Röportajı okumak için tıklayınız... - İzmir Demir Çelik Sanayi A.Ş.
Röportajı okumak için tıklayınız... - İzmir Demir Çelik Sanayi A.Ş.
Röportajı okumak için tıklayınız... - İzmir Demir Çelik Sanayi A.Ş.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Ekim 2011<br />
4<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 5 Ekim 2011
İDÇ<br />
Halil <strong>Ş</strong>ahin/İDÇ Yönetim Kurulu Başkanı<br />
İş hayatına ne zaman ve ne şekilde atıldınız, hangi<br />
işlerle uğraştınız? İskenderun’dan <strong>İzmir</strong>’e gelişiniz<br />
nasıl oldu?<br />
1946 yılında Hatay’ın Dörtyol ilçesinin Payas nahiyesinde<br />
doğdum. İlköğrenimimi Payas’ta, orta öğrenimimi<br />
İskenderun Lisesi’nde tamamladım. 1966 yılında Ankara<br />
İktisadi Ticari İlimler Akademisi’nin İşletme-Muhasebe<br />
bölümünü kazandım. 1970 yılında mezun oldum. O<br />
zaman askerlikte gruplar vardı. 10.gruba düştüğüm <strong>için</strong><br />
18 ay askerlikte sıra bekledim. Babam ticaretle uğraşıyordu.<br />
Arazi sahibiydi. O dönemde onun işlerine yardım<br />
ettim. 72’nin sonuna doğru, askere, <strong>İzmir</strong>’e yedek subay<br />
olarak, Ulaştırma Okulu’na geldim. Tesadüf, okuldan<br />
sonra da, kurada yine okulun içerisindeki birliği çekerek,<br />
askerliğimi aynı yerde sürdürdüm. 74 yılı başında yedek<br />
subaylığım bitti ve memlekete döndüm.<br />
Bu süreç içerisinde ben serbest çalışacağımı bildiğim<br />
<strong>için</strong> başka iş arayışına girmedim. 74’den 76’ya kadar,<br />
babamın işlerine yardımcı oldum. Müşterek çalıştık.<br />
Ekim 2011<br />
6<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
76’da İskenderun’a giderek, <strong>Ş</strong>ahin Nakliyat’ı kurdum.<br />
82’de Doruk Nakliyatı da alarak uluslararası taşımacılığa<br />
başladım. 90’lı yıllarda, bir Grup ile birleşerek, hem<br />
sanayide hem de evlerde kullanılan, Çevre Bakanlığı’nın<br />
normlarına müsait yakıt kömürü ithal etmeye başladık.<br />
Bunun pazarlamasını yaptık.<br />
93 yılında da üç arkadaş Payas’ta o günün koşullarına<br />
göre çok modern, kapasitesi büyük bir haddehaneyi<br />
ortak olarak kurduk. Sonra,1995 yılında bir arkadaşımızın<br />
ayrılması ile iki arkadaş, daha doğrusu iki Grup kaldık.<br />
2005 yılında da <strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong>’i aldık. Birlikte çalıştığımız<br />
Gruplardan ayrıldık. Kardeşim ve eniştem ile<br />
birlikte, ayrıca Koç Grubu’na da bir miktar hisse vererek,<br />
<strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong>’i aldık. <strong>İzmir</strong>’e gelinceye kadarki serüvenimiz<br />
böyle…<br />
Yaklaşık 20 senelik bir demir çelik geçmişiniz var.<br />
93’te, hatta 92’de Payas’ta tesis inşaatına, 94’ün so-
nuna doğru da üretime başladık. 17 senedir demir çelik<br />
sektörünün <strong>için</strong>deyiz.<br />
Haddehanelerde yıllık kapasiteniz ne kadardan<br />
başladı, ne kadara geldi?<br />
İskenderun’daki haddehanemiz o gün <strong>için</strong>, 300<br />
bin ton kapasiteli, kontinü bir haddehaneydi ancak,<br />
İskenderun’un en büyük haddehanesiydi. 6 metrelik fırınımızla,<br />
ki o dönemde, oradaki tesislerdeki haddehanelerde<br />
en büyük fırın boyu 3 metre idi, en büyük fırın<br />
da bizdeydi. <strong>Ş</strong>u anda ise haddehanelerimizin toplam<br />
kapasitesi, 1.2 milyon tona ulaşıyor…<br />
İskenderun bölgesindeyken aklınızdan çelikhane<br />
kurmak geçti mi hiç, <strong>İzmir</strong>’e gelişiniz çok mu ani<br />
oldu? Yoksa önceden bir fikir hazırlığınız var mıydı?<br />
Haddehanemiz büyük olduğu <strong>için</strong>, demir çelikten<br />
aldığımız kütükle tam kapasite çalışma şansımız yoktu.<br />
İlk fizibilite çalışmalarını yapıp bu işe teşebbüs etmemiz,<br />
2000’li yıllara kadar gider. Ancak o günkü koşullarda teşvik<br />
alamadık. Ondan sonra da, madem haddehanemiz<br />
var, çelikhanemiz teşviksiz olsun dedik.<br />
O zamanki haddehanemizin önündeki arsayı çelikhane<br />
yapmak <strong>için</strong> aldık. Dörtyol’da imar tadilatlarını gerçekleştirdik.<br />
Ancak orası sanayi bölgesi olmaktan çıkarıldı.<br />
Dolayısıyla da biz <strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong>’i alabilmek <strong>için</strong><br />
iki sene uğraştık. En son Mittal’e verdiler. Ancak Mittal’in<br />
vazgeçmesi üzerine, tekrar biz geldik burayı almak<br />
<strong>için</strong>… İDÇ’yi alma fikri bir günde doğmadı. Kısmetimizde<br />
de varmış, burayı aldık. Aldığımız <strong>için</strong> de son derece<br />
memnunuz.<br />
İlk aldığınızda, yeni bir kuruluş almış olmanın getirdiği<br />
ne gibi sıkıntılarla karşılaştınız? Yeni bir tesis<br />
kurmak mı daha kolaydı, yoksa hazır bir tesisi alıp,<br />
onu dönüştürmek mi? Burada açıkçası biraz devlet<br />
yapısına benzer bir yapı vardı. Firmayı özel sektör dinamizmi<br />
çerçevesinde geliştirebilmek zor oldu mu?<br />
<strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong>, 1975 yılında küçük bir haddehaneyle<br />
başlamış, 1983’te modern haddehanesini, 1987’de<br />
de çelikhanesini devreye almış, o günün koşullarında<br />
da Türkiye’nin özel sektör olarak, en modern tesislerinden<br />
biri olarak kabul edilmiş. Ancak 1989 yılında İş<br />
Bankası’na geçmiş. İş Bankası döneminde buraya uzun<br />
vadeli yatırımlar yapılmamış, 90’lı yıllarda Türkiye’nin en<br />
modern tesisi iken, en önlerde bulunan bir tesis iken,<br />
2000’li yıllarda, teknolojik yatırımlar yapılmadığı <strong>için</strong>, geri<br />
sıralara düşmüş… 2005’te devraldığımızda, firmanın<br />
durumu, gerçekten de ismiyle orantılı değildi. Düşük<br />
kapasiteyle, fason çalışıyorlardı. Burayı almadan önceki<br />
araştırmalarımızda, teknik arkadaşlarımız bir inceleme<br />
yaptılar. Buraya acil yapılması gereken işlere ilişkin bir<br />
öncelik sıralaması yaptılar. Biz de imkanlarımız ölçüsünde,<br />
öncelikli yatırımları realize etmeye çalıştık.<br />
İlk olarak, 80-85 ton kapasiteli bir ocak mevcuttu. Bu<br />
ocağın kapasitesi, haddehanelerin üretimiyle bağdaşmıyordu.<br />
Haddehane kapasitesi daha büyüktü. Haddehane<br />
kapasitelerini doldurmak <strong>için</strong> kütük ithâl etmek<br />
gerekiyordu. Zaman zaman da burada tam kapasite<br />
çalışmayan çelikhanelerde fason kütük ürettirerek, tesisimizi<br />
tam kapasiteyle çalıştırmanın yollarını aradık.<br />
Bunda başarılı da olduk. Çünkü piyasada rekabet ede-<br />
Temel hedefimiz, kapasitemizi en iyi,<br />
en verimli nasıl değerlendirebileceğimizi<br />
