11.01.2018 Views

Süper Lig Yolu Dergisi Ocak

TFF 1.ligin ilk ve tek dergisi

TFF 1.ligin ilk ve tek dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>Ocak</strong> 18”<br />

Fiyat: 12<br />

Sayı: 03<br />

www.superligyolu.com<br />

@superligyolucom<br />

@superligyolucom<br />

@superligyolu<br />

GÖKAY İRAVUL<br />

HAZAL KÜTÜK<br />

ABDULAZİZ SOLMAZ<br />

SAMUDIO<br />

YÜCEL İLDİZ<br />

TİMUÇİN BAYAZIT<br />

KERİM AVCI


İÇİNDEKİLER<br />

Erdener<br />

Karataş’tan<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

<strong>Süper</strong>lig <strong>Yolu</strong> <strong>Ocak</strong> 2018<br />

Merhaba,<br />

10<br />

12<br />

16<br />

20<br />

28<br />

29<br />

30<br />

34<br />

37<br />

38<br />

40<br />

42<br />

43<br />

44<br />

51<br />

53<br />

62<br />

ERCAN SOYDAŞ<br />

GÖKAY İRAVUL<br />

ABDÜLAZİZ SOLMAZ<br />

TİMUÇİN BAYAZIT<br />

CESUR KERESTECİOĞLU<br />

KERİM AVCI<br />

NECİP İRDEM<br />

BRAİN SAMUDİO<br />

İSTATİS-LİG<br />

YÜCEL İLDİZ<br />

TRİBÜNDEN HİKAYELER<br />

BURAK ÇAPAN<br />

İLKE CANCANOĞLU<br />

M.BURAK KURAL<br />

DENİZ YENER<br />

HALUK KAPLAN<br />

KORAY PALAZ<br />

İmtiyaz sahibi: Sezer Şahin Akaryakıt Hayv. Gı da Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.<br />

Sorumlu Müdür: Erdener Karataş<br />

Yazı İşleri Müdürü: Ahmet Şahin<br />

Yayın Yönetmeni: Deniz Yener<br />

Yayın Yönetmen Yardımcısı: İlke Cancanoğlu<br />

Röportaj Sorumlusu ve Editör: Selahattin Ekrekli<br />

Redaktör: Burak Çapan<br />

Görsel Yönetmen: Özkan Kalyoncu<br />

Editörler: Alican Acar, Aytunç Akın, Cesur Kerestecioğlu,<br />

Burhan Çalışkan, Deniz Şen<br />

Reklam Grup Başkanı: Ahmet Şahin<br />

İllustratör: Deniz İnce<br />

Aylık TFF 1.lig Futbol <strong>Dergisi</strong>- Aylık Yaygın Süreli Yayın<br />

Adres: Çınar Mahallesi Şahinler Devlet Karayolu Üzeri no:93<br />

Çardak/Denizli<br />

www.superligyolu.com<br />

Reklam ve Sponsorluk: info@superligyolu.com<br />

0538 872 44 35 - 0541 903 06 88 - 0551 725 24 85<br />

Abonelik: Yıllık KDV dahil 120 TL’dir. İletişim için; info@superligyolu.com<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> Dergimizin 3. sayısı ile siz değerli okuyucularımızla birlikteyiz. İlk iki<br />

sayımıza gösterdiğiniz yoğun talep ve destek için ekip olarak hepinize teşekkürlerimi<br />

sunuyorum.<br />

Aydan aya profesyonelleşen kadromuz ve içeriklerimizle siz değerli okurlarımıza<br />

en iyisini ulaştırmaya çalışıyoruz.<br />

Peki bu sayımızda neler yaptık?<br />

İstanbul’dan çıktığımız içerik turumuza Rize’den Adana’ya kadar il il gezerek merak<br />

edilenlerin cevaplarını aramaya çalıştık. Kimi zaman bir yönetici, kimi zaman bir<br />

hoca, kimi zaman ise bir oyuncu ile bir araya geldik. Güzel anılarla birlikte ayrıldığımız<br />

şehirlerden siz okuyucularımıza özel birçok ropörtaj ve kulüplerden özel<br />

haberler derledik.<br />

Sizleri daha çok meraklandırmamak adına son olarak bu sayımızda karşılaşacağınız<br />

isimleri sıralamak istiyorum. Dergimizin kapağında da gördüğünüz Samsunspor’un<br />

genç ve güler yüzlü oyuncusu Gökay İravul başta olmak üzere, Adanaspor’dan<br />

Abdulaziz Solmaz, Adana Demirspor’dan Timuçin Bayazıt, Çaykur Rizespor’dan<br />

Samudio gibi isimlerin yanında TFF. <strong>Lig</strong>’de mücadele eden takımlarımız ve alt liglerle<br />

ilgili birçok haber bulacaksınız.<br />

Umarım keyif alacağınız bir sayı sunabilmişizdir. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum.<br />

Sürç-i lisan ettiysek affola.<br />

Saygılarımla...<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong>’ndeki tüm yazı, çizim ve görsellerin yayın hakları<br />

saklıdır. Yayıncı, yazar ve çizerin yazılı izni alınmaksızın hiçbir yazılı<br />

ve basılı yayın organında ve sosyal medyada kullanılamaz.<br />

Twitter: @superligyolucom İnstagram: superligyolu<br />

Facebook: /superligyolucom Vole: superligyolu<br />

5


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Türkiye de ki diğer spor<br />

kulüpleri lisanslı ürünlerden büyük paralar kazanıyorlarsa bunda<br />

ki en büyük pay sahibi hiç tartışmasız hakkı ödenmeyecek isim<br />

İnka Sportif Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Adnan Şimşek’ tir. <strong>Süper</strong>lig<br />

<strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong>nde bundan böyle her sayıda başarılı bir İş Adamının yer<br />

alacağı Gökhan Çelik ile İşimiz Spor köşesinde burayı en çok hak edenin<br />

İş ve Spor kelimelerinin bir araya geldiğinde ki karşılığı olan Sayın Adnan<br />

Şimşek olduğunu bilerek ilk sayıda kendisine yer vererek başlamak istedik.<br />

Gökhan ÇELİK: Adnan Bey, Adnan Şimşek kimdir?<br />

sizden dinleyerek başlamak istiyorum.<br />

Adnan ŞİMŞEK: Merhabalar, Hoş geldiniz. Öncelikle<br />

<strong>Süper</strong>lig <strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong>nin ve sizin İşimiz Spor köşenizin<br />

hayırlı olmasını diliyorum. Güzel bir dergi olmuş.<br />

Desteklenmesi ve uzun ömürlü olması gereken, Anadolu<br />

ve alt lig kulüplerinin sesi, gözü, kulağı olacak bir<br />

dergi olmuş. Emek verenlerin ellerine sağlık.<br />

Ben İstanbul Fatih doğumlu, Sivas Zara’lı, uzun<br />

yıllar baba mesleği kumaşçılığı meslek edinip<br />

yürüten, hayat üniversitesini bitirip ticari<br />

hayata atılan ve yaklaşık yirmi yıldır da<br />

kulüp mağazacılığı ve spor ürünleri<br />

üzerine faaliyet gösteren İnka Sportif’<br />

in başında olup memlekete faydalı işler yapma gayesinde<br />

olan bir İş Adamıyım.<br />

Gökhan ÇELİK: Kulüp mağazacılığına nasıl başladınız<br />

ve bu iş bu noktalara nasıl geldi?<br />

Adnan ŞİMŞEK: Ben bu işe başladığımda tabiri caizse<br />

sadece atkı, bere ve forma vardı. Biz bu üç kalem üzerinden<br />

yola başladık kardeşimle beraber. 1980 ‘li senelerde<br />

kapalı çarşıda o zamanlar markalar kanunu yoktu<br />

kardeşim eşofman ve forma yaptırırdı satardık bu<br />

şekilde ticaret yaptık. 1989 da Markalar kanunu çıkınca<br />

bu işe ara verdik. Fenerium’ un faaliyete geçmesi ile<br />

beraber yeniden bir ivme kazanıp mağazalaştık. Bu<br />

işin başlarında çok uzun yıllar Üç büyük kulübünde<br />

toptancılığını yaptık ve Kulüp ürünlerinin ve kulüp<br />

mağazacılığının Anadolu’ya yayılmasında 330 bayiye<br />

kadar çıkarak çok büyük ve etkin rol aldık.<br />

Gezici taraftar tırları ile beraber çok büyük maliyetler<br />

omuzlayarak kulüplerimize ve Türk sporuna hizmet<br />

gayesiyle Türkiye’ nin dört bir köşesini dolaşarak, en<br />

ücra ilçelerde ki Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray<br />

taraftarlarının bile kulüplerinin lisanslı ürünlerine<br />

ulaşmasını sağladık. Bizim bunu ilk yapmaya başladığımız<br />

zamanlar da internetten alışveriş bu kadar yaygın değildi<br />

ve neredeyse yoktu. Oralarda ki taraftarlar kulüplerinin<br />

lisanslı formasını giyip, lisanslı atkısını takabilmek için<br />

tırlarımızın yolunu gözlüyorlardı.<br />

Gökhan ÇELİK: Türkiye de lisanslı<br />

kulüp ürünü almak bilincinin<br />

yerleşmesinde ki emek ve çabalarınız<br />

takdire şayan bu konuda neler söylemek<br />

istersiniz?<br />

Adnan ŞİMŞEK: Teşekkür ederim.<br />

Ortada çok büyük isimler ve<br />

çok büyük bir emek var. Beşiktaş,<br />

Fenerbahçe ve Galatasaray<br />

milyonları aşan kitlelere ulaşan ve o<br />

milyonların yaşam biçimi haline getirdikleri<br />

hayatlarının odak noktasına<br />

koydukları isimler. Biz bu iş için yola<br />

çıkarken ve bu işin yükünü omuzlarken<br />

hiçbir zaman kendi ismimizi<br />

ve markamızı öne çıkarmadık hep<br />

Fenerbahçe ise FENERIUM, Beşiktaş<br />

ise KARTAL YUVASI, Galatasaray ise<br />

GS STORE markalarını öne çıkardık,<br />

büyüttük ve güçlendirdik. Bu işe<br />

büyük emek verdik ve kulüplerimiz<br />

kazanırken kazanıp, kulüplerimiz<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

kaybederken kaybettik. En büyük sıkıntıyı da hep bizlerin<br />

emeğinin hırsızı olanlardan korsan ve lisanssız<br />

ürünlerden çektik. Bu yüzden hep lisansız ürün ile<br />

mücadele ettik ve gücümüz yettiğince engel olduk.<br />

İşte Kulüp tırlarımızı Anadolu’yu karış karış dolaştırarak<br />

da lisanssız ürüne en büyük darbeyi vurduk. Şimdi bu<br />

günlerde bizim taraftar tırlarımızdan 10 sene önce<br />

alış veriş yapmış taraftarlar bugün bizim karşımıza GS<br />

STORE, FENERIUM ve KARTAL YUVASI yatırımcısı olarak<br />

çıkıyor. Bu bizim en büyük gururumuz.<br />

Gökhan ÇELİK: Aynı zamanda Türk Milli takımının da<br />

lisanslı ürünlerinin satışını yapıyorsunuz?<br />

Adnan ŞİMŞEK: Evet. O işe de şöyle başladık. 2007 yılı<br />

sonları 2008 yılı başlarında kimse Avrupa Şampiyonası<br />

için Milli Takımımıza inanmaz ve güvenmezken, biz<br />

inandık ve o günkü Federasyonla anlaşarak ve büyük<br />

ticari riskler alarak yüz binlerce adet A Milli takım ürünü<br />

yaptık. Şampiyona öncesi Milli takım taraftar mağazaları<br />

ve Milli Takım Gezici Tır’ ı yaptık. Birçok nokta da Milli<br />

takım standı açtık. Bütün FENERIUM, KARTAL YUVASI<br />

ve GS STORE mağazalarında Milli Takım ürünlerinin<br />

satılmasını sağladık. Milli Takım Marşı yaptırdık “Koş<br />

koş Türkiye’m” ismiyle ve cd olarak on binlerce ücretsiz<br />

dağıttık. Sağ olsunlar o gün ki Milli Takımımız bizleri<br />

utandırmadı ve Avrupa üçüncüsü oldular ve gururlandık.<br />

O günden bu güne büyük maddi zararlar etsek de<br />

Milli takımımıza ve Türkiye ürünlerine yatırım yapmaya<br />

devam ettik ve devamda edeceğiz.<br />

6 7


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Gökhan ÇELİK: Spor Dostluktur, Renklerin Kardeşliği<br />

ve bunlar gibi birçok sosyal sorumluluk projesinin içinde<br />

yer aldığınızı görüyoruz. Bu konuda neler söylersiniz?<br />

Gökhan ÇELİK: Son olarak çok kısa bir zaman önce<br />

Zara Vakfı Başkanlığına seçildiniz hayırlı olsun diyor ve<br />

bu konuda da kısa birkaç cümle istiyorum?<br />

Adnan ŞİMŞEK: Hiçbir zaman sadece ticaret yapmayı ve<br />

para kazanmayı düşünmedim. Bizim için öncelikle Allah<br />

rızası vardır her şeyin önünde, arkasından çevremize<br />

eşimize, dostumuza ve ekmeğini bizimle kazananlara<br />

sağlayacağımız fayda gelir. Ve yaşadığımız toplumu daha<br />

da güzelleştirebilmek adına elimizden geleni yapmak.<br />

2007 yılında futbolda ortamın gerildiği ve çıkmaza doğru<br />

ilerlediği günlerde 4 büyük kulübümüzün de renklerini<br />

taşımayan futbol oynanan çimin renginde maliyetini<br />

üstlenerek bir yeşil bileklik yaptırdık ve Spor Dostluktur<br />

bilekliği dedik adına bir çağrı yaptık ve Türkiye’ nin<br />

dört bir yanından cevap aldık. Sanat, spor, iş dünyası<br />

ve siyasetçiler herkes bize kulak verdi. Bilekliklerden<br />

elde edilen geliri Umut Çocukları Vakfına bağışladık.<br />

Spor Dostluktur dedik, renkler kardeştir dedik ve hep<br />

asıl olanın Türkiye Cumhuriyetinin birliği ve beraberliği<br />

olduğunu vurguladık. Bize ulaşan her türlü sosyal projenin<br />

içinde severek yer aldık.<br />

Adnan ŞİMŞEK: Zara benim için bir sevdadır. Sağ<br />

olsunlar hemşerilerim, arkadaşlarım bu göreve şahsımı<br />

layık gördüler. Gerek Zara gerekse ülkemiz için yapılacak<br />

çok iş var. İlk iş olarak Birlik, beraberlik sağlayarak<br />

kalkınmak için paylaşmak gerektiğinin bilincine vararak<br />

Zara’ yı hak ettiği marka değerine ulaştırmak için<br />

mücadele etmek arzusundayım.<br />

Gökhan Çelik<br />

gokhancelik14@gmail.com<br />

İSTANBUL<br />

AKBATI<br />

AVYM<br />

DENİZLİ<br />

ÇAMLIK<br />

CADDESİ<br />

UŞAK<br />

FESTİVA<br />

OUTLET<br />

Gökhan ÇELİK: İnka Sportif ve Adnan Şimşek olarak<br />

kulüplere bu kadar büyük hizmetler edip emekler<br />

verdikten sonra bugün sadece Galatasaray ile ticari<br />

bir ilişkiniz olduğunu görüyoruz. Neden şuan sadece<br />

Galatasaray’ a yatırım yapıyorsunuz?<br />

Adnan ŞİMŞEK: Özellikle 2011 yılından sonra futbolun<br />

getirildiği nokta insanların futboldan soğumasına neden<br />

oldu. Yıllardır ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durumda<br />

insanların alım gücünü zayıflattı. Bizim sattığımız<br />

ürünler lüks kategorisine giren ürünler.<br />

Yıllar boyunca üç büyük kulübümüze de eşit mesafede<br />

yaklaştık. Aynı oranda tanıttık, aynı oranda hizmet ettik<br />

ve aynı oranda kulüplerimiz adına mücadele ettik.<br />

Yaklaşık iki yıl önceye kadar da bu hep böyle oldu o<br />

kulüpten zarar etsek bile mücadeleyi bırakmadık. Ancak<br />

karşılıklı oluşan şartlar bizi diğer kulüplerin olmadığı<br />

sadece Galatasaray ile ticari bir birlikteliğe itti. Elbette<br />

biz bu işlerde Vefa’ nın sadece bir semt adı olduğunu<br />

bilerek yer aldık ve mücadele ettik ancak bir noktadan<br />

sonra karşılıklı hem ticari hem de Vefa duygusunu daha<br />

hakim hissettiğimiz Galatasaray Spor Kulübüne hizmet<br />

etmek noktasında mücadele etmeye karar verdik.<br />

Şuan 8 GS STORE mağazamız ve 2 GS STORE Mobil Tır<br />

Mağazamızla Galatasaray taraftarlarıyla Galatasaray’ ın<br />

lisanslı ürünlerini buluşturuyoruz.<br />

8


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> ailesi olarak, TFF 1. <strong>Lig</strong>’de ilk<br />

yarıyı lider bitiren Ankaragücü kulübünün<br />

futbol şube sorumlusu Ercan Soydaş ile<br />

bir araya geldik. Başkent ekibi hedeflerine<br />

emin adımlarla ilerlerken, camia içerisindeki<br />

havayı, ligdeki genel durumu, takımın<br />

devre arasında yapacağı takviyeleri ve<br />

Mehmet Umut Nayir’i Ercan Soydaş’tan<br />

dinledik…<br />

İşte o keyifli söyleşi…<br />

“SÜPER LİG YOLU’NDAYIZ”<br />

Ankaragücü şuanda iyi bir ivme yakaladı. Biliyorsunuz<br />

lideriz. Buradan artık geri dönmek istemiyoruz. Derginizin<br />

adında da olduğu gibi ‘<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong>’ndayız.<br />

İnşallah bu yoldan geri dönmeyi düşünmüyoruz.<br />

Tabii maddi problemleri üst düzeyde olan bir kulübüz.<br />

Dışarıdan destek almadan götürmemiz, yürütmemiz<br />

ERCAN SOYDAŞ<br />

Ankaragücü Futbol Şube Sorumlusu<br />

zor görünüyor. Bunun nedeni de, 5 yıl önce biz göreve<br />

geldik ve 5 yıldan beri sürekli borç ödüyoruz. Kulübün<br />

hiçbir geliri olmadığı için kendi imkanlarımızla bu işi<br />

yürütme şansımız zor gözüküyor. Sağ olsun Sayın<br />

Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla kaynaklar yavaş yavaş<br />

geliyor ama tabii ki beklediğimiz düzeyde değil. Bir an<br />

önce desteklerin gelmesini bekliyoruz. Ama kulübün her<br />

şeye rağmen şampiyonluk yolundaki ilerleyişi sürüyor.<br />

Teknik heyetimize, futbolcularımıza güveniyoruz. Mücadele<br />

eden, inanmış bir kadromuz var. Oyuncularımızın<br />

bu saatten sonra artık şampiyonluk kovalamaktan<br />

vazgeçeceklerini sanmıyoruz. Biz kulüp olarak, takım<br />

olarak, yönetim olarak, taraftarlar olarak, camia<br />

olarak inandık. Hak ettiğimiz yerin <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong><br />

olduğunu düşünüyoruz.<br />

“ANKARAGÜCÜ ATA’MIZIN<br />

MİRASI”<br />

Ankaragücü 108 yıllık bir kulüp. Atamız Mustafa<br />

Kemal Atatürk’ün mirası. Güzide ve önemli bir tarihimiz<br />

var. Bunu herkesin anlaması lazım... Ki Ankaragücünü<br />

taraftarının kulübe sevgisi bambaşka. Ankaragücü sevgisini<br />

yaşamak lazım diye düşünüyorum. Ankaragücü<br />

çok farklı bir kavram. İnsanların sevdası farklı. Sizde<br />

görüyorsunuz yüzlerce kilometrede uzak deplasmanlara<br />

gidiyoruz. Her deplasmanda bize ayrılan yerler<br />

hep doluyor. Gittiğimiz her yerde taraftarlarımız var.<br />

Takımlarını sonuna kadar destekliyorlar. Artık toplumun<br />

da takıma duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum.<br />

Olaya sadece bir futbol takımı olarak bakmamak lazım.<br />

Çünkü koskoca bir tarihe sahip çıkılıyor. Bunu da herkesin<br />

desteklemesi lazım. Ankara’nın ünlü markalarının<br />

başka kulüplere sponsor olduklarını, katkı verdiklerini<br />

biliyoruz. Az önce söyledim, sonuçta Ankaragücü’de<br />

küçümsenecek bir camia değil. Bunun içinduyarsız<br />

kalınılmaması gereken bir kulüp, ayakta tutulması gereken,<br />

hak ettiği yerde oynaması gereken, önemli bir camia.<br />

Cumhurbaşkanımızın farkına vardığı bu duyarlılığın her<br />

yerde oluşması gerektiğini düşünüyoruz. Bizim gelirlerimiz<br />

şuan hala hacze gidiyor. Kendi imkanlarımızla<br />

ayakta kalmaya çalışıyoruz. Birde sürekli ödemeler<br />

yapıyorsunuz, bir taraftan da giderleriniz oluyor. Alt<br />

yapı branşlarımızda birçok deplasmana gidiliyor. Bir<br />

taraftan da FIFA borçları, futbolcu ailelerine borçlar, iş<br />

adamlarına olan borçlar bunlar ödeniyor. Buna rağmen<br />

şükür takım iyi gidiyor. Teknik ekibimiz olaya tamamen<br />

konsantre olmuş, hocamız tüm gününü kulüpte<br />

geçiriyor. İnandık hep beraber, inşallah <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de<br />

olacağız, hedefimiz o.<br />

“TARAFTARIMIZIN SABIRSIZLIĞINI AN-<br />

LAMAK LAZIM AMA SABRETMELİYİZ”<br />

Bu sezon yeni bir takım oluşturduk. Geçtiğimiz yıldan<br />

az bir oyuncumuz takımda kalmıştı. Uyum süreci ister<br />

istemez oluyor. Artık 5 yıldır kulüp yönettiğimiz için tecrübelendik.<br />

Hocamız da sabır gerektiğini belirtiyordu.<br />

İlk haftalarda aldığımız sonuçlara taraftarlarımızın tepkisi<br />

normaldi. Çünkü biliyorsunuz Ankaragücü yıllardır çok<br />

sancılı bir süreçten geçiyor. Bir anda <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’den alt<br />

lige, oradan da alt liglere düştü. Taraftarların sabırsızlığını<br />

anlamak lazım ama sabretmemiz gerektiğini biliyorduk.<br />

Zaten hocamız bu durumu, taraftarın tepkisini anlayışla<br />

karşıladı. Şimdi de taraftarlarla mükemmel bir diyaloğu<br />

ve elektriği var. Bu takıma da yansıyor. Örneğin, Antep’de<br />

Gazişehir maçında 2-0 geriye düşmemize rağmen orada<br />

bin civarında taraftarımız vardı. Hiç susmadılar. Bunun<br />

da mükafatını aldık. Zor bir deplasmandan puanla<br />

döndük. Takımımızda güzel olan şey; yenilmeye asla<br />

tahammül edemeyen bir takım olduk. Çocuklar sonuna<br />

kadar mücadele ediyor. Tabii ki futbol bu, kaybettiğimiz<br />

puanlar da oluyor, olacak da. Ama bu takımın direnci bizi<br />

umutlandırıyor. Biz de yönetim olarak, elimizden geleni<br />

üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Tüm çabamız o<br />

yönde. İnşallah güzel şeyler olacak. Çocuklar bizi mutlu<br />

ediyor, biz de onları mutlu edeceğiz. Bu takımın başarısı<br />

öyle büyük bir kitleyi mutlu ediyor ki size çektiğiniz<br />

sıkıntıları, kederleri unutturuyor. O ilk 4 hafta sonunda<br />

takımla bir kahvaltı yapmıştık orada ben bir konuşma<br />

yapmıştım. Rize maçına gitmeden önceydi. Rizespor<br />

maçından önce bu takım çıkışa geçecek ve maç kazanma<br />

alışkanlığı edinecek demiştim. Şükür öyle de oldu. Biz<br />

bunu neye göre söyledik? Takımın çalışma temposu.<br />

Çocukların iyi niyeti, gayreti bunların göstergesiydi.<br />

Bunları analiz edip söylemiştik. Umarım güzel olacak,<br />

sonu da iyi olacak. Takım kenetlendi. Maç öncesi, sonrası<br />

güzel anlar yaşıyoruz güzel bir kenetlenme var.<br />

“GELEN KAYNAKLARLA İLK OLARAK KENDİ<br />

OYUNCULARIMIZI MUTLU EDECEĞİZ”<br />

Devre arasında transfer yapıp yapmayacağımızı teknik<br />

ekiple oturup konuşacağız. Zaten biliyorsunuz 25 kişilik<br />

mevcut kadroya alamadığımız bazı oyuncular da var.<br />

Hocayla birlikte oturacağız, karar vereceğiz. ‘Ne yapalım?<br />

Ne edelim’ diye. Ona göre hareket edeceğiz. Biliyorsunuz,<br />

transfer yasağımız da var. Yönetim olarak bizim<br />

düşüncemiz ilk hedefte gelen kaynaklarla beraber<br />

transfer yasağımızı açmaktansa mevcut takıma dağıtıp<br />

motive etmek daha önemli diye düşünüyoruz. Çünkü bu<br />

takım şuan da liderse onların sayesinde oldu. Transfer<br />

yasağına bakacağız, maliyete bakacağız. Baktık ki bizi<br />

zorluyor biz de elimizdeki oyuncularımızı mutlu etmeye<br />

bakacağız. Daha önce söylediğim gibi kaynak problemimiz<br />

var. Onlar netleşince ona göre planlamalarımızı<br />

yapacağız. Onun dışında önceliğimiz mevcut takımımızın<br />

primlerini ve ödemelerini karşılamak.<br />

“Umut Nayir…”<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

(Gülümseyerek) Evet, ‘Umut Nayir kimdir?’ derseniz,<br />

adamdır deriz. Daha önce bizdeydi, bizde yetişti. Bizim<br />

çocuğumuz. Biz öyle bakıyoruz adamdır Umut.<br />

10 11


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

GÖKAY<br />

İRAVUL<br />

SAMSUNSPOR (ÖZEL RÖPORTAJ)<br />

Atatürk’ün şehri, Karadeniz’in incisi Samsun’da rengini al kırmızı bayrağımızdan<br />

