Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İÇİNDEKİLER<br />
İMTİYAZ SAHİBİ<br />
Hadi Gökhan DURMUŞ<br />
* Kimy San .Der Baş Mustafa BAGANLA SÖYLEYİŞİMİZ<br />
* Karınca lojislik Özgül AYYILDIZLA söyleyişimiz<br />
* Sakaryada Radyoaktif madde kazası<br />
* Alper ÖZEL söyleyişi ve degerlendirmeler<br />
GENEL YAYIN YÖNETMENİ<br />
Ömer Faruk ŞAYLAN<br />
REKLAM MÜDÜRÜ<br />
Ayşen Begüm Aktepe KURT<br />
GRAFİK TASARIM<br />
Meral KAYA<br />
YAYIN TÜRÜ<br />
süreli yayın<br />
YÖNETİM MERKEZİ<br />
Yeşilova Mah Tansel Can<br />
No :1 kat - 2-3-4<br />
KÜÇÜKCEKMECE /İST<br />
BASKI - CİLT<br />
Semih ofset Matbacılık<br />
Yayıncılık Ltd Şti<br />
Reklam ve Haber sorumlulukları<br />
reklam ve haber sahiblerine aittir<br />
haber ve reklamlardan dergimiz<br />
sorumlu tutulamaz .
Kimya sanayicileri dernegi başkanı sayın Mustafa BA-<br />
GAN la yaptıgımız tatlı ve hoş sohbet haberin detayında<br />
Ercan Ay<br />
ercanay@kimyamagazin.com<br />
1-Kendinizden kısaca bahsedebilir misiniz?<br />
Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri olarak<br />
görev yapmaktayım. Kimya Mühendisiyim. 10 sene kadar sanayide<br />
çalıştım. 1986 yılından beri dernekteyim. 1986 yılında<br />
kimyasalların teknik yönleriyle ilgili çalışmalara başladım. O<br />
zamanlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik<br />
Müdürlüğü idi. O dönemlerde yine Avrupa Birliği uygulamalarına<br />
yönelik çalışmalar vardı. Kimyasallara ilişkin mevzuat<br />
çalışmaları vardı. Bizler de bu konuya dahil olduk.<br />
1991 yılından itibaren <strong>tehlikeli</strong> yüklerin Fatih Sultan Mehmet<br />
Köprüsü’nden geçişi konusunda çalışmalarımız oldu. Karayolları<br />
Genel Müdürlüğü bu konuya bizi dahil etti.<br />
Bu çalışmalarla ilgili AB Destekleri oldu. Birkaç kez konuyla<br />
ilgili Avrupa’ya gittik geldik. Tehlikeli Malların Taşınmasına<br />
yönelik Kriz Merkezi oluşturulması çalışmalarına başladık.<br />
Bu konuda Avrupa Birliği Üye Ülkelerin uygulamalarını inceledik.<br />
Ancak başaramadık. Özellikle 1992 yılında dernek<br />
olarak CEFIC’e üye olduk. Olayın çehresi bu üyeliğimizden<br />
sonra değişti. Bir sürü dökümanlar gelmeye başladı.<br />
Avrupa’da bir ağ vardır. Başını Almanya’da TUİS diye bir kurum<br />
çeker. Bunlar özellikle taşımacılık kazalarına yönelik çalışmalar<br />
yapar. Ancak biz beceremedik. Bunun dışında yıllar<br />
önce İzmit’te bu konuyla ilgili belirli eğitimler verdik. Bunun<br />
dışında bazı yabancı kaynakların tercümelerini gerçekleştirdik<br />
sektöre yönelik. Bunların ücretsiz dağıtımını gerçekleştirdik.<br />
2.Türkiye’de kimya sektörünün ihracattaki yeri ve bu alanda<br />
<strong>tehlikeli</strong> kimyasalların payları nelerdir?<br />
2014 yılı için kimya sanayinin ihracatta ülke içindeki payı<br />
%9.8. İthalattaki payı %16.51’dir. Üretimlere gelecek olursak<br />
yine aynı yıl için toplam üretim içindeki payı %4.98. İhracat<br />
ve ithalat bu noktada dengede değil gördüğünüz gibi. Bu<br />
noktada bizlerin katma değeri yüksek kimyasalların ihracı için<br />
çalışmalar yapmamız gerekmekte.<br />
Kimya sanayi teknoloji yoğun bir sanayidir. Bu yüzden istihdam<br />
çok yüksek değildir.<br />
3.Türkiye’de <strong>tehlikeli</strong> mal taşımacılığının geçmişten bugüne<br />
gelişimi ne şekilde gerçekleşti? Ülke olarak uluslararası anlaşmalara<br />
ayak uydurabiliyor muyuz?<br />
Türkiye 2005 yılına kadar bu konuda ayak diredi. Bunun en<br />
TMB/röportaj<br />
büyük nedenlerinden biri de taşıma filosunun eski olmasıydı.<br />
ADR ile hiç alakası yoktu. Çünkü siz bir uluslararası<br />
anlaşmaya taraf olduğunuz durumda en azından bir programa<br />
uymanız gerekir. Sonrasında bir mevzuat yayınlandı<br />
bu konuyla ilgili. Ancak yönetmelik çıktığında “Tehlikeli<br />
Madde” diye çıktı. “Madde” Türkiye’de eksik bir kavram/<br />
ibare olarak kaldı. İngilizcesine baktığınızda “Substance”<br />
geniş kapsamlı olarak bütün <strong>tehlikeli</strong> malları kapsıyor,<br />
Türkçe karşılığı olan “Madde” ise bu konuda eksik kalıyor.<br />
Bu konuda çıkarılan bütün mevzuatların ucu bir şekilde<br />
kimyaya dayanıyor. Biz de sonuç itibariyle bunlara dahil<br />
olmak durumundayız. Bu konuda da üyelerimize bilgilendirme<br />
yapıyoruz.<br />
Ancak küçük işletmelere önem vermek gerek. Sonuçta taşımacılık<br />
yapan şoförün bu konuyla alakasını bir şekilde<br />
kurmak gerek. Bu kişilere ulaşılıp, bir şekilde bilgilendirmeleri<br />
gerekiyor. En güzel yolu da kamu spotu yöntemiyle<br />
bu işletmelere ulaşmak olacaktır. Farkındalık yaratıp alt tabakaya<br />
ulaşmak gerek. Göz önündekileri ele alırsanız geride<br />
kalanların oluşturacağı tehlikenin önünü alamazsınız!<br />
Yasaklamak çözüm değil. Denetim ve tedbir gerekir. Bu<br />
konuda eğitim şart. “Sen yapmak zorundasın” deyip de bırakmak<br />
olmamalı durumumuz.<br />
4. 2012 yılında yazmış olduğunuz bir yazıda “ADR’deki<br />
otorite boşluğunu TSE doldurmalı” diye bir ifade kullanmıştınız.<br />
Bu görüşünüzden bize bahsedebilir misiniz?<br />
Bu ambalajlarla alakalı bir ifadeydi. Benim eğitim aldığım<br />
kurum aynı zamanda Belçika’nın ambalajlar konusundaki<br />
akredite kurumuydu. Onlarla bir çok kez iletişimde bulundum.<br />
Bu konuda da görüşlerini aldım.<br />
Onlarla gerçekleştirdiğim görüşmelerde de bu konuda TSE<br />
söz konusu oldu. Bir Avrupa Birliği Projesi oluşturulabilir<br />
mi düşüncesiyle. Bazı dökümanlar aldım, TSE’nin o dönemki<br />