araştırmak ve belirlemektir.<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 7 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
bilmek <strong>için</strong>, en azından rakiplerin koşullarında çalışıyor<br />
olmak gerekiyor. Maliyet yönünden, üretimin kalitesi<br />
yönünden, verimlilik yönünden rekabet edemiyorsanız,<br />
ayakta kalma şansınız da olmuyor.<br />
Öncelikle, 150 tonluk ocak siparişi verdik. Tavan vinçlerini<br />
buna uygun hale getirdik, oksijen tesisimizin kapasitesini<br />
4.000 m 3 arttırdık. Ocağın kapasitesini büyüttük<br />
ancak kontinüde sıkıntı çıktı. Pota ocağı kifayetsiz kaldı.<br />
Bunun üzerine pota ocağını yeniledik. Kontinü makinesi<br />
siparişimizi verdik.<br />
Plânlanan tarihte inşallah yeni kontinümüz de devreye<br />
girecek, böylelikle üretimde tüm birimler, 150 tonluk<br />
ocağın kapasitesine uygun bir sistemle çalışacak ve yıllık<br />
kapasitemiz de 1.5 milyon tona çıkmış olacak.<br />
Kapasitemizi geliştirirken çevreye de duyarlı davrandık.<br />
Toz toplama tesisini modernize ettik. 200 bin tona<br />
yakın kapalı hurda holü yaptırdık. Mamûlun yüklenmesinde<br />
istenilen tonaja ulaşabilmek <strong>için</strong> mamûl holleri<br />
ilâve ettik. Dolayısıyla şimdi tesis, yılbaşından itibaren<br />
hem maliyet hem kalite yönünden rakipleriyle rekabet<br />
edebilecek bir ortama kavuşturulmuş olacak.<br />
Limanımızın 22 metre olan enini 32 metreye, 312<br />
metre olan boyunu da 375 metreye uzattık. Böylece limanı<br />
fabrikanın kapasitesine uyumlu hale getirdik.<br />
Ekim 2011<br />
8<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
Liman tadilatında bir takım problemlerle karşılaşmıştınız.<br />
Onlar çözüldü mü?<br />
Tabii ki yatırım yapıyorsanız, problem her zaman var.<br />
Yaptığımız yatırımlar, yasalara uygun olduğu <strong>için</strong>, zorluklar<br />
çıksa da sonuçta hepsi aşılıyor. Liman konusunda da<br />
bazı zorluklarımız oldu ama, sonuçta başarıya ulaşıldı.<br />
Ürün çeşitliği açısından bir gelişme oldu mu?<br />
Ürün çeşitliliğine gittiğimiz çok fazla söylenemez, ancak<br />
o konuda plânlarımız var. Biz burayı aldıktan sonra<br />
önce iş kolunu çeşitlendirmeyi hedef aldık. Ama küçük<br />
ama büyük, Türkiye ve dünya 3-5 senede bir çalkantı<br />
geçiriyor. Yönetim Kurulu olarak ortak görüşümüz, tek<br />
iş kolunda olursak, zaman zaman sıkıntılara düşebiliriz<br />
şeklindeydi. Bu görüş çerçevesinde, imkânlarımız elverdiğince,<br />
iş kollarımızı üçe çıkarmayı, demir çelik üretimine,<br />
gemicilik ve enerjiyi ilâve etmeyi hedefledik. Aslında<br />
bu iki alan bir şekilde demir çelikle de ilgili…<br />
2008’de fiyat düşüşlerinde, imkânlar ölçüsünde, 154<br />
bin dwt’luk üç adet yeni nesil gemiyi uygun koşullarda<br />
aldık. <strong>Ş</strong>imdi değerlendirdiğimizde, bu alımımızın isabetli<br />
bir karar olduğunu görüyoruz. Gemilerin iki senesi de<br />
iyi geçti. <strong>Ş</strong>u anda, gemi taşımacılığı sıkıntılı, ancak biz<br />
zaten buna yakın koşullarda gemi almıştık. O günden<br />
bu yana da piyasalar iyiydi. Üçüncü hedefimiz enerjiydi.<br />
<strong>Ş</strong>u anda 350 MWe gücünde termik santral <strong>için</strong> gerekli
ütün izinler alınıyor. Santralden elde edilen enerjiyi sisteme<br />
vererek iş kollarımızı çeşitlendirmiş olacağız.<br />
<strong>Demir</strong> çelikte ürün çeşitliliği konusunda 1.5 milyon<br />
tonluk kapasiteyi en güzel nasıl değerlendiririzin arayışı<br />
içerisindeyiz. Bu kapasitenin, 400 bin tonluk bir kısmını<br />
orta profil haddehanesinde değerlendirmeyi planlıyoruz.<br />
Bu tamamıyle yeni değil mi?<br />
Yeni evet… Büyük ihtimalle önümüzdeki yılın Eylül<br />
ayında inşallah üretime geçeceğiz. Teçhizat siparişini<br />
verdik. Ondan sonraki hedefimiz de, o günün koşulları<br />
neyi gerektirirse o olacak. <strong>Ş</strong>u an çok peşin konuşmak<br />
istemiyorum ama, kangal haddehanesi düşünülebilir.<br />
Tabii demir çelik ağır bir iş kolu… Her ne kadar karar da<br />
verseniz, zaman zaman ekonomik şartlar, günün koşulları,<br />
piyasanın arz-talebindeki dengeler itibariyle bazı konulardan<br />
vazgeçip, yeni yatırım kararları alabiliyorsunuz<br />
ama şu anki hedefimiz bunlar…<br />
Orta profil kararı verilirken yapılan fizibilite çalışmasında,<br />
400 bin tonluk üretime karşılık, ne kadarlık<br />
bir ithâl ikâmesi olacak, üretimin ne kadarı ihraç edilecek?<br />
Böyle bir plânınız var mı?<br />
Bizim yaptığımız fizibilite çalışmaları, üretimin yüzde<br />
60’ının ihracata yönelik olması şeklinde. Biliyorsunuz<br />
komşularımız hızla gelişiyor. Kuzey Afrika ülkeleri, Orta-<br />
doğu bölgelerindeki yapılaşma, bu ürünlere her zaman<br />
ihtiyaç olacağını gösteriyor. UPN, IPN diye vasıflandırılan<br />
80’den 300’e kadar ebatları içeren bir orta profil haddehanesi<br />
kuruyoruz.<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 9 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
Türkiye’de de bu ürünlerin<br />
tüketimi anlamında bir potansiyel<br />
var değil mi?<br />
Var tabii… Bunu bu şekilde<br />
düşündüğümüz zaman, bu yatırımın<br />
çok faydalı ve verimli olacağı<br />
görüşünü taşıyoruz. Bu arada,<br />
zaman zaman kangalın piyasası<br />
iyi oluyor, zaman zaman profilin,<br />
zaman zaman da çubuğun… Pazarlarda<br />
yer alabilmek <strong>için</strong> bunları<br />
da gözetmek gerekiyor.<br />
Zaman zaman bazı ürünlerde 3-5 ayda bile yatırımı<br />
çıkaracak fiyat farkları oluşabiliyor.<br />
Dolayısıyla bu enstrümanlar elinizde olduğu zaman,<br />
hangisi daha karlı ise onu çalıştırırsınız. 240 kareye kadar<br />
kütük ve 280x220 blum üretme imkanına sahip olacağız.<br />
Yeni kontinü döküm makinamızda bu imkanlar<br />
var. Bu yatırımla da bölgede ihtiyacı olan yine profil üreticilerine<br />
girdi temin etme, 220-240’lık kütük satma şansı<br />
elde etmiş olacağız.<br />
Kapasitenizdeki artış, uzun piyasasına ilâve bir<br />
baskı yapmayacak, tamamıyle farklı ürünlere yönelmiş<br />
olduğunuz <strong>için</strong>, bir boşluğu dolduracak…<br />
Artan kapasitemizi profil haddehanesinde kullanalım<br />
diye düşündük. Kangal üretirsek de, kangal piyasası<br />
iyiyse, çubuğu çekmemek lâzım diye düşünüyoruz. Bu<br />
durumda çubuk kapasitesinde düşüş olacak.<br />
Ekim 2011<br />
10<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
Halka açık şirket<br />
olmanın faydaları var…<br />
En azından bir yanlış<br />
yapıyorsanız farkına<br />
varıyorsunuz… Halka<br />
açık şirket statüsü,<br />
Türkiye’de halen çok<br />
doğru algılanmıyor<br />
ancak uluslar arası<br />
piyasada halka açık<br />
