Konfeksiyon Teknik February 2021

ISSN 2148-9246 

KYSD’nin 

Katkılarıyla 

CLOTHING TECHNOLOGY MAGAZINE 

ŞUBAT FEBRUARY 2021 

www.konfeksiyonteknik.com.tr

İMTİYAZ SAHİBİ 

İSTMAG MAGAZİN 

GAZETECİLİK YAYINCILIK 

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA 

Publisher 

H. Ferruh IŞIK 

GENEL MÜDÜR (SORUMLU) 

General Manager (Responsible) 

Mehmet SÖZTUTAN 

mehmet.soztutan@img.com.tr 

YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ 

News Editor 

Ali ERDEM 

ali.erdem@img.com.tr 

YAYIN KURULU BAŞKANI 

Editorial Board Chief 

Prof. Dr. Cevza Candan 

YAYIN KURULU 

Editorial Board 

Prof. Dr. Bülent Özipek 

Prof. Dr. H. Rıfat Alpay 

Prof. Dr. Yalçın Bozkurt 

Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş 

Prof. Dr. W. Oxenham 

Prof. Dr. Emel Önder 

Prof. Dr. Yusuf Ulcay 

Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN 

Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner 

REKLAM DANIŞMANI 

Advertisement Consultant 

Ali ERDEM 

ali.erdem@img.com.tr 

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ 

Foreign Relations Manager 

Yusuf OKÇU 

yusuf.okcu@img.com.tr 

TEKNİK MÜDÜR 

Technical Manager 

Tayfun AYDIN 

tayfun.aydin@img.com.tr 

GRAFİK & TASARIM 

Graphics & Design 

Hakan SÖZTUTAN 

hakan.soztutan@img.com.tr 

DİJİTAL VARLIKLAR MÜDÜRÜ 

Digital Assets Manager 

Emre YENER 

emre.yener@img.com.tr 

WEB DEVELOPER 

Amine Nur YILMAZ 

amine.yilmaz@img.com.tr 

ABONE VE DAĞITIM 

S u b s cr i pt io n a n d C i rc ul at io n 

Ma na ger 

İsmail ÖZÇELİK 

ismail.ozcelik@img.com.tr 

AD RES | He ad Of fi ce 

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK 

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. 

İHLAS MEDIA CENTER 

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11 

Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197 

Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY 

Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93 

BASKI | Printed By | İH LAS Ga ze te ci lik A.Ş. 

İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi 

29 Ekim Caddesi No: 11 A/41 

Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY 

Tel: +90 212 454 30 00 

B Ö LG E T E MS İ LC İL İ KL ER İ 

BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN 

Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81 

KONYA | Me tin DE MİR 

Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74 

Advertising Representatives 

KOREA | Jes Media Int. 

Mr. Young Seoah Chinn 

Tel: 8224813411 Fax: 8224813414 

jesmedia@unitel.co.kr 

BİLGİ / Information 

Konfeksiyon Teknik Dergisi’nde yer alan 

makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. 

Yayınlanan ilanların sorumluluğu 

ilan sahiplerine aittir. 

Konfeksiyon Teknik is published monthly. 

A dv e rt is em e n t s r e sp o ns ib il it ie s p u bl i sh e d 

in our ma ga zi ne per ta in to ad ver tisers. 

konfeksiyonteknik 

konfeksiyontknk 



www.konfeksiyonteknik.com.tr 

ali.erdem@img.com.tr

8 

Hayatımızda dijital dönüşüm 

Pandemi döneminde sektörde yükselen trendlerden bir tanesi 

de “Dijitalleşme”. Yeni normalde dijitalleşmenin önemini kavrayan 

işletmeler, stratejilerini buna göre planlıyorlar. Pandemi 

dünyayı yeniden şekillendirirken, yeni trendin yükseldiğini gören 

işletmeler, dijital pazarlamaya yönelik yatırımlarını artırıyor. 2020 

hem piyasa istikrarsızlığı, hem de kitlesel dijital dönüşüm açısından 

önemli bir değişim yılı oldu. 

Ali ERDEM 

Yazı İşleri Müdürü 

News Editor 

Dijitalleşme, kurumların faaliyetlerinde, iş yapış biçimlerinde köklü 

değişimler meydana getirdi. Şirketler dijitalleşme sayesinde, 

bilginin üretimi ve işlenmesinden karar alma süreçlerine ve yeni 

pazarlara erişime kadar birçok alanda büyük kazanımlar elde etti. 

Teknoloji hızlı bir şekilde değişmektedir ancak alışkanlıkları değiştirmek 

oldukça zordur. Dijital dönüşüm insan, süreç ve teknoloji 

gibi çok farklı unsurları birlikte dönüştürmeyi ve yönetmeyi gerektirmektedir. 

Dijital dönüşüm ayrıca geçmiş, bugün ve geleceği 

aynı anda düşünmeyi gerektirmektedir. 

EDİTÖR 

Pazarlamada yeni trend 

Yeni normalde işletmelerin ürün veya hizmet tanıtımı, hedef 

kitleye kolaylıkla ulaşma ve satış potansiyellerini artırmada öncelikli 

tercihi dijital pazarlama. Yerli markalarımızın global pazar 

içerisinde yer bulabilmeleri ancak değişime adapte olmak ve 

doğru planlama yapması ile mümkün olabilecek gibi gözüküyor. 

Hedef kitleler değişiyor. Tüketici alışkanlıklarının dijitale yöneldiği 

günümüzde, müşteriye ulaşmanın yolu dijital pazarlamayı etkili 

bir şekilde kullanmaktan geçiyor. Bu değişime ayak uydurmak, 

tercihten çok bir zorunluluk. 

KOBİ’ler başta olmak üzere birçok işletme, dijital pazarlamada 

doğru stratejiyi belirleme ve etkili adımlar atma konusunda ciddi 

yatırımlar yapıyor. KOBİ’ler dijital pazarlama sayesinde sektör 

fark etmeksizin potansiyelini artıracaktır. Kısa vadede olmasa 

bile, orta vadede şirketler için dijital pazarlama var olup olmama 

konusuna dönüşecek gibi. 

KONFEKSİYON TEKNİK ŞUBAT | FEBRUARY | 2021

Küresel moda endüstrisi 

yılda 79 milyon metreküp 

su tüketmektedir. 

Yüksek hacimli üretim için 

endüstriyel DTG baskı çözümü 

Daha düşük toplam sahip olma maliyeti 

* Eşsiz üretkenlik 

* Gelecek için hazır 

* Her ihtiyacınızı karşılar 

* Mükemmel baskı kalitesi 

* En yüksek çözünürlük 

MatSet Matbaa Makine ve Malzemeleri Tic. ve San. A.Ş. 

• İstanbul, Tel: 0212 270 05 95 • İzmir, Tel: 0232 449 32 22 • Ankara, Tel: 0312 395 67 40 

www.kornit.com.tr | www.matset.com.tr | info@matset.com.tr

10 

PANORAMA 

Deri dikiminde 

mükemmel sonuç için 

farklı iğne uçları 

Tips for a perfect 

end product 

Derinin dikimi 

Binlerce yıldır hayvan derisi işlenerek kullanılabilir 

deri haline getirildi. Başlangıçta giyim ürünleri 

ve yaşam alanlarında kullanılarak soğuktan ve 

diğer dış etkenlerden korunma amacı güdülüyordu. 

Bugün tüm dünyada üretilen derinin 

en büyük bölümü ayakkabı üretimi için kullanılmaktadır, 

ancak bunun yanında otomotiv ve 

mobilya endüstrisinde de bu dayanıklı malzeme 

kullanım alanı bulmaktadır. Groz-Beckert’in dikiş 

makinesi iğneleri deri işlenmesi açısından pek 

çok avantaj sunmaktadır. Farklı kesici ve yuvarlak 

uçlar, ihtiyaca uygun olarak tasarlanmış özel 

işlem iğneleri ile yenilikçi üretim yöntemleri en 

yüksek seviyeli fonksiyon güvenliği ve kusursuz 

bir dikiş sonucu elde edilmesini sağlamaktadır. 

Deri ve yapısı 

Doğal bir ürün olarak deri yapay alternatiflerin 

sunamadıkları pek farklı özelliğe sahiptir. Bu 

nedenle bu geleneksel malzeme haklı nedenlerle 

pek çok farklı kullanım alanında kullanılmaktadır. 

Deri üretimi için kullanılmakta olan 

hayvan derisi bölümü deri cilt (alt deri) denilen 

bölümüdür. Burada her bir derinin - hayvanın 

Sewing of leather 

Animal skin has been processed into leather 

since time immemorial. In ancient times its primary 

function was to protect people from the 

cold, but today, most of the world’s manufactured 

leather is used in footwear production, or 

for applications in the automotive and furniture 

industry. However, as with all other materials, 

seams can differ. To obtain a satisfactory 

final product, it is very important to bear the 

specific properties of leather in mind during 

processing, and to select the most appropriate 

sewing machine needle in each case. 

What is leather? 

Leather is made from animal skins – specifically, 

from an animal’s so-called dermis. This 

dermis has a grain side, which gives the leather 

its smooth surface, and a flesh side, which 

provides the mechanical strength. Leather is 

a natural product, so it has individual characteristics. 

Every type of leather – according to 

the position of the animal’s ribs – has a fiber 

direction in which it can be stretched better, 

but also tears faster. To create products that 


PANORAMA 11 

are as robust (i.e. as tear-resistant) as possible, 

therefore, processing should always take place 

counter to the fiber direction. All sections also 

need to be cut in the fiber direction, even 

though this procedure requires more material. 

The durability of leather seams 

When leather is sewn, the seam strength – that 

is, the durability of the seams – plays an important 

role. It is mainly influenced by the stitch 

rating, which corresponds to the number of 

stitches per centimeter. The higher the rating, 

the more threads the seam contains, and the 

higher the thread-related tensile strength of 

the seam. Maximum strength is obtained when 

a seam rupture (lateral load) breaks both the 

leather and the thread simultaneously. In order 

to achieve maximum seam strength, the stitch 

length has to be adjusted whenever there are 

changes in cutting point or thread parameters. 

The durability of the seams is also affected 

by the tear strength of the leather: the larger 

the cut in the leather caused by the sewing 

needle, the lower the tensile strength. The 

needle thickness should therefore always be 

chosen so that the thread slides freely through 

the eye of the needle and there is sufficient 

stability for the sewing process. The selected 

needle should not be too thick either, to avoid 

excessively large stitch holes. 

kaburgalarının konumuna bağlı olarak - daha 

iyi gerilebildiği ama daha çabuk olarak da 

yırtılabildiği belirli bir hareket veya doku yönü 

vardır. Bu nedenle olabildiğince sağlam, 

yırtılmaya karşı dayanıklı ürünlerin üretimi için 

işleme, her zaman doku yönünün aksi yönde 

yapılmalıdır. Ayrıca tüm parçaların, daha fazla 

malzeme gerekecek olsa bile aynı hareket 

yönünde kesilmesi gerekmektedir 

Deri dikişlerinin dayanıklılığı 

Deri dikildiğinde, dikiş gücü - yani dikişlerin dayanıklılığı 

- önemli bir rol oynar. Daha çok santimetre 

başına dikiş sayısına karşılık gelen dikiş 

derecelendirmesi etkilenir. Derecelendirme ne 

kadar yüksekse, dikiş o kadar çok iş parçacığı 

içerir ve dikişin iplikle ilgili çekme mukavemeti 

de o kadar yüksek olur.. Maksimum dikiş mukavemeti 

elde etmek için, kesme noktası veya 

iplik parametrelerinde değişiklikler olduğunda 

dikiş uzunluğu ayarlanmalıdır. Dikişlerin 

dayanıklılığı da derinin yırtılma gücünden 

etkilenir. dikiş iğnesinin neden olduğu derideki 

kesim ne kadar büyükse, çekme mukavemeti 

de o kadar düşük olur. Bu nedenle iğne 

kalınlığı her zaman dikkatle seçilmeli, böylece 

iplik iğne gözünden serbestçe geçebilir ve 

dikiş işlemi için yeterli dayanıklılığa sahip olur. 

Seçilen iğne aşırı büyük dikiş deliklerinden 

kaçınmak için çok kalın olmamalıdır. 

GEBEDUR ® iğneleri 

ŞUBAT | FEBRUARY | 2021 

KONFEKSİYON TEKNİK

12 

PANORAMA 

The correct point style 

Since leather has a different structure in the 

longitudinal and transverse directions, sewing 

of leather with a cloth point - depending on 

the sewing direction – results in a different 

seam appearance. This is because hair and 

sweat ducts extend only in the longitudinal 

direction. To create a consistent seam appearance 

in all directions, the use of a cutting 

point is required. Cutting points are available 

in many different shapes. In accordance with 

their geometry and orientation, a defined hole 

is cut into the leather, enabling the creation of 

various stitch formations (from straight to slanted) 

and seam appearances. The selection of 

the right point shape depends not only on the 

desired seam pattern but also on the seam 

structure – as well as the nature and characteristics 

of the leather. The following general 

recommendations can be made: 

The GEBEDUR ® needles developed by Groz-Beckert 

with their titanium nitride coating are also 

ideal for sewing leather. The extremely hard 

surface coating protects the looper point and 

protects the needles from wear and damage. 

This results in longer cutting edge service life 

and an overall increase in productivity. Leather 

will always be a popular material, used in many 

areas. Whether for protective, professional or 

functional clothing, for accessories such as 

handbags, purses or gloves, whether in sport as 

a coating for balls and sports equipment, or as 

an indispensable material in the furniture and 

automotive industry – perfectly stitched leather 

will always find an application. 

Doğru iğne ucu 

Derinin enine ve boyuna yönlerde farklı bir 

yapısı vardır. Bu nedenle derinin yuvarlak bir 

uçla dikilmesi durumunda – dikiş yönüne bağlı 

olarak – dikişlerde farklı bir görünüş ortaya 

çıkar. Bu yüzden tüm dikiş yönlerinde eşit bir 

dikiş görünümü elde etmek için kesici bir ucun 

kullanılması gerekmektedir. Bu sırada farklı dikiş 

görünümlerini mümkün kılmak için Groz-Beckert 

çok sayıda farklı kesici uç sunmaktadır: 

Groz-Beckert tarafından geliştirilen ve patentli 

GEBEDUR ® iğneleri titanyum nitrit ile kaplanmıştır 

ve deri dikiminde oldukça ideal bir iğnedir. 

Bu kaplama standart iğnelerin kaplamasına 

kıyasla daha yüksek bir sertlik derecesi sunar. 

Böylece GEBEDUR ® iğnesi özellikle uç ve iğne 

deliği alanlarında aşınmalar ve hasarlara karşı 

daha iyi korunmaktadır. Bu yüksek aşınma 

direnci sabit ve yüksek bir iğne kalitesine, daha 

uzun bir iğne hizmet ömrüne ve son olarak 

verimliliğin artmasına neden olur. 


Hem kökleri merkezinin bulunduğu bölgede çok sağlam hem de bütün dünyada 

kendini evinde hissediyor. Groz-Beckert’i farklı yapan özellik bu. Endüstriyel makine 

iğnelerinin, hassas makine parçalarının ve sistemlerin dünyada lider üreticisi olarak, 

ürünlerimizin ve servislerimizin kalite ve hassasiyet standartlarını mümkün olan en 

yüksek seviyede tutuyoruz. Yaklaşık 9.000 çalışanımız ve örme, dokuma, keçe, tafting, 

tarak ve dikiş alanlarında kullanılan yaklaşık 70.000 adet ürün çeşidimiz ile tekstil 

endüstrisine en ideal desteği sunuyoruz. Ve 1852’den beri bu şekilde sizi hedeflerinize 

ulaştırıyoruz. 

Ücretsiz myGrozBeckert Uygulaması 

Groz Beckert Turkey Tekstil Makine Parç.Tic.Ltd.Şti. 

Gen.Ali Rıza Gürcan Cad. 

