Gürses Bülten Son Sayı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
BÜLTEN
GÜRSES GRUP’UN ÜCRETSİZ YAYINIDIR • SAYI: 5
Fiat Egea Ailesi Yenilendi
YENİ RENAULT MEGANE:
Daha şık ve konforlu
TOYOTA PROACE CITY:
Rekor garanti süresi
DACIA SANDERO
STEPWAY: Herkes için SUV
GRS CAR:
Bayi ağını genişletiyor
GRS SİGORTA:
Siber koruma sigortası
GÜRSES KURUMSAL:
Emin adımlarla büyüme
FİLOMOBİL:
Filonuz kontrol altında
GÜRSES YAPI:
Kentsel yenileme projeleri
EDİTÖRDEN
SAHIBI
GÜRSES OTO ALIM SATIM TIC. A.Ş.
ADINA IRFAN GÜRSES
GENEL KOORDINATÖR
TEMEL BAŞ
GENEL YAYIN YÖNETMENI
AHMET ARMAĞAN
YAYIN KURULU
SONER ŞEN
KATKIDA BULUNANLAR
BEGÜM NALBANTLI
ALP EMRE GÖKSEL
ÖZERK IHLAMUR
EGEMEN ATİYAR
TALHA ÖZKAYA
YAYINA HAZIRLIK
FOKUS POKUS MEDYA
ve Organizasyon LTD. ŞTİ.
Ayazmadere Cad. Delta Plaza No:
34/4 Dikilitaş Beşiktaş - İSTANBUL
TEL: 0212 356 8400
BASKI
MATSİS MATBAA HİZMETLERİ
Tevfik Bey Mah. Dr. Ali Demir Cad.
No: 51 Sefaköy/İstanbul
0212 624 21 11
www.matbaasistemleri.com
YAYIN TÜRÜ
ULUSAL SÜRELI YAYIN. ALTI AYDA BIR YAYIMLANIR
GÜRSES BÜLTEN DERGISI T.C. YASALARINA UYGUN OLARAK
YAYIMLANMAKTADIR. FOTOĞRAF VE BILGILERIN KULLANIM
HAKKI GÜRSES BÜLTEN DERGISINE AITTIR, IZINSIZ
KAYNAK GÖSTERILEREK DAHI ALINTI YAPILAMAZ.
TEMEL BAŞ
GÜRSES OTO
OTOMOTIV GRUP DIREKTÖRÜ
Değerli okuyucularımız,
2018 yılından bugüne belli aralıklarla ve büyük bir keyifle hazırladığımız
Gürses Bültenimizin 5. sayısında yeniden sizlerle birlikteyiz.
Hepimizin bildiği gibi, şu anda gündemimizdeki en önemli konu maalesef
pandemi. Modern tıbbın, hastalığın tedavisinde hızlı yol alamaması,
milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine, gelişmiş ülkelerde bile
salgında ağır kayıplar verilmesine yol açtı. Salgına karşı alınan önlemler
toplum yaşantısının pek çok alanını etkilerken hayatımızı ‘yeni normaller
‘ e göre şekillendirme zarureti doğmuş oldu. Yeni yaşam, hareket
kısıtlılığı ve fiziksel teması azaltma üzerine kuruldu. Türk toplumu gibi
samimi ve sıcak ilişkilerin ön planda olduğu bir toplumda içe kapanma,
mesafe koyma uygulamasına alışılması oldukça zorlandığımız bir konu
olarak karşımıza çıktı. Bu sürecin olumsuz etkilerini gidermek için
toplumsal değerlerimiz, dayanışma kültürümüz, ortak tavır ve ortak
sorumluluklarımız her şeyden önemli hale gelmiş oldu.
Pandeminin etkisine ilave olarak, yeniden yükselme eğilimine giren
döviz kurları, yüksek seyreden kredi faizleri ve de uygulanan sıkı para
politikası nedeniyle ticari faaliyetlerin bir çoğu yara alırken, tüketici
taleplerinde ciddi değişiklikler ve daralmalar da kaçınılmaz oldu.
Tüm yaşantımızı sorgulatan, hepimize daha önce yaşamadığımız
tecrübeler yaşatan bu dönemin, bize dayattığı mecburiyetleri de yanına
alarak uzaklaşmasını, başta sağlık olmak üzere bir an önce tüm hayatımızın
normal seyrine dönmesini dilerim.
Bu sayımızla birlikte toplamda 50.000 adet bültenimizi siz değerli
okuyucularımız ile buluşturmuş oluyoruz. Bu sayede hem sizlere kendimizi
daha iyi anlatma hem de çok değerli geribildirimlerinizi alarak
kendimizi daha da geliştirme fırsatı bulduğumuzu söylemek isteriz.
“Bu sayımızda sizlere; Türkiye'nin lider otomotiv markalarından
4'ünün bayiliğini ( Fiat, Toyota, Renault, Dacia ) ‘’ülkemizin en önde
gelen otomotiv perakendeciliği’’ hedefi ile yürütmekte olduğumuz, otomotiv
sektörü faaliyetlerimizden bahsedeceğiz.
Bunun yanında, tüm Türkiye'de 1.500 aracı ile hizmet sunan kısa
dönem kiralama markamız GRS CAR'dan, beyaz eşya sektöründe Altus,
Samsung, Simfer, Miele, Hotpoint markaları ile günden güne büyüyen
GÜRSES KURUMSAL'a, Shell markası ile akaryakıt sektöründe ciddi bir
geçmişi olan FİLOMOBİL KURUMSAL'dan, 12 farklı sigorta şirketi ile
hizmet verdiğimiz GRS SİGORTA'ya, tüm şirketlerimizin faaliyetlerine
ilişkin bilgileri ve ilgi çekici birçok konuyu bulabileceksiniz.”
Sağlıkla tekrar görüşmek üzere...
SAYI: 05 / HAZİRAN 2021 - ARALIK 2021
3
IÇINDEKILER
06
10
Fiat
Egea Ailesi
yenilendi ve
zenginleşti.
Toyota
Toyota bZ4X Konsepti ile
Geleceği Şimdiden Gösterdi
Fiat
Ducato Avrupa’nın
en çok satanı.
28
18
Renault
Megane
Sedan
artık daha
konforlu.
38
GRSCAR
Yeni bayiler
ile hizmet
kalitesi
artıyor.
40
GRS
Sigorta
2020’de
sektörün
üstünde
büyüdü.
Filomobil
42
GRS Tarım
Zaman ve ödeme
kolaylığı sağlıyor.
Şimdi de Kırklareli’nde.
41
48
GRS Kurumsal
Güçlü büyümesini
sürdürüyor.
4
FIAT
EGEA
Fiat Gürses
Egea Ailesi
Tofaş’ın 2015 yılının sonunda seri üretimine başladığı ve
geçtiğimiz yılın sonunda yenilenen Egea Model Ailesi,
ülkemizde satışa sunuldu. Model Ailesi’nin, Sedan,
Hatchback ve Station Wagon gövde seçeneklerine ek
olarak sunulan Crossover versiyon “Egea Cross” da
şimdiden tüketicilerin beğenisini kazandı.
2015 yılından bu yana ezber
bozarak; Türkiye’nin en çok
tercih edilen otomobili unvanını
açık ara korumaya devam
eden, Avrupa pazarlarında
Tipo ismiyle satışa sunulan
Egea Model Ailesi’nin yenilenen versiyonları
ülkemizde satışa sunuldu. Fiat Chrysler
Automobiles’a (FCA) bağlı 400 fabrikanın yer
aldığ WCM-Dünya Klasında Üretim Programıdeğerlendirmesinde,
“Altın Seviye” Tofaş
Fabrikası’nda üretilen ve yenilenen aile ile
markanın crossoverı “Egea Cross” tüketicilerin
beğenisini topladı.
Fiat Marka Direktörü Altan Aytaç, 2019
yılında olduğu gibi 2020 yılını da lider olarak
kapatmaktan ve Egea’nın 5 yıldır Türkiye’nin
en çok tercih edilen otomobili olmasından
mutluluk duyduklarını söyledi. Lider Egea’nın,
lansmanından bu yana Fiat markasının otomobil
pazarındaki varlığına güç katmaya devam
ettiğini vurgulayan Aytaç, “İlk kez 2015 Ekim
ayında yollarla buluşan Egea, Türk tüketicisinin
istekleri doğrultusunda geliştirildi ve çok
sevildi. Sunduğu fiyat / fayda dengesiyle çok
iddialı bir otomobil olan Egea 5 senedir zirveyi
kimseye bırakmıyor. Kendi segmentinde
aldığı yüzde 15’lik pay ve elde ettiği 274 bin 341
adetlik toplam satış rakamı model ailesinin
gücünü bir kez daha yansıtıyor. Bugün ise Fiat
Egea Ailesi’nin sınıfının en iyi teknolojileri ve
güvenlik unsurlarıyla yollara çıkıyor olmasının
memnuniyetini yaşıyoruz. Egea Cross ile
Türk tüketicisinin beğeniyle karşıladığı ve tercih
ettiği yeni bir segmente giriyoruz. Model
Ailesi’nin, Sedan, Hatchback ve Station Wagon
gövde seçeneklerine ek olarak Crossover gövdeli
“Egea Cross” ile ailenin daha da güçlenecek
zirvedeki yerini koruyacağına inanıyoruz.”
diye konuştu.
Yenilenen Egea Ailesi, Anahtarsız
ve Kablosuz Kullanıcı Deneyimi
ile Segmentinin Standartlarını
Yükseltiyor
Tamamen yenilenen Egea model ailesi Easy
(Sedan) / Street (diğer gövdeler), Urban ve
Lounge isimli üç farklı donanım seviyesi ile
Türkiye yollarıyla buluşuyor. Fiat Egea Ailesi,
tüm yolcularına çok geniş bir iç alan sunmaya
devam ederken, iç hacim konusunda sınıfının
en iyi değerlerinden birini sunarak hem
ön hem de arka yolculara geniş bir diz mesafesi
sağlamayı da sürdürüyor. Ailenin tamamında,
yeniden yorumlanan ön ızgara ve yeni
yaklaşıma işaret eden Fiat logosu yer alıyor.
Farları yeniden tasarlanan model ailesinin
tüm gövde seçeneklerinde seçilebilen hem
ön hem de arkada kullanılan LED teknolojisi
otomobile daha modern bir görünüm kazandırmakla
kalmıyor, aktif güvenliği de artırıyor.
Önde Full LED far teknolojisi gelişmiş
görünürlük ile sürüş güvenliğine katkı sağlarken,
aynı zamanda otomobilin enerji tüketimini,
dolayısıyla CO2 emisyonlarını azaltıyor.
Krom detaylarla zenginleşen ön tamponun alt
6
Yenilendi
(0212) 429 63 73
bölümü de yeni ve dinamik bir görünüm sergiliyor.
Yenilenen tasarımda, donanım seviyelerine
göre değişen, modern görünümlü yeni
16 inç ve elmas kesim 17 inç alaşım jantlarla
da dikkat çekiyor. Egea Ailesi’nin iç mekanında
ise daha önce kullanılan göstergenin yerini
Egea’ya özel tasarlanan yeni 7 inçlik, sürücüsünün
hayatını kolaylaştıran renkli ve dijital
gösterge paneli alıyor. Yeni dijital gösterge, 10
inç dokunmatik ekrana sahip tamamen yeni
5’inci nesil UConnect multimedya sistemi ile
entegre çalışıyor.
Egea Sedan’ın giriş versiyonu niteliğindeki
Easy donanım seçeneğinde, yeni tasarıma
sahip 15 inçlik jantlar, parlak siyah ön ızgara ile
halojen ön ve arka farlar dikkat çekiyor. Urban
donanım seviyesinde yeni 16 inç stil jantlar, Full
Led ön ve Led arka farlar ile sis farı standart
olarak yer alıyor. Urban donanım seviyesinde
ayrıca, Carplay /Android Auto desteği, 7 inçlik
multimedya sistemi de yer alıyor. Sedan’ın en
üst donanım versiyonu olan Lounge’da ise 17
inçlik elmas kesim alaşım jantlar, Full Led ön
ve Led arka farlar ile karartılmış arka camlar ve
iç mekanda 10 inçlik multimedya sistemi ve 7
inçlik gösterge paneli kullanıcılarla buluşmaya
hazırlanıyor. Tüm bunlara ek olarak anahtarsiz
giriş & çalıştırma, Kör Nokta Uyarı Sistemi,
Arka Sıra USB Çıkışı ve Geri Görüş Kamerası
da bu versiyonda standart olarak sunuluyor.
Yeni Fiat Egea modellerinde direksiyon da
daha şık ve daha sportif tasarımıyla ve tamamen
yenilenmiş olarak dikkat çekiyor. Daha
kompakt bir boyuta sahip olan direksiyon daha
ergonomik olacak şekilde tasarlanırken 7 inçlik
dijital gösterge panelinin daha iyi görünmesini
sağlıyor. Ailede ayrıca yeniden tasarlanan
klima kumandaları, krom ve siyah detaylarla
zenginleştirilen orta konsol da yeni tasarımıyla
ön plana çıkıyor. Egea model ailesinde yenilenen
tasarımının haricinde; teknolojik açıdan
da kapsamlı bir yenilenme yapılmış olması da
dikkatleri çekiyor. Egea Model Ailesi en güncel
Sürüş Destek Sistemleri (ADAS) ile üretilirken,
yenilenen multimedya sistemi aynı anda iki
telefonu Bluetooth üzerinden kablosuz bağlama
olanağı da sunuyor. Egea Ailesi ayrıca ‘Trafik
İşareti Tanıma Sistemi’, ‘Akıllı Hız Asistanı’,
‘Şerit Takip Sistemi’, ‘Sürücü Yorgunluk uyarı
Sistemi’, ‘Akıllı Uzun Far’, ‘Kör Nokta Uyarı
Sistemi’, Ön park sensörleri ve Anahtarsız giriş/
çalıştırma ve kablosuz akıllı telefon şarj gibi
özellikleriyle de hayatı kolaylaştırmaya hazırlanıyor.
Ayrıca Sedan modelinde isteğe bağlı
sunulan Eller Serbest Bagaj Sistemi ile kullanıcısının
hayatını kolaylaştırıyor. Aile, bu yıldan
başlayarak, önümüzdeki yıllarda da kompakt
sınıfın yine en güçlü modeli olacağını sinyallerini
veriyor.
Yeni Egea Cross
Fiat Egea ailesinin yeni üyesi Egea Cross,
Tofaş’ta üretilen ilk crossover modeli
7
FIAT
EGEA
olmasının yanında; yeni bir hedef kitleye yönelik,
çok yönlü bir otomobil olarak da ön plana
çıkıyor. Egea Cross, güçlü ve cesur tasarım hatları,
farların altına kadar uzanan yeni ızgara
görünümü ile bir crossover modelde olması
gerektiği gibi geniş ve heybetli görünüyor. Yeni
süspansiyon yapısı, yeni jant ve lastik ölçüleriyle
Egea Cross’un yerden yüksekliği, diğer
gövde seçeneklerine göre 4 cm artıyor. Tüm
Cross versiyonlarında standart sunulan tavan
rayları sayesinde Egea Cross, hatchback muadiline
göre toplamda 7 cm yükselmiş oluyor.
Street, Urban ve Lounge donanım seviyeleri ile
tercih edilebilecek olan Fiat Egea Cross, güçlü
görünümünü perçinleyen daha büyük lastikleriyle
de gerek tasarımsal gerekse işlevsel farkını
ortaya koyuyor.
Kamera ve Radar ile Desteklenen
En Gelişmiş Aktif Güvenlik
Sistemleri
Egea Hatchback’ten 7 cm daha yüksek olan
Egea Cross’un, gövde mimarisi daha yüksek
bir sürüş pozisyonu sunuyor. Egea Cross’un
crossover detayları çamurlukların etrafındaki
gövde kaplamaları ile başlayarak yanlarda ve
ön tarafta da devam ediyor. Cross için özel
tasarlanan kaslı ön ve arka tampon, yan marşpiyeler
ve bu gövde tipine özel tavan rayları
8
da otomobile güçlü ve gösterişli görünümünü
beraberinde getiriyor. Sınıfına göre zengin
güvenlik ve teknoloji özellikleriyle hayata geçirilen
Egea Cross’ta da ailenin diğer üyelerinde
olduğu gibi, ‘Trafik İşareti Tanıma Sistemi’,
‘Akıllı Hız Asistanı ’,‘Şerit Takip Sistemi’,
‘Sürücü Yorgunluk uyarı Sistemi’, ‘Akıllı Uzun
Far’, ‘Kör Nokta Uyarı Sistemi’, Ön park sensörleri
ve Anahtarsız giriş/çalıştırma ve kablosuz
akıllı telefon şarj gibi özellikler hayatı kolaylaştırmaya
hazırlanıyor. Multimedya konusunda
da yenilikçi ve modern teknolojik imkanları
kullanıma sunan Egea Cross’ta gelişmiş bağlanabilirlik
çözümlerine ve 10 inç dokunmatik
ekrana sahip beşinci nesil UConnect 5 multimedya
sistemi yer alıyor. Kullanıcılarına pratik
ve kullanışlı bir sürüş deneyimi sunmaya
hazırlanan modelde kablosuz Apple CarPlay ve
Android Auto desteğine sahip olan Uconnect
5, kişiselleştirilebilir profillerle 5 adede kadar
konfigürasyonu saklama olanağı sunuyor. Egea
Cross’taki multimedya sistemi, tıpkı ailenin
diğer üyelerinde olduğu gibi aynı anda iki telefonu
Bluetooth üzerinden bağlama olanağı da
sunuyor. Kullanıcı, böylece iki farklı cep telefonunu
eş zamanlı olarak kullanabiliyor ve
gelen ve giden çağrıları, o sırada bağlı olmayan
telefondaki bir çağrıyı cevaplamak için bir bağlantıdan
diğerine geçiş yapmadan aynı anda
yönetebiliyor.
Yeni Nesil Firefly Turbo Motor
Ailesi: Daha Düşük Yakıt Tüketimi
ve Emisyon Değerleri
Yenilenen Egea ve Egea Cross motor gamına
eklenen, yepyeni 100 HP gücünde 1.0 litrelik
Firefly T3 motorla dikkat çekiyor. FireFly Turbo
motor ailesinin bir parçası olan 1.0 Firefly T3,
düşük tüketim ve emisyon değerlerini, daha
çok güç ve tork ile birleştirerek üstün performans
sunuyor. Yeni 1.0 litrelik motor, düşük
devirde kullanıma sunduğu yüksek çekiş
gücüyle son derece akıcı ve keyifli bir sürüş
ve düşük ses seviyesiyle üstün sürüş konforu
da sağlıyor. Motorun CO2 emisyonu 121 gr/km
(WLTP normuna göre) değerine kadar düşüyor
ve aynı zamanda daha az yakıt tüketimi
sağlıyor. Euro 6D final uyumlu Multijet dizel
motorlar ise 1.3 litre 95 HP ve 1.6 litre 130 HP
(daha önce 120 HP) olmak üzere iki farklı güç
seçeneği sunuyor. İyileştirilen performans ve
110 gr/km’den (WLTP normuna göre) başlayan
CO2 emisyon değerleriyle yeni dizel motor
ailesi verimlilik seviyesiyle öne çıkıyor.
9
FIAT
DUCATO
Fiat Ducato: Avrupa’nın
En Çok Satan Ticari Aracı
1981 yılında tanıtılan ve geçtiğimiz yıl tarihi bir kilometre taşına ulaşan Fiat
Ducato, Dataforce’un yaptığı araştırmaya göre, 2020 yılında tüm segmentler
içerisinde Avrupa pazarının en çok satan ticari aracı oldu.
Fiat Ducato 2021 yılında
40’ıncı yaşına basıyor. Fiat
Professional’ın 1981 yılında
pazara sunulan modeli, çok
yönlü kullanım özellikleri,
güçlü motorları ve düşük
işletme maliyetleri ile 2020 yılında Avrupa
pazarının en çok tercih edilen ticari aracı oldu.
Fiat Ducato, 150 bin adetlik satış performansına
ulaştı ve pazardan yüzde 20,5 pay alarak
satış adetlerini yüzde 7,6 ve pazar payını ise
yüzde 3 artırmayı başardı.
40 yıllık İtalyan tarihi
Fiat Ducato yaklaşık 40 yıl önce, önden çekiş,
yüksek yükleme kapasitesi ve çok yönlü kullanım
özellikleri ile büyük hacimli van segmentinde
devrim yarattı. Ducato,
sahip olduğu niteliklerle zaman içinde, sınıfında
bir referans noktası olarak Fiat tarafından
geliştirilmeye devam etti. Yıllar içerisinde
10 bin adedin üzerinde versiyonuyla 80’in üzerinde
ülkede satılan bir trend belirleyici oldu.
Farklı gövde tipleri ve şasisiyle Fiat Ducato,
Avrupa’da başta karavan olmak üzere özel
amaçlı araçlar için her zaman öncelikli tercih
oldu. Ducato’nun üretimi 1981 yılında Val di
Sangro’da bulunan Sevel’deki üretim hattında
(Società Europea Veicoli Leggeri - Avrupa Hafif
Araçlar Topluluğu) başladı. Roma’nın doğusunda
yer alan Chieti eyaletindeki Atessa’daki
tesis orta ve büyük van üreten dünyanın en
büyük fabrikası ve aynı zamanda 6 binin üzerinde
çalışanıyla, İtalya’da pandemiden kaynaklanan
kısıtlamalarını takiben, tamamen
güvenli bir ortamda yeniden açılan ilk üretim
tesisi oldu.
E-Ducato ile “sıfır emisyon” hedefine
ulaşmak için yeni teknolojiler
Fiat Ducato, tanıtıldığı günden bu yana
sağlamlığı ve güvenilirliği ile kullanıcıların
gönlünü kazandı. Ticaretin profesyonelleri, ilk
nesilden bu yana Ducato’yu sadece bu nedenle
değil, aynı zamanda çok yönlü ve kolay kullanım
özellikleri nedeniyle de tercih ettiler.