şirketlerin itibarı biraz<br />
daha fazla…<br />
Belki bu aşamada biraz erken<br />
ama bundan birkaç sene evvel,<br />
lastiklerde kullanılan teller <strong>için</strong> biz<br />
Dernek olarak, bunların ithalatını<br />
sınırlayın, Türkiye’de üretilsin dedik,<br />
ancak bunu Türkiye’de üreten<br />
kuruluş olmadığı anlaşıldı. O<br />
kaliteli kangal <strong>için</strong> de araştırma<br />
yaptınız mı, yoksa o çok özel bir<br />
yatırım mı?<br />
O ayrı tabii…Türkiye’de vasıflı<br />
çelik üreten firmalarımız var… Bursa’da Asil <strong>Çelik</strong> ve<br />
Çemtaş… O ayrı bir işkolu… İkisi bir arada ne kadar olur<br />
bilmiyorum ama arkadaşlarımızın, zaman <strong>için</strong>de hem<br />
teknoloji hem ürün bazında çeşitlendirme konusunda<br />
dünyada geçerli olan veya sürümü iyi, pazarlaması kolay,<br />
karlı olan ürünlere yönelik çalışmaları zaten aralıksız<br />
sürüyor.<br />
Daha çok üretmek yerine, daha kârlı bir üretim<br />
anlayışıyla yürütüyorsunuz faaliyetlerinizi, öyle değil<br />
mi?<br />
Evet… 1.5 milyon tonluk kapasitemizi, belki zaman<br />
içerisinde, bazı iyileştirme çalışmaları ile, 1.6-1.7 milyon<br />
ton seviyelerine çıkarabiliriz. Bizim hedefimiz, kapasitemizi<br />
en iyi, en verimli şekilde değerlendirebilmek…<br />
Firmada iş bölümünüz nasıl gerçekleşiyor?<br />
Ben Yönetim Kurulu Başkanı’yım. Yönetim Kurulumuz<br />
beş kişiden oluşuyor. <strong>Ş</strong>ahin ailesinden üç, Baştuğ
ailesinden bir ve Koç ailesinden bir kişi yönetim kurulu<br />
üyesi olarak görev yapıyor. Uyum <strong>için</strong>de bir çalışmamız<br />
var. Yönetim kurulumuzda, bundan sonra işler şu şekilde<br />
yürüsün, öyle olsun demekten ziyade, kısa sürede<br />
karar alarak çözüm üretmenin her türlü alternatifini yaratmayı<br />
amaçlıyoruz.<br />
Kendi işinizi yürütürken, çok ortaklı bir şirket yapısına<br />
geçtiniz. <strong>Ş</strong>irketin halka açık olması, çok ortaklılık,<br />
işlerinizi yürütürken size sıkıntı veren bir durum<br />
oldu mu?<br />
Bugüne kadar ben veya ortaklarımız, böyle bir şirketi<br />
yönetmedik. Daha evvelki şirketlerimizde buna yakın<br />
cirolar yapıyorduk ancak böyle profesyonel bir yönetim<br />
şekli yoktu. Tabii burada ortak sayımız epeyce yüksek,<br />
ancak İş Bankası’ndan aldığımız yüzde 54’lük kısmın<br />
üzerine aldıklarımızla bugün itibariyle, şirketin yüzde 90’ı<br />
Grup bünyesindedir. Uygulamada farklı durumlar oldu<br />
tabii… Örneğin, halka açık bir şirket olmamız nedeniyle,<br />
basına verdiklerimiz de dahil firmayla ilgili her bilgiyi<br />
önce İMKB’ye bildirmek durumunda olduk.<br />
Halka açık olmanın faydalarını gördünüz mü?<br />
Halka açık şirketlerin denetim usulleri ve bunun gibi<br />
bazı konularda farklılıklar var. Uluslararası bağımsız bir<br />
denetim firmasının denetimindesiniz. Her üç ayda bir<br />
hesaplarınız en ince ayrıntısına kadar inceleniyor. Üç<br />
aylık bilançonuz, İMKB’ye bildiriliyor. Bu uygulamalar<br />
bence çok doğru uygulamalar… En azından bir yanlış<br />
yapıyorsanız, zamanında farkına varıyor ve düzeltiyorsunuz.<br />
Halka açık şirket statüsü, Türkiye’de halen çok<br />
doğru algılanmıyor, ancak uluslararası piyasada halka<br />
açık şirketlerin itibarı biraz daha fazla…<br />
Siz firmayı aldıktan sonra piyasadaki değerinde<br />
bir değişiklik oldu mu?<br />
Tabi oldu. Biz burayı İş Bankası’ndan aldığımızda,<br />
halka açık şirket olarak, piyasa değerinin üstünde bir bedelden<br />
aldık. Borsada çağrı yapmak diye bir kavram var.<br />
Hissedarlar, halka açık olan hisseleri getirirlerse, yönetim<br />
hisselerini alan firmanın bunları da alma yükümlülüğü<br />
var. O gün <strong>için</strong>, yüzde 44 gibi dışarıda olan hisselerin<br />
karşılığı olan tutarı, bu çağrı yapılmadan önce bankaya<br />
bloke etme zorunluluğu vardı. Ağır bir şarttı bu. Gerekli<br />
olan parayı yatırdık. Çağrıda 100 bin dolarlık hisse geldi.<br />
Demek ki halk size güvendi.<br />
Evet güvendi. En azından ilk çağrıda hemen cevap<br />
verilmiş oldu. Yıllık toplantılarda siz ne kadar anlatsanız<br />
da halk, hissedar gördüklerine inanıyor. <strong>Ş</strong>irketi aldık,<br />
para da kazandık. Fabrikaya harcadık. Bir gemimiz vardı<br />
onu sattık. Üç gemi aldık. Hem yeniledik hem de tonaj<br />
olarak kapasitesini arttırdık. Biz alırken sermaye 62,25<br />
milyon lira, bir hisse 3,16 lira idi, şimdi sermaye 300 milyon,<br />
bir hisse 3,7 lira... <strong>Ş</strong>irketin piyasa değeri neredeyse<br />
altı katına çıktı.<br />
Serkan <strong>Ş</strong>ahin/İDÇ Yönetim Kurulu Üyesi Halil <strong>Ş</strong>ahin/İDÇ Yönetim Kurulu Başkanı Nuri <strong>Ş</strong>ahin/İDÇ Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 11 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
Ekim 2011<br />
12<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
Piyasaların en iyi olduğu dönemde bir gemiyi sattınız,<br />
en düşük olduğu dönemde ise gemi yatırımlarınızı<br />
gerçekleştirdiniz diyebilir miyiz?<br />
<strong>Ş</strong>irketin hisselerini İş Bankası’ndan aldığımız dönemde,<br />
mevcut olan 43 bin ton dwt gemimizi, 2007 sonunda<br />
uygun koşullarda sattık. Gemi yatırımları <strong>için</strong> uygun<br />
zamanı bekledik. 2008’deki krizde, fiyatların düştüğü bir<br />
ortamda, şu an mevcut olan gemilerimizi almış olduk.<br />
Bu da şunu gösteriyor ki, mesele sadece maliyetler<br />
değil… Piyasayı da yakından takip etmek gerekiyor.<br />
Tabii ki… 2008 krizi dünyada çok şeyleri değiştirdi.<br />
Çok şişkin bir emtia yapısı oluşmuştu. Dünya ekonomisinin<br />
bunu kaldıramayacağı biliniyordu. Hatta 2007’nin<br />
sonlarında başlamıştı ama 2008’nin ortalarından sonra<br />
kriz açıkça ortaya çıkmaya başladı. Gemi tutuyorduk<br />
Dubai’ye, günlüğü 100 bin dolara… <strong>Ş</strong>imdi günlüğü 10<br />
bin dolar… Kriz sonrası o şişkinlik gitti. <strong>Ş</strong>u anki krizde<br />
ise, emtia piyasasında düşüş var. Bu kriz, inşallah daha<br />
fazla sıkıntı yaratacak boyutlara gelmez.<br />
Sizin geçenlerde, tam da bu fiyatlarla ilgili tartışmaların<br />
devam ettiği ve ikinci defa demir çelik fiyatlarının<br />
tartışıldığı bir dönemde, Dünya gazetesinde yayınlanan<br />
bir demeciniz vardı. “Fiyatlar, döviz kaynaklı<br />
olarak şişmiş görünüyor”demiştiniz. O konuyu biraz<br />
açabilir misiniz? Fiyatlar neydi nereye geldi?<br />
<strong>Ş</strong>öyle düşünelim. 18 Ekim itibariyle, 680 dolar artı<br />
KDV’ye ürün satıyorsunuz. Eğer dolar 1.5 TL ise, 680<br />
dolarlık ürünün KDV dahil fiyatı 1.205 TL, dolar 1.85 TL<br />
