Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Miracle<br />
The<br />
İzmir<br />
city<br />
Muhteşem tarihin, mavi denizin, lezzetli yemeklerin şehri.<br />
Tanrıların, imparatorların, sultanların; güneş ve rüzgarın şehri.<br />
Bilgeliğin, kahramanlığın, özgürlüğün ve şifanın şehri;<br />
tarihçiler, arkeologlar ve akademisyenler için bir hazine.<br />
İzmir… Tarihi İpek Yolu’nun Ege’yle buluştuğu<br />
ve gökdelenlerin antik kalıntıları selamladığı,<br />
geleceğin aydınlık ve ufkun parlak olduğu şehir.<br />
Hayatın Kordon’da hızlandığı, Seferihisar’da yavaşladığı ve Çeşme’de<br />
keyif haline dönüştüğü şehir.<br />
İzmir… Zeytinin, incirin, üzümün şehri… Doğallığın, organiğin ve<br />
tazeliğin memleketi.<br />
8.500 yıllık geçmişini arkasına alıp, yüzlerce yıl ileriye bakan İzmir,<br />
Türkiye’nin Avrupa’ya açılan batı limanıdır. Darius’un İ.Ö. 5. yüzyılda<br />
Pers Kraliyet Yolu’nu bu şehre ulaşmak için yapması da, tanrılara<br />
tapınakların bu şehirde sunulması da rastlantı değildir.<br />
Balçova’nın kaplıcalarıyla ısınan, Kuş Cenneti’yle süslenmiş, mimari<br />
başyapıtların cömertçe serpiştirildiği, nefis sahillerle çerçevelenmiş<br />
İzmir, Ege’nin kıyısındaki en değerli cevherlerdendir.<br />
Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Artemis Tapınağı, antik tarihin<br />
şifa merkezi Asklepion, Celsus Kütüphanesi ve Zeus Tapınağı İzmir’in<br />
asırlardır sayısız sosyal ve kültürel etkinliğin merkezinde yer aldığını<br />
tüm görkemleriyle kanıtlar. Günümüzde festivaller ve sergiler, fuarlar<br />
ve kongreler İzmir’in takvimini yıl boyunca doldurur.<br />
İzmir… Bereketin, bolluğun, güzelliğin şehri.
Saat Kulesi<br />
Konak
İzmir, 3.500 yılı yerleşik hayat olmak üzere 8.500 yıllık tarihi ve 12.012 km 2 ‘ lik yüzölçümüyle Türkiye’nin batısında bir<br />
metropoldür. Limanları, ekonomik çeşitliliği, iyi yetişmiş insan gücü ve coğrafi konumunun sağladığı elverişli ortam, İzmir’in<br />
ülkenin 3’üncü en büyük ekonomisine sahip olmasını sağlamıştır. Yüksek büyüme hızı ile İzmir, 2012 yılında dünyanın en hızlı<br />
büyüyen beş metropol ekonomisinden biri haline gelmiştir.
İzmir, ekonomik ve sosyal olarak dinamik bir şehir oluşunu konumu ve<br />
iklimine borçlu olduğu kadar, tarihi boyunca sosyal mozaiği dahilinde<br />
pek çok kültür ve din barındırmış olmasına da borçludur. Persler, Antik<br />
Yunanlılar, Asurlular, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar, İzmir’in uzun<br />
tarihi boyunca ev sahipliği yaptığı onlarca farklı uygarlıktan sadece<br />
bazılarıdır.<br />
İzmir, çok dinli yapısıyla gurur duymaktadır. İzmir’de kiliseler<br />
ve sinagoglar, camilerle ve antik tapınaklarla uyum içinde, içiçe<br />
bulunmaktadır.<br />
Yaklaşık 4 milyon olan nüfusunun yarısının 30 yaşın altında olması<br />
şehrin hayat dolu olmasını sağlar. On binlerce üniversite öğrencisine<br />
ev sahipliği yapan İzmir, bilim adamları, sanatçılar, iş adamları ve<br />
akademisyenler yetiştirmektedir.<br />
Mükemmel iklimiyle İzmir, zeytin, incir, üzüm ve pamuk gibi mahsuller<br />
için harika bir doğal ortam teşkil etmektedir. Çeşitli deniz mahsulleri,<br />
şaraplar, kendine özgü otlar ve zeytinyağları sunan İzmir, en katıksız ve<br />
sade mutfak harikalarıyla gurmeler için de çekici bir şehirdir.<br />
Maviye açılıyor olmasına rağmen, İzmir aynı zamanda çok “yeşil” bir<br />
şehirdir; çevreyi korumak için önlemler almakta ve güneş, rüzgar ve<br />
termik enerji kullanımını desteklemektedir. İzmir, çok sayıdaki sağlıklı<br />
yaşam merkeziyle gurur duymakta, aktif yaşamak isteyen İzmirliler<br />
için çözümler üretmektedir.<br />
Victor Hugo’nun “prenses” yakıştırmasında bulunduğu İzmir, eski<br />
ismiyle Smyrna, bir zamanlar antik paraların üzerine nakşedilmiş<br />
eski ve köklü bir şehir olduğu kadar, büyümeye devam eden genç ve<br />
dinamik bir metropoldür.<br />
İzmir Körfezi
Miracle<br />
The<br />
Öncülerin şehri<br />
city<br />
öncü : 1. önde giden. 2. bir sanat ve düşünce akımını, çağına göre yeni bir görüşü başlatan. 3. müjdeci<br />
öncülerin şehri : İzmir<br />
Öncü olmak kolay değildir. Tarihte pek çok ilki gerçekleştirmiş bir<br />
şehir olarak, İzmir’in sorumluluğu büyüktür.<br />
Neresinden bakılırsa bakılsın, Türkiye’nin Avrupa’nın en hızla büyüyen<br />
gücü olduğunu inkar etmek mümkün değildir. Türkiye’nin 81 şehri<br />
arasında, toplam 75 milyon nüfusun içindeki 4 milyon “genç beyin”<br />
