeren formülüyle
ciltte doğal bir ışıltı bırakıyor.
Geleneksel güneş kremlerinden vazgeçemeyenler için Sunscreen
Cream, SPF 50 koruma faktörüyle, UV kaynaklı güneş yanıklarını
ve foto yaşlanmayı önlemeye yardımcı olur. İçeriğindeki
bioferment kompleks, cildin dış etkenlere karşı bariyerini
güçlendirir.
Güneş sonrası bakım serisi ise, cildi yatıştırmaya yönelik ürünlerle
tamamlanıyor. Hyaluron Spray, parfümsüz ve vegan formülüyle,
cildin nem ihtiyacını karşılar, cildi ferahlatırken aloe vera destekli
Aloe Vera Spray, güneş sonrası cildi onarır ve konfor sağlar.
Pharma
23
A professional care experience at home: FREELOOK hair
care series
Modern life takes a toll on our hair. Sun exposure, heat styling,
environmental stress, and city living weaken and damage
hair strands. Inspired by the power of nature, FREELOOK
transforms hair care into more than just a routine. Its products
are enriched with botanical extracts, designed for daily use and
long-term results.
Mega Strong Hair Spray maintains hairstyles throughout
the day, while Dry Shampoo Extra Volume instantly absorbs
excess oil and adds volume. The Shampoo, formulated with pea
peptide, aloe vera, and rosemary, deeply nourishes the scalp
and strengthens fragile strands. Hair Conditioner smooths and
softens the hair while offering frizz control.
FREELOOK hair oils offer two powerful options: Macadamia
& Vitamin E for restorative care, and Keratin & Vitamin E to
help rebuild weakened hair. These vegan formulas are also ecoconscious,
aligning with nature-friendly values.
For a future that respects nature…
Atak Cosmetics takes sustainability seriously. By using RSPOcertified
palm oil derivatives, the company sources raw
materials from sustainable origins and formulates cosmetics
that are gentle on the environment. In doing so, it gives the care
your hair deserves—without compromising the planet.
A new definition of beauty
Atak Cosmetics redefines beauty by combining scientific
innovation, eco-friendly products, and a deep understanding
of inner wellness. With SUNOF+, it offers environmentally
respectful sun protection; with FREELOOK, professional hair
care at home; and through its forward-thinking vision, Atak
Cosmetics continues to shape the future of the cosmetics
industry.
Evde profesyonel bakım deneyimi: FREELOOK Saç Bakım
Serisi
Modern yaşamın zorluklarıyla birlikte saçlarımız da yıpranıyor.
Güneş ışığı, ısıya maruz kalma, çevresel stres ve şehir hayatı,
saçı zayıflatıyor ve yıpratıyor. FREELOOK, doğanın gücünden
ilham alarak, saç bakımını bir rutinden öteye taşıyor. Ürünleri,
bitkisel özlerle zenginleştirilmiş, günlük kullanıma uygun ve
uzun vadeli çözümler sunuyor.
Mega Strong Hair Spray, saçın gün boyu şeklini korurken,
Dry Shampoo Extra Volume, fazla yağı anında emer ve saçlara
hacim kazandırır. Shampoo, Pea Peptide, Aloe Vera ve Biberiye
ile formüle edilerek saç derisine derinlemesine bakım sunar ve
kırılgan telleri besler. Saçları yumuşatan Hair Conditioner ise
frizz kontrolü sağlar ve pürüzsüz bir görünüm sunar.
FREELOOK’un saç bakım yağları, iki güçlü seçenek sunar:
Macadamia & Vitamin E kombinasyonu ile onarıcı etki
sağlarken, Keratin & Vitamin E, zayıflamış saçları yeniden
yapılandırır. Vegan formüllerle hazırlanan bu ürünler, doğa
dostu içerikleriyle de dikkat çeker.
Doğaya saygılı bir gelecek için…
ATAK FARMA, sürdürülebilirlik konusunda büyük bir
hassasiyetle hareket ediyor. RSPO sertifikalı palm yağı
türevlerini kullanarak, sürdürülebilir kaynaklardan hammadde
tedarik ediyor ve doğaya zarar vermeyen formüllerle kozmetik
ürünlerini geliştiriyor. Bu sayede hem saçlarınıza hem de
doğaya hak ettiği değeri vermiş oluyor.
Güzelliğin yeni tanımı
ATAK FARMA, güzelliği sadece dış görünüşle sınırlamadan,
bilimsel inovasyonlar, doğa dostu ürünler ve içsel iyilik
anlayışını birleştiriyor. SUNOF+ ile çevreye saygılı güneş
koruması, FREELOOK ile profesyonel saç bakımı ve ATAK
FARMA’nın yenilikçi vizyonu, kozmetik dünyasının geleceğini
şekillendiriyor.
24 Pharma
Pharma
25
Rediscover the beauty of your hands
Ellerinizin güzelliğini yeniden keşfedin
26 Pharma
Experience youthful and smooth skin with luxurious,
naturally formulated hand care...
As seasonal transitions make the skin more sensitive and
in need of extra care, Margaret Dabbs London’s innovative
products come to the rescue, helping to maintain the beauty of
your hands. Enriched with natural ingredients, these products
provide deep hydration while protecting against signs of aging
and environmental damage.
Margaret Dabbs London Pure Overnight Hand Mask
Providing intensive overnight care, the Pure Overnight Hand
Mask visibly reduces signs of aging. Infused with buriti oil to
boost collagen production and plump the skin, this mask also
contains turmeric, white water lily, and calendula to counteract
radical damage. Instantly soothing, it smooths fine lines and
enhances skin elasticity with regular use.
Margaret Dabbs London Intensive Hydrating Hand Cream
Delivering deep hydration and plumpness, the Intensive
Hydrating Hand Cream combines hemp seed oil, white water
lily, and algae for powerful anti-aging effects. With comfrey
extract offering antibacterial and anti-inflammatory benefits,
this cream improves skin firmness and elasticity, leaving hands
nourished and radiant.
Margaret Dabbs London Luxury Treatment Gloves
Adding elegance and comfort to your skincare routine, the
Luxury Treatment Gloves are crafted from breathable bamboo
fibers with a hypoallergenic structure for overnight comfort.
Infused with pure silver ions, they provide antimicrobial
protection while creating a barrier against environmental
damage. Their sustainable and biodegradable design makes
them an eco-friendly choice. When used with the Pure
Overnight Hand Mask and Anti-Ageing Hand Serum, they
deliver maximum results.
Ellerinize lüks bakım sunan doğal içerikli formüller ile genç
ve pürüzsüz bir cilt…
Mevsim geçişlerinde cilt daha hassas ve bakım ihtiyacı olan
bir hale gelirken, ellerinizin güzelliğini korumak için Margaret
Dabbs London’ın yenilikçi ürünleri imdadınıza yetişiyor.
Doğal içeriklerle zenginleştirilmiş bu ürünler, cildinizi hem
nemlendiriyor hem de yaşlanma belirtilerine ve çevresel
hasarlara karşı koruma sağlıyor.
Margaret Dabbs London Pure Overnight Hand Mask
Ellerinizin ihtiyacı olan yoğun bakımı gece boyunca sağlayan
Pure Overnight Hand Mask, yaşlanma belirtilerini gözle görülür
şekilde azaltıyor. Buriti yağı ile kolajen üretimini destekleyerek
cildi dolgunlaştıran bu maske, zerdeçal, beyaz nilüfer ve
calendula içeriği ile ellerdeki radikal hasarları tersine çeviriyor.
Cildi anında rahatlatan maske, düzenli kullanımda ince çizgileri
yumuşatıyor ve cilt elastikiyetini artırıyor.
Margaret Dabbs London Intensive Hydrating Hand Cream
Ellerde nem ve dolgunluk sağlayan Intensive Hydrating Hand
Cream, kenevir tohumu yağı, beyaz nilüfer ve yosun içeriği ile
yaşlanma karşıtı etkiler sunuyor. Karakafes otu ile antibakteriyel
ve anti-inflamatuar faydalar sağlayan bu krem, cildin sıkılığını
ve elastikiyetini geliştiriyor. Anında nemlendirme etkisiyle
cildinize daha sağlıklı ve parılak bir görünüm kazandırıyor.
Margaret Dabbs London Luxury Treatment Gloves
Cilt bakım rutininize şıklık ve konfor katan Luxury Treatment
Gloves, bambu özlerinden üretilmiş nefes alabilir kumaşı ve
hipoalerjenik yapısı ile gece boyu rahatlık sağlıyor. Saf gümüş
iyonları ile antimikrobiyal koruma sunan bu eldivenler, cildi
yatıştırırken çevresel hasarlara karşı bariyer oluşturuyor.
Sürdürülebilir ve biyolojik olarak parçalanabilir yapısı ile çevre
dostu bir tercih sunuyor. Pure Overnight Hand Mask ve Anti-
Ageing Hand Serum ile birlikte kullanıldığında maksimum
verim sağlıyor.
Margaret Dabbs London Exfoliating Hand Scrub
Gently removing dead skin cells, the Exfoliating Hand Scrub
renews the skin with orange peel and jojoba granules, giving
it a natural glow. Hemp seed oil and comfrey extract leave the
skin refreshed, while white water lily ensures intense hydration.
Targeting aging signs and moisture loss, this exfoliator
stimulates collagen production for revitalized hands.
Margaret Dabbs London Intensive Anti-Ageing Hand Serum
Firming and plumping the skin, the Intensive Anti-Ageing
Hand Serum provides an effective solution against aging
signs. Combining hemp seed oil and white water lily to
support skin regeneration, it reduces the appearance of fine
lines and wrinkles. Comfrey extract soothes the skin, while
refreshing notes of mandarin and geranium create a
delightful sensory experience.
Discover the luxurious hand care you deserve
with Margaret Dabbs London, and give your
skin the attention it needs during seasonal
changes. Explore these innovative
formulas for healthy, beautiful hands!
Margaret Dabbs London Exfoliating Hand Scrub
Ellerinizdeki ölü deri tabakasını nazikçe arındıran Exfoliating
Hand Scrub, portakal kabuğu ve jojoba tanecikleri ile cildinizi
yenilerken doğal bir ışıltı kazandırıyor. Kenevir tohumu yağı
ve karakafes otu içeriği, cildi taze bir hisle bırakırken beyaz su
zambağı yoğun nemlendirme sağlıyor. Yaşlanma belirtilerini
ve nem kaybını hedef alan bu peeling, kolajen üretimini
destekleyerek cildinize canlılık kazandırıyor.
Margaret Dabbs London Intensive Anti-Ageing Hand Serum
Cildi sıkılaştıran ve dolgunlaştıran Intensive Anti-Ageing Hand
Serum, yaşlanma belirtilerine karşı etkili bir çözüm sunuyor.
Kenevir tohumu yağı ve beyaz su zambağı içeriğini birleştirerek
cilt yenilenmesini destekleyen bu serum, ince çizgilerin ve
kırışıklıkların görünümünü azaltıyor. Karakafes otu ile cildi
yatıştırırken, mandalina ve sardunya
notaları ferahlatıcı bir duyusal
deneyim sunuyor.
Ellerinizin ihtiyacı olan
lüks bakımı Margaret
Dabbs London’da keşfedin
ve mevsim geçişlerinde
cildinize hak ettiği özeni
gösterin. Cildinizin sağlıklı
ve güzel bir görünüm
kazanması için bu yenilikçi
formüllerle tanışın!
Pharma
27
A moisturizing ritual from day to night
Gündüzden geceye uzanan nemlendirici ritüeli
28 Pharma
Transform your skincare routine with the
perfect harmony of science and nature,
from day to night…
Special care for renewed skin overnight:
The Rejuvenating Night Cream
On March 21, during the equinox, nature
prepares for a new cycle, balancing night
and day. Inspired by this natural rhythm, La
Mer has developed The Rejuvenating Night
Cream to support your skin’s renewal and
deep nourishment throughout the night.
Nighttime is when the skin is most receptive to
repair. During these hours, the skin responds
better to nourishing ingredients and begins
its renewal process. The Rejuvenating Night
Cream is formulated with La Mer’s revolutionary MRA-3
Marine Retinol Alternative, which provides retinol’s powerful
renewing benefits without the irritation risk. It supports cell
turnover and boosts skin firmness, while its formula is designed
for sensitive skin, reducing redness and discomfort.
With its velvety texture that won’t transfer to the pillow, this
cream maintains the skin’s moisture balance throughout the
night. By morning, your skin will appear more rested, radiant,
and plump. While providing the nighttime care your skin
deserves, align with nature’s rejuvenating cycle.
La Mer offers moisturizers that adapt to your skin’s natural
rhythm, addressing its changing needs throughout the day.
These products, formulated with different textures for every
skin type and concern, deliver intensive nourishment and
rejuvenating care.
The Crème de La Mer: With its rich and intense texture, it
instantly soothes the skin, providing long-lasting moisture and
repair support.
The Moisturizing Soft Cream: Light yet powerful, this cream
deeply moisturizes, restoring skin’s elasticity for a youthful
appearance.
The Moisturizing Fresh Cream: Its refreshing and lightweight
formula revitalizes the skin, leaving it smooth and healthylooking.
Embrace the balancing rhythm of nature with this unique
moisturizing ritual. These products offer daytime protection
and nighttime renewal, ensuring your skin remains refreshed
and strong at all times.
Ready to pamper your skin?
La Mer’s natural formulas, enriched with the power of science,
help unlock your skin’s full potential. With these unique
products that adapt to your day and night rhythms, rediscover
your skin’s natural beauty.
Bilim ve doğanın eşsiz uyumuyla gece ve
gündüz cilt bakımınızı dönüştürün…
Gece boyunca yenilenen ciltler için özel
bakım: The Rejuvenating Night Cream
Doğa, 21 Mart ekinoksunda gece ve
gündüzü eşitlerken yeni bir döngüye
hazırlanır. La Mer, bu doğal ritimden
ilham alarak geliştirdiği The Rejuvenating
Night Cream ile cildin gece boyunca
yenilenmesini ve derinlemesine
beslenmesini sağlar.
