AutoStopTurkiye-1

№1 

AutoStop 

03/2017 

Türkiye

FEATURE ARTICLE 

Rahman ve Rahim olan Allahın adıyla. 

AUTOSTOP PRESS 

WWW.AUTOSTOPTURKIYE.COM | 1

İÇINDEKİLER 

İçerde’ki otomobiller 

4no 

Kia Niro ve Renault Scenic 

14no 

Trafik kazasını nasıl önlemeli ? 

17no 

Nasıl harekete geçeyim? 

5 önemli sır 

27no 

Büyük «kardeş» 

30no 

Hangisi daha ekonomik ? 

AutoStop Türkiye 

Mart -2017 / SAYI - 1 

Sahibi: 

AutoStop Media LLC - Azerbaycan,Bakü 

www.autostopturkiye.com 

Editörler: 

Tural Yusifov - tural.yusifov@avtostop.tv 

Babek Yusif oğlu - babek@avtostop.tv 

Grafik tasarım: 

AutoStop Media LLC 

Fotoğraf editörü: 

AutoStop Media LLC 

Reklam: 

Jale Hüseynova - jale@avtostop.tv 

Yağmur «adam» 

44no 

Kaptur’da hangisi ? 

52no 

2 litre problem 

60no 

2017de hangi araçlar olacak? 

66no 

Çelik atlar 

38no 

78no 

2 | 

AUTOSTOP TÜRKİYE

EDİTÖR 

Mart/2017 

Merhaba Türkiye 

Biz Azerbaycan’dan geldik. 

Azerbaycan’ın en popüler otomobil 

projesi olan “AutoStop” şimdi Türkiye’de. 

Niye geldik? Çünkü Türk insanının ortak 

bir problemi var: biz otomobili yanlış 

kullanıyoruz. Yanlış kullandığımızdan trafik 

canavarı canlar alır, anneler evlatsız, evlatlar 

ailesiz kalırlar. Azeri ve türk halkı aynı millettir. 

Biz Altaylardan Fransa’ya, Roma’ya, Viyana’ya 

kadar at belinde gelmiş dedelerimizin 

torunlarıyız. 

Ama hala birşeyi unutuyoruz. Araba at 

değil. Biz otomobili at gibi kullanıyoruz. 

Bazen düşünmez, aniden karar verir ve 

hayatımızı tehlikeye atarız. Bunun için 

buradayız. Size, halkımıza yardım etmek 

için. 

Dergimiz sizin sorularınızı yanıtlayacaktır. 

Otomobilin servisinden tutun, kurallara 

uyarak nasıl yolculuk yapılması gerektiğine, 

yayalarla davranış biçimlerine kadar her 

şeyi anlatmak için çaba sarf edeceğiz. 

Biz, birlikte yollarımızda olan trafik 

canavarını yenmeyi başarabileceğimize 

tüm kalbimizle inanıyoruz. Bir gün mutlaka 

bu ülkede trafikte ölüm oranı %0 olacak. 

Biz başladık. Hadi hayırlı olsun. 

Tural Yusifov : tural.yusifov@avtostop.tv 

@autostopturkiye 

@autostop_dergisi 


DİZİMOBİL 

4 | AUTOSTOP TÜRKİYE

DİZİMOBİL 

July 2012 | Issue 312 

İÇERDE'kİ otomobiller 

Show Tv yeni sezona bomba 

gibi bir yapımla girdi. Başrol 

oyuncularından Çağatay Ulusoy’un 

canlandırdığı Sarp’ın arabası 

oldukça dikkat çekti. Özellikle klasik 

otomobillerden hoşlanan izleyiciler 

Sarpın arabasının marka ve modelini 

araştırma yarışına girdiler. 

İçerde Dizisinde Sarp’ın arabası Ford 

Mustang modeldir. 

İlk Mustang fabrikayı 9 mart 1964 yılında terk etti. Yılın sonunda 

artık 263.464 otomobil sahibini bulmuştu. Tasarımı 50. yılların lüks 

otomobili olan Continental Mark II olarak uygulanmıştır. Onun 

gibi dar bagaj yeri, ön bölümün iri olmasıyla dikkat çekiyordu. 

Ama Mustang daha dinamik ve sert çizgilere sahipti. Genel olarak 

arabanın görünümü çok başarılı kabul edildi. 1965 yılında ise Plymouth 

Barracuda modeline rakip olabilecek daha bir tasarlanma 

oldu. 2.8 litrelik motorla 3 aşamalı mekanik veya otomotik vitese 

sahipti. Ayrıca iç türevleri biri Rallisi-Pack oldu: Saat ve takometre 

direksiyon kolonu üzerine monte edilmişti. Bu tarz opsiyon için ek 

olarak 69,30 $ ödemesi yapılıyor. Mustang’ın en başarılı modellerinden 

biri ise yarışçı Carroll Shelby tarafından tasarlanmış güçlü 

Shelby GT350 oldu. 

İlk önce bu otomobil (1964 / 65- 

1973 en.) özgün sürümü bir aile sedan 

Ford Falcon (yaratıcısı Lee Iacocca ve 

ekibi) birimleri bazında kurulmuştur. 

İlk üretim Mustang (1964 

sonbaharına kadar koleksiyoncular 

arasında Mustang serbest kullanılan 

gayri resmi atama «Model 1964 

1/2-di) birinci modeli 1965 olarak 

konveyörden 9 Mart 1964 yılında 

çıktı. 17 Nisan’da araba New York’ta 

tanıtıldı ve 19 Nisan’da - tüm üç Amerikan 

televizyonunda yayımlandı. 

Promosyon olarak araba etkili bir 

reklam kampanyası eşliğinde tanıtıldı. 

Otomotiv sektörü tarihindeki en 

başarılı otomobillerden biriydi. 

(İlk bölümden itibaren Sarp Mustang kullanmağa başladı) 


DİZİMOBİL 

306 hp güce sahip bu otomobil isteyen herkese satılabilirdi. Ford 

Mustang Almanya’da satışa çıktığı zaman bir markanın bu ismi kendisi 

için patentle kullandığı ortaya çıktı. Ford şirketine 10.000 dolara teklif 

edilen isimden vazgeçilmiş ve Almanya için T-5 adı kullanılmıştır. 

6 | AUTOSTOP TÜRKIYE 

D 

izinin diğer bir kahramanı 

Mert ise SsangYong Korando 

Sport kullanıyor. 

SsangYong Korando, SsangYong 

tarafından 1983-2006 ve 2010 

yılından bu yana üretilen SUV modelidir. 

Korando adı «Korea Can Do» 

cümlesinin kısaltmasından gelir. 

eXDi200 Aktif Dizel Motor 

Maksimum tork (çekişi), aracın 

çalıştığı sürede en çok kullanılan 

1500 – 2800 d/dk aralığında elde 

edilir. 190/1000 Nm başlangıç torku 

sınfının en iyisidir. Yokuş kalkışlarda 

mükemmel bir performans sağlar. 

Mercedes-Benz 5 ileri otomatik 

vites kullanır. 

Yakıt tüketimi tutumluluğu ve 

daha iyi bir performans için manuel 

vites modelleri 6 ileri, otomatik vites 

modelleri 5 ileri şanzımana sahiptir. 

Örgü radyatör ızgarası ve kademeli 

tampon Korando Sports’un 

sağlamlığını ortaya koyar. Dinamizm 

üzerine inşa edilmiş şık 

tasarım, iç zarafeti siyah tonlarla 

süslenmiştir. 

Ön Görünüm 

Keskin hatlı motor kaput 

görüntüsü, ön kısma uyum sağlar. 

Örgülü radyatör çizgisi uçak 

kanatlarına benzer tasarlanarak 

görünüşe hareket katmıştır. Ağ 

bağlantısı görünümüne sahip tampon 

hava giriş ızgarası sportif bir 

şıklık sağlar.

DİZİMOBİL 

Motor 

En yüksek tork (çekişi) motorun en çok kullanılan 1800 - 2800 d/dk aralığında elde edilir. 

190 Nm başlangıç torku sınfının en iyisidir. Yokuş kalkışlarda mükemmel bir performans sağlar. 


DİZİMOBİL 

Jaguar F-Pace 

8 | AUTOSTOP TÜRKIYE

DİZİMOBİL 

Melek’in kullandığı otomobil Büyük Britanya markasının ilk 

SUV’dur. Bu otomobil 15 Eylül 2015 tarihinde Frankfur otosergisinde 

görücüye çıktı. Jaguar F-Pace tamamen bağımsız süspansiyon 

üzerine tüm tekerlekler modüler alüminyum platform olarak 

hazırlanmışdır. Hafif metal yapı oranı % 80’den az olduğundan, mühendisler 

aracın ağırlığını azaltmayı başardılar. 

F-PACE ovalar ve dağlık alanlarda bir de hepsinden farklı Arap 

Yarımadası’nda (kabin sıcaklığı 70 dereceye çıkabilir) ve Kuzey İsveç’te 

kutup tayga (sıcaklık -40 bırakabilirsiniz Arjeplog alanı, kasaba) test edildi. 

İki 2 litrelik (dizel ve benzinli) ve iki 3 litre (benzer) - dört motor seçeneği 

vardır. F-PACE’in 2,0 litre 4 silindirli 180 bg Turbocharged Dizel motoru 

Ingenium motor yelpazemizde yer alıyor. Ingenium, Jaguar Land Rover’ın 

zahmetsiz performans, sadelik ve verimlilik için tasarlanmış yeni motor 

neslidir. 

| 

WWW.AVTOSTOP.TV WWW.AUTOSTOPTURKIYE.COM 9

DİZİMOBİL 

Gelişmiş teknoloji ve tümüyle alüminyum yapısıyla 

Ingenium etkileyici düzeyde yakıt tüketimi ve CO2 

emisyonu sunar. Önceki neslin eşdeğer motorlarına 

göre genel olarak 20 kg daha hafif olan Ingenium, 

doğası gereği daha verimlidir. 

Bilgisayar kontrollü, adaptif motor soğutma özelliği 

yalnızca gerektiğinde devreye girdiğinden aynı zamanda 

akıllıdır.Güçlü 3.0 litre V6 dizel motor, gücü 

300 bg’e ve torku da 700 Nm’ye çıkartarak tepkisel 

performans ve muhteşem bir sürüş deneyimi sunar. 

F-PACE’in benzinli motorları verimliliği artırırken güç 

ve tepkisellik sunar. F-TYPE ile paylaşılan 3,0 litre V6 

Supercharged benzinli motor hem 340 bg hem de 380 

bg modellere sahiptir. 380 bg’de motor 5,5 saniyede 

0’dan 100 km/s hıza ulaşma kapasitesine sahiptir. Tamamen 

alüminyum olan bu motorlar yüksek seviyede 

performansa ve tüm motor devirlerinde yüksek torka 

hızlı erişim sunarken benzersiz bir sese sahiptir. 

8 vitesli otomatik ve 6 ileri manuel - 2 şanzıman mövcuttur. 

Sürücünün tam, sadece arkadan çekişli bir araba 

satın alması mümkün. 

Araç 22 inç kadar bir çapta olan, oldukça büyük lastiklere 

sahiptir. 


Kebapçı Celalın arabası 

BMW G11 

BMW M760Li xDrive ve BMW M760Li xDrive Model V12 Excellence ile BMW M GmbH, BMW 7 Serisi 

Sedan’ı temel alan ilk M Performance otomobillerini üretti. Bu serinin en iyi iki modeli bir M Performance 

TwinPower Turbo 12 silindirli benzinli motor içerir. BMW M760Li xDrive en dinamik model 

olarak seride yerini alırken, Model V12 Excellence için odak noktası ise daha çok otomobilin lüks karakteridir. 

Her iki model de BMW Individual portföyünden premium iç ve dış tasarım bileşenlerine sahiptir. Her iki otomobil 

de benzersiz dinamikler, konfor ve yenilikleri kaliteli şekilde bir araya getirerek hayranlık uyandıracak 

biçimde geliştirilmiştir. BMW M GmbH mühendisleri, özel spor otomobillerin geliştirilmesi konusundaki 

geniş çaplı uzmanlıklarını bir kez daha ortaya koydu. 

M 

Performance TwinPower Turbo 12 silindirli benzinli motor, olağanüstü performansı yüksek devir 

aralıklarında da devam eden itişle bir araya getirerek kendi otomobil segmentinde yeni standartları 

belirler. Motor, tipik M Performance devir kapasitesi ile etkileyicidir. Yalnızca 1.500* 1/dk’dan itibaren 

800* Nm maksimum tork üretir. 6,6 litrelik motor ise 5.250* ila 6.000 1/dk’da 610* bg maksimum 

güç sunar. BMW 7 Serisi 12 silindirli Sedan, 0’dan 100km/sa’e yalnızca 3,7* saniyede ulaşır. Elektronik olarak 

sınırlandırılmış en yüksek hız 250 km/sa’dır. Bu nefes kesici performans, 100 km’de 12,6* litre ortalama yakıt 

tüketimi ve 299*g/km CO2 emisyonu ile birlikte, dinamikler ile verimlilik arasındaki olağanüstü ilişkiyi gözler 

M760Li xDrive’ın M spor egzoz sistemi (Model V12 Excellence 

için mevcut değildir), sportif ve karizmatik sesinin yanı sıra egzoz 

geri basıncı açısından da iyileştirilmiştir. 

BMW 7 Serisi’nde BMW Efficient Lightweight’in temel öğesi 

gövdede yenilikçi bir karma yapı kullanmaktır. Çelik, alüminyum 

ve özellikle yenilikçi karbon fiber (karbon fiber takviyeli plastik, 

CFRP) kullanımı sürüş dinamikleri ve konfora ait tüm gerekliliklerin 

karşılanmasının yanında lüks sınıfta tamamen yeni standartları 

belirler. 

DİZİMOBİL 


DİZİMOBİL 

12 AUTOSTOP TÜRKIYE

Bu bütünsel yaklaşımın merkezinde gövdenin burulma 

direncini sağlayan çelikle kıyaslandığında ağırlık avantajını 

gösteren Carbon Core öne çıkar. En geniş konseptten en 

ince detaya kadar istikrarlı bir ağırlık tasarrufuyla birlikte 

kusursuz, 50:50 oranında dingil ağırlığı dağılımı elde edilir 

ve ağırlık merkezi daha da düşer. Kısacası maksimum sürüş 

konforu için ideal otomobil genlerini ayrıntılı şekilde ifade 

ederken yol tutuşu ve çevikliğin artırılmasının yanı sıra 

düşük yakıt tüketimi ve emisyonu da destekler. 

