Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Ocak</strong> 18”<br />
Fiyat: 12<br />
Sayı: 03<br />
www.superligyolu.com<br />
@superligyolucom<br />
@superligyolucom<br />
@superligyolu<br />
GÖKAY İRAVUL<br />
HAZAL KÜTÜK<br />
ABDULAZİZ SOLMAZ<br />
SAMUDIO<br />
YÜCEL İLDİZ<br />
TİMUÇİN BAYAZIT<br />
KERİM AVCI
İÇİNDEKİLER<br />
Erdener<br />
Karataş’tan<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
<strong>Süper</strong>lig <strong>Yolu</strong> <strong>Ocak</strong> 2018<br />
Merhaba,<br />
10<br />
12<br />
16<br />
20<br />
28<br />
29<br />
30<br />
34<br />
37<br />
38<br />
40<br />
42<br />
43<br />
44<br />
51<br />
53<br />
62<br />
ERCAN SOYDAŞ<br />
GÖKAY İRAVUL<br />
ABDÜLAZİZ SOLMAZ<br />
TİMUÇİN BAYAZIT<br />
CESUR KERESTECİOĞLU<br />
KERİM AVCI<br />
NECİP İRDEM<br />
BRAİN SAMUDİO<br />
İSTATİS-LİG<br />
YÜCEL İLDİZ<br />
TRİBÜNDEN HİKAYELER<br />
BURAK ÇAPAN<br />
İLKE CANCANOĞLU<br />
M.BURAK KURAL<br />
DENİZ YENER<br />
HALUK KAPLAN<br />
KORAY PALAZ<br />
İmtiyaz sahibi: Sezer Şahin Akaryakıt Hayv. Gı da Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.<br />
Sorumlu Müdür: Erdener Karataş<br />
Yazı İşleri Müdürü: Ahmet Şahin<br />
Yayın Yönetmeni: Deniz Yener<br />
Yayın Yönetmen Yardımcısı: İlke Cancanoğlu<br />
Röportaj Sorumlusu ve Editör: Selahattin Ekrekli<br />
Redaktör: Burak Çapan<br />
Görsel Yönetmen: Özkan Kalyoncu<br />
Editörler: Alican Acar, Aytunç Akın, Cesur Kerestecioğlu,<br />
Burhan Çalışkan, Deniz Şen<br />
Reklam Grup Başkanı: Ahmet Şahin<br />
İllustratör: Deniz İnce<br />
Aylık TFF 1.lig Futbol <strong>Dergisi</strong>- Aylık Yaygın Süreli Yayın<br />
Adres: Çınar Mahallesi Şahinler Devlet Karayolu Üzeri no:93<br />
Çardak/Denizli<br />
www.superligyolu.com<br />
Reklam ve Sponsorluk: info@superligyolu.com<br />
0538 872 44 35 - 0541 903 06 88 - 0551 725 24 85<br />
Abonelik: Yıllık KDV dahil 120 TL’dir. İletişim için; info@superligyolu.com<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> Dergimizin 3. sayısı ile siz değerli okuyucularımızla birlikteyiz. İlk iki<br />
sayımıza gösterdiğiniz yoğun talep ve destek için ekip olarak hepinize teşekkürlerimi<br />
sunuyorum.<br />
Aydan aya profesyonelleşen kadromuz ve içeriklerimizle siz değerli okurlarımıza<br />
en iyisini ulaştırmaya çalışıyoruz.<br />
Peki bu sayımızda neler yaptık?<br />
İstanbul’dan çıktığımız içerik turumuza Rize’den Adana’ya kadar il il gezerek merak<br />
edilenlerin cevaplarını aramaya çalıştık. Kimi zaman bir yönetici, kimi zaman bir<br />
hoca, kimi zaman ise bir oyuncu ile bir araya geldik. Güzel anılarla birlikte ayrıldığımız<br />
şehirlerden siz okuyucularımıza özel birçok ropörtaj ve kulüplerden özel<br />
haberler derledik.<br />
Sizleri daha çok meraklandırmamak adına son olarak bu sayımızda karşılaşacağınız<br />
isimleri sıralamak istiyorum. Dergimizin kapağında da gördüğünüz Samsunspor’un<br />
genç ve güler yüzlü oyuncusu Gökay İravul başta olmak üzere, Adanaspor’dan<br />
Abdulaziz Solmaz, Adana Demirspor’dan Timuçin Bayazıt, Çaykur Rizespor’dan<br />
Samudio gibi isimlerin yanında TFF. <strong>Lig</strong>’de mücadele eden takımlarımız ve alt liglerle<br />
ilgili birçok haber bulacaksınız.<br />
Umarım keyif alacağınız bir sayı sunabilmişizdir. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum.<br />
Sürç-i lisan ettiysek affola.<br />
Saygılarımla...<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong>’ndeki tüm yazı, çizim ve görsellerin yayın hakları<br />
saklıdır. Yayıncı, yazar ve çizerin yazılı izni alınmaksızın hiçbir yazılı<br />
ve basılı yayın organında ve sosyal medyada kullanılamaz.<br />
Twitter: @superligyolucom İnstagram: superligyolu<br />
Facebook: /superligyolucom Vole: superligyolu<br />
5
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Türkiye de ki diğer spor<br />
kulüpleri lisanslı ürünlerden büyük paralar kazanıyorlarsa bunda<br />
ki en büyük pay sahibi hiç tartışmasız hakkı ödenmeyecek isim<br />
İnka Sportif Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Adnan Şimşek’ tir. <strong>Süper</strong>lig<br />
<strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong>nde bundan böyle her sayıda başarılı bir İş Adamının yer<br />
alacağı Gökhan Çelik ile İşimiz Spor köşesinde burayı en çok hak edenin<br />
İş ve Spor kelimelerinin bir araya geldiğinde ki karşılığı olan Sayın Adnan<br />
Şimşek olduğunu bilerek ilk sayıda kendisine yer vererek başlamak istedik.<br />
Gökhan ÇELİK: Adnan Bey, Adnan Şimşek kimdir?<br />
sizden dinleyerek başlamak istiyorum.<br />
Adnan ŞİMŞEK: Merhabalar, Hoş geldiniz. Öncelikle<br />
<strong>Süper</strong>lig <strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong>nin ve sizin İşimiz Spor köşenizin<br />
hayırlı olmasını diliyorum. Güzel bir dergi olmuş.<br />
Desteklenmesi ve uzun ömürlü olması gereken, Anadolu<br />
ve alt lig kulüplerinin sesi, gözü, kulağı olacak bir<br />
dergi olmuş. Emek verenlerin ellerine sağlık.<br />
Ben İstanbul Fatih doğumlu, Sivas Zara’lı, uzun<br />
yıllar baba mesleği kumaşçılığı meslek edinip<br />
yürüten, hayat üniversitesini bitirip ticari<br />
hayata atılan ve yaklaşık yirmi yıldır da<br />
kulüp mağazacılığı ve spor ürünleri<br />
üzerine faaliyet gösteren İnka Sportif’<br />
in başında olup memlekete faydalı işler yapma gayesinde<br />
olan bir İş Adamıyım.<br />
Gökhan ÇELİK: Kulüp mağazacılığına nasıl başladınız<br />
ve bu iş bu noktalara nasıl geldi?<br />
Adnan ŞİMŞEK: Ben bu işe başladığımda tabiri caizse<br />
sadece atkı, bere ve forma vardı. Biz bu üç kalem üzerinden<br />
yola başladık kardeşimle beraber. 1980 ‘li senelerde<br />
kapalı çarşıda o zamanlar markalar kanunu yoktu<br />
kardeşim eşofman ve forma yaptırırdı satardık bu<br />
şekilde ticaret yaptık. 1989 da Markalar kanunu çıkınca<br />
bu işe ara verdik. Fenerium’ un faaliyete geçmesi ile<br />
beraber yeniden bir ivme kazanıp mağazalaştık. Bu<br />
işin başlarında çok uzun yıllar Üç büyük kulübünde<br />
toptancılığını yaptık ve Kulüp ürünlerinin ve kulüp<br />
mağazacılığının Anadolu’ya yayılmasında 330 bayiye<br />
kadar çıkarak çok büyük ve etkin rol aldık.<br />
Gezici taraftar tırları ile beraber çok büyük maliyetler<br />
omuzlayarak kulüplerimize ve Türk sporuna hizmet<br />
gayesiyle Türkiye’ nin dört bir köşesini dolaşarak, en<br />
ücra ilçelerde ki Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray<br />
taraftarlarının bile kulüplerinin lisanslı ürünlerine<br />
ulaşmasını sağladık. Bizim bunu ilk yapmaya başladığımız<br />
zamanlar da internetten alışveriş bu kadar yaygın değildi<br />
ve neredeyse yoktu. Oralarda ki taraftarlar kulüplerinin<br />
lisanslı formasını giyip, lisanslı atkısını takabilmek için<br />
tırlarımızın yolunu gözlüyorlardı.<br />
Gökhan ÇELİK: Türkiye de lisanslı<br />
kulüp ürünü almak bilincinin<br />
yerleşmesinde ki emek ve çabalarınız<br />
takdire şayan bu konuda neler söylemek<br />
istersiniz?<br />
Adnan ŞİMŞEK: Teşekkür ederim.<br />
Ortada çok büyük isimler ve<br />
çok büyük bir emek var. Beşiktaş,<br />
Fenerbahçe ve Galatasaray<br />
milyonları aşan kitlelere ulaşan ve o<br />
milyonların yaşam biçimi haline getirdikleri<br />
hayatlarının odak noktasına<br />
koydukları isimler. Biz bu iş için yola<br />
çıkarken ve bu işin yükünü omuzlarken<br />
hiçbir zaman kendi ismimizi<br />
ve markamızı öne çıkarmadık hep<br />
Fenerbahçe ise FENERIUM, Beşiktaş<br />
ise KARTAL YUVASI, Galatasaray ise<br />
GS STORE markalarını öne çıkardık,<br />
büyüttük ve güçlendirdik. Bu işe<br />
büyük emek verdik ve kulüplerimiz<br />
kazanırken kazanıp, kulüplerimiz<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
kaybederken kaybettik. En büyük sıkıntıyı da hep bizlerin<br />
emeğinin hırsızı olanlardan korsan ve lisanssız<br />
ürünlerden çektik. Bu yüzden hep lisansız ürün ile<br />
mücadele ettik ve gücümüz yettiğince engel olduk.<br />
İşte Kulüp tırlarımızı Anadolu’yu karış karış dolaştırarak<br />
da lisanssız ürüne en büyük darbeyi vurduk. Şimdi bu<br />
günlerde bizim taraftar tırlarımızdan 10 sene önce<br />
alış veriş yapmış taraftarlar bugün bizim karşımıza GS<br />
STORE, FENERIUM ve KARTAL YUVASI yatırımcısı olarak<br />
çıkıyor. Bu bizim en büyük gururumuz.<br />
Gökhan ÇELİK: Aynı zamanda Türk Milli takımının da<br />
lisanslı ürünlerinin satışını yapıyorsunuz?<br />
Adnan ŞİMŞEK: Evet. O işe de şöyle başladık. 2007 yılı<br />
sonları 2008 yılı başlarında kimse Avrupa Şampiyonası<br />
için Milli Takımımıza inanmaz ve güvenmezken, biz<br />
inandık ve o günkü Federasyonla anlaşarak ve büyük<br />
ticari riskler alarak yüz binlerce adet A Milli takım ürünü<br />
yaptık. Şampiyona öncesi Milli takım taraftar mağazaları<br />
ve Milli Takım Gezici Tır’ ı yaptık. Birçok nokta da Milli<br />
takım standı açtık. Bütün FENERIUM, KARTAL YUVASI<br />
ve GS STORE mağazalarında Milli Takım ürünlerinin<br />
satılmasını sağladık. Milli Takım Marşı yaptırdık “Koş<br />
koş Türkiye’m” ismiyle ve cd olarak on binlerce ücretsiz<br />
dağıttık. Sağ olsunlar o gün ki Milli Takımımız bizleri<br />
utandırmadı ve Avrupa üçüncüsü oldular ve gururlandık.<br />
O günden bu güne büyük maddi zararlar etsek de<br />
Milli takımımıza ve Türkiye ürünlerine yatırım yapmaya<br />
devam ettik ve devamda edeceğiz.<br />
6 7
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Gökhan ÇELİK: Spor Dostluktur, Renklerin Kardeşliği<br />
ve bunlar gibi birçok sosyal sorumluluk projesinin içinde<br />
yer aldığınızı görüyoruz. Bu konuda neler söylersiniz?<br />
Gökhan ÇELİK: Son olarak çok kısa bir zaman önce<br />
Zara Vakfı Başkanlığına seçildiniz hayırlı olsun diyor ve<br />
bu konuda da kısa birkaç cümle istiyorum?<br />
Adnan ŞİMŞEK: Hiçbir zaman sadece ticaret yapmayı ve<br />
para kazanmayı düşünmedim. Bizim için öncelikle Allah<br />
rızası vardır her şeyin önünde, arkasından çevremize<br />
eşimize, dostumuza ve ekmeğini bizimle kazananlara<br />
sağlayacağımız fayda gelir. Ve yaşadığımız toplumu daha<br />
da güzelleştirebilmek adına elimizden geleni yapmak.<br />
2007 yılında futbolda ortamın gerildiği ve çıkmaza doğru<br />
ilerlediği günlerde 4 büyük kulübümüzün de renklerini<br />
taşımayan futbol oynanan çimin renginde maliyetini<br />
üstlenerek bir yeşil bileklik yaptırdık ve Spor Dostluktur<br />
bilekliği dedik adına bir çağrı yaptık ve Türkiye’ nin<br />
dört bir yanından cevap aldık. Sanat, spor, iş dünyası<br />
ve siyasetçiler herkes bize kulak verdi. Bilekliklerden<br />
elde edilen geliri Umut Çocukları Vakfına bağışladık.<br />
Spor Dostluktur dedik, renkler kardeştir dedik ve hep<br />
asıl olanın Türkiye Cumhuriyetinin birliği ve beraberliği<br />
olduğunu vurguladık. Bize ulaşan her türlü sosyal projenin<br />
içinde severek yer aldık.<br />
Adnan ŞİMŞEK: Zara benim için bir sevdadır. Sağ<br />
olsunlar hemşerilerim, arkadaşlarım bu göreve şahsımı<br />
layık gördüler. Gerek Zara gerekse ülkemiz için yapılacak<br />
çok iş var. İlk iş olarak Birlik, beraberlik sağlayarak<br />
kalkınmak için paylaşmak gerektiğinin bilincine vararak<br />
Zara’ yı hak ettiği marka değerine ulaştırmak için<br />
mücadele etmek arzusundayım.<br />
Gökhan Çelik<br />
gokhancelik14@gmail.com<br />
İSTANBUL<br />
AKBATI<br />
AVYM<br />
DENİZLİ<br />
ÇAMLIK<br />
CADDESİ<br />
UŞAK<br />
FESTİVA<br />
OUTLET<br />
Gökhan ÇELİK: İnka Sportif ve Adnan Şimşek olarak<br />
kulüplere bu kadar büyük hizmetler edip emekler<br />
verdikten sonra bugün sadece Galatasaray ile ticari<br />
bir ilişkiniz olduğunu görüyoruz. Neden şuan sadece<br />
Galatasaray’ a yatırım yapıyorsunuz?<br />
Adnan ŞİMŞEK: Özellikle 2011 yılından sonra futbolun<br />
getirildiği nokta insanların futboldan soğumasına neden<br />
oldu. Yıllardır ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durumda<br />
insanların alım gücünü zayıflattı. Bizim sattığımız<br />
ürünler lüks kategorisine giren ürünler.<br />
Yıllar boyunca üç büyük kulübümüze de eşit mesafede<br />
yaklaştık. Aynı oranda tanıttık, aynı oranda hizmet ettik<br />
ve aynı oranda kulüplerimiz adına mücadele ettik.<br />
Yaklaşık iki yıl önceye kadar da bu hep böyle oldu o<br />
kulüpten zarar etsek bile mücadeleyi bırakmadık. Ancak<br />
karşılıklı oluşan şartlar bizi diğer kulüplerin olmadığı<br />
sadece Galatasaray ile ticari bir birlikteliğe itti. Elbette<br />
biz bu işlerde Vefa’ nın sadece bir semt adı olduğunu<br />
bilerek yer aldık ve mücadele ettik ancak bir noktadan<br />
sonra karşılıklı hem ticari hem de Vefa duygusunu daha<br />
hakim hissettiğimiz Galatasaray Spor Kulübüne hizmet<br />
etmek noktasında mücadele etmeye karar verdik.<br />
Şuan 8 GS STORE mağazamız ve 2 GS STORE Mobil Tır<br />
Mağazamızla Galatasaray taraftarlarıyla Galatasaray’ ın<br />
lisanslı ürünlerini buluşturuyoruz.<br />
8
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> ailesi olarak, TFF 1. <strong>Lig</strong>’de ilk<br />
yarıyı lider bitiren Ankaragücü kulübünün<br />
futbol şube sorumlusu Ercan Soydaş ile<br />
bir araya geldik. Başkent ekibi hedeflerine<br />
emin adımlarla ilerlerken, camia içerisindeki<br />
havayı, ligdeki genel durumu, takımın<br />
devre arasında yapacağı takviyeleri ve<br />
Mehmet Umut Nayir’i Ercan Soydaş’tan<br />
dinledik…<br />
İşte o keyifli söyleşi…<br />
“SÜPER LİG YOLU’NDAYIZ”<br />
Ankaragücü şuanda iyi bir ivme yakaladı. Biliyorsunuz<br />
lideriz. Buradan artık geri dönmek istemiyoruz. Derginizin<br />
adında da olduğu gibi ‘<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong>’ndayız.<br />
İnşallah bu yoldan geri dönmeyi düşünmüyoruz.<br />
Tabii maddi problemleri üst düzeyde olan bir kulübüz.<br />
Dışarıdan destek almadan götürmemiz, yürütmemiz<br />
ERCAN SOYDAŞ<br />
Ankaragücü Futbol Şube Sorumlusu<br />
zor görünüyor. Bunun nedeni de, 5 yıl önce biz göreve<br />
geldik ve 5 yıldan beri sürekli borç ödüyoruz. Kulübün<br />
hiçbir geliri olmadığı için kendi imkanlarımızla bu işi<br />
yürütme şansımız zor gözüküyor. Sağ olsun Sayın<br />
Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla kaynaklar yavaş yavaş<br />
geliyor ama tabii ki beklediğimiz düzeyde değil. Bir an<br />
önce desteklerin gelmesini bekliyoruz. Ama kulübün her<br />
şeye rağmen şampiyonluk yolundaki ilerleyişi sürüyor.<br />
Teknik heyetimize, futbolcularımıza güveniyoruz. Mücadele<br />
eden, inanmış bir kadromuz var. Oyuncularımızın<br />
bu saatten sonra artık şampiyonluk kovalamaktan<br />
vazgeçeceklerini sanmıyoruz. Biz kulüp olarak, takım<br />
olarak, yönetim olarak, taraftarlar olarak, camia<br />
olarak inandık. Hak ettiğimiz yerin <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong><br />
olduğunu düşünüyoruz.<br />
“ANKARAGÜCÜ ATA’MIZIN<br />
MİRASI”<br />
Ankaragücü 108 yıllık bir kulüp. Atamız Mustafa<br />
Kemal Atatürk’ün mirası. Güzide ve önemli bir tarihimiz<br />
var. Bunu herkesin anlaması lazım... Ki Ankaragücünü<br />
taraftarının kulübe sevgisi bambaşka. Ankaragücü sevgisini<br />
yaşamak lazım diye düşünüyorum. Ankaragücü<br />
çok farklı bir kavram. İnsanların sevdası farklı. Sizde<br />
görüyorsunuz yüzlerce kilometrede uzak deplasmanlara<br />
gidiyoruz. Her deplasmanda bize ayrılan yerler<br />
hep doluyor. Gittiğimiz her yerde taraftarlarımız var.<br />
Takımlarını sonuna kadar destekliyorlar. Artık toplumun<br />
da takıma duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum.<br />
Olaya sadece bir futbol takımı olarak bakmamak lazım.<br />
Çünkü koskoca bir tarihe sahip çıkılıyor. Bunu da herkesin<br />
desteklemesi lazım. Ankara’nın ünlü markalarının<br />
başka kulüplere sponsor olduklarını, katkı verdiklerini<br />
biliyoruz. Az önce söyledim, sonuçta Ankaragücü’de<br />
küçümsenecek bir camia değil. Bunun içinduyarsız<br />
kalınılmaması gereken bir kulüp, ayakta tutulması gereken,<br />
hak ettiği yerde oynaması gereken, önemli bir camia.<br />
Cumhurbaşkanımızın farkına vardığı bu duyarlılığın her<br />
yerde oluşması gerektiğini düşünüyoruz. Bizim gelirlerimiz<br />
şuan hala hacze gidiyor. Kendi imkanlarımızla<br />
ayakta kalmaya çalışıyoruz. Birde sürekli ödemeler<br />
yapıyorsunuz, bir taraftan da giderleriniz oluyor. Alt<br />
yapı branşlarımızda birçok deplasmana gidiliyor. Bir<br />
taraftan da FIFA borçları, futbolcu ailelerine borçlar, iş<br />
adamlarına olan borçlar bunlar ödeniyor. Buna rağmen<br />
şükür takım iyi gidiyor. Teknik ekibimiz olaya tamamen<br />
konsantre olmuş, hocamız tüm gününü kulüpte<br />
geçiriyor. İnandık hep beraber, inşallah <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de<br />
olacağız, hedefimiz o.<br />
“TARAFTARIMIZIN SABIRSIZLIĞINI AN-<br />
LAMAK LAZIM AMA SABRETMELİYİZ”<br />
Bu sezon yeni bir takım oluşturduk. Geçtiğimiz yıldan<br />
az bir oyuncumuz takımda kalmıştı. Uyum süreci ister<br />
istemez oluyor. Artık 5 yıldır kulüp yönettiğimiz için tecrübelendik.<br />
Hocamız da sabır gerektiğini belirtiyordu.<br />
İlk haftalarda aldığımız sonuçlara taraftarlarımızın tepkisi<br />
normaldi. Çünkü biliyorsunuz Ankaragücü yıllardır çok<br />
sancılı bir süreçten geçiyor. Bir anda <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’den alt<br />
lige, oradan da alt liglere düştü. Taraftarların sabırsızlığını<br />
anlamak lazım ama sabretmemiz gerektiğini biliyorduk.<br />
Zaten hocamız bu durumu, taraftarın tepkisini anlayışla<br />
karşıladı. Şimdi de taraftarlarla mükemmel bir diyaloğu<br />
ve elektriği var. Bu takıma da yansıyor. Örneğin, Antep’de<br />
Gazişehir maçında 2-0 geriye düşmemize rağmen orada<br />
bin civarında taraftarımız vardı. Hiç susmadılar. Bunun<br />
da mükafatını aldık. Zor bir deplasmandan puanla<br />
döndük. Takımımızda güzel olan şey; yenilmeye asla<br />
tahammül edemeyen bir takım olduk. Çocuklar sonuna<br />
kadar mücadele ediyor. Tabii ki futbol bu, kaybettiğimiz<br />
puanlar da oluyor, olacak da. Ama bu takımın direnci bizi<br />
umutlandırıyor. Biz de yönetim olarak, elimizden geleni<br />
üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Tüm çabamız o<br />
yönde. İnşallah güzel şeyler olacak. Çocuklar bizi mutlu<br />
ediyor, biz de onları mutlu edeceğiz. Bu takımın başarısı<br />
öyle büyük bir kitleyi mutlu ediyor ki size çektiğiniz<br />
sıkıntıları, kederleri unutturuyor. O ilk 4 hafta sonunda<br />
takımla bir kahvaltı yapmıştık orada ben bir konuşma<br />
yapmıştım. Rize maçına gitmeden önceydi. Rizespor<br />
maçından önce bu takım çıkışa geçecek ve maç kazanma<br />
alışkanlığı edinecek demiştim. Şükür öyle de oldu. Biz<br />
bunu neye göre söyledik? Takımın çalışma temposu.<br />
Çocukların iyi niyeti, gayreti bunların göstergesiydi.<br />
Bunları analiz edip söylemiştik. Umarım güzel olacak,<br />
sonu da iyi olacak. Takım kenetlendi. Maç öncesi, sonrası<br />
güzel anlar yaşıyoruz güzel bir kenetlenme var.<br />
“GELEN KAYNAKLARLA İLK OLARAK KENDİ<br />
OYUNCULARIMIZI MUTLU EDECEĞİZ”<br />
Devre arasında transfer yapıp yapmayacağımızı teknik<br />
ekiple oturup konuşacağız. Zaten biliyorsunuz 25 kişilik<br />
mevcut kadroya alamadığımız bazı oyuncular da var.<br />
Hocayla birlikte oturacağız, karar vereceğiz. ‘Ne yapalım?<br />
Ne edelim’ diye. Ona göre hareket edeceğiz. Biliyorsunuz,<br />
transfer yasağımız da var. Yönetim olarak bizim<br />
düşüncemiz ilk hedefte gelen kaynaklarla beraber<br />
transfer yasağımızı açmaktansa mevcut takıma dağıtıp<br />
motive etmek daha önemli diye düşünüyoruz. Çünkü bu<br />
