Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
SAYI: 19-20 TARİH: MART 2013<br />
glsn_polat@hotmail.com<br />
Türkmeneli'nden Anadolu'ya<br />
Bir kervan düzme fikriydi aslında. Ateşten, şehrin tozundan<br />
“dumanından, gayesiz ve kör dövüşü hayat gailesinden<br />
uzaklaşmak, yurdun kirlenmemiş havasını, bakir güzelliklerini,<br />
bozulmamış töresini yaşamaktı. Millet olmanın erdemine yeniden<br />
vakıf olma isteğiydi.<br />
Herkesin konuştuğu ama kimsenin kimseyi anlamadığı,<br />
anlayanların da farklı anlamlar çıkardığı kavramları yerli yerine<br />
oturmaktı. Sahip olduğumuz değerleri hatırlamak, onlara sahip<br />
çıkmaktı.<br />
Çınarlarımız vardı. Varlığından haberdar olduğumuz ama<br />
gölgesinde serinleyip huzur bulmayı akıl edemediğimiz. İhtimamla,<br />
yüreğimizde büyüttüğümüz çiçeklerimiz vardı. Koklamadığımız için<br />
kokusunu unuttuğumuz, su vermediğimiz için kuruttuğumuz.<br />
Kavgalarımız vardı. Ülkümüz için, Allah rızası için,<br />
mukaddeslerimiz vazgeçemediklerimiz için verdiğimiz. Ve bu<br />
kavgayı bizim istikbalde mutlu ve müreffeh olmamız için<br />
verenlerimiz vardı.<br />
Ve bir gün… Başa döndü her şey. Uğruna mücadele edilen vatan<br />
'dahili ve harici bedhahlar eliyle' yine tehlikeye düşmüştü. Çare yine<br />
'damarlarında asil kan taşıyan'lardaydı. Anlatmak gerekiyordu<br />
içinde bulunulan durumun vehametini. Hem öyle anlatmalıydık ki,<br />
geçmişte aynı yolda mücadele verenlerin o günkü şartları bugüne<br />
bağlayarak tehikelerin aynı, oynanan oyunun aynı, aktörlerin aynı<br />
sadece figuranların ve dekorun farklı olduğunu ortya koyarak<br />
anlatmak gerekiyordu.<br />
İşte bu sebepten başladı TÖRE SOHBETLERİ…”<br />
Böyle anlatıyor Töre Sohbetleri'nin yolculuğa başlayışını Töre<br />
dergisinin imtiyaz sahibi Ömer Faruk Beyceoğlu.<br />
Son toplantıda kendisine sohbetler hakkında Erbil Gazetesi'nde yazı<br />
yazacağımı söyleyip, böyle bir etkinliğin fikrinin nasıl ortaya<br />
çıktığını sorduğumda bana bu yazıyı gönderdi.<br />
Hatırı sayılır büyüklerimizden Ömer Faruk Beyceoğlu öyle güzel<br />
ifade etmiş ki okuyucularla olduğu gibi paylaşmak istedim bunu.<br />
Töre dergisi yaklaşık 25 yıllık bir aradan sonra yeniden yayın<br />
hayatına döndü. Ama öylesine hızlı bir dönüş oldu ki ışığı<br />
Ankara'dan İzmir'e, Sakarya'dan Sivas'a, Çorum'a, Antalya'ya kadar<br />
yurdun dört bir yanına yayılmaya başladı eskisi gibi.<br />
Ankara'da yapılan ilk sohbetin konuşmacısı Töre dergisinin de ithaf<br />
edildiği kıymetli yazar Emine Işınsu idi.<br />
Sonraki toplantıların konuşmacıları sırasıyla Atsız'ın yoldaşlarından<br />
Prof. Dr. Mustafa Kafalı, şuara ehlinin üstatlarından A. Yağmur<br />
Tunalı ve değerli hocamız Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun idiler.<br />
2 Şubat Cumartesi akşamı Ankara'da, Kabakçı Konağı'nda yapılan<br />
toplantının son konuşmacısı ise gazetemizin kıymetli köşe<br />
yazarlarından aziz dostum ve kardaşım Sermet Mehdi Tuzlu idi.<br />
Sermet dinleyicilere Türkmeneli türkülerinin ve hoyratlarının gerek<br />
edebi gerek musiki açısından değerlendirmelerini detaylı olarak<br />
sundu.<br />
Hoyratların makamlarının ve usüllerinin tarihsel gelişimini,<br />
tanımlamalarını ve açıklamalarını örneklerle anlattı.<br />