alan Samsunspor’u ziyaret ettik. Güzide şehrin, mazisi geniş takımına adım<br />

atmışken takımın gülen yüzlü çocuğu Gökay İravul ile de güzel bir sohbet<br />

gerçekleştirdik. Kendisine Fenerbahçe kariyerinden, Alanyaspor’da yaşadığı<br />

şampiyonluğa kadar merak edilen bir macerasını sorduk. Bizler keyif aldık,<br />

umarız sizler de keyifle okursunuz…<br />

Denizlispor’dan Fenerbahçe’ye transfer<br />

oldun. O günler hakkında ne anlatmak<br />

istersin?<br />

Gökay İravul - “Ben o zamanlar Denizli’de Gazi<br />

İlköğretim okulunun karşısında oturuyordum. Bizim üst<br />

katımızda Denizlispor’da oynayan Fatih ağabey (Akarsu)<br />

vardı. Bir gün ben okul bahçesinde top oynarken Fatih<br />

ağabey beni görmüş. Daha sonra yanıma gelerek,<br />

“seni Denizlispor’a götüreyim” dedi. Ben de futbola<br />

ilgiliydim, babam senelerce Denizlispor’un maçlarına<br />

giden bir insan. Aynı zamanda da iyi bir Fenerbahçeliydi.<br />

Beni Denizlispor’un seçmelerine götürdüler. Daha<br />

sonra da altyapıya katıldım. Cahit Arım, Muhsin Sezer<br />

benim için çok değerli iki hoca. Ben de çok emekleri<br />

vardır. Daha sonra kademe kademe yükseldim. İzmir<br />

bölge sorumlumuz Çoşkun Süer ve Özer Hoca vardı.<br />

Onların da yardımıyla elimden geleni yaptım ve milli<br />

takım seçmelerine katıldım. Sonrasında ise milli takıma<br />

çağrıldım. Daha sonra Fethiye’de kamp yaparken<br />

Fenerbahçe yetkilileri beni görmüş. Ben de Denizlispor’a<br />

bu durumu ilettim ve normal prosedür bu şekilde işledi.”<br />

Fenerbahçe’ye transferin sonrası durumlar<br />

nasıl gelişti? O günlerde neler hissettin?<br />

Gökay İravul - “Fenerbahçe’ye gittiğimde oradaki<br />

büyükler bana, her şeyin daha yeni başladığını<br />

söylüyorlardı. Bazı genç oyuncular, büyük takımların<br />

alt yapısına gittikleri zaman her şeyi bitmiş gibi<br />

davranıyorlar. Oradan içeri girince artık futbolcu oldum<br />

havasına bürünüyorlar. Bunun bana böyle olmadığını<br />

söylediler. Ben de bu bilinçle Hasan Özdemir (Rambo<br />

Hasan) ’in bana olan ilgisi ve yardımıyla elimden geleni<br />

yapmaya çalıştım. İlk Fenerbahçe altyapısına gittiğimde,<br />

a takımda teknik direktör Daum’du. Bazen A takımla<br />

antrenmanlara falan gidiyorduk. Daum’un ayrılmasından<br />

sonra Aykut hoca teknik direktörlüğe başladı. Bizde<br />

o zaman U-17 milli takımıyla Nijerya’ya milli takım<br />

maçına gittik. Orada da birkaç karşılaşmada şansımın<br />

yardımıyla gol atmıştım. Milli takımdan çok yakın bir<br />

arkadaşım var, adı Okan. Hatta o da şuan Balıkesirspor’da<br />

oynuyor. Bir gün İstanbul’da beraber Avrupa yakasına<br />

geçmiştik. Beşiktaş’tan Kadıköy’e döneceğiz, vapurla<br />

telefonumuz çaldı. Yarın A takım kampına geleceksiniz<br />

dediler. O sırada hep arkadaşlarımız bizi işletirlerdi<br />

yarın kampa geleceksiniz falan diye. Ben de o zaman<br />

yine, “oğlum yeter!’’ falan derken öğrendim ki arayan<br />

gerçekten Fenerbahçenin idari menajeriymiş. Ben<br />

de kapatın artık telefonu yemiyorum bu numaraları<br />

dedim ve yarım saat sonra beni birisi daha aradı<br />

yetkili bir yöneticiymiş. “Sen nasıl konuşuyorsun?”<br />

falan dedi. Sonra ben de geri aradım ve “abi kusura<br />

bakmayın.” dedim. Milli takım performansım, daha<br />

sonra yıldız takım, paf takım maçlarında gösterdiğim<br />

performansla Aykut kocaman’ın da isteğiyle A takıma<br />

alındım. Kendimi şanslı hissediyordum. Çünkü Alex gibi<br />

bir insanla tanışma fırsatı bulup aynı saha içerisinde<br />

bulunma fırsatı yakaladım. Emre Belözoğlu da bana<br />

çok yardımcı oldu. Zaten ben şuan futboldan bir<br />

kuruş para kazanıyorsam bende Aykut Hoca’nın çok<br />

büyük emeği var. Şuan kendimi bir yerlere gelmiş<br />

olarak görmüyorum, bulunduğum konum itibariyle<br />

de şükrediyorum. Gerek yabancı sayısı, gerek futbolu<br />

erken bırakan insanlar, performanslarından ötürü yeterli<br />

değeri görmeyen insanlar çok fazla. Baktığımız zaman<br />

Samsunspor gibi bir camiadayım. Başka takımlarda<br />

da oynadım fakat burası gerçekten çok büyük bir<br />

camia. Gerek şehir, gerek taraftarın kulübe bakış açısı<br />

çok farklı. O yüzden bulunduğum konum itibariyle de<br />

kendimi şanslı hissediyorum. O zaman Aykut hoca<br />

sayesinde bir yerlere geldik. Onun dışında Fenrbahçe<br />

maceram oldukça güzeldi. O zamanlar sözde şike<br />

süreci oldu. O süreç tabii ki genç oyuncuları da etkiledi.<br />

O olaydan sonra kiralık gitmek zorunda kaldım. Sonra<br />

da Fenerbahçe’den koptum.”<br />

Alanyaspor ile 1. <strong>Lig</strong>’de şampiyonluk<br />

yaşadın. O anları anlatmak ister misin?<br />

Gökay İravul - “Bu ligde şampiyon olmak çok güzel bir<br />

duygu. O sezon başında lige çok kötü başlamıştık. Yanlış<br />

hatırlamıyorsam, 4 yada 5 haftada 6 puanımız falan vardı.<br />

İster iyi hoca olun ister kötü hoca olun bazı insanların<br />

bazı takımlarla uyumu tutmayabiliyor. Erhan hoca o<br />

zaman bizde başarılı olamadı. Sırf bu, ‘’Erhan hoca<br />

başarılı olamadı’’ meselesi değil. Biz de takım olarak<br />

başarılı değildik. Daha sonra teknik direktör değişikliğine<br />

gittik Hüseyin Kalpar geldi. Hüseyin hocanın gelmesiyle<br />

takım iyi bir ivme yakaladı. 5’te 5 yaptık ve yukarılara<br />

doğru çıkmaya başladık. Kadromuzda çok değerli<br />

oyuncular vardı. Sinan Özkan ağabey, Caner Arıcı<br />

gibi... Bu isimler alt ligde iyi diye nitelendirebileceğimiz<br />

futbolcular. Haydar ağabey çok iyi bir sezon geçirmişti.<br />

Efecan vardı, Emre Akbaba vardı. Emre hakkında zaten<br />

bir şey söylemeye gerek yok üç büyük takımdan<br />

birine transfer olup adından çok daha fazlasıyla da<br />

söz ettireceğini düşünüyorum. Karakter olarak da<br />

bunu hak ediyor. Çok düzgün bir insan. İnşallah, Allah<br />

ona en başarılı şekilde futbol oynamayı nasip eder.<br />

Konuya dönecek olursam, o sezon şampiyon olmak<br />

çok güzel bir duyguydu. Şampiyonlukla sonuçlanan<br />

sezonun ardından Hüseyin hoca orada yine devam<br />

etti. Bazı futbolcular takımda kaldı, bazıları ayrıldı.<br />

Çok güzel duygulardı. Alanya, turizm ilçesi olması<br />

sebebiyle futbol biraz daha arka planda gibiydi. İlk<br />

zamanlar ben biraz yadırgamıştım. Şu an baktığımız<br />

zaman futbola bakış açısı anlamında, turizmle futbolu<br />

birleştirip ilçenin bu konuma gelmesi çok şaşırtıcı. Büyük<br />

şehirlerin bazıları TFF 1. <strong>Lig</strong>’de mücadele ediyorlar. Bir<br />

ilçenin <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de barınması onlar adına güzel bir<br />

şey. Şampiyon olmak da benim için unutulmayacak<br />

çok güzel bir anıydı.”<br />

Kariyerine etki eden teknik direktör ve<br />

kariyerinin dönüm noktası sence neydi?<br />

Gökay İravul - “Kariyerime etki eden bir iki hoca ismi<br />

verirsem diğerlerine haksızlık yapmış olurum. Ama en<br />

başta Aykut hoca diyebilirim. Dönüm noktasından ziyade<br />

benim kariyerimde şanssız anlar oldu. Fenerbahçe’den<br />

Manisaspor’a gittiğim ilk senede Play-Off finali oynadık.<br />

Biz ilk devreyi lider bitirmiştik, yanlış hatırlamıyorsam<br />

Konyaspor’da 11. olmuştu. Bizi Play-Off finalinde yendiler.<br />

Belkide o gün <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıksaydık benim kariyerim<br />

açısından her şey bambaşka olabilirdi. Bilemiyorsunuz<br />

bazen iyi gözüken şey sizin için çok kötü olabiliyor,<br />

bazen kötü gözüken şey de sizin açınızda iyi sonuçlar<br />

doğurabiliyor. Mesela benim geçen sene buraya gelişim<br />

de farklı olmuştu. Samsunspor kulüp tarihinin belki de<br />

en zor senelerinden birisiydi. Transfer yasağı vardı. İlk<br />

12 13


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

devrede toplanan 11 puan ve atılan 7 gol vardı. 11 puanlı<br />

Gökay İravul - “Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum,<br />

takım sene sonunda 36 puanla averajla ligde kaldı. Bu<br />

gerçekten çok güzel bir kulüpteyim. Burada olmaktan<br />

şehir hiç bunları hak etmeyen bir şehir. Ben, diğer 1. <strong>Lig</strong><br />

dolayı çok mutluyum. Şuan takımımız kötü gidiyor.<br />

kulüplerinde de oynadım. Fakat bu şehir bu ligde çok<br />

İnsanların bizimle ilgili düşünceleri değişmiş olabilir.<br />

farklı bir statüde. Buradan ayrılsam da söyleyeceğim<br />

Çünkü burada insanların başarısızlığa tahammülü<br />

bunu. (Gülümseyerek) Böyle dedim diye ayrılacağım<br />

yok. Uzun süredir bu kulüp hep alt sıralara oynadı.<br />

gibi anlaşılmasın. Burası her şeyiyle bambaşka bir<br />

Geçmişte yapılan ve kulübü zor duruma sokan hamleler<br />

camia. Samsun, tam bir futbol şehri. İnsanlar futbolla<br />

var. Buradaki görevli insanlar bu işlerle uğraşıyor, bu<br />

yatıp futbolla kalkıyor. Samsunda 1. sırada ne geliyor<br />

sorunları düzeltmek için uğraşıyorlar. Çok güzel yeni<br />

diye sorsanız insanlara futbol derler. O yüzden geçen<br />

bir stada sahibiz. İsteriz ki o stadda başımız önde<br />

sene benim kariyerim açısından da çok önemliydi.<br />

mağlup şekilde ayrılmayalım. Her şeyi düzeltmekte<br />

Güzel goller attım. Giresunspor karşılaşmasında son<br />

bizim elimizde. Kaliteli bir ekibiz. Engin hoca gibi hem<br />

dakikada attığım gol benim için çok anlamlıydı. Geçmişe<br />

insani hem de futbol bilgisi yüksek bir hocaya sahibiz.<br />

dönüp baktığımda o gol benim için her zaman anlam<br />

İnşallah durumu düzeltiriz. Tekrar bir transfer sezonu<br />

ifade eden bir gol olacak. Onun dışında Fenerbahçe’de<br />

geldi. İnşallah gerekli hamleler atılacak. Bir belirsizlik var<br />

şike süreci olmasaydı her şey bambaşka olabilirdi.<br />

ama umarım Samsunspor bu belirsizlikten el birliği ile<br />

Hatta belki değil, kesinlikle her şey bambaşka olurdu.<br />

daha güçlü şekilde çıkıp hak ettiği yer olan üst sıralara<br />

Zaten insanlar her şeyin farkında. O zamanki şartlarda<br />

doğru ilerleyecek. Hedeflerim bu şekilde diyebilirim.”<br />

o olayların nelerle bağdaştırıldığını insanlar algılayabilir.<br />

Benim bunlarla ilgili bir şey söylemem de doğru olmaz.<br />

Sonuçta geçti gitti ama o süreç benim kariyerimi de<br />

olumsuz etkiledi.”<br />

Samsunspor ile hedeflerin?<br />

Kulüpteki belirsizlikler sizin saha içindeki<br />

performansınızı ne kadar etkiliyor?<br />

Gökay İravul - “Tabii ki etkiliyor ama sonuçta bizler<br />

profesyonel futbolcularız. Allah korusun, yakınınızı<br />

kaybediyorsunuz fakat yine de çıkıp elinizden geleni<br />

yapmak zorundasınız. Siz o giydiğiniz formayla sadece<br />

kendinizi değil, bir şehri temsil ediyorsunuz. Bir maçı<br />

kazandığımız takdirde bizden daha çok mutlu olan<br />

insanlar var. Futbolla ilgilenen insan için kazanmanın<br />

manevi anlamda ne kadar mutluluk verici olduğunu<br />

bilmeyen yoktur. Eminim ki şu sıralar Beşiktaş taraftarları<br />

en mutlu taraftarlardır.”<br />

Otoriteler oyun tarzını Emre Belözoğlu’na<br />

benzetiyor. Sen bu konuda ne demek<br />

istersin? Ayrıca dünya çapında bir idolün<br />

var mı?<br />

O da ilk Galatasaray’da A takıma çıktığı zaman Okan<br />

Buruk’la aynı odada kalmış ve aynı şekilde heyecandan<br />

uyuyamamış. Emre ağabeye hep baktım. Ondan,<br />

kendime neleri alabilirim diye düşündüm. İnsanların<br />

saha içerisindeki durumuyla saha dışındaki durumları<br />

bazen aynı şekilde olmuyor. Saha dışında çok agresif<br />

gelen bir insan saha dışında öyle olmuyor. Nabzınız<br />

180-190 olduğu zaman öfkenizi kontrol edemiyorsunuz.<br />

Bazı futbolcularda bu durum oluyor. Emre ağabeyde<br />

de bu şekilde. Dışarıda dört dörtlük bir insan. Ben de<br />

onun o dört dörtlüğünden kendime ne alabilirim diye<br />

yanında olduğum her anı değerlendirdim. Ondan<br />

kendime hep bir şeyler katmaya çalıştım...<br />

Genel olarak Şampiyonlar <strong>Lig</strong>i maçlarını izlemeye<br />

çalışıyorum. Dünya futbolunda Kroos’u izlemeye<br />

çalışıyorum. Onun dışında Modric’i çok beğeniyorum.”<br />

büyük bir taraftar kitlesine sahip. Şu sıralar taraftarımızı<br />

gerçekten anlayabiliyoruz. Alınan sonuçlar itibariyle iyi<br />

bir konumda değiliz. Bunun da mahcubiyetini yaşıyoruz.<br />

Bu durumu düzeltecek olan yine bizleriz. Bize destek<br />

versinler yeterli.”<br />

Seni en çok ürküten taraftar grubu hangisi?<br />

Gökay İravul - “Samsunspor’da oynamadan önce, buraya<br />

deplasmanlara gelmek istemiyordum.a Alanyaspor’da<br />

oynarken buraya geldik maç 4-1 bitti. Yani burayı hiç<br />

sevmiyordum. Çünkü hiç bir şekilde kazanamıyorduk.<br />

Adana Demirspor ile geldim 3-2 kaybettik. Taraftarların<br />

oyuna tesir etmesinden dolayı hiç kazanamıyorduk.<br />

Geçen sene ligin bitimine 2 hafta kala Göztepe’yle<br />

oynamıştık. Orada 4-1 gibi bir sonuçla mağlup olmuştuk.<br />

Beni çok etkilemişti o maç.<br />

Gökay İravul - “Emre Belözoğlu ile yaklaşık 2 sene<br />

antrenman yapma fırsatım oldu. Küçüklükten beri<br />

de hep Emre ağabey diye büyüdüm. Mesela A<br />

milli takım maçlarını izlerken ben hep ona bakmaya<br />

çalışırdım. Her zaman da yanına gider ve ona olan<br />

saygınlığımı belli ederim. Soyunma odasında o bir<br />

koltuğa oturduğu zaman hep onun yanına otururdum. O<br />

maçtan önce ne yapıyor diye bakardım. (Gülümseyerek)<br />

Hiç unutmuyorum, Bursa’ya deplasmana gitmiştik.<br />

Kaldığımız otelde Emre ağabeyle aynı odada kalıyorum.<br />

Saat 12 falan oldu heyecandan uyuyamıyorum.<br />

Sağdan sola dönüyorum devamlı olarak. Emre abi de<br />

heyecanlandığımı anladı. “Sakin ol oğlum, uyu n’lacak?”<br />

Samsunspor, 1. <strong>Lig</strong>’deki takımlar arasında<br />

ateşli bir taraftara sahip olan takımlar<br />

arasında. Onların tribündeki coşkusu size<br />

saha içerisinde nasıl yansıyor? Korkutuyor<br />

mu, yoksa oynama hevesinizi daha mı<br />

yukarılara çekiyor?<br />

Gökay İravul - “Kümede kaldıysak bunda örneğin<br />

yüzde 25 yönetim kurulumuzun payı varsa, yüzde<br />

25 futbolcu grubunun payı var. Yüzde 25 hocamızın<br />

payı varsa, büyük bir bölüm de taraftarın payı vardır.<br />

Taraftarımızın maçlara gelmesi birazda sonuçlara<br />

endeksli normal olarak. Geçen sene bu seneye nazaran<br />

Denizlispor dendiğinde ne hissediyorsun?<br />

Gökay İravul - “Anılarım depreşiyor… Ama ben<br />

Denizlispor’dan çok iyi şekilde ayrılmadım. Ben her<br />

zaman ilahi adaletin tecelli edeceğine inanıyorum.<br />

Geçen sene 1-0 kazandığımız maçta golü atmak<br />

bana nasip oldu. Çok iyi şartlarda ayrılmadım. Oraya<br />

karşı da kendimi çok bağlılık duygusu hissetmiyorum.<br />

Fakat Denizli bende çok farklı bir şehir. Doğduğum,<br />

büyüdüğüm bir şehir. Orada oynadığım zamanlar bana<br />

haksız yere iftira atanlar oldu. Kırgınlığım var ama daha<br />

fazla bir şey söylemek istemiyorum.”<br />

Erdener Karataş - Deniz Yener<br />

dedi. Onun da Okan Buruk’la bir anısı varmış onu anlattı.<br />

desteklerini daha fazla hissediyorduk. Samsunspor çok<br />

14 15


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

ABDULAZİZ<br />

SOLMAZ<br />

Röportajı<br />

Abdulaziz Solmaz Trabzon’da doğdu<br />

ve Türkiye liglerinde çeşitli kulüplerde<br />

birçok kez forma giydi. Kariyerinin<br />

zirvesini Samsunspor ve Giresunspor<br />

formaları altında yaşadı. Şimdilerde<br />

ise Adanaspor ile <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> yolunda ter<br />

döküyor. Başarılı orta saha oyuncusu<br />

Abdulaziz Solmaz’ın hayatı hakkında<br />

bilmediklerinizle karşınızdayız...<br />

Erdener Karataş<br />

“Bugüne kadar bir çok takımda forma giyen<br />

Abdulaziz Solmaz futbolla nasıl tanıştı?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Futbolla ilkokul yılları zamanımda<br />

tanıştım. İlk olarak okul takımı ve daha sonra<br />

ise profesyonel kariyerimin başladığı Trabzonspor’un<br />

alt yapısında top oynamaya devam ettim.”<br />

“Trabzon denildiğinde aklına ne geliyor?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Trabzon denildiğinde, tabii ki<br />

de ilk olarak akla futbol geliyor. Çünkü futbol, oradaki<br />

insanların adeta yaşam biçimi olmuş durumda. (Gülerek)<br />

Resmen futbolla yatıp, futbolla kalkan insanlarla<br />

dolu bir şehir.<br />

“Forma giydiğin kulüpler arasında sende<br />

en çok iz bırakan hangi ekip oldu?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Her kulüpte güzel anılarım oldu<br />

ama illa birisini söylemek gerekirse Samsunspor ile<br />

yaşadığım ilk şampiyonluk bende daha fazla anı ve<br />

iz bırakmıştır.<br />

“Bu sezon Adanaspor ile hedeflerini öğrenebilir<br />

miyiz?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Tabii ki buradaki hedefim Adanaspor<br />

ile tekrardan <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkmaktır. Bu yolda<br />

da görevim takımım için elimden gelen katkıyı sağlamak<br />

olacaktır. İnşallah bunu sezon sonu tüm takım<br />

arkadaşlarımızla birlikte gerçekleştiririz.<br />

“Adana’ya alışabildin mi? Takımdaki ve<br />

şehirdeki havayı anlatabilir misin?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Adana gerçekten güzel bir şehir.<br />