olduğunda ise, KDV dahil fiyat, 1.485 TL ediyor. Aradaki<br />
fark 280 TL ve bu fark, sadece kur farkından kaynaklanıyor.<br />
İç piyasada satılan fiyatla dışarıda satılan fiyat<br />
arasında bir uçurum yok. Farklılık da yok.<br />
Herhalde demirin dünya piyasalarında işlem gören<br />
bir emtia olduğunun ya farkında değiller, ya da<br />
anlamak istemiyorlar.<br />
Bir inşaatın içerisindeki demirin payı açısından değerlendirdiğinizde,<br />
inşaat demiri fiyatındaki artışın, inşaat<br />
sektörünü krize sokacak kadar, arz talep dengelerini<br />
bozacak kadar bir payı olduğunu düşünmüyorum. Ancak<br />
her emtiada yüzde 30-40’lık bir fark oluştuysa, belki<br />
olabilir. Siz eğer dünyaya entegre olmuşsanız, dünya<br />
piyasası koşullarında çalışıyorsanız, hele de AKÇT ile<br />
imzaladığınız bir sözleşme varsa, benim malım 750 dolar<br />
derseniz, İtalya’dan, Yunanistan’dan, İspanya’dan,<br />
buraya dünya kadar mal iner… Fahiş fiyat beyan etme<br />
gibi bir lüksüm yok benim. İhraç ettiğimiz ürünlerde de,<br />
bir başkasına 20 dolar pahalı mal satma şansım da yok.<br />
Dünya piyasasında oluşmuş fiyatlar her yer <strong>için</strong> geçerli…<br />
Navlunu da koyduğunuz zaman, örneğin Singapur’a<br />
mal satıyorsunuz. Kore de satıyor, Çin de satıyor. Belki<br />
şu anda İspanya da satmak <strong>için</strong> uğraşıyor. Neye göre
satıyoruz. Singapur’da fiyat 700 ise, Türkiye ne yapıyor,<br />
navlun fazla ise, diğer taraftan denge kurmaya çalışıyor.<br />
Türk demir çelik sektörü, gerçekten en rekabetçi<br />
sektör… Hem iç piyasada hem dış piyasada… Rakiplerimize<br />
bakın… Ukrayna, Rusya, Çin, Moldovya… Bunların<br />
hepsinde üretim maliyetleri daha uygun koşullarda.<br />
Enerjisi, doğalgazı, işçilik ücretleri…<br />
Karşılaştırmalı üstünlükleri yanında doğrudan<br />
veya dolaylı devlet yatırımları da var.<br />
Evet, özellikle Ukrayna ve Rusya’da, entegre tesislerde,<br />
en ucuz şartlarda hammadde, kömür ve cevher<br />
kullanılıyor.<br />
Olağanüstü ucuz…<br />
Bu koşullarda çalışan bir sektör, dışarıda veya yurt<br />
<strong>için</strong>de nasıl fahiş fiyata mal satar... AKÇT içerisindesiniz,<br />
Avrupa Birliği’ne bağlısınız. Siz nasıl 20-30 dolar pahalı<br />
mal satarsınız… Avrupa’da hemen her yerde sıkıntı var.<br />
Önemli oranda bir üretim düşüşüne gidiliyor. Tüketim olmadığı<br />
<strong>için</strong>, yeniden yapılanma olmadığı <strong>için</strong>… Durgunluk<br />
nedeniyle, Avrupa’daki ekonomilerde sıkıntı yaşanıyor.<br />
Başta Yunanistan olmak üzere... Arkasından İtalya<br />
ve Portekiz konuşuluyor. Böyle bir ortamda bizim fahiş<br />
fiyat sunma lüksümüz kesinlikle yok. Ayrıca Türkiye’de<br />
demir çelik üretimi, tüketimin iki katı. Eğer biz ürettiğimiz<br />
ürünün yüzde 60’ını, yüzde 50’sini ihraç edemiyorsak,<br />
Bu ülke enerji politikasını<br />
belirlerken, enerjinin kaynağına<br />
ilişkin oran tercihlerini çok<br />
iyi hesap edip, kalıcı, enerjide<br />
darboğaz yaşanmayacak şekilde<br />
yatırımlarını yönlendirmek,<br />
alternatif yöntemler arasında<br />
dengeli tercihler oluşturmak<br />
durumunda…<br />
zaten pazarlama şansımız da, tam kapasite çalışma<br />
şansımız da yok.<br />
İçeride fiyatlar biraz yüksek olsa, o ihraç etmeye<br />
çalıştığınız ürün de rekabetle içeriye döner, fiyatlar<br />
yine düşer.<br />
Tabi fiyat yine düşer. Sizler de biliyorsunuz. Türkiye,<br />
son altı ayda 500-600 bin ton çubuk demir ithal etti.<br />
Karşınızda rekabet eden bir yapı var. Biz o kadar rahat<br />
çalışabilen, fiyatını istediği gibi belirleyen bir sektör değiliz.<br />
Zaten ufacık bir konuda bile Rekabet Kurulu bütün<br />
kuruluşlarımızı inceliyor, denetliyor.<br />
Sektör, bu sene de incelemeden çok temiz çıktı.<br />
Biz de bakım ve bu kontinü döküm makinesinin re-<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 13 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
Rakiplerimizle rekabet edebilmek <strong>için</strong>, en az onlar kadar teknolojik<br />
gelişmeleri yakından takip edebilmemiz gerekiyor… İşçilik maliyetlerine<br />
baktığınızda, rakibiniz sizin işçilik maliyetinizin üçte biri ile üretim<br />
yapıyorsa, ekonominin her 3-5 senede bir sallantı geçirdiği dönemlerde<br />
nasıl rekabet edip ayakta kalacaksınız… Var mı böyle bir şansınız… O yüzden<br />
sanayici, teknolojiyi çok yakından takip etmek durumunda…<br />
vizyonu <strong>için</strong> 15 gün üretimi durdurduk diye ifade verdik.<br />
Yetkililer üretimdeki duruşun bakım <strong>için</strong> olduğunu gördüler<br />
de bu incelemeden yüz akıyla çıktık.<br />
Hükümet de, yetkili kurumlar da bizi zaten takip ediyor,<br />
gerekli incelemeleri yapıyor, çalışma düzenimize<br />
bakıyor. Rekabete engel olacak durum ve davranış içerisinde<br />
olup olmadığımızı inceliyorlar.<br />
Siz hem burada, Ege <strong>Demir</strong> ve <strong>Demir</strong>dışı Metaller<br />
İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı hem<br />
de İskenderun’da Ticaret ve <strong>Sanayi</strong> Odası Başkanlığını<br />
beraber sürdürüyorsunuz. Sizin <strong>için</strong> yorucu olmuyor<br />
mu?<br />
Bu görevleri yerine getirirken belli fedakârlıklarda bulunmak<br />
gerekiyor… Özveriyle yapılan işler bunlar… Ben<br />
altı yıldır <strong>İzmir</strong>’deyim. Doğal olarak, benim artık İskenderun<br />
Ticaret ve <strong>Sanayi</strong> Odası Başkanlığı’nı yürütmemem<br />
Ekim 2011<br />
14<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
lazım. Ama İskenderun’un konumu gereği ve o gün <strong>için</strong>de<br />
bulunduğu şartlar gereği, sağolsun arkadaşlarımız,<br />
bizim başkanlığı sürdürmemizi istediler. Belki bu faydalı<br />
da oldu. Üniversitenin gelmesi gibi konularda katkılarımız<br />
oldu. İnşallah bir süre sonra görevimiz bitiyor. Bizden<br />
sonraki arkadaşlar da, bunu en iyi şekilde yapacaklardır.<br />
Osmaniye’de yeni kurulan tesislerde çok ciddi kapasitelere<br />
ulaşılmış oldu. Osmaniye ve İskenderun’da<br />
16,2 milyon ton ile en büyük çelik kapasitesi oluştu.<br />
Aliağa, 11,2 milyon ton ile Türkiye’nin 3. en büyük<br />
çelik üretim merkezi konumunda… Gerçi İDÇ olarak<br />
siz biraz kapasiteyi iyileştirdiniz. Bu konuda neler<br />
söylemek istersiniz?<br />
Biz geldikten sonra kapasiteyi arttırdık. Özkan <strong>Demir</strong><br />
<strong>Çelik</strong> yeni tesis kurdu. Bir iki arkadaşımızın da düşünceleri<br />
var. Realize edilir mi edilmez mi bilemiyorum ama<br />
ilerleyen günlerde neler yapılabileceğini göreceğiz.