Gece, cildin onarıma en açık olduğu
zaman dilimidir. Bu saatlerde cilt,
besleyici içeriklere daha iyi yanıt verir
ve kendini yenileme sürecine girer. The Rejuvenating Night
Cream, La Mer’in devrim niteliğindeki MRA-3 Deniz
Retinolü Alternatifi ile formüle edilmiştir. Bu bileşen, retinolün
etkili yenileyici özelliklerini tahriş riski olmadan sunar, hücre
yenilenmesini destekler ve cildin sıkılığını artırır. Aynı zamanda
hassas ciltler için özel olarak tasarlanmış formülüyle kızarıklık
ve rahatsızlık hissini azaltır.
Kadifemsi dokusuyla yastığa bulaşmayan bu krem, gece boyunca
nem dengesini korur. Sabahları ise cildiniz daha dinlenmiş,
aydınlık ve dolgun bir görünüme kavuşur. Cildinize hak ettiği
gece bakımını sunarken, doğanın yenileyici döngüsüyle uyum
içinde hareket edin.
La Mer, cildin doğal ritmine uyum sağlayarak gün boyu değişen
ihtiyaçlarını karşılayan nemlendiriciler sunuyor. Her cilt tipi ve
ihtiyacı için farklı dokularla formüle edilen bu ürünler, cildinize
yoğun besleyici ve yenileyici bir bakım sağlıyor.
The Crème de La Mer: Zengin ve yoğun dokusuyla cildi anında
yatıştırır, uzun süreli nem ve onarım desteği sunar.
The Moisturizing Soft Cream: Hafif ama güçlü yapısıyla
derinlemesine nemlendirir, cilde esneklik kazandırarak genç
bir görünüm sağlar.
The Moisturizing Fresh Cream: Ferahlatıcı ve hafif formülüyle
cildi canlandırır, pürüzsüz ve sağlıklı bir görünüm sunar.
Bu eşsiz nemlendirme ritüeliyle cildinizi doğanın dengeleyici
ritmiyle buluşturun. Gündüz koruma, gece ise yenilenme
sağlayan bu ürünlerle cildiniz her an tazelenmiş ve güçlü bir
görünüme kavuşacak.
Cildinizi şımartmaya hazır mısınız?
La Mer’in bilimin gücüyle zenginleştirilmiş doğal formülleri,
cildinizin potansiyelini açığa çıkarmanıza yardımcı oluyor.
Gece ve gündüz ritminize uyum sağlayan bu benzersiz
ürünlerle, cildinizi yeniden keşfedin.
Perfect solutions for dry hands and nails
Kuru el ve tırnaklara kusursuz çözümler
Kış aylarında soğuk hava ve çevresel faktörler, ellerin
kurumasına ve tırnakların kırılgan hale gelmesine neden
olabilir. Margaret Dabbs London, cilt ve tırnak sağlığını
korumak için geliştirdiği özel ürünlerle ihtiyaç duyduğunuz
nemi ve onarımı sağlıyor. Nemlendirici, onarıcı ve
güçlendirici etkileri bir araya getiren bu ürünler, el ve tırnak
bakımında yeni bir standart sunuyor.
Güçlü ve sağlıklı tırnaklar için Margaret Dabbs London’ın
özel bakımları
Cold weather and environmental factors during the winter
months can lead to dry hands and brittle nails. Margaret
Dabbs London offers specialized products to provide the
moisture and repair needed to maintain skin and nail health.
Combining moisturizing, repairing, and strengthening
effects, these products set a new standard in hand and nail
care.
Strong and Healthy Nails with Margaret Dabbs London
Treatments
Pure Nail Strengthening Treatment
This specially developed formula strengthens nails and prevents
peeling and thinning by using celery seed complex. With
regular use, it provides natural shine and a smooth appearance,
helping your nails grow healthily and become more resistant to
breakage.
Nourishing Nail & Cuticle Serum Pen
This serum, enriched with tea tree oil, revives dry and
damaged nails and cuticles. Its fast-absorbing formula ensures
comfortable all-day use and offers protection against infections.
Pure Repairing Nail & Cuticle Treatment Pen
Rich in jojoba and buriti oils, this treatment deeply nourishes
and hydrates nails and cuticles. Its anti-inflammatory properties
support nail health, helping them grow stronger and healthier
with regular use.
Pure Cuticle Oil
This oil, enriched with seed oil and jojoba oil, softens cuticles
while bisabolol soothes the skin and prevents inflammation. The
rollerball applicator makes it easy to apply anywhere, providing
a practical solution for cuticle care.
Pure Nail Strengthening Treatment
Tırnaklarınızın sağlıklı bir şekilde uzaması ve kırılmalara
karşı dayanıklı hale gelmesi için özel olarak geliştirilen bu
formül, kereviz tohumu kompleksiyle tırnakları güçlendirirken
soyulmaları ve incelmeleri önler. Düzenli kullanımda tırnaklara
doğal bir parlaklık kazandırır ve pürüzsüz bir görünüm sunar.
Nourishing Nail & Cuticle Serum Pen
Kuru ve yıpranmış tırnaklara hayat veren bu serum, çay ağacı
yağı içeriğiyle tırnakları ve tırnak etlerini iyileştirir. Kolay
emilen formülü sayesinde gün boyu konforlu bir kullanım
sağlar ve enfeksiyonlara karşı koruma sunar.
Pure Repairing Nail & Cuticle Treatment Pen
Jojoba ve buriti yağlarıyla zenginleştirilen bu ürün, tırnak ve
tırnak etlerini derinlemesine besler ve nemlendirir. Antienflamatuar
özellikleriyle tırnak sağlığını desteklerken, düzenli
kullanımda daha güçlü ve sağlıklı uzamaya yardımcı olur.
Pure Cuticle Oil
Hodan tohumu ve jojoba yağlarının nemlendirici etkisiyle
tırnak etlerini yumuşatan bu yağ, bisabolol sayesinde cildi
yatıştırır ve iltihaplanmayı önler. Rollerball başlığı sayesinde
her yerde kolayca uygulanabilir ve pratik bir kullanım sunar.
Nourishing Nail & Cuticle Serum
Çay ağacı yağı içeren bu serum, özellikle kuru ve hasarlı tırnaklar
için etkili bir çözüm sunar. Nemlendirici ve güçlendirici
özellikleriyle tırnak etlerini korur ve enfeksiyon riskini azaltır.
30 Pharma
Nourishing Nail & Cuticle Serum
Tea tree oil in this serum offers an effective solution for dry and
damaged nails. Its moisturizing and strengthening properties
protect the cuticles and reduce the risk of infections.
Luxurious Touches for Your Hands: Margaret Dabbs London
Hand Creams
Intensive Hydrating Hand Cream
This lightweight, fast-absorbing cream instantly moisturizes the
hands and enhances skin firmness and elasticity. Enriched with
white lotus and algae extracts, it nourishes the skin while the
antibacterial properties of blackseed oil help form a protective
barrier.
Pure Repairing Hand Cream
Developed for extremely dry hands, this intensive moisturizer
provides up to 72 hours of hydration. With sweet almond oil,
it softens the skin and leaves a smooth feeling, offering visible
improvement by targeting five key skin issues.
Intensive Hydrating Hand Lotion
This lotion meets the intense moisture needs of your hands, with
hemp seed oil and white lotus extracts that reduce the signs of
aging. Blackseed oil’s healing power firms the skin and supports
collagen production.
Feel the Difference on Your Hands and Nails
Margaret Dabbs London provides the ultimate care ritual
for your hands and nails during the winter months. With
these products that combine strengthening and moisturizing
properties, you can achieve healthy, strong, and soft hands.
Enriched with natural ingredients, these formulas protect your
skin and nails from the harsh effects of cold weather while
offering a luxurious care experience.
Ellerinize lüks dokunuşlar: Margaret Dabbs London El
Kremleri
Intensive Hydrating Hand Cream
Hafif ve kolay emilen yapısıyla elleri anında nemlendiren bu
krem, cildin sıkılığını ve elastikiyetini artırır. Beyaz nilüfer ve
yosun özleriyle cildi beslerken, karakafes otunun antibakteriyel
özellikleri sayesinde koruyucu bir bariyer oluşturur.
Pure Repairing Hand Cream
Aşırı kuru eller için geliştirilmiş bu yoğun nemlendirici krem,
cilde 72 saate kadar kalıcı nem sağlar. Tatlı badem yağı içeriğiyle
cildi yumuşatarak pürüzsüz bir his bırakır ve beş temel cilt
problemini hedef alarak gözle görülür iyileşme sunar.
Intensive Hydrating Hand Lotion
Ellerin yoğun nem ihtiyacını karşılayan bu losyon, içeriğindeki
kenevir tohumu yağı ve beyaz nilüfer özleriyle yaşlanma
belirtilerini azaltır. Karakafes otunun iyileştirici gücüyle cildi
sıkılaştırır ve kolajen üretimini destekler.
Elleriniz ve tırnaklarınızda farkı hissedin
Margaret Dabbs London, kış aylarında elleriniz ve tırnaklarınızın
ihtiyaç duyduğu bakım ritüelini sunuyor. Güçlendirici ve
nemlendirici özellikleri bir araya getiren bu ürünlerle, sağlıklı,
güçlü ve yumuşacık ellere kavuşabilirsiniz. Doğal içeriklerle
zenginleştirilmiş formüller, cildinizi ve tırnaklarınızı soğuk
hava koşullarının etkilerine karşı korurken lüks bir bakım
deneyimi sunar.
Pharma
31
Executive appointment at Abdi Ibrahim
Abdi İbrahim’de üst düzey görev değişikliği
Türkiye’nin lider ilaç şirketi Abdi İbrahim, kurumsal yapısını
güçlendirmeye devam ediyor. İç denetim ve iç kontrol
alanında uzun yıllara dayanan deneyime sahip Ayla Bostan
Çakın, Nisan 2025 itibarıyla İç Denetim Direktörü olarak
göreve başladı.
İlaç sektöründe 1912 yılından bu yana faaliyet gösteren ve 23
yıldır Türkiye’nin kesintisiz lideri konumunda bulunan Abdi
İbrahim, yönetim ekibini deneyimli bir isimle güçlendirdi.
Kurumsal yönetim ve denetim süreçlerine stratejik katkı
sağlamak üzere, Ayla Bostan Çakın, İç Denetim Direktörü
olarak atandı. Bu yeni atama, şirketin şeffaflık, sürdürülebilirlik
ve etkin denetim ilkeleri doğrultusunda yürüttüğü kurumsal
dönüşüm sürecinin önemli bir adımı olarak değerlendiriliyor.
Ayla Bostan Çakın, Internal Audit Director at
Abdi Ibrahim Pharmaceuticals
Türkiye’s leading pharmaceutical company, Abdi İbrahim,
continues to strengthen its corporate structure. As of April
2025, Ayla Bostan Çakın—an experienced professional in
internal audit and internal control—has been appointed as
the company’s new Internal Audit Director.
Operating in the pharmaceutical industry since 1912 and
maintaining uninterrupted market leadership in Türkiye for
the past 23 years, Abdi İbrahim has added a seasoned expert
to its leadership team. Ayla Bostan Çakın has taken on the
role of Ayla Bostan Çakın, Internal Audit Director at Abdi
Ibrahim Pharmaceuticals to provide strategic contributions to
the company’s corporate governance and audit processes. This
appointment is considered a significant step in Abdi İbrahim’s
ongoing corporate transformation, driven by principles of
transparency, sustainability, and effective oversight.
Denetim ve kontrol alanında zengin birikim
Ayla Bostan Çakın, iş dünyasında iç denetim, iç kontrol ve risk
yönetimi alanlarında edindiği güçlü bilgi birikimiyle öne çıkan
bir yönetici. İstanbul Bilgi Üniversitesi ile London School of
Economics iş birliğinde yürütülen İşletme ve Ekonomi lisans
programını başarıyla tamamlayan Çakın, ardından İstanbul
Bilgi Üniversitesi’nde Muhasebe ve Denetim alanında yüksek
lisans eğitimini tamamladı.
Profesyonel kariyerine Siemens San. ve Tic. A.Ş.’de başlayan
Çakın, daha sonra Garanti Bankası ve Anadolu Grubu’nda iç
denetim görevlerini üstlendi.
32 Pharma
A wealth of experience in audit and control
Ayla Bostan Çakın is a distinguished executive with extensive
expertise in internal audit, internal control, and risk
management. She completed her undergraduate studies in
Business and Economics through the joint program of Istanbul
Bilgi University and the London School of Economics. She later
earned a master’s degree in Accounting and Auditing from
Istanbul Bilgi University.
Çakın began her professional career at Siemens San. ve Tic. A.Ş.
and went on to hold internal audit positions at Garanti Bank
and Anadolu Group. Most recently, she served as Manager
of Internal Audit and Internal Control at Anadolu Etap. Her
diverse sector experience has equipped her with a robust
auditing perspective at both operational and strategic levels.
Expanded authority and responsibilities in her new role
In her new role at Abdi İbrahim, Ayla Bostan Çakın will
oversee all internal audit activities across the organization.
Her responsibilities will include the planning and execution
of risk-based audits, coordination of fraud investigations, and
enhancement of audit process efficiency. She will also be tasked
with strengthening internal control systems and promoting
organizational awareness of corporate risks.
With this strategic appointment, Abdi İbrahim aims to further
reinforce a culture of internal auditing that supports ethical
governance and sustainable growth.
A move that strengthens corporate trust and transparency
The Abdi İbrahim management team views the internal audit
function not merely as a control mechanism but as a strategic
lever for corporate sustainability. In this regard, Ayla Bostan
Çakın is expected to bring significant value to the organization
through her expertise and experience.
Drawing strength from its 113-year legacy, Abdi İbrahim
continues to pursue its mission of “Healing Life” not only
through the medicines it produces but also through its robust
corporate structure.
Son olarak Anadolu Etap bünyesinde iç denetim ve iç kontrol
yöneticiliği yaptı. Farklı sektörlerde edindiği bu kapsamlı
deneyim, Çakın’a hem operasyonel hem de stratejik seviyede
güçlü bir denetim perspektifi kazandırdı.
Yeni görevinde geniş yetki ve sorumluluklar
Ayla Bostan Çakın, Abdi İbrahim’deki yeni pozisyonunda
şirketin tüm denetim faaliyetlerinden sorumlu olacak. Risk
bazlı denetimlerin planlanması ve yürütülmesi, suistimal
soruşturmalarının koordinasyonu ve denetim süreçlerinin
etkinliğinin artırılması gibi kritik görevleri üstlenecek. Ayrıca
iç kontrol sistemlerinin güçlendirilmesi ve organizasyon
genelinde kurumsal risk farkındalığının artırılması da görev
alanına dahil olacak.