ile İzmir, Türkiye’nin geleceği parlak, öncü şehridir. İzmir’in “Tarihte<br />
İlkler” listesi sonsuzdur. Tarımdan finansa, sağlıktan eğitime, yaşam<br />
tarzından teknolojiye…<br />
İlk parşömen kağıdı, ilk şifa tapınağı (Asklepion, şifa tanrısı Asklepios<br />
adına kurulmuştur), bitkisel tedavi, psikoterapi ve doğal terapinin<br />
ilk defa kullanılması ve 200.000 kitapla Asya’nın ilk kütüphanesi…<br />
Homeros tarafından yazılan ve Batı edebiyatının günümüze kadar<br />
gelen en eski eserlerinden olan İlyada bu topraklarda yazılmıştır.<br />
Lidyalılar tarihte ilk defa madeni parayı İzmir civarında kullandıkları<br />
için, paranın bu topraklarda “yaratıldığı” da bir ilk olarak eklenebilir!<br />
2.000 yıldır dünyanın her yerinden milyarlarca insan kiliselerde Hz.<br />
İsa’ya ibadet etmektedir ve İncil’de bahsi geçen Hıristiyanlığın ilk 7<br />
kilisesinden 3’ü bugünkü İzmir sınırları içindedir!<br />
Türkiye’nin ilk demiryolu; ilk Sakin Şehir, ilk tüp bebek, ilk futbol<br />
takımı, ilk hayvanat bahçesi ve doğal yaşam parkı ve ilk uluslararası<br />
fuar, İzmir’in “ilk”lerinden sadece bazılarıdır. İzmir kelimenin her<br />
anlamıyla, öncüdür.
Celsus Kütüphanesi, Efes<br />
Selçuk
Hıristiyanlığın Yedi Kilisesi<br />
Ahiret’in Yedi Kilisesi ve Asya’nın Yedi Kilisesi olarak da bilinen Hıristiyanlığın Yedi Kilisesi, Antioch’lu Ignatius tarafından Yeni Ahit’te<br />
yazıldığı üzere Hıristiyanlığın erken döneminin en önemli kiliseleridir. Yedi Kilise’nin tamamı bugünkü Türkiye sınırları içerisinde<br />
yer almaktadır. Kitapta, Hz. İsa Yunan adası Patmos’tayken Aziz John’a şöyle der: “Burada gördüklerini bir parşömene yaz ve Efes,<br />
Smyrna, Bergama, Thyatira, Sardis, Philadelphia ve Laodicea’daki Yedi Kilise’ye yolla.”
Celsus Kütüphanesi, Efes<br />
Selçuk
Sonsuz şehir<br />
İzmir, iki kere kurulmuş bir şehirdir. İlk yerleşim olan Antik Smyrna,<br />
İ.Ö. 3.000 yıllarında kurulmuştur. Bayraklı’daki kazılar sırasında<br />
ortaya çıkan bu yerleşim yerleri, İzmir’in kuzeydoğusundaki Tepekule<br />
bölgesinde bulunmuştur. 250 metre yükseliğindeki Bayraklı tepesinde<br />
Zeus’un ölümlü oğullarından sayılan Kral Tantalus’un İ.Ö. 7. yüzyıla<br />
ait mezarının kalıntıları bulunmuştur.<br />
Şehir, ikinci defa, Büyük İskender’in komutanlarından biri tarafından<br />
Pagos’ta (Kadifekale) 4. yüzyılda kurulmuştur. Efsaneye göre, Büyük<br />
İskender bir gün Pagos tepelerinde avlanırken bir ağacın altında<br />
uyuyakalır ve rüyasında iki tane orman perisi görür. Periler bu alanda<br />
bir şehir kurmasını söyler ve bu şehirde yaşayan insanların çok mutlu<br />
ve bereketli hayatlar süreceklerini vaadeder.<br />
Şehrin kuruluşunun temellerini oluşturmuş olan bu efsaneye dönüp<br />
baktığımızda bunu anlamlandırmak çok kolay çünkü İzmir askeri ve<br />
ticari olarak ideal bir konumda bulunmaktadır.<br />
Bugün de ayakta durmaya devam eden Kadifekale, Bizanslılar,<br />
Selçuklular ve Osmanlılar tarafından birçok kez restore edildi.<br />
Denizden 186 metre yükseklikte bulunan kale, bugün bile şehrin en<br />
yüksek yerlerinden biridir ve güzel İzmir’in kuşbakışı bir manzarasını<br />
sunmaktadır.<br />
Sayısız tarihi alan, İzmir’i donatır. Dünyanın tüm diğer agoraları gibi<br />
Büyük İskender zamanında kurulmuş olan Agora, antik dünyanın ticari,<br />
politik ve dini buluşma noktalarından biriydi. Bugünkü pazar yeri,<br />
meclis ve şehir meydanlarının işlevlerini tek başına karşılayan İyonya<br />
agoraları arasında en büyüğü ve iyi durumda olanı İzmir Agora’sıdır.<br />
Bergama Krallığı’nın Helenistik dönemde başkenti olan Pergamum<br />
(Bergama) ve İyonya Birliği’nin Klasik Yunan döneminin 12 şehrinden<br />
biri olan Ephesus (Efes), İzmir’i tarihçilerin rüya şehri haline<br />
getirmek için yeterlidir. Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Artemis<br />
Tapınağı’yla da ün kazanmış olan Efes’te, aynı zamanda Zeus Tapınağı<br />
da bulunmaktadır.<br />
Şehirdeki en muhteşem yapılardan biri, tartışmasız şekilde, Efes’teki<br />
Celsus Kütüphanesi’dir. Romalı Senatör Tiberius Julius Celsus<br />
Polemaneaus için kurulmuş olan bu görkemli yapı çok iyi muhafaza<br />
edilmiştir. Kurulduğu tarihlerde 25.000 kişinin yaşadığı rengarenk bir<br />
şehirde nasıl durduğunu hayal etmek güç olsa da, kalıntıları geçmiş<br />
ihtişamını yansıtmaktadır. Zamanında 12.000 parşömen muhafaza<br />
ettiği düşünülen Celsus, zamana karşı koyan en güzel yapılardandır.