Ülkemizde belirli bölgeler, ağır sanayi bölgeleri<br />
olarak kurulmuş durumda. Bu bölgelerde hazır ağır<br />
sanayi altyapısı oluşmuşken, buralara yüklenip, başka<br />
bölgeleri de başka fonksiyonlar <strong>için</strong> ayırmak yerine,<br />
sanki burası bir turistik bölgeymiş gibi, emisyon<br />
açısından aynı değerleri tutturma gibi arayışlara girmek,<br />
çelik sektörümüzü çok büyük sıkıntıya sokuyor.<br />
Bu tür sıkıntılar yaşadınız mı Çevre Bakanlığı ile?<br />
<strong>İzmir</strong> bölgesi, Çevre Bakanlığı’nın en fazla üzerinde<br />
durduğu bölgelerden biri… Her konuda titiz davranıyorlar.<br />
ÇED raporu verilirken, emisyon izni verilirken,<br />
yeni yatırımlar <strong>için</strong> izin verilirken çok sıkı tutuyorlar.<br />
Çanakkale’den Antalya’ya kadar tek ağır sanayi bölgesi,<br />
Aliağa bölgesi… Bu iki şehir arasındaki çok uzun sahil<br />
şeridinde başka bir ağır sanayi bölgesi yok. Ancak turizm<br />
ile sanayiyi ayıramamışız. Ülkemizde turizm ile sanayiyi<br />
ayıramamak gibi bir sıkıntı yaşanıyor maalesef.<br />
<strong>Sanayi</strong>nin bittiği noktada, turizm başlıyor. Bence burada<br />
bir çelişki var. O bölgede turizm tesisi kuran ya da yazlık<br />
konutu olan kişiler, kendi açılarından haklılar… Diğer<br />
tarafta, ağır sanayi bölgesinde izinli, ruhsatlı, yasalara<br />
uygun yatırımlar yapmış sanayici kuruluşlarla görüşürseniz,<br />
bu kişilerin de haklı olduğunu görürsünüz. Hassas<br />
bir denge var anlayacağınız…<br />
Sınırlı bir turizm kapasitesi ile 11,2 milyon ton<br />
üzerinde çelik, petrokimya, petrol rafinerisi, enerji<br />
santrali gibi Türkiye’nin en büyük ağır sanayi kapasitesi<br />
arasında bir tercih yapmak gerekiyor belki de…<br />
Bunun iyi ayırdedilmesi lâzım ama, çok net bir ayırım<br />
yok maalesef…<br />
Arada tutturulması gereken ince bir ayar var hiç<br />
şüphesiz…<br />
O maalesef gözetilmiyor. Bir yer <strong>için</strong> plânlama, programlama<br />
yapılırken, en azından bir 50 seneyi göz önünde<br />
bulundurmak lazım. Herhalde orada da bazı eksikliklerimiz<br />
var. Ne turizmcinin, ne çevre sakinlerinin, ne de<br />
sanayicinin suçu var. Ama ülkemizin de geldiği nokta<br />
bu… Her 10 senelik dilimleri incelediğimiz zaman, Türkiye<br />
hakikaten çok ciddi mesafeler katediyor. Bu neden<br />
oluyor diye baktığınızda, rakipleriniz sizden çok önce altyapısını<br />
kurmuş. Nüfus artışı yok. Yeni bir altyapı <strong>için</strong> ihtiyaç<br />
duyulmuyor. Oysa Türkiye, çığ gibi büyüyen bir ülke.<br />
30 milyon civarında genç nüfusu var… Bu genç nüfusa<br />
istihdam yaratacak yatırımların olması lazım. Bu çelişkiler<br />
içerisinde, bir şekilde faaliyetler sürdürülmeye çalışıyor.<br />
Belki plânlamayı çok doğru yapabilseydik, sanayi<br />
TEMEL GÖSTERGELER:<br />
Sıvı <strong>Çelik</strong> Kapasitesi : 1.5 milyon ton<br />
Mamul Kapasitesi : 1.2 milyon ton<br />
Grup <strong>Ş</strong>irketleri Personel Sayısı : 1500<br />
Ürünler<br />
•8-50 mm çapında ve 6-18 m boyunda düz,<br />
nervürlü ve kaynaklanabilir nervürlü beton<br />
çelik çubuklar<br />
•100-140 mm kesik ebadında ve 4-12 m<br />
boyunda çelik kütükler<br />
•Üretimin yüzde 60’ı ihraç ediliyor<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 15 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
ve turizmi ayırdedebilseydik, sonuç çok daha farklı olabilirdi.<br />
Yoksa sanayici olarak biz, hiçbir zaman çevreye<br />
duyarsız kalalım demiyoruz. Çünkü neticede biz de bu<br />
ülkede yaşıyoruz. Çocuklarımız, torunlarımız burada yaşayacak.<br />
Bizim de çevreci olduğumuzu, herkesin bilmesi<br />
lâzım. Çevre yatımlarına ne kadar para harcadığımızı<br />
söylersek ne kadar çevreci olduğumuz daha iyi anlaşılır.<br />
Sektördeki teknolojik gelişmeleri takip edebiliyor<br />
musunuz? Bu konuda durum nasıl?<br />
Rakiplerimizle rekabet edebilmek <strong>için</strong>, en az onlar<br />
kadar teknolojik gelişmeleri yakından takip edebilmemiz<br />
gerekiyor. 3 milyon tonluk çelikhaneyle üretim yapan<br />
ile, 800 bin tonluk çelikhaneyle üretim yapan, hemen<br />
hemen sayısal olarak aynı işçi ile üretimi yapıyor. İşçilik<br />
maliyetlerine baktığınızda, rakibiniz sizin işçilik maliyetinizin<br />
üçte biri ile üretim yapıyorsa, ekonominin her 3-5<br />
senede bir sallantı geçirdiği dönemlerde nasıl rekabet<br />
edip ayakta kalacaksınız… Var mı böyle bir şansınız…O<br />
yüzden sanayici, teknolojiyi çok yakından takip etmek<br />
durumunda… Bence bu, tüm dünyada böyledir. Az gelişmiş<br />
ülkelerde bu daha da ön plana çıkıyor. Kazandığını<br />
yatırmak zorunda… Ömür boyu ayakta kalıp, güvenle<br />
yoluna devam edecekse, bunu yapmak zorunda…Aksi<br />
takdirde, günün koşullarına ayak uyduramayanların<br />
ayakta kalma şansı yok.<br />
Elektrik enerjisi üretme konusunda hangi aşamadasınız?<br />
Biraz bilgi verir misiniz?<br />
Bu ülkenin enerji çeşitlendirme sorunu var. Tek bir<br />
kaynağa bağlı enerji üretmek, enerjide her zaman sıkıntı<br />
yaşanması riskini de beraberinde getiriyor. Bu ülkede<br />
elektrik enerjisine ihtiyaç var. Bu ülke enerji politikasını<br />
belirlerken, enerjinin kaynağına ilişkin oran tercihlerini<br />
çok iyi hesap edip, kalıcı, enerjide darboğaz yaşanmayacak<br />
şekilde yatırımlarını yönlendirmek, alternatif<br />
yöntemler arasında dengeli tercihler oluşturmak durumunda.<br />
Meseleyi tümüyle kavrayan pozitif yaklaşımlara<br />
ihtiyacımız var.<br />
Son zamanlarda demir çelik sektöründe hurda<br />
ithalât değerinin her fırsatta gündeme getirilip, sektörün<br />
gerçekleştirdiği üretim ve ihracat faaliyetleriyle,<br />
ülkenin dış ticaret açığına günden güne artan katkısı<br />
göz ardı edilerek, amacını aşan eleştiriler yapılıyor.<br />