Bu stratejik atama ile Abdi İbrahim, etik yönetim anlayışını
ve sürdürülebilir büyüme hedeflerini destekleyen iç denetim
kültürünü daha da pekiştirmeyi hedefliyor.
Kurumsal güveni ve şeffaflığı artıran bir adım
Abdi İbrahim yönetimi, iç denetim fonksiyonunun sadece
bir kontrol mekanizması değil, aynı zamanda kurumsal
sürdürülebilirlik için stratejik bir kaldıraç olduğuna inanıyor.
Bu kapsamda Ayla Bostan Çakın’ın bilgi ve deneyimiyle
organizasyona önemli katkılar sunması bekleniyor.
Şirket, 113 yıllık geçmişinden aldığı güçle “Hayatı İyileştirme”
misyonunu yalnızca ürettiği ilaçlarla değil, aynı zamanda güçlü
kurumsal yapısıyla da sürdürmeye devam ediyor.
Pharma
33
The most innovative products of 2025 have been revealed!
2025 yılının en yenilikçi ürünleri belli oldu!
34 Pharma
The 2025 Product of the Year awards, determined by the votes
of Turkish consumers, found their winners at a ceremony
held on April 16 at the Ritz Carlton in Istanbul. Standing
out among the most innovative and impactful products this
year were Elf Evolution R-Tech Elite FE 0W-16, Lassa Revola,
Nescafé Xpress Coconatte, Nestlé Damak Ezme, and Popeyes
Smoky XL Sandwich—celebrated as the top-performing
products of the year.
The Product of the Year organization offers a platform where
thousands of consumers evaluate products each year based on
appeal, innovation, and satisfaction. Active in Türkiye since
2016, the program aims to build a strong bond between brands
and consumers. With results shaped by real-life experiences and
preferences, the program contributes directly to the innovation
journey of brands. Each year, research involving over 4,000
consumers reflects the true market impact of products and
provides valuable insights into emerging trends.
Çiğdem Micozkadıoğlu, founder of Product of the Year Türkiye,
highlighted the significance of the awards, saying: “At this point,
the award holds great meaning not only for brands but also
for consumers. Winning brands don’t just receive consumer
approval—they also reaffirm the critical role of innovation and
customer focus. The Product of the Year program reveals how
accurately brands understand consumer expectations and how
effectively they respond to them.
Türk tüketicilerinin oylarıyla belirlenen Yılın Seçilmiş
Ürünü 2025 ödülleri, 16 Nisan’da İstanbul Ritz Carlton’da
gerçekleştirilen bir törenle sahiplerini buldu. Yenilikçi ve
etkileyici ürünler arasında öne çıkan Elf Evolution R-Tech
Elite FE 0W-16, Lassa Revola, Nescafé Xpress Coconatte,
Nestlé Damak Ezme ve Popeyes Smoky XL Sandviç, bu yılın
en başarılı ürünleri olarak sahneye çıktı.
Yılın Seçilmiş Ürünü organizasyonu, her yıl binlerce tüketicinin
katılımıyla ürünlerin albeni, inovasyon ve memnuniyet gibi
kriterler üzerinden değerlendirildiği bir platform sunuyor.
Türkiye’de 2016 yılından bu yana faaliyet gösteren Yılın Seçilmiş
Ürünü Programı, markalar ve tüketiciler arasında güçlü bir
bağ kurmayı amaçlıyor. Program, tüketicilerin gerçek hayat
deneyimleri ve tercihleriyle şekillenen sonuçlarıyla markaların,
ürünlerinin inovasyon yolculuğuna katkı sağlamaktadır. Her yıl
4 binin üzerinde tüketicinin katılımıyla yapılan araştırmalar,
ürünlerin gerçek dünyadaki etkisini ve karşılıklarını yansıtarak,
sektördeki yeniliklere ışık tutuyor.
Yılın Seçilmiş Ürünü Türkiye Kurucusu Çiğdem Micozkadıoğlu,
ödül programının önemine değinerek, “Bugün geldiğimiz
noktada, bu ödül sadece markalar için değil, aynı zamanda
tüketiciler için de büyük bir anlam taşıyor. Kazanan markalar,
sadece tüketici onayı almakla kalmıyor, aynı zamanda
inovasyonun ve müşteri odaklılığın ne denli önemli olduğunu
bir kez daha kanıtlıyor.
Consumers, on the other hand, reward products that bring
value to their daily lives through convenience and innovation.”
More than just an award ceremony, the Product of the Year
program offers one of the most trusted and far-reaching
consumer research platforms in the world, with a global reach of
4.5 billion consumers. Now in its 37th year and present in more
than 40 countries, the program continues to provide brands
with essential insights and feedback each year. Winning brands
are granted the right to use the Product of the Year (YSÜ) logo
on their packaging and in their marketing strategies—boosting
product visibility and offering differentiation at retail points.
The Product of the Year platform serves as more than just an
awards event; it’s also a stamp of innovation and a powerful
consumer feedback channel. Consumers reward products not
only for their design, ingredients, or functionality but also for
the tangible value they add to their lives. This interaction helps
forge a strong connection between brands and consumers,
generating a collaborative culture.
This year’s winning brands, bearing the Product of the Year logo,
showcase their commitment to offering trusted and approved
choices to consumers. The iconic red logo makes it easier for
shoppers to quickly identify the most innovative and reliable
options—enhancing the shopping experience by making it
faster, easier, and more enjoyable.
Recognized as one of the world’s largest and most comprehensive
consumer award organizations, Product of the Year continues to
provide more and more brands each year with the opportunity
to showcase their innovations to a wide consumer audience. The
program not only measures how well brands meet consumer
expectations, but also remains a key platform that shapes future
product development strategies.
Yılın Seçilmiş Ürünü Programı, markaların tüketici
beklentilerini ne denli doğru analiz ettiklerini ve bu beklentilere
nasıl yanıt verdiklerini gözler önüne seriyor. Tüketiciler ise
ürünleri, günlük yaşamlarına kattıkları değerle, sağladığı
kolaylıklar ve sunduğu yeniliklerle ödüllendiriyor.” dedi.
Bu ödül organizasyonu, sadece bir ödül vermekten çok daha
fazlasını vaat ediyor. Yılın Seçilmiş Ürünü organizasyonu,
dünyada 4,5 milyar tüketiciye ulaşan, bağımsız ve güvenilir bir
tüketici araştırması sunuyor. 37 yıldır 40’tan fazla ülkede devam
eden bu organizasyon, her yıl markalara önemli içgörüler
ve geri bildirimler sağlıyor. Ödül kazanan markalar, YSÜ
logosunu ürünlerinde ve pazarlama stratejilerinde kullanarak,
ürünlerinin bilinirliğini artırabiliyor ve aynı zamanda satış
noktalarında fark katma fırsatı buluyor.
Yılın Seçilmiş Ürünü programı, sadece bir ödül organizasyonu
olmanın ötesinde, markalar için bir inovasyon onayı ve tüketici
geri bildirimi platformu olarak da önem taşıyor. Tüketiciler,
ürünleri yalnızca tasarımı, içeriği veya işlevi ile değil, aynı
zamanda yaşamlarına kattığı değerle ödüllendiriyor. Bu
etkileşim, markalar ve tüketiciler arasında güçlü bir köprü
kurarak, iş birliği kültürünün oluşturulmasına olanak tanıyor.
Bu yıl kazanan markalar, Yılın Seçilmiş Ürünü logosunu
taşıyan ürünlerle, alışveriş yapan tüketicilere güvenilir ve onaylı
seçenekler sunduklarını gösteriyorlar. Yılın Seçilmiş Ürünü
kırmızı logosu, alışveriş sırasında tüketicilere en güvenilir ve
yenilikçi ürünlere kolayca ulaşma imkânı tanırken, alışveriş
deneyimini daha hızlı, kolay ve eğlenceli hale getiriyor.
Dünyanın en büyük ve en kapsamlı tüketici ödül
organizasyonlarından biri olan Yılın Seçilmiş Ürünü, her geçen
yıl daha fazla markayı, yenilikçi ürünlerini geniş bir tüketici
kitlesine tanıtma fırsatı sunuyor. Bu organizasyon, markaların
tüketici beklentilerini ne kadar doğru bir şekilde karşıladığını
ölçerken, aynı zamanda gelecekteki ürün geliştirme süreçlerine
yön veren önemli bir platform olmaya devam ediyor.
Pharma
35
Who are trifocal lenses suitable for?
Trifokal lensler kimler için uygun?
Göz sağlığı alanında gelişen teknoloji, katarakt cerrahisi
ve gözlük bağımsızlığı konusunda hastalara yeni çözümler
sunuyor. Trifokal lensler, bu alandaki en önemli yeniliklerden
biri olarak öne çıkıyor. Batıgöz Sağlık Grubu Balçova Şubesi
Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Dundar,
trifokal lenslerin hangi hastalar için uygun olduğunu
değerlendirdi.
Trifokal lens nedir?
Trifokal lensler, katarakt ameliyatı sonrası hastaların uzak,
orta ve yakın mesafelerde net görüş elde etmesini sağlayan
özel tasarlanmış merceklerdir. Geleneksel monofokal lensler
yalnızca tek bir mesafede netlik sağlarken, trifokal lensler
gözlük ihtiyacını büyük ölçüde ortadan kaldırabilir.
Op. Dr. Hüseyin Dundar
Advancements in eye health technology are providing new
solutions for cataract surgery and reducing dependence on
glasses. One of the most significant innovations in this field
is trifocal lenses. Op. Dr. Hüseyin Dundar, an ophthalmology
specialist at Balçova Branch of Batıgöz Healthcare Group,
evaluates which patients can benefit from trifocal lenses.
Hangi hastalar için uygundur?
Op. Dr. Hüseyin Dundar’a göre trifokal lensler, belirli hasta
grupları için önemli avantajlar sunuyor. Bu lenslerin uygun
olduğu hasta grupları şu şekilde sıralanıyor:
Katarakt hastaları: Görme kalitesi düşen ve ameliyat olması
gereken hastalar için trifokal lensler, gözlük kullanımını azaltan
bir seçenek oluşturuyor.
Gözlük kullanmak istemeyenler: Günlük yaşamlarında gözlük
ya da kontakt lens kullanmak istemeyen hastalar, trifokal lens
ameliyatı ile daha konforlu bir görüş elde edebiliyor.
40 yaş üstü presbiyopik hastalar: Yaşa bağlı yakın görme sorunu
yaşayan bireyler için trifokal lensler etkili bir çözüm sunuyor.
36 Pharma
What are trifocal lenses?
Trifocal lenses are specially designed intraocular lenses that
allow patients to see clearly at far, intermediate, and near
distances after cataract surgery. While traditional monofocal
lenses provide clarity at only one distance, trifocal lenses can
significantly reduce or eliminate the need for glasses.
Who are they suitable for?
According to Op. Dr. Hüseyin Dundar, trifocal lenses offer
significant advantages for specific patient groups. These include:
• Cataract patients: For those experiencing reduced vision
quality and requiring surgery, trifocal lenses provide an option
that reduces the need for glasses.
• Individuals who do not want to wear glasses: Patients who
prefer not to use glasses or contact lenses in daily life can achieve
a more comfortable visual experience with trifocal lenses.
• Patients over 40 with presbyopia: Individuals experiencing
age-related near vision difficulties may benefit from trifocal
lenses as an effective solution.
• People with an active lifestyle: Those who lead an active
life, play sports, or have professions that make wearing glasses
inconvenient may find trifocal lenses a valuable alternative.
Who are they not suitable for?
Trifocal lenses are not the ideal choice for every patient. Dr.
Dundar highlights certain medical conditions that may prevent
their use:
• Patients with corneal or retinal issues: Those with significant
structural abnormalities in the eye may not be suitable for
trifocal lenses.
• Individuals with night vision problems: Some patients may
experience glare and light reflections with trifocal lenses, which
can be a concern, especially for those who frequently drive at
night.
• Patients with severe dry eye: Those with poor tear quality may
experience a longer recovery period after surgery.
Trifocal lenses provide a valuable option for patients seeking
greater independence from glasses. However, their suitability
must be determined through a comprehensive eye examination.
Op. Dr. Hüseyin Dundar emphasizes that patients considering
trifocal lens surgery should consult an ophthalmologist for a
detailed evaluation.
Aktif yaşam tarzına sahip bireyler: Hareketli bir yaşam süren,
spor yapan ya da mesleği gereği gözlük takmak istemeyen kişiler
için trifokal lensler önemli bir alternatif olarak değerlendiriliyor.
Hangi hastalar için uygun değil?
Trifokal lensler her hasta için ideal bir seçenek olmayabilir. Dr.
Dundar, bazı sağlık durumlarının bu lenslerin kullanımına
engel teşkil edebileceğini belirterek şu noktaların altını çiziyor:
Kornea veya retina problemleri: Göz yapısında ciddi bozuklukları
olan hastalar için trifokal lensler uygun olmayabiliyor.
Gece görüş sorunu yaşayanlar: Trifokal lensler, bazı hastalarda
parlama ve ışık yansımalarına neden olabiliyor. Özellikle gece
araç kullanan hastalar için bu durum dikkatle değerlendirilmesi
gereken bir konu olarak öne çıkıyor.
Aşırı göz kuruluğu olanlar: Gözyaşı kalitesi düşük olan hastalarda
ameliyat sonrası iyileşme süreci daha uzun sürebiliyor.
Trifokal lensler, gözlük bağımsızlığı isteyen hastalar için önemli
bir seçenek sunuyor. Ancak her hasta için uygun olup olmadığı,
detaylı bir göz muayenesi ile belirlenmeli. Op. Dr. Hüseyin
Dundar, trifokal lens ameliyatı düşünen hastaların mutlaka bir
göz hastalıkları uzmanına danışarak kapsamlı bir değerlendirme
yapması gerektiğini vurguluyor.
Pharma
37
Heart valve diseases carry a life risk!
Kalp kapak hastalıkları hayati risk taşıyor!
Kalp kapak hastalıklarının görülme sıklığı giderek artıyor.