BMW Efficient Dynamics bu yolla üstün verimliliği maksimum 

sürüş dinamikleri ile akıllı şekilde bir araya getirir ve 

yenilikçi hafif yapı alanındaki teknolojik kapasitesini gösterir. 

8 İLERİ STEPTRONİC ŞANZIMAN. 

DİZİMOBİL 

BMW Efficient Dynamics’in temel bir öğesi olan 8 ileri Steptronic 

şanzıman, konfor ve dinamik performans açısından 

yeni standartları belirler. Vitesler arasındaki hassas artışlar 

tüm devirlerde ideal güç üretimini kolaylaştırır. Bu da yakıt 

tüketimini azaltırken, daha fazla sportif sürüş ve dinamik 

performansın keyfini çıkarmanıza olanak tanır. Motor devri 

özellikle yüksek hızlarda düşürülür ve karşılığında hem yakıt 

tüketimi hem de motor gürültüsü azalır. 

Otomobil manuel moda alındığında da dönüştürücü 

debriyaj buna yardımcı olur. Hızlı motor devri geçişleri ve 

hassas şanzıman ayarı son derece akıcı vites değişimlerini 

garantiler. 

Önsezili hareketli aksam, otomobilin hareketlerinin ve trafik 

durumunun sürekli olarak izlenmesi gibi entegre işlevler 

şanzımanın vites değiştirme yöntemini önemli ölçüde etkiler. 

Geçerli sürüş modundan bağımsız olarak sistem, her 

zaman en uygun vitesi seçer. Şanzıman kumanda ünitesi 

navigasyon sistemine bağlıdır. Böylece rotaya bağlı önsezili 

hareketli aksam daha atletik, tepkisel bir ayardan (SPORT 

modu) daha az vites değiştirmeli, daha konforlu bir ayara 

(COMFORT modu) geçiş yapar. 

BMW akıllı xDrive dört çeker sürüş sistemi en zorlu yol 

koşullarına bile mükemmel şekilde uyum sağlar ve otomobile 

optimum yol tutuşu kazandırır. xDrive ve Dinamik Denge 

Kontrolü (DSC), BMW’nin yol boyunca güvenli ve dengeli 

ilerlemesine olanak tanır. DSC sezici sistemi ile kontrol edilen 

xDrive sürüş gücünü esnek ve hızlı bir biçimde akslara 

dağıtır, virajlarda arkadan ve önden savrulmanın önüne 

geçer ve olağanüstü bir yön dengesi sağlar. Ayrıca kaygan 

veya dik yokuşlarda bile çabuk ve güvenli hızlanma sağlar. 

Zorlu yol koşullarında DSC sistemi sürüşe gereğinden fazla 

müdahale etmez. Böylece BMW xDrive, dört çeker sürüş sisteminin 

çekiş, yön dengesi ve sürüş güvenliği avantajlarını 

klasik BMW çevikliği ile bir araya getirir. 

WWW.AUTOSTOPTURKIYE.COM 

| 13

KORUMA TESTİ 

AUTOSTOP TÜRKIYE 

WWW.AVTOSTOP.TV 

14 | 

KORUYA

KORUMA TESTİ 

MADI 

WWW.AUTOSTOPTURKIYE.COM AVTOSTOP PRESS | 15

Uzun süren aradan sonra Euro NCAP uzmanları 

teknolojik yeniliklerin denemesine “Kia Niro”, “Renualt 

Scenic”, “Subaru Levorq” ve “Toyota Hilux” 

markaları ile başladı. İşlerde 5 yıldızlı reytinge ulaşmayı 

başarabilseler de hala bazı nüanslar söz konusu... 

Malum, Euro NCAP yıldız kazanma kurallarını biraz 

daha zorlaştırmış. Şimdi otomatik acil frenleme sistemi 

(Autonomous Emergency Braking – kısacası AEB) olmadan 

istediği 5 yıldızı almak mümkün değil. Aslında yakın 

zamanlarda bu normlar Avrupada tüm arabalarda bir 

standart sayılacak. 

Hangi araçların temel yapılanmasında henüz AEB 

standartı yoksa ama bir seçenek gibi mevcutsa AEB 

kaydı ile ücrette çift değerlendirmede bulunacak. Şu 

anda iki otomobil markası buna dahil – “Kia Niro” ve 

“Toyota Nilux”. 

AEB’siz olan iki araba – “koreli” 4 yıldız, “yapon” 3 yıldız 

reytingini kazansa da onlara tam güvenlik paketine göre 

en fazla puanı almışlardır. 


Sonuç olarak söz konusu olan “sarsıcı grup” 5 yıldız aldı. 

Fakat test raporlarında onlar için birtakım tatsızlıklar 

olduğu da ortaya çıktı. Yani tekrar yapılan çarpışma testlerinde 

mükemmel sonuçlara tam olarak ulaşılamadı. 

Mesela “Renault Scenic” 50 km. hızla önündeki sert bir 

engele çarpınca sürücünün boynunun kırılması garanti 

olduğu örneğini verebiliriz. 

Bu zaman arka sağdaki yolcu bile göğsüne darbe alabilir 

hatta kaburga kırığı riski de vardır. “Renault”nun 

resmi temsilçileri artık boyun kırılması problemi ile ilgili 

arabanın tasarımında değişikliğin yapılacağına söz 

vermişler. 

Korelilerin “mükemmel” hibrid “Kio Niro”sunda da her 

şey dört dörtlük değildir. Duvara karşı bir ön çarpışma 

testinde arkadaki yolçu ciddi zarar görmese de 64 km 

hızla meydana gelen çarpma zamanı öndeki yolçunun 

sol bacağında hasar olabilir. Arka koltuklarda boyun 

yaralanmaları “orta” düzeyde değerlendiriliyor. 

Kompakt “Subaru Levorg” ve pikap “Toyota Hilux” ise 

genel olarak iyi performans göstermeyi başarmış ama 

sert engele önden çarpmalarda şoförün göğsüne baskı 

olmuştur. 


| 17

EMNİYET 


WWW.AVTOSTOP.TV

EMNİYET 

TRAFİK 

KAZASINI 

NASIL 

ÖNLEMELİ ? 


EMNİYET 

%100 kazadan kurtulma yöntemlerİ. 

B 

u 

konuyu Türkiye’de bir çok kişi araştırdı. Ama 

şimdi yazdığımızı kimse yazmadı. Yazacağına 

da ihtimal vermiyorum. Çok konuşmadan konuya 

geçmek istiyorum. 

Tüm kazaları teğet geçmek mümkün mü? 

Cevap: Evet. Tüm kazalardan kurtulabilirsiniz. Bunun 

için dikkatli olmanız ve öndeki 3 arabayı görebilmeniz 

yeterli. O zaman “kazayı nasıl teğet geçebilirim?” 

diye soracaksınız. 

Bakın. Siz bir araba aldınız. Bu arabayı çok 

beğenirsiniz. Oturursunuz arabanıza. İlk olarak 

direksiyona geçtiğinizde yerinizin rahat olmasına 

bakmanız gerekiyor. Oturduğunuz yerden otomobilinizi 

nasıl kullanırsınız? Buna bakmak lazım. 

Ayaklarımız gaz pedalı ve frene rahat ulaşmalı veya 

sıkışmamalı. Çünkü ayaklarımız fazla öne geldiğinde 

veya sıkıştığında normal kan dolaşımı olmayacak, 

ayağa kan normal gitmediğinde beynimize oksijen 

normal gitmeyecektir. Beyne normal oksijen 

gitmeyince bu beyinle kaza yapmamak neredeyse 

imkansız. 

Öncelikle direksiyonda doğru oturmamız gerekiyor. 

Daha sonra direksiyonu düzgün tutmamız 

lazım. Türkiye’de genellikle direksiyonu tek elle tutmak 

moda. Tek el direksiyonu tutar, diğeri ise ya 

camdan dışarıda durur, ya cep telefonuyla oynar, ya 

da sevgilinin elini tutar. 

DOğRU OTURMA YÖNTEMİ 

Dİreksiyonu yanlış tutma yöntemlerİ 

Boş elin uğraşlarının fantezisini sizin hayal gücünüze 

bırakıyorum. Fakat kazasız araba kullanmanın 

2. altın kuralı direksiyonu iki elle tutmamız. 

Ama nasıl? Bakın şimdi, eğer direksiyonu saat gibi 

düşünürsek ellerimizin 3’e çeyrek kaldığını gösteren 

saatin akrepleri gibi durması gerekiyor. 

Peki biz bunu yapınca ne kazanırız? Kaza olmadan 

önce tepkimiz zamanında ve doğru olur. Sinyal kolu 

tam parmaklarımızın ucunda olduğu için vaktinde 

diğer şoförlere ne yapacağını, hangi yöne gideceğini 

bildiririz. Sinyal kolunun sık kullanmamasının sebebi 

ellerin düzgün tutulmamasıdır. Parmaklarının ucunda 

olmayan bir kolu çevirmek mümkün değil tabi. Evet. 

Kollarımız 3’e çeyrek kala pozisyonunda direksiyondayken 

karşımıza herhangi bir problem çıktığında 

sert değil, yumuşak hareketlerle direksiyonu daha 


EMNİYET 

Sol ayna doğru ayarlandığında görünen yer 

Orta ayna doğru ayarlandığında 

görünen yer 

Diğer 

kısımlar 

görünmez 

Sağ ayna doğru ayarlandığında görünen yer 

Kazadan kurtulmanın 3. altın kuralı - aynaların doğru ayarlanması. 

Maalesef birçok sürücü, ehliyet belgesine sahip ama 

yıllardır aynaları düzgün ayarlamayı başaramamış. 

Peki aynaları nasıl doğru ayarlayabiliriz? Bütün otomobillerin 

3 aynası vardır: sağ, orta ve sol. İlk olarak kendimize 

ait sol aynayı ayarlayalım. Aynayı yola doğru çevirerek 

arka sol kapının kolunu görebileceğimiz kadar 

açarız. Bu, bize sol tarafta olan görünmez kısımların da 

görünmesi içindir. Ama bu kadar açmamıza rağmen 

yine görünmeyen yerler kalacaktır. O zaman mutlaka 

orta aynanın ayarlanması lazım. Orta ayna kendine 

bakmak için değildir. Ama birçok sürücü bunu kendini 

görebilmek için ayarlamıştır. Orta ayna da arka camları 

tam görerek ayarlanır, sizin sadece sağ kulağınızın bir 

küçük parçası görünse yeter. Daha sonra sağ taraftaki 

aynayı ayarlamamız gerekiyor. 

SAĞ ayna doğru ayarlandığında 

SOl ayna doğru ayarlandığında 

tüm aynalar doğru ayarlandığında 


| 21

EMNİYET 

Otomobilin gündüz farlarını açmamız gerekiyor. 

Bu aynayı sağa doğru açarak arka kapının kolunu 

görebileceğimiz şekilde ayarlıyoruz. Otoparklarda 

daha rahat park etmemiz için sağ aynayı biraz aşağı 

doğru indirebiliriz. Ve biz arkamızda ne olduğunu 

görür, “aniden çıktı” krizinden kurtuluruz. 

Artık her şeyimiz hazır ve yola çıkabiliriz. Ama 

unutmamamız gereken bir şey daha var. Otomobilin 

gündüz farlarını açmamız gerekiyor. Genellikle 

birçok otomobilde bu otomatik yanar. Eğer tesadüfen 

far anahtarında onu “Auto”dan çıkardıysak, 

onu kontrol etmemiz gerekiyor. Kaza yapmamak için 

yolda diğer şoförlere görünmemiz lazım. Bunun için 

bize farlar yardımcı olur. 

Evet. Her şeyi kontrol edip yola çıktık. Öndeki 

aracın stop lambasına aşık şoförlerimizin olduğunu 

da belirtmeden geçemeyeceğiz. Gayet akıcı giden 

trafikte bir araç şoförü bir an yanlışlıkla frene bastı 

diyelim; bak yemin olsun, 8 kilometre arkadaki adama 

kadar giden bir “frene basma şöleni” başlar. Stop 

lambasının yandığını gören frene basar. Ama aslında 

ne yapmamız lazım? Diyelim ki, karşımızdaki otomobil 

frene bastı. Bizim stop lambasını görer görmez 

ayağımızı gazdan çekmemiz lazım. Arada bir 

frene dokunmalıyız ki araba daha fazla hızlanmasın. 

Durmamız gerektiğinde frene yumuşakça dokunarak 

durarız. Pat diye frene basarsak arkadan bize çarpabilirler. 

Türkiye’de en çok arkadan çarpmalar sonucu kazalar 

yaşanır. Peki önümüzdeki araca arkadan çarpmamak 

için ne yapalım? Veya bize arkadan çarpmamaları 

için ne yapalım? Bunun çözümü çok kolay. 


önümüzdeki araca arkadan çarpmamak için ne yapalım? 

WWW.AVTOSTOP.TV

EMNİYET 

Önceki otomobille mesafeni koruyacaksın. 

Peki nasıl bir mesafe seçmemiz lazım? Orası da 

kolay. Önceki arabanın arka lastiklerinin yerle 

temas etdiği noktayı, kendi otomobilinin tam ön 

ucundan görmen lazım. Bir otomobilin yarısının 

yerleştiği kadar veya bir otomobilden 5 saniye 

geri kalman bile yeterlidir. 

Mesela bir köprü veya reklam panosu seçin. 

Öndeki otomobil orayı geçtikten 5 saniye sonra 

siz oradan geçin. Bu sizin için mükemmel bir koruyucu 

mesafe olur. Karşınızdaki kolbastı oynasa 

bile siz ona arkadan çarpmazsınız. 

Geçelim arka tarafa. Öncelikle aynalarımızı kontrol 

etmemiz gerekiyor. Arkamızdaki otomobil bize çok 

yakınsa onu uyarmamız lazım. WhatsApp, Viber 

veya messenger ile meşgulse onu uyaracak olan 

yalnız stop lambasıdır. Stop lambası her kesin göre 

bileceği bir şeydir. Lamba yansın diye hafifçe frene 

dokunun. Dokunmamız durma amaçlı değildir. 

Lamba yandığında adam dikkatini size verir ve her 

an durabildiğinizi düşünerek eğer çok yakınsa sizden 

uzak duracaktır. 

Kazalarda “Anaam” diye bağırmamak için AutoStop 

dergisini okumanız yeterli. Bir sonraki sayımızda 

sizi bekleyen korkunç kazalardan kurtulmanın 

diğer yöntemlerini anlatacağız. Şimdilik size iyi yolculuklar. 

OTOMOBİLE DURMA İÇİN KAÇ METRE GEREKİR ? 