Amfitiyatro, Efes<br />
Selçuk
Kemeraltı’ndaki tarihi pazar yeri İzmir’e özgü cıvıl cıvıl hediyelik<br />
eşyalarla ve bunlara beğeniyle bakan turistlerle doludur. Şehrin en<br />
eski buluşma noktası ve alışveriş merkezi olan Kemeraltı, İzmir’in en<br />
işlek yaya trafiğine sahip bölgesidir. Dolambaçlı kaldırımlarında ve<br />
küçük meydanlarında her bütçeye göre bir şeyler vardır.<br />
Bu bölge Havra Sokak’ta bulunan ve dördü iyi durumda olan 9 tarihi<br />
sinagoguyla da ünlüdür. Aralarından Portekiz Sinagogu, Sabetay<br />
Sevi’nin tutkulu vaazlarını verdiği yer olmasıyla ünlüdür.<br />
İzmir’in bütün yapıları arasında en kolay tanınanı muhtemelen<br />
Asansör’dür. Yahudi bir bankacı olan Nesim Levi tarafından 1907<br />
yılında inşa edilmiş olan bu asansör, deniz seviyesinden tepe<br />
seviyesine ulaşım sağlamaktadır. Artık elektrikle çalışıyor olsa da,<br />
orijinal asansörlerin ikisi de su gücüyle çalışmaktaydı. Üst katlarda<br />
bulunan balkon muhteşem bir İzmir manzarası sunmakla kalmayıp,<br />
günümüzde harika bir restoran olarak da işletilmektedir. Asansörün alt<br />
katındaki sevimli sokağa İzmir’de yaşamış olan uluslararası müzisyen<br />
Dario Moreno’nun ismi verilmiştir.<br />
Duvarları resimlerle süslenmiş Devlet Opera Binası ve Osmanlı<br />
döneminden günümüze kadar gelen 20 bin kitabıyla bölgenin önemli<br />
kütüphaneleri arasında sayılan Milli Kütüphane de ziyaret edilmeye<br />
değer yapılar arasındadır.<br />
19. yüzyılda Fransız mimar Gustave Eiffel tarafından tasarlanmış<br />
olan eski gümrük binası, bugün kafeler, restoranlar ve dükkanların<br />
bulunduğu bir sosyal alan olarak kullanılmaktadır.<br />
Şehrin merkezinde yer alan ve 1901 senesinde İkinci Sultan<br />
Abdülhamit zamanında Alman mimarlar tarafından inşa edilmiş olan<br />
Saat Kulesi ise İzmir’in gayriresmi sembolüdür. Dantel gibi gözüken<br />
taş işçiliğiyle 25 metre yüksekliğinde olan kulenin dört köşesinde dört<br />
zarif çeşmesi bulunmaktadır.<br />
Fransızlar tarafından 150 yıl önce inşa edilmiş olan Tarihi Havagazı<br />
Fabrikası İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından orijinal karakteri<br />
muhafaza edilerek restore edilmiştir. Günümüzde ev sahipliği yaptığı<br />
pek çok kültürel faaliyet arasında sergiler, konserler ve açık hava<br />
sineması dikkat çekmektedir.<br />
İzmir’in en büyük dinlenme ve eğlence mekanı olan Kültürpark,<br />
İzmir Enternasyonal Fuarı’nı ağırlamakta ve bünyesinde müzeler,<br />
sanat merkezleri, galeriler, tiyatrolar, lunapark ile birlikte bahçeler,<br />
restoranlar ve kafeler gibi pek çok açık hava mekanını ve kapalı<br />
mekanı barındırmaktadır. 8.000 ağacı, 200 çeşit bitki ve çiçeğiyle<br />
Kültürpark, bir botanik parkını andırır. Kültürpark’ın ev sahipliği<br />
yaptığı Türkiye’nin ilk fuarı olan İzmir Enternasyonal Fuarı, kurulduğu<br />
1936 yılından bu yana milyonlarca insan ağırlamıştır.<br />
Zamanda ve mekanda önemleri göz önünde bulundurulduğunda<br />
görülmeye değer olan diğer yapılardan bazıları Pasaport İskelesi,<br />
Alsancak Garı, Borsa Binası ve eski Osmanlı Bankası binasıdır.
