01.10.2013 Views

Bayram geldi hoş geldi!

Bayram geldi hoş geldi!

Bayram geldi hoş geldi!

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 1<br />

<strong>Bayram</strong> <strong>geldi</strong><br />

hoþ <strong>geldi</strong>!<br />

Kurbanlarýn kesildiði, sevinçlerin doruða ulaþýp dertlerin unutulduðu,<br />

küskünlüklerin rafa kaldýrýlýp dostluklarýn pekiþtirildiði, büyüklerin<br />

ziyaret edilip çocuklarýn sevindirildiði Kurban <strong>Bayram</strong>ý <strong>geldi</strong>...<br />

16 Kasým SALI günü Kurban <strong>Bayram</strong>ý’nýn<br />

birinci günü... Þimdiden<br />

tüm okuyucularýmýzýn bayramýný<br />

en içten dileklerimizle tebrik ediyoruz.<br />

Daha nice bayramlara birlikte<br />

ulaþmayý temenni ediyoruz...<br />

Kurban <strong>Bayram</strong>ý için son hazýrlýklar<br />

yapýlýrken, kurban satýþ merkezlerinde<br />

de hareketlilik had safhaya<br />

ulaþmýþ durumda. Ekonomik<br />

sýkýntýya raðmen en azýndan çocuklarýna<br />

bayramlýk alabilme telaþýna<br />

düþen anne babalar ise, Kilis esnafýnýn<br />

yüzünü bir nebzede olsa güldürdü.<br />

<strong>Bayram</strong> namazý: 06:51'de.<br />

Yaklaþýk 8 yýldýr internet<br />

üzerinden yayýn yapan; internet<br />

gazeteciliðinde yerelden ulusala<br />

seslenen; serhat þehrimiz<br />

Kilis’ten adeta dünyaya açýlan bir<br />

pencere konumunda bulunan<br />

“Kilis postasý” elinizde bulunan<br />

ekim ayý sayýsýyla 3 aylýk gazete<br />

olarak yayýn hayatýna baþlamýþtýr.<br />

Editörden...<br />

Milli mücadelede<br />

ransýzlar ve Ermeniler Kilis,<br />

FAntep, Maraþ, Urfa da 20 KÝLÝS<br />

000 insanýmýzý öldürmüþlerdir. Bu<br />

nedenle Kilis ve köylerinin<br />

geçmiþte vermiþ olduðu þerefli<br />

mücadele ve direniþi saygý ve rahmetle<br />

anarak gelecek nesillere<br />

aktarmalýyýz. Kilis ve çevre köylerinin<br />

Milli mücadelede tarihimizin<br />

gerçekten parlak ve þerefli<br />

bir þekilde direniþini vermiþlerdir.<br />

14 VE 15' TE<br />

Üzümler gün pekmezi oldu<br />

ilisli üzüm üreticisini<br />

tatmin etmekten çok Kuzak<br />

olan yaþ ve kuru<br />

üzüm alým fiyatlarý nedeniyle<br />

vatandaþlar, baðlarýndaki<br />

üzümleri gün pekmezi<br />

yaparak deðerlendirme<br />

yolunu seçtiler. 3'TE<br />

Kurban<br />

keseceklere<br />

önemli uyarýlar Hiçbir gayrimüslim vatandaþýn<br />

Peygamberimizin “Hali<br />

vakti yerinde olup da kurban<br />

kesmeyen kimse bizim namaz<br />

kýldýðýmýz yere yaklaþmasýn”<br />

uyarýsýna uyup kurban<br />

keseceklere önemli hatýrlatmalar.<br />

10'DA<br />

1 EKÝM- ARALIK 2010<br />

Komþuluk ve<br />

ticaretimizde<br />

istikametimiz<br />

neresi?<br />

Selim Baytürkmen Sayfa 5'te<br />

EKMEK<br />

mermiden<br />

stratejiktir<br />

Prof. Dr. Baþ, “Biz þu Yüce Millete<br />

hizmet ederek, Türkiye’yi<br />

dünyanýn en güçlü devleti yapmak<br />

üzere yola çýktýk” dedi. BTP Genel<br />

Baþkaný, tarýmýn önemi konusunda<br />

ve tarým alanýnda Milli Ekonomi<br />

Modeli’nde yer alan çözümlere<br />

iliþkin þu açýklamalarý yaptý.<br />

HABERÝ SAYFA 7'DE<br />

Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý<br />

coþkuyla kutlandý<br />

Türkiye Cumhuriyet’inin 87.<br />

kuruluþ yýldönümü tüm Türkiye’de<br />

olduðu gibi Kilis’te de coþkulu<br />

bir þekilde kutlandý.<br />

HABERÝ SAYFA 6'DA<br />

2010'da 1711 Kur'an<br />

Kursu kapandý<br />

bulunmadýðý yerlerde kilise açan<br />

AKP hükümeti döneminde yüzlerce<br />

Kur’an kursu kapandý. Diyanet Ýþleri<br />

Baþkanlýðý ülkemizde 2010 yýlý<br />

itibariyle 1711 Kur’an kursunun<br />

çeþitli sebeplerle kapandýðýný bildirdi<br />

Mehmet Emin Koç'un yazýsý 8'de<br />

Füze rampasý<br />

kurulmasý<br />

hangi sürecin<br />

devamýdýr<br />

1 TL<br />

Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi Sayfa 7'de


kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 2<br />

2 EKÝM - ARALIK 2010 KÝLÝS AKTÜEL<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Uður KEPEKÇÝ<br />

Ülkemizin içerisinde bulunduðu<br />

sýkýntýlar herkesin malumudur.<br />

Saðdan, soldan, ulusal,<br />

milli, dini; birçok çevrelerden<br />

siyasal ya da siyasal olmayan<br />

çözümler arayan vatandaþlarýmýzýn<br />

sayýsý küçümsenmeyecek<br />

kadar çoktur. Kimisi<br />

yeni bir parti kurmakla, kimisi<br />

kendini partiler üstü fertler ya da<br />

kurumlar olarak tarif etmekle<br />

meþgul ededursun. Vatan<br />

topraklarý; kurtlar sofrasýnda<br />

paylaþýlýrken; madenlerimiz, yeraltý<br />

yer üstü kaynaklarýmýz talan<br />

edilirken, seyirci kalýnmaya<br />

devam edilmektedir. Bu konuda<br />

yapýlan bazý hareketler de bir<br />

varlýk gösterememektedir.<br />

Görünen o ki; eðer bu kafada<br />

kalýnýrsa, sýkýntýlarýmýzýn<br />

daha da artacaktýr. Gerek<br />

siyasi, gerekse de sivil inisiyatif<br />

cephesinde karmaþa gün<br />

geçtikçe artmaktadýr. Hele kimileri<br />

yok mu; “biz siyasete uzaðýz,<br />

biz partiler üstüyüz” Kimileri<br />

de kendince bir “tarafsýzlýk”<br />

fikrine kapýlmýþ gidiyor.<br />

Arkadaþlar, ne kadar iyi niyetli<br />

olursa olsunlar, bu fikirlerle ayrý<br />

Þimdi taraf olmak zamanýdýr<br />

admin@kilispostasi.com<br />

bir cephe açýlmýþ, ayrý bir bölünmüþlük<br />

manzarasý oluþmasýna<br />

zemin hazýrlamýþ olunmaktadýr…<br />

Vatanseverlik þuuru; vatan<br />

için kendi nefsini geriye çekip,<br />

hiç olamazsa “milli ve dini<br />

bütünlük” saðlanýncaya kadar<br />

var olan bir siyasi organizasyonda<br />

birlikte olmayý gerektirmektedir.<br />

Þu anda bu iþin<br />

hamurunun mayasýnýn, Prof.<br />

Dr. Haydar Baþ Beyin elinde<br />

olduðunu görüyorum. Ve onunla<br />

birlikte hareket edilmesi<br />

gerektiðine inanýyorum. Þimdi<br />

bazý arkadaþlar bu fikrimle<br />

hamaset yaptýðým kanaatine<br />

varabilirler. Bende peþinen<br />

söyleyeyim asla ve asla<br />

hamaset yapmýyorum. Bir<br />

realiteden bahsediyorum.<br />

Bendeniz, Prof. Dr. Haydar<br />

Baþ Beyin Baðýmsýz Türkiye<br />

Partisini kurmadan önce yakýn<br />

arkadaþlarýyla yaptýðý çalýþmalarý<br />

yakinen bilen biriyim.<br />

Sayýn Baþ, devletimiz ve milletimiz<br />

üzerine oynanan oyunlarý<br />

önceden keþfederek hazýrladýklarý<br />

raporlarý, gerek<br />

kamuoyu gerekse de parti yetkilileriyle<br />

paylaþmýþ; “AB sevdasýnýn<br />

bu millete bir fayda<br />

saðlamayacaðýný, uygulanan<br />

yöntemlerin yanlýþ olduðunu,<br />

eðer bu yoldan vazgeçilmediði<br />

taktirde vatan topraklarýnýn<br />

bölünme tehlikesiyle karþý<br />

karþýya kalacaðýný, çözümün<br />

adresinin milli bir oluþtan<br />

geçtiðini” söylemiþti.<br />

Ama maalesef onun bu<br />

uyarýlarýna hiçbir siyasi parti ya<br />

da oluþum sýcak bakmamýþ,<br />

hatta ve hatta biraz da ileri<br />

gidip, abartmakla suçlanýlmýþtý.<br />

Sayýn Baþ’ýn yapýlan bu çalýþmalarýndan<br />

netice alýnamayýnca;<br />

“iþ baþa düþtü” deyip siyasi<br />

parti kurulmasýna karar verilmiþti.<br />

Baþlatýlan siyasi oluþumun;<br />

adýndan kuruluþuna, programýndan<br />

kadrosuna varýncaya<br />

kadar, en ince ayrýntýsý<br />

düþünülmüþ, bütün vatan evlatlarýný<br />

çatýsý altýnda barýndýracak<br />

ve hizmet etmeyi gerektirecek<br />

bir yapý oluþturulmuþtu.<br />

Baþlatýlan siyasi oluþumun<br />

gereði þu ifadede yerini bulmuþtu:<br />

“Bir ülkede siyaset üç<br />

amaçla yapýlabilir: 1) lüks<br />

siyaset, 2) ihtiyaçtan siyaset, 3)<br />

Zaruretten siyaset.<br />

Biz zaruretten siyaset<br />

yapma zorunluluðunu<br />

hissediyoruz”<br />

Bu ifade çok doðru bir<br />

ifadedir. Baðýmsýz Türkiye<br />

Partisi kurulduðunda AB<br />

taraftarý olmak, siyasetin olamazsa<br />

olmaz þartýymýþ gibi; en<br />

dini, en milli ya da en sosyal<br />

demokrat olanlar bile “programlarýný<br />

AB ya da IMF üzerine<br />

yapmýþtý.<br />

Çýkýlan yolda; zaman, þartlar<br />

ve olaylar Prof. Dr. Haydar<br />

Baþ’ý haklý çýkarmýþtýr…<br />

Baðýmsýz Türkiye hareketinin<br />

baþlangýç noktasýný teþkil eden<br />

“kuvvayi milliye ruhu”, bütün<br />

gerekleriyle yerine getirilmekte,<br />

köy kent demeden, soðuk sýcak<br />

demeden, insanýmýza ulaþýlýp<br />

ülke meseleleri ve çözüm yollarý<br />

anlatýlmaktadýr. Bu çalýþma<br />

kapsamýnda þimdi de il il gezilip<br />

televizyondan canlý olarak<br />

yayýnlanan “Ekoanaliz”<br />

programý tertip edilmektedir.<br />

Peki, bu kadar çileli iþlere<br />

talip olunmuþ, verilen mücadele<br />

meydanda iken; yazarýyla,<br />

aydýnýyla, siyasetçisiyle,<br />

dernek, ya da kuruluþlarýyla<br />

Sayýn Baþ’a destek vermek<br />

dururken, yeniden “þu mücadelesi,<br />

bu mücadelesi” adý altýnda<br />

baþlatýlan mücadeleler ya da<br />

tarafsýz kalmak da neyin nesi<br />

oluyor? Anlayabilmiþ deðilim.<br />

Bu yazýmý okuduktan sonra<br />

ciddi bir muhasebe yapmaya;<br />

tarafsýz ya da partiler üstü deðil<br />

de, Prof. Dr. Haydar Baþ’la birlikte<br />

olmaya Var mýsýnýz?<br />

Atatürk'ün Kilis'e geliþinin<br />

92. yýl dönümü kutlandý<br />

Büyük Önder Mustafa<br />

Kemal Atatürk’ün Kilis’e<br />

geliþinin 92. yýldönümü<br />

nedeniyle, Cumhuriyet<br />

Meydaný’ndaki Atatürk<br />

Anýtý’nda bir tören<br />

düzenlendi<br />

2<br />

9 Ekim Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý<br />

etkinlikleri çerçevesinde tertip<br />

edilen “Cumhuriyet Yürüyüþü”nün<br />

ardýndan düzenlenen<br />

törene, Kilis Valisi Turhan Ayvaz,<br />

Garnizon Komutaný Jandarma Alb.<br />

Mehmet Kadan, Kilis Belediye Baþkaný<br />

M. Abdi Bulut, Kilis Cumhuriyet<br />

Baþsavcýsý Salih Çokal, 7 Aralýk<br />

Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr.<br />

Osman Türer, daire amir ve müdürleri<br />

ile öðrenciler katýldý.<br />

Kutlama törenleri esnasýnda<br />

Türk Hava Kurumu’na baðlý motorlu<br />

paraþütçüler gökyüzünde<br />

sunduklarý gösteri ile törene katýlanlarýn<br />

ve Kilisli vatandaþlarýn dikkatini<br />

çekti. Atatürk Anýtý’na çelenk<br />

sunulmasý, saygý duruþu ve Ýstiklal<br />

Marþýmýzýn okunmasýnýn ardýndan,<br />

tören sona erdi.


kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 3<br />

KÝLÝS POSTASI KÝLÝS GÜNDEM<br />

Üzümler gün<br />

pekmezi oldu<br />

Kilis’te bu yýl yaþanan üzüm kýtlýðý nedeniyle birçok<br />

üzüm baðý sahibi vatandaþýn, masraflarýný karþýlayabilmek<br />

umuduyla gün pekmezi yaptýklarý gözleniyor<br />

K<br />

ilisli üzüm üreticisini tatmin<br />

etmekten çok uzak<br />

olan yaþ ve kuru üzüm<br />

alým fiyatlarý nedeniyle vatandaþlar,<br />

baðlarýndaki üzümleri<br />

gün pekmezi yaparak deðerlendirme<br />

yolunu seçtiler.<br />

Baðlarýnda hem üzümün az<br />

olmasý hem de fiyatlarýn çok<br />

düþük olmasý nedeniyle ciddi<br />

zararlar ettiklerini ifade eden<br />

üzüm üreticisi çiftçiler, bu yolla<br />

bir nebze olsun zararlarýný<br />

azaltmak amacýnda olduklarýný<br />

belirtiyorlar.<br />

Baðlarýndaki üzümleri iþçi tutmadan<br />

kendi imkânlarý ile<br />

toplayýp pekmez yapan bazý<br />

çiftçiler de, bu yolla biraz<br />

daha tasarruf ettiklerini dile<br />

getirirken, aksi halde zararlarýnýn<br />

katlanarak büyüyeceðini<br />

vurguluyorlar.<br />

Geçmiþ yýllarda en çok<br />

kazandýran tarýmsal ürün olan<br />

üzümün bu noktaya gelmesi<br />

sebebiyle, birçok üzüm<br />

baðýnýn söküldüðü Kilis’te,<br />

müstahsil kilosu 10 TL’den<br />

satýlan gün pekmezine, bir<br />

can simidi gibi sarýlýyor. Kilis’te<br />

çiftçinin üzümden ettiði zarar<br />

sebebiyle, baðlarýný sökmeye<br />

devam ettiði de dikkatlerden<br />

kaçmýyor.<br />

Kilis'te elektrikli<br />

bisiklet sayýsý artýyor<br />

Kilis’te akülü bisiklet olarak bilinen araçlar, vatandaþlar ve özellikle<br />

genç yaþtaki kullanýcýlar arasýnda ilgi görmeye baþladý<br />

Birçok model ve çeþit içeren elektrikli<br />

bisikletler, 50–100 km arasýnda deðiþen<br />

menzilleri, sessizliði, kullaným kolaylýðý ve<br />

herhangi bir sürücü belgesi gerektirmemesi<br />

sebebiyle vatandaþlar tarafýndan sýklýkla<br />

kullanýlmaya baþlandý. Motosiklete alternatif<br />

oluþturan bu elektrikli bisikletlere,<br />

özellikle okul çaðýndaki gençler büyük ilgi<br />

gösteriyor.<br />

Motosiklet kullanmak istemeyen veya<br />

sürücü belgesi bulunmayan Kilisli vatandaþlarýn<br />

da, kolay ulaþým aracý olarak elektrikli<br />

bisikletleri kullanmaya baþladýklarý<br />

gözleniyor. Elektrikli bisikletlerin çeþit ve<br />

modellerine göre fiyatlarý 1.000–1.500 TL<br />

arasýnda deðiþiyor. Özellikle Kilisli gençlerin<br />

okula gidip gelmek için bu tür elektrikli<br />

bisikletleri kullanmayý tercih ettikleri<br />

gözleniyor.<br />

Editörden<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

KÝLÝS POSTASI; DÜNYAYA<br />

AÇILAN PENCERE<br />

Kilis Postasý gazetesinin yazýlý yayýn hayatýnda<br />

da haklýnýn, doðrunun yanýnda olmak<br />

gibi bir sorumluluk taþýyan bir anlayýþla<br />

güzel hizmetler sunacaðýna inancýmýz<br />

sonsuzdur.<br />

Kilis Postasý gazetesi, Ýnternetten tanýdýðýnýz<br />

kadroyla ve yayýn çizgisinden taviz<br />

vermeden her gün daha iyiye, daha güzele<br />

doðru yol alarak yerelden ulusala, ulusaldan<br />

dünyaya açýlan pencere görevini yerine getirmeye<br />

devam edecektir.<br />

Kilis Postasý gazetesi, Türk milletinin ve<br />

devletinin ilelebet payidar kalmasý, milli ve<br />

dini bütünlüðümüzün korunmasý, ahlaki<br />

deðerlerimizin geliþmesi, vatandaþýmýzýn<br />

doðru ve seviyeli haber alma hakkýný en güzel<br />

biçimde elde edebilmesi için elinden gelen<br />

gayreti esirgemeyecektir.<br />

Kilis Postasý gerek Internet üzerinden gerekse<br />

de yazýlý basýn olarak; basýn yayýn ilkelerine,<br />

kiþilik hak ve hürriyetlerine saygý çerçevesinde<br />

yayýn yapacak, memleketimize<br />

hizmet sevdasýyla, gerekli gördüðü þahýs yada<br />

kurumlara uyarý ve ikazlarýný yapmaya,<br />

çözüm önerilerini siz deðerli okurlarýyla<br />

paylaþmaya devam edecektir.<br />

Kilis Postasý gazetesinin yazýlý basýn yayýn<br />

sahasýna girmesi Kilis için büyük bir kazanç<br />

olacaðýna inancýmýz tamdýr. Serhat þehrimiz<br />

Kilis hizmetlerin en güzeline layýktýr.<br />

Bu konuda da kendimizi sorumlu hissetmekteyiz.<br />

Bizler de Kilis Postasý gazetesi sütunlarýnda<br />

sizlerle birlikte olmaktan, hemþerilerimizin<br />

hizmetine bulunmaktan büyük bir zevk<br />

duyacaðýmýzý belirtmek isteriz.<br />

Kasým ayý içerisinde yaþanacak kurban bayramýn,<br />

kutsal topraklarda bulunanlarýn hac ibadetinin;<br />

hemþerilerimize ve Müslüman Türk<br />

alemine hayýrlar getirmesini Yüce Allah’tan niyaz<br />

eder, hepinize hayýrlý günler dileriz.<br />

3<br />

admin@kilispostasi.com<br />

ARAMIZDAN AYRILANLAR<br />

29 Eylül–25 Ekim 2010 tarihleri arasýnda aramýzdan<br />

ayrýlarak ahirete göç eden hemþerilerimizin<br />

isimleri aþaðýdadýr:<br />

AHMET ÇELEBÝ, MEHMET ÖTEN, ARÝF<br />

KARTAL.HACI AYÞE BIYIK, NAZLI DÝKMEN,<br />

NEVZAT GECEGÖRMEZ, AYTEN SALAR, NAZ-<br />

LI BÝÇMEN, MAMHUT ÜNLÜKAHRAMAN,<br />

MUSTAFA SESLÝOKUYUCU, ABÝDÝN HAPPA-<br />

NÝ. FADÝME AYÞE KARTAL, AHMET KALKAN,<br />

GÜLAY KÜSPECÝ, HACI MUHARREM KÖSEÝS-<br />

MAÝLOÐLU. YÜKSEL CAN, HÝKMET DÖÐÜ-<br />

CÜ, PERVÝNUR GÖKÇEK, NECMETTÝN KARA-<br />

BEKÝROÐLU, AYÞE KARTAL, SÝLAHA SEVEN.<br />

ARÝF KURT, ZEKERÝYA ALPAYDIN, ÞABAN<br />

POLAT, NAZMÝYE KIZILTAÞ, ÞERÝFE DEMÝR.


kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 4<br />

4 EKÝM - ARALIK 2010 GÜNDEM<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Ýnsan hakký demek, Allahýn<br />

bahþettiði, insana faydalý ve ona ait<br />

olan doðuþtan getirilen kýymetlerdir.<br />

Bu haklar Allahu tealanýn karþýlýksýz<br />

bahþettiði lütuflardýr. Bu haklar ne<br />

kimsenin tekelindedir, ne de bu haklarý<br />

vermek yahut kýsýtlamak<br />

kimsenin yetkisindedir. Bu haklarý<br />

Allah verir insaný mükellef tutar.<br />

Mesela, inanmak, din ve vicdan<br />

hürriyeti, ibadet hürriyeti, iyiyi<br />

kötüyü tercih hürriyeti, mal, can,<br />

namus dokunulmazlýðý… Vs, hepsi<br />

Allahýn lütuflarýdýr. Hepside insana<br />

faydalý ve insanýn iyiliði içindir.<br />

Buna göre hayat hakký, mülkiyet<br />

hakký, aile kurma hakký, inanma ve<br />

ibadet etme hakký, düþünme ve fikrini<br />

söyleme hakký vardýr. Bunlar insan<br />

için faydalýdýr, insanýn kurtuluþuna<br />

vesiledir. Bunlarýn her biri Ýslam’da<br />

zahiri ve batýni müeyyide ve prensiplerle<br />

ve de ahlaki ve vicdani kurallarla<br />

teminat altýna alýnmýþtýr. (Prof.<br />

Dr. Haydar BAÞ Veda Hutbesinde<br />

Ýnsan Haklarý 1993 baský sayfa 232)<br />

Mademki insanýn hayat (yaþamak)<br />

hakkýdýr, o halde insanýn yaþamasý<br />

için gerekli olan ihtiyaçlarýnýn<br />

karþýlanmasý gerekmektedir, bu<br />

ihtiyaçlar sýnýrlýdýr. Bu ihtiyaçlarýn<br />

toplamýna sosyolojide hayat standardý<br />

denir ve bu standartlar döne-<br />

YORUM<br />

YAYINCILIK REKLAMCILIK<br />

VE DAÐITIM<br />

3 AYLIK YEREL GAZETE<br />

Ýmtiyaz Sahibi<br />

Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi<br />

Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü<br />

Abdulkakir Uður Kepekçi<br />

Bölge Koordinatörü<br />

Selim Baytürkmen<br />

Ýdare Yeri: Mahmutbeyyolu Cad.5.Sok.<br />

No:16 Bahçelievler/ ÝSTANBUL<br />

GSM: 0 532 558 93 69<br />

Baský: Akademi Basým- Yayýn,<br />

Organizasyon, Matbaacýlýk, Turizm. San.<br />

Tic. Ltd. Þti.<br />

Davutpaþa Cad. Güven San. Sit. C-Blok<br />

No: 230 Topkapý / ÝSTANBUL<br />

Tel: 0212 493 24 67<br />

Mehmet ÝNEKÇÝOÐLU<br />

Asgari ücretlinin hakký ne<br />

olmalýdýr?<br />

Tarihi Hoca Hamamý<br />

restore ediliyor<br />

Kilis’te halen faaliyet gösteren hamamlar<br />

arasýnda yer alan Tarihi Hoca Hamamý’nda,<br />

restorasyon çalýþmalarý devam ediyor.<br />

G<br />

min þartlarýna göre deðiþir.<br />

Günümüzde Aile kurmak, barýnmak,<br />

beslenmek, giyinmek, saðlýk, eðitim,<br />

seyahat, otomobil, motosiklet, günün<br />

teknolojik imkânlarýndan (elektrikli<br />

ev aletleri) faydalanmak, haberleþmek<br />

(telefon) vs. birer ihtiyaçtýr.<br />

Bu ihtiyaçlarý karþýlayabilmek için<br />

paraya, parayý elde etmek için iþe<br />

ihtiyaç vardýr. Yani çalýþan insanýn<br />

eline geçecek para bu ihtiyaçlarýný<br />

karþýlayabilecek miktarda olmalýdýr.<br />

Ýþte asgari ücret dediðimiz miktar<br />

asgari hayat standartlarýnýn karþýlandýðý<br />

miktardýr. Eðer çalýþan bir<br />

iþçinin ücreti bu ihtiyaçlarý karþýlayacak<br />

miktardan az olursa o miktarý<br />

belirleyen kiþi ya da kuruluþlar o<br />

iþçinin hakkýný gasp etmiþ olur ki<br />

buna kul hakký denir.<br />

Çünkü mademki o iþçinin yaþamak<br />

hakkýdýr yaþamak içinde<br />

ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasý gerekmektedir.<br />

O halde asgari ücret bu<br />

ihtiyaçlarý karþýlayacak miktarda<br />

olmalýdýr. Aksi halde buna yaþam<br />

denmez buna sürünme denir.<br />

Peygamberimiz hadisi þerifte “iþçinin<br />

hakký alnýnýn teri kurumadan verilmelidir”<br />

buyurmaktadýr. Buradaki<br />

iþçinin hakkýndan maksat asgari<br />

geçim standardýdýr, çalýþan, kimseye<br />

muhtaç olmamalýdýr.<br />

aziantep Vakýflar<br />

Bölge Müdürlüðü<br />

tarafýndan ihale<br />

admin@kilispostasi.com<br />

edilen Tarihi Hoca<br />

Hamamý’nda bir süre önce<br />

baþlayan yenileme çalýþmalarý,<br />

halen sürüyor.<br />

Hamamda yapýlan çalýþmalar<br />

nedeniyle, Hoca Hamamý<br />

çevresinde güvenlik þeridi<br />

oluþturulurken, hamamýn dýþ<br />

kýsmýnda ve duvarlarýnda<br />

tamir sürüyor. Tarihi Hoca<br />

Hamamý’nda devam eden<br />

Hz. Ömer’in halifeliði döneminde<br />

bir hýrsýzlýk olayý olur hýrsýzý yakalarlar<br />

hýrsýzlýðýn cezasý olan had cezasýný<br />

uygulamak üzere hazýrlýk<br />

yaparlarken içeriye Hz. Ömer girer<br />

burada ne yapýyorsunuz der hýrsýza<br />

had cezasý uyguluyoruz ya Ömer<br />

derler. Durun bakalým neden hýrsýzlýk<br />

yapmýþ öðrenelim der Hz. Ömer<br />

adama sorar neden hýrsýzlýk yaptýn<br />

adam açtým ya Ömer der. Sen nerede<br />

çalýþýyorsun? Adam falanca kiþinin<br />

yanýnda çalýþýyorum. Kaç dirhem<br />

yevmiye alýyorsun? Adam iki dirhem<br />

der. Hz. Ömer falanca adamý çaðýrýn<br />

buraya der, adamý getirirler. Hz.<br />

Ömer sorar bu adam senin yanýnda<br />

mý çalýþýyor? Adam evet ya Ömer<br />

der. Kaç dirhem yevmiye veriyorsun?<br />

Adam iki dirhem der. Bundan<br />

sonra bu adama yevmiye on dirhem<br />

vereceksin eðer on dirhemden az<br />

verirde bu adam hýrsýzlýk yaparsa<br />

senin elini keserim der. Hýrsýza da<br />

dönerek bak artýk yevmiyen on<br />

dirhem oldu bu para senin geçimin<br />

için yeterli bundan sora hýrsýzlýk<br />

yaparsan elini keserim der. Buradan<br />

anlaþýlýyor ki Ýslam suçluya düþman<br />

deðil suça düþmandýr insanlarý suça<br />

sevk eden nedenleri ortadan kaldýrýr<br />

ondan sonra suçluya ceza verir. Bu<br />

durumda günümüzde suçlu kim siz<br />

karar verin.<br />

Türkiye’de yoksulluk sýnýrý 3000<br />

TL yani ihtiyaçlarý karþýlamak için<br />

dört kiþilik bir ailenin 3000 TL ye<br />

ihtiyacý vardýr o halde asgari ücret<br />

3000 TL olmalýdýr. Oysa Türkiye’de<br />

Asgari ücret 600 TL, 600 TL ile bir<br />

ailenin ihtiyaçlarýný karþýlayabilmesi<br />

mümkün deðil, o halde her asgari<br />

ücretliden 2400 TL hak gasp edilmiþ<br />

oluyor. Þimdi siz bu þablonu bütün<br />

restorasyon çalýþmalarýnýn 19<br />

Mayýs 2011 tarihinde bitirilmesi<br />

planlanýyor.<br />

Tarihi Hoca Hamamý’nýn da<br />

restore edilmeye baþlanmasý<br />

ile birlikte Kilis’te halen<br />

faaliyette olan hamam sayýsý<br />

da Hasanbey Hamamý ile birlikte<br />

ikiye düþmüþ oldu. Halen<br />

bir restorasyon çalýþmasýnýn<br />

baþlamadýðý gözlenen Tarihi<br />

Paþa Hamamý ise yaklaþýk<br />

olarak 3 yýldýr tamir edilmeyi<br />

bekliyor.<br />

gelir seviyesine uyarlayabilirsiniz.<br />

Mesela memursanýz geliriniz 1200 TL<br />

ise 1800 TL gasp edilmiþ, eðer öðretmenseniz<br />

geliriniz 1500 TL ise 1500<br />

TL gasp edilmiþ, eðer polis iseniz ve<br />

geliriniz 2000 TL ise sizden de 1000<br />

TL gasp edilmiþtir. Çitçi, esnaf, emekli,<br />

iþsiz bunlarýn halini siz deðerlendirin<br />

yani yaklaþýk 70 milyonun<br />

hakký gasp ediliyor.<br />

Belki bana, çok abarttýn ülkemizin<br />

þartlarý 3000 TL asgari ücreti<br />

karþýlayamaz diyenler olabilir. Onlara<br />

derim ki bir ülkede haftada bir milyar<br />

iki yüz milyon dolar faiz<br />

veriliyorsa tabiî ki verilemez. Eðer bir<br />

ülkenin ekonomisi uluslar arasý tefeci<br />

kuruluþlara teslim edilmiþse tabiî ki<br />

verilemez. Yeraltýndaki üç katrilyon<br />

dolar deðerindeki madenler<br />

özelleþtirme bahanesiyle yabancý þirketlere<br />

ve yandaþ kuruluþlara peþkeþ<br />

çekilirse tabiî ki verilemez. Kýsacasý<br />

sömürgeci liberal kapitalist mantýkla<br />

tabiî ki verilemez<br />

Bunun verilebilmesi için milli ve<br />

manevi bakýþ açýsý þarttýr. Ne demiþti<br />

BTP Genel Baþkaný Prof. Dr. Haydar<br />

BAÞ asgari ücret en az 3000 TL olacak,<br />

neden çünkü 3000 TL nin azý hak<br />

gaspýdýr kul hakkýdýr. Efendim nereden<br />

verecek, nasýl verecek diyeceðine<br />

yerli yabancý dünyaca ünlü iktisatçýlarýn<br />

ve ekonomistlerin takdir ve<br />

tasdik ettiði “Milli Ekonomi Modeli”<br />

ile “Sosyal Devlet Milli Devlet”<br />

Projesi kitaplarýný açta bir oku bak<br />

nerden verecekmiþ nasýl verecekmiþ<br />

en azýndan öðrenmiþ olursun.<br />

Atalarýmýz ne demiþ bilmemek ayýp<br />

deðil öðrenmemek ayýptýr.


kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 5<br />

KÝLÝS POSTASI EKONOMÝ<br />

Kilis'in gelir kaynaklarý yok mu oluyor?<br />

Baðcýlýk ve<br />

zeytincilik<br />

yok oluyor<br />

Sanayisi istenilen oranda geliþmemiþ, yýllardan bu yana<br />

vermeye devam ettiði göç ile zayýflayan Kilis’i adeta yýllarca<br />

omuzlarýnda taþýyan baðcýlýk ve zeytincilik giderek zayýflýyor<br />

Özellikle baðcýlýk alanýnda<br />

Kilis’in son 7–8 yýlda <strong>geldi</strong>ði<br />

nokta gerçekten çok endiþe vericidir.<br />

2009 yýlýnýn Temmuz ayýnda<br />

Kilis Ziraat Odasý’nýn verdiði<br />

resmi rakamlar, Tekel Suma<br />

Fabrikasý’nýn<br />

özelleþtirilmesi ile birlikte<br />

baðcýlýðýn ne kadar ciddi bir kan<br />

kaybýna uðradýðýný apaçýk gözler<br />

önüne sermektedir. Resmi veriler,<br />

Kilis’te 24 bin Hektar olan bað<br />

alanýnýn 2009 yýlý sonu itibariyle<br />

11 bin Hektar’a düþtüðünü<br />

göstermektedir.<br />

BAÐLAR NEDEN<br />

SÖKÜLÜYOR<br />

Son yýllarda Kilisli üzüm<br />

üreticisinin baðlarýný<br />

sökmelerinin altýnda yatan ana<br />

sebep, üzümün maliyetinin yükselmesine<br />

karþýn satýþ<br />

fiyatýnýn çok düþük olmasýdýr.<br />

09 Ekim 2003 tarihinde henüz<br />

Tekel Suma Fabrikasý özelleþtirilmemiþken<br />

kuru üzüm baþfiyatý<br />

1 milyon 120 bin lira olarak açýklanýyor.<br />

O yýllarda üzüm üreticisini pek<br />

de memnun edemeyen bu fiyat<br />

eleþtirilip, resmi<br />

kurumlar tarafýndan kuru<br />

üzümün maliyetinin o tarih<br />

itibariyle 1 milyon 241 bin lira<br />

olduðu manþetlere taþýnýyor.<br />

Üreticinin istediði baþfiyat ise 1<br />

milyon 460 bin lira!<br />

2004 yýlýnda Tekel Suma<br />

Fabrikasý’nýn özelleþmesi ile birlikte,<br />

Kilisli üzüm üreticisi beðenmediði<br />

fiyatýn yarýsýna dahi<br />

yetiþtirdiði üzümü<br />

satamaz hale geliyor. Takip eden<br />

yýllarda da durumun<br />

deðiþmemesi üzerine birçok<br />

Kilisli üzüm üreticisi çareyi<br />

baðlarýný sökmekte buluyor.<br />

MÝLYONLAR UÇUP GÝTTÝ<br />

Yýllýk 15–16 bin ton kuru<br />

üzüm üretim kapasitesine sahip<br />

olan Kilis’in üzümden dolayý<br />

gelir kaybý on<br />

milyonlarla ifade edilen rakamlara<br />

ulaþýyor.<br />

2003 yýlý kuru üzüm<br />

baþfiyatý temel alýnarak bir<br />

deðerlendirme yapýldýðýnda<br />

Kilisli üzüm üreticisinin yýllýk<br />

kaybýnýn 10 milyon liraya kadar<br />

ulaþtýðý ortaya çýkýyor. Elbette<br />

üzümün günümüzdeki deðer<br />

fiyatý baz alýnýrsa, bu gelir kaybýnýn<br />

kaça<br />

katlanacaðýný hesap etmek bu iþi<br />

bilenler için pek de zor olmayacaktýr.<br />

Kilis’te birçok kiþinin<br />

irili–ufaklý bir üzüm baðý olmasý<br />

münasebetiyle,<br />

üzümden elde edilen gelir adil<br />

bir þekilde halkýn<br />

çoðunluðunun cebine<br />

girmekteydi. Bu da Kilis<br />

ekonomisinin canlý<br />

kalmasýnda önemli bir rol<br />

oynuyordu. Çünkü yüklü<br />

miktardaki bir para birkaç elde<br />

toplanmýyor, üzüm halkýn<br />

az–çok hatýrý sayýlýr bir gelir elde<br />

etmesini temin ediyordu. Üzüm<br />

üreticisinin zaman içerisinde çok<br />

ciddi zararlara uðratýlmasý, bu<br />

gelir daðýlýmýný ve Kilis<br />

ekonomisini kötü yönde<br />

etkiledi. Üzüm zamaný kimse<br />

çarþýya çýkmaz, alýþ–veriþ etmez<br />

oldu.<br />

ZEYTÝNCÝLÝK DE<br />

AYNI KADERLE<br />

BOÐUÞUYOR<br />

Kilis’in zeytini ve zeytinyaðý<br />

kendine has lezzeti ve eþine az<br />

rastlanýr kalitesiyle, parmak ýsýrtan<br />

bir zenginliðimizdir.<br />

Ancak bu zamana kadar<br />

þiþeleme, ambalaj ve markalaþma<br />

alanýnda geri kalan zeytincilik,<br />

ne yazýk ki kendi kabuðunu aþamamýþtýr.<br />

Ýzlenen yanlýþ politikalar ve<br />

fiyat düþüþleri ilimizin bu<br />

zenginliðine de ne yazýk ki darbe<br />

vurmuþtur. Destekleme ile birlikte<br />

Kilis’te daðýtýlmaya baþlanan<br />

Gemlik türü zeytin fidelerinin<br />

ekimi teþvik edilmiþtir. Bunun<br />

sakýncasý yetkili bazý kiþiler<br />

tarafýndan “Kilis'in iklim yapýsýna<br />

terstir ve kentte zeytinciliði<br />

yok edebilir. Yanlýþtan bir an<br />

önce dönülüp, kente özgü zeytin<br />

fidesi daðýtýmý yapýlmasý<br />

gerekiyor. Buna göre<br />

zeytincilik stratejisini<br />

belirlememiz lazým, yoksa kenti<br />

zeytincilik yönüyle iyi günler<br />

beklemiyor" þeklinde ifade<br />

ediliyor. Geçtiðimiz yýl<br />

zeytinyaðýnýn ton fiyatý ilk hasat<br />

günlerinde 5 bin lira iken,<br />

giderek düþerek 4 bin ile 4 bin<br />

250 lira seviyelerine<br />

gerilemiþtir. Bu da zeytin<br />

üreticisinin maddi açýdan zarar<br />

görmesine sebep<br />

olmuþtur. Bu yýl ise Kilis’te zeytin<br />

aðaçlarýnda ne yazýk ki zeytin<br />

bulunmuyor.<br />

Bütün bu veriler göz önüne<br />

alýnýp deðerlendirildiðinde,<br />

Kilis’in önemli gelir<br />

kaynaklarýndan faydalanmak bir<br />

yana, zarar ettiði görülmektedir.<br />

Çok geç olmadan izlenen yanlýþ<br />

politikalardan dönülmeli, Kilis’in<br />

kendine has kýymetleri kendi<br />

adýna tekrar kazanýlmalýdýr. Aksi<br />

takdirde Kilis’in üretim<br />

kabiliyetini kaybetmesi çok da<br />

sürpriz bir sonuç olmayacaktýr.<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

Selim BAYTÜRKMEN<br />

Komþuluk ve<br />

ticaretimiz<br />

admin@kilispostasi.com<br />

Birçok ülke yakýn komþularý ile ticaret<br />

hususunda güçlü baðlar kurmak ister. Ayný<br />

coðrafyada yer alan ülkelerin kurduklarý ticari<br />

baðlarýnýn, iki taraf açýsýndan da tatmin<br />

ediciliði ve kâr saðlama oraný yüksektir.<br />

Türkiye bu alanda geçmiþte hissesine<br />

düþen büyük bir dilime sahipti. Baþta Irak<br />

olmak üzere Ýran ve Suriye gibi güney<br />

komþularýyla ciddi ekonomik baðlarý<br />

bulunuyordu. 1990 yýllardan bu yana devam<br />

eden körfez savaþlarý ve sonrasýnda bu<br />

savaþlarýn etkisiyle bölgede oluþan Amerika<br />

ikametgâhý, bu payýmýzýn giderek azalmasýna<br />

yol açtý. Karýþan Ortadoðu coðrafyasýnda artýk<br />

pastanýn dilimleri bizden baþka herkes tarafýndan<br />

afiyetle mideye indiriliveriyordu. Bütün<br />

bunlara alýþýlmýþ iken, þimdi de Ýran nükleer<br />

programý bahane edilerek, Amerika ve<br />

Avrupa ülkeleri tarafýndan bir “Ambargo<br />

Bombardýmaný”na tutuluyor.<br />

ABD Hazine Bakanlýðý Terörizm ve Mali<br />

Ýstihbarat Müsteþarý Stuart Levey’in baþkanlýðýndaki<br />

heyet Aðustos ayýnda yaptýðý ilk<br />

ziyaretinin ardýndan Ekim ayýnda tekrar<br />

Türkiye’deydi. Türkiye Bankalar Birliði (TBB)<br />

ile bir görüþme yaparak, Ýran ambargosu<br />

hususunda uyulmasý gereken kurallarý teblið<br />

etti. Aksi bir uygulama yapýlmasý halinde ise<br />

karþý karþýya kalýnacak yaptýrým ve cezalarý da<br />

unutmadan sýraladýlar.<br />

Türkiye, bölgede yýllardan beri süre gelen<br />

maddi kayýplar yaþamýþ bir ülke olmasýna<br />

raðmen, en büyük fedakârlýk yine kendisinden<br />

talep ediliyor. Peki, ne için? Ticari baðlantýlarýnda<br />

kendi çýkarlarýnýzý üstün tutmadýðýnýz<br />

takdirde böyle bir kaderi yaþamanýz kaçýnýlmaz<br />

bir sonuçtur. Özellikle uluslar arasý<br />

ticarette yapýlan hatalarýn faturasý yüksek ve<br />

telafisi zor veya imkânsýzdýr. Bazý nedenlerden<br />

dolayý ticari baðýnýzý koparttýðýnýz bir ülke,<br />

ihtiyacý olan malý bir þekilde baþka kaynaklardan<br />

edinme yolunu seçecektir normal olarak.<br />

Siz ülke olarak yýllar sonra hatanýzý anlayýp<br />

telafi yolunu seçtiðinizde, yerinizin baþkalarý<br />

tarafýndan çoktan doldurulduðunu<br />

görürsünüz.<br />

Baþkalarýnýn çýkarlarý üstüne bina edilen bir<br />

dýþ ticaret politikasýnýn, hiçbir fayda saðlamadýðý<br />

gerçeðini bir an önce görmemiz<br />

zaruridir.<br />

Türkiye’nin kendi topraklarý ve zenginlikleri<br />

üstünde hesabý olmayan ülkelerle, kendi<br />

ulusal çýkarlarý doðrultusunda bir dýþ ticaret<br />

politikasý yürütmesi, ekonomik geleceðimiz<br />

açýsýndan bir çýkýþ kapýsý olarak görülmelidir.<br />

Yoksa kan kaybýmýz telafi imkânsýz noktalara<br />

ulaþacaktýr.<br />

5


kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 6<br />

6 EKÝM - ARALIK 2010 YAÞAM<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Ramazan ayýydý bayramdý derken<br />

sessiz sedasýz kurban bayramýna<br />

yaklaþýyoruz. Her bayram arifesinde<br />

olduðu gibi yine kurban ibadeti<br />

üzerine tartýþmalar baþladý. Geçmiþ<br />

dönemlerde kurban vacipti sünnetti,<br />

kurban yalnýzca peygamberimize<br />

emredildi, yok tavukta kessen de olur<br />

balýkta, kurban kesmeyip parasýný<br />

fakirlere daðýtsan da olur gibi,<br />

insanýmýzýn kafasýný karýþtýran<br />

tartýþmalar yapýla gelmiþtir.<br />

Bu kurban öncesinde hayvancýlýk<br />

sektöründeki krizi iþaret eden<br />

Diyanet, “Hayvancýlýkta tehlike<br />

görürsek kurban kesmeyin deriz.”<br />

açýklamasýnda bulundu.<br />

Bu açýklamanýn ardýndan Ýstanbul<br />

Ýl Müftüsü Prof Dr. Mustafa Çaðrýcý<br />

da bunu destekleyecek görüþler<br />

bildirdi. Ýl Müftüsü Mustafa Çaðrýcý,<br />

üzerine vacip olmayanlarýn<br />

Türkiye’de hayvan sýkýntýsý<br />

oluþturmamasý için bu yýl kurban<br />

kesmemelerini önerdi.<br />

Daha sonra diyanet iþleri<br />

baþkanýmýz Türkiye de hayvan<br />

rezervinin kurban kesmeye müsait<br />

olduðunu insanlarýmýzýn rahatça<br />

kurban kesebileceklerini açýkladý<br />

Bir milleti millet yapan dini<br />

deðerleridir bu deðerlerden<br />

kaynaklanan örfüdür geleneðidir<br />

göreneðidir Türkiye deki etkili ve<br />

Türkiye Cumhuriyet’inin 87. kuruluþ<br />

yýldönümü tüm Türkiye’de olduðu gibi<br />

Kilis’te de coþkulu bir þekilde kutlandý.<br />

Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý kapsamýnda Kilis<br />

Þehir Stadyumu'nda düzenlenen kutlama<br />

ALAADDÝN ÖZKAR<br />

Aðzý olan<br />

konuþuyor<br />

admin@kilispostasi.com<br />

yetkili kiþilerin bu deðerlerin<br />

yücelmesine katkýlarý olmuyorsa bari<br />

konuþaraktan insanlarýn kafasýný<br />

karýþtýrmasýnlar.<br />

KURBANIN ÝSLAMDA YERÝ<br />

VE ÖNEMÝ<br />

Onun namazý orucu haccý zekâtý<br />

hulasa bütün iyi ibadetleri Allah’a<br />

kulluðunun bir gereði ve ispatýdýr. Bu<br />

baðlamda kurban kesme ibadeti de<br />

insanlarý cenabý Allah’a yaklaþtýran bir<br />

ibadettir. Bu konuda Kur’ân-ý<br />

Kerim’de þöyle ifade buyrulmaktadýr:<br />

“Biz her ümmet için, Allah’ýn kendilerine<br />

rýzýk olarak verdiði hayvanlarýn<br />

üzerine Allah’ýn adýný ansýnlar diye<br />

kurban kesmeyi meþru kýldýk Ýlahýnýz<br />

tek bir Allah’týr Þu halde yalnýz O’na<br />

teslim olun” [hac 22–34]<br />

Peygamberimiz hadislerinde<br />

kurban kesmeyi teþvik etmiþ ve kurban<br />

kesenlere büyük müjdeler vermiþtir.<br />

Kurban bayramýnda yapýlan<br />

amellerden Allah’ ü Teâlâ katýnda kurban<br />

kesmekten daha kýymetlisi yoktur.<br />

Daha kaný yere düþmeden Allah’<br />

u Teâlâ, onu muhafaza eder. Onunla<br />

nefsinizi tezkiye edin, onu seve seve<br />

kesin! (Tirmizi)<br />

“Ýnsanoðlu Kurban <strong>Bayram</strong>ýnda<br />

Allah’a kan akýtmaktan daha sevimli<br />

hiçbir amel yapamaz. Kurbanlýk<br />

hayvan kýyamet gününde boynuzlarý,<br />

tüyleri ve týrnaklarý ile (Allah’ýn huzu-<br />

Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý<br />

büyük bir coþkuyla kutlandý<br />

törenlerine Kilis Valisi Turhan Ayvaz, Kilis<br />

Belediye Baþkaný Av. M. Abdi Bulut, Garnizon<br />

Komutaný Jandarma Kd. Alb. Mehmet<br />

Kadan, 7 Aralýk Üniversitesi Rektörü<br />

Prof. Dr. Ýsmail Güvenç, daire amir ve mü-<br />

runa) gelir. Kurban kesilirken kan yere<br />

düþmeden Allah katýnda yüksek bir<br />

mevki ye çýkar. Öyle ise kurbaný gönül<br />

hoþluðu ile kesiniz.” (Ýbn Mac)<br />

Kurbanýn derisindeki her tüy<br />

sayýsýnca size sevap vardýr. Kanýnýn<br />

her damlasý kadar mükâfat vardýr. O<br />

sizin mizanýnýza konacaktýr. Müjdeler<br />

olsun! [Ýbni Mace]<br />

Ya Fatýma, kurbanýnýn yanýna git!<br />

Kesilirken orada bulun! Kurbanýnýn<br />

yere akacak ilk kan damlasýyla,<br />

geçmiþ günahlarýn affedilir.[Ý. Hibban]<br />

Nisap miktarýna malik olan her<br />

Müslüman kurban kesmekle<br />

yükümlüdür maddi durumu iyi<br />

olduðu halde kurban kesmeyenleri<br />

bakýn dinimiz nasýl korku ile uyarýyor<br />

hadis-i þerifte peygamberimiz ne<br />

buyuruyor;<br />

“Hâli vakti yerinde olup da kurban<br />

kesmeyen, namaz kýldýðýmýz yere<br />

gelmesin!” (Hâkim)<br />

Kurban bayramýný bir tatil günü<br />

veya bir et bayramý olarak telakki<br />

edilmemeli çünkü “Allah katýnda<br />

günlerin en büyüðü Kurban<br />

günüdür.” (Gunyet’üt Talibin) diyor<br />

peygamberimiz Kurbanda niyet<br />

Allah’a yakýnlaþmak Resulullahýn<br />

sünnetini yerine getirmek Allah’ýn<br />

rýzasýný kazanmak olmalýdýr.<br />

Bakýnýz, bu konuda Kura’n-ý<br />

Kerim’de þöyle buyruluyor:<br />

“Onlarýn (kurbanlarýn ) ne etleri ne<br />

de kanlarý Allah’a ulaþýr. Fakat O’na<br />

sadece sizin takvanýz ulaþýr.’’ ) Esasen<br />

Allah Teâlâ ancak takva sahiplerinin<br />

yapmýþ olduklarý ibadetleri kabul<br />

eder. Hz. Ali (ra) Hz. Peygamber’in<br />

(as) þöyle buyurduðu rivayet etti:<br />

“Ey insanlar! Kurban kesiniz, kanlarýyla<br />

Allah’tan sevap isteyip<br />

umunuz. Çünkü kurbanýn kaný her ne<br />

kadar yere düþse de hakikatte Allah’ýn<br />

dürleri, öðrenci ve öðretmenler ile vatandaþlar<br />

iþtirak etti. Tören Vali Ayvaz, Belediye<br />

Baþkaný Bulut ve Garnizon Komutaný<br />

Kd. Alb. Mehmet Kadan'ýn halkýn bayramýný<br />

kutlamasý ile baþladý.<br />

himayesindedir”<br />

Gücümüz yettiðince kurbanlarýmýzý<br />

hasta ve zayýf olanlardan<br />

deðil göze hoþ görünen güzel semiz<br />

hayvanlardan seçmeliyiz bu konuda<br />

peygamberimiz þöyle buyuruyor.<br />

“Kurbanlarýnýz semiz olsun. Onlar<br />

Sýratta bineklerinizdir.” [Zâd-ül<br />

mukvin]<br />

“Kurbanlarýn en hayýrlýsý boynuzlu<br />

koçtur.” [Ýbni Mace]<br />

Bir rivayette Rasulullah (sav,) iki<br />

güzel (kusursuz ve semiz) koç kurban<br />

etmiþ ve onlarý kendi elleriyle keserek:<br />

“Bismillah’i Allah’u Ekber! Bunlar,<br />

benim ve kurban kesemeyen ümmetim<br />

içindir” buyurmuþtur<br />

(Muttefekun aleyh)<br />

Ayrýca kurban, fakir, yetim, yoksul<br />

ve kimsesizleri sevindirmek suretiyle<br />

toplumda sevgi, birlik ve dayanýþma<br />

duygularýnýn geliþmesine, insanlarýn<br />

birbirleriyle kucaklaþmasýna vesile<br />

olur kesilen kurban etinin üçte birini<br />

yoksullara üçte birini misafirlere üçte<br />

birini ise aile efradýmýza býrakmak<br />

dinimizce uygun görülmüþtür kur an<br />

kerimde Allah cc þöyle buyuruyor<br />

“Onlardan yiyin ve eli dar olana ve<br />

yoksullara yedirin” (Hac Suresi ayet:<br />

28); “Etinden yiyin ve ondan dilenen<br />

ve dilenmeyen yoksullara yedirin ”<br />

(Hac Suresi ayet:36)<br />

Peygamberimiz(sav), Hz Aiþe’ye:<br />

“Kurban etini ne yaptýnýz?” diye sorduðunda<br />

Hz Ayþe (ra) validemiz: “Ya<br />

Rasulallah! Hepsini daðýttýk sadece ön<br />

ayaklarý kaldý” cevabýný vermiþler<br />

Bunun üzerine Peygamberimiz<br />

efendimiz (sav): “Bilakis ey Aiþe!<br />

Hepsi kalmýþ ön ayaklarý hariç buyurmuþlar”<br />

Rabbim bayramýmýzý ve kurbanýmýzý<br />

bu þuur içerisinde yaþamamýzý<br />

nasip eylesin.<br />

Kilis Emniyet<br />

Müdürlüðünde<br />

görev<br />

deðiþikliði<br />

2010 Yýlý atama döneminde<br />

Kilis Emniyet Müdürlüðü’nden<br />

baþka yerlere atanan<br />

Müdür Yardýmcýlarý ve<br />

Þube Müdürleri iliþik keserek<br />

yeni yerlerinde göreve<br />

baþladý.<br />

Ayrýca Kilis Emniyet Müdürlüðüne<br />

atanan Müdür<br />

Yardýmcýlarý ve Þube Müdürleri<br />

de Kilis’te görevlerine<br />

baþladýlar. Bu atamalara<br />

göre; Emniyet Müdür Yardýmcýsý<br />

Hakan SÜLEKOÐ-<br />

LU 1.Sýnýf Emniyet Müdürlüðüne<br />

terfi ederek EGM<br />

Strateji Geliþtirme Daire<br />

Baþkanlýðýna, Emniyet Müdür<br />

Yardýmcýsý Alper GEM-<br />

VURAN Yozgat Polis Meslek<br />

Yüksekokuluna, Emniyet<br />

Müdür Yardýmcýsý Akif<br />

BERBER Ýstanbul Arnavutköy<br />

POMEM Müdürlüðüne<br />

atandý.


kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 7<br />

KÝLÝS POSTASI KURBAN ÖZEL<br />

Kurban keseceklerin dikkatine<br />

Peygamberimizin “Hali vakti yerinde olup da kurban kesmeyen kimse bizim namaz<br />

kýldýðýmýz yere yaklaþmasýn” uyarýsýna uyup kurban keseceklere önemli hatýrlatmalar<br />

inimizin mal ile yerine ge-<br />

Dtirilen ibadetlerinden biri<br />

olan “kurban” ile ilgili çarpýcý hatýrlatmalar...<br />

Dünyada vacibi yerine<br />

getirmek, ahirette Allah’ýn rýzasýna<br />

kavuþmak için kesilen kurbanlarla<br />

ilgili olarak dikkat edilmesi<br />

gereken hususlarý tam olarak<br />

biliyor muyuz? Ýþte kurbanla ilgili<br />

önemli baþlýklar...<br />

Kurban kelimesi Arapça olup.<br />

kendisiyle Allah’a yaklaþýlan þeydir.<br />

Kurbanlýklar<br />

cep yakýyor<br />

Enflasyon kaðýt üzerinde<br />

düþüyor ama kurbanlýk fiyatlarý<br />

el yakýyor. Kilis hayvan<br />

pazarýnda, kurbanlýk<br />

koyunlar erkek koyunun<br />

kilosu 11 TL diþi koyun 9TL<br />

dananýn kg fiyatý ise 10 - 15<br />

TL arasýnda seyrediyor.<br />

Kurban edilecek<br />

hayvanda<br />

aranan vasýflar<br />

Kurbanlýk hayvanýn keçi veya<br />

diþi olmasýnda beis olmadýðý gibi,<br />

Kurban kesmenin sýfatý,<br />

þartý, sebebi,<br />

vakti, rüknü, ve hükmü<br />

vardýr.<br />

Kurban kesmenin<br />

sýfatý : Vücubdur.<br />

Hadis–i þerifte:<br />

Hali vakti yerinde<br />

olup da kurban kesmeyen<br />

kimse bizim<br />

namaz kýldýðýmýz<br />

yere yaklaþmasýn.<br />

(ibn Mace. Edahi<br />

buyurulmuþtur.<br />

Bu gibi ceza ile tehdit ancak vacibin<br />

terkine ait olur.<br />

Vacip olan kanýn akýtýlmasýdýr.<br />

Kurbaný canlý olarak tasadduk etmekle<br />

uhdesinden düþmüþ olmaz.<br />

Kaný akýtýldýktan sonra etini tasadduk<br />

etmek müstehaptýr. Edilmese<br />

de olur.<br />

Kurban kesmenin þartlarý: Ýslam,<br />

hürriyet, ikamet, sahibinin þer’an<br />

zengin sayýldýðý servettir.<br />

Kurbanýn Müslümanlara vacip<br />

oluþu hazreti Ýbrahim Peygamberle<br />

baþlar. Bu hadise Kur’anda þöylece<br />

dile getirilir.<br />

“Rabbim, bana Salihlerden ihsan<br />

et./Biz de ona, hilim sahibi bir<br />

oðul müjdeledik./O,kendisinin yaný<br />

sýra yürümeye baþlayýnca dedi<br />

ki: Oðulcuðum; doðrusu ben, rüyada<br />

iken seni boðazladýðýmý görüyorum.<br />

Bir bak, ne dersin? O da<br />

dedi ki: Babacýðým; sana emrolunaný<br />

yap. Ýnþallah beni sabredenlerden<br />

bulursun./kiþi de teslim olunca,<br />

babasý; oðlunu alný üzere yatýrdý./Biz,<br />

ona þöyle seslendik:Ey Ýbrahim;/Sen<br />

rüyayý gerçekleþtirdin.<br />

Elbette Biz, ihsan edenleri böylece<br />

mükâfatlandýrýrýz./Muhakkak ki<br />

bu,apaçýk bir imtihandý. /Ve ona<br />

fidye olarak büyük bir kurbanlýk<br />

verdik./Sonrakiler arasýnda ona<br />

da(bir güzel sena) býraktýk./Selam<br />

olsun Ýbrahim’e./Biz, ihsan edenleri<br />

iþte böyle mükâfatlandýrýrýz./Muhakkak<br />

ki o, mümin kullarýmýzdandý.(saffat<br />

/100–111)<br />

Kurbandaki en büyük nükte;Al-<br />

boynuzlu veya boynuzsuz, yahut<br />

boynuzu biraz kýrýk veya husyesinin<br />

buruk olmasýnda dahi beis<br />

yoktur Hayvan aþaðýdaki þýklardan<br />

birini taþýyorsa, kurban edilemez:<br />

1 –Körlük,<br />

2 –Tek gözlülük,<br />

3 –Diþsizlik,<br />

Müslüman olmayana, hür olmayana,<br />

mukim olmayana kurban kesmek<br />

vacip olmadýðý gibi sadaka–i fýtýr<br />

nisabýna sahip olmayana da vacip<br />

deðildir.<br />

Ýkamet, þehirde, köyde veya<br />

baþka bir yerde sabit mekanda hayat<br />

sürmek anlamýna gelir. Yani<br />

misafir olmamak gerekir. Nisaba<br />

malik olmayanlarýn kurban kesmesi<br />

nafiledir<br />

Kurban kesmenin vacipliðinde<br />

erkeklik þart olmadýðý için nisaba<br />

malik olan her kadýna da kendi parasýyla<br />

kurban kesmek vaciptir.<br />

Kurban kesmenin sebebi: Vakittir.<br />

Vakit tekerrür ettikçe kurban<br />

kesmenin vacipliði de tekerrür eder.<br />

Kurban kesmenin vakti: Nahr<br />

günleridir ki. Zilhicce’nin onuncu<br />

on birinci ve on ikinci günleridir. En<br />

faziletli olaný ilk günüdür. Þehirlerde<br />

bayram namazýndan sonra, köylerde<br />

ve göçebelikte fecrin doðuþundan<br />

sonra kurban kesilir.<br />

Kurbandaki en büyük nükte...<br />

lah’tan (cc)baþka sevilen herþeyin,<br />

Allah yolunda feda edilmesi gerçeðidir.<br />

Gunyet’üt Tailibinde, Abdulkadir<br />

Geylani Hazretleri þu tespitlere<br />

yer vermiþtir:<br />

“Bu apaçýk bir imtihandý. Ayný<br />

zamanda, büyük bir nimetti. Zira<br />

oðlunu kurban etmeyi affedip onun<br />

yerine bir kurban yolladý.<br />

Þöyle anlatýldý:<br />

“Ýbrahim Aleyhisselam, oðlunun<br />

boðazýna býçaðý dayadýðý zaman,<br />

kendisine Yüce Hak tarafýndan<br />

þöyle nida <strong>geldi</strong>:<br />

— Ey Ýbrahim, oðlunu serbest<br />

býrak. Bizim muradýmýz, oðlunun<br />

kurban edilmesi deðildir; ancak<br />

muradýmýz, kalbinden oðul sevgisini<br />

çýkarmaktýr.”(sayfa:726)<br />

Allah’u Teala hiçbir konuda<br />

kendine þirk (ortak) koþulmasýný istemediði<br />

için sevgide de kendi sevgisine<br />

engel olabilecek, sevgilerin<br />

ortadan kaldýrýlmasýný istemiþtir.<br />

Ýmtihan edilen kiþi Peygamber olduðu<br />

için, tabii olarak onun imtihaný<br />

da derecesine göre olmuþtur.<br />

4 –Kulaksýzlýk,<br />

5 –Kesilecek yere yürüyemeyecek<br />

kadar topal veya hasta,<br />

7 –Kemikleri içinde iliði kalmamýþ<br />

derecede zayýflýk,<br />

8 –Kulaðýnýn veya kuyruðunun<br />

yarýdan fazlasý, yahut meme baþýlarýnýn<br />

kopmuþ olmasý.<br />

Teþrik tekbirlerini<br />

unutmayýn<br />

A<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

refe günü sabah namazý ile<br />

baþlayýp, bayramýn<br />

dördüncü günü ikindi<br />

namazýna kadar(ikindi dâhil) 23 vakte<br />

tekabül eden teþrik tekbirleri getirmek<br />

vaciptir. Her farz namazdan selâm<br />

verdikten sonra gerek cemaat, gerekse<br />

de ferdi kýlýnan namazlardan sonra<br />

okunmasý gerekmektedir. Teþrik tekbiri<br />

“Allahu ekber Allahu ekber, Lâ ilâhe<br />

illallahu vallahu ekber. Allahu ekber ve<br />

lillahi’l–hamd” Anlamý þöyledir:<br />

“Allah her þeyden yücedir, Allah her<br />

þeyden yücedir. Allah’tan baþka ilâh<br />

yoktur. O Allah her þeyden yücedir,<br />

Allah her þeyden yücedir. Hamd<br />

Allah’a mahsustur”. ( Hz. Ali ve<br />

Abdullah b. Mes’ûd (r.a)’ rivayetlerine<br />

dayanýr.)<br />

Teþrik tekbirinin aslý; Hz. Ýbrahim<br />

(as)’den rivayet edilen þu olaydýr:<br />

Cebrail (as) Allahû Teâla (cc)’nýn<br />

ihsan buyurduðu kurban ile Hz.<br />

Ýbrahim (as)’e <strong>geldi</strong>ði zaman; O’nun<br />

oðlu Hz.Ýsmail (as)’i kurban etme<br />

hususunda acele edeceði endiþesi ile<br />

“Allahû Ekber, Allahû Ekber” diye<br />

nida etmiþtir. Hz.Ýbrahim (as) Cebrail’i<br />

görünce “La ilâhe illâ’llahû va’llahû<br />

Ekber” diyerek cevap vermiþtir. Hz.<br />

Ýsmail (as)’da, kendisine bedel olarak<br />

gönderilen kurbaný görünce: “Allahû<br />

Ekber ve li’llâhi’l Hamd) diye tesbihte<br />

bulunmuþtur. Ýþte teþrik tekbirleri, bu<br />

teslimiyeti ifade eder. “Teþrik Tekbiri”<br />

getirirken bu manayý tefekkür etmelikte<br />

fayda vardýr.(Ýbn–i Abidin – Reddü’l<br />

Muhtar Ale’d Dürri’l Muhtar – Ýst:<br />

1983, C: 3, Sh: 368.)<br />

7


kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 8<br />

8 EKÝM - ARALIK 2010 ARAÞTIRMA<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

2010’da 1711 Kur’an<br />

kursu kapandý<br />

Hiçbir gayrimüslim vatandaþýn bulunmadýðý yerlerde kilise açan<br />

AKP hükümeti döneminde yüzlerce Kur’an kursu kapandý.<br />

Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý ülkemizde 2010 yýlý itibariyle 1711<br />

Kur’an kursunun çeþitli sebeplerle kapandýðýný bildirdi<br />

Kurslar kapanýyor,<br />

kilise evler açýlýyor<br />

Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn bana<br />

gönderdiði bilgi notuna göre, 2010 yýlý<br />

itibariyle 1711 Kur’an kursumuz kapandý.<br />

Ülkemizde restore edilen kilise<br />

veya açýlan kilise evlerinin sayýsýný ise,<br />

görev alanlarýnda olmadýðý için, Diyanet<br />

bilmiyor.<br />

23 Mart 2005 günkü Zaman gazetesi<br />

ise, misyonerler faaliyetlerini yaygýnlaþtýrdý,<br />

açýlan kilise evlerin sayýsý<br />

25 bine ulaþtý, diyor. Bu rakam 2005 rakamý…<br />

Son 5 yýldaki kilise imarý ve kilise<br />

ev açma furyasýný ilave ederek varýn<br />

hesap edin, Türkiye’nin nerelere sürüklendiðini?!<br />

***<br />

Teo–politik<br />

mühendislikler…<br />

Ramazan münasebetiyle bulunduðum<br />

Avrupa’dan döndüðüm günlerde,<br />

1 Eylül günü “Türk Milleti’nin çoban<br />

yýldýzý” baþlýðýyla yazdýðým yazýnýn<br />

bir bölümünde þöyle demiþtim:<br />

“Oryantalizm, Dinlerarasý diyalog<br />

ve Medeniyetler arasý Ýttifaký manevralarý<br />

ise “büyük iþgal” planýn saman<br />

altýndan yürütülen teo–politik mühendislikleri!<br />

Türkiye’nin ve Türk milletinin baþýnýn<br />

döndürülmesi hedefleniyor…<br />

Aklýnýn baþýndan alýnmasý! Yüreðinin<br />

boþaltýlmasý ve medeniyet kimliðinden<br />

kopartýlmasý gerekiyor. Bu bireysel<br />

ve sosyal temeller örselense de,<br />

pörsümeye yüz tutsa da, hala “milli<br />

direnç” noktalarý var!<br />

Fas’tan Türkistan’a Irak’tan Afganistan’a<br />

Türk–Ýslam hinterlandý, yeni<br />

dünya düzenbazlarýnýn her türden “fiili<br />

iþgal” alaný…<br />

Fiili durumlar malum, dünyanýn<br />

gözü önünde.<br />

***<br />

AKP’nin üstündeki<br />

þalý açýnca…<br />

Ýþin vahim asýl olan tarafý, AKP hükümeti,<br />

bu planýn ortakçýsý… BOP’un<br />

ortakçýsý! Medeniyetler arasý Ýttifak’ýn<br />

baþ figüraný! Dinler arasý diyalogun siyasi<br />

taþeronu! Hükümet icraatlarý ve<br />

beyanlarý bunu gösteriyor.<br />

AKP hükümetinin üstündeki þalý açýnca;<br />

ABD görünüyor, AB görünüyor,<br />

IMF görünüyor, Vatikan–Kilise görünüyor,<br />

Atlantik ötesi görünüyor.<br />

Baksanýza, cümlesi Atlantik ötesine<br />

selam duruyor! Huzur duruþlarý Batýya<br />

doðru…<br />

CHP ve MHP baþta olmak üzere<br />

Meclis içi muhalefet partileri de, maalesef,<br />

sadece onlarýn deðirmenine su<br />

taþýyor. Bu sebeple AKP hükümetinin<br />

icraatlarýný, hiç kimse AKP icraatlarý olarak<br />

görmesin; yanýlýr!<br />

***<br />

Hiçbir icraat<br />

tesadüf deðil…<br />

Ýmar yasasýndaki deðiþiklikle birlikte,<br />

tek bir gayr–i Müslim vatandaþýmýzýn<br />

dahi bulunmadýðý yerlerde kiliselerin<br />

ve kilise–evlerin mantar gibi türetilmesi<br />

tesadüf deðil. Domuz etine<br />

“kasaplýk hayvan eti” statüsü kazandýrýlmasý<br />

tesadüf deðil. Kuþ konmaz kervan<br />

geçmez dört tarafý suyla çevrili<br />

Akdamar adasýnda, “daha dün Türk<br />

kadýnlarýnýn namuslarýnýn kirletildiði<br />

yer” olarak kullanýlan “çok özel kilise”sinin<br />

açýlmasý tesadüf deðil.<br />

Sümela ayini tesadüf deðil. Sýrada<br />

Ayasof’ya var, naralarý tesadüf deðil…<br />

Ve bütün bunlara mukabil Ýmam–Hatiplerin<br />

ve Kur’an kurslarýnýn<br />

kapanmasý, camilere kilit vurulmasý<br />

tesadüf deðil!<br />

Sözkonusu vaziyetin rakamlarýný<br />

ve istatistiki bilgilerini, Bilgi Edinme<br />

Kanunu kapsamýnda sordum Diyanet<br />

Ýþleri Baþkanlýðý’na, cevaplarýný bekliyorum!”<br />

Sorularýmý, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn<br />

ilgili birimlerine 29 Eylül 2009<br />

günü e–mail ile gönderdim. Þube Müdürü<br />

Necdet Bal bey, birkaç saat içinde<br />

cepten bana döndü, saðolsun.<br />

***<br />

Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’na<br />

sorduklarým…<br />

Þunlarý sordum Baþkanlýða: “2000<br />

yýlýndan bu tarafa ülkemizde Diyanet<br />

Ýþleri Baþkanlýðýna baðlý<br />

kaç tane Kur’an kursumuz<br />

ve camimiz çeþitli sebepler<br />

(öðrenci yetersizliði, cemaat<br />

yetersizliði, bütçe yetersizliði...vs)<br />

neticesinde kapanmýþtýr?!<br />

“Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn resmi<br />

rakamlarýna göre, öðrencisizlik nedeniyle<br />

kapalý olan Kur’an kursu sayýsý<br />

2004 yýlý rakamlarýna göre, 3 bin 25’e<br />

ulaþtý. En çok kapalý kursun bulunduðu<br />

il ise, 223 rakamýyla Konya. Samsun’da<br />

164, Yozgat’da 125, K. Maraþ’da<br />

112, Trabzon’da 108 ve Ordu’da<br />

107 adet kapalý Kur’an kursu bulunuyor”<br />

bilgisi doðru mudur?<br />

Bu baðlamda kapanan Kur’an kursu<br />

ve camilerimizin 2009 yýlý sonu veya<br />

2010 yýlý itibarýyla son güncel rakamý<br />

kaçtýr?<br />

Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn bu hususta<br />

aldýðý veya almayý planladýðý,<br />

böylece kurslarýmýzýn ve camilerimizin<br />

kapanmasýný önleyecek bir tedbiri,<br />

bir düzenlemesi var mýdýr? Varsa, bu<br />

hususta nasýl bir yol alýnmýþtýr, gelinen<br />

seviye nedir?! Öte yandan ülkemizde<br />

restore edilen kilise veya açýlan kilise<br />

evlerin sayýsý –ki ma’þeri vicdanda bu<br />

açýlan merkezlerin bir tek Hýristiyan<br />

vatandaþýmýzýn dahi yaþamadýðý yörelerde<br />

devreye sokulduklarý þeklinde<br />

hakim bir kanaati söz konusudur–<br />

hakkýnda Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýmýzýn<br />

elinde bir istatistiki bilgi veya rakam<br />

var mýdýr? Varsa bu rakam nedir?<br />

Müslüman halkýmýzýn bu merkezlere<br />

kaptýrýlmamasý hususunda herhangi<br />

bir strateji geliþtirilmiþ midir, somut<br />

tedbirler alýnmýþ mýdýr; þayet yapýlmýþ<br />

ise bunlar nelerdir?<br />

***<br />

2010 yýlý itibariyle<br />

1711 Kur’an kursu<br />

kapandý<br />

Sað olsunlar, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý,<br />

tarafýma, Necdet Bal imzasýyla,<br />

B.02.1.DÝB.0.063–622–02–123 sayý ve<br />

18/10/2010 tarihli resmi cevap gönderdi.<br />

Ýþte Baþkanlýðýn verdiði bilgilere<br />

göre güncel vaziyetimiz:<br />

“Camilerimiz ve Kur’an kurslarýmýz,<br />

yýllardan beri halkýmýzýn teveccü-<br />

hü sayesinde büyük bir özveri ve çalýþma<br />

azmi ile inþa edilmiþ ve hizmet verilmeye<br />

hazýr hale getirilmiþtir.<br />

2010 yýlý itibariyle, Türkiye genelinde<br />

yeteri kadar öðrencisi olmayan, dolayýsýyla<br />

eðitim–öðretime geçici olarak<br />

ara verilen Kur’an Kursu sayýsý<br />

1711’dir.<br />

E–mailinizde ismi geçen illerde ise<br />

Konya’da 101, Samsun’da 115, Yozgat’ta<br />

56, K. Maraþ’da 74, Trabzon’da<br />

65 ve Ordu’da 66 Kur’an kursunda eðitime<br />

geçici olarak ara verilmiþtir.Baþkanlýðýmýzda,<br />

görev alanýmýzda olmadýðý<br />

için ülkemizde restore edilen veya<br />

açýlan kilise evleri ile ilgili bir veri bulunmamaktadýr.”<br />

2010 yýlý itibariyle 1711 Kurân kursumuz<br />

kapanýyor. Tek bir gayr–ý müslimin<br />

bulunmadýðý Müslüman mahallelerinde<br />

zamane mevkutenin ifadesiyle<br />

on binlerce kilise ve kilise evler açýlýyor.<br />

Görev alanýna girmediði için,<br />

Diyanet Ýþlerimiz, bu kilise açma furyasýnýn<br />

boyutlarýný bilmiyor.<br />

Ýcraattan sorumlu AKP hükümeti<br />

ve sayýn Baþbakan, toplumun bilgi edinme<br />

hakký çerçevesinde, ülkemizde<br />

tek bir gayr–ý Müslim vatandaþýmýzýn<br />

dahi bulunmadýðý yörelerde açýlan kilise<br />

ve kilise evlerin sayýsýný açýklar<br />

mý? Bekliyoruz… Ecnebi Haçlý lobilerinde<br />

iftiharla paylaþtýklarý bu sayýlarý,<br />

Türk milleti ile de paylaþýrlar mý, ne<br />

dersiniz?!<br />

Bu vahim gidiþata, Haziran’ýn ilk<br />

haftasýndaki seçimde “dur” demek üzere,<br />

Müslüman milletimizin külahýný<br />

önüne koyma vakti çoktan gelmiþ,<br />

geçmek üzeredir…<br />

Benden söylemesi!<br />

MEHMET<br />

EMÝN KOÇ


kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 9<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

