Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
DENİZ HAVA KOMUTANLIĞI<br />
ÖĞRENCİ SEÇME UÇUŞLARI<br />
Temmuz 2018 / Yıl :12 / Sayı : 369 donanmanin.sesi@dzkk.tsk.tr
Temmuz 2018<br />
2<br />
I<br />
Fotoğraflarla ATATÜRK<br />
Selanik 15 - 16 Nisan 1909<br />
Hareket Ordusu Komutanı Hüseyin Hüsnü Paşa ile<br />
Kaynak: Fotoğraflarla ATATÜRK, Askeri Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) Daire Başkanlığı Yayınları, 2015
Temmuz 2018<br />
3<br />
Editörden<br />
I<br />
Yıl :12, Sayı : 369<br />
AYLIK YEREL SÜRELİ YAYIN<br />
Sahibi<br />
Donanma Komutanlığı Adına<br />
Per<strong>son</strong>el Başkanı<br />
Dz.Alb.Cem CİRAN<br />
Yönetim Yeri<br />
Donanma Komutanlığı Per<strong>son</strong>el Başkanlığı<br />
Gölcük / KOCAELİ<br />
Tel: 0262 414 66 01 / 2070<br />
Yayımcı<br />
Donanma Komutanlığı<br />
Genel Yayın Yönetmeni ve<br />
Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Dz.Alb.Cem CİRAN<br />
Sorumlu Müdür ve<br />
Genel Yayın Koordinatörü<br />
Dz.Bnb.Murat ÇELİK<br />
Genel Yayın Koordinatörü Yardımcısı<br />
Tek.Asb.Kd.Bçvş.Mehmet BALİ<br />
Editörler<br />
Dz.Bnb.Murat ÇELİK<br />
Tek.Asb.Kd.Bçvş.Mehmet BALİ<br />
Yayın ve İnceleme Kurulu<br />
Tuğa.Berker Emre TOK<br />
Dz.Alb.Cem CİRAN<br />
Dz.Alb.Alparslan Bahadır ERCÜMENT<br />
Dz.Bnb.Murat ÇELİK<br />
Tek.Asb.Kd.Bçvş.Mehmet BALİ<br />
Görsel Yönetmen<br />
Dz.Atğm.Tayyar Yiğit ÖZKAN<br />
Tek.Asb.Kd.Bçvş.Mehmet BALİ<br />
Haber Koordinatörü<br />
BT Asb.Bçvş.İbrahim ÇİFTLİK<br />
Sayfa Tasarım / Grafik Uygulama<br />
Dz.Atğm.Tayyar Yiğit ÖZKAN<br />
Tek.Asb.Kd.Bçvş.Mehmet BALİ<br />
De.Me.Ebru ÖZBALCI<br />
De.Me.Aziz CERİT<br />
İletişim<br />
Tel : 0(262) 414 66 01 / 2070<br />
Tafiks: 186 2095 - 2096<br />
TSK Ağı E-Posta: “Donanmanın Sesi”<br />
İNTERNET E-posta: donanmanin.sesi@dzkk.tsk.tr<br />
Basıldığı Yer ve Tarih<br />
Deniz Basımevi Müdürlüğü<br />
Pendik / İSTANBUL<br />
Ağustos 2018<br />
Aynı kimlik<br />
ve <strong>yeni</strong> bir yüzle<br />
YENİDEN VİRA<br />
Dz.Bnb. Murat ÇELİK<br />
Editör<br />
Gün doğumları, bahar uyanışları, dünyaya gözlerini henüz açmış bebelerin“ merhaba haykırışları” gibi bir<br />
şey “başlamak”<br />
Belki de biz, “başlarken” demekten daha çok, “<strong>yeni</strong>den başlarken” desek de yeridir… Ama ister “ilk”, isterse<br />
de “<strong>yeni</strong>den” olsun, satırlarımızın, ulaştığı ve ulaşacağı herkese “merhaba”, yine ve <strong>yeni</strong>den merhaba…<br />
“Vira Bismillah”<br />
Donanmanın Sesi Dergisi bu giriş cümlesi ile<br />
başlamıştı yayın hayatına. Temmuz 2006’da ilk sayısı<br />
yayımlanan dergimiz artık Donanmamızın bir geleneği<br />
haline gelmiş durumda.<br />
2006 yılında, dönemin Donanma Komutanı<br />
Oramiral Metin ATAÇ’ın direktifi ile başlamıştı tüm<br />
hazırlıklar. Merkez Şube Müdürü Deniz Binbaşı Selçuk<br />
ERDURAK’ın kaleme aldığı ve 18 Mayıs 2006’da<br />
imzalanan mesajla “Donanmanın Sesi-GÖKE” isimli<br />
“Haftalık Bilgilendirme Bülteni/Gazete” yayımlanmasının<br />
planlandığı tüm birlik ve per<strong>son</strong>ele ilk kez ilan edilmişti.<br />
İlk ödenek talebine havi mesajın taslağı 29 Mayıs 2006’da<br />
Donanma Kurmay Başkanına arz edildiğinde “GÖKE”<br />
ifadesi kaldırılmış, “Bülten” ifadesi “Dergi” olarak<br />
düzeltilmiştir. Böylelikle “Donanmanın Sesi Dergisi” ismi<br />
ilk kez 30 Mayıs 2006 tarihli ödenek talep mesajında kullanılmıştır.<br />
Genelkurmay Başkanlığınca 5 Temmuz 2006<br />
tarihinde dergiye yayın izninin verilmesiyle Donanmanın<br />
Sesi Dergisi 19 Temmuz 2006 tarihinden itibaren haftalık<br />
olarak yayımlanmaya başlamıştır.<br />
Donanmanın Sesi Dergisi Ağustos 2008 yılına kadar<br />
Siyah & Beyaz, bahse konu tarihten itibaren günümüze<br />
kadar ise renkli basılmıştır.<br />
Donanmanın Sesi Dergisi’ni kanuni haklarıyla<br />
geleceğe aktarabilmek maksadıyla 2017 yılında isim hakkı<br />
başvurusunda bulunulmuş ve işlemleri devam etmektedir.<br />
Bununla birlikte Donanmanın Sesi Dergisi Yayım<br />
Yönergesi hazırlanarak Haziran 2018 tarihinde yürürlüğe<br />
girmiştir.<br />
Donanma Komutanı Koramiral Ercüment<br />
TATLIOĞLU’nun derginin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi<br />
yönünde verdiği direktifler doğrultusunda,<br />
Donanmanın Sesi Dergisi’nin asıl kimliğini korumak<br />
suretiyle çağın gerekliliklerine uygun değişimlere<br />
gidilmiştir.<br />
Öncelikle donanmanin.sesi@dzkk.tsk.tr kurumsal<br />
e-posta adresi alınarak okurlarımıza dergimizle internet<br />
üzerinden de iletişim kurma olanağı sağlanmış,<br />
arzu edenlere derginin dijital nüshasının ulaştırılmasına<br />
başlanmıştır. Ayrıca, Kare (QR) Kod teknolojisinin<br />
dergimize uyarlanmasıyla birlikte multimedya içeriğin<br />
okurlarımıza ulaştırılması sağlanmaktadır.<br />
Donanmanın Sesi ekibi olarak, bu sayımızla<br />
beraber <strong>yeni</strong> yüzümüzle sizlerin karşısına çıkmanın<br />
heyecanını yaşıyoruz. Temmuz 2018 sayısıyla beraber<br />
aylık olarak yayımlanmaya başlayacak dergimizi,<br />
kimliğini koruyarak <strong>yeni</strong>ledik. Logomuzdan tasarıma,<br />
sayfa sayısından içeriğine değişime uğrayan dergimizi<br />
siz değerli okurlarımızın beğenisine sunuyoruz.<br />
İlk yayımlandığı günden itibaren per<strong>son</strong>el ile ailelerimiz<br />
arasında bağ kurarberaberliğimizin sembolü<br />
haline gelen Donanmanın Sesi Dergisi <strong>yeni</strong>den demir<br />
alıyor.<br />
Satırlarımızın, ulaştığı ve ulaşacağı herkese aynı<br />
kimlik ve <strong>yeni</strong> bir yüzle merhaba, yine ve <strong>yeni</strong>den<br />
merhaba…<br />
Murat<br />
“Vira Bismillah”<br />
Deniz Binbaşı<br />
Çelik<br />
Bu dergide yayınlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak<br />
gösterilerek dahi olsa, alıntı yapılamaz. Dergi içeriği, yazı ve makaleler hazırlayanın sorumluluğunda<br />
olup şahsi fikirleridir. Donanma Komutanlığının resmi görüşü değildir.
Temmuz 2018<br />
4<br />
01<br />
Aynı Kimlik ve <strong>yeni</strong> bir yüzle<br />
YENİDEN VİRA...<br />
SAYFA<br />
04<br />
Her Fikir Bir Değer<br />
Çalıştayı<br />
SAYFA<br />
06<br />
Deniz Kuvvetleri Kupası<br />
Açık deniz Yat Yarışı<br />
SAYFA<br />
13<br />
TCG GEDİZ Yuvaya<br />
Döndü<br />
SAYFA<br />
SAYFA<br />
05<br />
ORUÇ REİS’i Anma<br />
Töreni<br />
Büyük Türk Denizcisi<br />
Oruç Reis’in ölümünün<br />
500’üncü yıldönümünde<br />
anma töreni.<br />
SAYFA<br />
23<br />
TCG Büyükada’nın<br />
Konuş/Kuruluş<br />
Değişikliği<br />
14<br />
TÜRKİYE - SENEGAL<br />
Askeri İş Birliği<br />
SAYFA<br />
17<br />
TCG GÜR’ü<br />
Aksaz’a Uğurladık<br />
SAYFA<br />
SAYFA<br />
12<br />
Pilot Adayı Öğrenci Seçme<br />
Uçuşları<br />
“İlk Yalnız Uçuşları”, deniz havacılık<br />
geleneklerine uygun olarak<br />
Deniz Hava Komutanı Tuğamiral<br />
Berker Emre TOK ve uçuş<br />
öğretmenleri tarafından ıslatılarak<br />
kutlanmıştır.<br />
36<br />
Müzik ve Çocuk<br />
SAYFA
Temmuz 2018<br />
5<br />
İÇİNDEKİLER<br />
SAYFA<br />
23<br />
TCG Büyükada’nın<br />
Konuş/Kuruluş<br />
Değişikliği<br />
23 20<br />
Kabotaj Bayramı ve Özgürlük Bayramı<br />
1 TEMMUZ Denizcilik ve 20 TEMMUZ KKTC Barış<br />
SAYFA<br />
SAYFA<br />
SAYFA<br />
19<br />
TCG SALİHREİS’in<br />
Odak Harekatına İştiraki<br />
NATO’nun Doğu Akdeniz’de<br />
yürüttüğü Deniz Muhafızı<br />
Harekâtı (DMH).<br />
40<br />
Taşların Hareketleri<br />
SAYFA<br />
SAYFA<br />
35<br />
İçimizden Biri<br />
Yaratıcı Fotoğrafçılık ve Photoshop eğitmeni<br />
olan, çeşitli ulusal fotoğraf yarışmalarında<br />
jüri üyeliği yapan ve amatör olarak<br />
kısa film projeleri üzerinde çalışmaları<br />
devam eden sanatçı, hali hazırda Deniz<br />
Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Basımevi<br />
Müdürlüğünde Üretim Kısım Amiri olarak<br />
görev yapmaktadır.<br />
Fotoğraf Sanatçısı<br />
Nuri ÇOBAN ve eserleri...
Temmuz 2018<br />
6<br />
Haber<br />
‘‘HER FİKİR BİR DEĞER’’<br />
ÇALIŞTAYI-2018<br />
Donanma Komutanlığı Her Fikir<br />
Bir Değer Çalıştayı-2018, “Güncel<br />
Per<strong>son</strong>el Konuları, Sorunları ve<br />
Çözüm Önerileri”nin görüşülmesi,<br />
tartışılması ve fikir alışverişinde<br />
bulunulması maksadıyla Donanma<br />
Komutanlığı ve bağlısı birliklerde<br />
görevli Gölcük bölgesindeki per<strong>son</strong>elin<br />
katılımı ile Taktik Geliştirme<br />
Doktrin ve Analiz Merkezi Komutanlığı<br />
Preveze Salonunda 5 Temmuz<br />
2018 tarihinde icra edilmiştir.<br />
Çalıştay’a Deniz Hava Komutanlığı,<br />
Mayın Filosu Komutanlığı, Batı<br />
Görev Grup Komutanlığı ve Güney<br />
Görev Grup Komutanlığı per<strong>son</strong>eli<br />
de uzaktan görüntülü görüşme<br />
(UGG) sistemi üzerinden iştirak<br />
etmiştir.<br />
Donanma Per<strong>son</strong>el Başkanı’nın açılış konuşması<br />
ile başlayan Çalıştay, konuların takdimi ve müzakereler<br />
ile devam etmiştir. Çalıştay’da gündeme alınan<br />
konulara yönelik fikir alışverişi yapılmış, per<strong>son</strong>elde<br />
farkındalık yaratılarak sorun sahalarına yönelik çözüm<br />
önerileri ifade edilmiştir. Takdimler <strong>son</strong>rasında Donanma<br />
Per<strong>son</strong>el Başkanı’nın kapanış konuşması ile Çalıştay<br />
<strong>son</strong>a ermiştir.
Temmuz 2018<br />
7<br />
ORUÇ REİS’İ<br />
ANMA TÖRENİ<br />
Haber<br />
Oruç Reis kimdir?<br />
1470 yılında Osmanlı hakimiyetinde olan Midilli’nin<br />
Bonova köyünde doğan büyük Türk denizcisi Oruç Reis, Ebu<br />
Yusuf Nurullah Yakub’un oğludur. Gençliğinde gemiciliği ve<br />
deniz ticaretini çok iyi öğrenen Oruç Reis, cesareti, zekası ve<br />
girişimciliği ile kısa zamanda gemi sahibi oldu. Suriye, Mısır,<br />
İskenderiye ve Trablusşam’a mal taşıyarak, oradan aldıklarını<br />
Anadolu’ya getiriyordu.<br />
Türk denizcilik târihinde önemli bir yeri olan Cerbe Adası,<br />
Oruç Reis tarafından 1513 yazında fethedildi. Burayı kendisine<br />
üs edinip, Doğu ve Batı Akdeniz’de pek çok gemi zaptetti.<br />
Papa’ya ait, o zamanın dev savaş gemilerini, ince tekneleriyle<br />
ele geçirmesi şöhretini Avrupa ve dünyaya ulaştırdı.<br />
Cezayir’de bir devlet kurmaya karar veren Oruç Reis, kısa<br />
zamanda bu toprakları ele geçirdi. İspanya Kralı Şarlken<br />
Cezayir’e donanma gönderdiyse de Oruç Reis’i elde ettiği<br />
yerlerden çıkaramadı. Becâye Kuşatması sırasında Oruç Reis<br />
sol kolundan ağır yaralandı ve hekimlerin tavsiyesiyle bu kolu<br />
dirsekten kesildi. Tek kolla mücadelede de şevk ve azminden<br />
hiçbir şey kaybetmeyen Oruç Reis, iyileşince derhal denize<br />
açıldı ve pek çok gemi ele geçirdi.<br />
Garcia de Tineo kumandasındaki İspanyol Donanması ile<br />
Salado Irmağında 1518 yılında yapılan savaşta Cezayir’de<br />
öldü.<br />
İllustrasyon<br />
Deniz Asteğmen Yiğit ÖZKAN<br />
1000 yıla yakın gururlu geçmişimizden devraldığımız güçlü<br />
mirasımızı daha da parlak bir geleceğe taşımak üzere emin<br />
adımlarla ilerlemek, geçmişten geleceğe taşınan zengin denizcilik<br />
kültürünü daha etkin bir şekilde anlayabilmek ve Büyük<br />
Türk Denizcisi Oruç Reis’i ölümünün 500’üncü yıldönümünde<br />
anmak maksadıyla 19 Temmuz 2018 tarihinde Gölcük Garnizon<br />
Sinemasında “Oruç Reis’i Anma Töreni” icra edilmiştir.<br />
Bahse konu törene Harp Filosu Komutanı Tümamiral Tayyar<br />
ERTEM, Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Mehmet Cem<br />
OKYAY ile bölgedeki Harp Filosu Komutanlığı bağlısı Komodor<br />
ve gemi per<strong>son</strong>eli iştirak etmiştir.<br />
•Tören kapsamında TCG ORUÇREİS per<strong>son</strong>eli tarafından;<br />
•15’inci Yüzyıla Kadar Türk Deniz Harp Tarihi,<br />
•Tarihte Oruç Reis İsmini Taşıyan Gemiler,<br />
•Büyük Türk Denizcisi Oruç Reis’in Gençliği ve Yetiştiği<br />
Koşulların Sosyokültürel Etkileri,<br />
•Oruç Reis’in Korsanlığa Geçişi ve 16’ncı Yüzyılda Korsanlık<br />
Kavramı,<br />
•Oruç Reis’in Büyük Türk Denizcisi ve Devlet Adamı Olarak<br />
İcra Ettiği Faaliyetler,<br />
•Oruç Reis’in Başarılarının Günümüze Etkilerinin Stratejik<br />
Olarak Değerlendirilmesi,<br />
konularını içeren sunumlar yapılmıştır.<br />
Töreni müteakip per<strong>son</strong>el tarafından Garnizon Sineması Fuayesinde<br />
kurulan sergi alanı gezilmiş, Harp Filosu Komutanlığı<br />
bağlısı birlik ve gemi komutanlarının iştiraki ile icra edilen öğle<br />
yemeği <strong>son</strong>rasında Anma Günü Etkinlikleri <strong>son</strong>a ermiştir.