Bu konuda neler söylemek istersiniz?<br />
Hurda ithalâtı konusuna, yalnızca ithalât sebebiyle,<br />
yurtdışına ne kadar döviz çıktığı açısından değil, ithâl<br />
ikâmesi ve ihracat sayesinde, ne kadar döviz tasarrufu<br />
sağlandığı açısından da bakmak gerekiyor.<br />
Yılın ilk 8 aylık döneminde, hurda, cevher, kömür, sünger<br />
demir, ferro alyaj gibi girdilerin ithalâtı <strong>için</strong> 8,1 milyar<br />
dolar civarındaki döviz çıkışına karşılık, demir çelik ürün-<br />
Ekim 2011<br />
16<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
leri ihracatından 12,3 milyar dolar gelir elde edildiği ve<br />
ayrıca, yurt<strong>için</strong>de 17,3 milyon ton civarındaki çelik tüketiminin<br />
10,2 milyon tonluk bölümünün desteklenmesi ile,<br />
8 milyar dolar civarında ithâl ikâmesi sağlandığı hususu<br />
dikkate alındığında, söz konusu girdi ithalâtının ne kadar<br />
verimli bir şekilde değerlendirilmiş olduğu açıkça ortaya<br />
çıkacaktır.<br />
Bu yönüyle, meselenin net döviz çıkışı açısından<br />
incelenmesinde fayda görüyor ve çelik sektörümüzün,<br />
ödemeler dengesi açığının kapatılmasına olan önemli<br />
katkısının, önümüzdeki yıllarda artarak devam edeceğini<br />
vurgulamak istiyorum.
1975’te kurulan İDÇ’nin haddehane tesisleri 1983’te,<br />
çelikhanesi ise, 1987 yılında işletmeye alınmıştır.<br />
<strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> A.<strong>Ş</strong>., başta en büyük ortağı<br />
<strong>Ş</strong>ahin-Koç <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> A.<strong>Ş</strong>. olmak üzere, 4.000’i aşkın<br />
ortağı bulunan 300 milyon TL sermayeli halka açık bir<br />
anonim şirkettir.<br />
ÇELİKHANE<br />
<strong>Çelik</strong> Hurdalarının ergitilip, rafine edildiği ve sürekli<br />
döküm makinası ile çelik kütük haline getirildiği çelikhanenin<br />
yıllık kapasitesi 1.5 milyon tona ulaşmaktadır.<br />
Kapalı Hurda Sahası<br />
Kapasite : Yaklaşık 200 bin ton<br />
Elektrik Ark Ocağı<br />
Döküm Ağırlığı : 150 Ton<br />
Trafo : 120 MVA<br />
Seri Reaktör : 36 MVAR<br />
Elektrik Transferi : Akım taşıyıcı bakır kollar ile<br />
Oksijen Üfleme : Kombine brülörden<br />
Döküm Metodu : EBT<br />
Duvar ve Kapak<br />
Pota Ocağı<br />
: Su soğutmalı paneller<br />
Döküm Ağırlığı : 150 Ton<br />
Trafo : 20 MVA<br />
Sürekli Döküm Makinası<br />
Yarıçap : 6 m<br />
Yol Sayısı : 7<br />
Kesit Ebadı : 140x140 mm x mm - 12 m<br />
Pota Desteği : Döner kule<br />
Kalıp Seviye : Manyetik<br />
İDÇ’nin 36 Yıllık Serüveni…<br />
İDÇ’nin VİZYONU ve MİSYONU<br />
Yüksek ve modern teknoloji ile çalışarak, düşük maliyetli, kaliteli üretim yaparak, ülke ve pay sahipleri adına<br />
maksimum fayda sağlamak, daima yenilikçi ve gelişmeye açık bir şirket olarak sektörde ilk olmayı sürdürmek<br />
İDÇ’nin vizyonu…<br />
Firmanın misyonu ise, sektörde en ileri teknolojiyi takip etmek, bilgi, tecrübe ve yaratıcılığa dayalı kaliteli<br />
üretim anlayışıyla, kalıcı ilişkiler kurmak, sosyal ve ekonomik değer yaratarak ülke ekonomisine katkıda bulunmak,<br />
know-how transfer etmek, yurtdışında tesisler kurmak, geliştirmek, iyileştirmek, işletmeye almak,<br />
müşteriler, tedarikçiler, çalışanlar, pay sahipleri ve ülke <strong>için</strong> sürekli fayda yaratmak olarak belirlenmiş…<br />
Karıştırıcı : Elektromanyetik<br />
Kütük Kesme Sistemi : Alevli<br />
HADDEHANE:<br />
Yıllık 900 bin ton kapasiteli haddehanede üretim hattı<br />
tamamen bilgisayar kontrollü olarak çalıştırılmaktadır.<br />
Haddehanede mevcut bulunan ikiz haddeleme ve<br />
çift ikiz haddeleme, kontrollü soğutma, tüm hat boyunca<br />
uygulanan kompozit hadde merdaneleri, manyetik<br />
frenleme sistemleri, üretim hızını arttırmakta, yatırım ve<br />
işletme maliyetlerini düşürerek avantaj sağlamaktadır.<br />
Tav Fırını<br />
Kapasite:<br />
Soğuk <strong>Ş</strong>arj : 130 t/saat<br />
Sıcak <strong>Ş</strong>arj<br />
Tip<br />
: 160 t/saat<br />
Yürüyen Kiriş<br />
Yakıt<br />
Doğal Gaz/LPG/Fuel Oil<br />
Kontinü Haddeler Grubu<br />
Hazırlama Haddeleri : 8 adet<br />
Ara/Finiş Haddeler<br />
Makaslar<br />
: 8 adet<br />
Ara uçar makaslar : 2<br />
Finiş uçar makaslar : 1<br />
Kontrollü soğutma sistemi : 8-50 mm çapında<br />
İkiz Haddeleme : 16-22 mm çapında<br />
Çift İkiz Haddeleme : 8-14 mm çapında<br />
Soğutma Platformu : 92x7.5 metre<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 17 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
ÜRÜNLER<br />
YARI MAMÜLLER<br />
Kesit<br />
100-140 mm<br />
Boy<br />
4 m - 12 m<br />
ÇUBUK MAMULLER<br />
Çap<br />
8 mm - 50 mm<br />
Boy<br />
6 m - 18 m<br />
Düz veya nervürlü, sıcak veya temperit (kontrollü soğutma)<br />
olarak talebe göre özel boyda üretilmektedir.<br />
PROFİL ÇUBUK MAMÜLLERİ<br />
(Eylül 2012’den itibaren üretilecektir.)<br />
Kesit<br />
80 mm - 300 mm IPN (I profiller)<br />
80 mm - 300 mm IPE, IPE A ve IPE AA profiller<br />
Ekim 2011<br />
18<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
100 mm - 160 mm HE A, HE AA, HE B ve<br />
HE M profiller<br />
80 mm - 300 mm UPN (U Channel) profiller<br />
80 mm - 300 mm UPE, UPE A ve UPE AA<br />
(U channel) profiller<br />
80 mm - 160 mm eşkenar köşebentler<br />
80 mm - 160 mm çeşit kenar köşebentler<br />
Boy<br />
6 m – 15 m<br />
LABORATUVARLAR:<br />
Üretimde kullanılan hammaddeler ve üretilen mamuller,<br />
en modern cihazlarla donatılmış laboratuvarlarda<br />
ve üretim hatlarında kontrollerden geçirilmektedir.<br />
Fabrika girişinde kurulu Radyasyon Panel Dedektörleri<br />
ile, fabrikaya giren hammaddelerin tamamı radyasyon<br />
kontrolünden geçirilmektedir.<br />
Kimya Laboratuvarı:<br />
Optik Emisyon Spektrometreleri<br />