Alparslan İş Merkezi No: 29 / 1-2-3 

34169, Merter, İstanbul, Türkiye 

T: 0212-9246868 | F: 0212-9246869 

info.turkey@groz-beckert.com www.groz-beckert.com

14 

PANORAMA 

Yünsa’dan 

4 milyon Euro’luk 

yatırım planı 

Yenilikçi ürünleriyle 50’den fazla ülkeye ihracat 

yapan yünlü kumaş üreticisi Yünsa, pandemiye 

rağmen 2020’yi yatırımla kapattı. Üretim maliyetleri, 

faaliyet ve finansman giderleri yönetimindeki 

çevik uygulamaları sayesinde 2020’yi bir önceki 

yıla göre daha iyi kapattıklarını ifade eden Yünsa 

Genel Müdürü Mustafa Sürmegöz, 2021’de de 

yatırıma devam mesajı verdi. Pandeminin küresel 

etkilerine rağmen, yılın ikinci yarısında hızlandıklarını 

belirten Sürmegöz, 2020 yılında yaklaşık 2 

milyon Euro tutarında yatırım gerçekleştirdiklerini 

kaydetti. Sürmegöz, zor bir dönemi karlılıkla 

geride bırakmanın verdiği güçle 2021 planları 

için harekete geçtiklerini söyledi. Yünsa Genel 

Müdürü Mustafa Sürmegöz, “Bu yıl içinde kademeli 

olarak 4 milyon Euro’luk yatırım planlıyoruz. 

Rekabette Yünsa’ya avantaj sağlayacak boya 

ve apre işletmelerindeki yenilemeler ve endüstri 

4.0 altyapısına uygun teknoloji yatırımlarına öncelik 

vereceğiz. Bu yıl üçüncü çeyrekten itibaren 

Avrupa’nın en büyük entegre 

yünlü kumaş üreticisi Yünsa, 

2020’yi hem üretim hem 

yatırım anlamında hasarsız 

atlattı. Geçen yıl 2 milyon 

Euro’luk yatırımla üretim hattını 

modernleştiren Yünsa, bu yıl 

da dört milyon Euro’luk makine 

parkı yatırımı yapacak. 

Yünsa olarak pandemi öncesi gerçekleştirdiğimiz 

üretim rakamlarına ulaşmayı, hatta üzerine 

çıkmayı hedefliyoruz” dedi. 

Sürmegöz, “Geçtiğimiz yıl stratejilerimizi gözden 

geçirdik, sağlam sermaye yapımız ile finansal verimliliğe 

odaklandık. Yeni ortaklık yapısı ile birlikte 

şirketimizin birikmiş yatırım planlarını hızlı bir şekilde 

hayata geçirmeye başladık. Mevcut yapımızı çok 

daha çevik bir hale dönüştürdük. Yeni yılda da 

bu çevik yapımızı kaybetmeden karlı büyümemizi 

sürdürmeyi hedefliyoruz. Ayrıca yurtdışında 

oluşabilecek fırsatlara karşı da radarlarımız açık. 

Sektörümüzle ilgili yan alanlara yönelik araştırma 

ve fizibilite çalışmalarımız sürüyor” diye belirtti. 


16 

PANORAMA 

Teknik tekstil ihracatı 2020’de 

3 milyar dolara ulaştı 

Türkiye’nin teknik tekstil ihracatı, 2020 yılı Ocak-Aralık döneminde 

yüzde 76 artarak 3 milyar dolara ulaştı. Alt gruplar incelendiğinde 

en fazla artışın pandeminin de etkisiyle medikal teknik tekstil 

ürünlerinde gerçekleştiğini görüyoruz. 

Pandeminin etkisiyle tekstil ve hazır giyim sektörlerinin 

alt sektörlerinden teknik tekstil sektörünün 

önemi daha da artarak hızlı adımların atılmasının 

gerektiği anlaşıldı. Bu süreçte özellikle sağlık ve aktif 

spor giyim ürünlerine yönelik önemli talep olduğunu 

belirten Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları 

Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jak Eskinazi, pandemi 

sürecinde Türkiye, sağlık ürünlerinde bir yandan 

kendi ihtiyaçlarını karşılarken bir yandan da dünyaya 

kişisel koruyucu ekipmanlar tedarik etmeyi 


PANORAMA 17 

başardığını söyledi. Türkiye geneli medikal teknik 

tekstil ihracatının % 2204 artarak 1,4 milyar dolar 

olarak gerçekleştine değinen Eskinazi, yaşanan 

süreci şöyle değerlendirdi. “Medikal teknik tekstil 

ihracatının artışında özellikle cerrahi elbiseler ve 

maskelerin asıl payı oluşturduğunu görüyoruz. Teknik 

tekstil ihracatımız ve bu konudaki alt yapı çalışmalarımız 

artarken 2014 yılında kurduğumuz ve öncelikli 

çalışma alanları koruyucu , medikal ve sportif teknik 

tekstiller olan Teknik Tekstiller Araştırma ve Uygulama 

Merkezi’nin de bu süreçte önemi daha da arttı. 

TEKSMER’in öncelikli alanlarının pandemi sürecinde 

öne çıkan ürün grupları ile kesişmesi Bölgemiz teknik 

tekstil üretim ve ihracatı için avantaj sağladı ve 

sağlamaya devam edecektir. Tekstil ve konfeksiyon 

sektörlerinde pandeminin de etkisiyle teknik tekstil 

dışında yükselen diğer iki önemli trend sürdürülebilirlik 

ve dijitalleşme de önceliklerimiz olmaya devam 

ediyor. Bu konulardaki eğitimlerimiz ve projelerimiz 

hız kesmeden devam ediyor.” 

İhracata katkı sağlar 

2021 yılının Mayıs ayında Birliğimiz, Ege Hazırgiyim 

ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği ve Uludağ Tekstil 

İhracatçıları Birliği ortaklığında İspanya pazarına 

yönelik bir sanal sektörel ticaret heyeti organizasyonu 

düzenleyeceklerini belirten Eskinazi, “Bu süreçte 

küresel markaların kısa vadeli siparişlerinin ve anlık 

taleplerinin arttığını görüyoruz, bu durumun yakın 

pazarlardan alışveriş alışkanlığını geliştireceğine ve 

sektörümüz açısından ana pazarımız olan Avrupa’ya 

olan ihracatımıza önemli katkıda bulunacağına 

inanıyoruz. Ayrıca sektörümüzün istihdama 

olan önemli katkısından da bahsetmek gerekir; Bu 

alanda sektörümüzün gerçekleştirdiği çok önemli 

bir sosyal proje ile nitelikli Tekstil Mühendislerinin 

sektöre kazandırılması amaçlanıyor ve bu konudaki 

çalışmalar devam ediyor.2019 yılında bölümün tercih 

sonuçları ile projenin ilk senesinde dikkate değer 

bir sonuç aldığımızı gördük, bölüm kontenjanlarında 

doluluk oranı % 92’ye ulaştı ve Tekstil Mühendisliğini 

tercih eden 94 öğrenci projenin ilk senesinde burs 

kazandı. Bu yıl da 14 bölümün 9’unda kontenjanlar 

doldu ve tercih eden öğrencilerin başarı sırası bu 

sene de arttı. Bu yıl Tekstil Mühendisliğini tercih eden 

74 öğrenci burs almaya hak kazandı” dedi. 



18 

PANORAMA 

Nit Örme’den gençlere ve 

geleceğe destek 

Nit Örme’nin Sosyal Sorumluluk 

Projesi kapsamında gençlere 

ve geleceğe sağladığı 

imkanları duydunuz mu? 

Tekstil sektöründe 1995 yılından itibaren hizmet 

veren Nit Örme, Elektronik Mühendisi İrfan Yolcular 

tarafından İstanbul’da kurulmuştur. Nit Örme, 

fason triko üretimiyle birlikte SHIMA SEIKI ve 

STOLL makinelerine yedek parça imalatı, servis, 

danışmanlık ve desen tasarımı bölümleriyle triko 

sektörüne hizmet vermekte. 2017 yılından itibaren 

Nit Design & Education Center olarak lise, 

üniversite ve yüksek lisans öğrencilerinin dönem 

içi ve dönem sonu proje çalışmalarına desen 

tasarımından, ürün oluşumuna kadar olan süreçte 

‘’eğitim ve uygulama’’ desteği vermektedir. 

Tüm dünyayı etkileyen Covid-19 salgını edeniyle 

desen tasarım eğitimlerini, şimdilik online olarak 

Zoom üzerinden yürütüyorlar. MBFWİ, MBFWİ New 

Gen by İMA, Marmara Üniversitesi Mezuniyet Defilesi, 

Koza Genç Tasarımcılar Yarışması, Design 

Week, Kumaş Tasarım Yarışması gibi birçok projelerde 

öğrencilere ücretsiz olarak destek vermiş, 

Deniz Berdan ve Tuba Ergin gibi başarılı tasarımcıların 

projelerine de destekte bulunmuşlardır. 

Ayrıca İTÜ Rover Takımı’nın ‘İnsansız Kara Aracı’ 

ile ABD‘de yapılan URC2020 University Rover 

Challenge Yarışması’nda üçüncülük elde ettikleri 

proje için, Üniversite Sanayi İşbirliği kapsamında, 

Nit Örme, projenin üretim ve geliştirme sürecinde 

destek olmuştur. Kariyer günleri ve sertifika törenleri 

kapsamında öğrenim durumu fark etmeksizin 

kursiyer ve öğrencileri sektörle buluşturuyor, staj 

ve iş imkanı için aracı oluyorlar. 


VAV’S NEW DENIM WARRIORS 

PREDATOR 

CMT 400-600 

NEW GENERATION LASER MACHINE 

HIGH AND NEVER-ENDING POWER 

ECONOMIC PRICE 

FIXED TABLE MODE 

POWERED BY NEW WILMA 7 SOFTWARE 

COMPATIBLE WITH FABRO-TECH SOFTWARE 

BEST SOLUTION FOR SAMPLING PURPOSES 

UPDATED DESTROY FUNCTIONS 

ADVANCED PRODUCTIVITY 

S U S T A I N A B L E 

T E C H N O L O G Y 

NEVER ENDING 

POWER 

LASER TUBE TECHNOLOGY 

You can easily change the gas-mix 

cartridge just like a printer. 

CONVENTIONAL LASER TUBE 

HIGH LASER MARKING COST (REFURBISHMENT) 

DECREASING POWER DAY BY DAY 

MATCHING PROBLEM BETWEEN LASER 

MACHINE IN YOUR FACTORY 

VERY HIGH MAINTANCE AND REPAIR COST 

VERY LOW SECOND HAND PRICE 

SMART LASER TUBE 

LOW LASER MARKING COST 

NEVER –ENDING POWER 

PERFECT MACHING BETWEEN LASER 

MACHINE IN YOUR FACTORY 

LOW MAINTANCE AND REPAIR COST 

HIGH SECOND HAND PRICE 

info@vavtechnology.com 

www.vavtechnology.com

20 

PANORAMA 

Türkiye’nin teknik tekstil 

ihracatı, 2020 yılı Ocak- 

Aralık döneminde yüzde 

76 artarak 3 milyar 

dolara ulaştı. Alt gruplar 

incelendiğinde en fazla 

artışın pandeminin 

de etkisiyle medikal 

teknik tekstil ürünlerinde 

gerçekleştiğini görüyoruz. 

Teknik tekstil ihracatı 2020’de 

3 milyar dolara ulaştı 

The necessity to take immediate steps -due to 

the pandemic- to gain grounds in the field of 

technical textiles, a sub-category of the entire 

textile and apparel industry is now out there in 

the broad daylight. Pinpointing the fact that 

the process necessiated a phase of transition 

to the production of health products and 

fitness and exercise apparel, Jak Eskinazi, the 

Chairman at the Aegean Textile and Raw-ma- 

Pandeminin etkisiyle tekstil ve hazır giyim 

sektörlerinin alt sektörlerinden teknik tekstil 

sektörünün önemi daha da artarak hızlı adımların 

atılmasının gerektiği anlaşıldı. Bu süreçte 

özellikle sağlık ve aktif spor giyim ürünlerine 

yönelik önemli talep olduğunu belirten Ege 

Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği 


PANORAMA 21 

Technical textiles export, 

carried out between Jan.- 

Dec. 2020, reached up to 3b 

$ by %76 increase. Detailing 

the sub-categories, one can 

see that highest increase 

was made possible by 

medical textiles, due to the 

increasing impact of the 

pandemic. 

Technical textiles export 

over 3b$ in 2020 

terial Exporters’ Association said Turkey 

managed to meet the international needs to 

medical protective clothing worldwide while 

successfully and timely meeting the domestic 

demand to health products of any kind, 

required by the notorious pandemic. Medical 

technical textile export nationwide reached to 

a volume of 1,4b$, by an outstanding increase 

of 2204%, said Mr Eskinazi. “ The big share of 

Yönetim Kurulu Başkanı Jak Eskinazi, pandemi 

sürecinde Türkiye, sağlık ürünlerinde bir yandan 

kendi ihtiyaçlarını karşılarken bir yandan da 

dünyaya kişisel koruyucu ekipmanlar tedarik 

etmeyi başardığını söyledi. Türkiye geneli 

medikal teknik tekstil ihracatının % 2204 artarak 

1,4 milyar dolar olarak gerçekleştine değinen 

Eskinazi, yaşanan süreci şöyle değerlendirdi. 

“Medikal teknik tekstil ihracatının artışında 



22 

PANORAMA 

özellikle cerrahi elbiseler ve maskelerin asıl payı 

oluşturduğunu görüyoruz. Teknik tekstil ihracatımız 

ve bu konudaki alt yapı çalışmalarımız 

artarken 2014 yılında kurduğumuz ve öncelikli 

çalışma alanları koruyucu , medikal ve sportif 

teknik tekstiller olan Teknik Tekstiller Araştırma 

ve Uygulama Merkezi’nin de bu süreçte önemi 

daha da arttı. TEKSMER’in öncelikli alanlarının 

pandemi sürecinde öne çıkan ürün grupları ile 

kesişmesi Bölgemiz teknik tekstil üretim ve ihracatı 

için avantaj sağladı ve sağlamaya devam 

edecektir. Tekstil ve konfeksiyon sektörlerinde 

pandeminin de etkisiyle teknik tekstil dışında 

yükselen diğer iki önemli trend sürdürülebilirlik 

ve dijitalleşme de önceliklerimiz olmaya 

devam ediyor. Bu konulardaki eğitimlerimiz ve 

projelerimiz hız kesmeden devam ediyor.” 

İHRACATA KATKI SAĞLAR 

2021 yılının Mayıs ayında Birliğimiz, Ege Hazırgiyim 

ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği ve Uludağ 

Tekstil İhracatçıları Birliği ortaklığında İspanya 

pazarına yönelik bir sanal sektörel ticaret heyeti 

organizasyonu düzenleyeceklerini belirten 

Eskinazi, “Bu süreçte küresel markaların kısa 

vadeli siparişlerinin ve anlık taleplerinin arttığını 

görüyoruz, bu durumun yakın pazarlardan 

alışveriş alışkanlığını geliştireceğine ve sektörümüz 

açısından ana pazarımız olan Avrupa’ya 

olan ihracatımıza önemli katkıda bulunacağına 

inanıyoruz. Ayrıca sektörümüzün istihdama 

olan önemli katkısından da bahsetmek gerekir; 

Bu alanda sektörümüzün gerçekleştirdiği çok 

önemli bir sosyal proje ile nitelikli Tekstil Mühendislerinin 

sektöre kazandırılması amaçlanıyor 

ve bu konudaki çalışmalar devam ediyor.2019 

yılında bölümün tercih sonuçları ile projenin ilk 

senesinde dikkate değer bir sonuç aldığımızı 

gördük, bölüm kontenjanlarında doluluk oranı % 

92’ye ulaştı ve Tekstil Mühendisliğini tercih eden 

94 öğrenci projenin ilk senesinde burs kazandı. 

Bu yıl da 14 bölümün 9’unda kontenjanlar doldu 

ve tercih eden öğrencilerin başarı sırası bu sene 

de arttı. Bu yıl Tekstil Mühendisliğini tercih eden 

74 öğrenci burs almaya hak kazandı” dedi. 

the increase is of surgical protective clothing 

and masks. We had already been mission-prepared 

to improve our technical textile export 

substructure. We built TEKSMER (Technical Textiles 

Research ad Development Center) in 2014 

for the prime purpose of tests and analysis, 

know-how and technical assistance on protective, 

medical and sports clothing. The fact that 

prime fields of study at TEKSMER coincided 

with products groups, required by the pandemia 

provided our regional textile production 

and export with remarkable advantage and 

so will it go. Apart from the growth at technical 

textile due to the pandemia are two other 

issues that are our priority; digitalization and 

sustainability. We keep going full steam ahead 

with our trainings and projects about them.” 