Hava şartları da özellikle bu mevsimlerde burada<br />

futbol oynamak için çok güzel. Takımdaki hava yeni<br />

hocamız Osman Özköylü’nün gelmesi ile birlikte şu an<br />

çok daha pozitif. Adanaspor’a taraftarların daha fazla<br />

sahip çıkması ile birlikte inşallah her şey daha güzel<br />

olacak diye düşünüyorum.”<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Yabancı sınırı bu aralar çok<br />

gündeme geliyor. Benim bakış açım sınırlamadan<br />

çok, daha eşit şartlarda mücadele edilmesidir. Türk<br />

oyuncularına güven daha fazla olursa, daha başarılı<br />

olacaklarını düşünüyorum. Tabii ki yabancı sayısının<br />

çok olması da genç oyuncuların oynamasını daha<br />

zor hale getiriyor.<br />

“Mevkinde örnek aldığın futbolcular var<br />

mı?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Kanat oynayan her önemli oyuncuyu<br />

takip ederim. Sabit bir kanat olmasa da küçüklüğümden<br />

bu yana Thierry Henry hayranlığım vardı.<br />

“Futbolculuk kariyerini ne zaman ve nerede<br />

sonlandırmayı düşünüyorsun? Sonrasında<br />

planların neler?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Şu an tabii ki, futbolu nerede<br />

bırakacağım diye bir şey düşünmedim. Sağlığım el<br />

verdiği sürece, oynayabileceğim kadar oynamayı<br />

düşünüyorum. Şu an 29 yaşındayım. Bu belki 35 olur<br />

belki 36 zaman içerisinde bunu göreceğiz. Aktif futbol<br />

kariyerim bittikten sonra yine futbolun içinde olmayı<br />

düşünüyorum. (Gülümseyerek) Çünkü futboldan kolay<br />

kolay uzak kalabileceğimi düşünmüyorum.<br />

“Kariyerine etki ettiğini düşündüğün hoca<br />

ve olay var mı?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Bu konuya tek bir hoca olarak<br />

bakmak istemiyorum. Hemen hemen her çalıştığım<br />

hocanın kariyerime etkisi olmuştur.<br />

“Yerli bir futbolcu olarak, milli takımın her<br />

başarısızlığında gündeme gelen yabancı<br />

sınırı ile ilgili ne düşünüyorsun?”<br />

“Kariyerine Karadeniz’de başladın ve en<br />

parlak dönemlerini de yine iki Karadeniz<br />

takımında geçirdin. Samsunspor ve Giresunspor<br />

yıllarını nasıl anlatırsın?”<br />

Abdulaziz SOLMAZ - Evet Karadeniz’de güzel yıllarım<br />

oldu. Samsunspor ve Giresunspor’un bende her<br />

zaman ayrı yerleri vardır. Samsunspor’da şampiyonluk<br />

yaşadım ve çok güzel anılarım oldu. Belki de Giresunsporla<br />

da şampiyon olacaktık ama ligin son haftası<br />

Alanyaspor’dan yediğimiz golle play-offdan olduk. O<br />

da unutamadığım maçlardan biridir.<br />

16 17


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

G L KRALLIĞI<br />

Mahatma Otoo<br />

Abdülkadir Özgen<br />

Samu<br />

9 Gol<br />

Maç Başı : 0,69<br />

9 Gol<br />

Maç Başı : 0,60<br />

9 Gol<br />

Maç Başı : 0,56<br />

Yaş: 35<br />

Boy: 187 Cm<br />

Kilo: 77 Kg<br />

Tecrübe<br />

Çınar<br />

Şimşek<br />

Mavi<br />

Yağmur<br />

Casillas<br />

vs<br />

Yaş: 19<br />

Boy: 194 Cm<br />

Kilo: 91 Kg<br />

Heyecan<br />

Fidan<br />

Turbey<br />

Turuncu<br />

Güneş<br />

Donnarumma<br />

Kerim Avcı<br />

8 Gol<br />

Maç Başı : 0,57<br />

18 19


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

TİMUÇİN<br />

BAYAZIT<br />

ADANA DEMİRSPOR<br />

“Antrenörlük mesleği idolden ziyade,<br />

kendini geliştirmeye açık olabileceğin<br />

bir meslek. Sadece bir idolden değil,<br />

herkesten bir bilgi birikimi alabileceğin<br />

ve kendini geliştirebileceğin bir meslek...<br />

“<br />

İşte Adana Demirspor Teknik Direktörü Timuçin<br />

Bayazıt ile gerçekleştirdiğimiz özel röportajımız…<br />

“Futbola başladığınız kulüptesiniz, bu<br />

nasıl bir duygu?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Tabii ki bu onur verici bir şey.<br />

Burası futbol hayatımın başlangıç noktası. Bildiğiniz<br />

üzere Adanalıyım, burada doğup burada büyüdüm<br />

hem de bu kulüpte futbola başladım. Uzun yıllar sonra<br />

yuvama dönüp antrenörlük yaptım. Şimdi ise teknik<br />

direktör olarak görev başındayım. Sorumluluğu ağır<br />

olsa da burada olmaktan gururluyum ve mutluyum.”<br />

“Adana Demirspor’u kabul etmenizdeki<br />

en büyük sebep neydi ve bu süreç nasıl<br />

gelişti?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Adana Demirspor’da teknik<br />

direktörlüğü kabul etmemdeki en büyük sebep<br />

tabiiki de Demirsporlu olmamdı. Bu süreç ise çok ani<br />

gelişti. Sevgili başkanımız Mehmet Bey, İstanbul’da<br />

iken beni davet etti. Kendisiyle bir görüşme<br />

gerçekleştirdik, ardından bir görüşme daha<br />

yaparak birçok konu üzerine konuştuk. İkinci<br />

görüşmemizin ardından hafta başında Adana’ya<br />

gelerek görevime başladım.”<br />

Röportaj:<br />

Erdener Karataş<br />

“Şuan takım istediğiniz seviyede mi?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Geldiğimde 5-6 maçlık kötü<br />

gidiş vardı. Burası çok büyük bir camia. Böyle kötü<br />

gidişatlarda oyuncuların üzerinde bir baskı oluşuyor.<br />

Bu baskıdan dolayı çok demoralize olmuş bir takım<br />

vardı. Biraz çalışmaya ve biraz da moral yükseltmeye<br />

ihtiyacımız vardı ama bu seferde fikstür bunu<br />

engelledi. Çünkü kupa maçı vardı. Üç günde bir maç<br />

oynadık bu süreçte. Dolayısıyla oyuncularla çok fazla<br />

çalışma şansı bulamadık. Fakat önümüzdeki süreci<br />

en güzel şekilde değerlendirmeye gayret edeceğiz.<br />

Bugüne kadar üç günde maç aşağı yukarı 13-14<br />

futbolcu üzerinden oynanan bir oyun hem fiziksel,<br />

hem de mental olarak oyuncuları yordu. Devre<br />

arasından sonra takımın seviyesi hakkında daha net<br />

konuşabiliriz.<br />

“Devre arası transfer döneminde takıma<br />

takviye düşünüyor musunuz?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Takımımızı güçlendirmemiz<br />

gerekiyor. Bu aşikar. Yani bunları yapmamız gerekiyor.<br />

Tabii bunları yönetim kurulumuzla beraber en kısa<br />

zamanda konuşacağız. Genel hatlarıyla transfere<br />

ihtiyacımız var. Önemli olan bunları nasıl yapacağımız.<br />

“Bu sezon Adana Demirspor ile<br />

hedefleriniz neler?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Puan sıralamasına baktığımız<br />

zaman, yukarıda kopan 2-3 takım haricinde aşağı<br />

yukarı birer puan sıralamayla aşağı doğru iniyor. İşin<br />

açığı 16 puanlı takımında 22 puanlı takımında hem<br />

play-off şansı var hem de sıkıntılı süreç yaşama şansı<br />

var. Bu puan tablosu aynı olduğu sürece Adana<br />

Demirspor’un o takviyeleri yaptıktan sonra hedefi<br />

elbette play-off olacaktır. Bu sene lig biraz daha<br />

farklı, herkes herkesi yenebilecek güçte. Geçtiğimiz<br />

sezonlarda takımlar arasındaki güç farkı ligin başında<br />

kendini belli ediyordu. Yukarıya oynayacak takımlar<br />

ve aşağıya oynayacak takımlar arasındaki puan farkı<br />

sezonun ilk yarısında açılıyordu. Bu sene böyle bir<br />

şey yok. En aşağıdaki son iki takımı saymazsak bütün<br />

takımların durumu eşit.<br />

“Diğer sezonlara bakıldığında TFF 1.<br />

<strong>Lig</strong>’de bu sezon futbol kalitesi biraz<br />

daha mı aşağı da yoksa daha mı iyi bir<br />

durumda?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Benim fikrim daha aşağılarda.<br />

Mesela örnek verecek olursam, Manisaspor son<br />

sıradayken Giresunspor’u Giresun’da yenebiliyor.<br />

İyi giden bir İstanbulspor takımı, hemen hemen<br />

bütün maçlarını kaybetmiş bir Gaziantepspor’a<br />

puan kaptırabiliyor. Kalite olarak baktığımızda ise<br />

geçtiğimiz sezonlara göre sanki bir tık altta. Şunu da<br />

düşünmek gerekiyor ki, ligin ikinci yarıları her zaman<br />

farklı olur.<br />

“<strong>Lig</strong>deki teknik direktörlük kıyımı<br />

hakkında görüşleriniz neler?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Bu bizim ülkemizin sıkıntısı.<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de de aynı sıkıntılar var. Belki TFF: 1. <strong>Lig</strong>’deki<br />

gibi değil ama orada da var. Alt ligleri göremiyoruz<br />

belki oralarda daha çok. Bu doğru bir yöntem mi?<br />

Elbette değil. Bu ülke uzun yıllardır aynı yöntemi<br />

deniyor. Her sene bir ligde 25-30 hoca çalışıyor. Bu<br />

istikrar açısından problem teşkil ediyor. Bunun tabii<br />

ki birçok sebebi var. Bunların başında yönetimlerin<br />

çok uzun vadeli olmaması geliyor. Yönetimler<br />

uzun vadeli olmayınca kısa hedefler belirleyip, kısa<br />

vadeli hedeflere anlık ulaşım için böyle bir tercihler<br />

yapıyorlar. 3-5 haftalık süreçlerden sonra bu tarz<br />

değişiklikler oluyor. Bu da kaliteyi düşüren önemli<br />

etkenlerden...<br />

“Adana Demirspor’a gelmeden<br />

önce özel bir tv kanalında spor<br />

yorumculuğu yapıyordunuz, bu süreçte<br />

Adana Demirspor’u yine takip ediyor<br />

muydunuz?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Öncelikle şunu söylemeliyim,<br />

ben spor yorumculuğunu herhangi bir anlaşma<br />

özelinde yapmıyordum. Davet üzerine konuk olarak<br />

katılıyordum. Yorumlarımda da dikkat ederseniz<br />

mesleğim bu olduğu için teknik direktörler ile<br />

ilgili yorum yapmıyordum. Çünkü benim işim<br />

yorumculuk değil, teknik direktörlük. Sadece maçları<br />

veya kulüplerin içerisinde olan şeyleri kibarca<br />

yorumlamaya çalışıyordum. Diğer sorunuza gelince,<br />

ben antrenör olarak da, teknik direktör olarak da 1.<br />

<strong>Lig</strong>’de çalıştım. Devamlı olarak ligdeki maçları<br />

takip ediyordum. Demirspor’un maçlarını<br />

da elbette takip ediyordum.<br />

20<br />

21


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

“Hocalık döneminizde örnek aldığınız bir<br />

teknik direktör var mı?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Yok, öyle bir idolüm yok.<br />

Dünya futboluna baktığınızda birçok başarılı teknik<br />

direktör sayabilirsiniz. Onları örnek alabilmek için<br />

onların çalışma şeklini de bilmemiz lazım. Onlara<br />

bu gözle bakamam, bakmam da. Birine ben idolüm<br />

diyebilmem için çalışma şeklini, başarıya giden<br />

yolda neler yaptığını ezbere bilmem lazım. Futbolcu<br />

olduğu zaman idol alabilirsin, sahada neler yaptığını<br />

görebiliyorsun ama baktığınız da Mourinho’nun ben<br />

neler yaptığını bilemem. Futbolcuyken de, şu anda<br />

da bir idolüm yok. Antrenörlük mesleği idolden<br />

ziyade, kendini geliştirmeye açık olabileceğin bir<br />

meslek. Sadece bir idolden değil herkesten bir bilgi<br />

birikimi alabileceğin ve kendini geliştirebileceğin bir<br />

meslek.<br />

“<strong>Lig</strong>deki sayılı taraftar gruplarından<br />

birisi de Adana Demirspor’un Şimşekler<br />

Grubu. Siz, onlara ne demek istersiniz?”<br />

Timuçin BAYAZIT - Başta söylediğim gibi bu<br />

kulüpten yetişmiş bir insanım. 5 sene ben bu kulübün<br />

formasını giyerken, o taraftarın önünde oynadım.<br />

Dolayısıyla onların isteklerini, arzularını, her şeylerini<br />

biliyorum. Türkiye’nin değişik yerlerinde hem futbol<br />

oynadım, hem de antrenörlük yaptım. Görev aldığım<br />

kulüplerin taraftar gruplarını da biliyorum. Fakat bizim<br />

taraftarımız kadar takımını aşkla, sevgiyle gönülden<br />

seven bir taraftar grubu eşine az rastlanır.. Belki<br />

Sakarya, Eskişehir, Ankaragücü gibi birkaç kulübü<br />

sayabiliriz ama bizim taraftarımız özel ve farklıdır.<br />

İçlerinden geldiğim için onları çok iyi tanıyorum.<br />

Neden tepki gösterdiklerini rahatlıkla anlıyorum. Bu<br />

saatten sonra benim onlarından dileğim ve isteğim<br />

o tutkuyla, aşkla sevdikleri takımlarına sonuna kadar<br />

destek versinler. Tabii ki özlem var. En son bu takım<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıktığında o sahada ben de vardım.<br />

O duyguyu ben de yaşadım. Sokaklarda, Ankara<br />

dönüşünde Belediye binasından Sular İdaresi eski<br />

binasına kadar yürüyerek gittiğimizde ben de vardım.<br />

O duyguların hepsini biliyorum. Onların neyin özlemi<br />

içinde olduklarını biliyorum. Fakat Selahattin gerçekleri Ekrekli görüp,<br />

mantıklı hareket etmemiz gerekiyor. Bizim görevimiz,<br />

buraya gelip hem takımı düzeltmek, hem takviye<br />

yapmak, hem güçlendirmek hem de hedefe doğru<br />

sonsuz bir mücadele azmi ile yılmadan savaşmak<br />

ama yalnız savaşamayız. Onlar olmadan bunun<br />

üstesinden gelemeyiz. Onları mutlu edeceğimiz bir<br />

Adana Demirspor oluşturarak ikinci yarıya bambaşka<br />

bir şekilde çıkacağız. Onlar da her zamanki gibi<br />

yanımızda olsunlar...<br />

AVRUPA’NIN 2.LİGLERİNDE<br />

ATILAN GOL SAYILARI<br />

TFF 1. <strong>Lig</strong><br />

(18 takım)<br />

406 GOL (17 Hafta)<br />

İngiltere Championship<br />

(24 takım)<br />

713 GOL (23 Hafta)<br />

Almanya Bundesliga 2<br />

(18 takım)<br />

456 GOL (18 Hafta)<br />

İspanya 2. <strong>Lig</strong><br />

(22 takım)<br />

499 GOL (20 Hafta)<br />

22<br />

İtalya Serie B<br />

(22 takım)<br />

578 GOL (20 Hafta)<br />

Fransa <strong>Lig</strong>ue 2<br />

(20 takım)<br />

496 GOL (19 Hafta)


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

2017’de<br />

Neler Oldu?<br />

Yılın ilk yarısında 3 takımı <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e uğurlarken, 3 takımı da 2. <strong>Lig</strong>’e yolcu<br />

ettik. 2016-2017 sezonunu en yakın rakibi Yeni Malatyaspor’un 1 puan üzerinde<br />

62 puanla tamamlayan Sivasspor, ligi şampiyon olarak tamamladı. Sezona, “Bir<br />

arkadaşa bakıp çıkacağız.” sloganıyla başlayan Sivasspor’un ardından 61 puanla<br />

2. sırayı alan Yeni Malatyaspor’da <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e yükselen ikinci takım oldu. Büyük<br />

bir çekişmeye sahne olan geçen sezonun Play-Off galibi ise İzmir’in<br />

sarı-kırmızılı ekibi Göztepe oldu.<br />

Tabi ki bir tarafta sevinç hakimken, diğer tarafta ise hüsran hakim<br />

oldu. Büyük umutlarla yeni sezona başlayan 3 takım, maalesef<br />

istediklerini gerçekleştiremedi ve küme düşerek 2. <strong>Lig</strong>’e merhaba<br />

dedi. Gerek maddi yetersizlikler, gerekse yanlış politikalarla bir<br />

alt lige uğurladığımız Mersin İdman Yurdu, Bandırmaspor ve<br />

Şanlıurfaspor takımları oldu.<br />

***<br />

Ve gelelim 2017 yılının en akılda kalan olayına...<br />

Geçtiğimiz sezon üzerinden yıllarda geçse unutulmayacak bir Play-Off finaline<br />

tanıklık ettik. Eskişehirspor ile Göztepe arasında Antalya’da oynanan final<br />

müsabakasında sahadaki mücadele kadar tribünlerdeki yaşananlarda oldukça<br />

fazla konuşuldu. Eskişehirspor’un 54. dakikada Ofoedu’nun ayağından<br />

bulduğu golle sağladığı 1-0’lık üstünlüğe 90+5. dakikada<br />

Adis Jahovic ile karşılık veren Göztepe, maçın uzatmalara<br />

gitmesini sağladı. Uzatma devrelerinde de eşitlik<br />

bozulmayınca <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e giden son takımı penaltı atışları<br />

belirledi. Penaltılar sonucu rakibine 3-2’lik üstünlük<br />

sağlayan Göztepe, 14 yıl sonra <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e yükseldi.<br />

Saha içerisinde kıran kırana mücadele olur da<br />

tribünlerde olmaz mı? Olmazsa ayıp olurdu. İki tarafın<br />

ateşli taraftarları maç boyu yaptıklarıyla kimilerinin<br />

tepkisini alırken, tribünsel anlamda oldukça güzel<br />

görüntülere neden oldular. Karşılaşma Eskişehirspor’un vuruşu<br />

ile başlayacakken taraftarların yaktığı meşalelerden dolayı görüş<br />

açısı oldukça azaldı ve maça başlanamadı. Yaklaşık 9 dakikada duran<br />

maç, sisin dağılmasıyla yeniden başladı. 26. dakikada Eskişehirspor<br />

taraftarının yakmış oldukları meşale sonrası oluşan sis nedeniyle oyun tekrar<br />

durdu. Göztepeliler durur mu? Bu seferde 35. dakika da sarı-kırmızılı taraftarların yaktığı<br />

meşaleler sonucu oyun tekrardan durdu. Saha üzerindeki sis dağıldıktan sonra<br />

oyun devam ederken, ilk yarının sonuna ise 17 dakikalık alışılmışın dışında bir<br />

uzatma ilave edildi.<br />

Son zamanlarda ülkemizde boş tribünlere oynanan maçlara nazire edercesine iki taraf taraftarları<br />

kendi showlarını yaparken, sonrasında başlarına geleceklerden belki de bi haberlerdi.<br />

Sonra ne mi oldu?<br />

Müsabaka tarihinden yaklaşık iki ay sonra iki takım taraftarları hakkında başlatılan soruşturma<br />

sonucunda, 72 kişiye örgüt üyeliği nedeniyle yakalama kararı çıkarken bunlardan 55’i gözaltına alındı.<br />

Şüpheliler hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurmak”,<br />

“kamu malına zarar vermek” suçlarından işlem yapılacağı öğrenildi.<br />

Pote Yine Gol Kralı<br />

TFF 1.lig ekiplerinden Adana Demirspor ile 2 sezon geçiren Beninli<br />

yıldız forvet Mickael Pote 33 maçta attığı 24 golle gol kralı tacını bir<br />

kez daha taktı ve sezon sonunda Güney Kıbrıs Ekibi Apoel Nicoisa’nın<br />

yolunu tuttu.<br />

Samaras TFF 1.lig’de<br />

Manchester City, Celtic ve Yunanistan milli takımından tanıdığımız<br />

yıldız oyunuca Georgais Samaras TFF 1.lig ekiplerinden Samsunspor ile<br />

anlaştı. Samsunspor Gekas’tan sonra yine bir Yunan forvete kırmızıbeyazlı<br />

formayı giydirdi.<br />

Ankaragücü, İstanbulspor ve B.B Erzurumspor<br />

TFF 1.lige yükseldi.<br />

2016-2017 sezonu sonunda gruplarını lider tamamlayan<br />

İstanbulspor ve Ankaragücü ile play off finalinde<br />

Gümüşhanespor’u yenen B.B Erzurumspor TFF 1..lig’e<br />

yükseldi.<br />

İşte geçtiğimiz yılın ve sezonun iyi - kötü olanları, akılda<br />

kalanları bizim açımızdan bunlar oldu. Bu yaşanan olaylar<br />

ithafen de şunu söylemek isteriz ki, “atkı açan ellere kelepçe<br />

vurulamaz.”<br />

Mutlu ve başarı dolu yıllar dileriz.<br />

24 25


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Karanlık çöktükten sonra maça gitmek bir yana dursun,<br />

sokağa çıkmak bile zordur bizim için...<br />

Evden çıkmadan acaba kim laf atacak, bugün kimler<br />

bakışlarıyla rahatsız edecek diye düşünür “Akşam<br />

ezanı okunmadan evde ol” diye yetiştirilen kadınlar...<br />

Çünkü giydiklerimiz de, omuz çantamız da, ayakkabımızdan<br />

makyajımıza her şeyimiz bir hedeftir aslında<br />

niyeti bozuk olanlara...<br />

Oysa futbolu sevmek, akşam 21.45’de arkadaşlarla<br />

maça gitmek, tribünlerde binlerle, on binlerle marşlar<br />

söylemek sadece erkeklere has bir özellik değildir…<br />

Hayatın acımasız yönleri, can sıkıcı yanları engel olmamalı<br />

futbol izlemek istemek isteyen kadına...<br />

Türkü Hazal Kütük<br />

Ne cezalı maçlarda sadece kadına ve çocuklara bilet<br />

vermek, ne de başka bir şey çözüm aslında buna...<br />

Gerçekten kadın taraftar istiyorsan, Bilgin Defterli’ni,<br />

Didem Karagenç’i destekleyip yeşil sahaları da bırakacaksın<br />

kadına!<br />

Sadece voleybol, tenis değil kadınların sporu aslında,<br />

erkeklerin olduğu da bizlerin futbol da!<br />

26


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

FUTBOLUN<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

KerimAVCI<br />

“MİMARI”<br />

“Başarı azim gerektirir; Azim ise irade. Bazı hedefler<br />

başarısız olmaya da değer. Gerçek başarı ise başarısız<br />

olma korkusunu yenebilmektir.” demiş Paul Sweeney.<br />

İşte belki de bu sözler özetliyor İstanbulspor’un genç<br />

analisti Yağız Çekem’in hikayesini.<br />

Altınordu<br />

Altınordu kulübünün gurbetçi 10<br />

numarası Kerim Avcı ile kariyeri,<br />

hedefleri ve Altınordu kariyeri hakkında<br />

keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İşte<br />

o röportajdan geriye kalanlar<br />

“Altyapı eğitimini Almanya’da aldın, Türk<br />

altyapısı ile arasında ne kadar fark var?”<br />

Kerim AVCI - Çok fark var. Ama bu farklara Altınordu<br />

dahil değil. Türkiye ve Almanya’yı kıyasladığımız zaman<br />

oluşacak en büyük fark, onların bir sisteminin olması.<br />

Maalesef bizde bir sistem yok.<br />

“Sivasspor ile geçen sezon şampiyon oldunuz,<br />

nasıl bir sezon geçirdiniz?”<br />

Kerim AVCI - İnişli, çıkışlı bir sezon geçirdik. Ne mutlu<br />

ki sonunda şampiyonluk geldi çok mutlu olduk.<br />

Kendisi aslında bir mimar. 3 sene boyunca bir mimarlık<br />

ofisinde proje çizdikten sonra yıllarını verdiği akademik<br />

hayatını başarısız olmayı bile göze alacak cesareti<br />

göstererek bir kenara bırakıyor ve takılıyor hayallerinin<br />

peşine. İlk durak onun için Türk Futbol Federasyonu-<br />

“Frikik gollerini sürekli görüyoruz, özel bir<br />

çalışma yapıyor musun?’’<br />

Kerim AVCI - Erce (Erce Kardeşler) ile birlikte her antrenman<br />

sonunda çalışıyoruz. Ama küçüklüğümden bu<br />

yana gelen bir şut özelliğim var ve bunun farkındayım.<br />

Bunu doğru kullanmak istiyorum. (Gülerek) Umarım<br />

daha çok frikik gollerimi görürsünüz.’’<br />

nun açtığı Grassroots kursu oluyor. Buradan belgesini<br />

aldıktan sonra işte belki de onun farkını yaratan nokta<br />

ikinci durak. 12. yüzyıldan beri futbolun oynandığı, bu<br />

sporun ana vatanı İngiltere’ye gidiyor kendisi.<br />

İngiltere futbol federasyonu ile yaptığı çeşitli görüşmelerin<br />

ardından FA’in açtığı Level 1 kursu için tutuyor<br />

Norwich’in yolunu. Derken ardından Level 2 için Luton’da<br />

buluyor kendini. “Heyecan duyulmadan yapılan işler<br />

başarılamaz” derler ya... Tam 3 kez gidip geliyor bu<br />

belgeyi alabilmek için İngiltere’ye. Başarılı da oluyor<br />

tabii... Ve sonunda ülkemizde karşılığı C lisans olan<br />

belgesine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor.<br />

Türkiye’ye döndüğü zaman Beylikdüzü’nde amatör<br />

bir takım ile atıyor adımını antrenörlüğe, daha sonra<br />

gel zaman git zaman derken yolları ülkenin kıymetli<br />

değerlerinden Yalçın Koşukavak ile kesişiyor. Zaman<br />

zaman tesislere gidiyor, Yalçın hocanın dikkate değer<br />

antrenman bilimini inceliyor. O sıralarda Tarsus’tan bir<br />

teklif geliyor Yağız’a, belki de hayatının en kritik kararlarından<br />

birini verecek, yine hedefleri uğruna İstanbul<br />

dışına bir adım atacakken Yalçın hoca ona kol kanat<br />

geriyor, ondaki cevheri görüyor ve kendisini teknik ekibe<br />

kazandırıyor. Şu sıralar ekipçe birlikte güzel işlere de<br />

imza atıyorlar, yıllar sonra hiç olmadığı kadar dikkatleri<br />

üzerilerine topluyorlar. Tabii bunun arkasındaki büyük<br />

emekleri yadsınamaz bu ekibin.<br />

Son söz olarak da bir şeyler söylemek gerekirse;<br />

Bu takım.<br />

Bu sene.<br />

Ve de sizler gibi değerli bir teknik heyetle.<br />

Çok daha güzel yerlere...<br />

Cesur<br />

Kerestecioğlu<br />

“Futbola nerede ve nasıl başladın?”<br />

Kerim AVCI - Futbola 6 yaşımda Almanya’da Dortmund<br />

altyapısında başladım.<br />

“Türkiye serüvenin nasıl gelişti?”<br />

Kerim AVCI - İçinde bulunduğumuz sezon ile birlikte<br />

bu sezon Türkiye’deki beşinci yılım. 2012-2013 sezonunda<br />

Kayseri Erciyesspor <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıktığı zaman<br />