yetkilileriyle de görüştüm. Görüşmelerimiz ilerlerken<br />
o dönemki genel sekreteri görevden aldılar. Türkiye’de<br />
işler kişilerle yürüdüğü için tabiki sekteye uğradı.<br />
Aradan biraz zaman geçti. TSE’den ulaştılar. Bu konuyu<br />
canlandırmak istediklerini belirttiler.<br />
Bu arada bizim TSE ile farklı çalışmalarımız da var. Güvenlik<br />
Bilgi Formu Hazırlayıcıları eğitimleri veriyoruz.<br />
Onlar da onayını gerçekleştiriyor.<br />
Bu konuyla ilgili bir proje hazırlamak istediler. Beraber<br />
çalışmaya başladık. Hatta Kimya Mühendisleri Odası her<br />
iki senede bir ambalajlarla ilgili bir sempozyum yapar. Bu<br />
sempozyumlardan birine de Belçika’daki akredite kurumun<br />
yetkililerinin katılması için bizler de iletişim konusunda<br />
yardımcı olduk. Çok verimli geçtiğini bize de aktardılar.<br />
Sonrasında Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı<br />
bu konuda TSE’yi yetkilendirdi.<br />
Sektörde çarkın dönmesini sağlayan “gönderici” (gönderen)<br />
dir. Gönderici doğru sınıflandıracak, doğru ambalaj<br />
seçecek, doğru etiketleyecek ve doğru levhalayacak ki iş<br />
doğru yürüsün.<br />
Bu konuların bir çoğunda da dışarıdan<br />
destek almak durumunda!<br />
Ambalaj da bunlardan biri.<br />
5. TKSD’nin kaç üyesi bulunmakta? Bu üyeleriniz arasında<br />
Tehlikeli Malların Karayolu ile Taşınması Hakkında<br />
Yönetmelik kapsamında olan kaç işletme olduğuna<br />
dair bir istatistiğiniz var mı? Bu üye işletmelerin<br />
yönetmeliğin gereklerini yerine getirme oranı nedir?<br />
Bizim üyelerimizin çoğu, uyarılarımızla beraber bu<br />
yönetmeliklere aldıkları hizmetlerle uymaya çalışıyor.<br />
Yalnız burada hizmet önemli. Örneğin üyelerimizden<br />
iki tanesi aynı maddeyi gönderiyor. Biri karton kutuya<br />
4,5 – 5 lira veriyor, diğeri 15 lira veriyor.<br />
6.- 16.06.2015 tarihinde TMKTDGM’nin yapmış olduğu<br />
duyurudaki 90.000 rakamı sizce doğru mu? Sektörün<br />
içinde uzun yıllardır yer alan biri olarak sizce<br />
ülkemizde Tehlikeli Maddelere ilişkin işlem gerçekleştirip<br />
de yönetmelik kapsamında olan kaç işletme<br />
vardır?<br />
Doğru, mantık olarak düşünecek olursanız ya da Türkiye<br />
de üretilen kimyasalları düşünecek olursanız ADR<br />
ye tabi olanlar teksifize dir. Solventleri bir kenara bırakacak<br />
olursanız, ağırlıklı olarak mesela boya; su bazlı<br />
boyalar işin içine girmez. Özellikle mineral kökenli<br />
kimyasallar çoğunlukla girmez. Onu bırakın yardımcı<br />
maddeler ki bol miktarlarda üretilirler çoğunlukla onlar<br />
da ADR ye tabi değildir. Geriye ne kalıyor ağırlıklı<br />
solventler, sıvı kimyasallar falan aslında şu bize bir<br />
rakam verebilir. SEVESO var biliyorsunuz SEVESO<br />
raporları bize ipucu verebilir. İlk SEVESO projesinde<br />
2005-2006 yıllarında Çevre Bakanlığının teknik danışmanıydım.<br />
Orada taş çatlasın 1000 ya da 1500 SEVE-<br />
SO çıkar. O da yani kendisi kimyacı olmayanlar da var<br />
işin içerisinde oradan hareketle bakacak olursak rakam<br />
doğru bir rakam.<br />
7-TKSD <strong>tehlikeli</strong> madde taşımacılığına yönelik üyelerine<br />
ne gibi bilgilendirmeler yaptı? Bu konuda kamu<br />
nezdinde herhangi bir girişimi var mı?<br />
Uygulamaya yönelik her sene 2 seminer yaptık. Mevzuatlarla<br />
ve bu mevzuatlarla ilgili uygulamalarla ilgili<br />
güncel olarak sürekli bilgilendirmelerde bulunuyoruz.<br />
1995 yılından beri yapıyoruz bunu. Özellikle yol kenarı<br />
denetimlerinin üzerinde durduk. Yol Kenarı Denetim<br />
Tebliği’nde size ne yapmanız gerektiğini söylüyor. Cezaları<br />
da söylüyor. Özellikle bunun üzerinden üyelerimizi<br />
bilgilendirmeyi tercih ettik.<br />
8-Aynı zamanda bir MSDS (Malzeme Güvenlik Bilgi<br />
Formu, yeni adıyla SDS; Güvenlik Bilgi Formu)<br />
eğitmeni olarak ülkemizde kimyasalların (özellikle<br />
<strong>tehlikeli</strong> maddelerin) sınıflandırılmasına ilişkin ne gibi<br />
hatalar yapılmakta? Bu hataları önlemek amacıyla ne<br />
yapılmalı?<br />
Tabi ki hatalar sadece ülkemizde değil. Mesela Avrupa<br />
Kimyasallar Ajansı, Avrupa Birliği Üyeleri içerisinde<br />
bir test gerçekleştiriyor. Piyasadaki Malzeme Güvenlik<br />
Bilgi Formlarının %47’si hatalı çıkıyor. Ki bu adamlar<br />
bu işe 1967’de başlamış.<br />
1967 sonrası ilk çıkan mevzuatla beraber diğer yan<br />
mevzuatlarla uygulama geliştirilmiş. Şimdi REACH<br />
var. REACH de çok ciddi boyutlu bir mevzuat. O konuda<br />
da gelişim amacıyla piyasaya çok büyük destek<br />
TMB/röportaj<br />
sağladılar. Buna rağmen %47 hatalı bilgi formu mevcut.<br />
Bu konuya Türkiye açısından bakarsak çok fazla fark olduğunu<br />
düşünmüyorum. Bizde de Hatalı SDS’lerin oranı<br />
%50’lerdedir. Güvenlik Bilgi Formu’nun(SDS) aslında şöyle<br />
bir mantığı var. Güvenlik Bilgi Formu’nun mevzuatına<br />
baktığınızda kapsam içi ve kapsam dışı diye bir fark vardır.<br />
Bu da taşımacılıktan kaynaklanır. Ama buna rağmen 14 numaralı<br />
başlığı taşımacılığa ayrılmıştır. Bu bölümde uluslararası<br />
taşımacılık kodlarından, ambalajlama gruplarına bir çok<br />
bilgiyi belirtmekle yükümlüsünüzdür.<br />
Güvenlik Bilgi Formu taşımacılığın ya da taşımacılık Güvenlik<br />
Bilgi Formu’nun dışında değildir. Çünkü sınıflandırma,<br />
etiketleme… Hatta örneğin elleçlemede maruziyet<br />
farklıdır, taşımacılıkta farklıdır. Hatta şöyle bir yanlış<br />
anlaşılma vardır, “elleçlemede kullanmış olduğunuz hükümleri<br />
taşımaclıkta da kullanabilirsiniz” derler. Öyle bir durum<br />