Virtual fairs and textile engineers to 

promote export 

Stating that a virtual sectoral trade delegation 

organization was planned to be organized in 

2021for Spain market jointly by the Aegean Apparel 

Exporters’ Association and Uludağ Textile 

Exporters’s Association, Eskinazi said they 

received short term orders and momentary 

demands coming from globally recognized 

brands. “This will bring in the habit to purchase 

from close proximity which will contribute a 

lot to our export to Europe, our major market. 

Additionally, we need to talk about the contribution 

our sector offers to the employment 

rate; a significant project that we initiated for 

qualified textile engineers to be recruited in 

the sector. We received satisfactory results 

at the first year of the project, in 2019; 92% of 

textile engineering majors at universities were 

admitted by potential engineers. 94 students, 

having selected to be majoring in textile engineering 

were granted scholarships. Similar high 

numbers are repeated this year, too; 9 engineering 

departments out of 14 had full admission 

that brought the department ranking up. 74 

students who chose to major in textile engineering 

were granted scholarship this year.” 


Siz de katılın, 

KYSD’ye üye olun... 

Sektörümüzün sorunlarına çözüm bulmak, gücüne güç katmak, 

temsil kabiliyetini arttırmak ve sektörümüzü el ele verip daha 

yukarılara taşımak için siz de KYSD ailesine katılın. 

KYSD - KONFEKSİYON YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ 

GİYİMKENT SİTESİ, 11. SOKAK NO: 66A ESENLER - İSTANBUL T: 0212 438 12 96-97 F: 0212 438 12 98 

www.kysd.org.tr kysd@kysd.org.tr

24 

Süreci doğru yönetmek 

zorundayız 

Dr. Murat Özpehlivan 

Konfeksiyon 

Yan Sanayicileri Derneği 

Yönetim Kurulu Başkanı 

KYSD 

Devamlılık her iş ve projede en önemli unsurlardandır. 25-27 Mayıs 

tarihlerinde gerçekleştireceğimiz Tekstil Aksesuarları Sanal Fuarı 

da bu anlamda oldukça kıymetli. Sektör olarak bizleri aynı amaç 

etrafında birleştiren derneğimiz, bu projeyle birlikte alıcılarımızla 

bizleri de aynı platformda buluşturuyor. Pandemi dolayısıyla 

ikinci defa dijital ortamda gerçekleştireceğimiz fuarımız dünyada 

öncü olduğumuzun bir nevi nişanesi hükmünde. Sektörün başarılı 

firmaları ile yerel ve global pazarlardan binlerce ziyaretçinin 

bir araya geldiği bu organizasyon gelecek adına ümitlerimizi 

yeşertmektedir. İlkini geçtiğimiz yıl Kasım ayında gerçekleştirdiğimiz 

fuarımızda bu sene özellikle Tunus, Fas ve Cezayir gibi Kuzey 

Afrika pazarından alıcıları hedeflerken küresel anlamda birçok 

farklı ülkeden de ziyaretçileri ağırlamayı amaçlıyoruz. KYSD olarak 

ortaya koyduğumuz her proje ve faaliyette üyelerimize vizyon kazandırmayı 

ve bu sayede ülkemiz adına katma değer oluşturmayı 

umuyoruz. Covid-19 salgını dolayısıyla tam olarak işleyemeyen 

küresel ekonomi içerisinde durmak yerine faaliyetlerimizi arttırarak 

sürdürmeye gayret ediyoruz. Bu kapsamda ticaret müşavirlerimizle 

gerçekleştirdiğimiz online toplantılar, yurtdışı muadil dernek 

ve kurumlarla hayata geçirdiğimiz projeler hep bu amaçla 

ortaya konuluyor. Zaman durma değil harekete geçme zamanı. 

İşletmelerimizin yaşadıkları zorluklara kendi ölçeğimizde çözüm 

bulabilmek adına sürekli istişareler gerçekleştiriyoruz. İşbirliği 

mekanizmalarının en yoğun ve aktif biçimde çalışması gereken 

bu süreç atlatıldığında umuyorum ki çok daha farklı bir dönemi 

birlikte yaşayacağız. Ülke olarak yapmamız gereken, asgari müşterekte 

buluşsak dahi ortak değerlerimiz etrafında birleşip topyekün 

hareket etmeyi becerebilmek. Bizler girişimci karakterimiz, 

genç nüfusumuz, coğrafi konumumuz, geçmiş kültürel mirasımız 

ve sahip olduğumuz bilgi-birikimle küresel ölçekte yıldız olmaya 

aday bir ülkeyiz. Sektörlerimizin gelişimi bu yıldızı parlatacak en 

önemli olgudur. Bu açıdan tedarikçilerimizin, finansal kurumların, 

ülkemiz ve yurt dışındaki alıcılarımızın ve kamunun bu bilinçle 

hareket etmesinde fayda vardır. Konfeksiyon yan sanayi sektörü 

tabiri caizse pamuklara sarılıp sarmalanması gereken firmalardan 

oluşmaktadır. Kendisini geliştirmiş küresel oyunculardan oluşan bu 

endüstri dalının daha çok uzun yıllar ülkemize hizmet etme potansiyeli 

mevcuttur. Yeter ki bu Pandemi sürecini ortak akıl çerçevesinde 

ve işletmelerimizi yaşatma ekseninde ele alalım. Doğru 

destekler sağlandığında gerisi zaten sanayicilerimizin aklına ve 

bileğine kalıyor ki bizler bunu başaracak güçteyiz. 


26 

PANORAMA 

İki kadın girişimciden 

tamamen yerli ve milli inovasyon 

Local and national innovation 

by two ladies 

“Giyilebilir Teknolojiler” alanında inovatif çözümler üreten Infinitech 

ve Yeditepe Üniversitesi, tüm tekstil yüzeyleri virüslere karşı koruyan, 

dünyanın ilk ve tek formülasyonunu üretti. 

Working on innovative solutions, primarily concerning ‘wearable 

technologies’, Infinitech produced the one and only global 

formulation, -in conjunction with the University of Yeditepe- that would 

protect all the textile surfaces against viruses. 

“Giyilebilir Teknolojiler” alanında inovatif 

çözümler üreten teknoloji şirketi Infinitech, 

üniversite & sanayi iş birliği projeleri kapsamında, 

tekstil yüzeylerini mikroorganizma 

ve virüslere karşı uzun sureli etkin koruma 

Producing innovative solutions in the field of 

“wearable technologies”, tech company, Infinitech 

developed a formulation that would 

provide long-lasting protection for textile 

surfaces against microorganisms and viruses 


PANORAMA 27 

within the scope of ‘project, academia and 

industry collaboration.’ Solely developed with 

local and national resources, this unique formulation, 

is anticipated to create a new step 

of innovation, especially for Turkish textile 

export. Infinitech aims 700 m $ of VA production 

through export. Focusing on innovative 

solutions in the field of ‘wearable techs’, the 

formulation developed by a joint effort of 

Infinitech, University of Yeditepe and Textile 

Industrialists, can prevent fabric surfaces from 

being contaminated by any viruses, such 

as microorganisms (bacteria, yeast or fungi) 

and the presently notorious coronavirus and 

its multiple forms. Although the results might 

vary according to the texture of the fabric 

and the form of the surface, viruses and 

microorganisms would be eliminated almost 

up to 99,9%. Boron-based formula, developed 

entirely with local and national resources 

would be utilized in the production of antimicrobial 

and antiviral textile products. 

Innovative solutions in the field 

of ‘wearable techs’ 

The demo launch of mentioned textile products 

that are among the leading technologies 

in combating contagious diseases was conducted 

by Esen Tümer, the Infinitech Founding 

Partner and CEO; Selin Özyuksel, the Infinitech 

Founding Partner and Board Member; 

Professor Dr. Fikrettin Şahin, the Head at the 

Genetics and Bioengineering Department at 

the University of Yeditepe and Arzu Kaprol, the 

President at IT Valley Wearable Technologies. 

Having been completed after ten-year-lasting 

R&D studies, the formulation was made 

possible for a broad range of woven and 

non-woven fabrics, from medical to military 

textiles, from underwear to everyday use and 

home textiles, as a result of one-year UR-GE ( 

production-development) studies. Thanks to 

formulae accredited by national and international 

patents, it will be possible to significantly 

lower the energy and cost consumed in the 

fight against such pandemics. 

Turkey is likely to be the tech-based 

production hub 

Opening the launch meeting with a statement, 

Esen Tümer, the Infinitech Founding 

Partner and CEO said they broke new 

grounds, first in the world, with this formulation 

developed by three-leg collaboration by 

academia, industry and technology stakeholders 

and transformed the formula into a 

sağlayan formülasyonu geliştirdi. Tamamen 

yerli ve milli kaynaklarla üretilen, bu özel 

formülasyonun, Türkiye’de başta tekstil ihracatında 

olmak üzere bir yenilik oluşturması 

bekleniyor. Infinitech ile 700 milyon dolarlık 

katma değerli üretim ve ihracat hedefleniyor. 

“Giyilebilir Teknolojiler” alanında inovatif 

çözümleri hayata geçiren Infinitech’in, 

Yeditepe Üniversitesi’nin ve Tekstil Sanayicileri’nin 

ortak iş birliği ile geliştirdiği formülasyon 

sayesinde kumaş yüzeyler, mikroorganizma 

(bakteri, maya ve fungus) ve Koronavirüs de 

dahil olmak üzere tüm virüslere karşı korunabiliyor. 

Infinitech ile virüs ve mikroorganizmalar, 

kumaşın niteliğine ve yüzeyin türüne göre 

farklılıklar göstermekle birlikte %99.9’a kadar 

engelleniyor. Antimikrobiyal ve Antiviral 

özellikte tekstil ürünlerinin üretiminde kullanılacak 

olan bor içerikli formülasyon, tamamen 

yerli ve milli kaynaklarla geliştirildi. 

“Giyilebilir Teknolojiler” alanında 

inovatif çözümler 

Bulaşıcı hastalıklarla mücadelede öne çıkan 

teknolojiler arasında yerini alan tekstil ürünlerinin 

lansmanı, Infinitech Kurucu Ortak ve 

CEO’su Esen Tümer’in, Infinitech Kurucu Ortak 

ve Yönetim Kurulu Üyesi Selin Özyüksel’in, Yeditepe 

Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik 

Bölümü Başkanı Profesör Dr. Fikrettin Şahin’in ve 

Bilişim Vadisi Giyilebilir Teknolojiler Başkanı Arzu 

Kaprol’un katılımıyla gerçekleştirildi. On senelik 

Ar-Ge çalışmaları ardından tamamlanan formülasyon, 

bir sene süren UR-GE çalışmaları sonucunda, 

medikal tekstilden askeri kullanıma, 

iç giyimden günlük kullanım ve ev tekstiline 

kadar dokumalı ve non-woven kumaşta geniş 

bir kullanım alanına uygun hale getirildi. 

Ulusal ve Uluslararası patentlerinin alındığı formülasyonlar 

sayesinde salgın hastalıklarla mücadele 

kapsamında sarf edilen enerjinin ve maliyetin 

ciddi anlamda azaltılması mümkün olacaktır. 

Türkiye, teknoloji merkezli üretim üssü olabilir 

Lansman toplantısında açıklamalarda 

bulunan Infinitech Kurucu Ortak ve CEO’su 

Esen Tümer, “Üniversite, sanayi ve teknoloji 

paydaşlarının bir araya gelerek geliştirdiği 

ve ürüne dönüştürdüğü bu formülasyon ile 

dünyada bir ilki gerçekleştirdik. Artık Koronavirüsler 

de dahil olmak üzere geniş spektrumlu 

virüs ve mikroorgnizmalara karşı koruma 

sağlayan antiviral ve antimikrobiyal tekstil 

ürünleri üretmek mümkün. Ülkemizin tekstil 

üretimine katma değer kazandıracak bu teknoloji 

piyasaya henüz yeni tanıtılmış olmasına 



28 

PANORAMA 

rağmen, ülkemizde giyim, ev tekstili, 

medikal tekstil, savunma sanayii gibi 

alanlarda; yabancı pazarda ise spor 

tekstilinde lider markalarla iş ortaklıklarına 

dair görüşmelere başladık. 

Hedefimiz ihracatla birlikte 700 milyon 

dolarlık katma değer sağlamak. Nihai 

hedefimiz ise Türkiye’yi tekstil alanında 

fason üretici tanımından çıkarıp katma 

değerli ürünler üreten teknoloji merkezi 

bir ülke haline getirmek” dedi. 

Pek çok alanda kullanılabilir 

Ar-Ge süreçlerine dair bilgi veren 

Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik 

Bölümü Başkanı Prof. Dr. 

Fikrettin Şahin ise “Küf, maya ve bakteri 

gibi mikroorganizmalar, ve viral ajanlar 

yaşam alanlarının bütün yüzeylerinde 

bulunabilirler. Bu tür mikroorganizma 

ve ajanlardan bazıları, insan enfeksiyon 

hastalıklarına ve hatta küresel ölçekli 

salgınlara (SARS Cov 2 gibi) neden 

olan patojenlerdir. Söz konusu bulaşıcı 

hastalıkların toplum içerisinde ve 

ülkeler arası yayılmasını engellemek 

için antimikrobiyal ve antiviral özellikleri 

bulunan hijyenik ürün ve teknolojilere 

ihtiyaç vardır. Dolayısıyla Covid 19 

salgını ile insanlığın çok daha farkında 

olduğu epidemi ve pandemilerin 

dünyada kontrol altına alınabilmesi için 

günlük hayatımızda tükettiğimiz veya 

kullandığımız ürün ve yüzeylere antimikrobiyal 

ve antiviral (hijyenik) özellikler 

kazandırılması gerekmektedir. Yeditepe 

Üniversitesi ve İnfinitech firması 

işbirliğinde yürütülen bilimsel çalışmalar 

sonucunda çevre dostu olan bir çok 

antimikrobiyal ve antiviral formülasyonlar 

geliştirildi. Geliştirilen bu formülasyonlar 

içerisinde bazı bor bileşikleri 

kullanılmıştır. Üretilen hijyenik ürünler 

veya yüzeyler etki mekanizmaları bakımından 

farklılık göstermekle beraber 

temel özellikleri memeliler üzerinde 

toksik veya alerjik etki göstermemesidir. 

Geliştirilen yeni ve uzun ömürlü antimikrobiyal 

ve antiviral yapı malzemeleri ve 

tekstil ürünlerinin çok farklı sektörlerde 

kullanılması mümkün olmakla birlikte 

öncelikle sağlık, gıda, tarım, tekstil ve 

savunma sektörlerine önemli katkılarının 

olacağı öngörülmektedir. Geliştirilen 

ürün ve teknolojilerin ulusal ve 

uluslararası patentleri alınmış ve bilimsel 

makaleleri yayınlanmıştır” dedi. 

product. “Now, It is possible to produce antiviral and 

antimicrobial textile products that offer protection 

against broad-spectrum viruses and microorganisms, 

coronavirus forms included. 

Despite the fact that the technology, which will increase 

the added value property of national textile 

production, has just been introduced to the market, 

we commenced negotiations on business partnerships 

in areas such as clothing, home textile, medical 

textile, defense industry in our country as well as 

leading brands in sports textiles in the international 

markets. Our objective is to materialize a 700 m $ 

value addition through export. As for our ultimate 

goal, it is to qualify Turkey to become a country of 

tech hub that produces value-added products rather 

than being defined as a ‘subcontractor’ in the 

field of textile technology.” 

Multi-purpose use 

Informing us of R&D processes they worked on, Prof. 