KM/S 

KURU ASFALT 

YAŞ ASFALT 

FREN YOLU 

DURMA MESAFESI 

DURMA MESAFESİ NEDİR ? 

DURMA MESAFESİ 

KM/S 

REAKSİYON ZAMANI 

AZ KARLI 

FREN YOLU 

KM/S 

BUZLU 

KM/S 

WWW.AUTOSTOPTURKIYE.COM | 23 

|

EMNİYET 

Gece sürüşü , Yağmurlu havalarda sürüş teknikleri ANİDEN DAYANMA, 

YABANÇI ÜLKELERDE ARABA KULLANMA, DAĞLIK YOLLARDA, KARLI YOLLARDA , EKSTREMAL KULLANMA. 


EMNİYET 

SÜRÜCÜLÜK 

KURSLARINDA 

NELER 

ÖĞRETİLMEZ? 

SÜRÜCÜLERİMİZ SÜRÜCÜLÜK KURSLARINDA ÖĞRETİLMEYEN DERSLERİ ANLATDILAR 


EMNİYET 


(TT-5) TAŞIT TRAFİĞİNE KAPALI YOL 

Bu işaret levhası, yolun her iki yöndeki taşıt trafiğine kapalı olduğunu bildirir. Bu işaret 

levhası, sadece yayalara açık olan caddeler üzerinde kullanılabilir. Ticaret alanlarında mal 

teslim eden kamyonların bu caddelere girmesi gerekli olabilir. 

Bu gibi hallerde, bu işaret levhasının altında hariç tutulan aracın figürünü ve “Hariç” yazılı 

mesajı içeren PL-10 ilave paneli kullanılır. Bu gibi bir istisnanın sadece mesai saatlerinde 

veya belirli bir süre geçerli olması halinde, PL-9 ilave paneli ile (07:00 - 19:00 gibi) istisnanın 

geçerli olduğu saat de belirtilebilir. 

TT-5 nolu Taşıt Trafiğine Kapalı Yol işaret levhası, toprak kayması vs. gibi bazı sebeplerle 

geçici olarak kapalı olan yollarda da kullanılabilir. Bu gibi hallerde, bu levha fiziksel bariyerler 

ile pekiştirilmeli, geceleri ise, kırmızı ışık yayan trafik kontrol cihazları kullanılmalıdır. Bu 

işaretin ileride bulunan kapalı bir yol kesimini uyarmak için öncede kullanılması durumunda, 

işaret levhasının altında kapalı olan yol kesimine olan uzaklık, PL-2 ilave paneli ile belirtilmelidir.

Nasıl 

harekete 

geçeyim? 5ÖNEMLI SIR 

EMNİYET 


EMNİYET 

Gerçekten de samimiyetle bir şeyleri 

öğrenmek isteyenler, “ben her 

şeyi biliyorum” veya “bu ne ki ben 

yapamayayım” kibrinden uzak olanlar 

herhangi bir konuyu açıkça sormaktan 

çekinmezler. Çünkü öğrenmek hiçbir zaman 

geç değil. Ama bazıları öğrenmek, 

bilgilenmek olayına çok tuhaf bakıyor. 

Bazen hatta şöyle diyenler bile olur: “Tural, 

şimdi bize arabayı yerinden kaldırmayı 

(araçla harekete geçmeyi kastediyor 

-red.) mı öğreteceksin?” 

Çok tuhaf..Sanki televizyon kanalları size 

yumurta kırmayı öğretiyorlar. Oysa omletin 

sizin güvenliğinizle hiçbir alakası yok. 

Ama araç kullanırken yaptığın her hareket 

doğrudan insan sağlığı ve güvenliği 

ile alakalı. Dağlar küçücük kum tanelerinden, 

taş parçacıklarından oluşmuyor mu? 

Aslına bakarsan çok sade görünse 

de, evet, direksiyona geçip harekete 

başlamanın da kendi kuralları, püf 

noktaları vardır. 

Hadi olayları dikkatlice inceleyelim. 

Dümdüz yolda şanzımanın ilk etabında 

harekete başlamak mümkün ve bu zaman 

gaz pedalına dokunmaya bile gerek 

yok. 

Motor düşük hızda çalışırken ayağınızı 

usulca pedaldan çekin ve çalışan motorun 

arabayı artık ileriye götürdüğünü 

farkedeceksiniz. O zaman tabanınızı 

arabanın zeminine dayayarak ayak 

pençenizin üst kısmını pedala koyarak 

basınçlı hareketler olmadan pedallarla 

“çalışmaya” başlayın. Bu dokunuşlar 

ösanki vals yapıyormuşsunuz gibi sakin 

ve usulca olmalı. 


EMNİYET 

1. Ayağınızı hemen pedaldan çekerseniz süreç 

kaba ve dengesiz olacaktır. 

Tabanınızı araba zemininden çekmeyin. Ani 

hareketlerde bulunmayın, her şeyi “yumuşakça” 

yapmalısınız. 

2. Ayağınızı pedaldan erken çekmek pişmanlık 

gerektirmiyor. 

Hem de geçen zamanı farketmediğinizden otomobil 

sönecektir. “Yavaş giden çok yol alır” demişler. 

Pedaldan ayağın çabuk ve aniden çekilmesi otomobilin 

ileriye doğru atılmasına ve motorun 

kapanmasına sebep olacaktır. Gerçekten de bir 

yerlere yetişiyor olabilirsiniz tabi. Bu zaman gazı 

artırmanız mümkün ama kararınca. Aksi takdirde 

ısınmış kaplinin kokusunu alabilirsiniz. 

Bununla ilgili eğitmenler genelde şöyle söylerler: 

“el frenini çek, sonra hareket et”: 

A. Yokuşta değilseniz bu ne için lazım? 

B. Lastikler size tabii olacak, frene değil. 

3. Frenleme tekniği aslında nasıl olmalı? 

Birçok otomobillerde pedallar öyle 

konumlandırılmış ki siz aynı zamanda fren ve gaz 

pedallarını basabilirsiniz. Daha rahat olsun diye 

ayak pençenizi iki pedal arasında tutun. O zaman 

pençenizin sağ ve sol kenarları her iki pedala da 

yakın olacak ve onları kullanırken siz otomobili 

daha iyi kontrol edeceksiniz. Bu zaman taban yerinde 

kalmalı. Artık araba daha hızlı ve kolay harekete 

başlayacaktır. İlerlemeye başlayınca gaz pedalı 

ile çok yumuşak davranın. 

4. Sizin sürücü olarak yolda güvenli hareket 

etmeniz için kutsal misyonunuz gaz pedalına basınç 

yapmaktır. 

Bu zaman belirli mesafe katettikten sonra otomobil 

gereken hızı “toplayacak” ve sıradaki manevralarda 

akıcılık olacaktır. Tabi hıza daha da dikkat etmek 

lazım. Ama bu demek değildir ki örneğin nedensizce 

endişelenip virajın ortasında gaz pedalından 

pençenizi çekmelisiniz. Çok erken hızlandıysanız 

eğer hatanızı güvenli bir şekilde düzeltmelisiniz. 

Bu, aslında bütün dümen durumları için geçerlidir. 

Yani sürücülüğün altın kurallarından biri de manevraya 

uymasıdır. Ve bütün bu süreçte direksiyonla 

davranışlara da maksimum dikkat edilmeli. 

Hızlanmanın daha bir nüansını da unutmamak 

lazım. 

5. Ne kadar düşük tempoda ilerliyorsanız otomobilin 

hızını daha güvenilir şekilde artırabileceksiniz. 

Tabi bu da pedallarla usulca davranmalar sayesinde 

olacak. Yüksek hızla giderken arabanın yerle 

yoğun bir teması olmaz. Bu nüans öngörülerek 

manevraların akıcılığı üst düzeyde kontrol edilmelidir. 

Yüksek hız zamanı öne geçme manevrasında bazı 

noktalar çok önemli. Otomobilinizin hızını, hızlanma 

imkanını, ayrıca geçmek istediğiniz aracın hızını, 

yolun kalitesini, karşı hareket şeridinin boş olmasını, 

uyarı sinyalerini doğru değerlendirmelisiniz. Hatta 

bu da göz önünde bulundurulmalı ki yapmaya 

hazırlandığınız manevra başarılı olmazsa çaresiz 

kalmayın. Tabi bütün bunlar sizin güvenliğiniz için. 

Önemli veya önemsiz, farketmez can güvenliğimiz 

için verilen tavsiyelerin göz ardı edilmemesi 

gerektiğini düşünüyorum. 

Sağlığınızdan ve hayatınızdan önemli ne olabilir 

ki? 


BÜYÜK «K 

TEST 


WWW.AVTOSTOP.TV

TEST 

ARDEŞ» 


| 31

TEST 

BMW temsilcileri mutlaka 5 kapılı yeni 5GT 

üretimi yapacaklarını bildirdiler. 

Mutluluk ve BMW 5 serisi direksiyonunda “uçan” zamanla ilgili felsefe yapıyoruz. 

9 

0’ların 

sonlarında ben çocuktum. O zamanlar bir kısım zengin insanlar henüz gövdesi 5 serili olan BMW’den 

gelişme gibi bahsediyorlardı. Gerçekten o yüksek kalite ve ekipman seviye açısından büyük bir teknolojik 

çıkış yapmıştı. En azından ben böyle düşünüyordum ve bu araba hep çağdaş, uygun ve modern kalacak 

sanıyordum. O zamanlar nasıl da safmışım. 

Zaman hızla geçiyor. Biraz sonra E39’un yerine dizaynı ile farklı tartışmalara sebep olan 60’lıklar geldi. 2009 

yılının sonlarında almanlar yeni nesil F10 gövdeli 5 serileri ürettiler. Evet, siz de farkında değilsiniz, bu 7 yıl nasıl 

“uçtu”. 

BMW 5 serisinin iç dizaynı E-Klass’ın iç mekanından daha sağlıklıdır. Hisseler kusursuz ayarlanmış, interface multimedya sistemi 

geliştirilmiştir. 5 seri vücut dilini de iyi anlayabiliyor. 8 kademeli otomat herhangi rejimde iyi çalışıyor 

32 | AUTOSTOP TÜRKİYE 

WWW.AVTOSTOP.TV

TEST 

Ön görüntü displayi %70 büyütülmüştür. Hız ve yol 

göstergelerinin bulunduğu bu stereo kamera hatta navigasyonla 

ilgili ipuçlarını da veriyor tabii. 

Elektron cihazlar 5 serisi’ne büyük “kardeş”inden 

miras kalmış. Onların hiçbir farkı yok ve iyi olduğu 

kabul edilir”. 

BMW temsilçileri kendilerinin esas rakiplerinden geride kalmak istemiyorlar ve tam otomotik pilot versiyonu 

üzerine ağırlıklı olarak çalışıyorlar. Ama bu konuda özel gelişmeler hala dört gözle bekleniyor. 

Araçlar da insan gibiler. Her yeni nesille daha da çoğalıyor. 5 seri ilk defa uzunluk açısından 4620 mm 

öngörülmüştü, “doksanlarda” E39 4775 mm’ye ulaştı. Ama şimdi G30 5 Seri 4935 mm’ye kadar “uzamıştır”. O artık 

ilki bir yıl önce çıkan “Mercedes” E-Klass’tan bile büyük. Tabi ki selefinden de. 

Görüntüsüne göre yeni 5 seri eskisinden kolaylıkla seçilebiliyor. Bunlardan en belirgin olanı radyatörün önündeki 

“parmaklıklar” ve ön kanatlar üzerindeki “solungaç”lardır. 


| 33

TEST 

Koltuklar rahattır ve seçime göre havalandırmayı hatta farklı programlarda masaj yapmayı başarıyor. Isıtma 

sistemi de iyi durumda. Direksiyonun ısıtılması için anahtarlar döner tekerlek altında konumlandırılmıştır. 

Yeni aracın tekerlek tabanı 2975 mm oluşturuyor. Bu “E-klass”tan 46 mm daha fazladır. Normal herhangi 

boy ölçüsüne sahip yolcu için problem oluşturmuyor. Ama bacak bacak üzerine atmak sorun olacaktır. Buraya 

aynı zamanda çocuk koltuğu kurmak bile mümkün. İsteğe göre arka yolcular için tabletler vardır. Eğer 

G30 ile F10 kıyaslarsanız Bavyeralıları üzmüş olabilirsiniz. Sonuçta 5. Seri tamamen yeni bir araba. 

Arabanın iç dizaynı 7. seri ile aynı heyecanı hissettiriyor. Koltukların profil görüntüsü, duruşu, ergonomikliği... 

Onunla aynı. Peki arka koltukların fevkalade olmasa da çok rahat olduğunu biliyor muydunuz? 

Büyük mutluluk 

Bayağı modifikasyonlar olacaktı – 190 beygir gücünde dizel yakan 

520d’den başlayan M550i xDrive markası piyasaya çıkana kadar. Yeni 4x4 

çekici M5’de olacaktır. 

Dizel yakan 4x4 çekici 530d xDriv’in çok işlevli anahtarları aynen yeni 7 

serisi’ndeki gibi tasarlanmıştır. Hatta hareket halinde bile 5 serisi 7 serisi’ni 

akıllara getiriyor. Şimdi bu bir iltifat değildir. 

Aracın 530 litre olan bagaj hacmi “Mercedes E-klass”tan 10 litre azdır. Bu 

arada bagajın açılması için temassız erişim sistemi de mevcut. 

Arabayı kısa vadeli kullansanız bile çabuk alışır ve zevk alıp tadını 

çıkarabilirsiniz. Hatta spor moduna adapte edilmiş 5 serisi’nin şasileri 

mükemmel akıcılıkla çalışıyor. Dizel kulağa hoş geliyor ve kendi özelliği var 

– düşük tüketime sahip. Ama bu zaman 265 beygir gücüne sahip G30 5-6 

saniyede ilk 100’ü «kazanıyor». İsterseniz benzin yakan markayı tercih edin 

ve üstün zevk yaşayın.

TEST 

5 serisi 7 serisi’ne hiç bu kadar 

yaklaşmamıştı 

…ve 3 seriden böyle fazla 

uzaklaşmamıştı 

Yeni 5 serisi’nin diğer bir rahatlık örneği... cep telefonu ile temasa geçilebilir, bugüne ait işlerle “ilgilenir”, 

duruma göre bana en uygun rotayı çizebilir. O en yakın benzin istasyonunun nerede bulunduğunu gösterecektir. 

Bir düşünün, 10 yıl önce kimse böyle “konfor”u aklından geçiremezdi. Bunlar artık modern insanın 

hayat tarzı ve herkes alıştı. 

