Abdullah Gül - Kayseri İli Yardım Derneği İstanbul Şubesi
Abdullah Gül - Kayseri İli Yardım Derneği İstanbul Şubesi
Abdullah Gül - Kayseri İli Yardım Derneği İstanbul Şubesi
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
www.kayder.org.tr<br />
Çankaya Ziyareti<br />
Sayý: 17<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong><br />
Þubat 2008<br />
bir milletin<br />
portresi<br />
Koordinasyon Kurulu Dedeman’da Ýftar Genç Buluþma
Baþkan’dan...<br />
Deðerli Hemþehrilerim,<br />
Þu anda Ýstanbul'a lapa lapa<br />
yaðan kar etrafa ayrý bir güzellik<br />
katýyor. Aðaçlarýn üzerine düþen karlar<br />
Ýstanbul’u bir tablo gibi gösterirken,<br />
bir yandan karýn güzelliðini seyrediyor,<br />
bir yandan da bu güzelliðin diðer<br />
tarafýný düþünmeden yapamýyorum.<br />
Allah fakir fukaraya yardým etsin. Bizler<br />
sýcacýk evlerimizde oturup çorbalarýmýzý rahat rahat içerken onlarýn<br />
soðukla savaþý benim içimi üþütüyor. Yüce Rabbimin bize verdiði<br />
nimetleri ihtiyacý olanlarla paylaþtýkça evimizde sýcak çorbamýzý<br />
gönül rahatlýðý ile içebileceðimiz inancýndayým.<br />
Hayatýn akýþýna kapýlýp giderken çok da ince düþünemediðimizi,<br />
yeteri kadar empati yapamadýðýmýzý düþünüyorum aslýnda. Bu<br />
empatiyi yapabilseydik, tüm dünya barýþ, huzur ve sevgi dolu<br />
olurdu. Ýnsanlar kendine bahþedilen güzelliklerin ya kýymetini<br />
bilmiyor ya da bilerek kendilerinden baþkasýný düþünmez oluyorlar.<br />
Duyduðumuz haberler her geçen gün bizleri üzüyor. Bu yazýyý<br />
hazýrlarken, TV programlarý bölünüp doðu bölgemizden tüm<br />
Türkiye’yi yasa boðan son dakika haberleri geçiyor. Bizler çok daha<br />
kötü günleri omuz omuza geçirmiþ, en kötü þartlarda bile birlik ve<br />
beraberliðini kaybetmeyerek, sýfýrdan bir ulus meydana getirmiþ<br />
insanlarýz.<br />
Yardýmseverliðimiz, dostluðumuz; bayraðýmýza, topraklarýmýza,<br />
dinimize saygýmýz bizleri diðer uluslardan farklý kýlar. Biz bu mozaik<br />
dokuda asýrlardýr bu memleketin bütün güzellikleri doyasýya<br />
yaþýyoruz. Bu topraklarý karýþtýrmaya çalýþanlar bilmiyorlar ki onlar<br />
karýþtýrdýkça bizler birbirimize daha çok kenetleneceðiz. Canlar<br />
yakýlabilir, yok edilebilir ama kenetlenen yürekler yerlerinden<br />
koparýlamaz. Buradan, bu vatan için Allah’ýn rahmetine kavuþan<br />
herkesi rahmetle, saygýyla anýyor ve bu kötü günleri de en kýsa<br />
zamanda geride býrakýp güzel günlere bir an evvel kavuþacaðýmýza,<br />
bu eþi benzeri olamayan topraklarda her zaman çoluk çocuk<br />
huzurlu ve mutlu yaþayacaðýmýza inanýyorum.<br />
Yeni Yönetim Kurulu döneminde çýkardýðýmýz ilk dergiden bu<br />
yana pek çok organizasyonda bir arada olduk. Bu anlarýn bizlere<br />
en önemli katkýsý bursiyer öðrenicilerimiz, yönetim kurulumuz, ilçe<br />
derneklerimiz ve sizlerle aramýzdaki baðlarý kuvvetlendirip, birbirimize<br />
daha sýký sarýlmamýzý saðlamýþ olmasýdýr.<br />
<strong>Kayseri</strong>liler olarak bizler, sadece ticarette deðil; birbirimize,<br />
deðerlerimize, insanýmýza ve topraðýmýza karþý vefakârlýk konusunda<br />
da gayet baþarýlýyýz. Bununla ne kadar övünsek azdýr. Organize<br />
ettiðimiz toplantýlarda, yemeklerde ve seyahatlerdeki beraberliðimiz<br />
ve en önemlisi hayýrseverlik konusundaki hassasiyetimiz... Bizi diðer<br />
BURS VEREN HAYIRSEVERLERÝMÝZ (*)<br />
1. METAL SAC LTD. ÞTÝ.<br />
2. TÜRK EÐÝTÝMÝNE ÖZGÜ KADÝR HAS VAKFI<br />
3. SÜLEYMAN ÇETÝNSAYA<br />
4. ÝZZET BAYRAKTAR<br />
5. YAÞAR KÜÇÜKÇALIK<br />
6. AYDOÐANLAR OTOMOTÝV SAN. VE TÝC. A.Þ.<br />
7. CEPA CELEBCÝOÐLU ÝTHALAT. A.Þ<br />
8. DEDEMAN MADENCÝLÝK SAN. VE TÝC. A.Þ.<br />
9. SABAHATTÝN SOMAL<br />
10. SERVET KÜÇÜKÇALIK<br />
11. OLIMPIA CAM<br />
12. KUMTEL SAN VE TÝC. A.Þ.<br />
13. H. BAYRAKTAR YATIRIM HOL. A.Þ.<br />
14. MEHMET KESÝMOÐLU<br />
15. YOLBULANLAR NAK. SAN. VE TÝC. A.Þ.<br />
16. GÜLSOY OTOMOTÝV A.Þ.<br />
17. MEHMET ÖZTAÞKIN<br />
18. AHMET HASOÐLU<br />
19. ERCÝYAS ÇELÝK BORU SAN. A.Þ.<br />
20. ÜNAL MOTORLU ARAÇLAR A.Þ.<br />
21. SARAY HALI A.Þ.<br />
22. AHMET ÇETÝNSAYA<br />
23. FATÝH KARAMANCI<br />
24. TEM MOBÝLYA LTD. ÞTÝ.<br />
25. ASMESAN SAC SAN. VE TÝC. A.Þ.<br />
26. AHMET SOMDAÞ<br />
27. GRUP METAL SAC SAN. VE TÝC. A.Þ.<br />
28. LATÝFE BAYRAKTAR<br />
29. M. SELÝM KESÝMOÐLU<br />
30. ÞABAN KINAÞ<br />
31. MEHMET ARISOY<br />
32. DEKOR RULO FIRÇA SAN. VE TÝC. LTD. ÞTÝ.<br />
33. SERGEN METAL DIÞ TÝC LTD.ÞTÝ.<br />
34. MUSTAFA KÜÇÜKÇALIK<br />
35. MEHMET MELÝH KÜÇÜKÇALIK<br />
36. ÝBRAHÝM NAZÝK<br />
37. HASAN ERGUN<br />
38. ÖREN ALTMIÞYEDÝOÐLU TARHANLI<br />
39. AHMET BALCIOÐLU<br />
40. MEHMET HAZER<br />
41. ÞÜKRAN HAZER<br />
42. MUALLA KÖSEOÐLU<br />
43. YAÞMAK TURÝZM A.Þ.<br />
44. AHMET EMÝNOÐLU<br />
45. METHÝYE ÝKBAL ÇETÝNSAYA<br />
46. ÖMER ÇETÝNSAYA<br />
47. LÝBAS ÖZATEÞ<br />
48. YILDIZ ALTUNBAY<br />
49. ÝREM - KAAN AYDOÐAN<br />
50. KADRÝYE KAÞIKÇI<br />
51. DÝLEK KALKAN TEPETAM<br />
52. HATÝCE DABAK<br />
53. ÝRFAN GÖZÜBÜYÜK<br />
54. FEVZÝ FEVZÝOÐLU<br />
55. NEZÝH ÇARÞIBAÞI<br />
56. FERÝHA GAZÝOÐLU<br />
57. ÞÝRÝN SERDAROÐLU<br />
58. BEHÝYE KAYA<br />
59. FÝDE POSTAAÐASI<br />
60. ÖZLEM POSTAAÐASI<br />
61. ÝNCÝ UZANDAÇ<br />
62. PINAR UZANDAÇ<br />
63. ADEM ÇÝLSAL<br />
64. KADINLAR KOMÝSYONU<br />
65. YASEMÝN AYDOÐAN<br />
66. HATÝCE ERDOÐAN<br />
67. FÝKRET ERBÝL ÖNEM<br />
68. MEHMET DOÐANYÝÐÝT<br />
* Burs veren hayýrseverlerimizin listesi<br />
verdikleri burs sayýsýna göre dizilmiþtir.
Baþkan’dan...<br />
insanlardan farklý kýlýyor. <strong>Kayseri</strong>'ye hayýrseverlerimiz tarafýndan yapýlan yatýrýmlarýn yaný sýra, benim ve yönetim kurulumun<br />
sevinç kaynaklarýndan biri de bu cömert insanlarýn burs konusundaki hassasiyetleridir. Þu anda 650’ye ulaþan bursiyer sayýmýz<br />
inþallah her geçen gün daha da artar. Sizlere bu gençler adýna tekrar teþekkür etmek istiyorum. Bir insana destek olmak,<br />
özellikle hayata hazýrlanan bir gence yardýmcý olmak inanýlmaz mutluluk verici bir olay.<br />
Bana üzüntü veren nadir olaylardan biri ise dernek merkezinin sosyal kültürel bir merkez olarak hem bizlere hem<br />
gençlerimize cevap verebilecek kapasiteye sahip olmamasý. Allah biliyor ya, dernek binamýzýn daha modern bir hale geldiðini<br />
görmeyi çok istiyorum. Sizlerin de ayný duygularý paylaþtýðýnýza eminim. <strong>Kayseri</strong>lilere yakýþan bir dernek merkezi, sivil toplum<br />
örgütü olarak yapacaðýmýz iþleri daha da geliþtirecektir. Günden güne büyüdüðümüz için önceleri bizim için yeterli olan<br />
dernek binamýz artýk taleplerimize karþýlýk verememekte. <strong>Kayseri</strong>lilere yakýþan bir dernek merkezi, sivil toplum örgütü olarak<br />
yapacaðýmýz iþleri daha da geliþtirecektir. Bu ihtiyacýn sizlerin katkýlarýyla hayal olmaktan çýkýp gerçekleþmesine olan inancým<br />
tam.<br />
Web sayfamýzý da yenileyerek sizin dernekle ve birbirinizle daha kolay iletiþim kurabilmenizi saðlamaya çalýþtýk. Umarým<br />
“www.kayder.org.tr” de derneðimizle ilgili aradýðýnýz her þeyi bulabilirsiniz. Özellikle ticaret rehberinin, sizlerin katýlýmýyla, güzel<br />
bir veritabanýna ulaþacaðýna eminim.<br />
Boðazdaki yat gezimiz, yönetim kurulumuzun vermiþ olduðu iftar yemeðimiz, yahni ve pilavlý bayramlaþma toplantýlarýmýz…<br />
Bu toplantýlardan bahsetmiþken bize her zaman hakkýyla ev sahipliði yapan Sayýn Dedeman Ailesi’ne þahsým ve hemþerilerim<br />
adýna buradan teþekkürlerimi iletirim. Bundan sonra daha kalabalýk toplantýlarda da sevgi saygý çerçevesinde bir araya gelip<br />
birlik ve beraberliðimizi daha çok perçinleyeceðimize ve genç nesile iyi bir örnek teþkil edeceðimize inanýyorum. Ve bu<br />
dönemde kurduðumuz Genç Ýþ Adamlarý ve Yöneticiler Komisyonu ile yaptýðýmýz toplantýda da, gençlerin bizlerden sonra<br />
bayraðý çok iyi taþýyacaklarý sonucuna ulaþtýk. Ne de olsa çocuk ailede neyi görürse onu yaþatýyor, devam ettiriyor.<br />
Duyarlýlýklarýndan dolayý gençlerimizle ne kadar gurur duysak, onlara ne kadar teþekkür etsek azdýr, tabiiki sizlere de.<br />
Kiþiler geçicidir ama makamlar bakidir. Ben bu görevi bitirdiðimde, sizlere, bursiyerlerimize ve derneðimize ufacýk da<br />
olsa bir katkým olduðunu bilmek beni çok mutlu edecektir. Ýnsanýn baþkalarý için vermiþ olduðu emek, verdiði her türlü hizmet,<br />
kendisi için yaptýklarýndan daha fazla mutlu ediyor insaný.<br />
Bu dönemde Ankara’ya yaptýðýmýz ziyaretlerde, Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn makamýna yaptýðýmýz ziyaret bizleri<br />
epeyce mutlu etti. Duygu ve düþüncelerimi, yaþadýklarýmýzýn öyküsünü, ziyaretimizle ilgili sayfada bulabileceksiniz, ama yine<br />
buradan þunu da ifade etmek isterim ki Türkiye Cumhuriyeti’nin Sayýn Cumhurbaþkaný’nýn <strong>Kayseri</strong>li olmasýndan gurur<br />
duyuyoruz. <strong>Kayseri</strong> insanýnýn ticari baþarýsý, Cumhurbaþkanlýðý Köþkü’nde de farklý bir baþarý öyküsü olarak bizlere yansýyacaktýr,<br />
eminim. Cumhurbaþkanýmýz Sayýn <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’ü buradan tekrar kutluyorum.<br />
Bu seferki yazýya galiba sayfalar yetmeyecek. Ýnsan eline kalemi alýnca kelimeler ardý ardýna geliyor, ama bir yerde<br />
son vermek gerekli. Paylaþamadýðým, kýsa kestiðim çok þey var. Duygu ve düþünceler ne kadar yoðun olursa kelimeler o<br />
derece kifayetsiz kalýyor ve olaylarý ifade etmek de yapýlacak uygulamalara kalýyor.<br />
Ýlçe dernekleriyle kurduðumuz Koordinasyon Kurulu da birlik ve beraberlik adýna güzel mesajlar vermekte. Buna<br />
duyarlý tüm ilçe dernekleri ve baþkanlarýyla ortak projelerde çalýþmalarýmýz devam edecek. Birlik ve beraberlik, çok önemli bir<br />
konu ve bizler bunu en iyi þekilde saðlayanlardanýz, deðil mi?<br />
Satýrlarýmý burada bitiriyorum. Bir yýlý daha geride býraktýk. Hayat durmaksýzýn akýp gidiyor elimizden. Geriye baktýðýmýzda<br />
kalýcý olan sevgiler, saygýlar, dostluklar, hayýrlar… Yüce Rabbim bunlarý bizlerden esirgemesin; önümüzdeki tüm yýllarda birlik<br />
ve beraberliðimizin bozulmamasý temennisiyle...<br />
Sevgiyle kalýn. Saygýlarýmla...<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Yönetim Kurulu Baþkaný<br />
Yasemin AYDOÐAN
Editör’den...<br />
17. Sayýmýzla Merhaba!<br />
Geçtiðimiz haziran ayýnda 48 sayfa olarak çýkardýðýmýz<br />
dergimiz, artýk 72 sayfa olarak dolu dolu bir gündemle 17.<br />
sayýsýyla karþýnýzda.<br />
Bu sayýmýzda; öncelikle Sayýn Cumhurbaþkanýmýz <strong>Abdullah</strong><br />
<strong>Gül</strong>’ün <strong>Kayseri</strong>’den baþlayýp Çankaya’ya uzanan baþarý<br />
yolculuðunu özetleyen dosyamýzý bulabilirsiniz. Kendisini iyi<br />
tanýyan dostlarýndan ve sýnýf arkadaþlarýndan görüþlerle<br />
zenginleþtirdiðimiz dosya dýþýnda Yönetim Kurulu ile Ýstiþare<br />
Heyeti’nin “Hayýrlý Olsun” ziyaretini ve bu ziyaretten izlenimlerimizi<br />
de dergimizde bulabilirsiniz. Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn bu<br />
ziyarette dile getirdiði <strong>Kayseri</strong> Kalesi’nin müze olarak yapýlanmasý<br />
konusu ise tarih, sanat ve kültüre verdiði önemin çok açýk bir<br />
göstergesi.<br />
Ýlki geçmiþ dönem baþkanlarýmýzdan Sayýn Ahmet<br />
Çetinsaya baþkanlýðýnda toplanan Koordinasyon Kurulu, yeni<br />
dönemde dernek baþkaný Sayýn Yasemin Aydoðan baþkanlýðýnda<br />
ilçe ve belde derneklerimizin katýlýmýyla yapýldý. Ayrýca bu sayýda<br />
ilçe derneklerimizle ilgili haberlere ve yaptýklarý faaliyetlere de<br />
detaylý olarak yer verdik..<br />
Dünyada gittikçe taraftar toplayan mikro kredi üzerine<br />
Sayýn Hamdi Akýn ile yapýlan röportajý ve kendisinin verdiði<br />
desteði, Genç Yönetici ve Ýþ adamlarý Komisyonu oluþumundan<br />
izlenimleri ve yenilenen web sitemizde yer alan ticaret rehberi<br />
ile ilgili haberleri bulabilirsiniz. Mehmet ÖZAYDIN ve Taylan<br />
KURNAZ’ýn gayretleriyle hazýrlanan ilk web sitemizi yeniledik.<br />
Web sitemizin yeni eklenen kýsýmlarýyla ilgili görüþlerinizi de<br />
bekliyoruz.<br />
Dergimizin hazýrlanmasýnda emeði geçen Gençlik<br />
Komisyonu Baþkaný ve ekibine, dernek personeline ve desteðini<br />
esirgemeyen yönetim kuruluna, geçmiþ dönem yönetim kurulu<br />
baþkan ve üyelerine teþekkürlerimi sunuyorum.<br />
Yeni sayýda görüþmek üzere,<br />
Saygýlarýmla,<br />
Mehmet DOÐANYÝÐÝT<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Genel Sekreteri<br />
Þubat 2008<br />
Yeniden merhaba…<br />
Bir yýlý daha mutluluk, huzur ve hüzünle uðurladýk. 2008<br />
yýlýnýn herkese saðlýk, mutluluk ve bol kazanç getirmesini<br />
diliyorum.<br />
Dergimizin 17. sayýsýnda, seveceðiniz ve ilgi duyacaðýnýz<br />
konularla yine karþýnýzdayýz. Çalýþmalarýmýzla hayatýnýza güzel<br />
bir þeyler katabiliyorsak ne mutlu bizlere. Bu mutluluðu bizlerle<br />
paylaþtýðýnýz için teþekkür eder, sonraki sayýlarda tekrar görüþmek<br />
dileðiyle saygýlar sunarým.<br />
Saygýlarýmla,<br />
Gamze POSTAAÐASI<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Yönetim Kurulu Üyesi<br />
Sevgili okurlarýmýz,<br />
Ýstanbul’da yaþayan <strong>Kayseri</strong>lilerin gözü, kulaðý; beklediðiniz<br />
ve özlediðiniz dergimiz bir kez daha sizlerle buluþuyor.<br />
Bu sayýmýzda dernek faaliyetlerimiz muhtelif dosyalarla<br />
beraber dünya kenti <strong>Kayseri</strong>’den bizi gururlandýran bir<br />
hemþehrimizi ve onunla kývanç duyan gönül dostlarýnýn görüþ<br />
ve düþüncelerini okuyacaksýnýz. Amacýmýz, birlik ve beraberlik<br />
içinde Türkiye insanýný bütünleþtirmek. Geçmiþle gelecek arasýnda<br />
bir köprü olabilirsek ne mutlu bizlere.<br />
Saygýlarýmla,<br />
M.Orhan CEBECÝ<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong> Dergisi<br />
Yazý Ýþleri Müdürü<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
3
Ýçindekiler<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði<br />
Ýstanbul Þubesi Adýna Sahibi,<br />
Dernek Baþkaný<br />
Yasemin AYDOÐAN<br />
Yayýn Yönetmeni<br />
Mehmet DOÐANYÝÐÝT<br />
Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü<br />
M. Orhan CEBECÝ<br />
Dergi Komisyonu<br />
Gamze POSTAAÐASI<br />
Mehmet DOÐANYÝÐÝT<br />
Rýfat DEDEMAN<br />
Danýþma Kurulu<br />
Fikret Erbil ÖNEM<br />
Ýsmet ARINÇ<br />
Hamit ÖZTAÞKIN<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜLSOY<br />
Yayýn Kurulu<br />
Erdal YEÞÝLBAÞ<br />
Yusuf ARSLAN<br />
Ýsmail MEÞÝNCÝGÝLLER<br />
Kamil ÖZCAN<br />
Yönetim Adresi<br />
Ýnönü Cd. Çýnar Ap.<br />
No: 92/2 34746<br />
Kozyataðý / Ýstanbul<br />
Tel: (0216) 372 62 23<br />
Gsm: (0533) 777 43 38<br />
Faks: (0216) 373 94 78<br />
Web: www.kayder.org.tr<br />
e-mail: dernek@kayder.org.tr<br />
<strong>Kayseri</strong> Büro<br />
Sinan GÜNDOÐDU<br />
Tel: (0352) 231 63 26 - 27<br />
Faks: (0352) 231 63 28<br />
Tasarým / Baský<br />
Mim Ofset Ltd. Þti.<br />
2. Matbaacýlar Sitesi Z-E-4<br />
Topkapý / Ýstanbul<br />
Tel: (0212) 612 44 04 - 612 05 93<br />
e-mail: mimofset@mimofset.com.tr<br />
5 9<br />
Dernekten Haberler<br />
Koordinasyon Kurulu<br />
Toplandý<br />
10 14<br />
Dernekten Haberler<br />
Ramazanýn Güzelliði<br />
Paylaþmaktýr<br />
19<br />
Cumhurbaþkanlýðý<br />
25<br />
Ziyaretinden Ýzlenimler<br />
30 35<br />
Kadýnlar Komisyonu<br />
Kadýnlar Komisyonumuz<br />
Misyonuna Devam<br />
Ediyor<br />
40 45<br />
Dosya: Bir Milletin<br />
Portresi<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
47 49<br />
Hukuk<br />
Yeni Türk Ticaret Kanunu<br />
TasarýsI - Av. Ören<br />
ALTMIÞYEDÝOÐLU<br />
TARHANLI<br />
53<br />
Ýlçe Derneklerinden<br />
59<br />
Haberler<br />
61 63<br />
Saðlýk<br />
Çocuklarda Kalp<br />
Hastalýklarý ve Tedavisi<br />
Doç. Dr. Tufan PAKER<br />
65 66<br />
Bilim-Fen-Teknoloji<br />
Hastalýklarda Genetik<br />
Faktörlerin Rolü<br />
Prof. Dr. Munis DÜNDAR<br />
67 72<br />
Konuk Yazar<br />
Zekat ve Ödeme Yollarý<br />
Mustafa AKGÜL<br />
Dernekten Haberler<br />
Yönetim Kurulumuz<br />
Ankara’da<br />
Dernekten Haberler<br />
Cumhurbaþkanýmýza<br />
Makamýnda Hayýrlý Olsun<br />
Ziyareti<br />
Dernekten Haberler<br />
Genç Yönetici ve<br />
Ýþadamlarý Toplantýsý<br />
Gençlik Komisyonu<br />
Derneðimizin Dinamik<br />
Yüzü<br />
Arkadaþlarýnýn Gözüyle<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
Makale<br />
<strong>Kayseri</strong>’de Giriþimciliðin<br />
Oluþumu<br />
Prof. Dr. Mehmet ÞAHÝN<br />
Ekonomi<br />
Paranýn Yönünü<br />
Çevirebilmek<br />
Hamit ÖZTAÞKIN<br />
Söyleþi: Mikrokredi<br />
Hamdi AKIN<br />
<strong>Kayseri</strong>de Yaþamýþ<br />
Büyük Þahsiyetler<br />
Seyyid Burhanettin Hz.<br />
Ýsmet ARINÇ<br />
Sizden Gelenler<br />
4 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Dernekten Haberler<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul<br />
Þubesi’nin giriþimleriyle Ýstanbul’da<br />
bulunan <strong>Kayseri</strong> ilçe ve belde dernekleri<br />
ortak faaliyetlerde bulunma, birlik,<br />
beraberlik ve dayanýþmayý artýrma adýna<br />
Koordinasyon Kurulu çatýsý altýnda<br />
toplandýlar.<br />
Koordinasyon Kurulu, ilçe ve belde<br />
derneklerinin de katýlýmýyla 6 Kasým 2007<br />
tarihinde Eminönü Sepetçiler Kasrý’nda bir<br />
araya geldi. Söz konusu toplantýda oy<br />
birliði ile bir yetkili kurul ve yönetim<br />
kurulunun oluþturulmasýna karar verildi.<br />
Bu amaçla koordinasyon kurulu<br />
baþkanlýðýna Yasemin AYDOÐAN<br />
getirilirken; Selman YÜCEL, Ramazan SARI<br />
ve Duran ATAYOLU baþkan<br />
yardýmcýlýklarýna; Gökalp OK ise genel<br />
sekreterliðe seçildi.<br />
<strong>Kayseri</strong>lilere Yakýþan Dayanýþma<br />
Koordinasyon Kurulu Toplandý<br />
Genç Develiler Derneði Baþkaný Mustafa ÞAM, <strong>Kayseri</strong>li þehitlerimizin anýsýna yaptýrdýklarý tabloyu<br />
baþkanýmýza takdim ederken.<br />
Dernek yönetimimizin en çok<br />
önemsediði projelerden birisi olan söz<br />
konusu yapýlanmanýn yaratacaðý sinerjiyle<br />
Hacýlar Dernek Baþkaný Mustafa ÖZSOY, Ýncesu Kýzýlören Dernek Baþkaný Duran ATAYOLU ile<br />
Baþkan Yardýmcýsý Orhan BULDUK ve Yönetim Kurulumuz<br />
Þubat 2008<br />
hemþehrilerimize hizmet noktasýnda<br />
önemli iþler baþarmasý hedefleniyor.<br />
Bursiyer gençlerin koordinasyon<br />
kurulu ile tanýþtýrýlmasý, gençler için<br />
konferans düzenlenmesi, iþçiler için mesleki<br />
ve kurs eðitimleri verilmesi, iþçilerin maðdur<br />
olmamasý için hukuki konularda iþçilere<br />
bilgi verilmesi, Avrupa Birliði proje<br />
kredilerinden hemþerilerimizin yararlanmasý<br />
amacý ile fikirlerin üretilmesi ve bunlarý<br />
paylaþýlmasý, üniversiteye hazýrlanan<br />
gençler için kurslar ve eðitimler<br />
düzenlenmesi, sosyal sorumluluk projeleri<br />
hazýrlanmasý (yaþlýlara, hastalara destek<br />
vs.) ve kültür faaliyetlerine yer verilmesi gibi<br />
temennilerin dile getirildiði yemeðe katýlan<br />
dernekler þunlardý:<br />
Ýlçe Dernekleri ile Sepetçiler Kasrý’ndaki yemekte buluþtuk.<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul<br />
Þubesi<br />
Develi ve Yöresi Kültür Dayanýþma<br />
Derneði<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Sarýz Ýlçesi ve Köyleri<br />
Yardýmlaþma Kültür Derneði<br />
Tomarzalýlar Kültür ve Yardýmlaþma<br />
Vakfý<br />
Kýzýlörenliler Kültür ve Dayanýþma<br />
Derneði<br />
Genç Develiler Kültür ve<br />
Dayanýþma Derneði<br />
Bünyan Büyük Bürüngüzlüler<br />
Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma<br />
Derneði<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Hacýlar Kültür ve<br />
Dayanýþma Derneði<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
5
Dernekten Haberler<br />
16 Haziran 2007 tarihinde<br />
derneðimiz tarafýndan üyelerimiz ve<br />
ailelerine yönelik yat gezisi<br />
düzenlendi. Beþiktaþ Ýskelesi’nden<br />
hareket eden “Semiramis 2” isimli<br />
yatýmýzýn akþamüzeri Üsküdar Paþa<br />
Limaný’daki son yolcularýmýzý da<br />
Boðaz’da mehtap bir baþka güzel !<br />
almasýyla boðazýn mavi sularýna<br />
yelken açtýk.<br />
Semiramis yatýnýn güvertesinde<br />
sohbetle baþlayan yolculuk yemekle<br />
devam etti. Misafirlerimiz çaylarýný<br />
yudumlarken kaptan köþkünde<br />
Yasemin AYDOÐAN (Yönetim Kurulu Baþkaný)<br />
deneyimli rehberimiz eþsiz<br />
sunumuyla konuklarýmýzý<br />
bilgilendirerek onlara Ýstanbul’un<br />
güzelliklerini seyrettirdi.<br />
Yönetim kurulu üyemiz Hamit<br />
ÖZTAÞKIN’ýn sunuculuðu üstlendiði<br />
gecede sýrasýyla dernek baþkanýmýz<br />
6 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Dernekten Haberler<br />
Yasemin AYDOÐAN, yönetim kurulu<br />
üyemiz <strong>Abdullah</strong> GÜLSOY, eski<br />
dönem dernek baþkanlarýmýz Yunus<br />
Emre ÖZULU, Süleyman<br />
ÇETÝNSAYA, Fikret HELVACIOÐLU,<br />
Develi ve Yöresi Kültür Dayanýþma<br />
Derneði baþkaný Sami DEDEOÐLU,<br />
Kýzýlörenliler Kültür ve Dayanýþma<br />
Derneði baþkaný Duran ATAYOLU,<br />
Erciyes Üniversitesi eski<br />
rektörlerinden Prof. Dr. Mehmet<br />
Sayýn Osman DEVECÝ, Sami DEDEOÐLU, Sýtký DEVECÝOÐLU<br />
ÞAHÝN, Prof. Dr. Cavit AVCI, Yaþar<br />
KÜÇÜKÇALIK, Osman DEVECÝ gibi<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin önde gelen simalarý<br />
misafirlerimize hitap ettiler. Gezimizin<br />
Babalar Günü’ne denk gelmesi de<br />
ayrý bir güzellikti. Gençlik Komisyonu<br />
Baþkanýmýz Erdal YEÞÝLBAÞ, günün<br />
anlam ve önemini içeren<br />
konuþmasýyla gençlerimizin duygu<br />
ve düþüncelerini dile getirdi. Daha<br />
sonra günün anýsýna baylara<br />
Babalar Günü’nde baylara tiþört hediye edildi. Günün anýsýna bayanlara kýrmýzý gül takdim edildi.<br />
Þubat 2008<br />
üzerinde dernek logomuzun<br />
bulunduðu özel tiþörtler hediye<br />
edilirken bayanlara da birer gül<br />
hediye edildi. Ýlçe derneklerimizden<br />
de katýlýmýn olduðu gezimiz birlik ve<br />
beraberliðimizin pekiþmesi adýna<br />
önemli bir fýrsat olurken Boðaz’ýn<br />
güzelliklerinin de doyasýya yaþandýðý<br />
eþsiz bir gece oldu.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
7
Dernekten Haberler<br />
Çeþitli partilerden <strong>Kayseri</strong>li<br />
milletvekili adaylarýný<br />
hemþehrilerimizle bir araya getirmek<br />
gayesiyle 18 Temmuz 2007 tarihinde<br />
Ankara Dedeman Otel’de yemek<br />
düzenlendi. Ankara <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým<br />
Derneði Genel Merkezi’nin<br />
düzenlediði yemeðe<br />
bakanlarýmýzdan Sayýn Cemil ÇÝÇEK,<br />
Ankara milletvekili Sayýn Salih<br />
KAPUSUZ ile þubelerimizin baþkanlarý<br />
ve yönetim kurulu üyeleri katýldý.<br />
Genel Baþkanýmýz Ali Ulvi BAKIR’ýn<br />
açýlýþ konuþmasý ile baþlayan yemeðe<br />
Ankara’daki hemþerilerimiz büyük<br />
ilgi gösterdi.<br />
Ýstanbul Þubesini temsilen<br />
Yönetim Kurulumuz da bu yemeðe<br />
Genel Merkezin davetinde Ankara’da buluþtuk.<br />
Derneðimiz Genel Merkez, Ýstanbul Þubesi ve diðer þubelerin Yönetim Kurulu Üyeleri<br />
katýldý ve milletvekili adaylarýmýzla bir<br />
araya gelerek sohbet ettiler. Protokol<br />
konuþmalarý ile devam eden toplantý<br />
<strong>Kayseri</strong>li milletvekili adaylarýmýza<br />
baþarý dilekleriyle sona erdi.<br />
Sayýn Hamit ÖZTAÞKIN, Zehra ÇARÞIBAÞI, Mehmet DOÐANYÝÐÝT, Gamze POSTAAÐASI,<br />
Yasemin ve Refik AYDOÐAN, Ýsmet ARINÇ, <strong>Abdullah</strong> GÜLSOY ve Yusuf Cemil SATOÐLU<br />
yemekte biraradaydý.<br />
8 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Yönetim Kurulumuz ve<br />
Denetleme Kurulumuzla Ankara’ya<br />
gerçekleþtirdiðimiz ziyarette ilk<br />
duraðýmýz Türkiye Büyük Millet<br />
Meclisiydi. TBMM’de <strong>Kayseri</strong>li<br />
Þubat 2008<br />
Dernekten Haberler<br />
Yönetim Kurulumuz Ankara’da<br />
Seçim Sonrasý <strong>Kayseri</strong>li Milletvekillerine Tebrik Ziyareti<br />
Yönetim Kurulumuz ve Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL Dýþiþleri Konutu’nda.<br />
milletvekillerimizin tümüyle görüþtük<br />
ve hepsine bizlerin ve deðerli<br />
hemþehrilerimizin adýna hayýrlý olsun<br />
dileklerimizi ilettik. Meclisteki<br />
ziyaretimizden sonra o günlerde<br />
<strong>Kayseri</strong>li Milletvekillerini tebrik ziyaretinde, Yönetim Kurulumuz TBMM önünde<br />
dýþiþleri bakanýmýz olan <strong>Abdullah</strong><br />
GÜL bizi makamýnda aðýrladý. Sayýn<br />
GÜL bizleri yoðun temposuna<br />
raðmen çok sýcak bir þekilde karþýladý.<br />
Sohbetlerimiz de ayný þekilde devam<br />
etti. Bizler, hemþehrimizin<br />
cumhurbaþkanlýðý adaylýðýný<br />
desteklediðimizi ve hemþehrimiz<br />
olmasýndan gurur duyduðumuzu<br />
ifade ettik. O gün cumhurbaþkaný<br />
adayýmýzýn ziyaretine gitmiþtik, ama<br />
ilerleyen günlerde cumhurbaþkanlýðý<br />
makamýnda tekrar ziyaretine gelme<br />
temennimizi ileterek oradan ayrýldýk.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
9
Dernekten Haberler<br />
Derneðimizin geleneksel iftarý<br />
yönetim kurulumuzun katkýlarýyla 6<br />
Ekim 2007 Cumartesi günü Ýstanbul<br />
Dedeman Otel’de yapýldý. Her<br />
zaman <strong>Kayseri</strong>lilere kapýsýný açarken<br />
misafirperverliðin nasýl olmasý<br />
gerektiði konusunda örnekler veren<br />
Dedeman Ailesinin rahmetli<br />
Mehmet Kemal DEDEMAN’ýn<br />
emaneti olan derneðe verdikleri<br />
Ramazanýn Güzelliði Paylaþmaktýr<br />
desteði bir kez daha gösterdiler.<br />
Yaklaþýk 400 kiþilik bir katýlýmýn<br />
olduðu iftar tasavvuf musikisi ile<br />
baþladý. Birbirini uzun süredir<br />
göremeyen arkadaþlarýn, dostlarýn<br />
bir araya gelmesini ve hasret<br />
gidermesini görmek oldukça keyif<br />
vericiydi. Ailelerin birlikte paylaþtýðý<br />
masalarda neler konuþulmuyordu<br />
ki: Anýlar, memleket meseleleri, spor,<br />
burs… Çorba servisi sonrasýnda<br />
ikram edilen çay sýrasýnda baþlayan<br />
programda ilk olarak dernek<br />
baþkanýmýz Sayýn Yasemin<br />
AYDOÐAN misafirlere mutlu, saðlýklý<br />
Eski dönem baþkanlarýmýz ve misafirlerimiz, bayramlaþma töreninde biraradaydýlar<br />
Plaket töreninden kareler<br />
ve keyifli bir ramazan dilekleriyle hoþ<br />
geldiniz dedi, birlik ve beraberlik<br />
temelli faaliyetlerin devam edeceði<br />
mesajýný verdi. Sonrasýnda, eski<br />
dönem baþkanlarýmýzdan Sayýn<br />
Ahmet ÇETÝNSAYA’nýn baþlattýðý<br />
bilgisayar laboratuvarý projesinde<br />
geçtiðimiz dönem görev yapan Sayýn<br />
Fikret HELVACIOÐLU<br />
Fikret HELVACIOÐLU (2005-2007 Dönemi Baþkaný)<br />
baþkanlýðýndaki yönetim kurulunun<br />
gayretleriyle, 38 rakkamýna ulaþýldýðý<br />
bilgisi verildi ve <strong>Kayseri</strong>’de 10 adet<br />
bilgisayar laboratuvarý yaptýran<br />
hayýrseverlere mevcut yönetim<br />
kurulunun teþekkürlerini ifade eden<br />
plaketler takdim edildi. Soyadý<br />
sýrasýna göre yapýlan takdime göre;<br />
Sayýn Hamdi AKIN, Sayýn Refik<br />
AYDOÐAN, Sayýn Ahmet<br />
BALCIOÐLU, Sayýn Nazire<br />
DEDEMAN, Sayýn Prof. Dr. Ýrfan<br />
GÜNDÜZ, Sayýn Hamdi GÜLSOY,<br />
Sayýn Mehmet KIRANATLIOÐLU,<br />
<strong>Kayseri</strong> Büyükþehir Balkaný Sayýn<br />
Mehmet ÖZHASEKÝ, Sayýn Kamil<br />
ÖZCAN, Sayýn Niyazi ÖZCAN ve<br />
Sayýn Prof. Dr. Murat TUNCER adýna<br />
hazýrlanan plaketler takdim edildi.<br />
10 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Dernekten Haberler<br />
Eski baþkanlarýn ve þehrimizin<br />
ileri gelenlerinin takdim ettiði plaket<br />
THY Yönetim Kurulu Baþkaný Candan KARLITEKÝN,<br />
Cumhurbaþkaný Baþdanýþmaný M. Bahaeddin CEBECÝ,<br />
Dernek Baþkanýmýz Yasemin AYDOÐAN<br />
töreni sonrasý Akfen Holding<br />
Yönetim Kurulu Bakaný Sayýn Hamdi<br />
Þubat 2008<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin önde gelen isimleri iftarda biraradaydý. Fotoðraflar: Özgür KARASU<br />
AKIN söz aldý ve detaylarýný<br />
dergimizin sonraki sayfalarýnda<br />
okuyacaðýnýz Mikrokredi konusunda<br />
bir sunum yaptý. Dar gelirli kesimlerin<br />
kalkýnmasý anlamýnda çok önemli<br />
bir yeri olan Mikrokredi projesi için<br />
de 100,000YTL tutarýndaki desteði<br />
ile konuklardan büyük alkýþ aldý.<br />
<strong>Kayseri</strong> insanýnýn dünya çapýnda ilgi<br />
çeken giriþimciliðini araþtýran Erciyes<br />
Üniversitesi öðretim üyelerinden<br />
Sayýn Ali KAYA <strong>Kayseri</strong> giriþimciliði ile<br />
ilgili bir kürsü kurulmasýyla ilgili<br />
hazýrladýðý anket formu hayat<br />
hikâyeleri ile yeni nesillere örnek<br />
olmalarý için çeþitli iþ adamlarýna<br />
sunuldu. Oldukça keyifli geçen iftar<br />
yemeði sonrasýnda misafirler bir<br />
Dernek Müdürümüz M. Orhan CEBECÝ, Ahmet<br />
BALCIOÐLU, S. Ergün BÜYÜKTAFLI, Antalya<br />
<strong>Kayseri</strong>liler Derneði Yönetim Kurulu Üyesi Ýsmail ETÖZ<br />
sonraki organizasyonda buluþmak<br />
temennisiyle salondan ayrýldýlar.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
11
Dernekten Haberler<br />