yok. Güvenlik Bilgi Formu’nun dengesi olması lazım. Bunun<br />
için de yine eğitim niteliğinin geliştirilmesi gerekiyor.<br />
9.TMGD’lerin sektördeki yeri sizce nedir?<br />
Öncelikle Devletin yapması gereken uygulamalara yönelik<br />
bir eğitim gerekiyordu. Ancak branşlaşma çok geniş oldu.<br />
Mesela üyelerimize geliyorlarmış duyuyoruz. Üyemiz soruyor<br />
“Ne yapacaksınız?” cevap “Beraber öğreniriz”. Böyle<br />
bir durum yok. Bir kitaptan yola çıkarak çoktan seçmeli bir<br />
sınavla bu iş olmaz. Bu konuda biraz çarpıklık var. Normal<br />
eğitimi aldıktan sonra kalkıp bir de bunun uygulamasına<br />
yönelik paralı eğitim düzenliyorlar. Böyle olmamalı. Genel<br />
eğitim uygulamaya yönelik olmalı. Bu fikrimden dolayı beni<br />
çok fazla sevmezler<br />
TMGD bir yerde firmayı eğitirken bir taraftan da koyacağı<br />
uygulamalarla devletin bu konuda işletmeye karşı olan<br />
köprüsü. Sene sonunda raporunu verecek. Ben bu belgeyi<br />
Türkiye’de bu işi yapmak için almadım açıkçası. Bir<br />
işletmeyle anlaşmam olmamasına rağmen 1 sene sonra<br />
bana Belçika’daki kurumdan bir yazı geldi. Hala raporunuzu<br />
vermediniz diye.<br />
10.Sektördeki uzun ve kısa vadeli gerçekleşebilecek gelişimler<br />
neler olacaktır? TMGD’ler bu gelişimlerin hangi noktasında<br />
bulunacaklar?<br />
İsteğimiz ADR Yönetmeliği’nin Türkiye’nin her noktasında<br />
uygulanması. Her konuda, her mevzuatta olduğu gibi uygulanmayan<br />
şeyler illaki olacaktır. Ama bence kısa vadede yapılması<br />
gereken şey eğitimlerin niteliğinin geliştirilmesidir.<br />
Bunların dışında 1995’in sonu itibariyle sürücülerle ilgili<br />
Avrupa’nın bize bir dayatması oldu. Eğitimsiz sürücülerin<br />
kendi karayollarında dolaşımına izin vermeyeceklerini söylediler.<br />
Sonrasında Ulaştırma Bakanlığı AB çerçevesinde<br />
mesleki yeterlilik konularına eğildi. “SRC Belgesi” çıktı ortaya.<br />
Bu konularda ilerlemeler kaydedildikçe sıra Tehlikeli Malların<br />
Taşımacılığına kadar geldi. Bununla ilgili de SRC-5<br />
Belgesi çıktı. Bu belge Tehlikeli Mal taşıyan şoförlere şart<br />
koşuldu ve 5 yılda bir yeniden eğitim alınarak yenilenmesi<br />
gerekiyor.<br />
6 7
Karınca lojistlikten sayın Özgül Ayyıldız ile yaptıgımız soyleyişi<br />
TMB/röportaj<br />
Karınca lojstlik 1999 yılından bu yana TMGD calıştırıyor<br />
1-) Karınca Lojistik’ten bize biraz bahsedebilir<br />
misiniz?<br />
Karınca Lojistik 1986 yılında İstanbul’da doğmuştur.<br />
Gümrükleme hizmetleri üreterek sektöre giriş yapan<br />
Karınca Lojistik kısa bir zaman içerisinde uluslararası<br />
taşımacılık hizmetlerini başlatmış ve Karayolu taşımacılığına<br />
yatırım yaparak güçlü ve güvenilir kadrosuyla<br />
müşterilerinin “yüklerini ve yükümlülüklerini”<br />
taşımaktan gurur duymuştur. Sektöre özel çözümler<br />
üretmeye devam eden Karınca Lojistik Çevre Sağlık<br />
ve Güvenliğin önemini kuruluşundan beri özümsemiş<br />
ve bu anlayışla <strong>tehlikeli</strong> madde taşımacılığı yapmaya<br />
başlamıştır. “Sıfır hata, sıfır kaza” prensibi ile bütün<br />
yüklerinizi ve yükümlülüklerinizi Karınca kararlılığında<br />
30 senedir taşımaktadır. Tehlikeli madde taşımacılığında<br />
tecrübe kazanan, SEÇ-G bilinci yüksek<br />
kadrosu ile Enerji sektöründe birçok firmaya Türkiye<br />
sınırlarında karada ve denizde petrol arama projelerinde<br />
lojistik hizmet üretmeye başlamıştır. Birçok<br />
yerli ve çok uluslu müşteri portföyü sayesinde edindiği<br />
bilgi birikimini Türkiye genelinde pekiştirerek<br />
yurtiçi lojistik hizmetleri üretmeye başlamıştır. Müşterilerini<br />
anlamak, müşterilerinin ihtiyaçlarını onlara<br />
anlatarak onlarla birlikte özel çözümler üretmek adna<br />
sektör bazlı yönetim biçimini benimsemiş ve tekstil<br />
sektöründe lojistik hizmet üretmekte olan yabancı bir<br />
firmayı kendi bünyesine katarak ayakkabı ve tekstil<br />
sektöründe depolama ve dağıtım hizmetleri üretmeye<br />
başlamıştır. Maden ve inşaat sektörü için Mersin<br />
bölgesinde yapılanan Karınca Lojistik liman tahliye,<br />
tekstil sektöründe depolama ve dağıtım hizmetleri üretmeye<br />
başlamıştır. Maden ve inşaat sektörü için Mersin bölgesinde<br />
yapılanan Karınca Lojistik liman tahliye, elleçleme ve demiryolu<br />
ağını kullanarak tüm Türkiye’de taşıma hizmeti üretmeye<br />
başlamıştır. 30 seneye dayanan bilgi birikimi, bilişim altyapısı<br />
ve marka güvenilirliği ile dünya genelinde üretmekte olduğumuz<br />
birçok hizmetle aslında birebir sizlerin hayatlarında birer<br />
yere sahip olmaktan Karınca ailesi olarak mutluluk duyuyoruz.<br />
2-)Yürütmüş olduğunuz operasyonlarda Tehlikeli Mal Taşımacılığının<br />
yeri nedir?<br />
Karınca geneline bakarsak Akaryakıt ve Gaz Dağıtım Direktörlüğü<br />
Karınca’nın toplam cirosunun içinde yaklaşık %25’lik<br />
bir paya sahip. Direktörlük bünyesinde 327 kişi istihdam ediliyor.<br />
Bunun yaklaşık 300 kadarı sürücü. Akaryakıt ve Gaz Dağıtım<br />
Direktörlüğü Karınca’nın en önemli direktörlüklerinin<br />
başında geliyor.<br />
3-) Bu operasyonlara başlamadan önce ne gibi hazırlık evrele<br />
rinden geçtiniz?<br />
Öncelikle hizmet vereceğimiz şirketin işle alakalı teknik bir<br />
şartnamesi vardır. Tüm plan ve hazırlıklarımızı bu şartnameye<br />
göre yaparız. Eğer bu teknik şartnamedeki kriterler bizim<br />
yürüttüğümüz operasyonlardaki kriterlere uymuyorsa da SEÇ-<br />
G’den (Sağlık<br />
8
TMB/röportaj<br />
elleçleme ve demiryolu ağını kullanarak tüm Türkiye’de<br />