beni transfer etmişti. Bu şekilde Türkiye’ye geldim.<br />

“Çocukluğundan bu yana mevkinde idol aldığın bir<br />

isim var mı?’’<br />

Kerim AVCI - Çok var. Inter’li Alvaro Recoba, Fenerbahçeli<br />

Alex, Beşiktaşlı Sergen Yalçın örnek aldığım<br />

isimlerden.<br />

“Oyuncuları saha içinde sürekli uyarıyorsun,<br />

kontrol ediyorsun bu zor olmuyor mu?”<br />

Kerim AVCI - Yok, pek zor olmuyor. Arkadaşlarım<br />

benim işimi kolaylaştırıyor zaten. Hepsi yetenekli çocuklar.<br />

Ben onlara ağabey olarak yaklaştığım için bir<br />

sorun teşkil etmiyor.’’<br />

“Altınordu hedefe gider mi?”<br />

Kerim AVCI - Kesinlikle. Bizim oynadığımız futbolu,<br />

ben geçen sezon Sivas’ta oynadığımızı hatırlamıyorum.<br />

Takım sürekli arıyor, gol atmak istiyor ve oyun disiplininden<br />

de kopmuyoruz. Bence hedefe gideceğiz.<br />

“Unutamadığın gol?’’<br />

Kerim AVCI - 3. Sezon önce 3-2 kazandığımız Antalyaspor<br />

maçında attığım golü unutamam.’’<br />

28 29


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

NECİP<br />

İRDEM<br />

TFF 1 <strong>Lig</strong> ekiplerinden Denizlispor’un<br />

altyapıdan sorumlu asbaşkanı Necip<br />

İrdem ile altyapıyı, hedeflerini ve Denizlispor’u<br />

konuştuk işte o röportajdan<br />

geriye kalanlar…<br />

mesini istedim. O da bizi kırmadı ve Denizli’deki bütün<br />

sahaların şu an ilk kullanımı Denizlispor’da. Öncelikle<br />

Denizlispor’daki genç çocuklar antremanları yapıyor<br />

arta kalan zamanlarda ise Denizli’deki amatör futbol<br />

kulüpleri antrenmanlarını gerçekleştiriyor. Bu Denizli<br />

tarihinde bir ilk.<br />

Tabii bu konuları önümüzdeki sezon hiç konuşmayacağız.<br />

Zafer Katrancı Tesisleri tamamen yenilenerek<br />

altyapının hizmetine sunulacak yine bu konuda da<br />

büyükşehir Belediye başkanına teşekkürlerimizi sunmadan<br />

geçemeyeceğim. İl Gençlik Spor Müdürlüğü<br />

ile protokolleri imzalandı buranın, önümüzdeki sezona<br />

yetişmesine kesin gözüyle bakıyoruz.<br />

Ali FIRAT - Bizim transferde 3 kriterimiz var. Öncelik<br />

olarak ilk kriterimiz takım içindeki dengeleri korumak.<br />

Halihazırda ilk 11’de forma giyen ve çok düşük meblağlara<br />

top oynayan arkadaşlarımız varken onların<br />

yanına onların 8-9 mislini alan birini getiremeyiz. Bu<br />

problem yaratır. İkinci kriterimiz ise şu; Devre arası<br />

transferi ligin sonunu belirler, alacağımız oyuncunun<br />

direkt oynaması lazım. Kulübeye transfer yapmak bu<br />

dönemde pek akıl işi değil, oynayan oyuncu transferi<br />

yapmak istiyoruz. 3. Kriterimiz ise hem bu sezonu iyi<br />

yerde bitirmek hem de önümüzdeki sezonun yapılanmasını<br />

sağlamak.’’<br />

Altyapıyı seçme nedeni Okuduğum okuldan dolayı,<br />

beden eğitimi öğretmenliği mezun olduğum için. Gençlerle<br />

ve çocuklarda uğraşmayı çok seviyorum. Göreve<br />

geldiğimde de ben burada bir şeyler yapabilirim diye<br />

düşündüm ve altyapıdan sorumlu oldum. Bir şeyler<br />

yapmaya çalışıyoruz, yaptığımız işlerin güzelliğini zaman<br />

gösterecek ama şu anda aldığımız yorumlara bakarsak<br />

iyi yoldayız. Altyapıdaki gençlerin hepsinin antrenman<br />

malzemelerini tamamladık. A takım eşofman üstleri<br />

yeni geldi. Biz ise 6 aydan beri bu ürünleri kullanıyoruz.<br />

Tesis sorununa çözüm bulduk. Denizlispor tarihinde<br />

Belki de ilk defa bütün çim sahalar Belediye Başkanı<br />

sayesinde Denizlispor’un kullanımına verildi.<br />

İlk icraat Göreve ilk geldiğimde geçen sezon çalışan<br />

hocaları yanıma çağırdım. 3-4 yaş grubumuz <strong>Lig</strong>i çok<br />

kötü yerde bitirmiş. Bunun sebebini sordum. Tabii<br />

onların da kendilerine göre gerekçeleri var. Öncelikle<br />

bunları değerlendirdim. Öncelikle altyapıdan sorumlu<br />

Genel Koordinatör ile yola devam etmeme kararı aldık.<br />

Ali Kepenek ile anlaştık.Daha sonra Kenan Atik ile yola<br />

devam ettik. Tabii bunları yaparken Tek hedefimiz<br />

Denizlispor’a futbolcu yetiştirebilmek.<br />

Altyapı koordinatörlüğünde göreve getirdiğimiz Kenan<br />

Atik bu görevi daha önce de gerçekleştirmiş. Hatta<br />

bu görevi sürdürürken ödül almış Türkiye’deki ender<br />

isimlerden birisidir. Onun zamanında ödül alan alt yapılardan<br />

bir tanesi de Denizlispor’undur. Kenan atik’in<br />

Denizlispor sevgisi, Denizli sevgisi geçmişte yaptıkları<br />

bu göreve getirilmesindeki en büyük etkendir. Kenan<br />

Atik Denizlispor alt yapısındaki çocuklar için büyük<br />

bir şans.<br />

Tesisleşme Tesis konusunda sorunlarımız var fakat Büyükşehir<br />

Belediye Başkanımız Osman Zolan sayesinde<br />

tesis sorununu en aza indirgedik. Altyapıdan sorumlu<br />

olduktan sonra kendisinin yanına çıkıp kendisinden<br />

Denizli’deki tesislerin kullanımının Denizlispor’a veril-<br />

Maziyi aratmayacak bir altyapı Denizlispor altyapısından<br />

çıkarıp büyük takımlara gönderdiği futbolcularla<br />

adını duyurmayı başarmıştı tekrar bunun gerçekleşmemesi<br />

için bir neden yok. Çünkü Denizli potansiyeli olan<br />

bir şehir. Futbola aç bir şehir. Ancak Denizlispor’un 4-5<br />

yıldır içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan dolayı<br />

Denizlispor’u aşağılara çekti. Şehrimizdeki genç ve<br />

yetenekli futbolcular son dönemlerde büyük takımlara<br />

ve yakınımızda bulunan Altınordu kulübüne gitmeyi<br />

tercih ediyor. Altınordu’da şu an 6-7 tane Denizlili<br />

genç futbol hayatını sürdürüyor. Biz bu sorunun önüne<br />

geçmeye çalıştık. Bu sezon hiçbir futbolcumuzu başka<br />

takıma vermedik. Hatta biz altyapıya transferler yaptık.<br />

Transfer yasağı olduğu için futbolcuları Merkezspor’a<br />

kaydırdık. <strong>Ocak</strong> ayındaki transfer yasağının ardından<br />

oyuncuları Denizlispor altyapısına kazandıracağız.<br />

Denizli altyapısı önümüzdeki sezon daha güzel şekilde<br />

anılacaktır. Türk futbolundaki sabırsızlık bizim<br />

de önümüze geçiyor. Şu an kulübün içinde olduğu<br />

bulunduğu durumdan dolayı altyapıdan futbolcunun<br />

a takıma çıkması zor. Çünkü hemen başarı bekleniyor<br />

altyapıdan çıkan gencin A takımda yapacağı hatanın<br />

telafisi olmadığı dönemler yaşıyoruz. Takım iyi giderken<br />

altyapıdan oyuncu çıkartmak kolaydır, fakat takım<br />

kötüyken altyapıdan gelen oyuncunun yaptığı her<br />

hata göze daha çok batacaktır. Bu sene bu sıkıntılarla<br />

mücadele ediyoruz fakat birkaç seneye tamamen bu<br />

sıkıntının kalkacağını ümit ediyorum. Çalışmalarımız<br />

bu şekilde giderse Denizlispor altyapısının 2018’den<br />

sonra Türkiye gündemini oturacağını düşünüyorum<br />

Kulüpler artık siyasilere, belediyelere bağımlı olmaktan<br />

kurtulmalı. Bunun da yolu altyapıdan çıkan oyuncuların<br />

iyi fiyatlara diğer kulüpleri satılmasından geçiyor.<br />

Kulüpler bu şekilde ayakta kalabilir. En yakınımızda bir<br />

örnek var Altınordu, çıkarttığı oyuncuları <strong>Süper</strong> lig ve<br />

yurt dışına pazarlıyor ve bu şekilde ayakta kalmaya<br />

çalışıyor biz neden yapmayalım..<br />

Ali Fırat Röportajı<br />

Denizlispor Futbol Şube Sorumlusu Ali<br />

Fırat ile sezonun ilk yarısını, transfer planlamasını<br />

ve hedeflerini konuştuk.<br />

“Futbol şube sorumlusu olarak sizden bir<br />

ilk yarı değerlendirmesi alabilir miyiz?”<br />

Ali FIRAT - İlk yarı itibariyle can sıkıcı olayların yaşanmaması<br />

tek temennimizdi. Hem Denizlispor hem<br />

diğer takımlar için münferit olayların yaşanmamasını<br />

dilemiştik ve o şekilde 17 hafta geçirdik. Sportif anlamda<br />

çok kötü bir ilk yarı performansı geçirdik. Geçen<br />

sezon mali anlamda yaşadığımız zorlukların bu sezon<br />

olmamasına rağmen kötü bir ilk yarıyı geride bıraktık.<br />

“Transfer politikanız, hemen kadroya girecek<br />

oyuncuları almak mı? Yoksa geleceğe<br />

yatırım amaçlı mı olacak?”<br />

“Geçmiş yönetimler kulübe borç bırakarak<br />

gittiler, siz kulüpten ayrıldığınız zaman ne<br />

şartlar altında kulübü bırakacaksınız?”<br />

Ali FIRAT - Biz yönetimi devrettiğimizde kesinlikle borç<br />

bırakmayacağız. Bunun garantisini verebiliriz. Mayıs<br />

ayında yaptığımız kongremizde tüzük değişikliğine<br />

gittik ve şu kararı aldık: “Artık her yönetim gelirinden<br />

fazla harcama yaparsa bunu o yönetim kurulu karşılar.’’<br />

Bu ifadeyi tüzüğümüze koyduk.’’<br />

“TFF 1. <strong>Lig</strong> Kulüpler Birliği Vakfı kuruldu.<br />

Yaklaşık 1 ay önce de Spor Bakanı Osman<br />

Aşkın Bak ile bir toplantı yapıldı. Kurulan<br />

bu vakfın çalışmalarını faydalı görüyor<br />

musunuz?’’<br />

Ali FIRAT - Öncelikle şunu söyleyeyim bu birliğin<br />

kurulmasında ön ayak olan kulüp Denizlispor’dur. Biz<br />

böyle bir vakıf kurulsun ve ortak bir çalışma ortamı<br />

oluşturulsun istedik. Geçen sezon bütün kulüp başkanlarıyla<br />

görüştük fakat biraz geç kalmıştık, sezon<br />

sonu gelmişti. Ondan ötürü kurulamamıştı. Vakfın<br />

kuruluş amacı <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> ile TFF 1. <strong>Lig</strong> ve diğer alt<br />

ligler arasındaki farkı kaldırmak. <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> takımları<br />

bir galibiyete yüksek miktarlar alırken bizim aldığımız<br />

galibiyet bonusları çok düşük miktarlarda kalıyor. Böyle<br />

bir ortamda Anadolu kulüplerinin yaşaması çok zor<br />

oluyor haliyle. <strong>Lig</strong>imize isim sponsoru olacak bir şirket,<br />

bir babayiğit bile bulamadık. Gelir kalemlerimizdeki<br />

dengesizlik bizi çok sıkıyor. Bu sıkıntılara bir çözüm<br />

bulmak için TFF 1. <strong>Lig</strong>’in Kulüpler Birliği Vakfı’nı kurmayı<br />

amaçladık. Umarım faydalı olacaktır.<br />

30 31


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

NeDediler?<br />

CAN CANGÖK<br />

(Teknik Direktör)<br />

Türkiye’de futbol oynatmamak<br />

üzerine kurulu bu değişmeli.<br />

Balıkesirspor olarak biz hep<br />

oynamaktan yana olduk. Balıkesirspor<br />

olarak sahada oynamaktan<br />

vazgeçmeyeceğiz.<br />

Futbolcular oynadığı maçlarda<br />

zevk alarak oynamalı.<br />

OSMAN KAYMAK<br />

(Samsun Valisi)<br />

İnternet tarayıcılarında Samsun’u<br />

aratınca Samsung çıkıyor.<br />

Samsung dünya markasıdır.<br />

Ama Samsun’un önüne geçmemesi<br />

lazım.<br />

CELAL DOĞAN<br />

(Gaziantep Eski Belediye başkanı)<br />

Gaziantepspor diye bir takım<br />

vardı, efsane bir takımdı; o takım<br />

bugün 2.<strong>Lig</strong>e düşecek.<br />

Gelecekte amatöre düşecek.<br />

Hırsızların elinden devlet bunu<br />

almadı çünkü İçişleri Bakanlığının<br />

denetimi, maalesef, işlev<br />

görmedi.<br />

YILMAZ VURAL<br />

(Teknik Direktör)<br />

48 yıldır Türk futbolunun içerisindeyim.<br />

Sürekli kulüplerin<br />

gelirleri arttı. Para artırıyoruz.<br />

Diyorlar. Benim hemen hemen<br />

her kulüpten alacağım var. Bu<br />

paralar artıyorsa neden bana<br />

gelmiyor. Nerede bu paralar.<br />

ERGİN KELEŞ<br />

(Futbolcu)<br />

19 yaşında ilk sözleşmemden<br />

peşinatı aldım hemen babamı<br />

aradım. ‘Baba bu parayı napayım?’<br />

diye.<br />

BABAM: Ye oğlum ama güzel<br />

ye’ dedi.<br />

32


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Brian<br />

Samudio<br />

Röportajı<br />

‘’Samu futbola nasıl başladın?’’<br />

‘’8 yaşımdayken evime yakın olan bir futbol okulunda<br />

başladım burada 15 yaşıma kadar oynadım. Daha sonra<br />

2013’te İspanya’ya giderek orada 2 yıl futbol oynadım.<br />

Ardından ülkeme geldim. 2016-17 yıllarında Brezilya’da<br />

oynadım ve oradan da Türkiye’ye geldim.’’<br />

‘’Futbolun hayatındaki konumu nedir, futbolcu<br />

olamasaydın ne iş ile uğraşırdın?’’<br />

‘’Futbol neredeyse hayatımdaki her şey. Futbol oynayarak<br />

aileme yardımcı oluyorum. Açıkçası okul zamanımda<br />

derslerim pek iyi değildi bu sebeple futbolu daha çok<br />

arzuladım. Futbolcu olamasaydım ne ile uğraşırdım<br />

bilmiyorum, (gülerek) daha önce hiç düşünmemiştim.’’<br />

34 35


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

‘’İspanya, Paraguay ve Brezilya’da futbol<br />

oynadın bu serüvenin ardından Türkiye’yi<br />

seçmendeki düşünce nedir?’’<br />

‘’Rize şehrini nasıl buluyorsun, gezdiğin<br />

yerler nerelerdir?’’<br />

‘’Şehri çok seviyorum, gezdiğim zamanlarda güzel<br />

İSTATİS-LİG<br />

‘’Açık konuşmak gerekirse Türkiye’ye gelmeden önce<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’den 2 kulüp bana teklif yapmıştı. Ama Hikmet<br />

Hoca (Hikmet Karaman) bu tekliflerin içinde benimle<br />

vakit geçiriyorum. Hatta babam da burada birlikte<br />

kalıyoruz. Dışarı çıktığımızda insanlar bize çay ikram<br />

etmek istiyor.’’<br />

en iyi iletişim kuran tek isim oldu. Bu şehrin futbola<br />

verdiği desteği, takımın projelerini anlattı. Ben o anda<br />

Çaykur Rizespor’u seçmem gerektiğini anladım. Hikmet<br />

Hoca’ya beni buraya getirdiği için çok teşekkür<br />

ediyorum.’’<br />

‘’22 yaşında ülkenden çok uzak bir coğrafyaya<br />

geldin, adaptasyon sürecini atlabildin<br />

mi? Alışma sürecin nasıl oldu?’’<br />

‘’Ben atlatabildiğimi düşünüyorum. Zaten daha önce<br />

‘’Hedeflerin nelerdir?’’<br />

‘’Çaykur Rizespor’u, <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkarmak tek hedefim<br />

İspanya’ya da gitmiştim. Futbola odaklanınca doğal<br />

olarak alışma sürecini de rahat bir şekilde geçiyorsunuz.<br />

Ben futbola odaklandım ve zorluk yaşamadım.’’<br />

Deniz Şen<br />

Kısa bir bakış<br />

ve bu hedefi gerçekleştirmek için çok çalışıyorum.’’<br />

Üst ligler makyajlı<br />

kasadır, asıl cefa alt liglerde çekilir’’diye<br />

‘’Çaykur Rizespor performansını değerlendirir<br />

misin?’’<br />

olan 1.lig’de de sezonun<br />

ilk devresi de bu sözü kanıtlarcasına bol<br />

duymuştum bir<br />

röportajımda..Türkiye’nin en çekişmeli ligi<br />

‘’Paraguay milli takımına çağırıldın mı?’’<br />

‘’15 yaşımdayken U15 milli takımına çağırılmıştım ama ‘’Brezilya’da oynadığım oyunu şu an kendimde hissedemiyorum.<br />

mücadeleli, bol gollü ve bol kartlı geçti. Hep söylüyorum, sadece tek bir 90<br />

ondan sonra hiç çağırılmadım. Milli Takım’a çağırılmayı<br />

O seviyeye ulaşmak için çok çalışıyorum.’’<br />

dakikada tüm takımların kaderi değişebilir bu ligde! Peki neler oldu Türkiye’nin ‘’süper’’ denmeyen<br />

çok istiyorum ve bunun için epey efor sarfettiğimi<br />

ama mücadelenin en süperinin yaşandığı bu ligde? Haydi bir özetleyelim.<br />

düşünüyorum.’’<br />

‘’Hikmet Karaman ile İbrahim Üzülmez’i<br />

anlatabilir misin?’’<br />

Bıraktık İşi Gücü, Saldır Ankaragücü! takım arkadaşı Abdülkadir Özgen, Rizespor’lu Samu ile<br />

‘’Türkiye <strong>Lig</strong>leri’nde beğendiği oyuncu<br />

beraber 9 gol ile zirvede. Bu 3 isim arasında Otoo’nun<br />

var mı?’’<br />

‘’Hikmet hoca benim buraya gelmemdeki en büyük<br />

<strong>Lig</strong>in ilk yarısına damga vuran ekip topladığı 34 puanla<br />

0,64 ile maç/gol ortalaması en yüksek oyuncu olduğunu<br />

söyleyelim.<br />

etken, İbrahim hoca ise futbolcu geçmişi olduğu için<br />

ilk yarıyı lider kapatan Ankaragücü oldu. İsmail Kartal’ın<br />

‘’Boluspor’a karşı oynadığımız maçta AndreSantos futbolcuyu çok iyi anlıyor. Beşiktaş’ta uzun süre boyunca<br />

oynamış, Şampiyonlar <strong>Lig</strong>i seviyesinde maçlara<br />

Deplasman karnesiyle de ligin ilk sırasında yer alan Kartlar Havada uçuştu!<br />

öğrencileri oynadıkları 17 maçın sadece 3’ünü kaybetti.<br />

benim çok dikkatimi çekti. Brezilya milli takımında<br />

oynamış bir oyuncu olarak zaten çıkmış ve başarılar kazanmış bir insan. Onunla çalışmak<br />

Ankaragücü, kendi evinde ise aynı başarıyı gösteremedi.<br />

yeteneklerini tartışmaya<br />

<strong>Lig</strong>in 17 haftalık periyodunda hakemler 791 sarı, 36<br />

gerçekten büyük bir keyif.<br />

İç sahada en çok maç kazanan ekip Ümraniyespor,<br />

gerek yok.’’<br />

kırmızı kart gösterdi. Hakemlerin cebinden en çok sarı<br />

topladığı 32 puanla ikinci sırada.<br />

kart 54 defa Denizlispor ve Samsunspor için çıktı. İlk<br />

Tam 406 Gol İzledik!<br />

yarının en agresif takımlarından bir diğeri ise 6 kırmızı<br />

‘’Çaykur Rizespor taraftarı ve gittiği deplasmanlarda<br />

etkilendiğin taraftar grupları<br />

TFF 1.<strong>Lig</strong> bu sezonun ilk yarısında futbol severlere tam<br />

kart ile zirvede olan Elazığspor oldu. En centilmen takım<br />

ise 33 sarı kart ile Balıkesirspor ve 38 sarı 0 kırmızı kart<br />

var mıdır?’’<br />

406 gol izletti. En çok golü 4.haftada(33);en az golüyse<br />

ile Gazişehir Gaziantep. En çok sarı kartı Adanaspor’lu<br />

16.haftada(17)izledik. Bu neredeyse her hafta 24, her<br />

’Rizespor’un taraftarını çok beğeniyorum. Topu ayağıma<br />

Onur Akbay(6);en çok kırmızı kartı ise Elazığspor’lu<br />

maç 3 gole yakın bir istatistik çiziyor. Bu gollerde en<br />

her aldığımda onların heyecanlandığını hissediyorum.<br />

Mehmet Yiğit(2) gördü.<br />

büyük pay attığı 35 gol ile Rizespor’un. En az golü<br />

Deplasmanlardan ise Eskişehir diyebilirim. Hatta<br />

ise ligin son sırasında yer alan Gaziantepspor attı(7). İlginç Notlar..<br />

şunu anlatmak isterim. Eskişehirspor deplasmanında<br />

1-0 öndeyiz ve daha iyi top oynuyoruz<br />

17 haftada izlediğimiz maçların %46’sını ev sahibi ekip-<br />

Sahasında taraftarlarına en çok gol izleten takım da<br />

Rizespor olurken, en az gol yiyen takım ise lider Ankaragücü<br />

oldu. Deplasmanda da rakip filelere en çok<br />

ama Eskişehirspor taraftarı takımın sürekli<br />

ler, %24’ünü konuk ekipler galip tamamladı. Maçların<br />

destekledi ve maç 1-1 sona erdi. Çok dikkatimi<br />

çekmişti…’’<br />

fazla gol atıldı, bu seyir zevki adına iyi bir istatistik. Buna<br />

%30’u ise berabere bitti. Bu maçların %72’sinde birden<br />

golü Ankaragücü gönderdi. Bu sezona şampiyonluk<br />

parolası ile başlayan ancak bir türlü istikrarı tutturamayan<br />

Gazişehir Gaziantep ise 5 gol ile dış sahada en<br />

karşın en çok görülen skor ise %12 ile 1-0. İlk yarının en<br />

çok düdük çalan hakemi Abdülkadir Bitigen olurken,<br />

az gol yiyen takım. Gol krallığı yarışı da lig geneli gibi<br />

en çok süre alan oyuncular ise her zaman olduğu gibi<br />

kızışmalı! Balıkesirspor’un formda golcüsü Otoo ve<br />

kaleciler oldu..<br />

36 37


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Bu sezon kısa vadeli olarak Eskişehirspor<br />

ile hedefleriniz neler?<br />

Yücel İldiz - “Realist olmak gerekirse öncellikle<br />

Eskişehirspor’u sıkıntılı sıralamadan kurtarmak ve<br />

eğer devre arasını iyi geçirebilirsek ana amacı olan<br />

hedefi oynatmak.”<br />

Peki, Eskişehirspor şuan istediğiniz seviyeye<br />

geldi mi?<br />

Yücel İldiz - “Kesinlikle hayır. Başta da söylediğim<br />

gibi devre arası sorunları çözer, sağlıklı bir kamp<br />

geçirebilirsek ikinci yarı çok daha iyi bir Eskişehirspor<br />

yaratırız.”<br />

Yücel İldiz<br />

Eskişehirspor<br />

Daha önce iki kez Karabükspor ile<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkma başarısı yakaladınız?<br />