Dr. Fikrettin Şahin, the Head at the Genetics and 

Bioengineering Department at the University of 

Yeditepe said that microorganisms such as mold, 

yeast and bacteria and viral agents can be found 

on all surfaces of living spaces. “Some of these 

types of microorganisms and agents are pathogens 

that cause human infectious diseases and even 

global-scale epidemics (e.g. SARS, Cov2). In this 

sense, we need hygienic products and technologies 

with antimicrobial and antiviral properties so 

as to prevent these infectious diseases from spreading 

within the community and across countries; 

that’s why, it is necessary to help gain antimicrobial 

and antiviral (hygienic) properties to products and 

surfaces we consume in daily lives in order to control 

epidemics and pandemics, which mankind is 

pretty much aware of the hard way with the Covid 

19. Several environmentally-friendly antimicrobial 

and antiviral formulations have been developed as 

a result of scientific studies implemented in cooperation 

with the University of Yeditepe and Infinitech. 

Some boron compounds were also used in these 

formulae. The hygienic products or surfaces produced 

differ in terms of their mechanism of action, 

but their primary property turns out that they do 

not have toxic or allergic effects on mammals. 

Although it is possible for the new and long-lasting 

antimicrobial and antiviral building materials and 

textile products developed to be used in many 

different sectors, it is presumed that they should 

have important contributions primarily to the food, 

health, textile, agriculture, and defense industries. 

The mentioned products and technologies have 

been granted with national and international patent 

accreditations and relevant scientific articles 

about them have been published.” 


İZER - FABRİKA 

Fabrika : Çobançeşme Mah. Mithatpaşa Cad. 

Söğütlü Sk. No: 3/5 Yenibosna 

Bahçelievler / İSTANBUL 

Telefon : 0212 447 35 47 

Telefon : 0212 447 35 48 

Fax : 0212 447 35 40 

Gsm : 0554 582 60 55 

Mail : fabrika@izerfermuar.com 

İZER - ZEYTİNBURNU 

Zeytinburnu Mağaza : Telsiz Mah. Balıklı Yolu 

No: 62 Zeytinburnu / İSTANBUL 

Telefon : 0212 664 06 66 

Telefon : 0212 664 06 68 

Gsm : 0555 803 04 86 

Mail : zeytinburnu@izerfermuar.com 

İZER - BAĞCILAR 

Bağcılar Mağaza : Fatih Mah. Maslak Cad. 

No: 90/A Bağcılar / İSTANBUL 

Telefon : 0212 551 78 44 

Telefon : 0212 551 78 62 

Telefon : 0212 551 87 62 

Fax : 0212 551 69 59 

Mail : bagcilar@izerfermuar.com

30 

PANORAMA 

İş dünyasında dijital dönüşüm 

Dijitalleşme, kurumların faaliyetlerinde, iş yapış 

biçimlerinde köklü değişimler yaratmakta. Şirketlerin 

üretim metotlarından müşteri beklentilerine, 

dağıtım kanallarından iş yapış süreçlerine kadar 

hemen her şeyi değiştirmekte. Şirketler dijitalleşme 

sayesinde, bilginin üretimi ve işlenmesinden 

karar alma süreçlerine ve yeni pazarlara erişime 

kadar birçok alanda büyük kazanımlar elde etmekte. 

Sivil toplum kuruluşları (STK) açısından bakıldığında 

da durum hiç farklı olmadı. Dijitalleşme 

yoluyla çalışan sivil toplum örgütleri ulusal ve 

uluslararası düzeyde farkındalık oluşturdu. Korona 

virüs salgınının tüm dünyayı etkilemesiyle hızlıca 

çevrimiçi uygulamalara geçiş yapan STK’lar; 

eğitim, seminer, toplantı ve benzeri etkinliklerini 

devam ettirebilme şansı yakaladı. Bu süreçte 

sahaya inemeyenler farkındalık çalışmalarını 

kamuoyuyla dijital iletişim yoluyla paylaşabildi. 

STK’ların sürdürülebilirlik ve gelişmelerinin en büyük 

yardımcısı, dijital dönüşümü sağlayabilmeleri 

oldu. EGİAD’ın bu dönemki projelerinin çoğunda 

dijitalleşmenin etkisi hissedildi. Bu süreçte 120’nin 


STAINLESS 

TROUSERS HOOKS 

010 paslanmaz pantolan kancası 

ımalat 

www.ataimalat.com

32 

PANORAMA 

üzerinde etkinlik gerçekleştiren EGİAD dijitalleşme 

ile diğer kurumlara da örnek oldu. 700’ün 

üzerinde üyesini de bu sürece hazırlamak üzere 

yola çıkan EGİAD Ege Genç İş İnsanları Derneği, 

45 yıllık bilgi teknolojileri deneyimine sahip, pek 

çok ilke ve başarılı projeye imza atan SabancıDx 

ile biraraya geldi. Dijital B2B satın alma platformları, 

ileri veri analitiği ve robotik süreç otomasyonu, 

insan kaynaklarında dijitalleşme, temel insan 

kaynakları sistemlerindeki dönüşüm gibi başlıkların 

ele alındığı etkinlikte hızla gelişen teknoloji ve 

getirdiği imkânlar masaya yatırıldı. 

Dijitalleşme ile yeni dönem başladı 

Toplantının açılış konuşmasını yapan EGİAD 

Yönetim Kurulu Başkan Vekili Alp Avni Yelkenbiçer, 

dijital dönüşümün tanımını yaparak, iş yapış 

sürecindeki faydalarına değindi. Yelkenbiçer, 

“Dijital dönüşümü birkaç teknolojiye indirgemek 

mümkün değildir fakat bulut bilişim, dijital 

medya, büyük veri, yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, 

nesnelerin interneti ve 3 boyutlu yazıcıların 

çığır açan etkisi yeni bir dönem başlatmıştır. 

Dijital teknolojiler ile ilk olarak otomasyon başlığı 

altında anolog kayıtlar dijital ortamda işlenir 

hale getirilmiş ve sonrasında ise e-hizmet başlığı 

altında süreçler dijital ortama aktarılmıştır. 

Gelinen noktada ise tüm dijital dönüşüm altında 

kurumsal varlıklar ve paydaş ilişkileri dijital ortamda 

yeniden tanımlanmaktadır. Kendimizden 

örnek vermek gerekirse EGİAD D2 Projesi de bu 

çerçevede tamamlanarak hayata geçirilmiştir. 

Mobil Uygulama üzerinden iOS ve Android olarak 

tasarlanan D2 ile EGİAD üyeleri birbirleriyle dijital 

ağ üzerinden otomatik olarak bağlanmış oldu. 

Bu kapsamda, kurumun yaptığı her etkinlik dijital 

ortamdan takip edilebildiği gibi kayıt ve sekretarya 

gibi işlemlerin ise dijitale aktarılması sağlandı. 

Bu doğrultuda mevcut üyelerimizin etkinliklere 

katılımını çoğaltmak, yeni üye kazanımını sağlamak, 

üyeler arası ticareti gerçekleştirmek gibi hedefleri 

hayata geçirmeyi amaçladık. EGİAD açısından 

dijital dönüşüm, teknolojinin üyelerimiz, 

çalışanlarımız ve çözüm ortaklarımız dahil tüm 

paydaşlarımız tarafından artan bir oranda kullanılması, 

dernek varlıklarının dijitalleşmesi, liderlik 

ve yönetimde farklılaşması, yaratıcılığın desteklenmesidir” 

dedi. Dijital dönüşümün, yeni koşullara 

ve beklentilere uyum sağlamayı ve çevikliği 

gerektirdiğinden, en başarılı organizasyonların 

dahi dönüşümünü tam olarak tamamlamakta 

zorluk çektiğini dile getiren Yelkenbiçer, “Dijital 

dönüşüm süreci kolay değildir çünkü tek ve hazır 

paket çözümü bulunmamaktadır. Çözümün ne 

olduğu hakkında net bir cevap bulunmamaktadır. 

Teknoloji hızlı bir şekilde değişmektedir 

ancak alışkanlıkları değiştirmek oldukça zordur. 

Gerçi keşke hiç olmasa dediğimiz pandemi 

süreci alışkanlıkları değiştirme yönünde muhakkak 

birtakım faydalar sağlamıştır fakat bunun 

ötesinde dijital dönüşüm insan, süreç ve teknoloji 

gibi çok farklı unsurları birlikte dönüştürmeyi 

ve yönetmeyi gerektirmektedir. Dijital dönüşüm 

ayrıca geçmiş, bugün ve geleceği aynı anda 

düşünmeyi gerektirmektedir” dedi. 

Robotikleşme başladı çağın gerisinde kalamayız 

45 yıllık bilgi teknolojileri deneyimine sahip SabancıDx 

ise pek çok ilke ve başarılı projeye imza 

atan BimSA’dan devraldığı güçle ileri veri analitiği 

ve dijital dönüşüm alanındaki faaliyetlerini 

aktardı. Orta ve büyük ölçekli şirketlerin gelecek 

hedeflerine uygun olarak iş danışmanlığından 

kuruma özel uygulamalara, işletimden teknik 

hizmetlere, donanımdan yazılıma kadar tüm 

bilişim ihtiyaçlarını karşılayan bilgi akışını sağladı. 

Toplantıda konuşan Sabancı Dx Pratis Ürün 

Müdürü Emre Ergenç, Türkiye dijital dönüşüm puanının 

pandemi sebebiyle yükselmesine rağmen 

diğer ülkelere göre düşük kaldığını belirterek, 

“Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerle kıyaslanınca 

gidilecek daha uzun bir yolumuz var. Türkiye 

Dijital Dönüşüm Endeksi 2019’da 2.94, 2020’de ise 

3.06’dır. ARGE desteklerinin azlığı, vergi oranlarının 

yüksekliği, kaynaklara ulaşmanın pahalı 

olması dijitalleşmenin önündeki engellerdir. 

Türkiye’nin önünde çok engel var ama yine de bu 

yolu gitmek zorundayız. Özellikle yerli yazılımların 

önünü mutlaka açmalıyız” dedi. 

SabancıDx Kanal Satış Müdürü Hamza Çobanoğlu 

ise İnsan Kaynakları’nın gelişimine değindi. 

Pandemi ile birlikte uzaktan çalışma dönemine 

geçildiğini vurgulayan Çobanoğlu, “5-10 yıl 

sonra geçilmesi planlanan bu süreç pandemi ile 

birlikte biranda hayatımıza girdi. İK yeni bir döneme 

evrilmiş oldu. İyi bir çalışan deneyiminin iyi bir 

müşteri deneyimine ulaştığını görmekteyiz” dedi. 

SabancıDx Müşteri Deneyimi Otomasyon ve 

Raporlama Müdürü Caner Buyar da Dijital İşgücü 

kavramına açıklık getirdi. Buyar, robotların dijital 

asistan olarak iş rutinimize girdiği süreci aktardı. 


34 

PANORAMA 

Kadın emeği el örgüsü 

atkı ve bereler raflarda 

Beylikdüzü Belediyesi, Aksa Akrilik ve 

DAGİ arasındaki iş birliği kapsamında 

gerçekleştirilen sosyal sorumluluk 

projesinde 80 kadın, Aksa Akrilik’in 

“Acryluna” markalı ipliklerinden 

atkı ve bere ördü. DAGİ tarafından 

satışa sunulan el emeği ürünlerden 

sağlanan tüm gelir projeye katılan 

kadınların olacak. 

Dünyanın lider, Türkiye’nin ise tek akrilik elyaf 

üreticisi Aksa Akrilik ve DAGİ kadınlara istihdam 

yaratarak geleceğe umut verecek yeni bir sosyal 

sorumluluk projesinde bir araya geldi. Proje 

kapsamında öncelikle Aksa Akrilik tarafından 

üretilen Acryluna markalı renkleri solmayan, sıcak 

tutan, yumuşak ve doğa dostu el örgü ipliklerinin 

Beylikdüzü Belediyesi iş birliğiyle 80 kadına gönderilmesi 

sağlandı. Sonrasında katılımcı kadınlar 

tarafından örülen el emeği atkı ve bereler, DAGİ 

mağazalarında ve online satış sitelerinde yerini 

aldı. Satışından sağlanan tüm gelirin üretici 

kadınlara ait olacağı atkı ve bereler, Acryluna 

markasıyla üretilen iplikler sayesinde özellikle 

daha uzun ömürlü ve soğuk havalarda yüksek yalıtım 

özelliğine sahip. Öte yandan, proje sayesinde 

hem keyifle örgü örmenin tadını çıkaran, hem 

de ev ekonomisine katkıda bulunan 80 üretici 

kadının, el yazısıyla iyi dilek temennilerini yazdığı 

kartlar da ürünlerle birlikte veriliyor. 


36 

PANORAMA 

HeiQ and 

Nylstar launch 

high performance 

fabric 

A decade long collaboration between Swiss textile 

innovator HeiQ and Spanish premium synthetic 

fiber manufacturer Nylstar, has resulted in the innovation 

of a revolutionary new premium antiviral and 

antimicrobial textile with zero pollution sustainable 

benefits, Meryl ® Skinlife Force powered by HeiQ Viroblock 

Permanent, winner of ISPO Textrends Award 

for the Best Product. With the commencement of 

the pandemic, two leading textile innovators HeiQ 

and Nylstar pooled resources developed over a 

decade long collaboration to create a premium 

synthetic fiber that was sustainable, antimicrobial 

and durable, in short, the optimal fusion of innovative 

ingredient into sustainably made materials. 

A record-breaking development speed of just six 

months resulted in the launch of HeiQ Viroblock Permanent, 

a new technology under the immensely 

successful HeiQ Viroblock technology platform. The 

new technology is used exclusively on Meryl ® Skinlife 

Force, an innovative hi-tech fabric that combines 

the silver-ion active principle antimicrobial properties 

developed by HeiQ and Nylstar’s hydrogen-based 

technology which allows the creation of yarns 

with a very strong molecular cohesion structure. 

The Hydrogen molecular structure makes Meryl ® 

Skinlife Force a high-performance fabric in terms of 

moisture management and breathability, offering a 

natural stretch without elastane as well as excellent 

durability thanks to its continuous and high tenacity 

filaments. The robust durability of HeiQ Viroblock 

Permanent is achieved thanks to the silver particles 

being added directly into the raw polymer of the 

yarn thereby keeping these properties active for the 

lifetime of garments. Fabric samples successfully 

demonstrated a very strong antimicrobial efficacy 

with over 99.99% reduction of both gram-positive 

and gram-negative bacteria after 100 washes. 

Antiviral test is underway. “With the launch of HeiQ 

Viroblock Permanent on this premium fabric that 

can be implemented in environments with high 

hygienic and sanitary requirements such as medical, 

hospitality and sports, HeiQ and Nylstar aim to 

make a strong social contribution to stemming the 

spread of the global pandemic and for post-pandemic 

use, delivering on our mission to improve 

lives of billions of people,” said Carlo Centonze, 

co-founder and CEO of HeiQ. 

Sustainability and Circularity of Meryl ® Skinlife 

Force HeiQ Viroblock Permanent 

Nylstar’s zero microfiber release in combination 

with HeiQ Viroblock Permanent technology bring 

the textile industry the necessary quality and touch 

without polluting air and water. Meryl ® Skinlife 

Force HeiQ Viroblock Permanent hi-tech fabric 

is certified by STANDARD 100 Oekotex assuring 

the consumer that the product is free of harmful 

substances, and all 100% Meryl ® fabrics are completely 

and infinitely recyclable without suffering 

any loss of performance, for a fully sustainable 

and circular economy. Meeting the most demanding 

antimicrobial and durability qualities for the 

lifetime of the garments, this premium fabric is the 

perfect match for discerning medical, hospitality 

and sports professionals who wish for durable protection 

not just in the time of the pandemic but 

well beyond into a post-pandemic future. “Meryl ® 

Skinlife Force powered by HeiQ Viroblock Permanent 

is fabricated to meet the most exacting 

requirements on performance and sustainability 

of consumers in today’s day and age”, said Alfonso 

Cirera, Executive Chairman of Nylstar. 


38 

PANORAMA 

Tekstilde yüzde 90 su tasarrufu 

90 % water saving in textile 

BTC Bilgi Teknolojileri dijital 

baskı makineleri konusunda 

büyük bir tecrübeye sahip 

olan İspanyol Kerajet 

firmasıyla önemli bir iş 

birliği yaparak KERATEX 

SINGLEPASS ve MULTİPAS 

baskı makineleri ile sektöre 

yeni bir soluk kazandırdı. 

BTC Information 

Technologies, made an 

important collaboration with 

Spanish Kerajet firm, having 

a big experience about 

digital press machines, and 

breathed into the sector with 

KERATEX SINGLEPASS and 

MULTİPAS press machines. 

