19.06.2021 Views

MELİKE_RANA_GEZ_171420181030

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM FAKÜLTESİ

SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ / 3. SINIF

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretimi

Dr. Öğr. Üyesi Aybiçe TOSUN

Türkiye’de Din Eğitimi, Çoğulcu Eğitim Modeli

Melike Rana GEZ 171420181030

Haziran, 2021


Türkiye’de din eğitiminden bahsedebilmek için önce ‘’Din eğitimi neden gereklidir?’’

konusundan bahsedilmelidir.

Eğitim kısaca, istendik davranış geliştirme süreci olarak tanımlanır. Bu tanımlama

çerçevesinde din eğitimini değerlendirdiğimizde istenilen bir dinin öğrencilere benimsetilmesi

amacı görülebilir. Din, bir kültür öğesidir ve her millet kültürel özelliklerini gelecek nesillere

aktarmak ister. Bu kültürel aktarım için kullanılan yöntemlerden birisi de eğitimdir. Her milli

eğitim sisteminin yetiştirmeyi amaçladığı bir insan tipi ve sahip olduğu değerlerden etkilenen

bir eğitim politikası vardır.( Mustafa Önder,2013: s.1)

Devletlerin kabul ettiği dinler eğitim yoluyla öğrencilere, oradan da gelecek nesillere

aktarılmak istenebilir. Bunun yanı sıra sadece belirlenen bir dini değil tüm dinleri kapsayan

bir din öğretiminin bireyler üzerindeki faydaları da göz önünde bulundurulur. Din öğretimi,

ileriki hayatında dini etkinliklere katılmak isteyen kişilere rehberlik ederek bu etkinliklere

olan hazır bulunuşluk seviyelerini arttırmalarını sağlar. İleriki hayatında herhangi bir dini

etkinliğe katılmayı amaçlamayan kişilere ise değerlendirme ve eleştirel gözle bakabilme yetisi

ve bilgisi kazandırır. Bu sayede kişiler din istismarcılarından ve onların verebileceği

zararlardan korunur. Bunun gibi sebeplerle bilinçli bir din eğitimi gereklidir.

Türkiye’de din eğitimi örgün eğitim ve yaygın eğitim olarak iki şekilde verilmektedir. Örgün

eğitim olarak kur’an kursları, imam-hatip ortaokul ve imam-hatip liseleri ve

yükseköğretimdeki ilahiyat ve birçok fakülte eğitimi örnek verilebilir. Bunlardan hariç olarak;

Diyanet İşleri Başkanlığı'na Bağlı Haseki Eğitim Merkezi ve ilkokul, ortaokul ve liselerdeki

din dersleri de örneklendirilebilir. Yaygın eğitim olarak da camiler, radyo-televizyon örnek

verilebilir.

Din ve inanç günümüzde insanların neredeyse en zayıf noktası halindedir. Dini bilgiler

insanların hayatlarını şekillendirmelerinde de çok büyük rol oynamaktadır. Hem kendi

hayatlarını hem de diğer insanların hayatlarını değerlendirirken insanlar ölçüt olarak dini

kuralları görmektedir. Gerek bu kuralların öğrenimi ve doğru öğrenimi konusunda gerekse tek

bir din bulunmayan bu dünyamızda insanların diğer insanların da başka dinlere inanıyor

olabileceğini ve bu dinlerin de kendi içlerinde başka kuralları olduğunu öğrenmeleri

konusunda din eğitimi konusuna büyük sorumluluk düşmektedir. Bilinçli bir şekilde verilecek

din eğitimi hem dini kurallara göre hayatını şekillendiren insanların oluşturduğu kesimin

hayatını şekillendirmesinin daha doğru bir şekilde yapılmasını hem de insanlar arasındaki

hoşgörü ve saygı değerlerinin gelişimini sağlar.