takım şuan da liderse onların sayesinde oldu. Transfer<br />
yasağına bakacağız, maliyete bakacağız. Baktık ki bizi<br />
zorluyor biz de elimizdeki oyuncularımızı mutlu etmeye<br />
bakacağız. Daha önce söylediğim gibi kaynak problemimiz<br />
var. Onlar netleşince ona göre planlamalarımızı<br />
yapacağız. Onun dışında önceliğimiz mevcut takımımızın<br />
primlerini ve ödemelerini karşılamak.<br />
“Umut Nayir…”<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
(Gülümseyerek) Evet, ‘Umut Nayir kimdir?’ derseniz,<br />
adamdır deriz. Daha önce bizdeydi, bizde yetişti. Bizim<br />
çocuğumuz. Biz öyle bakıyoruz adamdır Umut.<br />
10 11
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
GÖKAY<br />
İRAVUL<br />
SAMSUNSPOR (ÖZEL RÖPORTAJ)<br />
Atatürk’ün şehri, Karadeniz’in incisi Samsun’da rengini al kırmızı bayrağımızdan<br />
alan Samsunspor’u ziyaret ettik. Güzide şehrin, mazisi geniş takımına adım<br />
atmışken takımın gülen yüzlü çocuğu Gökay İravul ile de güzel bir sohbet<br />
gerçekleştirdik. Kendisine Fenerbahçe kariyerinden, Alanyaspor’da yaşadığı<br />
şampiyonluğa kadar merak edilen bir macerasını sorduk. Bizler keyif aldık,<br />
umarız sizler de keyifle okursunuz…<br />
Denizlispor’dan Fenerbahçe’ye transfer<br />
oldun. O günler hakkında ne anlatmak<br />
istersin?<br />
Gökay İravul - “Ben o zamanlar Denizli’de Gazi<br />
İlköğretim okulunun karşısında oturuyordum. Bizim üst<br />
katımızda Denizlispor’da oynayan Fatih ağabey (Akarsu)<br />
vardı. Bir gün ben okul bahçesinde top oynarken Fatih<br />
ağabey beni görmüş. Daha sonra yanıma gelerek,<br />
“seni Denizlispor’a götüreyim” dedi. Ben de futbola<br />
ilgiliydim, babam senelerce Denizlispor’un maçlarına<br />
giden bir insan. Aynı zamanda da iyi bir Fenerbahçeliydi.<br />
Beni Denizlispor’un seçmelerine götürdüler. Daha<br />
sonra da altyapıya katıldım. Cahit Arım, Muhsin Sezer<br />
benim için çok değerli iki hoca. Ben de çok emekleri<br />
vardır. Daha sonra kademe kademe yükseldim. İzmir<br />
bölge sorumlumuz Çoşkun Süer ve Özer Hoca vardı.<br />
Onların da yardımıyla elimden geleni yaptım ve milli<br />
takım seçmelerine katıldım. Sonrasında ise milli takıma<br />
çağrıldım. Daha sonra Fethiye’de kamp yaparken<br />
Fenerbahçe yetkilileri beni görmüş. Ben de Denizlispor’a<br />
bu durumu ilettim ve normal prosedür bu şekilde işledi.”<br />
Fenerbahçe’ye transferin sonrası durumlar<br />
nasıl gelişti? O günlerde neler hissettin?<br />
Gökay İravul - “Fenerbahçe’ye gittiğimde oradaki<br />
büyükler bana, her şeyin daha yeni başladığını<br />
söylüyorlardı. Bazı genç oyuncular, büyük takımların<br />
alt yapısına gittikleri zaman her şeyi bitmiş gibi<br />
davranıyorlar. Oradan içeri girince artık futbolcu oldum<br />
havasına bürünüyorlar. Bunun bana böyle olmadığını<br />
söylediler. Ben de bu bilinçle Hasan Özdemir (Rambo<br />
Hasan) ’in bana olan ilgisi ve yardımıyla elimden geleni<br />
yapmaya çalıştım. İlk Fenerbahçe altyapısına gittiğimde,<br />
a takımda teknik direktör Daum’du. Bazen A takımla<br />
antrenmanlara falan gidiyorduk. Daum’un ayrılmasından<br />
sonra Aykut hoca teknik direktörlüğe başladı. Bizde<br />
o zaman U-17 milli takımıyla Nijerya’ya milli takım<br />
maçına gittik. Orada da birkaç karşılaşmada şansımın<br />
yardımıyla gol atmıştım. Milli takımdan çok yakın bir<br />
arkadaşım var, adı Okan. Hatta o da şuan Balıkesirspor’da<br />
oynuyor. Bir gün İstanbul’da beraber Avrupa yakasına<br />
geçmiştik. Beşiktaş’tan Kadıköy’e döneceğiz, vapurla<br />
telefonumuz çaldı. Yarın A takım kampına geleceksiniz<br />
dediler. O sırada hep arkadaşlarımız bizi işletirlerdi<br />
yarın kampa geleceksiniz falan diye. Ben de o zaman<br />
yine, “oğlum yeter!’’ falan derken öğrendim ki arayan<br />
gerçekten Fenerbahçenin idari menajeriymiş. Ben<br />
de kapatın artık telefonu yemiyorum bu numaraları<br />
dedim ve yarım saat sonra beni birisi daha aradı<br />
yetkili bir yöneticiymiş. “Sen nasıl konuşuyorsun?”<br />
falan dedi. Sonra ben de geri aradım ve “abi kusura<br />
bakmayın.” dedim. Milli takım performansım, daha<br />
sonra yıldız takım, paf takım maçlarında gösterdiğim<br />
performansla Aykut kocaman’ın da isteğiyle A takıma<br />
alındım. Kendimi şanslı hissediyordum. Çünkü Alex gibi<br />
bir insanla tanışma fırsatı bulup aynı saha içerisinde<br />
bulunma fırsatı yakaladım. Emre Belözoğlu da bana<br />
çok yardımcı oldu. Zaten ben şuan futboldan bir<br />
kuruş para kazanıyorsam bende Aykut Hoca’nın çok<br />
büyük emeği var. Şuan kendimi bir yerlere gelmiş<br />
olarak görmüyorum, bulunduğum konum itibariyle<br />
de şükrediyorum. Gerek yabancı sayısı, gerek futbolu<br />
erken bırakan insanlar, performanslarından ötürü yeterli<br />
değeri görmeyen insanlar çok fazla. Baktığımız zaman<br />
Samsunspor gibi bir camiadayım. Başka takımlarda<br />
da oynadım fakat burası gerçekten çok büyük bir<br />
camia. Gerek şehir, gerek taraftarın kulübe bakış açısı<br />
çok farklı. O yüzden bulunduğum konum itibariyle de<br />
kendimi şanslı hissediyorum. O zaman Aykut hoca<br />
sayesinde bir yerlere geldik. Onun dışında Fenrbahçe<br />
maceram oldukça güzeldi. O zamanlar sözde şike<br />
süreci oldu. O süreç tabii ki genç oyuncuları da etkiledi.<br />
O olaydan sonra kiralık gitmek zorunda kaldım. Sonra<br />
da Fenerbahçe’den koptum.”<br />
Alanyaspor ile 1. <strong>Lig</strong>’de şampiyonluk<br />
yaşadın. O anları anlatmak ister misin?<br />
Gökay İravul - “Bu ligde şampiyon olmak çok güzel bir<br />
duygu. O sezon başında lige çok kötü başlamıştık. Yanlış<br />
hatırlamıyorsam, 4 yada 5 haftada 6 puanımız falan vardı.<br />
İster iyi hoca olun ister kötü hoca olun bazı insanların<br />
bazı takımlarla uyumu tutmayabiliyor. Erhan hoca o<br />
zaman bizde başarılı olamadı. Sırf bu, ‘’Erhan hoca<br />
başarılı olamadı’’ meselesi değil. Biz de takım olarak<br />
başarılı değildik. Daha sonra teknik direktör değişikliğine<br />
gittik Hüseyin Kalpar geldi. Hüseyin hocanın gelmesiyle<br />
takım iyi bir ivme yakaladı. 5’te 5 yaptık ve yukarılara<br />
doğru çıkmaya başladık. Kadromuzda çok değerli<br />
oyuncular vardı. Sinan Özkan ağabey, Caner Arıcı<br />
gibi... Bu isimler alt ligde iyi diye nitelendirebileceğimiz<br />
futbolcular. Haydar ağabey çok iyi bir sezon geçirmişti.<br />
Efecan vardı, Emre Akbaba vardı. Emre hakkında zaten<br />
bir şey söylemeye gerek yok üç büyük takımdan<br />
birine transfer olup adından çok daha fazlasıyla da<br />
söz ettireceğini düşünüyorum. Karakter olarak da<br />
bunu hak ediyor. Çok düzgün bir insan. İnşallah, Allah<br />
ona en başarılı şekilde futbol oynamayı nasip eder.<br />
Konuya dönecek olursam, o sezon şampiyon olmak<br />
çok güzel bir duyguydu. Şampiyonlukla sonuçlanan<br />
sezonun ardından Hüseyin hoca orada yine devam<br />
etti. Bazı futbolcular takımda kaldı, bazıları ayrıldı.<br />
Çok güzel duygulardı. Alanya, turizm ilçesi olması<br />
sebebiyle futbol biraz daha arka planda gibiydi. İlk<br />
zamanlar ben biraz yadırgamıştım. Şu an baktığımız<br />
zaman futbola bakış açısı anlamında, turizmle futbolu<br />
birleştirip ilçenin bu konuma gelmesi çok şaşırtıcı. Büyük<br />
şehirlerin bazıları TFF 1. <strong>Lig</strong>’de mücadele ediyorlar. Bir<br />
ilçenin <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de barınması onlar adına güzel bir<br />
şey. Şampiyon olmak da benim için unutulmayacak<br />
çok güzel bir anıydı.”<br />
Kariyerine etki eden teknik direktör ve<br />
kariyerinin dönüm noktası sence neydi?<br />
Gökay İravul - “Kariyerime etki eden bir iki hoca ismi<br />
verirsem diğerlerine haksızlık yapmış olurum. Ama en<br />
başta Aykut hoca diyebilirim. Dönüm noktasından ziyade<br />
benim kariyerimde şanssız anlar oldu. Fenerbahçe’den<br />
Manisaspor’a gittiğim ilk senede Play-Off finali oynadık.<br />
Biz ilk devreyi lider bitirmiştik, yanlış hatırlamıyorsam<br />
Konyaspor’da 11. olmuştu. Bizi Play-Off finalinde yendiler.<br />
Belkide o gün <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıksaydık benim kariyerim<br />
açısından her şey bambaşka olabilirdi. Bilemiyorsunuz<br />
bazen iyi gözüken şey sizin için çok kötü olabiliyor,<br />
bazen kötü gözüken şey de sizin açınızda iyi sonuçlar<br />
doğurabiliyor. Mesela benim geçen sene buraya gelişim<br />
de farklı olmuştu. Samsunspor kulüp tarihinin belki de<br />
en zor senelerinden birisiydi. Transfer yasağı vardı. İlk<br />
12 13
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
devrede toplanan 11 puan ve atılan 7 gol vardı. 11 puanlı<br />
Gökay İravul - “Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum,<br />
takım sene sonunda 36 puanla averajla ligde kaldı. Bu<br />
gerçekten çok güzel bir kulüpteyim. Burada olmaktan<br />
şehir hiç bunları hak etmeyen bir şehir. Ben, diğer 1. <strong>Lig</strong><br />
dolayı çok mutluyum. Şuan takımımız kötü gidiyor.<br />
kulüplerinde de oynadım. Fakat bu şehir bu ligde çok<br />
İnsanların bizimle ilgili düşünceleri değişmiş olabilir.<br />
farklı bir statüde. Buradan ayrılsam da söyleyeceğim<br />
Çünkü burada insanların başarısızlığa tahammülü<br />
bunu. (Gülümseyerek) Böyle dedim diye ayrılacağım<br />
yok. Uzun süredir bu kulüp hep alt sıralara oynadı.<br />
gibi anlaşılmasın. Burası her şeyiyle bambaşka bir<br />
Geçmişte yapılan ve kulübü zor duruma sokan hamleler<br />
camia. Samsun, tam bir futbol şehri. İnsanlar futbolla<br />
var. Buradaki görevli insanlar bu işlerle uğraşıyor, bu<br />
yatıp futbolla kalkıyor. Samsunda 1. sırada ne geliyor<br />
sorunları düzeltmek için uğraşıyorlar. Çok güzel yeni<br />
diye sorsanız insanlara futbol derler. O yüzden geçen<br />
bir stada sahibiz. İsteriz ki o stadda başımız önde<br />
sene benim kariyerim açısından da çok önemliydi.<br />
mağlup şekilde ayrılmayalım. Her şeyi düzeltmekte<br />
Güzel goller attım. Giresunspor karşılaşmasında son<br />
bizim elimizde. Kaliteli bir ekibiz. Engin hoca gibi hem<br />
dakikada attığım gol benim için çok anlamlıydı. Geçmişe<br />
insani hem de futbol bilgisi yüksek bir hocaya sahibiz.<br />
dönüp baktığımda o gol benim için her zaman anlam<br />
İnşallah durumu düzeltiriz. Tekrar bir transfer sezonu<br />
ifade eden bir gol olacak. Onun dışında Fenerbahçe’de<br />
geldi. İnşallah gerekli hamleler atılacak. Bir belirsizlik var<br />
şike süreci olmasaydı her şey bambaşka olabilirdi.<br />
ama umarım Samsunspor bu belirsizlikten el birliği ile<br />
Hatta belki değil, kesinlikle her şey bambaşka olurdu.<br />
daha güçlü şekilde çıkıp hak ettiği yer olan üst sıralara<br />
Zaten insanlar her şeyin farkında. O zamanki şartlarda<br />
doğru ilerleyecek. Hedeflerim bu şekilde diyebilirim.”<br />
o olayların nelerle bağdaştırıldığını insanlar algılayabilir.<br />
Benim bunlarla ilgili bir şey söylemem de doğru olmaz.<br />
Sonuçta geçti gitti ama o süreç benim kariyerimi de<br />
olumsuz etkiledi.”<br />
Samsunspor ile hedeflerin?<br />
Kulüpteki belirsizlikler sizin saha içindeki<br />
performansınızı ne kadar etkiliyor?<br />
Gökay İravul - “Tabii ki etkiliyor ama sonuçta bizler<br />
profesyonel futbolcularız. Allah korusun, yakınınızı<br />
kaybediyorsunuz fakat yine de çıkıp elinizden geleni<br />
yapmak zorundasınız. Siz o giydiğiniz formayla sadece<br />
kendinizi değil, bir şehri temsil ediyorsunuz. Bir maçı<br />
kazandığımız takdirde bizden daha çok mutlu olan<br />
insanlar var. Futbolla ilgilenen insan için kazanmanın<br />
manevi anlamda ne kadar mutluluk verici olduğunu<br />
bilmeyen yoktur. Eminim ki şu sıralar Beşiktaş taraftarları<br />
en mutlu taraftarlardır.”<br />
Otoriteler oyun tarzını Emre Belözoğlu’na<br />
benzetiyor. Sen bu konuda ne demek<br />
istersin? Ayrıca dünya çapında bir idolün<br />
var mı?<br />
O da ilk Galatasaray’da A takıma çıktığı zaman Okan<br />
Buruk’la aynı odada kalmış ve aynı şekilde heyecandan<br />
uyuyamamış. Emre ağabeye hep baktım. Ondan,<br />
kendime neleri alabilirim diye düşündüm. İnsanların<br />
saha içerisindeki durumuyla saha dışındaki durumları<br />
bazen aynı şekilde olmuyor. Saha dışında çok agresif<br />
gelen bir insan saha dışında öyle olmuyor. Nabzınız<br />
180-190 olduğu zaman öfkenizi kontrol edemiyorsunuz.<br />
Bazı futbolcularda bu durum oluyor. Emre ağabeyde<br />
de bu şekilde. Dışarıda dört dörtlük bir insan. Ben de<br />
onun o dört dörtlüğünden kendime ne alabilirim diye<br />
yanında olduğum her anı değerlendirdim. Ondan<br />
kendime hep bir şeyler katmaya çalıştım...<br />
Genel olarak Şampiyonlar <strong>Lig</strong>i maçlarını izlemeye<br />
çalışıyorum. Dünya futbolunda Kroos’u izlemeye<br />
çalışıyorum. Onun dışında Modric’i çok beğeniyorum.”<br />
büyük bir taraftar kitlesine sahip. Şu sıralar taraftarımızı<br />
gerçekten anlayabiliyoruz. Alınan sonuçlar itibariyle iyi<br />
bir konumda değiliz. Bunun da mahcubiyetini yaşıyoruz.<br />
Bu durumu düzeltecek olan yine bizleriz. Bize destek<br />
versinler yeterli.”<br />
Seni en çok ürküten taraftar grubu hangisi?<br />
Gökay İravul - “Samsunspor’da oynamadan önce, buraya<br />
deplasmanlara gelmek istemiyordum.a Alanyaspor’da<br />
oynarken buraya geldik maç 4-1 bitti. Yani burayı hiç<br />
sevmiyordum. Çünkü hiç bir şekilde kazanamıyorduk.<br />
Adana Demirspor ile geldim 3-2 kaybettik. Taraftarların<br />
oyuna tesir etmesinden dolayı hiç kazanamıyorduk.<br />
Geçen sene ligin bitimine 2 hafta kala Göztepe’yle<br />
oynamıştık. Orada 4-1 gibi bir sonuçla mağlup olmuştuk.<br />
Beni çok etkilemişti o maç.<br />
Gökay İravul - “Emre Belözoğlu ile yaklaşık 2 sene<br />
antrenman yapma fırsatım oldu. Küçüklükten beri<br />
de hep Emre ağabey diye büyüdüm. Mesela A<br />
milli takım maçlarını izlerken ben hep ona bakmaya<br />
çalışırdım. Her zaman da yanına gider ve ona olan<br />
saygınlığımı belli ederim. Soyunma odasında o bir<br />
koltuğa oturduğu zaman hep onun yanına otururdum. O<br />
maçtan önce ne yapıyor diye bakardım. (Gülümseyerek)<br />
Hiç unutmuyorum, Bursa’ya deplasmana gitmiştik.<br />
Kaldığımız otelde Emre ağabeyle aynı odada kalıyorum.<br />
Saat 12 falan oldu heyecandan uyuyamıyorum.<br />
Sağdan sola dönüyorum devamlı olarak. Emre abi de<br />
heyecanlandığımı anladı. “Sakin ol oğlum, uyu n’lacak?”<br />
Samsunspor, 1. <strong>Lig</strong>’deki takımlar arasında<br />
ateşli bir taraftara sahip olan takımlar<br />
arasında. Onların tribündeki coşkusu size<br />
saha içerisinde nasıl yansıyor? Korkutuyor<br />
mu, yoksa oynama hevesinizi daha mı<br />
yukarılara çekiyor?<br />
Gökay İravul - “Kümede kaldıysak bunda örneğin<br />
yüzde 25 yönetim kurulumuzun payı varsa, yüzde<br />
25 futbolcu grubunun payı var. Yüzde 25 hocamızın<br />
payı varsa, büyük bir bölüm de taraftarın payı vardır.<br />
Taraftarımızın maçlara gelmesi birazda sonuçlara<br />
endeksli normal olarak. Geçen sene bu seneye nazaran<br />
Denizlispor dendiğinde ne hissediyorsun?<br />
Gökay İravul - “Anılarım depreşiyor… Ama ben<br />
Denizlispor’dan çok iyi şekilde ayrılmadım. Ben her<br />
zaman ilahi adaletin tecelli edeceğine inanıyorum.<br />
Geçen sene 1-0 kazandığımız maçta golü atmak<br />
bana nasip oldu. Çok iyi şartlarda ayrılmadım. Oraya<br />
karşı da kendimi çok bağlılık duygusu hissetmiyorum.<br />
Fakat Denizli bende çok farklı bir şehir. Doğduğum,<br />
büyüdüğüm bir şehir. Orada oynadığım zamanlar bana<br />
haksız yere iftira atanlar oldu. Kırgınlığım var ama daha<br />
fazla bir şey söylemek istemiyorum.”<br />
Erdener Karataş - Deniz Yener<br />
dedi. Onun da Okan Buruk’la bir anısı varmış onu anlattı.<br />
desteklerini daha fazla hissediyorduk. Samsunspor çok<br />
14 15
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
ABDULAZİZ<br />
SOLMAZ<br />
Röportajı<br />
Abdulaziz Solmaz Trabzon’da doğdu<br />
ve Türkiye liglerinde çeşitli kulüplerde<br />
birçok kez forma giydi. Kariyerinin<br />
zirvesini Samsunspor ve Giresunspor<br />
formaları altında yaşadı. Şimdilerde<br />
ise Adanaspor ile <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> yolunda ter<br />
döküyor. Başarılı orta saha oyuncusu<br />
Abdulaziz Solmaz’ın hayatı hakkında<br />
bilmediklerinizle karşınızdayız...<br />
Erdener Karataş<br />
“Bugüne kadar bir çok takımda forma giyen<br />
Abdulaziz Solmaz futbolla nasıl tanıştı?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Futbolla ilkokul yılları zamanımda<br />
tanıştım. İlk olarak okul takımı ve daha sonra<br />
ise profesyonel kariyerimin başladığı Trabzonspor’un<br />
alt yapısında top oynamaya devam ettim.”<br />
“Trabzon denildiğinde aklına ne geliyor?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Trabzon denildiğinde, tabii ki<br />
de ilk olarak akla futbol geliyor. Çünkü futbol, oradaki<br />
insanların adeta yaşam biçimi olmuş durumda. (Gülerek)<br />
Resmen futbolla yatıp, futbolla kalkan insanlarla<br />
dolu bir şehir.<br />
“Forma giydiğin kulüpler arasında sende<br />
en çok iz bırakan hangi ekip oldu?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Her kulüpte güzel anılarım oldu<br />
ama illa birisini söylemek gerekirse Samsunspor ile<br />
yaşadığım ilk şampiyonluk bende daha fazla anı ve<br />
iz bırakmıştır.<br />
“Bu sezon Adanaspor ile hedeflerini öğrenebilir<br />
miyiz?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Tabii ki buradaki hedefim Adanaspor<br />
ile tekrardan <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkmaktır. Bu yolda<br />
da görevim takımım için elimden gelen katkıyı sağlamak<br />
olacaktır. İnşallah bunu sezon sonu tüm takım<br />
arkadaşlarımızla birlikte gerçekleştiririz.<br />
“Adana’ya alışabildin mi? Takımdaki ve<br />
şehirdeki havayı anlatabilir misin?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Adana gerçekten güzel bir şehir.<br />
Hava şartları da özellikle bu mevsimlerde burada<br />
futbol oynamak için çok güzel. Takımdaki hava yeni<br />
hocamız Osman Özköylü’nün gelmesi ile birlikte şu an<br />
çok daha pozitif. Adanaspor’a taraftarların daha fazla<br />
sahip çıkması ile birlikte inşallah her şey daha güzel<br />
olacak diye düşünüyorum.”<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Yabancı sınırı bu aralar çok<br />
gündeme geliyor. Benim bakış açım sınırlamadan<br />
çok, daha eşit şartlarda mücadele edilmesidir. Türk<br />
oyuncularına güven daha fazla olursa, daha başarılı<br />
olacaklarını düşünüyorum. Tabii ki yabancı sayısının<br />
çok olması da genç oyuncuların oynamasını daha<br />
zor hale getiriyor.<br />
“Mevkinde örnek aldığın futbolcular var<br />
mı?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Kanat oynayan her önemli oyuncuyu<br />
takip ederim. Sabit bir kanat olmasa da küçüklüğümden<br />
bu yana Thierry Henry hayranlığım vardı.<br />
“Futbolculuk kariyerini ne zaman ve nerede<br />
sonlandırmayı düşünüyorsun? Sonrasında<br />
planların neler?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Şu an tabii ki, futbolu nerede<br />
bırakacağım diye bir şey düşünmedim. Sağlığım el<br />
verdiği sürece, oynayabileceğim kadar oynamayı<br />
düşünüyorum. Şu an 29 yaşındayım. Bu belki 35 olur<br />
belki 36 zaman içerisinde bunu göreceğiz. Aktif futbol<br />
kariyerim bittikten sonra yine futbolun içinde olmayı<br />
düşünüyorum. (Gülümseyerek) Çünkü futboldan kolay<br />
kolay uzak kalabileceğimi düşünmüyorum.<br />
“Kariyerine etki ettiğini düşündüğün hoca<br />