KÜLTÜR MEDENÝYET<br />

Hacý adaylarýnýn<br />

heyecaný bir baþka<br />

Kilis’ten Diyanet Ýþleri<br />

Baþkanlýðý aracýlýðý ile<br />

Hac ibadetlerini yerine<br />

getirmek üzere Kutsal<br />

Topraklara gidecek olan<br />

Kilisli hacý adaylarýnýn<br />

yolculuðu devam ediyor.<br />

10 Ekim 2010 tarihinde<br />

37 kiþilik ilk hacý kafilesinin<br />

Kilis’ten ayrýlmasýnýn<br />

ardýndan, 25 Ekim<br />

Pazartesi günü bir grup<br />

Kilisli hacý adayý da, Kutsal<br />

Topraklara doðru yola<br />

çýktý. Her zaman olduðu<br />

gibi Tekye Camii’nde<br />

ikindi namazý sonrasý<br />

düzenlenen törenin ar-<br />

Kartalbey ilköðretim<br />

gýda kermesi yaptý<br />

ilis Kartalbey<br />

Ýlköðretim Okulu Köðretmen,<br />

öðrenci<br />

ve öðrenci velilerinin<br />

gayretleriyle okul yararýna<br />

bir gýda kermesi düzenledi.<br />

Ýslambey Parký’nda öðle<br />

saatlerinde düzenlenen gýda<br />

kermesine geniþ bir katýlýmýn<br />

olduðu gözlenir-<br />

dýndan, Kilisli Hacý adaylarý<br />

yola çýktý.<br />

Saat:17.00’ye kadar ilahiler,<br />

kasideler, salâvat<br />

ve tekbirler eþliðinde devam<br />

eden törene, Kilisli<br />

hacý adaylarý ile akraba<br />

ve yakýnlarý iþtirak ettiler.<br />

Yoldan geçen vatandaþlardan<br />

bazýlarýnýn da<br />

düzenlenen töreni ilgiyle<br />

izledikleri dikkatlerden<br />

kaçmazken, Kilisli<br />

hacý adaylarý törenin<br />

sona ermesi ile birlikte<br />

kendilerini bekleyen uçaða<br />

binmek üzere Kilis’ten<br />

ayrýldýlar.<br />

ken, havanýn açýk ve güneþli<br />

olmasý gýda kermesine<br />

olan ilginin daha da artmasýna<br />

neden oldu. Ýslambey<br />

Parký’nda geniþ bir alana<br />

kurulan gýda kermesine<br />

öðretmenler ve öðrenciler<br />

dýþýnda çok sayýda öðrenci<br />

velisinin de iþtirak ettiði<br />

gözlendi.<br />

KÝLÝSLÝLER UZAYI SEYRETTÝ<br />

“ Uzayýn<br />

Derinliklerinden<br />

Tarihin Geçmiþine<br />

GAP Astronomi<br />

Yolculuðu” etkinlikleri<br />

çerçevesinde 12 Ekim<br />

2010 Salý akþamý,<br />

Kilisliler teleskop ile<br />

gökyüzünü seyretme<br />

imkâný buldular.<br />

Etkinlik kapsamýnda Kilis’e gelen bilim adamlarý ve<br />

astronomi öðrencileri tarafýndan Cumhuriyet Meydaný<br />

ve Þeyh Muhammed Bedevi Türbesi mevkilerine<br />

teleskoplar yerleþtirildi. Saat:20.00’de baþlayan<br />

gözlemlere Kilisliler yoðun ilgi gösterirken, etkinliðe<br />

katýlan vatandaþlar gözlem bitimine kadar defalarca<br />

ayý ve gökyüzünü seyrettiler.<br />

ANKOS ÇALIÞTAYI<br />

DÜZENLENDÝ<br />

Kilis 7 Aralýk Üniversitesi’nde<br />

ANKOS (Anadolu Üniversite<br />

Kütüphaneleri Konsorsiyumu) Çalýþtayý<br />

düzenlendi.<br />

Amacý üniversite ve araþtýrma<br />

kütüphanelerinin e–bilgi kaynaklarýna<br />

eriþimlerini saðlamak,<br />

Türkiye’deki akademisyen ve öðrencilerin<br />

küresel bilgi aðýna üst<br />

düzeyde eriþimlerini gerçekleþtirmek,<br />

eðitim ve araþtýrmaya<br />

kütüphanelerin desteðini artýrmak<br />

için ortak çalýþmalar yürütmek olan<br />

ANKOS Çalýþtayý, Kilis 7 Aralýk<br />

Üniversitesi Kütüphane ve<br />

Dokümantasyon Daire Baþkanlýðý<br />

organizasyonunda yapýldý.<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

Salata mý?<br />

Sandviç mi?<br />

Geçen gün bir arkadaþla sohbet ediyoruz.<br />

Arkadaþ uçak yolculuðunda yaþadýðý kendince<br />

ilginç bulduðu bir olayý anlatýyordu. Uçak<br />

öngörülen yüksekliðe ulaþýp da emniyet kemerlerinin<br />

sökülebileceði ikazý verilince iç hatlarda<br />

bir fincan kahvenin kýrk yýl hatýrý vardýr<br />

kabilinden hareket eden firma yetkilileri yolculara<br />

bazý yiyecekler ikram etmeðe baþlamýþlar.<br />

Gece geç saatlere denk gelen bir uçuþmuþ.<br />

Hostes hanýmlar yolculara sormaða baþlamýþ.<br />

Efendim yiyecek olarak ne alýrsýnýz? Salata<br />

mý? Sandviç mi?<br />

Arkadaþ içinden baþka bir seçeneðim yok<br />

mu diye düþünürken midesinin de kazýndýðýný<br />

hissederek birden hostesin kendini es geçebileceðini<br />

ihtimalini düþünerek hemen mecburen<br />

sandaviç deyivermiþ.”Keþke baþka seçeneklerim<br />

de olsaydý!” diye de içinden hayýflanývermiþ.<br />

Tercihlerimiz ne kadar da sýnýrlý deðil mi?<br />

Hayatýmýz, seçeneklerimiz samanyolu galaksisi<br />

gibi geniþleyeceði yerde bermuda þeytan üçgeni<br />

gibi daralýyor. Yoksa farklý seçenekleri<br />

seçme ihtimali bir yana üçüncü bir seçeneðin<br />

olabileceði ihtimali hafýzalarýmýzdan silinmek<br />

mi isteniyor? Tabi hukukun, örf ve âdetin ve<br />

geleneðin müsaade ettiði ölçüde…<br />

Hayatýmýz salata ile sandviç arasýnda sýkýþmýþ<br />

vaziyette. Üçüncü bir alternatif yok mu<br />

diye insanýn sorasý geliyor. Evet, þöyle bir düþünelim.<br />

Baþka bir seçeneðimiz yok mu?<br />

Kapitalist Ekonomik sistemin temeli Darvinizmdir.,Darvinizmin<br />

temeli de doðal seleksiyondur.<br />

(Güçlü olanýn ayakta kaldýðý zayýfýn elendiði<br />

bir sistem)Güçlünün zayýfý yok etmesinin<br />

yollarýndan biri de: Üçüncü Bir Alternatifin<br />

Olabileceði Düþüncesinin kesinlikle hatýra<br />

getirilmemesidir. Ancak o zaman güçlünün<br />

dediði olabilir. Böylelikle güçlü olan zayýfý rahatlýkla<br />

yutabilir.<br />

Ýhtiyaçlar mý sýnýrlýdýr? Yoksa bu kaynaklarý<br />

elinde tutan insanýn, bu kaynaklarý baþka insanlarla<br />

paylaþma yetisi mi? Kaynaklar mý sýnýrsýzdýr?<br />

Yoksa bir gün mutlaka Yüce Yaradana<br />

hesap vereceðini düþüncesinden bi’haber<br />

yaþayýp, bütün kaynaklarý kendinin zanneden<br />

insanýn ihtiraslarý mý?<br />

Farkýnda olmadan kendini arayan ve bu arama<br />

meþgalesinde, aradýðýný bulamamanýn oluþturduðu<br />

hayal kýrýklýðý ile yorgun düþen insana<br />

farklý ekonomik bir misyon biçen, insani,<br />

sadece insan olmasý yönüyle ülvi, gerçek deðeri<br />

ile muhatap alan Milli Ekonomik Modeli<br />

ve o modeli insanlýða armaðan eden Prof. Dr.<br />

Haydar Baþ’ý; iki seçenek arasýnda sýkýþtýrýlan<br />

hayatýmýzda farklý bir alternatif ve seçenek;<br />

tam ifadesiyle farklý bir çözüm olarak deðerlendirmek,<br />

inanýn bana hayatýmýzý her an geniþleyen<br />

Samanyolu Galaksisi gibi geniþletecektir.<br />

Þimdi bütün cesaretimizi toplayalým.<br />

Salata mý? Sandviç mi? Diye soran hostese bir<br />

soru da biz soralým.<br />

Niçin üçüncü bir seçenek yok? Bu soruyu<br />

sormaya baþlarsak yolun yarýsýný baþardýk demektir.<br />

9<br />

Av. Mehmet Galip Akdað<br />

admin@kilispostasi.com


kilis1.qxd 11/8/2010 7:00 PM Page 10<br />

10 EKÝM - ARALIK 2010 SAÐLIK<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Dengesiz kilo artýþlarý<br />

çok tehlikeli olabilir<br />

Meltem Hastanesi’nden Diyetisyen Rabia Gül Kepekçi, küçük yaþlardan itibaren<br />

baþlayan dengesiz kilo artýþlarýnýn, ilerleyen yýllarda kalp damar hastalýklarý, diyabet<br />

ve hipertansiyon olmak üzere birçok saðlýk sorununa yol açabileceðini belirtti<br />

Beslenme konusunda<br />

en önemli görev ailenin<br />

Sorularýmýzý yanýtlayan Diyetisyen<br />

Rabia Gül Kepekçi, bebeklik<br />

döneminden baþlayarak dengeli ve<br />

düzenli beslenme alýþkanlýðýnýn edinilmesi<br />

ve saðlýklý bir yaþam bilincinin<br />

çocuklara öðretilmesi gerektiðini<br />

kaydetti. Kepekçi þu bilgileri<br />

verdi:<br />

“Türkiye’de çocuklardaki obezite<br />

oranýnýn son 20 yýlda yüzde 5’ten<br />

yüzde 15’lere yükselmesinde tüm<br />

sorumluluðu çocukta aramak doðru<br />

deðil. Çocuklarýn obez olmasýnda<br />

birçok faktör rol oynamaktadýr.<br />

Beslenme konusunda en önemli görev<br />

anne ve babalara düþmektedir.<br />

Obezite tedavisi uzun süreli bir<br />

davranýþ deðiþikliði süreci ve çocuða<br />

saðlýklý beslenme alýþkanlýklarý<br />

kazandýrýlmasý olgusudur. Çocukluk<br />

yaþ grubunda obezitenin tedavisinde<br />

en önemli unsur ailedir. Özellikle<br />

anne–babanýn her ikisinin<br />

de obez olmasý durumunda çocuðun<br />

obez olma riski daha da yükselir.<br />

Bu hem genetik olarak kiloalmaya<br />

yatkýnlýðý oluþundan, hem de<br />

anne–baba ile ayný yaþam koþullarýnýn<br />

ve beslenme alýþkanlýklarýnýn<br />

sürdürülmesinden kaynaklanýr.<br />

Dünyada<br />

8 kadýnda<br />

birinin meme<br />

kanseri olma<br />

olasýlýðý<br />

vardýr<br />

Erkeklerde de<br />

görülmekle<br />

beraber, kadýn<br />

vakalarý erkek<br />

vakalarýndan<br />

100 kat fazladýr<br />

Bununla birlikte çocuklarýn<br />

saatlerce ekran karþýsýnda<br />

vakit geçirmeleri de þiþmanlýðý<br />

tetikleyen bir<br />

baþka faktördür. 8–10<br />

saat ve daha uzun<br />

süre hareketsiz kalan<br />

çocukta obezite<br />

riski yüksektir”.<br />

Obeziteyi<br />

tetikleyen<br />

etkenler<br />

Diyetisyen Rabia<br />

Gül Kepekçi, þiþmanlýk<br />

sorunu ile boðuþmak yerine,<br />

fazla kilolara karþý vücut<br />

saðlýðýný korumanýn önemine iþaret<br />

etti. Çocukluk çaðýndan itibaren<br />

edinilen fiziksel aktivite ve egzersiz<br />

kültürünün yýllar geçtikçe olumlu<br />

etkilerinin görüleceðini belirten Kepekçi<br />

sözlerine þöyle devam etti:<br />

“Duraðan bir hayat tarzý, düþük<br />

aktiviteye neden olduðu gibi, bu<br />

aktiviteler sýrasýnda besin tüketme<br />

eðilimleri de ihtiyaçlarýnýn üstünde<br />

kalori ve besin almalarýna neden olur.<br />

Ayrýca TV ve bilgisayar karþýsýnda<br />

yemek tüketimini çaðrýþtýran<br />

ve özendiren reklam ve programlar<br />

da obezite geliþme riskini artýrýr. Yapýlan<br />

araþtýrmalara göre günde top-<br />

lam 12 saatten daha az uyuyan<br />

çocuklarda obezite<br />

geliþme riski daha<br />

fazladýr.<br />

Diyet uygulanýrken<br />

de çocuðun<br />

boy ve kilo<br />

oranlarý çok yakýndanizlenmelidir.<br />

Çocuðun<br />

her koþulda boyunun<br />

uzamaya<br />

devam etmesi gerekir.<br />

Çocuðun kilo<br />

kaybýnýn yað dokusundan<br />

olmasý saðlanmalý,<br />

kas kitlesi olumsuz<br />

etkilenmemelidir.<br />

HEDEFLENEN KÝLO KAYBI AY-<br />

DA 1 KÐ OLMALIDIR.<br />

Peki ne yapmalý?<br />

Kepekçi, çocuklarda obezite riskine<br />

karþý alýnacak tedbirleri ise þu<br />

þekilde sýraladý:<br />

*Meyve ve sebze yeme alýþkanlýðýnýn<br />

geliþtirilmesi saðlanmalýdýr.<br />

* Her çeþit yiyecekten yemesi<br />

saðlanmalýdýr.<br />

*Kahvaltýnýn önemi çocuða anlatýlmalý<br />

ve aile ile hep beraber kahvaltý<br />

yapýlmalýdýr.<br />

*Evde saðlýklý içecekler bulun-<br />

durulmalýdýr.<br />

*Saðlýklý yiyeceklerin faydalarý,<br />

saðlýksýz yiyeceklerinde zararlarý<br />

çoçuða anlatýlmalýdýr.<br />

*Günün belli saatlerinde mutlaka<br />

bir aktivite yapmaya yönlendirin<br />

ve imkan yaratýn.<br />

*Yemek porsiyonlarý azaltýlmalýdýr.<br />

*Fast food yiyeceklerden uzak<br />

durulmalý, bunlar evde saðlýklý þekillerde<br />

yapýlmalýdýr.<br />

*Acýktýðý zamanlar için evde<br />

mutlaka kek, kurabiye veya meyva,<br />

süt, meyvalý yoðurt gibi hoþuna gidecek<br />

alternatifler bulundurun.<br />

Böylece hazýr abur cuburlara yönlenmesini<br />

engellemiþ olun.<br />

*Çoçuk yemeðini ailesi ile beraber<br />

yemelidir.<br />

*Yemekte mutlaka su içmesi saðlanmalýdýr.<br />

*Hiç bir öðün atlanmamalýdýr.<br />

*Okul beslenmesi evden götürülmelidir.<br />

*En önemlisi belkide yapýlan bu<br />

deðiþikliklere tüm ailenin katýlmadýr.<br />

Bunu baþardýðýnýzda tedavi baþarýlý<br />

olur ve kalýcý sonuçlar elde edilir.<br />

Rabia Gül Kepekçi<br />

Meltem Hastanesi<br />

Diyet ve Beslenme Uzmaný<br />

Meme kanserinde<br />

erken teþhis önemli<br />

ilis Ýl Saðlýk Müdürlüðü, Saðlýk<br />

KBakanlýðý tarafýndan her yýlýn<br />

Ekim ayýnýn meme kanseri<br />

bilinçlendirme ayý olarak belirlenmesi ile<br />

ilgili olarak bir açýklama yayýnladý:<br />

Akciðer kanserinden sonra, dünyada<br />

görülme sýklýðý en yüksek olan kanser<br />

türüdür. Dünyada 8 kadýnda birinin<br />

meme kanseri olma olasýlýðý vardýr Erkeklerde<br />

de görülmekle beraber, kadýn<br />

vakalarý erkek vakalarýndan 100 kat fazladýr.<br />

Meme'de þiþkinlik, yumru benzeri<br />

bir deðiþiklik saptanýrsa derhal bir heki-<br />

me baþvurulmalýdýr. Bir deðiþiklik saptanmasa<br />

da, üç yýlda bir kez hekim tarafýndan<br />

muayene edilmelidirler. Kýrk yaþ<br />

grubu, kendi yaptýklarý periyodik muayeneye<br />

ek olarak her yýl bir kez hekim tarafýndan<br />

muayene edilmeleri gereklidir.<br />

Ayrýca her yýl veya en az iki yýl arayla<br />

mamografi çektirmeleri gereklidir. Elli<br />

yaþ grubu, kadýnlar kendilerinin periyodik<br />

muayenelerine ve her yýl bir defa hekim<br />

muayenesine devam etmeli ve her<br />

yýl mamografi (meme filmi) çektirmelidir.<br />

Meme kanserinde ölüm oranýný azaltmak<br />

için erken taný ve erken tedavi çok önemlidir.<br />

Araþtýrmalar, meme hücreleri içerisinde,<br />

meme kanser riskini artýran bazý<br />

genler olduðunu göstermektedirler. Genetik<br />

deðiþiklikler, aileden olabilir veya<br />

hayat boyu geliþebilirler. Meme kanseri<br />

genellikle tek bir hücrede baþlar. Günümüzde<br />

meme kanserinin nedeni ve nasýl<br />

geliþim göstereceði tam olarak bilinmemektedir.<br />

Meme kanseri bulaþýcý deðildir,<br />

baþka bir hastadan bulaþmaz.<br />

Meme kanseri, stresle veya memeye<br />

travmayla (darbeyle) meydana gelmez.


kilis1.qxd 11/8/2010 7:00 PM Page 11<br />

KÝLÝS POSTASI SAÐLIK<br />

Kilis’imiz emin ellerde, bu eller<br />

ki, kýyamete kadar bir daha imkansýzdýr<br />

tekrarýnýn gelmesi.Bunlar<br />

Peygamberimizin sadýk dostlarý,<br />

Allah’ýn sevdiði ve seçtiði mübarek<br />

insanlardýr.”Sahabe” denilen bu<br />

kutlu insanlar,memleketimizi adeta<br />

dört bir yandan þefkat,merhamet ve<br />

rahmetleriyle kuþatmýþlardýr.<br />

Yusuf Ýzzettin hz güneþin doðduðu,Oylum<br />

höyüðü denilen tepe’den<br />

selamlýyor sanki Kilis’i ,<br />

Muhammet Bedevi hz, güneþin battýðý<br />

yerden el sallar Kilis’e…<br />

Resul Osman daðý eteðindeki<br />

Þurahbil bin Hasane’nin nuru ile,<br />

güneydeki yeþillikler içinde yatan<br />

Peygamberimizin (sav) “Sumart”<br />

baþý Hz. Mansur’un nurlarý aydýnlatýr<br />

bizleri.Üç bin sahabenin ev<br />

sahiplik ettiði bu serhat<br />

þehrimizin,iç kýsýmlarýna doðru<br />

ilerledikçe her köþe baþýnda rastlanýr<br />

bir Allah dostlarýna.Hulk dededen<br />

Muhammet Ensariye, Þebbi<br />

nebiden Þeyh Gökçeye.... Hepsinin<br />

Havalarýn soðumasý ve okullarýn açýlmasýyla<br />

birlikte çocuklarda üst solunum<br />

yollarý enfeksiyonlarýnda artýþ görülüyor.<br />

Havalardaki ýsý deðiþimi ve okullarda<br />

toplu yaþam özellikle çocuklarý<br />

enfeksiyonlara yatkýn hale getiriyor. Özel<br />

Meltem Hastanesi KBB Uzmaný Op.Dr.<br />

Gökalp Dizdar nezleye karþý gerekli tedbirlerin<br />

alýnmasýný öneriyorlar. Bu tedbirlerden<br />

bazýlarýný sýralayalým.<br />

Hastalýk kapalý ve kalabalýk yerlerde<br />

hýzla yayýlýyor. Dolayýsýyla toplu yaþanan<br />

kapalý ortamlardan uzak durmaya özen<br />

gösterin. Hasta kiþilerle yakýn temasa<br />

geçmeyin. Virüsler bulaþtýklarý yerlerde<br />

canlý kalabiliyorlar. Bu nedenle özel<br />

eþyanýzý soðuk algýnlýðýna yakalanan<br />

kiþilerle kullanmamaya özen gösterin.<br />

Ellerinizi sýk sýk sabunla yýkayýn.<br />

Gripten nasýl korunmalý?<br />

Hasta kiþilerle yakýn temaslardan<br />

kaçýnýn. Kalem, kitap ve bardak gibi özel<br />

eþyalarýnýzý hasta kiþilerle kullanmayýn.<br />

El temizliðine özen gösterin. Elinizi göz<br />

ve burnunuzla temas ettirmeyin.<br />

Özellikle kapalý mekanlardan, hava-<br />

Yusuf YAKUT<br />

Kilis'imiz<br />

emin ellerde<br />

admin@kilispostasi.com<br />

adlarýný zikretmemiz imkansýz olsa<br />

da, onlar,” gökteki yýldýzlar gibi”<br />

bizleri aydýnlatma kýyamete kadar<br />

devam edeceklerdir inþallah...<br />

Hemen aklýmýza gelebilir, bu<br />

kadar sahabenin ne iþi var Kilis’te?<br />

Bu kutlu insanlar hayatlarýný Allah<br />

yolunda cihada adamýþ, ve bu uðurda<br />

þahadet þerbetini içmiþ Allah’ýn<br />

sevdiði ve seçtiði mübarek<br />

kullardýr.Hicri onsekiz ile<br />

yimidört’üncü yýllarý arasýnda çok<br />

büyük muharebenin yaþandýðý ilimizde,Ubeyde<br />

bin Cerrah komutasýndaki<br />

Ýslam ordusunun kesin<br />

zaferiyle sonuçlanan muharebede<br />

þehit düþmüþlerdir.Bugün odun<br />

pazarý mevkii olarak bilinen<br />

yerden geçerken dedelerimiz<br />

,”yemeni”lerini yani ayakkabýlarýný<br />

çýkarýp yürürlermiþ saygýdan,o bölgenin<br />

tamamý sahabe kabristanlýðýdýr.Allah<br />

þefaatlerine nail<br />

eylesin.Amin.<br />

Yavuz Sultan Selim<br />

hanýn,15161517 Mercidabýk meydan<br />

landýrmasý iyi olmayan yerlerden<br />

mümkün olduðunca uzak durun.<br />

Mevsime uygun giyinmeye özen<br />

gösterin Kýyafetleriniz ne çok ince, ne de<br />

çok kalýn olmalý. Grip aþýsýný yaptýrmayý<br />

ihmal etmeyin. Günümüzde grip<br />

(influenza) aþýlarý bu hastalýktan<br />

korunmanýn en güvenli yolunu oluþturuyor.<br />

Ýnfluenza aþýlarý eylül aralýk ayý<br />

arasýnda tek doz olarak üst kolun dýþ<br />

yüzeyine uygulanýyor. Grip aþýsýný her<br />

sonbahar mevsiminde yinelemek<br />

gerekiyor. 65 yaþýn üzerinde olanlar,<br />

astým, kronik akciðer hastalýðý, kronik<br />

kalp ve damar sistemi hastalýðý, diyabet<br />

ile böbrek yetmezliðinden yakýnanlar<br />

aþýlanmasý gereken gruplar içinde yer<br />

alýyor. Ayrýca saðlýk personeli, toplum<br />

hizmetinde çalýþanlar, risk grubunda<br />

kilerle yakýn temasta olanlarýn da grip<br />

aþýsý yaptýrmalarýnda yarar var. Ancak 6<br />

aydan küçük bebeklerin, hamileliðin ilk 2<br />

ayý içinde olan kadýnlarýn (doktor<br />

tarafýndan önerilmediði takdirde) ve<br />

yumurtaya karþý alerjisi olanlarýn grip<br />

aþýsý yaptýrmamalarý gerekiyor.<br />

muharebesinin, Memluklar<br />

karþýsýndaki zaferiyle de, bir Türk<br />

þehri olmuþtur Serhat Kilis’imiz.O<br />

günden sonra hýzlý bir þehirleþme<br />

gözlenir,þehrin dört bir giriþ ve<br />

çýkýþlarýnda çeþmeler inþa<br />

edilir.”Ýþpirpaþa Kasteli” çeþmesinden,<br />

Abuþaðaya, Ayýnönün’den<br />

Murtaza’ya, Fellak kasteline…<br />

Yüzyýllardan günümüze, musluklarýndan<br />

þýrýl,þýrýl akýp doldurmuþtur<br />

“kenne” testilerimizi.<br />

Hemen aklýma <strong>geldi</strong>,eskiden<br />

evlerde þehir sularý olmadýðý içindir<br />

ki her evden gençyaþlý demeden”<br />

kenne”sini ,kovasýný ,satýlýný<br />

kapan soluðu” kastel”lerde alýrlardý.Buralarda<br />

su sýrasý beklenirken<br />

,bazen sýra kavgasý bile olurdu..atalarýmýz<br />

yalnýz insanlarý deðil, hayvanlarý<br />

bile düþünür ve bineklerinin<br />

ihtiyaçlarý için “suluk” yaptýrmýþlardýr,bu<br />

suluklar hala eski yerlerini<br />

muhafaza etmektedirler...<br />

Emeði geçenlerin ölüsünün canýna<br />

gitsin.Allah razýolsun Amin.<br />

Temizliðe önen inancýmýzýn bir<br />

gereði olmuþtur hep,zira “temizlik<br />

imandandýr” hadisi þerif’i hep düstur<br />

edinmiþtir milletimiz.Bundan<br />

olmalýdýr ki hamam’lar inþa ettirilir<br />

peþ peþe, güzel þehrimize.Beþ tarihi<br />

hamamýn üçü yer seviyesinden<br />

aþaðý olmasý sebebiyle,hem çukur<br />

hem de daha sýcak olur.Þehir<br />

önceleri bu hamamlar etrafýnda<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

