20.10.2020 Views

SANTRAL DERGİSİ 17. SAYISI

TÜRKİYE'NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ SANTRAL 17. SAYISIYLA YAYINDA!

TÜRKİYE'NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ SANTRAL 17. SAYISIYLA YAYINDA!

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

DOSYA

Depresyon, üzüntüyle aynı şey değildir

Depresyon hakkındaki bu efsanelerden ilki, herkes tarafından

bilinen bir şey şeklinde aktarılır. Bir kişinin depreşyonda

olduğunu söylediğimizde ilk aklımıza gelen şey, üzgün

bir kişi olur. Fakat bu her zaman doğru değildir. Belli

zamanlarda hepimiz üzülürüz ama üzüntü ve depresyon

birbirinden tamamen farklı iki dünyadır. Üzüntü, geçer,

kısa sürelidir. Er ya da geç duygularımız değişir. Depresyon

ise çok farklıdır. Umursamazlık, boşluk, acı… Depresyon tek

başına gelmez, kişinin tüm hayatını karartan ve yalnızlaştıran

başka negatif duyguları da yanında getirir.

Depresyon gençleri ve çocukları da etkiler

Genel anlamda depresyonun orta yaşta belirlendiği düşünülür.

Bu düşünce yanlıştır. Depresyon çocuk yaşta da

belirti verebilir. Çocuklar ve gençler, hem evde hem de

dışarıda farklı şiddetler, psikolojik şiddetler ile karşılaşabilir.

Parçalanmış aileler, okulda zorbalıkla karşılaşmak,

hayatı anlamama, kabul görmeme gibi birçok etken vardır.

Bütün bunlar çocuklar ve gençlerde depresyona yol açabilir.

Bilinen şu ki kendi yaşamına son veren pek çok genç

var ve bu, bir anık bir üzüntünün değil son derece zor bir

depresyon döneminin sonucu.

Bu hastalık sadece kafanızda değildir

Depresyon, yaygın inanışın aksine sadece zihninizi değil

genel olarak vücudunuzu etkiler. Uykusuzluk, yorgunluk,

kronik kas ağrıları ve baş ağrısı potansiyel fiziksel etkilerden

birkaçıdır. Bu, depresyon hakkındaki en ciddi efsane

ve düşüncelerden biridir. Depresyonun yalnızca kafanızda

olduğuna inanmak ciddi bir hatadır. Depresyon zihnin

ötesine geçer.

Depresyonla Mücadele

Doç. Dr. Hakan Atalay’a göre depresyonun nedenleri henüz

tam olarak açıklığa kavuşturulmadığı için depresyonu

iyileştiren bir ilacın varlığından söz edilememektedir.

Depresyonun serotin eksikliğine bağlı bir hastalık

olmadığını belirten Atalay, tedavide mutlaka ehil kişilerin

uygulayacağı psikoterapilerin uygulanması gerektiğinin

altını çiziyor. Atalay şöyle devam ediyor “Bilinen bu

tedavilere ek olarak seçilmiş olgularda (örneğin yemek

yemeyen, kendine bakmayan, iletişim kurmayan, intihar

düşünceleri bulunan olgularda) elektrokonvülsif tedavi

yapılabilir. Ayrıca, “vagal uyarım tedavisi”, “derin beyin

uyarımı” gibi deneysel tedavilerle de çalışılmaktadır.”

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 14

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!