Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 1<br />
<strong>Bayram</strong> <strong>geldi</strong><br />
hoþ <strong>geldi</strong>!<br />
Kurbanlarýn kesildiði, sevinçlerin doruða ulaþýp dertlerin unutulduðu,<br />
küskünlüklerin rafa kaldýrýlýp dostluklarýn pekiþtirildiði, büyüklerin<br />
ziyaret edilip çocuklarýn sevindirildiði Kurban <strong>Bayram</strong>ý <strong>geldi</strong>...<br />
16 Kasým SALI günü Kurban <strong>Bayram</strong>ý’nýn<br />
birinci günü... Þimdiden<br />
tüm okuyucularýmýzýn bayramýný<br />
en içten dileklerimizle tebrik ediyoruz.<br />
Daha nice bayramlara birlikte<br />
ulaþmayý temenni ediyoruz...<br />
Kurban <strong>Bayram</strong>ý için son hazýrlýklar<br />
yapýlýrken, kurban satýþ merkezlerinde<br />
de hareketlilik had safhaya<br />
ulaþmýþ durumda. Ekonomik<br />
sýkýntýya raðmen en azýndan çocuklarýna<br />
bayramlýk alabilme telaþýna<br />
düþen anne babalar ise, Kilis esnafýnýn<br />
yüzünü bir nebzede olsa güldürdü.<br />
<strong>Bayram</strong> namazý: 06:51'de.<br />
Yaklaþýk 8 yýldýr internet<br />
üzerinden yayýn yapan; internet<br />
gazeteciliðinde yerelden ulusala<br />
seslenen; serhat þehrimiz<br />
Kilis’ten adeta dünyaya açýlan bir<br />
pencere konumunda bulunan<br />
“Kilis postasý” elinizde bulunan<br />
ekim ayý sayýsýyla 3 aylýk gazete<br />
olarak yayýn hayatýna baþlamýþtýr.<br />
Editörden...<br />
Milli mücadelede<br />
ransýzlar ve Ermeniler Kilis,<br />
FAntep, Maraþ, Urfa da 20 KÝLÝS<br />
000 insanýmýzý öldürmüþlerdir. Bu<br />
nedenle Kilis ve köylerinin<br />
geçmiþte vermiþ olduðu þerefli<br />
mücadele ve direniþi saygý ve rahmetle<br />
anarak gelecek nesillere<br />
aktarmalýyýz. Kilis ve çevre köylerinin<br />
Milli mücadelede tarihimizin<br />
gerçekten parlak ve þerefli<br />
bir þekilde direniþini vermiþlerdir.<br />
14 VE 15' TE<br />
Üzümler gün pekmezi oldu<br />
ilisli üzüm üreticisini<br />
tatmin etmekten çok Kuzak<br />
olan yaþ ve kuru<br />
üzüm alým fiyatlarý nedeniyle<br />
vatandaþlar, baðlarýndaki<br />
üzümleri gün pekmezi<br />
yaparak deðerlendirme<br />
yolunu seçtiler. 3'TE<br />
Kurban<br />
keseceklere<br />
önemli uyarýlar Hiçbir gayrimüslim vatandaþýn<br />
Peygamberimizin “Hali<br />
vakti yerinde olup da kurban<br />
kesmeyen kimse bizim namaz<br />
kýldýðýmýz yere yaklaþmasýn”<br />
uyarýsýna uyup kurban<br />
keseceklere önemli hatýrlatmalar.<br />
10'DA<br />
1 EKÝM- ARALIK 2010<br />
Komþuluk ve<br />
ticaretimizde<br />
istikametimiz<br />
neresi?<br />
Selim Baytürkmen Sayfa 5'te<br />
EKMEK<br />
mermiden<br />
stratejiktir<br />
Prof. Dr. Baþ, “Biz þu Yüce Millete<br />
hizmet ederek, Türkiye’yi<br />
dünyanýn en güçlü devleti yapmak<br />
üzere yola çýktýk” dedi. BTP Genel<br />
Baþkaný, tarýmýn önemi konusunda<br />
ve tarým alanýnda Milli Ekonomi<br />
Modeli’nde yer alan çözümlere<br />
iliþkin þu açýklamalarý yaptý.<br />
HABERÝ SAYFA 7'DE<br />
Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý<br />
coþkuyla kutlandý<br />
Türkiye Cumhuriyet’inin 87.<br />
kuruluþ yýldönümü tüm Türkiye’de<br />
olduðu gibi Kilis’te de coþkulu<br />
bir þekilde kutlandý.<br />
HABERÝ SAYFA 6'DA<br />
2010'da 1711 Kur'an<br />
Kursu kapandý<br />
bulunmadýðý yerlerde kilise açan<br />
AKP hükümeti döneminde yüzlerce<br />
Kur’an kursu kapandý. Diyanet Ýþleri<br />
Baþkanlýðý ülkemizde 2010 yýlý<br />
itibariyle 1711 Kur’an kursunun<br />
çeþitli sebeplerle kapandýðýný bildirdi<br />
Mehmet Emin Koç'un yazýsý 8'de<br />
Füze rampasý<br />
kurulmasý<br />
hangi sürecin<br />
devamýdýr<br />
1 TL<br />
Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi Sayfa 7'de
kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 2<br />
2 EKÝM - ARALIK 2010 KÝLÝS AKTÜEL<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Uður KEPEKÇÝ<br />
Ülkemizin içerisinde bulunduðu<br />
sýkýntýlar herkesin malumudur.<br />
Saðdan, soldan, ulusal,<br />
milli, dini; birçok çevrelerden<br />
siyasal ya da siyasal olmayan<br />
çözümler arayan vatandaþlarýmýzýn<br />
sayýsý küçümsenmeyecek<br />
kadar çoktur. Kimisi<br />
yeni bir parti kurmakla, kimisi<br />
kendini partiler üstü fertler ya da<br />
kurumlar olarak tarif etmekle<br />
meþgul ededursun. Vatan<br />
topraklarý; kurtlar sofrasýnda<br />
paylaþýlýrken; madenlerimiz, yeraltý<br />
yer üstü kaynaklarýmýz talan<br />
edilirken, seyirci kalýnmaya<br />
devam edilmektedir. Bu konuda<br />
yapýlan bazý hareketler de bir<br />
varlýk gösterememektedir.<br />
Görünen o ki; eðer bu kafada<br />
kalýnýrsa, sýkýntýlarýmýzýn<br />
daha da artacaktýr. Gerek<br />
siyasi, gerekse de sivil inisiyatif<br />
cephesinde karmaþa gün<br />
geçtikçe artmaktadýr. Hele kimileri<br />
yok mu; “biz siyasete uzaðýz,<br />
biz partiler üstüyüz” Kimileri<br />
de kendince bir “tarafsýzlýk”<br />
fikrine kapýlmýþ gidiyor.<br />
Arkadaþlar, ne kadar iyi niyetli<br />
olursa olsunlar, bu fikirlerle ayrý<br />
Þimdi taraf olmak zamanýdýr<br />
admin@kilispostasi.com<br />
bir cephe açýlmýþ, ayrý bir bölünmüþlük<br />
manzarasý oluþmasýna<br />
zemin hazýrlamýþ olunmaktadýr…<br />
Vatanseverlik þuuru; vatan<br />
için kendi nefsini geriye çekip,<br />
hiç olamazsa “milli ve dini<br />
bütünlük” saðlanýncaya kadar<br />
var olan bir siyasi organizasyonda<br />
birlikte olmayý gerektirmektedir.<br />
Þu anda bu iþin<br />
hamurunun mayasýnýn, Prof.<br />
Dr. Haydar Baþ Beyin elinde<br />
olduðunu görüyorum. Ve onunla<br />
birlikte hareket edilmesi<br />
gerektiðine inanýyorum. Þimdi<br />
bazý arkadaþlar bu fikrimle<br />
hamaset yaptýðým kanaatine<br />
varabilirler. Bende peþinen<br />
söyleyeyim asla ve asla<br />
hamaset yapmýyorum. Bir<br />
realiteden bahsediyorum.<br />
Bendeniz, Prof. Dr. Haydar<br />
Baþ Beyin Baðýmsýz Türkiye<br />
Partisini kurmadan önce yakýn<br />
arkadaþlarýyla yaptýðý çalýþmalarý<br />
yakinen bilen biriyim.<br />
Sayýn Baþ, devletimiz ve milletimiz<br />
üzerine oynanan oyunlarý<br />
önceden keþfederek hazýrladýklarý<br />
raporlarý, gerek<br />
kamuoyu gerekse de parti yetkilileriyle<br />
paylaþmýþ; “AB sevdasýnýn<br />
bu millete bir fayda<br />
saðlamayacaðýný, uygulanan<br />
yöntemlerin yanlýþ olduðunu,<br />
eðer bu yoldan vazgeçilmediði<br />
taktirde vatan topraklarýnýn<br />
bölünme tehlikesiyle karþý<br />
karþýya kalacaðýný, çözümün<br />
adresinin milli bir oluþtan<br />
geçtiðini” söylemiþti.<br />
Ama maalesef onun bu<br />
uyarýlarýna hiçbir siyasi parti ya<br />
da oluþum sýcak bakmamýþ,<br />
hatta ve hatta biraz da ileri<br />
gidip, abartmakla suçlanýlmýþtý.<br />
Sayýn Baþ’ýn yapýlan bu çalýþmalarýndan<br />
netice alýnamayýnca;<br />
“iþ baþa düþtü” deyip siyasi<br />
parti kurulmasýna karar verilmiþti.<br />
Baþlatýlan siyasi oluþumun;<br />
adýndan kuruluþuna, programýndan<br />
kadrosuna varýncaya<br />
kadar, en ince ayrýntýsý<br />
düþünülmüþ, bütün vatan evlatlarýný<br />
çatýsý altýnda barýndýracak<br />
ve hizmet etmeyi gerektirecek<br />
bir yapý oluþturulmuþtu.<br />
Baþlatýlan siyasi oluþumun<br />
gereði þu ifadede yerini bulmuþtu:<br />
“Bir ülkede siyaset üç<br />
amaçla yapýlabilir: 1) lüks<br />
siyaset, 2) ihtiyaçtan siyaset, 3)<br />
Zaruretten siyaset.<br />
Biz zaruretten siyaset<br />
yapma zorunluluðunu<br />
hissediyoruz”<br />
Bu ifade çok doðru bir<br />
ifadedir. Baðýmsýz Türkiye<br />
Partisi kurulduðunda AB<br />
taraftarý olmak, siyasetin olamazsa<br />
olmaz þartýymýþ gibi; en<br />
dini, en milli ya da en sosyal<br />
demokrat olanlar bile “programlarýný<br />
AB ya da IMF üzerine<br />
yapmýþtý.<br />
Çýkýlan yolda; zaman, þartlar<br />
ve olaylar Prof. Dr. Haydar<br />
Baþ’ý haklý çýkarmýþtýr…<br />
Baðýmsýz Türkiye hareketinin<br />
baþlangýç noktasýný teþkil eden<br />
“kuvvayi milliye ruhu”, bütün<br />
gerekleriyle yerine getirilmekte,<br />
köy kent demeden, soðuk sýcak<br />
demeden, insanýmýza ulaþýlýp<br />
ülke meseleleri ve çözüm yollarý<br />
anlatýlmaktadýr. Bu çalýþma<br />
kapsamýnda þimdi de il il gezilip<br />
televizyondan canlý olarak<br />
yayýnlanan “Ekoanaliz”<br />
programý tertip edilmektedir.<br />
Peki, bu kadar çileli iþlere<br />
talip olunmuþ, verilen mücadele<br />
meydanda iken; yazarýyla,<br />
aydýnýyla, siyasetçisiyle,<br />
dernek, ya da kuruluþlarýyla<br />
Sayýn Baþ’a destek vermek<br />
dururken, yeniden “þu mücadelesi,<br />
bu mücadelesi” adý altýnda<br />
baþlatýlan mücadeleler ya da<br />
tarafsýz kalmak da neyin nesi<br />
oluyor? Anlayabilmiþ deðilim.<br />
Bu yazýmý okuduktan sonra<br />
ciddi bir muhasebe yapmaya;<br />
tarafsýz ya da partiler üstü deðil<br />
de, Prof. Dr. Haydar Baþ’la birlikte<br />
olmaya Var mýsýnýz?<br />
Atatürk'ün Kilis'e geliþinin<br />
92. yýl dönümü kutlandý<br />
Büyük Önder Mustafa<br />
Kemal Atatürk’ün Kilis’e<br />
geliþinin 92. yýldönümü<br />
nedeniyle, Cumhuriyet<br />
Meydaný’ndaki Atatürk<br />
Anýtý’nda bir tören<br />
düzenlendi<br />
2<br />
9 Ekim Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý<br />
etkinlikleri çerçevesinde tertip<br />
edilen “Cumhuriyet Yürüyüþü”nün<br />
ardýndan düzenlenen<br />
törene, Kilis Valisi Turhan Ayvaz,<br />
Garnizon Komutaný Jandarma Alb.<br />
Mehmet Kadan, Kilis Belediye Baþkaný<br />
M. Abdi Bulut, Kilis Cumhuriyet<br />
Baþsavcýsý Salih Çokal, 7 Aralýk<br />
Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr.<br />
Osman Türer, daire amir ve müdürleri<br />
ile öðrenciler katýldý.<br />
Kutlama törenleri esnasýnda<br />
Türk Hava Kurumu’na baðlý motorlu<br />
paraþütçüler gökyüzünde<br />
sunduklarý gösteri ile törene katýlanlarýn<br />
ve Kilisli vatandaþlarýn dikkatini<br />
çekti. Atatürk Anýtý’na çelenk<br />
sunulmasý, saygý duruþu ve Ýstiklal<br />
Marþýmýzýn okunmasýnýn ardýndan,<br />
tören sona erdi.
kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 3<br />
KÝLÝS POSTASI KÝLÝS GÜNDEM<br />
Üzümler gün<br />
pekmezi oldu<br />
Kilis’te bu yýl yaþanan üzüm kýtlýðý nedeniyle birçok<br />
üzüm baðý sahibi vatandaþýn, masraflarýný karþýlayabilmek<br />
umuduyla gün pekmezi yaptýklarý gözleniyor<br />
K<br />
ilisli üzüm üreticisini tatmin<br />
etmekten çok uzak<br />
olan yaþ ve kuru üzüm<br />
alým fiyatlarý nedeniyle vatandaþlar,<br />
baðlarýndaki üzümleri<br />
gün pekmezi yaparak deðerlendirme<br />
yolunu seçtiler.<br />
Baðlarýnda hem üzümün az<br />
olmasý hem de fiyatlarýn çok<br />
düþük olmasý nedeniyle ciddi<br />
zararlar ettiklerini ifade eden<br />
üzüm üreticisi çiftçiler, bu yolla<br />
bir nebze olsun zararlarýný<br />
azaltmak amacýnda olduklarýný<br />
belirtiyorlar.<br />
Baðlarýndaki üzümleri iþçi tutmadan<br />
kendi imkânlarý ile<br />
toplayýp pekmez yapan bazý<br />
çiftçiler de, bu yolla biraz<br />
daha tasarruf ettiklerini dile<br />
getirirken, aksi halde zararlarýnýn<br />
katlanarak büyüyeceðini<br />
vurguluyorlar.<br />
Geçmiþ yýllarda en çok<br />
kazandýran tarýmsal ürün olan<br />
üzümün bu noktaya gelmesi<br />
sebebiyle, birçok üzüm<br />
baðýnýn söküldüðü Kilis’te,<br />
müstahsil kilosu 10 TL’den<br />
satýlan gün pekmezine, bir<br />
can simidi gibi sarýlýyor. Kilis’te<br />
çiftçinin üzümden ettiði zarar<br />
sebebiyle, baðlarýný sökmeye<br />
devam ettiði de dikkatlerden<br />
kaçmýyor.<br />
Kilis'te elektrikli<br />
bisiklet sayýsý artýyor<br />
Kilis’te akülü bisiklet olarak bilinen araçlar, vatandaþlar ve özellikle<br />
genç yaþtaki kullanýcýlar arasýnda ilgi görmeye baþladý<br />
Birçok model ve çeþit içeren elektrikli<br />
bisikletler, 50–100 km arasýnda deðiþen<br />
menzilleri, sessizliði, kullaným kolaylýðý ve<br />
herhangi bir sürücü belgesi gerektirmemesi<br />
sebebiyle vatandaþlar tarafýndan sýklýkla<br />
kullanýlmaya baþlandý. Motosiklete alternatif<br />
oluþturan bu elektrikli bisikletlere,<br />
özellikle okul çaðýndaki gençler büyük ilgi<br />
gösteriyor.<br />
Motosiklet kullanmak istemeyen veya<br />
sürücü belgesi bulunmayan Kilisli vatandaþlarýn<br />
da, kolay ulaþým aracý olarak elektrikli<br />
bisikletleri kullanmaya baþladýklarý<br />
gözleniyor. Elektrikli bisikletlerin çeþit ve<br />
modellerine göre fiyatlarý 1.000–1.500 TL<br />
arasýnda deðiþiyor. Özellikle Kilisli gençlerin<br />
okula gidip gelmek için bu tür elektrikli<br />
bisikletleri kullanmayý tercih ettikleri<br />
gözleniyor.<br />
Editörden<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
KÝLÝS POSTASI; DÜNYAYA<br />
AÇILAN PENCERE<br />
Kilis Postasý gazetesinin yazýlý yayýn hayatýnda<br />
da haklýnýn, doðrunun yanýnda olmak<br />
gibi bir sorumluluk taþýyan bir anlayýþla<br />
güzel hizmetler sunacaðýna inancýmýz<br />
sonsuzdur.<br />
Kilis Postasý gazetesi, Ýnternetten tanýdýðýnýz<br />
kadroyla ve yayýn çizgisinden taviz<br />
vermeden her gün daha iyiye, daha güzele<br />
doðru yol alarak yerelden ulusala, ulusaldan<br />
dünyaya açýlan pencere görevini yerine getirmeye<br />
devam edecektir.<br />
Kilis Postasý gazetesi, Türk milletinin ve<br />
devletinin ilelebet payidar kalmasý, milli ve<br />
dini bütünlüðümüzün korunmasý, ahlaki<br />
deðerlerimizin geliþmesi, vatandaþýmýzýn<br />
doðru ve seviyeli haber alma hakkýný en güzel<br />
biçimde elde edebilmesi için elinden gelen<br />
gayreti esirgemeyecektir.<br />
Kilis Postasý gerek Internet üzerinden gerekse<br />
de yazýlý basýn olarak; basýn yayýn ilkelerine,<br />
kiþilik hak ve hürriyetlerine saygý çerçevesinde<br />
yayýn yapacak, memleketimize<br />
hizmet sevdasýyla, gerekli gördüðü þahýs yada<br />
kurumlara uyarý ve ikazlarýný yapmaya,<br />
çözüm önerilerini siz deðerli okurlarýyla<br />
paylaþmaya devam edecektir.<br />
Kilis Postasý gazetesinin yazýlý basýn yayýn<br />
sahasýna girmesi Kilis için büyük bir kazanç<br />
olacaðýna inancýmýz tamdýr. Serhat þehrimiz<br />
Kilis hizmetlerin en güzeline layýktýr.<br />
Bu konuda da kendimizi sorumlu hissetmekteyiz.<br />
Bizler de Kilis Postasý gazetesi sütunlarýnda<br />
sizlerle birlikte olmaktan, hemþerilerimizin<br />
hizmetine bulunmaktan büyük bir zevk<br />
duyacaðýmýzý belirtmek isteriz.<br />
Kasým ayý içerisinde yaþanacak kurban bayramýn,<br />
kutsal topraklarda bulunanlarýn hac ibadetinin;<br />
hemþerilerimize ve Müslüman Türk<br />
alemine hayýrlar getirmesini Yüce Allah’tan niyaz<br />
eder, hepinize hayýrlý günler dileriz.<br />
3<br />
admin@kilispostasi.com<br />
ARAMIZDAN AYRILANLAR<br />
29 Eylül–25 Ekim 2010 tarihleri arasýnda aramýzdan<br />
ayrýlarak ahirete göç eden hemþerilerimizin<br />
isimleri aþaðýdadýr:<br />
AHMET ÇELEBÝ, MEHMET ÖTEN, ARÝF<br />
KARTAL.HACI AYÞE BIYIK, NAZLI DÝKMEN,<br />
NEVZAT GECEGÖRMEZ, AYTEN SALAR, NAZ-<br />
LI BÝÇMEN, MAMHUT ÜNLÜKAHRAMAN,<br />
MUSTAFA SESLÝOKUYUCU, ABÝDÝN HAPPA-<br />
NÝ. FADÝME AYÞE KARTAL, AHMET KALKAN,<br />
GÜLAY KÜSPECÝ, HACI MUHARREM KÖSEÝS-<br />
MAÝLOÐLU. YÜKSEL CAN, HÝKMET DÖÐÜ-<br />
CÜ, PERVÝNUR GÖKÇEK, NECMETTÝN KARA-<br />
BEKÝROÐLU, AYÞE KARTAL, SÝLAHA SEVEN.<br />
ARÝF KURT, ZEKERÝYA ALPAYDIN, ÞABAN<br />
POLAT, NAZMÝYE KIZILTAÞ, ÞERÝFE DEMÝR.