Yeni ticari araç konseptinin öncüsü olan Fiat
Ducato, 3 milyon adedin üzerinde satış rakamlarıyla
segmentinin tartışmasız lideri oldu.
Avrupa genelindeki profesyoneller tarafından
takdir edilen tüm özellikleri, Ducato’nun
tamamen elektrikli versiyonuyla sıfır emisyona
doğru tamamen yeni bir yolculuğa dönüşecek.
Fiat Professional’ın yüksek kalite standartlarına
uygun olarak tasarlanan elektrikli Ducato,
geleneksel Ducato ile aynı yük hacimlerine
(10 m3’ten 17 m3’e kadar) ve 1.950 kg’a varan
pazardaki en yüksek yük taşıma kapasitesine
sahip. 230 ile 360 km arasında değişen elektrikli
sürüş menzilini beraberinde getiren farklı
batarya seçenekleri farklı profesyonellerin beklentilerini
karşılamaya devam edecek.
Tatil, macera ve özgürlüğü
güvenle yaşamak için ideal seçim:
Ducato karavan
2014 yılından beri kendi segmentinde lider
ve 2020 yılında en çok satan ticari araç olan
Ducato, 13 Avrupa pazarının büyük hacimli van
segmentinde lider ve özel karavan altyapısı ile
geliştirilen tek model. Son on yılda Avrupa’da
500 bin aile;
geçtiğimiz sene tamamen steril bir ortamda
seyahat/ tatil için Fiat Ducato’yu tercih etti.
Zengin gövde çeşitliliği, köşeli düz hatlı bagaj
bölmesi, güçlü- verimli motorları ve otomobil
benzeri sürüş özelliklerine sahip olan Ducato
karavan, hem alt yapı hem de yaşam alanı açısından
mümkün olan en iyi çözümleri sunmak
üzere Avrupa’nın en büyük karavan üreticileri
ile birlikte tasarlandı. Fiat Ducato karavan;
pandemide tatil, macera ve özgürlüğü güvenle
yaşamak için ideal bir seçim olarak öne çıkmaya
devam ediyor.
10
Yılın En İyi Crossover’ı: Panda Cross
Fiat Panda Cross, İngiltere’de yayınlanan “4x4 Magazine” dergisi
tarafından üst üste dördüncü kez “En İyi Crossover” seçildi. 2020 yılında
40. Yılını kutlayan Panda, 4x4 uzmanlarından oluşan jüri üyelerinden
üstün arazi kabiliyeti, keyifli sürüşü ve verimli motoruyla tam puan aldı.
Fiat Panda Cross, her yıl İngiltere’nin “4x4 Magazine” dergisi tarafından
düzenlenen 4x4 Ödülleri’nde dördüncü kez “En İyi Crossover”
seçildi. Sürekli büyüyen bir pazarda zorlu rakipleri geride bırakan
Panda Cross, üstün arazi kabiliyeti, keyifli sürüşü ve verimli motoruyla
ödüle layık görüldü. 2020 senesinde 40. yılını kutlayan Panda,
Avrupa pazarında kendi segmentinde yüzde 18 pay alarak; tarihin
en yüksek pazar payına ulaştı. 2004 yılında segmentinde “Yılın
Otomobili” ödülünü kazanan ilk otomobil olan Panda; 5 bin 200
metre yüksekliğe tırmanan ve Everest ana kampına ulaşan ilk şehir
otomobili ve 4WD teknolojisine sahip ilk şehir otomobili ödülleri de
dahil olmak üzere başarı hikayesine bir yenisini daha ekledi.
2020 Red Dot Tasarım Ödülü Elektrikli Fiat 500’ün
Yeni ve tamamen elektrikli Fiat 500, 2020 Red Dot Ödülleri’nin
“Tasarım Konsepti” kategorisinde birinciliğe layık görüldü.
Fiat 500’ün her zaman çağa ayak uyduran bir
model olduğunu belirten Fiat Marka Global
Başkanı Olivier François, “Yeni 500 projesi en
başından itibaren Fiat’a pozitif etki etti. 63 yıllık
köklü bir geçmişi olan 500, her zaman olduğu
gibi çağın gereklerini karşılamaya devam ediyor.
İleri teknolojik donanımlar, gelişmiş bağlanabilirlik
çözümleri ve Dolce Vita (tatlı hayat)
tarzıyla yeni Fiat 500, sıfır emisyonlu ulaşımın
da ikonik modeli olacak” dedi.
Fiat Chrysler Automobiles’ın (FCA) tamamen
elektrikli ilk modeli olan yeni Fiat 500,
dünyanın en büyük endüstriyel tasarım ödüllerinden
Red Dot’ta ödüle layık görüldü. İkonik
hale gelen tasarımını ve Dolce Vita (tatlı hayat)
ruhunu yüksek teknolojiyle geleceğe taşıyan
Fiat’ın yeni elektrikli şehir
otomobili 500, 2020 Red
Dot Ödülleri’nde “Tasarım
Konsepti” kategorisinde
ödül sahibi oldu. Tasarım
dünyasında özel bir yere
sahip olan ödül, dünyanın
önde gelen 21 profesyonel
tasarımcısı ve akademisyeninden
oluşan uluslararası
jüri tarafından verildi.
Aynı ödülü 2019 yılında Fiat
Centoventi konsepti almıştı.
Fiat Marka Global
Başkanı
Olivier
François konuyla ilgili
değerlendirmesinde “Red
Dot Tasarım Ödülü’nü
kazanmak bizleri gururlandırdı. Fiat 500, her
zaman çağa ayak uyduran bir otomobil oldu.
Toplumun gereksinimleri değiştiğinde, o da
değişti. İnsanların yeni ulaşım gereksinimlerine
cevap vermesi beklenen 500’ün üçüncü
nesli için de durum böyle. Yeni 500 projesi en
başından itibaren tüm Fiat’a pozitif etki ederek
enerji ve yaratıcılığı beraberinde getirdi.
63 yıllık köklü bir geçmişe sahip olan 500 her
zaman olduğu gibi çağın gereklerini karşılamaya
devam ediyor. İtalya’da tasarlanan ve
üretilen; İtalyan yaratıcılığını gözler önüne
seren Fiat 500; tamamen yeni, tamamen
elektrikli bir otomobil. İleri teknolojik donanımlar
ve gelişmiş bağlanabilirlik çözümleriyle
birlikte yeni Fiat 500 Dolce Vita (tatlı
hayat) tarzıyla da sıfır emisyonlu ulaşımın
ikonik modeli olacak” dedi.
FCA (EMEA) Tasarım Başkanı Klaus
Busse ise yaptığı açıklamada, “Yeni Fiat 500
ile tasarımıyla İtalyan tarzını gözler önüne
seren, iç mekanıyla duyguları harekete geçiren,
özetle ruhu olan bir elektrikli otomobil yaratmayı
amaçladık. Red Dot Tasarım Ödülü’nü
almak, yeni 500 projesinde çalışan tüm ekip
için büyük bir onur” ifadelerini kullandı.
11
FIAT
TEDARİKÇİ
Tofaş, Tedarikçilerini
Ödüllendirdi
Tofaş’ın her yıl düzenlediği “Tedarikçi Toplantısı ve
Ödül Töreni” gerçekleştirildi. Pandemi nedeniyle online
düzenlenen etkinliğe Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu ile
Satınalma Direktörü Yüksel Öztürk ev sahipliği yaptı. Dijital
etkinliğe, Tofaş’ın işbirliği içerisinde olduğu tedarikçilerinden
650’ye yakın kişi katıldı ve bu yıl da başarılı çalışmalarıyla
öne çıkan firmalar farklı kategorilerde ödüle layık görüldü.
Tofaş, tedarikçileri ile yıllık
toplantı ve ödül törenini
gerçekleştirdi. Pandemiden
dolayı online düzenlenen
etkinliğe, Tofaş CEO’su
Cengiz Eroldu, ve Tofaş
Satınalma Direktörü Yüksel Öztürk ev sahipliği
yaptı. Dijital platformdaki toplantıda, Tofaş
yöneticilerinin haricinde, iş birliği içerisinde
olunan firmalarda görevli 650 kişi de izleyici
olarak yer aldı. Toplantının sonunda ise 2020
yılındaki başarılı çalışmalarıyla öne çıkan firmalar,
8 ayrı kategoride ödüle layık görüldü.
Düzenlenen dijital etkinlikte 2020 yılı değerlendirilirken,
2021 yılına ilişkin öngörüler
de paylaşıldı. Tofaş üst yönetimi tarafından
yapılan konuşma ve sunumlarda otomotiv ana
sanayi ve tedarikçilerden beklentilere dikkat
çekilerek, sürdürülebilir başarı için strateji ve
öneriler paylaşıldı. Tüm dünyada, pandemik
seyirden ötürü farklılaşan beklenti ve alışkanlıklar
ile değişimin en fazla hissedildiği sektörlerden
birinin otomotiv endüstrisi olduğunun
altı çizildi. Küresel rekabetçilikte
güç kazanmak için değişimi öngörüp, hızla
yanıt verilmesi gerektiği vurgulandı.
Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, dijital toplantıdaki
konuşmasında, önceliklerin hızla değiştiği
bu zorlu süreçte çevikliğin, esnekliğin ve uyum
yeteneğinin önemine vurgu yaparken; risk
yönetimi ve sürdürülebilirliğin öne çıkan temel
kavramlar olduğunu belirtti. Pandeminin küresel
etkilerinin yanında; tedarik zincirlerinin
gözden geçirilmesi ve potansiyel bir dönüşümü
tetiklediğini söyledi. Ayrıca bu sürecin, ülke
sanayisi için yeni fırsatların doğurabileceğine
inandığını belirtti. Eroldu, yeni teknoloji ürünlere
yönelik dönüşümde, beklentilere hızla
yanıt vermek, ürün geliştirme, üretim teknolojileri
ve kontrolü, dijital alt yapı ve yetkinliklere
yönelik yatırımların artarak devam etmesi
gerektiğine vurgu yaptı.
Cengiz Eroldu “Dünyayı ve ülkemizi etkisi
altına alan bu zorlu süreçte tüm tedarikçilerimizin
özverili çalışmaları ile üretim devamlılığında
sorun yaşamadık. Bu süreçte, yerli
tedarikçilerimize destek olabilmek için biz de
önemli bir adım attık. FCA’nın (Fiat Chrysler
Automobiles) farklı üretim tesisleri ve projelerinde
kullanacağı parçaları Türk tedarikçilerden
satın alınmasına yönelik teknik değerlendirme
ve teklif çalışmalarını başlattık.” dedi.
2020 yılındaki tüm zorluklara rağmen
yatırımlarına ara vermediklerine de
12
Ödül kategorileri
ve ödül alan şirketler
değinen Eroldu; yenilenen Egea Ailesi ve ailenin
yeni üyesi Cross’un hayata geçirilmesinde
tüm tedarik zincirinin katkısı ve
özverili çalışmasından duyduğunu mutluluğu
dile getirerek işbirliği için tüm katılımcılara
teşekkür etti.
Eroldu Tofaş’ın 2021
yılında da yoluna hız
kesmeden devam edeceğini
söyleyerek sözlerini
noktaladı.
Pandemi sürecinde
yaşanan zorlukladan
yeni tecrübeler edinildiğine
değinen Tofaş Satın
Alma Direktörü Yüksel
Öztürk ise üretim ve
tedarik zincirinde oluşan
riskleri iş birliği içerisinde
oldukları tüm şirketlerle birlikte başarıyla
yönettiklerine değindi. Tofaş ve Tedarikçi
iş birliklerini değerlendiren Yüksel Öztürk
olumsuzluklara rağmen iyi bir yıl geçirildiğini
vurguladı.
Öztürk “Küresel tedarik zinciri açısından
artık daha kompleks yapılar görüyoruz.
Özellikle teknolojinin hızı ve müşteri taleplerindeki
değişkenlikler, rekabet ekosistemini
OEM, tedarikçi, teknoloji sağlayıcılar, startup
şirketleri, transformasyon ve farklı araç üretici
şirketlerin ortak
alanda işbirlikleri yaratabilecekleri
bir ortama
dönüştürüyor. Bizi geleceğe
taşıyacak ve fark
yaratacak yegane unsur
yenileşim ve teknolojiye
yatırım yapmaktan geçiyor.
Tofaş olarak daha
da rekabetçi hedeflerle
yolumuza devam ediyoruz.
Bu hedefleri de
bugüne kadar olduğu
gibi hep birlikte gerçekleştireceğimize inancımız
tam. Bundan sonraki süreçte sürdürülebilir
rekabetçiliği ön planda tutarak çalışmalarımıza
devam etmek en büyük beklentimiz
olacak” diye konuştu.
KALITE KATEGORISI
A-Plas Genel Otomotiv Mamulleri
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
İnci Gs Yuasa Akü Sanayi ve
Ticaret A.Ş.
Orau Orhan Otomotiv Kontrol
Sistemleri Sanayii A.Ş
İŞBIRLIĞI GELIŞTIRME
KATEGORISI
Denso Otomotiv Parçaları Sanayi A.Ş
B Plas Bursa Plastik, Metal, İnşaat,
Enerji, Madencilik, Jeotermal Ve
Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Şahinkul Makina ve Yedek Parça
Sanayi Ticaret A.Ş.
DÜNYA KLASINDA ÜRETIM
(WCM) KATEGORISI
Matay Otomotiv Yan Sanayi ve
Ticaret A.Ş.
Fompak Ambalaj ve Poliüretan
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Ermetal Otomotiv ve Eşya Sanayi
Ticaret A.Ş.
DIJITAL DÖNÜŞÜM VE YENILEŞIM
KATEGORISI
Plasmot Mobilya ve Otomotiv
Plastikleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Apra Mühendislik ve Yönetim
Danışmanlığı
TEDARIK ZINCIRI KATEGORISI
Lima Lojistik Hizmetleri San.Tic.A.Ş.
CMS Jant ve Makina Sanayi A.Ş.
ENDÜSTRIYEL SATINALMA
KATEGORISI
Füzyon Grup Yapı İnşaat Ltd. Şti.
YEDEK PARÇA SATINALMA
KATEGORISI
Opet Fuchs Madeni Yağ San. Tic.
A.Ş.
TEDARIKÇI PERFORMANS
KATEGORISI
Marelli Mako Turkey Elektrik Sanayi
ve Ticaret A.Ş
Gkn Eskişehir Otomotiv Ürünleri
Üretim Ve Satış A.Ş.
AptivTurkey Teknoloji Hizmetleri
Limited Şirketi
13
FIAT
MALİ YIL
Tofaş, 2020’de Başarılı
Finansal Sonuçlara
İmza Attı
Şirket, geçtiğimiz yıl 250 bin 630 adetlik üretim ve 118 bin
adetlik ihracat gerçekleştirdi. Tofaş’ın gelirleri 23 milyar 557
milyon TL olarak gerçekleşirken, şirketin net karı ise 1 milyar
784 milyon TL olarak gerçekleşti.
14
Tofaş, 2020 yılı finansal sonuçlarını
açıkladı. Ülkemizin
öncü Ar-Ge ve üretim merkezi
olan ve Bursa’daki fabrikasında
Fiat Egea, Doblo ve
Fiorino modellerini üreten
Tofaş, geçtiğimiz yıl 250 bin 630 adetlik üretim
ve 118 bin adetlik ihracat gerçekleştirdi. 2020
yılında, sektörün toplam üretiminin yüzde
19,3’ünü; ihracatının yüzde 12,8’ini gerçekleştirdi.
Tofaş, 10,8 milyar TL ihracat geliri elde
ederken, şirketin gelirleri geçtiğimiz yıla oranla
yüzde 24,7’lik artışla 23 milyar 557 milyon TL,
net karı ise yüzde 20,4’lük artışla 1 milyar 784
milyon TL olarak gerçekleşti. Temsil ettiği Fiat,
Fiat Professional, Alfa Romeo, Jeep, Ferrari ve
Maserati markalarıyla 141 bin 976 adet satış gerçekleştirerek,
toplam pazar payını yüzde 18,4’e
yükseltti. Tofaş, aynı zamanda yüzde 93’lük pay
ile iç pazarda yerli üretimden en fazla araç satışı
yapan firma oldu.
2020 yılında Fiat markası toplam satışlardaki
liderliğini korudu. Markanın satış hacmi geçen
yıla göre yüzde 80 artışla, 137 bin 325 adet gerçekleşirken
pazar payı yüzde 17,8’e yükseldi. Fiat
Egea’nın Sedan, Hatchback ve Station Wagon
gövde tipleri kendi segmentlerinin lideri oldular.
Egea model ailesi, lansmanından bu yana
gerçekleşen 274 bin adedin üzerindeki satışla
“Türkiye’nin en çok tercih edilen otomobili”
unvanını korudu. Hafif ticari araç segmentinde
ise Fiat Professional’ın pazar payı yüzde 27,6’ya
ulaşırken, Doblo ve Fiorino modelleri kendi segmentlerindeki
güçlü pozisyonlarını sürdürdü.
Jeep geçen yıla oranla satışlarını ikiye katlarken,
Alfa Romeo, Ferrari ve Maserati markaları
ise pazardaki satış hacimlerini korudu.
Cengiz Eroldu:
Yatırımlarımızı
sürdürdük.
Ar-Ge ve dijitalleşmeyi
odağımıza
aldık
Geçtiğimiz sene yapısal
ve ürün yenilikleri
kapsamına 108
milyon Euro’luk yatırım
gerçekleştirmiş olmanın yanında, ürün
geliştirme yetkinlerinin artırılması amacıyla
Tofaş Ar-Ge merkezine 10 milyon Euro’luk yeni
test ekipmanları yatırımı yapıldığına değinen
CEO Cengiz Eroldu, Tofaş Ar-Ge Merkezi’nin;
2020 yılı içerisinde Egea model ailesinin yenilenme
faaliyetlerini tamamlarken, FCA (Fiat
Chrysler Automobiles) Ar-Ge projelerine de
destek vererek, mühendislik ihracatı gerçekleştirdiğini
hatırlattı. Açıklamasında, ekonomik
katma değerin yanında; pandemide müşterilerin
sağlığını korumaya ve mobilite ihtiyaçlarını
kesintisiz devam ettirmelerine yönelik pek çok
uygulamayı devreye aldıklarını belirten Eroldu,
“Satış sonrası hizmetler kapsamında müşterilerimizin
araçlarını istedikleri adresten teslim
alıp yine adrese teslim uygulamalarımızı başlattık.
Tüm araç parkımıza yönelik ücretsiz
dezenfeksiyon hizmeti sağladık. Garantisi biten
araçların garantisini uzattık. Tüm bayilerimizde
devrede olan “Görüntülü Görüşme” hizmetimizin
pandemide kullanımı ve yaygınlığı arttı.
Ayrıca, Türkiye’nin ilk uzaktan bağlanabilirlik
teknolojisiyle araç ve sürücüyü birbirine bağlayan
Fiat Yol Arkadaşım Connect uygulamasının
yeni sürümlerini devreye aldık. Bu kapsamdaki
yeniliklerimizden biri olan “Connect Kasko”,
bağlantılı araç teknolojisiyle kaskoda akıllı fiyatlandırmanın
Türkiye’deki ilk örneği oldu. Tüm
müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştırmaya
devam ettik.” dedi.
2021 yılında da üretmeye ve büyümeye
devam edeceğiz
Sözlerini noktalarken; 2021 yılı beklentilerini
de paylaşan Cengiz Eroldu, Türkiye toplam
pazarının 700-750 bin adet seviyesinde kapanmasını
beklediklerini ifade etti. 2020 gibi zorlu
bir yılda Tofaş’ın gösterdiği başarıyı, 2021
yılına da taşıyacaklarına değinen Eroldu “FCA
(Fiat Chrysler Automobiles) ve PSA gruplarının
birleşmesiyle doğan ve her iki şirketin yüzde
50 paya sahip olduğu “Stellantis” ile yaratılan
sinerjiyle gücümüzü ve performansımızı artırmaya
odaklanacağız. Teknoloji ve ürün geliştirme
yatırımlarımıza devam ederek ülkemiz
için üretmeye ve değer yaratmaya devam edeceğiz”
diye konuştu.
15
FIAT FIAT 500
Fiat 500, 2,5 Milyon Üretim
Adedine Ulaştı
Fiat’ın ikonik modeli 500, 2,5 milyonluk rekor üretim adedine ulaştı. Rekora imza
atan versiyon hibrit motora sahip bir Fiat 500 oldu.
Fiat 500’ün, üretim adedi 2,5
milyona ulaştı. Fiat 500’deki
yeni hibrit motor, eğlenceli ve
konforlu bir sürüş deneyimi
sunarken, aynı zamanda tüketimi
ve emisyonları da azaltıyor.
2020 yılında 500 ve Panda modelleriyle
ilk kez sunulan hibrit teknolojisi, Fiat’ın elektrikliye
geçiş hamlesinin başlangıcını oluşturmuştu.
Markanın elektrikliye geçiş hamlesinin
başarısı Fiat’ı elektrikli şehir ulaşımı alanında
Avrupa’da zirveye taşıdı.
Yollara yeniden çıktığı 2007 yılından bu yana
dünya genelinde 2,5 milyon adetlik satış rakamına
ulaşan Fiat 500’ün, 1957 yılında satışa
sunulan ilk nesliyle birlikte satış adedi tüm dünyada
6,7 milyon adede ulaştı.
Avrupa’da Segmentinin Lideri
Fiat 500, 2020 yılında yüzde 17,7 gibi etkileyici
bir pazar payı ile Avrupa şehir otomobili
segmentinde lider oldu ve bir önceki yıla göre
pazar payını 3 puan arttırarak elde etmiş olduğu
başarıyı tekrarladı. Fiat 500 aynı zamanda, üretiminden
bu yana aldığı 60’ın üzerinde ödülle,
dünyanın en çok ödül alan otomobillerinden
biri olarak da öne çıkıyor. 2008 Yılın Otomobili
(Car of The Year), 2007 EuroCarBody, 2008
Auto Europa, 2009 Dünyanın Otomobil
Tasarımı (World Car Design of the Year), 2011
Altın Pusula (Golden Compass) ve Dünyanın En
Güzel Otomobili (The Most Beautiful Car in the
World) gibi prestijli ödüller, modelin öne çıkanlardan
bazıları oldu.