Krom dökümlü kavisli Hofmeister kıvrımı artık karakteristik damgalama ile arka tarafı tamamlıyor. Ön 

kanatlardakı solungaçlarla G30’u selefinden kolaylıkla ayırmak mümkün. 

WWW.AUTOSTOPTURKIYE.COM| 

35

TEST 

Tüm söylenenlere baktığımızda teknolojik 

ilerlemenin olduğunu inkar etmek 

çok zor ve anlamsız çabadır. Ama bazen 

durup seneler önce çok basit şeyleri 

gördüğümüzde nasıl mutlu olduğumuzu 

hatırlıyorum. 

Evet, gelişme çok önemli. Ancak bir 

gün şu an kusursuz olan G30’un da “eski 

kuşak” BMW 5 Seri’li araçlarla aynı sırada 

duracağını hayal etmek ürkütücü. 

Şimdiki nesil 5 serisi – 7.dir. Hesap 

kitap 1972 yılından yapılmış ve geçen 

45 senede 8.000.000’dan fazla 5 seri 

üretildiğini söyleyebiliriz. 

36 | AUTOSTOP PRESS 

WWW.AVTOSTOP.TV


EKO 

HANGİSİ DAHA 

EKONOMİK ? 

38 | 

AVTOSTOP PRESS 

WWW.AVTOSTOP.TV

EKO 

2016 yılının en ekonomik otomobillerini seçecek 

olursak 6 markanın üzerinde durabiliriz. 

Tabii benzinin giderek pahalaşması böyle araçları 

daha da popüler yaptı. Kim benzine iki katı para 

harcamak ister ki? 

Aynur Hüseynzadə 


AVTOSTOP PRESS| | 39 39

EKO 

Dolayısıyla sürücülerin çoğunluğu şimdi yakıta 

daha ekonomik olan otomobile önem veriyorlar. 

Aslında böyle arabanın seçimi sadece bugüne 

özel değil, gelecek için de kazancın düşünülmesi 

demektir. Ama herkes böyle bir tercih yapmanın hiç 

de kolay bir iş olmadığı konusunda bize katılır. Çünki 

bunun da kendine göre şartları var. 

Bizim bu alanda yapılan araştırmalardan haberimiz 

var. Ve şimdi sizi de 2016 yılının en iyi tasarruf yapan 9 

aracı ile tanıştıracağız. 

“Peugeot” 308 1.6 Blue HDI 

Benzine tasarruf etmek için küçük boyutlu 

otomobil almaya mecbur değiliz. “Peugeot” 308 

1.6 Blue HDI modeli her 100 km’ye toplam 3,5 

litre yakıt kullanır. Bu özelliğine göre söz konusu 

otomobil 2016 yılının en ekonomik hatchbackidir. 

“Peugeot” 308 modeli çeşitli benzin ve dizel 

motorlarla size sunulsa da biz Blue HDI 1,6 litre 

hacimli motoru tavsiye ederiz. Bu motor yeterince 

modifikasiyonlaştırılmış ve yakıtı oldukça 

ekonomiktir. 

Temel özellikler: 

“Peugeot” 208 1.6 Blue HDI 

“Peugeot” 208 1.6 Blue HDİ motorlu bu model 

yeni tutumlu yakıt sarfiyatı rekoruna imzayı atmış. 

Fransız arabasının 43 litre yakıtla 2.152 km yol almayı 

başardığını belirtelim. Öyle ki her 100 km’ye toplam 2 

litre benzin harcanmış. Şunu da belirtelim ki, fransızlar 

CO2 performansını da düşürmeyi başarmışlar. 

“Peugeot” 208 1.6 motorla 5 kademeli manuel vites 

kutusuna sahiptir. 2152 km mesafeyi gitmek için arabaya 

38 saat yeterlidir ve test zamanı şoförler her 3-4 

saatte bir değişmiştir. Şu anda bu marka Avrupa’da 

üretilen hibrid olmayan otomobillerin en tasarruflusu 

kabul edilir. 


Motor 1.6 l BlueHDI 

Yakıt sarfiyatı 2 L / 100 km 

CO2 atık 79 g/km 

Vites kutusu 5 kademeli ve mekanik kutusu 

0-100 km/s erdirme 10.7 saniye 

Maksimum hız 186 km/s 

Fiyatı $24.000 

Motor 1.6 L BlueHDI 

Yakıt sarfiyatı 3.5 L / 100 km 


Vites kutusu 6 kademeli 




“Vauxhall Corsa” 1,3 CDTi ecoFlex 

Vauxhall şirketi yeni “Corsa” modelini üreterek 

piyasada yerini daha da güçlendirdi. Şöyle ki şirket 

araba severlere kendi sınfındaki en tasarruflu otomobilini 

sunmuştur. “Corsa”nın 1,3 litre hacimli motoru 

benzersiz göstergelere sahip. 

Araba 100 km’ye toplam 2,6 litre yakıt kullanıyor. 

Atmosfere olan atık hacmi her kilometreye göre toplam 

85 g CO2’e eşittir. 

Fakat tüm bu olumlu özellikler Vauxhall’a az 

geldiğinden o yeni arabasına olan ilgiyi daha 

artırmak için onun fiyatını düşürmüştür. Şimdi siz 

“Vauxhall Corsan”a toplam 13.500 dollar ödeyerek 

kavuşabilirsiniz. Otomobilin dış tasarımı 

değişmemiştir. Bu da demek oluyor ki arkada yine 3 

yolcuya yer var. 

40 | 

AUTOSTOP TÜRKIYE

EKO 

Ama bu listede yer alan diğer otomobillerle 

kıyaslandığında “Rio” daha çok servisten geçmelidir: 

her 16.000 km’den sonra. Dolayısıyla şirket 

bu yüzden de alıcılarına 160 bin km yürüyüş ve 

7 yıl garanti veriyor. 


VW “Golf BlueMotion” 

VW Golf tarzına göre en iyi arabalardan biri olarak 

kabul edilir. Hem kaliteli, hem pratik, hem de ekonomik 

olmasının yanı sıra aynı zamanda rahat dümene 

sahiptir. 

Motor 1.1 L CRDi 




0-100 km/s erdirme 15 saniye 



Lakin yeni çevreye duyarlı “BlueMotion 

Volkswagen”in yakıt tasarrufunu en üst düzeye 

taşıdı. Otomobil 100 km’ye 2,61 litre dizel yakıtı tüketiyor. 

Yani dolu bir yakıt deposu ile “Golf BlueMotion” 

1.600 km mesafeyi ilerleyebiliyor. 

Atmosfere atılan atık ise gidilen her kilometrede 

85 grama eşittir. Ayrıca arabanın bagaj bölümünün 

geniş olmasına da vurğu yapmak gerekiyor. Otomobil 

380 kg ağırlığı taşıyabilecek kapasiteye sahip. 


Motor 1.4 L TSI 







“Renault Clio” 1.5 dCi 

Renault’un “Clio” modelinin hesaplı olması 

markanın diğer tüm modellerini geride 

bırakıyor. “Clio”nun en önemli “silahı” 1,5 litre 

hacimli motorudur. 

ECO versiyonda bu araba 100 km’e toplam 

2,6 litre yakıt tüketiyor. Her katedilen kilometrede 

atmosfere atılan atık ise 85 gram oluyor. 

Ayrıca müşteri “Clio”ya sahip olduğunda 

onun dış görüntüsünü değiştirmekle 

uğraşmayacaktır. Çünkü “Clio” tüm versiyonlarda 

5 kapılı yapılanmayla satılıyor. Aynı zamanda 

bu araba geniş renk seçeneğine sahiptir. 

“Kia Rio” 11.1 CRDiz 

2011 yılında “Kia Rio” Super Mini sınfının en ekonomik 

arabası seçildi. Bu özelliğine göre de Güney 

Kore şirketi 2016 yılında yine liderler arasında yer 

alıyor. Otomobilin sadece dizelle değil, hem de benzin 

modelleri ile ekonomik olması herkesi kendine 

hayran bıraktı. 

“Rio” 3 ve 5 kapılı yapılandırma ile satışa çıkıyor. Bagaj 

bölümünün kapasitesi 288 litredir. Arka koltuklar 

derlendikten sonra ise bu rakam 923 litreye ulaşıyor. 


Motor 1.5 L dCi 

Yakıt sarfiyatı 2.6 L/ 100 km 







| 41

EKO 


“Skoda Octavia Greenline” 

Belki de “Skoda Octavia Greenline” sunduğumuz ekonomik 

otomobil reytinginde en iyilerden değil. Fakat onun en 

büyük otomobil olduğundan hiç şüpheniz olmasın. “Octavia” 

Volkswagen Golf’un platform üzerine derlenmiştir. Fakat 

yine de arabanın büyük boyutları onun tasarruf yapmasını 

engellemez. “Skoda Octavia Greenline” her 100 km mesafede 

2,6 litre yakıt tüketir. Atmosfere atık ise her 1 km’de 

85 gramdır. 

Motor 1.6 L TDCi ECOnetic 

Yakıt sarfiyatı 2.75 L/ 100 km 







Motor 1.6 L TDi CR 110PS 






“Ford Fiesta” ECOnetic 

Eğer size aynı anda hem inovatif hem de ekonomik araba 

lazımsa demek “Ford Fiesta”yı seçmelisiniz. Otomobilin 

yenilenmiş serisinde hem 3 hem de 5 kapılı versiyonları var. 

Tasarrufta lider olan “is TDCi ECOnetic” 1,6 litre hacimli dizel 

motorudur. Söz konusu olan modifikasyon 100 km’e 2,75 

litre yakıt tüketiyor. 

“Ford” ayrıca yeni “Fiesta” modelleri için fazla teknik sistemler 

de sunuyor. Araba herhangi bir engele çarpma 

tehlikesi tespit edince aracın otomotik olarak durmasını 

sağlayan “Active City Safety Stop” seçeneği bu örneklerden 

biridir. Arabada ayrıca araçta çocuk olunca büyüklere hızın 

maksimum sınırını haber veren “My Key” sistemi de var. 

“Fiesta” 6 emniyet yastığı ile donatılmış ve Euro NCAP testlerinde 

5 yıldız kazanmayı başarmıştır. Otomobilin iç mekanı 

da geniş ölçüdedir. 


“SEAT Leon” 1,6 TDI Ecomotive 

“SEAT Leon” Ecomotive VW “Golf 

BlueMotion”a eşdeğer kabul edilir. 

Ama “Golf” gibi ekonomik olmasa da 

2016 yılının en ekonomik otomobilleri 

klasmanında yer almayı başarmış bir model. 

Şöyle ki “SEAT Leon” Ecomotive 100 

km’ye 2,75 litre yakıt tüketir ve “Golf”tan 

daha pahalıdır. Şunu da belirtmeliyiz ki 

aracın dizaynı yapılan tasarrufun kurbanı 

oldu. 

Arabanın yüksekliğinde 15 mm küçülmeye 

gidilmesi onun otoyolda ilerlemesi 

için hiçbir engel oluşturmaz. Hem şehir 

içi hem de şehirlerarası yollarda gücünü 

ispatlayan “SEAT Lion”un iç mekanı, sesi 

de çok iyi izole ediyor. 


Motor 1.6 L TDi Leon 






Fiyatı $25.500

AYIN HABERI 

BEKLEYİN VE “KORKUN”: 

SONBAHARDA DAHA GÜÇLÜ “CHEVROLET CORVETTE” GELİYOR 

Aslında yeni nesil Corvette son zamanlar defalarca kameralara yakalanmış, birçoklarının da ilgisini 

çekmişti. Ama şimdi Birleşik Devletler tarihinin en etkili arabalarından birisi sayılan bu 

marka ne zaman piyasaya sürüleceğini bildiriyor. 

Kocaman V8 motorunun üzerini kaplayan “şişirilmiş” eğilir bükülür, yenilenmiş alt göstergeleri.. ve 

Chevy Corvette ZR1 C7 hatta komuflaj altında bile görenleri etkileyebiliyor. 

Önceden bu yeni arabanın şubat sonlarında hızlı Dayton 500 yarışında komuoyuna sunulacağı 

söyleniyordu. Ama daha sonra sonbahardan önce kimselerin bu “dev”le tanışabilmesinin mümkün 

olmadığı belli oldu. General Motors‘un yayınladığı haberlere göre konuşulan marka ağustosun ilk 

günlerine planlanan başka bir spor yarışmasında – Continental Tire Road Race Showcase IMSA 

yarışında bekleyenleri ile buluşacaktır. 

Söylenenlere rağmen arabanın yürür şasileri daha güçlü fren sistemi ile hatta Corvette Z06’dan bile 

farklı olacak. Ki zaten Chevrolet Corvette’nin “kızgın” motorunu dizginleyebilmesi için farklı olması 

gerekiyor. Resmi olmayan verilere göre iki turbo kompresörlü “sekizli” LT5 750 beygir gücünde olacak. 

Detroit Motor Show’da Chevrolet Traverse Crossover’in kapsamlı bir gösterisi de yapılmıştır. 


| 43

TEST 

“SKODA KODİAQ”: 


TEST 

“YAĞMUR ADAM” 


| 45

TEST 

En ciddi ölçülerle bu markaya yaklaştığımızda 

neleri söyleye biliriz? 

Crossover segmentinde daha heyecan verici 

olan ve rahatlığa sahip “Kodiaq” hem de denge 

açısından çok iyidir. 

Ön panoda hızlı multimedya sistemi yumuşak 

plastikten yapılmıştır. Smartphone için endüktif şarj 

aleti var. Ancak ön panedeki USB girişi sadece bir 

tanedir. Ama asıl olan şudur ki, kullanımda ve ergonomikde 

hata bulmak neredeyse imkansız. 

Biz henüz ilk okulda okurken onlarla karşılaşırdık. 

Belki de anaokul zamanında. Görevlerini özenle yapan 

ve tüm soruların yanıtlarını bilen bu “delikanlılar” 

her zaman, her yerde başkalarından daha iyi olmaya 

çalışıyorlardı. Sokaklar yağmurlu ve ya sulu kar olsa 

bile onların kıyafetleri yine de mükemmel temiz 

görünürdü. Ve bu “küçük dahiler”in böyle mükemmel 

bir düzende kalmasını katı velileri de çok dikkatli 

izliyorlardı. 

“Skoda”nın “Kodiak” adlı küçük “oğlu” da işte böyle. 

Doğru hassas ve son derece kaliteli. Yani özellikleri ile 

“velilerinin” gururu. 

Markanın diğer modellerinde olduğu gibi – Radial 

sayısallaştırma cihazları. 


Daha pratik 

Ben hiçbir şekilde“botanikçi” olmanın kötü bir şey 

olduğunu ima etmiyorum. Bu alanda eğitim gören 

öğrenciler arasında başarılı ve akıllı delikanlılar az değil. 