Bayramlardýr Ýnsanlarý Birbirine Baðlayan ...<br />
Birçok konuda olduðu gibi birlik ve beraberlik noktasýnda da<br />
örnek olma özelliði taþýyan <strong>Kayseri</strong> insaný, bu birlikteliðin pekiþmesine<br />
hizmet edecek fýrsatlarý da layýkýyla deðerlendirmesini bilmektedir.<br />
Bu sene de ramazan ayý boyunca derneðimiz tarafýndan düzenlenen,<br />
þehrimiz ve ülkemizin önde gelen simalarýnýn iþtirak ettiði geleneksel<br />
iftarýn dýþýnda da birçok iftar programý gerçekleþti. Derneðimizin<br />
baþkanlýk düzeyinde temsil edildiði bu iftarlar ve ardýndan gelen<br />
bayramlaþmalar birlik ve beraberliðimizin pekiþmesine çok büyük<br />
katký saðladý. Ayrýca ilk defa yönetim kurulumuzun gerçekleþtirdiði<br />
ramazan ayýnda iaþe yardýmý, Kurban Bayramý’nda kurban ve deri,<br />
ikinci el giysiler ilçe derneklerine hayýrsever üyelerimiz tarafýndan<br />
ulaþtýrýldý. Ramazan ve Kurban Bayramlarý’nda hemþehrilerimiz<br />
geleneksel bayramlaþma için Dedeman Otel’de buluþtu. Dernek<br />
Yönetim Kurulumuzun katkýlarýyla düzenlenen bayram yemeðine,<br />
Yönetim Kurulu Üyemiz Gamze POSTAAÐASI nevzine tatlýsý, Kadýnlar<br />
Komisyonu üyemiz Pembe YURDUÞEN de baklava ikramýyla katkýda<br />
bulundu. Bayram yemeklerinin menüsü olarak <strong>Kayseri</strong>’nin yöresel<br />
yemeklerinin de yer aldýðý nohutlu yahni, pilav, tandýr böreði, baklava,<br />
nevzine tatlýsý ikram edildi.<br />
Baþkanýmýz, Kýzýlörenliler Kültür ve Dayanýþma Derneði’nin iftarýnda. Baþkanýmýz Genç Develiler Kültür ve Dayanýþma Derneði iftarýnda.<br />
Bayramlaþmada Sayýn Ýzzet BAYRAKTAR 50 öðrenciye<br />
burs baðýþýnda bulunduðunu açýklarken<br />
Baþkanýmýz, Develi ve Yöresi Kültür Dayanýþma Derneði iftarýnda.<br />
Mustafa AKGÜL hoca bayramda tatlý sohbetleriyle hep bizlerle<br />
12 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Yönetim Kurulu ve Denetim<br />
Kurulu olarak Cumhurbaþkanýmýzý<br />
ziyaret edeceðimiz günün sabahý<br />
Ýstanbul’dan çok erken saatteki bir<br />
uçakla Dedeman Otel’de<br />
milletvekillerimizle kahvaltý yapmak<br />
üzere Ankara’ya hareket ettik. Sayýn<br />
milletvekillerimiz davetimizi kabul<br />
ederek saat 10’da Dedeman Otel’e<br />
geldiler. Ýstanbul’daki iftar<br />
Þubat 2008<br />
Dernekten Haberler<br />
Milletvekillerimizle Ankara Dedeman Otel’de Kahvaltý<br />
Yönetim Kurulumuz ve <strong>Kayseri</strong>li milletvekillerimiz kahvaltýda birarada.<br />
yemeðimizde sayýn milletvekillerimiz,<br />
dernek merkezimizi bize yakýþan,<br />
daha modern bir sosyal tesis haline<br />
getirme isteðimiz ve çalýþmalarýmýza<br />
destek olacaklarýna dair söz<br />
vermiþlerdi. Bu toplantýda da deðerli<br />
milletvekillerimizle neler<br />
yapabileceðimizi konuþtuk, fikir<br />
alýþveriþinde bulunduk ve bu<br />
kahvaltýlarýn belirli zaman aralýklarýyla<br />
Dernek Ýstiþare Heyeti ve Yönetim Kurulumuz, Ankara Dedeman Otel’de<br />
tekrarlanmasý dileði ile<br />
milletvekillerimize derneðimizin<br />
flamalarýný hediye ederek onlarla<br />
vedalaþtýk. Milletvekillerimizle bir<br />
dahaki sefere Ýstanbul’da<br />
düzenlenecek bir kahvaltý<br />
toplantýsýnda buluþabilmeyi ümit<br />
ediyoruz.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
13
Dernekten Haberler<br />
Cumhurbaþkanýmýza Makamýnda Hayýrlý Olsun Ziyareti<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði<br />
Ýstanbul Þubesi Yönetim Kurulu,<br />
Denetim Kurulu ve Ýstiþare Kurulu<br />
üyelerinden oluþan 37 kiþilik bir heyet,<br />
Sayýn Cumhurbaþkanýmýz <strong>Abdullah</strong><br />
GÜL’e ‘’hayýrlý olsun’’ dileklerini<br />
bildirmek için, ziyarette bulundu.<br />
Derneðimize maddi manevi desteðini<br />
esirgemeyen Ýstiþare Kurulu, Yönetim<br />
Kurulu ve Denetleme Kurulu üyeleri<br />
28 Kasým 2007 tarihinde Ankara<br />
Dedeman Otel’de buluþarak saat<br />
13.45’ teki randevuya katýlmak üzere<br />
hareket ettiler.<br />
Topluluk, tam bir düðün<br />
konvoyu gibiydi, kimler yoktu ki:<br />
Hamdi AKIN, Hasan Hüseyin ARIKAN,<br />
Refik AYDOÐAN, Ýzzet BAYRAKTAR,<br />
Hüseyin BAYRAKTAR, Mustafa<br />
ÇIKRIKÇIOÐLU, Ahmet ÇETÝNSAYA,<br />
Temel HAKVERDÝ, Nuri HAS, Can<br />
HAS, Fikret HELVACIOÐLU, Demir<br />
KARAMANCI, Mehmet KESÝMOÐLU,<br />
Mehmet KIRANATLIOÐLU, Asým<br />
KÝBAR, Mustafa KÖSEOÐLU, Necati<br />
KURMEL, Alâeddin KÜÇÜKÇALIK,<br />
Yýlmaz ÖZTAÞKIN, Yusuf SATOÐLU,<br />
Hasan Tuncay SERGEN, Sabahattin<br />
SOMAL, M. Murat TUNCER, Sami<br />
YÜKSEL, Alaattin ZENGÝNER, Salih<br />
ZENGÝNER ve yönetim kurulumuz;<br />
Yasemin AYDOÐAN, Mehmet<br />
PAKSOY, Mehmet DOÐANYÝÐÝT,<br />
Hamit ÖZTAÞKIN, <strong>Abdullah</strong> GÜLSOY,<br />
Ali TUNGA, Zehra ÇARÞIBAÞI, Gamze<br />
POSTAÐASI, Ören ALTMIÞYEDÝOÐLU<br />
TARHANLI, Ýsmet ARINÇ ve Esma<br />
ZENGÝNER.<br />
Seçkin iþ adamlarýndan oluþan<br />
heyet, Türkiye Cumhuriyeti’nin <strong>Kayseri</strong>li<br />
Cumhurbaþkanýný, yani gurur<br />
duyduklarý hemþehrilerini ziyarete koþa<br />
koþa gelmiþti. Son derece heyecanlý,<br />
bir o kadar da mutluydular. <strong>Kayseri</strong><br />
bunca zamandýr ticaretle, ticarette<br />
baþarýlý insanlarýyla tanýnýrken, artýk<br />
devlet yönetiminde yetiþtirdiði baþarýlý<br />
insanlarla anýlmaktaydý. Sayýn GÜL,<br />
tüm Türkiye’nin Cumhurbaþkanýydý,<br />
Baþkanýmýz, derneðimizin Onursal Üyelik Plaketini Cumhurbaþkanýmýza verirken.<br />
14 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Dernekten Haberler<br />
ama <strong>Kayseri</strong>li olmasý bu özelliðinden<br />
kaynaklanan deðerini daha da<br />
arttýrýyordu. Bu gerçek yadsýnamazdý.<br />
Cumhurbaþkanlýðý kabul salonunda<br />
37 kiþilik heyet, Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL’ü<br />
beklerken salonda oturulabilecek her<br />
yer dolmuþtu. Sayýn Cumhurbaþkaný<br />
salona geldiðinde salonda tam 38<br />
kiþi olmuþtu. Ne tesadüftü ki 38<br />
Þubat 2008<br />
Dernek Baþkaný, Baþkan Yardýmcýsý ve Genel Sekreteri, Cumhurbaþkanýmýz <strong>Abdullah</strong> GÜL’e hediyelerini takdim ederken.<br />
rakamý <strong>Kayseri</strong>’yi simgelemekteydi.<br />
Herkes duygu ve düþüncelerini, hayýrlý<br />
olsun dileklerini kendilerine iletirken<br />
o gene her zamanki mütevazý haliyle<br />
misafirleriyle sohbete devam<br />
ediyordu. Yönetim Kurulu, hayýrlý<br />
olsun hediyesi olarak Sayýn GÜL’ün<br />
halý üzerine yapýlmýþ portresini ve<br />
Hattat Kamil NAZÝK’e yazdýrýlan,<br />
Ýstiþare Heyeti ve Yönetim Kurulumuz Sayýn Cumhurbaþkanýný ziyarette.<br />
çerçeveli <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði<br />
Ýstanbul Þubesi onursal üyelik<br />
formunu ve dernek flamasýný<br />
kendilerine takdim etti. Sohbet<br />
sýrasýnda <strong>Kayseri</strong>’ye <strong>Kayseri</strong>’nin tarihini<br />
yansýtan bir müze yapýlmasý Sayýn<br />
Hüseyin BAYRAKTAR tarafýndan<br />
Cumhurbaþkanýmýzdan rica edildi.<br />
Sayýn Cumhurbaþkaný <strong>Kayseri</strong><br />
Kalesi’nin müze yapýlmasý için<br />
harekete geçileceði müjdesini verdi.<br />
Zaman çabucak geçti ve ayrýlýrken<br />
herkes, sýrayla Sayýn<br />
Cumhurbaþkanýmýza tüm içten<br />
duygularýyla hayýrlý olsun dileklerini<br />
iletti. Dedeman Otel’deki yemek<br />
sonrasýnda herkes <strong>Kayseri</strong>li<br />
Cumhurbaþkanlarýný görmekten<br />
mutlu bir þekilde Ankara’dan ayrýldýlar.<br />
Her insanýn, tanýdýðý, ayný sýralarý<br />
paylaþtýðý, ayný havayý teneffüs ettiði,<br />
ayný kültürü paylaþtýðý birini,<br />
Cumhurbaþkanlýðý makamýnda görüp<br />
onunla gurur duymasý pekâlâ<br />
hakkýydý.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
15
Sayýn Cumhurbaþkanýmýz ile<br />
Hamit ÖZTAÞKIN<br />
Gamze POSTAAÐASI<br />
Ýsmet ARINÇ<br />
Ýzzet BAYRAKTAR<br />
Yasemin AYDOÐAN<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜLSOY<br />
Zehra ÇARÞIBAÞI<br />
Esma ZENGÝNER<br />
Murat DEDEMAN<br />
Mehmet PAKSOY<br />
Mehmet DOÐANYÝÐÝT<br />
Ören<br />
ALTMIÞYEDÝOÐLU<br />
TARHANLI<br />
Ali TUNGA<br />
Mustafa ÇIKRIKÇIOÐLU<br />
Asým KÝBAR
Çankaya Köþkü’nden Kareler<br />
Necati KURMEL<br />
Mustafa KESÝMOÐLU<br />
Demir KARAMANCI<br />
Refik AYDOÐAN<br />
Murat TUNCER<br />
Mehmet KIRANATLIOÐLU<br />
Yýlmaz ÖZTAÞKIN<br />
Nuri HAS - Can HAS<br />
Alaattin ZENGÝNER<br />
Sabahattin SOMAL<br />
Salih ZENGÝNER<br />
Sami YÜKSEL<br />
Mustafa KÖSEOÐLU<br />
Alaeddin KÜÇÜKÇALIK<br />
Hamdi AKIN<br />
Temel HAKVERDÝ<br />
Tuncay SERGEN<br />
Yusuf Cemil SATOÐLU
Cumhurbaþkaný Ziyaretinden<br />
Ýzlenimler<br />
Doç. Dr. Ahmet ÇETÝNSAYA<br />
2003-2005 Dönemi Dernek Baþkaný<br />
Sevgili hemþehrilerim, sizlere<br />
dergimizin sayfalarýndan seslenmek<br />
güzel bir duygu. Adeta satýrlarda<br />
buluþup karþýlýklý sohbet ediyoruz<br />
duygusu taþýyorum. Görüþme fýrsatý<br />
bulduðumuz hemþehrilerim gayet iyi<br />
bilirler ki bir hemþehrimle görüþmekten<br />
her zaman bahtiyarlýk duyarým. Þimdi<br />
de bu duygular içindeyim. Sanýrým bu<br />
duygu biz <strong>Kayseri</strong>lilerin genel özelliði.<br />
Mensubu olmakla övündüðümüz, bu<br />
sebepten dolayý birbirimizi her fýrsatta<br />
kutladýðýmýz güzel <strong>Kayseri</strong>mizin<br />
havasýndan, suyundan, doðasýndan<br />
geliyor adeta. Esasen <strong>Kayseri</strong>lilerin<br />
baþarýsýnda, bu ortak duygunun izlerini<br />
görmek mümkün. Bu içtenliðin<br />
sonucunda ortaya çýkan dayanýþma,<br />
gerçek bir güç birliðine dönüþüyor ve<br />
bu da kentimize, hizmet olarak yansýyor.<br />
Eðitimde, saðlýkta, birçok sosyal<br />
etkinlikte ve yardýmlaþmada attýðýmýz<br />
adýmlar, dayanýþmayla<br />
gerçekleþtirdiðimiz hizmetler bence bu<br />
gönül birliðinin birer ürünüdür. Biraz da<br />
þaka unsuru katarak zaman zaman<br />
kullandýðýmýz bir söz vardýr; uygun<br />
zaman ve mekânlarda “Övünmek gibi<br />
olmasýn, <strong>Kayseri</strong>liyiz!” deriz.<br />
Öyledir de.<br />
Biliyoruz ki, kentimize hizmet<br />
olarak attýðýmýz adýmlar ülkemize hizmet<br />
oluyor. <strong>Kayseri</strong>li iþ adamlarýný öne çýkaran<br />
temel unsurlarýn baþýnda bu gönül birliði<br />
yatýyor.<br />
<strong>Kayseri</strong>li olma övüncümüzü, Sayýn<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL’ ün Cumhurbaþkanlýðý ile<br />
taçlandýrmýþ olmak da ayrý bir gurur<br />
Þubat 2008<br />
Cumhurbaþkanýnýn Hemþehrisi Olmak<br />
veriyor bizlere. Biz <strong>Kayseri</strong>lilerin topluma<br />
hizmet konusunda durumdan vazife<br />
çýkarmak gibi bir farklý bir özelliðimiz<br />
vardýr. Sayýn GÜL’ ün Cumhurbaþkaný<br />
olmasýný, böyle bir bakýþla<br />
deðerlendirmemizin yanlýþ olmayacaðý<br />
kanaatindeyim.<br />
Gelecek zaman dilimlerinde<br />
atacaðýmýz adýmlar, eminim,<br />
Cumhurbaþkanýnýn hemþehrisi olma<br />
onuruna uygun olacaktýr.<br />
Davranýþlarýmýzla da bu onur kaynaðý<br />
duruma layýk olmaya özen göstereceðiz.<br />
Cumhurbaþkanýnýn hemþehrisi<br />
olma sorumluluðu tamamen iç<br />
dünyamýzda oluþan ve kendi var<br />
ettiðimiz bir manevi hazzýn ifadesidir.<br />
Ýnanýyorum ki, farklý partilere oy veren<br />
hemþehrilerimiz de bu manevi hazzý<br />
yaþýyorlar. Tabiri caizse; “okul birincisi<br />
bizim sýnýftan çýktý” sevincini yaþayan<br />
liseliler gibiyiz.<br />
Bir <strong>Kayseri</strong>li ve siyasetin içinde çeþitli<br />
görevler almýþ bir akademisyen olarak,<br />
þunu açýkça ifade etmek isterim: Sayýn<br />
<strong>Gül</strong>, yýllar içinde adeta kendisiyle<br />
yarýþarak, memlekete hizmet þevkini<br />
çoðaltarak bu noktaya gelmiþ bir devlet<br />
adamýdýr. Sadece bize ve <strong>Kayseri</strong>li<br />
hemþehrilerimize deðil, tüm<br />
yurttaþlarýmýza, hizmetleri, tutarlý<br />
davranýþlarý ve siyasetteki güven verici<br />
tutumuyla örnek olmuþtur. Kendisine<br />
bu hizmetleri, <strong>Kayseri</strong>’ye ve Kayserlilere<br />
katkýlarý ve tabi bizlere” Cumhurbaþkaný<br />
hemþehrisi” olma duygusunu yaþattýðý<br />
için þükran borçluyuz. Bu duygu hepimiz<br />
için yeni ve güçlü bir manevi etken<br />
olacaktýr. Artýk, <strong>Kayseri</strong>’ye yönelik her<br />
hizmetimizi Cumhurbaþkaný hemþehrisi<br />
olma sorumluluðuyla yapacaðýz.<br />
Attýðýmýz adýmlar hep daha iyi, daha<br />
güzel, daha kapsamlý olacak.<br />
Son satýrlarýmda Sayýn <strong>Gül</strong>’e<br />
seslenmek istiyorum:<br />
- Sayýn Cumhurbaþkaným,<br />
bizlere tarifsiz bir haz verdiniz. Gurur<br />
verdiniz. Saðolun. Biliniz ki biz <strong>Kayseri</strong>liler<br />
de gelecek kuþaklara daha geniþ,<br />
geliþmiþ, örnek bir kent býrakmak için<br />
elimizden geleni yapacaðýz.<br />
“Yarýnýn <strong>Kayseri</strong>si hepimizin övünç<br />
vesilesi olacaktýr.”<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
19
<strong>Kayseri</strong>’nin Taþý Topraðý ...<br />
Fikret HELVACIOÐLU<br />
2005-2007 Dönemi<br />
Dernek Baþkaný<br />
Cumhurbaþkaný Ziyaretinden<br />
Ýzlenimler<br />
Eskiden Ýstanbul'un taþý topraðý altýn<br />
idi, bundan böyle <strong>Kayseri</strong>'nin taþý topraðý altýn<br />
olacak. Tarihi taþ evleri, çeþmeleri, kümbetleri,<br />
tarihi Gevher Nesibe Dar’üþþifasý ve en baþta<br />
da kalesi ile <strong>Kayseri</strong> o müthiþ hazinesini,<br />
doðrusu bugüne kadar deðerlendirilemeyen<br />
hazinesini öne çýkaracak. Oysa turizmin<br />
yüksek deðerleri taþ yapýlarda yatýyor. Þimdi<br />
<strong>Kayseri</strong> Kalesi'nin müzeye dönüþtürüleceðini<br />
Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn aðzýndan<br />
duymak, iþte bu anlamda þehrimiz için bir<br />
büyük projenin sinyali oldu. Düþünebiliyor<br />
musunuz? <strong>Kayseri</strong>'deki binlerce tarihi eser yer<br />
olmadýðý için Cumhuriyetin ilk yýllarýnda baþkente gönderilmiþti. Þimdi<br />
onlarýn geri dönüþü gerçekleþecek.<br />
<strong>Kayseri</strong> Kalesi’nin müzeye dönüþtürülmesi fikrinin oluþumuna<br />
gelince, öncelikle her oturumu bir büyük ýþýk saçan, bir büyük eser<br />
üreten Ýstiþare Heyetimizi kutlamak istiyorum.<br />
Dahasý bu kurulu yönlendirip motive eden Dernek Yönetim<br />
Kurulunu alkýþlýyorum.<br />
—Ýlk oturumda dernek merkezi için bir büyük adým atýldý.<br />
—Ýkinci oturumda <strong>Kayseri</strong>mizde bir madencilik meslek okulu<br />
için söz kesildi.<br />
—Þimdi de Cumhurbaþkaný, hemþehrimiz Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL'ü<br />
ziyarete gittiðimizde <strong>Kayseri</strong>miz adýna önemli bir eser için dev bir fikir<br />
ortaya atýldý.<br />
Ve çocukluðumuzda heybetiyle, Ramazan Ayý’ndaki top<br />
atýþlarýyla belleðimizde muhteþem bir yer edinen <strong>Kayseri</strong> Kalesi'nin<br />
müzeye dönüþmesi fikri doðdu.<br />
Yüzyýllar öncesine tanýklýk eden <strong>Kayseri</strong> Kalesi'nin bugüne kadar<br />
öne çýkmamýþ olmasý büyük eksiklikti.<br />
Oysa 1071 Malazgirt Zaferi ile Türklere yolu açýlan Anadolu'nun<br />
en önemli merkezlerinden biri olan <strong>Kayseri</strong>, Selçuklularýn sýk sýk akýnýna<br />
uðrarken, Bizanslýlar tarafýndan bu akýnlara karþý yaptýrýlan bu kale o<br />
yüzyýllardan günümüze kalan en görkemli eserlerdendir. Þimdi müzeye<br />
dönüþtürülerek çevresindeki tarihi eserler de öne çýkarýlmýþ olacak ve<br />
<strong>Kayseri</strong> ekonomisine önemli bir turizm geliri eklenecek. Böylece <strong>Kayseri</strong>,<br />
sanayi ve ticaret ve þehircilik alanýnda geliþmeye devam ederken,<br />
tarihi kent kimliðinin ön plana çýkmasýyla turizm alanýnda da Türkiye’nin<br />
önemli þehirlerinden birisi olacak. Katkýsý olan herkesten Allah razý<br />
olsun.<br />
Azimli, Çalýþkan ve Baþarýlý <strong>Kayseri</strong>liler<br />
Hüseyin BAYRAKTAR<br />
Dernek Ýstiþare Heyeti Üyesi<br />
Azimli, çalýþkan ve baþarýlý <strong>Kayseri</strong>liler,<br />
Türkiye’ye bu güne kadar çok önemli<br />
hizmetler yaptýlar.<br />
<strong>Kayseri</strong> uzun yýllardýr sanayinin, iþ<br />
adamlýðýnýn, bilimin ve siyasetin<br />
merkezlerinden biri olma özelliðini korudu.<br />
Tohumlarý <strong>Kayseri</strong>’de atýlan pek çok iþ daha<br />
sonra, ülke çapýnda büyüdü ve hatta<br />
uluslararasý alana yayýldý. <strong>Kayseri</strong>’den yetiþen<br />
nice bilim adamý ve siyasetçi, Türkiye’nin<br />
ekonomik, sosyal ve siyasal tarihinde önemli<br />
roller oynadý.<br />
Kýsa bir süre önce geride býraktýðýmýz Cumhurbaþkanlýðý seçim<br />
süreci ile <strong>Kayseri</strong> için yepyeni bir sayfa açýldý.<br />
Hepimiz için gerçek bir övünç kaynaðý olan “<strong>Kayseri</strong>lilik”, Sayýn<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL’ün devletin en yüce makamý olan Cumhurbaþkanlýðý<br />
görevine seçilmesi ile taçlandý. Ýçimizden biri, bir hemþehrimiz artýk<br />
Çankaya’da… Ne kadar övünsek azdýr.<br />
Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL Çankaya’ya baþka bir deyiþle, 840 rakýmlý<br />
tepeye çýkarken, bizden de Erciyes’in doruðuna, 3916 metreye<br />
taþýndý. Bu onur verici olayýn gurur ve kývancýný her zaman<br />
yaþayacaðýz.<br />
Hiç kuþkusuz, Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL, siyaset arenasýndaki engin<br />
deneyimi, devlet mekanizmalarýnýn iþleyiþi ve özellikle diplomasý<br />
alanýndaki baþarýlý geçmiþiyle, çok aktif ve etkin bir Cumhurbaþkaný<br />
olmak için gerekli her türlü donanýma sahip bir þahsiyettir. Bu<br />
nedenle, Sayýn GÜL’ün yurt içinde ve yurt dýþýnda Türkiye’nin ufkunu<br />
açacak çalýþmalar yapacaðýna ve ülkemizi yurtdýþýnda en iyi þekilde<br />
temsil edeceðine inanýyorum.<br />
Öte yandan, Cumhurbaþkaný Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL’ün bir<br />
<strong>Kayseri</strong>li olarak, güzel þehrimize ve hemþehrilerimize çok önemli<br />
hizmetlerinin olacaðýna, Sayýn GÜL’ün geniþ vizyonunun <strong>Kayseri</strong>’ye<br />
ekonomik, sosyal ve kültürel içerikli projeler ve çaðdaþ yaþam<br />
uygulamalarý olarak yansýyacaðýna ve <strong>Kayseri</strong>’yi her zamankinden<br />
daha güzel günlerin beklediðine yürekten inanýyorum.<br />
20 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Sanayici, insanlarýn günlük hayatta<br />
gereksinim duyduðu nesneleri üreten kiþidir.<br />
Ticaret erbabý da mal ve hizmetleri alýp satan<br />
yani pazarlayan kiþidir. <strong>Kayseri</strong>li bu iki iþi yani<br />
sanayiciliði ve pazarlamacýlýðý hakký ile yapan<br />
kiþidir.<br />
<strong>Kayseri</strong>li iþe baþlamadan, yapacaðý iþi<br />
seçmeden önce, yapmak istediði bütün iþleri<br />
masaya yatýrýr. O iþleri bilenleri bulur, onlarý dinler,<br />
yapýlan benzeri iþleri inceler, kýlý kýrk yararak o<br />
iþlerin arasýndan hangisini yaparsa en yüksek<br />
baþarýyý elde edebileceðine karar verip bu iþi<br />
seçer. Günün moda deyimi yapacaðý iþin<br />
fizibilitesini eksiksiz yapar.<br />
Yapacaðý iþe karar verdikten sonra, o iþi<br />
en iyi yapabilen kimseleri bulur, ekibini ve düzenini<br />
kurar. Üretim yapacak olan fabrikayý kurmak,<br />
çalýþtýrdýðý iþçiye ücretini, üretimde kullanacaðý<br />
ham ve yarý iþlenmiþ mallarýn bedelini ilgili yerlere<br />
ödemek için gerekli parayý en az borç ile bulmak;<br />
parayý, israf, lüks ve gösteriþe kaçmadan en<br />
uygun bir biçimde kullanmak, <strong>Kayseri</strong>li giriþimcinin<br />
en iyi becerdiði iþlerden bazýlarýdýr. Söz konusu<br />
üretimse en iyisini üretir, ticaretse ucuza alýr ve<br />
ucuza satar. <strong>Kayseri</strong>li ürettiði ve sattýðý nesnenin<br />
alýnýp kullanýldýðý, beðenilip arandýðýný görünce<br />
iþini büyütür, daha çok üretir, daha çok satar,<br />
daha çok kazanýr.<br />
Ýþ hayatýnda, hile, kandýrma, aldatma ve<br />
gurur, uzun vadede en büyük zararý, hilekara,<br />
aldatana, kandýrana verir. <strong>Kayseri</strong>li iþini yaparken,<br />
baþarýsýndan dolayý gurura kapýlmaz, þýmarmaz;<br />
hile, aldatmaca, kandýrmaca gibi kötü yöntemlere<br />
asla baþvurmaz. Adana’da lise öðrenimimi<br />
yaptýðým 1950li yýllarda, Sabancý Holding’in<br />
kurucusu rahmetli Sakýp SABANCI’nýn babasý<br />
rahmetli Hacý Ömer SABANCI’nýn, Adana’da<br />
yayýn yapan bir gazeteye verdiði röportajda “Hile<br />
aptallýk, gurur eþekliktir.” dediðini hatýrlýyorum.<br />
<strong>Kayseri</strong>li, karþýsýndakini kandýrmadan,<br />
kýrmadan pazarlýk eder. Alacaðý mal ve hizmetleri<br />
en ucuza almayý becerir; az kârla çok satan,<br />
daha çok kazanç elde eder düþüncesi ile <strong>Kayseri</strong>li<br />
daha çok satar, daha çok kazanýr. <strong>Kayseri</strong>li kendini<br />
ve iþini garantiye almadan, riske girmez, üretirken,<br />
Þubat 2008<br />
Cumhurbaþkaný Ziyaretinden<br />
Ýzlenimler<br />
Hasan Hüseyin ARIKAN<br />
Dernek Ýstiþare Heyeti Üyesi<br />
<strong>Kayseri</strong>li Olmak<br />
alýp satarken, çalýþýrken gösteriþ yapmaz, alçak<br />
gönüllüdür, baþarýlarý kendisine hatýrlatýldýðý<br />
zaman, baþýný yana eðer, kýsýk bir sesle teþekkür<br />
ederek geçiþtirir.<br />
<strong>Kayseri</strong>li iþinde bir zorlukla, olumsuzlukla<br />
karþýlaþtýðý zaman, soðukkanlýlýkla iþe koyulur,<br />
olumsuzluðu olumlu hale getirmek için çalýþýr,<br />
genellikle de baþarýlý olur. Rahmetli hemþehrimiz,<br />
büyük insan Kemal DEDEMAN, “ Yakýnma,<br />
yekin.” diyerek <strong>Kayseri</strong>lileri öðütlemektedir. Bu,<br />
emir kipindeki iki küçük sözcük, sayfalar dolusu<br />
yazý yazýlsa, anlatýlamayacak kadar büyük bir<br />
anlam taþýmaktadýr. Öðüt, basit bir ifadeyle;<br />
“Ýþinde bir zorlukla karþýlaþtýðýn zaman, ‘Aman<br />
baþýma ne geldi!’ diye oturup dizlerini dövme,<br />
hemen irkil, ayaða kalk, zorluðu yenmek için<br />
direniþe geç.” demektir.<br />
Ýþ hayatýnda kazanan <strong>Kayseri</strong>li, eðitim ve<br />
öðretime karþý da son derecede duyarlýdýr. Okul<br />
yaptýrmakta, üniversitelerde hastaneler, bölümler<br />
açmakta, binalar yapmakta, birbirleri ile adeta<br />
sessiz bir yarýþ içindedirler. “Ben þunu yaptým.”<br />
diye övünmezler, “Ben þunu yaptým sen de bunu<br />
yap.” diye birbirlerini teþvik ederler.<br />
Deðerli dostum, hemþehrimiz Prof. Dr.<br />
Mehmet Þahin’in Erciyes Üniversitesi Rektörü<br />
iken, kendilerini ziyaret ettiðim sýrada, beni<br />
üniversite kampüsünde gezdirirken; “Hüseyin<br />
Bey, þu binalara bak! Bu binalar, üzerlerinde<br />
Dedeman, Cýngýllýoðlu, Çetinsaya, Çýkrýkçýoðlu<br />
gibi adlarý yazýlý birçok saygýdeðer<br />
hemþehrilerimizin, iki yýl içinde yaptýrýp<br />
üniversitemize baðýþladýðý binalardýr. Bir de þu<br />
kolon demirleri dikilen, yarým kalmýþ bina<br />
inþaatlarýna bak. Bunlar da temeli beþ yýl önce<br />
atýlan devlet binalarýdýr.” dedi. Sayýn Þahin: “Bir<br />
gün bu binalarýn arasýnda yükselen bir binanýn<br />
üzerinde Hüseyin ARIKAN adýný da okuruz ”<br />
diyerek güzel bir temennide bulundu. O günden<br />
bu güne kadar böyle bir þey olmadý ama kýsmet!<br />
<strong>Kayseri</strong>lilerin bu özellikleri ülkemize çok<br />
þey kazandýrmýþtýr. Ülkemizin nüfusu 72 milyon.<br />
Ülkemizde yaþayan <strong>Kayseri</strong>lilerin nüfusu bir buçuk<br />
milyon, ülke nüfusunun yüzde ikisi, ama<br />
ülkemizdeki sanayinin yüzde 18’ini <strong>Kayseri</strong>li<br />
hemþehrilerimiz yönetmektedir. Sanayi yönetimi<br />
ülke nüfusuna oranlanýrsa, <strong>Kayseri</strong>li kendisine<br />
düþenin 10,7 katýný yönetmektedir. Bu çok önemli<br />
bir orandýr, eðer bütün ülke nüfusunun sanayi<br />
ve iþ hayatý ile uðraþanlarý, <strong>Kayseri</strong>li meslektaþlarý<br />
ayarýnda olsalardý, ülke ekonomisi bulunduðu<br />
durumun en az 10 katý daha iyi bir durumda<br />
olurdu.<br />
Özetle, <strong>Kayseri</strong>linin bu baþarýsý, yukarda<br />
saymaya çalýþtýðýmýz özelliklerinin bir ürünüdür<br />
ve bu özellikler ülke için de çok önemlidir. Bu<br />
özellikler akademisyenlerce araþtýrýlmalý,<br />
incelenmeli, üniversitelerimize doktora tezi olarak<br />
sunulmalý, ders olarak okutulmalýdýr. Geçenlerde<br />
hemþehrimiz, Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn köþkte<br />
bizi kabulleri sýrasýnda, bu durumu kendilerine<br />
arz ettim, uygun buldular. Böyle bir çalýþmanýn<br />
yapýlmasý gerektiðini belirttiler. Söz<br />
akademisyenlerimizde. Dileriz ki incelesinler,<br />
araþtýrsýnlar, vardýklarý sonuçlarý yayýnlasýnlar.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
21
Cumhurbaþkaný Ziyaretinden<br />
Ýzlenimler<br />
Nuri HAS<br />
Dernek Ýstiþare Heyeti Üyesi<br />
* Memleketimizin bugün ulaþtýðý konum,<br />
gerçekten saygýn bir konumdur. Çünkü <strong>Kayseri</strong>,<br />
ilerlemenin, kalkýnmanýn, medeni âleme ayak<br />
uydurmanýn, toplumsal dayanýþma ile eðitim ve<br />
kültürün harmanlandýðý bir il durumuna gelmiþtir.<br />
Þüphesiz, Türkiye’nin sayýlý ve saygýn kentlerinden<br />
birisi haline gelen <strong>Kayseri</strong>, sinesinden bir<br />
Cumhurbaþkaný çýkarmak suretiyle de, gurur<br />
tablosunu taçlandýrmýþtýr.<br />
Nuri Has<br />
Kadir Has Üniversitesi<br />
Mütevelli Heyeti Baþkaný<br />
Biz dünyalýlar, toplum hayatýnda daima bir<br />
aidiyet duygusu içerisinde yaþarýz. Bu duyguyu<br />
zihnimizde sorgularken hangi aileye ve hangi millete<br />
mensup olduðumuzu, onun da ötesinde, hangi<br />
devletin vatandaþý sýfatýný taþýdýðýmýzý düþünürüz.<br />
Herhalde, ilk insanlar, “vatandaþ” olmadan<br />
önce örgütlenmiþ, ardýndan da vatanlarýný kurmuþ.<br />
Ýþte bu kuruculara, o nedenle “vatandaþ” diyoruz.<br />
Ýnsanlýk tarihinin akýþý içerisinde, “devlet”<br />
olgusunu inceleyince, yerküredeki devletlerin<br />
yaklaþýk yarýsýnýn asýrlar öncesi kurulduðunu, bir o<br />
kadarýnýn da 20. asrýn baþýndan günümüze geçen<br />
yüz yýllýk dönemde oluþtuðunu görüyoruz.<br />
Bugün, Birleþmiþ Milletler kayýtlarýna göre<br />
dünya üzerinde 200 civarýnda ülke yer alýyor. Bu<br />
ülkelerde yaþayan insanlarýn sayýsý ise 6,5 milyara<br />
yakýn.<br />
“Hasta Adam”dan “Dünya Devleti”ne<br />
Bu arada Anadolu Türklerinin son 700 yýllýk<br />
tarihine göz atýnca 1299 yýlýnda kurulan Osmanlý<br />
Devleti ile 29 Ekim 1923’te kurulan Türkiye<br />
Cumhuriyeti Devleti’nin çetin mücadeleler sonucu<br />
oluþtuðunu tespit ediyoruz.<br />
I. Dünya Savaþý’ný takiben, Osmanlý<br />
Ýmparatorluðu’nun Avrupalýlar tarafýndan iþgal<br />
edilmesi üzerine Anadolu’da oluþan milli güçler,<br />
Kurtuluþ Savaþý ile bugünkü Türkiye Cumhuriyeti<br />
Devleti’nin kurulmasýný saðladý ve iþte o devlet,<br />
bugün 85 yaþýna ulaþtý.<br />
Ülkemiz, bu 85 yýl içerisinde, seçimle gelen<br />
10 cumhurbaþkaný tarafýndan yönetildi. Ýçinde<br />
bulunduðumuz dönemde ise, 11.<br />
cumhurbaþkanýmýz iþ baþýnda bulunuyor.<br />
Devletimizin kurucusu Mustafa Kemal<br />
Ülkesine Yük Olmayan Kent: <strong>Kayseri</strong><br />
Atatürk, 29 Ekim 1923 tarihinde 1. Cumhurbaþkaný<br />
seçilince, TBMM’de yaptýðý konuþmada, millet<br />
iradesinden söz etmekteydi. Çünkü kendisini bu<br />
yüce makama getiren güç, milletin iradesi idi.<br />
Atatürk, o gün þunlarý söylüyordu:<br />
“Milletin teveccühünü, daima noktayý istinat<br />
telakki ederek, hep beraber ileriye gideceðiz. Türkiye<br />
Cumhuriyeti, mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktýr.”<br />
Atatürk, milleti kurtaran silahlý kuvvetlerin<br />
komutaný idi. Millet temsilcilerinin oluþturduðu<br />
TBMM tarafýndan Cumhurbaþkaný seçilince, hem<br />
devletin baþkaný, hem de Türk Silahlý Kuvvetleri’nin<br />
Baþkomutaný oldu.<br />
Mustafa Kemal Atatürk ve sýrasý ile Ýsmet<br />
Ýnönü, Celâl Bayar, Cemal Gürsel, Cevdet Sunay,<br />
Fahri Korutürk, Kenan Evren, Turgut Özal, Süleyman<br />
Demirel, Ahmet Necdet Sezer, Türkiye Cumhuriyeti<br />
Devleti’ni 84 yýl yönettiler. Bir asra yaklaþan bu<br />
dönem içerisinde, Türkiye, yeniden yapýlandý. Ýlk<br />
yýllarýnda, Avrupalýlarýn “hasta adam” dediði<br />
devletimiz, bugün “dünya devleti” konumuna<br />
ulaþtý. Geç de olsa, devletimiz kurumlaþtý ve batý<br />
normlarýnda, çaðdaþ, demokratik ve laik bir<br />
yönetime kavuþtu.<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin Gurur Kaynaðý<br />
Türkiye, 28 Aðustos 2007 tarihinde 11.<br />
Cumhurbaþkanýný seçti. Bu seçim, diðer<br />
Cumhurbaþkanlýðý seçimlerinde olduðu gibi, yine<br />
TBMM çatýsý altýnda gerçekleþti. Ülkemizin yeni<br />
Cumhurbaþkaný <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>, 1991 yýlýnda<br />
baþlayan siyasi hayatýný, Çankaya Köþkü’ne çýkarak<br />
taçlandýrmýþ oldu. <strong>Gül</strong>, artýk o tarihten sonra,<br />
tarafsýz bir cumhurbaþkaný olacaktý.<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’ün cumhurbaþkaný seçilmesi,<br />
þüphesiz ülkemizin büyük çoðunluðu tarafýndan<br />
kabul görmüþ, ama özellikle memleketimiz<br />
<strong>Kayseri</strong>’de çok büyük sevinçlere vesile olmuþtur.<br />
Çünkü <strong>Kayseri</strong>, tarihinde ilk defa, sinesinden bir<br />