O dönemlere dönecek olursak, neler<br />

söylemek istersiniz?<br />

Yücel İldiz - “Sadece Karabük’te değil Ordu’da,<br />

Malatya’da da şampiyonluklarım var ve bir çok takımla<br />

da finaller oynadım. Umarım Eskişehir’de de güzel<br />

günler yaşayacak ve kariyerime ekleyeceğim.”<br />

Size göre TFF 1. <strong>Lig</strong>’de mi yoksa <strong>Süper</strong><br />

<strong>Lig</strong>’de mi çalışmak daha zor?<br />

Yücel İldiz - “Her ikisindede çalıştığım için kesinlikle<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de çalışmak daha kolay diyebilirim. TFF 1.<br />

<strong>Lig</strong>’de ise gerçekten çok daha zor.”<br />

Yönetimde yaşanan sıkıntılar teknik ekip<br />

olarak sizi ve futbolcuları nasıl etkiliyor?<br />

Yücel İldiz - “Kulüpler bir bütündür. Başkanından, en<br />

küçük birimine kadar ne kadar sağlıklı bir yönetim olur<br />

ise teknik heyet ve takım o kadar rahat çalışır.”<br />

Sizce yöneticilerin teknik direktörlerin<br />

görevine müdahalede bulunması ne kadar<br />

doğru?<br />

Yücel İldiz - “Kulüplerde herkes kendi işini yapmalı,<br />

doğrusu budur.”<br />

Erdener<br />

Karataş<br />

Kimine göre öğrenci, kimine göre ise bir futbol şehri olan Eskişehir’in<br />

Porsuk Çayı kenarında zaman geçirirken, aklımızda bulunan tek<br />

soru Eskişehirspor ile ilgili nasıl bir içerik üreteceğimizdi. İçerisinde<br />

bulundukları sıkıntılı durumdan ötürü kırmızı-siyahlı kulüpte<br />

bizlere en yararlı açıklamayı, deneyimlerinden ötürü teknik direktör<br />

Yücel İldiz’in vereceğini düşündük ve hocanın kapısını çaldık. Kısa<br />

sorduk, kısa cevaplar aldık. Deneyimli çalıştırıcı Eskişehirsporluların<br />

merak ettiği konulara kısa ve öz cevaplar vererek merak edilenleri<br />

cevapladı.<br />

Eskişehirspor’u kabul etmenizdeki en<br />

büyük sebep neydi?<br />

Yücel İldiz - “Eskişehir, bir spor şehri ve aynı zamanda<br />

Türkiye’nin en köklü futbol kültürüne sahip seyircisi<br />

ve camiası. Bu seyirci ve camia için zor durumda olan<br />

Eskişehirspor’u kabul ettim.”<br />

Göreve geldiğinizde sıkıntılı süreçlerden<br />

geçen ve halen de bu süreci atlatamamış<br />

bir Eskişehirspor var, bu durumu nasıl<br />

özetlersiniz?<br />

Yücel İldiz - “Eskişehirspor’a gelirken bana bir proje<br />

sunuldu. Ancak yönetim istifa etti yeni gelen Halil Ünal<br />

ve yönetimi bu zorlukları aşacağımızı söyledi. Halen<br />

süreç devam ediyor elimizden geleni yapacağız.”<br />

TFF 1. <strong>Lig</strong>’in <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e göre<br />

daha zor bir lig olduğunu<br />

düşünüyor musunuz?<br />

Yücel İldiz - “Kesinlikle evet özellikle<br />

birbirine yakın çok şehir takımının olması<br />

ve hepsinin iddialı başlaması, artı play-off kuralı<br />

grubu daha karmaşık ve zor hale getiriyor.”<br />

Türk futbolunda başarı<br />

yakalanamayışı sizce<br />

de yabancı sınırı ile mi<br />

alakalı? Alt yapılar hakkında<br />

düşünceleriniz neler?<br />

Yücel İldiz - “Hiçbir şekilde yabancı sınırı ile alakalı<br />

değildir. Tamamen altyapısı ve eğitimli ciddi şekilde<br />

yatırım yaparak kendi futbol kültürümüzü yaratmamız<br />

gerekir.”<br />

38 39


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

İZMİR’DE PUANLAR<br />

PAYLAŞILDI<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

akşamı, Cumartesi, derken maç günü geldi.<br />

İzmir’de kapalı bir hava hakimdi. Bazen<br />

garip şekilde güneş açtığı da oluyordu<br />

ama İzmir’in havasına pek güven olmaz<br />

zaten. Yağmur çamur derken yeni yapılan<br />

Bornova Doğanlar Stadyumu’nda yerimizi<br />

aldık. Hemen geçmiş yılları yad etmek için<br />

Şirinyer Tayfa’dan Erksay abi ile konuştum.<br />

Halil İbrahim Tuna’lardan, Gökhan Karadeniz’lerden,<br />

Sinan Osmanoğullarından<br />

bahsettik. Kulübün yapısını ve bu yılki hedeflerini<br />

tartıştık.<br />

Güneşli aynı zamanda yağmurlu bir İzmir<br />

günü, Altınordu ile üniversite yıllarına dönüş,<br />

Cengiz Ünder ve Çağlar Söyüncü’nün<br />

veliahtları, Şirinyer Tayfa’dan Erksay abi<br />

ile röportaj, iki gol ve iptal edilen penaltı…<br />

Hepsi TFF 1. <strong>Lig</strong>’in 16. haftasında oynanan<br />

Altınordu- Adana Demirspor maçının tribünden<br />

hikayesinde…<br />

TFF 1. <strong>Lig</strong>’de tansiyon geçen senelere göre bu sene<br />

biraz daha yüksek. Bunun nedeni olarak hem takımların<br />

puan olarak birbirine yakın olmaları<br />

hem de hangi takımın<br />

hangi takıma diş geçireceğinin<br />

belirsizliğini gösterebiliriz.<br />

Hal böyle olunca yine bize<br />

yollara düşmek kaldı ve ligin<br />

16 haftasında İzmir’de oynanacak<br />

Altınordu-Adana Demirspor<br />

maçının heyecanını<br />

yaşamak için İzmir’e doğru<br />

yola çıktım.<br />

Öncelikle maçın atmosferine<br />

biraz daha girmek için iki takımdan bahsedeyim.<br />

Öncelik ev sahibi Altınordu’da. Kırmızı Şeytanların<br />

bende yeri ayrıdır, yapılandıkları ve yükselişe geçtikleri<br />

dönemde İzmir’de üniversite okuyordum, o süreçte<br />

3. <strong>Lig</strong>’den 2. <strong>Lig</strong>’e yükseldiler. Ardından askere gittim,<br />

geldim. İş aradığım ve aşırı işsiz olduğum dönemde<br />

de 2. <strong>Lig</strong>’den TFF 1. <strong>Lig</strong>’e yükseldiler. Takımın doğru<br />

işler yaparak arka arkaya lig atlaması ve tüm bu sürece<br />

şahit olmak güzeldi, bu yüzden Kırmızı Şeytanlara ayrı<br />

bir sempatim var.<br />

Gelelim bu sene başına Altınordu<br />

bu sezona da İyi birey<br />

iyi vatandaş iyi futbolcu mottosuyla<br />

başladı, yine aynı şekilde<br />

bu sezonda da kendi topraklarında<br />

yetişen evlatlara güvendi<br />

ve kadroyu yabancı oyuncuya<br />

gerek duymadan kurdu. Takımın<br />

başında yine 5 senedir olduğu gibi Hüseyin Eroğlu<br />

var. 15 haftayı geride bıraktığımız şu günlerde takım 5<br />

galibiyet, 4 beraberlik ve 6 mağlubiyet alarak 19 puan<br />

topladı ve 11. sırada yer alıyor. Peki bu süreçte takımda<br />

dikkat çeken oyuncular kimler, kadroya ilk baktığımızda<br />

iki genç kaleci dikkat çekiyor. Erce Kardeşler ve Berke<br />

Özer. Bu oyuncuların haricinde sol bekte Yusuf Acer,<br />

orta sahada Barış Alıcı, forvet bölgesinde ise Fatih<br />

Aktay. Cengiz Ünder ve Çağlar Söyüncü’nün veliahtı<br />

olan bu genç oyuncuların yanı sıra Mirkan Aydın ve<br />

Kerim Avcı takıma ağabeylik yapıyor. Tüm bu isimleri<br />

sayarken aklıma tek bir soru geliyor, geçen sene Play-<br />

Off’u son maçta kaçıran Altınordu bu sezonu nerede<br />

tamamlayacak?<br />

Geçelim konuk takım Adana Demirspor’a. Aslında<br />

Adana ekibiyle bundan haftalar önce karşılaşmak istemiştim.<br />

Uçağa atlayıp Adana’ya gidip, Adana derbisini<br />

izlemeye niyetlenmiştim ancak Federasyon derbiyi<br />

pazartesi gününe koyunca bizim planlar suya düştü.<br />

İzmir’de karşılaşmak nasipmiş. Takımın iskeleti kafanızda<br />

oluşması için biraz gidişattan ve oyunculardan<br />

bahsedeyim. Adana Demirspor sezona Giray Bulak<br />

ile başladı, takım bu süreçte istenilen performansı<br />

gösteremeyince ligin 12. haftasında<br />

takımın başında Timuçin Bayazit<br />

geldi. Timuçin Bayazit’i futbolculuk<br />

döneminde Denizlispor’dan hatırlayanlarınız<br />

olacaktır.<br />

Peki Demirspor geride bıraktığımız<br />

bu 15 haftayı nasıl geçirdi. Takım bu<br />

süreçte 4 galibiyet, 4 beraberlik ve<br />

7 mağlubiyet aldı ve 16 puan toplayarak<br />

14. basamakta kendine yer bulabildi.<br />

Bu dönemde dikkat çeken oyuncular ağırlıklı<br />

olarak takımın yabancı uyruklu oyuncularıydı.<br />

Robert Ndip Tambe, Lalavele, Theo Mendy’ye<br />

ek olarak Yiğit İncedemir ve Atabey Çiçek<br />

takımın dikkat çeken isimleriydi.<br />

Şimdi geçelim yolculuk hikayemize öncelikle<br />

pazar günkü Altınordu planımızı<br />

hafta içerisinden yapmıştık. Cuma akşamı<br />

mesaiden sonra yola çıktık ve karayoluyla<br />

üniversite arkadaşım Can ile İzmir’e geldik.<br />

Mesaiden sonra İstanbul’dan İzmir’e<br />

arabayla gitmek aslında pek iyi bir fikir<br />

sayılmazmış. Çok yorulduk. Neyse Cuma<br />

Kısa bir süre sonra takımlarda sahaya çıktı.<br />

İstiklal marşımızın ardından karşılaşma başladı.<br />

İlk dakikalarda orta saha mücadelesi<br />

halinde geçen karşılaşmanın ilk tehlikeli pozisyonlarını<br />

Adana Demirspor yakalıyordu ama kaleci Erce<br />

gole izin vermiyordu. Sonrasında Altınordu bir korner<br />

organizasyonunda penaltı kazandı penaltıyı takımın<br />

tecrübeli isimlerinden Kerim Avcı gole çevirdi ve skoru<br />

1-0’a taşıdı. Golden sonra oyunun kontrolünü iyice<br />

eline geçiren Altınordu Barış Alıcı’nın görev aldığı sağ<br />

kanattan ardı ardına net pozisyonlar yakaladı ama genç<br />

oyuncu bunların hiçbirinden yararlanamadı. Demirspor<br />

bu pozisyonlara Atabey Çiçek’in hızıyla yanıt vermek<br />

istedi ama pek başarılı olamadı.<br />

Hızlı ilk yarının ardından ikinci devre de<br />

iyi bir oyun vaat ediyordu. Öyle de<br />

oldu. İlk devreye nazaran Adana<br />

temsilcisi oyuna daha fazla ağırlığını<br />

koymuştu. Ardı ardına duran<br />

toplar kazanan Demirspor golü de<br />

kornerden Atabey Çiçek’in kafasıyla<br />

buldu. Bu dakikadan sonra maçı<br />

tek kaleye çeviren Adana temsilcisi<br />

Robert Ndip Tambe ile tehlikeli olmaya<br />

çalışıyordu. Bu sıralarda bir penaltı kazandılar<br />

ancak yardımcı hakemin uyarısıyla o penaltı<br />

kornere evrildi. Maçta da başka gol olmayınca<br />

iki takım puanları paylaşmak zorunda kaldı.<br />

Not: Sayfada bulunan QRCode’u akıllı<br />

telefonunuza yüklediğiniz herhangi bir<br />

QRCode uygulamasına okutarak maçın<br />

tribünden hikayesinin video formatına ulaşabilirsiniz.<br />

Hazır oralara kadar gitmişken<br />

de kanalıma abone olmayı unutmayın,<br />

maç hikayelerini kaçırmayın. :)<br />

40 41


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

ÖMRÜMÜN EN UZUN UZATMA DAKİKALARI<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Elektronik Bilet<br />

Burak Çapan<br />

Geçmişte 2.<strong>Lig</strong> adıyla şimdilerde TFF. 1.<strong>Lig</strong><br />

adıyla bilinen ligimizde doksanlı yıllarda lig<br />

yapısı farklıydı. <strong>Lig</strong>in tamamı beş grup ve on<br />

takımdan oluşuyor, gruplarını ilk ikide bitiren<br />

takımlar sezonun ikinci yarısında oluşturulan yükselme<br />

liginde (playoff ligi) mücadele ediyor, bu ligde de<br />

ilk iki takım doğrudan 1.<strong>Lig</strong>’e, 3-4-5. olan takımlar ile eleme<br />

gruplarını ligin ikinci yarısında lider olarak bitiren takımlar<br />

arasında tarafsız bir sahada tek maçlı eleminasyon<br />

sistemiyle 1.<strong>Lig</strong>’e yükselme mücadelesi veriliyordu.Takımlar<br />

için yorucu bir süreç olsa da hem mücadelenin hem de<br />

heyecanın daha fazla bir sistem olduğu kanısındaydım o<br />

usül için. O heyecanlı günlerden kalan bir maçın hatıramda<br />

bıraktığı izleri anlatacağım bu yazıda…<br />

18 Aralık 1994 günü çocuk gözlerimi adı Kanal 25 olan yerel<br />

kanalda dönen alelade bir filme bağlamış, ekranın köşesindeki<br />

Rizespor – Erzurumspor maçının sonucuna<br />

hipnotize olmuş gibi bakıyordum.<br />

Bu maç babamın elimden tutup tribünlerinde birlikte tezahüratlar<br />

yaptığımız, şehrimin insanlarının belkide mutlu<br />

olduğu anların müsebbibi Erzurumspor’un play off<br />

gruplarına çıkmak için tek şansıydı. Erzurumspor ikincilik<br />

için Orduspor ile mücadele ediyordu. Orduspor evinde<br />

büyük ihtimalle kazanacaktı. Erzurumspor ise Rizespor<br />

deplasmanına gidecekti. Kazanmaktan başka çare yoktu.<br />

Babama deplasmana beni de götürmesi için birçok kez<br />

yalvarsam da kabul etmedi. Şehirden çok kalabalık bir taraftar<br />

grubu Rize yollarına düştü.<br />

Erzurumspor son beş maçında 4 galibiyet 1 beraberlik almıştı.<br />

Takım çok iyi durumdaydı. Rizespor’un ise ne düşme<br />

tehlikesi ne de ligde bir iddiası vardı. Prestij maçına çıkacaklardı.<br />

20. Dakikada ekranda Erzurumspor’un golünü<br />

görünce sevinçten havalara uçtuğumu ve çatlak sesimin,<br />

maçı benim gibi takip eden mahalle sakinlerinin ve esnafının<br />

sesleri arasında eriyip gittiğini hatırlıyorum. Dakikalarca<br />

dinmeyen tezahüratlar ve klakson sesleri ilk yarının bitmesiyle<br />

azalmıştı. Bir yandan maçın heyecanı devam ederken<br />

diğer yandan maçta olamamanın üzüntüsü ile içten<br />

içe babama öfkelendiğimi hatırlıyorum. İkinci yarı başladıktan<br />

kısa bir süre sonra ekranda bir alt yazı geçti. Takımın<br />

yıldızı ve golcüsü olan Yücel Çolak’ın kırmızı kart gördüğü<br />

yazıyordu. Yücel çok iyi bir golcü olmasına rağmen sert<br />

bir futbolcuydu da… Kırmızı kart görebilme kapasitesi yüksekti.<br />

Bir gol yememiz her şeyi alt üst edecekti ve böyle bir<br />

maçta her ne olursa olsun bu hatayı yapmamalıydı. Mahallede<br />

sesler iyice azalmaya başlamıştı. 60. Dakikada on<br />

kişi kalmıştık ve maçın bitmesine 30 dakika<br />

daha vardı. Kalan süre nasıl geçti bilmiyorum<br />

ama sonunda 90.dakika yazısını ekranda<br />

gördüm.<br />

Ekranda 90 dakikanın bittiğini ve uzatmalarda önde<br />

olduğumuz yazıyordu. Mahalleden yükselen “Şampiyon<br />

Erzurum” seslerini daha iyi duymak ve sevinen taraftarları<br />

görmek için pencereye doğru yürüdüm. Sesler bir anda<br />

kesildi. Televizyondan skorun 1-1 olduğunu görünce sebebini<br />

anladım ve televizyonu sinirle kapayıp ağladığımı<br />

hatırlıyorum.Şimdi dönüp o günü hatırladığımda, çocuk<br />

kalbime yapılan en büyük haksızlığın o ömrümün en uzun<br />

uzatma dakikaları olduğunu anlıyorum…<br />

Babam Erzurumspor’u tutkuyla ve aşkla seven bir taraftar<br />

olmasına rağmen iyi de bir futbolseverdir. 18 Aralık gecesi<br />

geç saatlerde eve geldi ve doğrudan uyudu. Sonraki<br />

birkaç gün ise ağzını bıçak açmadı. Şimdiki gibi maç görüntülerine<br />

rahatlıkla ulaşamasak da ertesi hafta içerisinde<br />

maçtan sonra olanları birçok gazetede ve televizyonda<br />

görmüştüm. Maçtan sonra stat etrafında ekmek parasını<br />

köftecilik yaparak kazanmaya çalışan bir vatandaşın çıkan<br />

olaylarda yüzünden hayatını kaybettiğini ve Rize Atatürk<br />

Stadında büyük maddi hasar meydana geldiğini öğrenmiştik.<br />

Babamla yaşadığımız asıl tevafuk ise şuydu. Ben skor 1-1<br />

iken televizyonu kapatmıştım ve maçın bu skorla bittiğini<br />

biliyordum. Babama göre de maç 1-1 bitmişti. Erzurumspor<br />

ilk golü yiyince çıkan bir hengamede babam talihsiz bir<br />

kaza yaşamış, başını betona çarpmış ve bir süre bilincini<br />

kaybetmiş. Bu esnada Erzurumspor kalesinde 2. golü<br />

görmüş. Maç bittikten sonra dönüş yolunda ağızları bıçak<br />

açmayınca da babam durumdan haberdar olmamış. Televizyon<br />

izlerken maçı 2-1 kaybettiğimizi birlikte öğrendik.<br />

Babamın maçla ilgili ise söyledikleri şöyleydi; Tribünlerde<br />

Orduspor amigoları ve taraftarları vardı. Yücel’in kırmızı<br />

kartı haksızdı. (O dönem bunu taraflı tarafsız birçok kişi<br />

söylemişti) Ve hakem art niyetliydi.<br />

Bu olayı yıllardır yazmak istesem de hep erteledim. Çünkü<br />

kötü bir hatıraydı. Yıllar sonra İsmail Saymaz’ın Çay Güzeli<br />

isimli öykü kitabındaki Tereddüt isimli öyküsünde bu maçı<br />

anlattığını görünce yazmak istedim. Futbolun karşılıksız bir<br />

aşk olduğuna inanırım. Bu karşılıksız aşkta elbette hüzünler<br />

ve acı hatıralar olacaktır, bu da kabulüm. Ama futbola<br />

aşık ve takımına tutkuyla bağlı bir çocuğun kalbinin kırılmaması<br />

da yegâne dileğim…<br />

Bu yazıda tribün emekçilerinin ve Ultras kültürüne bağlı kalanların<br />

aslında hiç istemediği fakat sevdaları için katlandıkları bu içi boş<br />

durumu okuyacaksınız. Elektronik bilet…<br />

Bu yazıda tribün emekçilerinin ve Ultras kültürüne<br />

bağlı kalanların aslında hiç istemediği fakat sevdaları<br />

için katlandıkları bu içi boş durumu okuyacaksınız.<br />

Elektronik bilet…<br />

‘’6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliği Önleme<br />

Kanunu’nun getirdiği E-Bilet projesi kapsamında bir<br />

yenilik olan Passolig Kart; stadyumlara girişi sağlayan<br />

ve kişiye özel bir sportif kimlik kartı olmanın yanı sıra,<br />

alışveriş ve ulaşım başta olmak üzere günlük hayatın<br />

birçok alanında kullanılabilecek.’’ Nisan 2014 tarihli<br />

yerel bir gazeteden alınmıştır.<br />

Değersizleştirdiler. Paralarının her şeyi satın alabileceğini<br />

fakat bunun değerinin asla para ile ölçülemeyeceğini<br />

anlamadılar. İlk maçına babasının omuzunda giden 7<br />

İlke Cancanoğlu<br />

yaşındaki çocuğun değerini ise fark edemediler. Hatta<br />

bu çocuğun gittiği ilk maçın biletini çalışma masasının<br />

rafına yapıştırdığından ise hiç mi hiç haberleri yoktu. O<br />

çocuk büyüyüp kendi harçlığından para biriktirip, uzun<br />

kuyruklar altında bilet almak için beklerken umudunu<br />

hiç kaybetmemişti oysa ki. Şimdi ise internet ekranında<br />

F5 tuşuna (sayfayı yenileyen tuş) basarak umudunu<br />

sürdürüyor ama eskisi gibi değerli ve heyecanlı değil.<br />

Ben ekonomiden falan anlamam, paranın satın<br />

alamayacağı şeyler vardır: aşk gibi, aile gibi, tribün<br />

kültürü gibi…<br />

İşte o tribün kültürünü yok ettiler. Önceden tribünlerde<br />

yer kavgası olmazdı. Belki hakkaniyetli değildi fakat<br />

‘’burası benim yerim kalk buradan!’’ demenin de hiç<br />

gereği yoktu açıkçası. Mezuniyet balosunda veyahut<br />

önemli bir iş yemeğinde ‘’pişti olmuşuz’’ diyeceğin<br />

kişilerle aynı renkleri üzerinde bulunduruyorsun ve<br />

omuz omuzasın. Yer önemli mi?<br />

Beşiktaş tribününde büyüyen usta yönetmen Zeki<br />

Demirkubuz’un Twitter’da attığı son tweet’i kendimce<br />

değiştirerek yazıma son veriyorum.<br />

‘’Bu tribünlerin bir daha benim istediğim ve dilediğim gibi<br />

olamayacağını biliyor ve artık bundan acı duymuyorum…’’<br />

42 43


14 Pozisyon<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Efsane<br />

Mohamed Ali Kurtuluş<br />

1974 Belçika doğumlu olan usta 10<br />

numara Türkiye’deki futbol kariyerine<br />

Sakaryaspor’la <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’te başladı. Efsaneler arasına<br />

gireceği 1.<strong>Lig</strong>’te Sakaryaspor, Rizespor, Sivasspor,<br />

Diyarbakırspor ve Adanaspor formaları giydi ve 6<br />

sezonda 65 gol kaydetti.<br />

Sivasspor’un, 2004-05 sezonunda şampiyon olarak<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıktığı sezon attığı 20 gol ve yaptığı<br />

asistlerle lige damga vurdu. 2006-07 sezonunda ise<br />

Diyarbakırspor formasıyla 17 gol kaydetmesi takımının<br />

play-off finalini görmesine yetmedi.<br />

İki ayağını da etkili kullanması, frikik ve uzaktan şutlarla<br />

bulduğu jeneriklik goller, karar verme, pozisyon<br />

öncellemesi ve liderliğiyle bu lige damga vuran<br />

oyunculardan biri oldu. Şu sıralar Adana Demirspor’da<br />

u14 hocalığı yapan usta ayağın yetiştireceği<br />

isimleri merakla bekliyoruz.<br />

Sezer Öztürk<br />

1985 Almanya doğumlu Sezer’i inişli<br />

çıkışlı futbol kariyeri ile hatırlıyoruz. Öyle<br />

ki, Türkiye’ye gelmeden önce Bundesliga 1 kariyeri, alt<br />

yaş kategorilerinde defaten milli oluşu ve son olarak<br />

aniden futbolu bırakması.<br />

Bu listede olması sizi şaşırtmasın. Manisaspor’un 2008-<br />

09 sezonunda 1.<strong>Lig</strong>’den şampiyon olarak <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e<br />