Özellikle nefes darlığı, çarpıntı ve göğüs ağrısı gibi belirtiler
göz ardı edildiğinde, hastalık ilerleyerek ciddi sağlık
sorunlarına yol açabiliyor. Prof. Dr. Selim İsbir, erken
teşhisin önemine dikkat çekerek, kapak hastalıklarının
yalnızca sağlığı değil, sosyal ve ekonomik yaşamı da olumsuz
etkileyebileceğini vurguluyor.
Kalp kapak hastalıkları, özellikle yaşlı nüfusun artmasıyla
birlikte daha sık görülmeye başladı. Yeditepe Üniversitesi
Koşuyolu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr.
Selim İsbir, bu hastalıkların erken teşhis edilmediğinde ciddi
sağlık sorunlarına ve ekonomik kayıplara yol açtığını belirtiyor.
Prof. Dr. Selim İsbir
The incidence of valvular heart disease is increasing.
Especially when symptoms such as shortness of breath,
palpitations and chest pain are ignored, the disease can
progress and lead to serious health problems. Prof. Dr. Selim
İsbir draws attention to the importance of early diagnosis
and emphasizes that valve diseases can negatively affect not
only health but also social and economic life.
Heart valve diseases have become more common, especially
with the increase in the elderly population.
Prof. Dr. Selim İsbir from Yeditepe University Koşuyolu
Hospital, an expert in Cardiovascular Surgery states that these
diseases cause serious health problems and economic losses
when not diagnosed early.
Belirtileri göz ardı etmeyin!
Nefes darlığı, çarpıntı, göğüs ağrısı ve çabuk yorulma gibi
şikayetler günlük hayatta sık karşılaşılan belirtiler olduğu
için çoğu zaman önemsenmiyor. Ancak bu belirtiler, kalp
kapak hastalıklarının erken uyarıları olabilir. İleri evrelerde
nefes darlığı, aniden bayılma ve düzensiz kalp ritmi gibi
durumlar hastalığın ciddiyetini artırır. Özellikle mitral ve aort
kapaklarının yaşa bağlı kireçlenmeye yatkın olduğunu belirten
Prof. Dr. İsbir, bu durumun zamanında fark edilmediğinde
ciddi sonuçlara yol açabileceğini söylüyor.
Erken teşhis hayat kurtarır
Kalp kapakları, kanın doğru yönde akmasını sağlayan kapılar
gibidir. Yaşlanma veya farklı etkenler sonucu bu kapakların
işlevini kaybetmesi, kalbin kan pompalama yetisini olumsuz
etkileyerek kalp kasının zayıflamasına neden olur. Buna bağlı
olarak nefes darlığı ve düzensiz kalp atımları (aritmi) gelişebilir.
Bu düzensizlik, kalpte pıhtı oluşmasına ve felç riskine yol
açabilir.
38 Pharma
Do not ignore the symptoms!
Complaints such as shortness of breath, palpitations, chest
pain and fatigue are often ignored because they are common
symptoms in daily life. However, these symptoms can be
early warnings of valvular heart disease. In advanced stages,
conditions such as shortness of breath, sudden fainting and
irregular heart rhythm increase the severity of the disease.
Stating that especially mitral and aortic valves are prone to agerelated
calcification, Prof. Dr. İsbir says that this condition can
lead to serious consequences if not recognized in time.
Early diagnosis saves lives
Heart valves are like doors that keep blood flowing in the right
direction. When these valves lose their function due to aging or
other factors, the heart’s ability to pump blood is impaired and
the heart muscle weakens.
“Eğer nefes darlığı çekiyor ve zaman zaman düzensiz kalp
atışları hissediyorsanız, mutlaka bir uzmana başvurmalısınız”
diyen Prof. Dr. İsbir, erken teşhis konulduğunda tedavi şansının
oldukça yüksek olduğunu vurguluyor.
Kalp kapak hastalıklarında tedavi seçenekleri
Tedavi sürecinde, hastalığın evresine ve hastanın genel sağlık
durumuna göre farklı yöntemler uygulanıyor. En yaygın tedavi
seçeneklerinden biri, hasar görmüş kapağın protez kapaklarla
değiştirilmesi. Kalp kası henüz zayıflamamış ve ritim bozukluğu
gelişmemiş hastalarda yapılan ameliyatlar, yüksek başarı
oranıyla dikkat çekiyor.
Son yıllarda popüler hale gelen kasıktan kapak değişimi
yöntemi de uygun hastalarda başarılı sonuçlar veriyor. Ancak
bu yöntemin herkese uygulanamayacağını belirten Prof. Dr.
İsbir, tedavi yönteminin hasta bazında belirlenmesi gerektiğini
söylüyor.
This can lead to shortness of breath and irregular heartbeats
(arrhythmia). This irregularity can lead to clots in the heart and
the risk of stroke.
“If you are short of breath and feel irregular heartbeats from
time to time, you should definitely consult a specialist,” says
Prof. Dr. İsbir, emphasizing that the chances of treatment are
quite high when diagnosed early.
Treatment options for valvular heart disease
Depending on the stage of the disease and the patient’s general
health, different methods are used in the treatment process.
One of the most common treatment options is to replace the
damaged valve with prosthetic valves. The surgeries performed
in patients whose heart muscle has not yet weakened and
rhythm disturbances have not developed are notable for their
high success rate.
Valve replacement through the groin, which has become
popular in recent years, also yields successful results in suitable
patients. However, Prof. Dr. İsbir states that this method cannot
be applied to everyone and that the treatment method should be
determined on a patient basis.
What should patients undergoing heart valve surgery pay
attention to?
One of the biggest risks for patients undergoing heart valve
surgery is infection. Especially during dental treatments, the risk
of infection and bleeding can increase. Prof. Dr. İsbir emphasizes
that these patients should take the necessary precautions before
dental treatment or any other surgical procedure. Regular use of
blood thinners is also vital.
Early diagnosis and timely intervention in valvular heart
disease allows patients to lead a healthy life and prevents serious
complications that may occur in the later stages. For this reason,
it is of great importance not to underestimate the symptoms and
not to neglect regular heart checks.
Kalp kapak ameliyatı olan hastalar nelere dikkat etmeli?
Kalp kapak ameliyatı geçiren hastalar için en büyük risklerden
biri enfeksiyon. Özellikle diş tedavileri sırasında enfeksiyon
ve kanama riski artabiliyor. Prof. Dr. İsbir, bu hastaların diş
tedavisi veya başka bir cerrahi işlem öncesinde mutlaka gerekli
önlemleri alması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, kan sulandırıcı
ilaçların düzenli kullanımı da hayati önem taşıyor.
Kalp kapak hastalıklarında erken teşhis ve zamanında
müdahale, hastaların sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlarken,
ilerleyen evrelerde oluşabilecek ciddi komplikasyonların da
önüne geçiyor. Bu nedenle, belirtileri hafife almamak ve düzenli
kalp kontrollerini ihmal etmemek büyük önem taşıyor.
Pharma
39
Revolutionary eye drops set to transform
eye care in Türkiye!
Türkiye’ye yeni nesil göz damlası geliyor!
Türkiye’s leading pharmaceutical company, Abdi İbrahim,
has signed a significant partnership with Rohto, one of
Japan’s most established firms. Under this agreement, Rohto’s
innovative eye health product will be available to patients in
Türkiye starting in 2025.
For 23 years, Abdi İbrahim has maintained its leadership in
the Turkish pharmaceutical sector and continues to expand
through global collaborations. Through its strategic partnership
with Rohto Pharmaceutical Co., Ltd., a global leader in the
over-the-counter (OTC) medicine sector, the company is
bringing advanced eye health products to Türkiye. As part of
this collaboration, Rohto Dry Aid, an eye drop developed with
Rohto’s Tearshield Technology, will enter the Turkish market
under the guarantee of Abdi İbrahim in February 2025. This
groundbreaking product, which restores the natural tear film,
aims to revolutionize dry eye treatment by offering advanced
care through a unique mechanism of action, setting it apart
from traditional eye drops.
Türk ilaç sektörünün lideri Abdi İbrahim, Japonya’nın köklü
firmalarından Rohto ile önemli bir ortaklığa imza attı. Bu
anlaşma kapsamında Rohto’nun yenilikçi göz sağlığı ürünü,
2025 yılı itibarıyla Türkiye’de hastalarla buluşacak.
Türk ilaç sektöründe 23 yıldır liderliğini sürdüren Abdi
İbrahim, küresel iş birlikleriyle büyümesini sürdürüyor. Şirket,
reçetesiz ilaç alanında dünya çapında lider konumda bulunan
Japon Rohto Pharmaceutical Co., Ltd. ile gerçekleştirdiği
stratejik ortaklık kapsamında, ileri teknolojili göz sağlığı
ürünlerini Türkiye’ye kazandırıyor. Bu kapsamda, Rohto’nun
Tearshield Teknolojisi ile geliştirilen göz damlası Rohto Dry
Aid, 2025 Şubat itibarıyla Abdi İbrahim güvencesiyle Türkiye
pazarına sunulacak. Doğal gözyaşı filmini yenileyerek kuru
göz tedavisinde çığır açan bu yenilikçi ürün, geleneksel göz
damlalarından farklı bir etki mekanizmasıyla kullanıcılarına
gelişmiş bir bakım sunmayı hedefliyor.
Abdi İbrahim’den küresel sağlıkta öncü adım
Konuya ilişkin açıklama yapan Abdi İbrahim CEO’su Süha
Taşpolatoğlu, şirketin sadece Türkiye’de değil, küresel ölçekte de
örnek teşkil eden iş birlikleri kurma vizyonuna sahip olduğunu
vurguladı. Taşpolatoğlu, “Abdi İbrahim olarak 113 yıllık köklü
geçmişimiz ve inovasyona olan bağlılığımızla sektördeki
liderliğimizi sürdürüyoruz. Rohto gibi 126 yıllık köklü bir
firma ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, her iki şirketin de
insan sağlığını geliştirme misyonunun güçlü bir göstergesidir.
Göz sağlığı ve tüketici sağlığı, son yıllarda stratejik olarak
odaklandığımız en önemli alanlardan ikisini oluşturuyor. Bu
ortaklık, Türkiye’de hastalara en ileri çözümleri sunarken,
aynı zamanda ilaç sektöründe uluslararası standartların
yükselmesine katkı sağlayacaktır” dedi.
40 Pharma
Abdi İbrahim takes a pioneering step in global healthcare
Commenting on the partnership, Süha Taşpolatoğlu, CEO of
Abdi İbrahim emphasized the company’s vision of establishing
exemplary collaborations not only in Türkiye but also on a
global scale. Taşpolatoğlu stated, “At Abdi İbrahim, we continue
to lead the industry with our 113-year legacy and commitment
to innovation. Our collaboration with Rohto, a company with
a 126-year heritage, is a strong testament to both companies’
mission to enhance human health. Eye health and consumer
health are two of the most strategically focused areas for us in
recent years. This partnership will not only provide patients in
Türkiye with cutting-edge solutions but will also contribute to
raising international standards in the pharmaceutical sector.”
Taşpolatoğlu also highlighted that this agreement strengthens
economic and cultural ties between Türkiye and Japan,
adding, “Following our strategic partnership with the Japanese
pharmaceutical company Otsuka in 2012, this new collaboration
with another Japanese pharmaceutical giant will further
reinforce health sector relations between the two countries.”
Rohto Pharmaceutical: A legacy of global innovation
Koji Suzuki, Head of International Business Development at
Rohto Pharmaceutical Co., Ltd., expressed his satisfaction
with the collaboration with Abdi İbrahim. Suzuki stated, “At
Rohto, we have been providing innovative solutions in eye
health for over 100 years. Abdi İbrahim’s leadership in the
Turkish pharmaceutical sector makes this partnership even
more meaningful. Our eye drops stand out not only for their
effective formulas but also for their user-friendly packaging and
comfortable application experience. In 2024, Türkiye and Japan
celebrated the 100th anniversary of their diplomatic relations.
As we enter a new century, we believe this agreement will
further strengthen the commercial and cultural ties between
our two nations.”
The inspiring journey of global leader Rohto
Founded in 1899, Rohto Pharmaceutical has become one
of the world’s leading brands in eye care, dermatology, and
regenerative medicine over its 126-year history. Rohto has
maintained its leadership in Japan’s OTC eye drop market for
28 consecutive years, making a significant impact on global
healthcare and well-being with its innovative formulations.
Rohto’s 2030 vision, “Connect for Well-being,” takes a holistic
approach to physical, mental, social, and environmental health,
aiming to create a better life for everyone. The company’s new
slogan, “Moving the Heart,” represents a philosophy that goes
beyond pharmaceutical production, focusing on touching
people’s lives and promoting happiness through health.
The strategic partnership between Abdi İbrahim and Rohto
marks a significant step in combining the expertise and
technological advancements of these two industry leaders,
ensuring patients in Türkiye have access to the most innovative
solutions in eye health.
Taşpolatoğlu ayrıca, bu anlaşmanın Türkiye ve Japonya
arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkileri derinleştirdiğine
dikkat çekerek, “2012 yılında Japon Otsuka ile kurduğumuz
stratejik ortaklığın ardından, yine bir Japon ilaç devi ile
gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, iki ülke arasındaki sağlık
alanındaki iş birliklerini daha da güçlendirecektir” ifadelerini
kullandı.
Rohto Pharmaceutical: Küresel miras ve inovasyon
Rohto Pharmaceutical Co., Ltd. Uluslararası İş Geliştirme
Bölümü Müdürü Koji Suzuki de Abdi İbrahim ile yapılan bu iş
birliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Suzuki, “Rohto
olarak 100 yılı aşkın süredir göz sağlığı alanında yenilikçi
çözümler sunuyoruz. Abdi İbrahim’in Türkiye ilaç sektöründeki
lider konumu, bu iş birliğini daha da anlamlı hale getiriyor. Göz
damlalarımız, sadece etkili formülleriyle değil, aynı zamanda
kullanıcı dostu ambalajları ve konforlu deneyimleriyle de öne
çıkıyor. Türkiye ve Japonya, 2024 yılında diplomatik ilişkilerinin
100. yıl dönümünü kutladı. Yeni bir yüzyıla girerken, bu
anlaşmanın iki ülke arasındaki ticari ve kültürel bağların
derinleşmesine katkıda bulunacağına inanıyoruz” şeklinde
konuştu.