cumhurbaþkaný çýkarma onuruna eriþmiþtir.<br />
Ülkelerin tarihinde önemli olaylar olduðu<br />
gibi, þehirlerin tarihinde de önemli olaylar vardýr.<br />
<strong>Kayseri</strong>, bu bakýmdan pek çok önemli olayýn<br />
yaþandýðý þehirlerimizden birisidir. Anadolu tarihinin<br />
yaþayan bir müzesi olan <strong>Kayseri</strong>, hem Selçuklu,<br />
hem Osmanlý dönemlerinin yapýtlarýyla, Türklerin<br />
800 yýllýk medeniyet tarihini günümüze gururla<br />
taþýmaktadýr.<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin, milli mücadelede çok onurlu bir<br />
yeri vardýr. Düþmanýn, Ankara’ya yaklaþtýðý bir<br />
dönemde, ikinci baþkent olarak düþünülen<br />
memleketimiz, Cumhuriyetle birlikte kalkýnan<br />
Türkiye’nin aydýnlýk yüzü olmuþtur.<br />
<strong>Kayseri</strong>, gururla söyleyebilirim ki, Türkiye<br />
Cumhuriyeti Devleti’ne hiç yük olmamýþ, üstelik iç<br />
dinamikleri ve müteþebbis halkýnýn gayretleriyle,<br />
ülke ekonomisine büyük katkýda bulunmuþtur.<br />
Memleketimizin bugün ulaþtýðý konum,<br />
gerçekten saygýn bir konumdur. Çünkü <strong>Kayseri</strong>,<br />
ilerlemenin, kalkýnmanýn, medeni âleme ayak<br />
uydurmanýn, toplumsal dayanýþma ile eðitim ve<br />
kültürün harmanlandýðý bir il durumuna gelmiþtir.<br />
Þüphesiz, Türkiye’nin sayýlý ve saygýn<br />
kentlerinden birisi haline gelen <strong>Kayseri</strong>, sinesinden<br />
bir cumhurbaþkaný çýkarmak suretiyle de gurur<br />
tablosunu taçlandýrmýþtýr.<br />
Eminim ki <strong>Kayseri</strong>, daha pek çok güzelliðe<br />
lâyýktýr.<br />
22 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Dernekten Haberler<br />
9 Þubat 2008 günü saat 14’te tavla<br />
turnuvasý ile baþlayýp saat 16’da dernek ve<br />
Ýstiþare Kurulu Üyemiz Sayýn Hasan Hüseyin<br />
ARIKAN’ýn özenle hazýrlattýðý “Arabaþý” ziyafeti<br />
ile devam eden organizasyonumuz Yakacýk<br />
YATAÞ Bölge Müdürlüðü eðitim ve konferans<br />
salonlarýnda Sayýn Yýlmaz ÖZTAÞKIN' ýn katkýlarýyla<br />
yapýldý.<br />
Merhum Kadir HAS’ýn ailesini ziyaret ettik.<br />
Fikret ERBÝL ÖNEM, Nuri HAS, Yasemin AYDOÐAN, Can HAS, Ören ALTMIÞYEDÝOÐLU TARHANLI<br />
Arabaþý ziyafeti; üyelerimiz, ilçe dernek<br />
temsilcileri ve hemþehrilerimiz tarafýndan çok<br />
beðenildi. Sayýn Hasan Hüseyin ARIKAN’ýn<br />
arabaþýnýn tarihçesini anlattýðý açýlýþ konuþmasý<br />
ile baþlayan program, dernek baþkanýmýz<br />
Yasemin AYDOÐAN’ýn konuþmasý ile devam<br />
etti. Daha sonra katýlýmcýlar da bu sohbete<br />
konuþmalarýyla renk kattýlar.<br />
Bu arada derneðimizin düzenlediði “II.<br />
Geleneksel Tavla Turnuvasý” 16 kiþinin katýlýmý<br />
ile gerçekleþtirildi. Çok çekiþmeli geçen<br />
turnuvanýn yarý finalinde, birinci tavla turnuvasý<br />
þampiyonu Sayýn Mustafa ÇIKRIKÇIOÐLU ile<br />
Fikret Erbil ÖNEM karþý karþýya geldiler. Sayýn<br />
Necati DEVELÝOÐLU ile Refik AYDOÐAN’ýn<br />
mücadele ettiði diðer yarý final maçýnda da<br />
kýyasýya bir mücadele vardý. Heyecan içinde<br />
geçen turnuvada, karþýlaþmalar misafirlerimiz<br />
Dernek baþkanýmýz ve yönetim kurulu<br />
üyelerimiz derneðimizin maddi ve manevi<br />
destekçilerinden Has ailesini Maslak’taki<br />
ofislerinde ziyaret etti. Can ve Nuri HAS<br />
tarafýndan çok sýcak bir þekilde karþýlanan<br />
dernek baþkanýmýz ve yönetim kurulu<br />
üyelerimiz, kendileriyle þehrimiz ve ülkemiz<br />
adýna birçok konuda fikir alýþveriþinde<br />
bulundular. Samimi bir hava içerisinde geçen<br />
sohbette baþkanýmýz, derneðimiz tarafýndan<br />
þimdiye kadar gerçekleþtirilen faaliyetler ile<br />
planlanan etkinlik takvimi hakkýnda bilgi verdi.<br />
Can ve Nuri HAS’ýn, “Kadir Has Vakfý’nýn<br />
Türk eðitimine katký saðlamaya ve baþta <strong>Kayseri</strong><br />
olmak üzere tüm Türkiye’de eðitim ve saðlýk<br />
alanýnda hayýr iþleri yapmaya aralýksýz devam<br />
edeceðini” belirttiði ziyaretten baþkanýmýz ve<br />
beraberindekiler memnun bir þekilde ayrýldýlar.<br />
Sayýn H. Hüseyin ARIKAN’ýn Arabaþý Ziyafeti ve Tavla Turnuvamýz<br />
Þubat 2008<br />
H. Hüseyin ARIKAN<br />
Tavla Turnuvamýzýn final karþýlaþmasý<br />
Tavla Turnuvamýzýn birincisi(Necati DEVELÝOÐLU)<br />
ve ikincisi (F. Erbil ÖNEM)<br />
Tavla Turnuvamýzýn birincisi Necati DEVELÝOÐLU<br />
þampiyonluk kupasýný baþkanýmýzdan alýrken<br />
tarafýndan ilgiyle izlendi.<br />
Sayýn Necati DEVELÝOÐLU ile Sayýn F.Erbil<br />
ÖNEM oldukça çekiþmeli geçen turnuvada finale<br />
çýkan isimlerdi. Finaldeki çekiþmeli geçen<br />
müsabakadan sonra turnuvanýn þampiyonu<br />
olan Sayýn Necati DEVELÝOÐLU'na “Þampiyonluk<br />
Kupasý” ile turnuvada ikinci sýrayý alan Sayýn F.Erbil<br />
ÖNEM'e ödülü olan "Tavla" Dernek baþkanýmýz<br />
Sayýn Yasemin AYDOÐAN tarafýndan verildi.<br />
Dernek bünyesinde hemþehrilerimizi bir<br />
araya getirmek ve dostluðumuzu pekiþtirmek<br />
adýna önemi büyük olan bu tür etkinliklerin<br />
devam etmesini ümit ediyor ve organizasyonun<br />
gerçekleþmesine maddi manevi destekleriyle<br />
katkýda bulunan Sayýn Hasan Hüseyin ARIKAN,<br />
Sayýn Yýlmaz ÖZTAÞKIN ve tüm misafirlerimize<br />
derneðimiz adýna teþekkür ediyoruz.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
23
Dernekten Haberler<br />
Derneðimize uzun süre emek<br />
veren ve büyük hizmetler gerçekleþtiren<br />
büyüklerimizden bayraðý devralmak ve<br />
daha yükseklere taþýmak amacýyla yola<br />
çýkan gençler Genç Yönetici ve Ýþ<br />
adamlarý Komisyonu çatýsý altýnda 3<br />
Aralýk 2007 akþamý Ýstanbul Dedeman<br />
Otel’de Sayýn Rýfat DEDEMAN’ýn ev<br />
sahipliðinde toplandý. Yapýlan ilk<br />
toplantýya yaklaþýk 50 kiþilik bir katýlým<br />
vardý. Komisyonu bir araya getirme<br />
düþüncesi dernek baþkaný Sayýn Yasemin<br />
AYDOÐAN ve yönetim kurulu<br />
tarafýndan faaliyet planlarýnda yer alan<br />
komisyonun ilk toplantýsýnda dernek<br />
yönetim kurulu da hazýr bulundu.<br />
Ayrýca, gerek ayýrdýðý zaman gerekse bir<br />
araya gelme konusundaki motivasyonu<br />
ve desteði ile Sayýn Sabahattin SOMAL<br />
da hem toplantý öncesi çalýþmalara hem<br />
de toplantýya katýlarak önemli bir katký<br />
saðladý.<br />
Ýkinci ve üçüncü nesli bir araya<br />
getirip tanýþmalarýný, iþ birlikleri<br />
yapmalarýný saðlamak amacý taþýyan<br />
Genç Yönetici ve Ýþ adamlarý Komisyonu<br />
ilk yemekli toplantýsýnda birlik ve<br />
beraberlik mesajlarý verildi ve böyle bir<br />
oluþumun hayata geçmesinden<br />
duyulan mutluk ifade edildi. Dernek<br />
yönetim kurulunun toplantýya katýlanlarý<br />
selamlamasýyla baþlayan toplantýda<br />
Þubat 2008<br />
Yeni Nesil Büyüklerinin Ýzinde<br />
Genç Yönetici ve Ýþadamlarý Toplantýsý<br />
dernek baþkaný Yasemin AYDOÐAN<br />
yeni neslin bir araya gelmesinin ve<br />
dernekteki dönüþümün öneminden<br />
bahsetti ve yönetim kurulunun sürekli<br />
desteðini yineledi. Daha sonra söz alan<br />
Komisyon Baþkaný Rýfat DEDEMAN,<br />
amaçlarýnýn dernekteki baþarý çýtasýný<br />
daha yükseðe taþýmak olduðundan<br />
bahsetti ve davetin ev sahibi olarak<br />
katýlýmcýlara hoþ geldiniz dedi.<br />
Sonrasýnda söz alan Sabahattin SOMAL,<br />
gençlerin enerjisi ile tecrübenin ve aklýn<br />
birleþiminin ülkemizin de ihtiyacý olan<br />
sinerjiyi ortaya çýkaracaðýndan bahsetti.<br />
Sabahattin Somal’ýn ardýndan konuþan<br />
Komisyon Baþkan Yardýmcýsý Mehmet<br />
DOÐANYÝÐÝT, ülkemizin geleceði için<br />
ihtiyaç duyulan iþ birliði ve güç birliðinin<br />
önemli bir parçasý olan bu sivil toplum<br />
oluþumunun önemini vurguladý.<br />
Katýlýmcýlar, konuþmalarý, dilek ve<br />
temennileri ile toplantý ve oluþum<br />
konusundaki fikirlerini beyan ettiler ve<br />
en kýsa zamanda yeni bir toplantý yapma<br />
konusunda hem fikir olundu. Ayrýca<br />
toplantý sonunda bir yönetim heyeti<br />
oluþturuldu.<br />
Kýsýtlý bir katýlýmcýyla yapýlan ilk<br />
toplantý sonrasýndaki ortak görüþümüz;<br />
bir sonraki toplantýnýn çok daha<br />
kalabalýk olmasý ve katýlmayan<br />
arkadaþlarý haberdar etmenin gerekli<br />
olduðudur. Komisyonun bir sonraki<br />
toplantýsýna katýlmayý arzu ederseniz<br />
lütfen dernek merkezimiz ile temasa<br />
geçiniz.<br />
Yönetim Kurulu ve Ýstiþare Kurulu Üyemiz Sabahattin SOMAL,<br />
genç yönetici ve iþ adamlarýna desteklerini belirttiler.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
25
Dernekten Haberler<br />
<strong>Kayseri</strong> birçok alanda olduðu<br />
gibi sosyal sorumluluk ve<br />
yardýmlaþma alanlarýnda da rakipsiz<br />
olduðunu bir kez daha gösterdi. Bu<br />
sene 26 Ocak 2008 tarihinde ikincisi<br />
düzenlenen Hayýrseverler Zirvesi’nde<br />
Cumhurbaþkanýmýz Sayýn <strong>Abdullah</strong><br />
GÜL’ün de aralarýnda bulunduðu<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin önde gelen simalarý bir<br />
araya geldi. Dernek yönetimimizin<br />
. <strong>Kayseri</strong> Hayýrseverler Zirvesi<br />
de eksiksiz katýldýðý gecedeki birlik<br />
ve beraberlik tüm ülkeye örnek<br />
olacak cinstendi.<br />
Cumhurbaþkaný <strong>Abdullah</strong><br />
GÜL'ün eþi Hayrunnisa GÜL ile<br />
birlikte katýldýðý törende konuþan<br />
Büyükþehir Belediye Baþkaný<br />
Mehmet ÖZHASEKÝ, <strong>Kayseri</strong><br />
insanýnýn hayýrseverliðinin tarihten<br />
<strong>Kayseri</strong> milletvekillerimiz, <strong>Kayseri</strong> valimiz, Erciyes Üniversitesi Rektörümüz, Büyükþehir Belediye Baþkanýmýz<br />
ve Cumhurbaþkanýmýz Erciyes Üniversitesi’ndeki töreni izlerken<br />
Gurur Tablosu<br />
gelen bir olgu olduðunu<br />
vurgulayarak Suluca Hatun, Gevher<br />
Nesibe Hatun ve Hunat Hatun gibi<br />
isimleri örnek gösterdi.<br />
Daha sonra kürsüye gelen<br />
Cumhurbaþkaný <strong>Abdullah</strong> GÜL de<br />
<strong>Kayseri</strong>'de hayýr yapmanýn gelenek<br />
haline geldiðini belirterek, "Bu<br />
topraklarda hayýr iþi, hayýr yapma<br />
arzusu her zaman olmuþtur. Daha<br />
dün Erciyes Üniversitesi'nde çok<br />
sayýda hayýrseverimize ödül verdik.<br />
Herbiri ayrý ayrý tören düzenlense<br />
yeri olacak koca koca binalarý topluca<br />
hizmete açtýk. Artýk Türkiye'ye örnek<br />
olmuþtur, hayýrseverlerimizin<br />
þehrimize kazandýrdýðý eserler.<br />
Hayýrda yarýþ haline geldi buradaki<br />
iþadamlarýmýzýn yaptýklarý. Kendileriyle<br />
gurur duyuyorum ve tebrik<br />
ediyorum." dedi.<br />
Cumhurbaþkaný GÜL’ün,<br />
konuþmasýnýn ardýndan<br />
hayýrseverlere plaketlerini takdim<br />
26 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Dernekten Haberler<br />
ettiði gecede 82 hayýrsever isme<br />
plaket verildi. Gecede ayrýca <strong>Kayseri</strong><br />
Valisi Mevlüt BÝLÝCÝ, AK Parti <strong>Kayseri</strong><br />
Milletvekilleri Taner YILDIZ, Yaþar<br />
KARAYEL ve Ahmet ÖKSÜZKAYA ile<br />
Büyükþehir Belediye Baþkaný<br />
Mehmet ÖZHASEKÝ, hayýrseverlere<br />
plaketlerini takdim etti.<br />
Gecenin sonunda ise<br />
Cumhurbaþkaný GÜL, protokolle<br />
birlikte hayýrseverlerle hatýra fotoðrafý<br />
çektirdi.<br />
Zirvede Cumhurbaþkanýmýzla<br />
görüþme fýrsatý yakalayan dernek<br />
baþkanýmýz Sayýn Yasemin<br />
AYDOÐAN, kendilerini Ýstanbul’da<br />
yapýlan etkinliklerde de aramýzda<br />
görmek temennisiyle uðurladý.<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Genel Baþkaný Ali Ulvi BAKIR ve<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi Baþkaný Yasemin AYDOÐAN<br />
zirveye katýlanlar arasýndaydý.<br />
Þubat 2008<br />
Betül - Mustafa ÇIKRIKÇIOÐLU, Yasemin AYDOÐAN ve M. Bahaeddin CEBECÝ<br />
Mustafa Çýkrýkçýoðlu Meslek Yüksek Okulu’nun açýlýþ töreninde<br />
Ayrýca, <strong>Kayseri</strong>’deki temaslarý<br />
sýrasýnda dernek baþkanýmýz Yasemin<br />
AYDOÐAN, ÇIKRIKÇIOÐLU ailesinin<br />
daveti üzerine, Cumhurbaþkaný<br />
Baþdanýþmaný M. Bahaeddin<br />
CEBECÝ, Erciyes<br />
Üniversitesi eski rektörü<br />
Prof. Dr. Mehmet ÞAHÝN<br />
ve bir grup yakýnlarý ile<br />
birlikte Mustafa<br />
Çýkrýkçýoðlu Meslek<br />
Yüksek Okulu’nun açýlýþ<br />
törenine gittiler.<br />
Sonra Safiye Çýkrýkçýoðlu Meslek<br />
Yüksek Okulu’nu ziyaret ederek okul<br />
müdürü Prof. Dr. Hasan YETÝM’den<br />
okul hakkýnda bilgi alan<br />
baþkanýmýzýn bundan sonraki duraðý<br />
ise <strong>Kayseri</strong> Büyükþehir Belediyesi<br />
oldu. Sayýn Mehmet ÖZHASEKÝ’yi<br />
makamýnda ziyaret eden<br />
baþkanýmýz, kendilerine Ýstanbul’da<br />
yaþayan <strong>Kayseri</strong>lilerin selamlarýný<br />
ilettiler.<br />
Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cengiz UTAÞ,<br />
Cumhurbaþkanýmýza madalyasýný takdim ederken.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
27
Röportaj<br />
Nafiz KAHRAMAN<br />
<strong>Kayseri</strong>li hayýrsever iþ adamlarýmýzdan<br />
Mustafa ÇIKRIKÇIOÐLU’nun yaptýrmýþ<br />
olduðu Erciyes Üniversitesi Mustafa<br />
Çýkrýkçýoðlu Meslek Yüksek Okulu’nu ziyaret<br />
ettik. Ziyaretimizde okul müdürü Doç. Dr.<br />
Nafiz KAHRAMAN ile yüksek okullarýn<br />
eðitimdeki yeri ve kendi okulu hakkýnda<br />
verimli bir görüþme yaptýk.<br />
Kamil ÖZCAN: Nafiz Bey, öncelikle<br />
bize biraz okulunuzdan bahsedebilir<br />
misiniz?<br />
Nafiz KAHRAMAN: Okulumuz<br />
1998-1999 öðretim yýlýnda Erciyes<br />
Üniversitesi bünyesinde açýldý. 2006-2007<br />
bahar döneminden itibaren de Sayýn<br />
Mustafa ÇIKRIKÇIOÐLU’nun yaptýrmýþ<br />
olduðu yeni binamýzda eðitim vermekteyiz.<br />
Okulumuz Tekstil Programý, Grafik<br />
Programý, Boya Teknolojisi ve Kimya<br />
Programý, Halý - Kilim ve El Sanatlarý<br />
Programý ile Doðalgaz - Isýtma ve Sýhhi<br />
Tesisat Teknolojileri Programý gibi<br />
bölümlerinde toplam 750 öðrenciye eðitim<br />
vermektedir. Atölyelerimiz tamamen son<br />
teknolojiyle donatýlmýþ olup öðrencilerimize<br />
kendi alanlarýndaki her tür türlü bilgiye<br />
ulaþabilme imkâný saðlanmýþtýr.<br />
Mezunlarýmýz aldýklarý eðitim sayesinde,<br />
oldukça rahat bir þekilde iþ bulabilme<br />
imkânýna sahip olmaktadýrlar.<br />
K.Ö. : Meslek yüksek okullarýnýn<br />
sizce Türkiye’deki konumu nasýl?<br />
Þubat 2008<br />
Meslek Yüksek Okullarýnýn Eðitimdeki Yeri<br />
N.K. : Þu anda Türkiye’de büyük bir<br />
kalifiye eleman açýðý olduðu herkes<br />
tarafýndan bilinen bir gerçek. Bazý firmalar<br />
kendi eleman açýklarýný, þirket bünyesinde<br />
verdikleri eðitim ve seminerlerle gidermeye<br />
çalýþmaktadýrlar. Sözkonusu imkana sahip<br />
olmayan þirketler de eleman açýklarýný<br />
dýþarýdan giderme yoluna gidiyorlar. Ýþte<br />
tam bu noktada Meslek Yüksek Okullarý<br />
devreye girerek yetiþtirdiði donanýmlý<br />
elemanlarla sanayicimizin derdine derman<br />
olmaktadýr. Sanayisi gün geçtikçe ilerleyen<br />
bir ülke olmamýz dolayýsýyla, dünyayla<br />
rekabet edebilmek için çaðýn bilgisiyle<br />
donanmýþ bir iþgücü potansiyeline ihtiyaç<br />
vardýr. Türk sanayisinin ve endüstrisinin<br />
ihtiyacý olan nitelikli elemanlarý<br />
yetiþtirebilmek için de meslek yüksek<br />
okullarýna daha çok önem verilmelidir.<br />
K.Ö. : Bize, meslek yüksek<br />
okullarýnýn öðrenci profili hakkýnda<br />
bilgi verebilir misiniz?<br />
N.K. : Meslek yüksek okullarý ÖSS<br />
puanlarýyla öðrenci alýrken öðrenciler iyi bir<br />
alt yapýya sahiptiler. Yeni sýnav sisteminin<br />
uygulamaya girmesiyle birlikte ÖSS puanlarý<br />
baz alýnarak deðil de meslek liselerinden<br />
direk geçiþler baþladý. Bu durum meslek<br />
yüksek okullarýnýn öðrenci kalitesinin altyapý<br />
yönünden geçmiþ yýllara nazaran<br />
gerilemesine sebep oldu. Bu noktada<br />
öðrenci velilerinin çocuklarýný kendi istedikleri<br />
bölümde okutma arzularý da karþýmýza<br />
çýkan en büyük problemden birisidir.<br />
K.Ö. : Bizim <strong>Kayseri</strong> dergisi ekibi<br />
olarak, deðerli vaktinizi ayýrýp bizimle bu<br />
verimli görüþmeyi gerçekleþtirdiðiniz için<br />
teþekkür ederiz.<br />
Kamil ÖZCAN<br />
Marmara Ünv. Ýletiþim Fakültesi<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
29
Kadýnlar Komisyonu<br />
DERNEÐÝMÝZÝN BUGÜNLERE<br />
GELMESÝNDE KADINLAR<br />
KOMÝSYONUMUZUN KATKISI BÜYÜK!<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul<br />
Þubesi Kadýnlar Komisyonu Sayýn Nazire<br />
DEDEMAN’ýn öncülüðünde Nisan<br />
2003’te oluþturulmuþtur. Kadýnlar<br />
Komisyonu kurulduðundan bu yana<br />
çeþitli aktivitelerle <strong>Kayseri</strong>li hanýmlarý bir<br />
araya getirerek onlara keyifli zamanlar<br />
yaþatmýþtýr. Yaptýðý bütün<br />
organizasyonlarda sosyal yardýmlaþmaya<br />
katkýda bulunmayý temel alan kadýnlar<br />
komisyonumuz derneðimizin misyonu<br />
çerçevesinde maddi desteðe ihtiyacý olan<br />
sevgili öðrencilerimize de burs olanaðý<br />
saðlamýþtýr.<br />
Kadýnlar Komisyonu Üyeleri :<br />
Yasemin AYDOÐAN (baþkan),<br />
Birsen YÜKSEL, Saime TARIMCI, Berrin<br />
ARI, Zehra ÇARÞIBAÞI, Özlem ÖZDERÝCÝ,<br />
Emel AKDEMÝR, Esma ZENGÝNER, Semra<br />
ÖNEM, Pembe YURDUÞEN, Esin<br />
GÖZÜKÜÇÜK, Servet KÜÇÜKÇALIK,<br />
Kadýnlar Komisyonumuz Misyonuna Devam Ediyor<br />
Libas ÖZATEÞ, Jale ARINÇ, Esin GÖZÜKÜÇÜK, Buket GÖKALP, Pembe YURDUÞEN, Saime TARIMCI,<br />
Yasemin AYDOÐAN, Semra ÖNEM, Nur ÖZSOY, Berrin ARI, Þükran HELVACIOÐLU ve Necmiye ÞANLIER<br />
Libas ÖZATEÞ, Þükran HELVACIOÐLU,<br />
Buket GÖKALP, Hacer KUZU OKUR,<br />
<strong>Gül</strong>seren ÇEPKEN, Hülya ÖZKAN, Nur<br />
ÖZSOY, Filiz ÇOLAKBAYRAKTAR, Jale<br />
ARINÇ, Necmiye ÞANLIER.<br />
2007 Yýlýndaki<br />
Faaliyetlerimizden Bazýlarý<br />
06.01.2007 –20.01.2007 tarihleri<br />
arasýnda 110 bursiyerimiz için þehir<br />
tiyatrolarýndan toplu bilet alýnýp tiyatroya<br />
gidilmiþtir.<br />
Hanýmlar komisyonu olarak “Bir<br />
çocuk da siz okutun!” kampanyasý<br />
baþlatýlmýþtýr. Bir öðrencimizin bursu bu<br />
kampanyamýzdan verilmeye devam<br />
etmektedir.<br />
Gençlik komisyonumuzdan<br />
Sema TÜRKMEN öðretmenliðinde<br />
hanýmlarýmýza dernek merkezimizde<br />
pazartesi günleri saat 11.00 ile 13.00<br />
arasý Ýngilizce kursu verilmiþtir.<br />
Hanýmlar komisyonu<br />
sponsorluðunda Kadýköy Gençlik<br />
Merkezi’nde 10 öðrencimize Latin<br />
danslarý kursu verilmesi saðlanmýþtýr.<br />
Hanýmlarýmýzýn kullanýlmamýþ<br />
veya az kullanýlmýþ olan temiz kýyafetleri<br />
dernek binamýzda toplanarak<br />
bursiyerlerimize ve <strong>Kayseri</strong>'deki ihtiyaç<br />
sahiplerine ulaþtýrýlmaktadýr.<br />
Hanýmlar komisyonunun<br />
düzenlemiþ olduðu faaliyetlerden gelen<br />
gelirlerle 12 öðrencimize daha burs<br />
imkaný saðlanmýþtýr.<br />
14.11.2007 tarihinde kültür<br />
gezisi olarak MÝNÝATÜRK gezisi<br />
düzenlenmiþtir.<br />
10.12.2007 tarihinde Sepetçiler<br />
Kasrý’nda psikolog Suna POLAT’ýn<br />
konuþmacý olarak katýldýðý " AÝLE ÝÇÝ<br />
ÝLETÝÞÝM" konulu panel düzenlenmiþtir.<br />
26.12.2007 tarihinde CITADEL<br />
Otel'de geleneksel Yeni Yýl Yemeði<br />
düzenlendi. Yemeðe katýlan misafirlerimiz<br />
arasýnda piyango çekiliþi yapýldý.<br />
Piyangoda verilen hediyeler<br />
hayýrseverlerimiz tarafýndan<br />
baðýþlanmýþtýr. Yemekten elde edilen gelir<br />
burs fonumuza aktarýlmýþtýr.<br />
30 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Geçen sene Anneler Günü yemeðimizde Sayýn Türkan<br />
SABANCI’ya engellilerle ilgili özverili maddi ve manevi<br />
çalýþmalarýndan dolayý bir plaket takdim etmek istemiþtik.<br />
Kendileri mazeretinden dolayý katýlamamýþlardý. Daha sonra<br />
baþkanýmýzý nazik davetleriyle evlerinde aðýrladýlar. Davette<br />
Sayýn Nimet BAYRAKTAR, Sayýn Hatice BAYRAKTAR, Sayýn<br />
Semiha KÝBAR ve Latife BAYRAKTAR da vardý. Baþkanýmýz,<br />
Sayýn Türkan SABANCI’ya plaketini takdim ederek derneðimiz<br />
ve memleketimiz için yaptýklarý hayýrlardan dolayý, özellikle<br />
de engelliler için yaptýklarý her türlü destek için teþekkürlerini<br />
iletti. Tabii ki konuþmalarda rahmetli Sakýp SABANCI’yý da<br />
sevgi ve saygýyla yad ettiler. (Ruhu þad olsun)<br />
Kadýnlar Komisyonunun düzenlemiþ<br />
olduðu kültürel gezi güneþli bir Ýstanbul gününde<br />
düzenlendi. Hanýmlarýmýzýn büyük bir kýsmý Anadolu<br />
yakasýndan Þanslý Tur tarafýndan Suadiye Oteli’nin<br />
önünden alýndý. Avrupa yakasýnda oturanlarý da<br />
Mecidiyeköy’den alan tur Sultanahmet’e doðru<br />
yola çýktý. Ýlk duraðýmýz Ayasofya Müzesi idi.<br />
Rehberimiz son derece bilgilendirici anlatýmlarýyla<br />
hanýmlarýmýzý aydýnlattý. Tarihin gizemli dokusu<br />
edindiðimiz bilgilerle<br />
birlikte<br />
içimize<br />
iþledi. Sultanahmet’te ikinci<br />
duraðýmýz Yerebatan Sarnýcý<br />
idi. Ýstanbul’un su ihtiyacýnýn Bizans<br />
Dönemi’nde buradan karþýlanmýþ olduðunu<br />
öðrendik.<br />
Þubat 2008<br />
Kadýnlar Komisyonu<br />
Sayýn Türkan SABANCI’ya<br />
plaket takdimi<br />
Sultanahmet ve Miniatürk Gezisi<br />
Öðlene doðru herkesin karný çok acýkmýþtý.<br />
Sultanahmet Köftecisi’ndeki köfte ve piyaz herkesin<br />
hoþuna gitti. O gün hava raporlarýnda Ýstanbul’da<br />
havanýn yaðýþlý olacaðý belirtilmesine raðmen,<br />
þansýmýzdan olsa gerek, hava günlük<br />
güneþlikti. Böylece Miniatürk’ü de<br />
gezmek isteyen<br />
hanýmlarýmýz<br />
gezilerine keyifle devam edebildiler. Türkiye’nin<br />
deðiþik illerinden mimari eserlerin sergilendiði<br />
Miniatürk’te <strong>Kayseri</strong>’de bulunan Döner Kümbet’i<br />
de görmek bizleri duygulandýrdý. Açýk hava ve<br />
gezinti herkesi yormuþtu, ama herkes mutlu bir<br />
þekilde geziyi tamamlayýp evine döndü.<br />
Aile Sevgisini,<br />
Dernekte Bursiyerlere Yaþatmak<br />
Kadýnlar Komisyonu, bursiyer öðrencilerimizle derneðimizin<br />
kaynaþmasýný saðlamak amacýyla aile ortamýndan uzakta olan<br />
gençlere sýla hasretini dindirmek adýna dernek merkezinde, evlerinde<br />
yaptýklarý baklava, börek ve pastalarý sýcak sohbet ortamlarýnda<br />
ikram ediyorlar. Kendilerini evlerinde hisseden bursiyerlerimiz<br />
derneðimizin onlara ne kadar deðer verdiðini bir kez daha yaþýyorlar.<br />
Dernek merkezimizin faaliyetlere yeterli gelmemesi bu tür toplantýlarýn<br />
daha çok katýlýmla yapýlmasýný engelliyor. Hayalimiz, toplantýlarýmýzýn<br />
ve seminerlerimizin yapýlacaðý konferans salonu, kýz / erkek öðrenci<br />
yurtlarý, spor aktivitelerinin yapýlacaðý spor alanlarý, <strong>Kayseri</strong>’nin yöresel<br />
yemeklerinin sunulduðu bir mutfak, <strong>Kayseri</strong>li hemþehrilerimizin<br />
kendilerine ait toplantýlarý yapabilecekleri bir mekan; yani kýsaca bir<br />
<strong>Kayseri</strong> Kültür Merkezi.<br />
Kadýnlar Komisyonu ve Gençlik Komisyonu dernek merkezimizde birarada<br />
Miniatürk’te Döner Kümbet<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
31
Kadýnlar Komisyonu<br />
Aile Ýçi Ýletiþim Paneli Sepetçiler Kasrý’nda Yapýldý<br />
Kadýnlar Komisyonu tarafýndan<br />
Sepetçiler Kasrý’nda 12/10/2007<br />
tariihinde gerçekleþtirilen, Konuþmacý<br />
olarak M.A. Uzman Psikolog Sayýn<br />
Suna POLAT’ýn katýldýðý panelin<br />
konusu, ‘’Aile Ýçi Ýletiþim’’ idi. Üç saat<br />
süren panel, iki oturumdan<br />
M.A. Uzman Psikolog Suna POLAT’ýn konuþmasý ilgi ile takip edildi.<br />
oluþuyordu. Ýlk oturumda psikolog<br />
Suna POLAT oldukça bilgilendirici<br />
bir sunum yaptý. Ýkinci oturumda<br />
konuyla ilgili soru ve cevaplar yer<br />
aldý. Oturumlar arasýnda verilen<br />
molada ikram edilen çay - kahve<br />
eþliðinde hanýmlarýmýz ve<br />
öðrencilerimiz sohbet etmek için<br />
zaman buldular. Ýlçe derneklerinden<br />
de haným misafirlerimizin katýlýmý<br />
bizleri sevindi. Üyelerimizin ve ilçe<br />
derneklerimizin bayanlarýný her ay<br />
düzenleyeceðimiz diðer<br />
panellerimize de bekliyoruz.<br />
Oturum arasý sohbetten bir görünüm Baþkanýmýz Yasemin AYDOÐAN, Sayýn Suna POLAT’a plaketini takdim ederken<br />
32 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Kadýnlar Komisyonu<br />
<strong>Kayseri</strong>li Hanýmlar,<br />
Birlik ve Beraberlik Ýçin Yeni Yýl Yemeðinde Citadel Hotel’de Buluþtu<br />
Sn. Ayla YAVUZ, Sibel DEVECÝ, Nurcan ÇETÝNSAYA, Neþe ÇETÝNSAYA, Meral TUNCER, Olcay BÜYÜKBAHÇECÝ<br />
“Her yeni yýlla birlikte<br />
Geçen ömürlerde<br />
Arkaya baktýðýmýzda<br />
Birlik ve beraberlikte<br />
Ayný duygularda<br />
Bursiyerlerimiz ve beraberliðimiz için<br />
Sizleri yeni yýl yemeðimize<br />
bekliyoruz.”<br />
Kadýnlar Komisyonun 26.12.2007<br />
tarihinde CITADEL Otel’de düzenlemiþ<br />
olduðu yeni yýl yemeði davetiyemiz<br />
böyleydi. Yeni yýl yemeðimizin öncelikli<br />
Sn. Ören ALTMIÞYEDÝOÐLU TARHANLI,<br />
Aliye NAKÝPOÐLU, Kadriye KAÞIKÇI<br />
Þubat 2008<br />
amacý, derneðimize yeni bursiyerler<br />
kazandýrmak ve 2007 yýlýnýn sonunda<br />
hep beraber bütün bir yýlýn<br />
yorgunluðunu atýp eðlenmekti.<br />
Hayýrseverlik konusunda son derece<br />
duyarlý olan <strong>Kayseri</strong> hanýmlarý, bu<br />
davetimize yoðun ilgi gösterdiler.<br />
CITADEL Otel’in konumu ve yemekleri,<br />
hanýmlarýmýzý son derece mutlu etti.<br />
Müzik grubunun nostaljik ezgileri<br />
herkesin hoþuna gitti. Program,<br />
baþkanýmýz Sayýn Yasemin AYDOÐAN<br />
Haným’ýn konuþmasýyla baþladý. Kadýnlar<br />
Komisyonu yemek esnasýnda<br />
bursiyerlerimize katký amaçlý bir de<br />
piyango düzenledi. Kadýnlar Komisyonu<br />
tarafýndan hazýrlanan bilet mahiyetindeki<br />
numaralý bilezikler adeta kapýþýldý.<br />
Yasemin Haným öncelikle piyangoda<br />
ödül olarak verilecek hediyeleri<br />
baðýþlayan; Sayýn Mustafa –Mualla<br />
KÖSEOÐLU ‘na (KUMTEL A.Þ.),<br />
Mehmet-Nurdan KESÝMOÐLU’na<br />
(KESÝMOÐLU MENSUCAT A.Þ.); Yaþar-<br />
<strong>Gül</strong>çin KÜÇÜKÇALIK’a (KÜÇÜKÇALIK<br />
TEKSTÝL SANAYÝ VE TÝC. A.Þ.), Jale ARINÇ<br />
Haným’a, Pembe YURDUÞEN Haným’a,<br />
Büþra TARIMCI Haným’a, Sevgi Haným’a<br />
(Miss Lema) ve Fatoþ Giyim’e çeþitli<br />
hediyeleri için; yemeðimize katýlan<br />
konuklara da bu güzel günde bizlerle<br />
beraber olduklarý için teþekkür etti.<br />
Yemek son derece samimi bir<br />
ortamda gerçekleþirken, hanýmlarýmýz<br />
bundan sonraki aktivitelerde kadýnlar<br />
komisyonunu daha fazla<br />
destekleyeceklerini ve çalýþmalarýna her<br />
konuda yardýmcý olacaklarý sözünü<br />
vererek günü tamamladýlar. Anadolu<br />
yakasýndaki misafirlerimiz kendilerine<br />
tahsis edilen minibüslerle evlerine<br />
ulaþtýrýldý. Bu anlamlý gün tamamlanýrken<br />
gelecek yeni yýllarýn herkese iyilik, saðlýk<br />
getirmesi temennisi misafirlerin<br />
gönüllerinde yerini almýþtý.<br />
Kadýnlar Komisyonu Üyelerimiz yeni yýl yemeðinde biraradaydý. Sn. Saniye CAVCAV çekiliþ yaparken<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
33
Gençlik Komisyonu<br />
Derneðimizin Dinamik Yüzü: Gençlik Komisyonu<br />
<strong>Kayseri</strong>, Türkiye ve Dünya için;<br />
Buluþuyoruz, konuþuyoruz, üretiyoruz!<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Gençlik Komisyonu olarak, Ýstanbul’da ikamet<br />
eden ve öðrenimlerini devam ettirmek üzere<br />
Ýstanbul’a gelmiþ olan <strong>Kayseri</strong>li gençler arasýnda<br />
birlik ve beraberliði saðlamak; kiþisel<br />
geliþimlerine, kariyer planlarýna, sosyal ve<br />
kültürel yaþamlarýna katkýda bulunmak ve<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli’nin kültürel deðerlerini<br />
(kaybetmeksizin) yaþatmak için faaliyet<br />
göstermekteyiz.<br />
Bu faaliyetleri yaparken varmak<br />
istediðimiz nokta; <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði’nde<br />
bundan sonraki yýllarda görev alacak bilinçli<br />
bireyleri yetiþtirmek ve derneðimize bugün<br />
olduðu gibi gelecek yýllar için de katma deðer<br />
saðlamaktýr.<br />
Kalkýnmanýn ancak ve ancak topyekün<br />
bir çalýþma, birlik, beraberlik ve dayanýþma<br />
ruhuyla gerçekleþebileceðinin bilincinde olan<br />
biz <strong>Kayseri</strong> gençleri; Dünya’nýn kalbinin<br />
Türkiye’de, Türkiye’nin kalbinin de <strong>Kayseri</strong>’de<br />
attýðýnýn farkýndalýðýyla azim ve kararla<br />
çalýþmalarýmýza devam edeceðiz.<br />
Þubat 2008<br />
Gençlik Komisyonumuz Arnavutköy’de yemekte<br />
Geleceðe Yönelik Plan ve Projelerimiz<br />
Öðrencilerimize yönelik yarý-zamanlý iþ ve<br />
staj imkaný saðlanmasý<br />
Mezunlarýmýzla iþadamlarýmýzý irtibata<br />
geçirerek uygun pozisyonlarda iþ imkaný<br />
saðlanmasý<br />
Üyelerimize yönelik mesleki eðitim ve<br />
konferanslar<br />
Gençlik Komisyonumuz Büyükada’da piknikte<br />
Gençlik Komisyonu Üyeleri<br />
Erdal YEÞÝLBAÞ (Baþkan)<br />
Yusuf ARSLAN (Bþk.Yrd.)<br />
Y. Ayça SEZER (Bþk.Yrd.)<br />
Ýbrahim ÝBAR<br />
Özlem GÜLDER<br />
Ýsmail KIYAK<br />
M. Arda KILIÇ<br />
Ýsmail MEÞÝNCÝGÝLLER<br />
Selda ÇAM<br />
Özgür KARASU<br />
Kamil ÖZCAN<br />
Recai DELÝKTAÞ<br />
Seda YAZÐAN<br />
Pelin AKKOYUN<br />
