25.11.2020 Views

Yapı İnşaat Dergisi Kasım 2020

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.












www.yapiinsaatdergisi.com

editör

tarik@yapiinsaatdergisi.com

Sıkıntılar geçici,

gelecekten umutluyuz

Türkiye inşaat malzemeleri sektörünün çatı kuruluşu Türkiye

İMSAD, Avrupa genelinde yeni girişimciler ile tecrübeli

girişimciler arasında sınır ötesi değişim imkanı sağlayan

‘Genç Girişimciler için Erasmus’ programına, sektördeki girişimcilerin

yararlanması için aracı kurum olarak dahil oldu.

Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği İZODER, ‘Dünya

Konut Günü’ dolayısıyla yaptığı açıklamada binalarda yalıtımın

önemine dikkat çekti. İZODER Başkanı Levent Gökçe,

“Yalıtımın sağlık, güvenlik, konfor ve ekonomik açıdan

tüm toplumu ilgilendiren ciddi bir boyutu var. Ülke olarak

güvenli ve sağlıklı yapılara sahip olmamız ancak tüm binalarımızın

yalıtımlı olmasıyla mümkün” dedi.

İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB), 2019 yılı

ihracatında 20 kategoride başarı gösteren firmaları ödüllendirdi.

Türkiye Müteahhitler Birliği’nin üç ayda bir yayınladığı İnşaat

Sektörü Analizi Raporu’nun Ekim 2020 sayısı yayınlandı.

“Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının

Tutulması Hakkında Yönetmelik”te yapılan değişikliğe dikkat

çekilen raporda, salgın ortamında küçük ve orta ölçekli

firmalara kolaylık sağlanmak istendiği değerlendirildi. Buna

karşın geçici yetki belgesi kapsamının genişletilmesi ve

yeterlik kriterlerinin düşürülmesi gibi değişikliklerin geçmiş

kötü deneyimler ile mağduriyetlerin tekrarına neden olabileceği

endişesinin ortaya çıktığına dikkat çekildi.

DOKA Kalıp İskele Genel Müdürü Ender Özatay ile bu ayki

dosya konumuz kapsamında bir röportaj gerçekleştirdik.

“Bu yılki mottomuz, risklerin doğru yönetilmesi” diyen Özatay,

gündeme dair konuları, sektördeki gelişmeleri ve bu

gelişmelere karşı Doka Türkiye’nin yaklaşımlarını bizlerle

paylaştı.

Faydalı bir sayı olması dileğiyle...

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

İMTİYAZ SAHİBİ

KURUMSAL MEDYA

YAYINCILIK İLETİŞİM DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.

Genel Müdür ( Sorumlu )

Hakan GİRGİN

yapiinsaatdergisi@yapiinsaatdergisi.com

Yazı İşleri Müdürü

Tarık ORAL

tarik@yapiinsaatdergisi.com

editor@yapiinsaatdergisi.com

Sosyal Medya Müdürü

Tuğba DİLEK

tugba@yapiinsaatdergisi.com

sosyal@yapiinsaatdergisi.com

Reklam Koordinatörü

Hakan GİRGİN

hakan@yapiinsaatdergisi.com

reklam@yapiinsaatdergisi.com

Reklam Sorumlusu

Kürşat TUĞCU

kursat@yapiinsaatdergisi.com

Grafik & Tasarım

Ahmet YEDEK

ahmet@yapiinsaatdergisi.com

grafik@yapiinsaatdergisi.com

Bilgi İşlem Müdürü

Fatih GÜNEŞ

fatih@yapiinsaatdergisi.com

web@yapiinsaatdergisi.com

Muhasebe Müdürü

Gökhan YILDIZ

gokhan@yapiinsaatdergisi.com

muhasebe@yapiinsaatdergisi.com

Abone & Dağıtım

Fatma MIDIKOĞLU

fatma@yapiinsaatdergisi.com

info@yapiinsaatdergisi.com

Yayınlayan & Yönetim Adresi

KURUMSAL MEDYA

YAYINCILIK İLETİŞİM DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.

Barış Mh. Sakarya Cd. No:13/17

34520 Beylikdüzü / İSTANBUL

T: 0532 257 01 97

M: yapiinsaatdergisi@yapiinsaatdergisi.com

W: www.yapiinsaatdergisi.com

Baskı

İhlas Mabaacılık

Tel: 0212 454 30 00

Yayın Türü & Süresi

Yerel & Süreli & Aylık

Baskı Tarihi

KASIM 2020

• YAPI İNŞAAT MALZEMELERİ DERGİSİ’nin isim ve tüm yayın hakları KURUMSAL MEDYA Yayıncılık İletişim Danışmanlık Limited Şirketi’ne aittir.

• Tüm reklamların sorumluluğu reklam veren firmalara, yazıların sorumluluğu yazarlarına ve söyleşilerdeki görüşler sahiplerine aittir.

• Dergide yayınlanan tüm yazı ve tüm görsellerin hakları saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz, kullanılamaz.

Bizi takip etmeye devam edin...

www.yapiinsaatdergisi.com



İÇİNDEKİLER

www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

KASIM / 2020

AYIN KONUĞU:

DOSYA:

44

DOKA Kalıp İskele

Genel Müdürü

Ender Özatay

‘ KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ ’

‘ ÇİMENTO & BETON ve EKİPMANLARI ’

‘ İŞ GÜVENLİĞİ & İŞÇİ SAĞLIĞI Ekipmanları ve Teknolojileri ’

44

“Bu Yılki

mottomuz;

Risklerin

doğru

yönetilmesi”

14

17

Türkiye Müteahhitler Birliği İnşaat Sektörü Analizini Açıkladı:

“Sektörde yeterlik sınıflandırmasına ihtiyaç ortada”

Yurt dışında kendini geliştirmek isteyen yeni

girişimcilere Türkiye İMSAD’dan destek

18

İklimlendirme Sektörünün En İyi İhracatçıları Ödüllerine Kavuştu

102

Agra Dönüşüm Yönetim Kurulu Başkanı ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Mimar Nihat Şen:

“Türkiye nüfusunun yüzde 72’sini ilgilendiren bir gerçekle karşı karşıyayız”

REKLAM / İNDEKS

ARTEMİS.................................................................. 101

BOSCH TERMOTEKNİK............................................ 35

ÇİMSA..........................................................................11

DAIKIN....................................... 120 – ARKAKAPAKİÇİ

DOKA KALIP ve İSKELE SİST..........ÖN KAPAKİÇİ – 1

E.C.A........................................................................... 85

GF HAKAN PLASTİK................................................. 67

İNTEK KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ................ 2 – 3

İZOCAM...................................................................... 59

KALEKİM.................................................................... 79

KORDSA / KRATOS................................................... 13

KURUMSAL PROMOSYON..................................... 109

LAYHER İSKELE SİSTEMLERİ............................. 8 – 9

MEISER....................................................................... 27

NİMEÇATI................................................................... 73

NPLUS BANYO.......................................................... 97

ÖZLER KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ............... 6 – 7

PANASONİC & VİKO.................................................. 39

SARAY ALÜMİNYUM................................................. 49

SARAY ALÜMİNYUM................................................. 55

SERAMİKSAN............................................................ 93

SEREL......................................................................... 89

THYSSENKRUPP....................................................... 43

TMS KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ.................... 4 – 5

VAILLANT................................................................... 23

VESTEL....................................................................... 31

WİLO........................................................ARKA KAPAK

YAPI FUARI İSTANBUL’2021....................................112

YURTBAY SERAMİK................................................ 105



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

16

Türkiye Müteahhitler Birliği İnşaat Sektörü Analizini Açıkladı:

“Sektörde yeterlik

sınıflandırmasına ihtiyaç ortada”

Türkiye Müteahhitler Birliği’nin üç ayda bir yayınladığı İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nun

Ekim 2020 sayısı yayınlandı. “Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının

Tutulması Hakkında Yönetmelik”te yapılan değişikliğe dikkat çekilen raporda, salgın

ortamında küçük ve orta ölçekli firmalara kolaylık sağlanmak istendiği değerlendirildi. Buna

karşın geçici yetki belgesi kapsamının genişletilmesi ve yeterlik kriterlerinin düşürülmesi

gibi değişikliklerin geçmiş kötü deneyimler ile mağduriyetlerin tekrarına neden olabileceği

endişesinin ortaya çıktığına dikkat çekildi.

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), ekonomi

çevreleri ve sektör tarafından ilgiyle

takip edilen Ekim 2020 İnşaat Sektörü

Analizi Raporu’nu yayınladı. “Küresel

Ekonomide ‘Kas Kaybı’ Artıyor; Yeni Normal

Ne Olacak?” başlıklı analizde, küresel

ve ulusal ekonomi ile inşaat sektörüne

ilişkin veriler kapsamlı biçimde değerlendirildi.

Yasal çerçeve ve uygulama adımlarıyla

sektörün yurtiçinde yapılanmasının

tamamlanması ve sürdürülebilirliğin

sağlanması ihtiyacının sürdüğüne dikkat

çekilen raporda, iki güncel konunun

önemine dikkat çekildi. Pazarlık usulüyle

yapılan ihalelerin azaltılması gerektiğine

işaret edilen raporda, “Kamu İhale Kurumu’nun

Kamu Alımları İzleme Raporu’na

göre; yılın ilk 6 ayında 4734 Sayılı Kanun

kapsamında yapılan ihalelere ait sözleşme

bedeli toplamı 67,7 milyar TL olmuştur.

Bu bedel kapsamında pazarlık usulü

ile yapılan alım tutarı 13,9 milyar TL’dir.

Salgın koşullarında gerileyen kamu alımlarında

pazarlık usulüyle yapılan ihalelerin

aldığı pay halen yüksektir. Yılın ilk

yarısında bu oran, tutara göre %20,6,

miktar olarak %25,5’tir. Aynı dönemde

kanunun 21/b maddesi kapsamında ihale

edilen 465 adet yapım işinin sözleşme

bedeli ise toplam 7,1 milyar TL (pazarlık

usulü ile yapılan kamu alımlarının %51’i)

olmuştur” denildi.

AKTÜEL

yönetmelik değişikliğiyle 15’e çıktığına

değinilen raporda, düzenlemeyle, çok sayıda

küçük ve orta ölçekli firmanın da faaliyet

gösterdiği sektöre salgın ortamında

kolaylık sağlanmasının amaçlandığının

değerlendirildiğine yer verildi. Bununla

beraber, geçici yetki belgesi kapsamının

genişletilmesi ve yeterlik kriterlerinin düşürülmesi

gibi değişikliklerin geçmiş kötü

deneyimler ile mağduriyetlerin tekrarına

neden olabileceği endişesinin ortaya çıktığı

belirtilen İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nda

şu değerlendirme yapıldı:

“Projelerin gerektirdiği teknik ve mali yeterliklere

sahip olmayan müteahhitlerin iş

üstlenmekte olduğu ve mevcut denetim

mekanizmasında bazı eksikler bulunduğu

izlenirken, bu çerçevede sektörde

etkin bir yeterlik sınıflandırmasına ihtiyaç

olduğu ortadadır. TMB, bu görüşü ilgili

tüm platformlarda dile getirdiği gibi söz

konusu mevzuat değişikliği ile ilgili çalışmalar

sırasında da Çevre ve Şehircilik

Bakanlığı’na iletmiştir.”

Sektörde maliyetler artıyor

Raporda finansal gelişmeler ile ilgili de

değerlendirmelerde bulunuldu. Türkiye’de

piyasa faiz oranlarının yükselme

eğiliminde olduğuna işaret edilen raporda,

iç ve dış piyasalardaki gelişmeler

paralelinde dalgalı bir seyir izleyen döviz

kurunun da sektörde fonlama maliyetlerini

arttırma riskine dikkat çekildi. Raporda,

salgına oldukça kırılgan koşullarda

ve tam da yurtiçinde yaşadığı daralma

sürecinde yakalanan inşaat sektörünün,

ödeneklerin yetersizliğine gittikçe kötüleşen

maliyet artışları ve döviz kurundaki

yükselişin eklenmesiyle oldukça zor bir

dönemden geçtiği belirtildi. Sektör temsilcilerinin

inşaat malzemelerinde son iki

yıldır yaşanan büyük fiyat artışlarına işaret

ettiği belirtilen raporda, şu ifadelere

yer verildi:

“Temmuz ayı itibarıyla bakıldığında,

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

Salgın ortamında kolaylık

sağlanması olumlu

Raporda dikkat çekilen bir diğer konu ise

yapı müteahhitliği alanında sektöre düzen

getirmek amacıyla TMB’nin de içinde

yer aldığı çalışmalar çerçevesinde 3

Ekim 2020 tarihinde “Yapı Müteahhitlerinin

Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması

Hakkında Yönetmelik”te yapılan

değişiklik oldu. İş deneyimi, teknik ve mali

yeterliklerine göre daha önce 9 gruba ayrılmış

olan müteahhitler için sınıf sayısı

TÜİK İnşaat Maliyet Endeksi yıllık olarak

2018’de %27, 2019’da %18,4 ve 2020’de

%9,2 yükseliş sergilemiştir. Bu çerçevede,

son dönemde ekonomi yönetiminden

fiyat farkı uygulaması talep eden sektörde

Nisan ayında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı

Genelgesi ile salgının neden olduğu

yüklerin projelerde süre uzatımı ve

fesih imkânı ile hafifletilmesi için önemli

bir adım atılmıştır. Ancak geçen zaman

zarfında, süre uzatımı talepleri genelinde

benimsenen olumlu yaklaşımın fesih taleplerinde

söz konusu olmadığı izlenmiştir.

Ödeneklerdeki sıkıntılar ve maliyet artışları

çerçevesinde fesih uygulamasına

duyulan ihtiyaç artmıştır. Sözleşme feshi

gerçekleştirmek isteyen firmalara şarta

tabii olmaksızın ve zaman kaybetmeksizin

bu hakkı kullanabilmesi halinde sektördeki

mevcut sorunlarla artan kayıpların

bir miktar sınırlandırılabileceği değerlendirilmektedir.”

Türkiye Müteahhitler Birliği’nin 2020 yılının

ilk 9 ayını değerlendirdiği raporda

genel ekonomi ve sektöre ilişkin özetle şu

tespitlere yer verildi:

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİKTE DÜNYA

İKİNCİLİĞİ KORUNUYOR: Koronavirüs

salgını küresel inşaat pazarında olduğu

gibi Türkiye’nin yurtdışı müteahhitlik

hizmetlerini de oldukça olumsuz yönde

etkilemektedir. Bununla birlikte, pazarın

daralmaya başladığı 2019 yılındaki faaliyetleri

ile Türk müteahhitlerinin küresel

pazardaki yerini koruduğu açıklanmıştır.

Uluslararası inşaat sektörü dergisi

ENR’ın (Engineering News Record), her

yıl tüm dünyada ekonomi çevreleri tarafından

ilgiyle takip edilen, müteahhitlerin

bir önceki yılda ülkeleri dışındaki faaliyetlerinden

elde ettikleri gelirleri esas alarak

yayımladığı “Dünyanın En Büyük 250

Uluslararası Müteahhidi Listesi”nin 2020

yılı sonuçlarına göre; Türk müteahhitleri,


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

AKTÜEL

uluslararası inşaat pazarında geçen yıl

yaşanan %2,9’luk daralmaya rağmen,

listede yine 44 firma ile Çin’in ardından

ikinciliği korumayı başarmıştır. Türk firmaları

21,6 milyar ABD Doları tutarında

gelir ile küresel pazardaki %4,6’lık payını

da muhafaza etmiştir.

RUSYA DA DİKKATE ALINARAK AV-

RUPA’DA TÜRKLER, ÇİNLİ FİRMALA-

RIN ÖNÜNDE: Bölgesel olarak bakıldığında;

Türk firmalarının faaliyetleri 2019

yılında ağırlıklı olarak Orta Doğu (9 milyar

ABD Doları) ve lider pazar Rusya dâhil

Avrupa (8,2 milyar ABD Doları) bölgelerinde

yoğunlaştığı görülmektedir. Sektörün,

Avrupa inşaat firmalarının ağırlıkta

olduğu Avrupa pazarında özellikle Batı

ülkelerinde payını artırdığı ve Çin ile Kore

firmalarının önünde yer aldığı izlenmektedir.

SAHRA ALTI, GÜNEY AMERİKA VE

ASYA YAKINDAN TAKİP EDİLİYOR:

Salgının küresel etkileri, sektörün yılbaşında

açıkladığı 20 milyar ABD Doları

tutarındaki yıllık yeni proje hedefine

ulaşmayı zorlaştırırken yeni açılımlar için

çalışılmaktadır. Normalleşme süreci ile

birlikte ülkelerin gündeminde yer alacak

kalkınma hamleleri ve altyapı ihtiyaçlarında,

sektörün oldukça riskli bölgelerde

hem de uygun maliyetle ve kaliteli iş yapıyor

olmasının avantaj olabileceği değerlendirilmektedir.

Bu çerçevede proaktif

yaklaşımlar ortaya koymak büyük önem

taşımakta; Endonezya, ABD, Kanada ve

Güney Amerika ile Sahra altı Afrika ülkelerindeki

fırsatlar yakından takip edilmektedir.

LİBYA’DA ÖNEMLİ BİR AŞAMAYA GE-

LİNDİ: Sektörün ilk ve halen en büyük

üçüncü pazarı olan Libya’da 2011 yılında

başlayan iç karışıklıklar sonucunda,

ülkede faaliyet gösteren çok sayıda Türk

inşaat firmasının karşılaştığı sorunların

çözümü konusunda önemli bir aşamaya

gelinmiştir. T.C. Ticaret Bakanı Ruhsar

Pekcan ile Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti

Planlama Bakanı Tahir El - Cuheymi

arasında imzalanan Mutabakat Zaptı,

çerçevesinde firmalar ile Libya işveren

idareleri arasında hak ve yükümlülüklerin

yerine getirilmesi suretiyle anlaşmaya

varılması için bir takvim belirlenmiştir.

Belgenin yürürlüğe girmesini müteakip

firmaların idarelerle 90 gün içerisinde bir

mutabakata varmaları, 180 gün içerisinde

de kesin hesabın çıkarılması beklenmektedir.

Söz konusu mutabakat zaptının iç

onay süreci iki ülkede de tamamlanmış

ve zaptın yürürlüğe giriş tarihi 24 Eylül

2020 olarak tespit edilmiştir.

KÖRFEZDE 3 MİLYAR DOLARLIK KA-

YIP: 1 Ekim 2020 tarihinden itibaren Türkiye’den

ithalatı fiilen durdurma kararı aldığı

ifade edilen Suudi Arabistan’da Türk

müteahhitlik hizmetlerine dönük olumsuzluklar

da mevcut sorunları artırmaktadır.

Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri açısından

önemli bir pazar olan Suudi Arabistan ile

birlikte Birleşik Arap Emirlikleri’nde karşılaşılan

engellerle sektörün bölgede yılda

yaklaşık 3 milyar ABD Doları’nı aşan kayıp

yaşandığı bilinmektedir.

EXİMBANK ÜRÜNLERİNİN ÇEŞİT-

LENDİRİLMESİ İHTİYACI ARTTI: Sektörün

yurtdışındaki birincil ihtiyacı olan

finansman temininin önemi artmış; bu

doğrultuda Eximbank kredi maliyetlerinin

düşürülmesi, talep edilen banka teminatlarının

azaltılması, inşaat sektörüne

yönelik ürünlerin çeşitlendirilmesi ihtiyacı

artmıştır. Eximbank’ın sektöre teminat

mektubu vermeye başlaması bu açıdan

önem taşımaktadır.

SEKTÖR GENEL İSTİHDAM RAKAM-

LARINI DOĞRUDAN ETKİLİYOR: Bağlı

sektörlere dolaylı etkileriyle son yıllarda

GSYH içindeki payı %30’lara ulaşan inşaat

sektöründe yaşanmakta olan küçülme

sürecinin, başta işsizlik olmak üzere

ekonominin geneline ciddi yansımaları

olduğu görülmektedir. Ekonomistler

2018 yılı yazında döviz kurunda yaşanan

kriz ile ekonomide 2008 - 2009 Küresel

Finans Krizi’ne kıyasla daha sınırlı daralma

yaşanırken istihdam kaybının daha

şiddetli olduğunu, bu gelişmede inşaat

sektörünün kriz öncesinde istihdama yönelik

geniş katkısının etkili olduğunu belirtmektedir.

İNŞAAT İHALELERİNDE GERİLEME

HIZLANDI: Salgının ülkemizde görülmesiyle

birlikte, altyapı başta olmak üzere

inşaat ihalelerinde gerileme hızlanmış,

yatırımlar durma noktasına gelmiştir.

TÜİK’in yılın ikinci çeyrek dönem GSYH

verileri de inşaat ve makine - teçhizat

yatırımlarını içeren toplam gayrisafi sabit

sermaye yatırımlarında %6,1 oranında

daralma yaşandığını göstermektedir.

FİNANSMAN SORUNLARINDA KISIT-

LI İYİLEŞME: Sektöre ilişkin mevcut

faaliyet ve geleceğe yönelik beklenti ile

güveni gösteren endeksler, karmaşık bir

görünüm ortaya koymaya devam etmektedir.

TÜİK’in İnşaat Sektörü Güven Endeksi,

Nisan’da 77,2 seviyesinden 44,7

düzeyine gerilemiş, Mayıs ayında artışa

geçerek 58,5 olmuştur. Haziran ayında

ise yükselişini hızlandırıp 78,0 ardından

Temmuz’da 87,0 değerini alan endeks

Ağustos’ta 85,0 ve Eylül’de 83,3 düzeyine

gerilemiştir. Benzer biçimde, inşaat

sektöründe alınan kayıtlı siparişlerin

mevcut düzeyi %0,1 azalarak 69,9, gelecek

üç aylık dönemde toplam çalışan

sayısı beklentisi de %3,3 azalarak 96,6

değerini almıştır. Faaliyetleri kısıtlayan

temel faktörlerden “finansman sorunları”

%40,1’den %39,3’e inerken, “talep yetersizliği”

%31,5’den %32,8’e çıkmıştır.

17


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

18

AKTÜEL

İZODER Başkanı Levent Gökçe:

Isı yalıtımı ile kışın ısıtma, yazın da soğutma

rından biri olan gürültü kirliliğine karşı ön-

IZODER Başkanı Levent Gökçe

amacıyla harcanan enerjiden yüksek lem almamızı sağlıyor. Yangın çıktığında

oranda tasarruf sağlanıyor.

binanın en hızlı ve güvenli bir biçimde terk

‘Binalarda Su Yalıtımı Yönetmeliği’ ve ‘Binaların

Gürültüye Karşı Korunması Hak-

edilmesini yangın yalıtımı uygulamaları

sağlıyor. Bina tasarım ve yapım süreçlerinin

en önemli güvenlik bölümlerinden biri

kında Yönetmelik’, İZODER’in yıllar süren

emek ve katkıları ile ülkemize kazandırıldı.

olan yangın yalıtım uygulamalarının yeni

Her iki yönetmelik de toplumun güvenli,

bina ve renovasyon çalışmalarının bir parçası

olması gerekiyor. Ülke olarak güvenli

sağlıklı konforlu binalarda yaşama hakkına

hizmet edecek hayati önemde yönetmeliklerdir.

Bina dayanımı için gerekli olan ve sağlıklı yapılara kavuşmak için binalarımızda

su yalıtımı, korozyonu önleyerek binaları

standartlara uygun ısı, su, ses ve

ömrü boyunca koruma altına alıyor. Ses yangın yalıtımı uygulamalarını yapmamızın

yalıtımı şehir hayatının en büyük sorunla-

şart olduğu artık bilinen bir gerçek.”

“Ülkemizin herhangi bir bölgesinde

yıkıcı deprem olasılığı çok yüksek”

Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği İZODER, İzmir’de meydana gelen ve

geniş bir bölgeyi etkileyen deprem ile ilgili açıklama yaptı. İZODER Yönetim Kurulu

Başkanı Levent Gökçe, “Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan

rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyoruz. Bölgedeki tüm vatandaşlarımıza geçmiş

olsun. İzmir depremi, ülkemizin herhangi bir bölgesinde orta büyüklükte veya

yıkıcı nitelikte bir depremin meydana gelme olasılığı çok yüksek olduğunu göstermiştir.

Dolayısıyla depremle yaşamayı öğrenmeliyiz. Yapmamız gereken Türkiye’nin

deprem kuşağında olduğu bilinciyle hareket etmek ve gerekli önlemleri

almaktır” dedi.

“Güvenli, sağlıklı ve konforlu

binalarda yaşamamız yalıtımla mümkün”

Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği İZODER, ‘Dünya Konut Günü’ dolayısıyla yaptığı

açıklamada binalarda yalıtımın önemine dikkat çekti. İZODER Başkanı Levent Gökçe,

“Yalıtımın sağlık, güvenlik, konfor ve ekonomik açıdan tüm toplumu ilgilendiren ciddi bir

boyutu var. Ülke olarak güvenli ve sağlıklı yapılara sahip olmamız ancak tüm binalarımızın

yalıtımlı olmasıyla mümkün” dedi.

Her yıl ekim ayının ilk pazartesi günü

kutlanan ‘Dünya Konut Günü’nün barınma

hakkını tüm insanlığa hatırlatmak için

ilan edilmiş bir gün olduğunu belirten Levent

Gökçe, “Tüm dünyada yeterli konut

üretimi gerçekleştirilirken çevreye duyarlı

kentleşmeye özen gösterilmeli. Barınma

ihtiyacının karşılandığı noktada, yalıtım

uygulamaları büyük önem taşıyor. Yalıtımın

sağlık, güvenlik ve ekonomik açıdan

tüm toplumu ilgilendiren ciddi bir boyutu

var” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın açıkladığı

‘Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’ ile ülkemizde

uygulanan yalıtım mevzuatlarının

AB ülkeleriyle aynı seviyeye getirilmesi

konusunda önemli bir adım atıldığını belirten

Levent Gökçe, binalarda yalıtım uygulamalarının

önemini şöyle sıraladı:

“Enerji verimliliği kavramının giderek

önem kazandığı günümüzde, yalıtım bilinciyle

hareket edilmesi gerekiyor. Yaşadığımız

binada dengeli ısı dağılımını sağlayarak

sağlığımıza büyük ölçüde katkıda

bulunan ısı yalıtımı, sadece kış aylarında

değil, yaz aylarında da sıcağa karşı alınabilecek

en etkili önemlerin başında geliyor.

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

AKTÜEL

Yurt dışında kendini geliştirmek isteyen yeni girişimcilere

Türkiye İMSAD’dan destek

Türkiye inşaat malzemeleri sektörünün çatı kuruluşu Türkiye İMSAD, Avrupa genelinde

yeni girişimciler ile tecrübeli girişimciler arasında sınır ötesi değişim imkanı sağlayan ‘Genç

Girişimciler için Erasmus’ programına, sektördeki girişimcilerin yararlanması için aracı

kurum olarak dahil oldu.

Programa katılan girişimcilerin, yurt dışında

bilgi ve tecrübe edinmenin yanı

sıra yabancı ortaklarla iş birliği yapma ve

Avrupa’da yeni pazarları tanıma imkanı

bulduğunu vurgulayan Türkiye İMSAD

Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu,

“Bu program sayesinde hem yeni

girişimciler hem de mentorluk yapan

tecrübeli girişimciler birbirlerinin yenilikçi

bakış açılarından yararlanıyor. Sektörümüzdeki

girişimcilerimiz yeni fikirleri iş

modeline dönüştürme konusunda Avrupa

Birliği ülkelerindeki meslektaşlarından

daha aktif ve istekli. Mevcut destekler

belki Avrupa’ya göre daha az ama Türkiye’de

girişimcilik ruhu Avrupa’ya göre çok

daha iyi durumda” diye konuştu.

Tayfun Küçükoğlu, genç girişimcileri desteklemeyi

hedeflediklerini belirterek şunları

söyledi: “Ülkemizin gelişimi açısından

girişimciliğin önemi fevkalade büyük. Ülkemiz

insanının girişimcilik niyetinin üst seviyede

olmasına rağmen, girişimlerin başarı

oranı, seviyesi ve sürdürülebilirliği de

mutlaka gelişmeli. Türkiye İMSAD olarak,

büyük gelişim potansiyeli olan ülkemizin,

her alanda sıçramalı ilerlemeler yakalayacağına

inanıyoruz. Amacımız, girişimcilik

niyeti, planı olan vatandaşlarımıza kritik

destek sağlamak ve ülkemizin gelişimine

olan katkılarını yükseltmektir.”

Yeni girişimci, sorularının cevaplarını yerinde

alıyor

Sınır ötesi bir değişim programı olan

“Genç Girişimciler için Erasmus” programı

kapsamında bir iş fikri olan kişiler,

start-up’lar ve yeni kurulan mikro ve küçük

işletmeler destekleniyor. ‘Genç Girişimciler

için Erasmus’ programında süreç şöyle

işliyor: Kendini geliştirmek isteyen veya

uzman olduğu alanda yeni bir fikri olan girişimci,

iş planı ile online sistem üzerinden

başvurusunu yapıyor, yine online sistem

üzerinden benzer konuda bu işi daha önce

yapan bir başka bir girişimci ile kendisine

mentorluk yapması için eşleşiyor. Böylece

mentorunun işletme yönetimini, çalışmalarını,

yaşadığı sorunları nasıl çözdüğünü

yerinde görme imkanı buluyor. Kendisinin

de gelecekte işini kurduğunda yaşayabileceği

sorunların çözümlerini ilk elden tecrübe

etmiş oluyor. Ayrıca işletme yönetimini

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu

bizzat deneyimliyor, merak ettiği sorularının

cevaplarını alıyor. Avrupa Birliği’ne

üye tüm ülkelerde mentor desteği alarak

uzmanlığını güçlendirmek, geliştirmek isteyen

katılımcı, söz konusu ülkede 1 ila 6

ay kalabiliyor.

Konaklanan ülkedeki masrafların bir kısmı

Avrupa Komisyonu tarafından karşılanıyor

Türkiye’den yeni girişimcilerin bu programda

yer alması için aracı kurum olan

Türkiye İMSAD, sürecin en başından

itibaren katılımcılara yol gösteriyor. Başvurunun

hazırlanmasına destek oluyor

ve girişimciyi online sisteme dahil ediyor.

Sisteme Türkiye’den katılan girişimciye

konaklayacağı ülkedeki masraflarının bir

kısmını karşılamak üzere Avrupa Komisyonunun

belirlediği tutarlarda destek ödemesi

yapılıyor.

Programdan ülkemizdeki hem yeni hem

de tecrübeli girişimciler faydalanabiliyor

Türkiye İMSAD, ortağı olduğu SEE

SMART SME’s (South Eastern European

coalition to cultivate SMART SMEs in

Europe) Konsorsiyumu dahilinde sadece

Türkiye’den yeni girişimcilere değil, aynı

zamanda doğrudan Türkiye’deki tecrübeli

girişimcilerin mentorluğunu almak isteyen

yabancı yeni girişimcilere de destek

oluyor. Ülkemizde bu sistem dahilinde

mentorluk yapmak isteyen tecrübeli girişimciler

de bu programa başvurarak hedefledikleri

pazarlar hakkında gereken

bilgileri, o pazarla ilgili detayları ilk elden

öğrenmiş oluyor.

Programa kimler katılabiliyor?

Girişimciler için Avrupa Değişim Programı’na,

kendi işlerini kurmayı planlayanlar

ya da son 3 yılda bir iş kuranlar katılabiliyor.

Uygun bir iş planına dayanarak bir

iş kurmayı planlayanlar ve 3 yıldan az

süredir girişimci olarak bir şirket işletenler

projeye rahatlıkla başvurabiliyor. Sektör

ile ilgili bir sınırlama olmayan bu programa

katılım için 18 yaşından büyük olmak

yeterli.

Ev sahibi girişimciler ise bilgi ve deneyimini

Avrupa ülkelerinden yeni bir girişimci

ile paylaşmaya, mentor olarak hareket

etmeye hazırsa, programa katılım için

başvurabiliyor.

Her iki tarafın da hedef pazarlarını, iş ortaklarını

ve farklı iş yapma yollarını keşfedebildiği,

sorunların çözümlerini daha

karşılaşmadan tecrübe edebildiği bir

kazan-kazan modeli olan bu programa

katılmak için info@imsad.org adresinden

iletişime geçebilirsiniz. Katılım koşulları

hakkında daha fazla bilgiye program kılavuzundan

(İngilizce) ulaşabilirsiniz.

19


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

20

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

AKTÜEL

İklimlendirme Sektörünün

En İyi İhracatçıları

Ödüllerine Kavuştu

2019 yılında ödül kazanan

İklimlendirme

Sanayi İhracatçıları firmalar ve kategorileri:

Birliği (İSİB), 2019

EN ÇOK İHRACAT YAPAN FİRMA

yılı ihracatında 20

SIRALAMA UNVAN

1 BOSCH TERMOTEKNİK ISITMA VE KLİMA SAN.VE TİC.A .Ş.

kategoride başarı

2 DAIKIN ISITMA VE SOĞUTMA SİSTEMLERİ SAN. TİC. A.Ş.

gösteren firmaları

3 TÜRK DEMİR DÖKÜM FABRİKALARI A.Ş.

EN ÇOK ÜLKEYE İHRACAT YAPAN FİRMA

ödüllendirdi.

SIRALAMA UNVAN

EN ÇOK KAZAN İHRACATI YAPAN FİRMA

2019 yılı ihracat ödül törenini

pandemi dolayısıyla yüz yüze

SIRALAMA

1

UNVAN

SELNİKEL ISITMA KLİMA CİHAZLARI SANAYİİ A.Ş.

2 RİMA ISI SİSTEMLERİ SAN. A.Ş.

gerçekleştiremediklerini ifade

3 WENTA ISI TEKNOLOJİLERİ A. Ş.

eden İSİB Yönetim Kurulu Başkanı

Mehmet Şanal, Birliği oluş-

EN ÇOK BRÜLÖR İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

turan tüm firmaların var güçleri

1 TERMO ISI SİSTEMLERİ TİC. VE SAN. A.Ş.

ile Türkiye’nin kalkınması ve büyümesi

konusunda çalıştıklarını

EN ÇOK RADYATÖR İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

ifade etti.

1 ELEKS DIŞ TİCARET A.Ş.

Türk İklimlendirme Sektörünün

2019 yılında 4,7 milyar Amerikan

doları ihracat büyüklüğüne

ulaştığını ifade eden Şanal, sektör

ve ödül kazanan firmalarla

SIRALAMA

1

EN ÇOK KOMBİ-SU ISITICISI İHRACATI YAPAN FİRMA

UNVAN

BOSCH TERMOTEKNİK ISITMA VE KLİMA SAN.VE TİC.A .Ş.

2 TÜRK DEMİR DÖKÜM FABRİKALARI A.Ş.

ilgili şunları söyledi: “İklimlendirme

Sektörümüz, Ülkemizin

3 VİESSMANN MANİSA SATIŞ PAZARLAMA VE TİC. LTD. ŞTİ.

97. Cumhuriyet yılında ihracat

SIRALAMA UNVAN

fazlası veren bir sektör olmasının

dışında yüzde 70’e kadar

2 AHMET YAR İÇ VE DIŞ TİCARET LTD.ŞTİ.

1 KAPLANLAR PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

yerli üretim oranı ile ülkesi için

3 FRENOKS İÇ VE DIŞ TİC.A.Ş.

kendi kaynakları ile büyümeye

EN ÇOK SOĞUTMA GRUBU İHRACATI YAPAN FİRMA

ve istihdam sağlamaya devam

SIRALAMA UNVAN

ediyor. 2019 yılında ihracat kategorilerinde

başarı sağlayan

firmalar, uyguladıkları verimli ve

etkin çalışmalarla bu yılın ödüllerine

ulaştılar. Birliğimizin ödül

alamayan üyeleri de var güçleri

ile çalıştıklarını biliyoruz ve görüyoruz.

Onlar da önümüzdeki

1

SIRALAMA

1

ÜNTES ISITMA KLİMA SOĞUTMA SAN.VE TİC.A.Ş.

EN ÇOK EŞANJÖR-BATARYA İHRACATI YAPAN FİRMA

UNVAN

KARYER ISI TRANSFER SAN.VE TİC.A.Ş.

EN ÇOK SPLİT KLİMA İHRACATI YAPAN FİRMA

yıllarda ülkemizi elde edecekleri

SIRALAMA UNVAN

başarılarla gururlandıracaklarından

1 DAIKIN ISITMA VE SOĞUTMA SİSTEMLERİ SAN. TİC. A.Ş.

hiç şüphemiz

yok.

1 SMS TORK ENDÜSTRİYEL OTOMASYON ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

2 STANDART DIS TICARET VE PAZ.AS

3 MİKROPOR MAKİNA SAN. VE TİC. A. Ş.

2 COPA ISI SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

3 WARMHAUS ISITMA VE SOĞUTMA SİSTEMLERİ SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

EN ÇOK SOĞUTMALI KABİN-BUZDOLABI İHRACATI YAPAN FİRMA

2 IBS DIŞ TİCARET LTD. ŞTİ.

3 FRİGO MEKANİK İNŞAAT TESİSAT VE TAAHHÜT SAN. VE TİC. A. Ş.

2 FRİTERM TERMİK CİHAZLAR SAN.VE TİC.A.Ş.

3 TERMOKAR ISITMA SOĞUTMA KLİMA CİHAZLARI SAN.VE TİC.A.Ş.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

AKTÜEL

Sektörümüz için birincil önceliğimiz ihraç fazlası

veren bir sektör olarak devam etmek. Bununla

birlikte pandemi ile değişen dünyada Sektörümüzün

merkez bir rol üstleneceği kaçınılmaz.

Türk İklimlendirme sektörü olarak biz bu rolün

gerekliliklerini sağlamak için çok çalışıyoruz.

Ar-Ge ve inovasyonu en ön sıraya koyduk. Yeni

virüsel tehditlere karşı iklimlendirme sistemlerinde

yeni dizaynların, yeni ürünlerin ve %100 taze

havalı iklimlendirme sistemlerin geliştirmesi konusunda

çalışmalarımızı yoğunlaştırdık.

Buna bağlı olarak doğru satıcı ve doğru alıcıyı

bulabilmek adına iletişimde video konferansların

ön plana çıktığı bir ortamda, online (dijital)

heyet, fuar gibi organizasyonlara ağırlık verdik.

Yurtdışı hedeflemeli reklamları ve iletişim faaliyetlerini

artırıyoruz. Türk İklimlendirme sektörü

olarak tüm Dünya ticari oyun alanımız. Biz bu

oyunu, zekamızla ve güçlendirdiğimiz kaslarımızla

kazanacağız.”

EN ÇOK PLASTİK BORU VE BAĞLANTI PARÇALARI İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 SANICA DIŞ TİCARET A. Ş.

2 ARANGÜL PLASTİK KALIP SAN.VE TİC. LTD. STİ.

EN ÇOK METAL BORU VE BAĞLANTI PARÇALARI İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 KONVEYOR BEYAZ ESYA VE OTOMOTIV YAN SAN.TIC.A.S.

2 CANTAŞ İÇ VE DIŞ TİCARET SOĞUTMA SİSTEMLERİ SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ

EN ÇOK VANALAR İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 FAF VANA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

2 DUYAR VANA MAKİNA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

3 ASTEKNİK MAKİNA SAN. VE TİC. A. Ş.

EN ÇOK POMPA İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 STANDART DIS TICARET VE PAZ.AS

2 TÜRBOSAN TÜRBOMAKİNALAR SAN. VE TİC.A.Ş.

3 FERAT İÇ VE DIŞ TİC. SAN. LTD. ŞTİ.

EN ÇOK FAN VE FANLI ÜNİTELER İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 BAHÇIVAN ELEKTRİK MOTOR SANAYİ VE TİCARET LTD.ŞTİ.

2 ENEKO HAVALANDIRMA VE ISI EKONOMİSİ SİSTEM TEK. MAK. SAN.VE TİC.A.Ş.

3 PİTSAN MAKİNA SAN. VE TİC .LTD. ŞTİ.

EN ÇOK HAVA TEMİZLEYİCİLER-FİLTRELER İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 MİKROPOR MAKİNA SAN. VE TİC. A. Ş.

2 MGT FİLTRE SANAYİ VE TİCARET A. Ş.

3 ULPATEK FİLTRE TİC. SAN. A.Ş.

EN ÇOK KLİMA SANTRALİ,ROOFTOP, FANCOİL, PAKET TİPİ KLİMALAR İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 DAIKIN ISITMA VE SOĞUTMA SİSTEMLERİ SAN. TİC. A.Ş.

2 ALARKO CARRİER SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

3 SYSTEMAIR HSK HAVALANDIRMA ENDÜSTRİ SAN. VE TİC. A.Ş.

EN ÇOK HAVA KANALLARI İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 AFS FLEXIBLE KANAL TİCARETİ A.Ş.

EN ÇOK İZOLASYON MALZEMESİ İHRACATI YAPAN FİRMA

SIRALAMA UNVAN

1 İZOCAM TİCARET VE SANAYİ A.Ş.

2 KNAUF INSULATION İZOLASYON SAN. VE TİC. A.Ş.

3 ODE YALITIM SAN. VE TİC. A.Ş.

MEKANİK TAAHÜT FİRMALARI

SIRALAMA UNVAN

1 SÖNMEZ GLOBAL YAPI VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

2 DEMTA ISI VE ENDÜSTRİYEL TESİSLER SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.

21


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

22

SEKTÖREL

Wilo akıllı şehirler için

akıllı çözümler üretiyor

benimseyen çalışmalar önem kazanıyor.

Binalarda, endüstride ve altyapı uygulamalarında

bulunan ısıtma, soğutma,

havalandırma sistemlerinin yanı sıra su

temini ve atık su uygulamalarında da

kullanılan pompa sistemlerinin öncü markası

Wilo; insanlar, ürünler, hizmetler ve

çözümler arasında akıllı ağ bağlantıları

oluşturup dijitalleşmeden maksimum seviyede

yararlanıyor. 2020 yılını “Çözüm

Odaklı Teknoloji Şirketi” olarak belirleyen

Wilo, geliştirdiği akıllı ve yapay zekalı

ürünler ile akıllı şehirlerin altyapı oluşumuna

destek oluyor.

“Akıllı şehirlere yatırım yapmamız

şart”

Wilo’nun sürdürülebilirlik stratejisinin bir

parçası olarak önümüzdeki yıllarda insanların

hayatlarını derinden etkileyecek

Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek altı küresel mega trend tanımladığına

dikkat çeken ve 8 Kasım Dünya Şehircilik

Günü kapsamında açıklamada bulunan

Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet

Ürek, “Globalleşme, akıllı şehirler, enerji

sorunu, iklim değişikliği, kuraklık ve dijital

dönüşüm olarak belirlediğimiz mega

trendlerle bağlantılı çözümler geliştirmek

üzerine çalışmalar yapıyoruz. Tüm yatırımlarımızı

dünyaya hızla yön verecek

bu mega trendler ışığında gerçekleştiriyoruz.

Yüksek verimli teknolojilerimiz ve

akıllı ürünlerimiz ile tüm dünya kaynaklarının,

suyun ve enerjinin daha tutumlu bir

.

Kasım 2020 .

8 Kasım Dünya Şehircilik Günü kapsamında açıklamada bulunan Wilo Türkiye Genel

Müdürü Mehmet Ürek, markanın 2020 yılı vizyonunun temelini oluşturan “Çözüm Odaklı

Teknoloji Şirketi” anlayışıyla sürdürülebilir dünya için Ar-Ge çalışmalarına hız kesmeden

devam ettiklerini belirtti.

Sürdürülebilir bir gelecek için büyük

önem taşıyan akıllı şehirlerde; şehrin içerisinde

bulunan akıllı cep telefonu, akıllı

evler, akıllı aydınlatmalar ve akıllı pompalar

gibi cihazlardan elde edilen veriler

sayesinde yaşam kalitesinin yükseltilmesi

amaçlanıyor. Akıllı cihazların elde ettiği

verilerin analiziyle zamandan, enerjiden,

sudan ve atıklardan tasarruf sağlanarak

insan ve doğa dostu bir hayat hedefleniyor.

