02.08.2018 Views

Kurumsal Sosyal Sorumluluk dergisi KSS Türkiye 34

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Uygulama<br />

Uygulama<br />

Metro <strong>Türkiye</strong> 3. Sürdürülebilirlik<br />

Raporu’nu yayımladı<br />

Schneider Electric, kadını güçlendirme<br />

ve işte eşitlik çalışmalarını anlattı<br />

Metro <strong>Türkiye</strong>, sürdürülebilirlik performansını değerlendirdiği ve iş<br />

modelini tüm paydaşlarıyla paylaştığı Sürdürülebilirlik Raporu’nun<br />

üçüncüsünü yayımladı.<br />

Küresel Raporlama Girişimi (Global Reporting Initiative) tarafından<br />

yayımlanan GRI Standartları’nın “temel” seçeneğine uygun şekilde<br />

hazırlanan raporda, Metro Toptancı Market’in Türk mutfağı ve<br />

değerlerine sahip çıkmak amacı doğrultusunda 1 Ocak - 31<br />

Aralık 2017 tarihleri arasındaki sorumlu satın alma, sorumlu<br />

işveren, sorumlu kurumsal vatandaşlık faaliyetleriyle sorumlu<br />

operasyonlarına yer veriliyor.<br />

Uluslararası ölçekte en yaygın kullanılan raporlama çerçevesi<br />

olan Global Reporting Initiative (GRI) G4 Standardı’nın temel<br />

seçeneğine uygun olarak hazırlanan raporda, şirketin globalden<br />

gelen; sorumlu kurumsal vatandaşlık, sorumlu işveren,<br />

sorumlu satın alma ve sorumlu operasyon ilkelerini kapsayan<br />

sürdürülebilirlik stratejisiyle yürütülen faaliyetleri değerlendirildi.<br />

Raporda Metro <strong>Türkiye</strong>’nin coğrafi işaretli ürünler projesine,<br />

hayvan refahına ve balık neslinin devamına yönelik çalışmaları ile<br />

gıda israfını engelleyen çalışmalarına yer verildi.<br />

Metro Global Yürütme Kurulu Üyesi Kubilay Özerkan rapora ilşkin<br />

“Metro’da insanı odağımızda tutarak çevreye saygılı iş yapıyor, bizi<br />

biz yapan yerel değerleri koruyarak anlamlı bir iz bırakmak için<br />

çalışıyoruz. Mükemmelleşmenin hiçbir zaman sonu gelmeyecek<br />

bir yolculuk olduğuna inanıyoruz. Bu sebeple anlamlı izler<br />

bırakma çabalarımızı sürdüreceğiz” dedi.<br />

Coğrafi İşaretli Ürünler<br />

Yöresel ürünlere verdiği değer kapsamında 2012 yılında başlattığı<br />

Coğrafi İşaretli Ürünler projesi kapsamında, üreticilere sağladığı<br />

danışmanlık, eğitim ve teşviklere devam eden, 5. Türk Patent<br />

Ödülleri’nde Coğrafi İşaret Tanıtımına en fazla katkı sağlayan şirket<br />

ödülü alan Metro, 2017’de raflarında yer verdiği coğrafi işaret alan<br />

veya aday ürün sayısı 2016’ya göre %60 artarak 85’e yükseltti.<br />

Balık kaynaklarının sürdürülebilirliği için daha önceki yıllarda<br />

“Anasına Bak Kızını Al” ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV)<br />

ile birlikte “Palamutlar Nerede?” projesini hayata geçiren<br />

Metro, raflarında yer alan lüfer, palamut, hamsi ve istavriti<br />

kooperatiflerden de tedarik ediyor. <strong>Türkiye</strong>’de ilk kez QR kod<br />