11<br />

kurulu olup, yerleþim<br />

birimleri zamanla geliþip<br />

büyümüþtür.Hepside bugün ayakta<br />

olan hamamlar, ilgisizlik ve bakýmsýzlýktan<br />

yýpranmýþ bakýma muhtaçtýr,<br />

cemaati bile olmayan<br />

kiliselere servet harcayanlar ,gerek<br />

“kastel” lerimize ve gerek hamamlarhanlarýmýza<br />

neden duyarsýz<br />

kalýrlar?.Hiçbir gerekçe mazeret<br />

kabul edilemez zira bu kýymetler<br />

kültürel mirasýmýzdýr hepimizin,<br />

gerekli mercilerden ricamýz biran<br />

önce KiliselereHavralara gösterilen<br />

hassasiyeti kendi kültürümüze de<br />

göstermeleridir.<br />

Ýnancýný, kültürüne, sanatýna ve<br />

zanaatýna nakýþ,nakýþ iþlemiþ olan<br />

geçmiþimiz,elbette cami’lerimizi de<br />

unutmamýþlardýr. Kadý’sýdan<br />

Ulu’suna,Muallak’ýndan<br />

Pirlioðluna, Þeyhler’inden<br />

Kürtler’ine, Murtaza’dan, Zeytili’si<br />

ve beþ vakit Allahu ekber Allahu<br />

ekber sadalarý ,mubarek sahabelerin<br />

ruhlarýyla buluþmalarý Kilis’imizin<br />

üzerinde ve mütedeyyin<br />

insanýmýzýn gönlüne muhabbet ve<br />

feyz doldurur.Kýyamet günü<br />

yaþadýklarý beldelere önder olacak<br />

olan, kutlu “Nebi”nin mubarek”<br />

Sahabe”leri nin<br />

himmetlerinin,tasarruflarýnýn ve<br />

þefaatlerinin bizlere ve okurlarýmýza<br />

nail olmasýný cenabý Haktan niyaz<br />

eder hayýrlar dilerim.<br />

Grip aþýsýný yaptýrmayý<br />

ihmal etmeyin<br />

Tüm halkýmýzýn<br />

Kurban <strong>Bayram</strong>ýný kutlar<br />

hayýrlara vesile olmasýný<br />

dileriz<br />

Sevgili Kilis halký!<br />

Görüþlerinizi veya þikayetlerinizi Kilis Postasý aracýlýðýyla<br />

ilgili kiþilere duyurabilirsiniz. Daha güzel bir Kilis için<br />

bize e–mail veya telefonla ulaþýn...<br />

e–mail: admin@kilispostasi.com<br />

GSM: 0 532 558 93 69


kilis1.qxd 11/8/2010 7:00 PM Page 12<br />

12 EKÝM - ARALIK 2010 POLÝTÝKA<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

BTP Genel<br />

Baþkaný Prof.<br />

Dr. Baþ,<br />

“Ekmek, mermiden<br />

çok<br />

daha stratejik<br />

bir üründür.<br />

Bu sebepten<br />

dolayý merhum<br />

Atatürk,<br />

‘Köylü milletin<br />

efendisidir’<br />

demiþtir”<br />

tespitini<br />

yaptý<br />

EKMEK<br />

mermiden<br />

stratejiktir<br />

Tarým stratejik<br />

sektördür<br />

Prof. Dr. Baþ, “Biz þu Yüce<br />

Millete hizmet ederek, Türkiye’yi<br />

dünyanýn en güçlü devleti yapmak<br />

üzere yola çýktýk” dedi. BTP<br />

Genel Baþkaný, tarýmýn önemi<br />

konusunda ve tarým alanýnda<br />

Milli Ekonomi Modeli’nde yer<br />

alan çözümlere iliþkin þu açýklamalarý<br />

yaptý: “Çiftçi ürettiðini<br />

kar ederek<br />

satacak. O zaman o devletin adý<br />

ne oldu? Baba Devlet oldu. Baba<br />

Devlet’in olduðu yerde millet<br />

devletine küfreder<br />

mi?”Türkiye’de son dönemde<br />

üretmek yerine daha ucuz<br />

oluyor diye ithalat alýþkanlýðýnýn<br />

baþladýðýný ifade eden Prof. Dr.<br />

Baþ, tarýmýn stratejik bir sektör<br />

olduðunu ifade ederek, þunlarý<br />

söyledi: “Ekmeði, yiyeceði<br />

olmayan askerin savaþmasý<br />

mümkün mü? Kilosu 25 Kuruþa<br />

buðdayýný sana ihraç eden ülke,<br />

yarýn 75 Kuruþa ihraç etmeyecek<br />

mi? Niye çünkü sen artýk<br />

topraktan elini, ayaðýný çektin.<br />

Makinelerini sattýn, teçhizatýný<br />

yok ettin. Bana göre ekmek bir<br />

mermiden çok daha stratejik bir<br />

üründür. Onun için merhum<br />

Mustafa Kemal Atatürk, bu<br />

sebepten ‘Köylü milletin efendisidir’<br />

demiþtir.”<br />

Elimiz kolumuz<br />

baðlandý<br />

Tarým alanýnda da çözümün<br />

adresinin Baðýmsýz Türkiye<br />

Partisi’nin milli politikalarý<br />

olduðunu ifade eden Prof. Dr.<br />

Baþ, ABD, Avrupa Birliði ve<br />

IMF’nin talimatýyla hareket<br />

edenlerin Türk çiftçisine birþey<br />

veremeyeceðini belirterek,<br />

þunlarý söyledi: “Bizim aðalar<br />

‘biz kendi mamulümüzü size<br />

satmayacaðýz’ þeklinde AB’ye<br />

söz verdiler. Kendimizi bakacak<br />

kadar yetiþtireceðiz. Onlar da<br />

‘hayýr’ dediler. ‘Siz 73<br />

milyonsunuz. Bizim tarým<br />

ürünlerimizin de pazarý siz<br />

olacaksýnýz.’ Ýþte þeker, tütün<br />

üretimine sýnýr getiren yasalarý<br />

çýkardýlar. Elimizi,<br />

kolumuzu baðladýlar.”<br />

Sorun siyasilerin<br />

bakýþýnda<br />

Sorularý da cevaplayan BTP<br />

Lideri, milli birlik ve beraberlik<br />

vurgusu yaparak, Baþbakan<br />

Erdoðan’ýn ‘devlet ilk kez etnik<br />

gruplarý tek tek muhatap alýyor’<br />

sözlerinin yanlýþ olduðuna<br />

iþaret etti ve þunlarý kaydetti:<br />

“Lozan Anlaþmasý’na göre esas<br />

olan Türk vatandaþlýðýdýr.<br />

Lozan görüþmelerinde azýnlýklarýn<br />

haklarý ortaya <strong>geldi</strong>ðinde,<br />

Lozan’a katýlan yabancý<br />

devletler Kürtleri de azýnlýk<br />

olarak nitelemek istediler. O<br />

zaman murahhas azalar ‘yanlýþ<br />

yapýyorsunuz, Kürtler azýnlýk<br />

deðildir. Azýnlýk Türkiye’de<br />

Müslüman olmayanlardýr.<br />

Hukuken Kürt de, Laz da,<br />

Boþnak da, Arap da, Çerkez de<br />

eþittir. Hukuken hepimiz<br />

eþitken, zaman zaman Kürt<br />

kardeþlerimize düþman olan<br />

siyasiler iþbaþýna <strong>geldi</strong>. Laz<br />

kardeþimize düþman olan<br />

siyasiler <strong>geldi</strong>. Onlar farklý<br />

davrandýlar. Zannettik ki, bu<br />

siyasilerin davranýþý devletin ve<br />

hukukun bize bakýþýdýr. Hayýr,<br />

devletin böyle bir bakýþý yok.”<br />

Dr. Ahmet Hamdi KEPEKÇÝ<br />

Füze rampasý<br />

kurulmasý hangi<br />

sürecin devamýdýr<br />

admin@kilispostasi.com<br />

‘NATO gereksinimi’ ismi altýnda,<br />

Türkiye’de ABD’nin kontrolünde bir füze<br />

rampasý kurulmasý an meselesi.<br />

Amerika, Türkiye’de füze rampasý<br />

kuruyor. Amerika’nýn bölgemizdeki<br />

tasarrufu daha da güçleniyor.<br />

Ermenistan’a taviz üstüne taviz veriliyor.<br />

Yunanistan’a taviz veriliyor.<br />

Almanya Cumhurbaþkaný iç iþlerimizi<br />

ilgilendiren konularda, talimat verircesine<br />

açýklamalar yapýyor.<br />

Gelen giden ahkâm kesiyor.<br />

Bunun adýna ‘sýfýr sorunlu dýþ politika’<br />

deniyor.<br />

‘Sen haklýsýn deyince deðirmende dövüþ<br />

olmazmýþ’ misali…<br />

Peki, nereye kadar hep sen haklýsýn denmeye<br />

devam edilecek.<br />

Bütün bu geliþmeleri, Amerikan projesi<br />

olan BOP kapsamýnda deðerlendirmek<br />

gerekir.<br />

Batýlýnýn Þark projesi kapsamýnda deðerlendirmek<br />

gerekir.<br />

Bu planlama çok ama çok eskilere kadar<br />

gider. Gelin 19. yüzyýldan itibaren atýlan<br />

adýmlarý ele alalým. *<br />

1896’da ABD Kongresi Osmanlý devleti<br />

aleyhine sözde Ermeni soykýrýmýný kabul<br />

etmiþti.<br />

Anadolu, Türklerden kurtarýlmasý<br />

gereken kutsal topraklar olarak görülüyordu.<br />

Yýl 1920. Sevr’de Osmanlý topraklarýnýn<br />

paylaþýmý, elinin kolunun baðlanmasý ve<br />

haraca baðlanmasý söz konusu idi.<br />

Gelelim yeni kuþak organizasyonlara:<br />

NATO.<br />

Artýk Amerikan menfaatleri NATO þemsiyesi<br />

altýnda elde edilmekte. NATO bir bakýma<br />

‘maþa’nýn adý olmuþtur. Artýk her þey çok<br />

açýktýr. ABD ‘yarý resmi’ Silahlý Kuvvetler<br />

dergisinde yayýnlanan, ‘Orta Doðu’ haritasýnýn<br />

etnisiteye göre yeniden çizilmesi söz<br />

konusu.<br />

Hedef: Türkiye’de 36 etnik yapý olduðu<br />

iddia ediliyor. Yani nihayetinde 36’ya bölünmüþ<br />

bir Türkiye planlanýyor.<br />

Ayný Peters haritasý bu defa, 2006 Eylül<br />

ayýnda Roma’daki NATO Savunma<br />

Koleji’nde ortaya çýkar ve Türk Subaylarýn<br />

eline geçer. Türkiye’nin de içinde olduðu,<br />

bölünmüþ Ortadoðu haritasý basýn yayýn<br />

yoluyla her fýrsatta kamuoyu ile paylaþýlýr.<br />

Türkiye dâhil 22 Ýslam ülkesinin yeniden<br />

þekillenmesi ve Osmanlý hinterlandýnýn<br />

Amerika tarafýndan teslim alýnmasýnýn adý<br />

olan BOP kademe kademe gerçekleþtirilir.<br />

Ýþte ‘NATO gereksimi’ adý altýnda,<br />

Türkiye’de ABD’nin kontrolünde kurulmak<br />

istenen füze rampasý bu kapsamda atýlan bir<br />

adýmdýr. Ülkemizin, topraklarýmýzýn çiðnenmemesi<br />

için siyasetimize, duruþumuza millet<br />

olarak dikkat etmemiz gerekmektedir.<br />

Yetkililer ve etkililer demokratik vasatlarda<br />

ikaz edilmelidir.<br />

Aksi halde iþ iþten geçmiþ olacaktýr.


kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 13<br />

KÝLÝS POSTASI ÝLAN<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

13


kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 14<br />

14 EKÝM - ARALIK 2010 KÝLÝS'ÝN KURTULUÞU<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Milli mücadelede<br />

Kilis<br />

Osmanlý Devleti, Birinci<br />

Dünya Savaþýnda sonra Almanlarla<br />

birlikte yenik düþünce, Osmanlý<br />

Devleti ile Ýtilaf devletleri arasýnda<br />

30 Ekim 1918 de Mondoros<br />

Mütarakesi imzalandý. 3 Kasýmda<br />

Musul, Kerkük Ýngiltere tarafýnda<br />

iþgal edildi. Ýngilizler Çanakkale<br />

boðazýný iki taraftan iþgal ettiler.<br />

Ýngiliz, Fransýz, Ýtalyan, Yunanistan<br />

gemilerinden oluþan bir filo Ýstanbul’a<br />

<strong>geldi</strong>. Antakya Halep, Antep,<br />

Urfa, Kilis, Maraþ önce Ýngilizler<br />

daha sonrada Fransýzlar tarafýndan<br />

Ýþgal edildi. 1. Dünya savaþýnda<br />

Osmanlý devleti savaþý Almanlar ile<br />

birlikte kaybetmesine raman iþðal<br />

kuvvetleri Almaya’yý neden iþgal<br />

etmediler?<br />

Ýþgalden sonra Örgütlenmeler,<br />

Mitingler Kilis, Nizip, Antep,<br />

Maraþ'da da baþladý. Fransýzlarýn<br />

idaresizliði ve Ermeni taþkýnlýklarýnýn<br />

neticesi halk arasýnda bir<br />

Kuvayi Milliye ruhu ve gönül<br />

beraberligi yarattý. Dost, düþman<br />

bir olmuþ herkes el ele vererek<br />

Müdafaai Milliye teþkilatýna girmiþ,<br />

memleketde vatan endiþesiyle<br />

çarpan ve çýrpýnan bir tek kalp<br />

meydana gelmiþtir. Antep, Kilis ve<br />

Havalisinde düþmana karþý korumak<br />

için önce Cemiyeti Ýslamiye<br />

daha, sonrada Cemiyeti Ýslamiye<br />

ismi Kuvayi Milliye adýný aldý.,<br />

Fransýzlarla iþbirliði yapan<br />

Ermenilerlede karþý mücadele<br />

baþlattý.<br />

Fransýzlar iþgal ettikleri her<br />

yerde tatbikinde çok kolaylýk<br />

bulduklarý bir idare þekli ve az kan<br />

dökmek için, iþgal ettikleri her<br />

yerde öncelikle kendilerine yakýn<br />

ve halka muhalif mahalli zümreler,<br />

kiþiler ararlar. Fransýzlar; Adana,<br />

Antep, Kilis, Urfa ve Maraþ da ilk<br />

iþgallerinde bu muhalifleri<br />

bulmakta zorluk çekmedi. General<br />

Dölamot bütün bu havali<br />

Ermenilerini toplayýp bunlarý kendi<br />

saflarý arasýnda savaþa sokmakla<br />

yayýlmacýlýðný ve askeri uzmaný<br />

olan arkadaþý Mareþal Peten’nin<br />

tavsiyesine uymuþ oldu. Mareþal<br />

Peten (Müstemlekelermiz) adlý<br />

kitabýnda; “Ýþgal iþlerinde Mahalli<br />

insanlardan istifade edileceði<br />

zaman seçilecek ve kullanýlacak<br />

adamlarýn namuskâr insanlarda<br />

olmasý þart degildir.” diyor.<br />

General Dölamot da bölgedeki<br />

Ermenileri de toplamýþ<br />

Türk–Fransýz savaþýnda kendi<br />

taraflarýnda çalýþmalarýný temin<br />

etmiþ ve bunlarý silahlandýrarak<br />

bilfiil mücadeleye sokmuþtur. Bu<br />

Fransýzlar ve Ermeniler Kilis, Antep, Maraþ, Urfa da 20 000<br />

insanýmýzý öldürmüþlerdir. Bu nedenle Kilis ve köylerinin<br />

geçmiþte vermiþ olduðu þerefli mücadele ve direniþi saygý ve<br />

rahmetle anarak gelecek nesillere aktarmalýyýz<br />

sebeple Antep ve Kilis halký,<br />

karþýlarýnda yalnýz Fransýzlarý<br />

deðil, Ermenileri de elde silah görmüþtür.<br />

Muhite yabancý olan<br />

Fransýzlar Antep ve Kilis civarýnda<br />

ne gibi askeri hareketlere teþebbüs<br />

etmiþlerse yerli Ermeniler her vakit<br />

kendilerine rehberlik etmiþlerdir.<br />

Osmanlý Devleti zayýflayarak<br />

gücünü kaybedince, Rusya kuzeyden<br />

Akdeniz'e inebilmek için<br />

Kafkasya'dan dan yaþayan<br />

Ermenileri örgütlüyor, dernekler<br />

kurduruyor ve Ermeni çeteleri<br />

toplu katliamlara teþvik ediyorlardý.<br />

Türk halký korkutmaya þiddete<br />

maruz býrakarak kaçmaya zorluyorlardý.<br />

Bu katliamlarý tekrar<br />

Türk halkýn üzerine atarak,<br />

Türkleri kötülemeye çalýþýyorlardý.<br />

Rus istilasý sýrasýnda Ermeni zulüm<br />

ve cinayetlerinde kurtulmak için<br />

Diyarbakýr üzerinden Halep ve<br />

Adana yolu Konya ya ve Erzurum<br />

ve Erzincan dan dan Sivas’a iltica<br />

etmiþ Türk göçmenlerin gösterdiði<br />

manzara düþünülmeyecek kadar<br />

kötü durumdaydý. Fakat o zavallýlar<br />

Müslüman olduklarý için<br />

Alman, Ýngiliz, Fransýz gibi batýlý<br />

kaynaklar ve misyonerleri, onlar<br />

için raporlar yazmadý. Onlarýn<br />

felaket ve sefaletini edebi bir dilde<br />

anlatmak gereðini vicdanlarýnda<br />

his etmedi, daha da ülkemizi istila<br />

ettiler.<br />

Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis<br />

vilayetlerinin Ruslar tarafýnda istilasý<br />

sýrasýnda oralarda oturan<br />

Türklerden acaba ne kadarýnýn<br />

Ermeniler tarafýnda en barbarca<br />

cinayetlerle öldürülmüþ olduklarýný<br />

ve ne kadarýnýn göç sýrasýnda telef<br />

olduðunu bilen var mý? Ýþte bu<br />

olayda ölen Türk sayýsýnýn bir<br />

buçuk milyonu geçer. Birinci<br />

Dünya savaþýnda ve Ýstiklal<br />

savaþýnda ülkemizi istila edenler,<br />

üç milyonu aþkýn insanýmýzý<br />

öldürdüler. Bunlar neden anlatýlmaz.<br />

Batýlýlar bunlarý neden görmezlikten<br />

gelirler.<br />

Milli mücadelede Fransýzlara<br />

karþý örgütlenen Cemiyeti Ýslam<br />

iyeyi Kilis’ten eski mebuslardan ve<br />

ulemadan Hacý Mustafa Efendi’nin<br />

Baþkanlýðýnda; Ýslam, Aslan, Ýsmet,<br />

Canbolat Zade Nuri, Neþet, Tahir<br />

Bey, Emin Zade Mustafa, Orman<br />

Memuru Emekli Mehmet, Muallim<br />

Ahmet gibi beyler ve efendiler.<br />

Musabeyli den ileri gelen<br />

aðalardan, Balikli Köyünden Ali<br />

Göçeri ailesinden Hasan Aða,<br />

Mýsýrlýlar ailesinde Ökkeþ aða<br />

(Mýsýrlýoðlu) Karbeyaz köyünden<br />

Ahmet Aða,(Çelebi) Murathüyüðü<br />

köyünden Ahmet Aða Kuvayi<br />

Milliyenin önden gelen isimlerindeydi.<br />

Mustafa Kemal Paþa, daðýnýk<br />

durumda olan Kuvayii Milliyeyi<br />

toparlanmasý ve birbirleri ile<br />

irtibatlý olmalarý için Antep ve<br />

havalisi Kuvayi Milliyesinin baþýna<br />

Kýlýç Ali Paþa yý görevlendirmesiyle,<br />

Kýlýç Ali Paþa 3. Nisan.1336<br />

da Antep’in Burc köyüne <strong>geldi</strong>. Ýlk<br />

iþ olarak yörenin ileri gelen ve<br />

Kuvayii Milliye içerisinden<br />

olanlarla toplantýlar tertipledi.<br />

Daðýnýk durumda olan Kuvayi<br />

Milliyeyi toplayarak güçlendirdi.<br />

Kilis Kuvayii Milliyesi kendisine<br />

karargâh olarak Kilis’in Cengin<br />

köyünü seçti. Fransýz birlikleri üst<br />

olarak Kilis’in on kilometre<br />

güneyindeki O zaman Kilis’in<br />

nahiyesi durumunda olan Katma’yý<br />

üst olarak seçti. Fransýz birlikleri; 13<br />

piyade taburu, 4 sahra bataryasý, 5<br />

dað bataryasý, 15,5 luk batarya, 10,5<br />

luk batarya, ½ suvari alayý, 1 teyyara<br />

filosu, 12 000 insan, deve ve at<br />

olarak 6 000 hayvanlarý mevcuttu.<br />

Kilis Kuvayii Milliyesinin elinde<br />

mavzer ve av tüfekleri vardý.<br />

Fransýzlar ne zaman Katma’dan<br />

hareketle Kilis üzeri Antep’e<br />

gitmek istemiþlerse Kilis Kuvayi<br />

Milliyesi tarafýndan engellenmiþler<br />

ve zayiata uðratýlmýþlar hatta yenilgiye<br />

uðratýlarak ellerinden silahlarý<br />

alýnmýþtýr. Kilis ve çevre köylerinin<br />

Milli mücadelede tarihimizin<br />

gerçekten parlak ve þerefli bir<br />

þekilde direniþini vermiþlerdir.<br />

Þahin Bey, Kilis’ten Antep’e gitmek<br />

isteyen Fransýzlarla son kurþununa<br />

kadar direnmiþ ve þehit olmasý ile<br />

Fransýzlar Antep’e gitmeye devam<br />

etmiþler Antep savaþýndan Aslan<br />

Beyin kardeþi Lemi Bey þehit<br />

olmuþtur<br />

FAYDALANILAN<br />

KAYNAKLAR:<br />

Eserin adý Yazarýn adý<br />

1–Gaziantep savaþýnýn iç yüzü<br />

Sahir Uzel (1952 baský)<br />

2–Hatýralar Cemal Paþa (Bahriye<br />

Nazýrý ve 4. Ordu Kumandaný)<br />

Türkiye Ýþ Bankasý Kültür Yayýný<br />

3–Balikli, Karbeyaz, Üçpýnar,<br />

Hüseyinoðlu Köylerinden Kurtuluþ<br />

savaþý dönemini yaþamýþ<br />

Ýnsanlarýmýzýn<br />

anlattýklarý.(Hasan Aðanýn Kýzlarý,<br />

Haci Þavo ve Feride Hanýmýn<br />

anlattýklarý)<br />

Mehmet MISIRLIOÐLU<br />

Ýnþaat Mühendisi<br />

KÝLÝS’ÝN KURTULUÞU<br />

Saldýrdý düþmanlar aziz yurduma<br />

Kan dökmeye karar verdi çeteler,<br />

Sultan: çekil dedi þanlý orduma,<br />

Geçitlere siper kurdu çeteler.<br />

Çýkýþ yaptý, Ýzmir, Ýskenderun’dan<br />

Yiðitler birleþip koptu yerinden<br />

Nice fedailer geçip serinden,<br />

Koca birlikleri sardý çeteler.<br />

Her yerde baþladý ölüm kavgasý,<br />

Kalplere girmiþti esaret yasý.<br />

Mustafa Kemal’in duyuldu sesi,<br />

Coþtu tabyalarý sardý çeteler.<br />

Daðýlmýþtý ordu yorgundu millet<br />

Düþmanla bir oldu, sultanla devlet<br />

Kilis’e gelince Bay Kamil Polat<br />

Milli kuvvetleri derdi çeteler.<br />

Aylar yýllar geçti daðlarda, inde<br />

Alâeddin Bilgen birlik önünde,<br />

Binüçyüz kiþiyi Kýzýlburun’da<br />

Daðýtýp geriye sürdü çeteler.<br />

Yürüdü çeteler Ýslam Bey baþta,<br />

Sular gibi aktý kan, Tilhabeþ’te<br />

Acar’ýn daðýnda, þu Karataþ’ta<br />

Toplarý yerlere serdi çeteler.<br />

Kaç akþam yapýldý þehirde savaþ,<br />

Tanka siper oldu, laðýmdaki taþ.<br />

Vurun emri verdi, Hasan Demirbaþ,<br />

Zýrhlýlara göðüs gerdi çeteler.<br />

Sazgýn, Ýkizkuyu, Mülk bölgesinde,<br />

Çok can feda ettim, yurt davasýnda.<br />

Þýmarýk elmalý, Ok Dersinde,<br />

Þehit mertebesine erdi çeteler.<br />

Yýkýldý köprüler, daðýldý raylar<br />

Kanla ataþ doldu, mübarek yerler.<br />

Hisar’ýn önünde, er oðlu erler,<br />

Koca bir taburu kýrdý çeteler.<br />

Kimisi süvari, kimisi yaya<br />

Kilis örnek oldu bütün vatana<br />

Pis kana bulandý gölgesi kaya,<br />

Zeytin gâvurunu vurdu çeteler.<br />

Türkoðlu yenilmez, anladý düþman,<br />

Çekildi güneyden, kurtarmaya can.<br />

7 Aralýk’ta güldü her insan,<br />

Zaferle Kilis’e girdi çeteler.<br />

Kilisli Terzi Galip Keleþ


kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 15<br />

KÝLÝS POSTASI KÝLÝS'ÝN KURTULUÞU<br />

Kilis Geçmiþten günümüze<br />

birtakým geliþmeler göstermiþtir. Kilis<br />

Gaziantep arasýndaki yolun duble<br />

yol yapýlmasý, Kilis Organize<br />

Sanayinin Antep yolu üzerinde<br />

kurulmasý, Kilis Üniversitesinin<br />

Kurulmasý, Balýklý,<br />

Üçpýnar ve Konak Gölet’lerinin, Seve<br />

Barajýnýn yapýlmasý gibi sayýlabilir.<br />

Diðer taraftan Afrin Barajý ve<br />

Musabeyli Barajlarýnýn yapýmýnýn<br />

gündemde olmasý. Tabi ki bu<br />

geliþmeler beraberinden bir takým<br />

sorunlarda getirmektedir. Kilis<br />

Organize sanayisindeki iþletme ve iþ<br />

adamlarýmýzýn<br />

sorunlarý tespit edilmelidir. Ayrýca<br />

Kilis Üniversitesi yerleþkesi dar bir<br />

alanda sýkýþmýþtýr. Kilis<br />

Üniversitesi çevresinde<br />

kamulaþtýrmalar yapýlarak,<br />

yerleþke alaný geniþletilmelidir. Kilis<br />

Üniversitesine baðlý olarak,<br />

Musabeyli ilçemizde yüksek okul<br />

açýlmasý vb. Demir yolu Kilis Ýslahiye<br />

yolu üzerinden 45 km mesafede<br />

Tahtaköprü den Suriye’ye girmektedir.<br />

Yine Demir Yolu Kilis Çobanbeyli’den<br />

Suriye’den çýkýþ yapmaktadýr.<br />

Demiryolunun Gaziantep’den<br />

Kilis’e baðlantýsý planlanmalýdýr.<br />

Kilis ilimizin köyleri, Kilis ve Kilis<br />

dýþýna göçlerle köy<br />

KÝLÝS’ÝN<br />

KURTULUÞU<br />

“ÞAFAKTA<br />

SAVAÞANLAR”<br />

Kýymetli Nejat Taþkýn beyin bize<br />

hediye ettiði “Þafakta Savaþanlar”<br />

isimli Sayýn Ahmet Barutçu’nun<br />

büyük bir vukufiyetle kaleme aldýðý<br />

Kilis’in kurtuluþu tarihini anlatan<br />

eserini 7 Aralýk Kilis’in kurtuluþu<br />

münasebetiyle burada bir kez daha<br />

hatýrlatmak istiyoruz.<br />

Kitap sahasýnda yazýlan orijinal bir<br />

eser. Yalnýz Kilisli hemþerilerimiz deðil<br />

bütün milletimizin okumasý gereken<br />

bir eser “Þafakta Savaþanlar”. Sayýn<br />

Barutçu mesleki birikimini, araþtýrmacý<br />

ruhunu devreye koyarak tarihe ve<br />

memleketimize güzel bir eser hediye<br />

etmiþler. Bu eser memleketimizin<br />

gözde þahsiyetlerini yakýndan tanýmamýz<br />

açýsýndan da bir misyon<br />

Mehmet MISIRLIOÐLU<br />

Kilis için<br />

neler yapýlabilir<br />

admin@kilispostasi.com<br />

nüfuslarýnýn azalmasý yaþanmýþtýr.<br />

Köylerimizden 1970 yýllýna kadar her<br />

köyde iki–üç koyun–keçi gibi davar<br />

sürüleri ile büyük baþ<br />

hayvan sürüleri olurdu. 1970’li<br />

yýllardan sonra Kilis köylerinden<br />

hayvancýlýk azalarak kayb olma noktasýna<br />

gelmiþtir. Kilis Musabeyli<br />

ilçemiz arýcýlýk için elveriþli olup<br />

Kilis’ten arýcýk geliþtirilmelidir.<br />

Köylerimizde Büyük Baþ<br />

hayvaný için, özellikle 2007 ve 2010<br />

yýllarýnda kurulmuþ kooperatifler<br />

devletten teþvik almýþlardýr. Ancak<br />

Kilis’in geniþ meralarý<br />

olmadýðýnda, yem sorunu<br />

olmaktadýr. Kilis’de 1970’li yýllarýn<br />

baþýnda Kilis’in ana caddesi<br />

geniþletilirken, Tarihi dokusu göz<br />

önünde bulundurulamamýþtýr.<br />

Cadde ve sokaklarda ki yol<br />

döþemeleri bazalt taþlarla kaplý iken<br />

asfalt yapýlmýþtýr. O<br />

zamanlarý hatýrladýðýmda Halk taþ<br />

kaplamalarýn sökülüp, yerine asfalt<br />

kaplama yapýlmasýný çok istiyordu.<br />

Sokaklarda arabalar yan yana<br />

geçemiyor diye geniþletilirken halk<br />

bu yapýlanlarý iyi bir geliþme olarak<br />

deðerlendiriyordu. Halbu ki<br />

Safranbolu, Beypazarý gibi yerleþim<br />

yerlerine baktýðýmýzda Þehrin eski<br />

dokusu korunmuþ, þehir geliþimini<br />

üstleniyor. Yeni nesillerin,þehrimizin–yurdumuzun<br />

günümüze nasýl<br />

<strong>geldi</strong>ðini anlamasý<br />

açýsýndan da<br />

manidardýr.<br />

Þairin ifade<br />

ettiði gibi “toprak<br />

eðer uðrunda<br />

ölen varsa<br />

vatandýr” nüktesinde<br />

olduðu<br />

gibi vatanýmýzý<br />

bize emanet eden<br />

þehitlerimizi ve gazilerimizi bu<br />

vesile ile rahmetle ve minnetle anýyoruz.<br />

Sözün özü kitabýn yazarý Sayýn<br />

Ahmet Barutçu’nun sunumu olsun:<br />

“Kilis direniþi, ulusal mücadele tarihimizin<br />

gerçekten parlak ve onurlu<br />

bir belgesidir. Kentlerini iþgal eden<br />

modern silahlarla donatýlmýþ Ýngiliz ve<br />

Fransýz birliklerine karþý direniþe<br />

geçen bir þehir halkýnýn, birlik olarak<br />

tam 24 ay boyunca savaþmalarý,<br />

yeni yerleþim yerlerinde<br />

baþlatmýþtýr. Bu yapýlanlar ile þehrin<br />

tarihi dokusunun<br />

bozulduðu fark edilmiyordu. Kilis’te<br />

yeni yerleþim yerlerinde þehircilik<br />

anlayýþýna uygun<br />

caddeler geniþ ve yeþil alanlar<br />

oluþturarak yapýlaþma olmalýdýr.<br />

Kilis’in Kalleþ semt; Kilis’te bir hava<br />

akýmý oluþturduðunda bu bölgeye en<br />

fazla iki katlý yapýlaþmalara izin verilmelidir<br />

ki Kilis’in hava almasý<br />

engellenmesin.<br />

Kilis’in eski sokaklarý ve evleri<br />

korunarak hatta bu yerlerde<br />

yapýlacak binalara eski mimarisine<br />

göre yapýlarý teþvik edilerek, eski<br />

evlerin konaklama yeri olarak düzenlenip,<br />

kils’in yerel yemekleri gelecek<br />

olan turistlere<br />

sunulmalýdýr. Kilis Merkez olacak<br />

þekilde Günü birlik Halep, Antakya<br />

ve Þanlýurfa’ya geziler düzenlenerek<br />

Kilis’te Turizm geliþtirilmelidir.<br />

Kilis Tavasý, Kilis Katmeri,<br />

Züngül gibi kültürel deðeri olan<br />

yemek ve tatlýlarýmýz için Patent alýnmalýdýr.<br />

Küçük esnaf patent almakta<br />

zorlanacaðý için Sivil toplum örgütleri<br />

ve sponsor<br />

kiþilerin paten alma masraflarýný<br />

desteklemede yardýmcý olmalýdýrlar.<br />

Kilis’te inþaatý tamamlanmýþ olan<br />

BALIKLI, ÜÇPINAR, KONAK göletleri<br />

ile SEVE barajýnda balýk yetiþtiriciliði<br />

olmalýdýr. Ýnþaatý devam etmekte<br />

olan SAPKANLI gölet’i ile yapýlacak<br />

olan AFRÝN ve MUSABEYLÝ<br />

barajlarýnýn da yapýmýna baþlanýp bittiðinde<br />

Kilis’te balkýcýlýk geliþtirilebilir.<br />

Ýþletmede olan Balýklý, Üçpýnar,<br />

Konak göletlerinden yetiþtirilen<br />

dünya tarihinde bir<br />

benzeri görülmeyen<br />

olaydýr. Kilisliler, bu 24<br />

ay içinde çok acý ve<br />

karanlýk günler<br />

yaþadýlar. Gün oldu,<br />

iþgal altýndaki kentlerini<br />

býrakýp, komþu illere<br />

yardýma gittiler, gün<br />

oldu, düþmanýn<br />

Anadolu’ya ilerlemesinin<br />

önünü kesmek için<br />

mucizeler yarattýlar. Þu<br />

noktayý da üzülerek ifade<br />

etmek lazým ki, aradan 87 yýl<br />

geçtiði halde bu kahraman<br />

kentin kurtuluþ mücadelesi<br />

hakkýnda þimdiye kadar yalnýz bir<br />

eser yazýlabilmiþtir. Oysa bu ulusal<br />

direniþ hakkýnda bugüne kadar hiç<br />

etüt yapýlmamasý ulusal kültürümüz<br />

için önemli bir eksikliktir. Bu eserimizde<br />

düþmana “ilk kurþun atan kent”<br />

olayý da irdelenmiþtir. Tarih kitaplarýmýzda<br />

düþmana ilk kurþunu 15<br />

Mayýs 1919 tarihinde Ýzmir’de gazeteci<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

15<br />

domates ve kýrmýzýbiberler,<br />

Kahramanmaraþ ve Ýslâhiye’ye<br />

pazarlanmaktadýr. Kilis kýrmýzýbiberi<br />

ve yerli tohumla üretilen domatesler<br />

Kilis’ten Kýrmýzý pul biber, biber<br />

salçasý ve domates salçasý olarak<br />

iþlenmesi mümkündür. Eskiden<br />

Kilis’te çok çeþitli üzümler yetiþtirilirdi.<br />

Pekmez yapýmýnda kullanýlan<br />

dökülgen üzüm baðý kalmamýþtýr.<br />

Kilis’te baðcýlýða dayalý, pekmez,<br />

sucuk, kýrma, muska gibi ürünlerin<br />

eskiden olduðu gibi geliþtirilmelidir.<br />

Ravanda kalesinde<br />

restorasyon çalýþmalarýnýn yapýlmasý,<br />

Oylum Höyükte kazýlarýn devam<br />

etmesi güzel bir olaydýr. Kilis Merkez<br />

köylerde 16 adet höyük, Elbeyli<br />

ilçemizde 12 adet höyük, Musabeyli<br />

ilçemizde 6 adet höyük, Polateli<br />

ilçemizde 2 adet olmak üzere Kilis il<br />

sýnýrlarý içinde toplam 36 adet höyük<br />

bulunmaktadýr. Bu höyüklerin yarýsý<br />

tescil edilmemiþtir. Bu höyüklerin<br />

arkeolojik kazý ve araþtýrmalarý y<br />

apýlmasý halinde Kilis’in çok tanýtýmý<br />

yapýlacaðý gibi Ortadoðu tarihinde<br />

halen cevabý bulunamamýþ, sorularýn<br />

cevabýný bu höyüklerde bulunabilir.<br />

Kilis’te Müze açýlmalý hatta Kilis’te<br />

eskiden kullanýlan tarým aletleri,<br />

pekmez ve zeytinyaðý masereleri<br />

yapýlacak bir açýk müzede<br />

sergilenmelidir..<br />

Kilis’te Fericek köyü civarýnda<br />

Çakmaðýn Maðarasýnda araþtýrma<br />

yapýlamamýþtýr. Kilis il sýnýrlarý<br />

içerisindeki mezar maðaralarýn<br />

yerleri tespit edilerek, korumaya<br />

alýnmalýdýr.<br />

Kilis'in kurtuluþunu anlatan eþsiz bir eser...<br />

Hasan Tahsin’in attýðý yazýlýdýr. Oysa<br />

düþmana ilk kurþun 12 Mayýs 1919 tarihinde<br />

Kilisli öðretmen Hasan Kâmil<br />

Demirbaþ tarafýndan atýlmýþtýr.<br />

Kitapta sözü edilen olaylar, 20 yýllýk<br />

bir çalýþmanýn ürünüdür. O günleri<br />

yaþayanlarýn anlattýklarýna kelime<br />

dahi eklenmeden aynen yer verilmiþtir.<br />

Bununla yetinilmemiþ, çuvallar<br />

dolusu evrak, kurmay etütleri,<br />

kamu arþivleri ve yabancý kitap ve<br />

yayýnlar incelenmiþtir.<br />

Bu kadar geniþ bir araþtýrmaya raðmen<br />

bu kitabýn tam ve eksiksiz<br />

yazýldýðý kanýsýný taþýmýyorum.<br />

Eksikliklerden dolayý þimdiden özür<br />

diliyorum. Kitabýmýzýn hazýrlanmasýnda<br />

yardýmlarýný esirgemeyen kamu<br />

görevlilerine ve vatandaþlara da<br />

teþekkür ediyorum. Kitabýmý Kurtuluþ<br />

Savaþý’nda destan yaratan kahraman<br />

þehit ve gazilerimizin kutsal anýlarýna<br />

armaðan ediyorum.<br />

Saygýlarýmla.<br />

KÝLÝS – Haziran 2008<br />

Ahmet BARUTÇU


kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 16<br />

16 EKÝM - ARALIK 2010 ÝLAN<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Prof. Dr.HAYDAR BAÞ<br />

Baðýmsýz Türkiye Partisi Genel Baþkaný<br />

MELTEM TV - MESAJ TV<br />

KADIRGA TV - KÖY TV'DE<br />

CANLI OLARAK YAYINLANAN<br />

EKOANALÝZ Programýnda Her Cumartesi<br />

SAAT 20:30'da Milletimizle Buluþuyor.<br />

SORU VE<br />

YORUMLARINIZ ÝÇÝN<br />

yorum@ekoanaliz.tv.tr<br />

MUTLAKA ÝZLEYÝN<br />

ÝLLETTÝRÝN<br />

EKO<br />

ANALÝZ<br />

2010 - 2011<br />

EKOANALÝZ Konferanslarý<br />

Prof. Dr. HAYDAR BAÞ<br />

EKOANALÝZ ÝLETÝÞÝM<br />

0312 426 91 46


kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 17<br />

KÝLÝS POSTASI KÝLÝS GÜNDEM<br />

Zamanýn birinde yalnýz<br />

yaþayan bir adam varmýþ. Hiçbir<br />

dostu, kapýsýný çalacak bir<br />

komþusu da yokmuþ. Dört duvar<br />

arasýnda yaþayýp gidermiþ tek<br />

baþýna...<br />

Adamýn bu yalnýzlýðýný dýþarýdan<br />

izleyen bir kýrlangýç, çok içerlemiþ<br />

adamýn bu haline.<br />

Uzaktan uzaktan onu sevmeye<br />

baþlamýþ. Ve bir gün penceresinin<br />

camýný týklatmýþ adamýn.<br />

Adam þaþkýnlýkla camý açmýþ<br />

ve sormuþ: Ne istiyorsun? diye.<br />

Kýrlangýç “beni evine al, seninle<br />

yaþayayým” demiþ.<br />

Adam þiddetle reddetmiþ ve<br />

kapamýþ pencereyi.Ýkinci gün kýrlangýç<br />

yine gelmiþ adamýn<br />

penceresine.”Lütfen beni evine al,<br />

ister bir kafese koy, ister elinde<br />

sev, okþa, çünkü ben seni seviyorum”<br />

demiþ. Adam yine ayný<br />

inatçý eda ile reddetmiþ kýrlangýcý.<br />

Ve üçüncü gün kýrlangýç yine<br />

Dr. Ali Bestami Kepekçi<br />

Kýrlangýcýn hikayesi<br />

admin@kilispostasi.com<br />

konmuþ pencereye. Ayný yakarýþ:<br />

“Bak” demiþ adama kýrlangýç.<br />

“Artýk havalar soðudu sýcak<br />

ülkelere göç edeceðim. Bu sana<br />

son geliþim. Altý ay oralardayým,<br />

burada olmayacaðým, Lütfen al<br />

beni evine , ister kafese koy , ister<br />

elinde sev okþa ! Ama reddetme<br />

beni çünkü ben seni seviyorum.”<br />

Adam soðuk bir edayla:<br />

“Nasýl alayým seni evime, olur<br />

mu böyle þey demiþ” ve yine<br />

kapamýþ pencereyi.<br />

Ve kýrlangýç uçmuþ gitmiþ.<br />

...<br />

Aradan bir zaman geçmiþ...<br />

Adamýn gözü gelip giden kýrlangýcý<br />

arar olmuþ. Arada bir de<br />

olsa ona gelen biri vardý zira. Ýlk<br />

defa ona bir kuþ da olsa birileri<br />

“seni seviyorum. “ demiþti.<br />

Bu sihirli iki kelimeyi baþka<br />

hiçbir kimseden duymamýþtý.<br />

Þimdi hepten yalnýz kalmýþ ve<br />

yaptýðýndan piþmanlýk duymuþ.<br />

Bekler olmuþtu kýrlangýcýn<br />

yolunu. Bir ay geçmiþ , iki ay<br />

geçmiþ derken altýncý ay da<br />

geçmiþ Ve havalar ýsýnmýþ.<br />

Adamýn gözü ufukta kýrlangýç<br />

sürülerini arar olmuþ.<br />

Nihayet sürüler gelmeye<br />

baþlamýþ ve adam pencerede<br />

sürülere bakýp kýrlangýcýný aramaya<br />

baþlamýþ. Bir tane<br />

geçmiþ..ikisi üçü derken kendi<br />

kýrlangýcý yokmuþ aralarýnda.<br />

Son bir kýrlangýç kalmýþ<br />

sürünün sonunda ve adam heyecanla<br />

sormuþ kýrlangýca:<br />

– Sizden bir arkadaþým<br />

vardý,beni seviyordu pencereme<br />

gelirdi.Benimle yaþamak istiyordu,<br />

nerede göremedim onu<br />

sürüde.<br />

Kýrlangýç sormuþ. Ne zaman<br />

oldu bu olay?<br />

“Altý ay önce” diye cevaplamýþ<br />

adam.<br />

Kýrlangýç “o zaman siz kýrlangýçlarla<br />

ilgili gerçeði bilmiyorsunuz.<br />

Kýrlangýçlar altý ay<br />

yaþar”...<br />

Birçoðumuzun bildiði kýrlangýcýn<br />

hikayesini bir de ben<br />

gündeminize getirmek istedim.<br />

Biz insanlar hep böyleyiz. Çoðu<br />

zaman kaybetmeden sahip<br />

olduðumuz þeylerin deðerini<br />

bilemeyiz. Bazen kaybettiðimiz<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

17<br />

þeyleri tekrar buluruz, yani<br />

kazanýrýz belki ama; çoðu kez bu<br />

deðerlere ulaþmak, geri dönmek<br />

mümkün olamaz.<br />

Bazen sahip olduðumuz<br />

deðerler, bazen önümüze çýkan<br />

fýrsatlar bir bir önümüzden kayar,<br />

ama biz onlarý anlayamaz, tabir<br />

caizse elimizin tersi ile iteriz.<br />

Ama sonradan. Ne fayda ! Fýrsat<br />

kaçmýþtýr. Ve bu fýrsat; belki de<br />

önümüze çýkabilecek son þanstýr !<br />

Biz biz olalým, sahip olduðumuz<br />

deðerlere kaybetmeden önce<br />

sahip çýkalým. Vatanýmýz,<br />

saðlýðýmýz, anamýz, babamýz,<br />

dostlarýmýz. Þansýmýzý kaybetmeden<br />

sahip çýkalým. Hep<br />

mutlu olabilmek için bir çok þeyi<br />

deneriz ya. Fakat gözümüzün<br />

önündeki fýrsatlarý küçük mutluluklarý<br />

hiç göremeyiz. Gelin bu<br />

küçük mutluluklarý gözleyelim;<br />

bugünümüzü kaçýrmayalým.<br />

Belki bugün son günümüzdür.


kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 18<br />

18 EKÝM - ARALIK 2010 VAKIF ve DERNEKLER<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Uzun zamandan beri Bilgisayarýmýzý<br />

