15 Haziran 2011 Çarflamba BELDE - Belde Gazetesi

10 E⁄‹T‹M
“Ömer k›zkardeflinin evine yöneldi.
Zühre’nin fakir müttefiklerinden
Habbab (r.a.) Sa’id ve Fat›ma’ya Kur’ân
ö¤retiyordu. Yan›nda henüz inmifl olan
Ta-ha süresinin yaz›l› oldu¤u bir ka¤›t
vard›. Ömer’in hiddetli sesini duyunca,
Habbab evin bir köflesine sakland›.
Fat›ma’da yaz›l› Kur’ân sayfalar›n›
gömle¤inin alt›na saklad›. Ömer
okuyufllar›n› d›flar›dan duymufltu, içeri
geldi¤inde: ‘Duydu¤um o ses neydi?’
diye sordu. Onu hiçbir fley olmad›¤›na
ikna etmeye çal›flt›lar. Ömer: ‘Duydum
ve sizin de Muhammed’e uyanlardan
oldu¤unuzu ö¤rendim’ dedi. Sonra
enifltesi Sa’id’i dövmeye bafllad›. Onlar›
ay›rmaya çal›flan Fat›ma’ya da bir tokat
att› ve yüzünün derisi çatlad›. Bunun
üzerine ikisi bir a¤›zdan: ‘Evet
Müslüman olduk. Ne yapacaksan yap’
dediler.” (E.Siraceddin,2008:92-93)
“Hz. Ömer, k›zkardefli ve enifltesinin
evine gitti. O s›rada Habbab b. Eret,
içinde Fatiha suresi yaz›l› bir sahifeyi
onlara okuyordu. Hz. Ömer’in t›k›rt›s›
iflitilince Habbab gizlendi. Fat›ma Hatun
sahifeyi uylu¤unun alt›na saklad›. Hz.
Ömer Habbab’›n Kur’ân okudu¤unu
iflitmiflti. Eve girince: ‘‹flitti¤im
nedir? Muhammed’in dinine
girdi¤inizi haber ald›m!’ dedi ve
Said b. Zeyd’in üzerine çulland›.
Fat›ma müdahele edince
vurup Fat›ma’n›n bafl›n› yard›!
K›zkardefli de enifltesi de: ‘Evet!
Biz Müslüman olduk! Allah’a ve
Resulüne iman ettik! Sen istedi¤ini
yap!’ dediler.”
(A.Köksal,2008:1-2: 416)
“K›zkardefli! Hakikat!
‘Müslüman m›s›n?’… Tokat!
Kan içinde bir surat!
Sonunda piflman oldu.”
(N.Faz›l,2006: 69)
“Ömer’in büyük ruhuna atefl
düfltü. M›r›ldand›: ‘neydi gelen
sesler, okudu¤unuz fley?..’
‘Allah’›n kelam› Kur’ân…’
Ömer, dalg›n, içeriye girdi, bir
köflede enifltesi bir kenarda
ka¤›t gibi bir fley, üzerinde
yaz›lar. Bizzat Hazret-i Ömer
anlats›n: ‘Ka¤›tta Besmele…
Rahman ve Rahim adlar›na gelince
içimi bir büyük heybet kaplad›. Ürktüm,
ka¤›d› elimden b›rakt›m, geriye
15 Haziran 2011 Çarflamba BELDE
Üniversite ö¤rencilerine
iflaret dili e¤itimi verilecek
‹STANBUL (A.A) - Yeni Yüzy›l
Üniversitesinde gelecek e¤itim y›l›ndan
itibaren Türkiye ‹flitme Engelliler
Federasyonu ifl birli¤iyle zorunlu ve seçmeli
olmak üzere iflaret dili dersi verilecek.
Davutpafla’daki Yeni Yüzy›l Üniversitesinde
düzenlenen toplant›da konuflan Rektör
Prof. Dr. Akile Gürsoy, Türkiye ‹flitme Engelliler
Federasyonu ile yapacaklar› ifl birli¤i
protokolüyle çok verimli bir ad›m att›klar›n›
söyledi.