kilis1.qxd 11/8/2010 6:58 PM Page 4<br />
4 EKÝM - ARALIK 2010 GÜNDEM<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Ýnsan hakký demek, Allahýn<br />
bahþettiði, insana faydalý ve ona ait<br />
olan doðuþtan getirilen kýymetlerdir.<br />
Bu haklar Allahu tealanýn karþýlýksýz<br />
bahþettiði lütuflardýr. Bu haklar ne<br />
kimsenin tekelindedir, ne de bu haklarý<br />
vermek yahut kýsýtlamak<br />
kimsenin yetkisindedir. Bu haklarý<br />
Allah verir insaný mükellef tutar.<br />
Mesela, inanmak, din ve vicdan<br />
hürriyeti, ibadet hürriyeti, iyiyi<br />
kötüyü tercih hürriyeti, mal, can,<br />
namus dokunulmazlýðý… Vs, hepsi<br />
Allahýn lütuflarýdýr. Hepside insana<br />
faydalý ve insanýn iyiliði içindir.<br />
Buna göre hayat hakký, mülkiyet<br />
hakký, aile kurma hakký, inanma ve<br />
ibadet etme hakký, düþünme ve fikrini<br />
söyleme hakký vardýr. Bunlar insan<br />
için faydalýdýr, insanýn kurtuluþuna<br />
vesiledir. Bunlarýn her biri Ýslam’da<br />
zahiri ve batýni müeyyide ve prensiplerle<br />
ve de ahlaki ve vicdani kurallarla<br />
teminat altýna alýnmýþtýr. (Prof.<br />
Dr. Haydar BAÞ Veda Hutbesinde<br />
Ýnsan Haklarý 1993 baský sayfa 232)<br />
Mademki insanýn hayat (yaþamak)<br />
hakkýdýr, o halde insanýn yaþamasý<br />
için gerekli olan ihtiyaçlarýnýn<br />
karþýlanmasý gerekmektedir, bu<br />
ihtiyaçlar sýnýrlýdýr. Bu ihtiyaçlarýn<br />
toplamýna sosyolojide hayat standardý<br />
denir ve bu standartlar döne-<br />
YORUM<br />
YAYINCILIK REKLAMCILIK<br />
VE DAÐITIM<br />
3 AYLIK YEREL GAZETE<br />
Ýmtiyaz Sahibi<br />
Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi<br />
Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü<br />
Abdulkakir Uður Kepekçi<br />
Bölge Koordinatörü<br />
Selim Baytürkmen<br />
Ýdare Yeri: Mahmutbeyyolu Cad.5.Sok.<br />
No:16 Bahçelievler/ ÝSTANBUL<br />
GSM: 0 532 558 93 69<br />
Baský: Akademi Basým- Yayýn,<br />
Organizasyon, Matbaacýlýk, Turizm. San.<br />
Tic. Ltd. Þti.<br />
Davutpaþa Cad. Güven San. Sit. C-Blok<br />
No: 230 Topkapý / ÝSTANBUL<br />
Tel: 0212 493 24 67<br />
Mehmet ÝNEKÇÝOÐLU<br />
Asgari ücretlinin hakký ne<br />
olmalýdýr?<br />
Tarihi Hoca Hamamý<br />
restore ediliyor<br />
Kilis’te halen faaliyet gösteren hamamlar<br />
arasýnda yer alan Tarihi Hoca Hamamý’nda,<br />
restorasyon çalýþmalarý devam ediyor.<br />
G<br />
min þartlarýna göre deðiþir.<br />
Günümüzde Aile kurmak, barýnmak,<br />
beslenmek, giyinmek, saðlýk, eðitim,<br />
seyahat, otomobil, motosiklet, günün<br />
teknolojik imkânlarýndan (elektrikli<br />
ev aletleri) faydalanmak, haberleþmek<br />
(telefon) vs. birer ihtiyaçtýr.<br />
Bu ihtiyaçlarý karþýlayabilmek için<br />
paraya, parayý elde etmek için iþe<br />
ihtiyaç vardýr. Yani çalýþan insanýn<br />
eline geçecek para bu ihtiyaçlarýný<br />
karþýlayabilecek miktarda olmalýdýr.<br />
Ýþte asgari ücret dediðimiz miktar<br />
asgari hayat standartlarýnýn karþýlandýðý<br />
miktardýr. Eðer çalýþan bir<br />
iþçinin ücreti bu ihtiyaçlarý karþýlayacak<br />
miktardan az olursa o miktarý<br />
belirleyen kiþi ya da kuruluþlar o<br />
iþçinin hakkýný gasp etmiþ olur ki<br />
buna kul hakký denir.<br />
Çünkü mademki o iþçinin yaþamak<br />
hakkýdýr yaþamak içinde<br />
ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasý gerekmektedir.<br />
O halde asgari ücret bu<br />
ihtiyaçlarý karþýlayacak miktarda<br />
olmalýdýr. Aksi halde buna yaþam<br />
denmez buna sürünme denir.<br />
Peygamberimiz hadisi þerifte “iþçinin<br />
hakký alnýnýn teri kurumadan verilmelidir”<br />
buyurmaktadýr. Buradaki<br />
iþçinin hakkýndan maksat asgari<br />
geçim standardýdýr, çalýþan, kimseye<br />
muhtaç olmamalýdýr.<br />
aziantep Vakýflar<br />
Bölge Müdürlüðü<br />
tarafýndan ihale<br />
admin@kilispostasi.com<br />
edilen Tarihi Hoca<br />
Hamamý’nda bir süre önce<br />
baþlayan yenileme çalýþmalarý,<br />
halen sürüyor.<br />
Hamamda yapýlan çalýþmalar<br />
nedeniyle, Hoca Hamamý<br />
çevresinde güvenlik þeridi<br />
oluþturulurken, hamamýn dýþ<br />
kýsmýnda ve duvarlarýnda<br />
tamir sürüyor. Tarihi Hoca<br />
Hamamý’nda devam eden<br />
Hz. Ömer’in halifeliði döneminde<br />
bir hýrsýzlýk olayý olur hýrsýzý yakalarlar<br />
hýrsýzlýðýn cezasý olan had cezasýný<br />
uygulamak üzere hazýrlýk<br />
yaparlarken içeriye Hz. Ömer girer<br />
burada ne yapýyorsunuz der hýrsýza<br />
had cezasý uyguluyoruz ya Ömer<br />
derler. Durun bakalým neden hýrsýzlýk<br />
yapmýþ öðrenelim der Hz. Ömer<br />
adama sorar neden hýrsýzlýk yaptýn<br />
adam açtým ya Ömer der. Sen nerede<br />
çalýþýyorsun? Adam falanca kiþinin<br />
yanýnda çalýþýyorum. Kaç dirhem<br />
yevmiye alýyorsun? Adam iki dirhem<br />
der. Hz. Ömer falanca adamý çaðýrýn<br />
buraya der, adamý getirirler. Hz.<br />
Ömer sorar bu adam senin yanýnda<br />
mý çalýþýyor? Adam evet ya Ömer<br />
der. Kaç dirhem yevmiye veriyorsun?<br />
Adam iki dirhem der. Bundan<br />
sonra bu adama yevmiye on dirhem<br />
vereceksin eðer on dirhemden az<br />
verirde bu adam hýrsýzlýk yaparsa<br />
senin elini keserim der. Hýrsýza da<br />
dönerek bak artýk yevmiyen on<br />
dirhem oldu bu para senin geçimin<br />
için yeterli bundan sora hýrsýzlýk<br />
yaparsan elini keserim der. Buradan<br />
anlaþýlýyor ki Ýslam suçluya düþman<br />
deðil suça düþmandýr insanlarý suça<br />
sevk eden nedenleri ortadan kaldýrýr<br />
ondan sonra suçluya ceza verir. Bu<br />
durumda günümüzde suçlu kim siz<br />
karar verin.<br />
Türkiye’de yoksulluk sýnýrý 3000<br />
TL yani ihtiyaçlarý karþýlamak için<br />
dört kiþilik bir ailenin 3000 TL ye<br />
ihtiyacý vardýr o halde asgari ücret<br />
3000 TL olmalýdýr. Oysa Türkiye’de<br />
Asgari ücret 600 TL, 600 TL ile bir<br />
ailenin ihtiyaçlarýný karþýlayabilmesi<br />
mümkün deðil, o halde her asgari<br />
ücretliden 2400 TL hak gasp edilmiþ<br />
oluyor. Þimdi siz bu þablonu bütün<br />
restorasyon çalýþmalarýnýn 19<br />
Mayýs 2011 tarihinde bitirilmesi<br />
planlanýyor.<br />
Tarihi Hoca Hamamý’nýn da<br />
restore edilmeye baþlanmasý<br />
ile birlikte Kilis’te halen<br />
faaliyette olan hamam sayýsý<br />
da Hasanbey Hamamý ile birlikte<br />
ikiye düþmüþ oldu. Halen<br />
bir restorasyon çalýþmasýnýn<br />
baþlamadýðý gözlenen Tarihi<br />
Paþa Hamamý ise yaklaþýk<br />
olarak 3 yýldýr tamir edilmeyi<br />
bekliyor.<br />
gelir seviyesine uyarlayabilirsiniz.<br />
Mesela memursanýz geliriniz 1200 TL<br />
ise 1800 TL gasp edilmiþ, eðer öðretmenseniz<br />
geliriniz 1500 TL ise 1500<br />
TL gasp edilmiþ, eðer polis iseniz ve<br />
geliriniz 2000 TL ise sizden de 1000<br />
TL gasp edilmiþtir. Çitçi, esnaf, emekli,<br />
iþsiz bunlarýn halini siz deðerlendirin<br />
yani yaklaþýk 70 milyonun<br />
hakký gasp ediliyor.<br />
Belki bana, çok abarttýn ülkemizin<br />
þartlarý 3000 TL asgari ücreti<br />
karþýlayamaz diyenler olabilir. Onlara<br />
derim ki bir ülkede haftada bir milyar<br />
iki yüz milyon dolar faiz<br />
veriliyorsa tabiî ki verilemez. Eðer bir<br />
ülkenin ekonomisi uluslar arasý tefeci<br />
kuruluþlara teslim edilmiþse tabiî ki<br />
verilemez. Yeraltýndaki üç katrilyon<br />
dolar deðerindeki madenler<br />
özelleþtirme bahanesiyle yabancý þirketlere<br />
ve yandaþ kuruluþlara peþkeþ<br />
çekilirse tabiî ki verilemez. Kýsacasý<br />
sömürgeci liberal kapitalist mantýkla<br />
tabiî ki verilemez<br />
Bunun verilebilmesi için milli ve<br />
manevi bakýþ açýsý þarttýr. Ne demiþti<br />
BTP Genel Baþkaný Prof. Dr. Haydar<br />
BAÞ asgari ücret en az 3000 TL olacak,<br />
neden çünkü 3000 TL nin azý hak<br />
gaspýdýr kul hakkýdýr. Efendim nereden<br />
verecek, nasýl verecek diyeceðine<br />
yerli yabancý dünyaca ünlü iktisatçýlarýn<br />
ve ekonomistlerin takdir ve<br />
tasdik ettiði “Milli Ekonomi Modeli”<br />
ile “Sosyal Devlet Milli Devlet”<br />
Projesi kitaplarýný açta bir oku bak<br />
nerden verecekmiþ nasýl verecekmiþ<br />
en azýndan öðrenmiþ olursun.<br />
Atalarýmýz ne demiþ bilmemek ayýp<br />
deðil öðrenmemek ayýptýr.
kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 5<br />
KÝLÝS POSTASI EKONOMÝ<br />
Kilis'in gelir kaynaklarý yok mu oluyor?<br />
Baðcýlýk ve<br />
zeytincilik<br />
yok oluyor<br />
Sanayisi istenilen oranda geliþmemiþ, yýllardan bu yana<br />
vermeye devam ettiði göç ile zayýflayan Kilis’i adeta yýllarca<br />
omuzlarýnda taþýyan baðcýlýk ve zeytincilik giderek zayýflýyor<br />
Özellikle baðcýlýk alanýnda<br />
Kilis’in son 7–8 yýlda <strong>geldi</strong>ði<br />
nokta gerçekten çok endiþe vericidir.<br />
2009 yýlýnýn Temmuz ayýnda<br />
Kilis Ziraat Odasý’nýn verdiði<br />
resmi rakamlar, Tekel Suma<br />
Fabrikasý’nýn<br />
özelleþtirilmesi ile birlikte<br />
baðcýlýðýn ne kadar ciddi bir kan<br />
kaybýna uðradýðýný apaçýk gözler<br />
önüne sermektedir. Resmi veriler,<br />
Kilis’te 24 bin Hektar olan bað<br />
alanýnýn 2009 yýlý sonu itibariyle<br />
11 bin Hektar’a düþtüðünü<br />
göstermektedir.<br />
BAÐLAR NEDEN<br />
SÖKÜLÜYOR<br />
Son yýllarda Kilisli üzüm<br />
üreticisinin baðlarýný<br />
sökmelerinin altýnda yatan ana<br />
sebep, üzümün maliyetinin yükselmesine<br />
karþýn satýþ<br />
fiyatýnýn çok düþük olmasýdýr.<br />
09 Ekim 2003 tarihinde henüz<br />
Tekel Suma Fabrikasý özelleþtirilmemiþken<br />
kuru üzüm baþfiyatý<br />
1 milyon 120 bin lira olarak açýklanýyor.<br />
O yýllarda üzüm üreticisini pek<br />
de memnun edemeyen bu fiyat<br />
eleþtirilip, resmi<br />
kurumlar tarafýndan kuru<br />
üzümün maliyetinin o tarih<br />
itibariyle 1 milyon 241 bin lira<br />
olduðu manþetlere taþýnýyor.<br />
Üreticinin istediði baþfiyat ise 1<br />
milyon 460 bin lira!<br />
2004 yýlýnda Tekel Suma<br />
Fabrikasý’nýn özelleþmesi ile birlikte,<br />
Kilisli üzüm üreticisi beðenmediði<br />
fiyatýn yarýsýna dahi<br />
yetiþtirdiði üzümü<br />
satamaz hale geliyor. Takip eden<br />
yýllarda da durumun<br />
deðiþmemesi üzerine birçok<br />
Kilisli üzüm üreticisi çareyi<br />
baðlarýný sökmekte buluyor.<br />
MÝLYONLAR UÇUP GÝTTÝ<br />
Yýllýk 15–16 bin ton kuru<br />
üzüm üretim kapasitesine sahip<br />
olan Kilis’in üzümden dolayý<br />
gelir kaybý on<br />
milyonlarla ifade edilen rakamlara<br />
ulaþýyor.<br />
2003 yýlý kuru üzüm<br />
baþfiyatý temel alýnarak bir<br />
deðerlendirme yapýldýðýnda<br />
Kilisli üzüm üreticisinin yýllýk<br />
kaybýnýn 10 milyon liraya kadar<br />
ulaþtýðý ortaya çýkýyor. Elbette<br />
üzümün günümüzdeki deðer<br />
fiyatý baz alýnýrsa, bu gelir kaybýnýn<br />
kaça<br />
katlanacaðýný hesap etmek bu iþi<br />
bilenler için pek de zor olmayacaktýr.<br />
Kilis’te birçok kiþinin<br />
irili–ufaklý bir üzüm baðý olmasý<br />
münasebetiyle,<br />
üzümden elde edilen gelir adil<br />
bir þekilde halkýn<br />
çoðunluðunun cebine<br />
girmekteydi. Bu da Kilis<br />
ekonomisinin canlý<br />
kalmasýnda önemli bir rol<br />
oynuyordu. Çünkü yüklü<br />
miktardaki bir para birkaç elde<br />
toplanmýyor, üzüm halkýn<br />
az–çok hatýrý sayýlýr bir gelir elde<br />
etmesini temin ediyordu. Üzüm<br />
üreticisinin zaman içerisinde çok<br />
ciddi zararlara uðratýlmasý, bu<br />
gelir daðýlýmýný ve Kilis<br />
ekonomisini kötü yönde<br />
etkiledi. Üzüm zamaný kimse<br />
çarþýya çýkmaz, alýþ–veriþ etmez<br />
oldu.<br />
ZEYTÝNCÝLÝK DE<br />
AYNI KADERLE<br />
BOÐUÞUYOR<br />
Kilis’in zeytini ve zeytinyaðý<br />
kendine has lezzeti ve eþine az<br />
rastlanýr kalitesiyle, parmak ýsýrtan<br />
bir zenginliðimizdir.<br />
Ancak bu zamana kadar<br />
þiþeleme, ambalaj ve markalaþma<br />
alanýnda geri kalan zeytincilik,<br />
ne yazýk ki kendi kabuðunu aþamamýþtýr.<br />
Ýzlenen yanlýþ politikalar ve<br />
fiyat düþüþleri ilimizin bu<br />
zenginliðine de ne yazýk ki darbe<br />
vurmuþtur. Destekleme ile birlikte<br />
Kilis’te daðýtýlmaya baþlanan<br />
Gemlik türü zeytin fidelerinin<br />
ekimi teþvik edilmiþtir. Bunun<br />
sakýncasý yetkili bazý kiþiler<br />
tarafýndan “Kilis'in iklim yapýsýna<br />
terstir ve kentte zeytinciliði<br />
yok edebilir. Yanlýþtan bir an<br />
önce dönülüp, kente özgü zeytin<br />
fidesi daðýtýmý yapýlmasý<br />
gerekiyor. Buna göre<br />
zeytincilik stratejisini<br />
belirlememiz lazým, yoksa kenti<br />
zeytincilik yönüyle iyi günler<br />
beklemiyor" þeklinde ifade<br />
ediliyor. Geçtiðimiz yýl<br />
zeytinyaðýnýn ton fiyatý ilk hasat<br />
günlerinde 5 bin lira iken,<br />
giderek düþerek 4 bin ile 4 bin<br />
250 lira seviyelerine<br />
gerilemiþtir. Bu da zeytin<br />
üreticisinin maddi açýdan zarar<br />
görmesine sebep<br />
olmuþtur. Bu yýl ise Kilis’te zeytin<br />
aðaçlarýnda ne yazýk ki zeytin<br />
bulunmuyor.<br />
Bütün bu veriler göz önüne<br />
alýnýp deðerlendirildiðinde,<br />
Kilis’in önemli gelir<br />
kaynaklarýndan faydalanmak bir<br />
yana, zarar ettiði görülmektedir.<br />
Çok geç olmadan izlenen yanlýþ<br />
politikalardan dönülmeli, Kilis’in<br />
kendine has kýymetleri kendi<br />
adýna tekrar kazanýlmalýdýr. Aksi<br />
takdirde Kilis’in üretim<br />
kabiliyetini kaybetmesi çok da<br />
sürpriz bir sonuç olmayacaktýr.<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
Selim BAYTÜRKMEN<br />
Komþuluk ve<br />
ticaretimiz<br />
admin@kilispostasi.com<br />
Birçok ülke yakýn komþularý ile ticaret<br />
hususunda güçlü baðlar kurmak ister. Ayný<br />
coðrafyada yer alan ülkelerin kurduklarý ticari<br />
baðlarýnýn, iki taraf açýsýndan da tatmin<br />
ediciliði ve kâr saðlama oraný yüksektir.<br />
Türkiye bu alanda geçmiþte hissesine<br />
düþen büyük bir dilime sahipti. Baþta Irak<br />
olmak üzere Ýran ve Suriye gibi güney<br />
komþularýyla ciddi ekonomik baðlarý<br />
bulunuyordu. 1990 yýllardan bu yana devam<br />
eden körfez savaþlarý ve sonrasýnda bu<br />
savaþlarýn etkisiyle bölgede oluþan Amerika<br />
ikametgâhý, bu payýmýzýn giderek azalmasýna<br />
yol açtý. Karýþan Ortadoðu coðrafyasýnda artýk<br />
pastanýn dilimleri bizden baþka herkes tarafýndan<br />
afiyetle mideye indiriliveriyordu. Bütün<br />
bunlara alýþýlmýþ iken, þimdi de Ýran nükleer<br />
programý bahane edilerek, Amerika ve<br />
Avrupa ülkeleri tarafýndan bir “Ambargo<br />
Bombardýmaný”na tutuluyor.<br />
ABD Hazine Bakanlýðý Terörizm ve Mali<br />
Ýstihbarat Müsteþarý Stuart Levey’in baþkanlýðýndaki<br />
heyet Aðustos ayýnda yaptýðý ilk<br />
ziyaretinin ardýndan Ekim ayýnda tekrar<br />
Türkiye’deydi. Türkiye Bankalar Birliði (TBB)<br />
ile bir görüþme yaparak, Ýran ambargosu<br />
hususunda uyulmasý gereken kurallarý teblið<br />
etti. Aksi bir uygulama yapýlmasý halinde ise<br />
karþý karþýya kalýnacak yaptýrým ve cezalarý da<br />
unutmadan sýraladýlar.<br />
Türkiye, bölgede yýllardan beri süre gelen<br />
maddi kayýplar yaþamýþ bir ülke olmasýna<br />
raðmen, en büyük fedakârlýk yine kendisinden<br />
talep ediliyor. Peki, ne için? Ticari baðlantýlarýnda<br />
kendi çýkarlarýnýzý üstün tutmadýðýnýz<br />
takdirde böyle bir kaderi yaþamanýz kaçýnýlmaz<br />
bir sonuçtur. Özellikle uluslar arasý<br />
ticarette yapýlan hatalarýn faturasý yüksek ve<br />
telafisi zor veya imkânsýzdýr. Bazý nedenlerden<br />
dolayý ticari baðýnýzý koparttýðýnýz bir ülke,<br />
ihtiyacý olan malý bir þekilde baþka kaynaklardan<br />
edinme yolunu seçecektir normal olarak.<br />
Siz ülke olarak yýllar sonra hatanýzý anlayýp<br />
telafi yolunu seçtiðinizde, yerinizin baþkalarý<br />
tarafýndan çoktan doldurulduðunu<br />
görürsünüz.<br />
Baþkalarýnýn çýkarlarý üstüne bina edilen bir<br />
dýþ ticaret politikasýnýn, hiçbir fayda saðlamadýðý<br />
gerçeðini bir an önce görmemiz<br />
zaruridir.<br />
Türkiye’nin kendi topraklarý ve zenginlikleri<br />
üstünde hesabý olmayan ülkelerle, kendi<br />
ulusal çýkarlarý doðrultusunda bir dýþ ticaret<br />
politikasý yürütmesi, ekonomik geleceðimiz<br />
açýsýndan bir çýkýþ kapýsý olarak görülmelidir.<br />
Yoksa kan kaybýmýz telafi imkânsýz noktalara<br />
ulaþacaktýr.<br />
5
kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 6<br />
6 EKÝM - ARALIK 2010 YAÞAM<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Ramazan ayýydý bayramdý derken<br />
sessiz sedasýz kurban bayramýna<br />
yaklaþýyoruz. Her bayram arifesinde<br />
olduðu gibi yine kurban ibadeti<br />
üzerine tartýþmalar baþladý. Geçmiþ<br />
dönemlerde kurban vacipti sünnetti,<br />
kurban yalnýzca peygamberimize<br />
emredildi, yok tavukta kessen de olur<br />
balýkta, kurban kesmeyip parasýný<br />
fakirlere daðýtsan da olur gibi,<br />
insanýmýzýn kafasýný karýþtýran<br />
tartýþmalar yapýla gelmiþtir.<br />
Bu kurban öncesinde hayvancýlýk<br />
sektöründeki krizi iþaret eden<br />
Diyanet, “Hayvancýlýkta tehlike<br />
görürsek kurban kesmeyin deriz.”<br />
açýklamasýnda bulundu.<br />
Bu açýklamanýn ardýndan Ýstanbul<br />
Ýl Müftüsü Prof Dr. Mustafa Çaðrýcý<br />
da bunu destekleyecek görüþler<br />
bildirdi. Ýl Müftüsü Mustafa Çaðrýcý,<br />
üzerine vacip olmayanlarýn<br />
Türkiye’de hayvan sýkýntýsý<br />
oluþturmamasý için bu yýl kurban<br />
kesmemelerini önerdi.<br />
Daha sonra diyanet iþleri<br />
baþkanýmýz Türkiye de hayvan<br />
rezervinin kurban kesmeye müsait<br />
olduðunu insanlarýmýzýn rahatça<br />
kurban kesebileceklerini açýkladý<br />
Bir milleti millet yapan dini<br />
deðerleridir bu deðerlerden<br />
kaynaklanan örfüdür geleneðidir<br />
göreneðidir Türkiye deki etkili ve<br />
Türkiye Cumhuriyet’inin 87. kuruluþ<br />
yýldönümü tüm Türkiye’de olduðu gibi<br />
Kilis’te de coþkulu bir þekilde kutlandý.<br />
Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý kapsamýnda Kilis<br />
Þehir Stadyumu'nda düzenlenen kutlama<br />
ALAADDÝN ÖZKAR<br />
Aðzý olan<br />
konuþuyor<br />
admin@kilispostasi.com<br />
yetkili kiþilerin bu deðerlerin<br />
yücelmesine katkýlarý olmuyorsa bari<br />
konuþaraktan insanlarýn kafasýný<br />
karýþtýrmasýnlar.<br />
KURBANIN ÝSLAMDA YERÝ<br />
VE ÖNEMÝ<br />
Onun namazý orucu haccý zekâtý<br />
hulasa bütün iyi ibadetleri Allah’a<br />
kulluðunun bir gereði ve ispatýdýr. Bu<br />
baðlamda kurban kesme ibadeti de<br />
insanlarý cenabý Allah’a yaklaþtýran bir<br />
ibadettir. Bu konuda Kur’ân-ý<br />
Kerim’de þöyle ifade buyrulmaktadýr:<br />
“Biz her ümmet için, Allah’ýn kendilerine<br />
rýzýk olarak verdiði hayvanlarýn<br />
üzerine Allah’ýn adýný ansýnlar diye<br />
kurban kesmeyi meþru kýldýk Ýlahýnýz<br />
tek bir Allah’týr Þu halde yalnýz O’na<br />
teslim olun” [hac 22–34]<br />
Peygamberimiz hadislerinde<br />
kurban kesmeyi teþvik etmiþ ve kurban<br />
kesenlere büyük müjdeler vermiþtir.<br />
Kurban bayramýnda yapýlan<br />
amellerden Allah’ ü Teâlâ katýnda kurban<br />
kesmekten daha kýymetlisi yoktur.<br />
Daha kaný yere düþmeden Allah’<br />
u Teâlâ, onu muhafaza eder. Onunla<br />
nefsinizi tezkiye edin, onu seve seve<br />
kesin! (Tirmizi)<br />
“Ýnsanoðlu Kurban <strong>Bayram</strong>ýnda<br />
Allah’a kan akýtmaktan daha sevimli<br />
hiçbir amel yapamaz. Kurbanlýk<br />
hayvan kýyamet gününde boynuzlarý,<br />
tüyleri ve týrnaklarý ile (Allah’ýn huzu-<br />
Cumhuriyet <strong>Bayram</strong>ý<br />
büyük bir coþkuyla kutlandý<br />
törenlerine Kilis Valisi Turhan Ayvaz, Kilis<br />
Belediye Baþkaný Av. M. Abdi Bulut, Garnizon<br />
Komutaný Jandarma Kd. Alb. Mehmet<br />
Kadan, 7 Aralýk Üniversitesi Rektörü<br />
Prof. Dr. Ýsmail Güvenç, daire amir ve mü-<br />
runa) gelir. Kurban kesilirken kan yere<br />
düþmeden Allah katýnda yüksek bir<br />
mevki ye çýkar. Öyle ise kurbaný gönül<br />
hoþluðu ile kesiniz.” (Ýbn Mac)<br />
Kurbanýn derisindeki her tüy<br />
sayýsýnca size sevap vardýr. Kanýnýn<br />
her damlasý kadar mükâfat vardýr. O<br />
sizin mizanýnýza konacaktýr. Müjdeler<br />
olsun! [Ýbni Mace]<br />
Ya Fatýma, kurbanýnýn yanýna git!<br />
Kesilirken orada bulun! Kurbanýnýn<br />
yere akacak ilk kan damlasýyla,<br />
geçmiþ günahlarýn affedilir.[Ý. Hibban]<br />
Nisap miktarýna malik olan her<br />
Müslüman kurban kesmekle<br />
yükümlüdür maddi durumu iyi<br />
olduðu halde kurban kesmeyenleri<br />
bakýn dinimiz nasýl korku ile uyarýyor<br />
hadis-i þerifte peygamberimiz ne<br />
buyuruyor;<br />
“Hâli vakti yerinde olup da kurban<br />
kesmeyen, namaz kýldýðýmýz yere<br />
gelmesin!” (Hâkim)<br />
Kurban bayramýný bir tatil günü<br />
veya bir et bayramý olarak telakki<br />
edilmemeli çünkü “Allah katýnda<br />
günlerin en büyüðü Kurban<br />
günüdür.” (Gunyet’üt Talibin) diyor<br />
peygamberimiz Kurbanda niyet<br />
Allah’a yakýnlaþmak Resulullahýn<br />
sünnetini yerine getirmek Allah’ýn<br />
rýzasýný kazanmak olmalýdýr.<br />
Bakýnýz, bu konuda Kura’n-ý<br />
Kerim’de þöyle buyruluyor:<br />
“Onlarýn (kurbanlarýn ) ne etleri ne<br />
de kanlarý Allah’a ulaþýr. Fakat O’na<br />
sadece sizin takvanýz ulaþýr.’’ ) Esasen<br />
Allah Teâlâ ancak takva sahiplerinin<br />
yapmýþ olduklarý ibadetleri kabul<br />
eder. Hz. Ali (ra) Hz. Peygamber’in<br />
(as) þöyle buyurduðu rivayet etti:<br />
“Ey insanlar! Kurban kesiniz, kanlarýyla<br />
Allah’tan sevap isteyip<br />
umunuz. Çünkü kurbanýn kaný her ne<br />
kadar yere düþse de hakikatte Allah’ýn<br />
dürleri, öðrenci ve öðretmenler ile vatandaþlar<br />
iþtirak etti. Tören Vali Ayvaz, Belediye<br />
Baþkaný Bulut ve Garnizon Komutaný<br />
Kd. Alb. Mehmet Kadan'ýn halkýn bayramýný<br />
kutlamasý ile baþladý.<br />
himayesindedir”<br />
Gücümüz yettiðince kurbanlarýmýzý<br />
hasta ve zayýf olanlardan<br />
deðil göze hoþ görünen güzel semiz<br />
hayvanlardan seçmeliyiz bu konuda<br />
peygamberimiz þöyle buyuruyor.<br />
“Kurbanlarýnýz semiz olsun. Onlar<br />
Sýratta bineklerinizdir.” [Zâd-ül<br />
mukvin]<br />
“Kurbanlarýn en hayýrlýsý boynuzlu<br />
koçtur.” [Ýbni Mace]<br />
Bir rivayette Rasulullah (sav,) iki<br />
güzel (kusursuz ve semiz) koç kurban<br />
etmiþ ve onlarý kendi elleriyle keserek:<br />
“Bismillah’i Allah’u Ekber! Bunlar,<br />
benim ve kurban kesemeyen ümmetim<br />
içindir” buyurmuþtur<br />
(Muttefekun aleyh)<br />
Ayrýca kurban, fakir, yetim, yoksul<br />
ve kimsesizleri sevindirmek suretiyle<br />
toplumda sevgi, birlik ve dayanýþma<br />
duygularýnýn geliþmesine, insanlarýn<br />
birbirleriyle kucaklaþmasýna vesile<br />
olur kesilen kurban etinin üçte birini<br />
yoksullara üçte birini misafirlere üçte<br />
birini ise aile efradýmýza býrakmak<br />
dinimizce uygun görülmüþtür kur an<br />
kerimde Allah cc þöyle buyuruyor<br />
“Onlardan yiyin ve eli dar olana ve<br />
yoksullara yedirin” (Hac Suresi ayet:<br />
28); “Etinden yiyin ve ondan dilenen<br />
ve dilenmeyen yoksullara yedirin ”<br />
(Hac Suresi ayet:36)<br />
Peygamberimiz(sav), Hz Aiþe’ye:<br />
“Kurban etini ne yaptýnýz?” diye sorduðunda<br />
Hz Ayþe (ra) validemiz: “Ya<br />
Rasulallah! Hepsini daðýttýk sadece ön<br />
ayaklarý kaldý” cevabýný vermiþler<br />
Bunun üzerine Peygamberimiz<br />
efendimiz (sav): “Bilakis ey Aiþe!<br />
Hepsi kalmýþ ön ayaklarý hariç buyurmuþlar”<br />
Rabbim bayramýmýzý ve kurbanýmýzý<br />
bu þuur içerisinde yaþamamýzý<br />
nasip eylesin.<br />
Kilis Emniyet<br />
Müdürlüðünde<br />
görev<br />
deðiþikliði<br />
2010 Yýlý atama döneminde<br />
Kilis Emniyet Müdürlüðü’nden<br />
baþka yerlere atanan<br />
Müdür Yardýmcýlarý ve<br />
Þube Müdürleri iliþik keserek<br />
yeni yerlerinde göreve<br />
baþladý.<br />
Ayrýca Kilis Emniyet Müdürlüðüne<br />
atanan Müdür<br />
Yardýmcýlarý ve Þube Müdürleri<br />
de Kilis’te görevlerine<br />
baþladýlar. Bu atamalara<br />
göre; Emniyet Müdür Yardýmcýsý<br />
Hakan SÜLEKOÐ-<br />
LU 1.Sýnýf Emniyet Müdürlüðüne<br />
terfi ederek EGM<br />
Strateji Geliþtirme Daire<br />
Baþkanlýðýna, Emniyet Müdür<br />
Yardýmcýsý Alper GEM-<br />
VURAN Yozgat Polis Meslek<br />
Yüksekokuluna, Emniyet<br />
Müdür Yardýmcýsý Akif<br />
BERBER Ýstanbul Arnavutköy<br />
POMEM Müdürlüðüne<br />
atandý.
kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 7<br />
KÝLÝS POSTASI KURBAN ÖZEL<br />
Kurban keseceklerin dikkatine<br />
Peygamberimizin “Hali vakti yerinde olup da kurban kesmeyen kimse bizim namaz<br />
kýldýðýmýz yere yaklaþmasýn” uyarýsýna uyup kurban keseceklere önemli hatýrlatmalar<br />
inimizin mal ile yerine ge-<br />
Dtirilen ibadetlerinden biri<br />
olan “kurban” ile ilgili çarpýcý hatýrlatmalar...<br />
Dünyada vacibi yerine<br />
getirmek, ahirette Allah’ýn rýzasýna<br />
kavuþmak için kesilen kurbanlarla<br />
ilgili olarak dikkat edilmesi<br />
gereken hususlarý tam olarak<br />
biliyor muyuz? Ýþte kurbanla ilgili<br />
önemli baþlýklar...<br />
Kurban kelimesi Arapça olup.<br />
kendisiyle Allah’a yaklaþýlan þeydir.<br />
Kurbanlýklar<br />
cep yakýyor<br />
Enflasyon kaðýt üzerinde<br />
düþüyor ama kurbanlýk fiyatlarý<br />
el yakýyor. Kilis hayvan<br />
pazarýnda, kurbanlýk<br />
koyunlar erkek koyunun<br />
kilosu 11 TL diþi koyun 9TL<br />
dananýn kg fiyatý ise 10 - 15<br />
TL arasýnda seyrediyor.<br />
Kurban edilecek<br />
hayvanda<br />
aranan vasýflar<br />
Kurbanlýk hayvanýn keçi veya<br />
diþi olmasýnda beis olmadýðý gibi,<br />
Kurban kesmenin sýfatý,<br />
þartý, sebebi,<br />
vakti, rüknü, ve hükmü<br />
vardýr.<br />
Kurban kesmenin<br />
sýfatý : Vücubdur.<br />
Hadis–i þerifte:<br />
Hali vakti yerinde<br />
olup da kurban kesmeyen<br />
kimse bizim<br />
namaz kýldýðýmýz<br />
yere yaklaþmasýn.<br />
(ibn Mace. Edahi<br />
buyurulmuþtur.<br />
Bu gibi ceza ile tehdit ancak vacibin<br />
terkine ait olur.<br />
Vacip olan kanýn akýtýlmasýdýr.<br />
Kurbaný canlý olarak tasadduk etmekle<br />
uhdesinden düþmüþ olmaz.<br />
Kaný akýtýldýktan sonra etini tasadduk<br />
etmek müstehaptýr. Edilmese<br />
de olur.<br />
Kurban kesmenin þartlarý: Ýslam,<br />
hürriyet, ikamet, sahibinin þer’an<br />
zengin sayýldýðý servettir.<br />
Kurbanýn Müslümanlara vacip<br />
oluþu hazreti Ýbrahim Peygamberle<br />
baþlar. Bu hadise Kur’anda þöylece<br />
dile getirilir.<br />
“Rabbim, bana Salihlerden ihsan<br />
et./Biz de ona, hilim sahibi bir<br />
oðul müjdeledik./O,kendisinin yaný<br />
sýra yürümeye baþlayýnca dedi<br />
ki: Oðulcuðum; doðrusu ben, rüyada<br />
iken seni boðazladýðýmý görüyorum.<br />
Bir bak, ne dersin? O da<br />
dedi ki: Babacýðým; sana emrolunaný<br />
yap. Ýnþallah beni sabredenlerden<br />
bulursun./kiþi de teslim olunca,<br />
babasý; oðlunu alný üzere yatýrdý./Biz,<br />
ona þöyle seslendik:Ey Ýbrahim;/Sen<br />
rüyayý gerçekleþtirdin.<br />
Elbette Biz, ihsan edenleri böylece<br />
mükâfatlandýrýrýz./Muhakkak ki<br />
bu,apaçýk bir imtihandý. /Ve ona<br />
fidye olarak büyük bir kurbanlýk<br />
verdik./Sonrakiler arasýnda ona<br />
da(bir güzel sena) býraktýk./Selam<br />
olsun Ýbrahim’e./Biz, ihsan edenleri<br />
iþte böyle mükâfatlandýrýrýz./Muhakkak<br />
ki o, mümin kullarýmýzdandý.(saffat<br />
/100–111)<br />
Kurbandaki en büyük nükte;Al-<br />
boynuzlu veya boynuzsuz, yahut<br />
boynuzu biraz kýrýk veya husyesinin<br />
buruk olmasýnda dahi beis<br />
yoktur Hayvan aþaðýdaki þýklardan<br />
birini taþýyorsa, kurban edilemez:<br />
1 –Körlük,<br />
2 –Tek gözlülük,<br />
3 –Diþsizlik,<br />
Müslüman olmayana, hür olmayana,<br />
mukim olmayana kurban kesmek<br />
vacip olmadýðý gibi sadaka–i fýtýr<br />
nisabýna sahip olmayana da vacip<br />
deðildir.<br />
Ýkamet, þehirde, köyde veya<br />
baþka bir yerde sabit mekanda hayat<br />
sürmek anlamýna gelir. Yani<br />
misafir olmamak gerekir. Nisaba<br />
malik olmayanlarýn kurban kesmesi<br />
nafiledir<br />
Kurban kesmenin vacipliðinde<br />
erkeklik þart olmadýðý için nisaba<br />
malik olan her kadýna da kendi parasýyla<br />
kurban kesmek vaciptir.<br />
Kurban kesmenin sebebi: Vakittir.<br />
Vakit tekerrür ettikçe kurban<br />
kesmenin vacipliði de tekerrür eder.<br />
Kurban kesmenin vakti: Nahr<br />
günleridir ki. Zilhicce’nin onuncu<br />
on birinci ve on ikinci günleridir. En<br />
faziletli olaný ilk günüdür. Þehirlerde<br />
bayram namazýndan sonra, köylerde<br />
ve göçebelikte fecrin doðuþundan<br />
sonra kurban kesilir.<br />
Kurbandaki en büyük nükte...<br />
lah’tan (cc)baþka sevilen herþeyin,<br />
Allah yolunda feda edilmesi gerçeðidir.<br />
Gunyet’üt Tailibinde, Abdulkadir<br />
Geylani Hazretleri þu tespitlere<br />
yer vermiþtir:<br />
“Bu apaçýk bir imtihandý. Ayný<br />
zamanda, büyük bir nimetti. Zira<br />
oðlunu kurban etmeyi affedip onun<br />
yerine bir kurban yolladý.<br />
Þöyle anlatýldý:<br />
“Ýbrahim Aleyhisselam, oðlunun<br />
boðazýna býçaðý dayadýðý zaman,<br />
kendisine Yüce Hak tarafýndan<br />
þöyle nida <strong>geldi</strong>:<br />
— Ey Ýbrahim, oðlunu serbest<br />
býrak. Bizim muradýmýz, oðlunun<br />
kurban edilmesi deðildir; ancak<br />
muradýmýz, kalbinden oðul sevgisini<br />
çýkarmaktýr.”(sayfa:726)<br />
Allah’u Teala hiçbir konuda<br />
kendine þirk (ortak) koþulmasýný istemediði<br />
için sevgide de kendi sevgisine<br />
engel olabilecek, sevgilerin<br />
ortadan kaldýrýlmasýný istemiþtir.<br />
Ýmtihan edilen kiþi Peygamber olduðu<br />
için, tabii olarak onun imtihaný<br />
da derecesine göre olmuþtur.<br />
4 –Kulaksýzlýk,<br />
5 –Kesilecek yere yürüyemeyecek<br />
kadar topal veya hasta,<br />
7 –Kemikleri içinde iliði kalmamýþ<br />
derecede zayýflýk,<br />
8 –Kulaðýnýn veya kuyruðunun<br />
yarýdan fazlasý, yahut meme baþýlarýnýn<br />
kopmuþ olmasý.<br />
Teþrik tekbirlerini<br />
unutmayýn<br />
A<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
refe günü sabah namazý ile<br />
baþlayýp, bayramýn<br />
dördüncü günü ikindi<br />
namazýna kadar(ikindi dâhil) 23 vakte<br />
tekabül eden teþrik tekbirleri getirmek<br />
vaciptir. Her farz namazdan selâm<br />
verdikten sonra gerek cemaat, gerekse<br />
de ferdi kýlýnan namazlardan sonra<br />
okunmasý gerekmektedir. Teþrik tekbiri<br />
“Allahu ekber Allahu ekber, Lâ ilâhe<br />
illallahu vallahu ekber. Allahu ekber ve<br />
lillahi’l–hamd” Anlamý þöyledir:<br />
“Allah her þeyden yücedir, Allah her<br />
þeyden yücedir. Allah’tan baþka ilâh<br />
yoktur. O Allah her þeyden yücedir,<br />
Allah her þeyden yücedir. Hamd<br />
Allah’a mahsustur”. ( Hz. Ali ve<br />
Abdullah b. Mes’ûd (r.a)’ rivayetlerine<br />
dayanýr.)<br />
Teþrik tekbirinin aslý; Hz. Ýbrahim<br />
(as)’den rivayet edilen þu olaydýr:<br />
Cebrail (as) Allahû Teâla (cc)’nýn<br />
ihsan buyurduðu kurban ile Hz.<br />
Ýbrahim (as)’e <strong>geldi</strong>ði zaman; O’nun<br />
oðlu Hz.Ýsmail (as)’i kurban etme<br />
hususunda acele edeceði endiþesi ile<br />
“Allahû Ekber, Allahû Ekber” diye<br />
nida etmiþtir. Hz.Ýbrahim (as) Cebrail’i<br />
görünce “La ilâhe illâ’llahû va’llahû<br />
Ekber” diyerek cevap vermiþtir. Hz.<br />
Ýsmail (as)’da, kendisine bedel olarak<br />
gönderilen kurbaný görünce: “Allahû<br />
Ekber ve li’llâhi’l Hamd) diye tesbihte<br />
bulunmuþtur. Ýþte teþrik tekbirleri, bu<br />
teslimiyeti ifade eder. “Teþrik Tekbiri”<br />
getirirken bu manayý tefekkür etmelikte<br />
fayda vardýr.(Ýbn–i Abidin – Reddü’l<br />
Muhtar Ale’d Dürri’l Muhtar – Ýst:<br />
1983, C: 3, Sh: 368.)<br />
7
kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 8<br />
8 EKÝM - ARALIK 2010 ARAÞTIRMA<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
2010’da 1711 Kur’an<br />
kursu kapandý<br />
Hiçbir gayrimüslim vatandaþýn bulunmadýðý yerlerde kilise açan<br />
AKP hükümeti döneminde yüzlerce Kur’an kursu kapandý.<br />
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý ülkemizde 2010 yýlý itibariyle 1711<br />
Kur’an kursunun çeþitli sebeplerle kapandýðýný bildirdi<br />
Kurslar kapanýyor,<br />
kilise evler açýlýyor<br />
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn bana<br />
gönderdiði bilgi notuna göre, 2010 yýlý<br />
itibariyle 1711 Kur’an kursumuz kapandý.<br />
Ülkemizde restore edilen kilise<br />
veya açýlan kilise evlerinin sayýsýný ise,<br />
görev alanlarýnda olmadýðý için, Diyanet<br />
bilmiyor.<br />
23 Mart 2005 günkü Zaman gazetesi<br />
ise, misyonerler faaliyetlerini yaygýnlaþtýrdý,<br />
açýlan kilise evlerin sayýsý<br />
25 bine ulaþtý, diyor. Bu rakam 2005 rakamý…<br />
Son 5 yýldaki kilise imarý ve kilise<br />
ev açma furyasýný ilave ederek varýn<br />
hesap edin, Türkiye’nin nerelere sürüklendiðini?!<br />
***<br />
Teo–politik<br />
mühendislikler…<br />
Ramazan münasebetiyle bulunduðum<br />
Avrupa’dan döndüðüm günlerde,<br />
1 Eylül günü “Türk Milleti’nin çoban<br />
yýldýzý” baþlýðýyla yazdýðým yazýnýn<br />
bir bölümünde þöyle demiþtim:<br />
“Oryantalizm, Dinlerarasý diyalog<br />
ve Medeniyetler arasý Ýttifaký manevralarý<br />
ise “büyük iþgal” planýn saman<br />
altýndan yürütülen teo–politik mühendislikleri!<br />
Türkiye’nin ve Türk milletinin baþýnýn<br />
döndürülmesi hedefleniyor…<br />
Aklýnýn baþýndan alýnmasý! Yüreðinin<br />
boþaltýlmasý ve medeniyet kimliðinden<br />
kopartýlmasý gerekiyor. Bu bireysel<br />
ve sosyal temeller örselense de,<br />
pörsümeye yüz tutsa da, hala “milli<br />
direnç” noktalarý var!<br />
Fas’tan Türkistan’a Irak’tan Afganistan’a<br />
Türk–Ýslam hinterlandý, yeni<br />
dünya düzenbazlarýnýn her türden “fiili<br />
iþgal” alaný…<br />
Fiili durumlar malum, dünyanýn<br />
gözü önünde.<br />
***<br />
AKP’nin üstündeki<br />
þalý açýnca…<br />
Ýþin vahim asýl olan tarafý, AKP hükümeti,<br />
bu planýn ortakçýsý… BOP’un<br />
ortakçýsý! Medeniyetler arasý Ýttifak’ýn<br />
baþ figüraný! Dinler arasý diyalogun siyasi<br />
taþeronu! Hükümet icraatlarý ve<br />
beyanlarý bunu gösteriyor.<br />
AKP hükümetinin üstündeki þalý açýnca;<br />
ABD görünüyor, AB görünüyor,<br />
IMF görünüyor, Vatikan–Kilise görünüyor,<br />
Atlantik ötesi görünüyor.<br />
Baksanýza, cümlesi Atlantik ötesine<br />
selam duruyor! Huzur duruþlarý Batýya<br />
doðru…<br />
CHP ve MHP baþta olmak üzere<br />
Meclis içi muhalefet partileri de, maalesef,<br />
sadece onlarýn deðirmenine su<br />
taþýyor. Bu sebeple AKP hükümetinin<br />
icraatlarýný, hiç kimse AKP icraatlarý olarak<br />
görmesin; yanýlýr!<br />
***<br />
Hiçbir icraat<br />
tesadüf deðil…<br />
Ýmar yasasýndaki deðiþiklikle birlikte,<br />
tek bir gayr–i Müslim vatandaþýmýzýn<br />
dahi bulunmadýðý yerlerde kiliselerin<br />
ve kilise–evlerin mantar gibi türetilmesi<br />
tesadüf deðil. Domuz etine<br />
“kasaplýk hayvan eti” statüsü kazandýrýlmasý<br />
tesadüf deðil. Kuþ konmaz kervan<br />
geçmez dört tarafý suyla çevrili<br />
Akdamar adasýnda, “daha dün Türk<br />
kadýnlarýnýn namuslarýnýn kirletildiði<br />
yer” olarak kullanýlan “çok özel kilise”sinin<br />
açýlmasý tesadüf deðil.<br />
Sümela ayini tesadüf deðil. Sýrada<br />
Ayasof’ya var, naralarý tesadüf deðil…<br />
Ve bütün bunlara mukabil Ýmam–Hatiplerin<br />
ve Kur’an kurslarýnýn<br />
kapanmasý, camilere kilit vurulmasý<br />
tesadüf deðil!<br />
Sözkonusu vaziyetin rakamlarýný<br />
ve istatistiki bilgilerini, Bilgi Edinme<br />
Kanunu kapsamýnda sordum Diyanet<br />
Ýþleri Baþkanlýðý’na, cevaplarýný bekliyorum!”<br />
Sorularýmý, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn<br />
ilgili birimlerine 29 Eylül 2009<br />
günü e–mail ile gönderdim. Þube Müdürü<br />
Necdet Bal bey, birkaç saat içinde<br />
cepten bana döndü, saðolsun.<br />
***<br />
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’na<br />
sorduklarým…<br />
Þunlarý sordum Baþkanlýða: “2000<br />
yýlýndan bu tarafa ülkemizde Diyanet<br />
Ýþleri Baþkanlýðýna baðlý<br />
kaç tane Kur’an kursumuz<br />
ve camimiz çeþitli sebepler<br />
(öðrenci yetersizliði, cemaat<br />
yetersizliði, bütçe yetersizliði...vs)<br />
neticesinde kapanmýþtýr?!<br />
“Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn resmi<br />
rakamlarýna göre, öðrencisizlik nedeniyle<br />
kapalý olan Kur’an kursu sayýsý<br />
2004 yýlý rakamlarýna göre, 3 bin 25’e<br />
ulaþtý. En çok kapalý kursun bulunduðu<br />
il ise, 223 rakamýyla Konya. Samsun’da<br />
164, Yozgat’da 125, K. Maraþ’da<br />
112, Trabzon’da 108 ve Ordu’da<br />
107 adet kapalý Kur’an kursu bulunuyor”<br />
bilgisi doðru mudur?<br />
Bu baðlamda kapanan Kur’an kursu<br />
ve camilerimizin 2009 yýlý sonu veya<br />
2010 yýlý itibarýyla son güncel rakamý<br />
kaçtýr?<br />
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn bu hususta<br />
aldýðý veya almayý planladýðý,<br />
böylece kurslarýmýzýn ve camilerimizin<br />
kapanmasýný önleyecek bir tedbiri,<br />
bir düzenlemesi var mýdýr? Varsa, bu<br />
hususta nasýl bir yol alýnmýþtýr, gelinen<br />
seviye nedir?! Öte yandan ülkemizde<br />
restore edilen kilise veya açýlan kilise<br />
evlerin sayýsý –ki ma’þeri vicdanda bu<br />
açýlan merkezlerin bir tek Hýristiyan<br />
vatandaþýmýzýn dahi yaþamadýðý yörelerde<br />
devreye sokulduklarý þeklinde<br />
hakim bir kanaati söz konusudur–<br />
hakkýnda Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýmýzýn<br />
elinde bir istatistiki bilgi veya rakam<br />
var mýdýr? Varsa bu rakam nedir?<br />
Müslüman halkýmýzýn bu merkezlere<br />
kaptýrýlmamasý hususunda herhangi<br />
bir strateji geliþtirilmiþ midir, somut<br />
tedbirler alýnmýþ mýdýr; þayet yapýlmýþ<br />
ise bunlar nelerdir?<br />
***<br />
2010 yýlý itibariyle<br />
1711 Kur’an kursu<br />
kapandý<br />
Sað olsunlar, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý,<br />
tarafýma, Necdet Bal imzasýyla,<br />
B.02.1.DÝB.0.063–622–02–123 sayý ve<br />
18/10/2010 tarihli resmi cevap gönderdi.<br />
Ýþte Baþkanlýðýn verdiði bilgilere<br />
göre güncel vaziyetimiz:<br />
“Camilerimiz ve Kur’an kurslarýmýz,<br />
yýllardan beri halkýmýzýn teveccü-<br />
hü sayesinde büyük bir özveri ve çalýþma<br />
azmi ile inþa edilmiþ ve hizmet verilmeye<br />
hazýr hale getirilmiþtir.<br />
2010 yýlý itibariyle, Türkiye genelinde<br />
yeteri kadar öðrencisi olmayan, dolayýsýyla<br />
eðitim–öðretime geçici olarak<br />
ara verilen Kur’an Kursu sayýsý<br />
1711’dir.<br />
E–mailinizde ismi geçen illerde ise<br />
Konya’da 101, Samsun’da 115, Yozgat’ta<br />
56, K. Maraþ’da 74, Trabzon’da<br />
65 ve Ordu’da 66 Kur’an kursunda eðitime<br />
geçici olarak ara verilmiþtir.Baþkanlýðýmýzda,<br />
görev alanýmýzda olmadýðý<br />
için ülkemizde restore edilen veya<br />
açýlan kilise evleri ile ilgili bir veri bulunmamaktadýr.”<br />
2010 yýlý itibariyle 1711 Kurân kursumuz<br />
kapanýyor. Tek bir gayr–ý müslimin<br />
bulunmadýðý Müslüman mahallelerinde<br />
zamane mevkutenin ifadesiyle<br />
on binlerce kilise ve kilise evler açýlýyor.<br />
Görev alanýna girmediði için,<br />
Diyanet Ýþlerimiz, bu kilise açma furyasýnýn<br />
boyutlarýný bilmiyor.<br />
Ýcraattan sorumlu AKP hükümeti<br />
ve sayýn Baþbakan, toplumun bilgi edinme<br />
hakký çerçevesinde, ülkemizde<br />
tek bir gayr–ý Müslim vatandaþýmýzýn<br />
dahi bulunmadýðý yörelerde açýlan kilise<br />
ve kilise evlerin sayýsýný açýklar<br />
mý? Bekliyoruz… Ecnebi Haçlý lobilerinde<br />
iftiharla paylaþtýklarý bu sayýlarý,<br />
Türk milleti ile de paylaþýrlar mý, ne<br />
dersiniz?!<br />
Bu vahim gidiþata, Haziran’ýn ilk<br />
haftasýndaki seçimde “dur” demek üzere,<br />
Müslüman milletimizin külahýný<br />
önüne koyma vakti çoktan gelmiþ,<br />
geçmek üzeredir…<br />
Benden söylemesi!<br />
MEHMET<br />
EMÝN KOÇ
kilis1.qxd 11/8/2010 6:59 PM Page 9<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
KÜLTÜR MEDENÝYET<br />
Hacý adaylarýnýn<br />
heyecaný bir baþka<br />
Kilis’ten Diyanet Ýþleri<br />
Baþkanlýðý aracýlýðý ile<br />
Hac ibadetlerini yerine<br />
getirmek üzere Kutsal<br />
Topraklara gidecek olan<br />
Kilisli hacý adaylarýnýn<br />
yolculuðu devam ediyor.<br />
10 Ekim 2010 tarihinde<br />
37 kiþilik ilk hacý kafilesinin<br />
Kilis’ten ayrýlmasýnýn<br />
ardýndan, 25 Ekim<br />
Pazartesi günü bir grup<br />
Kilisli hacý adayý da, Kutsal<br />
Topraklara doðru yola<br />
çýktý. Her zaman olduðu<br />
gibi Tekye Camii’nde<br />
ikindi namazý sonrasý<br />
düzenlenen törenin ar-<br />
Kartalbey ilköðretim<br />
gýda kermesi yaptý<br />
ilis Kartalbey<br />
Ýlköðretim Okulu Köðretmen,<br />
öðrenci<br />
ve öðrenci velilerinin<br />
gayretleriyle okul yararýna<br />
bir gýda kermesi düzenledi.<br />
Ýslambey Parký’nda öðle<br />
saatlerinde düzenlenen gýda<br />
kermesine geniþ bir katýlýmýn<br />
olduðu gözlenir-<br />
dýndan, Kilisli Hacý adaylarý<br />
yola çýktý.<br />
Saat:17.00’ye kadar ilahiler,<br />
kasideler, salâvat<br />
ve tekbirler eþliðinde devam<br />
eden törene, Kilisli<br />
hacý adaylarý ile akraba<br />
ve yakýnlarý iþtirak ettiler.<br />
Yoldan geçen vatandaþlardan<br />
bazýlarýnýn da<br />
düzenlenen töreni ilgiyle<br />
izledikleri dikkatlerden<br />
kaçmazken, Kilisli<br />
hacý adaylarý törenin<br />
sona ermesi ile birlikte<br />
kendilerini bekleyen uçaða<br />
binmek üzere Kilis’ten<br />
ayrýldýlar.<br />
ken, havanýn açýk ve güneþli<br />
olmasý gýda kermesine<br />
olan ilginin daha da artmasýna<br />
neden oldu. Ýslambey<br />
Parký’nda geniþ bir alana<br />
kurulan gýda kermesine<br />
öðretmenler ve öðrenciler<br />
dýþýnda çok sayýda öðrenci<br />
velisinin de iþtirak ettiði<br />
gözlendi.<br />
KÝLÝSLÝLER UZAYI SEYRETTÝ<br />
“ Uzayýn<br />
Derinliklerinden<br />
Tarihin Geçmiþine<br />
GAP Astronomi<br />
Yolculuðu” etkinlikleri<br />
çerçevesinde 12 Ekim<br />
2010 Salý akþamý,<br />
Kilisliler teleskop ile<br />
gökyüzünü seyretme<br />
imkâný buldular.<br />
Etkinlik kapsamýnda Kilis’e gelen bilim adamlarý ve<br />
astronomi öðrencileri tarafýndan Cumhuriyet Meydaný<br />
ve Þeyh Muhammed Bedevi Türbesi mevkilerine<br />
teleskoplar yerleþtirildi. Saat:20.00’de baþlayan<br />
gözlemlere Kilisliler yoðun ilgi gösterirken, etkinliðe<br />
katýlan vatandaþlar gözlem bitimine kadar defalarca<br />
ayý ve gökyüzünü seyrettiler.<br />
ANKOS ÇALIÞTAYI<br />
DÜZENLENDÝ<br />
Kilis 7 Aralýk Üniversitesi’nde<br />
ANKOS (Anadolu Üniversite<br />
Kütüphaneleri Konsorsiyumu) Çalýþtayý<br />
düzenlendi.<br />
Amacý üniversite ve araþtýrma<br />
kütüphanelerinin e–bilgi kaynaklarýna<br />
eriþimlerini saðlamak,<br />
Türkiye’deki akademisyen ve öðrencilerin<br />
küresel bilgi aðýna üst<br />
düzeyde eriþimlerini gerçekleþtirmek,<br />
eðitim ve araþtýrmaya<br />