ve olay var mı?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Bu konuya tek bir hoca olarak<br />
bakmak istemiyorum. Hemen hemen her çalıştığım<br />
hocanın kariyerime etkisi olmuştur.<br />
“Yerli bir futbolcu olarak, milli takımın her<br />
başarısızlığında gündeme gelen yabancı<br />
sınırı ile ilgili ne düşünüyorsun?”<br />
“Kariyerine Karadeniz’de başladın ve en<br />
parlak dönemlerini de yine iki Karadeniz<br />
takımında geçirdin. Samsunspor ve Giresunspor<br />
yıllarını nasıl anlatırsın?”<br />
Abdulaziz SOLMAZ - Evet Karadeniz’de güzel yıllarım<br />
oldu. Samsunspor ve Giresunspor’un bende her<br />
zaman ayrı yerleri vardır. Samsunspor’da şampiyonluk<br />
yaşadım ve çok güzel anılarım oldu. Belki de Giresunsporla<br />
da şampiyon olacaktık ama ligin son haftası<br />
Alanyaspor’dan yediğimiz golle play-offdan olduk. O<br />
da unutamadığım maçlardan biridir.<br />
16 17
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
G L KRALLIĞI<br />
Mahatma Otoo<br />
Abdülkadir Özgen<br />
Samu<br />
9 Gol<br />
Maç Başı : 0,69<br />
9 Gol<br />
Maç Başı : 0,60<br />
9 Gol<br />
Maç Başı : 0,56<br />
Yaş: 35<br />
Boy: 187 Cm<br />
Kilo: 77 Kg<br />
Tecrübe<br />
Çınar<br />
Şimşek<br />
Mavi<br />
Yağmur<br />
Casillas<br />
vs<br />
Yaş: 19<br />
Boy: 194 Cm<br />
Kilo: 91 Kg<br />
Heyecan<br />
Fidan<br />
Turbey<br />
Turuncu<br />
Güneş<br />
Donnarumma<br />
Kerim Avcı<br />
8 Gol<br />
Maç Başı : 0,57<br />
18 19
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
TİMUÇİN<br />
BAYAZIT<br />
ADANA DEMİRSPOR<br />
“Antrenörlük mesleği idolden ziyade,<br />
kendini geliştirmeye açık olabileceğin<br />
bir meslek. Sadece bir idolden değil,<br />
herkesten bir bilgi birikimi alabileceğin<br />
ve kendini geliştirebileceğin bir meslek...<br />
“<br />
İşte Adana Demirspor Teknik Direktörü Timuçin<br />
Bayazıt ile gerçekleştirdiğimiz özel röportajımız…<br />
“Futbola başladığınız kulüptesiniz, bu<br />
nasıl bir duygu?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Tabii ki bu onur verici bir şey.<br />
Burası futbol hayatımın başlangıç noktası. Bildiğiniz<br />
üzere Adanalıyım, burada doğup burada büyüdüm<br />
hem de bu kulüpte futbola başladım. Uzun yıllar sonra<br />
yuvama dönüp antrenörlük yaptım. Şimdi ise teknik<br />
direktör olarak görev başındayım. Sorumluluğu ağır<br />
olsa da burada olmaktan gururluyum ve mutluyum.”<br />
“Adana Demirspor’u kabul etmenizdeki<br />
en büyük sebep neydi ve bu süreç nasıl<br />
gelişti?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Adana Demirspor’da teknik<br />
direktörlüğü kabul etmemdeki en büyük sebep<br />
tabiiki de Demirsporlu olmamdı. Bu süreç ise çok ani<br />
gelişti. Sevgili başkanımız Mehmet Bey, İstanbul’da<br />
iken beni davet etti. Kendisiyle bir görüşme<br />
gerçekleştirdik, ardından bir görüşme daha<br />
yaparak birçok konu üzerine konuştuk. İkinci<br />
görüşmemizin ardından hafta başında Adana’ya<br />
gelerek görevime başladım.”<br />
Röportaj:<br />
Erdener Karataş<br />
“Şuan takım istediğiniz seviyede mi?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Geldiğimde 5-6 maçlık kötü<br />
gidiş vardı. Burası çok büyük bir camia. Böyle kötü<br />
gidişatlarda oyuncuların üzerinde bir baskı oluşuyor.<br />
Bu baskıdan dolayı çok demoralize olmuş bir takım<br />
vardı. Biraz çalışmaya ve biraz da moral yükseltmeye<br />
ihtiyacımız vardı ama bu seferde fikstür bunu<br />
engelledi. Çünkü kupa maçı vardı. Üç günde bir maç<br />
oynadık bu süreçte. Dolayısıyla oyuncularla çok fazla<br />
çalışma şansı bulamadık. Fakat önümüzdeki süreci<br />
en güzel şekilde değerlendirmeye gayret edeceğiz.<br />
Bugüne kadar üç günde maç aşağı yukarı 13-14<br />
futbolcu üzerinden oynanan bir oyun hem fiziksel,<br />
hem de mental olarak oyuncuları yordu. Devre<br />
arasından sonra takımın seviyesi hakkında daha net<br />
konuşabiliriz.<br />
“Devre arası transfer döneminde takıma<br />
takviye düşünüyor musunuz?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Takımımızı güçlendirmemiz<br />
gerekiyor. Bu aşikar. Yani bunları yapmamız gerekiyor.<br />
Tabii bunları yönetim kurulumuzla beraber en kısa<br />
zamanda konuşacağız. Genel hatlarıyla transfere<br />
ihtiyacımız var. Önemli olan bunları nasıl yapacağımız.<br />
“Bu sezon Adana Demirspor ile<br />
hedefleriniz neler?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Puan sıralamasına baktığımız<br />
zaman, yukarıda kopan 2-3 takım haricinde aşağı<br />
yukarı birer puan sıralamayla aşağı doğru iniyor. İşin<br />
açığı 16 puanlı takımında 22 puanlı takımında hem<br />
play-off şansı var hem de sıkıntılı süreç yaşama şansı<br />
var. Bu puan tablosu aynı olduğu sürece Adana<br />
Demirspor’un o takviyeleri yaptıktan sonra hedefi<br />
elbette play-off olacaktır. Bu sene lig biraz daha<br />
farklı, herkes herkesi yenebilecek güçte. Geçtiğimiz<br />
sezonlarda takımlar arasındaki güç farkı ligin başında<br />
kendini belli ediyordu. Yukarıya oynayacak takımlar<br />
ve aşağıya oynayacak takımlar arasındaki puan farkı<br />
sezonun ilk yarısında açılıyordu. Bu sene böyle bir<br />
şey yok. En aşağıdaki son iki takımı saymazsak bütün<br />
takımların durumu eşit.<br />
“Diğer sezonlara bakıldığında TFF 1.<br />
<strong>Lig</strong>’de bu sezon futbol kalitesi biraz<br />
daha mı aşağı da yoksa daha mı iyi bir<br />
durumda?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Benim fikrim daha aşağılarda.<br />
Mesela örnek verecek olursam, Manisaspor son<br />
sıradayken Giresunspor’u Giresun’da yenebiliyor.<br />
İyi giden bir İstanbulspor takımı, hemen hemen<br />
bütün maçlarını kaybetmiş bir Gaziantepspor’a<br />
puan kaptırabiliyor. Kalite olarak baktığımızda ise<br />
geçtiğimiz sezonlara göre sanki bir tık altta. Şunu da<br />
düşünmek gerekiyor ki, ligin ikinci yarıları her zaman<br />
farklı olur.<br />
“<strong>Lig</strong>deki teknik direktörlük kıyımı<br />
hakkında görüşleriniz neler?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Bu bizim ülkemizin sıkıntısı.<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de de aynı sıkıntılar var. Belki TFF: 1. <strong>Lig</strong>’deki<br />
gibi değil ama orada da var. Alt ligleri göremiyoruz<br />
belki oralarda daha çok. Bu doğru bir yöntem mi?<br />
Elbette değil. Bu ülke uzun yıllardır aynı yöntemi<br />
deniyor. Her sene bir ligde 25-30 hoca çalışıyor. Bu<br />
istikrar açısından problem teşkil ediyor. Bunun tabii<br />
ki birçok sebebi var. Bunların başında yönetimlerin<br />
çok uzun vadeli olmaması geliyor. Yönetimler<br />
uzun vadeli olmayınca kısa hedefler belirleyip, kısa<br />
vadeli hedeflere anlık ulaşım için böyle bir tercihler<br />
yapıyorlar. 3-5 haftalık süreçlerden sonra bu tarz<br />
değişiklikler oluyor. Bu da kaliteyi düşüren önemli<br />
etkenlerden...<br />
“Adana Demirspor’a gelmeden<br />
önce özel bir tv kanalında spor<br />
yorumculuğu yapıyordunuz, bu süreçte<br />
Adana Demirspor’u yine takip ediyor<br />
muydunuz?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Öncelikle şunu söylemeliyim,<br />
ben spor yorumculuğunu herhangi bir anlaşma<br />
özelinde yapmıyordum. Davet üzerine konuk olarak<br />
katılıyordum. Yorumlarımda da dikkat ederseniz<br />
mesleğim bu olduğu için teknik direktörler ile<br />
ilgili yorum yapmıyordum. Çünkü benim işim<br />
yorumculuk değil, teknik direktörlük. Sadece maçları<br />
veya kulüplerin içerisinde olan şeyleri kibarca<br />
yorumlamaya çalışıyordum. Diğer sorunuza gelince,<br />
ben antrenör olarak da, teknik direktör olarak da 1.<br />
<strong>Lig</strong>’de çalıştım. Devamlı olarak ligdeki maçları<br />
takip ediyordum. Demirspor’un maçlarını<br />
da elbette takip ediyordum.<br />
20<br />
21
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
“Hocalık döneminizde örnek aldığınız bir<br />
teknik direktör var mı?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Yok, öyle bir idolüm yok.<br />
Dünya futboluna baktığınızda birçok başarılı teknik<br />
direktör sayabilirsiniz. Onları örnek alabilmek için<br />
onların çalışma şeklini de bilmemiz lazım. Onlara<br />
bu gözle bakamam, bakmam da. Birine ben idolüm<br />
diyebilmem için çalışma şeklini, başarıya giden<br />
yolda neler yaptığını ezbere bilmem lazım. Futbolcu<br />
olduğu zaman idol alabilirsin, sahada neler yaptığını<br />
görebiliyorsun ama baktığınız da Mourinho’nun ben<br />
neler yaptığını bilemem. Futbolcuyken de, şu anda<br />
da bir idolüm yok. Antrenörlük mesleği idolden<br />
ziyade, kendini geliştirmeye açık olabileceğin bir<br />
meslek. Sadece bir idolden değil herkesten bir bilgi<br />
birikimi alabileceğin ve kendini geliştirebileceğin bir<br />
meslek.<br />
“<strong>Lig</strong>deki sayılı taraftar gruplarından<br />
birisi de Adana Demirspor’un Şimşekler<br />
Grubu. Siz, onlara ne demek istersiniz?”<br />
Timuçin BAYAZIT - Başta söylediğim gibi bu<br />
kulüpten yetişmiş bir insanım. 5 sene ben bu kulübün<br />
formasını giyerken, o taraftarın önünde oynadım.<br />
Dolayısıyla onların isteklerini, arzularını, her şeylerini<br />
biliyorum. Türkiye’nin değişik yerlerinde hem futbol<br />
oynadım, hem de antrenörlük yaptım. Görev aldığım<br />
kulüplerin taraftar gruplarını da biliyorum. Fakat bizim<br />
taraftarımız kadar takımını aşkla, sevgiyle gönülden<br />
seven bir taraftar grubu eşine az rastlanır.. Belki<br />
Sakarya, Eskişehir, Ankaragücü gibi birkaç kulübü<br />
sayabiliriz ama bizim taraftarımız özel ve farklıdır.<br />
İçlerinden geldiğim için onları çok iyi tanıyorum.<br />
Neden tepki gösterdiklerini rahatlıkla anlıyorum. Bu<br />
saatten sonra benim onlarından dileğim ve isteğim<br />
o tutkuyla, aşkla sevdikleri takımlarına sonuna kadar<br />
destek versinler. Tabii ki özlem var. En son bu takım<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıktığında o sahada ben de vardım.<br />
O duyguyu ben de yaşadım. Sokaklarda, Ankara<br />
dönüşünde Belediye binasından Sular İdaresi eski<br />
binasına kadar yürüyerek gittiğimizde ben de vardım.<br />
O duyguların hepsini biliyorum. Onların neyin özlemi<br />
içinde olduklarını biliyorum. Fakat Selahattin gerçekleri Ekrekli görüp,<br />
mantıklı hareket etmemiz gerekiyor. Bizim görevimiz,<br />
buraya gelip hem takımı düzeltmek, hem takviye<br />
yapmak, hem güçlendirmek hem de hedefe doğru<br />
sonsuz bir mücadele azmi ile yılmadan savaşmak<br />
ama yalnız savaşamayız. Onlar olmadan bunun<br />
üstesinden gelemeyiz. Onları mutlu edeceğimiz bir<br />
Adana Demirspor oluşturarak ikinci yarıya bambaşka<br />
bir şekilde çıkacağız. Onlar da her zamanki gibi<br />
yanımızda olsunlar...<br />
AVRUPA’NIN 2.LİGLERİNDE<br />
ATILAN GOL SAYILARI<br />
TFF 1. <strong>Lig</strong><br />
(18 takım)<br />
406 GOL (17 Hafta)<br />
İngiltere Championship<br />
(24 takım)<br />
713 GOL (23 Hafta)<br />
Almanya Bundesliga 2<br />
(18 takım)<br />
456 GOL (18 Hafta)<br />
İspanya 2. <strong>Lig</strong><br />
(22 takım)<br />
499 GOL (20 Hafta)<br />
22<br />
İtalya Serie B<br />
(22 takım)<br />
578 GOL (20 Hafta)<br />
Fransa <strong>Lig</strong>ue 2<br />
(20 takım)<br />
496 GOL (19 Hafta)
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
2017’de<br />
Neler Oldu?<br />
Yılın ilk yarısında 3 takımı <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e uğurlarken, 3 takımı da 2. <strong>Lig</strong>’e yolcu<br />
ettik. 2016-2017 sezonunu en yakın rakibi Yeni Malatyaspor’un 1 puan üzerinde<br />
62 puanla tamamlayan Sivasspor, ligi şampiyon olarak tamamladı. Sezona, “Bir<br />
arkadaşa bakıp çıkacağız.” sloganıyla başlayan Sivasspor’un ardından 61 puanla<br />
2. sırayı alan Yeni Malatyaspor’da <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e yükselen ikinci takım oldu. Büyük<br />
bir çekişmeye sahne olan geçen sezonun Play-Off galibi ise İzmir’in<br />
sarı-kırmızılı ekibi Göztepe oldu.<br />
Tabi ki bir tarafta sevinç hakimken, diğer tarafta ise hüsran hakim<br />
oldu. Büyük umutlarla yeni sezona başlayan 3 takım, maalesef<br />
istediklerini gerçekleştiremedi ve küme düşerek 2. <strong>Lig</strong>’e merhaba<br />
dedi. Gerek maddi yetersizlikler, gerekse yanlış politikalarla bir<br />
alt lige uğurladığımız Mersin İdman Yurdu, Bandırmaspor ve<br />
Şanlıurfaspor takımları oldu.<br />
***<br />
Ve gelelim 2017 yılının en akılda kalan olayına...<br />
Geçtiğimiz sezon üzerinden yıllarda geçse unutulmayacak bir Play-Off finaline<br />
tanıklık ettik. Eskişehirspor ile Göztepe arasında Antalya’da oynanan final<br />
müsabakasında sahadaki mücadele kadar tribünlerdeki yaşananlarda oldukça<br />
fazla konuşuldu. Eskişehirspor’un 54. dakikada Ofoedu’nun ayağından<br />
bulduğu golle sağladığı 1-0’lık üstünlüğe 90+5. dakikada<br />
Adis Jahovic ile karşılık veren Göztepe, maçın uzatmalara<br />
gitmesini sağladı. Uzatma devrelerinde de eşitlik<br />
bozulmayınca <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e giden son takımı penaltı atışları<br />
belirledi. Penaltılar sonucu rakibine 3-2’lik üstünlük<br />
sağlayan Göztepe, 14 yıl sonra <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e yükseldi.<br />
Saha içerisinde kıran kırana mücadele olur da<br />
tribünlerde olmaz mı? Olmazsa ayıp olurdu. İki tarafın<br />
ateşli taraftarları maç boyu yaptıklarıyla kimilerinin<br />
tepkisini alırken, tribünsel anlamda oldukça güzel<br />
görüntülere neden oldular. Karşılaşma Eskişehirspor’un vuruşu<br />
ile başlayacakken taraftarların yaktığı meşalelerden dolayı görüş<br />
açısı oldukça azaldı ve maça başlanamadı. Yaklaşık 9 dakikada duran<br />
maç, sisin dağılmasıyla yeniden başladı. 26. dakikada Eskişehirspor<br />
taraftarının yakmış oldukları meşale sonrası oluşan sis nedeniyle oyun tekrar<br />
durdu. Göztepeliler durur mu? Bu seferde 35. dakika da sarı-kırmızılı taraftarların yaktığı<br />
meşaleler sonucu oyun tekrardan durdu. Saha üzerindeki sis dağıldıktan sonra<br />
oyun devam ederken, ilk yarının sonuna ise 17 dakikalık alışılmışın dışında bir<br />
uzatma ilave edildi.<br />
Son zamanlarda ülkemizde boş tribünlere oynanan maçlara nazire edercesine iki taraf taraftarları<br />
kendi showlarını yaparken, sonrasında başlarına geleceklerden belki de bi haberlerdi.<br />
Sonra ne mi oldu?<br />
Müsabaka tarihinden yaklaşık iki ay sonra iki takım taraftarları hakkında başlatılan soruşturma<br />
sonucunda, 72 kişiye örgüt üyeliği nedeniyle yakalama kararı çıkarken bunlardan 55’i gözaltına alındı.<br />
Şüpheliler hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurmak”,<br />
“kamu malına zarar vermek” suçlarından işlem yapılacağı öğrenildi.<br />
Pote Yine Gol Kralı<br />
TFF 1.lig ekiplerinden Adana Demirspor ile 2 sezon geçiren Beninli<br />
yıldız forvet Mickael Pote 33 maçta attığı 24 golle gol kralı tacını bir<br />
kez daha taktı ve sezon sonunda Güney Kıbrıs Ekibi Apoel Nicoisa’nın<br />
yolunu tuttu.<br />
Samaras TFF 1.lig’de<br />
Manchester City, Celtic ve Yunanistan milli takımından tanıdığımız<br />
yıldız oyunuca Georgais Samaras TFF 1.lig ekiplerinden Samsunspor ile<br />
anlaştı. Samsunspor Gekas’tan sonra yine bir Yunan forvete kırmızıbeyazlı<br />
formayı giydirdi.<br />
Ankaragücü, İstanbulspor ve B.B Erzurumspor<br />
TFF 1.lige yükseldi.<br />
2016-2017 sezonu sonunda gruplarını lider tamamlayan<br />
İstanbulspor ve Ankaragücü ile play off finalinde<br />
Gümüşhanespor’u yenen B.B Erzurumspor TFF 1..lig’e<br />
yükseldi.<br />
İşte geçtiğimiz yılın ve sezonun iyi - kötü olanları, akılda<br />
kalanları bizim açımızdan bunlar oldu. Bu yaşanan olaylar<br />
ithafen de şunu söylemek isteriz ki, “atkı açan ellere kelepçe<br />
vurulamaz.”<br />
Mutlu ve başarı dolu yıllar dileriz.<br />
24 25
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Karanlık çöktükten sonra maça gitmek bir yana dursun,<br />
sokağa çıkmak bile zordur bizim için...<br />
Evden çıkmadan acaba kim laf atacak, bugün kimler<br />
bakışlarıyla rahatsız edecek diye düşünür “Akşam<br />
ezanı okunmadan evde ol” diye yetiştirilen kadınlar...<br />
Çünkü giydiklerimiz de, omuz çantamız da, ayakkabımızdan<br />
makyajımıza her şeyimiz bir hedeftir aslında<br />
niyeti bozuk olanlara...<br />
Oysa futbolu sevmek, akşam 21.45’de arkadaşlarla<br />
maça gitmek, tribünlerde binlerle, on binlerle marşlar<br />
söylemek sadece erkeklere has bir özellik değildir…<br />
Hayatın acımasız yönleri, can sıkıcı yanları engel olmamalı<br />
futbol izlemek istemek isteyen kadına...<br />
Türkü Hazal Kütük<br />
Ne cezalı maçlarda sadece kadına ve çocuklara bilet<br />
vermek, ne de başka bir şey çözüm aslında buna...<br />
Gerçekten kadın taraftar istiyorsan, Bilgin Defterli’ni,<br />
Didem Karagenç’i destekleyip yeşil sahaları da bırakacaksın<br />
kadına!<br />
Sadece voleybol, tenis değil kadınların sporu aslında,<br />
erkeklerin olduğu da bizlerin futbol da!<br />
26
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
FUTBOLUN<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
KerimAVCI<br />
“MİMARI”<br />
“Başarı azim gerektirir; Azim ise irade. Bazı hedefler<br />
başarısız olmaya da değer. Gerçek başarı ise başarısız<br />
olma korkusunu yenebilmektir.” demiş Paul Sweeney.<br />
İşte belki de bu sözler özetliyor İstanbulspor’un genç<br />
analisti Yağız Çekem’in hikayesini.<br />
Altınordu<br />
Altınordu kulübünün gurbetçi 10<br />
numarası Kerim Avcı ile kariyeri,<br />
hedefleri ve Altınordu kariyeri hakkında<br />
keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İşte<br />
o röportajdan geriye kalanlar<br />
“Altyapı eğitimini Almanya’da aldın, Türk<br />
altyapısı ile arasında ne kadar fark var?”<br />
Kerim AVCI - Çok fark var. Ama bu farklara Altınordu<br />
dahil değil. Türkiye ve Almanya’yı kıyasladığımız zaman<br />
oluşacak en büyük fark, onların bir sisteminin olması.<br />
Maalesef bizde bir sistem yok.<br />
“Sivasspor ile geçen sezon şampiyon oldunuz,<br />
nasıl bir sezon geçirdiniz?”<br />
Kerim AVCI - İnişli, çıkışlı bir sezon geçirdik. Ne mutlu<br />
ki sonunda şampiyonluk geldi çok mutlu olduk.<br />
Kendisi aslında bir mimar. 3 sene boyunca bir mimarlık<br />
ofisinde proje çizdikten sonra yıllarını verdiği akademik<br />
hayatını başarısız olmayı bile göze alacak cesareti<br />
göstererek bir kenara bırakıyor ve takılıyor hayallerinin<br />
peşine. İlk durak onun için Türk Futbol Federasyonu-<br />
“Frikik gollerini sürekli görüyoruz, özel bir<br />
çalışma yapıyor musun?’’<br />
Kerim AVCI - Erce (Erce Kardeşler) ile birlikte her antrenman<br />
sonunda çalışıyoruz. Ama küçüklüğümden bu<br />
yana gelen bir şut özelliğim var ve bunun farkındayım.<br />
Bunu doğru kullanmak istiyorum. (Gülerek) Umarım<br />
daha çok frikik gollerimi görürsünüz.’’<br />
nun açtığı Grassroots kursu oluyor. Buradan belgesini<br />
aldıktan sonra işte belki de onun farkını yaratan nokta<br />
ikinci durak. 12. yüzyıldan beri futbolun oynandığı, bu<br />
sporun ana vatanı İngiltere’ye gidiyor kendisi.<br />
İngiltere futbol federasyonu ile yaptığı çeşitli görüşmelerin<br />
ardından FA’in açtığı Level 1 kursu için tutuyor<br />
Norwich’in yolunu. Derken ardından Level 2 için Luton’da<br />
buluyor kendini. “Heyecan duyulmadan yapılan işler<br />
başarılamaz” derler ya... Tam 3 kez gidip geliyor bu<br />
belgeyi alabilmek için İngiltere’ye. Başarılı da oluyor<br />
tabii... Ve sonunda ülkemizde karşılığı C lisans olan<br />
belgesine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor.<br />