döndüğü sene yaptıklarıyla bu ligin takipçileri tarafından<br />

hala unutulmayacak isimler arasında. Sadece bir<br />

sezon oynadığı 1.<strong>Lig</strong>’de attığı 14 gol, asistleri ve takım<br />

kaptanlığıyla Manisaspor’u adeta bir komutan gibi saha<br />

içinde yönetmişti. “Default” gelen gurbetçi oyuncu<br />

özellikleri olan çift ayağı raket gibi kullanabilmenin<br />

yanı sıra, oyun zekası, duran top yeteneği, topla doğru<br />

Günden güne sistem, taktik ve stratejilerin değiştiği<br />

futbolda 10 numaralar hep en değerli isimler olmuştur.<br />

Nesli tükenmekte olan 10 numara pozisyonunda<br />

oynayıp,TFF 1.<strong>Lig</strong>’te fark oluşturmuş dört 10’ u ve<br />

neler yaptıklarını gelin birlikte inceleyelim.<br />

yerde buluşma ve buluşturma Sezer’i Sezer yapan<br />

özelliklerdi. 10’larda nadir bulunan hırçınlığı ve agresifliği<br />

ise daha da farklı bir oyuncu yapıyordu onu.<br />

Muhammet Reis<br />

Listede aktif futbol hayatına devam eden<br />

tek oyuncu. 1984 Trabzon doğumlu.<br />

Lakabı soyadıyla müsemma: Reis. 192<br />

maç 57 gol, istatistiği tutulmayan nice<br />

asist ve 3 <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e terfi…<br />

Alt yaş kategorilerinde milli olmuş Reis,uzun yıllar 2.<br />

<strong>Lig</strong>’de forma giydikten sonra çıkışta olan Balıkesirspor<br />

gemisinin dümenine geçip takımla birlikte yükseldi ve<br />

iki yılda iki şampiyonlukla <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkış hikayesinde<br />

baş kahraman oldu.<br />

Etkili birçok 10 numara gibi Muhammet de iki ayağını<br />

etkili kullanabiliyor, uzaktan şutları ve frikikleriyle rakip<br />

takımların korkulu rüyası, nereye koşacağını iyi biliyor,<br />

topları demarke alıp çok hızlı dikine oynayabiliyor. Reis<br />

bundan sonra hiçbir şey yapmasa bile 1.<strong>Lig</strong> tarihine<br />

adını altın harflerle yazdırmayı başardı.<br />

Erol Kapusuz<br />

Şimdilerde Bölgesel Amatör <strong>Lig</strong>’de<br />

Kartalspor’un teknik direktörlüğünü<br />

yapan Erol Hoca kare asın 4’ üncü ismi.<br />

184 maç 61 gollük performans ve medya<br />

çubuğunu sürekli ileri geri kaydırarak tekrar<br />

tekrar izlenecek derecede nefis frikik golleri.<br />

Listemizde bu ligde en çok oynayan oyuncu olma<br />

özelliğiyle farklılaşan Erol Kapusuz bireysel performans<br />

olarak üst düzey olan kariyerine rağmen 1 kez bile<br />

şampiyonluk ya da terfi sevinci yaşayamamasıyla ikinci<br />

kez farklılaşıyor. Formasını giydiği Boluspor 2007-08<br />

sezonunda <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’in kapısından Eskişehirspor’a<br />

kaybettiği play-off finaliyle döndü. O sezon en son<br />

martta forma giyen kaptan belki play-off’larda<br />

oynayabilse ilk ve tek şampiyonluğunu Boluspor<br />

formasıyla yaşayacaktı. Şampiyonluk yaşayamasa da<br />

top tekniği, oyunu yönlendirişi, ara pasları, şutları ve<br />

bitiriciliğiyle gönülleri fethetti.<br />

M. Burak Kural yazdı<br />

ÜMRANİYE BELEDİYE BAŞKANI<br />

HASAN CAN<br />

RÖPORTAJI<br />

“Başarının anahtarı amatör<br />

ruh - profesyonel tavır…”<br />

Ümraniyespor’un bu günlere<br />

gelmesinde hiç kuşkusuz<br />

Ümraniye Belediye Başkanı Hasan<br />

Can’ın çok büyük emeği var. Uzun<br />

süredir maddi manevi desteğiyle<br />

Ümraniyespor’un yanında olan<br />

Hasan Can’ın açıklamaları, bazı<br />

kulüp yöneticilerine ders olacak<br />

nitelikteydi.<br />

“Başarının Formülü İki Şeyde Saklı…”<br />

Başarının temelini oluşturan iki ana sebep söyleyebilirim.<br />

Birincisi amatör ruh ikincisi ise profesyonel tavır.<br />

Ben belediye başkanıyım ve bütün imkanları da biz<br />

hazırlıyoruz. Amatör ligde de öyleydik şu an da 1.<br />

<strong>Lig</strong>de de öyleyiz. Tabi profesyonel takım olduğu için<br />

şimdi belediyenin bütçesinden bir katkı sağlama<br />

durumumuz yok. Arkadaşlarımızla birlikte spor severleri<br />

yönlendirerek maddi sıkıntı çekmemelerini sağlamaya<br />

çalışıyoruz.<br />

“Böyle Bir Başarı Bekliyorduk…”<br />

Ben geçen sene bekliyordum. Hatta onlara baya bir<br />

sitem ettim. “Siz buna inansaydınız s<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkardınız ama çalışmadınız, inanmadınız<br />

çıkabileceğinize o yüzden çıkamadınız’’ dedim.<br />

“Amacaımız Bir Numara Olmak…”<br />

Gerçekten benzer belediyelerimizin örnek alabileceği<br />

bir belediye haline gelmeyi misyon olarak çağın<br />

en iyi imkanlarıyla Ümraniye halkını buluşturmaya<br />

çalışarak seçmiştik. Aynı şeyin Ümraniyespor için<br />

geçerli olduğunu söyleyebilirim. Misyon olarak<br />

benzer takımlar içerisinde 1 numara olmayı, sadece<br />

başarıyla değil, etik yapısıyla da örnek alınacak bir kulüp<br />

olmasını Ümraniyelilere şampiyonluklar yaşatmasını<br />

hedeflemiştik. Sanıyorum başardık ve bu yönüyle de<br />

başka takımlara da örnek olur diye düşünüyorum.<br />

“Asla İşlerine Karışmıyorum…”<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Takımın her derdiyle ilgilenen bir belediye<br />

başkanı olmama rağmen asla onların<br />

işine karışmıyorum. Bugüne kadar tek<br />

bir futbolcu bile önermemişimdir herkes<br />

işini yapacak ama onlar da işini doğru yapacak hep<br />

bu ilkeyle hareket ettik. Allah için onlarda işini doğru<br />

yapıyor..<br />

“Amatör Ruhu Muhafaza Etmeye<br />

Çalışıyoruz…”<br />

Ümraniyesporun amatör ruhunu muhafaza etmeye<br />

çalışıyoruz. Ekibimizi seçerken; milli ve manevi<br />

değerlere saygılı, misafir ettiği rakip takıma saygılı ve<br />

gittiği yerde saygı gören, gelen takıma saygı gösteren<br />

bir kulüp olmaya özen gösterdik.<br />

“Küfüre 12 Yıl Önce Son Verdik…”.<br />

Maçlarda kötü tezahüratı, küfrü ve hakareti 12 yıl önce<br />

bitirdik. Amatör ligdeyken bir maçlarına gittim. Aman<br />

ya rabbi yakası açılmamış sövgüler... Dedim ki; “İlk<br />

ve son gelişimdir, bir daha maçınıza gelmem. Siz ne<br />

zaman rakip takım size gol attığında kendi sahanızda<br />

onu alkışlayabilecek bir olgunluğa erişirsiniz o zaman<br />

beni çağırın.” Sonra taraftar gruplarımız zamanla bu<br />

erginliğe erişti ve bu noktalara kadar geldik. Burada<br />

ana unsur bu sporu yapan ve takip eden gençlerin<br />

ahlaklı ve iyi yetişmesidir.<br />

“Ümraniyespor <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e Hazır…”<br />

Biraz daha gayret etmeleri gerekiyor. Ben takımın<br />

hazır olduğunu düşünüyorum. Bu konuda inancım<br />

tam. Gerçekten takımı iyi görüyorum. İstediklerinde<br />

en favori takımları bile rahatlıkla mağlup edebiliyorlar.<br />

Umarım 2. yarıda aynı etkili oyunları devam eder.<br />

44 45


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

“Diğer Kulüplerin Yapamadıklarını Yaptık…”<br />

Bu serüven uzun bir serüven aslında. Daha önce<br />

Ümraniyespor’un dişe dokunur başarıları yoktu.<br />

Taki Ümraniye’de 1993 de patlayan hekimbaşı<br />

çöplüğünün 1995 yılında rehabilite edilerek spor tesisine<br />

dönüştürülmesiyle bir hareketlenme başlıyor. Bunu da<br />

yapan şu anki Cumhurbaşkanımız, o dönem belediye<br />

başkanlığı yapan sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır.Onun<br />