Temmuz 2018<br />
8<br />
Haber<br />
DENİZ KUVVETLERİ KUPASI<br />
AÇIK DENİZ YAT YARIŞI<br />
2018 Yılı faaliyet takvimi kapsamında Türkiye<br />
Yelken Federasyonu, Türkiye Açık Deniz<br />
Yat Kulübü (TAYK) ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı<br />
organizatörlüğünde 47’ncisi düzenlenen<br />
“Deniz Kuvvetleri Kupası, Sahil Güvenlik Doğu<br />
Ege Yelken Haftası ve IRC Birinciliği Açık Deniz<br />
Yat Yarışları” 13-17 Temmuz 2018 tarihleri<br />
arasında İstanbul-Sığacık, 18-21 Temmuz 2018<br />
tarihleri arasında ise Sığacık-Bodrum rotalarında<br />
icra edilmiştir.<br />
Deniz Kuvvetleri Kupası Açık Deniz Yat<br />
Yarışı İstanbul-Sığacık etabı için; 13 Temmuz<br />
2018 tarihinde saat 09.00’da Kuzey Deniz Saha<br />
Komutanı Tuğamiral Ahmet İskender YILDIRIM<br />
tarafından verilen start ile İstanbul Boğazı’ndan<br />
ayrılan yatlar İstanbul-Sığacık rotasında 295<br />
deniz mili mesafeye yelken açmıştır. İstanbul-<br />
Sığacık arasındaki parkur 67 saat 43 dakikada<br />
<strong>son</strong> teknenin yarışı tamamlamasının ardından<br />
<strong>son</strong>lanmıştır. Yarışın mesafesi ve seyir süresi<br />
değerlendirildiğinde taktik ve kondisyonun<br />
yanı sıra tekne performanslarının sınandığı<br />
mücadelenin <strong>son</strong>unda en iyi düzeltilmiş zaman<br />
birinciliğini “Comet A” isimli tekne kazanmıştır.<br />
6 Sınıfta toplam 39 yatın katıldığı yarışta<br />
Donanma Komutanlığı Yat Takımı, CİVARİNA<br />
isimli yat ile IRC-0 sınıfında 14 yat arasında<br />
11’inci olmuştur.
Temmuz 2018<br />
9<br />
Haber<br />
Sahil Güvenlik Doğu Ege<br />
Yelken Haftası<br />
Sahil Güvenlik Doğu Ege Yelken Haftası IRC Birinciliği<br />
yarışları ise 18-21 Temmuz 2018 tarihleri arasında Sığacık<br />
Koyiçi Yarışları ile başlamış, ardından 85 deniz mili mesafeli<br />
Çakabey 937 rotası için yelken basılmış, Turgutreis’de ikisi<br />
şamandıra biri de coğrafi rotalı üç parkurla <strong>son</strong>a ermiştir.<br />
Bahse konu yarışlara 31 tekne iştirak etmiş olup Donanma<br />
Komutanlığı Yat Takımı, MSÜ Deniz Harp Okulu Öğrencileri<br />
ile desteklen AKOVA yatı ile yarışmış ve IRC-ll sınıfında 12<br />
tekne arasında 10’unculuk derecesi elde etmiştir.<br />
Donanma Komutanlığı Yat Takım<br />
Dz.Bnb.T.TOZKOPARAN<br />
İk.Yzb.Mustafa ELMAS<br />
Dz.Ütğm.Barış BİLGE<br />
Dz.Ütğm.İsa SÜMER<br />
Dz.Tğm.Enes Hakan İBİL<br />
Dz.Tğm.Resul TURAN<br />
Dz.Tğm.Yusuf TEMUR<br />
Deniz Hava Komutanlığı<br />
Deniz İkmal Komutanlığı<br />
Deniz Hava Komutanlığı<br />
TCG TUFAN<br />
TCG MELTEM<br />
Güney Görev Grup Komutanlığı<br />
TCG ATAK
Temmuz 2018<br />
10<br />
Ziyaretler<br />
3 TEMMUZ<br />
ANADOLU SAĞLIK MERKEZİ<br />
DİREKTÖRÜ NECMETTİN ÖZÇELİK’İN<br />
ZİYARETİ<br />
Anadolu Sağlık Merkezi Direktörü<br />
Sayın Necmettin ÖZÇELİK,<br />
Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
3 Temmuz 2018 tarihinde<br />
makamında ziyaret etmiştir.<br />
6 TEMMUZ<br />
(E) TUĞAMİRAL Ali SADİ ÜNSAL’IN<br />
ZİYARETİ<br />
(E)Tuğamiral Ali Sadi ÜNSAL,<br />
Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
6 Temmuz 2018 tarihinde<br />
makamında ziyaret etmiştir.
Temmuz 2018<br />
11<br />
Ziyaretler<br />
6 TEMMUZ<br />
(E) TUĞAMİRAL TURGAY ERDAĞ’IN<br />
ZİYARETİ<br />
(E)Tuğamiral Turgay ERDAĞ,<br />
Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
6 Temmuz 2018 tarihinde<br />
makamında ziyaret etmiştir.<br />
TÜRKİYE JUDO BİRİNCİSİ ATİLLA DİNÇ<br />
VE BABASI TERSANE İŞÇİSİ KEMAL DİNÇ’İN ZİYARETİ<br />
Tersane işçisi Kemal DİNÇ ve oğlu<br />
Atilla DİNÇ, Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
23 Temmuz 2018 tarihinde makamında<br />
ziyaret etmiştir.<br />
Gölcük Belediyespor’un lisanslı<br />
sporcusu olan Atilla Dinç, 2016 yılında<br />
Ankara’da gerçekleştirilen Türkiye Judo<br />
Şampiyonası’nda kilosunda Türkiye<br />
Şampiyonu olup altın madalya<br />
kazanmıştır.
Temmuz 2018<br />
12<br />
Ziyaretler<br />
13 TEMMUZ<br />
20’NCİ DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANI<br />
ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK’İN<br />
AİLESİNİN ZİYARETİ<br />
20’nci Deniz Kuvvetleri Komutanı<br />
Oramiral Özden ÖRNEK’in ailesi,<br />
Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
13 Temmuz 2018 tarihinde makamında<br />
ziyaret etmiştir.<br />
31 TEMMUZ<br />
BAŞİSKELE KAYMAKAMI<br />
SAYIN ATİLLA KANTAY’IN<br />
ZİYARETİ<br />
Başiskele Kaymakamı<br />
Sayın Atilla KANTAY,<br />
Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
31 Temmuz 2018 tarihinde<br />
makamında ziyaret etmiştir.
Temmuz 2018<br />
13<br />
Ziyaretler<br />
18 TEMMUZ<br />
KOCAELİ İL JANDARMA KOMUTANI<br />
J. ALB. OSMAN ASLAN’IN ZİYARETİ<br />
Kocaeli İl Jandarma Komutanı J. Alb.<br />
Osman ASLAN, beraberinde Komutan<br />
Yardımcısı J. Alb. Salih ALBAŞ ve<br />
Gölcük İlçe J. Komutanı J.Bnb.<br />
Burçak KIRCA ile Donanma Komutanı<br />
Koramiral Ercüment TATLIOĞLU’nu<br />
18 Temmuz 2018 tarihinde<br />
makamında ziyaret etmiştir.<br />
FİLİKA’DA GURURLANDIK<br />
Kabotaj Bayramı münasebetiyle<br />
1 Temmuz 2018 tarihinde İstanbul<br />
Deniz Ticaret Odası organizatörlüğünde<br />
Deniz Harp Okulu Komutanlığı<br />
Tuzla/İSTANBUL’da icra edilen<br />
Gemicilik Yarışmalarında filika<br />
branşında Donanma Komutanlığını<br />
temsil eden Liman Hizmetleri<br />
Komutanlığı Filika Takımı birincilik<br />
elde etmiştir. Gölcük Deniz Ana<br />
Üs Komutanı Tuğamiral Baybars<br />
KÜÇÜKATAY, beraberinde Deniz<br />
Yüzbaşı Taner ERDEM ile birincilik<br />
kupasını 3 Temmuz 2018 tarihinde<br />
Donanma Komutanı Koramiral<br />
Ercüment TATLIOĞLU’na<br />
makamında arz etmiştir.
Temmuz 2018<br />
14<br />
Haber<br />
PİLOT ADAYI<br />
ÖĞRENCİ<br />
SEÇME UÇUŞLARI<br />
Deniz Kuvvetleri Komutanlığının uçak ve helikopter<br />
pilotu ihtiyacını karşılamak maksadıyla, dış kaynaktan<br />
temin edilerek pilotaj kurslarına tefrik edilecek pilot<br />
adaylarının Öğrenci Seçme Uçuşları (ÖSU) 23 Haziran<br />
– 17 Temmuz 2018 tarihleri arasında Deniz Hava<br />
Komutanlığı Cengiz Topel Meydanında icra edilmiştir.<br />
Türk Hava Kurumu (THK) ile imzalanan sözleşme<br />
çerçevesinde pilot adaylarının; biri “Yalnız Sorti” olacak<br />
şekilde toplam 14 sorti ve ortalamada 13:30 saat<br />
uçuş gerçekleştirmesi sağlanmıştır.<br />
Birçok ilkleri kapsayan ÖSU faaliyetleri; 205 sorti,<br />
200 saat uçuş ve 902 iniş ile gerçekleştirilmiştir. Havacılıkta<br />
en önemli faktör olan uçuş emniyeti açısından<br />
herhangi bir problem yaşanmadan THK ile kurulan<br />
başarılı bir koordinasyon çerçevesinde seçim uçuşları<br />
<strong>son</strong>a ermiştir.<br />
Deniz Kuvvetleri Komutanlığının gelecekteki pilotları olacak<br />
genç havacıların gökyüzündeki en büyük sınavları olan “İlk Yalnız<br />
Uçuşları”, deniz havacılık geleneklerine uygun olarak Deniz<br />
Hava Komutanı Tuğamiral Berker Emre TOK ve uçuş öğretmenleri<br />
tarafından ıslatılarak kutlanmıştır.
Temmuz 2018<br />
15<br />
TCG GEDİZ<br />
YUVAYA DÖNDÜ<br />
Haber<br />
TCG GEDİZ; 6 Nisan-30 Temmuz 2018 tarihleri<br />
arasında NATO’nun dayanışma ve kararlılığını<br />
göstermek maksadıyla görev yapan NATO<br />
Daimi Görev Grubu-1 (SNMG-1)’e iştirak etmiş,<br />
NATO’nun ani reaksiyon unsuru olarak kuvvet<br />
çapında ve kuvvet dışı eğitimler icra ederek liman<br />
ziyaretlerinde bulunmuş, 30 Temmuz 2018 tarihinde<br />
Aksaz Limanı’na avdet ederek per<strong>son</strong>el ve<br />
ailelerin katıldığı bir törenle karşılanmıştır.<br />
La Coruna/İSPANYA, Amsterdam/HOLLANDA, Klaipeda/LİTVANYA,<br />
Kiel/ALMANYA, Harstad/NORVEÇ, Aalborg/DANİMARKA,<br />
Lizbon/PORTEKİZ ve La Goulette/<br />
TUNUS limanlarına ziyarette bulunmuştur.<br />
TCG GEDİZ, SNMG-1 görevi kapsamında;<br />
Akdeniz, Atlas Okyanusu, Kuzey Denizi, Norveç<br />
Denizi ve Baltık Denizi’nde Joint Warrior-181, Baltops-18<br />
ve Dynamic Mongoose-18 Tatbikatları ile<br />
geçiş eğitimlerine iştirak etmiş, sırasıyla Katanya/<br />
İtalya, Lizbon/PORTEKİZ, Glasgow/İSKOÇYA,<br />
Belfast/KUZEY İRLANDA, Kazablanka/FAS,
Temmuz 2018<br />
16<br />
Haber<br />
TÜRKİYE-SENEGAL<br />
ASKERİ İŞBİRLİĞİ FAALİYETLERİ<br />
Türkiye-Senegal arasında 2018 yılında yürütülen<br />
Askeri İşbirliği Faaliyetleri kapsamında Senegal Deniz<br />
Kuvvetleri mensubu Misafir Askeri Per<strong>son</strong>el Yüzbaşı El<br />
Hadji Abdou GOUMBALA 23 Temmuz – 01 Ağustos 2018<br />
tarihleri arasında gözlemci statüsünde TCG GELİBOLU’da<br />
bulunmuştur.<br />
TCG GELİBOLU’da bulunduğu süre içerisinde Misafir<br />
Askeri Per<strong>son</strong>ele; Türk Deniz Kuvvetlerinin Tanıtılması,<br />
Gemide Günlük ve Haftalık Vakit Çizelgesi, Role ve<br />
Nöbet Organizasyonu, Emniyet ve Kaza Önleme Sistemi<br />
konularında eğitim verilmiştir. Ayrıca Aksaz Deniz Üssü<br />
tanıtılmış ve Marmaris Gezisi tertiplenmiştir.<br />
Yüzbaşı El Hadji Abdou GOUMBALA ile ülkemizde geçirdiği<br />
süre içerisinde aldığı eğitimler, edindiği tecrübeler<br />
ve izlenimler üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.<br />
TCG GELİBOLU’da edindiğiniz tecrübe ve izlenimler<br />
nelerdir?<br />
Gemide geçirdiğim süre benim için oldukça keyifli,<br />
öğretici ve yararlı bir deneyim oldu. TCG GELİBOLU’nun<br />
sahip olduğu imkan ve kabiliyetleri tanıdım. Limanda ve<br />
seyirde uygulanan gemi organizasyonu hakkında bilgi<br />
edinme fırsatım oldu. Gemi per<strong>son</strong>eli ile yaptığım sohbetlerde<br />
birbirimize karşılıklı bilgi ve tecrübe aktarımı<br />
sağladık. Ayrıca Aksaz Deniz Üs Komutanlığı içerisinde<br />
yaptığımız geziden <strong>son</strong>ra Türk Deniz Kuvvetlerinin sahip<br />
olduğu imkan ve kabiliyetlerden etkilendim.<br />
Bulunduğunuz bölgede nereleri görme imkanınız<br />
oldu?<br />
Genel olarak Marmaris ve çevresini görme ve<br />
tanıma fırsatı buldum.<br />
Türk mutfağı hakkında ne düşünüyorsun, ülkemizde<br />
en sevdiğiniz yemek ne oldu?<br />
Türk mutfağı gerçekten çok lezzetli. En sevdiğim<br />
yemek olarak lahmacunu söyleyebilirim.<br />
Ülkenize hangi duygularla dönüyorsunuz?<br />
Senegal Deniz Kuvvetleri adına bana bu şansı<br />
veren Türk Deniz Kuvvetlerine, özellikle de katıldığım<br />
günden itibaren geminin bir per<strong>son</strong>eli gibi<br />
hissetmemi sağlayan TCG GELİBOLU’ya içten<br />
teşekkürlerimi sunarım. TCG GELİBOLU’nun sıradışı<br />
per<strong>son</strong>ele sahip iyi bir gemi olduğunu ve onlarla<br />
olmaktan gurur duyduğumu belirtmek isterim.<br />
Gemide kaldığım süre boyunca Türk Misafirperverliğini<br />
gerçek anlamda tanımış oldum. Bugün<br />
ayrılırken herhangi bir gemiden değil; kendi gemimden,<br />
kendi ailemden ayrıldığımı hissediyorum.<br />
Gemi Komutanı Deniz Yarbay Ali Tuna BAYSAL ve<br />
per<strong>son</strong>eli aile olmanın ne demek olduğunu bana<br />
bir kez daha hatırlattı.<br />
Senegal ve Türk Deniz Kuvvetleri arasındaki ilişki<br />
ve dostluk bir ömür sürsün.<br />
Saygı ve sevgilerimi sunarım.