Asansör<br />
Konak
Şirince<br />
Selçuk
Kültürlü şehir<br />
En rafine haliyle kültür.<br />
İzmir müzelerle, kültür merkezleriyle donanmıştır ve sosyo-kültürel<br />
takvimi yıl boyunca sergiler, festivaller gibi etkinliklerle doludur.<br />
Konak merkezine kısa bir yürüyüş mesafesinde bulunan İzmir<br />
Arkeoloji Müzesi görkemli Yunan ve Roma eserleri koleksiyonunu<br />
sergilemektedir. Müzenin en ilgi çeken eserleri arasında çok güzel<br />
işlenmiş lahitler, bir zamanlar Efes sırtlarında duran dev bir heykelden<br />
geriye kalan büst, Belevi’deki kabirden kalan ve cenaze oyunlarını<br />
tasvir eden etkileyici duvar resimleri sayılabilir. Sergi alanları,<br />
laboratuvarlar, depolar, fotoğraf odaları, kütüphaneler, konferans<br />
salonlarıyla dolu olan müzenin içinde ve bahçesinde 1.500 eser<br />
bulunmaktadır.<br />
Arkeoloji Müzesi’nin hemen yanında, 1831 yılında Aziz Roche<br />
Hastanesi olarak kurulmuş olan Etnografya Müzesi bulunmaktadır.<br />
Duvarları taştan dört katlı binası yerel sanatların ve zanaatlerin renkli<br />
örneklerini barındırmaktadır. Etnografya Müzesi’nde İzmir’e özgü pek<br />
çok el sanatı hakkında bilgi sahibi olmak mümkündür.<br />
İzmir Tarih ve Sanat Müzesi ve İzmir Resim ve Heykel Müzesi gibi<br />
müzelerle birlikte, Mask Müzesi, Oyun ve Oyuncak Müzesi, Demiryolu<br />
Müzesi, İnciraltı Deniz Müzesi gibi daha özelleşmiş müzeleriyle şehir<br />
herkese ve her tür zevke hitap etmektedir. Müzelerin yanı sıra,<br />
onlarca restore edilmiş eski köşk ve konağın modern kültür merkezleri<br />
haline getirilmesiyle, yılın 365 günü boyunca sayısız sergi, konser ve<br />
film gösterimi, meraklılarına sunulmaktadır.
Celsus Kütüphanesi, Efes<br />
Selçuk
Ege Bölgesi ve İzmir’e özgü birçok el işi ürünü vardır. Bunların<br />
başında nazar boncuğu gelmektedir. Nazar, pek çok kültürde<br />
yöneltildiği kişiye kötü şans getirdiğine inanılan, kıskançlık veya<br />
beğeniyle yöneltilmiş bir bakıştır. Nazar boncuğunun yaptığı<br />
düşünülen şey, bu nazarı veya olumsuz enerjiyi kendine çekerek,<br />
boncuğu taşıyan kişiden uzaklaştırmaktır. “Nazar” inancının<br />
bu büyülü objesini farklı çeşitlerde ve şekillerde, inanılmaz<br />
tekniklerle elde üreten zanaatkarlar bulunmaktadır. 3.000 yıllık<br />
geçmişi olan nazar boncuğu yapma sanatı asırlardır neredeyse<br />
hiç değişmemiştir ve halen İzmir yakınlarında bulunan Görece ve<br />
Nazarköy’de aynen üretilmektedir.<br />
Dokumacılık, urgancılık, çömlekçilik, keçe yapımı ve kalaycılık da<br />
bölgenin kendine has el sanatları arasında sayılabilir ve pek çok müze<br />
ve imalathane, bunların çok güzel örneklerini sergilemektedir.<br />
Bahsi geçen değerler çok yerel ve otantik olmasına rağmen,<br />
İzmir’in aynı zamanda dünya çapında bir eğlence ve moda merkezi<br />
olduğunu unutmamak gerekir. Stadyumlar ve konser alanları her<br />
yıl onlarca müzisyeni, senfoni orkestralarını ve rock gruplarını<br />
ağırlamakta, alışveriş merkezlerinde ve lüks butiklerde Avrupa ve<br />
dünya markaları tüketicilere sunulmaktadır.<br />
Sırt çantasıyla gezen gençlerden seçkin işadamlarına kadar herkes<br />
için İzmir’de ideal konaklama mevcuttur. Butik oteller kadar<br />
dünya çapındaki otel zincirlerinin de bulunduğu İzmir, ziyarete<br />
gelen herkesin zevkine ve bütçesine uygun konaklama seçenekleri<br />
sunmaktadır.<br />
İzmir diğer metropoller gibi yılın her günü yaşayan bir şehir<br />
olduğu için iş ve sanat takvimi yıl boyu dolu dolu geçmektedir.<br />
Uluslararası İzmir Festivali, İzmir Avrupa Caz Festivali, Uluslararası<br />
İzmir Kısa Film Festivali, İzmir Uluslararası Kukla Günleri, 80 yılı<br />
geride bırakan İzmir Enternasyonal Fuarı, Uluslararası Doğaltaş<br />
ve Teknolojileri Fuarı, Gelinlik, Damatlık ve Abiye Giyim Fuarı ve<br />
Organik Ürünler Fuarı yüksek katılımlı etkinliklerden bazılarıdır.