taşıma hizmeti üretmeye başlamıştır. 30 seneye dayanan<br />
bilgi birikimi, bilişim altyapısı ve marka güvenilirliği ile<br />
dünya genelinde üretmekte olduğumuz birçok hizmetle aslında<br />
birebir sizlerin hayatlarında birer yere sahip olmaktan<br />
Karınca ailesi olarak mutluluk duyuyoruz.<br />
2-)Yürütmüş olduğunuz operasyonlarda Tehlikeli Mal Taşımacılığının<br />
yeri nedir?<br />
Karınca geneline bakarsak Akaryakıt ve Gaz Dağıtım Direktörlüğü<br />
Karınca’nın toplam cirosunun içinde yaklaşık<br />
%25’lik bir paya sahip. Direktörlük bünyesinde 327 kişi<br />
istihdam ediliyor. Bunun yaklaşık 300 kadarı sürücü. Akaryakıt<br />
ve Gaz Dağıtım Direktörlüğü Karınca’nın en önemli<br />
direktörlüklerinin başında geliyor.<br />
3-) Bu operasyonlara başlamadan önce ne gibi hazırlık evrelerinden<br />
geçtiniz?<br />
Öncelikle hizmet vereceğimiz şirketin işle alakalı teknik bir<br />
şartnamesi vardır. Tüm plan ve hazırlıklarımızı bu şartnameye<br />
göre yaparız. Eğer bu teknik şartnamedeki kriterler<br />
bizim yürüttüğümüz operasyonlardaki kriterlere uymuyorsa<br />
da SEÇ-G’den (Sağlık, Emniyet Çevre, Güvenlik) ödün<br />
veremeyiz.<br />
4-)Tehlikeli Mal Taşımacılığı’nda karşılaştığınız sorunlardan<br />
bize biraz bahsedebilir misiniz?<br />
En büyük sorunumuz kriterlerimize uygun sürücü bulamamak.<br />
Tüm sürücülerimizin 25-55 yaş arasında, en az 3 yıl<br />
<strong>tehlikeli</strong> madde taşımacılığı tecrübesi olan, sabıka kaydı temiz,<br />
kazaya karışmamış, sigara kullanmayan,<br />
SRC 5 sahibi vs kriterlerimize uyması gerekli. Bunun haricindeki<br />
eğitim ve sağlık kontrollerini şirket bünyemizde<br />
gerçekleştiriyoruz. Bir diğer çektiğimiz zorluk ise trafikteki<br />
sürücülerin Tehlikeli Madde Taşıyan Tankerin hız limitlerini<br />
bilmemesi ve anlayış göstermemesi. SEÇ-G kriterlerimiz<br />
gereğince şehir içi 30km/s, şehirlerarası 50km/s, otoyol<br />
da ise 60 km/s hızı aşmıyoruz.<br />
5-) Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı’nızın sizlere getirmiş<br />
olduğu yenilikler nelerdir?<br />
Aslında Türkiye’de TMGD çalıştırma zorunluluğu getirilmeden<br />
önce de biz bünyemizde TMGD bulunduruyorduk.<br />
Bu sertifika Türkiye’de verilmeye başlamadan önce sınav<br />
10<br />
ve eğitimler İngiltere’de DGSA (Dangerous Goods Safety<br />
Association) tarafından veriliyordu. Biz Karınca olarak<br />
global ölçekteki müşterilerimize hizmet verdiğimizden dolayı,<br />
hizmet vermeye başladığımız günden beri bünyemizde<br />
TMGD bulunduruyoruz. Bunun şirketimize katkısına<br />
gelince; şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, <strong>tehlikeli</strong><br />
madde taşımacılığı İngiltere’de yada Almanya’da hangi<br />
kriterler ve standartlarda yapılıyorsa, Karınca da bu hizmeti<br />
1999’dan beri o şartlarda veriyor.<br />
6-)Tehlikeli Mallarının Taşımasını gerçekleştirmiş olduğunuz<br />
müşterilerinizin Tehlikeli Malların Karayoluyla Taşınması<br />
Hakkındaki Mevzuatlara yönelik istekleri var mı?<br />
Varsa neler?<br />
Söylediğim gibi; Zaten global olan müşterilerimiz bizden<br />
talepte bulunuyorken, kendi ülkelerindeki kriterleri göz<br />
önünde bulunduruyorlar. Örnek verecek olursak tüm araç<br />
ve tankların ADR standartlarında olması, sürücülerin tüm<br />
sürüş kurallarına uyması, bunun kamera, uydu ve zaman<br />
zaman gizli müfettiş tarafından takip edilmesi<br />
7-Güvenlik konusunda çok hassas olduğunuz piyasada bili1nin<br />
bir durum. Özellikle sosyal medyada bulunan eğitim<br />
ve güvenlik konu başlıklı videonuz çok ilgi çekici. Bu konuda<br />
neler söylemek istersiniz?<br />
SEÇ-G karınca için olmazsa olmazdır.<br />
Bu global müşterilerimizden gelen bir know-how. Biz bu<br />
sayede Türkiye’de 30 milyon km büyük kaza yapmadan<br />
Tehlikeli Madde Taşımacılığı yaptık.<br />
8-Tehlikeli Mal Taşımacılığı ile ilgili operasyonlarda bulunan<br />
personelinize ne tip sosyal ve mesleki eğitimlerle destek<br />
oluyorsunuz?<br />
Sürücülere ve amirlerimize verdiğimiz eğitimler; İlk sürüş<br />
değerlendirme, emniyetli sürüş teknikleri, kaymama/devrilmeme<br />
eğitimi, yangınla mücadele, yorgunlukla/uykusuzlukla<br />
mücadele, ilk yardım eğitimi, teknik eğitimler (dolum<br />
boşaltım), psikoteknik test ve emniyet kuralları. Sosyal olarak<br />
da belirli dönemlerde amirlerimiz sürücülerin ailelerini<br />
ziyaret ederler, sürücü eşleri ile SEÇ-G departmanımız eğitim<br />
günleri yaparlar.<br />
9-Tehlikeli Mal Taşımacılığına ilişkin gelecek planlarınız<br />
nelerdir?<br />
Karınca olarak Tehlikeli Madde Taşımacılığında 2014 yılında<br />
kendimize stratejik bir hedef belirlemiştik. O güne kadar<br />
sadece akaryakıt ve LPG taşıyorduk. Bu alandaki hizmet<br />
yelpazemizi geliştirme kararı almıştık. Bu çerçevede<br />
bugün akaryakıt ve LPG’nin dışında JET-A1 (Uçak Yakıtı)<br />
ve karbondioksit ve oksijen gibi endüstriyel gazlar da taşıyoruz.<br />
Önümüzdeki dönemde bu stratejik hedef çerçevesinde<br />
hizmet yelpazemizi daha da geliştireceğiz.<br />
10-Tehlikeli Mal Taşımacılığında karayolu ile taşımacılık<br />
dışındaki faaliyetleriniz nelerdir? Bu faaliyetler hakkında<br />
bilgi verebilir misiniz?<br />
Yaptığımız uluslararası taşımalarda da zaman zaman ADR<br />
kapsamına giren ürünleri deniz ve hava yolu ile taşıyoruz.<br />
Özellikle hava yolunda ADR’li ürünlerin paketleme standartları<br />
çok önemlidir. Bura müşterilerimize paketleme hizmetini<br />
de yine deneyimli personellerimiz ile veriyoruz.