Bu noktada teknolojinin ve dijitalleşmenin

toplum yararına kullanılmasını

www.yapiinsaatdergisi.com

biçimde kullanılmasına katkı sağlamak

amacıyla Ar-Ge çalışmaları gerçekleştiriyoruz”

dedi.

Yapılan araştırmaların 2050’de dünya nüfusunun

yüzde 80’inin şehirlerde yaşayacağını

gösterdiğine dikkat çeken Mehmet

Ürek, dolayısıyla önümüzdeki yıllarda

ciddi problemlerle karşılaşmamak için

akıllı şehirlere yatırım yapmak gerektiğini

vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu;

“T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından

“2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler

Stratejisi ve Eylem Planı” ile Türkiye’nin

Akıllı Şehir vizyonu, temel değerleri, stratejik

amaçları ve hedefleri tanımlanmış ve

bununla ilgili öncelikli eylem planları oluşturulmuş

durumda. Biz de Wilo Türkiye

olarak bu doğrultuda hem ülkemize hem

de dünyaya sürdürülebilir bir gelecek

sunmaya katkıda bulunmak için çalışmalarımıza

hızla devam ediyoruz.”

Türkiye’nin ilk akıllı stadyumu

dahil birçok prestijli projede

çözüm ortağı

Wilo’nun dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de

de birçok prestijli projede çözüm

ortağı olarak tercih edildiğini belirten Mehmet

Ürek, “Türkiye’nin ilk akıllı stadyumu

olan Vodafone Park’ta ısıtma, altyapı ve

çim sulama işlemleri için yüksek oranda

enerji tasarrufu sağlayan pompa çözümlerimiz

kullanıldı. Yerden ısıtma sistemleri


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

SEKTÖREL

için yüksek enerji verimliliğine sahip olan Wilo Stratos

pompaları kullanılırken, çim sulamada hidrolik açıdan

verimliliği yüksek olan pompalarımız tercih edildi. Altyapıda

ise atık suyun parçalanarak uzaklaştırılması için

güçlü parçalayıcı bıçak teknolojisine sahip pompalarımız

ile çözüm sağladık. Bunun yanı sıra İstanbul’un en

prestijli yapılarından biri olan Zorlu Center projesinde

ise genel alanlardaki ısıtma ve soğutma hattında ve kullanma

suyu hidroforunda tasarruflu pompa çözümlerimiz

ile yer aldık” diye konuştu.

“Akıllı ve yapay zekalı ürünlerimizle sistem

verimliliğini maksimuma çıkarıyoruz”

Dijitalleşme vizyonlarının en önemli örneklerinden birinin

de dünyanın ilk akıllı pompası olan Wilo Stratos

MAXO ürünü olduğunu belirten Ürek, “Çalışma şartlarını

kendi kendine öğrenebilen Wilo-Stratos MAXO,

sadece pompa verimliliğini değil sistem verimliliğini de

maksimum seviyelere ulaştırıyor. Bu ürünümüzü akıllı

bir pompa haline getiren en önemli özelliklerden biri

ise “Wilo Net” teknolojisi sayesinde sistemdeki diğer

Wilo ürünleriyle etkileşim kurabilmesidir. Akıllı ara yüzü

sayesinde mobil cihazlarla etkileşime geçebilen ve

tüm verilere anlık olarak ulaşılmasını sağlayan Stratos

MAXO, Design Plus ve Blue Innovation ödüllerinin de

sahibi” dedi.

Wilo’nun bir başka ürünü olan Nexos yapay zeka teknolojisine

sahip Wilo-Rexa SOLID-Q’nun ise yüksek

işletim güvenilirliği, düşük bakım ihtiyacı, enerji tasarrufu,

ihtiyaca göre dizayn edilebilme gibi yeni nesil

özellikleri bünyesinde barındırdığını söyleyen Ürek, bu

ürünün akıllı ara yüzü sayesinde mobil cihazlarla da

etkileşime geçebildiğini ifade etti.

Küreselleşme 2.0’a hazırlanan

Wilo yeni dönem stratejilerini

masaya yatırdı

Pompa sistemleri sektörünün öncü markası Wilo, her yıl olduğu

gibi bu yıl da Wilo Grup Yönetim Kurulu’nun uluslararası üst

yönetim toplantısını düzenledi. Toplantı Wilo tarihinde ilk

kez Koronavirüs salgını nedeniyle karma bir etkinlik olarak

gerçekleşti. Canlı yayın yoluyla farklı saat dilimlerinde 35

ülkeden 100'den fazla meslektaşı ile bir araya gelen Wilo üst

yönetimi, bu yıl değişen koşullar altında önceki yılı gözden

geçirdi ve önümüzdeki dönem için şirketin stratejik rotasını

masaya yatırdı.

İleri teknolojisi ile dünya kaynaklarını korumaya katkıda bulunan yeni

nesil ürün, sistem, hizmet ve çözümler geliştiren Wilo’nun stratejik

bilgi alışverişi için bir araya geldiği küresel üst yönetim toplantısı, bu

yıl etkileşimli olarak gerçekleşti. Sıkı Koronavirüs düzenlemeleri kapsamında

Almanya’nın Dortmund şehrinde bulunan yeni WiloPark'ta

gerçekleşen toplantıda, katılımcılar dünyanın her yerinden meslektaşlarıyla

canlı olarak bağlantı kurdu.

Wilo "Küreselleşme 2.0"a hazırlanıyor

“Küreselleşme 2.0”a hazırlanan Wilo Grup’un toplantısında, Koronavirüs

krizinin pandemi öncesindeki döneme göre değer yaratma dünyasını

değiştireceğinin üzerinde duruldu. Toplantıda, bu dönemde

şirketlerin ileriye dönük stratejilerini gözden geçirecekleri ve risk boyutlarının

giderek daha önemli hale geleceği konuşuldu. Gelecekte,

tedarik zincirlerinin ve üretim süreçlerinin Avrupa, Asya ve ABD’nin

merkezinde daha bölgesel olarak organize edileceği ve bu durumun

kârlılığın ve yatırımın geri dönüşünü zorlaştıracağı toplantıda değinilen

konular arasındaydı.

Pandemi nedeniyle “zorunlu dijital dönüşüm” yaşanıyor

Pandemi döneminde teknolojik yenilikler ve pragmatik çözümlerle

iklim değişikliği gibi halen var olan sorunları karşılayabilecek girişimci

rol modellere her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Wilo

üst yönetiminin bir araya geldiği toplantıda şirketlerin bu dönemde

“zorunlu dijital dönüşüm” yaşadıkları ortak görüşüne varıldı. Toplantının

bir diğer önemli satır başı ise dijital dönüşümde sürdürülebilir

yatırım ve yeniliklerin önemini anlayan şirketlerin kriz öncesine göre

daha güçlü hale geleceğiydi. Bu nedenle dijital dönüşümün sadece

bir mega trend değil, kilit bir faktör olarak görüldüğü de ifade edildi.

Wilo’nun yıllık üst yönetim toplantısı pandemiye rağmen konumdan

bağımsız olarak dijital, küresel ve her şeyden önce güvenli bir şekilde

gerçekleştirildi.

23


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

24

SEKTÖREL

Vaillant’ın Türksat Model Uydu Yarışması’nda

desteklediği B-Dispate finale kaldı

Toplumsal hayata değer katma hedefiyle sponsorluk çalışmalarına devam eden Vaillant, 5.

Türksat Model Uydu Yarışması’nda B-Dispate takımına malzeme ve forma desteği verdi.

Vaillant’ın sponsor olduğu, üniversite öğrencilerinden oluşan B-Dispate, 149 takım arasında

finale katılmaya hak kazanan 22 takımdan biri oldu.

Kombinin mucidi Vaillant, sponsorluk faaliyetleri

kapsamında teknolojiyi ileriye

taşımaya çalışan gençleri destek oluyor.

Türkiye’nin en büyük teknoloji festivali

olan Teknofest kapsamında düzenlenen

5. Türksat Model Uydu Yarışması’nda

B-Dispate (Black Diamond Space Team)

takımına sponsor olan Vaillant, takımın

malzeme ve forma sponsoru oldu. Vaillant’ın

model uydu için gerekli malzemenin

temini ve forma desteği verdiği

B-Dispate takımı finale kaldı. Ankara ve

Aksaray’da düzenlenen yarışmaya Türkiye’nin

dört bir yanından 149 takım ve 900

öğrenci katıldı. Yarışmada B-Dispate’in

de içinde yer aldığı 22 takım finale katılmaya

hak kazandı.

B-Dispate üstün başarı gösterdi

Türkiye’nin en büyük savunma ve haberleşme

şirketleri tarafından desteklenen

5.Türksat Model Uydu Yarışması kapsamında

Ankara’da gerçekleştirilen uçuşa

katılmak için gereken yeterlilik kontrolünde

Vaillant’ın desteklediği B-Dispate

takımına ait model uydu, tüm testlerden

başarıyla geçerek uçuşa hak kazandı.

Aksaray Tuz Gölü atış alanında gerçekleştirilen

uçuşların inceleme raporunun

teslim edilmesinin ardından hakem heyetine

sunum yapıldı. B-Dispate takımı PDR

(Preliminary Design Review) raporundan

99.7/100 CDR (Critical Design Review)

raporundan 99.3 puan alarak üstün bir

başarı gösterdi.

Kombinin mucidi Vaillant’ın logosu yenilendi

Kombinin mucidi Vaillant, ünlü sembolü Vaillant Tavşanı’nın dair öngörülerini karşılayan sembolü, markanın kuruluşundan

yer aldığı logosunu yeniledi. Logo, teknolojinin başrolde olduğu,

25 yıl sonra buldu. Johann Vaillant’ın Paskalya Bayramı’nda

inovasyonun markalar için olmazsa olmaz haline gel-

bir dergide rastladığı, yumurtadan çıkan tavşan figürü mar-

diği değişim ve dönüşüm çağının ruhuna uygun hale getirildi. kanın logosu oldu. Bu logo 1930 yılına kadar Johann Vaillant’ın

Geçtiğimiz yıl 120. yaşını kutlayan Vaillant Tavşanı yeni logoda

icat ettiği ve patentini aldığı tüm ürünlerin üzerinde kul-

daha genç bir görünüme kavuştu. Eşsiz Vaillant yeşil lanıldı. Markanın iletişiminde de boy gösteren logo, ilerleyen

tonunun korunduğu yeni logoda ünlü Vaillant Tavşanı daha yıllarda maskot haline getirildi. Teknoloji ve tasarım anlayışının

değişimiyle birlikte Vaillant da bu akıma ayak uydurarak

keskin yanakları, daha gergin kulakları ile karşımıza çıkıyor.

Müşteri memnuniyeti odaklı iş anlayışıyla

146 yıldır kullanıcılarının

logosunu yenilemeye karar verdi.

1920’lerde profesyonel bir pazarlama

departmanı ile marka iletişimini

hayatını kolaylaştırmayı hedefleyen

ileriye taşıyan Vaillant, 1930 yılında

Vaillant, dijitalleşme ve akıllı teknolojilerin

hayatın bir parçası haline

daha sade, daha modern ve kullanışlı

yeni bir logo ile devam etme kararı

gelmesinden yola çıkarak logosunda

aldı. Zamanın ötesinde bir anlayışla

bir dönüşüme imza attı. 3D efektinin

tasarlanan yeni logoda tavşanın içinden çıktığı yumurta, şık

kaldırıldığı logoda farklı kullanımlar için optimizasyon yapıldı.

bir grafik dokunuşla varlığını sürdürdü. 1967’de Vaillant dünyanın

ilk kombisini ürettiğinde üzerinde bu logo yer aldı. Vail-

“Vaillant” kelimesi daha rahat okunabilir hale getirilerek logo

modern bir görünüme kavuşturuldu.

lant, 1991’de logoda yeniden önemli bazı değişiklikler yaptı.

Markanın tasarım ekibi tavşan figürünü yumuşatırken Vaillant

Vaillant Tavşanı 121 yıldır logoda

yazısını da yumurtanın dışına çıkardı. 1991’deki değişimden

Vaillant’ın temellerini 1874 yılında atan Johann Vaillant, insanların

2 yıl sonra, bu kez asıl radikal değişiklik yapıldı ve Vaillant

konfor ihtiyaçlarının yanı sıra markasının geleceğine logosu, özgün yeşil rengine

kavuştu.

www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

26

ÇÖZÜM ORTAĞI

SeaPearl Ataköy Jumeirah Otel

ve Residence projesine

Daikin imzası

Aynı zamanda

İstanbul’un

denize sıfır tek

premium projesi

olma özelliği taşıyan

SeaPearl

Ataköy Jumeirah

Otel ve Residence,

202 adet

Grup ve dünyaca ünlü otel markası Jumeirah

Group işbirliği ile Ataköy sahilde

ultra lüks odalı

otel ve farklı

yapılan SeaPearl Ataköy Jumeirah Otel

büyüklüklerdeki

62 adet daireden oluşuyor. Otelin ve

ve Residence projesinin iklimlendirme

çözümlerini üstlendi.

residence’ın işletmeciliğini ise Dubai kökenli

ünlü otel markası Jumeirah Group

üstleniyor. İklimlendirme konusunda geniş

ürün skalasıyla her türlü ihtiyaca yanıt

verebilen Daikin, esnek çözümleri ve

mühendislikteki tecrübesini bir kez daha

kanıtlamış oldu.

Projenin iklimlendirmesiyle ilgili olarak görüşlerini

aktaran Kuzu Grup Otel Mekanik

Grup Şantiye Şefi Cem Katana şunları

söyledi: “Daikin, iklimlendirme alanında

dünya çapında prestiji olan ve sektöre

yön veren bir marka. Birçok büyük projede

olduğu gibi biz de SeaPearl Ataköy

Jumeirah Otel ve Residence projesinde

Daikin ile çalışmak istedik. Markanın

ürünlerinin teknolojik üstünlüğü, geniş

ürün gamı, ihtiyaca uygun geliştirilebilen

esnek çözümler ve kurumsal yaklaşımın-

.

Kasım 2020 .

Kuzu Grup ve dünyaca ünlü otel markası Jumeirah Group işbirliği ile Ataköy sahilde yapılan

SeaPearl Ataköy Jumeirah Otel ve Residence projesinde iklimlendirme çözümleri bir kez

daha sektörün öncü markası Daikin’e teslim edildi. 450 milyon dolar yatırım bedeliyle

hayata geçen proje 202 adet ultra lüks odalı otel ve farklı büyüklüklerdeki 62 adet daireden

oluşuyor. Projenin iklimlendirme tarafında ise enerji verimliliği, teknolojik üstünlük, kurumsal

yaklaşımdaki hassasiyet, cihaz ömrü, montaj kalitesi ve benzer projelerdeki sonuçların

mükemmelliği gibi kriterler nedeniyle Daikin tercih edildi.

İklimlendirme sektörünün inovatif markası

Daikin, büyük projelerin gözdesi olmaya

devam ediyor. Bugüne kadar konut,

otel, fabrika ve AVM gibi pek çok önemli

projede yer alan Daikin, şimdi de Kuzu

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÇÖZÜM ORTAĞI

daki hassasiyet bu tercihimizde

belirleyici oldu.”

PROJEDE HANGİ

ÜRÜNLER KULLANILDI?

Ataköy’ün bu dev projesinde,

Türkiye iklimlendirme sektörünün

en geniş ürün gamına sahip

olan Daikin; her türlü ısıtma,

soğutma ve havalandırma ihtiyacını

karşılayarak konforlu bir

çözüm sundu.

Daire büyüklükleri 44 ila 298

metrekare arasında değişen

62 adet residence için 4800

KW soğutma grubu kapasitesi,

1500 KW ısıtma kapasitesine

sahip yoğuşmalı kazanlar

kullanıldı. Soğutma grubu, klima

santrali, havuz nem alma

santrali, ısı geri kazanım cihazı,

fancoil ve boyler ürünlerle

gerekli projelendirme yapılarak

tam konfor sağlandı. Rakiplerle

yapılan fancoil karşılaştırılması

sonucu düşük ses seviyesi sağlaması

nedeniyle Daikin markalı

fancoil tercih edildi ve 450 adet

‘Gizli Tavan’ ve ‘Gizli Döşeme’

fancoil kullanıldı. Benzer şekilde

yapılan soğutma grubu ve

kazan karşılaştırmaları sonucunda

yüksek verimlilik sağlayan

Daikin cihazlar optimum

çözümler oluşturduğu için tercih

edildi. Projede 1 adet 1600 KW

kapasiteli vidalı, 2 adet 1600

KW kapasiteli santrifüj soğutma

grubu kullanıldı. Bunun yanı

sıra 28 adet klima santrali, 2

adet havuz nem alma santrali,

7 adet kazan ve 20 adet boyler

merkezi sistem çözümünde

kullanılırken 39 adet VRV IV+

Heat Pump RXYQ-U model dış

ünite, 297 adet FXDQ-A3 ve 10

adet FXSQ-A model ‘Gizli Tavan

Tipi İç Üniteler’ tercih edildi.

Dış ünitelerde bulunan değişken

soğutucu akışkan sıcaklığı

teknolojisi (VRT) ve LOT21

sezonsal verimlilik direktiflerine

uyumluluk, iç ünitelerin kompakt

boyutları ve ses seviyeleri,

eşsiz premium tasarıma sahip

Madoka serisi kablolu kumandalar

da seçimlerde etken oldu.

Projenin otel kısmında mutfak

dahilindeki hazırlık alanı, soğuk

oda ve donmuş muhafaza odalarında

için 6 adet kondenser

ünitesi ile 28 evaporatörün kullanılması

uygun görüldü. Mutfak

ve soğuk odalarda 3 adet DAI-

KIN ZEAS serisi kondenser ünitesi

tercih edilerek yüksek enerji

verimliliği ve yer tasarufu sağlanırken,

balo katında da 3 adet

split TECHNOBLOCK markalı

endüstriyel cihazlarla sistem

toplam borulamasında avantaj

elde edildi. Daikin, böylece endüstriyel

soğutma alanında da

fark yarattığını vurgulamış oldu.

Üçay Mühendislik’in 2021 hedefi 30 bin Daikin Kombi

500 binden fazla evi doğalgaz ile buluşturan Türkiye’nin en büyük

doğalgaz dönüşüm şirketlerinden Üçay Mühendislik, 2021

yılı Daikin kombi satış hedefini 30 bin olarak belirledi.

Türkiye’nin iklimlendirme sektöründeki öncü firması Üçay Mühendislik,

2021’de 30 bin Daikin kombi satışı hedefi belirledi.

2020’nin COVID-19 sebebiyle tüm dünyada durgun geçtiğine

dikkat çeken Üçay Grup CEO’su Turan Şakacı, gelecek yıldan

umutlu olduklarını belirtti ve şunları söyledi: “Koronavirüs salgını

sebebiyle hiç kimsenin hesaplamadığı bir yıl geçiriyoruz.

Salgının yavaşlaması ve aşı çalışmalarında yaşanan ilerlemeye

bağlı olarak 2021’in küresel anlamda toparlanma yılı olacağını

öngörüyoruz. İnşaat sektöründe de 2020’ye göre daha iyi bir yıl

geçireceğiz. Üçay Mühendislik olarak 30 bin adet Daikin kombi

satışı hedefi belirledik. Sektörde 6 yıl kombi, 6 yıl da tesisat

garantisi sunan tek mühendislik firması olmamız sebebiyle bu

hedefimizi gerçekleştirebiliriz.”

HEDEF YILLIK 30 BİN KOMBİ

Türkiye’nin gelişime açık bir pazar olduğuna dikkat çeken ve kentsel dönüşüm projeleriyle iklimlendirme ekipmanlarına olan

ihtiyacın giderek artacağını belirten Daikin Isıtma Departman Müdürü Fahri Umut Ertür, “Türkiye’nin en büyük mühendislik

şirketlerinden olan Üçay Mühendislik’in 2021’de 30 bin Daikin kombi satışı hedefi belirlemesi, tedarikçi olarak bizi de motive

ediyor. Daikin olarak dünyanın en küçük kombisini üreterek büyük bir başarıya imza attık. Türkiye genelinde 24 şehirde 51

şubesi olan Üçay Mühendislik ile bu hedefimizi gerçekleştireceğiz.” şeklinde konuştu.

27


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

28

Dünya çapında en fazla ızgara çeşidini

MEISER üretiyor

Son derece sağlam, güvenli ve hafif döşeme

platformu olan ızgaralar sanayinin tüm

alanlarında kullanılır. Rafinerilerde, enerji

santrallerinde, çelik fabrikalarında, madenlerde

ve petrol platformlarında yoğunlukla

platform döşeme elemanı olarak kullanılır.

Mimari projelerde ise kediyolu (catwalk)

olarak cephelerde, çatılarda kullanılır. Ayrıca

zemin elemanı, yaşam alanlarını ayırıcı

eleman, gölgelik, rampa, hatta çit olarak da

kullanılır. Mimarlar ve inşaatçılar, dekoratif

cephe kaplaması, asma tavan veya güneş

koruyucusu olarak, ızgarayı estetik ve aynı

zamanda çok fonksiyonel bir ürün olarak

değerlendirmektedir. Ayrıca döşeme platformu

ve raf taşıyıcı elemanı olarak, lojistik

sektöründe gün geçtikçe daha fazla

kullanılmaktadır. MEISER, dünya çapında,

en fazla ızgara çeşidini sunabilen üretici

konumundadır. Kullanım imkânlarının çeşitli

olması, alışılmadık ve geniş ürün yelpazesi

sağlamayı gerektirmektedir. Müşterilerimizle

birlikte, ürün yelpazemizden

müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun olan

doğru ızgarayı seçiyoruz. Izgaralar daima

güvenlikle ilgilidir ve biz bu sorumluluğumuzun

bilincindeyiz. Birisi, MEISER ızgarasından

yapılmış, havadar bir platform

SEKTÖREL

üzerinde yüksekte durduğunda, kalite ve üretim mümkündür. Karbon çeliği, paslanmaz

çelik ve alüminyum olarak üretilebilir.

güvenirliliğin önemini anlamış olur. Ürünlerimiz,

planlamadan, teslimata kadar yüksek

standart ile üretilmiştir. Çalışanlarımız, Pres Kaynak Izgara

projelerinizi planlamanıza destek olmaktan Pres kaynak ızgaraları, birçok sektörde

ve tavsiyelerde bulunmaktan memnuniyet kullanılmakla beraber ağırlıklı olarak enerji

duyacaktır. Dış hizmetimizin sunduğu ücretsiz

statik hesaplamalar da hizmet anladir.

Taşıma ve dolgu çubuğunun birbirine

ve endüstriyel projelerde tercih edilmekteyışımızın

bir parçasını oluşturmaktadır. birleştirme işlemi, çubukların her bir temas

noktasının direnç kaynağı yöntemi ile yüksek

basınç altında otomatik makinalarda

Pres Geçme Izgara

Yaygın olarak alternatife sahip olduğundan yapılması ile dayanıklı bir yapı ortaya çıkmaktadır.

Pres kaynak ızgaralarında dol-

farklı uygulamalarda kullanıcısına avantaj

sağlamaktadır.

gu çubuğu olarak mukavemeti arttırmak

Taşıma çubukları istenilen yükseklik, kalınlık

ve uzunlukta hazırlandıktan sonra çubuklar kullanılmaktadır. Pres kaynak

ve kaydırmazlık sağlamak amaçlı burgulu

özel preslerde çentikleri açılır. Bu çentikleri ızgaraların spesifik özelliği kaynaklı olarak

üretildiğinden yoğun kullanıma uygun,

açılmış taşıma çubuklarının üzerine, çentik

yerlerinden daha önceden gerekli boylarda darbelere karşı dayanıklıdır. Ayrıca zemin

hazırlanmış olan dolgu çubukları özel pres döşemelerinde değişiklik yapılması ihtiyacı

bulunan yerlerde, kaynak pres ızgarası

makinelerinde preslenir.

Bu ızgaraların dış çerçeveleri T-profil veya montaj kolaylığı açısından tercih edilmektedir.

düz profil şeklinde dizayn edilebilir.

Pres geçme ızgara yüzeyi kaydırmazlık

sınıfına göre tek veya çift yönlü çentikli Raf Izgaraları

olarak üretilebilir. Buna ek olarak kaydırmazlık

sınıfına göre farklı çentik tiplerinde göre taşıma çubuklarına çentikler açılarak

Üzerine koyulacağı taşıyıcıların türüne

üretilen geleneksel ızgara tipleridir.

Bunlar;

Sadece Çentik Açılarak Oluşturulan

Raf Izgaraları Kenarlıkları

Yükseltilerek Oluşturulmuş Raf

Izgaraları Çentikli ve Tekmelikli

Raf Izgarası

Z Kenarlıklı Raf Izgarasi

Z Kenarlıklı ve Tekmelik Kaynaklı

Raf Izgarası

U Kenarlıklı Raf Izgarası

İkiz Raf Geçiş Izgaraları olarak

portföyümüzde bulunan kendi

üretimlerimiz olan ürünlerimizdendir.

.

Kasım 2020 .

www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

30

ÇÖZÜM ORTAĞI

Sembol İnşaatın tercihi Aldağ

.

Kasım 2020 .

Sembol İnşaat Kamu-Özel Ortaklığı Modeliyle İnşa Ettiği "Kervan Saray" Adlı Çok

Fonksiyonlu Tesisin Yapımında ALDAĞ Klima Santralleri Kullanıldı.

Kırgızistan’ın Türkistan kentinde, kamu-özel ortaklığı

modeliyle inşa edilen Kervan Saray çok fonksiyonlu turistik

tesis, 101 milyon USD hacminde bir yatırımla hayata

geçiyor. Bu uluslararası tesis, otellerin yanı sıra,

pazar yeri, restoranlar ve yapay bir göleti bünyesinde

barındırıyor.

Kazakistan 2025 Stratejik Planı çerçevesinde “herkes

için bir şehir” anlayışıyla yeniden tasarlanan ve “2023

Türkistan Kültür Başkenti” etkinliklerine ev sahipliği

yapması planlanan yeni çehreye sahip olacak kentin

yeni turizm cazibe merkezi de Kervan Saray olacak.

Kent için kritik öneme sahip bu projede iklimlendirme

sistemlerine Aldağ hayat verecek. Merkezi iklimlendirme

sistemlerinin kalbi sayılan klima santralleri, Türkiye’nin

Merkezi İklimlendirme alanındaki en büyük tesisinde

üretilecek. Aldağ’ ın Manisa Akhisar Tesisi’ nde

bu proje için üretilecek 2.500-14.000 m3/h debi aralığındaki

Klima Santralleri; işletim ömrü boyunca Aldağ

güvencesinde olacak.

Güvenilir iç hava kalitesini ekonomik işletme koşulları

ile birlikte sunan Aldağ, bu proje için aynı zamanda ısı

geri kazanım cihazları da üretecek.

Bu cihazlar sayesinde; dışarı atılan hava ile birbiri ile

temas etmeksizin içeri alınan hava arasında zıt hava

akımı ile havadan havaya ısı transferi yapılarak iç ortama

kazandırılacak sıcaklık sayesinde en az %30 enerji

tasarrufu gerçekleşecek.

İzmir-Bornova 1000 Kişilik Öğrenci Yurdunda

CIAT Soğutma Grupları ve ALDAĞ Fancoilleri tercih edildi

www.yapiinsaatdergisi.com

Gençlik ve Spor Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü

tarafından İzmir-Bornova’ya kazandırılacak 1000 öğrenci kapasiteli

kompleks, yurt binasının yanı sıra sosyal tesis ve idari bina bileşenlerini

de içeriyor. Yaklaşık 30.728 metrekare alan üzerine inşa

edilen kompleks, İzmir’in giderek artan öğrenci nüfusuna, en iyi koşullarla

yaşam alanları sunarak hizmet verebilecek.

Günümüzde yapıların, insanların sadece barınma ihtiyaçlarını değil,

yaşam kalitelerini gözetecek şekilde inşa edilmeleri hedefleniyor.

T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bu projesine; Aldağ gerek

yarım asrı aşan bir güvenin sembolü olan Aldağ markasını taşıyan

ürünleri, gerekse uluslararası yaygın tercih gören temsilciliği

CIAT’ın ürünleri ile değer kazandıracak. Gençlerin güvenli barınma

ihtiyaçlarının yanı sıra eğitim performanslarını doğrudan etkileyebilecek,

sağlıklı yaşam koşulları sağlayabilecek çözümler getirmeye

yönelik kompleks için Aldağ; 56 adet iki borulu döşeme tipi, 691

adet iki borulu gizli tavan tipi ve 197 adet iki borulu dört yöne üflemeli

fan coil üniteleri üretecek. Projede; ekolojik ayak izini küçültmeye

yönelik çözümler arasında CIAT’ın Powerciat LX ST 4008A

serisi soğutma grupları da yer alıyor. CIAT, Dünya İklimlendirme

Sektöründe Eko-Tasarım Yönetmeliklerinin gereklerini en üst düzeyde

karşılayabilen cihazlar olarak öne çıkıyor. İklim değişikliği ile

mücadele çözümleri arasında büyük önem taşıyan soğutucu sistemler

konusunda duyarlı duruşu olan yatırımcı ve sistem seçicileri

için güvenilir seçenek olan CIAT’ın Powerciat serisi, -20°C ile 55°C

dış ortam çalışma sıcaklığı aralığında, 4,5’e kadar Mevsimsel Enerji

Verimlilik Oranı (SEER) ve 6,3’e kadar Mevsimsel Enerji Performansı

Oranı (SEPR) aralığında verimlilik seçenekleri sunabiliyor.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÇÖZÜM ORTAĞI

ALDAĞ,

CIAT Rooftopla liderliğe koşuyor

CIAT VECTIOSPOWER TM Hava

Soğutmalı Rooftop Üniteleri

Çatı üstü paket ünitelerde yeni nesil CIAT

VECTIOSPOWER TM ile daha yüksek iç

mekan ortam hava kalitesi ve daha yüksek

enerji verimliliği sunuluyor.

VECTIOSPOWER TM, 2021 Ecodesign

taleplerinin ötesinde, mevsimsel verimlilik

gereksinimlerini aşmak üzere; (SEER

>4.88 ve SCOP >3,44) tasarlandı, ErP

2021 gereksinimlerine göre %38'e varan

tasarruf sağlıyor.

Paket sistem esnekliğine sahip VEC-

TIOSPOWER TM özel ihtiyaçlar doğrultusunda

uygulama kolaylığı sağlayan geniş

kapsamlı seçenekler sunar. Optimize

edilmiş ağırlığı ve boyutlarıyla hem yeni

projeler hem de yenileme projelerine mükemmel

uyumludur. 50 mm yalıtımlı çift

panel, Euro class A2-s1, d0 (M0) yangın

sınıflandırması standardına uyumludur.

10.800 m3/h - 54.000 m3/h arası hava

akışı, 100 kW ila 300 kW soğutma ve tersinir

çalışabilen ısı pompası kapasitesi,

-15 ºC ila 48 ºC dış hava sıcaklığı aralığında

hizmet veriyor. Tasarım optimizasyonu

ve en yeni en iyi teknolojiler sayesinde

7dB(A) daha düşük ses seviyesine

sahiptir.

Maksimum mevsimsel verimlilik için, Vectios

üniteleri yeni Vectic kontrol sistemi ile

donatılmıştır. Vectic kontrol sistemi, kısmi

yük koşullarında performansı optimize

eder, her mevsimde mevsimsel verimliliği

ve çalışma limitlerini artırır. Vectic özelliği,

tüm seriler için mevcuttur.

Değişken Hava Hacmi

VECTIOSPOWER TM, aynı anda birden

fazla hava hacmini yönetmeye yönelik

özel uygulamaya sahiptir. Çoklu Bölge

Yönetimi (4 bölgeye kadar); sıcaklığa

bağlı olarak her bağımsız odanın damperlerini,

fiziki kurulum ihtiyaçlarını ayarlamak

için hava akışını (kanal basıncını),

konforun sürekliliği için üfleme sıcaklığını

ve dört bölgeye kadar asgari hava akışını

yönetir.

Düşük Sıcaklıklı Gıda Depoları

Gıdaların muhafaza edilmesi için düşük

sıcaklık stabil olarak korunmalıdır. Ünite

tüm ekipmanı bu düşük dönüş sıcaklığını,

evaporasyon kontrolü, dönüş sıcaklığına

göre besleme havası akış ayarı, özel yapılandırılmış

parametreler ile (15ºC) yönetmek

için ayarlar, kontrol altında tutar.

Bu işlem, isteğe göre serbest soğutma

(free cooling) çalışmasıyla da yapılabilir.

Isı Geri Kazanım Serpantini

Soğutma sistemlerinden gelen sıcak suyu

kullanmayı sağlayan enerji geri kazanım

sistemi, enerji tasarrufunda büyük kazanımlar

sağlar. Bu serpantinler düşük su

sıcaklığı uygulamaları için tasarlanmıştır.

Ünitenin dışına elektronik kontrol tarafından

yönetilen 3 yollu bir vana ile verilir.

Yatay tasarımlı çatı tipi VECTIOSPOWER

TM serisi, yüksek sezonsal verimlilik ve

düşük gürültü seviyesi için elektronik eksenel

fanlar, tandem scroll tipi hermetik

kompresörler, elektronik genleşme valfleri

ve R-410A soğutucu akışkan için optimize

edilmiştir.

Yeni nesil VECTIOSPOWER TM, aktif

geri kazanım sistemi ve ısı geri kazanım

tamburu gibi emilen havadan enerji geri

kazanımı için avantajlarının yanı sıra en

iyi iç mekan hava kalitesini sağlamak için,

bir dizi filtre seçeneği, temiz hava yönetimi

ve karbondioksit sensörlerine sahiptir.

Hem ticari, hem endüstriyel uygulamalar

için birçok seçenek sunan VEC-

TIOSPOWER TM serisi, kullanım ömrü

boyunca toplam maliyeti azaltır, işletme

ve çevre dostudur.

CIAT, Türkiye pazarına Aldağ güvencesi

ile sunulmaktadır.

31


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

32

SEKTÖREL

LG’den Multi Split Klima

Seçenekleri

Split, sistem tasarımcılarına özgürlük te, soğutma sürelerini yüzde 33, ısıtma

ve esneklik sağlıyor. LG, şık ve yerden sürelerini de yüzde 45 azaltan gelişmiş

tasarruf sağlayan geniş bir iç ünite yelpazesi

sunuyor, böylece bir evin veya liyor. Gömülü PM1.0 sensörleri ayrıca

sıcaklık ve nem sensörü teknolojisi ge-

ofisin iç kısmında alan kaybı yaşanmıyor.

Gerek duvara, gerek tavana mon-

için gelişmiş hava temizleme sağlıyor.

daha sağlıklı ve daha rahat bir ortam

te edilen ünitelere, gerekse de kanallı Multi Split sistemi tarafından sağlanan

kullanışlı bağlantı, konforu ve

bir çözüme ihtiyaç olsun, LG iç ünite

tasarımları ile her binaya mükemmel performansı başka bir düzeye taşıyor.

Kullanıcılar, Wi-Fi aracılığıyla LG

uyum sağlayabiliyor. Daha küçük form

faktörlü ünite aynı zamanda dış mekanda

yer açıyor ve bahçe veya ofis dikleri zaman istedikleri yerden kontrol

ThinQ’ya bağlıyken sistemlerini iste-

binasını bölmüyor.

edebiliyor ve izleyebiliyorlar. Sistem

performansından ve çalışmasından

Üstün HVAC Performansı

haberdar olmak için mobil cihazlarından

uygulamaya rahatça erişebiliyor-

LG HVAC performansı hakkında konuştuğumuzda,

R1 kompresörler her lar. Buna ek olarak, LGMV (İzleme

şeyden önce geliyor. R1 kompresörlerin

alttan sıkıştırması ve şaft geçişli içinde bulunan döngü izleme ve akıllı

Görünümü) bağlantısı, tüm uygulama

tasarımı, düşük yük koşullarında bile sorun giderme ile montajcıların veya

son derece kararlı çalışma sağlıyor ve servis mühendislerinin sistemle ilgili

çalışma verimliliğini daha da artırıyor. sorunları izlemelerine ve teşhis etmelerine

olanak tanıyor.

Bu yapı kompresörün dayanıklılığını

artırırken, ayrıca geliştirilmiş Black Evden veya çalışma alanından en iyi

Fin korozyona dayanıklı kaplama Multi şekilde yararlanmak için doğru HVAC

Split’in ömrünü uzatıyor. Multi Split’in sistemi büyük fark yaratıyor. LG Multi

yüksek SEER ve SCOP sınıfı derecelendirmeleri,

R1 kompresör sayesinde alanlarda devrim yaratacak konfor,

Split, benzersiz kompakt bir birimde

olağanüstü performansını gösteriyor. esneklik ve verimliliği getiriyor. Multi

Gelişmiş pik akım kontrolü enerji tüketimini

ve işletme maliyetlerini azaltıyor. onu çok çeşitli ortamlar için mükemmel

Split’in çok yönlülüğü ve performansı,

Bu yüksek verimli performansla birlik-

bir uyum haline getiriyor.

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

İster evlerde kullanım için olsun ister işletmelerde,

doğru HVAC sistemini seçmek konforun ötesinde bir konu olarak değerlendiriliyor.

LG Electronics (LG) tarafından sunulan

LG Multi Split, kullanıcıların mekan

bağımsız olarak iklim kontrolünü etkili

bir şekilde yönetmesine imkan veren

çok yönlü bir çözüm. Bu devrim niteliğindeki

sistem, evleri ya da ofisleri

dönüştürebilecek işlevsellik, esneklik

ve performans sunuyor. Ürünün daha

da kompakt hali, kullanıcılara yeni olasılıklar

dünyasının kapılarını açarken

LG’den beklenilen konforu tam olarak

sağlıyor.

Multi Split’te Çoklu Özellik

LG Multi Split, tek bir dış üniteden 5

iç üniteye kadar ısıtma ve soğutma

sağlayabiliyor. Birden fazla iç ünitenin

çalıştırılması, birden fazla odadaki ünitelerin

ayrı ayrı izlenmesine ve kontrolüne

izin veriyor. Her binanın kendine

özgü yapısı ve ihtiyaçları olduğu bir

gerçek ancak Multi Split aynı anda

birden fazla alanın ihtiyaçlarını karşılayabilme

kapasitesine sahip olmasıyla

tanınıyor. Dağıtım (DB) Kutusunun eklenmesiyle,

tek bir dış ünite 9 iç üniteye

kadar destekleyebiliyor.

Tam Esneklik

Bir HVAC sistemindeki esneklik uzun

bir yol anlamına geliyor. 5 iç üniteye

kadar bağlanabilme özelliği ile Multi



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

34

Gölgelerin Asaletinden Gelen Şıklık;

Airflex Shadow Black

Form MHI Klima Sistemleri, son teknoloji ürünleriyle mekanlara yenilikçi çözümler

sunmaya devam ediyor. Mitsubishi Heavy Industries markalı Airflex kanat dizaynına

sahip kaset tipi klimalar, yakında yeni renk seçeneğiyle mekanlarda rüzgarsız

serinliği estetikle buluşturacak. A Design Ödüllü kanat teknolojisi ile tavana paralel

üfleme yaparak ortamdaki hava konforunu üst seviyeye taşıyan Airflex kaset tipi

klimalar, artık “Shadow Black” renk seçeneğine de sahip. Konforu mimarı uyumla

birleştirmek isteyenlere estetik bir seçenek sunacak olan bu yeni seri, Form

güvencesi ile Aralık ayından itibaren satışa sunulacak.

SEKTÖREL

Form MHI Klima Sistemleri 2011’den bu yana Türkiye’deki

satışını gerçekleştirdiği Mitsubishi Heavy

Industries VRF sistem klimalar ile mekanların hava

kalitesini yükselten iklimlendirme çözümleri sunuyor.

Mitsubishi Heavy Airflex kaset tipi klimalar, sahip

oldukları özel kanat teknolojisi ile rüzgarsız serinlik

sağlıyor. 4 yöne üflemeli kompakt kaset tipi kategorisindeki

bu klimalar, Mitsubishi Heavy’ye özgü Airflex

kanat teknolojisiyle havanın tavana paralel akışını

sağlayarak soğuyan havanın ortama doğal ve homojen

biçimde dağılmasına imkan veriyor. Böylelikle

hem mekanlardaki hava konforunu arttırıyor hem de

sıcak yaz aylarında klimalı ortamların en sık karşılaşılan

sorunlarından biri olan soğuk çarpmalarını

önlemiş oluyor.

A Design Ödülü Airflex

kaset tipi klimalar,

360 derece hava akımı

sağlıyor. Ürün üzerinde

yer alan 8 ayrı kanat,

uzaktan kumanda sistemi

sayesinde farklı

açılarda ve isteğe göre

birbirinden bağımsız

biçimde yönetilebiliyor.

Ayrıca, cihaz üzerindeki

opsiyonel hareket sensörü,

ortamdaki insan

hareketlerini algılıyor ve

klimanın gereksiz çalışmasını

engelleyerek

enerji tasarrufu sağlıyor.

Mitsubishi Heavy Airflex, yeni rengiyle farklı dekorasyonlara

kolaylıkla uyum sağlıyor

Ergonomik yapısı ile tavana rahatlıkla monte edilebilen

Airflex kaset tipi klimalar, özel ızgara tasarımı sayesinde

estetik bir görüntü sunuyor. Ayrıca Aralık 2020 itibariyle

satışa sunulacak yeni “Shadow Black” renk seçeneği ile

ortamdaki dekorasyon bütünlüğüne kolayca uyum sağlayarak

mimari projelere değer katacak.

.

Kasım 2020 .

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÇÖZÜM ORTAĞI

İBB Atık Yakma ve Enerji Üretim

Tesisi’nin Taze Havası Form’dan

Form Endüstri Tesisleri, Türkiye’nin ilk ve Avrupa’nın en büyük evsel atık yakma

tesisinin doğal havalandırma ihtiyacını Roda Airstar ile karşılayacak. İstanbul

Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen bu eşsiz Atık Yakma ve Enerji

Üretim Tesisi’nin havası, Alman teknolojisine sahip Roda markasının Airstar

doğal havalandırma üniteleri ile 7/24 tazelenecek.

Cephedeki motorlu panjurlar (louver)

vasıtasıyla, iç ortamda taze

hava sirkülasyonu sağlayacak olan

Roda Airstar, sıfır enerjiyle, karlı ve

yağmurlu havalarda dahi sürekli havalandırma

yapacak.

Yüksek ısı yayan proseslerin en

uygun yöntem ile kesintisiz olarak

havalandırması, tesisin sürekliliği

bakımından çok önemlidir. Doğal

havalandırma üniteleri, ortam havasını

sürekli değiştirerek ortamdaki

ısı yükünü düşürür, bu sayede

proseste yaşanabilecek yüksek

sıcaklık kaynaklı arıza ve duruşları

engeller. Aynı zamanda çalışma ortamının

havasını tazeleyerek, çalışanların

sağlığını korur.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atık

Yakma ve Enerji Üretim Tesisi’nin

doğal havalandırma ihtiyacına üstün

Alman teknolojisine sahip Roda

Airstar ile çözüm sunan Form, 40

set ünite ile ortama saatte 3 milyon

m³’lük doğal havalandırma sağlayacak.

Tesisin çatısına yerleştirilecek

olan Roda Airstar üniteleri, hava

durumundan bağımsız olarak 7/24

çalışabilme özelliği ile alandaki

hava tazeliğini sürekli olarak koruyor.

Tesisin cephelerine yerleştirilen

motorlu panjurlardan girecek taze

hava, çatıdaki doğal havalandırma

ünitelerinden çıkarak binanın 7/24

doğal havalandırması sağlanacak.

Ayrıca, kazanların gürültüsünü dışarıya

vermemesi için ünitelerde

500 mm susturucular olacak.

Yüksek hacimli, yağmur geçirmeyen

ve enerji gerektirmeyen havalandırmaya

ihtiyaç duyulduğunda

profesyonellerin bir numaralı tercihlerinden

olan Roda Airstar, 55 yıllık

Form güvencesi ile endüstriyel tesislere

değer katıyor.