Ama onlardan bazıları gariplikleri ile seçilir. Ve her bir 

öğrenci başarılarını daha da yükseltmekte inatçı. 

TEST 

Ve “Kodiaq” da otuzdan fazla Simply Clever Вот firma 

çizgisini bünyesinde birleştirerek mümkün olabilecek her 

şeyi sağlamaya çalışıyor. Tam bir “botanikçi” gibi gücünü 

işte bundan aldığını hatırlatıyor. Ama araç kullanma 

anlamında “kodi” yine sıkıcı gibi görünüyor. Ve bu iddia 

hiç de tüm durumlar için geçerli olamaz. 

Ön koltuklar çok düşük ayarlanabilir. Ambalaj anatomik 

sertlikde, sırt profilleri ve yastıklar çok iyi. İkinci sıradakı 

yolcular için farklı bir iklim bloğu sifariş edebilirsiniz. Ve 

onun çalışması kusursuzdur. İkinci sıradaki koltukların 

uzanılmasına ayarlanma – 1.60 mm. Bu, 1.80 cm boylu 

insanların rahatlığı için çok iyi. Yeni “Tiquan”da olduğu 

gibi katlanan masalardaki bardaklıklar en ince detayına 

kadar titizlikle ayarlanmştır. Koltuklardakı başlıkların yan 

destekleri uyurken boyunun sabitliyini koruyor. 

Arka koltuğun orta bölümünün alt tarafında USB 

bağlantısı ve 220 V elektrik soketi var. Ama onun açılıp 

kapanma kapısı hiç rahat değil çünkü kullanırken hassas 

şarj kablosuna zarar verebilir. 

“Skoda”nın temsilçileri markalarının başarısından 

eminler. 180 beygir gücünde benzin yakan “Kodiaq”ın 

direksiyonunda olmak çok daha eğlencelidir. O daha olgun 

ve zeki görünüyor sanki şoförün neden hoşlandığını 

biliyormuş gibi. Eğer dizel “kodi” sıkıntı eşiğinde 

hükümransa benzin yakan “Kodiaq” 8 saniye içerisinde 

100’e çıkabiliyor. 

Ve bu zaman hiçbir gürültü falan koparmaz. Ama yine 

de benzin “Kodiaq” “Tiguan”dan daha gürültülü diye 

bilinir. Yedi koltuklu “Kodiaq”lar satışta en kompakt araçlardan 

biri. Sadece “Lada Larqus”, “Citroen” C4, “Picasso” 

ve “Land Rover Discovery Sport” ondan küçük markalar 

kabul edilir. Arka koltuk alanının hacmine göre “kodi” 

yalnız az önce bahsettiğimiz markalardan değil, daha 

büyüklerinden iyidir. 

“Kodiaq”ın gövdesinin sertliği de çok normal. Hatta 

araç asılmış durumda olsa bile kapıları hiçbir şey olmamış 

gibi kapanabiliyor. Koltukların 3. sırasında 1-2 bavula yer 

bulmak da mümkün. Aracın 5 koltuklu yapılanmasında 

bagaj kapasitesi 720 litredir. Fantastik bir sonuç. 


| 47

TEST 

Arkadaki 2. sıra koltukların yandan düzenlenme kapasitesi 160 

mm’dir. Bu 180 cm boyu olan kişilere “arka arkaya, arka arkaya” oturabilme 

imkanı sağlıyor. 

Çıkarılabilir küçük far Simple Clever programının kendi 

kararlarından birirdir. Fakat yanlış hatırlamıyorsam bunu ilk kez 

Chrysler veya Citroen düşünmüştür. 

“Kodiaq”ın gövdesinin sertliği de çok normal. Hatta araç asılmış durumda olsa bile kapıları hiçbir şey 

olmamış gibi kapanabiliyor. Koltukların 3. sırasında 1-2 bavula yer bulmak da mümkün. Aracın 5 koltuklu 

yapılanmasında bagaj kapasitesi 720 litredir. Fantastik bir sonuç. 

Çekilebilir bardak tutucuları da bulunan açılır kapanır masalar 

Tiguan’daki ile aynı. 

Beşinci kapı – elektriklidir (elektrik kablolu). Ana versiyonlarında 

kapıyı elle bağlamak gerekecek. 


TEST 

Arabada uyuduğunuz zaman boynu sabitlemeye yardım eden 

katlanan kenarlara sahip başlıklar Simple Clever’in daha bir yeni 

çözüm şeklidir. 

Alt orta bölümde bulunan çıkmada (konsolda) USB portu hatta 

220V priz de var. Ama kapı kapağı üzerine açılan perde desen gerçekten 

de rahatsız ve ince elektrik kablosuna zarar verebilir. 

Ön kapıların yanlarına gizli “şemsiyeler” saklanmıştır. Açık kapılar 

çekilen “tampon”larla tehlikeli parçacıklardan korunur. 

Kodiaq’ın gövde bölümünün sertliği tam da olması gerektiği gibidir. 

Hatta havada dursa bile kapılar hiçbir engel olmadan açılıp 

kapanır. 

Ek ücret ödeyerek Drive Mode Select ve Dynamic Chassis 

Control sistemlerini monte etmek de mümkün. Birinci motor, 

kendi işini yapmaya, DSG şanzımanın “ani sıçraması” ve direksiyon 

hakimiyetinin (dümenin) güçlendiricisini (Comfort, Normal ve 

Sport modlarında) kısıtlama olanağı sağlar. 

İkincinin özü – farklı iş rejiminde adapte olunan amortisörlerdir. 


| 49

TEST 

ARİTMETİK ORTALAMA 

“Kodiaq” herhangi bir müşteri için güzel bir araba. Yüksek duyguları olanlar için de son derece dengeli ve orta 

derece iyi bir seçim. 

Çok geniş, çok düşünülmüş, çok düzgün 

İnsana uyku getirecek kadar düzgün hem de. 

Rakiplerinden bahsedecek olursak geometrik boyutları, “kodi”ye iki klass kavşağında olan arabalarla mücadele 

etme imkanı sağlıyor. 

O “Volkswagen Tiguan”, “Nissan X‐Trail” ve “Mazda CX‐5” gibi markalara rakip olabilecek kapasitededir. “Kodiaq” 

meşhur “Kio Sorento Prime”, hatta “Honda Pilot”un müşterilerini elinden alacak gibi görünüyor. 

RAKİPLERİ 

Volkswagen Tiguan 

Kia Sorento Prime 


RƏNGSAZ 

| 51

ÖZEL TEST 

KAPTUR’DA 

HANGİSİ ? 

Yoğun kar zamanı rahat yolçuluğu neler sağlar? 

KAPTUR’UN 

HANGISI 


ÖZEL TEST 


| 53

ÖZEL TEST 

Özel testler sürekli olarak araçların ve teknoloji tesislerin 

imkanlarının geliştirilmesini sağlıyor. Ama 

sorunlar ve sorular bitmiyor. 

Karlı, buzlu havalarda tekerlekleri önden çekişli arabalar 

ile uzak mesafelere giderken zincirler, örgü ve kemerler 

yardımcı olur mu? 

Her kar yağışından sonra böyle sorular sosyal ağları 

sarıyor. Tabi anormal değil. 

Sürekli 4x4 çekiş sistemli araç kullananlar, çekinmeden 

tam gaz ileri! Eğer 4x4 çekiş sistemli araç cebinize uygun 

değilse o zaman kendinize daha sağlam alın. Bu önlemlerden 

sonra derin kar ve dik tırmanışlar korkunç olmayacak 

mı? 

Bizim seçimimiz 3 farklı setlerin – kaymaya karşı geleneksel 

çelik zincirler, kompozit devreli zincir örgü ve poliüretan 

kemerler üzerinde durdu. Test için motoru 114 

beygir gücünde önden çekişli “Renault Kaptur” seçildi. 

Kıyaslanma için veya römorkör amaçlı 143 beygir gücünde 

olan 4x4 çekiş sistemli “Captur” sürece katıldı. 

SUÇLU SİSTEMMİŞ 

Araçlar buzlu, kar yağmış büyük bir açık alana ilerlediler. 

Deneme için gereken koşulların hepsi vardı. Aynı 

“ayakkabı”da – 215/60 R17 ölçülü Nokian Nordman RS2 

SUV lastiklerde olan arabaların her ikisi paralel şekilde 

ilerliyor (henüz tüm aksesuarlar bagajda kendi saatini 

bekliyor). 


ÖZEL TEST 

4x4 çekiş sistemli “Kaptur” oto yönetim rejiminde 

zorlanmadan ilerlemeye başladı. Ön 

çekişli araçta ise sabitleme sistemi devredışı 

bırakılmadığından az sonra “boğulma” süreci 

oluştu. Bu “Kaptur” alanda sürünüyor, ama 

elektronik sistem sürece müdahile etmiyor. 

Belli ki araçtaki Çekiş Konrtol Sistemi (Traction 

Control System) ciddi çalışma yapamıyordu. 

Acaba ön çekişlinin sabitleme sistemini kendimiz 

mi kısıtlayalım? 36 numaralı sigortayı 

çıkarırız. Bu zaman panodaki enstrümanlarda 

“hatalar” patlak veriyor. Hız göstericisi kapandı, 

üst ekran fren sisteminin arızalı olduğunu 

“bağırıyor”... 

yakalayamasa da o, bitişe varmayı başardı. 

Yalnız emniyet kemerleri güvenli olduğunu 

kanıtlayamadı. Onlardan birisi patlak verdi. 

Örgüleri kullanırken “Kaptur”un direksiyonunda 

titremeler olmasa da kendini daha kötü ifade 

etmiş oldu. Sanki tekerleklerde yolsuzluk lastikleri 

varmış gibi. 4x4 çekiş sistemli “Kaptur”sa 

test parkurunda sorunsuz sonuna kadar ilerledi. 

Sıra çelik zincire geldi. Bu seçimin eksik hususu 

takılmasının kolay olmamasıdır. Ama test parkurunda 

o, kemerden ve örgüden iyi, güvenilir 

olduğunu kanıtladı. 

Elbette sigortayı çıkarmak olmaz. Biz sadece 

sabitleme kontrolünü kapatma düğmesinin ön 

çekişli “Kaptur”da da lazım olduğunu göstermek 

istedik. Belki Renault firması bizi duyar. 

KÜREK ALAN 

Ön tekerleklere termoplastik poliüretan kemerler 

giydirelim. (burada tek sorun bu kemerlerin 

tüm disklere uyuşmamasıdır). 

Şimdi ön tekerlek çekişli “Kaptur” 4x4 çekiş sistemli 

araca karşı ne yapacaktır? 

Direksiyona algılanabilen titremeler gelecektir. 

Ama arabanın haraketliliği azalmayacaktır. 

Ve bu “Kaptur” 4x4 çekiş sistemli “meslektaşını” 

Poliüretan kemer 


| 55

ÖZEL TEST 

Poliüteran kemerle yokuşa kalkma bir az daha ağır oldu 

Bu kemerlerle önçekişli Kaptur daha iyi gitmeye başladı 

Poliüteran kemerin bağlanma yöntemi 

UZUN YOKUŞ 

Kış aylarında genellikle 

çok az gidilen, yokuşlu 

köy yolunu test için seçtik. 

4x4 çekiş sistemli 

“Kaptur” hiç bir sorun 

yaşamadan söz konusu 

yolu geçti. Ama ön çekici 

aracımız köy yolunda sorunlar 

yaşadı. Yokuşlarda 

çok zorlandı. Özel olarak 

örgülerle. Kemerlerin ise 

bazıları patladı. 

Örgülerden farklı olan, 

zincirle ilerlemede de 

problemler yok değildir. 

Hatta sertlikleri yüzünden 

arabanın disklerine 

zarar verebilir de. Ama 

güvenirlik açısından 

zincir daha güvenli gibi 

görünüyor. Para sorun 

değilse onu seçe bilirsiniz. 

Günün sonunda kemerlerden biri partladı 

AUTOSTOP 

56 | 

AUTOSTOP TÜRKIYE

ÖZEL TEST 

Michelin Easy Grip Put & Go JEKO Motorace Snow Chain 

Örgü hareket dengesini bozmadan 

ilerlemeyi kolaylaştırıyor 

Kolay ve hızlı takılır, karda kötü değil 

Dayanıklılık, engelleri mükemmel 

aşma becerisi 

Dayanaklılğı şüpheli görünüyor 

Damgalı diskler için uyğun değildir, 

alanda bir kemer patlama verdi 

Kemerlerden daha uzun vadeli 

kullanılıyor 


| 57

ÖZEL TEST 

Sonuç? 

4x4 çekiş sistemli araç alanda zincirli “ayakkabılı” “meslektaşını” bile kolayca geride 

bırakıyor. Ama ön tekerlekleri çekici olan “Kaptur” da fena değil. 

O kötü ortamda çok hızlı yürümese de sonuçta engelleri aşmayı başarıyor. 

Ve aslında bu da önemli bir gösterge olarak kabul edilir. 

58 | 

AUTOSTOP TÜRKIYE

| 59 


ÖZEL TEST

ARAŞTIRMA 

2 litre 

problem 

Hangi motor daha güvenilir? 


ARAŞTIRMA 


ARAŞTIRMA 

Motor – otomobilde önemli ve en pahalı 

düzenektir. Arabanın fazla masraflı olupolmaması 

daha çok onun güvenilirliği, 

kalitesi ile ilgilidir. Bundan haberdar olmak için 

özellikle “ikinci el” otomobil sahibi olmak isteyenler 

için daha günceldir. Çünkü motorlar garanti 

süresi bitince kendine ilgi istiyor. Bu da dediğimiz 

gibi genellikle otomobilin 2. veya 3. sahiplerine 

“kısmet” olur. 

O zaman doğal olarak şu soru ortaya çıkar: peki 

hangi motor güvenilir ve uzun ömürlüdür? 

Bu soruya üzerine 2.0 lt hacmi olan 8 tane 

atmosferik yakıt motorlarının sıralamasını yapmaya 

karar verdik. Şunu belirtelim ki bu reyting 

listesi 20 yıla yakın profesyonel düzeyde motor 

tamiri ile yapan Moskova’nın İNOMOTOR şirketi ile 

birlikte hazırlanmıştır. Hatta kıyaslama için farklı 

motor hacmine sahip bilgilere başvurduk. Şimdi 

atmosfer yakıtlı 2.0 lt motorlardan başlayalım. 