Az önce bahsettiğim hoşgörü ve saygı değerinin gelişmesini sağlamak şu anki toplum yapısı

için neredeyse hayati bir önem taşımaktadır. Türkiye’de yaşayan insanların toplumsal yapısı

çok eski zamandan beri çokuluslu bir yapıdır. Bu çok ulusluluk çok kültürlü bir yapıyı da

beraberinde getirmiştir. Osmanlı döneminden itibaren süregelen bu yapı için birlikte

yaşayabilme, hoşgörü ve saygı değerleri çok önemlidir. İnsanların hayatlarındaki en önemli

kültürel öğelerden birisi din olgusudur. Bunlar göz önüne alındığında toplumsal ilişkilerde

insanların farklı dini inançlarının olması ve insanlar arasında bu inançlara saygı duyulması

mecburi bir haldedir. Bu saygı ve hoşgörü ortamının oluşması da birçok yolla sağlanmaya

çalışılmıştır. Eski zamanlarda bile halktaki farklı dini inanışlara sahip insanlar için farklı

imkanlar sunulmuştur. Herkesin inancına ilk olarak devlet tarafından saygı duyulmuş ve

gerekli imkanlar sağlanmıştır ki insanlar arasında da bu ilişki gelişsin. Bu durum günümüzde

de din eğitimi yoluyla sağlanmaya çalışılmalıdır.

Geçmiş zamandan süregelen çok kültürlü toplumların yanı sıra şu anda da küreselleşme aynı

şekilde etki göstermektedir toplumlar üzerinde. Küreselleşmenin etkisiyle artık toplumlar

çoğunlukla heterojen gruplar haline gelmiştir. Bu heterojen grupların sonucunda da her gruba

uyacak, her grubun ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlanacak bir din eğitimine ihtiyaç

vardır. Bunun için eğitimde farklılıklara yer veren çoğulcu bir eğitim modeli

benimsenmelidir. Bu eğitim modeli hazırlanırken eğitimin verileceği toplumdaki insanların

ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. Belli bir kesimin üstünlüğü söz konusu

olmamalıdır. Bu eşitlik hazırlanan çoğulcu eğitim modelinin tüm kesimler tarafından

benimsenmesini kolaylaştırır. Bu çoğulcu eğitim modelinin amacı tüm dini bilgileri doğru ve

tarafsız bir şekilde insanlara aktarmak olmalıdır. Gizli veya açık bir şekilde belli bir dinin

insanlara benimsetilmeye çalışılması insanların inanç özgürlüğü hakkını zedeleyebilir ve

insanları rahatsız edebilir.

Geliştirilecek çoğulcu eğitim modeli tasarlanırken kazanımlar da özenle seçilmelidir. Bu

kazanımlar okullardaki öğrencilerin hem gelişimsel özelliklerine uygun olmalı hem de tarafsız

bilgi aktarımını sağlayacak nitelikte olmalıdır. Ayrıca öğrencilerin verilen bilgileri direkt

olarak alması yerine hem eleştirel gözle bakmaları sağlanmalı hem de bu dinleri araştırmaya

teşvik edilmelidir. Örneğin ilköğretim 4. Sınıf öğrencileri için bu kazanımlar;

-Farklı dini inanışlara saygı gösterir.

-Din olgusunun nasıl ortaya çıktığını araştırır.


-Tarihte ortaya çıkmış olan dinleri ve genel özelliklerini tanır.

-Farklı dini görüşlere sahip insanların yaşayış şekillerine saygı gösterir.

-Türkiye’de yaşayan insanların hangi dini inanışlarına sahip olduğunu araştırır.

-Çok kültürlü bir toplumda birlikte yaşayan insanların birbirinin inançlarına hoşgörüyle

yaklaşması gerektiğini bilir.

-Dünyadaki farklı inanışları sorgular.

Bu örnekler daha özelleştirilerek çoğaltılabilir. Genel amaçlar en temelinde farklılıklara saygı

duymayı öğretme niteliğinde olmalıdır. Din öğretimi, eğitimdeki genel ezberci sisteme

uymadan eleştirel bir bakış açısıyla gerçekleştirilmelidir. Öğrenciler tüm dinleri araştırmaya

teşvik edilmelidir.

Eğitimin her alanında olduğu gibi din eğitiminde de öğretmenler bütün bu sürece rehberlik

eden kişi konumunda olacaktır. Öğrencilerin bu kazanımları gerçekten benimseyebilmesi için

ilk olarak öğretmenlerin bu kazanımları benimsemiş ve buna uygun şekilde davranış

şekilleriyle öğretimi gerçekleştiriyor olmalıdır. Din eğitiminde özellikle kavratılması gereken

başlıca değerler vardır. Değer öğretiminin en önemli adımı da bu değerleri öğrencilere

kazandırabilmek için onlara bu değerlere sahip bir şekilde yaklaşarak örnek olmaktır. Çoğulcu

bir din eğitimi yaklaşımının en önemli basamağı farklılıklara saygı duymaktır. Bunu

öğrencilere kazandırabilmek için de ilk olarak öğretmenlerin bu değeri kazanmış olması

beklenmektedir. Öğrencilere ders içeriğindeki konuları anlatırken tüm dinlere objektif

kalabilecek bir mesafede durması gerekmektedir. Ayrıca sınıftaki öğrencilerin hepsinin aynı

dine mensup bireyler olmayacağı ihtimalini göz önüne alarak konuşmalarını düzenlemelidir.