Modelin dünya çapındaki başarısının sırrı,
kendi karakterine sadık kalarak sürekli gelişmeye
devam etmesi oldu. Bir diğer başarı unsurunu ise
yıllar içinde lanse edilen birçok özel seriler oluşturdu.
Fiat 500, yıllar içinde modadan yelkenciliğe,
sanattan spor dünyasına diğer ikonik markalarla
birlikte yeniden yorumlandı ve böylece her
zaman bir trend belirleyici olmayı başardı. Moda
dünyasında Diesel, Gucci, GQ ve Collezione versiyonları
ile yer alan lüks yelken dünyasına damgasını
vuran Riva ve Abarth Rivale ile 1957 model
orijinal Fiat 500 modelinin anısına hazırlanan
Anniversario ve ayrıca 500 Mirror bu özel versiyonlardan
sadece bazıları. Kısa sürede uluslararası
pazarlarda kabul gören Fiat’ın ikonik modelinin
neredeyse yüzde 80’i İtalya dışında satılıyor.
Bu da ikonik modeli, Fiat’ın en uluslararası otomobili
ve “Made in Italy” elçisi yapıyor.
16
SÖYLEŞİ
FIAT
Sürekli Servis Bakımı Kazandırır
Gürses Oto Servis Müdürü
Ruçhan Saygınöz ile hizmetleri hakkında konuştuk.
tutmasını sağlayacaktır.
Garantisi bitmiş bir otomobilde yetkili
serviste yapılan parça değişimi
veya tamirin garanti süresi nedir?
Servislerde ücretli değişen, kullanım kaynaklı olmayan
arızalardaki parçalarda garanti süresi 2 yıldır.
Uzatılmış garanti ile ilgili bilgi verebilir
misiniz?
Ducato araçlarımızda garanti süresi 2 yıl/sınırsız
km, Doblo, Fiorino, 500 grubundaki araçlarımızda
garanti süresi 3 yıl/150.000 km, Egea araçlarımızda
bakımlar düzenli olmasıyla birlikte garanti süresi
5 yıl/100.000 km ye kadar uzayabilmektedir. Bu
garantilere ilave olarak +50.000 km ve +2 yıla
kadar garanti uzatımı satın alınabilmektedir.
Pandemi ile birlikte servis hizmetlerinde
veya çalışma düzeninizde ne
tür değişiklikler oldu?
Pandeminin etkisiyle çalışma arkadaşlarımızın
ve müşterilerimizin sağlığını ön planda
tutarak araç kabul alanımızı ve müşteri bekleme
salonumuzu genişleterek daha ferah ve
sosyal mesafeye uygun hale getirdik. Aynı
şekilde bu alanlarda sosyal mesafeye uygun
şekilde müşteri kabullerini sağladık.
Bu alanlardaki girişlere ve her masaya
dezenfektan ve kolonyalar konularak maksimum
hijyen ortamı sağlandı.
Ofislerimizin tam teçhizatlı uzman ekiplerle
dezenfektasyonları halen her akşam yapılmaktadır.
Araç kabulünde ve araç teslimatlarında
araç içleri dezenfekte edilmektedir.
Ruçhan Saygınöz
Fiat Servis Müdürü
Ruçhan Bey, Gürses Oto’de yılda kaç
otomobile hizmet veriyorsunuz?
2020 yılında 16.000 üzerinde aracın bakım ve onarımını
yaparak Türkiye'de en fazla araca hizmet
veren servis olduk. 12 personelimiz Tofaş kriterlerine
göre altın, gümüş ve bronz madalya alarak
bizleri en iyi şekilde temsil etti ve müşteri memnuniyetinde
bölgemizde lider, Türkiye’de ilk 5 içinde
kapattık.
Periyodik bakımlarda en uzun süren
ve maliyeti en yüksek olan bakımlar
hangileridir?
Her periyodik bakımda yapılması gereken işlemler
farklı olmakla birlikte en uzun ve maliyetli yüksek
olanlar motor çeşitlerine göre değişkenlik gösteren
triger kayışı ve zincir setinin değiştiği periyodik
bakımlardır. Bu tür değişimler için en çok tercih edilen
1,4 ve 1,6 lt motorlu araçlarımızda 120 bin km veya
beş yılda bir; 1,3 lt motorlu araçlarımızda ise 160 bin
km veya beş yılda bir bakıma girmesi gerekmektedir.
Sürekli yetkili servis bakımı gören
bir otomobilin, garantisi bitse bile
sahip olduğu avantajlar var mıdır?
Sürekli servis bakımı olan araçlar garanti bittiği
durumlarda parça kaynaklı oluşan problemlerde
iyi niyet garantisi ve müşteri jest kanalından
yararlanmaktadır.
Rodaj yeni nesil otomobillerde de
geçerli mi? 0 km alınan bir otomobilin
ilk bakımına kadar olan süreçte
nelere dikkat etmek gerekir?
Bakım periyotları distribütör tarafından belirlenmiştir.
Bakım esnasında araçların kontrollerinde
fark edilen ömrünü tamamlamış parçaların
değişiminin yapılması veya iyileştirilmesi aracın
ömrünü ve kondisyonunu maksimum seviyede
İSTANBUL’un Lideri Fiat!
2020 yılında 137 Bin 324 adetlik satış
ile Türkiye’nin en çok tercih edilen
markası olan Fiat, il bazında da
Türkiye’nin en çok tercih edilen
markası oldu. TÜİK tarafından açıklanan
ve Trafik Tescil Kayıtları esas
alınan rakamlara göre Fiat, 2020
yılında Türkiye’de otomobil+hafif
ticari araç pazarı toplamında 54 ilde
liderliğe ulaştı.
2015 yılından bu yana Türkye’nin
En Çok Tercih Edilen Otomobili
Fiat Egea ise; ülke genelinde 66 ilde
lider oldu.
Türkiye genelinde aynı dönemde
yüzde 18 oranında pazar payına
ulaşan Fiat, İstanbul'da ise 52.724
adet satış ve yüzde 17,2 ’lik pazar
payı ile en çok tercih edilen
marka oldu.
Konfora, güvenliğe, teknolo-
2020 Yılı
İstanbul İl Pazar Lideri
GÜRSES OTO
İstanbul ilinde en çok tercih edilen marka olmanın gururunu bizlere
yaşatan siz değerli bayimizi ve çalışanlarınızı tebrik eder,
başarılarınızın devamını dileriz.
jiye ve tasarıma herkes ulaşabilsin
diye çalışan Fiat, 2020
yılında gerçekleştirdiği 137 Bin
324 adetlik satış ile Türkiye
otomotiv pazarının lideri oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu
(TÜİK) tarafından açıklanan
ve Trafik Tescil Kayıtları esas
alınan rakamlara göre Fiat, il
bazında da başarısını sürdürdü ve 2020 yılında Türkiye genelinde yüzde 18
pazar payı ile otomobil+hafif ticari araç toplamında 54 ilde birden en fazla tercih edilen
marka oldu. İlk kez 2015 Ekim ayında yollarla buluşan; Türk tüketicisinin istekleri doğrultusunda
geliştirilen Fiat Egea da zirvedeki yerini korudu. Sunduğu fiyat / fayda dengesiyle
oldukça iddialı bir otomobil olan Egea’nın, 2020 yılında segmentinde aldığı yüzde 15’lik pay
ve elde ettiği 274 bin 341 adetlik toplam satış rakamı model ailesinin gücünü bir kez daha
yansıttı. Türk tüketicisinin gönlüne taht kuran ve 2020 yılında her gövde tipinde segment
lideri olan Fiat Egea, 2020 yılında 66 ilde liderliği yakaladı.
2020
17
RENAULT
YENİ MEGANE SEDAN
Yeni Renault Megane Sedan
Renault Gürses
Şık tasarımıyla prestiji
daha ileriye taşıyor
OYAK Renault Otomobil Fabrikaları bantlarından inen, üretim, ihracat
ve satış rakamlarıyla büyük bir başarıya imza atan Megane Sedan
yenilendi. C sedan segmentinde yüksek standart arayanlar için cazibe
merkezi olmaya devam eden Yeni Megane Sedan satışa sunuldu.
2016’daki lansmanından bu yana
büyük beğeni toplayıp 200
binden fazla satış adetine ulaşan
Renault’nun amiral gemisi
modellerinden Megane Sedan
yenilendi. Bursa’daki OYAK
Renault Otomobil Fabrikaları’nda üretilip 30’a
yakın ülkeye ihraç edilen ve 2020 sonu itibarıyla
Türkiye’nin en çok satan ilk 3 otomobilinden
biri olan Megane Sedan, daha şık ve rafine
tarzıyla görücüye çıkıyor. En yeni teknolojilerle
donatılan Yeni Megane Sedan’da konfor
ve güvenlik artırıldı. 10.2 inç gösterge paneli
ve Renault EASY LINK multimedya sistemine
sahip 9.3 dikey ekran ile iç mekan modernize
edildi. Yeni sürüş destek sistemlerinin yanında
1.0 TCe benzinli motor ise verimli ve konforlu
bir sürüş sağlıyor.
2016 yılının Ekim ayında lanse ettikleri
Megane Sedan’ın Türk tüketicisi tarafından
büyük bir beğeniyle karşılandığını ifade eden
Renault MAİS Genel Müdürü Berk Çağdaş,
“2017’de Otomotiv Gazetecileri Derneği tarafından
Türkiye’de Yılın Otomobili Ödülü’ne layık
görülmesi ve lanse edildiği günden bu yana ulaştığı
142 bini aşkın satış adedi, otomobilin başarısını
ortaya koyuyor. Bursa’daki OYAK Renault
Otomobil Fabrikaları’nda Türk işçisi ve mühendisinin
ellerinden çıkan Megane Sedan, 2020’de
Türkiye’nin en çok satan üç otomobilinden biri
oldu. Daha fazla ergonomi ve konfor odaklı şık
tasarım dokunuşlarının yanı sıra daha fazla teknolojik
özellikle gelen Yeni Megane Sedan, bu
başarıyı artırarak sürdürecek. Türkiye, C-Sedan
segmentinin ağırlıkta olduğu bir pazar. Öyle ki
2020 sonu itibarıyla C-Sedan segmenti, ülkemiz
binek otomobil pazarından yüzde 33 pay alıyor.
Böylesine önemli bir segmentte satılan her
5 araçtan biri olma özelliğini taşıyan Megane
Sedan, yenilenen yüzüyle birlikte 21 yıldır aralıksız
devam eden binek otomobil pazarı liderliğimizi
geleceğe taşımak için önemli kozlarımızdan
olacak” dedi.
Şık ve rafine bir tasarım
%100 Pure Vision LED teknolojisiyle sunulan
Yeni Megane Sedan, sembolik C şeklindeki ışık
imzası ile öne çıkıyor. Ön tarafta yeni tampon
ve krom bileşenleri olan yeni bir ızgarayla gelen
modelde, yeni çamurluk ve kapı kolu aydınlatması
bulunuyor. Ön taraftaki hava deflektörleri
ise araç aerodinamiğini üst seviyelere taşıyor.
Cosmo mavi ve inci beyazın da içinde olduğu 7
farklı dış renk seçeneğiyle sunulan Yeni Megane
Sedan, 16 ila 18 inç arası jant seçeneklerini de
kullanıcıyla buluşturuyor.
Yenilenen ergonomik ve konforlu
iç mekân
Yeni Megane Sedan 10.2 inçe kadar dijital gösterge
paneli ile geliyor. Gösterge paneline ek
olarak 9,3 inç multimedya ekranı, konsolu
daha modern bir görünüme kavuşturuyor.
Yeni Renault EASY LINK multimedya sistemi
ile tüm navigasyon ve bilgi özelliklerinin yanı
sıra MULTI-SENSE ayarları da sunuluyor.
18
(0212) 599 11 11
Ergonomiyi daha da ileriye taşımak amacıyla
sürüş destek sistemi kontrolleri direksiyon simidinde
bir araya toplandı.
Elektrokrom çerçevesiz dikiz aynası ve krom
kaplamalı klima kumandalarına sahip olan Yeni
Megane Sedan’da yeni döşemeler de iç mekân
ambiyansını tamamlıyor. Elektrikli ayarlanabilir
sürücü koltuğu da konforu artıran yenilikler
arasında yer alıyor.
Kişiselleştirilmiş sürüş deneyimi
Daha akıcı ve yeni arayüzü ile Renault EASY
LINK multimedya sistemi, Apple CarPlay ile
uyumlu sisteme sahip.
Eco, Comfort, Sport ve MySense olarak 4 farklı
sürüş moduna sahip Renault MULTI-SENSE
teknolojisi, sürüş deneyimini daha kapsayıcı bir
hale getiriyor. Yeni Renault Megane Sedan’a sezgiselliği
artıran, ergonomi için ayarları sadeleştiren
yeni ortam renkleri de geldi.
Gösterge panelinin dijital ekranları, Eco
modunda yakıt tüketimi ve Sport modunda
performans gibi widget’lar ile özelleştirilebilen
bir alan sunuyor.
Yeni sürüş destek sistemleri
güvenliği artırıyor
Yeni Megane Sedan, sürüş deneyimini daha
güvenli ve konforlu hale getiren yeni sürüş destek
sistemleriyle birlikte geliyor.
Stop & Go özellikli (ACC) Adaptif Cruise
Control, öndeki araç ile aradaki mesafeyi koruyarak
hızlanma ve frenlemeyi düzenliyor.
(AEBS) Aktif Acil Fren Destek Sistemi, tehlike
anında sürücüyü uyarırken, sürücü tepki
vermekte geciktiği takdirde frenleri devreye
sokuyor.
(RCTA) Arka Çapraz Trafik Uyarı Sistemi ise
aracın arkasındaki engelleri algılayarak sürücüyü
uyarıyor.
Tüm bunlara ek olarak ayak frenden çekildiğinde
aracın sabit kalmasını sağlayan Auto-Hold
özelliği, özellikle şehir içindeki sürüş konforunu
artırmak için iyileştirildi. Ayrıca (LDW) Şerit
Takip Sistemi, (BSW) Kör Nokta Uyarı Sistemi
gibi sistemler, Yeni Megane Sedan’da da varlığını
sürdürüyor.
Motor gamına 1.0 TCe eklendi
Otomobilde farklı müşteri kullanımlarına göre
adapte edilmiş ve son emisyon seviyesi olan
Euro 6D standardı tarafından belirlenen yeni
yönetmelikler ile uyumlu daha geniş bir motor
gamı bulunuyor.
Yakıt tüketimini ve CO2 emisyonlarını azaltmak
için optimize edilmiş, tamamen yenilenen
1.0 TCe direkt enjeksiyonlu benzinli motor, 115
beygir ve manuel şanzımanla birlikte sunuluyor.
1.3 TCe benzinli motor ise 140 beygir 6 vitesli
manuel şanzıman ya da 7 vitesli EDC çift kavramalı
otomatik şanzımanla tüketiciyle buluşuyor.
Yeni Megane Sedan ayrıca 1.5 Blue dCi motor,
115 beygire sahip 6 vitesli manuel şanzıman ve
7 vitesli EDC çift kavramalı otomatik şanzıman
ile sunuluyor.
19
RENAULT
YENİ TALIANT
Sınıfının yeni yıldızı
Renault’nun B-Sedan segmentindeki yeni oyuncusu Taliant, modern
tasarım çizgileri, teknolojik donanımları, artırılmış kalite ve konfor
unsurlarıyla B-Sedan segmentine farklı bir perspektif getiriyor.
20
Renault, Taliant modeliyle
B-Sedan segmentine şık
ve yenilikçi bir yaklaşım
getiriyor. Yakın dönemde
logosunu yenileyen marka,
ürün gamının yeni temsilcisi
Taliant’ı hedef pazarlar arasında ilk kez
Türk tüketicisinin beğenisine sunuyor. Renault
Grubu’nun CMF-B modüler platformunda üretilen
Taliant, X-Tronic şanzıman, kör nokta uyarı
sistemi, kablosuz Apple Car Play, 8” dokunmatik
multimedya ekranı ve elektrikli park freni gibi
dikkat çeken özellikleri de beraberinde getiriyor.
Model, Joy ve Touch donanım seviyeleriyle
tüketicilerle buluşacak.
Renault Taliant, dış tasarım öğeleri sayesinde
modern kimliğini vurguluyor. Özellikle
Renault markasıyla özdeşleşmiş olan C şeklinde
farlarla tasarım imzasını ortaya koyuyor.
Tasarım imzasının şıklığı, ön ızgaradaki
krom detay ve tampondaki estetik sis farları
ile tamamlanıyor. Tüm unsurlarında yenilikçi
marka DNA’sına sadık kalan model, dinamik
tasarım çizgileriyle dikkat çekiyor. Kaput üzerindeki
aerodinamiği gözeten belirgin hatlar,
ilk bakıştan itibaren güçlü bir izlenim uyandırıyor.
Renault Taliant 4.396 mm uzunluğu ve
2.649 mm aks açıklığına eşlik eden eğimli ön
camı ve toplam 1.501 mm yüksekliği ile zarif
bir görünüme sahip. Akıcı tavan çizgisi, arka
tarafta konumlandırılan radyo anteni ve tavan
çizgisiyle birlikte küçülen arka camlar, modelin
dinamik yapısını pekiştiriyor.
Renault Taliant, markanın her tasarımında
ve teknolojisinde hayata dokunan anlayışına
uygun olarak hayat buldu. Taliant’ın iç mekân
detayları, dış tasarımın dinamik kimliğiyle
örtüşüyor. Konsoldaki otomatik klima dizaynı,
kumanda tuşlarıyla uyum içinde konumlanıyor.
Konsolun hemen üzerinde yer alan 8” dokunmatik
multimedya ekranı modern unsurlardan biri
olarak öne çıkarken, şık havalandırma ızgaraları
ve iç mekânda kullanılan dekoratif malzemeler
Taliant’ı B-Sedan segmentinin bir adım ötesine
taşıyor. Rahat okunabilir gösterge paneli, LPG
tankı doluluk bilgisi de dahil olmak üzere sunduğu
birçok özellikle sürücünün hayatını kolaylaştırıyor.
Yükseklik ve derinlik ayarlı direksiyon
elektrik takviyeli olması sayesinde kullanıcıya
yüksek bir sürüş konforu sunuyor.
Tüketicilere zengin ve verimli bir motor yelpazesi
sunan Renault Taliant, X-Tronic şanzımanla
sınıfının otomatik vites seçeneğine sahip olan
tek modeli. Euro 6D-Full standardına uygun
motorlardan 90 beygir güce sahip turbo beslemeli
1.0 litre TCe, 6 ileri manuel ya da X-Tronic
şanzımanla sunuluyor. Renault Grubu tecrübesiyle
kalitesini ve güvenilirliğini kanıtlamış olan
100 beygir gücündeki ECO LPG motorda ise 6
ileri manuel şanzıman mevcut. Segmentindeki
tek fabrika çıkışlı LPG seçeneği olma özelliğini
sürdüren bu motorla Taliant tüketicilere düşük
yakıt tüketim maliyeti avantajını sunuyor. Giriş
versiyonu olan 5 ileri manuel şanzımanla donatılmış
65 beygir gücündeki SCe motor ise yalnızca
Joy ekipman seviyesinde sunuluyor.
21
RENAULT
2020 SATIŞLARI
2020 Renault Grubu için liderlik yılı oldu
Renault binek otomobil
liderliğini 21’inci yıla taşıdı
Renault Grubu 2020 yılını liderliklerle geride bıraktı. Renault markası 98
bin 900 satış adedi ve 16,2 pazar payıyla binek otomobil liderliğini 21’inci
yılında da korurken, Türkiye’de en çok satan 3 otomobil kürsüsünde 2 araçla
yer almayı da başardı. Dacia tarafında Duster ise 17 bin 402 adetlik satış
performansı ile Türkiye’nin en çok satan SUV modeli oldu.
Son 20 yıldır binek otomobil pazarında Türkiye’nin tartışmasız lideri
Renault, 2020’deki satış performansıyla bu başarısını 21’inci yılında da sürdürdü.
Yıl sonu itibarıyla 98 bin 900 adet satış ve 16,2 pazar payı elde eden
marka, toplam pazarda ise 101 bin 534 satışla yüzde 13,1 pay aldı.
Geride bırakılan 2020 yılında Türkiye’nin en çok satılan ilk 3 otomobilinden
2’si de Renault modelleri oldu. OYAK Renault Otomobil Fabrikaları’nda
üretilen yerli modellerden Clio HB 2’nci, Megane Sedan ise 3’üncü sırada yer aldı.
Clio HB, 2020 yılında kaydettiği 46 bin 192 satış rakamı ile B HB segmentinin açık ara
lideri oldu. Söz konusu segmentte satılan her iki araçtan biri yüzde 49,22 segment payı ile
Clio HB oldu. Megane Sedan, 39 bin 917 satış adedi ile C Sedan segmentinde 2’nci sırada
yer aldı.
Türkiye’de en çok satan SUV: Dacia Duster
Dacia markası ise 30 bin 800 satış adedi ve yüzde 4 pazar payı ile 2020 yılını, toplam
pazarda 8’inci sırada tamamladı. Yıl sonu itibarıyla Türkiye’nin en çok satan SUV’si olan
Duster, 17 bin 402 adetlik satış gerçekleştirdi. C-SUV segmentinde yüzde 14,98 pazar payı
elde eden model, Türkiye otomotiv pazarının en büyük ikinci segmentinde liderliğe ulaştı.
Türkiye’de Renault ve Dacia markalarından oluşan Renault Grubu, böylece 2020
yılında toplam pazarda 132 bin 334 satış adedine ulaşarak, binek ve hafif ticari araç pazarında
17,1 pazar payı elde etti.
Yılın Entegre İletişim Uygulaması’nın da lideri
Renault MAİS, 2020 yılındaki başarılı satış performanslarının yanında “ODD Satış ve
İletişim Ödülleri, 2020 Gladyatörleri”nde İletişim Kategorisinde de ödüllerin sahibi
oldu. Yeni Clio Benzersiz entegre lansman iletişimi ile “Yılın En İyi Entegre İletişim
Uygulaması” dalında ödül alan marka, Yeni Clio Benzersiz Lansman Gazete Uygulaması
ile ise “Yılın Gazete Uygulaması” dalında ipi göğüsledi.