35


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

36

SEKTÖREL

Isomer, Bosch Kalitesini Tüm

Türkiye’ye taşıyacak

Postmodern toptancılık sisteminin

iklimlendirme sektöründeki

öncüsü olan ISOMER Isıtma

Soğutma Merkezi, dünyanın en

keticinin kullanımına sunuyoruz.

Verimliliği ve kalitesi yüksek bu

ürünleri sunarken tüm bayilerimize

mühendislik desteği de sağlıyoruz.

büyük teknoloji şirketlerinden

Mühendislik desteği alan

Bosch ürünlerini bin 400’e yakın

bayisi aracılığıyla tüm Türkiye’ye

bayilerimiz bu destek ile kombi,

radyatör, yoğuşmalı kazan, VRF/

ulaştıracak.

klima, yerden ısıtma, güneş

ISOMER Isıtma Soğutma Merkezi

Genel Koordinatörü İlgin Eray

Dünyanın en büyük iklimlendirme

markalarının kalitesi ispatlanmış

ürünlerini ISOMER Isıtma

Soğutma Merkezi’nin bin 400’e

yakın bayisi aracılığıyla Türkiye’nin

kullanımına sunduklarını

söyleyen ISOMER Isıtma Soğutma

Merkezi Genel Koordinatörü

İlgin Eray, “Bayilerimiz aracılığıyla

dünyanın en büyük iklimlendirme

markalarının ürünlerini tü-

enerjisi sistemleri ve ısı pompası

gibi teknik alt yapı gerektiren

ürün gruplarında büyük ölçekli

çalışmalara imza atabiliyor ve

iş hacimlerini büyütebiliyor. Bin

400’e yakın olan bayi sayımızı,

2021’de 2 bin 500’e yükselteceğiz.

Bu büyümede dünyanın en

büyük iklimlendirme şirketlerinden

Bosch ile çalışmamızın da

katkısı olacak.” şeklinde konuştu.

İklimlendirme ve yenilenebilir enerji projelerinde çözümler sunan ISOMER Isıtma

Soğutma Merkezi, dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden Bosch ürünlerini, bin

400’e yakın bayisi aracılığıyla tüm Türkiye’ye ulaştıracak.

www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

38

Masdaf, 30 Eylül’de ABB ile ortak düzenlediği webinarda “Pompalarda Frekans İnvertörü

Kullanımının Sistem Verimine Etkileri”ni masaya yatırdı.

Yarım asra yaklaşan geçmişiyle pompa

sektöründe birçok ilke imza atan Masdaf,

düzenlediği teknik eğitimlerle de sektörde

fark yaratmaya devam ediyor. Masdaf, 30

Eylül’de enerji ve otomasyon sektörünün

öncü firması ABB ile ortak düzenlediği

webinarda “Pompalarda Frekans İnvertörü

Kullanımının Sistem Verimine Etkisi”ni

masaya yatırdı.

Online seminer kapsamında ABB Ürün

Müdürü Tuğra KÜÇÜKAY, “Sürücü Temelleri”

ve “Elektrik Motorlarında Enerji Verimliliği”

konularında, ABB Kontrol Ürünleri

Ürün Sorumlusu Ozan Gültekin’de

“Kontaktörler ve Yol Verme Çözümleri”

hakkında bilgiler paylaştı. Masdaf Endüstri

Grubu Satış Yöneticisi Sibel AKAN

ise konuşmasında “Elektrik Motoru ve

Pompalarda Eko-Tasarım Uygulamaları”,

“Pompalarda Frekans Kontrol Sistemi

Kullanımının Faydaları” ve “Frekans

Kontrol Panosu Özellikleri” konularına

değindi.

Pompa teknolojilerinde tasarruf

“elektrik motoru” ile başlar

Sunumunda pompa teknolojilerinde Ecodesign

uygulamalarının önemine dikkat

çeken Sibel AKAN, pompa sistemlerinde

tasarrufun “elektrik motoru” ile başladığını

belirtti. AKAN sözlerine şöyle devam

etti : “Endüstri alanındaki elektrik tüketimi

toplam tüketimin %42’sini oluşturuyor.

Endüstride kullanılan elektriğin %70’i ise

elektrik motorları tarafından

harcanıyor.

Endüstriyel enerjinin

%30’u pompalar

tarafından tüketiliyor

0.75 – 375 kW gibi orta büyüklükteki

motorlar %68 ile en fazla

güç ihtiyacını karşılayan teknolojiler

oluyor. Ayrıca dünyada ki

toplam enerji tüketiminin %20

’si, endüstriyel enerjinin ise

ortalama %30’u pompalar tarafından

tüketiliyor. Doğru bir

sistem tasarımı ve uygun pompa

seçimi ile tüketilen enerjinin

%30’undan tasarruf edilebilmek

mümkün. Bu durum Amerikan

www.yapiinsaatdergisi.com

SEKTÖREL

Masdaf ve ABB,

Verimli Pompa Sistemlerinin

Püf Noktalarını Anlattı!

Hidrolik Enstitüsü ve EUROPUMP tarafından

da bildirilmiştir. Örneğin kontrol

vanaları yerine istenen basıncı sağlayan

değişken devirli pompalar kullanılabilir.”

dedi.

Pompa sistemlerine “Nesnelerin

İnterneti” ( IoT ) teknolojisi

Pompa teknolojilerinde kullanılan frekans

kontrolünün faydalarına da vurgu yapan

AKAN, “Pompa sistemlerine, “Nesnelerin

İnterneti” ( IoT ) teknolojisini sunan frekans

kontrol cihazları, Mod-Bus veya Bacnet

haberleşme protokolü ile dış ünitelere

(bina otomasyon sistemi) anlık erişim

imkanı sağlayarak, kontrol avantajı sunuyor.

Uzaktan erişim özelliği ile pompa

açma-kapama gibi işlemler kolaylıkla yapılabiliyor.

Aynı zamanda sistemin ihtiyacı

doğrultusunda verimli bir şekilde çalışan

akıllı pompa teknolojileri ile hem sistem

verimliliği hem de enerji tasarrufu sağlanıyor.

Motorlar, frekans kontrol cihazı uygulamalarında

her zaman yumuşak kalkış

ve duruş yaptıkları için direkt yol verme,

yıldız-üçgen veya soft starter uygulamalarındaki

gibi şalt ekipmanlarını yıpratan ani

akım sıçramaları oluşturmuyor.

Enerjiden %51 tasarruf

Fazladan boyutlandırılmış bir sistemde

hızın %20’sinin düşürülmesi durumunda

enerjiden %51 tasarruf sağlanıyor. Böylece

kontrol edilebilir akıllı pompa tekno-

.

Kasım 2020 .

lojileriyle sağlanan sistem verimliliği ile

işletmelerde ki enerji giderlerinden tasarruf

sağlanıyor. Arıza hallerinde de arızalı

pompanın devre dışı bırakılmasını sağlayarak,

yedek pompanın otomatik olarak

devreye alınmasını ve sistemin herhangi

bir aksaklığa neden olmadan çalışmasını

sağlıyor. Hata durumlarında ekran üzerindeki

alarm sistemi ile hata kodunu anlık

olarak paylaşıyor.

Çoklu pompa sistemlerinde

gerçek zamanlı eş yaşlanma

imkânı

Hız ayarlama özelliği ile pompanın motor

ve yatak ömürlerinin korunmasına katkı

sağlıyor. Ayrıca pompaların her birinin

toplam çalışma saatlerini görüntüleyerek,

çoklu pompa sistemlerinde gerçek

zamanlı eş yaşlanma imkânı da sunuyor.

Arıza hallerinde arızalı pompanın devre

dışı bırakılmasını sağlayarak da yedek

pompanın otomatik olarak devreye alınmasını

ve sistemin herhangi bir aksaklığa

neden olmadan çalışmasını sağlıyor. Frekans

kontrolü, mekanik darbeleri de azaltıyor.

Debideki ani değişimleri ve basınç

sıçramalarını takip ederek, ani basınç

sıçramaları nedeniyle mekanik akşamlarda

oluşabilecek sızıntı ve darbelerin

önüne geçiyor.

Kavitasyon riskini azaltıyor

Ayrıca kavitasyon riskini de

azaltıyor. Statik basıncın,

akışkan buharlaşma basıncının

altına düştüğü anlarda

akışkanda oluşan kabarcıklar,

pompanın iç çeperlerine

çok güçlü bir kuvvetle çarpıyor

ve mekanik yıpranmalara

sebep oluyor. Frekans

kontrollü pompa uygulamalarında

pompanın önündeki

basınç bilgisinin okunabiliyor

olması, kavitasyon riskinin

gözlemlenmesini ve böylece

tedbir alınmasını sağlıyor. Bu

özellikler göz önüne alındığında

sistemin mekanik bakım

süresi ve maliyetleri de

düşüyor.”


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÇÖZÜM ORTAĞI

İklimlendirme devi Systemair HSK,

iç ortam hava sağlığına dikkat çekecek

‘Taze Hava Akımına Kapılın’ sloganıyla hayata geçirilen bilinçlendirme kampanyası

kapsamında; hastanelerden alışveriş merkezlerine, okullardan otellere, fabrikalardan

ofislere kadar pek çok farklı alanda sektör profesyonellerine ulaşılarak toplum sağlığı için

taze havanın önemi ve doğru havalandırma yöntemleri anlatılacak. Vatandaşlara ise evleri,

ofisleri, çocuklarının okulları, gittikleri alışveriş merkezleri, oteller ve hastaneler gibi tüm bu

mekanlardaki iç ortam hava sağlığını nasıl sorgulayabilecekleri konusunda bilgiler verilecek.

Pandemiyle birlikte iç ortam hava sağlığı

hiç olmadığı kadar konuşulmaya başlandı

Marka isminde “hava” kelimesini (İngilizce

olarak air) barındıran bir şirket olarak

dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de

de dev projelere “taze hava” sağladıklarını

belirten Systemair HSK Genel Müdürü

Ayça Eroğlu, havalandırma alanındaki

bilgi birikimlerini kamuoyuyla çok daha

yoğun bir şekilde paylaşmak için başlattıkları

kampanya kapsamında şu bilgileri

aktardı: “Ülkemizde iklimlendirme denildiği

zaman ilk akla gelen ısıtma ve soğutma

oluyor ve çok önemli bir unsur olan

havalandırma genellikle göz ardı edilebiliyordu.

Pandemi dönemiyle birlikte ise

toplu alanlardaki havalandırma sistemleri

ve iç hava sağlığının hiç olmadığı kadar

konuşulduğuna şahit olduk. Şirket olarak

düzenlediğimiz online söyleşilerde de

pek çok farklı sektörden yoğun bir ilgiyle

karşılaştık, iç hava kalitesi konusunda

çok fazla soru almaya başladık. Tüm bu

ihtiyaçlar ve aydınlatılmayı bekleyen konuları

dikkate alarak “Taze Hava Akımı”

ismini verdiğimiz kampanyamızı kurguladık.

Kampanyamız kapsamında pek çok

farklı alandan sektör temsilcilerinde ve

kamuoyunda, iç ortamlarda taze ve temiz

havanın önemiyle ilgili farkındalık sağlamayı

hedefliyoruz. Düzenleyeceğimiz etkinlikler,

seminerler, projeler gibi iletişim

aktiviteleri ile taze havanın lüks değil,

sağlıklı yaşam için bir zorunluluk olduğuna

dikkat çekerek kurumlar tarafından

alınması gereken önlemleri ve tüketicilerin

ortam havasıyla ilgili sorgulamaları

gereken hususları anlatacağız.”

Zamanının yüzde 90’ını kapalı

alanlarda geçiren herkesin ortak

kaygısı: “Taze hava”

Zamanımızın yaklaşık yüzde 90’ını işyeri,

fabrika, okul, konut, alışveriş merkezi gibi

kapalı alanlarda geçirdiğimizi hatırlatan

Ayça Eroğlu, bu nedenle iç mekânlara

dış ortam hava kirliliğinden etkilenmemiş

kaliteli taze hava sağlanmasının kritik

önem taşıdığını vurguladı. İç mekânlarda

doğru havalandırmanın sağlık, konfor, iş

Systemair HSK Genel Müdürü Ayça Eroğlu

ve okul başarısı gibi pek çok açıdan önemine

dikkat çeken çok sayıda akademik

araştırma bulunduğunu belirten Eroğlu,

“Kapalı alanlarda fiziksel ve zihinsel verimi

artıracak, sağlık sorunlarına neden

olmayan ve olası salgın hastalıkların yayılmasını

yavaşlatacak koşullar sağlanabilmesi

için iç ortamlara her zaman taze

ve temiz hava sağlayan teknolojik iklimlendirme

çözümlerinin kullanılması ve bu

sistemlerin bakımlarının periyodik olarak

yapılması çok önemli” diye konuştu.

İç ortamdaki yüzde 100 taze hava virüslerin

diğer alanlara taşınmasını engelliyor

İç ortamda sağlanan yüzde 100 taze

havanın virüslerin diğer alanlara taşınmasını

engellediğini söyleyen Eroğlu;

“İnsanlığın Covid-19 veya farklı virüslerle

mücadelesi devam edecek gibi görünüyor.

Virüslerin yayılımını önlemek için

uygulanabilecek yeni yöntemler olduğu

gibi mevcut sistemler için de alınabilecek

önlemler bulunuyor. Doğru sistemlerle

sürekli sağlanan ‘taze ve temiz hava’ vasıtasıyla

ortamdaki virüs ve kirleticilerin

yoğunluğu azaltılabilir. Havalandırma sistemlerinde

virüsün yayılmasını durduracak

en kritik eylem taze hava ile iç ortam

havasının karışmasını tamamen önüne

geçmek ve klima santrallerini yüzde 100

taze hava moduna getirerek ortamdaki

virüsün diğer mahallerdeki insanlara taşınmasını

engellenmek” dedi.

Bulunduğumuz ortamın hava

kalitesini nasıl sorgulayabiliriz?

Kapalı alanlarda taze ve temiz hava için

kurumların alması gereken önlemler kadar

vatandaşların da bu konuda bilinçli

olarak bulundukları alanın hava kalitesini

sorgulamalarının önemli olduğunu

belirten Eroğlu, bu sayede kullanıcıların

kurumları iç mekanlarda tamamen taze

hava sağlayan iklimlendirme sistemleri

kullanmak konusunda teşvik edebileceklerini

söyledi.

“Kamu, yerel yönetimler, sivil

toplum ve üniversitelerle iş

birliğine açığız”

Fabrikalar, alışveriş merkezleri, havalimanları,

hastaneler, endüstriyel tesisler

gibi dev projelerin iklimlendirmesini

sağlayan Systemair HSK’nın, bugün

Türkiye’de işletmeye alınmış şehir hastanelerinin

yatak kapasitelerinin yüzde

70’ini havalandırdığını ifade eden Eroğlu,

“Pandemi döneminde 45 günde inşa edilen

Sancaktepe Prof. Dr. Feriha Öz Acil

Durum Hastanesi, İstanbul Havalimanı,

Kuzey Marmara Otoyolu başta olmak

üzere hayatın içindeki pek çok projede

toplumumuza taze ve temiz hava sağlıyoruz.

Lokomotif ürünümüz olan klima

santralleri başta olmak üzere taze hava

sağlayan tüm ürünlerimizi Dilovası’nda

konumlanan ve Türkiye’nin LEED Gold

Sertifikalı ilk klima santrali fabrikası olan

üretim tesisimizde üreterek 25 ülkeye

ihraç ediyoruz. Ülkemizin ekonomisi ve

istihdamına katkı sağlarken taze hava konusundaki

deneyimimizi daha yoğun bir

şekilde tüm ilgili taraflarla paylaşmayı sorumluluğumuz

olarak görüyoruz. Bu noktada

kamu kurumları, yerel yönetimler,

sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerle

gerçekleştireceğimiz her türlü iş birliğine

açığız” diyerek sözlerini tamamladı.

39


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

40

SEKTÖREL

Isıtmanın Uzmanı

Buderus’tan

Verimli Isınma İpuçları

İklimlendirme sektörünün uzman ve öncü markalarından Buderus, kış

aylarının gelmesiyle beraber tüketicilere verimli ısınmanın yollarını

aktarıyor.

Sektördeki uzmanlığıyla geleceğin teknolojisini kullanıcılarına

bugünden sunan, yüksek verimli ve kulkar.

Bu nedenle cihaz her zaman çalışmaya hazır

reye girer ve ısıtma işleminden sonra devreden çılanıcı

dostu ürünler üreten Buderus, daha verimli durumda bırakılmalıdır.

ısınmanın ilk ve en önemli faktörünün doğru oda sıcaklığı

olduğunun altını çiziyor. İdeal oda sıcaklıkları

oturma odalarında 20-22°C iken yatak odalarında sistemini bakımını yılda bir defa yetkili servislere

Cihazınızın yüksek verimli çalışması için ısıtma

ise 18-20°C arasında belirlenmiştir. Verimli ısınma yaptırabilirsiniz.

için ideal oda sıcaklığı 21°C olup, konfor şartı kişiden

kişiye değişmektedir. Oda sıcaklığını 1°C daha

düşük ayarlamak farklı lokasyonlara göre değişiklik

göstermekle beraber, %8 ile %12 arasında yakıt tasarrufu

sağlar.

Oda kumandası ile kullanılan kombilerin ortam sıcaklığını

ekstra hassasiyetle kontrol ederek daha

verimli ısınma sağlanabileceğini vurgulayan Buderus,

oda kumandası için en doğru konumun oturma

odası olduğunu belirtiyor. Oda kumandasının

sıcaklığı en sağlıklı şekilde ölçebilmesi için ise konumu

radyatör yanında veya yakında olmamalı ve

tercihen duvarda yerden belirli yükseklikte bulunmalıdır.

Ek olarak oda içerisinde ısının rahat yayılabilmesi

için radyatör gibi ısıtıcı elemanların önleri kapatılmamalı

ve ısı kaybının en fazla olduğu kapı ve pencere

bölgelerinde ısı yalıtımı olup olmadığı mutlaka

kontrol edilmelidir. Bulunduğunuz konumda varsa

geceleri panjurları veya kepenkleri kapatmak enerji

verimliliğine önemli oranda katkı sağlar. Isıyı içeride

tutabilmek için ise oda havalandırmasını pencereleri

kısa süreli ve tam açarak yapmak önemlidir.

Pencereleri aralık bırakarak havalandırma yapılmamalıdır.

Bu işlemi yaparken termostatik radyatör

vanalarını kapatmak bir diğer önemli etkenlerdendir.

Ayrıca oda sıcaklığı 5°C altına düştüğü zaman

kombilerdeki donma koruması otomatik olarak dev-

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

42

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

SEKTÖREL

Baymak’ın yeni BYH serisi

İklimlendirme sektöründe geniş

ürün yelpazesiyle farklı yaşam

ve 15 bara kadar olan modelleri

ile 30 kata kadar olan proje ve

pompa, çift pompalı ve üç pompalı

model seçenekleriyle frekans

alanlarının ihtiyaçlarına akılcı

su ihtiyaçlarına yüksek kapasite

kontrolünü opsiyonel, eş

çözümler sunan Baymak’ın

yeni BYH serisi; büyük konut,

hastane, otel gibi projelerin basınçlı

su ihtiyaçlarını karşılıyor.

Baymak mevcut hidrofor ailesine

yeni eklenen BYH serisinde,

çok katlı ve daireli yaşam alanlarının

su ihtiyaçlarına yüksek

teknolojisi ile karşılık veriyor.

Yeni BYH serisi hidroforlar,

pompa başı 36 m³/h debi ile

toplam 108 m³/h su ihtiyacına

özellikleriyle çözüm buluyor.

Uzun ömürlü, dayanıklı ve sessiz

çalışma prensibi ile öne çıkan

yeni BYH hidrofor serisi,

uzun yıllar sürecek konfor için

fan difizör dahil komple paslanmaz

çelik konstrüksiyona sahip

pompalarıyla kullanıcılara yüksek

verim ve enerji tasarrufu

avantajlarını bir arada sunuyor.

Yeni BYH hidrofor serisi; tek

yaşlandırmayı ise standart olarak

sağlayabiliyor.

Çift pompalı ve üç pompalı

modellerde standart olarak sunulan

eş yaşlandırma özelliği

ile pompaların ömrü uzarken

ihtiyaç durumunda tüm pompalar

birlikte devreye girebiliyor.

Frekans kontrollü modellerde

ise enerji tasarrufu maksimuma

çıkıyor.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

SEKTÖREL

Yerli üretim yoğuşmalı kazan satışa sunuldu

DemirDöküm MaxiPremix

Isıtırken Kazandıracak

DemirDöküm, iklimlendirme sektörüne kazandırdığı yeniliklere bir yenisini

ekledi. Şirket, inşaat sektörünün artan tasarruflu ve çevreci yoğuşmalı

kazan talebi için MaxiPremix’i geliştirdi. Bozüyük Ar-Ge merkezinde

geliştirilen ve üretilen yeni duvar tipi yoğuşmalı kazanlar, sahip olduğu

yeni teknolojilerle kullanıcısına yüzde 108’lik verimlilik sağlayarak merkezi

ısıtmada yakıttan maksimum tasarruf ettirecek.

Türkiye iklimlendirme sektörünün

öncü ismi DemirDöküm, ısıtma

sektöründeki iddiasını yeni nesil

duvar tipi yoğuşmalı kazanlar ile

artırıyor. Geniş ürün gamı ile farklı

ihtiyaçlara yönelik tüm beklentileri

karşılayan DemirDöküm, yüksek

kapasiteli ısıtma ihtiyaçları için

yeni MaxiPremix’i geliştirdi. Türkiye’deki

merkezi sistem ihtiyacına

yönelik, DemirDöküm’ün Bozüyük

Ar-Ge merkezinde geliştirilen

kullanıcı ve çevre dostu MaxiPremix;

sahip olduğu özelliklerle

maksimum verim, konfor ve minimum

enerji tüketimi vadediyor.

Ergonomik tasarımının yanı sıra

kolay kullanımıyla da ön plana

çıkan ürün, kompakt boyutlarıyla

dar alanda uygun çözümler sunuyor.

Bireysel konut, rezidans,

merkezi sistemle ısınan binalar,

alışveriş merkezleri, işletmeler

ve hastane gibi alanlarda, tüm

beklentileri karşılayacak özelliklere

sahip olan DemirDöküm’ün

duvar tipi yoğuşmalı kazan ailesinin

yeni üyesi; 100 ve 150 kW

kapasite seçenekleri ile satışa

sunuldu. Yoğuşma teknolojisi sayesinde

kullanıcısına yüzde 108

verim ve yüksek tasarruf imkânı

sağlayan ürün, yeni nesil yüksek

verimli pompasıyla da enerji tasarrufunda

yeni bir dönem başlatacak.

Hem hermetik hem de standart

bacaya montaja uygun olarak geliştirilen

MaxiPremix, MiPro kontrol

paneli ile 7 cihaza kadar kaskad

yapabilme imkânıyla yüksek

kapasite ihtiyaçlarına en uygun

çözümü sunuyor. Düşük emisyon

değerleriyle çevre dostu olan

MaxiPremix, kompakt boyutlarının

yanı sıra kontrol paneliyle de bina

yöneticileri ve görevlilerin işini kolaylaştıracak.

Sahip olduğu özelliklerle

eski nesil kazanlara kıyasla

ilk yatırım ve işletme maliyetinde

önemli avantajlar sunan MaxiPremix,

sıralı çalışma veya gerekli kapasiteyi

tüm cihazlara paylaştırma

özellikleri ile maksimum verim ve

sistem ömrü imkânı sunuyor. Karmaşadan

arındırılmış, fonksiyonel

ve kolay kullanımı ile tüketici dostu

olan MaxiPremix, DemirDöküm

güvencesindeki yüksek hizmet

kalitesi ile satış sonrası hizmetlerde

de tüketicisine kazandırmayı

hedefliyor.

43


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

44

“thyssenkrupp Asansör,

İstanbul’daki iki büyük metro hattının

asansör ve yürüyen merdiven tedarikçisi oldu”

thyssenkrupp Asansör bu iki yeni metro hatları için toplam 71 asansör, 216 yürüyen

merdiven ve 6 yürüyen bant ile mobilite çözümü sağlayacak.

ÇÖZÜM ORTAĞI

ve Aksaray-Havalimanı metrolarına hızlı

aktarma noktaları sayesinde Avrupa Yakası

doğudan batıya birleşmiş olacak.

“Kasım ayında montajlara

başlamayı hedefliyoruz”

thyssenkrupp Asansör CEO’su İsmail Polat,

“Asansör, yürüyen merdiven ve yürüyen

bantlarımızla, saatte 100 bini aşkın

insan sirkülasyonunun olduğu yoğun bir

hatta hizmet vereceğiz. Bu iki hat, milyonlarca

kişinin yaşadığı İstanbul’da kritik

noktaları birbirine bağlamasına ek olarak,

sosyal ve ekonomik hayatı da destekleyecek.

Bu sebeple bu iki metro hattı bizim böyle bir metropolde verimli bir ulaşım

için son derece önemli ve referans niteliğinde

olacak bir proje. 2022 yılında ta-

sistemi çok önemli. İstanbul, kentsel mobilite

konusunda Avrupa mega kentlerinin

thyssenkrupp Asansör CEO’su İsmail Polat

mamlanarak İstanbul halkının hizmetine

birinci liginde oynayacak” dedi.

açılacak bu projelerin asansör ve yürüyen

merdiven üretimine başladık. Montaj

Hem Türkiye’de hem de dünyada ağır

işlemlerine de Kasım ayı itibarıyla başlamayı

hedefliyoruz. İstanbul’daki tüm metğinin

son derece yoğun olduğu metro gibi

hizmet tipi ürünleri ile özellikle insan trafiro

hatlarının yüzde 70’inin thyssenkrupp kritik projelerde tercih edilen thyssenkrupp

Asansör, yüksek teknoloji ve yüksek

Asansör markası tarafından sağlandığını

belirtmekten gurur duyuyoruz. Özellikle güvenlikli ürünler anlamına geliyor.

.

Kasım 2020 .

thyssenkrupp Asansör, İstanbul Büyükşehir

Belediyesi’nin hayata geçireceği

Ataköy-İkitelli Metrosu ve Ulaştırma Bakanlığı’nın

projesi Kirazlı-Bakırköy İDO

Metro hatlarının asansör, yürüyen merdiven

ve yürüyen bant tedarikçisi oldu.

thyssenkrupp Asansör, ihale kapsamında

Ataköy-İkitelli metro hattına 45 asansör,

116 yürüyen merdiven, 6 yürüyen bant;

Kirazlı-Bakırköy metro hattına 26 asansör

ve 100 yürüyen merdiven ile İstanbul

halkının hızlı ve güvenli şekilde kolayca

yolculuk etmesine olanak tanıyacak.

Durakları ve uzunluklarıyla şehrin en

önemli projelerinden olacak yeni metro

hatlarında, Avrupa, Asya ve Amerika’daki

metro projelerinde kullanılan yüksek

performans ve yüksek taşıma kapasiteli

Victoria model yürüyen merdivenler kullanılacak.

Haftanın 7 günü 24 saat kesintisiz

hizmet ve mobilite için tasarlanan

ağır hizmet tipi Victoira yürüyen merdiven,

tüm iklim koşullarında kullanıcılara

yüksek güvenlikli bir seyahat imkanı sunacak.

Yüksek güvenlik ve taşıma kapasitesi

için geliştirilen asansörleri, Avrupa

normlarını sağlamasının yanı sıra saatte

180 hareket verme özelliği ile metro gibi

alanların mobilitesine çözüm olacak.

2022 yılında bitirilmesi ve tam kapasite

ile İstanbul halkının hizmetine açılması

hedeflenen metro hatları toplam 28km

uzunluğa, 19 istasyona ve saatte 105 bin

yolcu taşıma kapasitesine sahip olacak.

Metrobüs, Marmaray, Başakşehir-Kirazlı

www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

46

152 yıllık bir geçmişe sahip, 70’den fazla

ülkede 160’tan fazla satış ve lojistik merkezi

bulunan Doka Kalıp ve İskele Sistemleri’nin

odağında sadece ürünler değil, inşaat

süreçlerinin tamamı bulunmakta. Bu

bakış açısıyla yenilikçi çözümlerini müşterilerinin

hizmetine sunan firma, rekabet

içerisinde olduğu pek çok firmaya da bu

anlamda ilham veriyor.

Ülkemizde uzun yıllardır DOKA Türkiye

olarak faaliyetlerini sürdüren şirket, bu sü-

DOSYA

“Bu yılki mottomuz;

Risklerin Doğru Yönetilmesi”

DOKA Kalıp İskele Genel Müdürü Ender Özatay

reçte Türk inşaat sektörüne de kalite ve

standart noktasında büyük katkılar sağladı.

DOKA Kalıp İskele Genel Müdürü Ender

Özatay ile bu ayki dosya konumuz kapsamında

yine kendisinden çok şey öğrendiğimiz

faydalı bir röportaj gerçekleştirdik.

Gündeme dair konuları, sektördeki

gelişmeleri ve bu gelişmelere karşı Doka

Türkiye’nin aksiyonlarını ele almaya çalıştığımız

söyleşimizde; Türkiye ve bölgesin-

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

“İleriye dönük olarak dünyadaki toplam inşaat sektörü büyüklüğüne bakarsak, bu kriz

dönemini de geride bıraktığımızda Türkiye özelinde tablo aslında olumlu gözüküyor.

Özellikle 2024 yılından sonra Türkiye, şu an bölgesinde birinci sırada olan Rusya’yı da

geçerek yakın coğrafyamızın en büyük pazarı haline gelecek.”

de nelerin olup bittiğini ve yakın dönemde

ne tür gelişmelerin ortaya çıkabileceğini

konuştuk.

Sektördeki gelişmeleri şirketiniz

adına nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öncelikle genel duruma bir bakarsak;

dünyada inşaat sektöründe tek bir form

şeklinde kriz durumu yok. Dünyanın çeşitli

bölgelerinde farklı etkileri olan bir pandemi

dönemiyle karşı karşıyayız. 2020’nin

Q3 döneminde %30 küçülmeyle %10

büyüme arasında çok farklı büyüme ve

küçülme rakamları görmekteyiz. Bu global

boyutta seyreden kriz ortamından çok

etkilenen, az etkilenen ve daha az etkilenenler

şeklinde sıralayabileceğimiz ülkeler

mevcut. Türkiye bu ülkeler arasında

az etkilenenler kategorisinde yer alıyor.

İleriye dönük olarak dünyadaki toplam

inşaat sektörü büyüklüğüne bakarsak,

bu kriz dönemini de geride bıraktığımızda

Türkiye özelinde tablo aslında olumlu

gözüküyor. Özellikle 2024 yılından sonra

Türkiye, şu an birinci sırada olan Rusya’yı

da geçerek bölgesinin en büyük pazarı

haline gelecek.

2021 yılı için öngörüleriniz neler?

Burada pek çok paradigmayı belirleyen

yine salgının seyri olacak tabi. Bazı ülkelerde

salgının etkileri çok büyük ve çok

ağır gerçekleşiyor. Fransa, İspanya ve

İtalya gibi… Bu ülkeler şu an sosyal politikalarla

halklarını destekliyorlar. Bu sosyal

politikalara aktarılan yüksek ölçekteki

kaynaklar özellikle altyapı çalışmalarına

ayrılan kaynaklardan kesilmekte. Bu sürecin

önümüzdeki yılda da bu şekilde devam

edeceğini göz önüne alırsak, yakın

dönemde yeni projeler bulmakta zorlanacağız.

Genel manada sosyal politikaları

önceleyen devletler 2021-2022 yıllarında

inşaat sektörüne bütçelerinden daha az

pay ayıracaklar gibi gözüküyor. İnşaat

sektörü bu dönemde negatif manada en

çok etkilenen sektör olacak gibi görünüyor.

DOKA Türkiye olarak, önümüzdeki

tabloya göre nasıl bir strateji

kurguluyorsunuz?

Tüm çabamız 2020 yılında gösterdiğimiz


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

başarının tekrarlanacağı bir 2021-2022

dönemi geçirebilmek için olacak. Bunu

yaparken de tedbirli olarak, en kötüye hazırlıklı

ve risklerimizi dikkatle yöneteceğimiz

bir dönem geçireceğiz.

2021 yılı için farklı senaryolar hazırladık.

En iyi, orta ve en kötü koşulları öngördüğümüz

senaryolarımızdan kötü koşullarda

2019 yılına kıyasla yüzde 10 ile yüzde 20

oranında küçülme olacağını öngörüyoruz.

Önümüzdeki yıl muhtemelen bu yıldan

daha zor bir yıl olacak. Daha az projenin

olduğu, rekabetin daha dar bir alanda yaşanacağı

ve alternatif pazarların hemen

hemen tamamında benzer koşullar ve

atmosferin yaşanacağı bir yıl olacak diye

düşünüyoruz. Tedbir noktasında, tüm hazırlıklarımızı

yaptık ve yapmaktayız. Minimum

olumsuz etkilenmeyle önümüzdeki

yılı atlatmak için, tüm organizasyon ve

çalışmalarımızı bu kötü senaryoyu da dikkatle

değerlendirerek yapıyoruz. 2020 yılı,

yılbaşından bu ana kadar DOKA Türkiye

için gayet parlak ilerliyor. Euro bazında

çift basamaklı bir büyüme gerçekleştiriyoruz.

Tabi buradaki en büyük ve ana etken

geçtiğimiz yıllarda yapmış olduğumuz yatırımlar

ve devam eden projelerimiz. Bu

halihazırdaki iyi tablo geçtiğimiz dönemde

gerçekleştirdiğimiz yatırımların geri dönüşü

aslında. Bu yatırımlar bizlere 2020

yılını hiç beklemediğimiz kadar iyi geçirmemize

olanak sağladı. Bu yılı Euro bazında

beklentilerimizin yüzde 40’ı oranında

daha yüksek bir düzeyde geçiriyoruz.

Diğer yandan özellikle 2020’de ihracat

kanallarımızda ciddi tıkanıklıklar mevcut.

İhracat bölgelerimizdeki proje sayılarında

ciddi oranda azalmalar söz konusu.

Dijitalleşme ve farklı iş / hizmet

modelleri noktasında uzun soluklu

çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz.

Çalışmalarınız nasıl ilerliyor?

Biz dijitalleşme noktasında farklı başlıklar

altında uzun yıllardır zaten çalışmalar gerçekleştiriyorduk.

Bu çalışmalar pek çok

yönü olan geniş ve sektörde ciddi bir değişime

kapı aralayacak ölçekli çalışmalardı.

Ancak bugün içerisinde bulunduğumuz

durum itibariyle gerek kendi bölgemiz gerekse

global boyutta sektörün bütününe

salgının etkileri hakim ve tüm değişimler

salgının seyrine göre ortaya çıkıyor. Bizim

çalışmalarımızın etkilerini görmek için biraz

daha normalleşmeye ihtiyacımız var.

Bu noktada şimdilik söyleyebileceğim şu

an faaliyetle olan e-ticaret sitemiz üzerinden

gerçekleşen satışlar hakkında olabilir.

Bu alanda dünya genelinde eylül ayında

4’ncü, ekim ayında ise 2’nci sıradayız.

Halihazırda dünyada en çok e-ticaret

üstünden satış yapan 2. ülke Doka Türki-

47


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

48

DOSYA

Güneşen Köprüsü Projeleri gibi toplamda

Türkiye genelinde devam eden yaklaşık

50 projemiz bulunmakta.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

2020 yılında finansal anlamda tedbirlerimizi

çok sıkı tuttuk. En başta risklerimizi

minimize etmenin yollarına baktık. Bu anlamda

satışlarımızı daha düşük vadelerle

yaptık ve alacaklarımızı çok aşağılara

çektik. Yine bu yıl içerisinde risk olduğunu

öngördüğümüz kiralama faaliyetlerini

azalttık. Geçtiğimiz yıllarda kiralama çalışmaları

ciromuzun yüzde 30-35’ini oluşturuyordu.

Bu sene itibariyle kiralamanın

ciromuzdaki payını yüzde 10 seviyelerine

kadar indirdik. Önümüzdeki yıl için bu

rakamı yüzde 5 seviyelerine kadar dahi

.

Kasım 2020 .

ye. Bu alanda gerçekleştirdiğimiz satışlar

ciromuzun yüzde 10’una yakın bir seviyede

seyrediyor. Böylesi zor bir zamanda,

geçmiş yıllarda yapmış olduğumuz yatırımın

faydasını görüyoruz diyebilirim. Ürün

portföyümüzü zenginleştirerek o alandaki

ciromuzu da her geçen gün artırmak istiyoruz.

Şu an faal olduğunuz bir proje var

mı?

T.C. Merkez Bankası projesinin anlaşmasını

geçtiğimiz haftalarda imzaladık.

Şimdi orada çalışmalarımıza başlıyoruz.

Proje tamamlandığında Avrupa’nın en

yüksek binası olacak. Otomatik tırmanır

kalıplar kullanacağız orada. Tabi bu büyük

ölçekli ve henüz çok yeni bir proje

olduğu için ilk aklıma gelen bu oldu. Bu

projenin yanı sıra, Çanakkale Köprüsü

Yaklaşım Viyadükleri, Akkuyu Nükleer

Santrali, Kuzey Marmara Yolu, Muratlı-

www.yapiinsaatdergisi.com

indirmeyi planlıyoruz. Kiralama noktasındaki

bu düzenlemenin finansal sonuçlarımıza

büyük katkısı oldu. Kur stabilitesinin

sağlandığı ve daha öngörülebilir ekonomik

koşullar oluştuğunda ilerideki dönemlerde

yeniden kiralama işimizi büyütmeyi

düşünebiliriz.

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için sektörde ne gibi

değişimler ön görüyorsunuz?

Önümüzdeki kısa dönem için aslında büyük

bir değişim beklemiyoruz. Yine birçok

firma tedbirlerini almış bir şekilde daha

çok piyasanın ne yöne gittiğini takip edecektir.

Bu pasif tutumların dışında belki

daha ileriki zamanlarda şirketler arasında

birleşmeler meydana gelebilir diye düşünüyorum.

Özellikle bu tür kırılma dönemlerinde

pek çok sektörde bu tarz aksiyonlar

ortaya çıkabilmekte.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

İstanbul Finans Merkezi Vakıfbank Binası

Eyiste Viyadüğü

Çanakkale Köprüsü

Port Bakü

49


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

50

Bosch, yeni nesil Avenar yangın

alarm panellerini kullanıma sunuyor

Yenilikçi yangın alarm paneli platformu Avenar panel 2000 ve 8000, küçükten büyüğe

kurulumlara benzersiz bağlantı ve ölçeklenebilirlik sunar.

Bosch Bina Teknolojileri, yeni nesil yangın

alarm panelleri ve binaların yangın

güvenliğini artırmada bir kilometre taşı

olan Avenar’ı tanıttı. Yeni panel serisi,

nesnelerin interneti (IoT) tarafından yönlendirilen

bina teknolojilerinin dönüşümünü

destekliyor. Mevcut yangın alarm sistemi

bileşenleriyle tamamen geriye dönük

uyumlu olan yeni Avenar panel 2000 ve

8000 serisi, ölçeklenebilirlik, entegrasyon

ve işleme gücü açısından önemli geliştirmeler

sunuyor. Güvenlik yöneticilerine

ve bina operatörlerine yeni bir güvenlik,

kontrol ve verimlilik düzeyi sağlıyor.

Bosch Bina Teknolojileri Yangın ve Tahliye

Sistemleri Ürün Müdürü Kristof Vandenberghe,

“Avenar’ı bağlantılı ve akıllı

bina teknolojilerinin geleceğine doğru büyük

bir adım olarak konumlandırmak için

yangın alarm sistemlerindeki liderliğimizi

dünya çapındaki uygulamalarda görülen

güven üzerine inşa ediyoruz” dedi.

Kapsamlı müşteri geri bildirimlerine dayanan

bu yeni nesil yangın alarm panelleri,

Bosch’un yangın güvenliği sistemlerindeki

yenilikçi mirasını sürdürüyor. Yeni Avenar

panel 2000, küçük projeler için anahtar

çözüm olarak Bosch Yangın Paneli

1200 Serisi’nin yerini alıyor. Önceki ikisinin

yerine dört loop destekleyen panel,

böylece uygulamaları küçük projelerden

512 adete kadar dedektör ve çağrı noktası

ile orta ölçekli projelere genişletebiliyor.

Yeni Avenar 2000 panelleri, müşterilerin

kablolama maliyetlerinden tasarruf ederken

binadaki yangın sisteminin zekasını

dağıtmasına olanak tanıyan bir panel

ağına bağlanabiliyor. Ayrıca, yeni Avenar

panel 2000, modüler şekilde genişletilebilen

eksiksiz bir yangın alarm paneli kiti

olarak geldiğinden, sistem entegratörleri

için planlama ve satın alma sürecini basitleştiriyor.

aracılığıyla tam kontrol sağlar. Sezgisel

arayüz, bağlı yangından korunma ekipmanı

ve tahliye bölgeleri için net bir durum

genel görünümü sağlar. eMatrix ayrıca

acil anons, kapı kontrolü ve HVAC’yi

(ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme)

kontrol eder. Güvenlik yöneticilerinin otomatik

olarak tetiklenen tahliyeleri izleyerek

korumayı optimize etmelerini sağlar

ve gerektiğinde manuel olarak müdahale

etme imkanı sunar.

SEKTÖREL

Daha büyük ölçekli kurulumlar için, Modüler

Yangın Paneli 5000 Serisi’nin devamı

olan Avenar panel 8000, panel başına

32 döngüye ve toplamda 4096 adresi

destekliyor.

Her iki panel de Yerel Güvenlik Ağı (LSNi)

bağlantılarının yanı sıra çağrı istasyonları

ve diğer kritik sistem bileşenlerine dayalı

mevcut yangın dedektörlerini destekler.

Yeni paneller, Bosch’un Modüler Yangın

Paneli 5000 Serisi gibi mevcut ağ mimarilerinin

yanına kurulabilir. Avenar panel

2000 ve 8000’in yanı sıra Avenar tuş takımı

8000 ve Modular Fire Panel 5000

Serisi çevresinde tek bir ortak ağ kurma

imkanı, ağ verimliliğini artırır ve geriye

dönük uyumluluğu kullanır. Ayrıca, genişletme

ve yenileme maliyetlerini de minimuma

indirir.

Ölçeklenebilirlik ve bağlanabilirlik

için tasarlanmış modüler sistem

Her iki panel de 100Mbit hızlı bağlantıya

sahip bir ethernet mimarisini destekliyor.

Bosch yangın panellerini ve Bosch acil

anons sistemlerini bir ağ üzerinde birbirine

bağlamak, bina yönetim sistemlerine

veya diğer güvenlik sistemlerine bağlanmak

ve ayrıca bulut tabanlı kontrol ve bakım

için uzaktan hizmetleri etkinleştirmek

için dört harici ethernet portu mevcuttur.

Doğrudan yangın panelinde grafik kullanıcı

arayüzü (GUI) aracılığıyla tamamen

kontrol edilebilir

Teknik bir yenilik olarak, eMatrix grafik

kullanıcı arayüzü (GUI), 7 inçlik bir ekran

.

Kasım 2020 .

www.yapiinsaatdergisi.com

Bosch’tan Smart Safety Link

aracılığıyla acil anonsun sorunsuz

entegrasyonu

Avenar yangın alarm panelleri, kutudan

çıkar çıkmaz Bosch’un acil anons çözümleriyle

entegre olur. Bu entegrasyon,

bölgeler oluşturarak yönlendirilmiş tahliye

gibi gelişmiş işlevleri destekleyerek operatörlere

yüksek düzeyde durumsal zeka

ve optimize edilmiş yanıt süreleri sağlar.

Ek olarak, çözüm, kablolama gereksinimlerini

en aza indirerek kurulum süresini ve

maliyetlerini önemli ölçüde azaltır.

“Bu yeni panellerin bilgi işlem gücü ve

bağlanabilirliği, yeni nesil akıllı bina ve

IoT çözümleri için bir temel sağlıyor. Kristof

Vandenberghe, “Yangın güvenliğinin

geleceğini yenilerken, yeni özelliklerin

basit bir cihaz yazılımı güncellemesiyle

sorunsuz bir şekilde kullanılabilir hale geleceğini

düşünmek heyecan verici” dedi.

