02.04.2017 Views

MMET

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ü<strong>MMET</strong>’İN SON KALESİ<br />

Biz Osmanlı torunuyuz. Beş yüz sene önce Suriye de” Zulme Dur” diyen Osmanlı torunuyuz.<br />

Beş yüz sene sonra Ümmetin üzerindeki “Zulme Dur” diyecek olan Osmanlı torunuyuz. “Korkma!<br />

Sönmez bu şafaklarda yüzen al Sancak.” Diye başlayan bir Marşımız, benliğimiz varken ölüm yalnızca<br />

onların korkusu olur.<br />

Ölüme gülerek giden bizleri korkutamayacaklar. Yalnızca bir gece de kardeş olan ümmeti<br />

parçalayamayacaklar. Ümmeti bölemeyecekler.<br />

İslam dini adı altında yaşayan kalleşler o gün ki, 240 kişiyi şehit ederken, aynı dini paylaşan<br />

kardeşlerine zulmederken ve de hiç acımadan devletimize zarar verirken nerede bıraktılar İslam dini<br />

anlayışını? Nerede unuttular ki bu denli zalim olabildiler? Nerede unuttular ki kendilerine insan diyip<br />

hayvandan daha aşağılık olabildiler.<br />

O gece, dün gibi hatıralarda. Nasıl unutulabilir ki? 16 yaşımdayım. Çok şey görmedim,<br />

yaşamadım veya bilmiyorum. Ama ne fark eder? O gece düşüncelerim büyüdü belki de? Belki de<br />

yepyeni oldum. 16 yaşıma girişimde darbe yaşadım. Pasta mumlarımı üflerken darbe haberleri yayıldı.<br />

Hediyelerimi açamadan baskınlar olmaya başladı. Eğlenmeyi umarken ezanlar yükseldi. Gülümsemeyi<br />

düşünürken şehit haberleri yayıldı. Evet hala 16 yaşımdayım ve koca bir tarihe şahit oldum. Tıpkı<br />

Sultan Vahdettin ülkesinden sürülürken şahit olanlar gibi. Evet koca bir tarihe şahit oldum, tıpkı hem<br />

içerde hem dışarda keferenin oyunlarını bozan ceddim Abdülhamit Han’ın yalnızlığına şahit olanlar<br />

gibi. Tek bir gece de yaşımdan çok zihnim ve düşüncelerim gelişti. O gece anladım ki Devlet, Millet ve<br />

Ümmet tek bir parça. Asla bölemeyecekler. 16 yaşımdayım ve Türk milletinin gücünü<br />

yenemeyeceklerini herkesle birlikte meydanlarda gösterdim.<br />

O gece, 15 Temmuz 2016. Devlet tarihinde darbe girişi olarak adlandırıldı. Peki neden “Darbe<br />

Girişimi” oldu adı? Neden sadece “15 Temmuz Darbe”si olarak kalmadı? Bu konu hakkında biraz<br />

düşünebiliriz.<br />

Darbe kelime olarak aslında “bir yere çarpış, vuruş anlamındadır”. Ama bir kelimenin anlamı<br />

ile bıraktığı izler asla aynı olmamıştı.<br />

Peki askeri darbe nedir? Onunda terim anlamı “bir ülkede silahlı kuvvetler mensuplarının<br />

silah zoru ile ülke yönetimine el koymasıdır”. Terimler veya anlamlarla uğraşıp kafa<br />

karıştırmayacağım. Ülkemize 15 Temmuz gecesinde yapılan askeri darbe neden başarılı<br />

olamadı? Maddeler halinde sıralanabilir, ardı arkası kesilmez bir şekilde yorumlayabiliriz.<br />

Boşverin bunları. Ne işe yarar ki?<br />

Asker nedir? Orduda görevli bulunan, erden mareşali dediğin herkes. Kısacası herkesin<br />

basit şekilde bildiği ülke güvenliği uğruna canını hiç şüphesiz ortaya koyacak kimse. O asker ki en<br />

rütbelisi bile benim ülkemin dağında koyunlarını otlatan çobanın hizmet karıdır. Peki ülke<br />

güvenliği için canını ortaya koyan kimseler, halkının hizmetkarı olanlar nasıl oldu da hainlerle iş<br />

birliği yapıp ülke aleyhine işler yaptılar. Gelin bu anlamları birleştirelim.<br />

Darbe bir yere çarpış vuruşsa ülkeye yapılan darbe ya beyin gücüyle olur ya da silah<br />

gücüyle. Beyin gücüyle yaptıkları sarsıntı -ki bunun adı paralel yapı- pek fazla işe yaramayınca bu<br />

sefer silah gücünü istediler. Silahı PKK’ya gönderdiler. Şehit haberleri, canlı bombalar gibi<br />

haberler istediler. Başardılar. 46 intihar saldırısı diğer adıyla canlı bombayla yüzlerce şehit verdik.<br />

Yetmedi her gün şehit Mehmetçik haberleri aldık. Yetmedi meclise hainler soktular.