Azot-Oksijen Ölçme Cihazı<br />
Yaş Analiz Ekipmanları<br />
Mekanik Laboratuvarı:<br />
Çekme Makineleri: 600 kN-1200 kN-2000 kN<br />
Katlama Testi Makineleri<br />
Sertlik Ölçme Cihazı<br />
Metalurji Mikroskobu<br />
Metalografik Ekipmanlar<br />
AR-GE:<br />
Ar-Ge Çalışmaları, Eğitim ve Danışmanlık Hizmetleri<br />
İDÇ’de AR-GE çalışmaları, Foça <strong>Çelik</strong> Fabrikası’nın<br />
kurulması kararı ile başlamıştır.<br />
AR-GE Departmanı’nın temel işlevi, gelişen ve değişen<br />
dünya üretimi ve pazar koşullarına paralel olarak<br />
İDÇ’nin rekabet gücünün sürekliliğini sağlayacak gelişmeler<br />
<strong>için</strong> çalışmalar ve yatırımlar yapmaktır.<br />
1990’dan bu yana İDÇ, bilgi birikimini ve deneyimini<br />
aşağıda belirtilen hizmetlerle yurtiçi ve yurtdışı demir çelik<br />
şirketlerine transfer etmektedir:<br />
•İDÇ’de ve müşteri tesislerinde eğitim programları,<br />
•Sunulan teknoloji ve teslim edilen makineler dahil<br />
olmak üzere, üretim ve bakım <strong>için</strong> danışmanlık programları,<br />
•Mühendislik Tasarımları,
•<strong>Çelik</strong>hane ve haddehane ekipmanları teslimi,<br />
•Elektrik ark ocakları duvar ve kapakları <strong>için</strong> su soğutma,<br />
hurda ön ısıtma, EBT, köpüklü cüruf, ikiz ve çift<br />
ikiz haddeleme, haddehanede kontrollü soğutma, tav<br />
ocağı yakma havasının oksijen ile zenginleştirilmesi konularında<br />
bilgi ve teknoloji aktarımı,<br />
•Anahtar teslimi çelikhane ve haddehane kurulması,<br />
•Müşteriye ait tesislerin modernizasyonu.<br />
Bugüne kadar 15’ten fazla yurtiçi ve yurtdışı demir<br />
çelik firmasına İDÇ’de ve müşteri tesisinde eğitim ve süpervizyon<br />
hizmeti verilmiştir.<br />
Ayrıca Malezya’da ANTARA Steel Mills çelikhane<br />
modernizasyonu ve kapasite artırımı yatırımları ile Umman<br />
Sultanlığı’nda Sharq Sohar Steel haddehane modernizasyonu,<br />
İDÇ tarafından gerçekleştirilmiştir.<br />
KALİTE POLİTİKASI<br />
İDÇ’nin kalite politikasını oluşturan temel faktörler,<br />
•üst yönetim liderliğinde tüm çalışanların katılımı ile<br />
aidiyet duygusunun, takım ruhu felsefesi ve bilincinin,<br />
topyekün gelişmeye olan inancın ve birlikteliğin benimsenmesi,<br />
•en üst düzeyde müşteri memnuniyeti ve bunun sürekliliğinin<br />
sağlanması <strong>için</strong> çalışılması,<br />
•en üst düzeyde rekabet edebilecek ürün ve hizmet<br />
kalitesinin sağlanması ve bunun istikrarla sürdürülmesi,<br />
•firmanın geleceği ve başarısının, Kalite Yönetim Sisteminin<br />
sürekli iyileştirilmesi, geliştirilmesi ve etkinliğinin<br />
arttırılması yolu ile sağlanabileceğine inanılması ve bu<br />
yönde en üst düzeyde çaba gösterilmesi<br />
olarak belirlenmiştir.<br />
İDÇ’nin kalite hedefleri;<br />
•kalite politikasının, İDÇ firma ve kalite bilincinin her<br />
kademede benimsenmesi, anlaşılması, uygulanması ve<br />
sürekli iyileştirilmesi <strong>için</strong>; eğitim ve öğretim programları<br />
ile tüm çalışanların gelişiminin sağlanması ve sonrasında<br />
izlenerek gözden geçirilmesi,<br />
•İDÇ’nin tüm kademeleri arasında iletişimin sağlanması,<br />
etkinliğinin gözden geçirilmesi ve sürekli iyileştirilmesi,<br />
iyileştirme ve gelişme <strong>için</strong> her kademede katılımın<br />
sağlanması ile öneri mekanizmasının oluşturulması ve<br />
bunların değerlendirilmesi,<br />
•müşteri taleplerinin, uluslararası standartlar, şartnameler<br />
ve İDÇ spesifikasyonlarının tam olarak karşılanmasını<br />
garanti altına almak üzere kalite planlarının oluşturulması,<br />
uygulanması ve geliştirilmesi,<br />
•üretim ve hizmet süreçlerinin tümünün belirli periyotlarla<br />
gözden geçirilerek, iyileştirme ve gelişme yönün-<br />
deki ihtiyaçların ortaya çıkartılması; kaynak ihtiyaçlarının<br />
giderilmesine, iyileştirme ve geliştirmenin sağlanmasına<br />
yönelik programların oluşturulması,<br />
•ölçme, analiz ve iyileştirme felsefesinin benimsenmesi<br />
ile;<br />
- süreç yönetimi ve düzeltici/önleyici faaliyet yöntemlerinin<br />
uygulanarak objektif değerlendirme sonucu elde<br />
edilen verilerin,<br />
- iç ve dış denetleme sonuçlarının,<br />
- müşteri şikayet ve talepleri ve müşteri memnuniyeti<br />
verilerinin,<br />
- tedarikçi değerlendirme verilerinin,<br />
- yönetim gözden geçirme verilerinin<br />
objektif kriterlere dayandırılarak değerlendirilmeleri<br />
ile sürekli iyileştirmenin ölçülebilir veya değerlendirilebilir<br />
hale getirilerek izlenmesi<br />
şeklinde belirlenmiştir.<br />
ÇEVRE POLİTİKASI<br />
<strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> A.<strong>Ş</strong>.,<br />
•“sürdürülebilir kalkınma” ve “temiz üretim” ilkelerini<br />
temel alarak tüm faaliyet, ürün ve hizmetlerinde;<br />
•devlet otoritesi tarafından çıkarılan ve yürürlüğe konan,<br />
çevreyle ilgili ulusal ve uluslararası yasal düzenlemelere<br />
ve şartlara uymayı,<br />
•mevcut en iyi teknikleri ve çevre dostu teknolojileri<br />
kullanarak kaynak kullanımının azaltılmasını, çevre kirliliğinin<br />
önlenmesini ve atıkların kaynağında en aza indirilmesini,<br />
•çevre kirliliğine ve atık oluşumuna karşı alınan tüm<br />
tedbirlerin devamlılığını ve bu tedbirlerin değerlendirilerek<br />
sürekli iyileştirilmesini sağlamayı,<br />
hedeflemekte ve taahhüt etmektedir.<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 19 Ekim 2011<br />
İDÇ
İDÇ<br />
İ<strong>Ş</strong> SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ<br />
İnsanı en değerli varlık olarak kabul eden İDÇ’nin<br />
öncelikli hedefi, iş sağlığı ve güvenliği kültürünü geliştirmek,<br />
tek ve en önemli amacı, personelin meslek hastalığına<br />
yakalanmadan ve iş kazası geçirmeden çalışmalarını<br />