kütüphanelerin desteðini artýrmak<br />
için ortak çalýþmalar yürütmek olan<br />
ANKOS Çalýþtayý, Kilis 7 Aralýk<br />
Üniversitesi Kütüphane ve<br />
Dokümantasyon Daire Baþkanlýðý<br />
organizasyonunda yapýldý.<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
Salata mý?<br />
Sandviç mi?<br />
Geçen gün bir arkadaþla sohbet ediyoruz.<br />
Arkadaþ uçak yolculuðunda yaþadýðý kendince<br />
ilginç bulduðu bir olayý anlatýyordu. Uçak<br />
öngörülen yüksekliðe ulaþýp da emniyet kemerlerinin<br />
sökülebileceði ikazý verilince iç hatlarda<br />
bir fincan kahvenin kýrk yýl hatýrý vardýr<br />
kabilinden hareket eden firma yetkilileri yolculara<br />
bazý yiyecekler ikram etmeðe baþlamýþlar.<br />
Gece geç saatlere denk gelen bir uçuþmuþ.<br />
Hostes hanýmlar yolculara sormaða baþlamýþ.<br />
Efendim yiyecek olarak ne alýrsýnýz? Salata<br />
mý? Sandviç mi?<br />
Arkadaþ içinden baþka bir seçeneðim yok<br />
mu diye düþünürken midesinin de kazýndýðýný<br />
hissederek birden hostesin kendini es geçebileceðini<br />
ihtimalini düþünerek hemen mecburen<br />
sandaviç deyivermiþ.”Keþke baþka seçeneklerim<br />
de olsaydý!” diye de içinden hayýflanývermiþ.<br />
Tercihlerimiz ne kadar da sýnýrlý deðil mi?<br />
Hayatýmýz, seçeneklerimiz samanyolu galaksisi<br />
gibi geniþleyeceði yerde bermuda þeytan üçgeni<br />
gibi daralýyor. Yoksa farklý seçenekleri<br />
seçme ihtimali bir yana üçüncü bir seçeneðin<br />
olabileceði ihtimali hafýzalarýmýzdan silinmek<br />
mi isteniyor? Tabi hukukun, örf ve âdetin ve<br />
geleneðin müsaade ettiði ölçüde…<br />
Hayatýmýz salata ile sandviç arasýnda sýkýþmýþ<br />
vaziyette. Üçüncü bir alternatif yok mu<br />
diye insanýn sorasý geliyor. Evet, þöyle bir düþünelim.<br />
Baþka bir seçeneðimiz yok mu?<br />
Kapitalist Ekonomik sistemin temeli Darvinizmdir.,Darvinizmin<br />
temeli de doðal seleksiyondur.<br />
(Güçlü olanýn ayakta kaldýðý zayýfýn elendiði<br />
bir sistem)Güçlünün zayýfý yok etmesinin<br />
yollarýndan biri de: Üçüncü Bir Alternatifin<br />
Olabileceði Düþüncesinin kesinlikle hatýra<br />
getirilmemesidir. Ancak o zaman güçlünün<br />
dediði olabilir. Böylelikle güçlü olan zayýfý rahatlýkla<br />
yutabilir.<br />
Ýhtiyaçlar mý sýnýrlýdýr? Yoksa bu kaynaklarý<br />
elinde tutan insanýn, bu kaynaklarý baþka insanlarla<br />
paylaþma yetisi mi? Kaynaklar mý sýnýrsýzdýr?<br />
Yoksa bir gün mutlaka Yüce Yaradana<br />
hesap vereceðini düþüncesinden bi’haber<br />
yaþayýp, bütün kaynaklarý kendinin zanneden<br />
insanýn ihtiraslarý mý?<br />
Farkýnda olmadan kendini arayan ve bu arama<br />
meþgalesinde, aradýðýný bulamamanýn oluþturduðu<br />
hayal kýrýklýðý ile yorgun düþen insana<br />
farklý ekonomik bir misyon biçen, insani,<br />
sadece insan olmasý yönüyle ülvi, gerçek deðeri<br />
ile muhatap alan Milli Ekonomik Modeli<br />
ve o modeli insanlýða armaðan eden Prof. Dr.<br />
Haydar Baþ’ý; iki seçenek arasýnda sýkýþtýrýlan<br />
hayatýmýzda farklý bir alternatif ve seçenek;<br />
tam ifadesiyle farklý bir çözüm olarak deðerlendirmek,<br />
inanýn bana hayatýmýzý her an geniþleyen<br />
Samanyolu Galaksisi gibi geniþletecektir.<br />
Þimdi bütün cesaretimizi toplayalým.<br />
Salata mý? Sandviç mi? Diye soran hostese bir<br />
soru da biz soralým.<br />
Niçin üçüncü bir seçenek yok? Bu soruyu<br />
sormaya baþlarsak yolun yarýsýný baþardýk demektir.<br />
9<br />
Av. Mehmet Galip Akdað<br />
admin@kilispostasi.com
kilis1.qxd 11/8/2010 7:00 PM Page 10<br />
10 EKÝM - ARALIK 2010 SAÐLIK<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Dengesiz kilo artýþlarý<br />
çok tehlikeli olabilir<br />
Meltem Hastanesi’nden Diyetisyen Rabia Gül Kepekçi, küçük yaþlardan itibaren<br />
baþlayan dengesiz kilo artýþlarýnýn, ilerleyen yýllarda kalp damar hastalýklarý, diyabet<br />
ve hipertansiyon olmak üzere birçok saðlýk sorununa yol açabileceðini belirtti<br />
Beslenme konusunda<br />
en önemli görev ailenin<br />
Sorularýmýzý yanýtlayan Diyetisyen<br />
Rabia Gül Kepekçi, bebeklik<br />
döneminden baþlayarak dengeli ve<br />
düzenli beslenme alýþkanlýðýnýn edinilmesi<br />
ve saðlýklý bir yaþam bilincinin<br />
çocuklara öðretilmesi gerektiðini<br />
kaydetti. Kepekçi þu bilgileri<br />
verdi:<br />
“Türkiye’de çocuklardaki obezite<br />
oranýnýn son 20 yýlda yüzde 5’ten<br />
yüzde 15’lere yükselmesinde tüm<br />
sorumluluðu çocukta aramak doðru<br />
deðil. Çocuklarýn obez olmasýnda<br />
birçok faktör rol oynamaktadýr.<br />
Beslenme konusunda en önemli görev<br />
anne ve babalara düþmektedir.<br />
Obezite tedavisi uzun süreli bir<br />
davranýþ deðiþikliði süreci ve çocuða<br />
saðlýklý beslenme alýþkanlýklarý<br />
kazandýrýlmasý olgusudur. Çocukluk<br />
yaþ grubunda obezitenin tedavisinde<br />
en önemli unsur ailedir. Özellikle<br />
anne–babanýn her ikisinin<br />
de obez olmasý durumunda çocuðun<br />
obez olma riski daha da yükselir.<br />
Bu hem genetik olarak kiloalmaya<br />
yatkýnlýðý oluþundan, hem de<br />
anne–baba ile ayný yaþam koþullarýnýn<br />
ve beslenme alýþkanlýklarýnýn<br />
sürdürülmesinden kaynaklanýr.<br />
Dünyada<br />
8 kadýnda<br />
birinin meme<br />
kanseri olma<br />
olasýlýðý<br />
vardýr<br />
Erkeklerde de<br />
görülmekle<br />
beraber, kadýn<br />
vakalarý erkek<br />
vakalarýndan<br />
100 kat fazladýr<br />
Bununla birlikte çocuklarýn<br />
saatlerce ekran karþýsýnda<br />
vakit geçirmeleri de þiþmanlýðý<br />
tetikleyen bir<br />
baþka faktördür. 8–10<br />
saat ve daha uzun<br />
süre hareketsiz kalan<br />
çocukta obezite<br />
riski yüksektir”.<br />
Obeziteyi<br />
tetikleyen<br />
etkenler<br />
Diyetisyen Rabia<br />
Gül Kepekçi, þiþmanlýk<br />
sorunu ile boðuþmak yerine,<br />
fazla kilolara karþý vücut<br />
saðlýðýný korumanýn önemine iþaret<br />
etti. Çocukluk çaðýndan itibaren<br />
edinilen fiziksel aktivite ve egzersiz<br />
kültürünün yýllar geçtikçe olumlu<br />
etkilerinin görüleceðini belirten Kepekçi<br />
sözlerine þöyle devam etti:<br />
“Duraðan bir hayat tarzý, düþük<br />
aktiviteye neden olduðu gibi, bu<br />
aktiviteler sýrasýnda besin tüketme<br />
eðilimleri de ihtiyaçlarýnýn üstünde<br />
kalori ve besin almalarýna neden olur.<br />
Ayrýca TV ve bilgisayar karþýsýnda<br />
yemek tüketimini çaðrýþtýran<br />
ve özendiren reklam ve programlar<br />
da obezite geliþme riskini artýrýr. Yapýlan<br />
araþtýrmalara göre günde top-<br />
lam 12 saatten daha az uyuyan<br />
çocuklarda obezite<br />
geliþme riski daha<br />
fazladýr.<br />
Diyet uygulanýrken<br />
de çocuðun<br />
boy ve kilo<br />
oranlarý çok yakýndanizlenmelidir.<br />
Çocuðun<br />
her koþulda boyunun<br />
uzamaya<br />
devam etmesi gerekir.<br />
Çocuðun kilo<br />
kaybýnýn yað dokusundan<br />
olmasý saðlanmalý,<br />
kas kitlesi olumsuz<br />
etkilenmemelidir.<br />
HEDEFLENEN KÝLO KAYBI AY-<br />
DA 1 KÐ OLMALIDIR.<br />
Peki ne yapmalý?<br />
Kepekçi, çocuklarda obezite riskine<br />
karþý alýnacak tedbirleri ise þu<br />
þekilde sýraladý:<br />
*Meyve ve sebze yeme alýþkanlýðýnýn<br />
geliþtirilmesi saðlanmalýdýr.<br />
* Her çeþit yiyecekten yemesi<br />
saðlanmalýdýr.<br />
*Kahvaltýnýn önemi çocuða anlatýlmalý<br />
ve aile ile hep beraber kahvaltý<br />
yapýlmalýdýr.<br />
*Evde saðlýklý içecekler bulun-<br />
durulmalýdýr.<br />
*Saðlýklý yiyeceklerin faydalarý,<br />
saðlýksýz yiyeceklerinde zararlarý<br />
çoçuða anlatýlmalýdýr.<br />
*Günün belli saatlerinde mutlaka<br />
bir aktivite yapmaya yönlendirin<br />
ve imkan yaratýn.<br />
*Yemek porsiyonlarý azaltýlmalýdýr.<br />
*Fast food yiyeceklerden uzak<br />
durulmalý, bunlar evde saðlýklý þekillerde<br />
yapýlmalýdýr.<br />
*Acýktýðý zamanlar için evde<br />
mutlaka kek, kurabiye veya meyva,<br />
süt, meyvalý yoðurt gibi hoþuna gidecek<br />
alternatifler bulundurun.<br />
Böylece hazýr abur cuburlara yönlenmesini<br />
engellemiþ olun.<br />
*Çoçuk yemeðini ailesi ile beraber<br />
yemelidir.<br />
*Yemekte mutlaka su içmesi saðlanmalýdýr.<br />
*Hiç bir öðün atlanmamalýdýr.<br />
*Okul beslenmesi evden götürülmelidir.<br />
*En önemlisi belkide yapýlan bu<br />
deðiþikliklere tüm ailenin katýlmadýr.<br />
Bunu baþardýðýnýzda tedavi baþarýlý<br />
olur ve kalýcý sonuçlar elde edilir.<br />
Rabia Gül Kepekçi<br />
Meltem Hastanesi<br />
Diyet ve Beslenme Uzmaný<br />
Meme kanserinde<br />
erken teþhis önemli<br />
ilis Ýl Saðlýk Müdürlüðü, Saðlýk<br />
KBakanlýðý tarafýndan her yýlýn<br />
Ekim ayýnýn meme kanseri<br />
bilinçlendirme ayý olarak belirlenmesi ile<br />
ilgili olarak bir açýklama yayýnladý:<br />
Akciðer kanserinden sonra, dünyada<br />
görülme sýklýðý en yüksek olan kanser<br />
türüdür. Dünyada 8 kadýnda birinin<br />
meme kanseri olma olasýlýðý vardýr Erkeklerde<br />
de görülmekle beraber, kadýn<br />
vakalarý erkek vakalarýndan 100 kat fazladýr.<br />
Meme'de þiþkinlik, yumru benzeri<br />
bir deðiþiklik saptanýrsa derhal bir heki-<br />
me baþvurulmalýdýr. Bir deðiþiklik saptanmasa<br />
da, üç yýlda bir kez hekim tarafýndan<br />
muayene edilmelidirler. Kýrk yaþ<br />
grubu, kendi yaptýklarý periyodik muayeneye<br />
ek olarak her yýl bir kez hekim tarafýndan<br />
muayene edilmeleri gereklidir.<br />
Ayrýca her yýl veya en az iki yýl arayla<br />
mamografi çektirmeleri gereklidir. Elli<br />
yaþ grubu, kadýnlar kendilerinin periyodik<br />
muayenelerine ve her yýl bir defa hekim<br />
muayenesine devam etmeli ve her<br />
yýl mamografi (meme filmi) çektirmelidir.<br />
Meme kanserinde ölüm oranýný azaltmak<br />
için erken taný ve erken tedavi çok önemlidir.<br />
Araþtýrmalar, meme hücreleri içerisinde,<br />
meme kanser riskini artýran bazý<br />
genler olduðunu göstermektedirler. Genetik<br />
deðiþiklikler, aileden olabilir veya<br />
hayat boyu geliþebilirler. Meme kanseri<br />
genellikle tek bir hücrede baþlar. Günümüzde<br />
meme kanserinin nedeni ve nasýl<br />
geliþim göstereceði tam olarak bilinmemektedir.<br />
Meme kanseri bulaþýcý deðildir,<br />
baþka bir hastadan bulaþmaz.<br />
Meme kanseri, stresle veya memeye<br />
travmayla (darbeyle) meydana gelmez.
kilis1.qxd 11/8/2010 7:00 PM Page 11<br />
KÝLÝS POSTASI SAÐLIK<br />
Kilis’imiz emin ellerde, bu eller<br />
ki, kýyamete kadar bir daha imkansýzdýr<br />
tekrarýnýn gelmesi.Bunlar<br />
Peygamberimizin sadýk dostlarý,<br />
Allah’ýn sevdiði ve seçtiði mübarek<br />
insanlardýr.”Sahabe” denilen bu<br />
kutlu insanlar,memleketimizi adeta<br />
dört bir yandan þefkat,merhamet ve<br />
rahmetleriyle kuþatmýþlardýr.<br />
Yusuf Ýzzettin hz güneþin doðduðu,Oylum<br />
höyüðü denilen tepe’den<br />
selamlýyor sanki Kilis’i ,<br />
Muhammet Bedevi hz, güneþin battýðý<br />
yerden el sallar Kilis’e…<br />
Resul Osman daðý eteðindeki<br />
Þurahbil bin Hasane’nin nuru ile,<br />
güneydeki yeþillikler içinde yatan<br />
Peygamberimizin (sav) “Sumart”<br />
baþý Hz. Mansur’un nurlarý aydýnlatýr<br />
bizleri.Üç bin sahabenin ev<br />
sahiplik ettiði bu serhat<br />
þehrimizin,iç kýsýmlarýna doðru<br />
ilerledikçe her köþe baþýnda rastlanýr<br />
bir Allah dostlarýna.Hulk dededen<br />
Muhammet Ensariye, Þebbi<br />
nebiden Þeyh Gökçeye.... Hepsinin<br />
Havalarýn soðumasý ve okullarýn açýlmasýyla<br />
birlikte çocuklarda üst solunum<br />
yollarý enfeksiyonlarýnda artýþ görülüyor.<br />
Havalardaki ýsý deðiþimi ve okullarda<br />
toplu yaþam özellikle çocuklarý<br />
enfeksiyonlara yatkýn hale getiriyor. Özel<br />
Meltem Hastanesi KBB Uzmaný Op.Dr.<br />
Gökalp Dizdar nezleye karþý gerekli tedbirlerin<br />
alýnmasýný öneriyorlar. Bu tedbirlerden<br />
bazýlarýný sýralayalým.<br />
Hastalýk kapalý ve kalabalýk yerlerde<br />
hýzla yayýlýyor. Dolayýsýyla toplu yaþanan<br />
kapalý ortamlardan uzak durmaya özen<br />
gösterin. Hasta kiþilerle yakýn temasa<br />
geçmeyin. Virüsler bulaþtýklarý yerlerde<br />
canlý kalabiliyorlar. Bu nedenle özel<br />
eþyanýzý soðuk algýnlýðýna yakalanan<br />
kiþilerle kullanmamaya özen gösterin.<br />
Ellerinizi sýk sýk sabunla yýkayýn.<br />
Gripten nasýl korunmalý?<br />
Hasta kiþilerle yakýn temaslardan<br />
kaçýnýn. Kalem, kitap ve bardak gibi özel<br />
eþyalarýnýzý hasta kiþilerle kullanmayýn.<br />
El temizliðine özen gösterin. Elinizi göz<br />
ve burnunuzla temas ettirmeyin.<br />
Özellikle kapalý mekanlardan, hava-<br />
Yusuf YAKUT<br />
Kilis'imiz<br />
emin ellerde<br />
admin@kilispostasi.com<br />
adlarýný zikretmemiz imkansýz olsa<br />
da, onlar,” gökteki yýldýzlar gibi”<br />
bizleri aydýnlatma kýyamete kadar<br />
devam edeceklerdir inþallah...<br />
Hemen aklýmýza gelebilir, bu<br />
kadar sahabenin ne iþi var Kilis’te?<br />
Bu kutlu insanlar hayatlarýný Allah<br />
yolunda cihada adamýþ, ve bu uðurda<br />
þahadet þerbetini içmiþ Allah’ýn<br />
sevdiði ve seçtiði mübarek<br />
kullardýr.Hicri onsekiz ile<br />
yimidört’üncü yýllarý arasýnda çok<br />
büyük muharebenin yaþandýðý ilimizde,Ubeyde<br />
bin Cerrah komutasýndaki<br />
Ýslam ordusunun kesin<br />
zaferiyle sonuçlanan muharebede<br />
þehit düþmüþlerdir.Bugün odun<br />
pazarý mevkii olarak bilinen<br />
yerden geçerken dedelerimiz<br />
,”yemeni”lerini yani ayakkabýlarýný<br />
çýkarýp yürürlermiþ saygýdan,o bölgenin<br />
tamamý sahabe kabristanlýðýdýr.Allah<br />
þefaatlerine nail<br />
eylesin.Amin.<br />
Yavuz Sultan Selim<br />
hanýn,15161517 Mercidabýk meydan<br />
landýrmasý iyi olmayan yerlerden<br />
mümkün olduðunca uzak durun.<br />
Mevsime uygun giyinmeye özen<br />
gösterin Kýyafetleriniz ne çok ince, ne de<br />
çok kalýn olmalý. Grip aþýsýný yaptýrmayý<br />
ihmal etmeyin. Günümüzde grip<br />
(influenza) aþýlarý bu hastalýktan<br />
korunmanýn en güvenli yolunu oluþturuyor.<br />
Ýnfluenza aþýlarý eylül aralýk ayý<br />
arasýnda tek doz olarak üst kolun dýþ<br />
yüzeyine uygulanýyor. Grip aþýsýný her<br />
sonbahar mevsiminde yinelemek<br />
gerekiyor. 65 yaþýn üzerinde olanlar,<br />
astým, kronik akciðer hastalýðý, kronik<br />
kalp ve damar sistemi hastalýðý, diyabet<br />
ile böbrek yetmezliðinden yakýnanlar<br />
aþýlanmasý gereken gruplar içinde yer<br />
alýyor. Ayrýca saðlýk personeli, toplum<br />
hizmetinde çalýþanlar, risk grubunda<br />
kilerle yakýn temasta olanlarýn da grip<br />
aþýsý yaptýrmalarýnda yarar var. Ancak 6<br />
aydan küçük bebeklerin, hamileliðin ilk 2<br />
ayý içinde olan kadýnlarýn (doktor<br />
tarafýndan önerilmediði takdirde) ve<br />
yumurtaya karþý alerjisi olanlarýn grip<br />
aþýsý yaptýrmamalarý gerekiyor.<br />
muharebesinin, Memluklar<br />
karþýsýndaki zaferiyle de, bir Türk<br />
þehri olmuþtur Serhat Kilis’imiz.O<br />
günden sonra hýzlý bir þehirleþme<br />
gözlenir,þehrin dört bir giriþ ve<br />
çýkýþlarýnda çeþmeler inþa<br />
edilir.”Ýþpirpaþa Kasteli” çeþmesinden,<br />
Abuþaðaya, Ayýnönün’den<br />
Murtaza’ya, Fellak kasteline…<br />
Yüzyýllardan günümüze, musluklarýndan<br />
þýrýl,þýrýl akýp doldurmuþtur<br />
“kenne” testilerimizi.<br />
Hemen aklýma <strong>geldi</strong>,eskiden<br />
evlerde þehir sularý olmadýðý içindir<br />
ki her evden gençyaþlý demeden”<br />
kenne”sini ,kovasýný ,satýlýný<br />
kapan soluðu” kastel”lerde alýrlardý.Buralarda<br />
su sýrasý beklenirken<br />
,bazen sýra kavgasý bile olurdu..atalarýmýz<br />
yalnýz insanlarý deðil, hayvanlarý<br />
bile düþünür ve bineklerinin<br />
ihtiyaçlarý için “suluk” yaptýrmýþlardýr,bu<br />
suluklar hala eski yerlerini<br />
muhafaza etmektedirler...<br />
Emeði geçenlerin ölüsünün canýna<br />
gitsin.Allah razýolsun Amin.<br />
Temizliðe önen inancýmýzýn bir<br />
gereði olmuþtur hep,zira “temizlik<br />
imandandýr” hadisi þerif’i hep düstur<br />
edinmiþtir milletimiz.Bundan<br />
olmalýdýr ki hamam’lar inþa ettirilir<br />
peþ peþe, güzel þehrimize.Beþ tarihi<br />
hamamýn üçü yer seviyesinden<br />
aþaðý olmasý sebebiyle,hem çukur<br />
hem de daha sýcak olur.Þehir<br />
önceleri bu hamamlar etrafýnda<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
11<br />
kurulu olup, yerleþim<br />
birimleri zamanla geliþip<br />
büyümüþtür.Hepside bugün ayakta<br />
olan hamamlar, ilgisizlik ve bakýmsýzlýktan<br />
yýpranmýþ bakýma muhtaçtýr,<br />
cemaati bile olmayan<br />
kiliselere servet harcayanlar ,gerek<br />
“kastel” lerimize ve gerek hamamlarhanlarýmýza<br />
neden duyarsýz<br />
kalýrlar?.Hiçbir gerekçe mazeret<br />
kabul edilemez zira bu kýymetler<br />
kültürel mirasýmýzdýr hepimizin,<br />
gerekli mercilerden ricamýz biran<br />
önce KiliselereHavralara gösterilen<br />
hassasiyeti kendi kültürümüze de<br />
göstermeleridir.<br />
Ýnancýný, kültürüne, sanatýna ve<br />
zanaatýna nakýþ,nakýþ iþlemiþ olan<br />
geçmiþimiz,elbette cami’lerimizi de<br />
unutmamýþlardýr. Kadý’sýdan<br />
Ulu’suna,Muallak’ýndan<br />
Pirlioðluna, Þeyhler’inden<br />
Kürtler’ine, Murtaza’dan, Zeytili’si<br />
ve beþ vakit Allahu ekber Allahu<br />
ekber sadalarý ,mubarek sahabelerin<br />
ruhlarýyla buluþmalarý Kilis’imizin<br />
üzerinde ve mütedeyyin<br />
insanýmýzýn gönlüne muhabbet ve<br />
feyz doldurur.Kýyamet günü<br />
yaþadýklarý beldelere önder olacak<br />
olan, kutlu “Nebi”nin mubarek”<br />
Sahabe”leri nin<br />
himmetlerinin,tasarruflarýnýn ve<br />
þefaatlerinin bizlere ve okurlarýmýza<br />
nail olmasýný cenabý Haktan niyaz<br />
eder hayýrlar dilerim.<br />
Grip aþýsýný yaptýrmayý<br />
ihmal etmeyin<br />
Tüm halkýmýzýn<br />
Kurban <strong>Bayram</strong>ýný kutlar<br />
hayýrlara vesile olmasýný<br />
dileriz<br />
Sevgili Kilis halký!<br />
Görüþlerinizi veya þikayetlerinizi Kilis Postasý aracýlýðýyla<br />
ilgili kiþilere duyurabilirsiniz. Daha güzel bir Kilis için<br />
bize e–mail veya telefonla ulaþýn...<br />
e–mail: admin@kilispostasi.com<br />
GSM: 0 532 558 93 69
kilis1.qxd 11/8/2010 7:00 PM Page 12<br />
12 EKÝM - ARALIK 2010 POLÝTÝKA<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
BTP Genel<br />
Baþkaný Prof.<br />
Dr. Baþ,<br />
“Ekmek, mermiden<br />
çok<br />
daha stratejik<br />
bir üründür.<br />
Bu sebepten<br />
dolayý merhum<br />
Atatürk,<br />
‘Köylü milletin<br />
efendisidir’<br />
demiþtir”<br />
tespitini<br />
yaptý<br />
EKMEK<br />
mermiden<br />
stratejiktir<br />
Tarým stratejik<br />
sektördür<br />
Prof. Dr. Baþ, “Biz þu Yüce<br />
Millete hizmet ederek, Türkiye’yi<br />
dünyanýn en güçlü devleti yapmak<br />