etiket sistemiyle balığın %100 izlenebilirliğini sağlayan ve bunu<br />

QR barkod ile müşterilerinin bilgisine sunan şirket, Su Ürünleri<br />

Kooperatifleri Merkez Birliği’ne (Sür-Koop) bağlı kooperatiflerle<br />

ve balıkçılarla el ele vererek “Bugünün Balığını Yarına da Bırakalım”<br />

projesini yürütüyor.<br />

Metro, QR kodu ile balık izlenebilirliğini sağladığı gibi, kırmızı ette<br />

de tedarikçi, veteriner, kesim evi, kesim tarihi gibi bilgilerle kırmızı<br />

ette de izlenebilirlik imkânı sunuyor.<br />

Metro <strong>Türkiye</strong>, hayvan ırklarının korunması adına yürüttüğü<br />

“Kırklareli Kıvırcık Kuzu” projesi ile nesli tehdit altında olan yüksek<br />

kaliteli bu türün korunmasını da destekliyor.<br />

Gıda ve su hareketleri<br />

Sektörün en önemli sorunları arasında yer alan gıda kaybı ve<br />

atıkları konusuna da yer veren raporda Metro’nun bu konuyu<br />

etkin bir şekilde yönettiğine ve Metro Gıda Hareketi projesine<br />

de değinildi. Metro <strong>Türkiye</strong>, üreticiden mağazalara gıda kayıp ve<br />

atıklarını en aza indirmek hedefiyle, tüketim analizleri yaparak ve<br />

üreticilerle iş birliklerine giderek doğru miktar, kalite ve özellikte,<br />

planlı üretim yapmalarına katkıda bulunuyor. Sektörde öncü<br />

50’nin üzerinde şef ve restoran işletmecisiyle güçlerini birleştirerek<br />

Metro Gıda Hareketi’ni başlatan şirket, bu projesiyle kamuoyunda<br />

gıda atık ve kayıpları ile ilgili bir farkındalık yarattı. TÜBİTAK ile ortak<br />

yürüttüğü araştırma sonuçlarını ve şeflerin gıdanın israf olmaması<br />

için hayata geçirdiği uygulama ve önerilerini on binlerce tüketici<br />

ile paylaştı.<br />

Şirketin palm yağı, kağıt ve ağaç içeren ürünleri alma<br />

politikalarından da bahsedilen raporda ayrıca enerji tüketimi,<br />

sera gazı emisyonları ve atık oluşumunu azaltan uygulamaları ile<br />

çalışan sayıları, işçi sağlığı ve güvenliği açısından da performansını<br />

mercek altına alınıyor. Şirket 2017 yılında yaklaşık 1.352.000 kWh<br />

yenilenebilir enerji üreterek, geçtiğimiz iki yıla kıyasla üretimde<br />

yaklaşık 5 kat artış sağladı. 4.159 ton gıda dışı atığın tamamında<br />

geri dönüşüm veya geri kazanım sağladı.<br />

Schneider Electric, küresel çapta öncü eşitlik, çeşitlilik ve kadını<br />

güçlendirme politikalarını paylaşmak üzere Balkans and Black<br />

Sea Cooperation Forum’a (Balkanlar ve Karadeniz İşbirliği<br />

Forumu) katıldı. Schneider Electric <strong>Türkiye</strong>, İran ve Orta Asya<br />

Ülke Başkanı Bora Tuncer, Kadın Liderler: Özel Sektör Cinsiyet<br />

Eşitliği ve Kadını Güçlendirme Çalışmalarını Nasıl Geliştirir?<br />

başlıklı panelde şirketin küresel ve yerel ölçekteki örnek<br />

çalışmalarını sundu.<br />

Adil yaşam için daha eşit bir dünyaya ihtiyacımız var<br />

Hedeflerinin dünya çapında çeşitlilik ve eşitlik oranı en yüksek<br />

şirketlerden biri olmak olduğunu belirten Tuncer, “180 yılı aşkın<br />

köklü bir geçmişe sahip olan Schneider Electric, iş dünyasında<br />

ender rastlanan bu başarısını çeşitliliğe verdiği öneme borçlu.<br />

Bugün 100’ü aşkın ülkede, 144.000 çalışanıyla faaliyetlerine<br />

devam eden şirketimizin temel hedefleri arasında herkes için,<br />

her yerde fırsat eşitliği yaratmak bulunuyor.<br />

Teknosa WEPs’i imzaladı<br />

Teknosa, UN Global Compact ve UN Women’ın ortak girişimi olan<br />

Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ni (WEPs) imzalayarak, toplumsal<br />