Yeni Avenar panelleri tüm EN-54 pazarlarında

mevcuttur.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

52

PERI, 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyol Viyadükleri Projesinde Kullanılan Yeni Mühendislik Ürünü

ALPHAKIT ile Projeye Maksimum

Güvenlik ve Ekonomik Çözümler Sağlıyor

Türkiye’nin mega projelerinden biri olan ve Çanakkale’nin Gelibolu ve Lapseki ilçelerinde

inşaatı gerçekleştirilen 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyol Viyadükleri Projesinde PERI

kalıp ve iskele sistemleri tercih edilmiştir. Viyadük ayaklarının inşaat sürecini daha kolay

hale getiren PERI sistemleri aynı zamanda şantiyede güvenlik ve maliyet açısından çok

büyük avantaj sağlamıştır. D.L.S.Y. Adi Ortaklığı’nın ana yüklenici olduğu projenin otoyol

kısmında kullanılan PERI’nin yeni mühendislik ürünü ALPHAKIT Ağır Yük İskelesi ile

projedeki ağır yüklerin taşınması en güvenli şekilde gerçekleştirilmiştir.

Proje: 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyol Viyadükleri Projesi

Yer: Lapseki & Gelibolu / Çanakkale

Ana Yüklenici: D.L.S.Y (Daelim, Limak, SK E&C, Yapı Merkezi). Adi Ortaklığı

Otoyol Kısım 1 Sanat Yapıları Müdürü: Levent Karaçelik

İnşaat Süresi: 30 Ay

Servis: PERI Bursa Bölge Müdürlüğü

www.yapiinsaatdergisi.com

.

Kasım 2020 . DOSYA


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

53


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

Proje kapsamında; 1915 Çanakkale

Köprüsü’nün yanı sıra, 2 adet yaklaşım

viyadüğü, 4 adet betonarme

viyadük, 57 adet köprü (1 adedi ekolojik

üst geçit), 31 adet alt geçit, 217

adet çeşitli ebatlarda hidrolik ve hizmet

amaçlı menfez, 12 adet kavşak

(devlet yolu üzerindekilerle birlikte),

4 adet otoyol hizmet tesisi, 2 adet

bakım işletme merkezi, 7 adet ücret

toplama istasyonu inşa edilmektedir.

Tamamlandığında dünyanın en geniş

orta açıklıklı köprüsü olacak 1915

Çanakkale Köprüsü’nün orta açıklığı

2023 m’dir. 2 x 3 şeritli olacak köprüde,

yükseklikleri 318 m’ye ulaşan çelik

ayaklar ve toplam 4608 m uzunlukta

asma tabliye ve viyadükler inşa

edilmektedir.

Toplam 88 km uzunluğundaki otoyol

kısmında PERI kalıp ve iskele sistemleri

kullanılmaktadır.

Proje kapsamında yapılan 3 adet

otoyol viyadüğü için ana yüklenici

olan D.L.S.Y. Adi Ortaklığı ile kalıp iskele

tedarikçi işbirliği kurulmuştur. Bu

kapsamda yapılacak olan elevasyon

ayaklar için kalıp, tırmanır sistemler,

erişim merdivenleri, demirci iskeleleri

ve başlık altı ağır yük kuleleri tedariği

DLSY Adi Ortaklığı -

Otoyol Kısım 1

Sanat Yapıları Müdürü

Levent Karaçelik:

Kınalı-Tekirdag-Çanakkale-Savaştepe

Otoyolu Projesi

kapsamında yer

alan Malkara-Çanakkale

(1915

Çanakkale Köprüsü

Dahil) Otoyolu

Kesiminde,

Kocadere(V06)

ve Suluca (V01)

Viyadüklerimizde

PERI kalıp ve

iskele sistemlerini kullandık. Türkiye ve Dünyanın

en önemli projelerinden biri olan 1915

Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu Projesinde 46

metre yüksekte çalışmanın oluşturmuş olduğu

riskleri PERI firmasındaki yetkililer ile sürekli

yapmış olduğumuz toplantılar ve sahada yapmış

olduğumuz pratik çözümler neticesinde minimum

seviye indirerek imalatlarımızın hızlarını arttırdık.

PERI Kalıp ve İskeleleri yetkililerinin çözümsel

yaklaşımlarından ve gerekli olan malzemeleri

zamanında ve eksiksiz olarak sahaya ulaştırmalarından

dolayı kendilerine teşekkür ederim.

.

54

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

sağlanmıştır.

Viyadüklerin elevasyon ayak

kolon kalıpları için 16 takım

H: 4,75 m VARIO VT20K Kolon

Kalıbı ve 2 takım H = 8,00

m VARIO VT20K Kolon Kalıbı

ve X şeklindeki elevasyon

ayak perde kalıbı için 1 takım

H:7,20 m VARIO VT20K Perde

kalıbı kullanılmıştır.

Elevasyon ayak kalıplarının

istenilen yükseklikte güvenle

imal edilebilmesi için 32 takım

VARIOKIT Tırmanır Platform,

12 takım H: 30 m PERI

UP Flex Erişim Merdiveni ve

8 takım PERI UP Flex Demirci

İskelesi kullanılmıştır.

5 takım H: 35 m ALPHAKIT

Ağır Yük İskelesi elevasyon

ayaklar üzerinde konumlanan

başlık kirişi için kullanılmıştır.

PERI’nin yeni mühendislik

ürünü olan ALPHAKIT Ağır

Yük İskelesi elle kurulabilen

hafif profillere rağmen 30

tona kadar ayak taşıma kapasitesine

sahiptir. Tek sistemle

hem ağır yük kulesi ve hem

de geniş açıklık geçilebilen

makas kiriş imalatı yapmak

mümkündür. Viyadük tabliye

altı sanat yapısı özellikle mimari

açıdan Çanakkale Şehitler

Abidesi’ne atıfta bulanacak

şekilde tasarlanmıştır.

PERI mühendisleri ve ana

yüklenici D.L.S.Y. Adi Ortaklığı

arasındaki yakın işbirliği,

proje başarısının sağlanması

için ilk adım olmuştur. Yapılan

çözümler proje gereksinimlerine

uygun olarak ayrıntılı bir

şekilde tanımlanmıştır.

Uygulama boyunca viyadük

projesinin en önemli kısmı;

başlık kirişi için seçilen

ALPHAKIT Ağır Yük İskelesinin

kolay uygulanabilir olması

ve belirtilen proje yüklerini güvenli

bir şekilde taşımasıdır.

PERI, lojistik operasyonlarını

desteklemiş ve gerekli kalıp-iskele

malzemelerini tam

zamanında şantiyeye teslim

etmiştir. D.L.S.Y. uzman ekibi

ile PERI mühendislerinin

ortaklaşa çalışması, gerekli

programların kullanımı ile

problemler çözümlenmiştir.

Proje kapsamında süpervizör

desteği, teknik uygulama

proje çalışması desteğide verilmiştir.

Bu proje kapsamında

PERI’nin VARIOKIT Platformu

ve ALPHAKIT ürünleri ilk

defa kullanılmıştır.

55


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

56

Şişecam’ın Ocak-Eylül dönemi net satışları

14,6 milyar TL seviyesine yükseldi

Dört kıtada 14 ülkeye yayılan üretim faaliyetleri ve 150 ülkeyi aşan satışlarıyla küresel

bir oyuncu olan Şişecam’ın 2020 yılı Ocak-Eylül dönemindeki konsolide net satışları

14,6 milyar TL seviyesine ulaştı. Bu dönemde toplam satışları içerisindeki uluslararası

satışlarının payı yüzde 60 seviyesinde gerçekleşen Şişecam’ın yılın dokuz ayındaki toplam

yatırımları yaklaşık 1,1 milyar TL ve ihracatı ise yaklaşık 500 milyon dolar oldu.

SEKTÖREL

aksiyonlarımız sayesinde Mayıs ayında

yükselişe geçti. Özellikle Haziran ayından

itibaren ülkemiz başta olmak üzere

faaliyet gösterdiğimiz birçok coğrafyada

karantina uygulamalarının hafifletilmesi

ve normalleşme sürecinin başlamasıyla

birlikte satış performansımız Haziran-Eylül

döneminde güçlü bir şekilde geri dönüş

yaptı” diye konuştu.

“Haziran- Eylül dönemindeki

performans yılın son çeyreği için

olumlu bir sinyal verdi”

Yılın ilk çeyreğinde beklentileri ve hedefleri

doğrultusunda sonuçlar elde ettiklerine,

yılın ikinci çeyreğinde ise küresel salgının

etkilerini gösterdiğine dikkat çeken

Kırman, şöyle devam etti: “Bu süreçte

gıda ve ilaç başta olmak üzere kritik sektörlere

girdi sağlayan kimyasallar ve cam

ambalaj iş kollarımız dirençli bir performans

gösterdi. Otomotiv, beyaz eşya ve

inşaat gibi lokomotif sektörlere girdi sağlayan

düzcam iş kolumuzun

yanı sıra turizm

sektörü ve hane halkı

tüketiminden doğrudan

etkilenen cam eşyası

faaliyet alanımızda

ise talepte önemli bir

daralma yaşandı. Ancak

Mayıs ayında normalleşme

sürecinin

başlamasına yönelik

adımların atılmasıyla birlikte talepte bir

hareketlilik görülmeye başladı. Haziran

ayında ise normalleşme sürecinin hızlanmasıyla

birlikte iç talepte, uluslararası

pazarlarda karantina önemlerinin hafifletilmesi

ve sınırların açılmasıyla birlikte de

ihracatta toparlanma ivme kazandı. Yılın

tamamı anlamında geçen seneye göre

tahminlerimizi olumlu yönde geliştiren bir

performans sergilediğimiz Haziran-Eylül

dönemi yılın son çeyreği için olumlu bir

sinyal verdi. Küresel salgının etkisinin

hangi boyuta ulaşacağının belirsiz olduğu

önümüzdeki dönemde de tüm gelişmeleri

yakından takip etmeye, iş süreçlerimiz ve

planlarımızda gerekli güncellemeleri yapmaya

devam edeceğiz.”

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

Şişecam Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü

Prof. Dr. Ahmet Kırman

Düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj ve

cam elyafı gibi camın tüm temel alanları

ile soda ve krom bileşiklerini kapsayan

iş kollarında küresel bir oyuncu olan w

’ın 2020 yılı Ocak-Eylül dönemine ilişkin

konsolide net satışları 14,6 milyar TL seviyesine

ulaşırken, Türkiye’den yapılan

ihracat ile yurt dışı üretimden satışların

toplamını ifade eden uluslararası satışların

konsolide satışlar içindeki payı ise

yüzde 60 seviyesinde gerçekleşti. Yurt

içi ve yurt dışındaki kuruluşlarında 3,5

milyon ton cam üreten Şişecam, bu dönemde

1,7 milyon ton soda ve 3 milyon

ton endüstriyel hammadde üretimi gerçekleştirdi.

Şişecam Yönetim Kurulu Başkan Vekili

ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman,

Ocak-Eylül 2020 dönemi finansal

sonuçlarına ilişkin yaptığı açıklamada,

küresel salgının etkilerinin her alanda hissedildiği

ve sıra dışı koşulların hâkim olduğu

2020 yılının dokuz aylık döneminde

tüm paydaşları için değer yaratmayı sürdürdüklerini

belirterek, “Ocak-Eylül döneminde

konsolide net satışlarımız 14,6 milyar

TL seviyesine ulaşırken, 500 milyon

dolar tutarındaki ihracat gelirimizle ülke

ekonomisine katkıda bulunmaya devam

ettik. Nisan ayında salgın etkisi ile küresel

ölçekte düşüş yaşayan satışlarımız,

hızla aldığımız kararlar ve etkin yönetsel

Ocak-Eylül 2020 dönemi için FAVÖK

marjının yüzde 30 seviyesinde gerçekleştiğine

işaret eden Kırman, şöyle konuştu:

“Küresel salgının başlangıcından itibaren

maliyet tasarrufuna yönelik önlemleri hızla

devreye aldık. Diğer sanayi kollarından

farklı olarak izabe teknolojisine dayalı

olan mevcut iş kollarımızdaki kesintisiz

üretim yapılması zorunluluğundan hareketle

girdi verdiğimiz sektörlerdeki gelişmeleri

de dikkate alarak, üretim planlarımız

ve iş süreçlerimizi hızla güncelledik.

Optimizasyon çalışmalarımız ve aldığımız

aksiyonların etkisiyle yılın dokuz aylık

döneminde konsolide FAVÖK hacmimiz

4,4 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Ayrıca

güçlü mali yapımız operasyonlarımız

açısından gerekli yatırımlara ara vermeden

devam etmemizi, istihdamı arttırmamızı

ve dokuz aylık dönemde toplamda

yaklaşık 1,1 milyar TL tutarında yatırım

yapmamızı sağladı.”

Küresel salgının yarattığı belirsizlik ortamına

rağmen ülke ekonomisi için değer

yaratmayı sürdürdüklerini vurgulayan

Kırman, “Özellikle yurt içi pazar talebi

paralelinde üretim kapasitemizde artış

sağlanması ihtiyacına yönelik olarak, Ankara’nın

Polatlı ilçesindeki düzcam üretim

tesisimizde 2018-2020 döneminde gerçekleştirdiğimiz

1 milyar TL seviyesindeki

yatırımla hayat geçirdiğimiz yeni fırını 2

Ekim 2020 tarihinde ateşledik. Yıllık 240

bin ton kapasiteye sahip olan yeni fırından

26 Ekim 2020 tarihi itibarıyla da cam

çekilmeye başlandı. Yeni yatırımımızla

birlikte yıllık üretim kapasitesi 540 bin

tona ulaşan Polatlı’daki tesisimizi Avrupa’nın

en büyük düzcam üretim üslerinden

biri yapmanın memnuniyetini yaşıyoruz”

diye konuştu.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

58

TMS Grup yeni ve prestijli projelerle

Katar’da güçlenmeye devam ediyor

Yurtdışındaki faaliyetlerine uzun yıllardır devam eden TMS Grup, mühendislik çözümlerini

ve ürünlerini Katar’da sergilemeye devam ediyor. Geçmişten günümüze Ortadoğu’da

birçok referans projede yer aldıktan sonra ilk olarak TMS Katar firmasıyla körfez ülkelerinde

lokal firmalar ile ortaklık kurmuş olup 5 yılı aşkın süredir farklı projelerde yer alarak bölgede

adından söz ettirmeye devam ederek birçok zorlu projenin üstesinden gelmeyi başarmıştır.

Yapımına yeni başlanan projeler:

Al Darwish & Embassy by Hilton Otel Projesi

20 Katlı Hilton Otel projesi SIMPEX ® Kolon&Perde Kalıp

Sistemi ve RA-M Tek Yüzlü Destek Sistemleri kullanılıp

teknik ve saha ekibiyle koordineli olarak belirlenen miktarlarla

çalışmalar başlanmış olup tüm hızıyla devam etmektedir.

NICC - NBN Ofis Projesi

www.yapiinsaatdergisi.com

NICC & Um Alsanim Cami Projesi

Yaklaşık 25 bin m³ MK-H 150 Döşeme İskelesi kullanılarak, talepler

ve ihtiyaçlar doğrultusunda projelendirilip, hızlı bir şekilde

çalışmalara başlanmıştır.

.

Kasım 2020 . ÇÖZÜM ORTAĞI


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÇÖZÜM ORTAĞI

Endeavour Trading & Pearl-Floresta Gardens - FG109 Konut Projesi

Doha’nın gözdesi Pearls’de yer alan Floresta Gardens 109 kulesi, Pearl bölgesinin

ortasında yapılacak diğer 10 kuleden biridir. Toplam 29 kattan oluşan projede VINC’I ®

80 Kolon ve SIMPEX ® Çekirdek Perde Kalıplarımız kullanılmış olup, döşeme için

MK-H 150 Masa Kalıplarımızla destek vermekteyiz. Müşterimiz, hedeflerine ulaşmasına

yardımcı olacak hızlı ve pratik çözümleri için TMS’yi tercih etti. Satış, teknik ve operasyon

ekiplerimizle TMS yeni müşterilerle olan ilişkilerini güçlendirmeye devam ediyor.

Yapımı halen devam eden projeler:

NICC & Katar Ticari Kompleks SQ1 ve SQ2 Projesi

Mercedes’in Katar Ticari Kompleks SQ1 ve SQ2 Projesi, TMS Kalıp

sistemleri ve TMS ekibinin desteği ile yükseliyor. Proje Doha’daki en

önemli metro istasyonu olan Musherieb’in önünde duran, prestijli bir yapı

olarak TMS’nin en önemli başarılarından biridir. 8000 m² alan üzerine

inşa edilmiş 3 bodrum katlı ve zemin kattan 32 m yükseklikte asma katla

birbirine bağlanacakları, altıncı kata kadar ayrı ayrı yükselen 2 binadan

oluşmaktadır. SQ1 ile başladığımız projeye SQ2 ile devam etmekteyiz.

VINC’I ® 80 & 70 Kolon, Perde Kalıbı Sistemleri, SIMPEX ® Perde

Kalıpları, RA-M Tek Yüzlü Perde Destek Sistemleri, MK-H 150 Döşeme

Kalıbı Sistemleri ve Kam’a Çalışma iskeleleri saha ekibi ve süpervizör

ekibimiz ile koordineli olarak projeye hizmet etmektedir.

59


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

60

QBC & Roads and

Infrastructure in Doha

Industrial Area - Package 7

ÇÖZÜM ORTAĞI

NEDEN TMS?

Müşteri odaklı bir şirket olarak müşterilerimiz daima

işimizin merkezindedir. İhale aşamasından

projenin sonuna kadar biz TMS olarak, sizlerle el

ele kalıp departmanınız gibi çalışırız. Tasarımda iyi

dengelenmiş kaliteye sahip yenilikçi TMS ürünleri,

modern bir üretimle birlikte müşterilerimize ilk yatırımda

ve daha sonraki uygulamalarında ekonomi

sağlar. Güvenli kullanım en yüksek önceliğe sahip

olmalıdır. TMS sistemleri, işçilik maliyetlerinden

tasarruf etmek, yanlış kullanımı minimize edecek

şekilde tasarlanmıştır. Şantiyedeki iş programını

kısaltarak her koşulda güvenli kullanım sağlar. Sadece

yenilikçi ürünlerimiz değil, mühendislik alanındaki

uzmanlığımız da fark yaratmaktadır. Tüm

müşterilerimiz, nitelikli mühendislik desteğimizin,

tasarım kapasitemizin rekabet güçlerini artıracak

avantajlarını hissediyorlar. Sadık ve memnun

müşterilere sahip olmak uzun vadeli başarımızın

anahtarıdır. Müşterilerimizle aynı yerde olmaya

gayret ediyoruz. Onların motivasyonlarını anlamak

ve sadık müşterilere sahip olmak için, ürün

ve hizmetlerimizin algılanan değerini yüksek tutuyoruz.

Al Darwish & L4

TMS G r u p olarak önümüzdeki dönem hedefimiz,

Gözetleme Kulesi

Ortadoğu coğrafyasında Pazar payımızı daha

Katar’da Al Darwish Engineering

tarafından yapımı devam

yüksek seviyelere çıkarmaktır. Global ölçekli sayılı

eden Shield Project Towers,

rakiplerimiz ile ciddi bir rekabetin olduğu bu bölgede;

alt yapı, köprü, metro ve yüksek katlı yapılar

TMS ürünleri olan SIMPEX ®

Perde Kalıp Sistemleri ve gibi birçok yeni referans projede, yüklenici firmaların

çözüm ortağı olmaktan ve ülkemizi başarı ile

Tırmanma Grubu ile güvenle

yükselmeye devam ediyor.

temsil etmekten dolayı gurur duymaktayız.

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

62

AB Destekli Şırnak Arıtma Tesisi Projesinde

İntek Kalıp ve İskele Sistemleri tercih edildi

Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye

sağladığı mali yardım, Nisan

2016’da Çevre ve İklim Eylemi

Sektör Operasyonel Programı

(ÇİSOP) adı altında yenilenmiştir.

Programın hedefleri:

• Ülkenin sürdürülebilir kalkınmasına nihai

olarak katkı sağlayabilmek için çevresel

altyapılara erişim sağlanması.

• Topluma fayda sağlamak için doğanın

korunması.

DOSYA

• İklim değişikliğinin etkisine karşı artan

dirence vatandaşların erişimini arttırarak

hayat kalitesinin arttırılması.

Bu hedeflere 3 temel eylem ile

ulaşılacaktır:

• Eylem 1: Su

• Eylem 2: Atık

• Eylem 3: Sürdürülebilir Kalkınma için

Çevresel Yönetim

Şırnak Arıtma Tesisi, bu programın 1.

Eylemi olan Su’yun altında Türkiye Cum-

.

Kasım 2020 .

huriyeti ve Avrupa Birliği’nin ortak finansmanı

ile yapılmaktadır. Proje kapsamında

1600 metre kollektör hattı ve 91.474 kişinin

atık suyunu arıtabilecek arıtma tesisi

inşa edilmektedir.

Projenin ana yüklenicisi çevre teknolojileri

sektörünün liderleri arasında yer alan

Arbiogaz firmasıdır.

Arbiogaz, bu projede kalıp ve iskele sistemleri

konusunda çözüm ortağı olarak

İntek’i tercih etmiştir.

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

Projede kullanılan İntek Kalıp ve

İskele Sistemleri:

Havalandırma binası düz perdeleri için 480

cm yüksekliğinde 410 m 2 panemax “vinçle

taşınabilen çelik çerçeveli panel” kalıp verilmiştir.

Verilen bu kalıp Biofosfor yapısının

düz perdeleri ve idari binaların kolonlarında

da kullanılmıştır.

Havalandırma havuzu dış dairesel perdesi

için, 650 cm yüksekliğinde 215 m 2 ADP “ayarlı

dairesel perde” kalıbı verilmiştir. Bu kalıp dış

dairesel perdeleri döktükten sonra, montajı

bozulup yeniden montaj yapılarak aynı binanın

iç dairesel perdelerinde de kullanılmıştır.

Biofosfor yapısı iç ve dış dairesel perdeleri

için 660 cm yüksekliğinde 194 m 2 ADP “ayarlı

dairesel perde” kalıbı verilmiştir.

Havalandırma ve Biofosfor yapıları için verilen

ADP “ayarlı dairesel perde kalıpları”, son

çökertme havuzu perdelerinde de kullanılmış

ve bu perdelerin dökümü dört seferde tamamlanmıştır.

Tüm yapıların temel kalıplarında kullanılmak

üzere 120 cm yüksekliğinde 60 m 2 panex “elle

taşınabilen panel kalıp” verilmiştir.

Projedeki tüm döşemeler ve yürüme yolları

için 460 cm yüksekliğinde 462 m2 döşeme

kalıbı ve HD 150 yük taşıyıcı kalıp iskelesi

verilmiştir.

Yukarıda belirtilen kalıp ve iskeleler ilaveten,

40 mtül demirci iskelesi verilmiştir.

63


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

64

DOSYA

Yeni Yusufeli

Özler’in Rapido Kalıp Sistemi

ile yapılıyor

ve 48 adet Dükkan yapılacak. 3. bölgede Üç farklı firmanın yürüttüğü bu inşaat sürecinde

tüm firmalar kullandıkları kalıplar da

(Tekkale Köyü tarafı) 1. ihale kapsamında

24 Derslikli Lise, Sağlık Ocağı, İlçe Jandarma

Komutanlığı, 334 adet Konut ve 6 Bu da şu anlama geliyor. Yeni Yusufeli’nin

Özler’in Rapido kalıp sistemini tercih etti.

adet Dükkanın yapımı tamamlandı. tüm birimleri Özler ürünleri ile yapılıyor.

Murat Kılıç / Çakır İnşaat Proje Müdürü

“Yaklaşık 2 ay önce Yusufeli yeni yerleşim

alanı projesini aldık. Bölgeyi gezdiğimizde

bizden önce burada iş yapan firmaları dolaştık.

Projelere baktık. Özler’in Rapido

kalıp sistemlerinin kullanıldığını gördük.

Akabinde biz de Özler ile temasa geçtik.

Çok hızlı bir dönüş aldık. Arkadaşlar hemen

proje çözümlerini yaptılar. 15-20 gün

içinde kalıbımız geldi. Şu anda hemen

imalatlara başladık. Çok pratik. Aynı lego

kolaylığında kalıpları kurabiliyoruz. İyi ki buradaki firmalar bize Özler’i referans etmişler.

Bizde Özler’in ürünlerini kullandık rahat ettik. “

.

Kasım 2020 .

Özler’in, Rapido Panel Kalıp Sistemi kurulumu ve sökümü çok pratik olduğundan imalat

sürecinde kolaylık sağlamaktadır.

Yusufeli Barajı bittiğinde Türkiye’nin birinci,

dünyanın ise üçüncü en yüksek kemer

barajı olacak. Temelden yüksekliği ise

275 metre. Sular altında kalacak Yusufeli

ilçesi ise yeni yerleşim alanında ki yere

taşınacak ve burada üst yapı çalışmaları

tüm hızıyla devam ediyor. İlçe tarihinde

7’nci kez yerleşim yeri değiştirilecek.

Bu alanda 3 bölgede yürütülen projenin

büyük çoğunluğu tamamlandı. Toplamda

2 bin 597 konutun inşa edilecek.1. bölgede

(Sakut Vadisi) 1. ihale kapsamında

Hükümet Konağı, İlçe Emniyet Müdürlüğü,

Adliye, PTT, Kütüphane, İlçe Gençlik

ve Spor Müdürlüğü, Kapalı

Spor Salonu, Merkez

Cami ve Müftülük Binası,

Öğretmenevi ile 16 Derslikli

Ortaokul inşaatlarının

yapımında sona gelindi.

2. bölgede (Yansıtıcılar

tarafı) 588 adet Konut

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

Onur Murat Babul

Cent Yapı Şantiye Şefi:

“Yusufeli’ne yapılacak barajdan dolayı

ilçe bu bölgeye taşınacak. Toki’nin

yapmış olduğu ihaleler kapsamında

burada 3 yıldır faaliyet gösteriyoruz. Bu

süre zarfında konvansiyonel kalıplarda

Özler’in Rapido kalıplarını kullandık. Bu

kalıp sistemi bize daha hızlı çalışmamıza

imkân verdi. Zamandan kazandırdığı

için yüksek metrekarelerde iş

yaptık. Biz daha önce imalatları plywood

sistemi ile yapıyorduk. 5x10, 10x10

kullanıyorduk. Bu bağlamda zayiatlar

oluşuyordu. Özler’in kalıp sistemi ile bu

zayiatlar minimuma indi. Kalıp yüzeyinin

değişebilir olması da çok önemli.

Kalıpların belli bir kullanım ömrü giderdikten

sonra kalıp iskeleti tekrar kullanılarak

kalıp yüzeyini değiştirip yeni

bir kalıba sahip oluyoruz. Tekrar bunu

ilk günkü gibi kullanabiliyoruz. Yerli bir

firmanın bu hizmeti veriyor olması bizi

gerçekte çok mutlu etti. Özler’e teşekkür

ederiz.” dedi.

65


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

66

www.yapiinsaatdergisi.com

Yüksel Ayan

Aydur İnşaat Şantiye Şefi

“Burası Artvin Yusufeli Toki konut projesi.

350 konut ve 16 dükkândan oluşuyor.

Bunların teslimatı için çok kısa

bir süremiz var. Burada ki imalatı çok

hızlı yapmamız gerekiyor. Daha önceki

şantiye tecrübelerimizden dolayı yine

Özler’in Rapido kalıp sistemini tercih

ettik. Çünkü kurulumu ve sökümü çok

pratik. Zamandan ve işçilikten kazancımız

oldu. Teslimat süresini tutturmamız

açısından bize avantaj sağlıyor. Özler

bildiğimiz bir firmaydı. Burada ki projede

de bizi mahçup etmedi. Bir sonraki

projelerimizde de Özler’le çalışmaya

devam edeceğiz. “ dedi.

.

Kasım 2020 . DOSYA


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

RAPIDO

Kalıp işçiliği süresini azalttığı gibi kalıp sirkülasyon

süresini de düşürür. Bunun için

özel montaj gerektirmez. Zamandan ve

işçilikten kazanç sağlar. Kalıp kurulumu

hızlı ve kolaydır. Esnek bir sistemdir. Tüm

ebatlardaki perde, kolon ve tek taraflı perde

imalatlarında aynı tip paneller rahatlıkla

kullanılabilir.

Rapido vinç ile taşınan, çelik çerçeveli,

plywood yüzeyli panel kalıp sistemidir.

Sistemin ana çerçevesinde Welser profil

tarafından dizayn edilmiş burulmaya karşı

mukavemet değeri yüksek özel şekillendirilmiş

S355 MC çelik profil kullanılmaktadır.

Panel yüzeylerinde 21 mm birch plywood

kullanılmaktadır. Panel genişlikleri,

30-45-60-75-90-105-120-240 ve yükseklikleri

ise, 60-90-120-150-180-210-240-

270-300-330 cm olarak üretilmektedir.

Rapido-uni panellerde kullanılan 5 cm de

bir delinmiş perfore profiller sayesinde her

ebat perde ve kolon kalıbı kolayca ayarlanıp

dökülebilir. Rapido kalıp sistemi 80 kN/

m² taze beton basıncına göre dizayn edilmiştir.

Üretimlerimizde robotik kesme, delme

ve kaynak prosesleri uygulanmaktadır.

Paneller fırın boya işlemine tabi tutulmadan

önce kumlama yapılarak yüzeyindeki

kimyasal yağlardan arındırılır. Ayrıca talep

halinde ürünlerimiz TS 914 EN ISO 1461

standartlarına göre daldırma galvaniz kaplanabilir.

67


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

68

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

SEKTÖREL

GF dünyanın

en sürdürülebilir şirketlerinden biri

GF Hakan Plastik’in bünyesinde bulunduğu Georg Fischer, Wall Street Journal’ın dünya

genelinde gerçekleştirdiği en sürdürülebilir şirketler çalışmasında ilk 10 şirket içinde yer aldı.

çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim

konularını iş hedeflerine entegre eden ve

15 yılı aşkın bir süredir yıllık Sürdürülebilirlik

Raporu yayınlayan ilk şirketlerden

biridir. 3 ana iş birimimizde de su ve enerji

tasarrufu sağlayan ve emisyon yayılımını

azaltmaya yönelik yenilikçi çözüm ve

ürünler geliştirmeye önem veriyoruz. Sürdürülebilirlik,

yeni 2025 stratejimizde de

önemli bir rol oynayacaktır. Bu alandaki

faaliyetlerimiz yalnızca bizim büyümemize

değil, müşterilerimizin de daha başarılı

olmasına katkıda bulunacaktır” dedi.

GF Hakan Plastik Türkiye ve Ortadoğu

GF stik’in bünyesinde bulunduğu İsviçre

merkezli Georg Fischer (GF) dünyanın

sayılı yayınlarından biri olan Wall Street

Journal gazetesinin dünya genelinde

gerçekleştirdiği en sürdürülebilir şirketler

çalışmasında 9. sırada yer aldı.

Wall Street Journal’ın araştırması, iş modeli

ve yenilik, çevre, sosyal katılım ve

insan kaynakları olmak üzere dört kategoride

incelendi ve çalışmada dünya

paylaşan GF, özellikle insan kaynakları

alanında gerçekleştirdiği çalışan ve işyeri

sorunları yönetimi konusunda en yüksek

oyu alan markalardan biri olarak listede 7.

sırada yer aldı. Güvenli su temini ve hafif

bileşenlerle enerji tasarrufu konusundaki

çalışmaları da göz önünde bulundurularak

genel sıralamada ilk 10 firma arasında

9’uncu oldu.

GF CEO’su Andreas Müller, “Dünyanın

Bölge Başkanı Batuhan Besler de kazanılan

bu başarıdan ve GF’in bir parçası

olmaktan onur duyduklarını belirtti. Besler,

“ GF’in dünya genelinde uyguladığı

politikaları kendi bünyemize de entegre

ediyoruz. Gerek insan kaynakları alanında,

gerekse Türkiye’de geliştirdiğimiz ve

üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünlerimizle

sürdürülebilirlik hedeflerine uygun aktif

çalışmalar yürütüyoruz. Böyle değerlendirmeler

genelinde 5.500 değerlendirildi. 2005 önde gelen medya şirketlerinden birinin

almak son derece motive edici

yılından bu yana sürdürülebilirlik raporlamalarında

şeffaf bir şekilde verilerini verdiği bu derecelendirmeyle gurur

duymak içim birçok gerekçemiz var. GF,

bir güç” şeklinde açıklama yaptı.

GF Hakan Plastik, ihracatta gücünü artırıyor

Mevcut ürünlerinin yanı sıra bölgesel özel ürün taleplerine de Yüksek yoğunluklu boru sistemi PE100, içme suyu şebekesi,

yanıt verebilen GF Hakan Plastik, Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve doğalgaz şebekesi, atık su deşarj ve atık su pompalama hatları,

Balkanlar’da hem üstyapı hem de altyapı projelerine gerçekleştirdiği

sulama sistemleri, denizaltı geçiş hatları ve derin deniz deşarjla-

satışlarla marka bilinirliğini de güçlendiriyor.

rı, toprakaltı yangın söndürme sistemleri (Hidrant hatları), soğut-

2020 yılında İspanya başta olmak üzere İsveç, Irak, Suudi Arabistan,

ma suyu sistemleri, telekomünikasyon sistemleri ve madencilikye

Gürcistan, Etiyopya, Nijerya ve Polonya gibi birçok ülkete

kullanılabiliyor. Balkanlarda ise altyapı ürün grubu ile birlikte

ihracat gerçekleştiren GF Hakan Plastik, Türkiye’de geliştirilip

Derinkuyu Boru Sistemleri ile pazarda hakimiyetini güçlendiren

GF markası ile tüm dünyaya

ürünler arasında yer alıyor.

sunulan Silenta ürün gurubu,

GF Hakan Plastik ürünlerinin

PP-RCT ve Aerator sistemleri

sahip olduğu uluslararası sertifika

ile üstyapı projelerinin tesisat

ve belgeler, ihracat pazarı

sistemlerine hitap ediyor.

için önemli avantajlar sunuyor.

GF Hakan Plastik’in 2019 yılının

Ürün standartlarını müşterilerine

sonlarında sektöre kazandırdığı,

istediği kalitede ve devamlı-

daha geniş iç çap ile daha yüksek akış performansı sağlayan lık sağlayacak şekilde sunan GF Hakan Plastik, bu özelliği sayesinde

PP-RCT boru sistemi, İspanya’ya satışı gerçekleştirilen ürünlerden

bugün 70'ten fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. GF

oldu. Gökdelenler, rezidanslar, AVM’ler gibi çok katlı binalar Hakan Plastik, plastik boru sektöründe alınması en zor sertifikalardan

için özel olarak geliştirilen GF Aerator ise Gürcistan pazarına

biri olan İsveç Nordic Polymark sertifikasına sahip ilk

giriş yapan ürünler arasında bulunuyor.

ve tek Türk firması konumunda bulunuyor.

GF Hakan Plastik’in altyapı ürün grubu ise Afrika ve Balkanlar’da

Ürün kalitesinin yanı sıra, sistem kalitesini de 1996 yılından beri

devam eden projelerin tercihi oldu. Afrika pazarında yine İngiliz BVQI firması tarafından verilen ISO 9000:2008 sertifikası

bu bölgeye özel olarak üretimi gerçekleştirilen Orange PVC ile ile belgelendiren GF Hakan Plastik, bu konuda da çalışmalarına

PE100 ürünleri, altyapı ürün grubunun öne çıkan ürünleri oldu. aralıksız devam ediyor.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

70

“ArGe çalışmalarımızın meyvelerini

toplamaya başlayacağımıza inanıyorum”

“TMS olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından onaylı ArGe Merkezimiz var, bildiğim

kadarı ile bu konuda TMS sektörde tek ve ArGe Merkezimiz sürekli yeni ürünler geliştirme

çabasında. İrili ufaklı pek çok ArGe çalışmasının yanında özellikle komposit köprüler için

yeni bir sistem geliştirme çabasındayız.”

şirketlerimizle olabildiğince hasarsız atlatma

gayretindeyiz. Hemen her kriz ortamında

yaşadığımız gibi dış pazarlarda

olmanın avantajını bu sefer de görmüş

olduk.

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

DOSYA

lere karşı kurguladıkları

stratejileri ve önümüzde

bizi bekleyen risk ve fırsatları

geniş bir perspektiften

ele alarak bizler

için yorumladı.

Sektördeki gelişmeleri

şirketiniz adına

nasıl değerlendiriyorsunuz?

TMS olarak 2020 için

çok farklı planlarımız

vardı. Mart ayında Las

Vegas’ta ConExpo fuarına

tam da Covid-19’un

ABD’ye giriş yapmakta

olduğu günlerde katılmıştık.

Fuarın son gününün

Covid-19 önlemleri

kapsamında iptali hariç

bizim için son derece

başarılı geçmiş bir fuardı.

Sonrasında tabii tüm

planlar, hesaplar herkes

için alt üst oldu, ama

her şeye rağmen New

York’ta küçükte olsa bir

projede yeni geliştirdiğimiz

sistemlerimiz kullanıldı.

Pandemi şartları hemen

TMS Kalıp ve İskele Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı Kubilay Tüfekçi

herkes için bilinmeyenlerle

‘Mutlak Kalite’ ve ‘Müşteri Memnuniyeti’

odaklı yaklaşımı ile müşterilerinin gerçek

çözüm ortağı olmayı hedefleyen TMS Kalıp

ve İskele Sistemleri, sahip olduğu geniş

ve yenilikçi ürün yelpazesiyle güçlü bir

tedarikçi firma olmasının yanı sıra, üretiminin

büyük çoğunu ihraç edebilen güçlü

bir mühendislik firması aynı zamanda.

TMS, yenilikçi ve rekabetçi ürün ağı ve

güvendiği mühendislik gücü sayesinde,

hem ülkemizde gurur kaynağı olmayı başarmış,

hem de yabancı üreticilere rakip

olarak sektörel bir tekelin oluşmasının

önünü kapamış durumda.

TMS Kalıp ve İskele Sistemleri Yönetim

Kurulu Başkanı Kubilay Tüfekçi, sektörün

içerisinde bulunduğu durumu, ortaya çıkan

bu yeni tabloyu, kendilerinin gelişme-

doluydu, bazı

sektörlerde oyunun kuralları yeniden yazıldı.

İnşaat sektörü için hem iç hem de

dış pazarlarda pandeminin zaten mevcut

olan zorlukları daha da artırdığını söyleyebiliriz.

Piyasaların bekle gör dönemine

girerek talep kısmasından tutun, inşaat

emekçilerinin zorlu şartlarda bir arada çalışması

ve barınması gibi sorunlar uluslararası

pazarlarda bile projelerin yavaşlaması

ve hatta durmasına sebep oldu.

Pandemi sürecinin beklenenden daha

da uzun süreceği algısı pek çok ülkede

ve sektörde yeniden açılmalara, kısmi

normalleşmeye yol açması ile az da olsa

olumlu gelişmeler yaşanmaya başladı.

TMS olarak biz bu süreci gerek Türkiye’de

gerekse Katar ve Kuveyt’te kurulu

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

Pandemi ortamında pazarlamanın alışageldiğimiz

formatlarda yapılamaması

haliyle dijital platformların önemini artırdı.

Sanal Fuarlar, Webinar’lar vb dijital

ortamlar hedef kitlelerimiz ve müşterilerimizle

irtibat kurmanın en sağlıklı yolu

oldu bir anda. Hatta yurtdışı şirketlerimizde

müşteri temaslarının yanında yönetim

kurulu toplantılarımızı bile dijital ortamlarda

yapmaya başladık.

Finansman sorunları tabii ki kriz ortam-


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

larının en önemli konusudur. Pandemi

döneminde pek çok ülke emek yoğun

sektörlerini desteklemek için finansman

paketleri açıkladılar, ülkemizde de şartlar

elverdiğince bu yönde önlemler alındı,

destekler sağlanmaya çalışıldı.

Likidite konusunda sağlam olan şirketler

bile mevcut naktin korunması stratejileri

doğrultusunda ödeme musluklarını kapattıkları

için piyasalarda tahsilat sıkıntıları

haliyle yaşandı. Uluslararası piyasalarda

faizlerin neredeyse negatif olması

bazı ülkelerde likidite bolluğuna sebep

olsa da maalesef ülkemiz içinde bulunduğu

özel şartlar sebebi ile bundan pek

yararlanamadı. Pandeminin uzaması sebebi

ile finansman anlamında zorlu bir kış

bizi bekliyor olacak gibi görünüyor.

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Yeni yılda biraz daha temkinli hareket

ediyor olacağız, bazı yeni yatırım projelerimizi

zaten beklemeye almıştık. Ancak,

bazı hedef ülkelerimizde önemli fırsatlar

yakalama şansımız olduğunun da farkındayız,

gelişmelere göre anlık kararlar

alma durumumuz olabilir.

Körfez bölgesinde zaten önemli bir oyuncu

konumundayız, hemen her büyük projede

tekliflerimiz masada yer alıyor ve

potansiyelimize göre pazardan payımızı

alabiliyoruz.

Öncelikle Avrupa ve ABD pazarlarından

iyi haberler bekliyor olacağız, özellikle

alt yapı projeleri için geliştirdiğimiz özel

sistemlerimizin ve benzer

doğrultuda devam eden

ArGe çalışmalarımızın

meyvelerini toplamaya

başlayacağımıza inanıyorum.

Şu an yeni ürün ya da

yeni bir hizmet modeli

üzerine çalışmalarınız

var mı?

TMS olarak Sanayi ve

Teknoloji Bakanlığından

onaylı ArGe Merkezimiz

var, bildiğim kadarı ile bu

konuda TMS sektörde tek

ve ArGe Merkezimiz sürekli

yeni ürünler geliştirme

çabasında. İrili ufaklı

pek çok ArGe çalışmasının

yanında özellikle komposit

köprüler için yeni bir

sistem geliştirme çabasındayız.

Son olarak eklemek

istedikleriniz?

Dünyada ekonomi politikalarını

etkileyecek ABD

seçimleri ile pandeminin sonbahar seyri

açısından Kasım ayı ve sonrasının iyi

izlenmesi gerekiyor. 2021 stratejilerini

belirlemede önümüzdeki birkaç aylık sürenin

çok kritik olacağını düşünüyorum.

ABD seçimleri genel anlamda dünya ticari

hayatının parametreleri üzerinde etkili

olurken, Türkiye özelinde hassas uluslararası

pozisyonumuz sebebi ile daha da

çok önem taşıyor. Öte yandan pandeminin

yaklaşan kış ile kuvvetli bir geri dönüş

yapması normalleşme beklentilerimizi

ötelememize ve ekonomik kayıplarımızın

artmasına sebep olacaktır.

71


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

72

Layher, sektörde 75.yılını kutluyor

“Sektörümüzün tüm paydaşlarının, bu içinden geçtiğimiz süreci, her şeyden önce

sağlıkla atlatmasını diliyorum. Bizim Layher olarak sektöre taahhüdümüz, mevcut

hizmet alanlarındaki kalitenin daha da arttırılması, yeni hizmet alanlarının da

dünyanın en etkin ve sofistike iskele markası ile tanıştırılması olacaktır.”

DOSYA

Layher Türkiye; genç, uzman ve işine

tutku ile yaklaşan kadroları ile iskele

kullanıcılarının ve uygulayıcılarının

“daha fazla olanak” felsefesini işlerine

adapte etmesi için durmadan çalışıyor

ve kısa sürede geldiği noktanın

endüstri ve kendisi için yeterli olmadığının

etkinliğimizin yanı sıra,

ülkemizdeki prestijli inşaat

projelerinde de yer

almanın sevincini yaşıyoruz.

Son dönemde

hepimizi ve sektörümüzü

derinden etkileyen

farkında olarak, bayrağı daha pandemi koşullarına

da ileri taşımayı hedefliyor.