Kaliteli tamir her zaman pahalı “hazz” demektir, 

motor tamircilerine küçük çaplı düzenekler neredeyse 

sunulmuyor. Çünkü onların yenilenmesi 

yurtdışından getirilen az yürüyüşlü motorlardan 

pahalıya mal oluyor. Bu yüzden böyle motorların 

istatistiği de geniş çaplı olmaz. 

8. sıra: “BMW” 

Yapımındaki farka rağmen N43, N45 ve N46 serili 

“BMW” motorları da aynı sınıftandır. Onların 

taşıyıcıları – 318i, 320i (E90) ve 520i (E60) modelleridir 

ki onlar bu markanın 3. ve 5. serilerinin sondan 

önceki neslinin temsilcileridir. 

Reyting listemiz için iyi araştırılan, ilk kez 10-15 

sene önce çalışmaya başlayan, tanınmış motorlar 

seçilmiştir. Çünkü kalitenin düşmesi tam da bu 

dönemlerde yaşanır – yani kullandıkça motorun 

gücü ve güvenilirliği azalır. 

Sıralamada asıl kriter olarak motorların genel 

parçaları esas alınır. Bundan başka farklı sistem ve 

öğelerin güvenilirliği ve üretim kalitesi ölçülür. Motorun 

yaklaşık tüm bölümleri yenilendiği için söz konusu 

onun sadece maddi yönden münasip olmasıdır. 

Burada motor tamirine yaklaşım aynıdır, fark sadece 

tamire ihtiyacı olan bölümlerin sayısındadır. Bu nedenle 

bir sonraki karşılaştırma kriteri olarak yedek 

parça fiyatı ve ne kadar uygun olduğu önem taşıyor. 

Genel olarak 2.0L hacimli atmosferik yakıt motorları 

yeterince yedek parçaya sahiptir ve bu açıdan bir sorun 

yok. 


Sadece o bölümde olan 2.3L-2.5L gibi daha 

büyük hacimli motorlar genellikle sorunlu 

kabul edilir. Bence bu da bizim reyting 

“katılımcılarımız”ın işine geliyor. 

Motorun orta yürüyüş gücü, pistonlu silindir 

grubunun aşınmasına göre 150.000 km’den 

düşük değerlendirilir. Motorlar yapısal yağ 

kullanımına açık olmakla beraber durumun ciddiyetini 

artıran arızalar da var. 

Atık gazın havalandırma kapağının lastik 

diyaframının bozulması sonucu yağ gazın giriş 

borusuna girer ve arabadan duman çıkar. 100.000 

km yürüyüşden sonra, yön gösterici oymakların 

aşınması halinde QRM sistemin kapaklarında 

boşluk oluşması sonucunda yağ yağvuran kapaklar 

doğrudan yakıt kamerasına düşer. Ayrıca 

kapakların tam bağlanmaması yakıt kaybına neden 

olur ki bu da kışın harekete başlama zamanı 

motorun çalışmasında aksaklıklar yapar. 

150.000 km’ye kadar araba kullanımında genellikle 

QRM zinciri ve gaz dağıtım kaplinler 

de dayanmıyor. Bazı durumlarda eşit olmayan 

uzamış zincirden sesler geliyor hatta kırılması 

da mümkün. Ve bu durumda piston ve kapak 

çarpışması kaçınılmazdır. Ardından diğer 

arızaların da ortaya çıkması durumunda motor 

arıza moduna geçer. Boğma kapakları yerine 

çalışan Valvetronic aygıt değiştirme sistemi biraz 

«çıtkırıldım»dır. Ve 100.000 km’den sonra otomotor 

yağ kalıntıları ile doluyor ve perçinleniyor. 

Eylemsizlikle yürüyüşte arabanın hassas sistemi 

virajlarda bunu arıza olarak gördüğünden motorun 

hareketinde aksaklıklar oluşur ve «Check Engine» 

arıza lambası yanar. 

«BMW»lerin bu motorları, diğerleri gibi fabrika 

ayarlı boyutlara sahip değil. Silindir duvarlarının 

yüksek aşınması sırasında motor tamirçileri yenileme 

çalışmalarını kendi yöntemleriyle yaparlar. 

Tabi orijinal «BMW» parçalarının fiyatı, diğer 

tercih edilenler arasında en pahalısı ve deyim 

yerindeyse eşi benzeri yoktur. İşte bu yüzden bu 

motorların kapsamlı onarımı en pahalı maliyetle 

karşılanır.

ARAŞTIRMA 

7. sıra: “Volkswagen” 

6. sıra: «Ford»/»Mazda» 

“Volkswagen”in birçok modellerine 2.0 FSİ 

motorunu kurarlar. Bunun en meşhurları 

2. neslin «Golf V», «Passat» B6, «Octavia» 

ve «Audi» A3 modelleridir. Motorların 

orta yürüme gücü 150.000 km’dir. Motor 

tamircileri üretim kalitesini orta düzeyde 

değerlendiriyorlar. «BMW» motorları gibi 

«Volkswagen» 2.0 FSI motorları da teknik 

olarak zor tasarıma sahip olduklarından 

güvenilirlik açısından göz okşamıyor. Yakıt 

aparatının püskürme sistemi «çıtkırıldım»dır. 

Pahalı ama kısa vadeli enjektörler ve TNVD 

(Yüksek basınç Yakıt Pompası) 100.000 

km’den sonra yok olur. Ayrıca «beslenme» 

sistemindeki yapısal yetersizlik sonucu silindirlerde 

düzensiz aşınma ve yıpranma olur 

Enjektör yakıtı silindirin karşı duvarına 

dağıtır, böylece onun yağını yıkayıp 

temizlemiş oluyor. Sonuçta 120.000 km’den 

sonra silindir aşınır ve fıçı şeklini almaya 

başlar. Bir diğer eksikliği de yakıtın giriş 

kapağını enfiyeden temizlememesidir. Belli 

zaman geçtikten sonra bu onların yarım yamalak 

kapanmasına ve motorun dengesiz 

bir şekilde çalışmaya başlamasına neden olur 

(özellikle kışın). Yönlendirici kapak tıpalarının 

aşınması durumu daha da yoğunlaştırıyor ki 

bu da yağ masrafını artırır. 

«Volkswagen» için onarım hacmi 

öngörülmemiştir. Orjinal yedek parçalar ise 

ucuz değil ama piyasada yerine konacak çok 

fazla parça var. Motorun kapsamlı onarımı 

çok pahalı, ondan daha pahalı olansa sadece 

«BMW» motorudur. 

Bu markaların ortak ürünü – Duratec HE/ 

MZR sınfının motorlarıdır. Çok yaygın olan 

bu benzer motorlar ilk iki neslin – “Mazda” 

3 ve «Mazda» 6, «Focus» ve «Mondeo»nun 

türev modellerine monte edilir. Motorların 

yürüyüş gücü – 150.000-180.000 km’dir. 

Yapısal olarak onlar yeterince sadeler ama 

ne yazık ki parçaların kalitesinin daha da iyi 

olmasını temenni ediyoruz. Bundan başka 

bu motorlar yağ «açlığına» ve ısınmaya 

karşı hassastır. 

Onun aktif hareketi sırasında yağ masrafı 

çoğalıyor. Eğer arabanın sahibi yağ düzeyini 

kontrol etmemişse bu motorun krank 

mili boyuncuqlarının zedelenmesine neden 

olabilir. Yani yağ «açlığı» ve motorun 

ısınması yüzünden durum kötüleşir. 

Bozulmuş parçaların tamirinde ise üretim 

kalitesinin nasıl olduğu ortaya çıkıyor. 

Krank milinin çatlaması çarpıcı bir olay olmasa 

da böyle önemli, pahalı parça atığa 

dönüşmesi hiç hoş değil. Hele bir de köklü 

kapak cıvatalarını açınca delikten vidanın 

bozuk parçaları da dökülüyorsa demek ki 

durum daha da karmaşık. Motorların tamir 

boyutu yoktur. «Ford» modelleri için motorun 

yedek parçalarını – kısa blok dışında – 

ayrı ayrı satın almak mümkün değil. Neyse 

ki satışta «Mazda»nın parçalarının benzerleri 

var. Sahtelerini de piyasada bulmak 

olur. Motorların geniş kapsamlı tamirinin 

fiyatı orta derecededir. 


| 63

ARAŞTIRMA 

5. sıra: Renault- Nissan 

4B11 serisi «Mistsubishi» motoru ciddi sorunları 

olmayan motor sayılabilir. Önceleri onu geçen 

neslin «Outlander»i ve ilk sürüm X «Lancer»e de 

takarlardı. 

Motorun yürüyüş gücü – 180.000-200.000 km’dir. 

Parçalarının üretim kalitesi iyi düzeydedir. Motorun 

genel güvenilirliği basit yapımının sorunsuz sistemi 

ile seçilir. Unutmayalım ki motorlar, genellikle silindir-piston 

aşınması nedeniyle tamire giderler. 

«Mitsubishi»lerin motoru tamir boyutuna sahiptir. 

Ayrı ayrı yedek parçalarını bulmak mümkün. Bu 

motor yenilenme fiyatına göre «Renault», «Nissan», 

«Ford» ve «Mazda» motorları ile aynıdır. 

3. sıra: «Honda» 

Renault-Nissan konseyinin M4R/MR20 

sınfının motorları Japon crossoverlarına göre 

daha meşhur. «X-Trail»in önceki nesli MR20 

motorlarıyla donatılırdı, «Qashqai» ise şu ana 

kadar da ondan ayrılmamıştır. 

Markanın Fransız benzeri «Mega» ise üçüncü 

neslinde durdu. «Kardeş» motorların yürüme 

kapasitesi 180.000-200.000 km’dir. Parçaların 

kalitesi, yakın rakipleri olan «Ford» ve «Mazda» 

motorları ile kıyaslandığında daha iyi olsa da, 

zayıf noktaları da yok değil. Bazen krank millerinin 

boyuncuqlarında çatlaklar oluşur ve 4. 

silindirin şekli değişir. QRM’in dayanıksız olan 

zincirleri artık 80.000 km’den sonra gerilir. 

Genellikle, tam tamir boyutları öngörülmez. 

Orjinal yedek parçalarını ise ayrı ayrı bulmak 

mümkün. Kapsamlı onarım masrafına göre 

«Ford» / «Mazda» ikilisi ile yan yana koyabiliriz. 

4. sıra: “Mitsubishi” 

R20 serisi “Honda” motoru, önceliği “Accord”un 

yedinci, sekizinci ve CR-V’nin son iki nesline 

vermiştir. Yürüyüş gücü yaklaşık 200.000 km’dir. 

Parçaların üretim kalitesi «Mitsubishi» motorundan 

biraz yüksektir. R20 yapımı geçerlidir ve yapısı da 

basittir. 

Kapakların ayarlanmasının basit «vida-cıvata» 

şeması özel seçim ve destekleyici kapaklar gerektirmiyor. 

Hakimiyet ve kontrol kurallarına tabii 

olunduğunda (her 45.000 km) R20 silindir-piston 

doğal aşınmadan başka sorun yaratmaz. 

Motor için tamir boyutları belirlenmemiştir. 

«Honda» motor parçalarının fiyatı ucuz değil ve 

dolayısıyla kapsamlı tamir Japon altgruplarında en 

pahalılardan sayılır. 


ARAŞTIRMA 

2. sıra: «Toyota» 

1-AZ serisi «Toyota» kendini iyi tavsiye 

etti. Buna, ikinci nesil «Avensis» ve 

RAV4 crossoverının sondan önceki neslini 

de örnek gösterebiliriz. Yürüyüş gücü 

200.000 km’dir. Parçaların üretim kalitesi 

çok iyi. Bu yönden onun iki bilinen lideri 

var: «Toyota» ve «Subaru». 1-AZ motoru 

“Honda”nın R20 motorundan öndedir ve 

orjinal parça fiyatı ucuzlar listesinde. 1-AZ 

motorunun yenilenme fiyatı ise reytingimizde 

en düşük olandır. 

1. sıra: «Subaru» 

Motor konusunda bilirkişiler 

“Subaru”nun 1990 yılındaki EJ20 

serisinin motorunu en güvenilir ve 

en uzun ömürlü olduğunu söylerler. 

Onu şimdiye kadar Japon pazarı 

için öngörülmüş belirli modellerde 

kullanırlar. Avrupa’da ise “Subaru”nun 

bilinen neslini temsil eden arabaların 

popülaritesi 2011 yılında sona erdi. 

Son yayılmış EJ20 motorla «Subaru» 

markasının 3. nesil – “Forester”i de 

donatılıyor. Yürüyüş gücü – 250.000 

km’dir. Parçaların üretim kalitesi “Toyota” 

1-AZ’da olduğu gibi yüksektir. 

Ayrıca EJ20’nin bir avantajı daha var. 

Bu, bizim listede olan nadir motorlardan 

biridir ki onun için bir fabrika 

tamirli boyut öngörülmüştür. Aslına 

bakarsanız böyle bir özellik 2000 yılının 

başlangıcına denk gelen motorlar için 

çok nadir bir durum. 

Fakat «Subaru» motorunun da bir 

olumsuz yanı var. Orjinal yedek parça 

pahalı, benzerleri ise azdır. Ve Japon 

motorlarının geniş kapsamlı bir tamir 

için en çok maliyet gerektiren «büyük 

dörtlüsü» içerisinde «Subaru» da yer 

alıyor. Ama büyük olanaklar ve güvenilirlik 

elbette büyük masraflara değer. 


| 65

HABER 

2017 . yılda hang 

Bu yıl piyasada ola bilecek, özellikle ilk defa “koşacak” arabalar. 


HABER 

i araçlar olacak? 


| 67

HABER 

Bazı ülkelerde kendilerini iyi anlatamayan “Peugeot” Alyans –“Citroen” piyasada zorlansalar da pes edecek 

gibi görünmüyorlar. “Aslanlar” bir kerede iki yeni Crossover’la o piyasalarda devamlı olmayı göze 

almışlar. Sedan 408’in yenilenmesi bekleniyor. Ancak “chevronlar” yılın başında “Citroen” C3, sonbaharda 

“Pikasso” C3’ü, “Peugeot” ise sonbaharda 308’e değişiklik yaparak tamamen yeni bir marka –“Partner”i 

sunacaklar. Bir ihtimal, markanın “ikiz kardeşi” “Citroen Berlingo”nun da aynı anda ilk çıkışı yapılacaktır. 

Fiat, yenilediği kompakt 500L ve yeni nesil hatchback “Panda”yı sunmayı planlıyor. Söylentilere göre bu 

yeni markalar ya ilkbaharda ya sonbaharda gerçekleşecek. 