BERK ÇAĞDAŞ
RENAULT MAİS
GENEL MÜDÜRÜ
“2020’yi otomotiv sektörü olarak kötümser senaryolardan
uzak bir sonuçla kapatmamızın gururu içindeyiz. Geçmiş
yıllarda yaşadığımız alışılagelen salınımların aksine bu yıl
arz kaynaklı sıkıntılar, sektördeki gidişata yön verdi. Araç
bulunabilirliği, uygun finansman koşulları ve güncellenen
ÖTV matrahları rekabetin şekillenmesinde de ana etmenler
oldu. Görünen o ki bir süre daha pandemi koşulları altında
yaşamaya devam edeceğiz, 2021’de de belirsizliği en iyi
yöneten ve dönüşen tüketici davranışlarına en hızlı adapte
olabilen markalar rekabette avantaj sağlayacak. Renault
MAİS olarak 2021’de de kuşkusuz birincil önceliğimiz çalışanlarımızın
ve müşterilerimizin sağlığı. Dönüşen müşteri
ihtiyaçlarına en hızlı ve güvenilir şekilde cevap vermek; bu
paralelde müşteri, bayi ve çalışan memnuniyetini bir üst
noktaya taşımak ve binek otomobil liderliğimizi korumak
ana hedeflerimiz olacak.
Segmentinin açık ara en çok tercih edileni yerli üretim
Clio HB ve makyajlı kasasıyla satışa sunacağımız yerli
üretim Megane Sedan’a ek olarak Yeni Captur, makyajlı
Talisman ve makyajlı Koleos gibi modellerimizle bu yıl da
iddialıyız. Müşterilerimizle buluşturmak için sabırsızlandığımız
yeni B sedanımızın pazara ayrı bir dinamizm getireceğine
inanıyoruz. Binek otomobillerdeki iddiamızı Renault
Express ve Renault Trafic gibi tamamen yenilenen modellerimizle
ticari araç pazarına da taşımayı hedefliyoruz. Öte
yandan müşterilerimize ulaşılabilir modeller sunmak, bu
dönemde daha da büyük bir önceliğimiz haline geldi. Bu
anlamda Dacia’da bizleri çok heyecanlandıran yenilikler
göreceğiz. Yeni Sandero – Sandero Stepway ve makyajlı
Duster gibi çok önemli ürünlerimizi piyasaya süreceğiz.
Otomobil severlerin özellikle Sandero’daki değişimi büyük
bir ilgi ile karşılamasını ve erişilebilir fiyatları ile Dacia’nın
tüm yeni modelleri ile 2021’de epey ses getirmesini
bekliyoruz.”
22
Oyak Renault ve Bahçeşehir
Üniversitesi’nden önemli iş birliği
Oyak Renault Otomobil Fabrikaları ile Bahçeşehir Üniversitesi (BAU)
ortaklığıyla, dijital dönüşüm konuları ve genç yetenek programları hayata
geçiriliyor. Proje kapsamında, BAU Teknoloji Transfer Ofisi’ne (TTO) bağlı
genç girişimciler, Oyak Renault inovasyon laboratuvarı ve yazılım geliştirme
topluluğuna dahil olabilecek.
OYAK Renault Otomobil
Fabrikaları ve Bahçeşehir
Üniversitesi arasında, genç
girişimcilerin projelerini
değerlendirmeye ve geliştirmeye
yönelik önemli
bir anlaşma imzalandı. Oyak Renault Genel
Müdürü Dr. Antoine Aoun’un ev sahipliğinde
düzenlenen programa, BAU Rektörü Prof. Dr.
Şirin Karadeniz ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr.
Tunç Bozbura katılırken, ziyarette genç yeteneklere
yönelik gerçekleştirilecek programlar, dijital
dönüşüm konuları ve iş birliği fırsatları konuşuldu.
Ziyarette aynı zamanda, Oyak Renault
İnsan Kaynakları ve Bahçeşehir Üniversitesi
Kariyer Geliştirme ve Uygulama Merkezi’nin
ortaklaşa hazırladığı, gençleri iş yaşamına
ve hayata hazırlamak, kaynak kullanımı gibi
önemli alanlardaki faaliyetlerin verimini, kalitesini
karşılıklı olarak arttırmanın hedeflendiği
CO-OP İş Birliği Niyet Protokolü’nün imza
töreni de yapıldı. Bu protokol kapsamında; gelecek
dönemde üniversite stajı, tersine mentörlük,
markalı dersler, tanıtım seminerleri gibi genç
yetenek programlarında iş birlikleri sağlanacak.
“Dijitalleşme ve inovasyon hız
kazanacak”
Oyak Renault Genel Müdürü Dr. Antoine
Aoun’un açılış konuşmasını yaptığı imza
töreninde konuyla ilgili olarak; “Dijitalleşme ve
inovasyon çalışmalarına her alanda hız veren
Oyak Renault Otomobil Fabrikaları olarak
bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da gençleri
desteklemeye, onların heyecanlarını Oyak
Renault ailesinin bilgi birikimi ve Ar-Ge konusundaki
deneyimiyle birleştirmeye devam edeceğiz.
Bu kapsamda, Türkiye’nin en önemli üniversitelerinden
biri olan Bahçeşehir Üniversitesi
ile yapmış olduğumuz iş birliği bizim için büyük
önem arz ediyor. Umarım bugün önemli bir
adımını attığımız bu iş birliğiyle, sektörün ihtiyaç
duyduğu donanımlı insan gücünün arttırılmasına
katkı sağlamanın yanı sıra katma
değeri yüksek teknolojilerin oluşturulması için
de önemli bir zemin hazırlamış olacağız. Bu
projenin başlatılmasında emeği geçen, başta
Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin
Karadeniz’e, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tunç
Bozbura’ya, Bahçeşehir Üniversitesi’nin ve Oyak
Renault’nun değerli yöneticilerine de huzurlarınızda
teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
“Girişimcilik ekosistemine katkı
sağlayacağız”
Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin
Karadeniz ise, anlaşmaya ilişkin şunları söyledi;
“Otomotiv sektöründe dünya çapında öncü bir
marka olan Oyak Renault’la daha donanımlı,
yenilikleri yakından takip eden ve girişimci
yeni nesiller yetiştirme noktasında yapmış
olduğumuz iş birliğine büyük önem veriyoruz.
Üniversitemiz, hem CO-OP eğitim modeli hem
de Ar-Ge çalışmalarıyla ülkemizin girişimcilik
ekosistemine en çok katkı sağlayan ilk 10 üniversitesinden
biri. Bu kapsamda, Oyak Renault
iş birliği çerçevesinde de Ar-Ge projeleri, CO-OP
(Markalı dersler, staj, kariyer etkinlikleri, tersine
mentorluk) ve girişimcilik alanında birlikte
çalışmalar gerçekleştireceğiz. Bu anlamda ilk
çalışma basamağımız, Oyak Renault üst yönetimiyle
uygulanacak olan CO-OP tersine mentörlük
sistemimizdir. İş birliğimizin diğer önemli
basamakları ise, Ar-Ge projeleri ile girişimcilik
programları oluşturmaktır. Oyak Renault ile birlikte,
bünyemizde var olan interdisipliner çalışmalarımızı
arttırarak Üniversite-Sanayi iş birliği
yaklaşımı çerçevesinde sürdürülebilir akıllı
hareketlilik (smart mobility) başlıkları altında
girişimcilik programları yürüterek, ekosisteme
pazar entegrasyonu kuvvetli girişimciler ile
katkı sağlayacağız. Bu kapsamda, üniversitemiz
ile Renault’un ‘Renaulution’ adını verdiği 5 yıllık
strateji planları için insan kaynağı ve yetenek
kazanımı konusunda da ortak çalışma alanları
oluşturacağız. Bu iş birliğimizin başlatılması
noktasında değerli katkılarından dolayı, Oyak
Renault Genel Müdürü Antoine Aoun başta
olmak üzere, emek veren tüm ekibe de teşekkür
ediyorum.”
23
DACIA
DACIA SPRING
En Ekonomik Elektrikli
Dacia Spring Yollara Çıkıyor
Dacia’nın elektrikli mobiliteyi herkes ve her tür kullanım için erişilebilir hale
getirdiği Yeni Spring, Fransa’da devlet teşvikli 12.403 Euro’dan başlayan fiyatlarla
20 Mart’tan itibaren ön siparişe çıkıyor.
Merakla beklenen, pazarın
en ekonomik elektrikli
otomobili Yeni
Dacia Spring, perakende,
Business ve
Cargo olmak üzere 3
versiyon olarak tüketicilerle buluşuyor. Yeni
Dacia Spring’in perakende versiyonunun ön
siparişleri 20 Mart itibarıyla 12.403 Euro’dan
başlayan devlet teşvikli fiyatlarla açılırken,
ilk teslimatlar sonbaharda gerçekleştirilecek.
Rakipsiz fiyatıyla profesyonellere ve otomobil
paylaşım çözümlerine yönelik geliştirilen
Business versiyonu ise Mart 2021’den itibaren
kullanıma sunulacak. Arka koltuksuz 1.100
litre bagaj hacmi ve 325 kg taşıma kapasitesine
sahip N1 onaylı Cargo versiyonu ise 2022 yılından
itibaren yollarda olacak.
SUV görünümüne sahip %100 elektrikli bir
otomobil olan Yeni Dacia Spring, WLPT verileriyle
230 km’lik (şehir içi 305 km) menziliyle
çoğu şehir içi ve şehirler arası sürüş ihtiyaçlarını
karşılıyor.
24
Pandemi Dijital Kanalları
Güçlendirdi
Renault Gürses Genel Müdür Yardımcısı Veysel Köse
ile Renault ve Dacia markaları hakkında konuştuk.
yaşanan çip sorunu sebebi ile azalması sonucu
ise Mayıs sonrası 2. el pazarına ciddi olumlu etki
yapabilir. Fakat gerçek toparlanmanın 2022 yılında
olacağını öngörüyoruz.
Perakende satışlarınızda en çok ilgi
gören modelleri öğrenebilir miyiz?
Renault markası için perakende satışlarında en çok
talep gören modelleri Yeni Clio ve Megane Sedan
versiyonları oluşturuyor. Yeni Captur da güçlü
tasarımı ve ileri teknolojisi ile müşterilerimiz tarafından
tercih ediliyor. Dacia için ise 2021’in yıldızı
Yeni Sandero oldu, güçlü marka iletişimi ile de çok
ilgi çekti.
Veysel bey, pandemi döneminde
satış yöntemlerinde ne tür değişiklikler
yaşandı?
Pandemi döneminde müşteri davranışlarını ve
alışkanlıklarını iyi tahmin edebilen ve bunlara
göre konumlanabilen yetkili satıcılar, hem mevcut
sıkıntılı dönemi daha iyi atlatabilmiş, hem de
gelecekte alınması gereken aksiyonları erkenden
alarak rakiplerine göre avantajlı konuma geçmişlerdir.
Müşteri davranışları, alım kararı öncesi
dijital kanalların araştırılması tarafında yoğunlaşmıştır.
Bu kanalların yetkili satıcılar tarafından
hedef kitleye yönelik ve sürekli kullanımı kaçınılmaz
olmuştur. Online ortamda ürün ve kampanya
paylaşımları, görüntülü görüşme uygulamaları,
reklamlar ve müşteri bilgi taleplerine hızlı dönüş
yapılması, pandemi sürecinin mecburi edinilen
en faydalı tecrübeleridir. Bununla beraber müşterilerimizin
satın alım kararının son aşamasında
mutlaka yetkili satıcı ziyareti ve aracın fiziki incelenmesi
halen yer almaktadır ve uzun vadede değişecek
gibi de gözükmemektedir.
Tüketicilerin son bir yıldaki satın
alma eğilimleri ne yönde?
Otomobil alıcılarının uzun dönemdir devam eden
dizel motor talebinde, üreticilerin benzinli ve elektrikli
araç üretimi yönünde yaptıkları değişikliğe
istinaden azalma görülmektedir. 2019 yılında %40
olan benzinli araç satış oranı 2020 yılında %52’ye
ulaşmıştır. Beklenti, aynı artışın hibrit araçlar
yönünde de gerçekleşeceğidir. Otonom sürüş gibi
ileri teknolojiler için önyargılar halen mevcut olsa
da müşterilerimiz otomobillerinde gelişmiş teknolojilerin
de bulunmasını sıklıkla tercih etmektedir.
Veysel Köse
Renault Gürses
Genel Müdür Yardımcısı
SUV’lerin gördüğü talebi nasıl
değerlendiriyorsunuz?
SUV modelleri; yüksek olmaları sebebi ile trafikte
güven vermeleri, tasarımlarının nispeten güçlü
görünmesi ve geniş iç kabin/büyük bagaj hacmi
ile hem kalabalık ailelerin hem de tasarıma önem
verenlerin yoğunlukla tercih ettiği modeller haline
geldi. Tüm markalarda bu ürün gamının gelişmesi,
üzerine elektrikli versiyonların da eklenmesi
sebebi ile SUV talebinin daha da artacağını
öngörüyoruz.
Yeni Renault Taliant hakkında
düşüncenizi öğrenebilir miyiz?
Taliant’ın kelime anlamı yetenek. Renault, bu
isimle, söylenişi kolay şekilde modeli konumluyor
ve bize de yetenek ve başarıyı getirmeyi hedefliyor.
Symbol modeli 2021 yılında sonlandırılmış oldu.
Marka, Taliant ile müşterilerine modern iç ve dış
tasarımına ek olarak, artırılmış kalite, güvenlik ve
konfor vadediyor. Bu modelin ürün gamında satış
hacminden yüksek pay alacağına inanıyoruz.
Sizce bu yıl binek ve hafif ticari
pazarı nasıl bir seyir gösterecek?
2020 yılı birçok sektörü etkilediği gibi otomobil
piyasasına da ciddi anlamda zarar verdi. Üretim
adetleri pandemi nedeniyle düşüşe geçince stok
azlığı ve ÖTV artışı sebebi ile ciddi fiyat yükselişleri
meydana geldi. 2020 yılsonuna doğru bu durumun
değişmesi ve bulunurluğun artması sebebi ile 2. el
piyasasında rekor düşüş yaşandı. Sonuçta oluşan
“ertelenen talep’’, 2021 Mart ayından itibaren hem
yeni araç hem 2.el piyasası satış adetlerinde yükseliş
olarak yansıyor. Sıfır araç arzının, üretimde
Dacia’da LPG seçeneğine ilgi nasıl?
LPG’li modellerin güvensiz olduğu önyargısı,
kapalı otoparklara girememe endişesi gibi olumsuzluklara
karşı satış danışmanlarımızın doğru ve
güvenli bilgilendirmeleri ile Dacia müşterisi çoğunlukla
LPG’li modelleri tercih ediyor. Özellikle dizel
versiyonu ile fiyat karşılaştırması yapıldığında
LPG’li modeller daha cazip hale geliyor.
Renault elektrikli otomobillerde
öncü bir marka. Yeni ZOE hakkında
ne düşünüyorsunuz?
%100 elektrikle çalışan 3. Nesil Yeni Zoe 2020 sonlarına
doğru ürün gamına eklendi. 395 km menzil,
daha kısa şarj süresi gibi yenilikleri ile yüksek talep
göreceğine inanıyoruz. Model Ocak-Kasım 2020
Avrupa satışlarında 84000 adetle ilk sırada yer
aldı. Türkiye için ise elektrikli otomobil pazarında
Renault markasına büyük güç katacaktır.
Dacia’nın merakla beklenen elektriklisi
Spring hakkındaki fikirlerinizi
öğrenebilir miyiz?
Avrupa’nın en ucuz %100 elektrikli SUV modeli
olarak Mart 2021’de piyasaya sunulan Dacia Spring
çoğu ülkeden yüksek adetlerde sipariş topluyor.
Türkiye pazarında da %100 elektrikli SUV talebi
yükseliyor. 235 km menzil ile sunulan bu modelin
pazarımıza 2021 Eylül ayında gelmesini bekliyoruz.
Yıl sonuna kadar Renault ve
Dacia logosuyla hangi yenilikleri
göreceğiz?
Renault Taliant ve Yeni Sandero’ya ek olarak,
Dacia tarafında Haziran ayında Duster, Renault
tarafında son çeyrekte Trafic modellerinin makyajlı
gövdelerinin piyasaya sunulmasını bekliyoruz.
Buna ek olarak 2021 ikinci yarıda Yeni Clio ve
Yeni Captur’un hibrit modellerini ve %100 elektrikli
Dacia Spring modelini büyük bir heyecanla
bekliyoruz!
25
DACIA
DACIA SANDERO
Yeni Dacia Sandero ve
Sandero Stepway Türkiye’de!
Modern mobilite ihtiyaçlarını
yeniden tanımlayan
Dacia, tamamen yenilenen
B-HB segmentindeki
temsilcisi Sandero ve
B-SUV segmentinin yeni
oyuncusu Sandero Stepway ile tüketicilere bir otomobilde
olması gereken tüm özellikleri sunuyor.
Geçtiğimiz ay küresel çapta açıklanan Renaulution
stratejik planına paralel olarak marka, üçüncü
nesil Sandero ailesiyle tüketicilerini güvenilir,
özgün ve en iyi fiyat-performans oranına sahip
araçlarla buluşturarak pazarda en akıllı seçim
olarak kalmaya devam ediyor. İlk kez görücüye
çıktığı 2020’nin Eylül ayında büyük bir beğeniyle
karşılanan modeller daha dinamik ve modern bir
görünüm kazanırken, konfor, güvenlik ve teknolojik
özellikleriyle de Dacia’nın kalite algısını üst
seviyeye taşıyor.
Yeni Sandero ve Sandero Stepway, ilk kez lanse
edildiği 2008 yılından bu yana küresel çapta
olduğu gibi, ülkemizde de büyük bir beğeni topladı.
Tüm dünyada toplamda 2,1 milyonluk satış başarısına
ulaşan modeller, Türkiye’de ise 110 bini aşkın
kullanıcıyla buluştu. 2017 itibarıyla Avrupa’da binek
otomobil perakende pazarı lideri konumunda bulunan
Sandero ailesi, üçüncü nesliyle birlikte tüm bu
başarılarını daha da ileriye taşıyacak.
Yeni ve güçlü bir hikâyenin başlangıcı
Yenilenen Sandero ailesinin Dacia markası için
yepyeni ve daha güçlü bir hikâyenin başlangıcı
olduğunu ifade eden Renault MAİS Genel Müdürü
Berk Çağdaş, “İçinden geçtiğimiz pandemi süreci,
hepimize hayatımızda gerçekten nelerin önemli
olduğunu hatırlatan bir dönem oldu. Geleceğin
mobilitesi bizi daha sürdürülebilir tüketime, temel
ihtiyaçlara ve gerçekten önemli olana yönelmeye
davet ediyor. Yeni Sandero ve Yeni Sandero
Stepway de işte bu temellere bağlı kalarak tüketicilerin
gerçekten ihtiyacı olan her şeyi sunmak
üzere tepeden tırnağa yenilendi. Yeni tasarımıyla
daha dinamik ve modern bir görünüm kazanan
Sandero ailesinde konfor, güvenlik ve teknoloji
özellikleri de artırıldı. Renault Grubu’nun bilgi
birikiminden yararlanarak CMF-B platformunda
üretilen modeller, X-tronic şanzıman, elektrikli
açılır cam tavan ve kablosuz Apple CarPlay gibi bir
çok yeniliği de beraberinde getiriyor. Yeni Sandero
ailesiyle Dacia olarak yeni bir segmentte de yer alacağız.
Yeni Sandero B-HB segmentinde de rekabet
etmeye devam ederken, Yeni Sandero Stepway ile
artık B-SUV segmentinde de söz sahibi olacağız.
SUV ruhunu artık daha da fazla hissettiren Yeni
Sandero Stepway’in bu segmentin en önemli oyuncularından
biri olmasını hedefliyoruz. Sandero
ailesinin yer aldığı B segmenti oldukça dinamik
26
Dinamik tasarım, modern ekipman seviyesi ve artan kalite algısıyla tamamen
yenilenen üçüncü nesil Dacia Sandero ve Sandero Stepway Türkiye yollarına
çıkıyor. Renault Grubu'nun CMF-B platformunda üretilen modeller, aralarında
X-Tronic şanzıman, kör nokta uyarı sistemi, kablosuz Apple Car Play ve
elektrikli park freninin de bulunduğu birçok yeniliği de beraberinde getiriyor.
ve rekabet seviyesi yüksek. B-HB segmenti 2020
yılında toplam binek pazarından yüzde 12,1 oranında
pay aldı. Türkiye’de B-SUV segmenti ise,
2015’te toplam binek otomobil pazarından yüzde
1,5 pay alırken, 2020’de bu oran ciddi bir artış
göstererek yüzde 6,5 olarak gerçekleşti. Yenilenen
modellerimizde Türkiye pazarı için böylesine
önemli segmentlerde iddialı bir şekilde yer alarak
genel marka performansımızı daha da güçlendirmeyi
hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Estetik anlamda çıtayı daha yukarı
taşıyan modern tasarım
Tamamen yeniden tasarlanan Yeni Sandero ve
Sandero Stepway, atletik ve iddialı bir yorumla eski
nesline kıyasla çok daha modern bir görünüme
kavuştu. Ön tarafta logo dışında tüm detayların
değiştiği Sandero ailesi, yeni marka kimliğini
tanımlayan Y şeklindeki ışık imzalı LED farlar
ve krom görünümlü ön ızgara ile fark yaratıyor.
Yeniden konumlandırılan sis farları ise, ön taraftaki
bütünüyle değişen tasarım diline eşlik ediyor.
Önden bakıldığında daha eğimli bir çizgiye sahip
olan yan camlar, daha verimli tasarlanmış bir iç
mekânın da habercisi niteliği taşıyor.
