12.07.2015 Views

Sivil Toplum Nedir? Prof. Dr. Murat Belge Sivil Toplum ve Demokrasi ...

Sivil Toplum Nedir? Prof. Dr. Murat Belge Sivil Toplum ve Demokrasi ...

Sivil Toplum Nedir? Prof. Dr. Murat Belge Sivil Toplum ve Demokrasi ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>Sivil</strong> toplumla politik toplumu birer halka olarak düşünsek; bu iki halkanın bir bölümüde iç içe geçmiş olsa. Bu sivil toplum alanının bazı kısımları, politik toplumun hiçgirmediği yerlerdir. Politik toplumun sivil alanla kesişmediği bir bölge var. Ama buradabir alan var ki, bunlar iç içe geçiyor. Ama örneğin nikâh olayında belediyenin işin içinegirmesi, o iç içe alanda yer alıyor.Yine eski tarihten gidelim; Yunan kenti. İstanbul da eski yapısıyla o yapıya girer. Yanieşit vatandaşların yaşadığı bir yer olarak planlanıyor, yapılıyor. Onun için de böylepublic space (kamu alanları) antik kentlerde önemli bir şey; forumlar, agora denilen,çarşının olduğu yer. Bu özgür vatandaşların olduğu, “son durum şu, şunu şöyle miyapalım, böyle mi yapalım?” diye meseleleri konuştuğu, yani henüz resmi kararaşamasına gelmeden görüş teati ettiği, görüşlerden haberdar olduğu, bilgi aldığıyerler. Onun için de ızgara planına göre yapılırlar; sokaklar birbirini dik açılarla keser,forumlarda genişler. Bunlar bir bakıma saydam kentlerdir. O sokaklarda ideal birnoktada durup bakıldığında, mümkün olduğu kadar ilerisini görebilmektir. Yani kamusaydam olmalı. Kamu, sen onu görebildiğin kadar var. Halbuki bizim Ortadoğu, İslamyasasında kamu değil “uzlet” kavramı vardır. Yani salyangoz modelidir bizimkisi;kıvrılıp en dibe gireceksin. Ayakkabımızı çıkarıp, içeri girmemiz de semboliktir obakımdan. Sokaktan çıkıp, evin dışında bırakırız. Ev zaten mahallede, mahalle sırtınıdönmüş kente. Zaten dar sokaklardan hiçbir şey öyle uzun uzun görünmez, devamlıdirsekler, şunlar bunlar. Evin haremine, haremde havuz başına, en dip köşesinekadar çekilmek üzere bir ideal…Neyse, Venedik’te <strong>ve</strong> bunun gibi şehirlerde de, ortaçağa devam eden belli başlışeylerde bu public, ortak karar ne olacak? Herkesin hazır bulunduğu meclislermümkün olmaktan çıkıyor gittikçe. <strong>Demokrasi</strong> de temsili bir mahiyet kazanıyor.E<strong>ve</strong>t, o alan devamlı toplumdan topluma değişse de, ikisinin iç içe girdiği bir yerkalıyor. Orada hem özel bir vatandaşsın, buradan geliyorsun, hem de devlet işiyleilgili bir söz hakkın oluyor falan. Bunun bulunması, sivil toplum kurumu dediğimherhangi bir örgütün, herhangi bir varlığın ayağını basabileceği yer. Böyle somut biryer değil, epey soyut, vicdani bir yer. Yani, toplumun vicdanında olan bir yer. Önceorada olması lazım ki, sonra da kurumsal olarak toplumda bulunsun, densin. MeselaTürkiye’de bir örgüt özelliği falan gibi kavramlar yok. Tam tersine, 80’lerde“örgüttenmiş” dendiğinde, kişi kanlı katil falan diye anlaşılıyordu. Ama, örgüt Dişçiler15

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!