Türkiye’ye döndüğü zaman Beylikdüzü’nde amatör<br />
bir takım ile atıyor adımını antrenörlüğe, daha sonra<br />
gel zaman git zaman derken yolları ülkenin kıymetli<br />
değerlerinden Yalçın Koşukavak ile kesişiyor. Zaman<br />
zaman tesislere gidiyor, Yalçın hocanın dikkate değer<br />
antrenman bilimini inceliyor. O sıralarda Tarsus’tan bir<br />
teklif geliyor Yağız’a, belki de hayatının en kritik kararlarından<br />
birini verecek, yine hedefleri uğruna İstanbul<br />
dışına bir adım atacakken Yalçın hoca ona kol kanat<br />
geriyor, ondaki cevheri görüyor ve kendisini teknik ekibe<br />
kazandırıyor. Şu sıralar ekipçe birlikte güzel işlere de<br />
imza atıyorlar, yıllar sonra hiç olmadığı kadar dikkatleri<br />
üzerilerine topluyorlar. Tabii bunun arkasındaki büyük<br />
emekleri yadsınamaz bu ekibin.<br />
Son söz olarak da bir şeyler söylemek gerekirse;<br />
Bu takım.<br />
Bu sene.<br />
Ve de sizler gibi değerli bir teknik heyetle.<br />
Çok daha güzel yerlere...<br />
Cesur<br />
Kerestecioğlu<br />
“Futbola nerede ve nasıl başladın?”<br />
Kerim AVCI - Futbola 6 yaşımda Almanya’da Dortmund<br />
altyapısında başladım.<br />
“Türkiye serüvenin nasıl gelişti?”<br />
Kerim AVCI - İçinde bulunduğumuz sezon ile birlikte<br />
bu sezon Türkiye’deki beşinci yılım. 2012-2013 sezonunda<br />
Kayseri Erciyesspor <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıktığı zaman<br />
beni transfer etmişti. Bu şekilde Türkiye’ye geldim.<br />
“Çocukluğundan bu yana mevkinde idol aldığın bir<br />
isim var mı?’’<br />
Kerim AVCI - Çok var. Inter’li Alvaro Recoba, Fenerbahçeli<br />
Alex, Beşiktaşlı Sergen Yalçın örnek aldığım<br />
isimlerden.<br />
“Oyuncuları saha içinde sürekli uyarıyorsun,<br />
kontrol ediyorsun bu zor olmuyor mu?”<br />
Kerim AVCI - Yok, pek zor olmuyor. Arkadaşlarım<br />
benim işimi kolaylaştırıyor zaten. Hepsi yetenekli çocuklar.<br />
Ben onlara ağabey olarak yaklaştığım için bir<br />
sorun teşkil etmiyor.’’<br />
“Altınordu hedefe gider mi?”<br />
Kerim AVCI - Kesinlikle. Bizim oynadığımız futbolu,<br />
ben geçen sezon Sivas’ta oynadığımızı hatırlamıyorum.<br />
Takım sürekli arıyor, gol atmak istiyor ve oyun disiplininden<br />
de kopmuyoruz. Bence hedefe gideceğiz.<br />
“Unutamadığın gol?’’<br />
Kerim AVCI - 3. Sezon önce 3-2 kazandığımız Antalyaspor<br />
maçında attığım golü unutamam.’’<br />
28 29
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
NECİP<br />
İRDEM<br />
TFF 1 <strong>Lig</strong> ekiplerinden Denizlispor’un<br />
altyapıdan sorumlu asbaşkanı Necip<br />
İrdem ile altyapıyı, hedeflerini ve Denizlispor’u<br />
konuştuk işte o röportajdan<br />
geriye kalanlar…<br />
mesini istedim. O da bizi kırmadı ve Denizli’deki bütün<br />
sahaların şu an ilk kullanımı Denizlispor’da. Öncelikle<br />
Denizlispor’daki genç çocuklar antremanları yapıyor<br />
arta kalan zamanlarda ise Denizli’deki amatör futbol<br />
kulüpleri antrenmanlarını gerçekleştiriyor. Bu Denizli<br />
tarihinde bir ilk.<br />
Tabii bu konuları önümüzdeki sezon hiç konuşmayacağız.<br />
Zafer Katrancı Tesisleri tamamen yenilenerek<br />
altyapının hizmetine sunulacak yine bu konuda da<br />
büyükşehir Belediye başkanına teşekkürlerimizi sunmadan<br />
geçemeyeceğim. İl Gençlik Spor Müdürlüğü<br />
ile protokolleri imzalandı buranın, önümüzdeki sezona<br />
yetişmesine kesin gözüyle bakıyoruz.<br />
Ali FIRAT - Bizim transferde 3 kriterimiz var. Öncelik<br />
olarak ilk kriterimiz takım içindeki dengeleri korumak.<br />
Halihazırda ilk 11’de forma giyen ve çok düşük meblağlara<br />
top oynayan arkadaşlarımız varken onların<br />
yanına onların 8-9 mislini alan birini getiremeyiz. Bu<br />
problem yaratır. İkinci kriterimiz ise şu; Devre arası<br />
transferi ligin sonunu belirler, alacağımız oyuncunun<br />
direkt oynaması lazım. Kulübeye transfer yapmak bu<br />
dönemde pek akıl işi değil, oynayan oyuncu transferi<br />
yapmak istiyoruz. 3. Kriterimiz ise hem bu sezonu iyi<br />
yerde bitirmek hem de önümüzdeki sezonun yapılanmasını<br />
sağlamak.’’<br />
Altyapıyı seçme nedeni Okuduğum okuldan dolayı,<br />
beden eğitimi öğretmenliği mezun olduğum için. Gençlerle<br />
ve çocuklarda uğraşmayı çok seviyorum. Göreve<br />
geldiğimde de ben burada bir şeyler yapabilirim diye<br />
düşündüm ve altyapıdan sorumlu oldum. Bir şeyler<br />
yapmaya çalışıyoruz, yaptığımız işlerin güzelliğini zaman<br />
gösterecek ama şu anda aldığımız yorumlara bakarsak<br />
iyi yoldayız. Altyapıdaki gençlerin hepsinin antrenman<br />
malzemelerini tamamladık. A takım eşofman üstleri<br />
yeni geldi. Biz ise 6 aydan beri bu ürünleri kullanıyoruz.<br />
Tesis sorununa çözüm bulduk. Denizlispor tarihinde<br />
Belki de ilk defa bütün çim sahalar Belediye Başkanı<br />
sayesinde Denizlispor’un kullanımına verildi.<br />
İlk icraat Göreve ilk geldiğimde geçen sezon çalışan<br />
hocaları yanıma çağırdım. 3-4 yaş grubumuz <strong>Lig</strong>i çok<br />
kötü yerde bitirmiş. Bunun sebebini sordum. Tabii<br />
onların da kendilerine göre gerekçeleri var. Öncelikle<br />
bunları değerlendirdim. Öncelikle altyapıdan sorumlu<br />
Genel Koordinatör ile yola devam etmeme kararı aldık.<br />
Ali Kepenek ile anlaştık.Daha sonra Kenan Atik ile yola<br />
devam ettik. Tabii bunları yaparken Tek hedefimiz<br />
Denizlispor’a futbolcu yetiştirebilmek.<br />
Altyapı koordinatörlüğünde göreve getirdiğimiz Kenan<br />
Atik bu görevi daha önce de gerçekleştirmiş. Hatta<br />
bu görevi sürdürürken ödül almış Türkiye’deki ender<br />
isimlerden birisidir. Onun zamanında ödül alan alt yapılardan<br />
bir tanesi de Denizlispor’undur. Kenan atik’in<br />
Denizlispor sevgisi, Denizli sevgisi geçmişte yaptıkları<br />
bu göreve getirilmesindeki en büyük etkendir. Kenan<br />
Atik Denizlispor alt yapısındaki çocuklar için büyük<br />
bir şans.<br />
Tesisleşme Tesis konusunda sorunlarımız var fakat Büyükşehir<br />
Belediye Başkanımız Osman Zolan sayesinde<br />
tesis sorununu en aza indirgedik. Altyapıdan sorumlu<br />
olduktan sonra kendisinin yanına çıkıp kendisinden<br />
Denizli’deki tesislerin kullanımının Denizlispor’a veril-<br />
Maziyi aratmayacak bir altyapı Denizlispor altyapısından<br />
çıkarıp büyük takımlara gönderdiği futbolcularla<br />
adını duyurmayı başarmıştı tekrar bunun gerçekleşmemesi<br />
için bir neden yok. Çünkü Denizli potansiyeli olan<br />
bir şehir. Futbola aç bir şehir. Ancak Denizlispor’un 4-5<br />
yıldır içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan dolayı<br />
Denizlispor’u aşağılara çekti. Şehrimizdeki genç ve<br />
yetenekli futbolcular son dönemlerde büyük takımlara<br />
ve yakınımızda bulunan Altınordu kulübüne gitmeyi<br />
tercih ediyor. Altınordu’da şu an 6-7 tane Denizlili<br />
genç futbol hayatını sürdürüyor. Biz bu sorunun önüne<br />
geçmeye çalıştık. Bu sezon hiçbir futbolcumuzu başka<br />
takıma vermedik. Hatta biz altyapıya transferler yaptık.<br />
Transfer yasağı olduğu için futbolcuları Merkezspor’a<br />
kaydırdık. <strong>Ocak</strong> ayındaki transfer yasağının ardından<br />
oyuncuları Denizlispor altyapısına kazandıracağız.<br />
Denizli altyapısı önümüzdeki sezon daha güzel şekilde<br />
anılacaktır. Türk futbolundaki sabırsızlık bizim<br />
de önümüze geçiyor. Şu an kulübün içinde olduğu<br />
bulunduğu durumdan dolayı altyapıdan futbolcunun<br />
a takıma çıkması zor. Çünkü hemen başarı bekleniyor<br />
altyapıdan çıkan gencin A takımda yapacağı hatanın<br />
telafisi olmadığı dönemler yaşıyoruz. Takım iyi giderken<br />
altyapıdan oyuncu çıkartmak kolaydır, fakat takım<br />
kötüyken altyapıdan gelen oyuncunun yaptığı her<br />
hata göze daha çok batacaktır. Bu sene bu sıkıntılarla<br />
mücadele ediyoruz fakat birkaç seneye tamamen bu<br />
sıkıntının kalkacağını ümit ediyorum. Çalışmalarımız<br />
bu şekilde giderse Denizlispor altyapısının 2018’den<br />
sonra Türkiye gündemini oturacağını düşünüyorum<br />
Kulüpler artık siyasilere, belediyelere bağımlı olmaktan<br />
kurtulmalı. Bunun da yolu altyapıdan çıkan oyuncuların<br />
iyi fiyatlara diğer kulüpleri satılmasından geçiyor.<br />
Kulüpler bu şekilde ayakta kalabilir. En yakınımızda bir<br />
örnek var Altınordu, çıkarttığı oyuncuları <strong>Süper</strong> lig ve<br />
yurt dışına pazarlıyor ve bu şekilde ayakta kalmaya<br />
çalışıyor biz neden yapmayalım..<br />
Ali Fırat Röportajı<br />
Denizlispor Futbol Şube Sorumlusu Ali<br />
Fırat ile sezonun ilk yarısını, transfer planlamasını<br />
ve hedeflerini konuştuk.<br />
“Futbol şube sorumlusu olarak sizden bir<br />
ilk yarı değerlendirmesi alabilir miyiz?”<br />
Ali FIRAT - İlk yarı itibariyle can sıkıcı olayların yaşanmaması<br />
tek temennimizdi. Hem Denizlispor hem<br />
diğer takımlar için münferit olayların yaşanmamasını<br />
dilemiştik ve o şekilde 17 hafta geçirdik. Sportif anlamda<br />
çok kötü bir ilk yarı performansı geçirdik. Geçen<br />
sezon mali anlamda yaşadığımız zorlukların bu sezon<br />
olmamasına rağmen kötü bir ilk yarıyı geride bıraktık.<br />
“Transfer politikanız, hemen kadroya girecek<br />
oyuncuları almak mı? Yoksa geleceğe<br />
yatırım amaçlı mı olacak?”<br />
“Geçmiş yönetimler kulübe borç bırakarak<br />
gittiler, siz kulüpten ayrıldığınız zaman ne<br />
şartlar altında kulübü bırakacaksınız?”<br />
Ali FIRAT - Biz yönetimi devrettiğimizde kesinlikle borç<br />
bırakmayacağız. Bunun garantisini verebiliriz. Mayıs<br />
ayında yaptığımız kongremizde tüzük değişikliğine<br />
gittik ve şu kararı aldık: “Artık her yönetim gelirinden<br />
fazla harcama yaparsa bunu o yönetim kurulu karşılar.’’<br />
Bu ifadeyi tüzüğümüze koyduk.’’<br />
“TFF 1. <strong>Lig</strong> Kulüpler Birliği Vakfı kuruldu.<br />
Yaklaşık 1 ay önce de Spor Bakanı Osman<br />
Aşkın Bak ile bir toplantı yapıldı. Kurulan<br />
bu vakfın çalışmalarını faydalı görüyor<br />
musunuz?’’<br />
Ali FIRAT - Öncelikle şunu söyleyeyim bu birliğin<br />
kurulmasında ön ayak olan kulüp Denizlispor’dur. Biz<br />
böyle bir vakıf kurulsun ve ortak bir çalışma ortamı<br />
oluşturulsun istedik. Geçen sezon bütün kulüp başkanlarıyla<br />
görüştük fakat biraz geç kalmıştık, sezon<br />
sonu gelmişti. Ondan ötürü kurulamamıştı. Vakfın<br />
kuruluş amacı <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> ile TFF 1. <strong>Lig</strong> ve diğer alt<br />
ligler arasındaki farkı kaldırmak. <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> takımları<br />
bir galibiyete yüksek miktarlar alırken bizim aldığımız<br />
galibiyet bonusları çok düşük miktarlarda kalıyor. Böyle<br />
bir ortamda Anadolu kulüplerinin yaşaması çok zor<br />
oluyor haliyle. <strong>Lig</strong>imize isim sponsoru olacak bir şirket,<br />
bir babayiğit bile bulamadık. Gelir kalemlerimizdeki<br />
dengesizlik bizi çok sıkıyor. Bu sıkıntılara bir çözüm<br />
bulmak için TFF 1. <strong>Lig</strong>’in Kulüpler Birliği Vakfı’nı kurmayı<br />
amaçladık. Umarım faydalı olacaktır.<br />
30 31
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
NeDediler?<br />
CAN CANGÖK<br />
(Teknik Direktör)<br />
Türkiye’de futbol oynatmamak<br />
üzerine kurulu bu değişmeli.<br />
Balıkesirspor olarak biz hep<br />
oynamaktan yana olduk. Balıkesirspor<br />
olarak sahada oynamaktan<br />
vazgeçmeyeceğiz.<br />
Futbolcular oynadığı maçlarda<br />
zevk alarak oynamalı.<br />
OSMAN KAYMAK<br />
(Samsun Valisi)<br />
İnternet tarayıcılarında Samsun’u<br />
aratınca Samsung çıkıyor.<br />
Samsung dünya markasıdır.<br />
Ama Samsun’un önüne geçmemesi<br />
lazım.<br />
CELAL DOĞAN<br />
(Gaziantep Eski Belediye başkanı)<br />
Gaziantepspor diye bir takım<br />
vardı, efsane bir takımdı; o takım<br />
bugün 2.<strong>Lig</strong>e düşecek.<br />
Gelecekte amatöre düşecek.<br />
Hırsızların elinden devlet bunu<br />
almadı çünkü İçişleri Bakanlığının<br />
denetimi, maalesef, işlev<br />
görmedi.<br />
YILMAZ VURAL<br />
(Teknik Direktör)<br />
48 yıldır Türk futbolunun içerisindeyim.<br />
Sürekli kulüplerin<br />
gelirleri arttı. Para artırıyoruz.<br />
Diyorlar. Benim hemen hemen<br />
her kulüpten alacağım var. Bu<br />
paralar artıyorsa neden bana<br />
gelmiyor. Nerede bu paralar.<br />
ERGİN KELEŞ<br />
(Futbolcu)<br />
19 yaşında ilk sözleşmemden<br />
peşinatı aldım hemen babamı<br />
aradım. ‘Baba bu parayı napayım?’<br />
diye.<br />
BABAM: Ye oğlum ama güzel<br />
ye’ dedi.<br />
32
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Brian<br />
Samudio<br />
Röportajı<br />
‘’Samu futbola nasıl başladın?’’<br />
‘’8 yaşımdayken evime yakın olan bir futbol okulunda<br />
başladım burada 15 yaşıma kadar oynadım. Daha sonra<br />
2013’te İspanya’ya giderek orada 2 yıl futbol oynadım.<br />
Ardından ülkeme geldim. 2016-17 yıllarında Brezilya’da<br />
oynadım ve oradan da Türkiye’ye geldim.’’<br />
‘’Futbolun hayatındaki konumu nedir, futbolcu<br />
olamasaydın ne iş ile uğraşırdın?’’<br />
‘’Futbol neredeyse hayatımdaki her şey. Futbol oynayarak<br />
aileme yardımcı oluyorum. Açıkçası okul zamanımda<br />
derslerim pek iyi değildi bu sebeple futbolu daha çok<br />
arzuladım. Futbolcu olamasaydım ne ile uğraşırdım<br />
bilmiyorum, (gülerek) daha önce hiç düşünmemiştim.’’<br />
34 35
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
‘’İspanya, Paraguay ve Brezilya’da futbol<br />
oynadın bu serüvenin ardından Türkiye’yi<br />
seçmendeki düşünce nedir?’’<br />
‘’Rize şehrini nasıl buluyorsun, gezdiğin<br />
yerler nerelerdir?’’<br />
‘’Şehri çok seviyorum, gezdiğim zamanlarda güzel<br />
İSTATİS-LİG<br />
‘’Açık konuşmak gerekirse Türkiye’ye gelmeden önce<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’den 2 kulüp bana teklif yapmıştı. Ama Hikmet<br />
Hoca (Hikmet Karaman) bu tekliflerin içinde benimle<br />
vakit geçiriyorum. Hatta babam da burada birlikte<br />
kalıyoruz. Dışarı çıktığımızda insanlar bize çay ikram<br />
etmek istiyor.’’<br />
en iyi iletişim kuran tek isim oldu. Bu şehrin futbola<br />
verdiği desteği, takımın projelerini anlattı. Ben o anda<br />
Çaykur Rizespor’u seçmem gerektiğini anladım. Hikmet<br />
Hoca’ya beni buraya getirdiği için çok teşekkür<br />
ediyorum.’’<br />
‘’22 yaşında ülkenden çok uzak bir coğrafyaya<br />
geldin, adaptasyon sürecini atlabildin<br />
mi? Alışma sürecin nasıl oldu?’’<br />
‘’Ben atlatabildiğimi düşünüyorum. Zaten daha önce<br />
‘’Hedeflerin nelerdir?’’<br />
‘’Çaykur Rizespor’u, <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkarmak tek hedefim<br />
İspanya’ya da gitmiştim. Futbola odaklanınca doğal<br />
olarak alışma sürecini de rahat bir şekilde geçiyorsunuz.<br />
Ben futbola odaklandım ve zorluk yaşamadım.’’<br />
Deniz Şen<br />
Kısa bir bakış<br />
ve bu hedefi gerçekleştirmek için çok çalışıyorum.’’<br />
Üst ligler makyajlı<br />
kasadır, asıl cefa alt liglerde çekilir’’diye<br />
‘’Çaykur Rizespor performansını değerlendirir<br />
misin?’’<br />
olan 1.lig’de de sezonun<br />
ilk devresi de bu sözü kanıtlarcasına bol<br />
duymuştum bir<br />
röportajımda..Türkiye’nin en çekişmeli ligi<br />
‘’Paraguay milli takımına çağırıldın mı?’’<br />
‘’15 yaşımdayken U15 milli takımına çağırılmıştım ama ‘’Brezilya’da oynadığım oyunu şu an kendimde hissedemiyorum.<br />
mücadeleli, bol gollü ve bol kartlı geçti. Hep söylüyorum, sadece tek bir 90<br />
ondan sonra hiç çağırılmadım. Milli Takım’a çağırılmayı<br />
O seviyeye ulaşmak için çok çalışıyorum.’’<br />
dakikada tüm takımların kaderi değişebilir bu ligde! Peki neler oldu Türkiye’nin ‘’süper’’ denmeyen<br />
çok istiyorum ve bunun için epey efor sarfettiğimi<br />
ama mücadelenin en süperinin yaşandığı bu ligde? Haydi bir özetleyelim.<br />
düşünüyorum.’’<br />
‘’Hikmet Karaman ile İbrahim Üzülmez’i<br />
anlatabilir misin?’’<br />
Bıraktık İşi Gücü, Saldır Ankaragücü! takım arkadaşı Abdülkadir Özgen, Rizespor’lu Samu ile<br />
‘’Türkiye <strong>Lig</strong>leri’nde beğendiği oyuncu<br />
beraber 9 gol ile zirvede. Bu 3 isim arasında Otoo’nun<br />
var mı?’’<br />
‘’Hikmet hoca benim buraya gelmemdeki en büyük<br />
<strong>Lig</strong>in ilk yarısına damga vuran ekip topladığı 34 puanla<br />
0,64 ile maç/gol ortalaması en yüksek oyuncu olduğunu<br />
söyleyelim.<br />
etken, İbrahim hoca ise futbolcu geçmişi olduğu için<br />
ilk yarıyı lider kapatan Ankaragücü oldu. İsmail Kartal’ın<br />
‘’Boluspor’a karşı oynadığımız maçta AndreSantos futbolcuyu çok iyi anlıyor. Beşiktaş’ta uzun süre boyunca<br />
oynamış, Şampiyonlar <strong>Lig</strong>i seviyesinde maçlara<br />
Deplasman karnesiyle de ligin ilk sırasında yer alan Kartlar Havada uçuştu!<br />
öğrencileri oynadıkları 17 maçın sadece 3’ünü kaybetti.<br />
benim çok dikkatimi çekti. Brezilya milli takımında<br />
oynamış bir oyuncu olarak zaten çıkmış ve başarılar kazanmış bir insan. Onunla çalışmak<br />
Ankaragücü, kendi evinde ise aynı başarıyı gösteremedi.<br />
yeteneklerini tartışmaya<br />
<strong>Lig</strong>in 17 haftalık periyodunda hakemler 791 sarı, 36<br />
gerçekten büyük bir keyif.<br />
İç sahada en çok maç kazanan ekip Ümraniyespor,<br />
gerek yok.’’<br />
kırmızı kart gösterdi. Hakemlerin cebinden en çok sarı<br />
topladığı 32 puanla ikinci sırada.<br />
kart 54 defa Denizlispor ve Samsunspor için çıktı. İlk<br />
Tam 406 Gol İzledik!<br />
yarının en agresif takımlarından bir diğeri ise 6 kırmızı<br />
‘’Çaykur Rizespor taraftarı ve gittiği deplasmanlarda<br />
etkilendiğin taraftar grupları<br />
TFF 1.<strong>Lig</strong> bu sezonun ilk yarısında futbol severlere tam<br />
kart ile zirvede olan Elazığspor oldu. En centilmen takım<br />
ise 33 sarı kart ile Balıkesirspor ve 38 sarı 0 kırmızı kart<br />
var mıdır?’’<br />
406 gol izletti. En çok golü 4.haftada(33);en az golüyse<br />
ile Gazişehir Gaziantep. En çok sarı kartı Adanaspor’lu<br />
16.haftada(17)izledik. Bu neredeyse her hafta 24, her<br />
’Rizespor’un taraftarını çok beğeniyorum. Topu ayağıma<br />
Onur Akbay(6);en çok kırmızı kartı ise Elazığspor’lu<br />
maç 3 gole yakın bir istatistik çiziyor. Bu gollerde en<br />
her aldığımda onların heyecanlandığını hissediyorum.<br />
Mehmet Yiğit(2) gördü.<br />
büyük pay attığı 35 gol ile Rizespor’un. En az golü<br />
Deplasmanlardan ise Eskişehir diyebilirim. Hatta<br />
ise ligin son sırasında yer alan Gaziantepspor attı(7). İlginç Notlar..<br />
şunu anlatmak isterim. Eskişehirspor deplasmanında<br />
1-0 öndeyiz ve daha iyi top oynuyoruz<br />
17 haftada izlediğimiz maçların %46’sını ev sahibi ekip-<br />
Sahasında taraftarlarına en çok gol izleten takım da<br />
Rizespor olurken, en az gol yiyen takım ise lider Ankaragücü<br />
oldu. Deplasmanda da rakip filelere en çok<br />
ama Eskişehirspor taraftarı takımın sürekli<br />
ler, %24’ünü konuk ekipler galip tamamladı. Maçların<br />
destekledi ve maç 1-1 sona erdi. Çok dikkatimi<br />
çekmişti…’’<br />
fazla gol atıldı, bu seyir zevki adına iyi bir istatistik. Buna<br />
%30’u ise berabere bitti. Bu maçların %72’sinde birden<br />
golü Ankaragücü gönderdi. Bu sezona şampiyonluk<br />
parolası ile başlayan ancak bir türlü istikrarı tutturamayan<br />
Gazişehir Gaziantep ise 5 gol ile dış sahada en<br />
karşın en çok görülen skor ise %12 ile 1-0. İlk yarının en<br />
çok düdük çalan hakemi Abdülkadir Bitigen olurken,<br />
az gol yiyen takım. Gol krallığı yarışı da lig geneli gibi<br />
en çok süre alan oyuncular ise her zaman olduğu gibi<br />
kızışmalı! Balıkesirspor’un formda golcüsü Otoo ve<br />
kaleciler oldu..<br />
36 37