Arka tarafta ise genişleyen omuzlar, Yeni Sandero
ve Sandero Stepway’e güçlü bir karakter kazandırıyor.
Yeni nesille birlikte gizlenmesine rağmen
kolay ulaşılabilir bagaj kapağı açma düğmesi, artan
ergonominin sinyallerini veriyor. Radyo anteni ise
tavanın arkasına doğru konumlanarak daha estetik
bir görünüm sağlıyor. Y şeklindeki ışık imzası
arka farlarda da bulunurken, tasarım anlamında
bütünlüğü sağlıyor. Pratik kullanım ve estetik
iyileştirme amacıyla otomobillerin kapı kolları da
bu tasarım bütünlüğüne uygun olarak yenilendi.
Ayrıca Dacia markasında bir ilk olan elektrikli açılır
cam tavan şık bir izlenim yaratırken, iç mekânda
ferahlık hissini artırıyor.
Yeniden tasarlanan yan aynalar sayesinde Yeni
Sandero’nun genişliği aynalar kapalı halde 115
mm artarken, açık halde ise sadece 13 mm arttı.
Böylece modelin toplam dış genişliği neredeyse
değişmezken, akıllı tasarım dokunuşlarıyla iç
mekânda ferahlık sağlandı.Yere daha sağlam basan
Yeni Sandero’da ön tekerlek izi 37 mm genişledi.
Otomobilin toplam yüksekliği 20 mm azalırken,
boyu 19 mm arttı. Yerden yükseklik bir önceki
nesil ile aynı kalırken, Yeni Sandero boyutlarıyla
kompakt bir otomobil olma özelliğini sürdürüyor.
Otomobilin ağırlığı yaklaşık 60 kg artmasına rağmen,
ön camın daha eğimli olması, yeniden tasarlanmış
yan aynalar ve kaput çizgileri gibi tasarım
öğeleri sayesinde aerodinamik direnç katsayısı
yüzde 11,1 oranında azaltıldı. (0,719) Bu durum
daha düşük yakıt tüketimi ve karbondioksit salınımını
da beraberinde getiriyor.
27
TOYOTA
Toyata Gürses
Toyota bZ4X
Konsepti ile Geleceği Şimdiden Gösterdi
Toyota, Şangay Otomobil Fuarı’nda yakında piyasaya sunulacak
olan elektrikli Toyota bZ4X modelinin konsept versiyonunu
gösterdi. Ön gösterimi gerçekleştirilen bu yeni konsept, sıfır
emisyonlu bataryalı elektrikli araçlar serisinin ilki olarak öne çıkıyor.
Toyota bZ4X Concept,
Toyota’nın sadece bir otomobil
şirketi olmaktan herkes
için mobilite üreten bir
şirket olmaya giden yolun
önemli bir parçası olarak
dikkat çekiyor. Konseptteki ‘bZ’ kısaltması
‘beyond Zero/Sıfırın ötesinde’ isminin baş
harflerini temsil ediyor ve Toyota’nın sadece
sıfır emisyonlu ve karbon nötr araçlar yapmanın
ötesine gitme başarısı olarak değerlendiriliyor.
Toyota bu araçla birlikte aynı zamanda
topluma, bireylere ve çevreye yeni faydalar sağlamayı
da amaçlıyor.
Yeni Toyota bZ4X Concept aracı, Toyota ile
Subaru işbirliğiyle her şirketin kendine özgü
becerilerini ve deneyimlerini temel alarak
geliştirildi. Bu aracın üretim versiyonunun
ise, 2022’nin ortasında satışa sunulması
planlanıyor.
Dinamik ve çok yönlü tasarım
Sadece bir araçtan daha fazlası olan Toyota
bZ4X Konsepti, aynı zamanda tüm yolculukları
daha konforlu hale getiriyor ve insanların keyif
alacakları bir araç yaratmanın önünü açıyor.
Hiçbir noktadan ödün vermeden insanların
elektrikli araçtaki yüksek beklentilerini karşılayacak
şekilde dikkat çekici tasarıma sahip
Toyota bZ4X Konsepti, dinamizmi ve çok yönlülüğü
birleştiriyor.
Bir SUV’un yüksek sürüş pozisyonuna sahipken,
aynı zamanda yola sağlam basan bir görünüm
sunuyor. Aracın gövdesindeki duygulara
hitap eden yüzeyler dikkat çekici bir tarzda bir
araya getirilmiş. Aracın ön bölümünde bilindik
ön panjur tasarımından vazgeçilerek bunun
yerine “çekiç başlı” form içerisinde sensörler,
ışıklandırmalar ve aerodinami parçaları yer
alıyor.
Büyük bir D segmenti kadar geniş
Toyota bZ4X Konsepti, elektrikli araçlar için
özel olarak geliştirilen yeni e-TNGA modüler
platformu üzerine yapıldı. Uzun aks aralığı
ve kısa ön-arka çıkıntılarıyla birlikte geniş bir
kabine sahip aracın arka diz mesafesi ise, büyük
bir D segmenti modeli ile benzer seviyede.
Aracın ön yaşam alanı ise, bir “sürüş modülü”
etrafında tasarlandı. Böylece sürücüye, yol
ve önemli bilgilerle direkt olarak bağlantıda
olma hissi veriliyor. Alçağa konumlandırılan
ön konsol panoramik bir görüş açısı sağlarken
daha ferah bir atmosfer getiriyor. Kontroller
kolay kullanım için orta konsolda toplandı.
Dijital sürücü göstergeleri direksiyonun
28
(0212) 436 70 70
üzerinde konumlandırıldı. Böylece sürücü,
bilgileri gözünü yoldan minimum oranda ayırarak
görebiliyor.
Optimize edilmiş sürüş menzili
Geliştirme programı, Toyota’nın 20 yılın üzerindeki
araç elektrifikasyon liderliğinin getirdiği
faydalar ve markanın belirleyici kalite,
dayanıklılık ve güvenilirliğiyle birlikte gerçekleştirildi.
Bu sayede motor, kontrol ünitesi
ve batarya yönetim sisteminden oluşan elektrikli
güç ünitesi, sınıfının lideri verimliliğe ve
oldukça rekabetçi bir sürüş menziline sahip
oldu. Aracın çevreci profili, aynı zamanda aracın
üzerinde bulunan ve menzili artıran solar
şarj sistemiyle güçlendiriliyor.
Toyota’nın hibrit ve dışarıdan kabloyla da
şarj edilebilen hibrit araçları için geliştirdiği
batarya teknolojisinin getirdiği kapsamlı
deneyim sayesinde, Toyota bZ4X Konsepti için
kullanılan daha büyük, daha güçlü batarya,
yüksek güvenilirlik, kalıcı performansı ve
soğuk iklimlerde dahi sürüş menzilini koruyacak
şekilde geliştirildi.
Gerçek SUV tarzı yüksek dört
çeker kapasitesi
Toyota bZ4X Konsepti’nde yer alan AWD sistemi,
ön ve arka akslarda yer alan elektrik
motorlarıyla gerçekleştiriliyor. Toyota’nın bu
alandaki zengin geçmişi ve derin deneyimiyle
birlikte Toyota bZ4X, dört tekerlekten çekiş
sistemiyle dikkat çekiyor. Sistem Toyota bZ4X
Konsepti’ne gerçek off-road kapasitesi sağlarken,
aynı zamanda her yol koşulunda ekstra
güvenlik sağlıyor.
Yeni teknolojik özelliklerle geliştirilen
Toyota bZ4X Konsepti ile dünyada ilk kez seri
üretim bir araçta farklı tasarıma sahip elektronik
direksiyon bağlantı sistemi kombine edilecek.
Bu teknoloji sürücüye daha iyi bir kontrol
sağlarken, bozuk yol yüzeylerinde yaşanacak
rahatsızlıkları ortadan kaldırıyor. Elektronik
sistemle birlikte geleneksel, dairesel direksiyonun
yerini yeni direksiyon şekli aldı. Bu yeni
teknoloji, sürücünün dönüş yaparken ellerini
direksiyonla birlikte çevirme ihtiyacını ortadan
kaldırarak araca daha fazla eğlenceli sürüş
katıyor.
“Toyota bZ” yeni elektrikli araçlardan
daha fazlası
Toyota bZ4X Konsepti, Toyota’nın yeni bZ,
yani beyond Zero adlandırma kuralını taşıyan
ilk modeli oldu.
29
TOYOTA
Hybrid avantajlı
Toyota 2. El Yönetmeni Ahmet Turhal ile verdikleri
hizmetleri ve pazarı konuştuk.
gitmeden bayide anında kredi kullandırımı gibi avantajlar
olarak sıralanabilir.
Taşıt satışlarında yapılan taksit düzenlemesiyle
ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz?
Otomobil alımlarına getirilen taksitli satış düzenlemesi, sektörde
olumlu karşılandı. Düzenlemenin pazarın hareketlenmesine
ve genişlemesine destek olacağını düşünüyorum.
İkinci elde en çok talep görev otomobil tipi
nedir?
İkinci elde en çok talep gören otomobil tipi sedan araçlar
olurken hatchback araçlar da oldukça popüler.
Bu yıl için hedef ve öngörülerinizi öğrenebilir
miyiz?
Hedef 2020’yi sollamak. Otomotiv sektöründe pandeminin
etkisinde olumsuzluklar yaşadık. 2021 yılına umutlarla başladık.
Yılın 2. yarısından itibaren ikinci el otomotiv sektörünün
daha dah toparlanıp satışların artacağını düşünüyorum.
Ahmet Turhal
Toyota 2. El Yönetmeni
Ahmet Bey, Toyota Xchange hizmetleri hakkında
bilgi verir misiniz?
Xchange by Toyota, her marka ve model ikinci el aracı satın
alma ve sahip olma deneyimini yaşatarak tek çatı altında
kurumsal bir hizmet veren bir sistemdir.
Kurumsal bir ikinci el hizmeti almanın avantajları
nelerdir?
İkinci el araç alım ve satım hizmeti veren kurumsal bayilerin
avantajları, kaliteli bir hizmet alabilmenin yanı sıra araçlarla
ilgili her soruya cevap verilebilmesi, ekspertiz ve garanti seçeneklerini
müşteriye sunması ve kredi işlemlerinin bankaya
İkinci el hybrid otomobillere olan talep
nasıl? Tüketicilerde bir çekince oluyor mu?
Hybrid otomobillere olan talep hızla artıyor. Dizel motora
alternatif olarak gösterilen motor hybrid teknolojisidir. 2019
yılından beri hybrid otomobil satışları hızla artıyor. Hybrid
motorların önümüzdeki yıllara damga vuracağını belirtmek
isterim. Tüketiciden gelen sorular pilin garantisi ve bakım
maliyetleriyle ilgili, Aslında bakım maliyetlerinin dizel araca
göre %35 oranında daha uygun olduğunu belirtmek isterim.
Üstelik 15.000 km’de bir bakım aralığı vardır. Ayrıca hybrid
akülerin 5 yıl sabit garantisi vardır. Müşteri 5 yıl garantiyi +
5 yıl daha uzatabilir ve toplamda 10 yıllık TOYOTA HYBRİD
AKÜ (PİL) güvencesi altına alabilir.
30
TOYOTA
Toyota WEC’de Hiper Araç
Çağı’na Zaferle Başladı
TOYOTA GAZOO Racing, FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın (WEC)
Hiper Araç çağını başlatan ilk yarışında galibiyet elde etti. 2021 sezonunun
ilk mücadelesi olan 6 Saat Spa-Francorchamps yarışında damalı bayrağa ilk
ulaşan Dünya Şampiyonu Toyota’nın hibrit hiper aracı GR010 HYBRID oldu.
Belçika’daki efsanevi pist bir
kez daha heyecan verici bir
yarışa sahne olurken Toyota,
tempoyu belirlemeyi başardı.
8 numaralı araçta yarışan
Sébastien Buemi, Kazuki
Nakajima ve Brendon Hartley, hafta sonu
boyunca takım arkadaşlarıyla zorlu bir mücadele
ortaya koyarak yarışı ilk sırada tamamladılar.
162 tur süren 6 Saat Spa-Francorchamps yarışında,
8 numaralı GR010 HYBRID en yakın
rakibinden 1 dakika 7.196 saniye önünde yer
alarak birinciliği elde etti. Bu zaferin ardından
TOYOTA GAZOO Racing, arka arkaya üçüncü
şampiyonluğuna giden yolda, Belçika’da da üst
üste beş kez kazanmış oldu.
Bununla birlikte Spa-Francorchamps
Pisti’ndeki bu yarışta 7 numaralı GR010 HYBRID
ile yarışan Dünya Şampiyonları Mike Conway,
Kamui Kobayashi ve José María López ise pol
pozisyonundan başladı. Galibiyet için mücadele
eden Toyota pilotları, birkaç aksiliğin ardından
yarışı üçüncü tamamladı.
Takım kaptanı Hisatake Murata,
Dünya Dayanıklılık
Şampiyonası’ndaki yeni
dönemin son derece rekabetçi
hale geleceğini belirterek
“Karşılaşılan tüm
zorluklara karşın mekanikerler,
mühendisler ve
pilotlar büyük bir çaba sarf
ederek iki aracımızla podyumda
yer almamızı sağladılar.
Yeni nesil yarışlara
güçlü bir başlangıç yaptık.
GR010 HYBRID’i öğrenmeye
devam edip daha da
geliştireceğiz. Belçika’daki
yarışta geliştirmemiz gereken
yanları gördük ve özellikle
Le Mans yarışı öncesi
bunlara odaklanarak sıkı
çalışacağız” dedi.
WEC’in bir sonraki yarışı, 13 Haziran’da
Portekiz’de gerçekleştirilecek. TOYOTA GAZOO
Racing, 8 Saat Portimao yarışında bir kez daha
podyumun en üstünde yer almayı hedefliyor.
31
TOYOTA
Mevcut araçlarını çevreci araçlarla değiştirmek
isteyen filolar da Toyota’nın hibritlerini talep ediyor...
Pandemi dönemiyle birlikte
fosil yakıtlı otomobiller
yerine çevreci araçlara yönelik
kişisel tercihler artarak
sürerken, karbon ayak izini
düşürmek isteyen kurum ve
kuruluşlar da hibrit teknolojisine sahip otomobillere
yöneldi. Hibrit teknolojisinin öncü ve
lider markası Toyota, Türkiye’den 2021 yılı için
hibrit motora sahip 28 bin filo aracı talebi aldı.
2021 yılının Ocak ve Şubat aylarında Türkiye
otomobil pazarında hibrit otomobillerin toplam
pazardan aldıkları pay yüzde 8,7 seviyesine
yükselirken, önemli bir yere sahip dizel
modellerin payı yüzde 27,4’e geriledi. Türkiye
pazarında her 100 hibrit aracın 90’ı Toyota
logosunu taşırken, yılın ilk ayında satışı yapılan
7 bin 442 Corolla modelinin de 3 bin 526
adet ile yüzde 47’si hibrit versiyon olarak kayıtlara
yansıdı.
Bugün tüm dünyada 17 milyon satış adedine
ulaşan Toyota hibrit otomobiller özellikle şehir
içi kullanımlarda sürüşleri büyük oranda emisyon
salımı olmadan gerçekleştirirken, hafif hibritler
başta olmak üzere diğer hibrit araçlardan
farklı olarak kullanım süresinin yüzde 50’sini
elektrikli motor ile kat ederek yakıt tasarrufu
sağlıyor. Hibritler ayrıca, hafif hibritlere göre çok
daha güçlü elektrik motoru ve aküsü sayesinde
anında güç ve hızlanma da sağlıyor.
Bozkurt “Hibrit otomobil talebi
katlanarak artacak”
Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su
Ali Haydar Bozkurt, pandemi döneminde alınan
önlemlerin Türkiye ve dünyadaki olumlu
çevresel etkilerini yakından gözlemlendiklerini
belirterek “Kişisel çevreci hibrit araç talebi özel
kurumlara, kamu kurumlarına ve filo taleplerine
yoğun olarak yansımış durumda. Bir iki yıl
önceden başlayan ve bu yıl artarak devam eden
hibrit otomobil taleplerini karşılamak ve yeteri
kadar araç bulmak için yoğun bir şekide uğraşıyoruz.”
dedi. Bozkurt, son iki yıldır katlanarak
artan yoğun taleple birlikte filolarda hibritlerin
dizelin yerini almaya başladığını da sözlerine
Toyota Yaris Avrupa’da Yılın Otomobili Seçildi
Tamamen yenilenen Toyota Yaris, 2021 Avrupa’da Yılın Otomobili
seçildi. Dördüncü nesil Yaris, Avrupa’da 59 otomotiv gazetecisinden
oluşan jürinin verdiği 266 puanla markaya bu ödülü 21 yıl
sonra yeniden kazandırdı. Avrupa’da Yılın Otomobili seçilen
ilk jenerasyon yenilikçi Yaris, Toyota’ya bu ödülü ilk
kez getiren model olmuştu.
Sessiz sürüşü, düşük emisyona sahip hibrit teknolojisi
ve ulaşılabilir fiyatıyla jürinin övgüsünü toplayan Yaris,
kullanıcılarının yüzde 80’inden fazlasının neden hibrit
güç ünitesini tercih ettiğini de ortaya koydu. Yaris aynı
zamanda tasarımı, dinamik performansı ve sınıfının öncüsü
güvenliğiyle de öne çıkarak “prestijli” olgusunu da gözler önüne serdi.
Avrupa’da Yılın Otomobili jürisi, GR Yaris’in lansmanıyla birlikte
Toyota’nın Avrupa çapında hızlı hatchback pazarına olan tutkusunu
yeniden ateşlemesini de özellikle takdir etti. 2021 Avrupa’da Yılın
Otomobili Ödülü, Yeni Yaris’in Avrupa’da ilk kez en çok satan otomobil
olmasından sadece birkaç gün sonra geldi. Bu durum aynı zamanda
Avrupalı kullanıcıların, Avrupa’da Yılın Otomobili jürisiyle aynı fikirde
olduğunun da net bir kanıtı oldu.
Toyota, gelen bu başarıyla birlikte Avrupa’da Yılın Otomobili Ödülü
unvanını toplam üç kez elde ederek Avrupa’da en fazla “Yılın Otomobili”
seçilen Japon marka olmayı da başardı. Yaris 2000 yılında, Prius ise
2005 yılında bu ödüle layık görülürken, Yaris de 2021’de yine bu prestijli
ödülü almaya hak kazandı.
32
Toyota’nın Hibritlerine
büyük ilgi
ekleyerek şunları söyledi;
“Kurumsal yapıların artık karbon ayak izini
takip etmek ve düşürmek amacıyla şirket araçlarının
hibritler başta olmak üzere daha çevreci
modellere evrilmesi konusunda düğmeye
bastıklarını görüyoruz. Teşvikler ve teknolojinin
gelişimiyle elde edilen maliyet avantajları
sayesinde hibrit modeller ile dizel ya da benzinli
otomobiller arasında bir fiyat uçurumu da
artık yok. Hem perakende hem de filo kullanıcıları
bu durumu çok iyi değerlendiriyorlar.
2020 yılında toplam hibrit satışımız 16 bin 55
adet olarak gerçekleşmişti. Yoğun filo talebiyle
2021 yılında bir rekora imza atarak hibrit araç
satışımızın önemli bir seviyeye gelmesini bekliyorum.
Toyota hibrit otomobil kullancısı 750
kişiyle yaptırdığımız anket de bunu doğrular
nitelikte. Ankette memnuniyet ve tavsiye oranı
yüzde 90’ı aşarken, tekrar hibrit otomobil alırım
diyenlerin oranı yüzde 85 seviyesinde.
Ayrıca kullanıcılar yakıt tüketimi, çevresel faktörler,
sessiz ve konforlu bir sürüş için hibritleri
tercih ettiklerini belirtiyorlar. Bunun yanında;
hibrit teknolojisini tercih edenler geçmişte
otomatik vitesli araçlara geçtikten sonar tekrar
düz vitese dönmeyenler gibi bundan sonra
da hibrit dışında araç kullanmayacaklarını da
ifade ediyorlar”
Hibritler her açıdan avantajlı
Uzun vadeli stratejisiyle hibrit elektrikli güç
ünitelerine odaklanan ve sıkılaşan emisyon
yönetmeliklerini karşılayıp bu teknolojide lider
olmayı başaran Toyota, sürekli olarak geliştirdiği
hibrit teknolojisi ile de kullanıcısına büyük
avantajlar sunuyor.
Yapılan ölçümlerde; dizele göre yüzde 15,
benzinliye göre yüzde 36 oranında daha az
yakıt tüketim maliyetine de sahip olan hibritler,
hafif hibrit otomobiller başta olmak üzere
diğer hibrit ve benzeri modellere göre bir çok
ülke ve bölgedeki düşük emisyon standartlarına
da olumlu cevap veriyor. Bunun yanında
ayrıca ikinci el rakamlarını karşılaştırıldığında
da hibrit araçların benzinli araçlara
göre yüzde 4, dizel araçlara göre ise yüzde 6
daha avantajlı ikinci el değerine sahip olduğu
görülüyor.
Toyota Avrupa’da Yeni A Segmenti Modelini
Tanıtmaya Hazırlanıyor
Toyota, Avrupa’da çok tercih edilen ve önem
taşıyan A segmentinde yatırım yapmaya yeni
bir model ile devam edeceğini duyurdu. GA-B
platformu üzerinde üretilecek tamamen yeni
A segmenti model, Toyota markası için giriş
seviyesi rolü oynamayı ve ulaşılabilir konumda
olmayı sürdürecek.
Toyota’nın son dönemde çıkan yeni modelleri,
TNGA mimarisi üzerine yapılan platform
sayesinde, daha iyi sürüşü, daha iyi yol tutuşu,
daha yüksek güvenliği ve daha dikkat çekici
tasarımıyla öne çıkıyor.
2021 Avrupa’da Yılın Otomobili olan Yeni
Yaris de, GA-B platformu üzerine yapılmıştı.
Dikkat çekici tasarımı, yüksek kabin konforu,
verimli ve dinamik hibrit motoru ve üstün
sürüş dinamikleri ve sınıfının lideri güvenliğiyle
Avrupalı kullanıcılardan da büyük beğeni
topladı.