Projenin, Yeni Yüzy›l Üniversitesinin
vizyonu ve misyonuna uyan toplumsal bir
sorumluluk oldu¤unu belirten Gürsoy, iflitme
engelliler dilinin e¤itim içine entegre edilerek,
özellikle sa¤l›k ve hizmet alan›nda yetiflen
ö¤rencilere kazand›r›laca¤›n› ifade etti.
‹flaret dili e¤itimini, federasyonun da ge-
lifltirdi¤i altyap›yla üniversite ö¤rencilerine
vermek istediklerini anlatan Gürsoy, projenin
iletiflimi daha kuvvetli bir toplum olmas›na
yol açaca¤›na inand›klar›n› söyledi.
Gelecek e¤itim y›l›n›n, bu uygulaman›n
ilk y›l› olaca¤›n› dile getiren Gürsoy, baz›
ö¤rencilerin müfredatlar› içinde bu dili zorunlu,
baz› ö¤rencilerin de seçmeli ö¤renece-
¤ini kaydetti.
Proje teklifini federasyonun getirdi¤ini,
federasyonun bu uygulamay› kurs olarak topluma
zaten sunduklar›n› belirten Gürsoy,
‘’Üniversite bünyesinde Sa¤l›k Hizmetleri
Meslek Yüksek Okulunda yafll›lar›n bak›m›,
acil bak›m, çocuk geliflimi programlar›, Sa¤l›k
Bilimleri Fakültesinde hemflirelik program›
var. Hizmet sektöründe görev yapacak
ö¤rencilerin bu dili mutlaka ö¤renmeleri ön-
HZ. ÖMER’‹N MÜSLÜMAN OLUfiU
görülüyor. Bütün üniversiteye seçmeli ders
olarak sunulacak. 14 hafta boyunca, haftada
2 saat bu dersin e¤itimi verilecek. ‹ki dönem
bu ders al›nd›¤›nda temel e¤itim verilmifl
olunacak’’ diye konufltu.
Bu dersin, Mütercim Tercümanl›k Bölümü
bünyesinde aç›laca¤›n› anlatan Gürsoy,
bu bölümde okuyan ö¤rencinin mutlaka bu
dili de ö¤renmifl olarak yetiflece¤ini, bunun
da Türkiye’de bir ilk olaca¤›n› belirtti.
Türkiye ‹flitme Engelliler Federasyonu
Baflkan› Prof. Dr. Ça¤lar Batman da bir hekim
olarak bir yandan iflitme engellilerin engellilik
durumlar›n› engellemeye çal›flt›klar›n›,
di¤er yandan iflitme engelli kalm›fl olan
ve yard›m edilemeyecek popülasyona ulaflmaya
çal›flt›klar›n› söyledi.
Sivil toplum kurulufllar›n›n, birtak›m ya-
p›lanmalar›n›n üniversite çerçevesinde, e¤itim
için kullan›lmas›n›n iflitme engellilerin
sosyal hayata daha iyi entegrasyonunu sa¤lamas›
aç›s›ndan çok önemli bir nokta oldu¤unu
belirten Batman, flunlar› kaydetti:
‘’Uzunca bir süredir kulak burun bo¤az
hekimi olarak iflitme engellerini çözmeye çal›fl›yorum.
Baz› projelerle, iflitme engellerini
asl›nda büyük oranda çözmüfl durumday›z.
Türkiye’de her y›l nüfusun yüzde 3,5 oran›nda
iflitme engelli bireyimiz var. Bunlar›n bir
k›sm› do¤ufltan iflitme engelli. Bunlara ’koklear
implant (Biyonik Kulak)’ dedi¤imiz cihazlar›
uyguluyoruz. Bu cihazlar konusunda
Türkiye Avrupa’da önemli bir yere sahip.