2011 yılında Türkiye’de başladığı

yolculuğuna pek çok başarı sığdıran

firma, hali hazırda iskele endüstrisinin

de birçok paydaşına öncülük etmekte.

rağmen, gerek endüstriyel

alanlarda gerekse

inşaat sektöründe artan

kalite ve hız beklentisinin,

sistem iskele üzerine

çalışan firmalara

Layher Türkiye Genel Müdürü Tevfik

olumlu yansıyacağını

Ceran ile keyifli bir söyleşi yaptık. düşünüyorum. Layher

Merak ettiğimiz bir çok konu hakkında

bizleri bilgilendiren Ceran, önüde

değişime ve gelişime

olarak, iskele sektörünmüzdeki

dönem için öngörülerini de öncülük etmeye devam

bizlerle paylaştı.

Sektördeki gelişmeleri

şirketiniz adına nasıl

değerlendiriyorsunuz?

ediyor olacağız.

Pazarlama ve

finans noktasında

şu an sektörün

Kalıp ve iskele sistemleri, Türkiye’de üzerinizdeki en

inşaat sektörüne paralel olarak, son

büyük baskı sizce

dönemde büyük bir atılım yaptı. Güvenlikli

sistemlerin ve şartnamelerin

ne? Bu noktada

gittikçe kabul görmesi ve yaygınlaşması,

sektöre büyük bir ivmelenme alınabilir?

ne gibi tedbirler

sağladı. Layher olarak, sektördeki Bir süredir tüm dünyayı etkisi altına

birçok paydaşımızdan bizi ayıran alan pandemi süreci ile adeta tüm

yönlerden biri, sadece sistem iskele

konusunda üretim, satış ve pazarlama

faaliyetleri yürütüyor olmamız. Bu

sene 75. kuruluş yılımızı kutluyoruz.

Malum pandemi koşullarından dolayı,

istediğimiz coşku ve etkinlik gücü

ile kutlayamasak da, 75 yıllık sistem

iskele bilgi, tecrübe ve kalitesini sektörün

tüm alanlarında yaygınlaştırmaya

devam etmek istiyoruz. Türkiye

pazarında büyük inşaat projelerinin

çoğunun tamamlanmış olması, tüm

sektör oyuncularını belirli projelerde

yer ve pay almaya zorluyor. Biz Layher

olarak, endüstriyel tesislerdeki

ülkeler, toplumlar ve şirketler bir sınavdan

geçiyorlar. Hepimiz için yeni

bu süreçte, tüm dikkatimizi ve önceliğimizi,

çalışanlarımızın sağlığını korumak

üzerine yoğunlaştırdık. Süreci

de, bu anlamda başarı ile yönettik.

Yaptığımız her faaliyet, birebir iş ortaklarımız

ile temas halinde olduğumuz

süreçlerden oluşuyordu; yeni

normalde bunu farklı şekillerde yapmayı

keşfettik. Tabi ki bu tüm süreçlerin

gözden geçirilmesini ve farklı,

efektif yaklaşımların geliştirilmesini

gerektiriyordu ve teknolojik alt yapımızla

birçok problemin üstesinden

www.yapiinsaatdergisi.com

Layher Türkiye Genel Müdürü Tevfik Ceran

gelebildik. Alışamadığımız tek şey, iş

ortaklarımızı eski tempomuzla ziyaret

edememek. Bu durumun da zamanla

değişeceğini umuyorum.

Elbette tüm bu süreçlerin, şirketler

üzerinde mali baskıları da oldu, bunun

yansımalarını da hepimiz yaşadık.

Devletin ilgili kuruluşlarının aldığı

tedbirleri yakından takip ettik, etmeye

de devam ediyoruz. Bu konuda,

sektörel ihtiyaçların giderilmesi için

üyesi olduğumuz İskele Kalıp Sanayicileri

Derneği aracılığı ile devlet kuruluşlarından

taleplerimiz oldu. Tüm

bunların dışında, kendi paydaşlarımıza

daha yakın durmaya, ihtiyaçlarını

daha dikkatli dinlemeye özen

gösterdik.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

Yeni yıl yaklaşırken

önümüzdeki süreç için ne gibi

değişimler ön görüyorsunuz?

Aslında değişimi bugün yaşamaya

başladık. Yeni iş yapma şekilleri,

bazı işletmelerde ve modellerde geri

dönüşü zor şekilde yerleşti. Birçok

işletme, zorunlu olarak uyguladığı

çalışma modellerini, yeni iş modeline

evirdi. Ayak uydurmak zorundayız.

Ayrıca sektörümüzdeki teknolojik

gelişmeler, çok daha hızlı ve talepkar

olarak hayatımıza girdi. Özellikle

dijitalleşme tarafındaki gelişmeleri

çok önemsiyorum. Şirket olarak bir

süredir neredeyse her projemizde iş

ortaklarımıza bu hizmeti götürüyoruz.

Partner şirketlerimizin neredeyse tamamında,

Layher Türkiye organizasyonundaki

dijital altyapıyı kurmaya,

bu yolla farklılaşmaya çalışıyoruz. Bu

konuda da hatırı sayılır bir yol almış

durumdayız. Ben, bu anlamda geleceğin,

bugün hali hazırda kapıda olduğunu

düşünüyorum.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Layher, sadece dünyanın en büyük

sistem iskele üreticisi değil, aynı zamanda

sektörde yeniliklerin de öncüsü.

Hali hazırdaki Lightweight (LW)

ürün gamımıza, en son LW platformlarımızı

ekledik. Daha fazla dayanıma

sahip platform sistemlerimizi,

artık daha hafif olarak sunabiliyoruz.

Bu da, gerek kurulumda gerekse de

nakliyede son kullanıcıya büyük fayda

sağlıyor. Daha fazla dayanıma sahip

çelik platformlarda %10 daha hafif

malzemeye ulaştık. Böylece Allround

ürün grubumuzun tüm ana kalemlerinde

LW ürünlerimizi kullanarak, sistem

iskele kurulumlarında önemli bir

hafif malzeme avantajı sağlıyoruz.

Son geliştirdiğimiz ve lansmanını

yaptığımız diğer bir yeni ürünümüz

de Aluflex Beam. Alt yüzey erişimi,

döşeme erişimleri ve konsol erişimi

için iskele konseptine yeni bir boyut

katacak olan bu sistem, önceki kafes

kirişlerin geleneksel iskele yöntemleriyle

zaman alan montajına göre

birçok avantaja sahip. Geçmişte,

askı iskele ve konsol uygulamaları

gerektiren bölgelerde, çalışma alanı

ve yaya geçit tipi iskele yapılarının inşası,

zaman alan kurulum gerektiren

bir dizi ağır çelik kafes kirişinin yapıya

bağlanması, desteklenmesi ve yatay

bağlantıları için başka malzemelerin

kullanılmasını gerektirmekteydi.

Yüksek taşıma kapasiteli Alüminyum

FlexBeam; yüzey iskelesinin, hem

asılı hem de dikey olarak verimli bir

şekilde monte edilmesini sağlıyor.

FlexBeam, Layher Allround sistem

bileşenleriyle tamamen uyumlu olacak

şekilde tasarlandı. 280 mm yüksekliğe

sahip alüminyum dikdörtgen

geliştirecek ve Layher’in ürün geliştirme

konusunda devam eden taahhüdünün

net bir kanıtı olacaktır.

Son olarak eklemek

istedikleriniz?

Sektörümüzün tüm paydaşlarının, bu

içinden geçtiğimiz süreci, her şeyden

önce sağlıkla atlatmasını diliyorum.

Bizim Layher olarak sektöre taahhüdümüz,

mevcut hizmet alanlarındaki

Aluflex Beam

kutu profilden oluşan FlexBeam taşıma

kapasitesi, çelik 450 kafes kirişe

oranla yüzde 40 daha fazla. Tüm

Layher Allround sistemleriyle uyumlu

olan bu yeni ürün, betona sabitlenme

olanağı da sağlayan yardımcı parçalarıyla

pek çok farklı alanda çözüm

sunabiliyor. Ürün gamımıza yapılan

bu en son ekleme, müşterilerimizin

yaratıcılığını ve kabiliyetini daha da

kalitenin daha da arttırılması, yeni

hizmet alanlarının da dünyanın en etkin

ve sofistike iskele markası ile tanıştırılması

olacaktır. Zorlukların nispeten

azalacağını umduğumuz yeni

dönemde, İzmit ve İzmir depolarımıza

ilave olarak, Ankara depomuzu da

açacağımızı iş ortaklarımıza iletmek

isterim. Yeni yıl ile birlikte, Türkiye’deki

üçüncü depomuzla iş ortaklarımıza

ve işlerine daha da yakın olmaya devam

edeceğiz.

73


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

74

“Verdiğimiz hizmet ile

fark yaratmaya gayret ediyoruz”

“Biz, hizmet kalitemiz, çözüm odaklı yaklaşımlarımız ve servis hızımız ile müşterilerimizin

işlerini kolaylaştırmaya odaklıyız. Müşterilerimizle uzun vadeli iş ortaklığı ilkesini

benimsemekteyiz.”

Bu sene gerçekleştirdiğiniz

önemli projeler var mıdır?

Bu sene çok sayıda endüstriyel projede

yer aldık. Ancak özellikle vurgulamak istediğim

Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi

projesi. Bu proje, bizim de yer almaktan

mutluluk duyduğumuz ve çok emek verdiğimiz

bir proje oldu. Bu projede, tavan

işleri için, yaklaşık 150 tonluk iskeleyi

yerden 30 m yukarıya asıldı. Bu şekilde

yerdeki işler devam ederken tavan işlerinin

de yapılmasına olanak sağlandı. Yüklenici

firma da çok ciddi zaman tasarrufu

sağlamış oldu. Tekniği ve uygulaması ile,

topluma faydalı böyle bir projede yer almak,

bizim için de gurur verici.

DOSYA

lerimizde, sektörden farklı olarak ST-52

çelik kullanıyoruz. Bu çelik, görece hafif

ancak daha sağlam ürünler yapmamıza

olanak sağlıyor. Sahada da iskele kurulum

aşamasında işçilik ve zaman avantajı

sağlıyor. Daha az sayıda personel ile

daha hızlı kurulum imkanı yaratıyor. Bu

da müşterilerimize zaman ve para kazandırıyor.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

Hepimizin bildiği gibi, pandemi ile beraber

düşen talep ve artan maliyetler, maalesef

Afix Group Genel Müdürü Serdar Tavşan sektörü olumsuz etkilemeye devam ediyor.

Buna ek olarak, sektörümüzde tüm

Müşterilerinin tüm ihtiyaçlarına hızlı ve girdiler tamamen dövize endeksli. Dolayısıyla

kurdaki artış fiyatların da artmasına

ekonomik bir şekilde cevap veren Afix,

flanşlı iskeleler başta olmak üzere, kalıp

altı iskeleler, mobil iskeleler, konser etkilediğinden talep sınırlı kalıyor.

sebep oluyor. Ayrıca yatırım ortamını da

ve festivaller için podyum iskeleleri gibi Bu kapsamda biz müşterilerimize yurtdışından

uygun koşullarla finansman bul-

toplamda bin 500’den fazla ürün çeşidine

sahip. Tüm üretimini Gebze Dilovası’ndaki

tesislerinde gerçekleştiren firma, Ar-Ge işlemlerini, hem çok düşük faiz oranları

malarına yardımcı oluyoruz. Satın alma

çalışmaları ile ürün standartlarını sürekli hem de uzun vadelerle finanse etmelerini

daha ileriye taşınmakta.

sağlıyoruz. Ayrıca daha kısa vadelerde

Afix Group Genel Müdürü Serdar Tavşan,

gerçekleştirdikleri çalışmalar,salgın ödeme opsiyonları sunuyoruz.

kendi bünyemizde de sabit kur ile taksitli

süresince ortaya koydukları iş modelleri

ve önümüzdeki döneme

dair öngörülerini bizlerle

paylaştı.

İnşaat sektöründe

sizi diğer

firmalardan ayıran

bir özelliğiniz var

mıdır?

Biz sadece flanşlı iskele

üzerine uzmanlaşmış bir

firmayız. Bu tip iskelenin,

endüstriden santrallere,

petrokimya tesislerine

kadar birçok alanda, çok

geniş kullanım imkanı

mevcuttur. Bu projelerde

1500 den fazla ürün

çeşitimizle müşterilerimizin

tüm ihtiyaçlarını hızlı

ve ekonomik bir şekilde

karşılıyoruz. Ürün-

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

Önümüzdeki süreçte neyi

hedefliyorsunuz, planlarınız

neler?

Biz, hizmet kalitemiz, çözüm odaklı

yaklaşımlarımız ve servis hızımız ile

müşterilerimizin işlerini kolaylaştırmaya

odaklıyız. Müşterilerimizle uzun vadeli iş

ortaklığı ilkesini benimsemekteyiz. Verdiğimiz

hizmet ile fark yaratmaya gayret

ediyoruz. Bunun da olumlu sonuçlarını

alıyoruz. Bu anlayışın pazardaki yerimizi

güçlendireceğine ve çok daha yukarılara

taşıyacağına inanıyoruz.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

76

“Günümüzün getirdiği ihtiyaçlara,

en son teknolojiyi ve kaliteyi kullanarak

cevap vermeyi hedefliyoruz”

“Kendi Ar&Ge laboratuvarına sahip bir grup şirketi olarak hiç durmadan yeni modeler

üstünde çalışmaya ve üretmeye devam ediyoruz.”

Sürekli değişim ve gelişim ilkeleri ile özellikle

insan sermayesine, müşteri ilişkilerine

ve kurumsal çözümlere yatırım yapan Beybi

Plastik, 2004 yılına aldığı CE (Conformity

of Europe) belgesiyle, güvenilirliğini

uluslararası alanda da kanıtlayarak ISO

- 9001 ve ISO - 13485 belgeleri ile de sektöründeki

öncü rolünü devam ettirmekte.

Elor Holding Marka ve Pazarlama Müdürü

Nilüfer Öğütle ile yapmış oldukları çalışmalar,

içerisinde bulunduğumuz dönem için

geliştirdikleri yeni metodlar ve önümüzdeki

sürece dair planlarını ele almaya çalıştık.

Sektördeki gelişmeleri şirketiniz

adına nasıl değerlendiriyorsunuz?

Günümüzde, iş sağlığı ve güvenliği alanındaki

riskleri en aza indirmek amacıyla

önlemler arttırıldı. Bu da paralel olarak, koruyucu

donanım ekipmanlarının daha fazla

önem kazandığını ortaya koymakta. Dünya

sürekli gelişiyor, buna bağlı olarak ekipmanlar

da gelişiyor. Biz de sürekli değişim

ve gelişim ilkemiz ile günümüzün getirdiği

ihtiyaçlara, en son teknolojiyi ve kaliteyi

kullanarak cevap vermeyi hedefliyoruz.

Pazardaki boşlukları tespit edip, üretimlerimizi

buna göre gerçekleştiriyoruz.

Pazarlama ve finans noktasında şu

an sektörün üzerinizdeki en büyük

baskı sizce ne? Bu noktada ne gibi

tedbirler alınabilir?

Şu an sektörümüzdeki en büyük baskı

COVID-19 sebebiyle yaşanan piyasadaki

eldiven eksikliği ve yükselen fiyatlar. Bu

durum pazarlama anlamında tüketiciyle

iletişimi zedeliyor. Tüketici, pandemi sürecinin

kullanıldığını düşünüp markaları “fırsatçılık”

ile suçluyor. Bu baskının ortadan

kalkması için halkı bilinçlendirme çalışmaları

yapılmalı. Pandemi sürecinde muayene

eldivenlerinin çok fazla rağbet görmesi

sebebiyle stoklar tükenmiş durumda. 2005

yılında, medikal eldivenlerin üretimini durdurduğumuzdan

beri birçok firma gibi biz

de eldivenleri yurt dışından tedarik ediyoruz.

Kur farkından dolayı ithal ettiğimiz

ürünler haliyle yurtiçi pazara da yansıyor.

Biz de bu kadar rağbet gören eldivenlerin

yüksek maliyetli olması ve tüketicilerimizin

ihtiyaçlarını karşılamak adına Kasyer

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

DOSYA

Plus eldivenlerimizi ürettik. Kendi üretimimiz

yaşanmaya devam ettiği bu süreçte; hem

olan Kasyer Plus eldivenlerimiz yıka-

medikal hem de sanayi ürün grubunda

nabilir ve birden fazla kullanılabilir. Gıda yüksek teknolojili koruyucu ürünlere talep

ile temasa uygun olduğu için tam olarak sürekli olarak artış gösteriyor. Bu nedenle

tüketicilerimize göre tasarlanmıştır. Tüm

temel özellikler taşıyan ürünlerin yanı sıra

tüketicilerimizden aldığımız geri dönüşler

kullanıcı isteklerinin ön planda olduğu üretimlerin

gerçekleştirilmesi mümkün.

ile dokunmatik ekran uyumlu Kasyer Plus

eldivenimizin üretimini gerçekleştirerek,

sağlıkçılarımızın eldivensiz kalmamamasına

ve halkımızın da önlem alabilmelerine Şu an yeni ürün ya da yeni

destek verebilmiş olduk.

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Dünyada hareketli ve değişken şartların

Kendi Ar&Ge laboratuvarına sahip bir grup

şirketi olarak hiç durmadan yeni modeler

üstünde çalışmaya ve üretmeye devam

ediyoruz.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

“Ürün çeşitliliğimizi

arttırmaya devam edeceğiz”

“Pandemiye rağmen büyümemizi sürdürmeye kararlıyız. Önümüzdeki süreçte daha fazla

ihracat yapabilmek için üretim kapasitesini artıracak yeni yatırımları planlamaya başladık.”

Yağmur İskele Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı

Ümit Yağmur

5.000 m 2 ’si kapalı, 6.000 m 2 ’si açık alan

olmak üzere toplam 11.000 m 2 alanda faaliyet

gösterer Yağmur İskele Sistemleri,

son derece dengeli ve sağlıklı bir yapı içerisinde

hızla büyümekte. Güvenilir hizmeti

ile ön plana çıkan firma, yıllık 3 milyon m 2

iskele üretim kapasitesi ile sektördeki en

büyük oyuncu konumunda.

Yağmur İskele Sistemleri Yönetim Kurulu

Başkanı Ümit Yağmur ile kısaca gerçekleştirdikleri

faaliyetler, önümüzdeki döneme

dair hedefler ve sektördeki güncel konuları

ele aldık.

Sektördeki gelişmeleri şirketiniz

adına nasıl değerlendiriyorsunuz?

Geride bıraktığımız bu dönem tüm sektörler

için oldukça sıra dışıydı. Tüm dünyada

etkisini sürdüren Covid-19 salgınından

ötürü alışkanlıklarımız ciddi manada değişti.

Evde çalışma imkanı olan birimlerimiz

uzun süre bu şekilde çalıştı. Bazı birimlerimiz

hala bu durumu sürdürüyor. Üretim

ve sevkiyatı bir süre durdurduk, sonra kademeli

olarak ve gerekli önlemleri alarak

tekrar açtık. Bu durum daha önce tecrübe

etmediğimiz bir durumdu. Sektörümüzün

hizmet verdiği sektörlerde yaşanan, iş durdurma

ya da yavaşlatma eylemlerinin, sektörde

direkt olarak hissedildiğini de ayrıca

söyleyebiliriz. Firmamız açısından durum

değerlendirmesi yapacak olursak, pandemi

öncesi gerçekleştirdiğimiz satış pazarlama

faaliyetlerinin geri dönüşlerini bu

dönemde aldık. Hem stoklarımızı tükettik,

hem de salgının pik yaptığı, üretime ara

verdiğimiz dönem haricinde tam kapasite

ile çalıştık. Bu kadar olumsuzluğa rağmen

iyi iş çıkardığımızı söyleyebilirim.

Pazarlama ve finans noktasında şu

an sektörün üzerinizdeki en büyük

baskı sizce ne?

Bu noktada ne gibi tedbirler

alınabilir?

Yaşadığımız şu sıra dışı süreçte pazarlama

faaliyetlerini sürdürmek oldukça zorlaştı.

Birebir, yüz yüze yapılan görüşmeler

neredeyse sıfıra indi. Kullanıcılar ile üretici

temsilcilerinin bu dönemde telefon, mesaj,

mail trafiği haliyle arttı. Zaman zaman tele

konferans ve görüntülü arama gibi iletişim

yollarını kullanarak görüşmeler bir şekilde

sürdürülüyor. Covid-19 gölgesinde devam

eden üretim, pazarlama faaliyetlerinin kimi

sektörlerde olumsuz yansımaları oluyor.

Tabi bu durum beraberinde finansal sorunları

da getiriyor. Düşük faizli kredi, vergi

borçlarında yapılandırma, öteleme gibi

bazı destek paketleri oluşturuldu. Devlet

eliyle oluşturulan

bu tedbir ve desteklerin

devam

etmesi gerektiğini

düşünüyorum.

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Pandemiye rağmen büyümemizi sürdürmeye

kararlıyız. Önümüzdeki süreçte

daha fazla ihracat yapabilmek için üretim

kapasitesini artıracak yeni yatırımları

planlamaya başladık.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Alüminyum mobil iskele sistemlerinde

ürün gamımızı arttırdık. Yeni modeller

oluşturduk, test ve sertifikasyon süreçleri

tamamlandı. Yakın zamanda alüminyum

mobil iskele için TSE belgemiz çıkmış

olacak. Ayrıca ülkemizde boru kelepçesi

üreten tek firmayız ve yine çok yakın

zamanda bu ürünümüz içinde TSE sertifikamız

çıkmış olacak. Ürün çeşitliliğimizi

arttırmaya devam edeceğiz.

Son olarak eklemek istedikleriniz?

Şu sıralar önceliğimiz, belki de hiç olmadığı

kadar sağlık. Uyarılara kulak vererek,

gerekli tedbirleri alarak çalışmaya devam

edeceğiz. Umarım çok yakın bir zamanda

tüm dünya da normalleşmeye başlarız.

77


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

78

“7 kıtada iş ortaklarımız ve

distribütörlerimiz aracılığı ile son

kullanıcılara hizmet sunmaktayız”

“3 kıtaya yayılmış üretim birimlerimizle hemen hemen tüm dünya pazarına hem hızlı lojistik

hem de yüksek kapasite anlamında hizmet verebilecek olanaktayız.”

DOSYA

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

da ilk pamuk havı emdirilmiş (floke) eldivenin

MAPA tarafından imalatını örnek

verebiliriz

2020 İş Güvenliği Sektörü için çok zor bir

yıldı. Bir çok firma uygulanan ithalat rejiminden

Son olarak eklemek istedikleriniz?

dolayı ürünlerini tedarik edeme-

Ürün gruplarımızı başlıca Sıvıya Mu-

yerek kapılarını kapatmak zorunda kaldı. kavemetli Eldivenler - Kimyasallara

2021 de mevcut koşullarda sektör için

çok zor bir yıl olacak gibi gözüküyor.

Mukavemetli Eldivenler - Hassas İş Eldivenleri

- Genel Kullanım - Kesilmeye

Mukavemetli Eldivenler - Termal Koruma

Şu an yeni ürün ya da yeni

Eldivenler - Biyolojik Koruma Eldivenler

bir hizmet modeli üzerine

--Tek kullanımlık Eldivenler - İnşaat Eldivenleri

- Balıkçılık Eldivenleri - Temizlik

çalışmalarınız var mı?

Eldivenleri - Gıda Endüstrisi Eldivenleri

MAPA Professionnel 1948’den beri profesyonel

ve endüstriyel uygulamalar için

olarak sınıflandırabiliriz.

3 kıtaya yayılmış üretim birimlerimizle

koruyucu eldivenler üreten ve pazarlamasını

yapan dünya lideri bir markadır. Eldi-

hemen hemen tüm dünya pazarına hem

hızlı lojistik hem de yüksek kapasite anlamında

hizmet verebilecek olanaktayız.

venlerimiz 7 kıtada iş ortaklarımız, distribütörlerimiz

aracılığı ile son kullanıcıların

Özellikle kimyasal dirençli, gıda kullanım

hizmetine sunulmaktadır.

onaylı, pamuk havı emdirilmiş lateks eldivenler,

kesilmez eldivenler ve yağ geçir-

MAPA hali hazırda pazarda yoğun olarak

kullanılan bir çok eldiven tipinin keşfini

mez ağır iş eldivenlerinde yıllardır süregelen

bir uzmanlığımız

gerçekleştiren firmadır. Buna,1957 yılın-

var.

MAPA Professional Ülke Müdürü Tolga Karabacak

MAPA Professional dünyadaki tüm çalışanların

sağlığının korunması ve çalışma

ortamlarının temiz, güvenli ve sağlıklı olması

misyonuyla 1948 yılında kuruldu.

1957 yılında ilk pamuk havı emdirilmiş

(floke) eldivenin imalatı sonrasında

MAPA, yüksek kaliteli koruyucu eldiven

pazarında lider oyuncu durumuna gelmek

ve inovasyon, ürünlerinin yüksek

teknolojili yapısı, dağıtımının etkinliği ve

son kullanıcıların ihtiyaçlarının anlaşılması

misyonuyla faaliyetlerini gerçekleştirmekte.

MAPA Professional Ülke Müdürü Tolga

Karabacak ile dosya konumuz çerçevesinde

kısa bör söyleşi gerçekleştirdik.

Sektördeki gelişmeleri şirketiniz

adına nasıl değerlendiriyorsunuz?

Açıkçası pandemi sürecinden en az hasarla

çıkan sektörlerden biri İSG oldu.

Müşteri taleplerini karşılamakta zorlandık.

Pandemi süreci genel sağlık ile birlikte

İSG’nin de önemini bir kez daha hepimize

hatırlattı.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

Artan dolar kuru ve ek ithalat vergileri kullanıcıları

kalitesiz ürün kullanmaya sevk

ediyor.

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

“Yeni bir Güney Kore olma fırsatı

ayağımıza kadar geldi”

“Ülkemizin pandemi sonrası değişen/değişecek dünyada, fiyat alan değil fiyat veren

tedarikçi bir ülke olabilmesi için bir an önce %70-80 çoğunluğun hem fikir olduğu

bir kalkınma modeli benimsemesi ve toplumsal dönüşüme başlaması gerektiğine

inanıyoruz.”

ABS Yapı Genel Müdürü Okan Cüntay

Hafif Dolgular, Boşluklu Döşemeler ve

Polimer İnşaat Kalıbı alanında çözümler

sunan ABS Yapı, inşaat sektörü için

yenilikçi çözümlere odaklanmış ve bu

alanda alternatif ve katma değerli çözümler

geliştirmekte.

ABS Yapı Genel Müdürü Okan Cüntay

ile gerçekleştirdiğimiz röportaj çalışmamızda

sektördeki genel gündem konularını

kısaca ele almaya çalıştık.

Sektördeki gelişmeleri

şirketiniz adına nasıl

değerlendiriyorsunuz?

Pandemi yüzünden tabi ki ilk başta

bütün şantiyeler frene bastılar, ancak

Haziran-Ağustos arasında gerçekleşen

kredi genişlemesinin etkilerini Ağustos-Ekim

arasında çok net gördük;

yarım kalan bütün projeler işi bitirmek

üzere harekete geçtiler. Ekim itibarıyla

epey bir yoğunluk yaşıyoruz. Sektördeki

tüm aktörlerin takip ettiği birkaç

tane büyük proje start aldı. Bunlar yurt

içi gelişmeler, yurt dışında süreç bizim

açımızdan biraz daha yavaş ilerliyor.

Takip ettiğimiz projeler yeniden hareketlendi

ancak karar mekanizmaları

pandemi dolayısı ile uzadıkça uzuyor.

Tabi petrol fiyatlarındaki düşüş de yeni

projelerin ertelenmesine hatta iptal

edilmesine sebep oldu.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

Fuarlar ve şantiye ziyaretleri! Fuarlar

bizim gibi ‘yeni’ ürünü olan firmalar

için can damarıydı. Fuarlar olmazsa

bizim ürünümüzü tanıtmamız nerdeyse

imkansız. Ne sanal fuar, ne çevrim

içi toplantı hiç biri birebir elle hissedilen

gözle görülen inşaat malzemesinin

yerini tutmuyor. Belki bu zamanın

çevrim-içi eğitim alan çocukları bunu

gelecekte becerebilir, ama bizim gibi

mevcut ve önceki nesiller için inşaat

sektöründe sanal pazarlama imkansız.

Ancak, yapacak bir şey yok, 2022’den

önce fuarlara geri dönüş beklemiyoruz,

dolayısı ile 3D animasyonlarla ürünlerimizi

anlatmaya çalışıyoruz. Finansman

noktasında tabi ki enflasyon ve kurların

oynaklığı hepimiz için büyük riskler taşıyor.

İnşaat sektörünün doğası gereği

uzun olan tahsilat süreleri enflasyon ve

kur baskısı ile bizim gibi tedarikçiler için

büyük riskler barındırıyor. Sattığınızın

parasını tahsil edene kadar yeni hammadde

alacak gücü bulamayabiliyorsunuz.

Elimizden geldiği kadar vadeyi

kısalt maya çalışıyoruz, hatta bazen

satış yapmamak bile daha mantıklı olabiliyor.

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Bizce 2021 yılı dünya ve ülkemiz için

belirsizliklerle ve sürprizlerle dolu geçecek.

Biz 2021 yılının ikinci yarısı

normalleşme bekliyoruz, tabi o günlere

kadar kim ölür kim kalır belli değil.

Kendi ürünlerimizle ilgili stratejimiz yurt

içi pazar payımızı korumak ve yurt dışında

tanıtım ağlarımızı güçlendirerek

pandemi sonrası gerçekleşmesini ümit

ettiğimiz talep patlamasına hazır olmak.

Tabi pandeminin dünyadaki tedarik

zincirlerini ve iş yapış tarzını değiştirme

potansiyeli de var, bu süreci de

çok yakından takip edeceğiz.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Geçtiğimiz nispeten boş olduğumuz

süre içerisinde yeni bir betonarme yükseltilmiş

döşeme ürünü tasarladık. Bu

ürün sayesinde çelik ayaklı modüler

yükseltilmiş döşemelere çok benzer

bir şekilde, yani ayaklar arasında geniş

açıklıklı ve maksimum yüksekliğe izin

veren yeni bir sistem tasarladık. Geçtiğimiz

aylarda yeni ürünümüzün faydalı

model başvurularını ve tasarım tescillerini

yaptık, önümüzdeki aylar da ise

piyasaya tanıtımını yapacağız.

Son olarak eklemek

istedikleriniz?

Ülkemizin pandemi sonrası değişen/

değişecek dünyada, fiyat alan değil fiyat

veren tedarikçi bir ülke olabilmesi

için bir an önce %70-80 çoğunluğun

hem fikir olduğu bir kalkınma modeli

benimsemesi ve toplumsal dönüşüme

başlaması gerektiğine inanıyoruz. Eski

söylemlerle ve metotlarla değişimlere

ayak uydurmamıza imkan yok. Yeni

bir Güney Kore olma fırsatı ayağımıza

kadar geldi, ama maalesef hep birlikte

çok kıymetli zamanı boşa harcıyoruz.

Yapmamız gereken çok da zor değil

aslında; şu anda ana okuldan üniversite

sona kadar olan tüm nüfusumuzu

önümüzdeki 10 yıl içerisinde tüm kaynaklarımızı

ayırarak ‘bilgi ile donatmamız’

lazım, sonrası kendiliğinden gelecektir

zaten.

79


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

80

Kalekim’den montaj ve sızdırmazlık

ailesine 4 yeni ürün

Ürün performansı ve uygulamada sağladığı kolaylıklarla profesyonellere en iyi çözümleri

sunan Kalekim, montaj ve sızdırmazlık grubunu dört yeni ürünle güçlendirdi.

Kalekim’in köklü Ar-Ge tecrübesi ve teknik

çözüm konseptiyle geliştirdiği yeni

ürün ailesi; Technobond MS, Kalepolymas

MS, Kalesilikon NS ve Kalesilikon

Plus’tan oluşuyor. Ürünler özel olarak geliştirilen

formülleri sayesinde birçok farklı

yüzeye uygulanabilme, boyanabilirlik ve

farklı renk alternatifleriyle uygulayıcılara

çözüm sunarken, çevre dostu özellikleriyle

de son kullanıcılara sağlıklı mekanlar

yaratıyor.

Yüzde 100 performanslı ürünler:

Kalesilikon NS ve Kalesilikon Plus

Dış cephe uygulamaları için geliştrilen

Kalesilikon NS ve duş kabini, duş teknesi

sızdırmazlığı için özel olarak geliştirilen

Kalesilikon Plus ürünleri, solvent içermeyen

yüzde 100 silikon yapılarıyla mükemmel

performans sağlıyor.

Nötral yapıda, yüzde 100 silikon olan

Kalesilikon NS, giydirme cephelerin genleşme

derzlerinde, bağlantı ve genleşme

derzlerinde, mermer, granit ve diğer doğal

taşlar ile hassas metallerde, dolgu ve

sızdırmazlık uygulamalarında, pencere,

kapı ve doğrama kenarlarında kullanılıyor.

Yüksek ve düşük sıcaklıklarda özelliklerini

kaybetmeyen UV ışınlarına karşı dayanıklı

ürün; yağmur, kar, rüzgâr, direkt

güneş ışığı gibi her türlü hava koşuluna

son derece dayanıklıdır.

Kalesilikon Plus ise, duş kabini, duş teknesi

sızdırmazlığı için özel olarak geliştirilen,

solvent

içermeyen,

yüzeylere mükemmel

yapışma

sağlayan,

kararmaya

karşı dayanıklı

yüzde 100 silikondur.

Lavabo, küvet,

klozet, duş kabini,

duş teknesi,

tezgâh

birleşim yerlerinde,

suya

maruz kalan

seramiklerin

birleşim yerlerinin

doldurulmasında

ve sızdırmaz-

de tercih edilen Technobond MS ayrıca;

ses, ısı yalıtım panellerinin montajında ve

sabitlenmesinde, ıslak hacimlerdeki hızlı

montaj işlerinde ve kapı eşiklerinden, süpürgeliklerin

sabitlenmesine kadar bir çok

alanda kullanılıyor.

SEKTÖREL

lığında, duş kabini imalatı ve montaj sırasında

duş kabini, küvet ve fayanslar

arasındaki boşlukların doldurulması ve

sızdırmazlığının sağlanmasında mükemmel

sonuç veriyor.

Deterjan, temizlik malzemesi ve kimyasallara

karşı dayanıklılık gösteren, banyo

gibi ıslak hacimli mekanlarda hijyen sağlayan

Kalesilikon Plus, kararma yapmayan

temiz ve parlak bir görünüme sahiptir.

Hızlı kurumasının yanı sıra mükemmel

yapışan bu ürün, uzun ömürlü ve UV ışınlarına

dayanıklıdır.

1404 Technobond MS’den yüksek

yapışma gücü

Çok amaçlı kullanılabilen ve

her tür yüzeye yüksek yapışma

gücüne sahip Technobond

MS, ilk tutunmadaki

hızı ve ağır yapı malzemelerinin

sabitlenme ihtiyacı

olmadan yapıştırılmasındaki

performansıyla öne

çıkıyor. Üzeri boyanabilen

ürün; seramik, ahşap, alçı

panel, metal gibi çok çeşitli

yapı malzemelerinin düşey

ve yatay pozisyonda yapıştırılmasında

güçlü bir bir etki

yaratıyor.

Mukavamet gerektiren cephe

ve tavan kaplama elemanlarının

sabitlenmesinde

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

8022 KalePolymas MS

İç ve dış mekanlarda uygulanabilen,

yüksek yapışma ve hareket kabiliyetine

sahip KalePolymas MS, birleşim noktalarındaki

derz hareketini karşılar ve sızdırmazlık

özelliğini korur. Astarsız birçok

yüzeye mükemmel yapışan ürün, hacim

kaybına uğramayarak, çekme ve büzüşme

yapmaz.

Düşey ve yatay uygulamalarda;

metal, alüminyum,

ahşap, cam, paslanmaz,

galvanizli veya siyah çeliklerin,

mermer, doğaltaş, granit

gibi farklı yapı elemanlarının

birleşim noktalarında kullanılan

KalePolymas MS, inşaat

sektöründe bağlantı ve genleşme

derzlerinin sızdırmazlığında,

çatı ve terasların parapet

köşe birleşimlerinde,

prefabrik elemanların birleşim

detaylarında, çok katlı

binaların hareket derzlerinin

sızdırmazlığında, kapı ve

pencere kasalarının yalıtımında

kullanılır.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

82

“İş yapış şekillerimiz mümkün

olduğunca dijitalleşmeye dönüşüyor”

“Son bir kaç yıldır tasarım stratejimizi modülarite, kompaktlık, parça ortaklaştırma ve

basitlik ilkeleri üzerine oturtmaya başladık. Yeni tasarımlarımız bu özellikleri sağlar şekilde

devam ediyor. Yaşadığımız bu ilginç süreçle birlikte diğer taraftan her türlü işletme kararına

hazırlıklı olabilecek tasarımlar yaparak üst yönetimi esnek bir karar alma rahatlığına

kavuşturmuş da oluyoruz.”

DOSYA

ye ya da yatırımlarını ertelemeye itti. Pi

Makina olarak, bizim de bu dış çevre etkenlerinden

derinden etkilendiğimizi söyleyebilirim.

Ancak bu tür durumlar, yeni

ürün tasarımı ya da araştırma geliştirme

çalışmaları için bir fırsat olabiliyor. Biz de

bu durumu AR-Ge çalışmalarına daha iyi

yoğunlaşabilmek için bir fırsat olarak görüyoruz

ve bu çalışmalarımızı daha konsantre

şekilde ilerletebiliyoruz.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

Günümüzde baskı bence “hız” ve “zaman”.

Çok hızlı gelişen teknoloji ve bununla

birlikte değişen tüketici davranışı

ve alışkanlıklarından dolayı artık ürünlerin

yaşam döngüleri oldukça kısaldı. Bir

üründen fayda sağlamak istiyorsanız, çok

kısa bir sürede ticarileşmesini sağlamanız

ve süreci kâra dönüştürmeniz gerekli.

Bu yüzden sistematik bir bakış açısıyla

daha fikir aşamasından itibaren ürünü

Pi Makina Ar&Ge Müdürü Evren Erman Kılıç nasıl pazarlayacağınız ve ticarileştireceğiniz

hep masada olmalı. Bu yüzden hızlanmak

için pazarlamaya, geçmişe göre

40 Yılı aşkın süredir Beton santrali üreten

Pi Makina, pek çok beton santrali modeline

sahip. Alanında uzman ve güvenilir bir gerekli. Tabiki burada “yoğunlaşmak”tan

günümüzde daha çok yoğunlaşılması

firma olan Pi Makina salgın döneminde geleneksel metodlarla daha fazla zaman

de geliştirdiğim yeni hizmet modelleriyle harcamak değil; en doğru ve etkili pazarlama

faaliyetlerini bulmak için stratejilerin

müşterilerinin ihtiyaçlarına tam bir yetkinlikle

cevap vermekte.

ve taktiklerin üretilmesi için zaman harcamak

gerektiğinden bahsediyorum. Bir

Pi Makina Ar&Ge Müdür Evren Erman Kılıç

ile gündeme dair konuştuk.

pazarlama faaliyetinin doğru ve etkili olabilmesi

için müşteri üzerinde ikna edici ya

Sektördeki gelişmeleri şirketiniz da olumlu bir etki bırakması gerekir. Yeni

dünya düzeninde dijitalleşmeyle birlikte

adına nasıl değerlendiriyorsunuz?

bu etkiyi ciddi anlamda bilgi kirliliğinin

2020 ile birlikte sektörde pek olumlu

olduğu dijital platformlardan yapmamız

gelişmeler olduğunu söyleyemem. Ülkemizin

hali hazırda yaşamakta olduğu

gerekiyor artık. Çok fazla bilgiye maruz

kalan bir tüketicinin bu yüzden size ayırabileceği

zaman çok kısa ve kıymetli. Bu

ekonomik daralmanın etkileri daha bitmemişken

hazırlıksız yakalandığımız salgınla

birlikte sanayi sektörü de oldukça kötü

kısa zamanda onu etkilemeniz ve ikna

etmeniz gerekmekte. Bu işte hepimizin

etkilendi. Küresel olarak tüm dünyayı etkileyen

salgını, ülkemiz de derinden his-

yaşadığı bir “zaman baskısı” dır.

Riskler ile birlikte finansman maliyetlerinin

yüksek olması sektördeki diğer bassetmek

durumunda kaldı. Sonuç olarak

ortaya çıkan daralmanın ve belirsizliğin

kılardan biridir. Özellikle enflasyonun

yarattığı endişeler yatırımcıları bekleme-

yüksek seyretmesi, yatırım belirsizliği ve

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

talep azalması gibi sonuçlar yaratıyor, bu

da sektörün daralmasındaki en büyük etken.

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Şu an en büyük gündem pandemi. Pandemiyle

birlikte sektörün daralmasının yanında

hepimizin hayatında normal şartlar

altında uzun yıllar içinde olabilecek büyük

değişiklikler bir anda meydana geldi. Yaşam

biçimlerimizi etkileyen bu olay aynı

zamanda tüketici davranışlarını, beklentilerini

ve endişelerini değiştirmiş oldu.

Kısa vadede sektörün hazırlıksız yakalandığı

bu durum sektörü olumsuz etkilerken;

seyahat engeli, mesafeli çalışma,

kısıtlamalar vs nedeniyle özellikle tedarik

zincirinin, müşteri kanallarının, çalışan

ilişkilerinin daha çok dijitalleşmesi gibi

bir gereklilik ve sonuç ortaya çıkardı. Bunun

yanında otomasyon ve yapay zeka

çalışmaları ciddi anlamda hız kazandı.

İş yapış şekillerimiz mümkün olduğunca

dijitalleşmeye dönüşürken, sektörün

daralması ve yaşanan ilginç gelişmeler


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

işletmeleri daha temkinli olmaya itecek.

Örneğin hesapta olmayan böyle bir salgının

yarattığı riskler risk katsayılarımızı,

kararlarımızı, planlarımızı, şartlarımızı,

sözleşmelerimizi vs... gözden geçirmemize

neden olacak.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Son bir kaç yıldır tasarım stratejimizi modülarite,

kompaktlık, parça ortaklaştırma

ve basitlik ilkeleri üzerine oturtmaya başladık.

Yeni tasarımlarımız bu özellikleri

sağlar şekilde devam ediyor. Yaşadığımız

bu ilginç süreçle birlikte diğer taraftan her

türlü işletme kararına hazırlıklı olabilecek

tasarımlar yaparak üst yönetimi esnek bir

karar alma rahatlığına kavuşturmuş da

oluyoruz. Bunlar ne olabilir: dış kaynak kullanımı,

stoklu üretim, sipariş usulü üretim,

müşteri için arge, ortak girişim vs…

Bu kapsamda son çalışmalarımızdan biten

ve devam eden “transformers” mantığıyla

tasarladığımız bir dönüştürülebilir beton

santrali, kompakt ve mobil santrallerimizin

yeni versiyonları, beton pompalı ve bantlı

beton santrali ve mobil kırıcı tasarımları

hep bu bakış açısıyla tasarlandı.

Yine son dönemde Endüstri 4.0 ve dijitalleşme

ile yazılım projelerimiz ön plana

çıkmaya başladı. Uygun olan ürünlerimizi,

kullanımını kolaylaştırmak, hata takibini

sağlamak, uzaktan müdahale edebilmek,

veri toplayabilmek ve kestirimci bakım

vs… gibi faaliyetleri gerçekleştirebilmek

için otomasyon, SCADA ve HMI gibi kontrol

ve yönetim unsurları ile geliştiriyoruz.

Ve bütün bu çalışmaları kendi bünyemizdeki

mekatronik ve elektrik-elektronik

mühendisi arkadaşlarımızla gerçekleştiriyoruz.

Bu kapsamda beton santrali yazılımı olarak

COBASYS ismiyle bir marka başvurusu

yaptık ve bu çalışma sona yaklaştı.

Yine konik kırıcı yönetim yazılımı olarak

PICCS markasıyla bir proje gerçekleştiriyoruz.

Bunlardan başka diğer ürün gruplarında

da benzer çok sayıda çalışmamız

mevcut.