15 Temmuz 2016. En büyük vuruşlarını, askeri darbeyi yapmaya çalıştılar. Darbe<br />

girişiminde bulundular. Ama bilmiyorlardı ki karşılarında ölüme gülerek giden Osmanlı torunları<br />

vardı. Ama bilmiyorlardı ki her şehrin meydanlarında yüzlerce Şehit Ömer Halisdemir vardı.<br />

Bilmiyorlardı. O yüzden olay sadece girişimle kaldı. Çünkü onlar bir plan kurdu. Allah’ta onlara bir<br />

plan kurdu. Ve onlar bir şeyi tahmin edemediler. Makarnacı diyerek küçümsedikleri bu halktaki<br />

büyük imanı hesaba katmadılar.<br />

Bir liderin sözüyle tanklara küçük bedenleri ama büyük imanlarıyla göğüs gerdiler.<br />

Havadan ateş açan helikoptere bayrak salladılar. Ölüme gülümsediler.<br />

Bir liderin sözüyle “Birleşmiş Milletleri” “Bir-Leşmiş” gibi gördüler. Çünkü o zaman içindeki<br />

imanla yatan Mehmetçiği uyandırdılar. Yalnızca Türkiye için değil tüm ümmet adına varlığını<br />

koydular o gece.<br />

Vur Mehmet’im. Tecavüze uğrayan bacımın intikamı için.<br />

Vur Fatih’in askerleri, öksüz kalan çocuklar için.<br />

Vur Muhammed’in (s.a.v.) aslanları. Beyaz gelinlik içinde hayal kuran bacıma beyaz<br />

kefeni giydirenler için.<br />

Bombalarla saklambaç oynayan, “Keşke senin yerinde ben olsaydım” diye kucağındaki<br />

ölmüş bebeğine sarılan anne için VUR!<br />

Umrunda olmasın Bir-Leşmiş Milletler diyerek o gece meydanlardaydık. Sadece Türkiye<br />

için değil tüm ümmet adına o gece ayaktaydık. Çünkü İslam kalesi olarak Türkiye tek başına<br />

kaldı. Bu yüzden ayakta kaldık. O gece gibi tüm geceler de tüm ümmet adına uykusuz kalacağız.<br />

Çünkü bizim iman dolu serhattimiz var. Ulusun! Korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar. Medeniyet<br />

dediğin tek dişi kalmış canavar.<br />

Liderine bağlı yaşayan bir millet ki tek bir sözüyle meydanlarda, İmanına o kadar güvenen<br />

bir millet ki hala ayakta, Gücüne o kadar güvenen bir Türk’üz ki tüm “Birleşmiş Milletler”<br />

zikrediyor. Öyle bir kardeşiz ki asla parçalayamayacaklar.<br />

Peki anladık o gece tüm gece ayaktaydık. Uyumadık, gencisiyle yaşlısıyla direndik. Peki<br />

neden yalnızca o gece değil de tüm ay boyunca nöbet mitingleri tuttuk? Neden her gün, daha<br />

fazla insanla meydanlardan taştık? Çünkü anlasın o zalim ordusu. Anlasın ki ümmet, kardeş<br />

dediğimiz bu millet asla parçalanamayacak.<br />

Fatih Sultan Mehmed’in de dediği gibi “Türk olmak zordur, çünkü dünya ile savaşırsın.<br />

Türk olmamak daha zordur, çünkü Türk ile savaşırsın.”<br />

Şehit Ömer Halisdemir ki onu artık herkes tanır. O öyle biridir ki hiç şüphesiz tek başına<br />

savaştı. O öyle bir askerdir ki hizmet ettiği gibi canını da ortaya koydu. Sözlerimi onun adına<br />

