26.10.2013 Views

Kuramdan Bağımsız Gözlem Ve Deney Dili Olanaklı Mıdır

Kuramdan Bağımsız Gözlem Ve Deney Dili Olanaklı Mıdır

Kuramdan Bağımsız Gözlem Ve Deney Dili Olanaklı Mıdır

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

40<br />

<strong>Kuramdan</strong> <strong>Bağımsız</strong> <strong>Gözlem</strong> <strong>Ve</strong> <strong>Deney</strong> <strong>Dili</strong> <strong>Olanaklı</strong> <strong>Mıdır</strong>?<br />

belirsizleşmesi ve sonuçta da olağan bilim kurallarının gevşemesiyle<br />

başlar. Kuhn bütün bunalımların şu üç şekilden birisiyle sonuçlanacağını<br />

öne sürer: Birincisi, olağan bilim var olan paradigmanın sonunun<br />

geldiğine ilişkin duyulan ümitsizliğe rağmen, bunalıma yol açan sorunu<br />

çözmek için gerekli esnekliği başarıyla gösterir. İkincisi, bunalıma yol<br />

açan sorun son derece köklü yeni bakış açılarına bile direnç göstermeye<br />

devam ederse, bu durumda bilim adamları ilgilendikleri alanların o anki<br />

aşamasında hiçbir çözüm bulunamayacağı kararına varabilirler. Bu<br />

durumda eldeki sorun adeta dosyalanarak daha üstün araçlara sahip<br />

olmaları umulan gelecek kuşakların çözmesi için rafa kaldırılır. Son<br />

olarak, bunalım yeni bir paradigma adayının ortaya çıkması ve bunun<br />

kabul görmesine ilişkin çabalarla sona erer. 25<br />

Yeni paradigmaya geçiş tamamlandıktan sonra, ilgili meslek<br />

çevresi çalışma alanlarına, yöntemlerine ve amaçlarına yepyeni bir<br />

açıdan bakmaya başlayacaktır. Paradigma değişikliğiyle bilimin yeniden<br />

yönlendirilişi, görsel alandaki gestalt değişimine, yani algılama<br />

kalıplarındaki değişime benzetilir. Burada eskisiyle aynı olan bir veri<br />

topluluğuyla çok farklı ilişkiler kurulur, bunlar yeni sisteme<br />

yerleştirilirler ve yepyeni bir çerçeveye oturtulurlar. 26 Sonuç olarak yeni<br />

paradigmaya geçiş bilimsel bir devrimdir. Tekrarlarsak, bir paradigmanın<br />

yerini bir diğerinin aldığı süreç, olağandışı bilim ya da devrimci bilim<br />

olarak adlandırılır. Bu olağandışı bilim dönemi başarılı ve umut verici bir<br />

paradigma bulunduğunda sona erer ve böylece olağan bilim dönemi<br />

tekrar başlar. Bu dönem yeni bir bunalım ortaya çıkana kadar devam<br />

eder. Bilimsel devrim ve değişimlerde psikolojik, sosyolojik ve tarihsel<br />

etkenler de rol oynar.<br />

Kuhn, paradigmalar değiştiğinde dünyanın da onlarla birlikte<br />

değiştiğini öne sürer. Yeni paradigmanın yönlendirdiği bilim adamları<br />

sadece yeni araçlar benimsemekle kalmazlar, yeni ve farklı yerlere de<br />

bakmaya başlarlar. Ayrıca devrimler esnasında, bilim adamları bildikleri<br />

araçlarla daha önce bakmış oldukları yerlere tekrar baktıklarında, yeni ve<br />

farklı şeyler görürler. Bilim adamları sanki başka bir gezegene gitmiştir;<br />

bilinen nesneler burada artık farklı bir ışıkta görünürler ve bilinmeyen<br />

bazı başka nesnelerle bir arada dururlar. İşte paradigma değişikliği bilim<br />

adamlarının araştırmayla bağlanmış olduğu dünyayı farklı şekilde<br />

görmelerine neden olur. Devrimden önce bilim adamının dünyasında<br />

ördek sayılan nesneler şimdi tavşan olmuşlardır. Bu, görsel bir kalıptan<br />

diğerine geçmenin iyi bir örneğidir. İşte bilimde kuramdan bağımsız<br />

25 Thomas Kuhn, Bilimsel Devrimlerin Yapısı, (çev. Nilüfer Kuyaş), Alan<br />

Yayıncılık, İstanbul, 1991, s.99.<br />

26 Thomas Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions, The University of<br />

Chicago Pres, Chicago, 1970, s.85.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!