Türkmen Üçlüsü de Türkmeneli'nden sundukları hoyratların ve<br />
türkülerin icralarıyla sohbeti daha da zenginleştirdi. Fakat toplantıda<br />
söylendiği kadarıyla Türkmen Üçlüsü'nün solisti, Kerküklü Tenor<br />
İhsan Ekber rahatsızlığı nedeniyle ne yazık ki toplantıya katılamadı.<br />
Bu vesileyle İhsan Bey'e de geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.<br />
Her ne kadar Ankara dışındaki illerde yapılan sohbetlere<br />
katılamamış olsam da, edindiğim bilgilere göre, Töre Sohbetleri<br />
yalnızca başkentte değil, diğer illerde de yürekleri ve ruhları<br />
aydınlatmaya, ısıtmaya devam ediyor.<br />
Biraz da Töre dergisinden söz etmek gerekirse, sohbetler hakkında<br />
söylediklerimizden de anlaşılacağı gibi fikir, sanat, edebiyat, kültür,<br />
tarih ve şiir adına ne varsa Töre dergisinde var.<br />
Töre dergisinin uzun yıllar süren bir ayrılıktan sonra yeniden<br />
yayınlanmasında ve Töre Sohbetlerinin düzenlenmesinde emeği<br />
geçen gönüldaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyor, çalışmalarının ve<br />
başarılarının devamını diliyorum. Töre'nin ışığı daim olsun.<br />
GÜNDEM<br />
SAYFA 5<br />
Töre Sohbetleri BİR DAVA ADAMINI<br />
Ankara'nın son yıllarda kazandığı kültür ve<br />
DAHA YİTİRDİK<br />
sanat merkezlerinin önde gelenlerinden,<br />
Hamamönü'ndeki Kabakçı Konağı son beş<br />
Gülsün POLAT aydır “Töre Sohbetleri”nden feyz alıyor.<br />
Türkmen dava adamlarından tiyatro sanatçısı İsmet Hürmüzlü aramızdan ayrıldı.<br />
Ankara'da hayatını kaybeden Hürmüzlü, Ankara'da toprağa verildi.<br />
Türkmen tiyatro sanatçısı ve rejisör İsmet Hürmüzlü, tedavi gördüğü Hacettepe<br />
Üniversitesi Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Hürmüzlü için ilk tören Türkiye'nin<br />
başkenti Ankara'da bulunan Küçük Tiyatro'da düzenlendi. Büyük üstad<br />
Hürmüzlü'yü sevenleri yanlız bırakmadı. Birçok yetkili ve ünlü cenaze merasimi<br />
için oradalardı.<br />
Cenaze merasimi öncesinde tiyatrocu arkadaşları<br />
ve sevenleri, Hürmüzlü'nün Küçük Tiyatro<br />
sahnesine konulan ve Türk bayrağına sarılı<br />
tabutu önünden saygı geçişi yaptı. 21 Ocak'ta<br />
düzenlenen törene Hürmüzlü'nün oğlu Mehmet<br />
Hürmüzlü ve ailesi de katıldı.<br />
Törende Hürmüzlü'nün tiyatro hayatına dair<br />
bilgiler veren Devlet Tiyatroları Baş Rejisörü<br />
Barış Eren, “Türkçe'ye kazandırdığı çevirileri ve<br />
yetiştirdiği öğrencileriyle Türk tiyatrosuna<br />
yapmış olduğu hizmetler her zaman saygıyla<br />
anılacaktır” dedi. Barış Eren, törendeki<br />
konuşmasında, Hürmüzlü'nün kişiliğiyle,<br />
duruşuyla, sevgisiyle genç tiyatroculara örnek<br />
olduğunu, bitmek bilmeyen enerjisiyle her<br />
zaman Türk tiyatrosu için neler yapılabileceğini<br />
düşündüğünü anlattı. Sahnedeki vedanın<br />
ardından Hürmüzlü'nün oğulları Mehmet ve<br />
Ötüken Hürmüzlü taziyeleri kabul etti.<br />
Türkmeneli İşbirliği ve Kültür Vakfı Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Fatih Türkcan, Türkiye<br />
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Ortadoğu<br />
Başdanışmanı Erşat Hürmüzlü de törene katıldı.<br />
Küçük Tiyatro'da düzenlenen törenin ardından<br />
merhum Hürmüzlü, Ankara Karşıyaka<br />
Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından<br />