Temmuz 2018<br />
17<br />
BHHM JFAC KOMUTANLIĞINA ZİYARET<br />
Haber<br />
Güney Görev Grup Komutanı Tuğamiral Hakan ERCAN tarafından 24 Temmuz 2018 tarihinde BHHM (Birleşik<br />
Hava Harekat Merkezi)/ESKİŞEHİR faaliyetlerinin yerinde görülmesi, koordinasyon ve bilgi teatisi maksadıyla<br />
Muharip Hava Kuvveti Komutanı Orgeneral Atilla GÜLAN, Komutan Yardımcısı Korgeneral Mehmet ÖZLÜ ve<br />
BHHM/ESKİŞEHİR JFAC (Joint Forces Air Component) Komutanı Tuğgeneral İsmail ÜNER ziyaret edilmiştir.<br />
DOĞU AKDENİZ<br />
DENİZ YETKİ ALANLARI UYUŞMAZLIĞI KONFERANSI<br />
2’nci Hücumbot Filotillası<br />
Komodoru Deniz Albay<br />
Aziz BAKİOĞLU tarafından<br />
26 Temmuz 2018 tarihinde<br />
Taktik Geliştirme Doktrin ve<br />
Analiz Merkezi Komutanlığı<br />
Preveze Salonunda, Gölcük<br />
bölgesinde bulunan Donanma<br />
Komutanlığı ve bağlısı<br />
birliklerde görevli per<strong>son</strong>ele<br />
“Doğu Akdeniz Deniz Yetki<br />
Alanları Uyuşmazlığı” konulu<br />
konferans verilmiştir.
Temmuz 2018<br />
18<br />
Haber<br />
KOMUTANLIK STAJ SEYRİ<br />
Komutanlık Stajı Eğitim Safhalarını tamamlayan<br />
TCG GEMLİK II.Komutanı Deniz Yarbay Kayhan OL-<br />
GUNGÜL ile TCG GÖKÇEADA II.Komutanı Deniz<br />
Binbaşı Ufuk KOÇ’un “Komutanlık Stajı Uygulamalı<br />
Sınavı” Güney Görev Grup Komutanı Tuğamiral Hakan<br />
ERCAN başkanlığında teşkil edilen Mesleki Yeterlilik<br />
Kıymetlendirme Kurulu tarafından 31 Temmuz<br />
2018 tarihinde TCG GÖKÇEADA (F-494)’da<br />
icra edilmiştir. Sınav seyrine eş gemi olarak TCG<br />
GAZİANTEP (F-490) iştirak etmiştir.<br />
TCG FATİH<br />
ODESSA LİMANI’NDA<br />
NATO Daimi Görev Grubu-2 (SNMG-2) görevine<br />
iştirak eden TCG FATİH (F-242) 23-26 Temmuz<br />
2018 tarihleri arasında Odessa/UKRAYNA’ya liman<br />
ziyareti gerçekleştirmiştir. TCG FATİH, 25 Temmuz<br />
2018 tarihinde halkın ziyaretine açılmış, aynı gün<br />
T.C. Odessa Başkonsolos Vekili Sayın Mutlu GÜRELİ<br />
gemide ağırlanmıştır.
Temmuz 2018<br />
TCG GÜR’Ü<br />
AKSAZ’A UĞURLADIK<br />
Haber<br />
19<br />
Hizmete girdiği 2003 yılından itibaren 2’nci Denizaltı Filotillası Komodorluğu emrinde Gölcük’de 15 yıl görev<br />
yapan TCG GÜR, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının 20 Mart 2017 tarihli emri ile Aksaz’a konuşlandırılmış ve Deniz<br />
Yarbay Tahir Tan İNCE komutasında 30 Temmuz tarihinde Denizaltı Filosu Komutanlığından uğurlanmıştır.
Temmuz 2018<br />
20<br />
Haber<br />
OPTİMİST<br />
EĞİTİMLERİ<br />
Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığı bünyesindeki<br />
Yelken ve Su Sporları Kısım Amirliğince per<strong>son</strong>el çocuklarına<br />
26 Haziran - 6 Temmuz 2018 tarihleri arasında<br />
optimist eğitimleri verilmiştir. Deniz ve denizciliği<br />
sevdirmek maksadıyla icra edilen eğitimlerde kursiyer<br />
çocuklarımız rekabet ve eğlence dolu bir dönem<br />
geçirmişlerdir. Eğitimler <strong>son</strong>unda yapılan yarışmada<br />
dereceye girenler madalya almaya hak kazanmış, kursa<br />
katılan her öğrenci eğitimlerini başarı ile tamamlayarak<br />
sertifikalarını almışlardır.
Temmuz 2018<br />
21<br />
Haber<br />
TCG SALİHREİS’İN<br />
ODAK HAREKATINA İŞTİRAKİ<br />
NATO’nun Doğu Akdeniz’de yürüttüğü Deniz Muhafızı Harekâtı (DMH) kapsamında Türk<br />
Deniz Kuvvetleri komutasında Türkiye, İtalya ve Yunanistan’dan TCG SALİHREİS (F-246),<br />
ITS ESPERO (F-476) ve HS PSARA (F-454) fırkateynleri ile 27 Haziran-17 Temmuz 2018 tarihleri<br />
arasında Odak Harekâtı icra edilmiştir.<br />
Ayrıca; TCG DOĞANAY (S-351) denizaltısı, TCG<br />
YB.KUDRET GÜNGÖR (A-595) lojistik destek gemisi<br />
ve bir P-235 deniz karakol uçağı harekâta destek<br />
sağlamıştır.<br />
Doğu Akdeniz’de FV STUR isimli Mısır bayraklı<br />
balıkçı teknesine icra edilen Denizde Durumsal<br />
Farkındalık Yaklaşması (Maritime Situational Awareness<br />
Approach-MSAA)’nda deniz güvenliğine katkı<br />
sağlamak ve görünürlüğü artırmak maksadıyla tekne<br />
per<strong>son</strong>eline, icra edilen “Deniz Muhafızı Harekâtı” ve<br />
“Akdeniz Kalkanı Harekâtı” hakkında bilgi verilmiş,<br />
ayrıca DMH kapsamında tahsis edilen çeşitli objeler<br />
ile ilk yardım çantası takdim edilmiştir.<br />
DMH harekatı süresince ortak harekât alanında<br />
bulunan AB Görev Grubu unsurları ile karşılıklı bilgi<br />
paylaşımında bulunulmuş, Orta Akdeniz’de NATO<br />
DMH görevinde bulunan<br />
ITS ESPERO ile EUNAVFOR MED SOPHIA unsuru<br />
FS L’ADROIT arasında yaklaşma eğitimleri icra<br />
edilmiştir.<br />
Odak Harekâtına iştirak eden gemiler, görevlerini<br />
başarı ile tamamlayarak 16-18 Temmuz 2018<br />
tarihleri arasında Aksaz Liman ziyareti icra etmişlerdir.
Temmuz 2018<br />
22<br />
Haber<br />
1 TEMMUZ<br />
Birinci Dünya Savaşı’nın ardından imzalanan<br />
Mondros Ateşkes Antlaşması’yla Osmanlı<br />
Devleti’nin boğaz ve limanları itilaf devletlerinin<br />
yönetimine geçmişti. Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti<br />
ekonomisinin geleceğine yönelik kararların<br />
alındığı Türkiye İktisat Kongresi’ni 4 Mart 1923’de<br />
İzmir’de topladı. Bu kongrede, Türk boğaz ve<br />
limanlarının kontrolü konusu da ekonomiye güç<br />
sağlayacak çözümler arasında yer aldı.
Temmuz 2018<br />
23<br />
Haber<br />
DENİZCİLİK<br />
VE KABOTAJ BAYRAMI<br />
20 Nisan 1926 tarihinde kabul edilen Kabotaj<br />
Kanunu’nun 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe girmesiyle<br />
Türk limanları özgürlüğüne kavuştu.<br />
1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı’nı halkımızın<br />
coşku ve heyecan içerisinde kutlamalarını sağlamak<br />
maksadıyla Donanma unsurlarının bulunduğu tüm<br />
bölgelerde yüzer unsurlarımız ile müze gemilerimiz<br />
halkın ziyaretine açılmış, şehit yakınları ve gazilerimiz<br />
gemilerimizde ağırlanmıştır.
Temmuz 2018<br />
24<br />
Haber<br />
GÜNEY GÖREV GRUP KOMUTANLIĞI<br />
HAMİDİYE KORİDORU AÇILIŞI<br />
HAMİDİYE Kruvazörü’nün 13 Ocak-7 Eylül 1913 tarihleri arasında icra ettiği Akın Harekatı’nın 105’inci yıldönümü<br />
faaliyetleri kapsamında; Deniz Müzesi Komutanlığından temin edilen objelerle Güney Görev Grup Komutanlığı<br />
Karargah Binasında oluşturulan Hamidiye Koridoru’nun açılışı 9 Temmuz 2018 tarihinde Güney Görev<br />
Grup Komutanı Tuğamiral Hakan ERCAN tarafından yapılmıştır.<br />
DOĞU LOJMANLARI<br />
ÇOCUK PARKI AÇILIŞI<br />
Doğu lojmanları bölgesinde, Birinci<br />
Basamak Muayene Merkezi ile Merkez<br />
Komutanlığı arasında bulunan çocuk parkı,<br />
Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığı ve<br />
Gölcük Belediye Başkanlığınca koordineli<br />
olarak <strong>yeni</strong>den düzenlenmiş ve<br />
20 Temmuz 2018 tarihinde törenle hizmete<br />
açılmıştır.<br />
Yeniden düzenleme kapsamında; yürüyüş<br />
yolu oluşturulmuş, 3 adet çocuk oyun<br />
grubu ve 1 adet spor/kondüsyon aletleri<br />
bölümü düzenlenmiş ve parkın tamamı<br />
otomatik sulama sistemi ile teçhiz edilmiştir.
Temmuz 2018<br />
25<br />
Haber<br />
KKTC 20 TEMMUZ<br />
BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK BAYRAMI<br />
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nde barışı sağlamak<br />
maksadıyla 20 Temmuz 1974 yılında gerçekleştirilen Kıbrıs Barış<br />
Harekatı’nın 44’üncü yıldönümü münasebetiyle kutlanan Barış ve<br />
Özgürlük Bayramı etkinliklerine TCG BARBAROS ve TCG MIZRAK<br />
iştirak etmiştir. KKTC halkı tarafından büyük bir coşkuyla icra edilen<br />
kutlamalar kapsamında; 4’üncü Hücumbot Filotillası Komodoru ile<br />
TCG BARBAROS ve TCG MIZRAK Komutanı Atatürk Anıtına çelenk<br />
sunma ve resmi geçit törenlerine katılmıştır. Liman ziyareti süresince<br />
gemiler halkın ziyaretine açılmış, şehit yakınları ve gaziler gemilerimizde<br />
ağırlanmıştır.
Temmuz 2018<br />
26<br />
Haber<br />
DENİZ VE KIYI TEMİZLİĞİ<br />
KAMPANYASI<br />
Deniz ve kıyılarımızın temiz tutulması bilincini yaygınlaştırmak<br />
amacıyla icra edilen “Deniz ve Kıyı Temizliği Kampanyası” Gölcük Deniz<br />
Ana Üs Komutanlığı koordinatörlüğünde Donanma Komutanlığı<br />
ve bağlısı birliklerde görevli per<strong>son</strong>elin katılımıyla 14 Temmuz 2018<br />
tarihinde Gölcük Deniz Ana Üssü’nde gerçekleştirilmiştir.<br />
KIYI BİRLİKLERİNDE GÖREVLİ<br />
ERBAŞ/ERLERİN GEMİ ZİYARETLERİ<br />
Denizin kıyı birliklerinde görevli erbaş/erlerin moral ve motivasyonlarını artırmak ve “Bahriyeli” olarak aidiyet<br />
duygularının gelişmesine katkı sağlamak maksadıyla 18-19 Temmuz 2018 tarihlerinde Kuzey Görev Grup Komutanlığı,<br />
Denizaltı Filosu Komutanlığı ve Lojistik Destek Gemileri Komodorluğu bağlısı gemiler ziyaret edilmiştir.
Temmuz 2018<br />
27<br />
Haber<br />
TCG BÜYÜKADA<br />
GAZİMAĞUSA’DA<br />
Akdeniz Kalkanı Harekatı’na iştirak eden<br />
TCG BÜYÜKADA, 28-29 Temmuz 2018 tarihleri<br />
arasında Gazimağusa/KKTC’ye liman<br />
ziyareti gerçekleştirilmiştir. Liman ziyareti süresince<br />
gemi halkın ziyaretine açılarak, şehit<br />
yakınları ve gaziler gemide ağırlanmıştır.
Temmuz 2018<br />
28<br />
Duyurular<br />
Siz değerli okurlarımızı Donanmanın Sesi<br />
Memnuniyet Anketimize bekliyoruz.<br />
Aşağıdaki Kare (QR) Kodu<br />
cep telefonunuzdan okutarak<br />
veya internet tarayıcınıza<br />
linki yazarak anketimize<br />
katılabilirsiniz.<br />
Kare (QR) Kod:<br />
Anket Katılım Linki:.......................................<br />
Son katılım tarihi: 15 Ekim 2018<br />
SİZLERLE DAHA GÜÇLÜ,<br />
ÇOK DAHA ETKİLİYİZ.