Gelişen sanayileşme, üretim ve tüketim yapısının 

değişmesi, nüfus artışı ve kentleşme gibi birçok etken 

iklim değişikliğini arttırırken, doğal kaynakların da hızla 

tüketilmesine neden oluyor. Öyle ki henüz kriz düzeyine 

ulaşmamış olsa da, dünya genelinde her 10 kişiden 

altısının 2050 yılına kadar düzenli su erişiminden yoksun 

olması bekleniyor. Hal böyle olunca sürdürülebilir ve 

çevreye duyarlı üretim modelleri öne çıkıyor. Bu kap- 

While many factors such as the developing 

industrialization, change of 

production and consumption structure, 

population increase and urbanization, 

are increasing climate change, it causes 

the natural sources to be consumed 

rapidly. In fact, although it did not reach 

the crisis level, it is expected that 6 of 10 

persons all over the world will be deprive 

of reach to water until 2050. In this case, 

the sustainable and environment-friendly 

production models are becoming 

prominent. In this context, Re&De studies 

in the textile which is one of the sectors, 

using much water, gaining speed. Thus, it 

is predicted that the population of Turkey 

will be 100 million and water consumption 

per person will decrease to 1.120 m3 

in 2030. Those predictions shows that Turkey 

will be “water poor country”. So, this 

manner, being a threat for life, features 


Siz hayal edin 

Biz üretelim... 

Profesyonel ve kaliteli hizmet anlayışımızla 

çözüm ortağınız olarak her zaman yanınızdayız. 

AKKEM TEKSTİL DIŞ. TİC. LTD. ŞTİ. 

MEZBAA YOLU ARDIÇ SOK. GÖKTAŞ İŞ MERKEZİ 

KOCASİNAN / İSTANBUL 

TEL: +90 212 451 19 70-71 FAX:+90 212 451 19 72 

web: www.akkem.com.tr | e-mail: satinalma@akkem.com.tr

40 

PANORAMA 

samda suyun en çok kullanıldığı sektörlerin başında gelen 

tekstilde de Ar-Ge çalışmaları hız kazanıyor. Nitekim 

Türkiye nüfusunun 2030 yılında 100 milyona ulaşacağı ve 

kişi başına düşen su miktarının bin 120 m3’e gerileyeceği 

öngörülüyor. Bu öngörüler, Türkiye’nin “su fakiri” olma yolunda 

ilerlediğine işaret ediyor. Hal böyle olunca yaşam 

için tehdit oluşturan bu durum sürdürülebilirlik kavramını 

da ön plana çıkıyor. Bu nedenle tarımsal üretim, enerji 

üretimi, endüstri veya imalat olsun, büyümenin tüm itici 

güçlerinin temelini oluşturan eşsiz kaynaklarının daha 

verimli bir şekilde kullanılması için firmalarda gelişen 

teknoloji ile birlikte Ar- Ge faaliyetlerine ağırlık veriyor. 

“GELENEKSEL ÜRETİM 1 KİLOGRAM KUMAŞA 150 LİTRE 

SU TÜKETİYOR” 

Sürdürülebilir çevreci üretim taleplerinin her geçen 

gün arttığına dikkat çeken BTC Bilgi Teknolojileri Genel 

Müdürü Nurten Ergün, “ Biz de bu sorumluluk bilinci ile 

hareket ederek kullanıma sunduğumuz iki dijital baskı 

makinesi hem üreticiye, hem de çevreye büyük avantajlar 

sağlıyor. Bu yöntem ile baskı sonrasında yıkama 

gerekmediğinden geleneksel üretimle kıyasladığından 

büyük su tasarrufu sağlıyor. Örneğin geleneksel 

reaktif baskıda 1 kilogram kumaş için 150 litreye yakın 

su tüketilirken, Türkiye’de ve dünyada öncü olan bu 

makineler ile su kullanımını yüzde 90 azaltıyor. Aynı 

zamanda düşük üretim hızı, sınırlı renk alanı gibi dezavantajları 

yok eden bu inovasyon harikası ürünler, 

sınırlı sayıda renkle, milyon renge kadar ulaşabiliyor. 

ÇEVRECİ ÜRETİM TEKSTİLDEKİ KONUMUMUZU DAHA 

ÇOK GÜÇLENDİREBİLİR 

Ergün, sözlerine şöyle devam etti: “Kaynaklarımız 

sınırsız değil. Üreticilerde her geçen bu duruma karşı 

kendini yenilemeye çalışıyor. Nitekim desen tasarımından 

başlayarak dijital baskı makinelerindeki gelişmeler 

günümüzde artık suyun ve enerjinin daha tasarruflu 

kullanımını sağlayan teknolojilere kadar ulaştı. Bizim 

de hedefimiz su ve enerji tasarrufu yaparak tekstil 

üretimini gerçekleştirmek ve doğanın, suyun korunmasını 

sağlayabilmek. Bu duruma ülkemizin öncü olması 

büyük önem arz ediyor. Çünkü ülkemiz tekstil denilince 

dünyada önemli bir komumda yer alıyor. Bu duruma 

çevreci üretim modeli de eklenince daha değerli hale 

geliyor. Hem ulusal hem de uluslararası pazarda artık 

geri dönüşüm, sürdürülebilir kavramları öne çıktığı için 

üretim süreçlerinde de bu konulara dikkat ediliyor.’’ 

the sustainable concept. For that reason, 

the companies concentrate on the 

developing technology and Re&De activities 

in order that the unique sources, 

becoming basis of all driving force such 

as agricultural production, energy production, 

industrial or productive factors. 

can be used more productive. 

“Traditional production consumes 150 

liters of water for a kilogram of fabric” 

Nurten Ergün, General Manager of BTC 

Information Technologies, draws attention 

to that the sustainable production demands 

increase day by day, said “Two digital 

press machines, we offered to usage 

by acting with the sense of responsibility, 

give big advantages to both producer 

and environment. Since it does not need 

washing after pressing in this method, 

it save much water than the traditional 

production. For example, while in the traditional 

reactive press 150 liters of water 

for a kilogram of fabric are consumed, 

the water usage decreases by 90 percent 

with thesse machines which is pioneer in 

Turkey and the world. At the same time, 

those innovative products which remove 

the disadvantages such as low production 

speed, limited color area can reach 

million colors with limited colors. 

Ecological production can impower 

our manner in textile 

Ergün continued “Our sources are not 

limitless. The producers tries to adopt 

themselves to this manner day by day. 

Thus, the developments from pattern 

design to digital press machines reached 

the technologies, ensuring us to use water 

and energy more economically, Our 

target is to save water and energy and 

make textile production, and save nature 

and water. It is important our country 

becomes pioneer for it. It is because our 

country is at an important place in the 

textile. When the ecological production 

is added, it becomes more valuable. 

Since in both national and international 

markets the recycling, sustainable concepts 

are prominent, those subjects draw 

attention in the production processes”. 


42 

Türkiye’yi Kıskanmak 

Dünya’nın iki yüz altı ülkesinden yirmi birinde vakit geçirmiş biri olarak ülkeme 

her döndüğümde şükrettim, bu topraklar üzerinde doğmuş olmaktan her zaman 

için mutlu oldum. 

Öyle bir ülke düşünün ki doğusu-batısı, kuzeyi-güneyi ayrı mevsim, her bölgesi 

kendine has endemik bitkilerle dolu, her ili ayrı güzel. 

Medeniyetlerin beşiği; neresini kazsanız altından bir antik şehir çıkıyor. Roma’nın 

tarihi iki bin yıl iken, Göbeklitepe’nin yaşı on bin yıldan fazla. Dahası, İstanbul 

Altınşehir’deki mağara buluntularının yaşı beş yüz bin yıl olarak ölçülmüş. 

Kıtaların buluşma noktası; karayoluyla bir kıtadan diğerine yolculuk ederken mutlaka 

ülkemizden geçilmesi gerekli. Altınşehir buluntularından çıkan sonuç da bu 

mağaraların Afrika’dan Avrupa’ya geçenler tarafından kullanıldığını doğruluyor. 

Ülkemizin bir diğer özelliği de sahip olduğu insan kaynağı. İnsanımız o kadar becerikli 

ki Anadolu’nun bir mezrasında doğmuş bir çocuk, iyi eğitildiğinde Nobel 

alabiliyor ya da herkesin bugünlerde peşinde koştuğu COVID-19 aşısını buluyor. 

Bu örnekleri güncel olduğu için belirtmekle birlikte, toprağımız insanının elbette 

daha nice başarı hikayeleriyle dolu olduğunu da ifade etmek isterim. 

Ayrıca ülkemiz coğrafi olarak da oldukça zengin: üç tarafı denizlerle çevrili, harikulade 

gölleri, nehirleri, dağları var. Nuh’un gemisini aramak için Ay’a çıkan astronot 

Ağrı Dağı’na çıktı mesela. Birçok ırkın, milletin, inancın, dolayısıyla kültürün beşiği 

olmuş ülkemiz bu vesileyle binlerce mit, hikaye, ninni ve notayı da barındırıyor. 

Suat Küçüker 

Permes Türkiye Yöneticisi 

s.kucuker@permess.com.tr 

TELA 

Peki ya dillere destan mutfağımız? Bugüne kadar misafir ettiğim hiçbir yabancının 

bu toprakların yemeklerini yiyemediğini ya da övmediğini görmedim. Her şey bol, 

her şey doğal, taze (ydi). Di’li ifadem bu yazının konusu değil, başka zaman umarım. 

Türkiye’yi kıskanmak. Bu söz söylendiğinde kastettiği mana itibarıyla mizah konusu 

oldu, ama gerçekten anlattığım ülkeyi kıskanmamak mümkün mü? 

Competitive Advantage of Turkey (CAT) 

2000’li yılların başında böyle bir organizasyon ile tanıştım, hatta bir konferanslarına 

katıldım. Harvard Business School profesörlerinden Michael Porter’in fikir 

babalığını yaptığı “rekabetçi sektörlerin tespit edilip bunların kümeleşmesi” olarak 

özetleyebileceğimiz bu proje, CAT ismi ile faaliyetlerine başlayıp bugün URAK 

olarak devam ediyor. 

Yukarıda güzel ülkemizi tasvir 

ettim. Peki siz böyle bir ülkeyi 

yönetiyor olsaydınız, stratejik 

sektörler dışında hangi 

sektörleri gelir kaynağı olarak 

seçerdiniz? Bana soracak 

olsaydınız; 

• Doğal güzellikleriyle tatil 

turizmini, kültür zenginliğiyle 

kültür turizmini, kaliteli hale 

getirilebilecek üniversiteleriyle 

eğitim turizmini, 

• Bereketli toprakları, zengin 

florası ve denizleriyle tarım, 

hayvancılık ve balıkçılığı, 

• Ve becerikli insanlarıyla 

1980’ler sonrası gelişen tekstil 

ve hazır giyim endüstrisini 

seçerdim. 


43 

Ya yeni bir yol bulmalı ya da yeni bir yol yapmalı 

Hazır giyim sektörünün başlangıcını 1980 yılı olarak kabul etsek, kırk yıldır fasonculuktan 

öteye gidemeyen ve 17 Milyar USD civarında ihracat yapabilen bir yapımız var. 

Bu haliyle 2023 hedefi olan 25 Milyar’a ulaşmamız neredeyse imkânsız. Diyelim ki 25 

Milyar hedefimize ulaştık. Bu rakam 2019 yılı Dünya hazır giyim ihracatının toplamı 

olan 493 Milyar Dolar’ın sadece %5’ine, fast-fashion devi H&M’in ise 2019 cirosuna 

denk düşmektedir. 

Bunca yatırım, bunca insan gücü, bunca know how’a sahip olan ülkemizin bu hedeften 

çok daha ilerisine ulaşabileceğini, bireysel başarılarımızı kolektif başarılara çevirebileceğimiz 

çareler arayıp, bunları uygulayarak, ihracat kapasitemizi ziyadesiyle arttırabilecek 

güce sahip olduğumuzu düşünüyorum. İki milyon sektör paydaşımızla 125.000 

H&M personelinin ürettiği değerin çok daha fazlasını üretebileceğimize inanıyorum. 

Bir yol önerisi 

2019 yılında Türkiye, 45 milyon yabancı turistten (yabancı ülkede yaşayan Türk vatandaşları 

hariç) kişi başına 642 USD harcama ile toplam 28,5 milyar USD gelir elde etmiş. 

Bu gelirin 3,9 Milyar’lık kısmı ise ayakkabı ve hazır giyimden gelmiş. Yine verilere 

göre Türkiye’ye en çok turist gönderen ülkelerden Almanya, 2019 yılında hazır giyim 

ve ayakkabıya kişi başına 930 Euro (1.120 USD) harcamış. 

Bu veriler ışığında şöyle bir şey yol izlesek nasıl olur sizce: 

• Kadın, erkek, çocuklar için olmak üzere üç marka yaratsak, 

• Türkiye’nin en büyük yüz ya da beş yüz ihracatçısı bu markaların ortağı olsa, 

• Ülkedeki tüm fabrikalar kapasitelerinin bir kısmını bu markalara ayırsa, 

• Dünyanın ünlü dizaynırlarına koleksiyonlar yaptırsak, 

• Türkiye’ye rezervasyon yapan her turisti bu markaların online sitelerine yönlendirsek 

ve Avrupa’daki muadillerinden çok daha ucuza fiyat teklif etsek, 

• Siparişlerini Türkiye’ye geldiklerinde odalarında bulsalar. 

Böylece biz markanın oluşturduğu katma değerden yararlanırız, turistler ise kaliteli 

malı ucuza alarak mağaza mağaza dolaşmaz ve ülkemizin güzelliklerine ayırmak 

için daha çok vakit kazanırlar. Bununla birlikte, kişi başı 200 USD sipariş aldığımız 

takdirde 9 milyar, 500 USD sipariş aldığımızda da 22,5 milyar USD değeri sırf ayakkabı 

ve hazır giyim sektörümüz üzerinden sağlamış oluruz. 

Tabi bu modeli turistin tam beden ölçülerine göre üretim yapmaya kadar ilerletmek 

var. Esas o zaman elde edilecek katma değeri bir de siz hesaplayın. 



44 

PANORAMA 

“Belirtilere duyarsız kalmayın” 

LÖSEV, çocukluk çağı kanserlerinde löseminin ilk sırada yer aldığını 

belirterek, erken teşhisin tüm kanser türlerinde olduğu gibi lösemi 

tedavisinde de başarıyı önemli ölçüde etkilediğini bildirdi. 

LÖSEV’den “15 Şubat Çocukluk Çağı Kanserleri 

Farkındalık Günü” dolayısıyla yapılan açıklamada, 

Türkiye’de her yıl 3 binden fazla çocuğun kanser 

tanısı aldığı kaydedildi. Çocukluk çağı kanserlerinin 

en sık ilk 5 yaşta görüldüğü vurgulanan 

açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “Çocukluk çağı 

kanserleri arasında en çok görülen kanser türü 

lösemidir ve çocuk kanserlerinin yüzde 30’unu 

oluşturuyor. Çocukluk çağı kanserlerinde erken 

teşhis, tüm kanser türlerinde olduğu gibi tedavide 

başarıyı etkiliyor. Erken teşhisle çocukluk çağı 

kanserlerinde tedavi oranı yüzde 80’lere ulaşıyor. 

Bu nedenle LÖSEV, ailelere belirtiler konusunda 

dikkat etmelerini öneriyor. Ebeveynlerin farkındalığının 

artması hayat kurtarıcı rol oynuyor. Çocuklarda 

görülen kanser belirtileri ise genellikle yetişkin 

kanser hastalarında görülen belirtilerden farklı 

olabiliyor. Lösemilerde ateş, kemik ağrıları, halsizlik, 

solukluk, morarmalar ve lenf bezlerinde büyüme 

en çok görülen belirtiler arasında yer alıyor.” 