GA-B platformu üzerine inşa edilecek bir
sonraki model ise Yaris Cross olacak. Yaris,
Yaris Cross ve yeni A segmenti model ile birlikte
Avrupa’da GA-B platformu kullanan bu
modellerin yıllık üretiminin 500 bini aşması
bekleniyor.
Toyota, yeni A segmenti modelin ulaşılabilir
olmasıyla bu rakamlara ulaşmayı hedefliyor.
Bununla birlikte bu segmentte motor seçimi de
büyük önem taşıyor. Günümüzde A segmentinde
içten yanmalı motorlara sahip ürünler
ağırlıkta ve bu da bütçenin kilit bir nokta olduğunu
gösteriyor. Pazar tahminleri de, özellikle
müşteriler için finansal ulaşılabilirliğin dominant
faktör olduğu pazarda, içten yanmalı
motorların tercih edilmeye devam edeceğini
ortaya koyuyor.
33
TOYOTA
Toyota “Proace City”
ile ticari segmentte
iddiasını artıracak
Müşterilerin beklentilerini karşılayacak şekilde hem iş hem de özel
amaçlı kullanılacak özellikler dikkate alınarak tasarlanan PROACE
CITY, Türkiye’de satışa sunuldu.
Toyota, kompakt hafif ticari
araç segmentinde yeni
PROACE CITY modeli ile
yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor.
Türkiye’de Hilux ile
hafif ticari araç pazarında
uzun yıllardır farkını ortaya koyan Toyota,
PROACE CITY camlı van modelini de pazara
sunarak segmentteki iddiasını daha da yukarıya
taşıyor.
Bozkurt “PROACE CITY hem iş hem
de özel hayat için”
PROACE CITY’nin online olarak gerçekleşen
lansmanında bir konuşma yapan Toyota
Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali
Haydar Bozkurt, Türkiye ve Avrupa’da kompakt
ticari araç segmentinin her geçen gün
önemini artırdığına dikkat çekerek “PROACE
CITY dış tasarımda şık ve premium, iç
tasarımda da binek araç konforuna sahip
bir model. Müşterilerimiz iş hayatlarında
da aileleriyle birlikte özel hayatlarında da
PROACE CITY’i severek kullanacaklar” dedi.
Benzerlerine göre PROACE CITY’nin tüm versiyonlarında
standart olarak sunulan donanımların
çok üst düzeyde olduğunu belirten
Bozkurt şunları söyledi;
“PROACE CITY bir SUV tasarımı, donanımı
ve binek otomobil konforunu barındırıyor.
Standart olarak sunulan bu donanımlar
modelimizi segmentinde ayrı bir yere taşıyor.
Satışlarımıza müşteri beklentisinin yüksek
olduğu camlı van modelimizle başlıyoruz.
PROACE CITY için 2021 yılı hafif ticari araç
pazarında yüzde 4,5-5 pay alarak 5000-5500
aralığında bir satış hedefimiz bulunuyor. Eğer
ek adetler de alabilirsek satış adetleri yukarıya
çıkacaktır. Hafif ticari araç pazarı ülkemizde
sürekli gelişen bir pazar. Geçtiğimiz yıl 162 bin
adet sevilerinde tamamlanan pazarın bu yıl
180-200 bin aralığında satış adetlerine ulaşmasını
bekliyoruz. Toyota olarak PROACE
CITY’nin üst versiyonları da dahil olmak
üzere çok rekabetçi bir fiyatla hafif ticari araç
segmentinde iddiamızı ortaya koyacağız.”
Segmentinde tek “5 yıl 150 bin km
garanti”
PROACE CITY’nin Dream, Flame X-Pack ve
Passion X-Pack olmak üzere 3 farklı donanım
seviyesi olduğunu ve giriş seviyesinden itibaren
zengin donanımlar ile satışa sunulduğunun
altını çizen Bozkurt “ Sınıfında yalnızca
PROACE CITY’de bulunan yansıtmalı renkli
gösterge ekranı, bütün versiyonlarda standart
olarak sunulan akıllı telefon entegrasyonu,
Flame X-Pack ve Passion X-Pack’te yine standart
olarak bulunan panoramik cam tavan
gibi üstün bir çok özellik modelimizi ayrı bir
yere konumlandırıyor. Ancak segmentinde tek
olarak 5 yıl 150 bin kilometre garanti kapsamında
olması Toyota markasını ve PROACE
CITY’yi farklı kılıyor” şeklinde konuştu.
Bozkurt ayrıca PROACE CITY’nin de ürün
gamına katılmasıyla birlikte müşterilere üstün
34
hizmet sağlayacak yeni “Toyota Professional”
marka stratejisini de tüm yetkili satıcılarda
devreye alacaklarını da sözlerine ekledi.
Beklentileri ötesinde bir ticari
araç
Yeni PROACE CITY, hem iş hem de özel
amaçlı olarak kullanılacak şekilde tasarlandı.
Pratik özelliklerinin yanı sıra yüksek konfor
unsurlarıyla da öne çıkan PROACE CITY
sadece yük taşıyacak şekilde değil araç içerisindekilerin
konforunu da odak noktasına
alarak geliştirildi.
821 kg taşıma kapasitesi ve 1000 kg’lik
römork çekme kapasitesiyle öne çıkan
PROACE CITY, aynı zamanda verimli motor
seçenekleri sunuyor. PROACE CITY, üst
düzey teknolojik özellikleri, etkileyici aktif
güvenlik sistemleri ve kolay kullanıma sahip
esnek kabiniyle donanımlı bir mobil ofis gibi
kullanılabiliyor. 4,403 mm uzunluğa, 1,880
mm yüksekliğe, 1,848 mm genişliğe ve 2,785
mm dingil mesafesine sahip PROACE CITY,
modern iç ve dış tasarımı pratik bir kullanım
ve konforlu sürüşle buluşturuyor. PROACE
CITY, 775 litre ve arka koltuklar katlandığında
1414 litre olan bagaj hacmiyle de öne çıkıyor.
Pratikliği ve konforu bir arada sunan sahip
modelde, kullanımı kolaylaştırmak adına birçok
saklama göz ve özellik de bulunuyor. Bagaj
kapısında yukarı açılabilir cam, ön koltukların
arasındaki konsol, ön koltukların arkasındaki
katlanır masalar, arka yan camlarda güneşlik,
arka koltuk zemin saklama gözleri ve aracın
bagaj tavanına entegre saklama alanı ile çok
yönlülüğü artırıyor.
İki farklı motor ve şanzıman
seçeneği
PROACE CITY, iki farklı dizel motor seçeneğiyle
tercih edilebilecek. 100 HP ve 130 HP’lik
1.5 litre dizel motorlar, düşük yakıt tüketimi ve
düşük CO2 emisyon değerleriyle öne çıkıyor.
100 HP güç ve 250 Nm tork üreten 1.5 litrelik
giriş seviyesi dizel motor, 5 ileri manuel şanzımanla
eşleştiriliyor. 110 g/km CO2 değerine
sahip motorun karma tüketimi 4.2 litre/100
km. Bu güç ünitesi, PROACE CITY’nin 0-100
km/s hızlanması 12.9 saniye tamamlamasını
ve 172 km/ maksimum hıza ulaşmasını
sağlıyor.
PROACE CITY’nin daha yüksek performans
sunan 130 HP ve 300 Nm’lik 1.5 litre dizel
motoru ise, 8 ileri otomatik şanzıman ile eşleştiriliyor.
114 g/km CO2 emisyon salımı olan
aracın, 100 km’de tüketimi ise 4.4 litre. 0-100
km/s hızlanmasını 11.1 saniyede tamamlayan
130 HP’lik PROACE CITY, 183 km/s maksimum
hıza ulaşabiliyor. PROACE CITY’nin her
iki motor seçeneği de, hem şehir hem de şehir
dışı sürüşlerde ideal bir performans sunuyor.
Yeni PROACE CITY sınıfının lideri verimlilikle
birlikte toplam kullanım maliyetinin
düşük olması sağlanıyor. Düşük yakıt maliyetlerinin
yanı sıra dizel motorlarda 1 yıl/15 bin
kilometre bakım aralığı programlanıyor.
PROACE CITY ile binek otomobil
konforu
PROACE CITY, sadece bir ticari araçtan çok
daha fazlasını sunmayı hedefliyor. Geniş kullanım
alanı ve çok yönlülük ile tasarlanan
PROACE CITY, premium binek otomobillerde
görülen özellikleri de sunuyor.
PROACE CITY standart olarak sunulan 8
inç dokunmatik multimedya ekranıyla birlikte
araç içerisindekilerin hareket halinde de her
zaman bağlantıda olmaları sağlanıyor. Sade ve
kolay kullanıma sahip kontrolleri dokunmatik
sahip ekran, Apple CarPlay ve Android Auto
ile akıllı telefonun kolayca entegre edilmesini
sağlıyor. Aynı zamanda Bluetooth ve USB
bağlantıları da bulunuyor. Kullanıcılar yine
standart olarak sunulan akıllı telefonlarını
kablosuz akıllı telefon şarj ünitesi ile de şarj
edebiliyorlar.
PROACE CITY’nin binek otomobil ayrıcalığı
sunan diğer özellikleri arasında panoramik
cam tavan ve geliştirilmiş aktif güvenlik
özellikleri bulunuyor.
Üç donanım seviyesi ile tercih
edilebiliyor
Türkiye’de Dream, Flame X-Pack ve Passion
X-Pack olmak üzere üç farklı donanım seviyesiyle
satışa sunulan PROACE CITY, tüm versiyonlarda
zengin donanımlarla öne çıkıyor.
8 inç dokunmatik multimedya ekranı, yokuş
kalkış desteği, hız sabitleyici gibi özellikleri
standart olarak sunulan PROACE CITY’de
tercih edilen versiyona göre bagaj kapısında
yukarıya açılan cam kapak, elektronik park
freni, akıllı giriş ve çalıştırma sistemi, 180
derece geri görüş kamerası gibi özellikler de
bulunuyor.
Segmentinde tek kez Yansıtmalı Renkli
Gösterge Ekranına (head-up display) da sahip
olan PROACE CITY, önemli verileri ekrana
aracın camına yansıtarak sürüş konforunu
ve güvenliğini artırıyor. Yansıtmalı renkli
gösterge ekranına hız limitleri, mevcut hız
ve güvenlik uyarıları renkli ve okunaklı bir
biçimde sürücüye aktarılıyor.
35
TOYOTA
Toyota’dan yeni sporcu
Kompakt spor otomobiller arasındaki rekabet Toyota GR 86 ile
yeni bir seviyeye çıkacak.
Toyota, GR ürün gamının en
yeni üyesi spor otomobil GR
86’nın dünya lansmanını
gerçekleştirdi. Yeni GR 86, ilk
kez 2012’de tanıtılan ve 200
bin adedin üzerinde satış
performansı yakalayan GT86’nın eğlenceli
sürüş karakteristiğini yansıtmaya devam ediyor.
Önden motorlu ve arkadan itişli GR 86’nın
global bir model olarak Avrupa’da da satışa
sunulması planlanıyor.
Toyota GR 86’nın alüminyum tavanı ve
gövde panelleri gibi bir dizi ağırlık azaltma
çalışmaları sayesinde 1.270 kg olmasıyla segmentinin
en hafif dört koltuklu coupe aracı
olarak dikkat çekiyor. GR 86’da yer alan yeni
hafif dört silindirli motorun hacmi 2,4 litreye
yükseltildi ve böylece performansı da selefine
göre arttı.
Yeni GR 86, 4.265 mm uzunluk, 1.775 mm
genişlik, 1.310 mm yükseklik ve 2.575 mm
dingil mesafesine sahip. Bu ölçüler hemen
hemen GT86 ile aynı kalırken, çevikliği artıracak
şekilde ağırlık merkezi alçakta tutuldu.
GT86’ya göre gövde sertliği yüzde 50 civarında
artırılan yeni araç daha keskin yol tutuşa ve
daha iyi yönlendirme kabiliyetine sahip olacak.
TOYOTA GAZOO Racing’in motorsporları
deneyiminden faydalanarak geliştirilen araçtaki
ön hava kanalları ve yan paneller gibi
fonksiyonel aerodinamik parçalar ile birlikte,
GR 86’nın sınıfında en iyi yol tutuşa ve dengeye
sahip olması hedefleniyor.
36
Hidrojenli mobil klinik
Toyota, hidrojeni kullanarak elektrik üreten dünyanın ilk yakıt hücreli mobil
kliniğinin testlerine 2021 yaz aylarından başlanacağını açıkladı.
Normal zamanlarda ve afet durumlarında
kullanılmak üzere tasarlanacak mobil klinik
modeli, küresel ısınmanın önlenmesine
yardımcı olmak için CO2 emisyonlarının
azaltılmasına da katkıda bulunacak. Toyota,
Kumamoto Hastanesi ile 2000 yılının yaz ayından
bu yana yaptığı çalışmaların sonucu olarak
normal zamanda sağlık hizmeti verecek mobil
klinik, afet durumunda tıbbi hizmetin yanı sıra
elektrik de üretebilecek.
Toyota Coaster minibüs üzerine geliştirilecek
klinik, güç kaynağı olarak Toyota Mirai’de
yer alan hidrojen yakıt hücresi sistemini kullanacak.
Klinik, seyir esnasında herhangi bir
CO2 emisyonu veya endişe verecek herhangi
partikül salımı olmadan tamamen çevreci,
sessiz bir şekilde ilerleyen bir araç olacak.
Mobil klinik 210 kilometre civarında bir menzile
ulaşabilecek. Aracın sadece içerisinde değil
dışındaki çoklu güç çıkışları, bir dizi elektrikli
ürüne elektrik sağlayacak. Aracın içerisinde
klima ve HEPA filtre ile kombine edilen havalandırma
sistemi ise çalışırken de enfeksiyon
kontrolünün daha iyi olmasını sağlayacak.
Toyota’dan 5 yıl garanti
Toyota, müşteri memnuniyetini ön planda tutan uygulamalarına
bir yenisini daha ekleyerek tüm modellerindeki
“Toyota Garanti Sistemi’ni” 5 yıl/150 bin kilometreye
çıkardı. Sektöründe pozitif ayrışan bu uygulama
ile Toyota, sürekli gelişim felsefesi çerçevesinde yenilikçi
yaklaşımını sürdürüyor. Hafif ticari araç segmentine
sunulan Toyota Proace City ile başlayan uzatılmış
“Toyota Garanti Sistemi” 24 Mart tarihinden itibaren
satışı gerçekleşen tüm modelleri kapsıyor.
Toyota bunun yanında ayrıca “Garanti Spesiyal”
ile de garanti uygulamalarında farkını ortaya koyuyor.
Bu sisteme göre Toyota kullanıcıları, 5 yıl/150
bin kilometrelik Toyota Garanti Sistemi’nin süresi
dolmadan önce araçlarının motor, şanzıman ve diferansiyel
komponentleri için garanti süresini 2 yıl ve
sınırsız kilometre olarak uzatabilecekler. 1600 cc’ye
kadar olan modeller ve tüm hibritler için 960 TL,
1600 cc üzeri binek otomobiller, Hilux ve Proace City
için 1.110 TL ve SUV modeller için 1.320 TL ödeyerek
“Garanti Spesiyal” sistemine dahil olanlar bu
süre ve sınırsız kilometre kapsamında araçlarının
motor, diferansiyel ve şanzımanlarını garanti altına
almış olacaklar. Toyota, devreye aldığı yeni “Toyota
Garanti Sistemi” uygulaması hakkında ayrıntılı
bilgi almak isteyenleri Türkiye’ye yayılmış Toyota
Plazalara bekliyor.
37
GRSCAR
GRSCAR
GRSCAR - EDREMİT
Uğur Yıldız – Lisansiye Sahibi
Firmanızdan biraz bahseder
misiniz?
Firmamızı 2018 yılında Eskişehir, Balıkesir ve
Edremit’de Otonar Otomotiv adı ile kurduk.
Firmamız ağırlığı Eskişehir ve Balıkesir olmak
üzere oto alım satım ve kiralama sektöründe
yoğun bir faaliyet göstermektedir.
GRSCAR hakkındaki
düşünceleriniz?
GRSCAR oto kiralama sektöründe Türkiye’nin
tamamen yerli ve milli gücü olarak her geçen
gün kendini geliştiren ve teknolojiye ayak uyduran
güçlü bir marka. Gelişen teknoloji ile beraber
hem ulusal pazarda hem de uluslararası
pazarda kendini kabullendiren, misafir kitlesinin
ismi ile hitap ettiği bir marka olan GRSCAR
ile partnerlik yapmaktan mutlu ve gururluyuz.
GRSCAR olarak henüz kiralama sektöründe
yeni bir marka olmamıza rağmen çok ciddi bir
yol almış durumdayız.
Türkiye’de araç kiralama sektörü
ile ilgili neler düşünüyorsunuz?
Mevcut piyasa şartları göz önüne alındığında
araç satın alım gücünün düştüğü aşikârdır. Bu
durum ise tüketiciyi kiralamaya itmektedir.
Gerek kurumsal gerek bireysel olarak yapılan
kiralamalarda her yıl bir önceki yıla oranla artış
göstermektedir. Özellikle tüketici tarafından
güvenilir olarak kabul edilen firmaların sayısı
arttıkça talep ve tüketim artmaktadır. GRSCAR
ailesi olarak hem bireysel kiralamada hem de
kurumsal kiralamalarda bu pazarın liderliği
konusunda hedefimizden sapmadan sağlam
adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz.
2021 yılından beklentileriniz
nelerdir?
2021 yılı için geçmiş yılları da göz önüne alarak
özellikle Haziran ayının sonundan itibaren
çok ciddi bir yoğunluk bekliyoruz. Trabzon
Havalimanı’na günde 12 adet direk yurt dışı
uçuşu ve yaklaşık olarak her gün 60 civarı direk
yurt içi uçuşu olacaktır. Bu durum da 2021 yılı
için hedeflerimizi tamamlayabilmek adına bize
motivasyon kaynağı olmuştur. GRSCAR bölgenin
en güçlü firmalarından biri olarak 2021
yılının başarılı ve hedeflerini tamamlamış bir
şekilde kapatabilmek için tüm müşterilerimize
7 gün 24 saat hizmet veriyoruz.
Son olarak eklemek istediğiniz bir
şeyler var mı?
GRSCAR Edremit olarak tüm ofislerimize 2021
yılının bol kazanç, sağlık ve huzur getirmesini
temenni ediyoruz. Birlikte daha büyük bir
aileyiz...
GRSCAR - SİVAS
Firmanızdan biraz bahseder
misiniz?
Firmamızı 2013 yılında Sivas’ta Prestij Oto
Kiralama adı ile kurduk. Firmamız ağırlığı Sivas
Merkez olmak üzere Sivas’ın tüm ilçelerine ve
köylerine kiralama hizmeti sunmaktadır.
GRSCAR hakkındaki düşünceleriniz?
GRSCAR oto kiralama sektöründe Türkiye’nin
tamamen yerli ve milli gücü olarak her geçen
gün kendini geliştiren ve teknolojiye ayak
uyduran güçlü bir marka. GRSCAR olarak kiralama
sektöründe yeni bir marka olmasına rağmen
ciddi bir yol almış durumda. GRSCAR ile
çalışmaktan oldukça mutluyuz.
Türkiye’de araç kiralama sektörü
ile ilgili neler düşünüyorsunuz?
Maalesef ki piyasa şartlarına baktığımızda
araç alım gücünün düştüğünü görmekteyiz. Bu
durum insanların kiralama sektörüne yöneltiyor.
Araç kiralama oranları her sene artmakta.
Bireysel ve kurumsal kiralamalarda
güvenilir ve kaliteli hizmet sunan
firmaların sayısı arttıkça talep artıyor.
GRSCAR Ailesi olarak kiralama
sektöründe güvenilir ve kaliteli hizmet
vererek her zaman en üst seviyeleri
hedefleyip emin adımlarla ilerlemeye
devam ediyoruz.
2021 yılından beklentileriniz
nelerdir?
Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu sene
yaz aylarında bir yoğunluk beklemekteyiz.
Sivas’ın ve ilçelerinin
gurbetçi potansiyeli oldukça fazla
en iyi hizmeti vermek için hazırız.
Ümit Korkmaz – Lisansiye Sahibi
Araçlarımız her kira dönüşünde dezenfekte
edilmekte, sağlık bu dönemde hepimiz için çok
önemli ve bu konuda oldukça titiz davranıyoruz.
Hedefimiz ise her sene olduğu gibi bir üst seviyeye
çıkmak.
Son olarak eklemek istediğiniz bir
şeyler var mı?
GRSCAR Sivas olarak tüm ofislerimize 2021
yılının sağlık ve bol kazanç getirmesini temenni
ediyoruz. Birlikte daha büyük bir aileyiz…
38
444 9 505
GRS Kiralama olarak kurumsal müşterilerimize ikame araç, bireysel
müşterilerimize günlük ve aylık kiralama hizmeti veriyoruz.
Bunun yanı sıra kiralama hizmetinin müşterimiz
için biraz daha kolay ve konforlu olmasını sağlamak
adına vale hizmetimiz var. Müşterimizin aracı
istemiş olduğu adrese teslim ediyor, yine istediği
adresten iade alınmasını sağlıyoruz. Bu hizmet ile
özellikle yoğun tempoda çalışan tüm kullanıcılarımızdan
oldukça olumlu geri dönüşler alıyoruz.
İstanbul iki yaka bize ait olmak üzere 27 noktada
franchise olarak çalışan bayilerimiz mevcut. Bu
bayi ağı dışında artı 28 noktada araç tedarik edebilmekteyiz.
Bu çok noktadan araç temini bizim
kurumsal müşterilerimiz tarafında hem de bireysel
tarafta elimizi oldukça güçlendirmektedir.
2020 yılında pek çok sektörü olumsuz etkileyen,
hatta pek çok iş yerinin kapanması gibi üzücü
sonuçlar doğuran pandemi süreci , bizim işlerimizin
ciddi anlamda büyümesini sağladı.