Ford artık üretimini başlattığı yeni model Crossover “Kug”un satışına başlayacak. Yılın sonuna ise “Ford Focus” 

RS 500’ün de sözünü vermişler. 5. nesil CR-V için sipariş vermek mümkün olsa da yeni “Civic”i beklemek 

nafile. 


HABER 

Hundai şirketi kelimenin tam anlamıyla yılı yeni 

markalarla doldurmak niyetinde. Bunların arasında 

en dikkat çekici olanı 2. nesil “Accent”tir. Ve onu yılın 

ilk çeyreğinde beklemek lazım. Yeni İ30’lar yılın ilk 

yarısında, İ40’lar yılın 3. çeyreğinde yollarda kendini 

gösterecektir. Tam yeni Crossover B klass’la ilgili söylentiler 

de var. 

Kia. Akraba marka “Kia” 5-6 yeni özel modellerinin 

piyasaya sunulacağını belirtti. Sedan “Cerato”, 

ardından yenilenmiş “Mohave” ve “Soul” müşterilerin 

beğenisine sunuldu. Hatta artık fiyatları bile belli. 2. 

nesil “Rio”la onun da olacağı söz konusu. Yenilenmiş 

“bebek” “Picanto” ise Cenevre’de “sahne alacak”. 

Mazda değişmiş CX-9 ve büyük Crossover CX-9’un 

gelişini açıklıyor. Ayrıca “Mazda” 2’nin prömiyeri de 

bekleniyor. 

Mitsubishi’nin tek bir yeniliği var. Markanın ASX serisi 

nihayet sonbaharda gelecek. 

Opel burada ciddi olacak. Cenevre’ye liftback 

“İnsignia Grand” Sport getirecekler. Bu arada EMP2 

fransız platformundan iki Crossover – “Crossland X” ve 

“Grandland X” ile ilgili bilgiler de verildi. Birincisi artık 

Nisan’da gösterilecek. Muhtemelen söz konusu olan 

“Peugeot” 3008 ve 5008’dir. 

Renault şirketi Avrupa’da kendisinin yenilenmiş modelleri 

– “Lodgy” ve “Dokker”i sergilemeye hazırlanıyor. 

SEAT “Leon”un görünümünü düzeltip tamamen yeni 

“İbitsa”yı sunmaya hazırlanıyor. 


| 69

HABER 

Skoda Nisan ayında yenilenmiş “Octavia” 

ile, Mayıs’ta “büyük” “Kodiaq” ile, Temmuz’da 

farklı “Rapid” ile karşımıza çıkacak. 

Volkswagen uluslararası Autoshow’a birkaç 

yüksek profilli üretimi ile katılacak. 

Baharda iç dizaynı farklı olan “Arteon”, 

sonbaharda yeni nesil “Polo” ve “Touareg”i 

görücüye çıkaracak. 

Alfa Romeo çok önceden beklenen iki 

araba – Sedan “Giulia” ve Crossover “Stevio” 

ile kendisini gösterdi. Ama henüz 2017 

yılı için yalnız “Giulia” planlanıyor. Muhtemelen 

önümüzdeki Nisan ayında Cenevre 

Autoshow’da olacaktır. 

Genesis (Kore’nin sub-brand Hyundai 

şirketi) ilk çeyrekte G80 Sedanlar’ı piyasaya 

sürülmeye başlayacak. DS markası hatchback 

DS 3 için fiyatları açıkladı. 

İnfiniti Q6’lar yollarla yazın tanışacak. Detroit’te 

tanıtılan aracın prototipi QX50 2017 

yılının sonlarında görücüye çıkacakmış. 

Jaguar şirketinin XJ modeli birkaç yıl 

önce Almanya markalarına yenilse de 

karşılaşmayı göze almış. Gizli karelerin gün 

yüzüne çıkması bu söylentilerin gerçek 

olduğunu ispatlıyor. 


HABER 

Jeep 2017 yılında tüm dünyaya kompakt 

“Compass” satmaya başlayacak. 

Land Rover hayranlarını yalnız bir araçla 

sevindirecek: 5. nesil “Discovery”. Fiyatını 

bile açıklamışlar. 

Lexus bu yıl daha cömert olacak. Son 

yeniliğe Detroit’te gösterdiği sedan LS ile 

başlasa da şimdi supercar LC50’ü podyuma 

çıkacak. 

İlk çıkışını yapan elit markaların araçları 

özel dikkat gerektirir. 

Bentley şirketi Detroit’te çok güçlü Continental 

GT Supersports’la temsil edildi ama 

birkaç aydan sonra bu iki kapılı araçların 

tamamen yeni neslini tanıtacak. 

Rolls-Royce tam yeni “Phantom”, Ferrari 

supercar F12, Maserati Sedan “Ghibli”, Aston 

Martin açık tipli “Volante” DB11, McLaren 

yeni 650S, Lamborghini ise “Avetador” 

S ile 2017 yılında müşterilerini sevindirecek. 


| 71

HABER 

FANTASTİKDİ 

GERÇEK 

OLDU 


HABER 


HABER 

“Nissan Vmotion” 2.0 

Dünyanın en ünlü otomobil şirketlerinden olan Nissan 

bu sene Detroit Otomobil Fuarı’nda fütüristik bir 

arabayla katıldı. Ve sahipleri onun kendini tanıtma 

konusunda hiç de fena olmadığına inanıyorlar. Bu konsept 

otomobilin adı “Vmotion” 2.0. modele has özellikler ise gelecek 

otomobillerin tasarımında da kullanılacak. 

Arabanın tasarımında belirli “kabalık”lar göze çarpıyor. 

Kapıları ters yöne açılan bu modelin iç mekanında sayısal 

pano ve modernleştirilmiş multimedya sistemi vardır. Tekerlek 

tabanı 2850 mm’ye eşittir. Aslında bu bir gelişme kabul 

edilebilir ve o, böyle bir gelişme ile konsept araba “Maxima” 

ve “Altima” modellerini arkasında bırakmıştır. Şunu da belirtelim 

ki, otomobil otonom dümeni sağlayan ProPilot sistemi 

ile “silahlanmıştır”. Bu sistem otomatik rejimdə hem akseleratörü 

(hızlandırıcıyı) hem fren sistemini hem de direksiyonu 

kullanmayı başarır. 

Bundan başka ProPilot aynı zamanda trafik durumunu 

belirleyebilir. Bu zaman o hareket tarzını uygun şekilde 

değişebilir ve tüm süreçler özel displayde açıklanmıştır. 

«Audi» Q8 

Almanların Audi şirketi kavramsal Crossover’ını Detroit 

Otomobil Fuarı’nda tanıtmıştır. Yapılan yeniliklerin 

önümüzdeki yıl seri şekilde gerçekleştirileceğini 

de belirtelim. «Audi» Q8’in 2019 yılından erken piyasaya 

sürülmeyeceği de konuşuluyor. 

Q8 otomobili büyük 8 köşeli radyatör kafese, toplu 

tekerlek tağlarına ve 23 inç’lik jantlara sahiptir. 

Makinenin uzunluğu 5 m’den fazla, dingil mesafesi 

ise 3 m’dir. Bagaj bölümünün hacmi 630 lt’dir. İlginç 

olan şu ki konsept hibrid güç düzeneği ile harekete 


geçer: arabada 3.01 hacimli, «V» biçimli turbo motor 

yerleştirildi. Genel olarak o 442 beygir gücüne sahiptir. 

İlk 100’lüğe ise «Audi» Q8 toplam 5,4 saniyede 

ulaşır. Pnömatik süspansiyon sistemi ile bütünleşen 

Crossover’ın maksimum hızı ise saatte 250 km’dir. 

Carscoops’a göre motor serisine hem dizel hem de 

benzinli versiyonları eklenecek. 

Spor tarzı versiyonu da öngörülen Crossover SQ8 

modelinde, 4.0 hacimli 430 beygir gücünde V8 biçimli 

motorla donatılacaktır. 

Aracın elektrik E-tron versiyonunun da hazırlanacağı 

muhtemeldir.

HABER 

İnfiniti» QX50 

Şirket kendisinin yeni nesil QX50 Crossover’ını tanıttı. 

Resmi temsilcilerin verdiği bilgiye göre, Detroit Otomobil 

Fuarı’nda kendini gösteren bu konsept otomobildeki 

yenilikler sonraki modellerde de yer alacaktır. 

Bu otomobilin öngörülen ilk çıkışı ise 2018 yılında 

gerçekleşecek. QX50 markası konseptüel (kavramsal) 

QX «Sport İnsiration» arabasına benziyor. Bu yeni 

Crossover panorama çatı, LED optik ve artırılmış yol 

aydınlatıcı elde etti. 

Tam teknik özellikleri ise henüz belli değil. Ama 

resmi olmayan verilere göre onun motoru 2.0 lt’lik, 

268 beygir gücünde. Ayrıca bu konsept otomobilin 

seri versiyonunun yarım otonom rejimli olacağı da 

bildirilmiştir. «İnfiniti» temsilcilerinin bilgisine göre 

tam otomatik pilot (veya otopilot) şu an için söz konusu 

bile değil. Şirkette daha çok «ikinci pilot» ifadesini 

kullanmak tercih ediliyor. 

QX50 gelecekte BMW X3, «Mercedes-Benz» GLC ve 

«Audi» Q5 gibi pahalı otomobillerle rekabete girebilecek 

fırsatı yakalayacak. Aslında bu rakipleri sırasına 

«Jaguar F-Pace»i ve «Porsche MACANA»yı da eklemek 

mümkün. Fakat QX50 tabi ki onlardan daha ucuza 

satılacak. 

Smart «Hyundai» Connect Home 

CES 2017 

Las Vegas’ta düzenlenen CES 2017de Hyundai 

yeni «akıllı» ev konsept otomobilini görücüye 

çıkardı. İlginçtir ki bu insansız araç adeta yaşam 

mekanının bir bölümünü değiştirir. Zaten multimedya 

sistemi de aynen evdeki gibidir. 

Mobile Vision projesi kapsamında hazırlanan 

bu konsept gerçekten oldukça garip bir buluştur. 

Aracın içi ev alanına dahil olsa da vücudu ev çevresi 

dışındadır. 

Araba sanki evin duvarına bitişik ve sürücü aracın 

yanına geçtiğinde o kısım duvardan ayrılarak otomobile 

dönüşüyor. Yani sürücü herhangi bir yere 

gitmek istediğinde sadece evin arabaya birleşen 

bölümüne geçiyor ve böylece insansız araca binmiş 

oluyor. Bu konsept araba «akıllı» evler için elektrik 

jeneratörü rolünü de üstlenmiştir. 

WWW.AUTOPSTOTURKIYE.COM 

| 75

HABER 

«Portal Chrysler» 

Chrysler şirketi Panasonic Otomotive Advanced 

Engineering şirketi ile birlikte – «Portal» adlı konseptüel 

minivan hazırladı. Söz konusu konsept otomobil 

milleniallar – yani 1980’li yılların sonu ve 1990’lı 

yılların başında doğan kişiler – içindir. 

Elektrik konsept araba özel bir sistemle donatılmıştır. 

Bu sistem arabaya binen insanların seslerini ve yüzlerini 

tanıyor. Hatta araç içinde bu insanlara uygun 

optimum sıcaklığı ve müziği seçebilir. Bundan başka 

araç içindeki kameralarla selfie çekmeyi ve bu selfieleri 

anında yolcuların küçük aygıtlarına göndermeyi 

başarır. 

Kameralar ayrıca sürücünün bakışlarını takip eder 

ve yönünü belirler. Bu da demek oluyor ki aydınlanma 

da sürücünün gözlerinin yorgunluk derecesine göre 

seçilir. 

«Chrysler Portal» elektrik motorla hareket ettirilir. Ve 

bu enerjinin devamlılığı 400 km yol sağlar. 150 kilometrelik 

mesafe için enerjiyi ise otomobil toplam 20 

dakikaya toplar. «Portal» ın serileştirilmesi hakkında 

henüz bilgi verilmedi. 


| 77

78 | 

ÇELİK 

MOTOR 

AUTOSTOP TÜRKIYE

MOTOR 

ATLAR 

| 


79

MOTOR 

Teknoloji dünyası çok ilginç. Çünkü teknolojisiz 

veya hiçbir teknolojik ilerleme olmadan şuan 

hiçbir şey gördüğümüz ya da hayal ettiğimiz 

olmazdı. Bu yüzden teknoloji dünyasında olup bitenler 

her zaman merak uyandırır. 

Harley-Davidson tabirini duydunuz mu? Bilgisi olmayan 

daha fazladır herhalde. O zaman bakalım Harley-Davidson 

ne demekmiş? 

Harley-Davidson Motor Company Birleşik Devletler’in 

en meşhur motosiklet üreten şirketidir. 

Şirket ağırlıklı olarak ağır motosiklet üretimi üzerine 

uzmanlaşmış ve farklı bir iş üslubuna sahip. 

Şöyle ki, Harley-Davidson’nun mevcut özel pazarlama 

hamlelerinden biri markanın ürünlerini tüketen 

insanlardan oluşan özel bir ekip kurmasıdır. Şirket 

motosikletlerden başka giyim, ayakkabı, mobilya, yemek 

takımı da ürettiğini belirtmemiz gerekiyor. Yani 

kısacası şirket insanlara “Harley” hayat tarzını yaşama 

şansı sunuyor. 

2008 yılında şirket Castiglioni ailesinin hisselerinin 

%100’ünü elde ederek MV Augusta Group’a sahip oldu 

ve MV Agusta ve Cagiva motosikletlerinin üretimine 

başladı. 

“Harley ve Davidson hikayesi” 

Her şey XX yüzyılın başında Amerika’da Wisconsin 

eyaletinden olan iki öğrenci arkadaşın – William Harley 

ve Arthur Davidson’un kendi tekneleri için 167 m3 hacminde 

olan motor hazırlamasıyla başladı. Ve bu zaman 

onlar “De Dion”un motorunu örnek olarak almışlardı. 

Yaratıcı adımlar atmaktan katiyen çekinmeyen 

arkadaşlar aldıkları motoru bu sefer de bisiklete monte 

ettiler. Fakat sonuç o kadar da iç açıcı olmadı. Yine de 

onlar girdikleri işe o kadar hevesliydiler ki bekledikleri 

gibi olmasa da hiç hevesleri kaçmadı. 

İşe inatla devam eden William ve Arthur bir süre 

sonra daha güçlü, 405 cm3 hacimli, 3 beygir gücünde 

başka bir motor hazırlamayı başardılar. 

Gerçekten de tasarım bu defa başarılı olmuştu. 