Covid endişesi kanserde erken tanıyı önlüyor 

Hatalı beslenme, çevre kirliliği gibi faktörler nedeniyle 

günümüzde kanserin hızla arttığına dikkat çekilen 

açıklamada, hastalığın önüne geçilebilmesinde 

doğal beslenmenin önemine vurgu yapıldı. Pandemi 

döneminde kişilerin hastaneye gitmekten korkması, 

salgını kontrol altında tutmak amacıyla sağlık kuruluşlarının 

bazı tarama programlarını, acil olmayan operasyon 

ve tanı işlemlerini ertelemesi erken teşhis oranlarının 

düşmesine neden olduğu belirtildi. Kanserin, 

uzun ve zorlu bir süreç olsa da tedavi edilebilen bir 

hastalık olduğu aktarılan açıklamada, “Bu dönemde 

moral en önemli etken. Çocukların, bedenlerindeki 

değişimlerle birlikte hastalıkla mücadele ederken 

moral ve motivasyon desteği almaları süreci kolay 

atlatmalarını sağlıyor. LÖSEV, çocuk ve ailelerinin tedavi 

süresince nakdi ve ayni desteklenmelerinin yanı 

sıra sosyal alanda da destekleyerek tedavide başarı 

oranlarının artmasına katkı sağlıyor ve moral etkinlikleri 

ile çocukların yanında oluyor” denildi. 


46 

PANORAMA 

Kornit’e, NeoPigment 

Robusto Softener’la 2020 EDP Ödülü 

Kornit wins 2020 EDP award 

for its NeoPigment Robusto Softener 

Dijital tekstil baskı teknolojisinde dünyada söz 

sahibi firmalardan olan Kornit Digital, Avrupa 

Dijital Baskı Birliği (EDP) tarafından verilen 2020 

EDP Ödüllerini kazanan 29 kuruluştan biri olarak 

çalışmalarının karşılığını alıyor. Rulodan ruloya, 

doğrudan kumaşa dijital baskı yapan ve Kornit 

Presto sistemi kullanılarak baskı yüzeyinde 

yüksek tuşe sağlayan, şirketin NeoPigment 

Robusto Softener adlı ürünü, sarf malzeme kategorisinde, 

‘En İyi Kaplama ve Vernik’ seçildi. 

Ödüle layık görülen ürünlerin sadece inovasyon 

yönleriyle değil, aynı zamanda iyi fiyat, 

kullanım kolaylığı ve hatta hâlihazırda mevcut 

bir ürüne eklemlenen ilave bir akıllı bir çözüm 

olup olmamasına göre değerlendirildiğini de 

söyleyen seçici kurul üyelerinden Mike Horsten, 

bu yıl da piyasa eğilimlerinin ve müşteri 

ihtiyaçlarının önemli kıstaslar olarak dikkate 

alındığını belirtiyor. “Sundukları çözümlerle bu 

yılın kazananlarının kendi alanlarında gerçekten 

olağanüstü olduğuna inanıyoruz.” 

Avrupa’nın sektördeki tek ve o yıl içinde piyasaya 

sürülen tüm ürünlere açık, teknolojik bir rekabet 

ortamı olan EDP Ödüllerinde kazananlar, yenilik, 

kalite, performans ve maliyet gibi ölçütlere göre, 

uzman bir heyet (EDP Teknik Komite) tarafından 

Kornit Digital, a worldwide market 

leader in digital textile printing technology, 

is proud to be named among 

29 winners of the 2020 EDP Awards, presented 

by the European Digital Press Association (EDP). 

The company’s NeoPigment Robusto Softener 

solution, which ensures superior hand feel for 

substrates imprinted using the Kornit Presto system 

for roll-to-roll, direct-to-fabric digital production, 

was selected “Best Coating and Varnish” 

in the Consumables category. “Products have 

been judged not only on innovation, but also on 

better price, ease of use or even a clever solution 

that were added to a current product,” said 

judge Mike Horsten. “Also this year, market trends 

and customer needs were taken into account. 

We believe that this year’s winners with the solutions 

they offer are truly outstanding in their field.” 

The EDP Awards are Europe’s only technology 

assessment in the industry and an open competition 

for all products announced and launched 

in the market within a year. The winners are selected 

by a commission of experts (the EDP Technical 

Committee), which evaluate the submitted 

products according to criteria such as innovation, 

quality, performance, and cost. Due to these 

strict criteria, there are no voting or other public 


PANORAMA 47 

votes. It is about technical criteria, not 

popularity. This is the only way EDP can 

guarantee manufacturers’ achievements 

in developing new technologies will be 

recognized. The award is a recognition of 

Kornit’s innovation as it continues its journey 

to become a complete, sustainable 

textile printing solutions provider. Kornit’s 

Softener solution is applied seamlessly 

during the printing process. No additional 

time, labor, or equipment is needed, and 

most importantly, it is a sustainable solution 

carrying Eco Passport certification 

and GOTS verification. 

“Kornit Presto with Softener is changing the 

game for on-demand production, making 

pigment-based digital print a serious 

contender for even the most demanding 

fashion houses,” says Chris Govier, KDEU 

Managing Director. “Kornit is proud to be 

recognized for its innovations, and we strive 

to continue exceeding the market’s demands 

for efficient, eco-friendly, profitable 

solutions regardless of the new trends and 

challenges facing the textile industry.” 

tespit ediliyor. Teknik Komite tarafından ortaya 

konan kesin ve kati ölçütler nedeniyle, seçim 

aşamasında oylama veya halkın oylamaya 

katılması gibi bir durum söz konusu değil. Seçim, 

bir ürün veya çalışmanın popüler olmasına değil 

ortaya konan teknik ölçütlere uyup uymamasına 

bağlı olarak gerçekleşiyor. Bu şekilde bir seçim 

yapılmasının, yeni teknolojiler geliştirme çabası 

içinde olanların tanınma ve kabul görmesinin, 

başarılarının takdir edilmesinin tek yolu olduğunu 

ifade eden uzmanlar Kornit’in sürdürülebilir dijital 

baskı çözüm ortağı olma yolunda emin adımlarla 

yürüdüğünü ifade ediyorlar. İlave zaman, işçilik 

veya donanım gerektirmeyen ve baskı sırasında 

ek yeri olmaksızın uygulanan Kornit Softener, sahip 

olduğu Eco Passport ve GOTS (Küresel Organik 

Tekstil Standartları) sertifikaları ile sürdürülebilir 

bir çözüm olduğunu kanıtlıyor. 

Led exposing 

units vacuum 

in 4 to 6 

seconds 

E-2000 Series LED exposing units from Vastex 

now feature a more powerful vacuum pump 

that provides tight screen-to-film contact 

in as little as four seconds, producing high 

resolution half-tones and crisp detail on the 

most intricate graphics, announced Mark 

Vasilantone, president. 

Model E2-2536, which can expose screens up 

to 63 x 91 cm, achieves tight screen-to-film 

contact in 4 seconds. Model E2-5236, which 

accommodates one screen up to 132 x 91 cm 

or two screens with outside dimensions up to 

63 x 91 cm, achieves tight screen-to-film contact 

in 6 seconds. “Ultra-fast vacuum times, 

together with rapid LED exposure times, allow 

screen printers to achieve superior reproduction 

quality in less time than ever before 

possible,” says Vasilantone. Both models come 

standard with LCD touch screen controls that 

provide accurate, user-friendly settings and 

up to 10 presets. They are available self-standing, 

or in tabletop configurations that can 

be mounted on matching Dri-Vault screen 

drying cabinets, also from the company. Vastex 

manufacture three lines of manual screen 

printing presses for starting shops to high-volume 

commercial printers, infrared conveyor 

dryers, flash cure units, washout booths and 

complete screen printing shop systems. 

Softener özelliği ile güçlendirilen Kornit Presto, 

talebe göre üretim yapılan bu sektörde oyunu 

değiştiriyor diyen KDEU Genel Müdürü Chris 

Govier, pigment bazlı dijital baskıyı, en zorlu 

moda evleri için bile ciddi bir rakip haline 

getirdiklerini dile getiriyor. “Kornit, inovasyon 

özelliğiyle tanınan bir firma ve bununla gurur 

duyuyoruz. Tekstil sektörünün karşılaştığı yeni 

yönelimler, zorluklar neler olursa olsun, pazarın 

verimlilik, çevreye duyarlılık ve karlılık taleplerine 

çözüm üretmeye devam edeceğiz.” 



48 

PANORAMA 

FK Group Italy to offer 

High-Performance Tukatech 

automatic fabric cutters 

high-performing Tukatech module available in the 

FK Group price list,” explains Gori. 

Unlike any other cutter suppliers, Tukatech offers 

the TUKA support package which includes their 

unique approach to implementation, process 

engineering, and training to produce measurable 

results for apparel manufacturers. “We are truly a 

solutions provider. We train the cutting machine 

operators to maintain their own machines, provide 

a package of all spare parts including all consumables 

so the manufacturers can stay operational 

without expensive support agreements,” says 

Ram Sareen, Founder and CEO of Tukatech. 

FK Group Italy and Tukatech announced the 

development and offering of a new premium line 

of “Tukatech Cutters” to the apparel industry. The 

Tukatech automatic fabric cutters will be available 

for purchase through both FK Group Italy and 

Tukatech directly. Both companies started their 

collaboration in 1995, but in 2017 Tukatech chose 

the FK hardware platform for developing their own 

premium level machine, which has been running 

with spectacular performances, says Sergio 

Gori, CEO of FK Group SPA. The merging of the FK 

Group cutters along with the TUKA power modules 

creates a perfect synergy. The Tukatech Cutters 

high-performance automatic fabric cutter includes 

additional TUKA power modules and software 

efficiency. Indeed, the TUKAcut software module 

and high-speed processors are unique to Tukatech 

Cutters for non-stop cutting and more. 

Key customers from all over the globe were the first 

to test the high-performance Tukatech Cutters. 

Dov Charney, Founder and CEO of Los Angeles Apparel, 

compares the difference to luxury cars. “There 

is Mercedes, and then there are AMG Mercedes. 

These cutters supersede Industry 4.0 standards with 

faster, more precise, and higher-quality cutting.” 

According to Sergio Gori, this allows the calculation 

of millions of instructions to analyze cut path 

and sequencing that produces an average of 

16.8% higher productivity than most cutters. Additionally, 

Safe Start Point, a copyrighted feature, 

allows users to cut without any buffers between 

the pattern pieces, which saves material while 

maintaining excellent cut quality. “I am glad 

to announce the strengthening of our 25-year 

relationship with Tukatech to provide powerful 

equipment to apparel manufacturers around the 

world. They can choose between an amazing 

line of exclusive FK Cutters, and/or upgrade to the 


50 

PANORAMA 

İsmail Gülle, the chairman at TİM 

(Turkish Exporters Council): 

“We will be sparkling in 2021” 

BAŞKANLAR 

KONUŞUYOR 

İsmail Gülle said exporters would 

do much better on condition that 

preventive measures that needed 

to be taken and subsidies provided 

against fluctuations should still be put 

in effect, pinpointing the motto that 

goes, ‘solid finance for solid export.’ 

As Tekstil & Teknik Magazine, we began 

the new year with an exclusive file, 

“Chairmen are Talking.” Distinguished 

chairmen of textile industry shared their 

assessments on the past year and predictions 

for 2021. We wish you all have a 

pleasant read of their precious comments 

on our pages… 

İsmail Gülle, chairman at TİM shared his 

comments for 2020 on behalf of Turkish 


PANORAMA 51 

ready-made textile sector, which contributes a great 

deal to national export volume and economy. 

He also added his projections for the period ahead. 

A year of ‘the firsts’ 

“As the export family, we commenced the year 

2020 with great hopes. The first two months went 

quite well in line with our targets. We broke records 

till the middle of March. As the impacts of 

pandemic started to sweep the globe, our export 

got unavoidably affected. Although our export 

performance of this period displayed a certain 

decrease compared to the same period of last 

yea, a speedy recovery was materialized as of 

the new normal, beginning with June. Shock 

resistant and equipped with quick reflexes, our 

exporters managed to survive stronger out of all 

the crises that they had to go through. Export 

warriors of trade diplomacy on the field, so to 

speak, managed to reach the export performance 

that we had obtained before pandemic. Pandemic, 

a one in a million situation, was a period 

of time that had its own dynamics and that required 

much attention. We are grateful to relevant 

ministers, chairmen of councils and federations, 

and exporters who put out all their effort with a 

holistic approach to keep the export going. 

TIM, as the administrative office of 100,000 exporters 

didn’t even think twice to shoulder whatever 

burden it took. We activated digital platforms; 

so many ‘firsts’ took place during this time such 

as First Virtual Fair, First Virtual Trade Visitors, First 

Virtual Competition and First Virtual Reward 

Ceremony. We are proud to see immediately the 

short and long term impacts of all that we did 

to recover our trade performance by activating 

digitalization processes.” 

could accomplish under such harsh circumstances, 

thanks to the alternative models developed 

with the priceless contributions we received from 

relevant ministry. All that data clearly exemplifies 

a V-shaped recovery on export.” 

We reached the highest export figure in the 

history of our republic 

“The export volume of November was quite 

significant since second lockdowns and bans 

were put in effect at some of our major markets. 

Luckily, we only had 0.95% loss despite all that 

negativity. We realized an export performance of 

about $16.1 billion. Several sectors even did more 

than what they had done before pandemic. As of 

December, it was the record month in the history 

of our republic -$17.88 billion - with 16% increase. 

Last year, exporters exported their products to 226 

countries. We have been accustomed to records; 

however, breaking records under such dramatic 

conditions sure deserves appreciation. We are 

committed to strengthen our brand, ‘Made in Türkiye’ 

in all corners of the world. Turkish exporters 

have developed themselves so much that they 

now compete with themselves.” 

Records broken by 6 sectors on yearly basis 

“We managed to realize the 2020 National Economic 

Program Objective ($165,9 billion) with $169,5 

billion, slightly over the target despite pandemic. 

Last year, six sectors broke records on yearly basis. 

Automotive industry took the lead again with an 

export volume of almost 25.6 billion $, followed by 

chemical industry with a performance of over $18 

billion. Ready-made sector took the third place 

with over $17 billion. Exported products related to 

COVID-19 reached $1.2 billion with an outstanding 

233% increase. As export warriors on the field, if 

We focused on the objective, “Turkey, a country of 

foreign currency surpluss” 

“To be able to recover our export objectives, we 

put a great deal of effort on introduction and digitalization 

attempts during such a harsh condition. 

We, as TIM team, are proud to see the positive outcomes 

of what we did in terms of introduction and 

digitalization. We have strongly focused, more 

than ever, on the objective, ‘Turkey, a Country of 

Foreign Currency Surplus’ with collaborative contributions 

of sectoral representatives, exporters and 

ministers on the basis of new generation trade 

diplomacy. Pandemic couldn’t hold us back from 

applying new generation trade diplomacy. We 

managed to organize new generation trade diplomacy 

meetings with 35 virtual trade committees 

in 43 countries on five continents. We are determined 

to keep working so, with our virtual groups 

aiming to reach more and more target markets. 

We were able to show what Turkish exporters 



52 

PANORAMA 

you will, we did anything to be done to hold our 

end. First time in our history did we reach 1% share 

of global commodity export in 2020. Our primary 

objective for 2021 is to keep that share. We have 

high hopes for 2021, which we believe will be 

a sparkling year for our export. Our objective is 

becoming a country of foreign exchange surplus. 

2021 seems to be a year when finance is quite 

accessible as long as global private sector, ours 

too, is kept being subsidized.” 

2021 export objective: $184 billion 

“Our objective for 2021, the first year of the new 

normal is $184 billion export. I have a firm belief 

that we will be there as long as bans are suspended 

and the negative impacts of the virus fades 

away, thanks to the vaccination. It’s a requirement 

for us to go over the threshold of $200 billion; 

to be able to do that, we need to increase our 

global export share by diversifying our markets. In 

this regard, Central Bank announced the outcomes 

of export comparative analysis about opening 

new Consulates. The impact of new Consulates 

on export is 27% increase, 7.7% increase in the 

number of exporting companies and 10% increase 

in product diversity. Maintenance of diplomacy 

and trade diplomacy is a must for ‘the brand,Turkey’. 

Additionally, we will be closely monitoring 

the US agenda. We will be watching the impacts 

of new administration’s preventive measures that 

they might take which will be a determinative 

factor for our regional export there.” 