TOKDER verilerine göre kiralama sektörü 2020
yılında 57.500 araç ile yeni otomobil pazarının
%9,4 ünü filosuna kattı. Bu alım ile mevcutta 30
milyar TL olan kiralama sektörü büyüklüğü, 39.6
milyar TL'ye yükseldi. Bu büyüme GRS Kiralama
olarak bizim için de aynı paralelde oldu. Geçen
yılın Ocak – Mart döneminde 300 – 350 araç bandında
olan araç parkımız yaklaşık beş misli artarak
1650 adede çıktı. Sezon öncesi diye adlandırdığımız
Ocak – Mayıs dönemi bizim için daha çok
kurumsal kiralamanın ön planda olduğu, işlerimizin
oldukça sakin geçtiği bir dönemdi . Bu dönemi
parkımızı ortalama 1/3 oranında küçülterek geçirirdik.
2021 yılı Ocak – Mart dönemde ise, pandemi
sebebiyle bireysel müşteri sayısının artması aynı
paralelde işlerimizin artmasını sağladı.
Aslında 2021 yılının nasıl geçeceğini içinde
bulunduğumuz pandemi süreci belirleyecek. Hafta
sonları kapanmaların başlaması, hafta sonu kiralamalarımızın
neredeyse bitmesi anlamına geliyor.
Bunun dışında iller arası seyahat engeli de aylık
kiralama yapan müşterileri sayımızda oldukça
etkili. Dolayısı ile mevcut durum bizler için verimli
ve hareketli olmasına karşın, alınacak bir kapanma
kararının olumsuz etkisini en hızlı bizler görüyoruz.
Genel olarak bu olumsuz havaya rağmen 2021
yılında daralma değil , işlerimizin daha da büyüyeceği
bir yıl olacağını düşünüyorum.
Bireysel kiralamada şu anda en büyük avantaj,
müşterilerimizin toplu taşıma araçları ile pandemi
sürecinde olası maruz kalacakları olası bulaşı riskini
düşürüyor olması. Size ait bir araçla yapacağınız
seyahat ile çok daha güvenli olma şansını elde
etmiş oluyorsunuz.
Filomuzdaki araçlarımızın tamamı 2020 ve
2021 model. Maximum bir yaşında araçlar ile hem
kurumsal hem bireysel müşterilerimize hizmet
veriyoruz. Araç fiyatlarındaki ve vergilerdeki artışlar
sebebiyle pek çok rakip firma yeni araç alımını
durdurdu. Parklarındaki eski araçları kullanmayı
tercih ettiler. GRS Kiralama olarak bu durum
bizim kısa süreli kiralama yapan firmaların içinde
bir adım öne geçmemizi sağladı. Araçlarımızın
çok yeni olması , hijyen konusundaki titizliğimiz
ve hizmet kalitemiz, müşterilerimizin bizi tercih
etme sebebi oldu.
Müşterilerimize premier grup dediğimiz en
üst grupta BMW 520i araçlarımızı sunuyoruz. Bu
grubumuzun hemen altında yine BMW 2 Serisi, 3
Serisi ve Mercedes C 200 gibi araçlarımız mevcut.
Kurumsal ikame hizmeti verdiğimiz müşterilerimizde
kullanıcının aracı hangi grupta ise, o
grup karşılığı araç vermek zorundayız. Dolayısı ile
burada kurumsal müşterilerimizde premier grup
dahil her gruptan talep alıyor, araç yönlendiriyoruz.
Bireysel müşterilerimizde aracın bagaj hacmi,
yakıt tüketimi, maliyeti gibi değişken tercih sebepleri
var. Ağırlıklı olarak ekonomik grup araçları tercih
ettiklerini söyleyebiliriz.
GRS SIGORTA
GRS SİGORTA (0212) 429 39 00
GRS
Sigorta,
2020
yılında %27
büyüyerek;
sektörün
%4
üzerinde
büyüdü.
GRS Sigorta 2020 yılında
hedeflerini gerçekleştirerek
sektörün üzerinde büyüdü
Her ne kadar pandeminin etkisi
hemen hemen tüm sektörlerde
çok yoğun bir şekilde
hissedilse de GRS Sigorta,
hizmet kalitesinden ödün
vermeden sağlıklı bir büyüme
rakamına ulaştı.
Bu büyümede en büyük etken; siz değerli müşterilerimizin
bize olan güveni ve işbirliği oldu. 2021
yılının ilk çeyreğini bitirdiğimiz bugünlerde de bu
güven artarak devam ediyor. Her yıl olduğu gibi,
bu yıl da müşterilerimizin memnuniyetine azami
önem vererek onların sigorta çözüm ortakları
olmaya çalışacağız.
İşbirliği içerisinde olduğumuz 11 Sigorta Şirketi
ve Gürses Grup’un gücünü de arkamıza alarak; tüm
sigortacılık ürünlerinde (Yangın, Mühendislik,
İnşaat, Nakliyat, Trafik, Kasko, Dijital Sigortalar
vb) uzman ekibimiz ile sizlerin ihtiyaçlarını karşılamaya
devam edeceğiz.
Yeni dönemde, geliştirdiğimiz web sitemizi
www.grssigorta.com u sizlerin beğenisine sunuyoruz.
Yeni web sitemiz aracılığı ile aklınıza takılan
sorularınız için bizimle canlı chat yapabilir veya
poliçe vade bilgilerinizi sitemize girerek takibi
bize bırakabilirsiniz. Bu şekilde size sadece arkanıza
yaslanıp en uygun fiyatı almak ve profesyonel
danışmanlarımızın güvenini yanınızda hissetmek
kalır. Aynı zamanda üç plazamız servis bekleme
noktalarında yine web sitemize girerek bu
işlemlerinizi hızlı ve zahmetsizce yapabilirsiniz.
Dördüncü sayımızda da, sizlerin dikkatini çekeceğine
inandığımız konuları incelemeye devam
ediyoruz. Bu sayımızda; evden çalışma nedeni ile
son dönemlerin popüler ürünü olan ve acenteliğimiz
aracılığı ile de yapılabilen “Siber Koruma
Sigortası ” ndan bahsedeceğiz.
Siber Koruma Sigortası nedir &
Sıkça Sorulan Sorular
Genel Bakış:
Bilgi, içinde bulunduğumuz modern toplumun
en önemli kaynaklarından biridir. Günümüzde
6 milyar akıllı cihaz bulut teknolojisi ile birbirine
bağlanmış durumda. 2021 yılında bu sayının 20
milyara ulaşması bekleniyor. Kişisel bilgisayarlar,
telefonlar, yönetim sunucuları, üretim bantları,
komünikasyon ve yön bulma sistemleri, borsalar,
bankalar, sigorta şirketleri, kredi kuruluşları, birbirine
bağlanabilen tüm sistemler aynı bulut teknolojisi
kullanarak bağlanıyorlar. Tarihte görülmemiş
bir verimlilik ve üretkenlik beraberinde yine
tarihte görülmemiş riskleri getiriyor.
Ne Tür Önlemler Alınmalı:
Zararlı yazılımlar yapımcıları tarafından sürekli
geliştiriliyor. İşletim sistemlerinin sürekli güncel
tutulması ve güncel anti virüs programlarının
kullanılması belli bir ölçüde korumanızın da
güncel olmasını sağlar. Bunun yanı sıra düzenli
sızdırmazlık testleri sisteminizin açık noktalarını
bulmakta ve kapatmakta size yardımcı olacaktır.
Bilgi güvenliği konusunda prosedürler yaratmak ve
uygulamak, olası bir saldırı anında müdahale planlarını
belirlemek ve bunları önceden test etmek
bir saldırı anında kargaşa ortamının oluşmasını
engeller.
Hangi Teminatları Kapsıyor:
• Data Kayıpları
• Veri silinmesi ve manipülasyonu
• İş durması ve/veya yavaşlaması
• Şantaj
• İtibar Kaybı
• 3. şahıs zararları
• KVKK’dan gelebilecek cezaları teminat altına
alır.
Siber risk sigortası; belirli bir gizlilik düzeyine
sahip ve korunması gereken bilgilerin açığa çıkması
veya zarar görmesi sonucu yaşanabilecek
hasarlara karşı işletmeleri koruyan sigorta poliçesidir.
Siber risk sigortası, kişisel veya kurumsal
verilerin ihlali nedeniyle doğabilecek 1.şahıs ve
3.şahıs zararları, ağ güvenliğine yapılan saldırılar
veya ağ kesintisi nedeniyle yaşanan aksaklıklardan
doğabilecek iş durmasını, yaşanan bu tarz durumların
itibar kaybına neden olmaması için yapılması
gereken masrafları karşılamaktadır.
40
FILOMOBIL
FİLOMOBİL KURUMSAL (0212) 431 96 00
Shell TTS Avantajları
Shell Taşıt Tanıma Sistemi Hem Zaman Hem Ödeme Kolaylığı Sağlıyor
Araçtan inmeden akaryakıt ikmali
Türkiye geneline yayılmış 1000’e yakın Shell
istasyonu Shell Taşıt Tanıma Sistemi (Shell
TTS) ile donatılmıştır. Filo araçları istasyonda
vakit kaybetmeden pratik ve hızlı akaryakıt
ikmali sağlar.
Filoların yakıt yönetiminde
kolaylık
Ofisinizden çıkmadan filonuzu rahatça yönetebilirsiniz.
Verilerinizi analiz ederek yakıt maliyetinizi
kolayca denetleyebilirsiniz. Araç ve
filo bazında limit yönetimi ile yakıt tüketimini
kontrol altına alabilirsiniz.
Muhasebe kolaylığı
Ayda 2 kez kesilen toplu faturalar ile
operasyonel kolaylık sağlayabilirsiniz.
Net ve anlaşılır faturalar ile muhasebe
ve idari işlemlerinizin iş yükünü
azaltabilirsiniz. Tüketim detayları tek
tuş ile parmaklarınızın ucunda
Ödeme kolaylığı
Kredi kartı ödeme yöntemi ile Shell
Taşıt Tanıma Sistemi (Shell TTS) kullanarak
nakit yönetiminde rahatlık sağlayabilirsiniz.
Birden fazla kart ile ödeme Kredi kartı
ile ödeme yapma imkanı Tüm filonun yakıt alımını
tek tuşla kontrol edebilme
İnternet üzerinden kolay yönetim
Araçlarınız ile ilgili tüm faaliyetlerinize 7/24
giriş imkânı sağlayan gelişmiş bir online yakıt
yönetim platformu sunar. Yakıt harcamalarınızı
Shell TTS portalı ile kolayca planlayıp yönetebilirsiniz.
Şirket uzantılı eposta adresinizden ttsoperasyon@filomobil.com.tr
adresine talepte
bulunmanız yeterlidir. İnternet üzerinden
araçlarınızın yakıt alımını kapatabilir ya da
açabilirsiniz. Sunduğumuz geniş kapsamlı ürün
ve hizmetlerimizi Shell Taşıt Tanıma Sistemi
(Shell TTS) ile bir arada kullanan iş ortaklarımız
yakıt yönetiminde kontrol sağlıyor!
Bu şekilde filoların toplam maliyetinin azalmasına
ve verimliliğin artmasına yardımcı olmayı
hedefliyoruz. Akaryakıt kartlarını içeren tasarruf
paketiyle yakıt yönetimini kolaylaştıran tekliflerden
yararlanılabilirken Shell FiloPlatform
ve Kurumsal HGS ‘yi içeren profesyonel paketimiz
ile filo araçlarının 7/24 online olarak takip
ederek filo yönetiminde iş ortaklarımızı profesyonellik
ile tanıştırıyoruz.
Tasarruf Paketi: Shell Taşıt
Tanıma Sistemi ile yakıt yönetimini
kolaylaştıran teklifler
Shell Pratik Kart
Shell Partner Card
Shell Card
Kredi Kartı ile Ödeme
Profesyonel Paket: Shell Taşıt Tanıma Sistemi
ile filo yönetimini kolaylaştıran teklifler
Shell Kurumsal HGS
Shell FiloPlatform
FİLOMOBİL KURUMSAL mobil uygulamamız
GOOGLE PLAY STORE ve APP STORE da !!!
Mobil uygulamamızı APP STORE ve GOOGLE PLAY STORE dan ücretsiz olarak
indirebilirsiniz.
E-Mail de bulunan kullanıcı adı ve şifrenizi girerek kullanmaya başlayabilirsiniz.
Kullanılabilir Limit
Plaka Tüketimleri
Faturalar
Anlık Tüketim Bilgisi
Tüketim Raporları
Müşteri Hizmetleri
Yakıt Alımına Açıp Kapama
Referans
Kampanyaları
‘Filo Yönetiminiz Artık
Parmaklarınızın Ucunda…’
41
GRS KURUMSAL
GRS KURUMSAL (0212) 429 40 00
Gürses Kurumsal Güçlü
Büyümesini Sürdürüyor
2020 Yılını sektör üzerinde bir büyüme ile kapatan Gürses Kurumsal,
2021 yılında da emin adımlarla yoluna devam ediyor.
Yeni yılda da verimli bir
büyüme öngören Gürses
Kurumsal, her yıl olduğu
gibi bu yıl da adından sıkça
söz ettirecek projelerle
gündem belirleyecek. Tüm
kurumsal bayilerinin kazandığı, müşteri memnuniyetini
ön planda tutan, piyasa yapıcı bir
şirket olma hedefi ile ilerliyor.
2021 yılında Altus, Samsung, Miele markalarının
gücü ve 50 yıla dayanan sektör tecrübesiyle;
Beyaz Eşya, Tv, Küçük Ev aletleri ve
İklimlendirme sektöründe, pek çok başarılı
projeye imza atmayı hedefliyor. Son 3 yıldır
olduğu gibi, bu yılda bayilerimize hediye
ettiğimiz ve gelenekselleşen ‘İlk ateş iş yeri
sigortası’ kampanyası kapsamında oluşturulan
sertifikalar teslim edilmeye başlandı.
Devam eden birçok kampanya ve projeleri
dahilinde bünyesinde bulunan 60 kişilik profesyonel
ekibi, güçlü lojistik ağı ile 1250 satış
noktasında yıllık 400.000 adet ürün satışı ile
gerçekleştiriyor.
42
1998 yılından bu yana ürünlerini tüketicilerin
beğenisine sunan Altus, 25.000 çalışanı ve
Türkiye, Romanya, Rusya olmak üzere toplam
11 üretim tesisi ile Türkiye’nin en köklü beyaz
eşya üretici olan Arçelik A.Ş.’nin markalarından
biri olarak ürün ve hizmet sunmaktadır
Türkiye'nin dört bir yanında 6000’i aşkın
satış noktası ile ülkemizin en geniş dağıtım
ağına sahip markalarından biri olan Altus
beyaz eşya, ankastre cihazlar, elektrikli süpürgeler,
klimalar, su ısıtıcıları ve küçük ev aletlerinden
oluşan geniş bir ürün gamına sahiptir.
Gürses Kurumsal Altus Marmara Bölge
distribitörüdür.
Şık ama gösteriş peşinde olmayan,
kullanımı kolay ürünler!
Azın, çok olduğuna inanıyor; aşırılıklardan
kaçınıyoruz. Bu yüzden herkes tarafından tercih
ediliyoruz. Bizde ulaşması da, kullanması
da basit. İhtiyaca yönelik çözümler sunuyor,
kimsenin kafasını karıştırmıyoruz. Hem kendi
işimizi hem sizin işinizi kolaylaştırıyoruz.
Kullanım amacınıza uygun üretim,
kolay ulaşılırlık, yaygın teknik
destek!
Niyetimiz hayatınızı kolaylaştırmak. Bu yüzden
hem sizin yerinize hem de sizi, sizden çok
düşünüyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında,
her ihtiyacınızda yanınızdayız. Teknik olarak
pek çağırılmayız ama ne olur ne olmaz diye
hep desteğinize hazırız.
Kesinlikle çok ekonomik. Daha
ekonomik. En ekonomik! “En
ekonomik” bir seçenekken daha fazlasını
ödemek, kulağa mantıklı geliyor mu? Biz
oturduk, ölçüp biçtik, bütçenize en uygun
fiyatları belirledik. Kaliteden ve güvenceden
de ödün vermedik. Tüm ihtiyaçlar, bu
kolaylıkla ve bu fiyatlarla… Kulağa mantıklı
geliyor, değil mi?
Gürses Kurumsal Samsung Marma
Tüm Ürün Grupları Marmara Bölge
Distribütörü ra Bölge Distribütörüdür.
4K’ya göre dört kat daha yüksek bir çözünürlükle
maksimum netliğe sahip 33 milyon piksel
sayesinde her sahnenin gücünü hissedin.
Quantum İşlemci 8K, içeriğin orijinal kalitesi
ne olursa olsun her zaman 8K’nın gerçek
gücünü hissetmenizi sağlar.
Beyaz Eşya, TV, Split Klima
Marmara Bölge Distribütörü, Sistem
Klimaları (VRF) Satış Partneri
Türkiye’de 2019 yılında bir önceki yıla göre
sadece bu süpürge tipinde %40 oranında
bir artış söz konusu. Ancak silindir ve kablolu
süpürgelerin yok olacağını düşünmüyoruz
çünkü dikey ve kablosuz süpürgeler,
özellikle büyük metrekareli iki ve daha fazla
katlı evlerde, genellikle evin ikinci süpürgesi
olarak tercih edilmektedir. Öte yandan şarjlı
dikey süpürgelerin kullanımında güç ünitesi
üstte olan modellerde süpürgenin ağırlığı
doğrudan el bileğine yöneldiği için bileğiniz
yorulmaya başlayabiliyor. Miele olarak kullanım
kolaylığı sağlayan Triflex HX1 ürünümüz
ile dikey ve kablosuz süpürge pazarında dünyada
tek 3’ü 1 arada konseptini sunuyoruz.
Güç ünitesi isterseniz altta, isterseniz üstte
hatta solo el süpürgesi olarak konumlandırabiliyorsunuz.
Bu sayede tüketicilerimizin her
talebine karşılık vermeyi amaçlıyoruz.
Süpürge Türkiye Distribütörü
43
GRS KURUMSAL
2020 Yılında beyaz eşya sektörü
%16 büyüme gerçekleşti̇rdi̇.
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu
Başkanı ve Arçelik Türkiye Genel Müdürü Can Dinçer, "2020 yılını iç satışta
6 ana ürün grubumuzda 7,8 milyon adetle kapattık, yüzde 16'lık büyüme
yaşadık. Beklentinin aksine iç satışlar ciddi bir büyüme sağladı." dedi.
TÜRKBESD'in çevrim içi olarak toplantısında
sektörün 2020 verileri paylaşıldı.
Toplantıda konuşan TÜRKBESD Yönetim Kurulu
Başkanı ve Arçelik Türkiye Genel Müdürü Dinçer,
her geçen gün üye sayılarının arttığını, hem Türk
oyuncularla hem de uluslararası arenanın önemli
oyuncuları ile her geçen gün büyüdüklerini ifade etti.
Salgının küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisine
etkilerine ilişkin değerlendirmede bulunan
Dinçer, 2020'de daha önce alışık olunmayan bir
deneyimin yaşandığını söyledi.
Büyüme oranı tahminlerinin 2021'de daha sağlıklı
olacağına işaret eden Dinçer, daralan dünyanın
aksine ekonomisi büyüyen bir dünya görüleceği
beklentisini paylaştı.
Dinçer, Türkiye'nin, üçüncü çeyrekte yaptığı
atakla büyüme trendini pozitife çevirdiğini ifade
ederek, şunları kaydetti:
"Son çeyrek rakamının da pozitif geleceğini düşünüyorum.
2020 sonunda artı büyüme geleceğini
ve Türkiye'nin bir sürpriz yapacağını, Türkiye'nin
2020'de büyüme ihtimalini çok yüksek görüyorum.
Önümüzdeki döneme ait belirsizlikler elbette var
ama aşı ile başlayan bir umut da var.
Önümüzdeki dönem, ilk 6 ay pandemi etkilerinin
dünyada ve Türkiye'de devam edeceğini düşünüyoruz.
ABD'deki yeni hükümetin yeni ekonomik davranışları,
dünyaya bakış açısı dünyadaki büyümeyi
tetikleyebilir, ticaret savaşlarının azalması ile beraber
dünyadaki büyüme pozitif etkilenebilir."
"Türkiye, beyaz eşya sektöründe dünyanın ikinci
büyük üretim üssü konumunu sürdürüyor"
Can Dinçer, Türkiye'nin beyaz eşya sektöründe
dünyanın ikinci büyük üretim üssü konumunu sürdürdüğünü
belirtti.
Dünya beyaz eşya üretiminin yüzde 7'sini
Türkiye'nin yaptığı aktaran Dinçer, "2020'de 29,2
milyon adetlik üretime ulaştık. Bunun 22 milyonu
ihracat, kalanı ise yurt içi satışlar oldu. Geçtiğimiz
5 yılda 106 milyon, 10 yılda 188 milyon adet beyaz
eşya üretimi gerçekleştirdik. Bu sektörde 600 bin
dolaylı, 60 bin doğrudan istihdam
yaratma becerisine devam ediyoruz. 15
bin adet bayi, 3 bin 500 adet servisimiz
bulunuyor." diye konuştu.
"Beklentinin aksine iç satışlar ciddi
bir büyüme sağladı"
TÜRKBESD Yönetim Kurulu
Başkanı Dinçer, 2020 yılını iç satışta 6
ana ürün grubunda 7,8 milyon adetle
kapattıklarını belirterek, "Yüzde 16'lık
büyüme yaşadık. İhracat hacmimiz 22
milyon adede ulaştı. Toplamda 29,7
milyon adetle, yüzde 4'lük büyümeyle yılı tamamladık.
Üretimde de yüzde 3'lük artış yaşadık." dedi.
Salgın nedeniyle beklentinin aksine iç satışlarda
ciddi bir büyüme sağladıklarını aktaran Dinçer, aralıkta
bir önceki yılın aynı dönemine göre iç satışta
yüzde 30, ihracatta yüzde 37'lik büyüme yaşadıklarını
kaydetti.