Temmuz 2018<br />
29<br />
Denizcilik Tarihi<br />
BURSA VE İZMİR KORVETLERİNİN<br />
CAPE TOWN LİMAN ZİYARETİ (14 EYLÜL - 14 KASIM 1866)<br />
Liman ziyareti devam ederkin bir haberci Gemi<br />
Komutanı Yarbay Ali Bey’e Brezilya İmparatoru’nun<br />
gemileri ziyaret edeceğini bildirmiştir.<br />
Brezilya İmparatoru’nu karşılamak için hazırlıklara<br />
başlanmış, karşılama mangası hazırlanmış ve gemilere<br />
alay sancakları çekilmiştir.<br />
Brezilya imparatoru ve devlet erkanı sahile gelince<br />
21 pare top atışı ile selamlanmıştır.<br />
İzmir Korveti Gemi Lumbarağzında, Yarbay Ali Bey<br />
ve Binbaşı Musa Bey tarafından karşılanan İmparator<br />
ve heyeti subay salonunda ağırlanmış ve her iki gemiyi<br />
de ziyaret etmişlerdir.<br />
Bursa ve İzmir Korvetleri XIX. yüzyıl Osmanlı<br />
Donanması’nın nadide iki gemisiydiler. Görevlendirildikleri<br />
Basra Körfezi’ne gitmek üzere 12 Eylül 1865<br />
tarihinde İstanbul’dan hareket etmişlerdir.<br />
Gemiler, Ege Denizi’ni ve Akdeniz’i geçecek,<br />
Cebel-i Tarık Boğazı geçişini müteakip Atlas<br />
Okyanusu’na çıkacak, Afrika sahillerine paralel<br />
bir rota izleyerek tüm Afrika kıtasını dolaşacak ve<br />
Basra’ya ulaşacaklardır.<br />
İstanbul’dan hareket eden korvetler Ege Denizi’ni<br />
ve Akdeniz’i geçtikten <strong>son</strong>ra Cebel-i Tarık Boğazı’na<br />
ulaşmış, Cebel-i Tarık Boğazı geçişini müteakip<br />
Afrika Kıtası’nın batısından güneyine doğru ilerlerken<br />
okyanusta şiddetli bir fırtınaya yakalanmışlardır.<br />
17 gün süren fırtına onları Güney Amerika sahillerine<br />
doğru yöneltmiştir.<br />
Gemilerden Bursa Korveti onarım ihtiyaçlarının<br />
karşılanması maksadıyla havuza alınmış ve Brezilya<br />
liman ziyareti süresince gemilerin ihtiyacı olan onarım<br />
ve ikmal desteği sağlanmıştır.<br />
Brezilya’dan Ağustos 1866’da ayrılan korvetler rotalarını<br />
Ümit Burnu’na çevirmişler 14 Eylül 1866 tarihinde<br />
Cape Town’a ulaşarak demir atmışlardır.<br />
Yöre halkı ve Afrika kıtasının farklı bölgelerinden<br />
gelen binlerce kişi Osmanlı Sancağı çekilmiş gemileri<br />
görünce sıcak bir karşılamayla gemileri ziyaret etmişlerdir.<br />
Gemiler planlı olarak iki hafta kalmaları gerekmesine<br />
rağmen halkın yoğun talebi üzerine 2 ay süreyle Cape<br />
Town’da liman ziyareti yapmışlardır.<br />
14 Kasım 1866 tarihinde Cape Town’dan ayrılan<br />
korvetler, Aralık 1866’da Basra’ya ulaşmışlardır.<br />
Fırtınadan kurtulmak maksadıyla Kıdemli Gemi Komutanı<br />
Yarbay Ali Bey gemilerin rotasının Brezilya’ya<br />
çevrilmesi emrini vermiş, gemiler Ağustos 1866’da<br />
Rio de Janerio limanına demir atmışlardır.<br />
Brezilya halkı gemiler limana girince merak içinde<br />
akın akın kayıklara binerek gemileri ziyaret etmişlerdir.
Temmuz 2018<br />
30<br />
Denizcilik Tarihi<br />
ATILAY FACİASI<br />
1936 yılında dört adet denizaltı<br />
Alman Germania Werft I.V şirketine<br />
sipariş edilmiştir. Ay sınıfı adı<br />
verilen bu denizaltılarla ilgili mukavele,<br />
zamanın Milli Müdafaa Vekili<br />
Kazım ÖZALP tarafından imzalanmıştır.<br />
Mukaveleye göre bu denizaltılardan<br />
Batıray ve Saldıray’ın<br />
Almanya’da, Atılay ve Yıldıray’ın<br />
İstanbul Valide (Taşkızak) Tersanesinde<br />
inşa edilmesi planlanmıştır.<br />
Denizaltılara bu isimleri bizzat<br />
Atatürk tarafından verilmiştir.<br />
Bu denizaltılardan Atılay,<br />
14 Ağustos 1937 günü Haliç<br />
Tersanesi’nde Valide Kızakları’nın<br />
bulunduğu yerde Başbakan İsmet<br />
İNÖNÜ’nün de katıldığı törende<br />
kızağa konmuştur. Bu işlemden<br />
21 ay <strong>son</strong>ra 19 Mayıs 1939’da<br />
İstanbul’da görkemli bir merasimle<br />
denize indirilmiştir. Atılay’ın Haliç<br />
Tersanesi’ndeki denize indiriliş<br />
töreni için basında “Bugün Türk<br />
denizciliği için büyük bayramdır.”<br />
başlıkları atılmış, törende çekilen<br />
film İstanbul Melek, Lale ve Sümer<br />
sinemalarındaki programla birlikte<br />
gösterime girmiştir.<br />
Atılay Faciası<br />
Atılay denizaltısı 14 Temmuz<br />
1942 tarihinde Çanakkale’ye <strong>yeni</strong><br />
monte edilen manyetik dedektör<br />
ve kablolar ile motorlara konulan<br />
dinleme cihazlarının testi maksadıyla<br />
görevlendirilmiş ve Binbaşı<br />
Saadettin GÜRCAN komutasında<br />
saat 14.30’da Morto Koyu yakınlarında<br />
dalışa geçmiştir. Kartal<br />
römorkörü, Atılay denizaltısını<br />
satıhtan takip etmeye çalışmış ancak<br />
bir süre <strong>son</strong>ra hava muhalefeti<br />
nedeniyle görevine devam edemeyerek<br />
Atılay’ı gözden kaybetmiştir.<br />
Söz konusu olumsuz duruma Atılay’ın planlanan süre içerisinde geri dönmemesi<br />
eklenince Çanakkale Deniz Komutanlığında endişeler artmıştır.<br />
Gümrük motorları ve Kartal romörkörü ile Atılay aranmaya başlanmıştır.<br />
Aynı gece saat 20.30’da Atılay’ın battı şamandırası bulunmuştur.<br />
Olay Sonrası Yaşananlar<br />
15 Temmuz günü battı şamandırası mevkisinin değiştiği ve telinin<br />
koptuğu tespit edilmiştir. Aynı gün Kocatepe muhribinde; Donanma<br />
Komutanı Koramiral Şükür OKAN’ın da katıldığı kurtarma toplantısında,<br />
gerekli malzemenin memlekette mevcut olmaması nedeniyle kurtarmanın<br />
yapılamayacağı kanaatine varılmış ancak geminin mevki ve durumunu<br />
bilmek için taramaya ihtiyaç olduğu fikri kabul edilmiştir. Arama faaliyetlerine<br />
Donanmamızın çeşitli unsurlarının katılımıyla devam edilmiştir.<br />
Aramalar esnasında iki kez mayın patlaması yaşanmıştır. Müteakiben<br />
arama faaliyetlerine, sahanın Kirletilmiş Mayınlı Saha olması ve sahada<br />
mevcut antenli mayınların patlaması nedeniyle 20 Temmuz 1942’de <strong>son</strong><br />
verilmiştir.<br />
Türk milletinin kalbinde derin üzüntü yaratan bu elim kaza <strong>son</strong>ucu 6<br />
Subay, 17 Astsubay ve 16 Er olmak üzere toplam 39 denizaltıcımız şehit<br />
olmuştur. Atılay per<strong>son</strong>elinden bir tek, o gün ikmal malzemelerini almak<br />
maksadıyla limanda bırakılan ve 2000 yılında vefat eden Er Ahmet BAĞ-<br />
DAT sağ kalmıştır.
Temmuz 2018<br />
31<br />
Denizcilik Tarihi<br />
Uzun süre Atılay’ın batışı nedeni ile ilgili çeşitli<br />
ihtimaller üzerinde durulmuş, ancak sebebi kesin<br />
olarak belirlenememiştir. 2 Haziran 1994’te araştırmacı<br />
Selçuk KOLAY tarafından Atılay’ın enkazı<br />
bulunmuştur. Yapılan incelemede geminin sancak<br />
bordası makine dairesi hizasında yaklaşık 180 cm<br />
yükseklik ve 40 cm eninde bir yara olduğu görülmüştür.<br />
Dalışta iken batan ve can kaybına sebep olan ilk denizaltı<br />
gemimiz Atılay’dır. Kazadan <strong>son</strong>ra Denizaltı Filosu<br />
Komutanı’nın Donanma Komutanı’na verdiği raporda;<br />
lup 1 hatlarının tecrübesi maksadıyla, bir hafta önce vayping<br />
2 işlemi yapılmış olan Atılay denizaltısının görevlendirildiği<br />
ayrıca görev öncesinde 13 Temmuz 1942 günü<br />
Moda’da bir kez daha vayping ameliyesi yaptırılarak 14<br />
Temmuz 1942 günü Çanakkale’ye gönderildiği ifade<br />
edilmiştir.<br />
Verilen görevi saat 16.55’e kadar başarılı şekilde icra<br />
ettiği bilinen Atılay’dan bir daha haber alınamamıştır.<br />
Yapılan araştırmalar <strong>son</strong>ucunda; batık denizaltıdan<br />
80 metre mesafede, kazaya sebep<br />
olan mayının bağlı olduğu ağırlık bulunduğundan<br />
Atılay denizaltısının mayına çarparak<br />
battığı kesinleşmiştir. (Devamı arka sayfadadır.)<br />
( 1 ) Gemi manyetik alanının lup kabloları üzerinden geçerken faraday kanununa göre kablo üzerinde akım doğurması ve bu akımın sahil tesisinden kaydedilmesi işlemi.<br />
( 2 ) Geminin manyetik alanını sıfıra indirme ameliyesi.
Temmuz 2018<br />
32<br />
Denizcilik Tarihi<br />
ATILAY denizaltısında şehit olan güverte Eri Halil KÜÇÜK’ün babası Şaban KÜÇÜK’ün mektubu.<br />
ATILAY Komutanı Şht.Dz.Bnb.Sadettin GÜRCAN’ın torunu Gülgün GÜRCAN<br />
ve gelini Serpil GÜRCAN’ın ziyareti (07 Kasım 2016)
Temmuz 2018<br />
33<br />
Gemicilik<br />
BT Asb.Bçvş.İbrahim ÇİFTLİK<br />
Haber Koordinatörü<br />
ULUSLARARASI<br />
İŞARET SANCAKLARI VE FLAMALAR<br />
HARF KODU<br />
TÜRKÇE/<br />
ULUSLARARASI<br />
KODU<br />
BAYRAK<br />
RENGİ<br />
SİMGESİ TÜRKÇE ANLAMI İNGİLİZCE ANLAMI<br />
A Aydın/Alfa beyaz/mavi<br />
B Burak/Bravo kırmızı<br />
Denizde dalgıcım var, ağır<br />
yolla geçiniz.<br />
Tehlikeli yük alıyor, boşaltıyor<br />
veya taşıyorum.<br />
Diver down keep clear.<br />
Dangerous cargo.<br />
C<br />
Cemal/Charlie<br />
mavi/beyaz/<br />
kırmızı<br />
Evet (Olumlu).<br />
Yes.<br />
D Deniz/Delta sarı/lacivert<br />
Benden açıkta bulununuz,<br />
güçlükle manevra yapıyorum.<br />
Keep clear.<br />
E<br />
Engin/Echo<br />
lacivert/<br />
kırmızı<br />
Rotamı sancağa<br />
değiştiriyorum.<br />
Altering course to<br />
starboard.<br />
DENİZDE TEHLİKE İŞARETLERİ<br />
Yaklaşık olarak birer dakika<br />
arayla patlatılan bir top veya<br />
diğer patlayıcı işaret.<br />
Herhangi bir sis işaret aletinin<br />
sürekli olarak çalınması.<br />
Kısa aralıklarla her seferinde<br />
kırmızı yıldızlar saçan<br />
roket veya mermi. (Yelkenli<br />
teknelerde bu tür patlayıcılar<br />
ateşlenirken yelkene veya<br />
donanıma zarar gelmemesine<br />
özen gösterilmeli.)<br />
Mors kodu ile ... - - - ...<br />
(SOS) işareti (üç kısa-üç<br />
uzun-üç kısa) yollanması veya<br />
telsizle yardım / acil durum<br />
çağrısı yapılması.
Temmuz 2018<br />
34<br />
Genel Kültür<br />
MONTRÖ<br />
BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ<br />
BT Asb.Bçvş.İbrahim ÇİFTLİK<br />
Haber Koordinatörü<br />
MONTRÖ<br />
BOĞAZLAR<br />
SÖZLEŞMESİ<br />
2<br />
Boğazlar Komisyonu kaldırıldı.<br />
Boğazların savunulması Türkiye’ye Bırakıldı.<br />
Boğazlardan geçiş, Türkiye ile Karadeniz’de<br />
kıyısı olan devletlerin güvenliğini<br />
tehdit etmeyecek şekilde<br />
düzenlendi.<br />
Ticaret gemilerine<br />
tam bir geçiş serbestliği tanındı.<br />
Savaş gemileri için geçiş<br />
sözleşme hükümleriyle sınırlandırıldı.<br />
1<br />
3<br />
rı çerçevesinde Türk yasalarıyla<br />
konulmuş olan sağlık denetimi için,<br />
boğazların girişine yakın bir sağlık<br />
istasyonunda duracaktır. Bu gemiler<br />
Boğazlardan geçişleri sırasında<br />
başka hiçbir nedenle durdurulmayacaktır.<br />
(Md. 3)<br />
Savaş zamanında, Türkiye<br />
savaşan değilse, ticaret gemileri,<br />
bayrak ve yük ne olursa olsun,<br />
2’nci ve 3’üncü maddelerde öngörülen<br />
koşullar içinde Boğazlardan<br />
geçiş ve ulaşım serbestliğinden<br />
yararlanacaklardır. Kılavuzluk ve<br />
römorkör hizmeti isteğe bağlı kalmaktadır.<br />
(Md. 4)<br />
20 Temmuz 1936 tarihinde imzalanan<br />
Montrö Boğazlar Sözleşmesi,<br />
Lozan Barış Antlaşması’ndan<br />
<strong>son</strong>ra Türkiye’nin en önemli ikinci<br />
siyasal belgesi olarak kabul edilmekte<br />
ve imzalandığı günden bugüne<br />
kadar Türkiye’nin gözetiminde<br />
hassasiyetle uygulanmaktadır.<br />
Sözleşme Boğazlar ve<br />
Türkiye’nin güvenliğinin yanı sıra,<br />
Karadeniz’de özellikle deniz boyutunda<br />
güvenlik ve istikrarın sağlanması<br />
çerçevesinde Karadeniz<br />
sahildarı ülkeler açısından da önem<br />
arz etmektedir. Bu kapsamda,<br />
boğazlardan geçecek tüm savaş<br />
gemilerinin deklareleri, sınıfları, tonaj<br />
hesapları, sayıları hassasiyetle<br />
takip edilmekte ve taraf devletlere<br />
bildirilmekte, ayrıca Karadeniz’de<br />
bulunacak toplam gemi tonajları<br />
da hassas şekilde takip edilmektedir.<br />
Peki Montrö Boğazlar Sözleşmesindeki<br />
geçiş usulleri nelerdir?<br />
Ticaret gemileri:<br />
Barış zamanında, ticaret gemileri,<br />
gündüz ve gece, bayrak ve<br />
yük ne olursa olsun, 3’üncü madde<br />
hükümleri saklı kalmak üzere,<br />