sayesinde bu yolculuj başladı diyebiliriz. Sonrasında<br />

Hasan başkanımızınkatkılarıyla bu günlere geldik.<br />

Türkiye’de maalesef futbol kötü durumda…Geldiğimiz<br />

noktada kulüplerimizin durumunu görüyorsunuz…<br />

Bunu anlatmanın pek bir yararı yok, hemen herkesin<br />

üzerine konuşup hareket etmediği bir meseleye<br />

dönüştü çünkü… Biz ne yaptık sorusuna şöyle bir cevap<br />

verebilirim. Diğer kulüplerin yapmadığını yaptık…Böyle<br />

çok basit bir cümle gibi gelse de temelind birçok<br />

faktör var. En başında burada ciddi bir organizasyon<br />

var. Belediye başkanımız Hasan Can bey,biz ve teknik<br />

RECEP<br />

YOĞURTÇU<br />

ROPÖRTAJI<br />

ekip hiçbir zaman kısa vadeli projeler yapmadık. Hep<br />

uzun vadeli projeler yaptık.<br />

Yani günü kurtarma peşinde olmadınız?<br />

Asla!Günü kurtarma peşinde hiç olmadık. 2005’te<br />

Amatör ligde başkan olduğumda 2009 a kadar<br />

4 yıl Türkiye şampiyonasına gittik 3. <strong>Lig</strong>’e çıkmak<br />

için. Bazen çeyrek finalde, bazen yarı, bazen de<br />

finalde elendik geldik ama hiçbir zaman bir daha<br />

sene, bir daha sene demedik. Hep mevcudun<br />

üzerine koyarak devam ettik. Hatta 3. <strong>Lig</strong>’e<br />

çıktığımızda projemiz en az 5 yıl burada kalmak,<br />

kulübü kurumsal bir yapıya kavuşturmaktı. Çünkü<br />

geçmişinde 2 sefer; İlkinde 3. <strong>Lig</strong> kurulduğu için<br />

almışlar; diğerinde de Ümraniye ilçe olduğu için<br />

bakanlar kurulu kararı ile almışlar. 1999-2000 yılında<br />

isekulüp kendi imkanlarıyla üst lige çıkmış ancak<br />

düşmüş. Biz tabi geçmişe bakarak<br />

bu çıkıp düşmeleri ortadan kaldırıp<br />

uzun vadeli 3. <strong>Lig</strong>’de 5-6 yıl kalıp<br />

kulübü kurumsallaştıralım<br />

sonra önümüze bakalım<br />

dedik. Ama işte çıktığımız<br />

sene ligde kaldık.<br />

İkinci sezonumuzda<br />

play off oynadık,<br />

üçüncü sezonda<br />

ise doğrudan<br />

çıktık. Böyle<br />

bir şey oldu.<br />

Ümraniyespor<br />

tarihinde<br />

2.<strong>Lig</strong>’e<br />

yükselmemişti.<br />

İlk sezonda play<br />

off oynadık. Yine<br />

hedefimiz orada da<br />

kalıcı olmaktı.<br />

Çok kolay anlatıyorsunuz bu büyük<br />

başarıları...Nasıl kazanıldı bu başarılar?<br />

Şimdien başında ekibine güveneceksin. Futbolcu<br />

profilini seçerken iyi seçeceksin. Onlara güveneceksin.<br />

İyi günlerinde kötü günlerinde yanlarında olacaksın.<br />

Bu teknik ekip içinde geçerli. Zaman zaman hata<br />

yaptık futbolcu anlamında ama o hata yaptık diye<br />

oyuncumuzu asla dışlamadık onu tekrar ekibimize<br />

katmak için mücadele verdik ve başarılı olduk. Yani<br />

bunu 1-2 cümle ile anlatmak çok zor.<br />

“Hasan Başkanın Çok Ciddi Destekleri<br />

Oldu”<br />

Bu başarının belediye ayağı var. Hasan bey ayağı var.<br />

Hasan bey maddi manevi çok ciddi destek oldu. Hasan<br />

başkan bizim iyi ve kötü günlerimizde hep yanımızda<br />

oldu. Onun bu desteği bize büyük bir güç veriyordu.<br />

Başkanlık mı yapıyor? Abilik mi yapıyor? O farklı bir<br />

şeydi. İşte dediğim gibi 2. <strong>Lig</strong>de ilk sene de play off<br />

,ikinci sene şampiyonluk, olaylar biraz hızlı gelişti.<br />

“Hedefimiz 3. <strong>Lig</strong>’de Kalıp Tesisleri Tamamlamaktı”<br />

Normalde hedefimiz 3. <strong>Lig</strong>’de kalıp bu tesisi<br />

tamamlamaktı ama işte onu beceremedik (Gülerek)<br />

Planlamayı becermedik. Biraz hızlı gittik. Tesisleşmede<br />

de şimdi hızlandık. Ama genel itibarı ile ne oldu?<br />

Tamamen kendi imkanlarımızla, belediyenin<br />

imkanlarıyla 10 bin kişilik stadımız bitti.<br />

Ve bu stadımızsa UEFA standartlarına<br />

uygun yapıldı. Sağ olsun başkanımız çok<br />

ciddi destek veriyor. Kamp merkezi,<br />

kulüp binası. Şimdi çok güzel bir<br />

alt yapı tesisi yapıyoruz. Onun da<br />

projeleri bitti.<br />

“Rol Model Olduk”<br />

Altınordu gibi<br />

olmamak için<br />

hiçbir neden<br />

yok. Profesyonel<br />

kulüplerimiz hep<br />

A takım mantığı<br />

ile hareket ediyorlar.<br />

Altyapıya önem vermek<br />

için altyapıya önem vermek<br />

ve tesisleşmeyi başarmak<br />

gerekiyor. Ben hocalarıma da<br />

söylüyorum. Altta çok yarışmacı gruplar oluşturma.<br />

Yakalayabiliyorsanız yapısı bize uygun, bizi geleceğe<br />

taşıyabilecek, ahlaki değerlere sahip çocuklar varsa<br />

onlarla ilgilenelim. Sonuç istemiyorum. Bu tip şeyleri<br />

harekete geçirebilmeniz için tesisleşme çok önemli.<br />

Tesisleşmemiz tamamlanmadığı için altyapıyaçok<br />

yüklenmiyorduk. Stratejimiz, tesislerimiz bittiği anda<br />

oradan çıkaracağımız gençleri topluma kazandırmak.<br />

Bunun için mücadele etmemiz gerekiyor.<br />

“Transfer Politikamız Diğer Kulüplerden<br />

Farklı”<br />

Sezon bitince yeni sezonun başı bir planlama yapıyoruz.<br />

İzlediğimiz oyuncular ve takımın mevcut durumu var.<br />

Eksik noktamızı belirliyoruz. Orada bile a, b, c planlarımız<br />

var. Biz teklifimizi yapıyoruz. Ama o futbolcunun<br />

maliyeti bütçemize uymuyorsa hiç düşünmüyoruz<br />

ve konu dahi etmiyoruz. Hemen b planımızı hayata<br />

geçiriyoruz. Biz hocalarla da temasa geçerken aynı<br />

sistemi uyguluyoruz. Biz hocayla anlaşırken, takımı<br />

şampiyon yap gibi telkinlerde bulunmuyoruz. “Bizim<br />

mevcut kadromuz bu. Şu oyuncularımız bu ligde yeni.<br />

Bunların eksiklerini tamamlayarak kadroya monte<br />

edeceksiniz” diyoruz…<br />

“Kulübümüzün Tek Kuruş Borcu Yok”<br />

Kulübümüzün şu anda terk kuruş borcu yok. Biz her<br />

Perşembe ve Cuma prim ödemesi, her ayın 15 inde<br />

de maç başı ödemelerini yaparız. Bu hiç aksamaz.<br />

“Şehir Takımı Olmak Çok Farklı”<br />

Şehir takımı olmak başka bir şey. Bizim ligden örnek<br />

verirsek atıyorum Giresun farklı bir olay. Rize farklı bir<br />

olay. Bunlar şehir takımı.Şehrin o kulüplerle ilgili büyük<br />

beklentileri var. Yani biz o beklentiyi, o algı yönetimini<br />

sezon başarı iyi yapıyoruz. Bu çok önemli. Zaman zaman<br />

şehir içinde baskı oluyor ve sorunlar yaşanabiliyor.<br />

Bizde bu baskı pek fazla yaşanmıyor.Dolayısıyla<br />

popülist bir politika izlenmiyor. Bizim gerçeklerimiz<br />

var. Bizim gerçeklerimiz ne ise onun üzerinden devam<br />

edeceğiz. Ha sezon sonu şampiyonluk da olabilir, alt<br />

ligdeolabilir. Biz planlamamıza zarar verecek hiçbir<br />

şey yapmayacağız.<br />

Röportaj: Selahattin Ekrekli<br />

46 47


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Gökay İravul’un11’i<br />

TFF 1. <strong>Lig</strong> Puan Durumu<br />

O<br />

G<br />

B<br />

M<br />

A<br />

Y<br />

AV<br />

P<br />

CF<br />

Ayite<br />

CF<br />

Umut Nayir<br />

01 Ankaragücü<br />

02 Ümraniyespor<br />

17<br />

17<br />

10<br />

9<br />

4<br />

5<br />

3<br />

3<br />

26<br />

26<br />

14<br />

17<br />

12<br />

9<br />

34<br />

32<br />

MF<br />

Andre Santos<br />

MF<br />

Barış Örücü<br />

MF<br />

Kappel<br />

03 Rizespor<br />

04 Giresunspor<br />

17<br />

17<br />

9<br />

8<br />

4<br />

6<br />

4<br />

3<br />

35<br />

25<br />

24<br />

15<br />

11<br />

10<br />

31<br />

30<br />

DF<br />

Özgür Çek<br />

DF<br />

MF<br />

Abdülkerim Bardakçı<br />

Dimitriadis<br />

DF<br />

Ahmet Kesim<br />

DF<br />

Caner Arıcı<br />

05 Adanaspor<br />

06 Boluspor<br />

07 BB Erzurumspor<br />

08 Balıkesirspor<br />

17<br />

17<br />

17<br />

17<br />

7<br />

7<br />

6<br />

7<br />

5<br />

3<br />

6<br />

5<br />

5<br />

7<br />

5<br />

5<br />

20<br />

21<br />

20<br />

32<br />

23<br />

17<br />

20<br />

28<br />

-3<br />

4<br />

0<br />

4<br />

26<br />

24<br />

24<br />

23<br />

GK<br />

Furkan Köse<br />

09 Elazığspor<br />

17<br />

6<br />

5<br />

6<br />

24<br />

22<br />

2<br />

23<br />

# SLYDergi<br />

CF<br />

CF<br />

İlk 11’ini yaz<br />

#SLYDergi<br />

etiketi ile paylaş<br />

sürpriz ödüller<br />

kazan.<br />

10 İstanbulspor<br />

11 Gaziantep BB<br />

12 Altınordu<br />

13 Adana Demirspor<br />

17<br />

17<br />

17<br />

17<br />

6<br />

4<br />

5<br />

5<br />

5<br />

8<br />

5<br />

5<br />

6<br />

5<br />

7<br />

7<br />

18<br />

19<br />

24<br />

23<br />

17<br />

15<br />

25<br />

26<br />

1<br />

4<br />

-1<br />

-3<br />

23<br />

20<br />

20<br />

20<br />

MF<br />

14 Samsunspor<br />

17<br />

4<br />

7<br />

6<br />

16<br />

22<br />

-6<br />

19<br />

MF<br />

MF<br />

15 Eskişehirspor<br />

17<br />

5<br />

6<br />

6<br />

33<br />

29<br />

4<br />

18<br />

MF<br />

16 Denizlispor<br />

17<br />

3<br />

5<br />

9<br />

16<br />

27<br />

-11<br />

14<br />

DF<br />

DF<br />

17 Manisaspor<br />

17<br />

6<br />

2<br />

9<br />

21<br />

27<br />

-6<br />

11<br />

DF<br />

DF<br />

18 Gaziantepspor<br />

17<br />

1<br />

4<br />

12<br />

7<br />

38<br />

-31<br />

4<br />

GK<br />

48 49


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Sene 2003<br />

Kamil <strong>Ocak</strong> Stadyumunda Tribünler tıklım tıklım, İtalyan<br />

devi Roma sahaya çıkıyor. De Rossi, Carew, Delvecchio…<br />

Rakip güçlü fakat Gaziantepspor da tarihinin en iyi<br />

dönemlerinden birisini geçiriyor. Kalede Ömer Çatkıç,<br />

İbrahim Toraman, Yusuf Şimşek, Lazarov gibi<br />

isimler ile Güney temsilcisi rakibinin karşısına çıkıyor.<br />

Dakikalar 19’u gösterdiğinde ise Kırmızı- Siyahlılar<br />

Yusuf Şimşek ile öne geçiyordu. Güçlü rakibine fırsat<br />

vermeyen Gaziantepspor, karşılaşmayı 1-0 galip<br />

tamamlayıp Roma’daki randevuya umutlu gidiyordu.<br />

O sezon Hapoel Tel Aviv, Lens ve Roma’yı ağırladı<br />

Kamil <strong>Ocak</strong> stadı. 2011-2012 sezonunda ise Dinamo<br />

Minsk ve Legia Warşova bu zemine ayak basmıştı.<br />

Nice zaferler kutlandı bu stadta. Bir takım tarih yazdı<br />

Kamil <strong>Ocak</strong> stadının zemininde ve Gaziantep şehri<br />

de tribünden tanıklık etti bu şanlı geçmişe. 1974 yılında<br />

hizmete açılan bu stad, şehrin iki takımına da ev<br />

sahipliği yaptı yıllar yılı…<br />

Fatih Tekke, Lazarov, Maksim Romaschenko, Erhan<br />

Albayrak, Bouazizi, Cenk Tosun, Muhammet<br />

Demir…. Yıllar gözümüzün önünde<br />

aktı gitti sanki. <strong>Süper</strong> ligin gediklisi Gaziantepspor,<br />

TFF 1.lige düştüğü sezonda<br />

maddi imkansızlıklarla boğuşurken,<br />

takımla kader birliği yapmış Kamil <strong>Ocak</strong> stadı da aynı<br />

takım gibi tarihin tozlu raflarındaki yerini almaya hazırlanıyor.<br />

Yeni yapılan modern stadyumun ardından miadını<br />

dolduran emektar stadyumda yıkım işlemleri başladı.<br />

Bir bir sökülüyor koltuklar, onlarla birlikte anılar<br />

da…. Kolay değil 43 yıllık bir hatıra var orada. Bir<br />

şehrin yakın geçmişine ait en önemli hatıraları barındırıyor<br />

Kamil <strong>Ocak</strong> stadyumu. Belki de yerine bir<br />

AVM dikilecek. Bir beton yığını olmaktan öteye gidemeyecek<br />

yeni stadyumda tarih yazacak bir Gaziantepspor<br />

da olmayacak belki de…<br />

Şehrin öbür takımını sahiplenemedi Gaziantep halkı.<br />

Gözlerini açtıklarında Gaziantepspor’un başarılarını<br />

gören nesiller, şehirle<br />

bir bağı olmayan, Belediye<br />

takımına hiçbir zaman<br />

destek vermedi.<br />

Bir şehrin futbolla olan<br />

bağının kesilmesine hep<br />

birlikte tanıklık ettiğimiz<br />

şu dönemde yıkılan Kamil<br />

<strong>Ocak</strong> stadyumunun<br />

yeşil alan olarak şehre kazandırılması, bir açık hava<br />

müzesi olarak Gaziantepspor’un<br />

geçmişinin sergilendiği bir alana<br />

çevrilmesi taraftarı da bir nebze<br />

olsun mutlu edecektir.<br />

Deniz Yener<br />

51


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

UZAKDOĞU SAVUNMA SANATINDA<br />

KALECİNİN YERİ<br />

Temkinli davranma psikolojisi hayatın<br />

her bölümünde karşımıza çıkıyor. Yürürken<br />

atılan adımdan içilen çayın ilk yudumuna,<br />

daha önce tadılmamış bir yemeğin<br />

ilk lokmasından araba kullanmaya kadar<br />

birçok konuda savunma içgüdüsü ile hareket<br />

ediliyor.<br />

İlk kez girdiğimiz bir mekânda ilk iş olarak çevreyi inceler,<br />

kontrol eder ve kendimizi güvende hissetmek<br />

isteriz. İş dünyasında da her ne kadar risk faktörü<br />

her zaman var olsa da öz kaynaklarını doğru kullanan,<br />

her hamleyi çok iyi hesaplayan, rakip firmaların<br />

adımlarını yakından takip eden, zamanı doğru<br />

kullanan müteşebbislerin daha başarılı olduklarını<br />

görüyoruz. Macerayı seven, gereksiz risklere giren<br />

girişimcilerin bazen kazansalar da sonunda yok olduklarına<br />

şahit oluyoruz.<br />

Çocuklarınızı<br />

maça götürün.<br />

Onlara yaşadıkları yerin<br />

takımının sevgisini aşılayın!<br />

Tarih, koskoca Osmanlı İmparatorluğu’nun içyapıdaki<br />

savunma mekanizmasının işlevini yitirmeye başlamasıyla<br />

çöküş sürecine girdiğini yazar.<br />

Görüyoruz ki savunma hayatın ta kendisidir…<br />

En iyi pas yapan, en etkili gol pozisyonuna girebilen<br />

Barcelona takımında dahi en önemli felsefe; kaybedilen<br />

topun en geç 10 saniye içerisinde kazanılmasıdır.<br />

Hollandalı efsane futbolcu ve teknik adam<br />

Johan Cruyff, Barcelona’nın en beğendiği özelliğinin<br />

bu savunma anlayışı olduğunu ifade etmektedir.<br />

“En iyi savunma hücumdur” söyleminde dahi aslında<br />

hücumun savunma güvenliği için yapıldığı anlatılıyor.<br />

Ünlü savaş üstadı Çinli komutan San Tzu; “en büyük<br />

zafer, savaşmadan elde edilebilendir” der.<br />

San Tzu’nun savaşı kazanabilmek için uyguladığı<br />

savunma stratejilerden bazıları:<br />

Savaşın yapılacağı bölgenin coğrafi konumunu çok<br />

iyi bilmek…<br />

Güneşi arkasına alması gereken zamanı iyi tespit etmek…<br />

Düşmanı her hareketinden ne yönde hamle yapacağını<br />

anlayabilecek kadar iyi tanımak ve gerekli tedbirleri<br />

almak…<br />

Düşmanın güçlü ve zayıf yönlerini tespit ettikten<br />

sonra kendi gücünü gösterip gerektiğinde hiç<br />

savaşmadan rakibini teslim alabilmek…<br />

Baktığımız zaman Japon’un “karate”si,<br />

Çin’in “kung-fu”su ve Kore’nin “ta-<br />

53


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

ekwondo”sunda da ortak felsefe savunma sanatı<br />

üzerinde birleşmektedir. Her üç felsefede de asla<br />

bilinçsiz ve kontrolsüz saldırı yoktur. Asıl amaç rakibin<br />

saldırıya yönelik özelliklerini tespit edip bertaraf<br />

ederek hücum etkinliğini yok ettikten sonra rakibin<br />

işlevine tamamen son vermektir.<br />

Doğru savunma yapabilmenin temelinde rakibin hücumsal<br />

özelliklerini iyi bilmek gerekiyor ise bir futbol<br />

takımında korunması gereken kalenin baş savunucusu<br />

kalecinin de rakibini iyi tanıması ve gol pozisyonlarını<br />

nasıl geliştirdiğini iyi bilmesi gerekiyor.<br />

“Felsefeleri irdelendiğinde kalecinin defansif<br />

anlayışı ile Uzakdoğu savunma sanatındaki<br />

benzerlikler dikkat çekiyor”<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, çok çalışmayı ve tekniklerin<br />

kişinin bir parçası haline gelmesini ister. Kaleci<br />

için hedef, ruhun ve tekniğin birleştiği düzeye ulaşabilmektir.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, felaketin dikkatsizlikten<br />

doğduğunu söyler. Kalecinin oyun takibi ve topa<br />

odaklanmasındaki anlık kopma golle sonuçlanabilir.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, “kazanmayı düşünmeyin<br />

bunun yerine kaybetmemeyi düşünün” der. Kalecide<br />

öncelikli hedef gol yememektir.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, rakipten korkmanın (şüphe)<br />

kaybetmek demek olduğunu söyler. Gol yeme<br />

korkusu yahut ta tedirginliği kaleciye hata yaptırır.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, “düşman birkaç kişi ise<br />

bir tanesine odaklanma, tamamını kontrol et” der.<br />

Kaleci bir taraftan topa odaklanırken<br />

diğer taraftan oyuncuların konumlarını<br />

kontrol eder.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, düşman<br />

ile birebir mücadele gerekiyorsa<br />

hasmının gözlerine odaklanmayı ister.<br />

Kaleci rakip oyuncu ile birebir<br />

kaldığında odaklanma tamamen<br />

topadır.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, anlık<br />

değişkenlere karşı tepki verebilme<br />

hızının çok önemli olduğunu söyler.<br />

Kaleci için özellikle ceza sahası içi karambol pozisyonlarda<br />

reaksiyon çok önemlidir.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, “rakibin ilk hamlesinin<br />

başlangıcını görmek çok önemlidir” der. Kaleci başarılı<br />

bir müdahale için topun ayaktan çıkış anını yakalamak<br />

zorundadır.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, vücudu koordineli kullanabilmenin<br />

ve ani karar verebilme yeteneğinin gelişmiş<br />

olmasının önemini vurgular. Kaleci farkındalık<br />

duygusu içerisinde her türlü pozisyonda anlık karar<br />

verebilecek şekilde hazırlıklı olmalıdır. Koordinatif<br />

yetenekler kaleci için çok önemlidir.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, rakibin hamlesine karşı<br />

hazır beklerken vücudun kasılmamasını, kasların<br />

rahat bırakılmasını ama ruhen çok kuvvetli ve katı<br />

vaziyette olunması gerektiğini söyler. Kaleci topa<br />

müdahale öncesinde kalesinde başlama yahut başlangıç<br />

pozisyonu olarak ifade edilen duruşla topa<br />

odaklanırken vücut kasılmaz ama dinamizm duygusuyla<br />

daima hazırdır.<br />

Uzakdoğu savunma sanatı, rakibin hamlesini bloke<br />

etmeyi ya da uzaklaştırmayı temel anlayış olarak kabul<br />

eder. Kaleci kalesinde golü önlemek için topu ya<br />

bloke eder ya da kaleden uzaklaştıracağı müdahaleler<br />

yapar.<br />

Yaşamın her merhalesinde yer alan savunmaya yönelik<br />

düşünceler detaylara bakıldığında kalecileri<br />

Uzakdoğu savunma sanatının benimsediği felsefe<br />

ile aynı merkezde birleştiriyor.<br />

Dağda, kayalıkta yürüyen katır ön ayağını bastığı<br />

yere milimetrik kayma olmadan arka ayağını basarak<br />

kendini güvende hissedermiş.<br />

Sınır geçen kaçakçıların da bu yüzden<br />

katırı tercih ettikleri söylenir.<br />

“İnatçılığı ile tanıdığımız<br />

katır dahi savunma güvenliğinin<br />

hayattaki öncelik<br />

olduğunu kabul ediyorsa<br />

söyleyecek fazla söz kalmıyor.”<br />

Haluk Kaplan<br />

SAMSUN<br />

SPOR<br />

Samsun; Orta Karadeniz’in futbol kokan şehri…<br />

Samsunspor; Binlerce insanın yaşama sevinci…<br />

Tarih sayfaları 1919 yılını gösterdiğinde, yeni kurulacak<br />

bir cumhuriyetin yeşereceği topraklarda 1909 yılında<br />

Tenvir-i Efkâr Gençler Kulübü olarak Samsun’da ilk<br />

futbol kulübü kurulmuş tur.<br />

Savaşın yakasından hiç düşmediği topraklarda, spor<br />

faaliyetlerini sürdürmenin zorlukları ile mücadelesine<br />

başlar ve kısa sürede spor faaliyetlerine ara vermek<br />

zorunda kalır. 1912 yılında ise darülmuallim ve sultani<br />

öğrencileri tarafından kulüp niteliği taşımayan fakat<br />

rakipleriyle karşılaşacak nitelikte bir takım oluşturulur<br />

ancak buda savaşın acımasızlığına mahkum olur ve<br />

kapatılır.<br />

Artık İşgal, tüm yurdu sarmış ve vatanın her köşesine<br />

ateş düşmüş ve karanlık zamanlar başlamıştır. 19 Mayıs<br />

1919 yılına gelindiğinde, özgürlüğü hiç kaybetmemiş<br />

bu topraklardan doğan güneş, Gazi’sini, Mustafa Kemal’ini<br />

beklerken . Aynı yıl yani 1919’da Samsun İdman<br />

Yurdu adıyla yeni bir futbol kulübü kurulur.<br />

1921 yılına gelindiğinde Samsun’dan doğan güneş<br />

tüm yurdu bağımsızlık ateşiyle yakarken, Gıyas Bey’in<br />

kuruculuğunu ve ilk başkanlığını yaptığı Al Yıldız İdman<br />

Ocağı adıyla başka bir futbol kulübü daha kurulur. Çünkü<br />

insanları savaşın soğukluğundan yaşamın sıcaklığına<br />

döndürmesi bakımından spor faaliyetleri oldukça<br />

önemli olmaktaydı. Cumhuriyet ilan edildikten bir yıl<br />

sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından da ziyaret<br />

edilir. 1926 yılına gelindiğinde Zaferi Millî İdman Derneği<br />

tüzüğünde ve adında değişikliklere giderek Türk Ocağı<br />

Spor Şubesi adını almıştır. Ertesi yıl ise Türk Ocağı Spor<br />

Şubesi ve Al Yıldız İdman Ocağı birleşerek Nuri Bey’in<br />

başkanlığında Samsunspor Kulübü kurulmuş olur. Ancak<br />

ilerleyen yıllarda futbol faaliyetlerine başka isimlerle<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Uğur Yanar<br />

devam etmek durumunda<br />

kalır. 1965 yılında Samsun’da<br />

bulunan beş amatör mahalli lig<br />

takımı olan 19 Mayıs, Fener Gençlik,<br />

Akınspor ve Samsun Galatasaray Gençlik kulüpleri<br />

Samsunspor’a katılarak dönemin Ticaret Bankası vekili<br />

Kadri Ersan’ın kulüp başkanlığında kırmızı-beyaz<br />

renkleri benimseyen Samsunspor vücut bulmuş ve<br />

resmen Türkiye 2. Futbol <strong>Lig</strong>i’nde boy göstermeye<br />

başlamıştır. Böylece Samsunspor, profesyonel futbol<br />

faaliyetlerine başlamıştır. Samsunspor’u oluşturan kulüplerin<br />

birleştiği tarih olan 1927 kulübün esas kuruluş<br />

yılı olmasına rağmen resmî kuruluş tarihi, profesyonelliğe<br />

başvurduğu tarih olan 30 Haziran 1965 olarak<br />

kabul edilmektedir. Kulübün başvurusu ise Beden<br />

Terbiyesi Umum Müdürlüğü’nce 19 Temmuz 1965<br />

tarihinde onaylanmıştır. Kulübün tescil fişinde yer alan<br />

bilgilere göre kulübün bu dönemde futbol, basketbol,<br />

voleybol, atletizm, güreş, masa tenisi ve boks şubesi<br />

bulunmaktaydı. İnişli çıkışlı yaşamını büyük başarılarla<br />

taçlandırdığı gibi 20 <strong>Ocak</strong> 1989 yılında geçirdiği bir trafik<br />

kazası ile Samsunspor büyük yara almış ve hepimizin<br />

yüreklerini sızlatan bu kazanında altından kalkabilmiştir.<br />

Uzun ve şanlı tarihini daha büyük başarılarla taçlandırmasını<br />

ve taşıdığı güzel ismini hiç unutturmamasını<br />

umuyoruz.<br />

54 55


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

EYÜPSPOR MAZİYİ ARIYOR<br />

MURAT KALKAN<br />

RÖPORTAJI<br />

Eyüpspor maziyi arıyor. Yıllarca <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de mücadele<br />

eden ve Türk futboluna nice yıldızlar kazandıran liglerin<br />

en köklü ve asırlık kulüplerinden olan İstanbul temsilcisi,<br />

eski parlak günlerini arıyor. Yapılan yönetimsel yanlışlar,<br />

yanlış transferler, katlanan borçlar ve sahipsizlik, mor<br />

sarılı kulübü kaderi ile baş başa bırakmış.<br />

Tüm bu zorluklara rağmen var olma mücadelesine<br />

devam eden Eyüpspor, tecrübeli teknik adam Ekrem<br />

Al ile TFF. 2.<strong>Lig</strong>’inde yoluna devam ediyor. <strong>Lig</strong>in ilk<br />

yarısında inişli çıkışlı bir grafik çizen Eyüpspor son<br />

haftalarda toparlanarak tehlike bölgesinden uzaklaştı.<br />

<strong>Lig</strong>in ilk yarısını 18 puanla 13.sırada tamamlayan<br />

mor-sarılı ekipte teknik direktör Ekrem Al ikinci yarıdaki<br />

hedeflerini arkadaşımız Selahattin Ekrekli’ye anlattı.<br />

“İlk Yarıda Çok Şanssızlıklar Yaşadık…”<br />

<strong>Lig</strong>in ilk yarısı bizim için iyi geçti diyemeyiz. Son 3-5<br />

hafta toparladık. Çok eksiğimiz ve sakatımız oldu bu<br />

süre zarfında. Genelde maçlarımızı açıksız, forvetsiz<br />

oynuyoruz. Takım savunmasında sıkıntılarımız vardı<br />

onu düzelttik. Maçların son dakikalarında kondisyon<br />

sorunu ortaya çıkıyordu, onu aşmaya çalıştık. Kalede<br />

aynı şekilde bir değişim oldu. 18 puan hedeflediğimiz<br />

puan değildi ama kötünün iyisi diyeceğiz artık buna.<br />

Kötü gidişe rağmen bu 18 puan bizim için iyi oldu. 2.<br />

yarı biraz takviye ile kadromuz daha iyi düzeye gelecek.<br />

“Kendi Sahamızda Oynamıyoruz…”<br />

Kendi sahamızda oynamıyoruz. Seyirci problemimiz<br />

var. Birkaç maçtır Esenler stadında oynuyoruz. Değişik<br />

statlarda oynadık. Adaptasyon, konsantrasyon<br />

sorunlarımız oldu.<br />

“Oyuncularım Mecburen Değişik Mevkiilerde<br />

Oynadı…”.<br />

Menemensporu 1-0 yendiğimiz ilk yarının son maçında<br />

sol bek sol açık gibi oynadı. Orta saha sağ açık oynadı.<br />

Önemli bir maç oynadık. Eksiklerimiz çok, kadro<br />

yelpazemiz dar. Zaman zaman oyuncularımız sakat-<br />

lıklar yaşadı. Biraz o yüzden sıkıntı çektik. Artık kendi<br />

evimizde oynayamayacağız. Stadın yapılma durumu<br />

söz konusu değil. Başka stadlarda oynayacağız, bu<br />

sene böyle geçecek.<br />

“Kupada Oynadığımız Kayserispor Maçları<br />

Gelişimimizi Sağladı…”<br />

<strong>Lig</strong>in 2. yarısında bu oyun, istekli ve arzulu futbol devam<br />

edecek. Takımımız dediğim gibi 5-6 haftadır hem içeride<br />

hem de dışarıda kaybetmiyordu. Kupa maçlarının da<br />

yararını fazlasıyla gördük. Kayserispor maçları oyun<br />

olarak gelişimimiz sağladı. O yönde kârımız oldu.<br />

“Grupta Tüm Takımlar Eşit Seviyede…”<br />

Gördüğünüz gibi son maçımızı oynadığımız Menemen<br />

Belediye ile bizim takımımız arasında bir fark yoktu.<br />

Grupta bütün takımlar aşağı yukarı eşit seviyede. daha<br />

disiplinli daha organize olan takımlar işi götürüyor. Biz<br />

bunu baştan beceremedik. Sonradan oldu. Bakalım<br />

ikinci yarı neler olacak.<br />

“Kulüp Maddi Yönden Sıkıntılar Yaşıyor...”<br />

Bu kulüp 2 sezondur maddi anlamda çok büyük sıkıntılar<br />

yaşıyor. Bu sezonda aynı sıkıntılar yine var. Gerçi maddi<br />

sorunlar birkaç kulüp hariç her kulüpte var. Onun biraz<br />

acısını yaşıyoruz ama gelecek sene kulübün 100. yılı.<br />

Bu yüzden hedefimiz, bu sezon ligde kalıp seneye<br />

kesinlikle zirveye oynamak olacak.<br />

Üst Hedef Play Off<br />

Selahattin<br />

Erkekli<br />

İkinci yarı takımımdan iyi bir çıkış bekliyorum. Beklediğim<br />

gibi bir çıkış olursa play off niye olmasın diyorum.<br />

Sıralamadaki Yerimiz Bize Yakışmıyor...<br />

Tabii ki takım şampiyonluk hedefi ile kuruldu. O yüzden<br />

şu an bulunduğumuz yer bize yakışmıyor. Daha iyi<br />

yerlerde olmamız lazım. İnşallah ikinci yarı istediğimiz<br />

puanları alırız.<br />

Hedefimiz Şampiyon Olarak Üst <strong>Lig</strong>e<br />

Çıkmak<br />

Hedefimiz direkt çıkmak. Takım isim olarak iyi<br />

oyunculardan kurulu. Önemli isimler var. Bazen sonuçlar<br />

istediğiniz gibi olmuyor. Şimdi devre arası var. İyi bir<br />

kamp dönemi geçirip ikinci yarı daha iyi yerlere gelmek<br />

istiyoruz. Dediğim gibi hedefimiz bir üst lige çıkmak.<br />

Sezon sonuna kadar bu hedeften hiç sapmayacağız.<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de Futbol Basit Oynanıyor Burada<br />

İse…<br />

Aslında <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> ile alt ligler arasında çok büyük bir<br />

farkı yok. Sadece <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de daha basit oynuyorlar.<br />

Mesela TFF 1.<strong>Lig</strong>’de daha basit <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de çok daha<br />

basit oynuyorlar. Bu ligde ise biraz daha mücadeleye<br />

dayalı, sert ve hırslı…<br />

Bu <strong>Lig</strong>de Gereksiz Mücadele Fazla...<br />

Ama işte bu ligde gereksiz daha fazla mücadeleye<br />

giriyorsun. Bunun nedeni hem oyuncuların kendilerini<br />

gösterme çabası içinde olmaları hem de futbol zekası<br />

ve yetenek olarak tam olmadığı için güce dayalı<br />

oynuyorlar. Çünkü <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de oynadığın zaman<br />

basit oynuyorsun. Yanına pas veriyorsun yanındaki<br />

senden pas istiyor. Her şey çok daha basit oluyor. Bu<br />

ara sanki daha fazla koşmuş gibi oluyorsunuz ama bu<br />

TFF 2. <strong>Lig</strong> Kırmızı grupta mücadele eden ve ligin ilk yarısını 23 puanla<br />

10. Sırada bitiren Kastamonuspor’un tecrübeli oyuncusu Murat<br />

Kalkan <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> dergisine konuştu. <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> takımlarından<br />

başta Gençlerbirliği ve Orduspor takımlarının formasını başarıyla<br />

giyen deneyimli oyuncu şimdi de Kastamonuspor’un başarısı için<br />

ter döküyor. Deneyimli oyuncu takım olarak hedeflerini, kendi<br />

performansını ve <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> ile alt liglerin değerlendirmesini<br />

yaparken, birçok konuya açıklık getirdi. Deneyimli oyuncu 3 yıl<br />

daha futbol oynayıp kariyerini noktalamak istediğini belirtti…<br />

ligde fazla koşmuyorsun. Sadece daha fazla mücadele<br />

ediyorsun. o yüzden daha zor.<br />

Bu <strong>Lig</strong>de Futbol Oynanmıyor...<br />

Almanya’da da oynadığım için biliyorum. Almanya’da<br />

lig yükseldikçe daha zor oluyor. Bizim ülkemizde ise<br />

lig düştükçe daha zor. Benim düşüncem bu. Çünkü<br />

burada futbol oynanmıyor. Sadece mücadele ediliyor.<br />

Duran toplarda mücadele, karambol, kaos futbolu...<br />

Goller hep böyle oluyor.<br />

3 Yıl Daha Oynamayı Düşünüyorum...<br />

Şu an yaşım 31... 3 yıl daha oynayıp, sonra bırakmayı<br />

düşünüyorum.<br />

Üst <strong>Lig</strong>den Kendi İsteğimle Geldim...<br />

Normalde Elazığspor bana 2 yıllık sözleşme teklif etti.<br />

Ancak ben kabul etmedim. Anne tarafım Kastamonulu<br />

olduğu için Kastamonuspor’u tercih ettim. Burada 2<br />

yıllık daha sözleşmem var. Bakalım hayırlısı.<br />

56 57


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

HASAN HÜSEYİN AKINAY<br />

Röportajı<br />

MUHAMMED<br />

ÇALHANOĞLU<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

Gümüşhanesporun başarılı kalecisi<br />

Hasan Hüseyin Akınay son 2 yıldır playoff<br />

finalini kaybettiklerini belirterek,<br />

bu sezon ipi göğüsleyerek TFF 1. <strong>Lig</strong>e<br />

çıkacaklarına inandığını belirtti.<br />

HEDEFİMİZ ŞAMPİYONLUK<br />

Her zamanki gibi bu sene de hedefimiz<br />

şampiyonluk. İlk yarı iyi bir gidişatımız<br />

var. Yeni hocamız ve teknik<br />

ekibimiz geldi. Play off olmadan<br />

şampiyonluk istiyoruz.<br />

DEVREYİ LİDER BİTİRMEK<br />

İSTİYORDUK BUNU<br />

BAŞARDIK<br />

Bu sene en yakın rakibimizle puan<br />

farkını 6 yapmak için mücadele ettik.<br />

Ancak şansız beraberlikler ve yenilgiler<br />

aldık. Bunun da üstesinden de geleceğimize<br />

inanıyorum. <strong>Lig</strong>in ilk yarısını da ancak 4 puan farkla<br />

lider bitirebildik.<br />

GÜMÜŞHANESPORUN HEDEFİ HER<br />

ZAMAN BELLİ<br />

İki senedir Play off oyuyoruz. Bu sene hedefimiz<br />

Allahın izniyle tabiki şampiyonluk. Zaten<br />

Gümüşhanespor 2 senedir kendi hedefini belirledi.<br />

Play off finali oynadı. Bu sene de direkt şampiyonluk<br />

istiyoruz.<br />

KADROMUZ ÇOK KALİTELİ<br />

Bence çok kaliteli bir ekibiz. Çok tecrübeli ve<br />

şampiyonluk stresini kaldıracak oyunculara sahibiz.<br />

İnşallah bu sene başaracağız.<br />

HEDEFİM ÜST LİGLER<br />

Fenerbahçe alt yapısından<br />

yetiştim. Sonra Samsun a gittim.<br />

Samsunspordan sonra ayağım<br />

kırıldı. Direkt buraya geldim.<br />

Burayla benim bağım farklı.3<br />

senedir buradayım.2 sene playoff<br />

finali oynadım. Bu sene de<br />

inşallah şampiyonluk yaşayıp<br />

daha üst liglere gitmek istiyorum.<br />

GEÇEN YIL TRANSFER TEKLİFİ VARDI<br />

Geçen yıl üst liglerden teklif vardı kısmet olmadı.<br />

Başkanım (Kaya Büyükbayraktar) ‘’Burada kal,burada<br />

şampiyon ol’’dedi. Ben de başkanımı kıramadım. Bu<br />

sezon sonu üst liglere gitmek istiyorum.<br />

Selahattin Ekrekli<br />

‘’HEDEFİMİZ ŞAMPİYONLUK’’<br />

Çok iyi bir takımız. Amacımız tabi ki şampiyon olmak. Ona göre de<br />

bi kadro kurulmuş. ilk yarı inişli çıkışlı bir grafik çizdik. Şansız maçlar<br />

oynadık ve ilk yarıyı 7.sırada bitirdik. Hedefimiz em kötü play- off<br />

oynamak.<br />

TAKIMA ÇOK GEÇ KATILDIM.<br />

Kendi performansıma gelirsek daha iyi olabilirdi. Takıma çok<br />

geç katıldım. 5. Haftada katıldım. Yeni hocamızla yeni ümitlerle<br />

başladık .her mevkinin oyuncuları var. Ben de takıma girmek için<br />

çok çalışıyorum. Maç sayım artabilirdi. ilk yarı böyle oldu. İkinci<br />

yarı daha iyi olabilmek ve sürekli forma bulabilmek için mücadele<br />

edeceğim.<br />

HEDEFİMİZ MANİSASPORU YAKALAMAK….<br />

<strong>Lig</strong>in sadece ilk yarısı bitti. B.B Manisa lider bitirdi. Ama futbol bu her<br />

an her şey olabilir. Onlar da maç kaybedebilir. Bizim amacımız sürekli<br />

kazanıp B.B Manisaspor’u yakalamak. Yakalayamazsak play off’lara kalıp<br />

oradan şampiyon olmak. Yani hedefimiz bu.<br />

İKİNCİ YARIYA İYİ BAŞLAMAK İSTİYORUZ.<br />

Hedefimiz her maçtan üç puan almak. Bu tabi ki kolay Memleketinin takımında<br />

olmayacak. Her takım bizi çok iyi analiz ediyor. Biz oynuyorsun. Senden beklentiler<br />

ofansif bir takımız. Çok baskıyla oynayan bir takımız daha fazla oluyor. Daha fazla koşup<br />

ona göre oyuncularımız var. Beklentiler tabi ki yine de mücadele etmek zorundasın. Bu da çok normal.<br />

liderlik olmasa bile 2. Yada üçüncü sırada kendimiz<br />

İSTEMEYEREK TE OLSA BİR BASKI OLUYOR.<br />

görmek istiyoruz.<br />

Memleketinin formasını terlettiğin zaman İstemeyerek<br />

TARAFTARLARIMIZA MİNNETTARIZ.<br />

te olsa bir baskı oluşturuyor. Ama kafan rahat oldu mu<br />

!!GADALAR’’taraftar grubu hep yanımızda sağ olsunlar. o baskıyı kendi kendine yeniyorsun. Çıkıp kendi oyunun<br />