Dünya lideri Rohto’nun ilham veren hikayesi
126 yıllık geçmişe sahip olan Rohto Pharmaceutical, 1899
yılında kurulduğundan bu yana göz bakımı, dermatoloji ve
rejeneratif tıp alanlarında dünya çapında öncü markalardan
biri haline geldi. Japonya’da OTC göz damlaları pazarında
28 yıldır liderliğini sürdüren Rohto, geliştirdiği inovatif
formüllerle global pazarda sağlık ve refah alanında önemli bir
etki oluşturuyor.
Rohto’nun 2030 vizyonu olan “Connect for Well-being”, fiziksel,
zihinsel, sosyal ve çevresel sağlığı bütüncül bir yaklaşımla
ele alarak, herkes için daha iyi bir yaşam sunmayı hedefliyor.
Şirketin yeni sloganı “Moving the Heart”, sadece ilaç üretmekten
öte, insanların hayatlarına dokunan ve sağlık yoluyla mutluluğu
teşvik eden bir anlayışı simgeliyor.
Abdi İbrahim ile Rohto arasındaki bu stratejik ortaklık, iki
lider firmanın bilgi ve teknoloji birikimlerini birleştirerek,
Türkiye’deki hastalara göz sağlığı alanında en yenilikçi çözümleri
sunma yolunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
42 Pharma
Safe monitoring with a personalized health plan
Özel sağlık planıyla güvenli takip
44 Pharma
Health needs are unique to each individual. Acting with this
awareness, Acıbadem LifeClub is implementing an innovative
approach that offers personalized health management.
Taking into account an individual’s lifestyle, medical history,
and specific needs, Acıbadem LifeClub provides holistic
health solutions and serves its members with a preventive
medicine approach for those who aim to lead a healthy life.
This special platform combines digital conveniences with
physical healthcare services under the “phygital ecosystem”
concept, aiming to be a professional guide on individuals’
health journeys.
A new era in personalized health management
Acıbadem LifeClub Private membership takes
a holistic approach to health and provides
members with a system that enables them
to manage their health comprehensively. A
LifeClub doctor and health team are assigned
specifically to each member and accompany
them through every step of their health
management process.
Personalized health management aims to create
a custom health plan by addressing the individual’s physical,
mental, and emotional health. In this approach, factors such
as genetic structure, lifestyle, eating habits, stress levels, and
chronic conditions are analyzed in detail. Acıbadem LifeClub
Private members can secure their health by receiving regular
follow-ups and support throughout the year, in line with their
personalized health plan.
Acıbadem LifeClub Private membership offers holistic health
management with a personalized health plan. The process
begins with the first meeting with a LifeClub doctor, where
the individual’s health status, expectations, and lifestyle are
analyzed in detail. Following this, a special health plan is
created, and all health monitoring is performed, with referrals
to specialist doctors if necessary.
In health management, a special health assistant is assigned
to LifeClub members. This assistant organizes all hospital
processes and ensures that members benefit from healthcare
services without wasting time. Additionally, members can
consult LifeClub doctors at any time for health-related
questions.
Privileges offered by Acıbadem LifeClub
Acıbadem LifeClub Private membership offers numerous
privileges that support both physical and mental health:
• Regular Follow-up with LifeClub Doctor: Members have the
opportunity to have regular check-ups with the LifeClub doctor
four times a year.
Sağlık ihtiyaçları her birey için benzersizdir. Bu farkındalıkla
hareket eden Acıbadem LifeClub, kişiye özel sağlık yönetimi
sunan yenilikçi bir yaklaşımı hayata geçiriyor. Bireyin
yaşam tarzını, sağlık geçmişini ve özel ihtiyaçlarını dikkate
alarak bütünsel sağlık çözümleri sunan Acıbadem LifeClub,
sağlıklı bir yaşam sürmek isteyen üyeleri için önleyici tıp
yaklaşımıyla hizmet veriyor. “Fijital ekosistem” anlayışı ile
dijital kolaylıkları fiziksel sağlık hizmetleriyle birleştiren bu
özel platform, bireylerin sağlık yolculuklarında profesyonel
bir rehber olmayı hedefliyor.
Kişiye özel sağlık yönetiminde yeni dönem
Acıbadem LifeClub Private üyeliği, sağlığı bir
bütün olarak ele alıyor ve üyelerine, sağlıklarını
kapsamlı bir şekilde yönetebilecekleri bir
sistem sunuyor. Üyelere özel olarak atanan
LifeClub doktoru ve sağlık ekibi, sağlık
yönetimi sürecinde bireylerin her adımına
eşlik ediyor.
Kişiselleştirilmiş sağlık yönetimi, bireyin
fiziksel, zihinsel ve duygusal sağlık
durumlarını bir arada ele alarak, o kişiye özel
bir sağlık planı oluşturmayı amaçlıyor. Bu yaklaşımda; genetik
yapı, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları, stres düzeyi ve kronik
rahatsızlık gibi unsurlar detaylı bir şekilde analiz ediliyor.
Acıbadem LifeClub Private üyeleri, kendilerine özel hazırlanan
sağlık planı doğrultusunda yıl boyunca düzenli takip ve destek
alarak, sağlıklarını güvence altına alabiliyor.
Acıbadem LifeClub Private üyeliği, üyelerine kişiselleştirilmiş
bir sağlık planı ile bütünsel bir sağlık yönetimi sunuyor. Süreç,
LifeClub doktoru ile yapılan ilk görüşme ile başlıyor. Bu
görüşmede bireyin sağlık durumu, beklentileri ve yaşam tarzı
detaylı bir şekilde analiz ediliyor. Ardından oluşturulan özel
sağlık planı ile üyenin tüm sağlık takibi yapılırken, gerektiğinde
uzman bir doktora yönlendirme sağlanıyor.
Sağlık yönetiminde LifeClub üyelerine özel bir sağlık asistanı
atanıyor. Bu asistan, tüm hastane süreçlerini organize ediyor
ve üyelerin zaman kaybetmeden sağlık hizmetlerinden
faydalanmasını sağlıyor. Aynı zamanda üyeler, ihtiyaç
duydukları her an sağlıkla ilgili sorularını LifeClub doktorlarına
danışabiliyor.
Acıbadem LifeClub’ın sağladığı ayrıcalıklar
Acıbadem LifeClub Private üyeliği hem fiziksel hem de zihinsel
sağlığı destekleyen birçok ayrıcalık sunuyor:
-LifeClub Doktoru ile Yıl Boyunca Takip: Üyeler, LifeClub
doktoru ile yılda 4 kez düzenli muayene imkânına sahip oluyor.
-Özel Sağlık Asistanı: Hastane süreçlerinin VIP düzeyde
organizasyonu sağlanıyor.
• Private Health Assistant: VIP-level organization of hospital
processes.
• Psychological and Nutritional Support: Four online
consultations with a LifeClub dietitian and four online
consultations with a LifeClub psychologist, providing support
for both physical and mental health.
• Use of LifeClub Lounge: Exclusive lounge areas are available
for LifeClub members at Acıbadem hospitals.
• 24/7 Health Advisory Line and Ambulance Service: Unlimited
ambulance support and 24/7 health consultation services are
provided in emergencies.
• Rewarded Shopping Opportunity: Members can earn
LifePoints through purchases made in the LifeClub store within
the LifeClub app, enjoying exclusive opportunities.
Technology and health combined: The phygital health ecosystem
Acıbadem LifeClub offers a “phygital” ecosystem that integrates
technology with healthcare services. This allows members to
manage their processes quickly with digital conveniences while
seamlessly accessing physical services. This system, which
makes health monitoring more effective, guides members in
leading a healthy life.
The right address for a healthy life
Acıbadem LifeClub focuses not only on existing health issues
but also on potential risk factors, offering preventive healthcare
services. Thanks to this comprehensive service approach,
members can find the necessary support to maintain a healthy
life in one place. Personalized health plans, expert doctors,
health assistants, and digital platforms make Acıbadem LifeClub
the ideal solution for anyone looking to secure their health.
-Psikolojik ve Beslenme Desteği: LifeClub diyetisyeni ile 4
online görüşme ve LifeClub psikoloğu ile 4 online görüşme ile
hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı destekleyen danışmanlık
hizmetleri sunuluyor.
-LifeClub Lounge Kullanımı: Acıbadem hastanelerinde
LifeClub üyelerine özel lounge alanları kullanılabiliyor.
-7/24 Sağlık Danışma Hattı ve Ambulans Hizmeti: Acil
durumlarda sınırsız ambulans desteği ve 7/24 sağlık
danışmanlığı hizmeti sağlanıyor.
-Ödüllü Alışveriş İmkânı: LifeClub uygulaması içindeki
mağazada yapılan alışverişlerde LifePara kazanarak ayrıcalıklı
fırsatlardan yararlanma imkânı sunuluyor.
Teknoloji ve sağlık bir arada: Fijital sağlık ekosistemi
Acıbadem LifeClub, teknolojiyi sağlık hizmetlerine entegre
eden “fijital” bir ekosistem sunuyor. Bu sayede üyeler, hem
dijital kolaylıklarla süreçlerini hızlı bir şekilde yönetebiliyor
hem de fiziksel hizmetlere sorunsuz bir şekilde erişebiliyor.
Sağlık takibini daha etkili hale getiren bu sistem, üyelerin
sağlıklı bir yaşam sürmelerine rehberlik ediyor.
Sağlıklı yaşam için doğru adres
Acıbadem LifeClub, bireylerin sadece mevcut sağlık sorunlarına
değil, potansiyel risk faktörlerine de odaklanarak önleyici sağlık
hizmetleri sunuyor. Bu kapsamlı hizmet anlayışı sayesinde
üyeler, sağlıklı bir yaşam sürdürmek için gerekli desteği tek
noktada bulabiliyor. Kişiye özel sağlık planları, uzman doktorlar,
sağlık asistanları ve dijital platformlar sayesinde Acıbadem
LifeClub, sağlığını güvence altına almak isteyen herkes için
ideal bir çözüm sunuyor.
Pharma
45
Loud noise, excessive sound,
and cotton swabs threaten ear health
Yüksek ses,
gürültü ve kulak çubuğu
kulak sağlığını tehdit ediyor
Dr. Lecturer Mustafa İbas
Many factors pose a threat to ear and hearing health,
according to Dr. Lecturer Mustafa İbas from the department
of Surgical Medical Sciences, Otorhinolaryngology, Faculty
of Medicine at İstanbul Atlas University. He emphasized
the importance of protecting oneself from noise exposure,
infections, and trauma.
Protect your ear health
Dr. İbas advises against listening to loud music and recommends
using hearing protection equipment in noisy environments. To
prevent infections, he suggests drying the ears after swimming.
Stressing the importance of not irritating the ear canal, he
warns, “Do not clean your ears with rigid objects such as cotton
swabs that can damage the eardrum.”
Dr. Mustafa İbas, from the department of surgical medical
sciences, otorhinolaryngology, at İstanbul Atlas University
faculty of medicine, shared insights on the importance of ear
and hearing health and how to protect it.
Hearing health is evaluated through tests
A healthy ear is defined by the preservation of normal
anatomical and functional features from the outer ear canal to
the inner ear. Dr. İbas stated, “The most important indicator of
healthy hearing is determined by hearing thresholds. Normal
hearing thresholds should be between 0-25 dB within a
frequency range of 250 Hz – 8,000 Hz. Pure-tone audiometry
and speech discrimination tests are the primary methods for
assessing hearing health.”
Noise exposure, infections, and trauma threaten ear health
Dr. İbas identified noise exposure as one of the leading threats to
Kulak ve işitme sağlığını tehdit eden birçok unsur
bulunduğunu belirten İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp
Fakültesi (İngilizce) Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü Kulak,
Burun ve Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğretim
Üyesi Mustafa İbas, gürültü maruziyeti, enfeksiyonlar ve
travmalardan korunmanın önemini vurguladı.
Kulak sağlığını korumak için yüksek sesle müzik
dinlenmemesini ve gürültüye maruz kalırken kulak koruyucu
ekipman kullanılmasını öneren İbas, enfeksiyonlardan
korunmak için yüzme sonrası kulakların kurulanması
gerektiğini söyledi. Kulak kanalının zorlanmaması gerektiğinin
altını çizen İbas, “Kulak çubuğu çubukları gibi sert ve kulak
zarına zarar verebilecek nesnelerle kulak temizliği yapmayın”
uyarısında bulundu.
İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi (İngilizce) Cerrahi Tıp
Bilimleri Bölümü Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Anabilim
Dalı’ndan Dr. Öğretim Üyesi Mustafa İbas, kulak ve işitme
sağlığının önemi ve korunmasına ilişkin değerlendirmede
bulundu.
İşitme sağlığı testlerle değerlendiriliyor
Sağlıklı bir kulağın, dış kulak yolundan iç kulağa kadar tüm
yapılarının normal anatomik ve fonksiyonel özelliklerini
koruması ile tanımlandığını belirten İbas, “Sağlıklı işitmenin en
önemli göstergesi ise işitme eşikleriyle belirlenir. Normal işitme
eşikleri, 250 Hz – 8 bin Hz frekans aralığında 0-25 dB seviyesinde
olmalıdır. Saf ses odyometrisi ve konuşmayı ayırt etme testleri,
işitme sağlığını değerlendirmenin temel yöntemleridir” dedi.
Gürültü maruziyeti, enfeksiyon ve travmalar kulak sağlığını
tehdit ediyor
Kulak sağlığını tehdit eden pek çok faktör bulunduğunu ifade
eden İbas, bunlardan ilkinin gürültü maruziyeti olduğunu
söyledi. Yüksek sesli müzik, sanayi gürültüsü veya silah sesi
gibi yüksek desibelde seslere uzun süre maruz kalmanın işitme
kaybına yol açabileceği uyarısında bulunan İbas, enfeksiyon
ve travmaların kulak sağlığını tehdit eden bir başka unsur
olduğunu kaydetti:
46 Pharma
ear health. He warned that prolonged exposure to high-decibel
sounds, such as loud music, industrial noise, or gunfire, can
lead to hearing loss. He also noted that infections and trauma
pose additional risks to ear health, stating:
“Middle ear infections (otitis media), external ear infections,
and chronic infections can impair hearing functions. Head and
ear trauma can cause eardrum ruptures and hearing loss.”
Blockage of the ear canal affects hearing quality
Dr. İbas pointed out that earplugs and cerumen (earwax)
buildup can also threaten ear health by blocking the ear canal,
leading to reduced hearing quality. He added, “Medications
are another factor affecting ear health. Some antibiotics and
chemotherapy drugs classified as ototoxic can damage the
auditory nerves.”