hiçbir işlem (formalite) olmaksızın,<br />
Boğazlardan geçiş ve ulaşım serbestliğinden<br />
tam olarak yararlanacaklardır.<br />
Kılavuzluk ve römorkör<br />
hizmeti isteğe bağlı kalmaktadır.<br />
(Md. 2)<br />
Ege Denizi’nden ya da<br />
Karadeniz’den boğazlara giren her<br />
gemi, uluslararası sağlık kuralla-<br />
Savaş zamanında, Türkiye<br />
savaşansa, Türkiye ile savaşta olan<br />
bir ülkeye bağlı olmayan ticaret<br />
gemileri, düşmana hiçbir biçimde<br />
yardım etmemek koşuluyla,<br />
boğazlarda geçiş ve ulaşım serbestliğinden<br />
yararlanacaklardır. Bu<br />
gemiler boğazlara gündüz girecekler<br />
ve geçiş, her seferinde, Türk<br />
makamlarınca gösterilecek yoldan<br />
yapılacaktır. (Md. 5)<br />
Türkiye’nin kendisini pek yakın<br />
bir savaş tehlikesi tehdidi karşısında<br />
sayması durumunda, barış<br />
zamanı geçiş hükümleri uygulanacaktır.<br />
Ancak gemilerin boğazlara<br />
gündüz girmeleri ve geçişin, her<br />
seferinde, Türk makamlarınca<br />
gösterilen yoldan yapılması gerekecektir.<br />
Kılavuzluk, bu durumda,
Temmuz 2018<br />
35<br />
Genel Kültür<br />
zorunlu kılınabilecek, ancak ücrete<br />
bağlı olmayacaktır. (Md. 6)<br />
Harp Gemileri:<br />
Barış zamanında; hafif su üstü<br />
gemileri, küçük savaş gemileri ve<br />
yardımcı gemiler, ister Karadeniz’e<br />
kıyıdaş olan ister kıyıdaş olmayan<br />
devletlere bağlı bulunsunlar, bayrakları<br />
ne olursa olsun Türk Boğazlarına<br />
ön bildirimde bulunmak<br />
koşuluyla, hiçbir vergi ya da harca<br />
bağlı tutulmadan, Boğazlardan<br />
geçiş serbestliğinden yararlanacaklardır.<br />
(Md. 10)<br />
Karadeniz’e kıyıdaş devletler,<br />
15.000 toplam tonajı aşan gemilerini<br />
Boğazlardan birer birer ve<br />
yanlarında en çok iki fırkateyn/<br />
muhrip olmak koşulu ile geçirebilecektir.<br />
(Md. 11)<br />
Karadeniz’e kıyıdaş devletler,<br />
bu deniz dışında yaptırdıkları ya<br />
da satın aldıkları denizaltılarını,<br />
tezgâha koyuştan ya da satın<br />
alıştan Türkiye’ye vaktinde haber<br />
verilmişse, deniz üslerine katılmak<br />
üzere boğazlardan geçirme<br />
hakkına sahip olacaklardır. Bu<br />
devletler Türkiye’ye ayrıntılı bilgileri<br />
zamanında vermek koşuluyla,<br />
denizaltılarını bu deniz dışındaki<br />
tezgâhlarda onarılmak üzere de<br />
boğazlardan geçirebileceklerdir.<br />
Her iki durumda da denizaltıların<br />
gündüz ve su üstünden gitmeleri<br />
ve boğazlardan tek başlarına geçmeleri<br />
gerekecektir. (Md. 12)<br />
Savaş gemilerinin boğazlardan<br />
geçmesi için, Türk hükümetine<br />
diplomasi yoluyla bir ön-bildirimde<br />
bulunulması gerekecektir. Bu<br />
ön-bildirimin olağan süresi sekiz<br />
gün olacaktır; ancak Karadeniz’e<br />
kıyıdaş olmayan devletler için bu<br />
sürenin on beş güne çıkartılması<br />
istenmeğe değer sayılmaktadır.<br />
Bu ön-bildirimde gemilerin adı<br />
ve tipi, sayısı, gidecekleri yer ile<br />
gidiş için ve gerekirse, dönüş için<br />
geçiş tarihleri belirtilecektir. Her<br />
tarih değişikliğinin üç günlük bir<br />
ön-bildirim konusu olması gerekecektir.<br />
Gidiş için geçişte boğazlara<br />
girişin, ilk ön-bildirimde belirtilen<br />
tarihten başlayarak beş günlük bir<br />
süre içinde yapılması gerekecektir.<br />
Bu sürenin bitiminden <strong>son</strong>ra, ilk<br />
ön-bildirim için olan aynı koşullar<br />
içinde <strong>yeni</strong> bir ön-bildirimde bulunulması<br />
gerekecektir. Geçiş sırasında,<br />
Deniz Kuvvetinin Komutanı,<br />
durmak zorunda olmaksızın, Çanakkale<br />
ya da İstanbul Boğazı’nın<br />
girişindeki işaret istasyonuna,<br />
komutası altında bulunan kuvvetin<br />
tam kuruluşunu bildirecektir.<br />
(Md. 13)<br />
Boğazlardan geçişte bulunabilecek<br />
bütün yabancı Deniz<br />
Kuvvetlerinin en yüksek (tavan)<br />
toplam tonajı 15.000 tonu aşmayacaktır.<br />
Dokuz gemiden çok bir<br />
kuvvetle geçiş yapılamayacaktır.<br />
Karadeniz’e kıyıdaş olan ya da<br />
olmayan devletlerin, boğazlardaki<br />
bir limanı ziyaret eden gemileri bu<br />
tonaja katılmayacaktır. (Md. 14)<br />
Boğazlardan geçiş yapmakta<br />
olan savaş gemileri taşımakta olabilecekleri<br />
uçakları, hiçbir durumda<br />
kullanamayacaklardır. (Md. 15)<br />
Boğazlardan geçmekte olan<br />
savaş gemileri hasar ya da teknik<br />
arıza durumları dışında, geçişleri<br />
için gerekli süreden daha uzun<br />
süre boğazlarda kalamayacaklardır.(Md.16)<br />
Boğazlardaki Türk limanlarını<br />
ziyarete gelen harp gemileri,<br />
boğazlardan geçiş için istenilen<br />
koşullar içinde bulunmuyorsa, boğazlardan<br />
giriş için izlediği yoldan<br />
ayrılacaktır. (Md.17)<br />
Karadeniz’e kıyıdaş olmayan<br />
devletlerin bu denizde bulundurabilecekleri<br />
unsurların toplam<br />
tonajı 30.000 tondur. Karadeniz’in<br />
en güçlü donanmasının tonajına<br />
bağlı olarak bu tonaj miktarı
Temmuz 2018<br />
36<br />
Genel Kültür<br />
45.000 tona kadar artırılacaktır.<br />
(Türkiye hâlihazırda Karadeniz’de<br />
bulundurulacak toplam tonajı<br />
45.000 ton olarak uygulamaktadır.)<br />
Karadeniz’e kıyıdaş olmayan<br />
devletlerden herhangi birinin bu<br />
denizde bulundurabileceği tonaj,<br />
öngörülen toplam tonajın üçte ikisini<br />
geçmeyecek, yani 30.000 ton<br />
ile sınırlandırılmış olacaktır.<br />
Karadeniz’e kıyısı bulunmayan<br />
bir ya da birkaç devlet, insancıl<br />
bir amaçla Deniz Kuvvetlerini<br />
göndermek isterlerse gemileri<br />
toplamı hiçbir varsayımda 8.000<br />
tonu aşmayacak şekilde önbildirime<br />
gerek duyulmaksızın<br />
Türk hükümetinden alacakları izin<br />
üzerine Karadeniz’e girebilecektir.<br />
Karadeniz’de öngörülen toplam<br />
tonaj dolmamışsa ve gönderilmesi<br />
istenen kuvvetlerle tonaj aşılmayacaksa,<br />
Türk hükümeti kendisine<br />
yapılmış olan istemi aldıktan <strong>son</strong>ra<br />
en kısa süre içinde bu izni verecektir.<br />
Eğer tonaj dolmuş ya da<br />
aşılacaksa, Türk hükümeti bu izin<br />
isteminden Karadeniz’de kıyısı bulunan<br />
Devletleri hemen haberdar<br />
edecek ve 24 saat içerisinde karşı<br />
görüş gelmezse, izin isteklerine en<br />
geç 48 saat içinde karşılık verecektir.<br />
Karadeniz’de bulunmalarının<br />
amacı ne olursa olsun, kıyıdaş<br />
olmayan devletlerin savaş gemileri<br />
bu denizde yirmi bir günden çok<br />
kalamayacaklardır. (Md. 18)<br />
Savaş zamanında; Türkiye savaşan<br />
taraf değilse, savaş gemileri<br />
barış zamanı geçiş rejimine tabi<br />
tutulacaktır. Bununla birlikte, savaşan<br />
herhangi bir devletin savaş<br />
gemilerinin boğazlardan geçmesi<br />
yasaklanmıştır. Türkiye savaşan<br />
taraf ise, savaş gemilerinin geçişi<br />
konusunda Türk Hükümeti tümüyle<br />
dilediği gibi davranabilecektir.<br />
(Md. 19, 20)<br />
Türkiye’nin kendini çok<br />
yakın bir savaş tehlikesi (tehdidi)<br />
karşısında sayarsa; bu yetkinin<br />
Türkiye tarafından kullanılmasından<br />
önce boğazlardan geçmiş olan<br />
(bağlama limanlarından ayrılmış<br />
bulunan) savaş gemileri limanlarına<br />
dönebileceklerdir. (Md. 21)<br />
Montrö Sözleşmesinin süresi<br />
ilke olarak yürürlüğe giriş tarihinden<br />
başlayarak yirmi yıl olarak<br />
belirlenmiştir. Yirmi yıllık süre 1956<br />
tarihinde <strong>son</strong>a ermiştir. Günümüze<br />
kadar da her hangi bir ön bildirim<br />
yapılmadığından Montrö Sözleşmesi<br />
yürürlükte kalmayı sürdürmektedir.<br />
Montrö Sözleşmesinin feshi,<br />
taraflardan birinin depozitör ülke<br />
olan Fransa hükümetine fesih<br />
ihbarnamesi vermesinden iki<br />
yıl <strong>son</strong>ra mümkün olabilecektir.<br />
Sözleşme, böyle bir durumda <strong>yeni</strong><br />
esasların belirlenmesi amacıyla bir<br />
konferans düzenlenmesini amirdir.<br />
Ancak, böyle bir konferans neticesinde<br />
<strong>yeni</strong> bir sözleşme yapılabileceği<br />
gibi herhangi bir sözleşme<br />
yapılamadan konferansın dağılması<br />
da olasıdır. Değişiklik prosedürü<br />
ise, sözleşmenin yürürlüğe girmesini<br />
müteakip her 5 yıllık dönemin<br />
<strong>son</strong>a ermesinden 3 ay önce taraflardan<br />
birinin değişiklik yapılması<br />
girişiminde bulunabileceğini<br />
amirdir. Bu kapsamda sözleşmenin<br />
5 yıllık yürürlük süresi, 9 Kasım<br />
2021 tarihinde <strong>son</strong>a erecektir.<br />
Taraflardan birisi bu tarihten 3 ay<br />
önce yani 9 Ağustos 2021 tarihinde<br />
sözleşmenin değiştirilmesi<br />
için girişimde bulunabilecektir. Bu<br />
girişimin kabulü için, talepte bulunan<br />
devlete ilaveten; diğer taraf<br />
ülkelerden ikisinin desteği, savaş<br />
gemilerinin geçişini düzenleyen<br />
14’üncü ve 18’inci maddelerdeki<br />
değişiklik için ise sadece birinin,<br />
başka herhangi bir maddenin<br />
değiştirilmesi amaçlandıysa başka<br />
iki tarafın desteği gerekmektedir.<br />
Bu değişiklikler, diplomasi sureti<br />
ile bir anlaşmaya bağlanamazsa bir<br />
konferans toplanır. Bu konferansta;<br />
14’üncü ve 18’inci maddeler<br />
hariç diğer maddelerdeki değişikliğin<br />
onayı, oybirliği ile mümkün<br />
olmakta; 14’üncü ve 18’inci maddelere<br />
ilişkin değişiklik teklifleri<br />
ise: Karadeniz’e sahildar ülkelerin,<br />
Türkiye’nin de mutlaka içinde<br />
olduğu dörtte üç çoğunluğunun<br />
onayı ile gerçekleştirilebilmektedir.<br />
Dolayısıyla bugün için sahildar 5<br />
ülkeden (Rusya, Ukrayna, Bulgaristan,<br />
Romanya ve Türkiye)<br />
dördünün onayı gerekmektedir. Bu<br />
bakımdan, Türkiye’nin fiili bir veto<br />
hakkı bulunmaktadır.<br />
BT Astsubay Başçavuş<br />
Ibrahim Çiftlik
Temmuz 2018<br />
37<br />
İÇİMİZDEN BİRİ...<br />
Nuri Çoban<br />
Nuri ÇOBAN<br />
Tek.Asb.Kd.Bçvş.<br />
1973 yılında Sinop’un Durağan<br />
ilçesinde dünyaya geldi. İlk ve orta<br />
eğitimini memleketi Kastamonu’da<br />
tamamladı. 1988 yılında Deniz Astsubay<br />
Hazırlama Okuluna başladı. 1992<br />
yılında Matbaa Astsubayı olarak Deniz<br />
Kuvvetleri Komutanlığında çalışmaya<br />
başladı.<br />
Gölcük Belediyesi - Gölcük Fotoğraf ve Sinema Sanatı Derneği<br />
6. Ulusal Fotoğraf Yarışması 2015<br />
‘‘Donanma Kenti Gölcük’’<br />
Birincilik Ödülü<br />
Safranbolu Belediyesi<br />
14. Altın Safran Ulusal Fotoğraf Yarışması - 2013<br />
‘‘Kültürel Miras ve Korumacılık’’<br />
Birincilik Ödülü<br />
1994 yılında ilk fotoğraf eğitimini<br />
Deniz Kuvvetleri Komutanlığında ve<br />
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar<br />
Fakültesinin açmış olduğu kurslarda<br />
aldı. 2005-2011 yıllarında Donanmanın<br />
Sesi Dergisi Görsel Yönetmenliği<br />
ve Koordinatörlük görevini yürüttü.<br />
Donanmanın Sesi Dergisi fotoğraf yarışmalarında<br />
jüri üyeliği yaptı. Bu süre<br />
içinde Anadolu Üniversitesi İşletme<br />
Fakültesini bitirdi. 2012 yılında Uluslararası<br />
Fotoğraf Sanatı Federasyonu<br />
(FIAP) tarafından Artist (Sanatçı) FIAP<br />
(AFIAP) ünvanı ile onurlandırıldı. 2014<br />
yılında Kocaeli Üniversitesi İletişim<br />
Tasarımı ve Bilişim Teknolojileri Ana<br />
Bilim Dalında Yüksek Lisans eğitimini<br />
tamamladı. Ulusal ve Uluslararası fotoğraf<br />
yarışmalarında birçok eseri ödül<br />
ve sergilemeye layık görüldü. 2014<br />
yılında gerçekleştirilen 15. Safranbolu<br />
Uluslararası Belgesel Film Festivalinde<br />
ilk yönetmenlik deneyimi olan belgesel<br />
filimi ile finale kalarak gösterim<br />
hakkı kazandı.<br />
Yaratıcı Fotoğrafçılık ve Photoshop<br />
eğitmeni olan, çeşitli ulusal fotoğraf<br />
yarışmalarında jüri üyeliği yapan ve<br />
amatör olarak kısa film projeleri üzerinde<br />
çalışmaları devam eden sanatçı,<br />
hali hazırda Deniz Kuvvetleri Komutanlığı<br />
Deniz Basımevi Müdürlüğünde<br />
Üretim Kısım Amiri olarak görev<br />
yapmaktadır.