Sokak Pazarı
Güneş şehri<br />
İzmir’in 629 kilometrelik sahillerindeki tatil beldelerinde, güneş<br />
mükemmel parlaklıkta, rüzgar ideal hızında, kum en uygun<br />
sıcaklıktadır.<br />
Muhteşem sahillerin birbirini izlediği İzmir’de, yaz turizmi doğal<br />
olarak gelişmiştir ve Türkiye’nin tüm şehirlerinden gelen yerli<br />
turistlerin yanı sıra, dünyanın her yanından ziyaretçi çekmektedir.<br />
Kıyılar boyunca pek çok “Mavi Bayrak”lı kumsal bulunmaktadır.<br />
İzmir, plaj ve marinalara verilen ve uluslararası bir çevre ödülü olan<br />
bu bayraklardan yaklaşık 35’ine sahip olmaktan gurur duymaktadır.<br />
Dünya çapında üne ulaşmış küçücük bir tatil beldesi olan Çeşme’nin<br />
yaz aylarında nüfusu onlarca katına çıkar. Bir yarımadada<br />
konumlanmış olması, kuzey ve güney rüzgarlarının çarpıştığı bu<br />
noktayı rüzgar sörfü meraklıları için çok çekici kılmaktadır.<br />
Çeşme Yarımadası’nın ucunda bulunan ve küçük bir belde olan Alaçatı,<br />
renkli gece hayatıyla dünya çapındaki rakipleriyle yarışmaktadır. Bir<br />
zamanlar küçük bir köy olan Alaçatı, bugün onlarca pansiyon ve butik<br />
oteliyle ziyaretçilerini ağırlamakta, özellikle Eylül ayında yapılan<br />
Uluslararası Rüzgar Sörfü Yarışması’yla çok sayıda kişiyi bu şirin<br />
beldeye çekmektedir.<br />
Şehir merkezine 70 km uzaklıkta bulunan Foça da, yaz mevsiminde<br />
deniz-kum-güneş turizmiyle binlerce kişiyi konuk etmektedir.<br />
Gümüldür Kumsalı’nın bulunduğu Menderes’in yanı sıra Dikili,<br />
Seferihisar ve Karaburun, kendilerine özgü güzellikleriyle İzmir<br />
şehrini kuzeyden ve güneyden tamamlayarak, ziyaret edenlere renkli<br />
bir metropolden beklenmeyecek kadar doğal ve sıcak deneyimler<br />
sunmaktadır.
Paşalimanı<br />
Çeşme
Foça
Ruhani şehir<br />
Meryem Ana’nın son günlerinden Yedi Kilise’ye, Helen uygarlığından<br />
Bizans zaferlerine, Artemis’e adanmış Dünyanın Yedi Harikası’ndan<br />
birine, Celsus onuruna inşa edilmiş muhteşem bir kütüphaneye,<br />
sarnıçlara, kiliselere, camilere, sinagoglara sahiptir İzmir. Şehrin<br />
tarihinde karşımıza çıkan isimlere bir bakınca; Büyük İskender,<br />
Herodot, Büyük Cyrus, Aziz John… İzmir ruhani tarihin içinde<br />
yüzmektedir.<br />
8.500 yıllık tarihiyle İzmir, Akdeniz’deki en eski şehirlerden biridir.<br />
İlk yerleşim yeri İ.Ö. 3.000 yıllarında kurulmuştur. Bu toprakların<br />
üzerinden geçen sayısız medeniyetin zamanında da, bugün de, İzmir<br />
dinlerin beşiği olmuştur. Yunanlılar, Lidyalılar, Persler, Romalılar<br />
ardarda bu topraklara büyük refah ve varlık kazandırmışlardır.<br />
Birinci yüzyılda, Smyrna Hıristiyanlığın en erken merkezlerinden biri<br />
haline gelmiştir ve Yedi Kilise burada kurulmuştur. Hem Ahit’te hem<br />
de Polycarp Şehitliği’nde İzmir’de İ.Ö. birinci ve ikinci yüzyıllarda bir<br />
Yahudi topluluğu bulunduğu ifade edilmektedir.<br />
Smyrna 4. yüzyılda Bizans, 11. yüzyılda ise Selçuklu hükmü altına<br />
girmiştir. 1415 senesinde Osmanlı hükmüne girerek, imparatorluk<br />
yıkılana kadar önemli bir Osmanlı şehri olarak kalmıştır. 17. ile<br />
19. yüzyılları arasında dünyadaki en önemli liman şehirlerinden<br />
biri olmuştur İzmir. Nüfusunun büyük kısmı Rum olmasına rağmen,<br />
esnafının çeşitli milletlerden oluşması (özellikle Yunan, Fransız,<br />
İtalyan, Hollandalı, Ermeni ve Yahudi) şehri dönüştürerek kozmopolit<br />
bir ticaret merkezi haline getirmiştir.