açtýðýmýzda “KÝLÝSÝN SESÝ”<br />

adlý bir güzel yazýlar dizisine rastlar<br />

ve bu diziye takýlarak Kilis ilinin<br />

gelmiþ ve geçmiþini bazen de<br />

fotoðraflarla incelemeye alýrdýk.<br />

Ýþte sayýn Hemþerim Doktor<br />

Hamdi Kepekci’ nin yönettiði bu<br />

sayfa artýk gazete olarak görüþlerimize<br />

sunulacaðý için onun ilk sayýsýnda<br />

Ýstanbul’da bulunan Kilis<br />

–Vakfýmýzýn faaliyetleri anlatmak<br />

ve duyurmak istedim.<br />

Kils–Vakfý uzun yýllarýn gerisinde<br />

ilk ateþlemesini Kilis Kültür<br />

Derneði olarak Kadýköy yakasýnda<br />

sayýn Abdurrahman Kadýoðlu<br />

Ve sayýn Günay Öndeþ’ inde katkýlarýyla<br />

kurulup gazeteci arkadaþýmýz<br />

sayýn Seraceddin Zýddýoðlu’<br />

nun da giriþimleriyle meyvalarýný<br />

ÝZMÝR KÝLÝS KÜLTÜR<br />

VE DAYANIÞMA<br />

DERNEÐÝ<br />

Sayýn Hemþerilerimiz;<br />

50 yýldan beri Ýzmir’de yaþayan<br />

büyüklerimiz, Ýzmir’de Kilislerin özlemini<br />

giderecek bir dernek kurup,<br />

bizleri bir çatý altýnda toplamak için<br />

çok çaba sarf etmiþ, ancak bazý nedenlerden<br />

dolayý bu gerçekleþtirememiþlerdir.<br />

Bu kuruluþu gerçekleþtirmek<br />

ancak. 24 Mayýs 2006 tarihinde<br />

nasip olmuþ, o günden bu güne sayýmýz<br />

hýzla artmýþ, bugün itibarý ile üye<br />

sayýmýz 362 olmuþtur. Esas zorluk<br />

bundan sonra baþlamýþtýr. Zira bu<br />

dernek bir atýmlýk barutu olanlarýn alaný<br />

deðil, insanlarý birleþtirecek, zorluklara<br />

göðüs gerecek, iyi günde hep<br />

birlikte gülecek, kötü günde acýyý<br />

paylaþarak üzüntüyü azaltacak, insanlarýn<br />

bir araya getirip bütünleþtirecek,<br />

ayný duyguyu paylaþacak bir<br />

alandýr. Derneði kurmak hasbelkader<br />

kurucu arkadaþlarýmýzýn; Yaþatmak ise<br />

hepimizin görevi olmuþtur.<br />

Derneðimizin amaçlarý okuduðunda<br />

ilk göze çarpan, Ýzmir’de oturup<br />

Kilis kültür ve geleneklerine hasret<br />

çekenler arsýnda kurulmuþ bir sivil<br />

toplum örgütü olduðu, bu hasletleri<br />

giderebilmek için çeþitli kültürel<br />

faaliyetleri organize etmek, üyeleri<br />

bu faaliyetlerden haberdar etmek, üyeleri<br />

bir araya getirmeyi amaç edindiðini<br />

görürüz.<br />

Nejat TAÞKIN<br />

Kilis Vakfýný anlatmak<br />

istiyorum..<br />

admin@kilispostasi.com<br />

vermeye baþladýðýnda 1993 yýlýnda<br />

Aksaray Laleli semtine taþýnarak<br />

sayýn Hemþerimiz Necati Çakýr’ýn<br />

Baþkanlýðýna býrakýldýktan<br />

sonra bir çok saygý deðer iþ adamlarýmýzýn<br />

yorulmak bilmeyen<br />

maddi ve manevi katkýlarýyla Kilis–Vakfýna<br />

dönüþtürülmüþ ve bu<br />

Vakýf 1997 yýlýnda bu gün Baþkaný<br />

bulunan Sayýn Yaþar Aktürk ve ekibi<br />

tarafýndan her gün biraz daha<br />

yeniliklere doðru uzanmanýn güzelliðini<br />

yaþamaya baþlamýþtýr.<br />

Ýlk meyvasý bu gün Topkapý<br />

Sur içinde beþ katlý bir binada onlarca<br />

öðrenciye karþýlýksýz hizmet<br />

veren bir Üniversite Kampüsü olarak<br />

Üniversite de okuyan Kilis’ li<br />

öðrencileri kucaklamak için yarýþmaktadýr.<br />

Bir ihtiþamlý yurt binasý<br />

vardýr, Emekli Öðretmen Selim<br />

Derneðimiz Tabela Derneði<br />

olarak kalmasýn!..<br />

Kuruluþumuzun akabinde kurduðumuz<br />

www.kilis.org.tr adlý Internet<br />

sitemiz sizlere sanal ortamda buluþmamýzý<br />

saðlamýþ, ziyaretçi defteri ve<br />

iletiþim sayfasý ile biz yönetim kuruluna<br />

gerekli mesajlarý ulaþtýrmanýzý<br />

saðlamýþtýr. Bu siteden bizler yaptýðýmýz<br />

faaliyetleri ve duyurularý, Kilis’e<br />

özgü bilgileri yayýmlamakta, insanlarýn<br />

bizlere ulaþmalarýný saðlamaktayýz.<br />

Yine internet ortamýnda kurduðumuz<br />

Facebook a baðlý olarak kurduðumuz<br />

ÝZMÝR KÝLÝS KÜLTÜR VE<br />

DAYANIÞMA DERNEÐÝ Grubuna<br />

üye olan arkadaþlar ile iletiþim saðlanmakta<br />

yurdun dört bir tarafýndan<br />

bilgi sahibi olunmaktadýr.<br />

Kýsaca Derneðimizin tabela derneði<br />

olmamasý için; muhtaç öðrencilerimize<br />

burs, ihtiyaç sahiplerine gýda<br />

ve giyecek yardýmý, ahirete intikal etmiþ<br />

ve yaþayan Bilim adamý, Araþtýrmacý,<br />

Yazar ve Alimlerimizi anma<br />

toplantýlarý; senede iki defa hemþerilerimizi<br />

bir araya getirmek için eðlence<br />

ve kurtuluþ gecesi; seybana; ramazanda<br />

iftar yemeði; çeþitli kütür gezileri<br />

yapmaktayýz.<br />

Ýzmir’e herhangi bir nedenle gelen<br />

hemþerilerimizi problemlerini<br />

çözmek, yardýmcý olmak, misafir etmek<br />

üzere bekleriz.<br />

Ýzmir’den iyi haberlerle derginizde<br />

buluþmak üzere.<br />

Adres: 1. Beyler 846 Sokak No:57<br />

Elhamra Pasajý (katlý otoparkýn<br />

yaný) Kat:2 Daire: 103–104, Konak –<br />

ÝZMÝR TEL: 0533 602 17 18<br />

Daniþ’in yönetimindedir. Bunun<br />

dýþýnda yine kýz erkek Üniversiteye<br />

devam eden yüzlerce Kilis’ li<br />

öðrenciye de 15 yýldan beri burs<br />

veren bu vakfýn aylýk masrafý otuz<br />

,Kýrk milyar dolayýndadýr ve bu<br />

maddi katkýlar sayýn Baþkan Yaþar<br />

Aktürk’^ün himayesinde öðrenciye<br />

karþýlýksýz verilmektedir.<br />

On bir Mütevelli üyesi 3 denetleme<br />

üyesi ve 54 genel Kurul üyesinden<br />

meydana gelen bu teþkilat<br />

ýn en büyük eseri Kilis 7 Aralýk Üniversitesidir.<br />

Bu üniversite Almanya<br />

da bulunan hemþerimizi<br />

Mehmet Kazancýoðlu ‘nun katýlýmý<br />

ve Sayýn Yaþar Aktürk ün büyük<br />

desteðiyle kurulmuþ dört yýldan<br />

beride binlerce öðürenciye ve<br />

kilisin kalkýnmasýna hizmet vermektedir.<br />

Bu gün yedi bin öðrenciyle<br />

ye bu ders yýlýný na baþlayan<br />

bu üniversite iþte Kilis Vakfý Baþkaný<br />

Sayýn Yaþar Aktürk ve arkadaþlarýnýn<br />

Kilis iline büyük hediyesidir.<br />

Kilis–Vakfý iki ayda bir yayýnlanan<br />

“Dünyada Kilis” bülteniyle<br />

ülke çapýnda vre yurt dýþýnda üçbin<br />

aileye ulaþmakta ve onlara Kilis<br />

sesini duyurmaktadýr.<br />

Bu yýl içinde sayýn Alaattin Ya-<br />

Ýstanbul Bahçelievler’de 2000<br />

yýlýnda kurulmuþ olan ÝSTANBUL<br />

KÝLÝS ÝLÝ KÜLTÜR VE<br />

DAYANIÞMA DERNEÐÝ olarak<br />

faaliyetlerimiz ÞÝRÝNEVLER<br />

merkezde Meriç sokak No: 8 K:1<br />

de faaliyetlerine devam etmektedir.<br />

Derneðimizin amacý,çevremizde<br />

bulunan hemþerilerimizim<br />

her türlü ihtiyaç durumlarýnda (<br />

Ölüm, düðün,doðum,doktor ve<br />

avukat ve her türlü esnaf<br />

ihtiyaçlarýnda) yardýmlarýna koþmaktadýr.Ayrýca<br />

hasta ziyaretlerine<br />

önem vermekteyiz.<br />

Çevremizdeki Özel Saðlýk<br />

kuruluþlarý ile DERNEK olarak<br />

anlaþma yaptýk.Buna göre<br />

Derneðimiz aracýlýðý ile gönderilen<br />

hastalar için Kuruluþlar<br />

ÝNDÝRÝM uygulamakta<br />

olup,durumu müsait olmayan<br />

hastalarýn tedavi giderleri<br />

vaþça yýlý düzenlenmiþ ve bu düzenleme<br />

ile T.B.M. Meclisi tarafýndan<br />

Ödüle layýk görülerek Meclis<br />

Baþkaný bizzat Sayýn Yavaþça ya ödülünü<br />

vermiþtir.<br />

Kilis–Vakfý faaliyetleriyle ve aþaðýda<br />

isimlerini yazdýðým güzel<br />

insanlarýmýzla ve sayýn hemþerilerimizin<br />

katkýlarýyla her gün biraz<br />

daha ileriye gitmekte ve Kilis Ýlini<br />

Ýstanbul ilinde temsil etmenin büyük<br />

gururunu yaþmaktadýr.<br />

Ýþte onlar Baþkan Yalar Aktürk<br />

,Baþkan Yardýmcýlarý Nadir Keloðlu<br />

ve Coþgun Karabaþoðlu, Genel<br />

Sekreter Nejat Taþkýn,Muhasip<br />

Hüseyin Okatan, Üyeler,Mehmet<br />

Göycýncýk, Mehmet Gesoðlu,<br />

–Mehmet Yýldýrým *Oktay Keçik,<br />

Ali Söðüt,Ýsmail Hatabay …<br />

Ve Denetleme Üyeleri Baþkan:<br />

Fatih Volkan, Üye Mehmet Zelzele<br />

ve üye Metin Merçimek…<br />

Ýþte bu güzel gazetenin ilk sayýsýnda<br />

sizlere Kilis–Vakfýnýn ufak<br />

bir yol haritasýný çizdim. Sayýn<br />

Doktor Kepekçi’ ye ve ekibine baþarýlar<br />

dilerken “Kilisin Sesinin”1uzun<br />

yýllara taþýnmasýný,<br />

Baþkanlarý ve üyeleriyle hep ses<br />

vermesi dileklerimi tekrarlarým…<br />

Kilisliler Ýstanbulda<br />

Bahçelievlerde buluþuyor<br />

derneðimizce karþýlanmaktadýr.<br />

Her yýl 24 Aðustos günü<br />

Derneðimizin kuruluþunu kutlamaktayýz.Derneðimiz<br />

yönetim<br />

kurulu hemþerilerimizin istekleri<br />

doðrultusunda etkinlik programlarý<br />

düzenleyerek faaliyetlerini<br />

sürdürmektedir.Yönetim kurulu<br />

kararý ile Bay ve Bayanlar için<br />

birer hafta ara ile çay ve eðlence<br />

programlarý tertiplemekte,her<br />

gün katýlým artmaktadýr.<br />

Derneðimiz þimdilik her gün<br />

12.oo–20.oo saatleri arasýnda<br />

halkýmýza açýktýr. Hemþerilerimiz<br />

ücretsiz çaylarýný<br />

yudumlarken,güzel sohbetlerini<br />

edip,KÝLÝS hasretlerini gidermekteler.<br />

DERNEK ÝRTÝBAT TELEFONU<br />

TLF: 0212.6393379<br />

e mail :<br />

kilisyorum79@hotmail.com


kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 19<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

ÝLAN EKÝM - ARALIK 2010 19<br />

Haftanýn<br />

Sohbeti<br />

Prof. Dr.HAYDAR BAÞ<br />

Baðýmsýz Türkiye Partisi Genel Baþkaný<br />

21:30<br />

Pazartesi<br />

Haftanýn Sohbeti'nde<br />

Gündemi Deðerlendiriyor<br />

Her Pazartesi Saat 21:30'da<br />

MELTEM TV Ekranlarýnda<br />

Ekonomiden siyasete<br />

Ýç ve dýþ politik geliþmelere<br />

Ýnsan ve medeniyetimizle ilgili her konuda<br />

ölçü veren program...<br />

MUTLAKA ÝZLEYÝN - ÝZLETÝN


kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 20<br />

20 EKÝM - ARALIK 2010 YAÞAM<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Light sigara<br />

kandýrmacasý<br />

ürkiye'de sigaraya baþma<br />

Tyaþýnýn 10 yaþlarýna kadar<br />

düþtüðünü ifade eden Dr. Mete<br />

Bayburtlu, sigaranýn çocukluktan<br />

baþmaka üzere ülkemizde önemli<br />

bir saðlýk sorunu olmaya devam<br />

ettiðini söyledi.<br />

Sabah Namazý;<br />

Vakit seher? Zamanýn rahmine<br />

sabahýn nutfesi düþtü az önce. Gün<br />

doðuyor yine ve yeniden.<br />

Þimdi hatýrla ki, sen de bir<br />

zamanlar yokluðun karanlýðýnda<br />

yitiktin. Kimsenin adýný bilmediði,<br />

hatýrýný saymadýðý bir yetimdin.<br />

Hatýrla ki, Rab bin seni yokluðun<br />

gecesinden varlýk ufkuna eriþtirdi.<br />

Unutulmuþluðun gecesinde býrakmadý<br />

seni. Rab bin seni sahipsiz de<br />

býrakmadý. Þimdi seher vakti. Sýyrýl<br />

gafletin gecesinden. Sehere aç gözlerini.<br />

Rab bine aç kalbini. Uyan.<br />

Uyan ve an seni hiç unutmayan<br />

Rabbin’i. Herkes unutsa bile seni<br />

unutmayan Rab bini herkesin O’nu<br />

unuttuðu anda an! Kalk! Kalk ve<br />

miracýna eþlik et En Sevgilinin<br />

[asm].<br />

Þimdi sabah namazý vakti…<br />

Öðle Namazý;<br />

Vakit öðle… Güneþ göðün en<br />

yüksek noktasýnda. Týpký gençliðin<br />

gibi. Þimdi gün de bir delikanlý.<br />

Heyecanlý ve telaþlý… Sanki hiç bitmeyecekmiþ<br />

gibi, hiç akþam<br />

olmayacakmýþ gibi… Oysa güneþ<br />

þimdi batmaya baþladý. Zirveye<br />

eriþen herkes gibi o da alçalmaya<br />

baþladý. Akþama akýyor ýþýklar<br />

artýk. Bil ki gün akþamlýdýr; bil ki<br />

yazýn sonu hazandýr.<br />

Bayburtlu, "ilerleyen<br />

yýllarla beraber erkeklerin<br />

yanýnda bayanlarýn<br />

da sigara içme<br />

konusunda artýþ<br />

gösterdiði ve bayanlarda<br />

da sigara içme alýþkanlýðýnýn<br />

arttýðýný<br />

takip ediyoruz. Sigaranýn<br />

zararlarýný hepimiz<br />

biliyoruz. Ancak<br />

sigara ile ilgili olarak bu alýþkanlýðýn<br />

terk edilmesi çok kolay omamaktadýr"<br />

dedi.<br />

Yapýlan sahtekarlýklar<br />

Bayburtlu, geçtiðimiz günlerde<br />

yapýlan bir yönetmelik deðiþikliði<br />

ile bugüne kadar "light" olarak<br />

tabir edilen sigara çeþitlerinin<br />

yapýmýnýn yasaklandýðýný ifade<br />

ederek, " Daha az nikotin içerdði<br />

iddia edilen sigara türlerinin<br />

yapýmý yasaklanmýþtýr. Ger-<br />

Vakit öðle… O kadar gürültü<br />

var ki ortalýkta. Kalbinin sesini<br />

duyamýyorsun bile. Ruhunun sonsuza<br />

uzanan emellerine kör olmak<br />

üzeresin. Telaþlarýn arasýndan<br />

sýyrýl, yer ayýr ruhuna. Kalbini sonsuzluða<br />

bitiþtir. Alnýný secdeye<br />

deðdir. Þimdi öðle namazý vakti.<br />

Ýkindi Namazý;<br />

Vakit ikindi. Gün ihtiyarladý.<br />

Güneþ solgun rengini býrakýyor<br />

güller üstüne. Hüzün renkli bulutlar<br />

sardý göðü. Güneþin saltanatý<br />

bitmek üzere. Zevale akýyor ýþýklar.<br />

Hatýrla ki, sen de bir ömrün<br />

ikindisine yürüyorsun. Tenin<br />

soluyor. Gözlerinin feri çekiliyor.<br />

Öbür kýyýsýndasýn artýk nehrin.<br />

Güz yapraklarý gibi. Hem dalýndasýn<br />

hayatýn hem de düþmeye<br />

hazýrsýn.Rüzgârý bekliyor gibisin.<br />

çektende "light" olarak tabir edilen<br />

sigaralar, aslýnda vatandaþý<br />

kandýrmaya yönelik paketleme<br />

sistemidir. Çünkü özellikli nikotin<br />

baðýmlýsý olmuþ insanlar, normal<br />

bir sigaradan bir paket içerken,<br />

light sigaralardan iki paket içebiliyor.<br />

Çünkü light sigaranýn çinde<br />

bir parça nikotin az olduðu için<br />

kiþi iki kutuyla o nikotini telafi edelbiliyordu.<br />

Bu anlama light sigaranýn<br />

yapýmýnýn yasaklanmasýnýn<br />

önemli bir katký saðladýðý düþüncesindeyiz<br />

diye konuþtu.<br />

Ýnceldiðin yerden kopmaya<br />

hazýrsýn. Hoyrat bir rüzgâr artýk<br />

zaman. Þimdi ikindi vakti. Secdeye<br />

koy alnýný. Zamanýn Sahibini<br />

selâmla. O’na konuþ, O’nunla<br />

konuþ; dualarýný fýsýlda.<br />

Sonsuzluða tutun hece, hece.<br />

Þimdi ikindi namazý vakti.<br />

Akþam Namazý;<br />

Vakit akþam. Gün ölmek üzere.<br />

Güneþ ýþýklarýný topluyor eþyanýn<br />

üzerinden. Kýzýlca kýyameti kopuyor<br />

dünyanýn. Kara kefenini<br />

giyiniyor gün. Gülün rengi soluyor,<br />

eþyanýn cezbesi yitiveriyor.<br />

Hatýrla ki, senin de akþamýn<br />

olacak bir gün. Ömrünün ýþýklarý<br />

solacak. Hayatýnýn perdesi çekilecek.<br />

Dudaklarýnda donacak<br />

gülüþün güneþi. Zaman uçurumun<br />

olacak; gelen günün güneþi sana<br />

Stres, bazýlarýný þiþmanlýtýp<br />

bazýlarýný zayýflatýyor<br />

Dr. Hakan<br />

Güveli, strese<br />

baðlý olarak meydana<br />

gelen mide<br />

ve baðýrsak problemleri<br />

ile ilgili<br />

bilgiler verdi.<br />

Beyin ve sindirim<br />

sistemi güçlü bir<br />

þekilde benzer<br />

hormonlar ve<br />

sinir sisteminin<br />

etkisi altýnda<br />

bulunur. Dolayýsýyla, uzamýþ stres ile birlikte<br />

sindirim bozukluklarý, kalýn baðýrsak<br />

uyarýsý ile oluþan ishal, kabýzlýk, kramp<br />

aðrýlarý, þiþkinlik hatta aþýrý miktarda<br />

sindirimde rol oynayan asit üretimi ile<br />

aðrýlý yanma þikayetleri görülebilir. Ýrritabl<br />

Baðýrsak Sendromu ( spastik kolon ) ve<br />

stres arasýnda kuvvetli bir iliþki vardýr. Bu<br />

hastalýkta, kalýn baðýrsaklar ve kýsmen<br />

ince baðýrsaklar stres ile uyarýlýr ve baðýrsak<br />

kaslarýnda düzensiz kasýlmalarýna<br />

neden olur. Karýnda þiþkinlik olur ve hastada<br />

kramp tarzýnda karýn aðrýlarý ve<br />

deðiþik zaman dilimlerinde ishal ve kabýzlýk<br />

görülebilir. Strese baðlý uyku bozukluklarýda<br />

irritabl baðýrsak sendromu<br />

þikayetlerini arttýrabilir.<br />

Mevlanadan 5 vakte 5 yazý<br />

doðmayacak. Þimdi akþam.<br />

Herkesin senden uzaklaþacaðý<br />

ölüm anýný hatýrla ki, sen de þimdi<br />

herkesten ve her þeyden uzaklaþýp<br />

Rab bine yanaþasýn. Seni sen<br />

yokken de bilen Rab bin, sen<br />

öldükten sonra da bilecek elbet.<br />

Herkesin unuttuðu yerde seni bir<br />

O hatýrlayacak. Hatýrýný yalnýz O<br />

bilecek.Sen de O’nu an þimdi.<br />

Þimdi akþam namazý vakti.<br />

Yatsý Namazý;<br />

Vakit Yatsý. Gün çoktan öldü.<br />

Güneþ ýþýklarýný topladý. Gece<br />

hükmediyor âleme. Güneþin<br />

saltanatý bitti. Iþýklar tükendi ufuklarda.<br />

Renkler ellerini çekti<br />

eþyadan. Gül soldu, gün soldu.<br />

Göðe yöneldi gözler. Hatýrla ki,<br />

Sen de unutuþun kara gecesine<br />

yuvarlanacaksýn. Bir adýn kalacak<br />

geriye. Bir mezar taþýn hatýrlayacak<br />

belki Seni. Belki o da unutacak.<br />

Düþün ki, unutuþun koyu<br />

karanlýðý çökmüþ üzerine.<br />

Yokluðuna çoktan alýþýlmýþ.<br />

Unutuluþun hepten kanýksanmýþ.<br />

Kimsenin özlediði bile deðilsin<br />

artýk.Hatýrla bunlarý. Hatýrla ki,<br />

çoklarýnýn Seni unuttuðu bu gece,<br />

herkesi unutup Sen de O’nu hatýrla.<br />

Çoklarýnýn ýþýklara kanýp sahte<br />

renklerin kuyularýna daldýðý bu<br />

gece, Rab bini an, Rabbine kan,<br />

Rabbine uyan.


kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 21<br />

KÝLÝS POSTASI ÝSLAM<br />

Bu konudaki mücadelenin adeta<br />

fikir babasý olan Prof. Dr. Haydar<br />

Baþ Bey bizleri engin ferasetiyle<br />

önceden uyarmýþtý. Ona millet<br />

olarak minnettarýz.<br />

Dinlerarasý diyalog faaliyetlerinin<br />

dini ve milli boyutlarý enine<br />

boyuna tartýþýlmaktadýr. Konu<br />

madem insanla ve toplumsal hayatla<br />

alakalýdýr. Sosyolojik olarak da ele<br />

alýnmasýnda fayda vardýr.<br />

Devletinin bekasýný düþünen milletler,<br />

içerden ve dýþardan gelebilecek<br />

her türlü tehlikelere karþý çok<br />

dikkatli davranýrlar. Olaylarý çok<br />

boyutlu ele alýr, günü birlik politikalar<br />

yerine; kalýcý, akýlcý ve sürekli<br />

politikalar üretirler. Devlet politikasýnda<br />

kuþkuculuk (þüphecilik)<br />

çok önemli bir unsurdur.<br />

Devletlerin ve milletlerin<br />

koruma refleksini geliþtirir.<br />

Ama maalesef, son yýllarda<br />

bu refleks zafiyete<br />

uðramýþ gibi görünmektedir.<br />

Daha dün<br />

vatanýmýzý iþgal eden,<br />

milletimizi hayâsýzca katleden<br />

haçlý zihniyetinin batýl<br />

dinlerini din kabul edip, dinleriyle<br />

diyaloga kalkýþýp,<br />

aralarýnda kurduklarý AB topluluðuna<br />

girmeye can atýlmaktadýr.<br />

Görünen þu ki; gerek dini,<br />

gerekse de milli bütünlüðümüz<br />

tehlike altýndadýr.<br />

Toplumsal olaylarýn her zaman<br />

bir baþlangýç noktasý vardýr. Eðer<br />

birine bir fikir kabul ettirilmek<br />

istenirse bunun yolu; önce kafasýnda<br />

daha önceden var olan düþüncelerin<br />

sarsýlmasý saðlanýr. Yani inancýna<br />

þüphe düþürülür. Ýslam itikadýna<br />

diyalog uðruna kötü tohumlar ekilerek<br />

kimyasýný bozmaya kalkýþtýlar.<br />

Olayý dýþardan seyredenlerde, “Din<br />

Allah’ýn korumasý altýndadýr” deyip<br />

seyirci oldular. Dinin esaslarý Allah<br />

katýnda koruma altýndadýr, fakat<br />

insan düþüncesinde koruma altýnda<br />

deðildir. Ýnsanlar onu kendi gayret<br />

ve imanlarýyla düþüncelerinde<br />

besler, ya da yok ederler.<br />

Milletimize öyle bir tezgâh hazýrlandý<br />

ki; önce birileri birilerine âþýk<br />

edildi. Ýtimat saðlandý. Sonra zehirli<br />

oklar yavaþ yavaþ sinelere saplandý.<br />

Muhterem hocam Prof. Dr. Haydar<br />

Baþ’a, iþin baþlangýcýnda ne olacak<br />

bu milletin hali diye sorduðumda<br />

“Evlat, Dinlerarasý diyalogun asýl<br />

maksadý; milli bütünlüðü sarsmaktýr,<br />

milli bütünlüðü ortadan kaldýrmaktýr.<br />

Diyalog çalýþmalarý her ne<br />

kadar dini görülse de esas nedeni<br />

milli bütünlüðümüzü, Türk kimliðini<br />

tahrip etmektir. Dinlerarasý diyalog<br />

ülkemizde dini ve milli bütünlüðümüze<br />

öyle zararlar verecek ki,<br />

bunu hayal bile edemezsiniz.<br />

Tahribat üç aþamalý olacaktýr. Önce,<br />

kalplerdeki ehli kitaba olan sevgisizlik<br />

kýrýlacak, sonra muhiplik dönemi<br />

baþlayacak (sevgi, muhabbet dönemi),<br />

daha sonra da<br />

Hýristiyanlaþtýrma dönemi baþlayacaktýr.<br />

O zaman tahribatýn en hýzla<br />

yayýldýðý dönem olacaktýr.” Diye<br />

cevap vermiþti. Tahribatýn<br />

baþlangýcý; yýllar önce, Hahamlý,<br />

Papazlý iftar yemekleri ile baþladý.<br />

Adýný bile duy-<br />

madýðýmýz<br />

papazlarý hahamlarý milletimizin<br />

gündemine soktular.<br />

Bartelamos diye birinin varlýðýný,<br />

Fetullah Gülen’in fahri baþkaný<br />

olduðu bir vakfýn düzenlediði bir<br />

ödül töreninde, Fetullah Gülen ile<br />

birlikte görerek duydum. Hem de<br />

bir papaza “Hazret” denildiðini ilk<br />

olarak o zevatýn aðzýndan duyduk.<br />

Ýnsanlarýn düþünce ufuklarýna<br />

zehirli tohumlar böylece ekildi.<br />

Tepkiler kýrýldý, sevgi tohumlarý ekildi.<br />

Toplumun “koruma refleksi”<br />

böylece kýrýlmaya baþlandý.<br />

Düzenlenen Abant toplantýlarýyla<br />

insanlarýn kafalarý yavaþ yavaþ<br />

karýþtýrýldý. “akýl ile vahiy çatýþtýðý<br />

zaman akýl tercih edilir” ifadesini<br />

birinci Abant kararlarýnýn arasýna<br />

aldýklarýnda. Vahye dayalý din<br />

anlayýþý ilk önemli darbesini almýþ<br />

oldu. Olay, Zaman gazetesinde<br />

“aklýn önü açýldý” þeklinde duyuruldu.<br />

Ýslam itikadýnda “gaybe iman<br />

esasý”, aklýn devreye sokulmasýyla<br />

sarsýlmaya çalýþýldý. Önce aslýndan<br />

þüpheye düþürdüler sonra, batýl<br />

görüþlerini zihinlere aþýladýlar. Sonra<br />

da yapýlan bu tahribatýn adýna<br />

“hizmet” dediler. Nice saf, temiz<br />

düþünceleri ifsat ettiler, nice imkânlarý<br />

heba ettiler.<br />

Ýþte bir toplum, bu aþamalardan<br />

geçirilerek, bu durumlara getirildi.<br />

Hala birilerinin “dinlerarasý diyalog<br />

faaliyetlerinden” iyi niyetle bahsetmesinin<br />

arkasýnda; baþka niyetler<br />

aramak hakkýmýzdýr.<br />

DÝYALOGCULARIN<br />

“DÜNYA BARIÞI”<br />

YALANI<br />

Dinlerarasý diyalog faaliyetlerinin<br />

içinde yer alanlarýn büyük<br />

yalanlarýndan biride “dünya barýþý”<br />

adýna diyalog yapýyoruz düzmecesidir.<br />

Müslüman olan birinin bu<br />

yalana bilerek düþmesi mümkün<br />

deðildir. Çünkü<br />

Müslüman’ýn kitabý<br />

Kur’aný Kerimde, Peygamberimize<br />

ithaf en “Biz, seni ancak âlemlere<br />

rahmet olarak gönderdik.” [Enbiya<br />

/ 021.107] buyurmakla, cahiliye<br />

döneminin bittiðini, karanlýðýn<br />

aydýnlandýðýný, buna da vesile;<br />

Hazreti Muhammet(sav) olduðunu<br />

haber vermiþtir.<br />

Ayeti kerimedeki “âlemler”<br />

kavramý, dünya insanlýðýný deðil,<br />

yaratýlmýþ adýna ne varsa onu kapsamaktadýr.<br />

Ayrýca, bildiðimiz âlemden<br />

baþka âlemleri de kapsamaktadýr.<br />

Yunus bir beytinde “ Mümin<br />

olanlarýn çoktur cefasý, Ahirette olur<br />

zevki sefasý, Onsekizbin âlemin<br />

Mustafa’sý, Adý güzel kendi güzel<br />

Muhammed” buyurmakla âlem<br />

kavramýnýn ne kadar geniþ olduðunun<br />

ipucunu vermektedir.”<br />

Barýþ denen kavram, “sulh”(TDK<br />

sözlük) olarak tanýmlanýr. Sulh<br />

kelimesi de; Savaþmadan yaþamak;<br />

uyum, karþýlýklý anlayýþ ve hoþgörü<br />

ile oluþturulan ortam gibi manalarý<br />

içerir. Rahmet kavramý ise iyilik ve<br />

güzellik adýna, baðýþlanma, acýma,<br />

merhamet duyarak davranma gibi,<br />

aklýn sýnýrlarýný aþan çok geniþ<br />

ifadeleri kapsamaktadýr.<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

DÝNLERARASI DÝYALOGUN<br />

YOL AÇTIÐI TAHRÝBAT<br />

Dinlerarasý diyalogun<br />

hemen her yönü artýk toplumda<br />

tartýþmaya açýlmýþtýr. Önceleri bizi bu mücadelede yalnýz<br />

býrakanlara sitem hakkýmýz saklý kalmak kaydýyla gelinen<br />

nokta milletimiz adýna sevindiricidir. Dinler arasý diyalogun<br />

“þartlara uydurulmuþ misyonerlik” olduðu artýk milletimiz<br />

tarafýndan anlaþýlmaya, yavaþ yavaþ bazý gazete ve<br />

dergilerde, televizyon programlarýnda ortaya<br />

konulmaya baþlamýþtýr.<br />

21<br />

Hâlbuki dünya barýþýndan sýkça<br />

söz eden haçlý batýnýn; ne barýþtan,<br />

ne merhametten, hiçbir nasibi yoktur.(Irak<br />

vahþeti) Sözüm ona ateizm<br />

olarak adlandýrýlan, dinsizlik<br />

cereyanlarýna karþý birliktelik oluþturmaya<br />

kalkýþan ABD ve AB<br />

ülkeleri bugün dünden daha dindardýr.<br />

Yaptýklarý iþgalleri ve<br />

iþkenceleri “haçlý ruhuyla” yerine<br />

getirdiklerini ifade etmektedirler.<br />

Bu iþleri tanrýnýn verdiði görevle<br />

yerine getirdiklerini söyleyecek<br />

kadarda yalancý ve barbardýrlar.<br />

Rahmet kavramý ve kapsamý<br />

yanýnda barýþ kelimesinin sözü bile<br />

edilemez. Eðer dünya sulh ve huzur<br />

içinde yaþamak istiyorsa Âlemlere<br />

Rahmet Hazreti Muhammed’in<br />

(sav) kutlu mesajlarý ile buluþmak<br />

zorundadýr.<br />

Yolunu kaybetmiþlerin,<br />

yolunu bulmakta gecikmelerinin<br />

sebebi;<br />

içimizdeki “diyalog sapkýnlarý<br />

ve meftunlarýdýr.”<br />

Yapýlan diyalog<br />

teklifini ellerinin tersiyle<br />

itip “bir elime Güneþ’i bir<br />

elime de Ay’ý verseniz hak<br />

bildiðim yoldan dönmem” diyen<br />

Peygamber buyruðunu yerine<br />

getirselerdi, beklide yanlýþtaki ýsrarlarýna<br />

devam etmeyebilirlerdi.<br />

Çünkü bizim dinimiz; Alemlere rahmet<br />

olarak Hazreti Muhammed<br />

efendimizi göndermiþtir. Barýþ<br />

Ondadýr, Onunla olmaktadýr.<br />

Allah’ýn, “De ki: Ey kâfirler; Ben,<br />

sizin tapmakta olduklarýnýza tapmam.<br />

Benim taptýðýma da sizler<br />

tapmazsýnýz. Ben de sizin taptýklarýnýza,<br />

tapacak deðilim. Benim<br />

taptýðýma da sizler, tapacak<br />

deðilsiniz. Sizin dininiz size; benim<br />

dinim banadýr.(kafirun / 1–6) diyerek<br />

reddetselerdi.<br />

Ýçimizde uzantý bulamayan haçlý<br />

batý avucunu yalamakla kalmayýp,<br />

hak duruþumuz karþýsýnda<br />

hidayetin kapýlarýný aralama imkâný<br />

bulabilecekti. Velhasýl; Durum<br />

bugünkünden daha farklý olurdu.<br />

“milli ve dini bütünlüðümüz<br />

sapasaðlam durur, Vatan surunda<br />

gedik açýlmamýþ olurdu.”Diyalog<br />

meftunlarý yaptýklarý iþlere, “dini<br />

kýlýflar”, ya da sahte “dünya<br />

barýþý” ifadeleri kullanarak milleti<br />

aldatmaktan geri dursunlar. Geçici<br />

bir dünya menfaati uðruna hem<br />

kendilerine, hem de<br />

Müslüman–Türk milletine yazýk<br />

etmekten vaz geçsinler.