Temmuz 2018<br />
38<br />
I<br />
Kültür ve Sanat<br />
Dz.Atğm. Tayyar Yiğit ÖZKAN<br />
Sanat Yönetmeni / Sanatçı<br />
MÜZİK ve<br />
ÇOCUK<br />
Çocuklarda müzik yetisi doğuştan<br />
gelir. Doğumundan itibaren<br />
seslere tepki verir. Anne ve babasının<br />
seslerini tanır. Ağlamalarla<br />
mutluluğunu ve mutsuzluğunu<br />
ifade eder. Müzik, kendini ifade<br />
etme becerisini, yaratıcılık zevkini<br />
ve estetik duygusunu geliştirir, ses<br />
dil gelişimi ile soyut düşünmeye<br />
katkıda bulunur. Çocukların şarkı<br />
ve mırıldanmalarını dinleyerek,<br />
dans ve oyunlara uyma çabalarını<br />
izleyerek, müziğe karşı doğuştan<br />
duyarlı olduklarını gözleyebiliriz.<br />
Bu doğal yetenek evrenseldir ve<br />
her toplumun üyesi olan çocukta<br />
doğuştan vardır. Özetle bebekler,<br />
sesleri algılamada ve müzikal bir<br />
uyarıya dikkat göstermede, şaşırtıcı<br />
bir şekilde yetişkinlerinkine<br />
benzer yeteneklere sahiptir. Üç<br />
-Altı ay arası bebekler, müziğin<br />
geldiği kaynağa doğru dönmeye<br />
ve bundan aldığı hazzı göstermeye<br />
başlar. Bir yaş çocuğu, hareketli bir<br />
müziğe, elleri ve sesleriyle katılmaya<br />
çalışır.Aynı müzik parçası<br />
tekrarlandığında, tanıyıp aynı<br />
hareketleri yapmayı ve aynı sesleri<br />
çıkarmayı öğrenir. Birinci yıldaki en<br />
belirgin gelişme, müziği seslendirmedir.<br />
İki yaş çocuğu, müziği dinlemeyi<br />
sever ve kendi hareketlerini<br />
müzikte var olan ritme uydurma<br />
çabasına gider.<br />
Üç, Dört, Beş, yaşlarında çocukların,<br />
hareketlerle tepki vermekten<br />
çok, müziği oturarak dinleme<br />
eğiliminde oldukları görülmektedir.<br />
Bu özellik, okul öncesi çocuğuna<br />
dinleme ve sessiz kalma alışkanlığını<br />
da kazandırır. Çocukların,<br />
müziğe verdikleri tepkileri artan<br />
bir şekilde içselleştirmeleri ve bunu<br />
yaratıcı oyun ve arkadaşlarıyla<br />
sosyal ilişkiler kurma (örneğin dans<br />
etme) şeklinde, geniş bir bağlamda<br />
kullanmalarıyla okul öncesi<br />
dönemde müzik etkinliği zenginlik<br />
kazanır. Okul öncesi dönem<br />
çocuğu için müzik ve dans, kendini<br />
ifade etme aracı olmanın ötesinde,<br />
onun sosyal gelişimi için de önemli<br />
bir etkinliktir. Çünkü çocuk, müzik<br />
eşliğinde arkadaşlarıyla daha kolay<br />
bir iletişim kurabilmektedir. Müzik,<br />
öncelikle, şarkı ve tekerlemeler<br />
Müzik;<br />
yoluyla okul öncesi dönemindeki<br />
çocuğun dil gelişimine katkıda<br />
bulunur Bunun yanı sıra müzikal<br />
etkinlikler yoluyla çocuğun yaratıcılığını<br />
ortaya koymasına fırsat verir.<br />
Müzik, zihinsel, motor, sosyal<br />
beceri ve yeteneklerin gelişimine<br />
katkıda bulunmaktadır. Müzik eğitiminin,<br />
okuma yeteneğine de katkıda<br />
bulunduğu açıkça görülmektedir.<br />
Yapılan araştırmalara göre,<br />
akademik yılın başında ve <strong>son</strong>unda<br />
okuma testine tabi tutulan ilköğretim<br />
öğrencilerinden, müzik eğitimi<br />
alanların, almayanlara oranla daha<br />
iyi <strong>son</strong>uçlar elde ettikleri görülmüştür.<br />
Yapılan pek çok testin<br />
<strong>son</strong>ucunda, notaları doğru seslendiren<br />
çocuklarda, harfleri doğru<br />
seslendirme oranının daha yüksek<br />
olduğu görülmüştür. Müzik eğitiminin<br />
olumlu etkisi, okumanın yanı<br />
sıra, öğrenme ve yaratıcılıkta da<br />
kendini göstermektedir.<br />
- Kendini ifade edebilme becerisinin ve yaratıcılık zevkini geliştirir.<br />
- Estetik duygusunu geliştirir.<br />
- Motor gelişimi ile ritmik gelişimini sağlar.<br />
- Ses ve dil gelişimine katkıda bulunur.
Temmuz 2018<br />
39<br />
Kültür ve Sanat<br />
I<br />
- Bilişsel gelişim ve soyut düşünmeye<br />
katkıda bulunur.<br />
- Sosyal ve grup becerileri kazandırır.<br />
Özetle müzik eğitiminin, okuma,<br />
soyut düşünme yetenekleri ve<br />
yaratıcılığı kapsayan bilişsel becerilerin<br />
gelişmesini desteklediğini,<br />
araştırma bulgularına dayanarak<br />
söyleyebiliriz. Her şeyden önce<br />
çocuğu müzikle tanıştırmak üzere<br />
belirli bir program içinde hareket<br />
edilmelidir. Örneğin, evde zaman<br />
zaman televizyon yerine müzik<br />
dinlemek, farklı konserlere çocuğu<br />
da götürmek gibi. Uyku öncesi<br />
klasik müzikle uykuya geçişi sağlamak,<br />
uyumayı kolaylaştırdığı gibi,<br />
çocukta müzik ilgisinin gelişimini<br />
de sağlar. Ancak bütün bunları<br />
yaparken; çocuğu keşfetmek,<br />
hangi müzik türüne karşı daha<br />
fazla ilgi duyduğunu, müzik kulağı<br />
olup olmadığını belirlemek gerekir.<br />
Bu nedenle, anne-baba bir yandan<br />
model olmalı ve çocuğu müziğe<br />
özendirmeli, öte yandan da onu, ilgisi<br />
doğrultusunda yönlendirmeye<br />
çalışmalı ve ilgi duyduğu bir müzik<br />
aletini çalması yolunda yüreklendirmelidir.<br />
Deniz Asteğmen<br />
t. Yigit Özkan
Temmuz 2018<br />
40<br />
Askeri Kültür<br />
As.Hak.Bnb.Yalçın DİLSİZOĞLU<br />
İdare ve Disiplin Hukuku Şube Müdürü<br />
6413 SAYILI TSK DİSİPLİN KANUNUNA GÖRE<br />
TAKDİR HAKKININ<br />
KULLANIMI<br />
TSK Disiplin Kanununa göre disiplin cezası vermeye<br />
yetkilendirilmiş kişi ve kurullar disiplin ceza<br />
uygulaması ile ilgili takdir haklarını ölçülü, adaletli ve<br />
hakkaniyetli bir şekilde kullanmalıdırlar. Takdir hakkı<br />
kullanılırken disiplinsizliğin işleniş biçimi, disiplinsizliğin<br />
işlendiği zaman ve yer, disiplinsizliğin askeri<br />
hizmete olumsuz etkisinin ağırlığı, disiplinsizlik yapan<br />
per<strong>son</strong>elin daha önceki disiplin durumu, disiplinsizlik<br />
yapan per<strong>son</strong>elin samimi ikrarı ve gösterdiği pişmanlık<br />
gibi hususlar göze alınır. (Dis.K. Madde 6). İtiraz<br />
yolu üzerine itiraz incelemesini yapan üst disiplin<br />
amiri veya üst disiplin kurulları da takdir yetkisinin<br />
usulüne uygun kullanılıp kullanılmadığını denetlemelidirler.<br />
TSK Disiplin Kanunu incelendiğinde disiplin<br />
amirlerinin genel olarak dört konuda takdir yetkilerinin<br />
bulunduğu görülmektedir. Bunlar;<br />
1.Disiplin Cezasının Hiç Verilmemesi Durumu:<br />
Disiplin amiri gerekçesini göstermek suretiyle uyarma<br />
(Madde 15), kınama (Madde 16) ve hizmete kısmi<br />
süreli devam (Madde 17) disiplin cezalarını gerektiren<br />
disiplinsizliklerde takdir hakkını ceza vermeme<br />
yönünde kullanabilirler. Erbaş ve erlere uygulanacak<br />
cezalarda ise izinsizlik ve ilave hizmet yükleme<br />
cezaları bakımından ilgili erbaş ve erin olumlu hizmet<br />
safahatı göz önüne alınarak disiplin cezası verilmeyebilir.<br />
Bu durumların dışında disiplin amirinin ceza<br />
vermeme gibi bir hakkı yoktur (Madde 27).<br />
2.Hafif Ceza Verilmesi Durumu: Disiplin amirleri;<br />
subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaşlar ile<br />
sözleşmeli erbaş ve erler bakımından disiplin amirleri,<br />
yetkileri dâhilindeki bir cezayı verebilecekleri gibi<br />
olumlu hizmet, sicil ve disiplin safahatı ile eylemin<br />
niteliği göz önünde bulundurarak bir derece hafif<br />
cezayı uygulayabilirler (Madde 14).<br />
Erbaş ve erlere uygulanacak hizmetten men veya<br />
seferberlik ve savaş hallerinde disiplin kurulları<br />
tarafından oda hapsi cezası verilmesini gerektiren<br />
disiplinsizliklerden birinin varlığı halinde disiplin amiri<br />
olumlu hizmet ve disiplin safahatını göz önünde tutarak<br />
izinsizlik veya ilave hizmet yükleme cezalarından<br />
birini uygulayabilir.<br />
Görüldüğü üzere bir derece hafif ceza uygulaması;<br />
Subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaşlar ile<br />
sözleşmeli erbaş ve erler bakımından 4 neden göz önünde<br />
bulundurularak takdir edilebilecektir. Bunlar;<br />
Olumlu hizmet, Sicil safahatı, Disiplin safahatı, Eylemin<br />
niteliğidir.<br />
Erbaş ve erler bakımından ise; bu per<strong>son</strong>ele sicil verilmediği<br />
için olumlu hizmet, disiplin safahatı ve eylemin<br />
niteliği bir derece hafif ceza uygulamasında göz önünde<br />
bulundurulur. Bir derece hafif ceza uygulaması ile hedeflenen<br />
amacı Danıştay 8. Dairesi 28.10.1991 tarihli bir<br />
kararında “başarılı per<strong>son</strong>elin suç işlemeleri durumunda<br />
kuralları çiğnemeyi alışkanlık haline getirenlere karşılık<br />
daha hafif ceza verilerek mesleğe kazandırılmalarıdır.”<br />
şeklinde özetlemiştir. Ayrıca Danıştay 10. Dairesi 1990<br />
yılında vermiş olduğu bir diğer kararında 657 sayılı Devlet<br />
Memurları Kanununda açık bir şekilde yer almamasına<br />
rağmen, “haksız tahrik” durumunu bir derece hafif<br />
ceza uygulamasını gerektiren durum olarak belirlemiştir.<br />
Bir derece hafif ceza uygulanması amirin takdir yetkisi<br />
kapsamında olan bir husustur. Nitekim disiplin amiri<br />
şartları oluşsa dahi bir derece hafif cezayı uygulamayabilir.<br />
Ancak bu durumda bu kararın gerekçesini ceza<br />
kararında belirtmesi gerekir.<br />
3.Temel Cezanın Tespiti Durumunda: Disiplin amiri<br />
veya disiplin kurulları temel cezayı belirlerken somut<br />
olaydan hareket edecek ve cezanın belirlenmesinde<br />
somut gerekçelerini ceza yazısında belirtecektir.<br />
4.Disiplin Kuruluna Sevk Durumunda: Disiplin amirlerini<br />
hizmet yerini terk etmeme cezası ile ilgili verilen<br />
bir takdir hakkıdır. Disiplin amiri maiyetinden bir per<strong>son</strong>eli<br />
hizmet yerini terk etmeme cezasını gerektiren bir<br />
eyleminden haberdar olduğu zaman bu kişiyi kendisi<br />
cezalandırabileceği gibi takdir hakkını kullanarak disiplin<br />
kuruluna da sevk edebilir.<br />
Takdir Hakkı Kullanılırken Gözönünde Bulundurulacak<br />
Hususlar Şunlardır:<br />
1.Disiplinsizliğin işleniş biçimi: Disiplin işleniş biçimi,<br />
söz konusu disiplinsiz eylemin askeri toplum bakımından
Temmuz 2018<br />
41<br />
Askeri Kültür<br />
oluşturduğu tehlikenin değerlendirilmesidir. Örneğin;<br />
kısa süreli kaçma suçunda kaçmanın 2 gün sürmesi ile<br />
6 gün sürmesi arasında ceza ayrımı yapılabilir.<br />
2.Disiplinsizliğin işlendiği yer ve zaman: Bazı<br />
durumlarda disiplinsizliğin işlendiği yer ve zaman<br />
cezanın miktarına tayin bakımından gözönüne alınacaktır.<br />
Örneğin; Gece tutulan nöbetlerde işlenen nöbet<br />
talimatına aykırı hareket ile gündüz tutulan nöbetlerde<br />
işlenen nöbet talimatına aykırı hareket disiplinsizlikleri<br />
arasında disiplin cezası bakımından fark yaratılması,<br />
disiplinsizliğin işlendiği zaman göz önüne alınmak<br />
suretiyle takdir hakkının kullanımıdır.<br />
Disiplinsizliğin işlendiği yer ve zaman disiplinsizliğin<br />
unsuru ise ayrıca ceza miktarının tespitinde göz önünde<br />
bulundurulmamalıdır. Örneğin; Hizmet yerini terk<br />
etmeme cezasını gerektiren eylemlerden birisi de kumar<br />
oynamaktır. Kumar oynama eylemi askeri mahal<br />
içinde olursa disiplinsizlik oluşacaktır. Hal böyle iken<br />
disiplin amiri kumar oynayan kişilere vereceği cezayı<br />
tespit ederken aynı zamanda eylemin askeri mahalde<br />
gerçekleştiğini de gözeterek ceza miktarını daha da<br />
ağırlaştıramayacaktır. Kumar oynama disiplinsizliğinde<br />
askeri mahal zaten suçun unsurudur.<br />
3.Disiplinsizliğin askeri hizmete olumsuz etkisinin<br />
ağırlığı: Disiplinsizlik teşkil eden eylemden dolayı askeri<br />
hizmet aksamışsa cezanın miktarında alt sınırdan<br />
uzaklaşılacaktır. Örneğin; Kısa süreli kaçma fiilinde<br />
hizmet aksamışsa ceza arttırılabilir.<br />
4.Meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı: Disiplinsizlik<br />
teşkil eden eylem <strong>son</strong>ucu maddi veya manevi<br />
bir zarar oluşmuş veya birlik yahut diğer per<strong>son</strong>el<br />
ağır bir tehlikeyle karşı karşıya kalmış ise bu durum<br />
da takdir hakkının kullanımında lehe ve aleyhe olarak<br />
göz önünde bulundurulabilir. Disiplinsizlik teşkil eden<br />
eylem ile meydana gelen veya gelebilecek zarar ve<br />
tehlikenin ağırlığı tespit edilecek ceza miktarının tayininde<br />
etkili olacaktır.<br />
5.Disiplinsizlik yapan per<strong>son</strong>elin kast veya taksire<br />
dayanan kusuruna ağırlığı: Örneğin; gittiği bir görev<br />
dönüşü yorgunluktan uyuyakaldığı için batarya komutanına<br />
tekmil vermeyerek “görev dönüşü tekmil<br />
vermemek” disiplinsizliğini işleyen astsubaya uyarma<br />
disiplin cezası verilmemesi gibi. Eylemin kasten işlenmesi<br />
ile taksirle işlenmesi halleri birbirinden farklıdır.<br />
Bu yüzden tayin olunacak disiplin cezası da farklı<br />
olmalıdır. Örneğin; Amirin astını gözetim sorumluluğu<br />
bulunmasına rağmen söz konusu sorumluluğu bile bile<br />
ihlal eden amirin, vermiş olduğu disiplin cezasını insan<br />
onuruna yakışmayacak bir şekilde çektirmesi astına<br />
kötü muamele açısından kastının yoğunluğunu göstermektedir.<br />
6.Daha önceki disiplin safahatı: Örneğin; içtimaya<br />
ilk defa özürsüz olarak geç kalan uzman erbaşa<br />
disiplin amirince uyarma cezası verilmeyebilir veya<br />
daha önce birçok disiplin cezası alan ve astına kötü<br />
davranan subay, disiplin amirince hizmet yerini terk<br />
etmeme disiplin cezasıyla cezalandırılmayarak Disiplin<br />
Kuruluna sevk edilebilir.<br />
7.Failin samimi ikrarı ve eylem <strong>son</strong>rasında gösterdiği<br />
pişmanlığı: Disiplinsizlik yapan kişinin samimi<br />
ikrarı gerçeğin aydınlatılmasına ve adaletin tecellisine<br />
hizmet edeceğinden bu kişi açısından alt sınırdan ceza<br />
tayini göz önünde bulundurulmalıdır.Genel bir ilke<br />
olarak söyleyebiliriz ki; disiplin amiri veya kurulları<br />
takdir haklarını mutlaka gerekçeli olarak kullanmalıdır.<br />
Gerekçe, disiplin amiri/kurulu tarafından verilen<br />
disiplin cezasını içeren hükmün özüdür. Diğer yandan<br />
disiplin ceza verme yetkisi ölçülü kullanılmalıdır. Anayasal<br />
bir ilke olan ölçülülük ilkesi disiplinsizlikle disiplin<br />
cezası arasındaki adil dengeyi gerektirir. Anayasa<br />
Mahkemesine göre ölçülülük ilkesi; elverişlilik, gereklilik<br />
ve orantılılık olmak üzere 3 alt ilkeden oluşmaktadır.<br />
Elverişlilik, başvurulan önlemin ulaşılmak istenen<br />
amaç için elverişli olmasını, gereklilik, başvurulan<br />
önlemin ulaşılmak istenen amaç bakımından gerekli<br />
olmasını, orantılılık ise başvurulan önlem ile ulaşılmak<br />
istenen amaç arasında olması gereken ölçüyü ifade<br />
eder. Bu noktadan hareketle disiplin amiri/kurulu<br />
tarafında verilen disiplin cezası, disiplinin sağlanması<br />
açısından elverişli, disiplini sağlamak için elzem ve<br />
disiplini sağlayacak ölçüde uygulandığı nispette ölçülülük<br />
ilkesine uygun hareket edilmiş olacaktır.<br />
Nitekim Danıştay 8. Dairesi 11 Aralık 1997 tarihinde<br />
vermiş olduğu bir kararında “takdir edilen disiplin<br />
cezası ile ilgilinin eylemi arasında adil bir denge<br />
bulunmasının disiplin hukukunun temel ilkelerinden<br />
olduğunu, bu denge kurulurken olayın oluş biçimi,<br />
ilgilinin suç kastının bulunup bulunmadığı ve irade<br />
dışı etkenlerin eylemin meydana gelmesi etkisi gibi<br />
hususları gözönünde bulundurması gerektiğini hüküm<br />
altına almıştır.<br />
Disiplin kurulları, disiplin cezası verme, vermeme<br />
veya alt sınırdan uzaklaşma; disiplin amirleri ise disiplin<br />
cezası vermeme, bir derece hafif ceza uygulama,<br />
alt sınırdan uzaklaşma, hizmet yerini terk etmeme<br />
disiplinsizliğinden dolayı disiplin kuruluna sevk yerine<br />
kendisi tarafından cezalandırma, oda hapsi cezası<br />
verme (gemilerde) takdir haklarına haizdirler.