Meryem Ana Evi<br />
Selçuk
İnançlardaki çeşitlilik İzmir’i bugünkü renkli haline getiren unsurlar<br />
arasındadır. Tapınaklarını, kiliselerini, camilerini, sinagoglarını<br />
bırakan tüm medeniyetler ve dinler, İzmir’i görülmeye değer<br />
yapılara sahip bir şehir olduğu kadar ruhani ve dini açıdan önemli<br />
bir merkez haline getirmiştir. Aziz Paul’ün mermer sütunlar ve<br />
renkli mozaikler arasından yepyeni ve radikal bir dinin vaazlarını<br />
verdiği mekanlara ve oğlu yeni çarmıha gerilmiş bir kadının yas<br />
tuttuğu dağların tepesindeki küçücük taş evine düzenlen hac<br />
turları, bu tarihsel olayların ruhani gücünü adeta günümüze<br />
taşımaktadır.<br />
İzmir’in bugünkü nüfusunun büyük çoğunluğunu Müslümanlar<br />
oluşturur. 500 senelik bir Osmanlı şehri olmasının da etkisiyle,<br />
İzmir İslam mimarisine ait pek çok yapıya sahiptir. 1597 senesinde<br />
inşa edilmiş Kemeraltı’ndaki Hisar Camii, büyük bir kubbesi ve<br />
onu çeviren ufak kubbeleriyle İzmir’in ve Osmanlı mimarisinin<br />
en görkemli yapılarındandır. Konak Meydanı’ndaki Yalı Camii ise<br />
İslam mimarisinin diğer bir güzel örneğidir. Selçuk’ta yer alan ve<br />
1375 senesinde Aziz John Sarnıcı’nın üzerinde bulunduğu Ayasuluk<br />
Tepesi’nin batı yamacına kurulmuş olan İsa Bey Camii ise Anadolu<br />
Beylikleri zamanından kalan en eski ve etkileyici yapılardan biridir.<br />
Meryem Ana Evi, Aziz John’un Kabri ve Sarnıcı, Hıristiyan gençlerin<br />
sığındığı ve Romalı askerler tarafından ölüme terkedildikleri Yedi<br />
Uyurlar ve Aziz John’un Bergamalılara üçüncü mektubunda hitap<br />
ettiği Bergama Kilisesi gibi muhteşem yapılarıyla İzmir, Hıristiyanlar<br />
için kutsal topraklara sahiptir. Katoliklerin mabet yerlerinden<br />
biri olan ve Müslümanlarca da ziyaret edilen Meryem Ana Evi, 19.<br />
yüzyılda Bülbül Dağı (Mt. Koressos)’da bulunmuştur. Katolikler Hz.<br />
İsa’nın annesi Meryem Ana’nın bu taş eve Aziz John tarafından<br />
getirildiğine ve miracına (göğe yükselmesine) kadar burada<br />
yaşadığına inanmakta ve evi ziyaret etmektedirler.<br />
Şehrin Yahudi tarihinin kökenleri ise Büyük İskender dönemine kadar<br />
uzanır. Bazı dönemlerde Yahudi nüfusu çok azalmış olmasına rağmen,<br />
İspanyol Engizisyonu sonrasında 1492 senesinde II. Sultan Beyazıt<br />
tarafından Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşamaları için<br />
davet edilen İspanyol ve Portekiz Yahudileri’nden binlercesi İzmir’e<br />
yerleşmişlerdir. 19. yüzyılda İzmir, Yahudi eğitimi ve ögretimindeki<br />
yüksek standartlarıyla dünya çapında ün yapmıştır. Şehirdeki en<br />
büyük sinagog Karataş’ta bulunan Beth İsrael, en ünlüleri üç tanesi<br />
hala kullanımda olan Havra Sokak’ın yanyana dokuz sinagogu ve en<br />
yeni ve işlek olanı ise Alsancak’taki Shar Hashamayim Sinagogu’dur.
Hisar Camii ve Kızlarağası Hanı<br />
Konak
Meryem Ana Evi<br />
Selçuk
Sağlıklı şehir<br />
Refah ve mutluluğu, iyi yaşam ve sporu da içeren entegre bir yaklaşımla<br />
ele alan İzmir, hareketli bir hayatı ve sağlıklı, organik beslenmeyi teşvik<br />
etmektedir.<br />
Antik Yunan şifa tanrısı Asclepius’dan ismini alan ve 4. yüzyılın en<br />
önemli sağlık merkezi sayılan Asklepion, Bergama’dadır. Şehrin<br />
kaplıcalarının ve çamur banyolarının ünü İ.Ö. 5’inci yüzyıla kadar<br />
gitmektedir. Antik ismi Agamemnon Kaplıcaları olan ve bugün Balçova<br />
Kaplıcaları olarak bilinen termal sular ise kireçlenme, romatizma,<br />
siyatik, safra taşları ve egzama gibi hastalıklardan yakınan pek çok yerli<br />
ve yabancı turistin şifa bulduğu bir cennet sayılmaktadır. Ortalama<br />
sıcaklığı 23 santigrat derece olan sülfürü yüksek bu şifalı sular, tedavi<br />
için olduğu kadar keyif için de ziyaretçilere sunulmaktadır. Tatil beldesi<br />
Çeşme yeraltı sularıyla da ünlüdür ve bu kaplıcaları işlettiği ve sunduğu<br />
onlarca otele sahiptir.<br />
Sayıları giderek artan tıp fakülteleri, bilim ve araştırma enstitüleri ve<br />
poliklinikleriyle İzmir, sağlık hizmetleri için tercih edilmektedir.<br />
Yılda ortalama 300 gün güneşli olan şehir; rüzgar sörfü, dağ bisikleti,<br />
yüzme, dalış, yürüyüş ve kamp gibi birçok açık hava etkinliği için imkan<br />
tanımaktadır. Akdeniz Olimpiyatları’na ve Universiade’a (Üniversite<br />
Oyunları) ev sahipliği yapan İzmir, spor tesisleri portföyünü, inşasına<br />
başlanmış spor sahalarıyla arttırmaya devam etmektedir.<br />
Yürüyüş ve dağ bisikleti için 100’ün üzerinde dağ patikası bulunan<br />
İzmir’de, şehir merkezinden uzaklaşmak istemeyenler için sahil boyunca<br />
40 kilometrelik bir bisiklet ve yürüyüş yolu bulunmaktadır.<br />
Seferihisar ilçesi, sertifikalı bir “Cittaslow”dur (Sakin Şehir) - daha<br />
sakin ve sağlıklı bir hayat tarzı için model teşkil etmektedir. Seferihisar,<br />
Sakin Şehir sayılabilmek için; yavaş yemek yeme felsefesini destekleme,<br />
temiz enerji kullanma, tarihi ve kültürel önemi bulunan yerleri<br />
koruma ve değerlendirme gibi istenen pek çok koşulun 60’tan fazlasını<br />
karşılamaktadır.