We anticipate new records 

“It will be highly possible in 2021 for exporters to 

put the bar much higher as long as the motto, 

‘solid finance for solid export’ is applied through 

putting out subsidies that will prevent exporters 

against fluctuations and uncertainties. As long 

as export family maintains their performance, 

nothing can stand in their way to prevent them 

from doing better. Whatever uncertainty we 

might confront, we get it over with export. If the 

subsidies provided for the private sector in 2020 

continues in 2021, we will go through a year when 

finance is easiest to have access to. We must find 

ways to help our exporters have access to those 

subsidies and ease the procedures for them. Joining 

the export family in 2020, 18,123 companies 

performed more than $3 billion export. Export 

family will sure be growing in 2021. All the stakeholders 

must focus on digitalization, industrial 

automation and logistics alternatives.” 


54 

PANORAMA 

Assessment of Turkish textile 

sector through 2020 and 

strategic projections for 2021 

BAŞKANLAR 

KONUŞUYOR 

Ahmet Öksüz, chairman at ITHIB (İstanbul Textile and Raw Materials 

Exporters Association) said he predicted a positive transformation 

in terms of contribution to the betterment of Turkish textile industry 

as both the virus got gradually worn off, which gave way to the 

orders and demands already on hold and global brands turned 

their supply chains in China to Turkey. 

As Konfeksiyon & Teknik Magazine, we began the 

new year with an exclusive file, “Chairmans Are 

Talking.” Distinguished chairmans of textile industry 

shared their assessments on the past year and predictions 

for 2021. We wish you all have a pleasant 

read of their precious comments on our pages… 

Ahmet Öksüz, chairman at ITHIB shared his comments 

for 2020 on behalf of Turkish ready-made 

textile sector, which contributes a great deal to 

national export volume and economy. He also 

added his projections for the period ahead. 

What is your take on 2020 for the sector, which 

was apparently quite harsh globally due to the 

pandemia? 

“As is common to all, our sector got negatively affected, 

to a certain degree, like all other industries 


56 

PANORAMA 

by the virus since a lot of countries shut down their 

borders, had domestic lockdowns, put in effect 

flight bans and quarantine precautions, which 

caused an unprecedented global trade recession”. 

However, we were quick enough to recover 

since we had sustainable export products to alternative 

markets with our diverse product range. 

The sectors that contributed most to our export 

performance in 2020 were technical textile products, 

home textile and woven fabric. We predict a 

positive transformation in terms of contribution to 

the betterment of Turkish textile industry as both 

the virus seemingly got gradually worn off, which 

gave way to the orders and demands already on 

hold and global brands in China switched their 

supply chains to Turkey.” 

What do you assume was the greatest sectoral 

development in 2020, adding briefly potential 

strategies you thought of to enhance the export 

performance? How do you think global recession 

will appear on your target markets? 

Technical Textiles: 

“This past year, we witnessed a remarkable development 

at technical textile. Fortunately, our 

country didn’t feel much of a need to protective 

medical material during pandemia, thanks to our 

profound technical textile substructure, which 

clearly proved once again the strategic significance 

of domestic production. Our country met 

international demands to medical supplies and 

set a good example to all the world by sending 

out medical aids to distant corners of the world to 

fulfill the role of what a great country must be like, 

thanks to the solid structure of our sector.” 

Change at supply chain: 

“We foresee a huge deviation at global supply 

chain towards different routes once the virus has 

been brought under control in 2021. We predict 

that the US and European countries that take up 

single-handedly one third of global textile and raw 

material import will back down from the approach 

of supplying from a single market. Current data 

indicates such a trend in favor of Turkey in terms of 

supply chain divertion and that we sure will increase 

our market share in the US and EU as of 2021 to a 

great extend. We are proud to announce that we 

stand out in the crowd with our product diversity, 

flexibility and fast production capability and that 

we will be able to materialize exporting of products 

of higher added value in the years to come.” 

Sustainability: 

“It certainly will be ‘sustainability’ which will be the 

major matter of discussion at our sector in 2021. All 

the global brands put their sustainability projects 

on stage since fighting against climate change 

has, so far, been the main environmental concern 

of the European Union. Speaking of which, we, 

as Turkish textile industrialists are planning to raise 

awareness in terms of sustainability issues such as 

less water consumption, clean environment and 

recycling of textile products for reuse.” 

Regional Comprehensive Economic Partnership 

(RCEP) and The Belt and The Road Initiative (BRI) 

One of the biggest economic developments 

during 2020 is the free trade agreement titled as 

Regional Comprehensive Economic Partnership 

signed by 15 Asia Pacific nations that accounts for 

2.1 million people and for 30% global GDP, making 

it the biggest trade bloc in history. In the meantime, 

within the framework of ‘The Belt and The 

Road’, a train that leaves the easternmost point 

in China is supposed to arrive in Europe within 20 

days. Clearly, we can have easy access to carry 

out much more export to Asia and the Far East, 

thanks to that railway network. Yet, it’s always 

mandatory for us that we stand our ground at 

European market, which is currently our biggest 

export destination.” 

Digitalization: 

“Long before the notorious pandemia have we, 

textile and raw material industry, focused on 

digitalization and innovation attempts already. As 

ITHIB, we have been developing several projects 

regarding e-trade, logistics channels, virtual 

exhibitions and digitalization to be able reach the 

export targets set. Meanwhile, some particular side 

effects of the virus also popped up in a way that 

digital processes made anything related to trade 

much faster, bureaucratic procedures got lesser 

and lesser, thus global trade, in general, became 

easier. Once the virus is history, hopefully sometime 

soon, exhibitions and international business visits 

on-site will sure start to be actualized. Last but not 

least, we have learnt that online meetings and 

presentations seem to have come here for good.” 


58 

PANORAMA 

“Much as pandemic hit badly, 

we performed well” 

BAŞKANLAR 

KONUŞUYOR 

Mustafa Gültepe, the chairman 

at İstanbul Apparel Exporters’ 

Association (IHKIB) said the 

pandemic, which turned 

the global stability literally 

upside down unveiled how 

important the apparel sector 

to our country was. “I have a 

firm belief that we are highly 

likely to break export records 

in 2021 with the driving force of 

emergence of global supply 

chain transformation.” 

As Konfeksiyon & Teknik Magazine, we began 

the new year with an exclusive file, “Chairmen 

Are Talking.” Distinguished chairmen of textile 

industry shared their assessments on the past year 

and predictions for 2021. We wish you all have a 

pleasant read of their precious comments on our 

pages…Mustafa Gültepe, the chairman at IHKIB 

shared his comments for 2020 on behalf of Turkish 

apparel sector, which contributes a great deal 

to national export volume and economy. He also 

added his projections for the period ahead. 


PANORAMA 59 

Power of the sector 

“We, as IHKIB adminitration and member companies, 

keep underlying how significant our 

sector to our national economy has been in terms 

of high valued production of Turkish fashion 

industry, contribution to domestic employment 

and leading export performance by a landslide. 

The pandemic, which turned the global stability 

literally upside down unveiled how important 

the apparel sector to our country was. We 

commence each year with an average growth 

objective of 10%, about which, however, we had 

to review our strategic plans and programs from 

top to bottom for the past year. We managed 

to fetch 15.5b $ to the national budget. I deeply 

value the solid stance of the sector during such 

an unprecedented crisis that might emerge 

once in a century, devastating all the global 

and economic trade circles.” 

New investments of 5,6b $, record breaking 

employment rate of 602k in 10 months 

“Despite the virus, our companies continued to 

pursue for more investments, thus growing employment. 

Apparel industry made an investment 

of 5,6b $ in total, 3b of which went to mask and 

medical protective clothing during Jan.-Oct. period. 

592k employment figure in Jan. went up to 

602k. in Sept. Considering the potential demand 

that are likely to come from brands of USA and 

EU, we must make large-scale investments nationwide 

for efficient production readiness.” 

Wise choice for European brands in quest of an 

alternative to China 

“I’d like to pinpoint two major issues for our industry 

in 2020, one of which is the global supply 

chain transformation due to the virus. Global 

brands tend to supply products from countries within 

short distance rather than far-off countries like 

China. Additonally, US brands seem to have been 

inclined to do business with Turkey, due to trade-wars 

with China. Transformations as such have 

us believe that much bigger positive impacts will 

surely appear in the years, soon to come.” 

We are likely to break export record in 2021 

“Our first-off wish as industrialists for 2021 is, of 

course, full health globally. Once the virus is 

restrained under control, I believe export records 

of all time will be broken, thanks to the already 

mentioned supply chain diversion and inclination 

of US brands seeking alternative supply sources 

to China. Last but not least, the free trade 

agreement signed just before the new year with 

England, with which we conduct 2 b $ export, 

was a new year gift to both sides. We are hoping 

to increase our export there 10%, give or take.” 



60 

PANORAMA 

BAŞKANLAR 

KONUŞUYOR 

Putting forth the broad opportunities offered out of the global supply 

chain diversion, Hadi Karasu, the chairman at Turkish Clothing 

Manufacturers’ Association (TGSD) says he sees no barriers against 

Turkey’s becoming the Europe’s leading production center of medical 

products, for the production of which technical textile material is used. 

“We have had a successful 

virus management process” 

As Konfeksiyon & Teknik Magazine, we began 

the new year with an exclusive file, “Chairmen 

Are Talking.” Distinguished chairmen of textile 

industry shared their assessments on the past 

year and predictions for 2021. We wish you all 

have a pleasant read of their precious comments 

on our pages… 

Hadi Karasu, the chairman at TGSD shared his 

comments for 2020 on behalf of Turkish apparel 


62 

PANORAMA 

I ses no barriers against Turkey’s becoming the 

Europe’s leading production center of medical 

products, for the production of which technical 

textile material is used.” 

sector, which contributes a great deal to national 

export volume and economy. He also added his 

projections for the period ahead. 

“We had been fully focused on projects to raise 

awareness regarding transformation, sustainability, 

digtalization and new work models before we 

started the year 2020. What we have been going 

through, since then, has coerced us to confirm 

that we, as sector players, need to speed things 

up to be able to adjust to the requirements of the 

new normal due to the notorious pandemic. At 

the onset of the virus, hundreds of millions of $ 

products, that were ready for delivery had to stay 

on shelves due to bans and lockdowns globally, 

EU and USA in particular; orders were suspended. 

Every member of our community, as well as administrative 

authorities ran a successful process management, 

regarding economy and health. Once 

again, I express my gratitude to our members that 

did the best they could to give all the support.” 

We got rid of the first wave of Covid-19 with less 

damage than feared 

“We got rid of the first wave of the virus with 

less harm than might possibly hit, thanks to the 

TGSD’s lobbying attempts. Prior to the pandemic, 

we were talking about how significant technical 

textile was. Seeing the huge volume of medical 

textile products during virus, we got confirmed 

about how strategically important it really was. 

Global supply chain transformation and new 

opportunities offered to Turkey 

“Supply chain diversion during the pandemic 

on global scale brings in new oportunities for 

Turkey as there’s a tendency for European brands 

that learnt their lesson the hard way to switch 

to ‘local for local’ approach. One can see that, 

geographically, there’s not a better option than 

Turkey for European brands to demand from 

Turkey the amount they supply. In short, huge 

opportunities lie ahead of us at the 105b Euro 

EU and 100b $ US markets.” 

We have got tasks to do 

“We have got to fulfil some tasks, though; to increase 

our capacity on top of the list. To be able 

meet the demand that might possibly come 

from the US, it’s highly advisable that we be 

ready for large scale orders. We must adjust to 

fast, season-based production as well as fast fashion 

for our European partners. Apparel industry 

has a historic opportunity lying ahead. The new 

normal brings about new facilitations such as 

likelihood of suspension of trade confinements 

with the EU, and the US. It’s become particularly 

a pushing force for the sector to have free trade 

agreement signed with England before the 

onset of 2021. We all must put our effort to revise 

the customs union agreement in favor of our 

country with the EU. We also are to push further 

for customs-free trade with the US.” 

We need to use digitalization and sustainability as 

a springboard 

“We need to form a ‘green production belt’ across 

the country to make the most out of potential 

opportunities globally; therefore, we need to use 

digitalization and sustainability as a springboard.” 


M - C 

TSE - ISO 

10002 

TS EN ISO 9001:2015 

‹STANBUL 

TÜYAP FUAR VE KONGRE MERKEZ‹ 

TÜYAP FAIR CONVENTION AND CONGRESS CENTER 

Büyükçekmece, ‹stanbul / Turkey

64 

PANORAMA 

Dünyaca ünlü İspanyol spor markası Joma, 2021 yılı itibarıyla 

Türkiye’de faaliyet göstermeye başlayacak. 

Dünya devi Joma, 

Türkiye pazarına giriyor 

Türkiye pazarına As Spor bünyesinde adım 

atacak olan Joma; tüm spor branşlarına hitap 

eden spor giyim ve spor ayakkabı koleksiyonunu 

sunacak. Hali hazırda 120 ülkede satış operasyonu 

olan Joma, 55 yıldır spor sektöründe faaliyet 

gösteriyor. 2019 yılı itibarıyla 32 milyon adet ürün 

satışı gerçekleştiren marka, dünyanın en büyük 

futbol markalarından biri olarak da konumlanıyor. 

Türkiye’de Uhlsport ve Kempa markalarının 

imtiyaz sahibi ve distribütörü, Tryon markasının ise 

kurucusu olan As Spor’un bu adımı, sektördeki 

payını daha da artırması için fırsat sunuyor. 

Süper Lig ve 1.lig takımlarıyla başlangıç yapılacak 

2021 yılında Türkiye’de As Spor bünyesinde faaliyete 

geçecek marka, Süper Lig ve 1. Lig takımlarının yanı 

sıra tüm spor branşlarında hizmet vermeye hazırlanıyor. 

Spor ayakkabı koleksi-yonunu da toptan satış 

ve perakende mağazalarda konumlayacak olan 

Joma, 2022 yılı itibarıyla mağazalaşmayı hedefliyor. 

Futbol dışı branşlarda da aktif 

Avrupa’nın ve dünyanın önemli futbol kulüpleri, 

olimpiyat komiteleri, federasyonlar, tenisçiler, koşu-cular 

ve maratonlar gibi birçok alanda sponsorluk 

anlaşmaları da bulunan Joma, takım sporları ve 

bireysel sporlara yönelik giyim koleksiyonunun yanında, 

performans, koşu, yürüyüş, tenis, basket-bol, 

futbol, günlük ayakkabı gibi tüm branşlardaki geniş 

spor ayakkabı koleksiyonuyla da dikkat çekiyor. 


66 

PANORAMA 

Ceket ve etek ile 

kış modası 

Soft renklerin hakimiyeti 

Spor şık giyinmeyi seven erkeğin yeni markası 

Boris Becker, soft renklerin hakim olduğu kaliteli, 

lüks kumaş ve dokularla bezeli çok özel bir koleksiyona 

sahip. X,Y, Z olmak üzere üç kuşağın 

ortak paydasını oluşturan koleksiyonda ceket 

üstüne giyilen kolsuz yelekler ve koleksiyonun 

tamamlayıcısı aksesuarlar dikkat çekiyor. Boris 

Becker markası, saf pamuktan üretilen gömlekler, 

ince trikolar ve casual pantolonlarla kombinlenen 

espadriller ile X kuşağı, özgün tasarım 

t-shirtler üzerine 1. kalite yumuşak deri ceketler 

ile Y kuşağı, jogger pantolonlarla kombinlenen 

snearkerlar ile Z kuşağı erkeklerin vazgeçilmezi 

olmaya şimdiden aday. Spor şık olarak tabir 

edilen smart casual ürün gamı ile öne çıkan 

Boris Becker Sonbahar-Kış’20-21 Koleksiyonu, 

hayatında konfora önem veren ve sadeliğin 

şıklığına inanan Avrupalı erkekler düşünülerek 

hazırlandı. MGS Group Kurucu Ortağı ve Boris 

Becker Tasarım Koordinatörü Hande Gürsoy 

“Pandemi, Avrupa modasında konforu hiç 

olmadığı kadar ön plana çıkardı. Ofisin eve taşınması 

sonucu insanlar, konforlarını ön planda 

tuttukları yeni bir süreçten geçiyor. Rahatına 

düşkün olduğu kadar şıklığından da ödün 

vermeyen Avrupalı erkeği hedef alan koleksiyonumuz 

konfor ile birlikte elegant görünmek 

isteyenlere çok özel bir gardırop sunuyor” dedi. 