Ben de flu anda ‘koklear implant’ projesinin
Avrupa dönem baflkanl›¤› görevini yürütmekteyim.
Esas amac›m›z iflitme engellerine,
Araflt›rmac› yazar Salih Kurnaz okurlar› için haz›rlad›
Peygamber Efendimizin Ö R N E K H A Y A T I
döndüm. Sonra yine döndüm
ve ka¤›d› ald›m: ‘Allah’a ve
Resulüne inan›n›z!’… kendimden
geçtim ve flahadet
getirdim…’ buzda¤›ndan
gözyafl› bulutu… Hattab k›z›
Fat›ma ve kocas›, Ömer’in
ayaklar›na kapand›lar.
Gözyafllar› içinde sakland›¤›
yerden ç›kan ve Ömer’in ellerine
sar›lan Habbab…”
(N.Faz›l,2007: 217-218)
“Ömer, ne yapaca¤›n›
flafl›rd›. Hemen yere oturdu:
‘Hele flu okudu¤unuz kitab›
ç›kar›n›z’ diyerek yumuflakl›k
gösterdi. Fat›ma o sayfay›
getirdi. Ömer, yaz› okumak
bilirdi. Tâ Hâ suresini okuma¤a
bafllad›. Kur’ân-› Kerim’in fesahat
ve belagat› mana ve
meziyetlerinin tatl›l›¤› ve
letafeti Ömer’in kalbini son
derece etkiledi. Yukar›dan
afla¤›ya do¤ru,okuyarak
manas›: ‘Göklerde ve
yeryüzünde ve bunlar›n
aras›nda ve topra¤›n alt›ndaki fleyler;
engel olmak. Bizim engel olamayaca¤›m›z
daha önceden iflitme engelli olup da ‘koklear
implant’ uygulama flans›n› kaç›rm›fl bireylerimiz
maalesef toplumda pek çok sosyal haktan
ve insani haklardan mahrum kal›yor.’’
Ça¤lar Batman, toplam 320 saatlik e¤itimin
ilk 120 saatinin temel e¤itim, 200 saatinin
ileri e¤itim teknikleri olaca¤›n›, e¤itimlerin
federasyonda görevli e¤itmenler taraf›ndan
verilece¤ini ifade etti.
Batman, Milli E¤itim Bakanl›¤› ile de
proje protokolü çal›flmas› içinde olduklar›n›
belirtti.
Rektör Gürsoy ile Prof. Dr. Batman’›n ifl
birli¤i protokolünü imzalamas›n›n ard›ndan
Türkiye ‹flitme Engelliler Federasyonu Baflkan
Yard›mc›s› Muammer Ay, üniversitedeki
bir grup ö¤renciye ilk dersi verdi.
Minik ö¤renciler üniversite ile tan›flt›
ANKARA (A.A) ‘’Çocuklar›n bilimle,
bilim kültürüyle ve üniversiteyle
tan›flmalar›n› sa¤lamak’’ amac›yla kurulan
Türkiye’nin ilk çocuk üniversitesi, ‘’üniversiteye
gelen’’ çocuklar›n yaflad›klar›n›, deneyimlerini
ve heyecanlar›n› dile getirdikleri
bir an› defteri yay›mlad›.
An› defterinde ‘’çocuk safl›¤›yla’’ duygular›n›
ve düflüncelerini aktaran 7-12 yafl aras›ndaki
ö¤rencilerin, okuyanlar› gülümseten yaz›lar›
yer al›yor.
Ankara Üniversitesi (AÜ) bünyesinde 2007
y›l›nda kurulan ve bugüne kadar yüzlerce çocu-
¤un programlar›na devam etti¤i AÜ Çocuk
Üniversitesi, ‘’Böcek fienlik Okulu’’, ‘’Gökbilim
Okulu’’, ‘’Mimarl›k Okulu’’, ‘’Su Okulu’’,
‘’Toprak Bilim Okulu’’, ‘’Yarat›c› Fikirler
Okulu’’, ‘’Yaflam Bilimleri Okulu’’ ve ‘’‹nsan
Haklar› Tiyatrosu’’ gibi programlardan
olufluyor. Y›l boyunca belirli zaman dilimlerinde
düzenlenen bu programlara bireysel veya
kurumsal olarak baflvurulabiliyor.