Murat KEÐÝN, Birþan TEKELÝOÐLU, Mehmet<br />
TEKGÖZ, Halim KARSLIOÐLU, Oðuzhan<br />
ERDOÐAN, Tuðba SÜRME, Fatih YILDIZ, Abdulkadir<br />
KÝRAZ, Çaðlar BOZKURT, Muharrem KAZANCIK,<br />
Habibe AKPINAR, Sena CEBECÝ, Özkan TÜRKOÐLU,<br />
Uður Kurtuluþ BAHAR, Mesut EFE, Serpil KAHYA,<br />
Mustafa GÜLBEDEN, Emel DARAK.<br />
Gençlerimize yönelik kiþisel geliþim ve kariyer<br />
seminerleri<br />
Rehber aile, rehber mezun gruplarýnýn<br />
oluþturulmasý<br />
<strong>Kayseri</strong>’deki baþarýlý öðrenciler için Ýstanbul<br />
gezisi düzenlenerek Ýstanbul’daki üniversitelerin<br />
tanýtýlmasý<br />
<strong>Kayseri</strong>’mizin etkin bir þekilde tanýtýlmasý<br />
için alternatif projeler üretilmesi<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
35
Gençlik Komisyonu<br />
8 Aralýk 2007 tarihinde bursiyer<br />
öðrencilerimiz derneðimizin çatýsý altýnda<br />
kahvaltýlý bir toplantýda biraraya geldi.<br />
“Tanýþma Toplantýsý” adýný verdiðimiz<br />
etkinlikteki temel amacýmýz; üniversite<br />
hayatýna henüz baþlayan yeni<br />
bursiyerlerimizi hem dernek yönetimimiz<br />
ve gençlik komisyonumuzla, hem üst<br />
sýnýflardaki aðabey ve ablalarýyla, hem de<br />
Toplantý öncesi kahvaltýdan bir görünüm<br />
Gelecek Burada !<br />
Kahvaltýlý Tanýþma Toplantýsý<br />
birbirleriyle tanýþtýrmaktý. Dedeman Hotel<br />
Ýstanbul’un ev sahipliði yaptýðý<br />
organizasyona ilgi büyüktü. Ýlçe ve belde<br />
derneklerimizden de katýlýmlarýn yoðun<br />
olduðu etkinliðe 700 dolayýnda gencimiz<br />
iþtirak etti. Tatlý bir sohbet eþliðinde yapýlan<br />
kahvaltýnýn ardýndan seminer salonuna<br />
geçildi.<br />
Derneðimizin Gençlik<br />
Komisyonu baþkaný Erdal<br />
YEÞÝLBAÞ’ýn konuþmasýyla<br />
baþlayan program, Yönetim<br />
Kurulu Üyemiz Sayýn Mehmet<br />
DOÐANYÝÐÝT ve Dernek<br />
Baþkanýmýz Sayýn Yasemin<br />
AYDOÐAN’ýn konuþmalarýyla<br />
devam etti. Memnuniyetlerin dile<br />
getirildiði bu konuþmalardan<br />
sonra Bayraktar Holding Yönetim<br />
Kurulu Üyesi Sayýn Sacit<br />
KATLANDUR, öðrencilerimizle<br />
engin deneyimlerini paylaþmak<br />
üzere kürsüye geldi. “Uluslararasý<br />
Kuruluþlar ve Kamu Sektöründe<br />
Kariyer Olanaklarý” konulu<br />
<strong>Kayseri</strong>li gençler salonu eksiksiz doldurdu!<br />
konuþmasýyla gençlerimizi aydýnlatan<br />
Sayýn KATLANDUR, gençlerimiz tarafýndan<br />
ilgiyle takip edildi. Daha sonra sözü<br />
devralan Bayraktar Holding Ýnsan<br />
Kaynaklarý Grup Baþkaný Sayýn Zeynep<br />
Gamze TÜRKER, “Kendini Keþfetmenin<br />
Gücü” konulu interaktif sunumuyla kendi<br />
potansiyellerini keþfetmeleri yolunda<br />
gençlerimize cesaret verdi.<br />
Sacit KATLANDUR<br />
36 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Gençlik Komisyonu<br />
Söz konusu toplantýda Yönetim<br />
Kurulu tarafýndan öðrencileri ders<br />
çalýþmaya teþvik amaçlý bir ilk<br />
gerçekleþtirildi. Kendi alanlarýnda en yüksek<br />
not ortalamasýna sahip çeþitli üniversite<br />
ve bölümlerdeki dört öðrencimiz, Dernek<br />
Yönetim Kurulumuz tarafýndan cep<br />
telefonu ve fotoðraf makinasýyla<br />
ödüllendirildi. Ayrýca yapýlan çekiliþle<br />
salondaki gençlerimizden biri, bir adet<br />
“I-Pod” müzik çalar ile ödüllendirildi.<br />
Oldukça verimli geçen “Tanýþma<br />
Toplantýsý”, programýmýza teþrif ederek<br />
gençlerimizi aydýnlatan Sayýn Sacit<br />
KATLANDUR ve Sayýn Zeynep Gamze<br />
TÜRKER’e yönetim kurulumuz tarafýndan<br />
yapýlan plaket takdimiyle sona erdi.<br />
Dernek baþkanýmýz Yasemin AYDOÐAN, Sayýn Zeynep Gamze TÜRKER<br />
ve Sayýn Sacit KATLANDUR’a plaketlerini takdim ederken<br />
Þubat 2008<br />
Zeynep Gamze TÜRKER<br />
Sayýn Ören ALTMIÞYEDÝOÐLU<br />
TARHANLI, baþarýlý<br />
öðrencilerimizden<br />
Esin B. PATIR'a ödülünü verirken.<br />
Bayraktar Holding ve<br />
yönetim kurulu üyelerimize<br />
katkýlarýndan dolayý teþekkür<br />
ederiz.<br />
Yönetim kurulumuz, konuþmacýlar ve toplantýya katýlan bursiyerlerimiz<br />
Sayýn Yasemin AYDOÐAN,<br />
baþarýlý öðrencilerimizden<br />
Emrah BOSTAN'a ödülünü verirken.<br />
Sayýn Zehra ÇARÞIBAÞI<br />
baþarýlý öðrencilerimizden<br />
Eda GÖZEL'e ödülünü verirken.<br />
SACÝT KATLANDUR<br />
Ýzmir doðumlu olan Sacit Katlandur, ulusal ve uluslarasý düzeydeki bir çok kamu kurum ve<br />
kuruluþunda aktif olarak görev aldý. 1993 yýlýnda kamudan özel sektöre geçen Katlandur, Mayýs<br />
1995 ayýndan bu yana Bayraktar Holding’te Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmaktadýr.<br />
Sacit Katlandur halen TÜSÝAD Mesleki ve Teknik Eðitim Çalýþma Grubu Baþkaný, Propeller<br />
Club of the US - Port of Istanbul Baþkaný, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Araþtýrmalar Vakfý (TESEV),<br />
Türk Fransýz Ticaret Odasý ve Ýstanbul Rotary Kulübü üyesidir. Katlandur ayný zamanda Dýþ Ekonomik<br />
Ýliþkiler Konseyi (DEÝK)’te Türk-Ýngiliz ve Türk-Fransýz Ýþ Konseylerinde Yönetim Kurulu üyesidir.<br />
Ýngilizce ve Fransýzca bilen Katlandur, evli ve iki çocuk babasýdýr.<br />
ZEYNEP GAMZE TÜRKER<br />
Ýstanbul doðumlu olan Zeynep Gamze Türker, Notre Dame de Sion Fransýz Kýz Lisesi’ni<br />
bitirdikten sonra Boðaziçi Üniversitesi Ýdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünde lisans<br />
eðitimini tamamladý. Üniversite yýllarýnda ülkesel, profesyonel turist rehberi olarak iþ hayatýna adým<br />
atan Türker, Þubat 1985’te Biliþim Sektörünün çokuluslu en eski kuruluþlarýndan olan NCR Biliþim<br />
Sistemleri AÞ’deki görevine baþladý. Buradaki görevinden 2004 yýlýnda Ýnsan Kaynaklarý Direktörü<br />
iken ayrýlan Z. Gamze Türker, 2005 Mart ayýndan itibaren Bayraktar Holding Ýnsan Kaynaklarý Grup<br />
Baþkaný olarak çalýþmaktadýr.<br />
22 yýllýk sürede ülkesel görevleri yanýnda uluslararasý görev ve sorumluluklar da alan Z.Gamze<br />
Türker, ayrýca iþ hayatýnýn yanýnda uzun yýllardýr çokuluslu sivil toplum kuruluþlarýnda da aktif<br />
olarak çalýþmaktadýr.<br />
Ýngilizce ve Fransýzca bilmekte olup, evli ve 20 yaþýnda bir kýz çocuk annesidir.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
37
Þubat 2008<br />
Seçim 2007<br />
2007 Seçimleri ve <strong>Kayseri</strong>li Milletvekillerimiz<br />
Sabahattin ÇAKMAKOÐLU: 25 Kasým 1930'da <strong>Kayseri</strong><br />
Ýncesu'da doðdu. Mülki Ýdare Amiri; Ankara Üniversitesi<br />
Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. Emniyet Genel<br />
Müdürlüðü, Baþbakanlýk ve Ýçiþleri Bakanlýðý Müsteþarlýðý<br />
ile Cumhurbaþkaný Baþdanýþmanlýðý görevlerini yürüttü.<br />
48. Hükümet'te TBMM dýþýndan Baðýmsýz Ýçiþleri<br />
Bakanlýðý görevine getirildi. 21.Dönem <strong>Kayseri</strong> Milletvekili.<br />
57. Hükümet'te Milli Savunma Bakanlýðý görevini üstlendi.<br />
Az Fransýzca ve Ýngilizce bilen ÇAKMAKOÐLU, evli ve<br />
2 çocuk babasýdýr.<br />
Prof Dr Ýrfan GÜNDÜZ: 15 Aralýk 1950'de <strong>Kayseri</strong><br />
Yeþilhisar'da doðdu. Ýstanbul Yüksek Ýslam Enstitüsü'nü<br />
bitirdi. Doktorasýný Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler<br />
Enstitüsü'nde yaptý. 1990'da Doçent, 1996'da Profesör<br />
oldu. Baþbakanlýk Danýþmaný olarak görev yaptý. 21. ve<br />
22. Dönem Ýstanbul Milletvekili, 23. Dönemde de Ýslam<br />
Konferansý Örgütü Parlamento Birliði Türk Grubu Baþkaný<br />
(ÝKÖPAB) oldu. Arapça, Ýngilizce ve Farsça bilen GÜNDÜZ,<br />
evli ve 3 çocuk babasýdýr<br />
Yaþar KARAYEL: 1 Mart 1950'de <strong>Kayseri</strong> Alakuþak<br />
Köyü'nde doðdu. Yönetici; Marmara Üniversitesi Ýktisadi<br />
ve Ýdari Bilimler Fakültesi'ni bitirdi Baþbakan Baþmüþaviri<br />
ve Bayýndýrlýk ve Ýskân Bakanlýðý'nda Müsteþar Yardýmcýsý<br />
olarak görev yaptý. Orta düzeyde Almanca bilen<br />
KARAYEL, evli ve 3 çocuk babasýdýr.<br />
Prof. Dr. Burhan KUZU: 1 Ocak 1955'te <strong>Kayseri</strong><br />
Develi'de doðdu. Anayasa Hukukçusu ve Öðretim Üyesi;<br />
Ýstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Yüksek<br />
lisans ve doktorasýný ayný fakültede tamamladý. Ýstanbul<br />
Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim<br />
Dalý Öðretim Üyesi olarak ders verdi. 1989'da doçent,<br />
1998'de profesör oldu... 22. Dönem Ýstanbul Milletvekili.<br />
22. Dönem'de Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa<br />
Komisyonu Baþkanlýðý görevinde bulundu. 23. Dönem'de<br />
ayný Komisyon'un Baþkanlýðýna yeniden seçildi. Ýyi<br />
düzeyde Fransýzca bilen KUZU, evli ve 2 çocuk babasýdýr.<br />
Prof. Dr. Mehmet Sayým TEKELÝOÐLU: 22 Ekim<br />
1950'de <strong>Kayseri</strong>'de doðdu. Uçak Mühendisi ve Öðretim<br />
Üyesi; Ýstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi<br />
Uçak Bölümü'nü bitirdi. Yüksek lisansýný Ege Üniversitesi<br />
Mühendislik Fakültesi'nde, doktorasýný Dokuz Eylül<br />
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü'nde tamamladý. Dokuz<br />
Eylül Üniversitesi'nde 1987'de Doçent unvanýný aldý.<br />
1993'de Celal Bayar Üniversitesi'ne profesör olarak<br />
atandý. 22. Dönem Ýzmir Milletvekili. Çok iyi düzeyde<br />
Ýngilizce bilen TEKELÝOÐLU, evli ve 3 çocuk babasýdýr.<br />
Taner YILDIZ: 3 Nisan 1962'de Yozgat Devecipýnar'da doðdu. Elektrik Mühendisi; Ýstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesi Elektrik<br />
Mühendisliði Bölümü'nü bitirdi. <strong>Kayseri</strong> Elektrik Üretim Þirketi'nin Yönetim Kurulu Üyesi, <strong>Kayseri</strong> ve Civarý Elektrik T.A.Þ'nin Yönetim Kurulu Üyesi ve<br />
Genel Müdürü olarak görev yaptý. 22. Dönem <strong>Kayseri</strong> Milletvekili. Ýyi düzeyde Ýngilizce bilen YILDIZ, evli ve 4 çocuk babasýdýr.<br />
Milletvekillerimiz soyadlarýna göre alfabetik sýrayla dizilmiþtir.<br />
Mustafa ELÝTAÞ: 5 Þubat 1957'de <strong>Kayseri</strong>'de doðdu.<br />
Ekonomist ve Sanayici; Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler<br />
Fakültesi Ýktisat ve Maliye Bölümü'nü bitirdi. Sanayici<br />
olarak iþ hayatýný yürüttü. <strong>Kayseri</strong> Organize Sanayi<br />
Bölgesi Müteþebbis Heyet Üyesi oldu. <strong>Kayseri</strong> Sanayici<br />
ve Ýþadamlarý Derneði (KAYSÝAD) Yönetim Kurulu Üyeliði<br />
görevini yürüttü. 22. Dönem <strong>Kayseri</strong> Milletvekili. Ýyi<br />
düzeyde Ýngilizce bilen ELÝTAÞ, evli ve 3 çocuk babasýdýr.<br />
Salih KAPUSUZ: 1954'te <strong>Kayseri</strong> Develi'de doðdu.<br />
Ýþletmeci; Erzurum Atatürk Üniversitesi Ýþletme<br />
Fakültesi'ni bitirdi. Serbest ticaretle uðraþtý. 19., 20. ve<br />
21. Dönem <strong>Kayseri</strong>, 22. Dönem Ankara Milletvekili. 20.<br />
Dönem'de Türkiye Büyük Millet Meclisi Baþkanlýk Divaný<br />
Üyeliði yaptý. KAPUSUZ, evli ve 4 çocuk babasýdýr.<br />
Mehmet Þevki KULKULOÐLU: 17 Ocak 1965'te<br />
<strong>Kayseri</strong>'de doðdu. Týp Doktoru ve Sanayici; Uludað<br />
Üniversitesi Týp Fakültesi'ni ve Ýstanbul Ticaret Üniversitesi<br />
Dýþ Ticaret Enstitüsü'nü bitirdi. SONTEKS Tekstil Sanayi<br />
ve Dýþ Ticaret A.Þ., Nesta Limited, Nesta Benelux BV.<br />
ve Nesta Ukraine UC.'nin Yönetim Kurulu Baþkanlýðý'ný<br />
yaptý. Çok iyi düzeyde Ýngilizce, orta düzeyde Fransýzca<br />
ve Rusça bilen KULKULOÐLU, evli ve 3 çocuk babasýdýr.<br />
Ahmet ÖKSÜZKAYA:25 Temmuz 1960'da <strong>Kayseri</strong>'de<br />
doðdu. Serbest Muhasebeci Mali Müþavir; Gazi<br />
Üniversitesi Basýn Yayýn Yüksek Okulu ve Anadolu<br />
Üniversitesi Ýktisat Fakültesi'ni bitirdi. <strong>Kayseri</strong> Serbest<br />
Muhasebeci Mali Müþavirler Odasý Üyesi oldu.<br />
ÖKSÜZKAYA, evli ve 3 çocuk babasýdýr.<br />
Sadýk YAKUT: 3 Þubat 1956'da <strong>Kayseri</strong> Büyükkaramanlý<br />
Köyü'nde doðdu. Hukukçu; Ýstanbul Üniversitesi Hukuk<br />
Fakültesi'ni bitirdi. 21, 22. Dönem <strong>Kayseri</strong> Milletvekili.<br />
22. Dönem'de Türkiye Büyük Millet Meclisi Baþkanvekilliði<br />
görevini yürüttü. YAKUT, evli ve 3 çocuk babasýdýr.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
39
Dosya: Bir Milletin Portresi<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
Dergimizin bu sayýsýnda, Erciyes’in<br />
eteklerinde baþlayýp Çankaya’nýn<br />
zirvesinde son bulan bir yolculuðu sizlerle<br />
paylaþmak istedik. Bir baþarý öyküsü belki<br />
ama, aslýnda bizim öykümüz! Türkiye<br />
Cumhuriyeti’nin 11. Cumhurbaþkaný<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’ün yaþam öyküsünün satýr<br />
aralarýna doðru gittiðimiz Dosya’mýzda<br />
bir milletin portresini çizmeye çalýþtýk bir<br />
bakýma...<br />
Tornacý bir babanýn, ev hanýmý bir<br />
annenin ve en önemlisi Anadolu’nun<br />
yokluk ve sýkýntýlý günlerinin içinde<br />
baþlayan bir hayat. Üniversitelerin kargaþa<br />
ortamýnda okumuþ, okula 6 ay<br />
girememiþ, askeri darbe yaþamýþ,<br />
ardýndan evliliðinin daha ilk haftalarýnda<br />
hapishaneyle tanýþmýþ bir Anadolu<br />
idealisti... Ve baþlayan siyasi mücadele,<br />
adaylýðý, genel baþkana kadar<br />
yakýnlaþtýran iliþkileri ve kiþiliði... Ülke<br />
fotoðrafýný iyi okuyabilmesi, devlet<br />
<strong>Kayseri</strong>’den Çankaya’ya Bir Baþarý Öyküsü<br />
bakanlýðýna, baþbakanlýða yükselmesi ve<br />
sýkýntýlarla geçmiþ ama hep baþarýlarla<br />
dolu bir yaþam örgüsü... Ülkenin zirvesine<br />
çýkmasýyla son bulan bu yolculuða doðru<br />
gelin hep birlikte yelken açalým.<br />
<strong>Gül</strong> Ailesi<br />
Dedeleri, Selçuklular döneminde<br />
<strong>Kayseri</strong>’de yapýlan “<strong>Gül</strong>ük Camii ve<br />
Külliyesi”nde hizmet etmiþ, imamlýk<br />
yapmýþtýr. Bundan dolayý ailenin<br />
<strong>Kayseri</strong>’deki namý “<strong>Gül</strong>ük imamlarý”dýr.<br />
1934 yýlýnda soyadý kanunu çýkýnca da<br />
aile “<strong>Gül</strong>” soyadýný nüfus hanelerine<br />
yazdýrmýþlardýr.<br />
<strong>Gül</strong>’ün anne tarafý da köklü bir<br />
<strong>Kayseri</strong> ailesi olarak bilinen Satoðullarý’na<br />
dayanmaktadýr. Satoðullarý, 15. yüzyýlda<br />
yaþamýþ evliyadan bir halk ozaný olan ve<br />
‘Aþýk’ takma adýyla halk þiirleri söyleyen<br />
Þeyh Ýbrahim Tennuri hazretlerine kadar<br />
uzanmaktadýr.<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong> Doðuyor!<br />
Ahmet Hamdi Bey ile Adeviye<br />
Haným’ýn evliliklerinden üç çocuklarý<br />
olacaktýr: <strong>Abdullah</strong>, Macit ve Hatice...<br />
<strong>Abdullah</strong>; Ahmet Hamdi - Adeviye<br />
<strong>Gül</strong> çiftinin ilk çocuðu olarak 29 Ekim<br />
1950 tarihinde dünyaya geldi.<br />
Ýþte, genç cumhuriyetin zirvesi<br />
Çankaya’nýn 57 yaþýndaki yeni sakini<br />
henüz cumhuriyetin 28. kuruluþ<br />
törenlerinin kutlandýðý bir günde dünyaya<br />
gelmiþti.<br />
Babasýnýn <strong>Abdullah</strong> ismini verdiði<br />
bu çocuðun gelecekte cumhuriyetin 84.<br />
kutlama törenlerine “cumhurbaþkaný<br />
sýfatýyla” katýlacaðýný kimse kestiremezdi.<br />
Ama anne ve baba, böyle bir günde<br />
gelen çocuklarýna bir isim daha verdiler:<br />
“Cumhur”...<br />
Cumhur <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>.<br />
40 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Ýlkokulda “Uslu” Çocuktu!<br />
Ailesinin el üstünde büyüttüðü,<br />
sýcak ve aile þefkatinin hissedildiði bir<br />
ortamda gözlerini dünyaya açtý küçük<br />
<strong>Abdullah</strong>. Baba Ahmet Hamdi Bey kolay<br />
kolay kýzmayan, sessiz ve sabýrlý bir<br />
kiþiliðe sahipti. Anne Adeviye Haným<br />
çocuklarýnýn üstüne titreyen, þefkatle<br />
kucaklayan, onlarýn en iyi þekilde<br />
yetiþmesi için çaba sarfeden tam bir<br />
<strong>Kayseri</strong> kadýnýydý. Annesinin en büyük<br />
ideali oðlu <strong>Abdullah</strong>’ýn okumasýydý.<br />
Nitekim okul hayatýnda en büyük<br />
desteði annesi saðlayacak, babasýnýn<br />
zaman zaman ticarette kalmasý<br />
yönündeki çabalarýný boþa çýkaracaktý.<br />
Ve küçük <strong>Abdullah</strong>, <strong>Kayseri</strong> Gazi<br />
Paþa Ýlkokulu’nda öðrenimine baþladý.<br />
Þubat 2008<br />
Dosya: Bir Milletin Portresi<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
Çalýþkanlýðý, sýcak ve güler yüzüyle<br />
öðretmenlerine ve arkadaþlarýna<br />
kendisini sevdirmesi kolay oldu. Nitekim<br />
okulu da baþarýyla bitirecekti.<br />
<strong>Gül</strong>, ortaokulu ise Nazmi Toker<br />
Ortaokulu’nda okudu. Burada da<br />
baþarýlý, sempatik ve atak bir öðrenci<br />
olarak çevresinin kýsa sürede sevgisini<br />
kazandý. Birlikte sýrayý paylaþtýðý okul<br />
arkadaþlarý ise kendisi hakkýnda:<br />
“mýzýkçýlýk yapmayan, fazlasýyla uslu bir<br />
çocuk” olarak bahsediyorlar. Çocukluk<br />
arkadaþlarýndan Hilmi Akkan:<br />
“Çocukken kimseyle itiþip kakýþtýðýna,<br />
kavga ettiðine þahit olmadým.” diyerek<br />
bu gerçeði destekliyor.<br />
“Odaya girsem oturuyorsa kalkar,<br />
yatýyorsa otururdu.” diye oðlunun<br />
saygýsýný tarif eden baba Ahmet Hamdi<br />
<strong>Gül</strong>: “<strong>Kayseri</strong>’de biliyorsunuz, çocuklarýn<br />
yaz tatilinde evde boþ durmamasý için<br />
çalýþmalarý, ticarete alýþmalarý ve hayatý<br />
öðrenmeleri saðlanýyordu. <strong>Abdullah</strong><br />
<strong>Gül</strong>’ün de yaz döneminde ticarete<br />
alýþmasý ve hayatý öðrenmesi adýna<br />
amcasý gazoz alarak satmasýný istemiþ.<br />
Ama satamamýþ. Utandýðýndan mý<br />
yoksa baþka bir þeyden mi bilmiyorum,<br />
gazoz diye baðýramamýþ. Satamamýþ.<br />
Onun için ‘gazoz satamadýðý için okudu’<br />
diyorlar. Aslýnda biz onlarýn hep<br />
okumasýný istedik. Öyle de oldu.” diye<br />
anlatýyor.<br />
Gazoz Olayýný Bir de <strong>Gül</strong>’den<br />
Dinleyelim!<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’ün ticaret adamý<br />
deðil de bugün siyaset adamý olmasýný<br />
biraz da satamadýðý gazozlara<br />
borçluyuz. Çünkü o gün amcasýnýn<br />
verdiði gazozlarýn hepsini satabilseydi<br />
<strong>Gül</strong> için okumak ve akademik kariyer<br />
yapmak, siyasete girmek belki de hayal<br />
olacaktý.<br />
Ýþte, hayatýnda belki de en anlamlý<br />
kýrýlmanýn yaþandýðý o olayý <strong>Abdullah</strong><br />
<strong>Gül</strong>: “Dedem, þehirde yoðurt ve çuvalla<br />
Yamula (Yemliha) patlýcaný satardý. Yoðurt<br />
o zamanlarda tahta küleklerde satýlýrdý.<br />
Ben de yaz tatillerinde dedemin yanýna<br />
gider müþterilerin evlerinden yoðurt<br />
kaplarýný toplardým. Ortaokul yýllarýmda<br />
yaz tatilinde dedemin dükkanýnýn<br />
önünde 17 kiloluk yað tenekelerinin<br />
içerisinde kalýp kalýp buzlar konur, onun<br />
içinde de sade gazoz satardýk. Gazoz<br />
kapaklarýný açacak alet olmadýðý için<br />
býçký aðzý ile kapaklar açýlýrdý. Amcam,<br />
‘Buz gibi gazoz, otuz iki diþine keman<br />
çaldýrýr!’ diye baðýrmamý istiyordu.<br />
Doðrusu bunda biraz zorlanýyordum.<br />
Gazozlarý satamamýþtým. Gazozlarýn<br />
çoðu elimde kalmýþtý. Herhalde dedem<br />
o zaman ‘Bu çocuk tüccar olamaz,<br />
okusun.’ diyerek beni okutturmaya karar<br />
verdi.” diyerek yüzünde bir<br />
gülümsemeyle anlatýyor.<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’ün Lisesi: Son<br />
Sýnýf Öðrencilerini Sakarya’da þehit<br />
veren lise, <strong>Kayseri</strong> Lisesi<br />
<strong>Kayseri</strong> Lisesi 110 yýllýk geçmiþiyle<br />
Anadolu’nun en köklü okullarýndan olup<br />
Sakarya savaþý sýrasýnda son sýnýf<br />
öðrencilerinin tümü þehit olduðu için<br />
mezun vermemesiyle bilinir. 14 Ekim<br />
1924’te þehri ziyareti sýrasýnda liseye<br />
uðrayan Gazi Mustafa Kemal Paþa ve<br />
eþi Latife Haným’ýn birlikte imzaladýklarý<br />
<strong>Kayseri</strong> Lisesi Þeref Defteri’nde þöyle<br />
yazmaktadýr: “<strong>Kayseri</strong> Lisesi’ni müdürü,<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
41
Dosya: Bir Milletin Portresi<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
muallimleri ve bütün talebesiyle<br />
cumhuriyetin ateþli, feyizli bir ocaðý<br />
bulduk!” Böyle bir okulda liseye baþlayan<br />
ve 1967-1968 eðitim öðretim yýlýnda<br />
baþarýyla mezun olan Adullah <strong>Gül</strong>,<br />
öðretmenleri tarafýndan “sessiz, sakin,<br />
büyüklerine karþý saygýlý ve efendi”<br />
ifadeleriyle tarif ediliyor. <strong>Kayseri</strong> Lisesi’nin<br />
Turgut Özal’dan sonra yetiþtirdiði ikinci<br />
cumhurbaþkaný olan <strong>Gül</strong>’ün Resim<br />
Öðretmeni Nurþen Özdamar:<br />
“Öðrenciden çok bir yetiþkin gibi<br />
davranýrdý. Bu yönüyle diðer<br />
öðrencilerden çok farklýydý.” diye ifade<br />
ediyor Türkiye Cumhuriyeti’nin 11.<br />
Cumhurbaþkaný’ný.<br />
Üniversite Hayatý<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>, orta ve lise hayatýný<br />
baþarýlý bir þekilde tamamlamýþtý. Ailesi<br />
onun iyi bir eðitim almasýný istiyordu.<br />
Bu nedenle okumasý için her türlü destek<br />
veriliyordu. <strong>Gül</strong>, aldýðý bu desteði boþa<br />
çýkarmadý ve üniversiteyi kazanarak<br />
1968’de Ýstanbul Üniversitesi Ýktisat<br />
Fakültesi’nde üniversite öðrenciliðine<br />
baþladý. O’nun için Ýstanbul’da yeni bir<br />
hayat baþlayacaktý. Bu dönemde Türkiye,<br />
sað - sol fikir kutuplaþmalarýnýn yaþandýðý,<br />
toplumsal ayrýþmalarýn silahlý çatýþmalara<br />
dönüþtüðü bir noktaya doðru<br />
sürükleniyordu. Sokaklardaki ayrýþma<br />
üniversitelere kadar yansýmýþ, üniversiteler<br />
politik gerilim ve þiddetin odaðý haline<br />
gelmiþti. Bu tarihlerde okumaya karþý<br />
aþýrý meraký olan <strong>Gül</strong>’ün kültürel<br />
altyapýsýný o yýllarda okuduðu kitaplarla,<br />
katýldýðý toplantý ve konferanslarda aldýðý<br />
söylenebilir.<br />
Aslýnda babasýnýn iþinden dolayý<br />
mühendis olmayý istese de Ýstanbul<br />
Üniversitesi Ýktisat Fakültesi Sosyal Siyaset<br />
Ýþletme Bölümü’nde okumaya baþlayan<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>, okumak için geldiði<br />
Ýstanbul’da da hemen göze batar. O<br />
dönemde sað - sol kutuplaþmalarý içinde<br />
yaþanan gerilimler ve tartýþmalar herkesi<br />
etkiliyor ve olaylarýn içine çekiyordu.<br />
Nitekim <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong> gibi yakýn<br />
çevresinde “sessiz, sakin ve uyumlu”<br />
olduðu bilinen birisi bile böyle bir ortamda<br />
aktif hareket alaný içine girmiþ ve yaþanan<br />
gergin ortamdan dolayý 6 ay üniversiteye<br />
girememiþti.<br />
Akademik Hayatý:<br />
Üniversiteden mezun olunca<br />
önünde iki yol belirdi. Ya ticaret yapacak<br />
ya da akademik kariyerine devam<br />
edecekti. O, tercihini akademik hayattan<br />
yana kullanarak mezuniyet sonrasý ayný<br />
fakültede doktoraya baþladý. Lisan<br />
öðrenmek ve doktora çalýþmalarýný<br />
yürütmek için burslu olarak gittiði Londra<br />
ve Exeter’de iki yýl kaldý. Doktora çalýþmasý<br />
için Ýngiltere’de kaldýðý bu dönem,<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong> için batý dünyasýný daha<br />
yakýndan tanýma fýrsatý sundu. Bir<br />
akademisyen olarak gözlemlediði batý<br />
medeniyetine bakýþ açýsýnda farklý<br />
deðiþimleri de bu dönemde yaþadý.<br />
Türkiye’ye döndükten sonra<br />
üniversiteden hocasý Prof. Dr. Sabahattin<br />
Zaim ile birlikte Sakarya Üniversitesi<br />
Endüstri Mühendisliði Bölümü’nün<br />
kuruluþunda çalýþtý ve bu bölümde Ýktisat<br />
dersleri verdi. Bu sýrada doktora eðitimini<br />
tamamlayarak 1983 yýlýnda Ýstanbul<br />
Üniversitesi Ýktisat Fakültesi’nden<br />
Doktora aldý.<br />
Balayý yerine Metris’e gitti!<br />
Bir yýl niþanlý kaldýðý yine bir <strong>Kayseri</strong>li<br />
olan Hayrünnisa Özyurt ile 20 Aðustos<br />
1980 tarihinde evlenen <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>,<br />
çok geçmeden patlak veren 12 Eylül<br />
1980 darbesi sýrasýnda tutuklanarak<br />
cezaevine gönderildi. Balayýnda olmasý<br />
gereken zamaný Metris Cezaevi’nde<br />
geçirmekle karþýlaþan <strong>Gül</strong>, suçsuzluðu<br />
anlaþýlýnca çok geçmeden serbest<br />
býrakýldý.<br />
Yurtdýþýna Çalýþmaya Gidiyor!<br />
Askerliðini kýsa dönem olarak 1981<br />
yýlýnda Tuzla’da yapan <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>,<br />
1983 yýlýna kadar Sakarya Üniversitesi’nde<br />
42 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
iktisat dersleri okutur ve ayný yýl merkezi<br />
Cidde’de olan Ýslam Kalkýnma<br />
Bankasý’nda ekonomi uzmaný olarak<br />
çalýþma teklifi almasý nedeniyle<br />
üniversitedeki görevinden ayrýlýr. 1983 ile<br />
1991 yýllarý arasýnda Ýslam Kalkýnma<br />
Bankasý’nda ekonomist olarak çalýþan<br />
<strong>Gül</strong>, 1991 yýlýnda Uluslararasý Ekonomi<br />
dalýnda Doçent oldu.<br />
Oðlunun sünnet töreni için<br />
memleketine geldiði 1991 yýlýnda,<br />
yakýnlarýnýn ýsrarýyla <strong>Kayseri</strong>’de baþlayan<br />
adaylýk süreci milletvekilliðiyle son bulur<br />
ve <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>, yurtdýþýndaki iþini<br />
býrakarak ülkeye dönüþ yapar. Daha<br />
sonra aralýksýz olarak devam eden<br />
parlamenterliði Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />
11. Cumhurbaþkaný olmasýyla<br />
Çankaya’da son bulur.<br />
Siyasi Hayatýndan Satýrbaþlarý:<br />
1991’de <strong>Kayseri</strong> Milletvekili<br />
olarak Parlamento’ya girdi. TBMM Plan<br />
ve Bütçe Komisyonu üyesi oldu.<br />
1992 tarihinde Avrupa Konseyi<br />
Parlamenterler Meclisi üyesi oldu. Kültür,<br />
Tüzük, Siyasi Ýþler ve Ekonomik Kalkýnma<br />
Komitelerinde çalýþtý.<br />
1995’de <strong>Kayseri</strong> Milletvekili<br />
olarak ikinci kez seçildi. TBMM Dýþiþleri<br />
Komisyonu üyesi oldu.<br />
Þubat 2008<br />
Dosya: Bir Milletin Portresi<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
1996-1997 tarihleri arasýnda 54.<br />
Hükümet döneminde Devlet Bakaný ve<br />
Hükümet Sözcüsü olarak görev yaptý.<br />
1999 yýlýnda <strong>Kayseri</strong> Milletvekili<br />
seçilmesiyle üçüncü dönemi olarak<br />
Parlamentoya girdi.<br />
2001 yýlýna kadar Avrupa<br />
Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde<br />
yürüttüðü baþarýlý çalýþmalarýndan dolayý<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’e 2002’de “Pro merito“<br />
madalyasý ve Avrupa Konseyi<br />
Parlamenterler Meclisi sürekli “Onursal<br />
Üyesi” ünvaný verildi.<br />
3 Kasým 2002’de <strong>Kayseri</strong><br />
Milletvekili seçilmesiyle dördüncü dönemi<br />
olarak parlamentoya girdi.<br />
16 Kasým 2002’de Baþbakan<br />
olarak hükümeti kurmakla görevlendirildi.<br />
18 Kasým 2002'de Türkiye<br />
Cumhuriyeti’nin 58. Hükümeti’ni kurdu.<br />
14 Mart 2003'de Recep Tayyip<br />
Erdoðan’ýn Baþbakanlýðýnda kurulan yeni<br />
kabinede Baþbakan Yardýmcýsý ve Dýþiþleri<br />
Bakaný olarak görev aldý.<br />
22 Temmuz 2007'de <strong>Kayseri</strong><br />
Milletvekili seçilerek beþinci dönemi olarak<br />
parlamentoya girdi.<br />
28 Aðustos 2007 tarihinde,<br />
Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafýndan<br />
Türkiye'nin onbirinci Cumhurbaþkaný<br />
olarak seçildi ve görevine baþladý .<br />
Erdal YEÞÝLBAÞ<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Gençlik Komisyonu Baþkaný<br />
ÝTÜ Uçak Müh.<br />
Kaynaklar:<br />
Fatih BAYHAN, <strong>Kayseri</strong>’den<br />
Çankaya Köþkü’ne <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong><br />
(Pegasus Yayýnlarý, 2007)<br />
Ýsmail ÝÇER, Adýný <strong>Kayseri</strong>’den<br />
Alanlar<br />
www.cankaya.gov.tr<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
43
Bekir OÐUZBAÞARAN<br />
Erciyes Üni. Fen-Ed. Fak.<br />
TDE Bölümü Öðr. Gör.<br />
Cumhurbaþkanýmýz Sayýn<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>, birçok kimsenin olduðu<br />
gibi benim de gençlik arkadaþýmdý.<br />
Gerçi ben ondan dört yaþ daha<br />
büyüðüm, ama hemen hemen akran<br />
sayýlýrýz. <strong>Kayseri</strong> Lisesi’nde okurken ve<br />
Ýstanbul’da Ýktisat Fakültesi’ndeyken<br />
sýk sýk bir araya gelir, görüþürdük.<br />
<strong>Kayseri</strong>’de genelde Büyük Doðu Fikir<br />
Kulübü’nde buluþurduk, oturur<br />
konuþurduk. Hatta kimi zaman<br />
açlýðýmýzý bile orada yatýþtýrýrdýk.<br />
Merhum Necip Fazýl’ýn otuz beþ sene<br />
çýkardýðý Büyük Doðu dergisini ve ayrýca<br />
Üstad’ýn eserlerini okurduk. Çeþitli<br />
konularda zevkli, koyu sohbetler<br />
yapardýk. Sevgili <strong>Abdullah</strong>’ýn belki de<br />
çocukluðundan beri ikizi gibi yanýndan<br />
hiç ayýrmadýðý, <strong>Kayseri</strong>’de ve Ýstanbul’da<br />
sürekli beraber olduðu yakýn akrabasý<br />
ve arkadaþý Mehmet Tekelioðlu idi. Bu<br />
uyumlu ikili uzun yýllar hiç ayrýlmadýlar,<br />
siyasi hayatta da birlikte oldular.<br />
Ben ve Mustafa Miyasoðlu,<br />
<strong>Kayseri</strong> Anatamir Fabrikasý Çýrak<br />
Okulu’nu bitirip dýþardan ortaokul<br />
sýnavlarýný vererek <strong>Kayseri</strong> Akþam<br />
Lisesi’ne kaydolmuþtuk. Gündüz<br />
fabrikada çalýþýr, akþam okurduk.<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong> ve akranlarý bize, sað<br />