üzere yola çýktýk” dedi. BTP<br />
Genel Baþkaný, tarýmýn önemi<br />
konusunda ve tarým alanýnda<br />
Milli Ekonomi Modeli’nde yer<br />
alan çözümlere iliþkin þu açýklamalarý<br />
yaptý: “Çiftçi ürettiðini<br />
kar ederek<br />
satacak. O zaman o devletin adý<br />
ne oldu? Baba Devlet oldu. Baba<br />
Devlet’in olduðu yerde millet<br />
devletine küfreder<br />
mi?”Türkiye’de son dönemde<br />
üretmek yerine daha ucuz<br />
oluyor diye ithalat alýþkanlýðýnýn<br />
baþladýðýný ifade eden Prof. Dr.<br />
Baþ, tarýmýn stratejik bir sektör<br />
olduðunu ifade ederek, þunlarý<br />
söyledi: “Ekmeði, yiyeceði<br />
olmayan askerin savaþmasý<br />
mümkün mü? Kilosu 25 Kuruþa<br />
buðdayýný sana ihraç eden ülke,<br />
yarýn 75 Kuruþa ihraç etmeyecek<br />
mi? Niye çünkü sen artýk<br />
topraktan elini, ayaðýný çektin.<br />
Makinelerini sattýn, teçhizatýný<br />
yok ettin. Bana göre ekmek bir<br />
mermiden çok daha stratejik bir<br />
üründür. Onun için merhum<br />
Mustafa Kemal Atatürk, bu<br />
sebepten ‘Köylü milletin efendisidir’<br />
demiþtir.”<br />
Elimiz kolumuz<br />
baðlandý<br />
Tarým alanýnda da çözümün<br />
adresinin Baðýmsýz Türkiye<br />
Partisi’nin milli politikalarý<br />
olduðunu ifade eden Prof. Dr.<br />
Baþ, ABD, Avrupa Birliði ve<br />
IMF’nin talimatýyla hareket<br />
edenlerin Türk çiftçisine birþey<br />
veremeyeceðini belirterek,<br />
þunlarý söyledi: “Bizim aðalar<br />
‘biz kendi mamulümüzü size<br />
satmayacaðýz’ þeklinde AB’ye<br />
söz verdiler. Kendimizi bakacak<br />
kadar yetiþtireceðiz. Onlar da<br />
‘hayýr’ dediler. ‘Siz 73<br />
milyonsunuz. Bizim tarým<br />
ürünlerimizin de pazarý siz<br />
olacaksýnýz.’ Ýþte þeker, tütün<br />
üretimine sýnýr getiren yasalarý<br />
çýkardýlar. Elimizi,<br />
kolumuzu baðladýlar.”<br />
Sorun siyasilerin<br />
bakýþýnda<br />
Sorularý da cevaplayan BTP<br />
Lideri, milli birlik ve beraberlik<br />
vurgusu yaparak, Baþbakan<br />
Erdoðan’ýn ‘devlet ilk kez etnik<br />
gruplarý tek tek muhatap alýyor’<br />
sözlerinin yanlýþ olduðuna<br />
iþaret etti ve þunlarý kaydetti:<br />
“Lozan Anlaþmasý’na göre esas<br />
olan Türk vatandaþlýðýdýr.<br />
Lozan görüþmelerinde azýnlýklarýn<br />
haklarý ortaya <strong>geldi</strong>ðinde,<br />
Lozan’a katýlan yabancý<br />
devletler Kürtleri de azýnlýk<br />
olarak nitelemek istediler. O<br />
zaman murahhas azalar ‘yanlýþ<br />
yapýyorsunuz, Kürtler azýnlýk<br />
deðildir. Azýnlýk Türkiye’de<br />
Müslüman olmayanlardýr.<br />
Hukuken Kürt de, Laz da,<br />
Boþnak da, Arap da, Çerkez de<br />
eþittir. Hukuken hepimiz<br />
eþitken, zaman zaman Kürt<br />
kardeþlerimize düþman olan<br />
siyasiler iþbaþýna <strong>geldi</strong>. Laz<br />
kardeþimize düþman olan<br />
siyasiler <strong>geldi</strong>. Onlar farklý<br />
davrandýlar. Zannettik ki, bu<br />
siyasilerin davranýþý devletin ve<br />
hukukun bize bakýþýdýr. Hayýr,<br />
devletin böyle bir bakýþý yok.”<br />
Dr. Ahmet Hamdi KEPEKÇÝ<br />
Füze rampasý<br />
kurulmasý hangi<br />
sürecin devamýdýr<br />
admin@kilispostasi.com<br />
‘NATO gereksinimi’ ismi altýnda,<br />
Türkiye’de ABD’nin kontrolünde bir füze<br />
rampasý kurulmasý an meselesi.<br />
Amerika, Türkiye’de füze rampasý<br />
kuruyor. Amerika’nýn bölgemizdeki<br />
tasarrufu daha da güçleniyor.<br />
Ermenistan’a taviz üstüne taviz veriliyor.<br />
Yunanistan’a taviz veriliyor.<br />
Almanya Cumhurbaþkaný iç iþlerimizi<br />
ilgilendiren konularda, talimat verircesine<br />
açýklamalar yapýyor.<br />
Gelen giden ahkâm kesiyor.<br />
Bunun adýna ‘sýfýr sorunlu dýþ politika’<br />
deniyor.<br />
‘Sen haklýsýn deyince deðirmende dövüþ<br />
olmazmýþ’ misali…<br />
Peki, nereye kadar hep sen haklýsýn denmeye<br />
devam edilecek.<br />
Bütün bu geliþmeleri, Amerikan projesi<br />
olan BOP kapsamýnda deðerlendirmek<br />
gerekir.<br />
Batýlýnýn Þark projesi kapsamýnda deðerlendirmek<br />
gerekir.<br />
Bu planlama çok ama çok eskilere kadar<br />
gider. Gelin 19. yüzyýldan itibaren atýlan<br />
adýmlarý ele alalým. *<br />
1896’da ABD Kongresi Osmanlý devleti<br />
aleyhine sözde Ermeni soykýrýmýný kabul<br />
etmiþti.<br />
Anadolu, Türklerden kurtarýlmasý<br />
gereken kutsal topraklar olarak görülüyordu.<br />
Yýl 1920. Sevr’de Osmanlý topraklarýnýn<br />
paylaþýmý, elinin kolunun baðlanmasý ve<br />
haraca baðlanmasý söz konusu idi.<br />
Gelelim yeni kuþak organizasyonlara:<br />
NATO.<br />
Artýk Amerikan menfaatleri NATO þemsiyesi<br />
altýnda elde edilmekte. NATO bir bakýma<br />
‘maþa’nýn adý olmuþtur. Artýk her þey çok<br />
açýktýr. ABD ‘yarý resmi’ Silahlý Kuvvetler<br />
dergisinde yayýnlanan, ‘Orta Doðu’ haritasýnýn<br />
etnisiteye göre yeniden çizilmesi söz<br />
konusu.<br />
Hedef: Türkiye’de 36 etnik yapý olduðu<br />
iddia ediliyor. Yani nihayetinde 36’ya bölünmüþ<br />
bir Türkiye planlanýyor.<br />
Ayný Peters haritasý bu defa, 2006 Eylül<br />
ayýnda Roma’daki NATO Savunma<br />
Koleji’nde ortaya çýkar ve Türk Subaylarýn<br />
eline geçer. Türkiye’nin de içinde olduðu,<br />
bölünmüþ Ortadoðu haritasý basýn yayýn<br />
yoluyla her fýrsatta kamuoyu ile paylaþýlýr.<br />
Türkiye dâhil 22 Ýslam ülkesinin yeniden<br />
þekillenmesi ve Osmanlý hinterlandýnýn<br />
Amerika tarafýndan teslim alýnmasýnýn adý<br />
olan BOP kademe kademe gerçekleþtirilir.<br />
Ýþte ‘NATO gereksimi’ adý altýnda,<br />
Türkiye’de ABD’nin kontrolünde kurulmak<br />
istenen füze rampasý bu kapsamda atýlan bir<br />
adýmdýr. Ülkemizin, topraklarýmýzýn çiðnenmemesi<br />
için siyasetimize, duruþumuza millet<br />
olarak dikkat etmemiz gerekmektedir.<br />
Yetkililer ve etkililer demokratik vasatlarda<br />
ikaz edilmelidir.<br />
Aksi halde iþ iþten geçmiþ olacaktýr.
kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 13<br />
KÝLÝS POSTASI ÝLAN<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
13
kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 14<br />
14 EKÝM - ARALIK 2010 KÝLÝS'ÝN KURTULUÞU<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Milli mücadelede<br />
Kilis<br />
Osmanlý Devleti, Birinci<br />
Dünya Savaþýnda sonra Almanlarla<br />
birlikte yenik düþünce, Osmanlý<br />
Devleti ile Ýtilaf devletleri arasýnda<br />
30 Ekim 1918 de Mondoros<br />
Mütarakesi imzalandý. 3 Kasýmda<br />
Musul, Kerkük Ýngiltere tarafýnda<br />
iþgal edildi. Ýngilizler Çanakkale<br />
boðazýný iki taraftan iþgal ettiler.<br />
Ýngiliz, Fransýz, Ýtalyan, Yunanistan<br />
gemilerinden oluþan bir filo Ýstanbul’a<br />
<strong>geldi</strong>. Antakya Halep, Antep,<br />
Urfa, Kilis, Maraþ önce Ýngilizler<br />
daha sonrada Fransýzlar tarafýndan<br />
Ýþgal edildi. 1. Dünya savaþýnda<br />
Osmanlý devleti savaþý Almanlar ile<br />
birlikte kaybetmesine raman iþðal<br />
kuvvetleri Almaya’yý neden iþgal<br />
etmediler?<br />
Ýþgalden sonra Örgütlenmeler,<br />
Mitingler Kilis, Nizip, Antep,<br />
Maraþ'da da baþladý. Fransýzlarýn<br />
idaresizliði ve Ermeni taþkýnlýklarýnýn<br />
neticesi halk arasýnda bir<br />
Kuvayi Milliye ruhu ve gönül<br />
beraberligi yarattý. Dost, düþman<br />
bir olmuþ herkes el ele vererek<br />
Müdafaai Milliye teþkilatýna girmiþ,<br />
memleketde vatan endiþesiyle<br />
çarpan ve çýrpýnan bir tek kalp<br />
meydana gelmiþtir. Antep, Kilis ve<br />
Havalisinde düþmana karþý korumak<br />
için önce Cemiyeti Ýslamiye<br />
daha, sonrada Cemiyeti Ýslamiye<br />
ismi Kuvayi Milliye adýný aldý.,<br />
Fransýzlarla iþbirliði yapan<br />
Ermenilerlede karþý mücadele<br />
baþlattý.<br />
Fransýzlar iþgal ettikleri her<br />
yerde tatbikinde çok kolaylýk<br />
bulduklarý bir idare þekli ve az kan<br />
dökmek için, iþgal ettikleri her<br />
yerde öncelikle kendilerine yakýn<br />
ve halka muhalif mahalli zümreler,<br />
kiþiler ararlar. Fransýzlar; Adana,<br />
Antep, Kilis, Urfa ve Maraþ da ilk<br />
iþgallerinde bu muhalifleri<br />
bulmakta zorluk çekmedi. General<br />
Dölamot bütün bu havali<br />
Ermenilerini toplayýp bunlarý kendi<br />
saflarý arasýnda savaþa sokmakla<br />
yayýlmacýlýðný ve askeri uzmaný<br />
olan arkadaþý Mareþal Peten’nin<br />
tavsiyesine uymuþ oldu. Mareþal<br />
Peten (Müstemlekelermiz) adlý<br />
kitabýnda; “Ýþgal iþlerinde Mahalli<br />
insanlardan istifade edileceði<br />
zaman seçilecek ve kullanýlacak<br />
adamlarýn namuskâr insanlarda<br />
olmasý þart degildir.” diyor.<br />
General Dölamot da bölgedeki<br />
Ermenileri de toplamýþ<br />
Türk–Fransýz savaþýnda kendi<br />
taraflarýnda çalýþmalarýný temin<br />
etmiþ ve bunlarý silahlandýrarak<br />
bilfiil mücadeleye sokmuþtur. Bu<br />
Fransýzlar ve Ermeniler Kilis, Antep, Maraþ, Urfa da 20 000<br />
insanýmýzý öldürmüþlerdir. Bu nedenle Kilis ve köylerinin<br />
geçmiþte vermiþ olduðu þerefli mücadele ve direniþi saygý ve<br />
rahmetle anarak gelecek nesillere aktarmalýyýz<br />
sebeple Antep ve Kilis halký,<br />
karþýlarýnda yalnýz Fransýzlarý<br />
deðil, Ermenileri de elde silah görmüþtür.<br />
Muhite yabancý olan<br />
Fransýzlar Antep ve Kilis civarýnda<br />
ne gibi askeri hareketlere teþebbüs<br />
etmiþlerse yerli Ermeniler her vakit<br />
kendilerine rehberlik etmiþlerdir.<br />
Osmanlý Devleti zayýflayarak<br />
gücünü kaybedince, Rusya kuzeyden<br />
Akdeniz'e inebilmek için<br />
Kafkasya'dan dan yaþayan<br />
Ermenileri örgütlüyor, dernekler<br />
kurduruyor ve Ermeni çeteleri<br />
toplu katliamlara teþvik ediyorlardý.<br />
Türk halký korkutmaya þiddete<br />
maruz býrakarak kaçmaya zorluyorlardý.<br />
Bu katliamlarý tekrar<br />
Türk halkýn üzerine atarak,<br />
Türkleri kötülemeye çalýþýyorlardý.<br />
Rus istilasý sýrasýnda Ermeni zulüm<br />
ve cinayetlerinde kurtulmak için<br />
Diyarbakýr üzerinden Halep ve<br />
Adana yolu Konya ya ve Erzurum<br />
ve Erzincan dan dan Sivas’a iltica<br />
etmiþ Türk göçmenlerin gösterdiði<br />
manzara düþünülmeyecek kadar<br />
kötü durumdaydý. Fakat o zavallýlar<br />
Müslüman olduklarý için<br />
Alman, Ýngiliz, Fransýz gibi batýlý<br />
kaynaklar ve misyonerleri, onlar<br />
için raporlar yazmadý. Onlarýn<br />
felaket ve sefaletini edebi bir dilde<br />
anlatmak gereðini vicdanlarýnda<br />
his etmedi, daha da ülkemizi istila<br />
ettiler.<br />
Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis<br />
vilayetlerinin Ruslar tarafýnda istilasý<br />
sýrasýnda oralarda oturan<br />
Türklerden acaba ne kadarýnýn<br />
Ermeniler tarafýnda en barbarca<br />
cinayetlerle öldürülmüþ olduklarýný<br />
ve ne kadarýnýn göç sýrasýnda telef<br />
olduðunu bilen var mý? Ýþte bu<br />
olayda ölen Türk sayýsýnýn bir<br />
buçuk milyonu geçer. Birinci<br />
Dünya savaþýnda ve Ýstiklal<br />
savaþýnda ülkemizi istila edenler,<br />
üç milyonu aþkýn insanýmýzý<br />
öldürdüler. Bunlar neden anlatýlmaz.<br />
Batýlýlar bunlarý neden görmezlikten<br />
gelirler.<br />
Milli mücadelede Fransýzlara<br />
karþý örgütlenen Cemiyeti Ýslam<br />
iyeyi Kilis’ten eski mebuslardan ve<br />
ulemadan Hacý Mustafa Efendi’nin<br />
Baþkanlýðýnda; Ýslam, Aslan, Ýsmet,<br />
Canbolat Zade Nuri, Neþet, Tahir<br />
Bey, Emin Zade Mustafa, Orman<br />
Memuru Emekli Mehmet, Muallim<br />
Ahmet gibi beyler ve efendiler.<br />
Musabeyli den ileri gelen<br />
aðalardan, Balikli Köyünden Ali<br />
Göçeri ailesinden Hasan Aða,<br />
Mýsýrlýlar ailesinde Ökkeþ aða<br />
(Mýsýrlýoðlu) Karbeyaz köyünden<br />
Ahmet Aða,(Çelebi) Murathüyüðü<br />
köyünden Ahmet Aða Kuvayi<br />
Milliyenin önden gelen isimlerindeydi.<br />
Mustafa Kemal Paþa, daðýnýk<br />
durumda olan Kuvayii Milliyeyi<br />
toparlanmasý ve birbirleri ile<br />
irtibatlý olmalarý için Antep ve<br />
havalisi Kuvayi Milliyesinin baþýna<br />
Kýlýç Ali Paþa yý görevlendirmesiyle,<br />
Kýlýç Ali Paþa 3. Nisan.1336<br />
da Antep’in Burc köyüne <strong>geldi</strong>. Ýlk<br />
iþ olarak yörenin ileri gelen ve<br />
Kuvayii Milliye içerisinden<br />
olanlarla toplantýlar tertipledi.<br />
Daðýnýk durumda olan Kuvayi<br />
Milliyeyi toplayarak güçlendirdi.<br />
Kilis Kuvayii Milliyesi kendisine<br />
karargâh olarak Kilis’in Cengin<br />
köyünü seçti. Fransýz birlikleri üst<br />
olarak Kilis’in on kilometre<br />
güneyindeki O zaman Kilis’in<br />
nahiyesi durumunda olan Katma’yý<br />
üst olarak seçti. Fransýz birlikleri; 13<br />
piyade taburu, 4 sahra bataryasý, 5<br />
dað bataryasý, 15,5 luk batarya, 10,5<br />
luk batarya, ½ suvari alayý, 1 teyyara<br />
filosu, 12 000 insan, deve ve at<br />
olarak 6 000 hayvanlarý mevcuttu.<br />
Kilis Kuvayii Milliyesinin elinde<br />
mavzer ve av tüfekleri vardý.<br />
Fransýzlar ne zaman Katma’dan<br />
hareketle Kilis üzeri Antep’e<br />
gitmek istemiþlerse Kilis Kuvayi<br />
Milliyesi tarafýndan engellenmiþler<br />
ve zayiata uðratýlmýþlar hatta yenilgiye<br />
uðratýlarak ellerinden silahlarý<br />
alýnmýþtýr. Kilis ve çevre köylerinin<br />
Milli mücadelede tarihimizin<br />
gerçekten parlak ve þerefli bir<br />
þekilde direniþini vermiþlerdir.<br />
Þahin Bey, Kilis’ten Antep’e gitmek<br />
isteyen Fransýzlarla son kurþununa<br />
kadar direnmiþ ve þehit olmasý ile<br />
Fransýzlar Antep’e gitmeye devam<br />
etmiþler Antep savaþýndan Aslan<br />
Beyin kardeþi Lemi Bey þehit<br />
olmuþtur<br />
FAYDALANILAN<br />
KAYNAKLAR:<br />
Eserin adý Yazarýn adý<br />
1–Gaziantep savaþýnýn iç yüzü<br />
Sahir Uzel (1952 baský)<br />
2–Hatýralar Cemal Paþa (Bahriye<br />
Nazýrý ve 4. Ordu Kumandaný)<br />
Türkiye Ýþ Bankasý Kültür Yayýný<br />
3–Balikli, Karbeyaz, Üçpýnar,<br />
Hüseyinoðlu Köylerinden Kurtuluþ<br />
savaþý dönemini yaþamýþ<br />
Ýnsanlarýmýzýn<br />
anlattýklarý.(Hasan Aðanýn Kýzlarý,<br />
Haci Þavo ve Feride Hanýmýn<br />
anlattýklarý)<br />
Mehmet MISIRLIOÐLU<br />
Ýnþaat Mühendisi<br />
KÝLÝS’ÝN KURTULUÞU<br />
Saldýrdý düþmanlar aziz yurduma<br />
Kan dökmeye karar verdi çeteler,<br />
Sultan: çekil dedi þanlý orduma,<br />
Geçitlere siper kurdu çeteler.<br />
Çýkýþ yaptý, Ýzmir, Ýskenderun’dan<br />
Yiðitler birleþip koptu yerinden<br />
Nice fedailer geçip serinden,<br />
Koca birlikleri sardý çeteler.<br />
Her yerde baþladý ölüm kavgasý,<br />
Kalplere girmiþti esaret yasý.<br />
Mustafa Kemal’in duyuldu sesi,<br />
Coþtu tabyalarý sardý çeteler.<br />
Daðýlmýþtý ordu yorgundu millet<br />
Düþmanla bir oldu, sultanla devlet<br />
Kilis’e gelince Bay Kamil Polat<br />
Milli kuvvetleri derdi çeteler.<br />
Aylar yýllar geçti daðlarda, inde<br />
Alâeddin Bilgen birlik önünde,<br />
Binüçyüz kiþiyi Kýzýlburun’da<br />
Daðýtýp geriye sürdü çeteler.<br />
Yürüdü çeteler Ýslam Bey baþta,<br />
Sular gibi aktý kan, Tilhabeþ’te<br />
Acar’ýn daðýnda, þu Karataþ’ta<br />
Toplarý yerlere serdi çeteler.<br />
Kaç akþam yapýldý þehirde savaþ,<br />
Tanka siper oldu, laðýmdaki taþ.<br />
Vurun emri verdi, Hasan Demirbaþ,<br />
Zýrhlýlara göðüs gerdi çeteler.<br />
Sazgýn, Ýkizkuyu, Mülk bölgesinde,<br />
Çok can feda ettim, yurt davasýnda.<br />
Þýmarýk elmalý, Ok Dersinde,<br />
Þehit mertebesine erdi çeteler.<br />
Yýkýldý köprüler, daðýldý raylar<br />
Kanla ataþ doldu, mübarek yerler.<br />
Hisar’ýn önünde, er oðlu erler,<br />
Koca bir taburu kýrdý çeteler.<br />
Kimisi süvari, kimisi yaya<br />
Kilis örnek oldu bütün vatana<br />
Pis kana bulandý gölgesi kaya,<br />
Zeytin gâvurunu vurdu çeteler.<br />
Türkoðlu yenilmez, anladý düþman,<br />
Çekildi güneyden, kurtarmaya can.<br />
7 Aralýk’ta güldü her insan,<br />
Zaferle Kilis’e girdi çeteler.<br />
Kilisli Terzi Galip Keleþ
kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 15<br />
KÝLÝS POSTASI KÝLÝS'ÝN KURTULUÞU<br />
Kilis Geçmiþten günümüze<br />
birtakým geliþmeler göstermiþtir. Kilis<br />
Gaziantep arasýndaki yolun duble<br />
yol yapýlmasý, Kilis Organize<br />
Sanayinin Antep yolu üzerinde<br />
kurulmasý, Kilis Üniversitesinin<br />
Kurulmasý, Balýklý,<br />
Üçpýnar ve Konak Gölet’lerinin, Seve<br />
Barajýnýn yapýlmasý gibi sayýlabilir.<br />
Diðer taraftan Afrin Barajý ve<br />
Musabeyli Barajlarýnýn yapýmýnýn<br />
gündemde olmasý. Tabi ki bu<br />
geliþmeler beraberinden bir takým<br />
sorunlarda getirmektedir. Kilis<br />
Organize sanayisindeki iþletme ve iþ<br />
adamlarýmýzýn<br />
sorunlarý tespit edilmelidir. Ayrýca<br />
Kilis Üniversitesi yerleþkesi dar bir<br />
alanda sýkýþmýþtýr. Kilis<br />
Üniversitesi çevresinde<br />
kamulaþtýrmalar yapýlarak,<br />
yerleþke alaný geniþletilmelidir. Kilis<br />
Üniversitesine baðlý olarak,<br />
Musabeyli ilçemizde yüksek okul<br />
açýlmasý vb. Demir yolu Kilis Ýslahiye<br />
yolu üzerinden 45 km mesafede<br />
Tahtaköprü den Suriye’ye girmektedir.<br />
Yine Demir Yolu Kilis Çobanbeyli’den<br />
Suriye’den çýkýþ yapmaktadýr.<br />
Demiryolunun Gaziantep’den<br />
Kilis’e baðlantýsý planlanmalýdýr.<br />
Kilis ilimizin köyleri, Kilis ve Kilis<br />
dýþýna göçlerle köy<br />
KÝLÝS’ÝN<br />
KURTULUÞU<br />
“ÞAFAKTA<br />
SAVAÞANLAR”<br />
Kýymetli Nejat Taþkýn beyin bize<br />
hediye ettiði “Þafakta Savaþanlar”<br />
isimli Sayýn Ahmet Barutçu’nun<br />
büyük bir vukufiyetle kaleme aldýðý<br />
Kilis’in kurtuluþu tarihini anlatan<br />
eserini 7 Aralýk Kilis’in kurtuluþu<br />
münasebetiyle burada bir kez daha<br />
hatýrlatmak istiyoruz.<br />
Kitap sahasýnda yazýlan orijinal bir<br />
eser. Yalnýz Kilisli hemþerilerimiz deðil<br />
bütün milletimizin okumasý gereken<br />
bir eser “Þafakta Savaþanlar”. Sayýn<br />
Barutçu mesleki birikimini, araþtýrmacý<br />
ruhunu devreye koyarak tarihe ve<br />
memleketimize güzel bir eser hediye<br />
etmiþler. Bu eser memleketimizin<br />
gözde þahsiyetlerini yakýndan tanýmamýz<br />
açýsýndan da bir misyon<br />
Mehmet MISIRLIOÐLU<br />
Kilis için<br />
neler yapýlabilir<br />
admin@kilispostasi.com<br />
nüfuslarýnýn azalmasý yaþanmýþtýr.<br />
Köylerimizden 1970 yýllýna kadar her<br />
köyde iki–üç koyun–keçi gibi davar<br />
sürüleri ile büyük baþ<br />
hayvan sürüleri olurdu. 1970’li<br />
yýllardan sonra Kilis köylerinden<br />
hayvancýlýk azalarak kayb olma noktasýna<br />
gelmiþtir. Kilis Musabeyli<br />
ilçemiz arýcýlýk için elveriþli olup<br />
Kilis’ten arýcýk geliþtirilmelidir.<br />
Köylerimizde Büyük Baþ<br />
hayvaný için, özellikle 2007 ve 2010<br />
yýllarýnda kurulmuþ kooperatifler<br />
devletten teþvik almýþlardýr. Ancak<br />
Kilis’in geniþ meralarý<br />