sürdürmesini sağlamak temel prensibi ile, iş sağlığı<br />
ve güvenliği uygulamalarını sürekli iyileştirmek ve örnek<br />
teşkil etmek olarak belirlenmiştir.<br />
İDÇ, İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi Sertifikası<br />
ile Cares İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi<br />
Sertifikası’na sahiptir.<br />
GRUP <strong>Ş</strong>İRKETLERİ<br />
Akdemir <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> ve Ticaret A.<strong>Ş</strong>.<br />
Akdemir <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> ve Ticaret A.<strong>Ş</strong>. uzun hadde<br />
mamulleri üretmek amacı ile 1993 yılında kurulmuştur.<br />
Aliağa ağır sanayi bölgesinde 45 bin m2 ’nin üzerinde<br />
bir alanda üretimini sürdüren firmanın üretim kapasitesi<br />
yıllık 300 bin tondur.<br />
Akdemir <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> ve Ticaret A.<strong>Ş</strong>., en büyük ortağı<br />
<strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> A.<strong>Ş</strong>. olmak üzere, 6 milyon TL.<br />
sermayeli bir anonim şirkettir.<br />
İDÇ Liman İşletmeleri A.<strong>Ş</strong>.<br />
Aliağa-Nemrut Körfezi’nde modern liman tesislerine<br />
sahip 23 milyon TL sermayeli bir kuruluştur.<br />
200 bin m2 arsada yer alan Liman’ın iskelesinin boyu<br />
Ekim 2011<br />
20<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği<br />
375 m, genişliği 32 m, derinliği ise 8-26 metre arasındadır.<br />
Maksimum 80 bin dwt gemilerin yanaşabildiği iskelede<br />
yılda ortalama 325 adet gemiye hizmet veren tesis<br />
yıllık 4 milyon ton tahmil tahliye yapmaktadır. Mevcut<br />
ekipmanla 7 milyon ton elleçleme kapasitesine sahiptir.<br />
Öncelikle İDÇ’nin ithal ve ihraç mallarının kendi iskelesinde<br />
yükleme ve boşaltma amacıyla kurulan İDÇ<br />
Liman İşletmeleri A.<strong>Ş</strong>, aynı zamanda yurtiçi ve yurtdışı<br />
şirketlere yükleme-boşaltma, nakliye ve antrepo hizmeti<br />
de sunmaktadır.<br />
İzdemir Enerji Elektrik Üretim A.<strong>Ş</strong>.<br />
İzdemir Enerji Elektrik Üretim A.<strong>Ş</strong>., 2007 yılında kurulmuştur.<br />
<strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong>, İzdemir Enerji’nin 65.625.000<br />
TL olan sermayesinde, yüzde 60 oranında paya sahiptir.<br />
<strong>Ş</strong>irket, enerji piyasasında faaliyet göstermek amacıyla<br />
T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na gerekli<br />
başvuruları yaparak 04.06.2009 tarihinde üretim lisansını<br />
almıştır. 02.04.2011 tarihinde CMEC (China Machinery<br />
Engineering Corporation) ile ekipman sözleşmesi<br />
imzalayan İzdemir Enerji, yasal prosedürlerin tamamlanmasının<br />
ardından yatırımına başlayacaktır.<br />
GEMİLER:<br />
M/V HALİL <strong>Ş</strong>AHİN : 48.377 dwt<br />
M/V IDC PEARL : 52.344 dwt<br />
M/V IDC DIAMOND : 53.483 dwt<br />
İDÇ, Sürdürülebilir <strong>Çelik</strong> Sertifikası‘nı Almaya<br />
Hak Kazanan İlk Türk <strong>Demir</strong>-<strong>Çelik</strong> Firması…<br />
UK CARES firması tarafından verilen Sürdürülebilir<br />
İnşaat Çeliği Sertifikası, inşaat çeliği üretimi <strong>için</strong> hammadde<br />
satın alınması aşamasından, nihai ürünün elde<br />
edilme aşamasına kadar, sıvı çelik üretimi, döküm ve
haddeleme dahil tüm üretim süreçlerini kapsayan bir<br />
sertifikadır.<br />
İDÇ, bu sertifikanın gereği olarak, çevresel, sosyal<br />
ve ekonomik faktörlere dayalı bir “Sürdürülebilir İnşaat<br />
Çeliği Politikası” oluşturmuş, el kitabı ve kılavuzları hazırlamıştır.<br />
Düzenli aralıklarla sürdürülebilir inşaat çeliği kriterlerinin<br />
yerine getirilip getirilmediğinin takibini yapan ve UK<br />
CARES’e raporlayan <strong>İzmir</strong> <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> <strong>Sanayi</strong> A.<strong>Ş</strong>. yönetimi,<br />
rapor sonuçları ile birlikte, iç denetim, veri analizi,<br />
kaza ve ramak kalma incelemeleri, önleyici ve düzeltici<br />
faaliyetlerle ilgili sonuçları da düzenli olarak gözden<br />
geçirmektedir.<br />
Bunun sonucunda, üretim faaliyetlerinin çevre üzerindeki<br />
etkilerinin en az düzeye indirilmesi, sürdürülebilirliğinin<br />
garanti altına alınması ve sürekli iyileştirilmesi,<br />
yasal ve diğer şartlara uygun olarak çevre kirliliğinin önlenmesi<br />
taahhüt edilmiştir.<br />
İDÇ‘nin ürünlerinin Sürdürülebilir İnşaat Çeliği şartlarına<br />
uygunluğu, üzerine iliştirilen etiketlerde şu ifade<br />
ile beyan edilimektedir: “Bu inşaat çeliği, BS8902:2009<br />
standardına uygun olan CARES Sürdürülebilir İnşaat<br />
Çeliği Plânına göre üretilmiştir.”<br />
Bu sertifikayı almaya hak kazanan ilk Türk demir-çelik<br />
şirketi olan İDÇ, böylece çevreci ve sürdürülebilir yapı<br />
inşa eden uluslararası firmaların tedarikçisi olabilmek<br />
açısından önemli bir rekabet avantajı sağlamıştır.<br />
Sürdürülebilir İnşaat Çeliği Kriterlerinin<br />
Kapsadığı Konular:<br />
İklim değişikliği ve enerji<br />
• Sera gazı emisyonları ve enerji kullanımı<br />
• Hammadde tedariğinde taşımanın<br />
(deniz, karayolu, demiryolu) etkileri<br />
Sürdürülebilir tüketim ve üretim<br />
• Çevre Yönetim Sistemi ve ISO 14001<br />
• Malzeme verimliliği<br />
Doğal kaynakların korunması ve çevrenin<br />
iyileştirilmesi<br />
• Hammadde tedarik zinciri, kalite ve performans<br />
• Su tüketimi<br />
• Atık yönetim sistemi<br />
• Biyolojik çeşitlilik ve eko-toksisite<br />
• Çevre kazaları, şikayetler ve cezalar<br />
Sürdürülebilir toplumların oluşturulması<br />
• Yerel halk ve paydaşların katılımı<br />
• Güvenli ve sağlıklı çalışma koşulları ve ISO 18001<br />
• İşyerinde temel haklar<br />
Türkiye <strong>Demir</strong> <strong>Çelik</strong> Üreticileri Derneği 21 Ekim 2011<br />
İDÇ