Temmuz 2018<br />
42<br />
I<br />
Satranç Bülteni<br />
Dz.Bnb. Murat ÇELİK<br />
Satranç Hakemi ve Antrenörü<br />
Satranç, farklı kuvvetlere ve yeteneklere sahip 16 taşın<br />
kullanılarak rakip taşların içerisinde bulunan Şah’ın devrilmesini<br />
esas alan bir zekâ, taktik ve strateji oyunudur. Rakip<br />
Şah’ı devirebilmek, sahip olduğumuz 16 taşın hareket<br />
ve kabiliyetlerine hâkim olmamızla mümkündür.<br />
366 ve 368’inci sayılarımızda; satranç taşlarını fotoğraflarla<br />
tanıtmış, her bir taşın hem simgesi hem de puan<br />
değerinden bahsetmiştik. Bununla birlikte; her bir oyuncunun<br />
1 adet Şah, 1 adet Vezir, 2 adet Fil, 2 adet At, 2 adet<br />
Kale, 8 adet Piyon olmak üzere 16’şar taşa sahip olduğunu<br />
belirtmiş, bu taşların tahtadaki başlangıç konumlarını<br />
yani dizilişlerini bir resimle göstermiştik. Ayrıca; “Piyonun<br />
Hareketi ve Geçerken Alma” konusunu 358’nci, “Bir Şah<br />
Hamlesi: ROK” konusunu ise 360’ıncı sayımızda işlemiştik.<br />
Bu yazımızda da satranç taşlarının hareketlerini FIDE Satranç<br />
Kuralları kapsamında öğrenmeye devam edeceğiz.<br />
TAŞLARIN<br />
HAREKETLERİ<br />
FİL<br />
FİL, bulunduğu karenin çaprazları üzerindeki<br />
herhangi bir kareye gidebilir.<br />
FİL, hamle yolları üzerinde bulunan bir<br />
taşın üzerinden atlayamaz.<br />
KALE<br />
VEZİR<br />
Kale, bulunduğu karenin dikey ve yatayları<br />
üzerindeki herhangi bir kareye gidebilir.<br />
KALE, hamle yolları üzerinde bulunan bir<br />
taşın üzerinden atlayamaz.<br />
VEZİR, bulunduğu karenin dikey, yatay ve çaprazları<br />
üzerindeki herhangi bir kareye gidebilir.<br />
VEZİR, hamle yolları üzerinde bulunan bir taşın<br />
üzerinden atlayamaz.
Temmuz 2018<br />
43<br />
Satranç Bülteni<br />
I<br />
AT<br />
ŞAH<br />
AT, aynı yatay, dikey ya da çapraz üzerinde<br />
olmamak koşulu ile bulunduğu kareye<br />
en yakın karelerden birine gidebilir.<br />
ŞAH, bitişik bir kareye gider.<br />
Kaynak: fide.com - tsf.org.tr
Temmuz 2018<br />
44<br />
I<br />
Hayatın Renkleri<br />
Öğ. Yb. Murat Yardımcı<br />
Güney Görev Grup Komutanlığı<br />
Rehberlik ve Danışma Merkezi Amiri<br />
ÇOCUĞUMA SORUMLULUK<br />
NASIL KAZANDIRIRIM?<br />
Her ebeveyn çocuğunu sorumluluk<br />
sahibi olarak yetiştirmek ister.<br />
Bu hedefle kendine göre bir yetiştirme<br />
tarzı oluşturur. Benimsediği<br />
yetiştirme tarzının belirlediği çizgiden<br />
çıkmamaya ve kendiyle çelişmemeye<br />
özen gösterir. Bu uğurda<br />
disiplin sağlamanın normal olduğunu<br />
düşünür. Yaklaşımın haklılık payı<br />
vardır ama sağlanacak disiplinin<br />
nasıl olduğu belirtilmelidir.<br />
Ebeveynlerin çocuklarına sorumluluk<br />
kazandırma sürecinde<br />
hedefledikleri temel amaç, çocuklarının<br />
otokontrol kazanımı gerçekleştirmesidir.<br />
Otokontrol kazanımı<br />
her bireyin sahip olması gereken<br />
ve bireyselliğini ön plana çıkaran<br />
önemli unsurlardandır. Bazen ebeveynler,<br />
bu hususta dikkat ederken,<br />
‘özgüven’ çalımına takılabilirler.<br />
Özgüven, her koşulda her şeyi<br />
yapabileceğine inanması değil;<br />
kendini yeterli hissettiği mevzularda<br />
adım atabilme cesaretine sahip<br />
olmasıdır. Bu açıdan çocuklara ve<br />
yetişkinlere ‘kendine güvenmelisin’<br />
mesajının koşulsuz olmadığı hatırlatılmalı<br />
ancak kişisel adımlarında<br />
cesaret kırıcı tutumlarda bulunmamaya<br />
dikkat edilmelidir.<br />
Çocuklara otokontrol kazandırma<br />
sürecinde, iki önemli husus ön<br />
plana çıkar. Birincisi çocuğu kendi<br />
öznelliği içerisinde tanıyor olmak,<br />
ikincisi çocuğun içinde bulunduğu<br />
koşullara göre değerlendiriyor olmaktır.<br />
Ebeveynin çocuğunu tanıyor<br />
olması, onunla kaliteli vakit geçirmesi<br />
ile doğru orantılıdır.<br />
Çocuğu içinde bulunduğu ailearkadaş<br />
ortamına ve yaş grubuna<br />
göre değerlendirmek de, ebeveynlerin<br />
çocuğa sorumluluk kazandırma<br />
sürecinde dikkat etmesi gereken<br />
diğer faktördür. Bu amaçla<br />
çocuğun içinde bulunduğu döneme<br />
göre yapıp-yapamayacaklarının listesi<br />
çıkarılabilir. Bu anlayışa göre<br />
gruplandırmalar yaparsak;<br />
2-3 yaş grubundaki çocukların<br />
içinde bulunduğu dönem, çocuğun<br />
kendi başına bir şeyler yapma<br />
arzusunun oldukça yüksek olduğu<br />
bir dönemdir. Bebeklikten çıkmaya<br />
başlayan çocuk, neleri yapıp yapamayacağını<br />
sınamak ister. Kimi aileler<br />
tarafından, çocuklarının daha<br />
aktif daha inatçı olduğunu söyledikleri<br />
bu dönem, iki yaş krizi olarak<br />
adlandırılır. Çocuk içinse kendiliğinin<br />
oldukça yüksek olduğu bu<br />
dönemde, çocukların yapmak istediklerine<br />
yapabileceği ölçüde izin<br />
verilebilir. Bu kimi zaman yemeğini<br />
kendi istediği şekilde yemesine,<br />
kimi zaman tutmayı istediği şeyi<br />
tutmasına izin vermek ya da üstünü<br />
giyerken yardım etmesini engellememek<br />
olabilir.<br />
4-5 yaş grubundaki çocuklarda<br />
ise dil gelişimi ve beden gelişimi<br />
daha artmış olacağından, yapabileceği<br />
faaliyetlerin de artmasına<br />
müsaade edilmelidir. Çocuk, ken-
Temmuz 2018<br />
45<br />
Hayatın Renkleri<br />
I<br />
dine ait alanların farkına varmalı,<br />
oyuncaklarını kendi toplayabilmeli,<br />
elini yüzünü yıkamak, dişlerini fırçalamak<br />
gibi kişisel bakımının kimi<br />
parçalarını kendi üstlenebilmelidir.<br />
Örneğin oyuncaklarını toplamaktan<br />
imtina eden bir çocuk için, oyuncak<br />
kutusu biraz uzak mesafeye konularak<br />
içine basket atar gibi oyuncakları<br />
atmak, oyuncak toplama işini<br />
daha eğlenceli bir hale getirebilir.<br />
6-7 yaş grubu çocuklar ise okul<br />
hayatlarının başlaması, sosyalleşme<br />
alanlarının artması, ödev sorumlulukları<br />
eklenmesi gibi <strong>yeni</strong> değişimlerle<br />
karşı karşıya kalırlar. Bu<br />
dönem içerisindeki çocuklar, okula<br />
servisle gidiyorlarsa servisin gelişdönüş<br />
saatlerini bilmeli, okula hazırlıklarını<br />
kendileri yapabilmelidir.<br />
Bunların yanı sıra evde çiçek bakımı<br />
konusunda sorumluluk verilebilir.<br />
8-9 yaş grubu çocuklar okul<br />
derslerine katılım, ödevleri tamamlama,<br />
sosyal çevre etkileşimi gibi<br />
faaliyetleri kendi başına gerçekleştirebilir.<br />
Kişisel bakımının bütünü ile<br />
kendi ilgilenebilir. Odasının düzenini<br />
kendi sağlayabilir ve bu konudaki<br />
tercihleri doğrultusunda kararları<br />
kendi başına verebilir. Ayakkabısını<br />
kendi başına bağlayabilir.<br />
0-12 yaş grubu çocuklar tek başlarına<br />
otobüs-minibüs gibi toplu taşıma<br />
araçları ile seyahat edebilir. Ev<br />
içi ihtiyaçlara ve kendi ihtiyaçlarına<br />
yönelik alışverişleri gerçekleştirebilir.<br />
Kendi tercihleri doğrultusunda<br />
kendine uygun hobiler edinebilir.<br />
Çocuğun ilk yıllarında beğenilmek,<br />
onay almak önemli olurken; ilerleyen<br />
yıllarda sorumlulukları gerçekleştirme<br />
başarısı elde etmek daha<br />
önemli hale gelir.<br />
Kaynak: www.psikolojiportali.com<br />
Murat<br />
Öğretmen Yüzbaşı<br />
Yardımcı
Temmuz 2018<br />
46<br />
I<br />
Vizyondaki Filmler<br />
GÖREVİMİZ TEHLİKE<br />
YANSIMALAR<br />
Yansımalar, Görevimiz Tehlike serisinin 6. devam halkasıdır. İkonik<br />
ajan Ethan Hunt, birlikte çalıştığı IMF ekibi ve tanıdık birkaç dostu<br />
sıkıntılı bir zamandadır. Berlin’deki görevin ters gitmesi <strong>son</strong>ucunda Ethan<br />
Hunt CIA ile ters düşer ve denetimsizliği sebebiyle CIA’in kara listesine<br />
girer. Ancak insanlığı tehdit eden <strong>yeni</strong> bir tehlikenin ortaya çıkışıyla<br />
birlikte herkes zamana karşı bir yarışa koyulur...<br />
Filmin başrolünü Tom Cruise üstlenirken kadroda Luther Stickell<br />
rolündeki Ving Rhames, Benji Dunn rolündeki Simon Pegg ve Ilsa Faust<br />
rolündeki Rebecca Fergu<strong>son</strong>, Alan Hunley’i canlandıran usta oyuncu Alec<br />
Baldwin, Solomon Lane’i canlandıran Sean Harris, Julia Meade’i canlandıran<br />
Michelle Monaghan, Henry Cavill, Vanessa Kirby ve Angela<br />
Bassett yer alıyor.<br />
FİLMİN FRAGMANINI<br />
İZLEMEK İÇİN KARE KODU OKUTUNUZ<br />
Christopher<br />
Robin<br />
Çocukluk yıllarının yakın arkadaşı Ayı Winnie ve diğerleri, artık büyümüş<br />
Christopher Robin’in (Ewan McGregor) hayatında değildir. İş hayatına<br />
dalmış Robin, ailesini de ihmal etmeye başlamıştır. Hayatının çıkmaza<br />
girdiğini hissettiği bir anda tekrar Winnie karşısına çıkıverir. Winnie’nin<br />
masal dünyasına yıllar <strong>son</strong>ra geri dönerek arkadaşlarını bulmasına yardım<br />
eden Robin, ailesinin kıymetini anlayarak <strong>yeni</strong>den gerçek dünyaya gider.<br />
Ancak Robin’in de yardıma ihtiyacı olduğunu düşünen Winnie, Tigger, Eeyore<br />
ve Piglet onun peşinden gerçek dünyaya gelirler.<br />
FİLMİN FRAGMANINI<br />
İZLEMEK İÇİN KARE KODU OKUTUNUZ
Temmuz 2018<br />
47<br />
Kitap Önerileri<br />
I<br />
OTUZ MİLYON<br />
KELİME<br />
“Çocuk muhteşem bir potansiyelle doğar. İçine doğduğu aile onu ya geliştirir ya da farkına<br />
varmadan kalıplar. Çocuğunu bilinçli olarak geliştirmek isteyen anne babalara Otuz Milyon<br />
Kelime kitabı, bilimsel çalışmalar <strong>son</strong>ucunda oluşturulmuş ve kendini kanıtlamış bir yöntem<br />
sunuyor. Bu kitabı okumalarını ve çocuklarıyla konuşma ile kitap okuma zamanlarını anne ve<br />
babaların birlikte oluşturmalarını içtenlikle öneririm. Çocuğunun geleceğini önemseyen anne<br />
ve babalar bu kitabı okuyunca çocuğun geleceğine gerçek yatırımın üç yaşına kadar nasıl yapılabileceğini<br />
öğrenecekler. Bu kitabın Türkiye’de yayınlanmasına vesile olan ve emeği geçen herkese<br />
çocuklarımız adına teşekkür ediyorum.”<br />
Doğan CÜCELOĞLU<br />
HOMODEUS<br />
Hayvanlardan Tanrılara Sapiens kitabıyla<br />
insan türünün dünyaya nasıl egemen olduğunu<br />
anlatan Harari, Homo Deus’ta çarpıcı<br />
öngörüleriyle yarınımızı ele alıyor. İnsanlığın<br />
ölümsüzlük, mutluluk ve tanrısallık peşindeki<br />
yolculuğunu bilim, tarih ve felsefe ışığında<br />
incelediği bu çalışmasında, insanın bambaşka<br />
bir türe, Homo Deus’a evrildiği bir gelecek<br />
kurguluyor.<br />
Yola “önemsiz bir hayvan” olarak çıkan<br />
Homo Sapiens, tanrılar katına ulaşmak<br />
uğruna kendi <strong>son</strong>unu mu hazırlıyor?<br />
Homo Sapiens nasıl oldu da evrenin<br />
insan türünün etrafında döndüğünü iddia<br />
eden hümanist öğretiye inandı?<br />
Bu öğreti gündelik yaşantımızı, sanatımızı<br />
ve en gizli tutkularımızı nasıl şekillendiriyor?<br />
İnsanı inekler, tavuklar, şempanzeler<br />
ve bilgisayar programlarının tümünden<br />
ayıran yüksek zekası ve kudreti dışında<br />
herhangi bir alametifarikası var mı?<br />
Tarih boyunca benzeri görülmemiş<br />
kazanımlar elde etmemize rağmen mutluluk<br />
seviyemizde neden kayda değer bir<br />
artış olmadı?<br />
“Tüm bunları anlamak için tek yapmamız<br />
gereken geriye dönüp bakmak ve Homo<br />
Sapiens’in aslında ne olduğunu, hümanizmin<br />
nasıl dünyaya hakim bir din hâline geldiğini<br />
ve hümanizm rüyasını gerçekleştirmeye çalışmanın<br />
aslında neden insanlığın kendi <strong>son</strong>unu<br />
getireceğini incelemektir. İşte bu kitabın<br />
temel meselesi budur.”