Alper ÖZELLE SEKTÖRÜ DEGERLENDİREN BİR SÖYLEYİŞİ YAPTIK<br />
“Kimya sektörü Avrupa’da ve Dünya’da en çok mevzuatı olan sektördür”.<br />
*.Daha önce görev almış olduğunuz IRU'nun Türkiye'deki<br />
faaliyetleri ile ilgili bilgi verebilir misiniz?<br />
IRU nun karayolu taşımacılığı birliği. Avrupa çok önem veriyor<br />
<strong>tehlikeli</strong> madde taşımacılığına. IRU sektörden gelen<br />
konuları birleşmiş milletlere taşıyor. Birleşmiş milletlerin<br />
toplantılarına katılıyor ve sektörün görüşlerini orada paylaşıyor.<br />
Ülkemize avantajları orada neler konuşuluyor neler<br />
tartışılıyor bunları öğreniyoruz. Bizim görüşlerimiz dinleniliyor<br />
ADR çalışmalarında bizim de görüşlerimiz paylaşılıyor.<br />
Bakanlığımız bize bir takım görüşleri soruyor bu<br />
eylül ayında yapılacak BM toplantısında neler konuşulacak<br />
soruyoruz. IRU’nun bize böyle faydası oluyor.<br />
TMB/röportaj<br />
*<br />
*Eşleştirme Projesinde yer alanlardan birisi olarak o noktada<br />
IRU' nun katkıları var mıydı?<br />
Polonyalılar ve Litvanyalılar’ la eşleştirme projesi yapıldı.<br />
Bunun yansımalarını biz daha görmedik.<br />
Çalışmalar çok güzel yapıldı karşılıklı seyahatler yapıldı<br />
eğitmenler ve denetçiler yetiştirildi ama bunun yansımasını<br />
ülkemizde görmüyoruz.<br />
Tuikte veri yok ama ne kadar lpg üretiliyor taşınıyor<br />
biliyoruz. Ama ne kadar boya asındırıcı kimyasal taşındı<br />
bilmiyoruz. Atıkları biliyoruz akaryakıtı biliyoruz ama diğer<br />
<strong>tehlikeli</strong> malların taşınması ile ilgili istatistiki veri yok.<br />
Kimyasal madde ihracatı biliyoruz. Yurt içinde ne kadar<br />
<strong>tehlikeli</strong> mal taşınıyor bilemiyoruz.<br />
*16.06.2015 tarihinde Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık<br />
Düzenleme Genel Müdürlüğü tarafından bir duyuru yayınlandı.<br />
Bu duyuruda Türkiye' de yıllık olarak yaklaşık 35<br />
Milyon tonluk Tehlikeli Mal Hareketinin olduğu söylendi.<br />
Aynı zamanda 01.01.2018 tarihi itibariyle 16.000 ila 18.000<br />
arasında TMGD' nin yeterli olabileceği belirtildi. Sizce bu<br />
açıklama hangi istatistiklere dayanılarak hazırlandı?<br />
Dayanağını bilemiyorum. Açıklamayı yapanlara sormak lazım.<br />
Sadece alıcı olan akaryakıt istasyonları tmgd ye ihtiyacı<br />
yok. 17000 tmfb alan firma var. Şu an tmfb alanlara tmgd<br />
yetiyor. Ama ilgili firmaların hepsi tmfb aldı mı bilmiyoruz.<br />
Bakanlığın denetimlere başlaması lazım tmgd yapısını<br />
güçlendirmesi lazım inandırıcılığını kaybediyor bakanlık.<br />
Denetimlerle ilgili mevzuat çalışması yapıyorlar. Şirket denetimleri<br />
nasıl olmalı ama ne zaman sonlanacak nasıl sonlanacak<br />
bilmiyoruz.Şimdi bir jurnal yapısı getireceğiz. Jurnal<br />
şu tmgd görev aldığı firmada bir aksaklık gördüğü zaman<br />
bunu defterine kaydediyor. Şu tespit edilmiştir şu tarihte şu<br />
önlem alınmıştır imza. Bakanlık denetime geldiği zaman<br />
önce o jurnalı isteyecek. Bu iyi bir şey evet eksikliği tespit<br />
ettin ne yaptın. Biz bunu destekliyoruz. Ama hala bununla<br />
ilgili de bir faaliyet yok. Süre uzadıkça inandırıcılık kayboluyor.<br />
*Bir önceki sayımızda bir Tehlikeli Mal Taşımacılığına<br />
yönelik bir komisyon kurulmasına ve kanun çıkarılmasına<br />
ilişkin görüşlerinizi belirtmiştiniz, bu görüşlerinize ilişkin<br />
ne gibi girişimlerde bulunuyorsunuz? Bu konuda herhangi<br />
bir gelişme var mı?<br />
Her türlü platformda söylüyoruz. Bir kanun yapmak kolay<br />
değil. Karayolu için ayrı bir yönetmelik var TMGD için<br />
ayrı var, havayolunun ayrı var, demiryolunun ayrı var, de-<br />
niz yolunun ayrı var çevre bakanlığının ayrı var, iç işleri<br />
bakanlığının patlayıcı ile ilgili ayrı var. Bu kadar yönetmeliğin<br />
olması bölük pörçük bir yapı getiriyor. Biz diyoruz ki<br />
Tehlikeli madde taşımacılığı kanunu çıkarılır. Burada bu<br />
konular tarif edilir. Bu şekilde kim nereye bakacağını bilir.<br />
Biz onu söylüyoruz bu kanun bir toparlar. Kimya sektörü<br />
Avrupa’da ve dünyada en çok mevzuatı olan sektördür. Bu<br />
kadar mevzuatı olan sektörü bir araya toparlamak lazım bu<br />
işimizi kolaylaştırır.<br />
Bir örnek vereyim Belki düzelmiştir ama Yönetmelikte diyor<br />
ki Sınıf 6 taşınırken sağlık bakanlığından izin alınacak.<br />
Sağlık bakanlığını arıyorsun orada çalışanın konudan haberi<br />
yok.<br />
Biz diyoruz ki bir komisyon olsun. Bakanlık toplantı yapıyor<br />
bizi çağırıyor görüşlerimizi soruyor bu konuda sıkıntı<br />
yok. Çağırılıyoruz şu konuda görüş ver deniyor. Tamam,<br />
veriyoruz ama diğer sektörler ne diyor, onu bilmiyoruz,<br />
sıkıntı nerde tam bilemiyoruz ki. Bu sefer yük bakanlığın<br />
üstüne biniyor. Biz diyoruz ki bütün bu konuda taraf olanlar<br />
özel sektör temsilcileri, iç işleri bakanlığı, çevre bakanlığı,<br />
tarım bakanlığı, sağlık bakanlığı, ulaştırma bakanlığı vs. 6<br />
ayda bir araya gelip ne olup ne bitiyor ulaştırma bakanlığı<br />
şemsiyesi altında toplanalım gerekirse ilave çalışma gurupları<br />
kurulur. Böyle bir mekanizmayı devreye sokarsak herkes<br />
herkesin yaptığını bilir nerelerde sıkıntı olduğunu bilir.<br />
Biliyorsunuz ADR yönetmeliği her 2 yılda bir güncelleniyor.<br />
Şimdi ne güncellenecek işimize yarar mı yaramaz mı<br />
Türkiye’nin görüşü gerekebilir. O yüzden böyle bir komisyon<br />
kurulup 6 ayda bir toplanması çok önemlidir.<br />
*.Yönetmelik "taşımacılık" ifadesini içermesine rağmen<br />
taşımacılık faaliyetini gösterenlerin 2018 yılına kadar kapsam<br />
dışında bırakılması neden kaynaklandı? Sizce bu uygulama<br />
doğru mu?<br />
Uluslar arası taşımacılar muaf. Bu muafiyet şundan kaynak<br />
lıydı, bir kere yeterince TMGD yoktu. Birde zaten uluslararası<br />
taşımacılık yaptıkları için mecbur ADR kurallarına<br />
uymak zorunda. Öyle bir Geçiş dönemi oldu, zaten 2 sene<br />
kaldı.<br />
*.Bu uygulama sektörü olumlu veya olumsuz ne şekilde<br />
ekiledi?<br />
*Ayrıca diğer süre uzatımları da önemli, örneğin tünel kategorileri,<br />
yıllık faaliyet raporu, araç uygunluk sertifikalarına<br />
yönelik süre uzatımlarını nasıl değerlendiriyorsunuz ve<br />
