BeyzaNurGungorMT2-SosyalMedya
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Sosyal Medya Nedir?<br />
Geleneksel Medyadan Farklılıkları<br />
Sosyal medya basılı gazete, televizyon ve sinema gibi geleneksel medyadan farklıklar gösterirler. Genellikle geleneksel medya<br />
enformasyonun yayınlanması için belirli kaynaklara ihtiyaç duyarken, bilgiyi yayınlamak veya erişmek için sosyal medya göreceli<br />
olarak masrafsızdır ve erişim araçları herkese açıktır (bireyler bile kullanabilir). Bir matbaa yatırımı veya TV yayını yapmak için<br />
zorunlu olan lisansa ihtiyaç duyulmaz.<br />
Geleneksel medya genellikle “endüstriyel”, “broadcast” veya “mass” medya olarak tanımlanır.<br />
Sosyal medya’nın ve geleneksel medyanın ortak taşıdığı bir karakteristik özellik, küçük veya büyük kitlelere ulaşabilmeleridir;<br />
örneğin, hem bir blog yazısı hem de bir televizyon programı sıfır kişiye de ulaşabilir milyonlarca kişiye de ulaşabilir. Sosyal medya<br />
ve geleneksel medya arasındaki farkları tanımlamaya yardımcı olacak özellikler kullanılan yönteme göre farklılıklar gösterebilir. Bu<br />
özelliklerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz:<br />
Erişim - Hem geleneksel medya hem de sosyal medya teknolojileri herkesin genel bir kitleye erişebilmesine olanak tanır.<br />
Erişilebilirlik - Geleneksel medya için üretim yapmak genellikle özel şirketlerin ve hükümetlerin sahipliğindedir; sosyal medya<br />
araçları genel olarak herkes tarafından az veya hiç maliyetle kullanılabilir.<br />
Kullanılırlık - Geleneksel medya üretimi çoğunlukla uzmanlaşılmış yetenekler ve eğitim gerektirmektedir. Çoğu sosyal medya için<br />
bu geçerli değildir veya bazı durumlarda yetenekler tamamen değişmiş ve yenidir, yani herkes üretimde bulunabilir.<br />
Yenilik – Geleneksel medya iletişimlerinde meydana gelen zaman farkı (günler, haftalar, hatta aylar) anında etki ve tepkisi olan<br />
sosyal medya ile kıyaslandığında uzun olabilmektedir (Tepkilerin zaman aralığına katılımcılar karar verir). Geleneksel medya da<br />
sosyal medya uygulamalarına adapte olmaktadır, dolayısıyla yakın zamanda bu farklılık ortadan kalkacaktır.<br />
Kalıcılık - Geleneksel medya yaratıldıktan sonra değiştirilemez (bir dergi makalesi basıldıktan ve dağıtıldıktan sonra aynı makale<br />
üzerinde değişiklik yapılamaz), oysa sosyal medya yorumlar veya yeniden düzenlemeyle anında değiştirilebilir.<br />
Özgürlük - Geleneksel medya ile sosyal medya arasındaki belki en önemli fark özgürlüktür. Geleneksel medya hükümetlerin ve<br />
reklam verenlerin baskısı altındadır ve özgürce yayın yapamaz. Sosyal medya ise kolay erişilebilir, herkes tarafından eşit düzeyde<br />
müdahale edilebilir, global bir platform olduğundan çok daha özgürdür.<br />
Sosyal medya, Web 2.0'ın kullanıcı hizmetine sunulmasıyla<br />
birlikte, tek yönlü bilgi paylaşımından, çift taraflı ve<br />
eş zamanlı bilgi paylaşımına ulaşılmasını sağlayan<br />
medya sistemidir. Ayrıca sosyal medya; kişilerin internet<br />
üzerinde birbirleriyle yaptığı diyaloglar ve paylaşımların<br />
bütünüdür. Sosyal ağlar, insanların birbiriyle içerik ve<br />
bilgi paylaşmasını sağlayan internet siteleri ve uygulamalar<br />
sayesinde, herkes aradığı, ilgilendiği içeriklere<br />
ulaşabilmektedır. Küçük gruplar arasında gerçekleşen<br />
diyaloglar ve paylaşımlar giderek, kullanıcı bazlı içerik<br />
(İngilizce: UGC-User Generated Content) üretimini<br />
giderek arttırmakta, amatör içerikleri dijital dünyada<br />
birer değere dönüştürmektedir.<br />
Zaman ve mekân sınırlaması olmadan (mobil tabanlı),<br />
paylaşımın, tartışmanın esas olduğu bir insanî iletişim<br />