Gündoğdu Meydanı<br />
Konak
Alaçatı Körfezi<br />
Çeşme
Doğal şehir<br />
Konumuyla, iklimiyle, yeşili, denizi, rüzgarı ve güneşiyle İzmir her şeyi<br />
vaat eder… Hem de doğal olarak!<br />
İzmir, yenilenebilir enerjiyle neredeyse eşanlamlı hale gelmiştir.<br />
Jeotermal enerji, güneş ve rüzgar enerjisi gibi doğal kaynaklarının<br />
bolluğu göz önünde bulundurulduğunda, İzmir’in yenilenebilir enerji<br />
üretme potansiyeli çok büyüktür. Bu yenilenebilir kaynaklarının hepsi<br />
kullanılmaya başlandığı halde, kaynakları mümkün olan en etkin<br />
şekilde değerlendirebilmek için tasarılar sunulmakta, çalışmalar<br />
sürdürülmektedir. İzmir, ülke çapındaki rüzgar enerjisinin %36’sını<br />
üretmektedir.<br />
Türkiye’de ilk organik tarım ürünleri, İzmir’de üretilmiştir. Her<br />
yıl İzmir’de düzenlenen Organik Ürünler Fuarı binlerce ziyaretçiyi<br />
ağırlamakta ve beslenmeden tekstile kadar pek çok alanda ürünler ve<br />
çözümler sunmakta, daha sağlıklı yaşam standartlarına ulaşabilmek<br />
için doğal ve geleneksel tarımı desteklemektedir. Bostanlı, ülkedeki ilk<br />
organik ürünler pazarına ev sahipliği yapmakta ve tezgahlardaki çeşitli<br />
ürünler tüketicilere sunulmaktadır.<br />
Doğal yaşama bütün mükemmeliğiyle tanık olmak için İzmir’de<br />
yapılması gereken tek şey bir gün ayırarak, ya İzmir Doğal Yaşam<br />
Parkı’nı ya da İzmir Kuş Cenneti’ni ziyaret etmektir. İki mekan da<br />
ülkenin ve dünyanın her yanından ziyaretçi çekmektedir. Çiğli’de<br />
425.000 metre karelik bir alan üzerine kurulu olan İzmir Doğal<br />
Yaşam Parkı, yaklaşık 120 farklı türden 1.200’den fazla hayvan<br />
barındırmaktadır. İzmir Kuş Cenneti ise 8.000 hektarlık devasa<br />
alanıyla, 200 farklı türden kuşun üreme habitatıdır. Kuşların<br />
gözlemlenebildiği ve korunduğu Kuş Cenneti, etkileyici biyolojik<br />
çeşitliliğiyle doğal bir harikadır.<br />
Soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Akdeniz fokunun yurdu<br />
olan Foça, doğal bir cennet sayılmaktadır ve çok sıkı çevre koruma<br />
denetimleri altında tutulmaktadır. Nadiren görülmesine rağmen,<br />
Foça’nın etrafındaki koy ve mağaralarda foklar vardır, ama oldukça<br />
utangaçtırlar!