olsunlar, “aðabey” derlerdi. Hepimiz<br />
fakir ya da orta halli halk çocuklarýydýk.<br />
Hepimiz de pýrýl pýrýl idealist gençlerdik.<br />
Þubat 2008<br />
Arkadaþlarýnýn Gözüyle<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
Bir Arkadaþý ve Dostunun Gözüyle Cumhurbaþkanýmýz<br />
Ülkemizin ve insanýmýzýn daha iyi þeylere<br />
layýk olduðunu düþünür, bunun için de<br />
okur, yazar, düþünce ve proje üretir,<br />
hatta el yazmasý tek nüsha dergi bile<br />
çýkarýrdýk. Miyasoðlu’yla benim edebiyat<br />
yanýmýz aðýr basardý. Biz memleketimize<br />
Necip Fazýl gibi bir yazar ve þair olarak<br />
hizmet etmeyi planlarken <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong><br />
iktisat alanýný seçti, Tekelioðlu<br />
Mühendisliði. Öteki arkadaþlarýmýzdan<br />
kimi hukuku bitirdi, kimi doktor oldu,<br />
kimi öðretmen, kimi tüccar,<br />
müteahhit… Aramýzdan yetiþen Hasan<br />
Nail Canat merhum gibi tiyatrocular<br />
bile vardý.<br />
Aslýnda hepsini yazsak roman<br />
olur. Sevgili <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’le Ýstanbul’da<br />
o yýllarda büyük bir üniversite gibi<br />
faaliyet gösteren MTTB’de beraber<br />
olurduk. Biz Miyasoðlu’yla bu büyük<br />
öðrenci derneðinin bir dönem Millî<br />
Gençlik adlý dergisini bile çýkardýk. Onun<br />
dýþýnda akþamlarý ve hafta sonlarý<br />
buluþma, görüþme ve sohbet<br />
mekânýmýz Çemberlitaþ’ta tarihi bir<br />
medresenin içindeki Ýstanbul Milliyetçiler<br />
Derneði idi. Biz ayný zamanda kendi<br />
dönemimizin Marmara Kýraathanesi<br />
müdavimlerinden, meþhur ifadesiyle<br />
Marmaratörlerden idik.<br />
<strong>Abdullah</strong> Bey’le ayný yurtlarý ve<br />
evleri paylaþtýðýmýz da oldu. Son derece<br />
saygýlý bir gençti. Mülayim tabiatlý ve<br />
sevecendi. Kimsenin kalbini kýrmamaya<br />
dikkat eder, iyilik etmeyi sever,<br />
dostlarýna, arkadaþlarýna karþý vefalý,<br />
herkesle iyi geçinen bir arkadaþýmýzdý.<br />
Bu huylarý sebebiyle de herkes<br />
tarafýndan sevilir ve sayýlýrdý. Her zaman<br />
aranan bir kiþiliði vardý. Alçak<br />
gönüllüydü, hizmet eriydi, kimseye<br />
tepeden bakmazdý. Herkese hal hatýr<br />
sorardý. Son derece terbiyeli bir aile<br />
çocuðu ve genci idi. Milli-manevi<br />
deðerlerine baðlý bir delikanlý olduðunu<br />
söylemeye bile gerek yok.<br />
Tartýþmalarýnda da ölçülü idi. Dünya ve<br />
ülke meselelerini yakýndan takip eder,<br />
enteresan tahlillerde bulunurdu. Kýsaca<br />
þunu diyebilirim: Okuyarak, dinleyerek,<br />
araþtýrarak, gözlemleyerek kendisini<br />
çok iyi yetiþtirdi.<br />
O, siyasi hayatý boyunca da tam<br />
bir devlet adamý kimliði sergiledi. Þimdi<br />
devletimizin en yüksek makamýnda<br />
bulunuyor. <strong>Gül</strong>er yüzüyle, tatlý sözüyle,<br />
yumuþak fakat kararlý mizacýyla, Türk<br />
devletini, Türk milletini daha da ileriye<br />
götürmenin gayreti içinde. Onun sahip<br />
olduðu hasletlerin ülkemize ve<br />
insanýmýza büyük katkýlar saðlayacaðýna<br />
inanýyorum. Önemli bir özelliði de adil<br />
karakter yapýsýna sahip olmasýdýr. Onun<br />
iyimser mizacýnýn memleketimizin<br />
dertlerinin çözümüne katký<br />
saðlayacaðýna inancým tamdýr.<br />
Çankaya’ya çýktýktan sonraki ilk yurt içi<br />
gezisini doðu ve güneydoðu bölgemize<br />
yapmasý ve bu gezisi boyunca<br />
insanýmýzýn ona gösterdiði sevgi ve<br />
saygýnýn doðru yorumlanmasý<br />
gerekmektedir. Milletimizin her þeyden<br />
daha çok devletin þefkatli eline ihtiyacý<br />
vardýr. Bana göre sevgili<br />
Cumhurbaþkanýmýz bunu temsil<br />
etmektedir.<br />
Ben Allah’tan ilim istedim, O bana<br />
sanat da verdi. Bir eski arkadaþý ve<br />
kadim dostu olarak, bir hemþerisi ve<br />
vatandaþý olarak, Sayýn <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’e,<br />
muhterem eþlerine, ailesine, milleti ve<br />
devletiyle birlikte ebedi mutluluklar<br />
dilerim. Dualarýmýz onunla beraberdir.<br />
Allah onu hayýrlý iþlerinde baþarýlý kýlsýn.<br />
Devletimizi de devlet-i ebet müddet<br />
kýlsýn. Eskilerin duasý ne güzeldir: Allah<br />
devlete, millete zeval vermesin.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
45
Arkadaþlarýnýn Gözüyle<br />
Cumhurbaþkanýmýz<br />
<strong>Abdullah</strong> GÜL<br />
Mustafa MÝYASOÐLU<br />
Þair, Yazar, Emekli Öðretim Görevlisi<br />
Lise yýllarýndan beri her alanda<br />
gönül birliðini sürdürdüðümüz<br />
<strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>’ün Cumhurbaþkaný<br />
seçilmesinden sonra, onunla ilgili<br />
rüyalarýmý ifadeyi artýk gerekli<br />
gördüðüm için bunlarý yazýyorum. Bu<br />
rüyalardan ilkini uyanýkken, sadece<br />
ilhamla söylenmiþ bir tasavvur olarak<br />
ifade edebilirim. Ýkincisi de seçim öncesi<br />
gerçekten rüya olarak görüldü ve<br />
konuþarak gerçekleþmesi mümkün olur<br />
sanýyorum…<br />
Her güzel þeyin gerçekleþmesinden<br />
önce rüyasýnýn görülmesi<br />
mümkündür. Bu rüyalarýn pek çoðu<br />
hayýrlý bir iþarettir. Ýnsanlar rüyasýný<br />
gördüðü þeyleri temenni edebilir veya<br />
ona karþý ciddi bir hazýrlýk yapabilir.<br />
Bunlarda ilhama benzer güzellikler,<br />
bazen hasbî deðerler bulunur.<br />
Uyanýkken pek çok dostla<br />
gördüðümüz ve benim de ifade ettiðim<br />
rüya þöyle geliþti:<br />
Cumhurbaþkanlýðý seçiminin hiç<br />
gündemde olmadýðý 2004 yýlýnda, 2007<br />
seçimlerinde <strong>Kayseri</strong> milletvekili seçilen<br />
Cumhurbaþkanlýðý Rüyalarý<br />
kadim dostumuz Yaþar Karayel’in oðlu<br />
Fatih’in düðününde pek çok dostla<br />
birlikte, o dönemde Dýþiþleri Bakaný<br />
olan <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong> ile de karþýlaþtýk. 40<br />
yýla yakýn bir dostluðumuz olduðu için<br />
onunla da kucaklaþtýk ve konuþtuk.<br />
Bu arada, onun Cumhurbaþkanlýðýna<br />
çok yakýþacaðý fikri o an içime doðdu<br />
ve kendisine söyledim. Böyle bir þey<br />
kendisine teklif edilince, kimseye “Siz<br />
buyurun!” dememesi gerektiðini ve<br />
milletin kendisini baðrýna basacaðýný<br />
ýsrarla ifade ettim.<br />
Konuþmamýza þahit olanlardan<br />
müþterek dostumuz <strong>Kayseri</strong> Kocasinan<br />
Belediye Baþkaný Bekir Yýldýz, bunu<br />
daha önce düþünüp düþünmediðimi<br />
sordu. Ben de o güne kadar böyle bir<br />
þeyin hiç aklýma gelmediðini, o an<br />
dilimin ucuna gelen bir ilhamla<br />
söylediðimi ifade ettim. O da bu<br />
spontane ifadenin enteresan bir<br />
geliþmenin habercisi olabileceðini<br />
söyledi. Sonra da bu konuþmaya þahit<br />
olanlarla görüþtükçe aramýzda bir<br />
temenni olarak söylenip durdu. Buna<br />
rüya yerine hülya da diyebiliriz.<br />
Seçimden önce gördüðüm ikinci<br />
rüyanýn bir bölümünde <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong><br />
ile görüþtük ve daha önce hiç aklýmdan<br />
geçmeyen þu önemli konularý<br />
konuþtuk; bunlarý da paylaþmak<br />
isterim:<br />
Çankaya’da ve Dolmabahçe’de<br />
Atatürk’ün fikir ve sanat adamlarýyla<br />
yaptýðý yemekli toplantýlarýn, beyin<br />
fýrtýnasý halinde sabahlara kadar süren<br />
tartýþmalarýn yeniden baþlamasý<br />
gerektiðini ifade ettim. Bu rüyadan<br />
uyandýktan sonra ayný gece yeniden<br />
uykuya dalýp ikinci bir rüya gördüm;<br />
onda da Taha Akyol ile ayný konuyu<br />
konuþarak geliþtirdik. Bu toplantýlarýn<br />
Ýstanbul’da uluslararasý tanýnmýþ<br />
þahsiyetlerle dünya meselelerini,<br />
Ankara’da da Türkiye’nin meselelerini<br />
ele alýp konuþarak Turgut Özal gibi<br />
ülkemize farklý bir vizyon oluþturma<br />
imkânýný tartýþtýk, ben ýsrarlara<br />
olabileceðini savundum.<br />
Bu rüyalar Cumhurbaþkanlýðý<br />
Köþkü’nde konuþulacak þeyleri<br />
kolaylaþtýrabilir bence. Milletin beklentisi<br />
haline gelen bazý meselelerin<br />
Çankaya’da tartýþýlmasýnda elbette<br />
fayda var. Cumhurbaþkanýmýz <strong>Abdullah</strong><br />
<strong>Gül</strong>’ün, 8. Cumhurbaþkaný Özal’ýn<br />
teþebbüs ettiði tarzda yeni bir Çankaya<br />
vizyonunu oluþturacaðýna, iç ve dýþ<br />
meseleleri bölge ülkelerin<br />
yöneticilerinden baþlayarak dünya<br />
liderleriyle görüþerek çözeceðine bütün<br />
kalbimle inanýyorum.<br />
Cumhurbaþkanlýðý rüyalarýnýn<br />
bence en önemlisi, 57 yaþýnda, tam<br />
da Atatürk'ün öldüðü yaþta Çankaya'ya<br />
çýkan <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong>'den beklenen<br />
yeniliklerin gerçekleþmesidir. Pek çok<br />
þeyi denedikten sonra, bazýlarýn<br />
yeniden ele alan Atatürk'ün son<br />
yýllarýnda gündemine aldýðý konularý<br />
demokratik tarzda tartýþarak toplumun<br />
problemlerine çözümü için çeþitli<br />
yollarýn aranmasý gerekir. Türkiye'nin<br />
dünyada ve yaþadýðýmýz bölgede<br />
saygýnlýk kazanabilmesi böyle<br />
mümkün...<br />
Cumhurbaþkanýmýz <strong>Abdullah</strong><br />
<strong>Gül</strong>'ün sabýrlý mizacý ve entelektüel<br />
birikimi bunlar için yeterlidir.<br />
46 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Av. Ören ALTMIÞYEDÝOÐLU TARHANLI<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Yönetim Kurulu Üyesi<br />
Mevcut Türk Ticaret Kanunu 1 Ocak<br />
1957 tarihinde yürürlüðe girmiþ ve uzun<br />
süredir önemli deðiþiklikler yapýlmadan<br />
uygulanmýþ, Türk Ticaret hayatýna büyük<br />
hizmetlerde bulunmuþ bir kanundur. Bu<br />
kanunun yürürlüðe girdiði tarih öncesi ve<br />
sonrasý Avrupa Ekonomik Topluluðu olarak<br />
baþlayan daha sonra Avrupa Topluluðu<br />
aþamasýný geçip Avrupa Birliði’ne dönüþen,<br />
daha sonra kendi anayasasýný oluþturma<br />
tasarýsýný oluþturan üye devletlerin<br />
referandumuna sunulmasý ve ulusal<br />
hukuklarýna göre kabul edilmesi aþamasýna<br />
varmýþtýr.<br />
Avrupa Birliði ekonomik, siyasi, ticari<br />
güç olmanýn yanýnda, ayný zamanda maddi<br />
hukuk kurallarý koyan uluslar üstü bir<br />
topluluktur. Bu birliðin koymuþ olduðu<br />
kurallarýn arasýnda 6762 sayýlý TTK beþ kitabýný<br />
ilgilendiren konular oldukça büyük yer<br />
tutmaktadýr. Söz konusu Avrupa Hukuku,<br />
özellikle ticari þirketleri, sermaye piyasasý ve<br />
ticari iþletme alanýnda aðýrlýklý, deniz ve kara<br />
taþýmacýlýðýnda ve sigorta hukukunda<br />
küçümsenmeyecek bir aðýrlýk taþýmaktadýr.<br />
Türkiye 1960 yýlýndan bu yana AET’nin ortak<br />
üyesidir. Türkiye 11 Aralýk 1999 Helsinki<br />
Zirvesi’nde tam üye adayý olunca topluluk<br />
müktesebatýnýn Türk hukukuna aktarýlmasý<br />
gerekli hale gelmiþtir. Ayrýca 1957 yýlýndan<br />
bu yana teknolojik ilerleme, para sermaye<br />
piyasasýndaki geliþmeler, dünyayý sarsan<br />
þirket skandallarý Türkiye’yi etkileyen<br />
geliþmeler olmuþtur. Türk hukukunun bu<br />
yeniliklere ayak uydurmasý küçük<br />
deðiþikliklerle gerçekleþtirilemezdi. Bunun<br />
için reform niteliðinde köklü deðiþikliklere<br />
ihtiyaç duyulmuþtur. Adalet Bakanlýðý’nýn<br />
giriþimiyle kurulan Türk Ticaret Kanunu<br />
Komisyonu Prof. Dr. Ünal Tekinalp<br />
baþkanlýðýnda beþ yýllýk yoðun bir çalýþma<br />
Þubat 2008<br />
Hukuk<br />
Yeni Türk Ticaret Kanunu Tasarýsý<br />
sonucunda zor bir görevi baþarmýþ ve çaðýn<br />
gereklerine uygun modern bir kanun tasarýsý<br />
hazýrlamýþtýr. Bu tasarý, ulusal karakterli bir<br />
metin deðildir, yabancý hukuklardaki geliþme<br />
ve yeniliklerden yararlanýlmýþtýr.<br />
Tasarýnýn hedeflerine ve getirdiklerine<br />
baktýðýmýzda 4 temel kavram ortaya<br />
çýkmaktadýr. Kanunun omurgasý bu<br />
özelliklerdir.<br />
•Þeffaflýk<br />
•Adillik<br />
•Hesap verebilirlik<br />
•Sorumluluk.<br />
Bu özellikleri açtýðýmýzda;<br />
Türk iþletmelerinin uluslararasý ticaret,<br />
endüstri, hizmet, sanayi ve finans<br />
piyasalarýnýn sürdürülebilir rekabet gücüne<br />
haiz ve güvenilir aktörleri olmalýdýr. Bu<br />
hedeflere ulaþýlmazsa iþletmelerin bugünki<br />
piyasa þartlarýnda yaþamalarý, baðýmsýzlýklarýný<br />
korumalarý, iyi þartlarda kendilerine ortak<br />
bulmalarý zorlaþýr. Bunun için de finansal<br />
tablolarýnýn uluslararasý finansal raporlama<br />
standartlarýna göre çýkarýlmalarý, uluslararasý<br />
denetlenmeleri ve raporlanmalarý gereklidir.<br />
Tasarýda bugün þirketlerin yan organlarý olan<br />
murakýplar, yerini baðýmsýz ve uzman<br />
denetçiye býrakmýþtýr. Muhasebe, uluslararasý<br />
finansal raporlama standartlarýyla<br />
deðiþtirilmiþ, uluslararasý denetleme deðerleri<br />
kabul edilmiþtir. Finansal tablolar ile denetim<br />
raporlarýnýn açýklýðý saðlanmýþ bunlara<br />
ulaþmada ‘bilgi toplumu’ yaklaþýmýnda<br />
çözüme ulaþýlmýþtýr.<br />
Þeffaflýk, son yýllarda öne çýkan<br />
kavramlardandýr. Bu kavram açýklýk, kamuyu<br />
aydýnlatma anlamýnda deðildir. Anýlan<br />
kavram, bilgi almak isteyenlerin bilgiye<br />
bulunduðu yerden kolayca ulaþmalarýný<br />
saðlayan, bilgiyi verme anlayýþýdýr. Bu anlayýþla<br />
her sermaye þirketinin web sitesi olmak<br />
zorundadýr.<br />
Web sitesinde;<br />
•Þirketle ilgili olup, pay sahibini, küçük<br />
yatýrýmcýyý, alacaklýyý ve þirkette menfaati<br />
olan kiþileri ilgilendiren tüm bilgiler,<br />
•Genel Kurul ( ‘GK’ ) toplantýsý belgeleri<br />
ve çaðrýlarý,<br />
•Yýlsonu ve ara dönem finansal<br />
tablolarý ile birleþme, bölünme bilânçolarý,<br />
•Denetleme raporlarý ( denetçi, iþlem<br />
denetçisi, özel denetçi ve benzeri raporlarý),<br />
•Deðerleme raporlarý,<br />
•Rüçhan hakký kullanma çaðrýlarý,<br />
•Tasfiyeye iliþkin ilanlar,<br />
•Ýptal davasý ilanlarý<br />
ve benzeri bilgiler konulur. Bu<br />
uygulama yeni haklar ve dava haklarýnýn<br />
tanýnmasýna olanak saðlamýþtýr.<br />
Yasa tasarýsý; on-line yönetim kuruluna<br />
ve genel kurula fiziki katýlým yanýnda, online<br />
katýlmaya ve oy kullanmaya olanak<br />
saðlamýþtýr. Böylece kurumsal yönetim<br />
kurullarýna yer vermiþ küçük pay sahipleri<br />
korunmuþ, güç boþluðunun gerçek pay<br />
sahiplerince doldurulmasýnýn alt yapýsý<br />
saðlanmýþtýr.<br />
Yeni TTK tasarýsý; Türkiye’nin<br />
uluslararasý toplumun kurallarýna uyan ve<br />
bu kurallarýn bir parçasý olan, uluslararasý<br />
sözleþmelere uygun mekanizmasý olan AB<br />
müktesebatýna uyum yükümlülüðünü yerine<br />
getirme sorumluluðunu taþýyan bir tasarýdýr.<br />
Tasarýda getirilen önemli deðiþiklikler<br />
aþaðýda baþlýklar olarak sýralanmýþtýr.<br />
•Kurumsal Yönetim Anlayýþý<br />
•Sermaye þirketlerinin web sitesi, bilgi<br />
toplumu hizmetleri ve eriþim hakký<br />
•Tek pay sahipli Anonim ve Tek Ortaklý<br />
Limited þirket kurma imkâný getirmektedir.<br />
•Þirketler topluluðu<br />
•Þirketlerde Yapýsal deðiþiklikler<br />
•Bölünme<br />
•Birleþme<br />
•Tür deðiþtirme<br />
•IFRS/UFRS’lerin Özdeþi Türkiye<br />
Muhasebe Standartlarý, Ticari Defterlerin<br />
Yeni Düzeni ve Türkiye Muhasebe<br />
Standartlarý Kurulu<br />
•A.Þ. Sermaye Þirketlerinde denetleme<br />
•A.Þ. Kuruluþu<br />
•A.Þ. Sermaye ve paylar<br />
•A.Þ.‘nin yönetim kurulu<br />
•A.Þ Genel kurul<br />
•A.Þ. Sermaye artýrýmý<br />
•Limited Þirketlerde A.Þ.’ye benzerlikler<br />
•Limited Þirketlerin sermayeleri<br />
•Deniz Ticaret Hukukunda<br />
deðiþiklikler<br />
•Taþýma ve Sigorta hukukunda<br />
deðiþiklikler<br />
•Ticari Ýþletme Hukukunda haksýz<br />
rekabete iliþkin hükümlerle rekabetin<br />
korunmasý kanunu hükümleri arasýnda birlik.<br />
Kaynak;<br />
Prof. Dr. Ünal Tekinalp, Türk Ticaret<br />
Kanunu yasa tasarýsý ile ilgili katýldýðý paneller,<br />
seminerlerde yaptýðý konuþmalar<br />
Türk Ticaret Kanunu Yasa Tasarýsý<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
47
Prof. Dr. Mehmet ÞAHÝN<br />
Erciyes Üniversitesi Eski Rektörü<br />
<strong>Kayseri</strong>’de ticaret geleneðinin tarihi<br />
yaklaþýk 3500–4000 yýl öncesine dayanmaktadýr.<br />
O zamanlar bu bölgede Hititler yaþýyor ve<br />
Asurlularla ticaret yapýyorlardý. Hititler ve Asurlular<br />
o zamanýn iki büyük medeniyetidir. O devre<br />
göre aralarýndaki mesafe çok uzak olmasýna<br />
raðmen birbirleriyle asýrlarca ticaret yapmýþlardýr.<br />
Bu iki medeniyetin temelinde ticaretin yarattýðý<br />
zenginlik vardýr.<br />
<strong>Kayseri</strong> yakýnýnda bulunan ve bir Hitit<br />
yerleþim merkezi olan Kültepe harabelerinden,<br />
Hititler ile Asurlular arasýndaki ticarete ve bu<br />
ticaretin kurallarýna iliþkin çok detaylý bilgileri<br />
içeren çivi yazýlý kil tabletler bulunmuþtur. Bu<br />
bilgilerden <strong>Kayseri</strong>’deki ticaret kültürünün o<br />
tarihlerden itibaren oluþmaya baþladýðýný<br />
anlýyoruz.<br />
Bu ticaretin sebeplerinden biri, <strong>Kayseri</strong>’nin<br />
coðrafi olarak, hemen hemen her yöne doðru<br />
giden yollarýn kesiþtiði bir yerde bulunmasýdýr.<br />
Ayrýca, <strong>Kayseri</strong>, tarihi Ýpek Yolu üzerinde bulunan<br />
önemli ticaret merkezlerinden de biridir.<br />
Bir diðer sebep de bu bölgede topraðýn<br />
verimsizliði, kýþlarýn soðuk, yazlarýn ise sýcak ve<br />
kurak olmasýdýr. Bu nedenle insanlar esnaf tipi<br />
üretim ve ticaret yaparak ve bunun için gerekirse<br />
uzak diyarlara giderek ekmeklerini kazanmaya<br />
mecbur kalmýþlardýr.<br />
<strong>Kayseri</strong>’de Hititlerden sonra Romalýlar,<br />
Bizanslýlar ve Selçuklular ticaret geleneðini ve<br />
kültürünü devam ettirmiþlerdir. Selçuklular<br />
zamanýndaki <strong>Kayseri</strong> Yabanlu Pazarý dünyanýn<br />
en eski panayýr veya fuar merkezlerinden biri<br />
olmuþtur. <strong>Kayseri</strong>’de yaþayan Rum ve Ermenilerle<br />
yapýlan ticaret ve rekabet de buradaki Türkler<br />
arasýnda ticaret geleneðinin kökleþmesine yol<br />
açmýþtýr.<br />
Birinci Dünya Harbi ve sonrasýnýn<br />
hercümerci içinde bu Hýristiyan unsurlar<br />
<strong>Kayseri</strong>’den gitmiþ, böylece ticaret sermayesi<br />
büyük ölçüde yok olmuþtur. Uzun yýllar süren<br />
harplerin yaratýðý tahribat da buna eklenince<br />
büyük bir yoksullaþma meydana gelmiþtir.<br />
Þubat 2008<br />
Makale<br />
<strong>Kayseri</strong>’de Giriþimciliðin Oluþumu<br />
Köylerde ilkel ve verimsiz bir tarýmdan, þehirlerde<br />
ise küçük esnaflýk ve küçük çaplý ticaretten baþka<br />
bir þey kalmamýþtýr. Elektrik de olmadýðý için en<br />
küçük bir sanayi üretimi dahi yoktur. Bütün<br />
üretim insanlarýn ve hayvanlarýn kas gücüne<br />
dayanmaktadýr.<br />
1923 yýlýnda Türkiye Cumhuriyeti<br />
kurulduktan sonra <strong>Kayseri</strong>’de hayat deðiþmeye<br />
ve yeniden canlanmaya baþlamýþtýr. Bu deðiþimin<br />
ilk ve en önemli adýmý 1926 yýlýnda Almanlarla<br />
birlikte kurulan <strong>Kayseri</strong> Tayyare Fabrikasýdýr. Ýkinci<br />
büyük adým ise 1935 yýlýnda Sovyet sermayesi<br />
ve teknolojisiyle kurulan <strong>Kayseri</strong> Sümer Bez<br />
Fabrikasýdýr.<br />
1927 yýlýnda çýkarýlan ve özel sektöre<br />
büyük imkânlar saðlayan Teþvik-i Sanayi<br />
Kanunundan yararlanarak <strong>Kayseri</strong>’de özel sektör<br />
tarafýndan dört adet küçük fabrikamsý iþletme<br />
kurulmuþtur. Ancak, 1933 yýlýnda uygulanmaya<br />
baþlayan katý devletçilik anlayýþý ve ardýndan<br />
gelen Ýkinci Dünya Harbi, <strong>Kayseri</strong>’de özel<br />
sektörün geliþimini yavaþlatmýþtýr.<br />
Tayyare Fabrikasý ve Sümer Bez Fabrikasý,<br />
<strong>Kayseri</strong>’de sosyal, kültürel ve ekonomik deðiþimin<br />
ve zihnî yeniden yapýlanmanýn kapýlarýný açmýþ,<br />
sanayinin geliþmesi için gerekli iþgücünün<br />
yetiþmesinde bir okul görevi yapmýþtýr. Tayyare<br />
Fabrikasý <strong>Kayseri</strong> de metal iþleyen sanayilerin,<br />
Sümer Bez Fabrikasý da tekstil sanayisinin temelini<br />
oluþturmuþtur.<br />
Cumhuriyetin ilk birkaç on yýlýnda,<br />
ülkemizin karayolu ve demiryolu ulaþým alt<br />
yapýsýnýn oluþturulmasýna büyük önem verilmiþtir.<br />
Bu durum, <strong>Kayseri</strong>li birkaç cevval genç<br />
müteþebbisin, bu alt yapý yatýrýmlarýnýn ihalesini<br />
alarak veya taþeronluðunu yaparak ve ulaþým<br />
aðý geliþtikçe geniþleyen ticaret imkânlarýndan<br />
yararlanarak sermaye biriktirmelerine yol açmýþtýr.<br />
Bu insanlar, biriktirdikleri bu sermayeleri,<br />
1950 yýlýndan itibaren uygulanan, nispeten daha<br />
liberal politikalar sayesinde, sýnaî yatýrýma ve<br />
üretime yönlendirmeye baþlamýþlardýr. Ancak,<br />
zihniyet deðiþiminin yavaþlýðý, yoðun devletçilik<br />
anlayýþý ve devlet müdahaleleri, ithal ikamesi<br />
politikalarý, siyasi çalkantýlar, askeri müdahaleler<br />
ve soðuk harbin Türkiye’deki sosyo-psikolojik<br />
aðýr tahribatý nedeniyle bu geliþme yeteri kadar<br />
hýzlý olamamýþtýr.<br />
1983 yýlýndan sonra daha kararlý bir<br />
biçimde uygulanan, dýþa dönük, ihracata yönelik<br />
liberal politikalar ve bunun ardýndan Sovyetlerin<br />
çöküþü, soðuk harbin sona ermesi, böylece<br />
piyasa ekonomisine dayalý evrensel deðerlerin<br />
ön plana çýkmasý, hýzla esen globalleþme<br />
rüzgârlarý, iletiþim teknolojilerinin ülkemize hýzla<br />
girmesi, <strong>Kayseri</strong>li müteþebbislerin ayaklarýndaki<br />
zincirleri çözmüþtür.<br />
Ayrýca, <strong>Kayseri</strong> kýrsalýnda yaþayan<br />
insanlarýn, asýrlardýr süren ezilmiþliklerini aþmak,<br />
þehirli olmak, þehirlinin itibarý ile eþitlenmek,<br />
þehirdeki refahý paylaþmak yönündeki<br />
hasretlerinin, bir taþkýn ihtiras halinde<br />
uygulamaya dönüþmesi büyük bir itici güç<br />
yaratmýþtýr.<br />
Bu durum, <strong>Kayseri</strong>li iþ adamlarýný, kadýnýn<br />
toplumdaki ve iþ hayatýndaki yeri dâhil, tüm<br />
geleneksel, dinî ve ahlâkî deðerleri, bunlarýn<br />
özünü korumaya çabalayarak, yeniden tarif<br />
etme, yeniden biçimlendirme ve bunlarýn<br />
hiyerarþisini yeniden belirleme süreci içine<br />
sokmuþtur.<br />
Dolayýsýyla, çok çalýþmak, mütevazý<br />
yaþayarak daha büyük tasarruf ve daha iyi bir<br />
gelecek için daha çok yatýrým yapmak, saðlam<br />
bir iþ ahlâkýna sahip olmak, hayýrsever olmak<br />
gibi, <strong>Kayseri</strong>lilerin zaten sahip bulunduðu<br />
deðerler, yeni, daha köklü ve çaðdaþ biçimler<br />
almaya baþlamýþtýr. Ayrýca, bu deðerlere, kadýnýn<br />
eþitliði, dünya için üretim, dünya çapýnda<br />
rekabet, kurumlaþma, profesyonel yönetim,<br />
çevre bilinci, eðitime ve kültüre daha çok önem<br />
verme gibi, yeni deðerler, yeni bilinçlenmeler<br />
eklenmiþtir. Bu deðerler <strong>Kayseri</strong>li müteþebbislerin<br />
ve <strong>Kayseri</strong>’deki iþ hayatýnýn ana unsurlarý haline<br />
gelmiþtir.<br />
Böylece, Rahmetli Sakýp Sabancý’nýn<br />
tabiriyle “<strong>Kayseri</strong>lilerin atý kiþnemeye<br />
baþlamýþtýr”. Bugün artýk <strong>Kayseri</strong>liler, dünya<br />
çapýnda iþ yapan, her biri dünya çapýnda bir<br />
marka olmak için hýzla ilerleyen, çaðdaþ normlara<br />
sahip müteþebbisler haline gelmiþtir. <strong>Kayseri</strong>liler<br />
çocuklarýna, Rahmetli Kemal Dedeman’ýn<br />
tabiriyle “yakýnma, yekin” diye nasihat ediyor.<br />
Hayýrseverliklerinin ve memleketlerine<br />
baðlýlýklarýnýn felsefesini ise, Sayýn Kadir Has’ýn<br />
tabiriyle “Biz buraya hayýr yaparak övünmek<br />
için deðil, doðduðumuz topraklarla<br />
ödeþmek için geldik.” diyerek özetliyor.<br />
Bu oluþum <strong>Kayseri</strong>lilerin ve dolayýsýyla<br />
Anadolu insanýnýn siyasetteki aðýrlýðýný da<br />
arttýrmýþ ve <strong>Kayseri</strong> Tayyare Fabrikasýndan emekli<br />
bir iþçinin oðlu olan Sayýn <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong><br />
Cumhurbaþkaný seçilmiþtir. Böylece <strong>Kayseri</strong>lilerin<br />
ekonomideki aðýrlýðý siyasette kazandýklarý<br />
aðýrlýkla bütünlenmiþtir.<br />
Hem coðrafi, hem kültürel, hem sosyoekonomik<br />
ve hem de siyasal açýdan Türkiye’nin<br />
ortasý ve ortalamasý olan <strong>Kayseri</strong> ve <strong>Kayseri</strong>liler,<br />
Türkiye kubbesinin hezen direði, yani ana<br />
sütunudur. Bu rollerini gelecekte çok daha<br />
muhteþem bir biçimde yerine getirmek için<br />
koþuyorlar, çabalýyorlar ve her gün daha yükseðe<br />
týrmanýyorlar.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
49
Röportaj<br />
Demir KARAMANCI<br />
Ýlk Defa , ,<br />
KARAMANCI Holding Yönetim Kurulu<br />
Baþkaný Sayýn Demir KARAMANCI ile keyifli<br />
bir röportaj yaptýk. Sayýn KARAMANCI'nýn<br />
bizleri samimi bir þekilde karþýlamasý ile<br />
röportaj tatlý bir sohbet havasýna büründü.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong>: Demir Bey, yoðun<br />
takviminizde bizlere yer ayýrdýðýnýz için<br />
teþekkür ederiz. Ülkemizin önde gelen<br />
sanayicilerinden biri olarak baþarýlý bir<br />
iþ hayatýnýz olduðunu biliyoruz. Bizlere<br />
biraz iþ hayatýnýzdan, dönüm<br />
noktalarýnýzdan ve tüm dünyaya denim<br />
kumaþý satmanýzýn sýrlarýndan bahseder<br />
misiniz?<br />
Demir KARAMANCI: Denim<br />
sektöründe, iki firmamýz üzerinden<br />
faaliyetimizi sürdürüyoruz. Bunlardan birinin<br />
iþi kumaþ, diðerinin ise konfeksiyon üretmek.<br />
Zorlu bir iþ hayatým oldu. Özellikle<br />
holdingimiz yeni kurulmaya baþladýðý<br />
zamanlarda birçok zorluk yaþadýk, fakat<br />
þimdi zirvedeyiz, ‘üçgenin en uç<br />
noktasýndayýz’. Bu zirvede kalabilmek,<br />
zirveye týrmanmaktan daha zor. Denim<br />
kumaþlarýný Amerika'daki müþterilerimiz<br />
(Levis, Lee, Wrangler gibi) ilk önce bizden<br />
tedarik ediyorlardý. Daha sonra Çin, Pakistan<br />
ve Hindistan gibi ülkelerden almaya<br />
baþladýlar, ama sonra tekrar bize döndüler.<br />
Bunun nedeni ise dürüstlük, istedikleri gibi<br />
bir kalite oluþu.<br />
ve ABD’ye Denim Ýhracý Yapan Firma<br />
B. K. : Denim sektöründe Ýtalya'nýn<br />
ardýndan, dünyada ikinci sýrada<br />
bulunuyorsunuz. Bu baþarýnýzý neye<br />
borçlusunuz?<br />
D. K. : <strong>Kayseri</strong> insaný olmaya, çünkü<br />
<strong>Kayseri</strong> insaný baþkadýr. Doðup büyüdüðü<br />
þehri hiçbir zaman unutmaz, þehrine baðlýdýr,<br />
vefakârdýr, tutumludur, ticari ahlak ve etik<br />
deðerlere baðlýdýr.<br />
B. K. : Hayýrseverliðiniz ile takdir<br />
edilmektesiniz. Genelde eðitime destek<br />
veriyorsunuz sanýrým.<br />
D. K. : Evet, genelde eðitime destek<br />
veriyorum. Ayný zamanda eðitime<br />
katkýlarýmdan dolayý Fahri Doktora Beratý<br />
ünvaný aldým, ben de eðitim gönüllülerinden<br />
biriyim. Gençlerimize istihdam olanaðý<br />
yaratmak gerek. <strong>Kayseri</strong>'de bir lise açtýk,<br />
oðlum ise benim adýmý taþýyan bir ilköðretim<br />
okulu yaptýrdý. Geçtiðimiz yýl Erciyes<br />
Üniversitesi’nde de bazý fakültelerin<br />
açýlmasýnda katkýmýz bulunmuþtur.<br />
B. K. : 2008 yýlýna yönelik ekonomi<br />
ve iþ yaþamý hakkýndaki tahminleriniz<br />
nelerdir?<br />
D. K. : 2007 yýlýnýn yýlsonu beklentileri<br />
yaklaþýk olarak aþaðýdaki gibidir.<br />
Net satýþ = 300.000.000 YTL<br />
Net kazanç = 60.000.000 YTL<br />
Direk ihracat = 175.000.000 YTL<br />
Dolaylý ihracat = 125.000.000 YTL<br />
Ýmalat = 45 milyon metre<br />
2008 yýlýnda da beklentilerimiz bu<br />
dokümantasyonlarýmýz doðrultusunda<br />
yükselmek ve zirvedeki yerimizi korumaktýr.<br />
Eðer bu sektörde yeni olsaydýk þimdi ayakta<br />
duramazdýk, fakat tanýnmýþ bir marka<br />
olduðumuz için ayakta durmayý ve zirvedeki<br />
yerimizi korumayý baþarabiliyoruz. Zirvede<br />
kalmayý baþarabilmek çok zor.<br />
Sayýn Demir KARAMANCI Bey,<br />
röportaj sonrasýnda bizlerle paylaþmak<br />
istediði ATATÜRK ile ilgili bir anýsýný anlattý.<br />
Atatürk'ün ölümünden önce (1938) Mersin'e<br />
geldiðini söyledi. O esnada bize eski<br />
albümlerinin içinden çýkararak bir resim<br />
gösterdi. Bu resimde 10–12 yaþlarýnda bir<br />
kýz çocuðu ATATÜRK 'e bir demet çiçek<br />
veriyordu. Demir Bey, bu kýz çocuðunun<br />
ablasý olduðunu söylediðinde þaþkýnlýðýmýzý<br />
gizleyemedik. Ablasýnýn þu anda hayatta<br />
olup olmadýðýný merak ederek<br />
sorduðumuzda maalesef hayatta olmadýðýný<br />
söyledi. ATATÜRK 'ün evlerinde misafir olarak<br />
bir gece kaldýðýný ifade etti. ATATÜRK ve<br />
yanýndakilerin rahat edebilmesi için,<br />
Karamancý ailesinin akrabalarýnda kalarak<br />
evi onlara býraktýklarýný anlattý. O günü hiçbir<br />
zaman unutmayacaðýný söyledi.<br />
Röportaj:<br />
Özlem GÜLDER<br />
(Marmara Üniversitesi Tekstil Terbiye<br />
Öðretmenliði)<br />
Selda ÇAM<br />
(Yeditepe Üniversitesi Ýktisat)<br />
50 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
GESÝAD heyeti, yönetim kurulumuz<br />
ile tanýþmak, gelecek dönemde oluþabilecek<br />
ortak projeleri konuþmak adýna Sayýn Ömer<br />
DENGÝZ’in baþkanlýðýnda Ýstanbul Dedeman<br />
Otel’de yönetim kurulumuzu ziyaret etti.<br />
Yönetim kurulu üyemiz Sayýn Rýfat<br />
DEDEMAN'ýn ev sahipliði yaptýðý toplantý;<br />
tanýþma ve her iki derneðin vizyon ve<br />
misyonlarýnýn paylaþýlmasý ile sýcak bir<br />