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Bu sezon kısa vadeli olarak Eskişehirspor<br />
ile hedefleriniz neler?<br />
Yücel İldiz - “Realist olmak gerekirse öncellikle<br />
Eskişehirspor’u sıkıntılı sıralamadan kurtarmak ve<br />
eğer devre arasını iyi geçirebilirsek ana amacı olan<br />
hedefi oynatmak.”<br />
Peki, Eskişehirspor şuan istediğiniz seviyeye<br />
geldi mi?<br />
Yücel İldiz - “Kesinlikle hayır. Başta da söylediğim<br />
gibi devre arası sorunları çözer, sağlıklı bir kamp<br />
geçirebilirsek ikinci yarı çok daha iyi bir Eskişehirspor<br />
yaratırız.”<br />
Yücel İldiz<br />
Eskişehirspor<br />
Daha önce iki kez Karabükspor ile<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkma başarısı yakaladınız?<br />
O dönemlere dönecek olursak, neler<br />
söylemek istersiniz?<br />
Yücel İldiz - “Sadece Karabük’te değil Ordu’da,<br />
Malatya’da da şampiyonluklarım var ve bir çok takımla<br />
da finaller oynadım. Umarım Eskişehir’de de güzel<br />
günler yaşayacak ve kariyerime ekleyeceğim.”<br />
Size göre TFF 1. <strong>Lig</strong>’de mi yoksa <strong>Süper</strong><br />
<strong>Lig</strong>’de mi çalışmak daha zor?<br />
Yücel İldiz - “Her ikisindede çalıştığım için kesinlikle<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de çalışmak daha kolay diyebilirim. TFF 1.<br />
<strong>Lig</strong>’de ise gerçekten çok daha zor.”<br />
Yönetimde yaşanan sıkıntılar teknik ekip<br />
olarak sizi ve futbolcuları nasıl etkiliyor?<br />
Yücel İldiz - “Kulüpler bir bütündür. Başkanından, en<br />
küçük birimine kadar ne kadar sağlıklı bir yönetim olur<br />
ise teknik heyet ve takım o kadar rahat çalışır.”<br />
Sizce yöneticilerin teknik direktörlerin<br />
görevine müdahalede bulunması ne kadar<br />
doğru?<br />
Yücel İldiz - “Kulüplerde herkes kendi işini yapmalı,<br />
doğrusu budur.”<br />
Erdener<br />
Karataş<br />
Kimine göre öğrenci, kimine göre ise bir futbol şehri olan Eskişehir’in<br />
Porsuk Çayı kenarında zaman geçirirken, aklımızda bulunan tek<br />
soru Eskişehirspor ile ilgili nasıl bir içerik üreteceğimizdi. İçerisinde<br />
bulundukları sıkıntılı durumdan ötürü kırmızı-siyahlı kulüpte<br />
bizlere en yararlı açıklamayı, deneyimlerinden ötürü teknik direktör<br />
Yücel İldiz’in vereceğini düşündük ve hocanın kapısını çaldık. Kısa<br />
sorduk, kısa cevaplar aldık. Deneyimli çalıştırıcı Eskişehirsporluların<br />
merak ettiği konulara kısa ve öz cevaplar vererek merak edilenleri<br />
cevapladı.<br />
Eskişehirspor’u kabul etmenizdeki en<br />
büyük sebep neydi?<br />
Yücel İldiz - “Eskişehir, bir spor şehri ve aynı zamanda<br />
Türkiye’nin en köklü futbol kültürüne sahip seyircisi<br />
ve camiası. Bu seyirci ve camia için zor durumda olan<br />
Eskişehirspor’u kabul ettim.”<br />
Göreve geldiğinizde sıkıntılı süreçlerden<br />
geçen ve halen de bu süreci atlatamamış<br />
bir Eskişehirspor var, bu durumu nasıl<br />
özetlersiniz?<br />
Yücel İldiz - “Eskişehirspor’a gelirken bana bir proje<br />
sunuldu. Ancak yönetim istifa etti yeni gelen Halil Ünal<br />
ve yönetimi bu zorlukları aşacağımızı söyledi. Halen<br />
süreç devam ediyor elimizden geleni yapacağız.”<br />
TFF 1. <strong>Lig</strong>’in <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e göre<br />
daha zor bir lig olduğunu<br />
düşünüyor musunuz?<br />
Yücel İldiz - “Kesinlikle evet özellikle<br />
birbirine yakın çok şehir takımının olması<br />
ve hepsinin iddialı başlaması, artı play-off kuralı<br />
grubu daha karmaşık ve zor hale getiriyor.”<br />
Türk futbolunda başarı<br />
yakalanamayışı sizce<br />
de yabancı sınırı ile mi<br />
alakalı? Alt yapılar hakkında<br />
düşünceleriniz neler?<br />
Yücel İldiz - “Hiçbir şekilde yabancı sınırı ile alakalı<br />
değildir. Tamamen altyapısı ve eğitimli ciddi şekilde<br />
yatırım yaparak kendi futbol kültürümüzü yaratmamız<br />
gerekir.”<br />
38 39
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
İZMİR’DE PUANLAR<br />
PAYLAŞILDI<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
akşamı, Cumartesi, derken maç günü geldi.<br />
İzmir’de kapalı bir hava hakimdi. Bazen<br />
garip şekilde güneş açtığı da oluyordu<br />
ama İzmir’in havasına pek güven olmaz<br />
zaten. Yağmur çamur derken yeni yapılan<br />
Bornova Doğanlar Stadyumu’nda yerimizi<br />
aldık. Hemen geçmiş yılları yad etmek için<br />
Şirinyer Tayfa’dan Erksay abi ile konuştum.<br />
Halil İbrahim Tuna’lardan, Gökhan Karadeniz’lerden,<br />
Sinan Osmanoğullarından<br />
bahsettik. Kulübün yapısını ve bu yılki hedeflerini<br />
tartıştık.<br />
Güneşli aynı zamanda yağmurlu bir İzmir<br />
günü, Altınordu ile üniversite yıllarına dönüş,<br />
Cengiz Ünder ve Çağlar Söyüncü’nün<br />
veliahtları, Şirinyer Tayfa’dan Erksay abi<br />
ile röportaj, iki gol ve iptal edilen penaltı…<br />
Hepsi TFF 1. <strong>Lig</strong>’in 16. haftasında oynanan<br />
Altınordu- Adana Demirspor maçının tribünden<br />
hikayesinde…<br />
TFF 1. <strong>Lig</strong>’de tansiyon geçen senelere göre bu sene<br />
biraz daha yüksek. Bunun nedeni olarak hem takımların<br />
puan olarak birbirine yakın olmaları<br />
hem de hangi takımın<br />
hangi takıma diş geçireceğinin<br />
belirsizliğini gösterebiliriz.<br />
Hal böyle olunca yine bize<br />
yollara düşmek kaldı ve ligin<br />
16 haftasında İzmir’de oynanacak<br />
Altınordu-Adana Demirspor<br />
maçının heyecanını<br />
yaşamak için İzmir’e doğru<br />
yola çıktım.<br />
Öncelikle maçın atmosferine<br />
biraz daha girmek için iki takımdan bahsedeyim.<br />
Öncelik ev sahibi Altınordu’da. Kırmızı Şeytanların<br />
bende yeri ayrıdır, yapılandıkları ve yükselişe geçtikleri<br />
dönemde İzmir’de üniversite okuyordum, o süreçte<br />
3. <strong>Lig</strong>’den 2. <strong>Lig</strong>’e yükseldiler. Ardından askere gittim,<br />
geldim. İş aradığım ve aşırı işsiz olduğum dönemde<br />
de 2. <strong>Lig</strong>’den TFF 1. <strong>Lig</strong>’e yükseldiler. Takımın doğru<br />
işler yaparak arka arkaya lig atlaması ve tüm bu sürece<br />
şahit olmak güzeldi, bu yüzden Kırmızı Şeytanlara ayrı<br />
bir sempatim var.<br />
Gelelim bu sene başına Altınordu<br />
bu sezona da İyi birey<br />
iyi vatandaş iyi futbolcu mottosuyla<br />
başladı, yine aynı şekilde<br />
bu sezonda da kendi topraklarında<br />
yetişen evlatlara güvendi<br />
ve kadroyu yabancı oyuncuya<br />
gerek duymadan kurdu. Takımın<br />
başında yine 5 senedir olduğu gibi Hüseyin Eroğlu<br />
var. 15 haftayı geride bıraktığımız şu günlerde takım 5<br />
galibiyet, 4 beraberlik ve 6 mağlubiyet alarak 19 puan<br />
topladı ve 11. sırada yer alıyor. Peki bu süreçte takımda<br />
dikkat çeken oyuncular kimler, kadroya ilk baktığımızda<br />
iki genç kaleci dikkat çekiyor. Erce Kardeşler ve Berke<br />
Özer. Bu oyuncuların haricinde sol bekte Yusuf Acer,<br />
orta sahada Barış Alıcı, forvet bölgesinde ise Fatih<br />
Aktay. Cengiz Ünder ve Çağlar Söyüncü’nün veliahtı<br />
olan bu genç oyuncuların yanı sıra Mirkan Aydın ve<br />
Kerim Avcı takıma ağabeylik yapıyor. Tüm bu isimleri<br />
sayarken aklıma tek bir soru geliyor, geçen sene Play-<br />
Off’u son maçta kaçıran Altınordu bu sezonu nerede<br />
tamamlayacak?<br />
Geçelim konuk takım Adana Demirspor’a. Aslında<br />
Adana ekibiyle bundan haftalar önce karşılaşmak istemiştim.<br />
Uçağa atlayıp Adana’ya gidip, Adana derbisini<br />
izlemeye niyetlenmiştim ancak Federasyon derbiyi<br />
pazartesi gününe koyunca bizim planlar suya düştü.<br />
İzmir’de karşılaşmak nasipmiş. Takımın iskeleti kafanızda<br />
oluşması için biraz gidişattan ve oyunculardan<br />
bahsedeyim. Adana Demirspor sezona Giray Bulak<br />
ile başladı, takım bu süreçte istenilen performansı<br />
gösteremeyince ligin 12. haftasında<br />
takımın başında Timuçin Bayazit<br />
geldi. Timuçin Bayazit’i futbolculuk<br />
döneminde Denizlispor’dan hatırlayanlarınız<br />
olacaktır.<br />
Peki Demirspor geride bıraktığımız<br />
bu 15 haftayı nasıl geçirdi. Takım bu<br />
süreçte 4 galibiyet, 4 beraberlik ve<br />
7 mağlubiyet aldı ve 16 puan toplayarak<br />
14. basamakta kendine yer bulabildi.<br />
Bu dönemde dikkat çeken oyuncular ağırlıklı<br />
olarak takımın yabancı uyruklu oyuncularıydı.<br />
Robert Ndip Tambe, Lalavele, Theo Mendy’ye<br />
ek olarak Yiğit İncedemir ve Atabey Çiçek<br />
takımın dikkat çeken isimleriydi.<br />
Şimdi geçelim yolculuk hikayemize öncelikle<br />
pazar günkü Altınordu planımızı<br />
hafta içerisinden yapmıştık. Cuma akşamı<br />
mesaiden sonra yola çıktık ve karayoluyla<br />
üniversite arkadaşım Can ile İzmir’e geldik.<br />
Mesaiden sonra İstanbul’dan İzmir’e<br />
arabayla gitmek aslında pek iyi bir fikir<br />
sayılmazmış. Çok yorulduk. Neyse Cuma<br />
Kısa bir süre sonra takımlarda sahaya çıktı.<br />
İstiklal marşımızın ardından karşılaşma başladı.<br />
İlk dakikalarda orta saha mücadelesi<br />
halinde geçen karşılaşmanın ilk tehlikeli pozisyonlarını<br />
Adana Demirspor yakalıyordu ama kaleci Erce<br />
gole izin vermiyordu. Sonrasında Altınordu bir korner<br />
organizasyonunda penaltı kazandı penaltıyı takımın<br />
tecrübeli isimlerinden Kerim Avcı gole çevirdi ve skoru<br />
1-0’a taşıdı. Golden sonra oyunun kontrolünü iyice<br />
eline geçiren Altınordu Barış Alıcı’nın görev aldığı sağ<br />
kanattan ardı ardına net pozisyonlar yakaladı ama genç<br />
oyuncu bunların hiçbirinden yararlanamadı. Demirspor<br />
bu pozisyonlara Atabey Çiçek’in hızıyla yanıt vermek<br />
istedi ama pek başarılı olamadı.<br />
Hızlı ilk yarının ardından ikinci devre de<br />
iyi bir oyun vaat ediyordu. Öyle de<br />
oldu. İlk devreye nazaran Adana<br />
temsilcisi oyuna daha fazla ağırlığını<br />
koymuştu. Ardı ardına duran<br />
toplar kazanan Demirspor golü de<br />
kornerden Atabey Çiçek’in kafasıyla<br />
buldu. Bu dakikadan sonra maçı<br />
tek kaleye çeviren Adana temsilcisi<br />
Robert Ndip Tambe ile tehlikeli olmaya<br />
çalışıyordu. Bu sıralarda bir penaltı kazandılar<br />
ancak yardımcı hakemin uyarısıyla o penaltı<br />
kornere evrildi. Maçta da başka gol olmayınca<br />
iki takım puanları paylaşmak zorunda kaldı.<br />
Not: Sayfada bulunan QRCode’u akıllı<br />
telefonunuza yüklediğiniz herhangi bir<br />
QRCode uygulamasına okutarak maçın<br />
tribünden hikayesinin video formatına ulaşabilirsiniz.<br />
Hazır oralara kadar gitmişken<br />
de kanalıma abone olmayı unutmayın,<br />
maç hikayelerini kaçırmayın. :)<br />
40 41
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
ÖMRÜMÜN EN UZUN UZATMA DAKİKALARI<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Elektronik Bilet<br />
Burak Çapan<br />
Geçmişte 2.<strong>Lig</strong> adıyla şimdilerde TFF. 1.<strong>Lig</strong><br />
adıyla bilinen ligimizde doksanlı yıllarda lig<br />
yapısı farklıydı. <strong>Lig</strong>in tamamı beş grup ve on<br />
takımdan oluşuyor, gruplarını ilk ikide bitiren<br />
takımlar sezonun ikinci yarısında oluşturulan yükselme<br />
liginde (playoff ligi) mücadele ediyor, bu ligde de<br />
ilk iki takım doğrudan 1.<strong>Lig</strong>’e, 3-4-5. olan takımlar ile eleme<br />
gruplarını ligin ikinci yarısında lider olarak bitiren takımlar<br />
arasında tarafsız bir sahada tek maçlı eleminasyon<br />
sistemiyle 1.<strong>Lig</strong>’e yükselme mücadelesi veriliyordu.Takımlar<br />
için yorucu bir süreç olsa da hem mücadelenin hem de<br />
heyecanın daha fazla bir sistem olduğu kanısındaydım o<br />
usül için. O heyecanlı günlerden kalan bir maçın hatıramda<br />
bıraktığı izleri anlatacağım bu yazıda…<br />
18 Aralık 1994 günü çocuk gözlerimi adı Kanal 25 olan yerel<br />
kanalda dönen alelade bir filme bağlamış, ekranın köşesindeki<br />
Rizespor – Erzurumspor maçının sonucuna<br />
hipnotize olmuş gibi bakıyordum.<br />
Bu maç babamın elimden tutup tribünlerinde birlikte tezahüratlar<br />
yaptığımız, şehrimin insanlarının belkide mutlu<br />
olduğu anların müsebbibi Erzurumspor’un play off<br />
gruplarına çıkmak için tek şansıydı. Erzurumspor ikincilik<br />
için Orduspor ile mücadele ediyordu. Orduspor evinde<br />
büyük ihtimalle kazanacaktı. Erzurumspor ise Rizespor<br />
deplasmanına gidecekti. Kazanmaktan başka çare yoktu.<br />
Babama deplasmana beni de götürmesi için birçok kez<br />
yalvarsam da kabul etmedi. Şehirden çok kalabalık bir taraftar<br />
grubu Rize yollarına düştü.<br />
Erzurumspor son beş maçında 4 galibiyet 1 beraberlik almıştı.<br />
Takım çok iyi durumdaydı. Rizespor’un ise ne düşme<br />
tehlikesi ne de ligde bir iddiası vardı. Prestij maçına çıkacaklardı.<br />
20. Dakikada ekranda Erzurumspor’un golünü<br />
görünce sevinçten havalara uçtuğumu ve çatlak sesimin,<br />
maçı benim gibi takip eden mahalle sakinlerinin ve esnafının<br />
sesleri arasında eriyip gittiğini hatırlıyorum. Dakikalarca<br />
dinmeyen tezahüratlar ve klakson sesleri ilk yarının bitmesiyle<br />
azalmıştı. Bir yandan maçın heyecanı devam ederken<br />
diğer yandan maçta olamamanın üzüntüsü ile içten<br />
içe babama öfkelendiğimi hatırlıyorum. İkinci yarı başladıktan<br />
kısa bir süre sonra ekranda bir alt yazı geçti. Takımın<br />
yıldızı ve golcüsü olan Yücel Çolak’ın kırmızı kart gördüğü<br />
yazıyordu. Yücel çok iyi bir golcü olmasına rağmen sert<br />
bir futbolcuydu da… Kırmızı kart görebilme kapasitesi yüksekti.<br />
Bir gol yememiz her şeyi alt üst edecekti ve böyle bir<br />
maçta her ne olursa olsun bu hatayı yapmamalıydı. Mahallede<br />
sesler iyice azalmaya başlamıştı. 60. Dakikada on<br />
kişi kalmıştık ve maçın bitmesine 30 dakika<br />
daha vardı. Kalan süre nasıl geçti bilmiyorum<br />
ama sonunda 90.dakika yazısını ekranda<br />
gördüm.<br />
Ekranda 90 dakikanın bittiğini ve uzatmalarda önde<br />
olduğumuz yazıyordu. Mahalleden yükselen “Şampiyon<br />
Erzurum” seslerini daha iyi duymak ve sevinen taraftarları<br />
görmek için pencereye doğru yürüdüm. Sesler bir anda<br />
kesildi. Televizyondan skorun 1-1 olduğunu görünce sebebini<br />
anladım ve televizyonu sinirle kapayıp ağladığımı<br />
hatırlıyorum.Şimdi dönüp o günü hatırladığımda, çocuk<br />
kalbime yapılan en büyük haksızlığın o ömrümün en uzun<br />
uzatma dakikaları olduğunu anlıyorum…<br />
Babam Erzurumspor’u tutkuyla ve aşkla seven bir taraftar<br />
olmasına rağmen iyi de bir futbolseverdir. 18 Aralık gecesi<br />
geç saatlerde eve geldi ve doğrudan uyudu. Sonraki<br />
birkaç gün ise ağzını bıçak açmadı. Şimdiki gibi maç görüntülerine<br />
rahatlıkla ulaşamasak da ertesi hafta içerisinde<br />
maçtan sonra olanları birçok gazetede ve televizyonda<br />
görmüştüm. Maçtan sonra stat etrafında ekmek parasını<br />
köftecilik yaparak kazanmaya çalışan bir vatandaşın çıkan<br />
olaylarda yüzünden hayatını kaybettiğini ve Rize Atatürk<br />
Stadında büyük maddi hasar meydana geldiğini öğrenmiştik.<br />
Babamla yaşadığımız asıl tevafuk ise şuydu. Ben skor 1-1<br />
iken televizyonu kapatmıştım ve maçın bu skorla bittiğini<br />
biliyordum. Babama göre de maç 1-1 bitmişti. Erzurumspor<br />
ilk golü yiyince çıkan bir hengamede babam talihsiz bir<br />
kaza yaşamış, başını betona çarpmış ve bir süre bilincini<br />
kaybetmiş. Bu esnada Erzurumspor kalesinde 2. golü<br />
görmüş. Maç bittikten sonra dönüş yolunda ağızları bıçak<br />
açmayınca da babam durumdan haberdar olmamış. Televizyon<br />
izlerken maçı 2-1 kaybettiğimizi birlikte öğrendik.<br />
Babamın maçla ilgili ise söyledikleri şöyleydi; Tribünlerde<br />
Orduspor amigoları ve taraftarları vardı. Yücel’in kırmızı<br />
kartı haksızdı. (O dönem bunu taraflı tarafsız birçok kişi<br />
söylemişti) Ve hakem art niyetliydi.<br />
Bu olayı yıllardır yazmak istesem de hep erteledim. Çünkü<br />
kötü bir hatıraydı. Yıllar sonra İsmail Saymaz’ın Çay Güzeli<br />
isimli öykü kitabındaki Tereddüt isimli öyküsünde bu maçı<br />
anlattığını görünce yazmak istedim. Futbolun karşılıksız bir<br />
aşk olduğuna inanırım. Bu karşılıksız aşkta elbette hüzünler<br />
ve acı hatıralar olacaktır, bu da kabulüm. Ama futbola<br />
aşık ve takımına tutkuyla bağlı bir çocuğun kalbinin kırılmaması<br />
da yegâne dileğim…<br />
Bu yazıda tribün emekçilerinin ve Ultras kültürüne bağlı kalanların<br />
aslında hiç istemediği fakat sevdaları için katlandıkları bu içi boş<br />
durumu okuyacaksınız. Elektronik bilet…<br />
Bu yazıda tribün emekçilerinin ve Ultras kültürüne<br />
bağlı kalanların aslında hiç istemediği fakat sevdaları<br />
için katlandıkları bu içi boş durumu okuyacaksınız.<br />
Elektronik bilet…<br />
‘’6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliği Önleme<br />
Kanunu’nun getirdiği E-Bilet projesi kapsamında bir<br />
yenilik olan Passolig Kart; stadyumlara girişi sağlayan<br />
ve kişiye özel bir sportif kimlik kartı olmanın yanı sıra,<br />
alışveriş ve ulaşım başta olmak üzere günlük hayatın<br />
birçok alanında kullanılabilecek.’’ Nisan 2014 tarihli<br />
yerel bir gazeteden alınmıştır.<br />
Değersizleştirdiler. Paralarının her şeyi satın alabileceğini<br />
fakat bunun değerinin asla para ile ölçülemeyeceğini<br />
anlamadılar. İlk maçına babasının omuzunda giden 7<br />
İlke Cancanoğlu<br />
yaşındaki çocuğun değerini ise fark edemediler. Hatta<br />
bu çocuğun gittiği ilk maçın biletini çalışma masasının<br />
rafına yapıştırdığından ise hiç mi hiç haberleri yoktu. O<br />
çocuk büyüyüp kendi harçlığından para biriktirip, uzun<br />
kuyruklar altında bilet almak için beklerken umudunu<br />
hiç kaybetmemişti oysa ki. Şimdi ise internet ekranında<br />
F5 tuşuna (sayfayı yenileyen tuş) basarak umudunu<br />
sürdürüyor ama eskisi gibi değerli ve heyecanlı değil.<br />
Ben ekonomiden falan anlamam, paranın satın<br />
alamayacağı şeyler vardır: aşk gibi, aile gibi, tribün<br />
kültürü gibi…<br />
İşte o tribün kültürünü yok ettiler. Önceden tribünlerde<br />
yer kavgası olmazdı. Belki hakkaniyetli değildi fakat<br />
‘’burası benim yerim kalk buradan!’’ demenin de hiç<br />
gereği yoktu açıkçası. Mezuniyet balosunda veyahut<br />
önemli bir iş yemeğinde ‘’pişti olmuşuz’’ diyeceğin<br />
kişilerle aynı renkleri üzerinde bulunduruyorsun ve<br />
omuz omuzasın. Yer önemli mi?<br />
Beşiktaş tribününde büyüyen usta yönetmen Zeki<br />
Demirkubuz’un Twitter’da attığı son tweet’i kendimce<br />
değiştirerek yazıma son veriyorum.<br />
‘’Bu tribünlerin bir daha benim istediğim ve dilediğim gibi<br />
olamayacağını biliyor ve artık bundan acı duymuyorum…’’<br />
42 43
14 Pozisyon<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Efsane<br />
Mohamed Ali Kurtuluş<br />
1974 Belçika doğumlu olan usta 10<br />
numara Türkiye’deki futbol kariyerine<br />
Sakaryaspor’la <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’te başladı. Efsaneler arasına<br />
gireceği 1.<strong>Lig</strong>’te Sakaryaspor, Rizespor, Sivasspor,<br />
Diyarbakırspor ve Adanaspor formaları giydi ve 6<br />
sezonda 65 gol kaydetti.<br />
Sivasspor’un, 2004-05 sezonunda şampiyon olarak<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıktığı sezon attığı 20 gol ve yaptığı<br />
asistlerle lige damga vurdu. 2006-07 sezonunda ise<br />
Diyarbakırspor formasıyla 17 gol kaydetmesi takımının<br />
play-off finalini görmesine yetmedi.<br />
İki ayağını da etkili kullanması, frikik ve uzaktan şutlarla<br />
bulduğu jeneriklik goller, karar verme, pozisyon<br />
öncellemesi ve liderliğiyle bu lige damga vuran<br />
oyunculardan biri oldu. Şu sıralar Adana Demirspor’da<br />
u14 hocalığı yapan usta ayağın yetiştireceği<br />