olmadýðýnda, yem sorunu<br />
olmaktadýr. Kilis’de 1970’li yýllarýn<br />
baþýnda Kilis’in ana caddesi<br />
geniþletilirken, Tarihi dokusu göz<br />
önünde bulundurulamamýþtýr.<br />
Cadde ve sokaklarda ki yol<br />
döþemeleri bazalt taþlarla kaplý iken<br />
asfalt yapýlmýþtýr. O<br />
zamanlarý hatýrladýðýmda Halk taþ<br />
kaplamalarýn sökülüp, yerine asfalt<br />
kaplama yapýlmasýný çok istiyordu.<br />
Sokaklarda arabalar yan yana<br />
geçemiyor diye geniþletilirken halk<br />
bu yapýlanlarý iyi bir geliþme olarak<br />
deðerlendiriyordu. Halbu ki<br />
Safranbolu, Beypazarý gibi yerleþim<br />
yerlerine baktýðýmýzda Þehrin eski<br />
dokusu korunmuþ, þehir geliþimini<br />
üstleniyor. Yeni nesillerin,þehrimizin–yurdumuzun<br />
günümüze nasýl<br />
<strong>geldi</strong>ðini anlamasý<br />
açýsýndan da<br />
manidardýr.<br />
Þairin ifade<br />
ettiði gibi “toprak<br />
eðer uðrunda<br />
ölen varsa<br />
vatandýr” nüktesinde<br />
olduðu<br />
gibi vatanýmýzý<br />
bize emanet eden<br />
þehitlerimizi ve gazilerimizi bu<br />
vesile ile rahmetle ve minnetle anýyoruz.<br />
Sözün özü kitabýn yazarý Sayýn<br />
Ahmet Barutçu’nun sunumu olsun:<br />
“Kilis direniþi, ulusal mücadele tarihimizin<br />
gerçekten parlak ve onurlu<br />
bir belgesidir. Kentlerini iþgal eden<br />
modern silahlarla donatýlmýþ Ýngiliz ve<br />
Fransýz birliklerine karþý direniþe<br />
geçen bir þehir halkýnýn, birlik olarak<br />
tam 24 ay boyunca savaþmalarý,<br />
yeni yerleþim yerlerinde<br />
baþlatmýþtýr. Bu yapýlanlar ile þehrin<br />
tarihi dokusunun<br />
bozulduðu fark edilmiyordu. Kilis’te<br />
yeni yerleþim yerlerinde þehircilik<br />
anlayýþýna uygun<br />
caddeler geniþ ve yeþil alanlar<br />
oluþturarak yapýlaþma olmalýdýr.<br />
Kilis’in Kalleþ semt; Kilis’te bir hava<br />
akýmý oluþturduðunda bu bölgeye en<br />
fazla iki katlý yapýlaþmalara izin verilmelidir<br />
ki Kilis’in hava almasý<br />
engellenmesin.<br />
Kilis’in eski sokaklarý ve evleri<br />
korunarak hatta bu yerlerde<br />
yapýlacak binalara eski mimarisine<br />
göre yapýlarý teþvik edilerek, eski<br />
evlerin konaklama yeri olarak düzenlenip,<br />
kils’in yerel yemekleri gelecek<br />
olan turistlere<br />
sunulmalýdýr. Kilis Merkez olacak<br />
þekilde Günü birlik Halep, Antakya<br />
ve Þanlýurfa’ya geziler düzenlenerek<br />
Kilis’te Turizm geliþtirilmelidir.<br />
Kilis Tavasý, Kilis Katmeri,<br />
Züngül gibi kültürel deðeri olan<br />
yemek ve tatlýlarýmýz için Patent alýnmalýdýr.<br />
Küçük esnaf patent almakta<br />
zorlanacaðý için Sivil toplum örgütleri<br />
ve sponsor<br />
kiþilerin paten alma masraflarýný<br />
desteklemede yardýmcý olmalýdýrlar.<br />
Kilis’te inþaatý tamamlanmýþ olan<br />
BALIKLI, ÜÇPINAR, KONAK göletleri<br />
ile SEVE barajýnda balýk yetiþtiriciliði<br />
olmalýdýr. Ýnþaatý devam etmekte<br />
olan SAPKANLI gölet’i ile yapýlacak<br />
olan AFRÝN ve MUSABEYLÝ<br />
barajlarýnýn da yapýmýna baþlanýp bittiðinde<br />
Kilis’te balkýcýlýk geliþtirilebilir.<br />
Ýþletmede olan Balýklý, Üçpýnar,<br />
Konak göletlerinden yetiþtirilen<br />
dünya tarihinde bir<br />
benzeri görülmeyen<br />
olaydýr. Kilisliler, bu 24<br />
ay içinde çok acý ve<br />
karanlýk günler<br />
yaþadýlar. Gün oldu,<br />
iþgal altýndaki kentlerini<br />
býrakýp, komþu illere<br />
yardýma gittiler, gün<br />
oldu, düþmanýn<br />
Anadolu’ya ilerlemesinin<br />
önünü kesmek için<br />
mucizeler yarattýlar. Þu<br />
noktayý da üzülerek ifade<br />
etmek lazým ki, aradan 87 yýl<br />
geçtiði halde bu kahraman<br />
kentin kurtuluþ mücadelesi<br />
hakkýnda þimdiye kadar yalnýz bir<br />
eser yazýlabilmiþtir. Oysa bu ulusal<br />
direniþ hakkýnda bugüne kadar hiç<br />
etüt yapýlmamasý ulusal kültürümüz<br />
için önemli bir eksikliktir. Bu eserimizde<br />
düþmana “ilk kurþun atan kent”<br />
olayý da irdelenmiþtir. Tarih kitaplarýmýzda<br />
düþmana ilk kurþunu 15<br />
Mayýs 1919 tarihinde Ýzmir’de gazeteci<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
15<br />
domates ve kýrmýzýbiberler,<br />
Kahramanmaraþ ve Ýslâhiye’ye<br />
pazarlanmaktadýr. Kilis kýrmýzýbiberi<br />
ve yerli tohumla üretilen domatesler<br />
Kilis’ten Kýrmýzý pul biber, biber<br />
salçasý ve domates salçasý olarak<br />
iþlenmesi mümkündür. Eskiden<br />
Kilis’te çok çeþitli üzümler yetiþtirilirdi.<br />
Pekmez yapýmýnda kullanýlan<br />
dökülgen üzüm baðý kalmamýþtýr.<br />
Kilis’te baðcýlýða dayalý, pekmez,<br />
sucuk, kýrma, muska gibi ürünlerin<br />
eskiden olduðu gibi geliþtirilmelidir.<br />
Ravanda kalesinde<br />
restorasyon çalýþmalarýnýn yapýlmasý,<br />
Oylum Höyükte kazýlarýn devam<br />
etmesi güzel bir olaydýr. Kilis Merkez<br />
köylerde 16 adet höyük, Elbeyli<br />
ilçemizde 12 adet höyük, Musabeyli<br />
ilçemizde 6 adet höyük, Polateli<br />
ilçemizde 2 adet olmak üzere Kilis il<br />
sýnýrlarý içinde toplam 36 adet höyük<br />
bulunmaktadýr. Bu höyüklerin yarýsý<br />
tescil edilmemiþtir. Bu höyüklerin<br />
arkeolojik kazý ve araþtýrmalarý y<br />
apýlmasý halinde Kilis’in çok tanýtýmý<br />
yapýlacaðý gibi Ortadoðu tarihinde<br />
halen cevabý bulunamamýþ, sorularýn<br />
cevabýný bu höyüklerde bulunabilir.<br />
Kilis’te Müze açýlmalý hatta Kilis’te<br />
eskiden kullanýlan tarým aletleri,<br />
pekmez ve zeytinyaðý masereleri<br />
yapýlacak bir açýk müzede<br />
sergilenmelidir..<br />
Kilis’te Fericek köyü civarýnda<br />
Çakmaðýn Maðarasýnda araþtýrma<br />
yapýlamamýþtýr. Kilis il sýnýrlarý<br />
içerisindeki mezar maðaralarýn<br />
yerleri tespit edilerek, korumaya<br />
alýnmalýdýr.<br />
Kilis'in kurtuluþunu anlatan eþsiz bir eser...<br />
Hasan Tahsin’in attýðý yazýlýdýr. Oysa<br />
düþmana ilk kurþun 12 Mayýs 1919 tarihinde<br />
Kilisli öðretmen Hasan Kâmil<br />
Demirbaþ tarafýndan atýlmýþtýr.<br />
Kitapta sözü edilen olaylar, 20 yýllýk<br />
bir çalýþmanýn ürünüdür. O günleri<br />
yaþayanlarýn anlattýklarýna kelime<br />
dahi eklenmeden aynen yer verilmiþtir.<br />
Bununla yetinilmemiþ, çuvallar<br />
dolusu evrak, kurmay etütleri,<br />
kamu arþivleri ve yabancý kitap ve<br />
yayýnlar incelenmiþtir.<br />
Bu kadar geniþ bir araþtýrmaya raðmen<br />
bu kitabýn tam ve eksiksiz<br />
yazýldýðý kanýsýný taþýmýyorum.<br />
Eksikliklerden dolayý þimdiden özür<br />
diliyorum. Kitabýmýzýn hazýrlanmasýnda<br />
yardýmlarýný esirgemeyen kamu<br />
görevlilerine ve vatandaþlara da<br />
teþekkür ediyorum. Kitabýmý Kurtuluþ<br />
Savaþý’nda destan yaratan kahraman<br />
þehit ve gazilerimizin kutsal anýlarýna<br />
armaðan ediyorum.<br />
Saygýlarýmla.<br />
KÝLÝS – Haziran 2008<br />
Ahmet BARUTÇU
kilis1.qxd 11/8/2010 7:01 PM Page 16<br />
16 EKÝM - ARALIK 2010 ÝLAN<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Prof. Dr.HAYDAR BAÞ<br />
Baðýmsýz Türkiye Partisi Genel Baþkaný<br />
MELTEM TV - MESAJ TV<br />
KADIRGA TV - KÖY TV'DE<br />
CANLI OLARAK YAYINLANAN<br />
EKOANALÝZ Programýnda Her Cumartesi<br />
SAAT 20:30'da Milletimizle Buluþuyor.<br />
SORU VE<br />
YORUMLARINIZ ÝÇÝN<br />
yorum@ekoanaliz.tv.tr<br />
MUTLAKA ÝZLEYÝN<br />
ÝLLETTÝRÝN<br />
EKO<br />
ANALÝZ<br />
2010 - 2011<br />
EKOANALÝZ Konferanslarý<br />
Prof. Dr. HAYDAR BAÞ<br />
EKOANALÝZ ÝLETÝÞÝM<br />
0312 426 91 46
kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 17<br />
KÝLÝS POSTASI KÝLÝS GÜNDEM<br />
Zamanýn birinde yalnýz<br />
yaþayan bir adam varmýþ. Hiçbir<br />
dostu, kapýsýný çalacak bir<br />
komþusu da yokmuþ. Dört duvar<br />
arasýnda yaþayýp gidermiþ tek<br />
baþýna...<br />
Adamýn bu yalnýzlýðýný dýþarýdan<br />
izleyen bir kýrlangýç, çok içerlemiþ<br />
adamýn bu haline.<br />
Uzaktan uzaktan onu sevmeye<br />
baþlamýþ. Ve bir gün penceresinin<br />
camýný týklatmýþ adamýn.<br />
Adam þaþkýnlýkla camý açmýþ<br />
ve sormuþ: Ne istiyorsun? diye.<br />
Kýrlangýç “beni evine al, seninle<br />
yaþayayým” demiþ.<br />
Adam þiddetle reddetmiþ ve<br />
kapamýþ pencereyi.Ýkinci gün kýrlangýç<br />
yine gelmiþ adamýn<br />
penceresine.”Lütfen beni evine al,<br />
ister bir kafese koy, ister elinde<br />
sev, okþa, çünkü ben seni seviyorum”<br />
demiþ. Adam yine ayný<br />
inatçý eda ile reddetmiþ kýrlangýcý.<br />
Ve üçüncü gün kýrlangýç yine<br />
Dr. Ali Bestami Kepekçi<br />
Kýrlangýcýn hikayesi<br />
admin@kilispostasi.com<br />
konmuþ pencereye. Ayný yakarýþ:<br />
“Bak” demiþ adama kýrlangýç.<br />
“Artýk havalar soðudu sýcak<br />
ülkelere göç edeceðim. Bu sana<br />
son geliþim. Altý ay oralardayým,<br />
burada olmayacaðým, Lütfen al<br />
beni evine , ister kafese koy , ister<br />
elinde sev okþa ! Ama reddetme<br />
beni çünkü ben seni seviyorum.”<br />
Adam soðuk bir edayla:<br />
“Nasýl alayým seni evime, olur<br />
mu böyle þey demiþ” ve yine<br />
kapamýþ pencereyi.<br />
Ve kýrlangýç uçmuþ gitmiþ.<br />
...<br />
Aradan bir zaman geçmiþ...<br />
Adamýn gözü gelip giden kýrlangýcý<br />
arar olmuþ. Arada bir de<br />
olsa ona gelen biri vardý zira. Ýlk<br />
defa ona bir kuþ da olsa birileri<br />
“seni seviyorum. “ demiþti.<br />
Bu sihirli iki kelimeyi baþka<br />
hiçbir kimseden duymamýþtý.<br />
Þimdi hepten yalnýz kalmýþ ve<br />
yaptýðýndan piþmanlýk duymuþ.<br />
Bekler olmuþtu kýrlangýcýn<br />
yolunu. Bir ay geçmiþ , iki ay<br />
geçmiþ derken altýncý ay da<br />
geçmiþ Ve havalar ýsýnmýþ.<br />
Adamýn gözü ufukta kýrlangýç<br />
sürülerini arar olmuþ.<br />
Nihayet sürüler gelmeye<br />
baþlamýþ ve adam pencerede<br />
sürülere bakýp kýrlangýcýný aramaya<br />
baþlamýþ. Bir tane<br />
geçmiþ..ikisi üçü derken kendi<br />
kýrlangýcý yokmuþ aralarýnda.<br />
Son bir kýrlangýç kalmýþ<br />
sürünün sonunda ve adam heyecanla<br />
sormuþ kýrlangýca:<br />
– Sizden bir arkadaþým<br />
vardý,beni seviyordu pencereme<br />
gelirdi.Benimle yaþamak istiyordu,<br />
nerede göremedim onu<br />
sürüde.<br />
Kýrlangýç sormuþ. Ne zaman<br />
oldu bu olay?<br />
“Altý ay önce” diye cevaplamýþ<br />
adam.<br />
Kýrlangýç “o zaman siz kýrlangýçlarla<br />
ilgili gerçeði bilmiyorsunuz.<br />
Kýrlangýçlar altý ay<br />
yaþar”...<br />
Birçoðumuzun bildiði kýrlangýcýn<br />
hikayesini bir de ben<br />
gündeminize getirmek istedim.<br />
Biz insanlar hep böyleyiz. Çoðu<br />
zaman kaybetmeden sahip<br />
olduðumuz þeylerin deðerini<br />
bilemeyiz. Bazen kaybettiðimiz<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
17<br />
þeyleri tekrar buluruz, yani<br />
kazanýrýz belki ama; çoðu kez bu<br />
deðerlere ulaþmak, geri dönmek<br />
mümkün olamaz.<br />
Bazen sahip olduðumuz<br />
deðerler, bazen önümüze çýkan<br />
fýrsatlar bir bir önümüzden kayar,<br />
ama biz onlarý anlayamaz, tabir<br />
caizse elimizin tersi ile iteriz.<br />
Ama sonradan. Ne fayda ! Fýrsat<br />
kaçmýþtýr. Ve bu fýrsat; belki de<br />
önümüze çýkabilecek son þanstýr !<br />
Biz biz olalým, sahip olduðumuz<br />
deðerlere kaybetmeden önce<br />
sahip çýkalým. Vatanýmýz,<br />
saðlýðýmýz, anamýz, babamýz,<br />
dostlarýmýz. Þansýmýzý kaybetmeden<br />
sahip çýkalým. Hep<br />
mutlu olabilmek için bir çok þeyi<br />
deneriz ya. Fakat gözümüzün<br />
önündeki fýrsatlarý küçük mutluluklarý<br />
hiç göremeyiz. Gelin bu<br />
küçük mutluluklarý gözleyelim;<br />
bugünümüzü kaçýrmayalým.<br />
Belki bugün son günümüzdür.
kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 18<br />
18 EKÝM - ARALIK 2010 VAKIF ve DERNEKLER<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Uzun zamandan beri Bilgisayarýmýzý<br />
açtýðýmýzda “KÝLÝSÝN SESÝ”<br />
adlý bir güzel yazýlar dizisine rastlar<br />
ve bu diziye takýlarak Kilis ilinin<br />
gelmiþ ve geçmiþini bazen de<br />
fotoðraflarla incelemeye alýrdýk.<br />
Ýþte sayýn Hemþerim Doktor<br />
Hamdi Kepekci’ nin yönettiði bu<br />
sayfa artýk gazete olarak görüþlerimize<br />
sunulacaðý için onun ilk sayýsýnda<br />
Ýstanbul’da bulunan Kilis<br />
–Vakfýmýzýn faaliyetleri anlatmak<br />
ve duyurmak istedim.<br />
Kils–Vakfý uzun yýllarýn gerisinde<br />
ilk ateþlemesini Kilis Kültür<br />
Derneði olarak Kadýköy yakasýnda<br />
sayýn Abdurrahman Kadýoðlu<br />
Ve sayýn Günay Öndeþ’ inde katkýlarýyla<br />
kurulup gazeteci arkadaþýmýz<br />
sayýn Seraceddin Zýddýoðlu’<br />
nun da giriþimleriyle meyvalarýný<br />
ÝZMÝR KÝLÝS KÜLTÜR<br />
VE DAYANIÞMA<br />
DERNEÐÝ<br />
Sayýn Hemþerilerimiz;<br />
50 yýldan beri Ýzmir’de yaþayan<br />
büyüklerimiz, Ýzmir’de Kilislerin özlemini<br />
giderecek bir dernek kurup,<br />
bizleri bir çatý altýnda toplamak için<br />
çok çaba sarf etmiþ, ancak bazý nedenlerden<br />
dolayý bu gerçekleþtirememiþlerdir.<br />
Bu kuruluþu gerçekleþtirmek<br />
ancak. 24 Mayýs 2006 tarihinde<br />
nasip olmuþ, o günden bu güne sayýmýz<br />
hýzla artmýþ, bugün itibarý ile üye<br />
sayýmýz 362 olmuþtur. Esas zorluk<br />
bundan sonra baþlamýþtýr. Zira bu<br />
dernek bir atýmlýk barutu olanlarýn alaný<br />
deðil, insanlarý birleþtirecek, zorluklara<br />
göðüs gerecek, iyi günde hep<br />
birlikte gülecek, kötü günde acýyý<br />
paylaþarak üzüntüyü azaltacak, insanlarýn<br />
bir araya getirip bütünleþtirecek,<br />
ayný duyguyu paylaþacak bir<br />
alandýr. Derneði kurmak hasbelkader<br />
kurucu arkadaþlarýmýzýn; Yaþatmak ise<br />
hepimizin görevi olmuþtur.<br />
Derneðimizin amaçlarý okuduðunda<br />
ilk göze çarpan, Ýzmir’de oturup<br />
Kilis kültür ve geleneklerine hasret<br />
çekenler arsýnda kurulmuþ bir sivil<br />
toplum örgütü olduðu, bu hasletleri<br />
giderebilmek için çeþitli kültürel<br />
faaliyetleri organize etmek, üyeleri<br />
bu faaliyetlerden haberdar etmek, üyeleri<br />
bir araya getirmeyi amaç edindiðini<br />
görürüz.<br />
Nejat TAÞKIN<br />
Kilis Vakfýný anlatmak<br />
istiyorum..<br />
admin@kilispostasi.com<br />
vermeye baþladýðýnda 1993 yýlýnda<br />
Aksaray Laleli semtine taþýnarak<br />
sayýn Hemþerimiz Necati Çakýr’ýn<br />
Baþkanlýðýna býrakýldýktan<br />
sonra bir çok saygý deðer iþ adamlarýmýzýn<br />
yorulmak bilmeyen<br />
maddi ve manevi katkýlarýyla Kilis–Vakfýna<br />
dönüþtürülmüþ ve bu<br />
Vakýf 1997 yýlýnda bu gün Baþkaný<br />
bulunan Sayýn Yaþar Aktürk ve ekibi<br />
tarafýndan her gün biraz daha<br />
yeniliklere doðru uzanmanýn güzelliðini<br />
yaþamaya baþlamýþtýr.<br />
Ýlk meyvasý bu gün Topkapý<br />
Sur içinde beþ katlý bir binada onlarca<br />
öðrenciye karþýlýksýz hizmet<br />
veren bir Üniversite Kampüsü olarak<br />
Üniversite de okuyan Kilis’ li<br />
öðrencileri kucaklamak için yarýþmaktadýr.<br />
Bir ihtiþamlý yurt binasý<br />
vardýr, Emekli Öðretmen Selim<br />
Derneðimiz Tabela Derneði<br />
olarak kalmasýn!..<br />
Kuruluþumuzun akabinde kurduðumuz<br />
www.kilis.org.tr adlý Internet<br />
sitemiz sizlere sanal ortamda buluþmamýzý<br />
saðlamýþ, ziyaretçi defteri ve<br />
iletiþim sayfasý ile biz yönetim kuruluna<br />
gerekli mesajlarý ulaþtýrmanýzý<br />
saðlamýþtýr. Bu siteden bizler yaptýðýmýz<br />
faaliyetleri ve duyurularý, Kilis’e<br />
özgü bilgileri yayýmlamakta, insanlarýn<br />
bizlere ulaþmalarýný saðlamaktayýz.<br />
Yine internet ortamýnda kurduðumuz<br />
Facebook a baðlý olarak kurduðumuz<br />
ÝZMÝR KÝLÝS KÜLTÜR VE<br />
DAYANIÞMA DERNEÐÝ Grubuna<br />
üye olan arkadaþlar ile iletiþim saðlanmakta<br />
yurdun dört bir tarafýndan<br />
bilgi sahibi olunmaktadýr.<br />
Kýsaca Derneðimizin tabela derneði<br />
olmamasý için; muhtaç öðrencilerimize<br />
burs, ihtiyaç sahiplerine gýda<br />
ve giyecek yardýmý, ahirete intikal etmiþ<br />
ve yaþayan Bilim adamý, Araþtýrmacý,<br />
Yazar ve Alimlerimizi anma<br />
toplantýlarý; senede iki defa hemþerilerimizi<br />
bir araya getirmek için eðlence<br />
ve kurtuluþ gecesi; seybana; ramazanda<br />
iftar yemeði; çeþitli kütür gezileri<br />
yapmaktayýz.<br />
Ýzmir’e herhangi bir nedenle gelen<br />
hemþerilerimizi problemlerini<br />
çözmek, yardýmcý olmak, misafir etmek<br />
üzere bekleriz.<br />
Ýzmir’den iyi haberlerle derginizde<br />
buluþmak üzere.<br />
Adres: 1. Beyler 846 Sokak No:57<br />
Elhamra Pasajý (katlý otoparkýn<br />
yaný) Kat:2 Daire: 103–104, Konak –<br />
ÝZMÝR TEL: 0533 602 17 18<br />
Daniþ’in yönetimindedir. Bunun<br />
dýþýnda yine kýz erkek Üniversiteye<br />
devam eden yüzlerce Kilis’ li<br />
öðrenciye de 15 yýldan beri burs<br />
veren bu vakfýn aylýk masrafý otuz<br />
,Kýrk milyar dolayýndadýr ve bu<br />
maddi katkýlar sayýn Baþkan Yaþar<br />
Aktürk’^ün himayesinde öðrenciye<br />
karþýlýksýz verilmektedir.<br />
On bir Mütevelli üyesi 3 denetleme<br />
üyesi ve 54 genel Kurul üyesinden<br />
meydana gelen bu teþkilat<br />
ýn en büyük eseri Kilis 7 Aralýk Üniversitesidir.<br />
Bu üniversite Almanya<br />
da bulunan hemþerimizi<br />
Mehmet Kazancýoðlu ‘nun katýlýmý<br />
ve Sayýn Yaþar Aktürk ün büyük<br />
desteðiyle kurulmuþ dört yýldan<br />
beride binlerce öðürenciye ve<br />
kilisin kalkýnmasýna hizmet vermektedir.<br />
Bu gün yedi bin öðrenciyle<br />
ye bu ders yýlýný na baþlayan<br />
bu üniversite iþte Kilis Vakfý Baþkaný<br />
Sayýn Yaþar Aktürk ve arkadaþlarýnýn<br />
Kilis iline büyük hediyesidir.<br />
Kilis–Vakfý iki ayda bir yayýnlanan<br />
“Dünyada Kilis” bülteniyle<br />
ülke çapýnda vre yurt dýþýnda üçbin<br />
aileye ulaþmakta ve onlara Kilis<br />
sesini duyurmaktadýr.<br />
Bu yýl içinde sayýn Alaattin Ya-<br />
Ýstanbul Bahçelievler’de 2000<br />
yýlýnda kurulmuþ olan ÝSTANBUL<br />
KÝLÝS ÝLÝ KÜLTÜR VE<br />
DAYANIÞMA DERNEÐÝ olarak<br />
faaliyetlerimiz ÞÝRÝNEVLER<br />
merkezde Meriç sokak No: 8 K:1<br />
de faaliyetlerine devam etmektedir.<br />
Derneðimizin amacý,çevremizde<br />
bulunan hemþerilerimizim<br />
her türlü ihtiyaç durumlarýnda (<br />
Ölüm, düðün,doðum,doktor ve<br />
avukat ve her türlü esnaf<br />
ihtiyaçlarýnda) yardýmlarýna koþmaktadýr.Ayrýca<br />
hasta ziyaretlerine<br />
önem vermekteyiz.<br />
Çevremizdeki Özel Saðlýk<br />
kuruluþlarý ile DERNEK olarak<br />
anlaþma yaptýk.Buna göre<br />
Derneðimiz aracýlýðý ile gönderilen<br />
hastalar için Kuruluþlar<br />
ÝNDÝRÝM uygulamakta<br />
olup,durumu müsait olmayan<br />
hastalarýn tedavi giderleri<br />
vaþça yýlý düzenlenmiþ ve bu düzenleme<br />
ile T.B.M. Meclisi tarafýndan<br />
Ödüle layýk görülerek Meclis<br />
Baþkaný bizzat Sayýn Yavaþça ya ödülünü<br />
vermiþtir.<br />
Kilis–Vakfý faaliyetleriyle ve aþaðýda<br />