İçeride dışarıda hiç bizi yalnız bırakmıyorlar. En uzak oynadığın zaman takıma katkı sağladığın zaman her<br />

deplasmanlara bile hiç tereddüt etmeden geliyorlar. şey yolunda gidiyor.<br />

Karda kışta tribünleri dolduruyorlar. Hepsinden Allah<br />

3.LİG DAHA SERT<br />

razı olsun. Tabi onlarında büyük beklentisi var. 2 senedir<br />

olmadı. Bu sene inşallah olacak. Dediğim gibi inşallah Ben geçen sene Gümüşhanespor’da oynadım.3. ligde<br />

en kötü play-off’larda şampiyon olmak istiyoruz. İnşallah daha sert futbol oynanıyor.3.ligde kaliteli oyuncu yok<br />

Allah bu sene yüzümüze güler.<br />

ama daha çok sert oynayan, mücadele eden ve koşan<br />

oyunculardan kurulu bir ekibiz. 3.ligde taktik falan<br />

MEMLEKETTE OYNAMAK ÇOK GÜZEL.<br />

yok. 2. ligde ise daha kaliteli oyuncular vardı. Daha<br />

İnsanın ne zaman nerede oynayacağı hiç belli olmuyor. rahat ediyorsunuz.<strong>Süper</strong> ligden TFF 1. <strong>Lig</strong>inden gelen<br />

İşte futbol bu. Çok farklı bir duygu bu. Bayburtlusun. oyuncular gördüm ve bunlarla oynadım.<br />

58 59


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

BAY<br />

TAHMiN<br />

Ekranların fenomen programı 12 .yılına<br />

merhaba dedi. Aynı kanalda 12.yılına<br />

giren ve en uzun soluklu program olarak<br />

bu alanda rekor kıran ‘’BAY TAH-<br />

MİN’’programının sunucuları Murat Özarı<br />

ve Fikret Engin başarılarını sırrını arkadaşımız<br />

Selahattin Ekrekli’ye anlattılar.<br />

PROGRAMIN FORMATINI DEĞİŞTİRDİK…<br />

FİKRET ENGİN; 11 yıl bitti 12. Yılına giriyoruz. İlk yıllarda<br />

tabi ağırlıklı olarak futbol maçları nasıl biter? diye<br />

konuşuyorduk. Fakat daha sonra Murat abi ile oturduk<br />

futbol maçları hiç öyle denildiği gibi bitmiyor.<br />

Diyarbakır’ın karpuzundan girdik, Bursa’nın şeftalisinden<br />

çıktık. Program çok farklı bir formata dönüştü.<br />

Ve özlellikle son 3 yıldır çok değişik konukların davet<br />

edildiği bir nevi stand up a doğru gitti program.<br />

Memnunuz izleyicilerimizde bizi yakından takip etmeye<br />

devem ediyor. Raitinglerimiz oldukça güzel.<br />

SADECE PROGRAMIN ADI ‘’TAHMİN’’ KAL-<br />

DI.<br />

Programda artık tahmin harici her şey var. Sadece<br />

programın adı ‘’Tahmin’’ kaldı. 3yıldır tahmin yapmıyoruz,<br />

kupon vermiyoruz. Maçları 1 olur, 2 olur diye geçiştiriyoruz.<br />

Zaten yer kalmıyor.<br />

MURAT ÖZARI’NIN PAYI ÇOK BÜYÜK.<br />

Bu programın beğenilmesi ve bu günlere gelmesinde<br />

en büyük etken Murat abidir. Her şey onun sayesinde<br />

oldu. Normalde farlı sohbetler edilirken birden<br />

farklı boyutlara taşındı. Ben bundan dolayı mutluyum.<br />

Tahmin olayından da hoşlanmıyorum zaten.<br />

BÜYÜK EMEKLER VERDİK….<br />

Bu sene 12. Yılımız olacak.12 yıldır bu programa çok<br />

büyük emek verdik. Programın en iyi yerlere gelmesi<br />

için elimizden geleni yaptık. Bu program halkında<br />

programı oldu. Her kitleden insan bizim programı<br />

seyrediyor. İlk başlarda tabi spor programı olduğu<br />

için erkekler seyrediyordu. Ama sonra spor programından<br />

biraz uzaklaşınca bayanlara da hitap<br />

etmeye başladık. Bayağı bir bayan kitlemiz oldu.<br />

Gençler, çocuklar ve herkese hitap eden bir program<br />

oldu. Yani sadece sporu sevdiğiniz için bu programı<br />

seyretmiyorsunuz.<br />

HAYAT PROGRAMI GİBİ OLDU<br />

Program hayat programı gibi oldu. Her şey var içinde<br />

spor var, magazinde var, gelen konuklar sadece<br />

spor ağırlıklı değil. Konuklarda da seçici davranmıyoruz.<br />

Her konuk başımız tacı.ve her konuk geldiğinde<br />

biz konuğa göre de ayarlayabiliyoruz.<br />

BU KADAR UZUN SOLUKLU BİR PRO-<br />

GRAM YOK<br />

Yani bu güne kadar her şey yolunda gitti inşallah<br />

bundan sonrada böyle olur birde şöyle bir şey var<br />

selahattincim sende bizimle çalıştın biliyorsun tv8 de<br />

aynı kanalda 12 yıldır bu programı yapıyoruz ve ben<br />

araştırıyorum araştırıyorum bu kadar uzun süre program<br />

yapan ibr beyaz var galiba kanal d de beyaz<br />

var başka bir programda bu kadar uzun süre yapan<br />

yok buda bizim için tabi ki gurur verici bir olay yani<br />

bakıyorsun mesela bir dizi başlıyor 12 gün sonra diziyi<br />

yayından kaldırıyorlar yani 10-15 gün biz 12 yıl olmuş<br />

12 yıl aynı kanalda devam etmek bence büyük<br />

bir başarı mütevaziliğe de gerek yok yani,<br />

DAHA NE KADAR SÜRECEK?<br />

Onu Allah bilir yani senle röportajı yaptıktan sonra<br />

eve dönerken ne olacağı belli değil yani hayat inişli<br />

çıkışlı bilmiyorsun yani sonu ne olacağı nereye giderse<br />

gittiği yere kadar elimizden geldiğince devam<br />

ettirmeye çalışacağız.<br />

BİR SİHRİ VAR MI?<br />

Bunun sihri doğal olmamız insanlar bizi kendi evinde<br />

çoluğu çocuğu anneannesi olarak hissediyorlar mesela<br />

bizi yolda gördüğü zaman insanlar bizim yanımıza<br />

gelip resim çektirmek istediği zaman gülerek<br />

geliyorlar yanımıza mesela bazıları kas kas kasıyorlar<br />

kendilerini kimse gelemiyor yanlarına biz onların<br />

ailesi içinde olduğumuz için her şeyi rahat görüyorlar<br />

bizi seviyorlar onlara hitap ediyorum yapmacık<br />

olmadığımızı anlıyorlar sihir burada yani yapmacık<br />

olmamız doğal olmamız ve onlarla bir aile bütünlüğü<br />

içerisinde programı bunca yıl sürdürmemiz<br />

HEDEFİMİZ BİR 12 SENE DAHA<br />

FİKRET ENGİN;Ben murat abiye her zaman söylüyorum<br />

Allah sana sıhhat sağlık versin bir 12 sene daha<br />

yaparız abi diyorum yani hedefimiz bir 12 sene<br />

daha yapıp 24 yılda programı unutulmazlar arasına<br />

sokmak..<br />

HİÇBİR ZAMAN KiBİRLİ OLMADIK…<br />

Yani sen beni de tanıyorsun Murat abiyi de tanıyorsun,<br />

biz insanlara karşı hiçbir zaman Murat abinin<br />

de dediği gibi kibirli değiliz. Yani dışarda gördükleri<br />

zaman adam diyor ki ‘’abi ya bay tahminde gibisin’’<br />

biz buyuz. Yani biz bay tahminde oynamadık.<br />

Biz kendimiz olduğumuz için çok prim yaptık, sevildik.<br />

Zaten oynasaydık bu kadar uzun soluklu olmazdı<br />

.Biraz oynadığında halk anlıyor seni yani bunun bir<br />

tiyatro olduğunu bir kurgu olduğunu %100 anlıyor biz<br />

her zaman kendimiz olduk kendimiz olmaya da devam<br />

ediyoruz .<br />

MURAT ÖZARI’YLA İYİ BİR İKİLİ OLDUK…<br />

Yaptığımız işler çok oldu radyoda programlar yaptık<br />

murat abiyle birçok işlerimiz oldu. Arz talep meselesi<br />

olduğunda fırsatları değerlendiriyoruz. Mesela<br />

Survivor da voleybol maçlarını murat abiyle beraber<br />

anlattık. Yani şimdi biz bay tahmindeymiş gibi<br />

görünüyoruz ama bir çok şeyi beraber yaptık murat<br />

abiyle mesela Sakarya’da bir salon futbolu yaptı<br />

tv8 biz murat abiyle birlikte anlattık o maçları, Ninja<br />

warior denilen bir 13 bölümlük bir yarışma vardı biz<br />

murat abiyle ikimiz anlattık.Survivor da futbol maçları<br />

vardı,murat abiyle ikimiz anlattık. Voleybol maçları<br />

yapıldı yine onunla ikimiz anlattık. Ondan tek ayrı kaldığım<br />

yer ben boks maçları anlatıyorum. Şimdi kick<br />

boks- boks maçları onlara bile sokmak istiyorum da<br />

gelmek istemiyor. Yeter ‘’her yere sokuyorsun beni’’diyor.<br />

60 61


SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

TFF 2.LİG BEYAZ GRUP<br />

2017 son günlerinde kaleme aldğımız bu yazımızda TFF 2.lig Beyaz gurubu inceleyeceğiz.<br />

2018 yılının önce ülkemiz adına sonrada tüm dünyada barış, huzur ve mutluluk<br />

getirmesi dileğiyle.<br />

Gümüşhanespor:<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grubun 36 puan lideri. ( 11 Galibiyet , 3 Beraberlik<br />

, 3 Yenilgi. ) <strong>Lig</strong>de evinde en fazla gol atan takım ve en<br />

fazla galip gelen takım. Deplasmanda en az gol yiyen takım.<br />

Sezon başında Levent Eriş ile sezona başladılar. Ahmet Yıldırım<br />

ile yola devam ediyorlar. Genç oyuncularla - tecrübeli<br />

oyuncuların iyi harmanlanması olan kadroya sahipler. Tecrübeli<br />

Tita , Dilaver Güçlü ve Musa Sinan Yılmazer , takımın<br />

en golcü oyuncusu Beşiktaş altyapısından yetişen santrafor<br />

Furkan Yaman ( 7 Gol ) , kaleci Hasan Hüseyin Akınay takımın<br />

önemli genç oyuncuları.<br />

Altay :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 32 puanla 2. durumdalar. ( 9 G , 5 B<br />

, 3 Y ) <strong>Lig</strong>de deplasmanda en başarılı takımlar. Geçtiğimiz<br />

sezon 3. <strong>Lig</strong>de şampiyon olan takımın iskelet kadrosunu<br />

çok bozmadılar. Takımın en golcü oyuncusu 9 Golle Murat<br />

Uluç ve Beşiktaş’dan tanıdğım İbrahim Akın takımın tecrübeli<br />

oyuncularının başında gelmekte. Genç kanat oyuncuları<br />

İhsan Furkan Deniz ve Merkez Orta Saha Atakan Çankaya<br />

gelecek vaad eden isimler. Geçtiğimiz haftalarda Cüneyt<br />

Biçer ayrıldı. İsmet Taşdemir geldi.<br />

Bandırmaspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 32 puanla 3. durumdalar. ( 10 G , 2 B ,<br />

5 M ) . <strong>Lig</strong>de deplasmanda beraberlirliği olmayan tek takım<br />

konumundalar. Takımın en golcü oyuncusu 8 golle Erhan<br />

Şentürk ve yıllarca <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>de forma giyen Adem Koçak<br />

takımın tecrübeli oyuncularının başında gelmekte. Galatasaray<br />

altyapılarından yetişen kanat - santrafor Hüseyin Altuğ Taş<br />

, defansif orta saha Birhan Vatansever gelecek vaad eden<br />

isimler. Geçen sezon PTT 1. <strong>Lig</strong>de küme düştükleri Mustafa<br />

Uğurla yola devam ediyorlar.<br />

Buğsaşspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 31 puanla 4. durumdalar. ( 9 G - 4<br />

B - 4 M )<br />

Sakaryaspor :<br />

30 puanla 5. durumdalar. ( 8 G - 6 B - 3 M ). Evinde bu sezon<br />

mağlup olmadılar. Evinde en fazla gol atan 2. takımlar. ( 18 Gol )<br />

Son 9 Yılda 8 şampiyonluk yaşayan tecrübeli isim Murat Akın<br />

, stoper Ramazan Sal ve santrafor Çoşkun Yılmaz takımın<br />

Koray Palaz<br />

GENEL GÖRÜNÜM<br />

en tecrübeli isimlerininin başında. Takımın en golcü oyuncusu<br />

Fenerbahçe’den tanıdğımız Beykan Şimşek ( 8 Gol ).<br />

Türk futbolun büyük şeyler beklediği Batuhan Karadeniz<br />

sadece 1 kez ilk 11 çıkabildi. Gelecek vaad eden 20 yaşındaki<br />

stoper Burak Bekaroğlu. Geçtiğimiz haftalarda Engin<br />

Korukır göreve geldi.<br />

Şanlıurfaspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 30 puanla 6. durumdalar. ( 9 G 3 B<br />

5 M ) Evinde Sadece 1 Mağlubiyeti var. Takımın en golcü<br />

oyuncusu Hüseyin Kala ( 8 Gol.) kanat oyuncusu Feridun<br />

Kıroğlu ve merkez orta saha Halil Köçer gelecek vaad esen<br />

isimler. Teknik direktör sezon başından itibaren Ali Tandoğan.<br />

Hacettepe :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 28 puanla 7. durumdalar. ( 7 G - 7 B<br />

- 3 M ). Gençlerbirliğinin pilot takımı olan Hacettepe 22 yaş<br />

ortalamasıyla güzel işlere imza atıyor. Evinde en az gol atan<br />

3. Takım. Evinde en az gol yiyen takım. Evinde mağlubiyeti<br />

yok . Deplasmanda en az gol yiyen 2. Takımlar. Geçtiğimiz<br />

sezon Göztepe’de şampiyonluk yaşayan ofansif orta saha<br />

Soner Dikmen 9 Golle takımın en golcü oyuncusu. Gelecek<br />

vaadeden isimler ise 20 yaşındaki kaleci Übeyd Adıyaman<br />

ve 21 yaşında ki Stoper Fethi Özer.<br />

Kırklarelispor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 26 puanla 8. durumdalar. ( 7 G - 5<br />

B - 5 M )<br />

Niğde Belediyespor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 26 puanla 9. durumdalar. ( 7 G - 5 B<br />

- 5 M ) Evinde sadece 1 Mağlubiyeti var. <strong>Lig</strong>de evinde en gol<br />

yiyen 2. takımlar. Takımın en golcü oyuncusu Elazığspor’dan<br />

kiralanan 22 yaşındaki santrafor Ömer Yıldız. forvet arkası Tunç<br />

Murat Behram , kanat oyuncusu Oktay Pop ve savunmada<br />

Hakan Çevik takımın kilit oyuncuları. Teknik Direktör Ahmet<br />

Yavuz istifa etti. Şu anda teknik direktörleri yok.<br />

Zonguldak Kömürspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 23 puanla 10. durumdalar. ( 6 G - 5<br />

B - 6 M )<br />

Konya Anadolu Selçukluspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 21 puanla 11. durumdalar. ( 5 G - 6<br />

B - 6 M ) Konyaspor altyapısından yetişen oyuncularla , gurbetçi<br />

oyuncuların entegre olduğu kadroya sahipler. Kadro<br />

yaş ortalaması 22. Deplasmanda sadece 1 galibiyetleri<br />

var. Gelecek vaadeden isimler Konyaspor’dan kiralanan 19<br />

yaşındaki santrafor Mücahit Can Akçay. ( 7 Golle takımın en<br />

golcü oyuncusu ) gurbetçi stoper Sertan<br />

Yiğenoğlu ( 3 Gol ) gelecek vaadediyor. Teknik direktörleri<br />

36 yaşında ki Mustafa Alper Avcı.<br />

Pendikspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 20 puanla 12. durumdalar. ( 5 G - 5<br />

B - 7 M )<br />

Fatih Karagümrük :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 17 puanla 13. durumdalar. (5 G - 2<br />

B - 10 M ) Kadro yaş ortalaması 23. Sezona teknik adam<br />

Ferruh Özgün ile başladılar. Şu anda Bülent Yenihayat görevde.<br />

Deplasmanda 1 Galibiyetleri var. Tecrübeli kanat<br />

oyuncusu Halil Uysal , stoper Erdinç Çepoğlu ve santrafor<br />

Feyyaz Aydil önemli oyuncuları. Gelecek Vaadeden isimleri<br />

ise Galatasaray altyapısından yetişen stoper Gökcan Gelmen<br />

ve Gurbetçi Ofansif Orta Saha Ufuk Akyol .<br />

Fethiyespor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 15 puanla 14. durumdalar. (3 G - 6<br />

B - 8 M ) Deplasmanda hiç galibiyetleri yok. Teknik adam<br />

muammaları mevcut. Sezon Başında Eser Kardeşlerle sezona<br />

başladılar. Sırasıyla Hüsnü Özkara ve şu anda Levent Eriş<br />

.Yıllarca PTT 1.<strong>Lig</strong>’de görev alan kaleci Eser Altın, ofansif orta<br />

saha Umut Sözen, Galatasaray’dan tanıdığımız Yiğit Gökoğlan<br />

, orta saha dinamosu Ertuğrul Arslan takımın önemli oyuncuları.<br />

Gelecek vaadeden Boluspor altyapısından yetişen<br />

merkez orta saha Emrullah Yıldırım.t<br />

Kahramanmaraşspor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 14 puanla 15. durumdalar. (3 G - 5 B -<br />

9 M ) .27 yaş ortalamasıyla ligin en yaşlı takımlarından birisi.<br />

Teknik adam muammaları mevcut. Sezona Cafer Aydınla<br />

başlandı , sırasıyla Oktay Derelioğlu ve şu anda Mehmet<br />

Erdal Alpaslan görevde. Deplasmanda hiç galibiyeti yok.<br />

Deplasmanda ligin en az gol atan takımı. Tecrübeli santrafor<br />

Aydın Çetin , sol bek Ramazan Kahya , stoper Evren Kilarcı<br />

, forvet arkası Timur Özgöz takımın önemli oyuncuları. Gelecek<br />

vaadeden isim ise Beşiktaş altyapısından yetişen 20<br />

yaşındaki kanat oyuncusu Devrim Taşkaya. ( 3 Golü Var. )<br />

Karşıyaka :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 11 puanla 16. durumdalar. ( 3 G - 8 B<br />

- 6 M ) - 6 PUAN cezaları nedeniyle puanları silindi. Sezona<br />

Atilla Güneş ile başlayan Kaf - Kaf şu anda Halim Okta ile<br />

yola devam ediyor.Transfer cezaları var. Yaş ortalamaları 23.<br />

Santrafor Can Erdem ( 8 Gol ) , Mustafa Aşan defansif orta<br />

saha , forvet arkası Mahmut Temür ve kanat oyuncusu<br />

Tayfun Pektürk takımın tecrübeli oyuncuları.<br />

Deplasmanda 1 Galibiyetleri var. Gelecek vaadeden kaleci<br />

22 yaşında ki Erhan Erentürk.<br />

Nazilli Belediyespor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 11 puanla 17. durumdalar. ( 2 G - 4<br />

B - 11 M ) Evinde en az gol atan 2. takım. Deplasmanda<br />

galibiyeti yok . Niğde Belediyespor’da sezonun ilk yarısını<br />

geçiren Ahmet Yavuz göreve geldi. Kadronun neredeyse<br />

çoğunu devre arasında gönderiyorlar.<br />

Silivrispor :<br />

Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 8 puanla 18. durumdalar. ( 1 G - 5<br />

B - 11 M )<br />

62 63


GENÇ YETENEKLER<br />

EMRECAN ŞİMŞEK / ANKARA DEMİRSPOR<br />

SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />

<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong> <strong>Ocak</strong> sayısında Genç<br />

Yetenekler bölümüne Ankara Demirspor<br />

U- 16 forması giyen Emrecan Şimşek’i<br />

misafir ettik. Forvet mevkinde oynayan 1.80<br />

boyundaki 2002 doğumlu Emrecan, bizlere<br />

fiziği ve oyun kimliğiyle Burak Yılmaz’ı<br />

hatırlattı. İşte genç yeteneğimizin futbolla<br />

tanışma macerası…<br />

Futbolla nasıl ve nerede tanıştın?<br />

Erdener Karataş<br />

Emrecan Şimşek - “Futbola ilkokuldayken,<br />

okul bahçesinde maç yaparak merhaba dedim.<br />

Hatta oturduğum semtin amatör takımı olan<br />

Bahçelerüstüspor’un hocası bir gün okul bahçesinde<br />

top oynarken beni görmüş ve beğenmiş. Daha sonra<br />

antrenmanlara çağırdı. Bende gittim. Orada lisansım<br />

falan çıktı. Böylelikle profesyonel olarak da futbolla<br />

tanışmış oldum.”<br />

Ankara Demirspor ile yolların nasıl kesişti?<br />

Emrecan Şimşek - “Bahçelerüstüspor’da 4 yıl boyunca<br />

futbola devam ettim. Bu süreçte U-16 ligi başladı,<br />

bende orada oynadım. Takım olarak iyi bir performans<br />

sergileyince play-offlara çıktık. Play-off maçlarında<br />

Ankara Demirsporlu hocalar beni beğenmiş ve bana<br />

teklif sunarak takıma transfer ettiler.”<br />

Mevkinde örnek aldığın yerli ve yabancı<br />

oyuncular var mı?<br />

Hayat futbola fena halde benzer. Futbol, şahsi beceri gerektirir;<br />

ama aslında toplu oynanan, insanların bir takım halinde oynadıkları bir oyundur.<br />

Hayat da öyle değil mi? İstediğin kadar yetenekli ol, iyi bir takımın yoksa<br />

kaybedersin...<br />

“DAR ALANDA KISA PASLAŞMALAR”<br />

Emrecan Şimşek - “Evet var. Yerli oyuncu olarak Burak<br />

Yılmaz’ı örnek alıyorum. Yabancı olarak ise İbrahimoviç<br />

örnek aldığım futbolcular arasında.”<br />

Türkiye’de, birlikte çalışmayı en çok<br />

isteyeceğin hoca ve oyuncu var mı?<br />

Emrecan Şimşek - “Türkiye’de bana çok şey katacağına<br />

inandığım Fatih Terim ve oyuncu olarak da Burak<br />

Yılmaz ile çalışmayı çok isterim.”<br />

Kendini 5 yıl sonra nerede görüyorsun?<br />

Emrecan Şimşek - “Eğer bu şekilde çalışmaya devam<br />

edersem kendimi 5 sene sonra <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de bir takımda<br />

şans bulacağımı düşünüyorum. Hatta şansım yanımda<br />

olursa Galatasaray’da bile oynamak hayal değil.”<br />

65


21.12.2016<br />

Kalbimizdesin


OYUNU<br />

SOKAKLARA<br />

TAŞI<br />

NEW STYLES FOR<br />

URBAN ATHLETES<br />

/hummel.turkey<br />

/hummelturkey

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!