18.03.2016 Views

YAYINLARI

10ekim_rapor

10ekim_rapor

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ, 10 EKİM ANKARA EMEK, BARIŞ, DEMOKRASİ MİTİNGİ SALDIRISI<br />

HEKİM TANIKLIKLARI, UZMAN GÖRÜŞLERİ, DEĞERLENDİRMELER RAPORU<br />

Tanıklık No:8<br />

10 Ekim 2015 tarihinde DİSK, KESK, TMMOB, TTB tarafından Ankara’da düzenlenen<br />

Barış Mitingi’nde TTB kortejinde yer aldım. TTB Merkez Konseyi binasından<br />

09 00 da çıkarak 09 45 de miting alanına ulaştık. TTB flamalarının olduğu<br />

bölüme katıldım. Bulunduğumuz yerden çevreyi izleyerek katılım durumunu<br />

ve kortejlerin harekete geçmesini bekliyordum. Bu sırada (sonradan 10 04 olduğunu<br />

öğrendik) güçlü bir patlama sesiyle irkildik. Ne olduğuna ilişkin kısa süre<br />

bir duraksamanın ardından ikinci patlama sesi geldi. Önce ses bombası sandım.<br />

O sırada bulunduğumuz yerden, göğe doğru herhangi bir duman ve kızartı görmedim.<br />

Sesin geldiği yere doğru yöneldiğimde (yaklaşık 150 metre ötedeydim)<br />

önüme ilk çıkan iki ölü ve onları yaşatmaya çalışanlar oldu. Mesleki refleksle o<br />

anda alan triajı yapmaya başlayarak, patlamanın olduğu yere doğru ilerledim.<br />

Çok sayıda parçalanmış ceset gördüm. Sanırım 10 kadar vardı. Yanımdaki diğer<br />

TTB üyesi arkadaşlarla beraber alana dağılarak yardımcı olmaya çalıştık ancak<br />

benim gördüğüm; yerde yatan parçalanmış cesetler ve bağıran, koşturan mitinge<br />

katılanların çaresizliği oldu. Yaklaşık 5 dakika sonra karşı tarafta gaz bombası<br />

atıldı ve o yöne gidemedik. Arada birkaç el silah sesi de duyuldu. Yanımda bulunan<br />

üyelerimizle birlikte Numune Hastanesi’ne giderek yardımcı olmamızın<br />

daha yararlı olacağına karar vererek, yürümeye başladık. O sırada ambulanslar<br />

da alana ulaşmaya başlamıştı.<br />

Numune Acil Servisi’ne geldikten sonra girişten itibaren sedyeler üzerinde bekleyen<br />

birçok yaralı bulunuyordu. Tüm sağlık personeli koşturuyor ancak yine<br />

yeterli olunamıyordu. Ben orada hızlı bir triaj yaparak yaralılara durumları hakkında<br />

bilgi vermeye başladım. Genellikle “sarı” kodlu olanlar vardı. Büyük bir<br />

olgunlukla ve metanetle kendilerine sıra gelmesini bekliyorlardı. Ambulansla<br />

içeri giren “kırmızı” kodlu olanlar direk resüsitasyon odalarına alınıyordu. Gözlem<br />

ve müdahale odalarında bulunan doktor arkadaşlara yardım edebileceğimi<br />

belirterek, yarım saat kadar acilde kaldım. Gerek ortamın yabancısı olduğumdan<br />

gerekse malzemelerin ve servislerin yerini bilemediğimden, yardım çabalarım,<br />

hastalara durumları hakkında bilgi vermekle sınırlı kaldı. Hastaların ismini kaydedecek<br />

olanak yoktu ne yazık ki. Bir süre sonra dışarıdan destek için gelen<br />

hastane sağlık çalışanlarının sayıları artmaya ve durum kontrol edilmeye başlandı.<br />

Ancak dışarıda biriken hasta yakınlarının telaşı ve bilgi edinme çabası ortamı<br />

zorlamaya başladı. Dışarıya çıkarak diğer sağlık personeline yardım etmeye<br />

çalıştım. Sürekli hastalar akıyordu ve içeri girenlerin durumu bilinmiyordu. Yaklaşık<br />

iki saat sonra durumu sevke olanaklı olanlar özellikle dışarıdan ulaşan özel<br />

hastanelerin ambulanslarıyla sevk edilmeye başlandı. Hastane yöneticileri içeriden<br />

bilgi toplayarak, yaralı listesinin asılmasını sağladılar. 82 kişilik liste asıldı.<br />

Bu süre içinde TTB MK ile telefon bağlantısı yaparak mümkün olduğu kadar<br />

bilgi aktarmaya çalıştım. 12 30 dolayında hastaneden ayrılarak, Konsey binasına<br />

döndüm.<br />

52

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!