Noting that aging is also a risk factor, Dr. İbas explained, “Agerelated
hearing loss, known as presbycusis, makes it particularly
difficult to perceive high-frequency sounds.”
Three types of hearing loss
Discussing the causes of hearing loss, Dr. İbas stated that there
are three main types: conductive, sensorineural, and mixed
hearing loss:
• Conductive hearing loss: Caused by blockages or issues
in the outer or middle ear, such as earwax buildup, eardrum
perforation, fluid accumulation in the middle ear, or stiffening
of the middle ear bones (otosclerosis).
• Sensorineural hearing loss: Results from damage to the hair
cells in the inner ear or the auditory nerve. It can be caused
by exposure to loud noise, aging, genetic factors, or certain
medications.
• Mixed hearing loss: A combination of both conductive and
sensorineural hearing loss.
Protect your ears from noise!
Offering recommendations to protect ear health, Dr. Mustafa
İbas shared the following advice:
• Take precautions against noise: Avoid listening to loud music,
stay away from noisy environments, and use hearing protection
gear like earplugs when exposed to loud sounds.
• Maintain proper ear hygiene: Do not force or interfere with
the ear canal. Avoid cleaning your ears with cotton swabs or
other rigid objects that could damage the eardrum.
• Prevent infections: Dry your ears after swimming and have
your ear health checked regularly to avoid infections.
• Maintain a balanced diet: Sufficient intake of vitamins and
minerals such as vitamin B12 and zinc is essential for hearing
health.
• Be cautious with medication use: Avoid ototoxic drugs, or use
them under medical supervision to protect your hearing.
• Have regular ear check-ups: If you are at high risk (e.g.,
working in noisy environments or advanced in age), get a
hearing test once a year. If you notice symptoms of hearing loss,
seek immediate consultation with an ENT specialist.
“Orta kulak iltihapları (otitis media), dış kulak enfeksiyonları
ve kronik enfeksiyonlar işitme fonksiyonlarını bozabilir. Baş
ve kulak travmaları, kulak zarı yırtılmalarına ve işitme kaybına
neden olabilir.”
Dış kulak yolunun kapanması işitme kalitesini tehdit ediyor
Kulak tıkaçları ve buşon (kulak kiri) birikiminin de kulak
sağlığını tehdit ettiğini, dış kulak yolunun tıkanmasının işitme
kalitesini olumsuz etkileyebileceğini kaydeden İbas, “İlaçlar
da kulak sağlığını tehdit eden faktörler arasında sayılabilir.
Bazı antibiyotikler ve kemoterapi ilaçları gibi ototoksik ilaçlar
işitme sinirlerine zarar verebilir” dedi. Yaşlanmanın da bir
tehdit olduğunu kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa İbas,
“Presbiakuzi olarak adlandırılan yaşa bağlı işitme kaybı, özellikle
yüksek frekanslı seslerin algılanmasını zorlaştırır” dedi.
İşitme kaybı, üç nedenle ortaya çıkabiliyor
İşitme kaybının nedenlerine değinen İbas, bunların iletim tipi,
sensörinöral ve mikst tip olmak üzere üçe ayrıldığını belirterek
şunları söyledi:
İletim tipi işitme kaybı: Dış kulak veya orta kulakta iletimi
engelleyen faktörlerden kaynaklanır. Kulak kiri birikimi, kulak
zarı delinmesi, orta kulakta sıvı birikimi veya kemikçiklerde
sertleşme (otoskleroz) gibi nedenlerle ortaya çıkabilir.
Sensörinöral işitme kaybı: İç kulaktaki tüylü hücrelerin
hasarlanması veya işitme sinirinin zarar görmesiyle oluşur.
Yüksek seslere maruz kalma, yaşlanma, genetik faktörler ve bazı
ilaçlar bu tip kayba yol açabilir.
Mikst tip işitme kaybı: Hem iletim hem de sensörinöral işitme
kaybının bir arada bulunmasıdır.
Kulağınızı gürültüden koruyun!
Kulak sağlığını korumak için tavsiyelerde bulunan Dr. Öğretim
Üyesi Mustafa İbas, önerilerini şöyle sıraladı:
Gürültüye karşı önlem alın: Yüksek sesle müzik dinlemeyin.
Yüksek sesli ortamlardan kaçının, gürültüye maruz kalırken
kulak tıkacı gibi kulak koruyucu ekipmanlar kullanın.
Kulak hijyenine dikkat edin: Kulak kanalınızı zorlamayın ve
gereksiz müdahalelerden kaçının. Kulak çubukları gibi sert
ve kulak zarına zarar verebilecek nesnelerle kulak temizliği
yapmayın.
Enfeksiyonlardan korunun: Enfeksiyonlardan korunmak için
yüzme sonrası kulaklarınızı kurulayın ve kulak sağlığınızı
düzenli olarak kontrol ettirin.
Dengeli beslenin: B12 vitamini, çinko gibi vitamin ve
minerallerin yeterli alınması işitme sağlığı için önemlidir.
İlaç kullanımına dikkat edin: Ototoksik ilaçlardan kaçınmak
veya doktor kontrolünde kullanmak işitme sağlığınızı
korumanıza yardımcı olur.
Kulak sağlığınızı düzenli kontrol ettirin: Özellikle risk
grubundaysanız (yüksek sesli ortamlarda çalışıyorsanız, ileri
yaştaysanız) yılda bir kez işitme testi yaptırın. İşitme kaybı
belirtileri fark ederseniz vakit kaybetmeden bir Kulak Burun
Boğaz (KBB) uzmanına başvurun.
Pharma
47
“Explorers of the Future”
continues its journey with its fourth term
“Geleceği Keşfedenler” dördüncü dönemiyle yola devam ediyor
Türkiye’nin lider ilaç şirketi Abdi İbrahim, Bilim Virüsü iş
birliğiyle hayata geçirdiği Geleceği Keşfedenler Programı’nın
dördüncü dönemine başlarken, gençleri bilimin ışığında
geleceğe hazırlamayı sürdürüyor.
Türkiye’nin 113 yıllık köklü ilaç firması ve 23 yıldır sektör lideri
olan Abdi İbrahim, genç nesilleri bilimle buluşturma hedefiyle
hayata geçirdiği Geleceği Keşfedenler Programı’nın dördüncü
dönemini başlattı. Şirketin HEAL2050 sürdürülebilirlik
stratejisi kapsamında öğrenme girişimi Bilim Virüsü ile ortak
yürütülen program, 15-18 yaş arası lise öğrencilerini bilimsel
düşünce, dijital beceriler, biyoteknoloji ve sürdürülebilirlik gibi
geleceği şekillendiren alanlarla buluşturuyor.
Programın yeni dönem başvuruları alınmaya başlarken, 4.
dönemin ilk modülü için son başvuru tarihi 27 Nisan olarak
açıklandı. Eğitimler ise mayıs ayı itibarıyla başlıyor.
48 Pharma
Dr. M. Oğuzcan Bülbül
Türkiye’s leading pharmaceutical company, Abdi İbrahim, is
launching the fourth term of the “Explorers of the Future”
program, developed in collaboration with Bilim Virüsü,
continuing its mission to prepare young people for the future
with the guidance of science.
Abdi İbrahim, a well-established pharmaceutical company with
a 113-year history and industry leadership spanning 23 years,
has kicked off the fourth term of the “Explorers of the Future”
program, which was initiated to introduce younger generations
to science. Conducted jointly with the learning initiative Bilim
Virüsü as part of the company’s HEAL2050 sustainability
strategy, the program brings together high school students aged
15 to 18 with future-shaping fields such as scientific thinking,
digital skills, biotechnology, and sustainability.
Applications for the new term of the program are now open,
with April 27 announced as the final date for applications to
the first module of the fourth term. Trainings will begin in May.
Future scientists are trained in this program
“Geleceği Keşfedenler” (Explorers of the Future) is a unique
educational program designed to help young people discover
their potential and build their own learning paths. To date, the
program has received nearly 15,000 applications from all across
Türkiye. A total of 2,665 students have participated in the first
three terms. Through 250 workshops and 74 different themes, a
total of 528 hours of training have been delivered. In addition, 4
Geleceğin bilim insanları bu programda yetişiyor
“Geleceği Keşfedenler”, gençlerin potansiyellerini keşfetmeleri
ve kendi öğrenme yollarını oluşturmaları için tasarlanmış
özgün bir öğrenme programı. Bugüne kadar Türkiye’nin dört
bir yanından yaklaşık 15 bin başvuru alan programa, ilk üç
dönemde toplam 2.665 öğrenci dahil oldu. 250 atölye ve 74
farklı başlık altında 528 saatlik eğitim verilirken, gençlerin
katılımıyla 4 Girişimcilik Hikâyesi ve 10 Biyoteknoloji Webinarı
hayata geçirildi.
Ayrıca öğrenciler tarafından üretilen özel içeriklerle oluşturulan
“Geleceği Keşfedenler Kütüphanesi”ne bugüne kadar 93 içerik
kazandırıldı. Bu içeriklerin 67’si yayınlanarak daha geniş bir
genç kitleye ulaştırıldı.
Üç ana modülde zengin içerikler
Programın dördüncü döneminde gençler üç ana modül
etrafında eğitim alacak:
-Biyoteknoloji ve Birlikte Yaşam Modülü
-Dijital Beceriler ve Teknoloji Modülü
-Sürdürülebilir Yaratıcılık Modülü
Katılımcılar bu modüller aracılığıyla etik, yapay zekâ, veri
okuryazarlığı, inovasyon ve küresel sürdürülebilirlik gibi 21.
yüzyıl yetkinlikleriyle tanışacak. Modül sonunda düzenlenecek
webinar serileri ise gençlerin ilgi alanlarına göre kariyer
planlamalarını desteklemeyi hedefliyor.
Ayrıca bu dönemde de gençler, “Dijital İçerik Atölyeleri”nde
eğitim alarak içerik üretme becerilerini geliştirecek ve
hazırladıkları içerikleri kütüphane aracılığıyla kamuoyuyla
paylaşma fırsatı bulacak.
Entrepreneurship Stories and 10 Biotechnology Webinars have
been implemented with the participation of young learners.
Furthermore, the “Explorers of the Future Library,” which
features content created by students, now hosts 93 pieces of
student-generated content, 67 of which have been published to
reach a wider youth audience.
Rich content across three main modules
In its fourth term, the program will offer training around three
main modules:
-Biotechnology and coexistence module
-Digital skills and technology module
-Sustainable creativity module
Through these modules, participants will engage with key 21stcentury
skills such as ethics, artificial intelligence, data literacy,
innovation, and global sustainability. A webinar series to be
held at the end of each module aims to support young people’s
career planning based on their personal interests.
In addition, this term will once again include “Digital Content
Workshops,” where participants will improve their content
creation skills and gain the opportunity to share their work with
the public through the program’s library.
“Scientific thinking sparks curiosity in young minds”
Dr. M. Oğuzcan Bülbül, Abdi İbrahim’s Head of Human
Resources, Corporate Communications, and Sustainability
Group, shared the following remarks about the program:
“This program is one of our most valuable social investment
initiatives within our HEAL2050 strategy. Our goal is to equip
young people with scientific knowledge, awareness, and selfconfidence
so they can be influential players in the world of
tomorrow. It brings us great joy to witness them realize and
showcase their potential throughout this journey. In line with
our mission to Heal the Future, we will continue supporting
children and young people through educational projects.”
Şule Yücebıyık, Founder of Bilim Virüsü and the program’s
co-creator, expressed the program’s impact with these words:
“Explorers of the Future is not just a model for transferring
knowledge; it’s a journey where young individuals discover
themselves as critical thinkers. Thanks to this program, young
people dare to think, develop alternative solutions, and pave
their own way. The transformation that scientific thinking
brings to their lives is truly beyond words.”
Young people are discovering their own strengths
Assessments conducted within the scope of the program reveal
that participants gain greater self-awareness, learn to manage
their emotions, and begin addressing their learning gaps with
a problem-solving mindset. The biotechnology module and the
subsequent webinars, in particular, serve as important guides in
helping participants shape their career goals.
With this vision, Abdi İbrahim not only manufactures medicine
but also supports a new generation curious about science,
continuing its mission of healing the future hand in hand with
youth.
“Bilimsel düşünce gençlerin zihninde bir kıvılcım
oluşturuyor”
Abdi İbrahim İnsan Kaynakları, Kurumsal İletişim ve
Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Dr. M. Oğuzcan Bülbül,
Geleceği Keşfedenler Programı hakkında şunları söyledi:
“Bu program, HEAL2050 stratejimiz kapsamında
gerçekleştirdiğimiz en kıymetli toplumsal yatırım
projelerimizden biri. Gençlerin geleceğin dünyasında söz sahibi
olabilmeleri için onlara bilimsel bilgi, farkındalık ve özgüven
kazandırmayı amaçlıyoruz. Bu süreçte onların potansiyellerini
sergilemelerine tanıklık etmek bizler için büyük bir mutluluk.
Geleceği İyileştirmek misyonumuz doğrultusunda, çocukları ve
gençleri eğitim projeleriyle desteklemeye devam edeceğiz.”
Programın fikir ortağı Bilim Virüsü Kurucusu Şule Yücebıyık
ise programın etkisini şu sözlerle aktardı:
“Geleceği Keşfedenler sadece bilgi aktarımı sağlayan bir eğitim
modeli değil; gençlerin sorgulayan bireyler olarak kendilerini
keşfettikleri bir yolculuk. Gençler bu program sayesinde
düşünmeye cesaret ediyor, farklı çözümler geliştiriyor ve kendi
yollarını çizebiliyor. Bilimsel düşüncenin onların dünyasında
sağladığı değişim kelimelerle tarif edilemez.”
Gençler kendi güçlerini keşfediyor
Program kapsamında yapılan değerlendirmeler, gençlerin öz
farkındalıklarını artırdığını, duygularını yönetmeyi öğrendiğini
ve öğrenme eksiklerini fark ederek çözüm aradığını ortaya
koyuyor. Özellikle biyoteknoloji modülü ve ardından gelen
webinarlar, gençlerin kariyer hedeflerini şekillendirmede
önemli bir rehber oluyor.
Abdi İbrahim, bu vizyonla yalnızca ilaç üretmiyor; aynı
zamanda bilime merak duyan yeni nesillerin yetişmesine katkı
sağlayarak, geleceği iyileştirme yolculuğunu gençlerle birlikte
sürdürüyor.