bunların sektöre etkileri neler oldu<br />
Tünel kategorileri çoktan olmalıydı. Yıllık faaliyet raporu<br />
aynı şekilde. Araç uygunluk normal zaten Türkiye’deki<br />
araçların %90 dan fazla ADR uygunluğu yok. Birden bire<br />
değiştirmekte mümkün değil. Bununla beraber bir daha erteleme<br />
olmasın artık. Çünkü bu yönetmeliği biz 2007 den<br />
beri konuşuyoruz. Bu yeni bir şey değil. Artık kimse bu yeni<br />
bir şey sektör hazır değil falan demesin. 2007 de ertelendi<br />
2010 oldu 2010 dan 2011 oldu. 2015 e kadar geldik. Artık<br />
ilgili sektörler ne olduğunu biliyor ve ona göre önlemlerini<br />
almaları lazım.<br />
RADYO AKTİF MADDE KAZASI<br />
TMB/röportaj<br />
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK),<br />
Sakarya’nın Arifiye ilçesinde radyoaktif kaynağın<br />
bulunduğu yer ve çevresinde radyolojik açıdan<br />
herhangi bir bulaşma veya anomalinin söz<br />
konusu olmadığını bildirdi.<br />
Arifiye ilçesinde 16 yaşındaki gencin bulduğu<br />
ve ikametine getirdiği radyoaktif madde sonrasında<br />
sokak AFAD ve UMKE ekipleri tarafından<br />
karantina altına alınmıştı. TAEK yetkilileri, olay<br />
yerinde madde üzerinde inceleme yaparak radyoaktif<br />
maddeyi almışlardı.<br />
TAEK’ten konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada,<br />
“Endüstriyel radyografi alanında faaliyet<br />
gösteren bir firma tarafından Türkiye Atom<br />
Enerjisi Kurumu aranarak Sakarya ili Kızılcıklı<br />
köyü yakınlarında bulunan baraj şantiyesinde<br />
yapılan radyografi çalışmaları sırasında cihazın<br />
içerisinde bulunan radyoaktif kaynağın düşürüldüğü<br />
ve bulunamadığı bildirilmiştir. Haberin<br />
alınması üzerine, AFAD ekipleri ile koordineli<br />
olarak durumu yerinde tespit etmek üzere TAEK<br />
Acil Durum Müdahale ekibi sahaya sevk edilmiştir.<br />
Söz konusu radyoaktif kaynak, saat 15.00<br />
sularında sahaya intikal eden TAEK Acil Durum<br />
Müdahale ekibi tarafından, kurumumuzun<br />
Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezine<br />
gönderilmek üzere emniyet altına alınmıştır.<br />
Radyoaktif kaynak endüstriyel radyografide<br />
kullanılan İridyum-192 radyoizotopu olup kapalı<br />
kaynak formundadır. Radyoaktif kaynağı şantiye<br />
sahasından alarak evine götüren kişi ve ev halkı<br />
gerekli tetkikler yapılmak üzere sağlık kuruluşlarına<br />
yönlendirilmiştir. Söz konusu radyoaktif<br />
kaynağın bulunduğu yer ve çevresinde radyolojik<br />
açıdan herhangi bir bulaşma veya anomali söz<br />
konusu değildir” denildi. - SAKARYA<br />
KAYNAK WWW SONDAKİKA.COM<br />
12 13
TMB/röportaj<br />
TMB/röportaj<br />
ALPASLAN DOĞAN<br />
ALPARSLAN HOCAM, SİZİ TANIYABİLİR MİYİZ?<br />
Ben kendimi hep lojistikçi olarak tanıtıyorum hem sektörde<br />
çalıştım şimdi de işin akademisyenlik tarafındayım.<br />
İki kitabim mevcut yakında makalem çıkacak. Kitaplar<br />
karayolunda yük ve yolcu taşıma ile alakalı. İstanbul Üniversitesi<br />
Lojistik mezunuyum bir de 20 yıllık sektör tecrübem<br />
var.<br />
ÖNCELİKLE TÜRKİYENİN LOJİSTİKTE DÜNYADAKİ VE BU-<br />
LUNDUĞUMUZ BÖLGEDEKİ YERİNDEN BİZE BİRAZ BAH-<br />
SEDER MİSİNİZ?<br />
için dünyadaki en uygun coğrafi koşullara sahip çünkü biz<br />
klasik söz olduğu üzere iki kıtayı birbirine bağlamıyoruz üç kıtayı<br />
birbirine bağlıyoruz Asya –Avrupa ve Arap yarımadası ne<br />
yazık ki bu durumu doğru değerlendiremiyoruz. Lojistik artık<br />
bir bilim dalı bu dal da iyi olan ülkeler Hollanda, Almanya gibi<br />
başarılı yönetim unsurunu bir kenara bırakırsak bizi geçmelerinde<br />
hiçbir haklı gerekçe bulamıyorum. Hem coğrafik hem<br />
de nüfus yapısı itibari ile bizi geçmeleri mümkün değil fakat<br />
iyi yönetim unsuruna sahipler. Mesela Amerikalılarda yeni bir<br />
şey başladı çalışan iş den çıktıktan sonra çalışana iş buluyorlar<br />
ya da eğitim veriyorlar nasıl iş bulabileceklerine dair ve<br />
bunun bir adım ötesine geçtiler 5-10 yıl önce iş den ayrılan<br />
çalışanlarını buluyorlar sen bizde çalışırken büyük ihtimalle<br />
bizi eleştiremiyordun şimdi bizi diğer şirketlerle kıyaslayabilir<br />
misin? Eksiklerimiz varsa onları kapatalım diye bunların hepsi<br />
yönetimin ulaştığı noktalar. Eğer senin kamyonun bir personelinden<br />
değerliyse bu iş olmaz ADR de bu böyle belgem<br />
olsun ceza kesilmesin her gün bir kanun çıkıyor yine mi para<br />
ödeyeceğiz buna böyle bakıldığı sürece bir şey değişmez. Zaten<br />
hep yapıyorduk,20 yıldır yapıyorum bir şey olmadı. Zaten<br />
20 yıldır sürekli olsa bir tedbir alınır onun için buna daha çok<br />
dikkat etmen gerekiyor. Kaza dediğin şey önceden öngöremediğin,<br />
yeri zamanı olmayan bir şey bilsen tedbir alırsın<br />
olmaz. Sorsan herkesin UDY ‘si var çok mu iyi yönetiliyoruz<br />
peki…<br />
ADR sadece bir antlaşma değildir. Benim gözümde<br />
bunlar devletin insan hayatına ve çevreye verdiği önemin<br />
direk ifadesidir. Eğer bir devlet bunu uygulamıyor-<br />
Güzel soru şimdi lojistik iki açıdan önemli bir tanesi aslında<br />
buna yolcuyu da dâhil edebilirsin genel taşımacılık TÜRKİYE’DE TEHLİKELİ MAL TAŞIMACILIĞININ EĞİTİMİ NE ŞE- sa senin canın benim için önemli değil demektir. ATP<br />
insan toplumunu bir arada tutan harç gibidir lojistik olmadan<br />
ticaret olmuyor mesela önüne gelecek kahvenin ŞILAŞTIRDIĞIMIZDA TÜRKİYE NE DURUM DA?<br />
lum sağlığı içindir. Şimdi diyeceksiniz ki bir minibüsçü Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenleme Genel<br />
KİLDE SÜRDÜRÜLÜYOR? BU KONUDA DİĞER ÜLKELERLE KAR- de böyle çünkü bunlar doğrudan doğruya çevre ve top-<br />
müthiş bir hikâyesi var ve bu hikâyenin çoğu lojistikçiler<br />
de aracı devirip 10 kişinin ölmesine sebep olabilir. Fakat Müdürlüğünün ismin de yer alan <strong>tehlikeli</strong> mal ve kombine<br />
Aslında ülke olarak eğitime bakış açımız hemen hemen aynı.<br />
tarafından yazılmış bir olaydır. Depolanması, taşınması,<br />
<strong>tehlikeli</strong> madde kazaları çok daha büyük felaketlere sebep<br />
oluyor ve bunun için bir tetikleyici olay gerekmiyor remiyorum. Hiç alakası yok ikisinin kombine bir taşımacılık<br />