isimleri merakla bekliyoruz.<br />
Sezer Öztürk<br />
1985 Almanya doğumlu Sezer’i inişli<br />
çıkışlı futbol kariyeri ile hatırlıyoruz. Öyle<br />
ki, Türkiye’ye gelmeden önce Bundesliga 1 kariyeri, alt<br />
yaş kategorilerinde defaten milli oluşu ve son olarak<br />
aniden futbolu bırakması.<br />
Bu listede olması sizi şaşırtmasın. Manisaspor’un 2008-<br />
09 sezonunda 1.<strong>Lig</strong>’den şampiyon olarak <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e<br />
döndüğü sene yaptıklarıyla bu ligin takipçileri tarafından<br />
hala unutulmayacak isimler arasında. Sadece bir<br />
sezon oynadığı 1.<strong>Lig</strong>’de attığı 14 gol, asistleri ve takım<br />
kaptanlığıyla Manisaspor’u adeta bir komutan gibi saha<br />
içinde yönetmişti. “Default” gelen gurbetçi oyuncu<br />
özellikleri olan çift ayağı raket gibi kullanabilmenin<br />
yanı sıra, oyun zekası, duran top yeteneği, topla doğru<br />
Günden güne sistem, taktik ve stratejilerin değiştiği<br />
futbolda 10 numaralar hep en değerli isimler olmuştur.<br />
Nesli tükenmekte olan 10 numara pozisyonunda<br />
oynayıp,TFF 1.<strong>Lig</strong>’te fark oluşturmuş dört 10’ u ve<br />
neler yaptıklarını gelin birlikte inceleyelim.<br />
yerde buluşma ve buluşturma Sezer’i Sezer yapan<br />
özelliklerdi. 10’larda nadir bulunan hırçınlığı ve agresifliği<br />
ise daha da farklı bir oyuncu yapıyordu onu.<br />
Muhammet Reis<br />
Listede aktif futbol hayatına devam eden<br />
tek oyuncu. 1984 Trabzon doğumlu.<br />
Lakabı soyadıyla müsemma: Reis. 192<br />
maç 57 gol, istatistiği tutulmayan nice<br />
asist ve 3 <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e terfi…<br />
Alt yaş kategorilerinde milli olmuş Reis,uzun yıllar 2.<br />
<strong>Lig</strong>’de forma giydikten sonra çıkışta olan Balıkesirspor<br />
gemisinin dümenine geçip takımla birlikte yükseldi ve<br />
iki yılda iki şampiyonlukla <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkış hikayesinde<br />
baş kahraman oldu.<br />
Etkili birçok 10 numara gibi Muhammet de iki ayağını<br />
etkili kullanabiliyor, uzaktan şutları ve frikikleriyle rakip<br />
takımların korkulu rüyası, nereye koşacağını iyi biliyor,<br />
topları demarke alıp çok hızlı dikine oynayabiliyor. Reis<br />
bundan sonra hiçbir şey yapmasa bile 1.<strong>Lig</strong> tarihine<br />
adını altın harflerle yazdırmayı başardı.<br />
Erol Kapusuz<br />
Şimdilerde Bölgesel Amatör <strong>Lig</strong>’de<br />
Kartalspor’un teknik direktörlüğünü<br />
yapan Erol Hoca kare asın 4’ üncü ismi.<br />
184 maç 61 gollük performans ve medya<br />
çubuğunu sürekli ileri geri kaydırarak tekrar<br />
tekrar izlenecek derecede nefis frikik golleri.<br />
Listemizde bu ligde en çok oynayan oyuncu olma<br />
özelliğiyle farklılaşan Erol Kapusuz bireysel performans<br />
olarak üst düzey olan kariyerine rağmen 1 kez bile<br />
şampiyonluk ya da terfi sevinci yaşayamamasıyla ikinci<br />
kez farklılaşıyor. Formasını giydiği Boluspor 2007-08<br />
sezonunda <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’in kapısından Eskişehirspor’a<br />
kaybettiği play-off finaliyle döndü. O sezon en son<br />
martta forma giyen kaptan belki play-off’larda<br />
oynayabilse ilk ve tek şampiyonluğunu Boluspor<br />
formasıyla yaşayacaktı. Şampiyonluk yaşayamasa da<br />
top tekniği, oyunu yönlendirişi, ara pasları, şutları ve<br />
bitiriciliğiyle gönülleri fethetti.<br />
M. Burak Kural yazdı<br />
ÜMRANİYE BELEDİYE BAŞKANI<br />
HASAN CAN<br />
RÖPORTAJI<br />
“Başarının anahtarı amatör<br />
ruh - profesyonel tavır…”<br />
Ümraniyespor’un bu günlere<br />
gelmesinde hiç kuşkusuz<br />
Ümraniye Belediye Başkanı Hasan<br />
Can’ın çok büyük emeği var. Uzun<br />
süredir maddi manevi desteğiyle<br />
Ümraniyespor’un yanında olan<br />
Hasan Can’ın açıklamaları, bazı<br />
kulüp yöneticilerine ders olacak<br />
nitelikteydi.<br />
“Başarının Formülü İki Şeyde Saklı…”<br />
Başarının temelini oluşturan iki ana sebep söyleyebilirim.<br />
Birincisi amatör ruh ikincisi ise profesyonel tavır.<br />
Ben belediye başkanıyım ve bütün imkanları da biz<br />
hazırlıyoruz. Amatör ligde de öyleydik şu an da 1.<br />
<strong>Lig</strong>de de öyleyiz. Tabi profesyonel takım olduğu için<br />
şimdi belediyenin bütçesinden bir katkı sağlama<br />
durumumuz yok. Arkadaşlarımızla birlikte spor severleri<br />
yönlendirerek maddi sıkıntı çekmemelerini sağlamaya<br />
çalışıyoruz.<br />
“Böyle Bir Başarı Bekliyorduk…”<br />
Ben geçen sene bekliyordum. Hatta onlara baya bir<br />
sitem ettim. “Siz buna inansaydınız s<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e çıkardınız ama çalışmadınız, inanmadınız<br />
çıkabileceğinize o yüzden çıkamadınız’’ dedim.<br />
“Amacaımız Bir Numara Olmak…”<br />
Gerçekten benzer belediyelerimizin örnek alabileceği<br />
bir belediye haline gelmeyi misyon olarak çağın<br />
en iyi imkanlarıyla Ümraniye halkını buluşturmaya<br />
çalışarak seçmiştik. Aynı şeyin Ümraniyespor için<br />
geçerli olduğunu söyleyebilirim. Misyon olarak<br />
benzer takımlar içerisinde 1 numara olmayı, sadece<br />
başarıyla değil, etik yapısıyla da örnek alınacak bir kulüp<br />
olmasını Ümraniyelilere şampiyonluklar yaşatmasını<br />
hedeflemiştik. Sanıyorum başardık ve bu yönüyle de<br />
başka takımlara da örnek olur diye düşünüyorum.<br />
“Asla İşlerine Karışmıyorum…”<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Takımın her derdiyle ilgilenen bir belediye<br />
başkanı olmama rağmen asla onların<br />
işine karışmıyorum. Bugüne kadar tek<br />
bir futbolcu bile önermemişimdir herkes<br />
işini yapacak ama onlar da işini doğru yapacak hep<br />
bu ilkeyle hareket ettik. Allah için onlarda işini doğru<br />
yapıyor..<br />
“Amatör Ruhu Muhafaza Etmeye<br />
Çalışıyoruz…”<br />
Ümraniyesporun amatör ruhunu muhafaza etmeye<br />
çalışıyoruz. Ekibimizi seçerken; milli ve manevi<br />
değerlere saygılı, misafir ettiği rakip takıma saygılı ve<br />
gittiği yerde saygı gören, gelen takıma saygı gösteren<br />
bir kulüp olmaya özen gösterdik.<br />
“Küfüre 12 Yıl Önce Son Verdik…”.<br />
Maçlarda kötü tezahüratı, küfrü ve hakareti 12 yıl önce<br />
bitirdik. Amatör ligdeyken bir maçlarına gittim. Aman<br />
ya rabbi yakası açılmamış sövgüler... Dedim ki; “İlk<br />
ve son gelişimdir, bir daha maçınıza gelmem. Siz ne<br />
zaman rakip takım size gol attığında kendi sahanızda<br />
onu alkışlayabilecek bir olgunluğa erişirsiniz o zaman<br />
beni çağırın.” Sonra taraftar gruplarımız zamanla bu<br />
erginliğe erişti ve bu noktalara kadar geldik. Burada<br />
ana unsur bu sporu yapan ve takip eden gençlerin<br />
ahlaklı ve iyi yetişmesidir.<br />
“Ümraniyespor <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’e Hazır…”<br />
Biraz daha gayret etmeleri gerekiyor. Ben takımın<br />
hazır olduğunu düşünüyorum. Bu konuda inancım<br />
tam. Gerçekten takımı iyi görüyorum. İstediklerinde<br />
en favori takımları bile rahatlıkla mağlup edebiliyorlar.<br />
Umarım 2. yarıda aynı etkili oyunları devam eder.<br />
44 45
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
“Diğer Kulüplerin Yapamadıklarını Yaptık…”<br />
Bu serüven uzun bir serüven aslında. Daha önce<br />
Ümraniyespor’un dişe dokunur başarıları yoktu.<br />
Taki Ümraniye’de 1993 de patlayan hekimbaşı<br />
çöplüğünün 1995 yılında rehabilite edilerek spor tesisine<br />
dönüştürülmesiyle bir hareketlenme başlıyor. Bunu da<br />
yapan şu anki Cumhurbaşkanımız, o dönem belediye<br />
başkanlığı yapan sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır.Onun<br />
sayesinde bu yolculuj başladı diyebiliriz. Sonrasında<br />
Hasan başkanımızınkatkılarıyla bu günlere geldik.<br />
Türkiye’de maalesef futbol kötü durumda…Geldiğimiz<br />
noktada kulüplerimizin durumunu görüyorsunuz…<br />
Bunu anlatmanın pek bir yararı yok, hemen herkesin<br />
üzerine konuşup hareket etmediği bir meseleye<br />
dönüştü çünkü… Biz ne yaptık sorusuna şöyle bir cevap<br />
verebilirim. Diğer kulüplerin yapmadığını yaptık…Böyle<br />
çok basit bir cümle gibi gelse de temelind birçok<br />
faktör var. En başında burada ciddi bir organizasyon<br />
var. Belediye başkanımız Hasan Can bey,biz ve teknik<br />
RECEP<br />
YOĞURTÇU<br />
ROPÖRTAJI<br />
ekip hiçbir zaman kısa vadeli projeler yapmadık. Hep<br />
uzun vadeli projeler yaptık.<br />
Yani günü kurtarma peşinde olmadınız?<br />
Asla!Günü kurtarma peşinde hiç olmadık. 2005’te<br />
Amatör ligde başkan olduğumda 2009 a kadar<br />
4 yıl Türkiye şampiyonasına gittik 3. <strong>Lig</strong>’e çıkmak<br />
için. Bazen çeyrek finalde, bazen yarı, bazen de<br />
finalde elendik geldik ama hiçbir zaman bir daha<br />
sene, bir daha sene demedik. Hep mevcudun<br />
üzerine koyarak devam ettik. Hatta 3. <strong>Lig</strong>’e<br />
çıktığımızda projemiz en az 5 yıl burada kalmak,<br />
kulübü kurumsal bir yapıya kavuşturmaktı. Çünkü<br />
geçmişinde 2 sefer; İlkinde 3. <strong>Lig</strong> kurulduğu için<br />
almışlar; diğerinde de Ümraniye ilçe olduğu için<br />
bakanlar kurulu kararı ile almışlar. 1999-2000 yılında<br />
isekulüp kendi imkanlarıyla üst lige çıkmış ancak<br />
düşmüş. Biz tabi geçmişe bakarak<br />
bu çıkıp düşmeleri ortadan kaldırıp<br />
uzun vadeli 3. <strong>Lig</strong>’de 5-6 yıl kalıp<br />
kulübü kurumsallaştıralım<br />
sonra önümüze bakalım<br />
dedik. Ama işte çıktığımız<br />
sene ligde kaldık.<br />
İkinci sezonumuzda<br />
play off oynadık,<br />
üçüncü sezonda<br />
ise doğrudan<br />
çıktık. Böyle<br />
bir şey oldu.<br />
Ümraniyespor<br />
tarihinde<br />
2.<strong>Lig</strong>’e<br />
yükselmemişti.<br />
İlk sezonda play<br />
off oynadık. Yine<br />
hedefimiz orada da<br />
kalıcı olmaktı.<br />
Çok kolay anlatıyorsunuz bu büyük<br />
başarıları...Nasıl kazanıldı bu başarılar?<br />
Şimdien başında ekibine güveneceksin. Futbolcu<br />
profilini seçerken iyi seçeceksin. Onlara güveneceksin.<br />
İyi günlerinde kötü günlerinde yanlarında olacaksın.<br />
Bu teknik ekip içinde geçerli. Zaman zaman hata<br />
yaptık futbolcu anlamında ama o hata yaptık diye<br />
oyuncumuzu asla dışlamadık onu tekrar ekibimize<br />
katmak için mücadele verdik ve başarılı olduk. Yani<br />
bunu 1-2 cümle ile anlatmak çok zor.<br />
“Hasan Başkanın Çok Ciddi Destekleri<br />
Oldu”<br />
Bu başarının belediye ayağı var. Hasan bey ayağı var.<br />
Hasan bey maddi manevi çok ciddi destek oldu. Hasan<br />
başkan bizim iyi ve kötü günlerimizde hep yanımızda<br />
oldu. Onun bu desteği bize büyük bir güç veriyordu.<br />
Başkanlık mı yapıyor? Abilik mi yapıyor? O farklı bir<br />
şeydi. İşte dediğim gibi 2. <strong>Lig</strong>de ilk sene de play off<br />
,ikinci sene şampiyonluk, olaylar biraz hızlı gelişti.<br />
“Hedefimiz 3. <strong>Lig</strong>’de Kalıp Tesisleri Tamamlamaktı”<br />
Normalde hedefimiz 3. <strong>Lig</strong>’de kalıp bu tesisi<br />
tamamlamaktı ama işte onu beceremedik (Gülerek)<br />
Planlamayı becermedik. Biraz hızlı gittik. Tesisleşmede<br />
de şimdi hızlandık. Ama genel itibarı ile ne oldu?<br />
Tamamen kendi imkanlarımızla, belediyenin<br />
imkanlarıyla 10 bin kişilik stadımız bitti.<br />
Ve bu stadımızsa UEFA standartlarına<br />
uygun yapıldı. Sağ olsun başkanımız çok<br />
ciddi destek veriyor. Kamp merkezi,<br />
kulüp binası. Şimdi çok güzel bir<br />
alt yapı tesisi yapıyoruz. Onun da<br />
projeleri bitti.<br />
“Rol Model Olduk”<br />
Altınordu gibi<br />
olmamak için<br />
hiçbir neden<br />
yok. Profesyonel<br />
kulüplerimiz hep<br />
A takım mantığı<br />
ile hareket ediyorlar.<br />
Altyapıya önem vermek<br />
için altyapıya önem vermek<br />
ve tesisleşmeyi başarmak<br />
gerekiyor. Ben hocalarıma da<br />
söylüyorum. Altta çok yarışmacı gruplar oluşturma.<br />
Yakalayabiliyorsanız yapısı bize uygun, bizi geleceğe<br />
taşıyabilecek, ahlaki değerlere sahip çocuklar varsa<br />
onlarla ilgilenelim. Sonuç istemiyorum. Bu tip şeyleri<br />
harekete geçirebilmeniz için tesisleşme çok önemli.<br />
Tesisleşmemiz tamamlanmadığı için altyapıyaçok<br />
yüklenmiyorduk. Stratejimiz, tesislerimiz bittiği anda<br />
oradan çıkaracağımız gençleri topluma kazandırmak.<br />
Bunun için mücadele etmemiz gerekiyor.<br />
“Transfer Politikamız Diğer Kulüplerden<br />
Farklı”<br />
Sezon bitince yeni sezonun başı bir planlama yapıyoruz.<br />
İzlediğimiz oyuncular ve takımın mevcut durumu var.<br />
Eksik noktamızı belirliyoruz. Orada bile a, b, c planlarımız<br />
var. Biz teklifimizi yapıyoruz. Ama o futbolcunun<br />
maliyeti bütçemize uymuyorsa hiç düşünmüyoruz<br />
ve konu dahi etmiyoruz. Hemen b planımızı hayata<br />
geçiriyoruz. Biz hocalarla da temasa geçerken aynı<br />
sistemi uyguluyoruz. Biz hocayla anlaşırken, takımı<br />
şampiyon yap gibi telkinlerde bulunmuyoruz. “Bizim<br />
mevcut kadromuz bu. Şu oyuncularımız bu ligde yeni.<br />
Bunların eksiklerini tamamlayarak kadroya monte<br />
edeceksiniz” diyoruz…<br />
“Kulübümüzün Tek Kuruş Borcu Yok”<br />
Kulübümüzün şu anda terk kuruş borcu yok. Biz her<br />
Perşembe ve Cuma prim ödemesi, her ayın 15 inde<br />
de maç başı ödemelerini yaparız. Bu hiç aksamaz.<br />
“Şehir Takımı Olmak Çok Farklı”<br />
Şehir takımı olmak başka bir şey. Bizim ligden örnek<br />
verirsek atıyorum Giresun farklı bir olay. Rize farklı bir<br />
olay. Bunlar şehir takımı.Şehrin o kulüplerle ilgili büyük<br />
beklentileri var. Yani biz o beklentiyi, o algı yönetimini<br />
sezon başarı iyi yapıyoruz. Bu çok önemli. Zaman zaman<br />
şehir içinde baskı oluyor ve sorunlar yaşanabiliyor.<br />
Bizde bu baskı pek fazla yaşanmıyor.Dolayısıyla<br />
popülist bir politika izlenmiyor. Bizim gerçeklerimiz<br />
var. Bizim gerçeklerimiz ne ise onun üzerinden devam<br />
edeceğiz. Ha sezon sonu şampiyonluk da olabilir, alt<br />
ligdeolabilir. Biz planlamamıza zarar verecek hiçbir<br />
şey yapmayacağız.<br />
Röportaj: Selahattin Ekrekli<br />
46 47
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Gökay İravul’un11’i<br />
TFF 1. <strong>Lig</strong> Puan Durumu<br />
O<br />
G<br />
B<br />
M<br />
A<br />
Y<br />
AV<br />
P<br />
CF<br />
Ayite<br />
CF<br />
Umut Nayir<br />
01 Ankaragücü<br />
02 Ümraniyespor<br />
17<br />
17<br />
10<br />
9<br />
4<br />
5<br />
3<br />
3<br />
26<br />
26<br />
14<br />
17<br />
12<br />
9<br />
34<br />
32<br />
MF<br />
Andre Santos<br />
MF<br />
Barış Örücü<br />
MF<br />
Kappel<br />
03 Rizespor<br />
04 Giresunspor<br />
17<br />
17<br />
9<br />
8<br />
4<br />
6<br />
4<br />
3<br />
35<br />
25<br />
24<br />
15<br />
11<br />
10<br />
31<br />
30<br />
DF<br />
Özgür Çek<br />
DF<br />
MF<br />
Abdülkerim Bardakçı<br />
Dimitriadis<br />
DF<br />
Ahmet Kesim<br />
DF<br />
Caner Arıcı<br />
05 Adanaspor<br />
06 Boluspor<br />
07 BB Erzurumspor<br />
08 Balıkesirspor<br />
17<br />
17<br />
17<br />
17<br />
7<br />
7<br />
6<br />
7<br />
5<br />
3<br />
6<br />
5<br />
5<br />
7<br />
5<br />
5<br />
20<br />
21<br />
20<br />
32<br />
23<br />
17<br />
20<br />
28<br />
-3<br />
4<br />
0<br />
4<br />
26<br />
24<br />
24<br />
23<br />
GK<br />
Furkan Köse<br />
09 Elazığspor<br />
17<br />
6<br />
5<br />
6<br />
24<br />
22<br />
2<br />
23<br />
# SLYDergi<br />
CF<br />
CF<br />
İlk 11’ini yaz<br />
#SLYDergi<br />
etiketi ile paylaş<br />
sürpriz ödüller<br />
kazan.<br />
10 İstanbulspor<br />
11 Gaziantep BB<br />
12 Altınordu<br />
13 Adana Demirspor<br />
17<br />
17<br />
17<br />
17<br />
6<br />
4<br />
5<br />
5<br />
5<br />
8<br />
5<br />
5<br />
6<br />
5<br />
7<br />
7<br />
18<br />
19<br />
24<br />
23<br />
17<br />
15<br />
25<br />
26<br />
1<br />
4<br />
-1<br />
-3<br />
23<br />
20<br />
20<br />
20<br />
MF<br />
14 Samsunspor<br />
17<br />
4<br />
7<br />
6<br />
16<br />
22<br />
-6<br />
19<br />
MF<br />
MF<br />
15 Eskişehirspor<br />
17<br />
5<br />
6<br />
6<br />
33<br />
29<br />
4<br />
18<br />
MF<br />
16 Denizlispor<br />
17<br />
3<br />
5<br />
9<br />
16<br />
27<br />
-11<br />
14<br />
DF<br />
DF<br />
17 Manisaspor<br />
17<br />
6<br />
2<br />
9<br />
21<br />
27<br />
-6<br />
11<br />
DF<br />
DF<br />
18 Gaziantepspor<br />
17<br />
1<br />
4<br />
12<br />
7<br />
38<br />
-31<br />
4<br />
GK<br />
48 49
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Sene 2003<br />
Kamil <strong>Ocak</strong> Stadyumunda Tribünler tıklım tıklım, İtalyan<br />
devi Roma sahaya çıkıyor. De Rossi, Carew, Delvecchio…<br />
Rakip güçlü fakat Gaziantepspor da tarihinin en iyi<br />
dönemlerinden birisini geçiriyor. Kalede Ömer Çatkıç,<br />
İbrahim Toraman, Yusuf Şimşek, Lazarov gibi<br />
isimler ile Güney temsilcisi rakibinin karşısına çıkıyor.<br />
Dakikalar 19’u gösterdiğinde ise Kırmızı- Siyahlılar<br />
Yusuf Şimşek ile öne geçiyordu. Güçlü rakibine fırsat<br />
vermeyen Gaziantepspor, karşılaşmayı 1-0 galip<br />
tamamlayıp Roma’daki randevuya umutlu gidiyordu.<br />
O sezon Hapoel Tel Aviv, Lens ve Roma’yı ağırladı<br />
Kamil <strong>Ocak</strong> stadı. 2011-2012 sezonunda ise Dinamo<br />
Minsk ve Legia Warşova bu zemine ayak basmıştı.<br />
Nice zaferler kutlandı bu stadta. Bir takım tarih yazdı<br />
Kamil <strong>Ocak</strong> stadının zemininde ve Gaziantep şehri<br />
de tribünden tanıklık etti bu şanlı geçmişe. 1974 yılında<br />
hizmete açılan bu stad, şehrin iki takımına da ev<br />
sahipliği yaptı yıllar yılı…<br />
Fatih Tekke, Lazarov, Maksim Romaschenko, Erhan<br />
Albayrak, Bouazizi, Cenk Tosun, Muhammet<br />
Demir…. Yıllar gözümüzün önünde<br />
aktı gitti sanki. <strong>Süper</strong> ligin gediklisi Gaziantepspor,<br />
TFF 1.lige düştüğü sezonda<br />
maddi imkansızlıklarla boğuşurken,<br />
takımla kader birliği yapmış Kamil <strong>Ocak</strong> stadı da aynı<br />
takım gibi tarihin tozlu raflarındaki yerini almaya hazırlanıyor.<br />
Yeni yapılan modern stadyumun ardından miadını<br />
dolduran emektar stadyumda yıkım işlemleri başladı.<br />
Bir bir sökülüyor koltuklar, onlarla birlikte anılar<br />
da…. Kolay değil 43 yıllık bir hatıra var orada. Bir<br />
şehrin yakın geçmişine ait en önemli hatıraları barındırıyor<br />
Kamil <strong>Ocak</strong> stadyumu. Belki de yerine bir<br />
AVM dikilecek. Bir beton yığını olmaktan öteye gidemeyecek<br />
yeni stadyumda tarih yazacak bir Gaziantepspor<br />
da olmayacak belki de…<br />
Şehrin öbür takımını sahiplenemedi Gaziantep halkı.<br />
Gözlerini açtıklarında Gaziantepspor’un başarılarını<br />
gören nesiller, şehirle<br />
bir bağı olmayan, Belediye<br />
takımına hiçbir zaman<br />
destek vermedi.<br />
Bir şehrin futbolla olan<br />
bağının kesilmesine hep<br />
birlikte tanıklık ettiğimiz<br />
şu dönemde yıkılan Kamil<br />
<strong>Ocak</strong> stadyumunun<br />
yeşil alan olarak şehre kazandırılması, bir açık hava<br />
müzesi olarak Gaziantepspor’un<br />
geçmişinin sergilendiği bir alana<br />
çevrilmesi taraftarı da bir nebze<br />
olsun mutlu edecektir.<br />
Deniz Yener<br />
51
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
UZAKDOĞU SAVUNMA SANATINDA<br />
KALECİNİN YERİ<br />
Temkinli davranma psikolojisi hayatın<br />
her bölümünde karşımıza çıkıyor. Yürürken<br />
atılan adımdan içilen çayın ilk yudumuna,<br />
daha önce tadılmamış bir yemeğin<br />
ilk lokmasından araba kullanmaya kadar<br />
birçok konuda savunma içgüdüsü ile hareket<br />
ediliyor.<br />
İlk kez girdiğimiz bir mekânda ilk iş olarak çevreyi inceler,<br />