Son olarak müşteri-işletme arayüzünde

çalışacak yapay zeka ile çalışacak ve

kısa zaman içerisinde gerçekleştirilecek

olan uluslarası bir proje başvurusunda yer

alıyoruz. Bu da iş yapış şeklimizi değiştirecek

süreç geliştirme ile ilgili çok önemli

bir proje olacak bizim için.

Son olarak eklemek istedikleriniz?

Son olarak şu yaşadığımız zor günler için

iyi dileklerde bulunmak istiyorum. Öncelikle

tüm dünya ve insanlık için, sonrasında

sektörümüz, iş ve aile yaşamımız

için salgının en kısa sürede kontrol altına

alınmasını diliyorum. Bu tür zor koşulların

tekniğin ve teknolojinin gelişmesi açısından

bir fırsat olduğunu bilmemiz gerek.

Bu bakış açısıyla her şeye rağmen olumlu

düşüncelerimizi kaybetmeden bize düşen,

ülkemiz için çok çalışmamız gerek.

Katma değerli ve inovatif projeler gerçekleştirerek

ülke ekonomisine ve prestijine

katkı sunmamız ve bu güzel ülkeyi muasır

medeniyetler seviyesine çıkarmamız

gerekiyor. Bu vesileyle herkesin 29 Ekim

Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum, bu fırsatı

sunduğunuz için teşekkür ediyorum.

83


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

84

“Kaliteli ve yenilikçi uygulamalarımızla

bu süreçte ve ileride projelerimize

devam ediyor olacağız”

“Bu yıl sonuna kadar yeni ürünler üzerinde çalışmaya devam edeceğiz. AR-GE çalışmaları

bizim için şirket stratejimizde önemli bir yer almaktadır, bu konuda sıvı halde suyu absorve

etmeden yüzeyinden atan prekast panel üzerinde çalışmalarımız devam etmektedir.”

DOSYA

Mutasyon Prekast İş Geliştirme Müdürü Oğuzcan Kal

Oğuzcan Kal ile, müşterilerine sundukları

hizmetleri ve kendilerini rakiplerinden

farklı kılan hizmetlerini konuştuk.

Sektördeki gelişmeleri şirketiniz

adına nasıl değerlendiriyorsunuz?

İnşaat Sektörü verilerini genel olarak ele

almamız gerekirse, 2019 yılı 2. Çeyrek ve

4. Çeyrekte % 9 oranında küçülme gözlemlenmektedir.

Köklü danışmanlık ve

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

20 yılı aşkın inşaat sektöründeki deneyimiyle

ülkemize katma değer katan Mutasyon

Prekast, genç, dinamik ve çözüm

odaklı ekibiyle sıradanlaşmış dış cephe

görüntülerine karşı, tasarımda sınırları

kaldıran çözümler sunmayı hedef edinmiş.

Bu hedefle sadece üretici olmanın

dışına çıkan firma, zengin ürün çeşitliliği

ile gerçekleşen projelerde müşterilerinin

çözüm ortağı olmayı amaçlamakta.

Mutasyon Prekast İş Geliştirme Müdürü

araştırma şirketlerinin verileri 2020 yılında

büyüme beklentisi içerisindeydi, fakat

Covid-19 salgını tüm sektörlerde olduğu

gibi inşaat sektöründe de beklentileri

değiştirdi, bu noktada 2020 yılına düşük

ivmeyle başlayan inşaat sektörü, gidişata

paralel olarak hızını yavaşlatsa bile

üretim noktasında aktifliğini korudu, yılın

ortalarına doğru da 2019 yılı aktifliğine

ulaşabildiği kanaatindeyim.

Spesifik olarak dış cephe kaplama sektöründe,

GRC- Prekast dış cephe sistemlerine

talep ve güvenin arttığını düşünmekteyim,

gerek kamu projelerinde gerek ise

özel firmaların gerçekleştirdiği projelerde

prekast cephe sistemleri kullanım, dayanım

ve yapısal tasarım felsefelerine

uyumluluğu açısından tercih sebebi haline

gelmiştir.

Mutasyon prekast iş geliştirme departmanı

olarak, sektördeki gelişmeleri yakından

takip ediyoruz, yatırım ve operasyonlarımızı

sektörel gelişmelere göre

şekillendiriyoruz. İnşaat sektörünün ülke

ekonomisindeki payı düşünülecek olursa,

gelişime açık bir sektör olduğunu düşünerek,

inovatif yaklaşımlarla çözüm ortağı

olarak sektörün diğer paydaşlarına

hizmet vermeye devam ediyoruz.

Pazarlama noktasında şu an

sektörün üzerinizdeki en büyük

baskı sizce ne? Bu noktada ne

gibi tedbirler alınabilir?

Ülkemizde inşaat sektörü geleneksel değerlerden

uzaklaşmadan hizmet verilmesi

gereken bir sektördür. Ağırlıklı olarak

birebir, B2B görüşmelerle şekillenen yerleşik

bir pazarlama sistemi olduğundan

pazarlama açısından sektör üzerindeki

en büyük baskı bu dönemde olabildiğince

birebir görüşmelerin kısıtlanmış olmasıdır,

bunun dışında uluslararası fuarların

ertelenmesi, yurtdışı müşteri potansiyeline

ulaşım açısından elimizdeki en güçlü

pazarlama yöntemini de sekteye uğratmıştır,

her ne kadar dijital fuarlar düzenlense

bile dijital fuarlara katılımın internet

üzerinden olması katılımcıların çeşitliliğini

arttırmış ve direk alıcıya ulaşma nokta-


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

sındaki verimliliği azaltmıştır.

Mutasyon Prekast olarak uzun dönem

pazarlama stratejimizin en büyük ayağını

dijital pazarlama oluşturmaktadır. Bu

dönemde kısıtlanan pazarlama yöntemlerinin

yerini dijital pazarlama ve dijital

performans pazarlama stratejileri almıştır.

Bu açıdan baktığımızda, inşaat sektörü

olarak dijital performans pazarlama

stratejisiyle potansiyel müşterilere ulaşmak,

dijital ortamda müşterinin firma ve

ürün bilgisi almasını sağlamak ve online

olarak teklif aşamalarına müşteriyi getirecek

altyapıyı ve yatırımı yapmak inşaat

sektörü üzerindeki pazarlama baskısını

azaltacaktır.

İnşaat sektörü olarak yeniliklere

açık olmak ve dijitalleşmeye

fırsat vermek

uzun vadede pazarlamada

bizleri başarıya ulaştırır.

Yeni yıl yaklaşırken

önümüzdeki süreç için

ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Önümüzdeki süreçte belirsizliklerin

olduğunu göz

önünde bulundurarak,

sektörün aktifliğinin devam

edeceği kanaatindeyim,

büyüme eğiliminin devamlılığı

da inşaat sektöründeki

yatırımların artarak

devam edeceğini göstermektedir.

Durağanlığa fırsat

vermeden çalışmaların

hızlanarak devam edeceği,

dijitalleşme ve iş yoğunluklarındaki

azalma ile birlikte

sektör olarak rekabet

ortamının da artacağı bir

dönem olacağını ön görüyorum.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Bu yıl sonuna kadar yeni ürünler üzerinde

çalışmaya devam edeceğiz. AR-GE

çalışmaları bizim için şirket stratejimizde

önemli bir yer almaktadır, bu konuda sıvı

halde suyu absorve etmeden yüzeyinden

atan prekast panel üzerinde çalışmalarımız

devam etmektedir. 3D yazıcılar ve

CNC tezgahları ile entegre üretim hattı

üzerinde çalışmalarımız devam edecektir.

Egemen İnşaat – Toki yükleniciliğinde,

yaklaşık 57 dönüm üzerinde planlanmış

olan kentsel dönüşüm ve gelişim projesindeki

tüm prekast cephe kaplama işlerini

biz yürütüyor olacağız. Israil, İran,

Irak ve Birleşik Arap Emirliklerinde devam

eden projelerimizi bu yıl sonuna kadar

tamamlamayı hedeflemekteyiz.

Son olarak eklemek istedikleriniz?

Son olarak tüm sektör paydaşları olarak;

gelişime ve yeniliğe imkan tanıyan, kaliteli,

ve kentlerimize katma değer katan

projeler ortaya çıkarmamızı temenni ediyorum.

Ve Mutasyon Grup olarak kaliteli

ve yenilikçi uygulamalarımızla bu süreçte

ve ileride de projelerimize devam ediyor

olacağız.

85


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

86

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

SEKTÖREL

İpragaz ve Ode Yalıtım iş birliği

yalıtım uygulamacılarına tasarruf,

verim ve zaman kazancı sunacak

Türkiye’nin köklü enerji şirketi İpragaz ile yalıtım sektörünün öncü firması ODE Yalıtım

arasında, yalıtım uygulamacılarının ihtiyaçlarına ideal çözüm sağlayan yeni bir iş birliğine

imza atıldı. Bu çerçevede, İpragaz’ın yalıtım uygulamacılarının ihtiyaçlarına yönelik

geliştirdiği, sabit basınç ve yüksek alev sıcaklığı sağlayarak su yalıtım uygulamasına

daha ekonomik, emniyetli, hızlı ve verimli çözüm sunan İZOPRO Tüpü, ODE kullanan

uygulamacıların hizmetine özel imkanlarla sunulacak.

Türkiye’nin enerji ve yalıtım sektörlerinin

iki öncü şirketi, yalıtım uygulamacılarının

ihtiyaçlarına en ideal çözümü sunmak

üzere iş birliği yaptı. İpragaz ve ODE Yalıtım,

su yalıtımı uygulamasında tüketim ve

zamandan tasarruf sağlayan İZOPRO’ya,

metlerimiz ile tüm sektörlere

katkı sunmaya çalışıyoruz.

Yapılacak işe özel geliştirdiğimiz

ürünlerle hizmet verdiğimiz

sektörlerden biri de

yalıtım dünyasıdır. Bu alanda

yalıtım uygulamacılarının kolayca ve

geliştirdiğimiz yenilikçi

avantajlı imkanlarla erişebilmesini sağlayacak.

İmzalanan iş birliği anlaşması

kapsamında, İpragaz’ın yalıtım dünyasına

katkı amacıyla geliştirdiği yenilikçi

ürünü İZOPRO Tüp, Türkiye’nin dört bir

yanındaki İpragaz bayilerinde ODE kullanan

uygulamacıların satışına sunulacak.

Yalıtım dünyasını yeni bir LPG deneyimiyle

ürünümüz İZOPRO ile uygulamacıların

hem zamandan

hem de bütçeden tasarruf

etmelerine önemli katkı sağladık.

İZOPRO, hem daha

emniyetli, hem de daha verimli.

Bugün de bu ürünümüze

uygulamacıların daha

ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü Ceylin Akdemir

buluşturan İpragaz İZOPRO, sağ-

kolayca ulaşabilmeleri adına

ladığı uygulama hızı ve güvenlik katkılarının

yanı sıra tek bir tüple yüzde 20’ye ODE Yalıtım ile yeni bir iş birliğini hayata

ülkemizin yalıtım sektörünün öncü firması

yüzde 20’ye kadar fazla membran uygulaması

yapılmasını sağlayarak, bütçelerine

de katkı sunacak. Biz de İZOPRO’yu,

kadar fazla membran uygulamaya imkan geçiriyoruz. İZOPRO, bundan sonra tüm

İpragaz bayilerinde yalıtım ODE’nin üstün kaliteli membranlarını

uygulamacıları için satışa kullanan uygulamacılarımıza çeşitli avantajlarla

ulaştıracağız. İpragaz’a, sektörü-

sunulacak. Uygulamacılarımız

kendilerine hem ekonomik

müze böyle yenilikçi bir ürünle katkı sun-

hem de farklı açılardan dukları ve değerli iş birlikleri için teşekkür

önemli katkılar sağlayan ediyoruz” diye konuştu.

İZOPRO’ya çok daha kolay

ulaşabilecekler” dedi. Yeni nesil gaz ile geç donma ve

sabit basınç

Ceylin Akdemir:

İpragaz’ın, yalıtım uygulamacılarının

İpragaz Satış Geliştirme Müdürü Birim Akbaba

“Uygulamacılarımızın

işlerini kolaylaştırırken

bütçelerine de katkı

sunacağız”

İş birliğini değerlendiren ODE

Yalıtım Pazarlama Direktörü

Ceylin Akdemir ise, “Bu yıl

ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirdiği

İZOPRO, ilave masraf yapmadan yalıtım

uygulanacak alanın yaklaşık yüzde 20

artırılmasını sağlıyor. Ürün, yüksek alev

sıcaklığı ile su yalıtımı malzemesine uygulanan

ısı süresini kısaltırken, gazdan

tasarruf edilmesine de olanak tanıyor.

35’inci kuruluş yılını kutlayan Yeni nesil gaz sayesinde donma daha

sağlayarak verimi artırıyor, uygulamacılarının

ekonomik bir çözüm sunuyor.

şirketimize, ilk günden itibaren büyük değer

katan uygulamacıların ihtiyaçları ve daha geç düşüyor. Böylece uygulamacı-

geç oluştuğundan, sıcaklık ve basınç da

sektörün dinamikleri doğrultusunda çalışmalarımızı

sürdürüyoruz. Bu doğrultuda, Üstelik basınç sabit kaldığından tüpün

lar işlerine kesintisiz devam edebiliyor.

Birim Akbaba: “İpragaz İZOPRO

hem zamandan hem de bütçeden membran uygulamalarındaki en önemli içindeki gaz tamamen kullanılabiliyor. Bu

katkı sağlıyor”

İpragaz ve ODE Yalıtım arasında varılan

iş birliğinin önemine vurgu yapan İpragaz

Satış Geliştirme Müdürü Birim Akbaba;

“İpragaz olarak, yenilikçi ürün ve hiz-

tamamlayıcı ürünlerden biri olan tüpü uygulamacılarımıza

ulaştırmak için İpragaz

ile bir araya geldik. Ürün, uygulamacıların

güvenliklerini en üst seviyeye taşıyıp,

işlerini kolaylaştıracağı gibi tek bir tüple

sayede tüpün teknik emniyete uygun olmayan

yöntemlerle kullanılmasının da

önüne geçilmiş oluyor. Özel iğneli vana

ve dedantör tasarımı ise, yalıtım esnasında

yüksek emniyet sağlıyor.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

88

“Üretim sürecinin çevre ve

insan sağlığına verdiği önemi de

değerlendirmek durumundayız”

“İş güvenliği ve işçi sağlığı çok geniş kapsamlı düşünülmeli ve değerlendirilmelidir.

İşyerindeki organizasyon yapısından ilgili mevzuatlara, personel beceri düzeyi ve

yaşına, çalışma ortamı özelliklerinden işe alım süreçlerine kadar birçok konunun İSG ile

ilişkilendirilmesi gerekiyor. İş Sağlığı ve İş Güvenliği kültürünü ne kadar yayarsak, aynı

oranda toplumun huzuru, refahı ve birçok alanda gelişmesine tanıklık edeceğiz.”

3M İş Güvenliği Ve Kişisel Koruyucu Donanım Ürünleri Türkiye ve İsrail Satış Müdürü Bilal Ali Mert Yılmaz

30 milyar dolarlık cirosu ve 90 bin çalışanı

ile, 200 farklı ülkede yer alan müşterilerilerine

çözüm ve ürünler sunan 3M;

‘yaşamları iyileştirmek için bilimin gücünü

kullanıyoruz’ mottosuyla her geçen gün

yeni başarılara imza atıyor. İş Güvenliği

dosya konumuz özelinde, 3M İş Güvenliği

ve Kişisel Koruyucu Donanım Ürünleri

Biriminin yürüttüğü faaliyetler, geliştirdiği

ürün ve çözümler hakkında bir çalışma

yaptık.

Konuyla ilgili tüm merak ettiklerimizi 3M

İş Güvenliği Ve Kişisel Koruyucu Donanım

Ürünleri Türkiye ve İsrail Satış Müdürü

Bilal Ali Mert Yılmaz’dan dinledik.

Merhaba Öncelikle kendinizi

tanıtıp ardından, Sektördeki

gelişmeleri şirketiniz adına nasıl

değerlendirdiğinizden bahseder

misiniz?

Lise eğitimimi Kabataş Erkek Lisesinde

aldıktan sonra sırasıyla İstanbul Teknik

Üniversitesi’nde Elektrik Mühendisliği ve

ABD’de Southern States University’de

DOSYA

işletme yüksek lisans eğitimlerimi tamamladım.

15 yıla yakın bir süre çeşitli

uluslararası firmalarda ülke bazında ve

bölgesel sorumluluklarda satış-pazarlama,

iş geliştirme rollerinde çalıştım. Şu

anda ise 3M İş Güvenliği ve Kişisel Koruyucu

Donanım Ürünleri iş biriminde

Türkiye-İsrail Satış Müdürlüğü görevini

yürütüyorum.

Biz 3M olarak işyeri güvenliğinden trafik

güvenliğine, hatta gıda güvenliğine kadar

birçok alanda hizmet veriyoruz. En güçlü

olduğumuz iş birimlerinin başında ise

Kişisel Koruyucu Donanım Ürünleri Birimi

geliyor. Sanayi Devrimi ile beraber toplumsal

bir boyut kazanan ve önemi artan

İş Sağlığı - Güvenliği ile ilgili düzenlemeler

ülkemizde Cumhuriyet öncesi döneme

dayanıyor. Günümüzde yaşanan iş

kazaları ve meslek hastalıkları verilerine

bakıldığında mevcut mevzuatların, yasal

düzenlemelerin daha da sıkılaştırılması

gerektiği gerçeği ortaya çıkıyor.

İş kazalarının 98%’i ve meslek hastalıklarının

tamamı önlenebilir seviyededir.

Burada en önemli kriter kullanıcının bil-

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

gilendirilmesi, mümkünse riskin bertaraf

edilmesi, değilse doğru ve konforlu kişisel

koruyucu ürünlerle çalışmasının sağlanmasıdır.

30 yılı aşkın bir süredir, farkındalığı arttırmak

üzerine yaptığımız çalışmaların ve

yatırımların karşılığını son yıllarda alıyoruz.

Son kullanıcıların gereklilik olduğu

için değil, riskleri gördükleri ve gerçekten

korunmak için ürünlerimizi kullanmaları

oldukça umut verici diyebilirim.

İşletmeler iş güvenliği çalışmalarını ve

alımlarını, mümkün olduğu kadar tek çatı

altında toplamaya çalıştığından son yıllarda

bizler de 3M olarak portföyümüzü

iki büyük satın almamız olan “yüksekte


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

çalışma ürün grubu” ve “hava tüplü solunum

setleri” (Yangınla Mücadele Ekipmanları)

ile geliştirmiş bulunuyoruz. İş

güvenliği kültürünü yaymaya devam ettiğimiz

sürece son kullanıcı farkındalığı

artacak, kayıplarımız azalacaktır.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne? Bu noktada

ne gibi tedbirler alınabilir?

TÜİK istatistiklerine göre çalışanların yarısına

yakını kayıt dışı çalışıyor. Kayıt dışı

çalışanların genellikle tarımda yoğunlaştığını

bilsek de, sanayide çalışan kısım

ise genellikle tehlikeli işlerde (inşaat, ağır

sanayi vb.) çalışmaktadır. Bu veriler ışığında

her yıl iş kazası geçiren kişi sayısının

600 bin kişi civarında olduğunu görüyoruz.

Bunun ekonomik boyutu ise hem

meslek hastalıkları hem iş kazaları hesap

edildiğinde yıllık 4 Milyar TL’nin üzerindedir.

Toplam kayıp ise yine TÜİK hesaplamalarına

göre 35 Milyar TL civarındadır.

Ülkemizde her geçen gün artan üretim

maliyeti, rekabetçi piyasa ve ekonomik

baskı nedeniyle, İSG bütçeleri olması

gerekenin altında konumlandırılmaktadır.

Bu ürkütücü rakamlardan sonra, iş

güvenliği bilincinin işletmelerde yayılmasının,

regülasyonların birçok sektörde

iyileştirilmesinin ve düzenli denetimlerin

yapılmasının bu kayıpları en aza indireceği

bir gerçektir.

Ayrıca bir not da üreticiden önce tüketicimize.

Bizler bilinçli ve seçici birer tüketici

olarak, sadece mal ve hizmetlin bitmiş

halinin değil, aynı zamanda üretim sürecinin

çevre ve insan sağlığına verdiği

önemi de değerlendirmek durumundayız.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

İçinde bulunduğumuz günlerde tüm dünyayı

saran pandemi nedeniyle, iş güvenliği

dünyasında önceliklerimizin başında

COVID-19’a karşı mücadelede fayda

sağlayacak çalışmalar geliyor.

3M olarak bu krizi her açıdan ele almak

için ivedilikle hareket etmeye gayret ediyor

ve tüm sağlık çalışanlarımıza destek

olmaya devam ediyoruz. Ocak ayından

başlayarak, N95/FFP2 ve FFP3 maskelerinin

maksimum üretimine ulaştık ve küresel

üretimimizi iki katına çıkararak yılda

1,1 milyar rakamına ulaştık. Önümüzdeki

3 aylık süre içinde dünya genelinde kapasitemizi

bir kez daha ikiye katlayıp 2 milyara

çıkarmamızı mümkün kılacak ilave

yatırımlar ve aksiyonları gerçekleştirmiş

bulunuyoruz.

Günümüzde sosyal mesafeyi korumak

adına bizlere ciddi konfor sağlayan “iletişimli

kulaklık” ürün portföyümüz ile hem

kullanıcıyı şiddetli sese maruz kalmaktan

koruyoruz, hem de rahat iletişim kurmasına

3M bilimi sayesinde yardımcı oluyoruz.

Ayrıca pandeminin başından itibaren

bütçe ve planlarda optimizasyona gittik.

Yaz aylarını özellikle dijital araçlar ve

eğitim konularına ayırdık, şu anda da eğilimimiz

aynı şekilde dijital içerikler üzerinden

devam ediyor.

Son olarak eklemek istedikleriniz?

İş güvenliği ve işçi sağlığı çok geniş kapsamlı

düşünülmeli ve değerlendirilmelidir.

İşyerindeki organizasyon yapısından ilgili

mevzuatlara, personel beceri düzeyi ve

yaşına, çalışma ortamı özelliklerinden işe

alım süreçlerine kadar birçok konunun

İSG ile ilişkilendirilmesi gerekiyor. İş Sağlığı

ve İş Güvenliği kültürünü ne kadar

yayarsak, aynı oranda toplumun huzuru,

refahı ve birçok alanda gelişmesine tanıklık

edeceğiz.

89


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

90

Havalar soğumadan Multipor ile

mantolama yaptırmanın tam zamanı

Türkiye, koronavirüs tedbirleri kapsamında kış aylarını evinde geçirmeye hazırlanıyor. Evde

daha çok zaman geçirdiğimiz, iş ve eğitimin ağırlıklı evden sürdüğü bu dönemde, soğuklar

bastırmadan Multipor Mantolama Sistemi ile ısı yalıtımı yaptırmanın tam zamanı.

tercih ederken, sağlayacağı enerji tasarrufuna,

insan sağlığına ve iç ortam kalitesine

etkisine, bakım gerektirip gerektirmediğine

ve yangın açısından risk taşıyıp

taşımadığına bakması gerekiyor. Doğru

ısı yalıtım sistemi uygulanmış binalarda

özellikle soğuk kış dönemlerinde, faturalarda

büyük tasarruf elde ediliyor. Türk

Ytong olarak ürettiğimiz mineral esaslı ve

A1 sınıfı Hiç Yanmaz ısı yalıtım levhası

Multipor ile Türkiye’nin yangına dayanıklı

mantolama ihtiyacına çözüm getirdik. Ülkemizi

yanmayan, nefes alan, yönetmeliklerle

uyumlu ısı yalıtım uygulamalarıyla

tanıştırdık.”

SEKTÖREL

çalışmak geliyor. Kış soğuklarının yaklaştığı

bu aylarda, daha çok vakit geçirdiğimiz

konutlarda ısı yalıtımı yaptırmanın

tam sırası. Türkiye’de ısı yalıtımı yoluyla

enerji tasarrufu sağlanması için çalışan

Türk Ytong, Multipor Mantolama Sistemi

ile binalarda ısınma amaçlı enerji kayıplarını

önleyerek, doğalgaz faturalarının

kabarmasına engel oluyor. Kış aylarının

en büyük gider kalemini oluşturan ısınma

maliyetlerini düşürmenin ve bütçeden tasarruf

etmenin yolu doğru ısı yalıtımı yaptırmaktan

geçiyor.

Multipor, mantolamada güvenli ve

sağlıklı bir alternatif

Yetersiz ısı yalıtımına sahip binalarda

yaşayanların, ısı kayıpları sebebiyle doğalgaz

faturalarının kabardığına dikkat

çeken Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı

Tolga Öztoprak, “Evlerde tüketilen

Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı Tolga Öztoprak

enerjinin önemli bölümü, yetersiz ısı yalıtımından,

yanlış malzemelerle, hatalı

Ülkemizde ve dünyada etkisini sürdüren

koronavirüs salgını sebebiyle “yeni normal”

alışkanlıklarımızın başında evden luyor. Tüketicilerin ısı yalıtım malzemesi

veya eksik uygulamalardan dolayı kaybo-

.

Kasım 2020 .

www.yapiinsaatdergisi.com

Duvarlarda nem ve küfe son

Tolga Öztoprak ayrıca Multipor ile binaların

uzun yıllar bakım gerektirmeyecek

yüksek performanslı bir yalıtıma kavuştuğunu

belirterek, “Multipor’u tamamen

doğal ve yerli hammaddelerle üretiyoruz.

Mineral esaslı olması nedeniyle kullanıldığı

binaların nefes almasına olanak sağlıyor,

duvarlarda nem ve küf oluşumunu

engelliyor.” dedi.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

92

“Geleceğin taleplerini karşılayacak

şekilde yatırım yapıyoruz”

Büyüyen pazarla birlikte rekabet de aynı ölçüde sertleşerek beraberinde yeni teknoloji

ve yeni ürünleri getirecek. Bunun yanı sıra pandemiyle birlikte firmaların ve insanların

davranışlarında ve alışkanlıklarında son derece sert bir değişim oldu. Bu değişimin en

başında da insan etkisinden uzak mobil ve yapay zeka teknolojilerine yönelim başladı. Bu

yönelimin gelecek yıllarda daha fazla olacağını düşünüyorum.

DOSYA

Arma Kontrol Kurucusu ve Genel Müdürü Koray Kartal

bariyer, 400 road blocker, bin adetin üzerinde

kollu bariyer üretiyoruz. Arma Kontrol

olarak Türkiye pazarında da önemli

bir yerimiz bulunuyor. Bugün Türkiye güvenlik

bariyerleri pazarının yüzde 40’ına

hakimiz ve pazardan 14 milyon TL’lik gelir

elde ediyoruz.

Rakiplerinizden hangi yönler ile

ayrılıyorsunuz?

Bariyerlerimizin büyük kısmını yapay

zeka teknolojileri ile donatıyoruz ve bu

sayede insanların hayatlarını güvence altında

tutarken insan hatalarını da en aza

indirmeyi hedefliyoruz. Biz kendimizi teknoloji

firması olarak konumlandırıyoruz.

17 kişilik bir Ar-Ge ekibimiz bulunuyor

ve karımızın yüzde 50’ini Ar-Ge’ye ayırıyoruz.

2021 yılında üretime geçeceğimiz

fabrikamızda, Ar-Ge merkezi de kuracağız

ve ciromuzun yüzde 20’sini Ar-Ge’ye

ayıracağız.

Çok geniş bir ürün yelpazemiz bulunuyor.

“Güvende olmanız için bariyer sistemleri

üretiyoruz” sloganıyla çalışmalarımıza

devam ediyoruz. Son teknoloji sensörler

ve yazılımlarla donattığımız ürünlerimizle

birlikte yapay zeka ve makinelerin öğrenimini

amaçlıyoruz.

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

Tamamı Türk mühendislerden oluşan Ar-

Ge ekibiyle kurulduğu 2006 yılından bu

yana, yüksek güvenlik önlemi gerektiren

alanlara özel bariyer ve güvenlik teknoloji

ürünleri geliştiren Arma Kontrol, her geçen

gün yükselen başarı ivmesiyleçalışmalarını

sürdürüyor.

“Dünya çapında adından söz ettiren bir

marka olma yolunda adım adım ilerleyeceğiz”

sözleriyle hedeflerini net bir şekilde

ifade eden Arma Kontrol Kurucusu ve

Genel Müdürü Koray Kartal ile firma hakkında

tüm merak ettiklerimizi ele almaya

çalıştık.

Ürün Gruplarınızdan biraz

bahseder misiniz?

Ürün gruplarımız arasında; road blocker,

mantar bariyer, kollu bariyerler, sel

bariyerleri, yer tuzakları, otopark geçiş

sistemleri, turnikeler, kayar kapı ve motorları,

kişisel otopark direkleri ve trafik

ekipmanları bulunuyor. Günümüzde yurtiçinde

ve yurtdışında kamu ve özel sektördeki

pek çok önemli noktada ürünlerimiz

kritik noktaların güvenliğini sağlıyor. Yer

aldığımız referans projeler arasında, devlet

binaları, askeri tesisler, petrol tesisleri

gibi güvenliği üst düzeyde tutulan kritik

lokasyonlar bulunuyor. Yıllık 2 bin mantar

Ürünlerimizi, şüpheli durum ve tehditlere

karşı, insan müdahalesi olmadan harekete

geçerek güvenliği sağlayacak şekilde

olması için çalışıyoruz.

En çok hangi alanlarda hizmet

veriyorsunuz?

Askeri tesisler, devlet binaları, elçilikler,

üretim tesisleri, petrol rafinerileri, konsolosluklar

gibi stratejik noktalarda çok

fazla referansımız bulunuyor. Biz de özellikle

kritik noktaların savunmasına odaklanıyor

ve bu doğrultuda yenilikçi ürünler

geliştiriyoruz. Saatte 80 km hızla çarpan

12 tonluk bir kamyonu durdurduktan sonra

sorunsuz çalışmaya devam eden road

blockerımız ile dünya çapında geçerliliği

olan çarpışma testini geçerek P1 belgesini

almaya hak kazanan ilk Türk firması

olduk.

Bariyerleri yapay zeka teknolojisi ile donatarak,

yetkisiz kişilerin erişimini imkansız

kılacak sürekli değişen şifre algoritmalı

elektronik bariyer kartı geliştirdik. Elektronik

bariyer kartımız, LCD ekranıyla kolay

bir kullanım sağlıyor. Tüm girişleri optik

bağlayıcı ile izole ettiğimiz kart, elektrik

kesintisi durumunda RTC teknolojisi ile

kesintisiz çalışmaya da devam ediyor.

Eksi 40 ila artı 85 derece gibi olağanüstü

hava koşullarında dahi çalışabilen sistem,

jammer’dan etkilenmeyerek askeri

tesisler, emniyet birimleri ve lojmanları,

konsolosluklar ve kamu binaları gibi güvenliği

üst düzeyde tutulduğu alanlardaki

etkin koruma sağlıyor.

En güncel ürünleriniz hakkında

bilgi alabilir miyiz?

Son olarak askeri tesisler, emniyet birimleri

ve lojmanları, konsolosluklar ile kamu

binalarında yüksek güvenlik önlemi için,

Teleskopik Road Blocker Sistemleri’ni

geliştirdik. Riskli ve altyapı problemi olan

bölgelerde dahi kullanılabilen sistem, ihtiyaca

uygun ölçülerde özel olarak üretiliyor.

Olası bir elektrik kesintisinde yedek

güç ünitesiyle kesintisiz olarak çalışmaya

devam ediyor. Teleskopik Road Blocker,

-40° C - +75° C derecedeki zorlu hava koşullarında

dahi güvenlik sağlıyor. Ayrıca


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

DOSYA

güneş enerjisiyle çalışan mobil road blocker

ve 2 milyon TL’lik yatırımlar hayata

geçirdiğimiz Pro-banN bariyerimiz, Siper

Dev Road Blockerlarımız bulunuyor.

2019 yılı büyüme oranınız ve

2020 yılı için koymuş olduğunuz

hedeften biraz behseder misiniz?

2019 yılı bizim için oldukça başarılı bir yıl

olmuştu ve yüzde 22’lik büyüme ile yılı kapatmıştık.

2020 yılını da pandemiyle birlikte

artan güvenlik ve bariyer sistemleri

talebine bağlı yaklaşık yüzde 30’a varan

bir büyüme hedefiyle girdik. Büyüme hedeflerimiz

doğrultusunda, yaklaşık yüzde

15 olan dünya pazar payımızı da artırmayı

hedefliyor, 2 milyon dolar olan ihracatımızı

bu yıl sonuna kadar yüzde 20 artırarak

2,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmeyi

planlıyoruz. Güney Kore, Fransa, Suudi

Arabistan, Katar, Dubai, Malezya başta

olmak üzere 52 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz

ve yüzde 45 olan cirodaki ihracat

payını artırmak için girişimlerde bulunuyoruz.

Rusya ve Meksika gibi yeni pazarlar

için görüşmelerimiz devam ediyor.

Pazarlama ve finans noktasında

şu an sektörün üzerinizdeki en

büyük baskı sizce ne?

Nakit akışı ve yönetimi şu anda şirketlerin

üzerinde son derece büyük bir stres ve

baskı yaratıyor. Pandeminin sektörlerde

yol açtığı yavaşlama ödemelerin tahsilatında

sorunlara yol açabiliyor. Pazarlama

noktasında da biraz önce bahsettiğim gibi

birçok firma pandeminin yarattığı durgunluğa

bağlı olarak yatırımları erteleme ya

da durdurma kararı aldı.

Yeni yıl yaklaşırken önümüzdeki

süreç için ne gibi değişimler ön

görüyorsunuz?

Arma Kontrol olarak önümüzdeki yıl sektörümüzün

pandeminin artan talep etkisiyle

birlikte yüzde 25 büyüyeceğini ön görüyoruz.

Büyüyen pazarla birlikte rekabet de

aynı ölçüde sertleşerek beraberinde yeni

teknoloji ve yeni ürünleri getirecek. Bunun

yanı sıra pandemiyle birlikte firmaların ve

insanların davranışlarında ve alışkanlıklarında

son derece sert bir değişim oldu. Bu

değişimin en başında da insan etkisinden

uzak mobil ve yapay zeka teknolojilerine

yönelim başladı. Bu yönelimin gelecek yıllarda

daha fazla olacağını düşünüyorum.

Arma Kontrol olarak geleceğin taleplerini

karşılayacak şekilde yatırım yapıyoruz ve

ürünlerimizi geliştiriyoruz.

Şu an yeni ürün ya da yeni

bir hizmet modeli üzerine

çalışmalarınız var mı?

Arma Kontrol olarak her zaman insanlara

fayda sağlayacak yeni ürünler geliştirmek

için çalışıyoruz. Şu anda gündemimizde

sel taşkınlarını önlemek için geliştirdiğimiz

kısa süre önce üretim sürecini tamamladığımız

sel bariyerlerimiz bulunuyor. Yağmur

sensörü, su seziciler, loop dedektörü

gibi teknolojilerle güvenlik seviyesi artırılan

ve yağmur anında otomatik olarak

çalışan sel bariyerlerimizle baskınların bir

felakete dönüşmesini engelliyoruz. Farklı

yükseklik ve uzunluk alternatifleriyle fabrikalardan

üretim tesislerine, apartmanlardan

sitelere kadar istenilen her alana

uygulanabilen sel bariyerlerimiz yüksek

mukavemetiyle toprak kayması ve erozyon

gibi doğal felaketlere karşı kalkan görevi

görüyor. Sel bariyerimiz ayrıca riskli

kamu alanlarında emniyet ve savunma

duvarı olarak da görev alabiliyor.

50 cm’den 130 cm’ye kadar değişen yükseklikte,

2 metreden 6 metreye kadar

farklı ölçülerde ürettiğimiz sel bariyerlerimiz,

hidrolik ve pnömatik sistemde

çalışıyor. Akü desteğiyle olası elektrik

kesintilerinde de çalışabilen bariyerimizin

güneş enerjisi desteği de bulunuyor. 4 ila

6 saniye gibi kısa sürede otomatik olarak

açılıp kapanabilen bariyer, -25 ila 50 derece

arasında sorunsuzca görevini yerine

getiriyor. Bariyerimizi GSM, Plaka Tanıma

Sistemi, OGS-HGS, Kart Okuyucular gibi

her türlü Access Kontrol Sistemi ile entegre

edebiliyoruz.

Yeni bir yatırımınız olacak mı?

Yatırımlarımıza hız kesmeden devam

ediyoruz ve bu doğrultuda şirket ortaklıkları

kuruyor, fabrika yatırımları gerçekleştiriyoruz.

Silivri Selimpaşa’da 20 milyon

TL’lik yatırımla gerçekleştirdiğimiz ve

“Güvenlik Bariyerleri Teknoloji Üssü” olarak

konumlandırdığımız fabrikamız 2021

yılı içerisinde faaliyete geçecek ve 120

kişi istihdam edeceğiz. Fabrikayla birlikte

5 yıl içinde üretimimizi yüzde 70 artıracağız.

Bu yatırımla birlikte iç ve dış pazarda

artan talebi karşılayacağız. 2021 yılında

üretime geçeceğimiz fabrikamızda, Ar-

Ge merkezi de kuracağız ve ciromuzun

yüzde 20’sini Ar-Ge’ye ayıracağız. Merkezimizde

yine tamamen Türk mühendisler

ile çalışacağız.

Ürünlerinizin iş güvenliği ve

sağlığına etkilerini açıklar

mısınız?

Geliştirdiğimiz güvenlik ve bariyer sistemleriyle

sadece alanları değil, alanların

içerisindeki insanları da koruyoruz. Bariyerlerimizle

ülkemizin en önemli sorunları

arasında yer alan ve her yıl binlerce

çalışanın yaralanmasına hatta ölümüne

yol açan iş kazalarını engelliyoruz. Yapay

zeka teknolojisiyle entegre ürettiğimiz

ürünlerimiz ile çalışanların, Pres, forklift

çalışma alanları, döküm kazanları, yüksek

gelirim santralleri, lazer kesim ve

kaynak gibi bir iş yerinde riskli olabilecek

tüm alanlara bariyer sistemlerimizi kurarak

çalışanların dalgınlıkla o alanlara

geçmelerini önlüyoruz. Üretim tesislerinde,

Hidrolik Mantar Bariyerler, Kollu Bariyer

ve Sabit Mantar Bariyerlerle yarattığımız

güvenlik alanlarımız sadece işçinin

riskli alanlara girmesini kapsamıyor. Sistemlerimizle

araçların belirlenen alanların

dışına çıkmasını da engelliyoruz. Ayrıca

rampa ve eğimli girişlerde kayma riskine

karşı bariyerlerimizle çalışanlar için güvenlik

duvarı yaratıyoruz.

İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği, işverenin

çalışanın sağlığını koruması için

bütün tedbirleri almak zorunda olduğunu

söylüyor. Arma Kontrol olarak iş yerleri ve

üretim alanlarında sunduğumuz güvenlik

ve bariyer sistemlerimizle çalışanların evlerine

ve sevdiklerine güvenle kavuşmasını

sağlıyor aynı anda iş verenin yerine

getirmekte zorunlu olduğu İSG konusunda

destek oluyoruz.

93


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

94

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

SEKTÖREL

Herkes İçin Hijyen

Banyoda Geçirilen Zamanı Konforlu Ve Keyifli Hale Getirmeyi Amaçlayan Seramiksan,

geliştirdiği yepyeni yüzey teknolojisi Seramiksan HYGIENE ile tüm banyoların ve ailelerin

hizmetinde.

Banyolar virüs ve mikroorganizmaların

çoğalmaları için en elverişli ortamlardır.

Temizlemek için güçlü kimyasallar kullanılsa

da bu kimyasal temizleyiciler, hem

mikroorganizmaları tamamen yüzeyden

uzaklaştıramazlar hem de bir sonraki temizliğe

kadar hızla çoğalırlar.

Tüm yaşam alanlarında hijyenin çok

önem taşıdığı bugünlerde, Seramiksan’ın

geliştirdiği yeni yüzey teknolojisi Seramiksan

HYGIENE sağlıklı yaşam için sağlıklı

banyolar sunuyor ve insan sağlığını koruyor.

İçeriğinde bulunan nano boyuttaki

gümüş iyonlar, mikroorganizmaların hücre

yapısını bozarak yok ediyor ve yeni

mikropların çoğalmasını %99.9 oranında

engelliyor. Üstelik etkisi bir ömür boyu devam

ediyor. Seramiksan HYGIENE teknolojisinin

kullanıldığı tüm ürünler, minimum

su ve deterjan miktarı ile maksimum Türk Akreditasyon Kurumu tarafından akrediteli,

dan test edilip onaylanan Seramiksan

hijyen sağlayarak doğayı koruyor.

bağımsız laboratuvar SANİTER HYGIENE teknolojisi ile işi uzmanına

ve Alman Hohenstein Enstitüsü tarafın-

bırakın.

Seramiksan

Aura Koleksiyonu” ile

Banyolara Yepyeni Bir

Soluk Getiriyor

Son yıllarda oldukça

popüler olan renkli

lavabo ve klozetlerin

ortaya çıkmasıyla

beraber banyolarda

hijyenden sonra, dekorasyon

da ön plana

çıkıyor. Yaşam tarzının

yansıtıldığı, konforlu

ve keyifli yaşam alanı

olarak tasarlanan

günümüz banyoları,

sınırsız hayal gücü ile

bambaşka mekanlara

Su Tasarruflu Yeni Nesil

dönüşüyor.

Aura Koleksiyonu içerisinde

yer alan, Dies,

Vitrifiye Serileri

Sürdürülebilir ve kullanıcı dostu banyo

ğu, Terra ve Volcano Rim-out asma Alto ve Lucida tezga-

çözümleriyle tüketicilerin ihtiyacını klozet serileri, kanalsız tasarımı sahüstü

lavabo serileri,

karşılayan Seramiksan’ın, su tasarrufuna

yesinde kir ve bakterilere karşı daha özgün formu ve beyaz,

yönelik geliştirdiği çevreci vitrifi-

hijyenik ve kolay temizlenme özelliği antrasit, siyah, kahyesinde

ye serileri, sağladığı su ve enerji tasarrufuyla

ile dikkat çekiyor. 2,5-4,5 litre su ile ve, turuncu, kırmızı,

gelecek nesillere temiz bir fonksiyon yapan Rim-out klozetler yeşilden oluşan yedi

dünya bırakmaya katkıda bulunuyor. bakteri oluşumunu engelleyerek minimum

farklı renk alternatifiyle

Seramiksan’ın güçlü Ar-GE ve tasarım

su ile maksimum hijyen sağ-

hayal edilen özgün ve

çalışmaları sonucu oluşturdulıyor.

sıra dışı banyolar oluşturuyor.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

96

SEKTÖREL

“Yeni mutfağım benim için

evimin en sevdiğim yeri”

Aylin Erbilgin

düzeni kurulduktan sonra zaten işin büyük

kısmını halletmiş oluyorsunuz” sözleriyle

açıklıyor.

“Kalabalık bir aileyiz ve başlıca

buluşma mekanımız mutfak”

Mutfakta aile buluşmaları için yemek hazırlamayı,

zevkli sofralar kurmayı sevdiğini

dile getiren Aylin Erbilgin, farklı yerlerde

yaşayan aile üyeleriyle bir araya geldikleri

yemeklerin kendileri için özel anlar olduğunu

anlatıyor. Erbilgin, “Biz kalabalık bir

aileyiz ve sadece masa başında bir araya

gelebiliyoruz. Hareketli bir hayatımız

var, seyahatlerimiz çok oluyor. Dolayısıyla

evde kurduğumuz sofralarda bir araya gelebildiğimiz,

kızlarım ve torunumla keyifli

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

Ankara’dan İstanbul İstinye’ye taşınırken evinin mutfak tasarımını İntema ile planlayan

Aylin Erbilgin, mutfakta klasikle moderni harmanlayan eklektik tasarımları beğendiğini ifade

ediyor. Erbilgin, “Mutfak, farklı yerlerde yaşayan aile üyeleriyle buluştuğumuz yer olması

nedeniyle benim için çok önemli bir alandı. İntema’ya ben sadece ne istediğimi söyledim,

ortaya çıkan tasarımı gördüğümde ise ‘kafamdaki tam olarak buydu’ dedim. Şimdi evimin

en sevdiğim yeri mutfağım” diyor. Mutfakta en yeni trendleri fonksiyonel tasarımlarla

birleştiren İntema Mutfak, planlamadan kuruluma her aşamada müşteri memnuniyetini

sağlamaya öncelik veriyor.