Dinçer, "Aralık ayında üretim, bir önceki yılın
aynı dönemine göre yüzde 43 artışla 2 milyon 800
bin adet olarak gerçekleşti. Üretimimizin neredeyse
hiç durmadan üç vardiya devam ettiğini söyleyebilirim.
Türkiye pazarının büyümesinde dondurucu,
kurutucu, bulaşık makinesi ve fırın kategorileri öne
çıktı. Türk tüketicisi, pandemi sürecinde değişen
ihtiyaçlarıyla birlikte beyaz eşyanın tekrar önemini
anladı." şeklinde konuştu.
"Online satış kanallarına ilgi arttı"
Can Dinçer, artan hijyen ihtiyacı, tüketicilerin
zamanının büyük çoğunluğunu evlerde geçirmesi
ve konut satışlarındaki artışın beyaz eşyaya talebi
artırdığına işaret etti.
Sektörün ihracatının son 20 yılda 10 kat arttığını
belirten Dinçer, Türkiye ile en büyük ihracat
pazarı olan Birleşik Krallık arasında Serbest Ticaret
Anlaşması'nın (STA) imzalanarak yürürlüğe girmesinden
duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Dinçer, Birleşik Krallık'la imzalanan STA'nın,
Türkiye beyaz eşya üreticilerinin uluslararası
rekabet gücünün korunması ve pandemi sonrası
normale dönüşü hızlandırmak adına büyük önem
taşıdığını vurgulayarak, sürecin yakından takip
edilmesinin önemli olduğunu kaydetti.
Mağazaların kapanması ile online satışlarda
yaşanan artışa dikkati çeken Dinçer, "Kovid-19 salgını
öncesinde e-ticaretten alışveriş yapmayanların
oranı yüzde 45'ti. Bu tüketicilerin yüzde 24'ü salgın
sırasında online alışveriş yapmaya başladı. Salgın
azaldığında bu alışkanlıkların devam ettiğini gördük.
Online satış kanallarına ilgi artsa da bayi teşkilatının,
satın alma kanalı tercihinde yüzde 70'lere
varan oranla önemli bir kanal olduğunu görüyoruz."
dedi.
"En fazla üretim mesaisi, soğutucu grubu ürünlerinde
yaşandı"
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Dinçer,
sektör olarak 2021'in ikinci yarısında tablonun
iyileşmesini beklediklerini ifade ederek, 2020'de
kazandıkları kriz yönetim tecrübelerinin iş yapma
biçimlerine olumlu yansıyacağını söyledi.
Dinçer, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kurumunun (BDDK) sektöre getirdiği taksit sınırlamasının
satışları düşürüp düşürmediğine ilişkin
bir soru üzerine, "Türkiye ithalata dayalı bir
büyüme modeli yaratmamalı, mutlaka üretmeliyiz.
Sektörümüz üretime ve yatırıma çok önem veriyor.
Dolayısıyla sınırlamanın negatif bir etkisini görmedik."
dedi.
Kovid-19 salgını nedeniyle zor durumda olan bayi
ağı için gerekli desteklerin sağlanması konusunda
çalıştıklarını ifade eden Dinçer, aynı zamanda
kamu kuruluşlarını da düzenli olarak bilgilendirdiklerini
aktardı.
Dinçer, "Türkiye'nin her ilinde ve ilçesinde bulunan
bayilerin, KOBİ'lerin yaşaması, ülkemizin geleceği
ve sağlıklı büyümesi için olmazsa olmaz diye
düşünüyorum. O bakımdan her türlü desteğin
verilmesi gerektiğinin altını çiziyorum." ifadelerini
kullandı.
Geçen yıl beyaz eşya üretiminde en fazla mesainin
salgının da etkisiyle soğutucu grubu, kurutma
cihazı grubu, pişirme ürünleri grubu ve bulaşık
makineleri grubunda yaşandığını bildiren Dinçer,
2021 yılına ilişkin pozitif olduklarını söyledi.
"Yüksek enerji verimliliğine sahip beyaz eşyanın
satılmasının önü açılmış olacak"
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadı,
sektörün, ihracatta rekabet gücünü sürdürmek
adına kendi çabasıyla bazı yatırımları devreye aldığını
aktararak, şunları kaydetti:
"11. Kalkınma Planı'nda sektörümüz için bu
alanlarda özel bir destek öngörüsü bulunmaktadır.
Ancak söz konusu teşvik öngörüsü, mevcut
yatırım teşvik mevzuatı kapsamında değerlendirilmekte
olup bugüne kadar maalesef hayata
geçirilememiştir.
Yeni enerji etiketi mevzuatı sürecinde sektörümüzle
çok yakın iş birliği içinde bulunan
Bakanlığımıza müteşekkiriz. Çerçeve mevzuatın
yakın zamanda Resmi Gazete'de yayımlanmasını
bekliyoruz. Böylece ülkemizde daha yüksek enerji
verimliliğine sahip beyaz eşyanın satılmasının önü
açılmış olacaktır."
Kaynak: AA Haber
*
44
Kaset Klimalarda
Yeni Teknoloji Şık Tasarım
Samsung 360 Kaset Klima, iF Design ödüllü dairesel tasarımıyla
geleneksel kaset klimalara göre havayı daha homojen olarak dağıtır,
odanın her köşesinin eşit sıcaklıkta olmasını sağlar ve kanatsız
yapısıyla soğuk cereyan oluşmasını engeller. Bütün bunları yaparken
de minimalist tasarımıyla yaşam alanlarınıza estetik katar.
Ürüne ait videoyu izlemek için lütfen QR kodu okutunuz.
Ayrıntılı bilgi için 0212 336 03 50’yi arayabilirsiniz.
* Genel 4 yöne üflemeli kaset tipi cihazlara kıyasla yapılan testlere göre
9,3 m çapındaki alan içerisinde sıcaklık farkı 0,60°C’den azdır.
/gurseskurumsal/
gurseskurumsalas
Whatsapp Hattı:
0532 413 43 63
45
KOZMETIK
Yediklerimize dikkat ediyoruz,
peki ya kullandığımız
kozmetiklere?
Kozmetik terimi, vücudu güzelleştirme
sanatını ifade eden bir isim olan Yunanca
“Kozmetikos” kelimesinden doğmuştur. Eski
zamanlardan beri insanlar güzelleşmek için
sürekli malzeme arayışında olmuşlardır ve bu
amaçla birçok ürün geliştirmişlerdir. Yüzyıllar
boyunca kozmetikler, firavunların zamanından
modern zamanlara kadar farklı etnik geleneklerden
etkilenmişlerdir ve bu geleneklere göre
geliştirilmişlerdir.
Kişisel hijyen de eski çağlardan beri insan
yaşamının bir parçası olmuştur. Hijyen uygulamaları,
kültürler ve çağlar boyunca, Roma döneminde
banyo tesislerinden, vücut losyonları ve
saç şampuanları gibi modern ürünlere kadar
büyük ölçüde değişmiştir. Son yıllarda gelişmiş
ve gelişmekte olan ülkelerde üretim ve tüketim
hacimleri ile paralel olarak kozmetik ve kişisel
bakım ürünlerinin çeşitliliği büyük ölçüde artmıştır.
Ülkemizde yaklaşık 3 milyar doları bulan
kozmetik pazarı, yılda ortalama %15-20 oranına
büyüme göstermektedir.
Mevcut güzellik standartları kültürler ve etnik
kökenler arasında benzer olmasa da, kadınlar
erkeklere kıyasla daha fazla kozmetik ve kişisel
bakım ürünleri kullanmaktadır. Bu nedenle
kozmetik ürünlerin potansiyel yan etkilerini
ağırlıklı olarak kadınlar yaşamaktadırlar.
Yapılan araştırmalara göre her gün kadınlar
ortalama 150’den fazla farklı bileşen içeren bir
düzine ürün kullanmaktadır. Pek çok kozmetik
ürünün içeriği cilde tamamen nüfus edecek
şekilde formüle edilmiştir. Sonuç olarak bu
durum, vücutta bazı kozmetik bileşenlerinin
çoğalmasına sebep olmaktadır.
Bağımsız, uluslararası bir kuruluş
olan EWG (Environmental
Working Group) grubunun yaptığı
araştırmalara göre kozmetik
ürünlerde kullanılan 10.500
kimyasalın %89’unun güvenilir
olmadığı belirtilmiştir. Yine aynı
gruba ait bir araştırmada 7497
bakım ürününün; %99.7’sinde
şimdiye kadar hiç araştırılmamış
en az bir kimyasal bulunuyor
ve %70’i ise kanser veya başka bir
sağlık sorununa neden olabilecek
kimyasalları içeriğinde bulunduruyor.
Amerikan Ulusal Mesleki
Güvenlik ve Sağlık Enstitüsü yaklaşık
2983 adet kozmetikte sıklıkla
kullanılan kimyasalın insan üzerindeki
olumsuz etkilerini araştırmıştır
buna göre;
Yapılan araştırmalarda, bu bileşenlerden
sıkça kullanılanlar arasında olan
fitalatlar (özellikle koku bileşeni olarak kozmetiklerde
kullanılmaktadır) erkek bebeklerde
üreme anormalliklerine, erkeklerde azalmış
testesteron ve sperm kalitesine ve kızlarda erken
ergenliğe neden olması gibi sebepler ile kozmetik
kullanımı arasında bağlantı kurulmuştur.
Hayvan deneyleri, üreme sistemi üzerindeki
toksisitelerin (kötü maddelere maruziyet) altını
çizmektedir. Üründe zararlı mikroorganizmaların
üremesini önlemek için koruyucu olarak kullanılan
formaldehit, ABD Gıda ve İlaç Dairesi ve
Dünya Sağlık Örgütü'nün kanserojen olduğunu
düşündüğü güçlü bir alerjendir. 2010 yılında
yapılan bir araştırmada 5 kozmetik ürününün
1’inde bu içeriğin saptandığı belirtilmiştir. Yine
koruyucu olarak kullanılan parabenler de östrojen
görevi görüp, hormon sistemini bozabildiği
belirtilmiştir. Harvard üniversitesinin yaptığı
bir diğer araştırma, paraben türevlerini kadınların
doğurganlığının bozulması ile ilişkilendirmiştir
(PMID: 23912598). Günlük hayatımızda
oldukça sık kullandığımız şampuan, duş jeli,
diş macunu, traş kremi, ağız gargaraları, banyo
köpüğü gibi daha burada sayabileceğimiz sayısız
kozmetik ürün içeriğinde bulunan Sodyum
Lauryl Sülfat, kısa adı ile SLS özellikle yüzey
aktif madde olarak kişisel bakım ürünlerinin
%90’ında kullanılan bir madde olarak karşımıza
çıkmaktadır. Sağlığa zararlı maddelerden biri
olarak gösterilen SLS, cilt ve göz irritasyonuna
sebebiyet vermekte olup, alerjik reaksiyonlara
yol açabilir.
Kozmetik üreticilerinin burada sadece birkaç
tanesi belirtilen ancak sayıları çok daha fazla
olan bu tür hormon sistemini bozan, allerjiye
Kozmetikte en sık kullanılan sentetik
kimyasalların insan sağlığına olan etkileri
Deri ve göz
rahatsızlılları
%13
Mutasyon
%10
Zararlı
etkisi
olmayan
%9
Üreme
bozukluğu %7
Tümör %5
Toksik zehirli
%30
Yüksek derecede
zehirlenme
%26
neden olan ve cilt kanseri riskini artıran zararlı
içerikleri acilen ürünlerinden çıkarması gerekmektedir.
Ancak burada bir diğer görev de tüketicilere
düşmektedir. Tüketicilerin bilinçli olup,
kullandığı ürünleri sorgulaması, satın almadan
önce ürünleri inceleyip, içeriğinde ne kullanıldığını
bilmesi oldukça önem taşımaktadır.
Kozmetik ürünlerinin dünya çapında büyük
miktarlarda ve düzenli kullanılmasının bir
sonucu olarak ürünlerin içeriğindeki maddeler
sürekli olarak sulara, bir şekilde toprağa ve
nihayetinde çevreye salınırlar. Bu büyük miktarlardaki
kimyasalın çevreye salınımı küçümsenmemelidir.
Kozmetik ürünlerin içeriklerinde
kullanılan zararlı maddelerin birçoğu biyolojik
olarak birikme potansiyeline sahiptir ve nihayetinde
ekosistem ve insan sağlığı için tehdit
oluşturmaktadır. Çevre sorunları ile bağlantılı
kozmetik ürünlerin kullanımının tamamen
yasaklanması pratik bir seçim olmayabilir. Bu
sorunu gerçekçi bir şekilde ele almak için farklı
stratejiler ve yaklaşımlar gereklidir. Dünya
çapında kozmetik düzenleme otoriteleri bu
durumla yakından ilgilense de, istenmeyen çevresel
ve sağlık sorunlarını önlemek için kozmetik
üretiminde zararlı maddeleri kullanmama
konusunda daha titiz olmalıdırlar.
Tüketicilerin kozmetik ürünleri üzerindeki
farkındalıklarının artması ile birlikte firmalar
yavaş yavaş ürün içeriklerinde doğala yönelme
yoluna gitmeye başlamışlardır ve bu yönelimi
pazarlama faaliyetlerinde kullanmaktadırlar.
Artan tüketici bilinci ve doğal kişisel bakım
ürünlerinin artan etkinliği, kimyasal olarak
işlenmiş zararlı kişisel bakım ürünlerinden
uzaklaşmak isteyen tüketicileri
çekmeye devam etmektedir.
Bitkisel bazlı doğal içerikler
tüketicileri cezbetmek için
yeterli sayılabilir ancak günümüzde
bir doğal ürünün işlevi
ve etkinliği birçok tüketici tarafından
en az içerik kaynağı kadar
önemli görülmektedir.
Dünyada 12 milyar doları
aşan doğal ve organik kozmetik
pazarının yıllık Pazar büyümesinin
%7-8’ler civarında olduğu araştırmalar
tarafından belirtilmektedir.
Ekonomi bakanlığının en son
yayınladığı kozmetik raporuna
göre ülkemizdeki ekonomik gelişmeye
bağlı olarak, kozmetik ve
kişisel bakım ürünleri pazarı her yıl
%10 büyümektedir. Bu pazarda doğal
kişisel bakım ürünlerinin payının %5
civarında olduğu tahmin edilmektedir.
46
www.hone.com.tr
GRS
TARIM
Şimdi de Kırklareli'deyiz
› Ülkemizde ekilmeyen bir karış toprak kalmasın
görüşünden hareketle yola çıktık ve
sizlerle tanıştığımız ilk yıl ekilmeyen 1.200
dönüm araziyi tohumla buluşturduk.
› Amacımız bölge için geliştirmiş olduğumuz
anlaşmalı tarım modeli ile çiftçimize
tohumundan gübresine, mazotundan, ilacına
kadar akla gelebilecek her konuda destek vererek
modern tarımla tanıştırmak, kaliteli ve
yüksek verim elde etmesini temin etmek; ülke
ekonomisine katkı sağlamaktır.
› Tedarik tarafında ise tarım ve hayvancılık
alanında faaliyet gösteren üreticilerimizin
ilaçtan tohuma, samandan slaja kadar a’dan
z’ye tüm ihtiyaçlarını, uygun fiyat ve ödeme
koşulları ile ilk elden karşılamaktır. Bu amaç
doğrultusunda Kırklareli-İstanbul Karayolu
5. km de hizmete aldığımız tarım ve hayvancılık
marketimizle Kırklareli çiftçisinin
hizmetinizdeyiz.
› Küçükbaş hayvancılık alanında ise ülkemizin
önemli eksiklerinden biri olan kaliteli
damızlık hayvan ihtiyacını karşılamak
ve bölge halkına örnek olabilmek amacı ile
kurduğumuz modern çiftlikte yurt dışından
ithal ettiğimiz ari ırk koyunların üretimini
sağlamakta, hayvancılığa yatırım yapmak
isteyen çiftçilerimizin damızlık ihtiyaçlarını
karşılamaktayız.
› Çiftçimize sağladığımız katkı, bize bakan
gülen yüzler bizler için en büyük mutluluktur.
İrtibat ve Siparişleriniz için;
0535 717 02 90
48
T.: +90 507 466 19 12
İpekde
İşyeriniz için aradığınız herşey...
İHTİYACINIZ OLAN HERŞEY
En uygun fiyata en hızlı ve en kaliteli hizmet
Tüm kırtasiye çeşitleri
Tekstil kırtasiyeleri
Makaslar
İğneler
Cımbızlar
Ambalaj malzemesi
Temizlik kağıtları
Sıvı deterjan
Kumaş masuraları
Kumaş naylonları
Dalo - Marker kumaş kalemi
ve her türlü işaretleme kalemi
İPEK SANAYİ ÜRÜNLERİ - Lütfi TOPUZ
www.ipekde.com | e-posta: info@ipekde.com
49
TEKNOLOJİ
Apple Watch
Hermès 40 mm
Apple ‘Bionic 13’ işlemcisinden güç alan
cihaz, kandaki oksijen oranını ölçebiliyor.
Yeni akıllı saatte, çocuklara özel olarak
“Aile Kurulumu” özelliği de var. Düşme
algılamasıyla kullanıcılara uyarı da gönderebilen
akıllı saat, acil durumlarda otomatik
arama özelliğini de bünyesinde barındırıyor.
10 farklı spor modunu destekleyen cihaz,
özel tasarım ‘Double Tour Attelage Orange
Swift Deri Kayış’ ile oldukça da şık. Apple
Watch Hermès 40 mm Double Tour Attelage
Orange Swift Deri Kayış 4.499 TL + Apple
Watch Series 6, 3.799 TL
AirPods Max
AirPods Max; özel akustik tasarım, H1 çipler ve
gelişmiş yazılımlarla bilişimsel ses özelliğine
güç vererek adaptif eQ, aktif gürültü engelleme,
şeffaf mod ve uzamsal ses desteği sunan etkili
bir dinleme deneyimi yaratıyor. Her bir kulaklıkta,
aktif ses yalıtımı sağlamak üzere akustik
olarak geliştirilmiş hafızalı köpük kullanılıyor.
Ürünün; uzay grisi, gümüş rengi, gök mavisi,
yeşil ve pembe olmak üzere beş renk seçeneği
bulunuyor. 5.699 TL
Oculus Quest All-
In-One Vr Gaming
Headset 64 GB
2880x1600 piksel çözünürlük sunan AMOLED
ekranlı Oculus Quest All-In-One sanal gerçeklik
gözlüğü, yüzde yüz görüş alanı ve gerçekçi
bir deneyim sunuyor. 72 Hz’lik ekran tazeleme
oranıyla cihaz, yoğun hareket sahnelerinde
daha az titreşen ve daha doğal bir hareketli
görünüm yaratıyor. Ayarlanabilir lensler sayesinde
ürün, gözlük takan kullanıcılar da dahil
olmak üzere keskin ve net resimler sunuyor.
Konuma dayalı üç boyutlu sinematik ses
sunan dahili hoparlörlerle sesler, her yönden
duyulabiliyor. Cihazdaki görüntüler, uyumlu
bir TV’ye ya da Oculus mobil uygulamasına
da doğrudan yansıtılabiliyor. 10.490 TL
Epson geleceğin akıllı gözlüklerini tanıttı!
Epson, 10 yıllık geliştirme sürecinin ardından
dördüncü nesil akıllı gözlük modelleri
olan Moverio BT-40 ve BT-40S’i tanıttı. Her
iki model de bağlı cihazlardaki görüntüyü
geniş bir ekran gibi şeffaf bir gözlük camına
yansıtıyor. Moverio BT-40 ve BT40S, müzeler,
tema parklar, sinemalar ve sağlık sektöründe
ameliyatlarda bile kullanılabilecek…
Global teknoloji lideri Epson, 10 yıllık geliştirme
sürecinin ardından dördüncü nesil
artırılmış gerçeklik özellikli akıllı gözlüklerini
tanıttı. Moverio BT-40 ve BT-40S, şeffaf
Si-OLED özelliğiyle bağlı cihazlar için bir dev
bir monitör olarak kullanılabiliyor. Bunu da
görüntüyü şeffaf gözlük camına yansıtarak
gerçekleştiriyor. Moverio BT-40 ve BT40S,
müzeler, tema parklar, sinemalar ve sağlık sektöründe
ameliyatlarda bile kullanılabilecek.
BT-40 ve BT-40S akıllı gözlüklerini içeren
yeni Moverio serisi, kullanıcılara daha geniş
bir görüş alanı, önemli ölçüde artırılmış
FULL HD ekran çözünürlüğü, yüksek kontrast,
gelişmiş bağlantı ve daha rahat ayarlanabilir
ve kullanımı kolay bir tasarım dâhil
olmak üzere bir dizi geliştirmeyi içeriyor.
Her yer telefon ekranı oluyor
Moverio BT-40, USB Type-C bağlantısıyla
donatılmış olarak geliyor. Bu da akıllı
telefonlar, tabletler ve dizüstü bilgisayarlar
gibi çeşitli uyumlu cihazlara bağlanabilmesi
anlamına geliyor. Kişisel kullanım için harici
bir monitöre veya projeksiyona benzer şekilde
ikincil veya genişletilmiş bir ekran olarak
kullanılabiliyor. Yüksek çözünürlüklü ekran
daha canlı renkler sunuyor. Moverio BT-40,
gizliliğin ve konforun önemli olduğu kamuya
açık alanlarda çalışan ofis dışı kullanıcılar
için ideal olan, yalnızca kullanıcı tarafından
görülebilen geniş ve yüksek çözünürlüklü bir
ekran avantajına sahip.
50
51
HER TÜRLÜ ‹HT‹YACA UYGUN
KARBON NÖTR ÜRÜNLER
SHELL MADEN‹ YA∕LAR
PORTFÖYÜNDE!
Karbon nötr ürünlerimiz, yüksek performans
ve koruma sa¤lamaya devam ederken ayn› zamanda
müterilerimizin karbon emisyonlar›n› önleyerek, azaltarak
hatta s›f›rlayarak onlar›n sürdürebilirlik hedeflerine ulamalar›na
yard›mc› olacakt›r.
SHELL
MADEN‹ YA∕
ÇÖZÜMLER‹
52