Urla
Kuş Cenneti<br />
Çiğli
Lezzet şehri<br />
İzmir’in sade ve lezzetli mutfağı, Akdeniz yemeklerinin genel<br />
mantığı doğrultusunda, yemeğin dengeli ve sağlıklı olması gerektiği<br />
düşüncesinin doğal ifadesidir.<br />
İzmir mutfağı, çok kültürlü tarihinin etkisiyle çeşitli yemekler<br />
sunmaktadır. Şehrin yemek kültürü üzerinde en çok Girit, Yunan,<br />
Balkan ve elbette Türk mutfağı etki bırakmıştır. Şehrin mutfak kültürü,<br />
Osmanlı hükümdarlığı sırasında burada yaşayan Levantenlerin damak<br />
zevkine göre yeniden şekillenmiştir.<br />
Verimli toprakları ve şehri çevreleyen denizi şehre bol miktarda taze<br />
sebze ve deniz ürünleri temin etmektedir ve son yıllarda giderek artan<br />
sağlıklı yiyecek talebi doğrultusunda İzmir ve Ege mutfakları daha<br />
popüler hale gelmiştir.<br />
Bu büyülü topraklarda üzüm, incir ve turunçgiller yetişiyor olmasına<br />
rağmen, Ege mutfağının en belirleyici öğesi, 4.000 yıldan beri kullanılan<br />
zeytinyağıdır. Dünyanın bilinen en eski zeytinyağı üretim tesislerinden<br />
biri Urla’dadır. Zeytin bahçeleri ve üretim tesisleri bölgede bol miktarda<br />
bulunmaktadır. En sıradan balık veya yeşilliğin üzerine bile zeytinyağı<br />
gezdirildiği zaman tadına adeta yeni bir boyut katılmış olur.<br />
İzmir’e özgü iki lezzet daha vardır: boyoz ve kumru. Sokak yiyeceği<br />
sayılmasına rağmen İzmir’in her yerinde pastanelerde yapılan bu iki<br />
yiyeceği tüm ziyaretçilerin mutlaka denemesi gerekir. Yahudi-İspanyol<br />
kökenleri olan boyoz, temelde ayçiçek yağı, un ve susam ezmesi<br />
karışımından oluşan yuvarlak bir börek çeşididir.<br />
Kumru ise; kaşar peyniri, sucuk ve domates dilimleriyle yapılan bir<br />
sandviç çeşididir. Özellikle Çeşme’de kumrucuların 7 gün 24 saat açık<br />
olmasının da etkisiyle, çabucak doyurucu bir şey yemek isteyenlerin ilk<br />
tercihi kumrudur.<br />
Kuşkusuz, Ege ve İzmir mutfağının gözbebeği, bahçelerden, ovalardan,<br />
tarım alanlarından toplanan ve çok basit bir şekilde, biraz haşlanarak<br />
veya yağda çevrilerek pişirilen ve zeytinyağı gezdirilen otlardır. Meze<br />
tabaklarında birbirlerine benzer gözüktükleri için gerçekte ne kadar<br />
çok çeşit olduğunu anlamak biraz güçtür, bu yüzden bu otları tanımak<br />
biraz bilgi ve deneyim gerektirir. Mutlaka denenmesi gerekenler arasında<br />
asma, ebegümeci, ısırgan, cibez, zahter, şevketibostan, hindiba, deniz<br />
börülcesi, roka ve tere bulunmaktadır.<br />
Deniz ürünleri, İzmir’in öne çıkan bir diğer unsurudur. Deniz kıyısında<br />
sayısız balık lokantası bulunmaktadır. Şehrin meşhur balık yemekleri<br />
arasında orfoz tuzlama, çipura ve levrek ızgara, asma yaprağına sarılmış<br />
barbun, midye dolma veya tava, şişte dil balığı filetosu ve tamamen<br />
İzmir’e özgü sütte balık bulunmaktadır!<br />
Görülmesi gereken yerlerden biri de küçük bir köy olan Şirince’dir.<br />
Sıcakkanlı insanları ve hizmet kalitesiyle olduğu kadar kocaman<br />
bir sacta pişirilen gözlemesi ve ev yapımı şaraplarıyla da ünlü olan<br />
Şirince, koruma altında tutulan mimarisi, vadileri, şeftali bahçeleri ve<br />
içinde kaybolunacak kadar güzel zeytinlikleriyle masallardaki köylere<br />
benzemektedir.
Yerel Lezzetler
Şirince<br />
Selçuk
4 MİLYON NÜFUS<br />
%50’Sİ 30<br />
YAŞIN ALTINDA<br />
34<br />
NÜFUSUN<br />
%91 ’i<br />
ŞEHİR<br />
MERKEZİNDE<br />
YAŞIYOR<br />
ORTALAMA<br />
YAŞ<br />
27,5 ºC<br />
13 ºC<br />
SICAKLIK ORTALAMALARI<br />
8500<br />
YILLIK TARİH<br />
YILDA ORTALAMA<br />
300<br />
GÜN<br />
GÜNEŞLİ<br />
38.4202° N, 27.1283° E<br />
30<br />
İLÇE<br />
629 km<br />
SAHİL ŞERİDİ<br />
12.012 km 2
TARİHİ YERLER<br />
YATÇILIK / DENİZ SPORLARI<br />
BERGAMA<br />
MAVİ BAYRAKLI PLAJLAR<br />
DİKİLİ<br />
DOĞA SPORLARI<br />
KINIK<br />
ALIŞVERİŞ<br />
TERMAL TESİSLER<br />
KIŞ SPORLARI<br />
ALİAĞA<br />
MÜZELER<br />
FOÇA<br />
DOĞAL YAŞAM PARKI<br />
MENEMEN<br />
KUŞ CENNETİ<br />
KARABURUN<br />
KARŞIYAKA<br />
HAVAALANI<br />
ÇİĞLİ<br />
BAYRAKLI<br />
BORNOVA<br />
KONAK<br />
BALÇOVA<br />
KEMALPAŞA<br />
ÇEŞME<br />
URLA<br />
NARLIDERE<br />
BUCA<br />
KARABAĞLAR<br />
GÜZELBAHÇE<br />
GAZİEMİR<br />
BAYINDIR<br />
SEFERİHİSAR<br />
ÖDEMİŞ<br />
KİRAZ<br />
MENDERES<br />
TORBALI<br />
TİRE<br />
BEYDAĞ<br />
SELÇUK
© 2012. Tüm hakları saklıdır.