Son yıllarda değişen tasarım trendleriyle

mutfak, aileyle gün boyunca olan bitenleri

paylaşma, çalışma, bir kahve eşliğinde günün

yorgunluğunu atma gibi pek çok farklı

etkinliğin yapılabildiği şık ve işlevsel bir

mekan haline geldi.

Mutfakta değişen beğenileri öğrenmek için

yakın zamanda mutfağını yenileyen Aylin

Erbilgin’i evine konuk olduk ve süreçte neler

yaşadığı, beklentilerinin ne olduğuyla

ilgili sohbet ettik.

Aylin Erbilgin, Ankara’dan İstanbul’a taşınma

kararı verdiğinde ilk olarak yeni evinin

mutfağını yenilemeye karar vermiş. Erbilgin,

bu kararının nedenini, “Bence evin en

önemli alanı mutfak. Önce mutfağı yeniledikten

sonra, evin diğer kısımlarını düzenledik.

Çünkü, taşınma aşamasında mutfak

zamanlar geçirdiğimiz yer de dolayısıyla

mutfak alanı oluyor” diyor.

“Proje sorumlusu her aşamada

destek oldu”

İntema’ya geldiğinde Kanyon’daki İntema

Yaşam’da kurulu mutfak alanlarını bire bir

inceleme imkanı olduğunu ve proje sorumlusunun,

malzeme seçiminden mutfakta kiler,

çekmece sistemleri gibi fonksiyonelliği

sağlayan tasarım ayrıntılarına ihtiyacına

uygun seçimleri yapmasında her aşamada

destek verdiğini anlatan Aylin Erbilgin, bu

nedenle çok kısa sürede seçim ve planlama

yaptıklarını belirtiyor. Erbilgin, mutfak

modellerini incelemek için geldikleri İntema

Yaşam’da kahve içip yemek yiyebildik-


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

SEKTÖREL

leri alanlarda da keyifli vakit geçirdiklerini

söylüyor.

“İthal mutfaklardan çok daha

uygun fiyatlı”

Erbilgin, mutfağını planlama ve hayata geçirme

aşamalarındaki deneyimini şu sözlerle

anlatıyor:

“2 yıl önce evlenen kızım mutfak tasarımını

İntema’dan yaptırmıştı. O mutfağından çok

memnun olduğu için ben de mutfağımı buradan

seçmeye karar verdim. İntema, tasarmları

ithal mutfaklar kadar güzel ve çok

daha uygun fiyatlı. Yeni mutfağım yabancı

tasarımlar şıklığında olmasına rağmen, İntema

ile bana oldukça uygun fiyata gelmiş

oldu. Ben ne istediğimden bahsettim, İntema’nın

mimarı beni dinledi ve mutfağımın

daha fonksiyonel olması için önerilerde

bulundu. O yüzden çok hızlı seçim yapabildim.

Mutfağın tasarım ve kurulum aşamalarında

neye ihtiyacım olduğunu çok iyi

anladılar ve uyguladılar. Süreç boyunca

uzman desteğini her aşamada yanımda

hissettim. Sonuçta ortaya çıkan tasarımı

gördüğümde ise, ‘kafamdaki tam olarak

buydu’ dedim. Şimdi mutfağımda misafirlerim,

kızlarım ve torunumla çok zaman geçiriyoruz.

Evin ailecek en sevdiğimiz yeri

haline geldi. “

“Fonksiyonel raf ve kiler

mekanizmaları çok pratik”

Tamamlanan mutfağının saklama çözümlerini

özellikle çok beğendiğini anlatan

Erbilgin, mutfak gereçlerini sakladığı raf

ve kiler mekanizmalarının çok pratik olduğunu

söylüyor. Aylin Erbilgin, “En arkadaki

tencereye ya da kavanoza bile rahatça

ulaşıyorum. Mutfağımın bu tasarım ayrıntıların

çok seviyorum” diye konuşuyor.

“Teslimat ve kurulum çok kısa

sürede yapıldı”

Sade, şık çizgileri ve fonksiyonelliğiyle İntema

Mutfak modellerini çok beğendiğini

ve seçim yaparken biraz zorlandığını belirten

Erbilgin, mutfağının teslimatının çok

hızlı şekilde yapıldığını da vurguluyor. Erbilgin,

“Mutfağımın model ve malzeme seçimini

yapıp, İntema mimarının hazırladığı

tasarıma onay verdikten sonra çok kısa

süre içinde teslimat yapıldı ve randevu verilerek

kurulumu da hızlı şekilde gerçekleştirildi”

diyor.

97


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

98

İki küresel marka

Kale ve Geberit’ten güçlü iş birliği

Türkiye’nin, seramik ve banyo ürünleri sektör lideri Kaleseramik; İsviçreli sıhhi tesisat devi

Geberit ile önemli bir iş birliğine imza attı. Anlaşma kapsamında Geberit ürünleri, seçili Kale

satış noktalarında tüketiciler ile buluşacak.

Müşterilerine ürünleri kişiselleştirme noktasında

alternatif çözümler sunan Kale ve

Geberit, yeni nesil perakendecilik anlayışı

doğrultusunda iş birliğine imza attı. Perakende

mağazacılık algısını yaptığı güçlü

marka iş birlikleri ve yeni vizyonuyla geliştiren

Kaleseramik ile sıhhi tesisat devi

Geberit arasında yapılan iş birliği kapsamında,

seçili Kale satış noktalarında yer

alacak Geberit ürünleri müşterilerin farklı

ürün ihtiyaçlarını karşılayacak.

“Perakende sektörüne yeni bir

boyut kazandırdık”

Kale Holding binasında gerçekleştirilen

imza töreninde konuşan Kaleseramik

Genel Müdürü Altuğ Akbaş, “İş birliklerinde

kurallar yeniden yazılıyor ve dünyada

farklı sektörlerde önemli marka iş

birliklerine de şahit oluyoruz. Biz de 63

yıllık tecrübemiz, markalarımızın gücü ve

kanaldaki yaygınlığımız ile çok önemli iş

birliklerine imza attık. İnovasyon ve tasarım

odağımızla, ileri teknoloji ile ürettiğimiz

geniş seramik karo ürün gamımıza

ek olarak; vitrifiye, banyo mobilyaları ve

armatür ürün gruplarındaki ürünlerimizle

estetik ve bütünsel mekan çözümleri sunuyoruz.

Müşterilerimize, ihtiyaçları ve

istekleri doğrultusunda ilham vermek, en

iyi müşteri deneyimini yaşatmak ve Kale

satış noktalarını müşterilerin tek noktadan

tüm ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla

alanında öncü olan markalar ile iş birlikleri

yaparak, yeniden dizayn ediyoruz.

Bu sayede perakende sektöründe hizmet

çıtasını daha yukarı çıkarmanın yanı sıra

sunduğumuz marka çeşitliliği ve hizmet/

çözüm, özel ürün seçenekleri ile perakende

sektörüne yeni bir boyut kazandırdık.

Geberit, küresel altyapısı, tasarım ve

mühendislik gücüyle şekillenen ürünleri

ile kendi sektörüne öncülük eden, sıhhi

tesisat ve vitrifiye alanında merkez Avrupa’daki

hemen hemen tüm ülkelerde

uzun geçmişi olan köklü bir marka. Bir

global markayı daha mağazalarımızda

bulundurmaktan dolayı mutluyuz” dedi.

“Üst segmentte daha konforlu bir

tüketici deneyimi için artık Kale

Mağazalarındayız”

Geberit Genel Müdürü Ufuk Algıer ise

şöyle konuştu: “Gömme rezervuarın mu-

SEKTÖREL

Kaleseramik Genel Müdürü Altuğ Akbaş

Geberit Genel Müdürü Ufuk Algıer

cidi Geberit olarak, 150 yıldır sıhhı tesisat dahil olarak, 2021 yıl sonuna kadar sayıyı

sektöründe 5 yıldır ise vitrifiye sektöründe

hizmet veren global bir markayız. Etik daha taşımayı planlıyoruz. Bu doğrultuda

kilit lokasyonlardaki 30 satış noktasına

değerleri, yüksek kalitede güvenli ürünleri yaptığımız anlaşmanın ilk altı aylık süreçte

satışlarımıza yüzde 5 oranında pozitif

ve sürdürülebilir kalkınmayı marka değerlerimizin

odağına koyuyor, küresel ekonominin

prensipleriyle yüksek katma değerli altı ayın ardından bu artı değer kademe-

yönde yansıyacağını düşünmekteyiz. İlk

ürünlerin araştırılması ve geliştirilmesi li olarak artacaktır. Öte yandan Kale ile

için her yıl global ciromuzun ciddi bir oranını

AR-GE yatırımlarımıza aktarıyoruz. lerimizin yanı sıra Orta Anadolu ve Doğu

gerçekleştirdiğimiz iş birliğini diğer bölge-

Üretim süreçlerimizi tasarım, teknoloji, Anadolu bölgelerindeki yapılanmamıza

mühendislik ve bilgi birikimimiz bütünlüğünde

yürüterek pazara üst segment

da destek olacağını öngörüyoruz.”

ürünler sunuyoruz. Bu anlayış doğrultusunda,

kurulduğumuz günden bu yana, de Kale satış noktalarından

Geberit’in tasarım ödüllü ürünleri

sektör paydaşlarımız ile geliştirdiğimiz müşteriye ulaşacak

diyaloğun son derece kıymetli olduğunu Geberit’in önemli tasarım ödüllerine de

biliyoruz ve çeşitli iş birlikleri kurarak sektörümüzü

daha da ileriye taşımayı hedef-

prestijli markaları ‘Çanakkale Seramik’,

sahip seçkin ürünleri; Kaleseramik’in

liyoruz. Sanayici mirası ve girişimciliği ile ‘Kalebodur’, ‘Kale Banyo’ ve ‘EdilcuoghiEdilgres’

ürünleri ile birlikte tüketici ve

sektörümüzün önderlerinden olan, insana

ve çevreye saygılı, topluma sürdürülebilir

değerler katan itibarlı şirketler grubu Sene başında Türkiye vitrifiye pazarına

profesyonellerin beğenisine sunulacak.

Kale ile yapmış olduğumuz güç birliği ile yeni serileriyle giriş yapan Geberit, banyo

üst segment ürünlere ulaşmak isteyen mobilyalarının yanı sıra ’Montaj Sistemleri‘,

’Rezervuarlar ve İç Takımlar‘, ’Banyo

müşterilerimiz, daha konforlu bir tüketici

deneyimi yaşayacak. Kendi değerlerine Seramikleri‘, ’Yıkanma Alanları ve Küvetler‘,

’Elektronik Bataryalar ve Yıkanma

sahip çıkan, ürün ve hizmetleriyle sektöre

ilham olan Kale ile bu yolcuğun içerisinde Sistemleri‘, ’Süzgeçler ve Sifonlar‘, ’Akıllı

olmaktan çok memnunuz. 2020 yıl sonuna

kadar 14 Kale bayisine ürünlerimizle Kale satış noktalarında yerini alacak.

Klozetler‘ gibi farklı ürün gruplarıyla seçili

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

100

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

SEKTÖREL

“Değişimi kabul eden ve sürekli

kendini geliştiren bir markayız”

etmiyoruz. Tüketiciye iyi ve kaliteli hizmet

vermeyi hedefliyoruz. Sahip olduğumuz

imkanları daha verimli kullanmak, fiyat

politikalarını belirlemek ve gerekiyorsa

ürünü farklılaştırmak için segmentasyon

çalışmaları yapmaya özen gösteriyoruz.

Tasarımlarımızda alt modül ve üst modüllerde

kullanım rahatlığı sağlayacak

açık raflı üniteler ve etajerler kullandık.

Cam tezgahlar, tezgah üstü lavabolar,

ledli aynalar her zaman olduğu gibi

vazgeçilmezlerimiz arasında yerini aldı.

Ürünlerimizin gövde ve kapaklarında

MDF üzeri lake, MDF üzeri Termoform

kaplama, MDF üzeri melamin kaplama,

Polimerik High Gloss, Soft Gloss uygulamaları

yaptık. Boyut, görsellik, işlevsellik

ve ergonomiklik açısından alternatifler

sunduğumuz modellerimizi çalışırken

çok keskin olmayan yumuşak hatlar tercih

ettik.

Dünyada ve Türkiye’de mutfak/

banyo mobilyalarında yeni trendler

nelerdir?

Değişen trendleri yakalamak neredeyse

imkansız. Neredeyse her yeni güne

yeni bir moda akımıyla başlıyoruz. Moda

sadece giyim kuşamla ilgili olmayan bir

NPlus Banyo Genel Müdür Yardımcısı Recep Kınay

kavram. Ev dekorasyonunda da devamlı

gelişen ve kendini yenileyen moda var.

Evin en zor değişen ve bu değişikliğin kalıcı

2014 yılında İstanbul’ da kurulan NPlus

Banyo, 4000 m 2 kapalı alanda Ahşap

banyo mobilyası üretimi gerçekleştirmekte.

100 ana modelden oluşan farklı renk

ve ebatların bulunduğu geniş ürün yelpazesi

ile müşterilerine alternatif çözümler

sunan firma, yılda ortalama 30 bin takım

banyo mobilyası üretiyor.

NPlus Banyo Genel Müdür Yardımcısı

Recep Kınay ile gerçekleştirdiğimiz röportaj

çalışmamızda, tasarımdan-üretime,

pazarlamadan-yeni trendlere kadar

pek çok konuya değindik.

Üretim tesisleriniz, ürün

gruplarınız ve özellikleri hakkında

bilgi alabilir miyiz?

4000 m2 kapalı alanda yılda 30 bin takım,

orta ve orta üstü segmentte üretim yapıyoruz.

Ekonomik ürünler tasarım ve fiyat

açısından birbirine çok yakın olduğu için

bu grupta üretim yapmayı şimdilik tercih

olduğu mekanı banyodur. Banyonuzu

devamlı trendlere uygun hale getirmeniz

çok mümkün değildir. Bu sebepten biraz

özen gerektirir. Yeni banyo trendlerin de

konfor ve rahatlık ön planda. Banyo mobilyalarında

fonksiyonel, sade ama şık

modeller tercih ediliyor. Az yer kaplayan

ve temizlenmesi kolay küvetler ön planda.

Pastel renkler, zamanı ve dönemi olmayan

ahşap renkler tercih ediliyor. Doğa

dostu tasarımlar, ferah ve kullanışlı banyolar

hem dünyada hem de Türkiye’de

herkesin ilk tercihi.

Firmanızın pazardaki konumu

nedir?

Hepimizin bildiği gibi Pazarın genişlemesi

ve artan talep karşısında pazarda

kalmak isteyen firmalar için büyüme kaçınılmazdır.

Nplus banyo olarak, ya belirli

üretim kapasitesi ile butik üretim yaparak

yolumuza devam edecektik ya da yatırım

“2020 yılında üretim kapasitemizi arttırmak buna bağlı olarak yeni makine ve teçhizat

yatırımları yapmak ve üretim sahamızı benzerlerinden farklı bir yapıya getirmek uzun vadeli

planlarımız arasındaydı.”

yaparak pazarda takip edilen, yön veren

olacaktık. Biz pazarda büyümeyi ve bu

pazarın önemli oyuncusu olmayı önümüze

hedef olarak koyduk. Firmayı kurduğumuz

2014 yılından beri bu perspektif

doğrultusunda hareket etmeye başladık.

Bugün firmamız özellikle model ve tasarım

konusunda pazara yön veren konumdadır.

Tasarımlarınızda hangi kriterleri

dikkate alıyorsunuz?

Bizim için ürün geliştirmek demek; fikirlerin

tasarıma, tasarımların ise gerçeğe dönüştürülmesi

anlamına gelir. Modellerimizin

tamamında biçim ve fonksiyon uyumu

göze çarpar. Tüketicinin değişen ihtiyaç

ve beklentilerini karşılayacak ürünler sunuyoruz.

Model ve renk seçeneklerimizin

geniş olması bizim güçlü noktamız. Sürekli

yenilik ve iyileştirme prensibi ile hareket

ediyoruz. Tüketicilere yüksek kalite

ve uygun fiyatlarda alabilecekleri ürünler

sunuyoruz. Uygun renk ve tasarım seçeneklerine

bağlı kalındığında ve bunlar

geliştirildiğinde çok şık banyolar oluşturulabilir..

Pazarlama ve satış sisteminiz

hakkında bilgi alabilir miyiz?

Pazarlama yaşamımızın hemen her alanında

yer alıyor. Pazarlama ve satış sistemimiz

hakkında bilgi vermeden önce

pazarlama kavramı üzerinde durmak ve

kısaca tanımlamak istiyorum. Pazarlama,

hedef tüketici, müşteri ve toplumun ihtiyaçlarını

belirleyerek mal ve hizmetlerin

aynı zamanda fikirlerin bir bütün olarak

geliştirilmesi fiyatlandırılması, tutundurulması

ve dağıtılmasına ilişkin planlama ve

daha sonra uygulama sürecidir. Biz üretim

yapan bir firmayız Bu yüzden pazarlamayı

da üretimle beraber düşünmek ve

koordine etmek zorundayız. Tüketicinin

gereksinimlerini araştırıp belirlemek durumundayız.

Potansiyel pazarı belirlemek

için bölge çalışmaları yapıyoruz. Bu çalışmalar

neticesinde ortaya çıkan sonuçlar

özenle inceliyor ve sonra karar aşamasına

getiriyoruz. Dağıtım sisteminin planlanması

ve prensiplerinin belirlenmesi de

göz ardı edilmeyecek konulardan biridir.

Amaçlarımıza etkili şekilde ulaşmak için

satış yapan arkadaşlarımızın motivasyon


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

SEKTÖREL

ve performanslarını yükseltmek, firma kârlılığını ve müşteri

mutluluğunu sağlamaya yönelik odaklanmış stratejiler

geliştirmek de pazarlama faaliyetlerimizin ana başlıklarını

oluşturuyor. Satış ayağımızı 3 ana başlıkta topladık. Bayiler,

proje ve ihracat. Standart ve orta segment ürünlerimizle

Türkiye genelinde 100’ün üzerinde satış noktasında

yer alıyoruz. Proje bazlı çalıştığımız işlerde kataloğun

haricinde projeye özel tasarım ve anahtar teslim çözümler

sunuyoruz. Pazar payını genişletmek, iç piyasada yaşanan

veya yaşanabilecek durgunluğu telafi etmek ve teknolojik

know-how düzeyinde gelişme sağlamak için ihracat

yapıyoruz.Online platformdan satış yaptığımız siteleri de

bayimiz olarak görüyoruz.

Kalite politiklarınızı nasıl belirliyorsunuz?

Gündeminizde yeni yatırımlar var mı ?

Tüketicinin mutlu olması, aldığı üründen ve hizmetten

memnun kalması kalite politikamızın tepe noktasıdır.

Ürünlerimizin tasarımlarını yaparken tüketicinin ihtiyaç,

beklenti ve önerilerini dikkate alırız. Üretim de insan sağlığına

zarar vermeyen, suya dayanıklılığı yüksek ve çevreye

duyarlı malzemeler kullanıyoruz. E1 normlarında malzemeler

kullanıyoruz. Avrupa’da da geçerli olan standartların

öngördüğü malzemeleri kullanmaya özen gösteriyoruz.

Çalışanlarımız bizim için değerlidir. Bu yüzden çalışma ortamının

huzur ve düzenine önem veririz. Değişime direnmeyiz.

Değişimi kabul eden ve sürekli kendini geliştiren bir

markayız. 2020 yılında üretim kapasitemizi arttırmak buna

bağlı olarak yeni makine ve teçhizat yatırımları yapmak ve

üretim sahamızı benzerlerinden farklı bir yapıya getirmek

uzun vadeli planlarımız arasındaydı. Korona virüs salgını

dünya ekonomisini derinden etkiledi. Biz de planlarımızı

revize etmek zorunda kaldık. Elimiz de ki maddi ve manevi

kaynakları etkili, tasarruflu kullanmamız gerektiğini düşündük.

Genel tabloya bakıldığı zaman ürkütücü gibi dursa da

fırsata dönüşmesi çok mümkün. Ürünlerini Çin’ den temin

eden firmalar alternatif üretici arayışı içine girecek diye düşünüyorum.

Çin’ de fabrikası olan üretim yapan firmalar ise

yatırımlarını Türkiye’ye yapabilirler.Beklentim bu yönde...

Salgına karşı aldığınız tedbirler ve yaptığınız çalışmalar

nelerdir?

Bu süreçte çalışanlarımızın sağlığı önceliğimiz oldu. Hijyen

kurallarına uyulup uyulmadığı konusu takibe alındı.

Sosyal mesafeyi koruma tedbirleri alındı. Maske dağıtıldı.

Dezenfektana herkesin erişimi sağlandı. Kronik rahatsızlığı

olanlara izin verdik. Sosyal ve gündelik hayatı etkileyen

zor, duygusal açıdan yorucu bir zamanı hep birlikte geçiriyoruz.

Bu bağlamda iletişim ve motivasyon kavramları

daha önemli oldu. Hiç kimsenin motivasyonunu düşürmeden

çalışmaya devam ediyoruz.

Türkiye mutfak/banyo mobilyaları sektörünü

değerlendirir misiniz? Sektörün geleceği ile ilgili

beklentileriniz ve düşünceleriniz neler?

Hayatımızın her aşamasında yer alan AR-GE çalışmaları

doğrudan insan yaşamıyla ilgilidir. AR-GE, ülkelerin, toplumların

mevcudiyetini ve yaşam kalitesini yükseltmeyi

kendine dert edinmiştir. ÜR-GE ise pazarın ve müşterilerin

mevcut ürünle ilgili üreticiye geri bildirdiği olumlu ya da

olumsuz bilgilerin değerlendirilmesiyle başlar. Ürünü geliştirmek

demek farklılaştırmak, yenilemek hatta başka ürüne

dönüştürmek demektir. .

İşte bu iki önemli birimin (Ar-Ge ve Ür-Ge) fabrika içinde

yer alması ve yatırım yapılması zorunluluğuna dikkat çekmek

istiyorum. Belki maliyeti arttırıyor. Ancak bu şekilde

rekabet üstünlüğü olan ürünler üretebiliriz.

101


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

102

Pandemi

sosyal mesafeli mimariyi doğurdu

Sosyal mesafenin hayati önem taşıdığı koronavirüs salgını, hem bireysel hem de kamusal

alanlarınyeniden gözden geçirilmesine neden oldu. Önümüzdeki süreçte kent ve konut tasarımlarında

beklenen dönüşümü The Best International Furniture Designer 2020 Almanya

ödüllü Mimar Ceylan Ateş değerlendirdi.

Önemi her geçen gün daha artan sosyal

mesafe kuralları, gündelik hayatımızda

pek çok alanı olduğu gibi sosyal

ve bireysel yaşamı da etkiledi. Kamusal

alanlardaki kalabalıktan kaçan insanlar,

özel alanlarına daha fazla yönelirken bu

durum mekan tasarımlarında da etkisini

göstermeye başladı. Sosyal mesafenin

bir yaşam tarzı olarak kent ve konut mimarisine

yansıyacağını belirten CEYLA-

NATES DESIGN kurucusu Mimar Ceylan

Ateş, “Yakın dönemde pandemiyi atlatsak

bile mekanların temastan kaçınmaya elverişli

olması hem mimarların, hem tasarımcıların

hem de bireylerin öncelikli tercihi

olacak. Sosyal hayata kalıcı bir etki

bırakabileceğimiz bu durum ile sosyal

mesafeli bir mimari doğduğunu söylemek

mümkün” dedi.

Yaptığı çalışmalarla Almanya’da The Best

International Furniture Designer 2020 ve

The Best Luxury Residential Design Project

2020 ödüllerinin sahibi olan Ceylan

Ateş, mimari açıdan dünyayı nelerin beklediğini

anlattı.

MİMARİ

tasarımların hayatımıza girmesi söz

konusu. .ünkü özellikle Türkiye’de kamusal

alanların genel olarak dar oluşu,

sosyal mesafenin yükselişe geçmesiyle

ortaya çıkan ihtiyaçları karşılamak için

zaman zaman yeterli gelmeyebiliyor.

Henüz erken olsa da geniş caddelerin

ve Çin’deki gibi katlı sürüş yollarının

yaygınlaşmasını bekliyoruz. Aynı zamanda

pandemiyi doğanın bize verdiği

bir ders olarak nitelendirerek fosil yakıtlar

yerine özenle tasarlanmış elektrikle

çalışan sistemlerin geliştirilmesi olarak

tanımlayabilecek elektromobiliteyi de

artıracağını öngörüyoruz.” şeklinde konuştu.

Uzaktan yönetilebilir sistemler

revaçta

Temastan kaçınma halinin yalnızca

halka açık alanlarda değil, iş yeri ve konut

gibi bireysel alanlarda da

süreceğini ifade eden Ceylan Ateş,

“Son yıllarda ofis ve konut projelerinde

bireysel konforu ön plana alan bir yaklaşımın

hakim olduğunu g.rüyorduk.

Salgının etkisiyle hijyen anlamında da

yenilikleri daha sık görmeyi bekliyoruz.

Dokunmadan çalışan ve uzaktan

Mimar Ceylan Ateş

kontrol edilebilen sistemler giderek

yaygınlaşacak. Özellikle lavabolarda vamlılığı için ise metrekare olarak daha

ve kapı kollarında bu teknolojilere daha geniş mekanların tercih edilmesi giderek

çok rastlayacağız. Üstelik yalnızca iş yeri yaygınlaşacak. Uzun vadede bir diğer

gibi insanların küçük topluluklar halinde alternatif olarak da bulunduğumuz mekanları

çevreleyen transparan sistemleri

bulunduğu mekanlarda değil, özel konutlarda

da göreceğiz. Sosyal mesafenin de-

görebiliriz.” dedi.

.

Kasım 2020 .

Elektromobilite artacak

Kent mimarisinde çevre ve tasarımın

pandeminin etkisiyle daha da önem kazandığına

dikkat çeken Mimar Ceylan

Ateş, “Salgının bizi yönlendirdiği başlıca

davranış, kamusal alanlarda tanımadığımız

insanlara yanlışlıkla da olsa temas

etmemek oldu. Bu noktada dünyanın çeşitli

yerlerinde g.rdümüz ama uygulanması

uzun zaman alacak olan birtakım yeni

www.yapiinsaatdergisi.com



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

MİMARİ

deprem tehlikesine karşı nasıl

avantaja çevrilebileceğini

konuştuk.

‘Depreme dayanıklı

yapı’ denilince ne

anlaşılmalı?

Binanın yapılacağı mevcut

arazinin zemin yapısı

doğrultusunda günümüz

yönetmelikleri ve kullanım

amacına göre tüm projeleri

çözülüp yapılan, aynı zamanda

onaylı projelerine

göre de denetim ve kontrolleri

yapılmış, iskanı alınmış

binalara dayanıklı bina diyebiliriz.

Modern yerleşim yerleri

kurmanın başlıca şartı

nedir?

İhtiyaca yönelik kurulacak

olan modern yerleşim yerleri

öncelikle, istenen taleplere

cevap verebilecek, lokasyonu

doğru belirlenmiş, ulaşımından

alt yapısına, yeşil

alanından otoparkına, günün

yönetmeliklerine uygun

doğal afetlere dayanıklı olmasına,

yenilenebilir enerji

ile kendi enerjisini üreten,

atık yönetim sistemini ve çözümünü

yapan, akıllı cadde

ve akıllı binalara ve sosyal

donatı alanlarının çözümüne

varıncaya kadar uzun

Agra Dönüşüm Yönetim Kurulu Başkanı ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Mimar Nihat Şen

vadeli planlama yapılarak

Mimari ve Kentsel Dönüşüm ile ilgili danışmanlık

hizmeti veren ve ülkemiz adına

oluşturulmalıdır.

En önemli konuların , başında kurulumu

önemli pek çok sosyal projede görev alan

yapılacak olan yerleşim yerlerinin öncelikle

aktif fay hattı üzerinde olmamasına,

Agra Dönüşüm Yönetim Kurulu Başkanı

ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Mimar Nihat

dere yatakları ve taşkın alanlarına yakın

Şen ile Türkiye’nin deprem gerçeğini ele

olmamasına, ulaşımı çözülmüş ve alt yapısı

problem yaratamayacak ve zemini

almaya çalıştık. Ülke olarak sürekli karşılaştığımız

bu doğal afetten çıkardığımız

sağlam yerlerin tercih edilmesi çok önemlidir.

dersler, devletin bu noktada ortaya koyduğu

tedbirler ve yapılması gerekenlerin

yanı sıra, kalıcı çözümler için kamu ve Depreme dayanıklı yapılarda ‘akıllı

özel sektöre düşen sorumluluklar ve devam

eden kentsel dönüşüm çalışmalarının Bu alanda çalışmalarınız var mı?

bina’ teknolojilerinin yeri neresi?

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

104

“Türkiye nüfusunun yüzde 72’sini ilgilendiren

bir gerçekle karşı karşıyayız”

“Deprem riskinin bize dayattığı sorunlara kalıcı çözümler ortaya koyabilmek için milli

seferberlik ruhuyla siyasi polemik haline getirilmeden iktidarı ve muhalefeti ve toplumun

her kesimi ile hareket edilmeli ve yerel yönetimlerin bu sürece siyasi gelecek endişesi

duymadan hizmet prensibi ile dahil olması gerekmektedir.”

Depreme dayanıklı yapılarda öncelikle

ihtiyaca göre projelerin çözümünün yapılması

gerekmektedir. Binanın olası bir

depremde içindekilere zarar görmemesi

anlamında kurulacak sistem ile enerjisinin

kontrolünden tutun gaz kontrolüne, tahliye

anındaki çözümlerin üretilmesine, dışarı

ile gerektiğinde haberleşmesinin sağlanmasına,

gerekli olan hava koşullarının ve

aydınlatma ve enerjinin kullanılmasına

kadar akıllı bina teknolojileri binalarda kullanılmalıdır.

Projelendirdiğimiz binalarda

akıllı bina sistemi ile enerjinin verimli kullanımından,

atık yönetimine, acil durumlarda

tüm güvenlik tedbirlerini sağlayacak

sistemleri projelerimizde yer veriyoruz.

Türkiye, depreme dayanıklı

gayrimenkulde mevzuat ve

standart olarak dünyaya göre yeri

nerede?

Türkiye’deki yapı stoğunu incelediğimizde

yaklaşık yüzde 60’nın ruhsatsız kaçak,

ruhsata aykırı, denetimsiz, mühendislik

hizmeti almamış ve olası doğal afetlere

dayanıklı olduğunu söylemek çok zor.

Yaklaşık 6,5-7 milyon konutun acilen yenilenmesi

veya güçlendirmesi gerektiğini,

söylüyoruz. Bir gerçek var ki deprem

kuşağında olan ve Türkiye coğrafyasının

yüzde 66’sını Türkiye Nüfusunun yüzde

72’sini ilgilendiren doğal afetten etkilenecek

bir gerçekle karşı karşıyayız. 1999

Marmara depreminden sonra defalarca

yönetmelik değişti ve en son 1 Ocak 2019

yılında deprem haritası yürürlüğe girdi.

Türkiye’de nervürlü demir ve hazır beton

uygulamasına 2000 yılında yağı denetim

uygulamasına da 2001 yılında girildi. Bu

nedenle özellikle 2019 yılından önce yapılan

binaları mevzuat ve dünya standartları

ile karşılaştırdığımızda geride olduğunu

ama özellikle 2019 yılından sonra dünya

standartlarına uygun hale geldik diyebiliriz.

Deprem kuşağında olan Türkiye

kalıcı bir çözüm için sizce nasıl bir

çalışma başlatmalı?

Türkiye coğrafyasının yüzde 66’sını ve

Türkiye nüfusunun yüzde 72’sini ilgilendiren

deprem gerçeği var. Bu gerçek binlerce

yıl var ve devam edecek. Enlem ve


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

MİMARİ

boylamasına yaklaşık 24.500 km fay hattı

üzerinde olan bir coğrafyadan bahsediyoruz.

Geçmiş tarihlerde aralıklarla çok

tahrip edici depremler olmuştur. Bunca

geçirdiğimiz üzücü olaylardan ders çıkarmadığımıza

göre deprem ve depremle

yaşamanın müfredat olarak eğitim sistemimize

ilave edilmesi ile başlayabiliriz.

Bundan yaklaşık 8 yıl önce de 6,5-7 Milyon

konutun yenilenmesini söylüyorduk

bugün de aynı rakamı telaffuz ediyoruz.

Demek ki Türkiye’de depremden etkilenebilecek

yapı sayısını, bölgesine varıncaya

kadar her şeyi biliyoruz ve kayıtlarda da

var. 57 milyon insanı ilgilendiren bu kadar

ciddi bir dönüşüm hamlesini Genel

Müdürlük ve merkezi yerden karar mekanizması

ile çözmek mümkün değil. Bunun

için gereken ise; ayrı bir bakanlık ve konusunda

uzman kişilerden oluşan yeni bir

kadro hareketi ile aynı zamanda bu konu

ile ilgili ayrı bir bankanın, yeni iş finans

sisteminin oluşturulması gerekir ki, bu

çok zor değildir. Milli seferberlik ruhuyla

siyasi polemik haline getirilmeden iktidarı

ve muhalefeti ve toplumun her kesimi ile

hareket edilmeli ve yerel yönetimlerin bu

sürece siyasi gelecek endişesi duymadan

hizmet prensibi ile dahil olması gerekmektedir.

Yapılacak olan çalışmalar ve kentsel

dönüşümleri uzun vadeli planlayarak,

yaşanmaz bir şehri, mahalleyi, daha yaşanmaz

bir hale getirmeden çözülmelidir.

Sadece riskli binaların yıkılıp yerine yeni

binanın yapılması algısı ve düşüncesinden

çıkartılarak yasanın özüne göre

Kentsel Dönüşüm çalışmalarını yapmak

gerekir.

Firmanız, depreme dayanıklı

yapılar konusunda nasıl bir

çalışma yürütüyor?

Firmamız genelde vatandaşın kendi mülkünü

yasanın sağladığı imkan ve olanaklarından

faydalandırarak ve aynı zamanda

da finans sistemini çözerek herhangi

bir kat karşılığı, gelir paylaşım esasına

gerek kalmadan riskli binalarını yönetmelikler

uygun bir şekilde projelendirerek

tüm süreci tek elden “ Kendin Yık-Kendin

Yap”, “İş ve Finans” sistemi yürüten ve uygulama

yapan bir çalışma yürütmektedir.

Riskli ve eski yapının kat karşılığı veya

gelir paylaşımı esasına göre yapılması,

herhangi bir imar artışı söz konusu değil

ise vatandaşı kaderi ile baş başa bırakmamak

için kendi mülklerini kendi finans

sistemimiz ile 10 yıl vade ile yeniden yapıyoruz.

Sistemimiz içinde çözümsüz hiçbir

şey olmayıp değişik çözüm önerileri mevcuttur.

Aynı zamanda yenilenecek olan

binada ilave bir artış veya kazanç varsa

bile firmamız bu kazancın mülk sahiplerinde

kalmasını tercih etmektedir. Geliştirdiğimiz

iş ve finans sistemi ile herhangi

bir bankaya ve kredi kullanımına gerek

kalmadan vatandaşlarımızın çok rahat

ödeyebileceği ödeme planı sunuyoruz.

Firmamız aynı zamanda bu işi sosyal sorumluluk

projesi olarak görüp vatandaşın

yaşam riski olan menkullerini kazancı vatandaşta

kalmak koşulu ile yürütmektedir.

Tarihe baktığımızda, Türkiye

yüksek depremler yaşamasına

karşılık başta ibadethane, kışla,

hastane ve diğer birçok kamu

binalarının ayakta kalabildiğini

görüyoruz. Bu kaliteyi ortaya

koyan şey tam olarak nedir?

Eski yerleşimlere baktığımızda fay hattı

üzerinde veya dere yatakları gibi yerlere

pek yapılaşmanın yapılmadığımı görürüz.

Yapılan binaların yapım tekniği, kullanılan

malzeme ve işçilikler yapım standartlarına

göre hakkı ile yapılmıştır. O tarihlerde

yapının statik çözümlemesi ve hesabı, zemin

iyileştirmesi, su, nem, havalandırma

gibi yapıyı etkileyen unsurlar düşünülmüş

ve uygulanmıştır. Yapılan binaların çoğu

yığma tekniği ve en ince detaylarına kadar

düşünülmüş ve statik çözümleri yapılmıştır.

Ayrıca yapılan binalar yörenin kültürüne,

mimarisine, malzemesine ve yapım

tekniğine göre yapılmış ayrıca yüksek katlı

binalar olmadığından bugün ayakta hala

kalmaktadırlar. Geçmiş tarihlerde yapılan

yapıların depremden zarar görmediğini

söylemek hata olur. Tarihteki depremlerde

de yıkılan hasar gören yapılar olmuştur

ki örneğin; İstanbul’da geçmiş tarihlerde

Ayasofya zarar görmüştür. İstanbul’un

fethinden sonra ilk deprem 1489 yılında

olmuş ve bir çok camimiz,1509 yılında

olan depremde dev dalgalar surları aşmış

kıyılarda önemli hasarlar yapmış, Fatih

ve Beyazıt camiler, Topkapı sarayı hasar

görmüş,1894 İstanbul depreminde de ciddi

hasarlı binalar olmuş hatta kapalı çarşı

ciddi zarar görmüştür. Geçmişte yapılan

binaların hepsi bir ustalık, yılların tecrübesi

ve hakikaten ustalığın ve bilginin

hakkını vererek yapıldığından hala ayakta

kalmaktadır.

Yapıların sağlamlığı ve uzun

ömürlü olmasında, malzemenin

kalitelisi, yalıtım ve yalıtımı üretme

ve kullanma teknolojileriyle ilgili

nasıl çalışmalar yapıyorsunuz?

Binanın süreçte sağlamlığını etkileyecek

en önemli yapı malzemelerinin başında

su ve ısı yalıtımı gelmektedir. Özellikle

su yalıtımı binanın yapılacağı zemine ve

kullanım şekline göre çok önem taşıyacağından

kaliteli ve doğru malzemenin

tercih edilmesinin yanında uygulamasının

da işin uzmanları tarafından yapılması

çok önemlidir. Uygulamasını yaptığımız

binalarda daha proje aşamasında zemin

ve yapının karakterine uygun malzemeleri

araştırıp, ona göre seçtiğimiz malzemenin

uygulamasına da çok dikkat ediyoruz.

Türkiye malzeme kalitesi,

yalıtım malzemeleri üretimi ve

yalıtım malzemelerini kullanma

teknolojilerinde yeri neresi?

Tam anlamıyla bu konuya dikkat edildiğini

söyleyemeyiz. Çok kaliteli yalıtım malzemeleri

üretmemize rağmen çoğu inşaat

işlerinde kalitesi uygulaması ve testleri

yapılmadan uygulamalar yapılmaktadır.

Bu uygulamalar sonraki yıllarda binanın

sağlamlığını olumsuz yönde etkileyeceğinden,

böyle devam etmesi ve dikkat

edilmemesi durumunda ileriki yıllarda

sağlamlığını yitirmiş binalarla karşı karşıya

kalacağız.

Kentsel dönüşümün depreme

dayanıklı yapılar konusunda nasıl

ve ne derecede katkısı olur?

Yerinde ve kriterlere uygun yapılan kentsel

dönüşüm projeleri dayanıklı yapılara

dönüşmede önemli katkısı olacaktır. Zaten

yapının riskli ve sağlam olmamasından

kaynaklı yapılardan oluştuğuna göre

yapılan dönüşümlerde son yönetmeliklere

ve standartlara uygun yapılar yapılacağından

dayanıklı yapıların oluşmasına

fayda sağlayacaktır.

Kentsel dönüşümde Türkiye

şu anda nerede? Deprem

bölgelerinin yapısal ıslahında

istenilen yere gelinebildi mi?

Üzülerek ifade edeyim ki Kentsel Dönüşümde

istediğimiz hedefe varmış değiliz.

Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten bu yana

ki 8 yıl oldu, ancak yüzde 10’nun yenilendiğini

söyleyebiliriz. Halbuki bunca geçen

süreçte daha hızlı dönüşebilirdik ve

üzücü olaylarla karşılaşmayabilirdi. Yapı

stoğumuzun kalitesizliğini deprem olmadan

çöken, yıkılan, çatlayan binalardan

anlayabiliriz.

Kentsel dönüşümü engelleyen en önemli

etken yasanın yeterince önemsenmeyişi,

kamuoyuna gerekli bilgilendirmenin

yapılmaması, ayrı bir yapılanmanın olmaması,

yasanın günün koşullarına göre

revize edilmemesi hatta yeniden yazılmaması,

imar yönetmeliklerindeki yetersizlikler,

Belediyelerin aktif olarak sürece

dahil olmaması, Yasanın içeriğine uygun

kentsel dönüşüm projelerin yapılmayışı

ve kentsel dönüşümün rantsal dönüşüm

olarak algılanmasına sebebiyet veren uygulamalar

diye sıralayabiliriz.

Kentsel Dönüşüm uygulamalarının doğru

yapılması, yasanın anlatılması, alan bazlı

dönüşüm modellemesinin yapılması, işi

bilen kadrolarla teşekkül ettirilmiş ayrı

bir Bakanlığın kurulması, sadece kentsel

dönüşüm ile ilgili bankanın teşekkül ettirilmesi,

Belediyeleri sürece hizmet odaklı

dahil olması ve yeni bir iş ve finans modeli

ile kısa sürede sağlıklı yapılara ulaşabiliriz.

105


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

106

MİMARİ

Leone Pastanesi / Hilltown’da

Ananas Deco imzası

genç ekip, mekanın mobilyalarında dişbudak

ağacı, doğal dişbudak kaplama ve

beyaz lake cila yüzeyler kullanmış. Şaraplık,

barista barı, pasta dolabı, sandviç

dolabı, kasa mobilyası, kapılar, servantlar

ve kruvasan tezgahını içeren mekanda,

keyifli oturma alanları için tasarlanan iç ve

dış mekan sedirler de üretime dahil edilmiş.

Doğal kaplama dişbudak ağacından

ve lake cilalı birinci sınıf ham MDF’den

üretilen sedirler, suni deri döşemeleriyle

iç ve dış alanda mekanın merkez noktaları

haline gelmiş.

Kapı ve metal separatörlerin yanı sıra

kendine özgü bir kimliğe sahip olan bu

Fransız pastanesinin en gösterişli noktasına

iki parçadan oluşan mat lake bir

panel yerleştirilmiş. Mobilyalardaki pirinç

rengi metal ayırıcılarla beraber pirinç rengi

süpürgelikler ve sedir korkuluklar kullanan

tasarımcılar, mekandaki sürekliliği

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

Endüstriyelleşmenin etkisiyle kaybolmakta olan ahşap el işçiliğinin ve yerel üretim tekniklerinin

sürdürülmesine katkıda bulunma hedefiyle sabit ve modüler mobilya üretimi yapan

Ananas Woodworking, Ananas Deco adı altında mimari ve iç mimari projelere tasarım

odaklı ahşap mobilya üretim desteği sunuyor. Ananas Deco son olarak İzmir’deki Leone

Pastanesi/Hilltown’ın ahşap ürün ve mobilya tasarımı ve üretimini gerçekleştirdi.

İzmir Karabağlar Mobilya Sanayi Bölgesi’nde

Endüstri Ürünleri Tasarımcıları

Çağdaş Cantürk ve Altuğ Toprak tarafından

kurulan Ananas Woodworking,

tasarımcıların, teknikerlerin ve teknik el

becerisi yüksek marangozların buluştuğu,

tasarım ve üretim becerisi yüksek

bir ahşap atölyesi. Bugüne kadar birçok

mimari ve iç mimari projeye tasarım

odaklı mobilya üretim desteği sunan ekip

son olarak Leone Pastanesi’nin Urla ve

Alsancak şubelerinin ardından Mimar

Yasemin Deniz ve Mimar Serdar Deniz

tasarımı İzmir Hilltown AVM projesi için

de kolları sıvadı. Hem iç mekan hem de

dış mekanda kullanılmak üzere projeye

özel olarak üretilen mobilya ve ürünlerde

ahşabın yalınlığına ve aynı zamanda çeşitliliğine

vurgu yapan farklı ve sıcak bir

tasarım anlayışı mevcut.