Hatta o kadar başarılı oldu ki arkadaşlar bir süre onu 

geliştirmeyi bile düşünmediler. Aslına bakarsanız vakit 

de bulamadılar. O sırada iki arkadaş artık bu texnolojik 

ürünlerin üretimi ile uğraşıyordu. Tabi bunun sonucu da 

vardı... 

1907 yılında William ve Arthur’un hazırladığı motosiklete 

440 cm3 hacimli, 4 beygir gücünde motor monte 

edildi ve böyle motorlar 1940’lara kadar motosikletlerde 

kullanıldı. O zamanlar iki silindirli “V” şekilli, 810 

cm3 hacimli, 7 beygir gücündeki bir motor hazırlamaya 

kalkışan William Harley’nin amacı bu motoru otomatik 

çıkış vanaları ile donatmaktı. “5D” adlanan bu model 

1909 yılında piyasaya sürülse de birçoklarını fazla da tatmin 

etmedi. Ve iki silindirli motorun gelişmiş versiyonu 

1911 yılından “7D» adıyla üretilmeye başladı. 

Ama bütün bunlar iki arkadaş için işin sonu anlamına 

gelmiyordu. William ve Arthur (bir süre sonra diğer 

kardeşleri de onlara katılmıştır) yeni modern tipli motosiklet 

tasarlamak kararı aldılar. İlk Harley-Davidson motosikletinin 

motor hacmi 405 cm3, çekisi 13 kg idi. 

Yeni motosikletin gövdesi “Milwaukee Merke” motosikletinin 

gövdesine benziyordu. Boruya benzer 

gövdeye ve büyük hacimli motora sahip olan motosiklet 

artık motorlu bisiklet değildi, bu Harley-Davidson’un ilk 

motosikleti idi. Ve onun motorunun hazırlanmasında 

mühendis Ole Evinrude’un emeğini söylememek adaletsizlik 

olurdu. 

1904 yılında yapılan State Fair Park motor yürüyüşlerine 

katılan “Harley-Davidson” Eduard Hildebrandt’ın 

katılımıyla yarışı 4. sırada tamamladı. Bu yürüyüş hem de 

“Harley-Davidson” motosikletlerinin tarihinde ilk belgedir. 

1905 yılının Ocak ayında “Automobile & Cycle Trade” 

dergisinde “Harley-Davidson”un motoru hakkında küçük 

bir reklam yer almıştı. Artık Nisan’da şirketin “demir atları” 

sınırlı sayıda üretilse de özgür olarak satışa sunuldu. Ve 

aynı yıl ilk bayisi (Chicago’lu Karl Land) motosikletlerden 

3’ünü satmayı başardı. İşin perspektifi üzerine umutları 

artan arkadaşların hedefleri şimdi daha da büyümüştü 

ve bu yönde çalışmaları da durmamışdı. Ve nihayet... 

1906 yılında Harley ve Davidson ilk fabrikalarını inşa 

etmeyi başardılar. 

80 | 

AUTOSTOP TÜRKIYE

MOTOR 

Belirtmeliyiz ki şirketin merkezi hala Chestnut 

Street’te yani “selefinin” yerinde. İlk sene burada 50 

motosiklet yapılmıştı. 

Tabi marka artık ulaşım aracı olarak piyasada kendine 

bir yer edinmişti. Her yerde ona ilgi çoğalıyordu. 

Ve yıllar geçtikçe William ve Arthur işi büyütmekle 

beraber mekanlarını, işletmelerini büyütüyorlardı. 

Şimdi bu motosikletleri yerli polisler de almaya 

başlamışlardı. 

1905-1906 yıllarında üretilen tek silindirli motosikletlerin 

hacmi 440 cm3 idi. 1907’de ise Chicago sergisinde 

V-Twin 7 beygir gücünde olan motor ilk kez 

tanıtıldı. Kalitesi de dikkat çekiyordu. Sonuçta 1908- 

1909 yılları arasında motosikletin satışları 450’den 

1149’a kadar çıktı. 

Bu yeni motorda mekanik dümenin öncekilerden 

farkı boş vanayla donanmış ve hacminin küçültülmüş 

olması. Ama onun gazı doğru paylaşabilmesi ile motorun 

gücü artmıştı. 1913’ten sonra üretilen motosikletlere 

artık yeni motorlar takılıyordu. 

Aslında gelişme sadece motosikletlerle sınırlı 

değildi. Şöyle ki şirket eski fabrikasını yıkarak demir-betondan 

ve kırmızı tuğladan yeni fabrika inşa 

ettirmişti. 1914’e kadar Harley-Davidson’un ABD’nin 

öncül motosiklet markası olduğunu hatta rakibi 

“İndian”ın bile önüne geçtiğini de söylememiz gerekiyor. 

“Demir at”larının satışı da artarak 16.284’e 

ulaşmıştı. 

1916’da “Harley-Davidson” motosikletlerinin ilk 

belgeli kullanımı gerçekleşti. Şöyle ki onlar artık orduda 

da kullanılıyordu. 

İki Dünya Savaşı “görmüş” “Harley-Davidson” 

motosikletti ve onlar Büyük Britanya ordusunun 

ihtiyacını ödeyecekti. 1917 yılında savaşa katılan 

ABD de Harley-Davidson’a “Demir at”lar sipariş verdi. 

Savaş yıllarında şirketin toplamda 20.000 motosiklet 

üretmiş olduğunu bir düşünün. 

1920’li yıllarda artık dünyanın 67 ülkesinde satışa 

sunulan “Harley-Davidson” yarış meydanlarında da 

görüldü. Otto Walker bir sene sonra düzenlenen 

yarışa katılarak ilk defa Harley-Davidson takımına galibiyeti 

getirdi. Tabi bu onun için ek bir şöhretti. 

Giderek daha da gelişen motosikletler ilk kez 

74 inçli (1.200 cm3 hacimli) motorla ortaya çıktı 

ardındansa – 1925’te onlara damla şekilli yakıt deposu 

yerleştirildi. Böyle depoların şimdi modern motosikletlerin 

çoğunda yer aldığını da belirtmemiz gerek. 

Daha sonra ön fren monte edilen “Harley-Davidson”a 

(1929’da) aşağı vanalı 45 cm3 inçli motor eklendi. 

Bu ona artık 101 “Skaut” motosikletlerle mücadele 

etme olanağı sunuyordu. 1930’da “Harley-Davidson” 

hem de motosiklet aleminde ilk defa “customizing” 

yapması ile akıllarda kaldı. (özelleştirme anlamına gelen 

“customizing” her sürücünün bireysel isteklerine 

göre motosikletinin yapılmasıdır). 

“Harley-Davidson” İkinci Dünya Savaşı’nda da göz 

önünde olan texnolojik araçlardan biri olarak olayları 

“kontrol” etmiştir. Bu dönemlerde şirket 90.000 “Liberator” 

(“Kurtarıcı”) isimli motosiklet üretmiştir. 

O zamanlar Lend-Liza programına göre şirket Sovyetler 

Birliği’ne de 26.670 motosiklet göndermişti. 

Savaş bitince ise işletme kısa zamanda sivil motosikletlerinin 

üretimini tekrar başladı. 

Birinci Dünya Savaşı başladıktan sonra Harley-Davidson 

ilk büyük siparişini aldı. Bu askeri sipariş 500 


| 81

MOTOR 

Onunla ilgili gelişmeler... 

1956 yılında dergilerin kapak 

fotoğrafında “Harley-Davidson” 

motosikletinde Elvis Presley’nin 

resimleri çıktı. Tam da 

o dönemde Harley-Davidson 

tarihinin ilk scooteri “Topper”ı 

üretiyor. 

1970’de Bonneville’de 

meşhur Tuzlu göl’de yürüyüşçü 

Kel Reborn bu motosiklette 

dünya rekoruna imza atıyor. 

Şöyle ki o, hızını saatde 426 

km’ye ulaştırmayı başarıyor. 

1972’de XR-750 spor tarzlı 

motosiklet sunulur ve gelecek 

30 yılda bu model Harley-Davidson 

şirketinin en iyi motosikleti 

olarak kalır. 

1977’de ise marka iki farklı 

motosiklet sunar. 

Onlardan birinin “eyeri” biraz aşağıdaydı. Ve sürücü 

bu FXS “Low Rider” modelinde motosikletin üstünde 

değil sanki içinde oturuyordu. “Low Rider” döneminin 

gerçek hiti olmuştu. 

“Fat Bob” ise Harley-Davidson’un efsanevi modellerinden 

biridir. Model, o dönem “Şişman Bob” adını 

iki özelliğine göre almıştı: birincisi, motosiklet büyük 

yakıt deposu ile donatılmıştı; ikincisi ise motosikletin 

“kanatları” biraz kısaldılmıştı. 

1983’te Harley-Davidson-HOG (Harley Owners 

Group) kulübü kuruldu ve kısa sürede üyelerinin 

sayısına göre en büyük kulüplerden biri oldu. 2000 

yılında 500.000, 2014’te ise 1 milyondan fazla insan 

kulübe üye oldu. 

Söz konusu yıllarda Harley-Davidson New York Ticaret 

Borsası’na da giriş hakkı kazanıyor. 

“Terminator” serisinin “Ahiret günü” bölümünün 

ekranlara çıkması “Softail Fat Boy” modelinin 

tanınmasına yol açtı. Bu ise artık 1990’lı yıllara 

denk geliyordu. 1998 yılında Harley-Davidson 

ABD sınırlarından dışarıya – Brazilya’ya açıldı ve ilk 

işletmesini burada kurdu. 

Harley-Davidson modern zamanda “kast”, “kruizer” 


ve “tutrer” sınıflarında motosiklet üretimi ile meşgul. 

Şirket aynı zamanda yedek parçaların, aksesuarların 

ve formaların satışında da uzmanlaşmıştır. 

Markanın model sırasında 7 çeşit motosiklet var. 

Bunlar – “Street”, “Sportster”, “Dyna”, “Softail”, “V-Rod”, 

“Touring”, “Trike” modelleridir. Bu modellerden her 

birinin farklı koyu renkli olanını elde etmek mümkün. 

Bu koyu renklere Dark Custom denir. 

“Street” - ailesi 2013 yılında üretildi. Avrupa ve 

Asya pazarı için öngörüldü ve onları sık sık şehrin 

sokaklarında rahatça kullanmak mümkün. 

“Sportster” - motosikletler iki çeşit motorla üretilir. 

“Street”e kadar Sportster’ler Harley-Davidson 

şirketinin Entry Leveli kabul edilir. Ve bu motosikletler 

daha çok klasik sınıftan. 

“Dyna” - ise markanın asıl önemli “giriş biletidir”. Bu 

modelde motor silent block’lara monte edilmiştir. Bu 

özellik sürücüye titremeyi farkettirir. 

“Softail” - motosikletlerinde arka asqı sistemi iptal 

edilmiştir. Sürücüler sanıyorlar ki arkada amortisör 

olmayınca motosikletler daha estetik görünüyor. 

“V-Rod” - Harley-Davidson motosikletlerinin en 

sıradan olmayan modeli kabul edilir. Bu model daha 

çok genç motor meraklıları için yapılmıştır. Görünüşü 

Harley-Davidson Cruiser’i andırıyor. Bu modeli 

“Porsche” mühendisleri tasarlanmıştır. 

“Touring” – bu motosikletler genellikle uzun yolculuklar 

için öngörülen ağır Cruiser’ler serisidir. Onun 

diğerlerinden farkı bagaj bölümünün geniş olmasıdır. 

“Trike” - fabrika trisikli kabul edilir. Ön kısmı motosikleti 

andırır, arkada ise iki tekerlekle donatılmıştır. Bu 

trisiklerin koltuğu bir tek sürücü için değil, yolcu için 

de rahattır. 

“CVO” - Custom Vehicles Operations. Customizing’le 

uğraşır.

MOTOR 

Şöyle ki her sürücü kendi bireysel 

istekleri üzerine Harley-Davidson 

şirketine motosiklet siparişi veriyor. Otomobil 

aleminde buna tuning denir. Bu 

modeller elle yapılır ve Harley-Davidson 

markasının özel model sırasında yer alır. 

Onlar benzersiz renkle boyanır ve özel 

aksesuarlarla süslenir. “CVO” sınfına ait 

motosikletlerin daha bir farkı “V” şekilli iki 

silindirli güçlü TwinCam 110B motoruyla 

donatılmış olmasıdır. 

Harley-Davidson şirketi her zaman 

gelişmektedir ve bir motosiklet markası 

olarak dünyanın her yerinde sevenleri var. 

Şirket yıl boyunca 200.000 motosiklet üretiyor. 

Motosikletlerin fiyatı 7.000 dollardan 

başlıyor. 

Sloganı: “Kalbi her zamankinden güçlü 

çarpıyor! Sizinki de öyle çarpacak”. 


| 83

SINAV 

OTO 

SINAV 

84 | 

AUTOSTOP TÜRKIYE

SINAV 


| 85

SINAV 

1. Sürücülerden hangisi yolcu götüre bilir ? 

A) Taksi B) Her iki sürücü C) Hiç biri 

2. Sağa dönen sürücü yol vermеye borclu mu? 

A) Ancaq yayaya 

B) Yalnız bisikletçiye 

C) Her ikisine 

D) Hiç birine 


SINAV 

3. Kamyon konvoyu sollama yapa bilir mi? 

A) Yapa bilir B) Konvoya sorun yaratmazsa yapar C) Yapamaz 

4. Mobilet kavşağı ilk olarak geçmek ister. Keçe bilir mi ? 

A) Evet B) Hayır 


| 86

SINAV 

5. Mavi rengli araç burada sollama yapa bilir mi ? 

A) Evet B) Yalnız kavşağda C) Hayır 

6. 3.5 t-a kadar ağırlığı olan kamyon bu manevrayı yapa bilir mi? 

A) Sollama,sola dönme və geriye dönme yapa bilir 

B) Sola ve geriye döne bilir 

C) Sola döne bilir 

D) Geriye döne bilir 

87 | 

AUTOSTOP TÜRKIYE

SINAV 

7. Hansı sürücü parklanma kuralarını bozmuş? 

A) Pikap ve kamyon B) Sarı renkli araba ve kamyon C) Pikap D) Kamyon E) Hiç biri 

8. Trafik sıkışlığı nedeniyle kırmızı renkli araç kavşağın ortasında kaldı. O hangi tarafa 

gide bilir ? 

A) Beklemelidir 

B) Arkaya gitmelidir 

C) Sola dönmeli ve ya geriye dönme yapmalıdır 

D) Ne yaparsa yapsın kurallara zittir 


| 88

BA 

KARIKATÜR 


KARIKATÜR 

Arkaya geçermisiniz ? 

ŞKAN 


| 90

AutoStopTurkiye-1

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?