şeklidir. Sosyal medya platformlarında insanlarla buluşur<br />
ve iletişimde bulunursunuz. İnsanlara yardım eder,<br />
yardım alır, sorularına cevap verir ve kendi sorularınızı<br />
sorarsınız. Bu bakımdan sosyal medya resmi olmayan<br />
eğitim yollarından da bir tanesidir.<br />
Teknoloji, telekomünikasyon, sosyal iletişimin kelimeler, görseller,<br />
ses dosyaları yolu ile sağlandığı bir yapıya sahiptir. İnsanlar<br />
hikâyelerini ve tecrübelerini bu bağlamda paylaştığı bir çerçeveye<br />
de sahiptir.<br />
Sosyal medya, geleneksel medyada olduğu gibi tek bir noktadan<br />
çok sayıda kişiye yayın yapmaktan çıkarak, iletişim yönü<br />
açısından çoktan çoğa paradigmasına dayalı “kullanıcı<br />
kaynaklı medya" özelliğine sahiptir. Kullanıcı Kaynaklı Medya,<br />
geleneksel medyadan farklı olarak, içeriğin bizzat kullanıcılarının<br />
kendileri tarafından üretilmesine ve paylaşılmasına olanak yaratmaktadır[1].<br />
Sosyal medya aynı zamanda "Kullanıcıların Ürettiği<br />
İçerik" ve "Müşterilerin Ürettiği Medya" kavramlarını da ortaya<br />
çıkarmış, bu yapısıyla da ticari plandaki anlamını kazanmıştır.<br />
Ama Andreas Kaplan ve Michael Haenlein’in 2010’daki tespitine<br />
göre Sosyal Medya; “Web 2.0 üzerinde ideolojik ve teknolojik<br />
içeriklerin, yapılanmaların kullanıcı merkezli bir şekilde üretilmesine<br />
ve geliştirilmesine izin veren internet tabanlı uygulamaların<br />
bütününe”[2] denilmekte.<br />
Sosyal Medya Okur-yazarlığı<br />
Sosyal medya okuryazarlığı veya yalnızca medya<br />
okuryazarlığı olarak da adlandırılan, insanların<br />
medya mesajlarını daha iyi anlaması, analiz etmesi,<br />
belirli açılardan değerlendirebilmesi ve daha bilinçli<br />
olarak tüketebilmesi sürecine verilen isimdir. Terim,<br />
geleneksel medyaya ancak okur olarak katkısı bulunan<br />
kişinin, günümüz yeni sosyal medyasında kitle<br />
iletişim araçlarını kullanma konusunda herkese eşit<br />
fırsat verilmesi ilkesine dayanılarak türetilmiştir. İnternet<br />
ile birlikte gelen bu fırsat, kişilerde teknik bilgi ve<br />
beceri bulunmasını da gerektirmektedir. İnternet<br />
sosyal mecrasında Facebook, Youtube, Twitter ve<br />
çeşitli blog ortamları, geleneksel medyanın da<br />
(gazeteler, dergiler vb.) bu ortamda yer alması nedeniyle<br />
kişiler bu farklı rolü kullanmaktadırlar. Günümüzde,<br />
bu sosyal medya ortamları; fikir, düşünce, fotoğraf,<br />
video ve yazıların paylaşılabildiği gündelik hayatın<br />
vazgeçilmezleri arasında yerini almıştır. İnsanlar açısından<br />
geçmiş medya ortamına göre, yalnızca tüketici<br />
olma anlayışı neredeyse hükümsüz hale gelmiştir.<br />
Topluma Etkileri<br />
Sosyal medyadan sonra insan hayatında birçok şey<br />
değişmeye başladı. Sosyal medyada varolan içerik<br />
kullanıcı tarafından oluşturulduğundan yaratıcılık<br />
önem kazanmaya başladı ve katılım çağı doğdu.<br />
Medya'nın içeriğini üreten ve medyayı izleyen arasındaki<br />
katı ayrım ortadan kalktı.[9] Bu oluşuma bağlı<br />
olarak değişim hızı arttı. İnsanlar için inovatif olmak ve<br />
yeniliklerde başı çekmek önem kazandı. Gerçekler<br />
değil fikirler önem kazandı, objektif olmak değil içten<br />
olmak önemli hale geldi.<br />
Sosyal medya yeni bir ilişkiler ağı ve iletişim jargonu<br />
ortaya çıkardı. Bir müstear ismin arkasına saklanmış<br />
olmanın verdiği özgüven bireylere muazzam bir ifade<br />
özgürlüğü bahşetmiş, insanlar bilinçaltının derinliklerinde<br />
mahsur kalmış duygu ve düşünceleri rahatlıkla<br />
ifade edebilir hale getirmiştir. Ancak bunun yanında<br />
mahremiyet duygusunu köreltme gibi birtakım olumsuz<br />
özelliklerinden de bahsedilmektedir.<br />
1<br />
2