......
.........
Pharma
49
Special research on
“Growth Retardation” from Nutricia Türkiye
Nutricia Türkiye’den “Büyüme Geriliği”ne özel araştırma
Nutricia Türkiye, malnütrisyondan kaynaklanan büyüme
geriliği üzerine gerçekleştirdiği “Büyüme Geriliğinde
Tedaviye Uyum Araştırması” ile bu alandaki farkındalığı
artırmayı ve erken müdahalenin önemine dikkat çekmeyi
amaçlıyor.
Araştırma, Türkiye genelinde aileler ve sağlık profesyonelleri
ile gerçekleştirilen kapsamlı bir çalışmayla büyüme geriliği
tedavisinde karşılaşılan zorlukları ve bu zorlukların üstesinden
gelmek için alınan önlemleri gözler önüne seriyor.
Büyüme geriliği tedavisinde erken müdahale ve süreklilik
şart
Nutricia Türkiye, SIA Insight iş birliğiyle malnütrisyondan
kaynaklanan büyüme geriliği üzerine yürüttüğü araştırmada,
tedaviye başlama ve devam oranlarına dair kritik verilere ulaştı.
Türkiye genelinde 18 ilde, 0-8 yaş aralığında malnütrisyon
kaynaklı büyüme geriliği tanısı konulan 300 çocuk ve aileleriyle
birlikte 602 eczacı üzerinde yapılan araştırma, büyüme geriliği
konusunda farkındalığın düşük olduğunu ortaya koydu.
Araştırmanın ilk fazında, ailelerin yüzde 80’inin tanı konulana
kadar çocuklarında büyüme geriliği olduğunu fark etmediği
belirlendi. Daha çarpıcı bir sonuç ise, tanı konulan ailelerin
yalnızca yüzde 40’ının tedaviye başlamasıydı. Geriye kalan
yüzde 60’lık dilimde, yüzde 30 tedaviye hiç başlamazken, yüzde
30 tedavi sürecini tamamlamadan bıraktı.
Nutricia Türkiye Uzman Beslenme Direktörü Cenk Kurt,
“Büyüme geriliği tedavisinde başarı sağlanması, tedaviye
başlama ve devamlılığın sağlanmasına bağlıdır. Bu noktada
hem hasta yakınlarının hem de sağlık profesyonellerinin
bilinçlendirilmesi kritik öneme sahiptir” diyerek, bu konuda
yapılan iletişim çalışmalarının önemini vurguladı.
Nutricia Türkiye aims to raise awareness in this area and draw
attention to the importance of early intervention with its
“Research on Treatment Adherence in Growth Retardation”
on growth retardation caused by malnutrition.
The research reveals the challenges faced in the treatment of
growth retardation and the measures taken to overcome these
challenges through a comprehensive study conducted with
families and healthcare professionals across Türkiye.
Persentil takibi ve düzenli kontrol hayati öneme sahip
Araştırmada, büyüme geriliği tanısının erken konulabilmesi
için ailelerin düzenli olarak çocuklarının boy ve kilo takibini
persentil hesaplama aracıyla yapmasının önemi bir kez daha
vurgulandı. Çocuklarda kilo ve boy artışında duraksama ya
da azalma olması durumunda derhal bir çocuk doktoruna
danışılması gerektiği belirtildi.
Nutricia Türkiye, hem sağlık profesyonelleri hem de aileler
için farkındalık katmaya yönelik çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Geçtiğimiz yıl, Türkiye genelinde 2.400 sağlık profesyoneline
ulaşılarak büyüme geriliği konusundaki kritik bilgiler aktarıldı
ve tedavi sürecinde ailelerin üstlenmesi gereken roller detaylı
bir şekilde açıklandı.
50 Pharma
Early intervention and continuity are essential in the
treatment of growth retardation
Nutricia Türkiye, in collaboration with SIA Insight, has reached
critical data on treatment initiation and continuation rates in
its research on growth retardation caused by malnutrition.
The research, conducted in 18 provinces across Türkiye, on
300 children between the ages of 0-8 diagnosed with growth
retardation due to malnutrition and 602 pharmacists and their
families, revealed that awareness of growth retardation is low.
In the first phase of the study, it was determined that 80 percent
of families did not realize that their children had growth
retardation until they were diagnosed. A more striking result
was that only 40 percent of the diagnosed families started
treatment. In the remaining 60 percent, 30 percent did not start
treatment at all, while 30 percent left the treatment process
incomplete.
Cenk Kurt, Specialized Nutrition Unit Director at Nutricia
Türkiye said, “Success in the treatment of growth retardation
depends on the initiation and continuity of treatment. At this
point, it is critical to raise awareness of both patient relatives and
healthcare professionals,” he said, emphasizing the importance
of communication activities on this issue.
52 Pharma
Perspentile tracking and regular check-ups are of vital
importance
The study once again emphasized the importance of families
regularly tracking their children’s height and weight with a
percentile calculator in order to diagnose growth retardation
early. In the event of a pause or decrease in weight and
height growth in children, a pediatrician should be consulted
immediately.
Nutricia Türkiye intensified its efforts to raise awareness for both
health professionals and families. Last year, 2,400 healthcare
professionals across Türkiye were reached with critical
information on growth retardation and the roles families should
assume in the treatment process were explained in detail.
Awareness activities strengthened treatment processes
The results obtained in the second phase of the study revealed
the positive effects of the efforts to raise awareness. While the
rate of treatment initiation increased from 40 percent to 60
percent, the dropout rate among families who started treatment
decreased from 30 percent to 10 percent. These results
once again proved the importance of early intervention and
continuity in treatment processes.
Nutricia Türkiye’s study was awarded the ‘Golden Owl’ at the
Owl Awards organized by the Turkish Researchers’ Association.
This award demonstrated not only the quality of the research,
but also the importance of awareness-raising efforts in the
treatment of growth retardation.
Nutricia Türkiye continues to be a critical resource for both
healthcare professionals and families in the fight against growth
retardation and to raise awareness on this issue. By ensuring
continuity in early diagnosis and treatment, it is aimed for
children to step into a healthy future.
Farkındalık çalışmaları tedavi süreçlerini güçlendirdi
Araştırmanın ikinci fazında elde edilen sonuçlar, farkındalığı
artırmaya yönelik yapılan çalışmaların olumlu etkilerini
ortaya koydu. Tedaviye başlama oranı yüzde 40’tan yüzde 60’a
yükselirken, tedaviye başlayan aileler arasında tedaviyi yarım
bırakma oranı yüzde 30’dan yüzde 10’a düştü. Bu sonuçlar,
erken müdahale ve tedavi süreçlerindeki sürekliliğin önemini
bir kez daha kanıtladı.
Nutricia Türkiye’nin bu çalışması, Türkiye Araştırmacılar
Derneği tarafından düzenlenen Baykuş Ödülleri’nde ‘Altın
Baykuş’a layık görülerek, başarısını tescilledi. Bu ödül, yalnızca
araştırmanın niteliğini değil, aynı zamanda büyüme geriliği
tedavisindeki farkındalık artırıcı çalışmaların önemini de gözler
önüne serdi.
Nutricia Türkiye, büyüme geriliği ile mücadelede hem sağlık
profesyonelleri hem de aileler için kritik bir kaynak olmaya ve
bu konuda farkındalık katmaya devam ediyor. Erken tanı ve
tedavide süreklilik sağlanarak, çocukların sağlıklı bir geleceğe
adım atmaları hedefleniyor.
Regain your vision quality
Görme kalitenizi geri kazanın
Batıgöz Sağlık Grubu Çankaya Şubesi’nde Göz Sağlığı ve
Hastalıkları Uzmanı olarak görev yapan Doç. Dr. Uğur
Ünsal, kataraktın belirtilerinden ameliyat sürecine kadar her
aşama hakkında önemli bilgiler veriyor.
Görme yetisi, bireylerin yaşam kalitesini doğrudan etkileyen
önemli bir faktördür. Zamanla göz merceğinin saydamlığını
kaybetmesi sonucu gelişen katarakt hastalığı, görme problemleri
oluşturmakla birlikte, doğru tedavi ile iyileştirilebilen bir
durumdur. Özellikle yaş ilerledikçe daha yaygın görülen
katarakt, genellikle gözde bulanık bir görme ile kendini gösterir.
Doç. Dr. Uğur Ünsal
Dr. Uğur Ünsal, an expert in Ophthalmology at Batıgöz Health
Group Çankaya Branch, shares important information about
cataract symptoms, surgery, and all stages of the process.
Vision is a critical factor that directly affects the quality of life.
Cataract disease, which results in the clouding of the lens in the
eye, causes vision problems but can be treated effectively with
the right intervention. Cataracts are more commonly seen as
people age and typically manifest as blurred vision.
What is cataract and who is affected?
A cataract is a condition where the lens in the eye becomes
cloudy, leading to a decrease in vision. Dr. Uğur Ünsal
explains that cataracts are primarily age-related and are more
common in individuals over 50 years old. However, cataracts
can also develop due to congenital factors or trauma to the
eye. Additionally, people with diabetes, those on long-term
corticosteroid treatments, and individuals exposed to excessive
sunlight are at higher risk for developing cataracts.
What are the symptoms of cataract?
Cataract symptoms generally develop slowly, and patients
may continue with their daily routines without noticing them
immediately. Over time, however, vision problems become
more apparent. The most common symptoms of cataracts
include:
-Blurred or cloudy vision
-Light sensitivity and glare
-Seeing colors as pale or yellowish
-Double vision or shadowy images
-Reduced night vision
Since cataracts primarily affect the clarity of vision, if left
untreated, they can lead to permanent vision loss. Therefore, it
is crucial for individuals who notice these symptoms to consult
with an ophthalmologist.
Is cataract treatment possible?
Cataract treatment cannot be achieved with medication
or glasses. The only effective treatment method is surgical
Katarakt nedir ve kimlerde görülür?
Katarakt, göz merceğinin saydamlığını kaybedip bulanıklaşması
sonucu görme gücünün azalması durumudur. Doç. Dr. Uğur
Ünsal, kataraktın genellikle yaşa bağlı olarak geliştiğini ve 50
yaş üzerindeki bireylerde daha sık görüldüğünü belirtiyor.
Ancak bu hastalık sadece yaşlanmaya bağlı olarak görülmez;
doğuştan gelen kataraktlar veya gözdeki travmalar da hastalığın
ortaya çıkmasına neden olabilir. Ayrıca, diyabet hastaları, uzun
süre kortizon tedavisi gören kişiler ve aşırı güneş ışığına maruz
kalanlar da katarakt geliştirme riski taşıyan bireyler arasında yer
almaktadır.
Kataraktın belirtileri nelerdir?
Katarakt hastalığının belirtileri genellikle yavaş gelişir ve
hastalar bu belirtileri fark etmeden günlük yaşamlarına devam
edebilirler. Ancak zamanla görme problemleri belirginleşir.
Kataraktın en yaygın belirtileri şunlardır:
-Görmede bulanıklık ve puslu görme
-Işık hassasiyeti ve göz kamaşması
-Renkleri soluk veya sarımsı görme
-Çift görme veya gölgeli görüntüler
-Gece görüşünde azalma
Katarakt, genellikle gözdeki bulanıklık ve görme bozuklukları
ile kendini gösterdiğinden, zamanında tedavi edilmezse kalıcı
görme kayıplarına yol açabilir. Bu sebeple katarakt belirtilerini
fark eden kişilerin bir göz hekimine başvurması oldukça
önemlidir.
Katarakt tedavisi mümkün mü?
Katarakt tedavisi, genellikle ilaçlarla veya gözlüklerle yapılamaz.
Bu hastalığın tek etkin tedavi yöntemi cerrahi müdahaledir.
Doç. Dr. Ünsal, kataraktın tedavisinde cerrahiden başka bir
çözüm bulunmadığını belirtmektedir. “Günümüzde gelişen
teknoloji sayesinde katarakt ameliyatları oldukça güvenli bir
şekilde gerçekleştirilmektedir. Katarakt ameliyatı, gözdeki
bulanıklaşmış merceğin alınarak yerine yapay bir lensin
yerleştirilmesi işlemidir” şeklinde açıklamalar yapmaktadır.
Katarakt ameliyatı nasıl yapılır?
Katarakt ameliyatı, genellikle damla anestezisi altında yapılır. Bu
54 Pharma
intervention. Dr. Ünsal emphasizes that there is no solution
for cataracts other than surgery. “Thanks to advancements
in technology, cataract surgeries are now performed safely.
Cataract surgery involves removing the cloudy lens from the eye
and replacing it with an artificial lens,” he explains.
56 Pharma
How is cataract surgery performed?
Cataract surgery is typically performed under local anesthesia
with eye drops. During this procedure, patients do not feel any
pain, and the operation takes approximately 10-15 minutes. The
most commonly used technique today is phacoemulsification
(FAKO), where ultrasound waves are used to break up and
remove the cataract, after which a new lens is implanted.
Phacoemulsification is a safe and effective technique widely
used in cataract surgery.
Since no incisions are made during the procedure, recovery is
rapid. Once the cloudiness in the eye is removed, patients often
begin to see clearly in a short period of time.
Post-surgery recovery process
After cataract surgery, the recovery process is generally quick
and smooth. Patients can usually be discharged on the same day.
A slight burning sensation and blurry vision in the first few days
are normal. However, vision clarity typically improves within a
few days, and patients can return to their daily activities.
During the recovery period, it is important to follow certain
precautions. Patients should use the prescribed eye drops
regularly, maintain proper eye hygiene, and attend follow-up
appointments with their doctor.
Is cataract surgery risky?
As with any surgical procedure, cataract surgery carries some
risks. However, modern techniques have minimized these risks
significantly. Dr. Ünsal points out that complications such
as infection, increased intraocular pressure, or rarely retinal
detachment can occur after cataract surgery. Nevertheless,
these complications are very rare, and the risks are much lower
when the surgery is performed by an experienced surgeon.
Additionally, the pre- and post-surgery process is well-managed
in most cases.
When should cataract surgery be performed?
If left untreated, cataracts can lead to vision loss and a decline in
quality of life. Anyone diagnosed with cataracts should consult
with an ophthalmologist before experiencing significant vision
loss. Dr. Ünsal emphasizes, “The decision for surgery depends
on how much the cataract affects the patient’s daily life. For
patients experiencing vision loss and reduced quality of life,
surgical intervention is the most effective solution,” highlighting
the importance of early diagnosis.
