Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
75<br />
Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi<br />
Doç. Dr. Mustafa Sertaç Yılmaz da 6 kişilik<br />
ekiple klinik öncesi çalışmaları tamamlamak<br />
için uğraştıklarını dile getirerek; “Bu bağlamda<br />
klinik öncesi çalışmaları tamamlayıp klinik, yani<br />
faz 2-3 ve 4’e ilerlemek üzere çalışıyoruz. Bu<br />
sırada aldığımız Avrupa patentinin üniversitemizin<br />
aldığı ilk patent olması da bizim için gurur verici”<br />
ifadelerini kullandı.<br />
Biyolojik Temelli İlaç Çalışmaları<br />
İ<br />
stanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Fen<br />
Edebiyat Fakültesi Moleküler Biyoloji<br />
ve Genetik Bölümü’nde, biyolojik<br />
temelli ilaçlara yönelik yapılan çalışmalarda ilaç<br />
hammaddesinin üretilmesi konusunda önemli bir<br />
mesafe alındı.<br />
İTÜ, yüksek bütçeler gerektiren ve dünyada<br />
birçok ülkenin önemli ölçüde yol aldığı biyolojik<br />
temelli ilaç geliştirme çalışmalarına öncülük<br />
ediyor. Üniversitenin biyolojik temelli ilaçlar<br />
olarak adlandırılan biyobenzer ve biyobetter<br />
çalışmalarda bir üs haline gelmesi hedefleniyor.<br />
Kalkınma Bakanlığı ve TÜBİTAK tarafından<br />
desteklenen projenin kurumsal ortakları arasında<br />
Marmara Üniversitesi ve Atabay Kimya Sanayi ve<br />
Ticaret A.Ş. bulunuyor.<br />
İTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç.<br />
Dr. Gizem Dinler Doğanay, önlerinde 4 yıllık<br />
bir proje süreci olduğunu belirterek; “1,5 yıl<br />
sonra ilaç hammaddesi üretmeyi planlıyoruz.<br />
İlaç yapımı aşaması ise 2,5 ila 3 yıl arasında bir<br />
zaman gerektiriyor. Fakat bu süreci daha kısa<br />
sürede sonuçlandırmayı hedefliyoruz” ifadelerini<br />
kullandı.<br />
laboratuvarlarında zaten protein üzerine<br />
çalışmalar yaptıklarına, biyolojik ilaç çalışmalarıyla<br />
bunun bir adım ötesine geçtiklerine dikkat çekti.<br />
Doğanay, yüksek bütçeler gerektiren bu alanda<br />
birçok ülkenin önemli ölçüde yol aldığının altını<br />
çizerek, bu konuda başarılı ülkelerin 20-30 yıl<br />
önce çalışmalara başladıklarını ve bu nedenle<br />
daha önde olduklarını, bu konuda Türkiye’de<br />
yapılan çalışmaların önemli bir ilk adım sayılması<br />
gerektiğini ifade etti.<br />
Ayrıca, biyolojik ilaçların daha düşük toksik risk<br />
taşıması nedeniyle, kanser tedavilerinde ve daha<br />
özel alanlarda kullanıldığına işaret eden Doğanay,<br />
üniversitedeki öğrenci profilini ve sahip olduğu<br />
altyapıyı hedeflerine ulaşmada büyük bir avantaj<br />
olarak gördüğünü belirtti.<br />
Doğanay, beyin göçünün önlenmesi ve ilaç<br />
sektörünün tam desteğinin alınması durumunda,<br />
üniversitenin çalışmalara verdiği destek<br />
sayesinde, iyi çalışan bir sistemle biyolojik ilaç<br />
geliştirmede önemli bir boşluğu dolduracaklarını<br />
anlattı.<br />
İTÜ’de bulunan Dr. Orhan Öcalgiray Moleküler<br />
Biyoloji - Biyoteknoloji & Genetik Araştırmalar<br />
Merkezi’nde (MOBGAM) yürütülen projeyle<br />
üniversitenin biyobenzer ve biyobetter<br />
çalışmalarda bir üs haline gelmesi hedefleniyor.<br />
Doğanay’ın yönetiminde ilerleyen projede, yine<br />
aynı bölümde görev yapan öğretim üyesi Prof.<br />
Dr. Eda Tahir Turanlı ve öğrencileri de yer alıyor.<br />
Doğanay, günümüzde ilaç endüstrisine hakim<br />
durumdaki kimyasal formüllü ilaçların yerine<br />
biyolojik temelli, yani canlılardan üretilen ilaçların<br />
önemli bir alternatif oluşturacağını vurguladı.<br />
Yaptıkları laboratuvar çalışmaları kapsamında<br />
kullanılan yöntemde, biyolojik ilaç üretimi<br />
için bakteriye rekombinant teknoloji yoluyla<br />
istenen ilacı üretecek DNA aktarıldığını,<br />
ardından ilacın hücreden çekildiğini ve ilacın<br />
karakterizasyon aşamasının başladığını anlatan<br />
Doğanay, bu aşamadan sonra, gerekli biyolojik<br />
testlerin yapıldığını ve ilacın bakteri üzerindeki<br />
denemelere hazır hale getirildiğini kaydetti.<br />
Biyolojik ilaç tanımının özünde bir protein<br />
çalışması olduğunu aktaran Doğanay,