isimlerini yazdýðým güzel<br />
insanlarýmýzla ve sayýn hemþerilerimizin<br />
katkýlarýyla her gün biraz<br />
daha ileriye gitmekte ve Kilis Ýlini<br />
Ýstanbul ilinde temsil etmenin büyük<br />
gururunu yaþmaktadýr.<br />
Ýþte onlar Baþkan Yalar Aktürk<br />
,Baþkan Yardýmcýlarý Nadir Keloðlu<br />
ve Coþgun Karabaþoðlu, Genel<br />
Sekreter Nejat Taþkýn,Muhasip<br />
Hüseyin Okatan, Üyeler,Mehmet<br />
Göycýncýk, Mehmet Gesoðlu,<br />
–Mehmet Yýldýrým *Oktay Keçik,<br />
Ali Söðüt,Ýsmail Hatabay …<br />
Ve Denetleme Üyeleri Baþkan:<br />
Fatih Volkan, Üye Mehmet Zelzele<br />
ve üye Metin Merçimek…<br />
Ýþte bu güzel gazetenin ilk sayýsýnda<br />
sizlere Kilis–Vakfýnýn ufak<br />
bir yol haritasýný çizdim. Sayýn<br />
Doktor Kepekçi’ ye ve ekibine baþarýlar<br />
dilerken “Kilisin Sesinin”1uzun<br />
yýllara taþýnmasýný,<br />
Baþkanlarý ve üyeleriyle hep ses<br />
vermesi dileklerimi tekrarlarým…<br />
Kilisliler Ýstanbulda<br />
Bahçelievlerde buluþuyor<br />
derneðimizce karþýlanmaktadýr.<br />
Her yýl 24 Aðustos günü<br />
Derneðimizin kuruluþunu kutlamaktayýz.Derneðimiz<br />
yönetim<br />
kurulu hemþerilerimizin istekleri<br />
doðrultusunda etkinlik programlarý<br />
düzenleyerek faaliyetlerini<br />
sürdürmektedir.Yönetim kurulu<br />
kararý ile Bay ve Bayanlar için<br />
birer hafta ara ile çay ve eðlence<br />
programlarý tertiplemekte,her<br />
gün katýlým artmaktadýr.<br />
Derneðimiz þimdilik her gün<br />
12.oo–20.oo saatleri arasýnda<br />
halkýmýza açýktýr. Hemþerilerimiz<br />
ücretsiz çaylarýný<br />
yudumlarken,güzel sohbetlerini<br />
edip,KÝLÝS hasretlerini gidermekteler.<br />
DERNEK ÝRTÝBAT TELEFONU<br />
TLF: 0212.6393379<br />
e mail :<br />
kilisyorum79@hotmail.com
kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 19<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
ÝLAN EKÝM - ARALIK 2010 19<br />
Haftanýn<br />
Sohbeti<br />
Prof. Dr.HAYDAR BAÞ<br />
Baðýmsýz Türkiye Partisi Genel Baþkaný<br />
21:30<br />
Pazartesi<br />
Haftanýn Sohbeti'nde<br />
Gündemi Deðerlendiriyor<br />
Her Pazartesi Saat 21:30'da<br />
MELTEM TV Ekranlarýnda<br />
Ekonomiden siyasete<br />
Ýç ve dýþ politik geliþmelere<br />
Ýnsan ve medeniyetimizle ilgili her konuda<br />
ölçü veren program...<br />
MUTLAKA ÝZLEYÝN - ÝZLETÝN
kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 20<br />
20 EKÝM - ARALIK 2010 YAÞAM<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Light sigara<br />
kandýrmacasý<br />
ürkiye'de sigaraya baþma<br />
Tyaþýnýn 10 yaþlarýna kadar<br />
düþtüðünü ifade eden Dr. Mete<br />
Bayburtlu, sigaranýn çocukluktan<br />
baþmaka üzere ülkemizde önemli<br />
bir saðlýk sorunu olmaya devam<br />
ettiðini söyledi.<br />
Sabah Namazý;<br />
Vakit seher? Zamanýn rahmine<br />
sabahýn nutfesi düþtü az önce. Gün<br />
doðuyor yine ve yeniden.<br />
Þimdi hatýrla ki, sen de bir<br />
zamanlar yokluðun karanlýðýnda<br />
yitiktin. Kimsenin adýný bilmediði,<br />
hatýrýný saymadýðý bir yetimdin.<br />
Hatýrla ki, Rab bin seni yokluðun<br />
gecesinden varlýk ufkuna eriþtirdi.<br />
Unutulmuþluðun gecesinde býrakmadý<br />
seni. Rab bin seni sahipsiz de<br />
býrakmadý. Þimdi seher vakti. Sýyrýl<br />
gafletin gecesinden. Sehere aç gözlerini.<br />
Rab bine aç kalbini. Uyan.<br />
Uyan ve an seni hiç unutmayan<br />
Rabbin’i. Herkes unutsa bile seni<br />
unutmayan Rab bini herkesin O’nu<br />
unuttuðu anda an! Kalk! Kalk ve<br />
miracýna eþlik et En Sevgilinin<br />
[asm].<br />
Þimdi sabah namazý vakti…<br />
Öðle Namazý;<br />
Vakit öðle… Güneþ göðün en<br />
yüksek noktasýnda. Týpký gençliðin<br />
gibi. Þimdi gün de bir delikanlý.<br />
Heyecanlý ve telaþlý… Sanki hiç bitmeyecekmiþ<br />
gibi, hiç akþam<br />
olmayacakmýþ gibi… Oysa güneþ<br />
þimdi batmaya baþladý. Zirveye<br />
eriþen herkes gibi o da alçalmaya<br />
baþladý. Akþama akýyor ýþýklar<br />
artýk. Bil ki gün akþamlýdýr; bil ki<br />
yazýn sonu hazandýr.<br />
Bayburtlu, "ilerleyen<br />
yýllarla beraber erkeklerin<br />
yanýnda bayanlarýn<br />
da sigara içme<br />
konusunda artýþ<br />
gösterdiði ve bayanlarda<br />
da sigara içme alýþkanlýðýnýn<br />
arttýðýný<br />
takip ediyoruz. Sigaranýn<br />
zararlarýný hepimiz<br />
biliyoruz. Ancak<br />
sigara ile ilgili olarak bu alýþkanlýðýn<br />
terk edilmesi çok kolay omamaktadýr"<br />
dedi.<br />
Yapýlan sahtekarlýklar<br />
Bayburtlu, geçtiðimiz günlerde<br />
yapýlan bir yönetmelik deðiþikliði<br />
ile bugüne kadar "light" olarak<br />
tabir edilen sigara çeþitlerinin<br />
yapýmýnýn yasaklandýðýný ifade<br />
ederek, " Daha az nikotin içerdði<br />
iddia edilen sigara türlerinin<br />
yapýmý yasaklanmýþtýr. Ger-<br />
Vakit öðle… O kadar gürültü<br />
var ki ortalýkta. Kalbinin sesini<br />
duyamýyorsun bile. Ruhunun sonsuza<br />
uzanan emellerine kör olmak<br />
üzeresin. Telaþlarýn arasýndan<br />
sýyrýl, yer ayýr ruhuna. Kalbini sonsuzluða<br />
bitiþtir. Alnýný secdeye<br />
deðdir. Þimdi öðle namazý vakti.<br />
Ýkindi Namazý;<br />
Vakit ikindi. Gün ihtiyarladý.<br />
Güneþ solgun rengini býrakýyor<br />
güller üstüne. Hüzün renkli bulutlar<br />
sardý göðü. Güneþin saltanatý<br />
bitmek üzere. Zevale akýyor ýþýklar.<br />
Hatýrla ki, sen de bir ömrün<br />
ikindisine yürüyorsun. Tenin<br />
soluyor. Gözlerinin feri çekiliyor.<br />
Öbür kýyýsýndasýn artýk nehrin.<br />
Güz yapraklarý gibi. Hem dalýndasýn<br />
hayatýn hem de düþmeye<br />
hazýrsýn.Rüzgârý bekliyor gibisin.<br />
çektende "light" olarak tabir edilen<br />
sigaralar, aslýnda vatandaþý<br />
kandýrmaya yönelik paketleme<br />
sistemidir. Çünkü özellikli nikotin<br />
baðýmlýsý olmuþ insanlar, normal<br />
bir sigaradan bir paket içerken,<br />
light sigaralardan iki paket içebiliyor.<br />
Çünkü light sigaranýn çinde<br />
bir parça nikotin az olduðu için<br />
kiþi iki kutuyla o nikotini telafi edelbiliyordu.<br />
Bu anlama light sigaranýn<br />
yapýmýnýn yasaklanmasýnýn<br />
önemli bir katký saðladýðý düþüncesindeyiz<br />
diye konuþtu.<br />
Ýnceldiðin yerden kopmaya<br />
hazýrsýn. Hoyrat bir rüzgâr artýk<br />
zaman. Þimdi ikindi vakti. Secdeye<br />
koy alnýný. Zamanýn Sahibini<br />
selâmla. O’na konuþ, O’nunla<br />
konuþ; dualarýný fýsýlda.<br />
Sonsuzluða tutun hece, hece.<br />
Þimdi ikindi namazý vakti.<br />
Akþam Namazý;<br />
Vakit akþam. Gün ölmek üzere.<br />
Güneþ ýþýklarýný topluyor eþyanýn<br />
üzerinden. Kýzýlca kýyameti kopuyor<br />
dünyanýn. Kara kefenini<br />
giyiniyor gün. Gülün rengi soluyor,<br />
eþyanýn cezbesi yitiveriyor.<br />
Hatýrla ki, senin de akþamýn<br />
olacak bir gün. Ömrünün ýþýklarý<br />
solacak. Hayatýnýn perdesi çekilecek.<br />
Dudaklarýnda donacak<br />
gülüþün güneþi. Zaman uçurumun<br />
olacak; gelen günün güneþi sana<br />
Stres, bazýlarýný þiþmanlýtýp<br />
bazýlarýný zayýflatýyor<br />
Dr. Hakan<br />
Güveli, strese<br />
baðlý olarak meydana<br />
gelen mide<br />
ve baðýrsak problemleri<br />
ile ilgili<br />
bilgiler verdi.<br />
Beyin ve sindirim<br />
sistemi güçlü bir<br />
þekilde benzer<br />
hormonlar ve<br />
sinir sisteminin<br />
etkisi altýnda<br />
bulunur. Dolayýsýyla, uzamýþ stres ile birlikte<br />
sindirim bozukluklarý, kalýn baðýrsak<br />
uyarýsý ile oluþan ishal, kabýzlýk, kramp<br />
aðrýlarý, þiþkinlik hatta aþýrý miktarda<br />
sindirimde rol oynayan asit üretimi ile<br />
aðrýlý yanma þikayetleri görülebilir. Ýrritabl<br />
Baðýrsak Sendromu ( spastik kolon ) ve<br />
stres arasýnda kuvvetli bir iliþki vardýr. Bu<br />
hastalýkta, kalýn baðýrsaklar ve kýsmen<br />
ince baðýrsaklar stres ile uyarýlýr ve baðýrsak<br />
kaslarýnda düzensiz kasýlmalarýna<br />
neden olur. Karýnda þiþkinlik olur ve hastada<br />
kramp tarzýnda karýn aðrýlarý ve<br />
deðiþik zaman dilimlerinde ishal ve kabýzlýk<br />
görülebilir. Strese baðlý uyku bozukluklarýda<br />
irritabl baðýrsak sendromu<br />
þikayetlerini arttýrabilir.<br />
Mevlanadan 5 vakte 5 yazý<br />
doðmayacak. Þimdi akþam.<br />
Herkesin senden uzaklaþacaðý<br />
ölüm anýný hatýrla ki, sen de þimdi<br />
herkesten ve her þeyden uzaklaþýp<br />
Rab bine yanaþasýn. Seni sen<br />
yokken de bilen Rab bin, sen<br />
öldükten sonra da bilecek elbet.<br />
Herkesin unuttuðu yerde seni bir<br />
O hatýrlayacak. Hatýrýný yalnýz O<br />
bilecek.Sen de O’nu an þimdi.<br />
Þimdi akþam namazý vakti.<br />
Yatsý Namazý;<br />
Vakit Yatsý. Gün çoktan öldü.<br />
Güneþ ýþýklarýný topladý. Gece<br />
hükmediyor âleme. Güneþin<br />
saltanatý bitti. Iþýklar tükendi ufuklarda.<br />
Renkler ellerini çekti<br />
eþyadan. Gül soldu, gün soldu.<br />
Göðe yöneldi gözler. Hatýrla ki,<br />
Sen de unutuþun kara gecesine<br />
yuvarlanacaksýn. Bir adýn kalacak<br />
geriye. Bir mezar taþýn hatýrlayacak<br />
belki Seni. Belki o da unutacak.<br />
Düþün ki, unutuþun koyu<br />
karanlýðý çökmüþ üzerine.<br />
Yokluðuna çoktan alýþýlmýþ.<br />
Unutuluþun hepten kanýksanmýþ.<br />
Kimsenin özlediði bile deðilsin<br />
artýk.Hatýrla bunlarý. Hatýrla ki,<br />
çoklarýnýn Seni unuttuðu bu gece,<br />
herkesi unutup Sen de O’nu hatýrla.<br />
Çoklarýnýn ýþýklara kanýp sahte<br />
renklerin kuyularýna daldýðý bu<br />
gece, Rab bini an, Rabbine kan,<br />
Rabbine uyan.
kilis1.qxd 11/8/2010 7:02 PM Page 21<br />
KÝLÝS POSTASI ÝSLAM<br />
Bu konudaki mücadelenin adeta<br />
fikir babasý olan Prof. Dr. Haydar<br />
Baþ Bey bizleri engin ferasetiyle<br />
önceden uyarmýþtý. Ona millet<br />
olarak minnettarýz.<br />
Dinlerarasý diyalog faaliyetlerinin<br />
dini ve milli boyutlarý enine<br />
boyuna tartýþýlmaktadýr. Konu<br />
madem insanla ve toplumsal hayatla<br />
alakalýdýr. Sosyolojik olarak da ele<br />
alýnmasýnda fayda vardýr.<br />
Devletinin bekasýný düþünen milletler,<br />
içerden ve dýþardan gelebilecek<br />
her türlü tehlikelere karþý çok<br />
dikkatli davranýrlar. Olaylarý çok<br />
boyutlu ele alýr, günü birlik politikalar<br />
yerine; kalýcý, akýlcý ve sürekli<br />
politikalar üretirler. Devlet politikasýnda<br />
kuþkuculuk (þüphecilik)<br />
çok önemli bir unsurdur.<br />
Devletlerin ve milletlerin<br />
koruma refleksini geliþtirir.<br />
Ama maalesef, son yýllarda<br />
bu refleks zafiyete<br />
uðramýþ gibi görünmektedir.<br />
Daha dün<br />
vatanýmýzý iþgal eden,<br />
milletimizi hayâsýzca katleden<br />
haçlý zihniyetinin batýl<br />
dinlerini din kabul edip, dinleriyle<br />
diyaloga kalkýþýp,<br />
aralarýnda kurduklarý AB topluluðuna<br />
girmeye can atýlmaktadýr.<br />
Görünen þu ki; gerek dini,<br />
gerekse de milli bütünlüðümüz<br />
tehlike altýndadýr.<br />
Toplumsal olaylarýn her zaman<br />
bir baþlangýç noktasý vardýr. Eðer<br />
birine bir fikir kabul ettirilmek<br />
istenirse bunun yolu; önce kafasýnda<br />
daha önceden var olan düþüncelerin<br />
sarsýlmasý saðlanýr. Yani inancýna<br />
þüphe düþürülür. Ýslam itikadýna<br />
diyalog uðruna kötü tohumlar ekilerek<br />
kimyasýný bozmaya kalkýþtýlar.<br />
Olayý dýþardan seyredenlerde, “Din<br />
Allah’ýn korumasý altýndadýr” deyip<br />
seyirci oldular. Dinin esaslarý Allah<br />
katýnda koruma altýndadýr, fakat<br />
insan düþüncesinde koruma altýnda<br />
deðildir. Ýnsanlar onu kendi gayret<br />
ve imanlarýyla düþüncelerinde<br />
besler, ya da yok ederler.<br />
Milletimize öyle bir tezgâh hazýrlandý<br />
ki; önce birileri birilerine âþýk<br />
edildi. Ýtimat saðlandý. Sonra zehirli<br />
oklar yavaþ yavaþ sinelere saplandý.<br />
Muhterem hocam Prof. Dr. Haydar<br />
Baþ’a, iþin baþlangýcýnda ne olacak<br />
bu milletin hali diye sorduðumda<br />
“Evlat, Dinlerarasý diyalogun asýl<br />
maksadý; milli bütünlüðü sarsmaktýr,<br />
milli bütünlüðü ortadan kaldýrmaktýr.<br />
Diyalog çalýþmalarý her ne<br />
kadar dini görülse de esas nedeni<br />
milli bütünlüðümüzü, Türk kimliðini<br />
tahrip etmektir. Dinlerarasý diyalog<br />
ülkemizde dini ve milli bütünlüðümüze<br />
öyle zararlar verecek ki,<br />
bunu hayal bile edemezsiniz.<br />
Tahribat üç aþamalý olacaktýr. Önce,<br />
kalplerdeki ehli kitaba olan sevgisizlik<br />
kýrýlacak, sonra muhiplik dönemi<br />
baþlayacak (sevgi, muhabbet dönemi),<br />
daha sonra da<br />
Hýristiyanlaþtýrma dönemi baþlayacaktýr.<br />
O zaman tahribatýn en hýzla<br />
yayýldýðý dönem olacaktýr.” Diye<br />
cevap vermiþti. Tahribatýn<br />
baþlangýcý; yýllar önce, Hahamlý,<br />
Papazlý iftar yemekleri ile baþladý.<br />
Adýný bile duy-<br />
madýðýmýz<br />
papazlarý hahamlarý milletimizin<br />
gündemine soktular.<br />
Bartelamos diye birinin varlýðýný,<br />
Fetullah Gülen’in fahri baþkaný<br />
olduðu bir vakfýn düzenlediði bir<br />
ödül töreninde, Fetullah Gülen ile<br />
birlikte görerek duydum. Hem de<br />
bir papaza “Hazret” denildiðini ilk<br />
olarak o zevatýn aðzýndan duyduk.<br />
Ýnsanlarýn düþünce ufuklarýna<br />
zehirli tohumlar böylece ekildi.<br />
Tepkiler kýrýldý, sevgi tohumlarý ekildi.<br />
Toplumun “koruma refleksi”<br />
böylece kýrýlmaya baþlandý.<br />
Düzenlenen Abant toplantýlarýyla<br />
insanlarýn kafalarý yavaþ yavaþ<br />
karýþtýrýldý. “akýl ile vahiy çatýþtýðý<br />
zaman akýl tercih edilir” ifadesini<br />
birinci Abant kararlarýnýn arasýna<br />
aldýklarýnda. Vahye dayalý din<br />
anlayýþý ilk önemli darbesini almýþ<br />
oldu. Olay, Zaman gazetesinde<br />
“aklýn önü açýldý” þeklinde duyuruldu.<br />
Ýslam itikadýnda “gaybe iman<br />
esasý”, aklýn devreye sokulmasýyla<br />
sarsýlmaya çalýþýldý. Önce aslýndan<br />
þüpheye düþürdüler sonra, batýl<br />
görüþlerini zihinlere aþýladýlar. Sonra<br />
da yapýlan bu tahribatýn adýna<br />
“hizmet” dediler. Nice saf, temiz<br />
düþünceleri ifsat ettiler, nice imkânlarý<br />
heba ettiler.<br />
Ýþte bir toplum, bu aþamalardan<br />
geçirilerek, bu durumlara getirildi.<br />
Hala birilerinin “dinlerarasý diyalog<br />
faaliyetlerinden” iyi niyetle bahsetmesinin<br />
arkasýnda; baþka niyetler<br />
aramak hakkýmýzdýr.<br />
DÝYALOGCULARIN<br />
“DÜNYA BARIÞI”<br />
YALANI<br />
Dinlerarasý diyalog faaliyetlerinin<br />
içinde yer alanlarýn büyük<br />
yalanlarýndan biride “dünya barýþý”<br />
adýna diyalog yapýyoruz düzmecesidir.<br />
Müslüman olan birinin bu<br />
yalana bilerek düþmesi mümkün<br />
deðildir. Çünkü<br />
Müslüman’ýn kitabý<br />
Kur’aný Kerimde, Peygamberimize<br />
ithaf en “Biz, seni ancak âlemlere<br />
rahmet olarak gönderdik.” [Enbiya<br />
/ 021.107] buyurmakla, cahiliye<br />
döneminin bittiðini, karanlýðýn<br />
aydýnlandýðýný, buna da vesile;<br />
Hazreti Muhammet(sav) olduðunu<br />
haber vermiþtir.<br />
Ayeti kerimedeki “âlemler”<br />
kavramý, dünya insanlýðýný deðil,<br />
yaratýlmýþ adýna ne varsa onu kapsamaktadýr.<br />
Ayrýca, bildiðimiz âlemden<br />
baþka âlemleri de kapsamaktadýr.<br />
Yunus bir beytinde “ Mümin<br />
olanlarýn çoktur cefasý, Ahirette olur<br />
zevki sefasý, Onsekizbin âlemin<br />
Mustafa’sý, Adý güzel kendi güzel<br />
Muhammed” buyurmakla âlem<br />
kavramýnýn ne kadar geniþ olduðunun<br />
ipucunu vermektedir.”<br />
Barýþ denen kavram, “sulh”(TDK<br />
sözlük) olarak tanýmlanýr. Sulh<br />
kelimesi de; Savaþmadan yaþamak;<br />
uyum, karþýlýklý anlayýþ ve hoþgörü<br />
ile oluþturulan ortam gibi manalarý<br />
içerir. Rahmet kavramý ise iyilik ve<br />
güzellik adýna, baðýþlanma, acýma,<br />
merhamet duyarak davranma gibi,<br />
aklýn sýnýrlarýný aþan çok geniþ<br />
ifadeleri kapsamaktadýr.<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
DÝNLERARASI DÝYALOGUN<br />
YOL AÇTIÐI TAHRÝBAT<br />
Dinlerarasý diyalogun<br />
hemen her yönü artýk toplumda<br />
tartýþmaya açýlmýþtýr. Önceleri bizi bu mücadelede yalnýz<br />
býrakanlara sitem hakkýmýz saklý kalmak kaydýyla gelinen<br />
nokta milletimiz adýna sevindiricidir. Dinler arasý diyalogun<br />
“þartlara uydurulmuþ misyonerlik” olduðu artýk milletimiz<br />
tarafýndan anlaþýlmaya, yavaþ yavaþ bazý gazete ve<br />
dergilerde, televizyon programlarýnda ortaya<br />
konulmaya baþlamýþtýr.<br />
21<br />
Hâlbuki dünya barýþýndan sýkça<br />
söz eden haçlý batýnýn; ne barýþtan,<br />
ne merhametten, hiçbir nasibi yoktur.(Irak<br />
vahþeti) Sözüm ona ateizm<br />
olarak adlandýrýlan, dinsizlik<br />
cereyanlarýna karþý birliktelik oluþturmaya<br />
kalkýþan ABD ve AB<br />
ülkeleri bugün dünden daha dindardýr.<br />
Yaptýklarý iþgalleri ve<br />
iþkenceleri “haçlý ruhuyla” yerine<br />
getirdiklerini ifade etmektedirler.<br />
Bu iþleri tanrýnýn verdiði görevle<br />
yerine getirdiklerini söyleyecek<br />
kadarda yalancý ve barbardýrlar.<br />
Rahmet kavramý ve kapsamý<br />
yanýnda barýþ kelimesinin sözü bile<br />
edilemez. Eðer dünya sulh ve huzur<br />
içinde yaþamak istiyorsa Âlemlere<br />
Rahmet Hazreti Muhammed’in<br />
(sav) kutlu mesajlarý ile buluþmak<br />
zorundadýr.<br />
Yolunu kaybetmiþlerin,<br />
yolunu bulmakta gecikmelerinin<br />
sebebi;<br />
içimizdeki “diyalog sapkýnlarý<br />
ve meftunlarýdýr.”<br />
Yapýlan diyalog<br />
teklifini ellerinin tersiyle<br />
itip “bir elime Güneþ’i bir<br />
elime de Ay’ý verseniz hak<br />
bildiðim yoldan dönmem” diyen<br />
Peygamber buyruðunu yerine<br />
getirselerdi, beklide yanlýþtaki ýsrarlarýna<br />
devam etmeyebilirlerdi.<br />
Çünkü bizim dinimiz; Alemlere rahmet<br />
olarak Hazreti Muhammed<br />
efendimizi göndermiþtir. Barýþ<br />
Ondadýr, Onunla olmaktadýr.<br />
Allah’ýn, “De ki: Ey kâfirler; Ben,<br />
sizin tapmakta olduklarýnýza tapmam.<br />
Benim taptýðýma da sizler<br />
tapmazsýnýz. Ben de sizin taptýklarýnýza,<br />
tapacak deðilim. Benim<br />
taptýðýma da sizler, tapacak<br />
deðilsiniz. Sizin dininiz size; benim<br />
dinim banadýr.(kafirun / 1–6) diyerek<br />
reddetselerdi.<br />
Ýçimizde uzantý bulamayan haçlý<br />
batý avucunu yalamakla kalmayýp,<br />
hak duruþumuz karþýsýnda<br />
hidayetin kapýlarýný aralama imkâný<br />
bulabilecekti. Velhasýl; Durum<br />
bugünkünden daha farklý olurdu.<br />
“milli ve dini bütünlüðümüz<br />
sapasaðlam durur, Vatan surunda<br />
gedik açýlmamýþ olurdu.”Diyalog<br />
meftunlarý yaptýklarý iþlere, “dini<br />
kýlýflar”, ya da sahte “dünya<br />
barýþý” ifadeleri kullanarak milleti<br />
aldatmaktan geri dursunlar. Geçici<br />
bir dünya menfaati uðruna hem<br />
kendilerine, hem de<br />
Müslüman–Türk milletine yazýk<br />
etmekten vaz geçsinler.