taşımacılık ibarelerinin bir arada bulunmasına bir anlam ve-<br />
Burada da aynı şeyi görmemiz mümkün sadece yasal bir hükümlülüğü<br />
yerine getirmek için yapıyoruz özümsemiyoruz.<br />
gümrüğünün yapılması ilave hizmetlerinin yapılması,<br />
ambalajlanması ve nihayet müşteriye ulaşması artık bitmiyor<br />
ve bir takım geri dönüşler var. Tersine tedarik zin-<br />
için ise bir şey yapmaya gerek yok yayılmayla zehirliyor. geleri alıyoruz duvarda dursun ceza yemeyelim diye bizim<br />
ne dedik hava ile temas ettiğinde tutuşabiliyor, nükleer sistemi ne alakası var bir arada adlandırılmasının. Biz bu bel-<br />
Eğitim alan kişiler milyonlarca insanın canını tehlikeye attıklarını<br />
ve yahut atabileceklerini hiç düşünüyorlar mı, hayır. Bizdeki<br />
eğitimlerde benim gözlemlediğim bir işe girme vasıtası<br />
ciri hareketleri de yine lojistik öyleyse artık olay bir şeyin<br />
Neden <strong>tehlikeli</strong> çünkü olayı başlatacak reaksiyon çok devletimizde AB ile görüşmek için alıyor.<br />
başarısına dönmüş durumda mesela başarılı firmaların<br />
basit başlayabiliyor.<br />
olsun istiyoruz. Nitekim meslektaşlarınızın verdiği ilanlar bu<br />
Bu konvansiyonlardan biz ilk önce İMDG-CODE, RID yerine<br />
tamamında lojistik süreçleri ile çok yakın ilişkili olan tedarik<br />
zincirinin yönetim başarısını görüyoruz. Mesela bir gibi... Kursiyerler bunlara aldandı.<br />
KONVANSİYONLARIN UYGULAMALARI TÜRKİYE’NİN değil nasıl uyguladığın önemli bana kalırsa hiçbirinde mesa-<br />
nitelikteydi mesela devlette numaran var seni arayacaklar ADR, İMDG CODE, DGR VE RID GİBİ ULUSLARARASI ADR ’i kabul ettik. Aslına bakarsan ilk hangisini kabul ettiğini<br />
firmayı diğerinden ayıran önemli yönetim başarısı artık<br />
LOJİSTİK ROLÜNE ETKİLERİ NELERDİR?<br />
fe alamadık.<br />
tedarik zinciri yönetim başarısı. Demek ki lojistiğin 2 açıdan<br />
önemi var biri diğer bütün sektörlere alt yapı hizmerum<br />
ama bu böyle bir şey değil. Her şeyi sıralamaya koyarsın Türkiye’nin lojistik payı içerisindeki yerini soruyorsanız SİZLER BULUNDUĞUNUZ ÜNİVERSİTENİZDE LOJİSTİK BÖLÜ-<br />
ADR çok faklı bir taşıma. Bakın, buğday, saman, kahve taşıyoti<br />
verir ki o olmazsa olmaz yolcu taşımacılığı da topluma<br />
hizmettir. Taşıma toplumun ve ticaretin alt yapısıdır. dir. ADR taşımacılığı da böyledir diğer taşımalar arasında en Uluslararası taşımalarda zaten yok gibiyiz. Türkiye’deki TİMLER SUNUYORSUNUZ? BUNLARIN İÇERİKLERİ NELERDİR?<br />
ya hani bir sürü futbol takımları var ama kimileri hep ilk üçte-<br />
çok değil. Maalesef yine yapılmış çok bir çalışma yok. MÜNDE TEHLİKELİ MAL TAŞIMACILIĞINA İLİŞKİN NE GİBİ EĞİ-<br />
Dünya üzerindeki önemi nedir dedik lojistik büyük bir üstte yer alır önem, hassaslık, bilgi itibari ile çünkü o kadar çok lojistik hacmine 7 milyar dolar diyorlar Avrupa da 2,5<br />
Uluslararası mevzuatlar adı altında kapsamlı bir ders açtık.<br />
sektör yaklaşık 34-36 trilyon dolar kadar olan dünya ticaret<br />
hacminin yaklaşık 6 trilyon dolar hacmini ulaştırma ile taşımacı uzmanı arasında çok fark olur çünkü diğeri aynı dolarlardan bahsediliyor. Ülkemizde lojistik sektörü iyi<br />
çeşit <strong>tehlikeli</strong> madde taşıyorsun ki bu yüzden bir ADR uzmanı trilyon dolarlar dönüyor. Yunanistan’ın ise 60 milyar<br />
Bunun içerisinde diğer <strong>tehlikeli</strong> mal modlarını da verdik.<br />
ADR eğitimi, <strong>tehlikeli</strong> maddenin nehir yolunda taşınması<br />
ve lojistik sektörü oluşturmaktadır. Hem bir alt yapı hem zamanda nükleere girer. Nükleer bilmen lazım kimya bilmen yönetilirse tek başına bu ülke insanlarının yıllık gelirini<br />
konvansiyonu biraz deniz biraz havaya pek yer vermiyoruz,<br />
de bütün sektörlere hizmet veriyor ayrıca hizmet sektörleri<br />
arasında birinci sırada yer alır. Türkiye de bu husus da konusu değil burada o yüzden normal bir gözle bakamazsın. taşımacılığını bu rakamlara dâhil etmiyorum. Beş altı yıl<br />
lazım bunların sonuçlarını bilmen lazım Normal taşıma söz 50-60 bin dolara çıkartır iddiasındayım. Yolcu ve turizm<br />
tedarik zinciri pazarlama. Biz 2 yıllık bölümüz 4 yıllıklarda<br />
daha detaylı ele alınıyor.<br />
yapılmış pek bir çalışma yok maalesef firmalardan gerçek<br />
verileri alamıyoruz belki kendileri de çok bilmiyorlar ğu bu belgeler duvara asılınca her şeyin çözüldüğü düşünü-<br />
antreposu yoktu genel antrepodan bahsediyorum özel TEHLİKELİ MALLARIN TAŞINMASI FAALİYETİNDE BULUNAN<br />
Taşıma belgesi, ÜDY ve Danışmanlık belgesinden ibaret oldu-<br />
öncesine kadar ülkemizde bir tane bile <strong>tehlikeli</strong> madde<br />
ne ürettiklerini. Türkiye de benim dinlediğim konferanslarda<br />
yaklaşık 7ila 2 milyar dolar arası sözler olguya dayor.<br />
Örnek olarak İspanya da ki kaza bütün kasabayı yok etti. pa da nasıl yer edinecek. Bu iş den nasıl para kazanacalüyor.<br />
Bu böyle olmaz taşınılan şey çok büyük risk teşkil edi-<br />
değil. Peki; bu durumda bu sektör nasıl ilerleyecek Avru-<br />
SÜRÜCÜLERİN EĞİTİMLERİ SİZCE YETERLİ Mİ?<br />
Yabancı kökenli firmalar eğitime çok önem vermekte çalışanları<br />
ise eğitimde öğretilenleri özümsemektedir. Bu tür<br />
yanmıyor maalesef yani Türkiye de ki lojistik sektörünün Zaten onun üzerine ADR konvansiyonu geliştiriyorlar. Anlaşılıyor<br />
ki bu normal bir taşıma değil ne yapalım ilave önlemlerğıdır.<br />
Devleti yönetirken dar bir çevreden insan kaynağı<br />
ğız. Devlet yönetiminde en önemli husus insan kayna-<br />
dünyada 1000 katından bahsediliyor. Zira Türkiye lojistik<br />
firmalarda değil sigara içmek sigara kelimesinin kullanılması<br />
12<br />
14 15<br />
le taşıyalım, farklı araçlarla taşıyalım, daha yetişkin personelle<br />
taşıyalım. Hatta belgelerimiz bile faklı olsun. Biz<br />
bunları atlıyoruz tabii ki para kazanalım bunda bir hata<br />
yok fakat sen para kazırken benim ölmemem lazım. Biz<br />
deki sorun ADR eğitimini alıyoruz özümsemiyoruz. Görüyorsunuz<br />
ki sonu felaket oluyor. Ben haberlerde kazaları<br />
izlerken arkadan gelen ülkeyi öngörebiliyorum.<br />
İkitellide sanırım 7-8 yıl önce gerçekleşen bir hurdalık<br />
