CERN

*CERN NEDİR ?*
“Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi”, diğer adıyla CERN ( The European Organization for Nuclear
Research ) , 29 Eylül 1954’te kurulmuş uluslararası bir organizasyondur. Organizasyon, en yüksek
yetkiye sahip 20 Avrupa ülkesinden oluşuyor. CERN’de yapılan işlerin ana teması temel fizik olup, üye
devletler tarafından yapılan maddi katkılar da bu alandadır.
CERN laboratuvarı, alanındaki en büyük laboratuvar olup, İsviçre - Fransa sınırında yer alan Cenevre
şehrine yakın olarak konumlanmıştır. İlk çalışmalarda atom çekirdeğine odaklanılmış, daha sonra ise
çalışmalar yüksek enerji fiziğine ve parçacık etkileşimlerine kaymıştır.
*BÜYÜK CERN DENEYLERİ*
Tesiste parçacık hızlandırıcıların ve dedektörlerin kullanımı ile yapılan belli deneyler, parçacık
fiziğinde bir takım önemli başarılara yol açmıştır. Örnek olarak anti-hidrojen atomlarını verebiliriz.
Anti-hidrojen atomları 1995 yılında ilk olarak CERN’de bulunmuştur. Bilim adamları bu atomlar
üzerinde çalışarak kozmosun neden anti-maddeden daha fazla maddeyle doldurulmuş olduğunu
bulmayı ümit etmiştir.
CERN’de başlatılan bir diğer büyük proje ise 1990 yılında başlatılmış olan “World Wide Web” (www)
projesidir. Bilgisayar bilimci Tim Barners-Lee, Rebecca Yen ile birlikte internet ağları ve bilgi
paylaşımının temel kavramlarını tanımlayıp, ilk tarayıcı ve web yazılımını yazarak dünya çapında bilgi
paylaşımına yardımcı olmak için köprü metni (hypertext) sisteminin oluşturulmasını önerdi. Bu
önerinin hayata geçmesi üzerine Barners-lee, sonsuza dek birbirimizle etkileşim biçimimizi değiştirdi.
*BÜYÜK HADRON ÇARPIŞTIRICI (LHC) ve Big Bang*
Günümüzde CERN, son faaliyetlerinin çoğunda “Büyük Hadron Çarpıştırıcı”, diğer adıyla LHC’ye (The
Large Hadron Collider) yoğunlaşmış durumdadır. Çarpıştırıcı yüzden fazla ülkeden bilim adamları,
mühendisler, üniversiteler ve laboratuvarların iş birliği ile yapıldı. İnşasında görev alan mühendisler
için büyük bir meydan okuma olan LHC, karşıt parçacık ışınlarını yüksek enerjide çarpıştırarak, bilinen
en küçük parçacıkları incelemek için tasarlandı.
Yapılan ilk deneyler bilim adamlarında birkaç korku yarattı. Bu korkuların en belirgin olanı minik kara
deliklerin yaratılması ihtimaliydi ve bu ihtimal gezegenimizin sonu olabilirdi. LHC ile yapılan deneyler
sonucunda CERN, büyük patlamayı (big bang) izleyen koşulları yeniden yaratarak ‘Higgs Bozonunu’
keşfetmeye çalıştı. ‘Tanrı Parçacığı’ (God’s Particle) ismi verilen maddenin evrenin cevaplanamayan
bazı sorularına, özellikle de madde ve anti-madde ile ilgili olanlara cevap vermesi en büyük umuttu.
2012 yılında ‘Atlas’ ve ‘CMS’ dedektör deneylerini yürüten bilim adamları, Higgs Bozonu ile tutarlı bir
atomaltı parçacığın bulunduğunu açıkladılar. Aynı yıl ‘LHC Alice Deneyi’ büyük patlamadan hemen
sonra gelen koşullara benzediğine inanılan bir ‘kuark-gluon plazması’ yarattı. Bu plazma tahmin
edilenden fazla olarak beş milyon derecenin üzerine ulaşarak insanlığın yarattığı en yüksek sıcaklığın
rekorunu kırdı.

*CERN HALKA AÇIK GÜNLERİ*
CERN tesisleri dünyanın dört bir yanından bilim adamları tarafından kullanılırken, yılın belli
zamanlarında halka açık alanlarda sayısız sergiler ve etkinlikler gerçekleşmekte, bilim ve yeniliğin
dünyasına açılan CERN’i ziyaret etmek için her yıl binlerce bilim sever insan Cenevre’ye gelmektedir.
Ayrıca CERN her yıl yüzü aşkın lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine CERN tesislerinde staj
imkânı sağlamaktadır.
*GÜNÜMÜZDE CERN*
CERN’de yapılan araştırmalar bugünün pratik uygulamalara sahip bütün bilim dallarında birçok
gelişmeye yol açmıştır. Bilim adamları günümüzde de özellikle LHC deneyleri ile evrenin en küçük
parçalarında gerçekleşen en küçük olaylardan, evrenin en büyük parçalarında gerçekleşen en büyük
olayları anlamaya ve evrenin sırlarını çözmeye çalışmaktadır.
-Kübra Fatma KESKİN
Bodoni
Times
Helvetica
Gill Sans MT
Franklin Gothic Demi
Univers
Rockwell
Lucida Sans