Temmuz 2018<br />
48<br />
I<br />
Kocaeli Haberleri<br />
GELENEKSEL KADIRGA<br />
YAYLA ŞENLİKLERİ<br />
Gölcük Belediye Başkanlığı<br />
tarafından ilki 1988 yılında gerçekleştirilen<br />
“Geleneksel Kadırga<br />
Yayla Şenlikleri” 27-29 Temmuz<br />
2018 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.<br />
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden<br />
ve yurt dışından gelen misafirler<br />
ile yöre halkının katıldığı şenlik<br />
kapsamında Karadeniz yöresine ait<br />
yemek kültürü tanıtılmış ve çeşitli<br />
el sanatları sergilenerek konserler<br />
icra edilmiştir.<br />
KIRMIZI OTOBÜSLE<br />
İZMİT KÜLTÜR TURU<br />
Turİzmit programı çerçevesinde özel<br />
olarak tasarlanan kırmızı otobüs ile Cumhuriyet<br />
Parkı’ndan alınan vatandaşlar,<br />
İzmit’in güzelliklerini görme imkanı buluyor.<br />
Rehber eşliğinde Bağçeşme’deki saray<br />
kalıntıları, Amfi Tiyatro, Kara Burç, Orhan<br />
Cami, Süleyman Paşa Hamamı, Akçakoca<br />
Dere Cami, Akçakoca Osmanlı Meydanı,<br />
Sırrı Paşa Konağı, Yeşil Konak, Yumurtacı<br />
Mescidi, Kapanca Sokak, Zeliha Kadın<br />
Çeşmesi, Mustafa Türk Sanat Galerisi, Butik<br />
Otel, Basın Müzesi, Saat Kulesi ve Kültür<br />
Tepesi’ni gezen vatandaşlar, turu Saat<br />
Kulesi altında deniz manzarası eşliğinde çay<br />
simit ile <strong>son</strong>landırıyor.
Temmuz 2018<br />
49<br />
BULMACA<br />
Eğlence<br />
I<br />
GEÇEN SAYININ ÇÖZÜMLERİ
Temmuz 2018<br />
50<br />
I<br />
Donanmanın Sesi Nostalji<br />
SNMG-2 GÖREV‹NE U⁄URLANDI...<br />
30 AĞUSTOS - 05 EYLÜL 2006 YIL :1 SAYI : 7<br />
Donanmanın Sesi Nostalji<br />
2 09-15 AĞUSTOS 2006<br />
DENİZALTI EĞİTİM MERKEZİ<br />
DÖNEM ASTSUBAY<br />
KOMUTANLIĞININ YENİ DENİZALTI ÖZEL İHTİSAS KURSU<br />
BİNASI TÖRENLE AÇILMIŞTIR<br />
BRÖVE TAKMA TÖRENİ<br />
TCG GÖKSU 24 Ağustos 2006 - 14 Ocak 2007 tarihleri arasında SNMG-2 görevine<br />
iştirak etmek maksadıyla 21 Ağustos 2006 tarihinde Gölcük’ten ayrılmıştır.<br />
TCG GÖKSU’nun uğurlanması maksadıyla Marmara Salonu önündeki iskelede<br />
21 Ağustos 2006 18.00’da ailelerinde katılımı ile tören icra edilmiştir.<br />
23-29 AĞUSTOS 2006<br />
11<br />
2006 Sayı 7 Kapak sayfası<br />
2<br />
23-29 AĞUSTOS 2006<br />
09-15 AĞUSTOS 2006<br />
ve timiyle süratle oradan uzaklaşır.<br />
ÖR<br />
Salih KÖSECİK<br />
Bir süre <strong>son</strong>ra da geri döner.<br />
DENİZALTI Topçu Kd.Bçvş.<br />
- “Görev tamamlandı komutanım!..”<br />
diye tekmilini DÖNEM verir. ASTSUBAY<br />
Bir süre <strong>son</strong>ra da ger<br />
ve timiyle süratle ora<br />
AMATÖR<br />
EĞİTİM MERKEZİ<br />
Salih KÖSECİK<br />
ÇILIK<br />
Donanma KOMUTANLIĞININ Komutanlığı<br />
YENİ Topçu Kd.Bçvş. Yüzbaşı:<br />
- “Görev tamaml<br />
Donanma Komutanlığı<br />
DENİZALTI - “Nasıl oldu, ÖZEL anlat İHTİSAS bakalım’..” KURSU<br />
nım!..” diye tekmilini<br />
BİNASI BALIKÇILIK TÖRENLE AÇILMIŞTIR diyerek Temel’den yaptıklarını nakletmesini<br />
Denizaltı ister. Özel İhtisas Kursu, geçtiğimiz hafta<br />
Yüzbaşı:<br />
Eylül 2005 tarihinde BRÖVE başlayan ve TAKMA 22 astsubayın katıldığı TÖRENİ 97. Dönem<br />
12 Astsubay<br />
-<br />
28<br />
“Nasıl<br />
Temmuz<br />
oldu, an<br />
KALAR<br />
D 1 2006 tarihinde tamamlandı. Kursa katılan astsubaylar, Donanma diyerek Komutanı<br />
Oramiral Metin ATAÇ’ın iştirak ettiği bir törenle brövelerini takarak,<br />
Temel’den ya<br />
enizaltı Eğitim Merkezi Komutanlığı’nın 17 Ağustos 1999 tarihinde<br />
yaşanan Marmara Depremi <strong>son</strong>rası yıkılan binasının<br />
letmesini ister.<br />
ZOKALAR 1 Temel:<br />
ONBAŞI DA GÖRSÜN<br />
- “İstasyondaki bütün biletleri<br />
Denizaltı Filomuzun gücüne güç kattılar. Kursta Sağlık Astsubay Çavuş<br />
ve iri çingene yerine palamut,u yapılan Komutanlık avlamak ve Dershaneler Cumhuriyetin binası 07 ilk Ağustos yılları 2006 idi. yırttık komutanım.” der.<br />
Temel:<br />
Önder ALEMDAĞ 1’nci, Seyir Astsubay Çavuş Murat EKER 2’inci ve İkmal<br />
tarihinde Donanma Komutanı Oramiral Metin ATAÇ’ın açılış kurdelesini<br />
: kestiği bir tören ile hizmete ve geleceği iri girmiştir. çingene öğrenilmiş, palamut,u karşılama avlamak ve receye giren Cumhuriyetin NE astsubaylar VAR? çeşitli hediyeler ilk yılları ile ödüllendirildiler. idi. yırttık komutanım.” d<br />
Astsubay Çavuş ONBAŞI Mustafa DA EKİN GÖRSÜN 3’üncü olarak büyük başarı gösterdiler.<br />
- “İstasyondaki<br />
De-<br />
b<br />
unan<br />
Atatürk’ün Yalova kaplıcalarına<br />
mümkündür.<br />
Yemli Zokalar<br />
Alçır<br />
içe-<br />
olurlar gramaj olarak,ta 10 gr,dan alınmış ve gidiş güzergahı araç ve geleceği tim alanında öğrenilmiş, çavuş, Temel’i karşılama yanına ve NE VAR?<br />
Yemli zokalar çeşitli büyüklükte güvenlik amacıyla gerekli tedbirler Atatürk’ün Temel askere Yalova gider. kaplıcalarına<br />
Bir gün eği-<br />
Zokalar ucunda iğne bulunan mümkündür.<br />
kurşun parçasından oluşur. Alçıdan.<br />
tahtaya oyulmuş kalıplar içe-<br />
olurlar kimse geçirilmiyordu.<br />
gramaj olarak,ta 10 gr,dan alınmış - “Askeer!” ve gidiş güzergahı araç ve tim alanında çavuş,<br />
Yemli zokalar çeşitli büyüklükte güvenlik amacıyla gerekli tedbirler Temel askere gide<br />
bakır 120 gr,ma kadar olurlar yemli zokalardan<br />
şekil olarak en iyi çalışa-<br />
Kaplıcaya yaklaşıldığı sırada<br />
yaya trafiğine kapatılmıştı. Yoldan çağırır.<br />
taşı<br />
risine iğnenin pala kısmına bakır 120 gr,ma kadar olurlar yemli zokalardan<br />
şekil olarak en iyi çalışa-<br />
yaya - “Emredin trafiğine komutanım..”<br />
kapatılmıştı. Yoldan çağırır.<br />
n yaiz<br />
ol-<br />
yakalayacağımız balığın ağırlığına<br />
nı sarımsak zoka dediğimiz zoka Atatürk’ün bindiği araç bozuldu. kimse - “Böyle geçirilmiyordu. durduğun zaman sağında<br />
Kaplıcaya doğu, solunda yaklaşıldığı batı, önünde sırada - “Emredin komuta<br />
- “Askeer!”<br />
tel sarılarak dökülür. lüle, malta taşı<br />
çeşididir. Kullanacağımız zokayı<br />
Atatürk:<br />
gibi işlemeye elverişli taşlardan yapılır.<br />
çeşididir. Kullanacağımız zokayı<br />
nı - sarımsak “Biz yürüyelim, zoka dediğimiz otomobil arkadan<br />
gelir.” dedi.<br />
zoka Atatürk’ün bindiği araç bozuldu. - “Böyle durduğu<br />
kuzey var. Söyle bakalım arkanda<br />
Atatürk:<br />
ne var?”<br />
ğında doğu, solunda<br />
oka-<br />
ve büyüklüğüne göre seçmeliyiz. Yürüdüler.<br />
Eylül 2005 “Biz tarihinde yürüyelim, başlayan otomobil ve 22 astsubayın arkadan<br />
gelir.” Denizaltı dedi. Özel<br />
katıldığı 97. Dönem<br />
Zokalarda yemli ve yemsiz olmak<br />
üzere ikiye ayrılır. Yemli zoka-<br />
ve karşılarına büyüklüğüne çıktı.<br />
yakalayacağımız balığın ağırlığına 12<br />
kuzey var. Söyle ba<br />
Astsubay<br />
- “Arkamda dönmemi<br />
İhtisas Kursu,<br />
bekleyen<br />
geçtiğimiz hafta 28 Temmuz<br />
alar-<br />
alığı mız iğneleri kırılmaz nı Oramiral Metin ATAÇ’ın da iştirak ettiği bir törenle brövelerini - “Arkamda takarak, dönm<br />
Mercan zokalarında<br />
D<br />
kullanacağı-<br />
Bir süre <strong>son</strong>ra bir jandarma eri<br />
enizaltı Eğitim Merkezi Komutanlığı’nın 17 Ağustos 1999 tarihinde<br />
ve yaşanan paslan-<br />
Marmara Depremi <strong>son</strong>rası yıkılan binasının<br />
2006 tarihinde tamamlandı. Kursa katılan astsubaylar, Donanma ne var?” Komuta-<br />
pi karumla pi uşağım var komutanım.”<br />
göre seçmeliyiz. Yürüdüler.<br />
lar ucuna yem yaktığımız zokalardır<br />
şekil olarak<br />
- “Yasak!” dedi.<br />
Mercan zokalarında kullanacağımız<br />
2 Oramiral - “Niçin iğneleri<br />
Denizaltı Filomuzun<br />
Bir süre<br />
gücüne<br />
<strong>son</strong>ra<br />
güç<br />
bir<br />
kattılar.<br />
jandarma<br />
Kursta Sağlık<br />
eri<br />
Astsubay Çavuş<br />
yerine yapılan Komutanlık ve Dershaneler Atatürk sordu: binası 07 Ağustos 2006 Önder ALEMDAĞ karşılarına 1’nci, çıktı.<br />
pi karumla pi uşağım<br />
Dibe maz iğnelerden seçmeliyiz çünkü<br />
Seyir Astsubay Çavuş Murat EKER 2’inci ve İkmal<br />
1920 İstanbul Hükümeti ile İtilaf Devletleri<br />
arasında;<br />
1930 Eski başbakanlardan Paris Büyükelçisi<br />
Ali Çavuş - NE<br />
tarihinde su içerisinde Donanma 2006 Sayı balığı Komutanı 4 Sayfa Metin yasak?” kırılmaz<br />
Türk<br />
ATAÇ’ın<br />
Milletinin<br />
açılış ve<br />
idam hükmü<br />
kurdelesini<br />
kestiği<br />
paslanmaz<br />
- “Gazi çeşitli hediyeler mobillere ile ödüllendirildiler.<br />
Astsubay Fethi “Yasak!” YAPARMIŞ?<br />
(Okyar) Mustafa<br />
2006<br />
Bey, dedi. EKİN<br />
Sayı<br />
‘’Serbest 3’üncü<br />
6 Sayfa<br />
olarak<br />
11 14 Ağustos nım.”<br />
büyük başarı gösterdiler. Dereceye<br />
Cumhuriyet giren Fıkrası’’nı astsubaylar kurdu.<br />
bar.<br />
Bu güçlüdür.<br />
1954 Murat Güler Manş Denizi’ni yübasını<br />
gizlice denedi.<br />
1908 Türk Basın Birliği kuruldu.<br />
mercan türü balıkların 1893 Dünyada ilk kez Fransa’da oto-<br />
çeneleri<br />
bir tören<br />
çok<br />
ile hizmete anlamına girmiştir. gelen Sevr Antlaşması imzalandı.<br />
iğnelerden gelecek seçmeliyiz de ondan” çünkü 1953 Sovyetler<br />
andıracak şekilde yapılırlar. Dibe<br />
Atatürk Güney<br />
Birliği<br />
sordu: Amerikalı bir subayla er<br />
ilk hidrojen bom-<br />
plaka takıldı.<br />
- “Niçin yasak?”<br />
NE YAPARMIŞ?<br />
yakın ve orta sularda gezen balıkları<br />
yakalamak için kullanılır. Bu<br />
Atatürk ere iyice yaklaştı: konuşuyorlar:<br />
mercan zerek geçen türü ilk balıkların Türk yüzücüsü çeneleri oldu. çok 1955 Çağdaş Alman edebiyatının 1908 İngiltere’nin Folkstone kentinde,<br />
k iyi Dipte büyük balık için kullana- - “Ben 1994 Türkiye’nin Gazi’ye ilk uydusu benziyor Türksat 1B, mu-<br />
önde gelen - isimlerinden “Gazi “Savaşta gelecek yazar bir Thomas düşmana de ondan” dünyada rastlar- ilk kez uluslararası Güney güzellik yarışması<br />
düzenlendi.<br />
Amerikalı<br />
Fransız Guyanası’ndaki Kourou Üssü’nden Mann öldü.<br />
güçlüdür.<br />
97 nci<br />
97 nci
KÜÇÜK<br />
Bizim<br />
Çocuklarımız<br />
BAHRİYELİLER<br />
Temmuz 2018<br />
DONANMA KOMUTANLIĞI<br />
KREŞ VE GÜNDÜZ<br />
BAKIMEVİ MÜDÜRLÜĞÜ<br />
5 -6 YAŞ GRUBU ÖĞRENCİLERİNİN<br />
EL İZLERİYLE YAPTIKLARI ATATÜRK PORTRESİ<br />
51<br />
‘‘Küçük hanımlar küçük beyler, sizler hepiniz<br />
geleceğin bir gülü, bir yıldızı ve istikbal ışığısınız.’’