Böcek fienlik Okulunda ’’böcekler dünyay›
döndüren küçük yarat›klar’’ olarak tan›mlan›yor
ve çocuklar asl›nda etraflar›ndaki böceklerin
‘’bitkilerin temel tozlay›c›s› durumunda oldu¤unu,
böcekler olmasayd› birçok meyve ve
sebze de olmayaca¤›n›’’ ö¤reniyor. Böceklere
karfl› do¤al bir meraklar› bulunan ö¤renciler bu
okulda meraklar›n› gideriyor. Böcek fienlik
Okulu taraf›ndan bir günlük bir e¤itim program›
olarak tasarlanan ‘’‹lkö¤retimde Böceklerle
Ekoloji E¤itimi’’ etkinli¤i, böcekler konusunda
fark›ndal›k yaratarak ekoloji bilincini gelifltirmeye
ve bilimsel çal›flmaya özendirmeyi amaçl›yor.
Felsefe Okulu, ‘’haz›r yap›lm›fl düflünceleri
ö¤retmek yerine çocuklar› temel sorunlar› tart›flmaya,
ele almaya özendirmeyi, elefltirel düflünmeyi
ö¤retmeyi, düflünme yetilerini gelifltirmeyi
hedefliyor. ‘’Çocuklar›n do¤al meraklar›
ve dünyay› tan›ma, keflfetme arzu ve istekleri
felsefeyle kaynaflt›r›labilirse, daha esnek ve etkili
bireyler olabilirler’’ anlay›fl› bu yöntemin
temel inanc›n› oluflturuyor. Felsefe Okulu
program›, ‘’‹yi ve Kötü’’, ‘’Güzel ve Çirkin’’,
‘’Gerçekten ve Yalanc›ktan (Do¤ru ve Yanl›fl)’’,
‘’Bildiklerimiz ve Bilmediklerimiz’’,
‘’Cesaret ve Korku’’, ‘’Mutluluk ve Mutsuzluk’’,
‘’Özgür Olan ve Özgür Olmayan’’,
‘’Adalet ve Haks›zl›k’’, ‘’O¤lanlar ve K›zlar
(Ben ve Sen)’’, ‘’Do¤a ve Kirlilik’’ konular›n›
çocuklar ile birlikte tart›flarak, onlar› hayat›n
içerisindeki konulara dair yeni bak›fl aç›lar› ile
tan›flt›rmay› amaçl›yor.
Gökbilim Okulu, e¤itim aflamas›ndaki ö¤rencilerin
temel bilim kavramlar›n› daha kolay
alg›lamalar›na arac› olmay›; uzakl›klar› ve fiziksel
koflullar› nedeniyle gidip incelenemeyen
gökcisimleri hakk›nda bilgiye ulaflma yöntemlerinin
kavrat›lmas› hedefleniyor.
Okul öncesi ö¤rencilerine yönelik Mimarl›k
Okulunda, çocuklara, mimarl›¤a iliflkin bil-
gi ve becerileri kazand›rarak, onlar› içinde bulunduklar›
ö¤renme mekanlar›n› kendilerinin
tasarlayabildi¤i, içinde yaflad›klar› kültürel ve
do¤al dünyaya duyarl› bireyler haline getirmeyi
amaçl›yor. Programda, geometrik flekiller,
renk, doku, biçim, oran-orant› gibi pek çok
kavram kazan›m›n› destekleyecek konu bafll›klar›n›n
yan›nda, do¤ada bulunan mimari yap›lar
(bal pete¤i, örümcek a¤›, kar›nca tünelleri, peri
bacalar› gibi), insan eliyle yap›lm›fl olan mimari
yap›lar (piramit, kemer, kubbe, sütun, kafes
kirifl, kolon kiriflli yap›, uzay kafes...), Türkiye’de
ve yurt d›fl›nda bulunan ünlü mimari yap›lar›n
tan›t›m› ile çocuklar›n çizime ve uygulamaya
dayal› pek çok tasar›mlar yapacaklar› (ev,
okul, oyun park›, a¤aç ev gibi) etkinlikler yer
al›yor.