Muhafazakâr modanın özgün tasarımları ile 

öne çıkan markası ZÜHRE, ceket ve etek takımlarla 

kış stiline renk katıyor. Tesettür giyimin 

trend markası ZÜHRE, ceket -etek takımları ile 

modaya yeni bir soluk getiriyor. Kışın da şık 

olma garantili ZÜHRE ceket ve etek koleksiyonu 

modaya kendi stilini katıyor. Piliseli etekler, kareli 

ve ekoseli ceketler, püsküllü cep detaylı ceketler 

renk renk modeli ile sokak stilinin anahtarı 

oluyor. Ceketin güçlü duruşu bu kış ZÜHRE’nin 

etekli modelleriyle eşleşiyor. Ceket etek takımlar 

ile kış stili anında canlanıyor ve farklı yorumuyla 

imza tarza dönüşüyor. Ceket ve etekten oluşan 

ikili takımların hayatımıza girmesiyle şık bir görünüm 

sağlamak da kolaylaşıyor. Ekoseli ceket 

etek takımı içine düz şifon kemik rengi bluz 

ile harmanlanan takım şık bir kış stili sunuyor. 

Krem tonlarında etek ceket içine giyilen kiremit 

rengi bir bluz ile ciddi bir görünüm kazanmak 

mümkün. ZÜHRE’nin kış koleksiyonunda yer alan 

ceketler tek renk, kareli, ekoseli, püsküllü ve 

baskılı modellerini piliseli etekler ile birleştiriyor, 

kışa şık bir görünüm oluşturacak parçaları sizin 

için sunuyor. Muhafazakâr modada kaliteli üretimin 

ismi ZÜHRE, şıklığın da adı oluyor. Toprağın 

tonları ile harmanlanan modeller; ZÜHRE ceket 

etek takımlarında modanın yeni tarzı oluyor. 

Kareli ve ekoseli desenlerle canlanan renkler 

zamansız kış stilinin simgesi oluyor. 


Hayallerinizi ertelemeyin! 

875 22 75 444 18 27 405 10 00 

/ 

marmaraevleri4.combizimevler.com.tr 

/ 

/ MarmaraEvleri 4 / BizimEvler

68 

PANORAMA 

Altta pijama üstte 

gömlek şıklığı 

Penti ‘Floral Dream’ 

koleksiyonu ile 

geleceğe nefes 

Geçtiğimiz sezon plastik pet şişelerden üretilmiş 

doğa dostu özel bir koleksiyonla karşımıza çıkan 

Penti doğaya sahip çıkmaya devam ediyor ve 

‘Floral Dream’ kapsül koleksiyonuyla #hepbirlikte 

geleceğe nefes aldırmaya davet ediyor. ‘Floral 

Dream’ koleksiyonundaki her parça ile tohum 

kartı hediye eden Penti, daha güzel bir dünya için 

tohumları toprakla buluşturuyor. ‘Doğayı seviyoruz, 

çünkü her şey bir tohumla başlar’ diyen marka, 

koleksiyonuna da çiçek desenlerini yansıtıyor. 

Soft renklerin hakimiyeti 

Spor şık giyinmeyi seven erkeğin yeni markası 

Boris Becker, soft renklerin hakim olduğu kaliteli, 

lüks kumaş ve dokularla bezeli çok özel bir koleksiyona 

sahip. X,Y, Z olmak üzere üç kuşağın ortak 

paydasını oluşturan koleksiyonda ceket üstüne 

giyilen kolsuz yelekler ve koleksiyonun tamamlayıcısı 

aksesuarlar dikkat çekiyor. Boris Becker 

markası, saf pamuktan üretilen gömlekler, ince 

trikolar ve casual pantolonlarla kombinlenen 

espadriller ile X kuşağı, özgün tasarım t-shirtler 

üzerine 1. kalite yumuşak deri ceketler ile Y kuşağı, 

jogger pantolonlarla kombinlenen snearkerlar ile 

Z kuşağı erkeklerin vazgeçilmezi olmaya şimdiden 

aday. Spor şık olarak tabir edilen smart casual 

ürün gamı ile öne çıkan Boris Becker Sonbahar-Kış’20-21 

Koleksiyonu, hayatında konfora 

önem veren ve sadeliğin şıklığına inanan Avrupalı 

erkekler düşünülerek hazırlandı. MGS Group Kurucu 

Ortağı ve Boris Becker Tasarım Koordinatörü 

Hande Gürsoy “Pandemi, Avrupa modasında 

konforu hiç olmadığı kadar ön plana çıkardı. 

Ofisin eve taşınması sonucu insanlar, konforlarını 

ön planda tuttukları yeni bir süreçten geçiyor. 

Rahatına düşkün olduğu kadar şıklığından da 

ödün vermeyen Avrupalı erkeği hedef alan koleksiyonumuz 

konfor ile birlikte elegant görünmek 

isteyenlere çok özel bir gardırop sunuyor” dedi. 

Artık görüntülü online toplantıların hayatımızın 

bir parçası haline geldiğini belirten Atilla Mutlu, 

“Pandemide online toplantıların sayısı arttı. Bundan 

sonra da vazgeçilmezimiz olarak devam 

edecek. Bu süreçte kamera karşısında nasıl 

şık olabilirim sorunu sıklıkla duyuyorum. Çünkü 

eskiden şıklık kıyafetten ayakkabıya kadar geniş 

bir anlama geliyorken online toplantılarda sadece 

üst bedenle alakalı bir olay haline geldi. 

Ancak sadece üst bedeninizin gözüktüğü küçük 

bir ekranda da şık olabilirsiniz” dedi. Görüntülü 

görüşmelerde ne çok abartılı ne de çok salaş 

bir kıyafet tercih edilmemesi gerektiğini söyleyen 

Mutlu, “Ortasını bulmak çok önemli. Evde 

olduğumuz için çok rahat kıyafetlerle kamera 

karşısında çıkmak doğru değil ama aynı zamanda 

abartı gözükecek şekilde bir kıyafet de tercih 

edilmemeli. Alt taraf gözükmeyeceği için o çok 

önemli değil. Üstünüze ise sade, rahat ama 

şık gözüken bir kıyafet tercih etmelisiniz. Yine 

abartıya kaçmadan takı takabilir ve makyaj 

da yapabilirsiniz. Ayrıca renkli kıyafetlerin tercih 

edilmesini öneriyorum. Renkli giyinerek enerjinizle 

karşınızdakileri etkileyebilirsiniz” diye konuştu. 

Kamera açısı ve ışığın da çok önemli olduğunu 

aktaran Atilla Mutlu, “Işığı önünüze almalısınız. 

Bu hem görüntü kalitesini artıracaktır hem de 

güzelliğinizi öne çıkaracaktır. Ayrıca kamera 

açısına çok dikkat etmelisiniz. Kameranın çok 

alttan çekmesi sizi olduğunuzdan kilolu gösterecektir” 

ifadelerini kullandı. 


70 

PANORAMA 

Vaneda’nın yeni 

koleksiyonu macera 

tutkunlarını bekliyor 

Yeni mevsimin enerjisi 

Twist koleksiyonunda 

Sokağın özgür ruhu Twist, yeni mevsimin tüm 

renklerini şimdi Twist Gang ekibi ile sunuyor. 

İçindeki yükselen enerjiye eşlik edecek, ritimlerine 

ayak uyduracak ve bir o kadar da sezona 

adapte olacak cool parçaları sunan Twist 

İlkbahar-Yaz 2021 Koleksiyonu, biraz romantik 

ama bir o kadar da asi tarafını ortaya çıkaracak 

tasarımlarıyla sezonu domine ediyor. Yeni 

heyecanlara ve yeni maceralara atılmaya 

hazır ‘’denim on denim’’ akımı, bu kez oversize 

görünümüyle karşına çıkıyor. Jean pantolon 

ve jean ceket ile uyumu yakalayan bu 

ikiliye eşlik eden rengarenk sweatshirt’ler ise 

evde veya dışarıda her an seninle kalmaya 

niyetli! Hippie stilinin vazgeçilmezi batik desenler, 

günümüze uyarlanarak kombin alanını 

genişletiyor ve croped top, straight jean’lerden 

göz kırpıyor. Mevsimin radarına takılan 

griler, ekose mini elbise ve oversize sloganlı bir 

blazer ceket ile edgy ruhunu ortaya koyuyor. 

Şehrin sokaklarından sahillere inecek, geceden-gündüze 

ön plana çıkacak palmiye 

desenli ve bağlama efektli dar midi elbise ise 

tüm dikkatleri üstüne çekmeye birebir. Mevsime 

her daim yakışan ekose desenleri bu kez 

sarı rengine bürünerek oversize ceket ile yeniden 

yorumlanıyor. Yaz ruhunun temsilcisi renk 

kartelasıyla ön plana çıkan Twist İlkbahar-Yaz 

2021 Koleksiyonu, siyah ve beyaz denkleminin 

yanı sıra; haki, camel, bej, tarçın, pembe, lila, 

sarı, mavi, kırmızı, bordo, turuncu seçkisiyle 

kombinini tamamlıyor. 

Vaneda, bu sezon da doğa tutkunlarına yeni 

ürünleriyle eşlik etmeye devam ediyor. V-RAN- 

GER modeli ile konfora odaklanan Vaneda, 

aklı doğada olanları yine günün rutininden 

uzaklaştırmayı başarıyor. Vaneda’nın hem 

doğada hem de şehirde kullanılmak üzere tasarladığı 

VRANGER modeli, diğer su geçirmez 

teknolojilerden farklı olarak Vaneda’nın Ar-Ge 

merkezinde geliştirilen DryTex teknolojisi ile 

üretiliyor. Kopmaya dayanıklı, polyester bağcık, 

Diğer su geçirmez teknolojilerinden farklı 

olarak DryTex ® teknolojisi; Günlük yaşam stilinize 

etkin konfor ve yürüyüş kabiliyeti kazandırıyor. 

Koleksiyondaki modeller, su geçirmez, 

nefes alabilir, yırtılmaya dayanıklı nubuk deriyle 

üretiliyor. Dayanıklı örgü kumaşı sayesinde, 

nefes alabilen airfile yaka astar ve aşınmaya 

ve yırtılmaya karşı dayanıklı polyester iç astar 

kullanılıyor. Çift Yoğunluklu Enjeksiyon Taban 

Teknolojisi, Kauçuk NUBES I-RUBBER ® ; özel 

tasarım, kayma direnci yüksek, kolay aşınmayan, 

uzun ömürlü, anatomik olarak desteklenmiş 

tasarım, orthoflex, hijyenik, nefes alabilir, 

nem emici ve değiştirilebilir teknolojiye sahip. 

Kopmaya dayanıklı, polyester bağcık, Diğer su 

geçirmez teknolojilerinden farklı olarak DryTex 

® 

teknolojisi; Günlük yaşam stilinize etkin konfor 

ve yürüyüş kabiliyeti kazandırıyor. 


72 

PANORAMA 

Gizia Gate’e bahar geldi 

Türkiye’nin en beğenilen ve takip edilen tasarımcılarının koleksiyonlarını 

aynı çatı altında satışa sunan Gizia Gate, enerjinizi 

yükseltecek tasarımlarla gardırobunuza baharı getiriyor. Gizia 

Gate, yeni sezonu özgün tasarımlarla çarpıcı bir giriş yapıyor. 

Pastel tonlarından etnik desenlere kadar geniş bir ürün skalasının 

yer aldığı tasarımcı koleksiyonlarında, uçuşan tüller, danteller 

ve saten kumaşlar baharın trendlerini yansıtıyor. 

Mehtap Elaidi’nin varoluşun başlangıcı olan okyanustan esinlenerek 

tasarladığı yeni koleksiyonunda balık deseni işlemeler 

dikkat çekiyor. Mehtap Elaidi, koleksiyonundaki tüm desenleri 

organik kotonlara basarken, eski sezondan elde kalmış 

kumaşları da dahil ederek koleksiyonun %80’ini sürdürülebilir 

kumaşlardan oluşturdu. Koleksiyonda Mehtap Elaidi’nin imzası 

olan kup oyunları görülürken detaylarda balon, pli, drape 

ve volan detayları öne çıkıyor. Yansıttığı silüetler canlı desenlerde 

hayat bulurken kırmızı, yeşil, mavi ve bej tonlarından 

oluşan bir renk paleti koleksiyona eşlik ediyor. 

Özlem Süer’in Triyanda adını verdiği koleksiyonunda yeni dünya 

içerisindeki yeni kadının kendini arayış yolculuğu tema olarak 

işleniyor. Stiller, dokular ve formlar arası zıtlık ilişkileri, post pandemik 

dünyanın zıtlıklar içerisinde kendini konumlandırma arayışından 

yola çıkıyor. Süer’in koleksiyonunda jakar, brokar, ipek tafta, 

ipek organzelerin, mat ve parlak ilişkisindeki kontrast tarihi ve yeni 

modernin ilişkisini sembolize ediyor. Farklı kumaşların siyah, beyaz, 

gri, gold ve bakır gibi renkler kullanarak yorumlandığı koleksiyon 

Mart itibarıyla Gizia Gate’de satışa sunulacak. 

Özgür Masur’un 24 parçadan oluşan ve imza niteliğindeki ışıltılı 

siluetlerin canlı renklerle buluştuğu koleksiyonunda; yeşil, mavi, turuncu 

ve pembe silüetler ön plana çıkarken onlara beyaz ve ekru 

eşlik ediyor. Kabarık etekler, uçuşan silüetler, drapeli kesimlerin 

maksimize edildiği formlar göze çarpıyor. Silver dokular, ışıldayan 

kumaşlar koleksiyonun temelini oluşturuyor. Hayatın her anının 

kutlamaya değer olduğunun altını çizen Masur, kendisini önemseyen 

kadınlar için neden aramayan bir şıklık sunuyor. 

Özlem Kaya’nın koleksiyonunda geniş omuzlarıyla, büyük 

oversize look’ların içinde bile özgüveni yüksek, doğuştan güçlü 

kadınların hikayesini görüyoruz. Koleksiyonda bej, pudra, siyah, 

lacivert, beyaz ve yeşil renkler hakim. 

FLO’dan yeni sezon koleksiyonu 

Uygun, rahat ve iddialı ürünlerin adresi FLO, tüm aktivitelerinize eşlik edecek çok sayıda ürünün yer aldığı 

yeni sezon erkek koleksiyonunu vitrine çıkardı. FLO’nun koleksiyonunda dikkat çeken ürünler arasında; klasik 

siyah, kahve ve bej renklerde deri ayakkabılar, casual kumaş ayakkabılar, spor ve klasik sırt çantaları yer 

alıyor. Erkek modasının trendlerine yön veren FLO’nun yeni sezon koleksiyonunda, takım elbiselerden, kanvas 

pantolonlara, spor aktivitelerinden günlük kombinlere kadar her kıyafetle uyum yakalayan deri, rugan, süet 

ve özel kumaşlardan üretilen ayakkabılar öne çıkıyor. Küçük bağcık detaylarıyla hareketlenen casual ayakkabılar 

her kıyafetle kombinlenebilirken, erkeklerin cool görünümünü de kusursuzlaştırıyor. Maskülen şıklığını 

ikiye katlamak isteyen erkekler için tasarlanan, rugan ve derinin ağırlıkta olduğu klasik modeller ise özel anlardaki 

en star parça oluyor. FLO, fonksiyonel yapıları ve estetik tasarımları ile dikkat çeken çantalara da yeni 

sezon koleksiyonunda yer vermeyi unutmuyor. Zevk ve ihtiyaçlarınıza hitap eden pek çok modeli ile eşyalarınızın 

ergonomik bir şekilde taşınmasına olanak tanıyan sırt çantaları koleksiyona damga vuruyor. Yeşil, gri, 

lacivert ve siyah renklerdeki çantalar, gündelik hayatın koşturmacasına mükemmel bir şekilde eşlik ediyor. 


Seyahatinize dair ihtiyaç duyduğunuz 

herşey için en uygun fiyatlarla hizmetinizdeyiz. 

Merkez Mah. Ladin Sk. Kuyumcukent No: 4M / Ofis No: 642 Bahçelievler - İST.

Konfeksiyon Teknik February 2021

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?