cinsiyet eşitliğini ilerletecek şirket politikaları oluşturmaya yönelik<br />

7 ilkeye taahhüt vererek <strong>Türkiye</strong>’de bu platforma katılan ilk<br />

teknoloji perakende şirketi oldu.<br />

Teknosa CEO’su Bülent Gürcan’ın CEO Destek Beyanını<br />

imzalamasıyla Teknosa, bu prensiplerin şirketin yönetiminden<br />

operasyonlarına, merkez çalışanlarından sahadaki satış ekiplerine<br />

ve topluma varana kadar her noktada değerlendirilmesi ve gerekli<br />

aksiyonların hayata geçirilmesi konusundaki niyetini ortaya<br />

koymuş oldu.<br />

Teknosa, bu imza ile Kadının Güçlenmesi Prensipleri<br />

çerçevesinde toplumsal cinsiyet eşitliğini ilerletecek şirket<br />

politikaları oluşturmaya yönelik 7 ilkeye taahhüt veriyor. Teknosa,<br />

önümüzdeki dönemde bu ilkeler çerçevesindeki çalışmalarını<br />

Bu kapsamda 2017 yılı sonuna dek dünya çapında tüm<br />

çalışanlarımızın %85’inin eşit maaş politikaları ile çalışması<br />

hedefimizi %89 oranı ile bu hedefin üzerinde başardık.<br />

Yeni işe alımlarda cinsiyet eşitliğine verdiğimiz önemle kadın<br />

çalışan işe alım oranımız %40’a yükseldi.<br />

Genç kadınların iş dünyasında daha fazla yer alabilmelerine<br />

olanak tanımak için mentorluk projeleri yönetiyoruz ve<br />

öğrencilere yönelik çalışmalarımızda genç kadınlara öncelik<br />

tanıyoruz. Çeşitli yerel organizasyonları destekleyerek toplumda<br />

kadına karşı şiddetin son bulması için çalışıyoruz.<br />

Aynı zamanda Birleşmiş Milletler Kadın Örgütü tarafından<br />

yürütülen HeforShe platformundaki lider kurumlardan biri olarak<br />

iş dünyasına önderlik ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki daha adil ve<br />

barış dolu bir yaşam için daha eşit bir dünyaya ihtiyacımız var”<br />

şeklinde konuştu.<br />

daha da ileriye taşımak için süreçlerini ve uygulamalarını gözden<br />

geçirecek.<br />

<strong>Sorumluluk</strong>larımızın farkına varmamız lazım<br />

Teknosa CEO’su Bülent Gürcan konuyla ilgili “İçinde<br />

bulunduğumuz dijital çağın, toplumsal cinsiyet eşitliği<br />

için dönüm noktası olduğuna inanıyorum. Bu fırsatı çok iyi<br />

değerlendirmeliyiz. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının sosyal<br />

ve ekonomik yaşama katılımına dair bireysel ve kurumsal<br />

sorumluluklarımızın farkına varmamız lazım” dedi.<br />

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin, dünyanın hiçbir ülkesinde henüz<br />

tam anlamıyla sağlanmış olmadığını söyleyen Gürcan, şirket<br />

olarak ayrımcılığı meydana getiren kalıplara ve önyargılara karşı<br />

çıkmayı önemli bir sorumluluk olarak gördüklerini söyledi.<br />

42<br />

43

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!