kilis1.qxd 11/8/2010 7:03 PM Page 22<br />

22 EKÝM - ARALIK 2010 KÜLTÜR VE MEDENÝYET<br />

KÝLÝS POSTASI<br />

Prof. Dr. Haydar Baþ'tan eþsiz bir eser<br />

Velayetin Þahý ÝMAM ALÝ<br />

ÝMAM ALÝ kitabýnýn Önsözü<br />

Alemlerin Rabbý olan Allah’a<br />

sonsuz hamd, O’nun son ve yegâne<br />

hak din olarak gönderdiði Ýslam’ýn<br />

Yüce Peygamberine sayýsýz salât ve<br />

selam olsun.<br />

Ýman ve Ýslam’ýn baðýrlarýnda<br />

yoðrulup insanlýða sunulduðu Ehl–i<br />

Beyt’in kutlu insanlarýna ve onlarýn<br />

iþaret, istikamet ve sevgileriyle yol<br />

alan mü’minlere de selam olsun...<br />

Ýslam, kuru iddialar veya mücerret<br />

mefhumlar yýðýný deðildir;<br />

bilakis yaþanan bir hayattýr.<br />

“Canlý Kur’an” olan<br />

Resulüllah’ýn (s.a.v.) ailesi, Ýslam’ýn<br />

yaþanan ve yaþayan özüdür.<br />

Ehl–i Beyt, son peygamber Hz.<br />

Muhammed’in (s.a.v.) ve aile<br />

efradýnýn þahsýnda Kur’an–ý<br />

Kerim’in ve Ýslam’ýn yaþam modelidir,<br />

canlý hâlidir. Ehl–i Beyt,<br />

imanýn ve Ýslam medeniyetinin<br />

çekirdeðidir.<br />

Türk Milleti, Ehl–i Beyt yoluyla<br />

Ýslam’la þereflendiler; bu yolu<br />

ha–yatlarýna geçirmede de<br />

“Asakir’ullah–Allah’ýn askerleri”<br />

unvanýna layýk oldular. Hacý<br />

Bektaþ’lar, Ahmet Yesevi’ler,<br />

Mevlana’lar, Yunus’lar, zaman<br />

içerisinde Ehl–i Beyt’in müþahhas<br />

örnekleri olarak insanlýðý aydýnlattýlar.<br />

Bu kadronun yetiþtirdiði<br />

Alperenler, Anadolu’yu ve bütün<br />

cihaný dantel gibi örmüþ, insanlarýn<br />

gönüllerinde Ýslam’ýn çýraðýný yakmýþlardýr.<br />

Elinizdeki ‘Ýmam Ali’ adlý çalýþmamýz,<br />

bu baðlamda kendi iman ve<br />

medeniyetimizin temellerini<br />

yeniden keþfetmeye yönelik bir<br />

gayret ve Ehl–i Beyt’e olan minnet<br />

borcumuzu acizane eda etmek<br />

çabasýdýr.<br />

Ýslam dininin yaþanmýþ ve<br />

yaþanacak olan her türlü yücelikleri,<br />

her türlü hüzün ve artmalarýnýn bir<br />

örneði adeta “Hane–i Saadet’te”<br />

yaþanmýþtýr. Yüce Allah’ýn Kur’an–ý<br />

Kerim’inde “... Ey Ehl–i Beyt! Allah,<br />

sizden sadece günahý gidermek ve<br />

sizi tertemiz yapmak istiyor”<br />

(Ahzab Sûresi, 33) diye<br />

muþtulayýp tebcil ettiði “Hane–i<br />

Saadef’te nübüvvet nuru ve velayet<br />

nuru cem olmuþtur.<br />

Bir baþka ifadeyle, Ehl–i Beyt’in<br />

yüce îmamý Hz. Ali’deki “velayet<br />

nuru”, âlemlere rahmet Hz.<br />

Muhammed’in “risalet nuru”nun<br />

devamýdýr. Risalet ve velayet<br />

nurlarý, adeta ayný madalyonun iki<br />

yüzü gibidir. Peygamberlerin ve<br />

risaletin þahý Hz. Muhammed’dir,<br />

velayetin þahý ise Ali’yyül<br />

Murteza’dýr. Ancak, Resulüllah’tan<br />

sonra artýk peygamber yoktur.<br />

Resulüllah (s.a.v.), abasýnýn altýna<br />

Ali’yyül Murteza’yý,<br />

Fâtýmâ’tüz–Zehra’yý, Hz. Hasan ve<br />

Hz. Hüseyin’i alarak “Bunlar Benim<br />

Ehl–i Beyt’imdir” diyerek takdim<br />

etmiþtir.<br />

Ehl–i Beyt, Resulüllah’tan bir<br />

parçadýr.<br />

Yüce Allah, âlemlerin Rabbi,<br />

Resulüllah ise âlemlere rahmet<br />

peygamberdir. Resulüllah (s.a.v.)<br />

ilmin ve hikmetin þehri; Hz. Ali ise<br />

kapýsýdýr. Allah’ýn korumasý ve<br />

ismeti altýndaki Resulüllah ‘ýn ilim<br />

þehrine giden yollarýn hepsi Ali<br />

kapýsýndan geçer. Hak yollar Ali<br />

kapýsýna çýkar. Ali kapýsý ise<br />

Resulüllah þehrine açýlýr...<br />

Resulüllah’ ýn þehrinde ise Yüce<br />

Allah bulunur, orasý tevhid þehridir.<br />

Kýyamet sabahýna kadar her kim<br />

ki, Ýslam’ýn nuru ile tenvir<br />

olur, onun, Allah’ýn<br />

lütfü, Resulüllah’ýn<br />

þefaati ile Hz.<br />

Ali’den bir nasibi<br />

vardýr. Yani<br />

Peygambere<br />

açýlan kapý,<br />

mutlak surette<br />

Ali’den geçer.<br />

Bir insan nebevi<br />

yoldan feyz<br />

almýþ bile olsa,<br />

mutlaka onun<br />

Hz. Ali’den bir<br />

nasibi vardýr.<br />

Elinizdeki eserde<br />

de göreceðiniz gibi Hz.<br />

Ali (k. veçhe), Ýslam’ýn ilk<br />

gününden son nefesine kadar<br />

tevhid, iman, ibadet, hikmet, adalet,<br />

feragat, fedakarlýk, þecaat ve cesaret<br />

timsali olarak Resulüllah’ýn adeta<br />

ikiz kardeþi gibidir.<br />

Musa’ya nispetle Harun ne ise;<br />

Resulüllah’a nispetle Hz. Ali O’dur.<br />

Kýyamete kadar gelmiþ ve gelecek<br />

olan Ümmet–i Muhammed’e,<br />

Hz. Ali’nin “kim olduðu”nu bizzat<br />

Resulüllah anlatýyor, takdim ediyor:<br />

“Þüphesiz ki, Ali Bendendir; Ben<br />

de O’ndaným. O, Benden sonra her<br />

mü’minin velisidir” (Ahmed ibn<br />

Hanbel, Müsned, IV, 437–8;<br />

Tirmizi,X, 209).<br />

Hz. Peygamber (s.a.v.), Hz.<br />

Ali’nin elini kaldýrdý ve þöyle ilan<br />

etti: “Ali Bendendir, Ben de<br />

O’ndaným. Ali Benim velimdir,<br />

Benim nâmýma borcumu öder. Ben<br />

kimin mevlâsý isem Ali de onun<br />

mevlâsýdýr. Ben O’na dost olanýn<br />

dostuyum, düþmanýnýn da düþmanýyým.<br />

Allah’ým, Ali’yi seveni<br />

sev, düþman olana Sen de düþman<br />

ol. O’na yardým edene de yardým<br />

et!” (Nesai, Hasais, Hd. No. 66, 95,<br />

96; Ýbn Kesir, Bidaye, V, 212; el<br />

Bezzar, III, 188; Tirmizi, X, 221,<br />

Tuhfe; Ahmed ibn Hanbel, Müsned,<br />

IV, 164–5 ve V, 3247;<br />

Bera’a ibn–i Azib (r.a.) þöyle<br />

rivayet ediyor: Nebi (s.a.v.)’i<br />

gördüm; O, Hasan ibn Ali’yi (r.<br />

ahuma) omzuna alarak, “Allah’ým,<br />

Ben bunu seviyorum, bunu Sen de<br />

sev” buyurdu (Nesaî, Hasais, Hd.<br />

No, 139; Tirmizi, X, 273–4, Tuhfe;<br />

tbn Hibban, 2294).<br />

Takdir edersiniz ki, insanlýk âleminde<br />

iki yol vardýr... Biri, hak ve<br />

hakikat yolu, diðeri de insanlýðý<br />

karanlýklara sürükleyen bâtýl<br />

cehalet yolu! Ýslam’ýn intiþarýndan<br />

sonra her dönem ve devirde<br />

zulümât perdeleri, Ehl–i Beyt<br />

dünyasýný zaman zaman imha etmeye<br />

ve de yok etmeye çalýþmýþlardýr.<br />

Hz. Ali’nin þehadeti, Hz.<br />

Hüseyin’in þehadeti,<br />

Ehl–i Beyt imamlarýnýn<br />

12’sinden 7’sinin<br />

þehadeti, bu anlattýðýmýz<br />

hususun<br />

açýk bir izahýdýr.<br />

Resulüllah’ýn<br />

(s.a.v.) rýhletinden<br />

hemen<br />

sonra, bu pak<br />

nesle karþý bir<br />

sýrt çevirme<br />

baþlamýþ, geliþen<br />

acý olaylar Hz.<br />

Ali’nin ve Hz.<br />

Hüseyin Efendimizin<br />

þehadeti ile sonuçlanmýþtýr.<br />

öyle ki, Hz. Ali’ye direkt dil<br />

uzatamayan muhalifler, babasýna,<br />

Hz. Ebu Tâlib Efendimize iftiralarla<br />

saldýrma yoluna gitmiþ, velayet<br />

nurunun sahibi olan Hz. Ali’nin<br />

ilahi makamýný lekelemeye<br />

çalýþmýþlardýr.<br />

Türk milleti de, her dönemde<br />

Ýslam’a sarýlmýþ olsa da; bilhassa<br />

Yavuz Sultan Selim döneminde<br />

“saltanat tehdit altýna girecek” diye<br />

vehmedilmiþ; Þia mezhebi ile<br />

yapýlan mücadelede, maalesef Ehl–i<br />

Beyt’e gönül veren insanlara haksýzlýk<br />

yapýlmýþtýr. Saltanat yanlýlarý,<br />

Ehl–i Beyt’e aþýk olmalarýna raðmen,<br />

bilerek ya da bilmeyerek, Ehl–i<br />

Beyt’e farkýnda olmadan sýrtýný dönmüþtür.<br />

Yalnýz bunun faturasý kader<br />

planýnda öyle bir tecelli ile cevap<br />

bulmuþtur ki, Ehl–i Beyt’e sýrtýný<br />

dönen bu insanlar, gönüllerini<br />

Tanzimat’la birlikte batýya çevirmiþ,<br />

Ehl–i Beyt’in eðitimi, öðretimi adeta<br />

unutulmuþtur.<br />

Tam da bu noktada batýya dönen<br />

gönüller, azýnlýk adý altoda Ehl–i<br />

Salib’e gönlünü kaptýrmýþ; onlara<br />

hak verelim derken, koskoca bir<br />

imparatorluk inkýraza uðramýþ ve<br />

heba olup gitmiþtir.<br />

Þayet ayný yanlýþlar devam eder;<br />

milletimizin varlýk sebebi olan Ehl–i<br />

Beyt’e hizmet edilmez, eðitim–öðretim<br />

ve ekonomik destek saðlanmaz<br />

ise; korkarým tarih tekerrür eder,<br />

varlýðýmýzý tehdit edecek kader<br />

hesaplarý ile karþý karþýya kalabiliriz.<br />

Bu baðlamda, Ýmam Ali’ye dair<br />

bu çalýþmamýzýn, siyasi imkan bulmamýz<br />

durumunda açmayý planladýðýmýz<br />

Ehl–i Beyt Üniversitesi<br />

için temel olmasýný diliyorum.<br />

Elinizdeki eserde göreceðiniz<br />

gibi, Hz. Ali, Resulüllah’ýn ahirete<br />

rýhletinden sonra da her<br />

Müslüman’ýn yârý ve yardýmcýsý<br />

olmuþtur. Kendinden önce hilafet<br />

makamýnda bulunan Hz. Ebu Bekir,<br />

Hz. Ömer ve Hz. Osman’ýn her<br />

halükârda akýl, hüküm ve hikmet<br />

aldýklarý baþ danýþmandýr.<br />

Eseri okuduðunuzda, Ýslam<br />

medeniyet tarihinde, adaletli devlet<br />

idareciliðinin en güzel örneklerinin<br />

ve kurumlarýnýn, her türlü dahilî<br />

fitne ve zor þartlara raðmen Hz. Ali<br />

(k. veçhe) tarafýndan ortaya konduðunu<br />

göreceksiniz.<br />

Velayetin þahý olarak Hz. Ali’yi<br />

hakkýyla tanýmak ve tanýtmak,<br />

elbette beþerin takatini aþmaktadýr.<br />

Ancak elinizdeki eseri<br />

okuduðunuzda O’nun eþsiz bir<br />

iman, ibadet, idare–yönetim, ilim ve<br />

vakar abidesi olduðunu fark edeceksiniz.<br />

Böylece medeniyetimizin<br />

dayandýðý temellerin, gerçekte ne<br />

kadar yüce ve güçlü olduðunu<br />

idrak ederek, yüreðiniz kuvvet<br />

bulacaktýr.<br />

Söz buraya gelmiþken deriz ki,<br />

gönlünde Hz. Ali sevgisi taht kuran<br />

Türk milleti, iþte hakikate ve insanlýða<br />

hizmet asaletine bu vesile ile<br />

ulaþmýþtýr. Bu mânâda hiçbir<br />

Müslüman yoktur ki, o, Alevî<br />

olmasýn. Alevîlik, Ali’yi sevmekse, o<br />

halde bütün Müslümanlar Alevî’dir.<br />

Bu mânâda inþaallah elinizdeki<br />

eserimiz, milletimiz için “birlik ve<br />

dirlik iksiri” olacaktýr.<br />

Bu vesile ile, eserin hazýrlanmasýnda<br />

baþta muhterem eþim<br />

olmak üzere emeði geçen herkese<br />

teþekkür ediyor; velayetin þahý<br />

Ýmam Ali’nin þefaatlerini talep<br />

ederek, hem dünya hayatýmýzda<br />

“birlik ve dirlik” içinde olmayý, hem<br />

de Resulüllah’ýn Havz–ý Kevseri’nin<br />

baþýnda hep beraber cem olmayý<br />

Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.<br />

Prof. Dr. Haydar Baþ<br />

Trabzon/2010


kilis1.qxd 11/8/2010 7:03 PM Page 23<br />

KÝLÝS POSTASI SPOR<br />

Son zamanlarda Kilis’te sportif<br />

faaliyetlerde belirgin bir þekilde gerilemeye<br />

doðru gidiliyor. Gerilemeye<br />

doðru giden bu süreç içerisinde en<br />

büyük etkenin baþýnda hiç þüphe yok<br />

ki; þehrimizi profesyonel anlamda lig<br />

müsabakalarýnda temsil eden<br />

kulübün olmamasý geliyor.<br />

Daha önceki yýllara þöyle dönüp<br />

baktýðýmýzda, 3. ligde olsa bir temsil<br />

edilebilirliðimiz vardý. Bin bir umutla<br />

maçlarý izler ve takip ederdik. Hele<br />

maçlar Kilis Þehir Stadý’nda olduðu<br />

zaman, stadyumdan þehrin<br />

merkezine kadar maçýn bize verdiði<br />

tebessümü veya üzüntüyü çevremize<br />

yaya yaya evlerimize dönerdik.<br />

Ü<br />

niversitedeki fakülte<br />

ve yüksekokullarýn<br />

katýldýðý turnuva so-<br />

nunda, Üniversite Bölümler Arasý<br />

Erkekler Basketbol Turnuvasý’nda<br />

Ýktisadi ve Ýdari Bilimler<br />

Fakültesi, Bayanlar Voleybol<br />

Turnuvasý’nda Fen Edebiyat<br />

Fakültesi, Erkekler Voleybol<br />

Turnuvasý’nda Meslek Yüksekokulu<br />

birinciliði kazandý.<br />

Cumhuriyet Kupasý Bilek<br />

Güreþi Turnuvasý’nda ise 55–66<br />

kiloda 1.Yunus Dere 2.Yunus<br />

Seyrek 3. Murat Uçar olurken,<br />

69–75 kiloda 1.M. Emin Yavuz<br />

2. Ýrfan Okuyucu 3. H. Kasým<br />

Ekinci, 78–82 kiloda 1.Mehmet<br />

Candoðan 2. Ýbrahim Durmuþ<br />

3. Bilal Koç, 85–96 kiloda da 1.<br />

Ömer Tan 2. Yunus Polat 3. Yasin<br />

Türk oldu.<br />

Mustafa ÇOBANOÐLU<br />

Belki birgün!<br />

admin@kilispostasi.com<br />

Þimdi bütün bunlar nostalji gibi<br />

geliyor bana . Belki bir gün diyerek,<br />

hep umutla bekledik ilimizi temsil<br />

eden Kilis Belediye spor’un bir üst<br />

lige çýkmasýný, Kilis Belediye spor’un<br />

yanýna bir kulübümüzün daha eklenmesini.<br />

Bazen hayaller kurduk<br />

düþlere daldýk: Kilis Þehir Stadý’nda<br />

Galatasaray,Fenerbahçe,Beþiktaþ,<br />

Trabzon gibi takýmlarý<br />

izlemeyi.Bazen daha da ileri gidip<br />

Avrupa kupalarýna katýlmayý arzuladýk...<br />

Bazýlarýnýzýn “Aç tavuk kendini<br />

mýsýr ambarýnda sanarmýþ” dediðini<br />

duyar gibi oluyorum. Bunlarýn<br />

olmasýnýn çok zor olduðunu sanmýy-<br />

Sebat Gençlikspor Baþkaný Ahmet<br />

Özuymaz, bu hafta Cumartesi ve<br />

Pazar günleri oynanacak olan 1.<br />

Amatör küme futbol müsabakalarýna<br />

hazýr olduklarýný takýmlarýna güvenlerinin<br />

tam olduðunu ve bu nedenle<br />

þampiyonlukta iddalý olduklarýný<br />

ifade etti. Sayýn teknik sorumlusu sikibe<br />

lakaplý sait doðan ise iþi þansa<br />

býrakmayacaklarýný idda ediyor ve kilitse<br />

sebat rüzgarý esmaye devam ede-<br />

orum. Biraz daha ilgi, biraz daha<br />

dikkatli seçim bize hayal gelen zevki<br />

yaþatýrdý bence.<br />

Geçenlerde Kilis’teki amatör kulüpler<br />

hakkýnda konuþmalar yapan<br />

birkaç arkadaþýmý uzaktan onlara<br />

katýlmadan dinliyorum. Hepsinde<br />

ayný düþünce, neden Kilis özellikle<br />

futbolda profesyonel ligde temsil<br />

edilmiyor. Bir arkadaþ, Kilisli sporcularýn<br />

takýma alýnmamasýndan<br />

yakýnýyor. Bir diðeri, sporcularda<br />

takýma oyunlarýyla deðil halkýn<br />

deðimiyle, “arkasýndaki dayýyla”<br />

alýnýyor diye dert yanýyor. Bir<br />

baþkasý ise , daha eskilerden bahisle;<br />

“eskiden forma aþký vardý þimdi ise<br />

para para olmayýnca da sporcu kendini<br />

yormadan gününü kurtarmaya<br />

çalýþýyor “düþüncesini savunuyor.<br />

Konuþmalar buna benzer söylemlerle<br />

sürüp giderken birden amatör<br />

ligde önemli bir çekiþmenin<br />

yaþanacaðýný ve Kilis’teki spor durgunluðuna<br />

dur diyebileceðini ifade<br />

ediyorlar.Bu düþünceyi duyunca içim<br />

kýpýr kýpýr olmaya baþladý. Ben onlarý<br />

dinledikçe umutlanýyorum. Ne den<br />

Cumhuriyet Kupasý<br />

ödülleri daðýtýldý<br />

Kilis 7 Aralýk Üniversitesi’nde Cumhuriyetimizin 87. yýlý sebebiyle basketbol<br />

voleybol ve bilek güreþi dallarýnda düzenlenen, Cumhuriyet Kupasý<br />

Üniversite Turnuvasý’nda dereceye giren öðrencilere ödülleri verildi<br />

<br />

<br />

Sebat Gençlikspor<br />

oldukça iddialý<br />

cek diye belirledi. Baþkan Özuymaz<br />

geçen yýla göre daha güçlü ve dinamik<br />

bir kadro kurduklarýný ve þampiyonlukta<br />

iddialý olduklarýný belirterek<br />

þunlarý söyledi: “Kadromuzda 150160<br />

civarýnda genç bulunuyor. Amacýmýz<br />

gençleri kötü ve zararlý alýþkanlýklardan<br />

kurtarýp topluma yararlý bir fert<br />

olarak kazanmaktýr. Bugüne kadar<br />

takýmý kendi imkanlarýmýz ile ayakta<br />

tutmaya çalýþtýk.<br />

EKÝM - ARALIK 2010<br />

23<br />

umutlanmayalým ki sporcular arasýnda<br />

takma isimlerle de olsa :<br />

Maradona, Messi, Arda… Emreler in<br />

var olduðunu duyuyorum. Teknik<br />

direktörler arasýnda da önemli isimler<br />

var Skibe (Saat Doðan) evet kendisine<br />

Skibe denmeden tanýnmýyor bile<br />

. Bu isimlerin takmada olsa Kilisli<br />

sporculara verilmesi beni fazlasýyla<br />

umutlandýrýyor. Sait Doðan (skibe)<br />

hakkýnda biraz durmakta fayda var.<br />

Tek düþüncesinin gençleri kahve<br />

köþelerinden kurtarmak, onlarý zararlý<br />

madde baðýmlýlýðýndan uzaklaþtýrmak<br />

olduðunu ifade eden Sait<br />

Doðan, takýmýna da oldukça<br />

güveniyor. Hepsinden önemlisi<br />

spordan soðumaya baþlayan sporseverleri<br />

Amatör lig maçlarýný izlemeye<br />

davet ediyor.<br />

Bizde bu düþünceye katýlýyoruz.<br />

Belki bir gün ilimizden çýkacak<br />

Mesliler, Ýbrahimoviçler olacak onlarý<br />

izlemeye büzük zevkle gideceðiz.<br />

Aðzýmýzda Ahmet, Mehmet, Erdal,<br />

Ýsmail … Bir gün büyük bir yýldýz<br />

olacak düþüncesi olacak<br />

Kim bilir belki bir gün…<br />

Kilis Belediyespor<br />

teknik direktörlüðüne<br />

Seçkin Göksel getirildi<br />

1. Grup'ta mücadele veren<br />

Kilis Belediyespor teknik direktörlüðüne<br />

Seçkin Göksel getirildi.<br />

Teknik direktör Seçkin<br />

Göksel Kilis Belediyespor ile antrenmanlara<br />

baþladý. Göksel,<br />

''Kilis Belediyespor'u layýk olduðu<br />

yere getirmek için elimizden<br />

geleni yapacaðýz. 1.5 yýllýk anlaþma<br />

imzaladým. Ligde tek hedefimiz<br />

baþarýyý yakalamaktýr'<br />

TÜRKÝYE Bölgesel Amatör Lig<br />

Kilis Belediyespor<br />

5.Grup Maç tarihleri<br />

14.11.2010<br />

Kayseri Þekerspor<br />

Kilis Belediyespor<br />

21.11.2010<br />

Kilis Belediyespor<br />

Elbistan Belediyespor<br />

28.11.2010<br />

G.Antep Ýl Özel Ýdare<br />

Kilis Belediyespor<br />

05.12.2010<br />

Kilis Belediyespor<br />

Elazýð Belediyespor<br />

12.12.2010<br />

K.Maraþ Belediye<br />

Kilis Belediyespor<br />

19.12.2010<br />

Kilis Belediyespor<br />

Kayseri Yolspor


kilis1.qxd 11/8/2010 7:04 PM Page 24<br />

24 EKÝM - ARALIK 2010 KÝTAP DÜNYASI<br />

KÝLÝS POSTASI

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!