ortamda baþladý. GESÝAD baþkaný ve<br />
Þubat 2008<br />
Dernekten Haberler<br />
GESÝAD’ýn Yönetim Kurulumuzu Ziyareti<br />
yönetim kurulu üyeleri, yurtdýþýna yaptýklarý<br />
iþ seyahatlerini, sanayi envanteri oluþturma<br />
konusunda aldýklarý önemli mesafeyi ve iþ<br />
geliþtirme amaçlý faaliyetlerini yönetim<br />
kurulumuz ile paylaþtý. <strong>Kayseri</strong> insanýnýn ticari<br />
baþarýsý ve özelliklerini vurgulayan tiyatro<br />
oyunu “Beyaz Yaka Mavi Düþ”ü, <strong>Kayseri</strong>'den<br />
sonra Ýstanbul'da da derneðimiz üyelerine<br />
sahnelemek için bizden ricada bulundular.<br />
Biz de seve seve bu sanatsal etkinliði<br />
destekleyeceðimizi ifade edip, kültür ve sanat<br />
konusundaki hassasiyetimizi bildirdik. Ayrýca<br />
<strong>Kayseri</strong> Platformu adýyla ortak etkinliklerde<br />
de bulunabileceðimizi konuþtuk. Toplantý<br />
sonundaki karþýlýklý iyi dilek ve temenniler,<br />
her iki taraf üyelerinin olumlu düþüncelerini<br />
yansýtýyordu. <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði<br />
Ýstanbul Þubesi olarak <strong>Kayseri</strong>'den gelecek<br />
ziyaretçileri her zaman memnuniyetle<br />
bekliyoruz.<br />
<strong>Kayseri</strong> Sanayi Odasý Yeni Hizmet Binasý Açýlýþý ve Ödül Töreni’ne<br />
Ýstiþare Heyetimiz ve Yönetim Kurulumuz da davetliydi.<br />
<strong>Kayseri</strong> Sanayi Odasý’nýn (KAYSO) 12.12.2007 tarihinde düzenlediði<br />
Sanayi Odasý açýlýþý ve Sanayi Gecesine Ýstiþare Heyetimiz, Yönetim<br />
Kurulumuz ve baþkanýmýz Yasemin AYDOÐAN iþtirak ettiler.<br />
Türkiye genelinde 12 ilin sanayi odasý baþkanlarý ve çok sayýda<br />
sanayicinin katýldýðý gece KAYSO Baþkaný Sayýn Mustafa BOYDAK’ýn açýlýþ<br />
konuþmasý ile baþladý, BOYDAK <strong>Kayseri</strong> Sanayi Odasý’nýn yapmýþ olduðu<br />
faaliyetler hakkýnda katýlýmcýlarý bilgilendirdi.<br />
Hilton Oteli’ndeki gecede “Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluþu”<br />
sýralamasýnda dereceye girerek <strong>Kayseri</strong>lilere büyük gurur yaþatan<br />
firmalarýmýza ödülleri bir törenle verildi.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
51
Ýlçe Derneklerinden Haberler<br />
DEVELÝ YÖRESÝ KÜLTÜR VE<br />
YARDIMLAÞMA DERNEÐÝ’NÝN OLAÐAN<br />
GENEL KURUL TOPLANTISI YAPILDI.<br />
2007/2009 Yönetim Kurulu üyeliklerinin<br />
seçimlerinin yapýldýðý olaðan genel kurula<br />
hemþehrilerimizin katýlýmý yoðundu. Yemekli<br />
geçen kurul toplantýsýnda dernek baþkaný<br />
Sami DEDEOÐLU geçtiðimiz dönemle ilgili bir<br />
konuþma yaptý. Konuþmasýnda geçmiþ dönem<br />
yapýlan faaliyetlerimizde emeði geçen tüm<br />
hemþehrilerimize teþekkür ederken yeni<br />
dönemde görev almayacaðýný belirtti.<br />
Eski yönetim kurulu üyeleri, derneðimiz<br />
için geçmiþ dönemde ne gibi faaliyetlerin<br />
düzenlendiðini, bu faaliyetlerin düzenlenmesi<br />
esnasýnda karþýlaþýlan zorluklar hakkýnda bilgi<br />
verirken bu zorluklarýn aþýlmasý içinde nelerin<br />
yapýlabileceði üzerine konuþmalar yaptýlar.<br />
Sonuç olarak tüm yönetim kurulu ve üyelerimiz<br />
derneðimizin daha aktif bir hale gelebilmesi<br />
için ellerinden geleni yapacaklarýný ifade<br />
ederken dernek baþkanlýðýna da yoðun<br />
ýsrarlarla yeniden Sami DEDEOÐLU seçildi.<br />
FAALÝYETLERÝMÝZ :<br />
A-BURSLAR<br />
Derneðimiz, 2004/2005 döneminde<br />
yüz olan bursiyer sayýmýzý tüm imkânlarýný<br />
seferber ederek ve hemþehrilerimizin<br />
derneðimize verdiði destekle 2007/2008<br />
döneminde yaklaþýk 160'a yükseltmiþ; böylelikle<br />
eðitime önemli bir katkýda bulunmuþtur.<br />
B-KÜTÜPHANECÝLÝK FAALÝYETÝ<br />
Derneðimiz tarafýndan iki yýl önce<br />
baþlatýlan “kitap baðýþý” kampanyasý<br />
sonucunda kütüphanemiz þu ana kadar hiç<br />
görülmemiþ zengin bir görünüm kazandý.<br />
Böylelikle derneðimizin ismi içerisinde geçen<br />
“kültür” kelimesinin içi tam anlamýyla<br />
doldurulmuþ oldu. Bu kütüphanenin<br />
oluþmasýnda baþta Sayýn Sýtký DEVECÝOÐLU<br />
olmak üzere katkýsý bulunan herkese teþekkür<br />
eder; kütüphaneye olan katkýnýn hýz<br />
kesmeden devam etmesini temenni ederiz.<br />
C-DÝKSÝYON KURSU<br />
Develili hemþehrilerimizin ve<br />
öðrencilerimizin kiþisel geliþimlerinin<br />
Þubat 2008<br />
Develi Yöresi Kültür ve<br />
Yardýmlaþma Derneði<br />
Baþkaný<br />
Sami DEDEOÐLU<br />
Develi Yöresi Kültür ve Yardýmlaþma Derneði<br />
tamamlanmasý için önemli bir konu olan<br />
diksiyon, bazen temel sorunlarýndan biri<br />
olabileceði gibi kariyer geliþimi için de önemlidir.<br />
Bu nedenle derneðimizde daha önce 10<br />
haftalýk bir diksiyon eðitimi alan öðrencimiz<br />
Elif ÞAHAN tarafýndan bursiyerlerimize 5<br />
haftalýk diksiyon ve hitabet kursu verilmiþtir.<br />
D-DERGÝCÝLÝK FAALÝYETLERÝ<br />
Derneðimizin bünyesinde hazýrlanan<br />
ve ilk sayýsý 2005 yýlýnda yayýn hayatýna<br />
baþlayan “Develi Diyarý Dergisi”nin 4. sayý baský<br />
hazýrlýklarý sürmektedir. Dergimizin diðer yöresel<br />
dergilerden ayrýlan en önemli özelliði, bu<br />
derginin bursiyer öðrenci arkadaþlarýmýzca<br />
yayýna hazýrlanýp, siz deðerli okuyucularýna<br />
sunulmasýdýr. Her dönem baþý belirlenen dergi<br />
komisyonu, o yýl için yayýn hazýrlýklarýna<br />
baþlamakta ve hemþehrilerimize Develi ile<br />
bilgiler toplayýp onlara sunmaktadýr.<br />
Dergimizin öðrenci arkadaþlarýmýzca<br />
hazýrlanmasý öðrencilerin birbiriyle olan<br />
baðlarýný arttýrýrken, hayatýn bir nebze de olsa<br />
içine girmeleri saðlamaktadýr<br />
E-BÝLGÝSAYAR VE ÝNGÝLÝZCE<br />
KURSLARIMIZ<br />
“Bilgisayar kullanmayan Develili<br />
üniversite öðrencisi kalmayacak” politikasýyla<br />
yola çýkan derneðimiz sivil toplum kuruluþu<br />
olarak üzerine düþen görevi eðitim konusunda<br />
da yaparak bilgisayar kurslarý düzenlemektedir.<br />
Bu kurslarýmýz bilgisayar konusunda eðitim<br />
alan öðrencilerimiz tarafýndan bilgisayar<br />
kullanmayý bilmeyen veya bilip de bilgisini<br />
geliþtirmek isteyen arkadaþlarýmýza<br />
verilmektedir.<br />
F-KONFERANSLAR<br />
Her ayýn son cumartesi günü<br />
düzenlenen ve ardýndan öðrencilerimizin<br />
burslarýnýn daðýtýldýðý bu kültürel faaliyetimize<br />
Develimizden yetiþip kendini kanýtlayan ve<br />
alanýnda uzman olan konuþmacýlar<br />
katýlmaktadýr. Böylelikle hemþehrilerimiz ve<br />
burslarýný almaya gelen öðrenci kardeþlerimiz<br />
uzman kiþilerin verdiði konferanslarla bilgilerini<br />
arttýrma imkâný bulmaktadýrlar.<br />
Ýstanbul - 1987<br />
Ýstanbul - 1987<br />
Dayanýþma<br />
Dayanýþma<br />
Kültür<br />
Kültür<br />
Yöresi Drerneði<br />
Drerneði<br />
ve ve<br />
Develi<br />
Develi<br />
G-ORTAK MAIL GURUBU<br />
Öðrenci arkadaþlarýmýzýn birbirleriyle<br />
iletiþim içinde olmasýný, derneðimiz ve<br />
Develimizdeki geliþmelerden haberdar olmasýný<br />
saðlayan bu sistem sayesinde öðrenciler<br />
arasýnda eþgüdüm saðlanýyor ve böylelikle<br />
öðrencilerimiz dernek dýþýnda da birbirlerinden<br />
haberdar oluyorlar.<br />
Tüm hemþehrilerimize ayný anda ve<br />
süratli bir þekilde ulaþmamýzý saðlayan bu<br />
sistem sayesinde, hayatýný kaybeden<br />
hemþehrimiz veya derneðimizi ilgilendiren<br />
önemli olaylar anýnda hemþehrilerimize<br />
bildirilerek anýnda hemþehrilerimizin durumla<br />
ilgili bilgi sahibi olmasý saðlanýyor.<br />
I-INTERNET SÝTESÝ<br />
Bilgisayar Mühendisliði’nde okuyan<br />
öðrenci arkadaþlarýmýz tarafýndan hazýrlanan<br />
bu sitede derneðimizde gerçekleþen her türlü<br />
faaliyet yer almaktadýr. www.develi.org.tr<br />
adresinden sitemize ulaþabilirsiniz.<br />
J-SLAYT GÖSTERÝLERÝ<br />
Develi ve derneðimizi anlatan slaytlarýn<br />
hazýrlanmasý, tertibi, yayýna sunulmasý,<br />
derneðimizdeki öðrenciler tarafýndan<br />
gerçekleþtirilmekte böylelikle Develi hakkýnda<br />
kültürel ve tarihi birikimin artýrýlmasýnýn yaný<br />
sýra derneðimizin sanatla olan iliþkisi de<br />
pekiþtirilmektedir.<br />
K-YEMEKLÝ TOPLANTILAR<br />
Öðrenci arkadaþlarýmýzýn ve<br />
hemþehrilerimizin her hafta sonu katýlabileceði<br />
faaliyetlerin bitiminde yemekli toplantýlar tertip<br />
edilerek hoþ bir muhabbet ortamý<br />
saðlanmaktadýr.<br />
L-CV BANKASI (ÖZGEÇMÝÞ BÝLGÝSÝ)<br />
Derneðimizin bünyesindeki öðrencilerin<br />
üniversite eðitiminden sonra rahat iþ<br />
bulabilmeleri için derneðimiz internet sitesinde<br />
bir cv bankasý oluþturulmaktadýr. Böylelikle iþ<br />
bulmak isteyen öðrencilerimizle; personel<br />
arayan hemþehrilerimiz buluþturularak<br />
derneðimiz üzerine düþen görevi yerine<br />
getirmektedir.<br />
M-KADINLAR KOMÝSYONU<br />
Derneðimizden þu ana kadar genelde<br />
erkek üyelerin faydalanmasý, bayan<br />
hemþehrilerimizin katýlýmýnýn oldukça düþük<br />
olmasý dernek olarak bir kadýnlar komisyonun<br />
kurulmasýný gerektirmiþtir. Bu konuda yapýlan<br />
duyuruya iþtirak eden birçok bayan<br />
hemþehrimiz yaptýklarý toplantýlarla bir dizi<br />
faaliyet kararý almýþlardýr. Yapýlan toplantýlarda<br />
kadýnlar komisyonu baþkanlýðýna da Sevil ADA<br />
seçilmiþtir.<br />
Dernek Merkezi:<br />
Albay Faik Sözdener Sk. Benson Ýþ Merkezi 21/1<br />
Kadýköy - Ýstanbul<br />
Tel: (0216) 346 79 93<br />
Gsm: (0530) 408 08 17<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
53
Ýlçe Derneklerinden Haberler<br />
DEÐERLÝ HEMÞEHRÝLERÝM,<br />
Hacýlar Bilim, Kültür ve<br />
Yardýmlaþma Derneði Baþkaný olarak<br />
size buradan ulaþabilmenin sevinç<br />
ve mutluluðu içindeyim. Bu fýrsatý<br />
bize tanýyan <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým<br />
Derneði Ýstanbul Þubesi Baþkaný<br />
Sayýn Yasemin AYDOÐAN<br />
Hanýmefendi ve deðerli yönetimine<br />
kalpten teþekkürlerimi sunarým.<br />
Ýlçemiz yaklaþýk 20.000<br />
nüfusuyla <strong>Kayseri</strong> ilinin 9 km<br />
güneyinde, Erciyes Daðý’nýn kuzey<br />
eteklerinde yer almaktadýr. Nüfusun<br />
çok büyük bir kýsmý sanayide<br />
çalýþmaktadýr. Ýlçemiz Türkiye<br />
genelinde ilçeler arasýnda gayri safi<br />
milli gelir bakýmýndan 2. sýrada oluþu<br />
hemþehrilerimizin çalýþma<br />
hayatýndaki yoðunluðunu<br />
göstermektedir.<br />
Geçmiþte küçük ve orta ölçekli<br />
halýcýlýk ve mobilyacýlýk yapan<br />
hemþehrilerimiz bu çalýþma anlayýþý<br />
ile her gün daha da büyüyerek önce<br />
ulusal daha sonra uluslararasý alanda<br />
büyük söz sahibi olmak suretiyle,<br />
memleketimiz ekonomisine çok<br />
önemli katkýlar saðlamaktadýrlar.<br />
Ýlçemiz son dönemlerde bu<br />
sanayileþme çalýþmalarýnýn yaný sýra<br />
Erciyes Daðý’nýn uygun kar kalitesi<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Hacýlar Bilim, Kültür ve Yardýmlaþma Derneði<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Hacýlar Bilim<br />
Kültür ve Yardýmlaþma<br />
Derneði Baþkaný<br />
Mustafa ÖZSOY<br />
ile dünyanýn sayýlý kýþ turizmi<br />
merkezlerinden biri haline gelmiþ<br />
olup ayný zamanda kayak ve dað<br />
sporculuðu bakýmdan uluslararasý<br />
bir merkez konumuna ulaþmasýyla<br />
özellikle turizm alanýnda da geliþme<br />
göstermiþtir. Halkýmýz ve bilhassa<br />
gençlerimiz bu sporlara yönelip<br />
profesyonel alanda birçok derece<br />
elde etmiþlerdir.<br />
Derneðimizin çalýþmalarýna<br />
gelince, derneðimiz þimdiye kadar<br />
alýþýlagelmiþ dernek ve dernekçilik<br />
çalýþmalarý dýþýnda bütün faaliyetlerini<br />
gençlere odaklamýþtýr. Bu kapsamda<br />
derneðimiz öðrencilerimizin ileriki<br />
yaþantýlarýnda saygýn birer birey<br />
olmalarý için gerekli olan kariyerlere<br />
ulaþmalarý için yurt dýþý ihtisaslarý ve<br />
çalýþmalarýna yardýmcý olmakta,<br />
memleketimizde ihtiyaç duyulan<br />
meslek alanlarýnda öðrencilerimizi<br />
referanslarla istihdam ederek mesleki<br />
ve ticari hayatlarýndaki geliþimlerini<br />
desteklemekte ve faaliyetlerini<br />
aksatmadan devam ettirmektedir.<br />
Memleketimizden özellikle<br />
Ýstanbul ve civarýna gelerek tahsil<br />
hayatýný devam ettiren öðrencilerin<br />
her türlü sosyal gereksinimlerini ve<br />
Ýstanbul’a adaptasyonlarýný<br />
saðlamak amacýyla baþta <strong>Kayseri</strong> Ýli<br />
Yardým Derneðimiz olmak üzere<br />
bütün ilgili birimlerle koordineli<br />
çalýþmalar yürütmekteyiz.<br />
Memleketimizin yetiþtirdiði<br />
deðerli iþ adamlarýmýz ve diðer<br />
hayýrsever hemþehrilerimizin talepleri<br />
doðrultusunda yaptýðýmýz plan ve<br />
programlarla, ihtiyaç sahiplerine<br />
gerekli yardýmlarý da ayrýca<br />
ulaþtýrmaktayýz.<br />
Yýlda en az bir defa olmak üzere<br />
Dedeman Oteli’nde toplantý<br />
yapmaktayýz. Bu toplantýlarda<br />
gençlerimizin bilgi düzeylerini ve<br />
bakýþ açýlarýný daha ileri bir seviyeye<br />
taþýmak ve onlarý daha saðlam bir<br />
geleceðe hazýrlamak amacýyla<br />
deðiþik konularda sempozyumlar<br />
organize etmekteyiz.<br />
Derneðimizin bu çalýþmalarý<br />
içerisinde aktif rol almak ve<br />
faaliyetlerimizi desteklemek isteyen<br />
bütün hemþehrilerimizi<br />
memnuniyetle derneðimize davet<br />
ediyoruz.<br />
Bu vesileyle hepinize saygý ve<br />
sevgilerimi sunuyorum.<br />
Dernek Merkezi:<br />
Eski Üsküdar Cad. Çayýryolu Sok. Dostlar<br />
Sitesi giriþ katý No 8/A-B<br />
Ýçerenköy/Carrefour yaný<br />
Tel: (216) 5743724<br />
Fax: (216) 5737232<br />
54 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Ýlçe Derneklerinden Haberler<br />
KIZILÖREN KASABASI<br />
Deðerli hemþehrilerim, bizler burada sivil<br />
toplum örgütleri olarak çok önemli bir hizmet<br />
görevi, çok aðýr bir misyon üstlenmiþ<br />
bulunmaktayýz. Çünkü ekonomik þartlarýn<br />
aðýrlaþtýðý, maneviyatýmýzýn zayýfladýðý, örf ve<br />
adetlerimizin dejenerasyona uðradýðý bir zamandan<br />
geçmekteyiz. Bu bakýmdan sivil toplum örgütlerinin<br />
yani derneklerin, vakýflarýn önemi daha da<br />
artmaktadýr. Bu düþünceden hareketle daha fazla<br />
insanýmýza ulaþarak daha fazla hizmet yapmak,<br />
sosyal, kültürel, eðitim faliyetlerimizi artýrarak devam<br />
ettirmek baþlýca görevlerimiz arasýnda olmuþtur.<br />
Ýstanbul’ da yaþayan hemþehrilerimizin birliði ve<br />
bütünlüðü adýna <strong>Kayseri</strong> ve diðer illerde yaþayan<br />
hemþehrilerimizin, dostlarýmýzýn, öðrencilerimizin<br />
daha güzel bir geleceðe ulaþmasý adýna güzel iþler<br />
yapmak için çalýþýyoruz. Sürekli geliþen, globalleþen<br />
bir dünyada nitelikli insanlara ihtiyaç duyulmaktadýr.<br />
Ýnsana yapýlan yatýrým en kârlý ve doðru yatýrýmdýr.<br />
Bu düþüncelerle dernek yönetim kurulu olarak<br />
oluþturduðumuz bütçemizin bir kýsmýyla 170<br />
öðrencimize burs vererek eðitime destek<br />
vermekteyiz. Faaliyet bölümünde de görüleceði<br />
gibi, insanýmýzý kaynaþtýrmak ve dayanýþmayý<br />
artýrabilmek adýna piknik, iftar yemeði, futbol<br />
turnuvasý gibi çeþitli faliyetler yapmaktayýz.<br />
Derneðimiz 1988 yýlýnda kurulmuþ olup birçok<br />
hayýrlý hizmetlere imza atmýþtýr. Sizlere kasabamýzýn<br />
tarihinden ve kýsaca hizmetlerimizden bahsetmek<br />
istiyorum.<br />
GEÇMÝÞTEN GÜNÜMÜZE KIZILÖREN<br />
(Erol COÞKUN - Tarih Öðretmeni)<br />
Kýzýlören, <strong>Kayseri</strong> ilinin Ýncesu ilçesine baðlý<br />
beldedir. Kuzey ve kuzeydoðusunda Hacýlar ilçesi<br />
ve <strong>Kayseri</strong> ili, batýsýnda Ýncesu, güneyinde ise Develi<br />
ilçeleri bulunmaktadýr. Yerleþim merkezi daðlýk bir<br />
arazide bulunan Kýzýlören’in doðu ve güneyi Erciyes<br />
Daðý volkan kolonisi ve diðer daðlarla çevrilidir.<br />
Beldenin karayolu ile Ýncesu’ya uzaklýðý 14 km,<br />
<strong>Kayseri</strong>’ye uzaklýðý 50 km. dir.<br />
Kýzýlören ve çevresine ilk yerleþimler milattan<br />
önceki yýllara kadar uzanmaktadýr. Türkler,<br />
Anadolu’yu fethedip <strong>Kayseri</strong>’ye gelmeden önce<br />
çeþitli milletler bu yörede yaþamýþtýr. Roma, Ermeni<br />
ve Rum dönemlerine ait mezar, ören, kuyu ve<br />
kilise kalýntýlarýnýn bulunmasý, Kýzýlören ve çevresinde<br />
Türklerden önce de burada ciddi yerleþimlerin<br />
olduðunu kanýtlamaktadýr.<br />
Yazýlý kaynaklarda Kýzýlören ile ilgili ilk bilgilere<br />
hicri 644 / miladi 1246 tarihli vakfiye belgesinde<br />
rastlamaktayýz. Selçuklu Devleti döneminde<br />
Þubat 2008<br />
Kýzýlörenliler Kültür ve<br />
Dayanýþma Derneði<br />
Yönetim Kurulu Baþkaný<br />
Duran ATAYOLU<br />
Kýzýlörenliler Kültür ve Dayanýþma Derneði<br />
Kýzýlören ve çevresi <strong>Kayseri</strong> yakýnlarýndaki “Kýzýlköþk”<br />
vakýf arazisinin içinde gösterilmiþtir. Hicri 677 /<br />
miladi 1278 tarihli baþka bir vakfiye belgesinde ise<br />
Kýzýlören’in ilk ismi “Kýzýlviran” olarak geçmektedir.<br />
Kýzýlören ve çevresine bu tarihlerden itibaren ilk<br />
Türkmen aþiretleri, Müslüman cemaatleri, derviþ,<br />
þeyh ve seyitler yerleþmeye baþlamýþtýr. Osmanlý<br />
döneminde yaylak ve kýþlak olarak kullanýlan<br />
beldenin sýnýrlarý içerisinde yirmiden fazla Türkmen<br />
cemaat (oymak) yaþamýþtýr. 1584 yýlýnda Kýzýlviran<br />
mezrasý padiþah fermanýyla “köy” statüsü<br />
kazanmýþtýr. Osmanlý Devleti’nin duraklama<br />
döneminden 1900’lü yýllara kadar yöre ve çevresi,<br />
konargöçer aþiretlerin ve yerleþik köylülerin tarým<br />
ve hayvancýlýk yaptýðý bir yaylak olarak kullanýlmýþtýr.<br />
1914 yýlýnda Kýzýlören, <strong>Kayseri</strong> sancaðýndan alýnýp<br />
Ýncesu kazasýna baðlanmýþtýr. 1. Dünya Savaþý ve<br />
Kurtuluþ Savaþý’na çok sayýda köylü gönderen<br />
Kýzýlören, Cumhuriyet döneminde geliþimini<br />
hýzlandýrmýþtýr.1960 yýlýnda Kýzýlviran ismini Kýzýlören<br />
olarak deðiþtiren köy, 1963’te belediyelik olmuþtur.<br />
1970’li yýllardan itibaren sosyal kurumlarýn<br />
açýlmasýyla Kýzýlören geliþmeye baþlamýþtýr. Ýþ<br />
imkânlarýnýn azlýðý, doðal þartlar v.b nedenlerle<br />
belde nüfusunun çoðunluðunu 1980’den itibaren<br />
Ýstanbul, Adana ve Mersin’e göç etmeye zorlamýþtýr.<br />
Büyük þehirlere yerleþen ancak maddi ve manevi<br />
olarak köylerinden baðýný koparmayan Kýzýlörenliler,<br />
2000’li yýllara doðru eðitim ve kültür alanlarýnda,<br />
sosyal ve ekonomik alanlarda adlarýndan söz<br />
ettirmeyi baþarmýþtýr. 2004 yýlýndan itibaren <strong>Kayseri</strong><br />
Büyükþehir Belediyesi’nin sýnýrlarýna dâhil edilen<br />
Kýzýlören, alt kademe beldesi olarak büyükþehir<br />
belediyesinden yol, su, kanalizasyon, eðitim, çevre<br />
düzenlemesi v.b hizmetleri almaya baþlamýþtýr.<br />
2007 yýlýnda sýnýrlarý içinde üç bin, sýnýrlarý dýþýnda<br />
ise on binden fazla nüfusu bulunan Kýzýlören<br />
Beldesi, her alanda <strong>Kayseri</strong>’nin en büyük beldesi<br />
olma özelliðini devam ettirmektedir.<br />
FAALÝYETLERÝMÝZ<br />
1. Eðitime Katký<br />
Eðitime katký projemiz çerçevesinde<br />
2006 yýlýnda 70 öðrenciye burs yardýmý yapýlmýþtýr.<br />
Eðitime katký projemiz çerçevesinde<br />
2007 yýlýnda 100 öðrenciye burs verilmektedir.<br />
2. Kurban Daðýtýmý<br />
Kurban daðýtýmý (CANLI) : 2006 yýlýnda<br />
115 adet kurban daðýtýlmýþtýr.<br />
Kurban daðýtýmý (CANLI) :2007 yýlýnda<br />
215 adet kurban daðýtýlmýþtýr.<br />
3. Kumanya Daðýtýmý<br />
Kumanya (ayni) yardýmlar: 2006 yýlýnda<br />
200 Adet daðýtýlmýþtýr.<br />
Kumanya: 2007 yýlýnda, Mersin, <strong>Kayseri</strong><br />
ve Ýstanbul’da olmak üzere 360 Adet daðýtýlmýþtýr.<br />
4. Ýftar Programlarý<br />
2006 yýlý iftar programýmýz Baðcýlar Halk<br />
Sarayý’nda yapýldý, katýlým 630 kiþi olmuþtur.<br />
2007 yýlý iftar programýmýz yine ayný<br />
mekânda yapýlmýþ olup, katýlým 750 kiþi olmuþtur.<br />
5. Futbol Turnuvalarý<br />
Futbol turnuvamýza 2006 yýlýnda 8<br />
takýmýmýz ve 2 minik takýmýmýz katýlmýþtýr.<br />
Futbol turnuvamýza 2007 yýlýnda 8<br />
takýmýmýz ve 4 minik takýmýmýz katýlmýþtýr.<br />
6. Piknik Programý<br />
2006 yýlý piknik programýmýz yapýldý,<br />
Katýlým 800–900 kiþi olmuþtur.<br />
2007 yýlý piknik programýmýz yapýldý,<br />
Katýlým 1200–1300 kiþi olmuþtur.<br />
7. Kasabamýzda aðaçlandýrma faaliyeti<br />
çerçevesinde 1480 çam aðacý çanak mevkiine<br />
dikilmiþtir. (Aðaçlarýn boylarý; 1–1,5 metre<br />
arasýndadýr.)<br />
Tüm bunlarýn dýþýnda,<br />
Dergimiz bizim dönemimizde<br />
çýkarýlmýþtýr.<br />
Kasabamýz okulu ile devamlý olarak<br />
irtibatta olup okulumuzun ek binasýnýn 4 derslikten<br />
5 dersliðe çýkarýlmasý, 17 Adet bilgisayarýn gelmesi,<br />
fotokopi makinesi, tepegöz makinasý, fotokopi<br />
kâðýdý gibi bir takým yardýmlar yapýlmasýna ön ayak<br />
olunmuþtur.<br />
6 yýldýr çalýþmasý süre gelen rehberimiz<br />
bizim dönemimizde çýkarýlmýþtýr.<br />
Ýhtiyaç sahibi 40’a yakýn<br />
hemþehrilerimize nakdi yardýmlar yapýlmýþtýr.<br />
100 adet yardým kutusu yaptýrýlarak 1<br />
yýllýk geliri 13.000 YTL olmuþtur.<br />
Bu sene de yardým kutularýmýz baðýþ<br />
toplamaya devam etmektedir<br />
Arsamýza olan 20.000 YTL borcumuz<br />
bizim dönemimizde ödenmiþtir ve en son alýnan<br />
arsanýn tapu tahsisi yapýlmýþtýr.<br />
Bu süre içerisinde <strong>Kayseri</strong> derneklerimizle<br />
sürekli irtibat halinde bulunulmuþ, zaman zaman<br />
diðer derneklerimizin de faaliyetlerine iþtirak<br />
edilmiþtir.<br />
Arsamýza dernek binamýzýn yapýmý ile<br />
ilgili müracatýmýz ve konu ile ilgili takibimiz devam<br />
etmektedir.<br />
Kasabamýzýn sorunlarýný görüþmek ve<br />
dile getirmek için gerek <strong>Kayseri</strong> milletvekillerimiz<br />
gerekse <strong>Kayseri</strong> Büyükþehir Belediye Baþkanýmýz<br />
Sayýn; Mehmet ÖZHASEKÝ Bey ziyaret edilmiþtir.<br />
Bu ziyaret sonunda çok iyi neticeler alýnmýþtýr.<br />
Bu hizmetlerin yapýlmasý, Yönetim<br />
Kurulumuzun ihlâsla, samimiyetle, azimle, gayretle<br />
inançla çalýþmasý ve halkýmýzýn yönetimimize olan<br />
güveni neticesinde ortaya çýkmýþtýr. Bu noktada<br />
derneðimize maddi manevi desteði olan bütün<br />
hemþerilerimizi en kalbî duygularýmla selamlar,<br />
saygýlar sunarým.<br />
Dernek Yönetim Kurulu<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
55
Ýlçe Derneklerinden Haberler<br />
Genç Develiler Derneði<br />
Baþkaný<br />
Mustafa ÞAM<br />
Ýlçemize baðlý 12 köy derneðimizin<br />
baþkan ve yöneticileriyle bayramdan<br />
sonra bir toplantý düzenleyerek bu<br />
toplantýda alýnan kararlarý uygulayýp<br />
toplantýlarý 15 günde bir veya ayda bir<br />
dernek merkezlerinde tekrarlamayý,<br />
Develili hemþehrilerimizin kan sýkýntýsýyla<br />
karþýlaþmamasý için Kýzýlay ile anlaþma<br />
yaparak toplu olarak 28 EKÝM PAZAR<br />
günü kan baðýþýnda bulunmayý, ayrýca<br />
tüm hemþehrilerimizin birbirlerini daha<br />
iyi tanýyýp birbirleriyle kaynaþmasý için köy<br />
derneklerimizin de katýlýmýyla bir futbol<br />
turnuvasý, Develililer gecesi ve Âþýk Seyrânî<br />
gecesi, Çanakkale gezisi, Develi’de<br />
Hýdrellez kutlamasý organize etmeyi,<br />
Ýstanbul’daki ve diðer þehirlerdeki Develi<br />
dernekleriyle irtibata geçip karþýlýklý<br />
ziyaretler yapýp dernekler hakkýnda fikir<br />
alýþ veriþinde bulunmayý düþünüyoruz.<br />
Hasta ziyaretleri, düðün ve cenazelere<br />
her zaman olduðu gibi yine iþtirak<br />
edeceðiz. Ayrýca makam ve mevkî sahibi<br />
hemþehrilerimizin yerlerinde ziyaretlerine<br />
devam ederek dernek çalýþmalarýmýz ve<br />
faaliyetlerimiz hakkýnda onlara bilgi<br />
vererek kendilerini destek ve yardýmlarýyla<br />
aramýzda görmeyi saðlayacaðýz. Bu<br />
amaçlarýmýzýn yaný sýra diðer önemli bir<br />
husus da derneðimizi kiradan kurtarmak<br />
için öðrenci yurduyla birlikte ayný binada<br />
dernek yerine sahip olmak için<br />
çalýþmalarýmýz devam etmekte olup bu<br />
konuda siz deðerli hemþehrilerimizin<br />
görüþlerini ve önerilerini ön planda<br />
tutacaðýz. Her zaman bizi<br />
destekleyeceðinize inanýyoruz.<br />
Hazýrlamýþ olduðumuz 2 yýllýk<br />
çalýþma planýmýz doðrultusunda tüm üye<br />
ve hemþehrilerimizin desteklerini<br />
esirgemeyeceðini umut ederek yönetim<br />
kurulum ve þahsým adýna teþekkür<br />
ediyorum.<br />
Genç Develiler Derneði<br />
FAALÝYETLERÝMÝZ<br />
Deðerli hemþehrilerim, yönetim<br />
görevini üstlendiðimiz 09.09.2007 tarihi<br />
itibarýyla çalýþmalarýmýza ilk olarak 120<br />
aileye iaþe yardýmý yaparak baþladýk. Ardý<br />
sýra Doðaner Ailesi’nin katkýlarýyla 600<br />
kiþiye iftar yemeðini verdik.<br />
Öðrencilerimize burs verme çalýþmalarýmýz<br />
devam etmekte olup þu ana kadar 20<br />
öðrencimizin bursu hazýr olmakla beraber<br />
bu sayýyý daha yukarýlara çýkartabilmek<br />
için siz deðerli hemþehrilerimizin yardým<br />
ve desteklerini bekliyoruz. Özel Güngören<br />
Hastanesi ile bir anlaþma yaparak<br />
hemþehri ve üyelerimize tüm saðlýk<br />
hizmetlerinde %20 indirim uygulanmasýný<br />
saðladýk. Tekirdað Vali Yardýmcýsý Sayýn<br />
Mustafa KARSLIOÐLU’ nu, Bahçelievler<br />
Belediye Baþkaný Sayýn Osman<br />
DEVELÝOÐLU’ nu, <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým<br />
Derneði Baþkaný Sayýn Yasemin<br />
AYDOÐAN ve Dernek Müdürü Sayýn<br />
Orhan CEBECÝ’ yi, Develi ve Yöresi<br />
Derneði Baþkaný Sayýn Sami DEDEOÐLU’<br />
nu, EMTEL A.Þ. Yönetim Kurulu Baþkaný<br />
Sayýn Turgut BÝNGÖL’ ü, Doðaner Tekstil-<br />
Celil ve Þaban DOÐANER kardeþleri, Nida<br />
Tur- <strong>Abdullah</strong> YILMAZ’ ý, Safa Vakfý<br />
Baþkaný Sayýn Fatih YAVAÞ’ ý, Fatih Askerlik<br />
Þubesi Baþkaný Albay Nihat YAMAK’ ý<br />
Bakýrköy 5.Noteri Sayýn Mustafa<br />
SARIOÐLU’ nu, Haber ofset sahibi Sayýn<br />
Ali YILDIZ’ ý Selam Marketler sahibi Sayýn<br />
Bekir ARTUÐ’ u ve ilçemize baðlý 12 köyün<br />
dernek baþkanlarýný çalýþmalarýmýz<br />
hakkýnda kendilerine bilgi vererek<br />
kendilerinin fikir ve önerilerini alarak<br />
makamlarýnda ziyaret ettik. Ayrýca<br />
cenazelere ve hasta ziyaretlerine<br />
katýlýyoruz. Ýftar yemeðimize<br />
katýlamayarak telgraf gönderen Anayasa<br />
Komisyon Baþkaný Sayýn Burhan KUZU’ya,<br />
<strong>Kayseri</strong> milletvekillerimiz; Sayýn Taner<br />
YILDIZ ve Mehmet Þevki KULKULOÐLU’<br />
na, yemeðimize bizzat katýlarak bizleri<br />
yalnýz býrakmayan Develi Belediye<br />
Baþkanýmýz Sayýn Recep ÖZKAN’a,<br />
Bahçelievler Belediye Baþkaný Sayýn<br />
Osman DEVELÝOÐLU’ na, iþ<br />
adamlarýmýza, dernek baþkanlarýmýza ve<br />
deðerli hemþehrilerime ayrýca iaþe<br />
yardýmýna katkýlarýndan dolayý Turgut<br />
BÝNGÖL’ e, <strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði’<br />
ne, Arif BÝNGÖL’e, öðrencilerimize burs<br />
için katkýda bulunan Turgut BÝNGÖL’e,<br />
<strong>Abdullah</strong> YILMAZ’a, Mehmet AVCILAR’a,<br />
Osman OZÝN’e, AKSOY Tekstil’e, Çetin<br />
SEYHAN’a ve diðer hemþerilerimize<br />
yardým ve katkýlarýndan dolayý yönetim<br />
kurulum ve þahsým adýna teþekkür ediyor<br />
saygýlarýmý sunuyorum. Bayramýn 3. günü<br />
büyük bir katýlýmla gerçekleþtirilen<br />
bayramlaþma törenine katýlan tüm<br />
hemþehrilerime de teþekkür ederim.<br />
Develi ve Bahçelievler Belediye Baþkanlarý, Genç Develiler Derneði’nin iftar yemeðindeydi.<br />
56 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
“Övünmek gibi olmasýn ama<br />
<strong>Kayseri</strong>liyim!” deyiþiyle özdeþleþen<br />
yazarýmýz Kazým YEDEKÇÝOÐLU<br />
Türkiye Yazarlar Birliði tarafýndan<br />
12 Aralýk’ta Sultanahmet Divanyolu<br />
Kýzlaraðasý Kültür Merkezi’nde<br />
<strong>Kayseri</strong>mizin yetiþtirdiði, yaþayan<br />
deðerlerimizden, Ýstanbul Vefa Poyraz<br />
Lisesi Müdürü eðitimci yazar Sayýn Kazým<br />
Yedekçioðlu’nun dil çalýþmalarý konulu<br />
bir panel düzenlendi. Programa<br />
konuþmacý olarak Dilem Yayýnevi Genel<br />
Yönetmeni Hüseyin Erkan ve Temel<br />
Yayýnlarý Genel Yönetmeni dernek<br />
üyemiz Osman Selim Kocahanoðlu<br />
katýldýlar.<br />
Kimdir?<br />
11 Mart 1919’da <strong>Kayseri</strong>de<br />
doðdu. Sivas Öðretmen Okulu’ndan<br />
sonra Gazi Eðitim Enstitüsü Türkçe<br />
Edebiyat Bölümü’nü bitirdi. Türkiye’nin<br />
birçok yöresinde Türkçe ve Edebiyat<br />
öðretmeni olarak görev yaptý. Memleket<br />
aþký, yurtseverlik, milliyetçilik<br />
kavramlarýndan hiçbirzaman ödün<br />
vermeyen, ‘’Övünmek gibi olmasýn ama<br />
<strong>Kayseri</strong>liyim!’’deyimiyle özdeþleþmiþ bir<br />
hemþerimiz. 38 yýl devlet hizmetinde<br />
bulunan Yedekçioðlu hocamýz 1976<br />
yýlýnda emekli olup <strong>Kayseri</strong>’ye göçmüþ.<br />
Emekli olduktan sonra <strong>Kayseri</strong> ile ilgili<br />
ne varsa derleyip toplamýþ ve<br />
ansiklopedik deðer taþýyan üç dev eser<br />
Þubat 2008<br />
Kültür - Sanat - Edebiyat<br />
“Övünmek Gibi Olmasýn Ama <strong>Kayseri</strong>liyim!”<br />
yazmýþ.<br />
Ansiklopedik Deðer Taþýyan<br />
Eserleri :<br />
<strong>Kayseri</strong> Aðzý 1 (Deyimler), <strong>Kayseri</strong><br />
Özel Ýdare Matbaasý, <strong>Kayseri</strong>, 1989, 547<br />
sf.<br />
<strong>Kayseri</strong> Aðzý 2 (Sözcükler),<br />