10-12 yafl grubundaki ö¤rencilere yönelik
Su Okulunda, ö¤rencilerin sularda yaflayan
canl›lar› keflfederek yeni bir dünyayla tan›flmalar›,
su kaynaklar›n›n durumu ve korunmas›na
Sayfa Editörü: Emine Özcan
yönelik e¤lenceli bilgi ve uygulamalarla bilinçlenmeleri
amaçlan›yor.
Toprak Bilim Okulu, ilkö¤retim 4. s›n›f ö¤rencilerini
Toprak Bilimi ile tan›flt›rmay›, ö¤rencilerde
topra¤›n önemi ve korunmas› ile ilgili
bilinç gelifltirmeyi, ö¤rencilerin toprak ile
ilgili olaylara elefltirel gözle bakma yeteneklerini
art›rmay›, toprak temas› yoluyla bilimin
do¤as›n›, bilimsel yöntemi keflfetmelerine yard›mc›
olmay› ve onlar›n düflünerek, e¤lenerek
bilimin dinamik yüzüyle tan›flmalar›n› sa¤lamay›
ve özellikle de bilimin günlük yaflamla
ba¤lant›s›n› kurmalar›na yard›mc› olmas›n›
sa¤lamay› amaçl›yor. Toprak Bilim Okulu’na
sadece kurumsal baflvuru yap›labiliyor.
Yarat›c› Fikirler Okulunda ‘’Enerji Laboratuvarlar›’’,
‘’Tasarruf Dedektifleri’’, ‘’Teknoloji
Okulu’’ gibi programlar uygulan›yor. Tasarruf
Dedektifleri program›nda ö¤rencilerin
enerji tasarrufu konusunda bilinçlendirilmeleri
amaçlan›yor, çeflitli uygulamalar yap›l›yor.
hep onundur. Yani yüce Allah (c.c)
›nd›r.’ Ayeteine geldi. Ömer bu ayetin
manas›na dikkat ederek, derin bir
düflünceye dald›. K›zkardefline dönerek:
‘Bu kadar yarat›k, hep sizin tapt›¤›n›z
Allah’›n m›d›r?’ diye sordu. Fat›ma:
‘Evet, öyledir. fiüphe mi var?’ diye
cevap verdi. Ömer: ‘Ey Fat›ma! Bizim
binbeflyüz kadar süslü püslü putlar›m›z
var. Hiç birisinin yeryüzünde bir k›rat
mülkü yok.’ Diyerek flaflk›nl›k ve
karars›zl›k gösterdi. Fakat hak dine
iyice meyletti. O ayetin alt taraf›na
bakt›: ‘Baflka tapacak yoktur. Ancak
O’dur. En güzel isimler O’nundur.’
Manas›na gelen ayeti gördü. ‹radesi
elinden gitti. O anda gö¤sü gürleyerek
Kelime-i fiehadet getirdi. Habbab, bunu
iflitince ‘Tekbir’ getirerek gizlendi¤i yerden
ortaya ç›kt›. ‘Ey Ömer! Hz.
Peygamber, ‘Ya Rabbi! Bu dini Ebu
Cehil’le ya da Hattab o¤lu Ömer’le
kuvvetlendir’ diye dua etmiflti. ‹flte bu
mutluluk sana nasip oldu’ diye Ömer’i
müjdeledi.” (A.Cevdet Pafla,1969: 86-
87-M.M.Bozkurt:: 52-53)
DEVAM EDECEK