kontrol eder ve kendimizi güvende hissetmek<br />
isteriz. İş dünyasında da her ne kadar risk faktörü<br />
her zaman var olsa da öz kaynaklarını doğru kullanan,<br />
her hamleyi çok iyi hesaplayan, rakip firmaların<br />
adımlarını yakından takip eden, zamanı doğru<br />
kullanan müteşebbislerin daha başarılı olduklarını<br />
görüyoruz. Macerayı seven, gereksiz risklere giren<br />
girişimcilerin bazen kazansalar da sonunda yok olduklarına<br />
şahit oluyoruz.<br />
Çocuklarınızı<br />
maça götürün.<br />
Onlara yaşadıkları yerin<br />
takımının sevgisini aşılayın!<br />
Tarih, koskoca Osmanlı İmparatorluğu’nun içyapıdaki<br />
savunma mekanizmasının işlevini yitirmeye başlamasıyla<br />
çöküş sürecine girdiğini yazar.<br />
Görüyoruz ki savunma hayatın ta kendisidir…<br />
En iyi pas yapan, en etkili gol pozisyonuna girebilen<br />
Barcelona takımında dahi en önemli felsefe; kaybedilen<br />
topun en geç 10 saniye içerisinde kazanılmasıdır.<br />
Hollandalı efsane futbolcu ve teknik adam<br />
Johan Cruyff, Barcelona’nın en beğendiği özelliğinin<br />
bu savunma anlayışı olduğunu ifade etmektedir.<br />
“En iyi savunma hücumdur” söyleminde dahi aslında<br />
hücumun savunma güvenliği için yapıldığı anlatılıyor.<br />
Ünlü savaş üstadı Çinli komutan San Tzu; “en büyük<br />
zafer, savaşmadan elde edilebilendir” der.<br />
San Tzu’nun savaşı kazanabilmek için uyguladığı<br />
savunma stratejilerden bazıları:<br />
Savaşın yapılacağı bölgenin coğrafi konumunu çok<br />
iyi bilmek…<br />
Güneşi arkasına alması gereken zamanı iyi tespit etmek…<br />
Düşmanı her hareketinden ne yönde hamle yapacağını<br />
anlayabilecek kadar iyi tanımak ve gerekli tedbirleri<br />
almak…<br />
Düşmanın güçlü ve zayıf yönlerini tespit ettikten<br />
sonra kendi gücünü gösterip gerektiğinde hiç<br />
savaşmadan rakibini teslim alabilmek…<br />
Baktığımız zaman Japon’un “karate”si,<br />
Çin’in “kung-fu”su ve Kore’nin “ta-<br />
53
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
ekwondo”sunda da ortak felsefe savunma sanatı<br />
üzerinde birleşmektedir. Her üç felsefede de asla<br />
bilinçsiz ve kontrolsüz saldırı yoktur. Asıl amaç rakibin<br />
saldırıya yönelik özelliklerini tespit edip bertaraf<br />
ederek hücum etkinliğini yok ettikten sonra rakibin<br />
işlevine tamamen son vermektir.<br />
Doğru savunma yapabilmenin temelinde rakibin hücumsal<br />
özelliklerini iyi bilmek gerekiyor ise bir futbol<br />
takımında korunması gereken kalenin baş savunucusu<br />
kalecinin de rakibini iyi tanıması ve gol pozisyonlarını<br />
nasıl geliştirdiğini iyi bilmesi gerekiyor.<br />
“Felsefeleri irdelendiğinde kalecinin defansif<br />
anlayışı ile Uzakdoğu savunma sanatındaki<br />
benzerlikler dikkat çekiyor”<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, çok çalışmayı ve tekniklerin<br />
kişinin bir parçası haline gelmesini ister. Kaleci<br />
için hedef, ruhun ve tekniğin birleştiği düzeye ulaşabilmektir.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, felaketin dikkatsizlikten<br />
doğduğunu söyler. Kalecinin oyun takibi ve topa<br />
odaklanmasındaki anlık kopma golle sonuçlanabilir.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, “kazanmayı düşünmeyin<br />
bunun yerine kaybetmemeyi düşünün” der. Kalecide<br />
öncelikli hedef gol yememektir.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, rakipten korkmanın (şüphe)<br />
kaybetmek demek olduğunu söyler. Gol yeme<br />
korkusu yahut ta tedirginliği kaleciye hata yaptırır.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, “düşman birkaç kişi ise<br />
bir tanesine odaklanma, tamamını kontrol et” der.<br />
Kaleci bir taraftan topa odaklanırken<br />
diğer taraftan oyuncuların konumlarını<br />
kontrol eder.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, düşman<br />
ile birebir mücadele gerekiyorsa<br />
hasmının gözlerine odaklanmayı ister.<br />
Kaleci rakip oyuncu ile birebir<br />
kaldığında odaklanma tamamen<br />
topadır.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, anlık<br />
değişkenlere karşı tepki verebilme<br />
hızının çok önemli olduğunu söyler.<br />
Kaleci için özellikle ceza sahası içi karambol pozisyonlarda<br />
reaksiyon çok önemlidir.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, “rakibin ilk hamlesinin<br />
başlangıcını görmek çok önemlidir” der. Kaleci başarılı<br />
bir müdahale için topun ayaktan çıkış anını yakalamak<br />
zorundadır.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, vücudu koordineli kullanabilmenin<br />
ve ani karar verebilme yeteneğinin gelişmiş<br />
olmasının önemini vurgular. Kaleci farkındalık<br />
duygusu içerisinde her türlü pozisyonda anlık karar<br />
verebilecek şekilde hazırlıklı olmalıdır. Koordinatif<br />
yetenekler kaleci için çok önemlidir.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, rakibin hamlesine karşı<br />
hazır beklerken vücudun kasılmamasını, kasların<br />
rahat bırakılmasını ama ruhen çok kuvvetli ve katı<br />
vaziyette olunması gerektiğini söyler. Kaleci topa<br />
müdahale öncesinde kalesinde başlama yahut başlangıç<br />
pozisyonu olarak ifade edilen duruşla topa<br />
odaklanırken vücut kasılmaz ama dinamizm duygusuyla<br />
daima hazırdır.<br />
Uzakdoğu savunma sanatı, rakibin hamlesini bloke<br />
etmeyi ya da uzaklaştırmayı temel anlayış olarak kabul<br />
eder. Kaleci kalesinde golü önlemek için topu ya<br />
bloke eder ya da kaleden uzaklaştıracağı müdahaleler<br />
yapar.<br />
Yaşamın her merhalesinde yer alan savunmaya yönelik<br />
düşünceler detaylara bakıldığında kalecileri<br />
Uzakdoğu savunma sanatının benimsediği felsefe<br />
ile aynı merkezde birleştiriyor.<br />
Dağda, kayalıkta yürüyen katır ön ayağını bastığı<br />
yere milimetrik kayma olmadan arka ayağını basarak<br />
kendini güvende hissedermiş.<br />
Sınır geçen kaçakçıların da bu yüzden<br />
katırı tercih ettikleri söylenir.<br />
“İnatçılığı ile tanıdığımız<br />
katır dahi savunma güvenliğinin<br />
hayattaki öncelik<br />
olduğunu kabul ediyorsa<br />
söyleyecek fazla söz kalmıyor.”<br />
Haluk Kaplan<br />
SAMSUN<br />
SPOR<br />
Samsun; Orta Karadeniz’in futbol kokan şehri…<br />
Samsunspor; Binlerce insanın yaşama sevinci…<br />
Tarih sayfaları 1919 yılını gösterdiğinde, yeni kurulacak<br />
bir cumhuriyetin yeşereceği topraklarda 1909 yılında<br />
Tenvir-i Efkâr Gençler Kulübü olarak Samsun’da ilk<br />
futbol kulübü kurulmuş tur.<br />
Savaşın yakasından hiç düşmediği topraklarda, spor<br />
faaliyetlerini sürdürmenin zorlukları ile mücadelesine<br />
başlar ve kısa sürede spor faaliyetlerine ara vermek<br />
zorunda kalır. 1912 yılında ise darülmuallim ve sultani<br />
öğrencileri tarafından kulüp niteliği taşımayan fakat<br />
rakipleriyle karşılaşacak nitelikte bir takım oluşturulur<br />
ancak buda savaşın acımasızlığına mahkum olur ve<br />
kapatılır.<br />
Artık İşgal, tüm yurdu sarmış ve vatanın her köşesine<br />
ateş düşmüş ve karanlık zamanlar başlamıştır. 19 Mayıs<br />
1919 yılına gelindiğinde, özgürlüğü hiç kaybetmemiş<br />
bu topraklardan doğan güneş, Gazi’sini, Mustafa Kemal’ini<br />
beklerken . Aynı yıl yani 1919’da Samsun İdman<br />
Yurdu adıyla yeni bir futbol kulübü kurulur.<br />
1921 yılına gelindiğinde Samsun’dan doğan güneş<br />
tüm yurdu bağımsızlık ateşiyle yakarken, Gıyas Bey’in<br />
kuruculuğunu ve ilk başkanlığını yaptığı Al Yıldız İdman<br />
Ocağı adıyla başka bir futbol kulübü daha kurulur. Çünkü<br />
insanları savaşın soğukluğundan yaşamın sıcaklığına<br />
döndürmesi bakımından spor faaliyetleri oldukça<br />
önemli olmaktaydı. Cumhuriyet ilan edildikten bir yıl<br />
sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından da ziyaret<br />
edilir. 1926 yılına gelindiğinde Zaferi Millî İdman Derneği<br />
tüzüğünde ve adında değişikliklere giderek Türk Ocağı<br />
Spor Şubesi adını almıştır. Ertesi yıl ise Türk Ocağı Spor<br />
Şubesi ve Al Yıldız İdman Ocağı birleşerek Nuri Bey’in<br />
başkanlığında Samsunspor Kulübü kurulmuş olur. Ancak<br />
ilerleyen yıllarda futbol faaliyetlerine başka isimlerle<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Uğur Yanar<br />
devam etmek durumunda<br />
kalır. 1965 yılında Samsun’da<br />
bulunan beş amatör mahalli lig<br />
takımı olan 19 Mayıs, Fener Gençlik,<br />
Akınspor ve Samsun Galatasaray Gençlik kulüpleri<br />
Samsunspor’a katılarak dönemin Ticaret Bankası vekili<br />
Kadri Ersan’ın kulüp başkanlığında kırmızı-beyaz<br />
renkleri benimseyen Samsunspor vücut bulmuş ve<br />
resmen Türkiye 2. Futbol <strong>Lig</strong>i’nde boy göstermeye<br />
başlamıştır. Böylece Samsunspor, profesyonel futbol<br />
faaliyetlerine başlamıştır. Samsunspor’u oluşturan kulüplerin<br />
birleştiği tarih olan 1927 kulübün esas kuruluş<br />
yılı olmasına rağmen resmî kuruluş tarihi, profesyonelliğe<br />
başvurduğu tarih olan 30 Haziran 1965 olarak<br />
kabul edilmektedir. Kulübün başvurusu ise Beden<br />
Terbiyesi Umum Müdürlüğü’nce 19 Temmuz 1965<br />
tarihinde onaylanmıştır. Kulübün tescil fişinde yer alan<br />
bilgilere göre kulübün bu dönemde futbol, basketbol,<br />
voleybol, atletizm, güreş, masa tenisi ve boks şubesi<br />
bulunmaktaydı. İnişli çıkışlı yaşamını büyük başarılarla<br />
taçlandırdığı gibi 20 <strong>Ocak</strong> 1989 yılında geçirdiği bir trafik<br />
kazası ile Samsunspor büyük yara almış ve hepimizin<br />
yüreklerini sızlatan bu kazanında altından kalkabilmiştir.<br />
Uzun ve şanlı tarihini daha büyük başarılarla taçlandırmasını<br />
ve taşıdığı güzel ismini hiç unutturmamasını<br />
umuyoruz.<br />
54 55
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
EYÜPSPOR MAZİYİ ARIYOR<br />
MURAT KALKAN<br />
RÖPORTAJI<br />
Eyüpspor maziyi arıyor. Yıllarca <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de mücadele<br />
eden ve Türk futboluna nice yıldızlar kazandıran liglerin<br />
en köklü ve asırlık kulüplerinden olan İstanbul temsilcisi,<br />
eski parlak günlerini arıyor. Yapılan yönetimsel yanlışlar,<br />
yanlış transferler, katlanan borçlar ve sahipsizlik, mor<br />
sarılı kulübü kaderi ile baş başa bırakmış.<br />
Tüm bu zorluklara rağmen var olma mücadelesine<br />
devam eden Eyüpspor, tecrübeli teknik adam Ekrem<br />
Al ile TFF. 2.<strong>Lig</strong>’inde yoluna devam ediyor. <strong>Lig</strong>in ilk<br />
yarısında inişli çıkışlı bir grafik çizen Eyüpspor son<br />
haftalarda toparlanarak tehlike bölgesinden uzaklaştı.<br />
<strong>Lig</strong>in ilk yarısını 18 puanla 13.sırada tamamlayan<br />
mor-sarılı ekipte teknik direktör Ekrem Al ikinci yarıdaki<br />
hedeflerini arkadaşımız Selahattin Ekrekli’ye anlattı.<br />
“İlk Yarıda Çok Şanssızlıklar Yaşadık…”<br />
<strong>Lig</strong>in ilk yarısı bizim için iyi geçti diyemeyiz. Son 3-5<br />
hafta toparladık. Çok eksiğimiz ve sakatımız oldu bu<br />
süre zarfında. Genelde maçlarımızı açıksız, forvetsiz<br />
oynuyoruz. Takım savunmasında sıkıntılarımız vardı<br />
onu düzelttik. Maçların son dakikalarında kondisyon<br />
sorunu ortaya çıkıyordu, onu aşmaya çalıştık. Kalede<br />
aynı şekilde bir değişim oldu. 18 puan hedeflediğimiz<br />
puan değildi ama kötünün iyisi diyeceğiz artık buna.<br />
Kötü gidişe rağmen bu 18 puan bizim için iyi oldu. 2.<br />
yarı biraz takviye ile kadromuz daha iyi düzeye gelecek.<br />
“Kendi Sahamızda Oynamıyoruz…”<br />
Kendi sahamızda oynamıyoruz. Seyirci problemimiz<br />
var. Birkaç maçtır Esenler stadında oynuyoruz. Değişik<br />
statlarda oynadık. Adaptasyon, konsantrasyon<br />
sorunlarımız oldu.<br />
“Oyuncularım Mecburen Değişik Mevkiilerde<br />
Oynadı…”.<br />
Menemensporu 1-0 yendiğimiz ilk yarının son maçında<br />
sol bek sol açık gibi oynadı. Orta saha sağ açık oynadı.<br />
Önemli bir maç oynadık. Eksiklerimiz çok, kadro<br />
yelpazemiz dar. Zaman zaman oyuncularımız sakat-<br />
lıklar yaşadı. Biraz o yüzden sıkıntı çektik. Artık kendi<br />
evimizde oynayamayacağız. Stadın yapılma durumu<br />
söz konusu değil. Başka stadlarda oynayacağız, bu<br />
sene böyle geçecek.<br />
“Kupada Oynadığımız Kayserispor Maçları<br />
Gelişimimizi Sağladı…”<br />
<strong>Lig</strong>in 2. yarısında bu oyun, istekli ve arzulu futbol devam<br />
edecek. Takımımız dediğim gibi 5-6 haftadır hem içeride<br />
hem de dışarıda kaybetmiyordu. Kupa maçlarının da<br />
yararını fazlasıyla gördük. Kayserispor maçları oyun<br />
olarak gelişimimiz sağladı. O yönde kârımız oldu.<br />
“Grupta Tüm Takımlar Eşit Seviyede…”<br />
Gördüğünüz gibi son maçımızı oynadığımız Menemen<br />
Belediye ile bizim takımımız arasında bir fark yoktu.<br />
Grupta bütün takımlar aşağı yukarı eşit seviyede. daha<br />
disiplinli daha organize olan takımlar işi götürüyor. Biz<br />
bunu baştan beceremedik. Sonradan oldu. Bakalım<br />
ikinci yarı neler olacak.<br />
“Kulüp Maddi Yönden Sıkıntılar Yaşıyor...”<br />
Bu kulüp 2 sezondur maddi anlamda çok büyük sıkıntılar<br />
yaşıyor. Bu sezonda aynı sıkıntılar yine var. Gerçi maddi<br />
sorunlar birkaç kulüp hariç her kulüpte var. Onun biraz<br />
acısını yaşıyoruz ama gelecek sene kulübün 100. yılı.<br />
Bu yüzden hedefimiz, bu sezon ligde kalıp seneye<br />
kesinlikle zirveye oynamak olacak.<br />
Üst Hedef Play Off<br />
Selahattin<br />
Erkekli<br />
İkinci yarı takımımdan iyi bir çıkış bekliyorum. Beklediğim<br />
gibi bir çıkış olursa play off niye olmasın diyorum.<br />
Sıralamadaki Yerimiz Bize Yakışmıyor...<br />
Tabii ki takım şampiyonluk hedefi ile kuruldu. O yüzden<br />
şu an bulunduğumuz yer bize yakışmıyor. Daha iyi<br />
yerlerde olmamız lazım. İnşallah ikinci yarı istediğimiz<br />
puanları alırız.<br />
Hedefimiz Şampiyon Olarak Üst <strong>Lig</strong>e<br />
Çıkmak<br />
Hedefimiz direkt çıkmak. Takım isim olarak iyi<br />
oyunculardan kurulu. Önemli isimler var. Bazen sonuçlar<br />
istediğiniz gibi olmuyor. Şimdi devre arası var. İyi bir<br />
kamp dönemi geçirip ikinci yarı daha iyi yerlere gelmek<br />
istiyoruz. Dediğim gibi hedefimiz bir üst lige çıkmak.<br />
Sezon sonuna kadar bu hedeften hiç sapmayacağız.<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de Futbol Basit Oynanıyor Burada<br />
İse…<br />
Aslında <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> ile alt ligler arasında çok büyük bir<br />
farkı yok. Sadece <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de daha basit oynuyorlar.<br />
Mesela TFF 1.<strong>Lig</strong>’de daha basit <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de çok daha<br />
basit oynuyorlar. Bu ligde ise biraz daha mücadeleye<br />
dayalı, sert ve hırslı…<br />
Bu <strong>Lig</strong>de Gereksiz Mücadele Fazla...<br />
Ama işte bu ligde gereksiz daha fazla mücadeleye<br />
giriyorsun. Bunun nedeni hem oyuncuların kendilerini<br />
gösterme çabası içinde olmaları hem de futbol zekası<br />
ve yetenek olarak tam olmadığı için güce dayalı<br />
oynuyorlar. Çünkü <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de oynadığın zaman<br />
basit oynuyorsun. Yanına pas veriyorsun yanındaki<br />
senden pas istiyor. Her şey çok daha basit oluyor. Bu<br />
ara sanki daha fazla koşmuş gibi oluyorsunuz ama bu<br />
TFF 2. <strong>Lig</strong> Kırmızı grupta mücadele eden ve ligin ilk yarısını 23 puanla<br />
10. Sırada bitiren Kastamonuspor’un tecrübeli oyuncusu Murat<br />
Kalkan <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> dergisine konuştu. <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> takımlarından<br />
başta Gençlerbirliği ve Orduspor takımlarının formasını başarıyla<br />
giyen deneyimli oyuncu şimdi de Kastamonuspor’un başarısı için<br />
ter döküyor. Deneyimli oyuncu takım olarak hedeflerini, kendi<br />
performansını ve <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> ile alt liglerin değerlendirmesini<br />
yaparken, birçok konuya açıklık getirdi. Deneyimli oyuncu 3 yıl<br />
daha futbol oynayıp kariyerini noktalamak istediğini belirtti…<br />
ligde fazla koşmuyorsun. Sadece daha fazla mücadele<br />
ediyorsun. o yüzden daha zor.<br />
Bu <strong>Lig</strong>de Futbol Oynanmıyor...<br />
Almanya’da da oynadığım için biliyorum. Almanya’da<br />
lig yükseldikçe daha zor oluyor. Bizim ülkemizde ise<br />
lig düştükçe daha zor. Benim düşüncem bu. Çünkü<br />
burada futbol oynanmıyor. Sadece mücadele ediliyor.<br />
Duran toplarda mücadele, karambol, kaos futbolu...<br />
Goller hep böyle oluyor.<br />
3 Yıl Daha Oynamayı Düşünüyorum...<br />
Şu an yaşım 31... 3 yıl daha oynayıp, sonra bırakmayı<br />
düşünüyorum.<br />
Üst <strong>Lig</strong>den Kendi İsteğimle Geldim...<br />
Normalde Elazığspor bana 2 yıllık sözleşme teklif etti.<br />
Ancak ben kabul etmedim. Anne tarafım Kastamonulu<br />
olduğu için Kastamonuspor’u tercih ettim. Burada 2<br />
yıllık daha sözleşmem var. Bakalım hayırlısı.<br />
56 57
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
HASAN HÜSEYİN AKINAY<br />
Röportajı<br />
MUHAMMED<br />
ÇALHANOĞLU<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
Gümüşhanesporun başarılı kalecisi<br />
Hasan Hüseyin Akınay son 2 yıldır playoff<br />
finalini kaybettiklerini belirterek,<br />
bu sezon ipi göğüsleyerek TFF 1. <strong>Lig</strong>e<br />
çıkacaklarına inandığını belirtti.<br />
HEDEFİMİZ ŞAMPİYONLUK<br />
Her zamanki gibi bu sene de hedefimiz<br />
şampiyonluk. İlk yarı iyi bir gidişatımız<br />
var. Yeni hocamız ve teknik<br />
ekibimiz geldi. Play off olmadan<br />
şampiyonluk istiyoruz.<br />
DEVREYİ LİDER BİTİRMEK<br />
İSTİYORDUK BUNU<br />
BAŞARDIK<br />
Bu sene en yakın rakibimizle puan<br />
farkını 6 yapmak için mücadele ettik.<br />
Ancak şansız beraberlikler ve yenilgiler<br />
aldık. Bunun da üstesinden de geleceğimize<br />
inanıyorum. <strong>Lig</strong>in ilk yarısını da ancak 4 puan farkla<br />
lider bitirebildik.<br />
GÜMÜŞHANESPORUN HEDEFİ HER<br />
ZAMAN BELLİ<br />
İki senedir Play off oyuyoruz. Bu sene hedefimiz<br />
Allahın izniyle tabiki şampiyonluk. Zaten<br />
Gümüşhanespor 2 senedir kendi hedefini belirledi.<br />
Play off finali oynadı. Bu sene de direkt şampiyonluk<br />
istiyoruz.<br />
KADROMUZ ÇOK KALİTELİ<br />
Bence çok kaliteli bir ekibiz. Çok tecrübeli ve<br />
şampiyonluk stresini kaldıracak oyunculara sahibiz.<br />
İnşallah bu sene başaracağız.<br />
HEDEFİM ÜST LİGLER<br />
Fenerbahçe alt yapısından<br />
yetiştim. Sonra Samsun a gittim.<br />
Samsunspordan sonra ayağım<br />
kırıldı. Direkt buraya geldim.<br />
Burayla benim bağım farklı.3<br />
senedir buradayım.2 sene playoff<br />
finali oynadım. Bu sene de<br />
inşallah şampiyonluk yaşayıp<br />
daha üst liglere gitmek istiyorum.<br />
GEÇEN YIL TRANSFER TEKLİFİ VARDI<br />
Geçen yıl üst liglerden teklif vardı kısmet olmadı.<br />
Başkanım (Kaya Büyükbayraktar) ‘’Burada kal,burada<br />
şampiyon ol’’dedi. Ben de başkanımı kıramadım. Bu<br />
sezon sonu üst liglere gitmek istiyorum.<br />
Selahattin Ekrekli<br />
‘’HEDEFİMİZ ŞAMPİYONLUK’’<br />
Çok iyi bir takımız. Amacımız tabi ki şampiyon olmak. Ona göre de<br />
bi kadro kurulmuş. ilk yarı inişli çıkışlı bir grafik çizdik. Şansız maçlar<br />
oynadık ve ilk yarıyı 7.sırada bitirdik. Hedefimiz em kötü play- off<br />
oynamak.<br />
TAKIMA ÇOK GEÇ KATILDIM.<br />
Kendi performansıma gelirsek daha iyi olabilirdi. Takıma çok<br />
geç katıldım. 5. Haftada katıldım. Yeni hocamızla yeni ümitlerle<br />
başladık .her mevkinin oyuncuları var. Ben de takıma girmek için<br />