Cataract treatment can be effectively and safely performed
with surgery. Early diagnosis and treatment can prevent vision
loss and improve the patient’s quality of life. It is essential for
individuals with cataracts to consult an ophthalmologist without
delay to protect both their health and their quality of life.
işlem sırasında hasta ağrı hissetmez ve operasyon yaklaşık 10-15
dakika gibi kısa bir sürede tamamlanır. Günümüzde en yaygın
kullanılan teknik, fakoemülsifikasyon (FAKO) yöntemidir. Bu
teknik, ultrason dalgalarıyla kataraktı parçalayıp temizler ve
ardından göz içine yeni bir lens yerleştirir. Fakoemülsifikasyon
yöntemi, güvenli ve etkili bir şekilde uygulanan bir tekniktir.
Ameliyat sırasında gözde herhangi bir kesi yapılmaz, bu nedenle
hastaların iyileşme süreci hızlı olur. Gözdeki bulanıklığın
giderilmesiyle birlikte, hastalar kısa süre içinde net görmeye
başlarlar.
Ameliyat sonrası iyileşme süreci
Katarakt ameliyatı sonrasında hastaların iyileşme süreci
genellikle hızlı ve rahat olur. Ameliyatın hemen ardından
hasta taburcu edilebilir. İlk birkaç gün içinde hafif batma hissi
ve bulanık görme yaşanması normaldir. Ancak birkaç gün
içinde görme netleşir ve hastalar gündelik yaşamlarına devam
edebilirler.
Ameliyat sonrası iyileşme sürecinde dikkat edilmesi gereken
birkaç önemli nokta vardır. Doktorun önerdiği göz damlaları
düzenli olarak kullanılmalı, göz hijyenine özen gösterilmeli ve
doktor kontrolüne zamanında gidilmelidir.
Katarakt ameliyatı riskli mi?
Her cerrahi müdahalede olduğu gibi katarakt ameliyatının da
bazı riskleri olabilir. Ancak günümüzde kullanılan modern
teknikler sayesinde bu riskler minimum seviyeye indirilmiştir.
Doç. Dr. Ünsal, katarakt ameliyatının ardından enfeksiyon,
göz içi basınç artışı veya nadiren retina dekolmanı gibi
komplikasyonların görülebileceğini belirtmektedir. Ancak
bu komplikasyonlar oldukça nadir olup, deneyimli bir hekim
tarafından yapılan ameliyatlarda riskler önemli ölçüde
azalmaktadır. Ayrıca, çoğu hastada ameliyat öncesi ve sonrası
süreç çok iyi yönetilmektedir.
Katarakt ameliyatı ne zaman yapılmalıdır?
Kataraktın tedavi edilmemesi durumunda görme kaybı ve
yaşam kalitesinde düşüş meydana gelebilir. Katarakt tanısı
konan bir kişi, görme kaybı yaşamadan önce bir göz doktoruna
başvurmalıdır. Doç. Dr. Uğur Ünsal, “Ameliyat kararı, hastanın
günlük yaşamını ne kadar etkilediğine bağlıdır. Görme kaybı
yaşayan ve yaşam kalitesi azalan hastalar için cerrahi müdahale
en etkili çözümdür” diyerek erken teşhisin önemine dikkat
çekmektedir.
Katarakt tedavisi oldukça etkili ve güvenli bir cerrahi yöntemle
yapılabilmektedir. Erken teşhis ve tedavi, görme kaybını
önleyerek hastaların yaşam kalitesini artırır. Kataraktı olan
kişilerin zaman kaybetmeden bir göz hekimine başvurmaları,
hem sağlıkları hem de yaşam konforları için büyük önem
taşımaktadır.
Cosmetics, food,
and pharmaceutical sectors meet in İstanbul!
Kozmetik, Gıda ve İlaç Sektörleri İstanbul’da buluşuyor!
Life Sciences Ingredients 2025, to be held at the İstanbul
Expo Center between June 18–20, 2025, aims to bring
together professionals from three major industries, boosting
collaboration and trade opportunities.
The Life Sciences Ingredients Fair, which unites the three main
branches of Türkiye’s chemical industry—a sector that holds a
strong share in the country’s exports—will take place between
June 18–20, 2025, at the İstanbul Expo Center.
The event will simultaneously host the 7th International
Cosmetics & Home Care Ingredients Fair, the 6th International
Food & Nutritional Ingredients Fair, and Pharmaist 2025,
expecting more than 300 exhibitors and over 500 visitors from
more than 70 countries.
Sectoral growth through strong institutional support
The fair will be supported by prominent organizations
such as the European Association of Chemical Distributors
(FECC), Cosmetic Science and Sectoral Development
Association (KOZDER), Technology, Pharmaceutical, and
Domestic Industry Association (TİYSAT), and the Cosmetics
Manufacturers and Researchers Association (KÜAD).
Additionally, the Chemists Association, as well as the Chambers
of Chemical and Food Engineers, will participate as strategic
partners in the event.
18-20 Haziran 2025 tarihleri arasında İstanbul Fuar
Merkezi’nde gerçekleşecek Life Sciences Ingredients 2025,
üç büyük sektörün profesyonellerini bir araya getirerek iş
birliği ve ticaret fırsatlarını artırmayı hedefliyor.
Türkiye’nin ihracatında güçlü bir paya sahip kimya sektörünün
üç ana kolunu bir araya getiren Life Sciences Ingredients /
Yaşam Bilimleri Bileşenleri Fuarı, 18-20 Haziran 2025 tarihleri
arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek.
7. Uluslararası Cosmetics & Home Care Ingredients, 6.
Uluslararası Food & Nutritional Ingredients ve Pharmaist 2025
fuarlarının eş zamanlı gerçekleşeceği organizasyonda, 300’den
fazla katılımcı ve 70’ten fazla ülkeden 500’ün üzerinde ziyaretçi
ağırlanması bekleniyor.
Güçlü kurumsal desteklerle sektörel büyüme
Fuar, Avrupa Kimya Distribütörleri Federasyonu (FECC),
KOZDER (Kozmetik Bilimi ve Sektörel Gelişim Derneği),
TİYSAT (Teknoloji, İlaç ve Yerli Sanayi Topluluğu) ve KÜAD
(Kozmetik Üreticileri ve Araştırmacıları Derneği) gibi önemli
kurumların desteğiyle gerçekleşecek. Ayrıca Kimyagerler
Derneği ile Kimya ve Gıda Mühendisleri Odaları da stratejik
partner olarak etkinlikte yer alacak.
Pharmaist 2025 ile ilaç sektörüne küresel perspektif
Life Sciences çatısı altında yer alan Pharmaist 2025, FECC
ve TİYSAT gibi kuruluşların desteğiyle ilaç bileşenleri
sektörünün küresel vizyonunu güçlendirmeyi hedefliyor. İlaç
yan sanayisinin büyümesine odaklanan bu fuar, sektörde yeni
iş birliği fırsatları sağlayacak.
58 Pharma
A global perspective for the pharmaceutical sector with
Pharmaist 2025
Pharmaist 2025, part of the Life Sciences umbrella, aims to
strengthen the global vision of the pharmaceutical ingredients
sector with the support of institutions such as FECC and
TİYSAT.
Focusing on the growth of the pharmaceutical sub-industry, this
fair will offer new collaboration opportunities across the sector.
Academia meets the industry
The 6th International Food & Nutritional Ingredients (FNI)
60 Pharma
Fair, one of the most prestigious gatherings in the food and
nutrition ingredients field, will be organized with the support
of TÜGİDER.
A dedicated area for academic units will serve as a bridge
between the industry and the scientific community.
Additionally, the innovative event FNI FEST 2025 will allow
companies to showcase the future of flavor through interactive
workshops for visitors.
Strategic expansion in the sector
The 7th International Cosmetics & Home Care Ingredients Fair,
focused on cosmetic and home care product ingredients, will
be held with the support of major sector organizations such as
KÜAD, KOZDER, and FECC.
Offering access to markets such as Iran and the Middle East,
the fair will also feature interactive game zones and experiential
spaces like the Scent & Flavor Workshop, creating a dynamic
atmosphere for participants.
Shaping the future of industries at Life Sciences Ingredients
2025
Bringing together leaders from the food, cosmetics, and
pharmaceutical industries on a single platform, Life Sciences
Ingredients 2025 will offer unique opportunities for knowledge
sharing, business development, and international trade.
Akademi ve sektör buluşması
Gıda ve beslenme bileşenleri alanının en prestijli buluşmalarından
biri olan 6. Uluslararası Food & Nutritional Ingredients (FNI)
Fuarı, TÜGİDER’in desteğiyle gerçekleştirilecek. Fuarda,
akademik birimler için özel bir alan ayrılarak sektör ve bilim
dünyası arasında köprü kurulacak. Ayrıca yenilikçi bir etkinlik
olan FNI FEST 2025 ile firmalar, interaktif workshoplarla
lezzetin geleceğini ziyaretçilere sunacak.
Sektörde stratejik açılım
Kozmetik ve ev bakım ürünleri bileşenlerine odaklanan 7.
Uluslararası Cosmetics & Home Care Ingredients Fuarı,
KÜAD, KOZDER ve FECC gibi sektörün önemli kurumlarının
desteğiyle gerçekleşecek. İran ve Orta Doğu gibi pazarlara
erişim fırsatları sunan fuar, katılımcılara interaktif oyun alanları
ve Koku & Tat Atölyesi gibi deneyim alanlarıyla da farklı bir
atmosfer yaşatacak.
Sektörlerin geleceği Life Sciences Ingredients 2025’te
şekilleniyor
Gıda, kozmetik ve ilaç sektörlerinin liderlerini aynı platformda
buluşturan Life Sciences Ingredients 2025, bilgi paylaşımı,
iş geliştirme ve uluslararası ticaret açısından eşsiz fırsatlar
sunacak.
Review your lifestyle to protect kidney health
Böbrek sağlığını korumak için yaşam tarzınızı gözden geçirin
Prof. Dr. Zerrin
Bicik Bahçebaşı
Cases of kidney disease are increasing daily in Türkiye, Prof.
Dr. Zerrin Bicik Bahçebaşı, Medical Director at Daviva
Healthcare Group emphasizes that diabetes and hypertension
are the most common causes of kidney failure and highlights
the critical role of nutrition and lifestyle choices.
Factors affecting kidney health
Prof. Dr. Bahçebaşı states that global warming, difficulties in
accessing clean water, and socioeconomic status are among
the primary factors affecting kidney health. She points out that
individuals in lower-income groups are at higher risk due to
lack of hygiene and difficulties in accessing treatment.
Protect your kidney health by changing your lifestyle
Underlining the importance of healthy eating, reducing salt
consumption, and engaging in regular physical activity to
prevent diabetes and hypertension, Prof. Dr. Bahçebaşı also
stresses that daily water intake should be determined according
to individual needs.
Dialysis and kidney transplant options
For patients who reach the stage of kidney failure, Prof. Dr.
Bahçebaşı explains that the most effective treatment options
are dialysis and kidney transplantation. She states that when
the right donor is selected, kidney transplantation is the most
successful treatment method.
Home dialysis offers comfort
Prof. Dr. Bahçebaşı highlights that dialysis treatment can be
performed either at home or in a medical center, noting that the
home model increases patient comfort and provides successful
health outcomes. She also emphasizes the importance of
adhering to dietary and medication treatments, adding that
exercise and regular walking are crucial for muscle and bone
health.
Reminding that family members should support this process,
Prof. Dr. Bahçebaşı states that planning daily life in accordance
with the dialysis program improves patients’ quality of life. She
particularly highlights that home dialysis offers a significant
advantage for patients who continue working.
Türkiye’de böbrek hastalığı vakaları her geçen gün artıyor.
Daviva Healthcare Medikal Direktörü Prof. Dr. Zerrin Bicik
Bahçebaşı, diyabet ve hipertansiyonun böbrek yetmezliğinin
en yaygın nedenleri olduğunu belirterek, beslenme
alışkanlıkları ve yaşam tarzının kritik bir rol oynadığını
vurguluyor.
Böbrekleri olumsuz etkileyen faktörler
Küresel ısınma, temiz suya erişimde yaşanan sıkıntılar ve
sosyoekonomik düzeyin böbrek sağlığını etkileyen temel
faktörler arasında olduğunu ifade eden Prof. Dr. Bahçebaşı,
özellikle düşük gelir grubundaki bireylerin hijyen eksikliği ve
tedaviye ulaşım zorlukları nedeniyle daha fazla risk altında
olduğunu belirtiyor.
Yaşam tarzınızı değiştirerek böbrek sağlığınızı koruyun
Diyabet ve hipertansiyondan korunmak için sağlıklı beslenme,
tuz tüketimini azaltma ve düzenli fiziksel aktivitenin önemine
dikkat çeken Prof. Dr. Bahçebaşı, günlük su tüketiminin de
kişisel ihtiyaçlara göre belirlenmesi gerektiğini söylüyor.
Diyaliz ve böbrek nakli seçenekleri
Böbrek yetmezliği evresine gelen hastalar için en etkili tedavi
seçeneklerinin diyaliz ve böbrek nakli olduğunu belirten
Bahçebaşı, doğru donör seçildiğinde böbrek naklinin en başarılı
tedavi yöntemi olduğunu ifade ediyor.
Ev diyalizi konfor sunuyor
Diyaliz tedavisinin evde ya da merkezde uygulanabildiğini
belirten Bahçebaşı, evde uygulanan modelin hasta konforunu
artırdığını ve sağlık açısından başarılı sonuçlar verdiğini dile
getiriyor. Ayrıca, hastaların diyet ve ilaç tedavisine uyumunun
büyük önem taşıdığını vurgulayarak, egzersiz ve düzenli
yürüyüşün kas ve kemik sağlığı için kritik olduğunu ekliyor.
Aile bireylerinin de bu sürece destek vermesi gerektiğini
hatırlatan Bahçebaşı, diyaliz programına uygun yaşam
planlamaları yapmanın hastaların yaşam kalitesini artıracağını
söylüyor. Özellikle çalışma hayatına devam eden hastalar için ev
diyalizi modelinin büyük avantaj sunduğunu belirtiyor.
62 Pharma