Karşıyaka Mezarlığı'na defnedildi.<br />
MHP'DEN TAZİYE MESAJI<br />
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan<br />
Yardımcısı Prof. Dr. E. Semih Yalçın, İsmet<br />
Hürmüzlü'nün vefatı dolayısıyla bir mesaj<br />
yayımladı. “Türk tiyatrosunun seçkin<br />
simalarından ve Kerkük Türklüğünün değerli<br />
temsilcilerinden İsmet Hürmüzlü'nün vefatını<br />
derin bir teessürle öğrenmiş bulunmaktayız”<br />
denilen mesajda, merhum Hürmüzlü'nün<br />
1950'lerde Kerkük'te Türkmen Tiyatrosunun<br />
kurucularından olduğu belirtildi. Merhum<br />
Hürmüzlü'nün Türkiye'de Devlet Tiyatrolarında<br />
görev alarak önemli başarılara imza atıldığı da<br />
ifade edilirken, 1970'li yıllarda milliyetçi<br />
camianın önemli sanat organizasyonlarından biri<br />
olan Çağlar Sanat Tiyatrosu'nda da kurucu ve<br />
genel sanat yönetmeni olarak görev aldığının altı<br />
çizildi.<br />
S o n o larak taziye mesajında, “İsmet<br />
Hürmüzlü'nün tiyatro ve sanat alanında Türk<br />
kültürüne yaptığı büyük hizmetler, daima saygı<br />
ve şükranla anılacaktır. Sayın Hürmüzlü'ye<br />
Allah'tan rahmet, yakınlarına ve tiyatro<br />
camiasına da başsağlığı ve sabırlar dileriz”<br />
denildi.<br />
İSMET HÜRMÜZLÜ'NÜN HAYATI<br />
Merhum İsmet Hürmüzlü 1938 yılında Kerkük'te<br />
dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini<br />
Kerkük'te yapan Hürmüzlü, daha sonra bir süre<br />
Kerkük Petrol Şirketi'nde çalıştı.<br />
Hürmüzlü, ömrünün büyük bölümünü tiyatro<br />
sanatına adadı. 1950'li yıllarda ilk kez Kerkük'te<br />
topladığı bir grup idealist sanatçı arkadaşlarıyla<br />
bir tiyatro ekibi oluşturdu ve Türkmen<br />
Tiyatrosu'nu kurdu. İlk oyunları “Buyrun<br />
Efendim”i 1956 yılında Petrol Şirketi<br />
Kulübü'nde sergilediler.<br />
Daha sonra eğitim için Türkiye'ye gelen<br />
Hürmüzlü, 1961 yılında Ankara Devlet<br />
Konservatuarı Tiyatro Bölümüne girdi. Eğitimini<br />
tamamlayarak 1967 yılında Devlet Tiyatrosu<br />
Sanatçısı unvanını aldı.<br />
Hürmüzlü, 1969 yılından sonra Devlet<br />
Tiyatrolarında görev alarak önemli başarılara<br />
imza attı. Uzun yıllar tiyatro oyuncusu olarak<br />
çalışmalarını sürdürdü. Başarılı rollerle ilgi çekti.<br />
Rejisör ve yönetmen olarak birçok oyunu<br />
sahneledi. Tiyatro oyunları yazdı ve bunları<br />
kitaplaştırdı.<br />
1970'li yıllarda milliyetçi camianın önemli sanat<br />
organizasyonlarından biri olan Çağlar Sanat<br />
Tiyatrosu'nda da kurucu ve genel sanat<br />
yönetmeni olarak görev aldı. Burada üç yıl<br />
süreyle akademik tiyatro çalışması yaparak, çok<br />
sayıda öğrenci yetiştirdi.<br />
Hürmüzlü, 1980'li yıllarda bir süre Devlet<br />
Tiyatroları Genel Müdür Yardımcılığı görevinde<br />
de bulundu. Kendi yazdığı “Ölüm Kabini” adlı<br />
oyunuyla 1992 yılında İsveç'te “Onursal Ödül”e<br />
layık görüldü. Ölüm Tuzağı, Gömü, Ana Hanım<br />
Kız Hanım, Kamuoyu, Gün Ortasında Karanlık,<br />
Pervaneler, Mevlana, Yedi Kocalı Hürmüz,<br />
Silvanlı Kadınlar, 72. Koğuş, Vuslat ve Kurtlar<br />
Vadisi Irak gibi yapımlarda yer aldı.<br />
İsmet Hürmüzlü, 19 Ocak 2013 Cumartesi günü<br />
A n k a r a ' d a t e d a v i g ö r d ü ğ ü H a c e t t e p e<br />
Üniversitesi Hastanesi'nde hayata gözlerini<br />
yumdu.