çok çalışıyorum. Maç sayım artabilirdi. ilk yarı böyle oldu. İkinci<br />
yarı daha iyi olabilmek ve sürekli forma bulabilmek için mücadele<br />
edeceğim.<br />
HEDEFİMİZ MANİSASPORU YAKALAMAK….<br />
<strong>Lig</strong>in sadece ilk yarısı bitti. B.B Manisa lider bitirdi. Ama futbol bu her<br />
an her şey olabilir. Onlar da maç kaybedebilir. Bizim amacımız sürekli<br />
kazanıp B.B Manisaspor’u yakalamak. Yakalayamazsak play off’lara kalıp<br />
oradan şampiyon olmak. Yani hedefimiz bu.<br />
İKİNCİ YARIYA İYİ BAŞLAMAK İSTİYORUZ.<br />
Hedefimiz her maçtan üç puan almak. Bu tabi ki kolay Memleketinin takımında<br />
olmayacak. Her takım bizi çok iyi analiz ediyor. Biz oynuyorsun. Senden beklentiler<br />
ofansif bir takımız. Çok baskıyla oynayan bir takımız daha fazla oluyor. Daha fazla koşup<br />
ona göre oyuncularımız var. Beklentiler tabi ki yine de mücadele etmek zorundasın. Bu da çok normal.<br />
liderlik olmasa bile 2. Yada üçüncü sırada kendimiz<br />
İSTEMEYEREK TE OLSA BİR BASKI OLUYOR.<br />
görmek istiyoruz.<br />
Memleketinin formasını terlettiğin zaman İstemeyerek<br />
TARAFTARLARIMIZA MİNNETTARIZ.<br />
te olsa bir baskı oluşturuyor. Ama kafan rahat oldu mu<br />
!!GADALAR’’taraftar grubu hep yanımızda sağ olsunlar. o baskıyı kendi kendine yeniyorsun. Çıkıp kendi oyunun<br />
İçeride dışarıda hiç bizi yalnız bırakmıyorlar. En uzak oynadığın zaman takıma katkı sağladığın zaman her<br />
deplasmanlara bile hiç tereddüt etmeden geliyorlar. şey yolunda gidiyor.<br />
Karda kışta tribünleri dolduruyorlar. Hepsinden Allah<br />
3.LİG DAHA SERT<br />
razı olsun. Tabi onlarında büyük beklentisi var. 2 senedir<br />
olmadı. Bu sene inşallah olacak. Dediğim gibi inşallah Ben geçen sene Gümüşhanespor’da oynadım.3. ligde<br />
en kötü play-off’larda şampiyon olmak istiyoruz. İnşallah daha sert futbol oynanıyor.3.ligde kaliteli oyuncu yok<br />
Allah bu sene yüzümüze güler.<br />
ama daha çok sert oynayan, mücadele eden ve koşan<br />
oyunculardan kurulu bir ekibiz. 3.ligde taktik falan<br />
MEMLEKETTE OYNAMAK ÇOK GÜZEL.<br />
yok. 2. ligde ise daha kaliteli oyuncular vardı. Daha<br />
İnsanın ne zaman nerede oynayacağı hiç belli olmuyor. rahat ediyorsunuz.<strong>Süper</strong> ligden TFF 1. <strong>Lig</strong>inden gelen<br />
İşte futbol bu. Çok farklı bir duygu bu. Bayburtlusun. oyuncular gördüm ve bunlarla oynadım.<br />
58 59
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
BAY<br />
TAHMiN<br />
Ekranların fenomen programı 12 .yılına<br />
merhaba dedi. Aynı kanalda 12.yılına<br />
giren ve en uzun soluklu program olarak<br />
bu alanda rekor kıran ‘’BAY TAH-<br />
MİN’’programının sunucuları Murat Özarı<br />
ve Fikret Engin başarılarını sırrını arkadaşımız<br />
Selahattin Ekrekli’ye anlattılar.<br />
PROGRAMIN FORMATINI DEĞİŞTİRDİK…<br />
FİKRET ENGİN; 11 yıl bitti 12. Yılına giriyoruz. İlk yıllarda<br />
tabi ağırlıklı olarak futbol maçları nasıl biter? diye<br />
konuşuyorduk. Fakat daha sonra Murat abi ile oturduk<br />
futbol maçları hiç öyle denildiği gibi bitmiyor.<br />
Diyarbakır’ın karpuzundan girdik, Bursa’nın şeftalisinden<br />
çıktık. Program çok farklı bir formata dönüştü.<br />
Ve özlellikle son 3 yıldır çok değişik konukların davet<br />
edildiği bir nevi stand up a doğru gitti program.<br />
Memnunuz izleyicilerimizde bizi yakından takip etmeye<br />
devem ediyor. Raitinglerimiz oldukça güzel.<br />
SADECE PROGRAMIN ADI ‘’TAHMİN’’ KAL-<br />
DI.<br />
Programda artık tahmin harici her şey var. Sadece<br />
programın adı ‘’Tahmin’’ kaldı. 3yıldır tahmin yapmıyoruz,<br />
kupon vermiyoruz. Maçları 1 olur, 2 olur diye geçiştiriyoruz.<br />
Zaten yer kalmıyor.<br />
MURAT ÖZARI’NIN PAYI ÇOK BÜYÜK.<br />
Bu programın beğenilmesi ve bu günlere gelmesinde<br />
en büyük etken Murat abidir. Her şey onun sayesinde<br />
oldu. Normalde farlı sohbetler edilirken birden<br />
farklı boyutlara taşındı. Ben bundan dolayı mutluyum.<br />
Tahmin olayından da hoşlanmıyorum zaten.<br />
BÜYÜK EMEKLER VERDİK….<br />
Bu sene 12. Yılımız olacak.12 yıldır bu programa çok<br />
büyük emek verdik. Programın en iyi yerlere gelmesi<br />
için elimizden geleni yaptık. Bu program halkında<br />
programı oldu. Her kitleden insan bizim programı<br />
seyrediyor. İlk başlarda tabi spor programı olduğu<br />
için erkekler seyrediyordu. Ama sonra spor programından<br />
biraz uzaklaşınca bayanlara da hitap<br />
etmeye başladık. Bayağı bir bayan kitlemiz oldu.<br />
Gençler, çocuklar ve herkese hitap eden bir program<br />
oldu. Yani sadece sporu sevdiğiniz için bu programı<br />
seyretmiyorsunuz.<br />
HAYAT PROGRAMI GİBİ OLDU<br />
Program hayat programı gibi oldu. Her şey var içinde<br />
spor var, magazinde var, gelen konuklar sadece<br />
spor ağırlıklı değil. Konuklarda da seçici davranmıyoruz.<br />
Her konuk başımız tacı.ve her konuk geldiğinde<br />
biz konuğa göre de ayarlayabiliyoruz.<br />
BU KADAR UZUN SOLUKLU BİR PRO-<br />
GRAM YOK<br />
Yani bu güne kadar her şey yolunda gitti inşallah<br />
bundan sonrada böyle olur birde şöyle bir şey var<br />
selahattincim sende bizimle çalıştın biliyorsun tv8 de<br />
aynı kanalda 12 yıldır bu programı yapıyoruz ve ben<br />
araştırıyorum araştırıyorum bu kadar uzun süre program<br />
yapan ibr beyaz var galiba kanal d de beyaz<br />
var başka bir programda bu kadar uzun süre yapan<br />
yok buda bizim için tabi ki gurur verici bir olay yani<br />
bakıyorsun mesela bir dizi başlıyor 12 gün sonra diziyi<br />
yayından kaldırıyorlar yani 10-15 gün biz 12 yıl olmuş<br />
12 yıl aynı kanalda devam etmek bence büyük<br />
bir başarı mütevaziliğe de gerek yok yani,<br />
DAHA NE KADAR SÜRECEK?<br />
Onu Allah bilir yani senle röportajı yaptıktan sonra<br />
eve dönerken ne olacağı belli değil yani hayat inişli<br />
çıkışlı bilmiyorsun yani sonu ne olacağı nereye giderse<br />
gittiği yere kadar elimizden geldiğince devam<br />
ettirmeye çalışacağız.<br />
BİR SİHRİ VAR MI?<br />
Bunun sihri doğal olmamız insanlar bizi kendi evinde<br />
çoluğu çocuğu anneannesi olarak hissediyorlar mesela<br />
bizi yolda gördüğü zaman insanlar bizim yanımıza<br />
gelip resim çektirmek istediği zaman gülerek<br />
geliyorlar yanımıza mesela bazıları kas kas kasıyorlar<br />
kendilerini kimse gelemiyor yanlarına biz onların<br />
ailesi içinde olduğumuz için her şeyi rahat görüyorlar<br />
bizi seviyorlar onlara hitap ediyorum yapmacık<br />
olmadığımızı anlıyorlar sihir burada yani yapmacık<br />
olmamız doğal olmamız ve onlarla bir aile bütünlüğü<br />
içerisinde programı bunca yıl sürdürmemiz<br />
HEDEFİMİZ BİR 12 SENE DAHA<br />
FİKRET ENGİN;Ben murat abiye her zaman söylüyorum<br />
Allah sana sıhhat sağlık versin bir 12 sene daha<br />
yaparız abi diyorum yani hedefimiz bir 12 sene<br />
daha yapıp 24 yılda programı unutulmazlar arasına<br />
sokmak..<br />
HİÇBİR ZAMAN KiBİRLİ OLMADIK…<br />
Yani sen beni de tanıyorsun Murat abiyi de tanıyorsun,<br />
biz insanlara karşı hiçbir zaman Murat abinin<br />
de dediği gibi kibirli değiliz. Yani dışarda gördükleri<br />
zaman adam diyor ki ‘’abi ya bay tahminde gibisin’’<br />
biz buyuz. Yani biz bay tahminde oynamadık.<br />
Biz kendimiz olduğumuz için çok prim yaptık, sevildik.<br />
Zaten oynasaydık bu kadar uzun soluklu olmazdı<br />
.Biraz oynadığında halk anlıyor seni yani bunun bir<br />
tiyatro olduğunu bir kurgu olduğunu %100 anlıyor biz<br />
her zaman kendimiz olduk kendimiz olmaya da devam<br />
ediyoruz .<br />
MURAT ÖZARI’YLA İYİ BİR İKİLİ OLDUK…<br />
Yaptığımız işler çok oldu radyoda programlar yaptık<br />
murat abiyle birçok işlerimiz oldu. Arz talep meselesi<br />
olduğunda fırsatları değerlendiriyoruz. Mesela<br />
Survivor da voleybol maçlarını murat abiyle beraber<br />
anlattık. Yani şimdi biz bay tahmindeymiş gibi<br />
görünüyoruz ama bir çok şeyi beraber yaptık murat<br />
abiyle mesela Sakarya’da bir salon futbolu yaptı<br />
tv8 biz murat abiyle birlikte anlattık o maçları, Ninja<br />
warior denilen bir 13 bölümlük bir yarışma vardı biz<br />
murat abiyle ikimiz anlattık.Survivor da futbol maçları<br />
vardı,murat abiyle ikimiz anlattık. Voleybol maçları<br />
yapıldı yine onunla ikimiz anlattık. Ondan tek ayrı kaldığım<br />
yer ben boks maçları anlatıyorum. Şimdi kick<br />
boks- boks maçları onlara bile sokmak istiyorum da<br />
gelmek istemiyor. Yeter ‘’her yere sokuyorsun beni’’diyor.<br />
60 61
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
TFF 2.LİG BEYAZ GRUP<br />
2017 son günlerinde kaleme aldğımız bu yazımızda TFF 2.lig Beyaz gurubu inceleyeceğiz.<br />
2018 yılının önce ülkemiz adına sonrada tüm dünyada barış, huzur ve mutluluk<br />
getirmesi dileğiyle.<br />
Gümüşhanespor:<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grubun 36 puan lideri. ( 11 Galibiyet , 3 Beraberlik<br />
, 3 Yenilgi. ) <strong>Lig</strong>de evinde en fazla gol atan takım ve en<br />
fazla galip gelen takım. Deplasmanda en az gol yiyen takım.<br />
Sezon başında Levent Eriş ile sezona başladılar. Ahmet Yıldırım<br />
ile yola devam ediyorlar. Genç oyuncularla - tecrübeli<br />
oyuncuların iyi harmanlanması olan kadroya sahipler. Tecrübeli<br />
Tita , Dilaver Güçlü ve Musa Sinan Yılmazer , takımın<br />
en golcü oyuncusu Beşiktaş altyapısından yetişen santrafor<br />
Furkan Yaman ( 7 Gol ) , kaleci Hasan Hüseyin Akınay takımın<br />
önemli genç oyuncuları.<br />
Altay :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 32 puanla 2. durumdalar. ( 9 G , 5 B<br />
, 3 Y ) <strong>Lig</strong>de deplasmanda en başarılı takımlar. Geçtiğimiz<br />
sezon 3. <strong>Lig</strong>de şampiyon olan takımın iskelet kadrosunu<br />
çok bozmadılar. Takımın en golcü oyuncusu 9 Golle Murat<br />
Uluç ve Beşiktaş’dan tanıdğım İbrahim Akın takımın tecrübeli<br />
oyuncularının başında gelmekte. Genç kanat oyuncuları<br />
İhsan Furkan Deniz ve Merkez Orta Saha Atakan Çankaya<br />
gelecek vaad eden isimler. Geçtiğimiz haftalarda Cüneyt<br />
Biçer ayrıldı. İsmet Taşdemir geldi.<br />
Bandırmaspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 32 puanla 3. durumdalar. ( 10 G , 2 B ,<br />
5 M ) . <strong>Lig</strong>de deplasmanda beraberlirliği olmayan tek takım<br />
konumundalar. Takımın en golcü oyuncusu 8 golle Erhan<br />
Şentürk ve yıllarca <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>de forma giyen Adem Koçak<br />
takımın tecrübeli oyuncularının başında gelmekte. Galatasaray<br />
altyapılarından yetişen kanat - santrafor Hüseyin Altuğ Taş<br />
, defansif orta saha Birhan Vatansever gelecek vaad eden<br />
isimler. Geçen sezon PTT 1. <strong>Lig</strong>de küme düştükleri Mustafa<br />
Uğurla yola devam ediyorlar.<br />
Buğsaşspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 31 puanla 4. durumdalar. ( 9 G - 4<br />
B - 4 M )<br />
Sakaryaspor :<br />
30 puanla 5. durumdalar. ( 8 G - 6 B - 3 M ). Evinde bu sezon<br />
mağlup olmadılar. Evinde en fazla gol atan 2. takımlar. ( 18 Gol )<br />
Son 9 Yılda 8 şampiyonluk yaşayan tecrübeli isim Murat Akın<br />
, stoper Ramazan Sal ve santrafor Çoşkun Yılmaz takımın<br />
Koray Palaz<br />
GENEL GÖRÜNÜM<br />
en tecrübeli isimlerininin başında. Takımın en golcü oyuncusu<br />
Fenerbahçe’den tanıdğımız Beykan Şimşek ( 8 Gol ).<br />
Türk futbolun büyük şeyler beklediği Batuhan Karadeniz<br />
sadece 1 kez ilk 11 çıkabildi. Gelecek vaad eden 20 yaşındaki<br />
stoper Burak Bekaroğlu. Geçtiğimiz haftalarda Engin<br />
Korukır göreve geldi.<br />
Şanlıurfaspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 30 puanla 6. durumdalar. ( 9 G 3 B<br />
5 M ) Evinde Sadece 1 Mağlubiyeti var. Takımın en golcü<br />
oyuncusu Hüseyin Kala ( 8 Gol.) kanat oyuncusu Feridun<br />
Kıroğlu ve merkez orta saha Halil Köçer gelecek vaad esen<br />
isimler. Teknik direktör sezon başından itibaren Ali Tandoğan.<br />
Hacettepe :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 28 puanla 7. durumdalar. ( 7 G - 7 B<br />
- 3 M ). Gençlerbirliğinin pilot takımı olan Hacettepe 22 yaş<br />
ortalamasıyla güzel işlere imza atıyor. Evinde en az gol atan<br />
3. Takım. Evinde en az gol yiyen takım. Evinde mağlubiyeti<br />
yok . Deplasmanda en az gol yiyen 2. Takımlar. Geçtiğimiz<br />
sezon Göztepe’de şampiyonluk yaşayan ofansif orta saha<br />
Soner Dikmen 9 Golle takımın en golcü oyuncusu. Gelecek<br />
vaadeden isimler ise 20 yaşındaki kaleci Übeyd Adıyaman<br />
ve 21 yaşında ki Stoper Fethi Özer.<br />
Kırklarelispor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 26 puanla 8. durumdalar. ( 7 G - 5<br />
B - 5 M )<br />
Niğde Belediyespor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 26 puanla 9. durumdalar. ( 7 G - 5 B<br />
- 5 M ) Evinde sadece 1 Mağlubiyeti var. <strong>Lig</strong>de evinde en gol<br />
yiyen 2. takımlar. Takımın en golcü oyuncusu Elazığspor’dan<br />
kiralanan 22 yaşındaki santrafor Ömer Yıldız. forvet arkası Tunç<br />
Murat Behram , kanat oyuncusu Oktay Pop ve savunmada<br />
Hakan Çevik takımın kilit oyuncuları. Teknik Direktör Ahmet<br />
Yavuz istifa etti. Şu anda teknik direktörleri yok.<br />
Zonguldak Kömürspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 23 puanla 10. durumdalar. ( 6 G - 5<br />
B - 6 M )<br />
Konya Anadolu Selçukluspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 21 puanla 11. durumdalar. ( 5 G - 6<br />
B - 6 M ) Konyaspor altyapısından yetişen oyuncularla , gurbetçi<br />
oyuncuların entegre olduğu kadroya sahipler. Kadro<br />
yaş ortalaması 22. Deplasmanda sadece 1 galibiyetleri<br />
var. Gelecek vaadeden isimler Konyaspor’dan kiralanan 19<br />
yaşındaki santrafor Mücahit Can Akçay. ( 7 Golle takımın en<br />
golcü oyuncusu ) gurbetçi stoper Sertan<br />
Yiğenoğlu ( 3 Gol ) gelecek vaadediyor. Teknik direktörleri<br />
36 yaşında ki Mustafa Alper Avcı.<br />
Pendikspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 20 puanla 12. durumdalar. ( 5 G - 5<br />
B - 7 M )<br />
Fatih Karagümrük :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 17 puanla 13. durumdalar. (5 G - 2<br />
B - 10 M ) Kadro yaş ortalaması 23. Sezona teknik adam<br />
Ferruh Özgün ile başladılar. Şu anda Bülent Yenihayat görevde.<br />
Deplasmanda 1 Galibiyetleri var. Tecrübeli kanat<br />
oyuncusu Halil Uysal , stoper Erdinç Çepoğlu ve santrafor<br />
Feyyaz Aydil önemli oyuncuları. Gelecek Vaadeden isimleri<br />
ise Galatasaray altyapısından yetişen stoper Gökcan Gelmen<br />
ve Gurbetçi Ofansif Orta Saha Ufuk Akyol .<br />
Fethiyespor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 15 puanla 14. durumdalar. (3 G - 6<br />
B - 8 M ) Deplasmanda hiç galibiyetleri yok. Teknik adam<br />
muammaları mevcut. Sezon Başında Eser Kardeşlerle sezona<br />
başladılar. Sırasıyla Hüsnü Özkara ve şu anda Levent Eriş<br />
.Yıllarca PTT 1.<strong>Lig</strong>’de görev alan kaleci Eser Altın, ofansif orta<br />
saha Umut Sözen, Galatasaray’dan tanıdığımız Yiğit Gökoğlan<br />
, orta saha dinamosu Ertuğrul Arslan takımın önemli oyuncuları.<br />
Gelecek vaadeden Boluspor altyapısından yetişen<br />
merkez orta saha Emrullah Yıldırım.t<br />
Kahramanmaraşspor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 14 puanla 15. durumdalar. (3 G - 5 B -<br />
9 M ) .27 yaş ortalamasıyla ligin en yaşlı takımlarından birisi.<br />
Teknik adam muammaları mevcut. Sezona Cafer Aydınla<br />
başlandı , sırasıyla Oktay Derelioğlu ve şu anda Mehmet<br />
Erdal Alpaslan görevde. Deplasmanda hiç galibiyeti yok.<br />
Deplasmanda ligin en az gol atan takımı. Tecrübeli santrafor<br />
Aydın Çetin , sol bek Ramazan Kahya , stoper Evren Kilarcı<br />
, forvet arkası Timur Özgöz takımın önemli oyuncuları. Gelecek<br />
vaadeden isim ise Beşiktaş altyapısından yetişen 20<br />
yaşındaki kanat oyuncusu Devrim Taşkaya. ( 3 Golü Var. )<br />
Karşıyaka :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 11 puanla 16. durumdalar. ( 3 G - 8 B<br />
- 6 M ) - 6 PUAN cezaları nedeniyle puanları silindi. Sezona<br />
Atilla Güneş ile başlayan Kaf - Kaf şu anda Halim Okta ile<br />
yola devam ediyor.Transfer cezaları var. Yaş ortalamaları 23.<br />
Santrafor Can Erdem ( 8 Gol ) , Mustafa Aşan defansif orta<br />
saha , forvet arkası Mahmut Temür ve kanat oyuncusu<br />
Tayfun Pektürk takımın tecrübeli oyuncuları.<br />
Deplasmanda 1 Galibiyetleri var. Gelecek vaadeden kaleci<br />
22 yaşında ki Erhan Erentürk.<br />
Nazilli Belediyespor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 11 puanla 17. durumdalar. ( 2 G - 4<br />
B - 11 M ) Evinde en az gol atan 2. takım. Deplasmanda<br />
galibiyeti yok . Niğde Belediyespor’da sezonun ilk yarısını<br />
geçiren Ahmet Yavuz göreve geldi. Kadronun neredeyse<br />
çoğunu devre arasında gönderiyorlar.<br />
Silivrispor :<br />
Tff 2. <strong>Lig</strong> Beyaz Grupta 8 puanla 18. durumdalar. ( 1 G - 5<br />
B - 11 M )<br />
62 63
GENÇ YETENEKLER<br />
EMRECAN ŞİMŞEK / ANKARA DEMİRSPOR<br />
SÜPERLİGYOLU OCAK 2018<br />
<strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong> <strong>Yolu</strong> <strong>Dergisi</strong> <strong>Ocak</strong> sayısında Genç<br />
Yetenekler bölümüne Ankara Demirspor<br />
U- 16 forması giyen Emrecan Şimşek’i<br />
misafir ettik. Forvet mevkinde oynayan 1.80<br />
boyundaki 2002 doğumlu Emrecan, bizlere<br />
fiziği ve oyun kimliğiyle Burak Yılmaz’ı<br />
hatırlattı. İşte genç yeteneğimizin futbolla<br />
tanışma macerası…<br />
Futbolla nasıl ve nerede tanıştın?<br />
Erdener Karataş<br />
Emrecan Şimşek - “Futbola ilkokuldayken,<br />
okul bahçesinde maç yaparak merhaba dedim.<br />
Hatta oturduğum semtin amatör takımı olan<br />
Bahçelerüstüspor’un hocası bir gün okul bahçesinde<br />
top oynarken beni görmüş ve beğenmiş. Daha sonra<br />
antrenmanlara çağırdı. Bende gittim. Orada lisansım<br />
falan çıktı. Böylelikle profesyonel olarak da futbolla<br />
tanışmış oldum.”<br />
Ankara Demirspor ile yolların nasıl kesişti?<br />
Emrecan Şimşek - “Bahçelerüstüspor’da 4 yıl boyunca<br />
futbola devam ettim. Bu süreçte U-16 ligi başladı,<br />
bende orada oynadım. Takım olarak iyi bir performans<br />
sergileyince play-offlara çıktık. Play-off maçlarında<br />
Ankara Demirsporlu hocalar beni beğenmiş ve bana<br />
teklif sunarak takıma transfer ettiler.”<br />
Mevkinde örnek aldığın yerli ve yabancı<br />
oyuncular var mı?<br />
Hayat futbola fena halde benzer. Futbol, şahsi beceri gerektirir;<br />
ama aslında toplu oynanan, insanların bir takım halinde oynadıkları bir oyundur.<br />
Hayat da öyle değil mi? İstediğin kadar yetenekli ol, iyi bir takımın yoksa<br />
kaybedersin...<br />
“DAR ALANDA KISA PASLAŞMALAR”<br />
Emrecan Şimşek - “Evet var. Yerli oyuncu olarak Burak<br />
Yılmaz’ı örnek alıyorum. Yabancı olarak ise İbrahimoviç<br />
örnek aldığım futbolcular arasında.”<br />
Türkiye’de, birlikte çalışmayı en çok<br />
isteyeceğin hoca ve oyuncu var mı?<br />
Emrecan Şimşek - “Türkiye’de bana çok şey katacağına<br />
inandığım Fatih Terim ve oyuncu olarak da Burak<br />
Yılmaz ile çalışmayı çok isterim.”<br />
Kendini 5 yıl sonra nerede görüyorsun?<br />
Emrecan Şimşek - “Eğer bu şekilde çalışmaya devam<br />
edersem kendimi 5 sene sonra <strong>Süper</strong> <strong>Lig</strong>’de bir takımda<br />
şans bulacağımı düşünüyorum. Hatta şansım yanımda<br />
olursa Galatasaray’da bile oynamak hayal değil.”<br />
65
21.12.2016<br />
Kalbimizdesin
OYUNU<br />
SOKAKLARA<br />
TAŞI<br />
NEW STYLES FOR<br />
URBAN ATHLETES<br />
/hummel.turkey<br />
/hummelturkey