Beðendik Kültür Serisi, no: 8, <strong>Kayseri</strong>,<br />
1992, 851 sf.<br />
<strong>Kayseri</strong> Aðzý 3 (Atasözleri),<strong>Kayseri</strong><br />
Büyükþehir Belediyesi Kültür Yayýnlarý,<br />
no: 26, Ankara 1998, 270sf.<br />
Diðer Eserleri<br />
<strong>Kayseri</strong>li Genç Þairler Antolojisi (1956) /<br />
Dikenli Kestane - Hoca Hakký (1961) /<br />
Övünmek Gibi Olmasýn <strong>Kayseri</strong>liyim<br />
(1972) / Ýðneden Ýpliðe (1973) / Okul<br />
Piyesleri (1973) adlý eserlerinin yanýnda,<br />
“<strong>Kayseri</strong> Gelenek ve Görenekleri, <strong>Kayseri</strong><br />
Düðünleri, <strong>Kayseri</strong> Çocuk Oyunlarý,<br />
<strong>Kayseri</strong> Bilmeceleri” gibi daha bir çok<br />
eseri vardýr.<br />
Ne Dediler?<br />
Talebesi Ahmet Kaplan “Hoca<br />
vefalý adam… Müþevvik insan. Daima<br />
vatansever, daima milliyetçi, hak bilir,<br />
hakikat bilir, töre bilir, büyük bilir, küçük<br />
bilir, vatan bilir, millet bilir-pardon ulus<br />
bilir-bir adam.”<br />
“Kendisini tanýmam elli yýla<br />
dayanýr.” diyen Ali Asým da hocamýzý;<br />
“Düþüncelerini sözlü ve yazýlý olarak<br />
açýklamaktan çekinmediði için<br />
Osmaniye’ye sürüldü, fakat yýlmadý.<br />
Mücedeleci, bilgili, görgülü, cesur ve iyi<br />
bir eðitimciydi.” diye anlatýyor.<br />
Hüseyin Erkan ise Kazým<br />
Yedekçioðlu hocamýz için; “Birlikte<br />
çalýþmaktan ve sevgisini, dostluðunu<br />
kazanmaktan kývanç duyduðum nadir<br />
insanlardan biridir.” diyor ve devam<br />
ediyor: “Milletinin kökünü, tarihini, dilini,<br />
dinini, kültürünü sevmiyorsan bu nasýl<br />
milliyetçilik? Bütün halkýmýz gibi, vefa<br />
duygularý güçlü olan sevgili <strong>Kayseri</strong>liler<br />
de baðýrlarýndan yetiþen bu deðerli<br />
eðitimci ve yazara hak ettiði deðeri daha<br />
fazla gecikmeden verecek, borcunu<br />
fazlasýyla ödeyecektir.”<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong> Dergisi Yayýn Kurulu<br />
adýna, genç kuþaklara miras olarak<br />
býraktýðý dev eserler için hocamýza<br />
teþekkür ediyor, saðlýklý ve uzun bir ömür<br />
diliyoruz.<br />
Hazýrlayan:<br />
M. Orhan CEBECÝ<br />
Yaþamak Zamaný<br />
Ve iþte<br />
Günlerden sonra<br />
bugün<br />
yeniden doðdu güneþ<br />
yeniden açtý güller.<br />
dememiþ miydim size<br />
boþ yere üzülüp durduk<br />
ve herkesi üzdük<br />
boþ yere<br />
þimdi artýk<br />
unutalým dünü<br />
unutalým gitsin<br />
yaþamayý kendimize<br />
zehir ettiðimiz günü<br />
þimdi artýk<br />
güller kan kýmýzý<br />
çaylar tavþan kanýdýr.<br />
Þimdi artýk<br />
Korkmadan hiçbir þeyden<br />
yaþamak zamanýdýr!<br />
Hüseyin ERKAN<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
57
Röportaj<br />
Ayhan UZANDAÇ<br />
Ayhan UZANDAÇ<br />
Kýzýlay <strong>Kayseri</strong> Þube Baþkaný<br />
1868 yýlýnda savaþ meydanýnda hasta ve<br />
yaralý askerlere yardým etmek amacýyla “Hilâl-i<br />
Ahmer Cemiyeti” olarak kurulan Türk Kýzýlayý daha<br />
sonra Mustafa Kemal Paþa’nýn emriyle bugünkü<br />
adýný almýþtýr. Sadece savaþ meydanýndaki hasta<br />
ve yaralýlara yardým etmek için kurulan Kýzýlay,<br />
günümüzde 654 þubesiyle hasta ve yoksullara<br />
hizmet veren dev bir kuruluþtur.<br />
1921 yýlýnda 11 kiþilik bir heyetle kurulan<br />
<strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý yýlardýr misyonunu geniþleterek<br />
halka hizmet veriyor. Türkiye’de 638 þubeden ilk<br />
3‘e girmeyi baþaran <strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý’na Baþbakan<br />
Recep Tayip Erdoðan tarafýndan onur ödülü verildi.<br />
Kýzýlay, bulunduðu binanýn hizmet olanaklarýnýn<br />
kýsýtlý olmasý nedeniyle <strong>Kayseri</strong> Büyükþehir<br />
Belediyesi’nin ve hayýrsever <strong>Kayseri</strong>li iþadamlarýnýn<br />
yardýmlarýyla inþa edilen yeni binasýna taþýndý.<br />
Kýzýlay <strong>Kayseri</strong> Þube Baþkaný Ayhan<br />
UZANDAÇ ile Kýzýlay ve <strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý hakkýnda<br />
bir röportaj yaptýk.<br />
Kýzýlay’ýn amacý ve ilkeleri nelerdir?<br />
Kýzýlay ulusal ve uluslar arasý alanda, her<br />
türlü koþullarda insanlarýn acýlarýný önlemeye ve<br />
hafifletmeye çalýþýr. Bunu yaparken ýrk, din, cinsiyet,<br />
sosyal þart veya siyasý inanç ayrýmý gözetmez.<br />
Kýzýlay baðýmsýz bir kurumdur. Türkiye Cumhuriyeti<br />
yasalarýna ve uluslar arasý ilgili mevzuat<br />
hükümlerine tabi olarak, insancýl faaliyetlerinde<br />
kamu otoritelerinin yardýmcýsýdýr. Uluslar arasý<br />
Kýzýlay- Kýzýlhaç ilkelerine göre hareket olanaðý<br />
veren bir özelliðe sahiptir.<br />
Kýzýlay hizmetlerinde çýkar gözetmeyen<br />
gönüllü bir yardým kurumudur. Böyle olmasý ve<br />
Türk halkýndan aldýðý güç ve destekle ülkemizde<br />
ve dünyada meydana gelen doðal afetlerde, kriz<br />
ve savaþlarda ihtiyaç sahiplerinin yanýnda olur<br />
Kýzýlay.<br />
<strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý olarak konumunuzu<br />
nasýl deðerlendiriyorsunuz?<br />
Biz <strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý olarak Kýzýlay’ýn misyonu<br />
ve ilkeleri doðrultusunda insanlara hizmet vermeye<br />
<strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý Türkiye’de Üçüncü<br />
devam ediyoruz. Deðerli <strong>Kayseri</strong> halkýnýn bize<br />
verdiði maddi ve manevi destek sayesinde her<br />
geçen gün büyüyoruz ve böylece yardýma muhtaç<br />
daha çok insana ulaþabiliyoruz. Yeni binamýz bu<br />
büyümenin bir göstergesidir. En son teknolojiyle<br />
donatýlmýþ hastanemizde günde 800 hastaya<br />
hizmet verebiliyoruz. Eskiden bu sayýnýn ancak<br />
yarýsýna ulaþabiliyorduk. Bu gün bulunduðumuz<br />
nokta Kýzýlay ve <strong>Kayseri</strong> adýna gurur vericidir. Bizim<br />
amacýmýz bu baþarýlarý katlayarak ileriye taþýmaktýr.<br />
Bize faaliyetlerinizden biraz<br />
bahseder misiniz?<br />
Kýzýlay kurulduðu yýllarda olduðu gibi,<br />
sadece hastalara hizmet veren bir kuruluþ deðildir<br />
artýk. Bundan dolayý içinde yardým bulunan her<br />
konuda faaliyet göstermekteyiz. Bize baþvuran<br />
ya da bizim tespit ettiðimiz yoksul ailelere gýda,<br />
kömür, giysi ve nakit para yardýmý yapýyoruz.<br />
Bununla birlikte böyle ailelerde yürüme engeli<br />
bulunan bireylere tekerlekli sandalye ve bu ailelere<br />
mensup öðrencilere kýrtasiye yardýmýnda<br />
bulunuyoruz. Kurban Bayramý’nda baþlattýðýmýz<br />
yardým kampanyasý çerçevesinde hayýrsever<br />
insanlarýmýz kurbanlýklarýný bize gönderiyorlar. Biz<br />
de onlarýn vekâletleri doðrultusunda anlaþmalý<br />
bulunduðumuz kasaplarda kurbanlarý kestirerek<br />
kavurma haline getirip önceden tespit ettiðimiz<br />
kurban kesemeyecek durumda olan ailelere<br />
ulaþtýrýyoruz.<br />
Biliyoruz ki eðitim gelecek adýna yapýlmýþ<br />
en büyük yatýrýmdýr. Bu görüþ doðrultusunda 450<br />
üniversite öðrencisine burs yardýmýnda<br />
bulunuyoruz. Ayrýca vatandaþlarýmýza ilk yardým<br />
eðitimi veren bir bölüm de oluþturduk.<br />
<strong>Kayseri</strong> Kýzýlayý olarak insanlardan<br />
beklentileriniz nelerdir?<br />
Öncelikle þunu söylemek istiyorum; bazý<br />
art niyetli insanlarýn kafalarýnda Kýzýlay “toplayan<br />
el” olarak nitelendiriliyor. Kýzýlay kesinlikle “toplayan<br />
el” deðildir. Kýzýlay tamamen “daðýtan el” dir. Kýzýlay<br />
olarak, baðýþlar haricinde, devlet de dahil baþka<br />
hiçbir para kaynaðýmýz bulunmamaktadýr. Biz<br />
sadece hayýrlar ve baðýþlarla ayakta duran bir<br />
kuruluþuz ve kesinlikle kâr amacý gütmüyoruz.<br />
Ýnsanlarýmýzdan bu konuda biraz daha hassasiyet<br />
göstermelerini rica ediyorum.<br />
<strong>Kayseri</strong> þubemizin Türkiye’deki hayýr<br />
kurumlarý arasýnda ilk sýralarda yer almasýný<br />
saðlayan, deðerli hayýrsever insanlarýmýzdýr. Bugüne<br />
kadar yardýmlarýný bizden esirgemeyen yardýmsever<br />
iþ adamlarýmýzýn ayný duyarlýlýðý ileriki zamanlarda<br />
da devam ettirmelerini bekliyoruz. Ayrýca<br />
Ýstanbul’da yaþayan varlýklý ailelerin zekâtlarýný ve<br />
kurbanlarýný bize ulaþtýrmalarýný bekliyoruz. Bize<br />
gönderdiðiniz yardýmlarý en çok ihtiyaç duyulan<br />
yerlere ulaþtýracaðýmýza emin olunuz.<br />
Sayýn Ayhan UZANDAÇ Bey’e röportaj<br />
teklifimizi geri çevirmediði için teþekkür eder,<br />
<strong>Kayseri</strong>miz adýna gurur verici çalýþmalarýnýn ve<br />
baþarýlarýnýn devam etmesini dileriz.<br />
Röportaj:<br />
Kamil Özcan(Marmara Üni. Ýletiþim Fakültesi)<br />
Modern <strong>Kayseri</strong> Kýzýlay Hastanesi<br />
58 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Hamit ÖZTAÞKIN<br />
Yeminli Mali Müþavir<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Mali Sekreteri<br />
Sevgili Hemþehrilerim,<br />
<strong>Kayseri</strong> insanýnýn para<br />
kazanmasýný bildiði herkesin malumu<br />
olan bir durumdur. Bu yazýmda<br />
paranýn yönünden bahsedeceðim<br />
ama bu durum tereciye tere satmak<br />
gibi olacak. Globalleþen dünyada<br />
her þeyin deðiþmesi gibi para<br />
kazanma teknik ve þartlarý da<br />
deðiþmektedir. Deðiþime<br />
(innovation) ayak uydurabilen geliþim<br />
de gösterebilir.<br />
Tarih boyunca iktisatçýlar<br />
ülkelerin geliþmesi, kalkýnmasý için<br />
teoriler üretmiþler, bazýlarý o zamanýn<br />
þartlarýna göre baþarýlý olmuþlardýr.<br />
Teori, pratikte uygulanmazsa hiçbir<br />
sonuç ve baþarý beklenmemelidir.<br />
Ekonomide doðru birden fazla<br />
olduðu için, makro açýdan para<br />
kazanma olayý bizi yanýltabilir.<br />
Þubat 2008<br />
Ekonomi<br />
Para kazanma olayýna mikro<br />
Paranýn Yönünü Çevirebilmek<br />
açýdan bakacak olursak, bir insanýn<br />
önce para kazanmayý istemesi<br />
gerekir. Her baþarýlý sonuçta olduðu<br />
gibi önce istemek, baþarýya motive<br />
olmak þarttýr. Bunun yanýnda<br />
zamaný, insanlarý ve parayý iyi<br />
deðerlendirip, doðru zamanda<br />
doðru iþler yapmakla baþarýlý olunur.<br />
Tecrübeli insanlar demez mi “Eh<br />
biraz daha genç olsaydým, þunlarý<br />
da yapardým.” diye. Ýþte, su akarken<br />
testiyi doldurmak gerekir, diðer bir<br />
ifade ile boþ iþlerle uðraþmayýp<br />
zamaný boþa harcamamak gerekir.<br />
Bir gazetenin köþe<br />
yazarlarýndan biri <strong>Kayseri</strong>’de<br />
dolaþýrken önden yürüyerek giden<br />
15–16 yaþlarýnda gençlerin<br />
konuþmalarýna þahit olmuþ.<br />
Gençlerden biri; “Bir benzin<br />
istasyonu açsak, her geçen gün<br />
arabalar çoðalýyor iyi para<br />
kazanýrýz.”demiþ. Diðeri; “Yanýna<br />
yýkama yaðlama servisi de yaparýz,<br />
iyi para kazanýrýz.” diye devam etmiþ.<br />
Konuþmalarýna devam edip yürüyüp<br />
gitmiþler. Yazar: “Allah Allah, biz bu<br />
yaþlarda ya top peþinde, ya da pop<br />
peþinde koþardýk. <strong>Kayseri</strong>lilerin niye<br />
baþarýlý olduðunu galiba anlamaya<br />
baþladým.” demiþ.<br />
Ýnsanlar hayatta yalnýz<br />
baþlarýna yaþamazlar. Her insan<br />
geçimini saðlamak için bir iþle uðraþýr.<br />
Bizim ihtiyaçlarýmýzý giderecek, bize<br />
faydalarý olacak, ahlâklý ve düzgün<br />
insanlarla dostluk kurmalýyýz.<br />
Çevremizi geniþletip kendimizi<br />
sevdirmeliyiz. Sevilmemiz ve<br />
sayýlmamýz da bir sermayedir. Bir iþ<br />
yaptýrmak istersek iþi düzgün,<br />
sorunsuz yapan sevdiðimiz insanlara<br />
yaptýrmaz mýyýz? Dürüstlük en<br />
büyük sermayedir,<br />
Ekonomi, iktisat okullarýnda<br />
parayý yönetme dersleri okutulur. Bu<br />
derslerde karar verme teknikleri<br />
öðretilir. Burada yapýlacak iþler fayda<br />
getirisine göre analiz edilerek<br />
sonuçta en faydalý olanýn hangisi<br />
olduðuna karar verilir. Hayatta<br />
elimize az çok para geçebilir, iþte biz<br />
bu parayý bize en yararlý olacak<br />
þekilde kullanmalýyýz.<br />
Amerikalý düþünür Dale<br />
Carnegie para kazanmak üzerine<br />
kitaplar yazmýþ, dünyanýn en ünlü<br />
iktisatçýlarý para kazanmak için<br />
teoriler üretmiþ ama en zengin<br />
olanlar yine de onlar olmamýþ.<br />
Biz her þeye raðmen doðru<br />
zamanda, doðru insanlarla beraber<br />
olup, elimize geçen fýrsatlarý doðru<br />
kullanýrsak paranýn yönünü<br />
kendimize çevirebiliriz.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
59
Doç. Dr. Tufan PAKER<br />
VKV. Amerikan Hastanesi<br />
Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü<br />
1955 yýlýnda Ankara’da doðdu. 1985’te Hacettepe<br />
Üniversitesi Týp Fakültesi’nde Göðüs, kalp ve damar<br />
cerrahisi uzmaný; 1991’de Ýstanbul Üniversitesi’nde<br />
kalp ve damar cerrahisi doçenti oldu. Son 15 yýldýr<br />
VKV Amerikan Hastanesi’nde ameliyatlar<br />
yapmakta olup yenidoðan ve çocuklardaki doðuþtan<br />
olan kalp hastalýklarý ile eriþkinlerdeki kalp kapak<br />
hastalýklarý ve koroner arter hastalýklarý<br />
konularýnda çalýþmaktadýr.<br />
Bebekler ve çocuklardaki kalp<br />
hastalýklarý ya doðuþtan olur ya da sonradan<br />
meydana gelir. Çocukluk döneminde görülen<br />
kalp hastalýklarýnýn çoðunluðunu doðuþtan<br />
olan kalp hastalýklarý meydana getirir. Yani<br />
bebekte doðumundan itibaren kalp hastalýðý<br />
vardýr. Hastalýklar, cinsine göre, bazen hayatýn<br />
ilk saatlerinden itibaren ciddi belirtiler<br />
gösterirken, bazen de ileri yaþlara kadar hiç<br />
fark edilmeden gelebilir.<br />
Yaklaþýk olarak her 125 canlý<br />
doðumdan birinde kalp hastalýðý<br />
görülebilmektedir. Ülkemizde her yýl yaklaþýk<br />
12.000 bebek bu kalp hastalýklarýyla dünyaya<br />
gelmektedir.<br />
Doðuþtan olan kalp hastalýklarýnýn<br />
gerçek nedeni bilinmemektedir. Hamileliðin<br />
ilk aylarýnda geçirilen kýzamýkçýk veya diðer<br />
virüs enfeksiyonlarý, hamilelik sýrasýnda<br />
röntgen ýþýný veya radyasyona maruz<br />
kalýnmasý, annenin þeker hastasý olmasý,<br />
hamilelikte alkol kullanmasý ve özellikle ilk<br />
üç ayda kullanýlan bazý ilaçlar ile Down<br />
Sendromu (Mongolizm) gibi bazý kalýtsal<br />
hastalýklar doðuþtan kalp hastalýklarýna sebep<br />
olabilir.<br />
Þubat 2008<br />
Saðlýk<br />
Çocuklarda Kalp Hastalýklarý ve Tedavisi<br />
Ailede çocuklardan birinde doðuþtan<br />
kalp hastalýðý varsa yeni doðacak bebekte<br />
de görülme riski normale göre iki kat daha<br />
fazladýr. Yakýn akraba evlilikleri de bu risk<br />
arttýrmaktadýr.<br />
Doðuþtan kalp hastalýðý olan bebekler<br />
emerken çabuk yorulurlar. Normalde 20 dk<br />
olan beslenme süresi sýk sýk dinlendiði için<br />
daha uzundur. Solunum sýkýntýsý, burun ve<br />
kulak uçlarýnda ya da dudaklarda morarma,<br />
kalbin hýzlý çarpmasý ya da takip eden aylarda<br />
kilo alamama, bayýlma veya sýk solunum<br />
yollarý enfeksiyonlarý gibi þikâyetler varsa<br />
bebekte doðuþtan kalp hastalýðý olabileceði<br />
akla getirilmelidir.<br />
Doðacak bebekte kalp hastalýðý olup<br />
olmadýðý hamileliðin 18–22. haftalarýndan<br />
itibaren yapýlabilen fötal ekokardiyografi ile<br />
öðrenilebilir. Her bebek doðar doðmaz<br />
dikkatlice muayene edilmelidir. Kalpte<br />
duyulan anormal sesler bir hastalýk belirtisi<br />
olabileceði gibi hiçbir zararý olmayan masum<br />
üfürümler de olabilir.<br />
Çocuklarda sonradan meydana gelen<br />
kalp hastalýklarýnýn ülkemizdeki en sýk nedeni<br />
akut romatizmal ateþtir. Beta Hemolitik<br />
Streptokok mikrobunun oluþturduðu basit<br />
anjin (boðaz iltihabý) þayet iyi tedavi edilmezse<br />
bu çocuklarýn bazýlarýnda akut romatizmal<br />
ateþ hastalýðý meydana getirir. Dizlerde, ayak<br />
bilekleri veya kollarda aðrýlý þiþlikler oluþur.<br />
Bu arada kalp kapakçýklarý da fark edilmeden<br />
hastalýktan etkilenir. Ýlginç olan, eklemlerdeki<br />
tüm aðrýlar ve þiþlikler hiç bir sekel<br />
býrakmadan iyileþirken kalp kapakçýklarý ömür<br />
boyu sürecek ciddi bozukluklara maruz kalýr.<br />
Akut romatizmal ateþ, çoðunlukla<br />
5–19 yaþ grubundaki çocuklarý<br />
etkilemektedir. Korunmak için sýk sýk üst<br />
solunum yolu enfeksiyonlarý geçiren<br />
çocuklarda boðaz kültürü yapýlmasý ve þayet<br />
Beta Hemolitik Streptokok mikrobu varsa<br />
bunun penisilin grubu ilaçlarla tedavisi<br />
yeterlidir.<br />
Çocuklardaki kalp hastalýklarýnýn<br />
tedavisinde ilaçlar ve cerrahi giriþimlerden<br />
yararlanýlýr. Kasýktan yerleþtirilen bir borucuk<br />
(kateter) yardýmý ile ameliyat kesisi olmaksýzýn<br />
bazý basit kalp hastalýklarýnýn düzeltilebilmesi<br />
mümkündür.<br />
Günümüzde minik kalplerin hemen<br />
hemen tüm hastalýklarý doðum sonrasý ilk<br />
saatlerden itibaren cerrahi olarak<br />
düzeltilebilmekte ve yüz güldürücü sonuçlar<br />
alýnmaktadýr. Hastalýðýn cinsine baðlý olmak<br />
üzere bu çocuklarýn çoðunluðu eriþkin<br />
yaþlara gelerek aktif ve üretken bir yaþam<br />
sürdürebilmektedirler.<br />
Doç.Dr. Tufan PAKER ve arkadaþýmýz Kamil ÖZCAN<br />
Fotoðraflar: Kamil ÖZCAN<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
61
Yemeklerimiz<br />
<strong>Kayseri</strong> Mantýsý<br />
MANTININ HAZIRLANIÞI<br />
Mantý Hamurunun Hazýrlanýþý:<br />
1 kg un, 2 yumurta ile yaklaþýk 40 gr tuz karýþtýrýlýr ve sert hamur haline gelinceye kadar yoðrulur. Ýnce ince açýlýr ve<br />
1,3 cm büyüklüðünde kare þeklinde kesilir.<br />
Mantý Ýçinin Hazýrlanýþý:<br />
1 kg dana kýyma, 800 gr kuru soðan, yaklaþýk 80 gr kýrmýzý toz biber, biraz da tuz iyice karýþtýrýlarak yoðrulur.<br />
Hazýrlanan kare þeklindeki hamurlara <strong>Kayseri</strong> deyiþi ile söbe þeklinde uçlarý birbirine deðmeyecek þekilde mantý içi<br />
doldurulur.<br />
Piþirme Þekli:<br />
Kaynamýþ az tuzlu suyun içerisine atýlan mantýlar 15 dakika piþirilir. Üzerine 1 bardak soðuk su ilave edilir. Yarým<br />
dakika bekletilir. Mantýlar dibe çökünce süzülür.<br />
Sosun<br />
Hazýrlanýþý:<br />
Yað ýsýtýlýr; içine<br />
domates salçasý,<br />
biber salçasý,<br />
kýrmýzýbiber, pul<br />
biber, tuz ve et<br />
suyu ilavesi ile<br />
lezzetli bir sos<br />
hazýrlanýr. Mantýya<br />
ilave edilir. Üzerine<br />
sarýmsaklý yoðurt<br />
dökülür. Sumak<br />
ve baharat ilave<br />
edilir.<br />
Afiyet Olsun...<br />
Gamze<br />
POSTAAÐASI<br />
KAÞIK-LA<br />
RESTAURANT<br />
62 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Hamdi AKIN<br />
Akfen Holding Yönetim Kurulu Baþkaný<br />
Akfen Holding Yönetim Kurulu<br />
Baþkaný Sayýn Hamdi AKIN, derneðimiz<br />
Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Mehmet<br />
DOÐANYÝÐÝT ile yaptýklarý söyleþide<br />
mikrokredi projesi hakkýnda önemli bilgiler<br />
verdi.<br />
Mehmet DOÐANYÝÐÝT: Son yýllarda<br />
dünyada çok önemli bir sorun haline gelen<br />
yoksulluk ve bununla nasýl mücadele<br />
edileceðine dair çözüm arayýþlarýndan biri<br />
de Mikrokredi Projesi. Bu düþünce nerde ve<br />
nasýl ortaya çýktý? Þu anda hangi aþamada?<br />
Hamdi AKIN: Mikrokredi fikri, 2006<br />
Nobel Barýþ Ödülü sahibi Profesör<br />
Muhammed Yunus tarafýndan ilk defa 1976<br />
yýlýnda Bangaldeþ’te ortaya atýlmýþtýr. Prof.<br />
Yunus, ýsrarla ticari bankalarýn yoksullara da<br />
kredi verilmesi gerektiðini ifade etmesine<br />
raðmen, ticari bankalarýn herhangi bir<br />
teminat ve kefalet olmadan kredi<br />
veremeyeceklerini bildirerek yoksullara kredi<br />
vermeyi reddetmiþlerdir. Bunun üzerine,<br />
Prof. Yunus cebinden 27 dolarý 42 yoksul<br />
kadýna teminat ve kefalet olmadan vererek<br />
mikrokredi uygulamasýný baþlatmýþtýr.<br />
Bugün itibariyle, geliþmekte olan<br />
ülkeler yanýnda, aralarýnda ABD, Ýngiltere,<br />
Kanada, Fransa, Norveç gibi geliþmiþ<br />
ülkelerin de olduðu 175 ülkede 135 milyon<br />
yoksul kiþi mikrokrediden yararlanmaktadýr.<br />
Halen Türkiye’de de mikrokredi<br />
uygulamasý 11 ilde 15 þubede yapýlmakta<br />
Þubat 2008<br />
Söyleþi<br />
Hamdi AKIN<br />
Yoksullukla Mücadelede Radikal Bir Çözüm;<br />
Mikrokredi Projesi<br />
olup, 7 binden fazla yoksul kadýna 9 milyon<br />
YTL kredi teminat ve kefalet olmadan verilmiþ<br />
olup, geri dönüþ oraný %100’dür.<br />
Türkiye’de ise Diyarbakýr Eski<br />
Milletvekili Aziz Akgül’ün Baþkaný olduðu<br />
Ýsrafý Önleme Vakfý tarafýndan Sayýn<br />
Muhammed Yunus ile birlikte baþlatýlmýþtýr.<br />
M. D. : Mikrokredi Projesinin temel<br />
prensipleri nelerdir?<br />
H. A. : Mikrokredi uygulamasýnda<br />
öncelikle yoksul kadýnlarýn hem aile hem de<br />
toplum içinde güçlendirilmesi<br />
hedeflenmektedir. Bu bakýmdan, yoksul<br />
kadýnlardan meydana gelen 5’er kiþilik<br />
gruplar oluþturularak 1 haftalýk giriþimcilik<br />
motivasyon eðitimi verilmektedir. Daha<br />
sonra, kredi alanlarýn haftalýk olarak hizmet<br />
bedeli ile birlikte kredi taksitlerini haftalýk<br />
olarak evlerine kadar giden mikrokredi<br />
görevlilerine ödemeleri istenir.<br />
M. D. : Bildiðimiz kadarýyla Türkiye<br />
Ýsrafý Önleme Vakfý (TÝSVA) 2003 yýlýnda bu<br />
konuda bir çalýþma baþlattý. Kýsa sürede<br />
1070 yoksul insana 645,000 YTL kredi verildi<br />
ve bu krediler hiç bir güçlükle karþýlaþýlmadan<br />
geri ödendi. Ülkemize Mikrokredi Projesinin<br />
neler katmasýný bekliyorsunuz?<br />
H. A. : Türkiye Ýsrafý Önleme Vakfý’nýn<br />
baðýþlar ve Ýl Özel Ýdarelerinin saðladýðý<br />
imkânlarla 18 Temmuz 2003 tarihinde<br />
baþlattýðý mikrokredi çalýþmalarý, aralarýnda<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin de olduðu bütün illerde<br />
baþlatýlmasý hedeflenmektedir.<br />
Nobel Ödülü sahibi iktisatçý Amartya<br />
Sen, “ekonomik büyümenin otomatik olarak<br />
istihdam artýþýna yol açacaðý þeklindeki<br />
varsayýmýn artýk geçerli olmadýðýný” tespit<br />
etmiþtir. Bu bakýmdan, iþsizlik ve yoksulluðun<br />
azaltýlmasý için; ekonomik büyümenin<br />
yanýnda, bazý mikro tedbirlerin uygulanmasý<br />
gerekir.<br />
Her þeyden önce, ekonomik büyüme<br />
ile istihdam artýþý arasýndaki bað artýk büyük<br />
ölçüde tarihe karýþtý.<br />
Bu bakýmdan; ekonomik büyümenin<br />
yanýnda, iþsizliði ve yoksulluðu azaltmaya<br />
yönelik olarak baþka tedbirlerin geliþtirilmesi<br />
gerekmektedir. Maaþ almaya dayalý bir<br />
istihdam politikasý uygulamasý yerine, kendi<br />
iþini kurarak kiþilerin giriþimciliðe<br />
yönlendirilmesi esas alýnmalýdýr. Mikrokredi<br />
de dünyada çok baþarýlý olmuþ böyle bir<br />
uygulamadýr.<br />
M. D. : Sizin bu konudaki þahsi<br />
çabanýzý takdirle izliyoruz. Hatta geçtiðimiz<br />
ramazan ayýnda yapýlan iftar yemeðimizde<br />
100,000 YTL baðýþ yaparak diðer kiþi ve<br />
kurumlara da ön ayak olmuþtunuz. Bu<br />
konuda ülkemizde þu ana kadar neler<br />
yapýldý?<br />
H. A. : <strong>Kayseri</strong>’de mikrokredi<br />
uygulamasýný baþlatmak üzere katký<br />
saðlamaktan dolayý çok mutluyum. Çünkü<br />
yoksulluðun olmadýðý bir <strong>Kayseri</strong>’yi ve yine<br />
yoksulluðun olmadýðý bir Türkiye’yi<br />
hedeflememiz ve bunu gerçekleþtirmeye<br />
yönelik gayret göstermemiz ve katký<br />
saðlamamýz gerekir. Mikrokredi<br />
uygulamasýnýn ihtiyaç duyduðu finansman<br />
genellikle baðýþlardan saðlanmaktadýr.<br />
Türkiye’nin deðiþik illerinde uygulanmakta<br />
olan mikrokredi projesine çeþitli iþadamlarý<br />
ve kuruluþlar baðýþta bulunmuþlardýr.<br />
M. D. : Daha nelerin yapýlmasýnýn<br />
gerekli olduðunu düþünüyorsunuz?<br />
H. A. : Hibe þeklindeki yardýmlar<br />
istisnai hale getirilmelidir. Çalýþamayacak<br />
durumda olan yaþlý, hasta ve özürlüye her<br />
türlü baðýþ onlarý rencide etmeden ve sürekli<br />
olarak yapýlmalýdýr. Ancak, bunlarýn dýþýnda<br />
kalan vatandaþlarýmýza kendi kendilerine<br />
gelir getirici faaliyetlerde bulunmalarýna imkân<br />
saðlayan ve onlarý avuç açmaktan kurtaracak<br />
mikrokredi uygulamasýnýn yaygýnlaþmasýný<br />
saðlayacak þekilde yoksullarýn sahibi olduðu<br />
ve sadece yoksullara kredi veren<br />
“DAMLABANK”ýn kuruluþu ile ilgili hukuki<br />
düzenleme ile Türkiye’de mikrofinans<br />
sektörünün oluþturulmasý için “Mikrofinans<br />
Kuruluþlarý Hakkýndaki Kanun” hazýrlýklarýnýn<br />
tamamlanmasý gerektiðine inanýyorum.<br />
M. D. : Söyleþi için çok teþekkür<br />
ediyorum, ülke ekonomisine yaptýðýnýz<br />
katkýlarýn devam etmesi dileklerimizle...<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
63
Prof Dr. Munis DÜNDAR<br />
Erciyes Üniversitesi Týp Fakültesi<br />
Týbbi Genetik ABD Baþkaný<br />
Ýtalya Perugia Üniversitesi Uluslar Arasý Biyoteknoloji<br />
Lisans ve Yüksek Lisans Öðretim Üyesi<br />
Genetik, yaþayan tüm organizmalarda<br />
kalýtým ve farklýlýklarla ilgilenen bilim dalýdýr.<br />
Vücudumuz milyonlarca hücreden meydana<br />
gelir. Her bir hücre, tam bir gen takýmý içerir.<br />
Binlerce genimiz vardýr. Gen ise kalýtýmýn temel<br />
birimi olup bir polipeptid zincirinin aminoasit<br />
sýrasýný belirleyen DNA kesimidir ve tüm<br />
insanlarýn genetik maddesi DNA’dan yapýlmýþtýr.<br />
Bir insanýn saðlýðý; görünümü, kiþiliði ve<br />
yetenekleri, genetik yapýsý ve içerisinde yer<br />
aldýðý çevresinin etkileþimi ile belirlenir.<br />
Kalýtým yoluyla çoðu genin iki kopyasýný<br />
alýrýz; birisi annemizden, diðeri babamýzdan<br />
gelir. Genlerdeki deðiþikliklere baþkalaþým (veya<br />
mutasyon) adý verilir. Baþkalaþýmlar bir genin<br />
doðru þekilde çalýþmasýný engelleyebilir. Bir<br />
gende meydana gelen baþkalaþým, genetik<br />
hastalýða neden olabilir ama bu baþkalaþýmlar<br />
ayný zamanda, insanlar arasýnda görülen<br />
farklýlýklarýn da sebebidirler.<br />
Genler, kromozom adý verilen ipliksi<br />
yapýlarýn üzerinde taþýnýrlar. Hepimizin her bir<br />
hücresinde 46 kromozom vardýr.<br />
Kromozomlarýmýzý kalýtým yoluyla<br />
ebeveynlerimizden alýrýz. 23 kromozomdan<br />
oluþan bir takým annemizden, 23<br />
kromozomdan oluþan bir takým da<br />
babamýzdan gelir.<br />
Genetik hastalýklar, toplumlarýn geliþme<br />
düzeyine paralel olarak günümüzde artýk<br />
insanlarý daha fazla etkilemektedir ve bu tür<br />
hastalýklarýn, bireylerle sýnýrlý kalmayýp, kuþaktan<br />
kuþaða aktarýlma riskinin olmasý ve çoðunun<br />
kesin tedavisinin bulunmamasý, bu tür<br />
hastalýklarýn temel problemleridir.<br />
Hemen hemen tüm genetik hastalýklar<br />
Þubat 2008<br />
Bilim - Fen - Teknoloji<br />
Hastalýklarda Genetik Faktörlerin Rolü<br />
çevre ve genlerin etkileþimi sonucu ortaya<br />
çýkarlar, ancak genetik katký çok veya az olabilir.<br />
Kýsmen veya tamamen genetik faktörlerin rol<br />
oynadýðý hastalýklar kabaca üçe ayrýlabilir. Bunlar:<br />
1. Tek gen hastalýklarý<br />
2. Kromozom hastalýklarý<br />
3.Multifaktöriyel hastalýklardýr.<br />
Tek gen hastalýklarý; tek bir genin<br />
baþkalaþýma uðramasý sonucu ortaya çýkan<br />
hastalýklardýr. Bu bozukluklarýn çoðu nadirdir,<br />
sýklýklarý bazen 500 kiþide bir olabilirken<br />
çoðunlukla bundan azdýr. Her ne kadar nadir<br />
olsalar da tek gen hastalýklarý hastalýk ve<br />
ölümlerin önemli bir kýsmýndan sorumludur.<br />
Tek gen hastalýklarý bütün hayat süresi boyunca<br />
toplumun %2 kadarýný etkilemektedir. Ciddi<br />
tek gen hastalýklarýnýn sýklýðý çocuklarda % 0.36<br />
olup, hastaneye yatan çocuklarýn %6-8’inde<br />
tek gen hastalýðý olmasý söz konusudur. Bu<br />
tür hastalýklara örnek, beyaz ýrkta en öldürücü<br />
hastalýk olan Kistik fibrozistir. Bu hastalýklar<br />
kalýtýlabilirliklerine göre deðiþmekle beraber<br />
genellikle ailede yüksek oranda tekrarlama<br />
riskine sahiptirler.<br />
Kromozom hastalýklarýnda problem<br />
bir gende olmayýp DNA’nýn paketlenmiþ formu<br />
olan kromozomun sayýsal ya da yapýsal<br />
bozukluklarýndan kaynaklanýr. Kromozom<br />
hastalýklarý sýk görülen hastalýklar olup canlý<br />
doðumlarýn binde yedisinden ve gebe<br />
kadýnlarýn ilk üç aydaki düþüklerinin yarýsýndan<br />
sorumludurlar. Her yaþtaki annenin çocuðunda<br />
görülmekle birlikte annenin yaþý ilerledikçe bu<br />
hastalýklarýn görülme sýklýklarý artar. Bu tür<br />
hastalýklarda en sýk örnek Down Sendromu<br />
(Mongolizm) olup her insanda 23 çift olan<br />
kromozomlardan 21’incisinin üç tane olmasý<br />
sonucu ortaya çýkar ve zekâ geriliðinin en sýk<br />
sebeplerinden birisidir. Genellikle tekrarlama<br />
riskleri çok azdýr.<br />
Multifaktöriyel hastalýklar, doðuþtan<br />
bozukluklar ve yetiþkin yaþ grubu hastalýklarýn<br />
ana nedenidir. Bu hastalýklarýn çoðunda genetik<br />
bilgide tek bir hata yoktur. Hastalýk birden çok<br />
gendeki baþkalaþýmlarla beraber çevresel<br />
faktörlerin birleþmesi sonucu ortaya çýkar ya<br />
da kiþiyi bu tür bir hastalýða yakýn hale getirir.<br />
Bu tür hastalýklarýn çocuklarýn %5’inden, tüm<br />
toplumun da %60’ýndan fazlasýný etkilediði<br />
tahmin edilmektedir. Damar sertleþmesi, þeker<br />
hastalýðý, yarýk dudak/damak, doðuþtan kalp<br />
hastalýklarý bu tür hastalýklara örneklerdir.<br />