Herhangi bir dini yüceltmemeli, başka bir dini de eleştirmemelidir. Öğretmenin öğrencilere

içeriği aktarırken tamamen objektif olması çoğulcu din eğitimi modelinin bireyler arasında

yerleşmesinin en önemli adımıdır.

Bir ülkede yeni bir eğitim modeline geçilirken dikkat edilmesi gereken çok fazla unsur vardır.

Alışılandan farklı bir durum söz konusu olduğu için insanları yeniliğe karşı ürkütmeden,

yavaşça benimseterek geçilmezse halk bu yeniliği kabul etmeyebilir ve ulaşılmak istenen

faydalı hedeflere ulaşılamayabilir. İçerik o modelin uygulanacağı tüm insanların inanışlarına

ve ihtiyaçlarına uyacak şekilde hazırlanmalıdır. Çoğulcu model uygulanırken uygulama

basamağında olan öğretmenlerin tutumları özenle geliştirilmelidir. Bu model yeni bir

uygulama şekli olacağı için uygulanmaya başlandığında değerlendirme aşaması da çok nem

taşımaktadır. Belirlenen amaçlara ulaşılıp ulaşılmadığı, insanların bu yeni modeli benimseyip


benimsemediği en önemli adımdır. Din eğitiminin zorunlu bir ders olması insanlar tarafından

bir dayatma olarak görülebilmektedir. Bu dayatma durumu da din ve inanç özgürlüğü

haklarını ihlal olarak görülürse kişiler tarafından bu eğitim modelinin uygulanması engellenir.

DKAB dersinin zorunlu statüsü devam etse de ayrımcılık yaratmayacak ve damgalanmaya yol

açmayacak bir muafiyet mekanizması kurulması temel bir insan hakkı olan din ve inanç

özgürlüğü açısından kilit önemdedir. (Aytuğ Şaşmaz, Batuhan Aydagül, Işık Tüzün, İrem

Aktaşlı, 2011:s.30)

Bu gibi ayrıntılara da dikkat edildiğinde herkesin farklılıklarına saygılı, çoğulcu bir din

eğitimi modeli ortaya çıkartılabilir ve din eğitiminin bireyler üzerinde gerçekleştirmesi

bekleyenen iyileştirme amaçları yerine getirilebilir. Bu şekilde etki eden bir din eğitimi bütün

ülkeler için zorunlu bir ihtiyaçtır. Özellikle de birçok farklı kültüre sahip insanın birarada

yaşadığı Türkiye’de.

Kaynakça:

Şaşmaz A. ;Aydagül B. ; Tüzün I. ; Aktaşlı İ . , (2011), Türkiye’de Din ve Eğitim: Son

Dönemdeki Gelişmeler ve Değişim Süreci,

file:///C:/Users/akinm/Downloads/ERG_Tu%CC%88rkiyede-Din-ve-Egitim-Son-

Do%CC%88nemdeki-Gelis%CC%A7meler-ve-Deg%CC%86is%CC%A7im-

Su%CC%88reci.pdf

Önder, M. “ Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretiminin Temelleri Üzerine”. AİBÜ İlahiyat

Fakültesi Dergisi. Bahar 2013, Cilt:1, Yıl:1, Sayı:1, 1: 24-40

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/14728

Arslan, AT. (1995). Türkiye’de Din Eğitimi. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi,

sayı: 7-8-9-10 1989-1990-1991-1992,

http://dspace.marmara.edu.tr/bitstream/handle/11424/1066/1989.pdf?sequence=1

Altıntaş, E. Nobel Yayınları (2016) . “Çoğulcu Din Eğitimi ve Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi

Dersi” , s. 322. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/388455


Gurbet Kızıltan, Dini Çoğulculuk ve Din Eğitimi (Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üniversitesi,

2007. http://193.140.245.211/bitstream/11452/9003/1/210110.pdf

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!