kilis1.qxd 11/8/2010 7:03 PM Page 22<br />
22 EKÝM - ARALIK 2010 KÜLTÜR VE MEDENÝYET<br />
KÝLÝS POSTASI<br />
Prof. Dr. Haydar Baþ'tan eþsiz bir eser<br />
Velayetin Þahý ÝMAM ALÝ<br />
ÝMAM ALÝ kitabýnýn Önsözü<br />
Alemlerin Rabbý olan Allah’a<br />
sonsuz hamd, O’nun son ve yegâne<br />
hak din olarak gönderdiði Ýslam’ýn<br />
Yüce Peygamberine sayýsýz salât ve<br />
selam olsun.<br />
Ýman ve Ýslam’ýn baðýrlarýnda<br />
yoðrulup insanlýða sunulduðu Ehl–i<br />
Beyt’in kutlu insanlarýna ve onlarýn<br />
iþaret, istikamet ve sevgileriyle yol<br />
alan mü’minlere de selam olsun...<br />
Ýslam, kuru iddialar veya mücerret<br />
mefhumlar yýðýný deðildir;<br />
bilakis yaþanan bir hayattýr.<br />
“Canlý Kur’an” olan<br />
Resulüllah’ýn (s.a.v.) ailesi, Ýslam’ýn<br />
yaþanan ve yaþayan özüdür.<br />
Ehl–i Beyt, son peygamber Hz.<br />
Muhammed’in (s.a.v.) ve aile<br />
efradýnýn þahsýnda Kur’an–ý<br />
Kerim’in ve Ýslam’ýn yaþam modelidir,<br />
canlý hâlidir. Ehl–i Beyt,<br />
imanýn ve Ýslam medeniyetinin<br />
çekirdeðidir.<br />
Türk Milleti, Ehl–i Beyt yoluyla<br />
Ýslam’la þereflendiler; bu yolu<br />
ha–yatlarýna geçirmede de<br />
“Asakir’ullah–Allah’ýn askerleri”<br />
unvanýna layýk oldular. Hacý<br />
Bektaþ’lar, Ahmet Yesevi’ler,<br />
Mevlana’lar, Yunus’lar, zaman<br />
içerisinde Ehl–i Beyt’in müþahhas<br />
örnekleri olarak insanlýðý aydýnlattýlar.<br />
Bu kadronun yetiþtirdiði<br />
Alperenler, Anadolu’yu ve bütün<br />
cihaný dantel gibi örmüþ, insanlarýn<br />
gönüllerinde Ýslam’ýn çýraðýný yakmýþlardýr.<br />
Elinizdeki ‘Ýmam Ali’ adlý çalýþmamýz,<br />
bu baðlamda kendi iman ve<br />
medeniyetimizin temellerini<br />
yeniden keþfetmeye yönelik bir<br />
gayret ve Ehl–i Beyt’e olan minnet<br />
borcumuzu acizane eda etmek<br />
çabasýdýr.<br />
Ýslam dininin yaþanmýþ ve<br />
yaþanacak olan her türlü yücelikleri,<br />
her türlü hüzün ve artmalarýnýn bir<br />
örneði adeta “Hane–i Saadet’te”<br />
yaþanmýþtýr. Yüce Allah’ýn Kur’an–ý<br />
Kerim’inde “... Ey Ehl–i Beyt! Allah,<br />
sizden sadece günahý gidermek ve<br />
sizi tertemiz yapmak istiyor”<br />
(Ahzab Sûresi, 33) diye<br />
muþtulayýp tebcil ettiði “Hane–i<br />
Saadef’te nübüvvet nuru ve velayet<br />
nuru cem olmuþtur.<br />
Bir baþka ifadeyle, Ehl–i Beyt’in<br />
yüce îmamý Hz. Ali’deki “velayet<br />
nuru”, âlemlere rahmet Hz.<br />
Muhammed’in “risalet nuru”nun<br />
devamýdýr. Risalet ve velayet<br />
nurlarý, adeta ayný madalyonun iki<br />
yüzü gibidir. Peygamberlerin ve<br />
risaletin þahý Hz. Muhammed’dir,<br />
velayetin þahý ise Ali’yyül<br />
Murteza’dýr. Ancak, Resulüllah’tan<br />
sonra artýk peygamber yoktur.<br />
Resulüllah (s.a.v.), abasýnýn altýna<br />
Ali’yyül Murteza’yý,<br />
Fâtýmâ’tüz–Zehra’yý, Hz. Hasan ve<br />
Hz. Hüseyin’i alarak “Bunlar Benim<br />
Ehl–i Beyt’imdir” diyerek takdim<br />
etmiþtir.<br />
Ehl–i Beyt, Resulüllah’tan bir<br />
parçadýr.<br />
Yüce Allah, âlemlerin Rabbi,<br />
Resulüllah ise âlemlere rahmet<br />
peygamberdir. Resulüllah (s.a.v.)<br />
ilmin ve hikmetin þehri; Hz. Ali ise<br />
kapýsýdýr. Allah’ýn korumasý ve<br />
ismeti altýndaki Resulüllah ‘ýn ilim<br />
þehrine giden yollarýn hepsi Ali<br />
kapýsýndan geçer. Hak yollar Ali<br />
kapýsýna çýkar. Ali kapýsý ise<br />
Resulüllah þehrine açýlýr...<br />
Resulüllah’ ýn þehrinde ise Yüce<br />
Allah bulunur, orasý tevhid þehridir.<br />
Kýyamet sabahýna kadar her kim<br />
ki, Ýslam’ýn nuru ile tenvir<br />
olur, onun, Allah’ýn<br />
lütfü, Resulüllah’ýn<br />
þefaati ile Hz.<br />
Ali’den bir nasibi<br />
vardýr. Yani<br />
Peygambere<br />
açýlan kapý,<br />
mutlak surette<br />
Ali’den geçer.<br />
Bir insan nebevi<br />
yoldan feyz<br />
almýþ bile olsa,<br />
mutlaka onun<br />
Hz. Ali’den bir<br />
nasibi vardýr.<br />
Elinizdeki eserde<br />
de göreceðiniz gibi Hz.<br />
Ali (k. veçhe), Ýslam’ýn ilk<br />
gününden son nefesine kadar<br />
tevhid, iman, ibadet, hikmet, adalet,<br />
feragat, fedakarlýk, þecaat ve cesaret<br />
timsali olarak Resulüllah’ýn adeta<br />
ikiz kardeþi gibidir.<br />
Musa’ya nispetle Harun ne ise;<br />
Resulüllah’a nispetle Hz. Ali O’dur.<br />
Kýyamete kadar gelmiþ ve gelecek<br />
olan Ümmet–i Muhammed’e,<br />
Hz. Ali’nin “kim olduðu”nu bizzat<br />
Resulüllah anlatýyor, takdim ediyor:<br />
“Þüphesiz ki, Ali Bendendir; Ben<br />
de O’ndaným. O, Benden sonra her<br />
mü’minin velisidir” (Ahmed ibn<br />
Hanbel, Müsned, IV, 437–8;<br />
Tirmizi,X, 209).<br />
Hz. Peygamber (s.a.v.), Hz.<br />
Ali’nin elini kaldýrdý ve þöyle ilan<br />
etti: “Ali Bendendir, Ben de<br />
O’ndaným. Ali Benim velimdir,<br />
Benim nâmýma borcumu öder. Ben<br />
kimin mevlâsý isem Ali de onun<br />
mevlâsýdýr. Ben O’na dost olanýn<br />
dostuyum, düþmanýnýn da düþmanýyým.<br />
Allah’ým, Ali’yi seveni<br />
sev, düþman olana Sen de düþman<br />
ol. O’na yardým edene de yardým<br />
et!” (Nesai, Hasais, Hd. No. 66, 95,<br />
96; Ýbn Kesir, Bidaye, V, 212; el<br />
Bezzar, III, 188; Tirmizi, X, 221,<br />
Tuhfe; Ahmed ibn Hanbel, Müsned,<br />
IV, 164–5 ve V, 3247;<br />
Bera’a ibn–i Azib (r.a.) þöyle<br />
rivayet ediyor: Nebi (s.a.v.)’i<br />
gördüm; O, Hasan ibn Ali’yi (r.<br />
ahuma) omzuna alarak, “Allah’ým,<br />
Ben bunu seviyorum, bunu Sen de<br />
sev” buyurdu (Nesaî, Hasais, Hd.<br />
No, 139; Tirmizi, X, 273–4, Tuhfe;<br />
tbn Hibban, 2294).<br />
Takdir edersiniz ki, insanlýk âleminde<br />
iki yol vardýr... Biri, hak ve<br />
hakikat yolu, diðeri de insanlýðý<br />
karanlýklara sürükleyen bâtýl<br />
cehalet yolu! Ýslam’ýn intiþarýndan<br />
sonra her dönem ve devirde<br />
zulümât perdeleri, Ehl–i Beyt<br />
dünyasýný zaman zaman imha etmeye<br />
ve de yok etmeye çalýþmýþlardýr.<br />
Hz. Ali’nin þehadeti, Hz.<br />
Hüseyin’in þehadeti,<br />
Ehl–i Beyt imamlarýnýn<br />
12’sinden 7’sinin<br />
þehadeti, bu anlattýðýmýz<br />
hususun<br />
açýk bir izahýdýr.<br />
Resulüllah’ýn<br />
(s.a.v.) rýhletinden<br />
hemen<br />
sonra, bu pak<br />
nesle karþý bir<br />
sýrt çevirme<br />
baþlamýþ, geliþen<br />
acý olaylar Hz.<br />
Ali’nin ve Hz.<br />
Hüseyin Efendimizin<br />
þehadeti ile sonuçlanmýþtýr.<br />
öyle ki, Hz. Ali’ye direkt dil<br />
uzatamayan muhalifler, babasýna,<br />
Hz. Ebu Tâlib Efendimize iftiralarla<br />
saldýrma yoluna gitmiþ, velayet<br />
nurunun sahibi olan Hz. Ali’nin<br />
ilahi makamýný lekelemeye<br />
çalýþmýþlardýr.<br />
Türk milleti de, her dönemde<br />
Ýslam’a sarýlmýþ olsa da; bilhassa<br />
Yavuz Sultan Selim döneminde<br />
“saltanat tehdit altýna girecek” diye<br />
vehmedilmiþ; Þia mezhebi ile<br />
yapýlan mücadelede, maalesef Ehl–i<br />
Beyt’e gönül veren insanlara haksýzlýk<br />
yapýlmýþtýr. Saltanat yanlýlarý,<br />
Ehl–i Beyt’e aþýk olmalarýna raðmen,<br />
bilerek ya da bilmeyerek, Ehl–i<br />
Beyt’e farkýnda olmadan sýrtýný dönmüþtür.<br />
Yalnýz bunun faturasý kader<br />
planýnda öyle bir tecelli ile cevap<br />
bulmuþtur ki, Ehl–i Beyt’e sýrtýný<br />
dönen bu insanlar, gönüllerini<br />
Tanzimat’la birlikte batýya çevirmiþ,<br />
Ehl–i Beyt’in eðitimi, öðretimi adeta<br />
unutulmuþtur.<br />
Tam da bu noktada batýya dönen<br />
gönüller, azýnlýk adý altoda Ehl–i<br />
Salib’e gönlünü kaptýrmýþ; onlara<br />
hak verelim derken, koskoca bir<br />
imparatorluk inkýraza uðramýþ ve<br />
heba olup gitmiþtir.<br />
Þayet ayný yanlýþlar devam eder;<br />
milletimizin varlýk sebebi olan Ehl–i<br />
Beyt’e hizmet edilmez, eðitim–öðretim<br />
ve ekonomik destek saðlanmaz<br />
ise; korkarým tarih tekerrür eder,<br />
varlýðýmýzý tehdit edecek kader<br />
hesaplarý ile karþý karþýya kalabiliriz.<br />
Bu baðlamda, Ýmam Ali’ye dair<br />
bu çalýþmamýzýn, siyasi imkan bulmamýz<br />
durumunda açmayý planladýðýmýz<br />
Ehl–i Beyt Üniversitesi<br />
için temel olmasýný diliyorum.<br />
Elinizdeki eserde göreceðiniz<br />
gibi, Hz. Ali, Resulüllah’ýn ahirete<br />
rýhletinden sonra da her<br />
Müslüman’ýn yârý ve yardýmcýsý<br />
olmuþtur. Kendinden önce hilafet<br />
makamýnda bulunan Hz. Ebu Bekir,<br />
Hz. Ömer ve Hz. Osman’ýn her<br />
halükârda akýl, hüküm ve hikmet<br />
aldýklarý baþ danýþmandýr.<br />
Eseri okuduðunuzda, Ýslam<br />
medeniyet tarihinde, adaletli devlet<br />
idareciliðinin en güzel örneklerinin<br />
ve kurumlarýnýn, her türlü dahilî<br />
fitne ve zor þartlara raðmen Hz. Ali<br />
(k. veçhe) tarafýndan ortaya konduðunu<br />
göreceksiniz.<br />
Velayetin þahý olarak Hz. Ali’yi<br />
hakkýyla tanýmak ve tanýtmak,<br />
elbette beþerin takatini aþmaktadýr.<br />
Ancak elinizdeki eseri<br />
okuduðunuzda O’nun eþsiz bir<br />
iman, ibadet, idare–yönetim, ilim ve<br />
vakar abidesi olduðunu fark edeceksiniz.<br />
Böylece medeniyetimizin<br />
dayandýðý temellerin, gerçekte ne<br />
kadar yüce ve güçlü olduðunu<br />
idrak ederek, yüreðiniz kuvvet<br />
bulacaktýr.<br />
Söz buraya gelmiþken deriz ki,<br />
gönlünde Hz. Ali sevgisi taht kuran<br />
Türk milleti, iþte hakikate ve insanlýða<br />
hizmet asaletine bu vesile ile<br />
ulaþmýþtýr. Bu mânâda hiçbir<br />
Müslüman yoktur ki, o, Alevî<br />
olmasýn. Alevîlik, Ali’yi sevmekse, o<br />
halde bütün Müslümanlar Alevî’dir.<br />
Bu mânâda inþaallah elinizdeki<br />
eserimiz, milletimiz için “birlik ve<br />
dirlik iksiri” olacaktýr.<br />
Bu vesile ile, eserin hazýrlanmasýnda<br />
baþta muhterem eþim<br />
olmak üzere emeði geçen herkese<br />
teþekkür ediyor; velayetin þahý<br />
Ýmam Ali’nin þefaatlerini talep<br />
ederek, hem dünya hayatýmýzda<br />
“birlik ve dirlik” içinde olmayý, hem<br />
de Resulüllah’ýn Havz–ý Kevseri’nin<br />
baþýnda hep beraber cem olmayý<br />
Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.<br />
Prof. Dr. Haydar Baþ<br />
Trabzon/2010
kilis1.qxd 11/8/2010 7:03 PM Page 23<br />
KÝLÝS POSTASI SPOR<br />
Son zamanlarda Kilis’te sportif<br />
faaliyetlerde belirgin bir þekilde gerilemeye<br />
doðru gidiliyor. Gerilemeye<br />
doðru giden bu süreç içerisinde en<br />
büyük etkenin baþýnda hiç þüphe yok<br />
ki; þehrimizi profesyonel anlamda lig<br />
müsabakalarýnda temsil eden<br />
kulübün olmamasý geliyor.<br />
Daha önceki yýllara þöyle dönüp<br />
baktýðýmýzda, 3. ligde olsa bir temsil<br />
edilebilirliðimiz vardý. Bin bir umutla<br />
maçlarý izler ve takip ederdik. Hele<br />
maçlar Kilis Þehir Stadý’nda olduðu<br />
zaman, stadyumdan þehrin<br />
merkezine kadar maçýn bize verdiði<br />
tebessümü veya üzüntüyü çevremize<br />
yaya yaya evlerimize dönerdik.<br />
Ü<br />
niversitedeki fakülte<br />
ve yüksekokullarýn<br />
katýldýðý turnuva so-<br />
nunda, Üniversite Bölümler Arasý<br />
Erkekler Basketbol Turnuvasý’nda<br />
Ýktisadi ve Ýdari Bilimler<br />
Fakültesi, Bayanlar Voleybol<br />
Turnuvasý’nda Fen Edebiyat<br />
Fakültesi, Erkekler Voleybol<br />
Turnuvasý’nda Meslek Yüksekokulu<br />
birinciliði kazandý.<br />
Cumhuriyet Kupasý Bilek<br />
Güreþi Turnuvasý’nda ise 55–66<br />
kiloda 1.Yunus Dere 2.Yunus<br />
Seyrek 3. Murat Uçar olurken,<br />
69–75 kiloda 1.M. Emin Yavuz<br />
2. Ýrfan Okuyucu 3. H. Kasým<br />
Ekinci, 78–82 kiloda 1.Mehmet<br />
Candoðan 2. Ýbrahim Durmuþ<br />
3. Bilal Koç, 85–96 kiloda da 1.<br />
Ömer Tan 2. Yunus Polat 3. Yasin<br />
Türk oldu.<br />
Mustafa ÇOBANOÐLU<br />
Belki birgün!<br />
admin@kilispostasi.com<br />
Þimdi bütün bunlar nostalji gibi<br />
geliyor bana . Belki bir gün diyerek,<br />
hep umutla bekledik ilimizi temsil<br />
eden Kilis Belediye spor’un bir üst<br />
lige çýkmasýný, Kilis Belediye spor’un<br />
yanýna bir kulübümüzün daha eklenmesini.<br />
Bazen hayaller kurduk<br />
düþlere daldýk: Kilis Þehir Stadý’nda<br />
Galatasaray,Fenerbahçe,Beþiktaþ,<br />
Trabzon gibi takýmlarý<br />
izlemeyi.Bazen daha da ileri gidip<br />
Avrupa kupalarýna katýlmayý arzuladýk...<br />
Bazýlarýnýzýn “Aç tavuk kendini<br />
mýsýr ambarýnda sanarmýþ” dediðini<br />
duyar gibi oluyorum. Bunlarýn<br />
olmasýnýn çok zor olduðunu sanmýy-<br />
Sebat Gençlikspor Baþkaný Ahmet<br />
Özuymaz, bu hafta Cumartesi ve<br />
Pazar günleri oynanacak olan 1.<br />
Amatör küme futbol müsabakalarýna<br />
hazýr olduklarýný takýmlarýna güvenlerinin<br />
tam olduðunu ve bu nedenle<br />
þampiyonlukta iddalý olduklarýný<br />
ifade etti. Sayýn teknik sorumlusu sikibe<br />
lakaplý sait doðan ise iþi þansa<br />
býrakmayacaklarýný idda ediyor ve kilitse<br />
sebat rüzgarý esmaye devam ede-<br />
orum. Biraz daha ilgi, biraz daha<br />
dikkatli seçim bize hayal gelen zevki<br />
yaþatýrdý bence.<br />
Geçenlerde Kilis’teki amatör kulüpler<br />
hakkýnda konuþmalar yapan<br />
birkaç arkadaþýmý uzaktan onlara<br />
katýlmadan dinliyorum. Hepsinde<br />
ayný düþünce, neden Kilis özellikle<br />
futbolda profesyonel ligde temsil<br />
edilmiyor. Bir arkadaþ, Kilisli sporcularýn<br />
takýma alýnmamasýndan<br />
yakýnýyor. Bir diðeri, sporcularda<br />
takýma oyunlarýyla deðil halkýn<br />
deðimiyle, “arkasýndaki dayýyla”<br />
alýnýyor diye dert yanýyor. Bir<br />
baþkasý ise , daha eskilerden bahisle;<br />
“eskiden forma aþký vardý þimdi ise<br />
para para olmayýnca da sporcu kendini<br />
yormadan gününü kurtarmaya<br />
çalýþýyor “düþüncesini savunuyor.<br />
Konuþmalar buna benzer söylemlerle<br />
sürüp giderken birden amatör<br />
ligde önemli bir çekiþmenin<br />
yaþanacaðýný ve Kilis’teki spor durgunluðuna<br />
dur diyebileceðini ifade<br />
ediyorlar.Bu düþünceyi duyunca içim<br />
kýpýr kýpýr olmaya baþladý. Ben onlarý<br />
dinledikçe umutlanýyorum. Ne den<br />
Cumhuriyet Kupasý<br />
ödülleri daðýtýldý<br />
Kilis 7 Aralýk Üniversitesi’nde Cumhuriyetimizin 87. yýlý sebebiyle basketbol<br />
voleybol ve bilek güreþi dallarýnda düzenlenen, Cumhuriyet Kupasý<br />
Üniversite Turnuvasý’nda dereceye giren öðrencilere ödülleri verildi<br />
<br />
<br />
Sebat Gençlikspor<br />
oldukça iddialý<br />
cek diye belirledi. Baþkan Özuymaz<br />
geçen yýla göre daha güçlü ve dinamik<br />
bir kadro kurduklarýný ve þampiyonlukta<br />
iddialý olduklarýný belirterek<br />
þunlarý söyledi: “Kadromuzda 150160<br />
civarýnda genç bulunuyor. Amacýmýz<br />
gençleri kötü ve zararlý alýþkanlýklardan<br />
kurtarýp topluma yararlý bir fert<br />
olarak kazanmaktýr. Bugüne kadar<br />
takýmý kendi imkanlarýmýz ile ayakta<br />
tutmaya çalýþtýk.<br />
EKÝM - ARALIK 2010<br />
23<br />
umutlanmayalým ki sporcular arasýnda<br />
takma isimlerle de olsa :<br />
Maradona, Messi, Arda… Emreler in<br />
var olduðunu duyuyorum. Teknik<br />
direktörler arasýnda da önemli isimler<br />
var Skibe (Saat Doðan) evet kendisine<br />
Skibe denmeden tanýnmýyor bile<br />
. Bu isimlerin takmada olsa Kilisli<br />
sporculara verilmesi beni fazlasýyla<br />
umutlandýrýyor. Sait Doðan (skibe)<br />
hakkýnda biraz durmakta fayda var.<br />
Tek düþüncesinin gençleri kahve<br />
köþelerinden kurtarmak, onlarý zararlý<br />
madde baðýmlýlýðýndan uzaklaþtýrmak<br />
olduðunu ifade eden Sait<br />
Doðan, takýmýna da oldukça<br />
güveniyor. Hepsinden önemlisi<br />
spordan soðumaya baþlayan sporseverleri<br />
Amatör lig maçlarýný izlemeye<br />
davet ediyor.<br />
Bizde bu düþünceye katýlýyoruz.<br />
Belki bir gün ilimizden çýkacak<br />
Mesliler, Ýbrahimoviçler olacak onlarý<br />
izlemeye büzük zevkle gideceðiz.<br />
Aðzýmýzda Ahmet, Mehmet, Erdal,<br />
Ýsmail … Bir gün büyük bir yýldýz<br />
olacak düþüncesi olacak<br />
Kim bilir belki bir gün…<br />
Kilis Belediyespor<br />
teknik direktörlüðüne<br />
Seçkin Göksel getirildi<br />
1. Grup'ta mücadele veren<br />
Kilis Belediyespor teknik direktörlüðüne<br />
Seçkin Göksel getirildi.<br />
Teknik direktör Seçkin<br />
Göksel Kilis Belediyespor ile antrenmanlara<br />
baþladý. Göksel,<br />
''Kilis Belediyespor'u layýk olduðu<br />
yere getirmek için elimizden<br />
geleni yapacaðýz. 1.5 yýllýk anlaþma<br />
imzaladým. Ligde tek hedefimiz<br />
baþarýyý yakalamaktýr'<br />
TÜRKÝYE Bölgesel Amatör Lig<br />
Kilis Belediyespor<br />
5.Grup Maç tarihleri<br />
14.11.2010<br />
Kayseri Þekerspor<br />
Kilis Belediyespor<br />
21.11.2010<br />
Kilis Belediyespor<br />
Elbistan Belediyespor<br />
28.11.2010<br />
G.Antep Ýl Özel Ýdare<br />
Kilis Belediyespor<br />
05.12.2010<br />
Kilis Belediyespor<br />
Elazýð Belediyespor<br />
12.12.2010<br />
K.Maraþ Belediye<br />
Kilis Belediyespor<br />
19.12.2010<br />
Kilis Belediyespor<br />
Kayseri Yolspor
kilis1.qxd 11/8/2010 7:04 PM Page 24<br />
24 EKÝM - ARALIK 2010 KÝTAP DÜNYASI<br />
KÝLÝS POSTASI