ta nükleer bir madde bulundu kömür atığı gibi yeşil ışığı<br />
görünce bulaşık eldiveni, güneş gözlüğünü taktı aldı<br />
eline evirdi çevirdi arkadaşımızın biri maalesef ki birkaç<br />
ay sonra kanserden öldüğü öğrenildi.<br />
TEHLİKELİ MADDELER HUSUSUNDA TÜRKİYE GENELİN-<br />
DE BİLİNÇLENDİRME İÇİN NELER YAPILMALIDIR?<br />
2009 da Talat Aydın müsteşardı kendilerinin bir röportajı<br />
vardı. Tehlikeli maddelerin kabulü ile ilgili gazeteciler<br />
diyor ki bu bombalar içimizde dolaşmaya devam<br />
mı edecek Sayın müsteşar diyor. O da diyor ki bugüne<br />
kadar böyleydi ‘’ peki o halde bilinçlendirme nasıl sağlanacak.<br />
Yetkililerin cevabı bu ise sen gel bunu Ahmet’e,<br />
Mehmet’e anlat sen ne diyorsun der ADR ne der.<br />
edinirsen batarsın. Çünkü senin o ihtiyacına cevap vermez<br />
o insanlar Lojistik ve ulaştırma konusundaki uzmanlar özellikle<br />
kamu yönetimi bunla ilgili hiç bilgisi olmayan insanlar<br />
bu da bizi sürekli hataya sevk ediyor. Kanun çıkarıyorsun iki<br />
gün sonra geri adım atıyorsun. Neden bu sektörden gelen<br />
donanımlı insanlar yetkili konuma getirilmezler neden bu<br />
sektörün iyi bir yöneticisi bakanlıkta yer almıyor nasıl Adalet<br />
bakanlığına girmen için hukuk okuman gerekiyorsa bu sektör<br />
içinde evet önceden böyle okullar, eğitim kolları yoktu<br />
fakat artık var. Kurumda orman mühendisi ile inşaat mühendisi<br />
ile karşılaşıyorsun böyle olunca da lojistik deyince anladığımız<br />
inşaat oluyor. Oysaki Türkiye de inşaat yapmana bile<br />
gerek yok denizlerin var senin. Yapman gereken bir liman<br />
niye yola bu kadar yatırım yapasın zaten yol dönemi kapanıyor.<br />
Tekerlek dönemi kapanıyor tekerlekle 1000 km 2000<br />
km mal taşınmaz bu deliliktir. Biz yanlış yatırım yaptık. Ayrımı<br />
doğru yapamadık dört ana taşıma türü vardır aslında dört<br />
tane değildir iki ana taşıma türü var. Su ve demir yolu aslında<br />
günümüzde tek bir taşıma yok sistemler mevcut kombine<br />
taşımacılık gibi fakat burada yine enteresan olan bir şey var<br />
ki insanlar kombine ne demek bilmiyorlar. Bakanlık ta bilmiyor<br />
geçenlerde yolcu taşımacılığına kombine taşımacılık<br />
dendi ki kombine taşımacılık yolcu taşımacılığında olmaz.<br />
Onun adı entegre yolcu taşımacılığıdır. Ben bu söylemlerimi<br />
yazıyorum bakanlığa ayrıca bu yazışmaları kitap haline getirmeyi<br />
düşünüyorum. Bundan önceki kitaplarımın sonuna<br />
ekledim bu yazışmaları.
TMB/röportaj<br />
bile tepki yaratıyor. Çalışanlara statik elektriği sorardım.<br />
Orada bulunan dolum işçisinin bana verdiği cevaba inanın<br />
hayran kalırdınız. Bu firmalar eğitimleri özümsenir<br />
hale getiriyorlar. Yetiştirilen personeller kadar yöneticiler<br />
de keşke hassasiyet taşısa ama maalesef… Taşıma firmasında<br />
en son adam sürücü ve sen bu adama 30-38 saat<br />
eğitim veriyorsun. O adam firmaya gittiğinde mevzuata<br />
en hâkim kişi oluyor. Sürücü ulaştırma mevzuatı hakkında<br />
şirket müdüründen yönetim kadrosundan daha fazla<br />
bilgi sahibi oluyor. Bakanlığı vermekte olduğu mesleki<br />
yeterlilik belgelerinden ODY-ÜDY bütün şirket yöneticilerine<br />
zorunlu olması ve beş yılda bir tekrarı gerekir.<br />
Zihniyeti değiştirip tüm Dünyada seçkin bir sektör olarak<br />
kabul edilen sektörü ülkemizde de değerli kılmalıyız. Lojistik<br />
zor bir iş zeki insanların yapabileceği iş tekstilcisin<br />
diyelim malını göndereceksin depo bilmen lazım tekstilcilerin<br />
yapamadığı işleri yapacak donanımda insanlardır<br />
lojistikçiler<br />
SİZCE DANIŞMANLIK HİZMETİ İÇİN ORGANİZASYONEL<br />
BİR YAPI MI YOKSA BİREYSEL BİR YAPI MI GEREKLİ? EĞER<br />
ORGANİZASYONEL BİR YAPI GEREKLİYSE HANGİ NİTELİK-<br />
TE PERSONELLERDEN OLUŞMALI?<br />
Her ikisi de olur. Kendini yetiştirebilirse bireysel olarak<br />
da yapılabilir. Daha önemlisi çok başarılı hocalar var.<br />
“Denison” mesela örgüt kültüründe başarılı örneklerden.<br />
Çok önemli bilimsel araştırmalar yapıyorlar ondan sonra<br />
kabul görüp firmalara danışmanlık vermeye başlıyorlar.<br />
Global ölçekli dev firmaların örgüt kültüründe verimliliği<br />
daha nasıl desteklemesi gerektiği gibi. Bu şekilde<br />
başlayıp isim yaptığında da kurum haline dönüyorlar.<br />
Burada da söz konusu olan bu danışman isim yapıyor<br />
kalitesi aranır hale geliyor ve kurumsallaşıp kaliteyi koruyup<br />
organizasyon şekline dönüşmüştür. Oradan ziyade<br />
danışmanlığa eğil olup olmadığı daha önemli. Biz<br />
şöyle bakıyoruz bizde 3 gün çalışan veya 4 kitap okuyan<br />
adam oluyor danışman. Bu işin 2 unsuru var hem akademik<br />
kariyeri olacak hem uygulama. Danışmanlara çok<br />
ihtiyacımız var. Senin yönetimindeki şirketin bir adım yol<br />
almasını istiyorsan bir danışmanla çalışmak zorundasın.<br />
Yönetim kültürünün oturması için gerekli olan bu mesela<br />
bizim öğrencilerimiz iş görüşmelerine gidiyorlar karşılaştıkları<br />
muamele karşısında üzülüyorlar bende onlara<br />
“Üzülmeyin! Bu şekilde yönetilen firmalar şu an mevcut<br />
ama birkaç yıl sonra kaybolmaya mahkûmlar. Onlar kaybolurken<br />
siz çok daha iyi yerlerde olacaksınız” diyorum.<br />
MESLEKİ ETİK AÇISINDAN TEHLİKELİ MADDE LOJİSTİĞİNE<br />
YÖNELİK BAKIŞ AÇINIZ NEDİR?<br />
Ülkede genel olarak bir etik sorunu mevcut, ülkemizin<br />
toplumsal sorunu aslında. Etiği kanunlarla sağlarsın ama<br />
bu tek ayaklı olur. Denetimde yapılsa etik kavramı kafada<br />
bitiyor. Bizim sektörümüzde çok hırpalanmış bir kavram.<br />
Etikliğin sağlanması için sosyolojik dinamik lazım.<br />
16
24
26 / Mayıs 2010
Kimya Magazin<br />
haber Haberler
32
834
836 / Mayıs 2010
38
Ürün<br />
/ Mart 2010<br />
42
Teknik Makale<br />
44 / Mayıs 2010
Teknik Makale<br />
Şekil 3. Elektriksel boşalımların I-V değerleri<br />
ışığında sınıflandırılması [10,11].<br />
46<br />
/ Mayıs 2010
Kimya Magazin<br />
Şekil 5. Elektrik ark boşalımı reaktörü [3]<br />
48 / Mayıs 2010
Kimya Magazin<br />
Teknik Makale
Kimya Magazin<br />
Teknik Makale<br />
Şekil 7. Mutlay ve Çiçek tarafından ülkemizde<br />
üretilen KNT’ler [33,34].<br />
52 / Mayıs 2010
Haber
Teknik Makale<br />
56 / Mayıs 2010
66
68