Mobilya sektörüne yeni bir pencere açan

sağlayarak görsel bütünlüğü tamamlamayı

hedeflemiş. Dış mekandaki masif

dişbudak ağacı masa ise misafirlere keyifli

bir toplantı deneyimi yaşatabilmek

için düşünülmüş.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

108

Birtep, “Yenilikçi Konut”

hedefine Elazığ’dan başladı:

“BİR MODERN”

Gayrimenkul sektörünün değişen dinamiklerini doğru analiz

ederek, sektörün ihtiyaçlarına güçlü finansal çözümlerle

yaklaşan “BİRTEP”, içinde bulunduğumuz ve “yeni normal”

olarak ifade edilen koşulların geliştiği böylesi bir dönemde,

yenilikçi bir konut pazarı oluşturma hedefiyle ilk iş ortaklığı

projesine Elazığ’dan başladı. Bu kapsamda BİRTEP; kadim

Harput şehrinin kültürel mirasına sahip, Doğu Anadolu’nun

incilerinden Elazığ’da, satış ve pazarlamasını üstlendiği “BİR

MODERN” isimli konut projesini hayata geçiriyor.

www.yapiinsaatdergisi.com

.

Kasım 2020 . PROJE


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

PROJE

Bir Meydan, 4 Blok, 216 Konut, 42

Mağaza

Elazığ Merkez’de Atatürk Bulvarı üzerinde

konumlanan ve satışları başlamış olan

proje; 60.688 m² inşaat alanıyla, 4 blok,

216 konut ve 42 mağazadan oluşuyor.

Birlikte Tasarruf, Birlikte Ticaret,

İnsan Odaklı Finans ve Doğru

Projeler

BİR MODERN ile ilgili açıklama yapan

BİRTEP Genel Müdürü Kürşat Köz; “Tasarruf

Finansı” yönteminin son yıllardaki

yükselişiyle paralel olarak, insanların temel

barınma ihtiyacı olan konutun edinimi

konusunda “insan odaklı finans” ve

“üretim” yaklaşımlarının çıkış noktası olması

gerektiğini vurguladı. İhtiyaç ve eğilimlerin

her zamankinden daha hassas

bir yaklaşımla takip edilmesi gerektiğine

dikkat çeken Köz, özellikle pandeminin

oluşturduğu yeni şartların, tüm iş modellerinde

iyi okunması gerektiğini belirtti.

Köz; insanların, kaliteli konutları uygun

maliyetlerle elde etmelerindeki en güçlü

uygulamaların “Birlikte Tasarruf Finansı”

yönteminde olduğunu belirterek, Elazığlılara

BİR MODERN vesilesiyle bu imkanları

sunduklarını vurguladı.

Yeni Normallere Uygunluk

BİR MODERN projesinde, Covid-19 sonrası

oluşmaya başlayan yeni normallerin

özellikle dikkate alındığının altını çizen

Köz; “Küresel salgın sonrası dünya, eski

dünya olmayacak, bu herkesin kabul ettiği

bir gerçek. Yeni yaşamsal normların

oluşacağı bir dünyaya geçiyoruz. Elbette

yaşamsal hassasiyetlerin geliştiği ve

mekana yansıdığı böylesi bir dönemde,

bu realiteye duyarsız kalmamız düşünülemezdi.

Bu bağlamda ‘BİR MODERN

MEYDAN’ adını verdiğimiz, geniş bir

meydana sahip açık cadde AVM’si, iç

mekanlarda geniş balkonlar ve büyük teras

alanlarıyla, açık alan ihtiyacını kendi

içinde çözmemize özellikle dikkat çekmek

istiyorum. Ayrıca, dairelerde müsait

çalışma odalarının bulunması, uzaktan

çalışma sisteminin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak

seviyede güçlü bir teknolojik alt

yapıya sahip oluşu bu projeyi Elazığ’ın en

nitelikli ve yeni normalleşme sürecine uygun

bir proje haline getirdi.” dedi.

Elazığ Halkının Tercihleri

Doğrultusunda Elazığ’ın İstihdam

ve Ekonomik Hareketliliğine Katkı

İlk Covid-19 vakasının görüldüğü andan

itibaren, ekonomik çarkların dönmesini

kurum olarak önemli önceliklerden biri

olarak gördüklerini vurgulayan Köz, sözlerine

şöyle devam etti: “Elbette Dünya

Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı’nın

önerileri ve talimatları doğrultusunda gerekli

tüm tedbirleri alarak, işlerimizin sürekliliğini

ve gelişimini sağlamak adına faaliyetlerimize

devam etme kararı almıştık.

BİR MODERN’in, hem yatırımcılar hem ev

sahipleri açısından öncelikli olarak tercih

edilen bir proje olacağını düşünüyorum.

Cadde üzerindeki ticari üniteleri ile bölgede

prestij merkezi olacak bu proje; gerek

üretim, gerekse işletmeye geçtiği aşamada

bölgedeki istihdama çok ciddi katkılar

sağlayacak ve bölge ekonomisine artı

değer kazandıracak bir özelliğe sahip.

BİRTEP olarak, ülkemizin öz kaynağını

ülkemiz içerisinde değerlendirerek, insanların

hayallerindeki eve beklemeden,

en uygun koşullarda kavuşmaları için var

gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

Elazığ halkının bir evde neler beklediğini

biliyor, gerçek ihtiyaçlarını doğru bir şekilde

analiz ederek, onların beklentilerini en

üst seviyede karşılayacak yaşam alanları

oluşturmayı hedefliyoruz.”

BİRTEP Genel Müdürü Kürşat Köz

Projede Deprem Güvenliği Ön

Plana Çıkıyor

Köz, bölgedeki deprem güvenliğine ve

deprem riskine de dikkat çekerek, sözlerini

şöyle tamamladı: “Projemiz, mimarisindeki

estetik detaylar yanında statik

planlarındaki öncelikler ve yapı güvenilirliği

açısından da çok sıkı gözden geçirildi.

Özellikle fore kazık uygulamasıyla

temelinin zemin yapısına uygun şekilde

tasarlanması ve desteklenmesi sayesinde

ekstra bir deprem güvenliği sağlanmış

oldu.”

Elazığ’da Yeni Bir Soluk

Bölgeye yeni bir soluk getirecek olan BİR

MODERN; cadde üzeri merkezi konumu,

Elazığ çarşıya çok yakın lokasyon avantajı,

açık ticari üniteleri, yetişkin ve çocuklar

için kapalı yüzme havuzu, fitness salonu,

yürüyüş parkuru, çocuk oyun alanları,

mescit, dinlenme odaları, Türk hamamı,

sauna gibi alanları yanında yenilikçi ve

estetik mimarisiyle 3+1, 4+1 ve 5+1 tipte

farklı daire seçenekleri sunuyor.

109


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

110

Uluslararası alanda en çok iş yapan 100 müteahhitten biri olan Ant Yapı, Rusya’da Sibirya

Bölgesi’nin en büyük şehri Novosibirsk’te bulunan uluslararası Tolmaçevo Havaalanı’nın

inşaatına başladı.

PROJE

Ant Yapı Rusya’da yeni bir

Havalimanı daha inşa edecek

hayata geçirmeyi planladığı Tolmaçevo

Havaalanı yıllık 7,5 milyon yolcu kapasitesiyle

önemli bir aktarma merkezi olma

özelliği de taşıyor. Bugüne kadar yurt içi

ve yurt dışında toplam 10 milyon metrekarenin

üzerinde proje gerçekleştiren Ant

Yapı, Tolmaçevo Havalimanı’nı 2022 yılında

bitirmeyi hedefliyor.

Rusya’da Yeni Projemize

Başlamanın Gururunu Yaşıyoruz

Tolmaçevo Havaalanı projesinin, Domodedovo

Havalimanı projesinden sonra

Rusya’da gerçekleştirdikleri ikinci havalimanı

projesi olduğunu belirten Ant Yapı

Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay,

“Ant Yapı olarak Rusya’ya yatırım yapmış

şirketlerin başında gelmekteyiz. Bugün

geldiğimiz noktada Rusya’da genel mü-

Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay

Yurt içinde ve yurt dışında birçok önemli

projeye imza atan, Türkiye’nin önde gelen

müteahhitlik şirketlerinden Ant Yapı,

Rusya’nın en kalabalık üçüncü büyük

şehri olan Novosibirsk’te bulunan uluslararası

Tolmaçevo Havaalanı’nın inşaatına

başladı. Mevcut terminal binasıyla birlikte

yeni terminal inşaatını da kapsayan

proje, toplamda 56 bin metrekare kapalı

alandan oluşuyor.

Ant Yapı’nın 230 milyon dolar bedel ile

.

Kasım 2020 . www.yapiinsaatdergisi.com

teahhitlik hizmetlerimizin yanı sıra yatırım

faaliyetlerimize de hız kesmeden devam

ediyoruz. Bugün Rusya’da Avrupa’nın en

yüksek binası unvanına sahip olan OKO

Towers, Soçi Olimpiyat Köyü, Domodedovo

Havaalanı Terminal 2 Binası, IQ Quarter

Moskova City Terminal Binası, Action

44 Otel, Capital Towers, Yasniy Yaşam

Kompleksi ve Zolotoy Ostrov Çok Fonksiyonlu

Yaşam Kompleksi olmak üzere birçok

önemli projede Ant Yapı imzası bulunuyor.

Şu anda Rusya’da devam eden ve

bir kısmı tamamlanmak üzere olan 20’nin

üzerinde projemiz bulunuyor. Türkiye’de

hayata geçirdiğimiz yatırımlarımızın yanında

yurtdışında da Rusya, Amerika ve

İngiltere’de yoğun olarak çalışıyor, yeni

pazar arayışlarımıza da devam ediyoruz”

dedi.



www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

112

Üniversiteliler Caddesi Projesi

Ankaralı gençlerin buluşma noktası olacak

Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, Gölbaşı sosyal yaşamını hareketlendirecek

ve gençlerin yeni gözdesi olacak Üniversiteliler Caddesi Projesi’ni anlattı.

PROJE

da proje kapsamında hayata geçirileceğini

belirten Başkan Ramazan Şimşek “Projenin

içerisinde bulunan sinema salonu

binası, Gölbaşı ilçesindeki ilk sinema salonu

olacak olup, uzun yıllardır Gölbaşı halkının

beklentisinin bulunduğu bir eksikliği

giderecek. Üniversiteliler Caddesi Gölbaşı

Kent Meydanı ve Büyük Gölbaşı merkezi

ana güzergahına bisiklet ve koşu yolları ve

.

Kasım 2020 .

Ankara Üniversitesi Gölbaşı Kampüsü

ana giriş kapısı, Gazi Üniversitesi GölbaşıKampüsü

ve Ankara Üniversitesi Teknokent

yerleşkesinin tam merkezinde GölbaşıBelediyesi’nin

11,000 m2’lik kendi arazisi

üzerinde inşa ettiği Üniversiteliler Caddesi

Projesi’nin hem Ankara hem de Gölbaşı

için büyük önem taşıdığına vurgu yapan

Ramazan Şimşek “30 adet işyeri, sinema

ve yaşam merkezinden oluşan içerisinde

kendi yürüyüş caddesi ve meydanı bulunan,

merkezinde üniversite öğrencileri ve

Gölbaşılıların sosyal hayatını zenginleştirmeyi

amaçlayan projemiz, 11,000 m2’lik

kendi arazisi üzerinde inşa edilecek. Projemiz,

tek katlı mağazaların çevrelediği

araç trafiğine kapalı yürüme yolu cadde

konseptinde bir açık hava ticaret ve sosyal

yaşam merkezi formunda tasarlandı. Proje

sayesinde Gölbaşı’nda yerleşik üniversite

öğrencileri ve Gölbaşı halkı; açık hava

konseptinde kendi mini meydanı ve sosyal

yeşil alanları olan; öğrenciler ve vatandaşın

tüm sosyal ihtiyaçlarını karşılayabilecek

bir sosyal yaşam merkezine kavuşacak”

açıklamasında bulundu.

Gölbaşı’nın ilk sineması hayata

geçiyor

Gölbaşı içerisindeki ilk sinema salonunun

www.yapiinsaatdergisi.com

peyzaj hatları ile bağlanacak. Gölbaşı ilçesinin

sosyal hayatına büyük bir değer katacak

olan Üniversiteliler Caddesi Projesi

ile ilçedeki öğrenci nüfusunun ilçede vakit

geçirmesini, ticaret hacminin artmasını ve

Gölbaşı halkının uzun süredir beklentisinde

olduğu sosyal yaşam merkezi ihtiyacını

karşılamayı amaçlıyoruz” dedi.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

PROJE

Türkiye’nin ilk Dev Hobi Köyü

Gölbaşı’nda kuruluyor

Atatürk'ün ölmeden önce 1937 yılında tasarladığı Türkiye'yi temelden kalkındırmayı

amaçlamış 'İdeal Cumhuriyet Köyü' projesi Gölbaşı’nda hayata geçiyor…

Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek

Gölbaşı Belediyesi hayata geçirdiği ‘Hobi

Köy’ projesinin detaylarını paylaştı. 2 bin

dönümlük alana kurulacak olan Türkiye’nin

ilk yasal hobi köyünü hayata geçirmekten

dolayı duydukları mutluluğu ifade

eden Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan

Şimşek “Çevre Şehircilik ve Tarım

Orman Bakanlığı iş birliği ile gerçekleştireceğimiz

projemiz sayesinde artık tarım

arazileri yok olmayacak. Gazi Mustafa

Kemal Atatürk’ün 1937 yılında tasarlamış

olduğu Danimarka’nın Brondby şehrinde

uygulanarak tüm dünyaya örnek olan fikrini

gururla hayata geçireceğimiz anı iple

çekiyoruz” açıklamasında bulundu.

Gölbaşı’nda 2 bin dönümlük alana

dev Hobi Köy kuruluyor…

Doğal yaşama geri dönüşünün öneminin

bir kez daha anlaşıldığı bu günlerde Gölbaşı’nda

kurulacak olan Hobi Köy ile bir

ilke imza atacaklarını kaydeden Başkan

Ramazan Şimşek “Seçim proje kitapçığımızda

vurgulamış olduğumuz yaşayan

köy projemizi hayata geçiriyoruz. Rol model

oluşturarak Türkiye üzerinde bir ilk

gerçekleştireceğiz. 2 bin dönümlük alan

üzerine kurmuş olduğumuz Hobi Köy’de

vatandaşlarımız imarlı ve yasal hobi

bahçelerine kavuşmuş olacaklar. Doğal

yaşam, köy hayatı ve toprağı vatandaşlarımız

ile buluşturacağız” dedi.

“Tarım arazileri yok olmayacak”

Gölbaşı Hobi Köy projesi ile tarım arazilerine

sahip çıktıklarını aktaran Ramazan

Şimşek “Tarım arazileri üzerine kurulan,

imarsız, izinsiz olarak hayata geçirilen

projeler vatandaşlarımızda mağduriyet

oluşturuyor.

Aynı zamanda yolsuz, elektriksiz olan bu

yapılar vatandaşlarımızı güvensiz bir ortama

da sürüklüyor. Çevre Şehircilik Bakanımız

Sayın Murat Kurum ile görüşerek

projemizin startını verdik. Köy kahvesi,

köy meydanı, ahır, kümes gibi hayvanların

besleneceği alanlar ile bostan alanları

gibi birçok alanında oluşturulacağı köyümüzde

vatandaşlarımız doğal ortam ile

buluşacak.

Aynı zamanda pek çok sosyal alanı da

yine Hobi Köy bünyesinde barındıracak”

ifadelerini kullandı. Birçok tarım arazisinin

izinsiz yapılar sebebiyle kendi işlevini

yerine getiremediğini de aktaran Başkan

Ramazan Şimşek sözlerine şunları ekledi:

“Bu sayede tarım arazileri yok olmayacak.

Çiftçimiz alanına kavuşacak.”

113



YENİ ÜRÜNLER

E.C.A.

FİLLİ BOYA

Bİ’BOYA

ROCA

NİPPON PAİNT

DESIGNFLOOR

VİKO PARAFUDRLAR

FLOKSER KİMYA

BETA KİMYA


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

116

ÜRÜN

E.C.A. Icon serisi ile mutfak

ve banyolarda konfor zamanı

Her bir detayı ergonomik kullanıma uygun olarak tasarlanan E.

C.A. Icon batarya serisi; yuvarlak ve keskin hatları ideal şekilde

birleştiren formu ile modern mekanlara estetik olduğu kadar

fonksiyonel bir soluk getiriyor. Hygiene Plus yüzey teknolojisine

sahip olan seri, nano partiküller sayesinde banyo ve mutfaklarda

kir barınmasının önüne geçerken krom kaplı armatür grubu

ürünlerinde 20 yıl garanti ile sunuluyor. Geliştirdiği teknolojilerle

tüketicilerinin her zaman yanında olan E.C.A.’nın banyo ve mutfaklar

için tasarladığı Icon serisi; lavabo bataryası, banyo ve duş

bataryası, eviye bataryası ve el duşları ihtiyacını karşılamaya

yönelik ürünler içeriyor. A’Design Gold, Iconic, German Design

ödülleri ile de tasarımsal bir fark yaratıyor.

İşlevsel, konforlu ve hijyenik

Süreklilik ve bütünlük konseptini ayrıntılarında yansıtan E.C.A.

Icon serisi, kendinden emin ve dinamik çizgilerle yuvarlak hatların

estetik birleşiminden oluşan detaylar barındırıyor. İşlevsel

ve konforlu bir kullanıma sahip olan Icon’ın kol kısmında yer

alan ve tasarım dilinin ana çizgisini belirleyen asimetrik form,

ürün ailesindeki her bir fert ile bütünleşerek, modern mekanların

tasarımsal değerini artırıyor. Hygiene Plus yüzey teknolojisiyle,

banyo ve mutfaklarda kir ve zararlı mikroorganizmaların barınmasının

önüne de geçen Icon, krom kaplı armatür grubu ürünlerinde

20 yıl garanti ile sunularak E.C.A.’nın yıllarca beraberlik

ilkesini koruyor.

Neye ihtiyacınız varsa onu seçin!

Icon serisinde 12 ana ürün bulunmakla birlikte yeni ankastre kod

sistemi ile rozet değişikliği yapılarak her bir ankastre ürün 3’er

farklı rozet ile çeşitlendirilebiliyor.

.

Kasım 2020 .

Filli Boya’dan yılın rengi:

öze dönüşün rengi!

Filli Boya, mekanlarda tazenlenmiş bir his yaratan, sıcacık rengiyle

insanın içini ısıtan, 2021’in en trend renklerinden olmaya

aday toprak tonu ‘Hasır 295’’i yılın rengi etiketiyle beğeniye

sunuyor. Yeniden doğuşu ve öze dönüşü temsil eden ‘toprak’

temalı renk skalası ile Filli Boya, 2021 yılının renk trendlerine

yön verirken yaşam alanlarının huzur dolu mekanlara dönüşmesini

sağlıyor.

Yeni deneyimler, yeni oluşumlar, mevcut düzenden

uzaklaştıran yepyeni kurallar…

Tüm insanlık olarak farklı alışkanlıkların edinildiği bir dönemden

geçerken evlerimizde geçirdiğimiz zaman her zamankinden

çok daha fazla oldu… ‘Yeni normal’e adapte olmaya

çalıştığımız bu süreçte en huzur bulduğumuz, kendimizi en

güvende hissetiğimiz alanlarımız evlerimizde; yeni umutlara,

arınmaya, özümüze dönmek ve yenilenmek istiyoruz. Huzura,

dinginliğe ve zamanın daha yavaş aktığı bir yaşama atıfta

bulunan Filli Boya, toprak anadan aldığı ilhamla 2021 yılının

rengi ‘toprak tonu’ diyor!

Yaşam alanlarına değer katan Filli Boya, 2021’nin renk trendlerini

belirlerken insanlığın varoluşundan beri ona yuva olan,

yaşam sunan özü, geleceğe dair umudu, toprağı konu alıyor.

Özüne dönmek isteyen insanın toprakla olan ilişkisine ayna tutuyor.

Toprak; insanlığın varoluşundan beri ona yuva olurken

yaşamın özü sunuyor ve geleceğe dair umut yaratıyor… Modern

hayatla birlikte toprakla bağımız giderek koparken, geride

bırakmaya hazırlandığımız yılın yaşattığı zorluklarla daha da

ayrı düştük. Ama artık özümüze dönme zamanı...

www.yapiinsaatdergisi.com


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÜRÜN

Bi’Boya toprak tonları ile

kışa sıcak bir merhaba

diyebilirsiniz

Türkiye’nin dijital boyası Bi’Boya, geliştirdiği boya ürünleri ve

hizmetlerini avantajlı fiyatlarla tüketiciyle buluştururken, bir

yandan da yenilikçi dekorasyon fikirleriyle tüketicilerin tüm

beklentilerini karşılamaya devam ediyor. Bi’Boya’nın deneyimli

uzmanları, Bi’Boya kartelasında yer alan, soğuk kış günlerinde

içinizi ısıtacak; Moka, Ekru, Kotta, Kuartz, Nefti, Yosun Yeşili

gibi toprak tonlarını sizler için bir araya getirdi.

Denize baktığınızda rahatlıyor, yüzünüze esen sert bir rüzgar

endişelerinizi ve korkularınızı silip süpürmeye yetiyorsa, ayağınız

toprağa bastığında kendinizi iyi hissediyorsanız, siz de

doğanın etkisiyle rahatlayanlardansınız demektir. Bi’Boya’nın

uzmanları da doğanın en güçlü elementlerinden olan toprağın

içinizi ısıtacak tonlarının ip uçlarını hazırladı.

Toprak tonları, joker renk konumunda olduğu için sıklıkla tercih

edilir. Doğayı temsil eden renkler, sıcaklık ve samimiyetin göstergesidir.

Evinizin büyüklüğü, mobilya seçimi ve ışık almasına

göre, tercih edebileceğiniz renk tonları farklılık gösterir. Dinlendirici

etkisi olan toprak tonları ile durağan bir dekorasyon stili

oluşturabilir ve olgun bir tavır sergileyebilirsiniz. Toprak tonlarını

mutfak, yemek odası ve oturma odasında kullanarak da

modern bir görünüm yakalayabilirsiniz.

Toprak tonları arasından dilediğiniz renge Bi’Boya aracılığıyla

kolay bir şekilde ulaşabilir ve kendi stilinizi oluşturmaya başlayabilirsiniz.

Ayrıca ücretsiz gönderilen renk kartlarını talep

ederek de duvarlarınıza yakışacağını düşündüğünüz renkleri

birebir görebilirsiniz.

Bi’Boya toprak tonları skalasındaki Kotta ile kışa sıcak bir merhaba

diyebilirsiniz. Kişisel alanınızı özelleştirmenizi sağlayan

Kotta ile sevdiklerinizde hayranlık uyandırabilirsiniz.

Roca Galeri konsepti tüm

dünyaya yayılıyor

100 yıllık geçmişiyle dünyanın önde gelen markalarından Roca’nın

profesyonellerle sürekli diyaloğu teşvik eden kültürel girişimi

Roca Galerileri, Türkiye de dahil olmak üzere dünyanın

her yerinden iç mimarlar, mimar ve tasarımcıların fiziksel ya da

çevrimiçi buluşma platformu olarak disiplinlerarası bir network

görevi görüyor.

2009 yılında Roca tarafından profesyonellerle sürekli diyaloğu

teşvik etmek için bir buluşma noktası olarak yaratılan Roca

Galeri’ler, dünya çapında yayılmaya devam ediyor. Londra,

Şanghay, Pekin, Barselona, Madrid, Lizbon ve çok yakında

São Paulo gibi şehirlerdeki tasarım harikası binalarda hizmet

veren, profesyonellere olduğu kadar halka da açık olan galerilerde,

Roca’nın en son yenilikleri sergileniyor. Roca’nın köklü

geçmişini ve değerlerini yansıtan Roca Galeriler, mimari ve

tasarım odaklı sergilere, tartışmalara, sunumlara ve kültürel

etkinliklere ev sahipliği yapıyor.

Çevrimiçi platformu küresel referans noktası

Roca Galeri’lerin çevrimiçi platformu www.rocagallery.com

ise konseptin özünü genişletmek ve bu platformu küresel bir

referans noktasına dönüştürmek amacıyla tasarlandı. Roca

Gallery web sitesi, günümüzün en yaratıcı beyinleri tarafından

hazırlanan içeriklerin yanı sıra mimari ve tasarımla ilgili en

güncel küresel konulara da yer veriyor. Çevrimiçi platform aynı

zamanda uzman bir editör kurulu tarafından özenle seçilen

pek çok başlıkta mimari, tasarım, yenilikçilik ve sürdürülebilirlik

alanlarındaki en iyi uygulamalar hakkında bilgi edinmek, fikir

ve bilgi paylaşımında bulunmak için de bir alan oluşturuyor.

117


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

118

Viko Parafudrlarla Evde Çalışmaya ve Yaşama Yüksek Koruma

Dünyamızda ve ülkemizde etkili olan güncel koşullar nedeniyle birçok insan işlerine home office yöntemi ile evlerinden devam ediyor.

Aynı şekilde hemen hemen herkes, dünyayla ve hayatla bağlantılarını evdeki elektronik cihazlarla sağlıyor. Elektrik anahtarı ve priz

sektörünün lideri Panasonic Life Solutions Türkiye tarafından üretilen, yüksek kaliteye sahip VİKO marka parafudrlar, işlerin kesintisiz

sürmesi ve hayat akışının devam edebilmesi için üstün çözümler sunuyor.

İçinde bulunduğumuz pandemi sürecinde birçok kişi için, iş hayatı ve gündelik hayat evde devam ediyor. Bu akışı korumaksa sizin

elinizde… Evinize bağlatacağınız VİKO Parafudrlar ile işlerinizin ve dünyayla bağlantınızın aksamadan devam etmesini sağlayabilirsiniz.

VİKO Parafudrlar, kullanıldıkları yerde yüksek gerilimden kaynaklı oluşabilecek enerji kesintilerini önlüyor ve yüksek gerilimi

şebeke için zarar vermeyecek düzeye indiriyor. Sistemlerin kesintiye uğramadan darbelere karşı korunmasını sağlıyor. Böylece TV,

modem, haberleşme, sinyal ve data hatlarını koruyor. İletişimin kesintisiz sürmesi sağlanırken elektronik cihazların ömrü de uzuyor.

Bu durum, aile bütçesine de katkı anlamına geliyor.

DesignFloor’un bu yılki rengi meşe tonları

Türkiye’nin her bölgesine zemin çözümleri

sunan DesignFloor, illere göre satış oranları

ile Türkiye’nin parke renk haritasını ortaya

çıkardı. Buna göre, Akdeniz ve Ege bölgelerinde

yerel mimariye paralel olarak beyaz ve

açık tonlardaki zemin kaplama ürünleri rağbet

görürken, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da

koyu tonlardaki ürün grupları ve parlak

parke ürünleri tercih ediliyor. İç Anadolu ve Karadeniz

bölgesinde daha doğal ve nötr meşe

tonları; Türkiye’nin her yerinden göç alan bir

bölge olan Marmara’da ise, Anadolu’daki tüm

tasarım yönelimlerini görebildiğimiz eklektik

bir tüketici renk yönelimi söz konusu.

Teknolojinin de ilerlemesiyle son 15 yıldır Türkiye’de

kullanım oranı oldukça artan lamine

ve laminat parkeler, bugün büyük bir sektöre

dönüşerek 1 milyar dolarlık hacme ulaştı. Avrupa’da

Almanya’nın ardından en büyük ikinci

laminat parke üreticisi konumunda yer alan ülkemizde

büyümenin getirisiyle daha bilinçli ve

aktif bir tüketici kitlesi oluşuyor.

Türk toplum yapısının çok kültürlülüğü, tüketici

tercihlerinde bölgelere göre değişen karma bir

yapıyı işaret ediyor.

www.yapiinsaatdergisi.com

.

Kasım 2020 . ÜRÜN


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

ÜRÜN

Flokser Kimya, poliüretan

ürünleriyle ısı yalıtımı

çözümleri sunuyor

Sinemaseverlerin evdeki tercihi:

Nippon Paint Projectura

Yenilikçi çözümlerle yaşam alanlarına estetik ve aynı zamanda

işlevsel bir dokunuş getiren Nippon Paint, geniş ürün skalasında

yer alan projeksiyon boyası ‘Projectura’ ile sinemaseverlerin

evdeki tercihi oluyor. Okul, ofis, restoran gibi projeksiyonun

yer aldığı mekanlarda rahatlıkla kullanılan ürün, kullanışlı bir

alanın yanında modern bir görünüm de sunuyor.

Pürüzsüz ve mat bir görünüme sahip boya, uygulandığı yüzeyi

projeksiyon perdesine dönüştürüyor. Standart yüzeylerde

olduğu gibi ışığın dağılmasına izin vermeyen Projectura, izleyicilerin

rahatça odaklanabileceği kaliteli bir görüntü sunuyor.

Özel rengi ve içeriği sayesinde ise ışığın parlak kısmını emerek

gözlerin yorulmasını engelliyor.

Ayrıca, Nippon Paint Projectura su bazlı oluşuyla rahatsız edici

bir koku bırakmıyor. Örtücülüğü, silinme ve sürtünmeye karşı

yüksek dayanımıyla renk ve dokusunu uzun yıllar koruyor.

Sınırlı kaynakları ve yenilenmesi bakımından dünyamızın en

çok zorlandığı konular arasında enerji ilk sıralarda yer alıyor.

Özellikle ısı yalıtımı gelecekte yaşanabilir bir dünya için son

derece kritik bir role sahip. Flokser Kimya’nın geliştirdiği poliüretanlar,

hafifliği, mimariye kolay uyumu ve dayanıklılığı ile

yapı sektöründe yüksek performans yalıtım sağlarken, ısınma

maliyetlerinde tasarruf, çevreye daha az karbondioksitin salınmasına

yardımcı oluyor.

Türkiye’nin bakanlık onaylı ilk özel poliüretan Ar-Ge merkezine

sahip şirketi Flokser Kimya, ürünleriyle enerjimizi ve dünyamızın

geleceğini koruyor. Ürünleriyle birçok sektörün gelişimine

katkı sağlayan Flokser Kimya’nın sunduğu poliüretanlar, yapı

sektöründe ısı yalıtımının gerektirdiği performansı karşılarken,

çevreye ve enerji harcamalarına olumlu etkileriyle de dikkat

çekiyor.

Mükemmel yanmazlık performansı sergiliyor

Poliüretan köpük (PUR) ve poliizosiyanürat köpük (PIR), izosiyanat

(MDI) ve poliol karışımı olmak üzere iki ana bileşenden

oluşan poliüretanlar, yapı sektörünün ihtiyacını karşılayan en

iyi yalıtım malzemeleri arasında yer alıyor.

BETA Kimya’dan yeni nesil hibrit yapıştırıcılar

Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarıyla büyümeyi sürdüren BETA Kimya A.Ş., yeni nesil

ürünlerle kimya sektöründe katma değer üretmeye devam ediyor. STP teknolojisine sahip

hibrit yapıştırıcı ürünleriyle hem sektör profesyonellerinin hem de son kullanıcıların

beklentilerini karşılayan BETA Kimya A.Ş., yeni APEL H640 Proseries Hibrit Yapıştırıcı

ve APEL MG740 Cam ve Ayna Yapıştırıcı ile yüksek performansı tüm yüzeylere taşıyor.

APEL H640 Proseries Hibrit Yapıştırıcı ile tüm uygulamalarda kalıcı

kristal berraklık

APEL H640 Proseries Hibrit Yapıştırıcı, yumuşak formu sayesinde kullanıldığı her yerde

kolay uygulama, maksimum tutunma ve kalıcı şeffaflığı tek bir üründe buluşturuyor.

Kristal berraklığa sahip yeni APEL H640 Proseries Hibrit Yapıştırıcı, klasik silikonlara

göre 2 kat daha hızlı ön kuruma imkanı sağlarken, normal silikon ve mastiklere göre

10 kata kadar daha uzun ömürlü. İç-dış cepheler ve ıslak zemin gibi pek çok alanda

kullanılabilen APEL H640 Proseries Hibrit Yapıştırıcı küf ve bakteri oluşumuna engel

olurken, tüm uygulamalarda mükemmel su ve rüzgar izolasyonu sağlıyor. Düşey yüzeylerde

akma yapmayan ve birbirinden farklı yapıdaki pek çok malzemeyi kolayca

birbirine yapıştırabilen APEL H640 Proseries Hibrit Yapıştırıcı, kapı ve pencere pervazları,

su havuzları, silikonların kullanıldığı her türlü duşakabin ve banyo uygulamalarına

kadar oldukça geniş bir kullanım alanı sunuyor.

119


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

.

Kasım 2020 . 120

www.yapiinsaatdergisi.com

KISA KISA

Assan Panel’e TSE Covid-19

Güvenli Üretim Belgesi

Kibar Holding grup şirketlerinden

Assan Panel; İstanbul,

Balıkesir ve İskenderun

olmak üzere Türkiye’deki 3

üretim tesisinde TSE Covid-19

Güvenli Üretim Belgesi

almaya hak kazandı.

Covid-19 pandemisi kapsamında

Assan Panel’in

aldığı önlemler, ek hijyen

uygulamaları, çalışma ve

üretim alanlarının uygunluğu,

yemekhaneler, dinlenme

Aksa Jeneratör Yeni

alanları, servislerde yapılan

Üretim ve Ticaret Merkezini

düzenlemeler ve tüm paydaşların

sağlığını önceliğe

Tolga Akar

Hollanda’da Açtı

alan tedbirleriyle, Türk Standartları

Amerika’dan Asya’ya, Afrika’dan Okyanusya’ya 19 ülkede

kendi ofis ve yatırımları ile faaliyet gösteren; Türkiye, Çin ve

ABD’deki üretim tesisleri, 173 ülkeye ihracatıyla dünyanın beş

Enstitüsü’nün hazır-

ladığı “Covid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Kılavuzu”nda

belirtilen tüm şartları sağladı.

büyük jeneratör üreticisinden biri olan Aksa Jeneratör, büyüme

planları doğrultusunda Hollanda’da Avrupa’nın en büyük limanına

ev sahipliği yapan Rotterdam bölgesinde yeni üretim ve

ticaret merkezini açtı.

Enerji verimliliğini odağına alan ve bu kapsamda sektöre yön

veren ürünler üreten Aksa Jeneratör, Hollanda tesisinde Avrupa

menşeili yenilikçi ve çevreci yeni nesil ürünler ile Batı Avrupa

ve ihraç pazarlara odaklanacak. Avrupa pazarında hızla

büyüyen veri merkezi, telekomünikasyon ve altyapı pazarlarına

hitap etmek isteyen şirket, Hollanda üzerinden Avrupa’daki

müşterilerini dinleyerek ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştirmeyi

hedefliyor. Aynı zamanda Avrupa’nın sürdürülebilirlik hedefleri

paralelinde sektörün dönüşümüne öncelik etmek isteyen

Aksa, yenilenebilir enerji kaynaklarının da kullanıldığı, ekonomik,

verimli ve çevreye duyarlı bir teknoloji olma özelliğiyle öne

çıkan hibrid jeneratör sistemlerini de Avrupa pazarına buradan

sunmayı planlıyor.

Soğuk oda panel üretiminde etkin hijyen önlemleri

Sektörde soğuk oda denilince akla Assan Panel’in geldiğine

vurgu yapan Assan Panel Genel Müdürü Tolga Akar, “TSE

Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi için gerekli şartları sağlamamızın

yanı sıra, bilhassa pandemi döneminde devamlılığı

önem arz eden gıda ve ilaç üreticilerine ciddi avantajlar sağladık.

Tasarlayıp ürettiğimiz paneller bu süreçte ilaç üretimi,

depolama, gıda işleme endüstrisi, dondurucular, soğuk hava

ve serin hava depoları ile temiz odalar gibi sıcaklık kontrollü

ve hijyen güvenlikli ortamlar içinde güvenle kullanılıyor. Soğuk

oda panellerimiz büyük ölçekli marketlerin yanı sıra hiper ve

süper marketlerin et, sebze, meyve ve deniz ürünlerini sağlıklı

bir şekilde depolamasına olanak tanıyor. Sokağa çıkma kısıtlamalarının

olduğu günlerde paydaşlarımıza hijyenik, güvenli

ve sağlıklı çözümler sunduk, sunmaya devam ediyoruz” açıklamasında

bulundu.

Flokser, 9 milyon 200 bin TL Ar-Ge’ye yatırımıyla

Ar-Ge 250 geleneğini bozmadı

Türkiye’nin bakanlık onaylı ilk özel poliüretan Ar-Ge

merkezine sahip şirketi Flokser, Ar-Ge yatırımlarıyla

farklı sektörlerdeki yüzlerce firmaya hammadde

tedarik ediyor. 2012 yılından bu yana “Ar-Ge 250,

Türkiye’nin en çok Ar-Ge harcaması yapan şirketleri”

araştırmasında “cirosundan Ar-Ge’ye en fazla

pay ayıran şirketler” arasında yer alan Flokser,

2019 yılında gerçekleştirdiği 9 milyon 205 bin 409

TL’lik Ar-Ge yatırımıyla, araştırmaya 153. sıradan

girerek geleneğini sürdürdü.

2020 yılında Ar-Ge harcamaları arttırılacak.

Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşundan biri

olan Flokser, Ar-Ge merkezindeki 36 çalışanıyla 19

Ar-Ge projesi üzerinde çalışıyor. Flokser, dünya çapında

kabul gören yüksek üretim kapasitesi, yenilikçi

yaklaşımı ve poliüretan, poliüre, polyester ürünlerinin kalitesi ile faaliyet gösterdiği alanlarda fark yaratmak ve yerini korumak için

2020 yılında Ar-Ge harcamalarını arttıracak.


www.yapiinsaatdergisi.com

YAPI MALZEMELERİ VE İNŞAAT EKİPMANLARI & MİMARLIK VE MÜTEAHHİTLİK & YATIRIM VE PROJE DERGİSİ

KISA KISA

Kordsa, sürdürülebilirlikte “Altın” şirket unvanı aldı

Küresel tedarik zincirinin sürdürülebilirliğini sağlamak için Ecovadis ile ortaklık kuran şirketler arasında

yer alan Kordsa, Ecovadis tarafından 2015-2019 yılları sürdürülebilirlik çalışmaları açısından 40.000’den

fazla şirketin incelenmesi sonucu verilen değerlendirme puanını yükselterek Altın (Gold) şirket kategorisine

ulaştı.

Faaliyet gösterdiği lastik ve inşaat güçlendirme ile kompozit teknolojileri alanlarında sektöre yön veren,

yaşamı kolaylaştıran, daha verimli ve çevreci teknolojiler üretmek için çaba gösteren Kordsa, yaşamı sorumlulukla

güçlendiriyor. Tüm paydaşları için değer üretmeye ve çevre dostu projeler geliştirmeye devam

eden Kordsa, çevre, çalışan hakları, etik ve sürdürülebilir tedarik uygulamalarının baz alındığı bu sistematik

değerlendirmede aldığı başarıyla attığı her adımın, geliştirdiği her teknolojinin odağında sürdürülebilirlik

olduğunun bir kez daha altını çiziyor.

Kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik derecelendirmesi sağlayan Ecovadis, büyük, orta, küçük

ölçekli her boyutta kamu veya özel işletmeyi bütünsel sürdürülebilirlik açısından değerlendiriyor.

‘Superbrand 2020’ ödülü

bir kez daha Baumit’in

Bireylerin sağlıklı, enerji verimli ve güzel yapılarda

yaşaması için yeni nesil ürünler geliştiren

Avrupa’nın mantolama devi Baumit, geçen yıl

olduğu gibi bu sene de Superbrands Avusturya

Marka Konseyi tarafından ‘Superbrand 2020’

ödülüne layık görüldü. Bu ödül ile birlikte Baumit,

Avusturya’nın en popüler ve en değerli markalarından

biri olduğunu bir kez daha gözler önüne

serdi.

Baumit, uluslararası

Superbrands

marka değerlendirmesinden

tüketicilerin oylarıyla

Business

Superbrand Austria

ödülünü kazandı.

Tüketiciler

nezdinde gerçekleştirilen

anket

kapsamında ilk

önce Avusturyalı

tüketicilere “en

popüler” marka

hangisi sorusu

yöneltiliyor. Bu

süreç sonunda

sektör profesyonellerinden oluşan bir jüri, en

yüksek kalite, yenilik ve başarıya sahip markaları

temsil eden süper markaları seçiyor. Superbrands,

20 yıldır dünya çapında 88 ülkede en iyi

markaları derecelendiren, en saygın otoriteleri

arasında yer alıyor.

“Geofoam: İnşaat Mühendisliğinde

EPS Blok Uygulamaları” kitabı çıktı!

Austrotherm Türkiye, geofoam alanında bir ilke daha imza attı. Geofoam

alanında yıllardır kazandığı deneyim, birikim ve teknik bilginin bir ürünü

olarak Austrotherm Türkiye alanında benzersiz bir kaynak kitap niteliği

taşıyacak olan “Geofoam: İnşaat Mühendisliğinde EPS Blok Uygulamaları”

kitabını yayımladı.

2 yıllık detaylı bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıkan kitap, dünyada

bu kapsamdaki ilk kaynak olma özelliği taşıyor ve bu bağlamda sadece

Türkiye’de değil tüm dünyada benzersiz bir kaynak kitap olacak.

Austrotherm Türkiye Genel Müdür Yardımcısı ve İnşaat Mühendisliği Uygulamaları

Departmanı yöneticisi Tolga Celayer kitapla ilgili “Bu kitap 4

senelik yoğun bir teknik ve uygulama birikiminin bir ürünü olarak ortaya

çıktı. Artık ciddi anlamda bir dolgu alternatifi haline gelen geoBLOCK®

ürününe sadece Türkiye’den değil, Avrupa ve komşu ülkelerden de talepler

gelmekte. Teknik danışmanımız Doç. Dr. Tolga Özer’in katkılarıyla

hazırlanan bu referans kitap dünya üzerinde geofoam konusunda yazılmış

en kapsamlı ve yeni döküman niteliğindedir. 2020 yılı içerisinde

kitabın bir İngilizce versiyonu da hazırlanıp basımı gerçekleştirilecektir.

Austrotherm’in Türkiye’de kendi yaptığı projelerin ve dünyadan vaka örneklerinin

analizlerinin

yer aldığı, geofoam

teknolojisinin tüm

çerçeveleriyle ele

alındığı, uygulama

sırasında dikkat edilecek

hususlara,

kullanım alanlarına

ve proje ve tasarım

süreçlerine değinilen

kitap yalnızca Türkiye’de

değil, dünyada

benzersiz bir kaynak

kitap olacak.“ ifadelerini

kullandı.

Asansör ve Yürüyen Merdiven Sektörü, 2021’i bekliyor

Her gün ortalama 1.5 milyar yolcu sayısıyla dünyanın en fazla kullanılan dikey ulaşım aracı olan asansörlerdeki endüstriyel yenilikler,

25 – 28 Mart 2021 tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü’nde ziyaretçilere sunulacak. 17. Uluslararası Asansör İstanbul’da özellikle virüs

bulaşma riskini en aza indirmeye yardımcı temassız çağrı sistemiyle çalışan asansörlerden, bakteri ve mikrop oluşumunu engelleyen

çözümlere, kendi kendini temizleyen kabinlerden, buton yerine hologram teknolojilerine sahip asansörlere kadar başta sağlıklı ve

güvenli çözümler olmak üzere 2021’in en yeni asansör teknolojileri bir arada sergilenecek. Sektöründe Türkiye’deki lider dünyanın ise

üç büyüğünden birisi olan fuar, teknoloji şovunun yanı sıra yine milyonlarca dolarlık ticarete de ev sahipliği yapacak.

121




Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!