yazılmış en güzel şiirle bitirmek istiyorum.<br />

Ben, babamın en hüzünlü yanıyım.<br />

Ben, babamın aslan kahramanıyım<br />

Öyle değil mi baba!<br />

Gözlerin kıpkırmızı.<br />

30 KUŞ


Çok mu ağladın?<br />

Baba, o geceyi birde benden dinle.<br />

Ama her zamanki gibi dinle,<br />

Tebessümle.<br />

Rüyamda kanat sesleri duydum, mevsim yazdı.<br />

Kanat seslerinin ardından,<br />

Muhteşem bir koku yayıldı etrafa.<br />

Sanki biraz gül biraz leylaktı.<br />

Sonra otuz kuş gördüm, hepsi beyazdı.<br />

Otuz kuş, gökyüzüne şehadet diye yazdı.<br />

Bir ses duydum, sala sesiydi.<br />

“Hayırdır” dedim.<br />

“Hayırdır” dediler.<br />

Çukur Kuyu’daki gökyüzü gibiydi uçtukları yer.<br />

Ve beni tutup gökyüzüne yükselttiler.<br />

Kanatlarında kan vardı.<br />

“Hayırdır” dedim.<br />

Hadi sende uç,<br />

Bizden hızlı uçabilirsin dediler.<br />

Otuz kuş, beni boşluğa bıraktı Baba.<br />

Birden uyandım.<br />

“Hayrolur” dedim.<br />

Meğer, gecesi vatanım için kâbus olacak bir güne uyanmışım.<br />

Gökyüzünün yıldızlarını çalıp omuzlarına takan hain yüzler gördüm o gece.<br />

Ruhları yoktu.<br />

Korkar mı senin oğlun, korkmaz..<br />

Korkmadım!<br />

Zekai paşamı aradım.<br />

“O makam senin namusundur Ömer.<br />

Ben gelene kadar namusunu koru.<br />

Gerekirse o vatan hainini vur.<br />

Vazifenin sonunda şehadette var Ömer.<br />

Hakkını bana helal et..”<br />

Paşam, şehadet der demez,<br />

Yine kulağıma kanat sesleri geldi.<br />

Rüya değil bu kez.<br />

Uyanıktım.<br />

Muhteşem bir koku yayıldı odaya.<br />

Bir şey oldu o an..


Sanki Ellerim, omuzlarım çeliktendi.<br />

Sanki tek başıma tüm dünyayla savaşabilirdim.<br />

Vatan hainine döndüm,<br />

Arkasında karanlık yüzlü adamları vardı.<br />

“Giremezsiniz!” Dedim.<br />

Bir aslanın karşısında duran çakallar gibiydiler.<br />

Ve saldırdılar.<br />

Silahımı çekip baş haini alnından vurdum.<br />

Yine kuşları gördüm baba.<br />

Bana doğru uçuyordu.<br />

Otuz kuş, kanat sesleri, vücuduma dokunan..<br />

Ve kanatlarında kan.<br />

Sala sesi, gökleri yırtan.<br />

Muhteşem bir koku.<br />

Gül mü? leylak mı? içime yayılan<br />

Ve Çukur Kuyu’nun gökyüzü,<br />

Masmavi, Bulutsuz ve sessiz.<br />

Ve sessizlik…<br />

İçimde huzur, Gökyüzündeyim.<br />

Ama artık kuşlar beni tutmuyor baba.<br />

Uçuyorum.<br />

Ve onlardan hızlıyım.<br />

Meğer ben, şehit olmuşum baba.<br />

Bil ki yalnız değilim burada.<br />

Yine ordudayım,<br />

Şehitler ordusunda.<br />

Baba, ne oldu biliyor musun?<br />

Peygamber alınlarımızdan öptü.<br />

Şehitlere dedi ki;<br />

“Kardeşlerinizi tebrik edin,<br />

Bunlar benim garip şehitlerimdir.<br />

Çünkü sizler düşmanla savaşırken şehit oldunuz,<br />

Onlar kardeş bildikleri hainlerle savaştı.<br />

Sizlerin silahları vardı,<br />

Ama bunlar silahsızdı.<br />

Sizler tanklarla savaştınız,<br />

Bunlarsa kendi tanklarının altında ezildi.<br />

Sizler uçaklarla düşmanı bombalarken şehit oldunuz,<br />

Ama bunlar kendi uçaklarından atılan bombalara göğüslerini siper etti.


Bunlar benim gariplerimdir.<br />

Tebrik edin kardeşlerinizi.”<br />

Baba, milletime söyle;<br />

Al bayrağın dalgalandığı her yerde biz varız.<br />

Paşama söyle;<br />

Namusumu çiğnetmedim.<br />

Anama, çocuklarıma, eşime, kardeşlerime söyle;<br />

Deki Ömer size bir vatan bıraktı.<br />

Çekinmeden, bu vatan bizim diyebilirsiniz.<br />

Çünkü bedelini ödedim.<br />

Baba, ben oğluma, Ertuğrul’a bu vatan için ölmeyi öğrettim.<br />

Sende bana öğrettiğin gibi,<br />

Vatan için yaşamayı öğret.<br />

Bu vatan sizin baba!<br />

Otuz kurşun yedim,<br />

Bedelini ödedim.<br />

Babacığım;<br />

Hürmetle ellerinden öperim.<br />

Ben, babamın en hüzünlü yanıyım,<br />

Ben, babamın aslan kahramanıyım<br />

Ben, vatanımın asil kahramanıyım…<br />

Ana Konu Başlığı: 15 TEMMUZ DEMOKRASİ NÖBETLERİNİN ÜLKEMİZ AÇISINDAN ÖNEMİ.<br />

Yazının Başlığı: Ümmet’in Son kalesi<br />

Zeynep KARPUZCU<br />

Konya Karatay Merkez İmam Hatip Lisesi<br />

Şerife KARPUZCU ve Fatma ASLANDAĞ<br />

Kaynakça:<br />

http://www.uludagsozluk.com/k/15-temmuz-darbesi-neden-ba%C5%9Far%C4%B1l%C4%B1-<br />

olamad%C4%B1/<br />

https://tr.wikipedia.org/wiki/Asker%C3%AE_darbe<br />

https://www.youtube.com/user/sozlerkosku

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!