Multifaktöriyel kalýtýmla geçen hastalýklarýn aile<br />
bireylerinde görülme olasýlýðý 1. derece akrabalar<br />
(anne, baba ve kardeþ) arasýnda yaklaþýk %<br />
2–10 'dur. Bu sýklýk genel toplumda görülme<br />
olasýlýðýna göre 20–40 kat fazladýr.<br />
Bir genetik hastalýðýn kabaca hangi çeþit<br />
olduðunun tespit edilmesi, ailede olasý ve kesin<br />
hastalýk taþýyýcýlarýnýn saptanmasý ve doðacak<br />
olan çocukta ayný hastalýðýn ortaya çýkýp<br />
çýkmayacaðýnýn araþtýrýlmasý, özellikle kesin<br />
tedavisi olmayan hastalýklarýn önlenebilmesi<br />
için günümüzde izlenebilecek en önemli yoldur.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
65
<strong>Kayseri</strong>’de Yaþamýþ<br />
Büyük Þahsiyetler<br />
Mevlana’nýn Hocasý - Seyyid Burhaneddin Hazretleri<br />
Ýsmet ARINÇ<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Denetim Kurulu Üyesi<br />
1165 yýlýnda Buhara þehrinin güneyinde<br />
Tirmiz’de doðdu. Ýsmi Hüseyin olup Seyyid’dir; maddî<br />
nesep olarak Hazreti Hüseyin vasýtasýyla gaye-insan<br />
yüce Peygamberimize baðlanýr. Þeriat, tarikat, marifet<br />
ve hakikat ilimlerinin en büyük vârislerindendir.<br />
Hakikati iyice araþtýrýp kavradýðý için Muhakkýk, gizli<br />
sýrlarý bilmesinden dolayý Seyyid-i Sýrdân lakaplarýyla<br />
meþhurdur.<br />
Ýlk tahsilini Tirmiz’de babasýndan aldý. Sonra<br />
Afganistan’ýn Belh þehrine giderek Sultan-ül Ulemâ<br />
Bahaeddin Veled hazretlerine talebe oldu. On iki yýl<br />
hocasýnýn hizmetinde bulundu. Bu müddet içinde<br />
bütün manevî ilimleri tahsil etti.<br />
Tahsili sýrasýnda Sultan-ül Ulemâ, oðlu<br />
Mevlânâ Celâleddin’in terbiyesine onu memur etti.<br />
Böylece Seyyid Burhaneddin, Mevlânâ’nýn lalasý ve<br />
atabeki olmakla da meþhur oldu.<br />
Seyyid Burhaneddin Sultan-ül Ulemâ’dan<br />
icâzet alarak Tirmiz’e döndü ve halký irþâda baþladý.<br />
Bir süre sonra hocasýný ziyaret için Belh’e gittiðinde,<br />
Sultan-ül Ulemâ Bahaeddin Veled’in ailesiyle birlikte<br />
Konya’ya göç ettiðini öðrendi.<br />
Zamanýnýn önde gelen evliyâlarýndan olan<br />
Seyyid Burhaneddin Muhakkýk, daima riyâzet ve<br />
mücâhede eder, nefsinin istek ve arzularýný yerine<br />
getirmezdi. On iki günde bir yemek yerdi. Nefsini<br />
ruhuna köle ederek Allah indinde yüksek manevî<br />
derecelere kavuþtu.<br />
Buyurdular ki;<br />
Eðer Allah’a hiçbir ibadette<br />
bulunamýyorsanýz, hiç olmazsa oruç tutunuz.<br />
Karnýnýzý aç býrakýnýz ve açlýk acýsýna katlanýnýz. Çünkü<br />
oruç hikmet hazinelerinin anahtarýdýr. Oruç tutmak<br />
kalp gözünün açýlmasýna ve kalbin rikkate gelmesine<br />
sebep olur. Oruçlunun duasý Allah indinde hemen<br />
kabul görür. Ancak, oruca yavaþ yavaþ alýþmak gerekir<br />
ki, sýhhate ziyan gelmesin, insaný iþten alýkoymasýn.<br />
Hased, nefis köpeðinin sýfatýdýr. Çünkü o<br />
dünya leþinin baþýnda bekler.<br />
Suç iþleyen cahil, ilmiyle amel etmeyen<br />
âlimden üstündür; çünkü ilmi olmayan kiþi “Bilseydim<br />
böyle bir iþ yapmazdým.” der.<br />
Temiz bir kimseye iftira etmek, göklerden<br />
daha aðýr bir günahtýr.<br />
Eserleri:<br />
Seyyid Burhaneddin Hazretleri’nin merhum<br />
Abdulbaki Gölpýnarlý tarafýndan Türkçe’ye tercüme<br />
edilen Makalât adlý bir kitabý vardýr. Seyyid Hazretleri<br />
bu kitabýnda tasavvufun en ileri konularýný pek basit<br />
bir þekilde ifade etmektedir. Felsefeden, fýkýhtan,<br />
tabiî ilimlerden, kimyadan, hadis bilgilerinden ve<br />
çeþitli inançlardan bahsetmektedir. Anlaþýlan odur<br />
ki, Seyyid Burhaneddin, devrinin bütün ilimlerine<br />
vâkýftýr. Tam manasýyla bir allâmedir.<br />
Ayrýca, Kahire’deki Hýdýviyye Kütüphanesi’nde<br />
Kur’aný Kerim’in yarýsýna kadar yapýlmýþ bir tefsiri de<br />
bulunmaktadýr.<br />
Kerâmetleri:<br />
Seyyid Burhaneddin 1230 yýlýnda bir gün<br />
Tirmiz’de âlimlerle sohbet ederken birden “Eyvah!<br />
Üstadým gitti. Âlimlerin sultaný efendim vefat etti,<br />
bizi terk ederek bekâ âlemine göç eyledi.” diyerek<br />
aðlamaya baþladý. Bu suretle kerameti ile hocasý<br />
Bahaeddin Veled hazretlerinin binlerce kilometrelik<br />
mesafedeki Konya’da vefat ettiðini anýnda bildi.<br />
Þems-i Tebrizî’nin Konya’ya geleceðini<br />
Mevlâna’ya önceden haber vermesi onun<br />
kerametlerindendir.<br />
Rüyâlarý:<br />
Seyyid Burhaneddin bir gece rüyasýnda<br />
Sultan-ül Ulemâ Bahaeddin Veled’i gördü. Hocasý<br />
ona; “Burhaneddin, benim Celâleddin<br />
Muhammed’imi nasýl yalnýz býraktýn? Bu hâl lalalýk<br />
ve atabeklik vazifene yakýþmaz” buyurdu. Seyyid<br />
Burhaneddin bu iþaret üzerine “Rum diyarýna gitmek,<br />
hocamýn bana verdiði bu ilim emanetini Celâleddin’e<br />
teslim etmek bana farz olmuþtur.” diyerek yola çýktý<br />
ve þeyhinin vefatýndan bir yýl sonra Konya’ya geldi.<br />
Mevlâna ile buluþtular, Mevlâna’ya hocasýnýn emri<br />
üzerine Konya’ya geldiðini ve kendisinin ilm-ü<br />
kemaline hizmet edeceðini söyledi. Mevlâna da ona<br />
itaat ederek manevî terbiyesi altýna girmiþ ve müridi<br />
olmuþtur.<br />
Bundan sonra Seyyid Burhaneddin<br />
Mevlâna’yý sýký bir imtihana çekti. Mevlâna’ya “Din<br />
ve yakîn ilminde babaný hayli geçmiþsin, bugünden<br />
sonra senin hâl ilmine süluk etmeni (baðlanmaný)<br />
istiyorum, bu ilme ledûn ilmi derler, peygamberler<br />
ve velîler ilmidir. O mana þeyh hazretlerinden bana<br />
ulaþmýþtýr. Sen babanýn bu manevî yönüne de vâris<br />
ol, güneþ gibi âlemi aydýnlat da, karanlýkta kalanlara,<br />
Muhammedî yoldan çýkanlara yol göster” dedi.<br />
Görüldüðü gibi, Seyyid Burhaneddin Mevlânâ’nýn<br />
çocukluðundan kemâline kadar lalasý, atabeki ve<br />
mürþidi olmuþtur.<br />
Seyyid Burhaneddin bir yýl Hz. Mevlâna ile<br />
kaldýktan sonra, zahirî ilimlerde ilerlemesi için onu<br />
Haleb ve Þam’a gönderdi. Kendisi de <strong>Kayseri</strong>’ye<br />
giderek takriben 7 yýl Hunat Hatun Medresesi’nde<br />
müderrislik yaptý. Hazreti Mevlâna ise, Haleb’de 2,<br />
Þam’da 4 sene ilim tahsil etti. Anadolu’ya dönünce,<br />
önce <strong>Kayseri</strong>’ye uðrayarak þeyhi Seyyid Burhaneddin’i<br />
ziyaret etti, sonra onunla birlikte Konya’ya gittiler.<br />
<strong>Kayseri</strong>’ye Ýlk Geliþleri:<br />
Seyyid Burhaneddin, Mevlâna Celâleddin-i<br />
Rumî’yi yetiþtirmek üzere, Konya’ya giderken 1231<br />
yýlýnýn muhtemelen kýþ aylarýnda birkaç ay <strong>Kayseri</strong>’de<br />
kalmýþtýr.<br />
Konya’dan Ayrýlmalarý:<br />
Mevlâna Celâleddin-i Rumî tahsilini<br />
tamamlayýp zahirî ve batýnî ilimlerde kemale erdikten,<br />
tasavvufta yüksek derecelere kavuþtuktan sonra,<br />
Seyyid Burhaneddin Konya’dan ayrýlýp <strong>Kayseri</strong>’ye geri<br />
dönmeye karar verdi. Mevlâna ayrýlýða tahammül<br />
edemeyeceðini bildirerek gitmemesi için çok ýsrar<br />
etti. Fakat Seyyid hazretleri kararlý idi. Mevlâna bu<br />
kat’î kararýn sebebini sorunca; “Öyle anlýyorum ki,<br />
yakýnda buraya Þems-i Tebrizî gelecek. Senin bundan<br />
sonraki yükselmen onun vasýtasýyla olacak. Sen artýk<br />
ona havale olundun. Ben de Dâr-ül Feth’e (<strong>Kayseri</strong>)<br />
gidip ömrümün son günlerini orada geçiririm.”<br />
buyurdu.<br />
Vefatlarý:<br />
Seyyid Burhaneddin hazretleri <strong>Kayseri</strong>’ye<br />
geldikten sonra ölümüne kadar müderrislik yaptý.<br />
Mübarek ömrünün son günlerini yaþadýðýný<br />
hissettiði bir gün hizmetçisine sýcak su hazýrlamasýný<br />
söyledi. Getirilen su ile boy abdesti aldý, sonra<br />
hizmetçisine “Git kapýyý sýkýca kapa, dýþarýda<br />
gördüklerine garip seyyid dünyadan göçtü diye salâ<br />
ver.” dedi.<br />
Hizmetçi koþarak <strong>Kayseri</strong> Valisi Sâhib<br />
Þemseddin’e haber verdi, geri döndüðünde Seyyid<br />
BurhaneddinHazretleri’nin namaz kýlmakta<br />
olduðunu gördü. Seyyid Burhaneddin þu son duasýný<br />
yaparak ruhunu Allah’a teslim etti:<br />
“Ey büyük Allahým, ey dost, beni kabul et ve<br />
canýmý al. Ben seni istiyorum, beni benden al, beni<br />
sabredicilerden bulacaksýn”.<br />
Seyyid Burhaneddin hazretleri 1247 yýlýnda<br />
vefat etti. Sâhib Þemseddin cenaze merasimi hazýrlattý<br />
ve cenaze dua ve tekbirlerle kaldýrýldý. Mevlâna’ya<br />
þeyhinin vefatýndan 40 gün sonra mektupla haber<br />
gönderildi.<br />
Mevlâna <strong>Kayseri</strong>’ye gelince doðruca þeyhinin<br />
mezarý baþýna gitti ve orada saatlerce niyazda<br />
bulundu. Sâhib Þemseddin, Seyyid’in bütün<br />
kitaplarýný, Mâkâlat eseri de dâhil olmak üzere,<br />
Mevlâna’ya teslim etti.<br />
Seyyid Burhaneddin’in 1892 yýlýnda <strong>Kayseri</strong><br />
Mutasarrýfý Mehmet Nâzým Paþa tarafýndan yaptýrýlmýþ<br />
olan bugünkü türbesi Talas Caddesi üzerindeki kendi<br />
adýyla anýlan mezarlýðýn içindedir.<br />
Seyyid Burhaneddin Hazretlerinin Türbesi<br />
66 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
Mustafa AKGÜL<br />
Ýstanbul Merkez Vaizi<br />
1- Maddi açýdan insanlar hiç bir<br />
zaman eþit olmamýþ, bundan sonra da<br />
olmayacak, olmamalýdýr da. Çünkü<br />
insanlarýn maddi imkânlarý eþit olursa toplum<br />
hayatý devam edemez. Farklý iþler, farklý<br />
maddi imkânlara sahip kiþilerce yürütülür.<br />
Bir toplumda duvar ustasýna da, ayakkabý<br />
boyacýsýna da, ihracatçýya da ihtiyaç vardýr.<br />
Ýnsanlarýn maddi imkânlarý eþit olursa hangi<br />
iþi kim yapacak sorusu cevap bulamaz.<br />
2- Maddi açýdan insanlar 3’e ayrýlýr:<br />
A- Geliri geçimine kâfi gelenler,<br />
B- Geliri geçimine kâfi gelmeyenler,<br />
C- Geliri geçiminden fazla olanlar.<br />
“Geliri ile geçinenler kendi yaðýyla<br />
kavrulsun, geliri fazla olan geliri yetmeyene<br />
yardým etsin.” Amerika’da yapýlan bu tespiti<br />
biz zekâtýn Ýslam dýþý dünyada yeni keþfi<br />
olarak görüyoruz. çünkü Ýslam’da 1425<br />
sene evvel insanlarý 3’e ayýrmýþ:<br />
1- Nisab miktarýna sahib olanlar (ne<br />
verir, ne alýr)<br />
2- Nisab dan dan fazlasýna sahib<br />
olanlar (zenginler, verir)<br />
3- Nisaba sahib olamayanlar (fakirler,<br />
alýr)<br />
Zenginlerin fakirlere vermek<br />
mecburiyetinde olduklarý vergiye zekât denir.<br />
Yüce Allah, “Zenginlerin mallarýnda fakirlerin<br />
muayyen (tespit edilmiþ) bir haklarý vardýr.”<br />
buyururken peygamberimiz de “Allah-u<br />
Teala fakirlerin geçimini zenginlerin omzuna<br />
yükledi, adýný da zekât koydu”<br />
buyurmuþlardýr.<br />
Þubat 2008<br />
Konuk Yazar<br />
Mustafa AKGÜL<br />
3- Bu iki önemli kaynaktan þu<br />
Zekat ve Ödeme Yollarý<br />
hükümleri çýkarýyoruz:<br />
1- Allah-u Teala zenginlere, toplum<br />
hayatýnýn sürebilmesi için verdiði imkânlarýn<br />
belirli bir bölümünü fakirlere verme görevini<br />
yüklemiþtir.<br />
2- Bu miktar sýnýrlýdýr. Bazýlarýný hayali<br />
teklifleri gibi kazancýn yarýsý, çeyreði deðil;<br />
bazen yüzde onu, bazen yüzde iki<br />
buçuðudur, bazen daha da azdýr. Ayrýca iþ<br />
yeri ve mesken için yapýlan yatýrýmlar da bu<br />
ödemeden muaf (dýþarýda) tutulmuþtur.<br />
3- Ancak fakirlerin de tembellik yapýp<br />
sadece zenginlerden gelecek zekâtla<br />
geçinmeye alýþmamasý için zekât, “malýn<br />
kiri” olarak sýfatlanmýþ, “veren el alan elden<br />
üstündür “ buyrularak da “En kýsa zamanda<br />
alan olmaktan kurtul, veren olmanýn<br />
çaresine bak.”mesajý verilmiþtir.<br />
4- Günümüz dünyasýnda hiç de hafife<br />
alýnmayacak þikâyetlerden biri de zenginfakir<br />
arasýndaki uçurumun çok yüksek<br />
olmasýdýr. bu problemin de çaresi zekât<br />
formülünde yatmaktadýr. Çünkü zekât’ýn<br />
bir hükmü de; haram maldan zekât verilmez<br />
kuralýdýr. Bu kurala iþlerlik kazandýrýp haram<br />
kazançlarla (içki, kumar, uyuþturucu, fuhuþ,<br />
aldatarak alma veya satma, hileli imalat<br />
veya satýþ) alakasýný kesecek olursak zengin<br />
fakir arasýnda uçurum oluþmaz, normal<br />
farkýn da her sene yüzde iki buçuðu (toprak<br />
ürünlerinde yüzde onu) fakirlere aktarýlacak<br />
olursa kesinlikle hem uçurum oluþmaz hem<br />
kalpler birbirine yaklaþýr.<br />
5- Kazancýn geçime yeterliliðinin<br />
(nisabýn) ölçüsü nedir? Evi ve içindeki eþyalarý<br />
ve varsa binit vasýtasý hariç 81 gram altýn -<br />
ki bugünkü deðeri 2500 YTL’dir- orta kabul<br />
edilir. Buna sahip olanlar zekât almaz da<br />
vermez de. Bunun üstünde bir liraya daha<br />
sahip olan, (üzerinden de bir yýl geçmek<br />
þartýyla), iþyeri veya meskene yatýrýlmýþ deðilse<br />
yüzde iki buçuðunu zekât olarak vermek<br />
mecburiyetindedir. Kazanç 2500 YTL’ yi<br />
geçince fazlanýn deðil tamamýnýn zekâtý<br />
verilir.<br />
6- Zekât, kimlere ve nasýl verilir? Zekât,<br />
yukarýda belirttiðimiz nisaba sahip olmayan<br />
fakire verilecek, ancak ne kadar fakir olursa<br />
olsun insan, anne- babasýna, dede-ninesine,<br />
evlat ve torunlarýna zekât veremez. Bunlar<br />
dýþýndaki akrabalara fakir olmalarý þartýyla<br />
zekât verilebilir.<br />
7- Zekâtýn, bizzat veya vekâleten,<br />
aynî veya nakdi verilmesi mümkün olduðu<br />
gibi, zekât ayrýca kendi iþinde çalýþmayan<br />
iþçinin SSK primi, fakirin ev kirasý, öðrenciye<br />
burs olarak da verilebilir. Bu durumlarda<br />
gecikmeden dolayý paranýn deðer<br />
kaybetmesi söz konusu olursa o miktar da<br />
ilave edilmelidir.<br />
8- Dernek ve vakýflar aracýlýðýyla zekât<br />
vermenin bir eksi bir de artý tarafý vardýr. Eksi<br />
tarafý, eðer o dernek veya vakýf zekât<br />
parasýyla bina yapar, demirbaþ alýrsa zekât<br />
geçersiz olur, çünkü zekât sadece fakire<br />
verilirse geçerli olur. Yola, köprüye, camiye<br />
zekât verilemez. Artý tarafýna gelince, zekâtý<br />
ve bilhassa nafile sadakayý verirken sað elin<br />
verdiðini sol elin bilmemesi, fakirin kimden<br />
aldýðýný bilmemesi zenginin kime verdiðini<br />
bilmemesi ihlâs-samimiyet, nefse pay<br />
ayýrmamak, fakiri de rencide etmemek<br />
açýsýndan çok önemlidir. Zekâtýnýzý dernek<br />
aracýlýðý ile öðrencilere burs olarak vermeniz<br />
halinde;<br />
1- Kime verdiðinizi bilmediðiniz için<br />
öðünme hatasýndan kurtulacaksýnýz.<br />
2- “En iyi yatýrým insana ve eðitime<br />
yatýrýmdýr.” diye düþünenler kervanýna<br />
katýlmýþ olacaksýnýz.<br />
3- Kendi çocuðunuzun artýlarý da<br />
eksileri de size gelirken, haberiniz olmadan<br />
bursunuzla okuttuðunuz çocuklarýn sadece<br />
artýsý size gelip eksileri kendilerinde kalacaktýr.<br />
Bu açýdan hemþehrilerimizi dernekler<br />
aracýlýðýyla, burs yoluyla zekât vermeye<br />
özellikle teþvik ediyorum. Bir <strong>Kayseri</strong>li olarak<br />
bu konuda komþu vilayetlerden geride<br />
olmayý da içime sindiremiyorum.<br />
Tahsillerini burslarla sürdüren<br />
öðrencilerimize de israftan, özellikle<br />
sigaradan uzak durmalarý gerektiðini<br />
hatýrlatýyorum. Maddi durumu iyi olan<br />
hemþehrilerimizin kitaba, deftere, kaleme<br />
harcanmak üzere verdikleri burslarýn sigaraya<br />
verilmesinin caiz olmadýðýný da söylemek<br />
mecburiyetindeyim.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
67
Tebrik<br />
Hemþehrimiz M. Bahaeddin CEBECÝ Cumhurbaþkaný<br />
Baþdanýþmanlýðý’na Atandý<br />
58. Hükümet döneminde Baþbakan<br />
Sayýn <strong>Abdullah</strong> GÜL tarafýndan “Baþbakan<br />
Müþaviri” olarak tayin edilen CEBECÝ, bu<br />
görevine milletvekilliði adaylýðý için istifa ettiði<br />
Mayýs 2007 tarihine kadar devam etti.<br />
22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde<br />
<strong>Kayseri</strong> Milletvekili adayý oldu. Ancak, az bir oy<br />
farkýyla milletvekili seçilemedi. Seçimlerden<br />
sonra Baþbakanlýk Müþavirliði görevine geri<br />
döndü.<br />
Sayýn Cumhurbaþkaný <strong>Abdullah</strong> GÜL 4<br />
Aralýk 2007 tarihi itibariyle M. Bahaeddin<br />
CEBECÝ’yi Cumhurbaþkaný Baþdanýþmaný olarak<br />
atadý.<br />
Daha önce devlet ve özel sektör<br />
kuruluþlarýnda yaptýðý çalýþmalarla engin bilgi<br />
Hacý Ömer Çetinsaya Camii Ýbadete Açýldý<br />
Derneðimiz (1999-2001) Baþkaný Süleyman ÇETÝNSAYA’nýn babasý adýna yaptýrdýðý camiinin açýlýþ töreninden<br />
Hemþehrimiz, hayýrsever iþ adamý<br />
Sayýn Süleyman ÇETÝNSAYA, Ýkitelli Toplu<br />
Konut Evleri’nin bulunduðu bölgeye<br />
babasýnýn ismini verdiði bir cami yaptýrdý.<br />
Küçükçekmece’de Ýkitelli Toplu Konutlarý’nda<br />
yapýlan ‘Toplu Konut Hacý Ömer Çetinsaya<br />
Camii’ 20 Nisan 2007 günü kýlýnan ilk cuma<br />
namazý ile ibadete açýldý. Ýlk cuma namazýna<br />
çok kalabalýk bir cemaat grubu katýlýrken<br />
camiye sýðmayan vatandaþlarýn avluya taþtýðý<br />
Þubat 2008<br />
görüldü. Cuma namazýna katýlanlarýn<br />
arasýnda iþ adamý Süleyman ÇETÝNSAYA,<br />
babasý Hacý Ömer ÇETÝNSAYA,<br />
Küçükçekmece Belediye Baþkaný Aziz YENÝAY,<br />
Eminönü Belediye Baþkaný Nevzat ER ve<br />
çok sayýda iþ adamý da yer aldý. Cuma<br />
namazýnýn ardýndan vatandaþlar yeni yapýlan<br />
camiyi gezerek beðendiklerini kaydettiler.<br />
Bölgede hiç caminin olmadýðýný söyleyen<br />
vatandaþlar iþ adamý Süleyman<br />
ve tecrübe sahibi olan Cebeci, Ýstanbul<br />
Üniversitesi Ýþletme Fakültesi ve Marmara<br />
Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi olmak üzere iki<br />
fakülte mezunudur. Ýngilizce ve Arapça dillerini<br />
bilmektedir.<br />
ÇETÝNSAYA’ya ve babasý Ömer ÇETÝNSAYA’ya<br />
böyle bir hizmetten dolayý çok teþekkür<br />
ettiklerini söylediler. Ýstanbul Müftülüðü de<br />
bu hizmetinden dolayý hayýrsever iþadamýmýz<br />
Süleyman ÇETÝNSAYA’yý bir plaketle<br />
ödüllendirdi.<br />
Her iki hemþehrimizi de tebrik ediyor,<br />
þehir ve ülke insanýmýz için yapacaklarý<br />
çalýþmalarda baþarýlar diliyoruz.<br />
Hacý Ömer Çetinsaya Camii<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
69
<strong>Kayseri</strong>den Haberler<br />
<strong>Kayseri</strong>li iþ adamlarý, ekonomiden<br />
sonra þimdi de eðitimde baþarý modeli<br />
yaratmak için kollarý sývadý. Ekonomist<br />
Dergisi'nin haberine göre 1978'de<br />
açýlan ve 32 bini aþkýn öðrenciye sahip<br />
Erciyes Üniversitesi'nin yer aldýðý<br />
<strong>Kayseri</strong>'de, þimdi bir devlet ve üç vakýf<br />
üniversitesi olmak üzere toplam dört<br />
yeni üniversite daha açýlmasý<br />
hedefleniyor.<br />
Bugüne kadar bini aþkýn fabrikasý<br />
ve saðladýðý 100 binin üzerinde<br />
istihdam ile Orta Anadolu'nun önemli<br />
çekim merkezlerinden biri olan <strong>Kayseri</strong>,<br />
açýlmasý planlanan dört yeni<br />
üniversiteyle eðitim alanýnda da<br />
bölgesel bir çekim merkezi olmaya<br />
aday. Bir süredir <strong>Kayseri</strong>li iþadamlarýnýn<br />
gündeminde olan üniversite kurma<br />
çalýþmalarý, hemþerileri <strong>Abdullah</strong><br />
GÜL'ün cumhurbaþkaný seçilmesi ile<br />
daha da hýzlandý.<br />
Yeri Hazýr<br />
Maliyetleri <strong>Kayseri</strong>li iþadamlarýnca<br />
üstlenilecek bu dört yeni üniversite için<br />
<strong>Kayseri</strong> Üniversite Kenti Oluyor<br />
giriþimler baþladý. <strong>Kayseri</strong> Büyükþehir<br />
Belediyesi, üniversiteler için etüd ve<br />
master plan çalýþmalarýný tamamlarken,<br />
vakýf üniversiteleri için Vakýflar Genel<br />
Müdürlüðü'nden gerekli izinler alýndý.<br />
Kurulacak ikinci devlet<br />
üniversitesinin adýnýn <strong>Abdullah</strong> <strong>Gül</strong><br />
Üniversitesi olacaðý yönündeki mesaj,<br />
Cumhurbaþkaný'na ulaþtýrýldý. Þu sýralar<br />
yeni üniversite açýlmasý için gerekli olan<br />
Bakanlar Kurulu kararý bekleniyor.<br />
<strong>Kayseri</strong> Büyükþehir Belediye Baþkaný<br />
Mehmet Özhaseki, <strong>Kayseri</strong>'ye ikinci<br />
devlet üniversitesi kurulmasý<br />
konusunun bir süredir gündemlerinde<br />
olduðunu ifade ederek, "Maliyetleri<br />
hayýrsever iþ adamlarýmýz üstlenecek.<br />
Yeter ki bürokratik engellerle<br />
karþýlaþmayalým" dedi.<br />
<strong>Gül</strong> Yakýndan Ýzliyor<br />
Cumhurbaþkaný <strong>Gül</strong>'ün de<br />
üniversite kurulmasý çalýþmalarýný<br />
yakýndan izlediðini ve desteklediðini<br />
kaydeden Özhaseki, þunlarý anlattý:<br />
"Cumhurbaþkaný <strong>Gül</strong>, projeye destek<br />
veren iþadamlarý ve üniversite kurulmasý<br />
için oluþturulan heyet ile bir araya<br />
gelmeyi planlýyordu. Ancak bu<br />
temaslar, terör olaylarý nedeniyle<br />
ertelenen <strong>Kayseri</strong> ziyareti kapsamýnda<br />
olduðu için yapýlamadý."<br />
Ýþadamlarýndan Destek<br />
Bugüne kadar Erciyes<br />
Üniversitesi'ne 80 milyon dolarýn<br />
üzerinde baðýþta bulunan <strong>Kayseri</strong>li<br />
iþadamlarý, kurulacak ikinci devlet<br />
üniversitesi için gerekli kararlarýn çýkmasý<br />
halinde üniversitenin tüm maliyetini<br />
karþýlayacaklarýný ifade ediyorlar.<br />
<strong>Kayseri</strong>'ye yeni bir üniversite açýlmasý<br />
için destek olacaðý belirtilen aileler ise<br />
þöyle: Bayraktar Ailesi, Kadir Has'ýn<br />
çocuklarý, Dedeman Ailesi, Boydak<br />
Ailesi, Çetinsaya Ailesi, Küçükçalýk Ailesi,<br />
Özhaseki Ailesi, Özderici Ailesi ve<br />
Cýngýllýoðlu Ailesi. Özhaseki, bürokratik<br />
iþlemlerin halledilmesi halinde sözü<br />
edilen üniversitelerin iki üç yýl içinde<br />
tamamlanmasý ve faaliyete baþlamasýný<br />
beklediklerini de sözlerine ekledi.<br />
70 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008
MUSTAFA KAHRAMAN<br />
Kimdir?<br />
1951 yýlýnda <strong>Kayseri</strong>’de doðdu. Ýlkokulu<br />
bitirdikten sonra babasýnýn iþyerinde ticaret<br />
hayatýna baþladý. 1969 yýlýndan sonra ticaret<br />
hayatýna Ýstanbul Mahmutpaþa’da devam eden<br />
Kahraman, iþ hayatýnýn yanýnda birçok kurum ve<br />
kuruluþta yönetim kurulu baþkanlýðý ve yöneticilik<br />
yaptý. Ýstanbul Ticaret Odasý Yönetim Kurulu üyeliði<br />
ve meclis üyeliðini 10 yýlý aþkýn bir süreyle yaptý.<br />
Ýþ Hayatý Dayanýþma Derneði (ÝÞHAD)‘ýn kuruculuðu<br />
ve yönetim kurulu baþkan yardýmcýlýðý dýþýnda Iþýk<br />
Sigorta’nýn kuruculuðu ve yönetim kurulu üyeliði,<br />
bazý medya kuruluþlarý ve televizyon kanallarýnda<br />
yönetim kurulu üyeliði gibi görevlerde bulunan<br />
Mustafa Kahraman, Durman Tekstil A.Þ.’nin de<br />
yönetim kurulu baþkanýydý.<br />
----------------------------------------------------<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul<br />
Þubesi Yönetim Kurulu Eski Üyelerinden,<br />
<strong>Kayseri</strong>li deðerli hayýrsever iþadamý<br />
Mustafa KAHRAMAN’ý 2 Aðustos 2007<br />
tarihinde ebediyete uðurladýk.<br />
Tekstilkent'te uzun yýllar baþkanvekilliði<br />
yapan hayýrsever iþadamý Mustafa<br />
Kahraman 56 yaþýnda hayata gözlerini<br />
yumdu.<br />
2 Aðustos 2007 Perþembe günü<br />
hayata gözlerini yuman Kahraman'ýn<br />
cenaze namazý cuma namazýný müteakip<br />
kýlýndý. Namaz öncesi Kahraman'ýn<br />
oðullarý Abdülkadir ve Murat<br />
KAHRAMAN ile kýzý Zeynep GÜÇLÜ<br />
taziyeleri kabul etti. Cenaze namazýný<br />
Mustafa Kahraman'ýn babasý Hafýz Durdu<br />
KAHRAMAN kýldýrdý. Cenaze namazýna<br />
ilgi çok büyüktü.<br />
Dernek baþkanýmýz Yasemin<br />
AYDOÐAN ve Yönetim Kurulu<br />
Þubat 2008<br />
Yaprak Dökümü<br />
Ýstanbul’da Tekstilkent’in kurucularý arasýnda<br />
yer alan Mustafa KAHRAMAN,<br />
tekstil sektörüne öncülük etmiþ kiþilerdendi.<br />
Sizi Hep Saygý ve Sevgiyle Anacaðýz !<br />
Mustafa KAHRAMAN'ýn cenaze namazýný babasý Hafýz Durdu KAHRAMAN kýldýrdý<br />
Üyelerimizin eksiksiz katýldýðý cenaze<br />
törenine <strong>Kayseri</strong> Büyükþehir Belediye<br />
Baþkaný Mehmet ÖZHASEKÝ, ÝTO Baþkaný<br />
Murat YALÇINTAÞ, Eyüp Belediye Baþkaný<br />
Ahmet GENÇ, ÝKV Eski Baþkaný Davut<br />
ÖKÜTÇÜ, ÝÞHAD Eski Baþkanlarý Hüseyin<br />
YAMAN, Yusuf ERKOÇ, ÝTO Meclis Üyesi<br />
Ali TOPUZ, Giyimkent Baþkaný <strong>Abdullah</strong><br />
ÇINAR, ÝMMÝB Baþkaný Ahmet KELEÞ,<br />
ÝTO meclis üyeleri, Tekstilkent üyeleri ve<br />
kalabalýk bir halk topluluðu katýldý.<br />
CEMÝYET ÝNSANIYDI<br />
Cenaze törenine katýlanlardan ÝTO<br />
Baþkaný Murat Yalçýntaþ, Mustafa<br />
Kahraman'la 5 yýl Ýstanbul Ticaret<br />
Odasý’nda beraber çalýþtýklarýný belirterek,<br />
"Kendisi odamýzýn çok sevilen bir ismiydi.<br />
ÝTO'ya büyük yararlarý oldu. Çevresinde<br />
sevilen ve yaptýðý hayýrlarla tanýnan bir<br />
kiþiydi. Herþeyden önce cemiyet insanýydý.<br />
Kendisine Allah’tan rahmet diliyoruz."<br />
dedi.<br />
Cenaze için <strong>Kayseri</strong>'den gelen<br />
Büyükþehir Belediye Baþkaný Mehmet<br />
Özhaseki de Mustafa Kahraman'la ilgili<br />
þunlarý söyledi:<br />
"Mustafa Bey, <strong>Kayseri</strong>mizin çok<br />
sevilen bir insanýydý. <strong>Kayseri</strong>'de<br />
dükkanlarýmýz yanyanadýr. Ýstanbul'a<br />
yýllar önce geldi, bileðinin hakkýyla çalýþtý,<br />
çok iyi iþler yaptý. Hiçbir zaman özünü<br />
kaybetmedi. Her zaman mütevazi<br />
kiþiliðiyle tanýndý. Kendisine Allahtan<br />
rahmet diliyoruz".<br />
VEFAT EDEN HEMÞEHRÝLERÝMÝZ<br />
Nuran KARAÇAY (24.06.2007)<br />
Hatice ÖZTAÞKIN (01.08.2007)<br />
Mustafa KAHRAMAN (02.08.2007)<br />
Mehmet DERÝCÝ (23.10.2007)<br />
Kadriye ZENGÝNER (12.11.2007)<br />
<strong>Gül</strong>er Güngör ÞAHOÐLU (15.11.2007)<br />
Seher DURU (30.12.2007)<br />
Mustafa KARAKOÇ (13.02.2008)<br />
Serpil YOLBULAN (19.02.2008)<br />
Cenazelerde çelenk yerine burs fonumuza baðýþta bulunabilirsiniz.<br />
Taziyeniz cenaze sahibine iletilmektedir.<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong><br />
71
Sayýn Baþkaným,<br />
Sizden Gelenler<br />
Bizim <strong>Kayseri</strong> Dergisi’ne Okuyucularýmýzdan Gelenler<br />
Derneðimizin “Bizim <strong>Kayseri</strong>” ismi<br />
ile yayýnlanan dergisinin Haziran 2007<br />
sayýsýný dikkatle ve ilgiyle inceledim.<br />
Hemen belirtmeliyim ki bu dergi,<br />
<strong>Kayseri</strong>li hemþehrilerimiz arasýndaki<br />
iletiþimi artýrmaktadýr. Bunun yaný sýra,<br />
derginin resmi veya sivil kurum ve<br />
kuruluþlarýn yöneticilerini ve okumayý,<br />
öðrenmeyi seven yurttaþlarýmýzý<br />
<strong>Kayseri</strong>’ye ve <strong>Kayseri</strong>lilere yaklaþtýrdýðýna<br />
inanýyorum. Derginin yarattýðý bilgi<br />
paylaþým ortamý hiç kuþkusuz,<br />
<strong>Kayseri</strong>’nin büyük ekonomik<br />
potansiyelinin, vizyon sahibi<br />
giriþimcilerinin ve yetiþmiþ insan gücü<br />
birikiminin tanýnmasýný, bilinmesini<br />
saðlamakta ve sonuçta, tüm bunlar<br />
<strong>Kayseri</strong>’ye ilgi, sevgi, iþ ve aþ olarak geri<br />
dönmektedir.<br />
BÝZDEN SÝZLERE<br />
TEÞEKKÜR<br />
Sevgili Hemþehrilerim,<br />
Derneðimizin yapmýþ olduðu, her<br />
türlü etkinliðimizde bizleri yalnýz<br />
býrakmadýnýz. Hep yanýmýzda oldunuz.<br />
Bunlardan biri de dergimiz. Vermiþ<br />
olduðunuz reklamlar sayesinde, bu dergi<br />
çýkarýlabilmekte, sizlere ulaþabilmekte.<br />
Bizlere gerek reklam konusunda (artýk<br />
internet sayfamýza da reklam<br />
verebilirsiniz), dergideki yazý ve<br />
röportajlarýnýzla gerek burslar ve daha<br />
pek çok desteðiniz için ayrý ayrý caný<br />
gönülden teþekkürlerimizi iletmeyi<br />
derneðimiz adýna bir borç biliriz.<br />
Saygýlarýmla,<br />
<strong>Kayseri</strong> Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi<br />
Yönetim Kurulu Adýna<br />
Baþkan Yasemin AYDOÐAN<br />
Sizin ve sahsýnýzda derneðin tüm<br />
yöneticilerini “Bizim <strong>Kayseri</strong>” dergisinin<br />
kalitesi ve içerik zenginliði sebebiyle<br />
kutluyorum.<br />
Derginin Haziran 2007 sayýsýnda<br />
okuduðum “ saðlýk” konulu<br />
sayfalarýndan çok yararlandým. “Bizim<br />
<strong>Kayseri</strong>” de ülkemizin temel sosyoekonomik<br />
sorunlarýna olabildiðince yer<br />
ayrýlmasýný yürekten destekliyorum.<br />
Temel sorunumuz olan eðitim sorununa<br />
ve özellikle mesleki ve teknik eðitim<br />
konularýna mümkün olduðunca yer<br />
verilmesini tavsiye ediyorum.<br />
Bu düþüncelerle sizleri bir kez daha<br />
kutluyor, baþarýlarýnýzýn devamýný<br />
diliyorum.<br />
Saygýlarýmla…<br />
Hüseyin BAYRAKTAR<br />
KAYDER Ýstanbul Þube Baþkaný<br />
Saygýdeðer Yasemin AYDOÐAN<br />
Hanýmefendi;<br />
“Bizim <strong>Kayseri</strong>” adlý derginizin son<br />
sayýsýný büyük bir ilgi ile inceledim.<br />
Öncelikle sizlere teþekkürlerimi sunmak<br />
isterim. Çalýþmalarýnýzda sonsuz baþarý<br />
dileklerimi iletir, mutluluklar dilerim...<br />
<strong>Kayseri</strong>li olarak baþarýlarýnýzdan dolayý<br />
gurur duyduðumuzu da bilmenizi<br />
isteriz...<br />
Saygýlarýmla...<br />
Mustafa DURAN<br />
<strong>Kayseri</strong> Güneþ Gazetesi<br />
Genel Yayýn Yönetmeni<br />
Yenilenen internet sitemiz www.kayder.org.tr ‘ye girerek<br />
Ticaret Rehberi, CV Bankasý gibi hizmetlerimizden faydalanýp<br />
derneðimiz hakkýnda merak ettiðiniz tüm bilgilere<br />
ulaþabilirsiniz.<br />
Size kolay ulaþabilmemiz için<br />
dernek üyelik bilgilerinizi lütfen güncelleyiniz.<br />
72 Bizim <strong>Kayseri</strong> Þubat 2008